Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 6

ÂŞIK ÖMER’İN BİLİNMEYEN İKİ YAŞNAMESİ

Two Unknown Yasname of Ashik Omer

Prof. Dr. Yakup KARASOY*

ÖZ
11. yüzyıldan günümüze kadar âşıklarımızın, şairlerimizin söylediği yaşnameler insanoğlunun ana rah-
minden ölümüne kadarki hayatını anlatan destansı şiirlerdir. Bu şekil manzumeler, Hoca Ahmed Yesevî’den
Mahtum Kulu’ya, Yunus Emre’den Âşık Ömer’e yüzlerce yıl şairlerimiz tarafından söylenegelmiştir. Şimdiye
kadar Âşık Ömer’e ait olduğu tartışılan ve 14 dörtlükten oluşan bir yaşname bilinmektedir. Bu çalışmada,
Türk edebiyatının büyük şairlerinden, bilhassa saz şairlerinin üstadı olarak bilinen Âşık Ömer’in bugüne
kadar bilinmeyen, iki yaşnamesi üzerinde durulmuş; bu yaşnameler edebiyat dünyasına tanıtılmıştır. Bahse-
dilen yaşnamelerden biri Milli Kütüphane Fahri Bilge koleksiyonu içerisinde bulunan Âşık Ömer Divanının
25b; The British Library’de bulunan Âşık Ömer Divanının 4b ve Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesinde
bulunan Âşık Ömer Divanının 17b varaklarında yer almakta ve 24 dörtlükten oluşmaktadır Diğer yaşname
ise Milli Kütüphane Fahri Bilge Koleksiyonundaki nüshanın 112a; Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphane-
sindeki Âşık Ömer Divanının 78a varaklarında yer almakta ve 29 dörtlükten oluşmaktadır.
Anah­tar Sözcükler
Âşık Ömer, yaşname, yaş destanı, yaş türküsü, ömür destanı.
ABST­RACT
The yasname that narrates the lifespan of a human from birth to death, is a specific genre of Turkish
culture, sang by the singers and poets since 11th century to present time. This genre has been sung by the well
known singers and poets for centuries like, Khwaja Ahmad Yasavi to Mahtum Kulu, Yunus Emre and Ashik
Omer. Until now, the only known yasname of Aşık Ömer which was uncertain and discussed by the academics
is the one that composed of 14 verses. In this study, the two other unexamined yasname of Ashik Omer who is
one of the famous poets of Turkish literature, known especially as a master of balladeers, will be introduced.
One of the aforementioned yasname compose of 24 verses and it is in the 25b leaf of Ashik Omer’s Divan in the
National Library Fahri Bilge Collection, 4b leaf of Ashik Omer’s Divan into the British Library, and 17b leaf
of Ashik Omer’s Divan in the Library of Manuscripts in the Region in Konya and the other one is composed of
29 verses and it is in the 112a leaf of Ashik Omer’s Divan in the National Library Fahri Bilge collection and
78a leaf of Ashik Omer’s Divan in the Library of Manuscripts in the region in Konya.
Key Words
Ashik Omer, yasname, lifespan epopee.

Daha çok âşıklar tarafından koşma yapılmadan, insanın yaşı ilerledikçe ge-
tarzında söylenilen ve 11. yüzyıldan gü- çirdiği ruhi ve bedenî değişiklikler anla-
nümüze kadar örneklerini gördüğümüz tılırken bazı yaşnamelerde sadece güzel-
bir halk şiiri türü de yaşname, yaş des- lerin hayatı konu edilmektedir (TDEA
tanı, yaş türküsü, ömür destanı, hayat 1998: 565).
destanı, vücudname gibi adlarla anılan İlk örneklerini Hoca Ahmed
ve insanoğlunun ana rahminden ölümü- Yesevî’nin Hikmetlerinde gördüğümüz
ne kadarki hayatını anlatan destansı şi- yaşname türü şiirleri Yunus Emre, Kara-
irlerdir. Ancak sevgiliye söylenenler ana caoğlan, Pir Sultan Abdal, Mahtum Kulu,
rahminden ziyade, sevgilinin büyüyüp Âşık Kurbanî gibi birçok ünlü şairimizin
serpilmeye başladığı andan itibaren an- söylediklerini biliyoruz. Bu gelenek gü-
latılmaya başlanır. nümüz halk şairleri içinde de yaygınlığı-
Yaşnamelerde erkek-kadın ayrımı nı muhafaza etmektedir. Yaşnamelerle

* Selçuk Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi,
ykarasoy@selcuk.edu.tr

http://www.millifolklor.com
140 140
http://www.millifolklor.com
Millî Folklor, 2009, Y›l 21, Say› 82

ilgili Prof. Dr. Amil Çelebioğlu’nun “Türk yaşnameden başka Âşık Ömer’in farklı
Edebiyatında Yaşnâmeler” adlı makalesi şiirleri de mevcuttur.
(Çelebioğlu 1984), alanında ilk ve önemli Gerek Amil Çelebioğlu’nun gerek-
kaynaklardandır. Çelebioğlu, bu maka- se Doğan Kaya’nın çalışmalarında da
lesinde yaşname kavramını açıklamış; Âşık Ömer’in bu yaşnamesiyle ilgili dip-
tasnif etmiş ve 57 yaşname metnini ya- notlar vardır. Bu dipnotlarda yaşname-
yımlamıştır. Daha sonra Çelebioğlu’nun nin değişik bilim adamları tarafından
bu makalesini esas alan ve genişleten Dr. başka âşıklara, şairlere ait oldukları
Doğan Kaya “Yaşnameler” (Kaya 2004) hususundaki görüşler, makaleler, teb-
adlı çalışmasını kaleme almıştır. Kaya, liğler kaynak olarak gösterilmiştir. Bu
yaşnamenin şairi olarak, Cahit Öztelli
bu eserinde yaşnameler hakkında ayrın-
‘Kul Hüseyin’i1, Ali Çatak ‘Âşık Der-
tılı bilgi verdikten sonra 99 şairin yaş-
viş Osman’ı2, Nimetullah Hafız ‘İpekli
namesinin metinlerini vermiştir. Hem
Âşık Mustafa’yı3, Mehmet Özbek ‘Âşık
Amil Çelebioğlu’nun hem de Kaya’nın
Hasan’4ı göstermiştir. Şiirin ‘Kadıoğlu
örneklerini verdikleri yaşname şairleri Hafız Mustafa’ tarafından söylendiği
arasında Âşık Ömer’in adı da geçmekte- hususunda da görüşler vardır5. Yaşna-
dir. Hatta Amil Çelebioğlu, Karacaoğlan me metinleri hemen hemen birbirinin
ve Âşık Ömer’in yaşnameleriyle ilgili aynıdır ve hiçbirisinde belirli bir kaynak
olarak, “Karacaoğlan ve Âşık Ömer yaş- gösterilmemiştir. Verilen yaşname me-
namelerinde olduğu gibi bir kısım man- tinleri genellikle derleme yoluyla elde
zumelerin şairleri, nüshalara göre farklı edilmiştir. Nüsha farklılığı dışında belir-
görünmektedir. Her hâlde bu karışıklık, gin farklılıklar yoktur. Bununla birlikte,
besteli olarak okunup meşhur olma gibi bizim tam metnini aşağıda vereceğimiz
muhtelif sebeplere bağlanabilir.” (Çelebi- Âşık Ömer divanının Millî Kütüphane
oğlu 1984: 167) demektedir. Fahri Bilge nüshasında “18 Recep 1209
Yine Çelebioğlu ve Kaya’nın çalış- Âşık Ömer Dîvânıdır bu” (54a) ibare-
masında Âşık Ömer’nin bir yaşnamesi- si bulunmaktadır. Bu nüshada verilen
nin metni vardır. Toplam 12 dörtlükten mezkûr tarihten [miladi 8 Şubat 1795]
oluşan ve ilk defa Hikmet Dizdaroğlu hareketle yukarıda belirttiğimiz âşıkla-
tarafından yayımlanan bu yaşnamenin rın yaşadıkları dönemler dikkate alındı-
ilk dörtlüğü; ğında, ‘Kul Hüseyin’ dışında tüm âşık-
ların Âşık Ömer’den sonra yaşadıkları
Tanrı bir adama evlâd verince görülmektedir. Bu yüzden eğer bu yaş-
Bahçede açılmış fidana benzer name gerçekten Âşık Ömer’e ait değilse
Tamam bir yaşına kadem basınca diğer âşıkların, Âşık Ömer’in yaşname-
Bülbülleri öten gülşana benzer sinin ilk dizesinden etkilendikleri, örnek
aldıkları düşünülebilir.
şeklinde olup şiirin son dörtlüğü ise;
Biz bu çalışmamızda sözünü ettiği-
Şu fenâdan tedârikin görünce miz yaşname üzerinde durmayacağız. Bi-
Emanetçün Azrâil de gelince lindiği gibi Âşık Ömer Türk edebiyatının
Der ki Ömer yüz yaşına girince büyük şairlerindendir. İyi bir öğrenim
Ömür biter hâkle yeksâne benzer gören, divan şiirine hâkim, çok gezmiş,
birçok savaşa katılmış ünlü saz şairleri-
şeklindedir (Dizdaroğlu 1949: 17). Hik- mizden birisidir. Hadim’in Gözleve (Gez-
met Dizdaroğlu’nun “Âşık Ömer’in Yeni levi / Korualan) köyünde doğan (Kara-
Şiirleri II” adlı bu makalesinde yaşna- soy-Yavuz 2003: 177-178) ve Adlî mahla-
menin nereden alındığı ile ilgili bir bil- sını da kullanan Âşık Ömer, Anadolu’da
gi verilmemiştir. Burada, belirttiğimiz çok okunan ve bilinen bir şairdir. 1707’de

http://www.millifolklor.com 141
Millî Folklor, 2009, Y›l 21, Say› 82

İstanbul’da ölen şairin Konya Mevlâna Var olıcak o toprak kana kanar
Müzesi (Nu: 99), Süleymaniye Kütüp- Melekler etlerin benlerin sunar
hanesi (Nu: 5097) ve Konya Bölge Yaz- Aydan aya a‘zâlar7 onar onar
Şöyle bil kim el8 ayağı çâr olur
ma Eserler Kütüphanesi’nde (Nu: 2677)
divanının nüshaları mevcuttur. Ayrıca
Çâr olunca hem endâmı düzülür
Millî Kütüphane (Fahri Bilge Koleksiyo- Hayrı şerri pinhânına yazılır
nu Nu: 124), Millî Kütüphane (Abdullah Yazılan takdîrde deme9 bozulur
Öztemiz nüshası Nu: 2302) ve İngiltere Hâlık ne der-ise öyle var olur
The British Library (Or: 11263)’de de ilk
üç nüshaya nispetle eksik divan nüsha- Var olıcak muhabbeti varadır
ları da vardır. Bu divanlardan Fahri Bil- Kiminin kanı ak kimi10 karadır
ge Koleksiyonu, Bölge Yazmalar Kütüp- Dest-i kudret kalbi imdi varadır
hanesi ve British Library nüshalarında Onda nutkun ‘aşkı nûr envâr olur
Âşık Ömer’in iki yaşnamesi mevcuttur.
Nûr envâr aslında nûr imiş meğer
Buradaki yaşnameler Âşık Ömer’in yeni,
Gönül zikr-i Hakk’ın beynine değer
bilinmeyen yaşnameleri olmalıdır. Bun- Dokuz ay on günde anadan doğar
lardan 29 dörtlükten oluşan yaşname- Ağlar-iken dünyâ başna dar olur
nin ilk dizesi Âşık Ömer’e atfedilen ve
yukarıda hakkında açıklamalarda bu- Dar olıcak ol mehd içre sarılır
lunduğumuz 14 dörtlükten oluşan yaş- Gâhi güler gâhi ağlar darılır
namenin ilk dizesi ile aynıdır. Fahri Bil- Türlü türlü câmelere sarılır
ge nüshasında 112a’da, Bölge Yazmalar Sanman onu her dem bî-medâr olur
nüshasında 78a’da olan yaşname, Fahri
Bî-medâr birinde bilmez bendini
Bilge nüshasında 29 dörtlükten, Bölge
İkisinde emer sükker kandini
Yazmalar nüshasında ise 26 dörtlükten
Üç yaşında bilir kendi kendini
oluşmaktadır. Bu yaşnamenin son dize- Dört yaşında âsân haberdâr olur
lerindeki kafiye kelimeleri, bir sonraki
dörtlüğün ilk kelimesi olarak karşımıza Haberdâr olıcak11 bilir yaşını
çıkmaktadır. Bazı dizelerde bu durum Altısında hem fark eder işini
vezin bozukluklarına da sebep olmakta- Yedi yaşında değişir dişini
dır. Bu dizelerde vezin gereği metne mü- Sekizinde gonca12 gül‘izâr olur
dahale etmek gerekmektedir. Biz şiirin
anlamını düşünerek metne sadık kalma- Gül‘izâr dokzunda sünnet düğünü
On yaşında batar ‘aşkın dikeni
ya çalışacağız. Fahri Bilge Koleksiyonu
On bir yaşında13 gör hûblar beğini
nüshası 112a; Bölge Yazmalar Kütüp-
On ikide gamze14 sitemkâr olur
hanesi nüshası 78a’daki yaşname metni
şöyledir: Sitemkâr olduğun on üçte bilir
Bir âdem ana rahminden vefâtına On dörtte15 hûbluğu kemâlin bulur
kadar ahvâlin beyân eder.6 On beşinde ‘akl-ı bülûğa gelir
On altıda birisiyle16 yâr olur
Tanrı bir kişiye evlâd verince
Kemâl-i lutfundan bergüzâr olur Yâr olunca on yedide sarılır
Sulb-ı pederden tâ mâdere erince On sekizde yârân ile sorulur
Ol sadeften lü’lü’-i şehvâr olur On dokuzda ‘aşk okuyla urulur
Yirmisinde bülbül gibi zâr olur
Şehvâr olunca sırr-ı pinhânda
‘Alâkası var mı cesed ü cânda Zâr olunca yirmi birde ötüşür
Bir zamân kan ola ana karnında Yirmi ikisinde yanar tutuşur
Gün-be-gün fark eyleyüben var olur Yirm’ üçünde yiğit olup yetişir
Yirmi dördünde şikâr-sâlâr olur

142 http://www.millifolklor.com
Millî Folklor, 2009, Y›l 21, Say› 82

Şikâr yigirmi beş yaşında hemân Güzârlayın öğrendiyse zikire


Yirm’ altıda vermez hasmına17 amân Eğer uydu ise şeytânî fikre
Yirmi yedi yaşna girdiği zamân Cevâb veremezse Münker Nekir’e
Yirmi sekizinde şehsüvâr olur Ol demde ona kim [yârân] yâr olur*

Şehsüvâr yirmi dokuzunda coşturur Yâ Rabbi zikirden dilim şaşırma


Otuzunda ‘aklı başa devşirir Gözlerimden firkat âbın taşırma
Otuz birde hem kelâmın pişirir Bizi korkulara salıp düşürme
Otuz ikisinde yâdigâr olur Bun deminde bize kim medâr olur

Yâdigâr otuz üç yaşında ey cân Medârdır keremim ey kerem kânı


Otuz dört yaşında misl-i kahramân Rahmetle30 yarlıga ehl-i îmânı
Otuz beş yaşında şöyle kemâ-kân Âsân eyle bize sü’âl mîzânı
Otuz altısında kemâldâr olur Yüzü kara mü’min kula ‘âr olur

Otuz18 yedisinde bilir temâmet ‘Âr çektirme bize ey ‘azîz Yezdân


Otuz sekizinde bilir rehâmet19 Nasîb et son demde31 zerrece îmân
Otuz dokuzunda bulur kemâlet Sırât üzre kadem bastığım zamân
Kırk yaşında tamâm ‘akıldâr olur Meded senden ondan düşen nâr olur

‘Akıldâr kırk birde hayırlı işe [Ey] ÖMER cihâna aldanma her an
Kırk ikide nakl eder geleni başa Kopmuş bil kendini mahşerde32 hemân
Kırk üçte gerek az gerek çok yaşa Şefî‘ olur ise Hazret-i Sultân
Kırk dörtte ölümden haberdâr olur*20 Ol insâna müjde berhudâr olur

Kırk beşinde olur ağrıyan21 başı


Kırk altıda sinrecek olur dişi Âşık Ömer’in bir diğer yaşnamesi
Geçince şöyle bil kırk yedi yaşı ise Fahri Bilge (FB), The British Library
Kırk sekizde gün gün22 ihtiyâr olur
(BL) ve Bölge Yazmalar Kütüphanesi
Kırk dokuzda hemân şöyle üşenir (BY) nüshalarında yer almaktadır. 24
Ellisinde damarları boşanır dörtlükten oluşan aşağıdaki yaşname-
Elli birde hem eğilir döşenir nin diğer bir önemli özelliği de son iki
Elli ikisinde şermsâr olur dörtlükte Âşık Ömer ve Adlî mahlasları-
Şermsâr elli üçünde eyler efgânı nın ayrı ayrı dörtlüklerde kullanılması-
Elli dördünde [hîç] kalmaz dermânı dır. Bu yaşname Fahri Bilge nüshasında
Elli beşte fikr eder geçen zamânı 25b, The British Library nüshasında 4b
Elli altıda çeşmi yaşı nisâr olur* ve Bölge Yazmalar Kütüphanesi nüsha-
sında 17b varaklarında yer almaktadır.
Nisâr23 elli yedide gözden24 yaş gelir
Elli sekizinde mihnet duş gelir Herhangi bir başlığın olmadığı bu yaşna-
Elli dokuzda yıkılmak hoş gelir me metni şöyledir:
Altmışında pervâne-i nâr olur
Müşkil-i mâderde ata belinden
Nâr olunca altmış beşte zikr25 her an Cismi ilk temâşâ kılmağa geldim
Yetmişinde murâdın vere26 Sübhân Üç yüz altmış altı sokak elinden
Yetmiş beşte günâh27 bağışlar inan On iki kapıdan dolaşa geldim
Sekseninde dilde istiğfâr olur
Çehâr33 ‘anâsırda dîn oldu kâmı
İstiğfâr seksen beş28 artar efgânı29 Şeş cihetten kâ’im olup müdâmî
Doksanında kalmaz imiş dermânı Seyrân eyleyerek yedi makâmı
Doksan beş yaşında verince cânı Sekiz yâr hem34 dokuz kardaşa geldim
Yüz yaşında cihândan güzâr olur

http://www.millifolklor.com 143
Millî Folklor, 2009, Y›l 21, Say› 82

Ana rahmi içre müddet-i câna35 Yirm’ altıda gördüm devr-i zamâne38
İrgürüp el verdi devr-i zamâna Yirmi39 yedide erdim40 sırr-ı nihâna
Ol dem içre dönüp sahn-ı cihâna ‘İbret gözün açıp baktım cihâna
Başladım figâna göz yaşa geldim ‘Acâyip bir şehr-i nakkâşa41 geldim

Hamd olsun Hudâ’ya yarattı beşer Yiğirmi sekizde dîvâne çağım


Getirdi vücûda yoğ-iken eser Yiğirmi dokuzda yenildi dağım42
Bir yaşında bilmem nedir hayr u şer Otuzda bir doğru bastım ayağım
Misâlim dâne-i haşhaşa geldim Umûra karıştım o yaşa geldim

İkide erişti dilime bir dem Otuz beşte savdım hevâ yellerin
Üç yaşında oldum tûtî-i âdem Kırkta andım yiğitliğin hâllerin
Dördümde irgürüp mektebe kadem Ellide tutundum baba yolların
Münâsip dostlarla yarışa geldim Elli beş yaşımda43 bir hâşa geldim

‘İlm-ile dürüştüm revân beşimde Altmışımda ‘aklım oldu târumâr


Altıda bulundu sevdâ başımda Altmış beşte günüm oldu şebeh târ
‘Aşktan lezzet aldım yedi yaşımda Yetmişimde oldum gâyet44 ihtiyâr
Katreyim ‘ummâna ulaşa geldim Görüp sahrâları bir kaşa geldim

Sekizde ‘aşk oldu başım ağrısı Yetmiş beşte gördüm zevk-i ezel yok
Dokuzda hevâya uydum doğrusu Seksen etti ‘akl u fikrim halel yok
On yaşında mâhir gönül uğrusu Gitti nakdim45 Hakk’a yarar46 ‘amel yok
Bir fitne-i rind-i kallâşa geldim Bir elde ‘asâ da bir taşa geldim

On birimde kıldım seyr-i çemenler Firkat erdi çeşmim silerken dahı


On ikide arzûm Hind ü Yemenler Murâd-ı dünyevî dilerken dahı
On üçte göründü vechü’l-hasenler Hevâ vü heveste yelerken dahı
Baktıkta gözlerim kamaşa geldim ‘Azrâ’il erişti ben47 şaşa geldim

On dörtte kim bakar esti sovuğa Göz yumup fenânın buldum râhatın
Mâ’ilim gördüğüm mâh-ı fürûğa Bir hâba değiştim zîb ü ziynetin
Hem on beş yaşımda bütün bülûğa Çâk edip cismimden sıhhat hil‘atin
Ejder-i nefs-ile savaşa geldim Bir yakasız beze sarmaşa geldim

Ejder-i nefsimle savaş ederken Bir sükûnet üzre tuttular beni


Zabt edeyim onu arayım derken Mahmil üzre süvâr ettiler beni
Hâristâna düştü yolum giderken El üzre getirip gittiler beni
Yıkılıp yüz üzre dolaşa geldim ‘Acâyib-i tahsîn sâbâşa geldim48

Ol dem ejder beni kıldı derâğûş Ol ağaçtan ata çün oldum revân
Cân ürktü cesetten dil36 oldu hâmûş Terk ettim cihânı gitti hânümân
Onda yattım beş yıl sersem ü sarhoş Niçe niçe yıllar olmağa mihmân
‘Âkıbet zehrine bulaşa geldim Benimçün kazılmış bir kaşa geldim

Yiğirmi yaşımda gördüm resmimi Sakın aldanmayın49 devr-i zamâna


Yiğirmi birimde bildim hasmımı37 Kimler kondu göçtü köhne cihâna
Mâsivâdan arı kıldım cismimi Kimse bâkî kalmaz biz mi cihâna
Sakal yüze çıktı tırâşa geldim ÂŞIK ÖMER gâfil mebâşa geldim

Yirm’ ikide ‘ârız oldu melâlim Sırra kadem bastım bu kâf u nûna
Yirmi üçte başa çıktı kemâlim Uydum kâfile-i ‘aşk-ı cünûna
Yiğirmi dördümde Hak bilir hâlim ‘Adem diyârından bu dehr-i dûna
Yiğirmi beşimde bu yaşa geldim ‘ADLİYÂ tâ cirm-i kumâşa geldim

144 http://www.millifolklor.com
Millî Folklor, 2009, Y›l 21, Say› 82

KISALTMALAR 30 metinde: rahmetinle


TDEA Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi 31 nasîb et son demde: son demde nasîb et BY
Devirler/İsimler/Eserler/Terimler, 1998, Cilt: 8, İs- 32 kendini mahşerde: mahşerde kendini BY
tanbul, Dergâh Yayınları. 33 met.: çâr
FB Âşık Ömer Dîvânı, Millî Kütüphane (Fah- 34 yâr hem: yârim BL, FB
ri Bilge Koleksiyonu Nu: 124). 35 müddet-i cânâ: bir müddet câna BY
BL Âşık Ömer Dîvânı, İngiltere The British 36 cân ürktü cesetten dil: ürktü cesette dil cân BY
Library (Or: 11263). 37 met.: kendi hasmımı
BY Âşık Ömer Dîvânı, Konya Bölge Yazma 38 devr-i zamâne: zamâne BY
Eserler Kütüphanesi (Nu: 2677). 39 yirmi: - FB
met. Metinde 40 met.: eriştim
41 şehr-i nakkâşa: şehir dolaşa BY
NOTLAR 42 dağım: zâğım FB
1 Cahit Öztelli, ‘Kul Hüseyin’in 16. yüzyıl şairle- 43 elli beş yaşımda: elli beşte yaşım BL
rinden sayılması gerektiği hususunda görüşleri 44 oldum gâyet: gâyet oldum BY
verdikten sonra çalışmasında yer alan yaşname- 45 nakdim: nutkum BY
nin kesin olarak ‘Kul Hüseyin’e ait olmayabilece- 46 yarar: - FB, -BY
ğini belirtmiştir (Öztelli 1950: 247). 47 ben: pes FB, BY
2 Ali Çatak, ‘Âşık Derviş Osman’ın 1901 doğumlu 48 Bu dörtlük BY’de yoktur.
torunuyla görüştüğünü belirtir (Çatak 1981: 18). 49 sakın aldanmayın: öyledir gerdûnu BL; böyledir
Bu tarih bize ‘Âşık Derviş Osman’ın hangi tarih- gerdiş FB
lerde yaşadığı ile ilgili bilgi vermektedir.
3 Nimetullah Hafız çalışmasında ‘İpekli Âşık KAYNAKLAR
Mustafa’nın 1830-1900 yılları arasında yaşadığı- Çatak, Ali, 1981, “Âşık Derviş Osman”, Erci-
nı belirtmektedir (Hafız 1976: 12). yes Aylık Sanat ve Fikir Dergisi, Sayı: 32, s. 18-19.
4 Mehmet Özbek, çalışmasına aldığı yaşnamenin Çelebioğlu, Amil, 1985, “Türk Edebiyatında
‘Âşık Hasan’a ait olduğunu belirtmiş; ancak âşık Yaşnameler”, Türklük Araştırmaları Dergisi, Sayı:
hakkında herhangi bir bilgi vermemiştir. 1, s. 151-286.
5 Bu görüş, ‘Halk Bilgisi Haberleri’ dergisinin 101. Dîvân-ı Âşık Ömer, The British Library (Or:
sayısının (Mart 1940) 121. sayfasında yayımla- 11263).
nan bir yazıda dile getirilmiştir. Yazının kim Dîvân-ı Âşık Ömer, Millî Kütüphane Fahri
tarafından yazıldığı belirtilmese de zikredilen Bilge (Nu: 124).
yaşnamenin (Doğum 1872- Ölüm 1905) ‘Kadıoğ- Dîvân-ı Âşık Ömer, Konya Bölge Yazma Eser-
lu Hafız Mustafa’ya ait olduğu söylenmiştir. ler Kütüphanesi (Nu: 2677).
6 Başlık sadece BY’de vardır. Dizdaroğlu, Hikmet, 1949, “Âşık Ömer’in Yeni
7 a‘zâlar: a‘zâ FB Şiirleri II”, Erciyes, Sayı: 72, s. 16-18.
8 el: eli FB Dizdaroğlu, Hikmet, 1969, Halk Şiirinde Tür-
9 yazılan takdîrde deme: deme yazılan takdîrde ler, Ankara, TDK Yayınları.
FB; deme takdîrde yazılan BY Hafız, Nimetullah, 1976, “İpekli Âşık
10 kimi: kiminin FB Mustafa’nın Bir Destanı”, Çağrı, Sayı: 217, s. 12-13.
11 olıcak: olunca BY Halk Bilgisi Haberleri, 1940, Sayı: 101, s.
12 gonca: bir gonca BY 121.
13 on bir yaşında: on birinde BY Karasoy, Yakup- Orhan Yavuz, 2003, “17.
14 metinde: gamzesi Yüzyıl Saz Şairi Âşık Ömer Üzerine Bazı Mülâha-
15 on dörtte: on dördünde BY zalar”, Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Prof. Dr. Ah-
16 birisiyle: o da biriyle BY met Bican Ercilasun’a Armağan, Sayı: 13, Konya, s.
17 metinde: hasmına vermez 177-216.
18 metinde: kemâldâr otuz Kaya, Doğan, 2004, Yaşnameler, Ankara, Ak-
19 metinde: rihâlet çağ Yayınları.
20 * işaretli dörtlükler BY’de yoktur. Özbek, Mehmet, 1994, Folklor ve Türküleri-
21 olur ağrıyan: ağrıyan olur BY miz, İstanbul, Ötüken Yayınları.
22 gün gün: gün-be-gün BY Öztelli, Cahit, 1950, “Kul Hüseyin’in Yaş Des-
23 nisâr: - BY tanı”, Türk Folklor Araştırmaları, Sayı: 16, s. 247.
24 gözden: gözünden BY Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi Devirler/
25 metinde: zikr eder İsimler/Eserler/Terimler, 1998, Cilt: 8, İstanbul,
26 vere: ver ol BY Dergâh Yayınları.
27 metinde: günâhın
28 metinde: beşte
29 Dize BY’de: ‘Seksen beşte hem artırır efgânı’ şek-
lindedir.

http://www.millifolklor.com 145

You might also like