Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 1

AD L

araçlarındaki gelişmeler de onun geniş


muhtevası içine girer. Sürenin Mekkl ol-
duğu. o dönemde müslümanların elin-
de at ve silah bulunmadığı göz önüne
alındığında, bu ayetlerdeki milnaların
bütünüyle gelecek zamanlarla ilgili ol-
duğu anlaşılır . Burada sonraki yüzyıllar­
da icat edilecek ateşli silahlardan söz
edilmesi. geleceğin harp alet ve vasıta­
larındaki gelişmeleri çok önceden haber
veren bir mucize sayılır. Buna göre adi-
yat yalnızca at ve develeri değil, motor-
lu savaş araçlarını . müriyat kelimesi de
ateşli silahların hepsini içine alır.

BİBLİYOGRAFYA :
Ta beri. Cami ' u '/·b eyan, Bul ak 1323·29
Beyrut 1398/1978, XX, 175·181 ; Ragıb el- Muhakkak
isfahanL el·Mü{redat; Usanü'f. 'Arab, "'ady", ha tt ı y l a
ya zılmı ş
"dbJ:ı", "vry", "kdJ:ı", "gvr" md.leri ; Kurtubi. el·
Cami' li·ahkami'l·Kur ' an (n ş r. Ebü ishak tezhipli
İb rah im ). Kahire 1386·87 / 1966·67 , XX, 153·
Adivat
sOresi
163 ; Ayni. 'Umdetü 'l·karf, Kahire 1392 j 1972,
XVI , 178 ; SüyütL e l·İtkan, Kah ire 1387 / 1967,
1, 72; Turayhi, Mecma 'u 'l·baf:ıreyn, Beyrut Yine adi ve adalete yakın bir mana ifa- noktasında ittifak etmişlerdir. Ancak
1985, 1, 283; Alüsi. Rühu'f.me ' anf, Bulak de eden hayrü'l-hakimin (bk el-A'raf 71 adi sıfatının yorumu hususunda Mu'te-
1301 , IX, 440-444 ; Elmalılı, Hak Dini Kur'an 87) ve ahkemü'l-hakimin (bk et-Tın 95 / zile alimleriyle diğer İslam bilginleri ara-
Dili, istanbul 1982, IX, 6014·6023 ; Ö. Rıza
8). Kur'an'da Allah'a nisbet edilmiştir. sında farklı görüşler ortaya çıkmıştır
Doğru i. "Adiyat", İTA, ı . 107·1 08; Zuhür Ah-
med Azhar. "'Adiyat", UDMİ, XII, 656·657. Buna göre, "Peygamber'in Allah'a adi (aş bk l
sıfatını vermeyi münasip görmüş olup BİBLİYOGRAFYA :
li] EMİN IşıK olmadığında şüphe edilebilir" tarzında ibn Mace. 11 Duca=>,, 10; Tirmizi. 11 Dacavc3.t",
D. B. Macdonald tarafından ileriye sü- 83 ; Farabi. e l·Medfnetü 'l.fazıla, Kah i re , ts .
ı ı rülen iddianın (bk iA, ı . 363) tutarlı gö- (Matbaa tü 'n-Nil ), s. 20, 22, 54; Halimi, ei·Min ·
ADL hac tr ş u' abi'l-iman ( nşr. Hilmi M uhammed
( j..WI) rülebilecek hiçbir yönü yoktur. Füde), Beyrut 1399 j 1979, 1, 207; Ragıb eı­
Adi. Allah'ın isimlerinden biri olarak isfahani, ei-Mü{redat, "'adl" md.; GazzaiL el·
Kelam, tasawuf ve hadis kullanıldığında mübalağa ifade eden Ma!,:şadü 'l·es na, Beyrut, ts. (Darü' l-Kütü bi'l-il-
alanlarında kullanılan bir terim. miyye). s. 71·73 ; Sabüni. elBidaye (nşr. Bekir
L __j bir sıfat olup "çok adil, asla zulmetme-
To pal oğl u ). Dımaşk 1399 / 1979, s. 62; Razi.
yen. hakkaniyetle hükmeden. haktan Leuami'u 'l·beyyinat (n ş r. Ta ha Abd urraü f
Adi. " doğru olmak. doğru davranmak, başkasını söylemeyen ve yapmayan " Sa 'd). Kahire 1396 / 1976, s. 245·247 ; ibnü'I-
adaletle hükmetmek; eşitlemek" vb. anlamına gelir. İslam filozofları adi sıfa­ Esir, en ·Nihaye, "'adl" md. ; ibn Teymiyye,
manalara gelen bir masdardır. Ayrıca tını. "Allah'ın her varlığa layık olduğu Mecma 'u fetava (n ş r. Abdurrahman b . Mu-
hammed), Riyad 1381·86, VIII, 31, 127; U
"doğruluk. hakkaniyet ve adalet" an- imkan ve kabiliyetleri bahşetmesi" an-
sanü'l· 'A rab, "'adl " md. ; ibnü'l-Vezir, 7sarü 'l·
lamlarıyla isim olarak kullanıldığı gibi, lamına gelen inayet ve cömertlik (cud)
hak'ale'l·l)all,:, Beyrut 1403 / 1983, s.. 339 ;
"çok adil" anlamında sıfat olarak da kavramlarıyla açıklamışlardır. İbn Tey- Ebü'I-Beka, ei·Külliyyat, Bu la k 1281 , s. 240·
kullanılır.
miyye de muhtemelen bu görüşten ya- 241 ; Kamus Tercümesi, "'adl", md.; M. Fuad
rarlanarak adle "Allah'ın, yaratıkianna Abdülbakf. Mu 'cem, "'adl", "kıst", "zulm"
D KELAM . Allah'ın isimlerinden (es- nimet vermesi ve ihsanda bulunması" md.leri; D. B. Macdonaıd, "Allah", İA , ı , 363 ; E.
ma-i hüsna) biri. manasını verir (b k. Mecma 'u fe tava, VIII . Tyan, "'A dl", E/ 2 (Fr.). 1, 215·216.
Adi. Allah'ın doksan dokuz ismini sa- 31 ). Ehl-i sünnet'in çağuna göre Allah'ın liJ BEKiR ToPALO ÖLu
yan esrna-i hüsna hadisinde (bk Tirmizi. zatıyla kaim olan adi sıfatı vardır (bk.
"Da' avat", 83) yer alır. Kur'an-ı Kerim'de ibn Teymiyye, ag.e., VIII , 127) . Gazzali, D KELAM. Mu'tezile'nin beş temel
çeşitli müştaklarıyla birlikte yirmi sekiz Allah'ın adaletinin ne anlama geldiğini prensibinden (usul-i hamse) biri.
ayette geçerse de bunların hiçbirinde bilmeden onun adil olduğunu anlama- Allah'ın adil olduğu noktasında bütün
Allah'ın adalet sıfatını ifade eder mahi- nın. fiillerini. yaratıp idare ettiği kaina- müslümanlar görüş birliği içinde bulun-
yette kullanılmamıştır. Yalnız bir ayet- tı tanımadan da adaletini kavramanın makla birlikte. Mu'tezile alimleri ilahi
te (bk. el-En 'a m 6/ 115) Allah'ın sözünün mümkün olmadığını söyler ve kainatın adli Ehl-i sünnet'ten farklı bir şekilde
adaletli olduğu belirtilir. Ancak birçok tanınması konusunda çeşitli örnekler yorumlamışlardır. Onlara göre Allah'ın
ayette Allah, adaletin zıddı olan zulüm- verir (bk. el·Maksadü 'l·esna, s. 71-73) Ka- adil olması, yalnızca güzel (hasen) olan
den tenzih edilmiş, ayrıca "adi" manası­ inattaki bütün nesnelerle olaylardaki fiilieri işlemesi. kötü ve çirkin (kabih)
na gelen kıst da Kur'an'da ve hadisler- hikmet ve adaleti kavramak hususunda hiçbir fiili işlernemesi ve yapması ge-
de Allah'a izafe edilmiştir (bk Al-i im- beşeri bir aczin bulunduğu kabul edil- rekenleri de terketmemesi demektir.
ran 3/ 18 ; Yunu s 10/ 4, 47. 54 ; Tirmizi . mekle birlikte (bk. HiKMET, ŞER), bütün Bundan dolayı adalete riayet etmek Al-
"Da'avat", 83: ibn Mace. "Du'a'", 10) . müslüman alimler Allah'ın adil olduğu lah için vaciptir (bk. vücOB). İyilik ve kö-

387

You might also like