Professional Documents
Culture Documents
Edat Bağlaç Ünlem TYT Türkçe
Edat Bağlaç Ünlem TYT Türkçe
Edat, bağlaç ve ünlemleri cümle içerisinde kolayca tespit edilmek için bu sözcüklerin bildiğiniz
diğer sözcükler gibi anlam ifade etmediğini bilmeniz gerekir.
Edat, bağlaç ve ünlemler anlamlı sözcükler değildir. Tek başlarına anlamları yoktur. Başka
sözcüklerle birlikte kullanıldıklarında cümlenin anlamına katkı sağlayabilirler. Söz gelimi,
“çocuk” sözcüğünü duyduğumuzda hepimizin zihninde “çocuk” sözcüğünün bir karşılığı
belirir. Gibi, için, kadar vb. sözcüklerin ise zihninizde bir karşılığı yoktur, bu sözcükler başka
sözcüklerle birlikte kullanılır ve bir söz öbeği oluştururlar. “Çocuk gibi, çocuk kadar“ dediğimizde
size bir şeyler ifade etmeye başlarlar.
Öyle ise “Çocuk gibi davranıyor” cümlesinde, anlamsız olan sözcüğü tespit ettiğimizde; edat, bağlaç
ya da ünlem olan bir sözcüğü bulmuş oluruz.
Çocuk → anlamı var, davranmak → anlamı var, gibi → anlamsız
Edatlar, kendinden önceki sözcüklerle birleşerek anlam ilgisi oluşturur; bağlaçlar, kendinden
önceki ve sonraki sözcük, söz öbekleri ve cümleleri birbirine bağlar; ünlemler ise duygu ve
heyecanları belli edebilen sözcüklerdir.
EDATLAR KONU ANLATIMI
•Tek başlarına anlamı olmayan, kendinden önceki sözcüklerle birleşerek sözcük grupları
(edat öbekleri) oluşturan sözcüklere edat denir.
• Edatlar başka sözcükler ile kullanılmaya mecburdur ve başka sözcükler ile birleşerek
cümleye anlam katabilirler.
• Türkçedeki edatlar:
• ile, gibi, göre, kadar, dair, değin, dek, denli, için, üzere, beri, diye, değil, mi, sanki,
sadece,
• …e karşı,…e karşın, …e doğru, …e rağmen,
• …den dolayı, …den ötürü,…den başka, …den önce, …den sonra…
Sık kullanılan edatlara ve cümleye kattıkları anlamlarına bakalım:
GİBİ
İle edatı bağlaç göreviyle de kullanılabilir. Bu durumda “ve” bağlacının yerini tutar. Bir cümlede
“ile”nin yerine “ve” getirilebiliyorsa “ile”nin türü bağlaç, getirilemiyorsa edattır.
Orhan Veli ile Orhan Seyfi şiirlerinde halkın yaşayışına yer vermişlerdir.
(“İle” yerine “ve” getirilebilir. “İle” bağlaçtır.)
GÖRE
• Göre edatı yönelme hâl ekleri ile kullanılır (-e göre, -a göre) ve cümleye “görecelik,
karşılaştırma vb.” anlamlar katar.
• Bu yazılı diğerine göre daha kolaydı. (karşılaştırma anlamı)
• Bize göre küresel ısınmaya karşı bir an önce harekete geçilmeli. (görecelik anlamı)
KADAR
• Kadar edatı kullanıldığı cümleye “karşılaştırma, ölçü, nitelik, benzerlik vb.” anlamlar katar.
• Cennet kadar güzel olan bu vatanı sevelim. (benzerlik ilgisi)
• Bu evi alacak kadar paramız yok. (ölçü, miktar ilgisi)
• Bu kitabın diğeri kadar satmadı. (karşılaştırma)
ÜZERE
• Üzere edatı çoğu kez “için” anlamı taşır. “Amaç ve koşul” bildirir.
• İşe gitmek üzere yola çıktı. (amaç ilgisi)
• Bu eşyaları ihtiyacı olan ailelere vermek üzere alabilirsiniz. (koşul ilgisi)
KARŞI
• Karşı edatı yönelme hâl ekleri ile birleşerek (-e karşı, -a karşı) bir edat öbeği oluşturur ve
cümleye “karşılık, zaman vb.” anlamlar katar.
• Sabaha karşı korkunç bir gök gürültüsü ile uyandım. (zaman ilgisi)
• Güçlü bir rakibe karşı mücadele edeceğiz. (karşılık ilgisi)
DEĞİL
• Değil edatı kendinden önceki sözcük ya da söz öbekleriyle birleşerek olumsuzluk anlamı
katar ve çoğu zaman yüklem görevinde kullanılır.
• Bu yaptığın doğru değil.
• Portakallar hiç de iyi değildi.
Mİ, MI, MÜ, MU
• Bu edatlar birbiri yerine kullanıldıklarında edat olarak görev yaparlar; “fakat, ama,
lakin” anlamlarında kullanıldıklarında bağlaçtır.
• Bu konuda yalnız sana güveniyorum. (edat)
Bu konuda sadece sana güveniyorum. (edat)
Bu konuda bir tek sana güveniyorum. (edat)
• Bu konuda sana güvenebilirim yalnız beni ikna etmen gerek. (ama, fakat, lakin anlamında
olduğu için bağlaç)
Örnek Soru
“Karşı, doğru, yalnız” gibi sözcüklerin anlamlı şekilleri de vardır. Bu sözcüklerin anlamlı
hâlleri ile edat hâlleri birbirine karıştırılmamalıdır.
Yalnız insanlar mutsuz olabilir. → tek başına anlamında → edat değil → sıfat
Doğru söylemek önemlidir. → Yanlışın zıttı anlamında → edat değil → isim
Edatlar cümleden çıkarıldığında cümlenin anlamında daralma, bozulma meydana gelir. Çoğu
bağlacın ise cümleden çıkarılması cümlenin anlamında değişiklik, daralma meydana
getirmez. Çünkü bağlaçlar görevi edatlar gibi anlam ilgisi kurmaktan çok bağlamaktır.
Bağlaçları nokta, noktalı virgül gibi noktalama işaretlerine benzetebiliriz.
“Sabah uyandık ve yola çıktık” cümlesini bağlaç yerine bir virgül koyup “Sabah uyandık, yola çıktık.”
şeklinde de yazabiliriz ve aynı şeyi ifade ederiz.
VE
• İle bağlacı, çoğu zaman “ve” bağlacıyla eş görevli kullanılır. Ancak bu bağlaç cümleleri
bağlama göreviyle kullanılmaz.
• Dünya ile Güneş arasındaki mesafe oldukça fazladır.
• İle sözcükler arasında anlam ilgisi kurduğunda edat olur. Bu durumda “ile” yerine “ve”
getirilemez.
• Ahmet ile birlikte ders çalıştık. → Ahmet ve birlikte anlamsız → edat
• Ahmet ile Ayşe ders çalıştı. → Ahmet ve Ayşe → bağlaç
DE
De bağlacı “dahi, bile” bağlaçlarıyla görevde özdeştir. Bu bağlaç bulunduğu cümleye göre
•
değerlendirilir ve çok farklı anlamlar kazandırır.
• Bu anlamların başlıcaları şunlardır:
• Üçü de yaralanmış. (birliktelik anlamı)
• Önce kendin yap da sonra bizden iste. (azarlama anlamı)
• Adam olacaksın da ben göreceğim. (küçümseme anlamı)
• Gitmem de gitmem. (direnme, inat anlamı)
• Buraya gelmiş de bize uğramamış. (sitem anlamı)
• Kazansam da kazanmasam da önemli değil. (umursamama anlamı)
• Sen üniversiteyi kazan da ben masraflara katlanırım. (istek anlamı)
• Size de bir kahve yapayım. (başkalarına yaptığım gibi)
• O filmi ben de izledim. (eşitlik)
Dikkat Et
De bağlacı bulunma hâl ekiyle karıştırılmamalıdır. Bağlaç olan de/da her zaman ayrı yazılır;
ünsüz benzeşmesine uymaz, ta/te şekilleri yoktur.
Kİ
• Ki bağlacı genellikle cümleleri birbirine bağlar. “Ki” bağlacından sonra gelen cümle
önceki cümlenin açıklayıcısı olur.
• “Ki” bağlacı -ki ekiyle karıştırılmamalıdır. Bu bağlaç her zaman ayrı yazılır çünkü
bağlaçlar ek değildir, bir sözcük türüdür.
• Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini. (sitem anlamı)
• Canı sıkılmış ki bizimle gelmedi. (neden sonuç)
• Atatürk der ki: “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir.” (açıklama)
• Acaba beni affeder mi ki… (kuşku)
• Dışarı çıksam mı ki… (kararsızlık)
Karşıtlık Anlamı Kazandıran Bağlaçlar
• “Ama, fakat, lakin, ancak, oysa, yalnız, halbuki, ne var ki, hiç değilse, bununla birlikte,
şu var ki…” gibi bağlaçlardır.
• Onunla konuştuk fakat onu ikna edemedik.
• Sizinle ancak hafta sonu görüşebilir.
• O gün karanlıkta yürüdüm ama çok korktum.
• Kafa orman gibi lakin o bıyık hep budanır.
Nedensellik Anlamı Kazandıran Bağlaçlar
• “Veya, veyahut, ya da” gibi bağlaçlardır. Kavramlar arasında denklik ilişkisi kurar.
• Kendine ödev olarak bir roman ya da öykü seç.
• Müzik veya resim dersini seçebilirsin.
Bazı bağlaçların cümleden çıkarılması, cümlenin anlamının daralmasına, değişmesine hatta cümlede
anlatım bozukluğu oluşmasına neden olabilir. Bu durum daha çok bir kelimenin tekrarlanmasıyla
oluşturulmuş bağlaçlarda karşımıza çıkar.
• Çoşku, acıma, öfke, sitem gibi duyguları anlatmak amacıyla kullanılan sözcüklerdir.
• Ünlem işareti (!) ünlemden hemen sonra kullanılabileceği gibi cümlenin sonunda da
kullanılabilir.
Ah, bu şarkıların gözü kör olsun!
Yazık, henüz çok gençti!
Vah vah! Çok hastaymış.
Tüh, yine işe geç kaldım!
A! Bu kadar da fazla artık.
Yuh, bu kadar da atılmaz ki!..
Oh be, biraz olsun rahatladım!
Ey Türk Gençliği!
Hey! Ne duruyorsun be at kendini denize!
• Ünlemleri her ne kadar tek başlarına kullanılmayan görevli sözcükler arasında saysak da bu
sözcükler hem anlamlı hem görevli sözcüklerdir.
Çözüm Yolu: “İle” sözcüğü “ve” anlamında kullanıldığında bağlaçtır. Öyle ise cümledeki “ile”
sözcüğünün yerine ve getirerek kontrol ederiz.
Çözüm Yolu: Edat olarak kullanılan bazı sözcükler sesteştir ve anlamlı hâlleri de vardır. Bu soruda
da doğru sözcüğünün tek başına anlamlı olmayan hâlini bulacağız.
Çözüm: A’da, B’de ve C’de doğru sözcüğü yanlışın, hatanın zıttı anlamında yakın anlamlı
kullanılmış; D’de düz, direkt anlamında, E’de ise tek başına anlamı bulunmamakta. (sahile sözcüğü
ile birlikte anlam kazanır sadece)
Cevap E
Aşağıdaki dizelerin hangisinde edat da bağlaç da yoktur?
Çözüm Yolu: Bu tip soruları tek tek kontrol etmekten başka şansımız yok. Anlamlı olmayan görevli
sözcüklere dikkat edin ve “ile” genellikle bitişik yazılır, gözden kaçırmayın.
Çözüm: A’da, genişliğiyle derken ile, B’de anlamsız sözcük yok, C’de gibi, D’de gibi, E’de ki sözcüğü
var.
Cevap B
Çözüm Yolu: Eşitlik anlamı, ben de sen de anlamıdır. Ben de yaptım sen de yaptın gibi. Şıklarda
bunu arayalım.
Çözüm: E seçeneğinde başkaları görmüş ben de gördüm anlamı var. A ve D’de ama, fakat anlamı;
B’de asla anlamı, C’de sitem anlamı katmış cümleye.
Cevap E
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, “ile” ( -le , -la ) bağlaç olarak kullanılmıştır? (ÖYS-1995)
Çözüm Yolu: Örnek soruda çözdüğümüz gibi ile sözcüğü yerine “ve” getireceğiz.
Çözüm: A’da anahtarım ve açtım mantıksız, B’de otobüs ve gitmişler mantıksız, C’de konuşmaları
ve herkesi mantıksız, D’de kalem ve yazmasam mantıksız iken E’de gazete ve dergi götürdüm
diyebiliriz.
Cevap E
“Televizyon reklamları radyo ile yapılanlardan daha etkili oluyor.” “ile” sözcüğü, aşağıdaki
kullanımlardan hangisinde bu cümledekiyle aynı görev ve anlamdadır? (1982-ÖSS)
Çözüm Yolu: Çözüm yolu yukarıdaki soru ile aynı. Kendiniz çözünüz.
(I) Rengi uçmuş, sıradan yaşamımızda kendimize bir ziyafet çekmek istediğimiz zaman kitapların
kapağını aralarız. (II) Büyük bir açlıkla sayfaları çeviririz. (III) Gözlerimiz sözcükleri iştahla birer birer
yerken zamandan ve mekândan kopuveririz. (IV) Başka insanların, başka diyarların görünmez
konukları oluveririz. (V) Bu deneyimin ardından yaşadığımız ana geri döndüğümüzde ise
ruhumuzda kopan fırtınalar ya şiddetlenir ya da dinginleşir ama her zaman bir şeyler değişir
içimizde.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi
yanlıştır? (2011 YGS)
A) I. cümlede, nesne, belirtili isim tamlamasından oluşmuştur.
B) II. cümlede, durum zarfı kullanılmıştır.
C) III. cümle, bileşik yapılı bir cümledir.
D) IV. cümlede, “görünmez” sözcüğü fiilden sıfat yapım eki almıştır.
E) V. cümlede, ilgeç kullanılmıştır.
Çözüm Yolu: Bu tip birden çok konuyu birleştirip soran sorularda, tek bir konuyu bile bilmek
neden önemlidir? Bunu göstermek için ekledik bu soruyu da. E şıkkında edatı soruyor, bakalım var
mı?
Çözüm: E şıkkında ama, ya da bağlaçları var ama edat yok. Öyle ise yalnızca bu konuyu iyi bilmekle
cevaba ulaşabiliriz.
Cevap E