Professional Documents
Culture Documents
Kuruluş Sürecinde Tükistan Hanlıkları
Kuruluş Sürecinde Tükistan Hanlıkları
Kuruluş Sürecinde Tükistan Hanlıkları
ÜNİVERSİTESİ YAYIN NO: 52
KURULUŞ VE ÇÖKÜŞ SÜREÇLERİNDE
TÜRK DEVLETLERİ SEMPOZYUMU
BİLDİRİLERİ
(5–6 KASIM 2007)
SAKARYA
Haziran 2008
KURULUŞ VE ÇÖKÜŞ SÜREÇLERİNDE TÜRKİSTAN HANLIKLARI
Mehmet ALPARGU∗
∗ Prof. Dr, Sakarya Üniversitesi, Fen‐Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi
‐ 273 ‐
çağlarda ortaya koyduğu stratejik ustalık Mâverâünnehr’de Özbek Hanlığı’nın
kuruluşunda onu başarılı kılan önemli unsurlar arasında gösterilebilir.
Özbekler XV. yüzyılda da bölgeye çeşitli kereler gelmişler, ancak daha
sonra bölgeden elde ettikleri kazançlardan sonra Deşt‐i Kıpçak’a çekilmişlerdi. XV.
yüzyılın sonlarında böyle bir gelişme Taşkent topraklarına Moğolların yaptığı
yağma hareketlerinden Sultan Ahmed Mirza’nın bıkması ile ortaya çıktı.1 Sultan
Ahmed Mirza’nın daveti üzerine Mâverâünnehr’e gelen Şibanî Muhammed Han,
önce Sultan Ahmed Mirza’nın, daha sonra da Mahmud Sultan’ın hizmetine girmiş
ve bu devrede gerçekleştirdiği faaliyetler neticesinde de Seyhun çevresindeki bazı
kaleleri eline geçirmişti.2
Muhammed Şibanî Han adım adım rakiplerini bertaraf etmeye başlıyordu.
Semerkand konusunda onun en büyük muhalifi Babür olmuştur. Semerkand,
Babür ile Muhammed Şibanî arasında el değiştirmiş, 1500’de şehir Özbeklerin eline
geçmiştir.
1 Semenov, “Şeybani Han i Zavoevanie im İmperii Timuridov”, Materiali Po İstorii Tacikov i Uzbekov
Sredney Azii, Akademiya Nauk Tacikskoy SSR, Trudı, tom XII, Stalinabad, 1954, s. 46–47
2 Mirza Muhammed Haydar Duglat, The Tarikh‐i Rashidi of Muhammed Haidar Dughlat, tr. N. Elias‐E. D.
Ros, London, 1895, s. 116.
3 Semenov, 1954, s. 47.
‐ 274 ‐
Daha sonra Babür topladığı kuvvetlerle şehri geri almayı başarır. Ancak bu
başarısına rağmen Babür, sahip olduğu bölgenin imkânlarının Özbekler tarafından
cömertçe kullanılmasından dolayı askerlerini yanında tutamaz ve bu durumu
öğrenen Muhammed Şibanî Han Semerkand’a geri döner ve 1501 yılının Nisan
ayında Semerkand’ın dışında yapılan Ser‐i Pul Savaşı’nda Babür’ün kuvvetleri
yenilgiye uğrarlar ve surların gerisine çekilmek zorunda kalırlar. Dört ay süren
muhasara döneminden sonra Babür, şehri elinde tutmanın imkânı bulunmadığına
kanaat getirerek 1501 yılının ikinci yarısında şehirden bir anlaşma yaparak çıkmak
zorunda kalır.4
Harezm’de Ürgenç 1505 yılının Ağustos ayında zapt edilmiş, aynı yılın
sonbahar aylarında Şibanî Han, ordularını Ceyhun’un öteki yakasına Horasan
4 Semerkand kuşatmaları ve şehrin el değiştirmeleri üzerine şu iki kaynağa bkz. Muhammed Salih, Die
Scheibanaide, text, ubersetzung and noten: Hermann Wambery, Wien, 1885, s. 58. Zahirüddin
Muhammed Babür, Vekayi, çev. Reşid Rahmeti Arat, cilt 1–2, Ankara, 1943, s. 84–85 v.d.
5 S.A. Azimcanova, Gosudartsovo Babura i v Kabule i. v İndii, Moskova, 1977, s. 39.
6 S.A, Azimcanova, İstorii Fergana Vtorey Polovini XV v, Taşkent, 1957, s. 58.
‐ 275 ‐
topraklarına göndermiş, bu ileri harekât Meymene ve Faryâb’a kadar uzanmıştı.
Bütün bu gelişmelerden sonra Sultan Hüseyin Mirza tereddütlerini yenerek Şibanî
Muhammed Han’a karşı harekete geçmeye karar vermişse de başlattığı harekâtı
tamamlayamamış ve 5 Mayıs 1506 tarihinde ölmüştü.
20 Mayıs 1507’de şehirdekiler boyun eğme kararı alır ve Özbek kuvvetleri
şehre girerler, şehir önce yağmaya uğradıktan sonra Muhammed Şibanî Han
tarafından halka can ve mal teminatı verilir. 27 Mayıs 1507 tarihinde Herat’ta
Şibanî Muhammed Han’ın hükümdarlığı ilan edilir. Bir af çıkartıldığı gibi,
isteyenlerin Herat’ı terk edebilecekleri de belirtilir. Buhara Hanlığı diye de
isimlendirebileceğimiz Mâverâünnehr’deki Özbek Hanlığı gerek Timurluların iç
karışıklıklarından, gerekse toplumsal hayatlarındaki zayıflıklarının askerî alana
yansımasından yararlanarak bölgeyi ele geçirmiş ve hanlıklarını oluşturmuşlardı.
Bunun yanında bölgedeki imkânlar da onları cezbetmiş, ticaretin ve verimli
toprakların sunduğu imkânlara sahip olmak için yurtları olan Deşt‐i Kıpçak’ı terk
etmişlerdir. Mâverâünnehr’deki Özbek oluşumundan sonra diğer bir Özbek grubu
da Yadigariler olarak 1512’de Harezm’de yeni bir hanlık meydana getirdiler. Bu
hanlıkla ilgili sürece bakarsak, rluların Harezm bölgesinde valileri bulunmakta idi.
Bu valilerden biri olan Çin‐Sufi, Muhammed Şibanî Han’ın bölgeyi zapt ettiği
sırada ortadan kaldırılmış ve bölge Mâverâünnehr Özbeklerinin eline geçmişti
(1506).8 Şibanî Muhammed Han’ın Merv Savaşı’nda öldürülmesi üzerine bölgeyi
Safeviler ele geçirdiler. Şah İsmail tayin ettiği darugalar vasıtasıyla Harezm’in
yönetimini sağladı. Vezir, Hezaresb, Ürgenç ve Hive şehirlerinin yönetimi bu
şekilde gönderilmiş olan darugaların elindeydi. Şiî olan Safevi yönetimine karşı
buradaki muhalefet Vezir şehrinin kadısı Ömer tarafından organize edilmiş,
ülkenin Şiîlerden kurtarılması gerektiği düşüncesi halkın arasında
yaygınlaştırılmıştır. Bir mutasavvıfın da yardımıyla Yadigar Şibanîlerinin başında
olan İlbars Han’a hanlık teklifi iletilmiş ve bunun sonucunda Vezir halkı isyan
ederek, Harezm’deki Safevi hakimiyetinin sona ermesini sağlayan olayları
başlatmıştır. Hive Hanlığı’nın kuruluşunda Safevi karşıtlığının etkileyici bir unsur
olduğunu görüyoruz. Bu özellikle Hive’de bulunan Özbekleri harekete geçirici bir
unsur halinde ortaya çıkmıştır. Vezir şehrinin Safevilerden alınmasından sonra
7 İsmail Aka, “Zünnun Beg Argun” MEB İA, c: XIII, ss. 656‐658.
8 Mehmet Alpargu, Onaltıncı Yüzyılda Özbek Hanlıkları, Ankara, 1995, s. 84.
‐ 276 ‐
burada 1512 tarihinde İlbars tahta geçirilmiş ve böylece Harezm’de
Yadigaroğulları iktidarı ile hanlığın kurulması sağlanmıştır. İlbars, Ürgenç’teki
darugayı mağlup ederek bu şehri de ele geçirdiği gibi, bir süre sonra Hive ile
Hezaresb Özbeklerin kontrolü altına girmiş, bu şehirlere Kat şehri de katılmıştı. Bu
işlemler yerine getirilirken İlbars’ın çağrısı üzerine Özbeklerin bir kısmı daha bu
topraklara gelerek İlbars’ın yanında yer alıyorlardı. Elde edilen topraklar da
Özbekler arasında pay ediliyordu.
9 S. Soucek, A History of Inner Asia, Cambridge: Cambridge University Pres, 2000, s. 182.
‐ 277 ‐
Timurlular zamanında Sultan Ebu Said, Fergana’yı Ömer Şeyh Mirza’ya
soyurgal olarak vermişti. Ömer Şeyh Mirza’nın Fergana vilayetinde iktidarda
bulunduğu ilk yıllarda bu vilayete bağlı sekiz kent bulunmaktaydı. Bunlar
Endican, Aksu, Kasan, Uş, Kanibadam, İsfera, Mergilan ve Hocent’ti. Fergana’yı
yöneten beyin ikametgâhı Aksu’da bulunuyordu. Bununla birlikte devlet
görevlilerinin toprakları Endican’ın etrafındaydı. Endican bu devrede oldukça
önemli bir merkez olarak bilinmekteydi.
Türkistan’da Timuroğullarının devlet idaresi içinde büyük bir rol oynayan
soyurgal sistemi, merkezî otoriteden ayrı güçler oluşmasına imkân sağlamış,
sonunda da ülke ekonomisi büyük ölçüde tahribata uğramıştır. Fergana’da Ömer
Şeyh Mirza da bu karışıklıkları büyük çaba göstermesine rağmen
düzeltememiştir.10 Ömer Şeyh Mirza’nın ölümünden sonra Endican tahtını ele
geçirmek için kanlı savaşlar meydana gelmişti. 1494’te bir kısım emirlerin de
desteğini alan Babür, Fergana’da tahta çıktı. Fergana’daki durumunu
kuvvetlendirdikten sonra, diğer bölgelere doğru akınlara başlamış, ancak
etrafındaki emirler onun yokluğunda birtakım faaliyetlere girişerek zaman zaman
Fergana’da hâkim duruma gelmişlerdi. Mâverâünnehr’in Özbeklerin eline
geçmesinden ve Babür’ün önce Afganistan’a sonra da Hindistan’a gitmesi
sebebiyle Fergana bu bağımsız hâlini bir süre sonra kaybetti.
10 S. Azimcanova, K İstorii Ferganii Vtoroy Polovini, Taşkent, s. 32.
11 W. Barthold‐Bosworth, “Khokand”, Encyclopédie de L’İslam, Nouvelle Édition, Tome V, 1996, s. 30.
‐ 278 ‐
alandı. Hokand hükümdarları yayılma yönündeki hedefleri olarak, Ura Tepe,
Hocent, Uş ve Taşkent şehirlerini düşünmekteydiler. Ura Tepe ve Hocent
vilayetleri üzerindeki bu hedefleri Buhara Emirliği’nin gayeleriyle çatışmaktadır.12
Bu hanlığın kendi varlığını tam olarak hissettirmesi İrdene Bey (1740‐1769)
zamanında oldu.13 Ancak İrdene Bey’in Hokand’da sağlam bir şekilde
hâkimiyetini tesis etmesi 1753’te gerçekleşti. İrdene, Cungarların gücünün bölgede
sona erdirilmesinden de önemli ölçüde yararlanmıştı. Onun girişimleri halefleri
tarafından da başarıyla sürdürülmüş, hanlık üç milyonun üzerinde nüfusa sahip,
batıda Buhara’dan, doğuda Altışehir’e,14 güneyde küçük beylikler olan Karatekin,
Darvaz, Şungan ve Bedahşan ve kuzeyde Akmescid’e, Kazak Orta Ordası’nın
topraklarına kadar yayılmaktaydı. Hokand ve Altışehir arasındaki kültürel, siyasi
ve dinî bağlar çok eskiden beri devam etmekteydi. Bu iki şehir arasında ticari
bağlar mevcuttu. İrdene’nin yönetimi esnasında Buhara ve Doğu Türkistan’da
karışıklıklar mevcuttu. Bu sebeple Fergana’ya komşuları fazla müdahale etme
imkânı bulamadılar. İrdene Bey’in görünüşte de olsa Mançu hâkimiyetini
tanıdığını görmekteyiz. Bunun sebebi herhalde kuruluş devrindeki sıkıntıları daha
rahat aşmak istemesi ile ilgilidir. Aynı zamanda İrdene Bey Afganistan’dan
Ahmed Şah Dürranî (1747‐1773) ile de yakından temaslar kurarak Tienşan’ın
Kırgız kabilelerinin çıkaracağı problemlere karşı yeni bir müttefik de buldu.
12 Mary Holdsworth, Turkestan in the Nineteenth Century: A Brief History of the Khanates of Bukhara,
Kokand and Khiva, Oxford: Central Asian Research Center, 1959. s. 8.
13 Peter Golden, An Introduction to the History of the Turkic Peoples Ethnogenesis and Early Modern Eurasia
and the Middle East, Wiesbaden, 1992, s. 337.
14 Altışehir, Güney Tienşan bölgesindedir. Bu ifadenin ilk olarak ne zaman kim tarafından kullanıldığı
kesin olarak belli değildir. XVIII ve XIX. yüzyıl yerel kaynakları bölgeyi dört veya yedi şehir olarak
adlandırırlar. XIX. yüzyıl batı kaynakları Cungarya, Küçük Buhara veya Doğu Türkistan şeklinde
ifade ederlerken, Çin kaynaklarında ise bölge Huijiang (Müslüman sınırı), Huibu (Müslüman kabile
bölgesi), Bacheng (sekiz şehir) ve özellikle yönetim amacı göz önünde tutularak Nanlu olarak
isimlendirilirdi.
‐ 279 ‐
Altınorda yıkıldı. Peşinden ise Kazan ve Astrahan Rusya’nın eline geçti. Bu iki
hanlığın yıkılması ile Rus işgali iki devletin tüm siyasi kurumları ile birlikte
ortadan kalkmasına neden oldu. Yöneticileri ya kaçtılar, ya da Ruslar tarafından
yok edildiler. Müslümanlar önemli şehirlerden çıkarıldılar. Nehir vadilerinde yer
alan ya da nehirlere yakın olan verimli topraklar zapt edildikten sonra, önce Rus
asillerine, manastırlara ve daha sonra Orta Rusya’dan gelen köylülere dağıtıldılar.
Eski Altınorda Devleti’nin etki alanı içinde sadece Ruslarla doldurulmuş bir sıra
stratejik kaleler oluşturulmaya başladı.
1860 yılından itibaren Ruslar Hazar’ın doğusundaki bozkır ve yarı çöl olan
alanları istila ederek Seyhun, Çu Nehri ve Issık Köl’ü de ele geçirerek Aral
Denizi’ne kadar olan bölgeleri elde etmişlerdi. Hanlıklara karşı resmî bir tavırla
Rus ilerlemesi 1865’te başladı. General Çernayev kumandasındaki kuvvetlerin
hücumu ile başlayan faaliyetler sonucunda Hokand Hanlığı’nın elinde Fergana
Vadisi ile sınırlı topraklar kaldı. Bu arada Taşkent Ruslar tarafından ele geçirildi.
15 Mehmet Alpargu, “Rus İstilasına Karşı Kazak Türklerinin Ayaklanmaları”, Ankara Aydınlar Ocağı
Bülteni, Eylül‐Ekim 1996, s. 17‐30.
16 Mehmet Saray, Rusların Orta Asya’yı Ele Geçirmeleri, Ankara, 1984, s. 6.
17 Robert Legvold, Thinking Strategically: The Major Powers, Kazakhstan, and the Central Asian Nexus,
Cambridge:American Academy of Arts and Sciences: MIT Press, 2003, s. 17.
‐ 280 ‐
General Kaufman 1867’de Taşkent’e geldiğinde üç önemli görev üstlenmişti: Sivil
idarenin tesisi, askerî yayılmanın sürdürülmesi ve komşu ülkelerle olan
diplomatik temaslar. 1868’de Buhara Emirliği’nin Rusya himayesine girmesi
gerçekleşti. 1873’te Hive Rus birlikleri tarafından zapt edildi. 1875’te Hokand
Rusların eline geçti. 1879’da Göktepe’de Ruslar Türkmenler önünde başarısızlığa
uğradılar ise de 1884’te Türkmenler de kontrol altına alındı. Rusya’nın bölgeyi
kontrol altına almasına rağmen, bu ülke gizli arzusu olan sıcak denizlere inmeye
başaramadı. Dünya deniz ticaret sistemine de entegre olamadı. Hint Okyanusu,
Akdeniz ve Çin Denizi’nde daimi olarak kalma imkânı elde edemediyse de,
1856’dan itibaren millî bir şirket şeklinde organize edilen Rus Denizcilik ve Ticaret
Kumpanyası yoluyla Rusya’nın ticaret filoları bütün milletlerarası limanlarda
kendisini gösterdi.18
18 Svetlena Gorshenina, Explorateurs En Asie Centrale, 2003, s. 38.
‐ 281 ‐
Türkistan Hanlıklarının Osmanlı Devleti ile olan bağları Safevî Devleti ve
Rusya’nın engellemesi ile kesintiye uğramıştı. Bu yüzden Osmanlı Devleti’nden de
yardım alamıyorlardı. Aslında Osmanlı Devleti de bu yardımı sağlayacak
durumda değildi. Ancak Osmanlı Devleti iç çatışmaların önlenmesi açısından
halifelik makamının manevi gücünü de kullanarak hanlıkların birbirlerine karşı
daha olumlu davranmaları ve taht kavgalarının yapılmaması hususunda onları
sürekli şekilde uyarmaktaydı.
‐ 282 ‐
kurularak Türkistan Rusya’ya tek bir hat ile bağlanmış oldu. Bu hattın inşası askerî
ve ekonomik gayeler taşımaktaydı.19
XX. yüzyılın başında Türkistan halkının içinden çıkan ve onu hedef alan
Cedîdcilik bu dönemin önemli bir akımıdır. Münevver Karî, Mahmud Hoca
Behbûdî, Sadreddin Aynî gibi isimlerin önderliğinde faaliyetlerini sürdüren
Cedîdciler, Gaspıralı İsmâil’den etkilenmişlerdi. Rusya’nın bölgedeki hâkimiyetine
karşı çeşitli ayaklanmalar düzenleyen halk meşhur Basmacı ayaklanmasını da
gerçekleştirdi. Enver Paşa’nın 1922’de ölümü Buhara’daki kurtuluş hareketine
önemli bir darbe vurdu. Basmacı hareketine Buhara ve Fergana bölgelerinden
büyük oranda katılımlar oldu. Bu oluşuma aşiret liderleri, aksakallar, din adamları,
rahzenler, Cedîd önderleri ve Enver Paşa’yı izleyen bazı Türk subayları liderlik
yapmıştı. Bolşevik İhtilali’nin ve Rus iç savaşının en hareketli yıllarında Taşkent,
Türkistan’daki siyasi hareketliliğin odak noktası oldu. 1924’te Taşkent, Özbek
Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin başşehri olarak Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri
Birliği’nin bir parçası haline geldi.
Rusya, Hokand Hanlığı’nın varlığına 1876’da son vermiş olmasına rağmen
Buhara ve Hive’nin küçük bir toprak parçası olarak kalmasına müsaade etti.
Hive’de 1920’de hanlığın kaldırılmasından sonra 1924 yılına kadar sürecek olan
Harizm Halk Cumhuriyeti kuruldu.
19 Lawrence Krader, Peoples of Central Asia, Bloomington: Indiana University, 1971, s. 104–105.
‐ 283 ‐