Yakıçağ Avrupa Tarihi Sorularla Öğrenelim

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 20

Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 1: Fransız İhtilali ve Napoleon Dönemi

Giriş

1. Westphalia Antlaşması'nın Avrupa tarihi için önemi nedir?


Cevap: Otuz Yıl Savaşları’na son vermek için 1648’de imzalanan Westphalia Antlaşması’nın ardından, modern Avrupa devletler sistemi
bu şartlar altında yavaş yavaş oluşmaya başlayacaktı. 1815-1914 yılları arasında klasik şeklini alacak olan bu sistem, birbirleriyle ilişki
halinde olan fakat her bir üyenin kendi egemenliğini muhafaza edebildiği bir uluslararası ilişkiler ağını gündeme getiriyordu. Pek çok
siyasi aktörün katılımıyla gerçekleştirilen Westphalia Antlaşması, bu ilişkiler ağının temel noktalarını oluşturacak kongrelerin de ilkiydi.

XVIII. Yüzyıl’da Avrupa’nın Durumu

2. Fransız İhtilali öncesinde 18. yüzyılda uluslararası alana damgasını vuran beş büyük devleti sıralayınız.
Cevap: Avrupa’da çok sayıda siyasi yapı bulunuyor olsa da Fransız İhtilali öncesinde uluslararası alana damgasını vuran beş büyük
güçten bahsetmek mümkündür: İngiltere, Fransa, Avusturya tarafından temsil edilen Kutsal Roma Germen İmparatorluğu, Prusya ve
Rusya.

XVIII. Yüzyıl’da Fransa ve İhtilalin Sebepler

3. 18. yüzyılda Avrupa'da hakim yönetim anlayışını aristokrasi ve feodalizm ilişkileri bağlamında açıklayınız.
Cevap: 18. yüzyıl süresince merkezi devlet organizasyonun artan bir biçimde, Fransa dahil Avrupa genelinde kendisini hissettirmesine
rağmen feodal hukuk ve bunun üzerine inşa edilen sosyal ve siyasal düzen hâlâ yürürlükteydi. Siyasal iktidarın aristokratlar arasında
paylaşıldığı feodal sistemde kral, idari piramidin tepesinde yeralan aristokrattı. Ülkedeki ekilebilir arazilerin önemli bir kısmına
hükmeden aristokratlar feodal yükümlülüklerin kendilerine sağladığı büyük avantajlara sahiplerdi.

4. 18. yüzyılda Fransa'da 3. sınıfı oluşturan halk kesimleri nelerdir?


Cevap: Aristokrasi ve ruhban sınıfı haricinde kalan, tıpkı diğer iki sınıf gibi türdeş bir yapıya sahip olmayan üçüncü sınıf içerisinde
bankacılar, kıtalararası ticaret yapan tüccarlar ve büyük işletme sahipleri olduğu kadar, memur, doktor, avukat, öğretmen gibi küçük
burjuvalar ve başta çiftçiler ve işçiler olmak üzere geniş halk kesimi de bulunmaktaydı. Dolayısıyla kentlerde yaşayan burjuvalar ve
köylüler aynı sosyal sınıf içerisinde yer almaktaydı.

5. Fransız İhtilali sırasında üçüncü sınıf tarafından benimsenen slogan nedir?


Cevap: Zaman içerisinde üçüncü sınıfın iktidarı ellerinde tutanlara karşı meydan okumasına dönüşecek bu hareket, kendisine slogan
olarak “özgürlük, eşitlik, kardeşlik”i seçmiştir.

6. Fransız İhtilali'nin düşünsel altyapısını oluşturan fikir insanlarından Jean Jacques Rousseau'nun fikirlerinin Montesquieu ve
Voltaire'den ayrılan noktası nedir?
Cevap: Montesquieu ve Voltaire kralın ve aristokratların yönetimde bulunmaları konusunda her hangi bir itirazda bulunmaz. Söz konusu
itiraz radikal bir şekilde halk egemenliği fikrini savunan Jean Jacques Rousseau’dan gelir.

7. Fransız İhtilali'ne zemin hazırlayan ekonomik koşulları açıklayınız.


Cevap: Fransa’daki mali kriz, 1785 senesinden itibaren gittikçe derinleşecekti. Bu tarihten, İhtilal’in başlangıcına kadar geçen dört yıllık
sürede temel tüketim maddelerinin fiyatlarındaki artış %65 seviyesinde gerçekleşti. 1786-87-88 yıllarındaki kötü hasatlar ve ardından
gelen kıtlıklar enflasyonun yükselişinde büyük bir öneme sahipti. Buğday hasatının düşük olması ise sıradan insanlar için en temel
tüketim maddesi olan ekmeğin çok yüksek fiyatlarla satılmasına sebep olacaktı. Devrin şartları göz önünde bulundurulduğunda çok
yüksek bir enflasyonla ve ard arda gelen kıtlıklarla karşı karşıya kalan üçüncü sınıf, büyük bir rahatsızlık içerisindeydi. “Krallığın birinci
fırıncısı” ünvanını taşıyan, fakat halkına ekmek yediremediği için görevini yapamayan Fransa Kralı’nın artık neredeyse hiç bir
meşruiyeti kalmamıştı.

Fransız İhtilali (1789-1799)


8. 26 Ağustos 1789’da ilan edilen İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi'nin içeriği hakkında bilgi veriniz.
Cevap: Yeni Fransız anayasasının taslağı olarak da görülebilecek bu bildiri, yeni dönemin kamu hukuku ilkelerini belirliyor ve feodal
hukukun tüm ayrıcalıklarını tarihin sayfaları arasına gömüyordu. İnsanların, sahip oldukları haklar yönünden özgür ve eşit doğup
yaşadıklarını belirten bildiri devletin, vatandaşlarının özgürlük, mülkiyet, güvenlik ve baskıya karşı direnme gibi haklarını korumakla
yükümlü olduğunu ilan ediyordu. Egemenliği kayıtsız, şartsız millete veren İnsan Hakları Bildirisi, özgürlüğü başkasına zarar
vermeyecek her şeyi yapabilmek olarak tanımlıyordu. Yasanın yasaklamadığı hiç bir şeyin engellenemeyeceği ve hiç kimsenin yasanın
emretmediği bir şeyi yapmaya zorlanamayacağı kuralının altını çizen bildiri aynı zamanda yasama, yürütme ve yargı kuvvetlerinin de
birbirinden ayrılmasını öngörmekteydi.

9. Fransız İhtilali sonrasında ruhban sınıfı hakkında alınan kararlar nelerdir?


Cevap: Rahip ve rahibelerin, manastırlara sadakat yeminleri feshedilmiştir, 13 Şubat 1790’da tarikatların kaldırılmasıyla aristokrasi gibi
ruhbanın da ülke yönetimindeki etkileri kırılmıştır, 12 Temmuz 1790’da din adamlarını devlet memurlarına dönüştüren medeni ruhban
yasasının (Constitution civile duclergé) çıkartılması ile Fransa sınırları içerisinde Katolik Kilisesi’nin neredeyse hiç bir hükmü
kalmamıştır.

10. 26 Ekim 1795’e kadar varlığını sürdüren Ulusal Konvansiyon Meclisinin çözmek zorunda kaldığı temel problemler nelerdi?
Cevap: Avrupa’da artan İhtilal karşıtlığı ve dış tehdidin savuşturulması, ekonomik krizin aşılması, ülke içindeki karışıklıklara ve
isyanlara son verilmesi meclisin çözüm üretmesi gereken temel problemlerdi. 20 Nisan 1792’de Fransa sınırlarına yığınak yapan
Habsburglara karşı ilan edilen savaş meclisin gündemindeki ilk konuydu.

11. Fransız İhtilalini gerçekleştiren grupları sayınız.


Cevap: Girondinler, Montagnardlar, Jakobenler.

12. 24 Haziran 1793’de yapılan halk oylaması ile kabul edilen ve Montagnardlar anayasası olarak bilinen 1793 anayasası, kendisinden
bir önceki 1791 anayasasından hangi yönleri ile ayrılmaktadır?
Cevap: Montagnardlar anayasası olarak bilinen 1793 anayasası fiilen hiç bir zaman yürürlüğe girmeyecekti. Ancak İhtilal’in bundan
sonraki seyrine ışık tutması ve Fransa siyasetini şekillendiren ilkelere sahip olması bakımından büyük bir öneme sahipti. Federalist bir
idare isteyenlere karşı yönetimde merkeziyetçilik taraftarı olanların zaferini ilan eden bu anayasanın ilk maddesi “Fransa Cumhuriyeti bir
bütündür ve bölünemez”dir. Anayasanın öngördüğü genel oy ilkesiyle birlikte Fransa siyasal haklar konusunda mal varlığı ve servet
koşulundan uzaklaşıyordu. Bu ilke 1791 anayasasını hazırlayan zihniyetten çok daha farklı bir bakış açısını göstermekteydi. 1793
anayasasının ilan edildiği devre göre oldukça ilerici bir diğer maddesi de basın özgürlüğünü düzenlemekteydi.

13. Rejimin daha da sertleşeceğine işaret eden ve Mart-Nisan 1793’te Konvansiyon Meclisi’nde kurulan kurumlar nelerdir?
Cevap: Kamu Selameti Komitesi, Genel Güvenlik Komitesi ve İhtilal Mahkemeleri.

14. 1795 anayasasının oluşturduğu meclis sistemini açıklayınız.


Cevap: İki meclisli bir yasama organı öngören 1795 anayasasına göre yasaları “Beşyüzler Meclisi” yapacak ve bu yasalar ikiyüz elli
kişiden oluşan “Yaşlılar Meclisi”nin onayından sonra yürürlüğe girecekti. Yürütme gücünün kullanımı ise Direktuar’a devredilmiştir.
Beşyüzler Meclisi’nin önerdiği on kişi arasından, Yaşlılar Meclisi’nin seçtiği beş kişiden oluşması öngörülen Direktuar, seçtiği bakanlar
eliyle ülkeyi yönetecekti.

15. İhtilal harplerinin ortaya çıkışında etkili olan nedenler nelerdir?


Cevap: İhtilal ruhunun kısa süre içerisinde Avusturya’nın egemenlik sahasında yayılmaya başlaması ve Fransa hanedanı ile Avusturya
hanedanı arasındaki akrabalık ilişkisi ilk tepkinin Viyana’dan yükselmesine sebep olacaktı. İhtilal’in ardından Fransa’yı terk eden
göçmen aristokratların, Almanya’nın Coblenz şehrinde toplanmaları Prusya’nın, Fransa’dan yükselen isyan seslerine kulak kabartmasına
yol açmıştı. Ayrıca İhtilal’in beraberinde getirdiği milli irade düşüncesi, özel olarak Prusya’nın Fransa sınırındaki topraklarını ve genel
olarak da Avrupa’daki uluslararası sistemi tehdit etmeye başlamıştı. Nitekim Prusya sınırları içerisinde kalan Alsace’ın çoğunluğu
Fransız’dı ve burada yaşayanlar 1790 Ekim ayında ayaklanarak “milli irade”lerini İhtilal rejimine katılma yönünde açıklamıştı. İhtilal
hükümetinin Avrupa’ya rejim ihraç etmeye çalışması da Avrupa’nın monarşist başkentlerini hareketlendiren gelişmeler arasındaydı.

16. Birinci Koalisyon olarak isimlendirilen ve Fransa'ya karşı savaşan blok hangi ülkelerden oluşmaktaydı?
Cevap: Avusturya, İngiltere, İspanya, Portekiz, Hollanda, Napoli, Sardunya ve Sicilya.

17. İhtilal harpleri olarak bilinen süreç hangi anlaşma ile sona ermiştir?
Cevap: Amiens Antlaşması (1802) İhtilal Harpleri olarak bilinen süreci sona erdirmiştir.

Napoleon’un Yükselişi ve Düşüşü (1799-1814)

18. 1799 anayasası ile birlikte Birinci Konsül seçilen Napoleon Bonapart'a hangi yetkiler tanınmıştır?
Cevap: Yeni anayasaya göre seçmenler “güven duydukları kişilerin listesini” hazırlayacaklar ve Napoleon’a bağlı olan senato bu
listelerden uygun gördüğü kişileri yasama meclisine seçecekti. Bunun da ötesinde dört farklı meclisin bulunduğu 1799 anayasası yasama
gücünü paramparça ederek tüm iktidarı birinci konsülün elinde topluyordu. On yıl için Birinci Konsül olarak seçilen Napoleon Bonaparte
geniş yetkilere sahipti ve yürütme gücüne hükmetmekteydi.
19. Napoleon Bonapart'ın gerçekleştirdiği reformlar nelerdir?
Cevap: Bugün Fransa’da halen kullanılan vilayet (Départment) ve ilçe (Arrondissement) sistemi Napoleon tarafından yürürlüğe
konulmuştur. Yargı sistemine de el atan Napoleon yargıçların halk tarafından seçilmesini öngören uygulamayı kaldırarak, atanma
sistemini getirmiştir. Napoleon bugünkü Fransız Merkez Bankası’nı (Banque de France) kurmuş ve para basma tekelini bu bankaya
vermiştir. Fransız eğitim sistemini de yenidendüzenleyerek orta öğretim kurumlarının yönetimini devlete vermiş ve bugün “lise” olarak
bildiğimiz okulları kurmuştur. İlk Fransız Medenş Kanunu'nu ve Medeni Ruhban Yasası'nı yürürlüğe koymuştur.

20. Napoleon Bonapart'ın düşüşünden sonra yeniden yürürlüğe konan 1814 anayasasının önemi nedir?
Cevap: 1814 Anayasası, İhtilal öncesi düzenin yeniden hayata geçirilmesi ile İhtilal’in getirdiği yeniliklerin sürdürülmesi eğilimlerini
uzlaştırmayaçalışan bir metin olarak karşımıza çıkmaktadır. Anayasa ile sınırlandırılmış meşruti bir sistemi öngören yeni anayasada
ulusal egemenlik ilkesine yer verilmemektedir. Temel hak ve özgürlükleri, kralın tebaasına yaptığı lütuflar olarak tanımlayan anayasa,
aristokrasinin, İhtilal öncesinde sahip olduğu ayrıcalıkları güvence altına almaktadır. Oy kullanmak dahil olmak üzere siyasi hakları
yüksek vergi ödeme koşuluna bağlayan anayasa, kralı iki meclisten oluşan parlementer sistemle sınırlandırmaktaydı. Yürütme gücünü
krala veren 1814 Anayasası yumuşak bir kuvvetler ayrılığını öngörmektedir. Yeni anayasa, bu bakımdan yasama, yürütme ve yargı
erklerinin sert bir biçimde birbirinden ayrıldığı 1791 ve 1795 anayasalarından ya da erkleri mecliste veya imparatorda toplayan
konvansiyon ve imparatorluk anayasalarından farklıdır.

Sıra-(Soruid) 1-(2680708) 2-(2680709) 3-(2680710) 4-(2680711) 5-(2680712) 6-(2680713) 7-(2680714) 8-(2680715) 9-(2680716) 10-(2680717) 11-(2680719) 12-(2680720) 13-(2680718) 14-(2680721) 15-(2680722) 16-
(2680723) 17-(2680724) 18-(2680725) 19-(2680726) 20-(2680727)
Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 2: Napoleon Harpleri’nden Sonra Avrupa (1815-1848)

1. 1813'de Napolyon'u Leipzig'de mağlup eden müttefik devletler hangileridir?


Cevap: Avusturya, İngiltere, Prusya ve Rusya

Viyana Kongresi ve Yeni Avrupa Düzeni

2. Viyana Kongresi hangi yıl gerçekleşmiştir?


Cevap: 1814

3. Büyük Devlet ve Küçük Devlet kavramları hangi olay ile diplomasi literatürüne girmiştir?
Cevap: 1814 yılındaki Viyana Kongresi ile.

4. Napolyon sonrası dönemin, Metternich sistemi olarak da bilinen sisteminin en önemli iki ilkesi nedir?
Cevap: Barış ve Meşruiyet

5. 1814 Viyana Kongresi'ne yöne veren ana fikir nedir?


Cevap: Avrupada barışı hakim kılmak ve muhtemel kargaşaları önlemek.

Yeni Düzeni Tehdit Eden Gelişmeler

6. Osmanlı devletinin Viyana Kongresi'ne katılmasını isteyen ancak bunu diğer devletlere kabul ettiremeyen ülke hangisidir?
Cevap: Rusya

7. Viyana Kongresi ile oluşturulmaya çalışılan düzenin sonu anlamına gelen olay nedir?
Cevap: Yunanistan'ın Osmanlı'dan ayrılıp bağımsız bir krallık olması.

8. 27 Temmuz 1830’da başlayan ve Fransız tarihinde Üç Şanlı Gün (Les Trois Glorieuses) olarak bilinen ihtilalin ardından Kral X.
Charles'in yerine tahta kim geçmiştir?
Cevap: Louis-Philippe

9. Belçika'yı 1830 yılında bağımsızlığa götüren olay hangisidir?


Cevap: Üç Günlük Paris İhtilali, Avrupa tarihinde 1830 İhtilalleri

19. Yüzyılın İlk Yarısında Etkili Olan Temel Siyasi Akımlar

10. 18.yy'da hayatın her alanında kendini gösteren ve inancın yerine düşünmenin almasını sağlayan akımın adı nedir?
Cevap: Rasyonalizm (Akılcılık).

11. 18. yüzyıl, dinin boşalttığı sanılan alanı dolduracak ve 19. yüzyılın tamamında çok etkili olacak siyasi akımlardan en önemli ikisi
hangisidir?
Cevap: Liberalizm ve Muhafazakarlık

12. Siyasi akım olan liberalizm hangi yüzyılda doğmuştur.


Cevap: 18. yy.

13. Muhafazakâr düşünce sisteminin oluşumundaki en önemli isim kimdir?


Cevap: Edmund Burke

Sanayi Devrimi

14. İngiltere'de 1688 yılında yaşanan parlamento, neredeyse Kral’a üstün konuma gelmesini sağlayan olay hangisidir?
Cevap: Şanlı devrim
15. İngiltere'de şanlı devrime yol açan, yardım eden ülke hangisidir?
Cevap: Hollanda

16. İngiltere'de sanayi devrimine yol açan buluş nedir?


Cevap: Buharlı motorun icadı

17. Sanayi devirimin başlatan buharlı motor James Watt tarafından hangi yıl icat edilmiştir?
Cevap: 1763

18. Sanayi devirimin başlatan buharlı motor 1763 yılında kim tarafından icat edilmiştir?
Cevap: James Watt

19. 1802 yılında Fabrika Yasası (Factory Act)’nın, parlamentodan geçiren ülke hangisidir?
Cevap: İngiltere

20. İşçi sınıfının siyasete yön veren bir grup halini alması ne zamana denk gelir.
Cevap: 19. yüzyılın ortalarına doğru

Sıra-(Soruid) 1-(2680728) 2-(2680729) 3-(2680730) 4-(2680731) 5-(2680732) 6-(2680733) 7-(2680734) 8-(2680735) 9-(2680736) 10-(2680737) 11-(2680738) 12-(2680739) 13-(2680740) 14-(2680741) 15-(2680742) 16-
(2680743) 17-(2680744) 18-(2680745) 19-(2680746) 20-(2680747)
Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 3: 19. Yüzyılın İkinci Yarısında Avrupa (1848-1871)

Giriş

1. Viyana Kongresi'nden ve Aix-la Chapelle görüşmesinden sonra 5'li ittifak adında ki devletler daha sonra doğu bloğu ve batı bloğu
olarak ayrılmışlardır; bunlardan doğu bloğunu oluşturan devletler hangileridir?
Cevap: Rusya, Avusturya ve Prusya

2. Viyana Kongresi'nden ve Aix-la Chapelle görüşmesinden sonra 5'li ittifak adında ki devletler daha sonra doğu bloğu ve batı bloğu
olarak ayrılmışlardır; bunlardan batı bloğunu oluşturan devletler hangileridir?
Cevap: İngiltere ve Fransa

Avrupa’da 1848 İhtilâlleri

3. Avrupa'da 1848 ihtilallerini gerçekleştiren toplumsal gruplar hangileridir?


Cevap: farklı toplumsal sınıflar, iş kolu üyeleri ve zanaatkarlar.

4. 1848 İhtilallerinde zanaatkarlar hangi tarihte hangi şehirlerde gösteri yapmışlardır?


Cevap: 1848 yılı bu hareketlerin doruk noktasına ulaştığı yıl oldu. Zanaatkârlar, 22 Şubat’ta Paris, 11 Mart’ta Viyana ve Prag ve 17
Mart’tan sonra da Berlin sokaklarına çıktılar.

5. Fransa'da 1848 ihtilali sonrası 2. Cumhuriyet ilan edilmeden önce kral kimdi?
Cevap: Louis Philippe

6. Fransa'da ikinci Cumhuriyet dönemi kaç yıl sürmüştür.


Cevap: 4 Yıl.

7. Avusturya'da 1848 ihtilalinden sonda imparator I. Ferdinand'ın yerine kim geçmiştir?


Cevap: Franz Joseph

8. 1848 ihtilali sırasında Prusya kralı kimdi?


Cevap: IV. Friedrich Wilhelm

Kırım Harbi ve Büyük Güçler (1853-1856)

9. Kırım Harbi kaç yılında olmuştur?


Cevap: 1853-1856 yılları arasında.

10. Avrupalı devletler açısından şark meselesi nedir?


Cevap: Şark Meselesi, emperyalist politikalar izleyen büyük devletlerin Osmanlı Devleti’nin başta Avrupa’daki kısmı olmak üzere
özellikle Ortadoğu’ya ve diğer yerlere (Afrika) yayılmış geniş topraklarının paylaşımı, devletin egemenlik sahası üzerinde siyasi ve
iktisadi hakimiyet kurulması, bu arada gayrimüslim halkların durumlarının istismar edilerek, bağımsızlık mücadelelerine maddi ve
manevi destek verilmesi için kendi aralarındaki şiddetli rekabetin geleneksel tanımlamasıdır.

11. Kırım Savaşı'nı bitiren antlaşma hangisidir?


Cevap: 1856 Paris Antlaşması

12. Kırım savaşındaki en önemli iki taraf hangisidir, sonuç ne olmuştur?


Cevap: Rusya ve Osmanlı. Osmanlı ve müttefikleri kazanmıştır.

İtalyan ve Alman Milli Birlikleri’nin Kurulması

13. Kırım savaşının; savaşa katılmayan İtalya ve Almanya üzerinde ne gibi bir etkisi olmuştur?
Cevap: Siyasi birliklerini kurma imkanı bulmuşlardır.
14. 1860'taki bileşmeden önce İtalya'da hangi bölgeler ve yönetimler vardı?
Cevap: Piyemonte Krallığı, Toskana, Modena, Parma Dukalıkları, Lukas Prensliği, Roma Kilise Devleti ve Napoli Krallığı

15. Kırım Savaşı sonrası Birleşik Almanya'nın kurulmasında öncülük edebilecek Alman devleti hangisiydi?
Cevap: Prusya (ve kozmopolit olmasaydı Avusturya)

16. Birleşik Almanya'nın kurulmasında ön ayak olan "Zollverein" neyi ifade eder?
Cevap: Gümrük Birliği demektir. Prusya kralının uyguladığı ve diğer alman devletlerine de önerdiği ticari ortaklık ilişkisidir.

17. Otto von Bismark kimdir?


Cevap: İlk Alman Şansölyesidir.

18. Avusturya'nın Germen Konfererasyonu'ndan çıkması hangi antlaşma ile olmuştur?


Cevap: Prag Antlaşması

19. Otto von Bismark Avusturya'dan sonra Fransa ile neden karşı karşıya gelmiştir?
Cevap: Ulusal Alman birliğinin oluşturulmasını engellediği için.

20. Fransa'da üçüncü Cumhuriyet dönemine sebep olan olay nedir?


Cevap: Bismark ile III. Napoleon arasındaki Sedan savaşını Napoleonun kaybederek esir düşmesi.

Sıra-(Soruid) 1-(2680748) 2-(2680749) 3-(2680750) 4-(2680751) 5-(2680752) 6-(2680753) 7-(2680754) 8-(2680755) 9-(2680756) 10-(2680757) 11-(2680758) 12-(2680759) 13-(2680760) 14-(2680761) 15-(2680762) 16-
(2680763) 17-(2680764) 18-(2680765) 19-(2680766) 20-(2680767)
Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 4: Alman Birliği’nin Kurulmasından Birinci Dünya Savaşı’na Kadar Avrupa (1871-1914)

Giriş

1. Alman Birliğini oluşturan Bismarck nasıl bir politika izledi?


Cevap: Bismark birliği kuvvetlendirmek için barışçıl ama fransayı yalnızlaştırmaya yönelik bir politika.

2. Kırım Savaşından sonra Avrupa'dan uzak kalan Rusya Fransa-Prusya arasındaki Sedan savaşından sonra nasıl bir tutum izlemiştir?
Cevap: Fransa-Prusya Savaşı’nda Prusya lehine tarafsız kalan ve durumdan yararlanmak isteyen Rusya, Kırım Savaşı’ndan (1853-1856)
sonra 30 Mart 1856’da imzalanan Paris Antlaşması’nın Karadeniz’in tarafsız hale getirilmesi ve silahsızlandırılması ile ilgili
hükümlerinin kaldırılması için harekete geçti.

3. 1856 Kırım Savaşı sonrası 1877-78 Osmanlı Rus Harbi sırasında İngilterenin tutumu nasıldır?
Cevap: İngiltere, 1870’lerde İrlanda problemi ve iç sorunlarla uğraşıyordu. Bu sebeple Avrupa siyasetinden kendisini soyutlama
eğilimindeydi ve çıkarları denizaşırı ülkelerde bulunuyordu. İngiltere, Boğazlar, Doğu Akdeniz ve Hindistan yolunun güvenliği ile ilgili
konular dışında Avrupa meselelerine müdahale etmek istemiyordu. 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’nden sonra Osmanlı Devleti’nin
toprak bütünlüğünün korunması ilkesini bir kenara bıraktı. 1878’de Kıbrıs’a, 1882’de Mısır’a yerleşti. Buna karşılık, 20. yüzyılın başına
kadar yalnızlık politikasını sürdürdü ve daha çok Afrika, Yakındoğu ve Uzakdoğu’daki sömürgeleriyle meşgul olmayı tercih etti.

4. 1871-1914 yılları arası Avrupa' da hangi savaşlar yaşanmıştır?


Cevap: 1871-1914 yılları, Roma İmparatorluğu’ndan beri Avrupa devletleri arasındaki en uzun barış dönemine sahne oldu. Osmanlı
coğrafyası ve Balkanlar bir yana bırakılırsa bu dönemde Avrupa’da savaş yaşanmadı. Avrupa tarihinde bu döneme sanayileşme, bilimsel
ve teknolojik gelişme, nüfus artışı, diplomasi, siyasi ittifaklar ve anlaşmalar, silahlanma, emperyalizm ve sömürgecilik yarışı damga
vurdu. Bu da Avrupa devletlerinin Üçlü İttifak ve Üçlü İtilaf şeklinde bloklaşmasına yol açtı.

Almanya ve Kıta Avrupası’nda Üstünlük Mücadelesi (1871-1890)

5. Bismarck kaç yıl başbakanlık yapmıştır?


Cevap: 19 Yıl

6. Bismark'ın görev süresince yenmek istediği temel iki problem nedir?


Cevap: Alman birliğinin sağlamlaştırılması ve Fransa Meselesi

7. "Üç imparator Ligi" nedir?


Cevap: 1872'de Almanya, Rusya ve Avusturya-Macaristan'ın kurduğu ittifaktır.

8. Rusya, Almanya ve Avusturya arasındaki üç imparator biriliğini tatil eden olay hangisidir?
Cevap: Osmanlı Rus harbi sonrası imzalanan Ayastefanos Antlaşması.

9. Andrassy Notası nedir kime karşı verilmiştir?


Cevap: 1876'da İtilaf devletlerinin (Almanya, Avusturya, Rusya; İngiltere, Fransa, İtalya) Osamanlı'ya karşı verdikleri Nota'dır.

10. 1881'de İkinci kez kurulan Üç İmparator Ligi neden bozulmuştur?


Cevap: İkinci Üç İmparator Ligi de Rusya ve Avusturya’nın Balkan çıkarlarının birbirine zıt olması yüzünden bozuldu.

11. Fransa'nın 1881 yılında Tunus'u işgal etmesine Osmanlı Devleti nasıl bir karşılık vermiştir?
Cevap: Fransa, 1881 Mart’ında Tunus’u işgal etti. Osmanlı Devleti, Avrupa başkentlerine işgali protesto eden telgraflar göndermek
dışında bir şey yapamadı.

12. Almanya, Fransa'ya karşı İtalya'nın Trablusgarb emellerini desteklemesine rağmen, İtalya 1.Dünya savaşında neden fransızlarla
birlikte yer almıştır?
Cevap: 1902 yılında fransa ile yaptığı gizli anlaşma yüzünden

13. Birinci Akdeniz Antantı hangi yıl imzalanmıştır?


Cevap: 1887 yılında
14. Bismarck'ın Rusya ile imzaladığı son anlaşma hangisidir?
Cevap: Alman-Rus Teminat Antlaşması (1887)

Avrupa’da Denge Dönemi (1890-1907)

15. 1888'de Alman tahtına çıkan II. Wilhelm Bismarck'ın politikasına kıyasla nasıl bir politika izlemiştir?
Cevap: Barışçıl Realpolitikten, emperyal amaçları olan Weltpolitik politikasına geçmiştir.

16. II Wilhelm yönetimindeki Almanya ile Osmanlı arasındaki Türk-Alman Ticaret anlaşması ne zaman imzalanmıştır.
Cevap: 1890 Yılında

17. Diğer avrupa ülkelerine kıyazla sönürgecilik faaleyetlerine geç başlayan almanya hangi ülkeleri sömürgesi olarak ele geçirmiş ve
İngiltere bunu kabul etmiştir?
Cevap: Almanya’nın sömürge serüveni 1883’te başlamıştı. O zamana dek İngiltere, Fransa, Hollanda, Portekiz ve İspanya gibi devletler,
dünyanın dört bir yanında sömürgeler kurmuşlardı. Almanya, büyüyen sanayisine hammadde bulmaya ve mamul ürünlerini satacak geniş
pazarlara ihtiyaç duyması üzerine, sömürgeci bir politika izlemeye başlamış ve Bismarck’ın çatışmasızlık politikası sebebiyle daha çok o
güne kadar el atılmamış yerlere yerleşmeyi tercih etmişti. Bu doğrultuda 1883-1884’de Almanya Afrika’da Togo, Kamerun, Güney-Batı
ve Doğu Afrika toprakları, Zengibar (Zanzibar) Adası ile Yeni Gine’yi ele geçirmişti. 1885’de İngiltere buraların Almanya’ya ait
olduğunu kabul etmişti.

18. İngiltere'nin Güney Afrika'yı tamamen sömürgesi haline getirmesi hangi savaşla olmuştur?
Cevap: Boer Savaşı

19. 1. Dünya savaşı öncesinde İngiltere, Rusya ve Fransa'dan oluşan itilaf devletleri nasıl bir araya gelmiştir?
Cevap: 1894 Fransız-Rus, 1904 İngiliz-Fransız ve 1907 İngiliz-Rus Antlaşmaları ayrı ayrı yapılmakla birlikte İngiltere, Fransa ve
Rusya’yı birleştirdi. Dolayısıyla Üçlü İtilaf, Üçlü İttifak’tan farklı olarak sömürgecilik ve yayılmacılıktan kaynaklanan sorunları çözen
anlaşmalarla oluşturulmuştur

20. İtalya'nın Avusturya ve Almanya ile kurduğu üçlü ittifaktan uzaklaşıp, Fransa'ya yaklaşması hangi antlaşma ile olmuştur?
Cevap: Prinetti-Barrère Antlaşması

Sıra-(Soruid) 1-(2680768) 2-(2680769) 3-(2680770) 4-(2680771) 5-(2680772) 6-(2680773) 7-(2680774) 8-(2680775) 9-(2680776) 10-(2680777) 11-(2680778) 12-(2680779) 13-(2680780) 14-(2680781) 15-(2680782) 16-
(2680783) 17-(2680784) 18-(2680785) 19-(2680786) 20-(2680787)
Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 5: I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı’na Kadar Avrupa (1914-1939)

I. Dünya Savaşı Nedenleri ve Cepheleri

1. Sömürgecilik ne anlama gelmektedir?


Cevap: Sömürgeciliğin en genel tanımı, “başka insanların toprakları ve mallarının ele geçirilmesi ve denetlenmesi” şeklinde yapılabilir

2. Sanayi devrimi öncesi avrupalı devletler hangi gerekçelerle sömürgecilik yapmışlardır?


Cevap: Sanayi Devrimine kadar devam eden süreçte Avrupalılar, denizaşırı ülkelerde Hıristiyanlığı yaymak, ticaret yapmak, uygarlık
götürmek gibi gerekçelerle sömürgeler (koloniler) kurdular. XVI. yüzyılda sömürge toprakları, kendilerini yöneten devletten uzakta olan
ve ona hukuki ve ekonomik olarak bağlı olan ülkelerdir. Sömürgenin kurulduğu coğrafya, adeta anavatanın çiftliği ve her konuda
yardımcısı niteliğindedir. Avrupalılar bu yeni sömürgecilik (1492-1850) tarzıyla, dünyanın geri kalan coğrafyalarının zenginliklerini
Avrupa’ya taşımışlardır.

3. Sanayi devrimi sonrası sömürgecilik anlayışı ne şekilde değişmiştir?


Cevap: Sanayinin gelişmesiyle hammadde ihtiyacı ve üretim artmış, yeni pazar ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Böylece Sanayi Devrimi ile
birlikte emperyalizm çağı açılmıştır. Koloniler artık yalnızca anavatanın ihtiyaçlarını temin etmek amacıyla ticaret yapılan yer olmanın
ötesinde hammadde deposu ve pazar olarak da önem kazanmışlardır. Buna bağlı olarak sömürgeleri, anavatanın bir parçası olarak görme
anlayışı yerleşmiştir. Avrupa’da artık pazar elde etmektense, toprak kazanmak düşüncesi ön plana çıkmıştır. Böylece yeni bir anlayış
içeren sömürgecilik (emperyalizm) doğmuştur. Bu yeni yaklaşımın doğal sonucu olarak Avrupalı Devletler, dünyaya yayılmaya ve
paylaşmaya başlamışlardır.

4. Milliyetçilik akımının I. Dünya Şavaşı’na nasıl bir etkisi olmuştur?


Cevap: Sömürgecilik yarışının yanı sıra Birinci Dünya Savaşı’na giden yolda en önemli katkılardan biri de milliyetçiliktir. 1789 Fransız
İhtilali ve akabinde Napoleon’un yürüttüğü savaşlar, milliyetçi duyguları bütün Avrupa’ya taşıdı. Napoleon’un işgalleri ile yayılan
milliyetçilik özellikle Avusturya-Macaristan, Osmanlı gibi çok uluslu imparatorlukları temellerinden sarstı. Dil, tarih, kültür gibi ortak
kimlik unsurlarına sahip bireyler, ulus-devletlerin kurulmasını sağladılar. Avrupa’da 1815 Viyana Kongresi ile kurulan düzen, 1830 ve
1848 İhtilalleri ile sarsılırken, en önemli siyasal değişiklikler 1860-1870 yılları arasında gerçekleşmiştir.

5. İttifak devletleri hangi ülkelerden oluşmaktadır?


Cevap: Almanya, Avusturya ve İtalya

6. İtilaf devletleri hangi ülkelerden oluşmaktadır?


Cevap: İngiltere, Rusya ve Fransa

7. Savaşın fitilini ateşleyen olay nedir?


Cevap: Ekim 1908’de Avusturya’nın Bosna-Hersek’i ilhak etmesi, Sırbistan’ı hayal kırıklığına uğratmıştı. Avusturya’ya duyulan tepki
ve büyük Sırbistan hayali Sırpları heyecanlandırmaktaydı. Avusturya-Macaristan Veliahdı Ferdinand ve karısı 28 Haziran 1914 günü
Saray Bosna’ya geldiler. Veliaht ve eşi, Gavrilo Prinçip adlı bir Sırp milliyetçisi tarafından bir suikast düzenlenerek öldürüldüler.

8. Osmanlı Devleti savaşa nasıl dahil olmuştur?


Cevap: Osmanlı Devleti, Balkan Savaşları’nın ardından Avrupa’daki kutuplaşma sırasında bir “yalnızlık” içine girmişti. Özellikle kısa
süre önce Trablusgarb’a saldıran İtalya’nın üçlü İttifak’ta yer alması ve Avusturya’nın izlediği Balkan politikası doğrultusunda Bosna-
Hersek’i ilhak etmesi nedeniyle İtilaf Devletleri grubuna daha yakındı. Bu yüzden Osmanlı Devleti, yalnızlıktan kurtulmak için Eylül
1911’de İngitere’ye bir ittifak teklifinde bulunmuş ancak teklif reddedilmişti. İkinci önemli ittifak teklifi, Fransa’ya Temmuz 1914’de
yapılmışsa da bu teklif de geri çevrilmişti. Ancak ilgili devletler bu teklifleri reddetmekle beraber stratejik konumu nedeniyle
Osmanlı’nın tarafsız kalmasına çaba harcamaktan da geri durmadılar. Fakat Osmanlı Devleti’nin tarafsız kalmak için ileri sürdüğü
kapitülasyonların kaldırılması, Ege Adalarının geri verilmesi vb. taleplerine karşı uzlaşmaz tutumlar, Osmanlı Devleti’ni Almanya ve
bloğuna yaklaştırdı. Nihayet Üçlü İttifak’a katılma teklifi Avusturya’dan gelirken Osmanlı Devleti 22 Temmuz 1914’de Almanya ile
müzakerelere başlamıştır. 2 Ağustos 1914’de Türk-Alman ittifakı imzalanmış ancak anlaşma gizli tutulmuştur. 5 Ağustos’ta da
Avusturya-Macaristan da bu anlaşmaya katılmıştır.
9. Osmanlı devleti ne şekilde bir savaş planı yapmıştır?
Cevap: Rusya 2 Kasım 1914’de Osmanlı Devleti’ne savaş ilan ederken 5 Kasım’da İngiltere ve Fransa onu izlemiştir. Osmanlı
Devleti’nin Almanlarla birlikte yaptığı savaş planı şu şekildeydi; 1. Kafkasya üzerinden Rusya’ya bir harekat düzenlenerek Cihad
İlanı’nın da yardımıyla Kafkasya ve Orta Asya Müslümanları ve Türklerinin ayaklanması düşünülmüştü. 2. Süveyş Kanalı ve Mısır ele
geçirilerek İngilizlerin, Akdeniz yolu kesilecek ve böylece enerji kaynaklarına ulaşıldığı gibi İngiltere’nin sömürgelerle olan bağlantısı
da zayıflatılacaktı. 3. İtilaf Devletleri, üstün deniz güçleri sayesinde Ege ve Akdeniz’de egemen olduklarından Çanakkale’yi korumak
için Trakya’da önemli bir askeri kuvvet bulundurulacaktı. İtilaf Devletleri, bu plana karşılık Osmanlıyı hassas olduğu noktalardan
vurmak amacıyla Güney Irak ve Çanakkale’de iki cephe daha açtı. Bu nedenle Osmanlı Devleti önce dört cephede ardından yeni açılan
bazı cephelerde de savaşmak zorunda kalmıştı.

10. Bulgaristan savaşa nasıl dahil olmuştur?


Cevap: Bulgaristan’ın savaşa girme nedeni de toprak kazanma ihtirasıydı. II. Balkan Savaşları sonucunda kaybettiği toprakları geri
almak niyetindeydi. Bulgaristan, Osmanlı Devleti’ni Almanya ve Avusturya’ya bağlayan koridoru sağlıyordu. 6 Eylül 1915’de, Almanya
ve Avusturya ile yaptığı anlaşmaya göre 35 gün içinde savaşa girmek kaydıyla kendisine bütün Sırbistan Makedonya’sı verilecek şayet
Romanya ve Yunanistan karşı blokta yer alırsa Romanya’da Dobruca ve Yunan Makedonya’sı da Bulgaristan’a terk edilecekti. 12
Ekim1915’de Bulgaristan, Sırbistan’a savaş açtı.

11. İtalya savaşa nasıl dahil olmuştur?


Cevap: Almanya ve Avusturya’nın oluşturduğu ikili anlaşmaya, 1882 yılında İtalya da katılarak Üçlü İttifak’ın bir üyesi olmuştu. Ancak
savaş başlayınca İtalya kendisini “Üçlü İttifak” a bağlı saymayıp tarafsızlığını ilan etti. Böylece daha fazla toprak vaad eden bloğun
yanında savaşa katılmayı planlıyordu. İtalya amacına 26 Nisan 1915’de imzalanan Londra Antlaşması ile ulaştı. Bu antlaşmaya göre
İtalya, Tirol’lerin bir kısmını, Trieste ile İstirya’yı, Arnavutluk’ta Valona’yı, Saseno Adasını, Dalmaçya Adalarını ve On iki Ada’yı
alıyordu. Ayıca Osmanlı Devleti’nin paylaşılması halinde Antalya bölgesini ve Afrika’daki Alman sömürgelerinden bazı toprakları da
alacaktı. Nitekim, 20 Mayıs 1915’de önce Avusturya’ya, Ağustos 1915’de ise Almanya ve Osmanlı Devleti’ne savaş açtı.

12. Romanya savaşa nasıl dahil olmuştur?


Cevap: Romanya daha 1883’de Üçlü İttifak’a katılmasına rağmen I. Dünya Savaşı’nı başlatan Avusturya’nın, Sırbistan’a saldırısı
sonrasında İttifak Devletleri’nin yanında yer almadı. Romanya da tıpkı İtalya ve Bulgaristan gibi toprak talebi içindeydi. Nitekim İtilaf
Devletleri yanında savaşa girmek için Transilvanya, Bukovina ve Banat kendisine vaad edilince 28 Ağustos 1916’da savaşa girdi. Ancak
İttifak Devletleri’nin saldırıları ve 1917’deki Bolşevik İhtilali sonrası Rus desteğinden yoksun kalınca aynı yıl bir ateşkes imzalamak
zorunda kaldı.

13. Amerika Birleşik Devletleri savaşa nasıl dahil olmuştur?


Cevap: Amerikan tepkisi nedeniyle, Almanlar 1915 sonbaharından itibaren 1916 sonbaharına kadar denizaltılarla ticaret gemilerine
saldırmaya ara vermişlerdi. 1 Şubat 1917 ‘de Alman Donanmasına verilen emirle bütün ticaret gemilerinin batırılması kararlaştırıldı.
Almanya’nın bu kararı Amerika Birleşik Devletleri’nde büyük tepkiye yol açtı. 3 Şubat 1917’de Almanya ile ilişkilerini kesti. Amerikan
kamuoyu giderek Almanya’yı düşman olarak görmeye başladı. Almanlar ise A.B.D’nin savaşa girme ihtimalini azaltmak için Meksika’yı
devreye sokmaya çalışıyorlardı. Alman Dışişleri Bakanı, Meksika’daki Büyükelçisi’ne şifreli bir telgraf göndererek Meksika’nın,
Almanya’nın yanında yer alması halinde Amerika’nın ele geçirdiği toprakların Meksika’ya geri verileceğini belirtiyordu. İngilizler bu
telgrafı ele geçirerek Amerikalılara ulaştırınca Almanya’ya duyulan tepki arttı. Amerika, 2 Nisan 1917 de Almanya’ya savaş ilan etti.

14. Brest-Litovsk barışı nasıl sağlandı?


Cevap: Rusya’da çarlık rejiminin yıkılması sonrasında iktidarı ele geçiren Bolşevikler, 21 Kasım 1917’de İtilaf Devletleri elçilerine
verdiği notada bütün cephelerde ateşkes yapılmasını istediler. Bir yandan da çarlık hükümetlerinin yaptığı bütün gizli antlaşmaları
açıkladılar. Amaçları, hem batı hem de kendi kamuoylarına, yapılan savaşın emperyalist bir savaş olduğunu göstererek savaşa karşı
çıkılmasını sağlamaktı. Böylece Almanya’ya müracaat ederek 15 Aralık 1917’de bir ateşkes imzaladı. 22 Aralık 1917’de Brest-
Litovsk’da başlayan barış görüşmelerine, Avusturya-Macaristan, Osmanlı Devleti ve Bulgaristan da katıldı. Uzun müzakerelerin
ardından 3 Mart 1918’de barış imzalandı. Buna göre yeni kurulan Sovyetler Birliği; Polonya, Litvanya, Letonya ve Estonya’dan
çekiliyor; Kars, Ardahan ve Batum’u Osmanlı Devleti’ne bırakıyor ve Ukrayna’nın bağımsızlığını tanıyordu.

Savaşın Sona Ermesi ve Paris Konferansı

15. I. Dünya Savaşı’nın ne gibi sonuçları olmuştur?


Cevap: I.Dünya Savaşı gibi büyük bir çatışmanın çok yönlü sonuçları olmuştur. Özellikle ekonomik, toplumsal ve siyasi açıdan büyük
bir değişime yol açmıştır. Ortaya çıkan tablo her ne kadar galip devletler lehine görünse de bu ağır sonuçlar, aslında I. Dünya Savaşı’nın
son çatışma olmayacağı ve daha büyük ve yıkıcı bir mücadelenin kaçınılmaz olduğunun da ispatıdır.
16. I. Dünya Savaşı’nın Avrupa ekonomisine ne gibi bir yansıması olmuştur?
Cevap: Savaşta milyonlarca insan yaşamını kaybetti. Savaşa giren ülkeler toplam 70 milyona yakın insanı askere almışlardı. 10 Milyon
insan öldü. 20 Milyon insan yaralanırken 3,5 milyon insan sakat kaldı. Bunların dışında binlerce insan hastalık ve açlıktan ölürken
kentler ve köyler yok olmuş; sayısız köprü, tünel demiryolu gibi altyapı tesisleri ile atölyeler, fabrikalar gibi üretim tesisleri de tahrip
edilmişti. Savaşın neden olduğu maddi zararın büyüklüğü ürkütücü boyutlardaydı. Tarafların yaptıkları savaş harcamaları, 82 Milyar
Dolar civarındaydı. Uzun savaş yılları boyunca bu ülkelerin ekonomileri tüketim malları üretimi yerine giderek savaş için gereken
malları üretmeye yönelmişti. Savaştan sonraki dönemde de önceki düzeylerine çıkmaları uzun sürdü. Buna bağlı olarak savaş sonrası
Avrupa’da yaygın bir işsizlikle karşılaşıldı. Tükenen ulusal ekonomiler, savaş giderleri dolayısıyla Amerika’dan alınan yüksek miktarlı
borçlar ve enflasyona bağlı olarak ulusal para değerlerinin düşmesi, Avrupa ekonomisini büyük bir çöküşe iterken geniş kesimlerin refah
seviyesini de düşürdü.

17. I. Dünya Savaşı’nın Amerika Birleşik Devletleri ekonomisine ne gibi bir yansıması olmuştur?
Cevap: A.B.D. I. Dünya Savaşı’ndan en avantajlı çıkan ülke oldu. A.B.D. savaş öncesinde 2 Milyar dolar dış borcu olan bir ülkeyken
1925’te 18 milyar dolar alacaklı hale gelmişti. Altın stoklarının dolar olarak karşılığı 1914’de 1.8 milyar dolarken 1925’de 4,5 milyar
dolara çıkmıştı. Savaş boyunca A.B.D. İtilaf Devletleri’ne hem banker hem de atölye olmuştu. Sanayii ihracata dönük gelişirken savaş
sonrası dünya ticaretindeki payı daha da arttı. Savaş, Avrupa’nın klasik emperyalizmini (sömürgeler elde etmeye dayalı) geriletirken
A.B.D’nin dünya üzerindeki ekonomik ve diğer alanlardaki hegemonyasının başlangıcını oluşturdu. İtilaf Devletleri’nin ihtiyaçlarını
karşılamak için Atlantik ötesindeki yatırımlarını satmaları ve borçlanmaları sonucunda A.B.D. borçlanan ülke olmaktan çıkarken
İngiltere’nin ihracatı yarıya inmiş, Almanya’nın ise denizaşırı ülkelere ihracatı tamamen durmuştur. 18. yüzyıldan itibaren görülen
“Avrupa’nın ekonomik üstünlüğü”, savaş sonrası ortaya çıkan rakipler nedeniyle yavaş da olsa değişmeye başlamıştır.

18. I. Dünya Savaşı’nın ne gibi siyasi sonuçları olmuştur?


Cevap: Savaş, Avrupa haritasını değiştirdi. Osmanlı Devleti, Rus Çarlığı ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, tarih sahnesinden
çekilirken Polonya, Çekoslovakya, Avusturya, Macaristan, Yugoslavya, Finlandiya, Litvanya, Ukrayna, Estonya gibi yeni devletler
ortaya çıktı. Bazı ülkelerde ise rejimler değişti. Rusya’da komünist Sovyetler Birliği kurulurken Türkiye’de Cumhuriyet ilan edildi.
Savaş sırasında tüm ülkelerde yükselen yurtseverlik ve milliyetçilik, zamanla saldırgan bir milliyetçiliğe dönüştü ve Almanya’da
Nazizm, İtalya’da Faşizm adıyla yeni hareketler doğdu. Versay Antlaşması’na karşı Almanya’da doğan tepkiden beslenen Nazizm, İkinci
Dünya Savaşı’nın çıkışında önemli derecede etkili olacaktı.

1919’Dan Sonra Avrupa’da Barışı Kurma ve Sürdürme Gayretleri

19. Almanya’da Cumhuriyetin ilanı ne şekilde olmuştur?


Cevap: Savaşın sonuna doğru Almanya iç karışıklıklarla karşılaşmıştı. Bunun sonucunda İmparator II. Wilhelm Hollanda’ya sığınırken
9 Kasım 1918’de Alman sosyal demokratlarının lideri Scheidmann, Cumhuriyet ilan etmişti. Bu rejim değişikliğinde dış etkenlerin de
rolü bulunmaktaydı. Amerika Başkanı Wilson ancak demokratik bir rejimle masaya oturacağını bildirmişti. Nitekim bundan sonra 11
Kasım 1918’de Almanya ile Rethondes mütarekesi imzalandı. İktidarı ele geçiren sosyal demokratlar, Ebert’in başkanlığında geçici bir
hükümet kurdular. Bunun üzerine Bolşeviklerin de etkisiyle Almanya giderek daha fazla karışıklığa girdi. Sovyet tipi bir ihtilal yanlısı
olan Spartakistler adını alan bir grup önce Alman Komünist partisini kurdular ve iktidarı ele geçirme girişimleri 13 Ocak 1919’da
bastırılabildi. 19 Ocak 1919’da kurucu Meclis seçimleri yapıldı. Meclis küçük bir kasaba olan Weimar’da toplandı ve 11 Ağustos
1919’da yeni anayasa ilan edildi.

1929 Dünya Ekonomik Krizi ve Savaşa Doğru


20. 1929 krizinin başlıca nedenleri nelerdir?
Cevap: 1928’den itibaren düşük faiz oranlarının etkisiyle ABD menkul değerler borsasında spekülatif hareketlerin çoğaldığı görülür. Bu
durum ülke dışına verilen borç akımını yavaşlatırken ABD’deki pek çok girişimci parasını hisse senedi piyasasına yatırmaya yöneldi.
1929 yaz aylarında bu spekülatif hareketler, büyük boyutlara ulaştı. New York piyasasında her gün 5 Milyona yakın hisse senedi el
değiştiriyordu. Artık hisse senedleri getirdikleri gelir için değil spekülatif değer yükselmeleri için alınıyordu. Bazı hisse senetlerinin
değeri 4 yıl içinde 4 kat yükselmişti. Bu yükselişin devam etmesi, piyasaya yeni spekülatörlerin girmesine bağlıydı. Ekim 1929’da hisse
senetleri piyasasına yeni oyuncuların girmemesi, krizi başlattı. 1929 bunalımının temel nedeni fazla üretim değil gelir dağılımındaki
büyük eşitsizlikti. Böylece geniş tüketici kitleleri yeteri kadar tüketim gücüne sahip olamamışlardı. Üretilenler, alım gücünün azlığı
dolayısıyla tüketilemiyordu. Amerikan Ekonomisi’nin sağlıksız yapısı ve sadece spekülatif hareketlere dayanan büyük şirketlerin
varlığına karşılık iktidarda bulunan hükümetler, ekonomide Liberalizm’i en saf haliyle uygulayarak piyasalara müdahaleye
yanaşmamışlardır. Ancak enflasyon korkusu ve dengeli bütçe ilkesini esas alarak kamu harcamalarının azaltılması ve vergilerin
yükseltilmesi yoluna gitmekten de geri duramamışlardır. Bu durum tüketimin büyük oranda kısıtlanmasına yol açmış ve krizin
durdurulması için gereken önlemlerin alınışını da geciktirmişti. ABD’nin Altın standardına bağlı Dolar politikası ve Dolar ile Altın
arasındaki pariteyi korumak için izlenen sıkı para politikası, emisyon hacmini daraltarak piyasada tüketimi kısıtlayıcı etki yapmıştı.
ABD’de, 1928-1929 yıllarında tarımda ulaşılan büyük rekolteler, tarım ürünlerinin fiyatlarını düşürmüştü. 1929 krizi, köylülerin
topraklarının ellerinden alınması, kentlere göç etmelerine ve kentlerin iflasına yol açmıştı. Bunun sonucunda geniş bir işsizlik ortaya
çıkmıştı. 1929 krizi hakkındakien kabul gören açıklama, J. M. Keynes’e aittir. Keynes’e göre 1921- 1929 yılları arasındaki düşük
hammadde fiyatları ve ılımlı bir şekilde yükselen ücretler, fiyatların ve sanayi karlarının artmasına yol açmıştır. Karın ve yatırımın
çekiciliği, borsada spekülatif hareketleri hızlandırmış ve üretim, talepten daha hızlı yükselmişti. Bu durum, üretimde fazla kapasitelere
ulaşmayı sağlarken ortaya çıkan dengesizlik, sermayenin kar oranının düşmesine ve borsada panik çıkmasına neden olmuştur.

Sıra-(Soruid) 1-(2680788) 2-(2680789) 3-(2680790) 4-(2680791) 5-(2680792) 6-(2680793) 7-(2680794) 8-(2680795) 9-(2680796) 10-(2680798) 11-(2680797) 12-(2680799) 13-(2680800) 14-(2680801) 15-(2680802) 16-
(2680803) 17-(2680804) 18-(2680805) 19-(2680806) 20-(2680807)
Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 6: II. Dünya Savaşı (1939-1945)

1929 Dünya Ekonomik Krizi ve Uluslararası Sistemin Zayıflaması

1. Japonya devleti Mançurya devletine hangi tarihte saldırmıştır?


Cevap: Japonya devleti Mançurya devletine 1931 hangi tarihte saldırmıştır.

2. Dünyanın siyasi atmosferini de etkileyerek birbiri ardına siyasi krizlerin doğmasına neden olan Dünya Ekonomik Krizi hangi tarihte
ortaya çıkmıştır?
Cevap: Dünyanın siyasi atmosferini de etkileyerek birbiri ardına siyasi krizlerin doğmasına neden olan Dünya Ekonomik Krizi 1931
ortaya çıkmıştır.

3. I. Dünya Savaşı'nın ardından 1922 yılında yapılan hangi antlaşma Japonya'nın deniz gücünü sınırlamaktaydı?
Cevap: I. Dünya Savaşı'nın ardından 1922 Washington Antlaşması Japonya'nın deniz gücünü sınırlamaktaydı

4. Çin Japonya tarafından hangi tarihte işgale edilmeye başlanmıştır?


Cevap: Çin Japonya tarafından Temmuz 1937 tarihinde işgal edilmeye başlanmıştır.

5. Stresa Antlaşmaları hangi devletler arasında imzalanmıştır?


Cevap: Stresa Antlaşmaları Fransa, İtalya ve İngiltere arasında 14 Ekim 1935'te imzalanmıştır.

6. Almanya'nın Ren Bölgesi'ni işgal etmesi hangi anlaşmalara aykırı olduğu söylenebilir?
Cevap: Almanya'nın Ren Bölgesi'ni işgal etmesi Locarno Anlaşmalarına aykırı olduğu söylenebilir.

Yeni İttifaklar ve Saldırganlıklar

7. Anti Komintern Paktı hangi devletler arasında hangi devletler arasında imzalanmıştır?
Cevap: Anti Komintern Paktı Almayan ve Japonya arasında Sovyet Rusya'ya karşı imzalanmıştır.

8. Almanya'nın Avusturya'nın ilhakı hangi antlaşmalara aykırıdır?


Cevap: Almanya'nın Avusturya'nın ilhakı Versay ve St. Germain Antlaşmalarına aykırıdır.

9. Südet Bölgesi'nin Almanya'ya teslim edilme kararı hangi konferansta alınmıştır?


Cevap: Südet Bölgesi'nin Almanya'ya teslim edilme kararı Münih Konferası'nda alınmıştır.

10. Çelik Pakt hangi tarihte ve hangi devletler arasında imzalanmıştır?


Cevap: Çelik Pakt 22 Mayıs 1939'da Almanya ve İtalya arasında imzalanmıştır.

11. Rus-Alman saldırmazlık paktına göre herhangi birisi üçüncü bir devletle savaşa girerese, savaşa girmeyen tarafın ne yapmaması
gerekiyordu?
Cevap: Rus-Alman saldırmazlık paktına göre herhangi birisi üçüncü bir devletle savaşa girerse savaşa girmeyen tarafın bu üçüncü
devlete hiçbir şekilde yardım etmemesi gerekiyordu.

II. Dünya Savaşı: Avrupa, Afrika, Uzak-Doğu ve Pasifik Cepheleri

12. İkinci Dünya Savaşı hangi tarihte hangi olayla başlamış ve hangi tarihte hangi olayla sona ermiştir?
Cevap: İkinci Dünya Savaşı 1 Eylül 1939’da Almanya’nın Polonya’ya saldırısı ile başlayıp Japonya’nın 2 Eylül 1945’te teslim
olmasıyla sonuçlanmıştır.

13. 22 Haziran 1940’ta Compiegne’de Almanya ile imzalanan ateşkes anlaşmasına göre Fransa'nın kuzey yarısı ve Atlantik Kıyıları
hangi devlete bırakılmıştır?
Cevap: 22 Haziran 1940’ta Compiegne’de Almanya ile imzalanan ateşkes anlaşmasına göre Fransa'nın kuzey yarısı ve Atlantik Kıyıları
Almaya'ya bırakılmıştır.
14. İtalya, Japonya ve Almanya arasında 27 Eylül 1940’ta imzalanan Üçlü Pakt ittifak Antlaşması'nın amacı nedir?
Cevap: İtalya, Japonya ve Almanya arasında 27 Eylül 1940’ta imzalanan Üçlü Pakt ittifak Antlaşması'nın amacı Birleşik Amerika’yı
Japonya ile tehdit edip, onu savaş dışında tutmaktı.

15. Birleşik Amerika hangi tarihre yaşanan hangi olayın ardından İkinci Dünya Savaşı'na girmiştir?
Cevap: Birleşik Amerika, 7 Aralık 1941’de, Japon uçaklarının Hawaii’de Pearl Harbor’da bulunan Amerikan üslerine düzenledikleri ani
bir baskın sonrasında İkinci Dünya Savaşı'na katılmıştır.

16. Haziran 1942’de Japonlar'ın 4 uçak gemisi, 4 kruvazör, 8 nakliye gemisi ve 250 uçak kaybettiği savaşın adı nedir?
Cevap: Haziran 1942’de Japonlar'ın 4 uçak gemisi, 4 kruvazör, 8 nakliye gemisi ve 250 uçak kaybettiği savaşın adı Midway Deniz
Savaşı'dır.

Savaşın Son Yılları ve Konferanslar Dönemi (1944-1945)

17. A.B.D. İngiltere, Sovyetler Birliği ve Çin'in oluşturduğu Dünya Konseyi'nin oluşturulma kararı hangi konferansta alınmıştır?
Cevap: A.B.D. İngiltere, Sovyetler Birliği ve Çin'in oluşturduğu Dünya Konseyi'nin oluşturulma kararı Washington Konferansı'nda (12-
26 Mayıs 1943) alınmıştır.

18. Moskova Konferansı (9-17 Ekim 1944) hangi liderler arasında ve hangi amaçla gerçekleştirilmiştir?
Cevap: Moskova Konferansı (9-17 Ekim 1944) Churchill ve Stalin arasında Balkanlar ve Orta Avrupa'da Sovyet yayılmasını önlemek
amacıyla gerçekleştirilmiştir.

II. Dünya Savaşı: Avrupa, Afrika, Uzak-Doğu ve Pasifik Cepheleri

19. İkinci Dünya Savaşı yaklaşık kaç insanın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur?
Cevap: İkinci Dünya Savaşı yaklaşık 50 milyonun üzerinde insanın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur

20. İkinci Dünya Savaşı sonunda kaç milyon Yahudi hayatını kaybetmiştir?
Cevap: İkinci Dünya Savaşı sonunda 6 milyon Yahudi hayatını kaybetmiştir.

Sıra-(Soruid) 1-(2680808) 2-(2680809) 3-(2680810) 4-(2680811) 5-(2680812) 6-(2680813) 7-(2680814) 8-(2680815) 9-(2680816) 10-(2680817) 11-(2680818) 12-(2680819) 13-(2680820) 14-(2680821) 15-(2680822) 16-
(2680823) 17-(2680824) 18-(2680825) 19-(2680826) 20-(2680827)
Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 7: Soğuk Savaş Dönemi (1945-1989)

Soğuk Savaş’a Doğru

1. Yalta Konferansı'nda alınan kararlara göre Sovyetler Birliği Almanya'nın hangi bölgesini işgal edecekti?
Cevap: Yalta Konferansı'nda alınan kararlara göre Sovyetler Birliği Almanya'nın doğu bölgesini işgal edecekti

2. Postdam Konferansı'nın (17 Temmuz-2 Ağustos 1945) en önemli gündem maddesi neydi?
Cevap: Postdam Konferansı'nın (17 Temmuz-2 Ağustos 1945) en önemli gündem maddesi Almanya'nın Nazizm'den kurtarılmasıydı.

3. Sovyetler Birliği tehlikesinden ve otoriter bir yönetim anlayışından korumak amacıyla Truman Doktorini kapsamında Türkiye ve
Yunanistan'a kaç milyon dolar yardım önerilmiştir?
Cevap: Sovyetler Birliği tehlikesinden ve otoriter bir yönetim anlayışından korumak amacıyla Truman Doktorini kapsamında Türkiye ve
Yunanistan'a 400 milyon dolar yardım önerilmiştir.

4. Amerika Birleşik Devletleri Marshall Planı kapsamında Avrupa ülkelerine toplamda kaç milyar dolar değerinde yardımda
bulunmuştur?
Cevap: Amerika Birleşik Devletleri Marshall Planı kapsamında Avrupa ülkelerine toplamda 12 milyar dolar değerinde yardımda
bulunmuştur.

5. Doğu Avrupa başta olmak üzere Avrupa’nın tamamında yer alan komünist partiler üzerindeki Sovyet etkisi ve denetimini arttırmak
amacıyla Sovyetler Birliği tarafından 1947 yılında kurulan örgütün ismi nedir?
Cevap: Doğu Avrupa başta olmak üzere Avrupa’nın tamamında yer alan komünist partiler üzerindeki Sovyet etkisi ve denetimini
arttırmak amacıyla Sovyetler Birliği tarafından 1947 yılında kurulan örgütün ismi Cominform'dur (Communist Information Bureau).

İkinci Dünya Savaşı’nın Ağır Yükü: Almanya Sorunu

6. İngiltere Başbakanı Churchill ile Sovyet lideri Stalin'in, İkinci Dünya Savaş'ı devam ederken 1944 yılında Moskova’da buluşarak
Doğu Avrupa ülkelerinin kaderini belirledikleri antlaşmanın ismi nedir?
Cevap: İngiltere Başbakanı Churchill ile Sovyet lideri Stalin'in, İkinci Dünya Savaş'ı devam ederken 1944 yılında Moskova’da
buluşarak Doğu Avrupa ülkelerinin kaderini belirledikleri anlaşmanın ismi Yüzdeler Anlaşmasıdır.

7. Yüzdeler Anlaşması'na göre İngiltere'nin Macaristan üzerindeki nüfuz oranı yüzde kaçtı?
Cevap: Yüzdeler Anlaşması'na göre İngiltere'nin Macaristan üzerindeki nüfuz oranı %50'iydi.

8. NATO ilk kurulduğunda kaç üyesi bulunmaktaydı?


Cevap: NATO ilk kurulduğunda 12 üyesi bulunmaktaydı

9. 1948 yılında kurulan Batı Avrupa Birliği'nde hangi ülkeler yer almıştır?
Cevap: 1948 yılında kurulan Batı Avrupa Birliği'nde İngiltere, Fransa ve Benelüks Ülkeri yer almıştır.

10. Amerika Birleşik Devletleri'nin, James Monroe’nun (1817- 1825) adıyla anılan yalnızcılık anlayışına dayalı dış politika stratejisinin
ismi nedir?
Cevap: Amerika Birleşik Devletleri'nin, James Monroe’nun (1817- 1825) adıyla anılan yalnızcılık anlayışına dayalı dış politika
stratejisinin ismi Monroe Doktorini'dir.

Parçalanmış Avrupa’da Güvenlik

11. 9 Mayıs 1950’de yayınlanan Schuman Planı hangi amaçla geliştirilmiştir?


Cevap: 9 Mayıs 1950’de yayınlanan Schuman Planı Avrupa'da ekonomik bütünleşmenin sağlanması amacıyla geliştirilmiştir

12. Avrupa ülkeleri arasında ortak pazar ve gümrük birliğini sağlamak 25 Mart 1957'de kurulan topluluğun ismi nedir?
Cevap: Avrupa ülkeleri arasında ortak pazar ve gümrük birliğini sağlamak 25 Mart 1957'de kurulan topluluk Avrupa Ekonomik
Topluluğu’dur. (AET) (European Economic Community – EEC)
13. İngiltere, Avrupa Ekonomi Topluluğu'na kaç yılında katılmıştır?
Cevap: İngiltere, Avrupa Ekonomi Topluluğu'na 1973 yılında katılmıştır.

14. Başta Stalin olmak üzere Sovyet devlet adamlarından muazzam miktarda askerî ve ihtiyaçtan fazla ağır sanayi üretimini
önceleyenlere ne ad verilmektedir?
Cevap: Başta Stalin olmak üzere Sovyet devlet adamlarından muazzam miktarda askerî ve ihtiyaçtan fazla ağır sanayi üretimini
önceleyenlere Çelik Yiyiciler adı verilmektedir.

Bloklar Arası Yumuşama ve Soğuk Savaş’ın Sona Ermesi

15. Batı Almanya NATO'ya kaç yılında kabul edilmiştir?


Cevap: Batı Almanya NATO'ya 1955 yılında kabul edilmiştir.

16. 1957 yılında Sovyetler Birliği'nin yörüngeye uydu yerleştirmese karşılık olarak Amerika Birleşik Devletleri tarafından üretilen
uçağın ismi nedir?
Cevap: 1957 yılında Sovyetler Birliği'nin yörüngeye uydu yerleştirmese karşılık olarak Amerika Birleşik Devletleri tarafından üretilen
uçak U-2 Casus Uçağı'dır.

17. Sovyetler Birliği’nin, Küba’ya yerleştirdiği füzeleri sökmesi karşılığında ABD hangi ülkeye yerleştirdiği füzeleri sökmeyi kabul
etmiştir?
Cevap: Sovyetler Birliği’nin, Küba’ya yerleştirdiği füzeleri sökmesi karşılığında ABD Türkiye'ye yerleştirdiği füzeleri sökmeyi kabul
etmiştir.

18. Çekoslovakya, 5 Ocak 1968’de Aleksander Dubçek’in Komünist Parti Genel Sekreterliği’ne seçilmesinden sonra daha bağımsız ve
liberal bir politika izlemeye başlamasının ardından hangi devlet tarafından işgal edilmiştir?
Cevap: Çekoslovakya, 5 Ocak 1968’de Aleksander Dubçek’in Komünist Parti Genel Sekreterliği’ne seçilmesinden sonra daha bağımsız
ve liberal bir politika izlemeye başlamasının ardından Sovyetler Birliği tarafından işgal edilmiştir.

19. Willy Brandt'in Batı ve Doğu Almanya'yı birleştirmek amacıyla geliştirdiği politikaya ne ad verilmektedir?
Cevap: Willy Brandt'in Batı ve Doğu Almanya'yı birleştirmek amacıyla geliştirdiği politikaya Yeni Doğu Siyaseti adı verilmektedir.

20. Hangi anlaşmada ABD ve Sovyetler Birliği karşılıklı olarak füze savunma kapasitesilerini azaltma ve saldırı silahlarını da beş yıl
boyunca sabit tutma konusunda uzlaşmıştır?
Cevap: SALT-I Anlaşması'nda ABD ve Sovyetler Birliği karşılıklı olarak füze savunma kapasitesilerini azaltma ve saldırı silahlarını da
beş yıl boyunca sabit tutma konusunda uzlaşmıştır

Sıra-(Soruid) 1-(2680828) 2-(2680829) 3-(2680830) 4-(2680831) 5-(2680832) 6-(2680833) 7-(2680834) 8-(2680835) 9-(2680836) 10-(2680837) 11-(2680838) 12-(2680839) 13-(2680840) 14-(2680841) 15-(2680842) 16-
(2680843) 17-(2680844) 18-(2680845) 19-(2680846) 20-(2680847)
Sorularla Öğrenelim

TAR301U - YAKINÇAĞ AVRUPA TARİHİ


Ünite 8: Sovyetler Birliği’nin Dağılmasından Günümüz Avrupası’na

Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku’nun Çökmesi

1. 20. yüzyılın son çeyreğinde Sovyetler Birliği ekonomik ve sosyal açıdan ne durumdaydı?
Cevap: 20. yüzyılın son çeyreğine girilirken sahip olduğu askeri yetenek ve siyasi etki alanı açısından bakıldığında Sovyetler Birliği
gerçekten de tartışmasız bir güç gibi görünüyordu. Ancak askeri ve siyasi bakımdan sergilediği etkileyici görüntünün aksine Sovyetler
Birliği, ekonomik ve sosyal konularda ciddi bir çöküş süreci içindeydi. 1960’lı yılların ortasından 1980’li yılların ortalarına kadar geçen
yaklaşık 20 yıllık dönemde Sovyet ekonomisindeki büyüme oranı yıllık %4,9’dan %1,8’e gerilemişti. Benzer şekilde 1980’li yıllarda
tarım üretimindeki artış ise ancak %1,2 olmuştu. 1969 yılında ortalama yaşam süresi 69,3 yıl iken sadece 10 yıl sonra yaşam süresi 67,7
yıla inmişti. Aynı dönemde çocuk ölümleri ise binde 22,6’dan binde 28’e yükselmişti. Öte yandan alkolizm de ülkenin en ciddi sorunları
arasında yer alıyor ve milli gelirin yaklaşık %8-9’u bu sıkıntının yol açtığı toplumsal sorunlarla mücadelede harcanıyordu. Sovyetler
Birliği’ndeki bu tablo, Soğuk Savaş’ın ardından pek çok ciddi ekonomik ve sosyal meseleyi gündeme taşıdı.

2. İki Artı Dört Anlaşması ne anlama gelmektedir?


Cevap: Federal Almanya ile Doğu Almanya’nın birleşmesi sorununa çözüm bulmak amacıyla toplanan ülkelerin görüşme ve
uzlaşmasını tarif eder. Katılımcı ülkelerin konumundan ötürü böyle bir adlandırmaya gidilmiştir. “iki” Doğu ve Batı Almanya’yı, “artı
dört” ise ABD, Sovyetler Birliği, İngiltere ve Fransa’yı ifade eder.

3. Federal Almanya ve Doğu Almanya birleşimi ne zaman gerçekleşmiştir?


Cevap: 12 Eylül 1990’da Moskova’da, Almanya Konusunda Son Uzlaşma Antlaşması imzalandı. Antlaşma ile İkinci Dünya
Savaşı’ndan sonra işgalci konumdaki dört güç her iki Almanya’daki haklarından vazgeçerek iki Almanya’nın birleşmesini onayladılar.
Nihayet 3 Ekim 1990’da Doğu Alman Cumhuriyeti, Federal Almanya Cumhuriyeti’ne katılarak birleşme tamamlandı.

4. Ukrayna, Sovyetler Birliği Açısından nasıl bir öneme sahipti?


Cevap: Ukrayna, Sovyetler Birliği’nin, Rusya’dan sonraki en önemli cumhuriyeti idi. Sovyet nüfusunun %18’i bu topraklarda yaşarken
GSMH’nin %17’si de yine bu bölgede üretiliyordu. Bu sebeple, Sovyetler Birliği’ne bağlı bir cumhuriyet olduğu yıllar boyunca
Ukrayna, adeta sömürge muamelesi görmüş ve doğal kaynakları sömürülmüştü. Ayrıca bölgede yaşayan insanlar büyük bir baskı altında
tutulmuş ve özellikle 1930’lu yıllarda neredeyse soykırımı çağrıştıran uygulamalar yaşanmıştı. Bu olumsuz hatıralar, Ukrayna’yı vakti
geldiğinde Sovyetler Birliği’nden ayrılmak için en fazla gerekçeye sahip olan ülke haline getirmişti. Nitekim Mart 1991 yılında Ukrayna
halkına bağımsızlıkla ilgili düşüncesi sorulduğunda %88 oranında Sovyetler Birliği’nden ayrılma yönünde bir istek belirtiliyordu.
Nihayet birliğin dağılmasıyla Ukrayna 1991 yılı Ağustos ayında bağımsızlığını ilân etti.

5. Sovyetler birliği ne zaman dağılmıştır?


Cevap: Kırım’da yıllık tatilini geçirdiği sırada, bir grup darbeci 17 Ağustos 1991’de Gorbaçov’dan başkanlık yetkilerini Olağanüstü
Komite’ye devretmesini istedi. Gorbaçov’un bu talebi geri çevirmesinden iki gün sonra Olağanüstü Komite, Gorbaçov’un sağlık
nedenlerinden ötürü görevlerini yerine getiremeyeceğini ve artık Komite’nin tam yetkiyle hareket edeceğini duyurdu. Yeltsin’in çabaları
sayesinde darbe başarısız oldu ve 21 Ağustos’ta darbecilerden biri intihar etti, diğerleri ise tutuklandı. Gorbaçov aynı gün Moskova’ya
döndü ve 24 Ağustos 1991’de Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreterliği görevinden istifa etmek zorunda kaldı. Bundan sonra
21 Eylül’e kadar ülkede birbirini takip eden çalkantılar eşliğinde 24 Ağustos’ta Baltık cumhuriyetlerinin başlattığı bağımsızlık furyasına
Ukrayna, Beyaz Rusya, Moldova, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan, Gürcistan, Tacikistan ve Ermenistan da katıldı. Nihayet 9 Aralık
1991’de Rus, Ukrayna ve Beyaz Rusya Cumhuriyetlerinin liderleri bir araya gelerek Sovyetler Birliği’nin dağıldığını ilân ettiler.

Avrupa Topluluğu’nun Genişleme Süreci

6. Avrupa Birliği oluşumu ve genişlemesi ne şekilde gerçekleşmiştir?


Cevap: 1954’te Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’yla başlayıp 1993’te Avrupa Birliği adını alan sürecin günümüze kadar beş
genişleme dalgası olmuştur. Bu genişleme dalgalarının ilkinin ana teması, ulus-üstü birleşme konusundaki uzlaşıdır. İkinci ve üçüncü
genişleme dalgalarına damga vuran temel düşünce demokratikleşmedir. Dördüncü genişleme dalgasının vurgusunu tarafsızların
kazanılması oluştururken son dalganın sayıca çok ve farklı nitelikteki ülkeyi kapsaması bakımından tek bir ana fikre indirgenmesi zor
görünmektedir. Ancak bu genişlemede de iki ana tema öne çıkarılabilir; tarihsel birliktelik ve stratejik alan kazanımı.

7. Avrupa Ekonomik Topluluğu’na ilk katılan ülkeler hangileridir?


Cevap: 1 Ocak 1973’teki ilk genişleme dalgası ile İngiltere, Danimarka ve İrlanda Topluluk’un yeni üyeleri olmuşlardır?
8. Avrupa Birliği’nin 1981 ve 1986 genişlemesinin altında yatan ana fikir neydi?
Cevap: Ana konusunu demokratikleşmenin oluşturduğu ikinci ve üçüncü dalgalar 1981 ve 1986 yıllarında gerçekleşti. Bu tarihlere kadar
demokratik yönetimlerin tam olarak gelişmediği hatta diktatörlüklerle idare edilen ülkelerin üye yapılması ikinci ve üçüncü dalganın
temel motifini oluşturdu. Nitekim 1981 yılında Yunanistan ve 1986’da İspanya ile Portekiz’in üyeliğe alınmasının altındaki ana fikir bu
ülkelerin demokratikleşmesini desteklemekti.

9. Fas’ın Avrupa Birliği başvurusu neden kabul edilmemiştir?


Cevap: Fas’ın 20 Temmuz 1987’deki başvurusu ise ülkenin Avrupalı sayılmaması -yani başka birçok nedenin yanında Kuzey Afrika’da
bulunuyor olması- nedeniyle reddedilmiştir.

10. Türkiye ne zaman tam üyelik için müzakere hakkı elde etmiştir?
Cevap: Soğuk Savaş döneminde 1987 yılında sırasıyla Türkiye ile Fas da Topluluk’a üyelik için başvurmuşlardır. Türkiye’nin 14 Nisan
1987’deki başvurusu 1963 Ankara Anlaşması’na istinaden uygun görülmüştü. Nihayet Türkiye 2005 yılında tam üyelik için
müzakerelere başlama hakkını elde etti. O tarihten bu yana da tam üyelik müzakerelerini sürdürmektedir.

11. Dördüncü gelişme dalgasında hangi ülkeler Avrupa Birliği’ne üye olmuştur?
Cevap: Almanya meselesinin çözüme kavuşmasıyla dördüncü genişleme dalgası (1995) gündeme geldi. Bu genişlemenin ana temasını,
Soğuk Savaş Dönemi’nde tarafsızlıklarıyla bilinen Avusturya, Finlandiya ve İsveç’in kazanılması oluşturdu. Nitekim üç ülke de Avrupa
Birliği’nin yanında ve taraf olacaklarını gösterdiler. Bu girişim aynı zamanda, Maastricht Anlaşması’nın özüne uygun biçimde Avrupa
Birliği’nin etki alanını genişletmeye başladığını da ispat etmekteydi. Avusturya, Finlandiya, İsveç ve Norveç ile farklı zamanlarda
yürütülen müzakereler oldukça uzun sürdü. Norveç, büyük petrol ve doğalgaz rezervleri ile zengin balıkçılık bölgeleri üzerindeki
haklarından vazgeçmek istemiyordu. Bu bağlamda Avrupa Birliği’nin sağladığı özel ayrıcalıklara rağmen Norveç’te 1994’te yapılan halk
oylamasında, 1972’dekinden farklı bir sonuç çıkmadı ve Norveç halkı katılımı onaylamadı. Diğer ülkelerde de halk oylaması yapıldı;
Avusturya %66, Finlandiya %60 ve İsveç %52 oy çoğunluğuyla katılımı onayladı.

12. Avrupa Birliği’ne son olarak üye olan devletler hangileridir?


Cevap: 1 Ocak 2007’de Bulgaristan ile Romanya’nın da Birlik’e katılmasıyla Avrupa, tarihinde hiç olmadığı kadar çok ulusu
kapsayarak işbirliği ve sorumluluk çerçevesinde birleşmişti.

13. Türkiye’nin Avrupa Birliği'ne kabul edilmemesinin başlıca sebepleri nelerdir?


Cevap: Türkiye, Avrupa Birliği’ne girmek için başvuran adaylar arasında birçok bakımdan benzersizdi. Ekonomik olarak bakıldığında
Birlik ortalamasının çok altındaydı. Pek çok gözlemciye göre siyasi açıdan istikrarlı denemeyecek bir görüntüye sahip olduğu gibi parlak
bir insan hakları sicili de yoktu. Öte yandan üyeliğe kabul edilmesi halinde Almanya’nın ardından Birlik’in en kalabalık ikinci ülkesi
olacaktı. Bazı Avrupalılar, Türkiye’nin topraklarının önemli kısmının Avrupa’da bulunmamasını da ülkenin Avrupalılığını kuşkulu hâle
getirdiğini ileri sürüyorlardı. Katılım şartları arasında bulunmamakla birlikte bazıları da Türkiye’nin çoğunluğunun Müslüman olmasına
temkinli yaklaşmaktaydı. Belki de en önemli eleştiri, 1960’lardan itibaren Almanya’ya gelmiş bulunan Türk işçilerin, o zamandan bu
yana Almanya toplumunda bir türlü özümsenemediğinden şikâyetle, Türkiye’nin de Avrupa Birliği tarafından hiçbir zaman
özümsenemeyeceğine ilişkindi.

Soğuk Savaş Sonrasında Avrupa’da Bölünme ve Çatışma

14. Çekoslovakya’nın bölünmesindeki temel gerekçe neydi?


Cevap: Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle ülkede iki ayrı düşünce atmosferi ortaya çıktı. Çek nüfusun yoğun olarak yaşadığı topraklarda
kapitalist sistem ve Batı Avrupa ile hızlı bir bütünleşme konusunda neredeyse tam bir görüş birliği varken Slovakların aynı amacı
paylaştıklarına dair bir işaret yoktu. Özelleştirme, serbest piyasaya geçilmesi ve kamu sektörünün küçülmesi gibi birçok uygulamanın
Slovaklar tarafından onaylandığı pek söylenemezdi. Çünkü Slovakların büyük bölümü, komünist dönemin yaygın tarzı olan kâr etmeyen
fabrikalarda, madenlerde ve imalathanelerdeki işlere Çeklerden daha çok muhtaçlardı. Soğuk Savaş sonrası dönemde Çeklerle Slovaklar
arasındaki en temel fikir ayrılığı buydu.

15. Çekoslovakya’da bölünme ne şekilde gerçekleşti?


Cevap: Birinci Dünya Savaşı’nın sonu ile Soğuk Savaş’ın bitmesi arasındaki dönem boyunca pek çok sorunu birlikte göğüslemiş bu iki
ulus, aynı içtenlikle 1 Ocak 1993 tarihinde ayrılma kararı aldılar. Şiddet içermeyen ve son derece sakin bir şekilde gerçekleştirilen bu
parçalanmanın iki taraf için yarar sağlayıp sağlamadığı uzun süre bilinemedi. Komünizmin dağılmasını izleyen ilk 10 yılda her iki ülke
de ciddiye alınacak bir gelişme gösteremese de iki tarafta da Çekoslovakya özlemine dair herhangi bir işaret yoktur.

16. Yugoslavya’yı diğer Sovyetler birliği ülkelerinden farklı kılan durum neydi?
Cevap: İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra oluşan komünist blok içinde Yugoslavya özel ve farklı bir yere sahipti. Josip Broz Tito’nun
ülkesi, komünist ülkeler arasında liberal ekonomiye en yakın duran, özgürlükler ve etnik-dinsel hoşgörü açısından daha geniş sınırlara
sahip bir ülkeydi. Ancak Tito’nun 1980 yılındaki ölümünden sonra aslında bu düzenin devam etmesinde onun çok önemli bir rolü olduğu
ortaya çıktı.
17. Yugoslavya’nın dağılmasındaki gerekçeler nelerdir?
Cevap: Soğuk Savaş sonrasında parçalanmaktan kurtulamayan Yugoslavya’nın kaderi hakkında iki ana yorum geliştirildi. Birinci
yoruma göre Yugoslavya, geçmişi yüzyıllarca öncesine dayanan düşmanlıkların toplandığı bir ülkeydi. Pek çok farklı etnik ve dini grup,
Yugoslavya’nın kurulmasıyla tek bir devletin çatısı altında birleştirilmeye çalışılmıştı. Dolayısıyla bir patlama kaçınılmazdı. İkinci
yoruma göre ise Yugoslavya’nın parçalanması ve Balkan trajedisinin yaşanmasının asıl sorumlusu yabancı devletlerdi. Bu iddianın
sahipleri, bölgede yaşayan milletler arasındaki kin ve nefretin, yabancı güçlerin kışkırtmasıyla ortaya çıktığına inanıyordu.

18. Balkanlardaki çatışma ne zaman başlamıştır?


Cevap: 25 Haziran 1991 günü Slovenya’nın bağımsızlığını ilân etmesiyle Balkanlardaki trajedi de başlamış oldu. 27 Haziran ile 7
Temmuz 1991 tarihleri arasındaki kısa süreli savaşın ardından Slovenya bağımsız bir ülkeye dönüştü. Aynı tarihlerde Hırvatistan da
bağımsızlık ilân etmiş ancak Avrupa Topluluğu’nun talebi üzerine bu kararını ertelemişti. Bu erteleme kısa sürdü ve sonunda 8 Ekim
1991’de Hırvatistan da Yugoslavya ile bütün bağlarını kopardığını duyurdu. Hırvatistan’ın bağımsızlığı, 15 Ocak 1992’de Avrupa
Topluluğu tarafından tanındı. Fakat bu arada Yugoslav ordusu ile Hırvat güçleri arasında 1991 yılının sonunda bir savaş başladı ve 1995
yılının Ağustos ayında bu savaş Hırvat ordusunun galibiyeti ile sonuçlandı. Yaklaşık dört yıllık savaş sırasında hem Yugoslav ordusu
hem de ordu dışındaki Sırp silahlı örgütleri, Hırvatistan’da vahşeti andıran olaylara imza attılar.

19. Srebrenica katliamı ne şekilde gerçekleşmiştir?


Cevap: Ratko Mladiç komutasındaki Bosnalı Sırp güçler, 11 Temmuz 1995’te BM’nin sözde güvenli alan diye belirlediği Boşnak
kasabalarından biri olan Srebrenica’ya girdiler. Aslında bölge, BM Barış Gücü’ne bağlı silahlı 400 Hollanda askerinin koruması
altındaydı. Mladiç ve adamları geldiğinde bu askerler hiç müdahale etmemiş ve onlar da Müslüman topluluğu sorguladıktan sonra
çocuklar dâhil bütün erkekleri ayırmışlardı. Ertesi gün Mladiç ayırdıkları erkeklere zarar vermeyeceğine dair “subay sözü vererek” onları
Srebrenica civarındaki tarlalara doğru yürütmeye başladı. Bu söze rağmen aralarında 13 yaşındaki çocukların da olduğu erkeklerin hepsi
dört gün içinde öldürüldü. Sayılar tartışmalı olmakla birlikte Srebrenica’da kaybolduğu tespit edilen 8373 kişinin isimleri Srebrenica
Soykırım Anıtı’na işlenmiştir

20. ABD ve NATO sürece nasıl dahil oldu?


Cevap: Srebrenica soykırımı Bosnalı Sırplar için sonun başlangıcı oldu. Bütün Avrupa’nın gözleri önünde Srebrenica katliamının
gerçekleştirilmiş olması Sırpları daha da cesaretlendirdi. Bu inançla yaklaşık dört yıldır kuşatma altında tuttukları Saraybosna’nın
pazaryerini 28 Ağustos 1995’de ikinci defa top ateşi altına aldılar. Çoğu çocuk, 43 sivil öldü, 75 kişi de yaralandı. Bu olay savaşın
seyrinin değişmesine yol açtı. ABD Başkanı Bill Clinton, Sırpların zarar veremeyecek hale getirilmelerini sağlamak için aralıksız
bombardıman emri verdi. NATO bu emri yerine getirmek üzere harekete geçti. Silahsız ve çaresiz siviller karşısında elde ettiği
başarılardan dolayı övgülere boğulan Sırp savaş aygıtı, bombardıman karşısında darmadağın oldu.

21. Balkanlardaki savaş ne şekilde sonlandı?


Cevap: ABD’nin, Ohio eyaletinde bulunan Dayton Hava Üssü’nde yapılan ve üç hafta devam eden görüşmelerin ardından taraflar 14
Aralık 1995 günü Paris’te imzaladıkları anlaşmayla Bosna Savaşı’na son verdiler. Görüşmelerde Bosna-Hersek’i Alija İzzetbegoviç,
Hırvatistan’ı Tudjman, Yugoslavya ve Bosnalı Sırpları ise Miloşeviç temsil etti. Bu anlaşmanın amacı Bosna-Hersek’i paylaşmadan
Yugoslav savaşlarına bir çözüm bulmaktı. Bosna bu anlaşmayla iç savaşı atlattı ancak yurtlarından olan ve çoğunluğunu Müslümanların
oluşturduğu kitle, yerel ve uluslararası yetkililerin verdikleri bütün güvencelere rağmen bir daha eski evlerine dönmediler. Bosna
parçalanmadı ve sonrasında da barış korundu.

Sıra-(Soruid) 1-(2680848) 2-(2680849) 3-(2680850) 4-(2680851) 5-(2680852) 6-(2680853) 7-(2680854) 8-(2680855) 9-(2680856) 10-(2680857) 11-(2680858) 12-(2680859) 13-(2680860) 14-(2680861) 15-(2680862) 16-
(2680863) 17-(2680864) 18-(2680865) 19-(2680866) 20-(2680867) 21-(2680868)

You might also like