Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 12

K R İ Z

Kriz Dergisi 2(2): 299-310

İNTİHAR GİRİŞİMİ OLAN KADINLARIN DUYGULARINI


AÇMA DAVRANIŞI*

E. Arzu ORAL"

Özet: Bu çalışmada intihar girişiminde bulunan psikolojik yardım isteyenlerle, istemeyenler


kadınların duygularını başkalarına açma arasında yapılan karşılaştırmada, yalnızca erkek
davranışları araştırılmıştır. ESPS (Emotional Şelf terapiste açılma konusunda anlamlı farklılık
Disclosure Scale-Duygularını Açma Ölçeği) saptanmıştır.
kullanılmıştır. Çalışmada, a) İntihar girişimli grup
(İ.G.) (n=33), b) Psikiyatrik grup (P.G.) (n=33) ve c) Summary: The aim of this study was to
normal grup (N.G.) (n=33) olmak üzere üç farklı investigate the emotional self-disclosure of the
grupta toplam 99 denek yer almıştır. Ayrıca, İ.G., vvomen who attempted suicide. İn this context, to
girişim sonrasında psikolojik yardım isteyip evaluate the self-disclosure of the vvomen who
istememeye göre iki gruba ayrılarak farklı hedef attempted suicide ESDS (Emotional
kişilere duygularını açmaları açısından Self-Disclosure Scale) was used. The sample of
değerlendirilmiştir. Psikolojik yardım isteyen grup the study consisted of 3 groups: a)suicide
18, psikolojik yardım istemeyen grup ise 15 attempted group (SG) (n=33), b)psychiatric group
denekten oluşmuştur. ESDS ile toplanan verilerin (PG) (n=33) and c) normal group (NG) (n=33), a
istatistiksel analizleri ortalamalar arası farklar test total of 99 subjects. Suicide attempters were
edilerek yapılmıştır. İ.G. ile N.G. arasında aileye seperated into tvvo groups according to these who
öfke; kadın terapiste mutluluk, kıskançlık ve search for help (18) against those who did not (15)
sakinlik; erkek terapiste sakinlik duygularının and were assessed for their emotional
açılması konusunda anlamlı farklılık bulunmuştur. self-disclosure. Data gathered by ESDS vvere
İ.G. ile P.G. arasında kadın terapiste mutluluk, analyzed by using t test for matched groups.
kıskançlık ve sakinlik duygularının açılması Statistical analyses revealed that there vvere
konusunda anlamlı farklılık bulunmuştur. I.G.'ta significant differences between NG and SG in
disclosure of anger feelings tovvards their family.
The sex of the therapist played a significant role in
* Bu çalışma yazarın "İntihar Girişimi Olan Kadınların Duygu­ disclosure of happiness, jealousy, calmness
larını Açma Davranışı ile Kaygı Durumları Arasındaki İlişki"
adlı H.Ü. .Sos. Bil. Ens. Uygulamalı Psikoloji yüksek lisans emotions. Disclosure of these feelings to the
tezinin bir kısmının özetidir. female therapist vvere found to be significantly
** Uzm. Psk. A.Ü. Psikiyatrik Kriz Uygulama ve Araştırma
Merkezi. different betvveen NG and SG as well as in SG and

299
K R İ Z

PG. When suicide attempted subjects who (emotional self-disclosure) davranışının


demanded psychological help and those who didn't araştırılması da önem kazanmaktadır.
were evaluated the only difference found were in
Kendini açma, bir kişinin kendisi hakkındaki
disclosure of emotions to the male therapıst.
bilgiyi başka birine iletmesidir. Kişinin düşünceleri,
Suicide attempted group who requested
duyguları ve yaşantıları hakkındaki kişisel bilgileri
psychological help preferred the male therapıst for
açma isteği demografik özellikler, ruhsal sağlık ve
emotional self-disclosure.
kişilik özellikleriyle ilişkilidir. Garcia ve Geisler
GİRİŞ (1988) kendini açma davranışını pozitif bir kendilik
algısının oluşması ile ilişkili olan sözel bir davranış
İntihar ve intihar girişimi psikoloji, sosyoloji, olarak tanımlarlar. Kendini açma bir kendini
felsefe, din ve kriminoloji gibi değişik çalışma gerçekleştirme tekniğidir. Bir alıcının başka
alanlarıyla bağlantılı olarak araştı rılagelen herhangi bir kaynaktan öğrenemeyeceği kişisel
konulardan biridir. Sağlık alanında çalışanların, bilginin gönüllü olarak serbest bırakılması söz
özellikle de ruh sağlığı profesyonellerinin gerek konusudur.
değerlendirme, gerek müdahale ve gerekse
önleme açısından özel ilgi alanıdır. Cozby (1973), ruh sağlığı yerinde olan kişilerin
kendileri için anlamlı olan az sayıda kişiye daha
Bir kişinin kendi yaşamına son vermek için
çok açıldıklarını savunur. Tersine, zayıf uyumu
bilerek düzenlediği bir ya da bir dizi eylem olarak
olan bireylerin ise sosyal çevredeki hemen hemen
tanımlanabilen intihar, bazı toplumlar için belirli
herkese düşük ya da yüksek derecede kendini
koşullar altında normal-hatta zorunlu sayılırken,
açma ile k'arakterize olduklarını belirtir.
bazılarında ise ruh sağlığı bozukluğunun güvenilir
bir belirtisi sayılmaktadır. Kendini açma konusunda, gerek kendini açma
ve gerekse açılman kişilerin cinsiyetleri sıklıkla
İntihar kararı alarak onu gerçekleştirmeye
çalışılan konular olmuştur. (Snell ve ark. 1989)
çalışanların bazıları ölürken, çoğunluğu şu ya da
Post ve arkadaşları (1978) kendini açma
bu şekilde ölümden kurtulmaktadır. Sırasıyla,
konusunda duygusal hareketliliğin, özellikle de
tamamlanmış ve tamamlanmamış intiharlar olarak
kaygının ele alınması gerektiğini vurgulamışlardır.
tanımlanan (Beck ve ark. 1975) bu eylemlerin her
Bu araştırıcıların ilgi alanı daha çok test kaygısıdır.
ikisinde de kişiler yaygın bir yalnızlık ve
Hem durumsal ipuçları ve hem de bireyin kaygı
katlanılmaz psikolojik baskı altında bulunduklarını
yaşamaya doğuştan eğiliminden kaynaklanan
doğrudan ya da dolaylı şekilde belirtmektedirler.
durumluk kaygının kendini açmanın daha düşük
(Pöldinger, 1989) İntihar girişiminin amacı ister
düzeyde oluşmasına yol açtığı bulunmuştur.
tehdit, ister gerçek bir ölme isteği ya da dikat
çekmek olsun süregiden ilişkiler düzeni içinde Araştırıcı ve yazarlar kendini açmanın yaş,
iletişimde güçlük yaşanmaktadır. (Bergman ve cinsiyet, evlilik doyumu, ruhsal sağlık ve kültürel
Brismar 1991) Farberovv'un (1975) intihar farklılıklarla ilişkisine değinmişlerdir. (Douvan ve
girişimlerinde kişilerarası etmenler olarak ele aldığı Adelson 1966, Ak. kay. Garcia, Geisler 1988,
tartışmalar, gerginlikler bu iletişim problemine birer Jourard 1971, Cozby 1973, Snell ve Ark. 1988)
örnektir. İletişim olayı bilgi, düşünce ve duygu Kendini açma örüntülerinin gelişmesinde erken
aktarımını içerdiğine göre, intihar girişimi çocuklukta geçirilen yaşantıların yanısıra, cinsiyete
konusunda psikolojik ya da sosyal pek çok bağlı farklılıkları sürdüren kültürel normların
değişkenin yanışı ra kendi duygularını açma yetişkinlikte de sürdürülmesinin etkisi vardır.

300
K R İ Z

Snell ve arkadaşları (1989) tarafından duygusal araştırıldığı görülmektedir. Duygularını açma


olarak kendini açma davranışını değerlendirmeyi davranışının araştırıldığı bir dizi çalışmada (Snell
amaçlayan çalışmada, açılan kişinin kadın olması ve ark. 1989) gönüllü üniversite öğrencileri denek
durumunda açılanların, duygusal açılma için, daha olarak kullanılmışlardır.
fazla isteklilik gösterdikleri saptanmıştır. Ayrıca
kendini açma davranışında kültürlerarası farklılıklar İntihar konusunda duygusal paylaşımın yeri
da olduğu bulunmuştur. Kültürlere göre kendini gözönüne alındığında, konunun bu yönüyle de
incelenmesinin gerekli ve yararlı olabileceği
açma davranışında farklılıklar olmasına karşın,
savunulabilir. Bu nedenle, genel yaklaşımlar
genel erkek rolünde sınırlanmış duygusallık ve
çerçevesinde, duygularını açma davranışının
ketlenmiş duygulanımın yaşanması söz
"normal" denekler yanında intihar girişimli bir grup
konusudur. Bunun yanısıra kadın rolü için açık
denek üzerinde de araştırılması bu çalışmanın
olmaya karşılık, erkek rolü için başarı yüklemesinin
gerekçesi ve temel çıkış noktasıdır. Kaygı bir kişilik
yapıldığı gözlenmiştir.
özelliği boyutu oluşturması ve depresyonla birlikte
Duyguların başkalarına açılması ile genel evlilik görülebilmesi nedeniyle, grupların sürekli ve
doyumu arasında pozitif bir ilişki bulunmuştur. durumluk kaygıları ile kendini açma davranışı
(Levinger ve Senn 1967; Hendrick 1981). Evlilikte arasında bir ilişki olup olmadığını saptamak
kadınların duygularını açığa vuran kişiler olarak çalışmanın bir başka amacı olmuştur. Buradan
gözlendiği belirtilmektedir. Ancak kendini açma her hareketle, duygusal olarak kendini açma davranışı
zaman ödüllendirici olarak bulunmamıştır açısından, intihar girişimi olanlar ve intihar girişimi
(Levinger ve Senn 1967). olmayan psikiyatrik hastalar ve intihar girişimi
olmayan normal kadınlar arasında fark olup
Chaikin ve Derlega (1974) kişinin kendi olmadığı belirlenmeye çalışılmıştır.
hakkındaki mahrem bilgiyi yanlış zamanda ve
yanlış kişilere açmasının yetersiz sosyalleşmeyi Ayrıca, intihar girişimli grup, psikolojik yardım
yansıtabildiğin!' ya da uyumsuzluğa işaret isteyenler ve istemeyenler olarak iki alt gruba
edebildiğini vurgulamışlardır. Chaikin ve ayrılmış ve bu iki grup arasında duygularını açma
Derlega'ya göre (1974) kendini açma uygun davranışı açısından fark olup-olmadığına
olduğu durumda, açmama da uyumsuzluğa ait bir bakılmıştır.
gösterge olabilmektedir. Böyle bir birey, geri
YÖNTEM
çekilmiştir ve yüzeysel bir düzey dışında diğerleri
ile ilişki kuramamaktadır. Denekler:

Selçuk (1989) üniversite öğrencileri arasında Çalışma grubunu, A.Ü. Psikiyatrik Kriz
kendini açma davranışını değerlendirdiği Uygulama ve Araştırma Merkezi ve S.B. Ankara
çalışmada, kız ve erkeklerin puanlarını kızlar Hastanesi Acil servisinde acil müdahaleleri
lehinde farklı bulmuştur. Ayrıca kızların annelerine tamamlanan, intihar girişiminde bulunan kadınlar
aynı cinsten yakın arkadaşlarına ve danışmana oluşturmuştur.
erkeklerden daha fazla açıldıklarını; babaya, karşıt
Çalışma grubu ile benzer özelliklere sahip 2
cinsten yakın arkadaşa ve öğretmene
açılmalarında ise farklılık olmadığını bulmuştur. karşılaştırma grubu kullanılmıştır. İntihar girişimi
olmayan kadın psikiyatrik hastalar (PG) ve
İlgili yayınlar incelendiğinde kendini açma psikiyatrik yardım almamış normal kadınlardan
davranışının daha çok "normal" gruplar üzerinde oluşan bu gruplar A.Ü. Tıp Fakültesi Psikiyatri

301
K R İ Z

Kliniği ve fakültenin çalışanları ile yakınlarından Kendilerine yakın hissedip, güvendikleri


seçilmiştir. Deneklerin seçiminde kadın olma ve insanların olup olmadığının sorgulandığı ifadede
15-45 yaş arasında olma nitelikleri temel alınmıştır. N.G.'taki denekler, bu özelliği taşıyan yakınları
İG için psikiyatrik tanı almamış olma, PG için olduğu ve sık sık görüştüklerini, P.G.'taki
psikotik belirtilerin olmaması ve değerlendirme deneklerden de 22 tanesi buna olumlu yanıt verip,
aşamasının henüz tamamlanmış olması; NG için sık görüştüklerini belirtirken; Î.G.'taki deneklerin
daha önce herhangi bir psikolojik yardım almamış yalnızca 9 tanesinin olumlu yanıt verdiği
olmalarına özen gösterilmiştir. gözlenmiştir.

Çalışmada yer atan gruplar demografik Bilgi Toplama Araçları


özellikler açısından eşleştirilmeye çalışılmış 3
1- Kişisel Bilgi Toplama Formu:
grubun her birinde 33 kişi olmak üzere toplam 99
kişi çalışmanın örneklemini oluşturmuştur. Yaş Yaş, eğitim düzeyi, medeni durum, genel yaşam
ortalamaları İG için 21.27 (6.3), PG için 22.58 koşulları, sağlık durumu gibi değişkenler üzerinde
(5.77) ve NG için 21.85 (6.78) olarak belirlenmiştir. durumu belirlemede kullanılmak üzere araştırmacı
Her bir grupta eğitim açısından lise eğitiminde; tarafından geliştirilmiştir.
medeni durum açısından evli olmada; yaşam ve
2- ESDS- Duygusal Olarak Kendini Ölçme
barınma durumu açısından aile ile yaşamada; aile
Ölçeği: (Emotional Şelf Disclosure Scale) (Snell ve
büyüklüğü açısından çekirdek ailede yoğunlaşma
ark. 1988).
olduğu saptanmıştır. İG'undaki deneklerin
%15.11'ü, PG'undaki deneklerin %30'31'i N.G.'taki Sekiz ayrı alt başlıkta (depresyon, mutluluk,
deneklerin %12.21'si son zamanlarda yaşamlarını kıskançlık, kaygı, öfke, sakinlik, durgunluk, korku)
önemli derecede etkileyen bir olay olduğunu toplam 10 maddeden oluşan bir ölçektir. Her duygu
belirtmiştir. PG'ta tanı dağılımı şöyledir: 11 durumu 1 farklı hedef kişi üzerinde (erkek/kadın,
anksiyete bozukluğu, 11 depresif reaksiyon, 6 arkadaş, erkek/kadın terapist) 5'li Likert tipi ölçekle
somatoform ağrı bozukluğu, 3 panik bozukluğu, 2 kendini açmaya istekliliğin derecesini belirlemeyi
vaginusmus. P.G.'ta 6 denekte psikiyatrik amaçlamaktadır. Puanların yüksekliği kendini
bozukluğa ek olarak fiziksel bir rahatsızlık, açma derecesinin yüksekliğinin ölçüsü olarak
İ.G'unda 3 denekte, N.G.'ta 2 denekte fiziksel bir alınmaktadır. Ölçek, gönüllü Üniversite öğrencileri
rahatsızlık belirlenmiştir. üzerinde geliştirilmiştir. Ölçekle ilgili özgün
çalışmada, güvenirlik kontrollerinde Croncbach'ın
İ.G.'ta önceki intihar girişimleri dikkate Alpha katsayısının .83 ile .95 arasında değiştiği
alındığında 2 deneğin daha önce 1 intihar girişimi görülmüştür. Test-tekrar test yöntemiyle yapılan
olduğu saptanmıştır. İntihar girişimi yöntemi olarak güvenirlik irdelemelerinde ise .35 ile .76 arasında
ilaç alımını kullanan denek sayısı 32 iken keşi yolu değerler bulunmuştur. Ölçek ilk geliştirilme
ile girişimde bulunan denek sayısı 1'dir. İntihar aşamasında Jourard (1971) tarafından geliştirilmiş
girişimi nedeni olarak 15 deneğin e ş ve/veya olan Kendini Açma Ölçeği ile orta derecede ilişkili
kayınvalideyle tartışma, 9 deneğin anne,' baba bulunmuştur. (Snell ve ark. 1988) ESDS'nin
ve/veya kardeşle tartışma; 8 deneğin erkek Türkiye koşullarına uyarlanması yazar tarafından
arkadaş, sözlü veya nişanlı ile tartışma ve 1 yapılmıştır. Üniversite öğrencileri ve yetişkinlerden
deneğin de tecavüze uğrama sonrası girişimde oluşan bir grup denek üzerinde çalışılmıştır.
bulundukları saptanmıştır. Güvenirlik kontrollerinde Cranbach Alpha

302
K R İ Z

Katsayısının .69 ile .92 arasında değiştiği Gruplararası karşılaştırmalarda bağımsız


saptanmıştır. Test-tekrar test yöntemiyle yapılan gruplar için Mesti; grup içi karşılaştırmalarda
güvenirlik irdelemelerinde ise .52 ile .74 arasında bağımlı gruplar için Mesti ve değişkenler arası
değerler bulunmuştur. ESDS'nin geçerlik ilişkilerin araştırılmasında korelasyon tekniği
çalışmalarında ise Selçuk (1989) tarafından kullanılmıştır.
geliştirilen KAE (Kendini Açma Envanteri) ile
ilişkisine bakılmış ve .21 ile .51 arasında anlamlı BULGULAR
korelasyonlar elde edilmiştir. İntihar girişimi olanlar ile intihar girişimi olmayan

3- STAI-Durumluluk Sürekli Kaygı Envanteri normallerin arkadaş, aile, kadın terapist ve erkek

(State and Trait Anxiety Inventory) (Spielberger ve terapiste açılmalarına ait aldıkları ortalama puanlar

ark. 1970). arasında fark olup olmadığı bağımsız gruplar için


Mest kullanılarak belirlenmeye çalışılmıştır. İ.G. ile
STAI'nın Türk normlarına uyarlanması Öner ve N.G. arasında arkadaş, aile, kadın terapist ve
Le Compte (1983) tarafından yapılmıştır. Ölçek, erkek terapiste açılma açısından anlamlı fark
durumluk ve sürekli olmak üzere kaygıyı iki boyutta bulunamamıştır.
ele almaktadır. Araştırma ve klinik ortamlarda
sıklıkla kullanılan güvenilir ve geçerli bir ölçektir. Dört farklı hedef kişiye sekiz farklı duygu
durumunun açılması konusunda İG ile NG
İşlem arasında fark olup-olmadığı da bağımsız gruplar
Bilgi toplama araçları, çalışma grubundaki için Mest kullanılarak araştırılmıştır. Tablo 1'de İG
deneklere bulundukları kurumda; karşılaştırma ile NG arasında farklı duygu durumlarını arkadaşa
grubundaki deneklerden psikiyatrik hastalara açma konusunda anlamlı farklılık olmadığı; ancak
tedavi oldukları kurumda, diğerlerine (normal aileye açma konusunda yalnızca öfke duygusunun
deneklere) çalıştıkları kurum ya da yaşadıkları ev açılması açısından anlamlı farklılık olduğu
ortamında bireysel olarak uygulanmıştır. İntihar görülmektedir (X1=13.060*5.673;
girişimi olan deneklere, tıbbi müdahaleleri bitip, X2=16.182±4.693; t=-2.435; p<.05). Kadın
işbirliği kurabilecek duruma gelmelerinden sonraki terapiste açılma konusunda mutluluk
2-8 saat içerisinde uygulama yapılmıştır. (X1=18.757±5.761; X2= 14.878*6.479; t=2.571;
p<.05) kıskançlık (X1=10.695*5.758;
Psikiyatrik grubu oluşturan deneklerin de
X2=13.909*5.817; t=-2.255; p<.05) ve sakinlik
bulundukları kurumda değerlendirme aşamasının
(X1=16.909*5.428; X2=12.697*5.423; t=3.155;
henüz tamamlandığı denekler olmasına
p<.01) duygularının açılmasında anlamlı farklılıklar
çalışılmıştır.
gözlenmiştir. Erkek terapiste açılma konusunda ise
Her denek için önce kişisel bilgi toplama formu yalnızca sakinlik duygusunun açılması açısından
doldurulmuş sonra sırasıyla STAI farklılık saptanmıştır (X1=14.394±6.214;
(Durumluk-sürekli) ve ESDS uygulanmıştır. X2=11.303*5.519; t=2.136, p<.05).

İntihar girişimi olan denekler, girişim sonrası, İ.G. ile P.G.un arkadaş, aile, kadın terapist ve
psikolojik yardım isteyip istememelerine göre sözel erkek terapiste açılmalarına ait alt bölümlerden
ifadeleri dikkate alınarak iki gruba ayrılmıştır. aldıkları ortalama puanlar arasında fark olup
Kendini açma davranışı açısından bu iki grup olmadığı bağımsız grup için Mest kullanılarak
ayrıca değerlendirilmiştir. araştırılmış, anlamlı fark bulunamamıştır.

303
3

D)

t (s.d.=64

3.155"
-2.435*

-2.255*
-1.750
-1.487

2.571*
-1.796

-1.492

-1.476

2.136*
1.492

1.254
-.916

1.146
-.433

1.712

-.148
1.811
-.909
-.486

-.816
.534
.596
.303

.646

.659

.621

.862

.443
.182

.250
.803
m
<D

V co
ı>
Hedef C
O

.* cu co •* 'M- T" CJ) en o co co CO co o |v İv co en |v m co co CM co CM |v co O) O) <o CM


oı H co co T* CM CM rf O) • * • *
co rv iv t CJ) co in m in
s. T—
co rv CM
•* rv co O |v |v CD
^- |v CO
li. j £ CO m • * T" O) CM
o CM co O) CJ) co T- CM CM co t 00 co co Tl- • *
o m in in co Tf ın "tf T—
*— m

=33
ccı TZ m •* in •<t in m • * m •>a- co Tl- TI- • * in m Tl- in co in m in m in co m co in in in in in co
o TJ m
c
/ r
<>
et) efl
d CJ) CO • * o co co |v İv Tl- CJ) CJ |v CM CJ) co |v C7> 00 CJ) o co |v 00 co 00 co CJ) cn co 00 O)
< 2 o o in co o o 00 00 CM co r- CM 00 CJ) ın |v o co CJ) co co co co co co o iv. co
1— C|) X i n co • *
o co co |v rv Tf CJ) CM |v o
CJ) CM N o
CJ) 00 o
O) o co co |v o co 00 co CJ) CJ) co 00 O)
co z in o TI- co •* in • * co co o in IV. CO co in oo TT M" co in rf CM co co co co CM co co CM Tt-
CU l »
f- CO
o ı_
Z CO
CO
c
en E m o i v O) co CJ) CM CJ) co o CJ) CO co co co Tl- co m oo 00 •* Tf ır> in co |v co Tt- CM co
>> o. co o co o CO O) • * co CO co 00 •<t CM N TC 00 CJ) CO m CO O) CM tv 00 o co ın TT T— CO CO
co
f-w
m CO o O) o o •* i n co co co co CO co o S co 00 |v iv • * co Tl- O) CM co S Tl- CJ) CM T—
m o
G. (n =33)

co in i n co m 1 0 Tf in w •n- in in in in m m in LO 10 i n co m m in co co m co m CO CO co co
O •e
m
f "O
r
Ş'

CB
h- o 00
-
IV Tfr Tf o 00 CJ) o •<* co co in |v in co m CJ) o co co 00 Tf co oo Tf CO co
C/1 m o T in CM o (D o co o CO co IV co m m CJ) CO Tt
o o co o iv CM o oo O) co rv
.=
O rv o 00 m
•«t
o
| v CO o o |v O) o co CM co iv co co m O) o co co 00 t co (V co co CM
<fl
— •
(X *CO
— o *| v
co o co co co co co • *
o CJ) in co co CO co co o rv m co m (v co m CO TT CM Tt CM •>*
cö F T— CM
-c CO
Int

CO

o O •e
•«-•

Q . <

\_ CO J£

o S
ene
rub

1
Olan

epresyon

epresyon

epresyon
epre syon

urgunluk
/

ıska içlik

ıska içlik
ıska içlik

urgunluk

urgunluk
skançlık

nluk

._ e y 2£
j£ "I j* .* -ı J*
fc<
utlul

utlul

utlul

orku
orku

orku
akinl
utlul

aygı

aygı

akin
akin

akin
ay c
II
Öfke

fke
Ç> CB
'i.
d efl X. M J» Q M
o :> * : *. o co o o ^ * * co o o * * =o co o * ^ * * •u co o
&E irh
İt Olçe

x : ~i
• —

.i O
in
o T-
o
3~I|V ısidvuaı Niav» İS|dVU31 >ı3»ü3 V V
m svav»yv o. o.
ESD

I
m /
03 /
ERKEK TERAPİST KADIN TERAPİST AİLE ARKADAŞ 03 /
— /
O /
•o /

Öfke
Sakinlik
Korku
Durgunluk

Kaygı
Kıskançlık
Mutluluk
Depresyon
Öfke

Sakinlik

Sakinlik
Öfke
Korku

Sakinlik

Kaygı

Mutluluk
Depresyon
Korku
Durgunluk

Öfke

Depresyon
Korku
Durgunluk

Kaygı
Kıskançlık
Mutluluk
Depresyon
Durgunluk

Kıskançlık

Kaygı
Kıskançlık
Mutluluk
<Q; /

/ £D O

/ 1S
s o o ı u ı s o a s rouoıuıjıuo^ 0 > W 0 0 3 0 3 0 3 0 0 >

)<
b ı u b b İ D ^ ı b b b i i A u s o b ' s

İ.G. (n=33)
^ıa><ooooro^ı© O l O O A U t O U l O O 0 3 - ^ 0 3 0 0 0 0 0 ( 0
o ı o u ı oi ü ı J o o ı
O J ^ * . - ~ J 0 0 O - J
o>o<ouıo3tn--joı O l U A O l O O D - ı - '

a p ı p u ı p ı a ı a ı a ınaıaıaıuıaıaıaı u ı o ı u ı o ı u ı o ı ^ u ı U I A U I U I O I U I U I O I
u b ı b b u ^ u b b ) b o b ı * . b b b b

Ss
İO <D '*. OJ A -vl '-J 00
rooı-i^tnoj-^o eo^*.~jro*.ooo) 0 > 0 3 4 * < 0 0 J O 0 0 ©
*.Aoooooıeo-iA U O E D U I O O U H roıoo><DS->ıouı
u ı o ^ a s a u ı u ı

ü - " - » U * . M M U OtMOlOlffiUlOO)
S S b i s I M İ D S U
0 1 l \ 3 0 a i 0 3 0 3 0 l C O
Ksjı-aibo^rootio
-'roö-'-co.tk-viA b ^ N i b j b j b j s b x|-o
* > - ' M o a a i s | - ' u a ı - > a u a u ı u P
3"
II
03
^ 0 > 0 ) - v | - v l O ) - v | ~ i M ^ O Î O O O O M O I I O 0 1 0 1 0 1 0 1 0 0 1 0 1 0 1 03
W
( D v I s b ı İ D O O M U w > ı i » b ı * M b t i ) iouviisiobiıoı 03
-uos-'-rûcnoo-'Oi 0 3 0 - J 0 1 ^ I 0 3 0 * > . M-»uıo)omSvi W
- ' U S C O U 1 U V U o s r o A r o ^ ı o u ı o U I U I O O O - ' O I M - '

O I I O - ' O I I O A - ' I D

roın<oı\3<oroor\3

t (s.d.=64)
t\3 . , 03 N> , 1
1.802
1.751

-.017

.123
.287

.592

.317

as n> ao uı (0 -vi (o b kj ji. Ki ^ 03 Ki 03 '-U


( 0 2 0 3 0 > - V | _ L 0 3 N ) u ı - J • o ^ ^ j ^ 3 - ' 0 1 ^ 3
» O I O U O I - ' O H
+
K R İ Z

Dört farklı hedef kişiye sekiz farklı duygu araştırılmıştır. Tablo-3'de görüldüğü gibi yalnızca
durumunun açılması konusunda l'.G. ile P.G. arkadaş/kadın terapist (X =126.030*35.802;
arasında fark olup olmadığı araştırılmış ve X2=134.394*40.394; t=2.132; p<.05) ve kadın
Tablo-2'de gösterilmiştir. Yalnızca kadın terapiste terapist/erkek terapist (X1=134.394*40.394;
açılma konusunda mutluluk (X =18.757*5.761; X2=109.848*43.160; t=3.261; p<.01) arasındaki
X2=14.576*6.910; t=2.670; p<.05) kıskançlık açılmalarda anlamlı farklılıklar bulunmuştur.
(X1=10.695*5.758; X2=15.242*6.042; t=-3.131;
p<.01) ve sakinlik (X1=16.909±5.428; İntihar girişimi olanlar arasında girişim sonrası
X2=13.606*6.219; t=2.298; p<.05) duygularının psikolojik yardım isteyenlerle istemeyenlerin
açılması açısından iki grup arasında anlamlı
Tablo 4: İntihar Girişimi Sonrası Psikolojik Yardım
farklılıklar gözlenmiştir.
İsteyen ve İstemeyen Deneklerin ESDS'de
İntihar girişimi olan kadınların arkadaş, aile, Farklı Hedef Kişilere Açılmaya Ait Ortalama
kadın terapist ve erkek terapiste açılmaya ait ve Standart Sapmaları ile Manidarlık Testi
puanlar ile, durumluk ve sürekli kaygı puanları Sonuçları
arasında anlamlı bir ilişki saptanamamıştır.
N. Denek Psk.Yard. Psk.Yard.
İntihar girişimi olanların, kendini açma N^Grubu ist.(n=18) istm.(n=15) t(s.d.=31)
ölçeğinde farklı hedef kişilere açılmalarına ait alt
bölümlerden aldıkları ortalama puanlar arasındaki Hedef Kişi ^v

farklar bağımlı gruplar için t-test kullanılarak Arkadaş X=131.611 X=128.733 .983

Ss=36.232 Ss=35.322
Tablo 3: İntihar Girişimi Olan Kadın Deneklerin Farklı
Hedef Kişilere Açılmalarına Ait Ortalamalar Aile X~=123.555 X=122.266 .099
Arası Fark ve Standart Sapmalar ile
Manidarlık Testi Sonuçları. Ss=35.763 Ss=36.550

Kadın Terapist X=141.333 X=126.066 1.051

Ss=38.475 Ss=42.376
Hedef Kişiler D Ss t(s.d.= 32)

Erkek Terapist X=124.833 X=91.866 2.261*

Arkadaş/Aile 3.061 9.664 .317 Ss=33.129 Ss=47.853

Arkadaş/Kadın Terapist -8.364 8.898 -.940


kendini açma ölçeğinin alt bölümlerinden aldıkları
Arkadaş/Erkek Terapist 16.182 7.689 2.132* ortalama puanlar karşılaştırıldığında yalnızca erkek
terapiste açılma konusunda anlamlı fark
Aile/Kadın Terapist -11.425 6.891 -1.657
bulunmuştur. (X1=124.833±33.129;
Aile/Erkek Terapist 13.121 9.785 1.341 X2=91.866*47.853; t=2.261; p<.05) (Bkz. Tablo-4)
Yardım isteyen intihar girişiminde bulunan kadın
Kadın Trp./Erkek Trp. 24.545 7.527 3.261*
deneklerin erkek terapiste duygularını açmaya
daha istekli olduğu bulunmuştur.
* p<.05
İntihar girişimi grubunda, psikolojik yardım
isteyenlerle istemeyenlerin durumluk ve sürekli
p<.01

306
K R İ Z

kaygı ölçeğinden aldıkları ortalama puanlar olmasıyla da açıklanabilir. İlgili çalışmalar yaş
karşılaştırıldığında, anlamlı farklılık gruplarına göre açılma yönünün değişebildiğini,
saptanamamıştır. benzer yaşta olmanın benzer açılmayı getirdiğini
(cinsiyet farklılıkları olmasıyla beraber) ileri
TARTIŞMA
sürmektedir. (Cozby 1973, Snell ve ark.1989)
Temelde intihar girişimli kadın denekleri ele ESDS'nin Türkiye koşullarına uyarlanma
alan bu çalışmada öncelikle ele alınan soru, intihar çalışmasında da üniversite grubunda kadın ve
girişimli kadınların duygularını farklı hedef kişilere erkek deneklerin arkadaşa açılma konusunda
açmaları arasında fark olup olmadığıdır. benzeştikleri; ancak yetişkin grupla
karşılaştırıldığında özellikle erkeklerin yüksek
İntihar girişimi olan kadınların arkadaş, aile,
düzeyde farklılık gösterdikleri gözlenmiştir. Jourard
kadın terapist ve erkek terapiste açılmaları
(1971) genç ergenlerin arkadaşları kadar ailelerine
karşılaştırıldığında erkek terapiste karşı kadın
de açıldıklarını belirtmektedir. Çalışmada yer alan
terapisti seçmeye eğilimleri olduğu görülmektedir.
denekler yaş açısından geç ergenlik dönemi içinde
Bu da genel kadın erkek rolleri ve davranışlarında
yer almaktadır.
gözlenen eğilimlerle uygunluk göstermektedir.
Kadınlar kendini açma konusunda hemcinslerini İ.G. ile N.G. ve İ.G. ile P.G. arasında kadın
tercih eder görünmektedir. Bu da Snell ve terapiste açılma konusunda mutluluk, sakinlik gibi
arkadaşlarının (1988) bulgularıyla tutarlılık pozitif yüklü duyguların İ.G. tarafından anlamlı
göstermektedir. derecede fazla açılması; kıskançlık gibi daha
negatif yüklü bir duygunun İ.G. tarafından her iki
Arkadaşa açılma ile erkek terapiste açılma
gruba göre daha az açılması dikkat çekicidir. Erkek
arasında bulunan farkın ise kadın terapistle erkek
terapiste açılma konusunda ise İ.G. ile N.G.
terapiste açılma arasında bulunan farkla benzerlik
arasında İ.G. yönünde anlamlı farklılık
taşıdığı düşünülmektedir. Çünkü arkadaşa açılma
bulunmuştur. Duygu durum açısından bakıldığında
intihar girişiminde bulunan kadınlar için daha çok
yalnızca sakinlik duygusunun açılması konusunda
kız arkadaşa açılma anlamını taşıyor olabilir.
fark gözlenmiştir. İ.G. ile P.G. arasında erkek
Sonuç olarak cinsiyete bağlı bir seçim yapılmış
terapiste açılma konusunda herhangi bir duygu
olduğu düşünülebilir.
durum için anlamlı fark bulunmamıştır.
İ.G. ile N.G'un farklı hedef kişilere açılmalarına
ait puanları arasında farklılık olmamakla birlikte İ.G. ile N.G. arasında aileye farklı duyguların
aileye açılma açısından yalnızca öfke duygusunda açılması konusunda dikkat çeken bir nokta da
farklılık göstermeleri intiharda öfke duygusunun İ.G.'unun kıskançlık dışında tüm duyguları daha az
kendisine yönelmesi yorumunu destekler açıyor olmasıdır. Kıskançlık duygusunun ise İ.G. ile
görünmektedir. (Freud 1956, Menninger 1966) N.G. arasında aileye açılma konusunda İ.G.
Yalnızca arkadaşa açılmada herhangi bir duygu yönünde açılma gözlenen tek duygu olması önemli
durumu için farklılık saptanmamıştır. Benzeri gözükmektedir. İ.G.'nun N.G. ve P.G.'a göre
durum İ.G. ile karşılaştırılmasında da söz ortalama olarak daha fazla açıldığı duygular
konusudur.
arkadaşa: depresyon, mutluluk, kaygı ve sakinlik;
İ.G. ile P.G. ve N.G.'taki denekler arasında aileye: kıskançlık; kadın terapiste: depresyon,
arkadaşa açılma konusunda hiçbir duygu durum mutluluk, sakinlik, durgunluk ve korku; erkek
için anlamlı farklılık olmaması grupların yaş terapiste: depresyon, mutluluk, kıskançlık, sakinlik
ortalamalarının (sırasıyla 21.27-22.58-21.85) yakın ve korku duyguları olmuştur. Her ne kadar bu

307
K R İ Z

duyguların tümü grupları açık seçik ayırdedemese uyuşmaktadır. Sonuç olarak intihar girişiminin, bu
de diğer iki gruptan bir farklılık görülmektedir. gerginlik ve tartışmalarla başedememeyle ortaya
İ.G.'unun N.G. ve P.G.'a göre ortalama olarak çıktığı söylenebilir. İntihar girişiminde bulunanların
daha az açtığı duygular arkadaş, aile ve erkek aile işlevlerinin değerlendirildiği bir çalışmada bu
terapist için öfke duygusu ile kadın terapiste kişilerin, ailelerinde yaşanan problemleri çözme ve
kıskançlık duygusu olmuştur. Buradan hareketle, ailedeki genel işlevler açısından normallerden
İ.G.'nun genel olarak öfke duygusunu açmada farklılaştıkları bulunmuştur. (Palabıyıkoğlu ve ark.
zorluğu olduğunu ifade etmek yanlış olmaz. 1991) Bu çalışmada da intihar girişim nedeni
Ayrıca, kadın terapiste diğerlerinden daha farklı olarak ortaya konan tartışma ve problemler gözden
olarak, öfke duygusunun açılması ancak buna geçirildiğinde, özellikle yakın kişilerarası ilişki
karşılık kıskançlık duygusunun açılmasında daha problemlerini çözme konusunda bu grupta
az istekli olmaları da dikkat çekmektedir. zorlanmalar olduğu görülmektedir. Öfke
duygusunun aileye açılması açısından normallere
Medeni durum açısından bakıldığında, evli göre farklı olan İ.G.'un bu özelliğinin problem
olanların %48.48 ile çoğunluğu oluşturması intihar çözme davranışını etkilediği düşünülebilir. Buradan
girişimlerinde yakın ilişkilerde iletişim hareketle başetme davranışlarının araştırılmasının
problemlerinin yer almasını destekler önemli sonuçlar doğurabileceği düşünülmektedir.
görünmektedir. Çünkü evli olma, ebeveyn ilişkisi Bu çalışmada sonuçların intihar girişiminin dinamik
dışında eş ve eşin ailesi ile ilişkilerin (var ise açıklamasının yanısıra aile-sistem kuramlarının
çocuklarla ilişkilerin) yer aldığı bir süreçtir. Olası getirdiği yorumları ve girişimin zorlanma, yardım
iletişim güçlüklerinin yanısıra çalışmada yeralan çağrısı (Farberovv ve Schneidman 1965) niteliği
deneklerin genç olmaları da ergenlik dönemi taşımasını desteklediği düşünülmektedir. Buradan
gelişme sorunlarını yansıtması nedeniyle önem da anlaşılacağı üzere intihar girişimine çok boyutlu
taşımaktadır. Kişinin varolan iletişim güçlüklerini bir yaklaşım hem birey için hem içinde bulunduğu
yaşamasına yol açan ortamların evlilikle hem çevre için gerekli görülmektedir.
nitelik hem de nicelik açısından artmış olduğu
söylenebilir. Aileye duygusal olarak kendini açma
konusunda İ.G., N.G. ile karşılaştırıldığında
Aile ile birlikte yaşam ve "çekirdek aile" yalnızca öfke duygusunun paylaşılmasında farklılık
özelliğini taşıyan İ.G.'unda deneklerin %45.44'ü saptanırken, P.G. ile karşılaştırıldığında herhangi
son zamanlarda yaşamlarını önemli derecede bir duygu durumun paylaşılmasında fark
etkileyen bir olay olduğunu; %54.56'sının böyle bir bulunmamıştır. Yani İ.G. aileye öfke duygusunun
olay olmadığını ifade ettiği gözlenmiştir. Yaşamı açılması konusunda N.G.'a kıyasla P.G.'a daha
önemli derecede etkileyen olayların belirtilme oranı çok benzemektedir. Ancak açılan duygunun
normal ve psikiyatrik grupla karşılaştırıldığında açıklanan kişiyle ilişkide yer alan bir duygu ya da
oldukça yüksek gözükmektedir. İ.G.'ta diğer açılman kişiden bağımsız olarak yaşanmış bir
gruplara oranla yaşam olayının daha fazla ifade duygu olup olmadığının araştırılması da önem
edilmiş olması ve yaşam olaylarının içeriğinde taşıyabilir. Her ne kadar İ.G.'unda psikiyatrik tanı
-insan ilişkilerine ait değişim ve/veya kayıp almamış olma ve belirgin psikopatoloji taşımıyor
yaşanması ve intihar girişim nedeni olarak çeşitli olma kriter olarak alınmış olsa da çökkünlük, kaygı
tartışmaların gösterilmesi Farberovv'un (1975) ve özellikle bedensel tepkilerle ortaya çıkan
kişilerarası etmenler olarak tanımladığı gerginlikler psikolojik bozukluklar açısından klinik anlamda tanı
ve tartışmaların intihar girişiminde yer almasıyla değerlendirmelerinin eksik olması bu grubun

308
K R İ Z

P.G.'la biniştiği alanlar olabileceğini çalışmaya dahil edilmesinin de özellikle tanı


düşündürtmektedir. Ancak gerek görüşme ve kriterleri açısından sorun yaratmış olabileceği
gerekse ölçek uygulama açısından belirli zaman düşünülmektedir. Daha ayrıntılı olarak İ.G. ve N.G.
ve emek sınırını aşan değerlendirme süreçlerinin araştırmacının kontrolünde iken P.G.'ta tanı alma
uygulamadaki olanaksızlığı nedeniyle bu kriteri araştırmacının kontrolü dışında oluşmuştur.
özelliklerin her birini değerlendirebilecek
Sonuçlara genel olarak bakıldığında, İ.G. ile
zamandan ve emekten tasarruf sağlayabilecek
P.G. kendini açma davranışı konusunda özellikle
araçlara ihtiyaç olduğu açıktır. Bu konudaki
intihar girişimi açısından önemli bir duygu olarak
zorluğa diğer bir çözüm de intihar girişimi olan
ele alınan öfke duygusunun açılması konusunda
kişilerin, acil serviste tıbbi müdahale için
benzer görülmektedir.' İ.G. tanı açısından daha
bekletilmelerinin dışında, psikolojik ve psikiyatrik
önce tanı almamış olma ve belirgin psikopatoloji
değerlendirmenin yapılabileceği bir düzenlemede
göstermiyor olma kriteri bu grubun P.G.'a
yer almaları olabilir.
benzeyen yönleri olmasına da olanak tanımış
İntihar girişimi sonrası psikolojik yardım olabilir. Ayrıca P.G.'ta belirgin tanı gruplarının
isteyenler ile istemeyenler yalnızca erkek terapiste alınmayıp yalnızca şizo-affektif bozukluk ve psikoz
açılma konusunda farklılaşmaktadırlar. Bu açıdan tanılarının dışta bırakılarak tanı açısından çeşitlilik
psikolojik yardım isteyenler yönünde farklılık taşıyan bir grupta çalışmanın karıştırıcı etkisinden
gözlenmiştir. Bu sonuç açılma davranışının hedef sözedilebilir. Bütün bunlar birlikte ele alındığında
kişiye göre de değişebileceğini göstermektedir. ise hem intihar girişimi olan grubun hem de P.G.'un
yardıma ihtiyaçları olması bakımından benzeşiyor
Ayrıca bu çalışmanın acil servis ortamında
yapılmış olması, deneklerin uygulamayı çoğu olmalarının da bu sonucu doğurduğu söylenebilir.
zaman tek başlarına yapma şansını ortadan Çünkü çalışmada kullanılan değerlendirme aracı
kaldırmıştır. Bunun kendini açma gibi mahremiyeti genel bir bilgi verme dışında ayrıntılı yorum
olan bir konunun nesnel olarak değerlendirilmesini sağlamayacak bir araçtır. Buna ek olarak benzer
etkilemiş olabileceği düşünülmektedir. Bu zorluk bir çalışmanın erkek deneklerle yapılmasının ve
acil servisin çalışma koşullarından kaynaklandığı karşılaştırılmasının önemli sonuçlar getirebileceği
için hemen hiçbir zaman ortadan kalkması düşünülmektedir.
mümkün olmamış fakat en aza indirilmeye
çalışılmıştır. Sonuç olarak çalışma sonuçlarının hem tanı
kriterleri hem de denek sayıları yönünden
Uygulama açısından karşılaşılan birtakım
zorlukların da araştırmanın sonuçları açısından genellenebilirliğinin olmadığı; daha titiz tanı
etkili olabileceği düşünülmektedir. İ.G.'undaki kriterleri ve farklı tanı gruplarını ayıredecek şekilde
denekler iki farklı kurumdan gelmektedir. Ayrıca düzenlemenin gerektiği ve duygularını açma
P.G.'un oluşturulmasında "tanı almış olmanın" davranışını ölçen araçların geliştirilmesi yolunda bir
yeterli sayılması ve iki farklı kurumdan hastaların başlangıç oluşturabileceği düşünülmektedir.

KAYNAKLAR Chaikin AL, Derlega VJ (1974) Variables affecting the


appropriateness of self-disclosure. Journal of Consulting and
Beck AT, Beck R, Kovacs M (1975) Classification of Clinical Psychology XLII, 1; 588-593.
suicidal behaviour. The American Journal of Psychiatry (132)
285-287. Cozby, PC (1973) Self-disclosure: A literatüre review.
Psychological Bulletin. LXXVIV, 2:73-91.
Bergman B., Brismar B. (1991) Suicide attempts by
battered wifes Açta Psychiatrica Scandinavia (83); 380-381. Derlega VJ, Chaikin AL (1976) Norms affecting

309
K R İ Z

self-disclosure in men and vvomen. Journal of Consulting and Öner N., LeCompte G. (1983) Durumluk ve sürekli kaygı
Clinical Psychology. (44) 376-380. envanteri el kitabı. İst. B.Ü. Yay.

Farberovv NL, Shneidman ES (1965) The cry for help Graw


Palabıyıkoğlu R., Azizoğlu S., Özayar H. ve Diğ. (1993)
Hill Book Company, USA.
İntihar girişimlerinde bulunanların aile işlevlerinin
değerlendirilmesi. Kriz Dergisi, Cilt 1, Sayı 1, 69-75, Ankara.
Farberovv NL ve Diğerleri (1975) Cultural history of suicide.
Suicide in Different Cultures (Ed. Norman L Farberovv) 11-16
Baltimore, University Park Press. Post AL, VVitmaier BC, Radin ME (1978). Self-disclosure as
a function of state and trait anxiety. Journal of Consulting and
Freud S (1956) Mourning and melancholia. Collected Clinical Psychology XLV11,12-19.
Papers Vol. IV (Ed. Jones Emest) The International
Psycho-analytical Library, No: 10, London: Hogart Press and
The Institute of Psycho-Analysis. Pöldinger VVJ (1989) The psychopathology and
psychodynamics of self-destruction. Crisis X.2:113-122.
Garcia PA, Geisler JS (1988) Sex and age/grade
differences in adolescents Self-Disclosure. Perceptual and
Motor Skills 67:427-432. Selçuk Z (1989) Üniversite öğrencilerinin Kendini Açma
davranışı (Yayınlanmamış Doktora Tezi) Hacettepe Üniv.
Hendrick SS (1981) Self-disclosure and marital satisfaction. Ankara.
Journal of Personality and Social Psychology XL 6; 1150-1159.

Jourard SM (1971) The transparent şelf. Van Nostrand Snell WE ve Diğerleri (1988) Development of the emotional
Reinhold Company.
self-disclosure scale Sex Roles. XVIII. Nos 1/2: 59-73.
Levinger G, Senn DJ (1967) Disclosure of feelings in
marriage. Merriil-Palmer Ouarteriy 13; 237-249.
Snell WE ve Diğerleri (1989) Men's and vvomen's emotional
Menninger KA (1966) Man against himself. Harcourt, Brace disclosures: The Impact of disclosure recipient, culture and the
and VVorld, Nevv York. masculine role. Sex Roles, XXI No S.7/8: 467-486.

310

You might also like