Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 17

UL USLA RA RA SI

ÇOBAN MUSTAFA PAŞA VE


KOCAELİ TARİHİ-KÜLTÜRÜ
SEMPOZYUMU IV
B İ LDİ Rİ LE Rİ

INTERNATIONAL
SYMPOSIUM ON ÇOBAN MUSTAFA PAŞA AND
HISTORY-CULTURE OF KOCAELI IV
PROCEEDINGS

Cilt 3
© 2018 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi
Başkanlığı Yayınları No: 42

© Copyright 2018 Kocaeli Metropolitan Municipality, Department of


Culture and Social Affairs no: 42

Bu kitabın her türlü basım, yayın ve telif hakları Kocaeli Büyükşehir


Belediyesi, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı’na aittir. Başkanlığın
yazılı izni olmadan elektronik, mekanik ya da diğer yollarla basılamaz,
çoğaltılamaz ve dağıtılamaz.

All rights reserved. No part of this book may be printed, reproduced or


distributed by any electronic, optical, mechanical or other means without the
written permission of the Kocaeli Metropolitan Municipality, Department of
Culture and Social Affairs

Tasarım
Yüksel Yücel

BASKI ve CİLT
Bilne t Matbaacılık ve Yayıncılık A.Ş.

Takım No: 978-605-5116-53-8


ISBN: 978-605-5116-56-9
ÇOBAN MUSTAFA PAŞA CAMİİ
SÜSLEME PROGRAMI ÜZERİNE
DÜŞÜNCELER

Şükrü SÖNMEZER*

K lasik dönem Osmanlı mimarisinin önemli menzil külliyelerinden olan 1523-1524 tarihli
Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi, İstanbul şehrinin Anadolu ile bağlantısını oluşturan
güzergâh üzerindeki ilk menzil noktasında yer alır. Anadolu ve daha Doğu’ya gitmek üzere
yola çıkan ticaret kervanlarının, hacı adaylarının ve ordunun doğu seferlerinde kullandığı ilk
mola yeri olması açısından önemlidir.1

Külliyeyi yaptıran Çoban Mustafa Paşa aslen Bosnalıdır. Yeniçeri Ocağı’nda yetiştikten sonra
sırasıyla kapıcıbaşılığa ve Rumeli beylerbeyliğine yükselmiş, Yavuz Sultan Selim zamanında da
vezir olmuştur.2 1514 yılında Çaldıran Seferine, Kanuni Sultan Süleyman devrinde Belgrad se-
ferine (1521-1523) katılmıştır. 1522’de serdar olarak donanmanın başında Rodos seferine çıkan
Mustafa Paşa aynı yıl Mısır valiliğine atanmış ve 5 ay kadar süren Mısır Valiliği sırasında çıkan
isyanı bastırdıktan sonra İstanbul’a çağrılarak yeniden vezirlik makamına atanmıştır. “Çoban”
lakabı ile tanınan Mustafa Paşa aynı zamanda devşirme olmasından ötürü “Boşnak” ve Yavuz
Sultan Selim’in kızı Hafsa Sultan ile evlenmiş olduğundan “Damat” lakapları ile de anılmaktadır.
1529 yılında öldükten sonra Gebze’de Külliye içindeki türbesine defnedilmiştir.3

Külliyenin mimarı tartışmalı olmakla birlikte, risalelerde Mimar Sinan’ın adı geçmektedir.
Ancak yapının kitabesi, vakfiyesi ve baninin hayatıyla ilgili bilgilere bakılırsa, 1523-29 yılları
arasında inşa edilen külliye, mimar Acem Ali’nin baş mimarlık dönemine rastlamaktadır. Öte
yandan, külliyenin 1539-88 yılları arasında Mimar Sinan tarafından onarılması olasıdır.4

Külliye Kuruluşu

Osmanlı dönemi şehir ve menzil külliyelerinin kuruluş özellikleri içinde farklılaşan en önem-
li unsurlardan biri, şehir külliyelerinin ana fonksiyonel yapısının cami yapısı olmasına karşın,
menzil külliyelerinde kervansaray, imaret, arasta gibi yapıların çoğunlukla ön plana çıkmasıdır.
Bu durum, külliye bütünü içerisinde yapıların yerleşim planı, boyutları ve süsleme unsurları ile
ayrıca vurgulanmıştır. Böylesi konaklama işlevli mekânların ağırlık kazandığı ve eksenal kuru-
luşlu bir menzil külliyesi olan Gebze Çoban Mustafa Paşa’da yapılar topluluğu cami, türbe,
* Yrd. Doç. Dr., Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü. Email:
sukrusonmezer@gmail.com
1 Köksal, Seyhan, “Çoban Mustafa Paşa Külliyesi”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, C.8, (1993), s.352.
2 Sicill-i Osmanî, Eski Yazıdan Yeni Yazıya Çeviren: Mehmed Süreyya, Kültür Bakanlığı ve Tarih Vakfı Yurt Yay.,
C. 4, İstanbul, 1996, , s. 1192.
3 İlknur Aktuğ Kolay, Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi, Kültür Bakanlığı Yay., Ankara, 1989, s. 2.
4 F. Müderrisoğlu, “Bânî Çoban Mustafa Paşa ve Bir Osmanlı Şehri Gebze”, Vakıflar Dergisi, S.XXV, (1995), s. 68.

1703
Şükrü SÖNMEZER

medrese, kervansaray, kütüphane, hankâh, tabhane, paşa odaları, imaret, kiler, mutfak, fırın,
odun ambarları ve hamamdan oluşmaktadır (Şekil 1).

Geniş bir avlunun ortasında cami, kıble tarafında banisine ait türbe ve kuzeyindeki şadırvan
ile birlikte orta eksende yer alır. Türbe yapısının içinde bulunduğu hazire, üç yönde duvarla
çevrelenerek cami ile ayrıca önemi vurgulanmıştır. Diğer yapılar avlunun kuzey, doğu ve ba-
tısında, cami etrafında “U” biçiminde çizgisel olarak sıralanmıştır. Oluşan geometrik düzen,
doğu kanatta bu gelişmeye dik yerleştirilen medrese tarafından bir dereceye kadar bozul-
maktadır.5 Buna karşın dışta duvarlarla kısmen dörtgen bir külliye sınırı elde edilmeye çalışı-
lırken medrese, tabhane ve imaret yapılarına ait müstakil avlular oluşturulmuştur. Külliyenin
avlusunda üç giriş bulunur. Böylesine bir geometrik düzene sahip külliye kuruluşunda yapılar
arasındaki organik bağ, farklı işlevsel mekânların bir bütün içerisinde açık alanlar, kapılar ve
geçitlerle birbirilerine bağlanması sayesinde mümkün kılınmıştır.

Yukarıda da belirtildiği gibi, türbe ve şadırvan yapıları ile ana eksende yer alan cami, etrafın-
da sıralanan yapılara göre merkezi vurgulayan konumuyla ön plana çıkarken, mimariye bağlı
süsleme programı ile de diğer menzil külliyelerindeki cami yapıları içinde farklı bir yere sahip
olduğunu gösterir.

Şekil 1. Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi Vaziyet Planı (İlknur Aktuğ Kolay)

Cami Yapısının Mimarî Özellikleri;

Kare planlı ve tek kubbeli cami yapısının önünde, cepheden iki yana taşan beş birimli, anıtsal
bir son cemaat yeri revakı yer alır (Resim 1). Ölçüleri 14,55 x 14,55 m. olan harim kısmının be-
den duvarları dıştan sıvasız olup, 0,50 m. taş kaide üzerinde, bir sıra taş - üç sıra tuğla almaşık
düzende bir örgüye sahiptir. İç mekânda ise zeminden 3,45 m. yüksekliğe kadar renkli taşlarla
düzenlenmiş panolarla kaplıdır ve duvarların üst kısmı sıvalıdır.

Yapıda doğu, batı ve güney cephelerde üç sıra pencere düzeni yer alır. Altta, zemin kotunda
ikişer, üst sırada orta aksta birer, en üstte ise yine aynı aks üzerinde birer adet yuvarlak tepe

5 Aktuğ, Gebze Çoban Mustafa…, s. 6.

1704
Çoban Mustafa Paşa Camii Süsleme Programı Üzerine Düşünceler

penceresi güney, doğu ve batı cephelerinde aynı düzende tekrarlanır. Kuzey cephede sadece
alt sırada, portalin iki yanında birer adet pencere yer alırken, en üstteki yuvarlak tepe pence-
resi sonradan örülerek kapatılmıştır. Bu cephede ikinci sıra penceresi bulunmamaktadır.

Kare tabanlı prizmatik alt yapıdan kubbeye geçişte tromp kullanılmıştır. Bunlar içte mukar-
nas sıralarıyla dolgulanmış üçgenlerin üzerinde istiridye formunda görülen dilimli tromplardır.
Beden duvarlarının üzerinde alçak sekizgen bir kasnak ve onun üzerinde de dairesel planlı
kubbe kasnağı bulunur. Sekizgen kasnağın kısa kenar köşelerinden yükselen payandalar, üze-
rinde kubbenin yükseldiği kubbe kasnağını destekler. Tüm bu unsurlar üst yapıda hareketlilik
sağlamakta ve dış kütlede özellikle son cemaat yeri revakının yer aldığı kuzey yönünde kısmî
bir kademelenme oluşturmaktadır.

Beş birimli son cemaat yeri revakı avlu zemininden iki basamak yükseltilmiştir. Revak birimleri
pandantiflerle geçilen kubbelerle örtülüdür. Kubbeler düzgün kesme taştan sivri kemerlerle
mukarnas başlıklı sütunlara oturur. Giriş aksındaki kemer daha yüksekten başlatılıp üzerinde-
ki kubbenin de yükselmesi sağlanmış, böylece girişteki revak birimi dıştan daha belirgin kılın-
mıştır. Revak kanatlarını örten yan kubbeler yalın bırakılırken, orta aksta yükseltilmiş dilimli
kubbe ve saçak düzeninde orta bölümün kademe yaparak yükseltilmesi girişi ayrıca vurgular.

Anıtsal son cemaat yeri revakı, cami kuzey cephesinin iki yanından dışa doğru taşar. Revakın
sağındaki kapıdan cami duvarına bitişik kare kaideli, tek şerefeli minareye ulaşılır. Kaideden si-
lindirik gövdeye üçgenlerden oluşan pabuç kısmı ile geçilir. Gövdenin alt ve üst bitimleri birer
yatay silme ile sınırlanmıştır. İç ve dış bükey profilli şerefe altı, işlemesiz taş şerefe korkulukla-
rı, petek kısmı ve sivri külahıyla son derece yalın bir minare görünümündedir. Revakın solunda
cepheden taşan kısımda ise minare kaidesi genişliğinde ve yüksekliğinde, alt sıra pencerelerle
ile aynı boyutta bir pencere bulunan duvar parçası yer alır.

Cami şadırvanı altı ahşap direk üzerinde, cephelerde üçgen alınlık yapan kırma bir çatı ile
örtülüdür. Çatısı özgün değildir. Onikigen plana sahip şadırvan altta muslukların bulunduğu
mermer bir bölüm ve üzerinde her cephede aynı motifi tekrar eden mermer şebekelerden
oluşmuştur.

Resim 1. Çoban Mustafa Paşa Camii, Genel Görünüş. (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

1705
Şükrü SÖNMEZER

Bezeme Programı
Bezeme programı külliye yapıları içinde özellikle cami ve türbe yapılarında ağırlık kazanmıştır.
Medrese ve tabhane yapılarında ise taş bezemenin kullanımı çok sınırlıdır. Diğer yapıların
oldukça yalın inşa edildiği külliyede cami yapısı yoğun bezeme programıyla dikkati çeker.
Bezeme türlerinden başta taş olmak üzere ahşap, kalem işi ve renkli cam kullanılmıştır. Yapıda
renkli taş malzemeler kullanılarak oluşturulan Memluk etkili bezeme ön plana çıkarken renkli
taş kaplama, taş oyma ve küçük renkli taş kakma tekniklerinin uygulandığı görülür. Türbede
ise ağırlıklı olarak çini, ahşap ve taş kullanımı karşımıza çıkar.

Camideki yoğun süsleme programında kullanılan malzemelere bakılacak olursa: Mermer; mih-
rap, minber, müezzin mahfeli, taçkapı, son cemaat yeri sütun başlıkları, harim ve son cema-
at yeri duvar kaplamasında, alt sıra pencerelerin sövelerinde, ayrıca şadırvanın su haznesi ve
şebekelerinde6; Ahşap, cümle kapısı ve alt sıra pencere kanatlarında; Alçı, üst sıra pencere
şebekeleri ve kasnak pencerelerinde kullanılmıştır.

Süsleme programı açısından cami iç mekânı, kuzey-güney ve doğu-batı cephelerde karşılıklı


olarak benzer düzenlemelerle karşımıza çıkmaktadır. Zeminden 3,45 m. yükseklikte pencere
üst bitimlerine kadar beyaz mermer ve renkli taş panolarla oluşturulan kompozisyon için
geçerli olan bu düzenleme, aynı zamanda her cephede kendi içinde orta akstan yanlara doğru
simetrik bir düzene de sahiptir. Cephelerin geri kalan üst kısımlarında ise her dört yönde de
aynı düzende tekrarlanan sıva üzeri kalem işi süslemeler yer alır.

Taş Bezeme
İç mekânda, giriş ve kıble cephelerinde sarı, siyah, koyu kırmızı ve nefti renkli taş panolarla
oluşturulan süsleme programı, mihrap ve cümle kapısının iki yanında yer alan alt sıra pence-
relerle dört bölüme ayrılmaktadır. Bu bölümlerde beyaz mermer üzerinde siyah taş kakma
çerçeve içine yerleştirilen düşey dikdörtgen panolar, her dört cepheyi de dolanan ve beyaz
mermer üzerine içi siyah macun dolgulu kûfî yazı kuşağı ile yatay olarak bölünmüştür. Bu
yazı kuşağının üst kısmında, mihrap ve portalin iki yanında, köşeleri bitkisel kompozisyonlu
ve Zengi düğümlü madalyonlar yer alır. Kare bir çerçeve içinde sınırlandırılan bu düğümlü
madalyonlarla, kıble ekseni üzerindeki mihrap ve cümle kapısının iç mekândaki vurgusu arttı-
rılmıştır. Her iki cephede, pencerelerle iç mekân köşeleri arasında kalan bölümlerde, kûfî yazı
kuşağının yatay olarak böldüğü renkli taş panolar, altlı üstlü beşer adet çift sıra halinde düşey
olarak sıralanmıştır (Resim 2).

Resim 2. Cami İç Mekânı, Mihrap Duvarı (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

6 Müderrisoğlu, “Bânî Çoban Mustafa Paşa…”, s.83.

1706
Çoban Mustafa Paşa Camii Süsleme Programı Üzerine Düşünceler

İç mekândaki doğu ve batı cephelerde yer alan yazı kuşağının altında ve üzerinde, yine aynı
teknik, renk ve düzen devam eder. Ancak pencerelerin böldüğü her bir bölümde taş pano-
lar renk ve türlerine göre merkezden yanlara doğru simetrik bir yerleşim içindedirler. Bu taş
panolarla oluşturulan kompozisyonların üst bitimleri, her dört cepheyi de kesintisiz dolanan
bitkisel bezemeli geniş bir bordürle sınırlandırılmıştır. Bordür, beyaz mermer içine renkli taş
kakma tekniğinde olup, palmetlerin siyah-beyaz renkte ve aşağı-yukarı yönlerde, alternatifli
olarak sıralanmasıyla meydana gelmiştir. Bordürün alt ve üst sınırlarında, kakma tekniğinde
yerleştirilen, uçları verev kesimli, renkli dikdörtgen taş dizisi dolanır (Resim 3).

Resim 3. Cami İç Mekânı, Doğu Duvarı (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

Cami iç mekânında yoğun taş süsleme ile önemi vurgulanan mihrap, hafif dışa taşkın mukar-
naslı bir çerçeve içerisinde, beş kenarlı niş ve üzerinde on sıra mukarnas dizisinden oluşan bir
kavsaraya sahiptir. Kavsara ile mihrabı dolanan çerçeve arasında kalan üçgen yüzeyler, nişin
kenar yüzlerinde olduğu gibi içiçe geçmeli, oniki kollu yıldızlardan oluşan geometrik kompo-
zisyonlarla bezenmiştir. Bu üçgenlerin ortalarında, daire formlu madalyonlar içinde “Allah” ve
“Muhammed” yazılıdır. Altta niş yüzlerindeki geçmeli çok ışınlı geometrik bezemeler, ortadan
yanlara doğru karşılıklı benzer kompozisyonlarla oluşturulmuştur. Her bir yüzün üst kısmında
yer alan kare içerisindeki geometrik kûfî yazılar ile bu bezemeler mihraba özgün bir ifade kat-
mıştır. Nişin iki yanı, alt ve üst bitimleri kum saati formunda yivli sütunceler ile sınırlanmıştır.
Sütunceleri hemen dışından, ince birer stilize bitkisel bordür kavramaktadır. Bu bordürler ni-
şin kenar yüzlerindeki ve kavsaranın iki yanındaki bezemelerle aynı tekniktedir. Mermerin içi
oyularak siyah renkli macunla dolgulanan kakma tekniğindeki bu bezemeler, yapı genelinde
olduğu gibi son derece ince işçilikli örneklerdir (Resim 4).

Camideki taş süsleme programının önemli bir parçası olan mermer minberde geometrik süs-
lemenin ağırlıkta olduğu hemen göze çarpar. Minberin belirli bölümlerinde; külah, köşk ve
kapı kemerlerinin üzeri, köşkü taşıyan alttaki kemer ve üzerindeki kare panoyla sınırlandı-
rılmış alanlarda bitkisel kompozisyonlar yer alır. Diğer yüzeyler ise geometrik süslemelidir.
Üçgen minber aynası içiçe geçen sekizgenler ve sekiz kollu yıldızlarla, korkulukların dış yü-
zeyleri ise on kollu ve geçmeli yıldızlarla oluşturulmuş geometrik kompozisyonludur. Bu bö-
lümlerde mermer içine siyah taş kakma tekniği yinelenmekle birlikte belirli yerlerde yaldız

1707
Şükrü SÖNMEZER

kullanılmıştır. Köşk kısmı hariç minberin yan yüzlerini oluşturan tüm bölümlerin ve kapının
etrafı çift zencirekli bordürlerle çevrilidir (Resim 5).

Resim 4. Çoban Mustafa Paşa Camii, Mihrap (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

Köşkü taşıyan ayakları bağlayan kemer üzerinde rûmi ve palmetlerden oluşan bir kompo-
zisyon yer alır. Bunun üzerindeki kare çerçeveli levhada rûmi ve hataîlerin kıvrımlı dallarla
birbirilerine bağlandığı merkezî düzenlemeli bir kompozisyon ve etrafını çevreleyen aynı ka-
rakterdeki bitkisel bordür köşk altındaki bu bölüme farklı bir vurgu yapar.

Resim 5. Çoban Mustafa Paşa Camii, Minber (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

Harimin kuzeybatı köşesinde yer alan mermer müezzin mahfili dikdörtgen planlı olup, ikisi
duvara bitişik toplam beş adet ayak tarafından taşınır. Bursa kemerleri ile birbirilerine bağla-
nan kare kesitli mermer ayakların köşeleri yuvarlak profillerle yumuşatılmıştır. Ayakların iç
yüzeyleri mermerin doğal görünüşünde bırakılırken, dış yüzeyler ve mahfilin etrafı taş kak-
ma tekniği ile oluşturulan zencirekli bordürle çevrelenmiştir. Kemer alınlıklarındaki bitkisel
bezemeler, rumî ve palmetlerin yüzey formuna uyacak biçimde kompoze edilmesi ile oluş-
turulmuştur. Bu bezemeler kemer kulpunun üzerinde de ince bir bordür şeklinde devam ede-
rek bütün alınlığı kaplar. Mahfili çevreleyen mukarnaslı mermer kirişin hemen üzerinde, “S”
kıvrımlarıyla ilerleyen bir dala bağlanan rumîlerin oluşturduğu yaldızlı bordür ince işçiliği ve
zarif görünüşüyle dikkat çekicidir. Kemer alınlıklarında olduğu gibi taş içine macun kakma
tekniği kullanılmıştır. Aynı bitkisel bordür mermer korkuluk şebekelerini üstten dolanarak

1708
Çoban Mustafa Paşa Camii Süsleme Programı Üzerine Düşünceler

sınırlamaktadır. Korkuluk şebekeleri taş kakma tekniği ile, iç içe geçen ve çok kollu yıldızlarla
oluşan geometrik kompozisyonlarla bezelidir. Mahfil altındaki duvar yüzeyi iç mekân gene-
linde olduğu gibi renkli taş panolarla kaplıdır. Ancak bu bölümün yüksekliği mahfil ile sınırlı
olduğundan dolayı bazı küçük farklılıklar vardır. Alt ve üst panoları ayıran yazı kuşağı yerine
bitkisel bir bordür kullanılmıştır. Bordür, çerçeve içinde palmet ve rumîlerden oluşan simetrik
kompozisyonların yanyana yerleştirilmesiyle oluşmuştur. Bordürün altında yine dikdörtgen,
üstünde ise mahfil yüksekliğinin sınırladığı alandan dolayı kare formlu taş panolar yer alır.
Malzeme ve teknik iç mekândaki diğer bölümlerle aynıdır (Resim 6).

Resim 6. Çoban Mustafa Paşa Camii, Müezzin Mahfili.

Cami dış cephelerinde taş süsleme, son cemaat yeri revakındaki cephe duvarı ile portalde
yoğunlaşmıştır. Giriş cephesinde renkli taş panolarla oluşturulan bezemeler malzeme, tek-
nik ve yerleşim düzeni açısından iç mekândaki mihrap ve kuzey duvarı ile bazı farklılıklar
dışında genelde benzerdir. Ortada cümle kapısının iki yanında yer alan pencereler ve pen-
cerelerin yanındaki mihrap nişleriyle düşeyde altı bölüme ayrılan taş pano bezemeler, bir
uçta minare kapısı diğer uçta da hazireye açılan pencereyle sınırlandırılmıştır. İç mekânda
olduğu gibi bitkisel bezemeli kûfî yazı kuşağı ile yatay olarak bölünen bu panolar, portalin
iki yanında cepheyi boydan boya kat eden bitkisel bir bordürle, üstten sınırlanır. Bordür,
rûmi ve stilize palmetlerin iki renkte alternatifli olarak sıralanmasıyla oluşturulmuştur. Kûfî
yazı ise, beyaz mermerin içi oyularak siyah macun doldurulmak suretiyle meydana getiril-
miştir (Resim 1,7)

Resim 7. Cami Giriş Cephesinde Duvar Bezemesi.

1709
Şükrü SÖNMEZER

Mihrapların dış yanlarında, iki uçta yer alan düzenlemeler, aradakilere göre daha geniş tutul-
muştur. Yazı kuşağının altında düşey yerleştirilen beş adet dikdörtgen taş levha, beyaz mer-
mer içine doğal taşlarla oluşturulan şeritlerle çerçevelenmiştir. Ortadakinin üzerinde, kare
levha üzerine geometrik kûfî yazı, iki yanında da dikdörtgen çerçeve içinde altı kollu yıldızlar
ve altıgenlerle oluşan geometrik kompozisyonlar yer alır. Yatay kûfî yazının üzerinde üç bö-
lümlü bir düzenleme vardır. Ortada kare içinde, köşeleri geometrik motiflerle tamamlanan
Zengi düğümlü madalyonlar, iki yanda ise etrafı taş kakma şeritlerle çevrelenmiş dikdörtgen
doğal taş panolar bulunmaktadır.

Portalin iki yanında birer mihrap nişi yer alır. Sivri kemerli ve beş kenarlı nişlerin kakma tek-
niğindeki renkli taş bezemeleri üç farklı kompozisyonla düzenlenmiştir. Kavsarada iki renkli
taştan zikzak deseni, orta kısımda yine renkli taşlardan çatal motifleriyle oluşturulan bir kom-
pozisyon yer alır. Alt bölümde her bir niş kenar yüzeyi beyaz taşlarla çerçeve içine alınmış
taş plaklarla kaplıdır. Bu plakların üst bitimleri, stilize palmet üzerinde birer düğüm motifiyle
son bulur. Düğümlerin arasındaki alanlar bitkisel kompozisyonlarla doldurulmuştur. Mihrapla
pencere arasında kalan bölümler, düşey renkli taş panolar, yatay yazı kuşağı ve kare içinde
Zengi düğümlü yuvarlak madalyondan oluşan düzenleme daha dar bir alanda tekrarlanır (Re-
sim 7).

Mermer portal tamamen geometrik bezemelidir. Kavsarası beş sıra halinde iri mukarnaslarla
dolgulanmış, mukarnas sarkıtların arasına yaldızlı dairesel madalyonlar yerleştirilmiştir. Kavsa-
ranın altında iki satırlık sülüs hatla yazılmış inşa kitabesi yer alır. Basık kapı sövesi ve dikmeler
profilli geçmeli iki renkli taştandır. Portal nişinin içinde yer aldığı geometrik bezemeli çerçe-
ve, sonsuzluk ilkesiyle ele alınan içiçe geçen onikigenler ve ortalarında altı kollu yıldızlarla
oluşturulan bir kompozisyona sahiptir. Portalin iç yanında devam eden bu kompozisyonun
altına, karşılıklı birer geometrik kûfî yazılı pano yerleştirilmiştir. Bu panoların altında da sivri
kemerli, içi istiridye motifli, beş kenarlı portal yan nişleri yer alır. Köşelerde alt ve üst bitimleri
kum saati formunda burmalı sütuncelerle yumuşatılmıştır (Resim 8).

Resim 8. Cami Mermer Portali (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

1710
Çoban Mustafa Paşa Camii Süsleme Programı Üzerine Düşünceler

Girişteki cephe duvarı ve portal üzerindeki bezemelerin yanı sıra son cemaat yeri revakının
üst bitimini dolaşan saçak altındaki korniş, sütun başlıkları ve kubbe eteklerini dolanan mu-
karnaslar ile korniş altındaki zencirek motifli taş kakma bordür, giriş cephesinin diğer önemli
bezeme unsurları olarak karşımıza çıkmaktadır (Resim 1). Ayrıca kornişteki mukarnas dizisinin
giriş revakı üzerindeki dönüşlerine işlenen selvi ağacı motifleri de böyle bir yapının süsleme
programına yakışan zarif detaylardır.

Ahşap Bezeme

Külliyede ahşap bezeme cami ve türbe yapılarının kapı ve pencere kanatlarında görülür. Ger-
çek kündekâri teknikte yapılan ahşap kanatlar, bezeme ve işçilik açısından oldukça benzerdir.
Bu durum her iki yapıdaki ahşap işçiliğinin aynı elden çıkma olasılığını düşündürmektedir.7

Caminin cümle kapısının kanatlarında görülen kündekâri tekniğindeki geometrik bezeme altı
ve on iki kollu yıldızlarla oluşturulmuştur. Yıldızların göbek kısımlarına yüksek kabaralar yer-
leştirilmiştir. Sonsuzluk ilkesine dayalı bu kompozisyon, kapı kanatlarının alt ve üst bölümün-
de kare, ortada ise dikdörtgen çerçeve içine alınmıştır. Bezemeler üzerindeki fildişi, sedef,
metal ve lüle taşından kakmalar kompozisyonu tamamlar. Kapı kanatlarının üzerindeki lüle
taşından kakma tekniğinde yazılmış kitabeden Mustafa Paşa’nın adını, 929 (1522) tarihini ve
yapan “Ali Usta”nın adını öğrenmekteyiz.8 (Resim 9)

Caminin alt sıra pencere kanatları, fildişi ve sedef kakmalarla zenginleştirilen, kündekâri tek-
niğinde yapılmıştır. Yine sonsuzluk ilkesine dayalı olarak gelişen oniki kollu yıldızlardan olu-
şan bir kompozisyonla karşımıza çıkmaktadır. Pencere kanatlarının üst kısmında yatay küçük
dikdörtgen çerçeve içine lüle taşından kakma tekniğinde Kuran’ın 22. Sûresinden ayetler ya-
zılıdır9. Alt kısımlarında ise yine aynı büyüklükteki dikdörtgen çerçeve içinde, iki ucu kapalı
zencirek motifi bitkisel bezemeyle birlikte yer alır (Resim 10).

Resim 9. Çoban Mustafa Paşa Camii Cümle Kapısı Kanadı (İlknur Aktuğ Kolay 2015)

7 Aktuğ, Gebze Çoban Mustafa…, s. 23.


8 G. Gantay (Güreşsever), Anadolu’da Osmanlı Kervansaraylarının Gelişimi, İstanbul Üniversitesi Basılmamış Doktora
Tezi, İstanbul 1974, s. 152; Aktuğ, Gebze Çoban Mustafa…, s. 23.
9 Ayşen Nuran Aldoğan, Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi
Bölümü Yayınlanmamış Lisans Tezi, İstanbul, 1977, s. 35.

1711
Şükrü SÖNMEZER

Resim 10. Çoban Mustafa Paşa Camii Pencere Kanadı (İlknur Aktuğ Kolay 2015)

Kalem İşi Bezemele

Cami genelinde kalem işi bezemeler yenilenmiş olup, neredeyse tamamı geç dönem özelliği
gösterir. Bezemelerin günümüzdeki durumuna bakıldığında motif, kurgu ve kompozisyon
bakımından özgün haline sadık kalınmakla birlikte renklerin tonlarında ve konturlarda farklı-
lıklar oluşmuştur. Müezzin mahfilinin tavanındaki kalem işleri özgün haliyle günümüze gele-
bilmişken, özellikle restorasyon öncesi alt sıra pencere boşluklarından üçünün tavanında yer
alan bezemelerde bu durum daha iyi anlaşılmaktadır. Mahfil tavanında kırmızı, sarı ve nefti
renklerle altın yaldız kullanılarak oluşturulan bitkisel kompozisyonda hatailer kıvrık dallar-
la birbirilerine bağlanır. Alt sıra pencere boşluklarının tavanındaki rûmi, palmet ve hatailerin
yine ince kıvrımlı dallarla birbirine bağlanarak oluşturduğu bezemeler ise merkezî kuruluşlu
kompozisyonlar şeklinde düzenlenmiştir. Buradaki bitkisel motifler mahfil tavanındakilerle
benzerdir (Resim 11).

Resim 11. Müezzin Mahfili Tavanı, Kalem İşi Bezeme (İlknur Aktuğ Kolay)

1712
Çoban Mustafa Paşa Camii Süsleme Programı Üzerine Düşünceler

Yukarıda bahsedilen müezzin mahfili ve pencere boşluklarının tavanı dışında, cami iç mekâ-
nında kalem işi bezemeler duvarlardaki mermer kaplamanın üstünde, üst sıra pencerelerin,
tromp kemerlerinin, pandantiflerin, kubbe kasnağının çevresinde ve kubbe içinde görülür.
Yine özgün halinde kırmızı, beyaz, siyah ve lacivert renklerin kullanıldığı bu bezemelerde rûmi,
palmet, hatai ve kıvrımlı dallarla kompozisyonlar oluşturulmuştur. Yapıdaki çeşitli elemanları
bir bant şeklinde çevreleyen bu bezeme, kubbe içinde merkezi bir düzende kurgulanmıştır.
Kubbe göbeğindeki yazı madalyonunun etrafını rûmi ve palmetlerle bezeli, içiçe iki dairesel
bordür çevreler. Etrafına ışınsal düzenlemeyle küçük madalyonlar ve şemseler yerleştirilmiş-
tir. Mukarnas sırasıyla belirginleştirilen kubbe eteğini ve pencerelerin etrafını dolaşan kalem
işleri ise kubbe iç yüzeyindeki kompozisyon bütünlüğünü tamamlar. Yukarıdan aşağıya doğru
tromp kemerleri, pandantiflerin yüzeyleri ve üst sıra pencerelerin çevrelerinde aynı desen
ve renklerle devam eden kalem işleri, duvarlardaki taş bezemelerin üzerinde kalın bir bordür
halinde dolanarak son bulmaktadır. Güney, doğu ve batı duvarlarındaki üst sıra pencerelerin
iki yanına, kuzeydeki sağır duvar üzerinde ise üç adet pencere tasviri yapılmıştır. Bunların
boyutları, formları ve bezeme özellikleri gerçekleri ile benzerdir (Resim 12).

Resim 12. Alt Sıra Pencere Tavanı, Kalem İşi Bezeme (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

Cam Bezeme

Cam bezeme diğer bezeme türlerinde olduğu gibi külliye içerisinde sadece cami ve türbe-
de görülmektedir. Camide renkli camların kullanıldığı revzenler kasnak pencereleri, yuvarlak
tepe pencereleri ve üst sıradaki kemerli pencerelerde yer alır. Kasnak pencerelerinde renkli
camların kullanıldığı petek formlu revzenler dikkat çekerken, yuvarlak formlu tepe pence-
relerinden güney cephedekine beyaz renkli camdan zarif işlemeli çarkıfelek motifi; doğu ve
batı cephelerdekine ise renkli cam şeritlerle oluşturulmuş daire içinde mühr-ü Süleyman mo-
tifi yerleştirilmiştir (Resim 13). Sivri kemerli üst sıra pencerelerde içlik ve dışlık olarak iki ayrı
bölümde farklı revzen düzeni göze çarpar. Dışlıktaki revzende yeşil, sarı, kırmızı ve mor renkli
camlarla yapılmış zencirek motifi; içlikte ise dikdörtgen panoların içinde renkli cam mozaik-
lerle düzenlenmiş biçimler ve sarı renkli camlarla yazılmış yazılar bulunmaktadır.

1713
Şükrü SÖNMEZER

Resim 13. Cami İç Mekânı, Üst Sıra Pencereler (İlknur Aktuğ Kolay 2016)

Sonuç
Çoban Mustafa Paşa Camii’nin süsleme programındaki taş bezeme örneklerinde görülen
Memlûk etkisi, banînin 1522’de Kahire’ye vali olarak gönderilmesi ve altı ay süresince orada
kalmasıyla açıklanabilir. Kahire’deki Memlûk eserlerinden etkilenen Mustafa Paşa’nın, İstan-
bul’a dönerken beraberinde bazı malzemelerle birlikte renkli taş levhalar getirttiği ve Mısırlı
ustaların yapıda çalıştığı kaynaklarda belirtilmektedir10. Ayrıca Evliya Çelebi Seyahatname’sin-
de, bu konu hakkında etraflıca bilgi vermektedir11. Bu bağlamda Çoban Mustafa Paşa Camii
iç mekânında ve son cemaat yeri duvarında görülen renkli taş bezemenin benzerlerini, Kahi-
re’de Sultan Hasan Medresesi (1356-1362), Şeyh Melik Müeyyed Camii (1415-1420), Gavri
Medresesi (1503), Gavri Türbesi (1504), Baybars El Hayat Medresesi (1515) ve Süleyman Paşa
Camiinde (1528-1529) görmek mümkündür. Duvardaki panoların yatay bir yazı şeridi ile ay-
rılmasına da yine Kahire’deki Gavri Medresesi, Gavri Türbesi ve Süleyman Paşa Camiinde
rastlanılmaktadır12 (Resim 14,15).

Resim 14. Gebze Çoban Mustafa Paşa Camii Mihrabı (Solda).


Kahire Sultan Hasan Medresesi Mihrabı (Sağda)13

10 Aktuğ, Gebze Çoban Mustafa…, s. 30.; L. A. Mayer, Islamic Architects and Their Works, Genève, 1956, s. 50; G.
Goodwin, A History of Ottoman Architecture, Thames and Hudson, London, 1971, s. 189.
11 Evliya Çelebi, “Seyahatname”, Türkçeleştiren Z. Danışman, C.3, İstanbul 1971, s. 167.
12 ALDOĞAN, “Gebze’de Çoban Mustafa Paşa…”, s.35,36,37.; Aktuğ, Gebze Çoban Mustafa…, s. 30. Konuyla ilgili
daha detaylı bilgi için ayrıca bkz.; K. A. C. Creswell, Muslim Architecture of Egypt, Oxford, 1959, s. 242-248.;
M. Meinecke, “Memlukischen Marmordekoretionen in der Osmanischen Türkei”, Mitteilungen des Deutschen
Archäologischen Institutes, Abteilung Kairo, 1971.
13 https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/

1714
Çoban Mustafa Paşa Camii Süsleme Programı Üzerine Düşünceler

Resim 15. Gebze Çoban Mustafa Paşa Camii, Son Cemaat Yeri Mihrabı (Solda).
Kahire Hadım Süleyman Paşa Camii Mihrabı (Sağda)14

Yaygın olmamakla birlikte, Suriyeli ustaların çalıştığı bazı erken dönem Osmanlı eserlerinin
mimarî süslemelerinde görülen Memlûk ve Zengi etkisi, yerel bir özellik olarak yorumlanabilir.
Bu lokal etki daha sonra da mimarî süsleme anlamında fazla yaygınlaşmamıştır. Yavuz Sultan
Selim’in saltanatı döneminde (1512-1520), 1514 yılında Tebriz alınmış ve pek çok sanatçı İs-
tanbul’a gönderilmiştir. Mısır ve Kahire’nin alınmasından sonra ise bölgeden pek çok yapı mal-
zemesinin, usta ve sanatçılarla birlikte İstanbul’a gönderilmiş olduğundan söz edilmektedir.
Bu malzemeler Topkapı sarayının çeşit yerlerinde ve Hırka-i Saadet Dairesinde kullanılmıştır.
Bu gelişmeler bize Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi’nin inşa edildiği dönemde, saray ve
çevresinin sanat ve mimarlık ortamındaki Mısır Memlûk etkisini anlatmaktadır.

Çoban Mustafa Paşa Camii’nin mimarının Sinan ya da Acem Ali olması, Sinan’ın tasarım ve
inşa aşamasında ne kadar etkin olduğu gibi tartışmalarının ötesinde, yapıyı plan, strüktür, üst
örtü, cephe, mekân boyutları ve oran açısından klasik dönem cami mimarisinin normlarına
bağlı olarak, Sinan ekolü içerisinde değerlendirmek gerekliliği kanımızca yanlış olmaz. Öte
yandan süsleme programını Memlûk etkili taş bezemelerinin yanı sıra, dönemin klasik ifade
biçimiyle örtüşen bezeme unsurlarıyla bir bütün olarak değerlendirmek, Çoban Mustafa Paşa
Camii’nin bu bağlamdaki özgün konumuyla birlikte, dönemi içindeki yeri ve önemini sapta-
mamıza daha fazla yardımcı olacaktır.

Camideki kalem işi bezemenin belirli yerlerde ve sınırlı kullanımının, klasik dönem Osmanlı
cami mimarisi süsleme programına büyük ölçüde uygun olduğunu söylemek mümkündür. An-
cak duvar yüzeylerinin alttaki pencerelerin üst bitimine kadar tamamen renkli taş bezemeyle
kaplı olması Memlûk etkisi ile açıklanırken, bu yönüyle yapı kısmen de olsa klasik dönemin
genel eğiliminden farklı bir noktada durur. Çünkü bazı istisnaî örnekler dışında, klasik dönem
camilerinin iç mekân duvar yüzeylerinde, kemer başlangıcına kadar oldukça sınırlı ve genel
normlarla belirlenmiş alanlarda bezeme kullanımı söz konusudur.

14 http://wowturkey.com/forum/viewtopic.php?t=17977&start

1715
Şükrü SÖNMEZER

Öte yandan iç mekânda belli bir yüksekliğe kadar taş bezemelerin geometrik kompozisyon-
larla oluşturduğu yoğun ifade biçimine karşılık, üst kısımdaki bitkisel bezemeli kalem işlerinin
dengeli ve ritmik dağılımındaki yalın ifade anlamlı bir zıtlık oluşturmuştur. Aslında buradaki
geometrik-bitkisel, köşeli-kıvrımlı, yoğunluk-yalınlık, hareketlilik-dinginlik gibi ikilemler, süs-
leme programının anlatım dilindeki zenginliği ve dengeyi ifade etmektedir.

İç mekânda insanın bakışının zeminden yukarı doğru yükselirken okuduğu anlam, akıla E.
Egli’nin Rüstem Paşa Camii’nin iç mekânında çinilerle kaplı alt sıralardan aydınlık kubbeye
yükselmenin, sofistlerin yükseldikçe aydınlanma kuramını çağrıştırdığı15 yorumunu getirmek-
tedir.

15 Doğan Kuban’dan naklen; E. Egli, Sinan der Baumeister Osmanisher Glanzzeit, Zürih, 1954, s.83.

1716
Çoban Mustafa Paşa Camii Süsleme Programı Üzerine Düşünceler

KAYNAKÇA

Aktuğ, İlknur (Kolay), Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi, Kültür Bakanlığı Yay: 1055, Tanıtma
Eserleri Dizisi: 19, Ankara, 1989.
Aldoğan, Ayşen Nuran, “Gebze’de Çoban Mustafa Paşa Camii ve Memlûk Etkili Bezemesi”,
Türkiyemiz, 13/38, İstanbul, 1982, s. 27- 38.
Aldoğan, Ayşen Nuran, Gebze Çoban Mustafa Paşa Külliyesi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Basılmamış Lisans Tezi, İstanbul, 1977.
Creswell, K. A. C., Muslim Architecture of Egypt, Oxford, 1959.
Egli, Ernst, Sinan der Baumeister Osmanisher Glanzzeit, Zürih, 1954.
Evliya Çelebi, “Seyahatname”, Türkçeleştiren Z. Danışman, C.3, İstanbul 1971.
Gantay, Gönül (Güreşsever), Anadolu’da Osmanlı Kervansaraylarının Gelişimi, İstanbul Üniver-
sitesi Basılmamış Doktora Tezi, İstanbul, 1974.
Goodwin, Godfrey, A History of Ottoman Architecture, Thames and Hudson, London, 1971.
Köksal, Seyhan, “Çoban Mustafa Paşa Külliyesi”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, C.8,
(1993), s.351-354.
Kuban, Doğan, Sinan’ın Sanatı ve Selimiye, Türkiye İş Bankası Kültür Yay., İstanbul, 2011.
Mayer, L. A., Islamic Architects and Their Works, Genève, 1956.
Mehmed Süreyya, Sicill-i Osmanî, Kültür Bakanlığı ve Tarih Vakfı Yurt Yay., Cilt: 4, İstanbul,
1996.
Müderrisoğlu, F., “Bânî Çoban Mustafa Paşa ve Bir Osmanlı Şehri Gebze”, Vakıflar Dergisi,
S.XXV, (1995), s.67-124.

1717

You might also like