Ataturkun Vatan Millet Sevgisi

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 152

"Türklerin vatan sevgisi ile dolu gö¤üsleri,

düflmanlar›n melun ihtiraslar›na karfl› daima


bir duvar gibi yükselecektir" sözleri ile vatan-
severli¤in önemine dikkat çeken Atatürk, mil-
letini seven, milletine sad›k ve milletine güve-
nen gerçek bir Türk milliyetçisidir. Bu derin ve
yüce sevgi için gerekti¤inde kendi can›n› dahi
tehlikeye atan Büyük Atatürk’ün bize b›rakt›¤›
en önemli miraslar›ndan biri vatanseverlik ve
millet aflk›d›r. Bu büyük miras› onun bizden
bekledi¤i gibi de¤erlendirebilmek, ülkemizi
onun bize b›rakt›¤› noktadan hep daha ileriye
götürebilmek, Türk milletini tarihine yak›fl›r
bir makama ulaflt›rabilmek için yap›lmas› ge-
reken, Atatürk’ün izinden yürümektir. Tüm va-
tanseverlerin ve gerçek Türk milliyetçilerinin
kendilerine örnek alabilecekleri en güzel ör-
nek hiç flüphesiz Atatürk’dür. Atatürk ise, "Be-
nim, Türk milleti için yapmak istediklerim ve
baflarmaya çal›flt›klar›m ortadad›r. Benden
sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel
mihver üzerinde ak›l ve ilmin rehberli¤ini kabul
ederlerse, manevi mirasç›lar›m olurlar." sözleri
ile bize hedefe ulaflacak en k›sa yolu göster-
mektedir.
Ocak 2003

1
Bu kitapta kullan›lan ayetler, Ali Bulaç'›n haz›rlad›¤›
"Kur'an-› Kerim ve Türkçe Anlam›" isimli mealden al›nm›flt›r.

Birinci Bask›: Aral›k, 2002

ARAfiTIRMA
YAYINCILIK

Çatalçeflme sk. Üretmen Han No: 29/7


Ca¤alo¤lu - ‹stanbul Tel: (0 212) 511 44 03

Bask›: Seçil Ofset


100 Y›l Mahallesi MAS-S‹T Matbaac›lar Sitesi
4. Cadde No: 77 Ba¤c›lar-‹stanbul
Tel: (0 212) 629 06 15

w w w. h a r u n y a h y a . o r g - w w w. h a r u n y a h y a . n e t

2
Girifl 4

Atatürk'ün Vatan ve Millet


Sevgisi 8

Vatansever ve Milliyetçi
‹nsanlar›n Özellikleri 84

Sonuç 112

3
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

illet, genel kabul gören anlam›yla ayn› toprak-


lar üzerinde yaflayan, aralar›nda dil, tarih, duy-
gu, ülkü, gelenek ve görenek birli¤i olan insan
toplulu¤udur. Milletin üzerinde yaflad›¤› top-
rak da vatan olarak adland›r›l›r. Vatan yaln›zca
üzerinde yaflan›lan toprak parças› olarak alg›-
lanamaz; bir insan›n hayat›nda sahip oldu¤u
en önemli varl›klardan birisidir. Millet ve vatan›n her insan için
anlam› büyüktür. Bireyi güçlü k›lan temel, ait oldu¤u milletin
kültür birikimi, tarihi, geleneksel özellikleri gibi unsurlard›r.
Milletin devaml›l›¤›n› sa¤layan ana ö¤e de, vatan›n bölünmez
bütünlü¤ünün korunmas›d›r. Türk Milleti'nin vatan›na olan
sevgisi ve ba¤l›l›¤› tarihsel bir gerçektir ve milletimizi di¤er
milletler aras›nda üstün k›lan en asil özelliklerden birisidir. Bu-
nunla birlikte her Türk, milletinin menfaatlerini kendi menfaat-

4
Harun Yahya

lerinden, milletinin gelece¤ini kendi gelece¤inden üstün tutan


bir anlay›fla, derin bir millet sevgisine sahiptir. Türklerin, di¤er
tüm milletlere örnek olmas› gereken vatan ve millet sevgisi, bi-
ze flanl› tarihimizin en önemli miraslar›ndan birisidir. Vatan ve
millet sevgisi, çok asil sevgilerdir ve Türk Milleti için kutsal de-
¤erlerdir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Atatürk
de vatanseverli¤i ve milliyetperverli¤i ile tüm dünyaya ve Türk
Milleti'ne örnek olmufl bir insand›r. Son derece mütevaz› bir ki-
flili¤e sahip olan Atatürk, kendisinin sahip oldu¤u üstün özel-
liklerini hep milletinin kendisine kazand›rd›¤› özellikler olarak
görmüfltür. Ayn› flekilde kazan›lan zaferleri ve elde edilen bafla-
r›lar› da hep milleti ile birlikte gerçeklefltirdi¤inin bilincinde ol-
mufl, bunlar› daima milletine mal etmifltir. Konuflmalar›nda ve
yaz›lar›nda bu noktan›n alt›n› önemle çizmifltir. "Benim hayatta
yegane fahrim, servetim Türklükten baflka bir fley de¤ildir" diyerek
Türk olmaktan gurur duydu¤unu ifade etmifltir. Atatürk, yafla-
m› boyunca vatan ve millet sevgisinin önemi üzerinde durmufl,
Türk Milleti'ne duydu¤u derin sayg› ve sevgiyi önemle vurgu-
lam›flt›r. "Ne mutlu Türküm diyene" sözü, kuflkusuz çok üstün
bir sevginin simgesidir.
Atatürk, vatan ve millet sevgisinin üstünlü¤ü ile tan›nan,
bu sevgisi sayesinde tarihi baflar›lara imza atm›fl bir lider, bü-
yük bir devlet adam› idi. Gerek Kurtulufl Savafl› s›ras›nda yafla-
nan büyük zaferlerin, gerekse ba¤›ms›zl›¤›n kazan›lmas›n›n ar-
d›ndan ekonomide ve sosyal hayatta katedilen ilerlemelerin te-
mel kayna¤› Atam›z›n vatan›na duydu¤u derin sevgi ve mille-
tine karfl› hissetti¤i güçlü ba¤l›l›kt›. Koflullar ne kadar zor, du-
rum ne kadar umutsuz gibi gözükse de, vatan› ve milleti için
her zaman yapacak bir fleyi oldu¤una inanan büyük bir insan-

5
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

d›. Atatürk'ün hayat› incelendi¤inde, tüm yaflam› boyunca en


büyük amac›n›n Türk milletini ça¤dafl uygarl›k düzeyine ç›kar-
mak oldu¤u ve bu yolda yap›lan büyük mücadelenin de derin
bir vatan ve millet sevgisinden ilham ald›¤› aç›kça görülecektir.
Gerçek sevgi ve ba¤l›l›k olmadan, böylesine büyük baflar›lar el-
de edilemeyece¤i aç›kt›r. Bir insan vatan›n› korumak ve kurtar-
mak için verdi¤i mücadelede hiçbir zorluktan y›lm›yor, en için-
den ç›k›lmaz gibi görünen durumlar karfl›s›nda dahi ak›lc› ve
etkili çözümler üretebiliyor, zafere olan inanc›n› ve azmini asla
kaybetmiyor ise, bu, u¤runda mücadele verdi¤i de¤erlere sar-
s›lmaz bir ba¤l›l›k duydu¤unun en önemli göstergesidir. Ata-
türk'ün ideali, ba¤›ms›z bir vatan üzerinde, güçlü bir milli bir-

6
Harun Yahya

lik anlay›fl›na sahip bir millet ortaya ç›karmak ve bu milletin


hiçbir engel tan›madan ça¤dafllaflma yolunda ilerlemesini sa¤-
lamakt›r. Türk Milleti'nin ça¤dafl milletler seviyesine yüksel-
mesi gerekti¤ine inanan, bu düzeye ç›kma hakk›na sahip bir
millet oldu¤u gerçe¤ini tam anlam› ile kavram›fl olan Atatürk,
vatan ve millet sevgisi sayesinde, kimsenin düflünemeyece¤i,
düflünse bile gerçeklefltirmesinin mümkün olamayaca¤› bir ba-
flar› kazanm›flt›r.
"Türklerin vatan sevgisi ile dolu gö¤üsleri, düflmanlar›n melun
ihtiraslar›na karfl› daima bir duvar gibi yükselecektir" sözleri ile va-
tanseverli¤in önemine dikkat çeken Atatürk, milletini seven,
milletine sad›k ve milletine güvenen gerçek bir Türk milliyetçi-
sidir. Ve flu önemli gerçek de göz ard› edilmemelidir ki; vatan›-
n› ve milletini herfleyin üstünden tutan, bu derin sevgi için ge-
rekti¤inde kendi can›n› dahi tehlikeye atan Büyük Atatürk'ün
bize b›rakt›¤› en önemli miraslardan biri vatanseverlik ve mil-
let aflk›d›r. Atam›z›n bizlere b›rakt›¤› büyük miras› onun bizden
bekledi¤i gibi de¤erlendirebilmek, ülkemizi onun bize b›rakt›-
¤› noktadan hep daha ileriye götürebilmek, Türk Milleti'ni, ta-
rihine yak›fl›r bir makama ulaflt›rabilmek için yap›lmas› gere-
ken, Atam›z›n izinden yürümektir. Tüm vatanseverlerin ve ger-
çek Türk milliyetçilerinin kendilerine örnek alabilecekleri en
güzel örnek, hiç flüphesiz Atatürk'tür. Atatürk ise, "Benim,
Türk Milleti için yapmak istediklerim ve baflarmaya çal›flt›k-
lar›m ortadad›r. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler,
bu temel mihver üzerinde ak›l ve ilmin rehberli¤ini kabul
ederlerse, manevî mirasç›lar›m olurlar" sözleri ile bize hedefe
ulaflacak en k›sa yolu göstermektedir.

7
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

irifl bölümünde millet kavram›n›n genel bir tan›-


m›n› yapm›flt›k. Söz konusu tan›mlama genel ola-
rak kabul görmekle birlikte, millet kavram› ile
kastedileni tam anlam›yla aç›klamakta yeterli de-
¤ildir. Öncelikle flunu belirtmek gerekir ki, millet
tan›m› içinde yer alan özelliklerin hiçbiri tek ba-
fl›na bir milleti ortaya ç›karmaz. Di¤er bir deyifl-
le, yaln›zca dil birli¤i veya yaln›zca köken birli¤i ya da yaln›z-
ca inanç birli¤i ayn› toprak parças› üzerinde yaflayan insanlar›n
millet olmas› için yeterli flart de¤ildir. Bir milleti millet yapan
temel koflul, söz konusu insan toplulu¤unun ortak bir geçmifle
ve ortak bir gelecek hedefine sahip olmas›d›r. Atatürk'ün millet
tan›m›n›n özünü de iflte bu anlay›fl oluflturmaktad›r. Atatürk'e
göre bir toplulu¤un millet say›labilmesi için, "zengin bir hat›ra
miras›n› elinde bulundurmak, birlikte yaflama hususunda or-
tak istekte samimi olmak, sahip olunan miras›n korunmas›n›

8
Harun Yahya

birlikte sürdürebilme konusunda ortak iradeye haiz olmak, ge-


lecek için ayn› program› gerçeklefltirmeyi istemek ve birlikte
sevinmifl, birlikte ayn› ümitleri beslemifl olmak" gereklidir. Bu
temel koflulun sa¤lanmas› ile birlikte, elbette dil, din, ›rk birli¤i
de önemli destekleyici unsurlard›r. Özellikle ana dil, insanlar›
düflünce, ruh ve kültür aç›s›ndan birbirine ba¤layan önemli bir
ö¤e oldu¤u için millet olman›n da önde gelen flartlar›ndan biri-
dir. Atatürk'e göre, "as›l olan millettir, ilham ve güç kayna¤› mille-
tin kendisidir. Bir millet için mutluluk olan bir fley, di¤er bir millet
için felâket olabilir. Ayn› sebepler ve flartlar birini mutlu etti¤i halde,
di¤erlerini mutsuz k›labilir"; öyle ise, her millet ak›l ve bilim yo-
lu ile yaln›z kendi de¤erlerini ve ç›karlar›n› bulmal›d›r.
Atatürk için bütün milletlerin tarih sahnesinde ayr› bir ye-
ri vard›r ve o bütün milletlere sayg› duyar, ama Türk Milleti'-
nin yeri apayr›d›r. Atatürk bu ç›kar›m›, tarihi bilgilere ve belge-
lere dayanarak yapm›flt›r. Tarihe özel bir ilgisi oldu¤u bilinen
Atatürk, Cumhuriyet'in ilan›ndan sonra tarih çal›flmalar›na
önem vermifl, bu çal›flmalar› milletimizin tarihi bilincinin gelifl-
tirilmesi ve flanl› miras›m›z›n herkes taraf›ndan ö¤renilmesi
için kullan›lmas›n› istemifltir. Özellikle Atatürk döneminde, ta-
rih alan›ndaki ola¤anüstü çal›flmalarla Türk'ün geçmifli ayd›n-
lat›lm›flt›r.
Ayr›ca Atatürk'e göre bir milleti baflka milletlerden ay›ran
temel nitelikler vard›r. Atatürk, Türk Milleti'nin özelliklerini
çok kapsaml› olarak tespit etmifl ve millet bilinci tam olarak ge-
liflmemifl olan kiflilerin de bu özellikleri en güzel flekilde kavra-
yabilecekleri bir ortam haz›rlam›flt›r. Bir sözünde Atatürk, Türk
Milleti'ni flöyle tan›mlam›flt›r:
Türk Milleti milli duyguyu, insani duyguyla yan yana düflün-
mekten zevk al›r. Vicdan›nda milli duygunun yan›na insani duy-

9
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

10
Harun Yahya

gunun flerefli yerini daima muhafaza etmekle iftihar eder. Çün-


kü Türk Milleti bilir ki, bugün uygarl›¤›n yüce yolunda ba¤›m-
s›z ve fakat kendileriyle paralel olarak yürüdü¤ü bütün uygar
milletlerle karfl›l›kl› insani ve medeni iliflkide bulunmak elbette
geliflmemizin devam› için gereklidir ve yine malumdur ki; Türk
Milleti, her uygar millet gibi mazinin bütün devirlerinde keflifle-
riyle, ihtiralar›yla uygar dünyaya hizmet etmifl insanlar›n, mil-
letlerin de¤erini takdir ve hat›ralar›n› sayg› ile muhafaza eder.
Türk Milleti, insaniyet aleminin samimi bir ailesidir.
Atam›z›n da vurgulad›¤› gibi, Türk Milleti, millet olman›n
öneminin ve gerekliliklerinin bilincindedir. Bununla birlikte
Atatürk'e göre, her millet kendi yetenekleri, kültürü ve imkân-
lar› çerçevesinde bir yap› ortaya koyar ve bu yap›y› di¤er mil-
letlere kabul ettirmekle, di¤er milletlerle birarada, huzur ve gü-
ven çerçevesinde bir yaflam oluflturmakla sorumludur. Mille-
tin, varl›¤›n› devam ettirmek için sahip olmas› gereken özellik-
lerin savunulmas› ve korunmas› da "milliyetçilik" olarak tan›m-
lan›r. Atatürk milliyetçili¤inde ise, gerçek bir Türk milliyetçisi-
nin temel amac›, Türk'ün her alanda yükselmesinin sa¤lanma-
s›d›r. Bunun için de Türk milliyetçisi, ça¤dafllaflma yolunda hiç-
bir engel tan›mayacak, geliflmifl devletlerin seviyesine ulafl›r-
ken kendi özünden ve de¤erlerinden asla uzaklaflmayacak, bu-
nunla birlikte onlarla bir uyum içinde olacak ve tüm özellikleri
ile insanl›¤a örnek teflkil edecektir. Türk milliyetçili¤inin teme-
li, örfünden ve adetlerinden hiçbir fley kaybetmemesi, manevi
de¤erlerini korumas›d›r. Çünkü Atatürk'e göre gerçek millet
sevgisi böyle bir milliyetçilik anlay›fl› gerektirir ve baflar›ya da
ancak böyle bir anlay›flla ulafl›labilir.
Atatürk'ün Türk milliyetçili¤i üzerinde bu kadar çok dur-
mas›n›n tarihi sebepleri vard›r. Türklerin dünya tarihine ve uy-

11
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

garl›klara yapt›¤› üstün hizmetler bilinmektedir. Türk Milleti


dünya tarihine damgas›n› vurmufl bir millettir. Unutulmaz za-
ferler kazanm›fl, tarihe kahramanl›k destanlar› yazd›rm›fl, üç
k›tada köklü devletler kurmufl, as›rlar boyunca dinleri, dilleri,
›rklar› farkl› olan milletlere hükümdarl›k etmifl, hepsini adalet
ve hoflgörü ile yönetmifl, ayak bast›¤› yerlere medeniyet götür-
müfl, ahlak› ile dünya milletlerine örnek olmufltur. Türk'ün
kahramanl›klar›, kabiliyetleri ve üstün ahlak› tarihe geçmifltir.
Atam›z›n "Türk Milleti'nin karakteri yüksektir" sözüyle de
iflaret etti¤i gibi, Türk Milleti'nin ahlaki özellikleri ve yüksek
seciyesi di¤er tüm milletlerden dikkat çekici flekilde üstündür.
Pek çok tarihçi ve sosyolog da bu konuda hemfikirdir.
Atatürk'ün anlay›fl›na göre, böyle üstün meziyetlere ve
hasletlere sahip bir milletin vatan› da kutsald›r. Vatan sevgisi,
milliyetçili¤in önde gelen ö¤elerindendir ve Türk milliyetçisi
gerçek bir vatanseverdir. Atatürk Türk Milleti'nin vatan›n› flöy-
le tan›mlamaktad›r:
Vatan›m›z, Türk Milleti'nin eski ve yüksek tarihi ve topraklar›-
n›n derinliklerinde varl›klar›n› sürdüren eserleri ile bugünkü
yurttur. Vatan hiçbir kay›t ve flart alt›nda ayr›l›k kabul etmez ve
bütündür.
Bir insan›n milli duygu bilinci içinde kendi topraklar›na
sahip olmas› kadar güzel bir duygu yoktur. Kendi topra¤›na sa-
hip olma duygusu milliyetçilik ilkesinin zorunlu bir sonucu-
dur. Mustafa Kemal de bu duyguya tüm insanlara örnek olacak
bir flekilde sahip olmufl ve bunu eylemlerinin yan›nda flu sözle-
riyle de ifade etmifltir:
Milletler iflgal ettikleri arazinin gerçek sahibi olmakla beraber,
befleriyetin vekilleri olarak da o arazide bulunurlar. O arazinin

12
Harun Yahya

Tarihe flanl› zaferleri ile geçen IV. Murat ve


Osmanl› Ordusu, Ba¤dat önlerinde.

13
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

servetinden kendileri istifade ederler ve dolay›s›yla bütün befle-


riyeti de yararland›rmakla yükümlüdürler. Bu yasaya göre bun-
dan aciz olan milletler ba¤›ms›z olarak yaflamak hakk›na lay›k
de¤ildirler.
Avrupal›lar›n "Hasta Adam" diye niteledi¤i bir milleti aya-
¤a kald›ran Büyük Kurtar›c› Atatürk, içindeki coflkun vatan
sevgisi ile her zaman Türk Milleti'nin ba¤›ms›zl›¤›n› hedefleye-
rek ülkeyi önce askeri, sonra da sosyal ve ekonomik alanlarda
zaferden zafere tafl›m›flt›r. "Yurt topra¤›, sana herfley feda olsun.
Kutlu olan sensin. Hepimiz senin için fedaiyiz. Fakat sen, Türk Mil-
leti'ni ebedi hayatta yaflatmak için feyizli kalacaks›n." sözleri de
Atatürk'ün örnek vatan sevgisinin belki de en güzel, en anlam-
l› ifadesidir.
Büyük Önder vatan›n kendisi için ne anlama geldi¤ini ve
hayat›n› vatan› u¤runda harcamaktan fleref duydu¤unu ise
flöyle belirtmektedir:
Benim ihtiraslar›m var, hem de pek büyükleri; fakat bu ihtiras-
lar, yüksek mevkiler iflgal etmek veya büyük para-
lar elde etmek gibi maddî emellerin tatmi-
niyle ilgili bulunmuyor. Ben bu ihti-
raslar›m›n gerçekleflmesini, vatan›-
ma büyük faydalar› dokunacak,
bana da gerekti¤i gibi yap›lm›fl
bir vazifenin canl› iç rahatl›¤›n›
verecek büyük bir fikrin baflar›-
s›nda ar›yorum. Bütün hayat›-
m›n ilkesi, bu olmufltur. Ona
çok genç yafl›mda sahip oldum
ve son nefesime kadar da onu ko-
ruyaca¤›m.

14
Harun Yahya

15
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Atatürk
Milliyetçili¤i
Atatürk Türk Mille-
ti'ni, "Türkiye Cumhu-
riyetini kuran Türk hal-
k›na, Türk Milleti de-
nir" sözleri ile ta-
n›mlam›flt›r. Ata-
türk'e göre, Türk
halk› birbiriyle kay-
naflm›fl, müflterek
bir geçmifle ve kültü-
re sahip, milli ülküler
için gelecekte birlikte
yaflama arzusunda olan
bir topluluk olarak, Türk
Milleti'ni oluflturur. Atatürk
milliyetçili¤inde kendisini Türk sa-
yan ve Türk Milleti'ne mesup olman›n fleref ve bilincine sahip
herkes Türk'tür. Bu bilinç, Türk Milleti'ni milli dava için çal›fl-
maya iten en önemli güçtür.
Türk eli büyüktür. Her yeri dolduran Türk'tür ve her yeri ayd›n-
latan Türk'ün yüzüdür. Diyarbak›rl›, Vanl›, Erzurumlu, Trabzon-
lu, ‹stanbullu, Trakyal› ve Makedonyal› hep bir milletin evlatla-
r›, hep ayn› cevherin damarlar›d›r. Bu damarlar birbirini tan›s›n.
Bu dedi¤im fley oldu¤u zaman, baflka bir alem görülecek ve
dünyaya hayret verecektir. Türk'ün varl›¤› bu köhne aleme yeni
ufuklar açacakt›r.
Atatürk milliyetçili¤i, baflka milletlerin milli kültürlerine

16
Harun Yahya

ve ba¤›ms›zl›klar›na sayg›l›d›r. Atatürk'ün, "Bize


milliyetçi derler; biz öyle milliyetçileriz ki, bizimle
ifl birli¤i yapan bütün milletlere sayg› gösteririz"
sözleri ile, milliyetçilik anlay›fl›n›n nezake-
tini ve bar›flseverli¤ini ortaya koymufltur.
Bu bar›flsever politika, "Yurtta sulh, ci-
handa sulh" sözleri ile biçimlenmifltir.
Bununla birlikte, Atatürk milliyetçi-
li¤inde ana hedef, Türk Milleti'nin,
kendine yak›fl›r flekilde, onurlu ve
flerefli bir millet olarak varl›¤›n›
devam ettirmesidir. Bunun için ön-
celikli flart ba¤›ms›zl›kt›r; bundan
sonra yap›lmas› gereken ise, dünya
milletleri aras›nda, onlarla eflit haklara
sahip bir konuma gelmek ve hatta di¤er
milletlerin liderli¤ini üstlenebilmektir. Bu
milliyetçilik bugünkü vatan›m›z›n s›n›rlar›y-
la çizilen, yeni topraklara sahip olma heve-
sinden ar›nm›fl, fakat ba¤›ms›z ve özgür ya-
flamaya kesin azimli, dünya milletlerini bir
aile sayan, her milletin haklar›na sayg›l›, ken-
di haklar›n› ve haysiyetini korumakta karar-
l›, di¤er bir deyiflle "insani bir Türk milliyet-
çili¤i"dir.
Türk milliyetçili¤i, ilerleme ve geliflme yolunda
ve milletleraras› iliflkilerde bütün ça¤dafl millet-
lerle ayn› çizgide ve onlarla uyum içinde yürü-
mekle birlikte, Türk toplumunun özel karakterle-
rini ve bafll› bafl›na ba¤›ms›z kimli¤ini sakl› tut-
makt›r.

17
18
Atatürk milliyetçili¤inde kendisini bu vatan›n evlad› olarak gören
ve Türk kabul eden herkes Türk'tür. Atam›z›n, "Diyarbak›rl›, Vanl›,
Erzurumlu, Trabzonlu, ‹stanbullu, Trakyal› ve Makedonyal› hep bir
milletin evladlar›, hep ayn› cevherin damarlar›d›r" sözleri, bu asil
anlay›fl›n en güzel örne¤idir.

Do¤al güzellikleri ile ünlü Karadeniz


bölgemizden bir manzara

19
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Çanakkale Savafl› s›ras›nda ileri siperlerde


görev yapan Atatürk.

20
Harun Yahya

Bu milliyetçilikte Türk Milleti'nin ba¤›ms›zl›¤› u¤runa gö-


ze al›namayacak bir fedakarl›k yoktur. Çünkü milliyet duygu-
su, bir toplumda bireylerin kendilerini bütüne ba¤l› ve onun
bir unsuru olarak görmeleri ve o milletin bekas› için varl›klar›-
n› ortaya koymaya haz›r olmalar›d›r. Büyük Önder hiçbir za-
man ›rkç›l›k temeline dayanan bir milliyetçili¤i savunmam›fl,
daima hars milliyetçili¤inin, yani kültür milliyetçili¤inin taraf-
tar› olmufltur. Ortak tarih ve kültüre sahip olan insan›m›z› mil-
li bir fluur alt›nda birlefltirmeye çal›flm›flt›r. Genç Türkiye Cum-
huriyeti'nin de ancak bu flekilde güçlenebilece¤ini belirterek,
"Biz do¤rudan do¤ruya milliyetperveriz; Cumhuriyetimizin mesnedi
Türk camias›d›r. Bu camian›n efrad› ne kadar Türk hars›yla dolu
olursa, o camiaya istinat eden Cumhuriyet de kuvvetli olur" demifl-
tir. Atatürk, Türk milliyetçili¤inin temeline oturtmaya çal›flt›¤›
milli ahlak› ise flöyle tan›mlam›flt›r:
Gerçekten de, ahlakiyet özel fertlerden ayr› ve bunlar›n üstünde,
ancak toplumsal, milli olabilir. Milletin toplumsal düzen ve sü-
kunu, hal ve gelecekte refah›, mutlulu¤u, selameti ve dokunul-
mazl›¤›, uygarl›kta ilerlemesi, yükselmesi için insanlardan her
konuda bilgi, gayret, nefsin feragatini, gerekti¤i zaman seve se-
ve nefsinin fedas›n› talep eden milli ahlakt›r. Mükemmel bir mil-
lete milli ahlak›n gerekleri o millet fertleri taraf›ndan adeta mu-
hakeme edilmeksizin vicdani, duygusal bir nedenle yap›l›r. En
büyük milli duygu, milli heyecan iflte budur. Millet analar›n›n,
millet babalar›n›n, millet ö¤retmenlerinin ve millet büyüklerinin
evde, mektepte, orduda, fabrikada, her yerde ve her iflte millet
çocuklar›na, milletin her ferdine b›kmaks›z›n ve mütemadiyen
verecekleri milli terbiyenin amac›, iflte bu yüksek milli duyguyu
sa¤lamlaflt›rmak olmal›d›r. Ahlak›n milli, toplumsal oldu¤unu
söylemek ve mafleri vicdan›n bir ifadesidir demek, ayn› zaman-
da ahlak›n kutsal s›fat›n› da tan›makt›r.

21
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Millî kültürün her 盤›rda aç›larak


yükselmesini, Türkiye Cumhuriyeti'nin
temel dire¤i olarak temin edece¤iz.
M. Kemal Atatürk

22
Harun Yahya

Milli Egemenli¤in Önemi


Atatürk'ün millet sevgisini gösteren önemli dellilerden bi-
risi de milletin üzerindeki tüm bask›lar› ve keyfi idareleri kal-
d›rarak, milleti kendisinin yöneticisi konumuna getirmesidir.
Milli Mücadele, "milletin istiklalini yine milletin azim ve karar›
kurtaracakt›r" sözleri ile bafllam›flt›r. "Egemenlik kay›ts›z, flarts›z
milletindir" sözü ise, Atam›z›n milletine verdi¤i de¤erin göster-
gelerinden biridir. Egemenlik, yöneten ve düzenleyen bir güç,
bölünmez bir kuvvettir. E¤er bir ülkede bu güç, o ülkede yafla-
yanlara ait de¤ilse, ülkenin d›fl›ndan geliyorsa, o zaman bu ül-
kede güçlü ve ba¤›ms›z bir devletin varl›¤›ndan bahsedilemez.
Bu, tam anlam› ile sömürü düzenidir. Dolay›s›yla, güçlü bir
devlette söz konusu iradenin muhakkak o ülkenin içinden ç›k-
mas›, di¤er bir deyiflle milli olmas› flartt›r. Atatürk'ün kastetti¤i
"milli" ve "egemenlik" sözcüklerinin birleflmesinden oluflan
"milli egemenlik" kavram› ise, milletin sahipli¤i, milletin ege-
menli¤i anlam›na gelmektedir. Buna göre, bir devlet üstünde
hiçbir yabanc› gücün etkisi olmad›¤› gibi, milletin üstünde de
hiçbir s›n›f, zümre veya kifliye ayr›cal›k tan›namaz. Milletin ira-
desinin üzerinde baflka bir irade ve güç yoktur.
I. Dünya Savafl›'n›n ‹tilaf Devletleri'nin yenilgisi ile sonuç-
lanmas›n›n ard›ndan, Osmanl› ‹mparatorlu¤u'nun topraklar›
parçalanmaya bafllanm›fl, ülkenin dört bir yan› düflman taraf›n-
dan iflgal edilmiflti. Bu dönemde, düflmana karfl› nas›l bir stra-
teji izlenece¤i, nihai hedefin ne olmas› gerekti¤i hakk›nda ülke-
nin ayd›nlar› ve önde gelenleri aras›nda çeflitli tart›flmalar var-
d›. Bir grup yabanc› bir gücün mandas› alt›na girmenin gerekli
oldu¤unu savunurken, baflta Mustafa Kemal olmak üzere ba-
¤›ms›zl›k yanl›s› bir grup da mandan›n bir tür esaret anlam›na

23
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Osmanl› ‹mparatorlu¤u'nun I. Dünya Savafl› s›ras›nda büyük bir yenil-


giye u¤ramas›n›n ard›ndan, Bat›l› devletler hemen Osmanl› topraklar›n›
paylaflmak üzere planlar yapmaya bafllad›lar. Sir William Opren tara-
f›ndan yap›lan bu tabloda, 28 Haziran 1919 tarihinde Paris'te Osmanl›
topraklar›n›n paylafl›m› için biraraya gelen liderler görülmektedir.

24
Harun Yahya

geldi¤ini ve Türk Milleti'nin asla esareti kabul edemeyece¤ini,


tek çözümün ba¤›ms›zl›k oldu¤unu savunuyordu. Manda ta-
raftarlar› aras›nda da hangi ülkenin mandas› olunaca¤› konu-
sunda fikir ayr›l›¤› vard›. Baz›lar› ‹ngiliz mandas›n› savunur-
ken, baz›lar› da Amerikan mandas›n›n kabul edilmesi gerekti-
¤ini iddia ediyorlard›.
Atatürk ise, en bafl›ndan beri ba¤›ms›zl›¤› Türk Milleti için
tek çare olarak gördü¤ünü ve yeni bir Türk devletinin kurul-
mas› için yola ç›kt›¤›n› Nutuk'ta flöyle anlat›yordu:
Efendiler, ben bu fikirlerin hiçbirisini (manday› kastederek) uy-
gun bulmad›m. Çünkü bu kararlar›n dayand›¤› temeller ve
mant›klar yanl›flt›, esass›zd›. Gerçekte o tarihte Osmanl› Devle-
ti'nin temelleri çökmüfl ve devri sona ermiflti, Osmanl› ülkesi ta-
mamen parçalanm›flt›, ortada bir avuç Türk'ün bar›nd›¤› bir ana
yurdu kalm›flt›. Son mesele bunun da parçalanmas›n› sa¤lamak-
t›. Neyin ve kimin korunmas› için, kimden ne yard›m isteniyor-
du. O halde gerçek karar ne olabilirdi? Efendiler, bu durum kar-
fl›s›nda bir tek karar vard›. O da milli egemenli¤e dayal›, kay›t-
s›z flarts›z yeni bir Türk devleti kurmak. ‹flte daha ‹stanbul'dan
ç›kmadan düflündü¤ümüz ve Samsun'da Anadolu topraklar›na
ayak basar basmaz uygulamaya bafllad›¤›m›z karar bu karar ol-
mufltur.
Böylece daha iflin bafl›ndan izlenecek strateji ve var›lacak
amaç belirlenmifl ve ulusal egemenli¤e dayal› yeni bir Türk
Devleti'nin kurulmas›na ad›m ad›m yürünmüfl ve sonunda
amaca var›lm›flt›r. Elbette böyle bir hedefin belirlenmesinin te-
melinde Mustafa Kemal'in Türk Milleti'ne duydu¤u güvenin
büyük pay› vard›r, 'milli egemenlik' ilkesinin dayana¤› Türk
ulusudur.
fiunu da belirtmek gerekir ki, ba¤›ms›zl›k ve milli egemen-
lik görüflü, Samsun'a ç›k›ld›¤› anda belirmifl bir fikir de¤il, Ata-

25
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

türk'ün gençlik y›llar›ndan itibaren düflündü¤ü ve planlad›¤›


bir görüfltür. Mustafa Kemal'in, daha 1906 y›l›nda Selanik'te ar-
kadafllar› ile yapt›¤› sohbetlerde bu anlay›fl› gündeme getirdi¤i
tarihi dökümanlarda yer alan bir bilgidir. 1917 y›l›nda Suriye
Cephesi'nde yazd›¤› notlarda ve cepheden gönderdi¤i mektup-
larda ise, "mutlakiyetin yerini milli egemenli¤in almas› gerekti-
¤inin" üzerinde durmaktad›r. Yine askerlik y›llar›nda Selanik'te
Askeri Rüfltiye ö¤retmenlerinden Hakk› Pars'›n evinde yap›lan
bir toplant›da, "... Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve izmi-
hal vard›r. Her terakkinin ve kurtuluflun anas› hürriyettir" sözleri
ile izlenecek yolu belirlemifltir. Ba¤›ms›zl›k olmadan, ça¤dafl bir
devlet kurulamayaca¤›n›n fark›nda olan Atam›z, özgür olma-
yan bir ülkede yaflamaktansa, her türlü tehlikeye gö¤üs gere-
rek, ba¤›ms›z bir millet için çal›flmay› göze alm›flt›r. Baflka mil-

26
Harun Yahya

Kahraman Türk Milleti, tarih boyunca vatan› için can vermekte bir an bile tereddüt
etmemifltir. Her kar›fl› flehit kanlar› ile sulanm›fl olan vatan topra¤›, tüm
Türk Milleti için kutsald›r.

27
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Samimî olarak bu memleketin, bu milletin


menfaatine yap›lacak bir ifl olsun, ben onu
göz önüne almayay›m; bu, mümkün de¤il-
dir. Yaln›z, iflin gerçekten millete menfa-
ati olmal› ve teklifin sami-
mî olarak yap›ld›¤›na
ben inanmal›y›m.

M. Kemal Atatürk

28
Harun Yahya

letlerin boyunduru¤u alt›na girmifl bir milletin zamanla tarih


sahnesinden silinece¤ini bilerek, "Ben yaflayabilmek için mutlaka
müstakil bir milletin evlad› kalmal›y›m. Milli istiklal bence bir hayat
meselesidir" demifltir.
Samsun'a ç›kt›¤› tarih ise, Atatürk'ün y›llard›r üzerinde
düflündü¤ü bir plan›n hayata geçirilmesinin ilk ad›m›d›r. Sam-
sun'a geçiflin bir di¤er anlam› da zaten, halka yönelmek, yaln›z-
ca halk›n talep etti¤i yönde bir yol izlemektir. Mustafa Kemal
ve arkadafllar›n›n ilk hedefi elbette düflman›n vatan toprakla-
r›ndan ç›kar›lmas› idi. Ancak bunun için öncellikle ulusal güç-
lerin birlefltirilmesi gerekliydi. ‹flte bu noktada, Atam›z›n Türk
Milleti'ne duydu¤u sevgi, halkta bir kez daha Türk benli¤inin
canlanmas›n› sa¤lam›flt›r. Halk›m›z da içinde bulunulan iflgal,
yokluk ve türlü s›k›nt›lara ra¤men ba¤›ms›zl›k konusunda asla
taviz verilmeyece¤ini, vatan›m›z›n korunmas› için topyekün
savafl›laca¤›n›, bu u¤urda herfleyi kaybetmeye dahi raz› oldu-
¤unu bildirmifl ve Mustafa Kemal Pafla ve arkadafllar›na tam
destek vermifltir. Mustafa Kemal'in Anadolu'ya ç›k›fl›n› takiben
Amasya Genelgesi'nde milli egemenli¤in temel ilke oldu¤u
flöyle vurgulanmaktad›r:
Vatan›n bütünlü¤ü ve milletin ba¤›ms›zl›¤› tehlikededir. ‹stan-
bul Hükümeti, yenen devletlerin etkisi alt›nda bulundu¤undan,
yüklendi¤i sorumluluklar›n›n gere¤ini yerine getirememektedir.
Bu durum ulusumuzu yok olmufl gibi gösteriyor. Ulusun ba-
¤›ms›zl›¤›n› yine ulusun kesin karar› ve direnifli kurtaracakt›r.
Her köy, mahalle, nahiye, kasaba ve ilde, oran›n halk› tara-
f›ndan seçilen üyelerden oluflan "Kuvayi Milliye" örgütlerinin
özünde Atam›z›n ba¤›ms›zl›k aflk› ve ulusal egemenli¤e verdi-
¤i önem yatmaktad›r. TBMM'nin aç›l›fl› ise ulusal iradeye daya-
nan yeni Türk Devleti'nin ortaya ç›k›fl›n›n somut sonucudur. 23

29
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Nisan 1920 tarihinde aç›lan TBMM,


Mustafa Kemal'in arzu etti¤i "milli ege-
menli¤in" kurumsallaflm›fl hali olmufl-
tur.
Görüldü¤ü gibi milli egemenlik
kavram›, Atatürk'ün Türk Milleti'nin
ayd›nl›k gelece¤i için önemle üzerinde
durdu¤u bir kavramd›r. Milli egemen-
lik anlay›fl›na dayal› bir sistemin kuru-
labilmesi için tarihi bir mücadele veril-
mifltir. Atam›z, "Büyük ölülere matem ge-
rekmez, fikirlerine ba¤l›l›k gerekir" demifl-
tir ve bu sözleri ile de aç›kça ortaya
koydu¤u gibi tek iste¤i, milletinin, ken-
disinin çizdi¤i yolda yürümesi ve asla
y›lg›nl›¤a kap›lmadan sürekli ilerleme-
sidir. Bu iste¤i yerine getirmek tüm va-
tanseverlerin ve milliyetçilerin en önde
gelen sorumluluklar›ndan biridir.

Atam›z›n vatan millet sevgisi, ba¤›ms›z-


l›k aflk› ve ulusal egemenli¤e verdi¤i
önem tüm Türk Milleti'ne de yans›m›fl,
kad›n erkek, genç yafll› el ele vererek
ba¤›ms›zl›k mücadelesine girmifltir.
Vatan›n bütünlü¤ü ve milletin
ba¤›ms›zl›¤›n› ilelebet sa¤layabilmek
için düflman devletlere karfl› cansi-
parane savaflm›flt›r.

30
Harun Yahya

31
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Vatan›n ba¤›ms›zl›¤›, milletin hür gelece¤i için yola ç›kan


Mustafa Kemal ve arkadafllar›n›n Amasya, Erzurum ve Sivas'ta
halk temsilcilerinin kat›l›m› ile ald›klar› kararlar, vatan ve millet
sevgisinin en güzel ifadeleridir:

AMASYA GENELGES‹ (22 Haziran 1919)


* Vatan›n bütünlü¤ü, milletin istiklali tehlikededir.
* ‹stanbul Hükümeti, üzerine ald›¤› sorumlulu¤un icaplar›n›
yerine getirememektedir. Bu hal, milletimizi adeta yok olmufl gös-
teriyor.
* Milletin istiklalini, yine milletin azim ve karar› kurtara-
cakt›r.
* Milletin içinde bulundu¤u durum ve flartlara göre harekete
geçmek ve haklar›n› yüksek sesle cihana iflittirmek için her türlü
tesir ve kontrolden uzak milli bir heyetin varl›¤› zaruridir.
* Anadolu'nun her bak›mdan en emniyetli yeri olan Sivas'ta,
milli bir kongrenin acele toplanmas› kararlaflt›r›lm›flt›r.
* Bunun için bütün vilayetlerin her sanca¤›ndan milletin
güvenini kazanm›fl üç temsilcinin mümkün oldu¤u kadar çabuk
yetiflmek üzere hemen yola ç›kar›lmas› icap etmektedir.
* Her ihtimale karfl›, bu meselenin bir milli s›r halinde tutul-
mas› ve temsilcilerin, lüzum görülen yerlerde, seyahatlerini kendi-
lerini tan›tmadan yapmalar› laz›md›r.

32
Harun Yahya

* Do¤u vilayetleri ad›na, 10 Temmuz'da, Erzurum'da bir


kongre toplanacakt›r. Bu tarihe kadar di¤er vilayetlerin temsilcile-
ri de Sivas'a gelebilirlerse, Erzurum Kongresi'nin üyeleri, Sivas
Umumi Kongresi'ne kat›lmak üzere hareket ederler.

ERZURUM KONGRES‹ KARARLARI


(23 Temmuz - 7 A¤ustos 1919)
* Milli s›n›rlar içinde bulunan vatan parçalar› bir bütündür.
Birbirinden ayr›lamaz.
* Her türlü yabanc› iflgal ve müdahalesine karfl› Osmanl› Hü-
kümeti'nin ifl yapamaz duruma gelmesi halinde, millet topyekün
kendisini savunacak ve direnecektir.
* Vatan› korumaya ve istiklali elde etmeye ‹stanbul Hüküme-
ti muktedir olamad›¤› takdirde, bu gayeyi gerçeklefltirmek için ge-

33
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

çici bir hükümet kurulacakt›r. Bu hükümet üyeleri milli kongrece


seçilecektir. Kongre toplanmam›flsa, bu seçimi Heyet-i Temsiliye
yapacakt›r.
* Kuvayi Milliye'yi tek kuvvet tan›mak ve milli iradeyi hakim
k›lmak temel prensiptir.
* Manda ve himaye kabul olunamaz.
* Milli Meclis'in derhal toplanmas›n› ve hükümet ifllerinin
Meclis taraf›ndan kontrol edilmesini sa¤lamak için çal›fl›lacakt›r.
* Milletimiz ça¤dafl gayelerin büyüklü¤üne inan›r ve teknik,
s›nai ve iktisadi durumumuzu ve ihtiyac›m›z› takdir eder.

S‹VAS KONGRES‹ KARARLARI (4 - 11 Eylül 1919)


* Milli s›n›rlar içinde bulunan vatan parçalar› bir bütündür,
birbirinden ayr›lamaz.
* Her türlü iflgal ve müdahaleye karfl›, millet birlik olarak
kendisini müdafaa ve mukavemet edecektir.
* ‹stanbul Hükümeti harici bir bask› karfl›s›nda memleke-
timizin herhangi bir parças›n› terk mecburiyetinde kal›rsa, vatan›n
ba¤›ms›zl›¤›n› ve bütünlü¤ünü temin edecek her türlü tedbir ve
karar al›nm›flt›r.
* Kuvay› Milliye'yi tek kuvvet tan›mak ve milli iradeyi hakim
k›lmak temel prensiptir.
* Manda ve himaye kabul olunamaz.
* Milli iradeyi temsil etmek üzere Millet Meclisi'nin derhal
toplanmas› mecburidir.
* Ayn› gaye ile milli vicdandan do¤an cemiyetler, "Anadolu
ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" ad› alt›nda
birlefltirilmifltir.
* Mukaddes maksad› ve umumi teflkilat› idare için kongre
taraf›ndan bir Heyet-i Temsiliye seçilmifltir.

34
Harun Yahya

1922 y›l›nda yay›nlanan Misak-› Milli tablosu. Tabloda ‹stiklal Marfl›'n›n ilk sat›r-
lar› ve son k›tas›n›n yan› s›ra, Kurtulufl Savafl›'nda zaferler kazanm›fl komutanla-
r›n resimleri de vard›. Baflta Mustafa Kemal ve çevresinde Bekir Sami Bey, Rauf
Bey, ‹smet Pafla, Cevat Pafla, Kaz›m Karabekir Pafla, Ali ‹hsan Pafla, Muhittin Pa-
fla, Nurettin Pafla, Refet Pafla, Cemal Pafla, Fevzi Pafla, Selahattin Adil Bey, Halit
Bey, Hasan Bey, Kaz›m Pafla, fiehit Naz›m Bey.

35
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Vatan›n Korunmas›
Her kar›fl topra¤› flehit kanlar› ile sulanm›fl, as›rlar boyun-
ca flanl› tarihimize ev sahipli¤i yapm›fl olan vatan›m›z her Türk
için kutsald›r. Türlü zorluklar ve fedakarl›klar sonucu kazan›-
lan Kurtulufl Savafl› ile Atam›z bize üzerinde özgürce yaflad›¤›-
m›z bir vatan b›rakm›flt›r. Bu vatan›n korunmas› tüm Türk Mil-
leti'nin birinci vazifesidir. Bu nedenle iç ve d›fl, potansiyel düfl-
manlara karfl› gereken önlemlerin, her türlü askeri ve güvenlik
tedbirinin al›nm›fl olmas› vatan›m›z›n gelece¤i için son derece
önemlidir. Ve Türk Ordusu bu asil görevi üstün bir baflar› ile
yerine getirmektedir. Ancak vatan›n korunmas›nda askeri ted-
birler kadar önemli olan bir baflka alan daha vard›r ve bu alan-
da tüm Türk Milleti sorumluluk üstlenmelidir. Bu da, vatan›n
birlik ve bütünlü¤ünün korunmas›nda verilecek fikri mücade-
ledir.

36
Harun Yahya

Atatürk yaflam› boyunca halk›m›z›, halk› çat›flmaya teflvik


eden, huzuru ve düzeni bozan, ülkeyi felakete sürükleyebile-
cek, menfaat gruplar› aras›nda kavgalara neden olacak ideolo-
jilere karfl› uyarm›fl, böyle tehlikeli ideolojilerle mutlaka fikri
alanda mücadele edilmesi gerekti¤ini söylemifltir. "Çocuklar›-
m›z ve gençlerimiz yetifltirilirken onlara özellikle varl›¤› ile, hakk› ile,
birli¤i ile çat›flan tüm yabanc› ö¤elerle mücadele gere¤i telkin edilme-
lidir." diyerek, yeni neslin de bu mücadele için bilinçlendirilme-
si gerekti¤ine dikkat çekmifltir. Atatürk'e göre komünizm ve fa-
flizm bu tarifin içinde yer alan, milletin
gelece¤i için son derece tehlikeli ide-
olojilerdir ve Atam›z özellikle ko-
münizmin "her görülen yerde
mutlaka ezilmesi gerekti¤ini"
bildirmifltir. Büyük Önder, her
iki ideolojinin de gerçek yüzü-
nü çok iyi kavram›fl ve halk›m›-
z› da bu konuda bilinçlendir-
mek için gayret etmifltir. Bir
konuflmas›nda Atatürk,
söz konusu ideolojilerin
tehlikelerine flöyle dik-
kat çekmektedir:

37
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Biz büyük savafllar görmüfl, büyük bir milletiz... Ama savaflç› de-
¤iliz, bar›flç› felsefeyi benimsemifl bir milletiz... Kendimizi dün-
yadan soyutlayamay›z. Dünya milletlerinin emperyalist ülkeler
taraf›ndan zaman zaman pervas›zca paylafl›ld›¤›n› ve bu paylafl-
ma esnas›nda geliflmemifl ülkelerin tarihten silindi¤ini haf›zalar-
dan silmek kadar gaflet olamaz. Dünyan›n bugünkü durumu
hiç de parlak görünmüyor. Her ülke, gençli¤ini bir baflka ideolo-
jiye sahip olarak yetifltirme gayreti içinde. ‹talya faflizm ideoloji-
sine dört elle sar›lm›fl. Bu ülkenin diktatörü Mussolini ülkesinin
sekiz milyon faflist gencin süngüsü üzerinde yaflad›¤›n› hayk›r›p
duruyor... Almanya'da Hitler'in yaratarak gelifltirmekte oldu¤u
Nazilik de faflizmin bir baflka, bir büyük tehlikeli benzeridir. Hit-
ler bir ›rkç›d›r. Dikkat buyurunuz, milliyetçi demiyorum, ›rkç›-
d›r diyorum. Alman ›rk›n› en üstün ›rk olarak gören bir mecnun-
dur. Tekmil Alman gençli¤ini pefline takm›fl, onlara bu ideali afl›-
lam›flt›r. Moskova'da oynanan oyun ise bir baflka türlüdür. Sta-
lin yaln›z kendi gençli¤ine de¤il, dünya gençli¤ine komünistlik
ideolojisini afl›lamaya çal›fl›yor. Komünistlik propagandas›n›n,
fukaras› ve cahili çok ülkelerde ne kolay taraftar toplad›¤› ise or-
tada bir gerçektir...
... Hay›r, ne komünizm ne de faflizm... Bu iki ideoloji de memle-
ketimizin, ulusumuzun gerçeklerine, karakterine asla uymaz.
fiunu da ilave edeyim ki, ne faflizmin ne de Nazizm'in sonu yok-
tur.
Bu sözler Atam›z›n ne kadar ileri görüfllü oldu¤unu bir
kez daha göstermektedir. Her iki ideoloji de arkalar›nda mil-
yonlarca ölü, binlerce sakat insan b›rakm›fl, girdikleri her ülke-
ye ac›, y›k›m ve felaket götürmüfltür. Bu ideolojiler, içten içe
milleti kemiren ve sömüren ideolojilerdir. Gerçek vatanseverle-
rin bu ideolojilerle fikri alanda mücadele etmeleri, Atam›z›n

38
Harun Yahya

Atatürk son dere-


ce ileri görüfllü bir
liderdi. Komünizm
ve faflizm gibi din
d›fl› ideolojilerin
neden olaca¤› bü-
yük felaketlerin
önceden fark›na
varm›fl ve halk›m›-
z› bu konuda defa-
larca uyarm›flt›.

39
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Hayat›mda en büyük
dayanak ve kuvvetim,
vatandafllar›mdan
gördü¤üm itimat ve
destekdir. Bütün
vazifelerimde manevî,
vicdanî olan en büyük
endiflem, emanetinizin
hürmet ve kutsall›¤›na
devaml› olarak dikkat
etmektir.

M. Kemal Atatürk

40
Harun Yahya

önemli bir vasiyetidir. Türk Milleti, sa¤lam karakteri, yüksek


seciyesi ve Atam›z›n bizlere kazand›rd›¤› bilinç sayesinde bu
tarz ideolojilerin etkisine hiçbir zaman girmemifltir ve Türk
milliyetçilerinin fedakarane çal›flmalar› sayesinde de bu ideolo-
jiler vatan›m›zda asla baflar›ya ulaflamayacaklard›r. Ancak bu
gerçek, tehlikenin önemini azaltmamaktad›r. Üstelik ülkemiz
gerek jeo-politik konumu, gerekse sahip oldu¤u tarihi miras
nedeniyle her zaman için y›k›c› ve güçten düflürücü sald›r›lar-
la karfl› karfl›ya kalma riski alt›ndad›r.
Ayr›ca unutulmamal›d›r ki, faflizm ve komünizm baflta ol-
mak üzere bütün din-d›fl› ve materyalist ideolojiler, milli birli-
¤i, bütünlü¤ü, manevi de¤erleri hedef almaktad›rlar. Materya-
listler vatanlar›na, bayraklar›na, milletlerine de¤il, kendi kiflisel
menfaatlerine ba¤l›d›rlar. Milliyetçi de¤il, enternasyonalisttir-
ler. Milletin mutlulu¤u için de¤il, kendi mutluluklar› için çal›-
fl›rlar. Büyük Önderimizin bize ö¤retti¤i ve b›rakt›¤› vasiyet ise,
milli ve manevi de¤erlere ba¤l›, vatan›n›, bayra¤›n›, milletini
seven, milli ahlak inanc›na sahip olan, mukaddesat›n› korumak
için gerekirse can›n› verebilecek insanlar olmakt›r. Atam›z, bi-
zim ve bizden sonra gelecek nesillerin, dindar, milliyetçi duy-
gular tafl›yan, vatan› ve bayra¤› u¤runa hayat›n› ortaya koyan,
yaflam› boyunca milletinin mutlulu¤u için çal›flan, aile kuru-
munun kutsiyetini savunan insanlar olmam›z› istemektedir.
Materyalist zihniyet ise, Atam›z›n bize kutsall›¤›n› ö¤retti¤i
tüm bu de¤erlerin karfl›s›nda yer almaktad›r. Dolay›s›yla milli-
yetçi ve vatansever insanlar›n, yaln›zca bu iki ideolojiye karfl›
de¤il, materyalist tüm sistem ve ideolojilere karfl› fikri mücade-
le içinde olmalar›, sinsi odaklar›n kirli oyunlar›na gelmemek
için dikkat göstermeleri flartt›r.

41
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

42
Harun Yahya

Atatürk ilkelerinin en yak›n takipçisi ve koruyucusu olan


kahraman Türk Ordusu vatan›m›z› her türlü tehlikeye karfl›
gururla korumaktad›r. Bizlere düflen de, vatan›m›z›n korunma-
s›n›n temel aflamalar›ndan biri olan, söz konusu fikri mücade-
leye imkanlar›m›z do¤rultusunda katk›da bulunmakt›r. Unut-
mamak gerekir ki, Atatürk'ün as›l iste¤i, bizim, Onun "fikirleri-
ni, duygular›n› anlamam›z ve hissetmemiz"dir. O zaman her-
kes bir Mustafa Kemal olacak ve Atam›z›n ülküsü tam anlam›
ile gerçeklefltirilecektir.
‹ki Mustafa Kemal vard›r: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa
Kemal... ‹kinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade ede-
mem; o, ben de¤il, bizdir! O, her köflesinde yeni fikir, yeni hayat
ve büyük ülkü için u¤raflan ayd›n ve savaflç› bir topluluktur.
Ben, onlar›n rüyas›n› temsil edi-
yorum. Benim teflebbüsle-
rim, onlar›n özlemini
çektikleri fleyleri tat-
min içindir. O Mus-
tafa Kemal sizsi-
niz, hepinizsi-
niz. Geçici ol-
mayan, yaflama-
s› ve baflar›l› ol-
mas› gereken
Mustafa Kemal
odur!

Atatürk ilke ve in-


k›laplar›n›n koru-
yucusu olan Kah-
raman Ordumuz,
vatan›m›z› her türlü
tehlikeye karfl› ko-
rumaktad›r.

43
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Gerçek Atatürkçülerin
Vatana Hizmeti
Büyük Atatürk Türk Milleti'nin üstlendi¤i görevi flöyle ta-
n›mlamaktad›r:
Büyük davam›z, en müreffeh millet olarak, varl›¤›m›z› yük-
seltmektir. Bu, yaln›z müesseselerinde de¤il, düflüncelerinde de
temelli bir ink›lap yapm›fl olan Türk Milleti'nin dinamik ideali-
dir. Bu ideali en k›sa zamanda baflarmak için, düflünce ve hare-
keti beraber yürütmek mecburiyetindeyiz. Her ferdin son nefe-
si, Türk Milleti'nin nefesinin hiç sönmeyece¤ini, onun sonsuz
oldu¤unu göstermektir. Yüksel Türk, senin için yükselmekte
s›n›r yoktur.
Bu, gerçek Atatürkçülerin u¤runda mücadele etmekten as-
la vazgeçmeyecekleri, bu u¤urda y›lg›nl›¤a kap›l›p yorgunluk
duymayacaklar› ülküleridir. Önceki bölümde, vatan›m›z›n ko-
runmas›nda gerekli olan fikri mücadelenin önemi üzerinde
durduk. Bu fikri mücadelenin dayanak noktas› Atatürk ilke ve
ink›laplar›d›r. Bu ilkelerin korunmas›, do¤ru anlafl›l›p sürekli
gündemde tutulmas› son derece önemlidir. Unutmamak gere-
kir ki, Atatürk'ün eflsiz kiflili¤inin ve tarihi mücadelesinin ürü-
nü olan bu ilkeler, y›k›l›p yerle bir edilmifl bir imparatorlu¤un
ard›ndan güçlü, ba¤›ms›z, yüzü hep ileriye dönük yepyeni bir
Cumhuriyet ç›karm›flt›r. Dolay›s›yla ça¤dafllaflma yolunda iler-
lememizi sa¤layacak ana yol da Atatürk ilkelerini rehber edin-
mek olacakt›r. Atatürk, Türk Milleti'nin sürekli kendi çizmifl ol-
du¤u yolda ilerleyece¤inden emindir:
Ben ölürsem soylu milletimizin beraber yürüdü¤ümüz yoldan
asla ayr›lmayaca¤›na eminim; bununla gönlüm rahat!
Atatürk bizleri, kendi ilkelerini unutturmak isteyen kiflile-

44
Harun Yahya

45
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

46
Harun Yahya

rin ortaya ç›kabilece¤i durumlara karfl› da uyarm›fl-


t›r. Ancak Büyük Önder'in dikkat çekti¤i çok önemli
bir husus vard›r; o da kimsenin bunu baflaramayaca-
¤›d›r. Çünkü Atatürk ilkelerinin temeli Türk Mille-
ti'nin as›rlar öncesine dayanan milli kültürüne, ahla-
k›na ve karakterine ba¤l›d›r. Ve bu ilkeler özlü ve
kuvvetli ilkelerdir:
Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak
isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerimi inkâr eden-
ler ve beni yerenler ç›kabilir. Hatta bunlar, benim ya-
k›n bildi¤im ve inand›klar›m aras›ndan bile olabilir.
Fakat ekti¤imiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetli-
dirler ki, bu fikirler Hint'ten, M›s›r'dan döner dolafl›r
gene gelir, verimli neticeleri kalpleri doldurur.
Atatürk ülkemize yepyeni bir çehre kazand›r›r-
ken çok önemli bir noktay› her zaman göz önünde
bulundurmufl, Türk Milleti'ni millet yapan unsurlar›;
tarihini, dilini, dinini, yani k›saca öz kültürünü her
zaman yaflatacak köklü tedbirler alm›flt›r. ‹nanç, da-
yan›flma, vatan ve millet sevgisi, birlik ve beraberlik
duygular› bu tedbirlerin temelidir. Türk Milleti bu
erdemler sayesinde dünyan›n en güçlü ve donan›m-
l› ordular›na karfl› bir tarih yazm›flt›r. Bu de¤erlerin
sürekli ayakta tutulmas›, gerçek Atatürkçülerin en
önemli vatan hizmetleridir. Bunlar›n bilinmesi ve ye-
ni nesillere aktar›lmas› son derece önemlidir. Bizler
bugün aziz vatan›m›zda ba¤›ms›z bir yaflam sürü-
yorsak, bunu söz konusu erdemleri kendilerine düs-
tur edinmifl imanl›, cesur, fedakar flehitlerimize, gazi-
lerimize ve hepsinden önemlisi Atam›za borçluyuz.

47
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Türk Milleti'nin her ferdinin bu borcun bilincinde olmas›, bu


vatan› bizlere arma¤an edenlere minnet ve flükran duymas› ve
hepsinden önemlisi yeni nesillerin de bu duygularla yetifltiril-
mesi gerekmektedir. Vatanseverler ve gerçek Türk milliyetçile-
ri bu flerefli görevi üstlenmifllerdir ve bu, vatanlar› için yapa-
caklar› en büyük hizmettir.
fiimdi k›saca, Atatürk ilkelerinin temelini oluflturan
anlay›fllar› ele alaca¤›z.

1. Millî Tarih Bilinci


Tarih, bir milletin bütün fertlerinin bilmesi ve
korumas› gereken kültür hazinelerinden biridir.
Tarih, milletin geçmiflteki varl›¤›, onun miras›
ve bugüne kalan hat›ras›d›r. Her birey milli
tarihindeki üstün kifli ve olaylardan gurur
duyar, ibret al›nmas› gereken dersleri de hiçbir
zaman göz ard› etmez. Milletlerin hayat›nda
tarih, içinde bulunulan durum ve gelecekte
karfl›lafl›labilecek olaylar birarada de¤erlendiril-

Atam›z kendisinden sonra gelen nesillerin,


Onun izinden yürüyeceklerine emindi. Türk
Milleti Atam›z› hiçbir zaman yan›ltmad›.

48
Harun Yahya

di¤inde baflar›l› sonuçlar elde edilebilir. Millî tarihine sahip ç›k-


mayan, bu tarihi yeni nesillere aktarmayan milletler, yaflama
güçlerini kaybederler. Bu birikim, o milleti ileri tafl›yacak en
önemli itici güçtür.
Atatürk milli tarih bilincine çok önem vermifl, pek çok ko-
nuflmas›nda Türk tarihinin kendisine ilham kayna¤› oldu¤unu
belirtmifltir. Atatürk, Türk tarihini Orta Asya'dan bafllayan ve
bugüne kadar ulaflan bir bütün olarak de¤erlendirir. Türk tari-
hine olan merak› ise, Manast›r Askeri ‹dadisi'nde okudu¤u y›l-
lara dayanmaktad›r. Okulda milliyetçi bir Türk subay› olan
Tevfik Bey'den tarih dersi alan Mustafa Kemal, bu dönemde
Türk tarihini bütün geniflli¤i ve derinli¤i ile kavram›fl, ba¤›m-
s›zl›¤a yönelik pek çok düflüncesi ilk olarak bu y›llarda flekil-
lenmeye bafllam›flt›r. Tevfik Bey'den, "kendisine minnet borcum
vard›r, bana yeni bir ufuk açt›" diye bahseden Atatürk, Türk ta-
rihinin zenginli¤inden çok faydalanm›flt›r.
Milli tarih bilinci, Atatürk'ün Türk Milleti için belirledi¤i
'ça¤dafl milletler seviyesine ulaflmak' ülküsünde benimsenecek
yolun nas›l olmas› gerekti¤i noktas›nda da ön plana ç›kmakta-
d›r. Atatürk ça¤dafllaflmay› sürekli teflvik ederken, bunun ken-
di de¤erlerimizden uzaklaflmak, tarihimizi reddetmek olmad›-
¤›n› önemle vurgulam›flt›r:
Her milletin kendine mahsus gelenekleri, kendine göre milli hu-
susiyetleri vard›r. Hiçbir millet, aynen di¤er bir milletin taklitçi-
si olmamal›d›r. Çünkü böyle bir millet ne taklit etti¤i milletin ay-
n› olabilir, ne de kendi milleti içinde kalabilir. Bunun neticesi
flüphesiz ki ac›d›r.
Bir baflka sözünde ise, Atatürk flöyle demektedir:
Biz Bat› uygarl›¤›n› bir taklitçilik yapal›m diye alm›yoruz, onda
iyi gördüklerimizi, kendi bünyemize uygun buldu¤umuz için,
dünya uygarl›k düzeyi içinde benimsiyoruz.

49
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

50
Harun Yahya

Askeri Müze'de sergilen bu tablo, Fatih Sultan Mehmet'i Edir-


ne'den ‹stanbul'a ilerlerken göstermektedir.
Atatürk, Türkiye'nin ayd›nl›k gelece¤i için milli tarihimize her za-
man sahip ç›k›lmas› gerekti¤ine inanan bir devlet adam›yd›.

51
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

fiimdiye kadar millete yapamayaca¤›m bir


fleyi vaat etmedim. Ben yapaca¤›m dedi¤im
zaman, buna inanmayanlar vard›. Buna
ra¤men hareket ettim. Görüyorsunuz ki
baflard›k. Benim ve benimle çal›flanlar›n
güveni vard›r ki, yeni hedeflerimize de
baflar›yla varaca¤›z.

52
Harun Yahya

fiimdiye kadar söylediklerimin gerçekleflmifl


olmas›, bütün tasavvurlar›m›n beni yalanla-
mamas›, milletin ciddî ve samimî olarak ba-
na yard›mc› ve destek olmas›yla mümkün ol-
mufltur. Onun için yeni gayelere eriflmek için
de bu yard›m ve deste¤e ihtiyac›m vard›r; onu
benden esirgemeyiniz!

M. Kemal Atatürk

Gerçek Atatürkçülük milli kültür ve


birikimimizin korunmas›n› gerektirmektedir.

53
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Türkiye'nin yaln›z ekonomi alan›nda de¤il, sosyal ve


kültürel alanda da sürekli kalk›nmas› gerekti¤ine inanan
Atatürk, bu hedefe ulaflmakta milli tarih bilincinin büyük
rol oynad›¤›na inanmaktad›r. Bir milleti ayakta tutan
önemli de¤erlerden olan milli fluur, Atatürk için, milli tarih
bilincine paralel olarak geliflir ve ilerler. "Millî fluurun ayak-
ta kalabilmesi ve uyan›k bulunmas› için dil ve tarih u¤runda ça-
l›flmaya mecburuz." diyen Atatürk, bu konuda ne derece du-
yarl› oldu¤unu ortaya koymufltur. Bu nedenle yeni yetiflen
neslin her zaman tarih bilincine sahip olmas›n› istemifl, bu-
nun için de gençlere muhakkak manevi de¤erlerin önemi-
nin, gelenek ve göreneklerimizin, kültür birikimimizin an-
lat›lmas› gerekti¤ini vurgulam›flt›r. Bununla da kalmam›fl,
maneviyat›m›z›, milli de¤erlerimizi, mukaddesat›m›z›, kül-
türümüzü hedef alan her türlü unsurla sonuna kadar mü-
cadele etmek gerekti¤inin gençlere ö¤retilmesini istemifltir.
Yetiflecek çocuklar›m›za ve gençlerimize görecekleri tahsilin
hududu ne olursa olsun, en evvel Türkiye'nin istiklaline,
kendi benli¤ine, milli ananelerinde düflman olan bütün un-
surlarla mücadele etme lüzumu ö¤retilmelidir.
Bu nedenledir ki Atatürk, tarih ilminin e¤itim ve ö¤re-
tim programlar›nda genifl olarak yer almas›ndan yana ol-
mufltur. Gençlere ve Türk Milleti'ne bilimsel bir flekilde ö¤-
retilecek olan milliyet kavram› ile, toplum yaflant›s›n›n da-
ha bilinçli olaca¤›na inanm›flt›r. Bu nedenle insanlar›n mil-
letleri için çal›flmalar› ve gelecek günlerin güvenli¤ini sa¤-
lamak temel görüflü üzerinde hakl› olarak durmaktad›r:
Millet sevgisi kadar büyük sevgi yoktur. Kurtulufl Sava-
fl›'nda benim de milletime etti¤im birtak›m hizmetler ol-
mufltur zannederim. Fakat bunlardan hiçbirini kendime

54
Harun Yahya

Atatürk'e göre ça¤dafllaflman›n temel


flartlar›ndan biri, milli tarih bilincine
sahip olmakt›r.
Budin'in Al›nmas› isimli bu
tablo, ‹stanbul Askeri Müze-
si'nde sergilenmektedir.

55
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

56
Harun Yahya

mal etmedim. Yap›lan›n hepsi milletin eseridir, dedim. Aranacak


olursa, do¤rusu da budur. Mazide say›s›z medeniyet kurmufl bir ›r-
k›n ve milletin çocuklar› oldu¤umuzu ispat etmek için, yapmam›z
laz›m gelen fleylerin hepsini yapt›¤›m›z› ileri süremeyiz. Bugüne ve
yar›na b›rak›lm›fl daha birçok büyük ifllerimiz vard›r. ‹lmi araflt›r-
malar da bunlar aras›ndad›r. Benim arkadafllar›ma tavsiyem fludur:
fiahs›n›z için de¤il, fakat mensup oldu¤umuz millet için el birli-
¤i ile çal›flal›m. Çal›flmalar›n en büyü¤ü budur.

2. Millî Kültürün Gelifltirilmesi


Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelinin milli kültür ol-
du¤unu ifade etmifltir. Milli kültür bir millete kimlik kazand›ran,
di¤er milletlerle aras›ndaki fark› ortaya koyan, o millete ait mad-
dî ve manevî de¤erlerin bütününe verilen isimdir. Bir toplumu
millet yapan ve onun bütünlü¤ünü sa¤layan, milli kültürdür. Mil-
li kültürün, o milletin benli¤inin flekillenmesinde, geliflmesinde
ve güçlenmesinde büyük pay› vard›r. Milli kültürüne sahip ç›ka-
mayan, bu de¤erleri gere¤i gibi kavray›p benimsememifl bir top-
lumun güçlü olmas› ve hatta varl›¤›n› devam ettirebilmesi müm-
kün de¤ildir. Atatürk, "Kendi kültürel de¤erlerine sayg›l› olmayan
milletleri, baflka milletler de saymaz. Böyleleri, di¤er milletlerin av› ol-
maya mahkumdur" sözleri ile bu gerçe¤e iflaret etmifltir.
Atatürk ink›laplar›n›n temelinde de, "Türkiye Cumhuriye-
ti'nin temeli Türk kahramanl›¤› ve Türk kültürüdür" sözlerinde de
görüldü¤ü gibi, Türk milli kültürü vard›r. Çünkü Atatürk gayet
iyi bilmektedir ki, ink›laplar ancak milletin de¤erleri ile, ihtiyaç-
lar›yla, düflünce yap›s›yla uyumlu oldu¤u müddetçe kal›c› ve ba-
flar›l› olabilirler. Bu sosyolojik bir gerçektir. Bu gerçe¤i Atam›z
flöyle ifade etmektedir:

57
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Araflt›rmalar›m›za temel olarak çok defa kendi memleketimizi,


kendi tarihimizi, kendi geleneklerimizi, kendi özelliklerimizi ve
ihtiyaçlar›m›z› almal›y›z. Ayd›nlar›m›z belki bütün dünyay›, bü-
tün di¤er milletleri tan›r. Lakin kendimizi bilmeyiz. Ayd›nlar›-
m›z "milletimizi en mesut millet yapay›m" der. "Baflka milletler
nas›l olmuflsa onu da ayn› öyle yapal›m" der. Lakin düflünmeli-

58
Harun Yahya

yiz ki, öyle bir teori hiçbir devirde baflar› kazanabilmifl de¤ildir.
Bir millet için saadet olan bir fley, di¤er millet için felaket olabi-
lir. Ayn› sebep ve flartlar, birini mesut etti¤i halde di¤erini bed-
baht edebilir. Onun için bu millete gidece¤i yolu gösterirken,
dünyan›n her türlü biliminden, keflfinden faydalanal›m, lakin
unutmayal›m ki, as›l temeli kendi içimizden ç›karmal›y›z.
Bu sözler, Cumhuriyet Türkiyesi'nin millî kültüre dayal›
olarak kuruldu¤unun ve bu kültüre dayal› olarak yükselip ge-
liflece¤inin bir ifadesidir. Büyük Önder için milli kültür, milli
birli¤in ve vatan›n bölünmezli¤inin en önemli unsurlar›ndan-
d›r. Atatürk'ün anlay›fl›nda milli kültür ve milli birlik, birbirini
tamamlayan, birbirinden ayr›lmas› mümkün olmayan iki
önemli de¤erdir.
Atatürk, millî kültür konusunda hedeflerin neler oldu¤u-
nu da flöyle belirtmifltir:
Yüksek bir insan cemiyeti olan Türk Milleti'nin tarihî bir vasf› da
güzel sanatlar› sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki,
milletimin yüksek karakterini, yorulmaz çal›flkanl›¤›n›, yarat›c›
zekâs›n›, ilme ba¤l›l›¤›n›, güzel sanatlar sevgisini ve millî birlik
duygusunu sürekli ve her türlü incelemelerle besleyerek gelifltir-
mek millî ülkümüzdür.

3. Türk Toplumunun Ça¤dafl Uygarl›k


Düzeyinin Üstüne Ç›kar›lmas›
Atatürk hayat› boyunca yaln›zca milletini düflünmüfl, ken-
di menfaati ve kiflisel gelece¤i için hiçbir çal›flmas› olmam›flt›r.
Ald›¤› tüm kararlarda, att›¤› tüm ad›mlarda bu aç›kça görülür.
Atatürk'ün hayattaki en büyük ideali, ba¤›ms›z vatan toprakla-
r› üzerinde milli birlik duygusuyla kenetlenmifl ça¤dafl bir top-
lum oluflturmakt›. Vatan› kurtaran, hür ve ba¤›ms›z Türkiye

59
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

idealini gerçeklefltiren Mustafa Kemal, yeni Türkiye'yi modern-


lefltirmek amac› ile ça¤dafl medeniyet idealine yöneltmifltir.
Atatürk Türk Milleti'nin ça¤dafllaflmas›n› hayati dava olarak
görmüfl ve bunu asla vazgeçilmemesi gereken bir mücadele
olarak kabul etmifltir. "Büyük davam›z en medeni ve en üst refah se-
viyesinde bir millet olarak varl›¤›m›z› yükseltmektir" sözleri ile bu-
nu dile getirmifltir. Bir baflka sözünde ise, bu hedefi flöyle vur-
gulam›flt›r:

60
Harun Yahya

Milletimizin hedefi, milletimizin ideali bütün dünyada tam ma-


nas›yla medeni bir toplum olmakt›r. Medeni olmayan insanlar,
medeni olanlar›n ayaklar› alt›nda kalmaya mahkumdurlar.
Atatürk'ün hayat›n› genel olarak iki döneme ay›rmak
mümkündür: Milli Mücadele dönemi ve Cumhuriyet'in ilan›-
n›n ard›ndan bafllayan Ça¤dafllaflma dönemi. Atatürk, ça¤dafl-
laflman›n gere¤i olarak bilim ve teknolojiden yararlanma ve
e¤itim sahas›n› geniflletme konular›
üzerinde önemle durmufltur. Bu-
nun yan› s›ra ekonomi alan›nda
ve sosyal hayat›n çeflitli alan-
lar›nda yap›lan at›l›mlarla,
milletin önüne yeni ufuklar
aç›lm›fl, çok k›sa süre içerisin-
de büyük geliflmeler ya-
flanm›flt›r.

61
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

30 A¤ustos'ta sevk
ve idare etti¤im
muharebe, Türk
Milleti'nin yan›mda
bulundu¤u halde,
idare etti¤im ilk ve
son muharebedir. Bir
insan kendini, mil-
letle beraber hissetti¤i
zaman, ne kadar
kuvvetli buluyor bilir
misiniz? Bunu tarif
müflküldür.
M. Kemal Atatürk

62
Harun Yahya

Pek çok kurum Bat› ile özdefleleflecek flekilde yeniden ya-


p›land›r›lm›fl, böylece modernleflmenin temeli at›lm›flt›r. Ata-
türk ça¤dafllaflman›n ne kadar hayati bir ihtiyaç oldu¤unu ve
bunun için izlenmesi gereken yolu ise flöyle tarif etmifltir:
Ülkemiz içinde uygar düflüncelerin, ça¤dafl ileriliklerin zaman
kaybetmeden yay›lmas› ve geliflmesi zorunludur. Ö¤retmenleri-
miz, ozanlar›m›z, yazarlar›m›z ulusa geçmifl y›k›l›fl günlerini,
bunlar›n gerçek nedenlerini anlatacaklard›r. Bu kara günlerin
geri dönmemesi için yeryüzünde uygar ve ça¤dafl bir Türki-
ye'nin varl›¤›n› tan›mak istemeyenlere, onu tan›tmak zorunda
oldu¤umuzu hat›rlatacaklard›r. Görülüyor ki, en önemli ve en
verimli ödevlerimiz, ö¤retim ve e¤itim iflleridir. Bu ifllerde ne ya-
p›p yap›p baflar›ya ulaflmam›z gerekir. Bir ulusun gerçek kurtu-
luflu ancak bu yoldad›r. Bu zaferin sa¤lanmas› için hepimizin bir
vücut gibi belirli bir program üzerinde çal›flmam›z gerek.
Ça¤dafl uygarl›¤a ulaflmak için gösterilen çaban›n sürekli
olmas› gerekti¤ini ise, 29 Ekim 1933'de Cumhuriyet'in ilan›n›n
10. y›l dönümü nedeniyle yapt›¤› konuflmas›nda flu flekilde an-
latm›flt›r:
Fakat yapt›klar›m›z› asla kafi göremeyiz. Çünkü daha çok ve da-
ha büyük ifller yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdu-
muzu dünyan›n en mamur ve en medeni memleketleri seviyesi-
ne ç›karaca¤›z. Milletimizi en genifl refah vas›ta ve kaynaklar›na
sahip k›laca¤›z.
Ça¤dafllaflma ülküsünün önemini anlayacak, anlatacak,
kendisinden sonraki nesillerin de bunu yaflamas›n› sa¤layacak
kifli ve kurumlar› meydana getirmek, Atatürk için son derece
önemliydi. Ça¤dafllaflman›n gerçeklefltirilebilmesi için bilim ve
teknolojideki geliflmelerin yak›ndan takip edilmesi ve genç nes-
lin çok iyi yetifltirilmesi Atatürk'e göre temel koflullard›r. Ata-

63
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

türk, en büyük arzular›ndan biri olan Türk toplumunun mede-


niyet yolunda ilerlemesi hedefinin gençler taraf›ndan gerçek-
lefltirilece¤ine inanan bir liderdi. Bu nedenle de bu önemli gö-
revi gençlere vermifl, Cumhuriyet'i korumak ve yükseltmekten
gençleri sorumlu k›lm›flt›. Ça¤dafl ve her yönü ile uygar bir top-
lumun ortaya ç›kar›labilmesi için bilgili, kültürlü, yüksek ka-
rakterli kiflilerin yetifltirilmesi flartt›r. Atatürk bu düflüncesini
flöyle ifade etmektedir:

64
Harun Yahya

Gençli¤i kesinlikle ideal sahibi ve ülkeyle ilgili olarak yetifltir-


mek herkesin, hepimizin, her devlet adam›n›n baflta gelen göre-
vidir. Gençli¤i yetifltiriniz. Onlara bilim ve kültürün pozitif dü-
flüncelerini veriniz. Gelece¤in ayd›nl›¤›na onlarla kavuflacaks›-
n›z. Hür fikirler uygulamaya konuldu¤u vakit, Türk Milleti yük-
selecektir.

4. Türk Milleti'ne ‹nanmak


ve Güvenmek
Atatürk, gençlik y›llar›ndan itibaren Türk Milleti'nin bü-
yüklü¤ünü kavram›fl ve Türk'ün ruhuna, cesaretine, karakteri-
ne çok güvenmifltir. Türk Milleti'nin ahlak›n›, yap›s›n›, kültürü-

Gençli¤in millet ve vatan sevgisi ile, milli ve manevi de¤erlerine sahip ç›k-
mas›n› ö¤renerek yetifltirilmesi Atatürk için son derece önemliydi. Atatürk'e
göre bu, hem milli varl›¤›m›z› devam ettirmemiz hem de ça¤dafllaflmam›z
için zorunluydu. Resimde Atam›z, bir ö¤rencinin yazd›¤› fliiri dinlerken
görülmektedir.

65
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

nü, tarihi birikimini çeflitli konuflmalar›nda öven ve tüm bafla-


r›s›n›n as›l sahibinin Türk Milleti oldu¤unu bilen Atatürk, Türk
Milleti'ne inanmay› ve güvenmeyi ilkelerinin de temel daya-
naklar›ndan biri olarak görmüfltür. Milli Mücadele'ye Türk Mil-
leti'ne güvenerek bafllam›fl ve "Hazinemiz, istiklal ve vatanperver-
li¤in k›ymetini takdir etmeyi ö¤renmifl olan milletimizdir" sözleri ile
Türk Milleti'ne duydu¤u inanc› vurgulam›flt›r. Türkiye Cum-
huriyeti Devleti'ni kurarken, Türk Milleti'ne olan sonsuz inanç
ve güvenini hiç yitirmemifl, ilke ve ink›lâplar›n›n en güzel fle-
kilde uygulanaca¤›na inanm›flt›r. Samsun'a ayak bast›¤› ilk
günden itibaren kendisine umut veren as›l gücün milleti oldu-
¤unu ifade etmifltir.
Ben 1919 senesi May›s› içinde Samsun'a ç›kt›¤›m gün elimde
maddi hiçbir kuvvet yoktu. Yaln›z Türk Milleti'nin asaletinden
do¤an ve benim vicdan›m› dolduran yüksek ve manevi bir kuv-
vet vard›. ‹flte ben bu milli kuvvete, bu Türk Milleti'ne güvene-
rek ifle bafllad›m.
1919 y›l›nda yaflanan ve Atatürk'ün Türk Milleti'ne inanc›-
n› pekifltiren bir olay ise flöyledir:
3 Temmuz 1919 günü Atatürk Erzurum'a gelir. Il›ca önlerinde
Erzurumlular taraf›ndan coflkun bir flekilde karfl›land›¤› zaman,
Çukurova'da muhacir olarak bulunup Erzurum'a dönen Mevlüt
A¤a'y› görür ve ona sorar:
- Çukurova gibi verimli memleketten niye döndün, yoksa geçi-
nemedin mi?
- Hay›r Paflam. Geçimimiz çok rahatt›. Son günlerde iflittim ki,
‹stanbul'daki ›rz› k›r›klar bizim Erzurum'u Ermenilere verecek-
lermifl. Geldim ki göreyim, bu namertler kimin mal›n› kime ve-
riyorlar.
Tunç çehreli, beyaz sakall›, gün görmüfl Mevlüt A¤a'n›n iman
dolu gö¤sünden gelen bu ses yine onun gibi tunç çehreli askerin

66
Harun Yahya

gözlerini yaflart›r. Bu cevab›n üzerine gözü yafll› Mustafa Kemal


Pafla etraf›ndakilere döner ve flöyle der:
- Bu milletle neler yap›lmaz ki...
Büyük Önder'in anlay›fl›nda, Milli Mücadele'yi yapan
do¤rudan do¤ruya milletin kendisidir. Bu nedenle de millet
sevgisi üzerinde çok durmufltur. Gerçekten milletini seven kifli-
nin, millet taraf›ndan da çok sevilece¤ini bildirmifltir. "Millet
sevgisi kadar büyük bir mükafat yoktur" sözü Atatürk'ün konuya
verdi¤i önemi göstermektedir.
Atatürk, vatan için yola ç›kanlar›n ve tevazuyla, mertçe,
dürüstçe çal›flanlar›n mutlaka milleti-
mizden büyük destek görece¤ine
inanm›flt›r. "Türk Milleti, arzu ve isti-
dat›n›n yönelmifl oldu¤u istikametleri

Samsun'daki ünlü
Atatürk heykeli

67
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

görmeye çal›flan ve görebilen evlad›n›, daima takdir ve himaye etmifl-


tir" sözleri, bu inanc›n ifadesidir. Bu özellikleri ve çok daha faz-
las›n› üzerinde tafl›yan Atam›za milletimizin gösterdi¤i tevec-
cüh, bu inanc›n do¤rulu¤unu göstermektedir. Atatürk Türk
Milleti'ne duydu¤u sevgiyi, hayranl›¤› ve güveni defalarca vur-
gulam›flt›r. Türk Milleti'nin, di¤er dünya milletlerine örnek
olan yönlerini pek çok konuflmas›nda dile getiren Büyük Ön-
der bir sözünde de flöyle demektedir:
Bat› milletlerini, bütün dünyan›n milletlerini tan›r›m. Frans›zla-
r› tan›r›m, Almanlar›, Ruslar›... flahsen tan›r›m ve bu tan›flmam
da harp sahalar›nda olmufltur, atefl alt›nda olmufltur. Ölüm kar-
fl›s›nda olmufltur. Yemin ederek, size temin ederim ki, bizim mil-
letimizin manevi kuvveti bütün milletlerin manevi kuvveti-
nin üstündedir.
Atatürk'ün millet sevgisini en güzel ifade eden örnekler-
den birisi de Say›n ‹smet ‹nönü'nün Atam›z›n vefat›n›n ard›n-
dan Büyük Millet Meclisi'nde yapt›¤› konuflmad›r:
En büyük zaferleri kazand›ktan sonra da Atatürk, ömrünü yal-
n›z Türk Milleti'nin halar›n›, insaniyete ezeli hizmetlerini ve ta-
rihe hak etti¤i meziyetlerini ispat etmekle geçirmifltir. Milletimi-
zin büyüklü¤üne, kudretine, faziletine, medeniyet istidad›na ve
mükellef oldu¤u insaniyet vazifelerine sars›lmaz itikad› vard›.
"Ne mutlu Türküm diyene" dedi¤i zaman, kendi engin ruhunun,
hiç sönmeyen aflk›n› ve manal› bir surette hülasa etmifltir.

5. Millî Birlik ve Beraberlik


Milli birlik ve beraberlik anlay›fl› Atatürk ilkelerinin ve
Atatürk milliyetçili¤inin ana ö¤esidir. Milletlerin do¤uflunu,
yaflamas›n› ve ilerlemesini sa¤layan en önemli unsurdur. Ata-
türk ilkelerine göre, millet ayn› ideale ba¤l› insanlar›n olufltur-

68
Harun Yahya

Büyük Önder'in vefat›n›n ard›ndan Cumhurbaflkan› seçilen ‹smet


‹nönü, TBMM'de yapt›¤› konuflmada Atam›z›n millet sevgisinin
üzerinde durmufltur.

du¤u bir birliktir, milleti millet yapan, bu milletin mensuplar›-


n›n birlik, beraberlik ve dayan›flma içinde olmalar›d›r. Kiflisel
baflar›lar da ancak milli ve manevi ittifak ile kuvvet bulur. Ata-
türk'ün de çeflitli sözlerinde görüldü¤ü üzere, birlik ve beraber-
lik içinde hareket etmeyen, karfl›l›kl› sevgi, sayg› ve dayan›flma
içinde olmayan toplumlar›n hiçbir zaman ça¤dafl ve dünya
uluslar› içinde yer alamayaca¤› ve bir millet olarak var olama-
yaca¤› kesindir. Bu nedenle de milli birlik ve beraberlik, tüm
Türk Milleti taraf›ndan özenle korunmas› gereken bir ilkedir.
Atatürk de bu hususa önemle dikkat çekmifltir. Atatürk,
Milli Mücadele'yi ilk bafllatt›¤› andan itibaren, baflar›n›n ancak
milli birlik ve beraberli¤in tesis edilmesi ile sa¤lanabilece¤ini
bilmekteydi. Zaferin kazan›lmas›ndan sonra da, bu tarihi bafla-
r›n›n milli birlik ve dayan›flma ile elde edildi¤ini defalarca gün-
deme getirmiflti. Atatürk, Türk Milleti'nin milli birlik içinde ha-
reket etti¤i zaman aflamayaca¤› hiçbir zorluk olmad›¤›n› çok iyi
biliyordu.

69
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

70
Harun Yahya

Atatürk'ün de belirtti¤i gibi, Kurtulufl


Savafl›'n›n zaferle neticelenmesinin
temelinde, savafl boyunca Türk Mille-
ti'nin tarihte efline az rastlan›r bir bir-
lik ve beraberlik içinde hareket etmifl
olmas› vard›r. Kad›n, çocuk, genç, ih-
tiyar demeden tüm Türk Milleti'nin
ba¤›ms›zl›k için düflmana karfl› tek
nefer olmufltur.

71
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Bu nedenledir ki Atatürk, Türk Milleti bir bütün haline


gelmeden Kurtulufl Savafl›'n› bafllatmam›fl, bölücü ak›mlar› ve
ayaklanmalar› bast›rd›ktan sonra ana hedefe yönelmifltir. Sivas
Kongresi ise, ba¤›ms›zl›k karar›n›n al›nd›¤› Erzurum Kongre-
si'nden sonra, milli birlik ve beraberli¤in köklerinin güçlendi¤i
yer olmufl ve bütün yurttan temsilcilerin kat›lmas›yla yap›lan
kongrede ulusal bütünlük ön plana ç›km›flt›r. Milli birlik ve be-
raberlik duygusundan kaynaklanan milli fluur, o zorlu dönem-
de oldu¤u gibi günümüzde de Türk vatan›n›n bölünmez bü-
tünlü¤ünün teminat›d›r.
Türk Milleti, Kurtulufl Savafl› boyunca milli birlik ve bera-
berli¤in, tarihteki en güzel, en flerefli örneklerinden birini sergi-
lemifltir. Bu hareket Türk Milleti'nin esarete karfl› istiklalini ko-
rumak yolunda bir tepkinin, isyan›n ve milli bilinçlenmenin bir
örne¤idir. Gücü yeten tüm vatan evlatlar› cephede ba¤›ms›zl›k

Kurtulufl Savafl›, halk›m›z›n büyük fedakarl›klar› ile ka-


zan›lm›flt›r. Yokluk içindeki bir milleti, dünyan›n en
güçlü ordular›na karfl› muzaffer eden güç, bu milletin
iman› ve üstün karakteridir.

72
Harun Yahya

için çarp›fl›rken, cephe gerisinde de milletimiz tüm imkanlar›n›


seferber etmifltir. Örne¤in, Sakarya Meydan Muharebesi önce-
sinde yay›nlanan kararnamenin emrine uyarak
her Türk ailesi birer çamafl›r, birer çift çorap
ve çar›k haz›rlay›p ordusuna giydir-
mifl, milletçe ellerindeki yün,
tiftik, bez, kumafl, deri ne var-
sa silahl› güçlerin emrine
vermifltir.

73
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Unutmamak gerekir ki, yaflad›¤› hayat Atatürk'e, vatana


ve millete karfl› yöneltilen en büyük tehlikenin, milli birlik ve
beraberli¤imizi bozarak devletimizi y›kmak isteyenler oldu¤u-
nu göstermifltir. Bu yüzden Atam›z "Milli birlik duygusunu mü-
temadiyen ve her türlü vas›ta ve tedbirlerle inkiflaf ettirmek milli ül-
kümüzdür" diyerek milli ülkünün önemini ifade etmifltir.
Atatürk yaflam› boyunca her bak›mdan birlefltirici bir in-
san olmufltur. Çeflitli görüfllere sahip insanlar› ortak bir amaç
u¤runda birlefltirmifltir. O'nun bu yetene¤i Türk Milleti'nin bir-
lik sevgisinden kaynaklanmaktad›r. "Millet ve biz yok, birlik ha-

74
Harun Yahya

linde millet var. Biz ve millet ayr› ayr› fleyler de¤iliz. Ve flunu kesin
olarak söyleyeyim ki, bir millet, varl›¤› ve ba¤›ms›zl›¤› için herfleye gi-
riflir ve bu amaç u¤runa her fedakarl›¤› yaparsa, baflar›l› olmamas›
mümkün de¤ildir. Elbette baflar›r. Baflaramazsa o millet ölmüfl demek-
tir" diyerek, milli birli¤i güçlü olan uluslar›n her zaman kuv-
vetli olaca¤›n› belirtmifltir:
Bir insan kendisini milletle beraber hissetti¤i zaman ne kadar
kuvvetli olur bilir misiniz? Bunu tarif müflküldür. E¤er ben, iza-
hata izhar-› acz eylersem, beni mazur görünüz.

Resimde Van Gölü kena-


r›nda bir kilise görülmek-
tedir. Türk Milleti, tarih
boyunca farkl› dinlerden
ve ›rklardan insanlara
gösterdi¤i hoflgörü ve
adalet anlay›fl› ile dün-
yaya örnek olmufltur.

75
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

76
Harun Yahya

Büyük Önder milli dayan›flmaya verdi¤i önemi flu sat›rlar-


da aç›kça dile getirmektedir; "Türkiye Cumhuriyeti halk›n›; ayr›
ayr› s›n›flardan oluflmufl de¤il, fakat kiflisel ve sosyal hayat içinde ifl
bölümü itibariyle çeflitli mesleklere ayr›lm›fl bir toplum olarak görmek
esas prensiplerimizdendir." Bu ifadeden de anlafl›ld›¤› üzere amaç
her zaman için toplumdaki bireyler aras›nda dayan›flmay› sa¤-
lamak olmufltur. Atatürk'ün Türk Milleti ile ilgili olan flu görüfl-
leri, Onun ne kadar birlefltirici ve ›rkç›l›ktan uzak oldu¤unun
bir göstergesidir:
... Bugünkü Türk Milleti siyasi
ve içtimai camias› içinde ken-
dilerine Kürtlük fikri, Çerkez-
lik fikri ve hatta Lazl›k fikri
veya Boflnakl›k fikri propa-
ganda edilmek istenmifl vatan-
dafl ve milletdafllar›m›z vard›r.
Fakat mazinin istibdat devirle-
ri mahsulü olan bu yanl›fl ad-
land›rmalar, birkaç düflman
aleti, gerici beyinsizden ba-
flaka hiçbir millet ferdi üzerin-
de kederlenmekten baflka bir
tesir do¤urmam›flt›r. Çünkü
bu millet fertleri de, tüm Türk
toplumu gibi ayn› ortak geç-
mifle, tarihe, ahlaka, hukuka
sahip bulunuyorlar.
Bugün içimizde bulunan H›-
ristiyan, Musevi vatandafllar,
mukadderat ve talihlerini
Türk Milleti'ne vicdani arzula-

77
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

r›yla ba¤lad›ktan sonra kendilerine yan gözle, yabanc› nazar›yla


bakmak, medeni Türk Milleti'nin asil ahlak›ndan beklenebilir
mi?
Atam›z›n milli birlik ve beraberli¤in önemini dile getirdi¤i
bir di¤er özdeyifli ise flöyledir:
Cenab-› Hak birleflik ve birlikte çal›flan, flerefini, namusunu
koruyan milletleri mutlu eder. Biz de bundan önce oldu¤u gibi,
bundan sonra da birleflik olarak ve birlikte çal›flarak Allah'tan
böyle bir saadeti hakl› olarak bekleyebiliriz.

6. Vatan›n Bölünmezli¤i
Milli birli¤in en önemli neticelerinden birisi ve Atatürk il-
kelerinin ana ö¤esi, vatan›n bölünmez bütünlü¤üdür. Vatan›n
bütünlü¤ü, devletin fiziki yap›s›n› meydana getiren ulusun bir-
li¤ini, bütünlü¤ünü ve bölünmezli¤ini ifade eder. Atatürk hiç-
bir zaman vatan› milletten ayr› düflünmemifltir. Milletin üzerin-
de yaflad›¤› vatan, bir bütündür, kutsald›r. Atatürk'ün vatan›n
ba¤›ms›zl›¤› ve bölünmezli¤i ilkesi, Amasya Genelgesi'nde "ya
istiklal ya ölüm", Erzurum Kongresi'nde, "milli s›n›rlar içinde va-
tan bölünmez bir bütündür" fleklinde ifade edilmifltir. Sivas
Kongresi'nde de aynen kabul edilerek, Misak-› Milli ile millet-
çe uygulanan bir politika halini alm›flt›r. Misak-› Milli ve Kuva-
yi Milliye ruhu ile Atatürk'ün liderli¤inde kurulan Türkiye
Cumhuriyeti, hem siyasi yap›lanma hem de insan unsuru bak›-
m›ndan (üniter) devlet temel niteli¤iyle oluflturulmufltur.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti üniter bir devlettir, di¤er bir
deyiflle, kendi bünyesinde farkl› kanunlar›n geçerli oldu¤u,
farkl› yönetim bölgeleri yoktur. Federatif yap›lar yoktur.
TBMM'nin yetkisi tüm Türkiye topraklar›n› kapsar ve her Türk
vatandafl› bu topraklar üzerinde eflit muamele görür. Söz konu-

78
Harun Yahya

Benim için dünyada en


büyük mükafat,
milletimin en ufak bir
takdir ve iltifat›d›r.

M. Kemal Atatürk

79
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

su üniter devlet yap›s›, Türkiye'nin bölünmez bütünlü¤ünün


ve iç huzurunun teminat›d›r. Üniter devlet yap›m›z›n temelin-
de ise, Atatürk'ün bizlere ö¤retti¤i milliyetçilik anlay›fl› ve Mi-
sak-› Milli ile çizilen vatan s›n›rlar› vard›r.
Yüzlerce y›ld›r birlikte yaflayarak, u¤runda birlikte ölerek
vatan haline getirdi¤imiz aziz yurdumuz ise, milletimizin her

80
Harun Yahya

bireyi için can›ndan daha de¤erlidir. "Türk Milleti, kendinin ve


memleketinin yüksek menfaatlerinin aleyhine çal›flmak isteyen boz-
guncu, vatans›z ve milliyetsiz beyinlerin saçmalar›ndaki gizli ve kir-
li emelleri anlamayacak bir millet de¤ildir" diyen Atatürk, Türk
Milleti'nin vatan›n›n bölünmez bütünlü¤ünü koruma hususun-
daki hassasiyet ve kararl›l›¤›n› vurgulam›flt›r.
Ayr›ca Atam›z iç ve d›fl düflmanlar›n her zaman olabilece-
¤ine, bu art niyetli kiflilerin vatan›m›z›n bölünmez bütünlü¤ü-
nü hedef alabileceklerine dikkat çekmifl ve bizlerden bu tehli-
kelere karfl› hep uyan›k olmam›z› istemifltir. Türkiye, uluslara-
ras› siyaset alan›nda sahip oldu¤u jeo-politik durumu ve üst-
lendi¤i önemli rol nedeniyle, tarih boyunca fliddetli düflmanl›k-
lara, zalim ve hain tertiplere, çeflitli sald›r›lara hedef olmufltur.
Türk Milleti, tarih boyunca hem bölgesel hem de evrensel teh-
ditlerle karfl› karfl›ya kalm›flt›r. Ama milletimiz düflman›n d›fla-
r›dan gelen sald›r›lar›na karfl› koymay› daima baflarm›flt›r.
Buraya kadar ele ald›¤›m›z Atatürk ilkelerine temel olufl-
turan unsurlar sayesinde bugün Atatürkçülük, tarihe en önem-
li ulusal modernleflme hareketi olarak geçmifltir. Bu hareket,
Türkiye'nin d›fl›nda daha pek çok millete ba¤›ms›zl›k yolunda
›fl›k olmufl, yol göstermifltir. Parçalanan, paylafl›lan ve y›k›lan
bir devletten, yepyeni bir Cumhuriyet'in kurulmas›, hiç flüphe
yok ki Atatürk'ün üstün liderlik vasf›n›n bir sonucudur. Da¤›l-
m›fl ve iflgale u¤ram›fl, milli benli¤ini kaybetmifl bir milletin ye-
niden oluflumunun ve öz benli¤ini kazanma sürecinin temelin-
de Atatürk ilkeleri vard›r ve bu ilkelerin korunup yaflat›lmas›
hepimizin sorumlulu¤udur.

81
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Türk Milleti!
Kurtulufl fiavafl›'na bafllad›¤›m›z›n
on beflinci y›l›nday›z. Bugün Cumhuri-
yetimizin onuncu y›l›n› doldurdu¤u
en büyük bayramd›r. Kutlu olsun!
fiu anda, büyük Türk Milleti'nin
bir ferdi olarak, bu kutlu güne ka-
vuflman›n en derin sevinci ve heye-
can› içindeyim.
Yurttafllar›m!
Az zamanda çok ve büyük ifl-
ler yapt›k. Bu ifllerin en büyü¤ü,
temeli, Türk kahramanl›¤› ve yük-
sek Türk kültürü olan Türkiye
Cumhuriyeti'dir. Bundaki muvaf-
fakiyeti, Türk Milleti'nin ve Onun
de¤erli ordusunun bir ve beraber ola-
rak, azimkârane yürümesine borçlu-
yuz. Fakat yapt›klar›m›z› asla kâfi göre-
meyiz, çünkü daha çok ve daha büyük ifl-
ler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz.
Yurdumuzu, dünyan›n en mamur ve en
medenî memleketleri seviyesine ç›karaca¤›z.
Milletimizi, en genifl, refah, vas›ta ve kaynakla-

82
Harun Yahya

r›na sahip k›laca¤›z. Millî kültürümüzü, muas›r medeniyet seviyesi-


nin üstüne ç›karaca¤›z. Bunun için, bizce zaman ölçüsü, geçmifl as›r-
lar›n gevfletici zihniyetine göre de¤il, asr›m›z›n sürat ve hareket mef-
humuna göre düflünülmelidir. Geçen zamana nispetle daha çok çal›-
flaca¤›z, daha az zamanda daha büyük ifller baflaraca¤›z. Bunda da
muvaffak olaca¤›m›za flüphem yoktur.
Çünkü Türk Milleti'nin karakteri yüksektir; Türk Milleti çal›fl-
kand›r; Türk Milleti zekidir. Çünkü Türk Milleti millî birlik ve bera-
berlikle güçlükleri yenmesini bilmifltir. Ve çünkü Türk Milleti'nin, yü-
rümekte oldu¤u terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafas›nda
tuttu¤u meflale, müspet ilimdir. fiunu da ehemmiyetle tebaruz ettir-
meliyim ki, yüksek bir insan cemiyeti olan Türk Milleti'nin tarihî bir
vasf› da, güzel sanatlar› sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir
ki, milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çal›flkanl›¤›n›, f›trî ze-
kâs›n›, ilme ba¤l›l›¤›n›, güzel sanatlara sevgisini ve millî birlik duygu-
sunu mütemadiyen ve her türlü vas›ta ve tedbirlerle besleyerek inki-
flaf ettirmek millî ülkümüzdür. Türk Milleti'ne çok yak›flan bu ülkü,
onu, bütün befleriyette, hakikî huzurun temini yolunda, kendine dü-
flen medenî vazifeyi yapmakta muvaffak k›lacakt›r.
Büyük Türk Milleti!
On befl y›ldan beri, giriflti¤imiz ifllerde muvaffakiyet vaat eden
çok sözlerimi iflittin. Bahtiyar›m ki, bu sözlerimin hiçbirinde milleti-
min hakk›mdaki itimad›n› sarsacak bir isabetsizli¤e u¤ramad›m. Bu-
gün, ayn› iman ve katiyetle söylüyorum ki, millî ülküye, tam bir bü-
tünlükle yürümekte olan Türk Milleti'nin büyük millet oldu¤unu, bü-
tün medenî âlem az zamanda bir kere daha tan›yacakt›r. Asla flüphem
yoktur ki, Türklü¤ün unutulmufl büyük medenî vasf› ve büyük me-
denî kabiliyeti, bundan sonraki inkiflaf› ile, atinin yüksek medeniyet
ufkundan yeni bir günefl gibi do¤acakt›r.
Türk Milleti!
Ebediyete ak›p giden her on senede, bu büyük millet bayram›n›
daha büyük flereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlaman›
gönülden dilerim.

83
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

atansever ve gerçek Türk milliyetçilerinin önün-


deki en önemli örnek Mustafa Kemal Atatürk'tür.
Bu nedenle, ideal vatansever ve milliyetçi insan›n
nas›l olmas› gerekti¤ini belirlerken, Atatürk'ün üs-
tün ahlak› ve kahramanl›klarla dolu yaflam› bize
yol gösterecektir. Atam›z›n bize vasiyeti, Atatürk
milliyetçili¤ine ba¤l›; Atatürk ilke ve ink›laplar›n›
rehber edinen; Türk Milleti'nin milli, ahlaki, insani, manevi ve
kültürel de¤erlerini tafl›yan; Türk olman›n flerefini hisseden;
milletinin menfaatini kendi ç›karlar›ndan üstün tutan; aile, ül-
ke ve millet sevgisi ile dolu; Devletimize karfl› sorumluluklar›-
n›n bilincinde olan; hür ve bilimsel düflünceyi savunan; tarihi-
ni çok iyi bilen, ancak yüzü her zaman ileriye dönük insanlar
olmam›zd›r. Atatürk, kendi gösterdi¤i yolda ilerlerken baz› en-
gellerle karfl›laflabilece¤imizi, ancak vatan sevgisiyle, dürüst-

84
Harun Yahya

lükle, çal›flkanl›kla tüm bu zorluklar›n üstesinden gelebilece¤i-


mizi söylemifltir. Gerçek vatanseverlerin ve Atatürk milliyetçi-
lerinin üstlendi¤i sorumluluk büyük, izledi¤i yol ise çeflitli zor-
luklarla doludur. Ancak Atatürk ilke ve ink›laplar›n› rehber
edinen kiflilerin yolu her zaman bu ilkelerle ayd›nlanacak, va-
tan ve millet sevgisi cesaretlerini pekifltirecektir.
Bizim de gelecek kuflaklara b›rakaca¤›m›z en önemli mi-
ras, Atam›z›n izinde yüceltti¤imiz Cumhuriyetimiz ve Cumhu-
riyet'in temel tafl› olan de¤erler olacakt›r. Gelecek nesilleri Türk
Milleti'nin varl›¤›n›n temeli olan Atatürkçülükte bütünlefltir-
mek, gençlere Atatürkçülü¤e ba¤l› milli ahlak› afl›lamak ve Ata-
türkçülü¤ü bir bütün olarak, en do¤ru ve saf hali ile ö¤retmek
Türk milliyetçilerinin üstlendi¤i büyük görevdir. Bu görevi ye-
rine getirebilmek için, öncelikle gerçek bir vatanseverin ve
Türk milliyetçisinin sahip olmas› gereken özellikleri kazanmak
gereklidir.

Manevi De¤erlere Sahip Ç›kmak


Atatürk dine ve manevi inançlara ba¤l› ve sayg›l› bir lider-
di. O, ‹slam ahlak›n› daha küçük bir çocukken ö¤renmifl, tahsil
yaflam› boyunca da bilgilerini pekifltirerek gelifltirmifltir. Ata-
türk, Türk Milleti'ni dindar olmaya ve dini de¤erlerini muhafa-
za etmeye teflvik etmifltir. "Din lüzumlu bir müessesdir. Dinsiz
milletlerin devam›na imkan yoktur."40 sözü Atam›z›n, manevi de-
¤erleri milletimiz için ne kadar önemli gördü¤ünü göstermek-
tedir. Mustafa Kemal Atatürk, ‹slam dininin özüne uygun ola-
rak ve tam anlam›yla yaflanmas›n› istemifltir.
Atam›z›n da dikkat çekti¤i gibi, bir milleti birarada tutan
en güçlü ba¤ olan din, aile, ahlak ve devlet müesseselerinin de

85
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

devam›n› sa¤layan en önemli unsurdur. Dini de¤erlerin olma-


d›¤› veya göz ard› edildi¤i bir toplumda, aile, ahlak, devlet kav-
ramlar› da de¤erini yitirmeye bafllar ve bunun ard›ndan h›zl›
bir toplumsal çöküfl yaflan›r. Böyle bir geliflme ayr›ca, tarihi ve
kültürü ne kadar eskiye dayan›rsa dayans›n, bir milleti birbiri-
ne ba¤layan milli ve manevi tüm ba¤lar›n parçalanmas›n›,
anarflinin bafllamas›n› ve toplumun bölünmesini kaç›n›lmaz
hale getirecektir. Atatürk bir sözünde flöyle demifltir:
Türk Milleti daha dindar olmal›d›r, yani bütün sadeli¤i ile
dindar olmal›d›r, demek istiyorum. Dinime bizzat hakikate
nas›l inan›yorsam, buna da öyle inan›yorum. fiuura muha-
lif, terakkiye engel hiçbir fley ihtiva etmiyor.41

Sultanahmet Camii

86
Harun Yahya

Görüldü¤ü gibi, Atatürk tüm yönleriyle oldu¤u gibi din-


darl›¤›yla ve manevi de¤erlere verdi¤i önemle de milletine mü-
kemmel bir örnek olmufltur. Nitekim Atam›z›n, vefat›ndan çok
k›sa süre önce halk›na iletti¤i sözleri de vatansever insanlar›n
dinlerine ba¤l› olmalar› gerekti¤ini bir kez daha vurgulamakta-
d›r:
Bütün dünyan›n Müslümanlar› Allah'›n son peygamberi Hz.
Muhammed (sav)'in gösterdi¤i yolu takip etmeli ve verdi¤i tali-
matlar› tam olarak tatbik etmeli. Tüm Müslümanlar Hz. Mu-
hammed (sav)'i örnek almal› ve kendisi gibi hareket etmeli; ‹sla-
miyet'in hükümlerini oldu¤u gibi yerine getirmeli. Zira ancak
bu flekilde insanlar kurtulabilir ve kalk›nabilirler.42

87
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

88
Harun Yahya

Devlete ‹taatli Olmak


Devlet, ortak bir hayat› ve kültürü paylaflan toplumda, bu
toplumu düzenleme, bu topluma refah ve huzur sa¤lama ama-
c›n› güden ve bu amaca yönelik olarak kanun koyma, bu ka-
nunlar› uygulama, yarg›lama, cezaland›rma gibi güçlere sahip
olan kurumdur. Tarihin bilinen en eski devirlerinden beri var
olan devlet, toplumlar için vazgeçilmez bir kurumdur. Bir top-
lumda asayifl ve güvenli¤i sa¤layacak, zararl› davran›fllar› ka-
nunla yasaklayacak ve bu kanunlar›n uygulanmas›n› sa¤laya-
cak yegane güç devlettir. Bunun yan› s›ra toplumlar›n temel ih-
tiyaçlar› olan sa¤l›k, milli e¤itim, kültür, alt yap› gibi hizmetler
de ço¤unlukla devlet taraf›ndan karfl›lan›r. Devlet taraf›ndan
sa¤lanan bu düzenin kal›c› olmas› ise, toplumun bireylerinin
devlete sayg›s› ve itaati ile do¤ru orant›l›d›r.
Türk tarihinde devlet kurumu her zaman kutsal olmufltur.
Türkler tarihe, kurduklar› güçlü devletlerle ad›n› yazd›rm›fl bir
millettir. Bilge Ka¤an'›n "Ey Türk, üstte mavi gök çökmedikçe,
altta ya¤›z yer delinmedikçe, senin ilini, töreni kim bozabilir?"
sözü ile ifade etti¤i gibi, Türk devlet anlay›fl›nda süreklilik esas-
t›r. Ayn› flekilde Mustafa Kemal de "Benim naçiz vücudum elbet
bir gün toprak olacakt›r, ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaflayacak-
t›r." özdeyifli ile bunu vurgulam›flt›r.
Atatürk devlete ba¤l›l›¤›n üzerinde önemle durmufltur.
Çünkü bir milletin varl›¤› ve bekas› için, güçlü bir devlete sa-
hip olmas› zorunludur. Ve Türkiye Cumhuriyeti, Türk Mille-
ti'nin yarar›n› gözeten, milletin refah›n›n, güvenli¤inin ve gele-
ce¤inin yegane temeli olan bir devlettir. Devletimizin korun-
mas›, her Türk vatandafl›n›n birinci görevidir. Vatansever ve
milliyetçi insanlar, devletin kurumlar›na zarar verecek, bu ku-

89
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

rumlar›n iflleyiflini aksatacak ya da devletin de¤erlerini y›prata-


cak bir faaliyet içine kesinlikle girmeyecekleri gibi, buna yelte-
nenlerin de her zaman karfl›s›nda olacakt›r.
Efendiler, biz bize benzeriz. Büyük devletler kuran atalar›m›z
büyük ve kapsaml› medeniyetlere de sahip olmufllard›. Bunu
aramak, incelemek, Türklü¤e ve dünyaya bildirmek bizler için
bir borçtur. Türk çocu¤u atalar›n› tan›d›kça daha büyük ifller
yapmak için kendinde kuvvet bulacakt›r.43
‹yi bir yönetici, milletinin huzur ve saadetini sa¤lamak için
çal›fl›r. Mustafa Kemal Atatürk, bütün hayat› boyunca bunu
yapmaya çal›flt›. Milleti için çal›flmay› bir görev sayd›. "Millete
efendilik yoktur. Hadimlik vard›r. Bu millete hizmet eden, onun efen-
disi olur." sözü ile yöneticilerde bulunmas› gereken özelli¤i be-
lirtmifltir. Mustafa Kemal, hayat› boyunca Türk Devleti'nin ve
Milleti'nin ç›karlar›n› kendi ç›karlar›n›n üstünde tutan ender
devlet adamlar›ndan birisidir. Savafltaki kahramanl›¤› kadar,
devlet kurup yönetmedeki ustal›¤›, ileri görüfllülü¤ü ve bar›fl-
severli¤i ile Atatürk, tarihte efline az rastlanan bir yöneticidir.

Cesur Olmak
Mustafa Kemal, vatan› ve milleti için can›n› feda etmekten
kaç›nmazd›. Çanakkale Savafl› esnas›nda Anafartalar Grubu
Komutan› iken, hep en ön safta savaflt›. Bu savafl s›ras›nda Ata-
türk'e bir flarapnel parças› isabet etmifl, fakat sa¤ cebinde bulu-
nan saati kendisini ölümden kurtarm›flt›. Sakarya Savafl› s›ra-
s›nda at›ndan düflmesi üzerine kaburga kemikleri k›r›lm›flt›.
Buna ra¤men cepheden ayr›lmam›fl, savafl› sedye üzerinden
yönetmiflti. Mensubu oldu¤u Türk Milleti'ni sonsuz bir aflkla
seven Mustafa Kemal Atatürk, milleti için her türlü zorlu¤a
katlanm›fl ve kendini ona adam›flt›r. Onun "Ben, gerekti¤i zaman

90
Harun Yahya

91
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milleti'ne can›m› verece¤im."


sözü, vatan sevgisinin ve cesaretinin en güzel örneklerinden bi-
risidir.
Atam›z›n cesareti Ba¤›ms›zl›k Savafl› boyunca Türk asker-
lerine de cesaret vermifl, bu cesaretle büyük bir mucize gerçek-
lefltirilmifltir. Cephede hep ön saflarda yer alan Atatürk, "Savafl-
ta ya¤an mermi ya¤muru, o ya¤murdan ürkmeyenleri ürkenlerden
daha az ›slat›r."44 demektedir. Cephane ve asker gücü olarak son
derece k›s›tl› imkanlara sahip olan, yokluk ve fakirlik içindeki
Türk Milleti, dünyan›n geliflmifl ordular›na karfl› tarihi bir zafer
kazanm›flt›r. Atatürk'ün Ba¤›ms›zl›k Savafl›'nda gösterdi¤i say›-
s›z cesaret örneklerinden bir di¤eri de Çanakkale Savafl› s›ra-
s›nda Conkbay›r›'nda yaflan›r:
9. Tümen'e ba¤l› 27. Alay'›n askerlerinin Conkbay›r›'na
do¤ru kaçt›klar›n› gören Mustafa Kemal, askerlerin önünü ke-
serek sorar:
- Nereye gidiyorsunuz?
- Düflman geldi.
- Nerede?
Kaçan askerler 261 rak›ml› tepeyi iflaret ederler. Gerçekten
de, düflman önünde hiçbir engel olmayan tepeye do¤ru yaklafl-
maktad›r. Mustafa Kemal'in yan›nda ise bir, iki subay ve kaçan
erlerden baflka hiç kimse yoktur. Kendi alay› hala Kocaçi-
men'dedir. Hemen kumanday› ele alarak emir verir:
- Düflmandan kaç›lmaz.
- Cephanemiz yok.
- Cephanenizden daha güçlü süngünüz var.
- Süngü tak! Hücum!
- Hemen arkas›ndan "Allah, Allah" sesleri bütün ovaya yay›l›r.

92
Harun Yahya

Kahraman Türk aske-


ri süngüsüyle, bo¤az
bo¤aza düflmanla
savafl›r.45
‹flte vatan›m›z›
esaretten kurtaran bu
asil ruh ve büyük ce-
sarettir. Ve bu tarihi
cesaret, tüm Türk
Milleti'ne örnektir.

93
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

94
Harun Yahya

Kahraman Türk Ordusu'nun Mehmetçikleri her


konuda oldu¤u gibi cesaret konusunda da
Atam›z› kendilerine örnek almaktad›rlar.

95
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Ak›lc› ve mant›kl› davranmak


Atatürk hayat› boyunca hep ak›lc› davranan, ald›¤› karar-
larda son derece mant›kl› ve isabetli olan eflsiz bir devlet adam›
idi. Atatürk kendisini izleyenlerin de ak›lc› ve mant›kl› olmas›-
na önem verirdi. Nitekim Atatürk ilke ve ink›laplar› da toplum-
sal ilerlemede, temel olarak ak›l ve mant›¤› alm›flt›. Atatürk'ün
flu sözü, Onun ink›lâpç›l›¤›n›, ak›l ve mant›¤a verdi¤i de¤eri en
güzel flekilde ifade etmektedir:
Bizim ak›l, mant›k ve zekâ ile hareket etmek, en büyük özelli¤i-
mizdir. Bütün hayat›m›z› dolduran olaylar bu gerçe¤in delili-
dir.46
Mustafa Kemal'in olaylara yaklafl›m› hep mant›kl› ve ger-
çekçi olmufltur. Milletine hep hakikatleri söylemifl ve bunu tav-
siye etmifltir. "Milleti akl›m›z›n ermedi¤i, yapmak kudret ve kabili-
yetini kendimizde görmedi¤imiz hususlar hakk›nda kand›rarak geçici
teveccühler elde etmeye tenezzül etmeyiz." sözü bunun en çarp›c›
örneklerinden birisidir. "Dünyada herfley için, medeniyet için, ha-
yat için, muvaffakiyet için en hakiki mürflit ilimdir, fendir." sözü ile
de ak›l ve bilime verdi¤i önemi bir kez daha göstermifl, gerçe¤e
ancak bu yolla ulafl›labilece¤ini bildirmiflti.
Atatürk'ün ak›lc›l›¤›n›n önemli göstergelerinden birisi de
her zaman düflünerek, birkaç ad›m sonras›n› iyice
hesap ederek, planl› ve programl› hareket etme-
sidir. "Herfleyi düflünmeden hareket edersem, hata
ederim." diyen Atatürk'ün yak›n çal›flma ar-
kadafllar› da bu yönüne defalarca flahit ol-
mufllard›r. Atatürk gerek askerlik y›lla-
r›nda gerekse ink›laplar›n art arda ya-
p›ld›¤› Cumhuriyet'in ilk y›llar›nda

96
Harun Yahya

her aflamay› çok iyi planlam›fl, her ihtimali hesaba katm›flt›r.


Her yönü ile de¤erlendirip, karar verdi¤i konular› uygulamak-
ta da asla gevflekli¤e kap›lmam›fl, hiçbir koflul alt›nda y›lg›nl›k
göstermemifltir. Hiçbir zaman duygular› ile hareket etmemifl,
her zaman akl›na tabi olmufltur. Atatürk'ün bu özelli¤ini ifade
eden baz› sözleri flöyledir:
Muhtelif ihtimalleri çok iyi hesap etmeli, en iyi görüneni cüret
ve katiyetle tatbik etmelidir.47

Bu teklifi ortaya koyarken zannederim, bütün o


arkadafllar ve bendeniz hiçbir vakit duy-
gular›m›za tabi olmad›k. Aksine kendimi-
zi duygulardan maddeye sevk ettik.
Rakamlara dayand›k, gerçeklere
bakt›k.48

97
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Bu son yurt parças›n› kurtar›rken olsun, tutkular›m›z› bir kena-


ra b›rak›p düflünceli olal›m.49

Bu özellikleri Atatürk'ün ayn› zamanda çok da gerçekçi ol-


mas›n› sa¤lam›flt›r. Baflta ülkenin kalk›nmas› konusu olmak
üzere gerçekçilikten hiç ayr›lmad›¤›n›, yapt›¤› ink›laplar›n ve
ülkemizi kalk›nd›rma planlar›n›n ne kadar gerçekçi oldu¤unu
ise flöyle ifade etmektedir:
Biz memleketi birkaç senede tamamen de¤ifltirmek hülyas›na
kap›lm›fl de¤iliz; yapaca¤›m›z fleyler hakk›nda umumi efkara al-
dat›c› vaatlerde bulunmamay› da prensip olarak kabul etmifliz.
"Memleketi imar edece¤iz" dedi¤imiz zaman, yaln›z yapabilece-
¤imiz fleyleri yapaca¤›z.50

98
Harun Yahya

Hiç flüphesiz, gerçekçilik bir devlet adam›n muhakkak sa-


hip olmas› gereken çok önemli bir özelliktir. Tarih boyunca ger-
çekçi davranmayan, kendi ihtiras ve duygular›na kap›lan pek
çok lider milletlerini büyük felaketlerin içine sürüklemifltir.
"Gerçe¤in ta gözünün içine bakmak gerekir." diyen Atam›z ise, ak-
l›, mant›¤›, gerçekçili¤i ile
tüm dünyaya örnektir.
Elbette vatana hizmet
etmek isteyen sami-
mi insanlar›n da
Atam›z›n bu ör-
nek tavr›n› ak›lla-
r›ndan hiç ç›karma-
malar› gerekir.

99
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Dürüst olmak
Mustafa Kemal Atatürk'ün en önemli erdemlerinden birisi
de, koflullar ne olursa olsun dürüst olmas›, her zaman do¤ruyu
söylemesi ve do¤ru bildi¤ini aç›kça ifade etmekten asla çekin-
memesiydi. fiu sözleri bunun en güzel örne¤idir:
Ben düflündüklerimi sevdiklerime oldu¤u gibi söylerim. Ayn›
zamanda lüzumu olmayan bir s›rr› kalbimde tafl›mak iktidar›n-
da olmayan bir adam›m. Çünkü ben bir halk adam›y›m. Ben dü-
flündüklerimi daima halk›n huzurunda söylemeliyim.51
Arkadafllar birbirimize daima hakikati söyleyece¤iz. Felaket
ve saadet getirsin, iyi ve fena olsun, daima hakikatten ayr›lma-
yaca¤›z.52
Milletin baflkan› olan kiflinin halka do¤ruyu söylemesi ve halk›
aldatmamas›, halk› genel durumdan haberdar etmesi son derece
önemlidir.53
Atatürk'ü büyük bir asker, kusursuz bir devlet adam› ya-
pan en önemli özelliklerinden birisi halk›na karfl› her zaman
aç›k olmas›yd›. Atatürk aç›kl›¤›n, dürüstlü¤ün ve do¤rulu¤un
pek çok felaketi engelleyici gücü oldu¤unu biliyordu. Sorunla-
r›n gizlenerek de¤il, ortaya konulup el birli¤i ile üzerine gidile-
rek çözülebilece¤ine inan›yordu. "Kamuoyunu gerçek durumla
karfl› karfl›ya b›rakmay› ye¤lerim." derken de bu anlay›fl›n› en gü-
zel flekilde ifade etmekteydi. Büyük Önder'in aç›kl›¤a, dürüst-
lü¤e ve samimiyete verdi¤i önemi gösteren di¤er baz› sözleri
de flöyledir:
Bir fleyi vicdanen iyi yapt›¤›m›za, sözlerimizin iyi oldu¤una ina-
n›yorsak, onu oldu¤u gibi aç›k, tereddütten ve belirsizliklerden
ar›nm›fl olarak anlatmay› amaçlamal›y›z.54
Samimi ve meflru olmak flart›yla her fikre hürmet ederiz. Her ka-
naat bizce muhteremdir.55

100
Harun Yahya

Atatürk'ün milletine duydu¤u sevgi ve sayg›n›n en önemli örnekle-


rinden birisi, egemenli¤in yaln›zca millete ait olmas› gerekti¤ini
söylemesiydi. 1920'de kurulan TBMM ise, milli egemenli¤in temsil
edildi¤i en önemli kurumdur.

101
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

E¤itime Önem Vermek


Atatürk için e¤itim, sosyal ve kültürel kalk›nman›n en et-
kili araçlar›ndan biri, Cumhuriyet'in devaml›l›¤›n› sa¤layacak
en önemli yoldu. Kurtulufl Savafl› kazan›ld›ktan sonra yeni ku-
rulacak Türkiye Cumhuriyeti'nin ayakta kalabilmesi için, genç
neslin ça¤dafl e¤itim yöntemleri ile yetifltirilmesi gerekiyordu.
Bu sebeple e¤itim konusuna büyük bir önem verdi. Kurtulufl
Savafl›'ndan sonra kendisine sorulan "‹flte memleketi kurtard›-
n›z, flimdi ne yapmak istersiniz?" sorusuna Atatürk: "Maarif ve-
kili olarak milli irfan› yükseltmeye çal›flmak en büyük emelimdir." ce-
vab›n› vermiflti.
Atam›z, Türk Milleti'nin ayd›nl›k yar›nlar› için elinde tebe-
flir, kara tahta bafl›na geçerek halk›m›za okuma-yazma ö¤retti,
modern bir e¤itim politikas›n›n esaslar›n› belirleyip e¤itim ala-
n›nda büyük reformlar yapt›. Ö¤retim programlar›n›n haz›r-
lanmas›yla ilgili komisyonlar› yönetti, ders kitab› yazd›, kürsü-
ye ç›k›p ders verdi. Milletimizin Baflö¤retmeni oldu. Her f›rsat-
ta e¤itime verilmesi gereken önemi dile getirdi. Milli e¤itimin
öneminin fark›nda olan Atam›z, gençlerimize verilen e¤itimde
hangi hususlara dikkat edilmesi gerekti¤ini de bizlere bildir-
miflti:
Milli e¤itim genç dima¤lara insanl›¤a hizmeti, millet ve devlete
sevgiyi ve millet olarak ba¤›ms›z yaflaman›n flerefini ö¤retmeli-
dir. Fakat bir insan toplulu¤undaki hastal›¤› görmek, onu tedavi
etmek, o toplulu¤u asr›n icaplar›na göre ilerletebilmek için, bu
manevi vas›flar tek bafl›na yeterli olmaz; bunlar›n yan›nda ilim
ve fen de ö¤retilmelidir.56
Atatürk'ün ideali verilen e¤itim sayesinde, ahlakl›, kültür-

102
Harun Yahya

lü, memleket sorunlar› ile ilgili, milli kültürümüzü yaflayan ve


yaflatan, çal›flkan ve vatansever bir gençli¤in yetiflmesini sa¤la-
makt›. Bu nedenle gençlerin milli fluuru kazanmalar›n› sa¤laya-
cak bir e¤itim anlay›fl›n›n oluflturulmas› üzerinde çok durmufl,
gençlerimizin tarih bilincinin geliflmesini özellikle istemifltir.
Geçmifli iyi bilen nesillerin gelece¤e daha güvenle bakacaklar›-

103
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

1938'deki Bursa gezisinde gençler ve çocuklar Atam›z› coflkuyla


karfl›lam›fllard›r.

na inanan Atatürk'ün e¤itim konusunda dikkat çekti¤i konu-


lardan birisi de, gençlerin muhakkak tehlikeli fikirler ve ideolo-
jiler konusunda uyar›lmas›yd›. Bunlar›n bafl›nda vatan›m›z›n
bölünmez bütünlü¤ünü tehdit eden, Devletimizin y›pranmas›-
na yönelik faaliyetlerde bulunan, milli birli¤i ve beraberli¤i sar-
sacak fikirler gelmekteydi.
Çocuklar›m›za ve gençlerimize görecekleri e¤itimin s›n›r› ne
olursa olsun, ilk önce ve herfleyden önce Türkiye'nin ba¤›ms›zl›-
¤›na, kendi benli¤ine, milli geleneklerine düflman olan bütün
unsurlarla mücadele etmek gerekti¤i ö¤retilmelidir.
Bu, Büyük Önder'in bize önemli bir vasiyetidir. Bu neden-
le günümüzde de, gençlerin bölücü ve materyalist ideolojilere,
milli birli¤imizi ve maneviyat›m›z› hedef alan fikirlere karfl›
uyar›lmalar›, bu konuda bilinçlendirilmeleri gerçek Atatürkçü-
lerin öncelikli sorumluluklar›ndand›r.

104
Harun Yahya

Kararl› Olmak
Atatürk, kararl› ve mücadeleci bir liderdi. Güçlükler karfl›-
s›nda y›lmayan, ümitsizli¤e düflmeyen kiflili¤i ile çocuklu¤un-
dan itibaren arkadafllar›n›n aras›nda öne ç›km›flt›. Baflar›ya ula-
flabilmek için azimli davranmak gerekti¤ini çok iyi biliyordu.
Daha ilk gençlik y›llar›nda vatan› için yeni bir gelecek planla-
m›fl ve gösterdi¤i kararl›l›kla ad›m ad›m bu plan› gerçeklefltir-
mifltir. Atam›z›n azmi ve kararl›l›¤› tüm Türk Milleti'ne örnek-
tir. Atam›z›n bu konudaki tavsiyeleri flu flekildedir:
Teflebbüslerin baflar›l› olmas› için çetin flartlara gö¤üs germek
gereklidir.57
Felaketler insanlar› daima daha azimkar, dinç hamlelere sevk
eder.58
Baflar›larda gururu yenmek, felaketlerde ümitsizli¤e direnmek
laz›md›r.59
Atatürk'ün azmini ve kararl›l›¤›n› ortaya koyan bir örnek
ise, daha Kurtulufl Savafl›'n›n ilk y›llar›nda yaflanan bir olayd›r:
Kurtulufl Savafl›'n›n bafllad›¤› s›rada Atatürk'e dediler ki:
- Nas›l mümkün olur? Ordu yok!
Atatürk hemen cevap verdi:
- Yap›l›r!
- ‹yi ama bunun için para laz›m... O da yok?
- Bulunur!
- Diyelim ki bulduk, düflmanlar›m›z hem büyük hem de çoktur.
- Olsun, yenilir!60
Atam›z›n kararl›l›¤›n› ve davas›na olan ba¤l›l›¤›n› ve inan-
c›n› gözler önüne seren di¤er baz› sözleri ise flu flekildedir:
Hiçbir zaman ümitsiz olmayaca¤›z, çal›flaca¤›z ve memleketi
kurtaraca¤›z.61
Terakki yolumuzun üstüne dikilmek isteyenleri ezip geçece¤iz.

105
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Yenilik vadisinde duracak de¤iliz. Dünya müthifl bir süratle iler-


liyor. Biz bu ahengin d›fl›nda kalabilir miyiz?62

Bar›flsever Olmak
"Yurtta sulh, cihanda sulh" anlay›fl›n› benimsemifl olan Ata-
türk, bar›fla önem veren bir liderdi. Ona göre tüm dünya ülke-
lerinin bar›fl›n korunmas› için itina etmesi gerekmekteydi.
Atatürk'e göre, Türk Milleti dünya bar›fl›n› sa¤layabilecek,
dünyaya huzur ve güven getirebilecek bir milletti. Yaflam› bo-

106
Harun Yahya

yunca milletler aras›nda bar›fl›n temel oldu¤u bir iliflki kurmak


için çaba harcad›. Bu çabalar›na örnek olarak 1934'te imzalanan
Balkan Antant›, 1937'de imzalanan Sadabat Pakt› gösterilebilir.
Atatürk'ün bar›fla verdi¤i önemin temelinde, insana duydu¤u
sayg› ve sevgi vard›. Romanya D›fl ‹flleri Bakan› ile yapt›¤› bir
konuflmada insana ve insanlar›n bar›fl içinde yaflamalar› gerek-
ti¤i konusuna verdi¤i önemi flöyle belirtmifltir:
‹nsan, mensup oldu¤u milletin varl›¤›n› ve mutlulu¤unu düflün-
dü¤ü kadar, bütün dünya milletlerinin huzur ve refah›n› düflün-
meli ve kendi milletinin mutlulu¤una ne kadar k›ymet veriyor-
sa, bütün dünya milletlerinin mutlulu¤una hizmet etmeye elin-
den geldi¤i kadar çal›flmal›d›r. Bütün ak›ll› adamlar takdir eder-
ler ki, bu yolda çal›flmakla hiçbir fley kaybedilmez. Çünkü dün-
ya milletlerinin mutlulu¤una çal›flmak, di¤er bir yoldan kendi
huzur ve mutlulu¤unu temine çal›flmak demektir.63
Atatürk'e göre savafl ancak zaruri flartlar alt›nda ve savun-
ma amac›yla baflvurulmas› gereken bir yöntemdi ve tüm millet-
ler sorunlar›n› öncelikli olarak mutlaka bar›flc›l yollardan çöz-
meliydi.
Harp, zaruri ve hayati olmal›. Hakiki kanaatim fludur, milleti
harbe götürünce vicdan›mda azap duymamal›y›m. 'Öldürece-
¤iz' diyenlere, 'ölmeyece¤iz' diyerek harbe girebiliriz. Lakin mil-
letin hayat› tehlikeye maruz kalmad›kça harp bir cinayettir.64
Atatürk'ün önemle üzerinde durdu¤u bar›flseverlik Türk
Milleti'nin özünde olan bir özelliktir. Türk Milleti tarihi boyun-
ca adaleti ve hoflgörüsü ile fethetti¤i bütün topraklara huzur,
güvenlik ve bar›fl götürmüfltür. Türk Milleti iradesi alt›ndaki
farkl› ›rk ve dinden insanlar, her zaman için Türk idaresinden
hoflnut ve raz› olmufllard›r. Osmanl› ‹mparatorlu¤u bunun gü-
zel bir örne¤idir. Osmanl› s›n›rlar› içerisinde bulunan hiçbir

107
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

108
Harun Yahya

bölge sömürge muamelesi görmemifl, yerel halk›n raz› olmaya-


ca¤›, bar›fl›n zedelenece¤i hiçbir uygulamada bulunulmam›flt›r.

Hizmetten Kaçmamak
Uygarl›k yolunda yürümeyi ve mutlaka baflar›ya ulaflma-
y› bizim için hedef olarak belirleyen Atam›z›n beklentilerini
gerçeklefltirebilmek için vatana hizmeti herfleyin üstünde tut-
mak çok önemlidir. Atatürk gençlik y›llar›ndan itibaren her za-
man vatan› için her türlü fedakarl›¤a ve göreve talip olmufl, va-
tan hizmetinden hiçbir zaman kaç›nmam›flt›r. Mustafa Ke-
mal'in hayat› vatana hizmet aflk›n›n ve bu u¤urda göze al›nan
pek çok fedakarl›¤›n örnekleri ile doludur. Mustafa Kemal an›-
lar›nda, tek bafl›na dahi olsa, vatan› düflmanlardan kurtarma
görevine nas›l talip oldu¤unu flöyle aktarmaktad›r:
Bütün memleketin bence gözle görülür bir felakete at›ld›¤›n›
gördükten ve bütün Türk Ordusu'nun muhakkak bir felaketi her
çareye baflvurarak önlemek için kan›n› dökmeye haz›rlanmas›n-
dan baflka çare kalmad›¤›n› anlad›ktan sonra, benim hala Sof-
ya'da kordiplomatik içinde rahat salon hayat› geçirmeme imkan
olabilir miydi? Baflkumandanl›k Vekaleti'ne bir yaz› ile müraca-
at ettim. Ordu içinde rütbemle mütenasip bir görevin bana veril-
mesini rica ettim. Baflkumandan Vekili taraf›ndan bana çok na-
zik bir cevap verildi:
- Sizin için orada da daima bir görev mevcuttu. Fakat Sofya Ate-
flemiliterli¤i'nde kalman›z daha önemli görüldü¤ü içindir ki, si-
zi orada b›rak›yoruz.
Cevap verdim:
- Vatan›n savunmas›na ait fiili görevlerden daha önemli ve yüce
görev olamaz. Arkadafllar›m muharebe cephelerinde, atefl hatla-
r›nda bulunurken, ben Sofya'da ateflemiliterlik yapamam. E¤er

109
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

birinci s›n›f subay olmak liyakatinden mahrum isem, kanaatiniz


bu ise, lütfen aç›k söyleyiniz.
Bunun üzerine 19. Tümen Kumandanl›¤›'na atand›m.65
Büyük Önder'in sorumlulu¤u üstlenmenin gereklili¤i ve
önemi üzerine di¤er görüflleri ise flu flekildedir:
Sorumlulu¤u üzerine almak cesaret ve hevesi her iflte en çok
laz›m olan huydur. Birçok insanlar, sorumlulu¤un baflkalar›nda
oldu¤unu bildikleri zaman, en cesur ve cüretkar olurlar; fakat
e¤er sorumluluk kendilerinde olursa, bu cesaret ve cüretin azal-
d›¤› ve çekingen olduklar› görülür. Halbuki sorumlulu¤u bile-
rek, hesaplayarak üzerine alan insanlar, küçük ve büyük al-
d›klar› ifllerde baflar› gösterirler.66
Mustafa Kemal Atatürk de hayati ko-
nularda sorumlulu¤u tek bafl›na üstle-
nerek, asla çekingenlik ve tereddüt
göstermeyerek tüm Türk Milleti'ne
örnek olmufltur. Vatansever insan-
lara da yak›flan, her türlü maddi
de¤eri kaybetmek, çeflitli s›k›nt›
ve zorluklara katlanmak u¤ru-
na da olsa vatan›n ve mille-
tin gelece¤i için yap›lmas›
gereken ifllerde can› pa-
has›na bir an bile du-
raksamamak, vatan
hizmetinde tereddüt-
süz öne at›lmak ve ce-
sareti ile di¤erlerine ör-
nek olmakt›r.

110
Harun Yahya

111
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

itap boyunca Büyük Önder Atatürk'ün vatan afl-


k›n›, milletine duydu¤u derin sevgi ve ba¤l›l›¤›n›,
Atam›z›n sözleri ve hayat›ndan örnekler ile ele
ald›k. Atam›z›n milletine inanc› ve güveni son-
suzdur. Kuvvetinin kayna¤›n› Türk Milleti'nden
ald›¤›n› her f›rsatta vurgulam›flt›r. Türk olmakla
övünen, Türk Milleti'nin tarihi, ahlak özellikleri,
manevi de¤erleri, kültürü, inanc› ile fleref duyan büyük bir li-
derdir. Büyük Önder'in bize ö¤retti¤i en önemli derslerden bi-
risi ise, vatan ve millet sevgisi ile dolu olanlar›n aflamayacakla-
r› hiçbir engel olmad›¤›d›r. Atatürk kendi hayat› ile bu gerçe¤in
aç›k bir örne¤i olarak karfl›m›zda durmaktad›r.
Atatürk kendisinden sonra gelen neslin de, t›pk› kendisi
gibi, vatan ve millet sevgisini herfleyin üstünde tutan bireyler
olmalar›n› istemifl, vatan topra¤›na, ba¤›ms›zl›¤›m›za, bayra¤›-

112
Harun Yahya

m›za göz diken her türlü unsura karfl› milletçe bütün olarak
mücadele etmenin görevlerin en yücesi oldu¤unu bildirmifltir.
Bu kutsal görevi öncelikle kahraman Türk Ordumuz ve Ordu-
muzla birlikte tüm Milletimiz üstlenmifltir. Büyük Önder Ordu-
muzun üstlendi¤i bu görevi flöyle ifade etmifltir:
Zaferleri ve mazisi insanl›k tarihi ile bafllayan her zaman zaferle
beraber medeniyet nurlar› tafl›yan kahraman Türk Ordusu,
memleketini en buhranl› ve müflkül anlarda zulüm, felaket ve
musibetlerden ve düflman istilas›ndan nas›l korumufl ve kurtar-
m›fl isen, Cumhuriyet'in modern silah ve vas›talar› ile donat›lm›fl
oldu¤un halde vazifeni ayn› ba¤l›l›kla yapaca¤›na hiç flüphem
yoktur.67

Bize düflen görev ise milli düflünceyi gelifltirmek, milli ta-


rihimizi yeni nesillere aktarmak, milli bilinci sürekli ayakta tut-
mak, milli iradeyi güçlendirmek için çaba göstermektir. Milli
birlik anlay›fl› içerisinde, tek vücut olarak hareket edildi¤inde
vatan›m›z› müreffeh, kalk›nm›fl ve güçlü bir devlet olarak yafla-
tabilir ve dünya milletleri aras›nda hak etmifl oldu¤u lider po-
zisyonuna getirebiliriz. Gerçek vatanseverlerin ve Atatürk mil-
liyetçilerinin izlemeleri gereken yol budur. Atam›z›n afla¤›daki
sözünde bildirdi¤i gibi, milli birlik ve dayan›flma içinde olun-
du¤u müddetçe asil Türk Milleti'nin aflamayaca¤› zorluk yok-
tur. Türk Milleti, Büyük Önder'in bu konudaki vasiyetini izle-
mekten asla yorgunlu¤a kap›lmayacak, hiçbir flekilde bu konu-
da taviz vermeyecektir.
Memleketin huzuru, milletin kurtulufl amac› noktas›nda, bir-
lik ve dayan›flmas› sa¤lanmad›kça, ne d›fl düflman istilalar›n›n
köklerini kurutmaya çal›flmak mümkündür ve ne de bundan
esasl› bir sonuç ve fayda beklenmelidir.68

113
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

arwinizm, yani evrim teorisi, yarat›l›fl gerçe¤ini


reddetmek amac›yla ortaya at›lm›fl, ancak bafla-
r›l› olamam›fl bilim d›fl› bir safsatadan baflka bir
fley de¤ildir. Canl›l›¤›n, cans›z maddelerden te-
sadüfen olufltu¤unu iddia eden bu teori, evren-
de ve canl›larda çok aç›k bir "tasar›m" bulundu-
¤unun bilim taraf›ndan ispat edilmesiyle çü-
rütülmüfltür. Böylece Allah'›n tüm evreni ve canl›lar› yaratm›fl
oldu¤u gerçe¤i, bilim taraf›ndan da kan›tlanm›flt›r. Bugün ev-
rim teorisini ayakta tutmak için dünya çap›nda yürütülen pro-
paganda, sadece bilimsel gerçeklerin çarp›t›lmas›na, tarafl› yo-
rumlanmas›na, bilim görüntüsü alt›nda söylenen yalanlara ve
yap›lan sahtekarl›klara dayal›d›r.
Ancak bu propaganda, gerçe¤i gizleyememektedir. Evrim
teorisinin, bilim tarihindeki en büyük yan›lg› oldu¤u, son 20-30

114
Harun Yahya

y›ld›r bilim dünyas›nda giderek daha yüksek sesle dile getiril-


mektedir. Özellikle 1980'lerden sonra yap›lan araflt›rmalar, Dar-
winist iddialar›n tamamen yanl›fl oldu¤unu ortaya koymufl ve
bu gerçek pek çok bilim adam› taraf›ndan dile getirilmifltir.
Özellikle ABD'de, biyoloji, biyokimya, paleontoloji gibi farkl›
alanlardan gelen çok say›da bilim adam›, Darwinizm'in geçer-
sizli¤ini görmekte, canl›lar›n kökenini art›k "bilinçli tasar›m"
(intelligent design) kavram›yla aç›klamaktad›rlar. Söz konusu
"bilinçli tasar›m", tüm canl›lar› Allah'›n yaratm›fl oldu¤unun bi-
limsel bir delilidir.
Evrim teorisinin çöküflünü ve yarat›l›fl›n delillerini di¤er
pek çok çal›flmam›zda bütün bilimsel detaylar›yla ele ald›k ve
almaya devam ediyoruz. Ancak konuyu, tafl›d›¤› büyük önem
nedeniyle, burada da özetlemekte yarar vard›r.

Darwin'i Y›kan Zorluklar


Evrim teorisi, tarihi eski Yunan'a kadar uzanan bir ö¤reti
olmas›na karfl›n, kapsaml› olarak 19. yüzy›lda ortaya at›ld›. Te-
oriyi bilim dünyas›n›n gündemine sokan en önemli geliflme,
Charles Darwin'in 1859 y›l›nda yay›nlanan Türlerin Kökeni adl›
kitab›yd›. Darwin bu kitapta dünya üzerindeki farkl› canl› tür-
lerini Allah'›n ayr› ayr› yaratt›¤› gerçe¤ine karfl› ç›k›yordu. Dar-
win'e göre, tüm türler ortak bir atadan geliyorlard› ve zaman
içinde küçük de¤iflimlerle farkl›laflm›fllard›.
Darwin'in teorisi, hiçbir somut bilimsel bulguya dayanm›-
yordu; kendisinin de kabul etti¤i gibi sadece bir "mant›k yürüt-
me" idi. Hatta Darwin'in kitab›ndaki "Teorinin Zorluklar›" bafl-
l›kl› uzun bölümde itiraf etti¤i gibi, teori pek çok önemli soru
karfl›s›nda aç›k veriyordu.
Darwin, teorisinin önündeki zorluklar›n geliflen bilim tara-

115
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

f›ndan afl›laca¤›n›, yeni bilimsel bul-


gular›n teorisini güçlendirece¤ini
umuyordu. Bunu kitab›nda s›k
s›k belirtmiflti. Ancak geliflen
bilim, Darwin'in umutlar›n›n
tam aksine, teorinin temel
iddialar›n› birer birer daya-
naks›z b›rakm›flt›r.
Darwinizm'in bilim kar-
fl›s›ndaki yenilgisi, üç temel
bafll›kta incelenebilir:
1) Teori, hayat›n yeryüzünde
Charles Darwin ilk kez nas›l ortaya ç›kt›¤›n› asla
aç›klayamamaktad›r.
2) Teorinin öne sürdü¤ü "evrim mekanizmalar›"n›n, ger-
çekte evrimlefltirici bir etkiye sahip oldu¤unu gösteren hiçbir
bilimsel bulgu yoktur.
3) Fosil kay›tlar›, evrim teorisinin öngörülerinin tam aksi-
ne bir tablo ortaya koymaktad›r.
Bu bölümde, bu üç temel bafll›¤› ana hatlar› ile inceleyece-
¤iz.

Afl›lamayan ‹lk Basamak:


Hayat›n Kökeni
Evrim teorisi, tüm canl› türlerinin, bundan yaklafl›k 3.8
milyar y›l önce ilkel dünyada ortaya ç›kan tek bir canl› hücre-
den geldiklerini iddia etmektedir. Tek bir hücrenin nas›l olup
da milyonlarca kompleks canl› türünü oluflturdu¤u ve e¤er
gerçekten bu tür bir evrim gerçekleflmiflse neden bunun izleri-

116
Harun Yahya

nin fosil kay›tlar›nda bulunamad›¤›, teorinin aç›klayamad›¤›


sorulardand›r. Ancak tüm bunlardan önce, iddia edilen evrim
sürecinin ilk basama¤› üzerinde durmak gerekir. Sözü edilen o
"ilk hücre" nas›l ortaya ç›km›flt›r?
Evrim teorisi, yarat›l›fl› reddetti¤i, hiçbir do¤aüstü müda-
haleyi kabul etmedi¤i için, o "ilk hücre"nin, hiçbir tasar›m, plan
ve düzenleme olmadan, do¤a kanunlar› içinde rastlant›sal ola-
rak meydana geldi¤ini iddia eder. Yani teoriye göre, cans›z
madde tesadüfler sonucunda ortaya canl› bir hücre ç›karm›fl ol-
mal›d›r. Ancak bu, bilinen en temel biyoloji kanunlar›na ayk›r›
bir iddiad›r.

Cans›z Maddeler Hayat


Oluflturamaz
Darwin, kitab›nda hayat›n köke-
ni konusundan hiç söz etmemiflti.
Çünkü onun dönemindeki ilkel bilim
anlay›fl›, canl›lar›n çok basit bir yap›-
ya sahip olduklar›n› varsay›yordu.
Ortaça¤'dan beri inan›lan "spontane
jenerasyon" adl› teoriye göre, cans›z
maddelerin tesadüfen biraraya gelip,
canl› bir varl›k oluflturabileceklerine
Frans›z biyolog
inan›l›yordu. Bu dönemde böceklerin
Louis Pasteur
yemek art›klar›ndan, farelerin de bu¤-
daydan olufltu¤u yayg›n bir düflünceydi. Bunu ispatlamak için
de ilginç deneyler yap›lm›flt›. Kirli bir paçavran›n üzerine biraz
bu¤day konmufl ve biraz beklendi¤inde bu kar›fl›mdan farele-
rin oluflaca¤› san›lm›flt›.

117
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Etlerin kurtlanmas› da hayat›n cans›z maddelerden türe-


yebildi¤ine bir delil say›l›yordu. Oysa daha sonra anlafl›lacakt›
ki, etlerin üzerindeki kurtlar kendiliklerinden oluflmuyorlar, si-
neklerin getirip b›rakt›klar› gözle görülmeyen larvalardan ç›k›-
yorlard›.
Darwin'in Türlerin Kökeni adl› kitab›n› yazd›¤› dönemde
ise, bakterilerin cans›z maddeden oluflabildikleri inanc›, bilim
dünyas›nda yayg›n bir kabul görüyordu.
Oysa Darwin'in kitab›n›n yay›nlanmas›ndan befl y›l sonra,
ünlü Frans›z biyolog Louis Pasteur, evrime temel oluflturan bu
inanc› kesin olarak çürüttü. Pasteur yapt›¤› uzun çal›flma ve de-
neyler sonucunda vard›¤› sonucu flöyle özetlemiflti: "Cans›z
maddelerin hayat oluflturabilece¤i iddias› art›k kesin olarak ta-
rihe gömülmüfltür."69
Evrim teorisinin savunucular›, Pasteur'ün bulgular›na kar-
fl› uzun süre direndiler. Ancak geliflen bilim, canl› hücresinin
karmafl›k yap›s›n› ortaya ç›kard›kça, hayat›n kendili¤inden
oluflabilece¤i iddias›n›n geçersizli¤i daha da aç›k hale geldi.

20. Yüzy›ldaki Sonuçsuz Çabalar


20. yüzy›lda hayat›n kökeni konusunu ele alan ilk evrimci,
ünlü Rus biyolog Alexander Oparin oldu. Oparin, 1930'lu y›l-
larda ortaya att›¤› birtak›m tezlerle, canl› hücresinin tesadüfen
meydana gelebilece¤ini ispat etmeye çal›flt›. Ancak bu çal›flma-
lar baflar›s›zl›kla sonuçlanacak ve Oparin flu itiraf› yapmak zo-
runda kalacakt›: "Maalesef hücrenin kökeni, evrim teorisinin
tümünü içine alan en karanl›k noktay› oluflturmaktad›r."70
Oparin'in yolunu izleyen evrimciler, hayat›n kökeni konu-
sunu çözüme kavuflturacak deneyler yapmaya çal›flt›lar. Bu de-
neylerin en ünlüsü, Amerikal› kimyac› Stanley Miller taraf›n-

118
Harun Yahya

dan 1953 y›l›nda düzen-


lendi. Miller, ilkel dünya
atmosferinde oldu¤unu
iddia etti¤i gazlar› bir
deney düzene¤inde bir-
lefltirerek ve bu kar›fl›ma
enerji ekleyerek, protein-
lerin yap›s›nda kullan›-
lan birkaç organik mole-
kül (aminoasit) sentezle-
di.
O y›llarda evrim
ad›na önemli bir aflama
gibi tan›t›lan bu deneyin
geçerli olmad›¤› ve de-
neyde kullan›lan atmos-
Stanley Miller
ferin gerçek dünya ko-
flullar›ndan çok farkl› ol-
du¤u, ilerleyen y›llarda ortaya ç›kacakt›.71
Uzun süren bir sessizlikten sonra Miller'in kendisi de kul-
land›¤› atmosfer ortam›n›n gerçekçi olmad›¤›n› itiraf etti.72
Hayat›n kökeni sorununu aç›klamak için 20. yüzy›l boyun-
ca yürütülen tüm evrimci çabalar hep baflar›s›zl›kla sonuçland›.
San Diego Scripps Enstitüsü'nden ünlü biokimyac› Jeffrey Ba-
da, evrimci Earth dergisinde 1998 y›l›nda yay›nlanan bir maka-
lede bu gerçe¤i flöyle kabul eder:
Bugün, 20. yüzy›l› geride b›rak›rken, hala, 20. yüzy›la girdi¤i-
mizde sahip oldu¤umuz en büyük çözülmemifl problemle
karfl› karfl›yay›z: Hayat yeryüzünde nas›l bafllad›?73

119
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Hayat›n Kompleks Yap›s›


Evrim teorisinin hayat›n kökeni konusunda bu denli bü-
yük bir açmaza girmesinin bafll›ca nedeni, en basit san›lan can-
l› yap›lar›n bile inan›lmaz derecede karmafl›k yap›lara sahip ol-
mas›d›r. Canl› hücresi, insano¤lunun yapt›¤› bütün teknolojik
ürünlerden daha karmafl›kt›r. Öyle ki bugün dünyan›n en gelifl-
mifl laboratuvarlar›nda bile cans›z maddeler biraraya getirile-
rek canl› bir hücre üretilememektedir.
Bir hücrenin meydana gelmesi için gereken flartlar, asla
rastlant›larla aç›klanamayacak kadar fazlad›r. Hücrenin en te-
mel yap› tafl› olan proteinlerin rastlant›sal olarak sentezlenme
ihtimali; 500 aminoasitlik ortalama bir protein için, 10950'de
1'dir. Ancak matematikte 1050'de 1'den küçük olas›l›klar pratik
olarak "imkans›z" say›l›r. Hücrenin çekirde¤inde yer alan ve ge-
netik bilgiyi saklayan DNA molekülü ise, inan›lmaz bir bilgi
bankas›d›r. ‹nsan DNA's›n›n içerdi¤i bilginin, e¤er ka¤›da dö-
külmeye kalk›lsa, 500'er sayfadan oluflan 900 ciltlik bir kütüp-
hane oluflturaca¤› hesaplanmaktad›r.
Bu noktada çok ilginç bir ikilem daha vard›r: DNA, yaln›z
birtak›m özelleflmifl proteinlerin (enzimlerin) yard›m› ile eflle-
nebilir. Ama bu enzimlerin sentezi de ancak DNA'daki bilgiler
do¤rultusunda gerçekleflir. Birbirine ba¤›ml› olduklar›ndan, efl-
lemenin meydana gelebilmesi için ikisinin de ayn› anda var ol-
malar› gerekir. Bu ise, hayat›n kendili¤inden olufltu¤u senaryo-
sunu ç›kmaza sokmaktad›r. San Diego California Üniversite-
si'nden ünlü evrimci Prof. Leslie Orgel, Scientific American der-
gisinin Ekim 1994 tarihli say›s›nda bu gerçe¤i flöyle itiraf eder:

120
Harun Yahya

Evrimcilerin en büyük yan›lg›lar›ndan bir tanesi de yukar›da temsili resmi gö-


rülen ve ilkel dünya olarak nitelendirdikleri ortamda canl›l›¤›n kendili¤inden
oluflabilece¤ini düflünmeleridir. Miller deneyi gibi çal›flmalarla bu iddialar›n›
kan›tlamaya çal›flm›fllard›r. Ancak bilimsel bulgular karfl›s›nda yine yenilgiye
u¤ram›fllard›r. Çünkü 1970'li y›llarda elde edilen sonuçlar, ilkel dünya olarak
nitelendirilen dönemdeki atmosferin yaflam›n oluflmas› için hiçbir flekilde uy-
gun olmad›¤›n› kan›tlam›flt›r.

121
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Son derece kompleks yap›lara sahip olan proteinlerin ve nük-


leik asitlerin (RNA ve DNA) ayn› yerde ve ayn› zamanda
rastlant›sal olarak oluflmalar› afl›r› derecede ihtimal d›fl›d›r.
Ama bunlar›n birisi olmadan di¤erini elde etmek de müm-
kün de¤ildir. Dolay›s›yla insan, yaflam›n kimyasal yollarla or-
taya ç›kmas›n›n asla mümkün olmad›¤› so-
nucuna varmak zorunda kalmakta-
d›r.74
Kuflkusuz e¤er hayat›n
do¤al etkenlerle ortaya ç›k-
mas› imkans›z ise, bu du-
rumda hayat›n do¤aüstü
bir biçimde "yarat›ld›¤›-

Evrim teorisini geçersiz


k›lan gerçeklerden bir ta-
nesi, canl›l›¤›n inan›lmaz
derecedeki kompleks ya-
p›s›d›r. Canl› hücrelerinin
çekirde¤inde yer alan
DNA molekülü, bunun bir
örne¤idir. DNA, dört ayr›
molekülün farkl› dizilimin-
den oluflan bir tür bilgi
bankas›d›r. Bu bilgi ban-
kas›nda canl›yla ilgili bü-
tün fiziksel özelliklerin flif-
releri yer al›r. ‹nsan
DNA's› ka¤›da döküldü-
¤ünde, ortaya yaklafl›k
900 ciltlik bir ansiklopedi
ç›kaca¤› hesaplanmakta-
d›r. Elbette böylesine ola-
¤anüstü bir bilgi, tesadüf
kavram›n› kesin biçimde
geçersiz k›lmaktad›r.

122
Harun Yahya

n›" kabul etmek gerekir. Bu gerçek, en temel amac› yarat›l›fl›


reddetmek olan evrim teorisini aç›kça geçersiz k›lmaktad›r.

Evrimin Hayali Mekanizmalar›


Darwin'in teorisini geçersiz k›lan ikinci büyük nokta, te-
orinin "evrim mekanizmalar›" olarak öne sürdü¤ü iki kavram›n
da gerçekte hiçbir evrimlefltirici güce sahip olmad›¤›n›n anlafl›l-
m›fl olmas›d›r.
Darwin, ortaya att›¤› evrim iddias›n› tamamen "do¤al se-
leksiyon" mekanizmas›na ba¤lam›flt›. Bu mekanizmaya verdi¤i
önem, kitab›n›n isminden de aç›kça anlafl›l›yordu: Türlerin Kö-
keni, Do¤al Seleksiyon Yoluyla...
Do¤al seleksiyon, do¤al seçme demektir. Do¤adaki yaflam
mücadelesi içinde, do¤al flartlara uygun ve güçlü canl›lar›n ha-
yatta kalaca¤› düflüncesine dayan›r. Örne¤in y›rt›c› hayvanlar
taraf›ndan tehdit edilen bir geyik sürüsünde, daha h›zl› koflabi-
len geyikler hayatta kalacakt›r. Böylece geyik sürüsü, h›zl› ve
güçlü bireylerden oluflacakt›r. Ama elbette bu mekanizma, ge-
yikleri evrimlefltirmez, onlar› baflka bir canl› türüne, örne¤in at-
lara dönüfltürmez.
Dolay›s›yla do¤al seleksiyon mekanizmas› hiçbir evrim-
lefltirici güce sahip de¤ildir. Darwin de bu gerçe¤in fark›nday-
d› ve Türlerin Kökeni adl› kitab›nda "Faydal› de¤ifliklikler olufl-
mad›¤› sürece do¤al seleksiyon hiçbir fley yapamaz." demek zo-
runda kalm›flt›.75

Lamarck'›n Etkisi
Peki bu "faydal› de¤ifliklikler" nas›l oluflabilirdi? Darwin,
kendi döneminin ilkel bilim anlay›fl› içinde, bu soruyu La-

123
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Lamarck zürafalar›n ceylan benzeri hay-


vanlardan türediklerine inan›yordu. Ona
göre a¤açlardaki dallara uzanmaya çal›-
flan bu canl›lar›n zaman içinde boyunla-
r› uzam›fl ve zürafalara dönüflüvermifl-
lerdi. Mendel'in 1865 y›l›nda keflfetti¤i
kal›t›m kanunlar›, yaflam s›ras›nda ka-
zan›lan özelliklerin sonraki nesillere ak-
tar›lmas›n›n mümkün olmad›¤›n› ispat-
lam›flt›r. Böylece Lamarck'›n zürafa ma-
sal› da tarihe kar›flm›flt›r.

marck'a dayanarak cevaplamaya


çal›flm›flt›. Darwin'den önce yafla-
m›fl olan Frans›z biyolog La-
marck'a göre, canl›lar yaflamlar› s›-
ras›nda geçirdikleri fiziksel de¤i-
fliklikleri sonraki nesle aktar›yor-
lar, nesilden nesile biriken bu özel-
likler sonucunda yeni türler ortaya
ç›k›yordu. Örne¤in Lamarck'a göre zürafalar ceylanlardan tü-
remifllerdi, yüksek a¤açlar›n yapraklar›n› yemek için çabalar-
ken nesilden nesile boyunlar› uzam›flt›.
Darwin de benzeri örnekler vermifl, örne¤in Türlerin Köke-
ni adl› kitab›nda, yiyecek bulmak için suya giren baz› ay›lar›n
zamanla balinalara dönüfltü¤ünü iddia etmiflti.76
Ama Mendel'in keflfetti¤i ve 20. yüzy›lda geliflen genetik
bilimiyle kesinleflen kal›t›m kanunlar›, kazan›lm›fl özelliklerin
sonraki nesillere aktar›lmas› efsanesini kesin olarak y›kt›. Böy-
lece do¤al seleksiyon "tek bafl›na" ve dolay›s›yla tümüyle etki-
siz bir mekanizma olarak kalm›fl oluyordu.

124
Harun Yahya

Neo-Darwinizm ve Mutasyonlar
Darwinistler ise bu duruma bir çözüm bulabilmek için
1930'lar›n sonlar›nda, "Modern Sentetik Teori"yi ya da daha
yayg›n ismiyle neo-Darwinizm'i ortaya att›lar. Neo-Darwi-
nizm, do¤al seleksiyonun yan›na "faydal› de¤ifliklik sebebi"
olarak mutasyonlar›, yani canl›lar›n genlerinde radyasyon gibi
d›fl etkiler ya da kopyalama hatalar› sonucunda oluflan bozul-
malar› ekledi.
Bugün de hala dünyada evrim ad›na geçerlili¤ini koruyan
model neo-Darwinizm'dir. Teori, yeryüzünde bulunan milyon-
larca canl› türünün, bu canl›lar›n, kulak, göz, akci¤er, kanat gi-
bi say›s›z kompleks organlar›n›n "mutasyonlara", yani genetik
bozukluklara dayal› bir süreç sonucunda olufltu¤unu iddia et-
mektedir. Ama teoriyi çaresiz b›rakan aç›k bir bilimsel gerçek
vard›r: Mutasyonlar canl›lar› gelifltirmezler, aksine her za-
man için canl›lara zarar verirler.
Bunun nedeni çok basittir: DNA çok kompleks bir düzene
sahiptir. Bu molekül üzerinde oluflan herhangi rastgele bir etki
ancak zarar verir. Amerikal› genetikçi B. G. Ranganathan bunu
flöyle aç›klar:
Mutasyonlar küçük, rastgele ve zararl›d›rlar. Çok ender ola-
rak meydana gelirler ve en iyi ihtimalle etkisizdirler. Bu üç
özellik, mutasyonlar›n evrimsel bir geliflme meydana getire-
meyece¤ini gösterir. Zaten yüksek derecede özelleflmifl bir or-
ganizmada meydana gelebilecek rastlant›sal bir de¤iflim, ya
etkisiz olacakt›r ya da zararl›. Bir kol saatinde meydana gele-
cek rastgele bir de¤iflim kol saatini gelifltirmeyecektir. Ona
büyük ihtimalle zarar verecek veya en iyi ihtimalle etkisiz
olacakt›r. Bir deprem bir flehri gelifltirmez, ona y›k›m getirir.77
Nitekim bugüne kadar hiçbir yararl›, yani genetik bilgiyi

125
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

gelifltiren mutasyon örne¤i gözlemlenmedi. Tüm mutasyonla-


r›n zararl› oldu¤u görüldü. Anlafl›ld› ki, evrim teorisinin "evrim
mekanizmas›" olarak gösterdi¤i mutasyonlar, gerçekte canl›lar›
sadece tahrip eden, sakat b›rakan genetik olaylard›r. (‹nsanlar-
da mutasyonun en s›k görülen etkisi de kanserdir.) Elbette tah-
rip edici bir mekanizma "evrim mekanizmas›" olamaz. Do¤al
seleksiyon ise, Darwin'in de kabul etti¤i gibi, "Tek bafl›na hiçbir
fley yapamaz." Bu gerçek bizlere do¤ada hiçbir "evrim meka-
nizmas›" olmad›¤›n› göstermektedir. Evrim mekanizmas› olma-
d›¤›na göre de, evrim denen hayali süreç yaflanm›fl olamaz.

Fosil Kay›tlar›: Ara


Formlardan Eser Yok
Evrim teorisinin iddia etti¤i senaryonun yaflanmam›fl ol-
du¤unun en aç›k göstergesi ise fosil kay›tlar›d›r.
Evrim teorisine göre bütün canl›lar birbirlerinden türemifl-
lerdir. Önceden var olan bir canl› türü, zamanla bir di¤erine dö-
nüflmüfl ve bütün türler bu flekilde ortaya ç›km›fllard›r. Teoriye
göre bu dönüflüm yüz milyonlarca y›l süren uzun bir zaman di-
limini kapsam›fl ve kademe kademe ilerlemifltir.
Bu durumda, iddia edilen uzun dönüflüm süreci içinde sa-
y›s›z "ara türler"in oluflmufl ve yaflam›fl olmalar› gerekir.
Örne¤in geçmiflte, bal›k özelliklerini tafl›malar›na ra¤men,
bir yandan da baz› sürüngen özellikleri kazanm›fl olan yar› ba-
l›k-yar› sürüngen canl›lar yaflam›fl olmal›d›r. Ya da sürüngen
özelliklerini tafl›rken, bir yandan da baz› kufl özellikleri kazan-
m›fl sürüngen-kufllar ortaya ç›km›fl olmal›d›r. Bunlar, bir geçifl
sürecinde olduklar› için de, sakat, eksik, kusurlu canl›lar olma-
l›d›r. Evrimciler geçmiflte yaflam›fl olduklar›na inand›klar› bu
teorik yarat›klara "ara-geçifl formu" ad›n› verirler.

126
Harun Yahya

Sa¤da, 150-200
milyon y›ll›k yu-
sufçuk fosili (Ju-
rassic -Recent
dönem). Hemen
alt›nda ise günü-
müzde yaflayan
ve bu fosil ile bi-
rebir ayn› özellik-
lere sahip olan
yusufçuk.

E¤er gerçekten bu tür canl›lar geçmiflte yaflam›fllarsa bun-


lar›n say›lar›n›n ve çeflitlerinin milyonlarca hatta milyarlarca
olmas› gerekir. Ve bu ucube canl›lar›n kal›nt›lar›na mutlaka fo-
sil kay›tlar›nda rastlanmas› gerekir. Darwin, Türlerin Kökeni'nde
bunu flöyle aç›klam›flt›r:
E¤er teorim do¤ruysa, türleri birbirine ba¤layan say›s›z ara-
geçifl çeflitleri mutlaka yaflam›fl olmal›d›r... Bunlar›n yaflam›fl
olduklar›n›n kan›tlar› da sadece fosil kal›nt›lar› aras›nda bu-
lunabilir.78

Darwin'in Y›k›lan Umutlar›


Ancak 19. yüzy›l›n ortas›ndan bu yana dünyan›n dört bir
yan›nda hummal› fosil araflt›rmalar› yap›ld›¤› halde bu ara ge-
çifl formlar›na rastlanamam›flt›r. Yap›lan kaz›larda ve araflt›r-
malarda elde edilen bütün bulgular, evrimcilerin bekledikleri-
nin aksine, canl›lar›n yeryüzünde birdenbire, eksiksiz ve ku-
sursuz bir biçimde ortaya ç›kt›klar›n› göstermifltir.

127
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Ünlü ‹ngiliz paleontolog (fosil bilimci) Derek W. Ager, bir


evrimci olmas›na karfl›n bu gerçe¤i flöyle itiraf eder:
Sorunumuz fludur: Fosil kay›tlar›n› detayl› olarak inceledi¤i-
mizde, türler ya da s›n›flar seviyesinde olsun, sürekli olarak
ayn› gerçekle karfl›lafl›r›z; kademeli evrimle geliflen de¤il, ani-
den yeryüzünde oluflan gruplar görürüz.79

Evrim teorisi, canl› türlerinin yavafl de¤iflimlerle birbirlerinden evrimlefltik-


lerini iddia eder. Oysa fosil kay›tlar› bu iddiay› aç›kça yalanlamaktad›r. Ör-
ne¤in 530 milyon y›l önce bafllayan Kambriyen devirde, birbirinden çok
farkl› olan onlarca canl› türü bir anda ortaya ç›km›flt›r. Üstteki çizimde tasvir
edilen bu canl›lar çok kompleks yap›lara sahiptirler. Jeolojik dilde "Kambri-
yen Patlamas›" olarak tan›mlanan bu gerçek, yarat›l›fl›n aç›k delillerinden
biridir. .

128
Harun Yahya

Yani fosil kay›tlar›nda, tüm canl› türleri, aralar›nda hiçbir


geçifl formu olmadan eksiksiz biçimleriyle aniden ortaya ç›k-
maktad›rlar. Bu, Darwin'in öngörülerinin tam aksidir. Dahas›,
bu canl› türlerinin yarat›ld›klar›n› gösteren çok güçlü bir delil-
dir. Çünkü bir canl› türünün, kendisinden evrimleflti¤i hiçbir
atas› olmadan, bir anda ve kusursuz olarak ortaya ç›kmas›n›n
tek aç›klamas›, o türün yarat›lm›fl olmas›d›r. Bu gerçek, ünlü
evrimci biyolog Douglas Futuyma taraf›ndan da kabul edilir:
Yarat›l›fl ve evrim, yaflayan canl›lar›n kökeni hakk›nda yap›-
labilecek yegane iki aç›klamad›r. Canl›lar dünya üzerinde ya
tamamen mükemmel ve eksiksiz bir biçimde ortaya ç›km›fl-
lard›r ya da böyle olmam›flt›r. E¤er böyle olmad›ysa, bir de¤i-
flim süreci sayesinde kendilerinden önce var olan baz› canl›
türlerinden evrimleflerek meydana gelmifl olmal›d›rlar. Ama
e¤er eksiksiz ve mükemmel bir biçimde ortaya ç›km›fllarsa, o
halde sonsuz güç sahibi bir ak›l taraf›ndan yarat›lm›fl olmala-
r› gerekir.80
Fosiller ise, canl›lar›n yeryüzünde eksiksiz ve mükemmel
bir biçimde ortaya ç›kt›klar›n› göstermektedir. Yani "türlerin
kökeni", Darwin'in sand›¤›n›n aksine, evrim de¤il yarat›l›fl-
t›r.

‹nsan›n Evrimi Masal›


Evrim teorisini savunanlar›n en çok gündeme getirdikleri
konu, insan›n kökeni konusudur. Bu konudaki Darwinist iddia,
bugün yaflayan modern insan›n maymunsu birtak›m yarat›k-
lardan geldi¤ini varsayar. 4-5 milyon y›l önce bafllad›¤› varsay›-
lan bu süreçte, modern insan ile atalar› aras›nda baz› "ara
form"lar›n yaflad›¤› iddia edilir. Gerçekte tümüyle hayali olan
bu senaryoda dört temel "kategori" say›l›r:

129
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

1- Australopithecus
2- Homo habilis
3- Homo erectus
4- Homo sapiens
Evrimciler, insanlar›n sözde ilk maymunsu atalar›na "gü-
ney maymunu" anlam›na gelen "Australopithecus" ismini ve-
rirler. Bu canl›lar gerçekte soyu tükenmifl bir maymun türün-
den baflka bir fley de¤ildir. Lord Solly Zuckerman ve Prof.
Charles Oxnard gibi ‹ngiltere ve ABD'den dünyaca ünlü iki
anatomistin Australopithecus örnekleri üzerinde yapt›klar› çok
genifl kapsaml› çal›flmalar, bu canl›lar›n sadece soyu tükenmifl
bir maymun türüne ait olduklar›n› ve insanlarla hiçbir benzer-
lik tafl›mad›klar›n› göstermifltir.81
Evrimciler insan evriminin bir sonraki safhas›n› da, "ho-
mo" yani insan olarak s›n›fland›r›rlar. ‹ddiaya göre homo seri-
sindeki canl›lar, Australopithecuslar'dan daha geliflmifllerdir.
Evrimciler, bu farkl› canl›lara ait fosilleri ard› ard›na dizerek ha-
yali bir evrim flemas› olufltururlar. Bu flema hayalidir, çünkü
gerçekte bu farkl› s›n›flar›n aras›nda evrimsel bir iliflki oldu¤u
asla ispatlanamam›flt›r. Evrim teorisinin 20. yüzy›ldaki en
önemli savunucular›ndan biri olan Ernst Mayr, "Homo sapiens'e
uzanan zincir gerçekte kay›pt›r" diyerek bunu kabul eder.82
Evrimciler "Australopithecus > Homo habilis > Homo erectus
> Homo sapiens" s›ralamas›n› yazarken, bu türlerin her birinin,
bir sonrakinin atas› oldu¤u izlenimini verirler. Oysa paleoant-
ropologlar›n son bulgular›, Australopithecus, Homo habilis ve
Homo erectus'un dünya'n›n farkl› bölgelerinde ayn› dönemler-
de yaflad›klar›n› göstermektedir.83
Dahas› Homo erectus s›n›flamas›na ait insanlar›n bir bölü-
mü çok modern zamanlara kadar yaflam›fllar, Homo sapiens

130
Harun Yahya

‹nsan›n evrimi masal›n› destekleyen hiçbir fosil kal›nt›s› yoktur. Aksine, fo-
sil kay›tlar› insanlar ile maymunlar aras›nda afl›lamaz bir s›n›r oldu¤unu
göstermektedir. Bu gerçek karfl›s›nda evrimciler, gerçek d›fl› birtak›m çizim
ve maketlere umut ba¤lam›fllard›r. Fosil kal›nt›lar›n›n üzerine diledikleri
maskeleri geçirir ve hayali yar› maymun-yar› insan yüzler olufltururlar.

neandertalensis ve Homo sapiens sapiens (modern insan) ile


ayn› ortamda yan yana bulunmufllard›r.84
Bu ise elbette bu s›n›flar›n birbirlerinin atalar› olduklar› id-
dias›n›n geçersizli¤ini aç›kça ortaya koymaktad›r. Harvard
Üniversitesi paleontologlar›ndan Stephen Jay Gould, kendisi
de bir evrimci olmas›na karfl›n, Darwinist teorinin içine girdi¤i
bu ç›kmaz› flöyle aç›klar:
E¤er birbiri ile paralel bir biçimde yaflayan üç farkl› hominid
(insan›ms›) çizgisi varsa, o halde bizim soy a¤ac›m›za ne ol-
du? Aç›kt›r ki, bunlar›n biri di¤erinden gelmifl olamaz. Daha-
s›, biri di¤eriyle karfl›laflt›r›ld›¤›nda evrimsel bir geliflme tren-
di göstermemektedirler.85

131
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

K›sacas›, medyada ya da ders kitaplar›nda yer alan hayali


birtak›m "yar› maymun, yar› insan" canl›lar›n çizimleriyle, yani
s›rf propaganda yoluyla ayakta tutulmaya çal›fl›lan insan›n ev-
rimi senaryosu, hiçbir bilimsel temeli olmayan bir masaldan
ibarettir.
Bu konuyu uzun y›llar inceleyen, özellikle Australopithe-
cus fosilleri üzerinde 15 y›l araflt›rma yapan ‹ngiltere'nin en ün-
lü ve sayg›n bilim adamlar›ndan Lord Solly Zuckerman, bir ev-
rimci olmas›na ra¤men, ortada maymunsu canl›lardan insana
uzanan gerçek bir soy a¤ac› olmad›¤› sonucuna varm›flt›r.
Zuckerman bir de ilginç bir "bilim skalas›" yapm›flt›r. Bi-
limsel olarak kabul etti¤i bilgi dallar›ndan, bilim d›fl› olarak ka-
bul etti¤i bilgi dallar›na kadar bir yelpaze oluflturmufltur. Zuc-
kerman'›n bu tablosuna göre en "bilimsel" -yani somut verilere
dayanan- bilgi dallar› kimya ve fiziktir. Yelpazede bunlardan
sonra biyoloji bilimleri, sonra da sosyal bilimler gelir. Yelpaze-
nin en ucunda, yani en "bilim d›fl›" say›lan k›s›mda ise, Zucker-
man'a göre, telepati, alt›nc› his gibi "duyum ötesi alg›lama"
kavramlar› ve bir de "insan›n evrimi" vard›r! Zuckerman, yel-
pazenin bu ucunu flöyle aç›klar:
Objektif gerçekli¤in alan›ndan ç›k›p da, biyolojik bilim olarak
varsay›lan bu alanlara -yani duyum ötesi alg›lamaya ve insa-
n›n fosil tarihinin yorumlanmas›na- girdi¤imizde, evrim te-
orisine inanan bir kimse için herfleyin mümkün oldu¤unu gö-
rürüz. Öyle ki, teorilerine kesinlikle inanan bu kimselerin çe-
liflkili baz› yarg›lar› ayn› anda kabul etmeleri bile mümkün-
dür.86
‹flte insan›n evrimi masal› da, teorilerine körü körüne ina-
nan birtak›m insanlar›n bulduklar› baz› fosilleri ön yarg›l› bir
biçimde yorumlamalar›ndan ibarettir.

132
Harun Yahya

Darwin Formülü!
fiimdiye kadar ele ald›¤›m›z tüm teknik delillerin yan›nda,
isterseniz evrimcilerin nas›l saçma bir inan›fla sahip olduklar›n›
bir de çocuklar›n bile anlayabilece¤i kadar aç›k bir örnekle
özetleyelim.
Evrim teorisi canl›l›¤›n tesadüfen olufltu¤unu iddia etmek-
tedir. Dolay›s›yla bu iddiaya göre cans›z ve fluursuz atomlar bi-
raraya gelerek önce hücreyi oluflturmufllard›r ve sonras›nda ay-
n› atomlar bir flekilde di¤er canl›lar› ve insan› meydana getir-
mifllerdir. fiimdi düflünelim; canl›l›¤›n yap›tafl› olan karbon,
fosfor, azot, potasyum gibi elementleri biraraya getirdi¤imizde
bir y›¤›n oluflur. Bu atom y›¤›n›, hangi ifllemden geçirilirse ge-
çirilsin, tek bir canl› oluflturamaz. ‹sterseniz bu konuda bir "de-
ney" tasarlayal›m ve evrimcilerin asl›nda savunduklar›, ama
yüksek sesle dile getiremedikleri iddiay› onlar ad›na "Darwin
Formülü" ad›yla inceleyelim:
Evrimciler, çok say›da büyük varilin içine canl›l›¤›n yap›-
s›nda bulunan fosfor, azot, karbon, oksijen, demir, magnezyum
gibi elementlerden bol miktarda koysunlar. Hatta normal flart-
larda bulunmayan ancak bu kar›fl›m›n içinde bulunmas›n› ge-
rekli gördükleri malzemeleri de bu varillere eklesinler. Kar›-
fl›mlar›n içine, istedikleri kadar (do¤al flartlarda oluflumu
mümkün olmayan) amino asit, istedikleri kadar da (bir tekinin
bile rastlant›sal oluflma ihtimali 10-950 olan) protein doldursun-
lar. Bu kar›fl›mlara istedikleri oranda ›s› ve nem versinler. Bun-
lar› istedikleri geliflmifl cihazlarla kar›flt›rs›nlar. Varillerin bafl›-
na da dünyan›n önde gelen bilim adamlar›n› koysunlar. Bu uz-
manlar babadan o¤ula, kuflaktan kufla¤a aktararak nöbetlefle
milyarlarca, hatta trilyonlarca sene sürekli varillerin bafl›nda

133
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

beklesinler. Bir canl›n›n oluflmas› için hangi flartlar›n var olma-


s› gerekti¤ine inan›l›yorsa hepsini kullanmak serbest olsun.
Ancak, ne yaparlarsa yaps›nlar o varillerden kesinlikle bir can-
l› ç›kartamazlar. Zürafalar›, aslanlar›, ar›lar›, kanaryalar›, bül-
bülleri, papa¤anlar›, atlar›, yunuslar›, gülleri, orkideleri, zam-
baklar›, karanfilleri, muzlar›, portakallar›, elmalar›, hurmalar›,
domatesleri, kavunlar›, karpuzlar›, incirleri, zeytinleri, üzümle-
ri, fleftalileri, tavus kufllar›n›, sülünleri, renk renk kelebekleri ve
bunlar gibi milyonlarca canl› türünden hiçbirini oluflturamaz-
lar. De¤il burada birkaç›n› sayd›¤›m›z bu canl› varl›klar›, bun-
lar›n tek bir hücresini bile elde edemezler.
K›sacas›, bilinçsiz atomlar biraraya gelerek hücreyi olufl-
turamazlar. Sonra yeni bir karar vererek bir hücreyi ikiye bö-
lüp, sonra art arda baflka kararlar al›p, elektron mikroskobunu
bulan, sonra kendi hücre yap›s›n› bu mikroskop alt›nda izleyen
profesörleri oluflturamazlar. Madde, ancak Allah'›n üstün ya-
ratmas›yla hayat bulur.
Bunun aksini iddia eden evrim teorisi ise, akla tamamen
ayk›r› bir safsatad›r. Evrimcilerin ortaya att›¤› iddialar üzerin-
de biraz bile düflünmek, üstteki örnekte oldu¤u gibi, bu gerçe-
¤i aç›kça gösterir.

134
135
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Göz ve Kulaktaki Teknoloji


Evrim teorisinin kesinlikle aç›klama getiremeyece¤i bir di-
¤er konu ise göz ve kulaktaki üstün alg›lama kalitesidir.
Gözle ilgili konuya geçmeden önce "Nas›l görürüz?" soru-
suna k›saca cevap verelim: Bir cisimden gelen ›fl›nlar, gözde re-
tinaya ters olarak düfler. Bu ›fl›nlar, buradaki hücreler taraf›n-
dan elektrik sinyallerine dönüfltürülür ve beynin arka k›sm›n-
daki görme merkezi denilen küçücük bir noktaya ulafl›r. Bu
elektrik sinyalleri bir dizi ifllemden sonra beyindeki bu merkez-
de görüntü olarak alg›lan›r. Bu bilgiden sonra flimdi düflüne-
lim:
Beyin ›fl›¤a kapal›d›r. Yani beynin içi kapkaranl›kt›r, ›fl›k
beynin bulundu¤u yere kadar giremez. Görüntü merkezi deni-
len yer kapkaranl›k, ›fl›¤›n asla ulaflmad›¤›, belki de hiç karfl›-
laflmad›¤›n›z kadar karanl›k bir yerdir. Ancak siz bu zifiri ka-
ranl›kta ›fl›kl›, p›r›l p›r›l bir dünyay› seyretmektesiniz.
Üstelik bu o kadar net ve kaliteli bir görüntüdür ki, 21.
yüzy›l teknolojisi bile her türlü imkana ra¤men bu netli¤i sa¤-
layamam›flt›r. Örne¤in flu anda okudu¤unuz kitaba, kitab› tu-
tan ellerinize bak›n, sonra bafl›n›z› kald›r›n ve çevrenize bak›n.
fiu anda gördü¤ünüz netlik ve kalitedeki bu görüntüyü baflka
bir yerde gördünüz mü? Bu kadar net bir görüntüyü size dün-
yan›n bir numaral› televizyon flirketinin üretti¤i en geliflmifl te-
levizyon ekran› dahi veremez. 100 y›ld›r binlerce mühendis bu
netli¤e ulaflmaya çal›flmaktad›r. Bunun için fabrikalar, dev te-
sisler kurulmakta, araflt›rmalar yap›lmakta, planlar ve tasar›m-
lar gelifltirilmektedir. Yine bir TV ekran›na bak›n, bir de flu an-
da elinizde tuttu¤unuz bu kitaba. Arada büyük bir netlik ve ka-
lite fark› oldu¤unu göreceksiniz. Üstelik, TV ekran› size iki bo-

136
Harun Yahya

yutlu bir görüntü gösterir, oysa siz üç boyutlu, derinlikli bir


perspektifi izlemektesiniz.
Uzun y›llard›r on binlerce mühendis üç boyutlu TV yap-
maya, gözün görme kalitesine ulaflmaya çal›flmaktad›rlar. Evet,
üç boyutlu bir televizyon sistemi yapabildiler ama onu da göz-
lük takmadan üç boyutlu görmek mümkün de¤il, kald› ki bu
suni bir üç boyuttur. Arka taraf daha bulan›k, ön taraf ise ka¤›t-
tan dekor gibi durur. Hiçbir zaman gözün gördü¤ü kadar net
ve kaliteli bir görüntü oluflmaz. Kamerada da, televizyonda da
mutlaka görüntü kayb› meydana gelir.
‹flte evrimciler, bu kaliteli ve net görüntüyü oluflturan me-
kanizman›n tesadüfen olufltu¤unu iddia etmektedirler. fiimdi
biri size, odan›zda duran televizyon tesadüfler sonucunda
olufltu, atomlar biraraya geldi ve bu görüntü oluflturan aleti
meydana getirdi dese ne düflünürsünüz? Binlerce kiflinin bira-
raya gelip yapamad›¤›n› fluursuz atomlar nas›l yaps›n?
Gözün gördü¤ünden daha ilkel olan bir görüntüyü olufltu-
ran alet tesadüfen oluflam›yorsa, gözün ve gözün gördü¤ü gö-
rüntünün de tesadüfen oluflamayaca¤› çok aç›kt›r. Ayn› durum
kulak için de geçerlidir. D›fl kulak, çevredeki sesleri kulak kep-
çesi vas›tas›yla toplay›p orta kula¤a iletir; orta kulak ald›¤› ses
titreflimlerini güçlendirerek iç kula¤a aktar›r; iç kulak da bu tit-
reflimleri elektrik sinyallerine dönüfltürerek beyne gönderir.
Aynen görmede oldu¤u gibi duyma ifllemi de beyindeki duy-
ma merkezinde gerçekleflir.
Gözdeki durum kulak için de geçerlidir, yani beyin, ›fl›k gi-
bi sese de kapal›d›r, ses geçirmez. Dolay›s›yla d›flar›s› ne kadar
gürültülü de olsa beynin içi tamamen sessizdir. Buna ra¤men
en net sesler beyinde alg›lan›r. Ses geçirmeyen beyninizde bir
orkestran›n senfonilerini dinlersiniz, kalabal›k bir ortam›n tüm

137
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Gözü ve kula¤›, kame-


ra ve ses kay›t cihaz-
lar› ile k›yaslad›¤›m›z-
da, bu organlar›m›z›n
söz konusu teknoloji
ürünlerinden çok da-
ha kompleks, çok da-
ha baflar›l›, çok daha
kusursuz tasar›mlar
oldu¤unu görürüz.

gürültüsünü duyars›n›z. Ama o anda hassas bir cihazla beyni-


nizin içindeki ses düzeyi ölçülse, burada keskin bir sessizli¤in
hakim oldu¤u görülecektir.
Net bir görüntü elde edebilmek ümidiyle teknoloji nas›l
kullan›l›yorsa, ses için de ayn› çabalar onlarca y›ld›r sürdürül-
mektedir. Ses kay›t cihazlar›, müzik setleri, birçok elektronik
alet, sesi alg›layan müzik sistemleri bu çal›flmalardan baz›lar›-
d›r. Ancak, tüm teknolojiye, bu teknolojide çal›flan binlerce mü-
hendise ve uzmana ra¤men kula¤›n oluflturdu¤u netlik ve kali-
tede bir sese ulafl›lamam›flt›r. En büyük müzik sistemi flirketi-
nin üretti¤i en kaliteli müzik setini düflünün. Sesi kaydetti¤in-
de mutlaka sesin bir k›sm› kaybolur veya az da olsa mutlaka
parazit oluflur veya müzik setini açt›¤›n›zda daha müzik baflla-
madan bir c›z›rt› mutlaka duyars›n›z. Ancak insan vücudunda-
ki teknolojinin ürünü olan sesler son derece net ve kusursuz-
dur. Bir insan kula¤›, hiçbir zaman müzik setinde oldu¤u gibi

138
Harun Yahya

c›z›rt›l› veya parazitli alg›lamaz; ses ne ise tam ve net bir biçim-
de onu alg›lar. Bu durum, insan yarat›ld›¤› günden bu yana
böyledir.
fiimdiye kadar insano¤lunun yapt›¤› hiçbir görüntü ve ses
cihaz›, göz ve kulak kadar hassas ve baflar›l› birer alg›lay›c› ola-
mam›flt›r.
Ancak görme ve iflitme olay›nda, tüm bunlar›n ötesinde,
çok büyük bir gerçek daha vard›r.

Beynin ‹çinde Gören ve


Duyan fiuur Kime Aittir?
Beynin içinde, ›fl›l ›fl›l renkli bir dünyay› seyreden, senfoni-
leri, kufllar›n c›v›lt›lar›n› dinleyen, gülü koklayan kimdir?
‹nsan›n gözlerinden, kulaklar›ndan, burnundan gelen
uyar›lar, elektrik sinyali olarak beyne gider. Biyoloji, fizyoloji
veya biyokimya kitaplar›nda bu görüntünün beyinde nas›l
olufltu¤una dair birçok detay okursunuz. Ancak, bu konu hak-
k›ndaki en önemli gerçe¤e hiçbir yerde rastlayamazs›n›z: Be-
yinde, bu elektrik sinyallerini görüntü, ses, koku ve his olarak
alg›layan kimdir? Beynin içinde göze, kula¤a, burna ihtiyaç
duymadan tüm bunlar› alg›layan bir fluur bulunmaktad›r. Bu
fluur kime aittir?
Elbette bu fluur beyni oluflturan sinirler, ya¤ tabakas› ve si-
nir hücrelerine ait de¤ildir. ‹flte bu yüzden, herfleyin maddeden
ibaret oldu¤unu zanneden Darwinist-materyalistler bu sorula-
ra hiçbir cevap verememektedirler. Çünkü bu fluur, Allah'›n ya-
ratm›fl oldu¤u ruhtur. Ruh, görüntüyü seyretmek için göze, se-
si duymak için kula¤a ihtiyaç duymaz. Bunlar›n da ötesinde
düflünmek için beyne ihtiyaç duymaz.

139
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

‹nsan›n gözlerinden, kulaklar›ndan, burnundan ge-


len uyar›lar, elektrik sinyali olarak beyne gider ve
burada bir bütün olarak alg›lan›r. Beyinde, bu
elektrik sinyallerini görüntü, ses, koku ve his ola-
rak alg›layan Allah'›n insana verdi¤i ruhtur.

140
Harun Yahya

Bu aç›k ve ilmi gerçe¤i okuyan her insan›n, beynin içinde-


ki birkaç santimetreküplük, kapkaranl›k mekana tüm kainat›
üç boyutlu, renkli, gölgeli ve ›fl›kl› olarak s›¤d›ran Yüce Allah'›
düflünüp, O'ndan korkup, O'na s›¤›nmas› gerekir.

Materyalist Bir ‹nanç


Buraya kadar incelediklerimiz, evrim teorisinin bilimsel
bulgularla aç›kça çeliflen bir iddia oldu¤unu göstermektedir.
Teorinin hayat›n kökeni hakk›ndaki iddias› bilime ayk›r›d›r,
öne sürdü¤ü evrim mekanizmalar›n›n hiçbir evrimlefltirici etki-
si yoktur ve fosiller teorinin gerektirdi¤i ara formlar›n yaflama-
d›klar›n› göstermektedir. Bu durumda, elbette, evrim teorisinin
bilime ayk›r› bir düflünce olarak bir kenara at›lmas› gerekir. Ni-
tekim tarih boyunca dünya merkezli evren modeli gibi pek çok
düflünce, bilimin gündeminden ç›kar›lm›flt›r. Ama evrim teori-
si ›srarla bilimin gündeminde tutulmaktad›r. Hatta baz› insan-
lar teorinin elefltirilmesini "bilime sald›r›" olarak göstermeye bi-
le çal›flmaktad›rlar. Peki neden?..
Bu durumun nedeni, evrim teorisinin baz› çevreler için,
kendisinden asla vazgeçilemeyecek dogmatik bir inan›fl oluflu-
dur. Bu çevreler, materyalist felsefeye körü körüne ba¤l›d›rlar
ve Darwinizm'i de do¤aya getirilebilecek yegane materyalist
aç›klama oldu¤u için benimsemektedirler.
Bazen bunu aç›kça itiraf da ederler. Harvard Üniversite-
si'nden ünlü bir genetikçi ve ayn› zamanda önde gelen bir ev-
rimci olan Richard Lewontin, "önce materyalist, sonra bilim
adam›" oldu¤unu flöyle itiraf etmektedir:
Bizim materyalizme bir inanc›m›z var, 'a priori' (önceden ka-
bul edilmifl, do¤ru varsay›lm›fl) bir inanç bu. Bizi dünyaya
materyalist bir aç›klama getirmeye zorlayan fley, bilimin yön-

141
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

temleri ve kurallar› de¤il. Aksine, materyalizme olan 'a priori'


ba¤l›l›¤›m›z nedeniyle, dünyaya materyalist bir aç›klama ge-
tiren araflt›rma yöntemlerini ve kavramlar› kurguluyoruz.
Materyalizm mutlak do¤ru oldu¤una göre de, ‹lahi bir aç›k-
laman›n sahneye girmesine izin veremeyiz.87
Bu sözler, Darwinizm'in, materyalist felsefeye ba¤l›l›k u¤-
runa yaflat›lan bir dogma oldu¤unun aç›k ifadeleridir. Bu dog-
ma, maddeden baflka hiçbir varl›k olmad›¤›n› varsayar. Bu ne-
denle de cans›z, bilinçsiz maddenin, hayat› yaratt›¤›na inan›r.
Milyonlarca farkl› canl› türünün; örne¤in kufllar›n, bal›klar›n,
zürafalar›n, kaplanlar›n, böceklerin, a¤açlar›n, çiçeklerin, bali-
nalar›n ve insanlar›n maddenin kendi içindeki etkileflimlerle,
yani ya¤an ya¤murla, çakan flimflekle, cans›z maddenin için-
den olufltu¤unu kabul eder. Gerçekte ise bu, hem akla hem bi-
lime ayk›r› bir kabuldür. Ama Darwinistler kendi deyimleriyle
"‹lahi bir aç›klaman›n sahneye girmemesi" için, bu kabulü sa-
vunmaya devam etmektedirler.
Canl›lar›n kökenine materyalist bir ön yarg› ile bakmayan
insanlar ise, flu aç›k gerçe¤i göreceklerdir: Tüm canl›lar, üstün
bir güç, bilgi ve akla sahip olan bir Yarat›c›n›n eseridirler. Yara-
t›c›, tüm evreni yoktan var eden, en kusursuz biçimde düzenle-
yen ve tüm canl›lar› yarat›p flekillendiren Allah't›r.

Evrim Teorisi Dünya Tarihinin


En Etkili Büyüsüdür
Burada flunu da belirtmek gerekir ki, ön yarg›s›z, hiçbir
ideolojinin etkisi alt›nda kalmadan, sadece akl›n› ve mant›¤›n›
kullanan her insan, bilim ve medeniyetten uzak toplumlar›n
hurafelerini and›ran evrim teorisinin inan›lmas› imkans›z bir
iddia oldu¤unu kolayl›kla anlayacakt›r.

142
Harun Yahya

Yukar›da da belirtildi¤i gibi, evrim teorisine inananlar, bü-


yük bir varilin içine birçok atomu, molekülü, cans›z maddeyi
dolduran ve bunlar›n kar›fl›m›ndan zaman içinde düflünen, ak-
leden, bulufllar yapan profesörlerin, üniversite ö¤rencilerinin,
Einstein, Hubble gibi bilim adamlar›n›n, Frank Sinatra, Charl-
ton Heston gibi sanatç›lar›n, bunun yan› s›ra ceylanlar›n, limon
a¤açlar›n›n, karanfillerin ç›kaca¤›na inanmaktad›rlar. Üstelik,
bu saçma iddiaya inananlar bilim adamlar›, pofesörler, kültür-
lü, e¤itimli insanlard›r. Bu nedenle evrim teorisi için "dünya ta-
rihinin en büyük ve en etkili büyüsü" ifadesini kullanmak ye-
rinde olacakt›r. Çünkü, dünya tarihinde insanlar›n bu derece
akl›n› bafl›ndan alan, ak›l ve mant›kla düflünmelerine imkan ta-
n›mayan, gözlerinin önüne sanki bir perde çekip çok aç›k olan
gerçekleri görmelerine engel olan bir baflka inanç veya iddia
daha yoktur. Bu, eski M›s›rl›lar›n Günefl Tanr›s› Ra'ya, Afrikal›
baz› kabilelerin totemlere, Sebe halk›n›n Günefl'e tapmas›ndan,
Hz. ‹brahim'in kavminin elleri ile yapt›klar› putlara, Hz. Mu-
sa'n›n kavminin alt›ndan yapt›klar› buza¤›ya tapmalar›ndan
çok daha vahim ve ak›l almaz bir körlüktür. Gerçekte bu du-
rum, Allah'›n Kuran'da iflaret etti¤i bir ak›ls›zl›kt›r. Allah, baz›
insanlar›n anlay›fllar›n›n kapanaca¤›n› ve gerçekleri görmekten
aciz duruma düfleceklerini birçok ayetinde bildirmektedir. Bu
ayetlerden baz›lar› flöyledir:
fiüphesiz, inkar edenleri uyarsan da, uyarmasan da, onlar
için fark etmez; inanmazlar. Allah, onlar›n kalplerini ve ku-
laklar›n› mühürlemifltir; gözlerinin üzerinde perdeler var-
d›r. Ve büyük azab onlarad›r. (Bakara Suresi, 6-7)
… Kalpleri vard›r bununla kavray›p-anlamazlar, gözleri
vard›r bununla görmezler, kulaklar› vard›r bununla iflit-
mezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha afla¤›l›kt›rlar.
‹flte bunlar gafil olanlard›r. (Araf Suresi, 179)

143
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

144
Harun Yahya

Evrimcilerin istedikleri tüm flartlar sa¤lansa bir canl› oluflabilir mi? Elbette ki
hay›r. Bunu daha iyi anlamak için flöyle bir deney yapal›m. Soldakine benzer
bir varile canl›lar›n oluflumu için gerekli olan bütün atomlar›, enzimleri, hor-
monlar›, proteinleri k›sacas› evrimcilerin istedikleri, gerekli gördükleri tüm
elementleri koyal›m. Olabilecek her türlü kimyasal ve fiziksel yöntemi kulla-
narak bu elementleri kar›flt›ral›m ve istedikleri kadar bekleyelim. Ne yap›l›r-
sa yap›ls›n, ne kadar beklenirse beklensin bu varilden canl› tek bir varl›k bi-
le ç›karamayacaklard›r.

145
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

Allah baflka ayetlerde ise, bu insanlar›n mucizeler görseler


bile inanmayacak kadar büyülendiklerini flöyle bildirmektedir:
Onlar›n üzerlerine gökyüzünden bir kap› açsak, ordan yu-
kar› yükselseler de, mutlaka: "Gözlerimiz döndürüldü, bel-
ki biz büyülenmifl bir toplulu¤uz." diyeceklerdir. (Hicr Su-
resi, 14-15)
Bu kadar genifl bir kitlenin üzerinde bu büyünün etkili ol-
mas›, insanlar›n gerçeklerden bu kadar uzak tutulmalar› ve 150
y›ld›r bu büyünün bozulmamas› ise, kelimelerle anlat›lamaya-
cak kadar hayret verici bir durumdur. Çünkü, bir veya birkaç
insan›n imkans›z senaryolara, saçmal›k ve mant›ks›zl›klarla
dolu iddialara inanmalar› anlafl›labilir. Ancak dünyan›n dört
bir yan›ndaki insanlar›n, fluursuz ve cans›z atomlar›n ani bir
kararla biraraya gelip; ola¤anüstü bir organizasyon, disiplin,
ak›l ve fluur gösterip kusursuz bir sistemle iflleyen evreni, can-
l›l›k için uygun olan her türlü özelli¤e sahip olan Dünya geze-
genini ve say›s›z kompleks sistemle donat›lm›fl canl›lar› mey-
dana getirdi¤ine inanmas›n›n, "büyü"den baflka bir aç›klamas›
yoktur.
Nitekim, Allah Kuran'da, inkarc› felsefenin savunucusu
olan baz› kimselerin, yapt›klar› büyülerle insanlar› etkiledikle-
rini Hz. Musa ve Firavun aras›nda geçen bir olayla bizlere bil-
dirmektedir. Hz. Musa, Firavun'a hak dini anlatt›¤›nda, Fira-
vun Hz. Musa'ya, kendi "bilgin büyücüleri" ile insanlar›n top-
land›¤› bir yerde karfl›laflmas›n› söyler. Hz. Musa, büyücülerle
karfl›laflt›¤›nda, büyücülere önce onlar›n marifetlerini sergile-
melerini emreder. Bu olay›n anlat›ld›¤› ayetler flöyledir:
(Musa:) "Siz at›n" dedi. (Asalar›n›) at›verince, insanlar›n
gözlerini büyüleyiverdiler, onlar› dehflete düflürdüler ve

146
Harun Yahya

(ortaya) büyük bir sihir getirmifl oldular. (Araf Suresi, 116)


Görüldü¤ü gibi, Firavun'un büyücüleri yapt›klar› "aldat-
macalar"la -Hz. Musa ve ona inananlar d›fl›nda- insanlar›n hep-
sini büyüleyebilmifllerdir. Ancak, onlar›n att›klar›na karfl›l›k
Hz. Musa'n›n ortaya koydu¤u delil, onlar›n bu büyüsünü, ayet-
teki ifadeyle "uydurduklar›n› yutmufl" yani etkisiz k›lm›flt›r:
Biz de Musa'ya: "Asan› f›rlat›ver" diye vahyettik. (O da f›r-
lat›verince) bir de bakt›lar ki, o bütün uydurduklar›n› der-
leyip-toparlay›p yutuyor. Böylece hak yerini buldu, onlar›n
bütün yapmakta olduklar› geçersiz kald›. Orada yenilmifl
oldular ve küçük düflmüfller olarak tersyüz çevrildiler.
(Araf Suresi, 117-119)
Ayette bildirildi¤i gibi, daha önce insanlar› büyüleyerek
etkileyen bu kiflilerin yapt›klar›n›n bir sahtekarl›k oldu¤unun
anlafl›lmas› ile, söz konusu insanlar küçük düflmüfllerdir. Gü-
nümüzde de bir büyünün etkisiyle, bilimsellik k›l›f› alt›nda son
derece saçma iddialara inanan ve bunlar› savunmaya hayatla-
r›n› adayanlar, e¤er bu iddialardan vazgeçmezlerse gerçekler
tam anlam›yla a盤a ç›kt›¤›nda ve "büyü bozuldu¤unda" küçük
duruma düfleceklerdir. Nitekim evrimi savunan ve ateist bir
felsefeci olan Malcolm Muggeridge böyle bir durumdan endi-
flelendi¤ini flöyle itiraf etmektedir:
Ben kendim, evrim teorisinin, özellikle uyguland›¤› alan-
larda, gelece¤in tarih kitaplar›ndaki en büyük espri malze-
melerinden biri olaca¤›na ikna oldum. Gelecek kuflak, bu
kadar çürük ve belirsiz bir hipotezin inan›lmaz bir safl›kla
kabul edilmesini hayretle karfl›layacakt›r.88
Bu gelecek, uzakta de¤ildir aksine çok yak›n bir gelecekte
insanlar "tesadüfler"in ilah olamayacaklar›n› anlayacaklar ve
evrim teorisi dünya tarihinin en büyük aldatmacas› ve en flid-

147
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

detli büyüsü olarak tan›mlanacakt›r. Bu fliddetli büyü, büyük


bir h›zla dünyan›n dört bir yan›nda insanlar›n üzerinden kalk-
maya bafllam›flt›r. Evrim aldatmacas›n›n s›rr›n› ö¤renen birçok
insan, bu aldatmacaya nas›l kand›¤›n› hayret ve flaflk›nl›kla dü-
flünmektedir.

148
Harun Yahya

Notlar
1- Mahmut Esat Bozkurt, Yak›nlar›ndan Hat›- 23- Milli E¤itim Bakanl›¤› ‹nternet Sitesi,
ralar, Sel Yay›nlar›, ‹stanbul 1955, sf.95 http://www.meb.gov.tr/belirligunler/10ka-
2- Milli E¤itim Bakanl›¤› ‹nternet Sitesi, sim/inkilaplari/kultur/milli_kultur.htm
http://www.meb.gov.tr/belirligunler/10ka- 24- Atatürk ve Gençlik, Milli E¤itim Bas›me-
sim/yazilar/vecizeler.htm vi, Ankara, 1987, sf. 8
3- Afet ‹nan, Medeni Bilgiler ve Atatürk'ün El 25- Afet ‹nan, Atatürk Hakk›nda Hat›ralar
Yaz›lar›, sf. 21 ve Belgeler, sf. 309
4- Afet ‹nan, Medeni Bilgiler ve Atatürk’ün El 26- Atatürk ve Gençlik, Milli E¤itim Bas›me-
Yaz›lar›, sf. 19 vi, Ankara, 1987, sf. 12
5- Enver Ziya Karal, Atatürk'ten Düflünceler, 27- Onuncu Y›l Nutku, http://www.mku-
1956, s. 45 tup.gov.tr/ata10.html
6- Milli E¤itim Bakanl›¤› ‹nternet Sitesi, 28- Atatürk ve Gençlik, Milli E¤itim Bas›me-
http://www.meb.gov.tr/belirligunler/10ka- vi, Ankara, 1987, sf. 12
sim/ilkeleri/milliyet.htm 29- Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri III,
7- Atatürk’ün 12 Ocak 1914 tarihli mektubu, sf.68-7
http://217.160.138.148/www.add-dort- 30- Atatürk ve Gençlik, Milli E¤itim Bas›me-
mund.de/add-dortmundcontent/mektup- vi, Ankara 1987, sf. 61
lar.html 31- http://www.meb.gov.tr/belirligun-
8- Atatürk ve Gençlik, Milli E¤itim Bas›mevi, ler/19mayis/vecizeler/ataturk_genclik.html
Ankara, 1987, sf. 13 32- Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri I, sf.15-
9- Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri I, sf. 98 16
10- Afet ‹nan, T.T.K. Belleten, Cilt: XXXII, 33- http://www.kho.edu.tr/yayin-
No: 128, 1968, sf. 557 lar/btym/yayinlistesi/yayinlar/Ya-
11- Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri V, sf.114 yin1999/219-MilliBirlikpaneli.htm
12- Afet ‹nan, Medeni Bilgiler ve Atatürk'ün 34- Milli E¤itim Bakanl›¤› ‹nternet Sitesi,
El Yaz›lar›, 1969, s.20-21 http://www.meb.gov.tr/belirligunler/10ka-
13- Nutuk, Atatürk Araflt›rma Merkezi,1999, sim/yazilar/vecizeler.htm
s.8-9 35- Selahaddin Çiller, Atatürk ‹çin Diyorlar ki,
14- Ceyhun Atuf Kansu, Ya Ba¤›ms›zl›k Ya Varl›k Yay›nlar›, May›s 1981, sf. 203
Ölüm, Bilgi Yay›nlar›, Ankara 1997, sf. 68 36- Milli E¤itim Bakanl›¤› ‹nternet Sitesi,
15- Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri II, sf.16 http://www.meb.gov.tr/belirligunler/10ka-
16- Sabiha Gökçen, Atatürk'ün ‹zinde Bir sim/yazilar/vecizeler.htm
Ömür Böyle Geçti, sf.155 37- Ahmet Mumcu, Atatürk ‹lkeleri ve ‹nkilap
17- Utken Kocatürk, Atatürk’ün Fikir ve Dü- Tarihi, C.2, Ankara 1986
flünceleri, Turhan Kitabevi, 1984, sf.342 38- http://www.kho.edu.tr/yayin-
18- http://www.kho.edu.tr/yayin- lar/btym/yayinlistesi/yayinlar/ya-
lar/btym/yayinlistesi/yayinlar/Ya- yin2000/233
yin2002/255 39- http://www.kho.edu.tr/yayin-
19- Milli E¤itim Bakanl›¤› ‹nternet Sitesi, lar/btym/yayinlistesi/yayinlar/Ya-
http://www.meb.gov.tr/belirligunler/10ka- yin1999/219-MilliBirlikpaneli.htm
sim/yazilar/vecizeler.htm 40- Asaf ‹lbay, Yak›nlar›ndan Hat›ralar, s.
20- Milli E¤itim Bakanl›¤› ‹nternet Sitesi, 102
http://www.meb.gov.tr/belirligunler/10ka- 41- Ahmet Gürbafl, Atatürk ve Din E¤itimi,
sim/yazilar/vecizeler.htm Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› Yay›nlar›, s.32
21- Atatürk ve Gençlik, Milli E¤itim Bas›mevi, 42- Nedim Senbai, Atatürk, A.Ü. Dil, Tarih,
Ankara, 1987, sf. 12 Co¤rafya Yay›nlar›, 1979, s. 102
22- Atatürk Konferanslar›, Atatürk Kültür, Dil 43- Yeni Hayat, May›s 1996
ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araflt›r- 44- Cahit ‹mer, Atatürk’ten Seçme Sözler, s.
ma Merkezi, Divan Yay›nc›l›k, Ankara 2000, 135
sf. 191 45- Falih F›fk› Atay, Çankaya, s. 87

149
Atatürk'ün Vatan ve Millet Sevgisi

46- Sadi Borak, Bilinmeyen Yönleriyle Atatürk, 71- "New Evidence on Evolution of Early At-
s. 88 mosphere and Life", Bulletin of the American
47- Seyit Kemal Karaalio¤lu, Resimlerle Ata- Meteorological Society, c. 63, Kas›m 1982, s.
türk: Hayat›, ‹lkeleri, Devrimleri, s. 215 1328-1330
48- Kandemir, Yak›n Tarihimiz, 3. Cilt, s. 255 72- Stanley Miller, Molecular Evolution of Life:
49- Mustafa Kemal Atatürk, Söylev Cilt I-II, s. Current Status of the Prebiotic Synthesis of Small
310 Molecules, 1986, s. 7
50- Hasan R›za Soyak, Atatürk’ten Hat›ralar, s. 73- Jeffrey Bada, Earth, fiubat 1998, s. 40
459 74- Leslie E. Orgel, The Origin of Life on Earth,
51- Enver Ziya Karal, Atatürk’ten Düflünceler, Scientific American, c. 271, Ekim 1994, s. 78
s. 147 75- Charles Darwin, The Origin of Species: A
52- Necati Çetinkaya, Atatürk’ün Hayat›, Ko- Facsimile of the First Edition, Harvard Univer-
nuflmalar› ve Yurt Gezileri, s. 227 sity Press, 1964, s. 189
53- Cahit ‹mer, Atatürk’ten Seçme Sözler, s. 24 76- Charles Darwin, The Origin of Species: A
54- Cahit ‹mer, Atatürk’ten Seçme Sözler, s. 108 Facsimile of the First Edition, Harvard Univer-
55- Seyit Kemal Karaalio¤lu, Resimlerle Ata- sity Press, 1964, s. 184
türk: Hayat›, ‹lkeleri, Devrimleri, s. 77 77-B. G. Ranganathan, Origins?, Pennsylva-
56- http://www.stanford.edu/~ofida- nia: The Banner Of Truth Trust, 1988.
ner/aboutme/koyenst.html 78- Charles Darwin, The Origin of Species: A
57- Necati Çetinkaya, Atatürk’ün Hayat›, Ko- Facsimile of the First Edition, Harvard Univer-
nuflmalar› ve Yurt Gezileri, s. 225 sity Press, 1964, s. 179
58- Seyit Kemal Karaalio¤lu, Resimlerle Ata- 79- Derek A. Ager, "The Nature of the Fossil Re-
türk: Hayat›, ‹lkeleri, Devrimleri, s. 61 cord", Proceedings of the British Geological
59- Afet ‹nan, Atatürk Hakk›nda Hat›ralar ve Association, c. 87, 1976, s. 133
Belgeler, s. 90 80- Douglas J. Futuyma, Science on Trial, New
60- Niyazi Ahmet Bano¤lu, Nükte ve F›kralarla York: Pantheon Books, 1983. s. 197
Atatürk, s. 87 81- Solly Zuckerman, Beyond The Ivory To-
61- Necati Çetinkaya, Atatürk’ün Hayat›, Ko- wer, New York: Toplinger Publications, 1970,
nuflmalar› ve Yurt Gezileri, s. 30 s. 75-94; Charles E. Oxnard, "The Place of
62- Seyit Kemal Karaalio¤lu, Resimlerle Ata- Australopithecines in Human Evolution: Gro-
türk: Hayat›, ‹lkeleri, Devrimleri, s. 441 unds for Doubt", Nature, c. 258, s. 389
63- Hasan R›za Soyak, Atatürk’ten Hat›ralar, 82- J. Rennie, "Darwin's Current Bulldog: Ernst
Yap› Kredi Yay›nlar›, ‹stanbul,1973, s. 512 Mayr", Scientific American, Aral›k 1992
64-Necati Çetinkaya, Atatürk’ün Hayat›, Ko- 83- Alan Walker, Science, c. 207, 1980, s. 1103;
nuflmalar› ve Yurt Gezileri, s. 191 A. J. Kelso, Physical Antropology, 1. bask›,
65- Niyazi Ahmet Bano¤lu, Nükte ve F›kralarla New York: J. B. Lipincott Co., 1970, s. 221; M.
Atatürk, s. 504 D. Leakey, Olduvai Gorge, c. 3, Cambridge:
66- Seyit Kemal Karaalio¤lu, Resimlerle Ata- Cambridge University Press, 1971, s. 272
türk: Hayat›, ‹lkeleri, Devrimleri, s. 209 84- Time, Kas›m 1996
67- http://www.kho.edu.tr/yayin- 85- S. J. Gould, Natural History, c. 85, 1976, s.
lar/btym/yayinlistesi/yayinlar/Ya- 30
yin1999/219-MilliBirlikpaneli.htm 86- Solly Zuckerman, Beyond The Ivory Tower,
68- http://www.kho.edu.tr/yayin- New York: Toplinger Publications, 1970, s. 19
lar/btym/yayinlistesi/yayinlar/Ya- 87- Richard Lewontin, "The Demon-Haunted
yin1999/219-MilliBirlikpaneli.htm World", The New York Review of Books, 9
69- Sidney Fox, Klaus Dose, Molecular Evolu- Ocak 1997, s. 28
tion and The Origin of Life, New York: Marcel 88- Malcolm Muggeridge, The End of Christen-
Dekker, 1977, s. 2 dom, Grand Rapids: Eerdmans, 1980, s.43
70- Alexander I. Oparin, Origin of Life, (1936)
New York, Dover Publications, 1953 (Rep-
rint), s.196

150

You might also like