Yeni Microsoft Word Belgesi

You might also like

Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 12

SİNDİRİM SİSTEMİ

*Sindirim sisteminin kendine ait bir sinir sistemi bulunmaktadır.

SİNDİRİM KANALI
*Ağız *Özefagus *Mide *İ.Bağırsak *K.Bağırsak *Anüs

YARDIMCI ORGANLAR: *Pankreas *Tükrük Bezi *Karaciğer *Safra

 Lenfosit ince bağırsakta kandan daha fazla bulunur.


 Kalın bağırsaklarda su ve elektrolit emilimi olur
 Kalın bağırsağın çapı > İnce bağırsağın çapı
 Safra kanalıyla beraber pankreasın kanalı duedonumun ikinci parçasına açılır.

Çekumun altında bulunan APANDİST dışkı vb. maddelerin girişiyle tıkanabilir. Apandist bir lenfoid
dokudur.

Hiç besin alınmasa bile gis’e her gün 7-8L sıvı akışı olur -> safra,mide salgısı..

GİS’in FONKSİYONLARINI YERİNE GETİRİRKEN KULLANDIĞI 4 İŞLEM


1) BESİN MADDELERİNİN SİNDİRİLMESİ
Kimyasal veya mekanik olabilir.
2) SEKRESYON
Birçok enzim,hormon,mukus besin maddelerinin sindirimi iççin salgılanır. (İzotonik salgılama
yapılır.)
3) ABSORBSİYON
Kimyasal sindirimle besin maddeleri küçük partiküllerle absorbe edilir. (İB epitel hücresinden içeri
alınır.
4) MOTİLİTY
Besin maddeleri ağızdan alınır ve anüse doğru devam eder bu harekete motility denir
a) Düz kas aktivitesiyle olur durunca sıkıntı çıkar.
b) Durdurmadığı için bakteri kolonizasyonunu engeller.
c) Eski besinlerin gidip yerine yenisinin gelebilmesi için önemli.

SİNDİRİM KANALI TABAKALARI


5) LÜMEN: En dışta bulunan boşluk kısım
6) MUKOZA: Epitel hücreleri entrosit olarak adlandırılır.Emili işlemleri bu hücrelerde gerçekleşir.
7) LAMİNA PROPRİA: Kan damarları,lenf damarları,lenfositler vs. bulunmaktadır
8) MUSCULARİS MUCOSA: Mukozal katmanların oluşturulmasından sorumlu.Düz kas tabakasını
oluşturur.
9) SUBMUKOZA: Kan damarları,sinir ve lenf nodları bukunur.
10) CİRCULAR MUSCLE: İç kısmı düz kas.Kanalı daire şeklinde salar.
11) MYSTERİC PLEXUS: Kas tabakaları arasındaki sinir ağı yer alır.
12) LONGUTİDUNAL MUSCLE: Dış kısmında düz kas.Kanalı uzunlamasına sarar.

*Submukozadan sonra kas tabakası geliyor. Dışta-> longitudinal İçte-> Circular

NÖRAL KONTROL
*Karnımızda da bir beyin bulunmaktadır.Bu beyin BAĞIRSAKLARIMIZDIR. 10^8

*GİS medulla spinalisteki kadar nöron içerir.

1. ENTERİK SİNİR SİSTEMİ İLE İNTRENSEK İNNERVASYON (küçük beyin)


 SUBMUKOZAL: İnce ve kalın bağırsaklarda sekresyon.
 MYENTERİK: Özefagusdan rektuma kadar motilite düz kas hareketliliği.

*GİS motor ve sekretuar aktivitelerini kontrol eder.Kendisi REFLEKS olarak aktivitesini yerine getirir.

ENTERİK SİNİR SİSTEMİ:


1.DİSTANSİYON: İç basınç nedeniyle düz kas gerimi. Kimyasal veya mekanik uyarı. Bu uyarılar
2.AFFERENT LİFLER tarafından algılanır.3.EFFERENT NÖRONLARa gelir.Ordan da SUBMUKOZAL
PLEKSUSA YA DA MYENTERİC PLEKSUS’A iletilir.

*ASETİLKOLİN enterik ss.’de KASILMAYI sağlar.

*NİTRİKOKSİT,VİP enterik ss.’de gevşemeyi sağlar.

GİS’in kendi kendini kontrol etmesi dışında SSS ve OSS’de kontrol eder.

1) OTONOM SİNİR SİSTEMİ: mysteric pleksusu ve submukoza pleksusu düzenler ve bu nöronların


aktivitesini etkiler.
2) SEMPATİK SİNİR SİSTEMİ:
 GİS aktivitesini azaltır
 Kan damarlarını genişletir.
 Sekresyonu azaltır.
 Sfinkteri kasıcı yönde etkiler. PARASEMPATİK SS.’DE TAM TERSİ.(n.vagus)

Kolonun ikinci yarısına kadar parasempatik innervasyon geçerlidir.Tükrük bezlerinde yoktur.Duyusal


durum sayesinde sistem çalışması değişebilir.

*BAĞIRSAK KURALI: GİS’te bir bölgede bukunan nöronlar distasyonu algılar ve burada serotinin
salgılayan hücreler bulunur.Bu hücreler enterik ss’deki nöronları uyarır bunlar da mukozal distasyonu
ortaya çıkarır.

Ağız tarafındaki kaslarda kasılma olurken anüs tarafındaki kaslarda gevşeme meydana gelir. Kusma
motilitenin tersine ilerlediği bir durumdur.

*GİS’te KOLESİSTOKİNİN salgılanır.Kolesistokinin beyne gider ve hipotalamusa giderek doymaya


neden olur.->Beslenmenin kısa dönemi . Leptin->besin alımını sınırlandırır obezler buna dirençlidir.

*YÜKSEK BEYİN MERKEZLERİ: GİS düz kaslarını,safra kesesi kaslarını vb. kontrolünü gerçekleştirir.
*Duyusal nöronlar bilgileri beyin sapına N.VAGUS aracılığıyla sempatik liflere getirir.Parasempatik ve
sempatik lifler düz kas hücrelerine direkt olarakulaşamaz mysteric pleksus ve submukozal pleksus
aracılığıyla ulaşır.

DÜZ KASTAKİ DALGALAR


1) YAVAŞ DALGALAR: Aksiyon potansiyeli değildir
 Membran potansiyelinde 5-15 mv’luk değişiklikler.
 Zayıf kontraksiyonlar oluşturur.
 Düz kasların intrensek özelliği
2) SİVRİ POTANSİYEL: Aksiyon potansiyeli var ve oluşan gerimle orantılı
 Kas kontraksiyonu oluşturur.

*BER: Düz kasta BAZAL ELEKTRİKSEL RİTİM bulunmaktadır.BER sürekli değişkenlik göstermektedir.
Frekans duedonumdan ileuma gittikçe azalır.

MOTİLİTE
GİS’in motor aktivitesi 3 primer fonksiyon meydana getirir

 SEGMENTASYON: Besin yavaşlatılır ve karıştırılıp daha küçük hale getirilir.Sindirim


yüzeyinin kimusla temasını arttırır.Emilim için önemlidir ve peristaltik hareketlere göre
daha sık gözlenir.Ritmi BER ile belirlenir.En fazla segmentasyon hareketi gözlenir.

*Peristaltik hareketler longitidunal düz kasların 10 cmlik kısmını içerir.

*Segmentasyon hareketinde net bir ileriye doğru hareket yoktur. Muskularis mukozadaki villiler
ilerletici harekete destek sağlar.

 PERİSTALTİK HAREKET: Net bir ileriye doğru hareket gözlemlenebilir.(Ağız->Anüs)

*Motor kompleksler: Açlık dönemindeki kontrol mekanizmasıdır.Açlık döneminde ibağırsaklar


sessizdir ancak elektriksel ve motor aktivitede değişiklikler gözlenir. Motilin hormonu sayesinde
gerçekleşir.Safra ve pankreas salgısı artar.

GİS DUVAR YAPISI


*İnce bağırsak ve kalın bağırsakta kıvrıntılar bulunur (villus).Yüzey alanını genişletmek amacıyla
fonksiyon görürler.Hücrelerine enterosit denir .Villusların ortasındaki lenf kanalı yağlı besin maddeleri
için önemlidir. Fırçamsı kenar yapısı.

*Mukus: Midede müköz hücreler ince bağırsaklarda goblet hücrelei tarafından yapılır. Mukus->
glikoprotein yapıdadır.Feçesin şekillenmesini sağlar.

YUTMA

a) AĞIZ FAZI: Dil besini yumuşak damağa doğru iter.Ağız geriye doğru iter.Lokma Farinkse girer.Bu arkaya doğru gidiş
refleks olarak aktivitenin başlamasına neden olur.İstemli olarak başlayıp refleks olarak devam eder ve beyinciğin
kontolünde gerçekleşir.
b) FARİNGEAL FAZ: Farinkste bulunan mekano reseptörler uyarılarak refleksin başlamasına
neden olur.Üst özefagus sfinkteri gevşer.
Epiglottis,lokmanın hava yollarına kaçmasını engellemek için larinksi kapatır.
c) ÖZEFAGEAL FAZ: Lokma özefagustaki peristaltik hareketlerle aşağı doğru gider.
*Özefagus motilitesi: Üst özefageal sadece lokma geçeceği zaman açılır eğer hep açık olsaydı
mide hava almaktan şişerdi. Alt özefageal sfinkter hep kapalıdır eğer açık olsaydı mide asidi
özefagusa kaçardı.Özefagus hep kapalı haldedir lokma geçişiyle gevşer.Yutma esnasında alt
özefagus ve proksimal mide gevşer.
*Özefagusta meydana gelen peristaltik hareketler: Primer peristaltik hareket,lokmanın
özefagusa ulaşmasıyla tetiklenip 9 sn içinde mideye iletillmesini sağlar. Sekonder peristaltik
hareket,mekanik uyarılmayla ortaya çıkar ve sıklıkla gözlenir.
*Özefagusun motor hastalıkları: Akalasia,alt özefagusun yeterince genişememesiyle ortaya
çıkar.Özefagusda genişleme gözlenir bunu gangliyon hücreleri sağlar.

Hiatus Hernia:Mide fıtığı. Yemeklerin yemek borusunun geçtiği açıklıktan yukarı kaçması.

AĞIZ VE TÜKÜRÜK
*Tükrük ağız içindeki bakterilerin ürememesi için önemli bir maddedir.

*3 büyük (majör) tükürük bezi bulunur. (Kanallar aracılığıyla ağız boşluğuna açılır.)

 SUBMANDİBULAR: Seröz-mix. Wharton kanalı.


 PAROTİS: Saf seröz müsin içermez. Stensen kanalı. Kabakulak olunca şişer.
 SUBLİNGUAL: Müköz-mix. Wharton kanalı. Ekstrensek yapıdalar.

*Günde 1.5L tükrüğün %20’si parotisten,%70’i submandibulardan,%5’i sublingualdan sağlanır.

*Periferal kanda bulunan maddelerin bazıları tükrükte de bulunur. Sistemik kanser antijenlerinin
tükrükle tespit edilmesi,Epidermal büyüme faktörünü (egf) içermesi,HIV IgG Helikobakter pilori bu
yüzden kan almak yerine kullanılabilir.,

*Tükürükte LİNGUAL LİPAZ bulunur ve yenidoğanda yağların sindiriminde önemli. Amilaz asitli pH’da
çalıştığından mideye gelince etkinliğini kaybeder.

*Tükrük IgA içerdiğinden immün defansta önemli rol oynar.

TÜKRÜK BEZİNİN YAPISI: Ductus+Lobül. Tükrük kanalı boyunca IgA ve lizozim yapılmaktadır. Yapıda
ayrıca ASİNÜSler bulunur bunlar interkalat,çizgili ve toplayıcı kanaldan oluşur.Asinüslerde yapılan
salgı primer salgıdır ve izotoniktir plazmayla hemen hemen eşit miktarda iyon içerir.Sekonder
salgı,ductuslarda içeriğin değişmesiyle ortaya çıkar Na emilir,K salgılanır.

*TÜKÜRÜĞÜN OTONOMİK KONTROLÜ:

 Parasempatik,daha çok sıvı yönden zengin bir sıvı oluşumuna neden olur.Ör. yemek yedikten
sonra ağız içi ıslanır.Asetilkolin,substanceP
 Sempatik, daha çok protein yönünden zengin sıvı oluşumuna neden olur. Ör, heyecanlanınca
ağız içi kurur. Sempatik uyarım amilaz salgısında en önemli uyaran.Nöradrenalin
*İnsanlarda tükürük salgısını en fazla arttıran: Sitrik asit.

*SALGININ NÖRAL REGÜLASYONU: Gıdaların görülmesi,koklanması vs. medullada bulunan tükrük


salgılama merkezine ulaşır.Buradan uyarılar perasempatikler aracılığıyla parotis bezine ve
submandibular beze gider.

*Uyku,yorgunluk korku tükrük salgısını azaltır.Mekanik salgılar tükrük salgısını arttırır.

*XEROSTOMİA ve HİPOSALİVASYON dil hastalığı.

MİDE
*Midenin parasempatik innervasyonu n.vagus aracılığıyla sağlanır.

MİDE ÜÇ BÖLGEYE AYRILIR


1) KARDİA: Mide ve özefagusun birleştiği alanda bulunmaktadır.
2) FUNDUS-KORPUS
3) ANTRUM: Pilor ile birleşiktir.

*Pilor ve duedonumun arasındaki sfinkter yapının gevşemesiyle mide boşalıyor.

*Longitudinal muscle,oblique muscle,circular muscle midenin düz kas tabakasıdır.

*Mide mukozası kendi içerisinde girinti çıkıntı yapacak şekilde gelişmiştir.

MİDENİN FONKSİYONLARI
 HCL Sekresyonu:Depolanan gıdaların partiküllere ayrılması ve sonra kontrollü olarak
duedonuma boşalmasını gerçekleştirir.
 Mukus ve HCO3 sekresyonu,mide mukozasını korur.
 Gastrin ve Gherelin hormonu (yemek yeme isteği oluşturur) salgılar:
 Akomodasyon,rezervuar fonksiyonun yerine getirilmesinde rol oynar.

*GASTRİK MOTİLİTE: Fundus ve korpus depo görevi yapar ve kontraksiyonları zayıftır.Antrumda


kontraksiyonlar güçlüdür ve KİMUS oluşur.

*Midede sindirim gerçekleşir ancak alkol ve bazı ilaçların sindirimi gerçekleşmez.

*MİDEDEKİ PACEMAKER AKTİVİTE: Bazal Elektriksel Ritmi başlatan pacemaker alan midenin korpusa
yakın bir alanıdır. Bu alandan sonra kontraktil aktiviteler gerçekleşir. Major karıştırıcı aktivite
antrumda olur.

*Retropulsiyon,gıdaların karıştırılmasını ve parçalanmasını sağlar.Pilor-Antrum arasındaki git gel


hareketi.

MİDE BOŞALMASININ KONTROLÜ


*Besin maddelerinin duedonuma ulaşmasıyla salgılanan hormonlar kontrolü sağlarlar.
 ENS: Lokal refleksler aracılığıyla kemoreseptörler ESS içinde mide boşalmasını geciktirir.
 AMİNOASİT: Duedonuma geçen kimusta aa ve protein gastrin salgılatır.Pilor sfinkterini kasar
ve mide boşalmasını geciktirir.
 YAĞ: Kimusta olan yağ duedonuma geçince KOLESİSTOKİNİN ve GIP Hormonu salgılatır.Pilor
sfinkterini kasar ve mide boşalmasını geciktirir.
 ASİT: Kimusun asiditesi fazladır ve SEKRETİN salgılatır. Sekretin pilor sfinkterini sıkıp mide
boşalmasını geciktirir.

*Kusma,tersine peristaltik hareketlerle gerçekleşir.Pilor sfinkteri ve mide gevşer.Karın içi (abdominal)


basınç arttırılır. Diyafragma ve abdominal kaslar kasılır. Alt özefagus sfinkteri (LES) gevşer. Glotis
kapanır ve solunum durur.

*GİS,safra kesesi,karaciğer,üriner sistem inflamasyonu kusma merkezine giden affarent lifleri


uyararak kusmaya neden olur.Uyarılan bölge -> AREA POSTRERNA. Kemoreseptör tetikleme bölgesi.
Hipoksi (o2 eksikliği direkt kusmaya neden olur)

 KARDİA: Mukus-HCO3 sekresyonu


 FUNDUS KORPUS: HCL, PEPSİNOJEN,intrensek fak, lipaz sekresyonu
 ANTRUM-PİLOR: Mukus-HCO3 sekresyonu

*Midedeki girinti çıkıntılar sekresyonu sağlarlar.

HORMONLAR VE SALGILANMA BÖLGELERİ


 GHERELİN -> Endokrin Hücreler
 HİSTAMİN -> ECL
 SOMATOSTATİN -> D hücresi
 GASTRİN -> G Hücresi (GASTRİNİN ANTAGONİSTİ H2 !!!)

*HCL, PEPSİNOJENLERİ AKTİF PEPSİNE DÖNÜŞTÜRÜR. SAFRA AKIŞINI UYARIR. DUEDONUMDAN


SEKRETİN SALINIMINI UYARIR. (besinlerin duedonuma boşalmasını geciktirir)

*Paryetal hücrelerin sitoplazmasında veziküller bulunur.Veziküllerin içinde de HCL sekresyonunu


gerçekleştiren pompalar ve kanallar yer almaktadır.

GASTRİK ASİT SEKRESYONU:


 ASETİLKOLİN: Paryetal hücreye ulaşan n.vagustan salgılanır.NÖRAL yolla etki gösterir.
 GASTRİN: G hücrelerinden salgılanıp kana verilir.ENDOKRİN yolla etki gösterir.
 HİSTAMİN: Direkt olarak reseptörlerine bağlanarak asit salgısını uyarır.
*Ach ve gastrin indirekt olarak etkiler.
*Prostaglandin E serileri gastrik asit sekresyonunu inhibe eder ve mukus sekresyonunu
uyarır.Gastrik mukozal bariyerin oluşumunda rol oynar.
*EN YÜKSEK HCL SEKRESYONUNU HİSTAMİN SAĞLAR. !!
*Histamin hücreiçi cAMP düzeyini arttırır

GASTRİNİN 3 MAJOR ETKİSİ BULUNUR:


 Paryetel hücrelerden ASİT SEKRESYONU
 ECL hücrelerden HİSTAMİN SALINIMI
 GİS mukozası üzerinde TROFİK ETKİ
*Ayrıca pepsin salınımını ve pilor pompasının aktivitesini arttırır.

*ENTERİK HORMONLAR GASTRİK ASİT SEKRESYONUNU İNHİBE EDER!!

*Sekretin,gastrin ve HCL salınımını inhibe eder.Duedonumda yağ varlığında salgılanır.

*PEPSİN SEKRESYONU
 Gastrik bezlerdeki esas şef hücrelerden salgılanır.
 Endopeptidazdır. (Aminoasitlerin içindeki peptit bağlarını parçalar)
 Pepsinojen -> Pepsin Hcl sayesinde olur.(düşük Ph’da)
*Şef hücrelerinden pepsinojen,gastrik lipaz,gastrik amilaz üretilir.

GASTRİK MUKOZAL BARİYER


*HCL asitten midenin kendini koruması gerekir.Koruyucu bariyeri mukus ve HCO3 iyonları oluşturur.
Mide pepsin ve HCL’den bu şekilde korunur.

HCO3 SEKRESYONU
*Asetilkolin aracılığıyla uyarılır. (n.vagus)

MİDEDE SİNDİRİM
*Tamamen sindirim için yeterli değildir ince bağırsak sindirimi yeterlidir.Amilaz düşük pH’da inaktif
olduğu iiçin karbonhidratların sindirimi midede görülmez.Lipidlerin sindirimi midede başlar ancak yağ
sindirimi için gerekli değildir.

*HELİCOBACTER PYLORİ->Mide ülserine neden olur.

FİZYOLOJİK ASİT SALINIMI


*Yemek yeme asit sekresyonundaki fizyolojik uyarıdır.

 SEFALİK: (kafada) n.vagus aracılığıyla mide asit sekresyonu artar. Ör. Yemeği
görmek,koklamak,çiğnemek
 GASTRİK: (midede) Mideye besinin gelmesiyle ortaya çıkar. Ör. mekanik uyarı,kimyasal uyarı
mide asit sek. arttırır.
 İNTESTİNAL: (i.bağırsakta) Gelen gıdanın yapısına göre mide asit sekresyonunu azaltabilir ya
da arttırabilir.
MİDENİN DİĞER FONKSİYONLARI
*İNTRENSEK FAKTÖR: Yaşam için gerekli olan midenin tek ve en önemli fonksiyonu.Vitamin B12
emilimi için gereklidir. Paryetel hücrelerden sentezlenir. (HCL’de burdan salgılanır)

PANKREAS
*Ductus ve alveollerden oluşur. MİX BEZ.

*İKİ ÖNEMLİ FONKSİYONU VARDIR

 ENDOKRİN SEK: İnsülin,Glukagon hormonu salgılar.


 EKZOKRİN SEK: Yağların, karbonhidratların,proteinlerin sindirimi için gerekli olan enzimleri
sindirim kanalına aktarır.

*Ductuslar aracılığıyla pankreas sıvısı HCO3 tarafından zenginleştirilir ve duedonuma ulaşır.

*Asinar salgı plazma ile benzer iyonik içeriğe sahiptir.

*Duktal hücreler HCO3 salgılaması yaparlar ve Cl geri emilimi gerçekleşir.Bu asinar salgının daha alkali
hale gelmesini sağlar.

SALGILANAN MAJOR ENZİMLER


 TRİPSİN: Proteinlerin basic aalarını parçalar
 KİMOTRİPSİN: Proteinlerin aromatik aalarını parçalar
 LİPAZ: Yağları parçalar.
 KARBOKSİPEPTİDAZ: Proteinlerdeki terminal asit gruplarını parçalar.
 NÜKLEAZ: DNA ve RNA daki nükleik asitleri parçalar.
 PANKREATİK AMİLAZ: Nişasta ve karbonhidratı parçalar,selülozu parçalamaz.
*Bu enzimlerin hepsi pankreas içerisinde inaktif formda olup ancak salgılanınca aktif forma
geçer.Eğer pankreas içinde aktifleşirse pankreas hidroliz olur.Pankreas iltihaplanması
meydana gelir.

*TRİPSİNOJEN ENTEROKİNAZLA AKTİVE EDİLİR!!,

 TRİPSİNOJEN->TRİPSİN ENTEROKİNAZ
 KİMOTRİPSİNOJEN->KİMOTRİPSİN TRİPSİN
 PROELASTAZ->ELASTAZ KİMOTRİPSİN
 PROKARBOKSİPEPTİDAZ->KARBOKSİPEPTİDAZ ELASTAZ

*Duedonumda pH'ın düşük olması S HÜCRELERİNDEN SEKRETİN salınımına neden olur.Sekretin


pankreastaki ductal hücrelerden HCO3 bakımından zengin sıvı sekresyonu sağlar.Duedonumda pH
düşer.

*Duedonumda yağlı gıdaların bulunması KOLESİSTOKİNİN salgılanmasına neden olur.Kolesistokinin


enzim yönünden zengin pankreatik salgının oluşumuna aracılık eder.
KARACİĞER
*Sindirimle ilgili en önemli fonksiyonu-> safra oluşumudur

*Besin ve vitamin met. İle ilgili fonksiyonlar

 Glikojen depolaması
 Aa sentezi
 Kolestrol sentezi
 Yağda çözünen vitaminlerin depo.
 !! KUPFFER HÜCRELERİ immün fonksiyonu yerine getirir. (Yaşlı eritrositleri ve yabancı
maddeleri dolaşımdan uzaklaştırır.)
 Lipoprotein sentezi
 Diyabette yağ asitlerinin B-oksidasyonu en önemli enerji kaynağıdır.
 Yağ asitlerinin oksidasyonu sonucu keton cisimleri oluşur
 Aminoasitler->Amonyak->ÜRE
 Fazla protein->Karbonhidrat

SAFRA SEKRESYONU 2 ÖNEMLİ FONKSİYONU YERİNE GETİRİR

 Endojen ve eksojen yıkım ürünlerini atar (safraya rengini verir)


 Bağırsaklarda yağların emilimi

BİLLURİBİN
*Hemoglobin->Billuribin->Karaciğerde konjugasyon

*Billuribin glukuronik asitle konjige edilerek safra ile atılır.Safraya sarı rengini verir.

*Billurubin metobolizmasında,karaciğerde ya da safra kanalında meydana gelen sorunlar SARILIK


oluşumuna neden olur. Alkol hepatiti,siroz,gebelik sarılık nedenleri arasındadır.

 TOTAL BİLLURUBİN: Konjuge ve Ankonjuge


 DİREKT BİLLURUBİN: Sadece suda çözünebilir olan karaciğer tarafından konjuge edilmiş
billurubin.
 İNDİREKT BİLLURUBİN: Totalden direkt billurubin çıkarılmasıyla elde edilir.

*Billuribin %80 eritrosit yıkımından,karaciğer ve iskelet kasından kaynaklanır.Antioksidandır.Kan


beyin bariyeri geçebilir.

*İLK GEÇİŞ METABOLİZMASI->Bağırsaktan emilen ilaç,eksojen maddeler karaciğerden geçerek


sistemik dolaşıma geçer. Bağırsaktan emilen maddeler karaciğerden dolaşıma geçer.

*Karaciğerde 2 tane giren, 1 tane çıkan çıkan damar vardır.

*Böbreklerden sadece suda çözünen maddeler atılabilir diğerleri HEPATOSİTLER tarafından alınır
hücre içinde metabolize edilir ve safra yoluyla atılır.
KARACİĞERDE KAN AKIMI
*%75 PORTAL VEN-%25 HEPATİK ARTER

*Sağ hepatik arter: Safra kanalı

*Karaciğerin ortasında santral ven bulunurken hepatik arter,portal ven,safra kanalı belirli bir düzende
sıralanmış olarak bulunur.

*Hepatositlerin arasında SÜNİZOİDLER yer alır ve burada hepatik arter ile portal ven birbirine karışır!

*Hepatositler; safra sentezi,detoksifikasyon vb. burada meydana gelir.Sentezlenen safra ise safra
kanalıyla safra kesesine ulaşır.

*Safra,kolestrolden sentezlenir.Primer ve Sekonder safra asitleri vardır.

*Karaciğer tarafından sentezlenen safra asitleri -> Folikasit ve çenoksifolikasit.

*Bağırsağa geçiince bakteriler tarafından detoksifike edilenler->


Detoksifolikasit,Lithokolikasit ,ursedoksifolikasit

*Safra; Safra asitleri,Kolestrol,Fosfolipid ve Safra Pigmenti içerir. Hepatositler tarafından izotonik


salgılarla birlikte safra kanallarına salgılanır.

SAFRA OLUŞUMU
 Hepatosit safrayı safra kanaliküne salgılar.
 Safra kanalları HCO3’den zengin sıvı salgılar.
 Na ve Cl seviyesi plazmayla eşitken, Cl düşüktür.

*Safra tuzları toksiktir ve safranın TEMEL BELİRLEYİCİLERİDİR! Yemek esnasında safra sentezi azalır ve
asit bağımlı safra salgısı artar. Safranın konsantre edilişinde; Safra Tuzu,Lesitin,Kolestrol ve Billurubin
kalır.Su ve tuz emilir.

SAFRANIN FONKSİYONU
1. Böbrekle atılamayan maddelerin atılım yolu Ör. Billurubin,Kolestrol

2. Lipidlerin sindirimi ve absorbsiyonu

*Safra kesesinin temel fonksiyonu safranın konsantre edilmesidir.Su oranı düşer.pH asiditesi artar.

*Yağlı yiyecekler duedonuma gelince KOLESİSTOKİNİN salgılanır ve safra kesesine ulaşır.Safra kessinin
kasılmasına neden olarak safra boşaltılır.

ENTEROHEPATİK DOLAŞIM
*Safra bağırsağa döküldükten sonra intestinal bakteriler tarafından sekonder safra asidi oluşur.

*KOLORETİK MADDELER: Safra salgısını arttıran maddeler ör. Safra asitleri


*Vücut günlük çok safra üretmez çünkü karaciğer üretilen safrayı tekrar tekrar kullanır.

*Safra tuzları duedonuma verilir ileumdan safra tuzları dolaşıma çıkar ve tekrar karaciğere
gelir.Bundan dolayı karaciğerde yeniden safra sentezi gerçekleşmez.

İNCE BAĞIRSAK
*Duedonum ve jejenum sindirim ve absorbsiyonun gerçekleştiği alanlardır.

*İnce bağırsaklar immünolojik ve endokrin hücre açısından en büyük organdır.

*Goblet hücreleri mukus salgısı yapar.

*Sekresyonları; Mukus, Elektrolit, Su, Hormon-> Enteroendokrin hücreler (KC ve pankreas salgısını
kontrol eder.)

*İ.Bağırsakta; su,Na,Cl ve K absorbe edilirken HCO3 ve Cl sekresyonu gözlenir.

*DİYARE: İ.Bağırsakların hem motilitesinin artması hem de sıvı sekresyonunun artmasıyla beraber
dışkının sıvı hale gelmesi durumudur.

 OSMOTİK DİYARE: Laktoz intoleransı. Bağırsak lümeninde ozmotik olarak aktif partiküllerin
bulunması nedeniyle bağırsak içeriğinin daha sıvı hale gelmesi.
 SEKRETUAR DİYARE:Genellikle patojen etkisiyle ortaya çıkarlar. Kolera,E.Coli enfeksiyonu.
Hücreiçi cAMP,cGMP, veya Ca miktarını arttırırlar.
 Hormon yapan tümörler

*İ.Bağırsaklarda sadece KİMYASAL SİNDİRİM yapılır!!!

Pankreaslara dökülen sindirim enzimlerinin yanı sıranince bağırsaklarda epitel hcrelerinin fırçamsı
kenarına bağlı enzimler bulunur: Fırça kenar enzimleri

İNCE BAĞIRSAKTA SİNDİRİM VE EMİLİM


*İnce Bağırsaklarda sindirim; Pankreatik enzimlerle lümende Fırça kenar enzimleri aracılığıyla
gerçekleşir.

*Kolonda sindirilemeyen karbonhidrat ve proteinler bakteriyel enzimlerle kısa zincirli yağ asitlerine
dönüştürülür ve buradan emilir.

KARBONHİDRATLAR
 Luminal: Alfa-amilaz-tükrük,pankreas. CCK Pankreastan amilaz sekresyonunu uyarır.
 Membran Sindirimi: Fırça kenar disakkaridazları disakkaritleri monosakkaritlere parçalar.

*Alfa-amilaz etkisiyle nişasta sindirim ürünleri: Maltoz,Maltotrioz,alfa-limit dextrin

*En iyi emilen monosakkaridler glukoz galaktoz ve früktozdur.

*Glukoz Na bağımlı sekonder aktif taşımayla emilir. Glikoz taşıyıcısı: SGLT


*Fruktoz->GLUT 5 adlı früktoza spesifik taşıyıcı ile kolaylaştırılmış diffüzyonla hücre içine alınır.

PROTEİNLER
*Allejik proteinler: Gluten, Kazein, Yerfıstığındaki proteinler

*Proteinlerin sindirimi:

 Mide ve pankreastaki proteazlar


 Luminal enzimler
 Luminal enzimlerle oluşan oligopeptidler
 Oligopeptitler direkt kana geçer.

*Pepsinojen-> Midede sindirimi gerçekleştiren ilk enzim

*Protein emilimi için taşıyıcılar: Na bağımlı, Cl bağımlı, Na’dan bağımsız, Sadece aa taşıyan

*Yetişkin insan diyetinde olması gereken 3 esansiyel yağ asidi vardır

 Linolenik asit-> Omega3


 Linoleik asit-> Omega 6
 Arakidonik asit

*Yağların sindirimi midede başlar.

*Gastrik lipaz esas hücrelerden salınır.

*Fosfolipaz fosfolipitlerden yağ asitlerini ayırır.

*Pankreatik lipaz: Trigleseritleri yağ asidi ve gliserol olarak parçalar.

*Kolestrol ester hidrolaz,kolestrolesteri yağ asidi ve giserole parçalar.

*Pankreatik sıvıdaki majör lipolitik enzim PANKREATİK LİPAZdır.

*EN ÖNEMLİ SİNDİRİM ENZİMLERİ: GLİSEROL ESTER HİDROLAZ,KOLİPAZ,KOLESTROL ESTER


HİDROLAZ, FOSFOLİPAZ A2

*Safra tuzları yağ damlacıklarının emülsifikasyonunu sağlar.( yağlar sindirime uğradıktan sonra)

02.04.2022 03.42

You might also like