Hinal Yazılı Tarihi

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 2

1.

Çağ - İlk Çağlar

Yazının icadı ile başlıyor, daha sonra zamanın kayıt altına alınan dökümanları ortaya çıkıyor. Basit
alet edevat yapımı ve şemalar bulunuyor bu zamandan. Günümüzdeki krallıklar küçük haneler ve
bu hanelerin o zamanlar daha yeni soylu olmaya başladıkları görülüyor. Bu soylu ailelerin bugün
sahip oldukları topraklara nazaran daha küçük topraklara hükmettikleri görülüyor. Yıllar geçtikçe
popülasyonların ve saygınlığın artmasıyla topraklarının büyüdüğü görülür. Büyük aileler bu
noktadan sonra monarşik bir yönetime geçiyorlar. “Büyük Keşifler”in başlamasıyla 1. Çağ
kapanıyor ve bir çok toplum daha önce farkında bile olmadığı başka ırklar ve kültürlerle tanışıyor.
Hinal’in bu döneminde yeni ırklar ve ülkeler birbirleriyle tanışmış oluyor ve ilk haritalar çiziliyor.

2.Çağ - Savaş ve Ölüm Çağı

Büyük Keşifler sonrasında bu zamana kadar kendilerini tek hükümdarlık sanan krallıkların,
tanıştıktan kısa bir süre sonra tartışmalar ve kavgalar çıkarması uzun sürmedi. Bu kavgalar,
ülkelerin tek hükümdarlık olma ve daha çok toprak hükmetme hırsı ile beraber toplanınca bir dünya
savaşına yol açtı. “Büyük Hinal Savaşı” adı verilen bu savaş yüzyıllarca bütün Hinal’i ölümcül bir
savaş haline sürükledi. Bu savaş külürel ve akademik ilerlemeyi yavaşlattı; binlerce kişinin
ölümüne ve birçok jenerasyonun sıkıntılı yaşamlar yaşamalarına sebep olmuştur. Kimsenin savaşı
bitirmeye niyeti yok gibi göründüğünde Ölümsüzler (Undead) ve Şeytani Varlıklar, Hinal’in dört
bir yanında ırk ve kültür ayırtmaksızın bütün krallıklara ölüm, veba ve katliam getirmeye başladılar.
Krallıklar bu saldırılardan sonra birbiriyle savaşmayı bıraktılar çünkü canavarlara savaşmaktan
birbirlerine güçleri kalmamıştı. Bu canavarları hiç bir krallığın tek başlarına yenemeyeceği
ortadaydı. Günümüzde Unweria adını alan tarafsız şehirde bir araya gelip barış ilan ettiler.
“Unweria Barış Antlaşması”nın ilanı ile Büyük Hinal Savaşı’nın sonu geldi ve Hinal’ın krallıkları
birleşip bu canavarlarla beraber karşı koyacaklardı. Böylece tarihe adını kanlı harflerle yazdırmış 2.
Çağ kapanır.

3.Çağ - Florian Çağı

Krallıklar artık birleşmiştir ve kime karşı olduklarını öğrenmişlerdir. Karzerith, Ölümsüzlerin


Şeytani Lordu, ölümsüz ve şeytan ordusunu toplayıp Neferius'dan (yeraltı dünyası) bilinmeyen bir
şekilde Hinal'e çıkmıştır. Artık bütün Hinal’in Ordusuna karşı olmasına rağmen Karzerith'in kolay
kolay yenilemiyeceği ortadadır. Bu sırada Tanrılar Aurevus (Cennet) dağının en tepesinden olanları
izliyordur. Tanrılar, çoğunlukla gerçekten gerekmedikçe kimseye karışmazlar, fakat bu durumda
karışıp karışmamak konusundaki kararsız kalmışlardı; hem bazı tanrılar olanlardan memnundu, hiç
olmadığı kadar katliam vardı, ayrıca her ne kadar zor da olsa Hinal'in ırkları birlik olmuşlardı ve
kendi başlarının çarelerine bakıyorlardı. Ama Dolhanos (Doğa ve Av tanrısı) olacaklara seyirci
kalamazdı. Ulfmoore'da bulunan büyük tapınağının rahibelerinden Bethrynna Amakiir Dolhanos,
Büyük Tanrı’nın bir çocuk bahşetmesi için uzun zamandır dua ediyordu. Dolhanos ona Florian'ı
bahşetti. Hinal'e Dolhanos’un çocuğu inmişti, ve artık Hinal'in ordusu Karzerith'e karşı daha
güçlüydü. Ama tapınak Bethrynna'nın çocuğunun direk Dolhanos'tan geldiğine inanmıyorlardı ve
onu ve Florian'ı tapınaktan kovdular. Baş rahibe, Dolhanos’un kendisi dururken Bethrynna'ya çocuk
vermesini kaldıramamıştı. Birkaç yıl geçti ve Florian yetişirken güçlerini keşfetmeye başlamıştı.
Tapınak tarafından sevilmese de Dolhanos’a inançlı bazı insanlar Florian'a inanıyorlardı. Bu
duruma dayanamayan baş rahibe kendi gibi düşünen bir kaç yandaşı ile beraber Florian'ın evine bir
gece baskına giderler ve Bethrynna'yı öldürürler. Florian ve en yakın dört arkadaşı ile beraber bir
gemiye atlayıp kaçarlar. Denizde geçen zorlu bir kaç günden sonra gemi bir fırtınada hasar alır ve
suyun dibini boylar. Arkadaşlarını ve kendini kurtarmak için o anda Florian büyü ile okyanusun
dibinden bir ada büyüklüğünde bir kara parçası yükseltir. Arkadaşları ile bu kara parçasına
yerlerşirler. Bu arada Karzerith’e karşı savaş tüm zorluğu ile devam etmektedir. Karzerith pes
etmiyordur ama Hinal'in orduları da korkusuzca savaşmaya devam ediyorlardır. Florian'ın adası
zamanla denizciler tarafından keşfedilir, tarafsız ve savaşın henüz değmediği nadir topraklardan
olan bu ülkeye her ırktan insanlar yerleşmeye ve kurulmaya başlar. Florian iki çocuk dünyaya
getirir, isimleri Grentar ve Percival olan iki erkek çocuk. Kocası Athen bu adaya onunla aynı
gemide gelen arkadaşlarından biriydi ve hayatı boyunca yanında olmuştu, fakat Florian gibi
ölümsüz değildi ve yaşı gelince öldü. Florian savaşın hala devam ettiğini biliyordu ve artık oğlu
Grentar ile beraber savaşa yardıma gitmenin zamanı geldiğine karar verdi. Diğer oğlu Percival,
Florian ülkesinin ilk kralı olarak annesinin idealleri ile yönetmeye başladı. Florian, oğlu Grentar ile
beraber en güçlü savaşçılardan kendine küçük bir ordu kurdu ve Karzerith'i yok etmek için denize
açıldı. Bir ay sonra savaşın bittiği haberi yayıldı. Nasıl olduğunu kimse tam olarak bilmiyordu.
Karzerith’e giden ordudan sadece bir avuç kişi geri döndü ve Florian dönenlerden biri değildi. Oğlu
Grentar geri dönmüştü ama ne o ne de dönen diğer savaşçılar olanlar hakkında konuşmuyorlardı.
Florian ve ordusuna nelerin olduğu hala bilinmiyor, sadece öldükleri düşünülüyor. Ama herkes
biliyor ki eğer onun ve savaşçılarının çabaları olmasaydı Hinal daha uzun yıllar Karzerith'in
korkusu içinde yaşıyacaktı. Böylece en uzun çağ olan 3. Çağ da sona ermişti ve uzun zamandan
sonra ilk defa Hinal tamamen barış içindeydi.

4.Çağ - Aydınlanma Çağı

Barışın getirdiği refah ve huzur sayesinde artık Hinal her türlü gelişebilirdi. Ülkeler yeni akademiler
ve okullar kurdu. Bilim ve büyü konusunda hiç olunmadığı kadar ilerlendi. Her ne kadar savaş
bitmiş olsa da bazılarında kapanmayacak yaralar açıldı. Zamanın Ork Kralı Gor'Gug ülkede büyüyü
yasakladı, nedeni ise büyü yüzünden yüzlerce yıldır acı çekildiği ve bunu artık göze alamamasıydı.
Bu dönemde High Elfler, Büyük Büyücü Grentar'dan çok özel bir istekte bulunmuşlardı.
Kendilerini hep üstün görmüşlerdi ve dünyanın geri kalanıyla aralarına biraz mesafe koymak
istiyorlardı. Bütün gerekli hazılıkları sağladıktan sonra Grentar'dan Ülkeleri Skuv'Hun u uçurmasını
istemişlerdi. Grentar başta anlam veremedi, ama teklif ettikleri anlaşma cazip gelince Grentar,
Skuv'Hun u havaya kaldırdı. O zamandan beri Skuv'Hun uçan devasa bir ada. Anlaşmaya dahil
olarak ülkenin altına daha küçük bir adacık bıraktı. Bu küçük adacık ülkeye gelen kişileri karşılayan
ve sonra ışınlanma bölgelerinden geçip yukarı adaya çıkılması için hazırlanan hem bir liman hem de
bir güvenlik geçidi görevi görecekti. Grentar anlaşmadan kazandığı para ile Simmeral'de Collage of
Zinhenra'yı kurdu ve başına yetiştirdiği çırağı Relina Virsula'ya Başbüyücü görevini verdi. Bu okul,
tüm büyücü olmak isyeyenlere büyüyü kullanmayı ve büyünün disiplinlerini öğretecekti. Bir zaman
sonra Triton ülkesi Dalhosa suyun altından yarısı suyun içinde batık olarak duran bir ada parçası
yükselterek Hinal'i varlıklarından haberdar ederler. Binlerce yıldır suyun altında yaşadıktan sonra
artık Hinal ile tanışmak isteyen Kral Lykos, Hinal ülkeleriyle diplomatik ilişkiler kurar. Hinal
haritasında ve kültürel coğrafyasındaki yerlerini alırlar. Bu büyük olay sonunda en huzurlu olan
4.çağ kapanır.

5.Çağ - Akıl Çağı

Günümüz... Bilim hiç olmadığı kadar ilerlemiş durumda. Kültürel ve akademik çalışmaların zirve
yaptığı bir altın çağdan sonra Hinal'i neler bekliyor? Yeni teknolojilerin ve gizli keşiflerinin
söylentileri yanında, karanlık güçlerin de bunca senelik huzur ve barıştan rahatsız oldukları
söyletileri de Hinal'de konuşulan konulardan. Belirli gruplar ve kişilikler bunları araştırmak için
büyük bir çaba ile uğraşıyorlar. Acaba bu yeni çağda Hinal'i neler bekliyor?...

You might also like