Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 134

Dolaşım Sistemi – Bölüm 1, 2, 3

Dr. Öğr. Üyesi Elif Kervancıoğlu Demirci


Histoloji and Embriyoloji Anabilim Dalı
İstanbul Üniversitesi
İstanbul Tıp Fakültesi
2020/2021
ÖNEMLİ UYARI:
Bu sunum İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Lisans öğrencilerinin eğitimlerine
ücretsiz katkı sağlamak amaçlı hazırlanmış olup, bilimsel kaynak olarak
gösterilemez, ücretlendirilemez, izinsiz kaydedilemez, kullanılamaz,
çoğaltılamaz ve ticari bir ürün haline dönüştürülemez.
Ders İçeriği
1. Giriş
2. Damar duvarını oluşturan dokular
3. Damarların tabakaları
4. Boyutlarına göre damarlar
5. Lenfatik damar sistemi
1. Giriş
Dolaşım sistemi
• Kan hücrelerini ve kanda
taşınan maddeleri
vücudun tüm dokularına
pompalar ve aktarır

• = Kan + lenfatik damar


sistemleri
Kalp damar sistemi şu yapılardan oluşur
• Kalp - kanı pompalar.
• Arterler - kanı kalpten dokulara götüren; dalları organlara doğru dağılırken
giderek küçülür.
• Kapilerler - kan ile dokular arasında O2, CO2, besin ve atık ürünlerin değiş
tokuşunun gerçekleştirildiği bölgelerdeki en küçük damarlardır.
• Kapilerler, kanı dokulara getiren arter ve dokulardan goturen ven dallarının en kucuk
bolumleriyle birlikte butun organlarda ince, birbiriyle bağlantılı ince tubuler bir ağ
oluşturur. Bu ağa mikro dolaşım damarları ya da mikro dolaşım yatağı adı verilir.
• Venler - venüllerin geniş bir kanal sistemi biçiminde birleşmesiyle oluşur ve
bu genişleme kanı tekrar pompalanmak üzere kalbe ulaştırıncaya kadar
devam eder.
Arterler + mikro dolaşım damarları + venlerden =

1. Kanı akciğerlerde oksijenle


buluşturan
pulmoner dolaşım

2. Vücudun tum dokularına


besinleri getiren ve atıkları
goturen sistemik dolaşım
LENF DAMARI SİSTEMİ
• Lenfatik kapilerleri ile başlar.
• lenf sıvısını taşır
• ince duvarlı, ucu kapalı tüpçükler
• birbirleriyle birleşip, genişleyerek lenf damarlarını
oluşturur.

• En geniş lenf damarları - kan damarlarına bağlanır


• Lenf sıvısını kalbe yakın bolgede büyük venlere boşaltır.
• Böylece tüm vücudun doku aralığındaki sıvı kana geri
dönmüş olur.
2. DAMAR DUVARINI OLUŞTURAN
DOKULAR
• Kapilerler hariç bütün kan damarları,
1. duvarlarının içinin endotel ile kaplı olmasına ek
olarak
2. bağ dokusu ve
3. düz kas icerir.

• Bu dokuların damarların içindeki düzeni ve


miktarı,
1. dokunun bulunduğu bölgede gereksinim duyduğu
metabolik etmenlerden ve
2. başta kan basıncı olmak üzere mekanik
etmenlerden etkilenir.
• Arter,
• kalın bir medyaya
• nispeten dar lümen

• Venin
• lümeni daha büyük
• en kalın tabakası adventisya
• Venlerin intiması genellikle
kapakları oluşturmak icin
kıvrımlanır.

• Kapilerlerin
• yalnız endoteli bulunur
• (subendotel tabakası veya diğer
tabakaları bulunmaz)
Junqueira
ENDOTEL
• Kan ve lenf damarlarının iç yüzeyini
döşer

• Tek katlı yassı epitel


• Uzun eksenleri kan akımı yönünde
dizilmiş
• Yassı, elonge ve poligonal
• Süreklilik gösteren

• Kan ile organlar arasında yer alan


bir yapı

• Lümene bakan yüzeylerinde çeşitli


yüzey adezyon molekülleri ve
reseptörler
• (LDL, insülin, histamin)
ENDOTEL HÜCRELERİNİN FONKSİYONLARI
1. Seçici geçirgenliği sürdürme
moleküllerin büyüklüğü ve yüküyle ilişkili
2. Antitrombojen (pıhtı oluşumunu önlemeye yönelik) bir engel
oluşturma
3. Kan hücrelerinin dokuların hücreler arası bölüme ne zaman ve
nerede geçeceklerini belirler
4. Damar genişlemesini, daralmasını ve komşu hucrelerin çoğalmasını
düzenleyen çeşitli parakrin faktörleri salgılar.
Endotel Aktivasyonu
• Bu hücrelerin fonksiyonel özellikleri çeşitli stimuluslara yanıt olarak değişir
• Endotel aktivasyonu: birçok damar hastalığının patogenezinde rol oynar ---
atheroskleroz
• İndükleyicileri
• Bakteriyel ve viral antijenler
• Sitotoksinler
• Kompleman ürünleri
• Lipid ürünleri
• Hipoksi
• Aktive olmuş endotel hücreleri
• Yeni yüzey adezyon molekülleri eksprese eder
• Kan koagülasyonunu kontrol eden moleküllerin yanı sıra
• Farklı sınıf sitokinler, lenfkinler, büyüme faktörleri, vazokonstriktör ve vazo dilatör moleküller
üretirler
ENDOTEL
• Kan plazması ve interstisyel doku sıvısı
olarak adlandırılan iki iç bölme arasında

• Görev: Yarı geçirgen bir bariyer olarak

• Özelleşmiş bir epitel


ENDOTEL
• Damar endotel hücreleri yassı, çok
kenarlı ve kan akımının uzun ekseni
yönünde uzanan hücrelerdir.

• Bazal laminası ile birlikte endotel,


1. moleküllerin basit ve aktif difüzyonla,
2. reseptör aracılı endositoz,
3. pinositoz ve
4. diğer mekanizmalarla
çift yönlu değişimini aktif olarak aracılık etmek https://www.cellapplications.com/endothelial
ve izlemek icin ileri derecede farklılaşmıştır.
1. Endotel
hücrelerinin,
kan ve dokular
arasındaki
metabolit
değişimi

2. Endotel atrombojen bir yüzey oluşturarak → kanın pıhtılaşmasını engeller ve


yerel pıhtı oluşumunu kontrol altına alan
• heparin,
• doku plazminojen aktivatoru ve
• von Willebrand faktoru gibi ajanları aktif olarak salgılar.
3. Hücreler; yerel damar gerginliğini ve kan akımını, düz kas
kasılmasını veya gevşemesini uyaran çok çeşitli faktörler
• kasılma icin
• endotelin 1 ve anjiyotensin-donuşturucu enzim [ACE] gibi;
• gevşeme icin
• nitrik oksit [NO] ve
• prostasiklin salgılayarak düzenlerler.
4. Endotel hücreleri bazı şartlar altında ceşitli büyüme
faktörleri salgılarlar;
• bunlara damar duvarını yapan hücreleri ve özel lökosit hatlarını
çoğalmaya yönlendiren proteinler dahildir.
• Endotelin inflamasyon ve yerel bağışıklık yanıtlarında
• Venüllerin endotel hücreleri, yara yeri ya da enfeksiyon durumunda, belirli lökositleri durmaları
ve endoteli aşarak göç etmeleri icin uyarır.
• Weibel-Palade cisimleri (uzunlamasına şekilli özel granüller) hücre zarı ile
birleştiğinde,
• Lümen yuzeyinde kısa surede P-selektin açığa çıkarılır.
• Lökositlerin ozellikle gereksinim duyulan yerde aktive olmaları icin gereken ilk adım
selektinlere tutunmadır (adhezyon).
• Endotel hucreleri interlökinler olarak adlandırılan, inflamasyon sırasında yerel
lökosit etkinliğini düzenleyen çeşitli etmenler salgılarlar.
http://what-when-how.com/acp-medicine/sepsis-part-2/
• Vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) gibi büyüme faktorleri;
• embriyonik mezenkimden damar sisteminin (vaskulogenez) oluşumunu uyarır,
• erişkinlerde
• damar yapılarının devamlılığının sağlanmasına yardım eder,
• normal büyüme sırasında, doku onarımı ve rejenerasyonu sırasında,
tümörlerde ve diğer patolojik durumlarda,
• halihazır küçük damarlardan kapiler filizlenmeyi ve oradan gelişerek büyümeyi
(anjiyogenez) destekler.
• Diğer büyüme faktorleri - anjiyopoietinler
• Her iki süreçte de endotel hücrelerini uyararak,
• düz kas hucrelerinin ve fibroblastların damar duvarındaki diğer
dokuları oluşturmak icin uyarılmalarını sağlar.
DÜZ KAS
• Kapilerlerden büyük olan bütün damarların
duvarlarında düz kas lifleri bulunur
• Sarmal tabakalar
• Arteriyollerde ve küçük arterlerde düz kas
hücreleri birçok aralıklı bağlantı (gap junction) ile
bağlanmışlardır
• →kan basıncı düzenlenmesi
• vazokontriksiyon ve vazodilatasyon

https://bioscience.lonza.com/lonza_bs/US/en/endothelial-cells
BAĞ DOKU
• Bağ doku bileşenleri damar
duvarlarında yerel işlevsel
gereksinimlere gore değişen miktarlarda
ve oranlarda bulunmaktadır.

• Kolajen lifleri;
• subendotelyal tabakada,
• düz kas tabakaları arasında ve
• dış örtünün içinde bulunur.
BAĞ DOKU
• Elastik lifler,
• damar duvarı icin gerekli olan basınc altında
genişleyebilmeye yarayan esnekliği sağlar.
• Elastin büyük arterlerde temel bir bileşendir;
burada kas tabakalarının arasına düzenli
olarak dağılan paralel lamelleri meydana
getirir.
• Farklı damarların duvarlarının
proteoglikan, hiyalüronik asit gibi ara
madde bileşenlerindeki miktar ve bileşimi
duvarların fiziksel ve metabolik
özelliklerine katkıda bulunmakta ve
özellikle geçirgenliklerini etkilemektedir
Damarların tabakaları
• Mikrodolaşım damarlarından daha büyük
olan damar duvarlarının hepsi birçok ortak
bileşene ve benzer düzenlemeye sahiptir.

• Dallanmalar,
• damarların boyutlarını düşürmeye yardımcı
• buna damar duvarındaki bileşimin kademeli
değişimi eşlik eder.

• “Küçük arterler”den “arteriyollere” olan


geçişteki değişim ve buna benzeyen tip
geçişler keskin olmaz.

• Bütün büyük damarların iç içe üç tabakası


veya tunikaları (L.tunica, tabaka) vardır.
Tunika Intima
• Endotelden + subendotelyal
tabaka
• Zaman zaman düz kas lifleri
içeren gevşek bağ dokusundan
oluşan ince bir subendotelyal
tabakadan oluşur
Arterlerde
• intima belirgin bir sınırlayıcı
tabaka icerir.
• İç elastik lamina
• elastinden meydana gelir
• maddelerin kandan duvarın
derinliklerine daha iyi difüzyonuna
izin veren delikler bulundurur. https://inside.ucumberlands.edu/academics/biology/faculty/ku
ss/courses/CirculatorySystem/ArteriesVeins.htm
Tunika Medya
• Medya tabakası sarmal düzenlenmiş düz kas
hücrelerinden oluşan konsantrik tabakalardan
ibarettir
• Kas liflerinin arasında
• hepsi düz kas hücreleri tarafından üretilen
değişken miktarlarda proteoglikanlar, retiküler
lifler, elastik lifler ve elastik lameller bulunur.
• Arterlerde medya,
• kendisini en dıştaki tabakadan ayıran ince bir dış
elastik laminaya sahip olabilir.
Tunika Adventisya

• Adventisya veya tunika


eksterna,
• Temelde tip 1 kolajen ve
• Elastik liflerden oluşur
• Adventisya organın kan
damarlarının içinden geçtiği
stromal bağ dokusuna bağlanır
ve onunla kaynaşır.
VASA VAZORUM º o º o º
• Nasıl kalp duvarının besin ve O2 icin kendi koroner
damarlanması varsa büyük damarların da
genellikle vasa vazorumları (“damar damarı”)
vardır:
• Bu arteriyoller, kapilerler ve venüller
• adventisyada ve medyanın dış kısmında bulunurlar
• Vasa vazorum
• bu tabakaların içindeki hücrelere metabolit sağlanması
icin gereklidir
• !!! büyük damarların duvarı yalnız başına lümendeki
kandan difüzyonla beslenemeyecek kadar kalındır.
• Lümen kanı yalnızca intima tabakasındaki hücrelerin
gereksinimlerini karşılar.
• Oksijeni alınmış kan taşıdıkları icin büyük venler,
arterlere göre daha çok vasa vazoruma sahiptir.
• Büyük damarların
adventisya tabakaları ayrıca
miyelinsiz otonom sinir lifi
ağı da içerirler;

• Bu vazomotor sinirler
vazokonstriktor olan
norepinefrini salar.

• Arterlerdeki inervasyon
yoğunluğu venlere göre
daha fazladır.
https://www.youtube.com/watch?v=dip8aGYxxsM

Teşekkürler...
Dolaşım Sistemi – Bölüm 2
Dr. Öğr. Üyesi Elif Kervancıoğlu Demirci
Histoloji and Embriyoloji Anabilim Dalı
İstanbul Üniversitesi
İstanbul Tıp Fakültesi
2020/2021
4. Boyutlarına göre damarlar
Buyuk kan damarları ve mikrodolaşım damarları genellikle dallanır ve kademeli
olarak farklı histolojik ozellik ve işlevler ustlenirler.
Kısaca...
• Arter
• kalın bir medya
• nispeten dar lümene
• Ven
• lümeni daha büyük
• en kalın tabakası adventisya
• intiması genellikle kapakları
oluşturmak icin kıvrımlanır
• Kapilerler
• yalnız endoteli bulunur,
• subendotel tabakası veya diğer
tabakaları bulunmaz.
Elastik Arterler
• Aort, pulmoner arter ve büyük
dallarıdır
• Kanı daha küçük damarlara taşıma
görevlerinden dolayı ayrıca iletici
arterler olarak da adlandırılırlar.
• Kalın medya tabakası!!!
• içinde bulunan ve her birinin
kalınlığı yaklaşık 10 µm olan elastik
lamellalar, düz kas lifi tabakaları ile
birbiri ardına sıralanırlar.
• Erişkin aortu (kişi hipertansif olduğu
takdirde daha fazla olmakla birlikte)
yaklaşık 50 elastik laminaya sahiptir.
• En büyük arterler
• Bol miktarda elastik materyal içerir → kalp
kasıldığında kan ile genişlerler.
• İyi gelişmiş elastik lamellerden oluşan kalın
medyayı (M)
• Sistol sırasında kan atımının bu arterlere
yaptığı kuvvetli basınç arter duvarını
genişletir, basıncı düşürür ve güçlü kan
akımının diastol sırasında da devam
etmesine olanak tanır.
• Boş aortun intiması (I) genellikle
katlantılıdır ve adventisyanın (A) tıkız
düzensiz bağ dokusu medyadan daha incedir.
• İntima tabakası
• iyi gelişmiştir;
• subendotelyal bağ dokusundaki bol düz kas
hücreleri ile birlikte genellikle kan basıncı
kaybının ve ölüm sürecinde damarların
kasılmasının sonucu olarak
enine kesitlerde kıvrılmalar gösterir
• İç elastik lamina
• İntima ile medya arası
• medyanın elastik
laminalarından daha
iyi ayırt edilebilir
• Adventisya tabakası
• medyadan çok daha incedir.
Elastik arterin elastik laminasının işlevi
• Kan akımının düzenine katkı
• Sistol kan arterlerden büyük bir güçle gecer;
• Elastin gerilir ve duvarı kolajeninin elverdiği ülçüde şişirir.

• Ventrikuler basıncı düşer ancak elastin pasif olarak eski haline


dönüş (rebound) yapar ve arter basıncını sağlanmasına yardımcı
olur.
• Aort ve pulmoner kapaklar kanın kalbe geri kaçmasını engellerler
• Böylece eski hale geri dönüş işlemi kanı kalpten uzaklaştırmaya
devam eder.

• Kalbe olan mesafe arttıkça arterdeki kan basıncı


ve kan hızı düşer ve daha az değişken hale gelir.
Arteriyel Duysal Yapılar
• Karotid cisimler – karotid sinüslerde
• Aortik cisimler – arcus aortada

• Bu yapılarda --- ince tunika medya


→ yüksek kan basıncına direnç
• Zengin kapiler ağı olan otonom sinir sistemini parçası – paraganglia
• Bu kapilerler nöral krista kaynaklı bol veziküllü büyük glomus hücreleri ile sarılı
• Dopamin, asetilkolin, vb. Nörotransmitterler salar
• Uydu hücreleri ile desteklenir
• Adventisyada ----- duysal sinir uçları IX. Sinire ait
• Glossofaringeal sinir glomus hücreleri ile sinaps yapar → kardiyovasküler ve
solunum uyumu
Glomus cisimleri
Kan CO2, O2 veya H+ konsantrasyonlarında
kayda değer değişiklikler tespit →
Belirli elastik arterlerin duvarındaki
Kemoreseptörlü Glomus hücreleri →
Nörotransmitter veziküllerini salar →
Duyu sinirleri aktive olur →
Beyne iletilir

• ortak karotis arterlerinin yakınında bulunan


ganglion benzeri iki küçük (çapı 0,5-5 mm)
yapıdır
• nörotransmiter vezikülleri ile dolu büyük
glomus hücre (G) kümeleri ile birçok büyük
kapileri (K) birbirine karışmış olarak
bulundurur.
• Uzun çekirdekleri ile destekleyici uydu
(satellit) hücreleri (S) her bir glomus
hücresini kılıf gibi sarar.
Müsküler Arterler
• Dağıtıcı arterler - kanı organlara dağıtır
• Medyadaki düz kasları kasarak veya gevşeterek kan basıncının
duzenlenmesine yardım ederler.
• İntiması
• çok ince bir subendotelyal tabakaya ve belirgin bir iç elastik laminaya sahiptir
• Medyada
• aralarına (damarın büyüklüğüne bağlı olarak) değişen sayıda elastik lameler
serpiştirilmiş, sayısı 40’a varan büyük düz kas hücresi tabakaları bulunabilir.
• Dış elastik lamina,
• yalnız büyük müsküler arterlerde bulunur.
• Adventisya
• bağ dokusunda lenfatik kapilerler, vasa vazorum ve sinirler bulunur ve bu
yapılar medyanın dış kısmına penetre olurlar.
• Kalpten uzaklaştıkca
• arterler duvarlarında kademeli olarak
daha az elastin ve
• daha cok düz kas bulundurur,
isim verilecek kadar büyük olan çoğu
arter muskuler tiptedir.
Arteriyoller
• Müsküler arterler medyada 3-4 düz kas tabakası kalana kadar tekrar eden şekilde küçük ve sonra
daha küçük arterlere dallanırlar.
• En küçük arterler dallanıp yalnız 1-2 düz kas tabakasına sahip arteriyolleri oluşturur,
• kan ve doku sıvısı arasında karşılıklı değişimin olacağı yer olan organın mikrodolaşım damarlarının
başlangıcının göstergesidir.
• Arteriyollerin çapı genel olarak
0,1 mm’den daha küçüktür,
• Lümenleri yaklaşık olarak duvar kalınlığı
kadar bir genişliktedir.
• Subendotelyal tabaka çok incedir,
• elastik laminalar bulunmaz.
• Medya
• sirküler dizilimli düz kas hücrelerinden oluşur.
• Hem küçük arterlerde hem de arteriyollerde,
adventisya çok incedir ve kolay fark edilemez.
Arteriyoller
• Organın parankim hücrelerini çevreleyen
damar yatakları ya da anastamoz ağları
yapmak üzere neredeyse her zaman
dallanırlar.
• Düz kas lifleri
• arteriyolleri örten sfinkterler gibi çalışır
• kapilerlere periyodik kan akımını sağlar
• Kas tonusu arteriyolleri genelde kısmi olarak
kapalı tutarak kan akımına direnmesi sağlar
• → bu damarlar sistemik kan basıncının
başlıca belirleyicisi haline gelirler.
Belirli dokularda/organlarda arteriyoller
özelleşmiş işlevler içim uyum sağlar
• Ör: Derideki termoregülasyon için →
arteriyollerin kapiler ağı atlayarak doğrudan
venüllerle devam edebilmesini
→ Arteriyovenöz şant/anastomoz
• Medya ve adventisya
• daha kalın ve
• sempatik ve parasempatik liflerle zengin
• → vazokonstriksiyon kontrolü
• Kan akımı artırılması – ısı kaybı
• Azaltılması vücut ısı korunması
VENÖZ PORTAL SİSTEM
• Alternatif mikrodolaşım yoludur
• Kan ardışık ve bir portal ven aracılığı ile
birbirinden ayrılan iki kapiler yataktan geçer.
• Bu diziliş kan tarafından ilk kapiler ağda alınan
besinler veya hormonların, kan genel dağılımı
için kalbe geri dönmeden önce, ikinci kapiler
yatak çevresindeki hücrelere en etkin şekilde
taşınmasına izin verir.
• karaciğerin
hepatik portal
sistemi • Venöz portal sistemde bir kapiler yatak bir vene boşalır, bu
ven dallanır ve yeni bir kapiler yatak oluşturur.
• Bu duzenleme ilk kapiler grubundan kana giren molekullerin,
hızlıca ve yüksek konsantrasyonda ikinci kapiler yatağın
çevresindeki dokulara taşınmasına olanak sağlar;

• ön hipofiz
bezindeki • Ayrıca... Bobreğin arteriyel portal sistemi
(aferent arteriyol → kapilerler → eferent arteriyol)
hipotalamo-
hipofizer
portal sistem
Kapiler Yataklar
• Kan ve etrafındaki dokular için metabolik madde alışverişi
• Büyüklüğü ve genel şekli desteklediği yapıya göre değişen kapiler
yatak - işlevsel gruplar

• Böbrek, karaciğer, kalp kası ve iskelet kası


• yüksek metabolik aktiviteli dokuların bol kapiler ağı
• Düz kas ve tıkız bağ dokusu
• düşük metabolik aktiviteli dokularda tam tersi
Metarteriyol
• Terminal arteriyol dalı
• Kapiler yatakları besler
• Postkapiler venüllere bağlanmış ana bağlantı
kanalları ile devam eder
• Yer yer düz kas hücreleri ile sarılıdır
Kapilerler
• Metarteriyollerden dallanır
(gerçek) kapilerler,
• Kas hücresi bulunmaz;
• Ana bağlantı kanalları ile bağlanır.
• Her gerçek kapilerin başlangıcındaki kas lifleri
kan girişini kontrol etmek için kasılarak veya
gevşeyerek prekapiler sfinkterler görevi yapar.
• Dakikada 5-10 defa döngüsel olarak kasılır ve
gevşer, bu da kanın kapilerlerden pulsatil şekilde
geçişini sağlar.
• Sfinkterler kapandığında kan direkt
olarak metarteriyollerden ve ana
bağlantı kanallarından postkapiler
venüllere akar.
Mikrodolaşım
damarları
Arteriyoller (A) + kapilerler (C) + venüller (V) =
Mikrodolaşım damarlarını
• Neredeyse bütün organlarda bu alanda çevre
dokunun interstisyal sıvısı ve kan arasında
moleküler madde alışverişi gerçekleşir.

• Medya ve adventisya tabakaları bulunmayan ve


çapı yalnız 4-10 μm olan kapilerler (C)

• Parafin kesitlerde küçük lümene bitişik çekirdekleri


veya lümenindeki fazla sayıdaki eozinofilik
alyuvarlar ile tanınabilir.
Mikrodolaşım ağı yapıları ve
perfüzyonu
• Kapiler yatağı besleyen arteriyoller
• Metarteriyol adı verilen daha küçük dalları
• prekapiler sfinkter görevi gören dağınık düz kas
hücreleri ile sarılıdır.
• distal kısmı bazen ana bağlantı kanalı olarak
adlandırılır;
• düz kas hucreleri yoktur ve postkapiler venül ile
birleşir.
• Ana bağlantı kanalından ve metarteriyolden
dallanmalar en küçük damarlardır;
• Gerçek kapilerlerin düz kas hücreleri
bulunmaz
• (ancak perisitleri bulunabilir).
• Prekapiler sfinkterler gercek kapilerlere doğru
yonelen kan akımını ayarlarlar.
• Kapiler yatakların büyük çoğunluğu arteriyollerle
beslenir ve venüllere boşalır.

• Ancak belirli organlarda alternatif yollar bulunur.


Deride kan akımı dış ortamın şartlarına gore
arteriyovenöz (AV) şantlar veya anastomozların
yardımıyla değiştirilebilir.

• Bu şantlar arteriyel ve venoz sistemleri direkt


olarak birleştirir ve geçici olarak kapilerleri atlar.
• Genellikle sfinkterlerin birçoğu en
azından kısmi olarak kapalıdır

• Kan, endotelden kapiler yatağa


besinlerin, atıkların, O2 ve CO2’nin
maksimum etkinlikte alışverişinin
yapılabilmesi icin pulsasyon
şeklinde girer.

• Pulmoner dolaşım haricinde kan,


mikrodolaşıma iyi oksijenlenmiş
olarak girer ve oksijenden yoksul
olarak terk eder
Kapilerler
• Kapilerler dizilimleriyle bir tüp şeklini alan,
• Bazal membran ile sarılı tek tabaka endotel hücrelerinden oluşur.
• Çapları 4-10 μm
• bu da kan hucrelerinin tek seferde yalnız bir tanesinin gecişine izin verir
• Bu küçük damarlar vücut damar ağının %90’ını oluşturur, toplam
uzunlukları 100,000 km ve toplam yuzey alanları yaklaşık 5000 m2’dir.
• Sfinkterlerin döngüsel şekilde açılış ve kapanışlarından dolayı toplam
kan hacminin yalnız %5’lik (erişkinde -300 mL) bir kısmı bu yapıların
içinde hareket etmekle birlikte - çoğu kapiler esas itibarıyla boştur.
Kapilerler
• İnce duvarları,
• geniş yüzey alanı
• yavaş pulsatil kan akımı
kan ve dokular arasındaki su ve çözünmüş madde değiş tokuşu icin
etkili kılar.
Kapilerler

• Endotel
• Hücrelerin ortalama kalınlığı yalnız 0.25 μm
• Çekirdek kıvrılmış
• çok küçük olan tübüler yapıya uyum sağlamak için
ayırıcı özellik
• Sitoplazma bolca
• mitokondri ve diğer organellerin ve tipik olarak bol miktarda bulunan zarlı vezikuller
• Bazal lamina boyunca hücreler arası bağlantı kompleksleri tübüler yapının
korunmasını sağlar; değişken sayıdaki sıkı bağlantıları kapiler geçirgenlikte önemli
bir role sahiptir.
Perisitler
• Kapilerler normalde damar çevresindeki
kasılabilir hücreler perisitlerle (P) birlikte bulunurlar.
• Daha yassı olan çekirdekler - endotel hücreleri
• Endotel hucresinin (E) cekirdeğini gostermektedir.
• Kapiler lümenindeki (L) endotel hücreleri, bazal
lamina (BL) ile örtülmuş ve bağlantı kompleksleriyle
(BK) sıkı bicimde birbirlerine bağlanmıştır.
• Kendi bazal laminası (BL) ile
çevrelenmiş bir perisit (P),
endotel hücrelerini çevreleyen
sitoplazmik çıkıntılar
• X 13,000
Kapiler tipleri
Endotel hücrelerinin
&
bazal laminanın devamlılığına göre

• yapısal değişiklikler → farklı işlevleri bulunan


organlarda gözlenir,
• → değişik seviyelerdeki metabolik alışveriş

• Arteriyoller ve venüller arasındaki damarlar 3 farklı


türde olabilir
(a) Sürekli kapilerler
• en sık bulunan tip
• sıkı bağlantılar çok- endotel hücrelerinin arasındaki bütün hücreler arası yarıkları kapatır
• →Sıvı sızıntısını en aza indirir.
• →Endotelden yapılacak her tür molekül alışverişi, hücrelere difuzyon veya pinositoz
yoluyla geçmek zorundadır.
(a) Sürekli kapilerler
• Kas, beyin, timus, kemik, akciğer ve diğer
dokular
• Endotel hücreleri – tam ve devamlı sitoplazma
• Hücre içi veziküller kaveolin ile kaplı (kaveola –
plazma membran invajinasyonları), çift yönlü
transport - transitoz
• Bazal lamina – devamlı
• Ör: AC ince endotel sitoplazması gaz
difüzyonuna olanak tanır – alveolden kana,
kandan alveole
• Surekli kapilerler, kapiler lumene giren ve
lumeni (L) terkeden molekuller uzerinde en
sıkı kontrole sahip tiptir.
• Bir endotel hücre cekirdeği (Ç)
• endotel hucrelerinin (E) arasındaki ustuste
gelen kıvrılmalardaki bağlantı komplekslerinde
(BK) cok sayıda sıkı bağlantılar bulunmaktadır.
• Birçok pinositoz vezikülü (V)
• Bazal lamina (BL) ve
• perisitlerden (P) gelen ince sitoplazmik
uzantılar
• Kolajen lifleri (K) ve diğer hücre dışı maddeler
perivaskuler alanda (PA) bulunmaktadır.
X10,000.
• (b) Pencereli kapilerler
• Sıkı bağlantıları vardır ancak
• Endotel hücrelerindeki - delikler (pencereler)
• endotelden daha fazla alışverişe olanak tanır
• Bazal zar - devamlı
• Pencereli kapilerler endokrin organlar, bağırsak duvarları ve koroid pleksus gibi kan
ile yapılan moleküler alışverişin önemli olduğu organlarda bulunur.
(b) Pencereli kapilerler
• kalbura benzeyen yapı - endotelden daha
kapsamlı bir moleküler alışveriş
• ortalama 80 nm çapındaki sayısız küçük dairesel
açıklıklar veya pencereler (fenestrasyonlar;
L.fenestra, delik) 10-100nm çapında
• Diyaframlı veya diyaframsız

• Sıvı transportunun önemli olduğu yerler


• Intestinal villüsler
• Koroid pleksus
• Gözün siliyer uzantıları
• Böbrek – glomerül kapilerleri – daha kalın bazal lamina
• Endokrin bezlerdeki
• hormonlar gibi molekullerin alımı (b) Pencereli kapilerler
• Böbrek
• filtrasyon sistemindeki gibi moleküllerin
dışarıya atılması
• Zarlar tarafından kapatılmış birçok tipik
pencereyi (oklar),
• Endotel hücresini çevreleyen devamlı
bazal lamina (BL)
• Golgi aparatı (G), çekirdek (Ç) ve
sentrioller (S)
• Pencereli kapilerler molekul alışverişini
sürekli kapilerlere gore daha özgür
• X10,000
(b) Pencereli kapilerler
• Bazı fenestrasyonlar cok ince
proteoglikan zarı ile örtülü

• Diğerleri ise çok ince olan


hücrelerde pinositoz sırasında
geçici olarak her iki tarafta da zar
girintilerine benzer.

• Bazal lamina süreklidir - pencereleri


kaplar.
(c) Sinüzoidler veya aralıklı kapilerler
• daha geniş bir çap
• endotel hücrelerinin arasında - devamlılığın olmadığı alanlar
• hücreler arası büyük delikler
• kısmi olarak devamlılık göstermeyen bazal zar
• Sinuzoidler makromolekullerin ve hücrelerin değişiminin (ör: kan hücreleri) hızlı bir
şekilde gerçekleştiği kemik iliği, karaciğer ve dalak gibi organlarda bulunur.
(c) Sinüzoidler
• Aralıklar daha açık pencereli kapilere
göre
• Karaciğerdeki venöz sinüzoidler,
• aralıklı kapilerlerden daha geniş, bazal
lamina parçalı veya sıklıkla yok
• Dalak
• Endotel hücreleri uzamış ve lümene
uzanıyor
• Bazal lamina tam değil ve retiküler liflerle
çevrili
• Kan hücreleri rahatça dalak sinüslerinden
geçer
(c) Sinüzoidler
• Endotel hücrelerinin büyük diyaframsız
delikleri vardır; topluca kesintili bir
tabaka oluştururlar, bu da hücreler arası
geniş, düzensiz bir boşluktur.
• diğer kapilerlerden fazlasıyla kesintili
olan bazal laminaları
• Çok daha büyük olan çapları - 30-40 um
→kan akımını yavaşlatır.

Resim: Sinuzoid (S) kemik iliğinden ve adiposit (A)


ve hematopoietik hucre kumeleri (H). Endotel
hucreleri cok ince olup daha küçük kapilerlere gore
hücre çekirdeklerini bulmak daha zordur.
Perisit
(Yunan.peri, cevre + kytos, hucre).

• Surekli kapilerlerin ve
postkapiler venüllerin
çeşitli yerlerinde
• Kısmı olarak endotel
tabakayı çevreleyen
• Uzun sitoplazmik
çıkıntıları olan
• Mezenkimal hücreler
Perisitler
1. Perisitler bircok HDM bileşeni sentezleyerek kendi bazal laminalarını üretir,
2. Bu bazal lamina da endotel hücresinin bazal laminasıyla birleşir.
3. İyi gelişmiş miyozin, aktin ve tropomiyozin hücre iskeleti ağları perisitlerin
hücrelerin kan hucrelerinin akışını sağlamak icin yaptıkları primer kasılma
işlevinin kanıtıdır.
4. MSS’deki perisitler
• endoteliyal kan beyin bariyerinin sağlanmasında önemli
5. Doku yaralanmalarından sonra
• perisitler çoğalır;
• düz kas ve yeni damarlardaki diğer hücreleri oluşturmak icin farklılaşır
→ mikrodolaşım tekrar duzene sokulur.
6. Çoğu organdaki perisit populasyonu, diğer dokuların rejenerasyonu icin önemli
mezenkimal kök hücreler icerir.
Teşekkürler...
Dolaşım Sistemi – Bölüm 3
Dr. Öğr. Üyesi Elif Kervancıoğlu Demirci
Histoloji and Embriyoloji Anabilim Dalı
İstanbul Üniversitesi
İstanbul Tıp Fakültesi
2020/2021
Venler genelde arterlere eşlik ederler ve tunikalarının gelişimleri ile büyükleri esas alınarak küçük,
orta, büyük olmak uzere sınıflandırılırlar.
Venüller
• Kapilerlerden venüllere geçiş kademeli
• Postkapiler venüller
• yapısal olarak perisitli kapilerlere benzerler
• çapları 15-20 μm arası
• beyaz kan hücrelerinin endotele adhezyonunun ve dolaşımı
enfeksiyon veya doku hasarı olan bölgeden terk ettikleri birincil
bölgedir.
• Toplayıcı venüller
• Postkapiler venüller birleşerek dönüşür
• Daha fazla kasılabilir hücresi var
• Müsküler venüller
• Boyutu büyüdükce,
• İki veya üç düz kas tabakasına sahip seçilebilir bir tunika medya
• Bütün venüllerde - duvarlar ince AMA lümen çapı büyük
http://what-when-how.com/acp-medicine/sepsis-part-2/
• (a) Arteriyollerle (A)
postkapiler venüller (V),
aralıklı olarak perisitler (P)

• (b) Daha büyük olan toplayıcı


venüllerin (V) arteriyollerden
(A)
• daha geniş bir çapı
• ancak daha fazla sayıda perisit
• düz kas içeren duvarları
• yine de çok incedir.
• (c) Müsküler venülün uzunlamasına kesitinde
bazı bölgelerinde 3 tabaka kadar düz kas
bulunan daha net seçilen tunika medya (M),
endotel hücrelerden (E) oluşan çok ince bir
tunika intima (I) ve daha belirgin bir
adventisya (Ad)

• (d) Enfekte bir ince bağırsak örneğinde


bulunan postkapiler venülde (V) damar
duvarına tutunan ve intimadan geçmeye
çalışan (migrasyon) birkaç lökosit
görülmektedir.
Venler

• Venler mikrodolaşım
damarlarından
gelen kanı kalbe geri taşır.
• Gelen kan, çok düşük basınçlıdır
• İlerleme basıncı
• medyadaki düz kas liflerinin kasılması
• çevre kas ve diğer organların dışarıdan uyguladığı basınç ile
• Çoğu 10 mm veya daha küçük çaplı küçük ve orta boy venlerdir.
• Genellikle karşılık geldikleri müsküler arterlere paralel ve yakın olarak
seyrederler.
Venler
• İntima
• ince bir subendotelyal
tabakası
• Medya
• ince bir elastik lif ağıyla ve
retikuler liflerle karışık
şekilde bulunan düz kas
hücrelerinden ibaret küçük
demetlerden oluşur.
• Adventisya
• Kolajen içerir
• İyi gelişmiş
• (a) küçük müsküler arter (A)
• kalın bir medyası (M) ve adventisyası (Ad)
• küçük ven (V)
• nispeten büyük olan lümeni ile duvarı çok incedir, 2-3 düz kas tabakası içerir.
• (b) küçük venin oblik kesitinde kapaklar
• = lümene uzanan ince intima katlantılarıdır, kanın geriye kaçmasını
engellerler.
• (c) orta boy venin (OV) daha kalın ancak yine de birlikte seyrettiği
müsküler arterinkine (MA) göre daha az belirgin olan duvarını
• Hem medya hem de adventisya daha iyi gelişmiş ancak duvar genellikle
nispeten büyük olan lümenin etrafında katlanmıştır.
• (d) Kan içeren ve kapak katlantıları (oklar) gösteren bir orta boy ven
Büyük Venler
• Kalbe yakın elastik arterlerle birlikte
bir çift oluşturan ana venler
• İntimaları
• iyi gelişmiştir ancak
• Medya
• birbiri ardına sıralanmış düz kas ve
bağ dokusu tabakaları ile göreceli
olarak ince kalır
• Adventisya
• medyadan daha kalındır
• genellikle uzunlamasına düz kas demetleri içerir.
• Hem medya hem de adventisya elastik lifler içerir
• Arterlerdeki gibi iç ve dış elastik laminalar bulunmaz.
Kapaklar
• Orta ve büyük boy venlerin önemli bir özelliği
• Lümene doğru uzanan bir çift intima katlantısı
• Elastik lif bakımından zengindir
• Her iki tarafında da endotel ile örtülüdür.
• Özellikle bacak venlerinde sayıca cok bulunan
kapaklar
• Venöz kan akımının kalbe
yönlendirilmesine yardım
ederler.
• Her iki tarafında da
endotel olan subendotelyal
bağ dokusundan oluşur
• The tunika intima
• Endotel ve ince subendotel tabaka düz kas içeren
CT
• The tunika medya
• Sirküler ince düz kas
• Tunika adventisya
• En kalın tabaka
• Uzunlamasına düz kas demetleri, kolajen ve elastik
liflerle ayrılan
• It contains a thick layer of longitudinally arranged
smooth muscle bundles (seen here in cross-
section) separated by collagen and elastic fibers.
• Adventisya ile medyayı ayıran kolajen ve elastik lif
tabakası
• Tunika intima
• Diğer orta boy venlerden daha kalın
• Uzunlamasına düz kas demetleri
içeriyor bağ dokusu lifleri ile ayrılan
• Tunika medya
• Nispeten kalın sirküler düz kas
• Tunika adventisya
• İyi gelişmiş
• Ek olarak spiral, oblik,
uzunlamasına düzenli düz kas
tabakaları içerir
Klinik
• Variköz venler
• Dilate venler
• Genellikle bacakta
• Kas tonusunun azalması ve damar duvarındaki dejeneratif değişikler
ve kapakçıkların yetersizliği nedeniyle olur
• Yaşlı, kadın, gebe
• Anorektal bölgede olduğunda - hemoroid
6. Lenfatik Damar Sistemi
Lenfatik kapillerler
• Hidrostatik basınçla mikrodolaşım damarlarından dışarıya çıkan
plazmanın tamamının osmotik basıncla kana geri döndürülememesi
sonucunda oluşan interstisyel sıvının boşalmasını sağlarlar
fazla interstisyel sıvıyı doku aralıklarından toplayan ve
• Lenfatikler kana geri götüren cok ince duvarlı kanallar

• duvarlarında çok ince endotel hücreleri bulunan,


• 10-50 μm arası değişen çaplarda,
• kör uçlu damarlardır.
Lenfödem
• Lenf

• proteinler ve diğer
maddelerden yana
zengindir

• çevresindeki ara
maddeden genellikle daha
iyi boyanır.
• Endotel hücreleri arasındaki açıklıkları

• Elastin içeren tutturucu filamanlar yardımı ile


yerlerinde tutulur ve endotel hücrelerinin
uzantıları ile örtülür.

• İnterstisyel sıvı ağırlıklı olarak bu açıklıklar yoluyla


girer ve endotel katlantıları lenfin doku boşluğuna
geri kaçmasını engeller.

• Lenfatik endotel hücreleri kan


kapilerlerindekinden tipik olarak daha
büyüktür.
Lenfatik kapak ve damarlar
• Lenf damarları (LD)
• lenfatik kapilerlerin birleşmesi ile oluşur
• venül (V) - daha kalın duvarlı
• Lenfatik damarların içinde normalde eritrositler
bulunmaz;
• lenfositler bulunabilir
• venüllerden ayırt edebilmek icin onlara başka bir
karakteristik özellik sağlar.
Lenf kapilerleri (veya lenfatikler)
merkezi sinir sistemi (MSS) ve kemik iliği
dışında neredeyse bütün organlarda bulunurlar.
• Uzunlamasına kesiti alınan kasta
bulunan lenfatik damarın (LD) lenfin
tek yonlu akımını sağlamaktan
sorumlu yapısı olan kapağı
• Düz çizgi lenf akım yönünü,
• Noktalı çizgiler kapakların lenfin geriye
kaçmasını nasıl engellediğini
göstermekte

• Alttaki küçük lenfatik damar,


• duvarı yalnız endotelden oluşan lenfatik
bir kapilerdir.
• Lenf kapilerleri kesintili bir bazal laminanın
üstündeki çok ince endotel hücrelerinden
oluşan tek bir tabakanın meydana getirdiği
kapalı uçlu damarlar olarak belirirler.
• Bazal laminadan çevredeki bağ dokusuna
uzanan tutturucu kolajen filamanları
damarların çökmesini engeller.
• İnterstisyel sıvı lenf kapilerlerine endotel
hücrelerinin arasından akarak ve transsitoz
yoluyla girer.
• Bitişik endotel hücrelerinin bazal laminaya
hemidezmozom bağlantısı içermeyen özgül
bölgeleri, sıvı girişini kolaylaştıracak ve lenfin
geri akışını engelleyecek kapakcıklar
oluşturacak şekilde lümene uzanır
Lenfatik Damarlar
• Artan miktarda bağ dokusu
• Düz kas içeren
• İnce bir duvarları vardır
• hiçbir zaman ayrı tunikalar oluşturmaz!
• Venlere benzer şekilde lenfatiklerin de kapakları da intima
katlanmasından oluşur.
• Lenfatiklerin yolları üzerinde lenf düğümleri bulunur.
• Venlerde olduğu gibi lenf dolaşımı da
• dış güçlerden (çevredeki iskelet kaslarının kasılması gibi) yardım alır
• kapaklar da lenfin tek yonlu akışını sağlar.
Lenf damarları birleşerek sonunda iki büyük damar
gövdesi halini alırlar: Torasik kanal ve sağ lenfatik kanal;

• Lenfi kana geri boşaltır.


• Torasik kanal,
• sol iç jugular venin sol subklavian ven ile birleştiği
yerin yakınından kan dolaşımı sistemine giriş yaparken
• sağ lenfatik kanal
• sağ subklavian ven ile sağ iç jugular ven
kavşağının yakınından kardiyovaskuler sisteme girer.
• Yapısı küçük venlerin yapısına benzer;
• orta tabakada
• düz kas hem uzunlamasına hem de
sirküler olarak dizilerek destek oluşturmaktadır.
• Adventisya
• nispeten az gelişmiştir
• vasa vazorum ve sinir ağı içermekte
1. İnterstisyel sıvıyı lenf olarak toplamak
2. Kana geri getirmek
3. Lenfositlerin, antikorların ve diğer bağışıklık elemanlarının
• birçok organdan geçerek lenf düğümlerine ve diğer lenfoid dokulara ya da bu
dokulardan taşınmasını sağlayan ana dağıtıcıdır.
Lenfin akışı – intrinsik kasılma ile
«Toplayıcı lenfatikler veya daha büyük lenfatik damarlar lenf ile dolduklarında
duvarlarındaki düz kas kasılır»

• Kapakçıklar arasındaki lenfatik damarlar = lenfanjionlar


• Otomatik pompalar olarak görev görürler

1. Her bir aralık lenf ile dolduğunda


2. Duvar kasılır
3. Kapak açılır
4. Lenf bir sonraki segmente akar

• Bu süreç bütün lenfatik damarlar boşalıncaya kadar devam eder


Lenfin akışı – ekstrinsik kasılma ile
• Çevredeki saların egzersiz sırasında kasılması
• Arteriyal atımlar
• Vücut dışındaki kuvvetler ile dokulara bası
Lenf damarlarına bası yapar ve pompalamaya sebep olur

Lenf drenajı bozulduğunda, sıvının fazlası soku aralığında birikir


= ödem
Lenfatik kapilerler birçok dokuda bulunur
İstisnalar
• Kıkırdak
• Kemik
• Epitel
• Merkezi sinir sistemi
• Kemik iliği
• Plasenta
Lenfödem
• Lenfin transportunda bozukluk
• Anormal damar gelişimi
• Hasarlanmış lenfatik damarlar

• Sıvı ve proteinlerin interstisyal aralıkta kalması → lenfödem

Proteinlerin interstisyal aralıkta kalması → Enflamasyona →


• Fibrozis
• Bozulmuş bağışıklık yanıtı
• Bağ dokusunda yağlı dejenerasyon
Klinik: Ödem
• Doku sıvısında artışa sebep olan patolojik süreç
• Venöz tıkanma
• Azalmış venöz kan akımı (Ör: konjestif kalp yetmezliği)
• Artmış kapiler geçirgenlik (Ör: yaralanma sebepli)
• Açlık
• Şiddetli histamin salımı
• Lenfatik damarlada tıkanıklık
• Gebelikte ve yaşlılarda sık
• Lokal basıya cevap veren ödem
• Altta yatan hastlaığın semptomu olabilir; kalp, tiroidi lenfatik
sys, böbrek hast.
ÖNEMLİ HATIRLATMA:
Bu sunum İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Lisans öğrencilerinin eğitimlerine
ücretsiz katkı sağlamak amaçlı hazırlanmış olup, bilimsel kaynak olarak
gösterilemez, ücretlendirilemez, izinsiz kaydedilemez, kullanılamaz,
çoğaltılamaz ve ticari bir ürün haline dönüştürülemez.

İLGİNİZ ve SABRINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER…

You might also like