Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 10

Ders:Tasarım için FotografınTemelleri

Ders Kodu:GRA 103.1


Dersi Anlatan: Serkan Mumcuoğ lu
Ödevi Teslimeden: Alp Unan
Öğrenci Kodu: a20220302022
Öğrenci Bölümü: Grafik Tasarı
Fotoğrafta Kompozisyon Nedir?

Kompozisyon, farklı ö ğ elerin uyumlu olarak bir araya getirilerek onların anlamlı
bir bü tü n oluşturmaları anlamına gelir. Fotoğ rafta kompozisyon ise, fotoğ rafı
çekilecek objelerin ya da konunun kadraj içinde gü zel gö rü nerek istenen anlamı
verebilecek şekilde konumlandırılmasıdır. Fotoğ rafa bakan insanlar ü zerinde
etki oluşturacak ve gö ze hoş gelecek şekilde objeleri seçme, dü zenleme ve
yerleştirme işidir.

Denge, ritim, uyum, derinlik gibi unsurlar fotoğ rafta kompozisyonu oluşturur. İyi
bir kompozisyon oluşturmak için gö rü ntü lerin belirli bir dü zene gö re
ayrıştırılması, birbirlerine gö re orantılanması ve dü zenlenmesi gerekir. Bir
fotoğ raf kadrajı içindeki ö ğ elerden gereksiz olanlarını ayırmak için o ö ğ enin
fotoğ raftan çıkarıldığ ında anlam kaybı yaratıp yaratmadığ ına bakılabilir. Eğ er
dışarıda bırakılan ö ğ e fotoğ rafta bir anlam kaybı yaratmıyorsa gereksiz olarak
gö rü lebilir. Çü nkü , fotoğ rafın içinde yer alan her ö ğ enin bir anlamı ve açıklaması
olmalıdır.

Gü nü mü zde fotoğ raf makinesi modellerinin de gelişimi ve yaygınlaşması ile


birlikte herkes fotoğ raf çekebilir duruma gelmiştir. Ancak iyi bir fotoğ rafı, en iyi
olan makine değ il fotoğ rafçı çeker. İyi fotoğ rafçıları diğ erlerinden ayıran ise en
iyi kompozisyonu yaratma yetenekleridir. Ö nemli olan, fotoğ rafçının çekeceğ i
objeye nasıl baktığ ı ve onu kadrajında nasıl yansıttığ ıdır. Kompozisyonun ö nemi
bu noktada ortaya çıkar.

Fotoğ rafta kompozisyon, fotoğ rafçının kendi bakış açısına gö re ortaya çıkar. Bu
da kompozisyon kurma konusunda sonsuzluk yaratır. Bu sınırsızlığ a rağ men
genel fotoğ raf kuralları vardır. Fotoğ rafçı kompozisyonunu oluştururken bu
genel kurallara uygun hareket etmelidir. Kurallar, çekmek istediğ i konuyu ve
yaratıcılığ ı gö lgelememeli bir yol gö sterici olarak kullanılmalıdır
Fotoğrafta Kompozisyon Kuralları Nelerdir?

Fotoğ rafta kompozisyon oluşturulurken belirli kurallar vardır. Bunlar, anlamlı ve


gö ze hitap eden fotoğ rafların ortaya çıkarılmasına yardımcı olan genel
kurallardır. Fotoğ rafçının bu kurallardan hangilerini kullanacağ ını çekeceğ i
fotoğ rafın ne olduğ u ve vermek istediğ i anlam belirler. Her kuralın uygulanması
gibi bir zorunluluk yoktur. Bazı durumlarda fotoğ rafçı, yaratıcılığ ı sağ layabilmek
için kompozisyon kurallarını bozabilir.

3/1 Kuralı: İnsan gö zü nü n ilk bakışta hangi noktalara dikkat ettiğ i bilimsel
olarak kanıtlanmıştır. Fotoğ rafçılıkta da insanların ilk olarak dikkat ettikleri
noktalara objelerin konumlandırılması gerekir. Bu konumlandırma, kadrajın iki
paralel iki de dikey çizgi ile eşit aralıklarla bö lü ndü ğ ü dü şü nü ldü ğ ü nde, çizgilerin
kesişim noktaları kabul edilerek yapılır. Ortaya çıkan dö rt kesişim noktası insan
gö zü nü n bir fotoğ rafta ilk dikkat ettiğ i noktalardır. Fotoğ rafın ana ö ğ esi bu
noktalara denk gelecek şekilde fotoğ raf çekilirse kompozisyon gü çlendirilmiş
olur. Bu kurala 3/1 kuralı denmektedir. Fotoğ raf makinelerinde veya cep
telefonlarında bu kadraj çizgileri aktif edildiğ inde otomatik olarak
gö sterilmektedi

Çizgiler: Fotoğ rafta kompozisyonun en temel unsurları çizgilerdir. Doğ anın kendi
içinde bu çizgiler oluşmaktadır. Fotoğ rafçı ise bu çizgileri fark ederek
kompozisyonunu gü çlendirebilir. Yan yana, simetrik şekilde duran ağ açlar dikey
çizgiler olarak dü şü nü lebilir. Dikey çizgiler ile gü çlü ve sağ lam bir ifade
oluşturulabilir. Kullanılan çizgilerin tam paralel olması simetri algısını
gü çlendirir. Yatay çizgiler ise daha durgun ve sakin bir algı yaratmak için
yardımcı olur. Ö zellikle manzara fotoğ raflarında fazlaca yararlanılır. Yatay ve
dikey çizgilerin birbiriyle uyumlu kullanılması da farklı kompozisyon şekilleri
oluşturabilir. Diyagonal çizgiler ise daha çok fotoğ raftaki hareketi yansıtmak için
kullanılabilir.

Simetri: Fotoğ raftaki objelerin birbiriyle bir simetri oluşturacak şekilde


kullanılması gö ze hoş gelen kompozisyonların yaratılasına yardım eder.
Çevremizdeki pek çok doğ al ya da doğ al olmayan yapı simetrik bir biçimde
bulunmaktadır. Doğ ada bulunan bu simetriden fotoğ rafçılar da yararlanabilir.
Farklı ve etkili bir kompozisyon yö ntemi de simetriyi bozmaktır. Simetrinin
bozulduğ u noktaya ana ö ğ enin koyulması ya da vurgu yapılması, fotoğ rafta
dikkat çekici bir etki ortaya çıkarabilir.

Bakış Açısı: Fotoğ rafı çekmeden ö nce, zaman varsa, fotoğ rafı hangi açıdan
çekeceğ ini dü şü nmek ve planlamak gerekir. Aynı objenin farklı bakış açılarından
çekilmesi birbirinden oldukça farklı anlamlar taşıyan iki fotoğ raf elde edilmesini
sağ layabilir. Bir insanın fotoğ rafı çekilirken, onun alt açıdan fotoğ raflanması o
insana daha yü ce bir anlam katabilecek iken ü st açı kullanılması o kişinin
kü çü msenmesi gibi bir anlam yaratabilir. Bu nedenle fotoğ rafın çekildiğ i bakış
açısı fotoğ rafa ö nemli katkıda bulunur.

Alan Derinliğ i ve Arka Planın Kullanımı: Fotoğ rafta kompozisyon oluşturulurken


ö n planda tuttuğ unuz objenin ö nemi kadar arka planda ne olduğ u da ö nemlidir.
Arka planda gö rü nen istemediğ iniz bir kişi ya da kö tü gö rü ntü yaratan bir obje
tü m fotoğ rafın kompozisyonunu olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle fotoğ raf
çekilirken arka planın kontrol edilmesi gerekir. Alan derinliğ i kullanımı
kompozisyon için ö nemli konulardan biridir. Alan derinliğ i sayesinde ö ne
çıkarılmak istenen objenin arka planı bulanıklaştırılarak etki arttırılır. Doğ rudan
bir etki yaratmak ve fotoğ raftaki en ö nemli objeyi vurgulamak için sıklıkla
kullanılabilir. Alan derinliğ inin nasıl yaratılabileceğ ini ö ğ renmek için fotoğ raf
çekilirken kullanılan; diyafram açıklığ ı, shutter değ eri, iso değ eri gibi
değ işkenleri iyi kavramak gerekir.

Derinlik: Fotoğ rafın iki boyutlu olması nedeniyle fotoğ raflardaki nesnelerin
boyutları, uzaklıkları ya da yakınlıkları ile ilgili ö lçü leri yansıtmak için derinlik
kullanılır. Derinlik kullanımı ile nesneler arasındaki farklılıklardan
yararlanılarak perspektif oluşturulur. Arka planın bulanık bırakılarak nesnenin
arka plandan ayrıştırılması, bir diğ er derinlik kullanım şeklidir. Bunu yapmanın
en kolay yolu alan derinliğ i yaratmaktır.

Çerçeveleme: Fotoğ rafın içinde doğ al çerçeveler oluşturarak kompozisyonda etki


yaratılabilir. Çevremizde doğ al olarak bulunan pek çok şekil bu çerçeveyi
oluşturmak için kullanılabilir. Fotoğ raftaki ana obje bir pencerenin içerisine
yerleştirildiğ inde çerçevenin içinde kalan alan fotoğ rafa bakan kişilerin daha çok
ilgisini çeker. Bu şekilde daha etkileyici bir kompozisyon yaratılmış olur.

Kırpma: Fotoğ rafta bulunan bazı objelerin bir kısmının fotoğ rafın dışında
bırakılarak ana objeye olan vurgu arttırılabilir. Bö ylece nesne ö n plana
çıkartılarak fotoğ rafta kompozisyon gü çlendirilebilir.

İki Yö ntem: Kapalı ve Açık Kompozisyon

Kapalı kompozisyon; fotoğ rafın kadrajı içinde başlayan ve biten, çerçevenin


dışında hiçbir hareket ya da devam barındırmayan kompozisyon tü rü dü r.
Fotoğ rafçı anlatmak istediğ i her şeyi fotoğ raf kadrajının içerisinde anlatır.
İzleyicinin anlaması gereken her şey fotoğ rafta mevcuttur. Fotoğ rafta
kompozisyon yö ntemi olarak daha genel bir kullanıma sahiptir.

Açık Kompozisyon; fotoğ rafı çekilen konunun kadrajın içinde başlayıp dışında da
devam ettiğ i ya da kadrajın dışında başlayarak kadrajın içine yansıdığ ı
durumlarda kullanılan kompozisyon tü rü dü r. Bu tü rde anlatılmak istenen konu
fotoğ rafın dışında da devam edebilen bir şekilde kurulur. Fotoğ rafa bakan kişiler
o anın dışında devam eden bir sü reci fotoğ rafta gö rü rler. Kişiler, fotoğ rafçının
kendilerine sunduğ u anı temel alarak olayın devamıyla ilgili dü şü nebilirler. Açık
kompozisyon, fotoğ rafçı ile izleyeni fotoğ rafın oluşumunda birlikte yer alır bir
konuma getirir. Fotoğ rafta kompozisyon olarak farklı bir yaklaşımı temsil eder.

Nitelikli ve Kapsamlı Bir Fotoğ rafçılık Eğ itimi


Doğ ru ve yaratıcı fotoğ raflar çekebilmek için en ö nemli yatırım fotoğ rafçının
kendisine yapılmalıdır. Fotoğ rafta kompozisyon kurallarını ö ğ renmek ve doğ ru
şekilde uygulayabilmek için eğ itim almak ö nemlidir. Alınacak eğ itimlerin de
nitelikli olması gerekmektedir. Geniş kapsamlı ve gelişiminize katkı sağ layacak
ileri seviye fotoğ rafçılık eğ itimini Enstitü bü nyesinde bulabilirsiniz.

Işık Kaynağ ına Gö re Aydınlatma Tü rleri


Aydınlatma denilince insanların aklına yalın bir şekilde ampul, floresan ve
elektrik kavramları gelse de aydınlatma sanıldığ ı kadar yalın değ il, tam tersine
son derece kompleks alt başlıklara sahip bir kavramdır. Aydınlatmayı ışık
kaynağ ına gö re incelediğ imizde, ışığ ın kaynağ ına gö re aydınlatma tü rlerinin
ikiye ayrıldığ ını gö rü yoruz; doğ al aydınlatma ve yapay aydınlatma.
Doğ al aydınlatma herhangi bir yapay aydınlatma kaynağ ı olmaksızın gü n
ışığ ından doğ rudan faydalanılarak gerçekleştirilen aydınlatma tü rü dü r. Doğ al
aydınlatmada gü n ışığ ı iç mekanlara kanalize edilir. Işığ ın bu transferinin sağ lıklı
sonuçlar verebilmesi de çeşitli faktö rlere bağ lıdır. Işığ ın verimli transferi için
atılacak ilk adım proje mü hendisleri ve mimarların elindedir.
Gü nışığ ını en iyi alacak cephelere bakan konutların inşa edilmesi, bu konutlarda
gü n ışığ ından maksimum faydayı verimi almak adına pencerelerin yeterli
ebatları ve konumları, gü neşten gelen ışık ile aydınlanmayı sağ layacak ilk
unsurlardır. Bunun haricinde dışarıdan gelen ışığ ı aydınlatacağ ımız mekana
dü zgü n yayabilmek için mekan duvarlarının renkleri ışığ ı iyi yansıtacak ve
emmeyecek tonlarda belirlenmelidir.

İç mekanlarda gü n ışığ ından doğ ru faydalanmak için gö zetilmesi gereken diğ er


unsur da çalışma masası, televizyon gibi ışık ile aralarında doğ rudan ilişki
bulunan eşyaların mekan içerisinde doğ ru olarak konumlandırılmasıdır.

Yapay aydınlatma doğ adaki ışıkların haricinde bir aydınlatma ü rü nü vasıtası ile
uygulanan aydınlatma biçimidir. Elektriğ in icadı ve yaygınlaşmamasından ö nce
yapay aydınlatma mum, fener, kandil, mangal gibi ekipmanlarla sağ lanırken artık
gü nü mü zde floresan, ampul gibi elektrikli aydınlatma gereçleri tercih ediliyor.

Işık Açısı Nedir?

Işık açısı, bir ışık kaynağ ından çıkan ışığ ın nasıl yayıldığ ını gö steren açısal
ifadedir. Işık kaynakları 5’ten 45 dereceye kadar dar açılı, 45’ten 120 dereceye
kadar geniş açılı olarak tanımlanabilir. Peki bir ışık kaynağ ının ışık açısı nasıl
ö lçü lü r?

Işık açısı, bir ışık kaynağ ından çıkan ışığ ın nasıl yayıldığ ını gö steren açısal
ifadedir. Işık kaynakları 5‘ten 45 dereceye kadar dar açılı, 45‘ten 120 dereceye
kadar geniş açılı olarak tanımlanabilir. Peki bir ışık kaynağ ının ışık açısı nasıl
ö lçü lü r?

Ö ncelikle dar açı ve geniş açı kavramını açıklamakla başlayalım. Işık açısı,
aydınlatılacak yerlerde iç mekansa tavan yü ksekliğ i, dış mekansa direk veya
monte edilecek yerin yü ksekliğ ine bağ lı olarak seçilmelidir. Aydınlatılacak
yü zeye de bağ lı olmak koşuluyla yü ksek noktalarda dar açılı, alçak noktalarda
geniş açılı ışık kaynakları tercih edilmelidir.

Eğ er geniş açılı bir aydınlatma armatü rü nü yü ksek bir noktaya yerleştirirseniz,


ışık daha yere ulaşmadan dağ ılacak, yeterli miktarda aydınlatma
sağ layamayacaktır. Diğ er bir taraftan, eğ er alçak bir noktaya dar açılı bir
aydınlatma armatü rü yerleştirirseniz, sadece kü çü k bir alanı aydınlatacak, diğ er
taraflarda karanlık noktalar oluşacak ve homojen bir aydınlatma elde
edemeyeceksiniz.

LED‘ler yö nlü ışık kaynakları olduğ undan, ö zellikle LED teknolojisinin


hayatımıza girmesinin hemen ardından ışık açısı kavramı tü ketici tarafında
ö nemsenmeye başlandı. Çü nkü ışık açısı aslında aydınlatmayı nasıl yapacağ ımızı
belirleyen ö nemli bir unsurdu.

LED‘ler genellikle optik bir materyal kullanılmadığ ında 120 derece açıyla ışık
yayar. Ancak TH LED, Power LED gibi bazı LED çeşitlerinde birincil optik adı
verilen optik materyal LED paketinin ü zerinde yer alabilir. Bu sayede LED paketi
kendiliğ inden 30, 60 veya 90 derece ışık açısına sahip olabilir.

Işık kaynağının ışık açısını nasıl ölçebiliriz?


Böyle bir ölçüm için normalde profesyonel ölçüm cihazlarıyla, ışık dağılımının çıkartılması gereklidir.
Ancak basit trigonometrik hesaplamalarla da ışık açısını tespit etmek mümkündür. Bunun için
hazırladığımız şablonu buraya tıklayarak indirebilirsiniz.

Ölçüm şablonu iki sayfadan oluşmaktadır. Birinci sayfa 5’den 45’dereceye kadar dar açılı, ikinci sayfa
45’den 120 dereceye kadar geniş açılı ışık kaynaklarının ölçümü için kullanılabilir.

Dar açılı ışık kaynaklarının ö lçü mü için, karanlık bir ortamda ışık kaynağ ını
kağ ıdın merkezine hizalı olarak, tepe noktası aşağ ı bakacak şekilde 20 cm uzakta
tutunuz. Işığ ın doldurduğ u son çemberin dış tarafında yazan açı, ışık
kaynağ ınızın ışık açısını belirtir.
Geniş açılı ışık kaynaklarında ise, ikinci sayfadaki şablonu, ışık kaynağ ını
merkeze 5 cm uzaklıkta tutarak ö lçü m yapabilirsiniz.

Kağ ıdın ü st kısmında yer alan açı ö lçer bö lü mü yle de ışık kaynağ ının ışık açısını
ö lçmek mü mkü ndü r. Işık kaynağ ını + işaretinin olduğ u bö lü me yerleştirin, ışık
hü zmesinin bir kanadını 0 dereceye konumlandıracak şekilde LED’i dö ndü rü n ve
hü zmenin diğ er kanadından ışık açısının kaç derece olduğ unu kontrol
edebilirsiniz.

Renk Sıcaklığ ı ve Renksel Geri Verim


Renk sıcaklığ ı, beyaz ışınım yapan bir ışık kaynağ ının sahip olduğ u ışığ ın rengini
ifade eder. Genelde eski tp enkandesan ampuller 2500K ışık rengine sahiptr.
Bunun dışında 2700K sarı ışık, 3000K gü n ışığ ı (veya sıcak beyaz), 4000K nö tr
beyaz, 5000-6500K soğ uk beyaz ışık rengi olarak tabir edilir.

Renksel Geri Verim nesnenin belli bir ışık kaynağ ı altnda renk kalitesini ifade
eder. Yü ksek CRI değ erine sahip bir ışık kaynağ ı, renklerin daha doğ al
gö rü nmesini ifade eder. Değ er, 0 (çok zayıf renk sunumu) ila 100 (mü kemmel
renk sunumu) arasında değ işmektedir. Genel olarak 80 CRI olan ışık kaynakları
uygun olarak kabul edilir.

You might also like