ALLAH’IN İSİM VE SIFATLARI

Neden Öğreniyoruz? AYET EL-KÜRSİ (BAKARA 255)

İnsanın sağlıklı ve doğru bir inanca sahip olması için Allah’ı Allâhü lâ ilâhe illâ hüvel hayyül kayyûm, lâ te'huzühu
tanıması gerekir. Allah, insan için hayal etmesi güç bir
sinetün velâ nevm, lehu mâ fissemâvâti ve ma fil'ard, men
konumdadır. Algı sınırlarımızı aştığı için Kur’an’da isim ve
sıfatlarıyla tanıtılmaktadır. İslam’ın Allah tasavvuru bu isim ve zellezi yeşfeu indehu illâ bi'iznih, ya'lemü mâ beyne
sıfatların anlaşıldığı kadar anlaşılabilir. Bu isim ve sıfatlar bu
eydiyhim vemâ halfehüm, velâ yü-hîtûne bi'şey'in min
nedenle önemlidir.
ilmihî illâ bima şâe vesia kürsiyyühüssemâvâti vel'ard,
«En güzel isimler Allah’ındır. O halde O’na o güzel isimlerle
velâ yeûdühû hıfzuhümâ ve hüvel aliyyül azim.
dua edin.» Araf-180

Esma-i Hüsna: En güzel isimler. Kuran’da ve hadislerde geçer. ****

99 tanedir. Hz. Peygamber dua ederken bu isimleri
kullanmamızı tavsiye etmiştir. "Allah kendisinden başka hiçbir ilah olmayandır. Diridir.
Tecelli Etmek: Allah’ın isim ve sıfatlarının tüm yarattıkları Varlıkları diri tutan, zatı ile kaim olandır. Onu ne bir
üzerinde kendisini göstermesi. Her varlık, Allah’ın isim ve uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerdeki her şey,
sıfatlarının birer aynası gibidir.
yerdeki her şey onundur. İzni olmaksızın onun katında
• Tanımak şefaatte bulunacak kimdir? O, kulların önlerindekileri ve
• Benzemek
• İletişim kurmak
arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir.
Onlar onun ilminden, kendisinin dilediği kadarından
1.Rezzak: rızıklandıran, bol rızık veren
başka bir şey kavrayamazlar. Onun kürsüsü bütün gökleri
2.Vedüd: yarattıklarını seven, onların kalbine sevme- sevilme
duygusunu veren ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün
3.Halim: yarattıklarına karşı yumuşak ve şefkatli olan evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyup
4.Vehhab: karşılıksız veren, çok fazla ihsan eden
5.Basir: gizli açık her şeyi gören gözetmek ona güç gelmez. O, yücedir, büyüktür."
6.Rahman: çok merhametli olan
7.Alim: gizli açık geçmiş gelecek her şeyi en ince ayrıntısıyla 13.Hayy
bilen 14. Kayyum
8.Adil: Mutlak adil, çok adaletli 15. Alim
16. Aliyy
9.Hafiz: her şeyi koruyucu olan
17. Azim
10.Muhyi: varlıklara hayat veren, yaşatan
11.Şafi: hastalara şifa veren
12.Samed: hiçbir şeye muhtaç olmayan
HAŞR 22-24 İHLAS SURESİ

﴾22﴿ O, kendisinden başka tanrı olmayan Allah’tır; duyular ve
akılla idrak edilemeyeni de edileni de bilir. O rahmândır,
rahîmdir (esirgeyendir, bağışlayandır)
﴾23﴿ O, kendisinden başka tanrı olmayan Allah’tır; egemenliğin
mutlak sahibidir, her türlü eksiklikten uzaktır, esenlik verendir,
güven sağlayan ve kendisine güvenilendir, görüp gözeten ve
yönetendir, üstündür, iradesine sınır yoktur, büyüklükte eşi
olmayandır. Allah onların yakıştırdıkları ortaklardan tamamıyla
münezzehtir.
﴾24﴿ O, takdir ettiği gibi yaratan, canlıları örneği olmadan var
eden, biçim ve özellik veren Allah’tır. En güzel isimler
O’nundur. Göklerdekiler ve yerdekiler hep O’nu tesbih ederler.
O üstündür, hikmet sahibidir.
“Varlığım elinde olan Allah’a yemin ederim ki bu sûre
Kur’an’ın üçte birine denktir” (Buhârî, “Tevhîd”, 1).
Sevdiği için bu sûreyi her namazda okuyan bir sahâbîye,
“Onu sevmen seni cennete götürür”
1. De ki: "O, Allah'tır, bir tektir."
2. "Allah Samed'dir. (Her şey O'na muhtaçtır, o, hiçbir
şeye muhtaç değildir.)"
3. Ondan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir).
Kendisi de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir)."
4. "Hiçbir şey O'na denk ve benzer değildir."

a) Melik: Egemenliğin mutlak sahibi, görünen ve görünmeyen Zatıyla ilgili isimler

âlemlerin asıl ve yegâne mâliki,

b) Kuddûs: Her türlü eksiklikten uzak, mutlak kemal sahibi, • el-Evvel, es-Samed, el-Kuddüs, el-
yaratılmışların tasavvur ve tasvirine sığmaz, kutsî, Celil...
c) Selâm: Esenlik kaynağı, esenlik veren, selâmete çıkaran,

d) Mü’min: Güven sağlayan, kendisine güvenilen, vaadine Tabiatın yaratılış ve

itimat edilen, gönlünü imana açanlara iman veren, kendisine işleyişiyle ilgili isimler
güvenenleri korkudan emin kılan
• el-Hâlik, el-Bâri, el-Musavvir...
e) Müheymin: Görüp gözeten, yöneten ve denetleyen, evrenin
mutlak hâkim ve yöneticisi,
Yarattıklarına karşı sevgi ve
f) Azîz: Üstün, yenilmeyen, mutlak güç sahibi, yegâne galip,
izzet ve şanın asıl sahibi ve kaynağı,
şefkatiyle ilgili isimler
g) Cebbâr: İradesine sınır olmayan, murat ettiğini her durumda • el-Afuv, el-Halim, er-Rauf, el-
icra edebilen, hükmüne ve etkisine karşı direnilemeyen, Kerim..
yaratılmışların halini iyileştiren, yaraları saran, dertlere derman
olan, erişilemez, yüceler yücesi, güç ve azamet sahibi,

h) Mütekebbir: Büyüklüğü apaçık olan, azametini ortaya Kudretiyle ilgili isimler

koyan, büyüklük ancak kendisine yaraşan, büyüklükte eşi
olmayan,
• el-Kâbız, el-Kâdir, el-Kavi, el-
ı) Hâlik: Takdir ettiği gibi yaratan, Kayyum
i) Bâri’: Örneği olmadan yaratan, yaratmanın bütün
evrelerindeki inceliklerin asıl kaynağı,
Allah’ın isimleri ilgili olduğu konuya göre kendi
j) Musavvir: Biçim ve özellik veren, yarattıklarının maddî
içinde farklılıklar taşır. ( Alttaki isimler örnek
mânevî, duyularla algılanan algılanamayan bütün şekil ve
hususiyetlerini belirleyen, amaçlıdır. Sınav için tabloyu bilmenize gerek yok. Bu şekilde
bir ayrımın olduğunu bilseniz yeterli)
k) Hakîm: Bütün işleri ve buyrukları yerli yerince olan, hüküm
ve hikmet sahibi.
 ALLAH’IN SIFATLARI KURAN- KERİM’DE İNSAN VE
ÖZELLİKLERİ

Zati Sıfatlar Sübuti Sıfatlar Kuran-ı Kerim’de insanın özellikleri, Allah’ın isim ve

sıfatlarının anlatıldığı gibi anlatılır. Bu anlatımda insanın

Yarattığı canlılarda olumlu ve olumsuz özellikleri yer alır.

Sadece Allah'a özel,
da kısıtlı bir miktar
O'na has
bulunan
Bazı Temel Özellikleri

“Allah yaptıklarınızı hakkıyla görür” Enfal 244

1. Yeryüzünde bir halife konumundadır. ( Bakara, 30 -
“Şüphe yok ki Allah işitendir bilendir” Bakara 181
En’am, 165)
Allah her şeyi yapmaya, her şeye güç yetirmeye kadirdir.”
Bakara, 20 2. Diğer varlıklardan üstün gördüğü, şerefli saydığı bir
varlıktır. İsra 70, Eşref-i Mahlukat:

“Andolsun biz insana şan, şeref ve nimetler verdik; onları

karada ve denizde taşıdık, kendilerine güzel güzel rızıklar
verdik ve onları yarattıklarımızın çoğundan üstün kıldık.”

3. En güzel şekilde yaratılmıştır.Tin 4, Ahsen-i Takvim:

“Biz insanı en güzel biçimde yarattık.”

4. Diğer canlılardan farklı olarak anlamlı bir ruha

sahiptir. Secde 9:

“Sonra ona düzgün bir şekil vermiş ve ruhundan ona

üflemiş; sizi kulak, göz ve gönüllerle donatmıştır. Ne
kadar az şükrediyorsunuz!”

5. Allah’a karşı sorumludur. Görevlidir.

> Yeryüzünde iyiliği yayma, erdemli olma, insan

olmanın en güzel yönlerini sergileme.

6. İyilik ve kötülük potansiyeline sahiptir.

>Kendi yaratılışı üzerine düşünebilen

Seçimler yapabilen

Doğru-davranışlarla kendisine ve çevresine faydalı

olabilir

(doğru yanlış gösterilir, seçim kendisine bırakılır,

Fussilet 46:

“Kim dine ve dünyaya yarrlı bir iş yaparsa kendi iyiliği

için yapmış olur; kim de kötülük işlerse kendi aleyhine
Kitaptan ilgili kısma bakarak ilerleyin (s. 22- 26 arası) işlemiş olur. Senin Rabbin kullarına asla haksızlık
etmez.”
şems 8-10:

“Ona (nefse) kötü ve iyi olma kabiliyetlerini verene

(yemin olsun). Nefsini arındıran elbette kurtuluşa
 ermiştir. Onu arzularıyla baş başa bıraka da ziyan 8. Cahil: “…İnsan gerçekten çok zalim, çok cahildir”
etmiştir.”
7. Yaratıcısını arayan, bu konuda kafa yoran bir varlıktır. Ahzab – 72

İnşikak, 6:
Olumlu Özellikleri
“Ey insan! Sen rabbine doğru büyük bir çaba içindesin;
sonunda kuşkusuz O’na kavuşacaksın.”
1. Öfkeyi Yenmek: “O (Allah’tan hakkıyla korka)nlar,
8. Allah’a en yakın olabilen varlıktır. Fecr, 28: bollukta ve darlıkta Allah için harcarlar, öfkelerini
yutarlar, insanları affederler. Allah iyilik edenleri
“Sen O’ndan razı, O da senden razı olarak Rabbine sever.” Meariç -19
dön!”
2. İnsanları Affetmek: “Her kim de sabreder ve kusuru
9. Manevi anlamda düşmesi veya yükselmesi kendi bağışlarsa, işte bu elbette azmedilecek işlerdendir.”

elindedir. (Bel hüm edal)

3. İnsanların Arasını Düzeltmek: “Bir sadaka vermeyi
10. İnsan iyi-kötü, güzel çirkin her şeyi yapabilecek bir yahut iyilik yapmayı veyahut da insanlar arasını
düzeltmeyi emreden (ler)inki hariç, onların
donanımla yaratılmıştır. aralarındaki gizli gizli konuşmalarının çoğunda hiçbir
hayır yoktur.”
Amaç—Kötü özelliklerini bilip kontrol altına alması.
4. Emri Bi’l-Maruf ve Nehyi Ani’l-Münker: “Kim
İyi özelliklerinin farkında olup bunları geliştirmesi iyiliği emredip, kötülükten sakındırırsa Allah’ın,
Allah’ın kitabının ve Allah’ın Resulü’nün yeryüzünde
ki halifesidir.”
Olumsuz Özellikleri :

1. Hırs: “Gerçekten insan; hırsına düşkün yaratılmıştır.”

2. Cimri: “Kendisine hayır dokundu mu cimrilik eder.”

Şuara-43

“Malı aşırı biçimde seviyorsunuz.” Nisa-114

3. Sabırsız: “Kendisine fenalık dokunduğunda sızlanır,

feryat eder.” Tövbe,71

4. Nankör: “Size hayat veren O’dur sonra sizi öldürür

sonra sizi yine diriltir. Gerçekten insan çok
nankördür.” Meariç-19

“De ki: “Söyleyin bakalım, eğer Allah kulaklarınızı ve

gözlerinizi alır da kalplerinize mühür vurursa,
Allah’tan başka onları size getirecek tanrı kimdir?”
Dikkat et, ayetlerimizi nasıl türlü türlü açıklıyoruz,
sonra da onlar yüz çeviriyorlar?”

5. Tartışmacı: “Andolsun ki, gerçekten Biz bu Kuran’da

insanlara ibret olacak her türlü misali tekrar tekrar
açıklamışızdır. İnsan ise her şeyden çok
mücadelecidir.” Kehf-54

6. Zalim: “Allah’a iftira ederek yalan uydurandan veya

ayetlerini yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Hiç
şüphe yok ki zalimler kurtuluşa eremezler.” Ahzab-72

7. Zayıf: “Allah, sizin (yükünüzü) hafifletmek ister; insan

zaten zayıf olarak yaratılmıştır.”Nisa-28
 İnsan

Olumlu Özellikler Olumsuz Özellikler

Sabırsız, aceleci, nankör, maddiyata ve rahatına

Yaratılanlardan üstün, şan şeref sahibi, güzel rızıklar
verilen, göz, kulak, dil, akıl verilen, düşünme yeteneği,
ilim- sanat kabiliyeti,
düşkün, cimri, kibirli, unutkan, bilgisizce tartışan,
ümitsizlik-karamsarlığa meyilli, zayıf, hırslı, değişken,
istikrarsız, kendine güvenen

İNSANIN ALLAH İLE İRTİBATI 1) İBADET

İnsan : Sosyal bir varlık. İletişim ihtiyacı var. ✓ İbadet: “ İnsanın tevhid inancına bağlı kalarak, sadece
Allah emrettiği için ona saygı, sevgi ve itaatini göstermek
İnanan bir insanın , yaratıcısı ile de bu iletişim ihtiyacını amacıyla ve onun rızasını kazanmak için yaptığı iş ve
hisseder. ameller”
✓ Namaz, hacc, oruç, zekat, kurban, dua…
o durumunu ifade etme
✓ İslam’da ibadet geniş bir kavramdır. (Salih amel- niyet)
o teşekkür etme
o af dileme

✓ Bu ihtiyacın karşılanması manevidir. Nasıl olacağı Kur’an-ı

İnanç İbadet Ahlak
Kerim ve Peygamber’in (sav) söz ve uygulamalarıyla
bilinebilir.
✓ Zikir: Allah’ı anma
Allah
Diğer alanlardaki emirlerin
ve kavramların
“Bilesiniz ki kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur.” sembolleşmiş ve
Ahiret yoğunlaşmış hali
“Ey inananlar! Allah’ı çokça zikredin ve sabah akşam
tesbih edin.”

Ahzab 41 “Allah göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin

Rabbidir. Şu halde, O’na ibadet et ve O’na ibadet
“Onlar ayakta dururken, otururken, yatarken hep Allah’ı etmede sabırlı ol…”
anarlar; göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler…”
Meryem, 65
Al-i İmran 191
“Ancak sana kulluk eder ve ancak senden yardım
İnsanın Allah’la (CC) İletişim Yolları dileriz” Fatiha 4

1. İbadet “De ki: Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, hayatım

2. Dua ve ölümüm hepsi alemlerin Rabbi Allah içindir.”
3. Kur’an okumak En’am 162
4. Tövbe- İstiğfar
“ Rabbi’nize ibadet edin; hayır işleyin ki kurtuluşa
eresiniz...” Hac 77
 “Öyleyse siz beni anın ki ben de sizi anayım.” Bakara
152
✓ “Allah’a sevimli gelen ibadet az da olsa devamlı
olandır”
✓ “Kulun Rabbi’ne en yakın olduğu an, secdede olduğu
andır.” Hadis-i Şerif
Özetle amaç: İnsanın Allah’a karşı kul olması ve bu bilinci
kazanmasıdır.
2) DUA
✓ İstemek, davet etmek, çağırmak
✓ Kişinin her türlü isteğini kendisini yaratan yaratıcıdan
isteyip ona doğrudan iletmesine dua denir.
✓ Dua ibadetin özüdür – Hadis-i Şerif
✓ Halis bir imanın neticesi ve göstergesidir.
El-Mucib: Dualara karşılık veren
“ Kullarım beni senden sorarlarsa, bilsinler ki
gerçekten ben onlara çok yakınım. Bana dua
edince, dua edenin duasına cevap veririm..” -Bakara
186
“Yalnız sana kulluk eder ve yalnız senden yardım
isteriz.” -Fatiha 5 ( Sadece Allah’a)
“Dağlar gibi dalgalar kendilerini kuşattığında içten
inanarak Allah’a yalvarırlar, Ama Allah onları
kurtarıp karaya çıkarınca onlardan bir kısmı
sözünde durur..” Lokman, 32
( sadece zor zamanlarda değil, mutlu zamanlarda da
şükürle dua edilmeli)
“…bana dua edin, duanıza cevap vereyim..”
Mümin 60
Özel şartı, yeri, kuralı yok. İçinden geldiği gibi.
Endişesini ümidini, korkusunu, isteğini, pişmanlığını
dile getirebilir.
Samimiyet önemli.
Karşılık demek istenenin aynen verileceği anlamını
taşımaz.
Acele edilmemeli
“Acele etmedikçe her birinizin duası kabul edilir. Bu
sebeple (acelecilik yüzünden) insan, dua ettim de kabul
olunmadı der.” Muvattâ, Kur’an, 29
Hayırlı ve güzel şeyler istenmeli. Haram veya mekruh
olan, Allah’ın hoşlanmadığı şeyler için dua edilmez.
“ Kendinize hayırdan başka dua etmeyin. Çünkü
melekler söylediğiniz şeylere ‘amin’ derler.”
-Hadis-i Şerif
İnsan Niçin Dua eder ?
1. Kendisine verilen nimetlere şükretmesi için
2. Allah katındaki değerinin artması için
3. Zor anlarında içini Allah’a açarak sığınabilmesi için
4. İç dünyasının huzurlu ve mutlu olması için
5. Başına gelebilecek musibet ve kötülüklerden korunmak
için
6. Manevi yönden güçlü hissetmesi ve Allah’ın
yardımının sürekli kendisi ile olduğunu bilmesi
nedeniyle
“Acele etmedikçe her birinizin duası kabul edilir. Bu sebeple
(acelecilik yüzünden) insan, dua ettim de kabul olunmadı der.”
Muvattâ, Kur’an, 29
Lisan-ı hal duası : sebeplere başvurmak, manevi
dua.
Kavli dua: Sözlü dua
3. TÖVBE
Allah’la irtibat kurmanın bir başka yolu da tövbedir.
İnsanın bilerek veya bilmeyerek işlediği bir hatadan, büyük ve
küçük günahlarından ötürü Allah’tan bağışlanma dilemesi ve bir
daha yapmayacağına dair söz verip o hatadan vazgeçmesine
tövbe denir.
• İnsan zaman zaman yanlış tercihler yapmakta; hata, kusur ve
günah işlemektedir.
• Böyle bir durumda yapılması gereken şey tövbe ve istiğfar
etmektir.
“Onlar bir kötülük yaptıklarında ya da kendilerine
zulmettiklerinde Allah’ı hatırlayıp günahlarından dolayı hemen
tövbe-istiğfar ederler. Zaten günahları Allah’tan başka kim
bağışlayabilir ki! Bir de onlar, işledikleri kötülüklerde, bile bile
ısrar etmezler.” (Âl-i İmrân suresi, 135. Ayet
• İstiğfar, günahların Allah tarafından bağışlaması için af
dilemektir.
İstiğfar sözle; tövbe ise fiili olarak yapılan bağışlanma isteğidir.

Yüce Allah’ın rahmet ve merhameti sonsuzdur. O, kendisiyle
irtibat kuranları geri çevirmez
Gafur, Gaffar – Günahları örten, bağışlayan, istiğfar edeni,
kendisinden af dileyeni affeden.
Tevvab – Tövbeleri çokça kabul eden
Kul “Ben affedilmem.” diye düşünmemeli, Rabbine
yönelmeli ve O’nun affından ümidini kesmemelidir.
“Her kim de işlediği zulmün arkasından tövbe edip durumunu
düzeltirse kuşkusuz Allah onun tövbesini kabul eder. Şüphesiz
Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
Mâide suresi, 39. Ayet
“Günahkarların en hayırlısı tövbe edenlerdir” Hadis-i şerif
Nasuh Tövbe: Kul tövbe konusunda samimi olmalı ve
içtenlikle Rabbinden bağışlanma dilemelidir. Bir daha aynı
hatayı yapmamaya özen gösterilen tövbeye tövbe-i nasuh
denir.
Hz. Muhammed(sav), insanın tövbe etmesine Yüce
Allah’ın çok sevindiğini belirtmiş ve günde yetmişten fazla
tövbe etmiştir.
Son nefeste yapılan tövbenin bir geçerliliği yoktur.
“Yoksa makbul tövbe, kötülükleri yapıp yapıp da sonra
kendilerine ölüm gelip çatınca ‘ işte ben şimdi tövbe ettim’
diyen kimseler ile kafir olarak ölenlerin tövbesi de değildir”
Nisa, 18
Tövbe’nin geçerli olması için;
1. İnsanın yaptığı hatayı gerçekten hata olarak kabul
etmesi,
2. Bu hatadan pişmanlık duyması
3. Aynı hatayı bir daha yapmamak için kararlı olması
4. Affedilmek için Allah’a içtenlikle tövbe ve dua etmesi
5. İyiliğe yönelmesi
Gerekir.
Bu şekilde tövbe eden insan o günahı hiç işlememiş
gibidir.
4.KUR’AN OKUMAK
• Kur’an kelime olarak okumak anlamındadır.
Kerim, insanları doğru yola iletmek için indirilmiş bir kitaptır.
“Bu (Kuran), bütün insanlığa bir açıklamadır; takva sahipleri
için de bir hidayet ve bir öğüttür.” Al-i İmran, 138
Yüce Allah’ın emir ve yasaklarını içeren Kur’an-ı Kerim’i
okumak bir ibadettir.
Kişi Kuran’ı anlamak ve hayatında uygulamak için okumalıdır.
“Rasulüm! Sana bu mübarek kitabı, ayetlerini düşünsünler ve
aklı olanlar öğüt alsın diye indirdik” – Sa’d 29
“İçinde (kalbinde) Kuran’dan bir şey bulunmayan kimse harap
olmuş bir ev gibidir” Hadis-i Şerif
İlgili kavramlar
Kur’an okumanın farklı şekilleri vardır. Kur’an-ı Kerim
anlamak, hayata geçirmek ve sevap kazanmak için okunur.
• Kıraat: Kur’an okumaya genel olarak kıraat denir. İbadet
amacıyla yüzünden ve ezbere okumak kıraattır.
• Tilavet: Okumak, anlamak ve hayata geçirmek amacıyla
Kur’an okumaya ise tilavet denir. Tilavet ideal olan okuma
biçimidir.
• Tertil: Kuran’ın kalpten hissedilerek sindire sindire
okunmasına denir.
Müslüman bir kişinin Kur’an-ı Kerim’i anlayarak okuması ve
hayatına aktarması gerekir.
“Sizin en hayırlınız Kur’an’ı öğrenen ve öğretendir.” Buhârî,
Fezâilü’l Kur’ân, 21
• Kur’an okumak Rabbimizle irtibat kurmaktır.
• Kur’an okumak Rabbimizin mesajlarını anlamaya
çalışmaktır.
• Kur’an okumak Rabbimizin istediği bir hayata adım
atmaktır.
Sahabeden bazıları bir ayet ezberlediğinde, onu
uygulamadan başka bir ayet ezberlemezdi.
KUR’AN’DAN MESAJLAR: RÛM SURESİ 18 -
27. AYETLER
Rûm suresi Mekke Dönemi’nde inmiştir.
Adını ikinci ayette geçen Rûm kelimesinden almıştır.
Sure 60 ayettir.
Surede ağırlıklı olarak şu konular yer alır :
Ahiret inancının önemi
Allah’ın sınırsız kudretine işaret eden deliller
Allah’ın birliği ve şirk inancının çürütülmesi
Ayetler
18- “Göklerde ve yerde hamd O’na mahsustur. Gündüzün
sonunda ve öğle vaktine girdiğinizde Allah’ı tesbih edin.
19-Ölüden diriyi, diriden de ölüyü O çıkarıyor; yeryüzünü
ölümünün ardından O canlandırıyor. İşte siz de böyle
çıkarılacaksınız
20- Sizi topraktan yaratması, O’nun (varlığının) delillerindendir.
Sonra siz, (her tarafa) yayılan insanlar oluverdiniz.
21- Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden
eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de
O’nun delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için
ibretler vardır.

22- O’nun delillerinden biri de, gökleri ve yeri yaratması,

dillerinizin ve renklerinizin değişik olmasıdır. Şüphesiz bunda
bilenler için (alınacak) dersler vardır.

23- Gece olsun gündüz olsun, uyumanız ve Allah’ın lütfundan

(nasibinizi) aramanız da O’nun delillerindendir. Gerçekten
bunda, işiten bir topluluk için ibretler vardır.

24- Yine O’nun delillerindendir ki size korku ve ümit vermek

üzere şimşeği gösteriyor, gökten su indirip ölümünün ardından
yeryüzünü onunla diriltiyor. Doğrusu bunda, aklını kullanan bir
topluluk için (alınacak) dersler vardır.

25- Göğün ve yerin O’nun buyruğu ile durması da O’nun

delillerindendir. Sonra sizi bulunduğunuz yerden bir çağırdı mı
hemen çıkıverirsiniz.

26-27-Göklerde ve yerde bulunanlar hep O’na aittir, hepsi O’na

boyun eğmiştir. Yaratmaya başlayan, sonra onu tekrarlayan
O’dur, ki bu, O’nun için pek kolaydır. Göklerde ve yerde olan
en üstün sıfatlar O’nundur. O, mutlak güç ve hikmet sahibidir.”