Turklerde Devlet Teskilati Tanzimattan Cumhuriyete TAR11701M03

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 13

TARİH ..II.

Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

1. Tanzimat Dönemi Osmanlı Devlet Teşkilatı


XVII. Yüzyılda Meydana Gelen Değişmeler
Osmanlı Devleti, XVII. yüzyılda en geniş sınırlarına ulaşmış, toprak kaybının olmadığı
ancak genişleme sürecinin de sona erdiği bir dönem yaşamıştır. Osmanlı Devleti’nin
“Duraklama” adı verilen bu döneme girmesinde;
• tımarların rüşvetle alınıp satılmaya başlanması, sadarete ve serdarlığa usulsüz
atamaların yapılması,
• Avrupa’da Rönesans ile birlikte bilim ve teknik alanında sağlanan gelişmelere,
devletin kayıtsız kalması,
• XVI. yüzyıl sonlarından itibaren dirliklerin usulsüz olarak verilmesi ile tımar
sisteminin bozulması,
• XVII. yüzyılda tımarlı sipahilerin geri hizmetlere alınmasıyla taşradaki asker
ihtiyacının vezir ve valilerin maiyetlerindeki “saruca - sekban” ve “levend” gibi
derme çatma, düzensiz kuvvetlerle karşılanması,
• taşrada görevlendirilen mültezim, mütesellim ve ayan gibi görevlilerin
bulundukları yerlerde siyasi güç elde etmeleriyle Osmanlı merkezî otoritesinin
sarsılması etkili olmuştur.

Uyarı: Ülke içindeki bu sorunları önlemek ve askerî başarısızlıklara son vermek


isteyen bazı devlet adamları ve padişahlar ıslahatlara yönelmiştir. Ancak istenilen
sonuç alınamamıştır.

XVIII. Yüzyılda Meydana Gelen Değişmeler


• Osmanlı Devleti, XVIII. yüzyılın ilk dönemlerinde Karlofça ve 1700 İstanbul
Antlaşmaları ile kaybettiği toprakları geri almaya çalışmıştır. Ancak bunu
başaramadığı gibi daha fazla toprak kaybı yaşamıştır. Osmanlı Devleti bu durum
üzerine Avrupa’nın üstünlüğünü kabul etmiş, özellikle askerî alanda Avrupa’yı
örnek almıştır.
• Osmanlı Devleti Lale Devri’nde ilk kez Avrupa’nın üstünlüğünü kabul ederek
Batı’yı örnek aldığı ıslahatlar yapmıştır. Lale Devri ıslahatları bilim, sanat ve
eğitim alanlarında yapılmıştır. İlk kez Viyana, Varşova, Paris ve Moskova gibi
Avrupa şehirlerine geçici elçiler gönderilmiştir.
• XVIII. yüzyılda sadrazamın güçlenmeye başlamasıyla divan, Babıalide
(Sadrazam konağı) toplanmaya başlamıştır.
• Divana bağlı olan kalemiye sınıfı önem kazanmış ve bu sınıfın başı olan
reisülküttap bu yüzyılda yetkilerini genişleterek hariciye işlerini yürütmeye
başlamıştır.

1 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

• III. Selim zamanında idari yapılanmada bazı değişiklikler görülmüştür. Bu


dönemde;
• Dış politikada denge siyaseti uygulanmaya başlanmıştır.
Yorum: Denge siyaseti, Avrupa devletlerinin çıkar çatışmalarından
yararlanıp güçlü devletlerle antlaşmalar yaparak toprak bütünlüğünü
korumaya çalışmıştır.
• Paris, Londra, Viyana, Berlin’de daimi elçilikler açılmıştır.
• Avrupa usulü ordu (Nizam-ı Cedit) kurulmuştur.

XIX. Yüzyıl Islahatları


II. Mahmut Dönemi Islahatları
• II. Mahmut, merkezî yönetimde iç çevrelerin desteğini kazanmak ve otoritesini
güçlendirmek amacıyla 1808 yılında ayanlarla “Sened-i İttifak”ı imzalamıştır.
Yorum: Sened-i İttifak, padişah ile ayan adı verilen toprak sahibi zengin
kimseler arasında imzalanan bir sözleşmedir. Bu belge ile ilk kez Osmanlı
padişahının yetkisi ve gücü kısıtlanmıştır. Devlet, ayanların varlığını kabul
etmiştir.
• 1826 yılında artık işlevini yerine getiremeyen Yeniçeri Ocağı tamamen
kaldırılmıştır. Bu ocak yerine “Asakir-i Mansure-yi Muhammediye” adıyla Batı
örnek alınarak oluşturulmuş yeni bir ordu kurulmuştur.
Yorum: Bu olay sonucunda ıslahatların önündeki en büyük engel kalkmıştır.

Asakir-i Mansure-yi Muhammediye

• Sadrazam ve şeyhülislamda toplanan yetkiler nazırlıklar arasında


paylaştırılmıştır.
Yorum: Bu uygulama ile seyfiye ve ilmiye sınıfının yönetim üzerindeki etkisi
azaltılmak istenmiştir.

2 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

• İdari yetkiler nazırlıklar (bakanlıklar) arasında paylaştırılarak “Heyeti Vükela”


(Bakanlar Kurulu) oluşturulmuştur.
Yorum: Bu uygulama ile Avrupa tarzında yeni yönetim birimleri oluşturmak
istenmiştir.
• Babıali Seraskerliği kurulmuştur.
Yorum: Bu uygulama ile ve Genelkurmay Başkanlığının çekirdeği
oluşturulmuştur.
• Hükûmet işlerinin düzenli yürütülmesini sağlamak amacıyla meclisler ve
komisyonlar meydana getirilmiştir.

• Babıalide açılan “tercüme odası” ile tercümanlık görevlerine Müslümanların


alınması ve yetiştirilmesi sağlanmıştır.
Yorum: Osmanlı Devleti’nde özellikle XVIII. yüzyıldan itibaren Batılı devletlerle
daha sıkı ilişkilere girilmesi tercümanlık mesleğinin de önem kazanmasına
sebep olmuştur. Bu mesleğin Rum tercümanlar tarafından yapılması ve bu
tercümanların 1821 Mora ayaklanması sırasında Rumların yanında olmaları
Osmanlı Devleti'nin bu tercümanlara duyduğu güveni sarsmıştır. Bu durum
karşısında II. Mahmut döneminde tercüme odası açılmış, tercümanlık
görevlerine Müslümanların alınması ve yetiştirilmesi sağlanmıştır.
• Kalemiye sınıfı modern bir yapıya kavuşturulmuş; ilk kez iç ve dış işleri olmak
üzere iki ayrı sınıfa ayrılan memurların maaşları hazineden ödenmeye
başlanmıştır.
• Müsadere usulü kaldırılarak memurlar güvence altına alınmıştır.
Yorum: Müsadere usulünün kaldırılması ile devlet halkın malına el
koyamayacak, bu durumda da özel mülkiyet güvence altına alınmış olacaktır.
• Rumeli ve Anadolu’daki iller merkeze bağlanmıştır. Valilere maaş bağlanarak
onlara memur statüsü getirilmiştir.
Yorum: Amaç ülkede devlet otoritesini ve hâkimiyetini sağlamlaştırmaktır.
• Tımar sistemi kaldırılmıştır. Tımar sisteminin kaldırılmasının ardından
eyaletlerde güvenliğin sağlanması amacıyla yardımcı kuvvetler olan redif
birlikleri kurulmuştur. Redif birliklerinin yetiştirilmesinden valiler sorumlu
tutulmuştur.
• Mahalle ve köylerde köy kethüdası (muhtarlık) kurulmuştur.

3 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

Tanzimat Döneminde Meydana Gelen Değişmeler


Tanzimat Fermanı
• 3 Kasım 1839’da Gülhane Parkı’nda "Gülhane Hatt-ı Hümayunu" adı ile anılan
Tanzimat Fermanı ilan edilmiştir.
• Fermanın ilan edilmesinde;
• devletin Batılılaşma yolunda özellikle siyasi, sosyal, hukuksal ve
ekonomik düzenlemeler gerçekleştirmek istemesi,
• 1840 Londra Konferansı’nda azınlık sorunlarının gündeme gelmesinin
engellenmesi,
• Rusya’nın Balkanlardaki etkisinin kırılmasını ve Mısır Valisi’nin
isyanında Avrupa devletlerinin desteğinin alınmasının amaçlanması
etkili olmuştur.

Tanzimat Fermanı - Abdülmecit

• Fermanın bazı maddeleri;


• Müslüman ve Hristiyan bütün halkın ırz, namus, can ve mal güvenliği
devletin güvencesi altında olacaktır.
Yorum: Din ayrımı yapılmaksızın, devlet herkese eşit şekilde
davranacaktır.
• Mahkemeler herkese açık olarak yapılacak ve hiç kimse
yargılanmadan cezalandırılmayacaktır.
Yorum: Kanun gücü, padişahın da üzerinde bir güç olarak kabul
edilmiştir (Kanun üstünlüğü).
• Askerlik tüm Osmanlı halkı için geçerli olacak ve belli bir süreye
bağlanacaktır.

4 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

Yorum: Askerlik, vatan hizmeti olarak görülmüştür. Bu durumdan,


daha önceleri cizye vergisi ödeyerek askere gitmek zorunda olmayan
azınlıklar memnun kalmamıştır.
• Vergiler herkesin gelirine göre toplanacaktır.
Yorum: Osmanlı halkı vergi konusunda eşit hâle getirilmeye
çalışılmıştır.
• Herkes mal ve mülk edinebilecek, miras olarak bırakabilecektir.
Yorum: Mülkiyet hakkı güvence altına alınmıştır.
• Tanzimat Fermanı, Osmanlı Devleti'nde anayasal düzene geçişin ilk aşaması
olup, gayrimüslimlere verilen haklar ile kişisel özgürlüklerin genişlemesini
sağlamıştır.

Islahat Fermanı (1856)


• Kırım Savaşı sürecinde gayrimüslimlere geniş hakların tanınarak hazırlanan
Islahat Fermanı, Tanzimat Fermanı'nın devamı niteliğini taşır.
• Fermanın hazırlanma amaçları;
• Paris Antlaşması'nda, Osmanlı aleyhine karar alınmasının önüne
geçmek,
• Rusya'nın, Osmanlı iç işlerine karışmasını engellemek,
• Balkanlardaki azınlık ayaklanmalarını önlemektir.
• Bu ferman, Balkanlardaki azınlık ayaklanmalarının önüne geçememiş ve
Avrupalı devletlerin azınlık haklarını bahane ederek Osmanlı iç işlerine
karışmasını engelleyememiştir. Ayrıca bu ferman ile gayrimüslimlere verilen
haklar Müslümanları da rahatsız etmiştir.
Uyarı: Tanzimat ve Islahat Fermanları ile özellikle gayrimüslimlere verilen haklar
neticesinde Müslümanlarla gayrimüslimler eşit haklara sahip olmuşlardır. Bu
durum Müslüman halk tarafından tepkiyle karşılanmış ve kabullenilememiştir.
Gayrimüslimler ise özellikle askerlik yükümlülüğü nedeniyle bu fermanlar
karşısında hoşnut kalmamışlardır. Bu nedenlerle de Balkanlarda gayrimüslimler
ve Orta Doğu’da Müslümanlar ayaklanmalar çıkarmıştır.

Merkez Yönetimi
• II. Mahmut döneminde başvekalete çevrilen, sadrazamlık eski hâline
getirilmiştir.
• Şeyhülislamın siyasi yetkileri azaltılmaya devam edilmiştir.
Yorum: Bu uygulama ile laiklik yolunda bir adım atılmıştır.

5 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

• Yüksek mahkeme işini gören ve yönetmelik hazırlayan meclisler


oluşturulmuştur.

Yorum: Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye, kanun ve yönetmelik hazırlamanın


yanı sıra yüksek bir mahkeme gibi görev yapmıştır.

Taşra Yönetimi
• Tanzimat döneminde taşra yönetiminde kolaylık sağlamak için 1840 yılında
çıkarılan nizamname ile taşra yönetiminde bazı değişiklikler ve düzenlemeler
yapılmıştır.

• 1842 yılında devlet görevlileri yanında halkın seçtiği Müslüman ve gayrimüslim


tebaayı temsilen üyelerin yer aldığı eyaletlerde “büyük meclis”ler (1849’dan
sonra adı, eyalet meclisi), sancaklarda ise “küçük meclisler (1849’dan sonra
adı, sancak meclisi) kurulmuştur.
• Osmanlı Devleti 1871 yılında çıkardığı farklı bir nizamname ile yeniden taşra
yönetimde değişiklikler ve düzenlemeler yapmıştır. 1871 yılında yayımlanan
Vilayet Nizamnamesi 1913 yılına kadar yürürlükte kalmıştır.

6 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

2. Meşrutiyet Dönemi Osmanlı Devlet Teşkilatı


Kanunuesasinin Kabulü ve I. Meşrutiyet’in İlanı (23 Aralık 1876)
• Ülke yönetiminde var olan bir hükümdarın (padişah) yanında meclis ve
anayasanın olduğu yönetim sistemine meşrutiyet denir.
• Meşrutiyetin Osmanlı Devleti’nde ilan edilmesini isteyen Genç Osmanlıların Jön
Türklerin amaçları; Osmanlı tebaasına eşit haklar sağlanması ve bu hakların
kanun güvencesi altına alınması, meşrutiyet idaresinin kurulması ve
vatanseverlik hissi ile fertlerin birbirlerine bağlanmasıdır (Osmanlıcılık).
Uyarı: Osmanlıcılık; ırk, din, mezhep, dil ayrımı yapmaksızın Osmanlı sınırları
içinde yaşayan herkesi Osmanlı olarak kabul etmektir.
• II. Abdülhamit padişah olunca "Şura-yı Devlet"te bir komisyon oluşturmuş, bu
komisyon Mithat Paşa başkanlığında toplanarak ilk Türk anayasası olan
“Kanunuesasi”yi hazırlamıştır.
• II. Abdülhamit, 23 Aralık 1876’da Kanunuesasiyi kabul etmiştir.
Yorum: Osmanlı Devleti anayasal düzene geçmiştir.

Kanunuesasinin Bazı Maddeleri


Madde 3 - Osmanlı hükümdarlığı, halifeliği de kapsayacak şekilde Osmanlı
hanedanının en yaşlı üyesine geçmektedir.
Madde 5 - Padişahın kişiliği kutsaldır ve padişah yaptıklarından kimseye karşı
sorumlu değildir.
Madde 7 - İcra (hükûmet) meclislere karşı değil, saltanata karşı sorumludur.
Padişahın meclisleri toplama ve dağıtma hakkı vardır.
Madde 12 - Neşriyat, kanun dairesinde serbesttir.
Madde 113 - Ülkenin herhangi bir yerinde karışıklık olduğunda idarenin sıkı
yönetim ilan etme yetkisi bulunmaktadır. Padişah, soruşturma sonucunda bir
kimsenin siyasi suçlu olduğuna karar verebilir ve onu doğrudan sürgüne
gönderebilir.
Uyarı: Kanunuesasi; iki meclisli parlamentoyu, bağımsız bir yargıyı, bürokrasiyi
idare eden bakanlar kurulu sistemini, inanç özgürlüğünü, vergilerin kişilerin
gelirlerine göre düzenlenmesini öngören "bir geçiş devri anayasası" olarak
değerlendirilebilir.

İlk Osmanlı Parlamentosu: Meclis-i Umumi


• İlk seçimler için taşra ile İstanbul ve çevresi için ayrı bir seçim talimatı
yayınlanmıştır.
• Merkez İstanbul için beşi Müslüman, beşi gayrimüslim olmak üzere on mebus
seçilecek, taşrada ise mebuslar vilayet meclisi üyeleri tarafından kendi içinden
seçilmiştir.

7 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

• Ocak 1877’de çoğunluk esasına göre yapılan seçimlerden sonra Mebusan


Meclisi ilk toplantısını 20 Mart 1877’de yapmıştır.

• II. Abdülhamit 1877 - 1878 Osmanlı - Rus Savaşı’nın çıkması üzerine 14


Şubat 1878’de meclisi kapatarak anayasayı feshetmiştir.

II. Meşrutiyet’in İlanı (23 Temmuz 1908)


• Osmanlı Devleti’nde 1878 yılında Meşrutiyet dönemi sonlanmış ve II.
Abdülhamit’in baskıcı ve otoriter uygulamalarda bulunacağı 1908 yılına kadar
sürecek bir dönem (İstibdat Dönemi) yaşanmıştır.
• Bu süreçte II. Abdülhamit’e meşrutiyeti ilan ettiren Jön Türkler tutuklanmaya
başlanmıştır. Çoğu yurt dışına çıkan Jön Türkler, burada İttihadi Osmani sonra
da İttihat ve Terakki Cemiyetlerini kurmuşlardır (1889).

• Bu sırada İngiltere ve Rusya Makedonya meselesi, Hristiyan azınlıklar ve


Boğazların durumunu görüşmek için Reval Görüşmelerinde bir araya gelmiştir.
Bu görüşmelerde alınan kararların da etkisiyle İttihat ve Terakki Cemiyeti,
padişaha meşrutiyeti tekrar ilan etmesi için baskılarını arttırınca 24 Temmuz 1908
yılında II. Meşrutiyet ilan edilmiştir.

8 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

• Mebusan Meclisi ve Ayan Meclisinden kurulu Osmanlı parlamentosu 17 Aralık


1908’de açılmıştır.
• Kanuniesasi tekrar yürürlüğe girmiştir.

• İttihat ve Terakki Cemiyetinin hükûmetin işlerine karışması, birçok aydını rahatsız


etmiş ve cemiyete karşı muhalefete geçenler olmuştur. Bu durumda da İttihat ve
Terakki Cemiyetinin karşısında birtakım partiler ortaya çıkmıştır.

31 Mart Olayı (13 Nisan 1909)


Olayın Nedenleri
• İttihat ve Terakki ile Ahrar Cemiyetleri arasında çekişmelerin
yaşanması
• Volkan ve Serbest Gazetelerinin, İttihat ve Terakki Cemiyeti aleyhine
yazılar yazması
• Avcı taburlarının bir kısmının meşrutiyete karşı ayaklanma çıkarması
ve hükûmetin bu duruma sessiz kalması

9 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

• Mutlakiyet yanlılarının meşrutiyete son vermek amacıyla çıkardıkları bu isyan


II. Abdülhamit’in tepkisizliği nedeniyle İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin
Selanik’ten çağırdığı Hareket Ordusu tarafından bastırılmıştır.

Uyarı: 31 Mart Olayı, siyasi anlamda Osmanlı Devleti'nde rejimi değiştirmeye


yönelik çıkan ilk isyan olması anlamında oldukça önemlidir.

Hareket Ordusu

• Bu olay sonrasında II. Abdülhamit tahttan indirilmiş, yerine kardeşi V. Mehmet


Reşat tahta çıkarılmıştır. Olay sonrasında Kanunuesasi’de de bir takım
değişikliklere gidilmiştir

I. ve II. Meşrutiyet Dönemlerinin Karşılaştırılması

10 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

11 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

3. Cumhuriyet Dönemi Devlet Teşkilatı


Millî Egemenliğin Sağlanması Yolundaki Gelişmeler

• 30 Ekim 1918 tarihli Mondros Ateşkes Anlaşması sonrasında İttihat ve Terakki


Cemiyeti kendisini feshederken 21 Aralık 1918’de de Vahdettin Osmanlı
parlamentosunu feshetmiştir.
• Anadolu’da Mondros Ateşkes Anlaşması’na dayalı olarak yapılan işgallere karşı
millî nitelikli bölgesel cemiyetler kurulmaya başlamıştır.
• Mustafa Kemal,19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkışını değerlendirirken “Yalnız
Türk milletinin asaletinden doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi
kuvvet vardı. İşte ben bu millî kuvvete, Türk milletine güvenerek işe başladım.”
diyerek ilerleyen süreçte millete ve onun egemenliğine dayanacağının mesajını
vermiştir.
• Amasya Genelgesi, Erzurum ve Sivas Kongreleri kurtuluş mücadelesinde
bağımsızlık ve millî egemenliğin gerçekleştirilmesinin amaçlandığının en önemli
kanıtlarıdır.
• 16 Mart 1920’de İstanbul’un İtilaf Devletlerince resmen işgal edilmesiyle birlikte
12 Ocak 1920’de açılan son Osmanlı Mebusan Meclisinin de görevi sona
ermiştir.
• 23 Nisan 1920’de Ankara’da I. Türkiye Büyük Millet Meclisi açılmıştır.
• 20 Ocak 1921’de TBMM’de Teşkilatı Esasiye Kanunu olarak adlandırılan 1921
Anayasası kabul edilmiştir.

I. Türkiye Büyük Millet Meclisi açılışı

12 / 13
TARİH ..II. Dönem Lozan
Türklerde Barış Konferansı’nın
Devlet Toplanmas
Teşkilatı: Tanzimat’tan Cumhuriyete

Özet

1921 Anayasası’nın (Teşkilatı Esasiye Kanunu) Bazı Özellikleri


• Millî irade" ve "millî egemenlik" ilkeleri esas alınmıştır.
• Anayasa, hâkimiyetin kayıtsız şartsız millete ait olduğunu ve milletin tek
temsilcisinin TBMM olduğunu hükme bağlayarak padişahın devleti yöneten en
üstün güç olma statüsünü sona erdirmiştir.
• "Meclis hükûmeti sistemi" ve "güçler birliği" ilkesi benimsenmiştir.
• Temel hak ve özgürlüklere hiç yer verilmemiştir.

• 29 Ekim 1923’te cumhuriyet ilan edilmiş ve çıkarılan bir kanunla “Türkiye


Devleti’nin şekli cumhuriyettir.” ibaresi 1921 Anayasası’na eklenmiştir.
• 20 Nisan 1924 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk anayasası olan “Teşkilatı
Esasiye Kanunu” (1924 Anayasası) TBMM tarafından kabul edilmiştir.
• Cumhuriyet rejimi ilk dönemlerde; laik hukuk sistemi, güçler birliği ve görev
ayrılığına dayalı devletçi sistem olma özellikleri taşımaktaydı.

1924 Anayasası’nın Bazı Özellikleri


• Güçler ayrılığı ilkesine dayandırılmıştır.
• “Kabine sistemi” benimsenmiştir. Yürütme yetkisi hükûmete verilmiş, hükûmeti
oluşturmada da cumhurbaşkanına geniş haklar tanınmıştır. Yargı yetkisi ise
bağımsız mahkemelere verilmiştir.

1924 Anayasası’nda Yapılan Bazı Değişiklikler


• 11 Nisan 1928’de çıkarılan bir kanunla “Devletin dini İslamdır.” ile “Şeri
hükümler uygulanır.” hükümleri anayasadan çıkarılmıştır.
• 1937 yılında Atatürk ilkeleri anayasaya eklenmiştir.

Cumhuriyetin İlanı Sonrasındaki Bazı Gelişmeler


• Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (1924) ve Serbest Cumhuriyet Fırkası
(1930) kurularak çok partili siyasi hayata geçildi ancak bu geçiş 1945 yılından
sonra tamamen sağlanmıştır.
• Kadınlara önemli siyasi haklar getirildi. Bunlar; 1930 Belediye Kanunu ile
belediye seçimlerinde,1934 yılında anayasada yapılan değişiklikle genel
seçimlerde milletvekili seçme ve seçilme hakkının verilmesidir.

13 / 13

You might also like