Professional Documents
Culture Documents
Cüz
Cüz
Hicr-i Mahcur: Çift yönlü engel ("bir tarağın dişleri gibi karşılıklı bir baraj")
53. O Allah ki, bazı okyanus ve denizlerde, biri tatlı ve içilebilir, diğeriyse tuzlu ve acı olan iki su
kütlesini birbirine kavuşacak şekilde salıvermiş ve ikisinin arasına gözle görülmeyen bir perde,
birbirlerine karışmalarını önleyen aşılmaz bir engel koymuştur. Bu yüzden aynı denizdeki tatlı ve
tuzlu sular birbirlerine karışmazlar.
Ayrıca, göl ve akarsularda bulunan tatlı sular sürekli denizlere, okyanuslara akar ve oradan
buharlaşarak kar ve yağmur şeklinde tekrar derelere, ırmaklara dökülür. Buna rağmen, tatlı ve tuzlu
sular birbirine karışmaz.
Âyette de ifade buyurulduğu gibi yüce Allah’ın yasaları uyarınca tatlı sular, ırmaklar denizlere
akmakta; bununla birlikle, günümüzde deniz araştırmalarının açıkça kanıtladığı üzere bazı denizlerde
tatlı su ile tuzlu suyun karışmadığı görülmekte, âyetteki ifadeyle âdeta bu iki su kütlesinin arasında
“bir engel, aşılmaz bir perde” bulunmakta; bilimin bu yeni keşfinin Kur’an tarafından çok açık
ifadelerle ortaya konması Kur’an’ın açık bir mûcizesi olarak değerlendirilmektedir.
Bilindiği gibi, uzmanların ifadesine göre, Cebel-i Tarık Boğazının güney (Fas) ve kuzey (İspanya)
yakasında, deniz dibinden akıl almaz şekilde tatlı sular fışkırmaktadır. Her iki kıyının dibinden,
birbirine doğru 45 derecelik açılar hâlinde fışkıran bu dev su kanalları, tarağın dişleri gibi karşılıklı bir
baraj oluşturmaktadır. Bu sebeple ne Akdeniz Atlas Okyanusu'na, ne de Atlas Okyanusu Akdeniz'e
karışmaktadır.
77
Ey Peygamber! Tüm insanlığa İslam’ın özünü ve esasını bildirmek üzere de ki: “Sizin Allah’a
ibadetiniz ve ibadetin özü olan duanız olmasa, Rabb’im size ne diye değer versin?
“Öfke ve heyecandan yüreğim daralır, üstelik dilimde tutukluk var. Güzel ve etkili konuşamıyorum.
Bunun için, bana yardımcı olarak ağabeyim Harun’a da elçilik görevi ver ya Rab!”
Hz. Musa’nın kalbinin daralmasının sebebi dilinde tutukluk olanlarda konuşma zorluğunun
kendisinde olmasıdır. Nitekim başka âyet-i kerimede Musa, kendisinde tutukluk bulunduğunu şöyle
ifade etmiştir: "Rabişrahli sadri ile başlayan Dilimden şu düğümü çöz ki, sözümü anlasınlar
cümlesidir.