Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 38

Biyofizik

Doç. Dr. Mustafa Tuğfan BİLKAN


• Bölüm Kaynakları:
• - Biyofizik, Prof. Dr. Ferit PEHLİVAN
- Biyolojik Katıların Mekanik ve Elektriksel Özellikleri
- Biyomekaniğin Temelleri, Prof. Dr. Sait Naderi, Prof. Dr. Yunus Karakoç
Biyomekanik Vücuda Etki Eden Kuvvetler, Denge
ve Kas-İskelet Mekaniği
• Hareket, Hız ve İvme: Hareketli bir cisim için başlangıç noktasına olan
uzaklık zamanın fonksiyonu olarak x=x(t) şeklinde yazılabilir.
• Birim zamanda alınan yola hız denir ve nicel olarak V=dx/dt şeklinde
tanımlanır.
• Hızı sabit olan harekete düzgün doğrusal hareket denir.
• Eğer hız sabit değilse, birim zamandaki değişme miktarına ivme denir ve
a=dV/dt=d2x/dt2 yazılabilir. Örneğin serbest düşme ivmeli bir harekettir
ve yer çekimi ivmesi g=9.8 m/s2 ile gösterilir.
• Kuvvet: Cisimler üzerinde biçim değişikliği veya hız değişikliği yapabilen
etkene kuvvet adı verilir.
• Kuvvet daima etkileşen iki cisim arasında ortaya çıkar. Bir cisim, diğer bir
cisme F kuvveti uyguluyorsa, ikinci cisim de birinci cisim üzerine aynı
büyüklükte aynı doğrultuda fakat zıt yönde –F kuvveti uygular.
• İvmeli hareket ancak bir kuvvet etkisinde ortaya çıkar ve uygulanan
kuvvetin büyüklüğünün cismin kütlesine oranı sabittir ve cismin ivmesini
verir. F=m.a
• Bir cisme etki eden kuvvetlerin toplamı sıfır ise ivmesi sıfırdır. Cisim
duruyorsa durmaya devam eder, hareketli ise sabit hızla hareketini
sürdürür.
• İş, güç, mekanik enerji: Bir kuvvet bir
cismin yerini değiştiriyorsa iş yaptığı
söylenir. Toplam yer değiştirme dx olmak
üzere yapılan iş dW=F.dx şeklinde
tanımlanır.
• Kuvvet ile yer değiştirme arasında bir θ
açısı var ise yapılan iş, kuvvet ve yer
değiştirme vektörlerinin skaler çarpımı
olarak dW=F.dx= F.cosθ.dx olur.
• Bir cismin durumu dolayısıyla sahip olduğu enerjiye potansiyel enerji
denir. Örneğin h kadar yüksekte bulunan bir cismin yer çekiminden
kaynaklanan potansiyel enerjisi E=m.g.h olur.
• Denge durumunda x kadar ayrılmış bir yayda depolanan potansiyel enerji
E=(1/2)kx2 olur.
• Hareketli bir cismin hareketi dolayısıyla sahip olduğu enerjiye kinetik
enerji denir ve E=(1/2)mV2 ile verilir.
• Bir sistem için, birim zamanda yapacağı iş, güç olarak tanımlanır. Başka bir
deyişle, güç birim zamanda iletilen enerji anlamına gelmektedir. Bir sistem
üzerine yapılacak olan iş sistemin enerjisini arttırdığı için, güç; enerji
aktarma hızı olarak da tanımlanabilir.
Moment
• Dönme Momenti: Bir cisme uygulanan F kuvveti, cismi bir O noktası
etrafında dönmeye zorluyorsa cismin dönme momenti etkisinde kaldığı
söylenebilir.
• Kuvvetin dönme merkezine uzaklığı d, kuvvet ile d vektörü arasındaki açı θ
olmak üzere M=F.d.sinθ ile verilir.
• Kas İskelet Sistemi Biyomekaniği
• Vücuda dışarıdan bir kuvvet uygulamak, vücudu “yüklemek” olarak
isimlendirilir. Bu yüklenme ile vücutta “germe yada zor” (stress) denilen
bir iç kuvvet oluşur.
• Germenin etkisiyle vücut elemanlarında görülen deformasyon veya biçim
değişikliğine ise “gerilme yada zorlanma” (strain) denir.
• Örneğin, ayağın bileğe kuvvet uygular şekilde içe dönmesi sırasında
ligament germeye maruz kalır. Germenin etkisiyle ligamentin uzunluğu
değişir ve gerilme gerçekleşmiş olur. Gerilmenin miktarı bileğin burkulup
burkulmadığını belirler.
• Yüklenme, kuvvetin yönüne ve oluşturduğu cevaba bağlı olarak farklı
şekillerde isimlendirilir. Temel yüklenme çeşitleri, germe (tension),
sıkıştırma (compression) ve kaydırma (shear) yüklenmelerdir.
• Germe, zıt yönlü iki kuvvetin nesneyi iki uçtan çekerek
germesi olarak tanımlanabilir.
• Kas aktivitesi sırasında tendonda oluşan yüklenme böyle bir
yüklenmedir. Tendonu bir uçtan kas lifleri çekerken, diğer
uçtan kemikle bağlantısı benzer bir çekme kuvveti oluşturur.
• Germe vücudun longitudinal aksisi boyunca oluştuğundan
“aksiyel yüklenme” olarak sınıflandırılır.
• Sıkıştırma, iki kuvvetin nesneyi iki uçtan iterek
sıkıştırmasıyla oluşan yüklenmedir.
• İki kemik arasındaki eklemde, kemik hareketine bağlı
olarak kıkırdak dokunun sıkıştırılması, insan vücudunda
sıkıştırma yüklenmenin örneğidir. Sıkıştırma da germe gibi
bir aksiyel yüklenme çeşididir.
• Kaydırma, germe ve sıkıştırmanın aksine kuvvetin nesne
yüzeyine paralel uygulanması sonucu oluşur.
• Germe ve sıkıştırmada nesne uzamaya ya da kısalmaya
zorlanırken, kaydırma nesneyi açısal bir şekil
değişimine zorlar.
• Yüklenme sonucu birim alana etki eden iç kuvvete “zor” (stress) denir.
• Germenin etkisiyle oluşan kalıcı veya geçici şekil değişikliği (deformasyon)
ise “zorlanma” (strain) olarak isimlendirilir.
• Zor vücutta her zaman deformasyona sebep olur ancak deformasyonu
çıplak gözle görmek her zaman mümkün değildir.
• Deformasyonun tespiti için yüksek hassasiyetli çeşitli araçlar kullanılır.
• Deformasyon uzunluk birimi kullanılarak, uzunluktaki değişimin
deformasyon öncesi uzunluğa bölünmesiyle hesaplanır.
• Esnek şekil değişikliği için boyca uzama, hacimce değişme ve makaslama
gibi üç temel biçim vardır.
• Boyca bağıl uzama (deformasyon), birim alana uygulanan kuvvetle doğru
orantılıdır.

Y:Young Modülü
Zor-zorlanma eğrisi
• Zor-zorlanma eğrisi, cismin elastik ve plastik özellik gösterdiği alanları
ortaya koyar.
• Eğride elastik limite kadar uzanan elastik alan içerisinde uygulanan germe
kalktığı anda cisim orijinal formuna geri döner.
• Kırılma noktası sonrası alanda yani plastik bölgede ise deformasyon kalıcı
olur, cisim eski haline dönemez.
• Eğrinin en son noktası ise materyal için kopma noktasıdır, cisimde fiziksel
parçalanma görülür.
• Bu eğri sayesinde cismin dayanıklılığı yani kaldırabildiği maksimum zor
kolaylıkla gözlenebilir.
• İnsan kemiği için Young modülü Y≈2x10^10 N/m2
• ΔL/L ≈1/100 olursa kemik kırılır.
• Bu durumda kemiklerin etkisinde kalabileceği maksimum zor=?

• Kol ve omuzlardaki eklemlerin etki kesit alanı yaklaşık 1 cm2 olduğuna


göre bu eklemlerin, etkisi altında kalabilecekleri maksimum kuvvet nedir?
• Kas ve İskelet Sistemine Ait Biyomekanik Özellikler
• Biyomekaniğin en temel uğraş alanı harekettir.
• İnsan vücudunda hareket, üç sistemin ortak çalışması sonucu oluşur.
• Kas
• İskelet
• Sinir sistemi
• İskelet sistemi; iç organları
korumanın yanı sıra kaslara
tutunacak alan sunarak vücut
hareketlerine yardım eder.
• Sistemin elemanları olan
kemik ve kıkırdak dokular,
söz konusu görevleri yerine
getirmeyi mümkün kılan
yapısal ve mekanik
özelliklerle donatılmıştır.
• İskelet sisteminin en önemli öğesi olan kemik, vücutta, dental
enamelden sonra en sert yapı olmasının yanı sıra; en dinamik ve
mekanik olarak aktif yapısıdır.
• Sıkıştırmaya karşı oldukça güçlü, kaydırmaya karşı ise zayıftır.
• Ayrıca kendini tamir etme kapasitesinin yüksekliği ve mekanik
değişikliklere bağlı olarak konfigürasyonunu değiştirebilme
yeteneğiyle bilinir.
• İskelet sisteminin diğer elemanı olan kıkırdak
doku üç çeşittir: Hyalin kıkırdak, elastik kıkırdak
ve fibröz kıkırdak.
• Hiyalin kıkırdak; uzun kemiklerin ucundaki
eklemleri kaplayan, şeffaf ve camsı yapıda,
kolajen fibrillerden oluşmuş kıkırdaktır.
• Elastik kıkırdak; bol elastik fibril bulunduran,
kemikleşme göstermeyen ve kulak kepçesi, kulak
yolu gibi yapıları oluşturan kıkırdaktır.
• Fibröz kıkırdak ise omurlar arası disklerde, kemiklerin
oynar eklem bölgelerinde ve tendon ve ligamentlerin
kemiklerle birleştiği alanlarda bulunan, basınç ve çekmeye
karşı oldukça dayanıklı kıkırdaklardır.
• Kıkırdak doku, germe, sıkıştırma ve kaydırma
yüklenmelerinin üçüne karşı da dirençlidir.
• Hiyalin kıkırdak sıkıştırma yüklenmesini eklemler üzerinden
kemikten kemiğe aktarır. Yüklenmeyi geniş bir alana
yayarak kemikler arası temas noktalarındaki stresi azaltır.
Ayrıca kemiklerin en az sürtünme ve aşınmayla hareket
etmesini sağlar.
• Hareketin oluşması ve kontrolünde bağ doku elemanları olan tendonlar ve
ligamentler de ayrıca önemlidir.
• Tendonlar kaslarla kemikleri birbirine bağlarken, ligamentler kemikler
arası bağlantının parçasıdırlar.
• Kolajen ve elastin liflerden oluşan yapıları sayesinde kasılma özelliği
göstermeseler de az miktarda uzayabilirler.
• Elastik yapıda olduklarından, elastik limitlerinin ötesinde gerdirilmedikleri
sürece eski boylarına geri dönerler.
• Kas sisteminin, hareketi oluşturmak için iskelet sistemiyle ortak çalışan elemanı çizgili
kaslardır.
• İnsan vücut ağırlığının %40-45’ni çizgili kaslar oluşturur.
• Çizgili kas grupları, yüklenmenin dağılımını düzenleyerek ve şoku absorbe ederek iskeleti
koruyup desteklerken, kemiklerin eklemlerde hareketini ve kuvvete karşı duruşun
korunmasını sağlar. Bu şekilde hem dinamik hem statik iş yapmış olurlar.
• Kemik Doku:
• Kemikler; kemik doku, kemik iliği ve bunları çevreleyen bir bağ doku olan
periosteumdan (kemik zarı) oluşan oldukça damarlı ve sinirlerle donatılmış
organlardır.
• Vücudu koruyan, destekleyen ve hareketini sağlayan iskelet sisteminin bir
bileşeni olan kemik, aynı zamanda kanın oluşumunu sağlayan kemik iliği gibi
özelleşmiş dokular için de bir koruma ve üretim bölgesidir.

• Kemik doku, vücutta bulunan


kalsiyumun hemen hemen tümünü
(%99) depolar ve günlük kalsiyum
gereksinimi buradan karşılanır.
• Kalsiyumun kemikten salınması;
• kas kasılması,
• kan pıhtılaşması,
• hücre membranı geçirgenliği,
• sinir impluslarının iletilmesi

gibi olaylarda gerekli olduğundan, yaşam için çok önemlidir.


• Kemik dokusu, primer ve sekonder olmak üzere iki çeşittir:

• Primer kemik dokusu (Olgunlaşmamış)


• İntrauterin hayatta şekillenen kemik dokusudur.
• Daha sonra sekonder kemik dokusuna dönüşür.
• Kollajen iplikler gelişigüzel seyrederek ağlar oluşturur.
• Temel madde henüz kireçlenmemiştir ve hücreden yana zengindir.

• Sekonder kemik dokusu (Olgunlaşmış)


• Genellikle yetişkinlerde bulunur.
• Lamelli bir yapı gösterir.
• Kollajen iplikler kemik lamelleri içinde özel biçimde yerleşirler.
• Mineralizasyon tamamlanmıştır.
• Spongiyöz ve kompakt kemik olmak üzere iki tiptir.
• Kemik ve kıkırdak heterojendir. Hücre içi ve dışında gömülü bulunan pek
çok sinir ve kan damarlarından oluşurlar.
• Kemiğin sert kısmı, kollajen lifler ve Hidroksiapatit kristallerinin bir
karışımından oluşan, geniş bir katı çerçevede gömülü canlı hücrelerden
oluşur.
• Kollajen, bağlayıcı özelliği olan tüm dokularda bulunan bir protein
çeşididir.
• Hidroksiapatit, kalsiyum ve fosfattan oluşan bir inorganik tuzdur.
• Hidroksiapatit kristalleri, Kollajen liflerle bağlanır.
• Kemiğin germe dayanıklılığı, çeliğin germe dayanıklılığının dörtte biri
kadardır.
• Kemiğin sıkışma dayanıklılığı, yaklaşık granitin dayanıklılığı kadardır.
• Kemiğin gerilmeye karşı dayanıklılığı granitten 25 kat daha sert bir yapıdadır.

You might also like