Seçim Barajları

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 434

ABDULLAH SEZER

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi


Anayasa Hukuku Öğretim Üyesi

DEMOKRASİ TEORİSİ VE PRATİĞİNDE


SEÇİM BARAJLARI
[ADALET-İSTİKRAR İKİLEMİNDE % 10 ULUSAL BARAJ
AÇISINDAN KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ]
Legal
Hukuk Kitapları Serisi: 281

ABDULLAH SEZER
DEMOKRASİ TEORİSİ VE PRATİĞİNDE
SEÇİM BARAJLARI

Birinci Baskı: 2014


ISBN: 978-605-4847-50-1
Yayıncı: Legal Yayıncılık A.Ş.
(Sertifika No: 27563)
Genel Yayın Yönetmeni: Lütfü Başöz
Mizanpaj: Özge Canik
Basım ve Cilt: Net Kırtasiye Tanıtım ve Matbaa San. Tic.
Ltd. Şti. (Net Copy Center)
(Sertifika No: 13723)
0212 249 40 60
Basıldığı Yer: İnönü Cad. Beytülmalcı Sk. No: 23/A
Gümüşsuyu/Beyoğlu-İstanbul
Yönetim Yeri: Bahariye Cad. No: 63/6 Kadıköy/İstanbul
Yayın Türü: Hukuk Kitabı

Copyright © 2014

Bu kitabın tüm yayın hakları LEGAL YAYINCILIK A.Ş.’ye aittir. Yayınevinin izni alınmadan
eğitim ve tanıtım amaçlı kısmi alıntılar hariç olmak üzere hiçbir şekilde kopya edilemez,
çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.

LEGAL YAYINCILIK A.Ş.


Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D. 6 Kadıköy – İstanbul
Tel: (216) 449 04 85 – 449 04 86 Faks: (216) 449 04 87
İnternet adresi: www.legal.com.tr
E-mail: legal@legal.com.tr
Eserden telif ücreti alınmamış,
doğrudan engellilere armağan edilmiştir…

Referans için örnek:


SEZER, Abdullah, Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları [Adalet-İstikrar İkileminde
% 10 Ulusal Baraj Açısından Karşılaştırmalı Bir Analiz], Legal Yay., İstanbul, 2014.

Eleştiri ve önerileriniz için:


sezer_72@yahoo.com
25 Temmuz 2011’de yitirdiğimiz,
Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden hocam,
Anayasa Hukuku Profesörü Bakır ÇAĞLAR’ın anısına ...
TEŞEKKÜR[LER]

Hayat o kadar kısa değildir ve nezaket için dâima


yeterli zaman vardır1.
[Ralph Waldo EMERSON]

Bu çalışma, aslında tarafımıza ait değildir2. Yeni de değildir;


yalnızca mevcut bilgileri bir araya getirip, analiz etme çabasıdır 3.
Doğrular, okuyup öğrendiklerimize ait; yanlışlar, kendimize...
Öncelikle, öğrenim-öğretim yaşamımın her aşamasının maddî ve
manevî yükünü taşıyan aileme minnettarım.
Eserlerinden yararlandığım tüm yazarlara ve hocalarıma, ufuk
açıcı görüşlerinden dolayı öğrencilerime teşekkürler...
Şimdiye dek her yayınımda olduğu üzere, değerli katkılarını
esirgemeyen, yapıcı eleştiri ve önerilerde bulunan kürsü başkanımız
Prof. Dr. İbrahim Özden KABOĞLU olmak üzere, üyesi bulunduğum
Anayasa Hukuku Anabilim Dalı öğretim üyelerine; Fakülte’mizdeki tüm
bilim insanlarına teşekkürler...
Bir teşekkür de, konunun ilkin makale biçiminde yayımı
aşamasında hakemlik görevini üstlenen, eleştirileri ile katkıda bulunan
ve adlarını bil(e)mediğim (doğrusu, bilmemem gereken) iki bilim
insanına. Makalenin kitaba dönüştürülmesi konusunda Anayasa Hukuku
Dergisi Editörü Prof. KABOĞLU aracılığı ile verdikleri izin ve
gösterdikleri anlayışa teşekkürler…
Eserin kamuya ulaşması için yayınını üstlenen Legal Yayınevi’nin
tüm çalışanlarına, Genel Yayın Yönetmeni Av. Lütfü BAŞÖZ’e, Belgin
GERÇEK’e, dizgi konusundaki özveri ve sabrı için Özge CANİK’e
teşekkürler...

1 Akt. DAY, Robert A., Bilimsel Bir Makale Nasıl Yazılır ve Yayımlanır?, 5. Bs., TÜBİTAK
Yay., Ankara, Ocak 2000, s. 53.
2 “Hiç kimsenin eseri, tamamen kendine ait değildir” (No one’s work is entirely his own). Bir
eserin, Teşekkür sayfasının ilk cümlesi. Bkz. SKOUSEN, Mark, The Making of Modern
Economics: The Lives and Ideas of the Great Thinkers, M. E. Sharpe, Inc., Armonk, New
York, London, England, 2001, p. xv.
3 “Ortalama bir doktora tezi, kemiklerin bir mezardan diğerine taşınmasından başka bir şey
değildir”. [J. F. DOBIE]. Akt. DAY, op.cit., s. 151. Kaynağını anımsayamadığımız benzer bir
söz: “1 eserden çalınca, intihal; 100 eserden alınca tez olur”.
SUNUŞ
Adalet: Onurlu yaşa; başkasına zarar verme;
herkese, kendine ait olanı (hak ettiğini) ver.
[Domitius ULPANIUS]

Her tercih / seçim, [alternatifleri] bir kaybediştir.


[Blaise PASCAL]

Bir itiraf: Eserin yazımı öncesi okumalara, Türkiye’de uygulanan % 10’luk


barajın Dünya ölçeğinde “en yüksek” olmadığı/olmaması gerektiği yönünde tahmin ve
temenni ile başladım.
Çalışmanın tamamlanması, 3 yılı aşkın bir zaman dilimine yayıldı. İlkin makale
olarak tasarlanan çalışma, konunun daha detaylı biçimde işlenmesinde yarar bulunduğu
kanısıyla genişletilince, elinizdeki hacme ulaştı.
Neden seçim barajları konusunun seçildiğine gelince; başlıca 2 etken önemli
oldu. İlki, tetikleyici idi: Seçim barajları üzerine ne yerli, ne de diğer dillerde
monografik bir eserin -tarayabildiğimiz kadarıyla- henüz yazılmamış olmayışı. Diğeri
ise, bir bakıma katalizör etkisi yarattı: Yerli ve yabancı dillerde seçim barajlarına
özgülenen bir monografiye rastlanmaması.
Konu seçimini netleştiren nihaî etkenler ise, çok çeşitli idi: Twitter’da, bir
“ünlü”nün, özetle “Seçim barajı düşürülmelidir, ama sıfırlanırsa TBMM’ye 550’den
fazla milletvekili girer” biçimindeki tweetinden; bazı bilim insanlarının, seçim barajı
yokluğunda her önüne gelenin vekil olacağı4 yönündeki saptamalara varan çok geniş
bir yelpazede rastlanan, seçim barajları konusundaki yaygın bilgi, algı ve yorum
yanlışları. Dahası, barajın bireyler, siyasal partiler, sivil ve siyasal kurumlara, sosyal
barış ve uzlaşmaya verdiği ciddi, kalıcı ve onarılamaz zararlar dikkate alınmaksızın,
yalnızca seçimlerde yol açtığı temsil açıklarına odaklı yüzeysel analizin yaygınlığı.
Diğer bir deyişle, diğer birçok konuda olduğu üzere, seçimleri de yalnızca birtakım
rakam, sayı ve oranlarla sınırlı biçimde açıklama alışkanlığı. Nihayet, politikaya
atılınca veya saf değiştirince ya da siyasal iktidar değişince, bilim insanlarının dahi
baraj ve temsile yaklaşımlarında gözlenen derin sessizlik ya da “reel politik”
kavramıyla dahi açıklanması güç yorum farklılaşmaları...
Çalışmanın ana ekseni, seçim barajı açısından adalet ve istikrar ilişkisi üzerine
kuruludur. Bu karşıt menfaatlerin dengelenmesinde kilit kavram, “ölçülülük”tür. İlk
Çağ’dan bu yana, insan, Dünya ve değerler üzerine kafa yoran düşünürler ve bilim
insanları, bu konuya katkı sağlamıştır. Gelinen noktada ölçülülük, yalnızca bir hukuk
ilkesi değil, aynı zamanda felsefî ve politik bir kavram, hatta evrensel bir değerdir.
Bir kayıt: Ülkelerin seçim barajlarını karşılaştırma denemesinden başka iddia
taşımayan kısımların, hatalar içermesi olasıdır. BM’ye üye ülke sayısı (Güney Sudan’la
birlikte) 193 olsa da, toplam ülke sayısını dahi net olarak telâffuz etmenin zorluğu5,

4 “Bu kadarı da olmaz”, denilebilir. Fazlası da olabiliyor. % 10 barajını yasalaştıran Danışma


Meclisi üyesi Prof. Akif ERGİNAY: “Eğer baraj koyulmazsa, … belki 5 oy alan bir kimse bile
bu bakımdan milletvekili seçilebilecek”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 94, T. 03.05.1983, s. 234.
5 http://goo.gl/BQdPOY (BM web sitesi, e.t.: 06.02.2014). CIA The World Factbook’ta, 195 ülke,

72 bağımlı alan ve diğer birçok entite sayılır. http://goo.gl/jY1oi6 Tanınmayan, gözlemci,


X Sunuş

sürekli yenilenen kurallar ve uygulamayı izleme güçlüğüne karşın, elden geldiğince


nihaî bilgi ve veriler işlenmeye çalışıldı. Çok notlu ve kaynaklı çalışmalar eleştirilse
de6, konunun özelliği, bizi bu tür bir zorunlulukla karşı karşıya bıraktı.
Öte yandan, yararlanılan 700’ü aşkın kaynağa rağmen, gerek yerli ve yabancı
dilde ulusal seçim barajları üzerine monografik çalışma yokluğu, gerekse İHAM
içtihadına ilişkin eserlerde seçim hakkına hemen hemen hiç yer verilmemesi 7, bir diğer
sorunun bir diğer boyutu. Barajlar açısından güncel verilerin işlenmesinde, ülkelerin
resmî parlamentolarında ve barajlara ilişkin veritabanlarında yer alan bilgi, belge ve
verilerden yararlanıldı. Bu çerçevede, birbirine karıştırılan kavramları berraklaştırmaya,
verilerdeki farklılıkları elden geldiğince teyid etmeye çaba gösterildi. Tüm bunlara
karşın, daha az hatalı, daha yararlı bir eser yazılabilir(di), yazılacaktır da...
Seçim sistemine yönelik reform girişimleri olumlu yönde sonuçlanır ise, bu
çalışma, baraja yönelik ilk ve belki de “son” monografi olarak kalacaktır. Adaletsiz
baraj üzerine yeniden yazmak zorunda kalınmaması, içten temennimizdir. Futbol
sahasında 9.15’lik baraj mesafesine fair play adına özen gösterilirken, âdil seçimi (fair
election) zedeleyen % 10’luk barajın 2014 siyaset arenasında ısrarla korunuyor olması,
epey düşündürücüdür.
Yurttaştan alınan vergi, enerji ihtiyacı ve politik yaşamda “baraj” olarak geri
dönmeye devam eder mi, bilinmez…
“Ben Anadolu’da bir akarsuyum
Coşkuyla akarken gürül gürül
Baraj olacağım, elektrik olacağım
Sizin ödediğiniz vergilerle
Size ulaşacağım”8.
Amacımız, demokrasi teorisi ve pratiğine mütevazı bir katkıda bulunabilmektir.
Temennimiz, “barajsız demokrasi sahası”nda nefes alma olanağının Türkiye
siyasetine en kısa sürede tanınmasıdır. Hatta gönül ister ki, kitabı tamamlamaya
çalıştığımız süreçte, % 10’luk barajın düşürülmesine yönelik girişimler başarılı
sonuçlansa, varsın bu kitabı Türkiye eleştirileri bağlamında “boşa” yazmış olalım.
Yararlı olması dileği ile...
Abdullah SEZER
1 Nisan 2014, Haydarpaşa - İstanbul

hukukî statüsü tartışmalı ülkelerle sayı, 206’yı; diğer alanlarla, 236’yı bulur.
http://goo.gl/szDzAG Tüm entite’lerin sayısı ise, 276. http://goo.gl/nqZw
6 “Sayılamayacak kadar çok kaynak içeren metinler, bilimselliğin işareti olmaktan ziyade

güvensizliğin göstergesidir”. [William C. ROBERTS]. Akt. DAY, op.cit., s. 55.


7 İHAM içtihadına özgülenen birçok eserde, İHAS-EP1’de yer alan konulardan mülkiyet (md. 1)

ve eğitim hakkına (md. 2) geniş yer ayrılırken, seçim hakkına (md. 3) ilişkin bilgi sınırlıdır.
8 Dizeler, Maliye Bakanlığı 2007 Türkiye Şiir Yarışması 1.si, İlköğretim 8. sınıf öğrencisi Fatma

YILMAZ’a ait. http://goo.gl/JKkgLw 12 Kasım 1999 Düzce depreminde 6 yaşında enkazdan


kurtarıldıktan sonra, şiir ve kompozisyonda birçok ödül aldı. http://goo.gl/kpolXH
ÖZET & PLÂN
DEMOKRASİ TEORİSİ VE PRATİĞİNDE SEÇİM BARAJLARI
[KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZLE % 10 SEÇİM BARAJI]

Türkiye’de uygulanan % 10’luk ulusal seçim barajı, Avrupa ülkeleri içindeki en yüksek orandır. Baraj, 12
Eylül 1980 askerî darbesi ertesinde ve fakat Anayasa gereği ulusal parlamentonun seçilmesinden önce
yasama işlevi gören ara rejim organları tarafından, bir yasa ile yürürlüğe konuldu. Buna göre, herhangi bir
siyasal partinin, herhangi bir seçim çevresinde aldığı oy sayısı ne denli yüksek olursa olsun, yurt çapında
kullanılan geçerli oy sayısının % 10’unu aşamadığı takdirde, TBMM’deki sandalye paylaşımına
katılamayacaktır. Normun konuş amacı, parlamentoda parçalanmayı önleyerek, biçimsel anlamda siyasal
istikrarı oluşturmaktır. Bu denli yüksek baraj oranı, anti-demokratik, ölçüsüz ve adaletsizdir. Bu incelemede,
Milletvekili Seçimi Kanunu md. 33/1 ile getirilen % 10’luk baraj, 1982 Any. md. 67’de TBMM’ye verilen
“temsilde adalet” ve “yönetimde istikrar” unsurlarını dengeleme görevinin yanı sıra, İnsan Hakları Avrupa
Sözleşmesi’ne Ek 1 No.lu Protokol md. 3’te yer alan ilkeler ışığında irdelenecektir.

Çalışmanın ana bölümleri, aşağıdadır:


§ I. Seçim ve baraj
§ II. Karşılaştırmalı verilerle seçim barajları
§ III. % 10 seçim barajına ilişkin genel analiz
§ IV. % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a uygunluğu sorunu
§ V. Ulusal ve ulusal-üstü yargı kararlarında % 10 barajı
§ VI. “Sürdürülebilir demokrasi” için: Sonuçlar & öneriler
ANAHTAR SÖZCÜKLER
% 10 baraj, demokrasi, seçim, seçim sistemi, seçim barajı, seçim eşiği, ulusal baraj, temsilde adalet,
yönetimde istikrar, vs.

ABSTRACT & PLAN


ELECTORAL THRESHOLDS IN DEMOCRATIC THEORY AND PRACTISE
[10 % ELECTORAL THRESHOLD WITH A COMPARATIVE ANALYSIS]

In Turkey electoral threshold is 10 % and it is too high for other European countries. This legal threshold
came into effect with a law no. 2839 after the 80’s military intervention. It’s not a democratic way because if
a party gets 50 % vote of your area you should represent in the parliament however if a party do not pass the
threshold you do not represent in parliament. According the law, a party must have at least 10 % of national
vote to be represented in the parliament. This law is aimed at preventing a highly divided parliament. 10 %
threshold is anti-democratic, disproportional and unfair. In this book, we will try to explore the provision 33
of the Election Law under the article 67 of the 1982 Turkish Constitution. We will also examine whether the
above-mentioned article infringe the article 3 of the 1 st Protocol to the European Convention for Human
Rights and Fundamental Freedoms. In this context, 10 % election threshold will be examined under the
general principles of the Constitutional Law and Freedoms Law.

Examined sections in this book, below mentioned:


§ I. Election and threshold
§ II. Electoral thresholds with comparative data
§ III. A general analysis about 10 % electoral threshold
§ IV. The constitutionality and contravention with ECHR of 10 % electoral threshold
§ V. 10 % electoral threshold in national and supra-national jurisprudence
§ VI. For “sustainable democracy”: Conclusions & proposals
KEYWORDS
10 % threshold, democracy, election, election system, electoral/election threshold, national threshold, fair
representation, governmental stability, et.al.
İÇİNDEKİLER

TEŞEKKÜR[LER] ...................................................................................................... VII


SUNUŞ ......................................................................................................................... IX
ÖZET & PLÂN ............................................................................................................. XI
ABSTRACT & PLAN .................................................................................................. XI
İÇİNDEKİLER .......................................................................................................... XIII
TABLO & ŞEMA & HARİTA DİZİNİ .................................................................. XXIII
KISALTMALAR ......................................................................................................XXV
GİRİŞ .............................................................................................................................. 1

BÖLÜM I
SEÇİM VE BARAJ
§ I. TEMEL KAVRAMLAR ................................................................................... 5
A) Demokrasi: Çoğunluk - azınlık dengesi ............................................................ 5
B) Seçim .............................................................................................................. 12
C) Seçim sistemi .................................................................................................. 15
D) Seçim barajı ................................................................................................... 21
§ II. SEÇİM BARAJLARI TİPOLOJİSİ ............................................................. 25
A) Barajın konusu: Olağan meclis - kurucu meclis - yerel meclis ...................... 25
B) Barajın muhatabı: Parti - ittifak - bağımsız aday - azınlık ............................. 27
C) Barajın kaynağı: Yasal baraj - doğal baraj ................................................... 28
D) Yasal barajın kaynağı: Anayasa - yasa - yönetsel işlem ................................ 31
E) Yasal barajın coğrafî kapsamı: Ulusal - bölgesel - çevresel .......................... 34
1) 3 katmanlı seçim alanları....................................................................................... 34
2) 3 aşamada seçim barajları ..................................................................................... 35
3) Baraj türlerinin uygulanmasında tercihler ............................................................ 37
4) Seçim barajı - seçim sistemi ilişkisi...................................................................... 37
5) Seçim barajlarının amacı ve etkileri ..................................................................... 38
6) Parçalanmışlık - orantısızlık - adaletsizlik ........................................................... 38
§ III. BAŞLICA BELGELERDE OY HAKKI VE SEÇİM BARAJI ................. 39
A) Osmanlı-Türkiye anayasaları ......................................................................... 40
B) Ulusal-üstü belgeler ....................................................................................... 41
1) Başlıca ulusal-üstü belgeler................................................................................... 42
2) Oy hakkı ve seçimlerin ortak/evrensel ilkeleri .................................................... 42
3) Seçimlere ilişkin standardizasyon çabaları .......................................................... 43
C) Başlıca görüş ve raporlar............................................................................... 44
1) Birleşmiş Milletler ................................................................................................. 44
2) Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi .............................................................. 45
XIV İçindekiler

3) Venedik Komisyonu.............................................................................................. 46
a) Seçimlerde İyi Pratik Davranış Kuralları (2002) ................................... 46
b) 2008 ve 2010 Raporları ......................................................................... 47
4) Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilâtı................................................................. 47
a) Lund Tavsiyeleri (Eylül 1999)............................................................... 47
b) 2011 Seçimleri Raporu .......................................................................... 48
5) Avrupa Parlamentosu ............................................................................................ 48
6) Türkiye hakkında “düzenli ilerleme raporları” .................................................... 48
a) AB Düzenli İlerleme Raporları .............................................................. 48
b) Türkiye’nin hazırladığı “Alternatif İlerleme Raporları” ........................ 50

BÖLÜM II
KARŞILAŞTIRMALI VERİLERLE SEÇİM BARAJLARI
§ I. DÜNYA’DA PARLAMENTOLAR VE SEÇİM SİSTEMLERİ .................. 53
A) Genel olarak ................................................................................................... 53
1) Parlamentoların yapısı: Tek ve çift meclislilik .................................................... 53
2) Tüm meclislerde üye belirleme yöntemleri ......................................................... 54
B) Meclislere üye belirleme yöntemleri ............................................................... 55
1) 1. meclislerde üye belirleme ................................................................................. 55
a) Tüm üyelikler bazında ........................................................................... 55
b) Ülkeler bazında seçim sistemleri ........................................................... 56
2) 2. meclislerde üye belirleme ................................................................................. 56
a) Tüm üyelikler bazında ........................................................................... 57
b) Ülkeler bazında seçim sistemleri ........................................................... 57
§ II. SAYISAL VERİLERLE SEÇİM BARAJLARI........................................... 58
A) Ulusal düzeyde seçim barajları ...................................................................... 58
1) Genel olarak: 1. ve 2. meclislerde ulusal barajlar ................................................ 59
a) 1. meclislerde ......................................................................................... 59
aa) Siyasal partiler için .......................................................................... 59
bb) Adaylar için .................................................................................... 59
b) 2. meclislerde......................................................................................... 59
aa) Siyasal partiler için .......................................................................... 59
bb) Adaylar için .................................................................................... 60
2) Yasal barajlar ......................................................................................................... 60
a) % 0 baraj ................................................................................................ 60
aa) % 0 baraj ve Anayasa ile yasaklama ............................................... 60
bb) Orantılı temsil sistemleri ve karma sistemlerde .............................. 61
cc) Çoğunluk sistemlerinde ................................................................... 67
dd) Barajsız diğer ülkeler ...................................................................... 73
b) % 0.5 baraj ............................................................................................. 73
c) % 0.67 (1/150) baraj .............................................................................. 73
d) % 1 baraj................................................................................................ 74
e) % 1.5 baraj ............................................................................................. 74
f) % 1.79 (1/56) baraj ................................................................................. 74
g) % 2 baraj................................................................................................ 74
İçindekiler XV
aa) Birden çok seçim çevresi üzerinden ................................................ 74
bb) Tüm ülke tek seçim çevresi üzerinden ............................................ 75
h) % 3 baraj................................................................................................ 75
i) % 3.25 baraj............................................................................................ 78
j) % 3.5 baraj ............................................................................................. 79
k) % 4 baraj................................................................................................ 80
l) % 5 baraj ................................................................................................ 82
m) % 7 baraj .............................................................................................. 90
n) % 8 baraj................................................................................................ 91
o) % 10 baraj .............................................................................................. 91
p) % 10’dan yüksek baraj (var mı?) ........................................................... 92
r) Barajın uygulanma olanağı bulunmayan ülkeler .................................... 93
s) Statüsü tartışmalı devletler ve parlamentolar ......................................... 93
t) Bağlı alanların parlamentoları ve özerk bölgeler.................................... 94
aa) Orantılı temsil sistemi ve karma sistemlerde .................................. 94
bb) Çoğunluk sistemlerinde .................................................................. 95
cc) Hakkında bilgiye ulaşılamayan deniz aşırı/bağlı alanlar ................. 96
u) Özel yapılı parlamentolar ...................................................................... 97
3) Doğal barajlar......................................................................................................... 97
B) Bölgesel düzeyde seçim barajları ................................................................... 98
C) Çevresel düzeyde seçim barajları ................................................................... 98
1) Yasal barajlar ......................................................................................................... 98
2) Doğal barajlar......................................................................................................... 99

BÖLÜM III
% 10 ULUSAL SEÇİM BARAJINA İLİŞKİN GENEL ANALİZ
§ I. BARAJ ÖNCESİ TÜRKİYE’DE SEÇİMLER ............................................ 103
§ II. BARAJI YÜRÜRLÜĞE KOYAN İRADE ................................................. 110
§ III. BARAJIN YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ ZAMANI ............................................. 111
§ IV. YASA’NIN KABUL SÜRECİ .................................................................... 112
A) Ön karşılaştırma ........................................................................................... 112
B) Aşamalar: Danışma Meclisi - Millî Güvenlik Konseyi ................................. 113
1. Danışma Meclisi aşaması .................................................................................... 113
a) Danışma Meclisi Anayasa Komisyonu aşaması .................................. 113
b) Danışma Meclisi Genel Kurulu aşaması.............................................. 113
2. Millî Güvenlik Konseyi aşaması......................................................................... 115
a) Millî Güvenlik Konseyi Anayasa Komisyonu aşaması ....................... 115
b) Millî Güvenlik Konseyi aşaması ......................................................... 115
§ V. BARAJIN ÖNGÖRÜLME NEDENLERİ .................................................. 116
A) DM gerekçesi: Küçük partileri engelleme ve istikrar ................................... 116
B) Bölgesel/etnik/dinsel temelli partilerin temsilini engellemek ....................... 118
C) İki veya tek partili sistem yaratmak .............................................................. 120
D) Siyasete duyulan güvensizlik ve emniyet supabı işlevi ................................. 121
E) Depolitize toplum yaratmak.......................................................................... 122
§ VI. BARAJIN UYGULANMASINDA BAŞLICA SORUNLAR ................... 122
XVI İçindekiler

A) “% 10’unu geçmeyen partiler” ibâresinin anlamı ....................................... 122


B) Barajı aşan partilerin saptanması ve ilânı ................................................... 123
C) Seçimlerin yenilendiği çevrelerde barajın uygulanması .............................. 123
D) Ara seçimlerde barajın uygulanması ........................................................... 123
E) YSK ilânından sonra seçimin bazı çevrelerde iptalinin ülke genelinde oy
yüzdesinin yeniden tespitini gerektirmemesi ..................................................... 124
F) Bir partinin seçimlere usûlsüzlükle katılması durumunda, geçerli oylar
üzerinden yeniden baraj tespitinin gerekmediği ................................................ 125
G) Siyasal partilerden hiçbirinin % 10’luk barajı aşamaması.......................... 127
H) Yalnızca 1 siyasal partinin % 10’luk barajı aşması ..................................... 127
J) Varsayımsal analiz: Barajın iptali, ilgası veya tadili .................................... 128
1) İlga ve tadil: 1 yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulan(ama)ma sorunu ........... 129
2) Anayasa md. 67/son’daki “1 yıl yasağı”nı aşma ............................................... 130
3) İptal ....................................................................................................................... 131
§ VII. BARAJIN ETKİLERİ: ÖZGÜN BİR KARŞILAŞTIRMA.................... 132
A) Yasamaya etkisi açısından ............................................................................ 132
1) 1983 öncesinde % 10 baraj olsaydı .................................................................... 132
2) 1983 sonrasında % 10 baraj yerine makûl bir oran olsaydı .............................. 133
B) Hükûmetlere etkisi açısından........................................................................ 134
§ VIII. DEĞİŞİKLİKLER, GİRİŞİMLER, VAATLER ......................................... 135
A) 1987 Değişikliği: Barajı koruma ve kapsamını genişletme .......................... 135
B) TBMM’de sonuçsuz kalan değişiklik girişimleri .......................................... 135
C) Başlıca siyasal belgeler ................................................................................ 137
1) Siyasal parti programları ..................................................................................... 137
2) Siyasal partilerin son seçim bildirgeleri ............................................................. 138
3) Hükûmet programları .......................................................................................... 138
D) Siyasal partilerin önerileri ........................................................................... 139
E) Sivil toplum ve bilim kurumlarının önerileri ................................................ 140
1) Barajın korunması ve/ya alternatif araçlarla dengelenmesi .............................. 140
2) Barajın tamamen kaldırılması veya düşürülmesi .............................................. 141
3) Akademik toplantılar ........................................................................................... 146
F) Hükûmet kaynaklı öneri: 2007 Anayasa Taslağı .......................................... 147
G) Kişisel taslak ve raporlar ............................................................................. 147
H) TBMM-AUK metinleri .................................................................................. 147
1) TBMM-AUK’ya sunulan metinler..................................................................... 148
2) Uzlaşma sağlanan 40 maddelik taslak (Nisan 2013) ......................................... 148
3) Uzlaşma sağlanan 59 maddelik taslak (Ağustos 2013) ..................................... 149
J) Kamuoyunun baraja yaklaşımı...................................................................... 149

BÖLÜM IV
% 10 BARAJIN 1982 ANAYASASI VE İHAS’A UYGUNLUĞU SORUNU
§ I. 1982 ANAYASASI’NA UYGUNLUK .......................................................... 153
A) Genel olarak: 3 Ön soru(n) .......................................................................... 153
1) Ön sorun I: Ara rejim dönemi ürünü olması, barajın Anayasa’ya aykırılığının
karinesi olabilir mi?.................................................................................................. 153
İçindekiler XVII
2) Ön sorun II: Anayasa ve Seçim Yasası’nı aynı kişilerin kabul etmiş olması,
Anayasa’ya uygunluğa karine olabilir mi? ............................................................. 155
3) Ön sorun III: Anayasallık ve yasa içi tutarlılık analizinde ilke ve argümanlar 158
B) Demokratik devlet, toplumun huzuru, adalet ................................................ 160
C) Eşitlik/adalet ilişkisi ..................................................................................... 162
D) Seçme-seçilme hakları açısından pozitif yükümlülük ................................... 163
E) TBMM’nin “bağdaştırma” - “dengeleme” görevi ....................................... 164
F) Dengelemenin güçlüğü ve “temsilde adalet” lehine tercih .......................... 167
G) “Yönetimde istikrar” kavramının analizi ..................................................... 169
1) İlişkili kavramlar .................................................................................................. 169
2) “Yönetimde istikrar”ın yorumlanmasında sorun ............................................... 171
a) “Yönetim” sözcüğü açısından .............................................................. 171
b) “İstikrar” sözcüğü açısından ................................................................ 172
H) Temsilde adaletsizlik ve haksız temsil .......................................................... 177
1) Barajın yarattığı yapay çoğunluklar: “Dev aynası” işlevi ................................. 177
2) Yapay çoğunlukların müzakereci demokrasi kültürünü zayıflatıcı ve
parlamenter rejimin açmazlarını derinleştirici etki ................................................ 180
J) Temsil açığı (temsil edilemeyen oylar) sorunu .............................................. 181
1) Temsil açığı kavramı ........................................................................................... 181
2) 2011 seçimlerinde görece düşük temsil açığı, barajı aklamaya yeter mi? ....... 184
3) Baraja takılan oylar: Çöpe mi, başkasının cebine mi? ...................................... 185
K) Barajın caydırıcı etkileri: Bireysel ve kolektif etkiler ................................... 185
1) Seçmenlere etkisi: Özgür iradeyi saptırma ve büyük partilere yönlendirme ... 186
a) Barajın kısa dönemli (statik) etkileri ................................................... 188
b) Barajın uzun dönemli (dinamik) etkileri .............................................. 190
2) Adaylara etkisi: Bağımsız adaylığa zorlama...................................................... 191
3) Siyasal partilere etkisi: Alternatif taktiklere zorlama ........................................ 193
L) Çoğulcu demokrasi ....................................................................................... 197
M) Demokratik toplum düzeninin gerekleri....................................................... 202
N) Ölçülülük ...................................................................................................... 204
P) “Oy hakkının özü”nü zedeleme .................................................................... 206
R) Ulusal irade-genel irade ayırımı ekseninde baraj ........................................ 207
§ II. 2839 NO.LU YASA’DA İÇ UYUM.............................................................. 210
§ III. İHAS SİSTEMİ İLE UYUM ...................................................................... 211
A) İHAS-EP1 md. 3: Anlam ve kapsam ............................................................. 211
B) Baraj ve İHAS sistemi ile uyum sorunu ........................................................ 215
BÖLÜM V
ULUSAL VE ULUSAL-ÜSTÜ YARGI KARARLARINDA % 10 BARAJI
§ I. ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI .................................................. 221
A) 1966/1: Orantılı temsil ve yasamanın takdir marjı....................................... 221
B) 1968/13: Orantılı temsil ve engelli seçim ..................................................... 221
1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm ........................................................ 222
2) Tez / iddia (Türkiye İşçi Partisi) ......................................................................... 222
a) Gerekçe ................................................................................................ 222
d) Eleştiri: Oyların nitelik değişikliği - geçersizlik ilişkisi ...................... 223
XVIII İçindekiler

3) Antitez / savunma (Adalet Partisi MM Grubu) ................................................. 223


4) Sentez (AYM kararı) ........................................................................................... 224
a) “Orantılı temsil”in Anayasa’ya uygunluğu .......................................... 224
b) “Engelli seçim”in Anayasa’ya aykırılığı ............................................. 224
5) Karşı oy’lar ve ek gerekçe................................................................................... 227
a) Ortak karşı oy ...................................................................................... 227
aa) Denetimde, yalnızca Anayasa md. 55’in kullanılabileceği ........... 227
bb) Anayasa md. 55 dışındaki diğer ilkelere uygunluk ....................... 228
b) Karşı oy’a ek gerekçe (Hakkı KETENOĞLU) .................................... 230
c) İptal kararına ek gerekçe (Muhittin GÜRÜN) ..................................... 233
C) 1984/2: Onda birlik yerel seçim barajının uygunluğu (içtihattan sapma) ... 233
1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm ........................................................ 233
2) Başvuru: Onda birlik barajın Anayasa’ya aykırılığı.......................................... 234
3) AYM kararı: Onda birlik barajın Anayasa’ya uygunluğu ................................ 234
4) Karşı oylar ............................................................................................................ 238
a) Nahit SAÇLIOĞLU ............................................................................. 238
b) Yekta Güngör ÖZDEN ........................................................................ 240
D) 1987/11 ve 1987/27: 1984 içtihadının korunması ........................................ 240
1) 1987/11: “% 8’lik kontenjan”ın Anayasa’ya uygunluğu .................................. 240
2) 1987/27: “Tercihli oy”un Anayasa’ya uygunluğu............................................. 241
3) Değerlendirme: Uygunluk/yerindelik denetimi ................................................. 242
E) 1995/59: Ulusal barajın uygunluğu, çevre barajının aykırılığı .................... 243
1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm ........................................................ 243
2) Başvuru................................................................................................................. 244
3) Ön sorun: GM 15 kapsamındaki barajın denetlenebilirliği............................... 246
a) SOYSAL ve arkadaşları: Barajı denetim fırsatının, 1995’te yakalandığı.. 246
b) Görüşümüz: Barajı denetim fırsatının 1987’de yakalandığı ................ 246
4) Ön sorun 4: AYM’nin önündeki teknik engel: Davada % 10’luk barajın iptal
isteminin yer almadığı görüşü ................................................................................. 247
5) AYM kararı .......................................................................................................... 248
a) Baraja referans normu ve barajın Anayasa’ya uygunluğu ................... 248
aa) Barajın “sınırlayıcı”, “olağandışı” ve “aşırı” olmadığı ................. 248
bb) Görüşümüz: Barajın ölçülülüğü analizi ........................................ 249
b) % 25’lik çevre barajının Anayasa’ya aykırılığı ................................... 250
6) Karşı oy gerekçeleri ............................................................................................. 250
aa) % 10’luk ulusal baraj açısından karşı oylar ................................... 251
aaa) Karşı oy (Yekta Güngör ÖZDEN) .......................................... 251
bbb) Karşı oy ve değişik gerekçe (Güven DİNÇER) ..................... 251
ccc) Karşı oy (Ahmet N. SEZER) .................................................. 251
bb) % 25’lik çevresel baraj açısından karşı oylar................................ 251
aa) Karşı oy (Haşim KILIÇ) ............................................................... 251
bb) Karşı oy (Sacit ADALI) ................................................................ 252
7) Değerlendirme ..................................................................................................... 253
F) 1995/60: % 10’luk yeni çevre barajının da iptali ......................................... 254
1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm ........................................................ 254
2) Başvuru gerekçesi ................................................................................................ 255
3) AYM kararı: Yeni baraj ve önceki kararın bağlayıcılığı................................... 256
İçindekiler XIX
4) Karşı oylar ............................................................................................................ 257
a) KILIÇ ve ADALI: Yeni çevre barajı, Anayasa’ya uygundur .............. 257
b) BUMİN: Çevre barajı, bağımsız adaylar yönünden Anayasa’ya aykırı
değildir ..................................................................................................... 258
c) Karşı oylara ilişkin değerlendirme: Benzerlik ve ayrışma ................... 258
G) Baraja ilişkin AYM jürisprüdansı: Gözlem ve eleştiriler ............................. 259
1) Genel değerlendirme: İki farklı yaklaşım ve içtihat .......................................... 259
2) AYM içtihadındaki kırılmalar: 1968-1984-1987-1995..................................... 260
a) 1968 içtihadı: Takdir yetkisinin sınırlılığı ........................................... 260
b) 1984 ve 1987 içtihadı: 1968 içtihadından sapma................................. 261
c) 1995 içtihadı: 1984 içtihadına süreklilik kazandırma .......................... 261
d) 1995 içtihadına eleştiriler: İki farklı yaklaşımın izleri ......................... 261
3) AYM, % 10’luk barajın korunmasında TBMM kadar pay sahibidir ............... 264
H) % 10’luk barajın AYM’ye tekrar intikal olasılığı ......................................... 264
§ II. YÜKSEK SEÇİM KURULU KARARLARI .............................................. 265
A) 19.06.1999 tarihli karar ............................................................................... 266
B) 06.12.1999 tarihli karar ............................................................................... 266
C) 06.11.2002 tarihli karar ............................................................................... 266
D) 03.12.2002 tarihli karar ............................................................................... 267
E) 04.10.2003 tarihli karar ............................................................................... 267
§ III. İHAM KARARLARI: YUMAK & SADAK V. TURKEY ....................... 268
A) İHAM 2. Daire kararı (30.01.2007) ............................................................. 268
1) Genel bilgi: Dava ve süreç .................................................................................. 268
2) Davanın esası ....................................................................................................... 269
a) Davanın arka plânı ve olaylar .............................................................. 269
b) Türkiye ve karşılaştırmalı hukuk ......................................................... 270
3) Tarafların argümanları ve karar .......................................................................... 270
a) Tez: Başvurucuların iddia ve talepleri ................................................. 271
b) Antitez: Hükûmet’in savunması .......................................................... 271
c) Sentez: İHAM 2. Daire kararı .............................................................. 272
aa) Genel ilkeler .................................................................................. 272
bb) Genel ilkelerin davaya uygulanması ............................................. 273
4) Ortak karşı oy ....................................................................................................... 274
5) Değerlendirme ..................................................................................................... 275
a) Çoğunluk kararının tıkandığı nokta: Takdir marjı yorumu .................. 275
b) Takdir marjı - yasama yetkisinin genelliği ilişkisi............................... 275
c) Barajın ölçülülük açısından yeterince irdelen(e)memesi: .................... 276
d) Hükûmet’e yönelik “gerçek dışı beyan” nitelemesi ............................ 276
e) Karşı oya destek argüman: İspanya örneğinin farklılığı ...................... 277
B) İHAM Büyük Daire kararı (8 Temmuz 2008) ............................................... 277
1) Genel bilgi: Dava ve süreç .................................................................................. 277
2) Davanın esası ....................................................................................................... 277
a) Davanın arka plânı ve olaylar .............................................................. 277
b) Ön sorun: Büyük Daire’nin yargı yetkisinin kapsamı ......................... 278
3) Tarafların argümanları ve karar .......................................................................... 278
a) 2. Daire kararı ...................................................................................... 278
b) Tez - 1: Başvurucular .......................................................................... 278
XX İçindekiler

c) Tez - 2: Müdâhil (Uluslararası Azınlık Hakları Grubu) ...................... 280


d) Antitez: Hükûmet’in savunması .......................................................... 280
e) Sentez: İHAM Büyük Daire kararı ...................................................... 281
aa) İHAM tarafından uygulanan ilke ve kriterler ................................ 281
bb) Genel ilkelerin davaya uygulanması ............................................. 282
aaa) Yasal/meşrû amaç testi ........................................................... 282
bbb) Denge/orantısallık testi .......................................................... 283
aaaa) Karşılaştırmalı hukuk unsurları ........................................ 284
bbbb) Barajı dengeleyecek telâfiler ve diğer güvenceler ........... 284
cc) Sonuç ............................................................................................. 285
4) Ortak karşı oy ....................................................................................................... 285
C) Daire ve Büyük Daire kararlarına ilişkin analiz .......................................... 287
1) Ulaştığımız sonuçlar ............................................................................................ 287
2) Değerlendirme ve eleştirimiz .............................................................................. 289
D) Diğer İHAM ve İHAK kararları ekseninde analiz ........................................ 292
1) Geçmişe ilişkin değerlendirme ........................................................................... 292
2) Geleceğe yönelik tahmin: İHAM içtihadı değişebilir mi? ................................ 293
3) İHAM içtihadının, barajı düşürmeye engel olmadığı........................................ 295

BÖLÜM VI
“SÜRDÜRÜLEBİLİR DEMOKRASİ” İÇİN: SONUÇLAR & ÖNERİLER
§ I. SONUÇLAR ................................................................................................... 299
A) Dünya genelinde ........................................................................................... 299
B) Türkiye özelinde............................................................................................ 301
§ II. ÖNERİLERİN TASNİFİ VE ANALİZİ ..................................................... 302
A) Barajı aynen korumak .................................................................................. 302
B) Barajı tümden kaldırmak .............................................................................. 304
C) Barajı âdil/makûl/uygun bir düzeye çekmek ................................................. 304
1) Genel olarak: Barajı düşürme önerileri .............................................................. 304
2) Barajı düşürmek kesin çözüm mü? .................................................................... 306
a) Doğal baraj-yasal baraj ilişkisi ............................................................ 306
b) Diğer eksiklikler .................................................................................. 306
3) Barajın düşürülmesi durumunda, “istikrar”ı tekrar sağlayıcı öneriler.............. 306
D) Barajın etkilerini aşma amaçlı alternatif çözüm yolları .............................. 307
1) Milletvekili sayısını artırmak .............................................................................. 307
2) Alternatif çevresel barajla temsil olanağı ........................................................... 307
3) Seçim çevrelerinin sayı, büyüklük ve sınırları ile oynamak ............................. 308
a) Seçim çevrelerinin sayısını değiştirmek .............................................. 308
b) Seçim çevrelerinin büyüklüğü ve üye sayısını değiştirmek ................. 308
c) Seçim çevrelerinin sınırlarını değiştirmek: “Gerrymandering” sorunu 309
aa) Genel olarak .................................................................................. 309
bb) Türkiye’de yeni seçim sistemi tasarımı girişimi (2012) ............... 312
4) Türkiye milletvekilliği ......................................................................................... 315
5) TBMM’deki temsil açığının belli bir oranı aşması durumunda baraja en yakın
partinin barajı aşmış kabul edilmesi........................................................................ 316
İçindekiler XXI
6) İkinci meclisle dengeleme ................................................................................... 316
7) % 10 baraj içinde seçim sistemini değiştirmek.................................................. 317
8) Başbakan’ın görüş ve önerileri ........................................................................... 317
a) Saptama: “Baraj, bizden önce vardı ve değişmeli idi” ......................... 317
b) Yorum: “Baraj, demokrasi ile ilintili değildir” .................................... 318
c) 2012 vaadi: Baraj ve temsilde adalet vurgusu ..................................... 318
d) 2013 vaadi: “Demokrasi Paketi” ve 3’lü alternatif .............................. 319
e) Somut öneri: “Çalışsınlar, geçsinler…” ............................................... 319
f) Nisan 2014 adımı: Dar ve daraltılmış çevre seçim sistemleri .............. 319
9) Milletvekilleri için gereken oy sayısını eşitlemek ............................................. 320
10) Azamî milletvekili sayısını Anayasa ile sabitlemek........................................ 320
E) Barajı yükseltmek ......................................................................................... 321
§ III. KİŞİSEL ÖNERİLERİMİZ ....................................................................... 321
A) Ne yapılmalı? (konu): Alternatif öneriler ..................................................... 321
1) İdeal öneri: Barajın doğrudan Anayasa ile yasaklanması veya belli orana
sabitlenmesi (Portekiz modeli) ................................................................................ 321
2) Optimum öneri: Makûl bir barajın doğrudan Anayasa ile belirlenmesi
(Slovenya, Norveç ve Lihtenştayn modelleri)........................................................ 322
3) Yalnızca bir siyasal partinin barajı aşmasına ilişkin öneri ................................ 323
4) % 10’luk barajda reforma uyum açısından diğer öneriler................................. 324
a) Partilere malî yardım barajının düşürülmesi / kaldırılması .................. 324
aa) Genel olarak: Devlet yardımının ve barajın gerekliliği ................. 324
bb) AYM karşı-tezi: % 7’lik barajın Anayasa’ya uygunluğu ............. 324
cc) Vergi ödevi-oy hakkı-seçim barajı-devlet yardımı ilişkisi ............ 325
dd) Eleştiri ve öneri(ler) ...................................................................... 326
aaa) % 7’lik barajın makûl bir düzeye çekilmesi ........................... 327
bbb) Barajın “sıfır”lanması - asgarî örgütlenme koşulu ilişkisi ..... 328
ccc) Kademeli/oy bazlı yardım önerisi ........................................... 328
ee) 2014 düzenlemesi: % 7’den % 3’e ................................................ 329
b) CB aday gösterme barajının düşürülmesi ............................................ 330
B) Hangi araçla? (yöntem): Geçici ve kalıcı çözümler ..................................... 330
C) Ne zaman? : Derhal çözüm .......................................................................... 331
D) Barajın düşürülmesinin önündeki engel: Kim veya ne? ............................... 331
§ IV. “YENİ ANAYASA” YAPIMI: YÖNTEM VE BARAJ ............................ 332
A) Yöntem üzerine ayrışma ve baraj ................................................................. 332
B) Görüşümüz.................................................................................................... 335
§ V. BARAJA YAKLAŞIMDA ÇELİŞKİLER: BİRKAÇ GÖZLEM ............. 337
1) Anayasa Hukuku kitapları - ilk ve orta öğretim kitapları.................................. 337
2) STÖ’lerin baraja yaklaşımı ................................................................................. 338
3) Kişi ve kurumların baraja ilişkin tutumunda sapma .......................................... 339
§ VI. BİTİRİRKEN: YÜKSEK BARAJLA, İLERİ DEMOKRASİ! ................ 341
EK’LER ..................................................................................................................... 343
EK I ........................................................................................................................ 343
EK II....................................................................................................................... 345
EK III ..................................................................................................................... 346
EK IV ..................................................................................................................... 347
XXII İçindekiler

KAYNAKÇA ............................................................................................................. 349


§ I. SİSTEMATİK ESERLER VE MAKALELER................................................. 349
§ II. DİĞER KAYNAKLAR .................................................................................. 384
§ III. VERİTABANLARI VE İNTERNET KAYNAKLARI ................................. 384
DİZİN’LER ............................................................................................................... 387
I. KAVRAM & KİŞİ DİZİNİ ................................................................................. 387
II. KURALLAR DİZİNİ ........................................................................................ 400
III. KARARLAR DİZİNİ ....................................................................................... 401
ÖZGEÇMİŞ VE YAYINLAR ................................................................................. 403
TABLO & ŞEMA & HARİTA DİZİNİ9

TABLOLAR
NO. BAŞLIK s.
TABLO I Seçimleri Düzenleyen Kuralların Niteliği 33
TABLO II Ulusal Parlamentoların Bileşimi (Meclisler) 54
TABLO III Ulusal Parlamentoların Bileşimi (Ülkeler) 54
TABLO IV Meclislerde Üye Belirleme Yöntemi (Üyelikler) 55
TABLO V Üye Belirlemede Seçim Sistemi (Tüm 1. ve 2. Meclisler) 55
TABLO VI 1. Meclislere Üye Belirleme Yöntemi (Üyelikler) 56
TABLO VII 1. Meclislere Üye Belirlemede Seçim Sistemi (Ülkeler) 56
TABLO VIII 1. Meclislere Üye Belirlemede Seçim Sistemi (Ülkeler-Detaylı) 56
TABLO IX 2. Meclislere Üye Belirleme Yöntemi (Üyelikler) 57
TABLO X 2. Meclislere Üye Belirlemede Seçim Sistemi (Ülkeler) 57
TABLO XI 2. Meclislere Üye Belirlemede Seçim Sistemi (Ülkeler-Detaylı) 58
TABLO XII 1. Meclislerde Partiler İçin Yasal-Ulusal Baraj 59
TABLO XIII 1. Meclislerde Adaylar İçin (Bağımsız/Parti) Ulusal Baraj 59
TABLO XIV 2. Meclislerde Partiler İçin Ulusal Baraj 59
TABLO XV 2. Meclislerde Adaylar İçin (Bağımsız/Parti) Ulusal Baraj 60
TABLO XVI Ulusal Seçim Barajı Örnekleri (Yasal) 97
TABLO XVII Ulusal Seçim Barajı Örnekleri (Doğal) 98
TABLO XVIII Bölgesel Seçim Barajı Örnekleri (Yasal) 98
TABLO XIX Çevresel Seçim Barajı Örnekleri (Yasal) 99
TABLO XX Çevresel Seçim Barajı Örnekleri (Doğal) 99
TABLO XXI Türkiye’de Uygulanan Seçim Sistemleri 109
TABLO XXII 2002 Seçim Sonuçları (Gümrük Oyları Ekli) 125
TABLO XXIII 2002 Seçimlerinde DEHAP-DYP Etkileşimi 126
TABLO XXIV % 10 Barajını Aşan Parti Sayısına Göre Barajın Uygulanması 128
TABLO XXV 1983 Öncesinde % 10 Baraj Olsaydı? 132
TABLO XXVI 1983 Sonrasında % 10 Yerine % 3 Baraj Olsaydı? 133
TABLO XXVII 2002 Seçimlerinin Farklı Seçim Sistemleri Açısından Analizi 133
TABLO XXVIII 1983 Sonrası % 10 Baraj ve Hükûmetler 134
TABLO XXIX TBMM’de Temsil Açıkları (1950-2011) 183
TABLO XXX 2011 Seçimlerinde % 0 Baraj Olsaydı 189
TABLO XXXI % 10’luk Barajın Etkilerinin Toplu Görünümü 197
TABLO XXXIII Dünya’da Ulusal Seçim Barajları (Yasal) 343
TABLO XXXIII Türkiye’de Seçim Barajları Kronolojisi (Başlıca Gelişmeler) 346

ŞEMALAR
NO. BAŞLIK s.
ŞEMA I EASTON’ın sistem analizi ekseninde seçimin işlevi 15
ŞEMA II Seçim Sistemleri Tipolojisi 18

HARİTA
NO. BAŞLIK s.
HARİTA Ulusal seçim barajları (Avrupa) 345

9 Bilgi kutuları, sayıca fazla olduğundan listelenmedi.


KISALTMALAR10
AB Avrupa Birliği
ABGS Avrupa Birliği Genel Sekreterliği
ACEEO The Association of Central and Eastern European Election Officials
ADAM Ankara Düşünce ve Araştırma Merkezi
AdB-EDB Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı
AGİAD Ankara Genç İşadamları Derneği
AGİK/(T) Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı (Teşkilâtı)
AK Avrupa Konseyi
Aka-Der Anadolu Kültür Araştırma Derneği
AKBK Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi
AKdP Anayasa Kadın Platformu
AKGS Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği
AK-HYDK Avrupa Konseyi Hukuk Yoluyla Demokrasi Komisyonu (Venedik Komisyonu)
AKİ aslî kurucu iktidar
AKP Adalet ve Kalkınma Partisi
AKPM Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi
akt. Aktaran
Alm. Almanca
ANAP Anavatan Partisi
Anayasa-Der Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği
ANES American National Election Studies
Ank.BD Ankara Barosu Dergisi
Any. Anayasa(sı)
AP Avrupa Parlamentosu
App. No. Application Number (İHAM kararlarında, başvuru no.su)
art. article
ASE Ankara Strateji Enstitüsü
ATE Açık Toplum Enstitüsü
AÜHF(D) Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
AÜSBF(D) Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (Dergisi)
AÜSBF-İİE Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi İdarî İlimler Enstitüsü
AYHD Anayasa Hukuku Dergisi
AYM Anayasa Mahkemesi
AYMKD Anayasa Mahkemesi Kararlar Dergisi
B birleşim (TBMM, MGK, DM yasama tutanaklarında)
b. bent
b.k.v.t.a. bold karakterli vurgulama(lar), tarafımıza aittir
b.k.v.y.a. bold karakterli vurgulama(lar), alıntı yapılan kaynağa/yazara aittir
b.t. basım tarihi
b.y. basım yeri
BASK Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu
BDP Barış ve Demokrasi Partisi
BİLGESAM Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi
BKP Başkent Kadın Platformu
Bkz. bakınız
Bl. bölüm
BM Birleşmiş Milletler
BM-İHK Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi
BMM Büyük Millet Meclisi (Cumhuriyet öncesi TBMM)
Bs. bası(m)
C. cilt
c. cümle
CB Cumhurbaşkanı

10 Eserde link kısaltma: http://goo.gl [Google URL Shortener].


XXVI Kısaltmalar
CDEM American University Center for Democracy and Election Management
CDI Centre for Democratic Institutions
CDP-ERA Center on Democratic Performance - Election Results Archive
CEPPS Consortium for Elections and Political Process Strengthening
cf. confer (= krş: karşılaştırınız)
CGP Cumhuriyetçi Güven Partisi
CHP Cumhuriyet Halk Partisi
CIA Central Intelligence Agency
CKMP Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi
CLEA Constituency-Level Elections Archive
CoE Council of Europe
CR Ceride-i Resmiyye
CReD Centrul de Resurse Pentru Democraţie
CS Cumhuriyet Senatosu (1961 Anayasası döneminde 2. meclis)
CSES Comparative Study of Electoral Systems
CSK Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu
CSTD Cumhuriyet Senatosu Tutanak Dergisi
CTES Council of European Treaty Series
CÜİİBFD Cumhuriyet Üniversitesi İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi Dergisi
Çev. Çeviren
ÇS çoğunluk sistemi
ÇYDD Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği
D Düstur
DASH Digital Access to Scholarship at Harvard University
DCP Demokratik Cumhuriyet Programı
DDPI Database of Political Institutions
DEBV Dünya Ehl-i Beyt Vakfı
Dec. Decision (hüküm)
Değ. değişik(lik)
DEHAP Demokratik Halk Partisi
DEP Demokrasi Partisi
Der. Derleyen
DESAW Democratic Electoral Systems Around the World
DESK Demokratik Sendikalar Konfederasyonu
DİSK Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu
DKP Demokratik Kitle Partisi
DM Danışma Meclisi (1980-1983 ara rejim dönemi)
DM-AK Danışma Meclisi Anayasa Komisyonu
DM-GK Danışma Meclisi (Genel Kurulu)
DMTD Danışma Meclisi Tutanak Dergisi
dp. dipnot numarası
DPI Democratic Progress Institute
DR Decisions and Reports
DSP Demokratik Sol Parti
DTDG Demokratik toplum düzeninin gerekleri
DTK Demokratik Toplum Kongresi
DTP Demokratik Toplum Partisi
DYP Doğru Yol Partisi
E. Esas sayısı (Anayasa Mahkemesi kararları)
e.t. (internet kaynağına) erişim tarihi
ECDTL European Commission for Democracy Through Law (Venice Commission)
ECHR European Convention on Human Rights
ECmHR European Commission of Human Rights
ECPRD European Centre for Parliamentary Research and Documentation
ECtHR European Court of Human Rights
ed editör(ler) / edition (bası)
EED European Election Database
EHİİD Eşit Haklar İçin İzleme Derneği
EHRR European Human Rights Reports
Kısaltmalar XXVII
EIU The Economist Intelligence Unit
EP Ek Protokol
et seq. et sequences (= vd: ve devamı, izleyen sayfalar)
et.al. et alia ( = vdğ: ve diğerleri, diğer yazarlar)
ETS European Treaty Series
EÜHFD Ercincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
f fıkra
FES Friedrich Ebert Stiftung Derneği
fn. footnote
FP Fazilet Partisi
Fr. Fransızca
FÜSBD Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
GİMEV Giresun İmam Hatip Mezunları ve Mensupları Vakfı
GM geçici madde
GP Genç Parti
GÜHFD Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
HAD (Marmara Üniversitesi) Hukuk Araştırmaları Dergisi
HADEP Halkın Demokrasi Partisi
haz. hazırlayan
HBS Heinrich Böll Stiftung Derneği
HDP Halkların Demokrasi Partisi
HEP Halkın Emek Partisi
hk. hakkında
HSAKD Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği
http hyper text transfer protocol
IACL International Association of Constitutional Law
ICL International Constitutional Law
IDEA International Institute for Democracy and Electoral Assistance
IERES Institute for European, Russian and Eurasian Studies (George Washington Univ.)
IFES The International Foundation for Electoral Systems
IPU Inter-Parliamentary Union (PARLINE)
İ.t. İrade tarihi (Osmanlı’da Padişah’ın tek taraflı işlemleri için)
İçt. İçtüzük, İçtüzüğü
İDE İstanbul Düşünce Enstitüsü
İHAD İnsan Hakları Avrupa Divanı (yeni adıyla İHAM)
İHAK İnsan Hakları Avrupa Komisyonu (Önceki yapılanmada AK organı)
İHAM İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi
İHAM-BD İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Büyük Daire
İHAS İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi
İHAS-EP1 İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’ne Ek 1 No.lu Protokol
İHD İnsan Hakları Derneği
İHDK. İnsan Hakları Danışma Kurulu
İHEB İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi
İHM İnsan Hakları Merkezi
İHOP İnsan Hakları Ortak Platformu
infra. alt (sonraki) kısımlara bakınız
İng. İngilizce
İPM İstanbul Politikalar Merkezi
İŞÜHF İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi
İTÜSBD İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
İÜHF(M) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (Mecmuası)
İÜSBF İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi
İYHB (1789) Fransa İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi
Judg. karar (judg[e]ment)
K. Karar sayısı (Anayasa Mahkemesi kararları)
K.n. kanun numarası
K.t. kabul tarihi (kanunlar için)
K.T. karar tarihi (AYM, TBMM ve Bakanlar Kurulu kararları için)
KADER Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği
XXVIII Kısaltmalar
KAFFED Kafkas Dernekleri Federasyonu
KAGİDER Türkiye Kadın Girişimciler Derneği
Karar no. karar numarası (TBMM ve Bakanlar Kurulu kararları için)
KATÜ-MDV KATÜ Mezunları Dayanışma Vakfı
KDGM (Başbakanlık) Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı
KE Kanûn-ı Esâsî
KHK kanun hükmünde kararname
KIPRED Kosovar Institute for Policy Research and Development
Kİ kurucu iktidar
KİLAD Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Araştırma Dergisi
KM Kurucu Meclis
Krİ. kurulu iktidar
krş. karşılaştırınız
KÜYEREL Küresel ve Yerel Düşünce Derneği
Lât. Lâtince
LDT Liberal Demokrat Parti
LDT Liberal Düşünce Topluluğu
M. mükerrer (Resmî Gazete)
M.Ö. Milât’tan önce
matb. matbaa(sı) / matbaacılık
MBK Millî Birlik Komitesi (1960-1961 ara rejim dönemi)
MBV Mülkiyeliler Birliği Vakfı
md. madde
MEB-TTK Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu
MGK Millî Güvenlik Konseyi (1980-1983 ara rejim dönemi)
MGK-AK Millî Güvenlik Konseyi Anayasa Komisyonu
MGKr. Millî Güvenlik Kurulu
MGKTD Millî Güvenlik Konseyi Tutanak Dergisi
MGSSAV Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı
MHP Milliyetçi Hareket Partisi
MM Millet Meclisi (1961 Anayasası döneminde 1. meclis)
MMTD Millet Meclisi Tutanak Dergisi
MNP Millî Nizam Partisi
MP Millet Partisi
MRG Minority Rights Group International
MSK Milletvekili Seçimi Kanunu
MSP Millî Selâmet Partisi
MÜHF Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi
MÜİİBFD Marmara Üniversites İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi Dergisi
MÜSİAD Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği
NDI The National Democratic Institute for International Affairs
No. numara
O oturum (TBMM, MGK, DM yasama tutanaklarında)
ODIHR Office for Democratic Institutions and Human Rights
OHAL olağanüstü hâl
OPPD Office for Promotion of Parliamentary Democracy
OSCE Organization for Security and Co-operation in Europe (AGİT)
Osm. Osmanlıca
OTS orantılı seçim sistemi
örn. örneğin
ÖZDEP Özgürlük ve Demokrasi Partisi
özl. özellikle
p(p). page(s)
PACE Parliamentary Assembly of the Council of Europe (AKPM)
para(s). paragraf(lar)
ParlGov Parliament and Government Composition Database
passim. eserin bütününe bakınız
PKK Partiya Karkerên Kurdistan (Kürdistan İşçi Partisi)
POMED Project on Middle East Democracy
Kısaltmalar XXIX
publ. publication / publishing
rec. recommendation (istişarî karar, tavsiye)
rep. report
res. resolution (icraî karar)
rev. revised (Revize edilmiş metin / Anayasa’nın son revizyon yılı)
RG Resmî Gazete
RP Refah Partisi
s(s). sayfa(lar)
S. sayı(lı)
s.g.t. son güncelleme tarihi (web sitesi veritabanları için)
SADC The Southern Africa Development Community
SAMER Siyasal Sosyal Araştırmalar Merkezi
SBE Sosyal Bilimler Enstitüsü
SDE Stratejik Düşünce Enstitüsü
SDF Sivas Dernekler Federasyonu
SDP Sosyalist Demokrasi Partisi
sect. section (bölüm)
SEKAM Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Merkezi
SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı
SHP Sosyal Demokrat Halkçı Parti
SODEP Sosyal Demokrat Parti
SODEV Sosyal Demokrasi Vakfı
SPK Siyasî Partiler Kanunu
SS sıra sayısı (TBMM tutanak dergilerinde)
STD Uluslar Arası Sivil Toplumu Destekleme ve Geliştirme Derneği
STGM Sivil Toplum Geliştirme Merkezi
STHK Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun
supra. üst (önceki) kısımlara bakınız
sü. sütun (ansiklopedilerde)
SÜHFD Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
SÜİF Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi
ŞAF Şehit Aileleri Federasyonu
T. tarih(li)
T.C. Türkiye Cumhuriyeti
TBB(D) Türkiye Barolar Birliği (Dergisi)
TBKP Türkiye Birleşik Komünist Partisi
TBM Türkiye Barış Meclisi
TBMM Türkiye Büyük Millet Meclisi
TBMM(GK) Türkiye Büyük Millet Meclisi (Genel Kurulu)
TBMM-AK Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Komisyonu
TBMM-AM Türkiye Büyük Millet Meclisi Araştırma Merkezi
TBMM-AUK Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa Uzlaşma Komisyonu
TBMM-GK Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu
TBMM-İHK Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonu
TBMM-PUK Türkiye Büyük Millet Meclisi Partilerarası Uzlaşma Komisyonu
TBMMTD Türkiye Büyük Millet Meclisi Tutanak Dergisi
TDB Türk Dişhekimleri Birliği
TDnK Türk Dayanışma Konseyi
TDV Türkiye Diyanet Vakfı
TEK Teşkilât-ı Esasiye Kanunu
TEMA Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı
TEPAV Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı
TESAV Toplumsal, Ekonomik, Siyasal Araştırmalar Vakfı
TESEV Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı
TESİAD Türkiye Etkin Sanayici ve İşadamları Federasyonu
THK Türk Hukuk Kurumu
TİP Türkiye İşçi Partisi
TİSK Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu
TKİ tâlî (türev) kurucu iktidar
XXX Kısaltmalar
TkMM Türkiye küçük Millet Meclisleri
TKP Türkiye Komünist Partisi
TM Temsilciler Meclisi (1960-1961 ara rejim dönemi)
TM-AK Temsilciler Meclisi Anayasa Komisyonu
TMTD Temsilciler Meclisi Tutanak Dergisi
TOBB Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
TODAİE Türkiye ve Ortadoğu Âmme İdaresi Enstitüsü
TÖÜHF Turgut Özal Üniversitesi Hukuk Fakültesi
TSK Türk Silâhlı Kuvvetleri
TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu (önceki DİE-Devlet İstatistik Enstitüsü)
TÜRKONFED Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu
TÜRKPA Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi
TÜSES Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı
TÜSİAD Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği
TVHB Türk Veteriner Hekimleri Birliği
UNDP United Nations Development Program
Univ./Üniv. Üniversite(si)
UNTS United Nations Treaty Series
UNU United Nations University
USBED Uluslararası Stratejik Bakış Enstitüsü
v. versus
vb. ve benzeri
vd. ve devamı
vol. volume (cilt)
www. world wide web
Y yıl
Y.t. yürürlük tarihi
YAP Yeni Anayasa Platformu
Yay. yayın(lar)ı/yayınevi
YAYED Yerel Yönetim Araştırma Yardım ve Eğitim Derneği
YÖK Yüksek Öğretim Kurulu
YP Yeşiller Partisi
YSK Yüksek Seçim Kurulu
YY yasama yılı (TBMM, MGK, DM yasama tutanaklarında)
yy. yüzyıl
ZC Zabıt Ceridesi (TBMMTD’nin önceki adı)
GİRİŞ
(KONU-AMAÇ-YÖNTEM-PLÂN)

Konu: Çalışmanın ana ekseni, özellikle ulusal parlamento


seçimlerinde (çift meclisli parlamentolarda ise, 1. meclis seçimlerinde)
siyasal partiler için ulusal çapta öngörülen seçim barajlarına
özgülenmektedir. Ancak, diğer baraj türlerine de yeri geldiğince
değinilecektir.
Amaç: Çalışmada temel amaç, Türkiye’deki % 10’luk ulusal
seçim barajının ulusal ve ulusal-üstü ölçütlere uygunluğunun
karşılaştırmalı veriler ekseninde değerlendirilmesidir.
Yöntem: Çalışmanın konusuna daha elverişli yöntem,
tümdengelim yöntemidir. Üzerinde yoğunlaştığımız inceleme alanı,
özellikle bu kısımda çerçevesi çizilen genel tanım ve kavramlardan
hareketle, bölümden bölüme daraltılacaktır. Ancak, yer yer siyaset bilimi
verileri de işleneceğinden, tümevarım (tikelden genele ulaşma) yöntemi
de kullanılacaktır. Zira bu disiplin, veri, olgu ve olaylardan sonuçlar
üretmeye çalışır. “Olması gereken”i değil, “olan”ı gözlemler ve sebep-
sonuç ilişkisi kurar.
Yararlanılan disiplinler: Konu, multi-disipliner ve inter-
disipliner nitelik taşır. Seçim sistemi ve seçim barajı, baraj-parti
sistemleri ilişkisi açısından siyaset bilimi; seçmene etkileri yönüyle
siyaset psikolojisi ve siyaset sosyolojisi; seçim davranışları açısından
seçim sosyolojisi; seçim sonuçlarının parlamentoya yansıması itibariyle
matematik ve istatistik; seçim-iktisat ilişkisi açısından anayasal iktisat11
vb. disiplinlerin inceleme alanına girer. Hatta seçim sistemleri, seçim
tahminleri, oy davranışları vb. konulara özgülenen “seçimbilim”
(psephology) alt disiplini de gelişmektedir12.
Ancak, seçim barajının her yönüyle incelenmesi mümkün
ol(a)mayacağından, özellikle Anayasa Hukuku Genel Teorisi ve
Özgürlükler Hukuku genel ilkeleri ekseninde analizler yapılacaktır.
Yararlanılan kaynak ve veriler: Bilimsel eserler, mahkeme
kararları ve süreli yayınların yanı sıra, özellikle “hükûmet dışı

11 CANİKLİOĞLU, Meltem Dikmen, Anayasa Arayışları ve Türkiye (Anayasal İktisat


Arayışları), 1. Bs., BDS Yay., İstanbul, Mart 1998, ss. 287-290.
12 DEMİR, Ömer & ACAR, Mustafa, Sosyal Bilimler Sözlüğü, 2. Bs., Ağaç Yay., İstanbul,

1993, s. 314; MARSHALL, Gordon, Sosyoloji Sözlüğü, (Çev. AKINHAY, Osman &
KÖMÜRCÜ, Derya), 1. Bs., Bilim ve Sanat Yay., Ankara, 1999, s. 645.
2 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

kuruluşlar” olarak adlandırılan NGO’lar tarafından yayınlanan rapor ve


analizlerden, ülkelerde seçimleri ve seçim sistemlerini güncel olarak
izleyen web sitelerinden ciddi katkı sağlanmıştır.
Karşılaşılan güçlükler: Çalışma sürecinde, birtakım güçlüklerle
karşılaşılmıştır. Başlıca problem, gerek basılı eserler ve gerekse internet
kaynaklarında yer alan verilerin güvenilirliğidir. Ciddi eserlerde dahi,
birtakım verilerin güncellenmediği, ya da çevresel bazda uygulanan
seçim barajının ulusal baraj olarak verildiği görülür (örn. İspanya).
Dolayısıyla, çalışmaya başlandığında tahmin edilenden daha fazla teyide
gerek duyuldu; özellikle Dünya çapında seçim barajlarının incelendiği
bölümde, mümkün olduğunca çok sayıda ve farklı türde kaynağa
referans yapıldı.
Plân ve sistematiğe gelince; çalışma, 1 kavramsal giriş bölümü, 4
ana bölüm ve sonuç-öneriler olmak üzere, toplam 6 bölümden
oluşmaktadır.
Bölüm I’de, seçim, seçim sistemi, seçim barajı vb. temel
kavramlara değinilerek çalışmanın genel çerçevesi çizilecek; ayrıca
ulusal ve ulusal-üstü belgelerde oy hakkı ve seçim barajlarına
değinilecektir.
Bölüm II’de, karşılaştırmalı veriler ışığında seçim barajları
incelenecektir.
Bölüm III’te, Türkiye’de uygulanan % 10 ulusal seçim barajına
ilişkin genel analize yer verilecektir.
Bölüm IV’te, % 10 ulusal barajın 1982 Anayasası ve İHAS13’a
uygunluğunun yanı sıra, yasa içi uyumluluk analizi yapılacaktır.
Bölüm V’te, seçim barajlarına ilişkin başlıca AYM ve İHAM14
kararları incelenecektir.
Bölüm VI’da, ulaşılan sonuçların yanı sıra, konuya ilişkin önerilere
yer verilecek, ayrıca kişisel önerilerimiz de paylaşılacaktır.

13 Orijinal adı “İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetlerini Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesi”dir.
(İng. European Convention for the Protection of Human Rights and Fundamental Freedoms).
Türkçe’ye “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi” olarak çevirilir. Ancak bu çeviri ile, belgeye,
sanki yalnızca “Avrupanın İnsan Hakları”nı güvenceleme işlevi yükleniyormuş izlenimi
doğabilir. Oysa Sözleşme, bölgesel nitelik taşımasına karşın, etkileri bu çerçeveyi aşar. Bu
yüzden, yaygın eğilimin aksine, “İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi”nin daha uygun düştüğü
kanısındayız. Kaldı ki, kısaltma durumunda (“İHAS”), telâffuz kolaylığı da eklenebilir.
14 Resmî çevirideki “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi” yerine, 2 nedenle “İnsan Hakları

Avrupa Mahkemesi” kullanıldı: İHAS-AİHS farklılık gerekçemiz, yazım ve telâffuz kolaylığı.


BÖLÜM I
SEÇİM VE BARAJ

Bu bölümde, aşağıdaki ana başlıklar yer alır:


§ I. Temel kavramlar
§ II. Seçim barajları tipolojisi
§ III. Başlıca belgelerde oy hakkı ve seçim barajı
Bölüm I : Seçim ve Baraj 5
Majority rules, minority rights. (Çoğunluk yönetir,
azınlık hakkını alır).
[Kenneth O. MAY15]

Hukuku seçime bağımlı yöneticilerin eline terk


etmek, kaymak kavanozunu kedinin uhdesine vermek
gibidir.
[Friedrich A. HAYEK16]

Demokrasi tarihi, antik dönemde yalnızca erkeklerin karara


katıldığı ilkel modelden günümüze, uzun bir evrimi yansıtır. Sonraları
oy hakkı genişlese ve seçmen yaşı düşse de, sürece vekillerin girişi ve
siyasal partilerin doğuşu ile, oyun değeri görece azaldı. Artık modern
Dünya’da seçmen, parlamento-parti-aday üçgeninde süzgeçten
geçirilerek sunulan seçeneklerden birini tercih etmek zorunda...

§ I. TEMEL KAVRAMLAR

İlkin, genel olarak kavramlar arası ilişkilere değinilebilir.

A) Demokrasi: Çoğunluk - azınlık dengesi


Çoğunluk yönetir, azınlık hakkını alır... Demokrasiye ilişkin özlü
saptamalardan biri... “Çoğunluk versus azınlık” formülündeki bu
dengeleme, çoğulcu-çoğunlukçu demokrasi ayırımına da ışık tutar:
Azınlığın hakları, çoğunluğun yönetme hakkının sınırıdır17. Saptama,
1992 Çek Cumhuriyeti Anayasası md. 6 için esin kaynağı olsa gerek:
“Çoğunluk kararları, azınlıkların korunmasına saygıyı içerir”18.
LASSWELL’in özlü çerçevesi ile, “Politika: Kimin neyi, ne
zaman, nasıl alacağıdır?”19. Seçim sistemi, bu soruya ek olarak, “neye
karşılık, ne kadar alacak?” sorusunun yanıtıdır. Konumuz olan baraj ise,
“büyük partiler, ne kadar fazla alacak?” sorusunun...
Demokrasi kavramının içeriği, İnsanlık tarihi boyunca sürekli

15 MAY, Kenneth O., “A Set of Independent Necessary and Sufficient Conditions for Simple
Majority Decision”, Econometrica, Vol. XX, No. 4, October 1952, pp. 680-684. Online erişim
için bkz. http://goo.gl/1DOxXS (Harvard Üniv. sitesi).
16 HAYEK, Friedrich A., Hukuk, Yasama ve Özgürlük, C. III: Özgür Bir Toplumun Siyasî

Düzeni, (Çev. ÖZ, Mehmet), 1. Bs., Türkiye İş Bankası Yay., İstanbul, Şubat 1997, s. 48.
17 PATRICK, John J., Understanding Democracy, A Hip Pocket Guide, Oxford Univ. Press,

May 2006, pp. 58-59. http://goo.gl/wUaniv


18 http://goo.gl/gV0cMK
19 Tanım, yazarın eserinin de başlığıdır. LASSWELL, Harold Dwight, Politics: Who Gets What,

When, How, New York, London, Whittlesey House, McGraw-Hill Book Co., 1936, passim.
6 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

gelişme kaydederek, “küresel demokratik devrim”le dalgalar hâlinde


Dünya’ya yayıldı20. Ancak dinamik karakter gösteren bu evrimin devam
ettiğini ve hiçbir zaman tamamlan(a)mayacağını saptayalım.
POLITEIA - DEMOKRASİ - POLİARŞİ - DEMARŞİ
Eski Yunanca’da “demos” (halk) ve “kratein” (yönetmek) ve “kratos” (güç) sözcüklerinden
türer ve özetle “halkın yönetimi”ni (“halkerki”21 ya da “elerki”22) ifade eder. Bu tanım, aynı
zamanda normatif demokrasi teorisidir23. Siyaset felsefesinde demokrasi, ARISTO’nun
yönetimlerin dolaşımı düşüncesinde, iyi ve bozulmuş yönetimler ayırımında, halkın yönetimi
olan politeia’nın dejenere olmuş biçimidir24. Thomas HOBBES ise, demokrasiyi, monarşi
veya aristokrasinin alternatifi olarak sayar25. Oysa ki, monarşi ve demokrasi uzlaşabllir (Örn.
Birleşik Krallık); monarşi kavramı demokrasinin değil, cumhuriyetin alternatifidir. R. DAHL,
“poliarşi” olarak adlandırdığı demokratik rejimler için, 8 asgarî koşul saptar: Örgüt kurma ve
katılma özgürlüğü, ifade özgürlüğü, oy hakkı, kamusal makamlara seçilme hakkı, politik
liderlerin seçmen tercihini kazanmak için yarışabilme hakkı, farklı haber alma kaynaklarının
varlığı, özgür ve âdil seçimler, hükûmet politikalarını oy ve diğer tercihlere dayandırmak için
gerekli kurumların varlığı26. Öte yandan, ampirik demokrasi teorisi ekseninde A. LIJPHART,
sistemin uzun dönem yurttaş isteklerine makûl ölçüde duyarlı olması şartını ekler. Ülke bazlı
analizlerinde ise, demokratik yönetimin II. Dünya Savaşı sonundan bu yana kesintisiz
süregelmesi koşulunu arar. Ayrıca, Türkiye açısından bir koşulun daha dikkate alınması
gerektiği kanısındayız: “Askerî otoritenin seçilmiş otoriteye ve sivil topluma bağlılığı”27.
Hatta daha kapsayıcı bir ilke olarak, “seçilmişlerin atanmışlara üstünlüğü”nden söz edilir28.
Demarşi ise, çoğunluğun gücünün dengelendiği, “sınırlı demokrasi”yi ifade eder.

DAHL’ın ölçütleri ile seçim, demokrasinin olmazsa olmaz (sine


qua non), “gerek koşul”larından biridir; fakat “yeter koşul” değildir.
Demokrasinin bel kemiği olan çoğunluk-azınlık ilişkisi, bir bakıma
iktidar-muhalefet dengesidir29.
Demokrasinin klâsikleşen mottosu, “halkın kendi kendini

20 HUNTINGTON, Samuel P., “Demokrasinin Üçüncü Dalgası”, (Çev. ÖZBUDUN, Ergun), in


Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der. DIAMOND, Larry & PLATTNER, Marc F.), 1. Bs.,
Yetkin Yay., Ankara, 1995, ss. 31-52.
21 AKARSU, Bedia, Felsefe Terimleri Sözlüğü, 3. Bs., Savaş Yay., Ankara, Eylül 1984, s. 36.
22
OZANKAYA, Özer, Temel Toplumbilim Terimleri Sözlüğü, 3. Bs., Savaş Yay., Ankara, Şubat
1984, s. 47.
23 Normatif-ampirik demokrasi ayırımı için bkz. GÖZLER, Kemal, Anayasa Hukukuna Giriş:

Genel Esaslar ve Türk Anayasa Hukuku, 13. Bs., Ekin Yay, Bursa, Eylül 2008, ss. 112-115.
24 AĞAOĞULLARI, Mehmet Ali, Eski Yunan’da Siyaset Felsefesi, 1. Bs., V (Verso) Yay.,

Ankara, Nisan 1989, s. 249, 252-253.


25 HOBBES, Thomas, Leviathan (Bir Din ve Dünya Devletinin İçeriği, Biçimi ve Kudreti), (Çev.

LİM, Semih), 6. Bs., Yapı Kredi Yay., İstanbul, 2007, s. 139. Ayrıca bkz. ss. 143-144.
26 DAHL, Robert A., Polyarchy: Participation and Opposition, Yale Univ. Press, New Haven &

London, 1971, p. 3 (Table I.I).


27 SEZER, Abdullah, 1982 Anayasası Ekseninde Türev Kurucu İktidar Yetkisinin Sınırları ve

Yargısal Denetimi, (Doktora Tezi), Marmara Üniv. SBE, İstanbul, 2006, ss. 619-620.
28 ERDOĞAN, Mustafa, Anayasal Demokrasi (Anayasa Hukukuna Giriş), 2. Bs., Siyasal Yay.,

Ankara, 1997, ss. 225-226.


29 AKAD, Mehmed, Genel Kamu Hukuku, 2. Bs., Filiz Yay., İstanbul, 1997, s. 253.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 7

yönetmesi”dir. Abraham LINCOLN, “halkın, halk için, halk tarafından


yönetilmesi” tanımını yapar30.
Çoğunlukla (oy çokluğu) karar alma, tüm topluluk üyelerini
bağlayıcı olma açısından rasyonel addedilir31. Ancak
MONTESQUIEU’ye göre çoğunluk (iktidar), fren & denge
mekanizmaları ile kontrol edilmediği sürece, kötüye kullanılmaya
yatkındır. Toplum sözleşmesi teorisyenlerine göre, zımnî mutabakata
aykırı davranış, bireylerin direnme hakkını kullanmasına dek varır32.
Öte yandan GUÉNON, kamuya tanınan oy hakkının, çoğunluğun
kararının yanılmazlığına ilişkin yanılsamayı yarattığını savunur:
“Her ne kadar ‘demokrasi’, halkın bizzat kendi kendini yönetmesi diye
tanımlanıyorsa da, bu gerçekten imkânsız bir şeydir; ... [M]odern dünyada
yönet[i]cilerin büyük ustalığı, halkın kendi kendini yönettiğine halkı
inandırmalarıdır. Halk da buna memnuniyetle inanır, çünkü bununla
pohpohlanmaktadır ve zaten bunun imkânsız bir şey olduğunu göremeyecek
kadar düşünceden yoksundur halk. İşte bu yanılsamayı yaratmak için ‘kamuya
oy hakkı’ denen şey icat edilmiştir”33.
Çoğunlukçu anlayış, birçok düşünürün yanı sıra, özellikle
ROUSSEAU’nun “genel iradenin yanılmazlığı” teorisinden beslenir34.
GRAMSCI, “seçimde en yüksek sayı, yasadır” biçiminde ifade edilen
anlayışı, hem temsilî rejim, hem de oyların eşitliği açısından eleştirir35.
PETTIT’ye göre, çoğunlukçuluğa karşı olma ve dengeleme, hukukun
üstünlüğü ve erkler ayrılığı ile birlikte, anayasacılığın koşullarındandır36.
Ancak, çoğulcu bir yönetimi (ya da moda deyimle, “yönetişim”37)

30 Oscar WILDE, tanımdan ironik saptamalar üretir: “Halkın, halk için, halk tarafından”
“joplanması”, “soyulması”, “ezilmesine demokrasi diyoruz”.
31 DAHL, Robert A., Demokrasi ve Eleştirileri, (Çev. KÖKER, Levent), Yetkin Yay., Ankara,

1993, s. 6. Pratikte uygulanması düşünülen alternatif karar alma yöntemlerinden hiçbiri,


bundan daha demokratik olmaz. Ibid., ss. 179-180.
32
Toplum sözleşmesi ve özellikle direnme hakkı ilk kez, 1579’da Basel’de yayımlanan ve
yazarının gerçek adı halen belirsiz olan Tiranlara Karşı Özgürlüğün Savunulması (Vindiciae
Contra Tyrannos) adlı kitapçıkta yer aldı. O tarihte, kuramın temsilcileri doğmuş değillerdir.
Metin için bkz. ALATLI, Alev (Ed.), Batı’ya Yön Veren Metinler, C. II (1350-1650), 1. Bs.,
İlke Eğitim ve Sağlık Vakfı Kapadokya MYO Yay., İstanbul, Ekim 2010, ss. 575-583.
33 GUÉNON, René, Modern Dünyanın Bunalımı, (Çev. KANIK, Mahmut), 2. Bs., Verka Yay.,

Özener Matb., İstanbul, Eylül 1999, ss. 114-115.


34 ROUSSEAU, Jean-Jacques, Toplum Sözleşmesi, (Çev. GÜNYOL, Vedat), 9. Bs., Türkiye İş

Bankası Yay., İstanbul, Nisan 2012, s. 26.


35 GRAMSCI, Antonio, Modern Prens, (Çev. ESİN, Pars), 1. Bs., Birey ve Toplum Yay.,

Ankara, Şubat 1984, ss. 146-147.


36 PETTIT, Philip, Cumhuriyetçilik: Bir Özgürlük ve Yönetim Teorisi, (Çev. YILMAZ,

Abdullah), Ayrıntı Yay., İstanbul, 1998, ss. 238 vd.


37 Birbiri yerine kullanılsa da, idare-yurttaş ilişkilerini de içeren yönetişim, farklı bir kavramdır.

TOKSÖZ, Fikret, İyi Yönetişim El Kitabı, 1. Bs., TESEV Yay., İstanbul, Mayıs 2008, ss. 7-8.
8 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

sağlamak, kolay değildir. Zira MOURGEON’a göre iktidar, yalnızca


muhalefetin değil, seçmeninin ve çoğunluğun baskısı altındadır.
“[S]eçilmiş, çoğulcu ve özerk de olsa, yasa koyucu genellikle büyük bir
çoğunluk için ve bu çoğunluğun baskısı altında karar verir. Çoğunluğun
güvenliği, ... huzuru, ... ahlak anlayışı ve ... çıkarları yasa koyucuyu ihtiyatlı
olmaya ve özgürlükler türünden yükümlülükleri reddetmeye iter”38.
Demokrasinin 3 paradoksundan biri olarak temsil-yönetilebilirlik
gerilimi, parti liderleri ve politikalarını, halka karşı bağımlı kılar39.
Özetle çoğunluk baskısı, seçmenden iktidara, iktidardan azınlığa yönelir.
Çoğunluğun yönetimi, çoğunluğun mutlak üstünlüğünden
(tahakkümünden) farklıdır. Demokratik teori gereği, çoğunluğun
yönetmesinden doğal bir durum olamaz; fakat çoğunluk, her zaman haklı
olmayabilir40. Kaldı ki ROUSSEAU bile, eserinin “genel istem yanılır
mı?” başlığında, bu çekincesini paylaşır:
“Genel istem her zaman doğrudur ve kamusal yararlara yöneliktir. Ama bundan
halkın kararlarının her zaman aynı doğrulukta olduğu sonucu çıkmaz. … Halk
hiçbir zaman bozulmaz ama, çoğu zaman aldatılabilir” 41.
Çoğunlukçuluğa eleştiri, Anayasa hukukçularından42, muhafazakâr
yazarlara43 dek, geniş bir yelpazeye yayılır. Muammer KADDAFİ’nin
Yeşil Kitabında, gerçek diktatörlük olarak bu olguya işaret edilir:
“[O]yların % 51’ini kazanan bir adayın kazancı ... sahte bir demokrasinin
görünümüdür. ... Çünkü geride kalan seçmenlerin % 49’u seçmedikleri bir
iktidar aracına zorla tabi olmuşlardır. İşte diktatörlük budur”44.
Seçim barajı gibi araçlarla oluşturulan yapay çoğunluklar, sistemi

38 MOURGEON, Jacques, İnsan Hakları, (Çev. EKMEKÇİ, Ayşen & TÜRKER, Alev), 1. Bs.,
İletişim Yay., İstanbul, 1990, s. 88.
39 DIAMOND, Larry, “Demokrasinin Üç Paradoksu”, (Çev. TURHAN, Mehmet), in

Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der. DIAMOND, Larry & PLATTNER, Marc F.), 1. Bs.,
Yetkin Yay., Ankara, 1995, ss. 128, 133-136.
40 Bir yazar, “Çoğunluk Her Zaman Haklı ve Demokrat Değildir” savına, şu örneği verir: “Yani,

Türkiye’de çoğunluk oldukları için kahverengi ve siyah gözlüler, mavi ve yeşil gözlülerin
öldürülmesine karar verseler, bunun adı da ‘demokrasi’ olacak”. KONGAR, Emre,
Demokrasi ve Laiklik, 1. Bs., Remzi Yay., İstanbul, 1997, s. 18.
41 ROUSSEAU, op.cit., s. 26 (Türkiye İş Bankası Yay). Çevirideki “genel istem” yerine, bir

başka çeviride “genel istenç” anlamında kullanılan “genel irade”, daha isabetlidir.
ROUSSEAU, Jean Jacques, Toplum Sözleşmesi ya da Siyasi Hukuk İlkeleri, (Çev. YALIM,
M. Tahsin), 2. Bs., Devin Yay., İstanbul, Aralık 2004, s. 59.
42 Bir yazar, demokrasiyi çoğunluk iradesinden ibaret addeden anlayışı “sapık sanı” olarak

niteler. ESEN, Bülent Nuri, “Demokrasi Üzerine”, Prof. Dr. Hüseyin Cahit Oğuzoğlu’na
Armağan, AÜHF Yay., Ankara, 1972, s. 606. http://goo.gl/QIVNmU
43 KAPLAN, Yaşar, Demokrasi Risalesi, 43. Bs., Timaş Yay., İstanbul, 1995, ss. 175-176.
44 KADDAFİ, Muammer, Yeşil Kitap, Libya Halk Bürosu Yay., Ankara, B.t. yok, s. 4.

KADDAFİ, yöneticilerin seçimle belirlenmesini reddeder; demokrasiyi hem ahlâka aykırı


bulur, hem de istikrarı sağlayamayacağını iddia eder. KÖKSAL, İsmail, “Seçim Sistemleri ve
İslam Hukuku’nun Bakışı”, FÜSBD, C. XI, S. 2, Elazığ, 2011, s. 354. http://goo.gl/vGwYdf
Bölüm I : Seçim ve Baraj 9

“parlamenter rejim kılıflı oligarşi”ye45, “en büyük azınlığın


hakimiyeti”46ne dönüştürebilir. Özetle bu, “49’a karşı 51’in
üstünlüğü”47 sorunudur. Çarpıcı bir eleştiri, THOREAU’ya aittir:
“Öyle ya, ... yönetimin çoğunluğa verilmesi ..., haklı olanın çoğunluk
olmasından veya azınlığın böyle uygun görmesinden kaynaklanmıyor;
çoğunluğun fiziksel olarak en güçlü taraf olmasından kaynaklanıyor. Ama her
sınıfta, çoğunluk tarafından yönetilen bir hükümet, adalet ilkesine
dayandırılamaz, insanların adalet anlayışı temel alınsa bile... Neyin doğru neyin
yanlış olduğuna çoğunluğun değil de, vicdanın karar verdiği bir yönetim olamaz
mı? ... Bir vatandaş bir an için ... vicdanını bir kenara bırakıp kanun koyuculara
teslim olmalı mı? O zaman neden herkesin bir vicdanı var?”48 (b.k.v.t.a.).
Çıkış noktası itibariyle çoğunluğun yönetme hakkı, demokrasinin
unsurlarından biridir; ancak yetkilerin sınırlanması, eşitlik, özgürlüklerin
güvencelenmesi, azınlığın korunması, muhalefet hakkı, vb. unsurlar
olmaksızın, yalnızca demokrasinin klâsik unsuru gerçekleşmiş olur49.
Salt oy sayısına indirgendiğinde seçim, meşruluk açısından aldatıcı
bir işlev görebilir ve biçimsel-içeriksel meşruiyet örtüşmeyebilir.
Çoğunluk egemenliği-azınlık hakları bağlamında, “aristokrat lider,
demokrat taraftar”50 biçiminde özetlenebilecek olgu, demokrasi ve
despotizmin iç içeliğine kadar varabilir. Kaldı ki, çoğunluğun her
istediğini yapabileceği tezi, “anayasanın üstünlüğü” ilkesi ile de çelişir.
Zira anayasa, çoğunluğun değil, tüm toplumun “uzlaşı belgesi”dir.
Adolf HITLER ve Benito MUSSOLINI’nin dahi seçimle geldiği
dikkate alınınca51, “seçilmiş diktatörler”52, “seçime dayalı despotizm”53
nitelemeleri anlam kazanır54. Kaldı ki, Almanya ve İtalya’da faşizmin

45 KAPLAN, op.cit., s. 174.


46 Ibid., s. 176.
47 Konuya ilişkin örneklerle analiz için bkz. BULAÇ, Ali, İslâm ve Demokrasi -Teokrasi,

Totaliterizm-, 1. Bs., İz Yay., İstanbul, 1995, ss. 51-57.


48
THOREAU, Henry David, Doğal Yaşam ve Başkaldırı: Sivil İtaatsizlik Makalesi ve Walden
Gölü, (Çev. ÇİFTÇİ, Seda), 2. Bs., Kaknüs Yay., İstanbul, 2007, s. 359.
49 GÜNEŞ, İhsan, et.al., Türkiye’de Demokrasi ve Parlamento Tarihi, AÖF Yay., Eskişehir,

Ekim 2013, s. 9 (Alıntının yapıldığı Ünite-1, GÜNEŞ’e aittir).


50 HACKER, Andrew, Siyaset Biliminin Temelleri ve Amerikan Sistemi, (Çev. TÜRKBAĞ,

Ahmet Ulvi, et.al.), 1. Bs., Der Yay., İstanbul, 2000, s. 83.


51 MOORE JR, Barrington, Diktatörlüğün ve Demokrasinin Toplumsal Kökenleri: Çağdaş

Dünyanın Yaratılmasında Soylunun ve Köylünün Rolü, (Çev. TEKELİ, Şirin & ŞENEL,
Alâeddin), 1. Bs., Verso (V) Yay., Ankara, Haziran 1989, s. 348, dp. 18.
52 MARSHALL, Gordon, Sosyoloji Sözlüğü, (Çev. AKINHAY, Osman & KÖMÜRCÜ,

Derya), 1. Bs., Bilim ve Sanat Yay., Ankara, 1999, s. 235.


53 KARACAN, Ali İhsan, “Tek Kişilik Çoğunluk, Geçici Çoğunluk ve Güç Kullanımı”.

http://goo.gl/EeiwAi
54 Otoriter-totaliter modelleri ayırt etmek, güçtür. Totaliter diktatörlüğün 6 unsuru için bkz.

FRIEDRICH, Carl J. & BRZEZINSKI, Zbigniew B., Totaliter Diktatörlük ve Otokrasi,


10 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

yerleşmesinde, “seçim sistemlerinin yol açtığı siyasal parçalanmanın


sonucu olan belirsizlik ve istikrarsızlık”55 algısı da rol oynadı. Kaldı ki
seçim, diktatörün belirlediği adayları halkın onaylamasından ibaret,
sembolik bir işlemdir56. Oysa demokratik süreçte meşruiyet, yalnızca
hukuksal değil, hukuk-ötesi unsurlara da bağlıdır57.
Bu örneklerde bazen, seçimle gelen seçimle gitmez, iktidar seçim
dışı yollarla el değiştirir. Her iki diktatörün, seçimle değil de, Dünya
Savaşı sonucu devrildikleri unutulmamalı. “Demek ki çoğunluğun
yapabileceği köklü bir hata yine çoğunlukla telafi edilmeyebilir”58.
SEÇİM VE DİKTATÖRLÜK
Almanya Nasyonal Sosyalist Partisi’nin Führer’i ve 3. Reich’ın Şansölyesi Adolf HITLER,
seçimle iş başına geldikten sonra, şu cümleyi sarf etmekten çekinmeyecektir. “Devlet adamı
olarak en büyük şansım, kitlelerin aptallığı”. II. Dünya Savaşı’nda ülkesinin işgali ve yıkımı
sırasında ise, şunu söyler: “Eğer savaş kaybedilmişse, halkı da kaybetmenin hiç bir önemi
yoktur”. Hatta 1990 yapımı, Der Untergang (Çöküş) filminde HITLER, “Halkım, kaderini
kendisi yarattı” der. Bakanı Paul Joseph GOEBBELS ise, generalinin, halkın savaşta feda
edilmemesi talebine karşılık, şu yanıtı verir: “İnsanlar bunu kendileri istedi. Biz insanları
zorlamadık. Onlar bize bir yetki verdiler, şimdi de bunun bedelini ödüyorlar”.

Koruyucu demokrasi tezi, bu deneyimler sonrası şekillendi. Hatta


gelecekte benzer olaylarla karşılaşmamak için, bazı anayasalarda
“özgürlük düşmanlarına özgürlük tanınamaz” ilkesi somutlaştırıldı59.
KORUYUCU (MİLİTAN) DEMOKRASİ
“Klâsik demokrasi” veya “açık demokrasi”den farklı olarak, “demokratik düzenin,
karşıtlarına karşı kendini hukuk yoluyla koruması”, “ateşe ateşle mukabele etmek”60;
“özgürlük düşmanlarına özgürlük tanınmaması” vb. şekillerde tanımlanır ve “klâsik
demokrasi anlayışının sonu”61 olarak nitelenir. Kavram, farklı adlarla da anılır: “Mücadeleci

(Çev. ONARAN, Oğuz), 1. Bs., Türk Siyasî İlimler Derneği Yay., Ankara, 1964, ss. 13-14.
Ayrıca eserde, “otokrasi”nin zıddı olarak, “heterokrasi” önerilir. Ibid., s. 18, dp. *.
55 MARSHALL, op.cit., s. 235.
56 SHARP, Gene, Diktatörlükten Demokrasiye: Kurtuluş için Teorik bir Çerçeve, (Çev. belirsiz),

4. Bs., Albert Einstein Enstitüsü, ABD, Mayıs 2010, ss. 13-14.


57 DUVERGER, Maurice, Diktatörlük Üstüne, (Çev. TANÖR, Bülent), 1. Bs., Dönem Yay.,

İstanbul, 1965, ss. 27-28. Yazar, “Kemalist devrimci diktatörlük” nitelemesini kullanır. s. 72.
58 BULAÇ, op.cit., s. 43.
59 SAĞLAM, Fazıl, “Demokrasinin Demokrasiyi Tehdit Eden Güçlere Karşı Korunması”,

Hukuk Devletinin Çağdaş Yorumu Işığında Laik ve Demokratik Cumhuriyet, ÇYDD Paneli
(İstanbul, 04.10.2000), 1. Bs., Otopsi Yay., Kasım 2000, ss. 71-72.
60 Deyim, Karl LOEWENSTEIN’e ait. Akt. KAPANİ, Münci, Kamu Hürriyetleri, 5. Bs., AÜHF

Yay., Sevinç Matb., Ankara, 1976, s. 217.


61 ÇAĞLAR, Bakır, Bir Anayasacının Seyir Defteri, 1. Bs., Su Yay., İstanbul, 2000, s. 352.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 11
demokrasi”62; “kapalı demokrasi” veya “bütünleştirilmiş demokrasi”63; “kavgacı
demokrasi”64; “müdafaa demokrasisi” veya “savunmacı demokrasi”65; “koruyucu
demokrasi”). Bu çerçevede, “aktif demokrasi” - “pasif demokrasi” ayırımı da yapılabilir.
“Otoriterlik”66 eleştirisi ile karşılaşan anlayış67 terk edilmekte, “hukuk yoluyla demokrasi”68
kavramı gelişmektedir. Kavram, Venedik Komisyonu’na da adını verir69.

Eşit ve makûl aralıkla seçim, demokrasinin temel gerekliliğidir.


Ancak, biçimsel/sembolik meşruiyeti sağlamanın ötesinde anlam ifade
edebilmesi, birçok etkene bağlıdır. Bunlardan biri, katılım düzeyidir:
“Siyasal sistemin meşruiyetine onay vermenin periyodik olarak yapılan
seçimlerde oy kullanmak türünden biçimleri, ... sembolik bir değerden daha
fazlasını yansıtmaz. / ... potansiyel seçmen sayısının üçte birince seçilen bir
otoritenin (ABD’deki Temsilciler Meclisi gibi), ... yüzde 10-20’[lik] bir katılımla
sonuçların alındığı ... Avrupa parlamento seçimlerinin demokratik
meşruiyetinden bahsetmek ne ölçüde mümkün olabilir?”70.
Seçimlere katılımın düşük düzeyde kalması (katılım açığı), siyasal
kriz doğurabilir. Sandığa gitmeyenler, bazen “gizli 1. parti” olmaktadır.
“PROTESTO OYLARI”NIN 1. OLDUĞU SEÇİM: 1995 SEÇİMLERİ
1995 seçimlerinde, sandığa gitmeyenler ve geçersiz oy kullananların toplam sayısı
(6.028.98871), seçimlerden 1. çıkan RP’nin oylarından (6.012.450) da fazladır. Çoğunlukçu
anlayışla bakıldığında, bu seçimde iktidar, bir bakıma “Meclis dışında”dır. Yöntemi
açısından “post-modern” olarak nitelenen, ancak amaç açısından en az diğerleri (1960, 1971,
1980) kadar “ilkel” olan 28 Şubat sürecinin ipuçlarından biri de, bu çarpık tablodur.

62 KABOĞLU, Anayasa ve Toplum, s. 184.


63 YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, “Siyasi Parti Yasaklamaları Rejimi”, Baro Gündemi, S. 3, Haziran-
Temmuz 1997, s. 22.
64 Almanya AYM’ce kullanılır (streitbare demokratie). Akt. SAĞLAM, Fazıl, Siyasal Partiler

Hukukunun Güncel Sorunları, 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Temmuz 1999, s. 10.
65 STERN, Klaus, “Temel Hakların Kaybı ve Parti Kapatma Davalarına Ait Usul Hukuku

Problemleri”, (Çev. ARMAĞAN, Servet), İÜHFM, C. XLII, S. 14’ten Ayrı Bs., Sulhi Garan
Matb., İstanbul, 1977, s. 41.
66 “Bu demokrasi tehlikeyi kendisi saptıyor, yani son derece bilinçli; bu tehlikeye karşı kendisini

savunuyor, yani bayağı eylemci bir güç. Herkesin demokrasi fikrinde birleşmesini istiyor;
reddedenlerden tedirgin oluyor; fazla tedirgin olduğunda militanlaşıyor ve isterse belki de
militerleşiyor. / ... Devletin demokrasi savunuculuğuna soyunduğu her rejim otoriterdir”.
MAHÇUPYAN, Etyen, “Demokrasi Kendini Savunur mu?”, Radikal, 20.02.2000.
67 Detaylı bilgi için bkz. KAPANİ, Münci, “Freedom to Destroy Freedom, its Meaning and

Implication”, Prof. Dr. Ernest Hirsch’e Armağan, AÜHF Yay., Ankara, 1964, ss. 261-276.
1982 Anayasası açısından bkz. HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, Militan Demokrasi Anlayışı ve
1982 Anayasası, Doktora Tezi, Marmara Üniv. SBE, İstanbul, 1999, passim.
68 Bu konuda bkz. KABOĞLU, İbrahim Özden, “Hukuk Yoluyla Demokrasi”, MÜİİBFD, Özel

Sayı: Prof. Dr. Halil Nadaroğlu’na Armağan, C. XIV, S. 1, 1998, ss. 201-218.
69 Söz konusu AK organının asıl adı, “Avrupa Hukuk Yoluyla Demokrasi Komisyonu”dur.
70 HOBSBAWM, Eric, Küreselleşme, Demokrasi ve Terörizm, (Çev. AKINHAY, Osman), 1.

Bs., Agora Yay., İstanbul, 2008, ss. 106-107.


71 KONGAR, op.cit., s. 68. Bu sayının 5.054.512’si, sandığa gitmeyenlerdir. TÜİK, Milletvekili

Genel Seçimleri: 1923-2011, TÜİK Yay., Ankara, Haziran 2012, s. 5. http://goo.gl/kUfIu


12 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

HOBSBAWM, “seçim demokrasisi” olarak nitelediği kavramın


aldatıcılığından söz ederken, seçmen-iktidar bağını pekiştirmeye yarayan
seçimleri “periyodik kamusal törenler”72 olarak niteler. Hatta yazar,
“seçimlerde ara sıra kaba bir şekilde kelle sayısına başvurmak”73
deyimini kullanır. Türkiye’nin siyasal tarihi, “sandığı kutsama”
örnekleri açısından epey zengindir. Bu koşullarda demokrasi, “siyaset
piyasasında değeri düşük bir para gibi dolaşmakta”dır74.
Seçim, dinsel yaşamla benzerlik kurularak, bir tür “âyin”e (ritüel) de benzetilir.
Bu açıdan süreç, seçme eylemini kutsallaştırma işlevi gören araçlara sahiptir.
Seçim, “siyasal toplumun kutsallığının simgesi”; seçmen kabini, “günah
çıkarma bölmesi”; oy sandığı ise, “sunak” olarak betimlenir75.
Sonuç olarak; normatif unsurlar, kuşkusuz demokratik gelişmenin
ilk adımıdır. Ancak demokrasi, yalnızca teori ve normların değil, aynı
zamanda pratiğin ve insan davranışının ürünüdür:
“Anayasa, seçim kanunu ve diğer yasalar birer boş kalıptan ibarettir. Eğer
demokrasi bir yasalar topluluğu, yasalar zinciri olsaydı hücresine çekilip
düşünen filozoflar en güzel demokrasinin taslağını hazırlar, parlamentolar da
onları yasa haline getirirlerdi. Demokrasi yasa gibi cansız kelimelerin değil,
insan davranışlarının eseridir” 76.

B) Seçim
Seçim kavramı (İng. election, Osm. intihâb), “halkın temsilcilerini
belirlemesi ve temsilcileri aracılığıyla siyasi tercihlerin kanunlaşması
sürecine katılımının zorunlu tekniği”77 olarak tanımlanır. Oy, seçmen ve
aday ve vekil, seçim sürecinin unsurlarıdır.
Temelde liberal kuramdan türeyen bir kavram78 olarak seçim,
iktidarın belirlenme aracıdır. Ancak, yönetilenlerin yönetenler tarafından
bir tür denetimi anlamında da değerlendirilir79. Klâsik Marksist teori ise,

72 HOBSBAWM, op.cit., s. 25.


73 Ibid., s. 110.
74 SCHMITTER, Philippe & KARL, Terry Lynn, “Demokrasi Nedir… Ne Değildir?”, (Çev.

GÖNENÇ, Levent), in Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der. DIAMOND, Larry &


PLATTNER, Marc F.), 1. Bs., Yetkin Yay., Ankara, 1995, s. 67.
75 SCHNAPPER, Dominique, Yurttaşlar Cemaati: Modern Ulus Fikrine Dair, (Çev. OKUR,

Özlem), Kesit Yay., İstanbul, 1995, s. 105.


76 CİHAN, A. Faik, Sosyalist Türkiye, Devrimci Yayınlar Kooperatifi Yay., İstanbul, 1964, s. 39.
77 ÇAVUŞOĞLU, Naz, Anayasa Notları, 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, 1997, ss. 162-163.
78 Kastımız ekonomik değil, siyasal liberalizmdir. Zira, pejoratif anlamlar yüklenen sözcüğün

siyasal, sosyal, ekonomik boyutları vardır. KARAMANOĞLU, Osman Korkmaz,


Ansiklopedik “İzm”ler Sözlüğü, 1. Bs., Anahtar Kitaplar Yay., İstanbul, 2007, ss. 165-166.
79 ZABUNOĞLU, Yahya Kâzım, (Bir Hukuk ve Siyasal Bilim Problemi Olarak) Devlet

Kudretinin Sınırlanması, (Doktora Tezi), Ajans-Türk Matb., Ankara, 1963, s. 204; KAYNAK,
Bölüm I : Seçim ve Baraj 13

demokrasinin temel kurumlarından biri olan seçimleri reddeder.


Devlet yönetiminde makamların belirlenmesi çok adaylı yarışmacı
bir süreci gerektirmekte olup80, benzer kavramlarla karşılaştırılabilir.
SEÇİM - PLEBİSİT
“Seçim”, birden çok alternatif arasından dilediğini özgür irade ekseninde tercih etme
unsurunu içerir. Dolayısıyla, bir kamusal görev için, birden çok adayın yarışmasını gerektirir.
Aksi takdirde, tercih değil, tek adayı onay veya kabul söz konusudur. Bu yönüyle seçim,
halkın bir metni oylamasını ifade eden “halkoylaması/referandum”dan, tek bir adayın
oylanmasını ifade eden “plebisit”ten, metin ve kişiyi bir arada oylamasından (“plebisiter
referandum”) ayrışır81. Bu 3 kavram, sık sık karıştırılır82. Benzer soruna, CB seçimini
TBMM’den halka kaydıran Anayasa değişikliğinde de rastlanır83. Tek aday üzerinden
belirleme, Yasa’nın başlığında geçen “seçim” sözcüğü ile nitelenemediği için, “referandum”
sözcüğü kullanılır. Oysa metin değil, kişi (tek başına) oylanmaktadır. Yasa’da “referandum”
denilse de, seçim veya referandum değil, “plebisit”tir. 1982’de ise, Anayasa değişikliğinin
halka sunulması için, “halkoylaması” sözcüğü tercih edilir (md. 175).
REFERANDUM - PLEBİSİT
Referandum-plebisit ayırımının temeli ise, yöntemden çok, sunulan “şey”le ilgilidir. “Nasıl
sunuluyor?” değil, “ne sunuluyor?” sorusuna ilişkindir. İlkinin yanıtı kişiden kişiye
değişebilir, diğeri daha açıktır. Bir yayında, referandum şu şekilde tanımlanır: “Bir kişiyi
seçmek için değil, bir konuda karar vermek için seçmenler tarafından halkoylaması
yapılması”84. Bir diğer sözlükte, şu nüanslı tanıma rastlanır: “Vatandaşın, önüne sunulan
belgeden ziyade belgeyi sunan kişi, genelde yürütmenin başı hakkında görüş belirttiği
farklılaştırılmış referandum şekli. Halk, vereceği oyla o kişiye olan güvenini dile getirmeye
davet edilir”85. Referandum ise, “metin”le ilgilidir86. Bazı eski hukuk sözlüklerinde ise,
“plebiscite” ve “referendum” sözcükleri eş anlamlı kullanılmakta olup, tek adayın
o(na)ylama, metnin oylama, ulusal veya uluslararası sorunların çözümünde karar alma vb.
durumları ifade eder87. Diğer bazı yayınlarda da, plebisit farklı uygulamalar için kullanılır88.

Mahir, “Derin Devlet, Akil Devlet” (Söyleşi), in KÜÇÜK, Cem (Der.), Derin Devlet, Profil
Yay., İstanbul, 2008, s. 38.
80 ARASLI, Oya, Adaylık Kavramı ve Türkiye’de Milletvekili Adaylığı, AÜHF Yay., Sevinç

Matb., Ankara, 1972, s. 212.


81 Örneğin, 1982 Anayasası GM 1/1’le, yeni Anayasa’nın kabulüne bağlı olarak, MGK Başkanı

K. EVREN CB oldu. Diğer deyişle, Anayasa yanında, “bonus” olarak bir de CB verildi.
82 YSK web sitesindeki seçim tarihleri tablosunda, kavramlar karıştırılır. Örn. bkz. “… Mahallesi

Plebisit Seçimi” (27.10.2012); “… Köyleri Halkoylaması (Plebisit)” (26.10.2012); “… Köyü


Halkoylaması (Plebisitte) (23.06.2013), vb. http://goo.gl/5gIFMh (YSK sitesi).
83 CSK md. 4/3, c. 1: “Oylamalara tek adayla gidilmesi hâlinde, oylama referandum şeklinde

yapılır”. K.n. 6271, K.t. 19.01.2012; RG, T. 26.01. 2012, S. 28185.


84 COTTRELL, Jill & DHUNGEL, Surya, A Glossary of Constitutional Terms (English-

Nepali), IDEA Publ., 2007, p. 71. http://goo.gl/fdp8IO


85 MEYSON-RENOUX, Catherine, Anayasa Hukuku Sözlüğü, (Çev. YILMAZ, Didem), 1. Bs.,

Özal Matb., İstanbul, 2005, ss. 147-148. Ayrıca bkz. ss. 67-68.
86 Ibid., ss. 73, 148, 149.
87 BLACK, Henry Campbell, Black’s Law Dictionary, 2nd ed., St. Paul, Minn., West Publ. Co.,

1910, p. 905.
88 Detaylı bilgi için bkz. ROBERTSON, David, The Routledge Dictionary of Politics, 3rd ed.,

Taylor & Francis Groupe, Routledge, London & New York, 2004, pp. 377-378.
14 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Seçimler, oy hakkı ile sıkı ilişki içindedir. Oy hakkının kullanımı


ile bireysel tercihler, kolektif karara dönüşür89. Böylelikle, “siyasal
iktidarın demokratik seçimler yoluyla el değiştirmesi” ya da -eski
deyimle- siyasal münavebe90 (alternance politique) gerçekleşir. Bu
husus, AYM kararlarında açıkça vurgulanır91.
Seçim ve temsil yoluyla iktidarın el değiştirmesi, demokratik
teorinin önemli sorunsallarındandır. Hatta SARTORI, sorunu,
“demokrasinin aşil topuğu”, “bam teli” olarak niteler92.
Demokraside seçimlerin işlevi, bireylere, işbaşındaki hükümetleri,
“kan dökmeden, başımızdan savabil”me olanağı tanımasıdır93. Bu işlevi
ile seçim, ulusun/halkın kendi “geleceğini/kaderini belirleme” (self-
determination) hakkının da bir parçasıdır.
Ancak “devir-teslim”, karşıt siyasal elitler ya da toplumsal sınıflar
arasında gerçekleştiğinde, siyasal süreçlerde kırılma ve krizlere rastlanır.
Türkiye’de çok partili rejime geçişte, bu tür örnekler yaşanmıştır.
“[S]eçimler olağanüstü vasıflar atfedilmiş ve yeterince şişirilmiş ‘liderler’den,
… sembolik figürlerden birinin tercihi olayına indirgenmektedir. ... ‘seçkinler’in
demokratik çatının kontrolünü elinden kaçırması, başka insanların da ülke
yönetiminde aktif rol üstlenmesi, ‘demokrasi krizi’ olarak isimlendirilir”94.
Konuya Siyaset Bilimi açısından bakıldığında, birçok teori ile
ilişki kurulabilir: G. MOSCA’nın “yöneten-yönetilen farklılaşması”,
Robert MICHELS’in “oligarşinin tunç yasası” ve Wilfredo
PARETO’nun “elitlerin dolaşımı (sirkülâsyonu)” teorileri. Bu bağlamda
seçim, bir bakıma “elitlerden elit beğen”95 oyunudur.
David EASTON’ın “siyasal sistem kuramı” ekseninde, girdilerin
karşılığı olan ürünler, geri-besleme (feedback) yoluyla sisteme destek,
tepki, eleştiri, öneri, kontrol, yakınma olarak iletilir ve sistem kendini
bunlara göre konumlandırır; yenileme, değiştirme, düzenleme karşı-

89 KARATEPE, Şükrü, Anayasa Hukuku, 1. Bs., Savaş Yay., Ankara, 2013, s. 267.
90 KABOĞLU, İbrahim Özden, Anayasa Hukuku Dersleri (Genel Esaslar), 8. Bs., Legal Yay.,
İstanbul, Ekim 2012, s. 25.
91 “Demokratik devlet, ... serbest ve genel seçimin iktidara gelmede ve iktidardan ayrılmada tek

yol olarak kabul edildiği ... bir idare biçimidir”. AYM, K.T. 26.09.1965, E. 1963/173, K.
1965/40; RG., T. 25.07.1967, S. 12656.
92 SARTORI, Giovanni, Demokratietheorie, Darrnstadt, 1992, p. 40. Akt. SCHMIDT, Manfred

G., Demokrasi Kuramlarına Giriş, (Çev. KÖKTAŞ, M. Emin), 2. Bs., Vadi Yay., Ankara,
2002, ss. 65, 102, 319 vd.
93 POPPER, Karl, Açık Toplum ve Düşmanları, C. I: Platon, (Çev. TUNÇAY, Mete), 2. Bs.,

Remzi Yay., İstanbul, 1989, s. 126.


94 CHOMSKY, Noam, Demokrasi: Gerçek ve Hayal, (Çev. CERİT, Cevdet), 2. Bs., Pınar Yay.,

İstanbul, 2001, Arka kapak yazısı.


95 Deyim için bkz. CHOMSKY, op.cit., s. 201.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 15

tepkilerini verir. Böylelikle zincir, sistemin ayakta kalmasını sağlar96.


Önceden belirli, eşit ve makûl periyotlarla tekrarlanan seçimlerin,
diğer araçlarla birlikte (hak arama, başvuru, dilekçe vb.), geri-besleme
işlevi gördüğü savunulabilir. Sistemi, konumuza uyarlamayı deneyelim:
ŞEMA I: EASTON’IN SİSTEM ANALİZİ EKSENİNDE SEÇİMİN İŞLEVİ 97

Girdi (talep + ihtiyaç vb.) Çıktı (kanun + karar + eylem)


vb.)
eleştiri + öneri + tepki

yanıtlama + yenileme + değiştirme

Eşit ve makûl aralıklarla seçim (iktidarın el değiştirmesi)

Seçimle gelme, hükûmetlerin uluslararası hukukta tanınmasında


savunulan “Tobar Doktrini”ne de kaynaklık eder98.
1923’te Ekvator Dışişleri Bakanı TOBAR’ın açıkladığı doktrin, “serbest
seçimlerle başa gelmeyen bütün hükümetlerin tanınmasının reddedilmesi
gerektiği” biçiminde özetlenir. Devletlerin içişlerine karışma olarak
değerlendirilen görüş, pratikte kabul görmez.

C) Seçim sistemi
Seçim sistemi (electoral system), dar ve geniş anlamda tanımlanır.
SEÇİM SİSTEMİ: DAR VE GENİŞ ANLAM
“Geniş anlamda ..., seçim sürecinin başladığı ilk andan, seçimlerin resmi sonuçları
açıklanıncaya kadar geçen döneme ait tüm hususları kapsamaktadır. Bunlar, aday olma,
seçilme yeterliliği, oy verme usulleri, seçimlerin yönetim ve denetimi gibi konulardır. Dar
anlamda ..., oyların sandalyeye dönüştürülmesinde izlenen yöntemi ifade etmektedir” 99.

96 Süleyman DEMİREL’in şu sözü, girdi-çıktı ilişkisi açısından sistem analizinin özlü bir
ifadesidir. “Büyük Millet Meclisi, bir tarafından emir konulup, öbür tarafından kanun
çıkarılan bir makine değildir”. Akt. VELİDEDEOĞLU, Hıfzı Veldet, Sağ’sız Sol’suz
Demokrasi, 3. Bs., Remzi Yay., İstanbul, 1976, s. 30.
97 Daha detaylı şema için bkz. YÜCEKÖK, Ahmet N., Siyasetin Toplumsal Tabanı (Siyaset

Sosyolojisi), AÜSBF Yay., Ankara, 1987, s. 40.


98 PAZARCI, Hüseyin, Uluslararası Hukuk, 8. Bs., Turhan Yay., Ankara, 2009, ss. 343-344.
99 YAZICI, Serap, Anayasa-II, 1. Bs., Anadolu Üniv. AÖF Yay., Eskişehir, Ocak 2013, s. 37.

http://goo.gl/yG2Q23 Referans yaptığımız eserde dikkatimizi çeken bir hususu belirtmeden


geçemiyoruz: KE md. 36’nın daha önce bir derlememizde (Şubat 2004) güncel Türkçe’ye
uyarlanmış metni, toplam 64 sözcükten oluşmakta idi. Aynı metin, eserde 2 ayrı yerde kaynak
belirtilmeksizin ve aynen aktarılır (s. 65, 88). Eserdeki uyarlamayı, 8 yıl önce aynı sözcüklerle
yapabildiğimiz için, kendimizi başarılı addediyoruz!
16 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Dar anlamda seçim, bir bakıma, “seçmenlerin ham oylarını


parlamentoda koltuklara dönüştüren bir makine” gibidir. “Demokrasi
oyunu”nun kuralı100 olan seçim sistemi, her ülkede kendine özgüdür:
“Bütün seçimler bir tür oyundur. Satranç ya da tavla gibi çok hafif
ahlaki bir esintisi de olan, doğru ve yanlışla, ahlâki sorunlarla ilgili
oynanan bir oyun”101. Seçim barajının düşük tutulması, demokratik
“oyunun kuralları çerçevesinde oynamakta çıkarı olan paydaş
(stakeholders) sayısını maksimize etme”102 sonucunu yaratır.
Gerek bu “oyun”un kurallarının (seçim sistemi) oluşturulmasında,
gerekse “oy”un kullanımı aşamasında, birçok etken ve müdahaleci güç
devreye girebilir. Her iki aşamaya ilişkin ilginç örnekler verilebilir: 28
Şubat sürecinde Millî Güvenlik Kurulu’nun seçim sistemi önerisi,
İtalya’da Papa’nın seçim sürecine müdahalesi103. Ayrıca Batı’da
kiliselerin seçim bildirgeleri ile seçmeni yönlendirdikleri belirtilir104.
BİR SEÇİM SİSTEMİ ÖNERİSİ: MİLLÎ GÜVENLİK KURULU
Anayasal bir kurum olan MGKr, 28.01.1999 tarihli toplantısında aldığı kararla, “millî
güvenlik siyaseti” açısından, 18.04.1999’da yapılacak yerel seçimlerde Belediye Başkanlıkları
seçiminde, iki turlu (çoğunluk) sisteminin “kabul ve tatbik edilmesinin uygun olacağının
Hükûmet’e bildirilmesine karar vermiş”tir. MGKr’nin kararları için, o tarihte yürürlükteki
Any. md. 118/3 gereği “öncelikle dikkate alınır” (2001 değişikliği sonrası biçimiyle,
“değerlendirilir”) kaydı geçerli olduğu için, toplantının ertesi günü, Başbakan Bülent
ECEVİT, öneriyi benimsediğini, bu konuda yasa yapımına hazır olduklarını ilân etti. ANAP
Genel Başkanı olumlu yanıt vermesine karşın, diğer partilerin sıcak bakmaması ve
TBMM’nin tatil dönemine yaklaşması nedeniyle, proje başarıya ulaşılamadı105.

Hatta Dünya ülkelerinde seçimleri ve seçim sistemlerindeki


gelişmeleri izleyen sivil eksenli gerek yerli, gerek yabancı birçok
kurumun, ülkelere “demokrasi ihracı”nı karşılıksız yapmadığı, küresel

100
Deyimde, bir makale başlığından esinlenildi. BOIX, Carles, “Setting the Rules of the Game:
The Choice of Electoral Systems in Advanced Democracies”, American Political Science
Review, Vol. 93, No. 3, 2009, p. 609.
101 THOREAU, Henry David, “Devlete Karşı İtaatsizlik Görevi Üzerine”, in COŞAR, Yakup

(Çev. ve Der), Kamu Vicdanına Çağrı: Sivil İtaatsizlik, 1. Bs., Ayrıntı Yay., İstanbul, Ocak
1997, s. 36.
102 ULUŞAHİN, Nur, “Liberal Demokrasinin Çıkmazı: Çatışma Karşısında Barış için Azınlık-

Çoğunluk İlişkisini Yeniden Düzenleme Gereği”, Anayasa Yargısı, C. XXIV, Y. 2007, s. 621.
103 Vatikan 1948 seçimlerinde “komünistlere oy veren dinden imandan çıkacaktır” fetvası ve “O

con Cristo o Contro Cristo” (Ya İsa ile, ya İsa’ya karşı) sloganıyla Hıristiyan Demokratları
destekledi. 1 yıl sonra Papa PIUS, komünistleri aforoz etti. CHOMSKY, op.cit., s. 194.
104 KÖKTAŞ, M. Emin, Din ve Siyaset: Siyasal Davranış ve Dindarlık, 1. Bs., Vadi Yay.,

Ankara, 1997, ss. 85 vd.


105 Akt. ARMAĞAN, Servet, “Memleketimizde Siyasî İstikrar: Siyasî Partilerimiz ve Seçim

Sistemlerimiz Açısından Bir Değerlendirme”, Anayasa Yargısı, C. XVI, 1999, ss. 226-227.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 17

sermayenin aracı olarak kullanıldığı yolunda iddialara da rastlanır. Hatta,


özellikle ABD merkezli Demokrasi İçin Ulusal Destek Örgütü’nün
(NED), birçok ülkede fonlarla seçimleri manipüle ettiği kaydedilir106.
Oy hakkı ve seçim sistemine ilişkin temel ilkeler, çoğunlukla
anayasalarda belirlenir. Seçim sisteminin detaylı kuralları ise, genellikle
anayasa-altı işlemlerle (özellikle, II. düzey işlem yasa) düzenlenir. Seçim
sistemi aslında maddî anlamda anayasa konusudur; ancak siyaset bilimi-
anayasa hukuku etkileşimi sonrasında şeklî anlamda anayasa konusu
oldu ve anayasalarda düzenlenmeye başlamıştır.
Seçim sisteminin işlevi, “anayasa organlarından bir kısmının halk
iradesine uygun surette kurulması”dır107. Bu açıdan, bir amaç değil,
“yalnızca ulusal iradenin meclise yansımasını sağlayan bir araç”tır108.
Seçim sistemleri, gerek teorik ve pratik açıdan109, gerekse
karşılaştırmalı veriler110 eşliğinde birçok incelemeye konu olmaktadır.
Seçim sistemi-parti sistemi ilişkisi: Her iki kavram arasında, sıkı
bir ilişki mevcuttur111. DUVERGER’nin “sosyolojik kanunlar” olarak
adlandırılan etkileşimi, 3 cümle ile özetlenebilir.
SOSYOLOJİK YASALAR: SEÇİM SİSTEMİ - PARTİ SİSTEMİ (DUVERGER)112
 Tek turlu basit çoğunluk sistemi, iki-parti sistemini geliştirir;
 İki turlu çoğunluk sistemi, seçim ittifaklarına yol açan çok-parti sistemini geliştirir;
 Nispî (orantılı) temsil sistemi, çok parti sistemini teşvik eder 113.

106 BLUM, William, Haydut Devlet, Dünyanın Tek Süper Gücü İçin Rehber, (Çev. YÜZAK,
Erdal), 1. Bs., Yeni Hayat Yay., İstanbul, 2003, ss. 155-193, özl. bkz. ss. 201-212.
107 TESAURO, Alfonso, “Seçim Sistemleri ve Bunların Yeni Anayasalarda Tecrübesi”, (Çev.

ESEN, Bülent Nuri), AÜHFD, Y. 1949, C. VI, S. 2-4, s. 18. http://goo.gl/eZQh5o


108 YAVAŞGEL, Emine & POLAT, Veli, “Epistemolojik Açıdan Seçimbilim (Psephology) ve

Problematiğine Eleştirel Yaklaşımlar”, KİLAD, S. 3, Bahar 2003, s. 41.


109 FELSENTHAL, Dan S. & MACHOVER, Moshé (Ed.), Electoral Systems, Paradoxes,

Assumptions and Procedures, Studies in Choice and Welfare series, Springer-Verlag, Berlin,
Heidelberg, 2012, passim.; DALTON, Russell J. & ANDERSON, Christopher J. (Ed.),
Citizens, Context and Choice: How Context Shapes Citizens’ Electoral Choices, Oxford Univ.
& CSES Publ., 2011, passim.; KLINGEMANN, Hans-Dieter (Ed.), The Comparative Study of
Electoral Systems, Oxford Univ. & CSES Publ., 2009, passim.
110 202 parlamentoda seçim sistemleri için bkz. http://goo.gl/nftd4e ; http://goo.gl/z1WbVX

Seçim sistemleri, yasalar ve güncel veriler için bkz. Inter-Parliamentary Union (PARLINE):
http://goo.gl/a2tOQh Ayrıca bkz. POWER, Greg (Ed.), Global Parliamentary Report: The
Changing Nature of Parliamentary Representation, IPU & UNDP Publ., April 2012, passim.
http://goo.gl/iodgwE 35 Avrupa ülkesinde, 20 yılda 400’ü aşkın seçim ve referandum analizi
için bkz. European Election Database (EED): http://goo.gl/5dDr3o Seçimlerle ilgili bir portal
için bkz. Database of Political Institutions (DDPI): http://goo.gl/yzNQXP
111 LIJPHART, Arend, Electoral System and Party System: A Study of Twenty-Seven

Democracies (1945-1990), Oxford Univ. Press, New York, 1994, passim.


112 KAPANİ, Münci, Politika Bilimine Giriş, 19. Bs., Bilgi Yay., Ankara, Eylül 2007, s. 208.
113 Ancak, sistemin “parti enflasyonu”na yol açtığı savunulur. TANİLLİ, Server, Devlet ve
18 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Saptamalar, tartışılabilir. Fakat, ilgili ülkenin özellikleri (siyasal


rejimi, devlet biçimi, disiplinli-disiplinsiz parti ayırımı, parti sistemi, vb.
etkenler), yapılacak analizi biçimlendirir.
Çoğunluk sistemlerinden parlamenter rejimle daha çok uyuşan model, tek adlı-
tek turlu (basit çoğunluk) sistemidir. Parlamenter rejimlerle, OTS veya listeli ÇS
de uygulanabilir. Ancak, tek adlı (dar çevreli) çoğunluk sistemlerinden daha
elverişli olanı, salt çoğunluk gerektiren model değil, basit çoğunlukla yetinilen
ve 2. tura ihtiyaç duyulmayan modeldir. Tek adlı-iki turlu (salt çoğunluk) model
ise, başkanlık rejimine daha elverişlidir. Bu uygunluk, diğer modelle
uyuşmazlık getirmez; ancak, eğer federal devlette senato yapısı varsa (Örn.
ABD), 1. meclisin güçlü meşruiyete sahip olması, iki katmanlı meclis
yapılanmasında meşruiyet krizi yaratabilir. İki turlu modelin 2. turu, İngiltere
modelindeki 1. tura benzer (basit çoğunluk).
DUVERGER’nin saptamalarını değerlendiren KAPANİ’ye göre,
“sosyolojik kanun” olma iddiası bir kenara bırakılınca, bu önerilere
katılmak ve bunların her zaman değilse bile genelde politik olgulara
uygun düştüğünü söylemek mümkündür. Bu çerçevede, benimsenecek
seçim sisteminin göreceli olarak şu ya da bu parti sisteminin ortaya
çıkışında belirleyici bir etken olduğu kabul edilebilir. Örneğin, klâsik
d’Hondt sistemi, çoğunluk sistemi ile karma hale getirilerek seçim
çevresi ve ülke düzeyinde konulacak yüksek barajlarla engelli bir
biçimde uygulanacak olursa, küçük partiler kendiliğinden elenecek ve
parlamentoya yalnızca bu barajları aşabilen büyük veya orta büyüklükte
partiler girebilecek, iki veya üç partili bir sistem ortaya çıkacaktır114.
Seçim sistemleri tipolojisi: DUVERGER, devlet yöneticilerinin
belirlenmesinde, başlıca 2 yöntemden söz eder: Liberal öğretide,
belirlemede yönetilenler etkindir; oysa otoriter öğretide, yönetilenler
dışlanır. İlk grupta seçim; ikinci grupta ise kalıtım (tevarüs), fetih, kur’a,
halef belirleme, atama vb. usuller izlenir115.
Parlamentonun belirlenmesinde demokratik teorinin aracı olan
seçimler ise, 3 sınıfta toplanır: Çoğunluk, orantılı/nispî temsil, karma:
ŞEMA II: SEÇİM SİSTEMLERİ TİPOLOJİSİ
 Çoğunluk sistemi (majority/majoritarian system, plurality system)
- Mutlak/salt çoğunluk sistemi (majority system - MS): % 50+1 oy gerekir.
- Adî/basit çoğunluk (plurality system - PS; relative/simple majority): Görece en çok oy.
- Tek adlı/dar çevreli çoğunluk (single-member district - SMD)

Demokrasi: Anayasa Hukukuna Giriş, 1. Bs., Adam Yay., İstanbul, Ekim 2000, s. 266.
114 KAPANİ, Politika Bilimine Giriş, ss. 208-209.
115 DUVERGER, Maurice, Siyasal Rejimler, (Çev. TUNÇDOĞAN, Teoman), 1. Bs., İletişim

Yay., İstanbul, b.t. yok, ss. 11-18.


Bölüm I : Seçim ve Baraj 19

- Tek adlı-tek turlu (one-round system, first past the post - FPTP)
- Tek adlı-iki turlu (two-round system - TRS)
- Listeli/çok-adlı/geniş çevreli çoğunluk (multi-member district, block vote)
 Nispî/oran(tı)lı116 temsil sistemi117 (party list proportional representation - PR)
- Liste açısından: açık (open), serbest (free), kapalı (closed) liste.
- Yöntemler ve qouta türleri: Çok sayıdadır118.
 Yarı-orantılı temsil sistemi (semi-proportional representation - SPR)
- Sınırlı oy (Limited vote - LV)
- Devredilebilir tek oy (Single transferable vote - STV)
- Devredilemez tek oy (Single nontransferable vote - SNTV)
- Karma listeli orantılı (Mixed-member proportional - MMP)
 Orantılı-benzeri sistem (quasi-proportional system- QPS)
 Karma/sentez/melez sistem (mixed/parallel system, combined system)

Her seçim sisteminin, alt modelleri mevcuttur. AGİT çerçevesinde


düzenlenen, “Ulusal Azınlıkların Kamusal Yaşama Etkin Katılımına
İlişkin Lund119 Tavsiyeleri”nde değinildiği üzere, üye devletlerde,
orantılı temsilin farklı modelleri uygulanır120.
Çoğunluk sistemi (ÇS), genellikle çoğunlukçu demokrasinin;
orantılı temsil sistemi (OTS) ise, çoğulcu karakteri ve uzlaşmaya
zorlaması dolayısıyla daha ziyade “oydaşmacı demokrasi”nin unsuru
olarak kabul edilir121. Ancak, demokratik niteleme, bu genellemenin
ötesinde parti sayısı ve partiler arası güç dengesi ile belirlenir. Daha açık
deyişle, egemen parti sisteminin geçerli olduğu ve örneğin % 60 oy
aldığı bir ülkede, seçim sisteminin ideal çoğulculuk düzeyini yansıtması
dahi, demokrasinin karakterini dönüştürmeye yeterli olmayabilir.
Dar çevre-geniş çevre ayırımında, seçim alanının özellikleri ve

116 Sıklıkla kullanılan “oranlı seçim sistemi” ibâresindeki ilk sözcük, yanlış bir ifadedir. Seçim
sistemleri, “oran”lar içerebilir; ancak “orantılı”, “nispî”, “(görece) âdil” olmak, farklıdır.
Ayrıca, tek adlı olmak, tek adayla seçime girilmesi değildir. Çok aday içinden, tek adın
seçilmesidir. Tek adaylı süreçte seçim değil, plebisit tartışması başlar.
117
Orantılı temsil sistemi üzerine bir monografi, geçerliliğini halen koruyan şu cümle ile başlar:
“Mevcut anayasal sorunlar, tatmin edici bir seçim sistemi olmadığı takdirde çözüme
kavuşturulamaz”. HUMPHREYS, John H., Proportional Representation: A Study in Methods
of Election, Methuen & Go Ltd., Essex/London, 1911, p. xiii [Author’s Note].
118 Örnekler: Hare quota, d’Hondt, Droop quota, Hagenbach-Bischoff formula, Imperiali quota,

Hare-Niemeyer, Sainte-Laguë, Borda Count, Dowdall, en yüksek artık (largest remainder


method), en yüksek ortalama (highest average method), vs.
119 Belgeye adını veren Lund, İsveç’in güneyinde bir kenttir. http://goo.gl/46N0Zm
120 “... ‘tercihli oy sistemi’, seçmenlerin adayları tercihine göre sıraladığı sistem; ‘açık liste

sistemi’, seçmenlerin bir parti listesindeki adaylar arasından birini tercih ettiği ve ayrıca o
parti için oy kullanabildiği sistem; ‘panachage’ seçmenin farklı partilerden, birden fazla aday
için oy kullanabildiği sistem; ‘birikimli sistem’, seçmenin tercih ettiği aday için birden fazla oy
kullanabildiği sistem”. AGİT, Ulusal Azınlıkların Kamusal Yaşama Etkin Katılımına İlişkin
Lund Tavsiyeleri ve Açıklayıcı Not, Eylül 1999, s. 24. http://goo.gl/RTLXfZ (AGİT sitesi).
121 CANİKLİOĞLU, op.cit., s. 287.
20 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

coğrafî büyüklüğü değil, seçilecek üye sayısı esas alınır:


Seçim çevrelerinin nitelendirilmesi açısından, dar çevre-geniş çevre ayırımı,
coğrafî genişlik, nüfus vb. faktörleri çağrıştırdığı için, kanımızca isabetli
değildir. Hatta, Türkiye’deki % 10’luk barajın % 3-5’e çekilmesi önerilirken, az
sayıda üyenin seçildiği seçim çevreleri için kullanılan “dar çevre” terimi,
kanımızca yanlıştır122. Bunun yerine, tek adlı-çok adlı/listeli ayırımı uygundur.
Zira, ayırımın temelinde yatan kriter, seçilecek milletvekili sayısı ile ilgilidir.
Öte yandan, bölge nitelemesi de yanıltıcı olabilir. Türkiye’de ara seçim
birimi/alanı mevcut olmadığından, yaygın biçimde telâffuz edilen “bölge” ile,
esasında en alt düzey seçim alanı olan “seçim çevresi” kastedilir.
LIJPHART’a göre, seçim sistemlerinin incelenmesinde dikkate
alınması gereken unsurlardan biri de, seçim barajlarıdır123. Yazar, 13 yıl
sonraki bir başka eserinde ise, incelediği “demokratik” ülke sayısını
21’den 36’ya çıkararak tasnif ederken, 7 ölçüte yer verir:
DEMOKRATİK ÜLKELERDE SEÇİM SİSTEMİ ÖLÇÜTLERİ (LIJPHART)124
 Seçim formülleri (electoral formula);
 Seçim çevrelerinin büyüklüğü (district magnitude, “büyüklük”ten kasıt, coğrafî büyüklük
değil, seçilecek üye sayısıdır);
 Seçim barajları (electoral threshold);
 Seçilecek toplam üye sayısı (the total membership of the body to be elected);
 Devlet başkanlığı seçimlerinin yasama seçimleri üzerindeki etkisi (the influence of
presidential elections on legislative elections);
 Oy sayısı farklılığı (malapportionment);
 Partiler arası seçim bağlantıları/ittifaklar (interparty electoral links).

Gerek seçim çevrelerinden seçilecek üye sayısı, gerekse


parlamentoların üye sayısı125, farklılıklar gösterir.
Seçim barajları, OTS ile ÇS arasındaki makası daraltır ve birbirine
yaklaştırır. Yasal barajın yüksekliği ölçüsünde OTS, diğerine yaklaşır.
VATTER’in geliştirdiği 3’lü hipotezden ikincisi, seçim sisteminin orantısızlığı
ile doğrudan demokrasi126 arasındaki ilişkiye yöneliktir. Yazar, çoğunluk
sistemleri (majoritarian electoral system) ve yüksek seçim barajlarının (high

122 TUNÇ, Hasan, Anayasa Hukukuna Giriş, 2. Bs., Nobel Yay., Ankara, 1999, s. 179.
123 Diğer unsurlar: Seçim formülleri, seçim çevresinin büyüklüğü, ek milletvekilleri, oy
pusulasının niteliği. LIJPHART, Arend, Çağdaş Demokrasiler: Yirmibir Ülkede Çoğunlukçu
ve Oydaşmacı Yönetim Örüntüleri, (Çev. ÖZBUDUN, Ergun & ONULDURAN, Ersin), 1.
Bs., Yetkin Yay., Ankara, 1986, ss. 132-136.
124 LIJPHART, Arend, Patterns of Democracy: Government Forms and Performance in Thirty-

Six Countries, Yale Univ. Press, New Haven & London, 1999, p. 144. Ölçütler ekseninde, 36
ülkede 51 yılda (1945-1996), seçim sistemleri tasnifi için bkz. Ibid., p. 145. (Figure 8.1).
125 En geniş parlamento, 2987 üyeli Çin Ulusal Halk Kongresi’dir. En az üyeli meclisler, bağlı

alanlara aittir. Avustralya’ya bağlı Christmas Island Meclisi (Shire Council), 9 üyelidir.
126 Yazar “direct democracy” deyimini kullansa da, aslında kastedilen, temsilî demokrasinin

gelişmiş katılımcı biçimi, olsa olsa yarı-doğrudan demokrasidir. Zira, oy, seçim ve vekilin
olduğu yerde katılım ne kadar sık ve etkin olsa da, doğrudan demokrasi olmaz.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 21
electoral thresholds) benzer etkiler doğurduğunu savunur127.
Dolayısıyla baraj, büyük partiler lehine avantaj yaratan araçlardır.
Ancak, bu amaca yönelik tek araç, seçim barajı değildir. Bazen daha
açık biçimde büyük partileri kayıran, çoğunluk sistemlerinden ve hatta
diktatörlüklere zemin hazırlayan128 seçim sistemlerinden dahi adaletsiz
kural ve uygulamalara rastlanabilir.
1923 İtalya’sında, faşist liderlerden Baron Giacomo ACERBO’nun adını taşıyan
ve Meclis’ten az oy farkla (157’ye karşı 178 oy) geçen yasaya göre, oyların %
25’ini alan listeye, milletvekilliklerinin 2/3’ü verilirdi129.
Öte yandan, büyük partiler lehine avantajlar, yalnızca seçim
sistemindeki adaletsiz kurallardan de kaynaklanmaz. Partilerin
kurulmasında engeller, devlet yardımından yararlanmada eşitsizlik,
görsel-işitsel “iletim130 araçları”ndan yararlanmada eşitsizlik, parti
yasakları, kapatma rejimi, vb. birçok etken rol oynar.

D) Seçim barajı
“Seçim barajı” (seçim eşiği/engeli), birçok sözcük/ibare ile
karşılanır (İng. electoral threshold, parliamentary threshold131, election
hurdle132, vote threshold133; Fr. seuil électoral, seuil de

127 VATTER, Adrian, “Consensus and Direct Democracy: Conceptual and Empirical Linkages”,
European Journal of Political Research, Kluwer Academic Publ., Netherlands, Vol. 38, 2000,
p. 178. http://goo.gl/y5JKms
128 Örneğin, Almanya’da 1933’te seçim sistemi, % 44’lük oya karşılık, HITLER’i salt çoğunluğa

ulaştıramamıştı. Yine de koalisyon hükûmeti, 647 sandalyenin 340’ına sahipti. DAVID,


Claude, Hitler ve Nazizm, (Çev. BOYSAN, Hüseyin), 1. Bs., İletişim Yay., İstanbul, Şubat
1991, s. 26. Bir dönem, belediye seçimleri kaldırıldı ve atama tercih edildi. Ibid., s. 68.
129 GUICHONNET, Paul, Mussolini ve Faşizm, (Çev. GÖKÇÖL, Tanju), 1. Bs., İletişim Yay.,

İstanbul, 1998, s. 44.


130 Nitelemede, “iletişim” yerine “iletim” sözcüğünü tercih ediyoruz. Katıldığımız bir görüşte,

haberleşme araçları iki kategoride incelenir: “Kitlesel iletim araçları” (radyo, TV, sinema) ve
“bireysel iletişim araçları” (mektup, telefon, telgraf, bir yönüyle internet). 1. kategoriden söz
ederken, karşılıklı haberleşme ve ileti-tepki etkileşimi yönü ağır basan “iletişim” terimi yerine,
tek yönlü bilgi aktarımını (güdüleme) ve eksik tepkilemeyi içeren “iletim” teriminin
kullanılması yerindedir. Bu konuda bkz. İLAL, Ersan, İletişim, Yığınsal İletim Araçları ve
Toplum (Kavramlar-Kurumlar ve Kuramlar), 3. Bs., Der Yay., İstanbul, 1995, s. 23.
131 VERMEERSCH, Peter, Advocacy Networks and Romani Politics in Central and Eastern

Europe, Institute for International and European Policy, Univ. of Leuven, Belgium, Autumn
2001, p. 6, 8. http://goo.gl/AuelEi ; “Parliamentary threshold case in Euro court again”,
Hürriyet Daily News, 21.11.2007. http://goo.gl/Bp7F2X
132 WATTS, Nicole F., Activists in Office: Kurdish Politics and Protest in Turkey, Univ. of

Washington Press, Seattle & London, USA, 2010, 78.


133 REILLY, Benjamin & NORDLUND, Per, Political Parties in Conflict-Prone Societies:

Regulation, Engineering and Democratic Development, CDI & IDEA & United Nations Univ.
Press, 2008, p. 13, 19. [Introduction: REILLY, Benjamin]. http://goo.gl/pxAqGJ
22 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

représentation134, quorum135; Alm. wahl schwelle, perrklusel136,


sperrklausel137).
Kullanılan oyların Parlamento’ya yansımasını etkilediği için, “oy
paylaşım barajı” (vote-share threshold138) olarak da nitelenir. Hatta,
seçim barajları ve diğer sınırlamaları da kapsayıcı bir kavram olarak,
seçim engeli (electoral barrier139) kavramı kullanılır. AYM’nin ilk
kararlarında, baraj yerine “seçim engeli” deyimi kullanılmıştır140.
“Seçim barajı düzeyi” (İng. level of the threshold, Fr. niveau du
seuil), “seçilebilmek için elde edilmesi gerekli taban sayı veya oran”141,
“parlamentoda temsil edilebilmek için gereken minimum destek
düzeyi”142 olarak tanımlanabilir. Parlamentoda temsil için minimum
barajı (threshold of representation143) ifade eder.
Diğer deyişle, “[b]araj kaydı, yasama meclisinde sandalyelerin
dağılımına katılabilmenin önkoşulu”dur144. Bu
eşik/barikat/bariyer/baraj, bir tür ülkesel seçim engelidir. Yasa veya
doğrudan anayasa ile saptanmış oy oranlarına ulaşabilen parti veya
adayların parlâmentolarda temsiline olanak tanıdığı için,
“sınırlandırıcı”, “engelleyici”, “tehdit edici”, “saptırıcı”, “caydırıcı”

134 ECDTL, Electoral Glossary (English-French) / Glossaire Électoral (Français-Anglais), No.


CDL(2007)022, Strasbourg, 28 February 2007. http://goo.gl/V8stqB (AHYDK sitesi).
135 Ibid.
136 TEZİÇ, Erdoğan, Anayasa Hukuku, 15. Bs., Beta Yay., İstanbul, Eylül 2012, s. 230.
137 SARTORI, Giovanni, Karşılaştırmalı Anayasa Mühendisliği: Yapılar, Özendiriciler ve

Sonuçlar Üzerine Bir İnceleme, (Çev. ÖZBUDUN, Ergun), Yetkin Yay., Ankara, 1997, s. 23.
Ayrıca bkz. http://goo.gl/d9VB66
138 GERSBACH, Hans, “Vote-Share Contracts and Democracy”. http://goo.gl/liYS0N
139 BISCHOFF, Carina S., Measuring the Electoral Barrier: Problems and Soultions to

Estimation of the Threshold(s) at the National Level, European Univ. Institute, Florence,
Department of Political and Social Science, EU Working Paper SPS, No. 2004/7, Italy, June
2004, p. 2. http://goo.gl/vbGC4b ; REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 13.
140
AYM’nin K. 1968/13 kararında “seçim barajı” yerine, “seçim engeli” veya “engelli seçim”
geçer. Kararda “baraj” deyimine, Üye H. KETENOĞLU’nun karşı oy gerekçesinde rastlanır.
141 Sözcük anlamı: “eşik”, “algılama sınırı”, “bir şeyin … ortaya çıkmaya, etki yaratmaya vb.

başladığı en alçak düzey”. LONGMAN & METRO, Büyük İngilizce-Türkçe-Türkçe Sözlük,


1. Bs., English-Turkish ed., Metro Yay., İstanbul, 1993, p. 1587. Anayasa Hukuku açısından,
“seçilebilmek için gerekli olan oy oranı”dır. GARNER, Bryan E. (Ed.), Black’s Law
Dictionary, 9th ed., West Publ. Co., 2009, p. 1619.
142 AHMAR, May, Election Terminology: A Guide to Frequently Used Terms and Phrases, NDI

Publ., Washington DC, 2008, p. 136. http://goo.gl/V19T9 ; REYNOLDS, Andrew &


REILLY, Ben & ELLIS, Andrew, Electoral System Design: The New International IDEA
Handbook, IDEA, Stockholm, Sweden, 2008, p. 182. http://goo.gl/4e3Lj2
143 GALLAGHER, Michael, “Comparing Proportional Representation Electoral Systems:

Quotas, Thresholds, Paradoxes and Majorities”, British Journal of Political Science, Vol. 22,
No. 4, p. 485. http://goo.gl/HWceSv
144 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa’ya Aykırı Seçim”, BirGün, 16.08.2006.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 23

ve hatta “dışlayıcı”145 etki yaratır. Genellikle büyük partiler lehine


işleyerek, gerçekte olduğundan fazla, yapay temsil kazandırır.
Aksine, büyük partileri frenleyen, küçük partilere avantaj yaratan
uygulamalar da mevcuttur. Örneğin, 2010 Kırgızistan Anayasası’na
göre, bir parti, aldığı oy sayısı ne olursa olsun, 120 üyeli Jogorku
Keneş’te, en çok 65 üye ile temsil edilebilir (Md. 70/2-2).
Ulusal barajlar, parlamento polemiklerinde tehdit edici bir araç
olarak kullanıldığı146 gibi, ilginç söylemlere de konu olur.
1991’de Hükûmet Programı’nın müzakeresinde Necmettin ERBAKAN,
seçimleri değerlendirirken, RP’nin 4 barajı yıkıp geçtiğini savunur ve durumu,
Berlin Duvarı’nın yıkılmasına benzetir: Türkiye barajı, il barajı, TRT barajı, bir
kısım basın barajı147.
Bazı çalışmalarda geçen, “bir partinin milletvekillikleri
kazanabilmesi için çıkarması gereken en az milletvekili sayısı”148 tanımı
ise, kanımızca yanlıştır. Baraj, aşılması gereken bir oran kaydıdır. Bu
oran, ya % ile ifade edilen bir nicelik (örn. Almanya’da % 5) ya da diğer
özel bir orandır (örn. Hollanda’da 1/150).
Ülke çapında barajların ilk örneği, belirsiz. Ancak, öyle anlaşılıyor
ki kökeni, iki Dünya Savaşı arası dönemde Weimar Cumhuriyeti
Almanya’sının radikal gruplar hakkında duyduğu endişeye dayanır149.
Özetle seçim barajları, parlamentoyu istenilen tarzda dizayn etme
açısından bir tür “yasal hile” olup (bir norma dayandığı için), seçmen
iradesini hem oy kullanırken caydırarak, hem oyların kullanılmasından
sonra adaletsizlik yaratarak saptırır. Diğer bir deyişle yasal baraj, de
facto değil, de jure bir sınırlamadır. Buna karşın, açık oylama-gizli
sayım, seçmen iradesini sandık başında saptıran yöntemlerdendir. “Yasa
dışı hile” ise, birçok biçimde ortaya çıkabilir: Oy kullanmayı engelleme,
baskı ile güdümleme, oy sayımında usûlsüzlük, oyların çalınması, seçim
cihazlarında hile veya manipülasyon, vb. Bu bağlamda Türkiye’de
özellikle SEÇSİS’e yönelik eleştirileri hatırlatmakla yetinelim.

145 SARTORI, op.cit., s. 23.


146 TBMM’de A. R. ACAR’dan, muhalefet milletvekiline: “Baraj sizi bekliyor, baraj”. Dönem:
22, YY. 4, B. 124, T. 05.09.2006, ss. 89-91. Akt. NEZİROĞLU, İrfan, TBMM Genel
Kurulu’nda Usul Hakkında Görüşmeler, C. III, 1. Bs., TBMM Yay., Ankara, 2011, s. 1901.
147 DURAN, Burhanettin, Türk Parlamento Tarihi: TBMM - XIX. Dönem (1991-1995), C. I:

Yasama, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yay., Ankara, 2012, s. 164.
148 ERDOĞAN, Emre, Seçim Sistemleri ve Siyasal Sonuçları: İstikrar ve Temsiliyet, Eylül 1999,

s. 5, 11. http://goo.gl/9GtNOc
149 ECPRD, Electoral Systems in Europe: An Overview, (Ed. TOORNSTRA, Dick), ECPRD

Publ., October 2000. http://goo.gl/Jo5WqF


24 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

LIEBOLD SEÇİM MAKİNELERİ


Bankacılık sektöründe kullanılan birçok cihazın yanı sıra,
“seçim makinesi” adı verilen oy sayma cihazlarını
üretenlerden biri, Diebold adlı Teksas merkezli firmadır.
Firmanın bir reklâmında, üniforması ile sandıkta oy
kullanan bir Joseph STALIN resmi ve kendisine atfedilen
şu söz yer alır: “Oyu veren değil, oyları sayanlar
önemlidir”150. Cihazlar, ABD Başkanlarından G. W.
Bush’un 2 kez galip çıktığı seçimlerde de kullanılmış
olup, firma ile politikacılar arasında ilginç ilişkilere işaret
edilir151. Uzmanlar, bu cihazların “hack”lenebileğini ve
manipülasyonlara açık olduğunu dile getirir 152.

Türkiye demokrasisinin küresel ölçekteki yerini de belirlemekte


yarar var: The Economist Intelligence Unit (EIU) tarafından 2013’te
yayımlanan Democracy Index’te Türkiye, 4 katmanlı analizde -mecâzî
anlamda değil, somut verilerle- “3. sınıf demokrasi” kategorisindedir.
Analizin objektifliği ise, ayrıca tartışılabilir.
DEMOKRASİ İNDEKSİ’NDE TÜRKİYE’NİN YERİ
Türkiye, 2012 verileri itibariyle 180 ülkenin değerlendirildiği 167 sıra içinde 88. sıradadır153.
(2011’de aynı sıra154). Türkiye, otoriter rejimlerin (authoritarian regimes) bir üst sınıfındaki
“karma/melez rejimler” (hybrid regimes) sınıfındadır. Daha üstte, “kusurlu demokrasiler”
(flawed democracies), en üst klasmanda ise, 9.93 genel puanlı Norveç’in zirvede olduğu “tam
demokrasiler” (full democracies) bulunur. En alttaki ülke, 1.08 genel puanlı Kuzey Kore’dir.
Türkiye’den üstte, tam demokrasi sınıfındaki Mauritius (19.) ve daha altta otoriter rejimler
sınıfındaki Rusya’nın (122.) durumu, dikkat çekicidir155.

150 Reklâm afişinin görseli için bkz. http://www.votefraud.org/stalin_voting.jpg


151 ATAÖV, Türkkaya, “ABD: Seçim Hileleri”, Cumhuriyet, 03.09.2004. http://goo.gl/rABxDX
152 http://goo.gl/2ToLqw
153 Türkiye’nin puanları (10 puan üzerinden): Genel puan (overall score): 5.76 (2011’de 5.73);

seçim süreci ve çoğulculuk (electoral process and pluralism): 7.92; siyasal katılma (political
participation): 5.00 (2011’de 3.89); siyasal kültür (political culture): 5.00 (2011’de aynı);
özgürlükler (civil liberties): 4.12 (2011’de 4.71). EIU, Democracy Index 2012: Democracy at
a standstill, A Report From the Economist Intelligence Unit, 2013, p. 6. http://goo.gl/SJXNJ
154 EIU, Democracy Index 2011: Democracy Under Stress, A Report From the Economist

Intelligence Unit, 2012, p. 6. http://goo.gl/q6nhU


155 Türkiye hakkındaki detaylı analizler için bkz. http://country.eiu.com/Turkey
Bölüm I : Seçim ve Baraj 25

§ II. SEÇİM BARAJLARI TİPOLOJİSİ

Seçim barajları, farklı kriterler açısından sınıflandırılabilir.

A) Barajın konusu: Olağan meclis - kurucu meclis - yerel


meclis
Baraj, seçimle gelinen birçok makam için uygulanır. İncelemenin
ana ekseni 1. meclislerde barajlar olsa da, 2. meclisler (senatolar) ve
anayasa yapımına özgülenen kurucu meclislerde de barajlara rastlanır.
Kurulu/olağan meclisler (ulusal parlamentolar): Tek meclisli
(unicameral) parlamentolar veya gerek aristokratik, gerekse federatif
karakterli çift meclisli (bicameral) parlamentoların 1. kanadıdır.
İkinci meclisler / senatolar: Bazı ülkelerde, parlamentoların 2.
meclislerinin seçimi için de genel veya çevresel barajlar belirlenmiştir:
İtalya, Kazakistan, Romanya, vs.
Kurucu meclisler (anayasa yapıcı meclisler): Genellikle kurulu
meclisler (parlamentolar ve senatolar) için başvurulan seçim barajı
engelleri156, nadir de olsa, bazı ülkelerde anayasa yapımı için özel olarak
oluşturulan meclisler (kurucu meclis) için de uygulanır:
1990 Namibya Anayasası’nın yapım sürecinde 72 üyeli KM seçimlerinde, % 1
barajlı nispî temsil sistemi uygulanmıştır 157. Aynı baraj oranı, 1987 Nikaragua
Anayasası’nın yapım sürecinde de mevcuttur158. Daha yüksek baraja ise, 1991
Slovenya Any. için oluşturulan 240 üyeli KM seçimlerinde rastlanır: % 2.5159.
Yerel yasama meclisleri: Bazı ülkelerde ulusal meclisten
farklılaşmış, özel barajlar öngörülür. (Örn. İspanya’nın bazı bölgeleri).
Yerel yönetimler / belediye meclisleri: Yerel yönetim
seçimlerinde de baraj uygulanabilir.
Litvanya’da, yerel meclislere (Savivaldybių Tarybos) girişte baraj, partiler için
% 4, ittifaklar için % 6’dır160. Türkiye’de de bir dönem, yerel seçimlerde “onda
birlik” çevre barajı geçerliydi.
Devlet-ötesi meclislere seçimler: AB üyesi 28 ülkeden 15’inde,

156 “[S]eçim barajı gibi yönetimde istikrarı sağlamak için kullanılan araçlar kurucu meclis
seçimlerinde genellikle uygulanmaz. Normal şartlarda adil biçimde ya da yeterince temsil
olanağı bulamayan toplumsal ve siyasal grupların … kurucu mecliste temsil edilmesine özen
gösterilir”. ESEN, Selin & YÜCEL, Bülent (Ed.), Türk Anayasa Hukuku, Anadolu Üniv.
AÖF Yay., Eskişehir, Temmuz 2012, s. 25.
157 http://goo.gl/dpG3Wg
158 1984’te, 96 üyeli kurucu meclis, 10’ar üyeli 9 bölgeden, % 1 barajlı orantılı temsil sistemi ile

belirlendi. Kalan 6 üye, başkanlık seçimlerini kaybeden adaylardı. http://goo.gl/24YDuF


159 http://goo.gl/iy2JvD
160 “The Lithuanian Electoral System”: http://goo.gl/OuOo7x
26 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

AP seçimlerinde baraj uygulanır161. Barajlar, % 3-5 arasında değişir162.


Almanya Federal Parlamentosu’nda 13.06.2013’teki oylamada, AP seçimlerinde
uygulanan baraj, % 5’ten % 3’e düşürüldü, ancak AYM’ce iptal edildi. Daha
önce geçerli % 5 baraj, Federal AYM’ye götürülmüş ve iptal edilmişti163.
Devlet Başkanlığı / Cumhurbaşkanlığı seçimleri: Barajlara,
devlet başkanlığı seçimlerinde de rastlanabilir:
Örneğin, Fransa’daki başkanlık seçiminde % 50 baraj uygulanır. Adaylardan
herhangi biri ilk turda % 50 barajını aşamazsa, ikinci tura en yüksek oyu alan iki
aday katılır ki, bu da bir tür barajdır164. Kosta Rika’da da benzer bir baraj
uygulanır: Seçim iki turlu olup, % 40 baraj geçerlidir165. Hatta, -deyim
yerindeyse- bir tür “baraj içinde baraj” niteliği taşıyan uygulamalara da
rastlanır166. Örn. 1995 ve 1999 Arjantin’de seçimlerinde, CB seçilebilmek için,
2 alternatif koşul vardı: 1) Geçerli oyların % 45’ini elde etmek; veya 2) geçerli
oyların % 40’ını elde etmek ve en yakın rakibine % 10 puan fark atmak. Benzer
kurallar, Nikaragua ve Ekvador’da da uygulandı 167.
Türkiye’de ise, 2007 Anayasa değişikliği ile, aday gösterme
yetkisi, 20 milletvekiline veya toplam oyu % 10’u aşan partilere
tanındı168. % 10’la aday gösterme koşulunun yüksek bir baraj içerdiği,
tek başına bu barajı aşamayan partilerin diğer partilerle uzlaşarak ortak
aday gösterebileceği, serbest iradelerini sergileyemeyecekleri
savunulabilir. Ancak düzenlemenin, barajı aşamayan ve TBMM’ye
giremeyen partileri de aday gösterme sürecine kattığı da dile getirilir169.
Türkiye’de siyasal rejimin farklılaştırılması ve başkanlık rejimi yönündeki
arayışlar dikkate alındığında, % 10’u tek başına aşamayan partilerin bağımsız

161 “Electoral thresholds in European elections”, Library Briefing: Library of the European
Parliament, 25.07.2013, p. 1. http://goo.gl/TI5evS AP seçimleri ve barajlar hakkında bkz.
LEHMANN, Wilhelm, The European Elections: EU Legislation, National Provisions and
Civic Participation, Policy Department C: Citizens’ Rights and Constitutional Affairs, EU
Directorate General For Internal Policies Publ., Rev. ed., 2014, passim. http://goo.gl/L4oAmm
162 CReD, 25+2 Electoral Models - I: Electoral Systems, (Coo.: SORESCU, Adrian), CReD

Publ., Bucharest, 2006, pp. 41-52. http://goo.gl/oIwX3m


163
“3% Threshold in European Elections in Germany”. http://goo.gl/1fxobZ (Europolitics).
164 YOZGAT, Fazıl & ZABUN, Sezgin, “Seçim Sistemleri ve Uygulamaları”, CÜİİBFD, C. X,

S. 2, 2009, s. 79. http://goo.gl/Y89e3L


165 http://goo.gl/EijnW0
166 GOLDER, Matt, “Democratic Electoral Systems Around the World, 1946-2000”, Electoral

Studies, Vol. XXIV, 2005, pp. 116-117. Kosta Rika ve Arjantin vb. bazı ülkelerde, bu tür
barajlar uygulanır. NORRIS, Pippa, “Choosing Electoral Systems: Proportional, Majoritarian
and Mixed Systems”, p. 11. http://goo.gl/Qsk2cY
167 GOLDER, “Democratic Electoral ... ”, p. 116, dp. 13. Ayrıca bkz. PAYNE, J. Mark &

ZOVATTO G., Daniel & DÍAZ, Mercedes Mateo, Democracies in Development: Politics
and Reform in Latin America, Inter-American Development Bank (IADB), IDEA & the David
Rockefeller Center for Latin American Studies, Harvard Univ., Washington, D.C., 2nd rev. ed.,
2007, pp. 19-35. http://goo.gl/gW8531
168 2007/5678, md. 4’le değ. 1982 Any., md. 101/4, c. 2; CSK, md. 7/2.
169 ESEN, & YÜCEL, op.cit., s. 132.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 27
CB adayı önerememesi, sınırlayıcı işlev görür. Bu denli önemli (ve mevcut
hâliyle dahi sembolik devlet başkanlığı rolünü aşmış) bir kurumun
belirlenmesinde küçük partilerin dışlanması, demokrasi ve çoğulculuk açısından
hayli eleştiri alabilir. TBMM’de 20 milletvekili bulunan veya grup kuramasa da
en azından temsil edilen partiler, bu sürece yine de katılabildiği için, 2. yöntem,
1. yöntemin açığını telâfi edici bir mekanizma işlevi görebilir. Ancak, % 10
barajını aşamayıp TBMM’de hiçbir üye ile temsil edilemeyen partiler, TBMM
üyeliği yoluyla aday önerme sürecine katılamayıp, yalnızca bir partiler
koalisyonunu % 10’luk oranı açısından tamamlayıcı işlev görür. Bu çerçevede
barajın düşük tutulması, örn. % 5’i aşan partilerin tek başına, toplam oy oranları
% 5’i aşan partilerin ise ortak aday göstermesi yerinde olurdu170.
Referandumlar: Gerek kurucu referandumlar, gerekse yasama
referandumlarında, % 60, % 70 gibi nitelikli barajlara rastlanır. Bu tür
barajlar, yüksek çoğunluklu barajlardır (supermajority threshold)171.
Siyasal partiler için malî yardımlar: Türkiye’de partilerin önüne
konulan engeller, yalnızca % 10 barajından ibaret değildir. Seçimlerde
partilerin aldıkları oy oranına, birçok açıdan hukukî sonuç bağlanır:
TBMM seçiminde % 10 (2839/MSK, md. 33/1); malî yardım için % 3
(2820/SPK, Ek md. 1, değ.), CB seçimlerinde % 10 (2007/5982 Yasa ile değ.,
1982 Any. md. 101/4, c. 2, 6271/CSK, md. 7/2). Sırasıyla, şu engeller doğar:
Milletvekili paylaşımına katılamama, devlet yardımı alamama, CB seçiminde
aday gösterememe. 1961 Anayasası’nda, % 10’u aşamayan partiler için
AYM’ye iptal davası açmanın kısıtlandığı da eklenebilir (md. 149/1).
Kaldı ki baraj, Türkiye’de yalnızca siyasal alanda uygulanan bir
araç da değildir. Diğer bazı seçim veya temsil süreçlerinde veya bazı
olanaklardan yararlanmada da uygulama alanı bulur:
Örneğin, bir sendikanın yetkili sendika olabilmesi ve toplu sözleşme sürecine
katılabilmesi için, Türkiye kapsamında o işkolunda % 10 172 barajını geçme
koşulu, bazı meslek örgütlerinin seçimlerinde uygulanan barajlar, vb.

B) Barajın muhatabı: Parti - ittifak - bağımsız aday - azınlık


Partiler için öngörülen barajlar, çalışmada üzerinde özellikle
durulan baraj türüdür.
Bunun yanı sıra, bazı ülkelerde, seçim ittifakları için, genel
barajdan kademeli olarak arttırılan barajlar öngörülür. Seçim
ittifakları/seçim öncesi koalisyonlar (pre-electoral coalition) ile, doğal

170 SEZER, Abdullah, “Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde Adaylık (2007 Anayasa Değişikliği ve


6271 No’lu Yasa Ekseninde Karşılaştırmalı Bir Analiz) ”, AYHD, C. II, S. 4, Y. 2013,
Anayasa-Der & Legal Yay., s. 241.
171 WARREN, Mark E. & PEARSE, Hilary (Ed.), Designing Deliberative Democracy: The

British Columbia Citizens’ Assembly, Cambridge Univ. Press, Cambridge, New York, 2008, p.
6, 12, 39, 145, 182.
172 Ekim 2012’de, 6356 no.lu Yasa ile, işkolu barajı % 10’dan % 1-3 bandına düşürüldü.
28 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

ve yasal seçim barajları arasında, doğrudan ilişki kurulabilir.


Bu ilişki, özellikle 2 turlu çoğunluk sistemleri ve barajın yüksekliği oranında
OTS’lerde daha belirgin hale gelir. Örneğin 2 turlu çoğunluk sistemini
uygulayan Fransa’da, ilk turda % 12.5 barajını aşamayan partiler, kendilerine
ideolojik olarak yakın partiler lehine seçimlerden çekilmekte veya açık destek
vermektedirler. Bu tür tercihler, zamanla geleceğe yönelik parti bloklarına veya
birleşmelere de zemin hazırlayabilmektedir. OTS’lerde ise, baraj yükseldikçe,
(özellikle bağımsız adaylığın yasaklı veya baraja tabi olması durumunda) seçim
ittifaklarına gidiş olasılığının arttığı söylenebilir. Bir incelemede, değişik
ülkelerden toplam 339 seçimde, toplam 134 seçim ittifakı saptanmıştır173.
Yasal seçim barajları, ideal demokrasinin temel ilkelerinden biri
olan “iktidar için seçimlerde eşit/âdil şartlarda yarışma” açısından da
değerlendirilebilir. Yüksek baraj, partiler arasındaki olanak eşitliğini
bozar. Büyük partiler lehine bir eşitsizlik yaratmakla kalmayıp, barajı
aşamama tehdidi altındaki küçük partileri birtakım stratejiler
geliştirmeye iter174. Barajın “abartı” etkisinin de yardımıyla, özellikle
kitle partileri, zamanla bir tür “seçim makinası”175 hâline dönüşür.
Bazı ülkelerde, azınlıklar için farklı (ve çoğunlukla pozitif
ayırımcılık oluşturacak biçimde daha düşük) barajlar öngörülür.
Nihayet, bağımsız adaylar için de baraj uygulamalarına rastlanır.
Hatta bazı ülkelerde, seçimden önce adaylık için dahi seçilmek istediği
bölge seçmenleri açısından belli bir baraj konulmaktadır. Örnek olarak
Yeni Zelanda (% 5), Burundi (% 2), vb.

C) Barajın kaynağı: Yasal baraj - doğal baraj


Öncelikle, bir noktanın altını çizmek gerekir: Barajsız seçim
sistemi yoktur. Hukuk kuralı ile baraj öngörülmese, en ideal/âdil
temsile dayanan seçim kuralları da yürürlüğe konsa, seçimlerde
kullanılan oylar sandalyeye dönüşürken, kendiliğinden bir baraj (doğal
baraj) oluşur176. Aksi takdirde, mutlak adalet kriteri en uç noktaya dek
götürülür ve 1 oy alan partinin/adayın dahi temsilci olması gerekir ki, bu
da aslında doğrudan demokrasiye yaklaşmayı ifade eder.
Doğrudan demokraside, seçmen kadar vekil vardır. Daha doğrusu, aslında ne

173 20 Avrupa ülkesinin yanı sıra Avustralya ve ABD’de, 1940-1998 yıları arası seçim ittifakları
için bkz. GOLDER, Sona N., “Pre-electoral Coalitions in Comparative: A Test of Existing
Hypotheses”, Electoral Studies, Vol. 24, 2005, p. 661 [Table A1]. http://goo.gl/kznfqM
174 MEGUID, Bonnie M., Party Competition Between Unequals: Strategies And Electoral

Fortunes in Western Europe, Cambridge Univ. Press, June 2008, p. 98, et.al.
175 Deyim için bkz. BURDEAU, Georges, Demokrasi: Sentetik Deneme, (Çev. ESEN, Bülent

Nuri), AÜHF Yay., Ajans Türk Matb., Ankara, 1964, s. 52.


176 REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben, International IDEA Handbook of Electoral System

Design, Handbook Series 1/97, IDEA, Stockholm, Sweden, 2002, p. 88.


Bölüm I : Seçim ve Baraj 29
seçmen vardır, ne de seçilen; ne asil vardır, ne de vekil. Her irade sahibi, kendi
adına ve bizzat kendi oy kullanır. Ancak, bu oy, temsilî demokraside temsilciyi
seçme işlevi yüklenen oy değil, alınacak karara doğrudan katılma oyudur.
Aynı görüş, AYM’nin K. 1968/13 kararına 5 üyenin ortak karşı oy
gerekçesinde, DUVERGER’nin eserine atıfla dile getirilir:
“Mükemmel bir temsil eşitliği sağlayan yani her seçmenin oyunun aynı ağırlıkta
olduğu tek sistem, tam (İnteğral) nisbî seçim sistemidir ki bu da hiç bir yerde
uygulanmamaktadır”177.
Hiçbir seçim sistemi, artık oyları tamamen ortadan kaldıramaz,
dolayısıyla “mutlak adalet”i yansıtan bir seçim sistemi üretmek
olanaksızdır. Benzer bir saptamaya, İHAM’ın Mathieu-Mohin and
Clerfayt v. Belgium kararında da rastlanır178. Özetle, oy kullanmada
“eşitlik”, oysa temsilde “adalet” ilkeleri geçerlidir.
Doğal baraj (de facto threshold, effective threshold179, natural
threshold180) ise, normatif temelde bir baraj öngörülmemiş olsa da,
kendiliğinden oluşan barajlardır. Herhangi bir ülkede ulusal veya
bölgesel bazda bir baraj öngörülmemiş olsa bile, doğal
olarak/kendiliğinden bir baraj oluşması kaçınılmazdır. “Efektif baraj”181
(effective threshold), “etkin baraj”182,“gizli baraj”183 (hidden threshold)
veya “fiilî baraj”184 da denilen bu tür barajların sayısal değerini
(“numerical threshold”185) belirleyen etkenler, seçim çevrelerinin
büyüklüğü, siyasal parti sayısı ve parlamentonun üye sayısıdır186.

177 DUVERGER, Institutions Politiques et Droit Constitutionnel, s. 97 (Akt. AYM, K. 1968/13).


178 ECtHR, Mathieu-Mohin & Clerfayt v. Belgium, Judg. 02.03.1987, App. No. 9267/81, özl.
para. 54 vd. http://goo.gl/Ab0dVA (İHAM web sitesi).
179 KALANDRAKIS, Anastassios, “Estimation of Electoral Disproportionality and Thresholds

via MCMC”, Yale Univ. Department of Political Science, p. 4, 14. http://goo.gl/Se4dd9


180 REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 84. http://goo.gl/4e3Lj2
181 POWELL JR, G. Bingham, & VANBERG, Georg S., “Election Laws, Disproportionality

and Median Correspondence: Implications for Two Visions of Democracy”, British Journal of
Political Science, Vol. XXX, 2000, pp. 386-388. http://goo.gl/O6pz4d
182 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, Mevcut Seçim Sisteminin İyileştirilmesine Yönelik

Sayısal Analizler ve Politika Önerileri, TEPAV Yay., No. 58, Ankara, Eylül 2011, s. 27.
183 REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 84. http://goo.gl/4e3Lj2
184 SABUNCU, M. Yavuz, “Seçim Sistemi/Adalet ve İstikrar”, “Siyasal Partiler ve Seçim

Hukuku” başlıklı Oturum (Sunuş), in TBB, Uluslararası Anayasa Hukuku Kurultayı, (9-13
Ocak 2001-Ankara), 1. Bs., TBB Yay., Afşaroğlu Matb., Ankara, 2001, s. 521.
185 ECDTL, Electoral Law and Representation of Minorities, Conference on “The European

Electoral Heritage: Ten Years of the Code of Good Practice in Electoral Matters”, (Tirana,
Albania, 2-3 July 2012), No. CDL-UD (2012) 006, Strasbourg, 2 October 2012, para. 12.
http://goo.gl/63RpAX (AHYDK sitesi).
186 NÁVRAT, Petr, “Comparative Study of Electoral Systems and their Features”, Foundation

for Democratic Reforms, Hyderabad, 2003, ss. 12-13. http://goo.gl/elO2wZ ; TAAGEPERA,


Rein, “Nationwide Threshold of Representation”, Electoral Studies, Vol. XXI, 2002, pp. 383-
401. Dünya ölçeğinde 550 seçimde, parlamento üye sayısının seçim sistemlerine etkisi için
30 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Doğal baraj, birbirini tamamlayan iki kavramı içerir.


KAPSAYICI BARAJ-DIŞLAYICI BARAJ
 “Kapsayıcı baraj” olarak da nitelenebilir (threshold of inclusion). Bir siyasal partinin bir
koltuk kazanabildiği en düşük oyu anlatır. Bunu, minimum temsil eşiği olarak anlıyoruz.
 “Dışlayıcı baraj” olarak da anılabilecek diğer eşik (threshold of exclusion) ise, bir partinin
sandalye kazanmada başarısız olduğu en yüksek oyu ifa eder187.
 İlki asgarî eşik (minimum threshold) ya da temsil eşiği (threshold of representation);
diğeri ise, azamî eşik (maximum threshold) kavramlarıyla da ifade edilir188.

Yasal baraj (de iure threshold, legal threshold, real threshold189)


ise, normatif temele dayanan, pozitif hukukta yasa (veya istisnaî olarak
anayasa ile) öngörülen barajdır. Dolayısıyla, doğal baraja karşılık,
“sunî/yapay baraj” (artificial threshold190) da denir. Zira bu tür baraj,
kendiliğinden oluşmamakta, kuralla konulmaktadır. Yasal baraj,
normalde milletvekili kazanabilecek bir partinin elde ettiği sandalyenin,
bir başka partiye verilmesine neden olur191. Ancak, “yasal baraj”,
“yalnızca yasa ile saptanabilen baraj” olarak algılanmamalıdır.
Seçim barajlarının, yasaların yanı sıra, -istisnaî de olsa- doğrudan anayasa ile
saptandığı örneklere rastlanır. Hâl böyleyken, “yasal baraj” deyimi yerine, bir
norma dayanması itibariyle, “normatif baraj” deyimi, yalnızca yasa ile
saptandığı algısını kırmak veya -“yasal” deyiminden hareketle- “yasaya
uygunluk”la sınırlı yanlış bir anlamayı engellemek açısından daha uygun düşer.
AYM’nin bir kararından alınan cümleler de, aslında doğal baraj-
yasal baraj farklılığının izahıdır192:
“Şüphesiz seçimde kullanılan her oyun, bir milletvekili çıkarması veya her oy
alan kişinin, milletvekili seçilmesi düşünülemez. … [K]imi oyların milletvekili
çıkaramaması veya bir bölüm siyasî partilerin veya bağımsız adayların
seçilememesi olağandır. ... ‘seçim engeli’ düzeninin, olağan seçim sonuçlarını,

bkz. LUNDELL, Krister, “Disproportionality and Party System Fragmentation: Does


Assembly Size Matter?”, Open Journal of Political Science, 2012, Vol. II, No. 1, p. 9.
187
BISCHOFF, Carina S., “National Level Electoral Thresholds: Problems and Solutions”,
Electoral Studies, Vol. 28, 2008, p. 232. Detaylı bilgi için bkz. TAAGEPERA, Rein,
“Nationwide Inclusion and Exclusion Threshold of Representation”, Electoral Studies, Vol.
XVII, Issue 4, December 1998, pp. 405-417.
188 BALDINI, Gianfranco & PAPPALARDO, Adriano, Elections, Electoral Systems and

Volatile Voters, 1st ed., Palgrave Macmillan, 2009, p. 33.


189 Hollanda’daki % 0.67’lik yasal baraj için, yasal ve doğal barajı ifade eden “effective real

threshold” ibâresi geçer. Bkz. “Netherlands 2012”. http://goo.gl/P1Df2K


190 KESSEL, Stijn Van, “Paths to Populism: Explaining the Electoral Performance of Populist

Parties in Europe, Paper for the ECPR General Conference, Section: Analytical Politics:
Linking Theory and Data, Reykjavik, 25-27 August 2011, p. 12.
191 Bir yazar, Türkiye’de % 9.9 oyla hiçbir üyelik elde edilemezken, % 10’u aşınca 55 üyelik

kazanıldığını belirtir. McGANN, Anthony, The Logic of Democracy: Reconciling Equality,


Deliberation, and Minority Protection, The Univ. of Michigan Press, 2006, p. 50.
192 AYM, K. 1968/13.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 31
sunî bir müdahale ile değiştirdiği…”. (b.k.v.t.a.).
Kararda, yasal barajlar için “sunî engel” nitelemesi
kullanılmaktadır. Bu da aslında, “doğal baraj”ın sistemin kendiliğinden
ürettiği bir engel olmasıdır. Doğal baraj, norma değil, matematiksel
gerçeklere dayanır. Ancak, “yasal baraj” (kurallarla getirilen baraj),
sistemin doğal işleyişinden kaynaklanmayan, dışarıdan eklenen bir engel
ve böylelikle seçimin ham sonuçlarının parlamentoya yansımasını
etkileyen normatif bir müdahaledir. AYM’nin K. 1995/59 kararının
başvuru193 ve karar194 gerekçelerinde de, benzer saptamalar yer alır.
Doğal ve yasal barajın dışında, Anayasa Hukuku disiplini
açısından pek değeri olmasa da, Siyaset Psikolojisi eksenli analizlerde
önemli rol oynadığını düşündüğümüz “ideolojik baraj” ve “psikolojik
baraj” olgularından da söz etmek mümkündür.
İDEOLOJİK BARAJ - PSİKOLOJİK BARAJ
“İdeolojik baraj” kavramı ile, kısaca “iktidar olma, ama muktedir olamama” mottosu ile
tanımlanan ve seçim sonrasında karşılaşılan birtakım engelleri, resmî ideolojiyi, reel politik
olgusunu, vs. kastetmiyoruz195. Kastettiğimiz baraj, seçim sonrası değil, aksine seçim öncesi
ve esnasına ilişkindir. Özetle, seçimlerde “X partisinin kalesi” vb. söylemlerle ifade edilen,
psikolojik, tarihsel ya da sembolik değer taşıyan seçim çevrelerini elde etmenin, başarısızlığı
aşmanın zorluğu anlamında partilerin karşılaştığı engeldir. Güncel siyasal ortam ekseninde
somut örnekler vermek gerekirse, gerek genel ve gerekse yerel seçimlerde, AKP için İzmir ya
da Tunceli veya Çankaya ilçesi, CHP için Konya, MHP için birçok G. Doğu ili ya da seçim
çevresi sayılabilir. Öte yandan, “psikolojik baraj” kavramı ile, bu ve benzeri nedenlerle bir
seçim çevresinde psikolojik üstünlüğü elinde bulunduran partinin yarattığı etkiyi
kastediyoruz. Bir bakıma, rakip takımın sahasında 15 yıl hiç galip gelememe gerçeğinin
yarattığı ve alışılmış/kabullenilmiş psikolojik durum…

D) Yasal barajın kaynağı: Anayasa - yasa - yönetsel işlem


Siyaset sosyolojisi açısından seçimlerde oy kullanma, siyasal
katılmanın196 unsurlarından biri ve en alt düzeyidir197. Demokrasinin
193 “...‘d’Hondt sistemi’ ... kendi barajını kendisi koyar”. (AYM, K. 1995/59).
194 “D’Hondt sistemi de kendi içinde bir baraj taşımaktadır”. (AYM, K. 1995/59).
195 Bir örnek: “Her şeye rağmen ‘seçim barajını’ aşıp iktidara gelseniz bile sizi engelleyecek çok

sayıda ‘ideolojik barajlar’ sistemin zulasında hazır bekletilmektedir”. GÖNÜLTAŞ, Nuh,


“Seçim Barajı Yüzde 10, İdeolojik Baraj Duruma Göre …”, Zaman, 26.01.1996.
196 Katılım açısından, 3’lü bir ayırımdan söz edilir: 1) Sahte katılım: “Kararın alınmasına

niteliksel bir katkıda bulunmadan, [sadece] alınan kararları oylayarak yapılan katılım”. 2)
Kısmî katılım: “Kararların alınmasına katkıda bulunulmasına rağmen son sözü elit bir
grubun verdiği karara katılma biçimi”. 3) Tam katılım: “Bir kararın oluşumuna katılanların
hepsinin katkılarının eşit olduğu katılım”. DEMİR & ACAR, Sosyal Bilimler Sözlüğü, s. 202.
197 Diğer unsurlar: Politikacıyla temas, siyasal literatürü izleme, siyasal tartışma, siyasal örgüte

üye olma, siyasal eylem, bağışta bulunma. YÜCEKÖK, op.cit., ss. 28-30. Bir diğer görüşte,
şu düzeylere değinilir: Siyasal olayları izleme, tutum takınma, aktif katılma. BAYKAL, Deniz,
Siyasal Katılma: Bir Davranış İncelemesi, AÜSBF Yay., Ankara, 1970, passim.
32 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

yerleşmesi için, anayasa ve anaya-altı düzenlemeler yetmez; katılmacı


bir siyasal kültür birikimini yaratmak zorunludur198.
Seçim sistemine ilişkin diğer etkenlerin (seçim sisteminin
çoğunluk veya nispî temsil olması, uygulamadaki farklılığı, iki turlu ya
da tek turlu olması, vb.) yanı sıra, barajlı veya barajsız uygulama, siyasal
katılma üzerinde genişletici veya daraltıcı etki yaratır199.
Seçimlerin genel ilkeleri ve oy hakkı, hemen hemen her ülkede
anayasa ile düzenlenir. Buna karşın, seçimlerin detaylarını saptayan
normlar ve özellikle seçim sistemleri200, daha çok yasalarda yer alır.
Azerbaycan’da, ÇS, doğrudan Any. md. 83’te yer alır201. Kırgızistan’da
ise, aksine OTS, md. 70/2(1)’le doğrudan anayasal kayıt altına alınır202.
Konunun, anayasa ve yasaların yanı sıra, -istisna teşkil edecek biçimde-
kararname, idarî kural vb. işlemlerle düzenlenmesi de mümkündür.
Bazı ülkelerde, seçim ilkelerinin daha zor koşullarla değiştirilmesi
veya anayasal değişmezlik kapsamına alınması söz konusudur:
 Örnek 1: Seçim yasasının değiştirilmesinin zorlaştırılması: 1991
Slovenya Anayasası’na göre (md. 80/3), seçim yasaları, Parlamento’da
nitelikli çoğunlukla (üye tamsayısının 2/3’ü) kabul edilir 203.
 Örnek 2: Seçim sisteminin değişmezliği: 1976 Portekiz Anayasası’nda,
anayasa değişikliğinin maddî bakımdan sınırlandırıldığı listede yer alan
konulardan biri de, orantılı temsil sistemidir (md. 288/h204).

198 MUMCUOĞLU, Maksut, Çağdaş Demokrasi Kuramlarında Katılma ve Türkiye’de


Katılmanın Gelişimi, Doçentlik Tezi, AÜHF, Ankara, 1982, s. 42.
199 DURSUN, Davut & BAYRAM, Ahmet Kemal, et.al., Siyaset Bilimi, AÖF Yay., Eskişehir,

tarih saptanamadı, s. 112. (Alıntı yapılan Ünite-4, DURSUN’a aittir). http://goo.gl/EBpkRC


200
Seçim sistemleri üzerine bkz. TEZİÇ, Erdoğan, Seçim Sistemleri, Filiz Yay., İstanbul, 1967,
passim; TEZİÇ, Anayasa Hukuku, ss. 331-369; ÇAM, op.cit., ss. 250-260; ERGÜDER,
Üstün, Seçim Sistemleri ve Türk Demokrasisi, İstanbul, Boğaziçi Üniv. Yay., İstanbul, 1982,
passim; VARLIK, Ülkü & ÖREN, Banu, Seçim Sistemleri ve Türkiye’de Seçimler, 1. Bs., Der
Yay., İstanbul, Eylül 2001, ss. 23-55; STRONG, C. F., A History of Modern Political
Constitutions: An Introduction to The Comparative Study of Their History And Existing Form,
1st American Ed., G. P. Putnam’s Sons Publ., New York, 1963, pp. 179-192; COLOMER,
Josep M., “The Strategy and History of Electoral System Choice”, Handbook of Electoral
System Choice, London: Palgrave-Macmillan, 2004, pp. 3-78. http://goo.gl/VoZbb0 ;
GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, ss. 20-28. http://goo.gl/xgncw4
201 EREN, Abdurrahman & ASKER, Ali, Türk Cumhuriyetleri Anayasaları, 1. Bs., TÜRKPA

Yay., Ankara, 2012, s. 26.


202 Ibid., s. 123.
203 “Slovenia’s Constitution of 1991”, p. 15 http://goo.gl/o5aKo6
204 Adalet Bakanlığı, AB Üyesi Bazı Ülkelerin Anayasaları, Ankara, 2011, ss. 528-529.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 33
TABLO I: SEÇİMLERİ DÜZENLEYEN KURALLARIN NİTELİĞİ205
[Esas alınan parlamento sayısı: 223]

TERCİH SAYI ORAN (%)


Anayasa’nın parçası (Part of Constitution) 161 % 72.1
Ayrı yasama işlemi (Separate legislation) 205 % 91.9
Kararname (Decree) 25 % 11.2
(İç)tüzük veya idarî kural (Regulations or administrative rules) 46 % 20.6
Diğer (Other) 10 % 4.4
Bilgi yok (No information available) 3 % 1.3
Uygulama yok (Not applicable) 2 % 0.8

Ulusal seçim barajları belirlenirken tercih edilen hukukî işlem türü,


genellikle yasalardır.
Örneğin, 2010 Kırgızistan Anayasası’nda, seçim sistemi doğrudan anayasa
normu ile belirlenmesine karşın, md. 70/2(4)’te, baraj konusundaki tercih yasa
koyucuya aittir206. 1991 Slovenya Any. (md. 80/5), 1814 Norveç Any. (md.
59/5) ve 1921 Lihtenştayn Any. (1973’te eklenen md. 46/3) örneklerinde olduğu
üzere, doğrudan Anayasa ile barajın belirlendiği; ya da 1976 Portekiz
Anayasası’nda olduğu üzere, doğrudan anayasal normla (md. 152/1) barajın
yasaklandığı örnekler, istisnaîdir. 1991 Kolombiya Anayasası’nda ise, Senato
seçimleri için geçerli % 2’lik baraj, doğrudan anayasa ile saptanır (md. 263/2).
Anayasalarda seçim barajlarının (genel veya yerel) düzenlenmesi
bakımından, 5 farklı olasılık söz konusudur:
 Barajı belirlemeyip, ayrıca yasa ile konulmasını da doğrudan anayasa ile
yasaklama: Portekiz.
 Barajın belirlenmesini yasamaya bırakmayıp, doğrudan anayasa ile
“sabit”leme: Slovenya, Norveç, Lihtenştayn.
 Barajın belirlenmesini yasamaya bırakmayıp, doğrudan anayasa ile alt sınır
belirleme: Örneğe rastlanmadı.
 Barajın belirlenmesini yasamaya bırakmayıp, doğrudan anayasa ile üst sınır
belirleme: Bu tercihe de rastlanmamıştır. Çalışmanın son kısmında
“Sonuçlar & Öneriler” başlığında, Türkiye için tartışılacaktır.
 Barajı belirlemeyip, açıkça/zımnen yasaya bırakma: Türkiye, İtalya,
Almanya, vb.
Türkiye: Yasa gereği orantılı, istisnaen çoğunluk sistemi:
Anayasa’nın yasa koyucuya bıraktığı inisiyatif çerçevesinde, Yasa ile,
orantılı temsil sistemi (md. 2) ve % 5’lik baraj (md. 33/1) öngörülür.
Ancak, Bayburt’un hâlihazırda 1 milletvekiline sahip olduğu dikkate
alınınca, uygulamada istisnaen çoğunluk sisteminin de işlediği gerçektir.
Sonuç olarak Türkiye’de, Yasa gereği orantılı, ancak Bayburt açısından
tek adlı-tek turlu seçim sistemi uygulanır.

205 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/ehJ2fR


206 EREN & ASKER, op.cit., s. 123.
34 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

ÇOĞUNLUK SİSTEMİ UYGULANAN TEK SEÇİM ÇEVRESİ: BAYBURT


Bayburt ili seçim çevresi, 1991-2007 arası seçimlerde 2’şer milletvekili ile TBMM’de temsil
edildi. 2011 seçimleri öncesi YSK kararı ile, ilin TBMM’de temsili 1 üyelikle sınırlandı.
Yapılan seçimi, AKP adayı % 63.4 oyla kazandı207.

Dolayısıyla, şu soru sorulabilir: Yasa gereği OTS’nin uygulanması


gerektiği, ancak pratikte istisnaen ÇS de uygulandığı dikkate alınınca,
Türkiye’de bir tür karma seçim sisteminin varlığı iddia edilebilir mi? Bu
tür bir savda bulunmak, her iki seçim sisteminin ağırlığı konusunda
herhangi bir ölçüt bulunmadığı ve bu tür bir belirleme de esasen
sübjektif olacağı için, mümkündür; fakat sapmanın istisna (yalnızca 1
çevre) olması nedeniyle, oldukça güçtür.

E) Yasal barajın coğrafî kapsamı: Ulusal - bölgesel - çevresel


Yasal barajın türü ve seçim alanları, birbiri ile ilişkilidir.

1) 3 katmanlı seçim alanları


Sınıflandırmamıza göre, yasal barajlar (legal threshold), barajın
geçerli olduğu coğrafî alan/uygulama alanı açısından 3 türdür: ulusal
(national), bölgesel (regional), çevresel (district, constitutiency).
Daha alt katmanlarda çevre ve bölgeler olsa da, teorik olarak ülke
bütünü tek bir seçim çevresi olarak kabul edilir ve buna “ulusal seçim
çevresi” denir208. Dolayısıyla, “ulusal baraj”dan kasıt, aslında “ulusal
seçim çevresi barajı”dır. AYM kararlarında ise, “genel baraj”209, “ülke
genelinde baraj”210 vb. ibârelere rastlanır.
Ülke coğrafyası, çok sayıda seçim çevresi ve çevrelerden oluşan
seçim bölgelerine ayrılabileceği gibi, bazı ülkelerde olduğu üzere (İsrail,
Hollanda); daha alt katmanlar olmaksızın, tüm ülke tek bir seçim çevresi
olarak da tasarlanabilir211. 2. ve 3. düzey alanların olmadığı durumda, 2.
ve 3. düzey barajların uygulanması da mümkün değildir.
AYM üyelerinden H. KILIÇ, ulusal egemenlik, milletin temsili
(Any. md. 80) ve temsilȋ vekâlet ilkelerinden yola çıkarak, Türkiye

207 Milletvekili Genel Seçimleri: 1923-2011, TÜİK Yay., Ankara, Haziran 2012, s. 24, 231.
208 KABOĞLU, Anayasa Hukuku Dersleri …, s. 204.
209 AYM, K. 1995/59 (başvuru gerekçesi). Aynı deyim için bkz. YAYLA, Yıldızhan, Anayasa

Hukuku Ders Notları, 1. Bs., MÜHF Yay., İstanbul, 1985, s. 144.


210 AYM, K.T. 14.06.1988, E. 1988/14, K. 1988/18; RG, T. 14.07.1988, S. 19872.
211 KONTACI, Ersoy, “Liste Usulü Nispî Temsil Sisteminde ‘Tek İsimli’ Seçim Çevreleri:

Türkiye (Tek) Örneği”, Prof. Dr. Erdal Onar’a Armağan, C. II, AÜHF Yay., Ankara, 2013,
ss. 1234-1235. http://goo.gl/RUdq0K
Bölüm I : Seçim ve Baraj 35

anayasal düzeninin bu tür bir tercihe engel oluşturmayacağını belirler 212.


Ancak, 2002 Anayasa değişiklikleri ile yaratılan yeni ara seçim türünün
(bir seçim çevresinin tüm temsilcilerini yitirmesi durumunda ara seçime
gidilmesi), bu açıdan çelişki yaratacağı da savunulabilir.
Seçim barajı, farklı ölçütlerle sınıflandırılır. Yasal barajların
uygulama alanını ölçüt alan ayırıma göre, 3 tür baraj vardır: Ülke barajı,
seçim çevresi barajı ve seçilme sayısı barajı213. KABOĞLU, “uygulama
alanı” ölçütünden hareketle, 3 tür “seçim çevresi” belirler: Ulusal seçim
çevresi, geniş çevre sistemi ve dar çevre sistemi.

2) 3 aşamada seçim barajları


Bazı ülkelerde, 1. düzey barajın (ulusal baraj) yanı sıra, bölgesel
ve çevresel barajlar uygulanır. Böylelikle, istikrar uğruna, temsili
engelleme ve adaleti zedeleme pahasına, birçok ülkede çok katmanlı
baraj uygulamasına rastlanır. Bir bakıma bu anlayış, sistemin geleceği
adına, birey ve özgürlükler önüne inşa edilen kademeli savunmadır.
Deyim uygun düşerse, -futbol terminolojisi ile, rejimin bir tür 3 kademeli
alan savunması ...
“Ulusal baraj” (national threshold, cross-national support
threshold214, general barrage215, general threshold, quota216), ya da ülke
çapında baraj (nation-wide threshold217), tüm ülke coğrafyasında
uygulanan seçim engelidir. Bu çapta baraja, “ülke barajı” veya “ulusal
seçim eşiği” de denir. 2839 no.lu MSK md. 33’ün kenar başlığında ise,
212 “Şartlar gerektiriyorsa tüm ülke bir seçim çevresi olarak da tesbit edilebilir. Bu konuda
Anayasa ile bir zorlama getirilmemiştir. … Maddede genel temsil yetkisi (vekâlet) belirtilirken
bir bölgeden bahsedilmiş olmasından milletvekillerinin mutlaka sınırlanmış bir seçim
bölgesinden seçilmesi gerektiği sonucu çıkarılamaz”. (AYM, K. 1995/59).
213 DERDİMAN, Ramazan Cengiz, Anayasa Hukukunun Genel Esasları ve Türk Anayasa

Düzeni, 1. Bs., Alfa Aktüel Yay., Bursa, Mart 2006, ss. 164-165.
214 REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 5. http://goo.gl/pxAqGJ
215 “Barrage” sözcüğünün kullanımı yaygın değildir. Örn. bkz. KİRİŞÇİ, Kemal & WINROW,

Gareth M., The Kurdish Question and Turkey: An Example of a Trans-state Ethnic Conflict, 1st
ed., Frank Cass & Co Ltd., London, 1997, p. 202; EREN, Abdurrahman, “Türkiye’de
Uygulanan % 10 Genel Seçim Barajının Serbest Seçim Hakkını İhlal Sorunu”, SÜHFD, C.
XVI, S. 2, Y. 2008, s. 64. http://goo.gl/NCF1ZD [Metin için ayrıca bkz. İÜHF sitesi:
http://goo.gl/hdAGqP]; “Law on Political Parties Must Change”, Bianet, 04.12.2006.
http://goo.gl/y5uDNm “Barrage”, suyun akışını kesmek için inşa edilen seti ifade eder. Oysa,
seçim barajlarına özgülenen bir sözcük, “threshold” mevcuttur.
216 Bir eserde geçen kota (quota) ise, barajı karşılamaz. (Tezde, “quta”). ÖZGÜL, Bülent, Seçim

ve Seçim Sistemleri, Türkiye’deki Seçim Sistemi Uygulamaları ve Bir Model Önerisi (Yüksek
Lisans Tezi), S. Demirel Üniv. SBE, Isparta, 2002, s. 70, dp. 127. http://goo.gl/Nx560A
217 MCLAREN, Lauren M. Constructing Democracy in Southern Europe: A Comparative

Analysis of Italy, Spain, and Turkey, Routledge, London & New York, 2008, p. 60.
36 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

“genel baraj” ibâresi yer alır. Adlandırmada, “ulusal seçim barajı”


veya “ülke seçim barajı” terimlerinin daha uygun olduğu kanısındayız.
“Bölgesel baraj” (cross-regional threshold218), seçim
çevrelerinden oluşan ve ülkenin coğrafî bütününün parçalarını oluşturan
bölgelerde uygulanan baraj türüdür. “Bölge barajı”, “ulusal baraj ve
“seçim çevresi barajı arasında kalan ara bir baraj türü olup, teknik
anlamda nüanslıdır. Zira bölge barajı, birden çok seçim çevresini içeren
bölgelerde uygulanan baraj türüdür. Oysa Türkiye’de TBMM
üyelerinin219 ve bazı AYM yargıçlarının kullandığı220 “bölge barajı”
ibâresi ile kastedilen, aslında “çevre barajı” olup, teknik anlamda yanlış
bir kullanımdır. Davaya konu baraj türü, “çevresel baraj”dır.
“Çevresel baraj” ya da “seçim çevresi barajı” (constituency-level
threshold221, district threshold), temel seçim alanı olan “seçim
çevresi”nde geçerli olan barajdır222. Seçim çevresi barajlarına “yerel
baraj”223 da denir. Ancak bu deyim, çevresel barajları yerel seçimlerde
uygulanan barajlarla karıştırma riski doğurur. Örneğin, Türkiye’de daha
önce yerel yönetim seçimlerinde uygulanan “onda birlik” baraj,
çevresel/yerel baraj değil, “yerel seçim barajı”dır.
Bazı kaynaklarda, bölgesel barajlar, ulusal baraj olarak anılır.
Örneğin, İspanya’daki % 3 bölgesel baraj, ulusal baraj olarak aktarılır.
Bu ise, bölgesel ve çevresel barajın karışmasına yol açar.
BARAJ TÜRLERİNİN ANALİZİNDE HATA ÖRNEĞİ: İSPANYA
İspanya’da ulusal barajı % 3 olarak veren kaynaklardaki hataya karşın, konuya şu şekilde
açıklık getirilebilir: İspanya’daki özerk bölgelerden Kanarya Adaları baz alınacak olursa;
İspanya genelinde ulusal baraj (national threshold): % 0, bölgesel baraj (cross-regional
threshold): % 6, Kanarya Adaları’nı oluşturan her bir ada için alternatif çevresel baraj
(constitutiency-level threshold) ise, % 30’dur.

Türkiye’de ulusal baraja örnek olarak, halen geçerli olan % 10


barajı; çevre barajına örnek olarak, 1987 ve 1991 seçimlerinde
uygulanan % 25’lik baraj verilebilir. Bölgesel baraj ise, yoktur.

218 REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 12.


219 1995’te % 25’lik çevre barajının iptali sonrası % 10 çevre barajı getiren Yasa gerekçesinde,
“bölge barajı” geçer. TBMMTD, Dönem: 19, YY. 5, TBMM (SS: 907), s. 1.
220 Örn. Bkz. H. KILIÇ’ın karşı oyu. (AYM, K. 1995/59).
221 REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 13.
222 Seçim çevrelerine göre seçim analizleri için bkz. Constituency-Level Elections Archive

(CLEA): http://www.electiondataarchive.org
223 TANÖR, Bülent (Haz.), Türkiye’de Demokratikleşme Perspektifleri, TÜSİAD Yay., İstanbul,

Ocak 1997, s. 56. http://goo.gl/a8JEd9


Bölüm I : Seçim ve Baraj 37

Bazı çalışmalarda geçen ulusal-bölgesel baraj ayırımı224, yanlış


anlaşılmaya neden olabilir. Bu tür örneklerin çoğunda “bölgesel baraj”la
kastedilen, aslında çevresel barajdır. Diğer bir deyişle, 2. düzey baraj, 3.
düzey baraj yerine kullanılmaktadır.
Seçilme sayısı barajı225 ise, farklıdır. Barajlar, genellikle yüzde
oran olarak, bazen de belli sayıda seçim çevresinden sandalye kazanma
biçiminde saptanır226. Almanya’da 1. meclisin (Bundestag) 496 üyesinin
248’i çoğunluk sistemi (ÇS), 248’i ise orantılı temsil sistemi (OTS) ile
seçilir227. Bir siyasal partinin seçimlerde temsilci çıkarabilmesi için, tek
adlı çevrelerin en az 3’ünde seçimi kazanması gerekir.

3) Baraj türlerinin uygulanmasında tercihler


Ulusal, bölgesel ve çevresel baraj açısından, farklı tercihler vardır:
 Yalnızca ulusal baraj (ülke çapında tek seçim çevresi): Ülke tek bir
seçim çevresi (single nationwide constituency) olarak tasarlandığı için,
yalnızca ulusal baraj uygulanabilir, ayrıca alt seçim çevreleri olmadığından,
bölge barajı veya çevre barajı -teknik olarak- uygulan(a)maz. İsrail ve
Hollanda, başlıca örneklerdir. İlkinde baraj % 2, diğerinde % 0.67’dir.
 Yalnızca ulusal baraj (birden çok seçim bölgesi ve/veya seçim çevresi):
Türkiye, bu gruba girer. (Çevresel baraj uygulanmaz, ancak uygulanma
olanağı mevcuttur. Nitekim önceki yıllarda uygulanmıştır).
 Yalnızca bölgesel/çevresel baraj: İspanya, Makedonya (Eski Yugoslavya
Cumhuriyeti), vb.
 Hem ulusal, hem çevresel baraj (kümülatif): Mısır’da, parlamentoya giriş
için, her iki barajı da aşmak gereklidir. Türkiye’de de bir dönem, hem %
ulusal baraj, hem çevre barajı uygulandı. Ancak AYM, ikincisini iptal etti.
 Hem ulusal, hem çevresel baraj (alternatif, telâfi edici): İsveç’te
parlamentoya giriş için, ulusal baraj (% 4) veya bölgesel baraj (% 12)
uygulanmakta olup, ikisinden birini aşmak yeterlidir.
 Hem ulusal, hem bölgesel, hem çevresel baraj: İlginç örneklerden biri, -
detayları daha sonra verileceği üzere- 3 tür baraj uygulayan Danimarka’dır.
 Ne ulusal, ne çevresel baraj: İrlanda.

4) Seçim barajı - seçim sistemi ilişkisi


Bazı eserlerde, barajın çoğunluk sistemlerinde (plurality and

224 ŞENTÜRK, Hulusi, “Seçim Sistemleri ve Yerel Siyaset”, Yerel Siyaset, Ekim 2008, S. 34, s.
15. http://goo.gl/OG2gpw
225 “Basit seçim sayısı barajı” da denilir. VARLIK & ÖREN, op.cit., s. 48.
226 LUNDELL, Krister, Contextual Determinants of Electoral System Choice: A Macro-

Comparative Study 1945-2003, Åbo Akademi Univ. Press, Åbo, Finland, 2005, p. 16.
227 DERDİMAN, op.cit., s. 165. Krş. VARLIK & ÖREN, op.cit., s. 48.
38 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

majority systems) uygulanamayacağından söz edilir228. Bir ayırım


yapmakta yarar yar: Tek turlu çoğunluk sistemlerinde, çevresel ya da
ulusal baraj uygulanamaz. Zira konulacak baraj, seçimin ilk turda
sonuçlanmadığı takdirde, sistemi iki turlu olmaya zorlar. Dolayısıyla
çevresel baraj, iki turlu çoğunluk sistemi ile uzlaşır (Örn. Fransa).

5) Seçim barajlarının amacı ve etkileri


Seçim barajlarında öncelikli amaç, parlamentoda parçalanmayı ve
“parti enflasyonu”nu önlemektir229. Zira yasal baraj ve parlamento
aritmetiği arasında doğrudan ilişki söz konusudur.
Seçim barajları, birçok açıdan etki yaratır:
 Seçim sistemine etkisi: Baraj oranı yükseldikçe, orantılı temsil çoğunluk
sistemine yaklaşır. İki turlu çoğunluk sistemi ise, kutuplaşmayı artırabilir.
 Çoğulcu-çoğunlukçu demokrasiye etkisi: Çoğulcu demokrasi, baraj
oranının yüksekliği ölçüsünde, çoğunlukçu demokrasiye yaklaşır.
 Adalet-istikrar ilişkisine etkisi: Temsil açığını artırır ve adaletsizliği
derinleştirir. Buna karşın, biçimsel istikrarı göreceli biçimde güçlendirir.
 İktidar-muhalefet dengesine etkisi: Baraj oranı yükseldiği ölçüde,
parlamento aritmetiği ve toplumsal gerçeklikle çelişki artar, suni
çoğunluklar oluşur, iktidar-muhalefet dengesi bozulur.
 Oy hakkına etkisi: Oy hakkını sonuçları itibariyle etkisizleştirir, özünü
zedeler. Bireyleri başka partilere yönlendirmekle, özgür iradeyi de saptırır.
 Seçilme hakkına etkisi: Baraj nedeniyle seçilemeyen adaylar açısından,
hakkın özü zedelenir.
 Siyasal partilere etkisi: Parlamento’da bazı partilerin temsil edilememesine
neden olur ve temsil krizi yaratabilir. Ayrıca, barajı aşamama tehdidine
karşılık, partileri alternatif taktikler üretmeye zorlar.
 İdeolojik çoğulculuğa/çeşitliliğe etkisi: Baraj yükseldiği ölçüde, ideolojik
yelpazede merkezde yoğunlaşma ve uçlardan kaçış görülür.
 Bağımsız adaylara etkisi: Barajın bağımsız adaylara uygulanması,
partilerin örgütsel olanaklarından yararlanamayan adayları etkiler.

6) Parçalanmışlık - orantısızlık - adaletsizlik


Baraj oranı yükseldiği ölçüde, parlamentodaki parti sayısı,
dolayısıyla parçalanmışlık (party system fragmentation) azalır. Buna
karşılık, baraj düştüğü ölçüde (veya hiç olmadığı takdirde), bu kez
orantısızlık (disproportionality) azalır230. Seçim barajlarının genel

228 LUNDELL, Contextual Determinants …, p. 16. http://goo.gl/6RcL9g


229 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 32.
230 CAREY, John M. & HIX, Simon Hix, “The Electoral Sweet Spot: Low-Magnitude

Proportional Electoral Systems”, Political Science and Political Economy Working Paper,
Bölüm I : Seçim ve Baraj 39

gerekçesi, de “politik yelpazedeki parçalanmışlığı engellemek”tir231.


ORANTISIZLIK ENDEKSİ
“Gallagher Index” olarak da bilinir. Bir seçimde partilerin almış oldukları oy oranları ile
sandalyelerin dağılımı arasındaki orantısızlığın derecesini ölçmek üzere geliştirilmiştir. Seçim
barajları, endeksi artıran etkenlerden biridir. Endeks değeri, 0 ilâ 100 arasında değişir. 0,
herhangi bir orantısızlığın olmadığı âdil bir seçim sistemini; 100 ise, tam bir orantısızlığı ifade
eder. Türkiye’de bu endeks, 1950’de % 29.3, 1957’de % 18.3’tür. Nispî temsile geçilince,
endeks değeri 1960 ve 1970’li yıllarda normal düzeylerde seyrederek, % 2.1 - % 9.1 arasında
değişti. % 10 barajla, 1987’de orantısızlık yeniden yükseldi. Bu değer 2002’de % 27.1 ve
1987’de % 22.3 ile neredeyse 1950’li yıllar düzeyine ulaştı232.

Barajın varlığı ve/ya yüksekliği ile, parlamentodaki parçalanmışlık


arasında ilişki kurulabilir.
Polonya, bu açıdan ilginç bir örnektir: Barajın uygulanmadığı seçimde,
parlamentoya 29 parti girdi. Hatta birinin adı, “Bira Sevenler Partisi” idi. Baraj
konulduktan sonra, parlamentoda temsil edilen parti sayısı, 5-6’ya düştü233.
Ancak siyaset ve parlamentodaki parçalanmışlığın tek nedeni,
baraj değildir. Özellikle Türkiye’de, bölünmüşlüğün nedenleri,
çoğulculuk ve farklılıklara dayalı özgür toplum gerçeğini göz ardı
etmeksizin, var olan kırılma eksenlerinde aranmalıdır. TESEV’in
2001’deki saptaması, geçerliliğini halen korumaktadır:
“Türk parti sisteminin bugünkü parçalanmışlığı, kurumsal düzenlemelerin
yetersizliğinden çok, Türk toplumunun bölünme çizgilerinin (cleavages) birden
fazla (sağ-sol, laiklik-İslamcılık, milliyetçilik-etnik kimlik talepleri) oluşundan
kaynaklanmaktadır. ... Dolayısıyla siyasetteki parçalanmışlık ve bunun doğal
sonucu olan koalisyon hükümetleri zorunluluğu[,] gene görünür gelecekte
devam edecektir”234.

§ III. BAŞLICA BELGELERDE OY HAKKI VE SEÇİM BARAJI

Öncelikle seçimler ve oy hakkına ilişkin önceki anayasalar (A) ve


ulusal-üstü belgelere (B), ardından ulusal-üstü kurumların barajlara
özgülenen görüş, rapor ve tavsiye kararlarına değinilecektir (C).

London School of Economics and Political Science (LSE), Department of Government, No. 1,
2009, p. 7, 10. http://goo.gl/EYn2Hl Çalışmada Türkiye, Orta-Doğu ülkesi sayılır. Ibid., p. 47.
231 ECDTL, Electoral Law and ..., para. 12. http://goo.gl/63RpAX (AHYDK web sitesi).
232 DEMİREL, Ahmet & SÖZEN, Süleyman (Ed.), Türk Siyasal Hayatı, AÖF Yay., Eskişehir,

Ocak 2013, s. 85. http://goo.gl/VaMwCx 1950-2011 arası tüm seçimlerde endeksin gelişimi
için bkz. ibid., s. 86. 1980 sonrası barajların seçimlere etkisi için bkz. ibid., ss. 77-83.
233 ÖZBUDUN, Ergun, “Siyasal Partiler ve Seçim Hukuku” başlıklı Oturum (Tartışmacı), in

TBB, Uluslararası Anayasa ..., s. 528.


234 TESEV, 2001 Anayasa Değişiklikleri ..., s. 24. http://goo.gl/WehAa2
40 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

A) Osmanlı-Türkiye anayasaları
Dünya ölçeğinde oy hakkı, yerel seçimlerle ilgili bazı istisnalar
dışında235- siyasal haklardan ilkesel bağlamda yalnızca yurttaşlar
yararlanabilir. 1982 Anayasası’nda da, (2001 değişikliği ile yabancıları
da kapsayacak biçimde tanınan dilekçe hakkı dışında) yurttaşlık, siyasal
hakları kullanmanın ön koşuludur.
Oy hakkı, katılmacı demokrasinin asgarî araçlarından yalnızca
biridir236. Ancak, gerek koşuldur, yeter koşul değildir. Seçimler ve
seçimlere ilişkin temel ilkeler (âdil, periyodik, serbest, vb.), önceki
anayasaların yanı sıra, birçok ulusal-üstü belgede yer alır:
 1876 Kanûn-ı Esâsî: Md. 42’ye göre, yasama çift meclislidir (Meclis-i
Umûmî : Hey’et-i Meb’ûsân + Hey’eti Âyân). İlkeler, md. 66’da yer alır:
Gizli oy, iki dereceli oy, seçim yönteminin özel yasa ile belirlenmesi237.
 1921 Teşkilât-ı Esasiye Kanunu (TEK): Yasama organı, tek meclislidir.
(BMM238). Meclis, “vilâyetler halkınca müntehâb âzâdan mürekkeptir”
(“illerin halkı tarafından seçilmiş üyelerden oluşur”, md. 4). Yargı erkinin
yanı sıra, hak ve özgürlüklerin düzenlenmediği Anayasa’da, oy hakkı da yer
almaz. “Çift anayasalı dönem”de (1921-1924) ise, 1876 KE’nin oy hakkına
ilişkin hükümlerinin yürürlükte olduğu sonucuna varılabilir.
 Tarihî bir belge: 1923 Taslağı: 1923’te henüz Cumhuriyet ilân
edilmeden239 3 ay önce, bizzat M. K. ATATÜRK’ün kendi el yazısı ile
Osmanlıca kaleme aldığı Taslak’ta240 ise “yirmi yaşını ikmal etmiş olan

235 Bu tür uygulamaların amacı, “büyük sayıdaki yabancı nüfusu, toplum yaşamına daha etkin bir
biçimde katmak, böylece, gitgide bunları da ‘sorumlu yurttaş’ durumuna yaklaştırmaktır”.
EROĞUL, Cem, Devlet Yönetimine Katılma Hakkı, 1. Bs., İmge Yay., Ankara, 1991, s. 84.
236 SARIBAY, Ali Yaşar, Siyasal Sosyoloji: Bir Çözümleme Çerçevesi, 2. Bs., Der Yay.,

İstanbul, 1994, ss. 98-100.


237 1876 KE’nin orijinal metni, ek ve tâdillerinin günümüz Türkçe’sine uyarlanmış biçimi için

bkz. SEZER, Abdullah (Der.), Ulusal-üstü Belgeler ve Önceki Anayasalarla Karşılaştırmalı


& Gerekçeli & Açıklamalı 1982 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve İlgili Mevzuat, 1. Bs., Beta
Yay., İstanbul, Şubat 2004, ss. 681-716.
238 “Büyük” sıfatı, BMM’ye 1921 TEK ile tanınan olağanüstü yetkilerin sonucu olup; yüceltme

aynı zamanda, ulusal egemenliğe yapılan bir çağrışım ve saltanat rejiminin inkârı anlamına da
gelir. TUNAYA, Tarık Zafer, Türkiye’de Siyasal Gelişmeler (1789-1938), C. II: Mütareke,
Cumhuriyet ve Atatürk (1918-1938), 1. Bs., Bilgi Üniv. Yay., İstanbul, Ocak 2002, s. 71, dp.
36. Bu sıfat, kuruculuğun bir ifadesi sayılmış, bir anayasal teamül sonucu ortaya çıktığı ve
zamanla benimsendiği vurgulanmıştır. Ibid., ss. 89-90. Sözcük, 1921 TEK’in yürürlüğe
girmesinden önce, BMM’nin ilk kararında geçer. Büyük Millet Meclisinin Suret-i Teşekkülü
Hakkında Karar, Karar no: 1, T. 23.04.1920.
239 Cumhuriyet’in ilânından birkaç dakika sonra, fakat değişiklik RG’de yayımlanmadan 1 gün

önce, ilk CB seçimi yapıldı. Bu, hukukî (de iure) değil, fiiilî (de facto) bir durumdur.
240 ATATÜRK, Mustafa Kemal, Teşkilât-ı Esasiye Kanunu (Proje Hâlindedir) 1339-1342, Tıpkı

basım, Kentbank’ın Cumhuriyet’in 75. Yılı Armağanı, 1. Bs., Boyut Matb., İstanbul, Ekim
1998, s. 2. Taslak’ta, henüz Cumhuriyet ilân edilmediği halde, “Türkiye Devleti” ve “Türkiye
Cumhuriyeti” ibâreleri kullanılır. Md. 12-15’te tanınan hak ve özgürlüklerin öznesi olarak
Bölüm I : Seçim ve Baraj 41
herhangi Türk mebusan intihabına iştirak etmek hakkını haiz” kılındı (md.
59241). Oy vermede cinsiyet eşitliğine geçilmeden 11 yıl önce bu hakkın
tasarlanması, dikkat çekicidir. Genel ilkeler, md. 68’de düzenlenir: Gizli oy
(rey’i hafi), doğrudan (bi-l vasıta) oy, tek dereceli seçim. Ancak, gizli ve
eşit oy, 1924 TEK’e yansımamıştır.
 1924 TEK: Yasama organı, tek meclislidir (TBMM). Seçme (md. 10) ve
seçilme hakkı (md. 11) düzenlenir. Evrensel uygulamanın aksi yönde, “gizli
oy” ve “açık sayım” ilkeleri geçerlidir.
 1945 Anayasası: 1924 TEK’in 1945’te Türkçe’leştirilen biçiminde metin
farklı olsa da, içerik aynıdır.
 1952 TEK: 1924 TEK’in ilk metninin DP döneminde yeniden yürürlüğe
konulmuş biçimidir. Bazı maddeler eski metinlerin yürürlüğe konulması
sırasında unutulmuş ve hatta bir de tashih metni yayınlanmıştır.
 1961 Anayasası: Yasama organı, çift meclislidir (TBMM242: Millet Meclisi
+ Cumhuriyet Senatosu). Md. 55’te seçme ve seçilme hakkı düzenlenir.
İlkeler, f. 2’de sayılır. Md. 71’de ise, 2. meclisin seçimleri düzenlenir.
 1982 Anayasası: Yasama organı, tek meclislidir (TBMM). Genel ilkeler,
md. 67/2’de sayılır: Serbest, eşit, gizli, tek dereceli, genel oy; gizli oy, açık
sayım ve döküm; yargı denetimi.

B) Ulusal-üstü belgeler
Oy hakkının tarihi, uzun bir geçmişi yansıtır243. Bu birikim
sonucunda oy hakkı ve seçim ilkeleri, I., II. ve III. düzey ulusal-üstü
belgelerde (sırasıyla bildirge, pakt ve sözleşmelerde) düzenlendi244.
AB hukukunda, siyasal katılım ve serbest seçimler açısından (AB
vatandaşlarının belediye seçimlerinde ve AP seçimlerinde oy verme
hakkı başta olmak üzere) sınırlı bir kapsam göze çarpar. İHAS’ta ise,
yalnızca seçme ve seçilme hakları değil, bunları destekleyici nitelikteki
ifade özgürlüğü, toplanma ve örgütlenme özgürlüğü haklarını da

“Türkiyeliler”, yurttaşlara özgülenen md. 16-21’de ise, “Türkler” nitelemesi yer alır.
241 Ibid., s. 9. Türkçe’leştirilmiş metin için bkz. ATATÜRK, Mustafa Kemal, Teşkilât-ı Esasiye
Kanunu: Ek Kitapçık: Temel Kuruluş Yasası: Türkiye Cumhuriyeti İlk Anayasa Taslağı:
Türkçeleştirilmiş Metin (Taslak halindedir), 1. Bs., Boyut Matb., İstanbul, Ekim 1998, s. 14.
242 1921 TEK’te “Türkiye” sözcüğünün yer almamasının nedeni, Cumhuriyet’in henüz ilân

edilmemiş olmasıdır. Cumhuriyet’in ilânı ile, yasama organının adı TBMM olarak değişse de,
1924 TEK ve 1945 Anayasası’nda BMM adı da kullanıldı (md. 5, 13, 14, 26, 30-33, 41, 42, 51,
99-101). “Türkiye” sözcüğü geçmeyen md’lerin her iki Anayasa’da da aynı no.yu taşımasının
nedeni, 1945 Anayasası’nın, 1924 TEK’in yalnızca dilinin Türkçe’ye uyarlanmış biçimi
olmasıdır. Bazı md’lerin anlamında ciddi sapmalara karşın, eksik adlandırma aynen alınmıştır.
243 Oy hakkının tarihsel gelişimi için bkz. STRONG, A History of Modern …, pp. 171-179.
244 Başlıca belgeler: BM Kişisel ve Siyasal Haklar Paktı (md. 25/b); İnsan Hakları Amerika

Bildirisi (md. 20, 32, 38), İnan Hakları Amerika Sözleşmesi (md. 23/b), İnsan Hakları Afrika
Şartı (md. 13/1), AGİK Kopenhag Belgesi (md. 5/1, 6, 7), AB Temel Haklar Şartı (md. 39,
40). İHAS-EP1 (md. 3), 1776 Virginia İnsan Hakları Bildirgesi (md. 5, 6), vb.
42 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

güvenceleyen daha geniş düzenlemeler yer alır245.

1) Başlıca ulusal-üstü belgeler


3 belgeye değinmek yeterlidir:
 İnsan Hakları Evrensel Bildirisi (Md. 21, resmî çeviri246): “1. Her şahıs,
doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasiyle,
memleketinin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. 2. [Herkes
ülkesindeki kamu hizmetlerine girmede eşit hakka sahiptir]247. 3. Halkın
iradesi [kamu248] otoritesinin esasıdır; bu irade, gizli şekilde veya
serbestliği sağlayacak muadil bir usûl ile cereyan edecek genel ve eşit oy
verme yoliyle yapılacak olan devrî 249 ve dürüst seçimlerle ifade edilir”.
 AGİK Kopenhag Belgesi (Para. 5 ve 6): “Bütün insanların doğasında var
olan onurun ve eşit ve vazgeçilemez hakların tam olarak ifade
edilebilmesinin temelini oluşturan adalet unsurlarından olan”, “periyodik
ve meşru seçimler yoluyla serbestçe ve adil bir şekilde ifade edilen halk
iradesi, her hükümetin otoritesi ve meşruiyetinin temelidir” 250.
 İHAS’a Ek 1 No.lu Protokol251 (Md. 3, resmî çeviri): “Yüksek Âkid
Taraflar, teşriî organın intihabı hususunda halkın kanaatinin serbest olarak
izharını sağlıyan şerait dâhilinde uygun sürelerle gizli oyla serbest seçimler
yapmayı taahhüt ederler”252.

2) Oy hakkı ve seçimlerin ortak/evrensel ilkeleri


Baraja ilişkin ulusal-üstü belge ve değerlendirmelere geçmeden
önce, seçim ilkelerine de kısaca değinmekte yarar var253. Daha önceki
bir derlememizde yer verdiğimiz, demokratik bir rejimde olması gereken
seçim ilkeleri ve karşıt uygulamalar254, geliştirilebilir:

245 Avrupa Ayrımcılık Yasağı Hukuku El Kitabı, AB Temel Haklar Ajansı Yay., 2010, s. 81.
246 RG, T. 27.05.1949, S. 7217; Düstur, 3. Tertip, C. XXX, ss. 1020-1025.
247
Resmî çeviri, yanlıştır. Zira orijinal metinde hizmetten faydalanma değil, hizmete giriş hakkı
(the right to equal access to public service) geçer. Alıntılanan çeviri için bkz. DOĞRU,
Osman, İnsan Hakları Uluslararası Mevzuatı, 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Ağustos 1998, s. 4.
248 Resmî çeviri metninde, “hükûmet”.
249 “Dönemsel”, “periyodik”, “zaman zaman” gerçekleşen anlamındadır. DEVELLİOĞLU,

Ferit, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat, 16. Bs., Aydın Yay., Ankara, 1999, s. 182.
250 AGİT, ... Lund Tavsiyeleri, s. 23. http://goo.gl/RTLXfZ (AGİT sitesi).
251 Türkiye, EP1 md. 4 ve 6 ekseninde, EP1’i imzaladı (20.3.1952), onayladı (10.03.1954) ve

AKGS’ye iletti (18.05.1954). İngilizce metin için bkz. European Treaty Series, No: 46.
252 Resmî çeviri: RG, T. 19.03.1954, S. 8662; Düstur, 3. Tertip, C. XXXV, ss. 1582-1584.

Orijinal metin: Council of Europe, European Convention on Human Rights, As Amended by


Protocols Nos. 11 and 14, supplemented by Protocols Nos. 1, 4, 6, 7, 12 and 13, p. 32.
253 Bu konuda bkz. KARAMUSTAFAOĞLU, Tunçer, Seçme Hakkının Demokratik İlkeleri,

AÜHF Yay., Sevinç Matb., Ankara, 1970, passim.


254 Esas alınan şema için bkz. SEZER, Ulusal-üstü …, ss. 183-184, dp. 181.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 43

OY HAKKI VE SEÇİM İLKELERİNE İLİŞKİN BİR DENEME


 Yalnızca insanların aday olabilmesi255
 Her görev/sandalye için, en az 2 adayın yarışması 256
 Düzenli olarak tekrarlanan seçim (periyodik)
- Önceden belirlenmiş aralık
- Makûl aralık (4-5 yıl)
- Eşit aralık
 Eşit oy hakkı ve âdil temsil
 Seçim ilkelerine uygunluk (zıt uygulamalarla karşılaştırmalı)
- Genel oy - sınırlı oy (ırk, yaş, mülk, cinsiyet, okuryazarlık, vb.)
- Serbest oy - korku, dışsal baskı ve zorlama altında oy
- İsteğe bağlı oy - zorunlu (mecburî) oy (görev-hak ayırımı)
- Eşit (tek) oy - ağırlıklı oy (çift oy/ek oy, aile oyu, aile reisi oyu)
- Tek oy (birden fazla oy kullanma yasağı) - mükerrer oy
- Şahsî (kişisel) oy - vekâleten oy (vekâletle, mektupla oy farklıdır)
- Bireysel oy - kurumsal oy
- Gizli oy - açık oy
- Açık sayım ve döküm - gizli sayım ve döküm
- Yargı denetimi ve gözetimi altında oy - yargı denetimi dışında oy
- Tek dereceli (doğrudan) oy - iki/çok dereceli (dolaylı) oy257.

3) Seçimlere ilişkin standardizasyon çabaları


Seçimlere ilişkin ortak standart oluşturma amaçlı birçok katkı
olmakla birlikte258, başlıcaları özetlenebilir:
 Özgür ve Âdil Seçimlere İlişkin Ölçütler Bildirisi (1994):
Parlamentolararası Birlik (IPU) tarafından hazırlandı259.
 AGİT Kopenhag Belgesi (1990): Öngörülen ölçütler, ek yorumlarla
geliştirilmektedir (Örn. seçim tavsiyeleri içeren İstanbul Zirvesi Bildirisi).
 Demokratik Seçimlere İlişkin Uluslararası Standartlar ve Taahhütler:

255 Bazen nesne, bitki veya hayvanlar protesto biçimi olarak aday gösterilir, hatta seçilir. Birkaç
örnek: Eski dönemde Roma İmparatoru CALIGULA, atını senatör yaptı. SARTORI, op.cit., s.
32. Kanada’da John adlı ağaç, protesto olarak aday gösterildi. En yeni örnek, ABD’de
Minnesota eyaletine bağlı Great Pyrenees beldesinde Duke adlı köpeğin belediye başkanı
seçilmesidir. Daha önce de Alaska’nın Telkeetna köyünde bir kedi, bir köpek tarafından
öldürülünceye dek 17 yıl onursal belediye başkanlığı yapmıştı. http://goo.gl/OWr54f
256 Bir makam/koltuk için yalnızca 1 kişi sunulursa, “seçim” değil, “plebisit” tartışması devreye

girer ve “oylama” değil, “onaylama” söz konusu olur.


257 Dolaylı-dolaysız oylama da denilir. ÇAM, Esat, Siyaset Bilimine Giriş, Der Yay., İstanbul,

1987, s. 249. Tek dereceli oy-iki dereceli oy ayırımı, tek turlu-iki turlu oy ayırımından
farklıdır. Derece, seçmen-temsilci (seçen-seçilen) arasındaki bağı; tur ise, seçim işlemi sayısını
(aşaması) ifade eder. Öte yandan, iki turlu seçimde, iki oyu kullanan (doğrusu, bu hakka sahip
kılınan) aynı kişidir; iki dereceli seçimde, iki oy, ayrı iradelerce kullanılır (1. ve 2. seçmen).
258 Bir liste için bkz. BEETHAM, David & CARVALHO, Edzia & LANDMAN, Todd &

WEIR, Stuart, Assessing the Quality of Democracy: A Practical Guide, IDEA Publ.,
Stockholm/Sweden, 2008, pp. 146-159.
259 IPU, Declaration on Criteria for Free and Fair Elections, Inter-Parliamentary Council, 154th

session, Paris, 26 March 1994. http://goo.gl/hRw3e


44 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

AGİT tarafından hazırlandı260.


 Seçim Standartları, Seçim Hakkı ve Özgürlüğü üzerine taslak
Sözleşme: ACEEO tarafından hazırlandı261.
 Seçimlere İlişkin Rehber: AK Venedik Komisyonu’nca hazırlandı262.
 Seçimlere İlişkin Uluslarararası Standartlar: IDEA tarafından
hazırlandı263.
 Özgür ve Âdil Seçimlere İlişkin Evrensel Standartlar: IFES tarafından
hazırlandı264.
 Demokratik Seçimler, İnsan Hakları, Kamu Güveni ve Âdil Yarışma
İlkeleri: NDI tarafından hazırlandı265.
 Güney Afrika Gelişme Bölgesi’nde Seçimler için Norm ve Standartlar:
SADC tarafından hazırlandı266.
 Seçimlerin spesifik yönlerine ilişkin standart oluşturma çabaları da vardır267.

C) Başlıca görüş ve raporlar


Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi
(AKPM), AK Venedik Komisyonu, AGİT ve AB İlerleme Raporları’nda
% 10 barajına ilişkin birçok değerlendirme ve eleştiri yer alır. Bu
belgelere biraz daha yakından bakmakta yarar var:

1) Birleşmiş Milletler
“İkiz pakt”lardan biri olan 1966 BM Kişisel ve Siyasal Haklar
Uluslararası Paktı (BMKSHUAP) üzerinde denetleyici rolü bulunan BM
İnsan Hakları Komitesi (İHK), 25 no.lu Genel Yorum’da, seçimlere
ilişkin uluslararası standartlar belirler268. İHK, bu bağlamda önemli
kararlara imza atmıştır269.
260 OSCE/ODIHR, International Standards and Commitments on the Right to Democratic
Elections: A Practical Guide to Democratic Elections Best Practice, OSCE/ODIHR Draft
Paper, ODIHR GAL/44/02, Rev. 1, Warsaw, 20 November 2002. http://goo.gl/JADcI0
261
ACEEO, Draft Convention on Election Standards, Electoral Rights and Freedom, The
Association of Central and Eastern European Election Officials. http://goo.gl/RL5d0J
262 ECDTL, Guidelines on Elections. http://goo.gl/Pt9G4q
263 IDEA, International Electoral Standards: ..., 2002. http://goo.gl/5d2LB2
264 IFES, Universal Standards for Free and Fair Elections.
265 NDI, Democratic Elections: Human Rights, ..., 2007. http://goo.gl/vgDwBS
266 SADC, Parliamentary Forum: Norms and Standards for Elections ... http://goo.gl/auo2m5
267 NORRIS, Pippa “Are There Global Norms and Universal Standards of Electoral Integrity and

Malpractice? Comparing Public and Expert Perceptions?”, Harvard Kennedy School, Faculty
Research Working Paper Series, John F. Kennedy School of Government, Harvard Univ.,
RWP12-010, March 2012, pp. 1-36. http://goo.gl/oHQUYD
268 Kamusal İşlere Katılma, Oy Hakları ve Kamu Hizmetine Eşit Erişim Hakkı (1996). Bkz. “The

Right to Participate in Public Affairs, Voting Rights and the Right to Equal Access to Public
Service”, General Comment 25, 510th meeting, 57th session.
269 Bilgi için bkz. AKBULUT, Olgun, Barış İçinde Birlikte Yaşamanın Hukuk Zemini, 1. Bs.,
Bölüm I : Seçim ve Baraj 45

Ayrıca, yine İHK’nın hazırladığı 23 no.lu Genel Yorum’da, şu


önemli tavsiye yer alır (para. 21):
“Sözleşme belirli bir seçim sistemini öngörmese de, taraf Devlet’in seçim
sistemi 25. madde ile korunan haklar ile uyum içerisinde olmalıdır ... Oyların
sayım sistemi ve seçim barajları oy dağılımını saptırmamalı, bir grup lehine
ayrımcılık yaratmamalı, yurttaşların kendi temsilcilerini özgürce seçme
haklarını sınırlandırmamalı ve ortadan kaldırmamalıdır”270. (b.k.v.t.a).

2) Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi


AKPM’nin başlıca belgeleri şunlardır:
 20.12.2002: AKPM, Türkiye’deki 2002 Genel Seçimlerini İzleme Ad Hoc
(Geçici) Komitesi’nce hazırlanan Rapor’da, baraja ilişkin saptamalar yer
alır. İHAM’ın Yumak & Sadak kararında da Hükûmet, Rapor’un bu kısmına
atıfta bulunur271. Ancak Rapor, bazı yanlışlar içerir272.
 22.06.2004: AKPM, “Yükümlülükler ve Taahhütlerin Türkiye tarafından
Yerine Getirilmesi”ne ilişkin 2004/1380 no.lu kararında, % 10’luk barajın
aşırı derecede yüksek ve dolayısıyla “açıkça ölçüsüz” olduğunu saptayarak,
Türkiye’yi, barajı indirmeye davet etmiştir 273. Karar, İHAM’ın Yumak &
Sadak kararında da aktarılır (para. 6 ve 23274).
 18.06.2007: Kararda, “demokraside temsil olgusu ve barajlar arasındaki
çözülmez bağ” vurgulanır: “... yerleşik demokrasilerde genel seçimlerde %
3’ten yüksek seçim barajı olmamalıdır”275. Bu görüş, 1791 (2007) sayılı
tavsiye kararında yinelenir.
 22.07.2007: Geçici komisyonca hazırlanan “Türkiye’deki Genel Seçimlere
İlişkin Görüşler Raporu”nda Türkiye’ye, barajı düşürmesi tavsiye edilir.
 15.12.2009: AKPM tarafından AK üyesi ülkelere yapılan çağrıda, % 3’ü
aşan yasal barajların düşürülmesi önerilir276.

XII Levha Yay., İstanbul, Nisan 2008, ss. 231-232.


270 UYAR, Lema (Der. ve çev.), Birleşmiş Milletler’de İnsan Hakları Yorumları: İnsan Hakları
Komitesi ve Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Komitesi 1981-2006, İstanbul Bilgi Üniv.
Yayınları, İstanbul, 2006. Akt. TAŞTAN, Nejat (Haz.), Bağımsız Seçim İzleme Platformu: 12
Haziran 2011: XXIV. Dönem Milletvekili Genel Seçimi Gözlem Raporu, EHİİD Seçim İzleme
Platformu Yay., 2011, s. 8. http://goo.gl/Gr0IAH
271 “18 partiden sadece ikisi TBMM’ye seçilebilmişler, AKP ve CHP, ... diğer partileri dışarıda

bırakmışlardır. Seçimlere kadar hükümette olan siyasal parti oyların sadece % 1’[i]ni
alabilmiştir. ... / Bu durum ülke içinde istikrarsız ve karmaşık koalisyonlardan kaçınılacağı
için muhtemelen çok iyi bir istikrar ortamı yaratacaktır. / Hal böyle olmakla birlikte bu
sonuçlar oyların % 44’[ü]nün Parlamento’da temsil hakkına sahip olmadığı anlamına
gelmektedir”. ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, No. 007667, Dec.
30.01.2007, App. No. 10226/03, para. 32.
272 Örn. “bağımsız milletvekilleri iyi bir itibara sahip oldukları küçük kasabalarda

seçilmişlerdir”, “1999 seçimlerinde AKP’nin 59, CHP’nin ise 3 sandalye kazandığı”, vb. Ibid.
273 PACE, Res. 1380, 22 June 2004. http://goo.gl/pWLR9M
274 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 34. http://goo.gl/K4WiL6
275 PACE, Res. 1547, 2007, para 58. http://goo.gl/SYR3s
276 PACE, “Electoral systems: Call to decrease ...”, 15.12.2009. http://goo.gl/ji4bEv
46 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 11.01.2010: Baraj, bazı ülkelerde düşük (Hollanda’da % 0.67), bazılarında


yüksektir (Türkiye’de % 10, Gürcistan’da % 8, Rusya’da % 7, Moldova’da
% 6). AK ülkelerinde baraj, karma sistemlerde % 4 ilâ % 5, orantılı temsil
sistemlerinde % 3 ilâ % 5 arasındadır (para. 44277). 2002’deki % 45’i aşkın
temsil açığının altı çizilir ve Yumak & Sadak kararına referans yapılır.
 27.01.2010: Seçim barajlarına ilişkin benzer değerlendirmeler yer alır 278.
 27.01.2010: Bazı tavsiyeler yer alır. Bunlardan biri de, küçük partiler ve
bağımsız adaylar için dezavantaj oluşturan seçim barajlarıdır 279.

3) Venedik Komisyonu
% 10’luk baraj, 1990’da kurulan ve asıl adı ile “Avrupa Konseyi
Hukuk Yoluyla Demokrasi Komisyonu”nun raporlarına konu oldu.

a) Seçimlerde İyi Pratik Davranış Kuralları (2002)


Avrupa seçim standartlarının oluşturulması için Venedik
Komisyonu ve Demokratik Seçimler Konseyi’nce, “Seçimlerde İyi
Pratik Davranış Kuralları” başlıklı, bir dizi ilke geliştirildi. Belgede, %
3 ilâ % 5 arasında bir seçim barajının makûl olacağı belirtilir280.
İHAM’ın Yumak & Sadak kararında da değinilen belgeye göre,
doğrudan oy, genel bir ilkedir. Ancak, ikili parlamentoda meclislerden
birisinin dolaylı oylarla seçilmesine de olanak tanınır ve her tür seçim
sistemi tercihine açık kapı bırakılır281.
Komisyon’un tavsiye ettiği ilkeler, Açıklayıcı Rapor’da, hukuksal
istikrar-seçim sistemi istikrarı ilişkisi ile yorumlanır (para. 63-65):
“Hukuksal istikrar, demokrasinin güçlendirilmesi için zorunluluk arz eden
seçim sürecinin güvenilirliği açısından önemli bir unsurdur. Kuralların çok sık
değiştiği durumlarda, seçmen yanlış yönlendirilebilir. / ... Hukuksal istikrarın
güvencelenmesi zorunluluğu, yalnızca resmî anlamda aksi düzenlemeler
yapılması güç temel ilkelerle, seçim sistemi, seçim kurullarının oluşturulması ve
seçim çevrelerinin saptanması vb. kurallarla sağlanamaz. Seçim sonuçlarında
belirleyici olan bu üç etken açısından, iktidar partisinin lehine sadece hile
yapmaktan değil, aynı zamanda görünüşte hile yapılmış izleniminden kaçınmak
gerekir. / Seçim sistemleri, her zaman değiştirilebilir. Ancak seçim sisteminin
sık sık veya seçimden hemen önce, -özellikle bir yıldan az zaman kaldığı

277 PACE, Thresholds and ..., 11 January 2010, Doc. 12107. http://goo.gl/4l1mJy
278 PACE, Thresholds and ..., Res. 1705, 27 January 2010. http://goo.gl/kAXxMq
279 PACE, Thresholds and ..., Rec. 1898, 27 January 2010, para. 4.1.2. http://goo.gl/wNVThW
280 ECDTL, Code of Good Practice in Electoral Matters Adopted Guidelines and Draft

Explanatory Report, Strasbourg, No. CDL-EL (2002) 5, 9 October 2002. http://goo.gl/Eg3JXF


(AHYDK web sitesi); Council of Europe, Electoral Law, CoE Publ., July 2008, pp. 13-47.
281 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 33. http://goo.gl/K4WiL6
Bölüm I : Seçim ve Baraj 47
durumlarda- değiştirilmesinden kaçınılması gerekir” 282.

b) 2008 ve 2010 Raporları


2008 ve 2010 raporlarından şu sonuçlar çıkarılabilir283:
VENEDİK KOMİSYONU’NUN 2008 ve 2010 RAPORLARI (ÖZET)
 Her ülkenin kendine özgü koşulları sebebiyle, standart bir seçim barajının uygulanmaması
anlaşılabilir bir husustur.
 Raporların ilginç yönü, “yerleşmiş demokrasiler”-“az yerleşmiş demokrasiler” ayırımı
ekseninde, farklı baraj eşiklerinin telâffuz edilmesidir: I. grup: “Yerleşmiş demokrasiler”:
AKPM kararı doğrultusunda % 3-5 arası bir baraj “kabul edilebilir” bulunur. II. Grup: “Az
gelişmiş/yerleşmiş demokrasiler”: “parti sisteminin hâlâ oluşum sürecinden geçtiği”
ülkeler, “yeni demokrasiler” kastedilmektedir. 1990 sonrası demokrasiye geçen eski Doğu
Avrupa ülkeleri, bu gruba dâhildir. Bu ülkelerde barajın, zaten yüksek olan % 10 sınırını
kesinlikle geçmemesi önerilir.
 Bu çerçevede, % 10’luk baraj yüksek ve kabul edilemez bulunmaktadır.

Komisyon Başkanı da, Türkiye’de bir toplantıda, parlamenter


sistemin iyi işlediğini, istikrarlı ve demokratik bir sistem kurulduğunu
ifade etmekte, ancak “barajın indirilmesi arzu edilir” demektedir284.

4) Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilâtı


Başlıca 2 belgeye değinilebilir:

a) Lund Tavsiyeleri (Eylül 1999)


AGİT Lund Tavsiyeleri’nde, seçimlerde âdil temsil, azınlıklar ve

282 ECDTL, Code of Good Practice in Electoral Matters: Guidelines and Explanatory Report,
Venice Commission, 52nd session (Venice, 18-19 October 2002), No. CDL-AD (2002) 23 rev.
http://goo.gl/OOU5Ht (AHYDK web sitesi).
283 ECDTL, Comparative Report on Thresholds and other Features of Electoral Systems which

Bar Parties from Access to Parliament, Strasbourg, Study No. 485/2008, No. CDL-AD
(2008)037, The Council for Democratic Elections, 26th meeting (Venice, 18 October 2008);
Venice Commission, 77th plenary session (Venice, 12-13 December 2008).
http://goo.gl/RSnvkw ; ECDTL, Report on Thresholds and other features of electoral systems
which bar parties from access to Parliament (II), Strasbourg, Study No. 485/2008, CDL-
AD(2010)007, The Council for Democratic Elections, 32nd meeting, (Venice, 11 March 2010);
Venice Commission, 82ndplenary session (Venice, 12-13 March 2010). http://goo.gl/iu0AuK ;
ECDTL, PACE Rec. 1898(2010) on the “Thresholds and Other Features of Electoral Systems
Which Have an Impact on Representativity of Parliaments in Council Of Europe Member
States”, Study No. 485/2008, CDL(2010)030, Strasbourg, 15 March 2010, The Council for
Democratic Elections, 32nd meeting (Venice, 11 March 2010). http://goo.gl/9o2Vvz
284 BUQUICCHIO, Gianni, “Açılış Konuşması: Türkiye’nin Yeni bir Anayasa Edinmesi

Gerekiyor”, in Avrupa’da Türkiye: Yeni Anayasa Işığında Türkiye’nin Demokratikleşme


Süreci, (Ed. DUFNER, Ulrike), Yeşiller/EFA Grubu & HBS Türkiye Temsilciliği (1-2 Kasım
2010), İstanbul, Mart 2012, s. 10. http://goo.gl/Jv5PHT
48 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

baraj konularına değinilir (B/9-10)285:


 Seçim sistemi, azınlıkların temsiline olanak sağlamalıdır.
 Azınlıkların bölgesel düzeyde yoğunluk gösterdiği yerlerde tek adlı seçim
bölgeleri, etkin bir azınlık temsilini sağlayabilir.
 Partilerin ulusal düzeyde aldığı oyun meclisteki sandalye sayısını belirlediği
OTS’ler, azınlıkların temsil edilmesine olanak sağlayabilir.
 Seçmenlerin adayları tercihine göre sıraladığı yöntemler, azınlıkların
temsilini kolaylaştırabilir ve topluluklar arası işbirliğini geliştirebilir.
 Barajın düşük tutulması, ulusal azınlıkların yönetime katılımını artırabilir.
 Seçim bölgelerinin coğrafi sınırları ulusal azınlıkların âdil temsil hakkına
olanak sağlamalıdır.

b) 2011 Seçimleri Raporu


% 10 baraj, bölge veya azınlık partilerinin TBMM’ye girişini
engeller ve OTS’nin amacı olan temsilde adaletle çelişir286.

5) Avrupa Parlamentosu
Avrupa Parlamentosu (AP) belgelerinden başlıcaları, şunlardır:
 AP Raporu (19.11.1998): Baraj eleştirisi, H. SWOBODA’nın raporunda
yer bulur. Türkiye’nin demokrasi açıklarına ilişkin önerilerden biri de,
TBMM’de geniş bir temsilin sağlanması ve barajın düşürülmesidir287.
 AP Kararı (03.12.1998) Md. 21’de, “Türkiye’nin demokrasi açıklarının
kapatılmamış olması” yargısı eşliğinde önerilen hususlardan biri de, “ulusal
barajın indirilmesi” ve “Kürt’lerin parlamentoda temsili”dir288.

6) Türkiye hakkında “düzenli ilerleme raporları”


Bu kısımda, öncelikle AB tarafından, ardından Türkiye’nin kendisi
tarafından hazırlanan ilerleme raporları değerlendirilecektir.

a) AB Düzenli İlerleme Raporları


AB Komisyonu, 1998’den bu yana her yıl düzenli289 biçimde,
Türkiye için ilerleme raporları hazırlamaktadır. Rapor’ların bazılarında,

285 AGİT, ... Lund Tavsiyeleri, s. 9. http://goo.gl/RTLXfZ (AGİT web sitesi).


286 OSCE/ODIHR, Republic of Turkey Parliamentary Elections 12 June 2011, OSCE/ODIHR
Election Assessment Mission Report, Warsaw, 31 October 2011. http://goo.gl/su2MXH
287 European Union Parliament, Committee on Foreign Affairs, Security and Defence Policy

Report, 19.11.1998. Akt. TANÖR, Türkiye’de Demokratik …, s. 30.


288 European Union Parliament, EU/Turkey Relations: European Parliament Res., 3 December

1998. akt. TANÖR, Türkiye’de Demokratik …, s. 21.


289 Dolayısıyla, “Düzenli İlerleme Raporu” deyiminde yer alan “düzenli” sıfatı, “ilerleme”yi

değil, “rapor”ları niteler; periyodik ve düzenli aralıklarla (her yıl) yayımı ifade eder.
Bölüm I : Seçim ve Baraj 49

% 10 barajına ilişkin değerlendirmeler yer alır.


16.10.2013 tarihli AB İlerleme Raporu: % 10’luk baraj,
Rapor’da Türkiye’nin “Demokrasi Paketi” ile birlikte değerlendirilir:
“% 10’luk seçim barajı, Avrupa Konseyi üyeleri arasında en yüksek oran
olmaya devam etmektedir. ... Demokratikleşme Paketiyle, TBMM’de temsil için
gerekli olan % 10’luk seçim barajı ve siyasi partilere devlet yardımının
artırılması gibi birçok konuda değişiklik perspektifi getirilmiştir” 290. “Söz
konusu Paket ile … seçim barajında değişiklik perspektifi getirilmekte ...” 291.
Rapor’da gönderme yapılan “Demokratikleşme Paketi”, Hükûmet
adına Başbakan R. T. ERDOĞAN tarafından kamuoyu ile paylaşıldı.
Dolayısıyla Rapor’daki analiz, resmî bir metne değil, kamuoyu
açıklamasına dayanır. İlerleme Raporu’nun açıklandığı tarihte Paket
henüz yayınlanmamasına karşın, İlerleme Raporu’nu kaleme alan
şahıslar üzerinde bıraktığı pozitif etki, dikkat çekicidir292.
Önceki yıllara ait İlerleme Raporları: Daha önceki yıllarda,
1998 , 1999294, 2003295, 2004296, 2005297, 2006298, 2007299, 2010300,
293

2011301 ve 2012302 Raporlarında da, baraj konusuna yer yer değinilir.


2000, 2001, 2002, 2008 ve 2009 Raporları’nda ise, seçimlerin

290 AB Komisyonu, SWD (2013) 417, Brüksel, T. 16.10.2013, Komisyon Tarafından Avrupa
Parlamentosu’na ve Konsey’e Sunulan Bildirim, Genişleme Stratejisi ve Başlıca Zorluklar,
2013-2014 {COM(2013) 700} ekindeki Komisyon Çalışma Dokümanı, Türkiye 2013 Yılı
İlerleme Raporu (2013-2014), s. 6. http://goo.gl/GSXjaI ; http://goo.gl/RyD6cD
291 Ibid., s. 8.
292 KDGM, Demokratikleşme Paketi (30 Eylül 2013), Başbakanlık KDGM Yay., ss. 9-20.

http://goo.gl/rFZbEF Ayrıca bkz. Ibid., s. 37.


293 “1995’te ... baraj, kullanılan 28 milyon geçerli oydan yaklaşık 4 milyon oyun Meclis’te temsil

edilmemesine neden oldu”. (s. 9). http://goo.gl/gmgLNM


294 “[B]araj, kullanılan 31 milyon geçerli oydan yaklaşık 5 milyonunun temsil edilmemesine

neden oldu”. (s. 9). http://goo.gl/kSsvYH


295 “2002 seçimlerinde DEHAP, 81 ilden 5’inde oyların yüzde 45’inden fazlasını almasına

rağmen yüzde 10 barajını aşamamıştır”. (s. 35). http://goo.gl/RsLzO2


296 “% 10’luk baraj nedeniyle azınlıkların Parlamentoda temsil edilmesini güçleştiren seçim

sisteminde hiç bir değişiklik yapılmamıştır”. (s. 41). http://goo.gl/eVF6lu


297 “2002 seçimlerinde % 10’luk barajı geçememiş olan bazı partiler Parlamento’da sandalye

kazanmışlardır…. / ... seçim sisteminde bir değişiklik olmamıştır”. (s. 11). http://goo.gl/ySa8er
298 “[S]eçim sisteminin değişmesi … tartışılmaya başlanmıştır” (s. 4). “Başbakan Erdoğan’ın

2005 yılında, ‘Kürt sorunu’ olarak tanımladığı meselenin demokratik yöntemlerle çözülmesi
gereğini vurguladığı olumlu beyanının arkası gelmemiştir”. (s. 20). http://goo.gl/gIRCS3
299 “Yeni seçilen Parlamento ülkedeki siyasi çeşitliliği daha fazla yansıtmaktadır. ... % 10’luk

barajın, ... aşağı çekilmesine ilişkin tartışma devam etmiştir”. (ss. 5-6). http://goo.gl/uKwskq
300 “% 10’luk ülke barajı mevcudiyetini korumaktadır”. http://goo.gl/D2Aghg
301 “% 10’luk ülke barajı, siyasi partilerden ve sivil toplum kuruluşlarından ... çağrılara rağmen

halen mevcuttur”. (s. 8). http://goo.gl/LlJK7K


302 “[S]eçim barajı, Avrupa Konseyi üyeleri arasında en yüksek oran olmaya devam etmektedir”.

(s. 9). http://goo.gl/t8SQaA ; http://goo.gl/ljQi2F


50 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

birçok yönü tartışılmasına karşın303, % 10’luk baraj konusu geçmez.

b) Türkiye’nin hazırladığı “Alternatif İlerleme Raporları”


AB İlerleme Raporlarının ötesinde, -deyim yerinde ise- “sınıfta
kalınca kendine karne yazan öğrenci” misali, 2013’ün ilk günlerinde,
Türkiye’nin “Alternatif İlerleme Raporu”na tanık olduk. Gerçi hemen
belirtelim ki, objektif saptamalar yer aldığı takdirde, bu tür analizler, “öz
eleştiri” sayılabilmesi ölçüsünde yararlıdır da. Ancak içeriğe bakınca,
rapor metnini görmeden önceki tahminimizin fazlaca iyimser olduğunu
itiraf etmeliyiz. Bu bağlamda, 2 belgeden söz edilebilir.
 2012 İlerleme Raporu: 2012 İlerleme Raporu’nun hazırlığı, Avrupa Birliği
Genel Sekreterliği (ABGS) tarafından, üstelik 2012 bitmeden tamamlandı.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen BAĞIŞ, 31.12.2012 tarihli basın
açıklamasında, Rapor’u “Türkiye’nin özgüven belgesi” olarak lanse etti304.
Sürekli eleştirilen barajın, en azından “istikrar”, “güçlü meclis” vb.
gerekçelerle savunulması veya Başbakan’ın cümlesiyle “barajın bir
demokrasi sorunu olmadığı” iddiasının yinelenmesi beklenebilirdi. Ancak,
bir başka “baraj”ın düşürüldüğü305 bilgisi dışında, seçimlere ilişkin
değerlendirmeye rastlanmaz.
 2013 İlerleme Raporu: AB Bakanı Mevlüt ÇAVUŞOĞLU’nun 31.12.2013
tarihli basın açıklaması ile tanıttığı306 Rapor’da, baraj konusu yer almaz307.
Sonuç olarak, birçok ulusal-üstü kurumun görüş, tavsiye, karar ve
raporlarında, % 10’luk barajın düşürülmesi gereği işlenmeye devam
etmekte; ancak, bu konuda herhangi bir somut adım atıl(a)mamaktadır.

303 Bkz. http://www.abgs.gov.tr sitesindeki linkler.


304 Birkaç örnek: “Hükümetimize karne verme yetkisinin sadece milletimizde olduğu”;
“Avrupa’nın en reformist hükümetiyiz”; “Türkiye’nin özgüven belgesi”; “Avrupa’daki çarpık
zihniyete meydan okuma”; “Dünün ‘hasta adamı’, bugün Avrupa’ya reçete yazıyor”;
“Avrupa’daki hastalıklara çözüm üretecek”, vb. http://goo.gl/T2IQrz
305 Seçim barajı değil, işletme (% 50’den % 40’a) ve işkolu barajı (% 10’dan % 3’e) düşürülür.

ABGS, Türkiye Tarafından Hazırlanan 2012 Yılı İlerleme Raporu: Yapılan Çalışmalar ve
Kaydedilen İlerlemeler, AB Bakanlığı Yay., Aralık 2012, s. 147. http://goo.gl/O4N6JS
306 http://goo.gl/BUUyhZ (ABGS web sitesi).
307 ABGS, Türkiye Tarafından Hazırlanan 2013 Yılı İlerleme Raporu: Yapılan Çalışmalar ve

Kaydedilen İlerlemeler, AB Bakanlığı Yay., 2013, s. 8. http://goo.gl/zWzPBJ Basın


açıklaması: http://goo.gl/Dq0mbe
BÖLÜM II
KARŞILAŞTIRMALI VERİLERLE
SEÇİM BARAJLARI

Bu bölümde, aşağıdaki ana başlıklar yer alır:


§ I. Dünya’da parlamentolar ve seçim sistemleri
§ II. Sayısal verilerle seçim barajları
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 53
Better parliaments, stronger democracies308.
(Daha iyi parlamentolar, daha güçlü demokrasiler).

Demokrasinin yaygınlık arz eden kötü yönlerinden


birisi çoğunluğun tiranlığıdır ya da daima
çoğunluğun değil, güç veya hile ile seçimlerde
başarı gösteren partinin tiranlığıdır.
[Lord ACTON]

§ I. DÜNYA’DA PARLAMENTOLAR VE SEÇİM SİSTEMLERİ

İlkin genel olarak parlamentoların yapısına (A), sonrasında 1. ve 2.


meclislere üye belirleme yöntemlerine değinilecektir (B ve C).

A) Genel olarak
Dünya parlamentoları, yapılanma açısından iki farklı model
gösterir: Tek meclisli (unicameral, monocameral, one chamber)
parlamentolar ve çift meclisli (bicameral, two chambers) parlamentolar.
Gerek aristokratik (Birleşik Krallık örneği), gerekse federatif (ABD örneği)
karakterli çift meclislerin sayısında artış gözlense de, halen tek meclisli
parlamentoculuğun daha fazla tercih edildiği saptanabilir. Örneğin, CIA The
World Factbook verilerine göre, Dünya’da +267 entity309 mevcuttur.
Gözlemimiz, istisnaî birkaç örnek dışında hem bağımsız devletlerin, hem de
bağımlı yapıların birçoğunun parlamentolu olmasıdır.

1) Parlamentoların yapısı: Tek ve çift meclislilik


Üniter devlet parlamentoları, tek veya çift meclisli olabilir. Federal
devlet parlâmentoları ise, 2 meclisli yapıyı yansıtır. Ancak bütünü
oluşturan federe devletler, tek veya çift meclisli olabilir.
ABD, çift meclislidir. Federe devletler ise (eyalet, state) -Nebraska dışında- iki
meclislidir. Federal devletin tüm halklarını temsil eden I. meclis, “nüfus”
esasına göre kurulur (ABD’de 435 üyeli Temsilciler Meclisi’nde üye sayısı
faklıdır: Kaliforniya 48, Alaska 2). Federe devletleri temsil eden II. meclis ise,
“eşitlik” esasına göre kurulur (ABD’de 101 üyeli Senato: Her eyaletten 2’şer
senatör + Başkan Yardımcısı).
Birleşik Krallık geleneklerinden doğan ve aristokratik karakterli
çift meclise karşın, federal devletlerdeki çift meclisler de, bir yönüyle
tarihsel deneyimlere dayanır. Dolayısıyla, federal devletlerdeki çift
meclislerin teknik bir zorunluluk olup olmadığı tartışılabilir:

308 Inter-Parliamentary Union (PARLINE): http://www.ipu.org/english/home.htm


309 http://goo.gl/nqZw ; http://goo.gl/lpuQNi
54 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

ABD’DE ÇİFT MECLİSİN ORTAYA ÇIKIŞI (İKİ PROJENİN SENTEZİ)


ABD’nin kuruluş döneminde yasama meclisinde temsil konusu tartışılırken, müzakereler
birkaç kez kopma noktasına geldi. Konvansiyon’da, coğrafî açıdan büyük ve demografik
açıdan nüfusu kalabalık eyaletlerin delegeleri ile, görece küçük eyalet delegeleri arasında
anlaşma sağlanamadı. Büyük eyaletler, her eyaletin delege sayısının nüfus oranına göre
saptanmasını önerdi (Virginia Plânı). Küçük eyaletler, eşit sayıda temsilcilik esasını savundu
(New Jersey Plânı). Connecticut delegeleri ise, ara bir formülde uzlaşma önerdi: Senato’da
eşit temsil, Temsilciler Meclisi’nde de nüfusla orantılı temsil. Günümüzdeki modeli yanıtsan
bu çözüm, Connecticut Uzlaşması veya Büyük Uzlaşma olarak anılır310.

Parlamentoların yapılanmasındaki tercih, yalnızca nüfus hacmine


bağlı değildir. Örneğin, 1.3 milyar nüfuslu Çin, tek meclislidir. Buna
karşın, 170.000 nüfuslu Saint Lucia çift meclislidir. Başlıca nedenler,
özgül tarih, parlamenter gelenekler ve federatif tercihlerdir. Bazı
parlamentoların yapısı ise, zamanla değişmektedir311.
TABLO II: ULUSAL PARLAMENTOLARIN BİLEŞİMİ (ÜLKELER)312
[Esas alınan ülke sayısı: 193]

PARLAMENTONUN YAPISI SAYI ORAN (%)


Tek meclisli 115 % 59.59
Çift meclisli 78 % 40.41

Bir diğer sınıflandırmaya, bağımlı devletler, denizaşırı topraklar ve


özerk alanların parlamentoları da dâhil edilir (Tablo III).
TABLO III: ULUSAL PARLAMENTOLARIN BİLEŞİMİ (MECLİSLER)313
[Esas alınan parlamento sayısı: 235]

TERCİH SAYI ORAN (%)


Tek meclisli (One chamber, monocameral) 140 % 59.5
Çift meclisli (Two chambers, bicameral) 91 % 38.7
Bilgi yok (No information available) 1 % 0.4
Uygulama yok (Not applicable) 3 % 1.2

2) Tüm meclislerde üye belirleme yöntemleri


Öncelikle yöntemler (sandalye sayısı bazında), ardından seçim
sistemleri (meclis sayısı bazında) açısından incelemeler aktarılacaktır.
Tek ve çift yapılı parlamentoların değerlendirildiği bir çalışmada,

310 PELTASON, J. W. (Ed.), About America: The Constitution of The United States of America
with Explanatory Notes, U.S. Department of State, Bureau of International Information
Programs, Adapted from the World Book Encyclopedia, World Book, Inc., 2004, p. 10.
311 Örn., Tunus’ta 2005’te 2. meclis kuruldu. http://goo.gl/q3UK14 (IPU web sitesi).
312 http://goo.gl/q3UK14 (IPU).
313 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/xWVGR5
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 55

tüm meclislerdeki toplam 46168 üyeliğin belirlenme yöntemleri


(doğrudan seçim, dolaylı seçim, atama) saptanmıştır. Doğrudan seçim
(% 78.49), baskın ağırlıktadır.

TABLO IV: MECLİSLERDE ÜYE BELİRLEME YÖNTEMİ (ÜYELİKLER)314


[Esas alınan üyelik/sandalye sayısı: 46168]

BELİRLEME YÖNTEMİ SANDALYE SAYISI ORAN (%)


Doğrudan seçilen (directly elected) 36239 % 78.49
Dolaylı seçilen (indirectly elected) 5877 % 12.73
Atanan (appointed) 3385 % 7.33
Diğer (other) 667 % 1.44

TABLO V: ÜYE BELİRLEMEDE SEÇİM SİSTEMİ (TÜM 1. VE 2. MECLİSLER)315


[Esas alınan meclis sayısı: 266]

SEÇİM SİSTEMİ MECLİS SAYISI ORAN (%)


Çoğunluk sistemi (majority) 103 % 38.72
Orantılı temsil sistemi (proportional) 81 % 30.45
Karma sistem (mixed) 45 % 16.92
Diğer (others) atama veya dolaylı seçim 37 % 13.91

B) Meclislere üye belirleme yöntemleri

1) 1. meclislerde üye belirleme


Parlamentoların tek meclisli olduğu ülkelerde söz konusu meclis;
çift meclisli olduğu ülkelerde ise, “ilk meclis” veya “alt meclis”ler
(lower chamber/house, single house), farklı adlarla anılır (ABD’de
Temsilciler Meclisi, Birleşik Krallık’ta Avam Kamarası316).

a) Tüm üyelikler bazında


Öncelikle 1. meclislerdeki üyeliklerin belirlenmesindeki
yöntemleri (doğrudan seçim dolaylı seçim, atanma) aktaralım.

314 http://goo.gl/xx41N0 (IPU).


315 http://goo.gl/DndbVo (IPU).
316 190 ülkede, 266 parlamento (tüm 1. ve 2. meclisler) için bkz. PARLINE, “Database on

National Parliaments” http://goo.gl/O9vaZ0 ; NEZİROĞLU, İrfan, Türkçe-İngilizce


İngilizce-Türkçe Parlamento Terimleri Sözlüğü, TBMM Matb., Ankara, 2005 ; YASADER,
“Dünya Parlamentoları”: http://goo.gl/ELNZAI ; http://goo.gl/QTP5Av
56 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
TABLO VI: 1. MECLİSLERE ÜYE BELİRLEME YÖNTEMİ (ÜYELİKLER)317
[Esas alınan üyelik/sandalye sayısı: 18411]

BELİRLEME YÖNTEMİ SANDALYE SAYISI ORAN (%)


Doğrudan seçilen (directly elected) 17143 % 93.11
Dolaylı seçilen (indirectly elected) 51 % 0.28
Atanan (appointed) 896 % 4.87
Diğer (other) 321 % 1.74

b) Ülkeler bazında seçim sistemleri


Bu meclislere üye belirleme sistemleri, çok farklı özellikler
gösterir. İlk incelemenin sonuçları, daha az örneğe dayanır.
TABLO VII: 1. MECLİSLERE ÜYE BELİRLEMEDE SEÇİM SİSTEMİ (ÜLKELER)318

SEÇİM SİSTEMİ MECLİS SAYISI ORAN (%)


Çoğunluk sistemi (majority) 33 % 42.86
Orantılı temsil sistemi (proportional) 15 % 19.48
Karma sistem (mixed) 26 % 33.77
Diğer (others) atama veya dolaylı seçim 3 % 3.9

Seçim sistemlerinin dağılımını, daha ayrıntılı bir incelemede


görelim. Esas alınan toplam 234 ilk meclisin 93’ünde OTS (% 39.7),
61’inde ÇS (% 26.0) tercih edilir.
TABLO VIII: 1. MECLİSLERE ÜYE BELİRLEMEDE SEÇİM SİSTEMİ (ÜLKELER-DETAYLI)319
[Esas alınan parlamento sayısı: Toplam 234]

TERCİH ÜLKE SAYISI ORAN


(%)
Çoğunluk (Plurality - FPTP) 61 % 26.0
Alternatif oy (Alternative Vote) 5 % 2.1
Blok oy (Block Vote) 13 % 5.5
İki turlu (Two-Round System) 20 % 8.5
Paralel (PR Lists and Majoritarian constituencies) 23 % 9.8
Transfer edilemez tek oy (Single Non-Transferable Vote) 3 % 1.2
Listeli orantılı (List Proportional Representation) 93 % 39.7
Karma (Mixed Member Proportional) 6 % 2.5
Transfer edilebilir tek oy (Single Transferable Vote) 2 % 0.8
Diğer (Other) 9 % 3.8
Bilgi yok (No information available) 9 % 3.8
Uygulama yok (Not applicable) 6 % 2.5

2) 2. meclislerde üye belirleme


Parlamentoların çift meclisli yapıda olduğu ülkelerde ise, “ikinci

317 http://goo.gl/2vDk5q (IPU).


318 http://goo.gl/nPqJSt (IPU).
319 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/O9SjL
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 57

meclis” veya “üst meclis” olarak da nitelenen meclisler (upper


chamber/house, Senate), ülkeden ülkeye farklı adlarla anılır (ABD’de
Senato, Birleşik Krallık’ta Lordlar Kamarası, vb.).

a) Tüm üyelikler bazında


Öncelikle bir tabloda, 2. meclislerde yer alan üyeliklerin
belirlenmesinde yöntemlerin uygulanma (doğrudan seçim dolaylı seçim,
atanma) oranlarını aktaralım.
TABLO IX: 2. MECLİSLERE ÜYE BELİRLEME YÖNTEMİ (ÜYELİKLER)320
[Esas alınan üyelik/sandalye sayısı: 7417]

BELİRLEME YÖNTEMİ SANDALYE SAYISI ORAN (%)


Doğrudan seçilen (directly elected) 2620 % 35.32
Dolaylı seçilen (indirectly elected) 2332 % 31.44
Atanan (appointed) 2188 % 29.5
Diğer (other) 277 % 3.73

Görüldüğü üzere, özellikle aristokratik nitelikli 2. meclislerde


geleneksel bir belirleme yöntemi olan atamanın tercih edilmesiyle, 2.
meclislerin genelinde atamanın ağırlığı ciddi bir artış göstermektedir.
Oysa ki, federatif temelli 2. meclislerde de, çoğunlukla 1. meclisler gibi
seçim yöntemi geçerlidir.

b) Ülkeler bazında seçim sistemleri


2. meclislere üye belirleme sistemleri, çok farklı özellikler gösterir.
Bir incelemede esas alınan toplam 105 meclisin üye belirleme/seçim
sistemlerine bakıldığında, farklı tercihler görülür.

TABLO X: 2. MECLİSLERE ÜYE BELİRLEMEDE SEÇİM SİSTEMİ (ÜLKELER)321

SEÇİM SİSTEMİ MECLİS SAYISI ORAN (%)


Çoğunluk sistemi (majority) 28 % 36.84
Orantılı temsil sistemi (proportional) 6 % 7.89
Karma sistem (mixed) 11 % 14.47
Diğer (others) atama veya dolaylı seçim 31 % 40.79

320 http://goo.gl/eUVYse (IPU).


321 http://goo.gl/abkYs2 (IPU).
58 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Bir diğer çalışmada ise, daha detaylı inceleme yapılır (Tablo XI).
TABLO XI: 2. MECLİSLERE ÜYE BELİRLEMEDE SEÇİM SİSTEMİ (ÜLKELER-DETAYLI)322
[Esas alınan parlamento sayısı: Toplam 105]

TERCİH ÜLKE ORAN (%)


Çoğunluk (Plurality - FPTP) 8 % 7.6
Alternatif oy (Alternative Vote) 0 % 0.0
Blok oy (Block Vote) 0 % 0.0
İki turlu (Two-Round System) 4 % 3.8
Paralel (PR Lists and Majoritarian constituencies) 4 % 3.8
Transfer edilemez tek oy (Single Non-Transferable Vote) 2 % 1.9
Listeli orantılı (List Proportional Representation) 8 % 7.6
Karma (Mixed Member Proportional) 0 % 0.0
Transfer edilebilir tek oy (Single Transferable Vote) 2 % 1.9
Atama (By appointment) 14 % 13.3
Tek meclisli parlamentolar (Consists of one chamber only) 49 % 46.6
Diğer (Other) 18 % 17.1

§ II. SAYISAL VERİLERLE SEÇİM BARAJLARI

Ulaşabildiğimiz ülkeler açısından, seçim barajlarına değinelim ve


sonuçları irdeleyelim. Yasal ve doğal nitelikli ulusal seçim barajları,
ayrıntılı biçimde işlenecektir (A). Çevresel seçim barajları ise, kısaca
örneklenecektir (B). Böylelikle, karşılaştırmalı veriler ışığında
Türkiye’deki % 10’luk barajın konumunu saptayabiliriz.

A) Ulusal düzeyde seçim barajları


Ulusal çapta seçim barajları, yasal ve doğal olarak iki kategoride
incelenebilir. Bu çerçevede ulusal parlamentolar, bazı ülkelerde tek
meclisli/kamaralı, bazılarında ise çift meclislidir.
İlk meclislerde ulusal baraj uygulaması, ikinci meclislere oranla
daha yaygındır. Esasen çalışmanın temeli ilk meclisler olmasına karşın,
diğer barajlara da elden geldiğince değinilecektir.
Ulusal barajlar, 1. ve 2. meclislerde, siyasal partiler ve bağımsız
adaylar için ayrı ayrı incelenebilir.

322 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/KMtiXT


Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 59

1) Genel olarak: 1. ve 2. meclislerde ulusal barajlar

a) 1. meclislerde

aa) Siyasal partiler için


Ülkelerin yarıya yakınında, baraj öngörülmez (Tablo XII).
TABLO XII: 1. MECLİSLERDE PARTİLER İÇİN YASAL-ULUSAL BARAJ323
[Esas alınan parlamento sayısı: 98]

TERCİH ÜLKE SAYISI ORAN (%)


Minimum baraj yok (No minimum) 45 % 45.9
Yüzde belirlenmiş (Specify the percentage) 35 % 35.7
Uygulama yok (Not applicable) 18 % 18.3

bb) Adaylar için


Ülkelerin yarıdan fazlasında, baraj öngörülmez (Tablo XIII).
TABLO XIII: 1. MECLİSLERDE ADAYLAR İÇİN (BAĞIMSIZ/PARTİ) ULUSAL BARAJ324
[Esas alınan parlamento sayısı: 95]

TERCİH ÜLKE SAYISI ORAN (%)


Minimum baraj yok (No minimum) 53 % 55.7
Yüzde belirlenmiş (Specify the percentage) 18 % 18.9
Uygulama yok (Not applicable) 24 % 25.2

b) 2. meclislerde

aa) Siyasal partiler için


Çoğunlukla, 2. meclisler için baraj öngörülmez. (Tablo XIV).
TABLO XIV: 2. MECLİSLERDE PARTİLER İÇİN ULUSAL BARAJ325
[Esas alınan parlamento sayısı: 98]

TERCİH ÜLKE SAYISI ORAN (%)


Minimum baraj yok (No minimum) 18 % 18.3
Yüzde belirlenmiş (Specify the percentage) 7 % 7.1
Uygulama yok (Not applicable) 73 % 74.4

323 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/cwQhyE


324 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/9CYr6O
325 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/SzDUyU
60 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

bb) Adaylar için


Çoğunlukla, 2. meclisler için baraj öngörülmez (Tablo XV)
TABLO XV: 2. MECLİSLERDE ADAYLAR İÇİN (BAĞIMSIZ/PARTİ) ULUSAL BARAJ326
[Esas alınan parlamento sayısı: 95]

TERCİH ÜLKE SAYISI ORAN (%)


Minimum baraj yok (No minimum) 16 % 16.8
Yüzde belirlenmiş (Specify the percentage) 5 % 5.2
Uygulama yok (Not applicable) 74 % 77.8
Diğer (Other) 0 % 0.0

2) Yasal barajlar
Ülkelerdeki yasal barajlar, oranlarına göre sırasıyla gruplar hâlinde
incelenecektir. Yalnızca Avrupa ülkeleri327 değil, diğer anakaralarda yer
alan ülkeler de değerlendirilecektir328.

a) % 0 baraj
 Bazı incelemelerde, genel barajsız ülkelerin listesinin yanı sıra, barajın
dayanağı olan anayasal/yasal kuralların referansları ve diğer açıklamalara da
verilir. Ancak, barajlı ülkelerden bazıları da bu listelere karışmıştır. Bunun
iki nedeni olabilir: Baraj oranından söz edilmemiş olması, baraj oranındaki
değişikliklerin izlenememiş/güncellenememiş olması 329.

aa) % 0 baraj ve Anayasa ile yasaklama


 Portekiz (Assembleia da Republica): Barajsız d’Hondt yöntemi
uygulanır330. Portekiz Anayasası’nda, seçimlerde orantılı temsil ilkesi
açıkça kayda bağlanır (md. 113/5, md. 149/1, c. 2331). Portekiz, hem ulusal
barajın öngörülmediği, hem de baraj konulmasının doğrudan anayasal
normla yasaklandığı tek ülkedir. 1976 Portekiz Any. md. 152/1’e göre;
“Kanun, kullanılan oyların asgari ulusal ortalamasını gerektirerek oyların
sandalyeye dönüşmesine bir sınır koy[a]maz”332. Bir diğer dikkat çekici
nokta, anayasa değişikliğinin maddî bakımdan sınırlandırıldığı listede yer
alan konulardan birinin de, OTS olmasıdır (md. 288/h333).

326 Detaylı ülke listesi için bkz. http://goo.gl/1JWhMW


327 28 Avrupa ülkesi açısından detaylı bir karşılaştırma için bkz. OPPD, Electoral Systems: The
link Between Governance, Elected Members and Voters, European Parliament & Office for
Promotion of Parliamentary Democracy (OPPD), 2011, pp. 50-81. http://goo.gl/JPfvjX
328 Bazı web sitelerindeki tablolarda, ciddi yanlışlıklar vardır. Örn. http://goo.gl/WzG9PG
329 Minimum baraj belirlenmeyen ülkeler başlığında verilir. http://goo.gl/qs2oZO
330 OPPD, op.cit., p. 52,74; http://goo.gl/e8NwRM ; http://goo.gl/EvHo0K; http://goo.gl/qs2oZO
331 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 478, 488.
332 Ibid., s. 488.
333 Ibid., ss. 528-529.
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 61

bb) Orantılı temsil sistemleri ve karma sistemlerde


Barajsız ülkelerin yarısından fazlasında, OTS uygulanır.
 Afganistan (Jirga : Wolesi Jirga + Meshrano Jirga): 249 üyeli 1. meclis,
OTS ile seçilir334.
 Andora (General Council of the Valleys): 28 üye, karma yöntemle
seçilir335.
 Angola (Assembleia Nacional): 223 üyeli meclis, OTS ile seçilir336.
 Belçika (Parlament Fédéral da la Belgique : Chambre des Représentants +
Sénat de Belgique): Ulusal barajsız d’Hondt yöntemi uygulanır 337.
Anayasa’da, seçimlerin orantılı temsil esasına göre yapılması kayda
bağlanır (md. 62/2, 63/3338). Bölge barajı ise % 5339 olup, şu bölgelerde
uygulanmaz: Brussels-Halle-Vilvoorde, Brabant Wallon, Leuven340.
 Benin (Assemblée Nationale): Meclis, OTS ile seçilir341.
 Bosna Hersek (Skupstina : Predstavnicki dom + Dom Naroda): 1. mecliste
baraj olmamasına karşın, 2. meclis için % 3 baraj uygulanır 342. Bazı
veritabanlarında, ilk meclis için de % 3’lük bir barajdan söz edilir 343; ancak
bu baraj ulusal değil, seçim çevresi esaslıdır (constituency-based).
 Brezilya (Congresso Nacional : Camara Dos Deputados + Senado
Federal): OTS geçerlidir344. % 5’lik barajdan söz edilse de345, Yüksek
Mahkeme, 2006 seçimleri öncesi % 5’lik ulusal barajı iptal etti346.
 Burkina Faso: 111 üyeli tek meclis, OTS ile seçilir347.
 Cape Verde (Assembleia Nacional): Tek meclis, OTS ile seçilir348.
 Çad (Assemblée Nationale): 188 üye, karma sistemle seçilir349.
 Demokratik Kongo Cumhuriyeti (Parlement : Assemblée Nationale +
Sénat): 1. meclisin 60 üyesi ÇS, 440 üyesi OTS ile seçilir350.

334 http://goo.gl/Bc4Gib ; http://goo.gl/MQD0AI


335 http://goo.gl/Hj7jmM
336 http://goo.gl/cDyjkN ; http://goo.gl/OzQ8bR
337 OPPD, op.cit., p. 50, 55; http://goo.gl/KK1km8
338 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 115.
339
ELLIS, Andrew & LARSERUD, Stina, “Case Study: The European Parliament: Elections to
a Supranational Body”, in REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 142.
http://goo.gl/4e3Lj2 ; http://goo.gl/1f15HN ; http://goo.gl/qs2oZO Bazı kaynaklara göre, %
5’lik oran, ulusal barajdır. BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8).
340 http://goo.gl/ZN6bGF
341 http://goo.gl/mA3nrk ; http://goo.gl/qs2oZO
342 İPM, op.cit., s. 110; http://goo.gl/o33hK5
343 http://goo.gl/gmYHPO
344 http://goo.gl/qFB3Ze ; http://goo.gl/UKuGoC ; http://goo.gl/qs2oZO
345 http://goo.gl/pNz1MH (s.g.t.: 14.03.2011; e.t.: 13.12.2013).
346 http://goo.gl/xvN1UJ
347 http://goo.gl/Mme4MX
348 http://goo.gl/HkbKdY ; http://goo.gl/qs2oZO
349 http://goo.gl/iDLAJZ
350 http://goo.gl/uEn2J8 Krş. http://goo.gl/xRkIJT
62 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Ekvador (Congreso Nacional): 124 üye, karma sistemle seçilir351.


 Ekvator Ginesi (Camara de Representantes del Pueblo): 100 üye, OTS ile
seçilir352.
 El Salvador (Asamblea Legislativa): Üyeler, OTS ile seçilir. Barajdan söz
edilmese de353, 2006 seçimlerinde ulusal çapta % 3, 2 partili ittifaklar için %
6 baraj uygulandı. Ancak, Aralık 2007’de iptal edildi354.
 Finlandiya (Suomen Eduskunta, Riksdagen): 200 üyenin 199’unun
seçiminde, barajsız d’Hondt yöntemi uygulanır. Ayrıca, Åland bölgesinden
1 üye, basit çoğunluk yöntemi ile seçilir 355.
 Galler (Cynulliad Cenedlaethol Cymru/Welsh Assembly): Birleşik
Krallık’ın parçasıdır. 40 üye ÇS, 20 üye OTS ile seçilir356.
 Gine (Assemblée Nationale Populaire): 114 üyenin 38’i ÇS, 76’sı OTS ile
seçilir357.
 Gine-Bissau (Assembleia Nacional Popular): 102 üye, OTS ile seçilir358.
 Guatemala (Congreso de la Republica): 158 üyeli meclis, barajsız d’Hondt
yöntemi ile seçilir359.
 Guyana: Tek meclisin üyeleri, OTS ile seçilir360.
 Güney Afrika (Parliament : National Assembly + National Council of
Provinces): 1. meclisin 400 üyesi, OTS ile seçilir. 2. meclisin 90 üyesi,
bölgesel yasama meclislerince belirlenir. South African Local Government
Association’ın (SALGA) 10 delegesi, seçilmeksizin 2. meclise katılır 361. %
5’lik baraj önerilmesine karşın362, hâlihazırda ulusal baraj uygulanmaz363.
 Hollanda Antilleri (Staten): 22 kişilik tek meclis, OTS ile seçilir364.
 Honduras (Congreso Nacional): Tek meclis, OTS ile seçilir365.

351 http://goo.gl/WW0ey1 ; http://goo.gl/1W9hau


352 http://goo.gl/aGqoLY
353 http://goo.gl/ngBrca ; http://goo.gl/SHHw9X
354 SAGAR, D. J. (Ed.), Political Parties of the World, 7th Ed., John Harper Publ., Great Britain,

2009, p. 185, 187.


355 OPPD, op.cit., p. 51, 61; İPM, op.cit., s. 110 ; http://goo.gl/SYtSL0 ; http://goo.gl/I8tYtc ;

http://goo.gl/RBsQl1
356 http://goo.gl/xv7vDP ; http://goo.gl/87wQk3
357
http://goo.gl/B5gFP2
358 http://goo.gl/g2fqp9
359 http://goo.gl/BaFVHs ; http://goo.gl/6ksREL
360 http://goo.gl/X8EiNF ; http://goo.gl/yvvmo3 ; http://goo.gl/qs2oZO
361 http://goo.gl/Yud9yd
362 Daha önce önerilen % 5 baraj, 1994’te Nelson MANDELA liderliğindeki African National

Congress (ANC) ve F. W. De KLERK’in National Party’si (NP) tarafından reddedildi.


REYNOLDS, Andrew, “Case Study: South Africa: Electoral Systems, Conflict Management
and Inclusion”, in REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 62. http://goo.gl/4e3Lj2
363 NUPEN, Dren, “Elections, Constitutionalism and Political Stability in South Africa”, African

Journal of Conflict Resolution, Vol. IV, No. 2, 2004, p. 132. http://goo.gl/WgJBE6 ;


LIJPHART, Arend, “The Wave of Power-Sharing Democracy”, in REYNOLDS, Andrew,
(Ed.), The Architecture of Democracy: Constitutional Design, Conflict Management, and
Democracy, 1st ed., Oxford Univ. Press, Oxford, 2002, p. 53; http://goo.gl/OzQ8bR
364 http://goo.gl/G3uFEi
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 63

 Irak (Majlis an-Nuwwab al-`Iraqiyy): 2013 Seçim Yasası’na göre366,


Meclis’in 328 üyesi, OTS ile seçilir367.
 İrlanda (Oireachtas : Dáil Éireann + Seanad Éireann): 1. meclisin 166
üyesi, tercihli ve barajsız OTS ile seçilir368. İrlanda Anayasası’nda, her iki
meclis seçimleri için OTS kayda bağlanır (md. 16/2-5, 18/5369).
 İskoçya (Pàrlamaid na h-Alba/Hollyrood): Birleşik Krallık’ın parçasıdır.
Tek meclisin seçimlerinde d’Hondt yöntemi uygulanır 370. 1998 İskoçya
parlamento Yasası’na (Scotland Act371) göre İskoçya’da 1999’da kurulan
özerk Parlamento, bazı konularda yasa yapma yetkisi ile donatılmıştır.
Ancak, İskoçya-Birleşik Krallık arasında imzalanan anlaşma uyarınca,
2014’te Birleşik Krallık’tan ayrılma hususunda referanduma gidilecektir.
 İspanya (Cortes Generales/The Cortes : Congreso de los Diputatos + El
Senado de Espana): 350 üye, OTS seçilir372. Anayasa’da, meclis
seçimlerinin OTS esasına göre yapılması açıkça kayda bağlanır (md.
68/3373). Ulusal baraj, daha önce % 4374 ve % 5375 olarak uygulandı.
Değişiklik sonrası, bir seçim bölgesinden milletvekilliği kazanabilmek için,
yalnızca o seçim bölgesinden en az % 3 oy alma koşulu bulunur. Bazı
kaynaklar376 ve veritabanlarında377, % 3’lük oran, açıkça ulusal baraj olarak
verilir. Oysa ki % 3’lük baraj, ulusal değil, bölgeseldir378 (cross-regional

365 http://goo.gl/OjipnC ; http://goo.gl/uy2UEm


366 Metin için bkz. http://goo.gl/pxyYw0
367 http://goo.gl/rDS5p1 ; http://goo.gl/RdLxwI
368 How the Dáil is Elected (Lower House of Parliament), Comhshaol (Oidheacht Agus Rialtas

Áitiúil), Environment, Heritage and Local Government, Februaty 2011, passim.


http://goo.gl/T58p9H (İrlanda bakanlık web sitesi); OPPD, op.cit., p. 51, 66; İPM, op.cit., s.
110; http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/NdlGn9 ; http://goo.gl/prjJJM; http://goo.gl/uza5rs
369 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 295.
370 http://goo.gl/W0ZZwP ; http://goo.gl/hvQUIv
371 Yasa için bkz. http://goo.gl/dL7yf1 (Birleşik Krallık Parlamentosu resmî web sitesi).
372 OPPD, op.cit., p. 52, 78; http://goo.gl/NlHWhP ; http://goo.gl/K7RZS7
373 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 553.
374 SARTORI, op.cit., s. 23; http://goo.gl/qs2oZO
375 CHISLETT, William, İspanya Deneyimi: AB Yolunda Türkiye’ye İlham Kaynağı?, (Çev.

AKAY, Hale), 1. Bs., ATE Yay., İstanbul, Aralık 2008, s. 12, 39. http://goo.gl/i1FKNF
376 NORRIS, Pippa, “Ballots Not Bullets: Testing Consociational Theories of Ethnic Conflict,

Electoral Systems, and Democratization”, in REYNOLDS (Ed.), The Architecture ..., p. 221;
Türkiye’de Eşitsizlikler: Kalıcı Eşitsizliklere Genel Bir Bakış, Boğaziçi Üniv. & Açık Toplum
Vakfı Yay., 2010, s. 155. http://goo.gl/1YpRiE ; ÇAVUŞOĞLU, op.cit., s. 169.
377 Örn. bkz. CSES verileri: http://goo.gl/yT7eBP
378 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8); MCLAREN, op.cit., p. 125;

RUEL, Teresa, “Electoral Systems in Southern European Countries: Portugal, Spain, Italy and
Greece, An Introductory Approach to the Quality of Democracy”, in Strengthening
Democracy: Southern European Perspectives in the Quality of Democracy, Lisbon, August
2010, p. 9. http://goo.gl/0NcxLU İspanya’da 2011 seçimleri ve barajlar için bkz. “Guide to the
2011 Spanish Election”. http://goo.gl/HVDpj4 Ayrıca bkz. http://goo.gl/WZCZ0I Hatta bu
karşıklığa, İspanya’lılarda dahi rastlamak mümkündür. Carles Viver PI-SUÑER, 2011’de
Türkiye’de katıldığı bir panelde, İspanya’daki % 3’lük bölgesel barajı, Türkiye’deki % 10’luk
ulusal barajla karşılaştırıyor: “Türkiye’de baraj sanırım yüzde 10, İspanya’da yüzde 3”.
64 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

threshold379). Nitekim, İspanya’nın özerk topluluklarında (autonomous


community), bölgesel parlamentolar (regional parliaments), 4 yıllık süre
için seçilir ve baraj % 3’tür. Ancak, farklı oranlar da uygulanır: Kanarya
Adaları’nda % 6 veya bir adada en az % 30; Cantabria, Ceuta, Galicia, La
Rioja, Valencia, Extremadura, Madrid, Melilla ve Murcia’da % 5380. İHAM,
Kanarya Adaları’ndaki % 6’lık baraj açısından ihlâl bulmamıştır 381.
İspanya’da ulusal barajı % 3 olarak veren kaynaklardaki hataya karşın,
konuyu şu şekilde somutlaştırabiliriz: Örneğin Kanarya Adaları baz
alınacak olursa; İspanya çapında ulusal baraj (national threshold): % 0,
bölgesel baraj (cross-regional threshold): % 6, Kanarya Adaları’nın her bir
adası için alternatif çevresel baraj (constitutiency-level threshold) % 30’dur.
 İsviçre (Bundesversammlung, Assemblée fédérale: Nationalrat/Conseil
National/Consiglio Nazionale + Standerat/Conseil des Etats/Consiglio degli
Stati): 1. meclis’in 200 üyesi, karma sistemle seçilir, baraj uygulanmaz382.
Kantonlarda, farklı barajlar geçerlidir: % 5, % 7 ve % 10383.
 Japonya (Kokkai : Shugiin + Sangiin): 1. meclisin 300 üyesi ÇS, 180 üyesi
orantılı OTS ile seçilir384.
 Kamboçya (Assembly : Radhsphea Ney Preah Recheanachakr Kampuchea
+ Senate): 123 üye, OTS ile seçilir385.
 Kolombiya (Congreso : Samara de Representantes + Senado): 1. meclis,
OTS ile seçilir. Senato seçimlerinde, % 2’lik baraj geçerlidir386. % 2 baraj,
doğrudan Anayasa’da düzenlenir (1991 Any., 2005’te rev. md. 263/2387).
 Kosta Rika: 57 üyeli tek meclis, OTS ile seçilir388.
 Kuzey İrlanda (Northern Ireland Assembly): Birleşik Krallık’ın parçasıdır.
108 üyeli tek meclis, OTS ile seçilir389.
 Lesoto (Parliament : National Assembly + Senate): 1. Meclisin 120
üyesinin 80’i ÇS, 40’ı OTS ile seçilir390.

KAYA, Özlem (Ed.), Yeni Anayasa Yolunda: Güney Afrika, İspanya, Almanya ve Polanyadan
Anayasa Yapma Deneyimleri, (Panel, 15.10.2011, İstanbul Bilgi Üniv.), İstanbul, 2012, s. 28.
http://goo.gl/WUcVXA
379 REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 12. Bazı incelemelerde geçen “constituency-based”

veya “constitutiency-level” nitelemeleri ise, “seçim çevresi barajı” için daha uygundur. Bir
başka kaynakta ise, “district (provinces)” nitelemesi geçer. BALDINI & PAPPALARDO,
op.cit., p. 78 (Table 4.8).
380 http://goo.gl/dsmC4h
381 ECtHR, [Fourth Section], Federación Nacionalista Canaria v. Spain, Dec. 07.06.2001, App.

No. 56618/00, Reports of Judgments and Decisions, 2001-VI. http://goo.gl/8MT68f


382 İPM, op.cit., s. 110; http://goo.gl/3bCSGD ; http://goo.gl/dduTUv; http://goo.gl/iL0quU ;

http://goo.gl/qs2oZO
383 http://goo.gl/yyeoXv
384 http://goo.gl/TtM9Ju
385 http://goo.gl/2EGjYx
386 http://goo.gl/YBKF81 ; http://goo.gl/3OpXE9 ; http://goo.gl/qs2oZO
387 “Colombia’s Constitution of 1991 ...”, p. 62. http://goo.gl/Aa1VqC
388 http://goo.gl/EijnW0 ; http://goo.gl/qSZRhV
389 http://goo.gl/jwicvj ; http://goo.gl/U5EGQu ; http://www.ark.ac.uk/elections
390 http://goo.gl/lATp8J ; http://goo.gl/OzQ8bR
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 65

 Libya: (Mutamar Al Chaab Al Aam): KADDAFİ sonrası, geçici hükûmetle


yönetilir. Önceleri, 200 üye karma sistemle seçilirdi. Yeni anayasa için
kurucu meclisin 07.02.2014’te dolan görev süresi, 24.12.2014’e uzatıldı 391.
 Lüksemburg (Chambre des Députés): 60 üyenin seçiminde, OTS’nin
Hagenbach-Bischoff yöntemi uygulanır392.
 Makedonya (Eski Yugoslav Cumhuriyeti) (Sobranie): 120 üyeli meclis,
barajsız OTS ile seçilir393. Ancak, % 2 bölge barajı uygulanır. Hiçbir parti
veya aday kayıtlı oyların % 2’sini elde edemezse, seçim yenilenir 394.
 Malta (Kamra Tad Deputati): 65 üyenin seçiminde, tercihli ve barajsız
Hagenbach-Bischoff yöntemi uygulanır 395.
 Mauritius (National Assembly): Meclis’in bir kısmı ÇS ile seçilir, bir kısmı
seçim kurulunca atanır396. Baraj yoktur397, ancak % 10 baraj önerilir398.
 Mikronezya Federal Devletleri (Congress): 10 üye ÇS, 4 üye OTS ile
seçilir399.
 Moritanya (Barlamane : Majlis al-Watani + Majlis al-Chouyoukh): 95
üyeli 1. meclis, karma sistemle seçilir400.
 Mozambik (Assembleia da Republica): 250 üyeli meclisin 248 üyesi OTS,
2 üyesi ÇS ile seçilir. % 5’lik baraj, 2006’da yürürlükten kaldırılmıştır401.
 Namibya: Çift meclislidir. 72 üyeli 1. meclis, OTS ile seçilir402.
 Nepal (Sambidhan Sabha/Constituent Assembly): Anayasa yapımı ile
görevli kurucu meclis, karma yöntemle (ÇS, OTS, atama) belirlenmiştir403.
Ulusal baraj yoktur404. Daha önce, % 3’lük baraj uygulanmıştır 405.
 Nikaragua (Asamblea Nacional): OTS uygulanır406. Seçim Yasası’nda

391 http://goo.gl/055XoM ; http://goo.gl/SPi925


392 http://goo.gl/S5ZzCU ; http://goo.gl/eQAtqy; OPPD, op.cit., p. 52, 70; İPM, op.cit., s. 110;
http://goo.gl/83pSF0 ; http://goo.gl/qs2oZO
393 KIPRED, Comparative Study of Electoral Systems in the South-East Europe, Policy Brief:

2011/07, Prishtina, July 2011, p. 10. http://goo.gl/Z4A6Kb ; İPM, op.cit., s. 110;


http://goo.gl/GM7t1t; http://goo.gl/WCp8o4 ; http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/fg4uZZ
2008’de yayınlanan bir kaynakta ise, oran % 5‘tir. Council of Europe, Electoral Law, p. 84.
394 http://goo.gl/97paiz
395 OPPD, op.cit., p. 52, 71; http://goo.gl/xQopce ; http://goo.gl/Jy09uv
396
http://goo.gl/Gg7tDJ ; http://goo.gl/OzQ8bR ; http://goo.gl/YG0eqI
397 http://goo.gl/2RkA1T
398 MATLOSA, Khabele, “Electoral Systems, Constitutionalism and Conflict Management in

Southern Africa”, African Journal of Conflict Resolution, Vol. IV, No. 2, 2004, p. 47, 48.
http://goo.gl/WgJBE6
399 http://goo.gl/n5DnqH ; http://goo.gl/qs2oZO
400 http://goo.gl/0bwnoA ; http://goo.gl/vSeiwm
401 % 5’lik ulusal baraj, 1994 Seçim Yasası ile yürürlüğe girdi. LUNDIN, Iraê Baptista,

“Towards Stable Electoral Laws in Mozambique”, African Journal of Conflict Resolution, Vol.
IV, No. 2, 2004, p. 106, 116. http://goo.gl/WgJBE6 ; http://goo.gl/0SZFCj
402 http://goo.gl/OzQ8bR
403 http://goo.gl/d3j55u ; http://goo.gl/OzQ8bR
404 http://goo.gl/qs2oZO
405 HOROWITZ, “Constitutional Design: Proposals Versus Processes”, p. 33.
406 http://goo.gl/SyS5eu
66 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Ocak 2000’deki değişiklikle, % 4’lük baraj öngörüldü407.


 Panama (Asamblea Legislativa de Panama): 78 üye, karma sistemle
seçilir408.
 Papua Yeni Gine (National Parliament)409: 109 üyeli meclis, OTS ile
seçilir. Bazı kaynaklarda barajdan söz edilir, ancak oran verilmez410.
 Paraguay (Congreso : Camara de Diputados + Camara de Senadores): 1.
meclis üyeleri, OTS ile seçilir411.
 Peru (Congreso de la Republica del Peru): 120 üye, barajsız OTS ile
seçilir412. Ancak, önceki yıllarda baraj uygulanmıştır413.
 Sao Tome and Principe (Assembleia Nacional): 55 üyeli meclis, OTS ile
seçilir414. % 5’lik genel barajdan söz edilse de415, baraj yoktur.
 Senegal (Parlement : Assemblée Nationale + Sénat): 1. meclisin 150
üyesinden 60’ı OTS, 90’ı ÇS ile seçilir416.
 Surinam: Tek meclisin 51 üyesi, OTS ile seçilir417.
 Togo (Assemblée Nationale): 81 üye, OTS ile seçilir418.
 Tunus (Tunisian Constituent Assembly): Ara rejim geçerlidir. Kurucu
Meclis’in 217 üyesi, OTS ile seçildi419.
 Uruguay (General Assembly : Cámara de Representantes + Asamblea
General): 99 üyeli 1. meclis, OTS ile seçilir420.
 Ürdün (Majlis al-Umma : Majlis al-Nuwaab + Majlis al-Ayan): Haziran
2012’de kabul edilen yasaya göre, 1. Meclis, karma sistemle seçilir. 2.
Meclis’in 55 üyesi ise, monark tarafından atanır. Ayrıca 12 sandalye,
Hıristiyan ve Çerkes adaylar için rezerv edilmiştir 421.
 Venezüella (Asamblea Nacional): Meclis üyeleri, karma sistemle seçilir422.
 Zanzibar: 76 üyeli tek meclis, karma sistemle seçilir423.

407 PAYNE & ZOVATTO & DÍAZ, op.cit., p. 47.


408 http://goo.gl/gv4cJ7 ; http://goo.gl/0v21iV
409 http://goo.gl/2vXoW7
410 http://goo.gl/qs2oZO
411 http://goo.gl/80I8E8 ; http://goo.gl/gNiJQk ; http://goo.gl/qs2oZO
412 http://goo.gl/y9Ozuz ; http://goo.gl/xD5voU
413
Ekim 2005’te, SPK’daki değişiklikle, % 5’lik bir baraj öngörüldü. 2006’da ise, baraj % 4
olarak belirlendi. PAYNE & ZOVATTO & DÍAZ, op.cit., p. 47, fn. 9.
414 http://goo.gl/qlkNfl
415 http://goo.gl/qs2oZO
416 http://goo.gl/vZz19W
417 http://goo.gl/wV8mMb ; http://goo.gl/l9ANCF
418 http://goo.gl/2jbPVD
419 MCCURDY, Daphne, A Guide to the Tunisian Elections, Project on Middle East Democracy

(POMED) Publ., October 2011, p. 4. http://goo.gl/CNhUu9 ; ULUTAŞ, Ufuk & TORLAK,


Furkan, Devrimden Demokrasiye Tunus’un Seçimi, SETA Analiz, SETAV Yay., Kasım 2011,
s. 8. http://goo.gl/vZGq1J ; http://goo.gl/8IAEqy ; http://goo.gl/qs2oZO
420 http://goo.gl/Oa9lEU ; http://goo.gl/THNyEU ; http://goo.gl/qs2oZO
421 http://goo.gl/T6ef4q
422 http://goo.gl/fLavSd ; http://goo.gl/b99GJQ ; http://goo.gl/qs2oZO
423 http://goo.gl/OzQ8bR
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 67

cc) Çoğunluk sistemlerinde


Baraj öngörülmeyen diğer birçok ülkelerde, çoğunluk sistemi
geçerlidir. Bir hususa dikkat çekmekte yarar bulunmaktadır: Bu
ülkelerde ulusal baraj konulmamış olması, bizi yanıltmamalıdır. Zira
birçoğunda, tek adlı ve çoğunluk yöntemi öngörülmüş olup, âdil temsil
açısından olumsuz sonuçlara yol açabilmekte, -kıl payı da olsa, çizgiyi
ilk geçenin kazandığı- “first past to post” (FPTP) çoğunluk sistemi,
oldukça yüksek efektif baraj oranları üretmektedir. Kaldı ki, 2 turlu
çoğunluk sistemlerinde, 1. ve 2. turda barajlar ve kotalar öngörülebilir.
Öncelikle, çoğunluk sisteminin başlıca üç örneği (ABD, Birleşik
Krallık, Fransa), ardından diğer ülkeler ele alınacaktır.
 ABD: (U.S. Congress: House of Representatives + Senate): 435 Temsilciler
Meclisi üyesi, 50 eyaletteki tek adlı dar seçim çevrelerinden basit
çoğunlukla seçilir. Tek adlı-tek turlu çoğunluk sistemi uygulanır424.
Seçimlerde, Seçiciler Kurulu önemli rol oynar. 2 dereceli seçim geçerlidir:
Oy veren seçmenler (voters) seçicileri (electors), bu kişiler ise temsilcileri
(repsentatives) belirler425. Bu üyelere ek olarak, seçilmeyen delegeler de
vardır (District of Columbia, Virgin Adaları, Amerikan Samoa, Guam,
Puerto Rico delegeleri)426. Oy hakkı, Voting Rights Act’le düzenlenir 427.
Kongre’nin ikinci kanadı olan Senato, 101 üyelidir. Eşitlik ilkesi temelinde,
50 eyaletten seçilen 2’şer senatörden oluşur. Seçimlerde basit çoğunluk
uygulanır. Ayrıca, ABD Başkan Yardımcısı da Senato’ya katılarak
Başkanlık görevini yürütür; eşitlik hâlinde oyun tarafını belirleme dışında
oy hakkı bulunmamaktadır428. Bazı kaynaklarda ise, ABD, ülke barajı
saptayan ülkeler listesine dâhil edilir429. DAHL, ABD’de seçimlerde
uygulanan çoğunluk sistemini değerlendirirken, “demokratik adalet”

424 ABD’de 50 eyalette seçimler hakkında bkz. CDEM, The State of Elections in The Fifty
States: Evaluating the Process Where it Counts, Center for Democracy and Election
Management, American Univ. School of Public Affairs, July 2009, passim.; MAISEL, L.
Sandy, American Political Parties and Elections: A Very Short Introduction, Oxford Univ.
Press, 2007, passim. Ayrıca bkz. http://goo.gl/LBd3NA
425 Başkanlık seçimi de, doğrudan/tek dereceli değil, iki dereceli-tek turludur. Seçmenin oyu

değil, başkanı belirleyecek heyetin (electoral college) salt çoğunluğu esas alınır. Türkiye’de
ise, CB seçimleri, tek dereceli-iki turludur. Eğer 1. turda sonuç alınırsa, seçim pratikte tek turlu
olur. Bir diğer ilginç nokta, parlamenter rejimin doğası gereği Başbakan milletvekili olmasına
karşın, nihayetinde özel seçimle gelmezken, 2007 Anayasa değişikliği ve 2012 Yasası sonrası
CB doğrudan seçimle belirlenir. Özetle, ABD’deki Başkan’ın meşruiyeti dahi, teknik açıdan
bu denli güçlü değildir, zira halkın doğrudan oyuna değil, 2. seçmenlerin oyuna dayanır.
426 http://goo.gl/WAEnpq ; http://goo.gl/gjmfnw
427 CHANDLER, Ralph C. & ENSLEN, Richard A. & RENSTROM, Peter G., The

Constitutional Law Dictionary, Vol. I. (Governmental Powers), ABC-Clio Inc., Santa Barbara,
California & Clio Press Ltd., Oxford, London, 1985, pp. 348-349.
428 http://goo.gl/acLqcj
429 Kaynak olarak “The Federal Election Commission online” (www.fec.gov) verilmektedir.

http://goo.gl/qs2oZO
68 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

(democratic fairness) başlığında, örneğin % 5 barajlı OTS uygulandığında,


azınlık partilerinin yasamada temsil edileceğini not eder430.
 Birleşik Krallık431 (UK Parliament : House of Commons + House of
Lords): 1. meclisin 650 üyesi, ABD’ye benzer şekilde tek adlı-tek turlu ÇS
ile seçilir. Bu, “first past to post”432 (FPTP) da denilen basit ÇS’dir. 2.
meclisin üyelerinin bir kısmı monark tarafından atanır, bir kısmı ise
hanedan mensuplarıdır433. Barajlı ülkelere dâhil edilse de434, baraj yoktur.
Kaldı ki tek turlu ÇS, çevresel barajla teorik ve pratik açıdan uyuşmaz.
 Fransa (Parlement Français : Assemblée Nationale + Sénat): 1. meclisin
577 üyesi, arrondissement435 adı verilen sistemle, dar çevre/tek adlı seçim
çevresi temelinde belirlenir. İki turlu-tek adlı ÇS uygulanır. Bir adayın ilk
turda seçimi kazanabilmesi için, iki koşul gerekir: 1) Seçim çevresinde
kullanılan geçerli oyların salt/mutlak çoğunluğunu (yarıdan fazlasını) elde
etmelidir. 2) Bu oylar, o bölgede kayıtlı seçmen sayısının en az 1/4’üne (%
25) eşit olmalıdır. Bu koşul, katılma oranının düşük olduğu durumlarda,
kayıtlı seçmenin belli bir oranını temsil etmeyen adayın seçilmesini önleyen
bir tür baraj olup, minimum katılım ve asgarî meşruiyet için konulmuştur. 1.
turda hiçbir aday bu iki koşulu yerine getiremez ve seçilemezse, 2. tur
yapılır. Ancak, 2. tur seçimlere katılabilmek için de bir koşul konulmuştur:
Adaylar, ilk turda, kullanılan geçerli oyun 1/8’ini (% 12.5) elde etmiş
olmalıdır. Bu oranı yakalayan tüm partiler/adaylar, 2. tura katılabilir. Bu
oranı adaylardan yalnızca 1’i yakalayabilmiş ise, bu adaydan sonra en çok
oyu almış bulunan 2. aday, 2. tura katılabilir. Hiçbir aday, ilk turda % 12.5
oyu yakalayamazsa, seçim çevresinde en çok oy alan 2 aday, 2. turda
yarışır. 2. tur seçimlerde ise, kullanılan geçerli oyların basit çoğunluğu
yeterlidir436. Özetle, ilk turda seçme, 2. turda ise eleme yapılır. İlk turda
mutlak çoğunluk gerekirken, 2. turda basit çoğunluk yeterlidir. Ancak, 2 tur
zorunlu değildir; söz edilen 2 koşulun gerçekleşmesi ve 1. turda sonuca
ulaşılması durumunda, 2. tur yapılmaz. Fransa, bazı kaynaklarda, ulusal

430 DAHL, Robert A., How Democratic is the American Constitution?, Yale Univ. Press, New
Haven & London, 2001, pp. 99-100.
431 Tam adı: “Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı”.
432
Birleşik Krallık seçim sistemi hakkında bkz. FENWICK, Helen & PHILLIPSON, Gavin,
Text, Cases & Materials on Public Law & Human Rights, 2nd ed., Cavendish Publ. Ltd.,
London, Sydney, Portland, Oregon, 2003, pp. 263-265.
433 OPPD, op.cit., p. 52, 80; http://goo.gl/f3mtbx ; http://goo.gl/JY4SVD; http://goo.gl/P4MVBf
434 Bir örnek: “İngiltere’de ulusal ölçekte başarılı Yeşiller, uç sol veya uç sağ partinin

bulunmayışı büyük oranda yeni partilere yüksek baraj engelleri koyan çoğunlukçu seçim
sisteminden kaynaklanmaktadır”. MARCH, Luke, Günümüz Avrupa’sında Uç Sol Partiler:
Marksizm’den Ana Akıma mı?, (Çev. OSMANAĞAOĞLU, Hülya), Internationale
Politikanalysen, FES Yay., 2009, s. 9. http://goo.gl/b4t8vk ; http://goo.gl/qs2oZO
435 KABOĞLU, Anayasa Hukuku Dersleri ..., s. 208.
436 COTTERET, Jean-Marie & EMERI, Claude, Seçim Sistemleri, (Çev. KOTİL, Ahmet),

İletişim Yay., İstanbul, 1991, ss. 42-43. OPPD, op.cit., p. 51, 62; LUNDELL, Contextual
Determinants …, p. 25. http://goo.gl/6RcL9g ; TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 337; DEMİR,
Fevzi, Anayasa Hukukuna Giriş: Genel Esaslar ve Türk Anayasa Hukuku, 5. Bs., Barış Yay.,
İzmir, 1998, ss. 161-162; http://goo.gl/x8ks7M ; http://goo.gl/FdEyjw ; http://goo.gl/sG8vEc
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 69
barajlı ülkeler listesindedir437. Oysa, % 50, % 25 ve % 12.5’lik oranların
ulusal çapta baraj niteliği taşımadığı açıktır. Ancak, 1999 itibariyle
Fransa’da, % 5 ulusal baraj bilgisine rastlanır 438.
 Avustralya (Parliament of the Commonwealth of Australia : House of
Representatives + Senate): 1. meclis, ÇS ile seçilir439. Ancak, % 5 barajlı
OTS tartışılmaktadır440.
 Azerbaycan (Milli Mejlis): 125 üye, ÇS ile seçilir441. 2000 seçimlerinde ise,
% 6 barajlı OTS uygulandı442.
 Bahama Adaları: İki meclisli olup, 1. meclis ÇS ile seçilir443.
 Bahreyn (Al-Jamiyh al-Watani : Majlis Al-Nuwab + Majlis Al-Shura):
Emirlikle yönetilen devlette 1. Meclis’in 40 üyesi, çoğunluk oyuyla seçilir.
Doğrudan, tek dereceli ve gizli oy esastır444, baraj uygulanmaz445. 2.
Meclis’in 40 üyesi ise monark tarafından atanır 446.
 Bangladeş (Jatiya Sangshad): Tek adlı ÇS uygulanır447.
 Barbados (Parlement : House of Assembly + Senate): 1. meclis üyeleri, ÇS
ile seçilir448.
 Belarus (Beyaz Rusya) (Natsionalnoye Sobranie : Palata Predstaviteley +
Soviet Respubliki): 1. Meclis’in 110 üyesi, ÇS ile seçilir449.
 Belize: Çift meclislidir. 1. meclis üyeleri, tek adlı ÇS ile seçilir450.
 Botsvana (Assembly: Naional Assembly + House of Chiefs/Ntlo ya
Dikgosi): 57 üyeli 1. meclis, tek adlı ÇS ile seçilir451.
 Burma (Pyithu Hluttaw): Herhangi bir bilgiye ulaşılamamıştır.
 Butan (Chi Tshog : Tshogdu + Gyelyong Tshogde): 1. meclisin 47 meclis
üyesi, tek adlı ÇS ile seçilir452.
 Cibuti (Assemblée Nationale): 65 üye, ÇS ile seçilir453.
 Çin (Quanguo Renmin Daibiao Dahui - National People’s Congress):
2987454 üyeli meclis, ÇS ile seçilir455.

437 http://goo.gl/qs2oZO
438 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 75 (Table 4.7).
439 http://goo.gl/aAkuGT ; http://goo.gl/qs2oZO
440 HARRIS, Bede, A New Constitution for Australia, 1st ed., Cavendish Publ. Ltd., London &

Sydney, 2002, pp. 214-226.


441
http://goo.gl/9KYxFv
442 SAGAR, op.cit., p. 39.
443 http://goo.gl/I31oCq ; http://goo.gl/VP245H
444 YAYLA, Yıldızhan, “Anayasa: Çağdaş İslâm Ülkeleri Anayasaları”, İslâm Ansiklopedisi, C.

III, TDV Yay., İstanbul, 1991, s. 164, sü. 2. http://goo.gl/588P7g


445 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/L4sqFi ; http://goo.gl/mHWqsk
446 http://goo.gl/x3G8Fe ; http://goo.gl/MJMVUJ
447 http://goo.gl/8JMA49 ; http://goo.gl/qs2oZO
448 http://goo.gl/Cv5bpm ; http://goo.gl/OmbEvC ; http://goo.gl/qs2oZO
449 http://goo.gl/s6C9N9 ; http://goo.gl/vDz3RN ; http://goo.gl/A51UDc
450 http://goo.gl/EEUblR ; http://goo.gl/2TLvDB ; http://goo.gl/qs2oZO
451 http://goo.gl/fqG2Y3 ; http://goo.gl/OzQ8bR
452 http://goo.gl/ZVnOg5
453 http://goo.gl/ouXcgj
454 Bir veritabanında, üye sayısı 3000 olarak verilir. http://goo.gl/tfVxDB
70 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Dominik (House of Assembly): 21 üye, ÇS ile seçilir456.


 Eritre (Hagerawi Baito): Meclis üyeleri, ÇS ile seçilir457.
 Etiyopya (Parliament : Yehizb Tewokayoch Mekir Bete/House of People’s
Representatives + Yefedereshein Mekir Bete/House of Federation): 1.
meclisin 547 üyesi, ÇS ile seçilir458.
 Fiji: Parlamento, çift meclislidir. ÇS geçerlidir459.
 Fildişi Sahili (Assemblee Nationale): 255 üye, ÇS ile seçilir460.
 Gabon (Parlement : Assemblée Nationale + Sénat): 1. meclisin 111 üyesi
tek adlı-iki turlu ÇS ile seçilir, 9’u Devlet Başkanınca atanır461.
 Gambiya (National Assembly): Meclisin 53 üyesinden 48’i ÇS ile seçilir,
5’i Devlet Başkanı tarafından atanır.
 Gana (Parliament): 275 üye, ÇS ile seçilir462. Baraj uygulanamayan ülkeler
listesinde de yer verilse de463; meclis vardır, fakat baraj uygulanmaz.
 Grenada: Parlamentonun 15 üyeli 1. kanadı, ÇS ile seçilir464.
 Haiti (Assemblée Nationale : Chambre des Députés + Sénat): 1. meclis
üyeleri, tek adlı ÇS ile seçilir465.
 Hindistan (Sansad: Lok Sabha + Rajya Sabha): 1. meclisin 543 üyesi, tek
adlı ÇS ile seçilir466. Ancak, barajlı sisteme geçiş tartışılmaktadır467.
 İran (Majles-e-Shura-ye-Eslami): İki turlu ÇS uygulanır468.
 Jamaika (Parliament : House of Representatives + Senate): 1. meclis
üyeleri, tek adlı ÇS ile seçilir469.
 Kanada (Parlement : Chambre des Communes + Sénat): 1. meclis’in 308
üyesi, ÇS ile seçilir470.
 Kenya (Bunge): 1. meclisin 210 üyesi ÇS ile seçilir, 12 üyesi devlet başkanı

455 http://goo.gl/OZnjsN
456 http://goo.gl/kpbwb8 ; http://goo.gl/5GV4tK ; http://goo.gl/qs2oZO
457 http://goo.gl/qs2oZO
458 http://goo.gl/wHjBKq
459 http://goo.gl/PknSVb
460 http://goo.gl/SY5srp
461 http://goo.gl/kMz8Xx
462
http://goo.gl/mzCJgR
463 http://goo.gl/qs2oZO Söz konusu liste, eleştirilebilir. Barajın uygulanamaması ölçütünde,

meclisin de bulunmadığı saptamasından hareket edilir. Oysa bu ülkelerden bazılarında meclis


vardır, yani baraj uygulanabilir, fakat tercih edilmez. Örn. Gana, Japonya, Bahama Adaları,
Belarus, Eritre, Fiji, İran, Jamaika, Kanada, Maldiv Adaları, Nijerya, Tonga, vb.
464 http://goo.gl/pbzsmv ; http://goo.gl/PXh26g
465 ROBBERS, Gerhard (Ed.), Encyclopedia of World Constitutions, Facts on File, Inc., An

Imprint of Infobase Publ., New York, 2007, p. 379; http://goo.gl/yuUV95 ;


http://goo.gl/fzdHOu
466 http://goo.gl/9tXMvd ; http://goo.gl/qs2oZO
467 SAKPAL, Vivek, “Threshold - An Indian Outlook”, Campaigns for Electoral Reform in India

(CERI): http://ceri.in/ElectoralReforms/?p=206
468 http://goo.gl/aw5pn6
469 http://goo.gl/LcSNNq ; http://goo.gl/9FfA4F
470 http://goo.gl/Sg8kPK ; http://goo.gl/YKoPcZ
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 71
tarafından atanır471.
 Kiribati (Maneaba ni Maungatabu): 44 üye, ÇS ile seçilir472.
 Komor Adaları (Assemblée de l’Union)473: 33 üyenin 15’i bölgesel yasama
meclislerince belirlenir, 18’i ÇS ile seçilir.
 Kongo (Brazzaville) (Parlement : Assemblée Nationale + Sénat): 1.
Meclisin 137 üyesi, ÇS ile seçilir474.
 Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (Kuzey Kore) (Choe Go In Min
Hoe Ui): 687 üye, ÇS ile seçilir475.
 Kuveyt (Majles Al-Ommah, Meclis el-Ummeh): Basit ÇS uygulanır476.
 Küba (Asemblea Nacional del Poder Popular/Assembly of People’s
Power): 609 üye, ÇS ile seçilir477. Üyeler, özel adaylık komisyonunca
onaylanan ara seçmenlerce seçilir.
 Laos (Sapha Heng Xat): 132 üye, ÇS ile seçilir478.
 Liberya (National Assembly : House of Representatives + Senate): 1.
meclisin 64 üyesi, ÇS ile seçilir479.
 Lübnan (Majlis al-Nuwab): Üyeler, tek adlı ÇS ile seçilir480.
 Madagaskar (Legislature : Assemblée Nationale + Sénat): 1. meclis, ÇS ile
seçilir481.
 Malavi (National Assembly): 193 üye, tek adlı ÇS ile seçilir482.
 Maldiv Adaları (Majilis): Üyeler, tek adlı ÇS ile seçilir483.
 Malezya (Parlimen 马来西亚国会 : Dewan Rakyat + Dewan Negara): 1.
meclisin 222 üyesi, tek adlı ÇS ile seçilir484.
 Mali (Assemblée Nationale): 147 üye, iki turlu ÇS ile seçilir485.
 Marshall Adaları (Nitijela): 33 üye, ÇS ile seçilir486.
 Mayotte (General Council): 19 üye, ÇS ile seçilir.
 Merkezî Afrika Cumhuriyeti (Assemblée Nationale): 105 üye, ÇS ile
seçilir487.
 Myanmar (Pyithu Hluttaw : Pyithu Hluttaw + Amyotha Hluttaw): 1.

471 http://goo.gl/CeD1Hx ; http://goo.gl/qs2oZO


472 http://goo.gl/VYSafh
473
http://goo.gl/OFQgdp
474 http://goo.gl/0rKGMg
475 http://goo.gl/I8syY8
476 http://goo.gl/XiJuot ; http://goo.gl/34GEft
477 http://goo.gl/AmBCVo
478 http://goo.gl/WbY6UX
479 http://goo.gl/0Dmdqe
480 http://goo.gl/BtB9ME
481 http://goo.gl/EY5p8B ; http://goo.gl/OzQ8bR
482 http://goo.gl/23QgnG
483 http://goo.gl/hx9VrP
484 http://goo.gl/02LoIi
485 http://goo.gl/JLF7ig
486 http://goo.gl/udfjFq ; http://goo.gl/qs2oZO
487 http://goo.gl/yZo3Pt
72 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

meclisin 440 üyesinin 330’u ÇS ile seçilir, 110 üyeyi Ordu atar488.
 Nauru: Tek meclisin 18 üyesi, OTS ile seçilir489.
 Nijerya (National Assembly : House of Representatives + Senat): 1.
meclisin 360 üyesi, tek adlı ÇS ile seçilir490.
 Özbekistan (Oliy Majlis/Supreme Assembly : Legislative Chamber +
Senate): 1. meclis üyeleri, tek adlı ÇS ile seçilir491.
 Palau (Olbiil Era Kelulau (OEK) : House of Delegates + Senate): 16 üyeli
1. meclis, ÇS ile seçilir492.
 Sierra Leone (The Sierra Leone Parliament): Üyelerden 112’si tek adlı ÇS,
12’si dolaylı seçimle belirlenir. Ayrıca % 12.5 çevresel baraj uygulanır493.
Bazı kaynaklarda ulusal barajdan söz edilir, fakat oran verilmez494.
 Singapur: Tek meclisin üyeleri, ÇS ile seçilir495.
 Solomon Adaları: Tek meclisin 50 üyesi, tek adlı ÇS ile seçilir496.
 Suriye (Majlis al-Shaab): 250 üyeli meclis, ÇS ile seçilir497.
 Svaziland (Libandla : House of Assembly + Senate): 1. meclisin 55 üyesi
ÇS ile seçilir, 10 üyesi atanır. 2. meclisin 10 üyesi 1. meclis, 20 üyesi
monark tarafından atanır. Baraj uygulanmaz 498.
 Tanzanya (Bunge): 274 üyenin büyük kısmı tek adlı ÇS ile seçilir499.
 Tonga (Fale Alea): 26 üyenin 9’u ırsî yöntemle belirlenir, 17’si tek adlı ÇS
ile seçilir500.
 Trinidad & Tobago (Parliament : House of Representatives + Senate): 1.
meclisin 36 üyesi, tek adlı ÇS ile seçilir. 2. meclisin 31 üyesinden 16’sı
iktidardaki parti, 9’u devlet başkanı, 6’sı muhalefet partisi tarafından
atanır501.
 Tuvalu (Fale I Fono): 15 üyeli meclis, ÇS ile seçilir502.
 Türkmenistan (Mejlis): 125 üye, tek adlı ÇS ile seçilir503.
 Uganda: Tek meclisin 332 üyesinden 215’i tek adlı ÇS ile seçilir504.
 Umman (Majlis Oman : Majlis al-Shura + Majlis al-Dawla): 1. meclisin 83

488 http://goo.gl/DctDsg
489 http://goo.gl/adxP0u ; http://goo.gl/frasuw
490
http://goo.gl/ktf44W
491 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/QW1o05
492 http://goo.gl/QjI50i
493 http://goo.gl/MhIfbV
494 http://goo.gl/qs2oZO
495 http://goo.gl/zj6SFm
496 http://goo.gl/APVYj7
497 http://goo.gl/zXKHbX
498 http://goo.gl/5XpGhH ; http://goo.gl/OzQ8bR
499 http://goo.gl/cLuLUf ; http://goo.gl/OzQ8bR
500 http://goo.gl/pfND8v
501 http://goo.gl/19PrXS ; http://goo.gl/XvX1qW
502 http://goo.gl/4nWd1N ; http://goo.gl/qs2oZO
503 http://goo.gl/Jd86J0
504 http://goo.gl/2n9rj9
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 73
üyesi, tek adlı ÇS ile seçilir. 2. meclisin 48 üyesini, monark atamaktadır 505.
 Vanuatu: Tek meclisin 52 üyesi, ÇS ile seçilir506.
 Vietnam (Quoc-Hoi): Meclisin 498 üyesi, iki turlu ÇS ile seçilir507.
 Yemen (Majlis : Majlis Annowab + Majlis Alshoora): 1. meclis, tek-adlı ÇS
ile seçilir, 2. meclis Cumhurbaşkanı’nca atanır 508. Baraj uygulanmaz509.
 Zambiya (National Assembly): 150 üye tek adlı ÇS ile seçilir, 8 üye devlet
başkanı tarafından atanır510.

dd) Barajsız diğer ülkeler


 Bazı incelemelerde, barajsız ülkeler arasında, baraj uygulayan ülkelere de
yer verilir. Bunun 2 nedeni olabilir: Baraj oranından söz edilmemiş olması,
gelişmelerin izlenmemesi veya güncellenememiş olması 511.

b) % 0.5 baraj
 Mısır (Majlis Al-Sha’b + Majilis Al-Shura): 1. meclisin 498 üyesinin 166’sı
iki turlu ÇS, 332’si OTS ile seçilir512. 1. mecliste baraj, % 0,5’tir513. Aynı
oran, 2. meclis için de geçerlidir514. 1980’lerde, % 8 baraj uygulandı515.

c) % 0.67 (1/150) baraj


 Hollanda (Het Parlement/Staten-Generaal : Tweede Kamer der Staten-
Generaal + Eerste Kamer de Staten-Generaal): Anayasa’da, her iki meclis
seçimlerinde OTS ilkesi açıkça kayda bağlanır (md. 53/1516). Bazı
kaynaklarda barajsız ülke517, bazılarında “saf” orantılı temsil (“pure”
proportional representation) bilgisi yer alır518. Bazı kaynaklarda ise, oran
verilmez, yalnızca düşük bir baraj (a low threshold) ve “temsil için, tek
koltuk yeterlidir” nitelemeleri ile yetinilir519. Oysa ki, 1. meclisin 150
üyesinin OTS ile seçiminde geçerli oylar üzerinden konulan 1/150’lik kayıt

505 http://goo.gl/hVf1RX
506 http://goo.gl/GvXrQu ; http://goo.gl/ylkSOe ; http://goo.gl/qs2oZO
507
http://goo.gl/Vmp1Wt
508 http://goo.gl/e04LQW
509 http://goo.gl/qs2oZO
510 http://goo.gl/Lur3QE ; http://goo.gl/OzQ8bR
511 Minimum baraj belirlenmeyen (no minimum) ülkeler: http://goo.gl/qs2oZO
512 http://goo.gl/VhsFdF ; http://goo.gl/7otKHx
513 http://goo.gl/u7MR8q ; http://goo.gl/nTgyDi
514 http://goo.gl/CJVAM5 ; http://goo.gl/ojnUp4
515 Geniş bilgi için bkz. MOUSTAFA, Tamir, The Struggle for Constitutional Power: Law,

Politics, and Economic Development in Egypt, 1st ed., Cambridge Univ. Press, Cambridge,
2007, pp. 99-98, 160.
516 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 367.
517 Örn. bkz. http://goo.gl/nXJpK0 ; http://goo.gl/qs2oZO
518 SAGAR, op.cit., p. 420.
519 ROBBERS, op.cit., p. 652.
74 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

(% 0.67), ulusal çapta bir seçim barajıdır520. Baraj, 1956’dan bu yana


aynıdır521. Sembolik oran yerine, ciddi bir oran konulması da önerilir522.

d) % 1 baraj
 Dominik Cumhuriyeti (Congreso Nacional : Camara de Diputados +
Senado): 1. meclisin 178 üyesi, OTS ile seçilir523. % 1 baraj uygulanır 524.

e) % 1.5 baraj
 Filistin (Palestinian Legislative Council): 165 üye, % 1.5 barajlı OTS ile
seçilir. Sainte-Laguë yöntemi uygulanır525. Bazı verilerde, barajsız ülke
olarak nitelenir526.

f) % 1.79527 (1/56) baraj


 Güney Kıbrıs (Rum Kesimi) (Vouli Antiprosopon): OTS uygulanır528.
Baraj oranı, kademeli biçimde farklılaşır: Partiler için, ulusal düzeyde
kullanılan toplam geçerli oy sayısının 1/56’sı (1.79 529); iki partili ittifaklar
için, ulusal düzeyde kullanılan toplam geçerli oy sayısının % 10’u; 3 veya
daha fazla partiden oluşan ittifaklar için, ulusal düzeyde kullanılan toplam
geçerli oy sayısının % 20’si530.

g) % 2 baraj
Bu ülkelerden İsrail’de, tek seçim çevresi esası üzerinden baraj
uygulanır. Bu orijinal örnek, ayrıca incelenecektir.

aa) Birden çok seçim çevresi üzerinden


 Burundi (Parlement : Inama NshingmateKa/Assemblée Nationale +

520 Bkz. Venedik Komisyonu’nun 2010 Raporu: http://goo.gl/iu0AuK (AHYDK sitesi). Ayrıca
bkz. LIJPHART, “The Wave of ...”, p. 53; REYNOLDS & REILLY, op.cit., p. 60, 88;
OPPD, op.cit., p. 52, 72; BODA, op.cit., p. 48. http://goo.gl/TnfPEB Council of Europe,
Electoral Law, p. 205, 214; BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8);
http://goo.gl/NjP3M1 ; http://goo.gl/qIZIu5 ; http://goo.gl/UuIfeH
521 LIJPHART, Patterns of Democracy …, p. 153.
522 Söz konusu taleplerin eleştirisi için bkz. “Election Thresholds Are a Bad Idea”,

(VERBERKT, Stas), 15.10.2012. http://goo.gl/SxNLXd


523 http://goo.gl/lcN5h3
524 http://goo.gl/ZbKByR
525 http://goo.gl/5SO6at
526 http://goo.gl/qs2oZO
527 Oran, yuvarlatılmıştır: “1.7857...”
528 OPPD, op.cit., p. 50, 57 ; http://goo.gl/CiM6Wy ; http://goo.gl/FkGHFi
529 Bazı kaynaklarda, baraj oranı yuvarlanarak, % 1.8 olarak kaydedilir. http://goo.gl/swTBy2 ;

http://goo.gl/ktV1W9 ; http://goo.gl/qs2oZO
530 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/fkD4vV
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 75
Sénat)531: 1. meclisin 100 üyesi, OTS ile seçilir532.
 Danimarka (Folketinget): Meclisin 179 üyesi, OTS’nin Sainte-Laguë ve
hare quota yöntemi ile belirlenir. Danimarka’da, üç farklı seçim barajı
uygulanır: Partiler, ya ülke çapında % 2’lik barajı aşmalı, ya basit kota
prensibine göre üç region’un ikisinden yeterli düzeyde oy almalı veya daha
alt katmandaki bir seçim çevresinden bir sandalye kazanmalıdır 533.
Dolayısıyla, 3 alternatifli baraj söz konusudur534. Bazı sınıflandırmalarda ise,
barajsız535 veya bölge barajlı (regional)536 kategoride yer alır.
 Filipinler (Kongreso : Kapulungan Mga Kinatawan + Senado): Üyelerden
230’u tek adlı ÇS, 57’si % 2 barajlı OTS ile seçilir537.
 Meksika (Congreso de la Unión : Camara de Diutados + Cámara de
Senadores): 500 üyeli 1. meclisin 300 üyesi tek adlı ÇS, 200 üyesi OTS ile
seçilir. 128 üyeli 2. meclisin 96 üyesi ÇS, 32 üyesi OTS ile seçilir. Her iki
meclise % 2 baraj uygulanır538. 1. meclis için baraj, 1996’da % 1.5’ten %
2’ye yükseltildi539.

bb) Tüm ülke tek seçim çevresi üzerinden


 Bu konuda başlıca örnek, İsrail’di. Fakat baraj oranı % 3.25’e
yükseltildiğinden, ilgili kısma aktarıldı.

h) % 3 baraj
 Arjantin Congreso de la Nación Argentina : Honorable Cámara De

531 http://goo.gl/gjZyC7 Bir kaynakta % 2’lik oran, seçim öncesi aday olma barajı olarak
kaydedilir. http://goo.gl/hSNbTV
532 http://goo.gl/iV8uQh
533 THOMASSEN, Jacques (Ed.), The European Voter: A Comparative Study of Modern

Democracies, 1st ed., Oxford Univ. Press Inc., ECPR, New York, 2005, p. 271.
[KLINGEMANN, Appendix 1]. Ayrıca bkz. Council of Europe, Electoral Law, p. 205;
OPPD, op.cit., p. 51, 59; http://goo.gl/h2rnyF; http://goo.gl/hJwPML ; http://goo.gl/yT7eBP ;
http://goo.gl/C4bPXm İHAM 2. Dairesi’nin Yumak & Sadak v. Turkey kararında da, aynı oran
yer alır. ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 38.
534
Bilgi için bkz. ELKLIT, Jørgen & PADE, Anne Birte & MILLER, Nicoline Nyholm (Ed.),
The Parliamentary Electoral System in Denmark: Guide to The Danish, Ministry of the
Interior and Health & Danish Parliament (Folketinget) Publ., Aarhus Univ., Copenhagen,
January 2011, pp. 7-9.
535 http://goo.gl/qs2oZO
536 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8)
537 TEEHANKEE, Julio, “Electoral Politics in the Philippines”, Electoral Politics in Southeast

& East Asia, (Ed.: CROISSANT, Aurel), FES, Office for Regional Co-operation in Southeast
Asia, Singapore, 2002, s. 183. http://goo.gl/18xqLn ; http://goo.gl/pGlRHL
538 WELDON, Jeffrey A., “Case Study: Mexico: Democratization Through Electoral Reform”,

in REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 98. http://goo.gl/4e3Lj2; NÁVRAT,


“Comparative Study …”, p. 38. http://goo.gl/elO2wZ ; PAYNE & ZOVATTO & DÍAZ,
op.cit., p. 47, 53, fn. 4. ; http://goo.gl/yT7eBP ; http://goo.gl/g3VPDL Bazı veritabanlarında,
baraj uygulanmadığı belirtilir. http://goo.gl/zcVKMN
539 PAYNE & ZOVATTO & DÍAZ, op.cit., p. 66.
76 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Diputados De La Nacion + Honorable Senado De La Nacion): 1. meclisin


257 üyesinin seçiminde, % 3 barajlı OTS uygulanır540.
 Arnavutluk (Kuvendi i Shqipërisë): OTS uygulanır. Bazı kaynaklarda, %
3’lük barajın çevre barajı (constituency-based) olduğu aktarılırken541;
bazılarında ulusal çapta tek baraj geçer: % 5542. Oysa baraj, partiler için % 3,
ittifaklar için % 5’tir543. Daha önce, partiler için % 2.5, koalisyonlar (ittifak)
için % 4’tü544. Seçim sistemi, bazı kaynaklarda orantılı-benzeri (quasi-
proportional) sistem olarak nitelenir545. Önceki baraj, % 2 idi546. Venedik
Komisyonu’nun 02.10.2012 tarihli belgesinde ise, oran % 2.5’dir547.
 Bolivya (Plurinational Assembly : Chamber of Deputies + Senate): 1.
meclisin 130 üyesinden 70’i ÇS, 53’ü OTS ile seçilir, 7’si ise 4 yerli halka
ayrılır548. 1996’da kabul edilen Yasa ile, % 3’lük baraj belirlendi549.
 Timor-Leste550 (National Parliament): 65 üyeli meclis, d’hondt yöntemi ile
seçilir551. Partilere veya ittifaklara % 3 baraj uygulanır 552. Bazı kaynaklarda
ise, barajsız ülkeler listesindedir553.
 Fas (Barlaman : El-Meclis el-Nuvab + Meclis el-Müsteşariin): OTS
uygulanır. Bölgesel seçimlerle oluşturulan 305 sandalye için % 6, ulusal liste
ile oluşturulan 90 sandalye için % 3 baraj uygulanır 554. Bazı kaynaklarda ise,
barajsız ülkeler arasında yer alır555.
 Karadağ (Montenegro) (Skupstina): % 3 barajlı OTS geçerlidir556. Ancak,
azınlıklar için daha düşük baraj uygulanır (Örn., Hırvatlar için, % 0.4)557.

540 SARTORI, op.cit., s. 23; http://goo.gl/8MPdhC ; http://goo.gl/CqDj73 ; “Cámara de


Diputados (Argentina)”, Europa World Online: http://goo.gl/EfXnZ0 Bazı kaynaklarda, %
3’lük oran, seçim çevresi (district) düzeyi için verilir. PAYNE & ZOVATTO & DÍAZ,
op.cit., p. 47 ; http://goo.gl/qs2oZO
541 http://goo.gl/vsxUZL
542 SAGAR, op.cit., p. 340.
543 KIPRED, op.cit., p. 7, 11; http://goo.gl/LJTnF7 ; http://goo.gl/PpB9nf
544 ROBBERS, op.cit., p. 10.
545 BOCHSLER, Daniel, “A Quasi-proportional Electoral System ‘Only for Honest Men’? The

Hidden Potential for Manipulating Mixed Compensatory Electoral Systems”, International


Political Science Review, September 2012, Vol. 33, No. 4, pp. 406-407.
546 Council of Europe, Electoral Law, p. 77.
547
ECDTL, Electoral Law and ..., para. 12. http://goo.gl/63RpAX (AHYDK web sitesi).
548 http://goo.gl/Sd09Sb ; http://goo.gl/7mJ6q3
549 REYNOLDS & REILLY, op.cit., p. 80; ROBBERS, op.cit., p. 112; PAYNE & ZOVATTO

& DÍAZ, op.cit., p. 47.


550 2007 öncesi adı, Doğu Timor (East Timor).
551 http://goo.gl/S380CY
552 http://goo.gl/2fSujy ; http://goo.gl/7iWUqG
553 http://goo.gl/qs2oZO
554 http://goo.gl/RQ0ixu
555 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/xMalDO
556 MUK, Stevo, “Open Parliaments: The Case of Montenegro”, in SCHUBERT, Regine (Ed.),

Open Parliaments 2012: Transparency and Accountability of Parliaments in South-East


Europe, FES Publ., Sofia, December 2012, p. 117. http://goo.gl/XYTZBt ; SAGAR, op.cit., p.
401; http://goo.gl/WEiFBl; http://goo.gl/rvsk2F ; http://goo.gl/l6f3Z0
557 http://goo.gl/YRENyY
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 77

 Kore Cumhuriyeti (Güney Kore)558 (Kuk Hoe): 1. meclisin 299 üyesinden


245’i tek adlı ÇS, 54’ü OTS ile seçilir. Meclise girebilmek için, ulusal çapta
% 3’ü aşmak ya da en az 5 sandalye kazanmak gerekir559.
 Moldova (Parlamentul Rebublii Moldova): OTS uygulanır. Baraj, 2008’den
önce % 5, 2010’dan önce % 6 idi560. Partiler tarafından oranın yüksekliği
eleştirilerek, % 4’e düşürülmesi talep edildi561. 18.06.2010 tarihli değişiklik
sonrasında, bağımsız adaylar için % 2, partiler için % 4, 2 partili ittifaklar
için % 7, 3 veya daha fazla partili ittifaklar için % 9 baraj konuldu562 ve
2010 seçimleri, bu kurallara göre yapıldı 563. Sonraki veriler, bağımsız
adaylar için % 3, partiler için % 5 oranlarındadır564. Ancak, bazı
veritabanlarında, farklı oranlar yer alır: Partiler için, % 4, bloklar (seçim
ittifakları) için % 7-9565. İHAM 2. Dairesi’nin Yumak & Sadak kararında ise,
bağımsız adaylar için barajın “% 3’ten düşük” olduğu belirtilir566.
Moldova’da barajın gelişimi, İHAM-BD’nin Tănase v. Moldova kararında
detaylı biçimde anlatılır. İHAM, daha önceki baraj oranının İHAS’a Ek 1
No.lu Protokol (EP1) md. 3’e aykırılığını tespit etmemesine karşın, AK
eleştirileri karşısında, baraj düşürüldü567. Ancak, “kırılgan” bir demokrasiye
sahip Moldova’da, baraj tartışması halen sürmektedir568.
 Yunanistan (Vouli ton Ellinon/Hellenic Parliament): Hagenbach-Bischoff
yöntemi uygulanır. Üyelerin bir kısmı OTS, bir kısmı ÇS ile seçilir. Bazı
kaynaklarda baraj uygulanamayan ülkeler listesinde yer alsa da569, baraj %

558 Kore Cumhuriyeti, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’nden (Kuzey Kore) farklıdır.
559 http://goo.gl/1QNBRB CSES veritabanlarında ise, baraj bölgelerde % 3-% 5 arasında verilir.
http://goo.gl/yT7eBP ; http://goo.gl/qs2oZO
560 SAGAR, op.cit., p. 394. Ayrıca bkz. AKPM kararı: PACE, Thresholds and other features ...,

11 January 2010, Doc. 12107. http://goo.gl/4l1mJy


561 http://goo.gl/e5rwIz
562 http://goo.gl/NmjGh6
563 http://goo.gl/R6SjlT
564 http://goo.gl/SC7IOG
565 http://goo.gl/dkzgyh
566 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 39.
567
İHAM kararında, barajın gelişimi özetlenir: 2008 öncesinde, ulusal baraj % 6 idi (para. 30).
2002’de, seçim mevzuatı değiştirildi. Her partiye uygulanan % 6 barajı korundu, ancak 3 veya
daha fazla partili ittifaklar için % 9 olan baraj, % 12’ye çıkarıldı (para. 32). Temmuz 2007’de,
uluslararası gözlemciler ve AK’nın süregelen eleştirileri karşısında Parlamento, barajı % 4’e
ve seçime giren parti sayısından bağımsız olarak, blok hâlinde seçime giren partiler için % 8’e
düşürdü. Venedik Komisyonu ve AGİT, partiler için barajın düşürülmesini olumlu bulmakla
birlikte, seçim blokları için de yakın barajların belirlenmesini önerdi. 10.04.2008’de
Parlamento, üç önemli değişiklik yaptı: Barajın % 4 - % 6 arasına çekilmesi, her türlü blok
veya koalisyonun yasaklanması, çifte vatandaş veya ikiden fazla vatandaşlığı olanlara
milletvekili seçilme yasağı (para. 37). ECtHR, [Grand Chamber], Tănase v. Moldova, Judg.
27.04.2010, App. No. 7/08. http://goo.gl/Vmm4AZ Türkçe çeviri için bkz.
http://goo.gl/2FRZ5e (İHAM web sitesi, çev. saptanamadı).
568 POPESCU, Nicu, “Moldova’s Fragile Pluralism”, Russian Politics and Law, Vol. L, No. 4,

July-August 2012, pp. 37-50.


569 http://goo.gl/qs2oZO
78 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

3’tür570. Ayrıca, bu oranın dahi yükseltilmesi tartışılır 571. 7 yıl süren (1967-
1974) “albaylar cuntası”ndan önceki ve sonraki seçimlerin hemen hiçbiri,
aynı seçim yasasıyla yapılmış değildir. Barajların doruk noktası, 1958
yılıdır: Partiler için % 25, iki partili ittifaklar için % 35, daha büyük ittifaklar
için % 40. Ayrıca, tek parti için seçim barajı uzun dönem % 15-17’lik,
koalisyonlar için ise sırasıyla % 25 ve % 30-40’lık oranlarda tutulmuştur.
Ancak baraj, Ekim 1993 seçimlerinde % 3’e indirilmiştir 572.

i) % 3.25 baraj
 İsrail (Knesset): 1947’den 13. dönem Knesset’e kadar, baraj % 1’di. 16.
Knesset döneminde 1988’de % 1.5’e, 2003’te ise, % 2’ye yükseltildi. Baraj,
1992-2003 arasında % 1.5, 1992 öncesinde ise % 1’di573. İsrail’in önemli bir
özelliği, 120 milletvekilinin ülke çapında tek seçim çevresinden (single
nationwide constituency) seçilmesidir574. İsrail, tek metin altında toplanmış
bir anayasaya sahip olmayıp, anayasal kurallar ayrı ayrı yasalarda belirlenir.
Seçimlerin genel ilkelerini belirleyen Temel Yasa (Basic Law) md. 4’e göre,
“Yasama Meclisi (Knesset), genel, ülke çapında, doğrudan, eşit, gizli ve
orantılı temsil sistemine göre seçilir”575. Son dönemde, ciddi eleştiriler alsa
da576, barajın % 4’e yükseltilmesi önerisi tartışıldı577. Arap-Yahudi Komünist
Hadash Partisi, son seçimde % 2.99 alınca, Başbakan Benjamin
NETANYAHU ve Dışişleri Bakanı LIBERMAN, % 2’lik barajın % 3.25’e
yükseltilmesi konusunda anlaştı578. Knesset’teki oylamada, boykotlara
karşın, yasa 67 oyla kabul edildi. Seçim sistemi ve çok partili yapısı

570 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8); SAGAR, op.cit., p. 242; RUEL,
“Electoral Systems …”, p. 10; OPPD, op.cit., p. 51, 64; http://goo.gl/O7E3rX ;
http://goo.gl/wSDtky ; http://goo.gl/my0tAK ; http://goo.gl/aF6VU8 ; http://goo.gl/Dn9o7Y
571 “Greece Elections 2012: Voting, Procedures, Threshold, Results Schedule”.
http://goo.gl/vJuCC5
572 SARTORI, op.cit., ss. 27-28, dp. 12; OPPD, op.cit., p. 51, 64.
573 NORRIS, “Ballots Not Bullets…”, p. 221; SAGAR, op.cit., p. 307; LIJPHART, Patterns of

Democracy …, p. 153; REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 60.


http://goo.gl/4e3Lj2; SARTORI, op.cit., s. 23; http://goo.gl/0ZRqhH ; http://goo.gl/yJLWg2 ;
http://goo.gl/kleiTd Bir yayında, baraj % 1’dir. Council of Europe, Electoral Law, p. 205.
574 Bu açıdan İsrail, seçmenin hiçbirinin oyunun diğerinden daha ağırlıklı/değerli olmadığı; “eşit

oy ilkesi açısından örnek, hatta mükemmel (“perfectly-apportioned system”) ülke olarak


gösterilir. Göreceli olarak yakın örnekler ise, şunlardır: Hollanda, Peru, Namibya ve Sierra
Leone. SAMUELS, David & SNYDER, Richard, “The Value of a Vote: Malapportionment in
Comparative Perspective”, British Journal of Political Science, Vol. XXXI, 2001, p. 654.
575 “The Electoral System in Israel”. http://goo.gl/KJgu47 (İsrail Parlamentosu Knesset web).
576 “Don’t Raise the Election Threshold”, (AVINERI, Shlomo), Haaretz, 30.03.2011.

http://goo.gl/PCHQmG
577 “New Bills Aim to Dramatically Raise Electoral Threshold”, (GUR, Haviv Rettig), The Times

of Israel, 30.06.2013. http://goo.gl/dMFh87


578 “Netanyahu, Liberman Agree on Electoral Threshold Hike”, (WINER, Stuart), The Times of

Israel, 26.12.2013. http://goo.gl/WuitWr ; “Netanyahu, Lieberman agree to raise electoral


threshold; opposition calls move anti-Arab”, Haaretz, 06.02.2013. http://goo.gl/sqNfT8
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 79
nedeniyle İsrail, bir “erken seçimler ülkesi” olarak anılır579. İsrail’i, özgün
seçim sistemi açısından örnek ülke580 olarak niteleyebiliriz.

j) % 3.5 baraj
 Endonezya (Dewan Perwakilan Rakyat): Baraj, 2004 seçimlerinde % 3,
daha sonra % 2.5’ti581. Barajı yükseltme girişimlerinden uzun süre sonuç
alınamadı582. 2012’de, baraj % 3.5’a yükseltildi583.
 San Marino (Consiglio grande e generale / Great and General Council):
60 üye, OTS ile seçilir584. Baraj, % 0.4 ilâ % 3.5 arasında değişir: Baraj,
seçime katılan listelerin 0.4 ile çarpımı sonucu belirlenir. (Örneğin, 6 liste
varsa, baraj % 2.4 olarak oluşur). Ancak, maksimum baraj, % 3.5 oranına
sabitlenmiştir585. Federal Anayasa’ya rağmen586, 8 Ekim 1600 tarihli metni
(Sammarinese Statuti587), “en eski anayasa” sayanlar da vardır588. Bu
metnin yanı sıra, (2002’de değiştirilen) “Declaration of Citizen Rights
Fundamental Principles of San Marino Constitutional Order”ın (1974) bir
bütün olduğu ve 1926 Seçim Yasası’nın da anayasal nitelik taşıdığı
savunulur589. 1958 yasasından sonra, yeni Seçim Yasası, 31.01.1996
tarihlidir (2007 ve 2008’de değiştirildi)590.

579 2013 seçimleri için bkz. ULUTAŞ, Ufuk, “İsrail Seçimleri: Yeni Aktörler, Eski Sorunlar”,
Seta Perspektif, S. 13, 24.01.2013, s. 1. http://goo.gl/RnYdGe
580 Ancak bu övgü, İsrail’i “din eksenli bir terör devleti” olarak nitelememize engel değildir.
581 http://goo.gl/5c3xmT
582 6 partili koalisyon hükûmeti, % 4’lük baraj önerdi. Öneri, Demokrat Parti (Democratic Party)

tarafından da desteklendi. Koalisyon’un en güçlü partisi Golkar ise, ana muhalefet partisi
“Democratic Party of Struggle” (PDI-P) ile birlikte, barajın % 5’e yükseltilmesi görüşünü
bildirdi. Koalisyon’un 4 küçük partisi (PKB, PAN, PKS, PPP), % 3’lük baraj öneren muhalif
kanattaki “People’s Conscience Party” (Hanura) ve “Great Indonesian Movement Party”
(Gerindra) tarafında yer aldı. “Indonesia’s Contentious Legislative Threshold”, The Jakarta
Globe. 12.03.2012. http://goo.gl/YJl9e9 ; “Coalition fails to agree on election threshold”, The
Jakarta Post, 09.12.2011. http://goo.gl/Uf4WbT
583 http://goo.gl/rTZTph
584
http://goo.gl/CTLkkS
585 OSCE/ODIHR, Republic of San Marino Early Parliamentary Elections 11 November 2012,

Needs Assessment Mission Report, 17-19 October 2012, p. 4. http://goo.gl/Ys19mX ;


http://goo.gl/CP2sfz; http://goo.gl/unMhky ; http://goo.gl/3D40FM
586 ABD Anayasası’nın, 440 sözcükle Dünya’nın başlıca ülkelerinin en kısa, aynı zamanda en

eski Anayasası olduğu belirtilir. JORDAN, Terry L., The U.S. Constitution and Fascinating
Facts About It, 7th Ed., Oak Hill Publ. Company, p. 25. http://goo.gl/dJmIuV
587 Orijinal Lâtince tam adı: Statuta Decreta ac Ordinamenta Illustris Reipublicae ac Perpetuae

Libertatis Terrae Sancti Marini. http://goo.gl/1QXPX


588 Bazı kaynaklarda ise, Hz. Muhammed’in “Medine Site Devleti Anayasası”nın ilk olduğu

savunulur. KARAMAN, Hayreddin, Anahatlarıyla İslâm Hukuku, C. I. (Giriş ve Amme


Hukuku), Ensar Yay., İstanbul, 1993, ss. 166-169; AKGÜNDÜZ, Ahmet, Eski Anayasa
Hukukumuz ve İslâm Anayasası, Timaş Yay., İstanbul, 1995, s. 37.
589 “The Library of Congress”: http://goo.gl/eaWZCC
590 Orijinal metin: http://goo.gl/XIXGc5 (San Marino Parlamentosu sitesi); http://goo.gl/VqK4eO
80 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

k) % 4 baraj
 Avusturya (Bundesversammlung (Parlament Österreich) : Nationalrat +
Bundesrat): Anayasa’da, her iki meclis seçimleri için orantılı temsil ilkesi
yer alır (md. 26/1, 35/1591). OTS’nin Hagenbach-Bischoff ve d’Hondt
yöntemleri birlikte uygulanır. % 4’lük ülke barajını aşma veya en alt
katmandaki seçim bölgesinde 1 sandalye kazanma koşulu bulunur592 (1992
Federal Konsey Seçim Tüzüğü, para. 100593). Avusturya bir federal devlet
olup, eyaletlerde (Styria hariç) % 4 baraj uygulanır594.
 Bulgaristan (Narodno Sabranie): OTS’nin Hare-Niemeyer yöntemi
uygulanır. % 5595 olan baraj, % 4’e düşürüldü596. İHAM 2. Dairesi’nin
Yumak & Sadak kararının verildiği dönemde ise, % 8 olarak kaydedilir 597.
 Güney Sudan (Al-Majlis Al-Tachirii + Al-Watani): Seçimler 2015’te
yapılacaktır. Hakkında bilgi azdır598. 1. Meclisin % 60’ı ÇS, % 40’ı OTS ile
belirlenir (2012 Ulusal Seçimler Yasası, Bölüm 45). Baraj, % 4’tür. Önemli
nokta, sandalyelerin % 25’inin bayan üyelere rezerve edilmiş olmasıdır599.
 İsveç (Sveriges Riksdag): 349 üye, OTS ile seçilir. Ulusal baraj (% 4) veya
bölgesel baraj (% 12) geçerlidir. Sainte-Laguë sisteminin İskandinav
versiyonunu uygulayan İsveç’te partiler, % 4’lük genel engeli aşamasa da,
oy oranının % 12’yi geçtiği seçim bölgelerinde temsilci elde
edebilmektedir600. Bir veritabanına göre, seçim bölgelerinde de farklı
barajlar uygulanır: % 10 (Neuchatel), % 8 (Valais), % 7.5 (Fribourg), % 7
(Cenevre), % 5 (Basel-Stadt ve Vaud)601. Eyalet meclisi (Bölge Konseyi)

591 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 28, 31-32.


592 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8); SAGAR, op.cit., p. 29; OPPD,
op.cit., p. 50, 54; Council of Europe, Electoral Law, p. 77; http://goo.gl/3QxaC0 ;
http://goo.gl/KRlVLX ; http://goo.gl/ePMizF ; http://goo.gl/joMDgR
593 http://goo.gl/qs2oZO
594 http://goo.gl/CPzcO2
595 Council of Europe, Electoral Law, p. 78, 205.
596 SMILOVA, Ruzha & SMILOV, Daniel, “Transparency and Accountability of Parliament in

post-transition Bulgaria”, in SCHUBERT, Open Parliaments 2012: ..., p. 40.


http://goo.gl/XYTZBt ; SAGAR, op.cit., p. 80; DRUMEVA, Emilia, Electoral Systems:
Particular Aspects And a Bulgarian Case Study, Sofia, April 2007, p. 14. http://goo.gl/l6JyTL
; OPPD, op.cit., p. 50, 56; http://goo.gl/nYNS9D ; http://goo.gl/tvO5Tn ;
http://goo.gl/REEb5B ; http://goo.gl/PYQVnv; http://goo.gl/yT7eBP ; http://goo.gl/qs2oZO
597 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 38.
598 http://goo.gl/QlRgJw ; http://goo.gl/4Yol7a
599 http://goo.gl/R0XyU0 ; http://goo.gl/TQpAq8
600 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8); THOMASSEN, op.cit., pp. 267-

268. [KLINGEMANN, Appendix 1]; Elections in Sweden, Valmyndigheten, p. 16.


http://goo.gl/jXgDVX ; http://goo.gl/zz1W6l ; LIJPHART, Patterns of Democracy …, p. 153;
OPPD, op.cit., p. 52, 79; http://goo.gl/QR6H3Y ; REYNOLDS & REILLY, op.cit., p. 59;
http://goo.gl/5x0u39 ; http://goo.gl/5T5QIE ; http://goo.gl/UbQeHs ; http://goo.gl/yT7eBP ;
Council of Europe, Electoral Law, p. 83, 205, 216 ; http://goo.gl/U1fOy Söz konusu baraja,
İHAM 2. Dairesi’nin Yumak & Sadak kararında da değinilir. ECtHR, [Second Section],
Yumak & Sadak v. Turkey, para. 38.
601 http://goo.gl/yT7eBP
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 81
seçimlerinde, partilere % 3 baraj uygulanır. Belediye seçimlerinde ise, baraj
uygulanmaz602. İsveç’te % 4’lük seçim barajı, seçimlerde siyasal yelpazede
merkez ve uç kanatlar arası geçişlere de sebep olmaktadır603.
 İtalya (Parlamento Italiano : Camera Dei Deputati + Senato Della
Repubblica)604: 2005’ten beri OTS uygulanır. Baraj, partiler için % 4,
ittifaklar için % 10, ittifaklardaki parti listeleri için % 2’dir 605. 2. Meclis
seçimlerinde ise, bölgesel çapta baraj uygulanır: partiler için % 8, ittifaklar
için % 20, ittifaklardaki parti listeleri için % 3 606. Bölgelerde, farklı barajlar
uygulanır: Örneğin, Molise’de, baraj % 3’tür, ayrıca koalisyonlara baraj
uygulanmaz. Baraj, Apulia, Calabria ve Tuscany’de % 4, Sicilya’da % 5’tir.
Friuli-VG ve Sardinya’da ise, baraj uygulanmaz 607.
 Norveç (Stortinget): Tek608 meclisli parlamentonun 169 üyesi, OTS ile
seçilir609. Baraj, % 4’tür610. Norveç, -Lihtenştayn ve Slovenya ile birlikte-
seçim barajını yasaya bırakmayıp, doğrudan Anayasa ile saptayan 3
ülkeden biridir611. Ancak, bu oranın ek sandalyeler (supplementary seats)
için geçerli olduğu bilgisine de rastlanır 612.
 Slovenya (Državni Zbor Republike Slovenije + Državni Svet Republike
Slovenije): Genel baraj, Anayasa ile düzenlenir613. Slovenya, -Lihtenştayn
ve Norveç ile birilikte- seçim barajını yasaya bırakmayıp, doğrudan
Anayasa ile saptayan 3 ülkeden biridir (Any., md. 80/5614). 1. meclisin 88
üyesi OTS ile, 2 üyesi Borda yöntemi ile Macar ve İtalyan azınlığa 1’er üye
ayrılarak seçilir. 2. meclisin 40 üyesi, seçim kurulu tarafından (dolaylı
yoldan) seçilir615. Sandalyelerin bir kısmında tercihli Hare yöntemi, bir

602 Elections in Sweden, p. 16. http://goo.gl/jXgDVX ; http://goo.gl/zz1W6l


603 “Sosyal demokratlar yüzde 4’lük seçim barajını geçmesi için Sol Parti’ye oy vererek sol
kanadın parlamentoda maksimum temsilini sağlamaya çalışmaktadır. Kaldı ki sol seçmenler
de sağ bir hükümet iktidar olduğunda oylarını merkez sola kaydırmaktadır”. MARCH,
Günümüz Avrupa’sında Uç Sol Partiler: ..., s. 10. http://goo.gl/b4t8vk
604 OPPD, op.cit., p. 51, 67 ; http://goo.gl/a6Bgr7
605 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8); Council of Europe, Electoral Law,

p. 81, 211; SAGAR, op.cit., p. 309; http://goo.gl/sNJFTL ; http://goo.gl/8EfW1i ;


http://goo.gl/qs2oZO Ayrıca, dilsel azınlık listeleri için baraj, % 20’dir. http://goo.gl/fLRsVW
606
SAGAR, op.cit., p. 309; RUEL, “Electoral Systems …”, p. 10; http://goo.gl/EkQ761 ;
http://goo.gl/801jUK
607 http://goo.gl/b05T3A
608 Norveç, “semibicameral” olarak da nitelenir. MADDEX, Robert L., Constitutions of the

World, 3rd ed., A Division of Congressional Quarterly Inc., Washington D.C., 2008, p. XXII
(Table: “Constitutions at a glance”), pp. 331-332.
609 http://goo.gl/TN9bnh
610 BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., p. 78 (Table 4.8); LIJPHART, Patterns of

Democracy …, p. 153; http://goo.gl/24433I ; http://goo.gl/qs2oZO


611 1814 Any., md. 59/5. İng. metin: http://goo.gl/vU1f3I (Stortinget web sitesi).
612 http://goo.gl/MHj4rY
613 SAGAR, op.cit., p. 523; BİLGİN, Murat (Haz.), Çeşitli Ülke Anayasalarında Seçimlere

İlişkin Hükümler, TBMM-AM Yay., Ankara, 2011, s. 17; s. 37, dp. 258. http://goo.gl/QzeIq1
614 İng. metin: http://goo.gl/I4IwGX (ICL web sitesi).
615 http://goo.gl/8mAumg ; http://goo.gl/kHXITf; http://goo.gl/mSY86Q
82 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

kısmında ise d’Hondt yöntemi uygulanır616. 1992 ve 1996 seçimlerinde ise,


minimum 3 koltuk koşulu öngörülmüştür. Bu ise, ortalama % 3.2’lik oy
barajı anlamına gelmektedir. Bazı kaynaklarda % 3 baraj için “yaklaşık
olarak” vurgusu yer alırken617, Bazılarında ise, o tarihte geçerli baraj, % 3
olarak verilir618. Ulusal topluluk temsilcileri, barajdan muaftır 619.

l) % 5 baraj
Ulusal seçim barajının uygulandığı tüm ülkeler içinde en sık
rastlanan orandır. Öncelikle başlıca örnek Federal Almanya’ya, ardından
diğer ülkelere değinilecektir.
 Federal Almanya (Parlament : Deutscher Bundestag + Bundesrat): Karma
seçim sistemi ve çok aşamalı bir süreç söz konusudur 620.
Halkı temsil eden Bundestag’ın (Federal Meclis) 598 üyesi, karma sistemle
belirlenir. Federe Devletleri temsil eden Bundesrat (Federal Konsey) ise, 16
Länder’den gelen 68 üyeden oluşur. Buntestag üyelerinin yarısı tek adlı ÇS
ile, yarısı ise OTS ile seçilir. 30 yılı aşkın bir süre boyunca d’Hondt sistemi,
1985’ten bu yana ise küçük partilere sınırlı ölçüde prim veren bir OTS
modeli olan Hare-Niemeyer modeli geçerlidir. OTS ile vekillik paylaşımına
katılabilmek için, ulusal çapta % 5 oy almak veya ÇS ile üç sandalye (direct
mandates) kazanmak gerekir. 3 seçim çevresinde kazanan partiye ülke
barajı uygulanmaz ve milletvekili paylaşımına katılır 621.
1956 yasasında 1957’deki değişiklikle, ülke çapında % 5’i aşma veya tek
adlı seçim çevrelerinden en az 3’ünü kazanma koşulu getirildi 622. Ayrıca,
Yasa’nın metnine yer vermekte, 2 açıdan yarar var: 1) Bir yandan, eyalet,
seçim bölgesi ve seçim çevresi bazında çok düzeyli seçimlerin karmaşık
yapısı. 2) Konuya ilişkin kaynak ve değerlendirmelerde, “3 seçim çevresi”

616 KIPRED, op.cit., p. 12; OPPD, op.cit., p. 52, 77.


617 Council of Europe, Electoral Law, p. 83.
618 SAGAR, op.cit., p. 523.
619 REYNOLDS, Andrew, Electoral Systems and the Protection and Participation of Minorities,

Minority Rights Group International (MRG), 2006, p. 19 (Table 6). http://goo.gl/tw4KGl ;


http://goo.gl/qs2oZO
620 SAGAR, op.cit., Parties of the World, p. 232; OPPD, op.cit., p. 51, 63; http://goo.gl/0X8uT7
621 RAUER, Georgia (Ed.), Olgular: Federal Meclis’e Bir Bakış, (Çev. Deniz Mine Ermiş-Tak),

Almanya Federal Meclisi Halkla İlişkiler Bölümü Yay., Ağustos 2011, s. 34.
http://goo.gl/xXZRMq ; http://goo.gl/DNBkDP ; LIJPHART, Patterns of Democracy …, p.
153; THOMASSEN, op.cit., p. 282. [KLINGEMANN, Appendix]; Council of Europe,
Electoral Law, p. 80, 205, 209; WAGNER, Aiko, “Duverger meets Downs in Germany: The
Impact of Duverger’s Law on Spatial Voting in a Mixed Electoral System”, Research Note for
presentation at the 6th ECPR General Conference, Reykjavik, Iceland, 25th-27th August
2011, pp. 1-18; TÜRK, “Seçim, Seçim Sistemleri ve …”, s. 98; REYNOLDS & REILLY,
op.cit., pp. 76-78 ; LIJPHART, “The Wave of Power-Sharing Democracy”, p. 53;
http://goo.gl/17qIbS ; http://goo.gl/Y8HlHT ; http://goo.gl/jSYXfK ; http://goo.gl/w2UiW1 ;
BOYAR, Anayasal Uyuşmazlıklarda Yorum, s. 163 dp. 435 ve ilgili metin.
622 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 355; NÁVRAT, “Comparative Study …”, p. 31.

http://goo.gl/elO2wZ ; http://goo.gl/Kpkizz
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 83
koşulunun ne anlama geldiği ve bu koşulun gerçekleşmesi durumunda
tanınan olanağın, yalnızca bu koşulun gerçekleştiği ilgili seçim çevrelerinde
mi, yoksa tüm ülkede mi paylaşımı kapsadığı (ülke genelinde barajdan muaf
tutulma durumu) konusundaki belirsizlik. Kural, şu şekildedir:
“Eyalet listelerindeki sandalye sayısının dağılımında, sadece seçim bölgesinde
(Wahlgebiet) verilen geçerli ikinci oyların en az yüzde beşini alan veya en az üç
seçim çevresinde (wahlkreis) bir sandalye elde eden partiler dikkate alınır”623.
AYM, 1957’de % 5’lik barajı Anayasa’ya uygun bulurken, “çok sayıda
siyasî partinin parlamentoda temsil edilmesinin, siyasal istikrar açısından
doğuracağı sakıncalar üzerinde durarak, ‘baraj’ (% 5) hükmünün ...
konmaması halinde, parlamentoda hükümeti oluşturacak bir çoğunluğun
sağlanamayacağını belirtmiştir”624. Karardan, “ölçülük” ilkesi ve
“yönetilebilir demokrasi” kavramları çıkarılabilir625. Mahkeme, % 5’lik
barajın, “seçimlerin bütünleştirici işlevini güvenaltına aldığı” ve
“yasamanın takdir alanı içinde kaldığı”626 sonucuna vardı. Karar, “ölçülü
olmak koşuluyla”, “yönetilebilir demokrasi”nin de teyidi anlamına gelir627.
Mahkeme, % 5’lik barajın, iki Almanya’nın birleşmesinden sonra yapılacak
ilk genel seçimlerde tüm ülke üzerinden değil, eski Doğu ve Batı Almanya
toprakları üzerinden ayrı ayrı uygulanacağına hükmetti.
AYM kararının etkisinin irdelendiği bir analize göre, komünistlerin etkisini
yitireceği tahmini tutmadı. Komünistler, Doğu’daki oyların 1/5’ini almaya
devam ettikleri gibi, bölgesel bir hükümette (Mecklenburg-Pommerania)
koalisyon ortağı olmayı da başardılar. Diğer tüm Doğu Almanya partileri,
zaman içinde silinip gittiler. Yeşiller de bu uygulamadan yararlananlar
arasındaydı; zira tek “kolonileşme-karşıtları” olan Yeşiller, birleşen
Almanya’nın farklı bölgelerindeki partiler arasında ortak liste önerisine karşı
çıkıyorlardı. Batı’daki Yeşiller’in barajı aşmayı başaramaması üzerine,
1990’dan 1994’e kadar Bundestag’da sadece Doğu Almanya Yeşilleri temsil

623 Almanya Federal Seçim Yasası (BWG), Bölüm 1, md. 6/6 http://www.gesetze-im-
internet.de/bwahlg/__6.html Almanca metnin çevirisi için, kürsü arkadaşımız Ar. Gör. Dr.
Tolga ŞİRİN’e teşekkür ederiz). Ayrıca bkz. http://goo.gl/qs2oZO
624 RUPP, G. H., Objet et Portée de la Protection des Droits Fondamentaux - Tribunal

Constitutionnel Allemand, Revue International de Droit Comparé, No. 2, Avril-Juin 1986, pp.
470-471 (Akt. TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 230). Benzer durum, Çek Cumuriyeti ve Romanya
AYM kararlarında da gözlenir. GINSBURG, Tom & DIXON, Rosalind, Comparative
Constitutional Law, Research Handbooks in Comparative Law Series, Edward Elgar Publ.
Inc., Cheltenham, UK & Northampton, Massachusetts, USA, 2011, p. 259; WILLIAMS,
Kieran, “Judicial Review of Electoral Thresholds in Germany, Russia, and the Czech
Republic”, Election Law Journal: Rules, Politics, and Policy, Vol. IV, Issue 3, September
2005, pp. 191-206. http://goo.gl/CziEZQ
625 ÇAĞLAR, “Anayasa Yargısı ...”, ss. 129-130; DAVER, Bülent, “Anayasal Yargı ve Seçim

Sistemleri”, Anayasa Yargısı, C. V, 1988, s. 25. http://goo.gl/zDA4rL ; DAVER, Bülent,


“Seçim Sistemi ve Anayasa Yargısı”, Anayasa Yargısı, C. V, 1988, ss. 144-145.
http://goo.gl/z1ZI3B Ayrıca bkz. ARSAVA, Ayşe Füsun, “Federal Alman Anayasa
Mahkemesinin ve Bavyera Anayasa Mahkemesinin Azınlık Partileri için Kanunda Öngörülen
Baraj Hükümleri Hakkında Verdiği Kararlar”, AÜSBFD, 40. Kuruluş Yıldönümünde Ankara
Üniversitesi’ne Armağan, C. XLI, S. 1-4, Ocak-Aralık 1986, ss. 153-219.
626 YAYLA, Anayasa Hukuku Ders Notları, s. 143, dp. 37.
627 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 163.
84 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
edildi. Bu durum, söz konusu karar olmaksızın gerçekleşemezdi 628.
İki Almanya’nın birleşmesinden sonra, Bundestag’a 4 yıl için seçilecek
milletvekili sayısı 622 oldu. Almanya’da, seçmen hem adaya, hem de
partiye oy verir ki, buna “çift oy sistemi” denir. Daha açık bir deyişle,
seçmen sandık başında, aynı anda hem küçük seçim çevresinden
(constitutiency) tek bir adaya (erststimme), hem de büyük seçim çevresi için
(Länder) bir parti listesine (zweitstimme) olmak üzere, iki kez oy kullanır.
1990’da genel seçim öncesi AYM, % 5 barajının Doğu ve Batı Almanya
için farklı uygulanmasını, aksi halde Doğu’daki küçük partilerin tasfiye
olacağını ve seçim adaletine gölge düşüreceğini belirtti. Bunun üzerine,
Seçim Yasası’nda 08.10.1990’da yapılan değişiklikle, 02.11.1990’da
yapılacak genel seçimlerde, % 5 barajının yalnızca Batı Almanya partileri
için uygulanacağı hükme bağlandı629. Seçimlerden sonra, benzer eğilimli
partilerin birleşmesi üzerine, 1994 seçimlerinde % 5 barajına dönüldü 630.
AP seçimleri için baraj: 2013’te barajın % 5’ten % 3’e düşürüldüğü
yönündeki bilgi, Almanya Parlamentosu’na değil, AP seçimlerine
ilişkindir631. AP seçimlerine yönelik baraj kaydı, AYM’ce 2 kez iptal edildi.
% 5’lik baraj, 09.11.2011’de iptal edildi. (Bkz. BVerfGE 129, 300). Akabinde
Parlamento, yeni yasa ile, % 3’lük baraj öngördü. 26.02.2014’te AYM, % 3’lük
barajı (md. 2/7) da iptal etti. Mahkeme her iki kararda, barajı Anayasa’nın
eşitlik (md. 3) ve partilerin fırsat eşitliği (md. 21) hükümlerine aykırı buldu632.
 Cezayir (Majlis/Barlaman: El-Meclis el- Şa’abi el- Vatani + Meclis el-
Ummeh): % 5 barajlı OTS uygulanır633. 1989’da ise, anayasa ve seçim
yasası ile, “seçim bölgelerine % 10’luk bir baraj” getirildi634.
 Çek Cumhuriyeti (Parlament Ćeskè : Poslanecká Snĕmovna + Senát):
Hagenbach-Bischoff yöntemi yerine, 2002’de d’Hondt yöntemine geçildi.
Parlamento Seçim Yasası’ndaki değişikliklere göre; genel baraj, partiler için
% 5 olmasına karşın, iki partili ittifaklar için % 10, 3 partili ittifaklar için %
15, 4 veya daha fazla partiden oluşan ittifaklar için % 20’dir 635.
Koalisyonlara gidilmesi durumunda, katılan her bir parti için baraj % 5

628 BEYME, Klaus Von, “Avusturya-Alman Anayasa Yargısı Modelinin Amerikan Modeli
Karşısındaki Yükselişi”, in ERGÜL, Ozan (Der.), Demokrasi ve Yargı, (Sempozyum, 4-5-6
Ocak 2005, Ankara), 1. Bs., TBB Yay., Ankara, Aralık 2005, s. 106.
629
Bir kaynakta, “seçim Kanununda yapılan düzenleme ile 2 Aralık 1990 seçimlerinde % 5 baraj
geçici olarak uygulanmamıştı” denilir. TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 230, dp. 126.
630 Almanya seçim sistemi hakkında ayrıca bkz. Ibid., ss. 354-357.
631 “3% Threshold in European Elections in Germany”. http://goo.gl/1fxobZ (Europolitics)
632 Bkz. 2 BvE 2/13 u.a. - 2 BvR 2220/13 u.a. (Bilgi notu için, kürsü arkadaşımız Ar. Gör. Dr.

Tolga ŞİRİN’e teşekkür ederiz). Ayrıca bkz. “AP Seçimlerinde Yüzde 3 baraj Kalktı”,
Evrensel, 26.02.2014. http://goo.gl/XiQvcw
633 http://goo.gl/PYqWyp ; http://goo.gl/qs2oZO
634 DURSUN, Davut, “Cezayir: Tarih / Sömürge Dönemi”, İslâm Ansiklopedisi, C. VII, TDV

Yay., İstanbul, 1993, s. 493, sü. 1. http://goo.gl/mPdY9A


635 LEBEDA, Tomáš, “Electoral Systems and Voting Behaviour: The Case of the House of

Deputies’ Elections in the Czech Republic”, Contemporary European Studies, Vol. II, 2007, p.
29, 36. http://goo.gl/gsILNX ; SAGAR, op.cit., p. 154; NORRIS, “Ballots Not Bullets…”, p.
221; Council of Europe, Electoral Law, p. 79; http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/1hoqI5;
http://goo.gl/GMuvg0 ; http://goo.gl/UPYOeP ; http://goo.gl/YW3zpa
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 85
artırılmaktadır636. Önceki barajlar ise, şu oranlarda idi: Partiler için % 5, 2
partili ittifaklar için % 7, 3 partili ittifaklar için % 9, 4 partili ittifaklar için
% 1637. Ayrıca, 1992 Çek Cumhuriyeti Anayasası’nda, şu ilke yer alır (md.
6): “Çoğunluk kararları, azınlıkların korunmasına saygı gösterir” 638.
 Ermenistan (Azgayin Jhoghov): Üyelerden 41’i tek adlı ÇS, 90’ı OTS ile
seçilir. Baraj, partiler için % 5, parti ittifakları için % 7’dir 639.
 Estonya (Riigikogu): OTS uygulanır. 1994 Seçim Yasası’na göre, baraj %
5’tir640. SDP (Social Democratic Party), Kasım 2012’de sunduğu yasa
teklifi ile, barajın % 5’ten % 4’e indirilmesini önermiştir 641.
 Gürcistan (Sakartvelos Parlamenti): Karma sistem uygulanır. Daha önce %
7642 olan baraj, 2008 seçimlerinden itibaren % 5’e düşürüldü 643. Herhangi
bir parti, blok veya seçim ittifakı barajı aşamazsa, seçim yenilenir 644.
Nitekim, yeni baraj uygulanmaya başlandı 645.
 Hırvatistan (Hrvatski Sabor): OTS uygulanır646. Baraj, 2003 tarihli Yasa
ile % 5 olarak belirlenmiştir647. Bazı veritabanlarına göre, % 5’lik baraj,
seçim çevresi esasında (constituency-based) uygulanır648. Üyeliklerden 8’i,
22 tanınmış azınlığa ayrılmıştır.
 İzlanda (Althingi)649: 63 üyenin 54’ü, d’Hondt yöntemi ile seçilir650.
Partilerin kalan 9 üyeliğin (supplementary seats) paylaşımına katılabilmeleri

636 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 38.
637 OPPD, op.cit., p. 50, 58 (Kaynak 2011 basım olmasına karşın, önceki oranlar verilir).
638 Anayasa metni için bkz. http://goo.gl/gV0cMK Türkçe metin: COŞAR, V. Ahsen, “Üçüncü

Bin Yılın Eşiğinde İki Yeni Anayasa: Çek Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Anayasaları”,
Av. Dr. Faruk Erem’e Armağan, TBB Yay., Afşaroğlu Matb., Ankara, 1999, ss. 101-203.
639 NOVASARDIAN, Boris, Parliamentary Elections in Armenia: From Decorative to Genuine

Democracy?, Perspective/FES Armenia, FES Publ., June 2012, p. 2. http://goo.gl/9ttzNY ;


SAGAR, op.cit., p. 24; Council of Europe, Electoral Law, p. 77; http://goo.gl/EAAUbc ;
http://goo.gl/pKEqLQ ; http://goo.gl/GoGCeI
640 OPPD, op.cit., p. 51, 60 ; Council of Europe, Electoral Law, p. 79, 207;

http://goo.gl/Lwu1kG ; http://goo.gl/DX3f0I
641 “Soc Dems Propose Open Party Lists, 4% Electoral Threshold”, EPR News, 23.11.2012.

http://goo.gl/cQ534g
642 KUZIO, Taras, “Comparative Perspectives on The Fourth Wave of Democracy”, in

FORBRIG, Joerg & DEMEŠ, Pavol (Ed.), Reclaiming Democracy: Civil Society and
Electoral Change in Central and Eastern Europe, The German Marshall Fund of the United
States (GMF) Publ., Washington, 2007, p. 233. Ayrıca bkz. AKPM kararı: PACE, Thresholds
and other features ..., 11 January 2010, Doc. 12107. http://goo.gl/4l1mJy
643 SAGAR, op.cit., p. 226; Council of Europe, Electoral Law, p. 80; http://goo.gl/Z4jdh3 ;

http://goo.gl/TSlIRT ; http://goo.gl/qs2oZO
644 http://goo.gl/xSwUbJ ; http://goo.gl/QuPo5j
645 OSCE, International Election Observation: Georgia-Parliamentary Elections, Statement Of

Preliminary Findings And Conclusions, 1 October 2012, Tbilisi, 2 October 2012.


http://goo.gl/p8LlSl (AGİT web sitesi).
646 OPPD, op.cit., p. 52, 81; http://goo.gl/myDjCx ; http://goo.gl/LreNbS
647 KIPRED, op.cit., p. 9; Council of Europe, Electoral Law, p. 78. http://goo.gl/qs2oZO
648 http://goo.gl/qI0CsD
649 Bir kaynakta, % 5 oranından söz edilir. http://goo.gl/M3iycU
650 İPM, op.cit., s. 110; http://goo.gl/QR6H3Y ; http://goo.gl/qs2oZO
86 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

için, ülke çapında % 5’lik barajı aşmaları gerekir 651.


 Kamerun (Assemblée Nationale): 180 üyenin 90’ı tek adlı ÇS, 90’ı ise OTS
ile seçilir652. % 5 baraj geçerlidir653.
 Kırgızistan (Jogorku Keneş : Myizam Chygaru Palatasy + El Okuldor
Palatasy): 2010 Kırgızistan Anayasası’nda, OTS öngörülür (md. 70/2(1).
Ancak, seçim barajının belirlenmesi, yasayıcının takdirine bırakılır (md.
70/2(4)654. 120 meclis üyesi, % 5 barajlı OTS ile seçilir655.
 KKTC (Cumhuriyet Meclisi): 50 üye, % 5 ulusal barajlı OTS ile seçilir656.
Baraj formülü, Türkiye’ye benzer (1994’te değişik, Seçim ve Halkoylaması
Yasası md. 133/A-1): “Milletvekili genel seçimlerinde, Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti genelinde kullanılan geçerli oyların yüzde beşini geçmeyen
siyasal partiler, milletvekili çıkaramazlar”657.
 Kosova (Kuvendi/Skupstina): 120 üyenin 100’ü OTS ile seçilir. Kalan 20
üye, Kosova’nın ulusal azınlık temsilcilerine rezerve edilir 658. Genel baraj,
% 5’tir, ancak, azınlık partileri barajdan muaftır 659.
 Letonya (Saeima): 100 üye, % 5 barajlı Sainte-laguë yöntemiyle seçilir660.
 Litvanya (Lietuvos Respublikos Seimas): Karma sistem uygulanır661. 1992
Seçim Yasası’nda % 4 olan baraj, 1996’da artırıldı: Partiler için % 5,
ittifaklar için % 7662. İki alternatif birlikte uygulanır: Çok adlı bölgelerde
yapılan seçimlerde yarışan adaylar için, minimum baraj % 5’tir. Tek adlı
bölgelerde basit çoğunlukla seçilen adaylar için, zaten baraj
uygulanamaz663. Ayrıca, yerel meclisler (Savivaldybių tarybos) için de baraj
uygulanır: Partiler için % 4, ittifaklar için % 6 664.
 Macaristan (Az Orszag Haza/Országház/Országgyülés): Országház or

651 http://goo.gl/423SYf ; http://goo.gl/XG003Z ; http://goo.gl/kleiTd


652 http://goo.gl/Y4A6Fr
653 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/pFNAJJ
654 “Kyrgyz Republic’s Constitution of 2010”, p. 27. http://goo.gl/F5q9FL Türkçe metin için bkz.

EREN & ASKER, op.cit., s. 123.


655 HUSKEY, Eugene, “Case Study: Kyrgyzstan: Electoral Manipulation in Central Asia”, in

REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 55; SAGAR, op.cit., p. 343;
http://goo.gl/DHBfEF
656 http://goo.gl/7osWSv
657 K.n. 5, T. 13.03.1976, RG, S. 16. http://goo.gl/pb1jS8 ; http://goo.gl/pHT56m
658 http://goo.gl/IfpgxL
659 http://goo.gl/jP5ofc
660 SAGAR, op.cit., p. 347; OPPD, op.cit., p. 51, 68; http://goo.gl/Kh0bfq ; http://goo.gl/4bhP8a

; http://goo.gl/0myki9
661 OPPD, op.cit., p. 51, 69; http://goo.gl/DyhVcP
662 NORRIS, “Ballots Not Bullets…”, p. 221, 241; Council of Europe, Electoral Law, p. 213;

SAGAR, op.cit., p. 364; http://goo.gl/aE4Gkb


663 Tek adlı bölgelerde adayların eşit oy elde etmesi durumunda, yaşça büyük olan seçilmiş

sayılır. (Parliamentary Election Act, md. 89). http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/ch82ey Daha


önce, kur’a yöntemi esastı. http://goo.gl/QK24Ja 1993 değişikliği ile, seçim yenilenmekte idi.
http://goo.gl/ouNsGW ; http://goo.gl/UfxXkI
664 http://goo.gl/OuOo7x ; http://goo.gl/64EqL3
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 87
Parlament): Karma sistemde baraj, % 5’tir665 (1989 Yasası, md. 8/5666).
 Moğolistan (Ulsyn Ikh Khural/State Great Hural): Baraj, OTS ile saptanan
28 üyelik için % 5667, ÇS ile saptanan 48 üyelik için 1. turda % 28’dir668.
 Monako (Conseil national): 24 üyenin 2/3’ü (16 üye) ÇS, 1/3’ü (8 üye) ise
OTS ile seçilir669. 2001’deki yasal düzenleme ile, % 5 baraj getirilmiştir 670.
Bazı veritabanlarında, barajdan söz edilmez 671.
 Nijer (Assemblée Nationale)672: 113 üyenin 8’i ÇS, 105’i ise % 5 barajlı
OTS ile seçilir673.
 Pakistan (Majlis-e-Shoora : The Pakistani National Assembly + Senate): 1.
Meclis üyeleri, karma sistemle seçilir. 60 sandalye bayan üyelere, 10
sandalye ise azınlıklara rezerve edilir. Rezerve 60 sandalye, % 5 barajlı
OTS ile seçilir674. Bazı kaynaklarda ise, barajsız ülkeler listesindedir675.
 Polonya (Zgromadzenie Narodowe : Sejm + Senat): Anayasa’da, meclis
seçimlerinin OTS esasına göre yapılması açıkça kayda bağlanır (md.
96/2676). 460 üyenin seçiminde, Sainte-Laguë yöntemi uygulanır. Baraj,
partiler için % 5, ittifaklar için % 8’dir677. Çek Cumhuriyeti ve
Romanya’dan farklı olarak, koalisyonlar için belirlenen ulusal seçim barajı
(% 8), parti sayısına göre artırılmamış olup, sabittir 678. Ulusal azınlıklar,
Sejm seçimlerinde % 5’lik barajdan muaftır679. Önceki baraj, % 7’dir680.
 Romanya (Parlamentul României : Camera Deputatilor + Senatul): Karma
seçim sistemi uygulanmakta olup, seçim sistemi çok sık
değiştirilmektedir681. Baraj % 5 olmasına682 karşın, seçim ittifakları için
kademeli olarak artırılır. Koalisyon hâlinde baraj, % 3 artırılır; 3 veya daha

665 OPPD, op.cit., p. 51, 65; NÁVRAT, “Comparative Study …”, p. 36. http://goo.gl/elO2wZ ;
http://goo.gl/vApK4M; http://goo.gl/p7wKzQ ; http://goo.gl/y50UbI ; http://goo.gl/yT7eBP ;
http://goo.gl/qs2oZO
666 Metin için bkz. OSCE/ODIHR, Republic of Hungary Parliamentary Elections, 10 and 24

May 1998, p. 5. http://goo.gl/4Vilq8 (AGİT web sitesi).


667 http://goo.gl/nAmwdY
668 http://goo.gl/yGt94h
669 http://goo.gl/szIKsb
670 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/Fm04dG
671 http://goo.gl/m4bH9z
672
http://goo.gl/puzKK2
673 http://goo.gl/Yce601 ; http://goo.gl/qs2oZO
674 http://goo.gl/Z5Oe2b
675 http://goo.gl/qs2oZO
676 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 406.
677 ROBBERS, op.cit., p. 736; SAGAR, op.cit., p. 466; Council of Europe, Electoral Law, p.

215; http://goo.gl/yT7eBP ; http://goo.gl/lFbJ6x


678 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 39.
679 OPPD, op.cit., p. 52, 73; http://goo.gl/obYr62; http://goo.gl/v1CcVv ; http://goo.gl/zhKM5R ;

http://goo.gl/wSDtky ; http://goo.gl/1xFWWI
680 NORRIS, “Ballots Not Bullets…”, p. 221, 239.
681 Seçim sistemi, 1990, 1992, 2000 ve 2010 yıllarında değiştirilmiştir. http://goo.gl/zjOXC7
682 SHVETSOVA, Olga, “Institutions and Coalition Building in Post-Communist Transitions”,

in REYNOLDS (Ed.), The Architecture ..., p. 70; ROBBERS, op.cit., p. 753; SAGAR,
op.cit., p. 478; http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/U269bG
88 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

fazla partili koalisyonlarda ise, artırma % 1’dir. 2 partili ittifaklar için % 8,


3 partili ittifaklar için % 9, 4 veya daha fazla partili ittifaklar için % 10683. 6
bölgede Parlamento seçimini veya 3 bölgede Senato seçimini kazanan
partiler, % 5’lik barajı aşamasa da, temsilci paylaşımına katılabilirler 684.
Ayrıca, ulusal barajı aşamayan etnik azınlıklara 1’er rezerv sandalye
tanınmıştır685. Önceki baraj ise, % 3’tür686.
 Ruanda (Parlement : Chambre des Députés + Sénat): % 5 barajlı OTS
uygulanır687.
 Rusya Federasyonu (Federalnoye Sobraniye: Gossoudarstvennaya Duma
+ Soviet Federatsii): 2005 Yasası ile, baraj % 5’ten % 7’ye yükseltildi 688.
Ayrıca, iki telâfi mekanizması konuldu: % 5-6 arasında oy alan parti için 1
sandalye, % 6-7 arasında oy alan parti için 2 sandalye tahsis
edilmekteydi689. Ancak, 21.10.2011 tarihli değişiklikle, baraj tekrar % 5’e
düşürülmüş olup, değişikliğin 01.01.2013 tarihi itibariyle yürürlüğe girmesi
öngörülmüştür690. Bazı yeni kaynaklarda, Rusya için halen % 7 baraj
telâffuz edilir ve 2010 yılına ait raporlara referans yapılır691.
 Sırbistan (Narodna Skupstina): Meclis, % 5 barajlı OTS ile seçilir. Ancak
baraj, etnik azınlıkları temsil eden partilere uygulanmaz 692. Barajın % 5’ten
% 7 veya % 10’a çıkarılması talepleri, ciddi tepkilere neden olmaktadır 693.

683 ROBBERS, op.cit., p. 753; OPPD, op.cit., p. 52, 75 ; http://goo.gl/Ee7mHI ;


http://goo.gl/zjOXC7; http://goo.gl/67z2jv ; http://goo.gl/IAVn1f Ayrıca bkz. ECtHR,
[Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 39.
684 http://goo.gl/adfNP7
685 PROTSYK, Oleh, The Representation of Minorities and Indigenous Peoples in Parliament,

IPU & UNDP Publ., Mexico, 2010, p. 6. http://goo.gl/zgXCLd Detaylı bilgi için bkz.
PROTSYK, Oleh, Representation of Minorities in the Romanian Parliament: Case
Study/Parliament/Romania, IPU & UNDP Publ., Mexico, 2010, p. 9. http://goo.gl/YWqXlf ;
OPPD, op.cit., p. 52, 75; http://goo.gl/zjOXC7
686 Council of Europe, Electoral Law, p. 82; NORRIS, “Ballots Not Bullets…”, p. 221.
687 http://goo.gl/PafqjW
688 SILITSKI, Vitali, “Different Authoritarianisms, Distinct Patterns of Electoral Change”, in

FORBRIG & DEMEŠ (Ed.), op.cit., p. 167. Venedik Komisyonu raporu:


http://goo.gl/iu0AuK ; AKPM 2010 kararı: PACE, Thresholds and other features ...,
http://goo.gl/4l1mJy ; http://goo.gl/1aVVty ; http://goo.gl/uU6hOK ; http://goo.gl/HaxfKw ;
http://goo.gl/qs2oZO SAGAR, op.cit., p. 505. Bir başka kaynakta, barajın karma sistemde
2007’ye kadar % 5 olduğu kaydedilir. REYNOLDS & REILLY, op.cit., p. 57.
689 http://goo.gl/UIrYAz
690 http://goo.gl/UIrYAz Rusya’da seçim barajının gelişimi konusunda AHYDK Raporu için bkz.

ECDTL, Opinion on The Law On Political Parties of The Russian Federation, No. CDL-
AD(2012)003, Opinion No. 658/2011, The Council for Democratic Elections, 40th meeting,
Venice, 15 March 2012, para. 24-35. http://goo.gl/33lNcu (AHYDK web sitesi).
691 KEYMAN, Fuat & ERDEM, Tarhan & AĞIRDIR, Bekir, Türkiye’nin Demokratikleşmesi

İçin Kapsamlı Bir Siyasi Parti ve Seçim Sistemi Reformu Önerisi, Sabancı Üniv. İPM Yay.,
İstanbul, Aralık 2013, s. 20, dp. 14. Ayrıca, s. 76. http://goo.gl/HQe8vw
692 SAGAR, op.cit., p. 505; http://goo.gl/TlsuhV ; http://goo.gl/O2G12V ; http://goo.gl/NBb33t
693 SPS’li Parlamento Sözcüsü Slavica ĐUKIĆ-DEJANOVIĆ, bu takdirde halkın 1/3’ünün

Parlamento’da temsil edilemeyeceğini belirterek öneriye karşı çıkarken; CESID (The Centre
for Free Elections and Democracy) Program Direktörü Marko BLAGOJEVIĆ, öneriyi
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 89

 Slovakya (Národná Rada Slovenskej Republiky): 150 üye, Hagenbach-


Bischoff yöntemi ile seçilir. Genel baraj, daha önce partiler için % 5, 2 veya
3 partili ittifaklar için % 7, 4 veya daha fazla partiden oluşan ittifaklar için
% 10’du694. Güncel verilerde, ittifak yapan partilere de baraj uygulandığı
belirtilir695. % 5’lik baraj, ittifaklar yoluyla özellikle küçük partiler için şans
yaratmaktadır696. Bazı telâfi edici kurallardan da söz edilir 697.
 Sri Lanka (Parliament): 225 üye, OTS ile seçilir. Bazı kaynaklarda, %
5’lik barajdan söz edilir698. Seçim çevrelerinde ise, 1/8’lik barajı (a
threshold of one-eighth of votes)699 aşmak gerekir.
 Sudan (Majlis Watani + Majlis Welayat): Güney Sudan’ın bağımsızlığını
ilânı sonrası, ülke ikiye ayrıldı. Parlamento, yeni yapılanma sonrasında çift
meclislidir Karma sistem uygulanır. Bazı kaynaklara göre, baraj % 5 700 veya
% 4’tür701 veya barajsız ülkeler listesindedir702.
 Şili (Congreso Nacional : Cámara de Diputados + Senado de la Republica):
60 seçim çevresinden 2’şer üye, % 5 barajlı OTS ile seçilir703.
 Tacikistan (Majlisi Oli/Meclis-i Âli : Meclis-i Namoyandogon + Majlisi
Milliy): 1. meclisin 63 üyesinden 41’i tek adlı-çift turlu ÇS, 22’si OTS ile
seçilir. % 5 barajlı d’Hondt sistemi uygulanır704.
 Tayland (Rathasapha : Sapha Phuthaen Ratsadon + Wuthisapha): 1.
meclisin 500 üyesinden 375’i ÇS, 125’i OTS ile seçilir. Baraj, % 5’tir705.
 Ukrayna (Verkhovna Rada: Karma sistem uygulanır. Baraj, kademeli
olarak yükseltilmektedir. 1997 Seçim Yasası’na göre baraj, karma sistemde
% 4’tü706. 2007’de baraj, % 3 olarak belirlendi 707. 1997-2006 arası baraj, %
4’tü708. Kasım 2011’de, % 5’e yükseltildi 709. Yeni Seçim Yasası’na göre,

“kesinlikle kabul edilemez” olarak niteler. “Reactions to possible higher election threshold”,
B92, 18 January 2012. http://goo.gl/U9wUxV
694 SAGAR, op.cit., p. 517; Council of Europe, Electoral Law, p. 83; http://goo.gl/tc8byo
695 OPPD, op.cit., p. 52, 76; http://goo.gl/YFd9Mb ; http://goo.gl/RlsSDu; http://goo.gl/ixK6Ex
696 1992 ve 1994 seçimlerine benzer biçimde, 1998 seçimlerinde oluşturulan partiler bloku

(Slovenska Demokraticka Koalicia/the Slovak Democratic Coalition/SDK), tipik örnektir.


BÚTORA, Martin, “Ok ’98: A Campaign of Slovak NGOs For Free and Fair Elections”, in
FORBRIG & DEMEŠ (Ed.), op.cit., p. 27.
697 http://goo.gl/qs2oZO
698
http://goo.gl/qs2oZO
699 http://goo.gl/LBt5Sq
700 http://goo.gl/1TfSwC ; http://goo.gl/YxklQD
701 http://goo.gl/vRSyH2
702 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/TrRDwa
703 http://goo.gl/LM3Czs ; http://goo.gl/ssn9mp ; http://goo.gl/qs2oZO
704 SAGAR, op.cit., p. 573, 574; http://goo.gl/QK61ZR
705 HICKEN, Allen, “Case Study: Thailand: Combating Corruption Through Electoral Reform”,

in REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 106. http://goo.gl/4e3Lj2 ; SAGAR, op.cit.,
p. 579, 580; http://goo.gl/yT7eBP ; http://goo.gl/NNjHf1
706 NORRIS, “Ballots Not Bullets…”, p. 221, 241; Council of Europe, Electoral Law, p. 84,

217; SAGAR, op.cit., p. 596.


707 SAGAR, op.cit., p. 596, 597; http://goo.gl/JKxwJ1
708 SAGAR, op.cit., p. 596.
709 FISUN, Oleksandr, “Electoral Laws and Patronage Politics in Ukraine”, PONARS Eurasia
90 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

karma seçim sistemi belirlenir. 450 üyenin yarısı tek adlı ÇS, yarısı ülke
çapında tek bir seçim çevresinden OTS ile seçilir (proportional
representation in a single nationwide constituency). Seçim barajı % 3’ten %
5’e yükseltilmiş olup, seçim ittifakları yasaktır 710. 28.10.2012’de tek adlı
bölgelerde yapılan seçimlere 66 parti katıldı ve % 5 baraj uygulandı 711.
 Yeni Zelanda (House of Represntatives): 1. meclis üyelerinden 70’i ÇS,
50’si ise % 5 barajlı OTS ile seçilir712. Tüm oyların % 5’i veya 1 ya da daha
fazla seçim bölgesi koşulu geçerlidir713. 1996 sonrası % 4 baraj
uygulandı714. % 5’lik barajın öngörülmesinde, Almanya örneği etkili idi 715.
Ancak, kısa bir zaman önce Seçim Komisyonu (Electoral Commission),
barajın % 4’e düşürülmesi yönünde görüş bildirdi716.
 Zimbabve (Parliament of Zimbabve: House of Assembly + Senate): 1.
meclis üyeleri, ÇS ile seçilir717. % 5 ulusal baraj uygulanmıştır718.

m) % 7 baraj
 Kazakistan (Parlament: Mejlis/Mazhilis + Senat): 1. meclisin 98 üyesi

Policy Memo, No. 229, George Washington Univ. Institute for European, Russian and
Eurasian Studies (IERES), September 2012, pp. 1-5. http://goo.gl/bTAVds ; KLYUZHEV,
Oleksandr, Electoral Threshold as a Challenge of 2012 Parliamentary Campaign, 16
November 2011. http://goo.gl/8lmcTX; http://goo.gl/hv4RRW ; http://goo.gl/nXVons 2011
seçimleri için bkz. Pre-Election Technical Assessment: 2012 Parliamentary Elections in
Ukraine, International Foundation for Electoral Systems, October 9, 2012, pp. 8, 12.
710 OKHENDDOVSKYY, Mikhail, “Ukraine’s Elections Will Be Free and Fair”, 24 October

2012. http://goo.gl/rdxA7V
711 OLSZAŃSKI, Tadeusz A., The Electoral Success of the Svoboda Party - The Consequences

for Ukrainian Politics, Centre for Eastern Studies, OSW Commentary, No. 97, 28.11.2012, p.
2. http://goo.gl/uA5OsF ; Balancing on the Election Threshold in Ukraine: “Civic Position”
Gains, “Svoboda” Loses, Razumkov Centre, 19 April 2012. http://goo.gl/bWjMSp ; IFES,
Elections in Ukraine, October 28 Parliamentary Elections: Frequently Asked Questions,
International Foundation for Electoral Systems Publ., 2012, p. 6. http://goo.gl/UB94Vy
712 ROBERTSIN, Nigel S., “Case Study: New Zealand: Learning to Live with Proportional

Representation”, in REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 102. http://goo.gl/4e3Lj2 ;


ROBBERS, op.cit., pp. 659-660; LIJPHART, “The Wave of Power-Sharing Democracy”, p.
53; SAGAR, op.cit., p. 430; LIJPHART, Patterns of Democracy …, p. 27; NORRIS,
“Ballots Not Bullets…”, p. 221; NÁVRAT, “Comparative Study …”, p. 40.
http://goo.gl/elO2wZ ; http://goo.gl/WEjb8q ; http://goo.gl/7rOKYy
713 http://goo.gl/mfiDRG ; http://goo.gl/qs2oZO
714 LIJPHART, Patterns of Democracy …, p. 153.
715 Kraliyet Komisyonu, barajın olmaması veya düşük olması hâlinde istikrarsızlığın doğacağını

savunarak, “küçük partilerin çoğalmasını önlemek” için % 5 baraj önerdi. 1993 tasarısında
baraj % 4 olarak öngörülse de, Parlamento’da % 5’lik oran kabul edildi. http://goo.gl/kleiTd
716 Komisyon’a göre, % 5’lik baraj, “adaletsiz ve eşitsiz” olup, düşürülmesi tavsiye edildi.

“MMP threshold should drop to 4% - Commission”. http://goo.gl/3JKNf7


717 http://goo.gl/9XDlG8 ; http://goo.gl/OzQ8bR ; http://goo.gl/AJodiI
718 % 5’lik baraj, 1980’de 8 çevrede uygulandı ve barajı 3 parti aşabildi. SACHIKONYE, Lloyd,

“Constitutionalism, the Electoral System and Challenges for Governance and Stability in
Zimbabwe”, African Journal of Conflict Resolution, Vol. IV, No. 2, 2004, p. 174.
http://goo.gl/WgJBE6 Sonraki seçimlerde baraja ilişkin sağlıklı bilgiye ulaşılamadı.
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 91
OTS ile belirlenir, 9’u ise atanır. Seçimlerde % 7 ulusal baraj uygulanır719.
2007 seçimlerinde, anayasa reformlarıyla amaçlanan bir parlamento yapısı
oluşmamıştır720. Barajın yüksekliği eleştirilmektedir721.

n) % 8 baraj
 Lihtenştayn (Landtag, Diet): 25 üye, OTS ile seçilir. Gerçi bizde TBMM
üyelerince bile, Avrupa’da en yüksek baraj olarak Almanya bilinse de 722,
2009’dan sonra uygulanmaya başlanan % 8 ulusal baraj ile, Avrupa ülkeleri
içinde Türkiye’den sonra en yüksek oranı yansıtır723. İHAM 2. Dairesi’nin
Yumak & Sadak kararında ise, dönem itibariyle, Lihtenştayn’ın yanı sıra,
Bulgaristan’da da % 8 baraj uygulandığı kaydedilir 724. Lihtenştayn, -
Slovenya ve Norveç ile birlikte- seçim barajını yasaya bırakmayıp,
doğrudan Anayasa ile saptayan 3 ülkeden biridir 725.

o) % 10 baraj
Gerçi her ne kadar % 10’luk barajın “dünyada herhangi bir ülkede
bulunma”dığı yazılsa da726, bu grupta, -saptamalarımıza göre- 2 ülke yer
almaktadır: Türkiye ve Seyşel Adaları’nda uygulanan % 10’luk oran,
“olağan dışı baraj” olarak nitelenir727.
 Seyşel Adaları (National Assembly): 34 üyeden 25’i tek adlı ÇS, 9’u OTS
ile seçilir. % 10’luk baraj uygulanır 728. Barajsız ülkelere dâhil edilse de729,

719 http://goo.gl/wh5bd7 ; http://goo.gl/4ors6F


720 BÜLBÜL, Mahmut, “Kazakistan Cumhuriyetinde Yürütme ve Yasama Fonksiyonu”, Yasama
Dergisi, Yasama Derneği (Yasa-Der) Yay., S. 8, Ocak-Şubat-Mart-Nisan 2008, s. 89.
http://goo.gl/pqQH8j
721 2010’da, AGİT Astana yetkilisi Alexander KELCHEVSKY, Kazakistan’da baraja niçin gerek

duyulduğunu anlamakta güçlük çektiğini belirterek, barajın yükekliğinin AGİT belgeleri ve


evrensel standartlara aykırı olduğunu ifade etti. “Head of OSCE Center: No need for election
threshold in Kazakhstan”, Ukraine News, 19.10.2010. http://goo.gl/FLs1FY
722 Hasip KAPLAN - BDP (Şırnak): “Biz ne diyoruz? Yüzde 10 seçim barajı hiçbir demokratik

ülkede yok, en yükseği Almanya’da”. TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C. LXVII, B. 99, O. 3,
T. 02.05.2010, s. 1086. http://goo.gl/tcki55
723 ROBBERS, op.cit., p. 540; KLYUZHEV, Oleksandr, Electoral Threshold as a Challenge of

2012 Parliamentary Campaign, 16 November 2011. http://goo.gl/8lmcTX ;


http://goo.gl/lqbz6F ; http://goo.gl/aE4Gkb; http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/cvuA1b ;
http://goo.gl/2qwRlY
724 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 38.
725 1921 Lihtenştayn Any. md. 46’ya 1973’te ek f. 3. Metin için bkz. Constitution of the

Principality of Liechtenstein (LR 101), The Government Legal Services of the Principality of
Liechtenstein, 1 February 2009, p. 17. http://goo.gl/QlNCMm ; http://goo.gl/vLzzFe
726 TUNÇ, & BİLİR, & YAVUZ, Türk Anayasa Hukuku, s. 160. İki yanlışa dikkat çekelim:

Baraj, MSK md. 34’te değil, 33’tedir (Ibid., s. 159). D’Hondt yöntemi ile milletvekili dağılımı
sonrası “artık oy”un kalmadığı savı da, yerinde değildir (s. 160). Bir başka yazar, “Dünyanın
hiçbir demokratik ülkesi” kaydı ile, bu savı esnetir. KUZU, “Bugünkü Seçim ...”, s. 292.
727 GÜRSEL & BOZDAĞ, op.cit., C. I, s. 57.
728 REYNOLDS & REILLY, op.cit., p. 60, 88; http://goo.gl/OzQ8bR (EISA);
92 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

% 10’luk baraj Türkiye’den sonra yürürlüğe konulmuştur.730.


 Türkiye (Türkiye Büyük Millet Meclisi): % 10’luk ulusal baraj uygulanır.

p) % 10’dan yüksek baraj (var mı?)


Başlıca şu saptamaları yapabiliriz:
 Ülkelerin seçim sistemleri ve barajlarıyla ilgili olarak daha önce ulaştığımız
bazı veritabanlarında, % 10’luk oranı aşan birkaç ulusal seçim barajına
rastlanır. Bazı kaynaklar halen mevcut olsa da (Örneğin, Sri Lanka için %
12.5731), bu veriler güvenilir veritabanlarından ya da ilgili parlamentoların
web sitelerinden teyid edilememiştir. Bir diğer örnek olarak, bazı
kaynaklarda Sierra Leone’de % 12.5 ulusal baraj uygulandığı iddia edilse
de, bu oran ulusal değil, çevresel barajdır. Dolayısıyla, ulusal baraj
açısından Türkiye’yi aşan ve teyid edilmiş bir örnek gösteremiyoruz.
 Sonuç: Avrupa’nın ve hatta Dünya’nın en yüksek ulusal seçim barajı,
Türkiye ve Seyşel Adaları’nda uygulanmaktadır: Avrupa açısından,
herhangi bir kuşku yoktur. 2007 İlerleme Raporu’nda da, “Avrupa’daki
parlamento sistemleri arasında en yüksek oran” olarak nitelenir732. Dünya
ölçeğindeki tartışmaya gelince, aksi yönde herhangi bir veriye
rastlanmamıştır. Tüm ülkeleri incelememize karşın, gözden kaçırma
olasılığı da mümkündür. Bu çekincemize rağmen, Türkiye’nin Seyşel
Adaları ile zirveyi paylaştığı -en azından şimdilik- söylenebilir.
 Nitekim, bazı karşılaştırmalı incelemelerde hiç söz edilmemesine 733 karşın,
bazı kaynaklarda, % 10’luk baraj, “ulusal barajlarda muhtemelen en uç
uygulama” (probably the most extreme application) olarak nitelenir734.
Aynı vurgu, İHAM davası başvurusunda da yinelenir: “Avrupa’daki ve
muhtemelen Dünya’daki en yüksek baraj” (“the highest in Europe, or
possibly in the world”735). Oysa ki, araştırmalarımızda ulaştığımız en
önemli sonuç, konuya ilişkin saptamalardaki “muhtemelen” vurgusunun
fazla olduğu ve artık bu sözcükten tasarruf edilmesi gerektiği yönündedir.
 Seyşel Adaları-Türkiye kıyası: Benzerlik, Dünya’nın en yüksek ulusal
seçim barajını paylaşmalarıdır. Fark ise şudur: Türkiye’de % 10 baraj, 550
üye için uygulanır; oysa bu ülkede 34 üyeden 25’i tek adlı ÇS, 9’u barajlı
OTS ile seçilir. Dolayısıyla, barajın adaletsizlik yaratma potansiyeli ve

http://goo.gl/GswEXS ; http://goo.gl/2LC1pS ; http://goo.gl/O8xvJ7


729 “The Electoral Knowledge Network”e son erişimde, söz konusu ülke profilinin 13.03.2012’de
güncellendiği ve baraj uygulanmayanlar listesine dâhil edildiğini not edelim.
http://goo.gl/qs2oZO Aynı yönde bkz. genel liste http://goo.gl/cwQhyE
730 DEMİREL, Ahmet, “Barajla Yaşamaya Mecbur muyuz?”, Taraf, 14.07.2013.
http://goo.gl/bSlVhI
731 “Political party demands that 4% election threshold be restored”. http://goo.gl/e5rwIz
732 İlerleme Raporu Türkçe çevirisi, ss. 5-6. http://goo.gl/uKwskq
733 Bir yayında, barajlar % 1 ilâ % 8 arasında değişir. CReD, op.cit., p. 7. http://goo.gl/oIwX3m

Diğer sayfalarda Türkiye’den söz edilmesine karşın, % 10’luk baraja değinilmemesi, dikkate
alınmadığı ya da bilinmediği olasılıklarını işaret eder (Ibid., p. 7, fn. 5; p. 8).
734 REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 13.
735 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 84, c. 2. http://goo.gl/Xs67h2
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 93
temsil açığı durumunda etkileyeceği üye sayısı, Türkiye’den fazladır.

r) Barajın uygulanma olanağı bulunmayan ülkeler736


Genel barajın uygulanma olanağı olmayan ülkeler (örneğin, bir
meclisin hiç var olmaması, meclisin seçim dışı yollarla gelmesi, atama
ile belirlenmesi, devrim veya askerî darbe sonrası ara rejim dönemi,
kurucu meclisin parlamento görevini de üstlenmesi ve diğer özel
durumlar). Bazı listelerde ise, baraj uygulanmayan (“not applicable”)
ülkeler başlığında verilir737.
 Birleşik Arap Emirlikleri (Majlis al-Ittihad al-Watani): Tek meclisli
parlamentonun oluşumu karmadır: Monark tarafından atanan 20 üye ve
seçiciler kurulunca dolaylı yoldan seçilen 20 üyeden oluşur 738.
 Bruney Sultanlığı (Brunei Darussalam): Monarşi ile yönetilen ülkede
parlamentonun bulunduğuna ilişkin bir bilgi yoktur 739.
 Katar (Majlis Al-Shura): Seçimle belirlenen bir parlamento olmadığından,
baraj uygulanma olanağı da yoktur. Şura, tek yapılı bir danışma konseyidir.
35 üye, Emir tarafından atanır 740.
 Somali (Majlis Ash-Shura): Seçilmiş meclis yoktur. Geçici Anayasa gereği,
geleneksel klan liderlerince atanan 275 üyeli bir yapı mevcuttur741.
 Suudî Arabistan: Seçimle belirlenen bir parlamento olmadığından 742, baraj
uygulanma olanağı da yoktur. Şura, tek yapılı bir danışma konseyidir. 150
üye, monark tarafından atanır743.
 Vatikan (Holy See, Vatican City): 0.44 km2’lik alanla, Dünya’nın en küçük
yüzölçümlü devletidir744. Baraj uygulanamayan ülkeler listesindedir745.
Nedeni, seçimle belirlenen parlamentoya sahip olmamasıdır. Vatikan’daki
“Pontifical Commission”, 5 yıl için atama yoluyla göreve gelir746.

s) Statüsü tartışmalı devletler ve parlamentolar


 Çeçenya (Chechnya : People’s Assembly + Council of the Republic): Rusya

736 http://goo.gl/qs2oZO
737 Şu ülkeler yer alır: Butan, Brunei Darussalam, Çin, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Eritre,
Vatikan, Katar, Suudî Arabistan, Somali, Tokelau, Birkleşik Arap Emirlikleri, Yugoslavya
(Sırbistan-Karadağ). http://goo.gl/vYJd64 ; http://goo.gl/qs2oZO
738 http://goo.gl/5EmNkB ; http://goo.gl/8u7atB
739 http://goo.gl/zZlrXZ
740 http://goo.gl/f0MvW9 ; http://goo.gl/kAaaG5
741 http://goo.gl/knbHcQ
742 MADDEX, op.cit., p. 379.
743 http://goo.gl/wrh16S ; http://goo.gl/63w7rY
744 http://goo.gl/44wyud
745 http://goo.gl/qs2oZO
746 Papa II. John PAUL’ün yayımladığı Fundamental Law, 26.11.2000, yürürlük: 22.02.2001,

md. 3: http://goo.gl/bTp5Vv ; http://goo.gl/gqdNex (“Vatican City State” resmî web sitesi).


94 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Federasyonu’nun parçasıdır. 40 üyeli meclis, doğrudan oyla seçilir747.


 Nagorno-Karabakh: Bazen yanlış anlaşıldığı gibi Karabağ değildir 748.
Parlamento seçimleri hakkındaki bilgi kısıtlıdır.

t) Bağlı alanların parlamentoları ve özerk bölgeler


Hakkında yeterli bilgi edinilemeyen parlamentoların çoğu,
devletlerin denizaşırı toprakları veya bağlı adalardır749. Bu tür alanların
parlamentolarından bazılarının seçim sistemi hakkında bilgi edinilebilir:

aa) Orantılı temsil sistemi ve karma sistemlerde


 Abhazya - Gürcistan: Özerk bölgedir. Seçimler hakkında bilgi kısıtlıdır750.
 Acaristan (Adjara) / Güney Kafkasya: Özerk bölgedir. % 7 baraj
uygulanır751.
 Aruba - Hollanda (Staten): 21 üye, OTS ile seçilir752.
 Bask bölgesi - İspanya753 (Congreso de los Diputados + Senado): 1.
meclisin 350 üyesi, OTS ile seçilir754.
 Crimea - Ukrayna (Supreme Council): Özerk bölgedir. Üyeler, 4 yıllık
süre (2006’da 5) için, karma seçim sistemi ile seçilir. % 3 baraj uygulanır755.
 Curaçao - Hollanda: OTS geçerlidir.
 Faroe Adaları - Danimarka (Føroya Løgtingið/Logting): 33 üye, d’Hondt
yöntemi ile seçilir756. % 4 genel baraj uygulanır757.
 Grönland - Danimarka (Inatsisartut): 31 üye, OTS ile seçilir758.
 Hong Kong - Çin (The Legislative Council - LEGCO): Özerk bölgedir.
Meclisin 70 üyesinden 35’i ÇS, 35’i OTS ile seçilir759.
 Tayvan - Çin (Yuan): Özerk alandır. 113 üye, karma sistemle seçilir760.
 Tokelau - Yeni Zelanda (General Fono): 20 üye, OTS ile seçilir.
 Voyvodina - Sırbistan: Özerk bölgedir. Tek meclisin üyeleri, 4 yıllık süre
için, karma seçim sistemi ile seçilir. % 5 baraj uygulanır761.

747 http://goo.gl/NtlV7P ; http://goo.gl/PVgvZF


748
http://www.nkrusa.org ; http://goo.gl/SeDvy0
749 Bağlı oldukları ülkelere göre: Birleşik Krallık (17), ABD (14), Fransa (8), Avustralya (6),

Yeni Zelanda (3), Norveç (3), Danimarka (2), Çin (2). http://goo.gl/lpuQNi (Wikipedia Eng.).
750 http://goo.gl/E9rZjY
751 SAGAR, op.cit., p. 230.
752 http://goo.gl/9TECyy
753 Bazı kaynaklarda, “Basque Country (part of Spain)”: http://goo.gl/WlZu2N
754 http://goo.gl/WlZu2N
755 http://goo.gl/tMTRsd
756 http://goo.gl/zjORuO
757 http://goo.gl/2Cn65H
758 http://goo.gl/Y0Ik85 ; http://goo.gl/tRFtBB
759 http://goo.gl/v1SjuE
760 NORRIS, “Ballots Not ...”, p. 221, 240 ; http://goo.gl/tk1HFw ; http://goo.gl/yT7eBP
761 http://goo.gl/FA19Fz
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 95

 Yeni Kaledonya762 - Fransa: % 5 barajlı OTS uygulanır763.

bb) Çoğunluk sistemlerinde


 Anguilla - Birleşik Krallık (House of Assembly): 11 üyeden 7’si tek adlı
ÇS ile seçilir, 4’ü atanır764.
 Antigua & Barbuda - Birleşik Krallık (Parliament : House of
Representatives + Senate): 17 üyeli 1. meclis, ÇS ile seçilir765.
 Bermuda - Birleşik Krallık: 1. meclisin 36 üyesi, ÇS ile seçilir766.
 British Virgin Adaları - Birleşik Krallık: 13 üyeli meclis, ÇS ile seçilir.
 Cayman Adaları - Birleşik Krallık (Legislative Assembly): Üyelerin 15’i
ÇS ile seçilir, 3’ü ise atanır767.
 Christmas Island - Avustralya (Christmas Island Shire Council): 9 üye,
ÇS ile seçilir768.
 Cook Adaları - Yeni Zelanda: 25 üyeli tek meclis, tek adlı ÇS ile
seçilir769.
 Falkland Adaları (Islas Malvinas) - Birleşik Krallık (Islas Malvinas):
Meclis üyelerinin 8’i blok oyla seçilir ve 2 üyesi atanır 770.
 Fransa Polinezyası - Fransa (Assemblee Territoriale)771: 2 turlu ÇS
geçerli olup, partilerin 2. tura birleşme ile katılabilmesi için % 5 baraj
geçerlidir772.
 Gibraltar - Birleşik Krallık (Gibraltar Parliament): 15 üye, çoğunluk
sistemi ile seçilir773.
 Guam - ABD (Liheslaturan Guåhan): 15 üye, ÇS ile seçilir774.
 Guernsey - Birleşik Krallık (States of Deliberation): 45 üye, ÇS ile seçilir.
 Isle of Man - Birleşik Krallık (Tynwald/Tinvaal : House of Keys +
Legislative Council): 24 üye, ÇS ile seçilir. İzlanda Parlamentosu Althing ile
birlikte, Dünya’nın en eski iki parlamentosundan biri olduğu iddia edilir775.
 Jersey - Birleşik Krallık: Tek meclisin 58 üyesi, ÇS ile seçilir.
 Korsika - Fransa (Parlement : Assemblée Nationale + Sénat): 1. meclis

762 Statüsü, 1958 Fransa Anayasası’nda düzenlenir. Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 201.
763
http://goo.gl/qs2oZO
764 http://goo.gl/f988Dl
765 http://goo.gl/Vz82Ex ; http://goo.gl/MkJDBH
766 http://goo.gl/FQjiLM
767 http://goo.gl/hPjhpE
768 http://goo.gl/aI2yM9
769 http://goo.gl/uW7Phu
770 http://goo.gl/cGrMLi
771 http://goo.gl/3hWDYv
772 SAGAR, op.cit., p. 221.; http://goo.gl/qs2oZO
773 http://goo.gl/UajnLx ; http://goo.gl/9UGq77
774 http://goo.gl/ZnlsXp
775 http://goo.gl/GIVBme İlk parlamento olduğu da iddia edilir. http://goo.gl/PWye0J Diğer

iddiaya göre ilk parlamento, Antik site Patara’da M. Ö. 168’de kurulan Lycian League’dir.
http://goo.gl/fmC478
96 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

üyeleri, halkın oylarıyla seçilir776.


 Macau - Çin (Região Administrativa Especial de Macau): 29 üyenin bir
kısmı OTS ile seçilir, bir kısmı atanır 777.
 Montserrat - Birleşik Krallık: Meclis, ÇS ile seçilir.
 Niue - Yeni Zelanda: Tek meclisin 14 üyesi, ÇS ile seçilir778.
 Norfolk Adaları - Avustralya: Tek meclisin 9 üyesi, ÇS ile seçilir.
 Northern Mariana Adaları - ABD: 20 üyeli 1. meclis, ÇS ile seçilir.
 Pitcairn, Henderson, Ducie, and Oeno Islands - Birleşik Krallık (Island
Council): Meclis, ÇS ve atama ile belirlenen 10 üyeden oluşur 779.
 Puerto Rico - ABD (Legislative Assembly : House of Representatives +
Senate): 1. meclisin 51 üyesi, ÇS ile seçilir.
 Saint Barthelemy - Fransa (Territorial Council): 19 üye, ÇS ile seçilir.
 Saint Helena, Ascension, and Tristan da Cunha - Birleşik Krallık
(Legislative Council): 17 üyenin 12’si, ÇS ile seçilir.
 Saint Kitts & Nevis: Tek meclis, ÇS ile seçilir780.
 Saint Lucia: Parlamento, çift meclislidir. ÇS uygulanır781.
 Saint Martin - Fransa (Territorial Council): 23 üye, ÇS ile seçilir.
 Saint Pierre & Miquelon - Fransa (Territorial Council): 19 üye, ÇS ile
seçilir.
 Saint Vincent & Grenadines (House of Assembly): Meclisin 15 üyesi tek
adlı ÇS ile seçilir, 6 üyesi Genel Vali tarafından atanır 782.
 Samoa - ABD (Fono): 49 üyeli meclis, ÇS ile seçilir783.
 Turks and Caicos Adaları - Birleşik Krallık: 19 üyeli tek meclisin 13
üyesi tek adlı ÇS ile seçilir, kalanı atama ile belirlenir 784.
 Virgin Adaları - ABD (Legislative Council): 15 üye, tek adlı ÇS ile
seçilir785.
 Wallis and Futuna - Fransa (Territorial Assembly): 20 üye, ÇS ile seçilir.

cc) Hakkında bilgiye ulaşılamayan deniz aşırı/bağlı alanlar


Diğer deniz aşırı alanlarla ilgili bilgiye ise ulaşılamamıştır786.

776
http://goo.gl/wf2Wqk
777 http://goo.gl/qn7chy
778 http://goo.gl/qs2oZO ; http://www.niuegov.com (Niue resmî web sitesi).
779 http://goo.gl/Wk8x4j
780 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/6UknZy
781 http://goo.gl/qs2oZO ; http://goo.gl/Zs5gNA
782 http://goo.gl/cU7Fr0 ; http://goo.gl/udlZRM ; http://goo.gl/qs2oZO
783 http://goo.gl/RJ6eSv ; http://goo.gl/qs2oZO
784 http://goo.gl/G7z86a
785 http://goo.gl/YGVIxh
786 Başlıca birimler ve bağlı bulundukları devletler: Akrotiri (Birleşik Krallık), Ashmore and

Cartier Islands (Avustralya), Bouvet Island (Norveç), British Indian Ocean Territory (Birleşik
Krallık), Clipperton Island (Fransa), Cocos (Keeling) Islands (Avustralya), Coral Sea Islands
(Avustralya), Dhekelia (Birleşik Krallık), French Southern and Antarctic Lands (Fransa),
Heard Island and McDonald Islands (Avustralya), Jan Mayen (Norveç), Sint Maarten
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 97

u) Özel yapılı parlamentolar


Kendine özgü (sui generis) yapılanma yansıtan AP, tipik örnektir:
 Avrupa Parlamentosu: 736 üyeden oluşan AB organı, 5 yıl için seçilir787.

Tüm bu sayısal verilerin detaylı bir tablosu, çalışmanın sonuna


eklenmiştir788. Ancak, bu kısımda özet bir tablo verilebilir (Tablo XVI).
TABLO XVI: ULUSAL SEÇİM BARAJI ÖRNEKLERİ (YASAL)

BARAJ ORANI (%) ÖRNEK ÜLKE(LER)


% 0 ve Anayasal yasak Portekiz
% 0 (OTS/karma sistem) Andora, Angola, vb.
% 0 (ÇS) ABD, Birleşik Krallık, Fransa, vb.
% 0.5 Mısır
% 0.67 (1/150) Hollanda (Tüm ülke tek seçim çevresi)
%1 Dominik Cumhuriyeti
% 1.5 Filistin
% 1.79 (1/56) Güney Kıbrıs (Rum Kesimi)
% 2 (Birden çok seçim çevresi) Danimarka, Meksika, vb.
% 2 (Tüm ülke tek seçim çevresi) Önceki örneği İsrail’di.
%3 Arjantin, Yunanistan, vb.
% 3.25 İsrail (Tüm ülke tek seçim çevresi)
% 3.5 Endonezya, San Marino
%4 İsveç, İtalya, vb.
%5 Almanya, Gürcistan, vb.
%7 Kazakistan
%8 Lihtenştayn
% 10 Seyşel Adaları, Türkiye
Baraj uygulanması olanaksız parlamentolar Birleşik Arap Emirlikleri, Vatikan, vb.
Özel yapılı parlamento Avrupa Parlamentosu

3) Doğal barajlar
“Fiilî baraj” veya “efektif baraj” da denilir. Ulusal çapta doğal
barajlar, herhangi bir kuralla seçim barajı getirilmese de, ulusal çapta
kendiliğinden oluşan barajlardır. Örnekleri özetleyelim (Tablo XVII).

(Hollanda), South Georgia and South Sandwich Islands (Birleşik Krallık), Svalbard (Norveç).
787 http://goo.gl/49YKIl AP seçimlerinde uygulanan barajlar hakkında bkz. LEHMANN, op.cit.,
p. 88 (Annex I). http://goo.gl/L4oAmm
788 Bkz. infra., Ek’ler kısmı, Tablo XXXII.
98 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
TABLO XVII: ULUSAL SEÇİM BARAJI ÖRNEKLERİ (DOĞAL)789

SEÇİM SİSTEMİ ULUSAL DOĞAL BARAJ ORANI (%)


Çoğunluk sistemi Fransa (1.56); Birleşik Krallık (1.48)
Karma sistem Almanya (0.13); Macaristan (1.77); Rusya-Karma sistem dönemi (1.67)
Orantılı temsil sistemi Avusturya (0.41); Belçika (1.93); Danimarka (0.43); Finlandiya (1.32);
İrlanda (2.34), İtalya (1.48); Hollanda (0.50); İspanya (1.35)

B) Bölgesel düzeyde seçim barajları


Dünya ülkelerinde bölgesel seçim barajlarını (cross-regional
threshold) bu başlık altında sıralamak yerine, üstteki başlıkta her ülkenin
ulusal barajları ile birlikte incelemeyi tercih etmiş bulunuyoruz.
Ancak, İspanya örneği önemlidir: 1. meclis seçimlerindeki % 3’lük
bölgesel barajı, bazı bölgelerde farklılaşır (Tablo XVIII).
TABLO XVIII: BÖLGESEL SEÇİM BARAJI ÖRNEKLERİ (YASAL)

ÜLKE(LER) BÖLGESEL BARAJ ORANI (%)


İspanya İspanya genelinde ulusal baraj (national threshold): % 0, bölgesel baraj (cross-
regional threshold): % 6, Kanarya Adaları’nı oluşturan her bir ada için alternatif
çevresel baraj (constitutiency-level threshold): % 30’dur.
Almanya Alternatif: % 5 ulusal barajı aşma veya tek adlı 3 seçim çevresinde 1. olma.
Türkiye Bölge yapılanması veya bölgesel baraj uygulaması yok.
Belçika % 5 bölgesel baraj
Bosna-Hersek % 3 bölgesel baraj
İsveç Alternatif: Ya ulusal baraj (% 4) veya bölgesel baraj (% 12)
Makedonya Partiler veya adaylar için, % 2 bölge barajı

C) Çevresel düzeyde seçim barajları


Seçim çevresi çapında (constituency-based, constitutiency-level)
uygulanan barajlar da, iki kategoride incelenebilir.

1) Yasal barajlar
Ülkemizden örnek olarak, 1995’te AYM kararı ile iptal edilen
çevre barajını verebiliriz. Benzer şekilde, 1961 Anayasası döneminde
öngörülen çevre barajı, 1968’de iptal edildi. Dolayısıyla, hâlihazırda
Türkiye’de, çevre barajı bulunmamaktadır.

789Veriler için bkz. ECDTL, Comparative Report on ... http://goo.gl/RSnvkw ; GALLAGHER,


Michael & MITCHELL, Paul, The Politics Of Electoral Systems, Oxford Univ. Press, 2005,
p. 607. İncelemede, 22 ülke yer alır. (Appendix C). Benzer tablo için bkz. POWELL JR &
VANBERG, “Election Laws, …”, pp. 415-416. http://goo.gl/O6pz4d ; HIX, Simon,
“Electoral Institutions and Legislative Behavior: Explaining Voting Defection in the European
Parliament”, World Politics, Vol. LVI, January 2004, p. 202. http://goo.gl/MipC58 ;
BALDINI & PAPPALARDO, op.cit., pp. 132-133 (Table 8.2).
Bölüm II : Karşılaştırmalı Verilerle Seçim Barajları 99

Dünya ülkelerinde seçim çevrelerinde uygulanan barajlara gelince;


bu başlık altında sıralamak yerine, üstteki başlıkta her ülkenin ulusal
barajları ile birlikte incelemeyi tercih etmiş bulunuyoruz.
TABLO XIX: ÇEVRESEL SEÇİM BARAJI ÖRNEKLERİ (YASAL)

ÜLKE(LER) ÇEVRESEL BARAJ ORANI (%)


İspanya Kanarya Adaları’nı oluşturan her bir ada için alternatif çevresel baraj
(constitutiency-level threshold): % 30.
Fransa (2 turlu-tek adlı çoğunluk): 1. turda seçilebilmek için, geçerli oyların % 50’sini
aşmak ve kayıtlı seçmenin en az % 25 oyunu almak. 2. tura katılabilmek için,
geçerli oyun en az % 12.5 oyun almak veya 1. turu ilk 2 sırada tamamlamak.
(Birleşik Krallık’ta ise, tek turlu-tek adlı çoğunluk sistemi uygulanır).
Türkiye % 25’lik çevre barajı, AYM’ce iptal edildi (K. 1995/59). AYM’nin iptal
kararından 5 gün sonra (ve 20. dönem TBMM genel seçimleri için) % 10 çevre
barajı getirildi, AYM onu da iptal etti (K. 1995/60). Bölgesel baraj yok.

2) Doğal barajlar
Çevresel çapta doğal barajlar, herhangi bir kuralla seçim barajı
getirilmese de, seçim çevrelerinde kendiliğinden oluşan barajlardır.
Örnekleri özetleyelim (Tablo XX).
TABLO XX: ÇEVRESEL SEÇİM BARAJI ÖRNEKLERİ (DOĞAL)790

SEÇİM SİSTEMİ ÇEVRESEL DOĞAL BARAJ ORANI (%)


Çoğunluk sistemi Belarus (50); Fransa-2 turlu (50); Birleşik Krallık-tek turlu (35)
Karma sistem Macaristan (11,3)
Orantılı temsil sistemi Belçika (9.2); Finlandiya (5); İzlanda (10.8); İrlanda (15); Lüksemburg
(4.8); Portekiz791 (6.7); İspanya (9.7); İsviçre (9)

Verilerden ulaşılan sonuçlar, son bölümde değerlendirilecektir792.

790 Veriler: ECDTL, Comparative Report on ... http://goo.gl/RSnvkw (AHYDK web sitesi).
791 Örneğin, Portekiz’de 2002 yasama seçimlerinde Portalegre seçim çevresinde 3 koltuk için
toplam geçerli oy 15.501, oluşan doğal baraj ise % 22.6 olmuştur. http://goo.gl/LCMzDt
792 Bkz. infra., Bl. VI, başlık § I.
BÖLÜM III
% 10 ULUSAL SEÇİM BARAJINA İLİŞKİN
GENEL ANALİZ

Bu bölümde, aşağıdaki ana başlıklar yer alır:


§ I. Baraj öncesi Türkiye’de seçimler
§ II. Barajı yürürlüğe koyan irade
§ III. Barajın yürürlüğe giriş zamanı
§ IV. Yasa’nın kabul süreci
§ V. Barajın öngörülme nedenleri
§ VI. Barajın uygulanmasında başlıca sorunlar
§ VII. Barajın etkilerine ilişkin özgün bir karşılaştırma
§ VIII. Değişiklikler, girişimler, vaatler
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 103
Politikacı, gelecek seçimi; devlet adamı, gelecek
kuşağı düşünür.
[James F. CLARKE793]

Kötü yöneticiler, oy vermeye gitmeyen iyi


yurttaşlar tarafından seçiliyor.
[George Jean NATHAN]

Türkiye’de seçimlerin genel ilkeleri Anayasa’da, seçim sistemi ise


Yasa’da düzenlenir. Seçim sisteminin genel özellikleri şunlardır:
Nispî/orantılı sistem (d’Hondt versiyonu), blok liste, ulusal baraj.
% 10’luk barajın yürürlüğe konulmasına ilişkin bazı yanlış bilgi ve
değerlendirmelere rastlanır. Dolayısıyla, birkaç önemli soruyu
yanıtlamakta yarar var: Baraj öncesi dönem (I), hangi irade? (II), ne
zaman? (III), hangi aşamalarda? (IV), neden? (V), vs.

§ I. BARAJ ÖNCESİ TÜRKİYE’DE SEÇİMLER

Türkiye’de seçimlerin tarihine ilişkin çok sayıda yayın


mevcuttur794. Tüm yönleriyle Osmanlı-Türkiye seçimlerini incelemek
yerine, 1876-1983 arası başlıca gelişmelere değinmekle yetinelim:
 1876: Kanûn-ı Esâsî’ye (KE) göre parlamento, iki kanatlı “Meclis-i
Umûmî”dir. “Hey’et-i Â’yân” üyeleri, Padişah tarafından atanır (md. 60,
“Hey’et-i Meb’ûsân” üyeleri ise, seçimle göreve gelir795 (md. 65-66). Bu
bağlamda, KE md. 119 uyarınca yönetmelik796 ve geçici yasa797 çıkarıldı.

793 İngiltere’li politikacı William GLADSTONE’a da atfedilir.


794 OLGUN, Kenan, “Türkiye’de Cumhuriyetin İlanından 1950’ye Genel Seçim Uygulamaları”,
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, C. XXVII, S. 79, Ankara, Mart 2011, ss. 4-32.
http://goo.gl/OUfxMO ; GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, ss. 14-17.
http://goo.gl/xgncw4; VARLIK & ÖREN, op.cit., ss. 57-172; ALKAN, Mehmet Ö.,
“Osmanlı’dan Günümüze Türkiye’de Seçimlerin Kısa Tarihi”, Görüş, TÜSİAD Yay., Mayıs
1999, ss. 48-61. http://goo.gl/56fHCg ; TEZİÇ, Anayasa Hukuku, ss. 357-364, vb.
795 HM üyeliğinden düşme durumunda, yerine “usûlü vechile diğeri tâyin olunur”. (KE, md. 74).

Sözcük, atama olarak anlaşılsa da, seçimi işaret eder. Nitekim md. daha sonra değiştirilmediği
hâlde, boşalan üyelikler “ara seçimlerle doldurulmuş”tur. DEMİREL, Ahmet, “Osmanlı
Meclis-i Mebusanı I. Devre (1908-1912) Mebusları”, in Osmanlı Ansiklopedisi, C. II: Siyaset,
(Ed. EREN, Güler), Yeni Türkiye Yay., Ankara, 1999, s. 410, sü. 2.
796 Meclis Azâsının Sûret-i İntihâb ve Tâyinine Dair Talimât-ı Muvakkate, İ.t. 10 Şevval 1293

(24.10.1876); Düstur, 1. Tertip, C. IV, ss. 2-3. Metin için bkz. KİLİ, Suna & GÖZÜBÜYÜK,
A. Şeref, Türk Anayasa Metinleri (Sened-i İttifaktan Günümüze), 2. Bs., Türkiye İş Bankası
Yay., Şefik Matb., İstanbul, Mayıs 2000, ss. 41-42.
797 İntihab-ı Meb’ûsân Kanûn-ı Muvakkatı, İ.t. 20.07.1324 (1908). Metin için bkz. ERDEM,

Tarhan, Anayasalar ve Seçim Kanunları (1876-1982), 1. Bs., Milliyet Yay., İstanbul, Temmuz
1992, ss. 135-138, 151. Geçici yasa sonrası birçok talimat, kanun-ı muvakkat, kararname,
tebliğ hazırlandı. Ibid., ss. 152-159.
104 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

I. Meşrutiyet’ten çok partili döneme dek, sınırlı ve gizli oy (rey-i hafî)


ekseninde, iki dereceli çoğunluk sistemi uygulandı.
 1920: İlk “ulusal meclis” seçimlerinde, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i
Hukuk Cemiyeti Nâmına İntihâb Hakkındaki Tebliğ uygulandı. Seçilen
vekillerin yanı sıra, Osmanlı Meclis-i Umumî’sinden üyeler de katıldı.
Olağan dışı konjonktür nedeniyle bazı livalarda seçimler, BMM
toplandıktan sonra tamamlanabildi798. Seçimlerde, mutlak çoğunluk
sistemi uygulandı. 1920’lerden itibaren, bazı çok parti denemeleri,
başarısızlıkla sonuçlandı799. Yeterli destek alınmayan seçim çevrelerinde,
seçmen cezalandırıldı (Örn. Silifke ilinin ilçe yapılması).
 1930: Kadınlara, yerel seçimlerde seçme ve seçilme hakkı tanındı.
 1934: Kadınlara, genel seçimlerde seçme ve seçilme hakkı tanındı.
Değişiklik öncesinde, “18 yaşını bitiren her erkek Türk”, seçme hakkına
sahipti (1924 TEK, md. 10). Ancak değişiklikle, 18 olan seçme yaşı
(“siyasî rüşd”), 22’ye yükseltildi. TANÖR’e göre, “kadınların siyasal
rüşte erkeklerden geç ulaştıklarına hükmedilmiş olacak ki, …
kadınlara da bu hakkın tanınmasıyla birlikte çıta, 22 yaşını bitirme
koşuluna yükseltilmiştir”800. Kanımızca değişiklik, bu yönüyle onur
kırıcıdır. Ancak, TBMM’de tartışılmadığı gibi, bu “aşağılama”ya
hakkın muhataplarından da ciddi eleştiri gelmemesi, düşündürücüdür.
 1942: Cumhuriyet döneminin ilk seçim yasası, öncekinden çok köklü
değişiklikler getirilmeyen, Meb’ûs Seçimi Kanunu’dur801.
 1946: Milletvekilleri Seçimi Kanunu802 ile, tek dereceli seçime geçildi ve
seçimlerin bir günde gerçekleştirilmesi güvencesi getirildi. Ancak açık
oy-gizli sayım, seçim hileleri, sahte tutanak, oy yakma iddiaları gündeme
geldi803. Yabancı kaynaklı değerlendirmelerde Türkiye, seçim sistemi
itibariyle 1946’da demokratik olmayan ülkeler listesinde anılırken,
1961’de demokratik ülkeler sınıfına alındı804. 1946’da, CHP’den ayrılan
politikacılar, mevzuat gereği izinle805 DP’yi kurdu.

798
DEMİREL, Ahmet, Birinci Meclis’te Muhalafet: İkinci Grup, 3. Bs., İletişim Yay., İstanbul,
2003, s. 87.
799 Başlıca monografi için bkz. TUNÇAY, Mete, Türkiye Cumhuriyeti’nde Tek-Parti

Yönetimi’nin Kurulması (1923-1931), 1. Bs., Yurt Yay., Ankara, 1981, passim.


800 TANÖR, Bülent, Osmanlı-Türk Anayasal Gelişmeleri (1789-1980), 4. Bs., Yapı Kredi Yay.,

İstanbul, Aralık 1999, ss. 323-324.


801 K.n. 4320, K.t. 14.11.1942; Düstur, 3. Tertip, C. XXIV, s. 105; RG, T. 17.12.1942.
802 K.n. 4918, K.t. 05.06.1946; Düstur, 3. Tertip, C. XXVII, s. 1243; RG, T. 06.06.1946, S. 6326.

Ayrca bkz. K.n. 4919, K.t. 05.06.1946; RG, T. 10.06.1946, S. 6329.


803 TİMUR, Taner, Türkiye’de Çok Partili Hayata Geçiş, 1. Bs., İletişim Yay., İstanbul, 1991,

ss. 54-55; EROĞUL, Cem, Anatüzeye Giriş (“Anayasa Hukukuna Giriş”), 5. Bs., İmaj Yay.,
Ankara, Kasım 1997, s. 228.
804 LUNDELL, Contextual Determinants …, s. 233, 254. http://goo.gl/6RcL9g Ancak, orantılı

temsil karşılaştırmasında, yine demokratik olmayan ülkeler sınıfına indirgenir. Ibid., s. 264.
805 TANÖR, Osmanlı-Türk ..., s. 340. Zira, yürürlükteki 1935 Cemiyetler Kanunu, partilerin
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 105

 1950: Çok partili sisteme geçiş806 sonrası DP, 1950’de iktidara geldi. Bu
kırılma, çok farklı biçimlerde yorumlandı: “Beyaz devrim”, “demokrasi
bayramı”, gericiliğin dönüşü ve halka karşı hareket807, “iktidarın bir
işbirlikçilikten diğerine geçmesi”808. LEWIS’e göre, iktidar-parti
özdeşliğinin yerleştiği dönemde iktidarın seçimle el değiştirmesi ve çok
partili demokrasiye geçişin oldukça esnek oluşu, dönemin Türkiye’si
açısından dikkate değer. Oysa önceki dönemde, iktidar-parti kaynaşması
vardı809. İktidar (CHP) ve muhalefet (özellikle DP) arasında, seçim
sistemi konusunda ciddi görüş ayrılıkları, 1948’den itibaren ortaya
çıkmaya başladı810. O zamana değin tek partili sistemde uygulanan ve
evrensel ilkeyi ters yüz eden “açık oy-gizli sayım” ilkesi, MSK ile,
yerini “gizli oy-açık sayım ve döküm” ilkesine bıraktı: “... gizli oyla
seçim yapılır. Oy serbest ve şahsidir. Oyların sayılması ve ayrılması
açıktır”811 (md. 1). Hatta, açık oylama yapılan yerlerde, Adliye
Vekâleti’nin mütalâaları sonucu seçimler yenilendi812. İlginçtir ki, önceki
dönemde seçimlere açık oylama şartıyla ve tek başına giren CHP, 1950
seçimlerinden itibaren çoğunlukçu seçim sisteminin mağduru olacaktır.
Nitekim, barajın öngörülmediği 1950 sonrası dönemde uygulanan

kurulmasını “İdare’nin tescili” şartına bağlamaktaydı. Bu, düpedüz, “izin sistemi” idi. Bu
yüzdendir ki, CHP ve İNÖNÜ’nün çok partililiğe yönelik arayışları devam etse de, ilgili Yasa
md. 4 ve 5’in etkisi ile, 1945’e dek parti kurulamayacaktı. Ibid., s. 339.
806 Türkiye’de çok partili döneme ilişkin detaylı bir kronoloji için bkz. AHMAD, Feroz &

AHMAD, Bedia Turgay, Türkiye’de Çok Partili Politikanın Açıklamalı Kronolojisi (1945-
1971), 1. Bs., Bilgi Yay., İstanbul, Temmuz 1976, passim.
807 Bir görüşe göre, DP “halk yığınlarının geniş ilgi ve desteğini görmesine karşın, özünde ‘halka

karşı’ bir harekettir. Çünkü, çıkarları geniş halk kitlelerinin çıkarlarıyla zıtlaşan sınıf ve
zümrelerin sözcüsüdür. [DP], toplumdaki en geri ve kapitalizm öncesi kesimlerle, yani tefeci,
ağa, şeyh ve dinci ideolojiyle bağlaşıklıklar kurarak, onların sömürü ağı içindeki geniş halk
yığınlarını çevresine toplar”. TANİLLİ, Server, Uygarlık Tarihi, 23. Bs., Alkım Yay.,
İstanbul, Ekim 2006, s. 335. Yazara göre, 1969’da AP’den ayrılarak DP’yi kuranlar da,
“aracı-tefeci tüccarlığın temsilcileri” idi. Ibid., s. 395.
808 Türkiye İhtilalci İşçi Köylü Partisi Davası: Savunma, 1. Bs., Aydınlık Yay., Ankara, Eylül

1974, s. 216.
809 Örneğin, milletvekili adaylarının CB tarafından belirlenmesi, İçişleri Bakanlığı ve CHP Genel

Sekreterliği’nin birleştirilmesi, valilerin CHP il başkanı olması, vb. LEWIS, Bernard,


Demokrasinin Türkiye Serüveni, (Çev. AYDOĞAN, Hamdi & ERMERT, Esra), 3. Bs., Yapı
Kredi Yay., İstanbul, Ocak 2007, ss. 9-10.
810 ÜLMAN, A. Halûk, “Seçim Sistemimiz ve Başlıca Siyasî Partilerimiz”, AÜSBFD, C. XII, S.

2, Y. 1957, ss. 47 vd. http://goo.gl/3SsIV1


811 K.n. 5545, K.t. 16.02.1950; Düstur, 3. Tertip, C. XXXI, s. 847; RG, T. 21.02.1950.
812 Bir Türkmen köyünde, mevcut muhtar CHP’li, rakibi DP’lidir. 1946 seçiminin aksine, gizli

oy-açık tasnif esastır. Muhtar, rakibine, “Erkeksen geçen sefer olduğu gibi açık açık seçim
yapalım, neymiş ... gizli iş yapıp aşikâre doğurmak” diye meydan okur ve açık oylama yapılır.
Ne var ki, seçim iptal edilir ve Sandık Kurulu üyeleri hapis cezasına çarptırılır. GÜNEŞ,
Mehmet, Zamanı İsmet... Ve Sonrası, Lâtin Matb., İstanbul, 1960, ss. 96-97. Bu ve benzeri
tahlil, mütalâa ve YSK kararları için ayrıca bkz. ERDOĞAN, Fuat, Türk Seçim Mevzuatı ve
Tatbikatı, Ege Matb., Ankara, 1960, ss. 11-14.
106 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

“listeli adî çoğunluk sistemi” ile partiler, elde ettikleri oyla orantısız ve
aşırı yüksek temsil kazandılar813. Yeterli destek alınmayan seçim
çevrelerinde, CHP’nin daha önceleri yaptığına benzer şekilde, seçmen
cezalandırıldı (Malatya’nın Adıyaman’a bağlanması, Kırşehir’in ilçe
yapılması). Daha ilginç husus, -ileride değinileceği üzere-, birçok bilim
insanının bu dönemde seçim sistemi ve çevre barajına yaklaşımı ile,
sonraları ulusal baraja yaklaşımlarında gözlemlenen değişimdir.
 1960: DP-CHP mücadelesindeki sertleşme, iktidarın anti-demokratik ve
baskıcı814 uygulamaları ile sürdü. Bu sırada TSK içinde bir cunta, darbe
hazırlıklarını bitirmiş, hatta darbe sonrası için parti kurmuş ve
programını bile yazmıştır815. Gerilim, 27 Mayıs 1960 askerî darbesi ile
sonuçlandı. Sabah 04:30’da, Albay Alparslan TÜRKEŞ’in MBK adına
bildiriyi halka duyurmasından birkaç saat sonra, İstanbul
Üniversitesi’nden 7 öğretim üyesi816, askerî bir uçakla Ankara’ya
giderek, “tıpkı Osmanlı padişahlarının icraatları için, Şeyhulislamdan
sağladıkları fetva misali817 tavsiye ve telkinlerde bulundu; ayrıca, bilim
insanları adına kara bir leke olarak kalacak “İnkilâbın Gerekçesi”818 adlı
raporu MBK’ya sundu. Aynı şahıslar, “yeni bir anayasa ön-projesi”
hazırlamakla ödüllendirildi. Devrik Başbakan Adnan MENDERES ve 2
bakan idam edilirken, Yassıada Mahkemesi’nce “cahil oy çoğunluğunun
mümessilleri”819 olarak nitelenen birçok DP’li politikacı cezalandırıldı.
Bu dönemde, yasama yetkisi, MBK ve TM’den kurulu KM tarafından

813 1950’de, DP % 53.35 oy oranına karşılık, TBMM’de % 83.47 temsil elde etti (408 sandalye);
CHP % 39.78’e karşılık, % 14.40 temsil (69 sandalye) kazandı. 1954’te, DP % 56.61’e
karşılık, % 92.98 temsil (503 sandalye); CHP, % 34.78’e karşılık % 5.52 temsil (31 sandalye).
1957’de, DP % 47.70’e karşılık, % 69.50 temsil (424 sandalye); CHP % 40.82’ye karşılık, %
29.18 temsil (178 sandalye). TANÖR, Osmanlı-Türk …, ss. 350-351.
814 DP iktidarını “diktatörlük” olarak niteleyenler vardır. Buna karşın, deyimin demagojiye

yatkın olduğu gerekçesiyle, “otoriter”, hatta “halka dayanma gereksinimi” ölçütü açısından
“demokratlıkla bağdaşma”dan da söz edilir. TUNÇAY, Mete & KOÇAK, Cemil, et.al.,
Türkiye Tarihi, C. IV: Çağdaş Türkiye (1908-1980), Cem Yay., Ankara, 1989, s. 184, dp. *
(Referans verilen 1950-1960 dönemi, TUNÇAY’a aittir).
815 MBK üyesi, daha sonra fikrî uzlaşmazlık sonucu 14’lerden biri olarak Kopenhag’a gönderilen

Şefik SOYUYÜCE, 50 yıl sonra şunu kaydeder: “Darbe yapmaya 1957’de, 9-10 kişi karar
verdik. … Milli Birlik Partisi’nin programını bile yazdık”. “27 Mayıs’ın Son Sırrı”, (Röp.
ŞİMŞEK, Seda), Bugün, 19-20 Eylül 2011. http://goo.gl/TAWljE Adı geçen şahıs, TBMM’de
kurulan Komisyon’da benzer bilgileri verir. TBMMTD, 1960 Darbesi ve 1971 Muhtırasını
İnceleme Alt Komisyonu Tutanakları, T. 13.06.2012, ss. 4 vd. http://goo.gl/eF9aeY
816 Tarık Zafer TUNAYA, Hüseyin Nail KUBALI, Sıddık Sami ONAR, Naci ŞENSOY, Hıfzı

Veldet VELİDEDOĞLU, Ragıp SARICA, İsmet GİRİTLİ.


817 FETHİ, Turgut, Alafranga Anayasa, Alaturka Demokrasi, 1. Bs., Osmanlı Matb., İstanbul,

1992, s. 103. Yazar, adı geçen şahısları “diplomalı cahiller” olarak niteler. Ibid., s. 102.
818 Metin için bkz. RG, T. 01.07.1960, S. 10540; T. 02.07.1960, S. 10541. Rapor, şu resmî yayına

da dâhil edildi: MBK, Yassıada Broşürü, T.C. MBK İrtibat Bürosu, Basın Yayın ve Turizm
Genel Müdürlüğü Yay., İstanbul, 1960, ss. 17 vd.
819 CEBECİ, S. Yüksel, Silâhların Gölgesinde Demirel, Lâtin Matb., İstanbul, 1975, s. 108.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 107

kullanıldı. Ara rejim yasama organı, Kurucu Meclis Teşkili Hakkında


Kanun ve kendine özgü seçim yasası (Temsilciler Meclisi Seçimi
Kanunu820) ile belirlendi821. Darbeden sonra, Tahsin Bekir BALTA
başkanlığında bir komisyonca hazırlanan görüşte, “her siyasî grubun
parlâmentoda temsilini sağlamak siyasî gerçeklerimiz bakımından uygun
bir yol değildir” denilerek, “istikrar” için “dar bölgeli çoğunluk
sistemi” veya “çoğunluğa prim veren nisbî temsil sistemi” önerildi
(“Çoğunluğa prim” ve fazladan temsil öneren şahısların çoğunlukçu
görüşlerinin zamanla değişip değişmediği, ayrıca tartışılabilir):
“Teklif ettiğimiz Anayasa sisteminin temellerinden biri kuvvetli ve istikrarlı bir
yürütme organıdır. Bu itibarla temsil konusunda hareket edeceğimiz esas, siyasette
ve idarede istikrar prensibi olacaktır. Bizce her siyasî grubun parlâmentoda temsilini
sağlamak siyasî gerçeklerimiz bakımından uygun bir yol değildir. Bu kuvvetlerin
parlâmentoda çoğunluğu sağlayabilecek belli ana gruplar içinde toplanmasını daha
doğru bulmaktayız. Bu sebepten parti sayısını artıracak ve parlâmentoda hükûmeti
kurmaya yararlı bir çoğunluk partisinin bulunmasını güçleştirecek, koalisyon
kabineleri gibi istikrarsız tertiplere yol açacak müfrit bir nisbî temsil sistemine
aleyhtarız. Bizde uygulanmakta olan sistemin doğurduğu büyük adaletsizliklerin de
bertaraf edilmesini istemek çok tabiidir. … [S]eçim sistemi istikrar ve adalet
esaslarını uzlaştıracak bir sistem olmalıdır”822. (b.k.v.t.a.).
 1961: Yeni Anayasa’nın halkoyunda kabûlünden önce, yeni Milletvekili
Seçimi Kanunu823 ve Cumhuriyet Senatosu Üyelerinin Seçimi Kanunu824
ile, orantılı temsil sistemi (OTS) Türkiye’de ilk kez kabul edildi. Bu
seçimlerde, çevre barajlı d’Hondt825 sistemi uygulandı. Ne var ki, “21
Ekim Protokolü” ile seçimler iptal edilmeye çalışıldı ve Anayasa sonrası
ilk CB Cemal GÜRSEL’in seçilmesi pazarlıklara konu oldu826. 1965’te,
sonuçları açısından “millî felâket”, artık olması itibariyle “izmarit
sistemi” olarak nitelenen ulusal bakiye sistemi uygulandı827. Bu
seçimlerde ulusal bakiye sistemi yerine çoğunluk sistemi olsa, AP % 53
oya karşılık MM’de % 95 çoğunluk sağlayacaktı828.
 1968: Çevre barajı getirildi. Ancak bu baraj, AYM’ce iptal edildi. Tekrar

820
K.n. 158, K.t. 13.12.1960; RG, T. 16.12.1960, S. 10682; Düstur, 4. Tertip, C. I, s. 754.
821 K.n. 157, K.t. 13.12.1960; RG, T. 16.12.1960, S. 10682; Düstur, 4. Tertip, C. I, s. 741.
822 AÜSBF-İİE, Gerekçeli Anayasa Tasarısı ve Seçim Sistemi Hakkındaki Görüşü, AÜSBF İdarî

İlimler Enstitüsü Yay., Ankara, 1960, s. 89. “Çoğunluğa prim” için bkz. ibid., ss. 100-102.
823 K.n. 306, K.t. 25.05.1961; Düstur, 4. Tertip, C. I, s. 2637; RG, T. 30.05.1961, S. 10815.
824 K.n. 304, K.t. 24.05.1961; Düstur, 4. Tertip, C. I, s. 2629; RG, T. 30.05.1961, S. 10815.
825 Bazı kaynaklardaki, “çifte barajlı d’Hondt” nitelemesi, yanlıştır. (GÖKSEL & ÇINAR,

Mevcut Seçim …, s. 15. http://goo.gl/xgncw4). “Barajlı d’Hondt sistemi” ise, tek bir barajı
ifade ettiği için, doğrudur. İPM, op.cit., s. 103; TÜİK, op.cit., Açıklama kısmı, s. XIII.
826 YAZICI, Serap, Türkiye’de Askeri Müdahalelerin Anayasal Etkileri, 1. Bs., Yetkin yay.,

Ankara, 1997, ss. 73-75.


827 ASLANDAŞ, Alper Sedat & BIÇAKÇI, Baskın, Popüler Siyasi Deyimler Sözlüğü, 1. Bs.,

İletişim Yay., İstanbul, 1995, ss. 121-122.


828 1965 seçimleri için bkz. ABADAN, Nermin, Anayasa Hukuku ve Siyasî Bilimler Açısından

1965 Seçimlerinin Tahlili, AÜSBF Yay., Ankara, 1966, passim.


108 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

getirilen çevre barajı da iptal edildi. İptal kararlarından sonra TBMM bu


konuda yeni bir yasa düzenlemesi yapmadığından, barajsız d’Hondt829
sistemi, 1961 Anayasası’nın çift meclisli parlamentosu (MM ve CS)
açısından, 12 Eylül 1980 askeri müdahalesine dek yürürlükte kaldı830.
Özetle, 1983’e dek, ülke çapında geçerli bir baraj uygulanmadı. Öte
yandan d’Hondt sistemi, Türkiye’de 1961’den bu yana (1965 MM genel
seçimi ile 1966 MM ara seçimi dışında) uygulandı.
 1980: 12 Eylül 1980 askerî darbesi ile, yasama organının yetkileri, MGK
ve daha sonra DM’nin eklenmesiyle KM eline geçti. Ara rejimde yasama
yetkisi, Kurucu Meclis Hakkında Kanun831 ve MGK kararları ile
belirlendi832. İstikrara ağırlık veren seçim sistemi üzerine bazı öneriler,
darbe öncesinden başladı. Önerilerden biri, darbeden 5 ay önce
yayınlanmış olup, imzası bulunan başlıca kişi, daha sonra 1982’yi
hazırlayan DM-AK başkanlığını da yürütecektir833.
 1983: Yeni Anayasa’nın halkoyu ile kabulünden sonra, fakat ilk TBMM
seçimlerinden önce, MSK834 ile, % 10’luk ulusal barajlı d’Hondt sistemi
yürürlüğe konuldu. Esasında oransal bir değer yer almamakla birlikte,
hüküm, bir tür çevre barajı içerir835. Md. metni, 1961 MSK’da yer alan
ve AYM’nin K. 1961/13 kararına konu olan hükümle aynıdır836. Bu
yüzden 1983 Yasası için, “çifte barajlı d’Hondt sistemi” nitelemesine
rastlanır837. Söz konusu Yasa ekseninde Anayasa sonrası ilk seçim,
06.11.1983’te yapıldı. Baraja yaklaşanlar: Bağımsızlar: % 1.1. DSP,
MÇP, RP, IDP barajı aşamadı. Turgut ÖZAL siyaset sahnesine çıkarken,
eski politikacılar (Bülent ECEVİT, Alparslan TÜRKEŞ, Necmettin
ERBAKAN, Aykut EDİBALİ), TBMM dışında kaldı.

829 Belçika’lı medenî hukukçu ve matematikçi Victor D’Hondt’un 1878’de tasarladığı sistem.
830
ÖZBUDUN, Ergun, “Seçim Sistemleri ve Türkiye”, AÜHFD, Y. 1995, C. 44, S. 1-4, s. 529.
831 K.n. 2485, K.t. 29.6.1981; RG, T. 30.6.1981, S. 17386 (M); Düstur, 5. Tertip, C. XX, s. 316.
832 Bkz. 53, 55 ve 58 no.lu kararlar. RG, T. 11.7.1981, T. 9.8.1981, T. 15.10.1981.
833 ALDIKAÇTI, Orhan, et.al., “Siyasî Sistemin İşler Hale Getirilmesi, Anayasa ve Seçim

Sistemimiz” Semineri, Tercüman, 27-28 Nisan 1980.


834 K.n. 2839, K.t. 10.06.1983; RG, T. 13.06.1983, S. 18076, s. 8; Düstur, 5. T, C. XXII, s. 380.
835 MSK, md. 34/2: “Bir seçim çevresinde, kullanılan geçerli oyların toplamının, o çevreden

çıkacak milletvekili sayısına bölünmesiyle elde edilecek sayıdan az oy alan siyasî partilere ve
bağımsız adaylara milletvekilliği tahsis edilmez”. MGK-AK metninde yer alan md. 33/4’te,
açıkça “seçim çevresi barajı” ibâresi geçer. MGKTD, C. IX, B. 149, T. 10.06.1983, SS: 588,
s. 28. http://goo.gl/iVHfkK Ancak hüküm, DM metninde yer almaz. Ibid., s. 39.
836 306 no.lu Yasa, md. 32/4-5 (1036 no.lu Yasa md. 7 ile değişik).
837 GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, s. 15; IŞIK, Yeni Anayasa Tartışmaları ..., s. 23;

İPM, op.cit., s. 103; YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, Türk Anayasa Yargısında Anayasallık Bloku,
1. Bs., İÜHF Yay., İstanbul, Ekim 1993, s. 164.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 109

PARLAMENTO VE CB SEÇİMLERİNDEN SAPMA: ARA REJİMLER


Yasama seçimleri: 23. yasama dönemindeki Türkiye’de, 1960 ve 1980 ara rejim
dönemlerinde işlev gören ve “olağan-dışı yasama organı” olarak nitelenebilecek KM’ler göz
ardı edilmemelidir. Osmanlı-Türkiye anayasacılığında 1876’dan bugüne değin yasama
organları seçimle, ara rejim yasama organları ise kendine özgü yöntemlerle belirlendi.
Dolayısıyla, “[s]eçimle gelmiş temsilî organ ortada olmadığı için, 1980-82 döneminde
Anayasa yapan güç için kullanılan ‘Kurucu Meclis’ ve ‘Danışma Meclisi’ terimlerindeki
‘Meclis’ sözcükleri zorlamadır”838. Saptama, 1960 dönemi için de büyük ölçüde geçerlidir.
Devlet başkanlığı seçimleri: Aynı perspektiften bakınca, şimdiye dek tüm devlet başkanları
da -3 örnek dışında- meclis tarafından seçildi. Zira, darbe sonrası 2 ara rejim döneminde fiilî
güçle yürütmeyi devralan devlet başkanları ve kabineler, meclisin ya da halkın oyuna
dayanmaz. Diğer örnek, 1982 Anayasası’nın oylanmasında “plebisiter referandum”la ve
biçimsel olarak doğrudan halk tarafından seçilen ilk devlet başkanı olan Kenan EVREN’dir.
Nitekim, 1980-1983 ara rejim dönemine ilişkin hukuk metinlerinde “Cumhurbaşkanı”
nitelemesinden özenle kaçınılmış, yerine “MGK Başkanı veya “Devlet Başkanı” deyimleri
tercih edilmiş, seçimden sonra ise “Cumhurbaşkanı” kullanılmıştır839.

Bu özetin ardından, başlangıcından bugüne değin Türkiye’de


uygulanan seçim sistemlerini bir tabloda görebiliriz.
TABLO XXI: TÜRKİYE’DE UYGULANAN SEÇİM SİSTEMLERİ840

SEÇİM MV. SEÇİM SİSTEMİ KAYITLI KATILIM


YILI SAYISI SEÇMEN ORANI
1877 130 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk
1908 280841 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk
1912 279 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk
1914 242 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk
1919 165 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk
1920 437842 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk
1923 334843 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk

838 TANÖR, Bülent, İki Anayasa: 1961-1982, 4. Bs., XII Levha Yay., İstanbul, 2012, s. 91.
839 2 sözcük, 1982 Anayasası’nda aynı hükümde (GM 1/1), aynı kişi için (Kenan EVREN) ve bir
arada kullanılır: “Anayasanın, halkoylaması sonucu, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası olarak
kabul edildiğinin usulünce ilânı ile birlikte, halkoylaması tarihindeki Millî Güvenlik Konseyi
Başkanı ve Devlet Başkanı, Cumhurbaşkanı sıfatını kazanarak, yedi yıllık bir dönem için,
Anayasa ile Cumhurbaşkanına tanınan görevleri yerine getirir ve yetkileri kullanır. 18 Eylül
1980 tarihinde Devlet Başkanı olarak içtiği and yürürlükte kalır. Yedi yıllık sürenin sonunda
Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasada öngörülen hükümlere göre yapılır”. (b.k.v.t.a.).
840 Tablo, şu kaynaklardan sentezlendi: GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, s. 15.

http://goo.gl/xgncw4; İPM, Anayasa Reformu Aracılığı ile Türkiye’nin Denge ve Denetleme


Sisteminin Güçlendirilmesi, Sabancı Üniv. İPM Yay., İstanbul, Şubat 2012, s. 103.
http://goo.gl/SxitCw ; IŞIK, Hüseyin Murat, Yeni Anayasa Tartışmaları Işığında Yüksek Seçim
Kurulu, (Ed. YILMAZ, Murat), SDE Analizi, Mayıs 2012, ss. 21-23. http://goo.gl/5kPJdX
841 Bir kaynakta, üye tamsayısı 281’dir. DEMİREL, “Osmanlı Meclis-i ...”, s. 410, sü. 1.
842 Bir kaynakta, 451 sayısı verilir. BAKIRCI, Fahri, TBMM’nin Çalışma Yöntemi, 1. Bs., İmge

Yay., Ankara, Şubat 2000, Tablo: 20, ss. 128-129.


843 II. Meclis üye sayısı, resmî olarak 334’tür, TBMM Albümü’nde 333 üyenin bilgileri yer alır:

TBMM, TBMM Albümü (1920-2010), C. I: 1920-1950, 2. Bs., TBMM Genel Sekreterliği


Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Yay., Haziran 2010, ss. 81-122. http://goo.gl/AggKch
110 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

1927 316 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk


1931 317 Sınırlı oy, 2 dereceli, çoğunluk
1935 399 2 dereceli, çoğunluk
1939 429 2 dereceli, çoğunluk
1943 455 2 dereceli, çoğunluk
1946 465 Tek dereceli, listeli çoğunluk
1950 487 Listeli çoğunluk 8.905.743 89,3
1954 541 Listeli çoğunluk 10.262.063 88,6
1957 610 Listeli çoğunluk 12.078.623 76,6
1961 450844 Çevre barajlı d’Hondt 12.925.395 81,4
1965 450 Millî bakiye 13.679.753 71,3
1969 450 Barajsız d’Hondt 14.788.552 64.3
1973 450 Barajsız d’Hondt, tercihli oy 16.798.164 66,8
1977 450 Barajsız d’Hondt 21.207.303 72,4
1983 400845 Çifte barajlı d’Hondt 19.767.366 92,3
1987 450 Çifte barajlı d’Hondt + kontenjan 26.376.926 93,3
1991 450 Çifte barajlı d’Hondt + kontenjan 29.979.123 83,9
1995 550 % 10 ülke barajlı d’Hondt 34.155.981 85,2
1999 550 % 10 ülke barajlı d’Hondt 37.495.217 87,1
2002 550 % 10 ülke barajlı d’Hondt 41.407.027 79,1
2007 550 % 10 ülke barajlı d’Hondt 42.799.303 84,2
2011 550 % 10 ülke barajlı d’Hondt 50.189.930 87,2

§ II. BARAJI YÜRÜRLÜĞE KOYAN İRADE

12 Eylül 1980 askerî darbesi ertesinde oluşturulan Kurucu


Meclis’e (KM), Anayasa ve Siyasî Partiler Kanunu (SPK) yanı sıra,
Seçim Kanunu’nu hazırlama görevi de verildi846.
Dolayısıyla, barajı sisteme ekleyen 2839 sayılı MSK’nın
temelindeki irade, olağan yasama organı değil; askerî ara rejim
döneminde yasama yetkisini kullanan KM organlarının (Danışma
Meclisi ve Millî Güvenlik Konseyi) ortak işlemidir. MSK md. 33/1’in
kabul edilen nihaî metni, şu şekildedir:
“Genel seçimlerde ülke genelinde, ara seçimlerde seçim yapılan çevrelerin tümünde,
geçerli oyların yüzde onunu geçmeyen partiler milletvekili çıkaramazlar”.
Sonuç olarak, 1982 Anayasası yürürlüğe girmiş olmasına karşın,
yeni Anayasa gereği seçimler yapılmadığı ve seçilmiş bir parlamento
bulunmadığı için, % 10’luk baraj, ara rejim döneminde yasama yetkisini
üstlenen organ tarafından yürürlüğe konulmuş oldu.

Bazı kaynaklarda, 287 sayısı verilir. BAKIRCI, TBMM’nin Çalışma Yöntemi, ss. 128-129.
Ayrca, bu sayının “üye tam sayısı” olduğu ifade edilir. Ibid., s. 159.
844 Parlamento üye sayısı, ilk kez 1961 Anayasası ile sabit bir sayıda belirlendi.
845 Bir kaynakta, 399’dur. GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, s. 15. http://goo.gl/xgncw4
846 Madde 2/(c): “Yeni Anayasa’nın ve Siyasî Partiler Kanununun hükümlerini gözönünde

tutarak Seçim Kanununu hazırlamak; …” (K.n. 2485, K.t. 29.6.1981; RG, T. 30.6.1981, S.
17386 (M); Düstur, 5. Tertip, C. XX, s. 316).
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 111

§ III. BARAJIN YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ ZAMANI

Bazı kaynaklarda, % 10’luk barajın 1980847, 1982848 veya


1987’de849 getirildiği aktarılır. Dolayısıyla bu bilgiler, barajın KM yerine
TBMM’de kabul edildiği sonucuna da götürür. Hatta 1961 Anayasası ile
% 5 baraj getirildiği, sonra % 10’a çıkarıldığı bilgisine de rastlanır850.
Oysa baraj, 1983’ten beri yürürlüktedir. Yasa’nın kabul edildiği
tarihte, 1982 Anayasası yürürlüğe girmiş bulunuyordu851. Fakat,
Anayasa gereği yeni yasama organı seçilmiş değildi852. Nitekim,
Anayasa uyarınca yeni meclis, daha sonra teşekkül etti.
Barajın kabulü, yeni Anayasa’nın yürürlüğe girişinden sonra,
anayasa uyarınca yapılan ilk seçimden öncedir. Özetle baraj, 1980-1983
ara rejim dönemi ürünüdür.
Böylelikle, Türkiye tarihinde ilk kez, ulusal çapta bir seçim barajı
yürürlüğe konuluyordu.
1961/306 seçim yasası853 ve 1983/2839 seçim yasası arasında, 2
benzerlik ve bir farklılık dikkati çeker:
306 VE 2839 NO.LU SEÇİM YASALARI
 Yapan organ: Her iki seçim yasası da, olağan meclis değil, KM’ce kabul edildi. 1960
askerî darbesi sonrasında kabul edilen, Kurucu Meclis Teşkili Hakkında 157 no.lu Kanun
md. 2 ile, Kurucu Meclis’e (Temsilciler Meclisi ve Millî Birlik Komitesi’nden oluşur)
Anayasa’nın yanı sıra, seçim yasasını da kabul etme görevi verildi. 1980 askerî darbesi
sonrası için de aynı organlarca yapımdan söz edilebilir (DM ve MGK).
 Yapım zamanı: Her iki seçim yasası da, yeni TBMM’nin toplanmasından önce kabul
edildi. Önceki 306 no.lu seçim yasası, hem 1961 Anayasası’nın halkoyu ile kabulünden
(09.07.1961), hem de yeni TBMM’nin toplanmasından önce (25.05.1961) kabul edildi.

847 İHAM-BD’nin kararına karşı oy gerekçesinde, barajın 1980’de getirildiği yazılır. ECtHR,
[Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, No. 009819, Judg. 08.07.2008, App. No.
10226/03, karşı oy, para. 1. http://goo.gl/Xs67h2 Ancak, para. 3’te, doğru tarih verilir.
848
“1982’de seçim yasası da anayasanın ruhuna uygun olarak hazırlandı”. ALKAN,
“Osmanlı’dan ...”, s. 61. http://goo.gl/56fHCg
849 İlk örnek, bir gazeteciden: “Dünkü yazımda yüzde 10 barajının 12 Eylül 1980 askeri darbesi

ürünü olduğunu yazmıştım. Sedat Ergin, 12 Eylülcülerin 1983 seçimlerine katılacak partileri
veto yoluyla ayıklamış olduğunu, barajın 1987 seçimleri öncesi ANAP Lideri Turgut Özal
tarafından konulduğunu hatırlattı. Kendisine teşekkür eder, okurlardan özür dilerim”.
ÇAKIR, Ruşen, “Hayalci Ol, Azla Yetin!”, Vatan, 01.04.2010. http://goo.gl/gQl5HZ Diğer
örnek, bir araştırmaya Önsöz yazan Hasan ERSEL’den: GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim
…, s. XI. http://goo.gl/xgncw4
850 “1961 Anayasası % 5 barajı limitini getirmişti. Meclis bunu % 10 yapıp, ufak rakiplerini

(demokrasinin temsilde adalet prensibine aldırdığı yoktu) temizleyemiyordu”. BOZKURT,


Ali Rıza, Cumhur’un Anayasası: Sihirbaz Torbası, Siyah Beyaz Yay., İstanbul, 2008, s. 142.
851 Anayasa, 7 Kasım’da referandumda oylandı; sonuçlar 9 Kasım’da RG’de yayımlandı.
852 06.11.1983’te seçimler yapıldı, 06.12.1983’te TBMM-BD kurularak göreve başladı.
853 K.n. 306, K.t. 25.05.1961; Düstur, 4. Tertip, C. I, s. 2637; RG, T. 20.05.1961, S. 10815.
112 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
Ancak, halkoyundan önceki kabul tarihlerine bakılınca, KM’de son aşama olan MBK’da,
306 no.lu Yasa’nın, Anayasa’nın kabulünden 2 gün önce kabul edildiği görülür. 2839
no.lu seçim yasası ise, yeni Anayasa’nın halkoyunda kabulünden (07.11.1982) sonra, fakat
yeni TBMM’nin toplanmasından önce kabul edildi. 1982 Anayasası açısından da aynı
hususu dikkate almak gerekir. Anayasa’nın halkoyu öncesinde KM’den çıkış tarihine
baktığımızda, MGK’nın, DM’den gelen metin üzerinde “rötuş”lar sonrası kabul kararı
verdiği tarih, 18.10.1982’dir. Dolayısıyla, yayım değil, kabul tarihi dikkate alınınca, bu
kez aradaki zaman farkı daha da açılmaktadır: Yaklaşık, 8 ay (18.10-1982-10.06.1983).
 Sonuç: Anayasa ve Seçim Yasası’nı hazırlayan organların aynı olması: Her iki seçim
yasasını hazırlayan KM olduğundan, aynı kişilerden oluşmaktadır. Hatta 1961’de,
Anayasa ve Seçim Yasası’nın kabul tarihleri arasında yalnızca 2 gün vardır. Bu özellik, bir
AYM Yargıcının, aynı kişilerin birbiri ile çelişik bir yasa ve Anayasa yaptıklarının
savunulamayacağı yönündeki ilginç gerekçesine de esin kaynağı oluşturur854.
 Fark: 1961/306 no.lu Yasa, Yeni Anayasa’nın halkoyunda onayından önce; 1983/2839
no.lu Yasa ise, Yeni Anayasa’nın halkoyunda onayından sonra kabul edildi.

Yasa’nın yürürlüğe giriş zamanının bir de hukuksal sonucu vardır:


MSK 12 Eylül döneminde çıkarıldığı için, Any. GM 15/son gereği,
barajın Anayasa’ya aykırılığı iddia edilememiştir. Bu görüş, bir AYM
kararının başvuru gerekçesinde de aynen ifade edilir855.

§ IV. YASA’NIN KABUL SÜRECİ

Yasa, KM’nin önce DM, sonrasında MGK aşamasında müzakere


edilerek yürürlüğe konuldu856.

A) Ön karşılaştırma
Öncelikle, 2 önemli hususu belirtmekte yarar var:
 Metinler açısından fark: DM’nin metni (md. 32) ile, MGK’nın
kabul ettiği hüküm (md. 33) arasında başlıca fark, ilkindeki “yüzde
onunu geçemeyen”857 yerine, “yüzde onunu geçmeyen”858 ibâresinin
konulmasıdır. “Geçemeyen” ibaresi, aslında uygundu.
 Müzakereler açısından fark: Yapım sürecinin DM aşamasında,
DM-AK’da paralel görüşlere karşın, Genel Kurul’da ciddi fikir
ayrılıkları ve sert tartışmalar yaşandı859. Oysa ikinci aşamada, MGK
Anayasa Komisyonu (MGK-AK) ve MGK üyeleri arasındaki
diyaloga -tahmin edilebileceği üzere- “emir-komuta” ilişkisi egemen

854 AYM üyesi H. KETENOĞLU, aynı kişilerce ve 2 gün ara ile hazırlanan iki metnin birbirine
aykırı olamayacağını savunur. (AYM, K. 1968/13).
855 AYM, K. 1995/59 (Başvuru gerekçesi).
856 MGK, SS: 588, Kabul edilen metin ve MGK-AK Raporu (1/498), T. 06.05.1983.
857 MGKTD, C. IX, B. 149, T. 10.06.1983, SS: 588, s. 28. http://goo.gl/iVHfkK
858 Ibd., s. 39.
859 Tutanaklarda 300 sayfalık yer tutan görüşlere, izleyen sayfalarda yer verilecektir.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 113

oldu ve aksi görüş beyan edil(e)medi.

B) Aşamalar: Danışma Meclisi - Millî Güvenlik Konseyi


Yasalaştırma çalışmaları, 2 aşamada sonuçlandı: DM ve MGK.

1. Danışma Meclisi aşaması


2 alt-aşamaya ayrılır: DM-AK aşaması ve DM-GK aşaması.

a) Danışma Meclisi Anayasa Komisyonu aşaması


MSK, ilkin DM-AK’da görüşüldü. Süreçte, yüksek mahkemeler,
valilikler, Üniversiteler, STÖ’ler ve meslek kuruluşları ve birçok gerçek
kişi, hatta Muhtarlar Federasyonu’nun, seçim sistemi ve ulusal baraj
üzerine önerilerde bulunduğu kaydedilir:
1980’DE SEÇİM BARAJINA İLİŞKİN BAZI GÖRÜŞLER 860
 “% 10’dan az oy alan partiler Meclise girememelidir”. (İstanbul Tıp, Odalar Birliği,
Adıyaman ve Tunceli Valilikleri).
 “% 5’ten az oy alan partiler Meclise girememelidir”. (Ankara Hukuk, Bursa Mak. F.,
ODTÜ, İstanbul SBF Dekanlığı).
 “Toplam oyların % 5 veya % 10’unu alamayan partiler Mecliste temsil edilmemelidir”.
(Doç. Dr. İbrahim KAPLAN).
 “Barajlı çoğunluklu parlamenter rejim” olmalıdır. (Trabzon, Muğla ve Bitlis Valilikleri,
Bursa Ü., Bursa İ. Ses. İ. Fak., Atatürk Üniv., Askerî Yargıtay).
 “Aritmetik çoğunluk olmalı, tek parti hakimiyetine yer verilmemelidir”. (HSYK).
 “İki partili sistem” olmalıdır (Amasya Valiliği).
 7) “Nispî temsil ve baraj” olmalıdır (TESK, Ankara Valiliği).
 8) “Almanya’da ve Yunanistan’daki gibi baraj sistemi” olmalıdır (Sayıştay).

DM-AK’nın bazı üyeleri birçok karşı oy yazısı kaleme almalarına


karşın, hiçbiri % 10 barajına ilişkin değildir.

b) Danışma Meclisi Genel Kurulu aşaması


DM-AK tarafından intikal ettirilen metni görüşen DM’de, % 10
barajına ilişkin lehte861 ve aleyhte862 görüşler savunuldu. DM

860 Öneriler, bir derlemeden gruplandırılarak aktarıldı: GÜRBÜZ, Yaşar, Anayasa: Görüşler,
Taslak (Anayasa Komisyonuna Sunulan Görüşler ve Komisyonca Hazırlanan Taslak Metin), 1.
Bs., Araştırma Eğitim Ekin Yay., İstanbul, 1982, s. 50. (Yazar, “Sistematik Özet”
bölümündeki bilgileri, DM-AK Üyesi Mümin KAVALALI’nın bir derlemesinden aktardığını
not eder, ancak herhangi bir kaynağa referans yapmaz. Ibid., s. 85).
861 İzleyen kısımlarda başlıca görüşlere yer verilecek olup, birkaç örnekle yetinelim: Nazmi

ÖNDER: “Güçlü iktidar, güçlü muhalefet ancak barajlı nispî temsilde vardır”. DMTD, YY.
2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 9. Ahmet Senvar DOĞU: “[N]ispî temsilin belli başlı
114 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

üyelerinden akademisyenler dışında kalanlar dahi, KM sürecinin sona


ermesinden sonra eleştiri ve önerilerini paylaşmayı sürdürdüler863.
Lehte görüşlerde, güç fetişizmine vurgu yapan, oy hakkını eş
seçme ile dahi ilişkilendiren ilgisiz yorumlar yer alır864. Dahası, %
10’luk barajın olmaması durumunda, d’Hondt sisteminin ürettiği doğal
barajı unutan bir akademisyenin, 5 oy alanın dahi TBMM’ye
girebileceği yönünde abartılı endişelerine865 de rastlanır.
Görüşmelerde, DM-AK Başkanı Orhan ALDIKAÇTI, % 10’luk
barajın, hedeflenen az veya iki partili sistemi de engelleyebileceği
olasılığı üzerinde durur866, hatta bu yönde bir öneri görüşülür867. Barajın
%, % 7 ve % 8’e düşürülmesine ilişkin önergeler, kabul görmez868.
Tüm bu tartışmalardan sonra, maddenin oylanması işaret
yöntemiyle yapılır ve kabul edilir869. Hatta DM’deki görüşmelerde,
Komisyon Sözcüsü Şener AKYOL, barajın % 12’ye çıkarılması
yönünde teklifler beklediğini dahi açıkça dile getirir870; fakat Namık
Kemal YOLGA’nın tepkisine maruz kalır871.

mahzurlarını bertaraf edecek tedbirleri Anayasa Komisyonumuz Allaha şükür ki, getirmiştir”.
DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 60.
862 Birkaç örnekle yetinelim: Şerafettin YARKIN: “% 10 baraj aşılmadı diye, o ildeki il seçim

sayısını aşan oylar o partiler için yok olmaktadır. Bu, … seçmenlerin iradesi ile de
bağdaşmayan bir sonuçtur”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 37. Kamer
GENÇ: “eğer % 10 barajı kabul edersek ve 10-15 tane de parti kurulursa, seçim sonucunda
hiçbir partinin % 10 barajı aş[a]maması gibi bir sonuç da ortaya çıkabilir”. Ibid., s. 27. Özer
GÜRBÜZ: “Barajlara çok yaklaşıp yüzbinlerce oy alan partilerin bütün adayları ile birlikte
sahneden silinmesi, pek çok değerli insanın parlamento dışında kalmasına ve böylece seçim
isabetinden uzaklaşmaya yol açacaktır”. Ibid., s. 10. Mehmet HAZER: “Bir kısım oylar
değerlenmekte, bir kısım oylar silinip atılmaktadır. Bu, Anayasanın eşitlik prensibine aykırı bir
uygulamaya vesile olacaktır”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 57.
863 GÜRBÜZ, Özer, “Dünyada ve Türkiye’de Uygulanan Seçim Sistemleri ve İdeal Seçim

Sistemi İçin Öneriler”, Ank.BD, Y. 1997, S. 1, ss. 14-29. http://goo.gl/cyhdDS


864
Halil AKAYDIN’ın görüşü: DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, ss. 38-39.
865 Akif ERGİNAY: “Eğer baraj koyulmazsa, … belki 5 oy alan bir kimse bile bu bakımdan

milletvekili seçilebilecek”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 94, T. 03.05.1983, s. 234.


866 “[E]ğer yüzde 10 barajı iki parti aşarsa mesele yok. Bir parti bu barajı aşarsa oran

indirilecektir, bu yüzde 9’a indirilecektir. … Bu işlem iki olana kadar devam edilecektir”.
DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 95, T. 04.05.1983, s. 277.
867 Baraj hükmüne eklenmek üzere önerilen, f. 2: “En az iki partinin yüzde onluk barajı

aşamaması halinde, baraj sayısı sıra ile yüzde dokuza ve yüzde sekize düşürülür. Bu düşürme
işlemine barajı aşacak iki siyasî parti bulununcaya kadar devam edilir”. Ibid., s. 277.
868 Metinler için bkz. Ibid., ss. 278-279.
869 “Kabul edenler... Etmeyenler... Madde kabul edilmiştir”. Ibid., s. 295.
870 “[B]iz asgarî ciddiyeti bir parti için, bir partinin bölgesellikten kurtulması için asgarî % 10’u

öngördük. Belki de Heyetinizden beklerdik ki, teklif gelsin % 12 olsun”. Ibid., ss. 286-287.
871 “Profesör Akyol’un demin söyledikleri gibi, … % 12 teklif etsinler diye bekliyorlarmış. O

zaman … % 100’e çıkaralım ve bu Meclise hiçbir parti girmesin”. (b.k.v.t.a.). Ibid., s. 288.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 115

2. Millî Güvenlik Konseyi aşaması


İki alt-aşamaya ayrılır: MGK-AK süreci ve MGK’nın kabulü.

a) Millî Güvenlik Konseyi Anayasa Komisyonu aşaması


DM’den gelen metin incelendi. Metne MGK-AK872’nin Raporu
eklenerek, MGK Başkanlığı’na “arz” edildi873. Bu aşamada herhangi bir
tartışma veya müzakere yapılıp yapılmadığını bilmek, oldukça zor.

b) Millî Güvenlik Konseyi aşaması


MGK’da, DM’den gelen metin görüşüldü ve bazı değişikliklerle
kabul edildi. İlkin, MGK-AK Başkanı Hâkîm Tümgeneral Muzaffer
BAŞKAYNAK’ın MGK üyelerine genel bir “arz”ı söz konusudur874.
Maddelere ilişkin görüşmede ise, md. 33’e ilişkin çarpıcı husus,
barajın asıl amacının, “küçük partilerin, büyük partiler üzerindeki
tasallutu”nu, hatta “kurulmasını önleme”ye yönelik olduğudur875.
Bu “arz”ın ardından, Başkan’ın sorusu üzerine olumlu ya da
olumsuz herhangi bir görüş veya eleştiri ortaya konul(a)mamış, %
10’luk barajı içeren norm kabul edilmiştir876.
Seçim sistemini ve % 10’luk barajı belirleyen MGK, 1983
seçimlerine gidiş sürecinde bazı adayları ve partileri veto ederek, seçime
katılmalarına izin vermedi. Zira 12 Eylül sonrasında, başlıca
politikacılara siyaset yasağı getiren askerî yönetim, ilk serbest
seçimlerde, hem seçime katılacak partilerde, hem de adaylarda izin
872 MGK-AK’nın kompozisyonu: 6 askerî hâkim (1’i Başkan, Tümgeneral) ve 1 Adalet
Bakanlığı Tetkik Hâkimi.
873 Rapor’un gerekçesinin % 10 baraja ilişkin gerekçe kısmı: “7. … ülke genelindeki baraj ve

seçim çevresindeki baraj konuları üzerinde de durulmuştur”. MGK-AK, T. 09.06.1983, Esas


No. 1/498, Karar No. 4, SS: 588, s. 14.
874 Arzda, baraj konusundaki şu cümlelere rastlanır: “Sayın Cumhurbaşkanım, ayrıca istikrarlı

bir parlamento, ciddî ve müstakar bir hükümetin de, devlet yönetiminde işbaşında bulunması
ilkesinden hareket edilerek, … baraj sistemi getirilmiş bulunmaktadır”. MGKTD, C. IX, B.
149, T. 10.06.1983, s. 297. http://goo.gl/iVHfkK
875 Hâkim Tümg. Muzaffer BAŞKAYNAK (MGK-AK Başkanı): “Sayın Cumhurbaşkanım,

biraz önce maruzatta bulunurken arz etmiştim; [TBMM’de], parlamentonun teşekkülünün


güçlü ve istikrarlı olmasını ve buna dayalı hükümetin de müstakar bir yönetimle Devleti ve
milleti idare etmesini öngörmüştük. … Bu özellikle, küçük küçük partilerin memlekette ve
koalisyonlarda söz sahibi olmalarını önlemek, değişik programlarının burada
uygulanmasının memleket düzeyinde mahzurlarını gidermek için, ... Küçük küçük partilerin
kurulmasını, küçük partilerin, büyük partiler üzerindeki tasallutunu önlemeyi amaçladık.
Arz ederim”. (b.k.v.t.a.). Ibid., s. 311.
876 “[M]adde üzerinde söz almak isteyen var mı? Yok. Maddeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul

edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir”. Ibid., s. 311.


116 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

esasını benimsedi. Anayasa sonrası ilk seçimleri “serbest” seçim olarak


nitelemek zor olup, herkesin oy kullanabileceği, ancak izin verilen
partilerle bunların adayları arasında tercihin serbest olduğu, “kapalı”
seçimler demek daha uygun düşer877.

§ V. BARAJIN ÖNGÖRÜLME NEDENLERİ

DM gerekçesinin yanı sıra, gerek DM ve MGK tartışmalarında


açıkça ortaya konulan gerekçeler ve diğer görüşler özetlenecektir.
Söz konusu hedefler, gerek 1980 askerî darbesi ile işbaşına gelen
MGK Başkanı Kenan EVREN’in kamuoyuna açıklamalarında ve
“Anayasayı tanıtma” konuşmalarında, gerekse DM üyelerinin
konuşmalarında sıkça dile getirilmiştir.

A) DM gerekçesi: Küçük partileri engelleme ve istikrar


EVREN, DM’nin açılışında devlet başkanı sıfatıyla yaptığı
konuşmada, arzuladığı seçim sistemine ilişkin ipuçlarını da veriyordu:
“Anayasa kadar önemli bir kanun da seçim kanunu olacaktır. Küçük küçük
partilerin koalisyon döneminde ne müşküller çıkardığı, iktidarda kalabilmek
uğruna bu küçük partilere ne tavizler verildiğini hep beraber gördük ve
yaşadık. ... Parti enflasyonunu önleyecek bir seçim sistemini bütün millet
sizden beklemektedir”878 (b.k.v.t.a.).
DM metninin gerekçesinde, şu amaçlar açıkça yer alır879:
 “ufak partilerin yasama meclisinde temsilini önlemek”;
 “mahallî partilerin oyların dağılmasına sebep olmalarının engellenmesi”;
 “parlamento faaliyetlerinde istikrar”;
 “hükümetlerin devamında istikrar sağlanması”.
Barajın ana hedefleri, 1980 öncesi çok parçalı meclis yapısı,
koalisyonlar ve “güçsüz” iktidarlara tepki ve “biçimsel istikrar”ı
sağlamaktır. Daha açık deyişle amaç, % üzerinden oy oranı belli bir
eşiğin altında kalan partilerin parlamentoda temsilini önleyerek, oy oranı
yüksek olan partiler lehine sonuç yaratmak ve TBMM’de sayısal
çoğunluğun ortaya çıkmasını kolaylaştırmaktır880.
DM-AK’nın genel gerekçesinde, “hastalık hâlinin tedavisi”

877 MUTLU, Abdullah, Kurumsallaşmış Demokrasilerdeki Siyasi Partiler Sistemi ile


Ülkemizdeki Siyasi Partiler Sisteminin Karşılaştırmalı Değerlendirmesi ve Özgün Model
Arayışları (Uzmanlık Tezi), İçişleri Bakanlığı Araştırma, Plânlama ve Koordinasyon Kurulu
Başkanlığı, Ankara, Nisan 2005, s. 122. http://goo.gl/BLbCg9
878 DMTD, C. 1, S. 5, T. 23.10.1981, O. 1. http://goo.gl/RwR5t8
879 DM, SS: 386, AK Raporu (1/672), E. (belirsiz), K. 16, T. 18.04.1983, s. 21.
880 KABOĞLU, Anayasa Hukuku Dersleri ..., s. 205.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 117

olarak nitelenen soruna ve “hükümet istikrarı” hedefine vurgu yapılır881.


DM-AK Raporu’nun baraja ilişkin md. gerekçesinde ise (Tasarı’da
md. 29), istikrar-temsil ilişkinde ilkinin tercih edildiği vurgulanır882.
Metnin DM Başkanlığı’na sunumunda da, “ufak partilerin
yasama meclisinde temsilini önlemek” hedefi açıkça telâffuz edilir883.
Dolayısıyla, dönemin ana-yasayıcı gücüne göre, 1980 öncesi
kaosun “günah keçileri”nden biri, küçük partilerdi. Yabancı yazarlar da,
benzer gözlemleri dile getirir884.
Bu açıdan baraj, 1961’e tepki olarak 1982’de parlâmenter rejim
tıkanıklıklarını çözme odaklı “anayasal” önlemleri (“rasyonalize
parlâmenter rejim”) tamamlayıcı “normatif” araçlardandır885.
Bir bakıma bu, “koalisyonlardan çok çektik, bize iki parti
yeter”886, anlayışıdır. Oysa ideolojik kutuplaşmanın derinleştiği Türkiye
gibi ülkelerde, seçim teknikleriyle oynayarak yaratılmak istenen “az
partili sistem”, beklenen sonucu sağlamayabilir, hatta temsil edilmeyen

881 “Bu hastalık halinin tedavisinde yardımcı unsurlardan birisi yasama meclisine Devlet
faaliyetlerinde istikrarı sağlayacak hükümeti devamlı destekleyerek hükümet krizlerini
önleyecek bir çoğunluğun hâkim olmasıdır”. DM, SS: 386, AK Raporu (1/672), E. (belirsiz),
K. 16, T. 18.04.1983; DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 11.
882 “[B]azı fikirlerin parlamentoda temsil edilmeyeceği şeklindeki eleştiri karşısında, istikrar ve

geniş temsil düşünceleri arasında bir tercih yapmak gerekmiş, Tasarı istikrarı tercih
etmiştir”. Ibid., s. 21.
883 “12 Eylül öncesi istikrarsız koalisyon hükümetleri devri olmuş ve yasama hayatında özellikle

koalisyonların kurulması ve devamında üzüntü veren olaylara şahit olunmuştur. Bundan


dolayı da yeni konacak seçim sisteminin her şeyden önce mümkün olduğu ölçüde istikrar
sağlamaya elverişli olması fikri benimsenmiş; ... çoğunluk sistemi ile nispî temsil bir kere daha
karşılaştırılmış ve nispî temsilin d’Hond[t] sistemi benimsenmiştir. Ancak, ufak partilerin
yasama meclisinde temsilini önlemek için baraj konması gerekli görülmüş…”. (b.k.v.t.a.).
Ibid., Ek kısmı, s. 3. (Alıntılardaki “/” simgesi, paragrafları gösterir).
884
“Yeni seçim sistemi büyük partilerin son derece lehine düzenlenmiş bulunuyordu, çünkü
yasayı yapanlar, küçük partilerin 1980 öncesindeki ölçüsüz ağırlığını sistemin yıkılışının
nedenlerinden biri olarak görmekteydiler”. ZÜRCHER, Eric Jan, Modernleşen Türkiye’nin
Tarihi (Turkey: A Modern History), (Çev. GÖNEN, Yasemin Saner), 7. Bs., İletişim Yay.,
İstanbul, 2000, s. 411.
885 1982 Anayasası’da öngörülen önlemler: 1) TBMM’nin toplanmasında kolaylık: Toplantı yeter

sayısında salt çoğunluk yerine, 1/3 TBMM ÜTS. 2) Hükûmet kuruluşunda kolaylık: Güvenoyu
için, TBMM ÜTS’nin salt çoğunluğu yerine, toplantıya katılanların salt çoğunluğu ve
başarısızlıkta fesih mekanizması eklendi. 3) CB seçiminde kolaylık ve başarısızlıkta otomatik
fesih eklendi. 4) TBMM Bşk. seçiminde kolaylık: TBMM-ÜTS’nin salt çoğunluğu yerine, 4.
oylamada en fazla oy yeterli görüldü. 5) Yasa yapım süreci kolaylaştırıldı, kısaltıldı. 6) 2
meclis yerine, tek meclis öngörüldü. 7) TBMM içi muhalefetin etkisi azaltıldı. 8) Parti grubu
kurabilmek için gerekli milletvekili sayısı artırıldı: 10 üye yerine, 20 üye.
886 KÖKER, Levent, “Seçim Sistemleri ve Siyasî Çoğulculuk: Demokratik Meşruluk Açısından

Bir Değerlendirme”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, s. 206.


118 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

görüşleri ve partileri keskinleştirebilir887.


Seçim yasalarının temsilde adalet ve/veya yönetimde istikrara yol
açıp açmayacağını önceden kestirebilmek, hukuksal bir araştırma ile
değil, ancak daha önceki seçim sonuçlarının değerlendirilmesi yoluyla
varılabilecek bir sonuçtur888.
Seçim barajları ve diğer “rasyonalize parlamenter rejim”
önlemleri açısından bir tür “sığınma” gerekçesi olarak kullanılan
“istikrar” kavramının irdelenmesi gerekir. Anlam kayması, “temsilî
demokrasi” kavramını da etkilemekte olup, bu sapmayı düzeltecek
başlıca mekanizma, Anayasa Yargısıdır889.

B) Bölgesel/etnik/dinsel temelli partilerin temsilini engellemek


1983’te geleceğe yönelik bir öngörü, oldukça ilginç sayılmalıdır.
Aslında, barajın bazı partilerin önünü kesme işlevi (de) kazanması,
1990’lar sonrasına ilişkin bir gelişmedir. Kenan EVREN ise, bu iddiayı
reddeder ve özellikle “istikrar” gerekçesine vurgu yapar:
“Yüzde 10 barajı yüzünden birçok parti seçime giremiyor. Kürtler de giremiyor.
Biz o barajı Kürtler girmesin diye koymadık. Koalisyonlar çıkmasın, istikrar
olsun diye koyduk”890. (b.k.v.t.a.).
Fakat bu vesileyle EVREN, koalisyonlar yerine az partili
parlamentoyu, hatta bir başka demecinde, tek partiye yönelik özlemini
sergiler. Bu tablo, bir bakıma, Türkiye siyasetinin çoğulculuk, koalisyon
ve uzlaşma kültürüne alışkın olmadığını da teyid eder:
“Biz koalisyonda çalışmaya alışmamışız. Türkiye’de iktidar olmayı sömürme
vesilesi görmeye alışmışız. Ne kadar çok parti varsa o kadar sömürü var.
Koalisyon olan ülkede çalkantı olur. ... Türkiye’de 40’ın üzerinde parti var,
ancak zamanla bunlar eriyecektir. Biz bir partinin üç defa seçime katılamaması
durumunda kapatılmasını öngörmüştük. Şu anda uygulanıyor mu bilmiyorum.
İster komünist olsun ister şeriatçı olsun ama tek parti olsun. Bu ülke
koalisyonlardan çok çekti”891. (b.k.v.t.a.).
Yabancı kaynaklarda dahi, sonuçları itibariyle % 10 barajın,

887 “Eğer bir toplumda, bölünmeler belirlli bir düzeye ulaşmışsa, ... ayrı partiler olarak
örgürtlenmelerine izin verilmeyen bölünmeler ya büyük partilerin içine kaçar, ya da ‘yeraltı’
örgütlenmelelerine ... neden olur”. KIŞLALI, Ahmet Taner, Siyaset Bilimi (Giriş), 3. Bs.,
İmge Yay., Ankara, Ekim 1992, s. 213.
888 SABUNCU, “Seçim Sistemi/Adalet ...”, s. 518.
889 BOYAR, Oya, Anayasal Uyuşmazlıklarda Yorum, (Doktora Tezi), Marmara Üniv. SBE,

İstanbul, 2008, ss. 139-140.


890 “Evren’in 8 Eyaleti”, (Röp. TÜFEKÇİ, Hasan), Hürriyet, 01.03.2007. http://goo.gl/BKrSWX

Devamla, “Türkiye 8 eyalete bölünebilir. … Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Erzurum,


Diyarbakır, Eskişehir, Trabzon”. (aynı röportaj).
891 “Kenan Evren: DTP Meclis’e Girmeli”, Sabah, 26.02.2007. http://goo.gl/ZwwXjw
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 119

özellikle etnik ve dinsel temelli partilerin temsilini ve gelişimini


engellediği belirtilir892. İddia, 2009’da Demokratik Toplum Partisi’nin
(DTP) kapatılma davasına ilişkin AYM kararına dahi yansımış olup;
davalı Parti’nin savunmasında bu husus, çok açık biçimde vurgulanır893
ve izleyen kısımda çarpıcı sorular yöneltilir894.
Baraj, yalnızca belli etnik kökenin temsilini engellemekle
kalmayıp, genel olarak çoğulcu demokrasiyi de zedelemektedir. Bu
noktaya, 2010 Anayasa değişiklikleri sırasında da değinilir895.
Hatta, gerek bölgesel partileri ve gerekse çoğulculuğu engelleme
hedefi, Yasa’nın 1983’te görüşülme sürecinde, DM tartışmalarında ve
DM-AK gerekçesinde de yer bulur:
DM-AK Başkanı Orhan ALDIKAÇTI896; DM üyeleri Nazmi ÖNDER897, Evliya
PARLAK898 ve M. Fevzi UYGUNER899, bu tür görüşler öne sürer. DM-AK
gerekçesinde de, benzer vurguya rastlanır900. DM-AK Sözcüsü Şener

892 MCLAREN, op.cit., pp. 137-138. 1991 ve izleyen seçimlerde barajlar ve Güneydoğu partileri
için bkz. ESEN, Kasım & AKBAL, Özdemir, Özgür, Demokratik ve Güvenli Seçim,
BİLGESAM Yay., İstanbul, 2011, ss. 33 vd. http://goo.gl/Ik542m
893 “Bundan çıkan tek sonuç vardır, o da Kürtlere söz hakkı tanınmak istenmediği, Kürtlerin

parlamentoda temsiline izin verilmediğidir. Yüzde on barajı zaten Kürtlerin temsilini


kısıtlamaktadır. Peki Kürtlere siyaset yolu kapanacaksa Kürtler ne yapsın?” AYM, K.T.
11.12.2009, E. 2007/1, K. 2009/4; RG, T. 03.12.2009, S. 27449 (Siyasî parti kapatma).
894 “[Y]üzde 10 barajı kalksın. Bizim temsilcilerimiz Meclis’e girebilsin. ... Kürt sorunu

konuşulurken bizim temsilcilerimiz olmasın mı? Türkler kendi aralarında konuşarak mı


çözecekler Kürt sorununu? İnsanı asarken bile ifadesini alırlar, bizim ne istediğimizi soran ...
olmayacak mı? Biz düşman da değiliz, sömürge halkı da” (AYM, K. 2009/4, savunma).
895 Sebahat TUNCEL - BDP (İstanbul): “Baraj, sadece, aslında, Kürtlere, sosyalistlere,

feministlere yönelik bir baraj değil; kadınlara da, yani toplumun öteki kesimine de
uygulanıyor ve bu barajdan en çok kadınlar etkileniyor”. TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C.
LXVI, B. 88, O. 5, T. 19.04.2010, s. 934. http://goo.gl/iphzCr
896 “Eğer bir parlamentoda toplumdaki fikir akımları temsil ediliyorsa, bunun yüzde 10 barajıyla

alakası yok. / Küçük partileri evvela sistemimizde baraj önleyecektir. … Fanatikleri ortadan
kaldırmak için, bertaraf etmek için baraj sistemi getirilmiştir”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B.
94, T. 03.05.1983, s. 245.
897 “Anayasa Komisyonumuz, … mahallî partilerin mecliste temsilini de önlemek üzere baraj

konması yoluna gitmiştir”. (b.k.v.t.a.). DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 7.


898 “Böyle partilerin ... başarı elde etmelerinin en büyük nedeni, ... vatandaşların hassas

taraflarını düşünüp onların ya dinî, ya millî duygularını, ya mezhep ayrılıklarını veya bir
takım bölgesel geri kalmışlıklarını istismar konusu yaparak yola çıkmış olmalarından
kaynaklanmaktadır. … % 10’luk oran, bu amaçlı partilerin örgütlenmelerine engel olacaktır.
Bütün Türk Ulusuna hizmeti amaç edinmeyen, millî birlik ve bütünlüğümüzü sağlamayı
hedef almayan partilere başarılı olma olanağı verilmeyecektir”. (b.k.v.t.a.). Ibid., s. 12.
899 Baraj yokluğu, “birtakım güçsüz, cılız partilerin … veya birtakım bağımsız adayların işine

yarayacaktır. … Doğu bölgelerimizde belli nüfuzlu ailelerin veya büyük toprak sahiplerinin
veya bazı şeyh veya tarikat mensuplarının birtakım adamları olacaktır gelecek bağımsız
adaylar”. (b.k.v.t.a). DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 96, T. 05.05.1983, s. 310.
900 Amaç, “mahallî partilerin oyların dağılmasına sebep olmalarının engellenmesidir”.

(b.k.v.t.a.). DM, SS: 386, AK Raporu (1/672), E. (belirsiz), K. 16, T. 18.04.1983, s. 21.
120 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

AKYOL901 ve üye Mehmet Velid KÖRAN902’a göre, % 10 baraj tehdidi ile,


haddini bilen partiler yaratmak, “aşırı” görüşlü partileri hizaya getirmek ve
resmî ideolojiye uygun olarak terbiye etmek de amaçlanır. Ayrıca Ş. AKYOL,
% 10 barajın küçük partileri “ciddiyete yönelteceği”ni iddia eder903. Kaldı ki,
Yasa’nın DM gerekçesinde, “ufak partiler” ve “mahallî partiler”in “yasama
meclisinde temsilini önleme” ve “oyların dağılmasına sebep olmalarını
engelleme” hedefleri, açıkça yer alır. DM-AK Başkanı Orhan ALDIKAÇTI ise,
(çevresel ve ulusal barajı kastederek) “il” ve “memleket” düzeyinde barajsız
sistemin “bölücülüğü geliştirecek” bir sistem olduğunu savunur904.
“Bölücülük” iddiasına, T. TAN905 ve H. S. TÜRK906 tarafından
yapılan eleştiriler eklenince, şu 2 soru ortaya çıkar:
 Bu görüşler, barajın yalnızca “istikrar”ı amaçladığı, etnik ve bölgesel
partileri hedeflemediğine ilişkin genel savı çürütebilir mi?
 Türkiye’de G.Doğu sorunu ve terörün henüz tartışılmadığı yıllarda, acaba
DM üyeleri bu korumacı anlayışa neden kapılmış olabilir?
Bu sorulara herhangi bir yanıt vermemekle birlikte, tartışmaya
değer bulduğumuzun altını çizmekle yetinelim.

C) İki veya tek partili sistem yaratmak


Bu amaç, gerek 1980 askerî darbesi ile işbaşına gelen MGK
Başkanı Kenan EVREN’in kamuoyuna açıklamalarında, gerekse DM
üyelerinin konuşmalarında sıkça dile getirildi. EVREN, koalisyonlar
yerine az partili parlamento, hatta bir demecinde tek partiye yönelik
hedefini itiraf etmektedir.
“Ne kadar çok parti varsa o kadar sömürü var. Koalisyon olan ülkede çalkantı
olur. ... İster komünist olsun ister şeriatçı olsun ama tek parti olsun. Bu ülke

901 “Barajı % 5 gibi aşağıya çekmemiz halinde, ... uçlara kaçmanın mümkün olacağını
sanmaktayız. … geçtiğimiz dönemde uçlara kaçmış olan, özellikle yaşları genç olan
yurttaşlarımızın ... fikirlerinin daha törpüleneceğini … düşünmekteyiz”. DMTD, YY. 2, C.
XVII, B. 95, T. 04.05.1983, s. 283.
902 Barajın “yüzde 10 olarak kalması, … belki bundan sonra daha çok haddini bilen insan

ortaya çıkacak…”. Ibid., aynı birleşim, s. 286.


903 “[K]üçükleri elemine etmek değil, eğer % 10’lar civarında ve altında partiler varsa onlara

ciddiyet tanımaktır, onları milletin daha çok beğenisine itecek şekilde davranmalarını
sağlamaktır”. Ibid., s. 287.
904 “Bu sistem, bölücülüğü memlekette geliştirir; çünkü en büyük partiye, en fazla oy alan bir

partiye bir ilde büyük bir avantaj sağlıyor, ... birdenbire 30-35-40 milletvekilliğinin en fazla oy
alan, bölücülüğe meyyal bir partiye çıktığını görürüz. … [B]u sistem mahallî güçlerin,
mahallî partilerin güçleri üstünde fazlasıyla temsil edilmesine imkân vererek, Meclislerde bir
bölgede kuvvetli partiler oluşturmasına yol açabilir. Böyle bir tehlikeyi de, demokrasi adına
göze alamazdık”. (b.k.v.t.a.). DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 91, T. 28.04.1983, s. 97.
905 Ibid., s. 102. Krş. ALDIKAÇTI’ya katılan DİKMEN’in görüşü. Ibid., s. 108.
906 TÜRK, Hikmet Sami, “Seçim Sisteminde Bölücülük Tartışması”, AÜHFD, 1981 (1983), C.

XXXVIII, S. 1-4, özl. ss. 55-63. http://goo.gl/lNC7ed


Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 121
koalisyonlardan çok çekti”907. (b.k.v.t.a.).
Hatta Kenan EVREN, 29.04.1983’te, seçimlerin 6.11.1983’te
yapılacağını açıkladığı demecinde, “bölük pörçük partiler yerine, doğru
dürüst partiler kurulması”nı önermiştir908.

D) Siyasete duyulan güvensizlik ve emniyet supabı işlevi


Bazı yazarlar, 2002’de % 7 oy alan Cem UZAN’ın Genç Parti’si
örneğini vererek, % 10 barajının “‘kötü’ sürprizler açısından bir emniyet
supabı işlevi görebileceği”909 hususunu not eder. Bu açıdan baraj,
yurttaşa ve siyasete duyulan güvensizliğin ve önlem alma gereğinin de
bir sonucu sayılabilir. Benzer görüşler, DM’de de dile getirilmişti:
DM-AK sözcüsü Şener AKYOL, küçük partilerin engellenmesi gerektiğini
vurgular910. Dahası, AK Başkanı Orhan ALDIKAÇTI911 ve üye Halil
AKAYDIN912, küçük partileri “hastalık”, “kangren”, “kanser”, “habis ur” vb.
aşağılayıcı ifadelerle niteler. Ahmet Senvar DOĞU913 ve Şükrü BAŞBUĞ914 ise,
küçük partilere yaşam hakkı tanınmaması gereğini savunur.
Seçimlerde az oy alan partileri küçümseyen ve gereksiz olarak

907 “Kenan Evren: DTP Meclis’e Girmeli”, Sabah, 26.02.2007. http://goo.gl/ZwwXjw


908 TOKER, Yalçın, Zirvede Kavga, Toker Yay., Çetin Matb., İstanbul, 1993, s. 45.
909 BAHÇECİ, Barış, “1982 Anayasası Döneminde Çoğulcu Demokrasi Açısından Milletvekili

Seçimi Hukukunda Karşılaşılan Sorunlar”, AÜHFD, Y. 2005, C. LIV, S. 3, s. 385, dp. 40.
http://goo.gl/T13SfD
910 “[B]arajların düşürülmesi suretiyle … % 5 civarındaki partilere ülke kaderinin terk olunması

... kabul edilemez”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 95, T. 04.05.1983, s. 282. “[E]ğer, yurttaşın
beğenisini kazanamadıkları için ülke çapında faaliyette bulunamıyor, … oyların % 10’unu bile
alamıyor ve her ilde gösterilen barajı aşamıyorsa, artık bu partiyi Türk siyasî hayatının içinde
hak ettiğinden fazla bir kıymetle pompalayıp yaşatmanın ve siyasî hayatı, … yürümekte
olduğu düzgün yoldan çıkarmasına müsaade etmeyi, … memleketimizin hayrına ... görmedik”.
DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 91, T. 28.04.1983, s. 113.
911 “Bu düşünce, hasta olan toplumun, kangren olan kolun kesilmesi gibidir; bir operasyon

yapılması gereklidir ve bu operasyonu biz, işte burada yapmaktayız”. Ibid., s. 95.


912 “Ferdî bünyemizde bazı hastalıklar vardır. Biyolojik kanunları dinlemeyen küçük anarşik bir

hücre normal hücreler aleyhine hızla gelişir. Urlar teşekkül eder. Bunların habislerine
‘kanser’ dendiği… Siyasî tarihte demokratik toplumların bünyesinde bazı küçük siyasî partiler
… seçimle iktidar olamayacağını bilince iktidar olabilmek için kanunları zorlar hatta çiğner.
Kanunun olmadığı yerde anarşi vardır; ister sağdan gelsin, ister soldan. … Komisyonumuz …
barajla siyasî bünyemizde bu urların gelişmesine fırsat vermemiştir”. (b.k.v.t.a.). DMTD,
YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 39.
913 “[Y]üzde 10’luk barajı koymak mutlaka şarttır, küçük partilere yaşama hakkı tanınmaması

için”. (b.k.v.t.a). DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 60.


914 “% 10’luk baraj küçük partilerin Meclise girmesini önler; fakat mevcudiyetlerini, yani

hayatiyetlerini önleyemez. Daha sonraki seçimlerde barajı aşma ümidiyle birlikte partilerin
yaşantısı da devam edip gider. … bu baraj Meclisin kapısına yapılmaktadır, huzursuzluk
Meclis kapısından içeri girmez, fakat yurt sathında devam eder. Önlemler kaynaktan alınmalı
ve dolayısıyla baraj kaynakta kurulmalıdır”. (b.k.v.t.a.). Ibid., s. 69.
122 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

niteleyen anlayış, günümüzde de geçerliliğini korumaktadır915.


Sistem için tehlike arz ettiği düşünülen partilerin önünün kesilmesi
ereğinde, baraj ve seçim sistemi açısından birçok proje geliştirildi, hatta
-daha önce aktardığımız üzere-, askerî bürokrasi dahi konuya el attı.
MGKr görüşünün benimsenmesi, hatta genel seçimlerde de
uygulanması yönünde görüşlere rastlanır916. Hiç kuşkusuz, bu tür
öneriler tartışılabilir. Ne var ki, MGKr’nin, nihayetinde salt politik bir
tercih olan seçim sistemi konusunda görüş bildirmesinin doğru
düşmediği kanısındayız. Ancak, bundan daha az doğru olanı, MGKr
önerisini bilimsel bir organ görüşü gibi analiz etme yönündeki sağlıksız
yaklaşımlardır. Buna karşın, bir askerin görev sonrasında bu tür politik
konularda beyanat vermesini ise, son derece doğal karşılıyoruz917.

E) Depolitize toplum yaratmak


Barajın, halkın siyasete güvensizliğini, hatta ilgisizliğini
pekiştirme işlevi gördüğü savunulur. Bu görüş, İHAM’ın Yumak &
Sadak kararının başvuru gerekçesinde de yer alır918.
Bu amaca yönelik olarak, başkaca birçok uygulama sayılabilir: 2.
meclisin kaldırılması, TBMM üye sayısının azaltılması, kolektif
özgürlüklerin sınırlanması, siyasal etkinlik alanının daraltılması...

§ VI. BARAJIN UYGULANMASINDA BAŞLICA SORUNLAR

Bu kısımda, % 10’luk barajın seçimlerde uygulanmasına ilişkin


bazı sorunlara dikkat çekilecek ve çözüm aranacaktır.

A) “% 10’unu geçmeyen partiler” ibâresinin anlamı


Yasa’nın görüşülme ve kabul aşamalarında, DM’nin kabul ettiği
baraj hükmü (md. 32) ile, MGK’nın kabul ettiği baraj hükmü (md. 33)

915 “[S]eçim sürecini gereksiz yere işgal eden ve toplumda son derece az desteği bulunan küçük
partilerin elimine edilmesini sağlayacak nitelikte ...” KUZU, Burhan, “Bugünkü Seçim
Sistemimiz ve Bazı Öneriler”, Anayasa Yargısı, C. XVI, 1999, s. 291. Aynı ibâre, tesadüfen
aynı söz dizimi ile, aynı yıl yayınlanan bir başka eserde de yer alır. TUNÇ, Anayasa
Hukukuna Giriş, s. 179.
916 “Milli Güvenlik Kararının [Kurulu’nun ?] bu kararının, genel seçimler yönünden de gözden

geçirilmesinde yarar vardır”. ACAR, H. Bülent, “Anayasa Mahkemesinin Seçim Hukukuna


İlişkin Bazı Kararlarının Değerlendirilmesi”, Ank.BD, Y. 2002, S. 3, s. 67. http://goo.gl/gi6urx
917 Örn. bkz. Genelkurmay eski Başkanı İlker BAŞBUĞ beyanatı: “Başbuğ: Baraj düşmeli”,

(Röp. ELEKDAĞ, Şükrü), ntvmsnbc, 08.08.2011. http://goo.gl/cZrQjG


918 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 40.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 123

arasındaki dikkat çeken fark, ilk metindeki “yüzde onunu geçemeyen


partiler” yerine, “yüzde onunu geçmeyen partiler” ibâresinin konulması
idi. “Geçemeyen” ibâresi, kanımızca doğru idi. 1987’de ise, “% 10’unu
geçmeyen” biçiminde değiştirildi (3377 no.lu Yasa, md. 9).
Normun “% 10’a ulaşma” değil, “% 10’u aşma” koşulu
öngörmesi nedeniyle, -düşük bir olasılık olsa da- tam bu oranda kalan
partilerin listesindeki adayların TBMM’deki sandalye paylaşımına
katılmasında hukuken engel çıkarabileceğini savunmak da mümkün.

B) Barajı aşan partilerin saptanması ve ilânı


YSK, her seçim öncesi yayınladığı genelgelerle, % 10 baraj
konusunda bir tür “uyarı” işlevini yerine getirir919.
Seçim sonrası hesaplamada, 298 no.lu Yasa920 uyarınca, gümrük
kapılarında kullanılan oylar da eklenir (md. 94/II, (h) bendi).
YSK, baraj hesabını ise şu şekilde yapar (MSK, md. 33/3):
“[YSK], … Türkiye genelinde geçerli oyların toplamını yapar ve her siyasi
partinin aldığı geçerli oy toplamını genel geçerli oy toplamına bölerek, siyasi
partilerin ülke genelinde aldığı oy yüzdesini hesaplar ve yüzde onluk barajı
aşan siyasi partilerin isimlerini il seçim kurullarına bildirir ve ilan eder”.

C) Seçimlerin yenilendiği çevrelerde barajın uygulanması


% 10 baraj, YSK kararı doğrultusunda, seçimlerin yenilenmesinde
de uygulanmaktadır. Sorun, daha önce yaşanmıştır.
03.11.2002 TBMM genel seçimleri sonrasında Anayasa değişikliği ile alelacele
yeni bir “ara seçim” türü yaratılarak, Siirt’te seçimlerin yenilenmesinin
hukuksal alt yapısı yaratıldı. 03.12.2002’de YSK, 9 Şubat’ta yenilenecek
seçimlerde % 10 barajının geçerli olduğuna karar verdi. 16.12.2002’de DEHAP,
YSK’nın bu kararına itiraz etti. 20.12.2002’de YSK, bu itirazı da reddetti.
Böylelikle baraj, seçimlerde uygulandı.

D) Ara seçimlerde barajın uygulanması


% 10’luk barajın saptandığı md. 33/1’de, açıkça “ara seçimlerde
seçim yapılan çevrelerin tümünde” ibâresi yer alır:

919 Örn. bkz. YSK Başkanlığı Genelgesi, T. 14.03.2011, No: 136. Yasa’daki “geçmeyen”
ibâresine karşın, izleyen cümlede “aşamayan” sözcüğü tercih edilir: “Türkiye genelinde
geçerli oyların % 10’unu geçmeyen partiler milletvekili çıkaramazlar. Genel barajı aşamayan
siyasi partinin listesinde yer almış bağımsız aday da seçim çevresinde aldığı oy miktarı ne
olursa olsun seçilmiş sayılmaz” (md. 7). http://goo.gl/RJN5Nh (YSK web sitesi).
920 Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun, K.n. 298, K.t.

26.04.1961; RG, T. 02.05.1961, S. 10796 (STHK olarak kısaltılacakır).


124 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Barajın ara seçimlerde de uygulanması, ara seçimlerde genel


seçimlerden daha da adaletsiz bir sonuca yol açabilir. Hatta bu
uygulama, barajın temel gerekçesi olan “istikrar”ı da zedeleyebilir921:
“Hangi çevrelerde milletvekilliğinin boşalacağı büyük ölçüde rastlantılara
bağlı olduğuna göre, bir ara seçimde bazı partilerin % 10 oy barajını
aşamamaları ve bu nedenle ara seçimin yapıldığı çevrelerin hiç birinden
milletvekili çıkaramamalanndaki mantığı açıklayabilmek, genel seçimde ülke
genelinde % 10 oy barajını aşamayan partilerin hiç milletvekili
çıkaramamalarındakine göre daha güç olacaktır”.
Görüşü aktarılan yazarlar, aynı konuda 8 yıl sonra kaleme aldıkları
bir diğer ortak makalede ise, genel seçime az bir süre kala hiç
milletvekili kalmayan seçim çevresinde yapılan ara seçimde baraj
uygulamasının, seçilenlerin meşruiyetini gölgeleyebileceğini savunur922:
“[Ü]lke genelinde yeterli gücü olmayan … bir siyasî parti, tüm milletvekillikleri
boşaldığı genel seçime az bir süre kaldığı halde ara seçimin yapıldığı bir il veya
çevrede çok güçlü ise, haliyle o ara seçimde o ili[n] veya çevrenin tüm
milletvekilliklerini kazanacaktır. Fakat, kısa bir süre sonra gidilen genel
seçimde büyük bir ihtimalle tekrar eski duruma dönülecek ve ülke genelindeki
geçerli oyların [10’unu] alamadığı için o il veya çevrede temsil edilebilme
şansını kaybeden parti yerine başka parti veya partilerin adayları seçilmiş
olacaklardır. Böyle bir durumda, o il veya çevrede genel seçimde seçilmiş
milletvekillerinin meşruiyetlerinin gölgelenebileceği söylenebilir”. (b.k.v.t.a).

E) YSK ilânından sonra seçimin bazı çevrelerde iptalinin ülke


genelinde oy yüzdesinin yeniden tespitini gerektirmemesi
MSK md. 33/son’da, şu kural yer alır:
“Bu ilandan sonra, bir veya bir kaç seçim çevresinde, seçimin iptaline karar
verilmesi ülke genelinde alınan oy yüzdesinin yeniden tespitini gerektirmez”.
Fıkra hükmünün, YSK tarafından yapılan “hesaplamayı
zorlaştırmamak ve geciktirmemek için”923 konulduğu açıktır. Ancak,
eleştiriye açık olduğunu not etmekte yarar var. Zira, günümüzde
teknolojik olanakların son derece ilerlediği dikkate alınınca, gecikme
dezavantajına karşın, yeniden hesaplamaya gidilmelidir. Üstelik hüküm,
baraja çok yakın oranların ortaya çıkması hâlinde dahi yeniden belirleme
yolunu kapatmakta olup, eleştiriye açıktır.

921 ONAR, Erdal & GÖNENÇ, Levent, “1982 Anayasası’na Göre Ara Seçim”, AÜHFD, C. LI,
S. 4, Y. 2002, s. 35.
922 ONAR, Erdal & GÖNENÇ, Levent, “1982 Anayasası’nın Ara Seçime İlişkin 78. Maddesine

2002 Yılında Eklenen Fıkra Üzerine Düşünceler”, Prof. Dr. Tunçer Karamustafaoğlu’na
Armağan, 1. Bs., Adalet Yay., Ankara, Eylül 2010, ss. 507-508. http://goo.gl/A1lR9O
923 YAYLA, Yıldızhan, Anayasa Hukuku, Harp Akademileri Yay., İstanbul, 1985, s. 144.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 125

F) Bir partinin seçimlere usûlsüzlükle katılması durumunda,


geçerli oylar üzerinden yeniden baraj tespitinin gerekmediği
Bu sorun, 2002 seçimlerinde yaşandı. DEHAP’ın seçimlere
katılabilme koşullarını taşımadığı halde, evrakta sahtecilik yoluyla
seçime girdiği, mahkeme kararı ile kesinleşti. Seçimlerde baraja yakın
oy alan DYP, seçimin hemen 2 gün sonrasında (5 Kasım) YSK’ya
yaptığı başvuruda, DEHAP oylarının genel toplamdan düşülmesi ve
kendi partilerinin barajı aşma durumunun tekrar tespitini talep etti. Bu
talep, “YSK kararlarının kesinliği” gerekçesiyle reddedildi924.
Bir diğer başvuruda, seçime katılan partiler ve bir grup yurttaş
tarafından YSK’ya yapılan başvurularda, seçmenin özgür iradesinin
yanıltıldığı ileri sürülerek, seçimlerin yenilenmesi talep edildi. Buna
karşın, bir diğer yurttaş grubu da, DEHAP oylarının yok sayılamayacağı
yönünde karşıt başvurularda bulundu.
Ancak YSK, usûlsüzlüğün seçmenler tarafından değil, parti
tarafından yapıldığı gerekçesiyle, seçimlerin yenilenmesi taleplerini geri
çevirdi. Dahası YSK, konumuz açısından önemli bir noktayı yanıtladı.
YSK, baraja çok yakın oy alarak TBMM dışında kalan DYP’nin,
DEHAP oylarının geçersiz sayılması sonucu geri kalan oylar üzerinden
yeni bir hesaplama ile barajı aştığının tespitini talep etti. YSK, talepleri
“süre” ve “kesinlik” yönünden reddetti925.
Anılan YSK kararları sorunludur ve tartışmaya açıktır. Bu konuda,
seçim sonuçlarını anımsamakta yarar var:
TABLO XXII: 2002 SEÇİM SONUÇLARI (GÜMRÜK OYLARI EKLİ)926

ALAN SAYI
Toplam Kayıtlı Seçmen Sayısı 41.407.027
Toplam Oy Kullanan Seçmen Sayısı 32.768.161
Toplam Geçerli Oy Sayısı 31.528.783
Toplam Geçersiz Oy Sayısı 1.239.378
Seçime Katılma Oranı % 79,14

Dolayısıyla, tüm partilerin ve DYP’nin barajı aşıp aşmadığının


tespiti, tüm geçerli oylar üzerinden yapıldı. Şimdi de, DYP ve
DEHAP’ın aldığı oyları anımsayıp, DEHAP oylarının geçersiz
addedilmesi durumunda DYP’nin barajı aşıp aşamadığını inceleyelim.

924 YSK, K.T. 06.11.2002, Karar No. 873, karar çoğunluğu: oybirliği.
925 YSK, K.T. 04.10.2003, Karar No. 832, karar çoğunluğu: oy çokluğu.
926 YSK, K.T. 09.11.2002, Karar No. 883; RG, T. 10.11.2002, S. 24932. http://goo.gl/lUVwfu
126 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

TABLO XXIII: 2002 SEÇİMLERİNDE DEHAP-DYP ETKİLEŞİMİ

ALAN YSK KARARINA GÖRE AKSİ KARAR OLSAYDI?


Oy sayısı Oran (%) Oy sayısı Oran (%)
Geçerli oy toplamı 31.528.783 - 29568123927 -
DYP 3.008.942 9,54 3.008.942 10.17928
DEHAP 1.960.660 6,22 -

Sonuç olarak, YSK’nın aksi yönde kararında, % 10.17’lik oy oranı


ile DYP, barajı aşmış olacaktı. Bu sorun, tartışmaya açıktır.
Bu konuda önemli bir çelişkiye daha dikkat çekmek isteriz:
YSK’nın 04.10.2003 tarihli kararında, “çoğunluk kararı” ve “ayrışık
oy”un ardından metne eklenen “esas hakkındaki görüş” kısmında, “tam
kanunsuzluk” iddiasına yanıt verilirken, şu gerekçe öne sürülür:
“[S]eçimlerin yenilenmesinden; ancak ve ancak yapılan usulsüzlüğün seçmenler
düzeyinde olması halinde söz edilebilir. … / Ayrıca; adaylar veya partiler
düzeyindeki usulsüzlük de, seçimlerin iptali sonucunu doğurmaz. Ancak bu
usulsüzlük sonucunda adıgeçen partiden kanunen belirlenen ülke barajını geçip
milletvekili seçilmiş olsaydı, seçilen ... milletvekillerinin mazbatasının iptalinden
söz edilebilirdi”929.
YSK kararının gerekçesinden anlaşılması gereken, özetle şudur:
Seçimlerde usûlsüzlük (“ayrışık oy”daki deyimle “tam kanunsuzluk”)
seçmenler tarafından yapıldığı takdirde, seçimler iptal edilebilir,
partilerce işlenmesi hâlinde ise, seçimlerin iptali mümkün değildir.
Ancak, son cümleye dikkat çekelim: Her ne kadar, usûlsüzlük parti
tarafından yapıldığı takdirde seçimlerin iptal edilmesi düşünülmese dahi,
ilgili partinin adayları “kanunen belirlenen ülke barajını geçip
milletvekili seçilmiş olsaydı”, seçilen milletvekillerinin mazbatasının
iptaline karar verilme yolu açık bırakılır.
Bu durumda, ortaya şu soru çıkar: Bu usûlsüzlüğü “tam
kanunsuzluk” hâline dönüştüren, yalnızca ilgili partinin barajı aşması
mıdır? Bu açıdan ölçüt veya gerekçe nedir? Bu soruya tatmin edici bir
yanıt bulmak zordur.
Öte yandan, varsayalım ki parti adayları seçilmiş olsun, bu
takdirde seçimler yalnızca ilgili seçim çevrelerinde mi yenilenecektir?
YSK kararının mantığı çerçevesinde, bu soruya olumlu yanıt verilebilir.
Bir diğer soru, bu tür bir varsayımda, ilgili çevrelerde yenilenecek
seçimlerde % 10 barajının uygulanıp uygulanamayacağıdır. 2002’de

927 Mevcut geçerli oy sayısı - DEHAP oyları: 31.528.783 - 1.960.660 = 29.568.123


928 DYP oyları ÷ “yeni” geçerli oy sayısı: 3.008.942 ÷ 29.568.123 = 10.17
929 YSK, K.T. 04.10.2003, Karar No. 832, karar çoğunluğu: oy çokluğu.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 127

Siirt’te yenilenen seçimlerde % 10 barajının geçerli olduğuna karar


veren YSK’nın, bu soruya da olumlu yanıt vereceği tahmin edilebilir.

G) Siyasal partilerden hiçbirinin % 10’luk barajı aşamaması


Yasa’nın ilk metninde yer almayan bu durum, 1995’te düzenlendi:
“Seçime katılan siyasi partilerden hiçbirisi yukarıdaki maddede yazılı oranı
aşamamış ise milletvekilleri üçüncü ve dördüncü fıkra hükümlerine göre
paylaştırılır”. (1995/4125 no.lu Yasa md. 2 ile değişik, MSK md. 34/5).
“Yukarıdaki maddede yazılı oran”dan kasıt, md. 33’te yer alan %
10 barajıdır. Referans yapılan f. hükümlerinden hareketle, şu sonuca
varılır: Hiçbir partinin % 10 barajını aşamaması durumunda, seçim
çevrelerindeki sandalyelerin dağılımı d’Hondt’a göre yapılır (oylar
sırasıyla 1, 2, 3... milletvekili sayısına bölünür), baraj uygulanmaz (f. 3).
Son milletvekilliği için oylarda eşitlik hâlinde, kur’a usûlü
uygulanır (f. 4). Kur’a, “hiç kimseyi kırmayan bir yol” ve “yurttaşa akla
uygun bir umut payı” olarak nitelenir930.
Bazı ülkelerde ise, hiçbir parti veya blokun barajı aşamaması
durumunda, seçimlerin yenilenmesi öngörülmektedir931.
SPK’da 1995’te yapılan düzenleme ile, hiçbir partinin barajı
aşamama olasılığı için alınan “düzeltici/telâfi edici” önleme karşın;
yalnızca 1 partinin girmesi olasılığına karşı “suskun” kalındığı sonucu
çıkarılabilir. Bu saptama dahi, esasında yasa koyucunun çoğulculuğa
yaklaşım biçimini ele veren bir ipucudur.

H) Yalnızca 1 siyasal partinin % 10’luk barajı aşması


Bu olasılık, MSK’da açıkça düzenlenmez. Daha doğrusu, zımnen
düzenleme yapıldığı ve tek partili meclisin kabullenildiğini saptanabilir.
TEZİÇ, bu bağlamda Yasa’ya ekleme yapılmasını önerir:
“Partilerden yalnızca biri genel barajı aştığı takdirde, nasıl bir işlem yapılacağı
öngörülmüyor: Demokrasilerde tek partili bir meclis düşünülemeyeceğine göre,
gene bütün partilerin barajsız d’Hondt sistemine göre milletvekilliklerini
paylaşacakları yönünde 5. fıkraya açık bir hüküm eklenmesi isabetli olacağı
gibi, aslında % 10 barajın da düşürülmesi isabetli olacaktır”932.
Oysa, bu husus MSK’da açıkça düzenlenmiş olup, baraj kaydı (f.
1) dikkate alınmaksızın yalnızca f. 3 ve 4’ün uygulanabilmesi için,
metindeki “hiçbirisi” kaydının gerçekleşmesi kaydına bağlanmıştır.

930 Akt. ROUSSEAU, op.cit., s. 105 (Türkiye İş Bankası Yay.).


931 Gürcistan’da, herhangi bir parti, blok veya seçim ittifakı barajı aşamazsa, seçim yenilenir.
http://goo.gl/xSwUbJ ; http://goo.gl/QuPo5j
932 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 366.
128 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Normun metinsel yorumu ile bağlı kalınırsa, 1 partinin barajı aşması


hâlinde, barajsız yöntemle “yeniden dağıtım” yapılamayacaktır. Ancak,
TEZİÇ’in önerisi önemlidir.
İster MSK normu esas alınarak metinsel, ister amaçsal ve
özgürlükçü yorum yapılsın, ortada demokratik teori ve pratiği açısından
sorunlu bir durum bulunmaktadır. Dahası, AYM’nin bir kararında, Any.
md. 68’deki “siyasi partiler demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez
unsurlarıdır” hükmü ile, “en az iki partili” sistemin kastedildiği, bunun
ötesinde “çok partili”liği gerektirmediği savunulur933. Şu halde, gerek
Yasa normu, gerekse normun özgürlükçü yorumu dahi, AYM
kararındaki en az 2 parti kaydının gerisindedir.
Bir başka yazar, bu durumda tek başına TBMM’yi oluşturan
partinin, zorunluluk bulunmasa ve bu tercih “halkın oluşmuş iradesini
hiçe sayma olacak” olsa da, tekrar seçimlere gitmesini önerir934.
Sonuç olarak, MSK md. 34/5’in, 1 partili meclisi yeterli gören, dar
bir demokrasi anlayışını yansıttığını söylemek mümkün. Basit bir
anlatımla, normun mesajı oldukça açık: “Bir Meclis’imiz olsun da,
varsın tek partili olsun”. Dolayısıyla, iktidar-muhalefet dengesi
açısından bir tarafı eksik yasama organında, Yasa koyucu açısından
herhangi bir sorun görülmediği son derece açık. Oysa ki, 1983’te barajın
görüşülmesi sırasında dahi, daha demokratik görüşler dile getirilmişti935.
TABLO XXIV: % 10 BARAJINI AŞAN PARTİ SAYISINA GÖRE BARAJIN UYGULANMASI

BARAJ-PARTİ TÜM OLASILIKLAR


Barajı aşan parti sayısı 0 parti 1 parti 2 parti 2+ parti
Uygulanacak madde MSK 34/5 Kural yok MSJ 33/1
Uygulanacak ulusal baraj %0 % 10 % 10
Temsil açığı % 100 Değişir Değişir
Düzeltici önlem Var Yok 2 parti yeterli görülür
Meclise girecek parti sayısı Değişir 1 2+

J) Varsayımsal analiz: Barajın iptali, ilgası veya tadili


Barajın hukukȋ durumunu etkileyecek 3 olasılığa değinilecektir.

933 “Burada birden çok, başka bir anlatımla en az iki siyasi partinin kastedildiği
anlaşılmaktadır”. (AYM, K. 1984/2).
934 DEMİRKOL, Ferman, Anayasa Hukuku: Genel Esaslar, Türk Anayasa Hukuku, 5. Bs., Filiz

Yay., İstanbul, Ocak 2011, s. 121.


935 Ayhan FIRAT: “[D]iğerleri aşamazsa; … tek bir parti [TBMM’yi] temsil etmiş olacaktır. …

en az iki partinin Meclise girebilmesini temin eden rakam baraj olmalıdır”. DMTD, YY. 2, C.
XVII, B. 95, T. 04.05.1983, ss. 276-277. Ancak partiler, TBMM’yi değil, ulusu temsil ederler.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 129

1) İlga ve tadil: 1 yıl içinde yapılacak seçimlerde


uygulan(ama)ma sorunu
2001’de TBMM-PUK tarafından hazırlanan936 ve TBMM-GK’da
kabul edilen teklifle, Anayasa’ya md. 67/son olarak bir f. eklendi:
“Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren
bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz”. (3.10.2001-4709/md. 24).
Anayasa değişikliğine ilişkin TBMM-AK gerekçesinde ise,
değişikliğin nedeni, “konjonktürel değişikliklere seçim kanunları
açısından yer verilmemesi” olarak vurgulanır937.
Any. md. 67/son, “seçim kanunlarında yapılan değişiklikler”
biçiminde olduğuna ve % 10’luk barajı içeren norm da (md. 33/1)
biçimsel açıdan bir “seçim kanunu” olduğuna göre, barajın
değiştirilmesi veya kaldırılması durumunda, yürürlüğe girdiği tarihten
itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanamaz.
Ancak, hiç kuşkusuz, barajı “temsilde adalet”i temin için düşüren
veya kaldıran bir yasanın kabul edildiği varsayımında, öncelikle
yapılması gereken, Any. md. 67/son’da yer alan hükme bir f. ekleyerek,
bu kapsamdaki değişikliklerin kapsam dışı olduğunu kurala bağlamaktır.
Bu durumda, bir başka değişiklikle barajın yükseltilmesi durumunda
sorun çıkabileceği için, ikinci önerimiz şudur: Anayasa’ya eklenecek bir
geçici md. ile, bu değişiklik (barajı düşürme veya kaldırma) için md.
67’nin uygulanamayacağının kurallaştırılmasıdır. Kaldı ki, md.
67/son’un eklendiği sırada, hükmün, ilk genel seçimlerin yanı sıra (GM
A), ilk ara seçimde uygulanamayacağı (GM B) da hükme bağlandı.
Söz edilen çözüm yöntemi, barajın kaldırılması yönündeki
önerilere paralel olarak, 2011 seçimleri öncesinde de tartışılmıştı. İlgili
yasak, YSK’nın, halkoylamasını da “seçim” kavramı kapsamında
addederek, Anayasa değişikliklerinde halkoylaması süresini 120 günden
60 güne indiren yasa değişikliğinin, 1 yıl içinde yapılacak
halkoylamalarında uygulanamayacağına ilişkin kararı dışında, “hiç
uygulanmamış bir düzenleme” olarak nitelenmişti938.

936 Genel gerekçe: “Teklif, [TBMM’de] Grubu bulunan Siyasî Partilerin eşit şekilde temsil
edildiği Partilerarası Uzlaşma Komisyonunca hazırlanmıştır”. Bkz. TBMM Anayasa Uzlaşma
Komisyonu Tutanağı, T. 05.06.2001, TBMM Yay., Ankara, 2001, ss. 18-19.
937 “Yeni eklenen bir fıkra ile konjonktürel değişikliklere seçim kanunları açısından yer

verilmemesi amaçlanmıştır”. TBMMTD, Dönem: 21, YY. 3, SS: 737, B. 131-135


(Olağanüstü), C. LXX, ss. 5-8. Ayrıca bkz. İYİMAYA, Ahmet, “Bir Yıl İçinde Yapılacak
Seçimlerde Uygulanamazlık Kuralının Halkoylaması Hukuku Yönünden Değeri”, TBBD,
Temmuz-Ağustos 2010, Y. 23, S. 89, TBB Yay., passim. http://goo.gl/1ey3LW
938 “TBMM’deki siyasi partiler, 2011 seçimleri sonrasında yeni ve demokratik bir anayasa
130 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Barajın düşürülmesi için verilen tekliflerde de, bu engeli aşmak


için çözüm yolu önerilir. Örneğin, 15 Temmuz 2010’da CHP
milletvekili Hakkı Süha OKAY tarafından TBMM Başkanlığı’na
sunulan ve barajın % 7’ye indirilmesi konusunda değişiklik içeren
teklifin genel gerekçesinde de, bu konuya değinilmektedir939.

2) Anayasa md. 67/son’daki “1 yıl yasağı”nı aşma


Öncelikle Anayasa, TBMM İçtüzüğü ve ilgili Yasa (MSK)
normlarına bakmak gerekir: TBMM seçimleri, “dört yılda bir
yapıl”acağına (2007’de değişik, Any. md. 77/1; TBMM İçt., md. 1/1) ve
“bir önceki seçimin yapıldığı tarihten itibaren dört yılın dolmasından
önceki son Pazar günü oy veril”eceğine (2009’da değişik, MSK md. 6/2,
c. 1) göre, bir sonraki seçim tarihi, -erken seçim kararı alınmadığı veya
savaş sebebiyle daha ileri tarihe ertelenmediği takdirde- 07.06.2015’tir.
Sonuç olarak, Anayasa ve ilgili Yasa uyarınca, 07.06.2014’e dek
bir değişiklik yapmak gerekir. Ancak, bu tarihten sonra değişiklik
yapılırsa, ne olur? Anayasa normu, istisnası yine anayasa normu ile
konulmak kaydıyla aşılabilir ve seçimlere daha düşük bir barajla gitmek
mümkün olabilir. Zira aynı yasak, daha önce 3 kez aşıldı940:
 2001: 1 yıllık yasağın öngörüldüğü Anayasa değişikliği ile, aynı zamanda
bu yasağın gelecek seçimlerde uygulanması da engellendi. Dolayısıyla,
yasağı öngörenler, aynı zamanda ilk istisnayı da getirenlerdir 941.
 2002: 2002 seçimlerinden sonra, R. T. ERDOĞAN’ı TBMM üyeliği ve
Başbakanlık koltuğuna taşımak için yapılan Anayasa değişikliklerinin
hemen uygulanabilmesi ve bu süreçte yasağın engel teşkil etmemesi için
aynı yönteme başvuruldu ve geçici bir hüküm getirildi942. Zira ERDOĞAN,
aldığı mahkûmiyet sonrası TBMM üyeliği yeterliliği dışına çıktığı için,
YSK kararı sonrası 2002 seçimlerinde aday olamamıştı. Seçim sonrası

yapmak konusunda samimiyseler ve kurucu iktidar yetkisinin TBMM dışında ‘anayasa meclisi’
türü bir yapıya bırakılması düşünülmüyorsa, ... barajı makul bir düzeye çekmeli; geçmişte ...
başvurulan ‘geçici madde formülüyle’ bu değişikliğin hemen yürürlüğe girmesini
sağlamalılar”. ÇELİK, Burak, “Hazirandaki Genel Seçime Barajsız Gitmek Hâlâ Mümkün”,
Radikal, 29.03.2012. http://goo.gl/lQBs6Y
939 “Türkiye’nin büyük bir olasılıkla erken seçime gideceği düşünüldüğünde, Anayasanın 67.

maddesinin son fıkrası uyarınca seçim barajının yüzde yediye çekilebilmesi için Anayasaya
geçici hüküm konulması gerekmektedir”. T. 15.07.2010, No. 2/735. http://goo.gl/8xEbzC
940 Hatta, 4. kez aşma girişimi de sonuçsuz kaldı: 2012 Anayasa değişikliği ile (K.n. 6355, K.t.

12.10.2012), Anayasa’ya GM 20 eklendi. F. 1, ilk yerel seçimlerin “2013 yılının Ekim ayının
son pazar günü” yapılmasına; f. 2 ise, md. 67/son’un, bu seçimlerde uygulanmamasına
ilişkindi. Ancak CB’nin iadesi sonrası Yasa, TBMM’de tekrar görüşülmedi.
941 GM A: “Bu Kanunun 24 üncü maddesi ile [Any. md 67’ye] son fıkra olarak eklenen hüküm

bu Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak ilk genel seçimde uygulanmaz”.


942 GM 1: Any. md. 67/son, “22 nci dönem ... içinde yapılacak ilk ara seçimde uygulanmaz”.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 131
Anayasa değişikliğiyle yeterlilik koşulları ERDOĞAN’ın önünü açacak
şekilde değiştirilmiş, ayrıca hemen adaylığı için de yeni bir ara seçim türü
yaratılmış ve üstelik değişikliklerin hemen sonuç doğurabilmesi için,
Anayasa md. 67/son’daki yasağı bertaraf edecek yeni bir istisna
öngörülmüştü. Bu yolla, Siirt’te yenilenen seçimde maksat hasıl olmuştu943.
 2007: 2007 seçimleri öncesinde, barajı alternatif taktiklerle aşma girişimini
engellemek için yapıldı944. Bağımsız adayların birleşik oy pusulasında yer
alacağına ilişkin yasa değişikliğinin, 2007 milletvekili seçimlerinde
uygulanabilmesi için, TBMM’ce seçim kararının alındığı tarihten 1 hafta
sonra kabul edilen Anayasa değişikliği ile, 3. istisna eklendi945.
Özetle, oy hakkını kısıtlayıcı yönde dahi kullanılan yöntem, barajı
aşma ve oy hakkını genişletme amacıyla evleviyetle kullanılabilir.

3) İptal
İptal olasılığı, AYM’yi harekete geçirme yolları açısından ayrı ayrı
ele alınabilir. İptal davası, itiraz yolu, anayasa şikâyeti:
 İptal davası: İlki açısından, başvuru ve denetim yolu kapanmıştır. Zira,
Anayasa uyarınca iptal davası açma yetkisi, Yasa’nın RG’de yayımlandığı
tarihten (10.06.1983) 60 gün sonra düşmekteydi (10.09.1983). Ancak, Yasa
normu, Any. GM 15/3 kapsamında olduğu için, AYM’ye gidiş yasağı vardı.
Yasa 4 yıl sonra değişikliğe uğradı (23.05.1987). Böylelikle, kanımızca
ilgili norm, GM 15/3 kapsamından çıktı. Ancak, yasa aleyhine herhangi bir
başvuru olmadığı için, 60 gün sonra, aynı yolu işletme olanağı tekrar
kapandı. Kaldı ki, böyle bir yasak olmasa ve AYM’ye gidilse ve yine AYM
esasa girerek aykırılığı reddetseydi dahi, Any. md. 152/son uyarınca 10
yıllık süre ile başvuru ve denetim yasağı kapsamı dışına çıkmış olacak ve
denetlenebilecekti. Ne var ki, bu yola başvurulmadı. 1995’te Yasa tekrar
değişti ve belirlenen % 25’lik çevre barajının AYM’ce iptali sonrası bu kez
% 10 olarak belirlendi. CB Süleyman DEMİREL, AYM’ye % 10 barajının
iptali için başvurdu. Fakat bu oran, ulusal baraj değil, çevre barajı idi.
 İtiraz yolu: İlgili normun bir davaya konu olmaması nedeniyle, bu yol
elverişsizdir. YSK kararına konu olsa dahi, bu organın mahkeme ve
uyuşmazlığın dava olmaması dolayısıyla, itiraz yolu kullanılamamaktadır.
 Anayasa şikâyeti: Bu yol, teorik olarak tartışılabilir. Bazı politikacılar,
seçim barajını AYM’ye anayasa şikâyeti yoluyla taşıma girişimlerini
kamuoyu ile paylaşmaktadır946. Fakat, AYM’nin bu açıdan yetkisi “ihlâli
giderme” ile sınırlı olup, “normu iptal” yetkisi ayrıca tartışılmalıdır.

943 Ayrıca bkz. SEZER, Abdullah, “2002 Anayasa Değişikliklerinin Analizi: ‘Ülke İnsanının
İhtiyaçları’ mı, ‘İktidar Partisinin Amaçları’ mı, ‘Müstakbel Başbakanın Geleceği’ mi?”, HAD,
MÜHF Yay., 2007, C. XIII, S. 3-4, ss. 83-101. http://goo.gl/SLGq06
944 Örnekler için bkz. GÜNEŞ, op.cit., s. 215.
945 Md. 1: “... ilk genel seçimde, [Any. md. 67/son] ... [MSK’nın,] bağımsız adayların birleşik oy

pusulasında yer almasına ilişkin hükümleri bakımından uygulanmaz”.


946 “BBP lideri Destici: Seçim barajını AYM’ye taşımayı düşünüyoruz”, (Haber: DENİZLİ,

Vedat), 04.05.2014. http://goo.gl/b704S3


132 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Özetle, öngörülen % 10’luk oranın değiştirilmesi ya da orana


dokunulmaksızın md. 33/1 metninde başkaca bir değişiklik yapılması
durumunda, AYM’ye başvurulabilir. Bu noktada, bazı hukukȋ sorunlar
çıkabilir: Normu yürürlükten kaldıran iptal kararı ile önceki normun
kendiliğinden tekrar yürürlüğe girip giremeyeceği, değişikliklerin 1 yıl
içinde yapılacak seçimlere uygulanıp uygulanamayacağı, ilk seçimlerde
barajın uygulanıp uygulanamayacağı947.

§ VII. BARAJIN ETKİLERİ: ÖZGÜN BİR KARŞILAŞTIRMA

Barajın etkisi, farklı kriterlerden hareketle incelenebilir.

A) Yasamaya etkisi açısından


Bu açıdan, şimdiye dek pek yapılmayanı yaparak, 2 soru ekseninde
farklı bir karşılaştırma yapalım.

1) 1983 öncesinde % 10 baraj olsaydı


Yanıtını arayacağımız ilk soru şudur: 1983 öncesinde % 10 baraj
olsaydı, hangi partiler baraj altında kalır ve kaç milletvekilliği değişirdi?
1946 sonrası 7 genel seçimde, 21 siyasal parti ve bağımsızlar TBMM’ye
giremez, toplam 215 milletvekilliği değişirdi (27’si, bağımsız). 1946
seçimlerindeki 7 bağımsız milletvekili de eklenince, toplam sayı 222’dir.
1961’de ise, TBMM’ye giren hiçbir parti, % 10 oy oranının altına düşmedi.
TABLO XXV: 1983 ÖNCESİNDE % 10 BARAJ OLSAYDI?948

YIL PARTİ, OY ORANI VE MİLLETVEKİLİ SAYISI SONUÇ


1950 MP: % 4.6 (1 mv.*), bağımsız: % 0.6 (1) 1 parti, 2 mv.
(1’i bağımsız)
1954949 CMP: % 5.3 (5 mv.), bağımsız: % 0.6 (2 mv.) 1 parti, 7 mv.

947 Bu yönde tasarladığımız varsayımsal bir sorun, Anayasa Hukuku Anabilim Dalı’na önerildi
ve uygun görülerek sınavda soruldu: “TBMM, 29.07.2006 tarihinde kabul ettiği bir Yasa ile,
[MSK’da] bir dizi değişiklik yapmış, bu çerçevede md. 33/1’deki % 10’luk ülke barajını % 8
olarak saptamıştır. ... AYM, söz konusu iddiayı inceleyerek, yeni konulan hüküm hakkında iptal
kararı vermiştir”. Öğrencilere, yürürlükteki biçimiyle 2839 No.lu MSK md. 33/1 metni verildi
ve şu soru yöneltildi: “Varsayımsal olayda; AYM’nin söz konusu kararının 3 ay sonrasında
yapılan TBMM genel seçimlerinde uygulanacak barajın oranı nasıl olmalıdır? Tartışınız”.
(2007-2008 Dönemi Anayasa Hukuku Ek Ders Sınavı, 03.12.’07/Pazartesi, Saat: 09:00-10:40).
948 Verilerin alındığı kaynak: TÜİK, op.cit., s. 25. (PDF versiyonu: http://goo.gl/kUfIu (TÜİK).

Ayrıca bkz. http://goo.gl/NGXZ7Q (TBMM); http://www.ysk.gov.tr Ancak, TÜİK verilerinde,


oranlar tek haneye yuvarlanır. Örneğin, 2011’de gümrük oyları dâhil bağımsızların oy oranı,
YSK ilânı (T. 22.06.2011, No. 1070) ve RG’de (T. 23.06.2011, S. 27973) % 6.57, TÜİK
verilerinde % 6.6’dır. http://goo.gl/WxqkHb (YSK).
949 1954’te İşçi Partisi (İP) tarafından alınan oy miktarı TİP satırında, gösterilmiştir. Ibid.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 133

(2’si bağımsız)
1957950 CMP: % 6.5 (4 mv), Hürriyet Partisi: % 3.5 (4 mv.) 2 parti, 8 mv.
1961 TBMM’ye giren hiçbir parti, % 10’dan az oy almadı. 0 parti, 0 mv.
1965 MP: % 6.3 (31 mv.), YTP: % 3.7 (19 mv.), TİP: % 3.0 (14 mv.), 4 parti, 76 mv.
CKMP: 2.2 (11 mv), bağımsız: % 3.2 (1 mv.951) (1’i bağımsız)
952
1969 CGP: % 6.6 (15 mv.), MP: % 3.2 (6 mv.), MHP: % 3.0 (1 mv.), 6 parti, 51 mv.
TBP: % 2.8 (8 mv.), TİP: % 3.0 (2 mv.), YTP: % 2.2 (6 mv.), (13’ü
bağımsız: % 5.6 (13 mv.) bağımsız)
1973 CGP: % 5.3 (13 mv.), MHP: % 3.4 (3 mv.), TBP: % 1.1 (1 mv.), 3 parti, 23 mv.
bağımsız: % 2.8 (6 mv.) (6’sı bağımsız)
1977 MSP: % 8.6 (24 mv.), MHP: % 6.4 (16 mv.), CGP: % 1.9 (3 4 parti, 48 mv.
mv.), Demokratik Parti: % 1.8 (1 mv.), bağımsız: % 2.5 (4 mv.) (4’ü bağımsız)
* mv: milletvekili sayısı.

2) 1983 sonrasında % 10 baraj yerine makûl bir oran olsaydı


1983 sonrasında % 10 baraj yerine makûl bir baraj oranı (örneğin,
% 3) olsaydı; 5 genel seçimde, 13 siyasal parti daha milletvekili
çıkarabilecekti (bağımsızlar hariç). Diğer 3 seçimde ise, % 3-% 10
aralığında oy alan parti bulunmamaktadır (Tablo XXVI).
TABLO XXVI: 1983 SONRASINDA % 10 YERİNE % 3 BARAJ OLSAYDI? 953

SEÇİM % 3 - % 10 (TBMM’YE KAÇ PARTİ DAHA GİRERDİ?) SONUÇ


1983 % 3 - % 10 aralığında parti yok (En yakın oran, bağımsızlar: % 1.1) -
1987 DSP: % 8.5, RP: % 7.2 + 2 parti
1991 % 3 - % 10 aralığında parti yok (En yakın oran, Sosyalist Parti: 0.4) -
1995 MHP: % 8.2, HADEP: % 4.2 + 2 parti
1999 CHP: % 8.7, HADEP: % 4.7 (% 0.9 oy alan bağımsızlar: 3 mv.) + 2 parti
2002 DYP: % 9.5, MHP: % 8.4, GP: % 7.2, DEHAP: % 6.2, ANAP: % 5.1 + 5 parti
(Bağımsızlar: % 1.0 oy, 9 mv.)
2007 DP: % 5.4, GP: % 3.0 (Bağımsızlar: % 5.2 oy, 26 mv.) + 2 parti
2011 % 3 - % 10 aralığında parti yok (En yakın: SP: % 1.3) (Bağımsızlar: -
% 6.6 oy, 35 mv.)

Bir başka analizde, % 45.33 temsil açığı yaratan 2002 seçimi ile, 3
farklı seçim sistemi karşılaştırılır (Tablo XXVII).
TABLO XXVII: 2002 SEÇİMLERİNİN FARKLI SEÇİM SİSTEMLERİ AÇISINDAN ANALİZİ954

SEÇİM TEPS* PARTİLER VE TEMSİL İKTİDAR DURUMU


SİSTEMİ MV. SAYISI ORANI
Uygulanan: 2 AKP: 363, CHP: 178 % 45.33 AKP tek başına iktidar
% 10 Barajlı
D’Hondt

950 1957’de Vatan Partisi (VP) tarafından alınan oy miktarı YTP satırında gösterilmiştir. Ibid.
951 TİP listesinden 1 bağımsız aday seçilmiştir. Ibid., s. 13.
952 1969’da Güven Partisi oyları CGP satırında, Birlik Partisi oyları TBP satırındadır. Ibid.
953 TÜİK, op.cit., ss. 93-94. (TÜİK verilerinde, oranlar tek haneye yuvarlanmıştır).
954 Bir tezdeki bilgiler, tabloya dönüştürüldü. MUTLU, op.cit., s. 173. http://goo.gl/BLbCg9
134 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Alternatif I: 3 AKP: 415, CHP: 79, % 60,89 Daha yüksek oranda


Liste Usûlü DEHAP: 56 aşkın temsil sorunu
Çoğunluk çıkacak ve AKP tek
başına iktidar olacaktı
Alternatif II: 7 AKP: 308, CHP: 119, % 91,17 AKP yine tek başına
Çevre DYP: 31, MHP:17, iktidarda olacaktı.
Barajlı GP: 15, DEHAP: 56,
D’Hondt ANAP: 4
Alternatif 9 AKP: 262, CHP: 117, % 94,81 AKP’nin önderliğinde
III: DYP: 44, MHP: 33, bir koalisyon hükümeti
Barajsız GP: 28, DEHAP: 53, kurulabilecekti.
D’Hondt ANAP: 8, SP: 4,
BBP: 1
* TEPS: TBMM’de temsil edilen/edilecek parti sayısı.

B) Hükûmetlere etkisi açısından


% 10 ülke barajının yürürlüğe girdiği 1983’ten itibaren kurulan
hükûmetleri bir tabloda görelim. (Tablo XVIII).
TABLO XXVIII: 1983 SONRASI % 10 BARAJ VE HÜKÛMETLER955

HÜK. HÜKÛMET TÜRÜ: İKTİDAR / KOALİSYON BAŞLANGIÇ BİTİŞ


NO. T/K* PARTİLERİ
45 Özal-I T ANAP 13.12.1983 21.12.1987
46 Özal-II T ANAP 21.12.1987 09.11.1989
47 Akbulut T ANAP 09.11.1989 23.06.1991
48 Yılmaz-I T ANAP 23.06.1991 20.11.1991
49 Demirel-VII K DYP-SHP 21.11.1991 25.06.1993
50 Çiller-I K DYP-SHP 25.06.1993 05.10.1995
51 Çiller-II T DYP 05.10.1995 30.10.1995
52 Çiller-III K DYP-CHP 30.10.1995 06.03.1996
53 Yılmaz-II K ANAP-DYP 06.03.1996 28.06.1996
54 Erbakan K RP-DYP 28.06.1996 30.06.1997
55 Yılmaz-III K ANAP-DSP-DTP- 30.06.1997 11.01.1999
Bağımsız
56 Ecevit-IV T DSP 11.01.1999 28.05.1999
57 Ecevit-V K DSP-MHP-ANAP 28.05.1999 18.11.2002
58 Gül T AKP 18.11.2002 14.03.2003
59 Erdoğan-I T AKP 14.03.2003 29.08.2007
60 Erdoğan-II T AKP 29.08.2007 06.07.2011
61 Erdoğan-III T AKP 06.07.2011 Devam ediyor
* T: Tek başına hükûmet, K: Koalisyon hükûmeti.

1983’ten itibaren uygulanan barajın, 1991-2002 arası dönemde


koalisyonları önleyemediği görülür. Barajın istikrarı hedeflediği ve
istikrar kavramının da tek partili kabinelerle özdeş kabul edildiği
Türkiye siyasetinde, bu çarpıcı bir sonuçtur. Kaldı ki, koalisyonların,

955 Tablo, TBMM web sitesinden sentezlendi: http://goo.gl/IzD9ki


Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 135

zaman zaman tek parti hükûmetlerinden daha istikrarlı veya başarılı


olduğu da bir gerçektir. Bu konuya, daha sonra tekrar değinilecektir.

§ VIII. DEĞİŞİKLİKLER, GİRİŞİMLER, VAATLER

A) 1987 Değişikliği: Barajı koruma ve kapsamını genişletme


Hüküm, 1987’de 3377 no.lu Yasa956 (md. 9) ile, bu kez TBMM
tarafından değiştirildi. Değişiklikler içinde, % 10 ulusal baraj
bakımından 2 nokta dikkati çeker:
 Metinde geçen “yüzde onunu” yerine, “% 10’unu” ibâresi getirildi;
 Baraj, parti listelerindeki bağımsız adaylar için de geçerli kılındı957.
Barajın uygulanma alanının bağımsız adayları da kapsayacak
biçimde genişletilmesi, “sadece ayrımcılık yasağına değil, insan aklına
bile aykırı” olarak nitelenir958.

B) TBMM’de sonuçsuz kalan değişiklik girişimleri


1990’lı yılların başından itibaren, TBMM’de ve genel olarak
siyasal düzlemde seçim sisteminde yenileme ve % 10 barajının
düşürülmesine ilişkin girişimlere rastlanır:
 1991: İki turlu seçim sistemi, DYP’nin gündeminde yer aldı ve tartışıldı959.
 1993: 1995 Anayasa değişikliklerinde esas alınan metinlerde, MHP’nin
Anayasa hükmü ile % 5’lik baraj sınırı önermesi, dikkat çekicidir960.
 13.05.1993: Adalet Bakanlığı, 1991 DYP-SHP (CHP) Ortak Hükûmet
Protokolü’ndeki amaç doğrultusunda, Uzmanlar Komisyonu kurdu.
Raportörlüğünü H. S. TÜRK’ün yaptığı Komisyon’un Rapor’unda, genel
barajın % 5’e indirilmesi ve çevre barajının kaldırılması önerildi. Ancak,
izleyen siyasal gelişmeler, girişimin ilerlemesini engelledi 961.

956
K.n. 3377, K.t. 23.05.1987; RG, T. 03.06.1987, S. 19476, s. 3.
957 Ek c.: “Bir siyasi parti listesinde yer almış bağımsız adayların seçilebilmesi de listesinde yer
aldığı siyasi partinin, ülke genelinde ve ara seçimlerde seçim yapılan çevrelerin tümünde
yüzde onluk barajı aşması ile mümkündür”.
958 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa’ya Aykırı Seçim”, BirGün, 16.08.2006.
959 Akt. GÜRSEL, Seyfettin & BOZDAĞ, Erhan, Karma Seçim Sistemi ve Siyasal İstikrar, C. I:

Ana Rapor, TÜSİAD Yay., İstanbul, Aralık 2002, s. 50, dp. 12. http://goo.gl/htnAsT
960 MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk DEMİRTOLA’nın md. 67’ye eklenmesini önerdiği son

f.: “Seçim sistemi ülke genel barajı % 5’i geçmeyecek, her il bir seçim çevresi olacak, seçim
çevresi barajı bulunmayacak, temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerini bağdaştıracak
biçimde kanunla düzenlenir”. (b.k.v.t.a.). TBMM, TBMM’de Temsil Edilen Siyasî Partilerce
TBMM Başkanlığı’na Sunulan Anayasa Değişikliği Konusundaki Görüş ve Öneriler, TBMM
Başkanlığı Yay., Ankara, Mart 1993, s. 69.
961 TÜRK, “Demokratik Rejimlerde …”, ss. 558-559. http://goo.gl/v7f47V Tasarı’nın metni için

bkz. Seçim ve Siyasî Partiler Kanunları Değişiklik Öntasarısı ve Gerekçesi, Adalet Bakanlığı
136 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 26.10.1995: Any. md. 67/5’te değişiklikle tutuklulara oy hakkının


tanınmasına ilişkin yasama görüşmeleri sırasında, getirilen bu olanağa
karşın, barajda ısrar edilmesinin bir çelişki olduğu dile getirildi962. Barajın
% 7’ye963 ve % 5’e964 düşürülmesi yönündeki 2 ayrı önerge, kabul görmedi.
 21.11.1995: Vehbi DİNÇERLER’in teklifinde, barajın % 5’e düşürülmesi
önerildi (md. 1). Ayrıca, şu hüküm yer aldı: “Bütün Mer’i kanunlarda
yeralan genel baraj rakamı yüzde 5 olarak uygulanır” (md. 2)965.
 25.06.1997: Gökhan ÇAPOĞLU tarafından sunulan ve barajın % 3’e
indirilmesini içeren teklif, kabul görmedi.
 2002: Seçimler öncesi, reforme nispî temsil önerildi. “Küskünler Hareketi”,
iki değişiklik tasarladı: Barajın % 5’e indirilmesi, partiler arasında “oy
birleştirmesi” şeklinde ittifak. Ancak girişim, başarılı olamadı966.
 2005: “Kürt açılımı” veya “Demokratik Açılım Projesi” vb. adlarla anılan
projede baraj reformunun yer almaması, eleştirilere konu oldu967. Eleştiriler,
o dönem Hükûmet’e ılımlı yaklaşan çevrelerce de dillendirildi968.
 20-21.04.2010: Anayasa değişiklikleri sırasında, DSP’nin barajı TBMM
gündemine getirme çabası başarısız kaldı969. Hatta, BDP’li üyelerce, ulusal
baraj ve malî yardım barajının % 5’i aşmaması yönünde Any. md. 69’a
ekleme önerildi: “Seçim barajı ve hazine yardımı yüzde beşten fazla
olamaz”970. Anayasa değişikliği paketine “şartlı destek” olarak yorumlanan
ve “yetmez, ama evet”ten nüanslı olarak, “talebimizi yerine getirirsen,
evet” olarak nitelenebilecek öneri de, kabul görmedi.
 15.07.2010: Hakkı Süha OKAY tarafından TBMM Başkanlığı’na sunulan
ve barajın % 7’ye indirilmesini içeren teklif, sonuçsuz kaldı. Ayrıca, barajın
etkisini telâfi edici nitelikte ek f. yer aldı: “Geçerli oyların yüzde 7’sinden
fazla oy alarak Parlamentoda temsil hakkı elde eden siyasi partilerin

Yayın İşleri Dairesi Başkanlığı Yay., Özel Seri No. 2, Ankara, 1995.
962 İbrahim KUMAŞ - Tokat: “[T]utuklulara oy kullanma hakkı veriyoruz. ... Peki, bu güzel
olayın arkasından ne yapıyoruz; yüzde 10’luk Türkiye barajını aşamamış birtakım partilerin
oylarını tutukluyoruz, hapsediyoruz. Bu nasıl mantık?”. TBMMTD, C. 95, Dönem: 19, YY. 5,
B. 15, T. 26.10.1995, s. 31.
963 Ibid., s. 96.
964
TBMMTD, SS: 886, s. 10.
965 TBMMTD, Dönem: 19, YY. 5, TBMM (SS: 907), s. 1.
966 GÜRSEL & BOZDAĞ, op.cit., C. I, ss. 14-15.
967 YETKİN, Murat, “Kürt Açılımına Seçim Barajı Dahil mi?”, Radikal, 07.11.2009.
968 “Görülüyor ki, ‘yönetimde istikrar’ denirken, ‘temsilde adalet’ katlediliyor. Bu mudur,

demokrasi? … / Bir yandan, ‘terör bitsin, silahlar sussun’ diyorsunuz, bir yandan da
insanların önüne barajlar dikiyor, onları dağa mahkûm ediyorsunuz”. GÜLERCE, Hüseyin,
“AK Parti, seçim barajını neden yüzde 5’e indirmiyor?”, Zaman, 26.03.2010.
969 Ayşe Jale AĞIRBAŞ - DSP: “[S]eçim barajının düşürülmesi ... gerektiğini söyledik; ...

dikkate alınmadı”. TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C. LXVI, B. 89, O. 4, T. 20.04.2010, s. 96,
125. http://goo.gl/kbGnyf ; http://goo.gl/4E3hVC
970 TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C. LXVI, B. 90, O. 5, T. 21.04.2010, s. 391.

http://goo.gl/ezWGUg Md. gerekçesinden: “[A]dayların demokratik usullerle tespiti,


iktidarların seçim sistemi ile oynamaması için seçim ve hazine yardımı barajının yüzde beşten
fazla olmaması amaçlanmıştır”. Ibid.
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 137
aldıkları geçerli oyların toplamı yüzde 70’den [70’ten ?] az ise, oy oranı
yüzde 7’ye en yakın siyasi parti de milletvekili çıkamaya hak kazanır”971.
 23.03.2011: Baraj, “Sivil İtaatsizlik Eylemleri”nde BDP ve DTK’nın Kürt
sorununun çözümü için öne çıkardığı 4 talepten biridir972.
 01.12.2011: CHP milletvekilleri Ali Rıza ÖZTÜRK, Rıza TÜRMEN, E.
Ülker TARHAN ve Ömer S. ALDAN, barajın % 5’e indirilmesini önerdi973.
 14.05.2012: CHP Milletvekili Gürkut ACAR tarafından sunulan teklifle,
barajın % 5’e düşürülmesi önerildi974.
 05.12.2012: BDP milletvekili İdris BALÜKEN imzalı teklifle, barajın %
3’e düşürülmesi önerildi975.
 2013 ve 2014’te devam eden girişimlerden de, olumlu sonuç alınamadı.

C) Başlıca siyasal belgeler


Partiler, seçimler ve hükûmetlere ilişkin belgelere değinilecektir.

1) Siyasal parti programları


Parti programlarında, baraja pek değinilmez. 2 örnek verilebilir:
 AKP Programı: Seçimlerle ilgili herhangi bir taahhüde rastlanmaz 976.
AKP’nin 2023 Vizyonu’nda ise, “Seçimler” başlığında, “temsilde adalet”e
ilişkin vaatlere karşın, barajın telâffuzundan kaçınılır977.
 BDP Programı: % 10’luk barajın kaldırılması hedeflenir 978.

971 T. 15.07.2010, No. 2/735. http://goo.gl/8xEbzC (TBMM web sitesi).


972 BDP Eşbaşkanı S. DEMİRTAŞ, 23.03.2011’de, şu 4 talebi iletiyordu: “Bu talepler ana dilde
eğitim, siyasi tutuklukların serbest bırakılması, askeri ve siyasi operasyonlara son verilmesi ve
yüzde 10 seçim barajının kaldırılmasıdır”. “BDP ‘sivil itaatsizlik’ başlattı”, ntvmsnbc,
23.03.2011. http://goo.gl/hDmD5f
973 Gerekçe: “Yüzde beşlik baraj uygulanması durumunda, temsilde adalet ilkesine işlerlik

kazandırılmakta, küçük partilerin parlamentoya girmesinin önü açılarak değişik düşüncelerin


parlamentoda temsili sağlanmaktadır. / … [AKP] her fırsatta darbelerle hesaplaşacağını iddia
etmesine rağmen darbe hukukunun kurduğu kurumlardan yararlanmaktadır”. T. 01.12.2011,
S. 129, No. 2/185. Genel gerekçe, 15.07.2010’daki teklifin gerekçesine benzer.
974 Gerekçe: “Barajın yüzde 5 olarak uygulanması ile milletin iradesi, daha yüksek oranlarda

TBMM’ye yansıyacak, farklı düşünceler TBMM’de ifade edilebileceklerdir. / Seçim barajının


% 5’e düşürülmesi ile birlikte, barajı aşma potansiyeli taşıyan partilere de faaliyetlerini
sürdürebilme olanağı tanımak için seçimlerde yüzde 3’ün üzerine çıkan partilere devlet
yardımı verilmesi demokratik bir tutum olacaktır”. Kanun Teklifi, s. 2. http://goo.gl/V5P16o
975 Genel gerekçe ve md. gerekçesi için bkz.: http://goo.gl/ccnXsv
976 http://goo.gl/8VftjW (AKP web sitesi).
977 “Seçme ve seçilme hakkının önündeki bütün antidemokratik engelleri ve kısıtlamaları

kaldıracağız. / Demokratik temsilin azami düzeyde sağlanması, demokratik standartların


yükseltilmesi, … için gereken yasal düzenlemeler yapılacaktır”. (b.k.v.t.a). AKP, 2023 Siyasî
Vizyonu, Siyaset, Toplum, Dünya (Büyük Millet, Büyük Güç, Hedef 2023), 30.09.2012.
http://goo.gl/K6nO2U ; http://goo.gl/qoh8HA (AKP web sitesi).
978 “[T]emsilde adaleti ve yönetimde demokratik istikrarı ortadan kaldıran % 10’luk baraj

uygulaması kaldırılacak”. BDP, Parti Programı, para. 36. http://goo.gl/lHnqbv (BDP sitesi).
138 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

2) Siyasal partilerin son seçim bildirgeleri


Son seçim bildirgelerinde (Haziran 2011), AKP ve MHP979 baraj
konusuna değinmezken, CHP, BDP ve SP’nin yer verdiği görülür980:
 CHP: Dikkati çeken çelişki, barajı kaldırma vaadine karşılık; bir diğer
sayfada en çok % 5’lik baraj vurgusudur981. Baraj, yeni anayasa yapımı
açısından da değerlendirilir ve bu engelin giderilmesi önerilir.
 BDP (Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku): Barajın tümden kaldırılması
öngörülür: “Seçim barajı tümden kaldırılacaktır”982.
 Saadet Partisi: Barajın tamamen kaldırılması vaat edilir983.

3) Hükûmet programları
1983’ten bu yana görev yapan hükûmetlerin984 ortaya koyduğu
programların hemen tümünde, “baraj” konusu geçmektedir. Fakat
çoğunlukla, partilerin önünü kesmek için kurulan siyasî engeller değil,
elektrik üretmek için suyu engelleyici nitelikte inşa edilen tesislerdir.
Oysa, seçim baraj konusuna pek rastlanmaz. Örneğin, 1991 TBMM
seçimlerinden sonra imzalanan ve TBMM’de okunan DYP-SHP (CHP)
Ortak Hükûmet Protokolü’nde, adalet ve istikrara ilişkin vaatler yer
alır985. Bazı kabine programlarında, “temsilde adalet”e değinilir:
979 Bir yazıda, MHP’ye yanlışlıkla şu cümle atfedilir ve MHP’nin web sitesine referans yapılır:
“[Y]eni anayasa, yüzde onluk seçim barajı gibi bir demokrasi ayıbı ile meşruiyeti zarar
görmemiş bir Meclis tarafından hazırlanmalıdır”. Bkz. YAZICI, Serap, “Türkiye’nin Yeni
Anayasa İhtiyacı: Umutlar, Beklentiler ve Gerçekler”, Tarih Bilinci, Tarih ve Kültür Dergisi,
Özel Sayı: Nasıl Bir Anayasa, S. 15-16, Ekim 2011, s. 21, sonnot 5. http://goo.gl/3EOzBK
Oysa cümle, CHP 2011 seçim bildirgesinde yer alır. Bkz. CHP, 2011 Seçim Bildirgesi, s. 6.
http://goo.gl/rRnoxN (CHP web sitesi). MHP beyannamesinde birçok yerde baraj geçer; fakat,
“suyun önüne inşa edilen set” anlamındadır. MHP, 2013’e Doğru Yükselen Ülke Türkiye
Sözleşmesi, MHP Seçim Beyannamesi, ss. 88, 101. http://goo.gl/TQALtI (MHP web sitesi).
980 TBMM’de grubu bulunan 4 partinin 2011 seçim bildirgeleri karşılaştırması için bkz. SDE,

Siyasi Partilerin Seçim Beyannameleri Üzerine Bir Karşılaştırma, SDE Yay., Haziran 2011,
passim. Ayrıca bkz. GÖNENÇ, Levent, Siyasal Partilerin Seçim Bildirgelerinde Anayasa
Konusu: “Yol Haritası” Değil, “Niyet Beyanı”, TEPAV Yay., Mayıs 2011.
http://goo.gl/8sDWEo ; HBS, Haziran 2011 Seçimleri İçin Partilerin Seçim Beyannameleri,
(Karşılaştırmalı Tablolar), 2011. http://goo.gl/6MnjXs
981 “Temsilde adalet ilkesini zedeleyen % 10 seçim barajını kaldırarak, halkın iradesinin

parlamentoya yansımasını sağlayacağız”. CHP, 2011 Seçim Bildirgesi, s. 14.


http://goo.gl/rRnoxN Krş. “CHP iktidarında siyasi çoğulculuk tam anlamıyla sağlanacaktır.
Seçim barajı azami yüzde beş olarak belirlenecektir”. (b.k.v.t.a.). Ibid., s. 8.
982 2011 Seçim Beyannamesi, para. 13. HBS, Haziran 2011 … http://goo.gl/6MnjXs
983 “Her düşünce ve anlayışın TBMM’de temsil edilmesini sağlayacak şekilde seçim barajı

kaldırılacaktır”. Saadet Partisi, Seçim Beyannamesi: Yeniden Büyük Türkiye’nin İnşa


Programı, 12.06.2011, s. 51. http://goo.gl/L2opcD (SP web sitesi).
984 T. ÖZAL, Y. AKBULUT, S. DEMİREL, M. YILMAZ, T. ÇİLLER, N. ERBAKAN, B.

ECEVİT, A. GÜL ve R. T. ERDOĞAN hükûmetleri.


985 Akt. TÜRK, Hikmet Sami, “Demokratik Rejimlerde Seçim Kanunları ve Türkiye İçin Yeni
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 139

 II. ÇİLLER Hükûmeti: Adalet-istikrar dengesi ekseninde amaç, “hem


seçime katılan partilerin adaletli bir şekilde Meclis’te temsilini, hem de
siyasi istikrarın mümkün olduğu kadar kurulmasını” sağlamaktır986.
 GÜL Hükûmeti: SPK ve seçim mevzuatının değiştirilmesinde amaç,
“istikrarı bozmayacak şekilde temsilde adaleti sağlamak”tır987.
 I. ERDOĞAN Hükûmeti: Önceki programla aynı cümleler içerir988.
 II. ERDOĞAN Hükûmeti: TBMM’de ulusal iradenin güçlü biçimde temsil
edildiği ve baraja rağmen “demokrasimizin katılımcılık ve temsil
niteliklerinin daha da güçlendiği” savunulur989.
 III. ERDOĞAN Hükûmeti: Bazı cümleler, önceki programla aynıdır.
Ayrıca, “adil ve özgür bir seçim süreci yaşa”ndığı, “yüksek katılım ve
temsil” iradesinin gösterildiği savunulur990.

D) Siyasal partilerin önerileri


Partiler, Anayasa değişikliklerine katkıları dışında, bağımsız
birçok öneri ve taslak metin geliştirdi:
 Refah Partisi (1993): Md. 67’ye önerilen ek cümlede, adil temsil geçer991.
 Fazilet Partisi (1999): Taslak’ta, konuya ilişkin öneri bulunmaz992.
 BDP: Barajın % 3’e düşürülmesi veya düzeltici önlem önerilir993.
 TKP: Taslak’ta, baraja değinilmez (md. 8)994.
 Saadet Partisi (2010): Barajı korumak, darbeleri savunmakla eş tutulur995.
 Has Parti (2011): Saadet Partisi önerisi ile aynıdır996.

Bir Seçim Kanunu Önerisi”, AÜHFD, Y. 1995, C. 44, S. 1-4, s. 558. http://goo.gl/v7f47V
986 http://goo.gl/TwmLKL (TBMM web sitesi).
987 http://goo.gl/5EuOlg (TBMM web sitesi).
988 http://goo.gl/utwjS8 (TBMM web sitesi).
989 http://goo.gl/fK0hBn (TBMM web sitesi).
990 http://goo.gl/PiI0gC (TBMM web sitesi).
991 “Seçim sistemi Millî İradenin [TBMM’de] adaletle temsiline imkân sağlayacak şekilde nisbî

temsil esasına uygun olarak düzenlenir”. RP, Refah Partisi’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi
Başkanına Sunulmak Üzere Hazırladığı ..., s. 12. http://goo.gl/oQsT7E
992
FP, Fazilet Partisi’nin Anayasa Değişikliğine Dair ..., 11.11.1999, s. 40. http://goo.gl/BfdO88
993 “Genel Seçimlerde ülke genelinde, ara seçimlerde seçim yapılan çevrelerin tümünde, geçerli

oyların % 3’ünü geçemeyen partiler milletvekili çıkaramazlar”. Alternatif teklif: “… geçerli


oyların % 10’unu geçemeyen partiler milletvekili çıkaramazlar. Ancak ülke genelinde
toplamda beş seçim çevresinde birinci çıkan partiler de ülke barajını geçmiş sayılırlar”.
994 TKP, Toplumcu Bir Anayasa İçin, s. 5. http://goo.gl/9moK04
995 “Nasıl ki, askeri darbeler milli iradeyi tamamen yok saymakta ise baraj sistemi ve siyasi

partiler düzeni de milli iradeyi kısmen yok saymaktadır”. Saadet Partisi, Yeni Anayasa:
Vesayetten Millet Egemenliğine Geçiş, 25.03.2010, s. 11. “[K]endi partisinde katılımcı,
demokratik sistemi kurumsallaştırmayan bir iktidarın ülkeyi demokratikleştirmesi mümkün
değildir. Millet egemenliğini esas alan hiçbir siyasetçi ‘Baraj olmazsa ülke kaosa girer. ...
Koalisyonlar döneminde ekonomik büyüme düşüyor’ diyemez. Bu düşünce yapısı, ekonomik
gelişme için demokrasiden fedakârlık edilebileceğini ifade ettiği gibi, ... Baraj sistemini
savunmakla, parti içi demokrasiye karşı gelmekle, darbeleri savunmak arasında nitelik farkı
yoktur[,] sadece derece farkı vardır”. (b.k.v.t.a.). Ibid., s. 12.
140 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 SODEP (2011): Genel seçimlerde AB ortalamasının aşılamayacağı, yerel


seçimlerde ise baraj uygulanamayacağı yolunda bir düzenleme önerilir997.
 Türkiye Partisi (2012): Barajın kaldırılması önerilir. Ancak, AYM ve bazı
kurumların kaldırılması istenir998. AYM’nin kaldırılmasını “parlamenter
demokrasi” gerekçesine bağlamanın mantığını anlamak güçtür.
 Sosyalist Demokrasi Partisi: Barajın tamamen kaldırılması önerilir999.
 Yeşiller Partisi: Barajın kaldırılması önerilir ve ulusal irade vurgusu yapan
siyasal iktidarın tutumu “acınacak bir durum” olarak nitelenir1000.

E) Sivil toplum ve bilim kurumlarının önerileri


Son dönem Anayasa taslakları, raporlar ve analizlerde, başlıca iki
görüş belirlenebilir: Çoğunluk, barajın kaldırılması veya düşürülmesi
yönündedir. Ancak, aksi görüşlere de rastlanır.
TBMM Başkanı ve TBMM-AUK Başkanı sıfatıyla Cemil
ÇİÇEK’in STÖ’lere gönderdiği yazıya cevaben, birçok öneri iletildi.
Birçok baro ise, TBMM Başkanlığı’na yazılarında, TBB önerisini yeterli
gördüklerinin altını çizmekle yetinerek, ayrı bir öneri sunmadı.
Tüm raporları değerlendirmek başlı başına ayrı bir eser kaleme
almayı gerektireceğinden, örneklerle yetinilecektir1001.

1) Barajın korunması ve/ya alternatif araçlarla dengelenmesi


 Ankara Düşünce ve Araştırma Merkezi (ADAM): Barajın gerekliliğine
vurgu yapılır: “Yönetimde istikrar amaçlı konulmuş olan seçim barajı Yeni
Anayasada da muhafaza edilmelidir”1002. Oysa baraj, mevcut Anayasa’da
düzenlenmemiştir ki, “Yeni Anayasada da muhafaza edil”ebilsin.

996 Barajı korumak, darbeleri savunmakla eş tutulur ve üstteki dipnotta alıntılanan 4 cümle aynen
kullanılır. HAS Parti, Yeni Türkiye - Yeni Siyaset İçin Yeni Anayasa, 2011, s. 9. Seçim barajı
tamamen kaldırılmalıdır. Ibid., s. 25. http://goo.gl/PJSsOX
997
Md. 12/3: “Seçimlerin yürütülmesi ile ilgili yasalarda yarışma adaleti gözetilir. ...
Milletvekili seçimlerinde, seçim barajı Avrupa Birliği ortalamasını aşamaz”. SODEP, Türkiye
Cumhuriyeti Anayasası Anayasa Taslağı, 01.07.2011. http://goo.gl/0d9yWB
998 “Eğer yeni Anayasa parlamenter demokrasiyi esas alacaksa, Millî Güvenlik Kurulu, YÖK,

Anayasa Mahkemesi kaldırılmalı ve her halükârda seçim barajı olmamalıdır”. Türkiye


Partisi, Yeni Anayasa Önerileri (2012), T. 04.01.2012. http://goo.gl/dGaUaR Öneri, “istersek
AYM’yi kaldırabiliriz” beyanatının sahibi Bülent ARINÇ’ı anımsatır.
999 SDP, Yeni Anayasaya İlişkin Görüşler, 09.01.2012, s. 5. http://goo.gl/Xx0cpi
1000 YP, TBMM’de Görüşülmekte Olan Anayasa ..., 23.04.2010. http://goo.gl/mPLN6h
1001 1990’lardan 2014’e dek kamuoyu ile paylaşılan 300’ü aşkın öneri (236 sivil toplum örgütü,

18 üniversite, 26 kişisel, 29 parti, 11 diğer kaynak), % 10 baraj açısından incelendi. Önerilerin


bir kısmı, TBMM’nin Yeni Anayasa web sitesinde yayımlanmasına karşın, kısa zaman sonra
kaldırıldı. Örnek olarak, http://goo.gl/JgxAHg ; http://goo.gl/HwMwat adreslerine daha önce
ulaşılmasına karşın, Ocak 2013 itibariyle herhangi bir metne rastlanmaz.
1002 ADAM, Yeni Anayasa’ya Dair Öneriler, s. 2. http://goo.gl/hAe3Ro
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 141

 Hak-İş: 50 Türkiye milletvekilinin barajsız seçilmesi önerilir (md. 39/2)1003.


 Hayrât Vakfı: Daraltılmış çevre, şu gerekçelerle savunulur: “[D]araltılmış
seçim bölgesi ile … marjinal taleplerin, popülist politikaların siyasal hayatı
parçalamasına, azınlığın çoğunluğa tahakküm etmesine ve seçim barajının
milli iradeyi engellemesine müsaade edilmemiş olacaktır”1004.
 İstanbul Şehir Üniversitesi: 2011’de temsil açığı düştüğü için, baraj sorun
olarak görülmez: “[M]eclisin yapacağı yeni bir Anayasa, temsiliyet ve
meşruluk açısından son derece sağlam bir Anayasa olacaktır”1005.
 İstanbul Üniversitesi: Baraj açısından hiçbir sorun görülmez ve toplumun
da seçimler yoluyla bu görüşü zımnen onayladığı savunulur 1006.
 MÜSİAD: Baraj yerine, ülke seçim çevresi milletvekilliği önerilir1007.
 Okan Üniversitesi: Hâlihazırda baraj sorunu kalmadığı vurgulanır:
“Meclis, bugünkü yapısıyla, bağımsız seçilen milletvekillerinin katılımıyla
bu sorunu aşmış görünmektedir”1008.
 Turgut Özal Üniversitesi: Baraj eleştirilmez, alternatif düzenlemeler
(Almanya karma sistemi, Türkiye milletvekilliği) önerilir1009.
 Türk Veteriner Hekimleri Birliği: Barajın gerekliliği vurgulanır: “Yeni
anayasa marjinal sayılabilecek % 4-5’lik gurupların istekleri doğrultusunda
değil Türkiye Cumhuriyetinin kahir ekseriyetini oluşturan çoğunlukların
isteklerini kapsayacak şekilde hazırlanmalıdır”1010. (b.k.v.t.a.).

2) Barajın tamamen kaldırılması veya düşürülmesi


 10 Aralık Hareketi: Temsilde adalet ilkesi vurgulanır1011.
 Afro-Avrasya Stratejik Araştırmalar: Barajın düşürülmesi önerilir1012.
 Aka-Der: Barajın, “özgürlükçü bir anayasanın yapılmasının önünde duvar
gibi yüksel”diği belirtilir ve kaldırılması önerilir1013.
 Anayasa-Der: Hazırlanmasına katkıda bulunduğumuz ve 26.03.2012’de
TBMM-AUK’ya sunulan raporda, barajın düşürülmesi önerilir1014. Yeni
anayasa yapımı için önerilen KM yöntemi ile “% 10 barajlı seçim
sisteminden kaynaklı temsil açığı ve demokratik meşruiyet sorunu[nun]
aşılabil”eceği saptaması yer alır1015. Rapor’a göre, “uzlaşma masasındaki

1003
Hak-İş, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası: ..., Ankara, 30.12.2011, s. 31. http://goo.gl/g1NzsB
1004 Hayrât Vakfı, Yeni Bir Anayasa Yeni Bir Türkiye, İstanbul, 2011, s. 29. http://goo.gl/ijS07D
1005 İŞÜHF, Anayasa Metnine İlişkin Öneriler, s. 3. http://goo.gl/sERgXQ
1006 İstanbul Üniversitesi, Yeni Anayasa Raporu, İstanbul, 13.06.2012, s. 8. http://goo.gl/JrPlDu
1007 MÜSİAD, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi, (Haz. EREN, Abdurrahman & MÜSİAD

Anayasa Çalışma Komitesi), MÜSİAD Yay., İstanbul, 2011, ss. 39, 142. http://goo.gl/s44wmf
1008 Okan Üniversitesi, Yeni Anayasa İçin Yaklaşım ve İlkeler, s. 1. http://goo.gl/4mWYSD
1009 TÖÜHF, Anayasa Tasarısı, Kasım 2011, s. 46. http://goo.gl/QoVND5
1010 TVHB, Anayasa Önerisi, s. 2. http://goo.gl/7i6TCh
1011 10 Aralık, Neden Yeni Bir Anayasa? Nasıl Bir Yeni Anayasa?, s. 16. http://goo.gl/gakSOa
1012 AFASAM, Gençlik Gözüyle Anayasa Çalıştayı ..., Nisan 2012, s. 4. http://goo.gl/VbSGqj
1013 Aka-Der, Demokrat Gürcüler Platformu, ..., s. 1. http://goo.gl/XHcwuv
1014 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: Yeni Anayasa Yapım Süreci Hakkında Çalışma,

1. Bs., Legal Yay. & Anayasa-Der Yay., İstanbul, Mart 2012, s. 18.
1015 Ibid., s. 29.
142 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

aktörlerin yalnızca parlamentodaki siyasal partilerle sınırlı olduğu gerçeği,


% 10 barajının ülke geleceğine etkisini bir kez daha gözler önüne
sermektedir”1016. Kadınların karar mekanizmasına katılamamasının, “% 10
barajından daha da önemli temsil açığı” doğurduğu vurgulanır1017. HSYK
seçiminde ise, “barajlı ve iki turlu bir seçim sistemi” öngörülür1018.
 Anayasa Kadın Platformu: Eşit ve âdil seçim vurgulanır1019.
 Anayasa Platformu: Çalıştay sonucuna göre, “mevcut seçim sistemi
korunacaksa ülke barajı temsilde adaleti sağlayacak şekilde yeniden
düzenlenmelidir”1020. Baraj % 5’e çekilmeli ya da kaldırılmalıdır1021.
 ANGİAD: Barajın kaldırılması, demokrasinin siyasal ve ekonomik istikrar
gerekçelerine feda edilmemesi önerilir: “Demokrasilerde bulunmayan ...
yüzde onluk seçim barajının kaldırılması, siyasi ve ekonomik istikrar
gerekçeleriyle göz ardı edilemeyecek kadar yaşamsal bir zorunluluktur” 1022.
 ASE: Barajın % 5 düzeyinde tutulması önerilir1023.
 BASK: Barajın tamamen kaldırılması önerilir 1024.
 Başkent Kadın Platformu: % 1 baraj önerilir1025.
 Birleşik Kamu-İş: Barajın, “hiçbir gelişmiş demokraside görülmeyen
oranda” olduğu vurgulanır1026.
 ÇYDD: Barajın yüksekliği eleştirilir1027.
 DCP: Somut bir öneri yer alır (ilke: 106): “Seçimlerde ülke barajı, geçerli
oy sayısının milletvekili sayısına bölümünden daha fazla olamaz” 1028.
 DESK: Baraj, “ülke istikrarı bozulmayacak şekilde” düşürülmelidir1029.
SPK’nın değiştirilmesi, barajın düşürülmesi önerilir1030. Oysa baraj, SPK’da
düzenlenmiş değildir; SPK konusu da değildir.
 DİSK: Hazırlanmasına katıldığımız 2009 Raporu’nda, çift meclis ve 2.
Meclis (Senato) üyelerinin barajsız seçimle belirlenmesi önerilir1031.
 Dünya Ehl-i Beyt Vakfı: Baraj, “iradenin yansımasını engelleyen anti-
demokratik uygulama” olarak görülür ve kaldırılması önerilir1032.
 Eşit Haklar İçin İzleme Derneği: Barajın, “demokratik toplumun

1016 Ibid., s. 32.


1017 Ibid., s. 46.
1018 Ibid., s. 58.
1019
AKdP, Demokratik, Özgürlükçü ve Eşitlikçi Bir Anayasa ..., 2011, s. 7. http://goo.gl/Fbepk6
1020 Anayasa Platformu, 1. Ulusal Çalıştay Raporu, s. 5. http://goo.gl/LRMXAP
1021 Ibid., s. 12.
1022 AGİAD, Anayasa Değişikliği Paketi ... http://goo.gl/WSk0OK
1023 ASE, Birlikte Yaşam Belgesi Olarak ..., 2011, s. 5, 24. http://goo.gl/VtVOSq
1024 BASK, Anayasa Görüşü. http://goo.gl/tt2tb6
1025 BKP, Anayasa Görüşü, s. 3. http://goo.gl/9uiwjh
1026 Birleşik Kamu-İş, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ..., s. 1. http://goo.gl/w3WnCr
1027 ÇYDD, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin ... http://goo.gl/4UGocE
1028 DCP, Türkiye için Değişme ve Yenileşme..., 4. Bs., Gökhan Matb., İstanbul, 1997, s. 30, 121.
1029 DESK, Yeni Anayasa Sunum, s. 6. http://goo.gl/v9VmPa
1030 DESK, Sivil Bir Türkiye İçin Sivil Anayasa ..., 2011, s. 8. http://goo.gl/7ddBs7
1031 DİSK, Özgürlükçü, Eşitlikçi, Demokratik ve Sosyal Bir Anayasa İçin Temel İlkeler (Anayasa

Raporu), DİSK Yay., Haziran 2009, s. 61. http://goo.gl/AEtfRo


1032 DEBV, Anayasa Önerisi, s. 1. http://goo.gl/dkNwqn
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 143
gerekleri”ne uygun olarak makûl bir düzeye düşürülmesi önerilir1033.
 GİMEV: Barajın, “demokratik ülkelerdeki makul seviye” olarak nitelenen
% 5-8’e çekilmesi önerilir. Bu oran, “oyların dağılmasını (çöpe gitmesini)
engelleyecek, güçlü baskı gruplarının da mecliste temsiline imkân
sağlayacaktır”1034. Ancak, bu ülkelerin hangileri olduğu merak konusudur.
Zira demokratik ülkelerin baraj ortalaması daha düşüktür.
 Hacettepe Üniversitesi: Öncelikle, “eşit oya eşit temsil” ilkesi
vurgulanır1035. Taslak’ta, şu hüküm önerilir (md. 100/4): “Bölgesel ve ulusal
seçim barajları, seçmenler topluluğunun % 3’ünü aşamaz” 1036. Hatalı
biçimde kullanılan “bölgesel baraj”dan kasıt, esasen çevre barajıdır.
 Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği: Barajın kaldırılması ve millî bakiye
sisteminin tekrar getirilmesi önerilir1037.
 İHD: Barajın kaldırılması önerilir. Alternatif öneri ise, % 3.63 oranında
barajdır: “[B]ir baraj konulacak ise bunun TBMM’de grup oluşturacak
düzeyde milletvekili çıkarmak için gerekli olan 20 milletvekiline denk gelen
% 3,63’ten yukarı seçim barajı konulamayacağı …”1038.
 İDE: Nispȋ temsil ve adalet-istikrar dengesine yer verilir (md. 62/8)1039.
 İPM: Toplantılarda ortaya çıkan 3 farklı görüşten baskın olanı, % 10’luk
barajın “dışlayıcı bir siyasi faktör olarak işlediği yönünde”dir1040.
 KADER: Öneride, “temsilde adaleti sağlayan, … Anayasa” talep edilir1041.
 KAFFED: Anayasa’nın, “seçim barajı gibi temsiliyeti engelleyen
düzenlemeleri önleyici hükümler içermesi” talep edilir1042.
 Kamu-Sen: Makûl düzeyde baraj önerilir, fakat oran verilmez1043.
 KATÜ Mezunları Dayanışma Vakfı: Baraj eleştirilmez, hatta Anayasa
konusu olmayan Türkiye Mühendis Meclisi kurulması ve seçimlerinde
mühendis gruplarına baraj uygulanması önerilir1044.
 Kayseri Barosu: Barajın makûl bir seviyeye çekilmesi önerilir1045.
 KESK: Baraj “demokrasi ayıbı” olarak görülür ve kaldırılması önerilir1046.
 Liberal Düşünce Topluluğu (LDT): Seçim barajına değinilmez1047. Ancak
referans verilen bir başka yayınında, barajın düşürülmesi önerilir1048.

1033 EHİİD, Bağımsız Seçim İzleme Platformu, Temmuz 2011, s. 5, 6. http://goo.gl/eQphUv


1034
GİMEV, Anayasa Taslağı: Huzur Anayasası, 2012, s. 31. http://goo.gl/x7mZMu
1035 Hacettepe Üniversitesi, 2012 Anayasa Taslağı, Haziran 2012, s. 18. http://goo.gl/u4FsGj
1036 Ibid., s. 63.
1037 HSAKD, Anayasa Önerisi (“Alevilerden yeni anayasa önerileri”). http://goo.gl/h1Pzoi
1038 İHD, Türkiye’nin İnsan Hakları ve ..., 2011, s. 12. http://goo.gl/ggwO28
1039 İDE, Anayasa Teklifi, 12.04.2012, s. 27. http://goo.gl/Cxd9G1
1040 İPM, op.cit., s. 97. http://goo.gl/SxitCw
1041 KADER, Kadınlar Nasıl Bir Anayasa İstiyor?, AKdP, 2011, s. 4. http://goo.gl/nQckrG
1042 KAFFED, Çerkesler Nasıl Bir Anayasa İstiyor?..., Ankara, 2011, s. 7. http://goo.gl/1L3Wh0
1043 Türkiye Kamu-Sen, TBMM Anayasa Uzlaşma ..., 2012, s. 16. http://goo.gl/gUx6BK
1044 KATÜ-MDV, ... Anayasa Konusundaki Temel Görüşleri. http://goo.gl/Lb5j6P
1045 Kayseri Barosu, Yeni Anayasa Hakkında ..., 31.12.2011, s. 4. http://goo.gl/qD01lh
1046 KESK, Anayasa Sürecine İlişkin Rapor, 31.12.2011, s. 4, 8. http://goo.gl/rpyVhR
1047 LDT, “Türkiye’nin Yeni Anayasası İçin Temel İlkeler”. http://goo.gl/9E4kPl
1048 Liberal Düşünce, Y. 17, S. 66, Bahar 2012, passim. http://goo.gl/T94VSC
144 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 MGSSAV: “Temsilde adaleti sağlayacak” bir seçim sistemi önerilir1049.


 Memur-Sen: Barajı kaldırma yerine, Türkiye milletvekilliği önerilir1050. 2
ay sonraki bir başka raporda da, benzer görüş yer alır 1051.
 ÖNDER: Barajın, “düşürülse bile, devam etmesi gerektiği” vurgulanır1052.
 SEKAM: “Daha âdil bir temsil” için, % 5 baraj önerilir1053.
 Sivas Dernekler Federasyonu: Makûl düzeyde baraj önerilir1054.
 STGM: İdeal düzenleme olarak barajsız seçim vurgulanır, ancak % 2-3’lük
baraj önerilir. STÖ önerileri içinde, kişisel görüşümüze en yakın öneridir:
“[İ]deal düzenleme seçimlerde hiç bir barajın bulunmamasıdır. Ancak bu
konuda ortak bir anlayışın oluşamaması durumunda barajın toplumda
temsil edilen önemli kesimleri dışlamayacak şekilde düşürülmesi, diğer
demokratik ülkelerde görülen maksimum % 5’lik sınır dikkate alınarak % 2-
% 3 aralığına çekilmesi yerinde olacaktır”1055.
 SODEV: Barajın % 7’ye, hatta daha aşağı düzeye çekilmesi önerilir1056.
 SDE: Barajın kaldırılması öngörülür, ancak yeni Anayasa sürecinde % 1
baraj önerilir1057. “Anayasa Komisyonu’ndaki tartışmalara 2011
seçimlerinde % 1’in üzerinde oy alan bütün siyasi partiler davet edilmeli”
görüşü yer alır1058.
 Şehit Aileleri Federasyonu: Seçim sisteminin, “daha demokratik temsil”
hedefinde ele alınması önerilir1059.
 Şeker-İş: Barajın % 5’e indirilmesi ve Türkiye milletvekilliği önerilir1060.
 TBB: 2007 Önerisi’nde, barajın % 5 oranında ve doğrudan Anayasa’da
düzenlenmesi önerilir (md. 43/6): “Seçim kanunları temsilde adaleti
zedeleyecek ölçüde ülke veya seçim çevresi barajı koyamaz. Ülke seçim
barajı yüzde beşi aşamaz. Ülke seçim çevresi milletvekilliklerinin
belirlenmesi için yapılan seçimlerde, seçim barajı uygulanmaz”1061.
 TEPAV: “% 4 optimal baraj” önerilir1062.
 TESEV (2001): % 5 barajın “ehven-i şer” olacağı savunulur1063.
 TESİAD: Daraltılmış çevre, çift tur, % 5 baraj yer alır1064. Diğer Taslak’ta

1049 MGSSAV, Yeni Anayasa ile İlgili Görüş ve Öneriler, 24.10.2011, s. 4. http://goo.gl/XyRtUO
1050 Memur-Sen, Sahadan Yeni Anayasaya: Yeni Anayasa Araştırması (Algı, Beklenti ve
Talepler), (Ed. CAN, Osman & KIZILKAYA, Ahmet), SAD & ADAMOR Yay., Ekim 2011,
s. 318. http://goo.gl/EA7VaB Özet metin: http://goo.gl/jNDzzJ
1051 Memur-Sen, Yeni Anayasa Raporu-II, Ankara, Aralık 2011, s. 53. http://goo.gl/i4DjgP
1052 ÖNDER, Anayasa Raporu: ..., İstanbul, Aralık 2011, s. 22. http://goo.gl/Ly5Xsu
1053 SEKAM, Anayasa Raporu: ..., İstanbul, Nisan 2012, s. 58. http://goo.gl/rqDmKZ
1054 SDF, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonuna ..., 2012, s. 5. http://goo.gl/28j7z2
1055 STGM, Örgütlenme Özgürlüğü Alanına İlişkin ..., 2011, s. 15. http://goo.gl/L1hBcF
1056 SODEV, “% 10 Barajı Demokrasimizin Ayıbıdır”, 2010. http://goo.gl/roJnWm
1057 SDE, Vesayetsiz ve Tam Demokratik ..., SDE Yay., Mayıs 2011, s. 42. http://goo.gl/Azw8Bj
1058 Ibid., s. 48.
1059 ŞAF, Yeni Anayasa Çalışma Raporu, 2012, s. 6. http://goo.gl/EfVkwS
1060 Şeker-İş, ... Yeni Anayasa ve Yeni Toplumsal Sözleşme ..., 2011, s. 13. http://goo.gl/WlvHhv
1061 TBB, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi, 4. Bs., TBB Yay., Ankara, Kasım 2007, ss. 93-

94. http://goo.gl/DKhNIX Öneri, 5. basıda da (2011) tekrarlanır: http://goo.gl/pvzhhg


1062 TEPAV, Yeni Anayasa Nasıl Olmalı ..., Ankara, 12.12.2011, s. 18. http://goo.gl/lbeYic
1063 TESEV, 2001 ..., s. 16. http://goo.gl/WehAa2
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 145
(md. 53/6-7), barajın bağımsız adaylara uygulanmaması önerilir1065.
 TESK: “Adalet duygusunu zedelemeyecek” bir seçim sistemi önerilir1066.
 TİSAV: Barajın makûl seviyeye indirilmesi önerilir 1067.
 Türkiye küçük Millet Meclisleri (TkMM): Seçimlerle ilgili
değerlendirmelere yer verilir, ancak seçim barajına değinilmez 1068.
 TOBB: Anayasa Önerisi’nde, adalet-istikrar dengesi vurgulanır, baraja
değinilmez1069. Partiler ve seçim yasası önerilerinde ise, baraj % 5’tir1070.
 TÜGİAD: Ülke seçim çevresinden 150, diğer seçim çevrelerinden 450
milletvekilinin seçilmesi ve her ikisinde barajın % 5 olması önerilir1071.
 Türk Dayanışma Konseyi: Barajın makûl düzeye çekilmesi, orantılı temsil
esaslı Türkiye milletvekilliği ve tercihli oy sistemi önerilir1072.
 Türk Dişhekimleri Birliği: Alternatif iki öneri yer alır: Barajın “bütünüyle
kaldırılması” veya “% 3’ü geçmeyecek şekilde değiştirilmesi”1073.
 Türk-İş: Rapor’da, daha geniş temsile elverişli baraj oranı önerilir1074.
 TÜRKONFED: “Çağdaş evrensel ilkelerle paralel” barajdan söz edilir1075.
 Türkiye Barış Meclisi: Baraj, “dünyada örneği bulunmayan ve temsilde
adalet ilkesini yok eden” nitelemeleri ile eleştirilir1076.
 KAGİDER: Barajın kaldırılması önerilir1077.
 TÜSİAD Raporu-1: TANÖR’ün 1997 raporunda, % 4-5 baraj önerilir1078.
 TÜSİAD Raporu-2: TANÖR, 1999 raporunda, aynı önerileri yineler1079.
 TÜSİAD Raporu-3: Raporları güncelleyen ÜSKÜL, % 4-5 oran önerir1080.
 Diğer TÜSİAD raporları: TÜSİAD, 1990’lı yıllardan itibaren bu konuda
birçok çalışmaya öncülük etti. İlk rapor, 1995’te yayınlandı1081. 19961082 ve

1064 TESİAD, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 2011: Getirilen Yenilikler, TESİAD Yay., 2011, s.
13. http://goo.gl/Q1Syd7 Ancak, iki turlu uygulama, yalnızca tek adlı (dar çevreli) çoğunluk
sisteminde mümkündür. Yanlış niteleme ile kastedilen, daraltılmış değil, dar çevredir.
1065 TESİAD, Yeni Anayasa Teklifi, TESİAD Yay., 2011, s. 30. http://goo.gl/69JNG0
1066 TESK, Yeni Anayasa Hakkında Görüşler, 2012, s. 2. http://goo.gl/L42Dh0
1067 TİSAV, Anayasa Görüş ve Önerileri, 2011. http://goo.gl/yDX6rO
1068 TkMM, Ekim 2011-Haziran 2012 Çalışma Raporu, 2012. http://goo.gl/Qx80Rq
1069 TOBB, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi: ..., TOBB Yay., Ankara, 2000, s. 60.
1070 TOBB, Siyasi Partiler ve Seçim Kanunları Önerisi, TOBB Yay., Ankara, 2000, ss. 114-115.
1071
TÜGİAD, Siyasi Partiler ve Milletvekili Seçimi Kanunlarına İlişkin Görüşler, s. 34.
1072 TDnK, Anayasa’da Temel İlkeler, Çalıştay Raporu, Kasım 2011, s. 59. http://goo.gl/AP9gIj
1073 TDB, Yeni Anayasa Çalışmalarına İlişkin ..., 22.02.2012, s. 1. http://goo.gl/9tMLFM
1074 Türk-İş, Anayasa Hazırlıklarına İlişkin ..., 2011, s. 4. http://goo.gl/2ZjA2J
1075 TÜRKONFED, Yeni Anayasa Yapım Süreci ..., İstanbul, Aralık 2007. http://goo.gl/Nirakb
1076 TBM, ... Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na sunulan metin. http://goo.gl/edoUHG
1077 KAGİDER, Yeni Anayasa Talepleri ve Görüşleri, s. 3. http://goo.gl/yrEbty KAGİDER

üyelerinin 4/5’inin bu görüşü paylaştığı aktarılır. Ibid., s. 9.


1078 TANÖR, Türkiye’de Demokratikleşme ..., ss. 58-59.
1079 TANÖR, Bülent (Haz.), Türkiye’de Demokratik Standartların Yükseltilmesi: Tartışmalar ve

Son Gelişmeler, TÜSİAD Yay., İstanbul, Aralık 1999, ss. 58, 87-88. http://goo.gl/b6zNZk
1080 ÜSKÜL, Zafer (Haz.), Türk Demokrasisi’nde 130 Yıl (1876-2006), Prof. Dr. Bülent

Tanör’ün Anısına “Türkiye’de Demokratikleşme Perspektifleri” 10. Yıl Güncellemesi,


İstanbul, Aralık 2006, s. 45. http://goo.gl/KhR6Qv
1081 KALAYCIOĞLU, Ersin & SERTEL, Murat R., Türkiye için Yeni Bir Seçim Yöntemi
146 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

19981083’de, iki turlu sistem önerildi. 2001’de tartışmalar, birçok uzman


tarafından sürdürüldü1084. 2002’de yine, iki turlu sistem tartışıldı1085.
 YAP: Platformlarda, barajın düşürülmesi görüşü ağırlıklıdır1086.
 YARSAV: % 10 barajı eleştirilir ve ilkelerin oluşturulması sürecinde meclis
dışında kalan partilere de temsil imkânı tanınması önerilir1087.
Bilim çevrelerince başkaca birçok somut adım atıldı1088, hatta
yabancı yazarlar da tartışmaya dâhil oldu1089.

3) Akademik toplantılar
Birkaç örnek verilebilir:
 Taraf Gazetesi Sivil Anayasa Forumları (2009): Taraf gazetesinin 5
toplantısında katılımcılar1090, yeni anayasa sürecinde barajı tartıştı1091.
 TÜSİAD Yuvarlak Masa Toplantısı (2010): Katılımcılar, barajın
düşürülmesi veya sıfırlanmasını savunur1092.

Tasarımına Doğru, TÜSİAD Yay., İstanbul, Mayıs 1995, passim. http://goo.gl/cRCwo6


1082 GÜRSEL, Seyfettin, Seçim Sistemi Tartışması ve İki Turlu Sistem, TÜSİAD Yay., İstanbul,
Nisan 1996, passim. http://goo.gl/OJs9sj
1083 GÜRSEL, Seyfettin, Siyasal İstikrar ve İki Turlu Dar Bölge Seçim Sistemi Simülasyon

Modeli, TÜSİAD Yay., İstanbul, Aralık 1998, passim. http://goo.gl/Px0BaI


1084 DEMİREL, Ahmet, & KENTEL, Ferhat, et.al, Seçim Sistemi ve Siyasi Partiler Araştırması,

C. I: Temel Bulgu ve Sonuçlar, TÜSİAD Yay., İstanbul, 2001, passim. http://goo.gl/VyJdsR ;


DEMİREL, Ahmet, & KENTEL, Ferhat, et.al, Seçim Sistemi ve Siyasi Partiler Araştırması,
C. II: Ana Rapor, TÜSİAD Yay., İstanbul, 2001, passim. http://goo.gl/nKerZo
1085 GÜRSEL & BOZDAĞ, op.cit., C. I, passim. http://goo.gl/htnAsT Ayrıca bkz. GÜRSEL,

Seyfettin & BOZDAĞ, Erhan, Karma Seçim Sistemi ve Siyasal İstikrar, C. II: İki Turlu Seçim
Sistemi ve Oy Verme Davranışları, TÜSİAD Yay., İstanbul, 2002. http://goo.gl/xbEibW
1086 Terminolojik yanlışlar içerse de, halktan iletilen bazı talepler: “Seçim barajı kaldırılıp yeni

oluşacak hükümetin anayasayı hazırlaması lazım”. YAP, Türkiye’nin Yeni Anayasası İçin
Genel Esaslar Raporu, İstanbul Anayasa Çalışma Grubu (AÇG), 25.05.2011, s. 11.
http://goo.gl/Vsze9R “İl bazlı baraj sistemi yeni anayasada olmalı”. s. 15. “Bir soykırım
olarak gördüğüm seçim barajının, öncelikle bu toplumun azınlıklarının tanınması açısından
kaldırıldığı bir anayasa istiyorum”. s. 18.
1087
YARSAV, Yeni Anayasa Görüş Bildirisi, 2011, s. 1. http://goo.gl/5Ui8x6
1088 Söz konusu girişimlerden biri, bizim de imzacı olduğumuz deklarasyondur: “Aydınlardan

Meclis’e ‘Seçim Barajını İndirin’ Çağrısı”, Bianet, 14.06.2010. http://goo.gl/lm7bsq


1089 “Evren cuntası tarafından oraya konmuş o yüzde 10 barajı ile seçilmiş bir meclisin

demokrasi ehliyeti konusunda ciddi sorunlar vardır”. Bkz. “Demokratlar yarının tehlikesini
görmüyor”, (Andrew ARATO ile söyleşi: SEVİMAY, Devrim), Milliyet, 27.04.2010.
1090 S. YAZICI, E. ÖZBUDUN, M. ALTAN, M. ERDOĞAN, M. BELGE, E. MAHÇUPYAN,

A. BAYRAMOĞLU, M. SANCAR.
1091 ÇONGAR, Yasemin & OĞUR, Turgay (Ed.), “Sivil Anayasa Forumları”, Taraf,

04.05.2009-08.06.2009.
1092 E. ÖZBUDUN: “Özellikle, önümüzdeki yasama meclisi bir kurucu meclis olarak çalışacaksa

... barajın ciddi şekilde indirilmesinde yarar var”. BORATAV, Ferhat (Moderatör ve ed.),
“Yeni Anayasa Nasıl Yapılmalı? Kuralların Belirlenmesi, Silahların Eşitlenmesi, Beklentinin
Yönetilmesi”, TÜSİAD Görüş, S. 64, TÜSİAD Yay., Ekim 2010, s. 27. http://goo.gl/cRHMcm
İ. Ö. KABOĞLU: “Bu kapıyı açacak parlamento, kesinlikle % 10’luk seçim barajı ile oluşan
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 147

 TÜSİAD Yeni Anayasa Yuvarlak Masa Toplantıları Dizisi (2011):


Yöntem kısmına katıldığımız toplantılarda, anayasa ve baraj tartışılır1093.

F) Hükûmet kaynaklı öneri: 2007 Anayasa Taslağı


E. ÖZBUDUN başkanlığında 6 öğretim üyesince1094 hazırlanan
2007 Anayasa Taslağı, başlangıcında da ifade edildiği üzere, doğrudan
Başbakan’ın talebine binaen hazırlandı. Taslak’ta, seçme hakkına ilişkin
md. 51’de, adalet-istikrar ilkelerinin bağdaştırılması ilkesine yer
verilmez1095. Aynı md’de, barajdan mağdur olan partilere temsil yolunu
açmak amacıyla, 100 Türkiye milletvekilliği öngörülür1096.
ÖZBUDUN, sonrasında benzer görüşleri savunsa da, aslolanın
barajın düşürülmesi olduğunu vurgular. Bu konuya değinilecektir.

G) Kişisel taslak ve raporlar


Farklı görüşler taşıyan birçok kişi, kendi adlarına bazı rapor ve
taslaklar kaleme almışlardır. TBMM Yeni Anayasa web sitesinde yer
alan bazı kişisel taslaklarda temsil ve baraj konusuna yer verilir.
E. ŞEN’in taslağında, % 5 baraj önerilir (md. 18/4)1097. TBMM-AK eski üyesi
N. YALÇINTAŞ, çoğulculuk ve eşit katılım ilkelerini vurgular1098. K. ÖZER’in
önerisinde, telâfi edici hüküm dikkat çeker: “Seçime giren bir siyasi parti seçim
barajını aşamasa bile bir seçim bölgesinde en yüksek oyu elde etmişse Türkiye
Milletvekili’ni kazanmış sayılır”1099.

H) TBMM-AUK metinleri
Yeni anayasa arayışı sürecinde taslak metnin yazımı, TBMM
Başkanı Cemil ÇİÇEK başkanlığında, TBMM’deki 4 siyasal partiden
3’er üye ile oluşturulan TBMM-AUK tarafından yürütülmekte idi.

bir parlamento olmamalı. Yani bu baraj mutlaka düşürülmeli ya da sıfırlanmalı”. Ibid., s. 18.
M. SANCAR: “Sıfır seçim barajı, yani mutlak nispi temsil taraftarıyım. / Mutlak nisbi temsil
olmuyorsa, seçim barajının en fazla % 4 ya da 5 oranında olması gerekiyor”. Ibid., s. 22. T.
TARHANLI: “Seçim barajı düşürülmeli”. Ibid., s. 28 (karşılaştırmalı özet tablo).
1093 TÜSİAD, Yeni Anayasa Yuvarlak Masa Toplantıları Dizisi (Yeni Anayasanın Beş Temel

Boyutu), TÜSİAD Yay., İstanbul, Mart 2011, s. 13, 22. http://goo.gl/O08w3a


1094 E. ÖZBUDUN, Z. ARSLAN, Y. ATAR, F. H. ERDEM, L. KÖKER, S. YAZICI.
1095 ÖZBUDUN, Ergun, et.al, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Önerisi, 2007, s. 42.

http://goo.gl/X1NexJ ; “İşte Anayasa Taslağının tam metni (8)”, Radikal, 12.09.2007.


1096 Md. 51 gerekçesi: Türkiye milletvekilliğinin, “ülke geneli barajı sebebiyle milletvekili

çıkaramayan siyasî partilere ülke genelinde aldıkları oy oranında Mecliste temsil imkânı
sağlanması bakımından da faydalı olacağı …”. Ibid., s. 42.
1097 ŞEN, Ersan, Yeni Anayasa Önerisi, s. 9. http://goo.gl/bGGqDY
1098 YALÇINTAŞ, Nevzat, Yeni T.C. Anayasası ..., İstanbul, 2011, s. 47. http://goo.gl/8MuA7h
1099 ÖZER, Kemal, Böyle Bir Anayasa İstiyorum, Temmuz 2007. s. 4.
148 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

18.11.2013’te TBMM Başkanı’nın çekilme kararı alması sonucu,


Komisyon’un, bir tür “içtüzük” niteliğindeki “Çalışma Usûlleri” md. 15
uyarınca hukuken dağıldığı savunuldu1100.
Eleştirimiz: Çekilme iradesi, md. 15’te sayma yoluyla belirlenen1101 ve
AUK’nın görevini hukuken sona erdiren nedenler içinde yer almaz. C. ÇİÇEK
AKP’li 3 üyenin dışında olup, TBMM Başkanı sıfatı ile Komisyon’a da
başkanlık yapmaktaydı. Daha önce yönelttiğimiz “ya Başkan çekilirse?”
sorusuna yanıtın, “usûller” belirlenirken unutulduğu ve bu olasılığın
gerçekleştiği görülmektedir. Sonuç olarak, “dağılma” yorumu tartışmalıdır.
AKP’li üyeler bu tür bir yorumdan hareketle toplantılara katılmama kararı almış
olup, hukuken dağılmanın asıl sebebi bu karardır.
TBMM-AUK’nın çalışmalarına başladığı tarihten itibaren,
hâlihazırda kaleme alınan taslak metinler, gerekçeler ve tartışma
tutanakları konusunda hiçbir resmî veri bulunmamasına karşın, birkaç
metne erişilebilmiştir. Konumuzla ilgili metinlere kısaca değinelim.

1) TBMM-AUK’ya sunulan metinler


4 partinin sunduğu önerilerde1102, şu hususlar dikkat çeker:
 AKP: Baraja yönelik herhangi bir değerlendirmeye yer verilmez 1103.
 CHP: % 5’lik baraj sınırı öngörülür: “Seçim barajı %5’i aşamaz”1104.
 MHP: Adalet ve istikrara yer verilir, baraja ilişkin norm önerilmez 1105.
 BDP: İstikrar ilkesi metinden çıkarılır ve seçim barajı yasaklanır: “Temsilde
adalet ve çoğulculuk ilkesine aykırı, azınlık siyasi grupların aleyhine ...
yasa çıkartılamaz. Ulusal ve yerel düzeyde seçim barajı konulamaz”1106.

2) Uzlaşma sağlanan 40 maddelik taslak (Nisan 2013)


Tartışılan toplam 150 madde ve üzerinde uzlaşılan 40 maddelik
metinde, seçim barajını ilgilendiren 3 düzenleme yer alır:
 Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı (md. 30): F. 5: “Seçim
kanunları, yönetimde istikrar ilkesini gözetecek; ancak hiçbir durumda
temsilde adalet ilkesini zedelemeyecek biçimde düzenlenir”1107. BDP’nin
şerhi, barajın kaldırılmaması durumunda, kendi önerisine dönüleceği

1100 TBMM-AUK üyesi ve AKP milletvekili Mustafa ŞENTOP’un demeci: “Bu komisyonun
sona ermesini iç tüzükle belirleyemeyiz. Kuran siyasi iradedir. Meclis Başkanı çekildikten
sonra hukuki varlığı sona ermiştir”. http://goo.gl/7JvRYz
1101 Bkz. http://yenianayasa.tbmm.gov.tr/calismaesaslari.aspx
1102 “Uzlaşamayan Anayasa Uzlaşma Komisyonu Tutanakları”, 02.12.2013. http://goo.gl/48SSbk
1103 http://goo.gl/uWDMOg
1104 http://goo.gl/0eOviL
1105 http://goo.gl/Pcx5bj
1106 http://goo.gl/mEbK3W
1107 “İşte 150 Maddelik Yeni Anayasa”, 18.04.2013. http://goo.gl/u8Zyx6 (e.t.: 12.11.2013).
Bölüm III : % 10 Ulusal Seçim Barajına İlişkin Genel Analiz 149
yönündedir1108. CHP’nin şerhi ise, 2 hususun (barajın düşürülmesi,
cinsiyetler arası temsil) ayrı maddelerde düzenlenmesidir.
 [TBMM’nin] Kuruluşu ve Milletin Temsili (md. 66): F. 2, c. 2: “Dört yüz
elli milletvekili, seçim çevrelerinden nisbi temsil sistemine göre seçilir” 1109.
CHP önerisi, “Seçim barajı yüzde 5’i aşamaz” yönünde iken, BDP önerisi
daha radikaldir: “Seçim barajı konulmamalı”1110.
 [AYM’ye] İptal Davası (md. 124): TBMM’de grup kurma oranında
uzlaşma sağlanamadığı için, BDP % 5 baraj açısından şerh düştü1111.

3) Uzlaşma sağlanan 59 maddelik taslak (Ağustos 2013)


TBMM-AUK’da tartışılan 172 madde ve 02.08.2013 itibariyle
üzerinde uzlaşılan 59 (daha sonra, 60) maddelik metinde, anayasa
şikâyeti açısından, seçim barajını dolaylı yoldan ilgilendiren düzenleme
yer alır. Mevcut Anayasa’dan farklı olarak (md. 148/3 vd.), anayasa
şikâyeti ayrı md’de düzenlenir (md. 127). AUK’da uzman sıfatıyla görev
yapan meslektaşın aktardığı üzere, bağlantılı 2 yenilik vardır:
 F. 1’de: 2010 değişikliği ile eklenen hüküm, siyasal hakları dışlar. Öneri
ise, seçme-seçilme hakkının içinde yer aldığı siyasal hakları da kapsar1112.
 F. 2’de: Seçme-seçilme hakkı bağlamında anayasa şikâyeti için 3 günlük
başvuru süresi ve “seçim hukukunun gerektirdiği ivedilikle” denetim
öngörülür (md. 127/21113). Hâlihazırda YSK kararları yargı denetimi dışında
olup, yargısal denetimden bağışık konular da anayasa şikâyeti dışındadır.
Değişiklik, bu açıdan önemli olsa da, 12 kişinin üzerinde uzlaşabildiği
hükümden öte hukuksal değer taşımadığından, yorum yapamıyoruz.

J) Kamuoyunun baraja yaklaşımı


Acaba halk, baraj konusunda ne düşünmektedir? Genel gözlem,
halkın da barajı âdil bulmadığı ve düşürülmesi taraftarı olduğudur:
 SAMER: Sonuçlar şöyledir: Barajın devamı (% 16), % 5’e düşürülmesi (%
31.9), % 3’e düşürülmesi (% 16.6), kaldırılması (% 28.6)1114.
 BİLGESAM: Araştırma, barajın “sadece Kürt-Zazalar arasında değil,

1108 “[U]lusal ve yerel düzeyde seçim barajı konulamaz; ...”. Ibid.


1109 Ibid.
1110 Ibid.
1111 “Seçim barajının kaldırılması veya % 5 veya altında bir oranın bütün partilerce kabulü

halinde ‘TBMM’nde grup oluşturamayan ancak son milletvekili seçimlerinde % 5 ve üzerinde


oy alan partilere’ iptal davası imkânı veren düzenlemeden vazgeçilecektir”. Ibid.
1112 BARIN, Taylan, Uzlaşma Yolunda: Komisyon’un Uzlaştığı Maddeler ve Anayasa, SETA

Analiz, S. 71, Ankara, 2013, s. 45.


1113 Ibid.
1114 SAMER, Toplumsal Sorunlar Yeni Anayasa Ön Rapor, (Koordinatör & Haz. GÜRER,

Çetin), Diyarbakır, Mart 2012, s. 35. http://goo.gl/QzLbpo


150 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Türkler arasında da önemli bir problem olarak algılandığı”nı gösterir.


Kürt-Zazaların % 70’i, barajı düşürme veya kaldırma taraftarıdır. Barajın %
5’e düşürülme tercihi % 54 iken, Kürt-Zazalar arasında oran % 60’tır1115.
 İPM: Sonuçlar şöyledir: Aynı şekilde kalmalı (% 48.5), indirilmeli (%
17.2), tamamen kaldırılmalı (% 22.9), Cevap/fikir yok (% 11.3) 1116.
 TESEV: “Seçim barajı % 4’e düşürülsün mü?” sorusuna verilen olumlu
yanıtlar, daha geridedir: Evet: % 37, hayır: % 42 1117.
 Memur-Sen: Baraj, yurttaşın diğer sorunlarının oldukça gerisindedir1118.
Tüm bu girişimlerden öte, devletin resmî kurumlarının dahi, baraj
konusunda önerilerde bulunduğundan söz edilir. Örneğin, Devlet
Denetleme Kurulu (DDK), barajın düşürülmesini önermiştir1119.
Seçim sistemine yönelik farklı öneriler (dar çevreli, daraltılmış
çevreli, düşük barajlı, vb.), eserin yayını sırasında tartışılmakta idi.
Ancak, Nisan 2014 itibariyle, resmî/sivil kaynaklı hiçbir girişim
başarıya ulaşmamış olup, % 10’luk baraj halen yürürlüğünü
korumaktadır.

1115 BİLGESAM, Yeni Anayasadan Toplumsal Beklentiler, BİLGESAM & STD Yay., Rapor
No: 36, İstanbul, Ekim 2011, s. 5. http://goo.gl/fwzFKK Tablolar için bkz., ibid., ss. 106-111.
Dindar, sağcı ve ulusalcılarda, barajın korunması; sol eğilimlilerde ise, düşürülmesi talebi
baskındır. Ayrıca, “hem Türklerde hem de Kürt-Zazalarda”, öğrenim düzeyi yükseldikçe,
barajın düşürülmesi talebi artar. Ibid., s. 134.
1116
İPM, op.cit., s. 139. (Oranların toplamı % 99’dur). Analiz için bkz. ss. 97-98.
1117 TESEV, Anayasaya Dair Tanım ve Beklentiler Saha Araştırması: Eylül 2012, TESEV

Demokratikleşme Programı Yay., Kasım 2012, s. 10. http://goo.gl/rpyG5f Yanıtların dağılımı:


Kesinlikle yanlış: % 11.0, yanlış: % 31.1, ne doğru ne yanlış: % 20.8, doğru: % 29.9,
kesinlikle doğru: % 7.2. % 4 barajı en çok destekleyenler: Kürtler (% 68), BDP seçmeni (%
88), Aleviler (% 54), CHP seçmeni (% 46). “Sosyal demokratlar” ve “demokratlar”da destek
oranı yüksek. Sağ-sol ekseninde, sola doğru gidildikçe destek artar. % 4 baraja karşı çıkanlar:
Kendini “ülkücü” olarak tanımlayanlar (% 57), MHP seçmeni (% 55), AKP seçmeni (% 47).
Gelir düzeyi arttıkça, düşük baraja karşıtlık artar. Ibid., ss. 90-91.
1118 Yeni Anayasa’da yer alması istenmeyen başlıklar: Yasaklar (% 12.2), eşitsizlik (% 5.9),

milliyetçilik (% 4.9), adaletsizlik (% 4.8), darbeci zihniyet (% 3.8), değiştirilemez maddeler


(% 3.8), lâiklik (% 3.7), dokunulmazlık (% 3.1), etnik vurgu (% 1.7), idam cezası (% 1.1),
mevcut anayasadaki vatandaşlık tanımı (% 0.6), üniter yapı (% 0.5), seçim barajı (% 0.2).
Memur-Sen, Sahadan Yeni Anayasaya …, s. 80. http://goo.gl/EA7VaB
1119 TANÖR, Türkiye’de Demokratik ..., s. 21. http://goo.gl/b6zNZk
BÖLÜM IV
% 10 BARAJIN
1982 ANAYASASI VE İHAS’A UYGUNLUĞU
SORUNU

Bu bölümde, aşağıdaki ana başlıklar yer alır:


§ I. 1982 Anayasası’na uygunluk
§ II. 2839 no.lu Yasa’da iç uyum
§ III. İHAS sistemi ile uyum
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 153
“Biz bu topraklar için ölürken, Türkçe bilmiyorduk;
şimdi, anadilimizi [de] bilmiyoruz…”1120.

“Okur-yazar olmayan insan için basın özgürlüğü,


bir psikiyatri kurumunda gözetim altında tutulan asî
bir yazar için ifade özgürlüğü, hiç bir anlam taşımaz”.
[Jacques MOURGEON]

Baraj, her ne kadar AYM ve İHAM denetiminden sağ-salim


çıkmış olsa da, “referans” ve “destek ölçü” normlara uygunluk
açısından irdelemek gerekir. Üç açıdan analiz yapılacaktır:
 Anayasa ve İHAS’ta yer alan ilkelere uygunluk/aykırılık analizi (I);
 Yasa’daki md. 2/1 ile (“nispi temsil sistemi”) iç uyum/çelişki analizi (II);
 İHAS-EP1 md. 3 ile uyum analizi (III).
Söz konusu uygunluk ve uyum irdelemeleri, başlıca ölçüt ve
argümanlar açısından yapılabilir.

§ I. 1982 ANAYASASI’NA UYGUNLUK

MSK md. 33/1’in 1982 Anayasası’na uygunluğu, ayrıntılı olarak


tartışılacaktır. Konunun özü, Anayasa’dan sonra yürürlüğe konulan ve
1987’de önemsiz bir değişikliğe tabi tutulan normun Anayasa’ya
aykırılığı sorunudur. Ancak, ilke ve argümanlar bazında
değerlendirmeye geçmeden, birkaç ilksel noktaya değinmekte yarar var.

A) Genel olarak: 3 Ön soru(n)


% 10 barajının anayasallığı ile ilişkili üç ön soruna değinilecektir.

1) Ön sorun I: Ara rejim dönemi ürünü olması, barajın


Anayasa’ya aykırılığının karinesi olabilir mi?
Çalışmamızın daha önceki kısımlarında, gerek 1961/306 ve
gerekse 1983/2839 no.lu seçim yasalarının, olağan mecliste değil, KM
düzeninde yapıldığının altı çizilmişti. Ancak, bu olağan dışı koşullar (ara
rejim dönemi) içinde hazırlanıp kabul edilen düzenlemelerin Anayasa’ya
aykırılığı tartışılabilirse de, bir ön kabul olarak ortaya konulamaz.
Konuya ilişkin bir AYM kararı, eleştirel açıdan değerlendirilecektir:
AYM’nin K. 1968/13 kararında, ara rejim döneminde kabul edilen
önceki seçim yasasının Anayasa’ya aykırılık iddiasının, ancak yargısal
denetim sonucunda belirlenecek bir konu olduğunun altı çizilir.
“[B]ir kanunun Kurucu Meclisten çıkmış bulunması, onun mutlaka Anayasa’ya

1120 KAFFED, Çerkesler Nasıl Bir Anayasa İstiyor? ..., s. 2. http://goo.gl/1L3Wh0


154 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

aykırı olmamasını gerektirmez. Kurucu Meclis de, Anayasa’yı kendisi


hazırlamış olmakla birlikte, öteki yasama meclisleri gibi bir hükmün
Anayasa’ya uygunluğu konusunda yanılmış veya ters yoruma düşmüş olabilir.
Yahut aradan geçen zaman içinde görüşlerde önemli gelişmeler … bulunabilir.
Engelli D’Hondt seçim düzeninin Kurucu Meclisçe … getirilmiş bulunması ...
Anayasa’ya uygunluğunun teminatı olamaz”.1121.
Kaldı ki, 12 Eylül ara rejim koşulları içinde dahi % 10 oranının
ölçüsüz olduğu savunulabiliyor iken; gelinen noktada asıl tartışılması
gereken, yüksek barajın halen neden korunduğudur. Bu çelişki, daha
İHAM-BD’nin Yumak & Sadak kararına 4 yargıcın karşı oy
gerekçesinde de açıkça ortaya konulur.
Yukarıdaki alıntının ilk kısmına katılıyoruz. Bir normun ara rejim
döneminde üretilmiş olması, otomatikman Anayasa’ya aykırı hale
getirmez. Kuralı hazırlayan kişi veya organ, yürürlüğe konuş süreci ve
yöntem, tabii ki son derece önemlidir ve “usûl, esası belirler”. Biçim ve
içerik, birbirinden kopuk ve tamamen bağımsız olmasa da, farklı
unsurlardır. Ancak, normun denetimi, ayrı bir konudur. Dolayısıyla,
yalnızca % 10’luk baraj değil, tüm diğer kurallar bakımından anayasallık
analizinin, önyargılardan uzak biçimde ele alınması gerekir. Ancak,
alıntının devamındaki şu görüşe katılamıyoruz1122:
“Kurucu Meclisin çıkardığı kanunların Anayasa’ya uygunluğu kural olsaydı,
bunların aleyhine [AYM’ye] başvurulması gerekmez ve Anayasa’nın 153. ve
geçici dördüncü maddelerindekilere benzeyen bir hükümle bu yol kapatılırdı”.
Aktardığımız görüşe, başlıca 2 gerekçe ile katılamıyoruz:
 “… bu yol kapatılırdı” ibâresinin değerlendirilmesi: AYM
kararının gerekçesinde, mefhum-u muhalifinden, bu yolun
kapatılmadığı yönünde bir kanaat çıkmaktadır. Gerçekten, 1961
Anayasası’na bakınca, 1982 Anayasası’na benzer bir hükümle
(2001’de mülga md. 15/3), 1960-1961 ara rejim dönemi normlarına
karşı AYM denetim yolunun kapatıldığı görülür (1961 Any., GM
4/3). Hatta öyle ki, gerekçede de, md. 153 ve GM 4 zikredilmektedir.
Md. 153 Devrim Yasaları, GM 4 ise ara rejim yasaları açısından
denetim, daha doğrusu AYM’ye bu yönde başvuru yasağı
getirmektedir. GM 4’ün zikredildiği gerekçede, “bu yol kapatılırdı”
ibâresinin kullanılma nedeni, davya konu edilen 1036 no.lu Yasa’nın
değişiklik getirdiği 306 no.lu Seçim Yasası’nın KM’de kabul
tarihinin (25.05.1961), Anayasa’da saptanan zaman diliminin
(27.05.1960-06.01.1961) dışında kalmasıdır. GM 4/4 ise, bu
kuralların değiştirilmesi hâlinde, f. 2’nin (sorumluların yargılanma

1121 AYM, K. 1968/13.


1122 AYM, K. 1968/13.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 155

yasağının) geçerli olduğuna işaret eder. Buradan, söz konusu


kapsama giren normların denetim yasağı kapsamı dışına çıktığı
sonucuna varılabilir.
 Anayasal denetim yasağının, “Anayasa’ya uygunluk” biçiminde
anlaşılması: AYM kararında, “Kurucu Meclisin çıkardığı
kanunların Anayasa’ya uygunluğu kural olsaydı” denilerek, bunlar
aleyhine AYM’ye başvurulmasının gerekmeyeceği ve hatta bu yolda
AYM’ye başvuru yasağı getirileceğinden söz edilir. İlkin, bu yol
zaten kapatılmıştır. İkinci olarak, bu yolun kapatılmış olması ya da
AYM’ye başvurunun gerekip gerekmemesi, “Anayasa’ya uygunluk”
açısından herhangi bir ölçüt değildir. Bir normun anayasallık
denetimi yolunun kapatılması, o normun Anayasa’ya uygunluğunun
veya aykırılığının karinesi olamaz. Yalnızca, aykırılık kanaati veya
eleştirisi öne sürülse de, denetime gidilemeyeceği ile sınırlı bir
anlama neden olabilir. Bunun dışında, uygunluk veya aykırılık
açısından bir sonuca varılması hukuken savunulabilir değildir.
Sonuç olarak, ara rejim döneminde getirilen % 10 barajını içeren
MSK da Anayasa GM 15/3 kapsamındaki yasalardan olup, yargı
denetimi dışına çıkarılmıştır. Ancak, ara rejim döneminde yürürlüğe
konulması, Anayasa’ya aykırılık için bir karine olamayacağı gibi;
denetim dışında bırakılması da uygunluk biçiminde anlaşılamaz.

2) Ön sorun II: Anayasa ve Seçim Yasası’nı aynı kişilerin


kabul etmiş olması, Anayasa’ya uygunluğa karine olabilir mi?
Soru ilk anda gereksiz veya varsayımsal gelse de, bu tür bir
argüman, daha önce bir AYM yargıcı tarafından da ileri sürüldü ve
savunuldu. Benzer bir argümanın gelecekte karşılaşma olasılığı
bilinemez. Ancak, bu hususu kısaca tartışmakta yarar var.
Gerçi 1987’de, “yüzde onunu” yerine, “% 10’unu” değişikliği
yapılsa da, barajın yürürlüğe konulduğu yıl, 1983. Tıpkı 1960 askerî
darbesi sonrası hazırlanan 306 no.lu Yasa gibi, 1982 askerî darbesi
sonrası hazırlanan 2839 no.lu Yasa da, olağan meclis değil, KM
tarafından kabul edildi. KM’ler, ilkinde TM ve MBK, ikincisinde DM ve
MGK adlı sivil ve asker kanatlardan oluşmaktaydı.
1982 Anayasası ve MSK’yı hazırlayan KM olup, aynı kişilerden
oluşmaktaydı. İşte bu özellikten yola çıkan bazı AYM yargıçları, ilgili
yasaların AYM tarafından denetlenmesi sürecinde, aynı kişilerin birbiri
ile hukuken çelişik bir yasa ve anayasa yapmalarının mümkün
156 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

olmayacağı yönünde ilginç hukukî gerekçeler öne sürmüşlerdi1123.


AYM’nin K. 1968/13 kararına karşı oy gerekçesi kaleme alan
Hakkı KETENOĞLU, o dönem uygulanan çevre barajının Anayasa’ya
uygun olduğunu, Dünya hukuk tarihinde eşine ender rastlanır bir
gerekçe ile kanıtlama çabasındadır: TM üyelerinin, aynı günlerde
görüştükleri anayasa ile çelişik bir yasa normunu üretmelerinin olanaksız
olduğu, anayasal ilkeleri çok iyi bilen bu “büyük meclis”in Anayasa’ya
aykırı yasa yaptığını düşünmenin bile adı geçen kişilere güvensizlik
anlamına geleceği. Deyim yerinde ise, ROUSSEAU’nun “genel
iradenin yanılmazlığı” tezini çağrıştırır biçimde, aslȋ kurucu iktidarı
kullanan “TM üyelerinin iradelerinin yanılmazlığı” tezi1124. Benzer bir
niteleme, denetim yasağı ve yargılanmadan muafiyet öngören 1982 Any.
GM 15 için de yapılabilir.
BİR AYM YARGICI: ANAYASA KOYUCUNUN İRADESİ YANILMAZ!
“İstanbul ve Ankara Üniversiteleri profesörleri tarafından hazırlanan 1961 Anayasa’mız
esasları, … Temsilciler Meclisine sunulmuş ... Bu Büyük Meclis Anayasa’nın her maddesinin
değil her kelimesinin dahi üzerinde hassasiyetle durarak onu kabul etmiştir. Bu ölçüde cehd
harcayarak Anayasayı hazırlamış ve kabul etmiş olan Meclisin aynı senede onun 5.
maddesine aykırı düşen bir seçim kanununu ve baraj sistemini kabul etmesi, müessesenin
ciddiyetiyle bağdaşmasa [alıntılanan metinde, “bağdaşsa”] gerek. … Bu ölçüde Anayasa
prensiplerini bilen bir meclisin aynı devrede çıkarttığı seçim kanununun bazı hükümlerinin
Anayasa hükümlerine aykırı olduğunun farkına varmadığını düşünmek de çok zordur. İki yasa
arasından fazla bir zaman geçmiş olsa idi ‘hafıza kusuru’ demek suretiyle sorunu halletmek
belki kolaylaşırdı. Fakat kanunların kabul tarihlerine baktığımız zaman Seçim Kanununun
25/5/1961 ve Anayasa’nın da 9/7/1961[’]de kabul edildiğini görmekteyiz. İki kanunun kabulü
arasında 45 gün vardır. İncelemeyi derinleştirdiğimiz zaman bu farkın dahi bulunmadığını
görmekteyiz. Çünkü Anayasa millî birlikçe 27/5/1961 tarihinde ve Seçim Kanunundan iki gün
sonra kabul edilmiştir[,] ki böylece her iki kanunun aynı günlerde incelenip münakaşa
edildiği anlaşılmakta bu sebeple de hafızalar zinde ve uyanık bulunmakta ve sonuç olarak bu
ihtimal de değer kazanmamaktadır. … Temsilciler Meclisinin bir eliyle Anayasa’yı, diğer
eliyle de ona aykırı bulunan [MSK’yı] hazırladığını düşünmeye değil hatıra getirmeye bile
o müesseseye duyulan güven manidir”. (b.k.v.t.a.).

Karşı oyda ayrıca, yasanın dikkatle ve özenle yazıldığı, aradan


geçen 7 yılın Anayasa’nın esaslarını değiştirmeyeceği de öne sürülür1125.
“[İ]ptal edilen kanun hükmü son Anayasa’nın bütün prensiplerini, esaslarını
uzun günler ve aylar tartışmış ve kabul etmiş bulunan Temsilciler Meclisinin
görüşüne noktası noktasına uygundur. ... İki kanun arasında geçen 7 senenin
Anayasa esaslarını ve prensiplerini sarsacağı görüşü ise özellikle Anayasa
açısından üzerinde fazla durulmaya yeterli bir görüş olarak incelenemez”.
AYM üyesinin dile getirdiği hususlar, dikkat çekicidir; ancak,
1123 Örn. Bkz. AYM, K. 1968/13 (“ek karşı oy gerekçesi”).
1124 AYM, K. 1968/13 (karşı oy).
1125 AYM, K. 1968/13 (karşı oy).
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 157

hukuken hiçbir değer taşımamaktadır. Bir normu üretenin özelliği, o


normun Anayasa’ya uygunluğuna geçerli dayanak olamaz.
Zira, anayasallık denetiminde, normu üretenin kim olduğuna,
güvenilirlik düzeyine, daha önce başka hangi normları üretmiş olduğuna
değer atfedilemez. Aynı meclis veya aynı kişiler dahi olsa, daha önce
yürürlüğe koymuş oldukları metinlerin örneğin demokratik, evrensel
ilkelere uygun, insan haklarına dayanan, ölçülü vs. olması, daha sonra
yürürlüğe koyacakları hukuk normlarının da aynı nitelikleri taşıyacağı
yolunda bir karine teşkil etmez. Belli kişilerin veya kurulların, her
zaman uyumlu, isabetli, doğru kararlar vereceği yönünde herhangi bir
güvence hukuken ileri sürülemez. Ayrıca, -karşı oyda öne çıkarıldığı
üzere- bir normu formüle edenlerin, konularında uzman bilim insanları
olması dahi, bu gerçeği değiştirmez. Hazırlanan iki metnin uyumlu
olması da mümkündür, ama bu tartışılamaz değildir. Tartışan AYM’dir
ve aynı kişilerce hazırlanmış bir yasayı, Anayasa’ya aykırı bulmuştur.
Otantik karar yetkisi, AYM’nindir. Gayet tabiidir ki, mahkeme kararı da
eleştirilebilir, fakat geçerli olan görüş, budur.
Söz konusu görüşün kabulünün pratikte yaratacağı sorunlar:
Aynı kişiler tarafından hazırlanan bir yasanın, yine aynı kişilerin
iradesinin ürünü olan bir üst metne aykırı olamayacağını, bu kişilerin
yanlış yapmayacağını veya abesle iştigal etmeyeceklerini dile getirmek,
bizi yanlış sonuçlara götürür.
Şöyle ki; bırakınız ara rejim dönemini, olağan koşullarda bir
yasama organının, aynı yasama dönemi içinde önce “türev kurucu
iktidar” sıfatı ile bir anayasa değişikliği yaptığını; akabinde “kurulu
iktidar” sıfatı ile, aynı konuya ilişkin bir yasa normu yürürlüğe
koyduğunu varsayalım. Yasa normu, paralel anayasa normu da aynı
meclis ve aynı kişilerce yürürlüğe konulduğu için denetlenmeyecek
midir? Ya da, denetlense dahi, birbirine aykırı olmalarının mümkün
olmadığı gerekçesi ile, peşinen Anayasa’ya uygun mu kabul edilecektir?
Tüm bu sorulara olumlu yanıt vermek, Anayasa Hukuku teorisi
açısından mümkün değildir. Zira, bu görüşün kabulü ve normlar arası
uyum ve uygunluk gereğinin göz ardı edilmesi, bu tür durumlarda
anayasallık denetiminin yapılamamasına, normlar hiyerarşisi kuramı
uyarınca sistemin çökmesine yol açar.
Kaldı ki, adı geçen üye de, ön kabulünü birkaç cümle sonra
unutmuş olmalı ki, Anayasa’ya aykırılığını tartışmaya gerek olmadığını
iddia ettiği normun Anayasa’ya uygun olduğunu kanıtlamaya girişir.
Üst-alt norm, önceki-sonraki norm tartışması: Yasa’nın
158 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Anayasa’dan iki gün önce kabul edilmiş olması, anayasallığını ispat


etmeyeceği gibi, anayasalık denetimi yolunu da kapatmaz. Sorunun
çözümünde, önceki norm-sonraki norm değil, alt norm-üst norm ilkesi
uygulanır. Yasa, Anayasa’dan daha önce kabul edilmiş de olsa,
Anayasa’ya göre normlar hiyerarşisinde alt norm (2. düzey) değerinde
olduğu için, Anayasallık denetimine tabi tutulabilir.
Şu soru ile son verelim: Aynı mantığı, 1982 Anayasa ve MSK’ya
uyarlayalım. Anayasa’nın halkoyunda kabul tarihi, 07.11.1982, ancak
öncesinde KM’den çıkış (MGK’nın, DM’den gelen metni kabul) tarihi,
18.10.1982. Yasa’nın kabul tarihi 10.06.1983 olduğuna göre, adı geçen
Üye’nin mantığı çerçevesinde, aradaki zaman dilimi 8 ay kadar
olduğundan, acaba KM üyelerinin, yaptıkları Anayasa’nın ilkelerini
unutmuş olabileceği dikkate alınarak, seçim yasasının Anayasa’ya
aykırılığını savunmamıza izin verilir mi?

3) Ön sorun III: Anayasallık ve yasa içi tutarlılık analizinde


ilke ve argümanlar
Öncelikle, bir noktanın altını çizmekte yarar görüyoruz: % 10
baraja ilişkin son AYM kararı, 1995’te verildi. Özgürlükler genel
rejimine ilişkin temel Anayasa normu (md. 13) ise, 2001’de yenilendi.
Bu bağlamda özellikle, yeni ölçütler (hakkın özü, ölçülülük) açısından
yeni bir analiz ihtiyacı ortadadır. Dahası, AYM kararındaki uygunluk
saptaması, yeni Anayasal ölçütler ekseninde göreceli kalmaktadır.
Barajın anayasallığının ve yasa içi tutarlılığının tartışılmasında
dayanılabilecek referans norm veya ilkeler, şunlardır:
I. 1982 ANAYASASI’NA UYGUNLUK (OLAĞAN HUKUK REJİMİNDE)
 Yetki: “sınırlama” (md. 13, 67);
 “Bu Anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi” (Başlangıç, para. 3);
 “Başlangıç’taki temel ilkelerin değişmezliği” (md. 4);
 “Demokratik devlet”, toplumun huzuru (md. 2);
 “Demokrasi” (md. 5, 69, 81, 103);
 “Cumhuriyetin niteliklerinin değişmezliği” (md. 1, 4);
 “Devletin engelleri kaldırma yükümlülüğü (md. 5);
 “Millî egemenlik” (md. 6);
 “Kanun önünde eşitlik” (md. 10);
 “Anayasa’nın sözüne ve özüne uygunluk” (md. 13);
 “Ancak yasa ile sınırlanma” (md. 13);
 “Hakkın özü” (md. 13);
 “Ölçülülük” (md. 13);
 “(Özel) nedenlere bağlılık” (md. 13, 67);
 Sınırlamada “basit yasa kaydı” (md. 67);
 “Lâik Cumhuriyetin gerekleri” (md. 13);
 “Demokratik toplum düzeninin gerekleri” (md. 13);
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 159

 Seçme hakkı ve ilkeleri (“serbest, eşit, genel oy”) (md. 67);


 “Kanunda gösterilen şartlara uygun olarak …” (md. 67/1);
 “Bu hakların kullanılması kanunla düzenlenir” (md. 67/4);
 “Temsilde adalet”-“yönetimde istikrar” dengesi (md. 67);
 “Ulusun temsili (md. 80);
 Yabancılara (genel/yerel seçimlerde) oy hakkı tanınmaması (md. 16, 67/1, 3).
 “Seçilme hakkı” (md. 67, 76).

II. MD. 15’E İLİŞKİN REJİMDE (ANAYASA-İÇİ, OLAĞAN-DIŞI REJİM)


 Olağan dışı koşullar: Olağanüstü hal, sıkıyönetim, seferberlik, savaş. (md. 15/1);
 Yetki: Durdurma, güvenceleri ihlâl, erteleme (md. 15, 78);
- Yetki-1: Oy hakkını “kısmen veya tamamen durdur”ma (md. 15/1);
- Yetki-2: Anayasal güvencelere “aykırı tedbirler al”ma (md. 15/1).
- Yetki-3: “Geri bırakma/erteleme” (Gerekli olağan-dışı neden: Savaş),
- “Savaş sebebiyle … seçimlerin bir yıl geriye bırakılması” (md. 78/1);
- Savaş sürerse, ertelemenin “tekrar”ı (md. 78/2);
 Ölçüt-1: “Milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler” (md. 15/1);
 Ölçüt-2: “Durumun gerektirdiği ölçü” (md. 15/1);
 Oy hakkının konumu: “Sert çekirdekli haklar” kategorisi dışında (md. 15/2).

III. YASA’DA İÇ UYUM


 “Nispî temsil sistemi” (2839 no.lu Yasa, md. 2/1);
 “% 10’luk baraj” (2839 no.lu Yasa, md. 33/1).

Oy hakkının sınırlanması, Any. md. 13 ve 67’de yer alan ilkeler


ekseninde bir ön analize tâbi tutulabilir:
 Anayasa md. 13 açısından: Aslȋ kurucu iktidar, 1982’de “özel ve genel
nedenler”; talȋ kurucu iktidar ise, 2001 değişikliği sonrası “yalnızca
Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak” sınırlama
yapılabileceğini hükme bağlamıştır. 1982 Any. md. 13’te yer alan ve son f.
gereği “temel hak ve hürriyetlerin tümü için geçerli” olduğu kayda
bağlanan 9 adet “genel sınırlandırma nedeni” 2001 Anayasa değişikliği ile
kaldırıldığı için, geriye“özel sebepler” kaldı: “yalnızca Anayasanın ilgili
maddelerinde belirtilen sebepler”. Öte yandan, ilk metin itibariyle, “Temel
hak ve hürriyetlerle ilgili genel ve özel sınırlamalar demokratik toplum
düzeninin gereklerine aykırı olamaz ve öngörüldükleri amaç dışında
kullanılamaz” iken; 2001 sonrasında DTDG ölçütü, bu “nedenler” için
değil, “sınırlamalar” için bir sınır oluşturur. Özetle, 1982 Anayasası’na
aykırılık, özellikle 2001 değişikliği sonrasında daha açık hâle geldi.
 Anayasa md. 67 açısından: Md. 13’te referans verilen md. 67’de, oy hakkı
için özel bir sebep belirlenmemiş olduğundan, “nitelikli yasa kaydı” değil,
“basit yasa kaydı” geçerlidir: “Bu hakların kullanılması kanunla
düzenlenir” (md. 67/4). Oy hakkı, ilkin, yalnızca yurttaşlara tanınır:
“Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak seçme, … hakkına
sahiptir”. Bu f’da da, “basit yasa kaydı” yinelenir. Ayrıca seçme hakkı,
“siyasî rüşd” yaşı ile sınırlanır: “Onsekiz yaşını dolduran her Türk
vatandaşı seçme … haklarına sahiptir”. (Değ. f.: 23.7.1995-4121/md. 5/1).
Nihayet hak, bazı yurttaşlar açısından kullanıma kapatılır: Silâh altında
bulunan er ve erbaşlar, askerî öğrenciler, taksirli suçlardan hüküm giyenler
hariç ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler (f. 5, c. 1).
160 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Vardığımız sonuçları, 3 cümle ile özetleyebiliriz:


 Barajın ara rejim dönemi ürünü olması, Anayasa’ya aykırılığının kanıtı olamaz.
 Anayasa ve yasayı aynı kişilerin üretmesi, Anayasaya uygunluğun kanıtı olamaz.
 Anayasallık ve yasa içi tutarlılık analizinde, ilkelere başvurulmalıdır.
Söz konusu ilkelerden başlıcaları ekseninde, % 10 ulusal barajın
analizine geçilebilir.

B) Demokratik devlet, toplumun huzuru, adalet


Esasen, “bir seçim çevresinde % 45 oy alan bir parti hiçbir
milletvekili çıkaramazken[,] % 15 ve % 10 oy alan partilerin
milletvekilliği kazanmasının demokratik ve adil olmadığını söylemek için
çok fazla bir analize ihtiyaç yoktur”1126. Ancak yine de, konuya
değinmekte yarar var.
Başbakan R. T. ERDOĞAN, -daha sonra değinileceği üzere-
13.04.2011’de, barajın demokrasi ile ilintisiz olduğunu savunuyordu.
Ancak, gerçekte baraj, hiç kuşku yok ki bir demokrasi sorunudur1127.
1982 Any. md. 2’ye göre, Türkiye Cumhuriyeti, “demokratik
devlet”tir. Ayrıca ibâre, Any. md. 4 uyarınca “değiştirilemez ve
değiştirilmesi teklif edilemez” nitelik taşımaktadır.
Ne var ki, 1982 Anayasası’nın hedefi, evrensel ölçütlerle
donanmış çoğulcu Batı demokrasisi veya “ileri demokrasi” değil, ulusal
olanak ve ölçütlerle sınırlı çapta demokrasidir: “bu Anayasada
gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenmiş hukuk
düzeni” (Başlangıç, para. 3). AYM de, Anayasa’yı devletçi ve otoriter
tarzda okuduğu bir kararında, daraltıcı ibâreyi zikreder1128.
Ayrıca, her ne kadar anlamı tartışmalı bir kavram da olsa, analiz
md. 2’deki “toplumun huzuru” açısından da genişletilebilir. Yüksek
oranı ile baraj, temsil açığı oranında toplumsal huzur ve barışı tehdit
etmektedir. Barajın, yalnızca Kürt kökenli yurttaşın değil, oyunun
değerlendirilmediğini hisseden her yurttaşın ve topluluğun devletle
barışını ve aidiyet duygusunu zedelediği savunulabilir:
“Bu baraj ülkenin genelinde ama özelikle de Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları
bölgelerde ciddi bir temsil sorunu yaratıyor. Verdikleri oyların gereği gibi
seçimlere yansımaması, insanların kendilerini mağdur ve aldatılmış

1126 ÇOBAN, “Strasbourg’da Herküllere …”, s. 216. http://goo.gl/QbyY0x


1127 Diğer bazı ülkelerde uygulanan çoğunluk sistemi eşliğinde barajın bulunmaması veya çok
düşük olması da, sorunu tartışma gereğini ortadan kaldırmaz.
1128 “Burada sözü edilen demokratik toplum düzeniyle hiç kuşkusuz Anayasamızda gösterilen

hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenen hukuk düzeninin kastedildiğinde


duraksamaya yer yoktur”. AYM, K.T. 06.10.1986, E. 1985/21, K. 1986/23, AYMKD, C.
XXII, s. 224; RG, T. 14.8.1987, S. 19400.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 161
hissetmelerine neden oluyor. Taleplerini parlamentoya taşımalarını istedikleri
kişilerce değil oy vermedikleri kişilerce ‘temsil’ edilen insanlar, siyasetin sorun
çözücü işlevine inanmaz hâle gelir ve siyasete güven duymazlar. Bu ise, uzun
vadede demokratik yapının aşınmasına neden olur”1129.
Değerlendirmeye, yine md. 2’de yer alan “adalet anlayışı”
kavramı da dâhil edilebilir.
Neo-liberal eksende sosyal adalet - seçim adaletsizliği ilişkisi:
Neo-liberaller, sosyal devleti, kabaca “zenginin cebinden alıp,
tembel/asalak bireyin cebine koyan devlet” olarak görürler. Bu
bağlamda sosyal devlet, -deyim yerinde ise- kendini Robin Hood
zanneden bir hırsızdır.
Liberal eksenden hareket eden bir kısım düşünce sahipleri ise,
seçim adaletsizliklerine ve barajlara ya karşı çıkmaz, ya da doğrudan
savunurlar. Esasında, dar anlamda bu tür “liberal”lik, kendi içinde
tutarlı da sayılabilir. Zira, girişim özgürlüğü ve kâr marjını yüksek tutma
hedefi, parçalı bir parlamentodan ziyade, sırtını güçlü ve mümkün
olduğunca az partiden oluşan bir parlamentoya yaslamış hükümet (dar
anlamda, güçlü bir siyasal iktidar) seçeneği ile daha çok uzlaşır. Gerçi
hükümet istikrarı, siyasal istikrar ve toplumsal istikrar farklı
kavramlardır. Ancak, bu bağlamda kavramları eş anlamlı addeden bakış
açısında, şu farklılık nedense göz ardı edilir: Zenginin cebinden alıp
yoksula veya veren sistem ile, küçük partinin seçmeninin elinden alıp,
büyük partilerin sandığına atan adaletsiz seçim sistemi ve barajlar,
karşılaştırılabilir olmaktan uzaktır. Başlıca 2 nedenle:
 Aktarmanın yönü ve amacı: 1. örnekte, aktarma çoktan aza
doğrudur; düzeltici ve dengeleyici bir sonuç ortaya çıkmaktadır.
Kaldı ki, paradan para üretenin ayrıcalıklı pozisyonu süreklilik
göstermektedir. Buna karşın, ilkine nazaran 2. örnekte ise,
dezavantajlı kitleler aleyhine bir durum yaratılmaktadır, güçsüz
partiler daha da etkisiz bırakılmaktadır; mevcut adaletsizliği
derinleştirici bir işlev söz konusudur.
 Aktarılanın değeri/miktarı: Çok olandan alıp, dar gelirliye aktarmak
ile, aynı sayıda oy kullanan kişilerin birinden alıp, diğerine aktarmak
arasında da fark vardır. Vergide adaletin de tesis edilemediği
durumlarda, zaten ayrıcalıklı azınlığın söz konusu kaybı çok önemli
ve “dişe dokunur” değildir. Buna karşın, seçim adaletsizliğinde oyu
değerlendirilmeyen kişi temsil edilmemektedir. Zira, oyun tekliği ve
eşitliği gereği, her seçmenin sadece 1 oyu vardır.

COŞKUN, Vahap, “Anayasa ve Kürt Meselesi”, Liberal Düşünce, “Yeni Anayasaya Liberal
1129

Bakış” Sayısı, LDT Yay., Y. 17, S. 66, Bahar 2012, s. 92. http://goo.gl/T94VSC
162 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Anayasal değişmezlik açısından: Seçim aralığının önceden


belirlenmemesi kadar, bu aralığın makûl ölçüyü aşması (örneğin, 4-5 yıl
yerine, 10-12 yıl olarak saptanması) da, demokratik teori açısından
sorunludur. Kaldı ki, bu tür bir belirlemenin doğrudan Anayasa ile
yapılmış olması durumda dahi, Any. md. 4 marifetiyle “değişmez
hüküm”lerden biri olarak belirlenen md. 2’deki “demokrasi”nin dolaylı
yoldan aşılması anlamına geleceği kanısındayız.

C) Eşitlik/adalet ilişkisi
Baraj, oy hakkı bakımından “kanun önünde eşitlik” (Any., md. 10)
ve seçimlerde “eşit oy” (Any., md. 67; MSK, md. 2) ilkeleri ışığında da
değerlendirilebilir. Bir yazar, şu soruyu yöneltir:
“[S]eçmenlerin % 10’unun iradesinin yok sayılması ve böylece önemli bir nüfus
kesiminin iradesinin sıfıra indirgenmesi, yasalar önünde eşitlik ilkesinin
çiğnenmesinden başka nedir ki?”1130.
Her bireyin oyu TBMM’ye mutlak bir eşitlik çerçevesinde
yansımaz, bu mümkün de değildir. Ancak, bu açıdan asgarî adaletin
tecelli etmesi beklenir.
Eşit oy, yalnızca “mankenle çobanın oyunun eşitliği”nin
güvencelenmesi değil, oyların milletvekillerine dönüştürülmesi sırasında
da parti ve adaylar arası eşitliğin sağlanması, diğer deyişle “oylara eşit
muamele”dir1131. Âdil olduğu düşünülen barajsız orantılı temsil
sistemlerinde dahi, sistemin doğal bir baraj ürettiği gerçeğinden
hareketle, her oyun milletvekiline dönüşmesinin olanaksızlığı dikkate
alınınca, “oylara âdil muamele” ilkesi anlam kazanır. Bir AYM üyesi,
karşı oy gerekçesinde benzer saptamayı yapar:
“Eşitlik ilkesi, yalnız sade vatandaşla üniversite prof’[u]nun oylarının aynı
değerde tutulması değil, seçim hukukundaki geniş anlamı ile, partiler arasında
geçerli oylarla kurulan dengenin korunmasını da içerir”1132.
Barajlar, genel olarak eşit oy hakkını (equal suffrage) zedeleyen
bir müdahaledir. Bu yönüyle, özellikle yüksek barajlar, âdil seçim (fair
election) ilkesi ile de çelişir1133.
Seçim sistemi, bir bakıma, seçmenlerin ham oylarını sandalyeye
dönüştüren bir makine gibidir. Bu cihazın olabildiğince âdil bir süzme

1130 EYÜBOĞLU, Ercan, “ ‘Amerika’da Demokrasi’den… Türkiye’de ‘İleri Demokrasi’ye”,


AYHD, C. II, S. 4, Y. 2013, ss. 93-94.
1131 Niteleme, TİP’in AYM’nin K. 1968/13 kararına başvuru gerekçesinde kullanılır.
1132 AYM, K. 1984/2 (Nahit SAÇLIOĞLU’nun karşı oyu).
1133 GOODWIN-GILL, Guy S., Free and Fair Elections, New Expanded Ed., IPU Publ.,

Geneva, France, 2006, pp. 116-117. http://goo.gl/xKHE7


Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 163

işlemi gerçekleştirmesi beklenir.


Öncelikle seçmen iradesi, serbest oy ve gizli oy ilkeleri olmayan
bir ortamda sandığa sağlıklı yansımaz. Ancak, seçimlerde açık oyu
savunanlar da mevcuttur1134.
Bu iki ilke güvencelenmiş olsa, sandığa biçimsel olarak serbestçe
yansısa da, yüksek barajın varlığı, meclise (ya da, belirlenen kurum
hangisi ise) yansımada sapmalar oluşturur. Karar alma sürecinde aracı
rol üstlenen herhangi bir temsilciye yer vermeyen doğrudan
demokrasiden farklı olarak, temsilî demokrasilerde en âdil (olduğu iddia
edilen) seçim sisteminde dahi, oyların % 100 adaletli biçimde meclise
yansıtılması mümkün değildir, mutlaka adaletsizlik oluşur.
Dolayısıyla, demokrasi yalnızca bir sayısal bir bakış açısıyla sınırlı
olmayıp, çoğulculuk ve âdil temsilin temini de gerekir1135.
Adalet ve seçim barajlarının kesişme noktasında karşımıza
çıkan ölçüt ise, “ölçülülük”tür. Konuya, daha sonra değinilecektir.
ADALET - HAKKANİYET - NASAFET
Adalet, hakkaniyet ve nısfet/nasafet kavramları, birbiri ile yakın anlamlı ve hatta iç içedir.
(İng. Justice; Fr. Equite; Alm. Billigkeit, Rechtlichkeit; Recht und Billigkeit; Lât. Aequitas).
Bu yüzden, her ikisinin anlamını da kapsayan “hakkaniyet” önerilir1136. Bir görüşe göre hak,
hakkaniyet ve nısfet, eş anlamlıdır1137. Hakkaniyetin en özlü tanımı, ARISTO’ya aittir:
“Doğru ve haklı görünen şey” anlamında olup, mana ve gayesi ise “[b]ir halin hakiki
vaziyetine göre adalete en uygun olan hal tarzını bulmak”tır. Hukukun sertliği karşısında,
hakkaniyet ve adalet gündeme gelir. “Sabit hukukun zaruri bir elastikiyetinde tecelli” eden
hakkaniyet, “hukuka has olarak zaruri görünen ve hakikatte doğru ve haklı olan şey” 1138;
“adaletin somut olaylara uygulanımı … girintili çıkıntılı şeyleri ölçmek üzere, flexibl
(bükülebilir) maddeden yapılmış Lesbos cetveli”dir1139.

D) Seçme-seçilme hakları açısından pozitif yükümlülük


1982 Any. md. 5’te, devletin “engelleri kaldırma yükümlülüğü”

1134 Örn. MONTESQUIEU, gizli oya karşı çıkar. MILL de, temsilȋ yönetimin 13 ilkesinin
7.sinde, açık oylamayı tercih eder. SCHMIDT, op.cit., ss. 51, 97, 102.
1135 ÖZİPEK, Bekir Berat, “Seçim Barajı ve İstikrar Görüntüsü”, Star, 18.08.2006.

http://goo.gl/z8ZmUQ
1136 Batı dillerinde de, yakın anlamlı sözcükler vardır. Justice: “Adalet; adil muamele; herkese

hakkının verilmesi; hak, hukuk ve vecibelere riayet”. OVACIK, Mustafa, İngilizce - Türkçe
Hukuk Sözlüğü, 1. Bs., Türkiye İş Bankası Yay., Olgaç Matb., Ankara, 1986, s. 192. Equity:
“Adalet; nasafet; tabii akıl ve mantığa dayanan, yazılı hukuk kaidelerine tabıi olmayan hak ve
adalet”. Ibid., s. 133. Fairly: “Bitarafane; taraf tutmaksızın; adilane...” Ibid., s. 142.
1137 SAYMEN, Ferit H., Türk Medeni Hukuku Umumi Esasları, 2. Bs., İstanbul, 1960, s. 169.
1138 İMRE, Zahit, “Sosyal Adalet ve Hakkaniyet”, Sosyal Hukuk ve İktisat Mecmuası, Y. 1, S. 1,

İstanbul Matb., Eylül 1948, s. 7.


1139 ÖZBİLGEN, Tarık, Eleştirisel Hukuk Başlangıcı Dersleri, İÜHF Yay., Sulhi Garan Matb.,

İstanbul, 1976, s. 259.


164 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

formüle edilir. Hüküm 1961 Anayasası ile farklı olsa da1140, karışmama
ile sınırlı “negatif” değil, “pozitif yükümlülük” içerir1141.
Türkiye, 1982 Anayasası ve İHAS bağlamında, diğer birçok hak
ve özgürlükte olduğu üzere, seçme-seçilme hakları açısından verdiği
sözle, “pozitif yükümlülük” altındadır.
Ancak, Any. md. 5’teki “engelleri kaldırmaya çalışma” ve md.
67’deki “temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerini bağdaştıracak
biçimde düzenle”me1142 görevlerini ne ölçüde yerine getirdiği
tartışılabilir. İlk gözlemimiz, barajın, seçme hakkını -md. 5 deyimi ile-
“adalet ilke[si] ile bağdaşmayacak surette sınırlayan” bir engel olduğu
yönündedir. Baraj, partiler ve bağımsız adayların âdil fırsat ve koşullarda
yarışma olanağı açısından da tartışılabilir. Özetle, % 10’luk baraj;
 “Devletin temel amaç ve görevleri” açısından “adalet ilkesi ile
bağdaşmayan” (Any. md. 5) bir sınırlamadır.
 Anayasa değişikliği ile devlete yüklenen, iki zıt ilkeyi “bağdaştırma” (Any.
md. 67) görevinin ise ihmalidir.
Bu çerçevede, md. 67’deki dengeleme görevi incelenebilir.

E) TBMM’nin “bağdaştırma” - “dengeleme” görevi


Md. 67’ye 1995’te eklenen “emredici anayasa normu”
niteliğindeki ek f. 6’da1143, Parlamento, iki zıt menfaati dengeleme işlevi
ile yüklenmiştir: “Seçim kanunları, temsilde adalet ve yönetimde istikrar
ilkelerini bağdaştıracak biçimde düzenlenir”.
Dengelenmesi gereken 2 öğe, farklı seçim sistemlerini çağrıştırır:
 Temsilde adalet (justice in representation1144, fair representation1145):
Orantılı temsil sistemini çağrıştırır.
 Yönetimde istikrar (stability in governance1146, consistency in
administration1147): Daha ziyade, çoğunluk sistemini çağrıştırır.

1140
1961 Anayasası md. 10/2, 1982 Anayasası md. 5’ten 2 yönde farklılaşır: 1) 1982’deki
“engeller” yerine, “bütün engeller”; 2) 1982’deki “gerekli şartları hazırlamaya çalışmak”
yerine, “gerekli şartları hazırla”ma biçiminde açık yükümlülük ve “emredici norm” niteliği.
1141 1982 Anayasası md. 5, Anayasa’da tanınan tüm hak ve özgürlükler açısından, “pozitif

yükümlülüklerin anayasal dayanağı” olan “genel hüküm”dür (ortak güvence hükmü).


İNCEOĞLU (Ed.), op.cit., ss. 556-557 [İHAS ve Anayasa Hükümleri-Karşılaştırmalı Tablo].
1142 “Temsilde adalet” yerine “temsiliyet” , “yönetimde istikrar” yerine “istikrar” da kullanılır.

KARAHASAN, Gökçen, “Siyasi Partiler ve Seçim Barajı”. http://goo.gl/hraCua


1143 Detaylı bir inceleme için bkz. GÜRSEL, Seyfettin, “Toplumsal Tercih Kuramı Çerçevesinde

Anayasa’nın 67. Maddesinde Yer Alan Temsilde Adalet ve Yönetimde İstikrar İlkelerinin
Değerlendirilmesi”, Anayasa Yargısı, C. XVI, ss. 46-48.
1144 EREN, “Türkiye’de …”, s. 64. http://goo.gl/NCF1ZD
1145 1982 Anayasası İng. metni: http://goo.gl/dX6App (ICL web sitesi).
1146 EREN, “Türkiye’de …”, s. 64. http://goo.gl/NCF1ZD
1147 1982 Anayasası İng. metni: http://goo.gl/dX6App (ICL web sitesi).
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 165

KRETSCHMER KRİTERLERİ
Yerli medyada seçim barajları için “Kretschmer kriterleri” olarak anılan 3 kriterden biri de,
yine “denge(leme)” unsuruna ilişkindir. AB’nin Türkiye Temsilcisi Büyükelçi Hans Jörg
KRETSCHMER, 24.06.2005’te verdiği bir demeçte, seçim barajına ilişkin üç kriter sıralar: 1)
Mümkün olduğunca “en” demokratik olmalı. 2) Halkın büyük bir kısmının TBMM’de
temsilini sağlamalı. 3) Siyasî istikrar için işlevsel ve dengeli olmalı 1148.

Söz konusu 2 ilke, barajın etkisiyle oluşan sapmadan dolayı,


“temsilde adaletsizlik” ve “yönetimde despotizm” olarak da nitelenir1149.
AYM üyesi Haşim KILIÇ, Any. md. 67’ye eklenen f. ile istikrar-
adalet ilkelerini bağdaştırma görevi olmasa dahi, Any. md. 2’deki
“adalet anlayışı” ve md. 5’teki devletin “engelleri kaldırma
yükümlülüğü”nün öne sürülebileceği kanısındadır1150.
Hatta md. 67’ye eklemenin, içtihadı fazlaca etkilemeyeceği
savunulur1151. Kanımızca, TBMM’ye bu konuda bir görev yüklemesi ve
ayrıca AYM’nin norm denetiminde “bağımsız referans norm” olarak
kullanabileceği bir ölçüt olması itibariyle önemli addedilmelidir.
TEZİÇ, “aslında bu ilkeler birer siyasî temenni niteliğindedir”
görüşünde olsa da1152, formül kanımızca “emredici anayasa normu”dur.
“Adalet” ve “istikrar”ın zıtlığı, orantılı temsil ve çoğunluk
sistemleri arasındaki zıtlığa paraleldir1153. Bu bağlamda, “... genel ülke
barajları ‘yönetimde istikrar’ ilkesi ile izah edilmektedir”1154.
Kavrama yönelik eleştiriler bağlamında, “yönetimde istikrar”
yerine, Anayasa’da “yönetimde devamlılık” ilkesi önerilir1155. Bir AYM

1148 “Seçim Barajı için Kretschmer Kriterleri” (Haber: AKAL, Değer), AB Haber.
http://goo.gl/ScWVaw (e.t.: 20.09.2011).
1149 AKSAKAL, Enver, “Temsilde oligarşi, yönetimde despotizm”. http://goo.gl/SdiuRE
1150
“Temsilde adalet … getirilmeseydi bile, [Any. md. 2 ve 5 gereği] sınırlamaların kaldırılması
Devletin görevi olduğundan ‘Adalet’ ilkesini gözetmek zorunluluğu vardı. Yeni olan,
‘yönetimde istikrar’ ilkesi ve diğer ilkeyle bunun bağdaştırılmasıdır”. (AYM, K. 1995/59).
1151 “[AYM] 1968’de çevre barajını iptal ederken ‘demokratik hukuk devleti’ …; 1995’te çevre

barajının iptalinde ‘temsilde adalet’, % 10 ülke barajının korunmasında ‘yönetimde istikrar’


ilkesini göz önünde bulundurmuştur. Demek ki [AYM], 67. maddenin VI. fıkrası olmadan da
Cumhuriyetin niteliklerinden seçim sistemine uygulanacak sonuçlar çıkarmıştır”. TÜRK,
Hikmet Sami, “Seçim, Seçim Sistemleri ve Anayasal Tercih”, Anayasa Yargısı, C. XXIII,
2006, ss. 107-108. Ancak yazar, bir başka sayfada, f. 6’yı “seçim hukukumuzun gelişmesi
bakımından önemli bir adım” olarak niteler. Ibid., ss. 109-110.
1152 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 366.
1153 AÜSBF-İİE, Gerekçeli Anayasa Tasarısı ve ..., ss. 88-89.
1154 AYM, K. 1995/59 (Başvuru gerekçesi).
1155 Bkz. Kişisel bir anayasa önerisi (md. 60/son). KAYA, Cafer, Türk Anayasa Tasarısı (150

Sayfalık Tam Metin), Başkent Ofset, İstanbul, 2000, s. 22.


166 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

üyesi ise, “düzenli yönetim ve istikrar” kavramını kullanır1156.


İlkelerin anlamı üzerinde görüş birliği bulunmaması1157, gayet
doğaldır. Somutlaştırma, norm ve uygulama ile mümkündür. Başlıca
iradeler, seçim yasasını yapan TBMM ve denetleyen AYM’dir.
Her 2 ilkenin muğlâklığından yola çıkılarak, Anayasa metninden
çıkarılması da önerilir1158. TBMM üyesi Ahmet İYİMAYA da, benzer
görüştedir1159. 2001’de Anayasa Değişikliği Uzlaşma Komisyonu’nda -o
tarihte- üyesi olduğu DYP grubu adına ve TBMM Adalet Komisyonu
Başkanı sıfatıyla konuşmasında, temsilde adalet-yönetimde istikrar
ikilisini “ateşle barut” olarak niteleyerek, Any. md. 67’den
çıkarılmasını savundu1160; görüşünü TBMM-GK’da da sürdürdü1161.
Değişiklik gerekçesinde, başlıca 3 argüman yer aldı: İlkelerin soyut
olduğu, reformları engellediği, ilkeler arası bağdaştırmanın güçlüğü1162.
Ne var ki girişim, TBMM’de kabul görmedi.
Bazı STÖ’ler ise, AYM’nin seçim yasalarına müdahalesine sebep
olduğu ve “yerindelik” denetimi yapmasına izin verdiği gerekçesiyle, bu
ölçütlerin yeni Anayasa’da yer almamasını önerir1163.
Bazı görüşlerde, % 10 barajın yasa normu olarak Anayasa’daki
“yönetimde istikrar” ilkesine atıfla savunulduğu vurgulanarak; hem
yasadaki % 10 barajının kaldırılması, hem de yeni anayasa yapılırsa,
barajın anayasal dayanağı olan “istikrar” ilkesinin metinden çıkarılması,
sadece “temsilde adâlet” ilkesine vurgu yapılması önerilir1164.
DM üyesi Beşir HAMİTOĞULLARI, tabiattaki barajların aksine
seçim barajlarının, düzenleyici yönüne değinir1165. Oysa, adalet-istikrar

1156 Bkz. AYM Üyesi H. KETENOĞLU’nun karşı oya ek gerekçesi. (AYM, K. 1968/13).
1157 İlkelere ilişkin tanımlar için bkz. DERDİMAN, op.cit., ss. 157-158.
1158 GÜRSEL, “Toplumsal Tercih …”, s. 66.
1159
İYİMAYA, “Bir Yıl İçinde Yapılacak Seçimlerde ...”, passim. http://goo.gl/1ey3LW
1160 Akt. İYİMAYA, loc.cit., s. 377.
1161 Ahmet İYİMAYA - DYP: “Türk Parlamentosunun parçalı siyasetten kurtuluşunun önşartı,

Anayasasından temsilde adalet ve yönetimde istikrar hükmünü çıkarmasıdır. / Böyle bir


hüküm, dünyanın hiçbir anayasasında yoktur”. TBMMTD, Dönem: 21, YY. 3, C. LXX, B.
134 (Olağanüstü), O. 2, T. 27.09.2001, s. 241. http://goo.gl/GVkB08 ; http://goo.gl/R6LuLn
1162 “Temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkeleri, bağdaştırılması son derece zor olan

ilkelerdir. Ayrıca oldukça soyut olan bu ilkeler seçim kanunlarında köklü değişiklikler
yapılması yolunda bir engel oluşturmaktadır”. TBMMTD, Dönem: 21, YY. 3, SS: 737, B.
131-135 (Olağanüstü), C. LXX, ss. 5-8.
1163 SDE, Vesayetsiz ..., s. 42. http://goo.gl/Azw8Bj
1164 COŞKUN, “Anayasa ve …”, s. 92. Aynı yönde bkz. SPOD, LGBT Yurttaşların …, s. 12.
1165 “Siyasette barajlar, belli oranlarda ve belli siyasal konjonktürlerde regülatör, düzenleyici

(tabiattaki gibi böyle kesici değil) roller oynadıkları zaman siyasal istikrara hizmet
edebilirler”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 68.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 167

dengesini yansıtmayan % 10 barajı, düzenleyici değil, dışlayıcı, yıkıcı,


tahrip edici etki yaratır.
TANÖR’e göre, 1982 Anayasası seçim sistemi açısından tercihte
bulunma yetkisini, söz konusu ilkeler ekseninde TBMM’ye bırakır1166.
TBMM dengeleme görevini getirmeyerek, 1983’te “istikrar”a
feda edilen “adalet”i yeniden tesis için barajı yeniden ve ölçülü biçimde
saptamayı tercih etmedi.
AYM ise, “dengeleme” işlevinin Anayasa’ya eklenmesinden 4 ay
sonra gelen davada, tercihini “Anayasa’ya uygunluk” yönünde kullandı.
Baraj, “temsilde adalet”i getirmediği gibi; aksine hem aşkın
temsile, hem de barajı aşamayan partilere verilen oyların boşa gitmesine
neden oldu1167. % 10 barajın getirildiği dönemde, Anayasa’da “temsilde
adalet” ilkesi de zaten yoktu; tam 12 yıl sonra, 1995’te ile eklendi.
AYM kararlarında, 1968’den bu yana takdir yetkisine değinilir.
TBMM’ye bağdaştırma görevi veren Any. md. 67’deki hükmün yer
almadığı dönemde, hatta 1961 Anayasası döneminde dahi, bu yetki
tartışılır. Ancak, bir kayıtla: “Anayasa’ya uygun” kullanılmak1168.

F) Dengelemenin güçlüğü ve “temsilde adalet” lehine tercih


Temsilde adalet, niceliksel ve niteliksel boyutları ile açıklanabilir.
“TEMSİLDE ADALET”İN 2 BOYUTU: NİCELİKSEL VE NİTELİKSEL ADALET
“Temsilde Adalet”in sağlanması, hem niceliksel adaletin arttırılması (literatürde ortaya
konmuş ölçütlerle oy ve sandalye sayısı arasındaki orantısızlığın azaltılması), hem de
niteliksel adaletin sağlanması (seçim sonrası ölçülemeyen - kağıt üzerine yansımayan-
adaletsizliğin azaltılması, yani örneğin mevcut sistemde baraj nedeniyle ikinci tercihine oy
veren bir kişinin gerçek anlamda desteklediği partiye oy verememesinin önlenmesi
olasılığının güçlendirilmesi) anlamına gelmekte”dir1169.

“Bağdaştırma”nın zorluğu: Sorun, ilkelerin nasıl


bağdaştırılacağıdır. Her iki karşıt ilkeyi bağdaştırmak hiç de kolay
olmayıp, bu çerçevede seçim sistemi arayışları içinde amaç her halde
“en iyisi”ni bulmak değil, “en az kötüsü”nü yakalamaktır1170.

1166 “Anayasa seçim sistemi konusunda açık bir tercihte bulunmamakta, yalnız uçları
işaretlemekte, adaletsizliğin ve istikrarsızlığın istenmediğini belirtmekte, yasama organını bu
kutuplar arasında bir tercihte bulunmaya davet etmektedir”. TANÖR, Türkiye’de
Demokratikleşme ..., s. 57.
1167 EMİNAĞAOĞLU, Ömer Faruk, “Demokraside Barajlar Sorunu!”, http://goo.gl/7tWLWl
1168 Bkz. AYM, K. 1968/13; AYM, K. 1995/60.
1169 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, Demokratikleşme Paketindeki Önerilerle

Karşılaştırmalı Alternatif Seçim Sistem Simülasyonları, TEPAV Yay., Nisan 2014, s. 1, dp. 4.
1170 TANÖR, Türkiye’de Demokratikleşme ..., s. 57.
168 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Bağdaştırma sırasında her ikisinden de ödün verilmek durumundadır1171.


KABOĞLU da, “istikrar” ve “adalet”in bağdaştırılmasının kolay
olmadığını, bu nedenle ÇS veya OTS yerine karma seçim sistemlerinin
“bağdaştırma” işlevine daha elverişli olabileceğini belirtir1172.
TEZİÇ, parlamentoda âdil temsile ancak orantılı temsil sisteminin
elverişli düştüğünü ifade eder; hatta demokrasinin ve genel oyun zorunlu
bir sonucu olarak değerlendirir1173.
Temsil kavramı, adalet fikrini de içerir1174. Bazı raporlarda,
“adalet”i tesis amacıyla barajın düşürülmesi hâlinde “istikrar”ın
zedelenebileceği, ancak bu durumun “ehven-i şer” olacağı savunulur1175.
Adalet-istikrar çatışmasında tercihin yönü: İkinci sorun,
bağdaştırmada hangisine ağırlık verilmesi gerektiğidir. Anayasa’da,
karşıt ilke ve menfaatler arasında denge kurulması öngörülür.
GÖZLER’e göre, birbiriyle çatışan iki ilkenin bağdaştırılabildiği
bir seçim sisteminin tasarlanması olanaksız olup, ilkelerden birine
ağırlık vermekten başka çıkar yol yoktur1176.
Bazı yazarlar, Türkiye’nin kendine özgü iç ve dış sorunlarından
dolayı istikrara öncelik verilmesi gerektiği görüşündedir1177. Bir AYM
kararına ek gerekçe yazan Hakkı KETENOĞLU da, adalet-istikrar
dengesi bağlamında aynı tercihe değinir1178.

1171 TUNÇ, Hasan & BİLİR, Faruk & YAVUZ, Bülent, Türk Anayasa Hukuku, 3. Bs., Berikan
Yay., Ankara, 2011, s. 159.
1172 KABOĞLU, İbrahim Özden, Özgürlükler Hukuku: İnsan Haklarının Hukuksal Yapısı, 6.

Bs., İmge Yay., Ankara, Kasım 2002, s. 424. Aynı yönde bkz. TURHAN, Mehmet, Siyaset ve
Anayasa, 1. Bs., Gündoğan Yay., Ankara, Mart 1995, ss. 145-146.
1173 TEZİÇ, Seçim Sistemleri, ss. 17-19.
1174 “Seçim sistemi temsilde adalet düşüncesini reddedemez. Çünkü temsilî demokrasinin temeli

olan ‘temsil’ kavramında ‘adalet’ düşüncesi mündemiçtir”. GÖZLER, Kemal, Anayasa


Hukukunun Genel Teorisi, C. I, 1. Bs., Ekin Yay., Bursa, Haziran 2011, s. 736.
1175
“Barajın yüzde 5’e düşürülmesi halinde parlamentoda temsil edilen partilerin sayısının daha
da artacağı, hükümet kurabilmek için belki dörtlü veya beşli koalisyonların gerekebileceği
öngörülebilir. Şüphesiz bu, pek parlak bir senaryo olmamakla birlikte, iki olumsuz senaryo
arasında ‘ehven-i şer’ nitelikte görünmektedir”. TESEV, 2001 ..., s. 16. http://goo.gl/WehAa2
1176 “Dahası, çatışan bu iki ilke, birbiriyle bağdaştırılamadığı için birlikte uygulanmaya

kalkılması, olumsuz sonuçlar verir. … O nedenle, … gereken şey, bu iki olumlu değeri
bağdaştırmaya çalışmak yerine, kendi ihtiyaçlarına göre, bu ilkelerden birine öncelik
vermekten ibarettir”. GÖZLER, Anayasa Hukukunun ..., C. I, ss. 736-737.
1177 DEMİRKOL, op.cit., s. 121.
1178 “Adaletten mahrum olarak düzenli yönetimi sağlayan bir sistem mühim fikir ve menfaat

gruplarını temsil edemediği için kusurlu, yalnız adaleti sağlayan ve parlamentoya küçük büyük
bütün menfaat gruplarını toplayarak düzensiz yönetime götüren sistem de mahzurlu ve
tehlikelidir. … Yalnız adalet sağlamak için her fikir ve menfaat grubunu parlamentoya
[metinde, “parlementoya”] getiren bir seçim sistemi… parlamentonun milleti bıktıracak kadar
tartışıp konuşması … sonucuna götürür. Adaleti sağlayan bu seçim sistemi, demokrasiyi
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 169

Anayasa ile getirilen “yönetimde istikrar” da, AYM üyesinin


kaygılarına benzer bir kaygıyı yansıtmaktadır. Ayrıca, Yasa ile % 10
barajının getirilmesine ilişkin DM görüşmeleri sırasında benzer korku ve
kaygıların egemen olduğuna, daha önce değinildi.
BOYAR’ın isabetle vurguladığı üzere, “% 10 barajının sebep
olduğu temsil zaafiyeti meselesi, yönetimde istikrar ilkesiyle
gerekçelendirilemeyecek ölçüde büyüktür”1179. Daha açık deyişle, otorite
değil, özgürlük lehinde tercih yapılmalıdır.
% 10 baraj, Any. md. 67’de bağdaştırılması gereken iki ilkeden
“temsilde adalet”in geri plâna itilmesine yol açmaktadır1180. Oysa,
TBMM’ye verilen görev, adalet ve istikrar ilkelerinden birini tek başına
tercih etmek değil, aralarında denge kurmaktır.
Şu halde, Anayasa’nın “amir” hükmü, her iki ilke arasında bir
denge kurmayı gerektirdiği halde; % 10 barajı, “bağdaştırma” görevinin
“kasten” göz ardı edilmesi midir, yoksa “ihmali” midir? Bu soru da,
üzerinde düşünmeye değer.

G) “Yönetimde istikrar” kavramının analizi


Bir diğer önemli husus, “istikrar”a yüklenen anlamdır. Konuyu
birbiriyle ilişkili 2 alt başlıkta incelemekte yarar var.

1) İlişkili kavramlar
Tanımlanması zor bir kavram olan siyasal istikrar açısından,
başlıca iki unsurdan söz edilebilir: Düzen ve süreklilik1181.
Seçim sistemi, parti sistemi ve anayasal yapı ilişkisinde temsil-
yönetilebilirlik gerilimi, “demokrasinin 3 paradoksu”ndan biridir1182:

korumaya değil[,] tehlikelere ve uçurumlara sürüklemeye vesile olabilir”. (AYM, K.


1968/13). Üyenin, barajın Anayasa’ya uygunluğu görüşünde olduğunu not edelim.
1179 BOYAR, Oya, “Yasama Alanına İlişkin Öneriler”, Anayasa Kurultayı (Prof. Dr. Yılmaz

Aliefendioğlu’na Armağan), (Ankara, 07.11.2009), 1. Bs., Ankara Barosu İHM Yay., Ankara,
2010, s. 139. http://goo.gl/BYlvqk
1180 ESEN, & YÜCEL, op.cit., s. 116.
1181 “Birincisi siyasal sistemin şiddetten, kaba kuvvetten, zorlamadan ve yıkıcılıktan nispeten

uzak olması demektir. İkincisi ise istikrarı, siyasal sistemin temel unsurlarının pek
değişmemesiyle, siyasal süreçte kesintilerin olmamasıyla, toplumda siyasal sistemi temelde
değiştirmek isteyen önemli sosyal güçlerin ve siyasal hareketlerin bulunmamasıyla
özdeşleştirilir”. CANİKLİOĞLU, Meltem, “Seçim Sistemlerinin Siyasi İstikrarın
Sağlanmasındaki Rolü”, Anayasa Yargısı, C. XVI, 1999, s. 18. Ancak, son kısma
katılmıyoruz. Doğru temele oturan değiştirme fikri, yenilenme yoluyla sürekliliği besler.
1182 DIAMOND, “Demokrasinin Üç Paradoksu”, ss. 134-136.
170 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

İKTİDAR-İSTİKRAR ARASI İLİŞKİ (DIAMOND)


Türdeş bir çoğunluğa dayanan hükûmetlerde, istikrarla bağlantılı 3 olgudan söz edilir1183:
 Kendisine tanınmış dönem içinde iktidarda kalır (istikrar),
 Programını uygulayabilir (etkililik),
 Sendelerse, iktidarı muhalefete kaptırır (birbirinin yerini alabilme).
Orantılı temsil sistemlerinde sıklıkla rastlanan koalisyonlarda ise, şu üç olgu yer alır1184:
 Ciddi anlaşmazlıklara dayanamama (istikrarsızlık),
 Yeni koalisyon oluşturmada zaman kaybı (yürütmede boşluk),
 Hükümet düştüğünde yeni seçimlerde, genellikle aynı insanların geri dönmesi
(birbirinin yerine geçmenin gerçekleşmemesi).

“Yönetimde istikrar” kavramına karşılık, İHAM kararlarında


çoğunlukla “hükûmet istikrarı” (governmental stability), nadiren
“siyasal istikrar” (political stability) kavramlarına yer verilir.
Sayısal istikrar mı, siyasal istikrar mı? Baraj yoluyla TBMM’de
sayısal olarak istikrar sağlanmaya çalışılırken, aksine toplumdaki
bölünmüşlüğün artırıldığı vurgulanır1185. Bu bağlamda, barajın sivil
toplum-siyasal toplum arasında yarattığı bir tür “fay hattı”ndan söz
edilebilir1186. Dolayısıyla, barajın meşrulaştırılmasında kullanılan siyasal
istikrardan kastedilen, esasında sayısal bakış açısıdır.
Hükûmet istikrarını temin ise, oldukça zor ve hatta bazı yazarlara
göre olanaksız olup, “[i]stikrar derecesi veya değişim hızı aynı olmasa
bile, hiçbir hükümet sistemi mahiyeti icabı olarak istikrarlı değildir”1187.
YÜZBAŞIOĞLU ise, rasyonalize parlamenter rejimle bağlantılı
biçimde, “yönetilebilir demokrasi”1188 kavramını kullanır. ÇAĞLAR,
istikrar-adalet ilişkisi ekseninde, Almanya Federal AYM’nin 1957
kararından hareketle, “yönetilebilir demokrasi” ve “ölçülülük” ilkeleri
arası dengeye işaret eder1189.

1183 LARDEYRET, Guy, “Orantılı Temsil İlişkin Sorun”, (Çev. TURHAN, Mehmet), in
Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der. DIAMOND, Larry & PLATTNER, Marc F.), 1. Bs.,
Yetkin Yay., Ankara, 1995, s. 200.
1184 Ibid., ss. 200-201.
1185 “Ülkemizdeki barajlı nispi temsil sistemi çok parti sistemini ve toplumdaki görüş

ayrılıklarını teşvik etmektedir. ... Seçimlerde seçmenlerin ikinci tercihlerini ortaya


çıkaramayan sistem, ... doğrudan demokrasiden giderek uzaklaşmakta, siyasi alanda aşırı
bölünmüşlüğe neden olmaktadır”. MUTLU, op.cit., ss. 142-143. http://goo.gl/BLbCg9
Alıntıda altı çizilen ilk kısmı anlamak, oldukça güçtür. Vurgulanan ikinci kısımdan ise,
doğrudan demokrasinin yanlış algılandığı çıkarımı yapılabilir.
1186 KABOĞLU, İbrahim Özden, “2007: Yasal Çöp Yılı”, BirGün, 27.12.2006.
http://goo.gl/SSddPF
1187 ECKSTEIN, Harry, “Bir İstikrarlı Demokrasi Teorisi”, (Çev. ÖZBUDUN, Ergun), AÜHFD,

Y. 1967, C. XXIV, S. 1-4, s. 94. http://goo.gl/X7D1SP


1188 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 163.
1189 ÇAĞLAR, Bakır, “Anayasa Yargısı ve Normatif Devreler Karşılaştırmalı Analizi: İlk
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 171

Kavramın literatürde “işleyen demokrasinin başlıca göstergesi”


olarak nitelendiğini vurgulayan SARTORI, şu sonuçlara varır1190:
 “Yönetilebilirlik”, “yönetimde etkinlik” veya “etkililik”, bu kavramların
gerçek performanslarıyla değil, yapısal yeteneklerle ilişkilidir.
 “Etkin hükûmet”, “aktivist hükûmet”ten farklıdır.
 “Hangi istikrar?” veya “kimin istikrarı?” sorularının yanıtı önemlidir.
 Bu bağlamda, “istikrarlı demokrasi”, “istikrarlı hükûmet”ten farklıdır.
BATUM da, benzer biçimde, “yönetimde istikrar” yerine, “siyasal
istikrar” ve “yönetilebilirlik” kavramlarını kullanır1191.
Bazı değerlendirmelerde, adalet-istikrar ilişkisi ekseninde, sayısal
çoğunluğu ima eden ve oldukça tartışmalı ölçütlere yer verilir1192.
İstikrar hedefine yönelik öneri ve savunmaların arka plânında
yatan başlıca faktör, -deyim yerinde ise- “çok parçalı meclis” kaygısı ve
“koalisyon fobisi”dir. Kaldı ki, Türkiye örneğinde bu çekince, G.Doğu
partileri bağlamında zihinlerde “bölünme fobisi” ile de birleşir.
Özetle, barajın çıkış noktası, istikrardır. Ancak, arzulanan
“istikrar”ın bizzat anlaşılış biçiminde de sorun vardır.

2) “Yönetimde istikrar”ın yorumlanmasında sorun


İbâreyi oluşturan her iki sözcük, ayrı ayrı irdelenebilir.

a) “Yönetim” sözcüğü açısından


İlkin, “yönetimde istikrar” kavramında dikkat çeken husus,
“yönetim” vurgusudur. Bir görüşe göre gerçek “istikrar”, kabinelerin
uzun ömürlü olmasından ziyade, hizmetlerde ve dar anlamı ile
“idare”deki deki istikrar ve bireylerde yarattığı güvendir. Dolayısıyla,
asıl korkulması gereken bu tür istikrarsızlıklardır.
“Kabinelerin uzun ömürlü, istikrarlı olmaları elbette istenir. Ne var ki
demokrasilerde sık sık kabine düşmesi yani ‘istikrarsızlık’, çaresi olmayan o
kadar korkulacak bir olay değildir. ... Esas korkulacak istikrarsızlık kabinede
olandan çok ‘İdare’deki istikrarsızlıktır. Kurulması ve korunması gereken de

Veriler”, Anayasa Yargısı, C. VI, 1989, ss. 129-130. http://goo.gl/YBqS3Z


1190 “İstikrar-etkinlik” ilişkisi konusunda bkz. SARTORI, op.cit., ss. 149-153.
1191 BATUM, Süheyl, 99 Soruda Neden ve Nasıl Çağdaş Bir Anayasa?, 1. Bs., XII Levha Yay.,

İstanbul, Haziran 2009, s. 346.


1192 “[Ö]yle bir seçim sistemi kabul edilmelidir ki, parlamentoda hem açık seçik bir çoğunluk

oluşabilmeli[,] hem de küçük partilerin gerçek güçlerinin üstünde bir rol oynamaları
önlenebilmelidir”. (b.k.v.t.a.). TURHAN, Mehmet, “Anayasa Hukukunda Hükümet Sistemi
Tartışmaları”, Liberal Düşünce, “Yeni Anayasaya Liberal Bakış” Sayısı, LDT Yay., Y. 17, S.
66, Bahar 2012, s. 71. http://goo.gl/T94VSC
172 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

temelde bu istikrardır”1193.

b) “İstikrar” sözcüğü açısından


Öncelikle belirtmeli ki, istikrar açısından konumuzla kurulabilecek
ilişki, toplumsal istikrardan ziyade siyasal istikrardır. Ancak, her
nedense, özellikle son yıllarda kavrama verilen anlamın, ekonomik
istikrar ve verilere doğru kaydığı gözlemlenebilir. Dolayısıyla kavram,
Türkiye’de “adalet” ve “kalkınma” arasındaki sarkaçta ikincisi yönünde
anlaşılır1194. Hatta, hatta birçok hükûmet programında kalkınmanın
sembollerinden biri olarak addedilen beton barajlar, seçim barajlarından
daha çok önemsenir.
Yasa gerekçesi, Türkiye uygulaması ve anlaşılış biçimi açısından,
“istikrar” kavramının irdelenmesinde yarar var.
Yasa kuralının DM gerekçesinde, istikrarın 2 boyutundan söz
edilir: “parlamento faaliyetlerinde istikrar” ve “hükümetlerin
devamında istikrar sağlanması”1195.
SARTORI, “istikrar” kavramının anlaşılış biçimine ilişkin şu yalın
sorularla çarpıcı bir değerlendirme yapar:
“Demokrasinin yıkılmaması gerektiği kuşkusuz önemlidir. Ama hükûmetlerin
düşmemesi gerektiği niçin önemli olsun? Cevap genellikle istikrarlı hükûmetin,
etkin hükûmetin ‘göstergesi’ olduğudur. Ne yazık ki, hayır. Hükûmet istikrarı
sadece süreyi gösterir; hükûmetler, hem uzun süreli hem iktidarsız olabilirler:
Hayat süreleri, etkinliğin veya etkililiğin hiç de göstergesi olmadığı gibi,
bunlara canlılık kazandıran bir unsur hiç değildir”1196.
İstikrar kavramı, Türkiye’de de genellikle dışlayıcı bir içerikle
anlaşılmaktadır:
“Türkiye’de ‘istikrar’ denince, bir iktidarın ‘uzun bir süre işbaşında
kalabilmesi’ ya da ‘etkin ve hızlı karar verebilmesi’ algılanıyor ... Eğer
‘istikrar’ sadece uzun bir süre işbaşında kalabilme ve/veya etkin ve hızlı karar
verebilme ise; Stalin, Hitler veya Saddam’dan daha ‘istikrar’lı iktidarlar
düşünülemez. Oysa çağdaş demokrasilerde istikrarla kastedilen ‘demokratik
normların, kuralların ve kurumların sürekliliği’dir. Eğer demokratik normlar,
kurumlar ve kurallar süreklilik arz ederse, iktidarların öngörülenden daha
erken yer değişmesi, herhangi bir sakınca oluşturmadığı gibi, halkın
tercihlerine daha sık başvurulmasından dolayı daha demokratik de sayılabilir.

1193 Saptama, AYM üyesi N. SAÇLIOĞLU’nun bir karşı oyunda yer alır. (AYM, K. 1984/2).
1194 “Yüzde on baraj uygulamasını meşrulaştırmak için, ‘tek parti yönetiminin sağladığı istikrar’
ile kalkınma arasında kurulmak istenen sürekli bağ, adalet açısından galiba gerilemeye
dönüşüyor”. KABOĞLU, İbrahim Özden, “Özgürlük ve Eşitliğe Aykırı Tutukluluk”, BirGün,
06.01.2011. http://goo.gl/qkrY1Q
1195 DM, SS: 386, AK Raporu (1/672), E. (belirsiz), K. 16, T. 18.04.1983, s. 21.
1196 SARTORI, op.cit., s. 151.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 173
Aynı şekilde, çoğu zaman bazı kararların uzun ve meşakkatli bir yolun
izlenmesinden sonra verilmesi de daha istikrarlı sonuçlar doğurabilir”1197.
Ulusal barajlar, dar ve biçimsel anlamda istikrarı destekleyen
etkenlerdendir. Barajın yükseldikçe, parlamentoya girebilen parti sayısı
azalır, böylelikle hükûmetlerin arkasındaki sayısal destek artar.
Diğer ülkelerde parlamentoda çoğunluğu sağlamada en düşük oy
oranı ortalama % 41 iken, bu oran Türkiye’de % 30’larda seyreder. Bu
farklılıkta başlıca etkenler, ülke barajı, bir dönem yasak olan ittifak
yasakları ve yine bir dönem geçerli olan çevre barajlarıdır1198.
Bu açıdan bakıldığında seçim barajı, “güçlü yürütme” amacına
yönelir. Özellikle parlamenter rejimlerde, diğer birçok araçla birlikte
(güvenoyu, fesih, parti disiplini, seçim sistemi, vb.) seçim barajları,
güçlü yürütme eğilimini destekleyen hukuksal ve siyasal önlemlerden
biridir1199. Kaldı ki, bu bağlamda parlâmenter rejimin “istikrarsız” ve
“zayıf” hükûmetlere yol açtığı saptaması da sorgulanabilir1200.
Yapılan araştırma ve analizler, yüksek barajın uygulanmadığı
dönemlerde de, istikrarlı ve güçlü hükûmetlerin kurulmasının olanaklı
olduğunu kanıtlar. Hatta bu sonuca, yabancı yazarlar da dikkat çeker1201.
Türkiye’de koalisyon hükûmetleri dönemlerinde, siyasal istikrarın
başarılması ötesinde, pozitif anayasal adımların atılması da mümkündür.
Örneğin, Türkiye anayasacılığında önemli yere sahip 2001 Anayasa
revizyonu, 3’lü koalisyon (MHP-DSP-ANAP) dönemine rastlar:
“...‘Yönetimde istikrar’, çok kez olduğu gibi, ‘hükümetin sürekliliği’ olarak
algılanıyorsa, 1987-1991 arası görülen tek parti hükümetinden sonra, en
‘istikrarlı’ hükümet 42 aylık görev süresi ile 5. Ecevit koalisyon hükümeti
olmuştur. Aynı biçimde, 1991 seçimleri sonrası ilk dört yıllık dönemde de
hükümet istikrarının olmadığı[nı] söylemek yanlış olacaktır. Yine de, seçim

1197 BİNGÖL, Yılmaz, “ ‘İstikrar’ Değil, ‘Konsensüs’ ”, Radikal-2, İnternet baskısı,


01.01.2006. http://goo.gl/mkuVxz Yazar, bu bağlamda konsensüsün içselleştirilmesi gereğini
vurgular; fakat, kavramın Türkçe’de karşılığının bulunmadığını not eder: “Türkçe’de bu
kavramı karşılayabilecek bir sözcüğün bulunmaması, başlı başına bu mefhumun siyasal
kültürümüze yabancı olmasının en önemli göstergesidir. Son dönemlerde bu kavram yerine
türetilen ... ‘oydaşma’ sözcüğü, ... ‘konsensüs’ sözcüğünden bile daha yabancı duruyor”. Ibid.
1198 ÇAĞLAR, op.cit., s. 288.
1199 Yazar, bu bağlamda İngiltere’deki tek adlı-tek turlu çoğunluk sistemini, Fransa’daki tek alı-

iki turlu çoğunluk sistemini ve Almanya’daki takviyeli % 5 barajlı d’Hont sistemini örnek
gösterir. ÖZKOL, Adil, “Çağdaş Parlamenter Demokrasilerde Kuvvetli İcra Eğilimi”,
AÜHFD, Y. 1969, C. XVI, S. 1-2, s. 69. http://goo.gl/5APajo
1200 Saptamalar ve eleştiriler için bkz. GÖZLER, Kemal, “Türkiye’de Hükümetlere Nasıl İstikrar

ve Etkinlik Kazandırılabilir? (Başkanlık Sistemi ve Rasyonelleştirilmiş Parlâmentarizm


Üzerine bir Deneme)”, Türkiye Günlüğü, S. 62, Eylül-Ekim 2000, ss. 28-31.
http://goo.gl/BEc9s4
1201 ZIMBRON, “The Unappreciated Margin: ..., p. 13. http://goo.gl/C4NkEd
174 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

sistemiyle amaçlananın tam tersine, 1991-2002 yılları arasında ülkenin


koalisyon ve azınlık hükümetleri ile yönetildiğini belirtmek gerekir” 1202.
TANÖR’e göre, istikrar, sadeceseçim sistemi ile sağlanamaz.
Parti çokluğu, partilerin çoğalması ve bundan doğan istikrarsızlık, seçim
sistemi dışında çok daha derin sebeplerden, sosyal ve siyasal
bölünmelerden kaynaklanabilmektedir. Örnek olarak, 1990’larda durum
verilebilir. Öte yandan, azınlık oylarının değerlendirilmesine olanak
veren bir seçim sisteminin istikrarlı çoğunluklara engel olmaması da
mümkündür. Bu da, yine ülkede bir partinin çoğunluğu lehinde
güçlüsosyal ve politik rüzgârların esmiş olmasıyla ilgili bir durumdur.
Nitekim millî bakiye sistemi, 1965 seçimlerinde Adalet Partisi’nin
yasama organında güçlü bir çoğunluk sağlamasını önleyememiştir1203.
Oysa ki sistem, esasen küçük partilere avantaj sağlamaktaydı1204. Ayrıca,
1965 seçimlerinde bazı partilerin, doğrudan elde ettikleri üyeden
fazlasını bakiye sistemi ile elde etmeleri ilginçtir.
AP, doğrudan 204, bakiyeden 36; CHP, doğrudan 102, bakiyeden 32; MP,
doğrudan 6, bakiyeden 25; YTP doğrudan 3, bakiyeden 16; TİP doğrudan 2,
bakiyeden 13; CKMP, doğrudan hiç milletekili çıkaramamasına karşın,
bakiyeden 11 üye elde etti. Nitekim, bakiyesiz sistemin uygulandığı 1969
seçimleri ise, farklı sonuçlara yol açtı1205.
TANÖR’ün raporunu güncelleyen ÜSKÜL de, benzer görüşler
ileri sürer. Yazara göre, özellikle yönetimde istikrara yalnızca seçim
sisteminde yapılacak düzenlemelerle ulaşılamaz. Seçim sistemi bunu
kolaylaştırabilir, ama tek başına gerçekleştiremez. Tersine, yönetimde
istikrarı bozucu sonuçlar da doğurabilir. Yönetimde istikrar adına
korunan % 10 baraj, bazen istikrarı sağlayamamanın ötesinde, adaleti de
zedeleyerek, seçilenlerin meşruiyetinin sorgulanmasına ve asil-vekil
bağının zayıflamasına neden olur:
“% 10 ülke barajı, temsilde adaleti ortadan kaldırmaya ve böylece seçilenin
meşruiyetini tartışmalı hale getirerek yönetimde istikrarı yok etmeye adaydır.
… Sistemin ayrıca, küçük illerin aşırı temsili, seçmenin milletvekili adaylarıyla
kopukluk yaratma ve tutarsız koalisyonlar üretme potansiyeli taşıması gibi

1202 SABUNCU, M. Yavuz, “Seçim Barajları ve Siyasal Sonuçları”, Anayasa Yargısı, C. XXIII,
2006, s. 193.
1203 TANÖR, Türkiye’de Demokratikleşme ..., s. 57. 1965 MM seçimleri üzerine bkz. ABADAN,

Nermin, Anayasa Hukuku ve Siyasî Bilimler Açısından 1965 Seçimlerinin Tahlili, AÜSBF
Yay., Ankara, 1966, passim.
1204 Orantılı temsil sistemleri içinde, barajlı d’Hondt büyük partilere, millî bakiye sistemi ise

küçük partilere avantaj sağlar. ARASLI, “Türkiye’de Seçim ...”, s. 20.


1205 GÜRKAN, Ahmet, Cumhuriyet, Meclis, Hükümetler, Başkanlar (1919-1973), Güneş Matb.,

Ankara, 1973, s. 239.


Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 175
sorunları vardır”1206. (b.k.v.t.a).
Hatta uzun vadede, demokratik meşruiyet sorununa yol açma
potansiyeli de vardır1207.
Seçim barajının düşürülmesi, yalnızca TBMM’nin adaletli
oluşumunu sağlamakla kalmayıp, ayrıca TBMM’ce seçim yapılan
makamlar açısından da meşruiyeti güçlendirecektir1208.
Kişisel görüşümüz olarak, biçimsel istikrar-gerçek istikrar
ayırımının ülkemizde politikacılar tarafından irdelenmediğini, kafa
karışıklığının bilerek ya da bilmeden sürdürüldüğünü belirtelim ve
SARTORI’nin değerlendirmesine katıldığımızı eklemekle yetinelim.
Kaldı ki baraj, bazen biçimsel istikrarı dahi sağlamayabilir.
İstikrar amacıyla getirilen baraja rağmen, 1995-1999 yasama dönemi, bir görüşe
göre, Cumhuriyet tarihinin “en istikrarsız” dönemlerinden biri oldu. 4 yılda, 4
hükûmet krizi çıktı, 4 kez başbakan değişti, Yasama dönemi tamamlanamadı ve
nihayet erken seçime gitmek zorunda kalındı. 3 ay süren Ana-Yol denemesi,
sonraki Refah-Yol ve Ana-Sol hükûmetleri ortaya çıktı1209.
AYM kararında da, yalnızca biçimsel istikrar düşüncesine yönelik
bir seçim sisteminin, toplumsal gelişmeleri önemli ölçüde engelleyeceği,
adaleti ve dolayısıyla gerçek istikrarı zedeleyeceği belirtilir: “Yalnızca
istikrar düşüncesi, adalet olmayınca istikrarsızlık yaratır”1210. Ancak,
AYM heyetinin çoğunluğuna egemen olan bu görüş, yalnızca % 25’lik
çevre barajının iptali açısından öne sürülmüş, daha derin adaletsizlik
yaratan % 10’luk barajın iptaline yetmemiştir.
Anayasa’da kullanılması gereken ölçütün tercihinde, şu soru
sorulabilir: Acaba neden “güçlü hükûmetler” hedefine sıkışıp kalmış
“yönetimde istikrar”? Bu ölçüt yerine, “sürdürülebilir demokrasi”

1206 TÜSİAD, 1 Ocak 2014 Tarihinde Avrupa Birliği’ne Tam Üyelik Hedefine Doğru: Güçlü
Demokrasi, Güçlü Sosyal Yapı, Güçlü Ekonomi, TÜSİAD Yay., İstanbul, Haziran 2007, s. 25.
http://goo.gl/CKzCVQ Aynı görüş için bkz. ÜSKÜL, op.cit., s. 44. Aynı yönde bkz.
KABOĞLU, İbrahim Özden, “Türkiye’de Demokrasi Paradoksu ve Çıkış Yolları”,
Uluslararası Atatürk ve Çağdaş Toplum Sempozyumu (İstabul, 25-27 Eylül 2002), Türkiye İş
Bankası Kültür Yay., İstanbul, 2002, s. 267.
1207 AKGÜN, Birol & ÖZŞAHİN, M. Cüneyt, Türkiye’de Demokratik Konsolidasyon ve Liberal

Siyasal Kültür: Teorik Bir İnceleme (Rapor), (Der. YILMAZ, Murat), SDE & Hoca Ahmet
Yesevi Üniv. Yay., Ankara, Eylül 2013, s. 28. http://goo.gl/RehQ42
1208 Bu tür seçimlere, AYM üyeleri, Kamu Başdenetçisi (ombudsman), RTÜK üyeleri ve Ocak

2013 itibariyle yasalaştırılmaya çalışılan HSYK üyeleri örnek verilebilir. Benzer görüş için
bkz. TAŞKIN, Ş. Cankat, “2010 Anayasa Değişikliklerinden Sonra Türk Anayasa
Mahkemesinin Yapılanması”, TBBD, S. 97, Kasım-Aralık 2011, s. 22. http://goo.gl/V3dPU2
1209 ÖYMEN, Altan, “İstikrar İçin Konulan ‘Yüzde 10’ Barajının Bazı Sonuçları...”, Radikal,

27.05.2010.
1210 AYM, K. 1995/59.
176 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

(sustainable democracy) veya “sürdürülebilir devlet yönetimi”1211


kavramları önerilir. Zira “âdil ve rekabetçi bir seçim sistemi”,
sürdürülebilir demokrasinin en önemli unsurlarından sayılır1212. Çoğulcu
demokrasinin kalkış noktası olarak “çoğunluğun yönetme hakkı” ve
“azınlığın da hakkını alması”nı sentezleyen, “demokratik istikrar”a
vurgu yapılamaz mı? Bağlantılı 2 soru, üzerinde düşünülmeye değer1213.
Baraj, partileri ittifaka ve bireyleri bağımsız adaylığa itmesi
açısından, istikrarın güvencesi değil, aksine “istikrarın düşmanı”1214dır.
Bizim de katkıda bulunduğumuz DİSK Raporu’nda belirtildiği
gibi, barajı içeren MSK, “anayasa fetişizmi”nin yerleştiği Türkiye’de,
reformda öncelik ve ivedilik taşıyan yasalardan biridir1215.
Ancak, bırakınız anti-demokratik yasaları Anayasa’ya uygun hale
getirmeyi, 1995’te Any. md. 67/2’ye “temsilde adalet ve yönetimde
istikrar” kaydı bile, -doktrinin baskın çoğunluğu ve AYM kararı dâhil-
10’luk genel baraja anayasal meşruiyet kazandırma yönünde yorumlandı
ve kullanıldı1216. Ancak, bu formül (“yasaya uygun Anayasa” anlayışı)
ve AYM kararındaki yorum bile, barajı Anayasa’ya uygun kılmaya
yetmemektedir1217. Dolayısıyla, yeni Anayasa’dan önce acilen yapılması
gerekenler, başta % 10 barajı olmak üzere, yasalardaki anti-demokratik
normları ayıklamaktır. Bu tür normlar, “demokrasi sorunu”nun ötesinde,
spesifik olarak azınlıklar sorunu açısından da kritik öneme sahiptir1218.
“Batılı demokrasileri daha makul ve başarılı yapan şey, baraj sistemini
kaldırarak ve bütün ulusal azınlık gruplarının siyasal alanda mobilize
olmalarına izin vererek bunların etkin siyasal katılımının sağlanması”dır1219.

1211 Kavram için bkz. ASAL, Uğur Yasin, Türkiye İçin Seçim Sistemi Önerisi: Demokratikleşme
ve Seçimler, USBED Yay., Kasım 2013, s. 10. http://goo.gl/nqzlhD
1212 KARADAĞ, Ahmet, “Sürdürülebilir Demokrasi”, CÜİİBFD, Y. 2006, C. VII, S. 1, s. 77.
1213
Örneğin konuya ilişkin bir eserde, farklı seçim sistemleri incelenirken, “yönetimde istikrar”
veya “güçlü iktidar” odaklı bakış açısı yerine, özellikle ve açıkça “demokratik istikrar”
(“democratic stability”) kavramı tercih edilir. MARAVALL, Jose Maria & SANCHEZ-
CUENCA, Ignacio, Controlling Governments: Voters, Institutions, and Accountability,
Cambridge Univ. Press, New York, 2008, p.. 264.
1214 GÜRSEL, Kadri, “ ‘Yüzde 10’ Barajı, İstikrarın Düşmanı”, Milliyet, 21.04.2011.

http://goo.gl/oxeNYA Yazar, Türkiye’nin, “istikrarı artık seçim barajlarında değil, temsilde


adalette, eşitlikte, çoğulculukta ve katılımcılıkta aramak zorunda” olduğunu vurgular.
1215 DİSK, Özgürlükçü, Eşitlikçi, Demokratik ve Sosyal Bir Anayasa …, ss. 91-92.
1216 Ibid., s. 27.
1217 Ibid., s. 92.
1218 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Neden Anayasa ile Başlamalı?”, BirGün, 13.08.2009.

http://goo.gl/lziYuQ
1219 KAYA, Ayhan & TARHANLI, Turgut (Der.), Türkiye’de Çoğunluk ve Azınlık Politikaları:

AB Sürecinde Yurttaşlık Tartışmaları, 2. Bs., TESEV Yay., İstanbul, Mart 2006, s. 54.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 177

H) Temsilde adaletsizlik ve haksız temsil


Baraj, oyların sandalyeye dönüşmesi sürecinde 3 sapma yaratır:
 Büyük parti(ler), oy sayısıyla orantısız ve fazla sandalye elde eder.
 Parlamento’daki bazı partiler, (aşamalı olarak) daha az sandalye elde eder.
 Bazı partiler, barajsız sistemde parlamentoya girebilecekken, dışarıda kalır.

1) Barajın yarattığı yapay çoğunluklar: “Dev aynası” işlevi1220


Büyük partiler, yüksek barajlar aracılığıyla güçlü pozisyonlarını
pekiştirerek, “tekel parti” hâline gelirler. Bu işlevi ile baraj, nesneleri
gerçekte olduğundan büyük gösteren dışbükey aynaları (dev aynası)
çağrıştırır. Bu ise, aldatıcı ve abartılmış bir güçtür. Barajın asıl amacı
istikrar, çoğunluğun iktidarını takviye/tahkim etmek olduğu halde,
temsil açığının artması durumunda azınlık iktidarının yerleşme riski,
Yasa’nın 1983’teki görüşmeleri sırasında da dile getirilmişti1221.
“Dev aynası” deyiminden esinlendiğimiz yazar, bu sapmayı
meşrulaştıran bir sonuca varır1222. Görüşü, 3 açıdan eleştirilebilir:
 Zorunluluk açısından: Yazarın “zaruri ve normaldir” dediği husus,
yani % 49’un fikrinin dikkate alınmaması, esasen “anormal”dir.
Ancak, saptama ile, muhalefetin dinlenilmemesi değil de, müzakere
edilmesi ve kararın çoğunlukla alınması kastedildiğinde, çoğulcu
demokrasinin ilksel unsuru açısından sorun yoktur. Zira, “çoğunluk

1220 Esinlenilen metin: “Çoğunluk sistemi ‘Lunapark aynaları’na benzer ve gerçeği tam
aksettirmez; ... hakikati daima olduğundan farklı aksettirir: Çoğunluk sistemi, karşısındaki
cismi tam göstermeyen ‘kırık ayna’lara da benzetilmiştir. İşte bu sistem, bazı grupları
olduğundan fazla büyütmekte, mevcut diğer grupları ise ya cüceleştirmekte, ya da hiç
göstermemektedir”. ARMAĞAN, “Memleketimizde …”, s. 243.
1221 Beşir HAMİTOĞULLARI: “Tasavvur buyurun, üç parti, dört parti, yüzde 9’un üzerinde oy

almıştır, ama buna rağmen parlamentoya temsilci gönderememişlerdir. O zaman çoğunluğun


iktidarı değil, azınlığın iktidarının oluştuğu yerlerde siyasal istikrarın da üretilemeyeceği bir
gerçektir”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 68.
1222 “Kanaatimizce, bu benzetme aldatıcı bir benzetmedir. Lunapark veya kırık aynaların düz

satıh olmadığından hatalı bir manzaraya sahip olduğu fiziki bir neticedir. Ancak seçimlerde,
içtimai ve psikolojik neticeler vardır ve nazara alınmalıdır. Seçmen kitlesinin büyük kısmı bir
veya birkaç partiyi istiyorsa, bu çoğunluğun arzusu gerçekleşmelidir. Mesela muteber reylerin
% 50[’]den fazlasını alabilen bir parti seçmen kitlesinin en büyük kısmına sahip oluyor
demektir. Bu derece büyük bir muvaffakiyet için, o partiye reylerini vermiş olan seçmenlerin
arzusu, reylerinden bekledikleri netice gerçekleşmelidir. … / Kaldı ki, partiler aynı anda aynı
[ayna?] karşısında durmaktadırlar; her biri büyüklüğü ile mütenasip bir manzaraya sahip
olacaktır. Esasen büyük parti, zaten aynada büyük görünecektir. / Meclislerdeki yasama
işlemleri de, yarıdan bir fazlasının oyu ile kesinleşmektedir; % 49’un fikri nazara
alınmamaktadır. Bu hukuki-içtimai hadiselerde zaruri ve normaldir. Halbuki oyların
sayıldığı o Mecliste ikiden ziyade kanaat, hemen her zaman, mevcuttur, ama bunları nazara
almaya lüzum yoktur; mümkün de değildir”. (b.k.v.t.a.). ARMAĞAN, “Memleketimizde
…”, s. 243.
178 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

yönetmesine yönetir”, zaten çoğulcu demokrasinin çıkış noktası da


budur. Ne var ki, devamında “azınlık da hakkını alır” ilkesi, çoğulcu
demokrasiyi tamamlar. Yazar, normal bir olguyu savunuyormuş
görünse dahi, esasen ne adalet, ne ölçülülük, ne de oy hakkının özü
vb. ilkeler ekseninde tartışmaya “lüzum” duymamaktadır.
 Gereklilik açısından: Yazarın “lüzum yoktur” dediği husus,
azınlığın görüşlerinin dikkate alınması, uzlaşmacı demokraside
“lüzumlu/gerekli”dir.
 Olanaklılık açısından: Yazarın “mümkün de değildir” ifadesindeki
husus ise, demokratik eksende “mümkün/olanaklı”dır. Azınlığın
çoğunluğa tahakkümü, “demos”un anlamı ve demos-cratos
bileşiminin ruhuna ne denli aykırı ise; çoğunluğun azınlığı dikkate
almaması da, en az ilki kadar…
Sonuç olarak, adı geçen Anayasa Hukukçusunun görüşleri (seçim
sistemleri hakkındaki görüşleri ile birlikte düşünüldüğünde), Hukuk
Fakültelerinin 1. sınıfında Anayasa Hukuku dersleri düzeyindeki
çoğulcu demokrasi kavramı ile dahi taban tabana zıttır.
Barajın yarattığı yapay çoğunluklar, uzun vadede siyasal iktidarları
da yıpratır. Türkiye siyasal tarihi açısından, bu tür yorumlar yapılır.
Örn. ANAP, dayandığı TBMM çoğunluğu aracılığıyla 1987’de seçim barajlarını
artırdıktan sonra, 29 Kasım 1987’deki seçimlerde, önceki seçimlere oranla daha
az oy almış bulunmasına karşın, daha fazla milletvekilliği kazandı (TBMM üye
sayısının 400’den 450’ye çıkarılması da unutulmamalı). Buna karşılık, DYP ve
SHP, oylarını artırmanın aksine, TBMM’deki ağırlığını yitirdi. Ancak, bu sunî
çoğunluk ve adaletsizlik, esasen diğer etkenlerle (ekonomik sorunlar, ÖZAL
ailesi üzerindeki iddialar, vs.) ANAP’ın yıpranmasını hızlandırdı1223.
Seçimlerde adaletsizlik ve sapmayı derinleştiren etkenlerden biri
de, seçimlere ilgisizlik ve katılım açığıdır. Bu açık, “azınlığın
tahakkümü” tartışması yaratabilir1224. 1995’te sandığa gitmeyenlerin
oranının, 1. olan partiden (RP) fazla olması, çarpıcı bir örnektir.
Baraj dolayısıyla büyük partiler, küçük partilerin oylarını yutar ve
aldıkları oyla orantısız sandalye sayısı elde ederler. DM’de bir üyenin de
dile getirdiği üzere, adı her ne kadar “orantılı (nispî)” temsil sistemi olsa
da, % 10 barajlı sistem, küçük partiler açısından, barajsız dar çevreli

1223 ERDOĞAN, Mustafa, Türkiye’de Anayasalar ve Siyaset, 2. Bs., Liberte Yay., Ankara, 1999,
ss. 166-167.
1224 “Çünkü, büyük sayıda seçmenin bulunduğu bir yerde, alınacak tek bir oyun önemli bir etkisi

yoktur ve oy hakkının seçmenlere çok yüce ve değerli bir şey gibi gösterilmesine rağmen,
bunlar oy sandığı başına gelmezler. Böylece, ... seçim, bir azınlığın, bir partinin ve,
dolayısıyle, asıl zararsız hale getirilmesi gereken rastgele bir özel menfaatin etkisi altına
girer”. HEGEL, G. W. F., Hukuk Felsefesinin Prensipleri, (Çev. KARAKAYA, Cenap), 1.
Bs., Sosyal Yay., İstanbul, Kasım 1991, s. 251.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 179

“çoğunluk” sisteminden bile adaletsiz sonuçlar doğurabilir1225.


KABOĞLU’na göre, aldatıcı ve hak edilmemiş çoğunluklar
yaratan % 10 baraj, “demokrasinin fay hattı”dır:
“Hak edilmemiş bir çoğunluğun Meclis’te yarattığı orantısız gücün, CB’nı
‘seçimsiz belirleme’ yetkisini yarattığı eğilimi, kaynağını bu haksızlığı yaratan
sistemden almakta. … [S]eçim barajı, oy kullanan seçmenlerin ancak 1/3’[ü]nün
oyunu elde etmesine karşın AKP’ye TBMM’de 2/3’lük bir temsil olanağını
sağlamış olduğundan, ‘toplumsal çoğulculuk’ ile ‘siyasal çoğunluk’ arasında
derin bir kırılma yaratmıştır. Bu durum, sivil toplum ile siyasal toplum arasında
oluşan ‘derin fay hattı’ şeklinde de ifade edilebilir. AKP, sayısal olarak kendini
rahat hissettiği için, CB’nı seçim sürecine bile gerek duymuyor. Çoğulcu
toplumun sıkıştırması da, fay hattını kapatmaya yetmiyor”1226.
Ulaştığımız sonuç, şudur: Küçük partilerin “temsilde
adaletsizlik” nedeniyle maruz kaldığı “eksik” temsil, -aşamalı olarak-
büyük partilerin “aşkın” temsilini doğurmaktadır. “Demokratik
temsil krizi”1227 olarak da nitelenen bu sorunu Türkiye seçimlerinde de
somut verilerle kanıtlamak mümkündür1228.
Parlamentoda temsil edilmeyen total oy oranı yükseldikçe, yüksek
barajlar, yalnızca iktidar partilerine değil, diğer büyük partilere de
kademeli olarak avantaj sağlayabilir. Bu vahim sonucun doğmasındaki
başlıca etken ise, temsil edilmeyen oy oranının yüksekliğidir.
2002 SEÇİMLERİNDE AKP VE CHP AÇISINDAN HAKSIZ TEMSİL
Venedik Komisyonu’nun 2010 raporunda yer bulan örnek: 2002 seçimlerinde AKP, haksız
temsili elde etti (% 34.2 oy, 361 sandalye, TBMM’de % 66.9 temsil). Haksız temsil, CHP için
de geçerlidir (% 19.5 oy, 179 sandalye, % 33.1 temsil). Aradaki fark, yalnızca haksız temsilin
oranıdır: AKP’nin üye sayısı, oy oranının 1.96 katı; CHP’ninki ise, 1.70 katıdır.

AKP ve CHP’nin seçim barajından haksız biçimde faydalandığı,


TBMM’de de dile getirilir1229. Hatta CHP’nin, sırf rakiplerini egale

1225
Turgut TAN: “Çoğunluk sistemine göre sandalye kazanabilecek partiler eğer bu sandalyeyi
alamıyorlarsa …, o sisteme nasıl nispî temsil diyebiliriz? Çoğunluk sistemi uygulansaydı
orada sandalye alacaktı; fakat öyle bir sistem getiriyoruz ki, adına nispî temsil diyoruz”.
DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 35.
1226 KABOĞLU, İbrahim Özden, “2007: Yasal Çöp Yılı”, BirGün, 27.12.2006.
1227 ÇAĞLAR, op.cit., ss. 387-388.
1228 1987-2011 dönemine ilişkin TBMM genel seçimlerinde “eksik” ve aşkın” temsil sorununun

verilerle irdelenmesi için bkz. ÖZYAKIŞIR, Özkan, % 10 Ülke Seçim Barajı, (Yüksek Lisans
Tezi), Marmara Üniv. SBE, İstanbul, 2012, ss. 65-69.
1229 Mehmet Ufuk URAS - BDP (İstanbul): “Bir zamanlar, Süleyman Demirel, ... kendisini

‘Barajlar Kralı’ olarak takdim etmişti. Şimdi AKP ve CHP de siyasi barajlar kralı olarak
kalmaktan çok memnun gözüküyorlar. Bu yeni bir olay da değil. 65 seçiminde … CHP ve AP
kendi aralarında anlaşarak seçim sistemini değiştirmişlerdi”. (b.k.v.t.a.). TBMMTD, Dönem:
23, YY. 4, C. LXVII, B. 94, O. 9, T. 25.04.2010, s. 189. http://goo.gl/IlOJdd Alıntıdaki
“barajlar kralı” deyimi için bkz. ASLANDAŞ & BIÇAKÇI, op.cit., ss. 40-41.
180 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

etmek için baraja göz yumduğu savunulur1230.


Bu bağlamda, 2002 GÜRSEL-BOZDAĞ raporunda, Türkiye
siyasetinde baraj konusundaki samimiyetsizliğe yapılan vurgunun,
aradan geçen 12 yıla karşın, halen geçerli olduğunu düşünüyoruz:
“[H]emen hemen her parti birinci geleceğine, hatta tek başına iktidara
geleceğine, bunlar olmasa bile en azından en yakın rakibini yüzde 10 barajı
sayesinde bu kez parlamento dışında bırakacağına, dolayısıyla ondan
kurtulacağına inanmaktadır. Dolayısıyla sistemin sorun yarattığı teşhisine bir
türlü gelinememektedir”1231.
Yine de, özelllikle CHP’nin barajın düşürülmesi konusundaki
adımlarını unutmamak gerekir. CHP mensubu bazı yazar ve bilim
insanları geçmişte çoğunlukçu seçim sistemi ve barajı zımnen veya
açıkça savunmuşlardı. Ancak, önerilerin içtenliği konusunda bir partinin
tüm üyelerini kapsayıcı bir genelleme ve geleceğe ilişkin bir kehanette
bulunma veya niyet okuyuculuğu, hem çalışmamızın konusunu, hem
bilimsel yöntemi, hem de yeteneğimizi aşar.

2) Yapay çoğunlukların müzakereci demokrasi kültürünü


zayıflatıcı ve parlamenter rejimin açmazlarını derinleştirici etki
Yüksek seçim barajı, bir yandan parlamenter rejimin önemli
sorunlarından biri olan hükûmet istikrarını sağlamak için gerekçe
gösterilir. Oysa ki, bu rejimin bir başka açmazı da, iktidar partisi-
yasama-yürütme kaynaşması nedeniyle erkler ayrılığının uygulamada
anlamsızlaşması; diğer deyişle, yasama çoğunluğu ve tek başına
iktidarlar dönemlerinde parti liderlerinin başbakancı parlamenter rejim
olarak da adlandırılan bir sapma yaratmasıdır. Özetle, yüksek seçim
barajlarının, güçlü partilerin gücünü sunî olarak artırarak, parlamenter
demokrasinin bu önemli açmazını derinleştirdiği kanısındayız. Halbuki,
seçim barajının makûl bir düzeye çekilmesi, parlamenter rejimi rasyonel
temellere oturması ve güçlendirilmesi açısından yapıcı rol oynayabilir.
Aşırı temsil, seçmen tabanında hak ettiğinden yüksek sayılarla
parlamentoda yer alan partilerin abartılı sayıları hazmedememesi
ölçüsünde, demokrasi kültürüne de zarar vermektedir. Zira yüksek baraj,
toplumda karşılığı olmayan sunî bir güç (“yapay çoğunluk”1232)
yaratmaktadır. Bu durumdaki partiler, kendilerini ulusal irade ile

1230 “2002 ve 2007 seçimlerinde, ana muhalefet CHP, AKP’nin ezici çoğunlukla iktidar olacağını
bile bile, sırf kendi rakiplerini elemek için yüzde 10 seçim barajının olduğu bu çarpık sistemin
uygulanmasına göz yumdu”. BOZKURT, Cumhur’un Anayasası: ..., s. 190.
1231 GÜRSEL & BOZDAĞ, op.cit., C. I, s. 23. http://goo.gl/htnAsT
1232 LIJPHART, Çağdaş Demokrasiler …, s. 145.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 181

özdeşleştirerek, uzlaşmacı demokrasiden uzaklaşmaktadır1233. Üstelik,


yapay çoğunluklarla yaratılan iktidarları sınırlamak, kamuoyu ve baskı
gruplarının gelişkin olmadığı ülkelerde oldukça zordur1234.
Böylelikle yüksek baraj, demokratik kültürü tahrip, popülist
politikaları ise teşvik edici işlev görmektedir:
“Esasında yanlışlık liderlerin bencilliğinde değil, seçim sisteminin yanlış teşvik
mekanizmalarında aranmalıdır. Her seçim öncesinde daha önde olan ya da öyle
olduğunu düşünen merkez sol ve merkez sağ parti, en yakın rakibini baraj
altında bırakarak siyaset sahnesinden çekilmeye ya da kendisine iltihak etmeye
zorlayacağını ummaktadır. Birleşme söylemi, ‘gel benim çatım altında birleş’
taktiğine dönüşmekte ve nesnel olarak siyasal bir manevradan ibaret
kalmaktadır. … / Bu koşullarda yıkıcı rekabetin temel aracı da popülist
politikalar olmaktadır”1235.
Kutuplaşmış toplumlarda barajsız OTS’nin, “sorunları birlikte
çözmeyi öğrenmek” ve “müzakere yoluyla mutabakata ulaşma kültürünü
yerleştirmek”1236 için en uygun model olduğu vurgulanır. Yumak &
Sadak kararına karşı oy yazan 4 yargıcın ortak gerekçesinde de, % 10
barajının, temsilî demokrasinin özü olan “Mecliste eleştiri ve tartışmayı
ortadan kaldır”dığı saptaması yer alır1237.

J) Temsil açığı (temsil edilemeyen oylar) sorunu


Sorun, birkaç açıdan tartışılabilir.

1) Temsil açığı kavramı


Temsil açığı, eksik ve aşkın temsil kavramları ile ilişkilidir.
EKSİK TEMSİL - AŞKIN TEMSİL - TEMSİL AÇIĞI
Eksik temsil ise, bir partinin, doğal ve/veya yasal baraj nedeniyle, elde ettiği oya oranla çok
daha az sandalye kazanması ya da hiç kazanamamasıdır. Aşkın temsil (ya da, “aşırı
temsil”1238), bir partinin, elde ettiği oya oranla daha fazla sandalye kazanmasıdır. Temsil açığı
ise, “temsil edilemeyen oy” biçiminde anlaşılsa da, esasında başka partilerin sandalyesine
dönüşerek temsil edilen oy anlamındadır. Zira, yasal veya doğal barajı aşamayan partilerin
sandalyesi boş kalmamakta; bu partilerin oyları, diğer partiler için sandalyeye dönüşmektedir.

Eksik temsil, temsil açığı, bazı partilerin temsil dışı kalması vb.

1233 ALKAN, Mehmet Ö., “Türkiye’de Seçim Sistemi Tercihinin Misyon Boyutu ve Demokratik
Gelişime Etkileri (Siyaset Bilimi ve Siyaset Sosyolojisi Yaklaşımıyla)”, Anayasa Yargısı, C.
XXIII, 2006, ss. 151-152.
1234 TURHAN, Siyaset ve Anayasa, s. 145.
1235 GÜRSEL, & BOZDAĞ, op.cit., s. 25.
1236 BORATAV (Ed.), op.cit., s. 22. http://goo.gl/cRHMcm
1237 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, karşı oy, para. 1-6.
1238 Deyim, AYM’nin K. 1995/59 kararının çoğunluk gerekçesinde geçer.
182 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

etkileri ile, bir tür “engelli demokrasi”1239 üretmektedir. AYM de bir


kararında, bu tür sayısal engeller ve barajları “engelli seçim düzeni” 1240
olarak adlandırmaktadır.
Baraj, parlâmentolara yansımayan oylar açısından bir tür sapma
yaratır. Bu tür temsil açıkları, parlamentoların farklı seçmen gruplarının
oylarını ne ölçüde yansıttığına ilişkin “orantısızlık göstergeleri”
eşliğinde analiz edilir1241. Bu, oy-güç dengesizliğidir1242. Ulusal ve/veya
seçim çevresi barajlarının, orantılı temsil sisteminin orantısızlık
derecesini artıracağında kuşku yoktur1243.
ÖRNEK TEMSİL AÇIKLARI
 Ülkemizdeki en yüksek temsil açıklarından biri, 2002 seçimlerinde gerçekleşmiş olup, %
45.3’tür: Yaklaşık 14.5 milyon oy. Bağımsızlar da (% 1) eklenince, temsil açığı yaklaşık
olarak % 46.3’e varmıştır1244. Oran, “25 yılda Türkiye’de kırılan üç sayısal rekordan
biri”dir1245. Bazı kaynaklarda, bu oran dikkate alınmaz1246.
 Bu oranı aşan az sayıda örnekten biri olarak, % 5 barajın uygulandığı 1995 Rusya
seçimlerindeki % 49.5 açığı ve sadece 4 partinin barajı aşmasını not edebiliriz1247.
 İHAM’ın Yumak & Sadak davasına Hükûmet savunmasında, 1983’den beri yapılan
seçimlerde, Kasım 2002 seçimleri hariç, temsil açığının % 19.4’ü geçmediği not edilir1248.
 YSK tarafından iletilen resmî verilere dayanarak seçim sonuçlarını yayımlamakla görevli

1239 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Engelli Demokrasi”, BirGün, 24.08.2006. Yazarın % 10


barajı konusundaki diğer yazıları için bkz. KABOĞLU, İbrahim Özden, 23’e 12 Kala 12
Soruda Hangi Türkiye, 1. Bs., İmge Yay., Ankara, Mayıs 2011, ss. 75-84.
1240 AYM, K. 1968/13.
1241 ALESKEROV, Fuad & PIATANOV, Vitaliy, “Measuring Disproportionality in PR

Systems”, AÜSBFD, C. LX, S. 4, 2005, s. 33.


1242 GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, s. 48. http://goo.gl/xgncw4
1243 ÖZBUDUN, “Seçim Sistemleri ...”, s. 527. http://goo.gl/cK5gEf
1244 Oran, Venedik Komisyonu’nun 2010 Raporunda % 46,16 olarak verilir. http://goo.gl/iu0AuK

(AHYDK). Ayrıca bkz. REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 28.
1245
3 sayısal rekor: 1) 07.09.1982: Anayasa’nın halkoyunda kabulü: % 91.37; 2) 03.11.2002:
Çöpe giden oy oranı: % 45.33; 3) 22.07.2007: AKP oylarının (kullanılan oylara) oranı: %
46.58. KABOĞLU, İbrahim Özden, Hangi Anayasa?, 1. Bs., İmge Yay., Ankara, 2012, s. 43.
1246 Bir yayında, en yüksek temsil açıklarına örnek olarak, % 4’lük baraj dolayısıyla 2000

Bulgaristan seçimlerinde oluşan % 24.9’luk oran verilir. CReD, op.cit., p. 7.


http://goo.gl/oIwX3m Oysa, 2006 tarihli yayından 4 yıl önce Türkiye’de, (bağımsızlar hariç)
% 45.3’lik açık oluşmuştu. Türkiye’den söz edilmesine karşın (Ibid., p. 7, fn. 5, p. 8), bu
konuya değinilmemesi, barajın dikkate alınmadığı ya da bilinmediği olasılıklarını işaret eder.
1247 BODA, Michael D. (Ed.), Revisiting Free and Fair Elections, An International Round Table

on Election Standards, IPU Publ., Geneva, November 2004, pp. 48-49. http://goo.gl/TnfPEB
NADEAU, Christian, “Enhancing the Representativeness of the State Duma: Options for
Limiting “Wasted Votes”. http://goo.gl/bnk1bV Ayrıca bkz. http://goo.gl/QR6H3Y ;
REYNOLDS & REILLY, op.cit., p. 57. AYM, barajı 1998’de Anayasa’ya uygun buldu.
1248 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, s. 6 (karar), s. 20 (karşı oy).

Yararlanılan Türkçe metin: http://goo.gl/ifzQqF


Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 183
TÜİK (Yasa’daki adı ile, DİE) verilerine göre1249, 1983’ten itibaren en yüksek temsil
açığı, 1983 seçimlerinde oluşmuştur: % 54.9. Ancak, bu oranda yanlışlık vardır1250. Bkz.
aşağıda Tablo XXIX.

Gerçi 2002 seçimlerindeki aşırı temsil açığı, bazı raporlarda


önceden öngörülerek, bu konularda uyarılar da yapılmıştır. TESEV’in
kamuoyu araştırmalarından hareketle yayınladığı bir analiz, tahminî
temsil açığı fazla olsa da, oldukça çarpıcıdır1251.
Ülkemizdeki diğer seçimlerde de, temsil edilemeyen oy miktarı
açısından ciddi temsil açıkları ortaya çıkmıştır1252.
TABLO XXIX: TBMM’DE TEMSİL AÇIKLARI (1950-2011)1253

SEÇİM YILI TEMSİL AÇIĞI ORANI (%)


1950 0.0
1954 0.6
1957 0.0
1961 0.8
1965 0.0
1969 0.0
1973 0.6
1977 0.6
1983 54.9
1987 19.8
19911254 0.5
1995 14.5
1999 18.3

1249 DİE, bu bilgileri “en geç, seçimi takip eden bir yıl içinde yayımlar”. (MSK, md. 38)
1250 Zira, aynı TÜİK yayınına göre, söz konusu seçimlere, bağımsızların yanı sıra yalnızca 3 parti
(ANAP, MDP, HP) katılmış ve 3 parti % 10’luk barajı aşarak TBMM’ye girmiş olup, bu
partilerin oyları toplamı % 98.9 (ANAP: % 45.1, HP: % 30.5, MDP: % 23.3), bağımsızların oy
oranı ise % 1.1’dir. TÜİK, op.cit., ss. 93-94. Bu verilerden hareketle % 54.9’luk temsil açığı
sonucuna ne tür bir işlemler dizisi ile ulaşıldığını anlayamadığımızı itiraf edelim.
1251 “[G]enel seçimde ancak iki veya üç partinin, yüzde 10-15 civarında bir oy oranıyla barajı

geçmesi, bütün diğer partilerin barajın altında kalması, gözardı edilemeyecek bir ihtimaldir.
Bu ise, seçmen kütlesinin belki yüzde 60-70’lik bir bölümünün temsilden yoksun kalması
sonucunu doğuracak, ...”. TESEV, 2001 ..., s. 16. http://goo.gl/WehAa2
1252 Diğer yüksek temsil açıkları, sırasıyla % 19.4 (1987), % 18.3 (1999) ve % 14.0 (1995), en az

temsil açığı ise % 0.4 (1991) olarak gerçekleşmiştir. Tablo için bkz. TUNCER, Erol,
“Türkiye’de Seçim Uygulamaları/Sorunları Işığında Temsilde Adalet-Yönetimde İstikrar
İlkelerinin İşlevselliği”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, s. 175.
1253 TÜİK, op.cit., s. 3. http://goo.gl/kUfIu (TÜİK web sitesi). Ancak, TÜİK verileri ile diğerleri

arasında farklılıklar vardır. Bir başka analizde, oranlar şöyledir: % 19.4 (1987), % 14.0 (1995),
% 0.4 (1991). TUNCER, Erol, “Türkiye’de Seçim Uygulamaları/Sorunları Işığında Temsilde
Adalet-Yönetimde İstikrar İlkelerinin İşlevselliği”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, s. 175.
Farklılığın nedeni, TÜİK verilerinde oranların tek haneye yuvarlanmasıdır.
1254 1991 seçimlerinde “temsil açığı” oranındaki hızlı düşüş, dikkat çekicidir. Bunun nedeni,

1987 seçimlerinde % 10’luk barajı aşamayan bazı partilerin, 1991’de seçim ittifaklarına
yönelmeleridir. GÜNAL, op.cit., s. 127. http://goo.gl/PLFQgj
184 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

2002 45.3
2007 13.0
2011 4.6

Hatta, seçimlere katılım oranı azaldığı ölçüde, yukarıdaki oranlarla


ifade edilen görünürdekine (nominal temsil açığı) ek olarak, gerçek açık
(reel temsil açığı) daha çok artmaktadır1255.
AKPM’nin 11.01.2010 tarihli raporunda, 2002 seçimlerindeki %
45’i aşkın temsil açığına vurgu yapılır (para. 64)1256.
Bu oranlar, DM’de tahmin edilenin de üzerindedir1257. Kaldı ki
2002’de, CHP’nin de TBMM’ye girememesi hâlinde, yıllar önce DM’de
öne sürülen endişeler gerçekleşebilirdi1258.

2) 2011 seçimlerinde görece düşük temsil açığı, barajı


aklamaya yeter mi?
% 10’luk barajın geçmiş bir seçimde adaletsiz sonuçlar
doğurmamış olması, bundan sonra vaki olmayacağı anlamına gelmez.
Bu yaklaşımın, % günümüzde 10 barajını savunanların, örneğin 2002
seçimlerindeki % 46’yı aşkın temsil açığını değil de, 2011
seçimlerindeki % 4.6’lık temsil açığını örnek göstermeleri ve “Bakınız,
% 10 barajının artık çok zararı yok. Baraja en yakın parti % 1
civarında. Bu kadarcık da olsun” biçimindeki meşrulaştırıcı
tavırlarından çok farklı olduğunu söylemek güç.
Hukuksal bakış açısı ile, önemli olan, politik alanda
oluşturduğu/oluşturacağı sonuçlar ya da sübjektif korku veya kaygılar
değil, tabii ki belli evrensel ilkelerin “taraf”ında ve fakat yorum ilke ve
sınırları içinde objektif kalabilmektir. Özetle, 2011 seçimlerinde temsil
açığı düşse de, “barajın yarattığı temsil zaafı sürekli bir olasılık
biçiminde varlığını sürdürmektedir”1259.

1255 Örneğin 2002 seçimlerinde “oy kullanmayan seçmen oranının % 22 seviyesinde olduğu da
hesaba katılırsa kayıtlı seçmenlerin yarısından fazlasının Mecliste temsil edilmediği ortaya
çıkmış oluyor”. AKBULUT, “Serbest Seçim Hakkı”, s. 552.
1256 PACE, Thresholds and other features ..., 11 January 2010, Doc. 12107. http://goo.gl/4l1mJy
1257 Şerafettin YARKIN: “Bu barajı aşamayıp, % 8, % 9 oy alan birkaç parti bulunduğu

takdirde … tüm geçerli oyların, belki % 20, % 25’i gibi önemli bir miktarı temsil imkânı da
bulunmamış olacaktır”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 38.
1258 Halil İbrahim KARAL: “[B]ir tek parti aşarsa, tek partili muhalefeti olmayan bir

parlamento mu arzu ediyoruz?” DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 95, T. 04.05.1983, s. 276.


1259 SAĞLAM, Anayasa Hukuku ..., s. 382.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 185

3) Baraja takılan oylar: Çöpe mi, başkasının cebine mi?


Temsil açıkları genellikle “çöpe giden oy” (wasted votes1260)
olarak tâbir edilir. İHAM kararları ve bazı görüşlerde ise, “boşa”
gittiği1261 düşünülür. Oysa ki, aslında “başkasının cebine” gitmektedir.
Nihayetinde parlâmentonun üye sayısı tamamlandığına göre, bu tür
oyları “başkasından çalınan oy” gibi düşünmek, daha doğru olur.
AYM’nin K. 1968/13 kararının başvuru gerekçesinde de, baraja takılan
oyların geçerli sayılmadığı nitelemesi yer alır ki, teknik açıdan
yanlıştır1262. Boşa gitme savı, teknik açıdan kısmen K. 1984/2’ye konu
olan “onda birlik indirimli baraj” için isabetli sayılabilir.
Dava konusu normda, yerel seçimlerde bir çevrede geçerli oy sayısının 1/10’una
tekabül eden oy sayısı, tüm partilerden eşit biçimde mahsup edilerek, geri kalan
oy sayısı üzerinden işlem yapılmaktadır. Başvuruda “oy imhası” olarak
nitelenen uygulama, aslında oyun bir bakıma boşa kullanılmış olmasını yansıtır.
Baraja takılan partinin oyları açısından özetle, A’ya verilen oy,
B’ye verilmiş gibi değerlendirilir1263. Yüksek yasal barajın varlığı
durumunda bu, bir tür “oy hırsızlığı”dır. Bu sapma yasaldır, ancak
meşru değildir.
Hatta, yeni anayasa arayışlarında görüş bildiren bir yurttaş, ciddi
temsil açıkları yaratan barajı “soykırım” olarak niteler1264. Bu
nitelemeden ilhamla, yüksek barajı biz de “oy-kırım” olarak niteleyelim.
Temsil açığı, 2002’de olduğu gibi 2 seçmenden 1’inin oyunun
değerlendirilmediği durumda, Any. md. 6’daki “millî egemenlik” ilkesi
açısından da ciddi bir problem teşkil eder.

K) Barajın caydırıcı etkileri: Bireysel ve kolektif etkiler


Barajlı seçim sistemlerinin birtakım “yan etkiler”i söz konusudur.
Barajlı seçim sistemi, yalnızca oylardan sandalye üretmez, sandalye
sayısının dağılımında da adaletsizlik üretir. Hatta yüksek bir baraj,
seçmenlerin oylarının yönlerini değiştirmek ve iradelerini saptırmak

1260 NADEAU, “Enhancing the Representativeness …” http://goo.gl/bnk1bV


1261 ŞİRİN, “... Serbest Seçim Hakkı”, s. 337. http://goo.gl/CSPB3S İHAM kararlarında da aynı
deyime rastlanır.
1262 “Engeli aşan doğrultudaki oylar geçerli sayılmakta, aşamayan doğrultudakiler ise, hem

geçerli sayılmamakta, hem de nitelik değişikliğine uğratılmaktadır”. (AYM, K. 1968/13, TİP


başvuru gerekçesi).
1263 AYM, K. 1968/13 (TİP başvuru gerekçesi).
1264 “Bir soykırım olarak gördüğüm seçim barajının, öncelikle bu toplumun azınlıklarının

tanınması açısından kaldırıldığı bir anayasa istiyorum”. YAP, Türkiye’nin Yeni Anayasası ...,
s. 18. http://goo.gl/Vsze9R
186 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

suretiyle, oyların sayısını da etkiler. Dolayısıyla, barajların 3 aşamada


caydırıcı ve saptırıcı etki yaptığı sonucuna varmış bulunuyoruz:
 Seçmenin oyunun yönünü değiştirir.
 Partilerin ve adayların seçime katılma iradesini etkiler.
 Toplanan oyların sandalyeye dönüşümünü etkiler.
 Yarattığı adaletsizliklerle, ulusal iradeyi de sakatlar.
Barajın caydırıcı etkileri, genellikle partiler ve seçmenler, diğer
deyişle seçilme ve seçme hakları ekseninde incelenir. Örneğin, TEPAV
çalışmalarında barajın stratejik etkileri, seçmen ve parti davranışları
olmak üzere 2 başlıkta incelenir1265.
Oysa, Anayasa-Der Raporu’nda, “% 10 seçim barajı
uygulamasının etki alanları ve yarattığı sorunlar” başlığı altında, sorun
daha özgürlükçü bir çerçevede ele alınır ve üç dizi aktör belirlenir:
Partiler, adaylar, seçmenler. % 10 baraj uygulaması, seçim yarışına
katılan tüm aktörler -siyasî partiler ve adaylar ile seçmenler- üzerinde
olumsuz sonuçlar doğurarak önemli bir demokrasi açığı
oluşturmaktadır1266. Bu sistematiği, sondan başa doğru izleyelim.

1) Seçmenlere etkisi: Özgür iradeyi saptırma ve büyük


partilere yönlendirme
Bu açıdan, birçok sorun irdelenebilir: Serbest oy, şeffaf zarf, seçim
sürecinin gizliliği ve baraj ilişkisi, vs.
Baraj, yalnızca oyların kullanımı sonrası dağılımını değil, aynı
zamanda oyların kullanımı sırasındaki durumu (rey, vote, suffrage), oy
sayısını da etkiler; oy vereceği partinin kazanma olasılığını -kamuoyu
araştırmaları ve spekülâtif haberlerin de etkisiyle- düşük gören
seçmenleri, başka partilere oy vermeye yönlendirir.
2011 seçimleri açısından yapılan bir araştırmanın verileri, barajın olmadığı
varsayımında, AKP, CHP ve MHP’nin alacağı oyların kademeli olarak
düşeceğini ortaya koymaktadır. Buna karşın, gerek BDP/Bağımsızlar, gerekse
TBMM’ye giremeyen DSP, DP, SP ve HSP’nin oyları yükselmektedir. İlk üç
partinin oyları içinde, baraj nedeniyle diğer parti seçmenlerinden kaçanların
toplamı, % 9.4 civarındadır ki, bu hiç de azımsanacak bir oran değildir1267.

1265 GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, ss. 83-90. http://goo.gl/xgncw4 Ayrıca bkz.
GÖKSEL & ÇINAR, Yüzde 10 Gibi Yüksek bir Barajın Seçmen Davranışlarında Yarattığı
“Statik” ve “Dinamik” Etkiler, TEPAV Yay., Ankara, Mart 2011, passim.
http://goo.gl/YZqqrb
1266 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: …, ss. 18-21.
1267 GÖKSEL & ÇINAR, Yüzde 10 gibi ..., s. 2. (Tablo 1: Barajın Statik Etkisi: Seçmenlerin %

10 ve % 0 Baraj Durumundaki Farklı Tercihleri). http://goo.gl/YZqqrb


Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 187

Diğer deyişle baraj, hem oy kullanımı sırasında oyların partilere


dağılımını, hem de ham oyların meclise dağıtımını etkiler. Bu yönüyle
baraj, seçmenin özgür tercihini (serbest oy) saptırıcı etkiye sahiptir.
Bu iki caydırıcı etki, özellikle bireysel açıdan bakıldığında, oy
hakkı ekseninde EP1 md. 3 bağlamında “halkın kanaatini özgürce
açıklama iradesi”ni zedelemenin ötesinde; örgütlü siyaset ekseninde
partilerin özgür politika üretmelerini sakatlayıcı etkiler yaratır. Daha
özlü deyişle baraj, hem bireysel, hem de kolektif özgürlükleri zedeleyici
karakter taşımaktadır. Bu husus, daha basit bir tarzda, İHAM’ın 2008
kararına karşı oylarda da gözlenir. Karara, aşağıda değinilecektir.
% 10’luk barajın, seçmenin özgür iradesini önemli ölçüde
etkilediği ve hatta biçimlendirdiği savunulur1268.
Kaldı ki, bir müdahalenin serbest oy esasını zedelemesi için
baskının mutlaka fiilî ve maddî olması gerekmeyeceği, seçmen iradesine
dolaylı yollardan müdahalede bulunacak engel ve tedbirin de “serbest
oy” ilkesini ihlâl edeceği, AYM’nin çevre barajını denetlediği K.
1968/13 kararında açıkça vurgulanır1269. Yasa’nın DM’deki görüşmeleri
sırasında da, baraj-serbest oy ilişkisine vurgu yapan üyeler mevcuttu1270.
Gerçekten, serbest oy ilkesi, seçmen iradesine yalnızca doğrudan
müdahaleleri, fiilî ve maddî baskı ve yönlendirmeyi değil, dolaylı
yollardan müdahaleleri de reddeder. Bu bağlamda, seçim barajları, daha
başlangıçta seçmeni psikolojik baskı altına alır ve tereddüde sevk eder.
Seçim barajı, her ne kadar “yasal bir müdahale” olsa da, oranı yüksek
olduğu takdirde, “meşru olmayan bir müdahale” oluşturabilir.
Sorun, Anayasa-Der Raporu’nda, özellikle siyasette etkili parti
sayısı açısından değerlendirilir:
Türkiye’de siyasal konjonktüre bağlı olarak parti profillerinde yaşanan değişim,
sadece iki ve etkisi giderek azalan bir üçüncü partinin seçim yarışında kalmasına
sebep olmuştur. Bu durum, seçmenin oyu üzerinde de doğrudan etki

1268 DURNA, Mustafa, “Open Parliaments: The Case of Turkey”, in SMILOV, Daniel (Ed.),
Open Parliaments: Transparency and Accountability of Parliaments in South-East Europe,
FES Publ., Sofia, April 2010, p. 142. http://goo.gl/R8SFgt
1269 “[B]ir eylemin serbest oy esasını zedelemesi [i]çin baskının mutlaka fiilî ve maddî olması

gerekmez. ‘Serbestlik’ ilkesi aynı zamanda seçmen iradesine dolaylı yollardan müdahalede
bulunacak veya etki yapacak bir engel ve tedbirin seçmen karşısına çıkartılmamasını da
zorunlu kılar”. (AYM, K. 1968/13).
1270 Özer GÜRBÜZ: “Aşılması güç barajlar, seçmeni oyunu kullanmaya ve partisini kurmakta

kendisinin inandığı fikirlere bağımsız iradesine göre değil, barajları aşabilme şansı ve
imkânlarına göre hareket ettirmeye zorlayacaktır. / ... Halbuki, getirilen iç içe barajlarla
vatandaşın iradesine yön değiştirtmekle kalınmıyor, vatandaşın verdiği oylar âdeta kanun
zoru ile elinden alınıyor, hiç istemediği bir partiye, arzu ve iradesi dışında mal edilebiliyor”.
(b.k.v.t.a.) DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 10.
188 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

doğurmaktadır. % 10’luk baraj uygulaması ve partilerdeki bu değişim karşısında


seçmen etkilenmektedir. Bu eleştiri karşısında, benzer durumun çoğunluk
sistemi uygulayan ülke seçmenleri açısından geçerli olduğu ileri sürülebilir.
Ancak, bu ülkelerin demokratikleşme düzeyleri, siyasal faaliyet özgürlükleri,
partilerin seçim anlaşmaları uygulamaları çoğunluk sisteminin seçmelerin
tercihlerini daha rasyonel kullanmalarına hem olanak sağlamakta, hem de
rasyonel oyu gerekli kılmaktadır1271.
Barajın, aynı zamanda kısa veya uzun vadede bireyi oy
kullanmaktan uzaklaştırmaya ve siyasete ilgisizliğe (depolitizasyon)
iteceği de göz ardı edilmemelidir. Bu bağlamda, partilerin barajı geçmek
için seçmenlerini harekete geçirme (canvassing) yöntemlerini
kullanmaları önerilir ve 2002’de % 9.5 oy alan DYP’nin bu yöntemi
kullanması durumunda barajı geçip geçemeyeceği tartışılır1272. Ancak,
bu tür öneriler yüksek baraj karşısında kalıcı değil, palyatif ve partilere
yönelik geçici çözümlerdir.
Seçim barajları, tikel olarak oy hakkının yanı sıra, total olarak
demokrasiyi de aşındırır. Bu bağlamda, barajın seçmen davranışı
üzerindeki etkilerini, kısa dönemli (statik) ve birikimli (dinamik) etkiler
olmak üzere iki grupta inceleyen bir incelemeye kısaca değinelim1273.

a) Barajın kısa dönemli (statik) etkileri


% 10 barajı uygulanan mevcut bir seçimde azımsanamayacak
sayıda seçmen birinci tercihleri olan partinin baraj altında kalacağı
düşüncesiyle ikincil tercihlerine oy kullanmaya zorlanmaktadır. Bu
davranış biçimini barajın “statik” (kısa dönem) etkisi olarak
adlandırabiliriz. Daha açık olarak bu davranışın temel sebebi, oy
verenlerin birinci tercihleri olan ancak barajı geçememe olasılığı yüksek
bir partiye oy verdiklerinde, oylarının boşa gideceğini veya hiç
istemedikleri bir partinin seçimi kazanacağını düşünmeleridir. Bu
takdirde seçmen, baraj olmasa idi oy vereceği parti yerine, ideolojik
yelpazedeki konumu itibariyle yakın bir başka partiye oy verebilir,
kazanmasını istemediği partinin en güçlü rakibini destekleyebilir, hatta
sandığa gitmemeyi de tercih edebilir.
Bu sonuçlara engel olmak için seçmenler, barajı geçeceğine
1271 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: …, ss. 20-21.
1272 Seçimlere katılımı artırmak amacıyla partilerin kullandığı temel teknik, literatürde “get out
the vote” (GOTV) olarak da anılan bilinen “canvassing”. KALENDER, Ahmet, “Siyasal
İletişim Tekniği Olarak Canvassing ve Seçmen Davranışı Üzerindeki Etkileri”, Selçuk İletişim,
SÜİF Akademik Dergisi, C. 5, S. 1, Temmuz 2007, s. 154. http://goo.gl/FfWuLv
1273 GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, ss. 83-90. http://goo.gl/xgncw4 ; GÖKSEL, &

ÇINAR, Yüzde 10 ..., passim. http://goo.gl/YZqqrb


Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 189

inandıkları ve ikinci sırada tercih ettikleri bir partiye oy verebilirler.


İkincil tercih ifadesi, üçüncü ya da daha sonraki tercihleri de içerecek
şekilde, geniş anlamda kullanılır. Bazı seçmenler, yüksek baraj
nedeniyle ikincil tercihleri yerine, hiç oy kullanmamayı da
seçebilirler1274. Ancak, barajın düşürülmesi veya kaldırılması, farklı iki
etki yaratabilir: Hem barajı aşacak parti sayısı artabilir; hem de barajın
caydırıcılığı görece azalacağı veya ortadan kalkacağı için, seçmen birinci
partisine oy verebilir. Bu durum, “barajın kaldırılması veya
düşürülmesinin çifte etkisi” olarak adlandırılabilir (Tablo XXX).
TABLO XXX: 2011 SEÇİMLERİNDE % 0 BARAJ OLSAYDI1275

Partiler Mevcut oy dağılımı % 10 Baraj Davranışsal durumda oy % 0 Baraj


(Mv. ) dağılımı (Mv.)
AKP % 49.9 326 % 44.9 321
CHP % 25.9 135 % 23.2 134
MHP % 12.9 53 % 11.7 53
BAĞ/BDP % 6.6 36 % 6.6 36
SP % 1.2 - % 3.6 6

TEPAV araştırması, 2011 seçimleri için benzer sonuçları verir:


BARAJIN KISA DÖNEMLİ ETKİLERİ: 2011 SEÇİMLERİ
Barajın uzun dönemli etkisi nedeniyle görece küçük partilerin oylarının önemli ölçüde
azaldığı durumda, barajın kısa dönemli etkileri, “seçim barajı olmasa idi ne olurdu?” sorusuna
yanıt aranmak suretiyle incelenmiştir. Bu amaçla A&G araştırma şirketinin yapmış olduğu bir
ankette seçmenlere sorulan, “eğer baraj olmasa idi -yani oy verdikleri partinin barajı
geçememe endişesinden arındıklarında- hangi partiye oy verecekleri” sorulmuş, bu sorunun
yanıtının seçmenlerin barajın davranışsal etkisinden bağımsız ilk tercihlerine işaret edeceği
varsayılmıştır. Elde edilen gözlemlerden hareketle barajın davranışsal etkisini incelemek için
şu yöntem izlenmiştir: Parlamentoya giren üç partiden (AKP, CHP ve MHP) oylarının %
10‟unun çıkarılmasıyla elde edilen toplam oylar, parlamentoya giremeyen partilere
büyüklükleri ile orantılı şekilde dağıtılarak elde edilen oy oranları üzerinden yeni sandalye
dağılımı hesaplanmıştır. Elde edilen sonuçlar ve 2011 seçim sonuçları karşılaştırılabilir:
Davranışsallık varsayımı sonucu elde edilen oy dağılımı sonucunda, barajın % 0, % 1, % 2
veya % 3’e düşürülmesi ile meclise 1 parti (SP) daha girebileceği ve böylece temsil açığının
azaltılabileceği, temsilde adaletin artırılabileceği görülmektedir. 2011 seçiminde düşük baraj
varsayımının etkisi az gözükebilir. Ancak bu sonucun, % 10 gibi çok yüksek bir barajın
birikimli etkisinin uzun süredir egemen olduğu bir süreçte gerçekleştiği unutulmamalıdır 1276.

2011 seçimlerinde görüldüğü üzere, seçmen tercihlerinin


homojenliğinin azalması ve 4 blokta yoğunlaşmasını zorlayan

1274 GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, s. 83.


1275 Ibid., s. 3.
1276 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, 12 Haziran 2011 Seçiminde Seçim Sisteminin

Parlamento Yapısına Etkileri, TEPAV Yay., Haziran 2011, ss. 3-4. http://goo.gl/H4lqAh
190 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

nedenlerden biri, % 10 barajıdır1277. Aynı STÖ’nün 2012 analizinde ise,


MHP’nin baraj altında kalma riski taşıdığı değerlendirmesi yapılır1278.
2011 seçimlerinde, kayıtlı seçmenin % 87.16’sı sandığa gitti. Kullanılan geçerli
oyların % 95.39’u temsil edildi. Bu oran, toplam seçmenin % 83.14’üdür.
Ancak, yinelemek gerekir ki, bir veya birkaç seçimde temsil
açığının düşük çıkması, yüksek barajı meşrulaştırmaya yeterli gerekçe
olamaz. Kaldı ki, -yukarıdaki araştırmalarda da saptandığı üzere- % 10
baraj, seçmen oylarının başlıca partilerde yoğunlaşmasını zorlayan ve
sonuçta temsil açığının düşük çıkmasına yol açan etkenlerden de biridir.
Nüanslı bir diğer görüş ise, TBMM-AUK uzmanlarından birine ait
olup, söz konusu düşük temsil açığının, “çoğulculuğu tartışmasız”
addedilen bir TBMM oluşturduğu ve yeni anayasanın TBMM içinden
belirlenen AUK tarafından yapılmasını meşrulaştırdığı yönündedir1279.
Bu görüşe de, aynı gerekçelerle katılamayacağımızı belirtelim.

b) Barajın uzun dönemli (dinamik) etkileri1280


İkinci olarak, bu tür seçmen davranışlarının uzun süre yinelenmesi,
% 10 seviyesinin altında kalan partilerin zamanla kan kaybederek
“tabelâ partisi”ne dönüşmesine yol açabilir. Seçmen ideolojik olarak
yakın olduğu partiye olan umudunu ve seçim sisteminin adaletine olan
güvenini yitirerek, daha pragmatik bir davranış biçimi sergilemeyi tercih
edebilir. Seçim barajının, yönetimde istikrarı zedelemeden temsilde
adaleti güçlendiren bir seviyeye çekilmesi mümkündür.
Türkiye’de barajın birikimli etkisine ilişkin bir diğer önemli nokta,
barajın oyları birkaç büyük partide topladığı, 2007 seçimlerinde ise çoğu
partinin % 4 seviyesini bile geçemeyen tabela partilerine dönüştüğünün

1277
“12 Haziran seçimleri, ... birçok gösterge ile siyasal haritada yeni bir durumu işaret
etmektedir. Bu göstergeleri, katılımın son zamanlardaki en yüksek orana ulaşması (% 87),
Meclis dışında kalan oyların minimum düzeyde oluşu (% 4,6), küçük partilerin erimesi (toplam
%3), seçmen eğilimlerinin -biri % 50 oranında olmak üzere- 4 adreste birleşmesiyle
tercihlerdeki heterojenliğin büyük ölçüde ortadan kalkması ve 1980 sonrası siyasal temsil
tartışmalarının öncelikli gündem maddesi olan % 10 seçim barajının fiilen işlevsiz hale
gelmesi olarak kayda geçirmek gerekir”. ÖZHAN, Taha & ETE, Hatem & BÖLME, Selin
M. (Ed.), 2011’de Türkiye, SETA Analiz No. 48, Ankara, Aralık 2011, s. 24.
http://goo.gl/kqCyix Partilerin 2011 seçimlerinde baraj stratejileri için bkz. s. 9, 17, 22-23.
1278 ETE, Hatem & DALAY, Galip & ERSAY, Sami Orçun & EŞKİNAT, Doğan (Ed.),

2012’de Siyaset, SETA Analiz No. 60, Ankara, Aralık 2012, s. 8, 25, 27, 39.
http://goo.gl/BFery8
1279 “TBMM, demokratik temsili yüksek ve çoğulculuğu tartışmasız bir parlamento olarak yeni

anayasayı hazırlayabilecek imkâna kavuşmuştur”. BARIN, op.cit., s. 8, 9.


1280 “Barajın birikimli etkileri” de denilir.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 191

gözlenmesidir. Bu açıdan, “parçalanmışlık endeksi”nden söz edilir1281.


Siyasal karar alma sürecini kolaylaştırma tekniği olarak seçim
barajı, aynı zamanda “merkezden uzaklaşma” eğilimlerini de doğal
olarak sınırlamakta ve merkeze yönelimi teşvik etmektedir1282.
TEPAV araştırması, 2011 seçimleri için benzer sonuçları verir:
BARAJIN UZUN DÖNEMLİ ETKİLERİ: 2011 SEÇİMLERİ
% 10’luk baraj, görece küçük partilerin barajın altında kalması suretiyle bu partilerin zamanla
“tabela” partileri hâline gelmesini sağlamıştır. % 10 gibi yüksek bir barajın etkisiyle, kayda
değer sayıda seçmenin artık barajı geçemeyeceği düşüncesiyle ilk tercihleri yerine, barajı
geçebileceğini düşündükleri ikincil ve hatta üçüncül tercihlerine oy vermesiyle kâğıt üzerinde
gözükmeyen bir adalet sorunu oluşmuştur. Bunun bir göstergesi, 2011 seçimleri sonucunda
parlamentoya giremeyen partilerden biri hariç (Saadet Partisi % 1.24) tümünün % 1’in altında
oy alabilmiş olmalarıdır. En önemli etken, birincil tercihi örneğin SP, HAS Parti, DSP, DP vb.
olan birçok seçmenin, bu partilerin barajı geçemeyecekleri düşüncesi ile barajı
geçebileceklerine inandıkları partilere (AKP, CHP ve MHP) oy vermiş olmalarıdır. Sonuç
olarak, seçmenlerin % 10 barajının uzun süreli devam etmesi nedeniyle birincil tercihleri
dışında oy kullanmaları, temsilde adaleti -“nicel olarak” ölçülemese de- “niteliksel olarak”
olumsuz anlamda etkiler. Bu husus “demokrasinin kalitesi” bakımından önemlidir1283.

2) Adaylara etkisi: Bağımsız adaylığa zorlama


MSK md. 33, 1987’de 3377 no.lu Yasa1284 (md. 9) ile TBMM
tarafından değiştirilirken eklenen cümle ile, % 10 baraj, parti
listelerindeki bağımsız adaylar için de geçerli kılındı1285. Kural, “sadece
ayrımcılık yasağına değil, insan aklına bile aykırı”1286 olarak nitelendi.
Ancak hâlihazırda baraj, bağımsız adaylara uygulanmaz.
Bağımsız adaylığı doğuran başlıca 2 etkenden söz edilebilir: Parti
listelerinde yer bulamama kaygısı, % 10’luk barajın caydırıcı etkisi.
Seçim barajları, genellikle partiler, istisnaen bağımsız adaylar için
de öngörülür. İster yalnızca partilere özgülenmiş bulunsun, ister
bağımsız adaylara da uygulansın, müdahalenin muhatabı (süje) birey
olduğu için, adayların seçilme hakkını kısıtlayıcı sonuçlar doğurur:
1982 Anayasası siyasal faaliyette bulunma hakkını, ister bağımsız aday, ister
parti adayı olarak seçim katılsın, tüm vatandaşlar açısından güvence altına alır.
Ancak, barajı aşma şansı olmayan bir partiden milletvekili adayı olarak katılan

1281 GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, ss. 83-87. http://goo.gl/xgncw4


1282 SEMENT, Serdar, “Siyasi Karar”, İTÜSBD, Y. 6, S. 11, Bahar 2007, C. II, s. 47.
http://goo.gl/fbPKtc
1283 GÖKSEL & ÇINAR, 12 Haziran 2011 ..., ss. 2-3. http://goo.gl/H4lqAh
1284 K.n. 3377, K.t. 23.05.1987; RG, T. 03.06.1987, S. 19476, s. 3.
1285 Ek cümle: “Bir siyasi parti listesinde yer almış bağımsız adayların seçilebilmesi de listesinde

yer aldığı siyasi partinin, ülke genelinde ve ara seçimlerde seçim yapılan çevrelerin tümünde
yüzde onluk barajı aşması ile mümkündür”.
1286 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa’ya Aykırı Seçim”, BirGün, 16.08.2006.
192 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

vatandaşlar için, parti örgütlenmesi içinde aday olma hakkından mahrumiyet,


bunun sonucu olarak da, bağımsız aday olarak seçimlere zorunluluğu
doğmaktadır. Gerçekten, siyasal gerçeklere bakıldığında, bu durumun, son
yapılan iki genel seçimde, bölgesel ölçekte destek gören ancak ülke genelinde
barajı aşamayan parti adayları tarafından dolaylı yollarla aşıldığı görülür. 2007
seçimlerinde 26 bağımsız; 2011 seçimlerinde 35 bağımsız aday TBMM’ye
girebilmiştir. Bu bağımsız adaylar daha sonra, temsil ettikleri partilerinin
grubunu oluşturmuşlardır. Seçim yarışı içinde yasama organına temsilci
gönderemeyen parti ve bu partinin milletvekili adayları, anayasal haklarını,
dolaylı ve zor yollarla kullanmaya itilmektedir. Bu durumun siyasal sonucu,
aslında son seçimlerde % 6 oya sahip olan bir partinin, “resmî mekanizmalarda
görünür sayılmaması”dır. Şimdiye kadar partiler yoluyla sadece bir parti sonuç
olabilmiştir. Ancak, baraj uygulaması devam ettiği sürece, bölgesel ölçekte iyi
örgütlenmiş başka partilerin de aynı yollarla TBMM’de temsil edilmeye
çalışmaları kuvvetle muhtemeldir1287.
Bu konuda Hükûmet, İHAM’da görülen Yumak & Sadak
davasında çeşitli savunmalar öne sürer, ancak sistem gereği bireylerin,
barajı aşma yönünde bağımsız adaylığa başvurma yönünde taktiklere
itilmesi, İHAM-BD’nin kararına ortak karşı oy yazısı kaleme alan 4
yargıç tarafından eleştirilir1288.
Bağımsız adaylığa zorlanma sorununun temelinde yatan
“zorunluluk” unsurunu tüm çıplaklığı ile anlamak için, ayrıca seçmen-
temsilci bağı açısından “ulusun temsili”-“seçmenin temsili” ilişkisi
ekseninde de değerlendirilebilir. Barajın etkilerini somut olarak
görebilmek için, birkaç örnek verelim:
 2002 genel seçimleri: DEHAP’ın oy oranları Diyarbakır’da % 56.13,
Batman’da % 47.1, Hakkâri’de % 46.09.
 2004 yerel seçimleri: Seçimlere SHP güç birliği ile katılan DEHAP,
Batman’da % 73.6, Hakkâri’de % 62.5, Diyarbakır’da % 58.3 oy aldı1289.
 2011 genel seçimleri: BDP/Blok destekli bağımsız adayların Şırnak’ta
aldığı oy oranı, % 72.31290. Parti listesinden girmeleri durumunda, elde
ettikleri 125.282 oy “boş”a gidecek, % 10 barajını aşamadıkları için (%
6.22), TBMM’ye giremeyeceklerdi. Sonuç, çarpıcıdır. Gerçi, Any. md.
80’de “ulusun temsili” ilkesi yer almakta ve bir bölgenin temsilcisiz kalması
veya kendi temsilcisini TBMM’ye gönderememesi, bu ilke uyarınca
meşrulaştırılır. Oysa, 2002 Anayasa değişikliği ile, bir ilin vekilsiz kalması
durumuna özgü yeni bir ara seçim türü yaratıldığı dikkate alınırsa, bir ilden

1287 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: …, s. 20.


1288 Ortak muhalefet şerhinden: “[G]eriye kalan tek etkinin seçim sürecinde barajı geçmesi kesin
olmayan küçük partilerin şansını azaltmak olduğu görülmektedir. Bu partilerin ya müttefik
bulmaları, ya da bağımsız adaylar göstererek ortadan kaybolmaları şarttır [gerekmektedir]”.
ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, kaşı oy, para. 2. http://goo.gl/i6yHxj
1289 KAYA & TARHANLI, op.cit., s. 147, dp. 112.
1290 TÜİK, op.cit., s. 240. http://goo.gl/kUfIu (TÜİK web sitesi).
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 193
bu denli yüksek oy alan bir adayın, partisi kanalıyla seçilememe durumu, bu
açıdan da ayrı bir çelişki yaratmaktadır.
Özetle, gerek % 10 barajının bağımsız adaylara da uygulandığı
dönemde, gerekse barajdan muafiyet tanınan mevcut durumda söz
konusu engelin, “partisiz siyaset” yapmaya zorladığı savunulabilir1291.

3) Siyasal partilere etkisi: Alternatif taktiklere zorlama


Seçim barajları, adayların yanı sıra, partileri de etkiler. Hatta
yüksek barajın, parti kapatma ile aynı işlevi gördüğü savunulur1292.
Seçim barajının bu yollarla aşılması, BDP’li bir TBMM üyesince,
“kapıdan atılanın bacadan girmesi” biçiminde nitelenir1293.
1982 Anayasası ve SPK’da, partiler “demokratik siyasal yaşamın
vazgeçilmez unsurları” olarak tanımlansa da, bu örgütler üzerindeki
yasaklamalarla, ilkeyi kâğıt üzerinde bırakmaktadır. % 10’luk baraj da,
etkileri açısından bu kapsamda değerlendirilebilir.
Bir diğer çelişki, Anayasa ve SPK’da partilerin faaliyetlerinin
“demokrasi esaslarına aykırı olamayacağı” yönündeki kayda karşın,
partileri kısıtlayan barajın anti-demokratik niteliği, hatta barajı sürdüren
siyasal iradenin “ileri demokrasi” iddiasıdır. Üstelik, Başlangıç
kısmında yer alan ve “bu Anayasa’da gösterilen hürriyetçi demokrasi”
biçiminde formüle edilen daraltıcı demokrasi de, cabası. Özetle, anayasal
normlar bütünüyle bir yoruma tâbi tutulduğunda, ortaya ciddi çelişkiler
çıkmaktadır. Bu tür zorlamalar, resmî makamlarca da saptanmıştır.
HADEP’in kapatma davasında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nca
düzenlenen İddianame’deki cümleler, bu savın “teyid”idir1294. Hatta, Abdullah

1291 ABDULHAKİMOĞULLARI, Erdal, “Tek Başına Seçim Kazanmak: Türk Siyasal


Hayatında Bağımsız Milletvekili Adaylığı”, GÜHFD, Prof. Dr. Attila ÖZER’e Armağan, C.
XII, S. 1-2, Haziran-Aralık 2008, s. 300. http://goo.gl/JEcZEB
1292
Pervin BULDAN - BDP (Iğdır): “[Y]üzde 10 barajı, parti kapatmaların ilk aşamasıdır. Bu
barajla partileri büyük oranda engelleyerek siyasi partilerin hak ettikleri oranda halkı temsil
etme yetkisini zaten elinden alıyorsunuz yani işlevsel olarak yüzde 10 barajı, parti kapatmanın
fonksiyonlarını yerine getirmektedir zaten. ... Halka, ‘siz temsil edeceğiniz kişiyi
bilmiyorsunuz, sizi temsil edecek kişiler ancak çoğunluğun oyunu almış kişiler olabilir’
demektir. Halka, asıl olan sizin değil, bizim irademizdir demektir. Halka, temsil edilmesi
gereken iradeyi göstermektir”. (b.k.v.t.a.). TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C. LXVII, B. 97,
O. 3, T. 28.04.2010, s. 702. http://goo.gl/Vv7RIa
1293 Sebahat TUNCEL - BDP - İstanbul: “1994’te DEP milletvekillerinin yaka paça Parlamento

kapısından atılması hâlâ hafızalarımızda tazeliğini korumaktadır. Kürt halkı on altı yıl aradan
sonra, yüzde 10 antidemokratik seçim barajına rağmen, kapıdan atılan iradesini bacadan
Parlamentoya getirmeyi başarmıştır”. (b.k.v.t.a.). TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C. LXVII,
B. 102, O. 2, T. 05.05.2010, s. 305. http://goo.gl/A9jvz7
1294 “PKK[,] HADEP vasıtasıyla yürüttüğü seçim propagandasıyla barışın tesisinin kamuoyunun

ertelenemez bir talebi olduğunu, barışın sağlanması için Kürt kültürel kimliğinin tanınmasının
194 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

ÖCALAN’ın, baraja takılma endişesi yaşayan HADEP, CHP ve DTP’nin olası


ittifakına yönelik 22.02.1999 tarihli ifadesi de delil olarak gösterilir 1295.
Demokrasinin olmazsa olmazlarından partilerin kurulması, işleyişi
ve kapatılmaya karşı evrensel düzeyde güvencelenmiş olmasının yanı
sıra, seçimlerde olabildiğince eşit/âdil koşullarda yarışma olanağına
sahip olmaları gerekir1296. Bunun önündeki en önemli engel ise,
kuşkusuz yüksek seçim barajlarıdır. Böylelikle, barajın partiler açısından
doğrudan etkisi, parlamentoda temsil edilememe, katılamama vb.
sonuçlardır. Dolaylı sonuçları ise, tüm sistem üzerinde kendini gösterir.
Barajın diğer stratejik etkisi, parti davranışları üzerindedir.
Kastedilen, barajın düşürülmesinin yeni parti oluşumuna yol açması
ve/veya bazı partilerin birleşerek seçime girmesidir1297.
Baraj, seçmenin üzerindeki etkilerinin yanı sıra, oy oranları düşük
partileri ise, başka (özellikle siyasal yelpazede kendine görece yakın)
partiler lehine seçimlerden çekilmeye, seçim koalisyonu
(apparentement1298) arayışlarına ya da bağımsız aday göstererek barajı
aşma1299 yönünde alternatif taktikler geliştirmeye itmektedir. Bu tür
plânlamalar, Türkiye’de kapatılan G. Doğru partileri hakkındaki
iddianamelere açıkça yansımıştır1300.
Barajlar, özellikle küçük partilerin parlamentoya girişini
engellediği veya seçim ittifaklarına zorladığı için, demokrasinin
“olmazsa olmaz”larından biri olan “âdil şartlarda iktidar için yarışma”
ilkesini de zedelemektedir.

temel şart olduğunu ve HADEP mihverli kuruluşların barışın tesisi ve Kürt kültürel kimliğinin
tanınmasında taraf olarak kabul edilmesi gerektiğinin teşhir ettirmeye çalışmıştır. / Ancak,
seçimlerde HADEP’in hedeflerinin ve ülke barajının çok altında rey alması yeni arayışlara
yönlenmesine neden olmuştur”. (b.k.v.t.a.). T. 29.01.1999, S. SP.60.Hz. 1999/37. Akt. AYM,
K.T. 13.03.2003, E. 1999/1, K. 2003/1; RG, T. 19.07.2003, S. 25173 (Siyasî parti kapatma).
1295 “18 Nisan 1999 tarihinde yapılacak milletvekili seçimleri dolayısıyla HADEP’in CHP veya

DTP ile ittifak yapıp yapamayacağı konusunda benden Avrupa’daki görevlimiz Şahir Kod
Ferhat Abdi ŞAHİN vasıtasıyla görüş soruldu[,] ben her iki parti için de yapılacak ittifak için
olumlu görüş belirttim. Her iki partinin baraj sorunu vardı. Bu nedenle HADEP ile her ikisinin
de ittifak yapması mümkündü. Cumhuriyet Halk Partisi bu ittifak görüşmesinde bazı şartlar
ileri sürmüş. ... Hüsamettin CİNDORUK’un Diyarbakır’da, İsmet SEZGİN’in Batman’da aday
gösterilebileceğini belirttim”. AYM, K. 2003/1 (Parti kapatma).
1296 STGM, Örgütlenme ..., s. 15. http://goo.gl/L1hBcF
1297 GÖKSEL & ÇINAR, Mevcut Seçim …, s. 83. http://goo.gl/xgncw4
1298 SARTORI, op.cit., s. 19. Birlikte iktidardan (coalition) farklıdır.
1299 Türkiye’deki 2011 seçimleri, en yakın örnek olarak verilebilir.
1300 Örneğin, DTP’nin kapatılma davasına ilişkin İddianame’de, “Elebaşı” nitelemesiyle,

Abdullah ÖCALAN’ın 12.5.2004 tarihli sözleri şu cümlelerle son bulur: “İleride seçime çatı
örgütü ile mi ya da nasıl girileceği netleştirilir. Ama ayrı örgütümüz olacak. Yapı
örgütlenecek. Böyle olursa yüzde on barajını aşarlar”. AYM, K.T. 11.12.2009, E. 2007/1, K.
2009/4; RG, T. 03.12.2009, S. 27449 (Siyasî parti kapatma).
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 195

Ulusal barajın yüksek tutulduğu ülkelerde, bu hükmün arkasını


dolanmak için başka yollar bulunur. 1987 ve 1991 genel seçimlerinde
bunun örnekleri görüldü. Oysa bu yapay yollara gerek kalmamalı,
partiler daha açık, şeffaf ve dürüst ilişkiler içinde olabilmelidir1301.
2007 ve 2011 seçimlerinde de bu tür taktiklere başvurulmuş olup,
İHAM kararında yer alan benzer saptamalara değinilir:
 Seçim ittifakları: 1991 seçimlerinde, ANAP’tan ayrılan bazı siyasetçilerin
kurduğu Demokratik Merkez Parti, DYP’ye katılma kararı aldı. SHP’den
ayrılanların kurduğu HEP, seçimlere katılma koşullarını yerine
getiremediğinden, SHP ile işbirliğine yöneldi ve HEP kökenli adaylar SHP
seçim listelerinde yer aldı. Benzer bir işbirliği, sağ partiler arasında da oldu:
Barajı aşma ihtimali olmayan İDP ve MÇP, RP’nin listelerinde seçim
ittifakına gitti1302. 1995 seçimlerinde ise, BBP, ANAP çatısı altında; DDP,
BSP ve SİP ise HADEP çatısı altında seçime girdi. BBP-ANAP ittifakı
başarılı olurken, HADEP ve müttefikleri barajı aşamadı1303. Daha yakın bir
örnek olarak, 2011 seçimleri öncesi küçük sol partiler ve benzer
fraksiyonlar “Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku” çatısı altında ittifaka
gitti. Seçim sonucunda 36 bağımsız milletvekilliği kazanan blok, daha önce
AYM’ce kapatılan DTP’nin yerine kurulan BDP aracılığıyla TBMM’de
grup kurarak, % 10 barajını dolaylı yoldan aşmayı başardı. Bir yabancı
yazara göre, bu seçimlerde HADEP, seçim ittifakına karşın, ciddi
milletvekilliği yitirmiştir. % 10’luk barajın olmaması durumunda, RP’nin
TBMM’deki temsili 15 sandalye azalacaktı1304.
 Bağımsız adaylık: Bir araştırmaya göre, partilerin listelerinde yer
bulamama kaygısı ya da % 10 seçim barajı, bağımsız adaylığı artıran 2
önemli etkendir. 2007 seçimlerine, 699 bağımsız aday katıldı. Bu adaylar
arasında, DTP tarafından desteklenen adaylar ile BBP Genel Başkanı da yer
aldı. 2011’de ise, bağımsız aday sayısı 203’e düştü. Bu düşüşte, bağımsız
adaylık başvuru ücretine yapılan zam da etkili oldu. Bunlardan 69’u,
BDP’nin desteklediği adaylardır. Yine Türkiye Partisi Genel Başkanı
Abdüllatif ŞENER, seçimlere bağımsız aday olarak katıldı1305.
Bağımsız adaylık konusu ile dolaylı ilgisi bulunsa da, bir diğer
sorun, Any. m. 69/9 uyarınca yasaklıların hukuksal durumudur. Ancak
norm, birçok hukuksal tartışmayı içinde barındırır.
5 yıl siyaset yasağı alan kişi, parti kurucusu, üyesi, yöneticisi, denetçisi olamaz.
Bu kişiler ayrıca, partili milletvekili de olamadığı için, ancak bağımsız aday
olarak seçimlere katılabilirler (Örn. Ahmet TÜRK). Anayasa normunda, bu

1301 TANÖR, Türkiye’de Demokratikleşme ..., s. 47.


1302 DURAN, op.cit., s. 6.
1303 AKGÜL, M. Ali, “Nasıl Bir Seçim Sistemi: Siyasi Parti Görüşleri: Genç Parti: Ülkemizde

Kullanılan Seçim Sistemleri ve Sonuçları”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, s. 349.


1304 BARKEY, Henri J. & FULLER, Graham E., Turkey Kurdish Question, Rowman &

Littlefield Publ. Inc., Carnegie Corporation of New York, 1998, p. 106. http://goo.gl/CAERN
1305 TAŞTAN, op.cit., s. 39.
196 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

olanaklar kapatılmasına karşın, bağımsız belediye başkanı, bağımsız


milletvekili, hatta CB adayı olarak gösterilebilmek ve seçilebilmek mümkündür.
Bu durum, normun konuluş amacı (ratio legis) açısından çelişki olarak
değerlendirilebileceği gibi; özgürlükçü yaklaşımla, sayma yoluyla (numerus
clausus) sınırlı biçimde saptananlar dışındaki durumlarda yasağın işlemeyeceği
de savunulabilir. Hatta, esasında Anayasa ve yasalarda (MSK, SPK, STHK), bir
siyasal partiden aday olabilmek için açıkça üyelik koşulu bulunmadığı ve öte
yandan partiye kayıtlı olmayanların bir parti tarafından aday gösterilebilmesi de
-muvafakat koşulu ile (MSK md. 16/2)- mümkün olduğu için, parti kanalıyla
TBMM üyesi olabilme yolunun kapalı olduğu da tartışmaya muhtaçtır. Kaldı ki,
bir partiden TBMM üyesi olduktan sonra partiye üyelik zorunluluğunun olup
olmadığı, ayrı tartışma konusudur.
Partilerin maruz kaldığı bu tür zorlukları, İHAM-BD’nin Yumak &
Sadak kararına ortak karşı oy yazan 4 üye de dile getirir:
“Türk siyasi partileri, engelleri ‘atlamak’ için seçim teknikleri geliştirmiştir. …
İHAM, bunun ehveni şer bir çözüm olduğunu teyit etmiştir. … Ayrıca, bu
telafiler ve garantiler, yalnızca siyasi değerlendirme ve anlaşmaların sonucudur
ve gelecekte var olabileceklerine ilişkin bir istikrar veya güvence
bulunmamaktadır. … seçmenlerle ‘saklambaç’ oynamak, dolayısıyla temel
demokratik ilkeleri tehlikeye atmak anlamına gelmektedir”1306. (b.k.v.t.a.).
% 10 barajlı sistem, çok sayıdaki farklı partiyi TBMM dışında
bırakırken, seçmen oylarının çoğunluğu barajı geçme şansı yüksek olan
sınırlı sayıda partiyi yasama organına taşımıştır. Özellikle 2002
seçiminden sonra başlayan bu değişim, öncelikle iktidar ve ana
muhalefet partileri lehine gelişmekte ve yasama organının, giderek
orantılı temsil sisteminin gereklerine ters şekilde az sayıda partinin
temsil edildiği bir siyasal katılım alanı hâline gelmesine neden
olmaktadır. Bu durum, seçmen tercihlerini de etkilemiş olup, serbest oy
ilkesini zedeleyen bu gelişme sonucu, % 10 barajlı orantılı temsil,
Birleşik Krallık uygulaması benzeri bir çoğunluk sisteminin siyasal
sonuçlarını doğurmaya başlamıştır. Benzer yorum, Venedik
Komisyonu’nun 2002 seçimlerine ilişkin raporunda da yer alır1307.
Dolayısıyla, baraj, bağımsız adaylık yoluyla Meclis’e girmek
isteyen partilerin mücadelesini güçleştirir1308. Bağımsız adaylığa zorlama
yoluyla, bir tür “iki yüzlülük” yaratılmış olur. Tüm bunlar, demokratik

1306 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, karşı oy, para. 2. http://goo.gl/i6yHxj
1307 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: …, ss. 18-21. Rapor’da referans verilen belge
için bkz. http://goo.gl/iu0AuK (AHYDK web sitesi).
1308 “Çünkü parti mensupları partilerinden istifa ediyorlar, bağımsız olarak Meclis’e giriyorlar,

ardından tekrar partilerine dönüyorlar. Bu zahmetli yol, aynı zamanda trajikomik bir durum
yaratmaktadır. Zira herkes, bağımsızların aslında hangi partiye mensup olduklarını ve kimler
tarafından desteklendiklerini biliyor, zaten bağımsızlar da bunu gizlemiyorlar”. IŞIK, Yeni
Anayasa Tartışmaları …, s. 44. http://goo.gl/5kPJdX
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 197

devletin, giderek demokratik toplumun kalitesini düşürür.


Son olarak, barajın muhatapları (yönü) ve etkileri açısından varılan
sonuçları özetlemekte yarar var. Özellikle, birbiri yerine kullanılan
barajın caydırıcı etkisi ve barajın saptırıcı etkisini ayırıyoruz.
TABLO XXXI: % 10’LUK BARAJIN ETKİLERİNİN TOPLU GÖRÜNÜMÜ

ETKİNİN CAYDIRICI SAPTIRICI ORTADAN KALDIRICI


YÖNÜ/TÜRÜ
SEÇMENE Sandığa Başka partiye oy Oyun değer kazanmaması
gitmeme verme (baraj altında kalma)
ADAYLARA Aday olamama Bağımsız aday Seçilememe
olma, başka parti
PARTİLERE Aday bulamama Seçim ittifakı, Temsil edilmeme, Meclis
başka parti listesi dışı kalma

L) Çoğulcu demokrasi
Seçim kavramı, demokratik sistemde kilit rol oynar:
“Dürüst ve adil seçimler, demokrasinin, çoğunluk istencinin belirlenmesi
‘çoğunlukçuluk’, farklı görüşlerinin özgürce ortaya atılabilmesi ve azınlığın da
kendilerini ifade edebilmesi ‘çoğulculuk’ ve siyasal kararların alınmasına
halkın katılımı anlamındaki ‘katılımcılık’ ilkelerinin yaşama geçirilmesinin
aracıdırlar”1309.
BM-İHK’nın 1996 yıl ve 57. oturumunda kaleme alınan 25 No.lu
genel yorumuna (comment) göre, oy hakkı, ifade, toplanma ve
örgütlenme özgürlüklerinden etkin biçimde yararlanmanın ön koşuludur.
Ayrıca, oy kullanma ile ilgili bilgi ve materyallerin azınlık dillerinde
sağlanması gerekir (para. 121310).
Çoğunlukçu demokrasi ve çoğunluğun yönetimi, farklı konulardır.
Çoğunluğun yönetimi, yasa yapımı ve karar almada çoğunluğun oyunun
yeterli görülmesidir. Oysa ki, çoğunlukçu demokrasi, çoğunluğun
tercihlerinin sınırsız addedilmesi ve yanılmazlığı, azınlığın eleştiri ya da
kaygılarının dikkate alınmamasıdır. Norm ve pratiklerde bu anlayıştan
uzaklaşıldığı ölçüde, çoğulcu demokrasiye yaklaşılır.
ÇAĞLAR, etnik partilerin sandığa sokulmasında ortaya çıkan bu
ve benzer engelleri, “çoğulculuğu koruma adına çoğulculuğu kısıtlama”
olarak değerlendirir1311. Benzer şekilde baraj ve parti kapatma sistemi,
Türkiye siyasetinin ana damarı olarak nitelenen partiler kurumunun

1309 ALİEFENDİOĞLU, Yılmaz, “Temsili Demokrasinin ‘Seçim’ Ayağı”, TBBD, S. 60, Y.


2005, s. 96. http://goo.gl/6BxSC6
1310 Akt. AGİT, ... Lund Tavsiyeleri, s. 23. http://goo.gl/RTLXfZ (AGİT web sitesi).
1311 ÇAĞLAR, Bakır, “Türkiye’de Siyasi Katılımın Hukuki Sınırları”, Türkiye’nin
Demokratikleşme Sorunu, Sempozyum-I (05.10.1994), İÜHF Yay., İstanbul, 1995, s. 66.
198 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

tıkanmasına yol açan etkenler olarak değerlendirilir1312.


Yüksek baraj, küçük partilerin kilit rolü ve müzakereci
demokraside dengeleyici işlevlerini reddetme, onları tümüyle yıkıcı,
zararlı addetme anlayışını yansıtır. Bu husus, 1983’te yasanın
hazırlanması sırasında DM üyeleri Mehmet HAZER1313 ve Halil İbrahim
KARAL1314 tarafından da dile getirildi.
Darbe gücü tarafından iki-partili (hatta bizzat Kenan EVREN’in
açıkça itiraf ettiği üzere “tek partili”) parlamento hedefiyle konulan %
10 baraj, Türkiye’de siyasetin alanını daraltmaktadır:
“Askeri rejimin yüzde 10’luk baraj sistemiyle Türkiye’de dizayn etmeye çalıştığı
iki partili bir sistem, zorlamadır ve anti-demokratiktir. ... Türkiye, ... sadece
sosyo-ekonomik sorun boyutuyla birbirinden ayrılan iki partinin oluşturduğu
Westminster tipi sistemlerden farklıdır. Türkiye’deki seçmen tercihleri ve siyasal
parti eğilimleri oldukça heterojen ve iki partide temsil edilemeyecek düzeyde
çok ve karmaşıktır. ... Tüm bu sorun boyutlarına farklı yaklaşımlar getiren farklı
seçmen ve siyasal partilerin bir kısmını, sadece ‘istikrar’ mefhumunun ardına
saklanarak, Meclis’in ve dolayısıyla sistemin dışına itmek, ... çoğulculuk,
katılımcılık ve temsilde adalet ilkelerine aykırı. Aslında, dışlayıcı bir sistemin
demokratik açıdan ‘istikrar’ getirmesi de mümkün değil”1315.
Bu olumsuzluğa, barajı geçemeyip TBMM dışında kalan partiler
açısından ortaya çıkan politik ve toplumsal gerilim de eklenebilir1316.
Benzer öngörüler ve hatta rejim endişesi, DM üyeleri Ali Mazhar
HAZNEDAR1317, Hidayet UĞUR1318 ve Fikri DEVRİMSEL tarafından
da dile getirildi1319. Barajın yıkıcı etkisi, çoğulcu demokrasinin yanı sıra,

1312 ASE, Toplumsal Mutabakat Çerçevesinde Yeni Bir Anayasa, (Haz. Ayşe Nur DİL), ASE
Yay., Ankara, Mart 2012, s. 8. http://goo.gl/Z1ZqIH İlgili öneriler için bkz. Ibid., s. 17.
1313 “Bırakalım herkes istediğini seçsin, oyunu istediği gibi versin. Küçük partiler her zaman

engel olmaz, her zaman anahtar olma iddiasında bulunmaz, telifçi de olabilir, uzlaştırıcı da
olabilir”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 97, T. 06.05.1983, ss. 352-353.
1314 “Küçük partiler büyüme tehdidi ile, … muhalefeti de iktidarı da murakabe eder. Bu

murakabeden mahrum etmeyin”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 95, T. 04.05.1983, s. 285.


1315 BİNGÖL, “ ‘İstikrar’ Değil, ‘Konsensüs’ ”. http://goo.gl/mkuVxz
1316 Türkiye açısından tipik örnek, SHP’den ayrılan 10 milletvekili ile 1990’da siyaset sahnesine

adım atan HEP, DEP, HADEP, DEHAP, DTP, BDP çizgisinin yaşadığı mağduriyettir.
1317 “[Y]üzde 10 gibi bir baraj şartı … vicdanları rahatsız eden bölgesel tepkilere yol açabilecek

nitelikte…”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 77.


1318 “Geçmişin hatalarının yalnız küçük partiler ve bağımsızların Mecliste temsili önlenerek

düzeltilebileceğine inanmak güçtür. … yekûn olarak çok büyük bir kitle Mecliste temsil
edilemeyeceğinden, politika yine Meclis dışına kaydırılmakta ve muhalefet yurt sathında
oluşturulmaktadır. Huzursuzluk yaratan tartışma ortamı genişletilmektedir”. DMTD, YY. 2,
C. XVII, B. 89, T. 25.04.1983, s. 41.
1319 “Anayasa dışı düşüncelerin dışarıdaki uçları, yasal imkân bulup, baraj nedeniyle Meclise de

giremeyen bu oyları tahrik ederek, parlamento dışı bir muhalefet oluşturmaya çalışır mı;
Anayasa düşüncesi içindeki düşüncelerin, mümkün olduğu kadar parlamento içine
akıtılmasına yardımcı olsak daha iyi olmaz mı, diye düşünüyorum. Bir endişem, parlamento
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 199

bireysel anlamda seçmenin demokrasiye inancını da zedelemektedir. Bu


sakınca da, Yasa’nın hazırlanması sırasında öngörüldü1320.
Bir yazar ise, barajın siyaset alanını daralttığını saptamakla
birlikte, diğer birçok açıdan olumlu katkı yaptığını savunur:
“Yüzde 10 önemli bir baraj, Türkiye’deki siyaseti daha dar bir alana doğru
götürüyor. Yüzde 10 baraj olmasa, daha farklı bir tartışma, daha farklı bir
siyasî dil çıkardı. Bu siyasî dil daha demokratik bir Türkiye mi yaratırdı, onu
söylememiz mümkün değil, onu bilmiyoruz. ... Ama çok muhtemelen, yüzde 10
barajı olmasaydı, çok daha fazla milliyetçilik üzerinden giden bir çatışma
yaşıyor olacaktık. AB sürecinin çok daha yavaş gittiği bir ortam olacaktı”1321.
Benzer şekilde, İHAM-BD’nin Yumak & Sadak kararına Hükûmet
savunmasında her ne kadar % 10’luk barajın demokrasiyi ve partileri
güçlendirdiği iddia edilir1322. Oysa yüksek baraj, partileri zayıflatmakta,
iktidar ve muhalefet olma yolunda gelişmelerini güçleştirmektedir.
Bu bağlamda önemli nokta, çoğunluk-azınlık ilişkisidir.
Demokrasilerde aslolan, çoğunluk iktidarı aracılığıyla üretilen
normların, azınlığın iktidar olma yollarını tıkamamasıdır. Venedik
Komisyonu’na göre, “seçim barajlarının, ulusal azınlıkların temsil
edilebilme şansını etkilememesi/zedelememesi gerek”ir1323.
Ülkelerin seçim barajlarına değinilen kısımda verilerle ortaya
konulacağı üzere, birçok ülkede ulusal seçim barajları belirlenmesine
karşın, bazı dinsel veya etnik azınlıklar bundan muaf tutulmakta, ya daha
düşük baraj uygulanmakta, ya da rezerv sandalyeler tahsis edilmektedir.
Bu konu, ülkemizdeki G.Doğu sorunu açısından da tartışılır1324.

dışı muhalefetin tahrikine ve de yerleşmesine ve de rejimi tehlikeye sokmasına zemin hazırlar


mı? Endişem budur”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 73.
1320 Paşa SARIOĞLU: “% 10 yerine, % 9,99 oy alan bir partinin ülke çapında elde ettiği

milyonlarca oyun anlamsız hale gelmesi ve elde ettiği bütün milletvekillerini kaybetmesi,
vatandaşın insaf duygusunu feryat ettirebilir ve sisteme olan güvenini ve adalet duygusunu
zedeleyebilir”. Ibid., s. 61.
1321 “Etyen Mahçupyan’la ‘Değişen Türkiye’de Din, Toplum, Siyaset’ ”. (Röp. İDEMEN, Siren

& GÖKTÜRK, Yücel). http://goo.gl/LYUYWc (b.k.v.t.a.).


1322 Barajın amaçları, TBMM’de aşırı bölünmeyi önlemek, siyasal istikrarı sağlamak, partileri

ülke çapında kabul gören politikalar önermeye teşvik ederek demokrasiyi ve partileri
güçlendirmektir. Seçim barajı uygulanmayan 19 yılda (1961-1980) 20 hükûmet, % 10’luk
baraj uygulanan 14 yılda (1983-2007) 7 seçim, üç koalisyon hükûmeti, üç tek parti hükûmeti
söz konusudur. Rakamlar, barajın hükûmet istikrarı üzerindeki olumlu etkilerinin kanıtıdır.
ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 92.
1323 ECDTL, Vademecum of Venice Commission: Opinions And Reports Concerning The

Protection of Minorities, No. CDL-MIN(2007)001, Strasbourg, 6 March 2007, para. 57.


http://goo.gl/vJGSr6 ; ECDTL, Report On Electoral Rules And Affirmative Action For
National Minorities’ Participation in Decision-Making Process in European Countries, No.
CDL-AD(2005)009, Strasbourg, 15 March 2005. http://goo.gl/v9XlVV
1324 Geniş bilgi için bkz. ERKAN, Ersin (Ed.), Seçim Sistemleri ve Etnik Azınlıkların
200 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Dünya ölçeğinde genel bir gözlemi aktarmak gerekirse; Avrupa


ülkelerinin birçoğunda, etnik azınlıkları temsil eden partiler, barajlardan
özellikle muaf tutulmaktadır. Oysa bu tür muafiyetlere, Afrika ve
Asya’nın gelişmekte olan demokrasilerinde rastlanmaz1325. Türkiye’de
ise, Yasa’nın DM görüşmelerinden başlayarak günümüze değin egemen
olan görüş, aksi yöndedir.
LIJPHART’a göre, seçim barajları, Hollanda gibi (% 0.67)
ülkelerde “nisbeten düşük, dolayısıyla zararsız” iken; İsveç ve Almanya
gibi yüksek orana (% 4-5) vardığı ülkelerde, “küçük azınlıkların önünde
çok güçlü engeller” oluştururlar1326. SARTORI ise, düşük barajları,
örneğin İsrail’deki oranı (eserin yazıldığı dönemde % 1.5) “tamamen
yararsız” olarak niteler1327. Çoğulculuk açısından bakınca, nitelemeyi
“tamamen zararsız” biçiminde algılamak, daha doğru düşer.
Çoğulculuğun güvencelenmesi, azınlıkların korunması, hatta onlar
lehine “pozitif ayırımcılık” amaçlı normatif düzenlemeleri de gerektirir.
1992 Çek Cumhuriyeti Anayasası’nda, şu ilke yer alır (md. 6):
“Çoğunluk kararları, azınlıkların korunmasına saygı gösterir”1328.
Çoğulculuk, İHAS sisteminin de temel taşlarından biridir. İHAM
sistemi ile güvence altına alınan birçok hak, “Avrupa demokratik
toplumu”nu nitelendiren çoğulculuk ilkesi ile ilişkilidir. Bunlar: Özgür
seçimler hakkı (İHAS-EP 1, md. 3); ifade özgürlüğü (İHAS, md. 10);
düşünce, vicdan ve din özgürlüğü (İHAS, md. 9) ile toplantı ve dernek
kurma hakkı (İHAS, md. 11) olarak sayılabilir1329.
Lund Tavsiyeleri’nde ise, ulusal azınlıkların katılımını
güvencelemek için, “seçim barajlarının düşük tutulması” önerilir1330.
AKPM’nin 14.12.2012 tarihli raporunda da, seçim barajlarının
azınlık partileri için ciddi engeller oluşturabileceği vurgulanarak, -
Litvanya’da olduğu gibi- barajı düşürme veya azınlık partileri için
uygulamama çözümlerinin, azınlık temsilini genişletmede etkili bir araç
olabileceği belirtilir. Bu açıdan, şu örnekler verilebilir: Sırbistan’ın,
2003 parlamento seçimlerinde % 5’lik barajı aşmada başarısızlığa
uğradığı, ancak 2004’teki düzenlemenin ardından, Macarlar, Boşnaklar,

Parlamenter Temsili (Güneydoğu Avrupa Ülkelerinin Karşılaştırmalı Analizi ve Türkiye’de


Kürt Sorunu Üzerine Yansımaları), 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Nisan 2010, passim.
1325 REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 20.
1326 LIJPHART, Çağdaş Demokrasiler …, s. 136.
1327 SARTORI, op.cit., s. 23.
1328 Anayasa metni için bkz. http://goo.gl/gV0cMK
1329 AKANDJI-KOMBE, op.cit., s. 49. http://goo.gl/XZsMpF
1330 AGİT, ... Lund Tavsiyeleri, s. 9. http://goo.gl/RTLXfZ (AGİT web sitesi).
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 201

Arnavutlar ve Romanları temsil eden 5 partinin, 2007 seçimlerinde


parlamentoya geri döndüğü aktarılır. Ayrıca, Polonya ve Almanya’da, %
5’lik barajın azınlıklara uygulanmaması örnek gösterilir ve 1705/2010
no.lu AKPM belgesinde yer alan, % 3’ten yüksek barajların indirilmesi
tavsiyesi (recommendation) hatırlatılır1331.
Seçim barajı açısından azınlıkların korunmasında, başlıca 3
yöntemden söz edilir: Muafiyet, düşük baraj, rezerv1332.
 Azınlıkları ulusal barajdan muaf/istisna tutmak: Polonya’da ulusal
azınlık listeleri (“national minorities’ lists”), % 5 ve % 8’lik barajlardan
istisna tutulmuştur1333. Sırbistan’da da benzer muafiyet söz konusudur1334.
 Azınlıklara daha düşük baraj uygulamak: Bazı ülkelerde ise, bu tür
pozitif ayırımcılık uygulamalarına gidilir. Sırbistan’da, azınlıklar için, % 5
yerine, % 0.4 baraj uygulanır. Almanya’da da, benzer durum mevcuttur1335.
 Azınlıklara/kimliklere parlamentoda rezerv sandalye ayırmak: Ulusal
barajlı/barajsız birçok ülkede, parlamentolarda farklı kimlik veya azınlıklar
için rezerv sandalye yöntemi geçerlidir. 4 alt model ayırt edilir1336:
 Irk veya etnisite (race/ethnicity) için rezerv: Kolombiya, Kıbrıs, Etiyopya, Fiji,
Hindistan, Mauritius, Yeni Zelanda, Ruanda, Samoa, Singapur, Sri Lanka,
Güney Afrika, Tayvan, ABD, Venezüella, Zimbabve1337.
 Dil veya ulus (language/nation) için rezerv: Belçika, Bosna, Hırvatitan,
Danimarka, Almanya, Kosova, Makedonya, Yeni Zelanda, Polonya, Slovenya,
Birleşik Krallık, Ukrayna.
 Dinsel kimlikler (religion) için rezerv: Butan, İran, Ürdün, Lübnan, Pakistan,
Filistin, Sri Lanka, Tanzanya, Tibet.
 Adalar veya coğrafî bölge (islands/geography) için rezerv: Danimarka, Fiji,
Finlandiya, Ürdün, Kiribati, Nijer, Tanzanya, Birleşik Krallık.
Sonuç olarak, değinilen belge ve ilkeler özellikle azınlıkların
korunmasına özgülenmiş olsa da, % 10’luk baraj, ulusal azınlığı temsil
etmeye özgülenmemiş partilerin dahi temsil yollarını tıkamaktadır.
Yabancı yazarlara göre de, % 10’luk baraj, küçük partileri ve özellikle

1331
PACE, For More Democratic Elections Report, Doc. 13021, 14 September 2012, Committee
on Political Affairs and Democracy, para. 70. http://goo.gl/rGSamc
1332 REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., pp. 122-123. http://goo.gl/4e3Lj2 Çeşitli

ülkelerden örnekler için ayrıca bkz. AKBULUT, op.cit., ss. 232-240.


1333 http://goo.gl/Hy4m6N
1334 http://goo.gl/x0i1e6
1335 Almanya Federal Seçim Yasası (BWG), md. 6/6, cümle 2: “1’inci cümle [% 5 baraj kaydı]

ulusal azınlık partilerinin sundukları listelerde uygulanmaz”. http://www.gesetze-im-


internet.de/bwahlg/__6.html Almanca metnin çevirisi için, kürsü arkadaşımız Ar. Gör. Dr.
Gör. Tolga ŞİRİN’e teşekkür ederiz).
1336 REYNOLDS, Electoral Systems and…, p. 19 (Table 6).
1337 19 ülkede etnik azınlıkların barajlı seçimlerdeki başarı oranları için bkz. BERNAUER,

Julian & BOCHSLER, Daniel, “Electoral Entry and Success of Ethnic Minority Parties in
Central and Eastern Europe: A Hierarchical Selection Model”, Electoral Studies, Vol. XXX,
Issue 4, December 2011, pp. 751-752 (Appendix 1).
202 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

belli bir bölgede yoğunlaşan partileri engellemektedir1338.

M) Demokratik toplum düzeninin gerekleri


Demokratik toplum düzeninin gerekleri (DTDG), İHAS’taki
“demokratik toplum”dan mülhemdir. 1961 Anayasası’nda yer verilen,
1982’de ise tercih edilmeyen ölçüt, 2001’de Anayasa’ya tekrar eklendi.
“Demokratik toplum”un kurucu öğeleri, İHAM’ın birçok
kararında somutlaştırılır1339.
DEMOKRATİK TOPLUMUN 3 UNSURU AÇISINDAN BARAJ
 Çoğulculuk (pluralism): % 10’luk baraj, çoğulculuğu baltalamaktadır. Kaldı ki, birçok
AYM kararında çoğunluk görüşüne katılan üyelerin, “barajın küçük partileri TBMM
dışında bırakmakla birlikte, ortadan kaldırmadığı” biçiminde anti-demokratik bir
argümana başvurması, bunun önemli bir kanıtıdır. Bu ve benzeri görüşler, çoğulculuğu
yalnızca “kurulu parti sayısı” olarak algılayan nicelikçi bir anlayışın ürünüdür. Ülkemizde
her dönemin güçlü iktidarlarının da yalnızca demokrasinin niceliksel/sayısal(cı) yönünden
güç alması ve buna karşın niteliksel boyutunu ihmal etmesi, şaşırtıcı gelmemelidir. Sorun,
“demos”un yalnızca biçimsel anlamda algılanması, içeriğinin göz ardı edilmesidir.
 Tolerans (tolerence): Baraj, “farklı olan”a saygı, yaşam hakkı tanıma ve
hoşgörü/müsamaha ile yaklaşmak bir yana, “katlanma”yı dahi reddeden bir yaklaşımı
yansıtmaktadır. Hatta, Yasa’nın DM görüşmeleri sırasında öne sürülen görüşler
anımsanırsa, barajın genel geçer ortak değerler ekseninde “marjinal” olarak anılan,
sisteme muhalif partileri “ehlileştirici” bir işlev yüklenmesi gerektiği dahi savunulmuştur.
 Açıklık/açık fikirlilik/şeffaflık (broadmindedness): Özellikle şeffaflık açısından baraj,
bireyleri ve partileri alternatif yollara itmektedir. Bu durum, sistemin bir tür iki yüzlülüğe
alışkın olma durumunu pekiştirmekte ve “açık toplum”dan uzaklaşmaya neden olmaktadır.

DTDG, İHAS’ın birçok maddesinde yer alan bir ölçüttür (md. 6, 8,


9, 10, 11, EP’ler). Öte yandan, İHAS’ın Başlangıç kısmında, “gerçekten
demokratik bir siyasal rejim” hedefine vurgu yapılır. Ancak ölçüt, daha
geniş uygulama alanı bulur. Böylelikle İHAM içtihadı ışığında DTDG,
yalnızca ilgili maddeleri değil, İHAS’ın bütününü kucaklar1340.
% 10 baraj, gerek bireysel ve gerekse kolektif özgürlükler
açısından, şeffaflık ve çoğulculuk ilkelerini zedeleyici etkileri dikkate
alındığında, DTDG ile çelişir.
Hem İHAS, hem 1982 Any. md. 13’te hak ve özgürlüklerin

1338 REILLY & NORDLUND, op.cit., p. 13. Aynı sayfada, seçim çevresi barajı da uygulandığı
vurgulanır. Oysa, bu baraj, eserin yazıldığı tarihten 13 yıl önce (1995) AYM’ce iptal edilmişti.
1339 ECtHR, Handyside v. United Kingdom, Judg. 07.12.1976, App. No. 5493/72; Series: A., No.

24, I EHRR: 37, (özl. bkz. para. 49). http://goo.gl/M6266J İHAM, sonraki birçok kararında da
aynı unsurları yineler. Örn. bkz. ECtHR, Young, James & Webster v. United Kingdom, Judg.
13.08.1981, No. 7601/76, 7806/77, para. 63. http://goo.gl/4iRcRU
1340 KABOĞLU, İbrahim Özden, Özgürlükler Hukuku - 1: İnsan Hakları Genel Kuramına Giriş,

7. Bs., İmge Yay., Ankara, Ekim 2013, ss. 155-156.


Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 203

güvence ölçütlerinden biri olan DTDG, çoğulculuk ilkesinden beslenir.


İlke, seçmenin iradesinin TBMM’ye olabildiğince âdil biçimde
yansımasını, sapmaların minimum düzeye indirilmesini ve partilerin
seçimlerde eşit koşullarda yarışmasını gerektirir. Ne var ki % 10 barajı,
hem büyük partilerin gücüne yapay güç katarak çoğunluğun
tahakkümüne zemin hazırlamakta, azınlığı hiçe saymakta veya
dolambaçlı yollardan TBMM’ye girmeye zorlamakta, partileri aşırı
yüksek bir baraj eşliğinde demokratik mücadeleye zorlamaktadır.
Yabancı kaynaklı raporlarda da, barajın, Türkiye demokrasisi
açısından ciddi bir sorun olduğu vurgulanır ve düşürülmesi önerilir1341.
Ulusal baraj ayrıca, gerek bireysel ve gerekse kolektif özgürlükler
açısından, şeffaflık ve çoğulculuk ilkelerini zedeleyici etkisinin yanı sıra,
İHAM içtihadında somutlaştırılan “demokratik toplum”un kurucu
öğelerinden çoğulculuk ile de çelişir.
“Demokratik toplum”, “demokratik devlet”i tamamlayıcı bir
kavramdır: İlki, siyasal topluma, ikincisi ise daha ziyade sivil topluma
yönelik unsurlar içerir1342.
DTDG, md. 13’te yer alan diğer güvence ölçütleri (“Anayasa’nın
sözüne ve özüne uygunluk”, “hakkın özü”, “ölçülülük”, “nedene
bağlılık”, hatta 2001’de eklenen ve eleştiriye açık “lâik Cumhuriyetin
gerekleri”) ile birlikte bir bütün olarak yorumlanmaktadır.
Öte yandan yüksek baraj, Any. md. 2 referansıyla “değişmez
normlar bloku” içinde yer alan temel değerlerden biri olarak
“demokratik … hukuk devleti” ilkesi ile de uyuşmaz. Ancak, yine md. 4
referansıyla dolaylı yoldan değişmezlik bloku içine katılan, Anayasa’nın
Başlangıç kısmında yer alan ve “bu Anayasa’da gösterilen hürriyetçi
demokrasi” biçimindeki daraltıcı demokrasi anlayışı, gerek md. 2,
gerekse md. 13’ten geride kalmıştır. Gerek Anayasa normları arasındaki
çelişkiler, gerekse % 10 barajının Anayasa’ya aykırılık durumuna karşın
ısrarla sürdürülüyor oluşu, son dönemin “ileri demokrasi” söylemini
yalnızca bir temenniden ibaret bırakmaktadır.
Oysa, “ileri demokrasi” iddiası ve yüksek baraj arasında uyumdan
söz edilemez. Benzer saptama, 2010 Anayasa değişikliği aleyhine
AYM’de açılan iptal davasının aykırılık gerekçesinde de yer alır1343.

1341 SMILOV (Ed.), Open Parliaments: …, p. 10, 142, 150.


1342 SEZER, Abdullah & KIRIT, Emrah & BOYAR, Oya, Hukuk Devleti, 1. Bs., AB &
Toplumsal Katılım ve Gelişim Vakfı Yay., Mısırlı Matb., İstanbul, Nisan 2003, ss. 51-55.
1343 “İleri demokrasiden kastedilenin, … seçim barajının yüksek olmaması nedeniyle hemen tüm

siyasal görüşlerin temsil edildiği parlamentoların yer aldığı demokrasiler olduğu açıktır”.
204 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

İNCEOĞLU’nun özlü biçimde vurguladığı üzere;


“Demokratik toplumda gereklilik araştırılırken müdahale için zorlayıcı
toplumsal bir ihtiyacın olup olmadığı araştırılır. Diğer bir deyişle bir toplumsal
gereksinimin müdahaleyi zorlayıp zorlamadığı sorgulanır”1344.
Demokratik toplumda “gereklilik” testi ise, aşama aşama bizi bir
başka ilkeye götürür: Ölçülülük.

N) Ölçülülük
Bir diğer sorun, baraj oranının, Anayasa ve İHAS’taki “ölçülülük”
ilkesine aykırı bir düzeyde olup olmadığıdır. “Yönetimde istikrar”
(Any., md. 67) “meşru amaç” olarak kabul edilse dahi (ki, temsilde
adaleti gerçekleştirecek biçimde tasarlanmadığı takdirde, buna da
katılmıyoruz), ayrıca ölçülülük açısından da yoruma ihtiyaç vardır.
Asıl soru, % 10’luk baraj ve izlenen amaç (“yönetimde istikrar”)
arasında orantı bulunup bulunmadığıdır. Sağlıklı yanıta ulaşmak için,
ölçülülük ilkesinin alt unsurları (gereklilik/zorunluluk-elverişlilik-
orantılılık1345) açısından ayrı ayrı ve sırayla analiz etmek gerekir. Baraj,
istikrar için gerekli, en azından “biçimsel” istikrara götürebilir bir araç
olarak addedilse bile (araç-amaç elverişliliği), barajın orantılılığı (araç-
amaç dengesi) açısından sorunludur, âdil bir denge yansıtmamaktadır.
Seçim barajları, “orantısızlık endeksi”ni artırır. Bu teknik kavram,
“ölçülülük” ilkesi ile de sıkı ilişki içindedir.
2004/1380 no.lu kararında AKPM, % 10’luk barajın aşırı derecede
yüksek ve dolayısıyla “açıkça ölçüsüz” olduğunu saptamıştı. Kaldı ki,
1983’te maddenin kabulü sırasında DM üyelerinden bazıları, barajın
tespitinde “ifrata kaçıldığı”nı belirterek, ölçülü ve adalete uygun bir
oranın belirlenmesi gerekliliğini vurgulamışlardır1346.
AYM’nin önceki raportörlerinden SERİM’e göre, % 10’luk
barajın eşit oy ilkesi ve seçme hakkını zedelemesinin temelinde, 4 neden
yatar: “oyların geçersiz sayılmasına ilişkin”, “takdire bağlı”, “yapay”
ve “yüksek” bir engel olması1347.

AYM, K.T. 07.07.2010, E. 2010/49, K. 2010/87; RG, T. 01.08.2010, S. 27659 (M).


1344 İNCEOĞLU, Sibel, “Hak ve Özgürlükleri ...”, in İNCEOĞLU (Ed.), op.cit., , s. 32.
1345 “Ölçülülük” ilkesinin üç unsuru için bkz. SAĞLAM, Fazıl, Temel Hakların Sınırlanması ve

Özü, AÜSBF-İHM Yay., Ankara, 1982, ss. 114-117.


1346 Mehmet HAZER: “[İ]frata kaçan … bu barajlar … gelişmelerin önünde daima bir karanlık

gölge olarak kalacaktır”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 97, 06.05.1983, s. 352. Ali Mazhar
HAZNEDAR: “[O]lumsuz tabloların tekrarlanabileceği yolunda endişeye kapılmalara ifrata
gitmeye gerek yoktur”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, 26.04.1983, s. 77. Turgut KUNTER:
“% 10’luk baraj, nasafet ölçüleri içinde bir daha gözden geçirilmelidir”. Ibid., s. 64.
1347 SERİM, “TİP Seçim Barajına ...” http://goo.gl/kKsWmk
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 205

Barajı, ölçülülük ilkesinin üç alt unsuru açısından, ayrı ayrı


değerlendirebiliriz. Çözümü kolaylaştırıcı yöntem olarak, her aşamada
basit sorular sorulabilir. Temel ilke, değerlendirmenin sırayla yapılması
ve bir aşamada mutlak bir uyuşmazlık ve gereksizlik saptandığı takdirde,
sonraki unsur açısından bir değerlendirmeye gerek kalmamasıdır.
Örneğin, İHAM 2. Daire’nin DİSK & KESK v. Turkey kararında, emniyet
güçlerince DİSK binası yanı sıra Şişli Etfal Hastanesi’ne yapılan müdahalenin,
orantısız (disproportionate) olmasından da öte, düzensizliğin engellenmesi için
gerekli olmadığı (not necessary for the prevention of disorder) vurgulanır1348.
Hatta kanımızca, bir önlem veya sınırlamanın zorunlu olmadığı
saptandığı takdirde, önlemin ayrıca ölçülü olup olmadığının tespiti de
gerekmez. Bu takdirde, ilgili önlem, “ölçüsüz” ya da “elverişsiz”
olmaktan öte, en başta “gereksiz” addedilmelidir.
ÖLÇÜLÜLÜK İLKESİNİN 3 UNSURU AÇISINDAN BARAJ
 Gereklilik / zorunluluk (necessity): Temel soru: Baraj, “yönetimde istikrar” açısından
gerekli midir? Baraj konulmadığı veya başka bir kayıtlama getirilmediği takdirde, söz
konusu hedefe ulaşılamaz mı? Bu sorulara yanıt verilmelidir. Bu zorunluluk, “zorlayıcı bir
toplumsal ihtiyaç”1349 şeklinde anlaşılmalıdır. Ancak baraj kaydının, yalnızca “istikrar”
açısından değil, “demokratik toplum düzeninin gerekleri” (Any., md. 2) açısından da
“gerekli” ve fakat “uygun” olduğunun saptanması gerekir, ki bu tartışma sırasında esasen
diğer unsurların ve özellikle orantılılık unsurunun alanına geçilmiş olur.
 Elverişlilik / araç-amaç uygunluğu/uyumu (convenience, suitability): Baraj, “yönetimde
istikrar” açısından gerekli, dolayısıyla meşru ve hatta zorunlu addedilse dahi, ayrıca
barajın bu hedefe ulaşmada elverişli olma ve alternatifi olmayan bir önlem olması, ya da
diğer alternatiflerin yeterli sonuç vermeyen türde olması gerekir. Bu husus ispat
edilemediği takdirde, elverişlilik açısından sorun vardır.
 Orantılılık / araç-amaç dengesi (proportionality): Ölçülülük ilkesinin çekirdeği, özüdür.
Temel soru: Barajın oranı daha düşük saptansa, “istikrar” hedefi yakalanabilir ve ayrıca
adalet ilkesi ile dengelenebilir miydi? Md. 67’deki “yönetimde istikrar”, “meşru amaç”
olarak kabul edilse ve baraj önleminin bu yönde uygun araç olduğu anlaşılsa dahi,
müdahalenin miktarı, dozu, şiddeti vb. açısından da bir irdelemeye ihtiyaç vardır. Söz
konusu denge arayışı, aslında bir bakıma md. 67’deki “istikrar”-“adalet” dengesinin de
araştırılmasıdır. Barajın oranı daha düşük saptansa, hem “istikrar” hedefi yakalanabilir ve
ayrıca adalet ilkesi ile dengelenebilirdi. Kaldı ki, tercih edilen seçim sistemi, -adı
üzerinde- nispî, diğer deyişle “orantılı temsil sistemi” olduğuna göre, baraj oranının da
“orantılı”lığını tartışmakta yarar, hatta zorunluluk vardır.

Sonuç olarak baraj, norma dayandığı için yasaldır, ama anayasal


ve meşrû değildir. DTDG açısından sorunludur. % 10 oranı ise, biçimsel
açıdan yasal olsa da, özsel açıdan Anayasa’daki “ölçülü”lük ve
Yasa’daki “nispî”lik kriterleri ile çelişir. Özetlemek gerekirse1350;
1348 ECtHR, [Second Section], DİSK & KESK v. Turkey, Judg. 27.11.2012, App. No. 38676/08,
para. 35, 37. http://goo.gl/QDlLhI (İHAM web sitesi).
1349 KABOĞLU, Özgürlükler Hukuku - 1: ..., 7. Bs., s. 79.
1350 “Genel olarak ulusal baraj, ‘gerekli’ ve tartışmalı olmakla birlikte ‘elverişli’ görülebilir; ne
206 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
 Soyut olarak (barajın kendisi), gerekli/zorunlu/makûl addedilse dahi;.
 Somut olarak (barajın oranı), aşırı yüksek, dengesiz, abartılı, ölçüsüzdür.

P) “Oy hakkının özü”nü zedeleme


Yüksek barajların seçmenin temsil hakkını zedeleyici etkisi,
İHAM 2. Daire’nin Yumak & Sadak kararında vurgulanır:
“Düşük bir baraj sadece küçük grupların dışarıda bırakılmasına imkan verir ve
istikrarlı çoğunluğun oluşturulmasını güçleştirir. Oysa ki siyasal parti
sisteminin fazlasıyla parçalı olduğu durumlarda yüksek bir baraj pek çok oyun
temsil hakkından mahrum bırakılmasına neden olur”1351.
1961 Any. md. 11’de yer alan, 1982 Any. md. 13’e hak ve
özgürlüklerin sınırlandırılma ölçütlerinden (sınırlamanın sınırı) biri
olarak 2001’de eklenen “öze dokunma yasağı” (hakkın özü, öz
güvencesi) ölçütü, her temel hakkın asgarî bir çerçevesi, özü, cevheri
olduğu düşüncesine dayanır. Bu yaklaşımın sonucu, “temel hak ve
özgürlüklerin belirli bir içeriği olduğu, yalnızca kullananların keyfine
göre belirlenen değerler olmadıkları”1352nın kabulüdür. Her hakkın özü
farklı olup, kendine özgü koruma öğelerinin belirlenmesini gerektirir.
“Hakkın özü” ölçütü açısından baraj, AYM içtihadında
somutlaştırılan durumlar ekseninde, oy hakkının özünü zedeleyen, hatta
ortadan kaldıran bir kısıtlama niteliği taşımaktadır1353.
“Hakkın özü” ölçütü, AYM içtihadında nüanslı tanımlarla somutlaştırılır: “özgürlüğü
kullanılamaz duruma düşüren”1354; “hakkın veya hürriyetin kullanılmasını açıkça
yasaklayıcı veya örtülü bir şekilde kullanılamaz hale koyucu veya ciddî surette
güçleştirici ve amacına ulaşmasını önleyici ve etkisini ortadan kaldırıcı”1355;
“özgürlüğün kullanılmasını etkisizleştirici”1356; “hak veya hürriyetin gayesine uygun
şekilde kullanılmasını son derece zorlaştıran veya onu kullanılamaz duruma
düşüren”1357; “tümüyle kullanılamaz hale getiren”1358; “özgürlüğün kullanılmasını
ortadan kaldıracak düzeye vardırma” 1359.
AYM, 1995’te verdiği bir kararda, % 10 barajının “seçme ve
seçilme hakkını sınırlayıcı” olmadığı yönünde karar vermiştir. Oysa ki,
seçim barajları, ister yalnızca partilere özgülenmiş bulunsun, ister

var ki, amaçla araç arasında adil denge gözetilmediği için, ‘orantılı’ olmadığı açıktır”.
KABOĞLU, İbrahim Özden, “Avrupa Sınavındaki Seçimler”, BirGün, 30.08.2006.
1351 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 35, 37. http://goo.gl/K4WiL6
1352 UYGUN, Oktay, 1982 Anayasası’nda Temel Hak v Özgürlüklerin Genel Rejimi, 1. Bs.,

Kazancı Hukuk Yay., İstanbul, 1992, s. 186.


1353 Aynı yönde bkz. ŞİRİN, “... Serbest Seçim Hakkı”, s. 337. http://goo.gl/CSPB3S
1354 AYM, K.T. 04.11.1963, E. 1962/208, K. 1963/1, AYMKD, S. 1, s. 74.
1355 Ibid.
1356 AYM, K.T. 08.04.1963, E. 1963/25, K. 1963/87, AYMKD, S. 1, s. 228.
1357 Ibid.
1358 AYM, K.T. 18.11.1998, E. 1997/59, K. 1998/71; RG, T. 16.01.2000, S. 23935.
1359 AYM, K.T. 26.11.1986, E. 1985/8, K. 1986/27; RG, T. 14.8.1987, S. 19544.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 207

bağımsız adaylara da uygulansın, her iki durumda da nihayetinde aday


olan süje birey olduğu için, adaylar açısından seçilme hakkını
engelleyici ve özünü zedeleyici kısıtlamalardır.
Hatta % 10 baraj, haksız ve keyfî olup, “yasaya saygı” duygusunu
da zedeler. Zira, yasaklamanın Anayasa’da karşılığı da yoktur1360.
Sonuç olarak baraj, siyasal katılımın (political participation) en alt
düzeyi olan seçimlerde oy kullanma hakkını zedeler.

R) Ulusal irade-genel irade ayırımı ekseninde baraj


“Genel irade” ve “egemenlik” arasındaki ilişki, Anayasa Hukuku
ve Genel Kamu Hukuku disiplinlerinin ortak konularındandır1361.
% 10 baraj, “genel irade”, “ulusal/millî irade” ve “millî
egemenlik” kavramları arası ilişki ekseninde de tartışılabilir.
Genel irade, ulusal iradeden farklıdır. ROUSSEAU’ya göre,
çoğunluğun iradesi, genel iradedir1362. Sistematize ettiği “genel iradenin
yanılmazlığı” teorisinin dayanağı, bir bütün hâlinde millî/ulusal iradeden
ziyade, parlamentoda ortaya çıkan çoğunluğun iradesidir. Teori de,
çoğunlukçu argümanlardan beslenir. Hatta düşünür, millet egemenliğinin
alternatifi olan halk egemenliği kuramı ile anılır.
Yasanın “genel iradenin eseri” olduğu fikri, birçok ulusal ve
ulusal-üstü belgeyi de derinden etkiledi. Örneğin, 26.08.1789 tarihli
Fransa İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’nde açıkça yer aldı (Md. 6).
Kuram, uğradığı anlam kaymasının ötesinde, özellikle çoğunlukçu
fikirler tarafından daha da ileri götürülerek, “yasa genel iradenin
eseridir, çoğunluğun görüşü de doğrudur ve hiçbir organ tarafından
denetlenemez” anlayışına kadar vardı(rıldı). Ancak, XIX. yy’da
“yasama’nın tekeli”ne dayanan ve hatta “meclis hükûmeti rejimi” adlı
bir modele de esin kaynağı olan klâsik anlayış, anayasa yargısının ortaya
çıkışı ve gelişmesi ile, “paylaşılmış egemenlik” kavramının kabûlünü
zorunlu hale getirdi1363. Acaba, II. Milenyum’un modern Dünya’sında
bu teori, tüm yönleri ile hâlâ savunulabilir mi?
Günümüzde, parlamentonun ürettiği yasaların denetimini

1360 TANÖR, Türkiye’de Demokratikleşme ..., s. 48.


1361 “Genel irade”, “millî irade” ve “millî egemenlik” ilişkisi için bkz. ATAKAN, Arda, “Milli
İrade Kavramı Üzerine Bir İnceleme”, HAD, MÜHF Yay., 2007, C. XIII, S. 3-4, ss. 48-80.
1362 Sosyal sözleşmeci ROUSSEAU’nun “genel irade” kavramına yüklediği felsefî anlam,

politik açıdan sapmaya uğramıştır. DOĞAN, Nursel, Jean Jacques Rousseau’da Genel İrade
Kavramı, (Yüksek Lisans Tezi), Cumhuriyet Üniv. SBE, Sivas, Ekim 2008, passim.
1363 SEZER, 1982 Anayasası Ekseninde …, s. 451.
208 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

kabullenemeyen siyasal iktidarlar, sürekli biçimde “ulusal egemenlik”


ve “millî irade”den (ulusal istenç) söz ederler; oysa ki, aslında
kastettikleri, “genel irade”dir. Hatta genel irade de değil, genel iradenin
seçtiği temsilciler, vekillerdir. Daha açık deyişle, AYM yargıçları gibi
atanmışlar karşısında seçilmişlerin iradesinin üstünlüğü savunulur ve
çoğunluğu yansıtan genel irade, meşrulaştırıcı dayanak olarak kullanılır.
Genel irade, önemlidir, zira ulusal iradenin önemli bir parçasıdır. Ama
sadece parçasıdır, tümü değil...
Genel irade kavramının anlamı, demokratik egemenlik teorilerinin
iki modeli açısından da farklılaşır. Genel irade adına karar alma ve
temsil etme, ikinci anlayış açısından daha hassas bir konu teşkil eder:
Halk egemenliği kavramı, “yaşayanlar”a, sayıca belirli kitleye dayanır. Millî
egemenlik kavramı ise, yalnızca “yaşayanları”ı değil, geçmişte “yaşamış”
olanları ve gelecekte “yaşayacağı varsayılanlar”ı da kapsayan, soyut, sayıca
bilin(e)mez kitleyi ifade eder.
Millî (ulusal) egemenlik kuramına göre, seçilenler bir bölgeyi,
kendilerini seçenleri değil, tüm ulusu temsil ederler; parti ayırımı
olmaksızın, hep birlikte ulusal iradeyi parlamentoda tecelli ettirirler.
1982 Anayasası’nda da, bu tercihe rastlanır (md. 80). Hâl böyle iken, şu
soru yersiz olmaz: Büyük partilerin seçmeninin oyu ulusal iradenin bir
parçası ise, yüksek barajdan dolayı meclis dışı kalan parti seçmeninin
oyu da o bütünün bir parçası değil midir? Sorun, bu noktada düğümlenir.
Bu açıdan sorun, “ulusal egemenlik” ilkesinin yorumu bağlamında
siyasal demokrasi - sayısal demokrasi çelişkisini de ortaya koyar1364.
2002 seçimlerindeki gibi, oyların ciddi bir kısmı
değerlendirilmeyince, egemenliğin zedelenmesi de kaçınılmazdır . 1365

Vardığımız sonuçları, şu şekilde özetleyebiliriz:


ULUSAL İRADE-GENEL İRADE-ÇOĞUNLUK İRADESİ BAĞLAMINDA BARAJ
 Genel irade, çoğunluk iradesidir ve ulusal iradeden farklıdır.
 Çoğunluk iradesi ise, genel iradenin önemli bir parçasıdır, ama tümü değildir.
 İster genel (çoğunluk) iradesi, ister geri kalan iradeler (muhalefet, meclis dışı kalan
partiler, azınlıklar, vs) olsun, tümü ulusal iradenin eşit değerde bileşenleridir.
 Dolayısıyla, seçim sistemlerinin doğası gereği oluşan barajlar (doğal baraj) dışında,
normatif temelde oluşturulan barajların (yasal baraj) yüksek tutulması durumunda,

1364 “Başbakan Erdoğan’ın, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız duvarda değil, Millet’e ait olacak’ sözü
ise, bir Anayasa Hukukçusuna, ilk anda % 10’luk barajdan duyulan rahatsızlığı çağrıştırıyor.
Gerçekten, oy verenlerin % 45’inin iradesinin yok sayılması nedeniyle, çoğulcu toplumsal yapı
ve farklı görüşler Meclis’e yansımadığından, ‘siyasal’ değil, sadece ‘sayısal’ demokrasiden
söz edilebilir”. KABOĞLU, İbrahim Özden, “ ‘Odun’, ‘Cezaevi’, ‘Duvar’, ‘Baraj’ vs.”,
BirGün, 04.05.2006. Ayrıca bkz. KABOĞLU, 23’e 12 Kala …, s. 74.
1365 ÖYMEN, Altan, “Seçim Barajı Düşmeli: Egemenlik Zedeleniyor”, Radikal, 23.04.2006.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 209
biçimsel anlamda genel iradeye hizmet edilmiş gibi görünse de, aslında ulusal irade
kasten sakatlanmakta, temsil edilmekte ve değersizleştirilmektedir.
 Ulusal iradenin tecelli ettiği mekâna yansımasındaki sapmalar, aynı zamanda
parlamentonun meşruiyetini de tartışmaya açmaktadır.
 Sonuç: % 10 baraj, genel irade kavramı ile meşrulaştırılmaya çalışılsa da, ölçüsüz oranı
ile ciddi bir seçmen kitlesinin iradesinin yasama organına yansımasını engellediği için,
ulusal irade ve millî egemenlik kavramları açısından savunulabilir olmaktan uzaktır.

Mevcut seçim sistemi ile TBMM, bireylerin ülkede yaşayan


bireylerin bir kısmının iradesini yansıtır. % 10 barajı, zaten görece değer
taşıyan çoğunluk kavramını, iyice saptırarak, ulusun gerçek iradesinin
veya genel iradenin değil, çoğunluk iradesinin ve hatta bazen -göreceli
biçimde- azınlık iradesinin ürünü durumuna indirgeyebilir.
% 10’LUK BARAJLA ÇOĞUNLUK KAVRAMINDAN AŞAMALI SAPMA
Þ Türkiye’deki tüm bireyler
Þ Ulus
Þ Yurttaş
Þ Seçmen ( 18 yaş)
Þ Oy kullanabilen (seçmen kaydı)
Þ Sandığa giden (Barajın caydırıcı etkisi eklenmeli)
Þ Oy veren
Þ Geçerli oy kullanan
Þ Oyu çöpe gitmeyen (% 10 baraj)
Þ İktidara oy veren

Özetle, “millî irade”, “halkın iradesi”, “benim yurttaşım”, vb.


söylemlerin çekiciliğine karşın, gerçekte barajla, “halkın egemenliğine
ipotek koyarak, milli irade ortadan kaldırılmaktadır”1366, en azından
baltalanmaktadır. KABOĞLU, barajın egemenlik ve ulusal irade
kavramlarını baltaladığını vurgulayarak, % 45 oyun dışlandığı bir
ülkede, “hangi egemenlik?” sorusunu yöneltir:
“Hobbes’un ‘homo hom[i]ni lupus’ sözünü, bir ‘Türk Türk’ün kurdudur’
biçiminde kullanabiliriz. ... Doğrudan doğruya egemenlikle ilgili düzenleme, bu
konunun çerçevesini belirten anayasada yapılmalı. ... yüzde 10’luk baraj
kaydını kaldırmak gerekiyor. Çünkü bu baraj oranı var olduğu sürece
anayasanın 6. maddesi tamamen geçersiz kalmaktadır. Egemenlik kayıtsız
şartsız milletindir. Hangi milletin? Yüzde 45’lik oy oranının çöp kutusuna
gittiği bir ülkede milletin egemenliğinden bahsetmek mümkün müdür?”1367.
Sonuç olarak, seçim barajını aşamama, demokrasinin nicelik
yönünün baskın olduğu ülkelerde bir önyargıyı da beraberinde

1366 EKİNCİ, M. Salih, Partisiz Yönetin, 1. Bs., Diclem Sahaf Yay., İstanbul, Şubat 2006, s. 64.
(Kitapçığın kapağında farklı tonlarda vurgulu kısım, anlamlı: “Partisiz Yönetin”).
1367 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Türk Türk’ün Kurdudur”, (Söyleşi: KAFKASLI, Zehra),

Güncel Hukuk Dergisi, Ekim 2005, 08.04.2010 (b.k.v.t.a).


210 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

getirebilir. Bu tür söylemlere, TBMM görüşmelerinde de rastlanır1368.

§ II. 2839 NO.LU YASA’DA İÇ UYUM

% 10’luk barajın, Anayasa’ya aykırılık analizinin yanı sıra, bizzat


içinde yer aldığı Yasa’nın diğer kuralları ile, en başta md. 2/1’de yer
alan ve seçim sistemini belirleyen kural ile uyumu da incelenebilir.
1982 Anayasası seçim sistemini belirlememiş, bu saptama işini
Yasa’ya bırakmıştır. Daha doğrusu, her iki metni de aynı irade kabul
ettiğine göre, sistemi belirleme işi, Yasa’nın düzenleme alanına
bırakılmıştır, demek daha doğru düşer.
Anayasa’dan sonra kabul edilen MSK’da ise, sistem belirlenir:
“Seçim nispi temsil sistemine göre … yapılır” (md. 2/1, c. 2).
Oysa, md. 33/1’deki % 10 barajı ile, “önceki iki on yıla bir tepki
olarak, orantılı temsil sisteminin sınırlı bir biçimi”1369 benimsenmiştir.
Yasa’da yer alan md. 2/1 ve md. 33/1 arasında, üst norm-alt norm
ilişkisi kurulamaz. Bunun yerine, genel norm-özel norm ilişkisi söz
konusu olabilir. İkinci norm, ilki açısından bir tür “özel norm” olarak
değerlendirilse dahi, bir çelişkinin olup olmadığı araştırılmalıdır.
Yasa’nın diğer hükümleriyle düzenlenen seçim sistemi (barajlı
d’Hondt), temelde OTS’nin bir türü olup, uyumluluk olduğu sonucuna
varılabilir. Buna karşın, % 10’luk baraj, -sonuçları itibariyle- OTS’yi,
çoğunluk sistemine yaklaştırır. Dolayısıyla, yüksek oranı ile baraj,
“nispî temsil sistemi” öngören (m. 2) Yasa’nın kendisine bile aykırı,
daha doğru deyişle uyumsuz düşmektedir1370. Baraj kaydı, aynı Yasa’da
yer alan “nisbi temsilin amacını zedeleyici”1371 niteliktedir.
Hatta KABOĞLU, md. 2/1’deki “orantılı temsil sistemi” ve md.
33/1’deki “% 10’luk baraj”ı bir arada değerlendirerek, sisteme yeni bir
ad veriyor: “çoğunlukçulaştırılmış oranlı seçim sistemi”1372.
Özetle, bir mantık silsilesi içinde şu üç soru ortaya çıkar:
 Temsil, “orantı”lı mı? Evet, Yasa’da saptanmıştır (md. 2/1, c. 2).
 Seçim, “engelli/baraj”lı mı? Evet, Yasa’da saptanmıştır (md. 33/1).

1368 Suat KILIÇ - Samsun: “1999 seçimlerinde barajın altında kalan sizsiniz. Ama biz ... dört
seçimdir üst üste birincilik ipini göğüsleyerek siyasetimize devam ediyoruz. Dolayısıyla bir
sorun varsa siz kendinizi sorgulayın”. TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C. LXVII, B. 93, O. 3,
T. 24.04.2010, s. 761. http://goo.gl/jR7JLR
1369 MCLAREN, op.cit., p. 60.
1370 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa’ya Aykırı Seçim”, BirGün, 16.08.2006.
1371 KABOĞLU, Anayasa ve Toplum, s. 164.
1372 Ibid.
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 211

 Pekâlâ, ya barajın oranı, “orantılı” mı? Asıl sorun budur.


Sistem, özellikle barajı ölçüsüz oranı ve süjeler (seçmenler,
adaylar, partiler) üzerindeki etkileri ile, OTS’den ciddi sapma
yaratmıştır. Özellikle partilerin meclis dışı kalması açısından yüksek
baraj, “vicdanları rahatsız eden bir haksızlık”1373 olarak nitelenir.
Hatta, % 10 baraj, giderek Birleşik Krallık uygulaması benzeri bir
çoğunluk sisteminin siyasal sonuçlarını doğurmaktadır. Benzer yorum,
2002 seçimleri için Venedik Komisyonu raporunda da yer alır1374.

§ III. İHAS SİSTEMİ İLE UYUM

Öncelikle ilgili İHAS normunun anlam ve kapsamı (A), ardından


% 10’luk barajın İHAS’la uyum sorunu (B) değerlendirilecektir.

A) İHAS-EP1 md. 3: Anlam ve kapsam


Serbest seçim hakkı, “Sözleşmenin ana metninin yazımı sırasında
bu hakkın içeriği üzerinde anlaşmaya varılamamış olması”ndan
dolayı1375, İHAS’ta değil, sonraki bir ek protokolde düzenlendi.
İHEB’in resmî çevirisindeki “devrevî” sözcüğünün yanı sıra,
İHAS’ın çevirisindeki “uygun sürelerle” ibâreleri birlikte düşünülünce,
daha belirgin ve birbirini tamamlayan şu iki ilkeye ulaşabiliriz: “makûl
ve eşit aralıklarla seçim”1376.
“Makûl aralık” ibâresi göreceli olsa da, örneğin 3-5 yıl arasında
değişebilir ve ülkelerin özgül koşullarınca belirlenir1377. İHAM,
Almanya’nın Niedersachsen Eyaleti Anayasası’ndaki değişiklikle, 4 yıl
için seçilen meclisin görev süresinin 5 yıla çıkarılmasına karşı
başvuruda, yeni sürenin “makûl” olduğunu belirtti1378.
Seçim periyodunu saptayan norm (olması gereken), pratikte
meclislerin ortalama görev süresi (olan) ile uyumlu olmalıdır. Bu tür
uyumsuzluklar, genellikle normun değiştirilmesi yoluyla giderilir1379.

1373 YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, “Seçme ve Seçilme Hakkı”, in İnsan Hakları, 1. Bs., Yapı Kredi
Yay., Cogito-98, İstanbul, Aralık 2000, s. 229.
1374 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: …, ss. 18-21. Rapor’da referans verilen belge

için bkz. http://goo.gl/iu0AuK (AHYDK web sitesi).


1375 AKBULUT, “Serbest Seçim Hakkı”, s. 543.
1376 SEZER, 1982 Anayasası Ekseninde ..., s. 569.
1377 KABOĞLU, Özgürlükler Hukuku: ..., 6. Bs., s. 424.
1378 ECtHR, Timke v. Germany, Dec. 11.09.1995, App. No. 27311/95. Akt. ŞİRİN, “... Serbest

Seçim Hakkı”, s. 319, dp. 175. http://goo.gl/CSPB3S


1379 Türkiye’de, 4 yılda bir erken seçime gidildiği için, 5 yıllık süre (Any., md. 77/1), 2001’de 4

yıla düşürüldü. Değişiklik öncesi doktora tezimizde, norm-pratik uyumsuzluğunu aşmak için
212 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

“Makûl aralık” ölçütünden 2 tür sapma söz konusu olabilir:


 Çok kısa aralık: Parlamentonun görev süresinin kısalığı (örn. 2
yılda bir seçim), yasaların kalitesini düşürdüğü gibi1380; seçmende
bıkkınlık ve zamanla demokratik katılımda ilgisizlik de yaratabilir.
 Çok uzun aralık: Seçimlerin tekrarlanma aralığını çok uzatma
durumunda ise, bu kez demokrasinin aslȋ unsuru olan seçim, işlevini
büyük ölçüde yitirir. Örn. Türkiye’de seçim aralığını 15 yıla çıkarma
durumunda, Anayasa değişikliğinin usûlȋ normlarına (başta, md. 175)
harfiyyen uyulsa dahi, Anayasa’nın “değiştirilebilir norm”unda (md.
77/1) oynama ile, “demokratik devlet” ilkesi biçimsel olarak yerli
yerinde durduğu halde, “değiştirilemez norm” (md. 2) ve “koruyucu
norm” (md. 4) dolaylı yoldan zedelenmiş, by-pass edilmiş olur1381.
Ayrıca, seçmenin demokratik refleksinin ve seçimin “periyodik
denetim işlevi”nin zedelenmesi de eklenebilir.
Md. 3, İHAS’ın siyasal haklara ilişkin tek maddesi olarak, aktif ve
pasif seçim hakkını düzenler1382. Nitekim İHAM-BD’nin Yumak &
Sadak kararında, hakkın 2 ayrı boyutuna işaret edilir1383:
 Pasif boyut: Seçime aday olarak katılma hakkı,
 Aktif boyut: Oy kullanma hakkı.
Serbest seçim olgusu, İHAS’la güvencelenen diğer bazı hak ve
özgürlüklerle de ilişkilidir. Örneğin, bilgi ve kanaatleri açıklama
özgürlüğü, bir ülkenin siyasal yaşamı ve demokratik yapılanması
açısından büyük önem taşır. Bu özgürlüğün yokluğunda, anlamlı serbest
seçimlerin düzenlenmesi de mümkün olmaz1384.
İHAM içtihadına göre, EP1 md. 3, İHAS’a taraf devletlere bir
yasama organı modeli (tek-çift meclis) veya bir seçim sistemi
(çoğunluk-nispî temsil) dayatmaz. Taraf devletler, zamana ve mekâna
göre değişen tercihleri ekseninde geniş bir takdir marjına (wide margin
of appreciation) sahiptir. Aslolan, seçme-seçilme hakkı açısından özgür
tercihin güvencelenmesi, seçmenlerin eşitliği ve özgür ifadenin
engellenmemesidir. Md. 3, yalnızca aşağıdaki hususlarla sınırlıdır1385:

bu değişikliğin gereğine işaret edilmişti. SEZER, 1982 Anayasası Ekseninde …, s. 569.


1380 SCHMIDT, op.cit., s. 85.
1381 SEZER, 1982 Anayasası Ekseninde …, s. 569-570, 618.
1382 ÜNAL, Şeref, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi: İnsan Haklarının Uluslararası İlkeleri, 1.

Bs., TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yay., Ankara, 2001, s. 327.
1383 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 109(v).
1384 MACOVEI, Monica, Freedom of Expression: A guide to the Implementation of Article 10 of

the European Convention on Human Rights, Human Rights Handbooks No. 2, 2nd ed., CoE,
January 2004, Germany, pp. 8-9. http://goo.gl/qNZEM0
1385 ECtHR, Mathieu-Mohin & Clerfayt v. Belgium, Judg. 02.03.1987, App. No. 9267/81, özl.

para. 52, 54 vd. http://goo.gl/Ab0dVA (İHAM web sitesi).


Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 213

İHAS-EP1 MD. 3 UNSURLARI


 Gizli oy (by secret ballot),
 Serbest seçim (free election),
 Makûl/uygun aralıklarla seçim (at reasonable intervals) (Tamamlayıcı ilke önerisi: “eşit
aralıklarla seçim”),
 Bireylerin düşüncelerini serbestçe açıklayabileceği koşullarda (under conditions which will
ensure the free expression of the opinion of the people)

Özetle, EP1 md. 3, üç gereklilik öngörür1386:


 İlke: “seçimleri düzenleme”;
 Usûl: “serbest seçimler”;
 Amaç: “serbest tercih”.
İHAS eksenli yaklaşımda, hak ve özgürlükler karşısında devletin 3
tür yükümlülüğü söz konusudur1387. İlki “negatif yükümlülük”, diğer
ikisi ise “pozitif yükümlülükler” olarak belirlenir1388:
 Saygı gösterme (respect),
 Koruma (protect),
 Gerçekleştirme (fulfill).
Md. 3’te taraf ülkeler için öngörülen “serbest seçimler yapmayı
taahhüt ederler” ibâresi ile, çoğulculuğun koruyucusu olan Devletlere
pozitif yükümlülük getirildiği, İHAM tarafından da teyid edilir1389.
Ancak, bu yükümlülükle çatışan başlıca kavram, yine İHAM
tarafından geliştirilen “takdir marjı”dır.
İHAM, md. 3’ü ilk kez yorumladığı kararda, devletin bu açıdan
yükümlülüğünün, negatif (kaçınma, izleme, karışmama) değil, pozitif bir
yükümlülük olduğunu belirtir1390. Ancak, İHAM’ın sonraki içtihadı ile,
pozitif yükümlülük boyutu göz ardı edildi1391. DUTERTRE de, içtihadın
sonraki kararlara yansımadığı görüşünü paylaşır1392.

1386 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Avrupa Sınavındaki Seçimler”, BirGün, 30.08.2006.


1387 BOYAR, Oya, “Devletin Pozitif Yükümlülükleri ...”, in İNCEOĞLU (Ed.), op.cit., s. 55.
1388 Gerek üçlü, gerekse ikili ayırım için bkz. Ibid, ss. 54 vd.
1389 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 105. http://goo.gl/i6yHxj
1390 ECtHR, Mathieu-Mohin & Clerfayt v. Belgium, Judg. 02.03.1987, App. No. 9267/81, özl.

para. 50. http://goo.gl/Ab0dVA (İHAM web sitesi).


1391 “ [EP 1 md. 3] ... aslında kamu makamları için bir eylemde bulunma komutudur, bu boyut

mevcut içtihatlarda belirgin bir şekilde gözden kaybolmuştur”. AKANDJI-KOMBE, Jean-


François, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Kapsamında Pozitif Yükümlülükler: Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesinin Uygulanmasına İlişkin Kılavuz Kitap, (Çev. ÇINAR, Özgür Heval &
KAYA, Abdulcelil), İnsan Hakları El Kitapları, No. 7, 1. Bs., AK Yay., Belçika, 2008, ss. 49-
50. http://goo.gl/XZsMpF Orijinal kitapçık için bkz. http://goo.gl/9ClIGt
1392 “[M]adde temel bir hakkı koruma altına almakla birlikte, önemli kararlara konu

oluşturmamıştır. AİHM yalnızca, uygulanacak seçim sisteminin seçiminde her Devlet’e geniş
214 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Takdir yetkisine karşın, İHAS’a uygunluk bakımından son karar


merciinin İHAM olduğunda kuşku yoktur. İHAM, Devletlerin bu
konudaki tercihlerinin, söz konusu hakların özlerini zedeleyecek biçimde
ve ölçüde kısıtlamadığına ve hakları etkisizleştirmediğine kanaat
getirmelidir. Bu konudaki tercihler, hakkın özüne zarar verici,
etkililikten yoksun bırakıcı nitelikte olmamalı, meşru bir amaç izlemeli
ve kullanılan araçlar ile ulaşılmak istenen amaç arasında orantısızlık
bulunmamalıdır. Sözleşmeci devlet, kendi iç hukuk sisteminde genel
seçimleri, seçimlerin aralıkları, seçim sistemi ve seçim barajlarını
özgürce belirleme yetkisine sahip olmakla birlikte, yetkinin sınırı, öze
dokunmama, meşru amaç ve orantılılık ilkeleridir1393.
İHAM da, yetkinin sınırları konusunda 2 ölçüt ortaya koyar1394:
 Meşru bir amaç taşımak (legitimate aim);
 Orantılı olmak (proportionality).
Lund Tavsiyeleri’nde ise, devletlerin seçim kanunlarını
düzenlemede takdir yetkisi ve sınırlarına değinilir.
“Hiçbir seçim sisteminin çeşitli görüş ve çıkar perspektiflerinden
soyutlanamayacağından hareketle, Devletler, kendi özgül koşullarında en fazla
temsil hakkıyla sonuçlanacak bir seçim sistemi benimsemelidirler. Bu, aksi
takdirde yeterli düzeyde temsil edilemeyecek olan ulusal azınlıklara mensup
kişiler açısından özellikle önemlidir”1395.
İHAM’ın, seçim hakkına ilişkin birçok kararı bulunur1396. “Takdir
yetkisi” kavramı, bu dava vesilesiyle ortaya atılmış bir kavram olmayıp,
İHAM içtihatlarının birikimidir.
TAKDİR MARJI DOKTRİNİ
İlk kez Handyside v. United Kingdom1397 kararında kullanıldığı kaydedilen “takdir marjı
doktrini” (margin of appreciation doctrine) ile İHAM, İHAS’ın uygulanmasında üye
devletlerin ulusal çıkarlar ve kamu yararı ile bireyin hak ve özgürlükleri arasındaki çatışmayı

bir takdir yetkisi bıraktığını vurgulamakla yetinmiştir”. DUTERTRE, Gilles, Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesi İçtihatlarından Alıntılar, AK Yay., Nisan 2005, s. 462.
1393 KOÇAK, Mustafa, “Seçim Sistemleri ve Demokrasi: Karşılaştırmalı Analiz: İHAM ve AB

Ölçütleri”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, s. 128.


1394 ECtHR, [Fourth Section], Podkolzina v. Latvia, Judg., 09.04.2002, App. No: 46726/99, para.

33-34. http://goo.gl/p7U0Fb (İHAM web sitesi)


1395 AGİT, ... Lund Tavsiyeleri, s. 23. http://goo.gl/RTLXfZ (AGİT sitesi).
1396 EP1 md. 3’e ilişkin İHAM kararları için bkz. MEDDA-WINDISCHER, Roberta, “The

European Court of Human Rights and Minority Rights”, Journal of European Integration,
Vol. 25, Issue 3, September 2003, pp. 262-266; YAZICI, Serap, “Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi ve Türkiye’de Seçim Serbestliği”, Demokratikleşme Sürecinde Türkiye, İstanbul
Bilgi Üniv. Yay., İstanbul, 2009, ss. 63-71; ÜNAL, op.cit., ss. 327-328.
1397 ECtHR, Handyside v. United Kingdom, Judg. 07.12.1976, App. No. 5493/72; Series: A., No.

24, I EHRR: 37 (özl. bkz. para. 47, 49, 54, 57). http://goo.gl/M6266J (İHAM web sitesi).
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 215
uzlaşmaya dönüştürme işlevini yerine getirirken, belli oranda takdir yetkisine sahip
bulunduğu görüşünden yola çıkar1398.

Takdir yetkisinin temelinde, iki argüman yatar: Devletlerin, politik


ağırlıklı iç sorunlarını kendi iradeleriyle çözme hakkı; ulusal otoritenin,
ulusal-üstü otoriteye nazaran daha isabetli karar alabileceği.
Ancak takdir yetkisi ile, devlete birey karşısında üstünlük
tanınmayıp, sınırları meşru amaç ve dengenin kurulmasında önemli işlev
gören ölçülülüktür1399. İHAM, bu açıdan çok aşamalı teste başvurur1400.
AYM, son dönem kararlarında sıkça, “yasama yetkisinin
genelliği” ilkesi ve bu bağlamda yasama organının “takdir yetkisi”ne
başvurur. Zira “takdir marjı”, her iki kavramla iç içedir:
“Bu kavramlar, genel olarak siyasal anayasa hükümleriyle ..., kimi zaman
sosyal anayasa, yani insan haklarına ilişkin denetimlerde de kullanılmaktadır.
Hatta böyle bir kavramlaştırmaya gidilmese bile, söz konusu marj alanı içinde
zımnen bu konuda değerlendirmelere gidildiği vakidir. … İHAM’ın taraf
devletlere takdir marjı bıraktığı konulardan olan seçim barajı konusunda
AYM’nin yaklaşımı bu bağlamda bir ipucu sunmaktadır”1401.

B) Baraj ve İHAS sistemi ile uyum sorunu


İHAS çerçevesinde, konu açısından üç eksen belirleyicidir:
 “Gerçekten demokratik bir siyasal rejim” (İHAS, Başlangıç);
 “Demokratik bir toplum”da ifade ve “örgütlenme özgürlüğü” (md. 10, 11);
 “Serbest seçim hakkı” (İHAS-EP1, md. 3).
Ancak söz konusu hak, güvence açısından, İHAS haklar sisteminin
“zayıf halkası” olarak nitelenir1402.
KABOĞLU’nun dikkat çektiği üzere, barajın anayasal dayanağı
olan “yönetimde istikrar”, başlıca “meşru amaç” olduğuna göre,

1398
Kavram ilkin, İHAK tarafından kullanıldı. ECmHR, (Rep.), Greece v. The United Kingdom,
Dec. 02.06.1956, Rep. 26.09.1958, App. No. 176/56, Vol. II, p. 326. http://goo.gl/Tzd440
1399 Kavram hakkında bkz. BREMS, Eva, “The Margin of Appreciation Doctrine in the Case-

Law of the European Court of Human Rights”, Heidelberg Journal of International Law
(HJIL), Max-Planck-Institut für ausländisches öffentliches Recht und Völkerrecht, Vol. LVI,
1996, pp. 240-314. http://goo.gl/yzFmB7 ; TÜMAY, Murat, “The ‘Margin of Appreciation
Doctrine’ Developed by the Case Law of The European Court of Human Rights”, Ankara Law
Review, Vol. V, No. 2, Winter 2008, pp. 201-234; “The Margin of Appreciation”,
http://goo.gl/l0snvV (AK web sitesi); ÇOBAN, “Strasbourg’da Herküllere …”, ss. 187-223.
1400 “[T]araf devletlere takdir alanı bırakılmış olmasına rağmen müdahaleyi haklılaştırmak için

gösterilen gerekçelerin müdahaleye izin veren Sözleşme hükmüyle ilgili ve yeterli olup
olmadığını test etmektedir”. İNCEOĞLU, “Hak ve Özgürlükleri ...”, s. 32.
1401 ŞİRİN, “Takdir Marjı ...”, ss. 386-387.
1402 GREER, Steven, The European Convention on Human Rights: Achievements, Problems and

Prospects, Cambridge Univ. Press, New York, 2006, pp. 274-276.


216 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

sınırlama konusunda başlangıçta olumlu yanıt verilebilir. Ancak, asıl


soru, % 10’luk baraj ve izlenen amaç (“yönetimde istikrar”) arasında
orantı bulunup bulunmadığıdır. Sağlıklı yanıta ulaşmak için, ölçülülük
ilkesinin alt unsurları (gereklilik/zorunluluk-elverişlilik-orantılılık)
açısından sıra ile analiz etmek gerekir:
“[U]lusal baraj, ‘gerekli’ ve tartışmalı olmakla birlikte ‘elverişli’ görülebilir;
ne var ki, amaçla araç arasında adil denge gözetilmediği için, ‘orantılı’
olmadığı açıktır”1403.
Soyut olarak barajın kendisi gerekli/zorunlu/makûl addedilse dahi,
somut olarak oranı makûl değildir, aşırıdır, ölçüsüzdür. Kaldı ki,
“ölçüsüzlük” saptaması, Venedik Komisyonu, AB, AGİT, AKPM,
İHAM vb. kurumların belge ve kararları ile de teyid edildi.
AGİT bünyesinde 2002’de seçimler için hazırlanan taslak ilkelerde
de, baraj oranının makûl (reasonable) olması gereği açıkça yer alır1404.
Yapılan müdahalenin irdelenmesinde, İHAM bir teste
başvurmaktadır. Öncelikle, iki ön koşul mevcuttur:
 İHAM’a şikâyet, İHAS’taki haklardan birinin kapsamına girmekte midir?
 (Bu kapsama giriyorsa) devletin birey karşısında pozitif yükümlülüğü var
mıdır ve söz konusu yükümlülük yerine getirilmiş midir?

İHAM TESTİ
1) Özgürlüğe bir müdahale var mı?
2) (Müdahale var ise),
a) Yasal mı? Yasalara uygun mu?
b) Meşru nedene dayanıyor mu? (Anayasa’da sayılan sınırlama nedenleri ile uyum; nesnel ve
makûl olup olmama)
c) (Nedene bağlılık testini geçerse), müdahale DTDG bakımından gerekli mi?
d) (Gerekli ise) ölçülü mü? Bu da kendi içinde 3 aşamalı bir teste tabi tutulur:
aa) Gerekli/zorunlu mu?
bb) (Zorunlu ise) amaç-araç arası elverişlilik var mı?
cc) (Elverişli ise) araç-amaç orantılığı var mı?

Söz konusu ilke/ölçütler açısından vardığımız ilk sonuç, % 10’luk


barajın, pozitif hukuktan kaynaklanması itibariyle “yasal”, ancak
“meşru” olmayan bir müdahale olduğudur. Bununla bağlantılı diğer
sonuç, barajın anti-demokratik, gayrı âdil, haksız, ölçüsüz olduğudur.
Yasallık-meşruluk ilişkisi, daha açık deyişle analiz edilebilir:
TBMM, yasama yetkisini kullanmak yoluyla, seçim sistemini
belirleyebilir. Kaldı ki, Anayasa normları da bu yöndedir: Yetki, Any.
md. 87’de genel olarak tanınmanın ötesinde, md. 67’de seçim yasalarını

1403 Ibid.
1404 OSCE/ODIHR, International Standards ..., p. 23. http://goo.gl/JADcI0 (AGİT web sitesi).
Bölüm IV : % 10 Barajın 1982 Anayasası ve İHAS’a Uygunluğu Sorunu 217

hazırlama açısından özel olarak tekrar ve teyid edilmiştir. Bu yetki


ilkesel olarak yasama organına ait olduğuna göre, TBMM’nin (daha
doğru deyişle, 1983’te ara rejim dönemi yasama organı) bu yetkiyi
biçimsel olarak yasa adı verilen işlemle yapmış olmakla, yasallık ilkesi
açısından sorun yoktur. Ne var ki, içeriksel (özsel) açıdan meşruluk ve
Anayasa’ya uygunluk gereği de aranır ki, sorun da zaten bu noktadadır.
Sonuç olarak, % 10’luk baraj kaydı, İHAS, Any ve Yasa bağlamında
sorunludur. Özetle, “eşit, genel ve serbest oy” ve “temsilde adalet” açısından
md. 67’ye, “kanun önünde eşitlik” açısından md. 10’a, “demokratik toplum
düzeni”, “hakkın özü” ve “ölçülülük” açısından md. 13’e, “millî egemenlik”
açısından md. 6’ya, Anayasa’nın değiştirilemez hükmü olan “demokratik
devlet” açısından md. 2’ye aykırı, içinde yer aldığı Yasa’nın bir diğer hükmü
olan ve “nispî temsil sistemi” öngören md. 2 ile de uyumsuzdur1405.
Meşruluk ve ölçülülük sorunu, gerek seçim verileri eşliğinde
yarattığı etkiler, gerek diğer ülke barajlarıyla yapılacak karşılaştırma,
gerekse ortaya çıkan temsil açıkları ile de kanıtlanabilir niteliktedir.

1405 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa’ya Aykırı Seçim”, BirGün, 16.08.2006.


BÖLÜM V
ULUSAL VE ULUSAL-ÜSTÜ YARGI
KARARLARINDA
% 10 BARAJI

Bu bölümde, aşağıdaki ana başlıklar yer alır:


§ I. Anayasa Mahkemesi kararları
§ II. Yüksek Seçim Kurulu kararları
§ III. İHAM kararları: Yumak & Sadak v. Turkey
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 221
Seçim sonuçlarını, oy verenler değil, oyları
sayanlar belirler.
[Joseph STALIN]

Seçim neden mi yapılır? Halka, demokrasiye


katılıyormuş hissi vermek için.
[Gerald LIEBERMANN]

AYM, YSK ve İHAM kararları incelenecektir.

§ I. ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI

Seçim sistemi ve barajla ilgili başlıca kararlara değinilecektir.

A) 1966/1: Orantılı temsil ve yasamanın takdir marjı


Karar, seçim barajına ilişkin olmasa da, seçim yasalarının
yapılmasında yasamanın yetkisiyle ilgilidir1406.
Adalet Partisi Cumhuriyet Senatosu (CS) meclis grubunun
başvurusunda, OTS’nin CS seçimlerinde de uygulanmasının Anayasa’ya
aykırılığı ve çoğunluk sisteminin gereği vurgulanır1407.
Kararda ise, 1961 Any. md. 55’ten hareketle, yasamanın seçim
kurallarını düzenlemede takdir yetkisi olduğuna; yasamanın tercihinin,
“Anayasa’nın da makbulü olduğu”na değinilir. Sonuç olarak;
“Anayasa koyucusu, seçim sistemi gibi çok önemli bir konuda bir kural
getirmeyi öngörmüş olsaydı, bunu hiçbir zaman dolaylı bir yoldan ve herhangi
bir yasaya atıf suretiyle yapmaz; o kurala doğrudan doğruya kendi metni içinde
yer verirdi”1408.

B) 1968/13: Orantılı temsil ve engelli seçim


1968/131409 kararı, genel bilgi (1), aykırılık gerekçeleri (2), AP
savunması (3), çoğunluk kararı (4), karşı oy gerekçeleri (5) ve ek
gerekçe (6) açısından irdelenecektir.

1406 AYM, K.T. 13.01.1966, E. 1964/26, K. 1966/1; AYMKD, C. IV, ss. 19 vd.; RG, T.
31.05.1966, S. 12310. http://goo.gl/9QXcXx (AYM web sitesi).
1407 “[K]amu oyunu global hale getiren, nüansları kaybettiren seçim sistemi, çoğunluk sistemidir.

... Nispî temsil sistemi kamuoyunun yönünü muğlâk bir hale sokar; basite icra ise çoğunluk
sistemi ile mümkündür. Hükümet fonksiyonunu en iyi işleten sistemin çoğunluk sistemi
olduğunda da hukukçular birleşmektedir”. (AYM, K. 1968/13, başvuru gerekçesi).
1408 Alıntılanan metinde, “verildi”.
1409 AYM, K.T. 3, 4, 6 Mayıs 1968, E. 1968/15, K. 1968/13; AYMKD, S. 6, ss. 125 vd.; RG, T.

24.10.1968, S. 13035, ss. 1-12. http://goo.gl/ydpjtS (AYM web sitesi, e.t. 03.12.2012).
222 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm


E. 1968/15, K. 1968/13
Davanın konusu: Yasa’daki çevre barajının Anayasa’ya aykırılığı iddiası ve iptali istemi
Davayı açan: Türkiye İşçi Partisi (TİP) MM Grubu
Davaya müdâhil olan: Adalet Partisi MM Grubu Başkanlığı
Denetlenen norm(lar): 1036 no.lu Yasa (özl. Yasa’da md. 32/4 ve 5’i değiştiren, md. 7)
Referans norm(lar): 1961 Any. (md. 2, 11, 55, 56, 57, 84, 85, 89, 149, 150)
Sonuç: “Orantılı temsil”in Anayasa’ya uygunluğu, çevre barajının aykırılığı
Karar çoğunluğu: Oy çokluğu (10-51410)
Not: Karşı oylar, karardan uzundur.
Davaya ilişkin başlıca gelişmelerin kronolojisi
20.03.1968: 1036 no.lu Yasa ile, 306 sayılı MSK’ya çevre barajı eklendi.
23.03.1968: Yasa, RG’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
26.03.1968: AYM, ilk incelemede, dilekçede eksiklikler bulunduğuna karar verdi.
02.04.1968: AYM, dosyadaki eksikler tamamlanınca, esasın incelenmesine karar verdi.
11.04.1968: Adalet Partisi CS Grubu Başkanlığı, yazılı mütalâasını AYM’ye sundu.
13.04.1968: MM Grubu Başkan Vekilliği, yazılı mütalâasını AYM’ye sundu.
06.05.1968: AYM, kararını verdi (İşin esasına girdikten 1 ayı aşkın süre sonra).
24.10.1968: Karar, yayımlanarak yürürlüğe girdi (Karardan yaklaşık 6 ay sonra).

306 no.lu Yasa, md. 32/4-5 (1036 no.lu Yasa1411 md. 7 ile değ.):
“Bir seçim çevresinde, kullanılan muteber oy pusulaları toplamının, o çevreden çıkacak
milletvekili sayısına bölünmesiyle elde edilecek sayıdan az oy alan siyasî partilere ve
bağımsız adaylara milletvekilliği tahsis edilemez. Bu gibi hallerde, milletvekilliği elde
edemiyen siyasî partiler veya bağımsız adaylar ve aldıkları oylar nazara alınmaksızın
milletvekillikleri geriye kalan partiler ve bağımsız adaylar arasında yukarıki1412 fıkra
gereğince paylaştırılır. / Şayet seçime katılan siyasî partilerden ve bağımsız adaylardan
hiç biri yukarıki fıkrada gösterilen sayı kadar oy almamışlarsa, milletvekillikleri gene
ikinci fıkra hükümlerine göre paylaştırılır”.
Böylelikle, Türkiye’de ilk kez, çevre barajı oranı öngörülür.
Davacı partinin dilekçesi, AP Grubu’nun savunması ve AYM
kararını, “tez-antitez-sentez” şablonunda irdeleyelim.

2) Tez / iddia (Türkiye İşçi Partisi)


Dilekçede şekil ve esas açısından birçok iddia yer almakla birlikte,
konumuzu ilgilendiren gerekçelere değinilecektir1413.

a) Gerekçe
 AP’nin 3 hedefi: TİP’e göre, AP oylarıyla kabul edilen yeni seçim yasası,

1410 Çoğunluk oyları (10): L. ÖMERBAŞ (Başkanvekili), S. BAŞOL, F. USLU, F. ÖZTAN, S.


KOÇAK, A. GİVDA, R. SEÇKİN, A. AKAR, Z. ÖNEL, M. GÜRÜN. Azınlık oyları (5): İ.
SENİL (Başkan), İ. KEÇECİOĞLU, C. KURALMEN, H. KETENOĞLU, H. ZARBUN.
1411 K.n. 1036, K.t. 20.03.1968; RG, T. 23.03.1968, S. 12856.
1412 Sözcük, “yukarıdaki” biçiminde olmalı (idi). Aynı sözcük, izleyen f. hükmünde de geçer.
1413 AYM Raportörü Bülent SERİM, TİP’in gerekçelerinin, “bugün ısrarla uygulaması

sürdürülen ülke genel barajı yönünden de aynen geçerli” olduğunu kaydeder. SERİM, Bülent,
“TİP Seçim Barajına Bakın Nasıl Direndi? Bu Durum Nelere Aykırı?” http://goo.gl/kKsWmk
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 223
“çok partili siyasî düzenin özünü tahribe yönelmiş”tir. Bu çerçevede,
“Kanunun açıklanmayan fakat herkesçe bilinen üç ereği”nden söz edilir:
 “Adalet Partisi iktidarının, hak etmediği, başka partilere verilmiş oylara
sahip çıkarak tek başına iktidarda kalmasını sağlamak”.
 “Çoğunluğu elde ederek Anayasayı geriye doğru değiştirmek”.
 “Türkiye İşçi Partisini ve genellikle küçük partileri tasfiye etmek”.
 Seçme ve seçilme hakkının özüne müdahale: Dilekçede, barajın saptırıcı
etkisinden söz edilerek, hakkın özüne müdahale oluşturduğu savunulur 1414.
 Serbest ve eşit oy ilkelerinin zedelenmesi: Seçmenin oyunun, iradesi
doğrultusunda değerlendirileceğinin güvencelenmesi gereği vurgulanır1415.

d) Eleştiri: Oyların nitelik değişikliği - geçersizlik ilişkisi


TİP dilekçesinde, baraj bağlamında iki niteleme yer alır:
 “Nitelik değişikliğine uğratılma”: Gerekçedeki deyimle, “oylara eşit
muamele” ilkesidir. Barajlı sistemde oylar, iki farklı işleme tâbi tutulmakta,
iki farklı oy türü ortaya çıkmaktadır: Barajı aşan ve aşamayan oy.
 “Geçerli sayılmama”: Değerlendirme, eleştirilebilir. Barajı aşan partilerin
belirlenmesinde baz alınan “geçerli toplam oy” sayısına, baraj altında kalan
partilere verilen oylar da dâhil edildiğinden, “geçersiz”lik nitelemesi teknik
açıdan yanlıştır. Nitekim 2002 seçimlerinde, bir partinin seçimlere
usûlsüzlükle katılması örneğinde, YSK bu oyları geçersiz saymadı.

3) Antitez / savunma (Adalet Partisi MM Grubu)


TİP’in iddialarının muhatabı olan AP, MM Grubu Başkanlığı
aracılığıyla, AYM’ye yazılı mütalâa iletti. Başlıca 3 argümana dayanıldı:
 TİP’e yönelik eleştiri: TİP’in iddiaları ve AP’ye yönelik “niyet” okuması,
“yersiz” ve dayanaksız” bulunur1416.
 Anayasa’yı değiştirme iddiasına yanıt: İstihzaî bir yanıt verilir1417.

1414 “Seçmenin tercihini gösteren ... iradesi, seçim işlemlerinin başından sonuna kadar niteliğini
ve doğrultusunu korumalı, herhangi bir müdahaleye uğramaksızın, seçim sonuçlarının
saptanmasında bu niteliği ile hesaba katılmalıdır. … A[’]ya verilen oylar B[’]ye verilmişcesine
değerlendirilemez”. AYM, K. 1968/13. Devlet kurumları ve görevlileri için kullanılan “yetki”
sözcüğü, birey ve özgürlüğü açısından uygun düşmez. Bunun yerine, “olanak tanıyıcı (izin
verici) norm” anlamı yansıtan “özgürlüğünü” veya “iradesini” sözcüğü tercih edilmeli idi.
1415 “Seçimin serbest olması seçmenin sadece oy kullanırken müdahaleye uğramaması demek

değildir; … kullanılan her oyun, seçmenin iradesi doğrultusunda değerlendirileceğinin


kanunun teminatı altında bulunma[sı] demektir. ... / … Eşit oy demek seçimin herkes için eşit
şartlarda geçmesi ve seçim sonuçlarının alınmasında her oyun eşit değerde kabul edilmesi, ...
demektir. Oysa engelli D’Hondt düzeninde oylar engeli aşan ve aşamayan doğrultuda
bulunmalarına göre değişik işleme bağlı tutulmaktadır. Engeli aşan doğrultudaki oylar geçerli
sayılmakta, aşamayan doğrultudakiler ise, hem geçerli sayılmamakta, hem de nitelik
değişikliğine uğratılmaktadır”. (AYM, K. 1968/13).
1416 Ayrıca, “Partimizin niyetlerine ilişkin varsayımları gülünçtür” cümlesi yer alır.
1417 “Anayasa’nın 55. maddesine ‘seçimler herhangi bir siyasî partinin Anayasa’yı

değiştirebilecek bir çoğunluğu elde edememesini sağlayacak ve küçük partileri çoğaltacak


224 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Barajdan küçük partilerin zarar görmesi sorunu: Bu iddia kabul


edilmekle birlikte, iptal nedeni olamayacağı savunulur 1418.

4) Sentez (AYM kararı)


Esasa ilişkin incelemede ilkin, seçim sistemini belirleme ve
gerektiğinde değiştirme konusunda yasama organının sahip bulunduğu
takdir yetkisi ve sınırlılığı değerlendirilir1419.
Bu temel tartışmadan sonra, Yasa’da iç içe geçmiş ve fakat aslında
birbiri ile örtüşmeyen iki unsurun Anayasa’ya aykırılığı iddiası
değerlendirilir: “Orantılı temsil” ve “engelli seçim”1420.

a) “Orantılı temsil”in Anayasa’ya uygunluğu


Öne çıkarılan nokta, âdil temsil ilkesi ekseninde bir irdelemeden
ziyade, Anayasa’ya açık bir aykırılık bulunmadığı yönündedir1421.

b) “Engelli seçim”in Anayasa’ya aykırılığı


OTS Anayasa’ya uygun bulunurken; bu görüşle tutarlı biçimde,
engelli seçim sisteminin aykırılığı savunulur:
 Azınlık-çoğunluk ilişkisi: Seçim barajının doğurduğu adaletsizlik ve
azınlık-çoğunluk ilişkisinden hareket edilir 1422. Kararda, bu tür sapmalara
örnek olarak, 1957 seçimleri verilir1423.
 Demokratik devlet açısından: Abraham LINCOLN’ün “halkın, halk için,
halk tarafından yönetimi” tanımından hareket edilerek, aykırılık sonucuna
varılır1424. Demokrasinin dar yorumu tercih edilerek, “halk tarafından

esaslara göre yapılır’ mealinde bir fıkrayı yargı [i]çtihat ve yorumu yoliyle sokmağa çalışmak
da yersizdir”. (AYM, K. 1968/13).
1418 “Kanun ile tekrar kurulmasına çalışılan normal seçim, öteki bazı küçük partilerin de işine

gelmiyebilir. Ancak bu vakıalar bir iptal nedeni olamaz”. (AYM, K. 1968/13).


1419
“Ancak bu takdir serbestliğini sınırsız düşünmek mümkün değildir. ... / Kanunkoyucu seçim
düzen ve yöntemlerini koyarken, önce bu ilkelere uymak zorundadır”. (AYM, K. 1968/13).
1420 Kararda, “seçim barajı” yerine “seçim engeli”, “engelli seçim” veya “engel sayısı” tercih

edilir. “Baraj” deyimi ise, yalnızca H. KETENOĞLU’nun karşı oyunda yer alır.
1421 AYM, K. 1968/13.
1422 “Böylece başka partilere veya bağımsız adaylara oy vermiş seçmenlerin toplamı bir seçim

çevresinde geçerli oy kullanan kimseler toplamının üçte ikisini hatta beşte dördünü bulsa
[dahi], bu oylar, çeşitli partiler ve bağımsızlar arasında bölünmek dolayısiyle engel
geçilemediği için, o seçmenler kendilerini Mecliste temsil ettirmek hakkından yoksun kalacak;
çevredeki seçmen çoğunluğunu teşkil ettikleri halde, azınlığın seçtiği milletvekillerinin,
kendilerini de temsil etmelerine katlanmaları gerekecektir”. (b.k.v.t.a.). (AYM, K. 1968/13).
1423 “[Y]urt çapında seçmen azınlığının oylarını toplayabilmiş bir siyasî parti, … böylece

aslında azınlıkta kaldığı halde Mecliste sağlayabildiği çoğunluğa dayanarak ülkenin


yönetimini elinde tutmuştur”. (b.k.v.t.a.) (AYM, K. 1968/13).
1424 “Halkın azınlığını temsil eden bir topluluğun yönetimine ‘demokratik idare’ vasfını vermek
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 225
yönetim” ibâresi, “halkın çoğunluğunu temsil edenlerin yönetimi” olarak
açıklanır. Bu bağlamda, halkın azınlığının temsilcilerinin egemen olmasına
yol açan seçim sisteminin “demokratik” olamayacağı belirtilir.
 Seçme ve seçilme hakkının açısından: Seçim barajının etkisi incelenirken,
düzenleme yetkisinin öze dokunamayacağı ve hakkın ortadan kaldırılmasına
varamayacağı vurgulanır1425. AYM kararındaki, “düzenleme diye hakkın
büsbütün yok edilmesine yol açma” ibâresi ile kastedilen, esasen “hakkın
özüne dokunma yasağı”nın ihlâlidir. Seçme hakkının özü, yalnızca oy
kullanma ile sınırlı tutulmayıp, geniş çerçevede değerlendirilir. Nitekim oy
hakkı, seçme hakkının ilk adımıdır, ne var ki tamamı değildir. Oy hakkı, oy
kullanmaya yönelik özgür irade ve bunu eyleme geçirmenin öncesi, esnası
ve sonrasındaki güvencelerle bir bütündür. Kullanılan oyun, seçmenin özgür
iradesi ve vicdanî tercihine uygun yere ulaştırılması gerekir. Ölçüsüz baraj
ise, bu aşamada sapma yaratır. Kaldı ki seçim engelleri, oyun kullanımı
esnasında dahi, özgür iradeyi etkileyebilir ve oyun yönünü değiştirebilir.
 Serbestlik ilkesi açısından: Kararda, “engel sayısı” olarak nitelenen engelli
seçim sisteminin, “serbest oy” ilkesini zedelediği belirtilir1426. Bu görüş,
aynı cümlelerle AYM K. 1984/2’nin başvuru gerekçesinde yer alır.
o Bir eleştiri: Oya ARASLI, AYM kararına şu eleştiriyi getirir:
“... bu düşüncelere katılmak oldukça güçtür. Çünkü bir demokratik rejimde
seçime katılan herkesin parlâmentoya girmesi şart olmadığı gibi, demokratik
rejimin en önemli ayıracı da çoğunluğun azınlığı ezmemesi ve muhalefet
olanaklarının hiçbir şekilde kısıtlanmamasıdır. / [AYM’]mizin, engel sayısının
seçim serbestliğini zedelediği konusundaki görüşleri de tartışılmaya değer.
Yüksek Mahkeme seçmenlerin kendileriyle aynı doğrultuda oy verenlerin
sayısının engel sayısını aşamaması halinde bu oyların hesaba katılmayacağını
düşünerek başka yönde oy verebileceklerini öne sürmekte ve böylece engel
sayısının seçmen için bir manevi baskı unsuru niteliğini kazanacağını
savunmaktadır. ... / Fakat bu düşünce tarzında aşırı bir abartma olduğu açıkça
anlaşılmaktadır. Bu konuda [AYM] ile aynı doğrultuda düşünmek bize
olanaksız gelmektedir”1427.

mümkün değildir. … [E]ngelli seçim düzeni, seçmen azınlığına dayanan temsilcilerin Mecliste
çoğunluk sağlayarak yurt yönetiminin başına geçmelerine yol açabil”ir. (AYM, K. 1968/13).
1425 “[B]u yetki, düzenleme diye hakkın büsbütün yok edilmesine yol açabilir. … / ... seçim

işlerinin tabiî bir sonucu olmaksızın, sırf kanun koyucunun takdiri [metinde, “takdirî”] ile,
sunî olarak bir ‘engel sayısı’ yaratılmış ve bu sayının altında kalan yurttaş oylarının nazara
alınmıyacağı hükme bağlanmıştır”. (AYM, K. 1968/13).
1426 “Serbest oy esasına göre yapılan seçim, seçmenin oyunu baskıya, kanun dışı bir müdahaleye

uğramadan kullan[ıl]abildiği bir seçimdir. Ancak bir eylemin serbest oy esasını zedelemesi
[i]çin baskının mutlaka fiilî ve maddî olması gerekmez. ‘Serbestlik’ ilkesi ... seçmen iradesine
dolaylı yollardan müdahalede bulunacak veya etki yapacak bir engel ve tedbirin seçmen
karşısına çıkartılmamasını da zorunlu kılar. / Oysa ... hüküm, seçmene kendisiyle aynı
doğrultuda kullanılan oyların belli bir sayıyı doldurmaması halinde bu oyların tümünün
nazara alınamıyacağını önceden bildirmekte ve seçmen daha başlangıçta bir ruhî baskı
altına ve tereddüt içine düşmektedir. Bu … her ne kadar kanunun içinde yer almışsa da meşru
olmayan bir müdahaledir”. (AYM, K. 1968/13).
1427 ARASLI, Oya, “Türkiye’de Seçim Sistemlerinin Getirdikleri”, Bülent N. ESEN’e Armağan,

AÜHF Yay., Sevinç Matb., Ankara, 1977, s. 24 (b.k.v.t.a.). http://goo.gl/UxZt7F Aynı görüş
için bkz. AYM, K. 1984/2 (karar gerekçesi).
226 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
o Görüşümüz: Yazarın, “manevi baskı” konusundaki görüşüne katılamıyoruz.
AKP milletvekili Burhan KUZU açısından dile getirdiğimiz eleştiriyi, ayırım
yapmaksızın ARASLI için de yineleyebilir ve görüşünü CHP’den politikaya
atıldığı dönemde koruyup korumadığını tartışabiliriz.
 Çok partili siyasal yaşamda partilerin rolü açısından: Baraj, partileri
“demokrasinin vazgeçilmez öğeleri” addeden Any. md. 56 ile çelişir1428.
AYM’nin analizinde, amaçsal yorumun izlerini görmek mümkündür 1429.
 Önemli bir saptama: Karardaki bir saptama, oldukça önemli: “Kanunun
görüşülmesi sırasında siyasî partilerin çoğalması, kaçınılması gerekli bir
konu gibi ortaya atılmış; seçim kazandırmamak suretiyle partilerin
gelişmelerinin önlenmesi ve çoğalmamalarının sağlanması için seçim
kanunlarına hükümler koymak ... istenmiştir” 1430. Yaklaşım, daha sonraki
Seçim Yasası’nın (1983/2839) KM’de hazırlık sürecinde de egemen oldu.
 Yasama üyeliğine seçilme yeterliği açısından: Kararda, f. 4’ün Any. md.
68 ve 72’ye aykırı düştüğü sonucuna varılır. Öncelikle, md. 68’de MM, md.
72’de CS üyeliğine seçilebilmek için gerekli olan koşulların Anayasa’da
sayma yoluyla belirlenip sınırlandığı, engelli seçim düzeninin yeni koşul
getirdiği kaydedilir1431. AYM’nin bu yorumuna katılamıyoruz. Zira her iki
madde, milletvekili olabilmenin, seçilebilmenin değil; adaylığın
koşullarıdır. Oysa konu, adaylığın değil, oyları sandalyeye, adayları
milletvekiline dönüştüren mekanizmanın (seçim sistemi) irdelenmesidir 1432.
 Kurucu Meclis’te kabul edilen Anayasa’ya aykırılığı: Karardaki bir
saptama, oldukça önemlidir. Bir yasa metninin ara rejim döneminde
üretilmiş olması, onu otomatikman Anayasa’ya aykırı hale getirmez.
Anayasallık analizinin, tüm önyargılardan uzak biçimde ayrıca ele alınması
gerekir. Aynı görüşe katılıyor ve barajın Anayasallığını tartıştığımız
kısımda yeniden ele almak üzere, bu kısa değerlendirme ile yetiniyoruz.
 Yasa ile ilga edilen “millî kalıntılı seçim düzeni” konusunda görüş
belirtmeye yer olmadığı: Kararda, “millî kalıntılı seçim düzeni” ve bu
düzenin kaldırılması üzerinde görüş belirtilmemiş olup; buna ilişkin bir

1428 “[B]ir partinin seçimde topladığı oyların, gücü oranında değerlendirilerek … hakkının
verilmesi gerekirken, … kanun engelleri çıkartılarak bu oyların sayılmaması yoluna gidilmesi
dolaylı olarak siyasî partinin serbest faaliyetini zedeler. … siyasî partilerin, demokratik siyasî
hayatın vazgeçilir unsurları sayılması sonucunu doğurur”. (AYM, K. 1968/13).
1429 GEDİK, Ömer, Anayasa Mahkemesi Kararlarının Yorum Yöntemleri Açısından İncelenmesi,

(Doktora Tezi), Marmara Üniv. SBE, İstanbul, 2013, s. 188.


1430 AYM, K. 1968/13.
1431 “[E]ngel hükmü, seçim sonuçlarının değerlendirilmesini, olağan şartlardan başka bir de

tamamen kanun koyucunun takdiriyle yaratılmış sun’î bir koşulun tahakkukuna bağlamıştır. ...
seçilme yeterliğine ilişkin hükümlere kanunla yeni bir kayıt eklenmiş”tir. (AYM, K. 1968/13).
1432 Karışıklık, Anayasa yapıcılara da sirayet etti. 1961 (md. 68) ve 1982 Anayasası’nda (md. 76)

kenar başlıklar “seçilme yeterliliği” biçimindedir. Barajın ölçüsüzlüğü ve milletvekilliğine


aday olma koşulları, tamamen ayrı konulardır. Baraj, birey açısından aday olmayı değil,
TBMM’ye girişi engelleyen bir unsurdur. Sorun, Anayasa kuralına paralel olarak, AYM
gerekçesinde “adaylık koşulları” ile seçilme ve “TBMM’ye girme koşulları”nın
karışmasından kaynaklanır. Aday açısından, barajın, partisinin barajı geçemeyeceği yönündeki
öngörüsü dolayısıyla yarattığı caydırıcı etki ya da -baraj bağımsız adaylık açısından da geçerli
ise- bağımsız adaylıktan uzaklaştıracak kadar ölçüsüz olması, ayrı sorundur.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 227
işaret aranmaması, hukuksal sonuç çıkarımına gidilmemesi gerektiği
vurgulanır1433. Ancak, üyelerden Ziya ÖNEL, karşı oy gerekçesinde, ulusal
kalıntıya karşı ileri sürülen sakıncaları reddeder ve hatta yararlarını
vurgular. Kanımızca, TBMM’nin değişiklik iradesi sonucu, norm zaten
ortadan kalkmıştır. Kaldı ki, kabul edilen yeni normun AYM’ce iptali,
normun ilga ettiği önceki normu otomatikman canlandırmayacaktır. Oysa
1961 Anayasası döneminde, aksi yönde uygulamaya rastlanır1434.
Sonuçta AYM, “engelli seçim” olarak nitelediği çevre barajı (md.
32/4) ve “Şayet” diye başlayan f. 5’in Anayasa’ya aykırılığına hükmetti.

5) Karşı oy’lar ve ek gerekçe


Öncelikle, 2 ön gözlemde bulunabiliriz:
 Karşı oy gerekçeleri, kararın çoğunluk gerekçesinden uzundur.
 5 üye, “ortak karşı oy gerekçesi”; üyelerden 1’i “ek karşı oy gerekçesi”;
çoğunluk kararına katılan 1 üye “ek aykırılık gerekçesi” kaleme aldı.

a) Ortak karşı oy
Ortak karşı oy gerekçesi, 5 AYM üyesi1435 tarafından yazıldı.

aa) Denetimde, yalnızca Anayasa md. 55’in kullanılabileceği


Seçme ve seçilme hakkının anlam ve kapsamı tartışılır. Bu
çerçevede, AYM’nin K. 1965/131436 ve K. 1966/1 kararlarına referansla,
denetimde yalnızca Any. md. 55’in kullanılabileceği, bunun dışındaki
ilkelerin referans norm olamayacağı savunulur.
Eleştiri: İlgili tüm Anayasa normları, denetimde kullanılabilir:
Ortak karşı oy gerekçesindeki görüşe, katılamıyoruz. Zira anayasallık
denetimi, Anayasa’nın herhangi bir hükmüne aykırılıkla sınırlı bir
denetim olarak görülemez. Aksine, Anayasa’nın diğer maddelerinde yer
alan ve Yasa ile ilgisi bulunan tüm kurallar, referans norm değeri taşır.
Bu bağlamda, iki noktanın altını çizmekte yarar var:

1433 “[B]u dâva dolayısiyle yapılan görüşmelerde ve verilen kararda tabiatiyle 1036 sayılı
Kanunla kaldırılan hükümler değil, bunların yerine getirilen hükümler inceleme ve tartışma
konusu olmuştur”. (AYM, K. 1968/13).
1434 1961 Anayasası GM 11, önce TBMM’ce 1188 sayılı Yasa ile ilga, ardından AYM’ce iptal

edildi. GM 11, 1801 sayılı Yasa ile tekrar ilga edildi. AYM, -şeklî açıdan Anayasa’ya aykırılık
gerekçesiyle- tekrar iptal edince, GM 11’in yeniden geçerlilik kazandığı kabul edildi. KİLİ,
Suna, Türk Anayasaları, 1. Bs., Tekin Yay., İstanbul, 1982, ss. 152-153, dp. 63. 1254 no.lu
Yasa ile Anayasa’ya 11 no.lu yeni bir GM eklenince, aynı no.lu GM sayısı 2’ye çıkmış oldu.
1435 İ. SENİL, İ. KEÇECİOĞLU, C. KURALMEN, H. KETENOĞLU, H. ZARBUN.
1436 “Nisbî seçim düzeninde önemli olan kişiler değil partilerdir”. AYM, K.T. 05.03.1965, E.

1963/171, K. 1965/13; RG, T. 13.11.1965, S. 12150.


228 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 İlkeler Anayasa metninde açıkça yer almalı veya yorum yoluyla


çıkarılmalıdır: AYM kararında yer alan ilkeler (serbestlik,
demokratik devlet, hukuk devleti1437, vb.) doğrudan Anayasa’da da
yer almaktadır. Oy hakkını düzenleyen md. 55 dışında başka
maddelerde yer alıyor olmaları, denetimde referans norm olarak
kullanılamayacağı biçiminde yorumlanamaz. Görüşümüzü
destekleyen 2 noktanın altı çizilebilir:
 “İstemle bağlı olma, gerekçe ile bağlı olmama” ilkesi: Anayasa yargısında
önemli bir ilkesi uyarınca, AYM’lerin bir davada yetkisini kullanabileceği
mevzuat alanı, bir istisna (iptal edilen kuralın konusuz bıraktığı kuralın da,
talep edilmemiş olsa dahi iptal edilmesi) dışında, denetlenmesi istenen
normlarla sınırlıdır (istemle bağlı olma). Buna karşılık, AYM’ler, denetim
işlevini yerine getirirken, talepte ileri sürülsün ya da sürülmesin, temel referans
normu olan anayasa metni içindeki tüm kurallardan yararlanabilir. Hukuk
devleti, serbestlik vb. ilkeler de 1961 Anayasası’nda yer aldığı için, denetimde
kullanılabilmesine engel yoktur (gerekçe ile bağlı olmama).
 Anayasa normları, denetimde eşit hukuksal değere sahiptir: Anayasa
normları, değişmez normların önemi bir yana bırakılacak olursa, aynı
düzeydedir. Tümü bağlayıcıdır ve denetimde kullanılır. Kaldı ki, anayasa
normları arasında bir hiyerarşi bulunduğu görüşü kabul edilse dahi, seçim barajı
açısından, md. 55 dışındaki maddelerde yer alan ilkelerin md. 55’teki ilkelerden
üstünlüğünü ispat etmek güçtür. Zira, söz konusu olan “hiyerarşi” ise, anayasa
maddelerinin birbiri üzerindeki etkisinden söz edilebilir. Oysa sorun, Anayasa-
Anayasa normu değil, Anayasa-yasa normu ilişkisidir.
 Referans norm olarak kullanılan Anayasa normlarının, denetlenen
normla ilgisinin kurulması yeterlidir: AYM kararında
gerekçelendirmede kullanılan ilkeler, oy hakkı ve bu hakkın
kullanımını sınırlayan seçim barajı ile sıkı ilişki içindedir.
Dolayısıyla, hukuk devleti, demokratik devlet vb. ilkeler, AYM
denetiminde referans norm olarak kullanılabilir.

bb) Anayasa md. 55 dışındaki diğer ilkelere uygunluk


Baraj normunun denetiminde, md. 55 dışındaki ilkelerin
kullanılamayacağı iddiası ile yetinilmeyip; ilkelerin uygulanması
gerektiği kabul edilse dahi, barajın bunlara aykırı olmadığı savunulur:
 Hukuk devleti: Barajın partilere eşit uygulanmasından hareketle, uygunluk
sonucuna varılır1438. Ancak, barajın tüm partilere “ayırımsız” uygulanıyor

1437 “Hukuk devleti” yerine, “hukuk kalıbında yoğrulmuş devlet” deyimi de kullanılır.
KABOĞLU, İbrahim Özden, Anayasa ve Toplum, 1. Bs., İmge Yay., Ankara, Mayıs 2000, s.
69. Yazar, tanımda ise temel kavramları sentezler: “Hukuk devleti, demokratik bir insan
hakları devletidir”. Ibid., s. 121. Öngörülebilirlik, ulaşılabilirlik ve etkililik unsurlarından
oluşan “hukuk toplumu” ise, “hukuk devleti”ni tamamlayıcı işlev görür. Ibid., ss. 31-34.
1438 “Devlet yönetiminde istikrarın sağlanması amacıyla kabul edilmiş olan (Engel) hükmünün

eşit koşullar içinde geçen bir seçim sonucu uygulandığına göre, demokratik sayılmaması
doğru değildir. Bu durumun, ... hukuk devleti kavramıyla da bağdaşmadığı ileri sürülemez”.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 229
olması itibariyle kurulan “eşitlik” argümanı, “adalet” açısından bir
irdelemede çökmesi muhtemel ve “hukuken sorunlu” bir anlayışı yansıtır.
 Serbestlik ilkesi: AYM kararında, seçim barajının olağan seçim sonuçlarını
sunî bir müdahale ile değiştirdiği, bazı partilerin engeli aşamaması hâlinde
oyların tümünün dikkate alınmayacağı önceden bilen seçmenin daha
başlangıçta bir ruhî baskı altında kaldığı, bunun seçme hakkının
serbestliğine müdahale olduğu ve yasada yer aldığı takdirde meşru bir
sınırlama olmadığı savunulmaktaydı. Karşı oy gerekçesinde ise, kararda
geçen “sunî”lik, nüanslı biçimde ve kanımızca yanlış anlaşılmaktadır 1439.
Oysa, AYM kararında bahse konu edilen “sunî” nitelemesi, sınırlamanın
sonuçları ve oyların sandalyeye dönüşmesinde baz alınan hesaplama tarzına,
yani seçim sisteminin yarattığı sapmaya ilişkindir. Karşı oy gerekçesinde,
seçme ve seçilme hakkının kanun koyucu tarafından “tarafsız ve objektif bir
şekilde düzenlenmiş” olduğu savunulur. Ayrıca, 1965 seçimlerinde 4
partinin engeli aşması kanıt gösterilir ve -Oya ARASLI’nın daha önce
aktarılan eleştirisine paralel biçimde- seçmen üzerindeki baskı iddiasının
hayalî olduğu vurgulanır1440.
 Barajın, siyasal partilerin güvencelerini zedelemediği ve partilere eşit
uygulandığı: AYM kararında, baraj dolayısıyla küçük partilerin oylarının
değerlendirilmemesinin, partilerin serbest faaliyetleri ve diğer güvencelerini
zedelediği savunuluyordu. Karşı oyda ise, Anayasa’nın partilere çok önem
verdiği belirtilir ve barajın tüm partilere eşit uygulandığı savunulur1441. Bu
görüşün, eleştiriye maruz kalacağı açık. Zira barajın tüm partilere eşit
biçimde uygulanması başka, partiler üzerinde eşit/adaletli sonuçlar
doğurması ise başkadır. Bu farklılığı göz ardı eden yoruma bir Anayasa
yargıcının karşı oy gerekçesinde rastlamak, oldukça düşündürücü. Hatta,
deyim yerinde ise, “adaletsizliğin uygulanmasında adalet”
savunulmaktadır. Benzer görüşlere, 1980 darbesi sonrasında % 10 barajının
yürürlüğe konulmasına ilişkin DM müzakerelerinde de rastlanır.
 TBMM dışında da politika yapılabileceği: Bir başka AYM kararına
referansla1442, barajı aşamayan partilere TBMM dışında etkinlikte

(AYM, K. 1968/13).
1439
“Bütün seçim sistemlerinde çeşitli sınırlamalar ve engeller … kanun koyucular tarafından
konulmaktadır. Bu itibarla aslında sunidirler. Tabiî haklar gibi, tabiî seçim kuralları yoktur.
… ikinci fıkrayı tabiî, engeli koyan fıkrayı ise sun’î diye nitelendirmek olağan bir ayırım
sayılmaz”. (AYM, K. 1968/13).
1440 “Seçimde ... engeli aşmak bütün adaylar için aynı derecede mümkündür. Bu engel seçme ve

seçilme hakkına bir müdahale değil, Anayasa’nın … kanun koyucuya verdiği takdir yetkisine
dayanmaktadır ve bu itibarla meşrudur. … İptal edilen dördüncü fıkra 1961 yılında da aynen
uygulanmış, dört parti engeli aşmış ve aldıkları oylarla orantılı milletvekillikleri
kazanmışlardır. Demek ki o zaman seçmenler engel yüzünden ruhî bir baskı altında
kalmamışlar ve oylarını serbestçe kullanmışlardır”. (AYM, K. 1968/13).
1441 “Kanun ... objektiftir ve bütün partiler için şartlar aynıdır. [E]ngeli aşabilen her siyasî parti,

aldığı oyların oranına göre milletvekilliği kazanacaktır. … Başarı sağlayamazsa bunun


nedeni kendisinde ve seçim sistemi dışında aranmalıdır”. (AYM, K. 1968/13).
1442 “Böylesine yüce ve şerefli bir mevkiin o oranda yüküm ve sorumları olması gerekir. Partileri

bu yüküm ve sorumları karşılayacak niteliklere yöneltmek kanunların başlıca görevidir”.


230 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

bulunmaları öğütlenir1443.
 Barajın seçilme yeterliliğine etkisini tartışmaya gerek bulunmadığı:
Karşı oyda, “seçilme yeterliği konusu üzerinde ayrıca durulmağa lüzum
görülmediği” eklenir; f. 4’ün md. 68 ve 72’ye aykırı olmadığı belirtilir.
 f. 4’ün Anayasa’ya uygunluğu dolayısıyla, f. 5’in de iptaline gerek
olmadığı: F. 4’ün Anayasa’ya aykırılığı kararına karşı çıkıldığından, “bu
fıkraya ilişkin olan ve bunun bir sonucu olan” f. 4’ün da Anayasa’ya aykırı
olmadığı belirtilir; dolayısıyla, f. 5 için “başkaca bir gerekçe eklenmesine
yer görülmemiş” olduğu vurgulanır.
Öncelikle, dava konusu kuralın, ilgili hakka bir müdahale olmadığı
saptaması, doğru değildir. İkinci olarak, “yasallık”, “meşrûluk”la eş
anlamlı addedilmiştir. Oysa, her ikisi farklıdır. Öte yandan, barajın
geçmiş bir seçimde adaletsiz sonuçlar doğurmamış olması, bundan sonra
vaki olmayacağı anlamına gelmez.
Karşı oy gerekçesinde ayrıca, oylarının çöpe gideceğinin
bilinmesinin, seçmeni daha dikkatle davranmaya yönelteceği
savunulur1444. Bu yorum tarzı, özgürlüklere ilişkin müdahalelere, yanlış
ve ölçüsüz olsa dahi, bir uyarı, dikkatli davranmaya yöneltme, özgürlük
süjelerini terbiye etme işlevi yüklenmesine yol açar ki, Bu görüşe de
katılmamız mümkün değildir.

b) Karşı oy’a ek gerekçe (Hakkı KETENOĞLU)


Gerekçede yer alan argümanlar ve görüşümüz aktarılacaktır.
 Barajın istikrarı ve demokrasiyi koruduğu: Yukarıdaki karşı oy yazısına
katılan KETENOĞLU, ayrıca bir de ek gerekçe kaleme aldı. Gerekçede
baraj, “güçlü devlet” amacından hareketle meşrulaştırılmaya çalışılır 1445.
Birçok bilim insanının1446 eserinden alıntıların yanı sıra, SBF İdarî İlimler
Enstitüsü’nün seçim sistemi hakkındaki görüşüne referansla, zayıf
hükûmetlerin demokrasiye zararlı olduğu, demokrasiyi tahrip edebilecek
güçlerin frenlenmesi gerektiği, bunun için baraj konulmasının zorunlu
olduğu, barajlı sistemin Anayasa’ya aykırı olmadığı, hatta barajın

AYM, K.T. 28.05.1965, E. 1965/12, 1965/34; RG, T. 01.12.1965, S. 12165.


1443 “Siyasî Partilerin, demokratik hayatın vazgeçilmez unsurları olmaları ..., hepsinin mutlaka
yasama meclislerinde temsil edilmelerini gerektirmez. Yasama meclisleri dışında da ...
memleketin siyasî hayatında yararlı olmaları mümkündür”. (AYM, K. 1968/13).
1444 “Seçmenler, oyunu kullanırken bu oyların nasıl değerlendirileceğini bilirse, daha dikkatli

davranacak ve engelin doğurabileceği sonuçları önleyecek şekilde eğilimlerine göre hareket


edeceklerdir. Önceden bilinen seçim kuralları bir ruhî baskı değil, belki bir uyarma teşkil
eder”. (AYM, K. 1968/13).
1445 “[B]üyük işler yapmak zorunda bulunan devletin güçlü olması lüzumuna kani olarak hukuka

ve demokrasiye aykırı bulunmayan fıkraların iptal edilmemesi yolunda oy vermişizdir”.


(AYM, K. 1968/13).
1446 Özellikle G. VEDEL, M. DUVERGER, N. ABADAN, F. ARMAOĞLU, H. N. KUBALI.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 231
“kaçınılmaz bir çare olduğu” vurgulanır. Özetle, devletçi ve otoriter, bir
yönüyle de “koruyucu demokrasi”nin izlerini görmek mümkündür.
 306 sayılı Yasa’nın 1961 Anayasası’na aykırılığının savunulamayacağı:
Başlangıçta devleti kutsayan KETENOĞLU, ayrıca, -tıpkı 1983’te KM
tarafından öngörülen ve halen yürürlükte olan % 10 barajına benzer
biçimde- 306 no.lu Yasa ile öngörülen çevre barajının da ara rejim dönemi
yasama yetkisini kullanan TM ve MBK olduğunun altı çizilerek, bu hususun
AYM çoğunluğu tarafından göz ardı edildiği, oysa bunun çok önemli
olduğu vurgulanır. AYM Üyesi, ilgili Yasa’daki çevre barajının Anayasa’ya
uygun olduğunu şu gerekçeye dayandırır: “Temsilciler Meclisinin bir eliyle
Anayasa’yı, diğer eliyle de ona aykırı bulunan [MSK’yı] hazırladığını
düşünmeye değil hatıra getirmeye bile o müesseseye duyulan güven
manidir”1447. Ardından, yasanın dikkatle ve özenle yazıldığı, aradan geçen 7
yılın, Anayasa’nın esaslarını değiştirmeyeceği fikri öne sürülür. Hukuken
savunulması güç bir yorumu yansıtan iddia, daha sonra analiz edilecektir.
 Seçim sonuçlarından hareketle, barajın demokratikliği: Karşı oy
gerekçesinde, AYM’nin çoğunluk gerekçesinde yer verilen, demokratik
hukuk devleti ilkesinin ihlâl edildiği yönündeki çoğunluk görüşüne, seçim
sonuçlarından örneklerle karşı çıkıldı. Engele rağmen partilerin aldıkları oy
miktarlarının, korku değil, güven verici olduğu, iki büyük partinin birbirine
yakın oy almalarına ve diğerlerinin meclise azımsanmayacak kadar
milletvekilleri getirmelerine engel olmadığı vurgulanır. Varılan sonuç,
şudur: “Demek ki küçük partiler ortadan kalkmamaktadır”. Bu çerçevede,
H. N. KUBALI’nın1448 zayıf hükûmetler kurulmasına yol açan seçim
kurallarını uygun bulmadığı da aktarılır.
Sonuç olarak, KETENOĞLU’nun karşı oy gerekçesinde, iptal
edilen hükümlerin Anayasa’ya aykırı olmadığı, “hatta memleketimizin
muhtaç bulunduğu kuvvetli yönetimin sağlanması için kaçınılmaz bir
çare olduğu”1449 açıkça dile getirilir.
Seçim sonuçlarından hareketle seçim barajlarını “aklama”
yaklaşımını yansıtan yoruma, günümüzde barajın değerlendirilmesi
sırasında da başvurulduğunu hatırlatmakta yarar var. Bu yaklaşıma en
açık yanıt, İHAM’ın Büyük Daire (İHAM-BD) kararında, ortak karşı oy
gerekçesi kaleme alan 4 yargıç tarafından verilir: Bir seçimde barajın
daha az temsil açığı yaratması, meşrulaştırıcı argüman olarak
kullanılamaz. Zira, bir sonraki seçimde barajın yıkıcı etki
yaratmayacağının hiçbir güvencesi yoktur.
Görüşümüz: Gerekçede izleri hissedilen militan demokrasiden
hareketle, seçim barajlarının demokrasiyi tahrip edebilecek güçleri
frenlediği ve biçimsel olarak koruduğu iddiasının aksine, uzun vadede

1447 AYM, K. 1968/13.


1448 AYM web sitesindeki metinde, KUBALI’nın soyadı, “KÜBALI” olarak yanlış yazılır.
1449 AYM, K. 1968/13.
232 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

demokrasiyi yıprattığı ve geriye götürdüğü, temsilde adaleti,


çoğulculuğu ve iç barışı zedeleyeceği kanısındayız.
Öte yandan, üyenin temsilde adaletten anladığı ise, oldukça
çarpıcıdır: Doğrudan kendi cümlesi ile, “demek ki küçük partiler
ortadan kalkmamaktadır”. Üye, 2 büyük partinin birbirine yakın oy
alabildiği durumlarda, küçük partilerin oylarının başka partilerin
milletvekilliklerine dönüşmesinde adaletsizlik görmemektedir.
Hakkı KETENOĞLU’nun dile getirdiği birçok husus, dikkat
çekicidir; ancak, hukuken eleştiriye açıktır. Bu konuya, barajın
anayasallığının tartışılacağı kısımda tekrar değinilecektir.
Özetle AYM, “yönetilebilirlik ya da istikrar ile siyasi ya da adil
temsil dengesinde, istikrarı değil adil temsili yada [ya da] siyasi
demokrasiyi tercih etmiştir”1450. AYM kararında gerekçe olarak,
parlamento dışı siyaset olanağının gösterilmesi ise, oldukça ilginçtir.
Karara eleştirilerin odağı: TBMM’nin yerine geçme: Karar,
ciddi biçimde eleştirilmiştir. ÜNSAL, AYM’nin iptal kararını, “yasama
meclislerinin yerine geçme” başlığında değerlendirerek, (“olumsuz
yasayıcı” işlevine yönelik) “dolaylı yasama” nitelemesini kullanır1451.
Mümtaz SOYSAL da, kararı demokratik ilkeler açısından analiz
etmek yerine, AYM’nin “yeni kural koyması” ve yasamanın yetki
alanına müdahalesi biçiminde değerlendirir.
“[P]arlâmento ‘barajsız d’Hondt sistemi’ gibi bir sistem düşünmemişken, …
iptal kararından sonra, kalan kurallar böyle bir sonuç doğurmuş oldu. /...
[AYM’nin] yasama organı gibi davranıp yeni kural koyduğu kanısını uyandıran
bir durum var. Gerçekteki durum da öyle: artık, yasama organının getirmek
istediği kural değil, [AYM’nin] dolaylı yoldan yarattığı kural uygulanacaktır.
Bu ise, yasama ile yargı arasındaki yetki ayırımına aykırı”1452.
Üstelik SOYSAL, bir adım daha atarak, AYM kararına rağmen
yasanın yeniden yürürlüğe konulmasını önerir. AYM’nin her iptal kararı
bu şekilde değerlendirilecek olursa, AYM’nin “norm denetimi” işlevi
pratik değerini yitirir. Dahası bu yaklaşım, barajı daha sonra eleştiren bir
Anayasa Hukukçusu açısından ciddi çelişkidir.
TANÖR ise, barajın, “sistemin teknik kusurları”ndan biri olarak
gördüğü istikrarsızlığı engelleyici mekanizmalardan olduğunu ve AYM

1450 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 165.


1451 ÜNSAL, Artun, Siyaset ve Anayasa Mahkemesi (“Siyasal Sistem” Teorisi Açısından Türk
Anayasa Mahkemesi), AÜSBF Yay., Basın ve Yayın Yüksek Okulu Matb., Ankara, 1980, s.
272. Krş. GÜNAL, Erdoğan, Türkiye’de Seçim Sistemlerinin Siyasal Kurumlar Üzerindeki
Etkileri, (Doktora Tezi), Ankara Üniv. SBE, Ankara, 2005, s. 75. http://goo.gl/PLFQgj
1452 SOYSAL, Mümtaz, 100 Soruda Anayasanın Anlamı, 5. Bs., Gerçek Yay., İstanbul, Mart

1979, s. 210.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 233

kararının “hatalı bir kararıyla”1453 iptal edildiğini savunur.

c) İptal kararına ek gerekçe (Muhittin GÜRÜN)


AYM üyesi M. GÜRÜN ise, barajın Anayasa’ya aykırı olmadığı
yönündeki çoğunluk görüşüne katılmış olmasına rağmen, “muhalefet
şerhi” kaleme aldı. Üye, AYM çoğunluk gerekçesinde seçme-seçilme
hakkı ve serbestlik ilkesinin zedelendiği görüşüne karşılık, md.
55/2’deki eşitlik açısından da aykırılık oluştuğunu savunur1454.
Dolayısıyla, başlıkta her ne kadar “muhalefet şerhi” ibâresi yer
alsa da, bu açıdan iptal kararına bir tür ek gerekçe niteliğindedir.

C) 1984/2: Onda birlik yerel seçim barajının uygunluğu


(içtihattan sapma)
1984/21455 kararı, genel bilgi (1), aykırılık gerekçeleri (2),
çoğunluk kararı (3) ve karşı oy gerekçeleri (4) açısından irdelenecektir.

1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm


E. 1984/1, K. 1984/2
Davanın konusu: “Onda birlik” çevre barajının Anayasa’ya aykırılığı iddiası ve iptali istemi
Davayı açan: Anamuhalefet Partisi Halkçı Parti TBMM Grubu adına Grup Başkanı Necdet CALP
Denetlenen norm(lar): 2972 no.lu “Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri
Seçimi Hakkında Kanun”1456 (md. 2, 11, 14, 23, 35, GM 5, GM 7; özl. md. 23)
Referans norm(lar): 1982 Any. (md. 2, 10, 13, 31, 67/1-2, 68/2 ve 91/1-2)
Sonuç: “Onda birlik” çevre barajının Anayasa’ya uygunluğu.
Karar çoğunluğu: Oy çokluğu (13-2)
Davaya ilişkin başlıca gelişmelerin kronolojisi
05.01.1984: TBMM, 2971 sayılı Yasa’yı kabul etti ve CB onayına sunuldu.
11.01.1984: CB, “bir daha görüşülmek üzere” yasayı TBMM’ye geri gönderdi.
18.01.1984: Yasa, 2972 no.lu Yasa olarak yeniden kabul edildi1457.
18.01.1984: 2972 sayılı Yasa, aynı gün yayımlanarak yürürlüğe girdi.
28.02.1984: Yerel seçimlere kısa bir süre kaldığından, AYM davayı esastan incelemeye başladı.
01.03.1984: AYM, “onda birlik” barajı Anayasa’ya uygun buldu.
01.05.1984: AYM kararı, RG’de yayımlandı.

1453 TANÖR, Osmanlı-Türk ..., s. 430. Gerçi yazar, karar no.su vermez; ancak adı geçen kararın
kastedildiği anlaşılır. Zira, 1961 Anayasası döneminde benzer bir karar bulunmamaktadır.
1454 “Zira ‘eşitlik’ ilkesinin gereği, seçim sandığına herkesin sadece tek rey atmak hakkına sahip

bulunmasından ibaret olmayıp, … aynı zamanda, verilen oyların … eşit etki ve değere sahip
olmalarını zorunlu kılar. / … engeli aşan oylara milletvekili seçme hakkı tanınıp, altında kalan
oylara bu hak tanınmamak suretiyle ... daha üstün bir değere yükseltilmesi sonucunun, ...
eşitlik ilkesine aykırı bulunduğu meydandadır”. (AYM, K. 1968/13, karşı oy).
1455 AYM, K.T. 01.03.1984, E. 1984/1, K. 1984/2; AYMKD, S. 20, ss. 161 vd.; RG, T.

01.05.1984, S. 18388. http://goo.gl/ydpjtS (AYM web sitesi, e.t. 03.12.2012).


1456 K.n. 2972, K.t. 18.01.1984; RG, T. 18.01.1984, S. 18285.
1457 CB, 2971 no.lu Yasa’yı, Anayasa md. 89 gereğince “bir daha görüşülmek üzere” TBMM’ye

gönderdi. Yasa, muhalefet partilerinin Anayasa’ya aykırılık iddialarına karşın kabul edildi.
234 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Denetlenen norm (md. 23):


“Bir seçim çevresinde kullanılan geçerli oy toplamının onda birine tekabül eden sayı,
bütün partilerin ve bağımsız adayların aldıkları oy sayısından ayrı ayrı çıkarılır. Bu
çıkarmadan sonra geriye oyu kalmayan siyasi partiler ve bağımsız adaylar üye
tahsisinde hesaba katılmaz”.

2) Başvuru: Onda birlik barajın Anayasa’ya aykırılığı


Anamuhalefet Partisi Halkçı Parti TBMM Grubu adına Necdet
CALP imzalı dilekçede, “onda birlik baraj uygulamalı nispi temsil
sistemi”1458nin Anayasa’ya aykırılığı, şu argümanlarla savunulur:
 Yerel seçimlerde “yönetimde istikrar”ın ve barajın gereksizliği1459;
 “Oy imhası”nın seçme ve seçilme hakkını zedelediği1460;
 Seçimlerin serbestliği: Yasal, fakat meşrû olmayan müdahale 1461;
 Eşitlik ve adalet1462;
 Demokratik hukuk devleti1463;
 Sınırlamada kamu yararı bulunmadığı.

3) AYM kararı: Onda birlik barajın Anayasa’ya uygunluğu


Kararda dayanılan argümanları kısaca tartışabiliriz:
 Anayasa’da “tam nispî temsil sistemi”nin öngörülmediği: Yasama
organının seçim kurallarını belirlemede “bağlı yetki” değil, “takdirî yetki”
sahibi olduğu, Anayasa’da herhangi bir seçim sisteminin dayatılmadığı,
dolayısıyla “tam nispî temsil sistemi”nin uygulanmak zorunda olmadığı;
Anayasa’da bu tür bir normun varlığı hâlinde seçim sisteminin

1458 “Onda bir” barajlı sistemin izahı için bkz. TEZİÇ, Anayasa Hukuku, ss. 362-364.
1459 “[B]araj, ... demokratik bir Devlet’te [metinde, “Devlet’de”] uygulanması olanaksız bir ‘OY
İMHASI’ haline gelmektedir. / Milletvekili seçiminde öngörülen baraj sistemi, parlamento
düzeyinde ‘Siyasi istikrarı’ sağlama amacına yöneliktir. / Oysa bugüne kadar nispi temsile
göre teşekkül etmiş mahalli meclislerde istikrarsızlık görülmemiştir”. (AYM, K. 1984/2).
1460 “Seçmenin geçerli oyunun onda biri hiçbir gerekçeye dayanmadan yok sayılmakta başka bir

deyişle ‘seçme hakkı’ imha edilen oylar ölçüsünde ortadan kaldırılmaktadır. / Ayrıca seçilme
hakkı onda bir oranındaki oyların imhası ile olağan şartların dışında sadece kanun koyucunun
takdiri ile yaratılmış suni bir koşula bağlanmış olmaktadır”. (AYM, K. 1984/2).
1461 “Bu hüküm, seçmene kendisiyle aynı doğrultuda kullanılan oyların belli bir sayıyı

doldurmaması halinde bu oyların tümünün nazara alınmayacağını önceden bildirmekte ve


seçmen daha başlangıçta bir ruhi baskı altına ve tereddüt içine düşmektedir. Bu bir
müdahaledir ve her ne kadar kanun içinde yer almışsa da meşru olmayan bir müdahaledir”.
(AYM, K. 1984/2). Bu görüş, aynı cümlelerle, K. 1968/13 kararında da yer alır.
1462 “Eşit oy ilkesi geçerli oylarla seçilen üye sayısı arasında adil bir oranın kurulmasını da

zorunlu kılar. Oysa getirilen hüküm seçmen iradesini amacından ters yönde değerlendirmekte
ve üyelerin kabul edilmeyecek bir çoğunluğunun en çok oy almış partide toplanması sonucunu
doğurmaktadır”. (Akt. AYM, K. 1984/2). Bu görüş, CB’nin iade gerekçesi ile de güçlendirilir.
1463 “Halkın, gerçekte halk tarafından seçilmemiş olan fakat matematiksel formüllerle seçilmiş

duruma getirilen kişiler tarafından temsil edildiği bir yönetime demokratik idare denilebilmesi
mümkün değildir”. (Akt. AYM, K. 1984/2).
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 235
dondurulacağı savunulur1464. Kararda, Anayasa’ya uygun seçim sistemi
yerine, “ülkenin içinde bulunduğu siyasi ve sosyal şartların gerektirdiği
başka bir sistemi” deyiminin yer almasını içselleştirmekte zorlanıyoruz.
Dahası, “seçim sistemi donmuş olacaktır” gerekçesini anlamak mümkün
değildir. Zira bizzat AYM’nin kendisi, birkaç satır üstte, yasa koyucunun bu
seçim sistemini belirlemede takdir yetkisinin sınırlılığına ve yetkinin
Anayasa’ya uygun olarak kullanılması gereğine işaret etmektedir. Anayasa
normu da, zaten seçim sisteminde değişikliğe gitmeyi engelliyor değildir.
Ancak, mevcut anayasal ilkeler yürürlükte kaldığı sürece, Anayasa
yargıcının gözetmesi gereken kriter, konjonktüre uygun, “yerindelik”
bağlamında irdelenen bir seçim sistemi değil, anayasal ilkelerle
çerçevelenen seçim sistemidir. Bu konuda takdir, tabii ki yasamaya, ancak
anayasallık denetimi ise, AYM’ye aittir. Sonuç olarak, karşı çıkılması
gereken husus, yasaların değişmesi değil, Anayasa’ya aykırı biçimde
değiştirilmesi veya bu nitelikte yeni yasalar yapılmasıdır. Kaldı ki,
gerekçenin sonunda da, benzer bir görüşe yer verilir. Özetle sorun, Yasa’nın
anayasallık analizinde düğümlenmektedir 1465.
 Normun konuluş amacı: Büyük partilere avantaj sağlamak: AYM,
“maddelerin anlam ve kapsamı” başlığında, 2972 sayılı Yasa’da yer alan iki
hüküm arasındaki ilişkiyi saptar. AYM’ye göre, seçim sisteminin ana
ilkesini koyan md. 2 ile, bu ilkenin nasıl uygulanacağını gösteren md. 23,
bir bütün oluşturmaktadır. Md. 2/2’de açıkça, “onda birlik baraj uygulamalı
nispi temsil sistemi” ibâresi geçmektedir. AYM’nin, hükmün konuş
amacına ilişkin değerlendirmeleri, bir bakıma, barajın büyük partilere
sağladığı avantajın da itirafıdır. Hatta en çok oy alan partiye, “iki yönden
yarar sağlandığı”ndan bahsedilir1466. Ardından AYM, dava dilekçesindeki
iddiaları ayrı ayrı yanıtladı. AYM kararındaki sistematik hatalara karşılık,
gerekçeleri dava dilekçesindeki iddialara paralel olarak yeniden sıralayalım.
 “İstikrar” açısından: Dava dilekçesinde, yerel seçimlerde istikrarsızlığın
görülmediği ve barajın gereksizliği savı mevcuttu. Kararda, bu gerekçenin
ilgisiz olduğu ve tartışmaya gerek bulunmadığı sonucuna varılır.
 Seçme ve seçilme hakkı açısından: Başvurudaki iddialara karşılık, barajın
büyük partiler lehine sonuçlar doğurduğu kabul edilmekle birlikte, seçme ve
seçilme haklarının ihlâl edilmediği savunulur: “Barajın seçim sonuçlarında
bazı değişiklikler yaptığı[,] seçmenlerce verilen oylarda yan tesirler icra
ederek fazla oy alan partiler yararına sonuçlar meydana getirdiği

1464 Bu durumda, “Kanun Koyucu, seçim düzeni olarak tam nispi temsil sistemini kabul etmek
zorunda kalacak, ülkenin içinde bulunduğu siyasi ve sosyal şartların gerektirdiği başka bir
sistemi tercih edemeyecek ve sonuçta, seçim sistemi donmuş olacaktır”. (AYM, K. 1984/2).
1465 “Anayasamız seçim sisteminin ne olacağı konusunda bir hüküm içermediğine göre,

Anayasanın seçimler ve siyasi partilere ilişkin özel hükümlerini ihlal etmeyen yasa koyucunun
siyasi tercihlerine müdahale edilmemelidir”. (AYM, K. 1984/2).
1466 “[S]eçime katılan siyasi partilerden onda birin altında oy alanlar ilk aşamada silinmekte,

üyelikler bu miktarın üstünde oy alan siyasi partiler tarafından paylaşılmakta, bu paylaşma


sırasında ise yapılan indirim nedeniyle büyük partilere aldıkları oyun üstünde bir avantaj
sağlanmaktadır”. (AYM, K. 1984/2).
236 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

görülmektedir. Ancak, seçimden bir çoğunluğun çıkmasının sağlanması


amacıyla sisteme bir baraj konulmuş olması, uygulamada çoğunluğun
karşısında karşıt görüşü temsil edenlerin de seçilmelerine engel
olmamaktadır”1467. Son cümleyi, “aday olmalarına engel olmamaktadır”
biçiminde anlıyoruz. Zira seçilme kavramının anlamı belli olduğuna göre,
seçilmelerine engel değil ise, ayrı yerel meclisler mi kurmaktadırlar? Değil
ise, seçilmeye nasıl engel olmamaktadır? Bu soruların yanıtını vermek
güçtür. Kaldı ki, bu tür barajlar, -gerekçenin deyimi ile- tam da “karşıt
görüşü temsil edenlerin seçilmelerine engel olma”ktadır.
 Seçimlerin serbestliği açısından: Barajın önceden bilinirliği: Başvuruda,
aynı sayıda oyun her partinin oylarından mahsup edilmesi yoluyla oluşan
barajın, “verdiği oyu etkisiz kılacağı endişesiyle seçmeni ruhi baskı altında
tutacağı”, özgür tercihini belirlemede “tereddüde düşüreceği”, sonuç
olarak “dolaylı biçimde serbest oy esasına aykırı”lık teşkil edeceği öne
sürülmüştü. AYM çoğunluğuna göre, bu savlar “gerçekçi değildir”1468.
Ayrıca, görüşü desteklemek için, seçim sonuçlarının “önceden tahmin
edilemeyeceği”, buna karşılık barajın seçmenlerce “önceden bilindiği”
argümanına başvurulur1469. Argüman, günümüzde geçerliliğini kısmen
yitirmiştir. Seçim öncesi kamuoyu araştırmalarında, sonuçlar +/- 1-2 puanla
tahmin edilebilmektir. Dolayısıyla, seçim öncesi kamuoyu araştırmalarından
etkilenen küçük parti seçmenlerinin, baraj tehdidi dolayısıyla, oylarını özgür
biçimde kullanabildiklerini söylemek zordur.
 Eşitlik ilkesi açısından: Eşit uygulama ve haklı neden: AYM çoğunluğu,
barajın eşitlik ilkesini ihlâl etmediği görüşünü, birbiriye ilişkili iki
argümana dayandırır: Eşit uygulanma, haklı neden.
 Objektiflik (eşit uygulama argümanı): AYM kararında bu açıdan ilkin,
getirilen onda birlik barajın “eşitlik” ilkesine aykırılık oluşturmadığı
gerekçelendirilir1470. Doğrusu, indirimin “seçime katılan her siyasi parti ve
bağımsız aday için aynı sonucu meydana getir”diği iddiası, hayret vericidir.
Toplam geçerli oy sayısının 1/10’unun, örneğin 100 oyun, oy sayısı 10000 olan
parti ile, 500 olan partiden çıkarılmasına ilişkin bir işlemin nasıl adaletli
olduğunu anlamakta güçlük çekiyoruz. Gerekçe, zengin ve yoksuldan “malî
gücüne göre” değil de, eşit miktarda vergi alınması ve bunun “mutlak eşitlik”le
savunulması kadar ilginçtir. Zengin ve yoksuldan aynı verginin alınması ne denli
eşitlikçi, ama adaletsiz ise, bu indirim de o denli adaletsizdir. Belki de, sistemin

1467 AYM, K. 1984/2.


1468 “[B]arajın, belki de verdiği oyu etkisiz kılacağı endişesiyle seçmeni ruhi baskı altında
tutacağı, onu tereddüde düşüreceği, bu durumun ise dolaylı biçimde serbest oy esasına aykırı
bulunduğu yolundaki düşünceye, katılma olanağı görülmemiştir. Her şeyden önce bu düşünce
gerçekçi değildir”. (AYM, K. 1984/2). Benzer görüşe, ARASLI’nın, AYM’nin K. 1968/13
kararına ilişkin eleştirilerinde de rastlanır. ARASLI, “Türkiye’de Seçim ...”, s. 24.
1469 “Seçmen oy vermeden önce seçim sonuçları hakkında kesin bir bilgiye sahip

bulunmamaktadır. Ancak bazı tahminleri vardır; seçim sistemini de gözönünde tutarak ona
göre oyunu kullanır”. (AYM, K. 1984/2).
1470 “Kanun Koyucu seçmenlerin durum ve kişiliklerine göre oylar arasında bir ayırım yapamaz.

/ Ancak, her geçerli oyun mahalli meclislerde temsil edilememesi; oyların eşit olmadığı ve aynı
değerde sayılmadığı anlamına gelmez. … / … onda birlik indirimli baraj sistemi objektiftir ...
her siyasi parti ve bağımsız aday için aynı sonucu meydana getirir”. (AYM, K. 1984/2).
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 237
işleyişi tarafımızca yeterince anlaşılamadı ve her partinin oyundan, toplam oyun
% 10’u değil, kendi oyunun % 10’u mahsup edilmekte idi!
 “Haklı neden argümanı: AYM kararında, biçimsel olarak bir eşitsizlik oluştuğu
düşünülse dahi, “haklı nedene dayanma” durumunda eşitlik ilkesinin ihlâl
edildiğine hükmedilemeyeceğinden söz edilir1471. Böylelikle AYM yargıçları,
“istikrar tercihini eşitliğin bozulmasında haklı neden olarak kabul etmiştir”1472.
AYM kararında “haklı neden”den kasıt, aslında bir yönüyle “meşrû amaç”tır.
Ancak, AYM çoğunluğuna dâhil üyelerin yasama organına tanıdığı takdir marjı
ve müdahale sınırı, oldukça geniştir. Somut olarak, “tek partinin tekeli”ni
doğurmadıkça ve “çok partili rejimi yok edecek” seviyeye varmadıkça, seçim
sistemi Anayasa’ya aykırı düşmeyecektir. Bunun ötesinde, temsilde adaleti ne
denli zedelediğinin herhangi bir önemi yok demektir. Bu hususu da anlamakta
zorlanıyoruz. Nitekim literatürde, “tabiî kesme baraj” denilen barajın, % 10’luk
barajdan daha ağır bir ihlâl yarattığı savunulur1473.
 Demokratik hukuk devleti ve DTDG açısından: Dava dilekçesinde ortaya
konulan, “oy imhası” yoluyla DTDG ilkesinin çiğnendiği savına karşılık,
tüm partilere eşit uygulama içeren bir “hesap işi” olduğu” savunulur1474.
AYM’ye göre, ÇS ve OTS, aynı derecede demokratiktir1475. Üstelik OTS
içinde uygulanan onda birlik baraj, DTDG ile çelişmez1476.
 Partilerin rolü açısından: Sistemin küçük partilerin yararına olmadığı
teyid edilir, ancak partilerin gelişmesini engellemediği savunulur.
 Çok partili bir meclisin gereksizliği: Any. md. 68’de, “en az iki partili”
sistemin kastedildiği, “çok partili”liğin gerekmediği savunulur 1477.

1471 “Halkın serbest irade izharı yollarını tıkayacak veya siyasi hayatın cereyanını bir tek
partinin tekeline bırakacak ve çok partili rejimi yok edecek düzenlemelerde bulunmadıkça,
yasama organının belli seçim usullerinden herhangi birisi üzerinde karar vermesi
mümkündür”. (AYM, K. 1984/2).
1472 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 166. Benzer görüş için bkz. KARAKUŞ, Hasan Basri, Mahalli

İdarelerde Seçim Sistemi Alternatifleri: Türkiye Açısından Bir Model Denemesi, (Yüksek
Lisans Tezi), Marmara Üniv. SBE, İstanbul, 2010, s. 90.
1473 Detaylı bir çalıştay raporu için bkz. YAYED, Yerel Seçim Sistemi Ne Olsun?, “Türkiye’de

Yerel Seçim Sisteminin Temsili Demokrasi Açısından Doğurduğu Sonuçlar” Çalıştayı Raporu
(09.06.2006, Ankara). http://goo.gl/v9vJAO
1474 “Kanunun öngördüğü onda bir indirimli baraj uygulamasının da etkisiz kıldığı bir kısım

oylar bulunacaktır. Ancak, ortada oy imhası olarak vasıflandırılacak bir durum yoktur. …
Yapılan işlemler birer hesap işidir”. (AYM, K. 1984/2).
1475 “Hukuka bağlı batılı demokrasilerde seçim sistemlerinin ülkelerin şartlarına ve gereklerine

göre çoğunluk veya nispi temsil ya da her ikisi arasında yer alan sistemlerden birinin tercih
edildiği ve bunların aynı derecede demokratik sayıldığı görülmektedir”. (AYM, K. 1984/2).
1476 “[B]irtakım oyların etkisiz kalmış olmasından, bu sistemin demokratik toplum düzeni

gereklerine aykırı olduğu sonucu çıkarılamaz. … Çoğunluk sisteminde bu husus daha açıktır. /
… demokratik birer hukuk devleti olan batılı demokrasilerde uygulanan çeşitli seçim
sistemlerinde kimi partilerin, meclislerde hiç temsil edilmedikleri veya aldıkları oy oranında
temsilci gönderemedikleri bilinen bir gerçektir”. (AYM, K. 1984/2).
1477 “[D]emokrasi, seçimlere iştirak eden ve seçmenlerden oy alan her adayın veya her partinin

mutlaka parlamentoya veya mahalli idareler meclislerine girmesi de demek değildir. /


[Anayasa md. 68’de] birden çok, başka bir anlatımla en az iki siyasi partinin kastedildiği
anlaşılmaktadır”. (AYM, K. 1984/2). Kararda geçen “en az 2 parti” kaydına karşın, MSK md.
34’e göre, hiçbir partinin % 10’luk barajı aşamaması durumunda dağıtımın barajsız
238 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Tüm bu gerekçelerle, 2972 no.lu Yasa’da “onda birlik baraj


uygulamalı” ibâresini içeren md. 2’nin yanı sıra, md. 23’ün Anayasa’ya
aykırı olmadığı sonucuna varıldı. Karar oy çokluğu (13-21478) ile alındı.

4) Karşı oylar
İlgisi açısından, 2 üyenin karşı oy gerekçesine değineceğiz.

a) Nahit SAÇLIOĞLU
 AYM gerekçesinde kullanılan dile eleştiri: AYM’nin çoğunluk
gerekçesinde, davaya konu Yasa’nın konuluş gerekçesi değerlendirilirken,
“Kanun Koyucu’nun ‘baraj’ sözcüğüne bu nedenle yer verdiği
düşünülebilir…” cümlesine rastlanır. Karşı oy gerekçesinde ise, ibâre
eleştirilir1479. Karşı oy gerekçesi, -aşağıda aktarılacağı üzere- esasında kendi
içinde tutarlı ve güçlü argümanları barındırmaktadır. Bunlara genel olarak
katılıyoruz. Ancak, söz konusu güçlü gerekçeler varken, bu sözcük tercihine
getirilen eleştiriye katılmıyoruz. Öncelikle şunu kabul etmek gerekir ki,
bilimsel içtihatta (doctrin) ispatlamış ve ispat edilmesi mümkün olanlar
dışında “kesin yargılar”dan kaçınılır. Oysa ki, gerek normatif metinlerde,
gerekse yargısal içtihatta (jurisprudence) “muğlak ifadeler”den kaçınılır,
kaçınılmalıdır. Bu farklılığı genel olarak kabul edebiliriz. Ancak, bir
yandan, dile getirdiğimiz kesinlik, mahkeme kararlarının tartışma içeren
kısımları için değil, özellikle hüküm fıkrası için geçerlidir. Oysa ki,
sözcüğün kullanıldığı bağlama dikkat edilirse, bir yasal düzenlemenin
konuluş amacına (ratio legis) atfen tercih söz konusudur. Ne kadar önemli
bir denetim yapıyor olsa da, AYM üyelerinin dahi, yasamanın gerekçelerine
dayanması ve onun ötesinde bir niyet okuma yöntemini tercih etmemesi,
kesin bir dil kullanmak yerine “düşünülebilir” sözcüğüne yer vermesi,
kanımızca doğal karşılanmalıdır. Dolayısıyla, eleştiriye katılamıyoruz.
 Seçme-seçilme haklarına müdahalede yasamanın takdiri: Geçerli
oyların 1/10’unun yok sayılmasının hakka müdahale olduğu ve Any. md.
67’ye aykırı düştüğü savunulur. Ancak eşit, gizli, serbest oyun, seçme-
seçilme hakkının “özüne ait olmayan” ilkeler olduğu savunulur. Oysa bu
ilkelerin zedelenmesi, hakkın özünü de etkiler. Kanımızca AYM üyesi, bu
saptaması ile öz kavramını, Anayasa Hukuku teorisinde genel kabul gören

yapıldığını, oysa 1 partinin barajı aşması durumunda yeniden dağıtım yapılmadığını ekleyelim.
1478 Çoğunluk oyları (13): H. S. ÖZMERT (Başkanvekili), N. DARICIOĞLU, H.
KARAMÜSTANTİKOĞLU, K. TERZİOĞLU, Y. ALİEFENDİOĞLU, O. ONAR, M.
TURAN, M. ÇINARLI, S. METİN, S. TÜZÜN, M. C. CUHRUK, O. M. KILIÇ, M. ÖZOK.
Azınlık oyları (2): N. SAÇLIOĞLU, Y. G. ÖZDEN.
1479 “Mahkeme kararları kuşku ve duraksama ifade eden sözcüklere yer vermezler. Özellikle

karar, bir maddenin anlam ve kapsamını açıklıyorsa, bu takdirde kuşku ve duraksamaya asla
tahammülü olamaz. … Hal böyle iken kararda, ‘baraj sözcüğüne bu nedenlerle yer verdiği
DÜŞÜNÜLEBİLİR’ biçiminde duraksama ve kuşku içeren sözcük kullanılması doğru
olmamıştır”. (AYM, K. 1984/2).
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 239
çerçeveden nüanslı yansıtmaktadır1480.
 Serbestlik ilkesi ve hakkın özü açısından: AYM üyesi, yukarıda serbestlik
ilkesinin hakkın özü ile ilgili olmadığı görüşüne karşın bu kez, davacının
gerekçesinden hareketle, barajın serbestlik ilkesini ve dolayısıyla hakkın
özünü zedelediği, böylelikle 2. tür geçerli oy yarattığı görüşüne katılır 1481.
 Demokratik devlet açısından: Kararda yer alan, “ortada oy imhası olarak
vasıflandırılacak bir durum yoktur” saptaması reddedilir1482.
 “Eşitlik” ve “eşit oy” ilkeleri açısından: AYM çoğunluğunun aksine,
barajın “hakkaniyetli ve adaletli sonuçlar doğuran kriterlere sahip objektif
bir uygulama olmadığı” vurgulanarak, md. 67’deki “eşit oy” ilkesi
değerlendirilir. Ayrıca, çoğunluk oyuna katılan üyelerin gerekçelerinde
çelişkiler olduğu dile getirilir1483.
 Yerel seçimlerde “istikrar” gerekçesine dayanılamayacağı: Çoğunluk
gerekçesinde öncelikle, genel eşitlik veya “yasa önünde eşitlik” ilkesi
(Any., md. 10) ile, “eşit oy” ilkesinin (Any., md. 67) farklı olduğu
belirtilmekteydi. Karşı oyda, aradaki ilişki açıklanırken, eşitsizliği meşru
göstermek için “haklı neden” ve “istikrar”a dayanılması eleştirilir1484. Bu
bağlamda, “idarede istikrar” kavramına değinilir ve bunun yerel yönetim
seçimlerinde geçerli olmayacağı savunulur1485.

1480 “[S]eçme ve seçilme hakkının özüne ait değil, seçimin nasıl yapılacağını gösteren esaslardır.
Yani bunlar Meclisin, bir seçim yasasını kabul ederken bu yasada seçimin nasıl yapılacağına
dair hükümlerin düzenlenmesinde kendisi için bağlayıcı sayacağı esaslardır. Ve hakkın özü
karşısında asli değil ancak özü korumada yardımcı nitelikte tali esaslardır. / … Meclisin buna
uymaması ise bir siyasi tercih meselesini çok aştığından özü sakat böyle bir tasarrufun iptali
Meclisin tercih ve takdirine müdahale sayılmamak gerekir”. (AYM, K. 1984/2).
1481 “Davacının iddiası bir kısım ayların mücerret etkisiz hale gelmesi değil, vatandaş iradesinin

ürünü olan geçerli oylardan 1/10 düşülerek ikinci bir geçerli oy yaratılması ve böylece manevi
baskıyı da aşan bir güçle, yasa gücü ile, ilk geçerli oylara yön değiştirilmek suretiyle onun
iradesinin ürününü etkileyerek dolaylı yoldan irade serbestliği ilkesinin ihlali ve böylece
seçme ve seçilme hakkının özünün … zedelenmiş olmasıdır”. (AYM, K. 1984/2).
1482 “ ... ‘imha’ sözcüğü belki yerini bulmamıştır. Ancak iddiası açıktır: ... vatandaş iradesinin

ürünü olan ve yasaca geçerli oy sayılmanın bütün şartlarını haiz bulunduğu kabul edilen
oyların bir kısmını, … yasa yok farz edip geçersiz hale getiremez”. (AYM, K. 1984/2).
1483 “[S]istemin objektif ve katılan her siyasi parti ve bağımsız aday için aynı sonucu doğurduğu

ileri sürülmesine rağmen … ‘bu paylaşma sırasında ise yapılan indirim nedeniyle büyük
partilere aldıkları oyun üstünde bir avantaj sağlanmaktadır’ denilmiştir. / Ayrıca … ‘çok oy
alanın durumunun daha avantajlı hale geldiği görülmektedir. Bu durumun partiler arasında
eşitsizliğe yol açtığı düşünülebilir’ denilmek suretiyle eşitsizlik kabul edilmiş ve çelişki
tekrarlanmıştır”. (AYM, K. 1984/2, karşı oy).
1484 “[M]ahalli idare yöneticileri ve kurulları bir partinin hükümet olduğu zamanki politikasının

Türkiye çapında uygulayıcıları da değildirler. Mahalli idareler mahalli ihtiyaçlara cevap


vermek için vardırlar. Bu itibarla mustakar olması aranan genel politika bunlar için söz
konusu olamaz. … Bu itibarla (istikrar) mahalli idare seçimlerinde eşitsizlik yaratmak için
haklı neden sayılamaz”. (AYM, K. 1984/2, karşı oy).
1485 “Buradaki ‘idare’ deyimi genel ve teknik anlamındadır, yoksa mahalli idare anlamında

değildir. Genel anlamdaki idarede istikrarın sağlanmasında ise mahalli idareler seçim
kanununun önemli hiç bir etkisi olmaz”. (AYM, K. 1984/2, karşı oy).
240 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

b) Yekta Güngör ÖZDEN


 AYM gerekçesinde kullanılan dile eleştiri: Yasa’da yer almayan deyimin
AYM kararında kullanılması eleştirilir. Gerçekten, Yasa’da kullanılan
“onda birlik baraj”, kararda “indirim” olarak geçmektedir. Dolayısıyla,
niteleme Yasa’dan değil, AYM üyelerinden kaynaklıdır.
 “Onda bir”lik “indirim”in “baraj”dan farklılığı: Onda birlik barajın,
oyların bu orandaki kısmının geçersizliği sonucunu doğurduğu, bu yöntemin
örneğine rastlanmadığı dile getirilir. Bu yönüyle indirim, barajdan
farklıdır1486.
 Uygulamanın, oyları geçersiz kıldığı: Karşı oyda, daha önce de değinilen
“oyların imhası” kavramı, “oyların geçersizliği” biçiminde öne sürülür 1487.
 Normun, OTS’yi çoğunluk sistemine yaklaştırdığı: Barajın Anayasa’daki “adalet
anlayışı” ve Yasa’daki “orantılı temsil”e aykırılığı savunulur1488.
 “Takdir yetkisi” argümanına eleştiri: Seçim yasalarını denetlemenin
“yerindelik” değil, “Anayasallık” denetimi olduğu. Takdir yetkisi 1489
argümanı açısından, yerindelik-uygunluk tartışmasına girilir.
Sonuç olarak AYM, 1984’te, 1968 içtihadından ayrılarak, barajı
Anayasa’ya uygun buldu. İçtihat değişimine ilişkin değerlendirmemize,
tüm AYM kararlarından sonra topluca yer verilecektir.

D) 1987/11 ve 1987/27: 1984 içtihadının korunması


Söz konusu 2 karar, konumuzla dolaylı yönden ilgili olsa da,
içtihadî yaklaşım açısından önemine binaen, özetlenecektir.

1) 1987/11: “% 8’lik kontenjan”ın Anayasa’ya uygunluğu


K. 1987/111490 kararına yönelik başvuru1491 gerekçesinde,

1486 “‘Oy’u, ‘oy’ olmaktan çıkaran bu düzenlemeyi ... ‘baraj’la karşılaştırmak, uygun örnek
olmamaktadır. Kaldı ki partinin hak alabilmesi için ulaşması gereken bir ‘ölçü’ sayılan baraj,
katılma düzeyini belli ediyor. ... Oyların yitmesi söz konusu değildir. ‘İndirim’ adı altında ise,
varlığı, katılması yadsınmayan partinin oyları elinden alınıp atılmaktadır. Verilen, kullanılan
oylar, verilmemiş, kullanılmamış gibi olmaktadır”. (AYM, K. 1984/2).
1487 “Bu oyların bir tanesini bile, geçersiz kılan yasal ve genel koşul olmadan, atmak-silmek

demokratik gereklere aykırıdır. … Çıkarılan oylarla, kalan oyların siyasal ve hukuksal değer
farkı nedir? … Baraj, partiler için ön koşul iken, ‘indirim’ denilen ‘çıkarma’ uygulaması bir
‘silme’ yok sayma, geçersiz kılmadır”. (AYM, K. 1984/2).
1488 “Bu düzenlemesiyle ‘nispi temsil’i anmasına karşın ‘çoğunluk sistemi’ne yaklaşan yasa, her

seçim sisteminde görülebilecek ‘oy-sonuç’ aykırılığını, daha az oy alan zararına büyülterek,


daha çok oy alana ‘haksız kazanç’ niteliğinde yarar sağlayarak partilerarası eşitliği
yıkmaktadır”. (AYM, K. 1984/2).
1489 Gerekçedeki “takdir hakkı” ibâresi, eleştirilebilir. Esasen özgürlükler alanına ait olan “hak”

yerine, devlet alanına özgü “yetki” sözcüğü daha uygun düşer.


1490 AYM, K.T. 22.05.1987, E. 1986/17, K. 1987/11; AYMKD, S. 23, ss. 208 vd.; RG, T.

18.09.1987, S. 19578. http://goo.gl/K3xk4S (AYM web sitesi, e.t. 03.12.2012).


1491 Anamuhalefet Partisi SHP TBMM Grubu Adına, Grup Başkanı Aydın Güven GÜRKAN.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 241

konumuzu dolaylı olarak ilgilendiren hususlar şunlardır: İlkin, ilgili


Yasa1492 md. 8’de, partilerin seçimlere katılabilmek için illerin en az
2/3’ünde örgütlenmiş olmalarının, ulusal ve seçim çevresi barajlarıyla
birlikte düşünüldüğünde, “siyasal yaşamı büyük ölçüde daraltacağı,
büyük partileri kolladığı, Anayasa’nın öngördüğü demokratik hukuk
devleti ve çoğulcu demokrasi ilkesinden yana olmadığı” vurgulanır. Md.
10’da, 6 ve daha fazla milletvekili çıkaracak illerin 5, 6 ve 7 milletvekili
çıkaracak çevrelerde partilerin, birer kontenjan adayı göstereceği
öngörülür1493. Çevre barajını etkileyen md. 24, Anayasa’ya aykırıdır1494.
Md. 33’te, kontenjan adayı gösterilen seçim çevrelerinde bölme
işleminin bir eksiği ile yapılması da, Anayasa’ya aykırı bulunur1495.
Ancak % 8 oranında kontenjan uygulaması, Any. md. 10’daki
eşitlik ilkesine uygun bulunur. Ayrıca, normun küçük partiler aleyhine
olduğu kabul edilmekle birlikte, yasamanın bu yöndeki siyasal tercihine
müdahale ile verilecek bir iptal kararının, “uygunluk denetimi”
sınırlarını aşacağı savunulur. Üstelik, sistemin küçük partilerin aleyhine
olduğu ve “eşitsizlik” yarattığı kabul edilmesine rağmen1496.
Karar, AYM’nin 1968 içtihadından tamamen dönüşü olarak
yorumlanır. AYM, “seçim sistemi tercihini yasa koyucunun takdirine
bırakarak kendisini tümüyle yetkisizleştirmiştir”1497.

2) 1987/27: “Tercihli oy”un Anayasa’ya uygunluğu


K. 1987/271498 kararına konu olan, 3270 no.lu Yasa md. 9 ile, 2820
no.lu SPK md. 37’ye eklenen bir hükümle, tercihli oy uygulaması
getirilmiştir. AYM, liste usûlü seçimin bir türü olan ve seçmenlere
partilerin listesinde yer alan adayların sırasını dilediğince değiştirebilme
olanağı sunan “tercihli oy” uygulamasını, “en demokratik usullerden

1492 K.n. 3270, K.T. 28.03.1986.


1493 Sistemin örneklerle izahı için bkz. TEZİÇ, Anayasa Hukuku, ss. 360-361.
1494 “[O]yların hangi seçim çevresi için kullanıldığı belli olmadığından hayali bir dağılım

yapılmakta, böylece o seçim çevresi barajı ve o seçim çevresinde yarışan partilerin oyları
yapay olarak etkilenmekte, seçmen iradesi saptırılmaktadır”. (AYM, K. 1987/11).
1495 “Yasa Koyucu, … seçimlerde uygulanacak sistemi takdir hakkını ulusal iradenin Meclis’e

sağlıklı biçimde yansımasını engelleyecek düzeyde kullanamaz”. (AYM, K. 1987/11).


1496 “Kontenjan adayları için öngörülen dar bölge sisteminde küçük partilerin şansı çok azdır.

Bu durum, büyük partilerle küçük partiler arasında eşitsizlik yaratmaktaysa da Anayasa,


seçim sisteminin belirlenmesini yasakoyucuya bıraktığından bu konudaki tercihine karışarak
uygunluk denetimi sınırlarını aşmaktır”. (AYM, K. 1987/11).
1497 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 167.
1498 AYM, K.T. 09.10.1987, E. 1987/23, K. 1987/27; AYMKD, S. 23, ss. 367 vd.; RG, T.

14.10.1987, S. 19604. http://goo.gl/8HtcMV (AYM web sitesi, e.t. 03.12.2012).


242 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

biri” olarak nitelemektedir.


Anamuhalefet Partisi SHP TBMM Grubu Adına, Grup Başkanı
Erdal İNÖNÜ imzasını taşıyan başvuru dilekçesinde özellikle barajın
seçmenler arasında yarattığı eşitsizlik tartışılır1499.
Kararda ise, 10.9.1987 tarihli, 3403 sayılı Yasa’nın, “altı
milletvekili çıkaracak seçim çevrelerinde bölme işlemi bir eksiğiyle
yapılır” kuralı incelenmiştir. Yasa koyucunun, bölme işlemlerindeki
belirlemesi ile tercih ve takdirini güçlü partilerden yana koyması ve
“nispi temsil sistemi”nin temelini oluşturan “adalet” ilkesi yerine,
çoğunluk sisteminin dayandığı “istikrar” ilkesine ağırlık verdiği kabul
edilmesine karşın, Anayasa’ya uygunluk sonucuna ulaşılır1500.
Özetle AYM, 1984/2 ve 1989/11 kararlarındaki içtihadını
sürdürmüş ve “kendisini yetkisizleştirme nedenini, seçim sisteminin bir
‘siyasi sorun’ olması olarak göstermiştir”1501.

3) Değerlendirme: Uygunluk/yerindelik denetimi


1987’deki her iki kararında AYM, denetlediği normların büyük
partiler lehine sonuçlar doğurduğunu ve eşitsizlik yarattığını açıkça
kabul etmekle birlikte, yasamanın bu yöndeki siyasal tercihine müdahale
edemeyeceğini vurgulamak suretiyle, iptalden kaçınmaktadır.
Dikkat çeken husus, yasamanın bu yöndeki “takdir hakkı”nın
sınırlarının tartışılmaması ve verilecek bir iptal kararının “uygunluk
denetimi”ni aşacağı yönündeki çekingen tavırdır. Oysa, Anayasa’daki
birtakım ilkelerin denetiminde ölçüt olarak kullanılması, “yerindelik”
denetimi olarak değerlendirilmemelidir. Eğer bu bir “yerindelik”
denetimi olarak kabul edilir ise, şu soruyu yanıtlamak oldukça zorlaşır:
O vakit, “hukukîlik” denetimi nedir? Kaldı ki, bu tür bir kaçınma,
anayasal ilkelerin denetimde etkililiği ve dolayısıyla “Anayasa’nın
bağlayıcılığı” ilkesi açısından da tartışılabilir. Dolayısıyla, AYM’nin,

1499 “Barajla ilgili hüküm, herhangi bir seçim sisteminin öngördüğü temel ilke olmayıp
seçmenler arasında ayırım yaparak bir kısmının oylarını öbürlerinden daha değerli sayıp hak
etmediği biçimde iktidarı kazandıran bir düzenlemedir. Kimi yurttaşların, haklı neden
olmadan, başka koşullara bağlı tutulmalarıyla yasa önünde eşitlik ilkesi çiğnenmiş, seçmen
seçtiği kişiyi bilmeden oy vermek zorunda bırakılmıştır”. (AYM, K. 1987/27).
1500 “Yasa koyucu, bölme işlemlerindeki belirlemesi ile tercih ve takdirini güçlü ve büyük

partilerden yana koyarken ... ‘adalet’ ilkesi yerine ... ‘istikrar’ ilkesine ağırlık vermiş olsa da,
Anayasa ile güvence altına alınan ilkeleri çiğnemedikçe herhangi birini seçebileceğinden, bir
aykırılık doğmamaktadır ... bölme işlemi, parti ayırımı gözetilmeden uygulamaya
konulmaktadır”. (AYM, K. 1987/27).
1501 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 167.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 243

1984’teki içtihadını bu 2 kararla koruduğu sonucuna varılabilir.

E) 1995/59: Ulusal barajın uygunluğu, çevre barajının


aykırılığı
1995/591502 kararı, genel bilgi (1), aykırılık gerekçeleri (2),
çoğunluk kararı (3) ve karşı oy gerekçeleri (4) açısından irdelenecektir.

1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm


E. 1995/54, K. 1995/59
Davanın konusu: MSK’daki % 10’luk “ulusal baraj”ın ve % 25’lik “çevre barajı”nın Anayasa’ya
aykırılığı iddiası ve tümden iptali istemi; baraja referans yapan ibârenin kısmen iptali.
Davayı açan: TBMM Üyeleri O. Mümtaz SOYSAL, Bülent ECEVİT ve 91 TBMM üyesi
Denetlenen norm(lar): 4125 no.lu Yasa (md. 3, 8, 11, 12, 16, 17, 20, 21, GM 2, 4, 5, 9, 13; özl. 16, 17)
Referans norm(lar): 1982 Any. (Başlangıç, para. 3; md. 2, 7, 10, 11, 67, 68, 69, 76, 80)
Sonuç: 10’luk “ulusal baraj”a referans yapan hükmün ve dolayısıyla ulusal barajın Anayasa’ya
uygunluğu: % 25’lik “çevre barajı”nın Anayasa’ya aykırılığı ve iptali
Karar çoğunluğu: % 10 ulusal baraj: oy çokluğu (8-31503), % 25 çevre barajı: oy çokluğu (9-21504)
Davaya ilişkin başlıca gelişmelerin kronolojisi
23.07.1995: TBMM, “türev kurucu iktidar” sıfatını kullanarak Any. md. 67’ye eklediği son f. ile (4121
sayılı Yasa , md. 5/3), kendine “temsilde adalet” ve “yönetimde istikrar”ı bağdaştırma görevi verdi.
1505

26.07.1995: Any. değişikliği, yayımlanarak yürürlüğe girdi.


27.10.1995: Any. değişikliğinden yaklaşık 3 ay sonra, TBMM’ce bu kez “kurulu iktidar” sıfatını
kullanılarak, 4125 no.lu Yasa1506 md. 16 ile, MSK md. 34/2’yi değiştirildi ve yeni çevre barajı öngörüldü.
28.10.1995: Yasa ile öngörülen çevre barajı, yürürlüğe girdi.
03.11.1995: AYM’ye iptal davası açıldı.
09.11.1995: AYM, ilk incelemede dosyada eksiklik bulunmadığı görüşüyle, esas incelemeye geçmeye,
yürürlüğün durdurulması isteminin düzenlenecek rapordan sonra karara bağlanmasına karar verdi.
18.11.1995: AYM, çevre barajını iptal etti.
21.11.1995: Karardan 3 gün sonra, AYM kararı RG’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Denetlenen normlar (konumuzla ilgili olanlar):


 % 10’luk ulusal baraj (1983/2839 no.lu MSK, md. 33/1):
“Genel seçimlerde ülke genelinde, ara seçimlerde seçim yapılan çevrelerin
tümünde, geçerli oyların % 10’unu geçmeyen partiler milletvekili çıkaramazlar”.
 % 25’lik çevre barajı (1995/4125 no.lu Yasa md. 16. ile değişik, MSK md. 34/2):
“Bir seçim çevresinde kullanılan geçerli oyların toplamının o çevreden çıkacak
milletvekili sayısına bölünmesiyle elde edilecek sayıdan az oy alan siyasi partilere
ve bağımsız adaylara milletvekili tahsis edilmez. Ancak, iki ve üç milletvekili çıkaran
seçim çevrelerinde bu oran yüzde yirmibeş olarak uygulanır ve bu seçim

1502 AYM, K.T. 18.11.1995, E. 1995/54, K. 1995/59; AYMKD, S. 31, C. II, ss. 800 vd.; RG, T.
21.11.1995, S. 22470 (M). http://goo.gl/EoGFza (AYM web sitesi, e.t. 03.12.2012).
1503 Çoğunluk oyları (8): S. TÜZÜN, S. AKBULUT, Y. ACARGÜN, A. HÜNER, H. KILIÇ, S.

ADALI, M. BUMİN, L. F. TUNCEL. Azınlık oyları (3): Y. G. ÖZDEN (Başkan), G.


DİNÇER (Başkanvekili), A. N. SEZER.
1504 Çoğunluk oyları (9): Y. G. ÖZDEN (Başkan), G. DİNÇER (Başkanvekili), S. TÜZÜN, A.

N. SEZER, S. AKBULUT, Y. ACARGÜN, A. HÜNER, M. BUMİN, L. F. TUNCEL. Azınlık


oyları (2): H. KILIÇ, S. ADALI.
1505 K.n. 4121, K.t. 23.07.1995; RG, T. 26.07.1995, S. 22355.
1506 K.n. 4125, K.t. 27.10.1995; RG, T. 28.10.1995, S. 22447.
244 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
çevrelerinde kullanılan geçerli oyların yukarıda belirtilen oranlardan azını alan
siyasi partilere ve bağımsız adaylara milletvekilliği tahsis edilmez”.
 Ulusal baraja referans hükmü (1995/4125 no.lu Yasa md. 17 ile, MSK md. 34’ten
sonra gelmek üzere eklenen 34/A, f. 1):
“Seçime katılmış ve 33 üncü maddede belirtilen yüzde onluk ülke barajını aşmış
olan siyasî partilerin adları alt alta ve aldıkları geçerli oy sayıları da hizalarına
yazılır. Siyasî partilerin oy sayıları önce bire, sonra ikiye, sonra üçe.... ila ülke
seçim çevresi milletvekili sayısına ulaşıncaya kadar bölünür. Elde edilen paylar en
büyükten en küçüğe doğru sıralanır. Seçim çevresinden çıkacak milletvekili sayısı
kadar bu payların sahibi olan partilere sayıların büyüklük sırasına göre milletvekili
tahsis olunur”. [İptali istenen kısım, bold karakterle vurgulanmıştır].

Ön saptamalar: İlkin, 2 saptamada bulunalım:


 Alternatif değil, kümülatif barajlar: Kurallar, her iki barajın aynı
anda uygulanmasına yönelik olup, çifte baraj esası geçerlidir.
Dolayısıyla, alternatif değil, kümülatif nitelikte barajlardır.
 Siyasal sistemin 2 kademeli alan savunması: Çifte baraj,
parlamentoda temsili “yararsız” ve “gereksiz”, hatta resmî ideoloji,
üniter devlet ve lâiklik açısından “zararlı” addedilen partilerin resmî
alana taşınmasının önlenmesi ve bir barikatın ardında tutulmasını
amaçlayan, “çifte emniyet supabı” işlevi görür. Kendi deyimimizle,
“sistemin, partiler karşısındaki 2 kademeli alan savunması”dır...

2) Başvuru
Seçim mevzuatına ilişkin 3 temel yasada1507 değişikliler getiren
4125 no.lu Yasa’nın 1982 Anayasası’na aykırılığı iddia edilir.
Bunlardan, yalnızca baraj sorununa ilişkin gerekçeler incelenecektir.
 Yasa’nın, Anayasa değişikliği ile getirilen hakların kullanılmasını
sağlamak yerine anayasal hakları sınırlandırdığı: İlkin, Anayasa’ya
“temsilde adalet” ve “yönetimde istikrar” ilkelerinin eklendiği 4121 no.lu
Yasa ile, iptal davasına konu 4125 no.lu Yasa arasında ilişki kurulur.
Yasa’nın yeni anayasa normuna ve diğerlerine aykırı olduğu belirtilir.
 “Anayasa koyucu” tarafından reddedilen düzenlemenin “yasa koyucu”
tarafından yeniden getirilmesinin Anayasa’ya aykırılığı: Anayasa
değişikliği ile milletvekili sayısının 550’ye çıkarıldığı, oysa Türkiye
milletvekilliğinin TBMM-GK’da 1. tur oylamada reddedildiği, bunun
üzerine düzenlemenin TBMM-AK tarafından metinden çıkarıldığı, konunun
Yasa ile düzenlendiği belirtilir. Değişiklik sırasında reddedilen
düzenlemenin yasa ile yinelenmesinin, Anayasa’ya aykırılığı savunulur.
 % 25 çevre barajının Anayasa’ya aykırılığı: Şu argümanlar kullanılır1508:
 “Temsilde adalet” ilkesine ve d’Hondt seçim sisteminin özüne aykırılık:
MSK md. 34/2 değiştirilmiş olup, “seçim çevresinde geçerli oyların toplamının

1507 2820 no.lu SPK; 2839 no.lu MSK; 298 no.lu STHK.
1508 AYM, K. 1995/59.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 245
o çevreden çıkacak milletvekili sayısına bölünmesiyle elde edilecek sayıdan az
oy alan siyasi partilere ve bağımsız adaylara milletvekili tahsis edilmeyeceği”
kuralı getirilmiştir. Başvuru dilekçesinde, barajın, iki milletvekili çıkaran
yerlerde % 50’ye, üç milletvekili çıkaran seçim çevrelerinde % 33’e ulaşacağı
ve bunu da gerçekleştirmek çok zor olacağı için, ilk bakışta olumlu görünen
hükmün, d’Hondt sisteminin özüne aykırı olduğu savunulur. Bu arada, d’Hondt
sisteminin, temsilde adaleti en iyi yansıtan sistem olduğu yönünde öğretide
genel bir kabul olduğu da eklenir. Çevre barajı, partilere aldıkları oy oranında
parlamentoda temsil hakkı verilmediği, çok küçük farklarla bile kimi partilerin
daha çok sayıda milletvekilliği kazandığı, bazılarının ise, aldıkları oy oranında
bile milletvekili çıkaramaması sonucunu doğuracağı için, seçim adaletine
aykırıdır. Kaldı ki, d’Hondt sisteminin kendi barajını kendisi koyduğu (“doğal
baraj” kastediliyor), ayrıca bir baraj getirilmesine gerek olmadığı da belirtilir.
 İkinci barajın bağımsız adaylar için ayrı ve yüksek bir baraj oluşturacağı:
Ülke barajı dışında getirilen ikinci barajın, özellikle bağımsız adaylar açısından
ayrı ve yüksek bir baraj anlamına geldiği belirtilir. Bu, milletvekili tahsisi için
geçerli oyların toplamının çıkacak milletvekili sayısına bölünmesiyle elde
edilecek oy sayısıdır. Bu husus, örneklerle açıklanır ve bağımsız adayların
seçilme olanağının kısıtlandığı savunulur.
 Milletvekili sayısına göre değişen çevre barajının oyların eşitliği ilkesine
aykırılığı: Baraj oranı illerin milletvekili sayısına göre değişecektir. Örneğin
11 milletvekili çıkaracak bir seçim çevresinde baraj yaklaşık % 9’a, 18
milletvekili çıkaran bir seçim çevresinde % 6’ya inecektir. Ama 4 milletvekili
çıkaran seçim çevresinde % 25, 5 milletvekili çıkaran bir seçim çevresinde %
20 olacaktır ki, bu oyların eşitliği ilkesine aykırıdır.
 Temsilde adalet ilkesine aykırılık: Çevre barajı etkisiyle partilere aldıkları oy
oranında temsil hakkı verilmediği, partilerin küçük farklarla bile daha çok
sayıda milletvekilliği kazandığı için Anayasa’daki “temsilde adalet” ilkesine;
seçmenlerin oyları arasında “fark” yarattığı için “eşit oy” ilkesine aykırıdır.
 Aynı hükmün daha önce iptalinde ölçü norm olarak kullanılan 1961 Any.
hükümlerinin 1982 Anayasası’nda aynen yer aldığı: Başvuru dilekçesinde,
aynı yönde bir çevre barajının 1968’de seçim yasasına eklenmesi sonrasında
AYM’ce verilen iptal kararına da değinilir. K. 1968/13 kararında ölçü norm
olarak kullanılan 1961 hükümlerinin 1982’de aynen yer aldığı, bunun da
Anayasa’ya aykırılık iddiasını güçlendiren bir dayanak olduğu vurgulanır.
 Milletvekili seçilme yeterliliğini zedeleme: İddiaya göre, çevre barajı, gerekli
koşulları yerine getirmiş adayların milletvekili olmasını engellemektedir. Bu
nedenle, Any. md. 76’ya da aykırıdır. Barajla, ayrıca Anayasa gereği
“demokratik siyasal hayatın vazgeçilmez unsuru” olan partiler arasında
“demokratik olmayan” bir fark yaratılacağı vurgulanır.
 Ulusal baraja referans maddesinin Anayasa’ya aykırılığı: Dilekçede
ayrıca, 4125 sayılı Yasa md. 17 ile, MSK md. 34’ten sonra gelmek üzere
eklenen 34/A’nın da iptali istenir. Bu kısım, “33 üncü maddede belirtilen
yüzde onluk ülke barajını aşmış olan” ibâresidir. Dolayısıyla, bir “kısmî
iptal” talebi söz konusudur. Dilekçede, Anayasa değişiklikleri sırasında
eklenen temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerinin, seçim
kanunlarında gözetilmesi zorunluluğundan söz edilir. Ayrıca, barajın
1983’te getirildiği1509 vurgulanarak, aykırılık iddiası savunulur.

1509 AYM sitesindeki metinde, Yasa’nın yayım tarihi “13.6.1993” biçiminde hatalı yazılır.
246 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Barajın Anayasa’ya aykırılığı: Md. 34/A’da yer alan ve % 10 barajına


referans yapan kısmın yanı sıra, % 10’luk barajın da iptali istenir 1510.

3) Ön sorun: GM 15 kapsamındaki barajın denetlenebilirliği


Başvuru dilekçesindeki görüş ve eleştirimiz özetlenecektir.

a) SOYSAL ve arkadaşları: Barajı denetim fırsatının, 1995’te


yakalandığı
Baraj hükmü (md. 33), 1982 Any. GM 15/3 engeline takıldığı için
Anayasa’ya aykırılık başvurusuna konu edilememekteydi1511. İlgili
normu denetim şansı, acaba başvuru dilekçesinde iddia edildiği gibi,
1995’te Yasa’ya eklenen md. 34/A referansı yoluyla mı elde edilmiştir?
“[Y]asa 12 Eylül döneminde çıkarıldığı için, Anayasa’nın Geçici 15.
maddesinin son fıkrasındaki hüküm gereği, Anayasa’ya aykırılığı iddia
edilememiştir. Ancak aynı hüküm, şimdi 34/A maddesiyle, ... 33. maddeye de
gönderme yapılmıştır. Bu Anayasa’nın geçici maddesi nedeniyle daha önce
Mahkemenizce tartışılma fırsatı bulunamayan bir konuyu dikkatinize sunmak
için de bir fırsat yaratmıştır”1512.

b) Görüşümüz: Barajı denetim fırsatının 1987’de yakalandığı


Başvuru savı ve dayandığı gerekçe, iki açıdan eleştirilebilir:
 % 10’luk barajı denetleme şansının, 1987’de yakalandığı:
Başvuru dilekçesine katkıda bulunan ve AYM’ye sunan Mümtaz
SOYSAL’ın gözden kaçırdığı husus şudur: Yasa normu, 1983’ten
beri yürürlükte olup, % 10’luk oran hiç değiştirilmemiş olmasına
karşın, md. metni daha önce değişmiştir. 1987’de 3377 no.lu Yasa1513
(md. 9) ile gerçekleştirilen değişikliklerden biri de, md. 33/1’deki
“yüzde onunu” yerine, “% 10’unu” ibâresinin getirilmesidir.
SOYSAL’ın iddia ettiğinin aksine, md. 34/A’nın referansı
aracılığıyla % 10’luk baraj, GM 15 kapsamındaki “denetlenemez
işlemler kategorisi”nden yeni çıkmış değildir. Gerçi SOYSAL,
barajın “denetlenemezlik” kapsamı dışına 1995’te çıktığını

1510 “Gerek ‘eşit oy’ ilkesini, gerekse bunu gerçekleştirme aracı olan temsilde adalet ilkesini
korumanın yüksek yurt içi barajlarla bağdaşabileceği savı, ‘hukuksal’ değil, ‘siyasal’ bir
savdır. ... / ... ‘yönetimde istikrar’ ilkesini, istikrarlı yönetimi mümkün kılacak adaletli bir
temsil anlamında değil de, ‘salt çoğunluğun sağlanması’ anlamıyla kabul etmek, demokrasinin
temel ilkelerinden olan azınlığın ... hakkını sınırlamak anlamına gelir”. (AYM, K. 1995/59).
1511 YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, “Türkiye’de Uygulanan Seçim Sistemleri ve Bunlara İlişkin

Anayasa Mahkemesi Kararlarına Göre Nasıl Bir Seçim Sistemi”, İÜHFM, C. LV, S. 1-2,
1995-1996, s. 125.
1512 AYM, K. 1995/59.
1513 K.n. 3377, K.t. 23.05.1987; RG, T. 03.06.1987, S. 19476, s. 3.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 247

savunmaz, ancak aksini de iddia etmez; yani bu olanağın 1987’den


beri var olduğunu belirtmez.
 Baraj normu, GM 15 kapsamı dışına ne zaman çıktı? MSK md.
33/1’in, 1987’de diğer yönleri itibariyle değişikliğe uğramakla,
denetlenebilir hale geldiği kanısındayız. Maddeyi GM 15’te yer alan
denetim yasağı kapsamından çıkaran husus, 1995’te bir başka md. ile
yapılan referanstan ziyade, 1987’de bizzat md. metninde yapılan
değişikliktir. Böylelikle, ilk kabul edildiği olağandışı dönem/ara
rejim iradesi (Kurucu Meclis) ortadan kalkmış veya bir başka irade
ile (olağan meclis) ile yer değiştirdi, böylelikle hukuken denetim
yasağı aşıldı. Kanımızca, % 10 oranı aynı kalsa da, sayı yerine yazı
ile ifade etme tercihi, yeni bir irade olarak kabul edilmelidir.
1961 Anayasası döneminde kabul edilen 306 no.lu Seçim Yasası ise, anayasal
denetim yasağı kapsamında yer almamaktaydı. Nedeni, 306 no.lu Seçim
Yasası’nın KM’de kabul tarihinin (25.05.1961), Any. GM 3/4’te belirlenen
zaman diliminin (27.05.1960-06.01.1961) dışında kalmasıdır. Ancak, sonuç
olarak pek bir farklılık olmamış, 1968’de 1036 no.lu Yasa ile değişiklik
öngörülünceye kadar denetlenmemiştir. Bunun nedeni, ara rejim döneminde
AYM’ye gidilememesi değil, o tarihte AYM’nin henüz anayasal bir kurum
olmamasıdır. Zira, AYM’yi anayasallaştıran 1961 Anayasası, Seçim Yasası’nın
kabulünden 2 gün sonra (ve 1960 darbesinin yıl dönümünde) KM tarafından,
yaklaşık 2 ay sonra da halkoyu ile kabul edilecektir. Dolayısıyla, soyut norm
denetimi olanağı bulunmadığından, geriye yalnızca somut norm denetimi yolu
kalır. Bir davaya konu olmadığı için, Yasa’da değişikliği beklemek gerekti.
Yasa’da değişiklik öngören 1036 no.lu Yasa ile çevre barajı getirildikten sonra,
Yasa AYM’ye intikal ettirildi ve iptal kararı verildi. Gerçi bu tarihten daha
önce de seçimlerle ilgili bir uyuşmazlık konusu olan “orantılı temsil”in 1961
Anayasası’na uygunluğu konusu AYM önüne götürüldü. Ancak Yasa, yine
anayasal denetim yasağı dışında kalan, 1964 CS Seçim Yasası idi.
 Md. 33/1’deki değişikliğin, dolaylı referansa göre daha güçlü bir
gerekçe olduğu: 1995’te yürürlüğe konulan ve barajı öngören norma
(md. 33/1) referans yapan yeni norm (md. 34/A) dolayısıyla, referans
yapılan normun denetim yasağı dışına çıktığı savı, şeklî açıdan
sorunlu ve dayanağı nispeten zayıf olsa da, esasen ileri sürülebilir.
Ancak, Mümtaz SOYSAL’ın gözden kaçırdığı -veya dikkate
almadığı- nokta, 1987 değişikliği yoluyla bu sonuca daha kolay
varılabileceğidir. Zira bu argüman, kanımızca diğerinden daha güçlü
bir gerekçe sunmaktadır.

4) Ön sorun 4: AYM’nin önündeki teknik engel: Davada %


10’luk barajın iptal isteminin yer almadığı görüşü
1987 değişikliği ile barajın denetim yolu açılmasına karşın, -
saptayabildiğimiz kadarıyla- AYM’ye herhangi bir başvuru yapılmadı.
Bu nedenledir ki, md. 33 metni tekrar değişinceye dek, barajın
öngörüldüğü md. 33/1’in doğrudan iptal istemi için başvuru yolu teknik
248 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

olarak kapalı olup, ancak md. 33/1’e referans yapan md. 34’ün iptali
istenilebilirdi. İşte davanın can alıcı noktası, AYM açısından “istemle
bağlılık” ilkesidir. AZRAK, tam da bu noktadan hareketle, barajın
doğrudan değil, dolaylı yoldan iptale konu olduğu; dolayısıyla AYM’nin
barajı zaten iptal edemeyeceği görüşündedir:
“Ülke barajı konusunda açık iptal istemi yoktu. Ülke barajına[,] ilgisi ve etkisi
nedeniyle değindi. Davacılar il barajının iptalini isterken, % 10 ülke barajını
düzenleyen maddedeki ‘... yüzde onluk ülke barajını aşmış olan ifadenin
aykırılığını...’ ileri sürmüşlerdi. … [B]arajın doğrudan iptali istenmemiştir.
Mahkeme, ülke barajı varken çevre barajını anayasaya aykırı bularak iptal
etmiştir. ... Mahkeme istem olmadan ya da iptal edilen kural başka kuralı
geçersiz kılmadan iptal kararı veremez”1514.

5) AYM kararı
AYM, Anayasa’ya aykırılık sorununu ele aldığı maddelerden,
yalnızca konumuzla ilgili olanlar değerlendirilecektir.

a) Baraja referans normu ve barajın Anayasa’ya uygunluğu

aa) Barajın “sınırlayıcı”, “olağandışı” ve “aşırı” olmadığı


Dava dilekçesinde, “33 üncü maddede belirtilen yüzde onluk ülke
barajını aşmış olan” kısmının (md. 34/A f. 1) iptali istenir.
AYM, md. 33/1’i doğrudan denetlemez; maddeye referans yapan
norm yoluyla, dolaylı denetimi tercih eder. Önce şu saptama yapılır:
“Seçim sistemlerinin anayasal ilkelere ödünsüz uygunluğu yanında kimi zorunlu
koşulları içermesi kaçınılmazdır. Sistemin doğasından kaynaklanan ve
yüzdelerle konulan barajlar, ülke yönünden, seçme ve seçilme hakkını
sınırlayıcı, olağandışı ölçülere varmadıkça uygulanabilir, kabûl edilebilir ve
aykırılığından sözedilemez belirlemelerdir”1515. (b.k.v.t.a.)
Ardından, barajın bu çerçeveye uyumu, 3 argümanla savunulur1516:
 Baraj oranının “aşırı” ve “olağandışı” düzeyde olmadığı: Kararda, %
10’luk oran, “aşırı sayılmayacak düzeydeki baraj” olarak nitelenir.
Böylelikle, söz konusu oranın, birkaç satır önce belirlenen “olağandışı
ölçülere varmadıkça uygulanabilir, kabûl edilebilir ve aykırılığından
sözedilemez” ölçülere uygun olduğu sonucuna varılır.
 Barajın, adalet-istikrar dengesine uygun olduğu: Baraj, “yönetimde
istikrar ilkesine uygundur ve temsilde adalet ilkesiyle de bağdaşmaktadır”.

1514 AZRAK, Ali Ülkü, Tartışma, Kamu Hukukçuları Platformu: Çoğulcu Demokrasi-
Çoğunlukçu Demokrasi İkilemi ve İnsan Hakları, (Der. GÖZTEPE, Ece), (Sempozyum, 5-6
Haziran 2010, Ankara), 1. Bs., Ankara, Ocak 2011, s. 231.
1515 AYM, K. 1995/59.
1516 AYM, K. 1995/59.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 249

 Yasama organının takdirine müdahalenin yargısal denetimin amacını


aştığı: “Yasama organının anayasal çerçeveye bağlı kalarak takdir ettiği
sınırlama ve aşırı sayılmayacak düzeydeki baraja rakam ve oran olarak
elatmak, yargısal denetimin amacıyla bağdaşmaz”. (b.k.v.t.a.)
Vurgulu kısım, AYM’nin genel baraja dokunmama tercihinin de
özlü bir gerekçesidir. İfadeye referansla, “anayasa yargısındaki
yerindelik denetimi yapılamayacağı gerekçesiyle katılmak mümkün” olsa
dahi, çevresel barajı iptal gerekçesinde bu hususa riayet edilmemesi,
“kararın kendi içerisindeki tutarsızlığı”1517 olarak değerlendirilir. Bu
açıdan, 3 karşı oy mevcuttur (ÖZDEN, DİNÇER, SEZER).

bb) Görüşümüz: Barajın ölçülülüğü analizi


AYM çoğunluğu (9 üye), % 10’luk barajın seçme ve seçilme
haklarını sınırlamadığı ve oranın “aşırı” düzeyde olmadığını savunur.
Ancak, çoğunluk oyuna dâhil 8 üye, bu iki iddiayı savunma
yönünde herhangi bir tartışmaya girme ve kanıt göstermeye gerek
duymaz1518. Bu yönüyle karar, AYM içtihadında yerleşik gerekçe sorunu
tipik bir örnektir. Oysa gerekçe, Anayasal veya yasal ilkeleri zikretme
veya bir salt bir iddiayı öne sürmekten ibaret değildir. Gerekçe, yorum
yöntemlerini de kullanarak normun anlamını belirleme ve yorumlama
işlemlerini de içeren bir tartışma sürecinin önemli parçalarından biri
olarak, hukuksal argüman ve ilkelerle savunma tekniğidir.
Bu çerçeveden hareketle, AYM’nin Anayasa’ya uygunluk
analizinde dikkat çeken 2 saptamaya yönelik eleştirilerimize geçelim:
 Barajın “niteliksel” analizine yönelik eleştiri: Baraj, “seçme ve
seçilme hakkını sınırlayıcı … ölçülere varmadıkça uygulanabilir,
kabûl edilebilir ve aykırılığından sözedilemez” nitelikte kabul
edilmektedir. Mefhum-u muhalifinden (argumentum a contrario),
AYM çoğunluğunun, % 10’luk oranının sınırlayıcı düzeye varmadığı
görüşünde birleştiği anlaşılmaktadır.
 Barajın “niceliksel” analizine yönelik eleştiri: Baraj, o tarihte dahi
Avrupa’daki en yüksek orandır. Hâl böyle iken, AYM’nin hiçbir
araştırmaya gitmeksizin, “olağandışı ölçülere varmadıkça” veya
“aşırı sayılmayacak düzeydeki baraj” ibârelerini bu denli
rahatlıkla kullanması, hayret vericidir. Kaldı ki, karşılaştırma
yapılmasa da, önceki seçimlerde ortaya çıkan yüksek temsil

1517 HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, tartışma, Kamu Hukukçuları Platformu: Çoğulcu Demokrasi-
Çoğunlukçu Demokrasi İkilemi ve İnsan Hakları, (Der. GÖZTEPE, Ece), (Sempozyum, 5-6
Haziran 2010, Ankara), 1. Bs., Ankara, Ocak 2011, ss. 211-213.
1518 AYM, K. 1995/59. ÖZDEN, DİNÇER ve SEZER, bu görüşe katılmaz.
250 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

açıklarının anımsanması dahi, Mahkeme üyelerini “ölçülülük”


açısından bir tartışmaya zorlayabilirdi.

b) % 25’lik çevre barajının Anayasa’ya aykırılığı


4125 Sayılı Yasa md. 16 ile getirilen % 25’lik çevre barajı, 10’luk
ülke barajı dışında yeni ve ikinci bir baraj niteliğindedir. AYM, % 25’lik
çevre barajını iptal kararı verirken, şu argümanlara dayanır:
 “Temsilde adalet” ilkesine aykırılık: AYM, çevre barajının temsilde
adalet ilkesiyle bağdaşmayacağını kabul eder. Kullanılan argüman, seçim
çevrelerinde nüfusun artışına paralel olarak, çıkarılacak milletvekili
sayısının da artacağı, buna karşın çevre barajının düşeceğidir1519. Çevre
barajı, seçim bölgeleri arasındaki adaletsizliği derinleştirir1520. Ayrıca,
temsilde adalet-istikrar dengesine de değinilerek, “yalnızca istikrar”dan
yola çıkan bir yaklaşım biçiminin adaleti zedeleyeceği savunulur. Yasama
organı bu yetkisini, yalnızca biçimsel anlamda yasa ile kullanmakla
kalmamalı, içeriksel anlamda Anayasa’ya uygunluğu da gözetmelidir.
 Demokratik devlet ilkesine aykırılık: Çevre barajı, “değişmez normlar
bloku”na dâhil “Cumhuriyet’in temel nitelikleri” ile ilişkili “demokratik
devlet” ve “ulusal irade” ile değerlendirilerek, “temsilde adalet”e varılır.
 İkinci bir barajın konulmasının Anayasa’ya aykırılığı: AYM kararında,
d’Hondt sisteminin kendi içinde bir baraj taşıdığı da belirtilir ve ardından,
çevre barajının 2. baraj olduğu kaydedilir 1521. Kararda geçen “kendi içinde
bir baraj taşımaktadır” ibâresi ile kastedilen, aslında teknik dille “doğal
baraj”dır. AYM’ye göre, sistemin ürettiği “doğal baraj” ve % 10’luk
“ulusal baraj” dikkate alındığında, “çevre barajı” üçüncü bir baraj türüdür.
 Seçme ve seçilme haklarına aykırılık: Karara göre, kural Any. md. 67 ve
76’ya ve bu yolla md. 2’ye aykırıdır. Ancak, konunun partilerle ilgili md.
68’le doğrudan ilgisi olmadığı belirtilir. Çevre barajı Anayasa’ya aykırı
bulunmuş olup, 2 karşı oy mevcuttur (KILIÇ ve ADALI).

6) Karşı oy gerekçeleri
% 10’luk barajın Anayasa’ya uygunluğu açısından 3 karşı oy, %
25’ik çevre barajının aykırılığı açısından 2 karşı oy mevcuttur.

1519 Kararda, “nüfus” yerine, “seçmen sayısı” denilmeli idi.


1520 “[İ]ki ve üç milletvekili çıkaracak iller için oranın [% 25’ten] az olmayacağı öngörülmüştür.
Nüfusu fazla olan illerin (seçim bölgelerinin) çıkaracakları milletvekili sayısı fazla
olacağından buralarda çevre barajı düşecek, nüfusu az olan seçim bölgelerinde ise tersine
yükselecektir. Böylece, bir seçim çevresinde daha düşük oranla bir siyasal partinin ya da
bağımsız adayın kazanma olasılığına karşılık, iki ya da üç milletvekili çıkaracak bir çevrede
kazanabilmek için % 25’lik oran aranacaktır”. (AYM, K. 1995/59).
1521 “Anayasa’nın amaçladığı ‘yönetimde istikrar ilkesi’ için milletvekili seçimlerinde bir ülke

barajı öngörülmüşken, ayrıca her seçim çevresi için yeni bir barajın getirilmesi ‘temsilde
adalet’ ilkesiyle bağdaşmaz”. (AYM, K. 1995/59).
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 251

aa) % 10’luk ulusal baraj açısından karşı oylar


Karşı oylar ve gerekçeleri özetlenecektir.

aaa) Karşı oy (Yekta Güngör ÖZDEN)


ÖZDEN, K. 1987/27 kararında kaleme aldığı karşı oy gerekçesine
de referansla, md. 67’deki istikrar-adalet dengesini vurgular:
 Yasamanın tercihinin Anayasa’ya aykırı biçimde kullanılamayacağı 1522;
 Barajın, adalet-istikrar dengesini bozduğu1523.

bbb) Karşı oy ve değişik gerekçe (Güven DİNÇER)


Karşı oyda, iki önemli husus yer alır:
 % 10’luk baraja referans yapan hükmün de iptali gerektiği: Karşı oyun
ilk boyutu, ülke seçim çevresi milletvekilliğinin iptaline paralel olarak,
MSK’ya eklenen 34/A f. 1’de yer alan ibâre de, Anayasa’ya aykırıdır.
 Ülke seçim çevresi milletvekilliğinin Anayasa’ya aykırılığı: Değişik
gerekçe kısmında ise, ülke seçim çevresi milletvekilliği, özellikle seçme
hakkı, genel oy ilkesi ve egemenlik açısından irdelenir1524.

ccc) Karşı oy (Ahmet N. SEZER)


% 10’luk barajın Any. md. 2 ve 67 ile uyuşmadığı vurgulanır:
 “Demokratik hukuk devleti”ne aykırılık: Seçme ve seçilme haklarına
getirilen sınırlamalar, md. 2’deki ilkeye aykırıdır.
 “Temsilde adalet”e aykırılık: Sınırlamaların, md. 67’deki “temsilde
adalet” ilkelerini zedelememesi gereği, hatta “uygun olması zorunlu”luğu
öne sürülür. Baraj, “partilere aldıkları oy oranında parlamentoda temsil
hakkı vermediği için”, temsilde adalet ilkesine aykırı bulunur.

bb) % 25’lik çevresel baraj açısından karşı oylar


Karşı oylar, aşağıdaki gerekçelere dayanır.

aa) Karşı oy (Haşim KILIÇ)


Karşı oyda ilkin ülke seçim çevresi milletvekilliğinin, ardından %

1522 “Sayısal barajlar bir düzen sağlamak amacından çok, öznel nedenlerle bir önlem niteliğinde
getirilmektedir”. (AYM, K. 1995/59).
1523 “Yasama organı ‘mâkul’ oranı saptayabilir. … Küçük partileri dışlama amacı demokrasinin

özüyle bağdaşmaz”. (AYM, K. 1995/59).


1524 Uygulama, “seçimlerde seçmenin kimleri kendi adına parlamentoya gönderdiğini bilme

imkan ve hakkını elinden almaktadır. … / … Kimleri egemenliği kullanma ile görevlendirdiğini


bilmeyen ve seçimdeki adaylar arasında kişisel bir tercih imkânına sahip olmayan seçmen
gerçekte siyasal iradesini belirleyemez hale gelmiş demektir”. (AYM, K. 1995/59).
252 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

25’lik çevre barajının iptaline karşı gerekçeler yer alır.


 “Ulusun temsili” ve “emredici vekâlet” açısından: Güven DİNÇER’in
görüşüne karşıt biçimde, “ulusun temsili” ve “emredici vekâletin reddi”
çerçevesinde, Any. md. 80 referans gösterilir.
 Koalisyonların önlenmesi için barajın gerekliliği: Çevre barajını
aşamayan parti ve bağımsız adaylara milletvekilliği tahsis edilmeyeceğine
ilişkin kuralın iptaline karşı çıkılırken, adalet-istikrar ilkesi yorumlanır1525.
 Geçici seçim ittifaklarının kalıcı hale gelmemesi nedeniyle barajın
istikrarı sağlayamaması: Partiler arası ilişkileri belirleyen mevzuat ve
uygulama ekseninde, barajın “istikrar”ı yaratmada etkisiz kaldığı savunulur
ve barajı aşma yönündeki alternatif yollar eleştirilir 1526.
 İstikrar için, çifte barajlı sisteme gerek olduğu: Tek başına % 10’luk
barajın “istikrar” hedefini yakalamada yeterli olmadığı öne sürülerek, çevre
barajının iptaline karşı çıkılır1527.
 Barajın iptalinin, yasama yetkisine müdahale olduğu: Çevre barajının
adalete aykırılığı ve iptalinin “tamamen subjektif nitelikteki
değerlendirme”lere dayandığı, bunun ise yasama yetkisine müdahale
olduğu savunulur1528. Aynı görüş, 1961 Anayasası döneminde çevre
barajının iptali sonrasında TANÖR tarafından dile getirilmişti.

bb) Karşı oy (Sacit ADALI)


Üye, herhangi bir karşı oy gerekçesi kaleme almak yerine, md.
34/2’nin iptaline dâir çoğunluk kararına, Haşim KILIÇ’ın karşı oyunun
ilgili bölümünde yazılı gerekçelerle katılmadığını belirtmekle yetinir.
% 10’luk barajın Anayasa’ya uygunluğu yönündeki çoğunluk
görüşüne katılan Haşim KILIÇ ve Sacit ADALI’nın, “istikrar” için bu
barajı yeterli görmediği ve çevre barajının da kalması yönünde “çifte
barajlı” sistemden yana oldukları vurgulandı. AYM’nin 2008’de 6-5
çoğunlukla aldığı bir kararda, devlet yardımından yararlanma için
aşılması gereken % 7’lik barajın “ölçüsüz” ve Yasa’da geçen “hakça

1525 “Yönetimde istikrar … mecliste çoğunluğa sahip güçlü bir Yürütme Organının bulunmasına
bağlıdır. … koalisyonlar bu güçlü yapıyı gerçekleştirememektedir”. (AYM, K. 1995/59).
1526 “[K]üçük partilerin, büyük partilerle seçim işbirliği yapması [ve] seçimden sonra

ayrılmaları % 10’luk barajı etkisiz kılmıştır. Arzu edilen, bu birleşmelerin ... seçimden sonra
da devam etmesidir. … ittifakların kalıcı olmasını sağlayacak tedbirlerin getirilmemiş olması
ülke barajının istikrarı sağlamasına imkân vermemiştir”. (AYM, K. 1995/59).
1527 “Ülke barajının fonksiyonunu tam olarak icra edememesi[,] ‘bölge barajlarının’

getirilmesinin haklı nedenini oluşturmaktadır”. (AYM, K. 1995/59). H. KILIÇ’ın karşı


oyundaki “bölge barajı” ibâresi ile kastedilen, aslında “çevre barajı” olup, teknik anlamda
yanlıştır. Ulusal ve çevresel barajı arasında kalan bölge barajı, Türkiye’de hiç uygulanmadı.
1528 “Yasakoyucunun takdir alanına giren konularda anayasal ilkelere aykırı bir tutum

belirlenirken anayasal ölçütleri[n] de belirtilmesi gerekir. Aksi takdirde yasakoyucunun takdir


alanına elatma olur. Onun yerine geçerek yasama görevi yapma gibi bir netice çıkar”. (AYM,
K. 1995/59).
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 253

yardım”a aykırılığı görüşü ile karşı oy kaleme aldığını da belirtelim1529.

7) Değerlendirme
AYM, md. 67’ye eklenen f. 6 sonrası, 1980’li yıllardaki
içtihadından ayrılır ve yasa koyucunun politik tercihini denetler1530.
AYM, “temsilde adalet” ilkesinin eklendiği değişiklikten 4 ay sonra
(18.11.1995) K. 1995/59 kararında, ilkeden yola çıkarak, % 25’lik çevre
barajını iptal eder; buna karşın % 10’luk ulusal barajı Anayasa’ya uygun
bulur. AYM kararında, barajın Anayasa’ya uygunluğu savunulurken,
“ölçülülük” ilkesini tartışılmadığı gibi, “yasama organının takdiri”
gerekçesi yeterli görüldü. Daha önemlisi, % 10’luk barajın, oranı
itibariyle “olağan”, “aşırı olmayan” bir düzeyi yansıttığı savunulur.
AYM kararı, 2 anayasal ilke açısından özetlenebilir:
 Çevre barajı Anayasa’ya aykırı bulunurken, “temsilde adalet”e dayanıldı.
 Ülke barajı Anayasa’ya uygun bulunurken, “yönetimde istikrar”a dayanıldı.
Sonuç olarak AYM, seçim sistemini “çifte kavrulmuş
demokrasi”1531 ve “çifte kavrulmuş baraj”1532dan kurtardı. Ne var ki,
ülke barajını iptalden kaçınarak, “âdil temsil”i “istikrar”a feda etti1533.
Karara karşı çıkan görüşlere gelince; 1968 içtihadına dönüş
eleştirilir ve seçim sistemini belirleme yetkisinin TBMM’nin takdirinde
olduğu, AYM’nin müdahale etmemesi gerektiği savunulur1534.
Ancak, bir hususa değinmekte yarar var: AYM de, kararlarında
zaten aksini dile getirmeyip, genel anlamda yasa yapma yetkisinin yanı
sıra, seçim kurallarını ve seçim sistemini belirleme yetkisinin TBMM’ye
ait olduğunu vurgular. Nitekim daha sonraki K. 1995/60 kararında aynı
hususa değinmekle birlikte1535, çevre barajını iptal edecektir.
ÖZBUDUN da, kararı değerlendirirken, “bu takdirin geniş ölçüde

1529 Çoğunluk oyları (6): A. AKYALÇIN, M. ERTEN, A. N. ÖZLER, S. ÖZGÜLDÜR, Ş.


APALAK, S. KALELİ. Azınlık oyları (5): H. KILIÇ (Başkan), O. A. PAKSÜT
(Başkanvekili), S. ADALI, F. KANTARCIOĞLU, Z. A. PERKTAŞ. Bkz. AYM, K.T.
20.11.2008, E. 2008/42, K. 2008/167; RG, T. 18.03.2009, S. 27173. http://goo.gl/A5HBrh
1530 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 230, dp. 124.
1531 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Çifte Kavrulmuş Demokrasi”, BirGün, 16.05.2007.
1532 HASDEMİR, Tuba Asrak, “1980 Sonrası Türkiye’de Seçim Sistemi: Kimi Saptamalar”,

AÜSBFD, Prof. Dr. Gündüz ÖKÇÜN’e Armağan, C. XLVII, S. 1, Y. 1992, s. 261.


http://goo.gl/FsXZar
1533 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa’ya Aykırı Seçim”, BirGün, 16.08.2006.
1534 KUZU, “Bugünkü Seçim ...”, s. 292.
1535 “Seçimler konusunda sistem belirleme yetkisi, anayasal ilkelere uygun olmak koşuluyla,

yasama organına bırakılmıştır. [AYM] bu uygunluğu aramaktadır”. (AYM, K. 1995/60).


254 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

sübjektif bir takdir olabileceği endişesi”1536nin altını çizer.


Kararda, adalet-istikrar ilişkisi açısından şu ölçütler yer alır:
 Adalet ve istikrar ve ilkeleri, yasa ile bağdaştırılabilir.
 Adalet ve istikrar, birbirini dengeleyecek biçimde düzenlenmelidir.
 Yasa koyucunun sahip olduğu takdir yetkisi, sınırsız değildir.
 Takdir yetkisi, Anayasa’ya uygun olarak kullanılmalıdır.
Ancak AYM’nin, ortaya koyduğu ilkelerle, verdiği karar arasında
ciddi çelişki vardır. Kararda, adalet-istikrar ilişkisine de değinilir,
“yalnızca istikrar” düşüncesinin adaleti zedeleyeceği vurgulanır. Ancak
her nedense, adaleti daha fazla zedeleyen % 10’luk baraja dokunulmaz.
AYM’nin, çevre barajını iptal etmesine karşın, genel barajı
Anayasa’ya uygun bulmasının bir tutarsızlık olduğu savunulabilir.
AYM, çevre barajının yanı sıra, ülke barajını da iptal ederek, savunduğu
“temsilde adalet”e uygun ve tutarlı bir karar vermiş olabilirdi1537.
AYM’nin baraja ilişkin içtihadındaki değişikliklerin
değerlendirildiği kısımda, konuya tekrar değinilecektir.

F) 1995/60: % 10’luk yeni çevre barajının da iptali


1995/601538 kararı, genel bilgi (1), aykırılık gerekçeleri (2),
çoğunluk kararı (3) ve karşı oy gerekçeleri (4) açısından irdelenecektir.

1) Genel bilgi: Dava, süreç, denetlenen norm


E. 1995/56, K. 1995/60
Dava konusu: İptal edilen çevre barajının yeniden getirilmesinin Anayasa’ya aykırılığı savı, iptali istemi
Davayı açan: CB Süleyman DEMİREL
Denetlenen norm(lar): 4138 no.lu, MSK’da değişiklik Kanunu (md. 3)
Referans norm(lar): 1982 Any. (md. 2, 67, 76, 153)
Sonuç: Barajın yeniden getirilmesinin “AYM kararlarının bağlayıcılığı” ilkesine aykırılığı ve iptali
Karar çoğunluğu: Oy çokluğu (8-31539)
Not: AYM, kararını 1 gün içinde verdi.
Davaya ilişkin başlıca gelişmelerin kronolojisi
21.11.1995: MSK’daki Türkiye milletvekilliği ve çevre barajının iptal kararı (K. 1995/59) yayımlandı.
21.11.1995: Aynı gün, DYP ve CHP’li milletvekillerince, MSK’da değişiklik teklifi sunuldu.
22.11.1995: Teklife ilişkin TBMM-AK Raporu sunuldu. Ayrıca TBMM Başkanlığı’na, % 10’luk ülke
barajının % 5’e çekilmesini öngören bir başka teklif de sunuldu.
23.11.1995: AYM’nin iptal kararından sadece 5 gün sonra TBMM, 4138 no.lu Yasa ile, yalnızca 20.
dönem TBMM genel seçimleri için % 10’luk seçim çevresi barajı getirdi.

1536 ÖZBUDUN, “Siyasal Partiler ve ...”, s. 527.


1537 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, ss. 366-367.
1538 AYM, K.T. 01.12.1995, E. 1995/56, K. 1995/60; AYMKD, S. 31, C. II, ss. 890 vd.; RG, T.

07.12.1995, S. 22486. http://goo.gl/YeLwdE (AYM web sitesi).


1539 Çoğunluk oyları (8): Y. G. ÖZDEN (Başkan), G. DİNÇER (Başkanvekili), S. TÜZÜN, A.

N. SEZER, S. AKBULUT, Y. ACARGÜN, A. HÜNER, L. F. TUNCEL. Azınlık oyları (3):


H. KILIÇ, S. ADALI, M. BUMİN. Çoğunluğa dâhil ve karşı üyeler, K. 1995/59 kararındaki
üyelerden farklı olup; BUMİN, önceki kararda çoğunluk görüşü yanında yer almıştı.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 255
24.11.1995: Yasa RG’de yayımlanmakla, ilgili baraj hükmü yürürlüğe girdi.
24.11.1995: 1 gün sonra, CB S. DEMİREL, çevre barajının iptali için AYM’ye başvurdu.
01.12.1995: AYM, ilk incelemede, dosyada eksiklik bulunmadığı görüşüyle, esasa ilişkin incelemeye
geçme kararı verdi.
01.12.1995: İptal başvurusunu aynı gün sonuca bağlayan AYM, MSK ile öngörülen % 10’luk çevre
barajına ilişkin yeni düzenlemeyi,“AYM kararlarının bağlayıcılığı” ilkesine (Any., md. 153/son) aykırı
bularak iptal etti.
07.12.1995: AYM kararı, yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Bazı kaynaklarda, 1995/59 kararı sonrası, TBMM’nin çevre


barajını yeniden düzenlemediği belirtilir1540. Oysa TBMM, kararın
henüz yayımlandığı gün verilen teklifle, yeni düzenlemede ısrar etti.
Denetlenen norm (4138 no.lu Yasa1541 md. 3’le MSK’ya eklenen, GM 14):
“XX nci Dönem Milletvekili Genel Seçiminde bir seçim çevresinde kullanılan geçerli
oyların toplamının % 10 undan az oy alan siyasî partilere ve bağımsız adaylara
milletvekilliği tahsis edilmez. Ancak, seçime katılan siyasî partiler ve bağımsız
adaylardan hiç biri bu oranı aşamamış ise milletvekilleri [MSK, md. 34/3-4]
hükümlerine göre paylaştırılır”.

2) Başvuru gerekçesi
Dilekçedeki aykırılık gerekçeleri, özellikle Yasa’ya ilişkin teklifin
gerekçesi ile ilişkili biçimde kaleme alınır:
 TBMM-AK genel gerekçesinin eleştirisi: Başlıca şu hususlar eleştirilir:
 İptal kararının hukuksal boşluk yarattığı argümanının eleştirisi: Oysa, bu
bir hukuk boşluğu değildir1542. Zira, seçim yasalarının mutlaka bir çevre barajı
öngörmesi mecburiyeti bulunmamaktadır.
 AYM’nin iptal gerekçesindeki eleştirilerin yeni Yasa ile giderildiği
argümanı: Yasa gerekçesinde, AYM’nin iptal gerekçesindeki hususların Yasa
ile giderildiği savunulur1543.
 Ülke barajının tek başına istikrara yetmeyeceği argümanının eleştirisi:
AYM’nin % 25’lik çevre barajını K. 1995/59 kararı ile iptal etmesinin ardından
teklif edilen yeni çevre barajı (% 10) savunulurken, adalet-istikrar dengesini

1540 ALDABAK, Ersel, “Can Stability be Achieved Without Fair Representation and Under the
Debates Over legitimacy? Considerations in the Light of Turkey?”, The VIIth World Congress
of IACL, Athens 11-15 June 2007, Electoral Systems: Striking a Balance Between Legitimacy
and Political Instability (Workshop no. 3), p. 3. http://goo.gl/xO3E7F
1541 K.n. 4138, K.t. 23.11.1995; RG, T. 24.11.1995, S. 22473.
1542 “[Yasa] hükümlerinin [AYM’ce] iptal edilmiş olması nedeniyle ortaya çıkan boşluğun

giderilmesi ve uygulamada tereddütlere meydan verilmemesi için yasal düzenlemeye ihtiyaç


bulunmaktadır”. (b.k.v.t.a). TBMMTD, Dönem: 19, YY. 5, SS: 907, s. 1.
1543 “[AYM’nin] bölge barajlarını iptal gerekçesi her seçim çevresi için ayrı ve yeni bir barajın

getirilmesi, nüfusu fazla illerin çevre barajlarının düşük olması, nüfusu az olan seçim
bölgelerinde ise tersine yüksek olması, … bir seçim çevresinde daha düşük oranla bir siyasal
partinin ya da bağımsız adayın kazanma imkânına karşılık, iki ya da üç milletvekili çıkaracak
bir çevrede kazanabilmek için % 25 gibi bir oranın aranacağı, seçim bölgeleri arasındaki bu
adaletsizliği[n] temsilde adalet ilkesine uymadığı noktasında toplanmaktadır. / Yeni
düzenlemeyle bu mahsurlar ortadan kaldırılmakta ve ülke barajına eşit bütün seçim
çevrelerinde aynı olan bölge barajı getirilmekte”. Ibid., s. 1. “Bölge barajı” deyimi, yanlıştır.
256 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
sağlamada ülke barajının yetmediği, bu nedenle aynı oranda çevre barajının
öngörüldüğü belirtilir1544. Başvuruda ise, tek başına ülke barajı bile bu dengeyi
bozuyorken, çevre barajı için öngörülen aynı gerekçe eleştirilir.
 Yasa teklifinin muhalefet gerekçesine vurgu: Yasa teklifinde 6
milletvekilinin imzasını taşıyan gerekçede ise, yeni çevre barajına, iki
açıdan karşı çıkılır: AYM kararının aşılıyor olması; yeni seçime gidilen
süreçte düzenlemenin uygun olmayacağı1545.
 Yeni çevre barajının Anayasa’ya aykırılığı: Yasa kuralının, Any. md. 2,
67, 76 ve 153’e aykırılığı ve iptal istemi yer alır.

3) AYM kararı: Yeni baraj ve önceki kararın bağlayıcılığı


AYM, ilk inceleme toplantısında dosyada eksiklik bulunmadığına,
işin esasının incelenmesine oybirliğiyle karar verdikten sonra esasa
ilişkin incelemeye geçti ve yine aynı gün karar verdi. Kararda, Any. md.
153/son’dan hareketle1546, şu argümanlar kullanıldı:
 Anayasa md. 153/son’un anlamı ve kapsamı: Dava dilekçesinde, daha
önce getirilen çevre barajının AYM’ce iptal edildiği hatırlatılarak, buna
karşın barajı yeniden -ve özellikle sadece- XX. Dönem TBMM Genel
Seçimi için yürürlüğe koyan hükmün, md. 153/son’da yer alan “AYM
kararlarının bağlayıcılığı” ilkesine aykırı olduğu savı yer almaktaydı. AYM
kararında da, “konuyu doğrudan ve öncelikle ilgilendirdiği için incelemeye
bu madde yönünden başlanmış” olduğu kaydedilir. Kararda, AYM
kararlarının bilimsel eksende eleştirilebileceği, ancak uygulanmaktan
kaçınılamayacağı veya aksine düzenlemelere gidilemeyeceği vurgulanır.
 İptal edilen barajın yeniden getirilmesinin “AYM kararlarının
bağlayıcılığı” ilkesini zedelediği: K. 1995/59’un gereğinin yerine
getirilmediği; TBMM tarafından farklı oranda yeni çevre barajı getirilmek
suretiyle, AYM kararının bağlayıcılığının ihlâl edildiği vurgulanır1547.
 İptal edilen normla aynı olan yeni normun, AYM kararını etkisiz kılma
amacı taşıdığı: Yasamanın, AYM kararlarını etkisiz kılmak için
kullanılamayacağı vurgulanır. İptal sonrası tekrar ihdas edilen kuralın md.

1544 “[S]eçim çevrelerinde de ülke genelinde uygulanan barajla paralellik sağlanması ve böylece
yönetimde istikrar-temsilde adalet ilkesine işlerlik kazandırılması amaçlanmaktadır”. Ibid.
1545 Muhalefet şerhi: “20 nci dönem Milletvekiliği seçimi için % 10 seçim çevresi barajı

getirilmektedir. Oysa [AYM] … kararında … bir ülke barajı öngörülmüşken ayrıca her seçim
çevresi için yeni bir barajın getirilmesi ‘temsilde adalet’ ilkesiyle bağdaşmaz.’ denilmektedir.
[G]etirilmek istenen çevre barajı [Any., md. 2, 67 ve 76’ya] ... aykırı olduğundan, …
kararlaştırılmış bir seçime gidilirken kaide değiştirmeyi hukuk ve adalet ilkeleriyle
bağdaştıramıyacağımızdan, … Komisyonun kararına muhalifiz”. Ibid., s. 4.
1546 “[AYM] kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı

organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar”.


1547 “Bağlayıcı olan kararda öngörülen biçimde düzenlemeler ve uygulamalar yapılacak, …

karara aykırı, kararı etkisiz ve geçersiz kılma ya da karara karşı direnme niteliğinde
olmayacaktır. … / ... genelde [AYM’nin] kararına uyulduğu izlenimi verilmiş, ancak … iptal
kararı gözardı edilerek çevre barajı yeniden oluşturulmuştur”. (AYM, K. 1995/60).
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 257
153’ü ihlâl ettiği sonucuna varılabilmesi için, önceki ile aynı olması şartının
aranmadığı savunulur1548.
 Diğer Anayasa normları açısından ayrı bir incelemeye gerek
bulunmadığı: AYM’ye göre, “bu gerekçe karşısında [kendi gerekçesine
referansla] konunun, Anayasa’nın 67., 76. ve bu yolla 2. maddesi yönünden
incelenmesine gerek kalmamış” olduğundan, aykırı düştüğü savunulan diğer
Anayasal ilkeler (Cumhuriyet’in nitelikleri, seçme-seçilme hakkı, adalet-
istikrar) açısından ayrı bir denetim yapılması gereksiz addedilir.
AYM, ulusal baraja ek olarak çevre barajı düzenlemesini iptal
ettiği kararının yürürlüğe girmesine karşın, 2 gün sonra çevre barajının
tekrar getirilmesini md. 153/son’a aykırı görerek, iptal eder.

4) Karşı oylar
Karara muhalif 3 üyenin ortak görüşleri, “çevre barajının
Anayasa’ya uygun olduğu” yönündedir. Ancak, gerekçeleri farklılaşır.
H. KILIÇ ve S. ADALI’nın gerekçeleri, “Anayasa md. 153’e aykırı
olmadığı”, M. BUMİN’in ise, “bağımsız adaylar yönünden md. 153’e
aykırı olmadığı” biçiminde özetlenebilir. Diğer deyişle, diğer iki üyeden
farklı olarak BUMİN, karara kısmen katılmamaktadır.

a) KILIÇ ve ADALI: Yeni çevre barajı, Anayasa’ya uygundur


Her iki yargıç, ortak karşı oy gerekçesi yazmıştır. Temel gerekçe,
yeni çevre barajının öncekinden farklı olduğu, esas açısından denetim
yapılmadan iptal kararı verilmesinin Anayasa’ya aykırı düştüğüdür:
 Anayasa md. 153 için konulan ölçütlere eleştiri: Bu açıdan ihlâl sonucuna
varılabilmesi için, 2 koşula işaret edilir: “[Y]eni çıkarılan Yasa’nın iptal
edilen önceki Yasa ile; a) Aynı ya da benzeri, b) Teknik içerik ve kapsam
bakımından birbirine özdeş olmasının tesbit edilmesi gerekir” 1549.
 Yeni çevre barajının, iptal edilenden farklılığı ve temsilde adalete
yöneldiği: Yukarıda belirlenen ölçütler ekseninde, yeni çevre barajı ile daha
önce iptal edilen norm karşılaştırılır ve öncekinden farklı olduğu savunulan
yeni düzenlemenin iptaline karar verilemeyeceği sonucuna varılır 1550.

1548 “Yeni kuralın [Any. md 153/son’a] ... aykırı düşmesi için, iptal edilen önceki kuralla yapısal
benzerlik taşıması, aynı sözcükleri ve anlatımı içermesi koşul değildir. Amaç, erek ve
sağlanmak istenen sonuçla, teknik içerik ve kapsam yönünden koşutluk yeterlidir. Kural yapısı,
sözcük sayısı ve kimi eklemeler ve çıkartmalarla yenilenme izlenimi verecek biçimsel bir
görünüm, özü etkilemez ve değiştirmez”. (AYM, K. 1995/60).
1549 AYM, K. 1995/60, karşı oy.
1550 “Daha önce her seçim bölgesi için % 6 ile % 25 arasında gerçekleşecek olan oran, % 10

olarak sabit duruma getirilmekte, 2 ve 3 milletvekili çıkaracak bölgeler için uygulanan % 25


oran ise yine % 10’a indirilmektedir. Görüldüğü gibi yöntem, temsilde adalet ilkesini ön plana
çıkaran yeni bir uygulamayı getirmektedir. Bu yöntem iptal edilen önceki yöntemden teknik
içerik ve kapsam bakımından oldukça farklıdır”. (AYM, K. 1995/60, karşı oy).
258 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Esas açısından denetim yapılmadan iptal kararı verilemeyeceği: Her iki


üye, md. 153’ün ihlâli saptandıktan sonra, yeni çevre barajının diğer
Anayasa kurallarına uygunluğunun incelenmesine gerek kalmadığı
yönündeki AYM çoğunluğu görüşüne katılmamaktadır: “Anayasa’nın 153.
maddesi yönünden iptal edilmeden esasa geçilerek öz yönünden anayasal
denetimin yapılması gerekirdi”.

b) BUMİN: Çevre barajı, bağımsız adaylar yönünden


Anayasa’ya aykırı değildir
M. BUMİN, önceki kararda (K. 1995/59) H. KILIÇ ve S. ADALI
ile aynı görüşte değildi. Zira önceki kararda, çevre barajının Anayasa’ya
aykırı olduğu yönündeki çoğunluk oyuna katılırken, bu kez azınlık
oyuna dâhildir. Ancak, diğer iki üyeden farklı olarak BUMİN, karara
kısmen (“iptal kararının ‘bağımsız adaylar’la ilgili kısmına”) karşıdır:
 Yeni çevre barajının bağımsız adaylar açısından Anayasa’ya aykırı
olmadığı: BUMİN’e göre, AYM’nin önceki kararında iptal kararı, partileri
sınırlayan çevre barajına yönelik olup, bağımsız adaylara uygulanamaz. Bu
görüşten hareketle, adı geçen üye, yeni hükmün anayasallık denetiminde
bağımsız adayların da çevre barajından muaf tutulmasına karşı çıkar1551.
 Esas açısından denetim yapılmadan iptal kararı verilemeyeceği:
BUMİN, ADALI ve KILIÇ’ın 2. argümanına katılarak, esas inceleme
yapılmaması yönündeki görüşe katılmadığını beyan eder: “Dava konusu
yasa hükmünün bağımsız adaylarla sınırlı olmak üzere Anayasa’nın 67., 76.
ve 2. maddelerine aykırı olup olmadığı incelenerek karar verilmelidir” 1552.

c) Karşı oylara ilişkin değerlendirme: Benzerlik ve ayrışma


AYM kararına farklı yönleri itibariyle katılmayan 3 üyenin karşı
oylarını değerlendirerek, ortak ve farklı yönleri özetleyelim:
 Benzerlik: Ortak görüş, esasa ilişkin denetim gereğidir. Her 3 AYM yargıcı
da ortak bir argümana başvurur: Esas inceleme yapılmaksızın, doğrudan
AYM kararlarının bağlayıcılığını düzenleyen md. 153’e aykırılık analizi
yapılmak yoluyla iptal kararı verilemeyeceği görüşü.
 Ayrışma: Karşı oylarda belirlenen ortak argümana karşın, bu argümanı
kullanırken ulaşmak istenen nihaî hedef, farklıdır. ADALI ve KILIÇ,
AYM’nin esasa ilişkin incelemede çevre barajını Anayasa’ya uygun
bulması gerektiğini savunur. Buna karşılık BUMİN, AYM’nin esasa girerek
yapacağı denetimle, % 10’luk barajdan muaf bağımsız adaylar açısından

1551 “Her ne kadar madde, ... bağımsız olarak adaylığını koyanları da içermekte ise de, bağımsız
adaylar için % 10’luk ‘ülke barajı’ olmadığına göre, ... yeni bir çevre barajı getirmeme
zorunluluğu yalnızca siyasî partilerden aday gösterilenler için söz konusudur. ... bağımsız
adaylar ülke seçim çevresi barajına tabi olmadığına göre, iptal kararındaki gerekçe bunlar
için geçerli değildir”. (AYM, K. 1995/60, karşı oy).
1552 AYM, K. 1995/60 (karşı oy).
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 259
uygunluk kararı vermesi gerektiği görüşündedir. Oysa ki AYM, zaten esasa
ilişkin denetime girmemek suretiyle, yeni çevre barajının Anayasallığını
(örneğin önceki baraja nispeten daha düşük bir oranı yansıtan barajın
ölçülüğü gibi) tartışma yolunu da kapatır. Bu yönüyle, karara katılamıyoruz.

G) Baraja ilişkin AYM jürisprüdansı: Gözlem ve eleştiriler


Öncelikle, AYM kararlarında gözlemlenen iki farklı yaklaşım
özetlenecek (1), AYM kararları bu açıdan gruplandırılacak ve içtihattan
sapmalar belirlenecektir (2). Son olarak, 1995 içtihadına yönelik
eleştiriler arasındaki ayrışmanın dahi, söz konusu iki anlayışa paralel
düştüğü ortaya konulacak ve kişisel görüşümüz belirtilecektir (3).

1) Genel değerlendirme: İki farklı yaklaşım ve içtihat


AYM, seçim sistemlerini denetlemede 2 farklı yaklaşım içindedir:
“İlk yaklaşımda, seçim düzenlemeleri hak ve hürriyetler rejimi çerçevesinde
anayasaya uygunluk denetimi içine sokulurken; ikinci yaklaşımda, bu
düzenlemeler “siyasi sorun” kapsamında değerlendirilip, parlamentonun takdir
alanı içine sokulmaktadır”1553.
Kanımızca, AYM’nin seçim sistemi ve baraja ilişkin kararlarında,
iki farklı yaklaşım ve içtihat dikkat çeker:
 İçtihat-1: “Özgürlük”, “adalet” ve “sınırlı yetki” odaklı
yaklaşım: İlk yaklaşımda hareket noktası, “özgürlük”tür, “oy
hakkı”dır, “temsilde adalet”tir. Bu yüzden, seçim sistemini
belirlemede TBMM’nin “takdir yetkisi” olduğu teyid edilmesine
karşılık, bu yetkinin “mutlak ve sınırsız bir yetki” olmadığı, “bağlı
ve anayasa ile sınırlı bir yetki” olduğu kabul edilir. Diğer bir deyişle,
seçim normlarını belirleme yetkisi, ancak anayasal normlara uygun
olarak kullanıldığı ölçüde “takdir alanı” içinde kaldığı kabul edilir.
 İçtihat-2: “Otorite”, “istikrar” ve “geniş takdir yetkisi” odaklı
yaklaşım: İkinci yaklaşımda hareket noktası, “otorite”dir,
“yönetimde istikrar”dır. Seçim sistemini belirleme bir “siyasî
sorun”dur, dolayısıyla TBMM’nin bu konudaki “takdir alanı” çok
geniş tutulur. TBMM’nin takdir yetkisinin tavanı/sınırı belirlenirken,
AYM yargıçları “tek partiyle sonuçlanmadıkça”, “diğer partiler
ortadan kalkmadıkça”, “olağandışı ölçülere varmadıkça”, “aşırı
olmadıkça” gibi yüksek çıtalar belirleyip, bunun altında kalan
adaletsizlikleri “takdir alanı” içinde saymışlardır. Öyle ki, % 10
barajının da “olağan dışı” ve “aşırı” olmadığı, dolayısıyla
Anayasa’ya uygun olduğu kanaatine varmışlardır. AYM yargıçları,

1553 ÇAVUŞOĞLU, op.cit., s. 170.


260 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

AKPM ve AK belgelerinin “aşırı”, “çok yüksek”, “adaletsiz”,


“ölçüsüz” olarak nitelediği, Avrupa ülkelerinin en yüksek ulusal
barajını hukuk düzeninden ayıklamayı tercih etmemişlerdir.
Bu ayırımdan sonra, iki farklı yaklaşımın AYM kararlarında
izlediği seyri ve sapmaları özetleyebiliriz.

2) AYM içtihadındaki kırılmalar: 1968-1984-1987-1995


Seçim barajlarına ilişkin AYM kararları için ayrı ayrı yaptığımız
değerlendirmeler, bir bütün olarak analiz edilecektir.
Bir görüşe göre AYM, 1961 Anayasası döneminde “judicial
activizm” (yargısal aktivizm) anlayışı ile hareket etmesine karşın; 1982
Anayasası döneminde “judicial selfrestraint” (içtihatla kendini
sınırlama) anlayışına geçmiştir1554.
AYM içtihadındaki kırılma, İHAM-BD’nin Yumak & Sadak v.
kararında da değerlendirilir:
“1961 Anayasası’nın yürürlükte olduğu dönemde, [AYM] kararında
demokratik devlet ve çoğulculuk ilkelerini temel alarak, her bir seçim bölgesi
içerisinde ‘basit baraj’ uygulama fikrini reddetmiştir. 1982 Anayasası’nın
kabulünden sonra, seçim sistemleri hususunda karar verirken, yasa koyucunun
bu hususta sınırsız takdir yetkisi bulunmadığına ve ‘kişilerin fikirlerini özgürce
ifade etmelerini kısıtlamaya yönelik, siyasi hayatı, bir siyasi partinin
hegemonyasına sokan ya da çok partili sisteme zarar veren’ tedbirler
alamayacağına karar vermiştir. / … 18 Kasım 1995 tarihli kararında, 1968
içtihadını değiştirerek, şikâyet konusu barajın varlığının esasını, fonksiyonel
olmayan ve Mecliste aşırı bölünmeyi önleyecek nisbi temsil ilkesine getirilen bir
telafi olarak incelemiştir. Barajların, ‘seçme ve seçilme hakkını’ kısıtladığını
kabul etmekle birlikte, normal ölçüleri aşmadıkları sürece kabul
edilebileceklerine hükmetmiş ve % 10’luk seçim barajının, anayasal ilkelere
uygun olduğuna karar vermiştir”1555. (b.k.v.t.a.).

a) 1968 içtihadı: Takdir yetkisinin sınırlılığı


AYM, 1968 kararında, yasa koyucunun politik tercihini
denetleyerek, seçim çevresi barajını iptal etti. Kararda, ilk yaklaşımın
izleri görülür: TBMM’nin seçim yasalarını belirleme yetkisi kabul
edilmesine karşın, takdir yetkisinin sınırlarından olan “demokratik
devlet” ilkesi ile uzlaşmazlık saptanması, iptal kararının asıl sebebidir.
Ayrıca Anayasa’da açıkça “âdil temsil” ya da “temsilde adalet”
ölçütleri yer almadığı halde, iptal kararı bu argümanlar üzerine kuruldu.

1554 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 168.


1555 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 144-145. http://goo.gl/i6yHxj
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 261

b) 1984 ve 1987 içtihadı: 1968 içtihadından sapma


1984’te verdiği kararla barajı uygun bulurken, bu konuda bir
denetim yapamayacağı görüşü ağırlık kazandı. Bu durum, doktrinde,
1968 içtihadından ayrılma olarak değerlendirilir. Aynı çizgi, 1987’deki
kararlarda da korundu ve 1984 içtihadına paralel kararlar verildi.

c) 1995 içtihadı: 1984 içtihadına süreklilik kazandırma


1995’te Any. md. 67’ye “temsilde adalet” ve “yönetimde istikrar”
ölçütleri açıkça eklendikten sonra, AYM, 1980’li yıllardaki içtihadından
ayrıldı ve yasa koyucunun politik tercihini denetledi 1556. AYM,
değişiklikten 4 ay sonra verdiği K. 1995/59 kararında, ilkeden yola
çıkarak, % 25’lik çevre barajını iptal etti; buna karşın ulusal barajı, oy
çokluğu ile Anayasa’ya uygun buldu. AYM, barajın Anayasa’ya
uygunluğunu savunurken, “ölçülülük” ilkesini tartışmadığı gibi,
“yasama organının takdiri” gerekçesini yeterli gördü. Karar, bir
bakıma, 1968 içtihadına dönüş anlamına gelir:
“[AYM’nin] 1995 yılında -1984 ve 1987 yıllarındaki içtihatlarından dönerek-
çevre barajını Anayasaya aykırı bulmasında, … ‘temsilde adalet’ ve ‘yönetimde
istikrar’ ilkeleri rol oynamıştır. [AYM], seçim kanununda öngörülen iki
barajdan birini (çevre barajını) iptal ederken adaleti sağladığını belirtiyor ama,
neden ülke genelindeki % 10’luk [barajı] değil de, çevre barajını iptal ettiğini
açıklamak hayli zor. [AYM’nin], ... 1968 yılındaki, çevre barajını iptal eden
kararını tekrar anımsatma gibi bir eğilim içine girdiği söylenebilir; ya da 1984,
1987 yılarındaki içtihatlarından dönerken, 1968 içtihadındaki çevre barajına
karşı olduğu görüşüne süreklilik kazandırmayı da istemiş olabilir”1557.

d) 1995 içtihadına eleştiriler: İki farklı yaklaşımın izleri


1995 içtihadı, özellikle K. 1995/59 karar, birçok yazar tarafından
eleştirildi. Ancak, eleştiriler taban tabana zıt oldu:
 Genel eleştiri: Birçok yazara göre, AYM’nin gerekçesi, doyurucu
olmaktan uzaktır. Üstelik, niçin ülke barajının Anayasa’ya uygun,
çevre barajının ise aykırı bulunduğunu anlamak olanaksızdır1558.
 Görüş-1: “Yönetimde istikrar” çıkışlı, çifte barajlı sistem
görüşü: AYM, yalnızca % 10’luk ulusal barajı değil, % 25’lik
çevre barajını da Anayasa’ya uygun bulmalı idi: AYM’nin 1968
içtihadına dönüşünü eleştiren yazarların görüşlerinin odak noktası,

1556 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 230, dp. 124.


1557 Ibid., s. 366.
1558 ÖZBUDUN, Ergun, Türk Anayasa Hukuku, 11. Bs., Yetkin Yay., Ankara, 2010, s. 285; .

Aynı yönde bkz. TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 366.


262 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

istikrardır. Bu görüş, ana hatlarıyla İHAM’ın Türkiye’ye yönelik


içtihadı ile de örtüşür. Nitekim İHAM 2. Daire ve BD’nin 2007 ve
2008 kararlarındaki çoğunluk görüşü, devletin seçim kuralları ve
barajları gibi siyasal konularda geniş bir takdir yetkisine sahip
olduğu, aslında oranı yüksek olmasına karşın, % 10’luk barajla
“takdir marjı”nın aşılmadığı yönünde idi. Kaldı ki, İHAM
kararlarında da, AYM’nin 1995 içtihadına referansla, serbest seçim
hakkının ihlâline karşı bir güvence oluşturduğu savunulur1559. Ayrıca,
AYM kararlarında çevre barajının iptaline karşı çıkan üyelerden
bazıları (H. KILIÇ ve S. ADALI), istikrar için yalnızca % 10’luk
barajın yetmeyeceğini öne sürerek, “çifte baraj”da ısrar etmekteydi.
 Görüş-2: “Temsilde adalet” çıkışlı, barajsız sistem görüşü: AYM,
% 25’lik çevre barajının yanı sıra, % 10’luk ulusal barajı da
iptal etmeli idi: AYM’nin 1968 içtihadına dönüşünü olumlu bulan
bazı yazarlar da, kararı eleştiri ile karşılar. Ancak, eleştirinin yönü
farklıdır. AYM’nin 1984 ve 1987 kararlarında “temsilde adalet”
yerine, “yönetimde istikrar” ilkesine ağırlık verilmekteydi. Oysa,
daha önce 1961 Anayasası döneminde, çevre barajını iptal ederken,
adaleti önde tutulmaktaydı. Çevre barajı iptal edilirken, ulusal baraj
da iptal edilebilirdi, edilmeliydi. Zira, kullanılan argümanlar, buna
uygundu. Hatta, çevre barajına dokunmayıp, oldukça yüksek olan
ulusal barajın iptali, belki de “temsilde adalet”i gerçekleştirmek
açısından daha isabetli olabilirdi. Katıldığımız görüş, genel hatlarıyla
ikincisidir. Ancak, dikkat çekici husus, her iki görüşte olanların da,
kararı “demokrasi mantığına aykırı” olarak nitelemesidir. Bu,
demokrasi kavramına yüklenen anlamla doğrudan ilintili olsa
gerekir. AYM’nin, çevre barajını iptal etmesine karşın, genel barajı
Anayasa’ya uygun bulmasının bir tutarsızlık olduğu kanısındayız.
 Görüş-3: Çevre barajı yerine ulusal barajın iptalinin daha uygun
olacağı tezi: TEZİÇ, yukarıda aktardığımıza ek olarak, bir başka
öneriye yer verir: “[AYM’nin], hayli yüksek olan ülke genelindeki %
10 barajını iptal ederek, çevre barajını koruması aslında adaleti
sağlamada daha etkili olabilirdi”1560. Görüşün özü, % 10’luk barajın,
çevre barajından daha adaletsiz sonuçlar yaratmasıdır.
 Görüş-4: Takdir yetkisine vurgu ve hukuksallık-yerindelik
denetimi ayırımı: AYM kararını istikrardan hareket etmeden

1559 “[AYM’nin], adil olarak temsil edilme ve hükümet istikrarına ilişkin anayasal ilkeler
arasında denge noktasını gözeterek, tartışma konusu seçim barajının aşırı etkilerini önlemek
amacıyla yaptığı değerlendirme, sözkonusu barajın etkileri nedeniyle 1 No.lu Protokol’ün 3.
maddesinde öngörülen hakkın esasının ihlal edilmesine karşı bir güvence oluşturmaktadır”.
ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 146. http://goo.gl/i6yHxj
1560 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, ss. 366-367.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 263

eleştirenler de vardır. Bu görüşün özü, seçim sistemini belirleme


yetkisinin TBMM’nin takdirinde olduğu, AYM’nin bu hususa
müdahale etmesi durumunda kendisine yasaklı alana (yerindelik
denetimi) girmiş olacağıdır1561. Benzer şekilde KUZU da, yasamanın
yetkisine vurgu yapar1562. AYM eski yargıçlarından Y. G. ÖZDEN
ise, gerek onda birlik barajın Anayasa’ya uygun bulunduğu
(1984/21563), gerekse % 10’luk barajın Anayasa’ya uygun bulunduğu
(1995/591564) kararlardaki karşı oylarında, yasamanın “siyasal tercih
ve takdir hakkı”nın, “Anayasa’ya aykırı düşmemek koşuluyla
geçerli” olacağını vurgular. Nitekim ŞİRİN’e göre, “AYM, % 10
barajının anayasaya aykırılığını incelediği ... vakada yasa
koyucunun takdirini dikkate almış ve kendi özgün değerlendirmesini
etkili biçimde gerçekleştirmemiştir”1565. Şu noktayı açıkça
vurgulamakta yarar görüyoruz: Sorun, yetkinin anayasallığı
sorunudur. Geçmiş deneyimler göz önüne alınca, bu tür endişelerde
ciddi haklılık payı bulunmaktadır. Ancak, anayasal normların,
özellikle istikrar-adalet dengesi ve “ölçülülük” ilkesinin referans
norm olarak kullanılacağı bir denetimin, “yerindelik” denetimi değil,
“hukuksallık” denetimi sınırları içinde kalacağı kanısındayız, tabii ki
ilkeleri elden geldiğince hukuksal bağlamından saptırmadan
yorumlamak kaydı ile. AYM’nin K. 1995/59’da altını çizdiği kayıt,

1561 “[AYM’nin] bu kararı hem hukuka, hem de demokrasi mantığına aykırıdır. Anayasa, seçim
sistemini belirleme yetkisini yasama organına bırakmıştır. Bu iptal kararı ise bu yetkinin
[AYM] tarafından kullanılması sonucunu doğurmuştur. Keza bir demokraside kanun koyma
yetkisi, atanmış hâkimlere değil, halkın temsilcilerinden oluşan parlâmentoya aittir. / ... Artık
[AYM’nin] seçim kanunlarını çok kolayca denetleyebilecektir. 1995 öncesi [AYM] seçim
kanunlarını denetlemesine kriter oluşturacak seçim sistemleri açısından Anayasada bir hüküm
yoktu. Şimdi [AYM] ... ‘temsilde adalet’ ve ‘yönetimde istikrar’ ilkelerine dayanarak seçim
kanunlarını denetleyebilir ve iptal edebilir. Ancak temsilde adalet ve yönetimde istikrarın
hangi ölçüde ‘bağdaştırılacağı’, hangisine ağırlık verileceği aslında hukukî değil, siyasî bir
sorundur. Bu açıdan yapılacak bir denetim hukukîlik değil, yerindelik denetimine yol açar”.
GÖZLER, Kemal, Türk Anayasa Hukuku, 1. Bs., Ekin Yay., Bursa, Temmuz 2000, s. 295.
1562 “[B]u ilke [AYM’ye] seçim kanunlarına ciddi müdahale ve belirleyici olma fırsatı vermiştir.

Nitekim 1995 tarihli kararlarında bu tutumunu görmek mümkündür. Bu tarihten önceki


kararlarında … seçim sistemini belirleme yetkisinin TBMM’nin takdir hakkı içinde olduğunu
vurgularken son kararlarıyla 1968’deki ilk tutumuna dönmüştür”. KUZU, “Bugünkü Seçim
...”, s. 292. Metindeki “hak”, özgürlük süjesi bireyler için geçerlidir; otorite süjesi kurumlar
için “olanak tanıyıcı norm” öngören normlarda, “hak” yerine “yetki” sözcüğü uygun düşer.
1563 “[AYM], ... yasa yapma yetkisini gereğince ve uygun kullanıp kullanmadığını denetler. Bu,

yerindelik yönünden değil, Anayasa’ya uygunluk yönündendir”. (AYM, K. 1984/2).


1564 “Yasaların yararlı ya da zararlı, gerekli ya da gereksiz, iyi ya da kötü, zamanlı ya da

zamansız gibi değerlendirilmesi [AYM’nin] görevi dışında kalan ‘yerindelik’ sonucudur. …


‘% 10 luk ülke barajı’ ülke gerçekleri ve demokratik ilkelerle bağdaşmamaktadır. … Yasama
organının saygıyla karşıladığımız ve tartışmasız benimsediğimiz siyasal tercih ve takdir hakkı,
Anayasa’ya aykırı düşmemek koşuluyla geçerlidir”. (AYM, K. 1995/59).
1565 ŞİRİN, Tolga, “Takdir Marjı Doktrini ve ...”, AYHD, C. II, S. 4, Y. 2013, ss. 386-387.
264 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

önemlidir: “Anayasal ilkelere uygun olmak koşulu”. İptalin nedeni


de zaten budur. AYM’nin bu yetkiye ne kadar müdahale ettiği, ayrı
tartışma konusudur. Yoksa AYM, TBMM’nin bu yetkisini
kullanırken sahip bulunduğu inisiyatifi reddediyor değildir.
Tartışmanın özü, “siyasal yetkilerin hukuksal sınırları” sorunudur.

3) AYM, % 10’luk barajın korunmasında TBMM kadar pay


sahibidir
Kanımızca, % 10’luk baraj halen varlığını sürdürüyor ise, bunda
TBMM’nin ısrarı kadar, AYM içtihadının gelişim çizgisi de önemli
etkendir. Diğer deyişle, barajda ısrar eden TBMM kadar, barajı içtihaden
meşrulaştırmaya çabalayan AYM de, bu sonuçta rol sahibidir.
AYM’nin “etkin yargılama” yerine “kayıtlı yargılama”
yapmasının temelinde, tarihsel deneyimler etkilidir1566. 1982 Anayasası
dönemindeki içtihadı, seçim yasalarında sıklıkla ve kendi lehlerine
değişiklik yaratma bağlamında siyasal iktidarlara cesaret vermiştir1567.
Sonuç olarak, gerek TBMM, gerekse AYM’ye egemen olan
“sadece barajlarla istikrarı yakalama” anlayışı, çoğulculuk eşliğinde
gerçek ve uzun erimli istikrar arayışının da üzerini örtmektedir.

H) % 10’luk barajın AYM’ye tekrar intikal olasılığı


Barajın anayasallık denetimine yeniden intikal ettirilmesi, anayasa
yargısında başvuru yolları açısından değerlendirilebilir:
 Soyut norm denetimi (dava) yolu açısından: Bu yolun kullanılma olasılığı
yoktur. Zira, gerek barajın ilk şekli (1983), gerekse mevcut şekli (1987)
itibariyle Anayasa’da öngörülen 60 günlük süreler geçmiştir.
 Somut norm denetimi (itiraz/def’i) yolu açısından: Bu yolla AYM’ye
gitme olasılığının, -özellikle, “davaya bakan merciin mahkeme niteliğini
haiz olması” ve “bir davaya konu olma” koşulları hesaba katılınca- oldukça
düşük olduğunu kabul etmek gerekir. Zira YSK, “mahkeme” niteliğinde
kabul edilmemektedir1568. Kaldı ki, 2002’de YSK aracılığı ile barajı
AYM’ye götürme girişimi de, başarısızlıkla sonuçlandı.
 Anayasa şikâyeti (-Anayasa’nın dili ile- “bireysel başvuru”) açısından:
2010 referandumu sonucu “anayasa şikâyeti” hukuk sistemine eklenmiştir.

1566 “Bir seçim sisteminden diğerine geçiş ya da Anayasa Mahkemelerinin etkin yargılama yerine
kayıtlı yargılama yapmaları tarihi tecrübelerin sonucudur. İstikrarsız sistemlerde istikrarı
seçim sistemleriyle arayış gündeme gelirken, Anayasa Mahkemeleri de … anayasaya uygunluk
denetimini yapmaktan sakınmaktadırlar”. ÇAVUŞOĞLU, op.cit., s. 171.
1567 YÜZBAŞIOĞLU, op.cit., s. 168.
1568 Bu konuda bkz. GÖNENÇ, Levent, “Yüksek Seçim Kurulu’nun ‘Mahkeme’ Niteliği

Üzerine Bir Değerlendirme”, Prof. Dr. Mümtaz Soysal’a Armağan, Ankara, 2009, ss. 282-293.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 265
Dolayısıyla, baraj hükmünün, Any. md. 148 ve ilgili 6214 no.lu Yasa md.
45 uyarınca seçmenler tarafından “anayasal şikâyet” yolu kullanılarak
AYM önüne götürülüp götürülemeyeceği tartışılabilir. Seçme hakkı, md.
148’de yer alan koşullardan hem “Anayasada güvence altına alınmış temel
hak ve özgürlükler … kapsamında” olma, hem de EP1 md. 3’e ilişkin
bulunmakla, “İHAS kapsamında” olma koşullarına uymaktadır. Hakkın
İHAS ana metni veya bir EP’de yer alması, farklılık yaratmaz 1569. Asıl
engel, AYM’nin YSK’yı “mahkeme” olarak kabul etmemesi ve YSK’nın da
bunu kararlarıyla teyid etmesidir1570. Gerçi 60 maddeden biri, seçme-
seçilme hakkı ihlâllerinin AYM’ye taşınabilmesidir. Bu çerçevede, siyasal
haklar da başvuru kapsamına alınmanın yanı sıra, 3 günlük başvuru süresi
ve ivedilikle denetime yer verilir (md. 127/2). Ancak, girişim sonuçlanmadı.
Yerel seçimlerde ise, durum farklıdır. 2014 yerel seçimleri
sonrasında, birçok çevrede seçim sonuçlarına itiraz edildi. CHP Ankara
adayı Mansur YAVAŞ, YSK’nın itirazını reddetmesi kararına karşı
AYM’ye başvuru yapacaklarını ifade etti. Konuyu inceleyen ŞİRİN,
başvurunun AYM tarafından teknik nedenlerle reddedilmesinin yüksek
ihtimal olduğu görüşünü, 3 gerekçeye dayandırır1571:
 YSK kararlarına karşı başvuru yolunun kapalı olması (Any. md. 79 ve
AYM Yasası md. 45/3 ekseninde).
 EP1 md. 3’teki hakkın yerel seçimleri kapsamaması.
 Âdil yargılanma hakkının, seçim uyuşmazlığında ileri sürülememesi.
Bu engelin aşılabilmesi ve baraja karşı başvuru yolunun
açılabilmesi söz konusu olmayıp, birtakım adımlar atılmalıdır. Ön koşul,
YSK’nın AYM’ce mahkeme olarak kabulüdür. Aksi takdirde, bu tür
sorunlar anayasa şikâyetine konu olamayacak, AYM süzgecinden
geçmeden doğrudan İHAM’a taşınacaktır1572.
Ancak YSK’nın bizzat kendisi, birçok kararında, mahkeme niteliği
taşımadığını teyid etmiştir. Söz konusu kararlara değinelim.

§ II. YÜKSEK SEÇİM KURULU KARARLARI

% 10’luk baraja ilişkin başlıca YSK kararları özetlenecektir.

1569 Geniş tartışma için bkz. ŞİRİN, Tolga, Türkiye’de Anayasa Şikâyeti (Bireysel Başvuru):
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi ve Almanya Uygulaması ile Mukayeseli Bir İnceleme, 1. Bs.,
XII Levha Yay., İstanbul, Haziran 2013, ss. 424-429.
1570 YSK, K.T. 02.11.1995, Karar no: 364.
1571 ŞİRİN, Tolga, “Yerel Seçim ve Bireysel Başvuru Sorunu”, Taraf, 14.04.2014.
1572 AKBULUT, Olgun, “Serbest Seçim Hakkı”, in İNCEOĞLU, Sibel (Ed.), İnsan Hakları

Avrupa Sözleşmesi ve Anayasa: Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Kapsamında Bir


İnceleme, 1. Bs., AK Yay., Şen Matb., Ankara, 2013, s. 555.
266 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

A) 19.06.1999 tarihli karar


YSK Başkanlığı’na verilen dilekçede1573, şu talepler yer aldı:
 18.04.1999 tarihli seçimlerde HADEP’in bazı il ve seçim çevrelerinde %
10’luk baraj ölçü alınmaksızın çıkartabileceği milletvekili sayısının tespiti
ve seçilmiş sayılmalarına karar verilmesi;
 Partileri barajı aşamadığı için, diğer partilere dağıtılan üyeliklerin iptali;
 Baraj hükmünün iptali için, YSK tarafından AYM’ye başvurulması.
YSK, talepleri aşağıdaki gerekçelerle reddetti1574:
 % 10’luk barajın uygulanması talebinin reddi: HADEP’in talepleri,
başlıca 2 gerekçe ile reddedilir: Maddenin lâfzı ve ruhu, taleplerin YSK’nın
yetkisi dışında kaldığı1575.
 % 10’luk barajın iptali için AYM’ye başvuru talebinin reddi: Bu talep
de, 2 gerekçe ile reddedilir: YSK’nın AYM’ye dava açma yetkisinin
bulunmadığı ve “mahkeme” niteliğine sahip olmadığı.

B) 06.12.1999 tarihli karar


ÖZDEP Genel Başkan Yardımcısı Y. KAYA’nın dilekçesinde,
MSK md. 33’ün YSK tarafından AYM’ye götürülmesi talep edildi.
YSK, önceki kararda öne sürdüğü 2 gerekçeyi (Anayasa’da sayılan
kurumlardan olmama, “mahkeme” niteliğinden yoksunluk) tekrar
ederek, AYM’ye başvurma yetkisinin bulunmadığına karar verdi1576.

C) 06.11.2002 tarihli karar


DYP adına Genel Başkan Tansu ÇİLLER ve partililerce ayrı ayrı
verilen dilekçelerde, aşağıdaki talepler iletildi:
 2002 seçimlerine DEHAP’ın katıldığı, ancak seçim bittikten sonra yapılan
itiraz üzerine DEHAP’ın 298 no.lu Yasa md. 14/11 koşullarını taşımadığı
belirlendiğinden; seçime katılan ve oyları “geçerli oy” hesabında dikkate
alınan DEHAP’ın oylarının, geçerli oy sayısından mahsup edilmesi;
 Bu durum karşısında, Türkiye düzeyindeki geriye kalan geçerli oylara göre
DYP’nin almış olduğu oyların miktar ve oranının yeniden tespit edilmesi ve
barajı aşma durumunun yeniden hesaplanması.
YSK, 411 ve 780 sayılı kararlarına atıfla, sorunun daha önce
çözüme bağlandığı ve kararların kesin olduğu gerekçesiyle, “istemin
incelenmeksizin reddine” karar verdi1577.

1573 T. 15.06.1999, HADEP Genel Başkanı Murat BOZLAK vekili M. N. ÖZMEN.


1574 YSK, K.T. 19.06.1999, Karar No. 1875, oybirliği; İtiraz No. 1390, Dilekçe T. 15.06.1999.
1575 “Yasal olmayan bir görevin yerine getirilmesi, bir parti veya bir kurum lehinde özerklik

olarak değerlendirilmesi mümkün değildir”.


1576 YSK, K.T. 06.12.1999, Karar No. 96, oybirliği; İtiraz No. 34, Dilekçe T. 02.02.1999.
1577 YSK, K.T. 06.11.2002, Karar No. 873, Karar sıra no. 70, oybirliği; Dilekçe T. 05.11.2002.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 267

D) 03.12.2002 tarihli karar


2002 seçimleri sonrasında, 9 Şubat’ta Siirt’te seçimlerin
yenilenmesi söz konusu olunca, YSK, barajın uygulanacağına hükmetti.
16.12.2002’de DEHAP, YSK kararına itiraz etti. 20.12.2002’de
YSK, DEHAP’ın seçimlerde % 10’luk barajın uygulanmaması ve daha
önceki kesinleşmiş listelerle yapılması yönündeki talebini de reddetti.
Böylelikle, % 10’luk baraj, kısa zaman önce Anayasa değişikliği ile
getirilen ve ilk kez uygulanan “yeni ara seçim”de de uygulanmış oldu.

E) 04.10.2003 tarihli karar


Karar, seçimlere usûlsüz katıldığı mahkeme kararı ile sabit olan
DEHAP oylarının geçersiz sayılması ve % 10’luk baraj bağlamında
milletvekili dağılımının kalan geçerli oylar üzerinden yeniden
belirlenmesi talebine ilişkindir. Partiler, adaylar ve birçok yurttaşın
itiraz, olağanüstü itiraz ve şikâyet dilekçeleri karara bağlandı1578.
 Talepler: MHP, İP, LDP, SP, GP ve DP’nin ortak talebi, DEHAP’ın 2002
seçimlerine katılabilme koşullarını taşımadığı halde, evrakta sahtecilik
yapmak suretiyle seçime girdiği, sonradan kesinleşen mahkeme kararı ile
belirlenen bu durumun “seçimlerin dürüstlüğü” ilkesine uymadığı, seçmenin
özgür iradesinin yanıltıldığı, seçimlerin yok sayılması/geçersiz
sayılması/iptal edilmesi ve MSK md. 39 uyarınca seçimlerin
yenilenmesidir. Gerek DYP yetkilileri ve gerekse DYP milletvekili adayları
ise, seçim sonuçlarının “mutlak-kesin, maddi hata ve tam kanunsuzluk
sebebiyle” kaldırılması, DEHAP’ın seçimde aldığı ve geçerli sayılan
1.960.660 oyun geçersiz sayılması, partilerinin % 10 ülke barajını aştığının
saptanarak, milletvekili tahsisini talep etmişlerdir. Hatta, diğer seçmenler ve
100’ü aşkın DEHAP seçmenince, birbirine karşıt talepler de iletildi.
 YSK çoğunluk kararı: YSK, % 10’luk barajın niteliği ve DEHAP oyları
çıkarılarak oy dağılımının ve barajı geçen partilerin yeniden tespiti
konularını tartışmaksızın, şikayet, itiraz ve olağanüstü itirazları, iki gerekçe
ile reddetti: Süre1579 ve kesinlik1580 yönünden.
 Ayrışık oy: Bir YSK üyesi1581, “tam kanunsuzluk” durumunun oluştuğu,
başvuruların kabulü ve seçimlerin iptalinin gerektiği görüşündedir 1582.

1578 YSK, K.T. 04.10.2003, Karar No. 832, oy çokluğu; Dilekçe T. 2003 yılından tarihler.
1579 “… seçim öncesi, seçim günü ve seçim sonrası işlemleri nihayet bulmuş, bundan sonra
yapılacak her türlü itiraz ve şikayet sürelerinin geçmiş olması ...” (YSK, K. No. 96).
1580 “[YSK’nın] kararlarının KESİN olduğu, bu kararlara karşı başka bir mercie ve Kanun

yoluna başvurulamayacağının açıkça belirtilmiş olmasına göre, …” (YSK, K. No. 96).


1581 “Esas hakkındaki görüş”te aktarıldığı üzere, YSK üyesi, Başkanvekili A. Hamdi ÜNLÜ’dür.
1582 “[DEHAP’ın] seçimlere katılması dürüst seçim ilkesini zedeleyip, seçmenin yanıltılmasına

sebep olduğu gibi, seçim sonuçlarını mutlak olarak etkilemiş ... Yasa ve Anayasada
öngörülmeyen bir tam kanunsuzluk hali ortaya çıkmıştır”. (YSK, K. No. 96).
268 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 “Esas hakkında görüş”: “Tam kanunsuzluk” iddiasına yanıt: Karşı


oyun ardından, kimin tarafından kaleme alındığı anlaşılamayan “esas
hakkındaki görüş” başlıklı kısımda, 2 nokta dikkati çeker: İlki, gerekçedeki
bir ibâreden1583 anladığımız kadarıyla, bu kısmın tek kişi tarafından kaleme
alınmasıdır. Daha önemlisi, taleplerin yalnızca süre ve kesinlik açısından
değil, esasa ilişkin gerekçelerle de reddedilmesi gerektiği yönündeki
görüştür. Karşı oyda esasa girilmesinin, çoğunluk görüşüne katılan üyeleri
karara ek yapmaya yönlendirdiği açıkça belirtilir. Dolayısıyla bu kısım,
çoğunluk üyelerinden biri tarafından daha sonra kaleme alınan, bir tür
“karşı oya karşı oy”dur. Karşı oyun değerlendirildiği bu
kısımda, DEHAP’a verilen oyların geçersiz sayılmasının yasaya aykırı
olacağı; seçimlerin yenilenebilmesi için, usûlsüzlüğün seçmen tarafından
yapılmış olması gerektiği; % 10’luk barajı geçen partilerin oylarının
yeniden saptanmasının mümkün olmadığı savunulur 1584.

§ III. İHAM KARARLARI: YUMAK & SADAK V. TURKEY

İHAM 2. Daire (A) ve İHAM-BD kararları (B) ışığında geleceğe


ilişkin bir analiz denenecektir (C). Kararların analizinde, başvuru
gerekçeleri, Hükûmet savunmaları, müdâhil taraf görüşleri, çoğunluk
kararları ve karşı oylar yer alacaktır.

A) İHAM 2. Daire kararı (30.01.2007)

1) Genel bilgi: Dava ve süreç

YUMAK & SADAK V. TURKEY (İHAM 2. DAİRE) 1585


Karar sıra no: 007667
Davanın konusu: % 10’luk ulusal barajın İHAS’a aykırılığının tespiti istemi
Davacı/başvurucu: Mehmet YUMAK, Resul SADAK
Davalı Devlet: Türkiye
Denetlenen norm ve olay: MSK md. 33/1 bağlamında 2002 seçimleri

1583 Bu sonuca, “benim de [metinde, “benimde”] içinde yeraldığım çoğunluğun kabul edip
benimsediği … usule ilişkin karar” ibâresinden ulaşıyoruz. (YSK, K. No. 96).
1584 “[S]eçimlerin yenilenmesinden; ancak ve ancak yapılan usulsüzlüğün seçmenler düzeyinde

olması halinde söz edilebilir. Sözkonusu davada seçmenler düzeyinde bir usulsüzlük
saptanmamıştır. … / Ayrıca; adaylar veya partiler düzeyindeki usulsüzlük de, seçimlerin iptali
sonucunu doğurmaz. Ancak bu usulsüzlük sonucunda adıgeçen partiden kanunen belirlenen
ülke barajını geçip milletvekili seçilmiş olsaydı, seçilen milletvekili veya milletvekillerinin
mazbatasının iptalinden söz edilebilirdi”. (YSK, K. No. 96).
1585 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, No. 007667, Dec. 30.01.2007, App.

No. 10226/03. Kararın orijinal metni yalnızca Fransızca olup, İngilizce basın açıklaması
kararın özetini içerir: http://goo.gl/Qv5D4p (İHAM web sitesi). Çalışmada esas aldığımız
Türkçe metin: http://goo.gl/K4WiL6 (Çev. CENGİZ, Serkan). Ayrıca bkz. CENGİZ, Serkan
(Çev.), “AİHM Kararı: Yumak ve Sadak - Türkiye (30.01.2007)”, TBBD, Y. 2007, S. 69.
http://goo.gl/ldfBKm İHAM sitesindeki çeviri için bkz. http://goo.gl/Y2Be3f
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 269
Referans norm(lar): İHAS-EP1, md. 3
Sonuç: Barajın İHAS’a aykırı olmayıp, takdir marjı içinde olduğu; ancak düşürülmesinin arzu edildiği
Karar çoğunluğu: Oy çokluğu (5-21586)
Davaya ilişkin başlıca gelişmelerin kronolojisi
31.07.2002: TBMM, genel seçim tarihini öne çekerek, 03.11.2002’de yapılmasına karar verdi.
Eylül 2002: İsmail CEM, barajın % 5’e düşürülmesi girişiminden vazgeçildiğini bildirdi.
03.11.2002: Genel seçimlerde, TBMM’ye yalnızca 2 parti girebildi.
03.12.2002: YSK, 9 Şubat’ta Siirt’te yenilenecek seçimlerde, barajın uygulanacağına karar verdi.
16.12.2002: DEHAP, Siirt seçimlerinde barajın uygulanması yönündeki YSK kararına itiraz etti.
20.12.2002: YSK, DEHAP’ın, barajın uygulanmaması yönündeki başvurusunu reddetti.
01.03.2002: Başvurucular M. YUMAK ve R. SADAK, İHAM’a başvurdu.
09.05.2006: 2. Daire, 1. kapalı oturumda, başvurunun kısmen kabul edilebilir olduğuna karar verdi.
05.09.2006: Duruşmada, başvurucular ve Türkiye Hükûmeti dinlenildi.
04.01.2007: 2. Daire, 2. kez kapalı oturum yaptı.
30.01.2007: İHAM 2. Dairesi, oy çokluğu ile (5-2), ihlâl bulunmadığı yönünde karar verdi.

2) Davanın esası

a) Davanın arka plânı ve olaylar


Öncelikle, davaya konu olgu ve olaylar özetlenir:
 Dönemin olağan dışı konjonktürü: 1999 depremi, ekonomik kriz,
Başbakanın sağlık durumu ve koalisyonda siyasal kriz vurgulanır 1587.
 Erken seçim kararı ve seçim blokları: Bu etkenlerle TBMM, 31 Temmuz
2002’de, erken seçim kararı aldı. Eylül 2002’de, üç sol parti, HADEP,
EMEP ve SDP “İşçi, Barış ve Demokrasi Bloku”nu kurarak, yeni bir siyasal
partiyi (DEHAP) oluşturdu. Başvurucular, bu partiye mensuptur.
 Başvurucu DEHAP adaylarının durumu: T.C. yurttaşı her 2 başvurucu,
Şırnak’ta ikamet etmekte olup1588, 2002’de Şırnak DEHAP adayı olarak
yeterli oy almalarına karşın, partileri barajı aşamadığı için seçilemediler 1589.

Kararda ayrıca, 3 çarpıcı sonuca dikkat çekilir1590:


 Parlamentoda temsil edilmeyen seçmen oranı, rekor düzeye ulaştı: % 45.3.
 Seçime ilgisizlik, 1980’den beri ilk kez % 20’yi aştı: % 22.
 1954’ten beri ilk kez, TBMM’ye en az sayıda az parti girdi: 2 parti1591.

1586 Çoğunluk oyları (5): J. P. COSTA (Başkan-Fransa), R. TÜRMEN (Türkiye), M.


UGREKHELİDZE (Gürcistan), E. FURA-SANDSTRÖM (İsveç), D. POPOVIC (Sırbistan).
Azınlık oyları (2): I. C. BARRETO (Portekiz), A. MULARONI (San Marino).
1587 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 8-10. http://goo.gl/K4WiL6
1588 Mehmet YUMAK, serbest meslek sahibi; Resul SADAK, İdil Belediye Başkanı’dır.
1589 DEHAP Şırnak’ta toplam 103.111 oydan 47.449’unu (% 45.95) almasına karşın, partileri

barajı aşamadığı için, seçilemediler. 3 sandalyenin 2’sini, sırasıyla 14.460 oy (% 14.05) alan
AKP, 1’ini ise 9.914 oy (% 9.69) alan bağımsız aday kazandı. Seçimlere katılan 18 partiden
sadece 2’si barajı aştı: % 34.26 oy alan AKP, TBMM’de % 66 (363 sandalye), % 19.4 oy alan
CHP ise, % 33 (178 sandalye) ile temsil edildi. Kalan 9 sandalye, bağımsızlara aittir. 1999’da
TBMM’ye giren 5 partinin yan sıra, % 6.22 oy alan DEHAP da, barajı aşamadı. ECtHR,
[Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 7, 11-14.
1590 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 13.
1591 Bağımsızların daha sonra kurduğu parti ile birlikte, toplam 3 parti.
270 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Ancak, 2002 seçimindeki ilk’ler, İHAM kararında sıralananlarla


sınırlı değildir. Bir çalışmada, bu açıdan ilginç saptamalar yer alır1592:
Hakkında kapatma davası süren bir parti, iktidara geldi; başbakan adayı belli
olmayan bir parti, tek başına iktidarı kazandı; “Millî Görüş” çizgisinden doğan
bir parti, ilk kez tek başına iktidar oldu; yaklaşık % 46 oy, parlamentoya
yansımadı; ANAP’ın ardından ilk kez bir parti, kurulduktan 15 ay sonra tek
başına iktidar oldu; yine ANAP’ın ardından ilk kez bir parti, oylarının yaklaşık
2 katı sandalye kazandı; 18 partinin katılımına karşın, 2 parti Meclis’e girdi; ana
muhalefet partisi, barajı aşamayarak Meclis dışında kaldı; iktidarın hiçbir ortağı,
parlamentoya giremedi; seçim sonuçları, gece yarısı dolmadan belirginleşti; bir
lider, gece yarısını bile beklemeden çekileceğini açıkladı; 1983’te kurulan
ANAP, ilk kez parlamento dışında kaldı; “Komünist Parti” adıyla bir parti,
seçimlere girdi; Interpol tarafından aranan bir aday, Türkiye’ye gelemeden
parlamentoya girdi; bir medya patronu, genel başkan olarak seçimlere katıldı...

b) Türkiye ve karşılaştırmalı hukuk


1995’te AYM’nin, % 25’ik seçim çevresi barajını iptal ettiği; % 10
ülke barajını Anayasa’ya uygun bulduğu vurgulanır1593.
Hükûmet’in, Türkiye’de 2002 Seçimlerini İzleme Geçici (ad hoc)
Komitesi’nin Raporuna atıfta bulunduğu belirtilir ve AK belgelerinde
yer alan tavsiyeler hatırlatılır1594. Avrupa’da seçim sistemlerine ilişkin
3’lü ayırım yapılarak1595, seçim barajlarına değinilir1596.

3) Tarafların argümanları ve karar


Tez-antitez-sentez üçlüsünde değerlendirilebilir.

1592 KÜSKÜ, Yiğit, 2002 Seçimlerinde Siyasi Partilerin Aldıkları Oy Oranlarının İllere Göre
Dağılımı ve Bunun Sosyo-Ekonomik Nedenleri, (Yüksek Lisans Dönem Projesi, Proje
Danışmanı: KARA, Hamdi), Ankara, 2006, s. 30. http://goo.gl/SMVRb7
1593 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 22-31.
1594 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 32-34.
1595 Çoğunluk sistemi: Nadiren uygulanır (İngiltere, Fransa). Nispî temsil sistemi: En yaygınıdır

(Danimarka, İspanya, Estonya, İrlanda, Lüksemburg, Malta, Moldova, Norveç, Polonya,


Portekiz, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Bulgaristan, Türkiye). Karma sistem: İlk 2 grubun
kombinasyonudur (İtalya, Litvanya, Rusya, Ukrayna, Almanya). ECtHR, [Second Section],
Yumak & Sadak v. Turkey, para. 35-36.
1596 İsveç (% 4’lük ulusal baraj veya % 12’lik çevresel baraj), Bulgaristan (% 8), Lihtenştayn (%

8), Danimarka (% 2’lik ulusal barajı aşmak veya 3 bölgeden 2’sinde oyların çoğunluğunu
almak). Çek Cumhuriyeti’nde % 5 baraj, koalisyonlara katılan her parti için % 5 artırılır.
Romanya’da % 5 baraj, koalisyonda % 3, 3 veya daha fazla partili koalisyonlarda % 1 artırılır.
Polonya’da baraj, yerel listeler için % 5, ulusal listeler için % 8, koalisyonlarda % 8’dir.
ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 38-39.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 271

a) Tez: Başvurucuların iddia ve talepleri


Başvurucular ve vekilleri1597, % 10’luk barajın, EP1 md. 3’te
güvencelenen hakka müdahale olduğunu şu argümanlarla öne sürdü1598:
 Otoriter yönetim ve depolitizasyon amacı: Baraj, 1980 askerî rejimi
sonrasında otoriter yönetim ve toplumun siyasete ilgisizliğine yönelmiştir.
 Her zaman istikrarlı hükûmetlerle sonuçlanmama: Ulusal barajsız
dönemde de, istikrarlı hükûmetler kurulabilmiştir. Barajın uygulandığı
1983-2006 arasında ise, yalnızca üç kez tek partili hükûmet kurulmuştur.
 Temsilî demokrasiyi zayıflatma: Yüksek baraj, temsili adaletsizleştirmiş
ve hükûmetler açısından meşruluk krizleri yaratmıştır.
 Orantısızlık ve hakkın özünü zedeleme: Baraj, bu özelliğiyle temsil açığı
yaratır. 2002’deki % 45.3’lük açık, “temsil krizi” yaratmıştır.
 Kürt nüfusun temsilini engelleme: Baraj, Kürt nüfusun temsilini
engellemektedir. Yaklaşık 2 milyon oy alan DEHAP, 13 yerde 1., 2 yerde 2.
parti olmasına karşın, Parlamento’ya girememiştir.
 Avrupa çapında yüksek bir oranı yansıtma: Yüksek oranlı baraj, makûl
bir gerekçeye dayanmaz ve temsili demokrasiyle çelişir.

b) Antitez: Hükûmet’in savunması


Hükûmet temsilcilerinin1599 argümanları, şu şekildedir1600:
 Seçim barajını belirlemede Devletin takdir yetkisi: EP1 md. 3’teki hak
mutlak olmayıp, barajı belirlemede Devletin takdir yetkisi mevcuttur.
 Md. 3’te, bir seçim sisteminin dayatılmaması: Md. 3, seçim sistemi
belirlemeksizin serbest seçim, oy verme ve aday olma hakkını güvenceler.
 Yalnızca gizli oy ve makûl aralıkla serbest seçim gereği: Md. 3, “herkes”
veya “hiçbir kimse” ifadeleri içermez. Yalnızca “halkın iradesini serbestçe
ifade” etmesini sağlayacak koşullarda, 2 ilke çerçevesinde serbest seçimleri
gerektirir: “Gizli oy” ve “makûl aralık”. Md 3’ten başka anlam çıkarılamaz.
 Meşru amaç (yönetimde istikrar): Bu yolla, istisnalar hariç, birçok
seçimde mecliste çoğunluk oluşturulmuştur.
 Barajın korunmasında konsensüs: Hükümet, bu konuda AYM’nin barajı
Anayasa’ya uygun bulduğu karara (K. 1995/59) referans yapar. Kanımızca,
bu argüman tartışılabilir. Nitekim Hükûmet, barajın korunması açısından bir
konsensüs olduğunu belirtmekle birlikte, toplumsal ve siyasal taraflar
açısından böyle bir konsensüsün varlığına kanıt gösterememektedir.
Mahkeme kararları, toplumsal konsensüse işaret etmez. Üstelik, İHAM 2.
Daire’nin, tarafları 05.09.2006 tarihli duruşmada dinlediği anımsanırsa,
Hükûmet’in bu iddiayı ileri sürdüğü tarihten 11 yıl önceki AYM kararını
konsensüsün varlığına delil olarak göstermesi, gerçekçi olmasa gerek.

1597 Av. T. ELÇİ, Av. S. TURAN.


1598 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 40-46.
1599 A. M. ÖZMEN, M. ÜNLER, V. SİRMEN, Y. RENDA, A. ÖZDEMİR, Ü. YEĞENGİL.
1600 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 47-56.
272 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Parlamentoda siyasal parçalanmayı önleme: Böylece baraj, küçük


grupları, ulusal çapta faaliyet göstermeye yönlendirir1601.
 Tüm partilere eşit uygulanma: Baraj, yalnızca DEHAP’a değil, tüm
partilere ayırımsız uygulanmaktadır.
 Birçok partinin baraj altında kalması: Yalnızca DEHAP değil, 1999’da
koalisyonu oluşturan 3 parti de (DSP, ANAP, MHP) baraj altında kalmıştır.
 Barajı aşma amaçlı ittifakın serbestliği: DEHAP, diğer partilerle ittifakla
TBMM’ye girebilirdi. Nitekim, % 1 oy alan bağımsızlar 9 koltuk kazandı.
 Barajı aşamayan partinin, diğer seçimde barajı aşabileceği: 1999’da
barajı aşamayan CHP’nin, 2002’de 2. parti olması örnek verilir.
 Barajın, ülke ekonomisi üzerinde etkili siyasal istikrarı sağladığı: 1961-
1980 döneminde 20 farklı hükûmet, barajın uygulandığı 1983-2006 arasında
ise 3 koalisyon ve 3 tek partili hükûmet kurulması, kanıt olarak gösterilir.
 Halk iradesinin serbest ifadesinin engellenmediği: Parlamento’nun,
oyların yarısından fazlasını yansıttığına dikkat çekilir.

c) Sentez: İHAM 2. Daire kararı

aa) Genel ilkeler


Başvurucu vekilleri ve Hükûmet temsilcileri dinlenildikten sonra,
ilkin genel ilkeler ortaya konulur1602:
 Serbest seçim hakkı açısından pozitif yükümlülük: Md. 3 açısından,
devlet yalnızca müdahaleden kaçınma değil, pozitif tedbirle de yükümlüdür.
 Seçim hakkının, demokrasideki kritik rolü: Md. 3, hukuk devleti ile
yönetilen demokrasinin kurulması ve devamında yaşamsal önemdedir1603.
 Hakkın, mutlak değil, sınırlanabilir niteliği: Md. 3’te korunan hak, zımnî
sınırlamalara tabi tutulabilir. Devletlere bu konuda takdir alanı tanınır.
 Hakkı sınırlamada devletlere geniş takdir alanı: İHAM, devletin takdir
alanının geniş olduğunu hatırlatır. Zira md. 3’te, belirli bir seçim sistemini
uygulama yükümlülüğü yoktur. Devlete, md. 3’teki unsurlar dışında
başkaca zorunluluk yüklenemez.
 Seçim kurallarının, ülkelerin özgül koşullarında belirlenmesi: Bir
ülkede kabul edilemez olan, bir başkasında haklı görülebilir.
 Seçim sisteminin, çatışan amaçları bağdaştırma işlevi: Hem kanaatler
âdil biçimde yansımalı, hem de açık ve tutarlı bir siyasi irade oluşmalıdır.
Ama hiçbir sistem, boşa giden oyları tamamen ortadan kaldıramaz.
 Adalet ve istikrar amaçlarının eşit değeri: Bu amaçların herhangi biri,
diğerinden daha geçerli veya üstün olarak değerlendirilemez.
 Seçim barajının, devletin takdir alanı içinde kaldığı: Barajın saptanması,
takdir marjı içindedir ve devletler bu açıdan geniş serbestlikten yararlanır.

1601 Bu açıdan savunma, partileri seçmen çoğunluğunun istediği yönde politika üretmeye zorlama
anlamında, DM müzakereleri ve AYM kararlarındaki “terbiye edici” yaklaşımla örtüşür.
1602 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 57-65.
1603 Referans yapılan İHAM kararı: TBKP v. Turkey, para. 45.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 273

 İHAM’ın, denetimde nihai yetkili organ olması: Sınırlamalar, md. 3’le


bağdaşmalıdır. İHAM, sınırlamanın hakkın özünü zedelemediğine, meşru
bir amaca yöneldiğine ve orantılı olduğuna kanaat getirmelidir.

bb) Genel ilkelerin davaya uygulanması


İHAM 2. Dairesi, belirlediği genel ilkeleri davaya uygular1604.
 Barajın etkilerinin öngörülebilirliği: Baraj, 2002 seçimlerinden çok önce
saptanmış olup, başvurucular barajın etkilerini seçim öncesinde
öngörmektedir.
 Aşırı bölünmeyi önleme ve siyasal istikrarın, “meşru amaç”lar olduğu:
Md. 3’te, diğer İHAS normlarından farklı olarak, sınırlamanın amaç ve
sınırı saptanmaz. 70’li yılların istikrarsızlığı da eklenince, amaç meşrudur.
 Ölçülülük analizinde, ülke koşulları: İHAM, konuyu içtihatları ışığında
incelerken, Türkiye’nin siyasal ve tarihsel koşullarını dikkate alır.
 Barajın alternatif taktiklere zorlaması: Hükûmet, başvurucuların
alternatif yöntemlerle seçilebileceklerini belirtir. Başlıca 2 yöntem incelenir:
o Bağımsız adaylık ve parti kanalıyla temsilin farklılığı: Bağımsız adaylık,
partilerin yerini tutamaz; bu olanağa çekince ile yaklaşılmalıdır.
o Seçim ittifaklarının hukuken engelli olduğu: İlgili mevzuat, diğer partilerle
seçim koalisyonlarında, ortak listeyi ve seçimlere koalisyonlarla katılmayı
engeller. Geçmişte küçük gruplar büyük partilerin çatısı altında TBMM’ye
girse de, geçici ittifakların tek işlevi ilgili normu aşmaktır.
 Barajın, en yüksek temsil açığını yarattığı: Parlamento, âdil temsili
yansıtmalıdır. 2002 Meclisi, çok partili sisteme geçişten beri temsilî niteliği
en zayıf meclistir; % 45.3 (14.5 milyon) seçmen, temsil edilmemiştir.
 Telâfi edici mekanizma yokluğu: Temsil açığını dengeleyici herhangi bir
düzenleme bulunmadığı için, barajın yıkıcı etkisi hafifletilememiştir.
 Barajın alternatifleri engellemediği, küçük partileri teşvik ettiği: Baraj,
önceki seçimlere bakılınca, toplum içinde siyasal alternatiflerin ortaya
çıkışını engellemez. Barajın, küçük partileri ülke çapında örgütlenme ve
ulusal siyasal projenin bir parçası olmaya teşvik ettiği kaydedilir.
 AYM’nin, barajı Anayasa’ya uygun bulduğu: AYM, barajın seçme-
seçilme hakkını kısıtladığını kabul etmiş, ancak md. 67’deki adalet-istikrar
ilişkisi çerçevesinde, aşırı bölünmüş parlamentoyu önleyici bir barajın
varlığını, normal sınırları aşmamak şartıyla, Anayasa’ya uygun bulmuştur.
 Ulusal organların, seçim sistemini İHAM’dan daha isabetli
belirleyeceği: Baraj, diğer sözleşmeci devletlerde de vardır. Ulusal
makamlar, uygun seçim sistemini saptamada daha uygun konumdadır.
 Barajın Avrupa’daki en yüksek oran olduğu: Bir öneri getirilmemekle
birlikte, % 10’luk barajın Avrupa’da en yüksek baraj olduğu da gerçektir.
 Barajın düşürülmesi veya telâfi mekanizmalarının konulması: Barajın
indirilmesi veya düzeltici önlemler öngörülmesi arzu edilir. Ulusal
mercilere, bu alanda yeterli serbestlik bırakılmalıdır.
 Türkiye’nin, “takdir marjı”nı aşmadığı: Türkiye’nin, barajın

1604 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 66-78.
274 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

yüksekliğine rağmen, sahip olduğu takdir alanını aşmadığı kabul edilir.


 İHAS’ın ihlâl edilmediği: İHAM, tartışmalar sonucu, bu karara varmıştır.

İHAM 2. DAİRE KARARI ÖZETİ (5-2 ÇOĞUNLUK)


 İHAS’a uygunluğu saptamada nihaî yetkinin, İHAM’a ait olduğu,
 Barajın etkilerinin önceden öngörülebilirliği,
 Önceki deneyimler eklenince, bölünmeyi engelleme ve istikrarın meşru amaçlar olduğu,
 Barajın ölçülülüğü irdelenirken, Türkiye’nin özgül koşullarının dikkate alınma gereği,
 Barajı alternatif yöntemlerle aşma taktiklerinin, seçim sisteminin zayıf noktaları olduğu,
 Barajın, 2002’de, temsil açığı rekoru yarattığı,
 Barajın zararlı etkilerini telâfi edici önlemlerin yokluğu,
 Barajın alternatifleri engellemediği, hatta küçük partileri örgütlenmeye teşvik ettiği,
 Adaletsiz ve tuhaf sonuçlar yaratan barajın, Avrupa’daki en yüksek oranı yansıttığı,
 Barajın düşürülmesi veya telâfi edici mekanizmalar kurulmasının arzu edilir olduğu,
 Ancak, baraj bir iç sorun olduğundan, devlete yeterli takdir alanı bırakılması gereği,
 Sonuç olarak: Türkiye’nin takdir marjını aşmadığı ve EP 1 md. 3’ü ihlâl etmediği.

4) Ortak karşı oy
İHAS md. 45 ve İHAM İçt. md. 74/2 uyarınca karara eklenen,
yargıçların ortak karşı oy yazısındaki başlıca gerekçeler şunlardır1605.
 İHAM’ın, nihaî yetkili olduğu: İHAM, hakkın kullanım koşullarının
İHAM içtihadına uygunluğunu saptamaya yetkili nihaî organdır.
 İHAM’ın, seçim sistemi üzerine değerlendirme yapamayacağı: Karşı
oya göre, “boşa giden oy”ları tamamen ortadan kaldıracak “mükemmel” bir
sistemin olmadığını söylemek, İHAM’ın görevi değildir1606.
 Barajın meşruluk ve ölçülülük sorunlarının farklılığı: OTS’yi benimseyen birçok
ülkede baraj için dayanılan istikrar, meşru bir amaçtır. Ancak, barajın
yüksekliğinde, orantılılık sorunu göz ardı edilemez.
 İHAM’ın önceki davalarda tartıştığı barajın, % 5 düzeyinde olduğu:
Bu davada ise, % 10’dur. Farklılık, çoğunluk kararında göz ardı edilmiştir.
 Barajı düşürme önerilerini dikkate alma gereği: AKPM’nin barajı aşırı
bulması ve düşürmeye daveti, ciddi bir sorunun varlığına yeterli delildir.
 Baraj ve seçim sistemini bütünsel değerlendirme gereği: Md. 3 özel
sınırlama koşulları içermediğinden, Türkiye bütünsel olarak incelenmelidir.
 Hükûmet’in öne sürdüğü alternatif yöntemlerin ikna edici olmadığı:
Hükûmet, baraj yüksek olsa da, sistemin bir bütün olarak “orantılı”
olduğunu, 2 argümanla açıkladı: Bağımsız adaylık, seçim koalisyonu. Bu
savlar, ikna edici değildir.
 Hükûmet’in öne sürdüğü 2. yöntemin doğru bile olmadığı: Duruşmada,
Türkiye’de seçimlerde bağımsız adaylığı ortadan kaldırma amaçlı bir kanun
tasarısından bahsedilir, Hükûmet temsilcisi ise girişimi yalanlamaz.
 % 45’lik temsil açığının yalnızca seçim sisteminden kaynaklanmadığı:

ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey (Karşı oy), para. 1-6.
1605

İHAM çoğunluğu, “boşa giden oy” konusuna değinir. Bu açıdan, karşı oy isabetlidir. Ancak
1606

İHAM, zaten seçim sistemleri arasında bir dayatmada bulunmamaktadır.


Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 275
Bu görüşün benimsenmesi, saflık olur. Avrupa ortalamasının 2 katı olan
barajı dengeleyici karşı ağırlıkların yokluğu, dikkate alınmamıştır.
 Barajın, bölgesel çapta güçlü, ulusal çapta güçsüz partileri engellediği:
Böylelikle, milyonlarca seçmen temsil edilememektedir.
 Yüksek barajın, çoğunluk sisteminden bile adaletsiz sonuç yarattığı:
Zira, çoğunluk sistemlerinde ilke olarak ulusal veya bölgesel önemine
bakılmaksızın tüm partiler mecliste temsil edilir 1607.
 İHAM çoğunluğunun takdir marjını geniş yorumladığı: Seçim sistemi
ve barajı saptamada devletlerin takdir yetkisi vardır. Ancak, devlete tanınan
alan çok geniştir ve Türkiye bu marjı aşmıştır.
 Davanın İHAM-BD’de incelenme gereği: Zira sorun oldukça ciddidir ve
üstelik yeni meseleler de söz konusudur.
 EP1 md. 3’ün ihlâl edildiği: Herhangi bir dengeleyici karşı ağırlık
olmaksızın uygulanan baraj, ciddi sorunlar taşır. İhlal tespiti sonrası, ulusal
parlamento seçim yasasını değiştirmede geniş takdir yetkisine sahiptir.

İHAM 2. DAİRE KARARINA KARŞI OY ÖZETİ (BARRETO, MULARONI)


 İHAM’ın, EP1 uygulamasını belirlediği, seçim sistemlerini değerlendirmediği,
 Orantılı temsilde baraj meşru olsa da, yüksekliğinin ölçülülük sorunu yaratabileceği,
 Barajın düşürülmesi tavsiyelerinin, ciddi bir sorunun varlığına yeter gerekçe olduğu,
 Hükûmet’in öne sürdüğü yöntemlerin ikna edici olmadığı,
 Hatta yöntemlerden 2.sinin, doğru bile olmadığı,
 Yüksek barajın, çoğunluk sisteminden bile adaletsiz sonuç doğurduğu (% 45’lik açık),
 Takdir marjının geniş yorumlandığı, Türkiye’nin bu marjı aştığı,
 Md. 3’ün ihlâl edildiği ve davanın BD’de yeniden incelenmesi gerektiği.

5) Değerlendirme
Değerlendirmemizi, başlıca noktalarda özetleyelim.

a) Çoğunluk kararının tıkandığı nokta: Takdir marjı yorumu


İHAM 2. Dairesi’nin çoğunluk kararının zayıf kaldığı noktalar,
karşı oylarda eleştirilir. Çoğunluk kararı, aslında bir mantık zinciri
içinde belli bir noktaya kadar tutarlı biçimde ilerlemektedir. Tıkandığı
noktalardan ilki, takdir marjının çerçevesinin genişliği ve sınırlarının
belirlenmesindeki esnekliktir.

b) Takdir marjı - yasama yetkisinin genelliği ilişkisi


Yasamanın aslî işlevi olan yasama yetkisinin 3 özelliğinden söz
edilebilir: Genellik, devredilemezlik, aslîlik/ilk-ellik1608. Yasamanın

Kanımızca bu görüş, diğerlerine oranla zayıf bir argümanı yansıtır.


1607
1608Yasama yetkisinin ilk-elliği, “yetki yetkisi” işlevli AKİ’nin ürettiği Anayasa’nın ötesinde
başkaca bir ara işleme gerek duyulmaksızın doğrudan düzenleme yetkisidir. Aradaki “-”
276 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

genelliği ilkesi, takdir marjından nüanslı olup, sınırsız bir yetkiyi


içermez; anayasal ilkelerin yanı sıra, hukukun genel ilkeleri ile sınırlı
biçimde anlaşılmak gerekir. Ancak, gerek İHAM, gerekse AYM
içtihadında, bu açıdan eleştirilebilir kararlara imza atılmaktadır:
Kanımızca, AYM’nin son dönem verdiği birçok kararın öne çıkan
özelliklerinden biri, yasamanın genelliği ilkesine ve İHAM’ın takdir marjı
doktrinine sıkça başvurmasıdır. İHAM da birçok konuda taraf devletlerin takdir
yetkisini kabul eder (Örn. % 10 seçim barajı). Kültürel rölativizm, ülkelerin
kendine özgü tercihleri ve konjonktürel koşullarının yanı sıra, özellikle
kurumsal anayasa hukuku (siyasal anayasa) boyutu açısından her konuda
kemikleşmiş bir ortak Avrupa konsensüsünün olmaması vb. nedenler, bu
sonuçta etkilidir. Ancak İHAM’ın taraf devletlere bıraktığı bu marj, icabında bir
kamu erki olarak yargı, özel olarak AYM tarafından da kullanılabilir. AYM’nin
içtihatlarına baktığımızda ise bu takdir marjı, “yasamanın genelliği ilkesi”
kavramlaştırmasıyla doğrudan yasama organına bırakılmaktadır. Yani İHAM,
sorunlu biçimde kopya edilmektedir. Oysa AYM, İHAM’ın takdir marjı
bıraktığı alanlarda, topu otomatikman yasama organına atmamalı, tıpkı yasama
ve yürütme gibi ulusal bir erk olarak bu marjdan yararlanmalı ve meseleyi
Anayasa bakımından bizzat değerlendirmelidir.

c) Barajın ölçülülük açısından yeterince irdelen(e)memesi:


İkinci olarak, barajın ölçülü olduğu yönündeki gerekçenin ikna
edici olmaktan uzak olduğu kanısındayız. Kaldı ki, karşı oy
gerekçesinde de ölçülülük ilkesinin alt unsurları ile birlikte davaya konu
baraj oranına uygulandığını söyleyebilmek, oldukça güçtür.

d) Hükûmet’e yönelik “gerçek dışı beyan” nitelemesi


Bir diğer husus, Hükûmet’in savunmasındaki çelişkili durumdur.
Hükûmet tarafınca, deyim yerinde ise barajın meşrulaştırılmasını da
amaçlar biçimde, TBMM’ye giriş açısından alternatif yolların varlığı
öne sürülür. İHAM 2. Daire çoğunluğu, öne sürülen argümanlara genel
olarak çekince ile yaklaşır, yöntemlerden seçim ittifakının ise ulusal
mevzuatta bazı engellerle karşılaştığını not eder. Karşı oy gerekçesinde
ise, bir adım daha ileri gidilir ve Hükûmet’in öne sürdüğü ikinci
yöntemin “doğru bile olmadığı” açıkça vurgulanır. Bu durum, ulusal-
üstü organlarda resmî bağlayıcılık taşıyan bir beyanın ciddiyeti ve ülke
prestiji açısından üzerinde ayrıca düşünülmeye değer.

simgesi, yazım hatâsı değildir. Toplumun gerisinde kalan yasama ise, aynı zamanda “ilkel”dir.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 277

e) Karşı oya destek argüman: İspanya örneğinin farklılığı


Karşı oya destek gerekçe olarak, iki yargıcın karşılaştırdığı örnekte
geçen İspanya’daki % 3 barajın ulusal değil, bölgesel baraj olduğu göz
ardı edilmemelidir. Türkiye’deki ulusal barajın, söz konusu örnekten
daha fazla kısıtlayıcı nitelik taşıdığını savunmak, pekâlâ mümkündür.

B) İHAM Büyük Daire kararı (8 Temmuz 2008)

1) Genel bilgi: Dava ve süreç

YUMAK & SADAK V. TURKEY (İHAM BÜYÜK DAİRE) 1609


Kara sıra no: 009819
Davanın konusu: % 10’luk ulusal barajın İHAS’a aykırılığının tespiti istemi
Davacı/başvurucu: Mehmet YUMAK, Resul SADAK
Davalı Devlet: Türkiye
Denetlenen norm ve olay: MSK md. 33/1 bağlamında 2002 seçimleri
Referans norm(lar): İHAS-EP1, md. 3
Sonuç: % 10’luk barajın İHAS’a aykırı olmadığı; ancak düşürülmesinin arzu edildiği
Karar çoğunluğu: Oy çokluğu (13-41610)
Davaya ilişkin başlıca gelişmelerin kronolojisi
20.04.2007: Başvurucular, 2. Daire kararının BD’de tekrar incelenmesini talep etti.
09.07.2007: İHAS md. 43 çerçevesinde, 5 yargıçlı BD Kurulu, davayı BD’ye iletti.
22.07.2007: Türkiye’de, erken genel seçimler gerçekleştirildi.
07.09.2007: Başvurucular, görüşlerini BD’ye bildirdi.
29.10.2007: Başvuranların görüşleri, Kâtiplik tarafından alındı.
21.11.2007: BD, 1. kez toplandı.
04.07.2008: BD, 2. kez toplandı.
08.07.2008: BD, oy çokluğu ile (13-4), 2. Daire kararını teyid etti.
Not: Dava, ilk başvuru tarihinden itibaren yaklaşık 6 yıl 5 ay sonra nihaî karara bağlanmış oldu.

2) Davanın esası

a) Davanın arka plânı ve olaylar


Öncelikle, 2002 seçimine ilişkin bilgiler tekrarlanır1611. Ardından,
Daire kararı sonrası yapılan 2007 seçimi ve yeni durum özetlenir:
 TBMM, erken seçim kararı aldı ve tarihi 22 Temmuz 2007 olarak belirledi.

1609 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, No. 009819, Judg. 08.07.2008, App.
No. 10226/03. Orijinal metin: http://goo.gl/Xs67h2 (İHAM web sitesi). Esas alınan metin,
Dışişleri Bakanlığı çevirisidir: AdB-EDB, Yargı Mevzuatı Bülteni, 03.06.2010, S. 449.
http://goo.gl/i6yHxj (Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı). Yararlanılan diğer çeviriler:
http://goo.gl/ifzQqF (Yargıtay); http://goo.gl/mn9K34 (Av. Serkan CENGİZ).
1610 Çoğunluk oyları (13): B. M. ZUPANČIČ (Başkan), P. LORENZEN, J. CASADEVALL,

Rıza TÜRMEN, C. BÎRSAN, V. BUTKEVYCH, A. KOVLER, V. ZAGREBELSKY, E.


STEINER, J. B. BORREGO, K. HAJIYEV, I. BERRO-LEFÈVRE, P. HIRVELÄ. Azınlık
oyları (4): F. TULKENS, N. VAJIĆ, R. JAEGER, J. ŠIKUTA.
1611 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 12-21.
278 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 14 partinin katıldığı seçimde partiler, ulusal barajı aşmak için, seçim öncesi
2 stratejiye başvurdu: Bağımsız adaylık ve seçim ittifakı.
 Seçimlerde, 3 parti barajı geçti: AKP, CHP, MHP. Seçilen bağımsız
milletvekili sayısı ise 27’dir. DTP, bu yolla meclis grubu oluşturdu 1612.

b) Ön sorun: Büyük Daire’nin yargı yetkisinin kapsamı


1. ve 2. duruşmada başvurucuların temsilcileri, 2007 seçimlerinden
değil, 2002 seçimlerinden dolayı İHAM önüne geldiklerini anımsatarak;
bu seçimden kaynaklanan ihlâlin saptanması gerektiğini savundu.
Hükûmet ise, 2007 seçiminin, 2. Daire görüşünü teyit ettiğini savundu.
Bu yüzden BD, öncelikle bir hukuksal sorunu çözmek zorunda idi:
2. Daire kararı sonrası olayların dikkate alınıp alınmayacağı sorunu.
BD, davanın actio popularis kapsamında olmadığına karar verdi.
Başvurucular 2002’de seçim barajından doğrudan etkilendiği için, dava
esasen 2002 seçimleri ışığında incelenecekti. Ancak, başvuranlar aday
olmamışsa da, barajın etkilerini güncel ve bütünsel biçimde
değerlendirebilmek için, 2007 seçimini de dikkate alacaktır1613.

3) Tarafların argümanları ve karar

a) 2. Daire kararı
2. Daire, % 10’luk barajın amacının, TBMM’de aşırı ve zaaf
yaratıcı bölünmeyi önleyerek istikrarı güçlendirmek olduğunu
saptamıştı. Dolayısıyla barajın, bu amacı gerçekleştirmek için gerekli ve
orantılı olduğunu kabul etmişti. 2. Daire, barajın yüksekliğini kabul
etmesine karşın, takdir yetkisinin aşılmadığı sonucuna varmıştı1614.

b) Tez - 1: Başvurucular
Başvurucular, 2. Daire kararına, şu argümanlarla itiraz etmiştir1615:
 Özgür seçim hakkının, kısıtlı/yüzeysel şekilde yorumlandığı: TBMM’de
temsili ciddi oranda engelleyen baraj, meşru amaca hizmet etmez.
 Barajın hükûmet istikrarına hizmet etmediği: Baraj ve siyasal
istikrarsızlık arasında kurulan bağ, yapaydır. Ulusal barajsız orantılı
temsilin uygulandığı 4 seçimden 2’si (1973, 1977) koalisyonla sonuçlandı.
 Koalisyonun, hükûmet istikrarsızlığı anlamına gelmediği: Koalisyon
hükûmetleri, zaman zaman tek parti hükûmetlerinden daha istikrarlı oldu.

1612 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 22-26.
1613 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 65-73.
1614 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 75.
1615 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 76-91.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 279

 Takdir yetkisinin sınırsız veya orantısız biçimde kullanılamayacağı:


Devlet, yetkisini, nüfusun bir kısmını siyasi yaşam dışına iterek kullanamaz.
 Barajın, temsil açığı yarattığı: Oyların % 55’ini yansıtan Meclis, temsili
meşruiyeti sağlamadığı gibi, hükûmet için meşruiyet krizi yaratmıştır.
 Özgür seçim hakkının devletlerin keyfî yorumlarına bırakıldığı: 2.
Daire’nin yorumu, % 10’dan yüksek barajların savunulması için de
kullanılabilir. Bu çerçevede, başlıca 3 alt argümandan söz edilir:
 Çoğulculuk ve bir bölgenin temsilinin engellenmesi;
 Bazı sosyal grupların temsilinin engellenmesi;
 Bir bölgede konuşlanmış partinin temsilinin engellenmesi.
 barajın, Avrupa ortak standardına uygun düşmemesi: Diğer ülkelerde
% 10 baraj olması durumunda, birçok köklü parti hükûmette yer
alamazdı1616. Birçok ülkede baraj, % 5’tir (2001’de Orta ve Doğu
Avrupa’da ortalama % 4.25). 2002’de % 5’lik baraj bile, 2 parti yerine,
aday gösteren 18 partiden -DEHAP dâhil- 8’inin temsilini sağlayabilirdi1617.
 2. Daire’nin, partilerin rolünü göz ardı etmesi: Daire, Hükûmet’in
savunmasını paylaşır. Oysa bağımsız adaylık ve ittifak, demokrasinin temel
öğeleri olan bağımsız partilerin yerini tutamaz. Kendi adlarıyla aday olan ve
yalnızca kısıtlı kişisel ve mali kaynakları ile mücadele eden adayların, ciddi
lojistik ve mali kaynaklara sahip partilerle yarışamayacağı açıktır.
 Bağımsız adaylara kısıtlamalar: Eşit koşullarda yarışma hakkı, EP1 md. 3
açısından temeldir. Bağımsız adayların isimlerinin sınır bölgelerindeki oy
pusulalarına basılmaması, seçilme şanslarını azaltmıştır. Partiler radyo veya
TV yayını yaparken, bağımsız adaylar bu olanaktan yoksundur.
 Diğer partilerle ittifaka engel: MSK md. 16, partilerin ortak liste ile aday
göstermelerini ve ittifakla seçimlere katılmalarını engeller.
 Ülke genelinde örgütlenme zorunluluğu: SPK md. 36, ülke çapında
örgütlenmemiş partinin seçime katılmasını engeller. Etnik grup veya bölge
temelli partiler kurulamaz. Resmî ideolojiyi yansıtan kural, çoğulculuğun
ihlâlidir. 2. Daire, Türkiye’nin çok kültürlü yapısını göz ardı etmiştir.
 Kürt nüfusun temsilinin kasıtlı olarak engellenmesi: DEHAP G.Doğu’da
% 45 oya (2 milyon) karşın, temsil edilememiştir.
 Kürt sorununun göz ardı edilmesi: Ülke genelinde faaliyet gösterme
yükümlülüğü, “Kürt sorunu”nun göz ardı edilmesine de neden olmaktadır.
 DEHAP’ın halefi DTP’nin bağımsız adaylarla temsil edilebilmesi: 2007
seçimlerinde bağımsız adaylarla temsil, sorunu çözmemektedir.
 Hakkın özü: Yüksek baraj, toplumun bir kesimini temsil edilme hakkından
yoksun bırakarak, hakkın özünü zedelemektedir.
 Takdir marjının, baraja gerekçe olamayacağı: Baraj, bir grubun
haklarına ciddi ve sistematik bir müdahaledir. Yüksek baraj, takdir
yetkisiyle meşrulaştırılamaz.

1616 Şu örneklere yer verilir: Almanya’da Özgür Demokratlar, İskandinavya’da merkeziyetçi ve


Hıristiyan partiler, Hollanda’da Yeşiller, İtalya’da merkez sol ve sağ.
1617 “8 parti” ibâresini, 7 parti ve bağımsızlar biçiminde düzeltelim. 2002’de bağımsızlarla

TBMM’ye giren DEHAP da eklenince, bu ibâre görece yanlış olur. Bkz. supra., Tablo XXVI.
280 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

c) Tez - 2: Müdâhil (Uluslararası Azınlık Hakları Grubu)


Davaya müdâhil olan UAHG ise, şu argümanları sıralar1618:
 Avrupa’da en yüksek oran: Baraj, Avrupa’daki en yüksek oranı yansıtır.
 Düzeltici tedbir yokluğu: Baraj, düzeltici araç olmaksızın yürürlüğe
konulmuştur.
 Kasıtlı dışlama politikası: Belirli bir grubun haklarına ve bölgesel düzeyde
politika yürüten “Kürt partileri”ne yapılan bu ciddi ve sistematik
müdahalenin Avrupa’da başka örneği yoktur.
 Hakkın özü: Aşırı yüksek baraj, toplumun bir kesimini parti yoluyla temsil
edilebilme ihtimalinden yoksun bırakarak, hakkın özünü ortadan
kaldırmıştır.

d) Antitez: Hükûmet’in savunması


Hükûmet, 2. Daire kararının onayını talep eder. Yeni argüman,
2002’ye oranla temsil açığı daha az olan 2007 seçimi üzerine kurulur1619:
 Barajın, demokrasiyi ve partileri güçlendirdiği: Baraj, partileri ülke
çapında kabul gören politikalara teşvik ederek demokrasiyi ve partileri
güçlendirir. Geçmiş dönem rakamları, barajın hükûmet istikrarı üzerindeki
olumlu etkilerinin kanıtıdır.
 Barajın, çoğulculuğu zedelemediği: Aksine, bağımsız adaylar barajdan
muaf tutularak seçilmeleri kolaylaştırılmış ve çoğulculuk güçlendirilmiştir.
 Bölgesel temsilin, üniter devletle çeliştiği: Ülke çapında kabul gören
politika üretmeyi reddetmek ve yalnızca bir bölgeyi veya seçim bölgesini
temsil etmek, üniter yapı ile çelişir. Ayrıca md. 80’de, bir bölgenin veya
seçmenin değil, tüm ulusun temsili öngörülür.
 Barajın, takdir yetkisine giren orantılı bir tedbir olduğu: Başvuranlar,
2002’de bağımsız adaylık veya DEHAP’ın ittifakı yoluyla seçilebilirlerdi.
 Yeni argüman: 2007 seçimlerinin, 2. Daire kararını doğruladığı:
Başvuranların üyesi oldukları partinin yerini alan DTP, 2007’de barajı
geçemeyeceği öngörüsü ile, üyelerini bağımsız adaylığa teşvik etmiş ve 20
sandalye kazanmıştır. DTP’nin bağımsız adaylarının oy oranı, yalnızca %
2.04’tür. Anlamı, DTP’nin, başvuranlar tarafından Avrupa’da “ortak
demokratik siyasi geleneğin” ifadesi ve ortalama baraj olarak vurgulanan %
5’i bile aşamadığıdır. Baraj % 2 olsa, DTP en fazla 1-2 sandalye
kazanabilirdi. Oysa, 20 sandalye (toplam sayının % 3.6) elde etmiştir.
 2007’deki % 85’lik temsilin, âdil ve yeterli olduğu: Dava sonrası seçimde
temsil oranı, âdil temsil ilkesinin yeterince gerçekleştiğini kanıtlar.
 Ortak liste yasağına karşın, büyük partiler bünyesinde işbirliği
serbestliği: MSK md. 16’da ortak liste yasaklanmış olsa da, seçim ittifakı
serbesttir. Bu bağlamda, önceki seçimlerden örnekler verilir1620.

1618 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 103-104.
1619 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 92-102.
1620 1999-2002 yılları arasında koalisyon ortağı olan DSP, 2002’de % 10’luk barajı aşamadı,
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 281

 Barajın etkisini düzeltici tedbirlerin mevcut olduğu: 2007 seçimlerinde


uygulanan bağımsız adaylık veya bir başka parti ile işbirliği somut
örneklerdir. Bu seçenekler 2002’de kullanılsa, olumlu sonuç yaratırdı1621.
 Barajın, HADEP ve halefi DTP’yi hedef almadığı: 2007 seçim sonuçları,
başvurucuların bu iddiasının dayanaktan yoksun olduğunu kanıtlamıştır.
 Ülke genelinde örgütlenme zorunluluğunu düzeltici bir olanağın varlığı:
SPK md. 36’ya göre, TBMM’de grubu olan partiler, ülke genelinde
teşkilatlanmamış olsalar da, bir sonraki seçime katılabilirler. Nitekim, DTP
TBMM’de grup kurduğundan, sonraki seçime katılmıştır.
 2. Daire kararının, diğer devletleri barajı yükseltmeye teşvik
etmeyeceği: Başvurucuların bu yöndeki savı, yersiz olarak nitelenir.
Daire’nin görüşü, barajın alternatifleri ve AYM içtihadının Daire tarafından
dikkate alındığını teyid eder.
 DTP’li bağımsız adayların, daha düşük oylarla seçilebildiği: 2007
seçimleri ekseninde, şu örnekle verilir: Seçilme sayısı, İstanbul ili 1. seçim
çevresinde 111.750, Hakkâri’de 34.000’dir. İller arasındaki sandalye
dağılımı, daha küçük iller için daha uygundur. Bu da âdil temsilin
sağlanmasını mümkün kılmıştır1622.
 Seçim sistemini saptamada takdir yetkisinin, md. 3 kapsamına
girmediği: Özgür irade engellenmemek kaydıyla, seçim yasaları, EP1 md. 3
alanına girmez. % 10’luk baraj ise, bu tür bir engel teşkil etmez1623.
 Sonuç: 2. Daire kararının doğruluğu ve onaylanması talebi: Daire,
İHAM içtihadından sapmamış ve md. 3’e yeni bir yorum getirmemiştir.

e) Sentez: İHAM Büyük Daire kararı

aa) İHAM tarafından uygulanan ilke ve kriterler


Öncelikle, md. 3’ün genel yorumundan, şu ilkeler belirlenir1624:
 Demokrasinin “Avrupa kamu düzeni”nin temel öğesi olduğu: Bu
bağlamda EP1 md. 3, etkili bir demokrasinin temeli olup, güvencelenen
haklar, bu temelin kurulması ve korunmasında önemli işlev görür.
 Çoğulculuğun koruyucusu olan Devletin pozitif yükümlülüğü: Md. 3,
Devletler için, özgürce ifadeyi güvenceleyen seçimler düzenleme
yükümlülüğü öngörür.

ancak 2007 seçimlerinde gittiği işbirliği ile CHP listesinde 13 sandalye kazandı.
Başvurucuların partisinin ilk yapılanması olan HEP de, 1991’de benzer yol izledi.
1621 Hükümet savunmasının bu kısmında yer alan ve söz konusu tedbirlerin 2007’de seçmenin %

85’inin TBMM’de temsilini mümkün kıldığı savı ise, gerçekçi değildir.


1622 Bu argümanın önemini anlamak güçtür. Başvurucuların partisinin güçlü olduğu bölge küçük

illerden oluşsa da, büyük ve küçük seçim çevreleri arası farklılık, tüm partileri etkiler.
1623 Kanımızca, söz konusu savunma, yüzeyseldir. Zira, barajın oy kullanmaktan caydırıcı veya

başka partilere oy vermeye zorlayıcı etkisi, özgür iradeyi engelleyici niteliğe bürünebilir.
Engelleme için, sandık başına gitmeye/gitmemeye zorlama unsuru aranmamalıdır. Baraj, tam
da iradeyi “özgür” olmaktan uzaklaştırabilecek bir tedbirdir.
1624 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 105-109.
282 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Serbest seçim hakkının sınırlanabilirliği: Md. 3’teki haklar, mutlak


değildir. “Zımnî sınırlamalar” öngörmede devletlere geniş takdir yetkisi
tanınmalıdır1625.
 Zımnî sınırlamanın kapsamı ve sınırları: “Zımnî sınırlama” kavramı, md.
3’te güvencelenen haklara müdahale ve güdülen amacın bağlantısını
saptamada önem taşır. Md. 3’te meşru amaçlar sayılmadığı için, kısıtlamalar
başka bir amaca dayandırılabilir. Ancak amaç, hukukun üstünlüğü ve
İHAS’ın genel amaçları ile uyumlu olmalıdır. Bu, İHAM’ın, İHAS md. 8-
11 kapsamında kullandığı geleneksel “gereklilik” veya “acil sosyal ihtiyaç”
testlerini uygulamaması anlamına gelir.
 İHAM’ın md. 3’e uygunluk denetiminde kullandığı ölçtüler:
 Keyfiliğin veya orantısallık eksikliğinin söz konusu olup olmadığı,
 Kısıtlamanın, halkın görüşlerinin özgürce ifadesine müdahale olup olmadığı.
 Md. 3’e uygunluk konusunda nihaî yetkinin, İHAM’a ait olduğu:
İHAM, kısıtlamaların, hakları, “esaslarına zarar verecek” ya da “etkilerini
yitirmelerine neden olacak”1626 ölçüde sınırlamadığına, yasal bir amaç
güdülerek getirildiklerine ve uygulanan yöntemlerin orantısız olmadığına
ikna olmalıdır.
 Seçilme hakkının kendine özgü niteliği: İHAM, md. 3’ün “pasif”
boyutuna (aday olma) ilişkin incelemelerde, “aktif” unsura (oy hakkı)
oranla daha dikkatlidir.
 Seçim sisteminde istikrar gereği: Halkın iradesi özgür ve demokratik
şekilde ifade edildiği takdirde, demokratik düzen açısından zorlayıcı bir
sebep yoksa, seçim sistemi değiştirilmek suretiyle halkın seçimi
sorgulanmamalıdır.

bb) Genel ilkelerin davaya uygulanması1627


Başvurucuların seçim çevresinde % 45.95 oy almalarına karşın, %
6.22’lik oy oranı ile baraja takılması, serbest seçim hakkına açık bir
müdahaledir. Bu konuda taraflar arasında ihtilâf bulunmamaktadır.
Ancak, İHAM-BD, müdahalenin ihlâle neden olup olmadığını
belirlemek için, iki aşamalı teste başvurur.

aaa) Yasal/meşrû amaç testi


Tartışılan soru şudur: Şikâyet konusu önlem, yasal bir amaca
hizmet etmekte midir? Soru, şu argümanlar ekseninde incelenir1628.
 Md. 3’te, amaçların sayma yoluyla sınırlanmadığı: Diğer İHAS

1625 Md. metninde herhangi bir sınırlama nedeni yer almasa da, serbest seçim hakkının sınırsız
olmadığı açıktır. ŞİRİN, Tolga, “İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’ne Göre Serbest Seçim
Hakkı”, HAD, MÜHF Yay., 2011, C. XVII, S. 1-2, s. 320. http://goo.gl/CSPB3S
1626 2 ibâre, hakkın özü ilkesini çiğneyen 2 alternatif durumu ifade eder (para. 109-iii).
1627 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 116-118.
1628 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 119-125.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 283
maddelerinin aksine, EP1 md. 3’te, kısıtlamalar ve gerçekleştirilmesi
öngörülebilecek amaçlar tanımlanmaz veya sayma yoluyla sınırlanmaz.
Amaç hukukun üstünlüğüne ve İHAS’a uygun ise, md. 3’e de uygundur.
 Yasal amaç: Anayasa’daki “yönetimde istikrar”: Başvuranlara göre,
baraj halkın büyük kısmının temsilini engellediği için, amaca hizmet etmez.
Hükûmet’e göre, amaç parçalanmayı önlemek ve istikrarı güçlendirmektir.
 İHAM’ın görevinin sınırı: İHAM’ın görevi, seçim kurallarının, kişi veya
grupları siyasal yaşama katılmaktan alıkoyma sonucunu doğurup
doğurmadığına, seçim sistemindeki tutarsızlıkların keyfi veya kötü niyetli
olup olmadığına, bir parti veya adaya avantaj sağlayıp sağlamadığına karar
vermektir. Yüksek baraj, bir kısım seçmenin temsilini engellese ve küçük
partilere zarar verse de, bireysel fikirlerin özgürce ifadesini engellemez.
 Eşit uygulanma argümanı: % 10’luk baraj, hangi seçim bölgesinde
bulunduklarına bakılmaksızın tüm parti adaylarına uygulanır. Geçmişte
farklı siyasal çizgilerde birçok parti, barajdan etkilenmiştir.
 Ulusun temsili argümanı: Md. 80’de, “tüm ulusun temsili” ilkesi, üniter
yapı ile ilişkilidir. Her ilin Meclis’te en az bir milletvekili bulunduğundan,
tüm ülke temsil edilir. Mevcut seçim sistemi, bölgesel partilere, ülkenin geri
kalan kısmında kazanılan oylardan bağımsız olarak temsil imkânı sağlayan
seçim sistemi yükümlülüğü getirmeyen EP1 md. 3’e aykırı değildir.
 Barajın, düşünce akımlarını teşvik ettiği: Barajlar, ülkedeki düşünce
akımlarının yeterince temsili olanlarının ortaya çıkmasını teşvik eder.
 Sonuç: % 10’luk barajın meşrû bir amacı yansıttığı: BD, müdahalenin
meşru bir amaca dayandığı yönündeki 2. Daire kararına katılır.

bbb) Denge/orantısallık testi


Tartışılan soru şudur: Müdahalede keyfilik var mıdır? Kullanılan
yollar ile hedeflenen amaç arasında makûl bir orantısallık ilişkisi mevcut
mudur? Soru, ilgili argümanlarla değerlendirilir1629:
 Orantılılık-takdir marjı ilişkisi: 2. Daire, AYM’ye atıfla, barajın
yüksekliğine karşın, toplumda siyasal alternatiflerin ortaya çıkmasını
engellemediği, dolayısıyla takdir yetkisini aşmadığı görüşündedir.
Başvuranlar ise, buna itiraz eder.
 % 10’luk barajın, Avrupa’daki en yüksek oranı yansıttığı: İHAM, %
10’luk barajının Avrupa’daki en yüksek seçim barajı olduğunu gözlemler.
 Avrupa’daki “en yüksek oran”ın, “orantısızlık” anlamına gelmediği:
Barajın oranının yüksekliği, orantısızlık saptaması için yeterli değildir.
İHAM-BD, barajın orantısallığını test etmek için, öncelikle %
10’luk oranı diğer Avrupa ülkeleri ile karşılaştırır, ardından telâfi
unsurlarını ve diğer güvenceleri inceler.

1629 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 126-127.
284 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

aaaa) Karşılaştırmalı hukuk unsurları


İHAM, konuyu aşağıdaki argümanlarla birlikte inceler1630:
 Avrupa ortak demokratik siyasal gelenekleri ekseninde baraj:
Başvuranlar, % 10’luk barajın, Avrupa “ortak demokratik siyasal
geleneklerine” uygun olmadığını savunur 1631.
 İHAM için, AK organlarının görüşlerinin önemi: İHAM, Türkiye’deki
barajın düşürülmesini öneren AK organlarının görüşlerine önem verir.
 Barajların etkilerinin, bir ülkeden diğerine değişebileceği: Barajların
oynadığı rol, barajın seviyesi ve ülkedeki parti sistemine göre değişir.
 Telâfiler ve diğer güvencelerin de değerlendirilmesi gereği:
Başvuranların savunduğu gibi, % 5’lik bir barajın daha uygun olduğu kabul
edilebilir. Ancak, seçim sistemi ve ülkedeki siyasal gelişim göz önüne
alınmadan yapılan değerlendirme eksik kalır.

bbbb) Barajı dengeleyecek telâfiler ve diğer güvenceler


İHAM, konuyu aşağıdaki argümanlarla inceler1632:
 2007 seçimlerinin, Hükümet’in dengeleyici araçlar tezini teyid ettiği:
Hükûmet, başvurucuların bağımsız adaylık veya ittifak yoluyla 2002’de
seçilebileceklerini ileri sürmüştü. 2007 seçimi, bu iddiayı teyid etmiştir.
 Alternatif taktiklerin partilerin yerini tutamayacağı: Başvuranlar,
taktiklerin seçilme şansı verdiği yönündeki Hükûmet görüşüne itiraz etmez;
ancak partilerin yerini tutmayacağını savunur. İHAM-BD, aynı görüştedir.
 Alternatif taktiklerin, barajın olumsuz etkilerini dengeleyebileceği:
İHAM, bağımsız adayların partilere uygulanmayan bir dizi kısıtlamaya
maruz kaldığını tespit eder (parasal güvence yatırma, bazı oy pusulalarında
yer almama, medyadan partiler gibi yararlanamama). Ancak DEHAP’ın
varisi olan DTP, 2007’de bağımsız adaylık yoluyla 20 sandalye kazanmıştır.
 Bağımsızların barajdan muafiyetinin stratejiyi kolaylaştırması:
Bağımsızlara baraj uygulanmaması, süreci kolaylaştırmıştır. Ancak, yine de,
parti desteği ile kıyaslanınca, bu durum “ehven-i şer” olarak nitelenebilir.
 Seçim ittifaklarının alternatif bir strateji oluşturduğu: İHAM,
mevzuatın, partilerin ortak liste sunmalarına ve koalisyonlarla genel
seçimlere katılmalarına izin vermediğini belirtir. Hükûmet ise, partilerin bu
yasağı aşmak için 1991 ve 2007’de alternatif strateji geliştirdiğini belirtir.
 Seçim stratejilerinin sınırlı etkisi ve % 45.3’lük temsil açığı: 2002’deki
temsil açığı, yasamanın temsilî demokrasideki rolüyle bağdaşmaz.
 Önceki koalisyon ortaklarının barajı aşamaması: 2002 seçimleri, kriz
ortamında gerçekleşti (ekonomik ve siyasal kriz, deprem). 1999
koalisyonundaki 3 parti, 2002’de TBMM’ye giremedi1633.

1630 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 128-132.
1631 Türkiye haricinde üç devlet, yüksek baraj uygular: Lihtenştayn (% 8), Rusya (% 7),
Gürcistan (% 7). Devletlerin 1/3’ü % 5, 13’ü ise daha düşük baraj uygular.
1632 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 133-146.
1633 Bir yazar, bu durumu, “Laik duruşu öne alan siyasi partilerin büyük kısmının barajın altında
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 285

 % 45.3’lük açığın konjonktürel olduğu ve yalnızca barajdan


kaynaklanmadığı: 2002’deki temsil açığı yalnızca yüksek seçim barajına
dayalı değildir. 2002 seçimleri hariç, temsil açığı % 19.4’ü geçmemiştir 1634.
 AYM içtihadının, hakkın ihlâline karşılık güvence oluşturduğu: AYM
içtihadında adalet-istikrar ilkeleri arasında denge gözetildiği, bu durumun
ise md. 3’te öngörülen hak açısından güvence oluşturduğu savunulur.

cc) Sonuç1635
Sonuç olarak İHAM, genel olarak % 10’luk seçim barajının
açıkça/aşırı yüksek (appears excessive) olduğu kanısındadır. Bu
bağlamda, barajın istisnaî derecede yüksek seviyesini (exceptionally
high level) vurgulayan ve aşağı çekilmesini tavsiye eden (recommended
that it be lowered) AK organları ile mutabıktır.
Baraj, partileri seçim sürecinin şeffaflığı (transparency) ile çelişen
taktikler (strategems) izlemeye mecbur bırakmaktadır. Ancak İHAM,
md. 3’te tanınan hakkın özünün zedelendiği hususunda ikna olmamıştır.
İHAM-BD KARARI ÖZETİ (13-4 ÇOĞUNLUK)
 % 10’luk ulusal baraj, aşırı parçalanmayı önleme ve hükûmet istikrarını güçlendirir.
 AK üye ülkelerinde uygulanan en yüksek orandır.
 AK organları, barajın yüksekliğini ve düşürülmesi gereğini bildirmişlerdir.
 Seçim barajlarındaki farklılık, ülkelerin mevzuatı ve özgül koşullarından kaynaklanır.
 Yüksek baraj, oyların âdil temsilini engeller.
 Baraj, bağımsız adaylık ve seçim ittifakları yoluyla aşılabilmektedir.
 2002’de partiler, barajın etkilerini azaltmak için pratikte stratejiler belirlemişlerdir.
 Başvurucular, partileri barajı geçemediği takdirde seçilemeyeceklerini bilmektedir.
 SONUÇ: İHAM, barajın, hakkın özünü zedelediği hususunda ikna olmamıştır.

4) Ortak karşı oy
İHAS md. 45/2 ve İHAM İçt. md. 74/2 uyarınca, 4 yargıcın ortak
muhalefet şerhi, karara eklenmiştir. Yargıçlar, “aynı ilkelerden hareket
etmekle birlikte, aynı sonuçlara varmadıkları”nı vurgular. Asıl neden,
İHAM çoğunluğunu oluşturan yargıçların farklılaşan yorumlarıdır.
İHAM-BD’nin 13 yargıcına karşın, 4 üyenin muhalefet şerhi (joint
dissenting opinion), şu argümanları içerir (para. 1-6).
 Seçim barajının, md. 3’ü doğrudan ihlâl etmediği: “[S]eçim barajlarının

kalarak tasfiye olması” biçiminde niteler. BAYRAMOĞLU, Ali, Algılar ve Zihniyet Yapıları:
Dindarlık-Laiklik Ekseni (Çağdaşlık Hurafe Kaldırmaz: Demokratikleşme Sürecinde Dindar
ve Laikler), 3. Bs., TESEV & ATE Yay., İstanbul, 2008, s. 127.
1634 TÜİK verileri ise, en yüksek temsil açığını 1983 seçimleri için verir: % 54.9. TÜİK, op.cit.,

s. 3. Ancak bu, basım hatasıdır. Ayrıca bkz. http://goo.gl/kUfIu (TÜİK web sitesi).
1635 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 147-148.
286 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

esasen ülkede var olan düşünce akımlarının yeterince temsili olanlarını


teşvik etme amacı güttüğü ve Mecliste aşırı ... bölünmeyi önlemeye imkân
tanıdığı ölçüde, tek başına [EP1 md. 3] ihlaline neden olmaz”1636.
 % 10’luk oranın temsil adaletsizliği yarattığı: “19801637 yılında
uygulamaya konan % 10’luk seçim barajı..., nüfusun büyük bir kesimini
Mecliste temsil edilme imkânından yoksun bırakmaktadır”1638.
 Barajın istikrardan çok, kutuplaşma yarattığı: “Hükümet, % 10’luk
seçim barajının hükümet istikrarını sağlamak anlamında meşru bir amaç
güttüğünü iddia etmiştir. ... Aksine, böylesi yüksek bir baraj, istikrardan çok
kutuplaşmaya neden olmaktadır”1639.
 “Görünmez bir el”in, barajı koruduğu: “Seçim sistemi reformlarının
tartışılmakta olduğu doğrudur[;] ancak bugüne kadar görünmez bir elin bu
reformların meyve vermesine engel olduğu anlaşılmaktadır”1640.
 2002 koşullarının, uygun bir gerekçe olmadığı: “Müdahalenin
orantısallığına ilişkin, çoğunluğun ilk argümanı 3 Kasım 2002 seçimlerinin,
... gergin bir ortamda (ekonomik baskı, politik kriz ve deprem) yapılmış
olmasıdır. ... [İ]stisnai bir durum için istisnai bir çözüme gerek
duyulmuştur. / … Ancak, % 10’luk seçim barajının yalnızca ... 2002
seçimlerinde kullanılmamış olması, ilk bakışta makûl görünen bu iddiayı
daha az ikna edici hale getirmektedir”1641.
 Barajı aşma taktiklerinin, güvence olamayacağı: “... bu tür telafilerin,
AİHS açısından güvence olarak tanımlanabilmesini kabul etmek güçtür. ...
İHAM, partilerin % 10 barajını aşmak için başka partilerin korumasını
aramak ... zorunda kalmaları nedeniyle, bu tekniklerin partiler sistemi
üzerindeki zararlı etkilerini incelememiştir. … [B]u, seçmenlerle
‘saklambaç’ oynamak, ... temel demokratik ilkeleri tehlikeye atmak”tır1642.
 Barajın takdir marjını aştığı ve md. 3’ü ihlal ettiği: “Avrupa’daki en
yüksek baraja sahip olan, belli bir bölge veya ulusal azınlıkla özdeşleşen
seçmenlerin büyük bir kısmının görüşleri ve çıkarlarını kaale almayan ve
diğer siyasi partilerle açık koalisyonlar kurmayı yasaklayan sözkonusu
seçim sistemi, Devlet’e bırakılmış olan çok geniş takdir payını açıkça
aşmakta ve [EP md. 3’ün] hedef ve amacına ters düşmektedir”1643.
 Olağan dönemde, olağanüstü önlemlere sığınılamayacağı: “1980
koşullarının olmadığı günümüzde ‘O dönem halen hassas durumda olan bir
demokratik sistemi desteklemek için istisnai bir tedbir olarak haklı
çıkarılabilecek olan durum, Türk demokrasisinin Avrupa Birliği üyeliği
talebinde bulunulabilecek kadar istikrarlı ve olgun bulunduğu bugün,

1636 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, karşı oy, para. 1.
1637 Karşı oy para. 1’de, barajın yürürlüğe konuluş tarihi, 1980’dir; para. 3’te, yanlış düzeltilir.
1638 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 1.
1639 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 2.
1640 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 3.
1641 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 3.
1642 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 4.
1643 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 5.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 287
güçlükle haklı çıkarılabilir [Prof. I. Budge alıntısı ile]”1644.
 Barajın, hakkın özünü zedelediği: “[B]u kısıtlamaların, sözkonusu
hakları, özlerine zarar verecek ve etkilerinden yoksun bırakacak derecede
kısıtlamadığı konusunda ikna olmuş değiliz” 1645.
 İHAS’la uyum için, seçim reformu gereği: “[S]eçim sistemine ilişkin
gerekli reformları, açık ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirerek ... mevcut
durumu AİHS ile uyumlu olarak iyileştirmek ... uygun olan tek yol”dur1646.

İHAM-BD KARARINA KARŞI OY ÖZETİ (TULKENS, VAJIĆ, JAEGER, ŠIKUTA)


 % 10’luk yüksek baraj, “istikrar”dan çok, “kutuplaşma” yaratmaktadır.
 “Ölçülülük” ilkesi zedelenmektedir.
 Partiler ve adaylar birtakım alternatif taktiklere itilmektedir.
 Baraj oranı, takdir payını açıkça aşmaktadır.
 Olağan dönemde bulunan ve AB adayı Türkiye, gerekçelere sığınmamalıdır.
 Baraj, seçme-seçilme hakkının özüne zarar vermektedir.
 Sonuç: Barajı meşrulaştırıcı seçim hilelerine sığınılmamalı, reforme edilmelidir.

C) Daire ve Büyük Daire kararlarına ilişkin analiz


Sonuçların (1) yanı sıra, analiz ve eleştiriler (2) paylaşılacaktır.

1) Ulaştığımız sonuçlar
Daire ve BD kararlarındaki başlıca sonuçları özetleyelim:
 % 10’luk barajın ihlâl oluşturmadığı sonucuna ulaşılmıştır:
İHAM 2. Daire, % 10’luk ulusal barajın, Avrupa’da en yüksek oranı
yansıttığını, seçimlerdeki adaletsiz sonuçları itibariyle “garip”
olduğunu, makûl bir düzeye çekilmesinin “arzu edilir”
(“desirable”) olduğunu kaydeder. Fakat buna karşın, seçim barajının
“ulusal takdir marjı” niteliğinde bir iç mesele olduğunu not eder.
Sonuç olarak, oy çokluğu ile (5-2) ihlâl bulmaz. Bu görüş, 2008’de
BD tarafından da oy çokluğu ile (13-4) teyid edilir. Daire kararı
gerekçesinde yer alan argümanları büyük ölçüde tekrar eden BD,
barajın aşırı yüksek olduğunu, aşağı çekilmesini öneren AK organları
ile mutabık olduğunu belirtir. Barajın, partileri seçim sürecinin
şeffaflığını zedeleyen taktikler izlemeye mecbur bıraktığını
yineleyen BD, EP1 md. 3 bağlamında tanınan hakkın özünü
zedelendiği yönündeki iddialar hususunda ikna olmadığını bildirir.
 EP1, birey için güvence, Devlet için yükümlülük öngörür: Md. 3,
hem bireysel bir hakkı (“serbest seçim hakkı”) güvenceler; hem de
buna yönelik olarak, devletler için yükümlülük (“halkın kanaatinin

1644 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 5.


1645 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 6.
1646 ECtHR, [Grand Chamber], Ibid., karşı oy, para. 6.
288 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

serbestçe ifade edilmesi”ni sağlayan seçimler yapma) öngörür.


 Devlet, müdahaleden kaçınmanın yanı sıra, pozitif tedbir alma
yükümlülüğündedir: Seçim hakkının çerçevesi, “halkın kanaatinin
serbestçe ifade edilmesini sağlayacak koşullarda”, “makûl
aralıklarla”, “gizli oyla” ve “serbestçe” yapılmasının ötesine
gitmemektedir. “Makûl aralık” deyiminin, önceden belirlenmiş “eşit
aralık”lar ekseninde değerlendirilmesi gerektiğini tekrar ekleyelim.
 Baraj orantısızdır, indirilmelidir, ancak “takdir marjı”
içindedir: İHAM, barajın adaletsiz sonuçlar yarattığını, Avrupa
ülkeleri içinde en yüksek oran yansıttığını saptamakla kalmayıp,
barajı orantısız olarak değerlendirir. Ancak İHAM, bu hakkın
sınırlanması açısından devletin sahip olduğu takdir marjının oldukça
geniş olduğunu ısrarla savunur.
 Her iki aşamada karar, oy çokluğu ile alınmıştır: Karşı oydaki
argümanlar, yalnızca baraj konusu değil, aynı zamanda Türkiye’nin
siyasal kültürü açısından da eleştirel ipuçları verir.
Sonuç olarak İHAM, İHAS açısından ihlâl bulmadı. Ancak,
gerekçeleriyle birlikte bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Türkiye’nin
sosyal ve siyasal koşulları da dikkate alınmak kaydıyla1647, % 10’luk
barajın “[AK] üyesi devletlerin uygulamalarına ve İHAS
düzenlemelerine aykırı olduğu, ancak bunu düzeltme görevinin
Türkiye’ye düştüğü biçiminde okunmalı” idi1648.
Saptama, Anayasa-Der Raporu’nda da açıkça vurgulanır:
“Bu konuda bir ihlal kararının verilmemiş olması, Sözleşme ile koruma altına
alınan adil seçim hakkının Türk hukuku bakımından yeterli güvenceye sahip
olduğu sonucunu ortaya koymamaktadır. [A]ksine, ... siyasi yapının çok parçalı
örgütlenmelerden oluşan ülkelerde, istikrarlı siyasal yönetimin sağlanması için
baraj uygulamalarının varlığı kabul edilmekteyse de, % 10’luk seviyenin
Türkiye örneğinde önemli temsil za[a]fiyeti yarattığı … belirtilmektedir”1649.
Ne var ki, İHAM kararı, -barajın yüksek olduğu saptamasına
karşın- ihlâl kararı çıkmadığı için, özellikle Hükûmet çevrelerince %
10’luk barajı meşrulaştırıcı öğe olarak kullanıldı. Oysa İHAM’ın ihlâl
kararlarının birçoğu (örn., zorunlu din dersleri hakkındaki karar), yok
sayıldı. Bu bağlamda, Alevîlerle yapılan çok sayıda toplantının, adeta bir
oyalama aracına dönüştüğünü eklemek yeterlidir1650.

1647 YOKUŞ, Sevtap, “Türkiye’de % 10 Seçim Barajına İlişkin Hukuksal ve Siyasal


Tartışmalar”, Hukuk ve Adalet: Eleştirel Hukuk Dergisi, Y. 4, S. 11, Yaz 2007, s. 309.
1648 KABOĞLU, Anayasa Hukuku Dersleri …, s. 207, dp. 45.
1649 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması:…, s. 18.
1650 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Hükümet: Herşey veya Hiçbir Şey”, BirGün, 14.10.2010.
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 289

2) Değerlendirme ve eleştirimiz
Değerlendirme ve eleştirilerimizi, sistematik biçimde sıralayalım:
 İHAM, “takdir marjı”nı oldukça esnek yorumlamıştır:
Katıldığımız bir yoruma göre, İHAM’ın, barajı aşırı yüksek oranda
bulduğu halde, ihlâl sonucuna ulaşmamasının temelinde yatan neden,
“ulusal takdir payı” kavramını fazla esnek yorumlamasıdır1651. Kaldı
ki, ilk aşamada İHAM 2. Dairesi kararına karşı oy gerekçesi kaleme
alan 2 yargıç da, Mahkeme çoğunluğunun “takdir marjı” kavramını
çok geniş yorumladığını, bu açıdan devlete tanınan serbestliğin aşırı
olduğunu kaydetmişlerdir. Kaldı ki, İHAM içtihadında takdir
yetkisinin değerlendirildiği bilimsel analizlerde de, benzer eleştiriler
getirilmektedir1652. Hatta İHAM, bu nedenle kendi içtihadına uygun
bir analiz de yapamamıştır.
 Takdir marjı, seçim sistemini belirlemede esnek yorumlansa da,
ulusal baraj engelleri açısından dar yorumlanmalıdır: Takdir
marjı (ulusal takdir alanı) açısından, KABOĞLU başlıca üç noktaya
dikkat çeker: Öncelikle takdir payı, İHAS’ı genişletici yorum
ilkelerini dengeleyici (hatta daraltıcı) işlev görür; ilke, Avrupa
denetiminin sınırlı kalmasına yol açar; nihayet, sınırlama
zorunluluğuna karar verme açısından ulusal makamlar, uluslararası
yargıca oranla daha elverişli konumdadır1653. EP1 md. 3, herhangi bir
seçim sistemini dayatmaz. Gerçekten, her ülke, seçim sistemini
kendine özgü koşullar ekseninde serbestçe belirler, belirlemelidir.
Ancak, mevzubahis seçim barajları olduğunda, bu husustaki takdir
marjının ucu açık tutulmasına, bu denli esnek yorumlanmasına
katılmıyoruz. % 10’luk barajın gerek Avrupa ülkeleri içindeki en
yüksek oranı yansıtması, gerekse her zaman yinelenebilecek ciddi
temsi açıkları yaratma olasılığına dayanarak, takdir marjına yüklenen
anlamın, sınırlama-güvence dengesini zorladığı kanısındayız.
 2007 seçimlerinin görece olumlu sonuçlarına dayanılmıştır:
Hükümet tarafından 2. aşamada ileri sürülen bu yeni argüman
vasıtasıyla, İHAM 2. Daire kararının teyid edilmesi talep edilmiştir.
Bu husus, bağımsız adaylık ve seçim ittifakı olanakları eşliğinde
İHAM-BD tarafından da paylaşılmıştır. Ancak, eksik değerlendirme
yapıldığı kanısındayız. Zira, önceki meclis aritmetiğine oranla temsil
kabiliyetli daha güçlü bir meclis yapılanması, elbette olumlu bir
argümandır. Ne var ki, başlıca 2 husus göz ardı edilmiştir:
1651 KABOĞLU, “Seçim Engeli İndirilmeli”, BirGün, 14.02.2007.
1652 Bkz. ÇOBAN, Ali Rıza, “Strasbourg’da Herküllere İhtiyacımız var mı? Ulusal Takdir
Yetkisi ve Evrensel Standartlar Arasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi”, AÜHFD, C.
LVII, S. 3, Y. 2008, ss. 187-223. http://goo.gl/QbyY0x
1653 KABOĞLU, Özgürlükler Hukuku - 1: ..., s. 208.
290 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
 Söz konusu olumlu durum, konjonktüreldir. Sonraki seçimlerde benzer düzeyde
yüksek bir temsil açığı ile karşılaşmama yönünde herhangi bir kurumsal güvence
bulunmamaktadır. Ayrıca başvurucular, MSK’da yer alan normu gündeme
getirebilir ve hiçbir partinin barajı aşamaması durumunda barajsız d’Hondt
yöntemi ile milletvekili dağıtılması, buna karşın yalnızca bir partinin barajı
aşamaması durumunda barajın etkisini telafi edecek herhangi bir önlemin
bulunmayışını tartışabilirdi. Fakat, bu da yapılmamıştır.
 Yalnızca seçimlerde ortaya çıkan sayısal değerlerden ve TBMM’de oluşan
tablodan hareketle yorum yapılmış, buna karşın barajın kısa ve uzun vadeli
etkileri göz ardı edilmiştir. Barajın birikimli etkisi, bu açıdan adaletsizliği
zamanla daha da derinleştirebilmektedir. İHAM-BD, bu konuyu serbest seçim
hakkı bağlamında çok rahatlıkla tartışabilirdi. Öte yandan, bu tür bir tartışma
başvurucular tarafından da açıkça ortaya konulmamıştır.
 Anayasallık-yasallık-meşruiyet çelişkisi: Barajın yasal ve hatta
(AYM İçtihadı ışığında) anayasal olduğu kabul edilse dahi, ölçülük,
seçme-seçilme hakkı, hakkın özü vb. ilkeler bağlamında meşruluğu
sorgulanmamış, bu açıdan oluşan sorun İHAM tarafından göz ardı
edilmiş bulunmaktadır. İHAM’ın, “takdir marjı”nın ardına sığınmak
suretiyle, özellikle ölçülülük açısından herhangi bir tartışmaya
girmekten özenle ve bilinçli olarak kaçındığı kanısındayız.
 İHAM, ölçülülük ilkesinden hareketle ihlâl sonucuna varabilirdi:
İHAM, “ulusal takdir marjı”nı ölçülülük ilkesi ile birlikte
yorumlayabilse idi, ölçülülük ilkesinin ve Sözleşme’nin ihlali
sonucuna varabilirdi. Kaldı ki, İHAM, zaten barajın “aşırı”lığını da
bizzat kendi vurgulamaktadır. Daha açık deyişle, İHAM, % 10 barajı
“yüksek” bulur, hatta Avrupa’da “en yüksek” olduğunu kabul eder,
fakat “ölçüsüz” olarak nitelendiremediği için, “ihlâl” bulmaz. Acaba
“yükseklik”, saptaması, “ölçüsüzlüğün” de dolaylı yoldan itirafı
olarak değerlendirilebilir mi? Hukuken ispatı güç. Ancak, zaten
İHAM, “ölçülülük” analizine girmekten özenle kaçınmıştır. Bu
tartışma, “mayınlı alan” olup, girmesi hâlinde ya ölçülülük kriteri
yorumunda zorlanacak veya ihlal bulmak gibi bir zorunlulukla karşı
karşıya kalacaktı. Bunun yerine, yüksekliği kabul edip, ölçülülük
tartışmasından kaçınıp, kısa yoldan “takdir marjı” ve “takdir
yetkisi”ne sığınmakla sorunun üzerini örtmüştür. Bu bağlamda,
İHAS’a taraf ülkelerdeki baraj uygulamalarının ötesinde, çoğunluk
sistemleri uygulanan ülkeler dolayısıyla AK bağlamında bir “asgarî
standart” düzeyin yakalanamamış olmasının etkisini de göz ardı
edemeyiz. Üstelik, AK’nın özellikle demokratik değerler üzerine
kurulan bir organ olmasına karşın…
 İHAM, Sözleşme’yi “bütüncül” olmaktan uzak ve eksik
yorumlamaktadır: Kanımızca İHAM, İHAS’ı eksik yorumlamıştır.
Normun yorumunda “bütünsellik” ilkesi ve “sistematik yorum”
yöntemi ihmal edilmiştir. İHAM, yalnızca Sözleşmeci devletlere
“tanınan” bir serbest hareket alanı olarak “takdir marjı” değil, aynı
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 291

zamanda ve hatta daha da öncelikle devletlere “yüklenen” edimleri


dengeleyici bir yorum tarzını tercih etmekten özenle kaçınmıştır.
İhmal edilen kısmın unsurları, şunlardır: İHAS’ın temelini
oluşturduğu daha Başlangıç kısmında belirtilen “demokrasi” başta
olmak üzere, gerek “serbest seçim hakkı”, gerekse bu hakkın
güvencelenmesi açısından devleti bağlayan “meşru amaç” ölçütü ve
İHAS’ta tüm hakların temelinde yer tutan “ölçülülük” ilkesi.
 Karara egemen yorum tarzı, “hak temelli yaklaşım”dan uzaktır:
İstikrar ilkesi, çoğunluk tarafından “oldukça statik ve hak temelli
olmayan” bir yaklaşımla yoruma tâbi tutulmuştur1654. Öte yandan,
İHAM. yüksek seçim barajının, bir kısım seçmenin temsilini
engellediğini ve küçük partilere zarar verdiğini kabul etmekle
birlikte, bireysel fikirlerin özgür ifadesini engellemediği
görüşündedir. Kanımızca, metindeki “ifade”, İHAS md. 10’da geçen
ifade özgürlüğünün ötesinde, EP 1 md. 3’teki anlamı da kapsar.
İHAM, hem yüksek barajın seçmenlerin bir kısmının temsilini
engellediğini, hem de ifadeyi engellemediğini belirtmek, bir yönüyle
çelişkidir. Kaldı ki yukarıda İHAM-BD kararı para. 109’da,
kısıtlamaların hakkın “esaslarına zarar verecek” ya da “etkinliklerini
yitirmelerine neden olacak” düzeye varmaması gerektiğine de vurgu
yapılır. Peki seçmen, başka hangi araçla kendini ifade edebilecektir?
Meclis’e milletvekili gönderemese de, ifade özgürlüğünü kullanması
önerilebilir mi? Bu olanak, diğerini ikame eder mi? İHAM, birçok
sorunu tartışmasına karşın, bu noktayı göz ardı eder.
 Karar, tutarlılık açısından da tartışılabilir: Karar, İHAM’ın diğer
konulardaki içtihadı ile karşılaştırıldığında, çoğulculuk ve
demokrasiye yaklaşımı ile “tutarlılığı” açısından sorgulanabilir1655.
 Sonuç: İHAM kararına sığınılmamalı, % 10’luk baraj, makûl
bir düzeye çekilmelidir: AKP kurmaylarının görüşünün aksine,
İHAM kararı, esasında % 10’luk barajı “AK”lamamaktadır. Buna
rağmen, ihlâl yokluğu sonucuna götüren en önemli neden, EP1 md.

1654 ŞİRİN, “... Serbest Seçim Hakkı”, ss. 338-339. http://goo.gl/CSPB3S ŞİRİN, İHAM’ı hak
temelli yaklaşımdan uzaklaştıran 2 etkene işaret eder: Yüksek barajın bölgesel partilerin ve
azınlık partilerinin meclise girmesine engel olarak, orantılı temsilin amacından sapması ve
İHAM’ın % 10 barajını sadece aktif seçim hakkı ışığında ele almasıdır. Dolayısıyla İHAM,
“istikrar”ı “adalet”e tercih ederken, “hakkı güvencelemek yerine zorlama yorumlarla
müdahaleyi meşru görmeye yoğunlaşmış”tır. Ibid., ss. 339-340.
1655 Bu bağlamda, İHAM ve AYM arasındaki paralelliğe dikkat çekilebilir: “1993’te yürürlüğün

durdurulması yetkisini kendisine tanıyan [AYM], 1995’te demokratik olmayan % 10’luk


baraja ‘onay’ verdi. Benzer şekilde; Refah Partisi kararında, İslâm’ın demokrasiyle
bağdaşırlığını uzun uzun irdeleyen İHAM, demokratik olmayan % 10’luk baraj uygulamasında
son sözü söyleme yetkisini kendisinde bulmadı”. KABOĞLU, “Seçim Engeli İndirilmeli”,
BirGün, 14.02.2007. http://goo.gl/WxDp47
292 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

3’ün içeriğidir. Bu açıdan gerçekçi bir yorum, İNCEOĞLU’na ait:


“[İHAM], yüzde 10 barajını uzun uzun eleştirmiştir. ‘Barajı çoğulculuğa
uygun buluyorum.’ demiyor. ... Ek protokolde seçme hakkı
düzenlenmiştir, seçim sistemleriyle ilgili herhangi bir belirleme yoktur. ...
Dolayısıyla, kendi yetki alanını genişletme eğilimine girmiyor. Belki
diyebiliriz ki, bu yorumu genişletseydi, … daha farklı bir yorum yapsaydı
isterdim. Fakat [İHAM], burada başvuranların seçilme hakkı var mı, yok
mu; seçilme hakkı engellenmiş mi, engellenmemiş mi, buna baktı. …
‘Bağımsız olarak seçime girip meclise girebilir mi? Girebilirler. O
zaman seçilme hakkı engellenmemiştir.’ diye karar verdi. Dolayısıyla,
eleştiri yaparken [İHAM’ın] perspektifini de bilmek gerekiyor”1656.

D) Diğer İHAM ve İHAK kararları ekseninde analiz


Önce başlıca kararlar özetlenecek (A), ardından içtihadın
değişebilme olasılığı ve buna bağlı olarak Türkiye ve diğer ülkelerdeki
barajları etkileme olasılığı (B) değerlendirilecektir.

1) Geçmişe ilişkin değerlendirme


İHAM ve İHAK’ın seçim barajlarına ilişkin içtihadı, yalnızca
Türkiye’ye ilişkin kararla sınırlı değildir.
SEÇİM BARAJINA İLİŞKİN DİĞER İHAM VE İHAK KARARLARI
 Etienne Tete v. France (1987): İHAK, birçok Avrupa ülkesinde baraj uygulandığı
görüşünden yola çıkarak, AP seçimlerinde uygulanan % 5’lik baraj açısından ihlâl
sonucuna ulaşmadı1657.
 Silvius Magnago & Südtiroler Volkspartei v. Italy (1996): İHAK, İtalya’da Temsilciler
Meclisi üyelerinin % 25’lik bölümünün seçiminde uygulanan % 4’lük barajın normal
olduğunu, nispeten daha yüksek olsaydı dahi devletlerin geniş takdir yetkisi kapsamında
kabul edilmesi gerektiğini belirtti1658.
 Polacco ve Garofalo v. Italy (1997): Yukarıdaki konuya ilişkindir1659.
 Federación Nacionalista Canaria v. Spain (2001): İHAM, özerk Kanarya Adaları’nda
uygulanan alternatif seçim barajlarını inceledi: Ya özerk yönetim genelinde kullanılan
oyların en az % 6’sı, ya da bir adanın seçmenlerince kullanılan geçerli oyların en az %
30’unu elde etme koşulu mevcuttur1660. İHAM, bu davada da ihlâl kararı vermedi 1661.

1656 İNCEOĞLU, Sibel, “İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Kararlarında Çoğulculuk”, Kamu
Hukukçuları Platformu: Çoğulcu Demokrasi-Çoğunlukçu Demokrasi İkilemi ve İnsan Hakları,
(Der. GÖZTEPE, Ece), (Sempozyum, 5-6 Haziran 2010, Ankara), 1. Bs., Ankara, Ocak 2011,
ss. 319-320. (Tartışma kısmı).
1657 ECmHR, Etienne Tete v. France, Dec. 09.12.1987, App. No. 11123/84; DR, No. 54, p. 62.

http://goo.gl/lU2kfI
1658 ECmHR, Silvius Magnago & Südtiroler Volkspartei v. Italy, Dec. 15.04.1996, App. No.

25035/94, DR, No. 85-A, p. 116. http://goo.gl/wMwCgq


1659 ECmHR, Polacco ve Garofalo v. Italy, Dec. 15.09.1997, App. No. 23450/97. Akt. ŞİRİN,

“... Serbest Seçim Hakkı”, s. 338. http://goo.gl/CSPB3S


1660 http://goo.gl/0q9hj9
Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 293

 Partija ‘Jaunie Demokrÿti’ & Partija ‘Mūsu Zeme’ v. Latvia (2007): İHAM, seçimlerde
uygulanan % 5’lik barajın, parlamentoda aşırı parçalanmayı önlediği ve takdir marjı içinde
kaldığı gerekçesiyle, aykırılık sonucuna varmadı 1662.
 Tănase v. Moldova (2010): İHAM, birden fazla vatandaşlığı olan şahıslar için milletvekili
olmayı yasaklayan yasa açısından ihlâl kararı vermesine karşın, % 6’lık barajın EP1 md.
3’e aykırılığını tespit etmedi. Ancak Moldova’da, gerek AK eleştirileri ve gerekse iç baskı
karşısında, baraj % 3’e düşürüldü1663.
 Communist Party of Russia & Others v. Russia (2012)1664: İHAM, kararda “takdir
marjı”nı kullandı. Ancak baraj, % 5’e düşürülmüştü.

Kararların tarihlerine bakıldığında, ulaşılan bir diğer sonuç da


şudur: Türkiye hakkında verilen Yumak & Sadak kararı, İHAM’ın seçim
barajlarını tartıştığı ilk karar olmayıp; daha önce 4, sonrasında ise -2012
tarihi itibariyle- 2 karara daha konu olmuştur.

2) Geleceğe yönelik tahmin: İHAM içtihadı değişebilir mi?


İHAM, bir yandan Avrupa ülkelerinde halen yüksek seçim
barajlarının mevcut olmasının etkisi, öte yandan “takdir marjı”
kavramını fazla esnek yorumlaması nedeniyle, barajlar konusunda ihlâl
kararı vermekten özenle kaçınmaktadır.
Ancak, gelecek yıllarda İHAM’ın içtihadını aşamalı olarak
esneteceği tahmin edilebilir. Bu, 2 nedenden kaynaklanabilir. Ayrıca,
“asgarî standart” kavramına da işaret edilebilir:
 Ülkelerin baraj oranlarını azaltması ve Avrupa ortalamasının
düşmesi: İHAM 2. Daire’nin Yumak & Sadak kararının karşı
oyunda, % 10’luk barajın, Avrupa ortalamasının 2 katı olduğu
vurgusu yer alır. Aslında, % 10’luk baraj, İHAM kararındaki “iki
katı” da aşmaktadır. Zira, İHAM 2. Daire kararının verildiği 2007
yılına ait bir kaynakta, Avrupa ortalamasının % 4.6 olduğu
kaydedilir1665. Ancak, politik bağlamda Avrupa düzleminde yer alan

1661 ECtHR, [Fourth Section], Federación Nacionalista Canaria v. Spain, Dec. 07.06.2001, App.
No. 56618/00, Reports of Judgments and Decisions, 2001-VI. http://goo.gl/8MT68f
1662 ECtHR, [Third Section], Partija ‘Jaunie Demokrÿti’ & Partija ‘Mūsu Zeme’ v. Latvia, Dec.

29.11.2007, App. No 10547/07, 34049/07.


1663 ECtHR, [Grand Chamber], Tănase v. Moldova, App. No. 7/08, Judg. 27.04.2010. İngilizce

metin: http://goo.gl/Vmm4AZ (İHAM web sitesi). Esas alınan Türkçe çeviri:


http://goo.gl/2FRZ5e (İHAM web sitesi, çev. belirsiz). Ayrıca bkz. ECtHR, [Fourth Section],
Tănase & Chirtoacă v. Moldova, Judg. 18.11.2008, App. No. 7/08 (Referrral to Grand
Chamber: 06.04.2009). http://goo.gl/u3HvJU (İHAM web sitesi).
1664 ECtHR, [First Section], Communist Party of Russia & Others v. Russia, Judg. 19.06.2012,

App. No. 29400/05. http://goo.gl/sHfUYR (İHAM web sitesi).


1665 2007’de, baraj uygulanan 23 Avrupa ülkesinden 19’u, % 5 veya daha düşük barajlı idi. % 5’i

aşan ülkeler ise, şunlardı: Moldova (% 6), Rusya (% 7), Gürcistan (% 7), Lihtenştayn (% 8),
Türkiye (% 10). ZIMBRON, Ricardo, “The Unappreciated Margin: Turkish Electoral Politics
294 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

bazı ülkeler baraj oranında indirime gitmişlerdir. Özellikle, o


dönemde % 5’i aşan 5 ülkeden 2’sinde (Rusya ve Moldova), baraj
oranlarının sırasıyla % 5 ve % 3’e düşürüldüğünü, ortalama baraj
oranının % 4 civarına doğru hızla yaklaştığını belirtmekte yarar var.
 Seçim barajlarına ilişkin “Avrupa ortak standardı”nın oluşma
olasılığı: AK ülkeleri açısından ortalama baraj, giderek düşme
eğilimi göstermektedir. Tahminimiz, bu trendin devam edeceği
yönündedir. Bu gelişme, Avrupa ortalamasının düşmesine, İHAM’ın
barajlar konusunda ortaya koyduğu çıtanın yükselmesine neden
olabilir. Zira, diğer bazı konularda olduğu üzere İHAM, üye
devletlerdeki benzer gelişmelere göre içtihadını da esnetmektedir.
Vicdanî red, tipik örnektir. İHAM, bu konuda Avrupa’da yaygın bir
kabulün olmadığı geçmiş yıllarda ihlâl kararı vermediği halde, bu
hak yaygınlaşıp bir “Avrupa ortak standardı” oluşunca Türkiye
Avrupa düzleminde tek kalmış ve ihlâl kararı gelmiştir.
 İHAM’ın “takdir marjı” kavramına ilişkin yorumunda esneme:
Sözleşme organları, özellikle İHAM, birçok kararda, barajları takdir
marjı içinde değerlendirdi ve devletlerin bu alanda geniş bir
serbestlikten yararlandıklarını belirtti. Ancak, barajların
ortalamasındaki düşüşün süreklilik kazanması, İHAM’ın yaklaşım
tarzını da değiştirebilir. Nitekim İHAM, vicdanî red konusuna da
önceleri “politik sorun”, “takdir marjı” vs. meşrulaştırıcı gerekçelerle
yaklaşmaktaydı. Baraj konusunda Avrupa ortalaması düştükçe,
İHAM, ülkelerin özgül durumlarına ilişkin toleransını azaltacak,
standardı fazlaca aşan sapmaları göz ardı etmeyecektir.
 İHAS normları ve İHAM içtihatlarının, taraf devletler için
“asgarî standart”/“minimum eşik” oluşturduğu tezi: İHAS’ın
taraf devletler için “asgarî standart” olduğu ve olumlu yönde
aşılabileceği, aşılması gereği dikkate alınmalıdır. Türkiye’ye ilişkin
karar İHAS’a uygunluk biçiminde okunsa dahi, barajın korunmasını
emredici ya da düşürülmesini engelleyici sonuç çıkarılamaz.
Kaldı ki, bu yönde bir reform, ulusal-üstü mekanizmaların görüş
ve raporları ya da İHAM kararlarının gereğini yerine getirmekten öte,
demokrasinin asgarȋ standartları ve çoğulculuğun bir gereği olup, siyasal
muhalefetin temsili açısından son derece önemlidir1666.
“Baraj uygulamasına ilişkin gerek Avrupa Konseyi Kurumlarının kararlarında,
gerekse Avrupa Birliği ilerleme raporlarında belirtilen görüşlere uymak,
uluslararası ortak hukuktan doğan kaçınılmaz bir yükümlülüktür. / … %

Before the European Court of Human Rights”, Harvard International Journal Online, Vol. 49,
November 13, 2007, pp. 17-18. http://goo.gl/C4NkEd
1666 METİN, Yüksel, “Siyasal Muhalefetin Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmelerinde

Korunması”, EÜHFD, C. XI, S. 3–4, Y. 2007, s. 87. http://goo.gl/aOcu9B


Bölüm V : Ulusal ve Ulusal-üstü Yargı Kararlarında % 10 Barajı 295
10’luk baraj … uygulamasının, bu tür seçim sistemini uygulayan ülkelerdeki
seviyeye çekilmesi, çoğulculuğa dayalı demokratik bir yönetimin önünü açacak
bir sonuç olacağı şüphesiz bir gerçektir. … AİHM’nin Büyük Daire Kararında
… bir ihlal bulunmamış olsa da, seçim sistemindeki % 10’luk baraj
uygulamasının, Avrupa Konseyi üyesi ülkeler içerisinde uygulanan en yüksek
baraj olduğu tespiti yapılmıştır. Bu konuda bir ihlal kararının verilmemiş
olması, Sözleşme ile koruma altına alınan adil seçim hakkının Türk hukuku
bakımından yeterli güvenceye sahip olduğu sonucunu ortaya koymamaktadır.
Tam aksine, her ne kadar siyasi yapının çok parçalı örgütlenmelerden oluşan
ülkelerde, istikrarlı siyasal yönetimin sağlanması için baraj uygulamalarının
varlığı kabul edilmekteyse de, % 10’luk seviyenin Türkiye örneğinde önemli
temsil zafiyeti yarattığı … belirtilmektedir”. (b.k.v.t.a.)1667.
İHAM kararının “Türkiye’ye, Avrupa standardının altında bir yer
tanıması ..., en hafif deyimi ile ölçüsüz bir ifade biçimidir”1668.
30 Mart yerel seçim uyuşmazlıklarını “istisnai bir durum” olarak
niteleyen ŞİRİN, çözüm için bir başka mekanizmayı işaret eder: BM
İnsan Hakları Komitesi1669. Bu yol, baraj açısından da tartışılabilir.

3) İHAM içtihadının, barajı düşürmeye engel olmadığı


İHAM her ne kadar açıkça “ihlâl” bulmamış olsa da, bu karar, %
10’luk barajın ilelebet değiştirilmeyeceği veya İHAM’ın bu düzeyde bir
baraja vize vermeye devam edeceği anlamına gelmez. Öte yandan,
“asgarî standart” ilkesi açısından bakıldığında, barajın TBMM’ce
düşürülmesi veya kaldırılması her zaman mümkündür1670.
Aslında bu görüş, TBMM çoğunluğunu ve dolayısıyla siyasal
iktidarı uzun yıllardır elinde bulunduran AKP tarafından da daha önce
bizzat ve resmen ifade edilmişti.
AKP SAVUNMASI: İHAM KARARI, BARAJI DÜŞÜRMEYİ ENGELLEMEZ
2008 AKP kapatma davasında, davalı Parti’nin 30.04.2008 tarihli ön savunmasında, 2008
Anayasa değişikliği çerçevesinde kılık-kıyafet serbestliğine ilişkin sözlerin ifade özgürlüğü
kapsamında olduğu ve İHAM’ın “türban”a ilişkin kararlarına karşın 2008 değişiklikleri
savunulurken, birçok alternatif olmasına rağmen, örnek olarak % 10 baraj verilmiştir.
Aşağıdaki satırlar, AKP’nin bizzat baraja ilişkin korumacı tavrı ile çelişmektedir:
“AİHM’in ihlal bulmadığı kararlardan sonra ilgili devletin hak ve özgürlükleri koruyucu
yönde yeni yasal düzenleme yapmalarının önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Bunun
aksini savunmak, örneğin AİHM’in Sözleşmeye aykırı bulmadığı Türkiye’deki yüzde onluk

1667 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması:…, s. 18.


1668 SAĞLAM, Fazıl, Anayasa Hukuku Ders Notları, 1. Bs., Yakın Doğu Üniv. Yay., Lefkoşa,
2013, s. 383.
1669 ŞİRİN, “Yerel Seçim ve Bireysel Başvuru Sorunu”, http://goo.gl/5wiHc4
1670 Benzer görüş için bkz. HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, “Temsilde Adalet ve Yönetimde İstikrar

İlkeleri Açısından Seçim Barajı ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararı”, EÜHFD, C. XI,
S. 1-2, 2007, s. 18, 35-36. http://goo.gl/vL3LTL
296 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
seçim barajının hiçbir zaman değiştirilemeyeceğini ileri sürmek anlamına gelecektir.
Nitekim Büyük Daire’nin Leyla Şahin kararından sonra o dönemde AİHM yargıcı olan Rıza
Türmen de, bu kararın Türkiye’de üniversitelerde başörtüsü yasağının kaldırılmasına engel
olmadığını ... dile getirmiştir ...”1671. (b.k.v.t.a.)

Ve fakat… Bu savunmadan 5 yıl sonra, Başbakan şu öneriyi


getirecektir: “Çalışsınlar, barajı geçsinler”. Bu konuya, “Sonuçlar &
Öneriler” kısmında tekrar değinilecektir.
Evet, İHAM kararı eleştirilmeli; ama barajı düşürmemekte direnen
ulusal makamlar, özellikle hiçbir adım atmayan TBMM ve uygunluk
kararı veren AYM daha çok...

1671AYM, K.T. 30.07.2008, E. 2008/1, K. 2008/2; RG, T. 24.10.2008, S. 27034. (Siyasî parti
kapatma). Eksik kalan kısım (s. 468 vd.), daha sonra yayımlandı: RG, T. 13.11.2008, S. 27053.
BÖLÜM VI
“SÜRDÜRÜLEBİLİR DEMOKRASİ” İÇİN:
SONUÇLAR & ÖNERİLER

Bu bölümde, aşağıdaki ana başlıklar yer alır:


§ I. Sonuçlar
§ II. Önerilerin tasnifi ve analizi
§ III. Kişisel önerilerimiz
§ IV. “Yeni Anayasa” yapımı: Yöntem ve baraj
§ V. Baraja yaklaşımda çelişkiler: Birkaç gözlem
§ VI. Bitirirken: Yüksek barajla, ileri demokrasi!
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 299

“Seçim pusulasına vuran mühürde ya da üniversite


sınavının sınavdan çok streslendiren bir aşamasında
karşıma çıkan soğuk bir kelime ‘tercih’. ... Sözde bir
özgürlük belirtse de, sana şıklardan birisini sunuyor.
Kötünün iyisini seçiyorsun çoğunda. Tercihlerin senin
çizdiğin yollar değil. Başkasının senaryolarında figüransın.
Hiç olmayan bir şeyi yaratmıyorsun tercih ederek. Ne
mümkün, ancak olanlardan birini işaretliyorsun”.
[Erdem AKSAKAL1672]

Araştırmada ulaşılan sonuçların yanı sıra, konuya ilişkin


önerilere yer verilecek, ayrıca kişisel önerilerimiz paylaşılacaktır.

§ I. SONUÇLAR

Elde edilen sonuçlar, karşılaştırmalı veriler (A) ve Türkiye’deki %


10 barajı özelinde (B) ayrı ayrı özetlenebilir.

A) Dünya genelinde
 Seçim barajları, kaynağına göre, yasal baraj-doğal baraj; uygulama
alanı/kapsamına göre, ulusal-bölgesel-çevresel baraj türlerine ayrılır.
 Seçim barajlarından “yasal baraj” başlığı altındaki örnekler, Anayasa
veya yasa, özetle hukuk normu ile bir baraj belirlenmesini ifade eder.
Barajların genellikle yasalarla saptanması, yanlış anlaşılmamalıdır.
 Örnekleme tablolarda1673, yalnızca 1. meclisler için geçerli baraj
oranları esas alınmıştır. Oysa ülkelerde seçim barajlarına ilişkin
detaylı incelemelerde, tüm seçim barajlarına yer verilir.
 Seçim barajları, bazı ülkelerde oldukça düşük iken (Hollanda gibi),
İsveç ve Almanya gibi yüksek orana (% 4-5) vardığı ülkelerde, ciddi
engeller oluşturabilir. Türkiye veya Lihtenştayn gibi ülkelerde ise,
aşırı ve anti-demokratik bir orana ulaşmaktadır.
 Ülkelerden bazılarında baraj konusunda bir oran saptanır, bazılarında
ise hiçbir hüküm öngörülmez. Hatta barajın doğrudan Anayasa ile
yasaklandığı ülkeler de mevcuttur.
 Barajlar, genellikle yasalarla belirlenir. Ancak, barajı doğrudan
belirleyen, yasalara bırakmayan 3 Anayasa istisnadır: Slovenya (%
4), Lihtenştayn (% 8), Norveç (% 4).
 Seçim barajı, genellikle yüzde ile saptanırken (% 3, 5, vb.); bazı ayrık

1672 AKSAKAL, Erdem, “Sosyal Bilgi”, 90’lar Kitabı: Çocuk mu, Genç mi?, (Der. AYDEMİR,
Kadir), 1. Bs., Delta Yay., İstanbul, 2012, s. 134.
1673 Bkz. supra., Bl. II, Tablo XVI-XX.
300 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

durumlarda, başkaca oran/sayılarla da ifade edildiği görülür1674.


 Birçok ülke, partiler için belirlediği baraj oranını, ittifaklar için
faklılaştırmakta, katılan parti sayısına göre kademeli olarak
artırmaktadır: Arnavutluk, Romanya, Çek Cumhuriyeti, Moldova,
Slovakya, vb. Ayrıca İHAM 2. Dairesi’nin Yumak & Sadak kararında
da, genel kural olarak, belirlenen barajların, koalisyonlara aynı
şekilde uygulanmadığı örneklendirilir. Bazılarında koalisyonlar için
baraj, parti sayısına göre kademeli olarak artırılır (Çek Cumhuriyeti,
Romanya, vb.). Bazı ülkelerde ise, koalisyonlar için belirlenen
kademeli baraj, parti sayısı değişse de, sabit kalır: Polonya’da, genel
baraj % 5 iken, koalisyonlar için uygulanan % 8’lik baraj,
koalisyonlara katılan parti sayısına göre artmaz1675.
 Birçok ülkede ulusal seçim barajları belirlenmesine karşın, bazı dinsel
veya etnik azınlıklara uygulanmayacağı da öngörülmektedir:
Azınlıkların korunması ve bu yönde “pozitif ayırımcılık”
uygulamaları, bir yönüyle çoğulculuk ilkesinin güvencelenmesidir.
 Bazı ülkelerde, bağımsız adaylar için de asgarî bir baraj
öngörülmektedir (Örneğin, Moldova Cumhuriyeti’nde, % 2)1676.
 Bazı ülkelerde, 2. meclislerin seçimi için de genel veya çevresel
barajlar uygulanır: İtalya, Kazakistan, Romanya, vs.
 Bazı ülkelerde, iki turlu çoğunluk sistemine dayanan seçimlerin ilk
turunda yüksek barajlar öngörülür. Örneğin, Kosta Rika (% 40),
Sierra Leone (% 55), Arjantin (% 40), Ekvador (% 40)1677.
 Seçim barajları, bazı ülkelerde anayasa yapımı için özel olarak
oluşturulan kurucu meclislere de uygulanır. Kurucu meclislerdeki
barajın hedefi de, yine “istikrar”dır1678. Bu bağlamda, 1990 Namibya
(% 1), 1987 Nikaragua (% 1) ve 1991 Slovenya Anayasaları (% 2.5)
kurucu meclislerinde uygulanan barajlar, örnek olarak verilebilir.
 Bazı ülkelerde, barajların yeniden saptanmasına yönelik girişimler
söz konusudur. Bu noktada, genel olarak 2 eğilim gözlemliyoruz: 1)
Yüksek barajların % 5’e çekilmesi eğilimi yaygınlaşmaktadır
(örneğin, Rusya). 2) Nispeten düşük barajların, % 4-5’e yükseltilmesi

1674 Örn. Hollanda’da oyların 1/150 oranına karşılık gelen sayı.


1675 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 39.
1676 http://goo.gl/OjzzBw
1677 REYNOLDS & REILLY & ELLIS, op.cit., p. 133. http://goo.gl/4e3Lj2
1678 “...‘yönetimde istikrar’ ölçütü çoğunluk oylamasını veya yüksek barajlı bir nispi oylamayı

tercih eder. Bir kurucu meclis seçiminde ulusun çeşitliliğini olağandan daha az yansıtma
eğiliminde olan bir sistem, önemli azınlıkları dışlama riskleri olan bir sisteme tercih edilebilir.
Bu ‘temsilde adalet’ ölçütü barajsız ya da düşük barajlı nispi bir oylamayı tercih eder. ...
Yönetimde istikrar kapsamlı bir oy hakkı gerektirmez iken, temsilde adalet açık olarak
gerektirir”. (b.k.v.t.a.). ELSTER, Jon, “Bir Kurucu Meclisin İdeal Tasarımı”, (Çev.
SAYGIN, Engin), AÜHFD, C. LVIII, S. 2, Y. 2009, ss. 432-433. http://goo.gl/q3psEv
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 301

de dikkat çeker: Ukrayna, Litvanya ve İsrail örnekleri. Bazı ülkelerde


ise, yükseltilmesi tasarlanmaktadır (Endonezya örneği). Kaldı ki,
ülkeler listesinde göze çarpan husus, en çok tercih edilen oranın % 5
olmasıdır. Öte yandan, İHAM’ın 2008 BD kararında da geçtiği üzere,
2000’li yıllarda Orta ve Doğu Avrupa’da ulusal barajların ortalaması
% 4.25’ti. Bazı belgelerde % 4 veya 5, Avrupa standardı olarak da
belirlenmiştir. Kişisel kanımız, % 5’lik baraj uygulayan ülkelerin
gitgide artacağı ve bu oranda yoğunlaşılacağı yönündedir. Kanımızca
bu durum, Avrupa için % 5’lik oranın maksimum sınır olarak
belirlenmesini hızlandıracaktır.

B) Türkiye özelinde
 Türkiye, % 10 oranı ile, Avrupa ülkeleri içinde en yüksek baraja
sahiptir. Takiben % 8’le Lihtenştayn, % 7 ile Gürcistan gelmektedir.
Sonraki iki ülkeden Rusya’da baraj % 7’den % 5’e, Moldova’da ise
% 6’dan % 3’e düşürülmüş bulunuyor.
 Hemen hemen tüm Dünya ülkelerinin baraj oranlarının incelendiği
karşılaştırmalarda Türkiye’nin, bir dönem yalnızca bir başka kıtadan
Sierra Leone’nin gerisinde kaldığı görülür.
 Nisan 2014 itibariyle Türkiye ile aynı orana sahip diğer ülke, Avrupa
anakarası dışındandır: Seyşel Adaları.
 Ulusal çapta seçim barajları konusunda rastladığımız en yüksek oran,
-gerçi yürürlükten kaldırılmış olsa da- Yunanistan’a aittir: % 25.
 Türkiye’de, partilerin seçimlerde elde ettikleri oy oranına birçok
açıdan hukuksal sonuç bağlanır. Diğer bir deyişle, partilerin elde
ettiği sayısal güç (oy sayısı veya milletvekili sayısı), bazı siyasî,
hukukî ve malî olanaklardan yararlanmasının da ön koşuludur:

TÜRKİYE’DE PARTİLERİN GÜCÜNE YÖNELİK SINIRLAMALAR


 % 10’u aşmadıkça milletvekili paylaşımına katılamamak (MSK, md. 33/1)1679.
 % 3’ü (eski, % 7) aşmadıkça, malî yardım alamamak (2820 no.lu SPK, Ek md. 1/5).
 CB seçiminde ortak aday gösterememek (1982 Any. md. 101/4; CSK, md. 7/2)1680.
 Bazı olanaklardan yararlanamamak (Örn., parti grubu için 1982 Any, md. 95/2, c. 2).
 Bazı oluşumlarda temsil edilmemek (Örn., 1982 Any., md. 94/2, c. 1, md. 95/2, c. 1).

 Avrupa’daki en yüksek oran olmanın dışında, % 10’luk barajın


etkisini azaltacak ve sistemi âdil temsile yaklaştıracak herhangi bir

16791961 Anayasası’nda ise, % 10’u aşmayan partiler, AYM’de iptal davası açamaz (md. 149/1).
1680 CSK md. 7/1’in md. gerekçesinde, her milletvekilinin yalnızca bir aday için teklifte
bulunabilmesi gerekçelendirilirken, md. 67’deki adalet ve istikrar ilkelerine referans dikkat
çeker. TBMM, Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı ve Anayasa Komisyonu Raporu
(1/487), Yasama Dönemi: 24, YY. 2, SS: 138, s. 7. http://goo.gl/54SeLe
302 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

telâfi mekanizması da öngörülmemiştir.


 Seçim barajları, ister yalnızca partilere özgülenmiş bulunsun, ister
bağımsız adaylara da uygulansın, partiler ve adaylar açısından da
seçilme hakkını engelleyici ve özünü zedeleyici kısıtlamalardır.
 Seçim barajının gerek bireysel, gerekse kolektif özgürlükler üzerinde
zedeleyici etkileri söz konusudur. Bu açıdan bakıldığında, barajın
hem ulusal (md. 67’deki “temsilde adalet ve yönetimde istikrar”
ilkeleri), hem de ulusal-üstü (EP1 md. 3’te yer alan “serbest seçim
hakkı”) ölçütlere aykırı olduğu kanısındayız.
 Baraj, seçmenler üzerinde caydırıcı etkiye sebep olmakta, partileri ise
barajın etkisini aşma yönünde alternatif taktiklere itmektedir. Bu
yüzden, “demokratik toplum”la çelişir.
 Türkiye, önceki dönemlerin koalisyon hükûmetleri ve hükûmet
istikrarsızlığından kaçarken; iki partili sistem mühendisliği, egemen
tek parti görüntüsünde, giderek otoriterleşen bir yapıya büründü. %
10 barajı, bunun nedenlerinden biridir. Seçimlerin kurallarıyla
oynama, bir sorundan diğerine geçişi doğurmuştur. Dolayısıyla asıl
sorun, temsilde adalet veya hükûmet istikrarının ötesinde, demokratik
rejimin devamlılığı ve istikrarı sorunudur. Öte yandan, Türkiye
seçmeninin zaten öteden beri iki partili sisteme yatkın olduğu
görüşünde olanlar da vardır1681.
 Seçim sonuçlarından hareketle seçim barajını “aklama” yaklaşımı,
geçici ve aldatıcıdır. Zira, örneğin 2002 seçimlerine oranla, 2011
seçimlerinde barajın daha az temsil açığı yaratması, meşrulaştırıcı
argüman olarak kullanılamaz. İzleyen seçimlerde barajın yıkıcı etki
yaratmayacağının herhangi bir güvencesi bulunmamaktadır. Seçim
sonuçlarının tesadüfȋ ve tolere edilebilir etkilerine umut bağlamak
yerine, sorunun normatif temelde çözülmesi önerilir.
Sonuçların ardından, önerilere geçebiliriz. Öncelikle, tüm öneriler
sınıflandırılacak (II), ardından kişisel önerilerimiz (III) paylaşılacaktır.

§ II. ÖNERİLERİN TASNİFİ VE ANALİZİ

Farklı öneriler, sınıflandırılarak özetlenecektir.

A) Barajı aynen korumak


Her dönem iktidarında olduğu üzere, -2014 itibariyle- AKP
iktidarının önde gelenlerinin, hatta akademik kökenli olanların baraj
1681 “[Ö]teden beri seçmenlerin iki-parti eğilimi gösterdikleri Türkiye’de ... istikrar ve adalet
ilkelerini makul ölçülerde birleştiren uygun bir seçim sisteminin oluşturulması pek zor bir iş
olmasa gerektir”. KAPANİ, Politika Bilimine Giriş, ss. 209-210.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 303

konusundaki direnci, bilinen bir husustur. Bunun dışında, Anayasa


Hukuku doktrini ve medyada, seçim barajını “istikrar” açısından gerekli,
hatta zorunlu görenler1682 de vardır. Bazı yazarlar ise, % 10’u “zarurî”
görmekle birlikte, bazı araçlarla reforme edilmesi gereğini vurgular1683.
Bazı görüş sahipleri ise, 2011 TBMM’sinin % 45 temsil açığı
yansıtan 2002 TBMM’sine oranla daha temsilî olduğunu kanıt
göstermekte ve artık barajın etkisi olmadığını, düşürülmesine gerek
bulunmadığını ifade etmektedir. Bu bağlamda, şu soru isabetli olmaz
mı?: “Madem ki artık barajın etkisi yok, şu halde neden ısrarla
korunuyor?” Öte yandan, mevcut TBMM’nin temsili yapısına bakmak
yanıltıcı olacağı gibi, izleyen seçimde baraja yakın parti sayısının ve
dolayısıyla temsil açığının artmayacağının herhangi bir garantisi de
bulunmamaktadır. Kaldı ki, baraj sorununu tartışırken, iktidarda bulunan
parti veya partiler, TBMM’nin aritmetik yapısı, kimlerin lehte veya
aleyhte görüş beyan ettiği bir yana, her tür politik etkenden bağımsız
biçimde, başta “temsilde adalet” ve “ölçülülük” olmak üzere, demokrasi
ve özelde seçimlere ilişkin ilke ve standartları ölçüt alıyoruz.
Nüanslı bazı görüşlerde ise, barajı konjonktürel nedenlerle koruma
iradesi vurgulanır. Örneğin, O. CAN, barajın bir demokrasi sorunu
olduğunu vurgulamakla birlikte, anayasal düzen değiştirilmeden barajın
düşürülmesinin sakıncalarına işaret eder:
“Anayasal düzeni değiştirmeden barajı kaldırmak ‘demokratikliğe’ mi işaret
ediyor? Değil. … / Barajın bu kadar yüksek oluşu demokratik değil, ama darbe
düzeninin bazı ayaklarının çökertilmesine yaradığı inkar edilemez. CHP ve
temsil ettiği kesimin barajın düşürülmesi konusundaki hassasiyetinin temsilde
adaletten çok, pre-faşist düzenin değişmesi kaygısından kaynaklandığı açık. /
Barajsız seçim sistemi, temsilde adaleti sağlıyor olsa da, Türkiye’deki gibi
antidemokratik anayasal düzenlerde, daha çok bu düzenin devamına yarıyor. %
10’luk baraj ise, demokratik olmamasına rağmen, faşizan düzende gedik
açmanın imkanına dönüşüyor. Ama toplumsal barışa da katkı sağlamıyor” 1684.
EREN, barajı her şartta savunanlardan nüanslı olarak, oranın
yüksekliğini kabul etmekle birlikte, serbest seçim ilkesini zedelemediği
sürece, Anayasa ve İHAS’a aykırılıktan “söz edilemeyeceği”ni
vurgular1685. İHAM içtihadına paralel olan bu görüşe de katılamıyoruz.

1682 Bir Anayasa Hukukçusu ve bir gazeteci: ARMAĞAN, “Memleketimizde …”, ss. 219-252;
ARDIÇ, Engin, “Seçim Barajı Hepten Kalkamaz”, Sabah, 24.06.2011. http://goo.gl/n5BZAt
1683 DEMİR, Fevzi, “Türkiye’ye Özgü Yeni Bir Seçim Sistemi Önerisi”, Anayasa Yargısı, C.

XVI, 1999, s. 298.


1684 CAN, Osman, “Baraj Sorunu ve Kaderin Bir Cilvesi”, Star, 17.07.2013. http://goo.gl/EhZav
1685 “Böyle bir baraja ihtiyaç duyulması Türkiye’nin tam demokratik istikrarlı bir ülke düzeyine

gelmediğinin bir göstergesi kabul edilebilir. … Ancak bugünün Türkiye’si için istikrarlı bir
304 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Seçim sistemi analizlerinde önde gelen uzmanlardan S. GÜRSEL,


AKP önerisini değerlendirirken, barajın % 5’e düşürülmesi durumunda
“kaos” çıkacağı ve ülkenin 1990’lara döneceği görüşündedir1686. Hatta,
zaman zaman barajın düşürülmesini savunanlardan Burhan KUZU,
istikrar adına % 5’i makûl bulmakla birlikte, çok partili bir parlamentoya
“gönlünün razı olmadığını” da eklemeden geçemez1687. Yine de, âdil
temsil yönündeki öneriler ağırlıktadır.

B) Barajı tümden kaldırmak


Diğer ülkelerle karşılaştırma, ulusal ve ulusal-üstü kurumların
görüşleri ile bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Türkiye’nin % 10’luk
terk etmesi gerektiği, açıkça ortadadır1688.
Barajın tamamen kaldırılması fikri, pek savunulmaz. Bazı partiler
(Has Parti, BDP, Yeşiller Partisi, Türkiye Partisi, Sosyalist Demokrasi
Partisi, vb.) ve bazı STÖ’lerle (KAGİDER, İHD, SPOD, vb.) sınırlıdır.
Bu yönde öneriler, doktrinde ise çok az yer bulur1689.

C) Barajı âdil/makûl/uygun bir düzeye çekmek

1) Genel olarak: Barajı düşürme önerileri


Gerek AK organlarının önerileri, gerekse barajın yüksekliğine
dikkat çekenlerin önerileri genellikle bu yöndedir. Bazı görüşlerde,
barajın tümden kaldırılmasının sakıncalarına işaret edilerek1690,
düşürülmesi önerilir.
Aslında -gerçi her ne kadar, aynı pastadan kademeli olarak
yararlansalar da- barajın % 5 veya % 7’ye düşürülmesi teklifi özellikle
muhalefet partilerinden gelmekte, ancak bu girişimler iktidar partilerince
yanıtsız bırakılmaktadır. Barajın düşürülmesi durumunda, adalet-istikrar

yönetim yönünde siyasi bir tercih ortaya konmuş ise bu tercih ... serbest seçim ilkelerine
aykırılık oluşturmadığı sürece, insan hakları hukuku ve anayasaya aykırılığından söz
edilemez”. EREN, “Türkiye’de …”, s. 25. http://goo.gl/NCF1ZD
1686 Analiz için bkz. TBB, Eksiksiz Demokrasi, (Sempozyum), TBB Yay., Ankara, 2007, s. 217.
1687“Yüzde 5’lik bir baraja çektiğini düşünün, dünyanın makul barajıdır bu; on tane parti girer,

benim gönlüm buna razı gelmez”. TBB, Cumhurbaşkanı Seçimi ..., s. 95.
1688 Bu konuda bkz. AIKIN, Sinan, “Underrepresentative Democracy: Why Turkey Should

Abandon Europe’s Highest Electoral Threshold”, Washington University Global Studies Law
Review, Vol. X, 2011, Issue 2, pp. 347-369. http://goo.gl/hTA7ZW
1689 Örn. bkz. COŞKUN, “Anayasa ve …”, s. 92;
1690 “Öte yandan bu barajın tümüyle kaldırılması, parlamentoya çok sayıda küçük partinin

girmesine yol açacağı için sakıncalıdır”. TESEV, 2001 ..., s. 17. http://goo.gl/WehAa2
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 305

dengesinin de korunacağı, birçok araştırma ile kanıtlanmıştır1691.


“Uygun” sözcüğü sübjektif bir değere referans verebileceği için,
âdil ya da makûl olma ölçütü, daha isabetli olabilir. Âdil baraj oranı,
bakış açısına göre değişir.
LIJPHART, uygun barajın (appropriate threshold), ülkelerde
azınlık partilerine duyulan saygı düzeyi ile ilişkili olduğunu belirtir ve
kişisel görüşü olarak % 3’ü aşmayacak bir baraj önerir1692.
Bir değerlendirmede, Türkiye için makûl baraj oranı % 5 olarak
önerilirken, “makûl”ün anlamının, yapılan “anketlerin verdiği
ipuçları”ndan hareketle belirlendiği vurgulanır1693.
Barajın % 7-8’e düşürülmesinin farklılık yaratmayacağı savunulsa
da , sonuçları itibariyle etkisi olacaktır. Ancak kişisel önerimiz, -son
1694

kısımda özetleneceği üzere- barajın tümden kaldırılması veya


ölçülü/makûl bir düzeye çekilmesidir.
Oran açısından ilginç bir öneri, İHD’den gelmiştir: % 3.63. Oran,
TBMM grubu oluşturmada asgarî sayının (20), TBMM üye tam sayısına
(550) bölünmesi ile elde edilir1695.
AGİT taslak ilkelerinde de, baraj oranının makûl (reasonable)
olması gereği açıkça yer alır1696.
Barajın kabul edildiği dönemin baş aktörü Kenan EVREN dahi, o
dönemin geride kaldığı, barajın düşürülmesi gerektiği görüşündedir:
“Şu an baraj yüzde 7’ye inebilir. Artık o dönemleri geçtik, olgunlaştık. ‘Baraj
düşerse DTP meclise girer’ diyorlar. Girsinler, Mecliste yumuşarlar,
olgunlaşırlar. ... DTP de Meclise girerse orası onları da yumuşatır,
olgunlaştırır”1697. (b.k.v.t.a.).

1691
Son 4 seçimde % 4 baraj varsayımında, “1) Meclise girebilen parti sayısının 3,75’ten 6,25’e
çıktığı, 2) Mecliste temsil edilmeyen oy oranının % 23’ten % 5’e düştüğü, 3) Orantısızlık
endeksinin 0,15’ten 0,09’a gerilediği” sonuçlarına varılır. GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR,
Yetkin, Seçim Barajını “Yönetimde İstikrarı Azaltmayan Bir Seviyeye” Düşürmek Mümkün
mü?, TEPAV Yay., Ankara, Mart 2011. http://goo.gl/hG6EqJ
1692 LIJPHART, “The Wave of ...”, p. 53.
1693 GÜRSEL & BOZDAĞ, op.cit., C. I, s. 78.
1694 “Barajın yüzde 7-8 seviyesine çekilmesini savunanların, bunun gerekçesi hakkında ortaya

koydukları tatmin edici bir yanıt yoktur. Doğrusu, ülke barajının yüzde 7-8 gibi bir seviyeye
çekilmesi ile mevcut haliyle kalması arasında demokrasi mantığı açısından herhangi bir fark
da yoktur”. BİNGÖL, “ ‘İstikrar’ Değil, ‘Konsensüs’ ”. http://goo.gl/mkuVxz
1695 İHD, Türkiye’nin İnsan Hakları ..., s. 12. http://goo.gl/ggwO28
1696 OSCE/ODIHR, International Standards ..., p. 23. http://goo.gl/JADcI0 (AGİT web sitesi).
1697 “Gündem: 7. Cumhurbaşkanı Evren: Erdoğan Cumhurbaşkanı Olmamalı”, Hürriyet,

24.02.2007. http://goo.gl/m8nRhs
306 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

2) Barajı düşürmek kesin çözüm mü?


Başlıca 2 açıdan değinilebilir:

a) Doğal baraj-yasal baraj ilişkisi


Bu çerçevede, yasal-doğal baraj ilişkisi açısından şu noktaya işaret
etmekte yarar var: Y. SABUNCU, doğal barajın yüksek olduğu
durumlarda, yasal barajı düşürmenin istenen olumlu etkiyi
yaratamayabileceğini not eder ve örnek olarak 1999 seçimlerini
gösterir1698. Bu açıdan seçim sistemi, partiler yapısı, katılım vb. etkenler
tartışılabilir.

b) Diğer eksiklikler
O. BOYAR’a göre, % 10 barajının indirilmesi, tek başına temsil
açığını kapatmaya ve çoğulculuğu sağlamaya yetmez; ayrıca partiler ve
seçim kanunlarında kadın kotalarının öngörülmesi gerekir1699.
Parti içi ve partiler arası demokrasi, ifade özgürlüğü ve aday
belirleme konularında anti-demokratik yöntemler olduğu sürece, barajı
düşürmenin olumlu etki yaratmayacağı da açıktır.
Ancak, tüm bu konular incelememizin sınırlarını aştığı için,
yalnızca önemine işaret etmekle yetiniyoruz.

3) Barajın düşürülmesi durumunda, “istikrar”ı tekrar


sağlayıcı öneriler
Tam aksi yönde telâfi edici mekanizmalara, barajın % 10’un altına
düşürülmesi durumunda istikrarı tekrar sağla(mlaştır)mak için bazı
önerilere de rastlanır: Seçim çevrelerinin daraltılması, büyük çevrelerin
bölünmesi, ittifaklar için daha yüksek baraj öngörülmesi1700, gibi.

1698 “1999 seçimlerinde Türkiye’deki milletvekillerinin 423 tanesi en büyüğü 12 üyelik seçen
seçim çevrelerinden seçilmiştir ki, d’Hondt sisteminin bu milletvekillikleri bakımından yol
açtığı en düşük fiili barajın % 10 dolaylarında olduğunu söylemek gerekir. Dolayısıyla, ülke
barajının düşürülmesi büyük partilerin sistemden kaynaklanan doğal avantajını ortadan
kaldırmayacaktır”. (b.k.v.t.a). SABUNCU, “Seçim Sistemi/Adalet ...”, s. 521.
1699 “% 10 barajından daha da önemli temsil açığı ise kadınların karar mekanizmasına

katılamamasından doğmaktadır. Siyasal partilerin karar ve yürütme organlarından


başlayarak; yerel yönetimler, yasama organı, sendikalar ve üniversite yönetimleri için açık
kadın kotaları öngörülmelidir”. BOYAR, “Yasama Alanına ...”, s. 138. http://goo.gl/BYlvqk
1700 “[İ]ttifak yapan partiler bakımından, ülke barajının belli ölçüde yükseltilmesi, barajın

bütünüyle etkisiz hale getirilmesini engellemek bakımından gereklidir”. ATAR, Yavuz,


“Seçim Hukukunun Güncel Sorunları”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, s. 230.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 307

D) Barajın etkilerini aşma amaçlı alternatif çözüm yolları


Barajın öngörüldüğü bazı ülkelerde, barajı oy sayısı ile aşamayan
partiler için, barajın etkilerini azaltma ve aşma, hatta dolaylı yollardan
parlamentoya girme olanakları getirilmiştir. Türkiye’de uygulanan yüzde
10’luk baraj, hem makûlü aşan yükseklikte olduğu için hem İsveç
örneğinde olduğu gibi onu aşma olanağının tanınmamış bulunması
nedeniyle demokratik ülkelerdeki uygulamalar karşısında bir
sapma/istisna (derogation) oluşturmaktadır1701.
Bu bağlamda, İHAM kararlarında “düzeltici önlemler” (corrective
measures1702) olarak da anılan telâfi edici mekanizmalar önerilir. Bu
amaçla doğrudan ya da dolaylı ilgisi bulunan önerilere kısaca değinelim.

1) Milletvekili sayısını artırmak


MÜSİAD önerisinde, Parlamento üye sayısının 600’e çıkarılması
savunulur. Genel gerekçenin “Güçlendirilmiş Parlamentarizm ve
Katılımcı Demokrasi” başlığında, önerinin, “temsilde adalet” ve
“yönetimde istikrar”a da katkı sağlayacağı savunulur1703.
Öte yandan, milletvekili sayısını artırmanın, var olan adaletsizliği
gidermeyeceği gibi, partiler arasındaki makası -oransal olarak olmasa
da- sayısal açıdan daha fazla açacağını belirtmekte yarar var.

2) Alternatif çevresel barajla temsil olanağı


Barajda oynama olmaması durumunda önemli çözüm yollarının
başlıcasıdır. Ulusal barajı aşamayan partilere de, ilgili seçim
bölgelerinde elde edecekleri yüzdeye göre TBMM’ye giriş olanağı
tanınabilir. Böylelikle, temsil açısından alternatif bir olanak yaratılabilir.
Örnekler: Almanya, Fransa, İsveç, Romanya, vb.
Bu yönde öneriler, aslında 1983’te Yasa’nın DM’deki görüşmeleri
sırasında da teklif edilmiş, fakat kabul görmemişti1704.
Bu tür önerilere, akademik çevrelerde de rastlanır. TÜSİAD
raporunda, Almanya’da olduğu üzere, “tek bir ulusal baraj yerine

1701 KABOĞLU, Anayasa Hukuku Dersleri …, s. 206.


1702 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 83. http://goo.gl/Xs67h2
1703 MÜSİAD, ... Anayasa Önerisi, s. 39. http://goo.gl/s44wmf
1704 Abbas GÖKÇE’nin Tasarı md. 29’a f. 2 önerisi: “Ancak; bir siyasî parti yukarıdaki fıkrada

belirlenen oranı aşamamış olmakla beraber, bir seçim çevresinde geçerli oyların %
50[’]sinden fazlasını almış ise, … milletvekilliklerinin bölüştürülmesinde o siyasî partinin
oyları da hesaba katılır”. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 95, 04.05.1983, s. 279. Benzer görüşü,
Ali Mazhar HAZNEDAR da dile getirir. DMTD, YY. 2, C. XVII, B. 90, T. 26.04.1983, s. 77.
308 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

alternatifli iki baraj” önerilir1705.


Bu bağlamda, Türkiye için öneri: Herhangi bir seçim çevresinde
oyların belli bir kısmını (örneğin, % 25) aşan partiler, ulusal barajı
aşamasa bile, -o bölgelerle sınırlı olmak üzere- milletvekili paylaşımına
dâhil edilebilir1706. Ya da, seçim bölgelerinden örneğin 5’inde 1. olan
partileri hesaba katmak, vb. alternatif çözümler tartışılabilir.

3) Seçim çevrelerinin sayı, büyüklük ve sınırları ile oynamak


Olasılıkları ayrı ayrı inceleyelim.

a) Seçim çevrelerinin sayısını değiştirmek


Ülke çapında seçilecek üye sayısı aynı kaldığı takdirde, seçim
çevrelerinin sayısı arttıkça, barajın etkisi de azalır. Ancak, bazı
bölgelerden üye seçimi için gereken (daha doğrusu, kendiliğinden
oluşan) oy sayısı, bölgeler arasında ciddi farklılıklar yaratabilir.
Bu tür orantısız farklılıklar (malapportionment), “1 kişi, 1 oy (değer)” ilkesinin
(“one person, one value”) bir tür ihlâlidir1707. Bu açıdan, “apportioned”-
“malapportioned” ayırımı kullanılır. Dünya’daki birçok sistemin eleştirilebilir
olduğu, ancak bazı ülkelerin mükemmel (perfectly-apportioned system) olduğu
savunulur. Yurttaşın (daha doğrusu, seçmenin) hiçbirinin oyunun diğerinden
daha ağırlıklı, değerli olmadığı örnek ülkelerden ilki, 120 milletvekilinin ülke
çapında tek seçim bölgesinden seçildiği İsrail yasama organıdır (Knesset). Diğer
4 örnek ise, şunlardır: Hollanda, Peru, Namibya ve Sierra Leone1708.
Türkiye’de, bu açıdan seçim çevreleri arasında ciddi farklılıklar
doğabilmektedir. Örneğin, İHAM-BD kararında Hükûmet’in
savunmasında da vurgulandığı üzere, 2011 seçimlerinde İstanbul ili 1.
seçim bölgesinden seçilebilmek için 111.750 oy gerekirken, Hakkâri
ilinden seçilebilmek için 34.000 oy gerekli idi1709.

b) Seçim çevrelerinin büyüklüğü ve üye sayısını değiştirmek


İlkin, “seçim çevrelerinin büyüklüğü” (district magnitude)
ölçütünde “büyüklük”ten kasıt, 2 anlama gelebilir: Seçim çevresinin
coğrafî büyüklüğü ya da nüfus sayısı veya seçmen sayısı değil, seçim

1705 GÜRSEL, Seçim Sistemi Tartışması ..., s. 27. http://goo.gl/OJs9sj


1706 Benzer bir öneri: “Yasama seçimlerinde ulusal baraj, % 5’tir. Barajı aşamayan parti,
kullanılan oyların % 15’ini elde ettiği seçim bölgelerinde temsil hakkını elde eder”.
KABOĞLU, İbrahim Özden, “Demokrasi İçin İlk Adım”, BirGün, 25.07.2007.
1707 http://goo.gl/jeI5BW
1708 SAMUELS & SNYDER, “The Value ...”, p. 654. http://goo.gl/flmZth
1709 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, para. 101. http://goo.gl/Xs67h2
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 309

çevresinden seçilecek üye sayısıdır1710. Diğer taraftan, seçim çevrelerinin


yüz ölçümü de, barajın etkisini artırır veya azaltır.
Coğrafî büyüklük-üye sayısı kombinasyonunda 4 olasılık vardır:
 Mevcut seçim çevrelerini birleştirme (örn., İstanbul’daki 3 seçim çevresini
tek çevrede birleştirme) önerilerine (“genişletilmiş çevre”) pek rastlanmaz.
 Çok adlı seçim çevreleri esasında çoğunluk sistemine geçiş (“geniş çevre
çoğunluk sistemi”) ise, en adaletsiz tercih olup, bu tür öneriye rastlanmaz.
 Çok sayıda milletvekilinden oluşan seçim çevrelerinin (özellikle, büyük
kentlerin) daraltılması (“daraltılmış çevre”), daha doğru deyişle seçilecek
temsilci sayısının değiştirilmesi ise, iktidar partisince gündemde tutuldu.
 Çok adlı seçim bölgelerini, tek adlı seçim çevrelerine dönüştürme önerileri
de, söz konusu çerçevede tartışılan olasılıklardan biri idi.
Barajın düşürülmesi durumunda bu tür öneriler, esasen istikrarı
tekrar güçlendirme amacı da taşımaktadır1711.

c) Seçim çevrelerinin sınırlarını değiştirmek:


“Gerrymandering” sorunu
İlkin genel olarak konuya değinilecek, ardından 2012 seçim
sistemi girişimi değerlendirilecektir.

aa) Genel olarak


Daraltılmış çevreli ve tercihli seçim sisteminin yanı sıra; seçim
çevrelerinin büyütülmesi yoluyla, barajın etkilerinin hafifletilmesi,
birbirinden farklı iki çözüm yolu olarak düşünülür. Seçim bölgelerinin
genişletilmesi, barajın etkisini hafifletirken; daraltılması ise, barajın
etkisini büsbütün artıracak ve adaletsizliği derinleştirecektir.
“Daraltılmış” nitelemesi, görecelidir. Türkiye’de seçim çevreleri, üye sayısı ve
uygulanan seçim sistemi açısından farklılık gösterir. 1 üyeli Bayburt dar
çevre1712, 30 üyeli İstanbul-1 geniş çevredir. Bayburt’ta çoğunluk sistemi,
diğerlerinde OTS uygulanır. TBMM’nin 550 üyesinin 10’ar üyeli 55 seçim
çevresinden seçilmesi yönünde bir reform varsayımında, bazıları genişletilmiş,

1710 Yalnızca bir çoğunluk sistemi uygulaması olan tek adlı seçim çevresi veya hem çoğunluk,
hem de orantılı temsil sistemleri ile uzlaşabilen çok adlı seçim çevresi yerine kullanılan “dar
çevre(li)” veya “geniş çevre(li)/listeli” deyimleri, yanlış anlaşılmalara neden olur. Bir seçim
çevresinin nüfusu, seçmen sayısı, coğrafî yüz ölçümü, gelişmişlik düzeyi vb. ne olursa olsun,
seçilecek üye sayısı 2 veya daha fazla ise, “geniş çevre”dir.
1711 “Ulusal barajın yüzde 10’un altına indirilmesi durumunda büyük partilerin tek başına

hükümet kurmasına imkan vermek amacıyla seçim çevrelerinin daraltılması, örneğin,


milletvekili sayısı 10’u geçen illerin bölünmesi düşünülebilir”. ATAR, “Seçim Hukukunun
...”, s. 228. “İttifak yapan partiler bakımından, ülke barajının belli ölçüde yükseltilmesi,
barajın bütünüyle etkisiz hale getirilmesini engellemek bakımından gereklidir”. Ibid., s. 230.
1712 KONTACI, “Liste Usulü Nispî …”, s. 1230, 1245. http://goo.gl/RUdq0K
310 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

bazıları daraltılmış çevre olacaktır. Bu durumda tüm çevrelerin üye sayısı 1’den
fazla olduğundan, tümü geniş çevreli olacak; ancak reform önceki üye sayısına
oranla, her iki göreceli sözcükten biri ile nitelenecektir.
Seçim çevrelerinin büyüklüğü, seçim sistemlerinin
sınıflandırılmasında rol oynayan ölçütlerdendir . Seçim çevreleri
1713

büyüdükçe, nispî temsil oranı da artar. Seçim çevresi daraldıkça, yasal


baraj aynı kalıyor olduğu halde, doğal baraj gittikçe yükselir1714.
Ancak, bir seçim çevresinden seçilecek üye sayısının artması veya arttırılması,
tek başına anlam ifade etmez. Sandalye sayısının ötesinde, aday sayısı açısından
da çokluk/çoğulluk önemlidir. Seçime katılan parti veya bağımsız aday sayısı
yeterli olmalıdır. Bir ülkede egemen tek parti varsa, (“tek partili demokrasi”
demiyoruz), veya yeni parti kurulması tek parti hükûmetinin iznine tâbi ise
(Türkiye’de önceleri olduğu üzere), ya da göstermelik çok partili demokrasi
varsa, seçilecek üye sayısının fazlalığı, yanıltıcı olabilir. Seçimlere yalnızca tek
bir partinin katıldığı ortamda, biçimsel olarak OTS de uygulansa, gerçekte çok
partili siyasal yaşamın yokluğundan dolayı, yapılan işlem bir seçim değil,
adayların onaylandığı bir tür plebisitten başka şey değildir.
Seçim bölgelerini daraltmak (toplam üye sayısı aynı kalacak ise,
çevrelerde üye sayısını azaltmak), doğal olarak, seçim çevrelerinin
sınırlarının yeniden belirlenmesini de gerektirecektir. Bu açıdan,
“gerrymandering” yoluyla seçim hilelerine1715 başvurulabileceğine
yönelik çekincelerimizi belirtelim.
ABD kaynaklı deyimin arka plânında, ilginç bir öykü yatar:
GERRYMANDERING: TARİHSEL ARKAPLÂN
ABD’de Federalistler ve Demokrat-Cumhuriyetçiler mücadelesinde, Massachusetts’in Anti-
Federalist Eyalet Başkanı Elbridge GERRY, 1812’de, yaklaşan seçimlerde partisine avantaj
sağlamak için, ilginç bir yola başvurur. GERRY, seçim çevrelerinin (district) sınırlarını, her
bölgede partisinin kazanabileceği şekilde yeniden çizer. Ortaya çıkan yeni seçim haritasındaki
bölgelerin silüeti, yılan veya kertenkeleye benzer kıvrımlara sahip görünümdedir. Bir ressam,

1713 LIJPHART, Patterns of Democracy …, pp. 144-145.


1714
“[S]eçim çevresi büyüdükçe baraj küçülecek ve küçük partilerin barajı aşma şansı
artacaktır. Seçim çevrelerinin küçülmesi halinde ise, durum büyük partiler yararınadır ve
küçük partilerin barajı aşma şansı zayıftır”. UZELTÜRK, Sultan TAHMAZOĞLU, “Türk
Anayasa Mahkemesi Kararlarında Seçim Sistemleri”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, s. 256.
“Seçim çevresi küçüldükçe, seçim sonuçlarının orantısızlığı artar ve bu orantısızlık büyük
partilerin yararına işler”. ÖZBUDUN, “Seçim Sistemleri ...”, s. 530. http://goo.gl/cK5gEf
Ayrıca bkz. LIJPHART, Patterns of Democracy …, p. 153; POWELL JR & VANBERG,
“Election Laws, …”, p. 383. http://goo.gl/O6pz4d
1715 Sözcük anlamı: “Dolap çevirmek”, “hile yapmak”, “saptırmak”, “bir konuyu/şartlarını

haksız olarak kendi menfaatine uygun olacak biçimde değiştirmek”. Konumuz açısından:
“Seçim çevrelerinin sınırlarının, bir siyasal parti, grup veya çıkar lehine manipüle edilerek
değiştirilmesi”. ECDTL, Electoral Glossary. http://goo.gl/V8stqB (AHYDK). “(Bir bölgeyi)
bir gruba veya partiye seçimlerde üstünlük sağlayacak şekilde bölmek”. LONGMAN &
METRO, op.cit., p. 617. “Seçim çevrelerini ad hoc biçimde düzenlemek, … sınırlarını kasten,
kazanacak çoğunluklar imal edecek tarzda çizmek”. SARTORI, op.cit., s. 37.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 311
“bunlar seçim bölgesine değil, semender/salamander’e benziyor” der (Amfibi/çift
yaşamlılardan kuyruklu kurbağalar sınıfına dâhil bir canlı). Vali’nin soyadı ile (“Gerry”),
canlı adının son kısmı (“mander”) birleştirilerek, “Gerrymandering” terimi yaratılır.

Benzetmeden ilhamla, Boston Gazette’de,


Elkanah TISDALE imzalı, soldaki
karikatür yayınlanır1716. GERRY yeniden
seçilemez, MADISON’a Başkan
Yardımcısı olur1717. Yıllar sonra New
York Valisi Rockefeller NELSON da
benzer yola başvurunca,
“Rockymandering” nitelemesi yapılır.
Ancak Federal Yüksek Mahkeme,
yöntemi Anayasa’ya aykırı bulur1718. Bu
tür oportünist müdahaleler, AB’de halen
yaşanmaktadır1719. SARTORI, yöntemi
“utanç verici bir hilekarlık” olarak
niteler1720. ABD’li bir Profesör ise, şu öz
eleştiriyi yapar: “Gerrymandering, tek
adlı bölgeli çoğunluk sistemimizin büyük
politik lânetlerinden biridir”1721.

ABD’de doğup kurumsallaşan ve İrlanda, Fransa vb. diğer


ülkelerce ithal edilen1722 uygulamaya, Türkiye’de de sıkça başvuruldu.
TEZİÇ, seçimler öncesinde sınırların değiştirilmesinin yanı sıra, birçok
il ve ilçe sınırlarının değiştirilmesi, başka il veya ilçelere nakli,
yenilerinin kurulması vb. örnekleri de bu kapsama dâhil eder1723. Ancak,

1716 Görselin alındığı kaynak: http://goo.gl/YUeJrv Farklı versiyon için bkz. http://goo.gl/z0vr
1717 GARNER, Black’s Law Dictionary, p. 756; ROBERTSON, The Routledge Dictionary of
Politics, pp. 207-208; WILD, Susan Ellis, Webster’s New World Law Dictionary, Wiley Publ.
Inc., 2006, pp. 147-148; AHMAR, Election Terminology: ..., p. 60.
1718 DAVER, “Anayasal Yargı ve ...”, ss. 24-25. http://goo.gl/zDA4rL Konuya ilişkin mahkeme

kararları için bkz. Gomillion v. Lightfoot (1960), Baker v. Carr (1962), Shaw v. Reno (1993),
Bush v. Vera (1996). MENEZ, Joseph F. & VILE, John R., Summaries of Leading Cases on
the Constitution, 14th ed. (50th Anniversary ed.), Rowman & Littlefield Publ. Inc., Lanham-
Boulder-New York- Toronto-Oxford, 2004, pp. 515-516, 521-522, 527-529; DUCAT, Craig
R., Constitutional Interpretation, 9th ed., Cengage Learning Publ., Wadsworth, Canada, 2009,
pp. 1221, 1245, 1250-1259.
1719 NEEDHAM, Lindsey & VIRGIN, Sheahan, No More Gerrymanders: Missouri’s Partisan

Plan vs. The Fair Voting Alternative, Fair Vote The Center for Voting and Democracy Publ.,
December 19, 2011, passim. http://goo.gl/jErxN6
1720 “Böylece günümüzde ABD’de, Roschach lekelerine benzeyen seçim bölgelerine

rastlanmaktadır. … Gerrymandering’i bir ‘kamu hakları’ davasına hizmet ediyor olsa bile,
savunulamaz bir uygulama olarak görüyorum”. SARTORI, op.cit., s. 37.
1721 AMY, Douglass, Real Choices, New Voices, Columbia Univ. Press, 1993. Akt.

http://goo.gl/z0vr
1722 COTTERET & EMERI, op.cit., ss. 27-28; TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 319.
1723 TEZİÇ, Anayasa Hukuku, s. 319, dp. 82-85’teki örnekler.
312 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

bu tür örnekler, gerrymandering uygulamasından farklılaşır.


TÜRKİYE’DEN SEÇMENİ CEZALANDIRMA ÖRNEKLERİ
1954 seçimlerinde ülke genelinde % 56.61 oy alan DP, Kırşehir’de 5 milletvekilliğinin
tamamını Osman BÖLÜKBAŞI liderliğindeki Cumhuriyetçi Millet Partisi’ne (CMP)
kaybedince, 30.06.1954’te Yasa ile Kırşehir’i ilçe yaptı ve yeni il Nevşehir’e bağladı. Bundan
2 gün önce de, muhalif illerden Malatya ikiye bölündü ve Adıyaman’a bağlandı.
12.06.1957’de Kırşehir ilçesi, yeniden Vilâyet hâline getirildi1724. Bir yazara göre, “Kırşehir
olayı, demokrasi ve seçim tarihimizde eşine hiç rastlanmayan ilginç bir olay sayılır” 1725.
Örneği zikreden bu ve diğer yazarların hemen hiçbiri, benzer bir örnek olan Silifke
vakasından söz etmez. Zira 1930’da, tek parti döneminde Silifke de, Serbest Fırka’ya oy
verdiği için CHP tarafından ilçe yapılmıştır1726. Her iki olay açısından herhangi bir ayırım
yapmıyoruz. 1960 darbesi sonrası Yassıada İddianamesi’nde de, bu tür seçmen cezalandırma
tasarrufları diktatörlüklerin belirtilerinden sayılır, fakat 1930 örneğinden söz edilmez1727.

Seçim çevrelerinin sınırlarının keyfî olarak çizilmesi veya seçilme


sayısındaki ciddi farklılıkların, seçme eşitliğini zedelediği savunulabilir.
Ancak bazı yazarlar, bu konuda isabetsiz örnekler verir1728.
Özetle gerrymanderging yönteminde, seçim çevreleri
düzenlenirken, “kamu yararı”nı bir kenara iterek, “yalnızca siyasî
çıkar” sağlama güdülür. İşte tam bu noktada, Türkiye açısından benzer
kaygılar yaratabilecek bir gelişmeye dikkat çekelim1729.

bb) Türkiye’de yeni seçim sistemi tasarımı girişimi (2012)


Daha önce birçok yerde referans yapılan ve hatta MGK tarafından
28 Şubat süreci öncesinde yerel seçimler için de düşünülen iki turlu
seçim sistemi, çokça tartışılmıştır. Ancak, bu sistemin sakıncaları da
olabileceği uyarısı ile, fayda (istikrar, yönetilebilirlik) ve adalet (âdil
temsil) ilkeleri arasında demokratik ölçütlere ve ülke koşullarına uygun

1724
AYDEMİR, Şevket Süreyya, İhtilâlin Mantığı ve 27 Mayıs İhtilâli, 7. Bs., Remzi Yay.,
İstanbul, 1999, s. 254, dp. 1; ASLANDAŞ & BIÇAKÇI, op.cit., s. 135;
KARAMUSTAFAOĞLU, op.cit., ss. 112-114.
1725 Ibid., s. 112.
1726 KARPAT, Kemal H., Türk Demokrasi Tarihi: Sosyal, Ekonomik, Kültürel Temeller, 2. Bs.,

Afa Yay., İstanbul, Ocak 1996, s. 74.


1727 Müdafaa, Anayasa Davası, Dosya no. 1960/1, Yüksek Adalet Divanı Başkanlığı’na,

Yassıada, 1961, s. 75. DP’nin konuya ilişkin savunması için bkz. s. 117.
1728 KIŞLALI, Ahmet Taner, Siyasal Çatışma ve Uzlaşma, 2. Bs., İmge Yay., Ankara, Ekim

1993, s. 197. Yazar, ABD’de 2. meclis (Senato) seçimlerinde 17 milyon nüfuslu New York ve
25.000 nüfuslu Alaska’nın 2’şer üye ile temsilini çarpıcı bir eşitsizlik olarak değerlendirir.
Ibid., s. 198. Örnek, kanımızca isabetsizdir. Zira ABD’de, 1. meclis nüfus, 2. meclis ise eşitlik
esası ile temsil edilmekte olup, ikili tercih bir tür denge anlayışını yansıtır.
1729 Geniş bilgi için bkz. TUNÇ, Hasan, et.al., Seçim Sistemleri ve Türkiye’de (Gerrymandering)

Seçim Hilesi Uygulamaları, 1. Bs., Adalet Yay., Ankara, Nisan 2014, passim.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 313

bir denge arayışını hedefleyen yeni bir sistemin geliştirilmesi önerilir1730.


Son dönemde tartışma, daha ziyade dar çevre ve daraltılmış çevre
modelleri üzerinde yoğunlaşmıştır.
Basına yansıdığı üzere, AKP kurmayları, yeni bir seçim sistemi
hazırlığındaydı. Gerçi, seçim bölgelerinin daraltılması yönündeki
düşünce, yeni değildi1731. 9-10 Ekim 2012 tarihlerinde basında ipuçları
yer alan ve “daraltılmış seçim sistemi” olarak adlandırılan düzenleme,
Başbakan Yardımcısı Bekir BOZDAĞ tarafından demeçlerle
savunuldu1732. Sistem, bazı analizlere de konu oldu1733.
“DARALTILMIŞ ÇEVRELİ SEÇİM SİSTEMİ” TASARIMI (2012) 1734
 Daraltılmış çevreler: Kastedilen, teknik anlamda “dar seçim çevreli” seçim sistemi
değildir. Var olan seçim bölgelerinin daraltılmasıdır. Zira, “dar çevreli sistem”in doğru
nitelemesi “tek adlı” olup, her bir çevreden sadece 1 üye seçilir. En çok oyu elde eden,
tek sandalyeyi alır. Oysa ki, “daraltılmış” olarak adlandırılan yeni tasarım, halen teknik
olarak “geniş çevreli” (“çok adlı”) seçim sistemidir. Zira, sayıları azaltılsa dahi, her
bölgeden 1’den fazla üye seçilmeye devam edecektir.
 “Çoğunlukçu seçim sistemi”ne bir adım daha: Her bölgeden en çok 5 üye OTS ile
seçileceğine göre, bir ÇS olmadığı açık. Ancak, teknik anlamda bu sisteme geçilmese
dahi, bir adım daha yaklaşıldığı da kuşkusuz.
 En çok 5 adlı bölgeler ölçütü: Türkiye’nin, en çok 5 milletvekili çıkaracak bölgelere
ayrılması plânlanıyor. Örneğin, mevcut sistemde İstanbul, 87 milletvekilinin 90’a çıktığı
varsayılırsa, üç ayrı seçim çevresine ayrılır. (Bölge başına, ortalama 30 üye). Ancak,
daraltılmış sistemde her bölge en çok 5’er milletvekili çıkaracağı için, İstanbul’un bölge
sayısı da otomatikman 18’e yükselecektir.
 5’ten az adlı bölgelerin korunması: Mevcut sistemde 5’ten az milletvekili çıkaran iller
ise, bir bölge sayılacak; ancak milletvekili sayısı -TBMM’nin 550 olan üye sayısı sabit
kalacağı için, 5’e tamamlanmayacak.
 % 10’luk barajın korunması: Baraj, mevcut hâliyle korunacaktır.

1730 TÜRK, Hikmet Sami & TUNCER, Erol, Türkiye İçin Nasıl Bir Seçim Sistemi: Sistem
Önerileri, Seçim Uygulamaları, TESAV Yay., İstanbul, 1995, passim.
1731
AKP milletvekili KUZU, AYM’nin 2006’daki kuruluş yıldönümünde, TBMM-AK Başkanı
sıfatıyla bu işareti verir. “bunu söylemediğim gün uyuyamıyorum” dediği (s. 317) başkanlık
rejimine geçiş ve seçim çevrelerinin daraltılması şartıyla, barajın % 5’e düşürülmesini
değerlendirir: “Bu şekilde, ‘yönetimde istikrar’ ilkesi gerçekleşirken, % 10’luk genel barajı da
% 5’e çekerek … TBMM’de tüm siyasi eğilimlerin temsilini sağlamak sureti ile de ‘temsilde
adalet’ ilkesi sağlanabilecektir. … [A]macımız ‘dar bölge’ seçim sistemi ile seçmene daha
yakın kişilerin TBMM’ne girmelerinin sağlanmasıdır”. KUZU, Burhan, “Nasıl Bir Seçim
Sistemi: Siyasi Parti Görüşleri: Adalet ve Kalkınma Partisi”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006,
s. 318. (b.k.v.t.a.). Milletvekili olmadığı dönemde, dar çevreyi savundu: “Esasen, bizim bu
noktada gerçek amacımız ‘dar bölge’ seçim sistemi ile daha kaliteli kişilerin TBMM’ne
girmelerinin sağlanmasıdır”. KUZU, “Bugünkü Seçim ...”, ss. 292-293.
1732 “Seçim sisteminde Özal’lı yıllara dönüş”, Milliyet, 10.10.2012. http://goo.gl/kX9fUA
1733 Daraltılmış çevre seçim sistemi hakkında yeni bir değerlendirme için bkz. KEYMAN &

ERDEM & AĞIRDIR, op.cit., s. 27. http://goo.gl/HQe8vw


1734 “İstanbul 18 bölgeye ayrılacak”, ntvmsnbc, 09.10.2012. http://goo.gl/gPekOr
314 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Özet öneri, başlıca 2 noktada eleştirebilir: % 10 barajının


korunacağı da vurgulandığına göre, yeni sistemin büyük partilere avantaj
sağlayacağı ve temsil adaletsizliğini derinleştireceği, oldukça açık.
Ancak, dikkatlerden kaçan ve kamuoyunda hemen hemen hiç dile
getirilmeyen asıl risk, “gerrymandering” meselesidir.
Özetle, seçim çevrelerinin sınırlarının yeniden saptanması,
kamuoyunun ve hatta politikacıların henüz farkında olmadığı bu
tartışmayı da beraberinde getirecektir. Bölgelerin yeni sınırları da iktidar
partisi tarafından ve onun lehine belirleneceğinden, ortaya hiç
beklenmeyen adaletsiz sonuçlar çıkacak ve küçük partilerin oyları (çöpe
değil), büyük partilerin, özellikle iktidar partisinin cebine gidecek,
OTS’den çoğunluk sistemine bir adım daha yaklaşılacaktır. Gerçi
daraltılmış çevre uygulamasının, olumlu yönüne de dikkat çekilebilir: 1
milletvekili için gereken oy sayısı bakımından büyük-küçük kentler
arasındaki makasın kapanması ve ilk gruptakilerin oyunun değer
kazanması. Ne var ki, yıkıcı etkileri yanında, bu kazanım göreceli kalır.
Konuya yönelik detaylı ve il ölçeğinde yapılan bir incelemede,
değişikliğin yasalaşmasının çarpıcı sonuçlarına işaret edilir:
Ülke seçim barajı yüzünden temsil yetkisi kazanamayan partilere, % 10 barajını
geçse dahi, baraj dışında yeni bir engel konulmuş olacak, bağımsız adaylık yolu
hemen hemen kapanacak, bağımsız adayların büyük kentlerden seçilme ihtimali
imkânsıza yakın hale gelecektir. Barajı geçen ancak iktidar veya anamuhalefet
partisi olamayan partilerin gücünün azalması, bağımsızların ise Meclis’e
girmelerinin zorlaşmasıyla “iki partili meclis” yapısı iyice kurumsallaşacaktır.
Yeni seçim düzenlemesinde ülke barajında bir değişiklik yapılmaması, bu
sisteme daha da güç kazandıracak, seçmenleri de iki parti etrafında
cepheleşmeye yöneltecektir1735.
AGİT Lund Tavsiyeleri’nde, seçim çevresi sınırları belirlenirken,
azınlıkların “adil temsil hakkı”nın gözetilmesi gereği vurgulanır1736.
Tartıştığımız girişim ise, azınlıkların veya bölge temelinde
yoğunlaşan partilerin korunması bir yana, iktidar dışındaki diğer
partilerin de sürece tepkisine neden olmaktadır.

1735 “Egemenlerin seçimi: Temsili demokrasinin trajedisi”: http://goo.gl/k2vRuZ ; “Temsili


demokrasinin trajedisi: AKP’nin daraltılmış bölge oyunu”, (Haber: EROĞLU, Doğu),
BirGün, 28.07.2013. http://goo.gl/gFMvcu
1736 AGİT, ... Lund Tavsiyeleri, s. 9. http://goo.gl/RTLXfZ (AGİT sitesi). “Seçim bölgelerinin

sınırları belirlenirken, azınlıkların karar organlarında temsil edilmelerini güvence altına


alacak şekilde, ulusal azınlıkların sorunları ve çıkarları dikkate alınmalı”. Ibid., s. 25.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 315

4) Türkiye milletvekilliği
Türkiye milletvekilliği1737, teknik açıdan “ülke seçim çevresi
milletvekilliği”dir. Zira, 550 TBMM üyesinin bir kısmının (örn. 100’ü),
seçiminde aslolan, tüm ülkenin tek bir seçim çevresi olarak kabulüdür.
Bazı kurumlar, bu tür öneriler getirir. (Örn., MÜSİAD1738,
SEKAM1739, ADAM1740, Kamu-Sen1741, Memur-Sen1742 vb.).
Benzer öneri, İPM raporunda, “Akil İnsanlar Kurulu olarak Üst
Kamara”1743 başlığı altında detaylı gerekçelerle savunulur. 100 veya 150
milletvekilinin barajsız tek dereceli nispî temsille seçilmesi önerilir1744.
Türkiye milletvekilliği barajı telâfi amacıyla önerilmesine karşın,
bazı önerilerde ayrıca baraj da yer alır. Örneğin ÖZBUDUN,
uygulamayı, % 3-5’lik barajla birlikte önerir1745.
Bu tür önerilerin yaşama geçirilmesi durumunda, baraj üzerinde de
yeniden düşünülmesi gereği vurgulanır1746.
Karşıt görüşlere göre, Türkiye milletvekilliği, % 10’luk barajın
düşürülmek istenmemesinin yarattığı yapay bir çözümdür. Barajın
düşürülmesi, bu yapay çözüme duyulan ihtiyacı ortadan kaldıracaktır1747.

1737 Diğer adı ile “kontenjan milletvekilliği”, bir tür “ek milletvekilliği”dir.
1738 Genel Gerekçe: “[Ü]lke seçim çevresi ile seçilecek milletvekilleri için, seçim barajı
uygulaması yapılmayacağından, parlamentoda temsil sorununun çözümüne katkı sağlanmış
olacaktır”. MÜSİAD, ... Anayasa Önerisi, s. 39. http://goo.gl/s44wmf Md. 41 gerekçesi: “Yüz
milletvekilinin ülke seçim çevresinden seçilmesi, baraj konusunda esnek uygulamalara imkân
sağlayacaktır”. Ibid., s. 142. Bu çerçevede Yunanistan (md. 54/3), Gürcistan (md. 49/1) ve
Kazakistan Anayasası’ndan (md. 50, 51/5) örnekler verilir. Ibid., s. 142, dp. 122.
1739 “[B]u yolla, barajı aşamayacak partilerin de, aldığı oy oranında milletvekili çıkarması

imkânı oluşturulabilir”. SEKAM, Anayasa Raporu: ..., s. 58. http://goo.gl/rqDmKZ


1740 “Meclisin 550 Milletvekili kontenjanının 450’si mevcut normal seçim sistemi ile yani Şehir

seçim çevrelerindeki genel oy ve Seçim Barajı 10 % [% 10] ile seçilmeli, kalan 100 milletvekili
Siyasi Partilerin, Seçim Barajına bakılmaksızın Türkiye seçim çevresi kabul edilerek Türkiye
Genelinde aldıkları oy oranına göre paylaştırılmalıdır”. ADAM, Yeni Anayasa’ya Dair
Öneriler, s. 2. http://goo.gl/hAe3Ro
1741 “Ülke barajı makul seviyeye indirilmeli, nispi temsil esaslı Türkiye milletvekilliği ve tercihli

oy sistemi getirilmelidir”. Türkiye Kamu-Sen, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na


Görüş Bildirisi, 2012, s. 16. http://goo.gl/gUx6BK
1742 “[S]eçim barajına ilişkin oranla doğru orantılı olacak ve yönetimde istikrar ilkesi

bakımından risk oluşturmayacak şekilde Türkiye milletvekilliğine ilişkin bir hükme yer
verilmesi uygun olacaktır”. Memur-Sen, Yeni Anayasa ..., s. 53. http://goo.gl/i4DjgP
1743 Doğrusu, “Âkil” biçiminde olmalı idi.
1744 İPM, op.cit., ss. 56-57.
1745 ÖZBUDUN, “Seçim Sistemleri ...”, s. 538. http://goo.gl/cK5gEf
1746 “Ülke seçim çevresi milletvekilliği kabul edildiği takdirde, bu seçimlerdeki barajın, yüzde 5

olmasını önerdiğimiz genel barajdan daha düşük (mesela yüzde 2 veya 3) tutulması, temsilde
adalet ilkesi gereği olarak savunulabilir”. TESEV, 2001 ..., s. 17. http://goo.gl/WehAa2
1747 ÜSKÜL, op.cit., s. 44.
316 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

KABOĞLU, Türkiye milletvekilliğini, “yüzde onluk baraja


dokunmama bahanesi” ve “AKP iktidarını uzatmanın başlıca aracı”
olarak değerlendirir1748. Dolayısıyla, 450+100 formülünü, küçük
partilere sembolik temsil olanağı tanımak suretiyle, barajı sürdürme
yönünde bir taktik olarak niteler. Dahası, Anayasa’ya ve özellikle ulusal
egemenlik ilkesine aykırı düşeceğini savunur1749.

5) TBMM’deki temsil açığının belli bir oranı aşması


durumunda baraja en yakın partinin barajı aşmış kabul edilmesi
15 Temmuz 2010’da CHP milletvekili Hakkı Süha OKAY
tarafından TBMM Başkanlığı’na sunulan ve barajın % 7’ye indirilmesi
konusunda değişiklik içeren teklif, bu açıdan önemlidir. Teklifte,
önerilen baraj çerçevesinde TBMM’de temsil edilen oy toplamı % 70’in
altında olduğu takdirde, baraja en yakın partinin de milletvekili
bölüşümüne katılması önerilir1750.
Ancak, telâfi edici öneriler, tarafımızca % 10’luk barajı
meşrulaştırma işlevi içerir tarzda savunulmamakta olup; sadece barajın
korunmasında ısrar durumunda mutlaka sisteme eklenmesi gereken
mekanizmalar olarak saptanmaktadır.

6) İkinci meclisle dengeleme


Barajın aynı oranda kalması durumuna yönelik olarak önerilen bir
diğer kurumsal mekanizma, 2. meclistir:
“Çift meclis sistemi, birinci meclisin devlet ve toplum hayatında sebep olacağı
istikrarsız çoğunluğuna karşı bir denge oluşturmakta ve istikrarı temin etmenin
yanında azınlığın haklarının gözetilmesini de sağlayan bir denge unsuru
oluşturmaktadır”1751.
Ancak, 2. meclisin seçimle oluşturulması durumunda, baraj
uygulanmamalıdır. Aksi takdirde, 2. bir adaletsizlik yaratılmış olur.
2. meclis, çoğunlukçu demokrasiye karşı bir fren ve denge sistemi
(check & balance system) enstrümanı olarak hak ve özgürlüklerin
1748 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa ve İnsan Hakları Kurulları”, BirGün, 21.01.2010.
http://goo.gl/LX1NkQ
1749 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Numarasız Kimlik, Kimliksiz Yurttaş, Yurttaşsız

Demokrasi”, BirGün, 26.03.2009. http://goo.gl/G28FUf


1750 Eklenmesi önerilen ek. f. (Teklif, md. 1): “Geçerli oyların yüzde 7’sinden fazla oy alarak

Parlamentoda temsil hakkı elde eden siyasi partilerin aldıkları geçerli oyların toplamı yüzde
70’den [70’ten ?] az ise, oy oranı yüzde 7’ye en yakın siyasi parti de milletvekili çıkamaya hak
kazanır”. T. 15.07.2010, No. 2/735. http://goo.gl/8xEbzC (TBMM web sitesi).
1751 YAVUZ, Bülent & BÜLBÜL, Mahmut, “Çift Meclis Sistemi ve Türkiye”, GÜHFD, C. XVI,

S. 1, Ocak 2012, s. 222. http://goo.gl/IQYXSp


Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 317

güvencelerinden biri olarak kabul edilebilir1752.


Kişisel görüşümüz, % 10 barajından bağımsız olarak, 2. meclisin
Türkiye demokrasisi için yararlı olacağı yönündedir. Kritik nokta, 1961
Anayasası döneminde 2. meclisin kuruluş ve işleyişinden kaynaklanan
tıkanmaların yaşanmayacağı rasyonel bir çözümdür. Ancak 2. meclis, %
10 barajının yarattığı sorunları tek başına çözemez. Öte yandan, barajı
meşrulaştırma yönünde bir argüman işlevi yüklenme riskini de göz ardı
etmemekte yarar. Sonuç olarak, “rasyonalize parlamenter rejim”in
işlerliği ile uyumlu bir 2. meclisi benimsemekle birlikte, % 10 barajına
yönelik bir mekanizma olarak görülmesine, çekince ile yaklaşıyoruz.

7) % 10 baraj içinde seçim sistemini değiştirmek


Bu tür önerilere daha önce yer yer değinildi. Bunlardan biri, “hem
seçmenin ikinci tercihini ortaya çıkaracak olması, hem de parlamenteri
daha güçlü hale getireceği” savıyla, barajlı ve çift turlu dar çevre seçim
sistemidir1753. Ancak, bu yorumun fazlaca iyimser olduğu kanısındayız.
Ayrıca, bu durumda 2. tura, yalnızca ilk turda barajı geçen partiler
katılabileceğinden, daha adaletsiz sonuçların doğması da olasıdır.
Benzer şekilde, dar çevre seçim sisteminin, Kürt kökenli
yurttaşların temsilindeki sorunları gidereceği savunulur1754.

8) Başbakan’ın görüş ve önerileri


Başbakan ERDOĞAN’ın % 10 barajına yaklaşımında, birkaç
kilometre taşı dikkat çeker: 1 saptama, 1 yorum, 2 vaat, 1 çözüm önerisi.

a) Saptama: “Baraj, bizden önce vardı ve değişmeli idi”


Paket hakkında, Başbakan’ın şu sözüne yer verilir:
“Mevcut seçim sistemi, yüzde 10 barajı, AK Parti’nin getirdiği bir sistem
değildir. / Biz, 2002 seçimlerine girerken bu sistem uygulanıyordu, yüzde 10
barajı vardı. / Daha Partimizi kurarken, mevcut seçim sisteminin katılımcılıktan
uzak olduğunu, değişmesi gerektiğini güçlü şekilde ifade etmiştik” 1755.
Yine iktidar partisinden KUZU, aynı görüştedir1756. Ancak,

1752 KAPANİ, Politika Bilimine Giriş, s. 81.


1753 “Bu modelde ilk turda partiler, ülke genelinde % 10 barajını geçmek için yarışacaklardır.
İkinci tur ise bu barajı geçen partilerin adayları arasında olacaktır”. MUTLU, op.cit., s. 174.
1754 “Bu Güney Doğu Anadolu’da Kürt kökenli vatandaşlarımızın mecliste yeteri kadar temsil

edilememelerine neden olmaktadır. Dar bölge seçim sistemi bu tür sakıncalar


içermemektedir”. TURHAN, “Anayasa Hukukunda ...”, s. 71. http://goo.gl/T94VSC
1755 KDGM, Demokratikleşme Paketi ..., s. 19. http://goo.gl/rFZbEF
1756 “[Y]üzde 10’luk baraj ... Başbakanın da bir dönem bulunduğu çizgi hükümete gelmesin diye
318 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

madem ki mevcut sistemin “katılımcılıktan uzak” olduğu kabul ve teyid


edilmektedir, o halde çoğunluğu elinde tutan iktidar, değiştirmelidir.
Sahip olunan avantajı yitirmemek için değiştirmemek ayrı konudur;
ancak “değişmesi gerektiği” ifadesine ve bu olanağa sahip olunmasına
karşın değiştirmemek, ciddi tutarsızlık yaratır. Üstelik, diğer birçok
alanda cesur adımlar atan bir iktidar açısından1757.

b) Yorum: “Baraj, demokrasi ile ilintili değildir”


Başbakan R. T. ERDOĞAN, 13.04.2011’de Strasbourg’da AKPM
Genel Kurulu’na hitaben konuşmasının soru-yanıt kısmında, Hollanda’lı
Parlamenter Tiny KOX’un, “Demokratik değişimden yana olduğunuzu
söylediniz. Ancak, buna saygılıysanız, neden ... % 10’luk barajı
indiremediniz?” sorusu üzerine, şunları kaydetmişti:
“Yüzde 10 barajını indirmek demokrasiyle ilintili değildir. Avrupa’da yüzde 7-8
de var. … . Türkiye’yi yargılama içinde olanlar kendilerine baksınlar. … Barajı
… halkımız isterse düşürürüz, …. Size soracak değiliz. … Seçimse en geniş
anlamda seçim var. İsteyen partisini kuruyor, isteyen seçime giriyor” 1758.
Aynı Parti’den o tarihte AKPM Başkanı (mevcut, AB’den sorumlu
Bakan) Mevlüt ÇAVUŞOĞLU da bu görüşü teyid etmekteydi1759.
AKPM’nin % 10’luk barajın insan hakları sorunu olduğunu
tavsiye kararları ile defalarca kaydetmesine karşın, o dönemde görev
yapan Başkanının karşı çıkışı, dikkat çekicidir.

c) 2012 vaadi: Baraj ve temsilde adalet vurgusu


R. T. ERDOĞAN, 20 Eylül 2012’deki konuşmasında, 63 maddelik
bir vaatler listesi açıklamış olup, barajı düşürme sözü “Kürt sorununun
siyasi çözümü çerçevesinde önemli bir parametre”1760 olarak nitelendi.

konuldu ... Ama öyle bir gün geldi, o barajı koyanlar, bugün buna muhtaç hale geldiler”.
KUZU, Burhan (tartışma kısmı), TBB, Cumhurbaşkanı Seçimi Öncesi Cumhurbaşkanlığı,
(Sempozyum, 12-13 Ocak 2007, Ankara), 1. Bs., TBB Yay., Ankara, Şubat 2007, s. 95.
1757 “[H]ükümet cephesinden ‘Bu kuralı biz koymadık ki biz değiştirelim’ gibi yanıt gelmektedir.

Ancak unutulan kendilerinin koymadığı ve bu barajı getirenlerce konulan çok sayıda kuralı
değiştirmiş olmalarıdır”. KARACAN, A. İ., “Seçim Barajı Tartışması”. http://goo.gl/oKqjZ7
1758 “Seçim barajını size soracak değiliz”, (Haber: GÜNDÜZ, Levent). http://goo.gl/AQfN9u
1759 “Seçim barajı insan hakları ihlali değil”, Sabah, 05.10.2010. http://goo.gl/SEFuwf
1760 ÇANDAR, Cengiz, Türkiye’nin Önündeki İki Yıl: İki Lider, İki Farklı Çizgi, İki Okuma, 1.

Bs., DPI Briefing Paper, Ekim 2012, s. 17. http://goo.gl/L6wJ99 (Rapor’un sitedeki 3
versiyonunda, aynı değerlendirme yer alır).
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 319

d) 2013 vaadi: “Demokrasi Paketi” ve 3’lü alternatif


Demokrasi 2013 AB İlerleme Raporu’nda övgü ile gönderme
yapılan “Demokrasi Paketi” veya “Demokratikleşme Paketi”, Hükûmet
adına Başbakan R. T. ERDOĞAN tarafından 30.09.2013’te kamuoyu ile
paylaşılmıştır. Baraja ilişkin herhangi bir somut adım atılmadığı için,
değerlendirmemiz kamuoyu açıklamasına dayanmaktadır1761.
Açıklamanın % 10’luk baraja ilişkin kısmı, şu şekildedir1762:
“Kamuoyundan ve diğer partilerden gelecek desteğe göre üç sistemden biri
kabul edilecek:
1-Dar bölge sistemi. Türkiye’nin 550 seçim bölgesine ayrılmasını öngörüyor.
Baraj sıfırlanıyor. Bu, Başbakan Erdoğan’ın tercihi.
2-Daraltılmış bölge. Milletvekili sayısına göre seçim bölgelerini 3-5
milletvekiline göre bölünmesini esas alıyor. Baraj yüzde 5 oluyor.
3-İkisinden biri seçilmezse, mevcut mevzuatla seçime gidilecek”.
Hatta 3’lü öneri üzerinden, son genel ve yerel seçim sonuçları esas
alınarak simülasyonlar üretilmiştir. Buna göre, AKP, en büyük artışı tek
adlı-tek turlu seçim sisteminde sağlamaktadır1763.
Önerilerle ilgili birçok iyimser değerlendirmeye de rastlanır1764.
Hatta bir bilim insanı, paketi “demokrasi için küçük[,] Türkiye için
büyük bir adım” olarak niteler1765.

e) Somut öneri: “Çalışsınlar, geçsinler…”


Başbakan ERDOĞAN, 26.06.2013’te, çözüm sürecine yönelik 2
aylık saha çalışmalarını tamamlayan “Âkil İnsanlar” ile “final”
buluşmasında, % 10 barajına ilişkin soru üzerine, şu öneride bulundu:
“Yüzde 10 seçim barajını da düşürmek gündemimizde değil. Partiler çok
çalışsın barajı geçsin. Bu ülkeye istikrar lazım. Bunu biz getirmedik ama yüzde
10 barajı istikrar için gerekli”1766 (b.k.v.t.a.).

f) Nisan 2014 adımı: Dar ve daraltılmış çevre seçim sistemleri


Nisan 2014’te, seçim sisteminde değişiklik, iktidar partisi
yetkililerince yeniden telâffuz edilmeye başlandı. Aslında girişim, 2012
adımının revize edilmiş biçimi olarak da değerlendirilebilir. Bu yeni
girişim, daha önceki tahminimizi de doğrular nitelikte, md. 67/son

1761 “Başbakan Erdoğan Demokratikleşme Paketi’ni açıkladı”, Hürriyet, 30.09.2013.


1762 “İşte demokrasi paketinin içeriği”, Radikal, 30.09.2013. http://goo.gl/nvk2Az
1763 GÖKSEL & ÇINAR, Demokratikleşme Paketindeki ..., passim. http://goo.gl/89g7Uj
1764 ASAL, Türkiye İçin Seçim Sistemi Önerisi: ..., ss. 9-10. http://goo.gl/nqzlhD
1765 YALÇIN, Orhan, “Türkiye için büyük adım: Demokrasi paketi”, Yeni Şafak, 18.10.2012.
1766 “Erdoğan ile akiller arasında ilginç diyaloglar!”, Akşam, 27.06.2013. http://goo.gl/ftPuqt
320 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

engeline takılmamak ve 2015 seçimlerinde uygulamak için, Haziran


2014’e yetiştirilmeye çalışıldı. Öne çıkan 2 tercih için, kamuoyunun
nabzı yoklandı: Tek veya iki turlu, dar çevreli (tek adlı) çoğunluk
sistemi, 5 veya 6’şar üyeli daraltılmış çevreli OTS.
Öte yandan, seçim sisteminin değiştirilmesi ve ulusal seçim
barajının düşürülmesine ilişkin yasal değişikliğin AYM önüne
götürülmesi durumunda AYM’nin iptal veya yürürlüğü durdurma kararı
vereceği, seçimlerin barajsız yapılacağı da bazı kişilerce savunuldu. Ne
var ki, örneğin iptal durumunda yalnız baraj normu değil, aynı zamanda
oyların paylaşımını düzenleyen norm da yürürlükte olmayacağından,
ayrıca iptal edilen normun ilga etmiş olduğu norm kendiliğinden
yürürlüğe giremeyeceğinden, bu görüş fazlaca iyimserdir. Bu olasılıkta,
1 yıllık süre kaydı da dikkate alınınca, kaosu aşmak için hukuk
boşluğunu dolduracak yeni yasal düzenleme yeterli olmayıp, Anayasa’ya
bir GM eklenmesi de gerekebilir.

9) Milletvekilleri için gereken oy sayısını eşitlemek


Milletvekili başına seçmen dağılımı, oldukça adaletsizdir1767. Bu
sorun, AYM içtihadına da konu olmuştur1768.
Gerçi barajın etkisini doğrudan giderme işlevi olmasa da,
seçimlerde oyların eşitliğini sağlayabilecek araçlardan biri, belirli bir
seçmen sayısına milletvekilliği özgülenmesi olabilir. Örneğin 2005 Irak
Anayasası’nda, bu yönde hükme rastlanır1769. 1876 KE’de de, benzer bir
kural vardı (2 dereceli seçim esası ile, her 50.000 kişiye, 1 meb’us).

10) Azamî milletvekili sayısını Anayasa ile sabitlemek


Bu yönde ilginç bir örneğe, 2010 Kırgızistan Anayasası’nda
rastlanır. Buna göre, bir parti, seçim sonuçları ne olursa olsun, 120 üyeli
Jogorku Keneş’te, en çok 65 üye ile temsil edilebilmektedir1770.
İlk bakışta cazip gelebilecek, küçük partilere avantaj sağlayan bu
yönteme katılamıyoruz. Düşük oranlı bir barajın Anayasa ile
1767 1999’da, Tunceli’de 43.000 kişiye, İstanbul’da 132.000 kişiye bir milletvekili düşmektedir.
Dengesizlik, seçmen sayısı açısından derinleşir. Tunceli’de 25.000 seçmene, İstanbul’da
90.000 seçmene bir milletvekili düşer. SAĞLAM, Anayasa Hukuku ..., ss. 333-334, 384.
1768 AYM, K.T. 10.02.2011, E. 2009/88, K. 201/39; RG, T. 18.02.2011, S. 27850.
1769 Md. 49/1, c. 1: “Millet Meclisi, … seçim bölgelerinden her 1000.000 kişiye bir sandalye

düşecek şekilde seçilen temsilcilerden oluşur”. Akt. TUNÇ, Hasan, Türkiye’ye Komşu
Devletlerin Anayasaları, 1. Bs., Asil Yay., Ankara, 2008, s. 295.
1770 Md. 70/2(2): “Seçim sonuçlarına göre bir siyasi parti, parlamentoda en fazla 65 sandalye ile

temsil olunabilirler”. EREN & ASKER, op.cit., s. 123.


Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 321

sabitlenmesi ve yasa ile değiştirilmesinin önüne geçilmesi ne denli


adaleti koruyucu ise; milletvekili sayısını sabitleyen norm da, en az o
denli adaletsizdir. Küçük partileri meclis dışına itme ve büyük partilere
abartılı temsil sağlama amaçlı yüksek baraj ne denli adaletsiz ve yapay
ise, milletvekili sayısını yapay biçimde sınırlayan bu tür engeller de o
denli adaletsizdir. Kayıtlamanın Anayasa ile yapılması, ayrı sorundur.

E) Barajı yükseltmek
% 10’luk barajın artırılması gerektiği yönündeki görüşlere, -birkaç
ciddiyetsiz öneri hariç-, pek rastlanmaz. Bazı önerilerde, OTS’nin
farklılaşan modelleri eşliğinde % 15’lik barajlar yer alır1771.
Öte yandan, “istikrar” uğruna bir türlü vazgeçilemeyen % 10’luk
barajla ilgili değerlendirmelerde, ironik vurgulamalar da yapılmakta,
örneğin tam istikrarı sağlamak için % 20’lik baraj önerilmektedir1772.

§ III. KİŞİSEL ÖNERİLERİMİZ

Önerilerimiz, başlıca 3 açıdan değerlendirilecektir.

A) Ne yapılmalı? (konu): Alternatif öneriler


Hukuksal sınırlar içinde kalmak kaydıyla, baraja demokratik tepki
yönünde olağan ve olağan dışı birçok yöntem geliştirilebilir1773.
Ancak, odaklanacağımız nokta, bu tür yöntemlerden ziyade, barajı
düşürme, kaldırma veya yarattığı adaletsizliği telâfi etme yönünde
adımlardır. Alternatif önerilerimizi, sırasıyla irdeleyelim.

1) İdeal öneri: Barajın doğrudan Anayasa ile yasaklanması


veya belli orana sabitlenmesi (Portekiz modeli)
Barajın tamamen kaldırılması ve hatta Portekiz Anayasası md.
152/1 benzeri bir normla, kurulu iktidarların yasa yoluyla baraj tespitine

1771 Bir öneri, “iki parti tercihli, % 15 barajlı, tercihli liste uygulamalı, azalan tam sayılı çarpan
usullü, nispi sistem”dir. ÖZGÜL, op.cit., s. 260, 268. http://goo.gl/Nx560A
1772 COŞKUN, Vahap, “Baraj % 20 Olsun, İstikrar Tam Olsun!”, Taraf, 30.01.2011.
1773 Bir örnekle yetinelim: Barajı aşamayan, ancak TBMM’ye bağımsız adaylarla girebilen

partiler, barajın ara seçimlerde de uygulanmasına ilişkin MSK md. 33/1’in verdiği olanağı
kullanarak, tüm milletvekilliklerini kazandıkları seçim çevrelerinde veya TBMM’nin % 5’ini
kapsayacak sayıda üyeliklerini boşaltmak suretiyle, oylarını ve milletvekili sayılarını
yükseltmeyi deneyebilirler. Yasa kuralı aksi yönde olsa ve ara seçimlerde baraj uygulanmasa,
bu yöntem, barajın etkisini aşma yönünde çok daha ilginç sonuçlara yol açabilirdi.
322 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

yönelik olası girişimlerinin önünün Anayasal engelle kesilmesidir. Bu,


yeni anayasa veya Anayasa değişikliği ile de mümkündür.
Karar alma mekanizmalarını elinde tutan ve üstelik “İleri
demokrasi” iddiasındaki siyasal iktidarın yapması gereken, barajı
savunmak değil; üstelik yeni bir anayasa yapımının eşiğinde bulunulan
dönemde, barajı Anayasa ile yasaklayan Portekiz benzeri bir normu
tercih etmektir. Zira unutulmamalıdır ki, gerek d’Hondt modeli nispî
seçim sisteminin mantığı, gerekse Türkiye pratiği açısından bakılınca,
barajın % 0 ilâ % 3 arasındaki bir seviyede olması, parlamentodaki
sandalye paylaşım sonuçlarını genellikle değiştirmemektedir1774. Barajın
kaldırılması önerisi, sınırlı sayıda kişi ve kurum tarafından savunulur.

2) Optimum öneri: Makûl bir barajın doğrudan Anayasa ile


belirlenmesi (Slovenya, Norveç ve Lihtenştayn modelleri)
Ancak, eğer mutlaka barajda ısrar edilecek ve düşük bir baraj
konulması tercih edilecekse, Slovenya Anayasası md. 80/5 ve 1814
Norveç Anayasası md. 59/5’te olduğu üzere, baraj sınırının da doğrudan
anayasa ile konulması önerilebilir. Her iki Anayasa da, barajı % 4 olarak
düzenler. Öte yandan, yine barajı doğrudan saptayan, ancak % 8 gibi
yüksek bir orana sabitleyen 1921 Lihtenştayn (1973’te eklenen md.
46/3) gibi bir olumsuz örneği de unutmamak gerekir.
Slovenya ve Norveç Anayasaları, % 4’ü bir tavan veya taban
olarak değil, yasama organının değiştiremeyeceği sabit bir oran
olarak belirler. Kanımızca, iki örnekten farklı olarak, yeni Anayasa’da
bu oran, bir tavan olarak saptanmalıdır. Örneğin, “… ülke barajı %
3’tür” biçiminde bir formül yerine, “… ülke barajı, % 3’ten fazla bir
oranda belirlenemez” biçiminde kısıtlayıcı bir formül, daha uygundur.
Zira bu takdirde Anayasayıcı, yasama organının daha yüksek bir
baraj belirlemesini engellemiş olduğu gibi, ayrıca -diğer 2 örnekten
farklı olarak- daha “ileri” bir demokratik bir döneme geçildiğinde, daha
düşük bir baraj (örneğin, % 2.5) belirleme olanağına da sahip olacaktır.
Böylelikle Türkiye, barajı düzenlemeyip yasaya bırakan, yasaklayan
(Portekiz) ve yasamaya bırakmayıp doğrudan sabitleyen (Slovenya,
Norveç, Lihtenştayn) modellerden farklı, 4. bir kategori olarak, baraj için
üst sınır belirleyen ilk örnek olabilir.
Ulusal barajın doğrudan anayasa ile düzenlenmesi, bazı partiler ve
sivil toplum örgütlerince önerilir: 1995 Anayasa değişiklikleri öncesinde

1774 Bkz. GÖKSEL & ÇINAR, Yüzde 10 gibi …, s. 3. (Tablo 2).


Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 323

MHP’nin TBMM Başkanlığı’na sunduğu önerinin yanı sıra, TBB


önerisinde de, % 5’lik bir anayasal sınır getirilir1775. Hacettepe
Üniversitesi1776, Kafkas Dernekleri Federasyonu1777, Sivil Toplum
Geliştirme Merkezi1778 de benzer öneriler sunar.
Milletvekili BATUM, eğer mutlaka bir baraj öngörülecekse, barajı
sabitleyecek bir oranın doğrudan Anayasa’ya eklenmesini önerir1779. Bir
diğer milletvekili İYİMAYA da, muğlak bir koşulla (“millî ihtiyaç”),
barajın Anayasa’da düzenlenmesinden söz eder1780.

3) Yalnızca bir siyasal partinin barajı aşmasına ilişkin öneri


Daha önce de belirttiğimiz üzere, SPK’da 1995’te yapılan
düzenleme ile, TBMM’ye hiçbir partinin girememesi durumunda alınan
“düzeltici/telâfi edici” önleme karşın, yalnızca 1 partinin girmesi
olasılığına karşı bir önlem düşünülmemiştir. Bu noktada, seçimlerden bir
parlamento çıkmaması olasılığına karşı önlem alınmış olmasına karşın,
tek partili bir demokraside herhangi bir sakınca görülmediği ve bu tür bir
tablonun “hazmedildiği” sonucunu çıkarmak, yanlış olmaz.
Baraj kaldırılmadığı takdirde, bu hususun da yeniden ele
alınmasına ihtiyaç bulunmaktadır. MSK md. 34/5’te, hiçbir partinin %
10’luk barajı aşamaması durumunda, ilgili md. f. 4 ve 5’e yollama
yapılır. Hükümlerin birlikte yorumundan, bu durumda, seçime katılan
partilerin, seçim çevrelerindeki sandalyeleri barajsız d’Hondt sistemine
göre paylaşacakları sonucu çıkmaktadır. Oysa, bu durumdan farklı
olarak, yalnızca bir partinin % 10’luk barajı aşması olasılığı, MSK’da
düzenlenmemektedir. Bu durumda da, f. 4 ve 5’in uygulanması ve
milletvekili paylaşımının barajsız d’Hondt sistemine göre yapılması
1775 Md. 43/6’da, ulusal seçim barajının % 5’i aşamayacağı yönünde hüküm önerilir. (TBB,
Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi, 4. Bs., ss. 93-94). Md. 45/5’te ise, partilere devlet
yardımı için % 3 oranı önerilir. Ibid., s. 96.
1776 Taslak, md. 100/4: “... Bölgesel ve ulusal seçim barajları, seçmenler topluluğunun % 3’ünü

aşamaz”. Hacettepe Üniversitesi, 2012 Anayasa Taslağı, 2012, s. 63. http://goo.gl/u4FsGj


1777 “[A]nayasa, seçim barajı gibi temsiliyeti engelleyen düzenlemeleri önleyici hükümler

içermelidir”. KAFFED, Çerkesler Nasıl Bir Anayasa İstiyor? ..., s. 7. http://goo.gl/1L3Wh0


1778 “Barajın kaldırılması ya da baraj oranının düşürülmesine ilişkin düzenlemeler me[v]cut

sistemde olduğu gibi yasaya bırakılmamalı, doğrudan anayasada gerçekleştirilmelidir”.


(b.k.v.t.a). STGM, Örgütlenme ..., s. 15. http://goo.gl/L1hBcF
1779 BATUM, önerisini iki alternatif formülle somutlaştırır: 1) “Seçim kanunları ile, temsilde

adaleti zedeleyecek ölçüde ülke veya çevre barajı getirilemez”. 2) “Seçim kanunları ile, yüzde
… üzerinde seçim barajı getirilemez”. BATUM, 99 Soruda …, s. 346.
1780 “millî ihtiyaç ise, hangi baraj ise o baraj … anayasal kayıt olarak derpiş edilmeli”.

TBMMTD, Dönem: 21, YY. 3, C. LXX, B. 134 (Olağanüstü), O. 2, T. 27.09.2001, s. 241.


http://goo.gl/GVkB08 ; http://goo.gl/R6LuLn
324 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

gerektiği yorumlarına rastlanır. Ancak kanımızca, bu hususun Yasa’da


açıkça düzenlenmesi daha isabetli olacaktır.

4) % 10’luk barajda reforma uyum açısından diğer öneriler

a) Partilere malî yardım barajının düşürülmesi / kaldırılması

aa) Genel olarak: Devlet yardımının ve barajın gerekliliği


Politika-para ilişkisi, denetim gerektiren alanlardan biridir. Dünya
ülkelerinde, bu açıdan ciddi kural ve mekanizmalar öngörülür1781.
Devlet yardımının özellikle küçük partilere doğru
yaygınlaştırılması ölçüsünde, partileri sermaye, basın tekelleri vs.
baskısından korumak ve özgürleştirmek de mümkün olabilir1782.
Gelişmekte olan veya küçük partilerin, kısaca azınlığın da bir gün
iktidar olma yollarının tıkanmaması, diğer partilerle yarışabilmesi için
fırsat ve olanak eşitliğinin/adaletinin sağlanması, yalnızca örgütlenme ve
ifade özgürlüğü açından değil, parasal açıdan da önemlidir. Ancak baraj
öngörülmemesi, sırf hazineden yardım alma amaçlı paravan partilerin,
deyim yerinde ise “naylon parti”lerin kurulmasını teşvik eder.
Ulusal baraj uygulamayan ülkelerde dahi, bu tür fonlardan
yararlanabilmek için bir baraj öngörülebilmektedir. Örneğin, seçim
barajı uygulanmayan Avustralya’da, devlet yardımı barajı mevcuttur:
Yasa’ya göre koşul, oyların % 4’ünü aşmaktır (md. 208/1,21783).

bb) AYM karşı-tezi: % 7’lik barajın Anayasa’ya uygunluğu


AYM, önceki yıllarda Hazine yardımına ilişkin çelişkili kararlara
imza attı1784. Yakın zamana gelince; % 10 barajının Anayasa’ya
uygunluğu kararından 13 yıl sonra, LDP’nin başvurusu üzerine, % 7’lik
barajın uygunluğuna çoğunluk oyu (6-51785) ile karar verdi1786.
1781 22 ülkede partilerin finansmanı ve devlet yardımı hakkında detaylı bilgi için bkz. BRYAN,
Shari & BAER, Denise (Ed.), Money in Politics: A study of Party Financing Practices in 22
Countries, IFES-NDI Publ., USA, January 2005, passim. http://goo.gl/DM1Ofs
1782 TANÖR, Bülent, Türkiye’nin İnsan Hakları Sorunu, BDS Yay., İstanbul, 1990, s. 200.
1783 ACT Parliamentary Counsel, Australian Capital Territory Electoral Act 1992 (A1992-71),

Republication No. 36, Effective: 1 July 2012, p. 168. http://goo.gl/BZ5av5


1784 1961 Anayasası döneminde, AYM’nin bu konuda çelişkili kararlar verdiği; hatta (K. 1969/14

ve K. 1971/3), zıt görüşlerin ağırlık kazandığı not edilir. GEDİK, op.cit., ss. 189-190, dp. 834.
1785 Çoğunluk oyları (6): A. AKYALÇIN, M. ERTEN, A. N. ÖZLER, S. ÖZGÜLDÜR, Ş.

APALAK, S. KALELİ. Azınlık oyları (5): H. KILIÇ, O. A. PAKSÜT, S. ADALI, F.


KANTARCIOĞLU, Z. A. PERKTAŞ.
1786 AYM, K.T. 20.11.2008, E. 2008/42, K. 2008/167; RG, T. 18.03.2009, S. 27173.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 325

AYM kararında, “Yasama organı haklardan yararlanma


konusunda, kişiler arasında ancak objektif ve makul nedenlerle ve ölçülü
olarak farklılık yaratabilir. Objektif ve makul nedenlere dayanmayan ya
da ölçülü olmayan bir farklılığın Anayasa’ya uygun olduğu
düşünülemez” görüşü savunulmasına karşın; partilerin ulusal iradenin
oluşumuna katkısı, elde ettikleri oy sayısına paralel ve dar bir çerçeveye
oturtuldu. Ancak argüman, tartışmaya açıktır1787.

cc) Vergi ödevi-oy hakkı-seçim barajı-devlet yardımı ilişkisi


Bir AYM kararına karşı oyda, şu görüşe yer verilir:
“Anayasa, Meclise milletvekili gönderebilmeyi ‘temsilde adalet’ ve ‘yönetimde
istikrar’ ilkelerine, Devlet yardımı alabilmeyi ise ‘yeterli düzey’ ve ‘hakça’ gibi,
tamamen farklı esaslara bağlamıştır. ... [M]illetvekili çıkarabilmek için gerekli
olan barajı aşabilmenin Anayasal dayanağı, mali yardım yönünden geçerli
değildir. Yönetimde istikrar ilkesinin gereği olan, belli oranda oy almak ile mali
yardım arasında Anayasa’da bir ilişki kurulmadığı açıktır”1788.
% 10’luk seçim barajı ve % 7’lik devlet yardımı barajını birlikte
aldığımızda, ortaya ciddi bir sorun ve bağlantılı bir soru çıkıyor.
Yurttaşa, açıkça şu denilmiş olmuyor mu? : “Vergi vermek zorundasınız,
ama partinize Hazine’den para yok, sizi temsil edecek milletvekili de
yok. Yine de oy hakkınız var. Özgürce kullanınız”. Acaba buna karşılık,
vatandaş şu soruyu sormakta çok mu haksız düşer?: “Öyleyse, benden
vergi de almayın, neden alıyorsunuz? Benzer görüş, 2010 Anayasa
değişikliklerinin görüşülmesi sırasında da savunuldu1789.
Nitekim, kamu harcamalarının finansmanı amacıyla, yurttaştan
“malî gücüne göre” vergi alınır ve Devlet Hazinesi’nin boş kalmaması
sağlanır. Ancak, yurttaşın oy verdiği parti % 7’yi geçmediği takdirde,
Hazine’den malî destek alamaz. Seçmenin oy verdiği parti % 10’u
aşamadığı takdirde ise, seçmen temsil edilmez. Tabii ki, (partilerin

http://goo.gl/A5HBrh (AYM web sitesi, e.t. 13.05.2014).


1787 “[S]eçimlere katılabilme koşullarını sağlayamayan ve seçimlere katıldığı halde aldığı oyla
yeterli oranda seçmen kitlesinin güvenini kazanamadığı anlaşılan bir siyasi partinin milli
iradenin oluşumuna, daha büyük seçmen kitlesinin güvenini kazanan güçlü partiler gibi
katkıda bulunacağı düşünülemez. … [P]artilerin büyüklük ve güçlerine göre demokratik siyasi
hayata katkıları ölçüt olarak dikkate alınmak suretiyle devlet yardımından yararlanmaları
öngörülmüştür”. (AYM, K. 2008/167).
1788 H. KILIÇ ve S. ADALI’nın karşı oyu: AYM, K.T. 20.11.2008, E. 2008/42, K. 2008/167.
1789 A. BİRDAL - BDP: “[Y]üzde 10 barajla bizim, Parlamentoda temsil olanağımızı elimizden

alan bir Anayasa’ya oy veremeyiz. Emekçilerin, yoksul insanların topladığı vergilerden, üç


partinin hazineden aldığı yardımlara karşılık bizi yok sayan bir anlayışa biz ‘evet’ diyemeyiz.
... ezilenlerin, emekçilerin temsilde adaleti[ni] engelleyen yüzde 10 barajı kaldıracağız”
TBMMTD, Dönem: 23, YY. 4, C. LXVII, B. 91, T. 22.04.2010. http://goo.gl/jx8TKk
326 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

gelirlerinin % 80-90’ı Hazine’den gelse de) devlet bütçesinin tamamen


partilere gittiği, ya da yurttaşın temsil edilme hizmeti dışında diğer
hizmetlerden yararlanmadığı savunulamaz. Ancak, ortaya konulan
çelişki, üzerinde düşünülmeye değer.
2 barajın dengesini, olasılıkları dikkate alarak açıklayalım:
ULUSAL SEÇİM BARAJI-DEVLET YARDIMI BARAJI İLİŞKİSİ: 3 OLASILIK
 Seçim barajı = yardım barajı: Her iki baraj eşit ise, sadece seçmeni temsil eden ve
yasama sürecine aktif olarak katılan partilerin (doğal baraja takılmamak ve milletvekili
çıkarabilmiş olmak kaydıyla) Hazine yardımından yararlanabilmesi söz konusu olacaktır.
 Seçim barajı > yardım barajı: Seçim barajı daha yüksek olduğu takdirde (mevcut
durumda olduğu üzere), TBMM’ye giremeyen partilerin Hazine’nin malî olanaklarından
yararlanması söz konusu olur. Bu durumda, parlamenter göreve katılmamasına karşın,
partilerin pastadan pay alması yersiz gelebilir. Ancak, adaletsiz barajı geçemeyen
partilerin temsil yetkisinden yoksun bırakılması, parasal destekle giderilemeyeceğini
savunmak mümkün. Kaldı ki, çoğulcu demokrasi gereği, gelecekte iktidar olma veya en
azından TBMM’ye girme kanallarının açık tutulabilmesi açısından, güçsüz partilere
parasal destek sağlanmasında herhangi bir sakınca değil, aksine “âdil koşullarda
yarışma” bağlamında gerek olduğu da savunulabilir.
 Seçim barajı < yardım barajı: Devlet yardımı barajının, seçim barajından yüksek
tutulması, ilk anda oldukça makûl görünebilir. Ancak, aksi de savunulabilir. Şöyle ki; Bu
takdirde, TBMM’de temsil görevi gören, yasama sürecine katılan bazı partilerin (seçim
barajını aştığı halde, malî yardım barajının altında kalan partiler), bu görevlerine karşılık,
Hazine’den hiçbir parasal katkı alamaması gibi bir garabet doğabilir.
 Kişisel önerimiz, seçim barajının tamamen ortadan kaldırılması yönünde idi. Buna paralel
olarak, yardım barajının da tamamen kaldırılması ilk anda uyumlu gelse de, bu takdirde,
sırf Hazine’den yardım alabilme amacına yönelik aşırı sayıda parti kurulacaktır.
Dolayısıyla, % 2-3’lük bir oranın saptanması, partiler açısından fırsat eşitliği ve âdil
koşullarda yarışma zemini sunmak adına olumlu işlev görebileceği gibi, aynı zamanda
bahsettiğimiz türde “geçim kaynağı” parti yapılanmasının da önüne geçebilecektir.

dd) Eleştiri ve öneri(ler)


% 7’lik baraja ilişkin öneriler, çeşitlilik gösterir:
 Oranın korunması: Şehit Aileleri Federasyonu1790.
 Oranın düşürülmesi: Türk Dayanışma Konseyi1791, Kamu-Sen1792.
 % 5 oranlı ve kademeli öneri: Fransa uygulaması önerilir1793.

1790 ŞAF, Yeni Anayasa Çalışma Raporu, 2012, s. 6. http://goo.gl/EfVkwS


1791 Türk Dayanışma Konseyi, Anayasa’da Temel İlkeler, Çalıştay Raporu, Kasım 2011, s. 59.
http://goo.gl/AP9gIj
1792 Türkiye Kamu-Sen, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na Görüş Bildirisi, 2012, s. 16.

http://goo.gl/gUx6BK Ayrıca bkz. DURNA, “Open Parliaments: The Case of Turkey”, p. 143.
http://goo.gl/R8SFgt
1793 “Fransa örneğinde olduğu gibi devlet yardımının iki parçaya ayrılması suretiyle; yardımın

bir kısmının, oy oranındaki alt sınır daha aşağıya çekilerek (örneğin % 5), … seçime girme
hakkını haiz tüm partilere eşit şekilde, diğer kısmının ise kazanılan oy miktarı ile orantılı
olarak dağıtılması”. BERBER, Bilgen, Türk Anayasa Hukukunda Siyasi Partilere Devlet
Yardımı, (Yüksek Lisans Tezi), Ankara Üniv. SBE, Ankara, 2008, ss. 156-157.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 327

 Yalnızca oy ile orantılı dağılım: SPOD1794, TİSK1795, TESEV1796, ASE1797,


Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği1798.
Kişisel kanımız, % 10 barajı gibi, % 7 barajının da ölçüsüz olduğu
yönünde idi. Bu husus, özellikle çok partili siyasal yaşamın temel
gerekliliği olan “âdil koşullarda yarışma” açısından tartışılabilir. Büyük
partilerin toplumsal desteklerinin yanı sıra, finansal kaynaklarının da
çeşitli ve güçlü olmasına karşılık, küçük partiler bu açıdan dezavantajlı
koşullarda örgütlenmekte ve seçimlere katılmaktadır. (Hatta bazı
partiler, SPK md. 36/1’deki bu koşulu yerine getiremedikleri için,
seçimlere katılamamaktadır). Birçok ülkede, baraj oranının altında kalan
partilere dahi -zorunlu seçim harcamalarını karşılayacak miktarda da
olsa- devlet kaynaklarından pay alma olanağı tanınmıştır. Bu olanak,
âdil koşullarda yarışmaya katkı sağlayacağı gibi, küçük ve büyük partiler
arası fırsat ve olanak eşitsizliğini gidermede etkili rol oynayabilir.

aaa) % 7’lik barajın makûl bir düzeye çekilmesi


Kanımız, % 7’lik barajın % 2-3’e indirilmesi yönünde idi.
Nitekim, bu oran düşürüldü. Ancak, tanık olduğumuz bir tartışma,
barajın kaldırılması olasılığına yönelik tereddütlerimizi giderdi.
Söz konusu tartışma, Fakülte’miz öğrencilerinin1799 katıldığı bir çalışmanın
sunumunda gelişti. Yasama grubu, ele aldığı % 7’lik devlet yardımı barajını %
3’e indirirken, CB % 3’lük barajın düzeltici önlemlerle pekiştirilmesi yönünde
bir görüşle yasayı veto etti. Akabinde CB, oranın halen yüksek olduğu, TBMM
üyeleri ise % 7’lik barajın istikrarı zedeleyeceği yönünde gerekçelerle AYM’ye
başvurdu. AYM ise, CB gerekçesine yakın gerekçelerle, yasayı iptal etti. Aynı
çalışmada, TBMM grubunun, seçim barajının % 10’dan % 5’e çekilmesi

1794 SPOD, LGBT Yurttaşların Yeni Anayasaya Yönelik Talepleri, SPOD Anayasa Çalışma
Grubu Raporu, Nisan 2012 s. 9. http://goo.gl/muf50P
1795 AHYDK’nın Siyasi Partilerin Finansmanı Konusunda İlkeler Raporu’ndan (2001) hareketle,

partiler arasında “fırsat eşitliği” için, “seçmen sayısı oranına göre bir tavan”ın belirlenmesi
önerilir. TİSK, Ekonomik Anayasa Raporu: Anayasa’nın Temel Esasları ve Mali Ekonomik
Hükümlerine İlişkin Görüş ve Öneriler, TİSK Yay., Ekim 2011, s. 7. http://goo.gl/Sbp2Uq
1796 ERDOĞAN, Mustafa & YAZICI, Serap, Anayasa Komisyonu Raporu: Türkiye’nin Yeni

Anayasasına Doğru, TESEV Yay., Nisan 2011, s. 27. http://goo.gl/OA6Iu6


1797 ASE, Birlikte Yaşam Belgesi ..., s. 23. http://goo.gl/VtVOSq
1798 Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği, Anayasa Önerisi (“Alevilerden yeni anayasa

önerileri”). http://goo.gl/h1Pzoi
1799 TBMM Grubu: Beste ERDEM, Sinem MOLLAHASANOĞLU, İrem Beril METİN,

Zeynepnur ÇOŞKUN, Melis KARABULUT, İrem UZUNLAR, Pınar PEKŞEN, Asiye


SULAMIŞ, Sümeyye AKDEMİR, Cumhurbaşkanı: Dilek ÇAVUŞOĞLU, AYM grubu:
Abdullah ATİK, Gözde Nur UR, Kağan SALMA, Elçin ZENGİN, Eda AKKAYA, Ayhan
YILMAZER, Süleyman KURNAZ, Hilal DEMİREL, Deniz YURTSEVEN. Katkıları için,
kendilerine teşekkür ederiz. Yine bu tür projelerde yer alan öğrencilerimizden Ecrin
BAYDAK’ı, Fakülte’mizi 3 yılda bitirerek bir ilke imza attığı için kutlarız.
328 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

yönündeki yasa değişikliği ise, farazî AYM tarafından oy çokluğu ile


Anayasa’ya uygun bulundu1800.
Yardım barajının % 0’a düşürülmesinin kötüye kullanılabileceği
görüşü yaygın olmasına karşın, aksi de iddia edilebilir. Diğer bir deyişle,
mevcut sistemden daha âdil ve oy başına miktar belirleme durumunda,
bazı argümanlarla, kötüye kullanımın önüne geçilmesi de mümkündür.

bbb) Barajın “sıfır”lanması - asgarî örgütlenme koşulu ilişkisi


Barajın tamamen kaldırılması veya sembolik bir baraj (örneğin,
bazı ülkelerde olduğu gibi % 0,5 veya % 1) konulması da düşünülebilir.
SPK’ya göre, partilerin seçime katılabilmeleri için, -TBMM’de
grubu yoksa- ülke çapında illerin en az yarısında oy verme gününden en
az 6 ay önce örgütlenmeleri gerekir (SPK, md. 36/1). Örgütlenme maddi
harcamayı gerektireceği ve bu süreci tamamlayamadığı takdirde seçime
katılma yolu kapalı olduğu için, suiistimal olasılığı en aza indirilebilir.
Ancak, bu görüş vesilesi ile şunu da vurgulamakta yarar var:
Barajın tamamen kaldırılması durumu dahi, sorunu çözmemektedir.
Bağımsız adaylara devlet yardımı yapılmadığı ve bu adayların
birçoğunun seçim harcamalarını kendi olanaklarıyla karşıladıkları
gerçeği göz ardı edilmemelidir.

ccc) Kademeli/oy bazlı yardım önerisi


% 7’lik barajın tamamen ortadan kaldırılması ve Almanya
örneğinde olduğu üzere, alınan oy bazında bir meblağın ödenmesine
ilişkin yasal düzenleme yapılması durumunda, sırf para kazanmak için
parti kurmanın da önüne geçilebilecektir. Kaldı ki, oy oranlı yardım,
yine bir tür baraj şartıdır; ancak, “ya çok, ya hiç” esaslı bir
düzenlemeden çok daha âdil olduğu açıktır. Kanımızca, “sosyal devlet”
kavramının teorik ilkelerinden biri olan “fırsat ve olanak eşitliği”nin,
siyasal düzlemde yansımasına da yardımcı olacak ve küçük partilerin
seçim harcamalarına elden geldiğince, az da olsa katkıda bulunacak ve
böylelikle âdil şartlarda demokrasi yarışmasına -% 10 barajlı ortamdan
daha çok- katkı sağlayacaktır.
Özetle; partilerin âdil koşullarda yarışabilmesini sağlamak için,

1800MÜHF’de Anayasa Hukuku derslerini üstlendiğimiz 2. öğretim tek no.lu şubede, elden
geldiğince her yılın Bahar döneminde, gözetimimizde Anayasa Hukuku farazî çalışmaları
yürütülmektedir. 2012-2013 döneminde, 1. sınıf öğrencilerinin yürüttüğü farazî yasama
çalışması, CB incelemesi ve AYM kararı, kişisel blogumuzda da yayınlandı. http://a-
sezer.blogspot.com (“Öğrenci Ödev” sekmesi).
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 329

barajın makûl bir seviyeye (örneğin, % 2-3) çekilmesini önerdik. Ancak,


asıl önerimiz, % 10’luk ulusal seçim barajının tamamen kaldırılması ile
uyumlu olarak, devlet yardımından (public subvention, state funding)
yararlanma için konulan barajın da kademeli olarak azaltılmasıdır. Zira,
diğer ülkelerdeki1801 oranlara bakılınca, Türkiye’nin bu açıdan da
ortalamayı hayli aştığı gözlenir.
Sabit katsayı veya oy başına miktar saptanarak, âdil bir sistem
üretilebilir. Devletin partilere yardımında “yeterli düzeyde ve hakça”
yardım ilkesi (Any., md. 68/son), destek argüman olarak kullanılabilir.
OY BAŞINA DEVLET YARDIMI ÖRNEKLERİ
Devlet yardımı için aranan koşullar, ya toplam oy sayısının belli bir yüzdesi (genellikle % 1 -
% 2 civarı), ya parlamentoda minimum koltuk sayısı (çoğunlukla 1), ya da bu ikisinin
kombinasyonu biçimindedir. Örneğin Avustralya’da, oyların % 1’i veya parlamento’da 5
sandalye kazanma koşulu öngörülür. İstisna arz etse de, bazı durumlarda ise belli bir oy oranı
yerine, oy sayısının arandığı da görülür. Örneğin, Portekiz’de, 50.000 oy yeterlidir. Bu ise,
pratikte seçmen sayısının yaklaşık % 0.6’sına tekabül etmektedir. Dilsel azınlığı temsil eden
partiler veya listelerin bu tür barajlardan muaf tutulmasına ilişkin örnekler de mevcuttur1802.
Hatta bazı ülkelerde, “oy başına para” ilkesine paralel devlet yardımı da uygulanmaktadır
(Örn. Almanya’da ilk 5 milyon oya kadar, oy başına 0.85 €).

ee) 2014 düzenlemesi: % 7’den % 3’e


Bazı yazarlara göre, % 7’lik oran 12 Eylül ürünüdür1803. Oysa
devlet yardımı barajı başlangıçta düzenlenmemiş olup, % 10’dan % 7’ye
gelinceye dek birkaç aşamadan geçti 1804.
Devlet yardımı için % 7’lik oyu aşmak yeterli olup, ulusal barajı
da aşma koşulu aranmaz. Bu yönde AYM kararları da mevcuttur1805.
% 7’lik oranın düşürülmesi yönünde, TBMM’de bazı adımlar da
atıldı. Örneğin, 14.05.2012’de, CHP Antalya Milletvekili Av. Gürkut
ACAR’ın teklifi ile, seçim barajının % 10’dan % 5’e, devlet yardımı
barajının ise % 7’den % 3’e düşürülmesi önerildi1806. 2013 “Demokrasi

1801 IDEA Political Finance Database bilgilerinden derlenen bir tablo için bkz. KEYMAN &
ERDEM & AĞIRDIR, op.cit., s. 79 (Ek’ler, Tablo 8). http://goo.gl/HQe8vw
1802 BIEZEN, Ingrid Van, Financing Political Parties and Election Campaigns-Guidelines, CoE

Publ., Strasbourg, December 2003, p. 46. http://goo.gl/qi1fPO


1803 EMİNAĞAOĞLU, Ömer Faruk, “Demokraside Barajlar Sorunu!”, http://goo.gl/7tWLWl
1804 Gelişim için bkz. ÇOBAN, Ali Rıza, “Devlet Siyasi Partilere Hakça ve Yeterli Düzeyde

Yardım Yapıyor mu?”, GÜHFD, Prof. Dr. Attila ÖZER’e Armağan, C. XII, S. 1-2, Haziran-
Aralık 2008, ss. 618-622. http://goo.gl/JEcZEB
1805 Bkz. AYM, K.T. 20.11.2008, E. 2008/42, K. 2008/167; RG, T. 18.03.2009, S. 27173.

http://goo.gl/A5HBrh Söz konusu kararın 6-5 oy çokluğu ile alındığını, karşı oy gerekçesi
kaleme alan 5 AYM üyesinin, % 7’lik barajı “ölçüsüz” bulduğunu not edelim.
1806 T. 14.05.2012, E. No. 2/567, s. 2. http://goo.gl/V5P16o (TBMM web sitesi).
330 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Paketi”ne ilişkin Başbakan’ın açıklamasında da, % 3 oranı


dillendirildi1807. Nitekim, bu değişiklik, 2014’te gerçekleştirildi1808.

b) CB aday gösterme barajının düşürülmesi1809


CB aday gösterme barajı da, yukarıdaki birçok ilke ekseninde
değerlendirilebilir. Ayrıca, siyasal rejimin değiştirilmesi ve başkanlık
rejimi yönündeki arayışlar dikkate alındığında, % 10’u tek başına
aşamayan partilerin CB adayı önerememesi, sınırlayıcı işlev görür. Bu
denli önemli (ve mevcut hâliyle dahi sembolik devlet başkanlığı rolünü
aşmış) bir kurumun belirlenmesinde küçük partilerin dışlanması,
demokrasi ve çoğulculuk açısından hayli eleştiri alabilir.
Ayrıca, herkesin aday olabilmesi, öncelikle TBMM seçimleri için
güvence teşkil etse dahi; genel çerçevede aday olma hakkı, “seçilme
hakkı”nın önemli bir parçasıdır. Cumhurbaşkanlığı seçimi için, belirli
sayıda milletvekili veya parti tarafından aday gösterilme
zorunluluğunun, demokratik ilkelerle bağdaşmayacağı savunulabilir.
Bu bağlamda, başlıca 3 öneri ile yetiniyoruz:
 Öneri - 1: Barajın düşürülmesi: Örneğin, toplam oy oranları %
5’i aşan partilerin ortak aday göstermesi düşünülebilir.
 Öneri - 2: Partilerce aday gösterilme zorunluluğunun
kaldırılması: CB seçimi için, herhangi bir parti tarafından aday
gösterilme zorunluluğunun kaldırılması ve durumu anayasal
ölçütlere uyan bireylere adaylık yolunun açılması da önerilebilir.
 Öneri - 3: Belli sayıda yurttaş imzası ile aday olma: Özellikle
benimsediğimiz öneridir. Bu konuda, birçok örnek gösterilebilir:
Portekiz’de, CB adaylığı için, en az 7500 kayıtlı seçmenin imzası
yeterlidir (1976 Portekiz Any., md. 124/11810). Polonya’da, Sejm
seçmeni 100.000 yurttaşın oyu yeterlidir (1997 Polonya Any., md.
127/3, c. 21811).

B) Hangi araçla? (yöntem): Geçici ve kalıcı çözümler


Başlıca 3 olasılık söz konusudur:
 Yeni Anayasa’da düzenlenebilir. Ancak, sürecin ne getireceğini
(hatta sonuç verip vermeyeceğini) kestirmek güç olduğundan,
izleyen 2 olasılıktan biri tercih edilebilir.

1807 Bkz. “Başbakan Erdoğan Demokratikleşme Paketi’ni açıkladı”, Hürriyet, 30.09.2013.


1808 K.n. 6529, K.t. 02.03.2014, md. 4.
1809 Buradaki % 10’luk baraj, CB seçimi değil, aday gösterme sürecine ilişkindir.
1810 Adalet Bakanlığı, op.cit., s. 482.
1811 Ibid., s. 412.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 331

 Anayasa’da değişiklik: TBMM’nin üye tamsayısının (seçimlik


referandumla) 2/3’ü veya (zorunlu referandumla) 3/5’inin oyu ile;
makûl/âdil bir oranın (örneğin, % 3) yasa ile aşılamayacağı yönünde
bir anayasa değişikliği her zaman yapılabilir.
 Yasa’da değişiklik: İlk iki yoldan daha kısa zamanda, üstelik yeni
Anayasa yapım sürecine bir tür “yol temizliği” ve “demokratik
açılım” niteliğinde katkı işlevi anlamında, TBMM’nin basit
çoğunluğu ile, MSK md. 33/1 hemen değiştirilebilir. Anayasa-Der
Raporu’nda da vurgulandığı üzere, bunun için, ne anayasa
değişikliği, ne de yeni anayasaya gerek vardır1812.

C) Ne zaman? : Derhal çözüm


Bir üstte yer alan başlıktan da kolaylıkla anlaşılacağı üzere,
düzeltici değişikliklerin ne zaman yapılabileceği, hangi önerinin tercih
edileceği ve hangi araçla yapılacağı ile de yakından ilintilidir.
Barajı “normal”leştirme konusunda Türkiye, artık daha fazla
zaman kaybedemez, kaybetmemelidir. Önceki kısımlarda, Anayasa md.
67/son’daki 1 yıl yasağına ilişkin olasılıklar tartışıldı. En doğrusu,
barajın bir an evvel düşürülmesi veya kaldırılmasıdır.
Fakat, % 10 barajında hiçbir esneklik sağla(ya)mayan, yurt dışı
seçmeninin oy kullanma hakkını bile 1995’ten beri güvencele(ye)meyen
siyaset kurumunun, ciddi bir sinerji/imece ile giriştiği yeni Anayasa
sürecinde başarısız olması, çok şaşırtıcı olmasa gerek.
Türkiye siyasetinde sorunları çözme konusundaki olumsuz ısrarın
yanı sıra, olumlu adımlarda dahi birçok kez tanık olunan atalet, çarpıcı
örnekler sunar. 2014’te dahi, 18 yıl önce kolaylaştırdığı “yurt dışı
seçmeninin oy kullanma hakkı”na ilişkin sorunları tamamen çözemeyen
siyaset anlayışı, iyimser olmayı zorlaştırıyor.

D) Barajın düşürülmesinin önündeki engel: Kim veya ne?


Bu açıdan, birçok gözlemde bulunmak mümkün. Yumak & Sadak
davasında BD kararına karşı oy yazısı kaleme alan 4 yargıcın karşı oy
gerekçesinde, Türkiye’de seçim sistemi reformlarının tartışıldığı, ancak
“görünmez bir el”in (an invisible hand) bu tür reformları
engellediğinden söz edilir:
“Seçim sistemi reformlarının tartışılmakta olduğu doğrudur[;] ancak bugüne
kadar görünmez bir elin bu reformların meyve vermesine engel olduğu

1812 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: …, ss. 18-19.


332 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

anlaşılmaktadır”1813.
Cümlede, “tahmin edilmektedir” veya “sanki” vb. sözcükler
yerine, “anlaşılmaktadır” sözcüğünün kullanılması, bu sonuca ciddi bir
gözlem sonucu ulaşıldığı izlenimini vermektedir. Dahası, kastedilen
“görünmez el”in ne veya kim olduğu, tartışmaya açıktır. Kimdir ya da
nedir, bilinmez. Bu güç, siyaset içi de olabilir, siyaset dışı veya üstü de.
Belki geçmiş yıllarda, bu tür üstü kapalı bir referansa, az da olsa haklılık
payı olabilirdi. Ancak, gelinen noktada bu tür referansların gerçekliği
yansıtmadığı; en azından, barajı ısrarla koruyan iradenin, bizzat siyaset
mekanizması olduğunu söylemek mümkün.
Kanımızca, barajın düşürülmesi veya diğer reformların önündeki
en büyük engel, siyasetin ve özellikle güçlü partilerin, barajı korumadaki
ısrarıdır. Baraj oranının, TBMM çoğunluğunun rızası olmadıkça
değiştirilemeyeceği, ya da çoğunluğu elinde bulunduran partilere en
fazla avantajı sağlayacak yönde değiştirileceği tahmin edilebilir1814.
AB’ye giriş sürecinde atılacak adımlar ve istikrarlı yönetimin,
barajın indirilmesi yönünde baskı yaratacağı tahmin edilse de1815,
gerçekleşmiş değildir. Kaldı ki, son 12 yılda kesintisiz bir “istikrar”
oluşmasına karşın, bu konuda herhangi bir sonuç alınamadı.

§ IV. “YENİ ANAYASA” YAPIMI: YÖNTEM VE BARAJ

Seçim barajı konusu ile yakından ilişkili bir sorun, yeni anayasa
yapımı açısından karşımıza çıkar. Baraj, seçilmiş bir kurucu meclis
öneren görüş sahiplerinin üzerinde durduğu bir konudur.

A) Yöntem üzerine ayrışma ve baraj


Yeni anayasa yapımında yöntem konusundaki öneriler, 2 görüş
etrafında birleşti: Kurulu meclis yöntemi ve kurucu meclis yöntemi.
Ağırlıklı görüş, mevcut meclisin yetkilendirilmesi idi. Bu konudaki
ayrışma, birçok platformda ortaya çıktı:
 Anayasa Hukuku Profesörleri ile toplantısı (2011): TBMM Başkanı
sıfatıyla Cemil ÇİÇEK’in resmî daveti üzerine, Anayasa Hukuku
profesörleri ile Ankara’da bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıda tartışılan
konulardan biri de, % 10 barajla seçilen bir parlamentonun, yeni bir

1813 ECtHR, [Grand Chamber], Judg., Yumak & Sadak v. Turkey, karşı oy, para. 3/2.
1814 KABOĞLU, Anayasa ve Toplum, s. 164.
1815 “Avrupa Birliğine giriş sürecinde demokratikleşme yönünde atılacak adımlar ve istikrarlı bir

yönetimin sağlanması bu yüksek barajın indirilmesi yönünde bir baskıyı kendiliğinden


sağlayacaktır”. EREN, “Türkiye’de …”, s. 25. http://goo.gl/NCF1ZD
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 333
anayasayı yapıp yapamayacağıdır. Toplantıda1816, Anayasa Hukuku
Profesörleri1817 ve C. ÇİÇEK1818, görüşlerini açıkladı. Bilim insanlarının
baskın görüşü, % 10’luk barajın, 2002 seçimleri aksine, TBMM’de çok
yüksek bir temsil açığı yaratmadığı ve bu meclisin yeni anayasayı
yapabilmesi önünde pratik bir engel bulunmadığı yönündeydi. Ne var ki,
yapım yöntemi ve izlenmesi gereken süreç konusundaki görüşleri farklıydı.
YAZICI, 2007 seçimleri ertesinde de, % 10 barajına karşın, özellikle
mevcut TBMM’nin temsil kapasitesinin yüksek oluşundan yola çıkarak,
yeni anayasanın TBMM tarafından yapılmasında herhangi bir sorun
görmemektedir1819. Oysa, % 10’luk baraj bu dönemde ciddi temsil açığı
yaratmasa da, TBMM dışından partilerin de bu sürece dâhil edilmesi gereği

1816 TBMM, Cemil Çiçek’in Daveti Üzerine Anayasa Hukuku Profesörleri ile Toplantı, TBMM
Tutanak Müdürlüğü, 19.09.2011. http://goo.gl/JgxAHg (e.t.: 17.10.2011).
1817 F. H. ERDEM: “[A]nayasa uzlaşma komisyonuna bu son seçimlerde yüzde 1 ve üzeri oy

almış olan siyasi partilerin de temsilci göndermesini, … sağlamak suretiyle … kısmen de olsa
bu yüzde 10’luk baraj uygulamasının yaratmış olduğu temsil açığını aşabilmek mümkün
olacaktır”. Ibid., s. 12. Y. Ş. HAKYEMEZ: “[S]eçim barajı, çok yüksek bir oran olmasına
rağmen, Parlamentoda … bir temsil zafiyeti o kadar ortaya koymadı, o kadar değil, hemen
hemen hiç koymadı”. (s. 19). S. İNCEOĞLU: “[K]endi içinde barajı olmayan bir nispi temsil
sistemi ile siyasi partilerin aldığı oy oranında temsilini sağlayacak … bir meclisin kurulması
gerekir”. (ss. 23-24). İ. Ö. KABOĞLU: “[E]ğer artı mekanizma oluşturulursa, … bu
Meclisten meşruluğu daha güçlü olan bir Meclis olacak ki -işte yüzde 10 baraj vesaire
olmayacak-”. (ss. 65-66). M. KOÇAK: “[TBMM’de] yüzde 95 oranında bir temsil gücünün
var olduğu görülüyor”. (s. 29). B. E. ODER: “[B]u anayasa meclisinin barajsız bir nispi
temsille, ... oluşturulması gerektiği”. (s. 33). E. ONAR: “[T]emsil işlevini … diğer yasama
organlarından çok daha geniş bir kapsamda yerine getirebilmiş bir yasama organına ‘Senin
buna yetkin yok, şimdi sen belki kendinin de sona ermesi pahasına bir kanun çıkar ve bir
başka Meclis oluşsun, Anayasayı o Meclis yapsın ...’ biçimindeki bir talebi … bugünkü
Meclis’e kabul ettirebilmek”, zor. (s. 36). M. ÖDEN: “Yeni bir anayasanın münhasıran bu
amaçla ve barajsız nispi temsil sistemiyle oluşturulacak bir kurucu meclis tarafından
yapılmasının daha isabetli olacağı”, olağan meclisin ise “bazı şartları yerine getirmeleri
hâlinde yeni bir anayasayı yapabileceği”. (s. 38). H. TUNÇ: “Genel kabul görebilecek ‘sınır’
diye ifade edebileceğimiz yüzde 5’lik çoğunluk ve fazlası Mecliste temsil edilmektedir”. (s. 45).
O. UYGUN: “Yüzde 10 seçim barajı olmadan oluşturulacak, sadece anayasayla uğraşacağı
için kamuoyunun ilgisi ve güncel siyasetin baskısından uzak çalışabilecek, …” (s. 49). S.
YAZICI: “Yüzde 95 temsil çok güçlü bir temsildir, ... hele hele seçimi öncesinde de yeni
anayasa yapmayı vaat etmişse”. (s. 52). S. YOKUŞ: “[A]nayasayı tümden değiştirmeyi
hedefleyen bir siyasal çoğunluk neden çok daha kolay değiştirebileceği hâlde, yüzde 10 baraj
sistemini ortadan kaldırmadan bu seçime girdi?”. (s. 54). E. ÖZBUDUN: “Meclise giren
partiler dışında ancak bir parti, Büyük Birlik Partisi yüzde 1,2 oy aldı. Onun dışındakilerin
hepsi yüzde 1’in de altında oy aldı. Yüzde 1’e indirsek Büyük Birlik Partisi dışında parti
girmeyecekti. ... Dolayısıyla yüzde 0,02 falan oy almış tabela partilerinin temsiline niye bu
kadar özen gösteriyoruz onu da anlamakta güçlük çekiyorum”. (s. 74). Toplantı
19.09.2011’de yapıldığına göre, ÖZBUDUN 3 ay önceki 2011 seçimlerini kastetmektedir.
BBP’nin oy oranı, % 0.8 civarında olup, yazarın telâffuz etmek istediği Parti, Saadet
Partisi’dir. TÜİK, op.cit., s. 93, 94. http://goo.gl/kUfIu (TÜİK web sitesi).
1818 “Yani bu anayasayı bu Meclis yapacak. Uzlaşma komisyonu yoluyla yapacak”. Ibid., s. 62.
1819 “% 10 ülke barajına rağmen, 2007 genel seçimlerinde, seçmenlerin parlamentoda % 85

oranında temsili, bu Meclise, yeni bir anayasa yapımının gerektirdiği sosyolojik meşruiyeti de
sağlamıştır”. YAZICI, “Türkiye’nin Yeni Anayasa İhtiyacı ...”, s. 20. http://goo.gl/3EOzBK
334 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

vurgulanabilir. Baraj reformu öneren CAN & UÇUM raporu1820, örnek


verilebilir. Ancak bu raporda dahi, barajla seçilen mevcut meclisin
kuruculuk savı sorunlu bulunur1821.
 TÜSİAD Yuvarlak Masa Toplantısı (2010): Toplantıda, -daha önce
değinildiği üzere- % 10 baraj açısından nüanslı görüşler öne sürülmüştü1822.
Asıl ayrışma ise, yöntem bakımından ortaya çıkmıştır. KABOĞLU özel bir
meclisi savunur; oysa ÖZBUDUN, ayrı bir meclisin ulusal iradeyi
“sulandıracağı”na, uzlaşmanın zorluğuna ve esasen oydaşmanın zorunlu da
olmadığına işaret eder1823. ÖZBUDUN, seçim barajı düşürülmeyecekse bile,
bir defalığına mahsus olmak üzere, yeni Anayasa’yı yapacak olağan meclis
için % 5’e çekilmesini önerir1824. Yazar, 1 yıl sonra katıldığı bir başka
toplantıda1825 ve yeni bir röportajında, öneriyi yineler1826.
 Diğer birçok çalışmada, benzer görüşler aktarılır1827.
Sonuç olarak AKP, yeni Anayasa’nın TBMM tarafından
yapılmasını önerdi, diğer partilerin katılımı ile kurulan TBMM-AUK bir
dönem çalışmasına karşın, nihayetinde dağıldı. Katılımcı partilerden
CHP, “demokrasi ayıbı” olarak nitelediği barajı yalnızca olağan
seçimler açısından değil, yeni anayasa yapımı açısından da değerlendirdi
ve bu engelin giderilmesini önerdi1828.
Özetle, şu saptamaya aynen katılıyoruz: “Cumhuriyet tarihinin ilk
sivil anayasasını yapmak iddiasını, yüzde onluk baraj gibi bir demokrasi
ayıbıyla birlikte taşımasına imkân yoktur”1829.

1820 “Barajsız veya rasyonelleştirilmiş bir baraj oranıyla oluşturulmuş Meclisin Anayasa yapım
yetkisini haiz olarak, … tanınması gerekir”. CAN, Osman & UÇUM, Mehmet, Türkiye’nin İlk
Sivil ve Demokratik Anayasası İçin Yol Haritası, 2011, s. 11. http://goo.gl/NZj1eW
1821 “2011 seçimlerinin ardından oluşacak TBMM’nin tek başına kuruculuk iddiası sorunludur.

Çünkü doğrudan vekâlet ilişkisine dayanmamaktadır ve Anayasa yapmaya özgülenmiş bir


seçimin sonucunda oluşmamıştır. … [Y]üzde 10’luk seçim barajı ve parti içi demokrasi açığı
meşruiyet açığı yaratmaktadır. … Meclisin % 10 barajının ürettiği temsil açığını, en azından
Anayasa taslağının oluşturulması sürecinde meclis dışı partilere de temsil imkânı sunarak
kapatması zorunluluğu da unutulmamalıdır”. Ibid., s. 16.
1822
BORATAV (Ed.), op.cit., ss. 16 vd. http://goo.gl/cRHMcm
1823 “[B]arajın düşürüldüğü bir mecliste 3/5 çoğunluğu toplamak kolay değil. Zaten mutabık

kaldık, oydaşma yüzde yüzün oydaşması değildir”. Ibid., s. 19.


1824 “ % 10 seçim barajının -tümüyle indirilmesi istenmiyorsa- sadece o seçime mahsus olarak

mesela % 5 gibi daha kabul edilebilir bir orana indirilmesi sağlanabilir”. Ibid., s. 16.
1825 ÖZBUDUN, “Anayasa Yapımında ...”, ERGÜL (Ed.), op.cit., s. 163. http://goo.gl/AVOzOI
1826 “Ergun Özbudun: Milli irade kavramı tedavülden kalktı”, (Röp.), Zaman, 29.06.2014.
1827 “% 10’luk seçim barajının yarattığı temsil açığı minimum düzeyde gerçekleşmiş olsa dahi,

işlemeyen parti içi demokrasi sorunu meşruiyet açığı yaratmaya devam etmektedir”. YAP,
Türkiye’nin Yeni Anayasası ..., s. 8. http://goo.gl/Vsze9R
1828 “[Y]eni anayasa, yüzde onluk seçim barajı gibi bir demokrasi ayıbı ile meşruiyeti zarar

görmemiş bir Meclis tarafından hazırlanmalıdır”. CHP 2011 Seçim Bildirgesi, s. 8. “... yeni
Anayasa’nın yüzde 10 seçim barajı ile yara almamış bir Meclis tarafından hazırlanmasına
çalışacağız”. CHP 2011 Seçim Bildirgesi, s. 9. http://goo.gl/rRnoxN
1829 KESK, Anayasa Sürecine İlişkin Rapor, 31.12.2011, s. 4. http://goo.gl/rpyVhR
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 335

B) Görüşümüz
Seçim barajları, bazı ülkelerde anayasa yapımı için özel olarak
oluşturulan kurucu meclisler için de uygulanır (1990 Namibya, 1987
Nikaragua, 1991 Slovenya).
Aslî kurucu iktidar kavramı ve anayasa yapımı konusunda
doktrinde önemli yeri bulunan ELSTER, “adalet” ve “istikrar” odaklı
yaklaşımları, kurucu meclis açısından ayrı ayrı tartışmaktadır1830.
Yeni Anayasa sürecinde yöntem konusu, inceleme alanımızın
doğrudan odağında ye almasa da, kısaca değinmekte yarar olduğunu
düşünüyoruz. Zira, anayasa metni yazan ve 2013 sonlarında dağılan
TBMM-AUK, % 10 barajlı bir meclisin içinden seçilen üyelerce
oluşturulmuş ve bu konu tartışıldı.
Daha önceki yayınlarımızda, kurucu meclis yöntemini
savunduğumuzu belirttik. Bu konuda detaylı bir değerlendirmeye gerek
duymuyoruz. Yalnızca, üzerinde düşünmeye değer bir örnek verelim: 24
milyonu aşkın nüfuslu Yemen’de, Yahudi nüfusu sadece 132 olmasına
karşın, yeni anayasa sürecinde 5 Yahudi yurttaşın Anayasa Danışma
Kongresi’ne davet edilmesi, çoğulculuk ve temsil açısından anlamlı1831.
Bu vesileyle, % 10’luk barajla seçilmiş bir Meclis’in yumuşak
karnı olan temsil açığı ve demokratik meşruiyet sorununun aşılabilmesi
için, yeni anayasa yapımında KM yönteminin tercih edilmesi yönünde
kanaat sahibi olduğumuzu yineleyelim. Alternatif olarak, eğer olağan
meclis yoluyla yapım yönteminde ısrar edilecekse, 2011 seçimlerinde
barajsız bir TBMM oluşturulması yönünde idi.
“TBMM’nin görevine devam etme gereği, aslında iki nedenden kaynaklanır: 1-
Mevcut meclis, % 10 barajının da etkisiyle, eksik temsile dayanmaktadır. ... /
Önce % 10’luk baraj kaldırılmalı, önümüzdeki genel seçimler barajsız
yapılmalı, temsili niteliği güçlü Parlamento, kurucu meclisin seçimi ve çalışma
esaslarına ilişkin yasayı yapmak ve hukuksal zemin hazırlamak amacıyla gerekli
tedbirleri almalı, sonra olağan işleyişine devam etmelidir. % 10’luk ulusal
barajın varlığı, Türkiye demokrasisine kayda değer bir katkı yapmadığı gibi,
barajsız geçecek 1 yıllık sürede de, yıkılmaz ya da batmaz”1832.

1830 ELSTER, “Bir Kurucu Meclisin …”, s. 433. http://goo.gl/q3psEv


1831 Yemen Yahudi Cemaati Hahambaşısı Rav Yahiya Yusuf, konu ile ilgili olarak Yemen Times
ajansına yaptığı açıklamada, iletilen daveti, Yemen yönetiminin demokrasiye olan inancının
göstergesi olarak niteledi. Bkz. “Yemen beş Yahudi vatandaşını Anayasa Danışma
Kongresi’ne davet etti”, Şalom Gazetesi, 21.12.2012. http://goo.gl/jVgScA Dünya Bankası
verilerine göre, Yemen’in (2011) nüfusu, 24.799.880’dir. http://goo.gl/0hljDA
1832 SEZER, Abdullah, “ ‘Yeni’ Anayasa, ‘Yeni’ Meclis, ‘Yeni’ Yöntem”, Anayasa Kurultayı
336 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Ne var ki, 2011 anayasa yapım sürecinde, hem olağan meclis


yöntemi tercih edildi, hem de bizzat olağan meclisi savunanların dahi
(örn. ÖZBUDUN) % 10 barajının indirilmesi yönündeki önerileri dahi
göz ardı edildi ve anayasa yapımı için düzeltici önlemler alınmadı.
Bazı bilim insanları, bu önerileri gerçekçi bulmaz. TBMM-İHK
Başkanı Z. ÜSKÜL, “Baraja fazla mı takılıyoruz?” sorusunu sorar:
“Baraj meselesi önemli ama biraz fazla mı buna takılıyoruz acaba? ... Baraj
ayrıca tartışılabilecek bir konudur ama ille de barajın olmadığı bir kurucu
meclis anayasayı yapar, normal olarak seçimlerden gelen bir meclis yapamaz
değerlendirmesini ben çok gerçekçi bulmuyorum” 1833.
ÜSKÜL’ün bakış açısı, E. ÖZBUDUN’un 2011 TBMM
toplantısında yönelttiği, “yüzde 0,02 falan oy almış tabela partilerinin
temsiline niye bu kadar özen gösteriyoruz” sorusu ile kısmen örtüşür.
Oysa, KM yöntemi, aynı zamanda, olağan meclis tercihinde
çözümsüz kalan birçok açığı kapatmaya aday bir yöntem (idi). Kaldı ki,
kurucu meclisin hiçbir pratik yararı olmadığı iddiasına karşılık, teknik
detayları dahi dikkate almaksızın, 3 pratik neden bile, olağan meclise
oranla yeterli avantaj ağlar: Daha geniş zaman ayırabilme, yeni
anayasaya odaklanabilme, günlük politikadan görece uzak kalma, vb.
ÖZBUDUN’un, KM öneren görüş sahipleri hakkında sarf ettiği,
“ancak özel bir kurucu meclis tarafından yapılabileceğini ısrarla
savunmalarını anlamak mümkün değildir”1834 cümlesini anlamak,
mümkün değildir. Yazar, ayrıca şunları kaydeder:
“2007 yılındaki sivil anayasa girişimini takiben ısrarla ileri sürülen kurucu
meclis modelini, hukukî olmaktan çok, siyasî, ideolojik ve psikolojik
gerekçelerle açıklamak mümkün görünmektedir”1835.
Katıldığımız görüşte, olağan dönemde anayasa yapımında KM
kurulması, dayatma değil, öneridir. Teorik olarak, olağan meclisin yeni
anayasa yapamayacağını iddia ediyor değiliz. Ancak, gerek ulusal
egemenlik, gerekse genel iradenin tezahürü çerçevesinde, temsil niteliği
geniş, % 10 barajının TBMM dışında bıraktığı siyasal görüşleri de
kapsayıcı bir KM yönteminin ideal olduğunu savunuyoruz. Birçok
platformda “millî irade”ye vurgu yapan yazarın, üstelik bir başbakanın

(Prof. Dr. Yılmaz Aliefendioğlu’na Armağan), (Ankara, 07.11.2009), 1. Bs., Ankara Barosu
İHM Yay., Ankara, 2010, s. 180. http://goo.gl/BYlvqk Aynı görüş, tarafımızca TÜSİAD
Raporu’nun ilk iki toplantısında ele alınan “Yeni Anayasanın Yapım Yöntemi” tartışmasında
da savunuldu. TÜSİAD, Yeni Anayasa …, ss. 13-15. http://goo.gl/O08w3a
1833 ÇAKIR, Hüseyin (Ed.), Demokratikleşen Türkiye’nin Yeni Anayasası, (Panel, 06.11.2010,

İstanbul), 1. Bs., KÜYEREL & HBS Yay., İstanbul, 2010, ss. 71-73. http://goo.gl/cTfgvS
1834 ÖZBUDUN, “Anayasa Yapımında ...”, s. 160.
1835 Ibid., s. 161.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 337

anayasa yazma işini tevdi ettiği bir Profesörün (2007 süreci), olağan
yasama meclis yoluyla anayasa yapımını (2011 süreci) savunmaya ne
denli hakkı var ise, KM savunucularının da en az o kadar hakkı
olmalıdır. Bir de şu talep edilebilir: Başarısızlıkla sonuçlanan süreç,
anayasanın hangi yöntemle yapılamayacağını göstermiştir. Dolayısıyla
yeni süreç, en azından 2011 sürecinden daha demokratik olmalıdır.
ÖZBUDUN, 2007 sürecine karşın; 2011 seçimleri öncesi görüşünü
paylaşmaya devam etti1836. 2 saptamaya yer vermek isteriz:
 Yazar, izleyen seçimlerin, partilerin anayasa projeleri ile “gayrıresmî
referandum”a dönüştürülmesini önerirken, baraja değinmedi1837.
 Yazar, gerek % 10 baraj, gerek ifade özgürlüğü vb. yeni anayasa yazım
sürecine zarar veren hususların, 2011 seçimleri öncesinde düzeltilmesini
önerdi. Hatta, olağan yasama tarafından anayasa yapımının ancak bu tür
“yol temizliği” niteliğindeki adımların yaşama geçirilmesi hâlinde meşruluk
kazanacağı yolunda öneriler de geliştirdi. Ancak, bu öneriler de dikkate
alınmadı. Zira, muhalefet partileri, bırakınız bu tür engellerin kaldırılmasını
yeterince savunmayı, sırf aritmetik açıdan 2 katı sayıda AKP Meclis
çoğunluğu ile aynı sayıda üye ile AUK’da temsil uğruna bu anti-demokratik
engelleri hazmetti.

§ V. BARAJA YAKLAŞIMDA ÇELİŞKİLER: BİRKAÇ GÖZLEM

Bitirmeden önce, Türkiye’de demokrasi-seçim-baraj ilişkisine


yaklaşım açısından önemli bir konuya değinmeyi düşünüyoruz.
Birçok kişi ve kurum, baraja ilişkin olumlu ya da olumsuz görüşler
öne sürer. Başta Anayasa Hukuku olmak üzere, birçok bilim alanına
ilişkin eserlerde de konuya değinilir. Ancak, gerek yaklaşım, gerekse
görüşlerin tutarlılığı bağlamında bazı çelişkiler dikkat çekici.

1) Anayasa Hukuku kitapları - ilk ve orta öğretim kitapları


Birçok kişi ve kurum, doğal olarak, baraja ilişkin olumlu ya da
olumsuz görüşler öne sürer. Başta Anayasa Hukuku olmak üzere, birçok
bilim alanına ilişkin eserlerde de konuya değinilir.
Bazı Anayasa Hukuku kitaplarında ise, % 10 barajına ilişkin ne
destekleyici, ne de eleştirel bir değerlendirmeye rastlanmaz. Bunlar
arasında, 1982 Anayasası’nın yürürlüğe girmesinden kısa süre sonra
yazılan eserlerin yanı sıra, henüz yeni yazılmış olanlar da vardır.
1836 ÖZBUDUN, Ergun, “Yeni Anayasa Nasıl Mümkün?”, Yeni Şafak, 27.06.2009. Ayrıca bkz.
ÖZBUDUN, Ergun, Türkiye’nin Anayasa Krizi, 1. Bs., Liberte Yay., Ankara, 2009, s. 250.
1837 Kaldı ki, bir metnin doğrudan oylamaya sunulmadığı işlemin, referandumla anılması isabetli

sayılmaz. “Gayrıresmî” ibâresini eklemenin, bu durumu değiştirmeyeceği kanısındayız.


338 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

ANAYASA HUKUKU KİTAPLARINDA % 10 BARAJI: ESKİ VE YENİ 2 ÖRNEK


 Örnek 1: Prof. YAYLA: 1982 Anayasası’nın yürürlüğünün ilk yıllarında kaleme alınan
ve TSK’ya “armağan edil”diği belirtilen kitapta, gerek % 10 barajı, gerekse anayasal ve
yasal düzlemdeki diğer anti-demokratik hükümler hakkında hiçbir eleştiri yer almamakta
olup, bir tür “yeni Anayasayı ve ara rejim yasalarını tanıtım kitabı” gibidir1838.
 Örnek 2: Prof. KARATEPE: Eserde, seçim sistemleri başlığına 39 sayfa ayırılmış
olmasına karşın, % 10 barajı hakkında hiçbir değerlendirme veya öneri yer almaz. Dahası,
baraja ilişkin 2 paragraflık kısımda (s. 306), 2 yanlışa imza atılır: İlkin, barajın “bağımsız
adayların ve küçük partilerin parlamento dışında kalmasını amaçlamakta” olduğu
vurgulanır ki, eserin kaleme alındığı 2013 yılında, bu tür bir kural veya uygulama
bulunmamaktaydı. Kaldı ki bağımsız adaylık, tam da baraj engelinden sıyrılarak
TBMM’ye girebilmek için kullanılan yöntemdir. İkinci olarak, izleyen paragrafta,
“1995’te yapılan değişiklikte, seçim çevresi barajı kaldırıldı” denilir. Oysa ki, % 25’lik
çevre barajı AYM kararı ile (K. 1995/59) kaldırıldı, akabinde TBMM’nin yeniden
düzenlediği % 10’luk çevre barajı da AYM’ce tekrar iptal edildi (K. 1995/60). Özetle,
yazarın savının aksine, TBMM, çevre barajını kaldırmak değil, korumak yönünde bir irade
ortaya koydu ve AYM’nin ısrarlı iptal kararları ile karşılaştı1839.

Ancak, bilim insanı, bir konuda lehte, aleyhte veya nüanslı tavır
alma, hatta fikir beyan etmeme özgürlüğüne sahiptir. Hâl böyle olunca,
ilk ve orta öğretim müfredatında bu tür konuların sorgulayıcı yöntemle
tartışılmamasını normal1840, hatta bazılarında birçok Anayasa Hukuku
kitabından daha geniş işlenmesini iyimser karşılıyoruz1841.

2) STÖ’lerin baraja yaklaşımı


Sivil toplum örgütlerinin rapor ve önerileri incelendiğinde,
Türkiye’nin özellikle insan hakları ve demokrasi sorunlarına ilişkin
ilginç sonuçlara varılabilir. Genel gözlemimiz, barajın düşürülmesi
taleplerinin ağırlıklı olduğudur. İlginç 2 örnekle yetinelim:

% 10 BARAJINA DUYARLILIK: TEMA - LGBT ÖRNEKLERİ


 Örnek 1: Baraja ilişkin hiçbir saptama içermeyen TEMA’nın önerisinde, “halkoylamasını
talep etme hakkı”1842, hatta % 5 ve % 10 baraj öngörülür1843. Seçim sistemi ve baraj

1838 YAYLA, Anayasa Hukuku, s. 144.


1839 KARATEPE, op.cit., s. 306.
1840 İlköğretim 8. sınıf ders kitabında, seçim konusuna 2 paragraf ayrılır. AŞAN, Emine,

İlköğretim Vatandaşlık ve Demokrasi Eğitimi Dersi: 8. Sınıf Ders Kitabı, Ekoyay Yay.,
Ankara, 2013, s. 45, 48. http://goo.gl/Ci1sRq
1841 Ortaöğretim ders kitabında, seçim barajına 1 sayfa ayrılır. AŞAN, Emine, Ortaöğretim

Demokrasi ve İnsan Hakları, Ekoyay Yay., Ankara, 2013, s. 47. http://goo.gl/7yRuW4 Her 2
kitap, MEB-TTK kararı ile, 5’er yıl için “ders kitabı olarak kabul edilmiş”tir.
1842 Halkoylaması tanımında, “yürürlüğe girmiş bir yasanın, kısmen veya tamamen yürürlükten

kaldırılması için; yurttaşların karar vermesi” ibâresi de geçer. Tema Vakfı, Yeni Anayasa
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 339
konusunda, şu görüş yer alır: “Oy hakkı ve seçimler (TEMA Vakfının konusu
dışındadır)”. Ayrıca, tüm özgürlükler “konu dışı” olarak nitelenir. Hatta ilginçtir,
TEMA’nın etkinlik alanı olan çevresel haklarla bağlantılı olduğunu düşündüğümüz birçok
konunun (mülkiyet hakkı, kamulaştırma, devletleştirme), “TEMA Vakfının konusu
dışında” olduğu açıkça belirtilir1844.
 Örnek 2: Sosyal Politikalar, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği’nin
raporu ise, daha farklıdır. Hemen hemen tüm kritik sorunlara ilişkin duyarlı bir tavrın
gözlendiği Rapor’da, şu cümle dikkat çeker: “Bütün yurttaşlar gibi LGBT’ler de Siyasi
Sistem, Siyasi Partiler ve Seçim Sistemi konusunda tartışmanın tarafıdırlar”1845.

3) Kişi ve kurumların baraja ilişkin tutumunda sapma


Önceki bölümlerde de görüldüğü üzere, birçok şahsın seçim
barajlarına yaklaşımı, siyasal iktidarlara göre değişebilmekte, politikaya
atılma yahut parti değiştirme durumunda önemli ölçüde
farklılaşabilmektedir. Benzer şekilde, STÖ’lerin ve cemaatlerin
tutumları da, siyasal iktidarla ilişkiler ekseninde ve özellikle menfaat
çatışmaları sonrasında değişebilmektedir. Birkaç örnek verilebilir:
 Numan KURTULMUŞ örneği: Saadet Partisi’nin 2010 metninde
yer alan sert eleştirilerin yanı sıra, AKP’ye yöneltilen itham, dikkat
çekici: “Kendi partisinde katılımcı, demokratik sistemi
kurumsallaştırmayan bir iktidarın ülkeyi demokratikleştirmesi
mümkün değildir”1846. Metinde yer alan birkaç cümle, Numan
KURTULMUŞ’un Saadet Partisi’nden ayrılarak Has Parti’yi
kurması sonrasında, kendisini izlemiş ve bu Parti’nin 2011 metninde
de aynen yer almış görünüyor. Liderin benimsemediği bir görüşün,
Türkiye siyasetinde, değil Anayasa önerisi, bir davetiyede dahi yer
alması tahayyül edilemeyeceğine göre, bu görüşlerin büyük olasılıkla
kendisince de paylaşıldığı çıkarımı yapılabilir. Ancak, adı geçen
politikacının, AKP’ye katılımı sonrası görüşünü koruyup korumadığı
sorgulanabilir. Sorunun yanıtı, gerek şahısların ve gerekse partilerin
siyasetteki konumlarının, baraj gibi politik bir tercih konusundaki
görüşlerindeki değişimde birincil rol oynadığı biçimindeki temel
savımız açısından önem taşır.

Önerileri Taslağı, 29.12.2011, s. 9. http://goo.gl/IH8qIu Bu kısım, teknik açıdan yanlıştır.


Zira, kastedilen sürecin sonunda halkoylamasına başvurulsa da, “halkın yasama vetosu”dur.
1843 Ibid.
1844 Bkz. ibid., s. 7, 8, 11, 13.
1845 SPOD, LGBT Yurttaşların Yeni Anayasaya Yönelik Talepleri, SPOD Anayasa Çalışma

Grubu Raporu, Nisan 2012 s. 9. http://goo.gl/muf50P SPOD üyeleri ve LGBT’lerin % 88.7’si,


barajın düşürülmesi gerektiği görüşündedir. Ibid.
1846 Saadet Partisi, Yeni Anayasa ..., s. 11. Tüm alıntı için bkz. supra., Bl. III, §VIII, d) başlığı.
340 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Politikacı-Anayasacılar: KUZU, ARASLI, SOYSAL: Benzer


sorgulama, örnek olarak seçilen ve ortak yönleri1847 bulunan 3 bilim
insanı açısından da yapılabilir.. İlk örnek Burhan KUZU, 1999’da,
Dünya’nın hiçbir ülkesinde % 10’luk barajın uygulanmadığını
belirterek, % 3-5’lik baraj önermekteydi1848. AKP’den milletvekili
seçildikten sonra, TBMM-AK Başkanı sıfatıyla, % 5 barajı,
daraltılmış çevreli seçim sistemi koşuluyla savunur. Böylelikle,
çevrelerin daraltılması ile “istikrar” sağlanırken, barajın % 5’e
düşürülmesi ile de “adalet” gerçekleşecektir1849. Daha yeni bir önerisi
ise, az oy alan partilere yönelik dil açısından eleştirilebilir olmanın
ötesinde, baraja yaklaşım açısından da bir miktar farklılaşır; hatta
barajın vazgeçilmezliği görüşü de belirir. 1999’da barajın % 3-5’e
düşürülmesi önerisi, yerini, barajın % 5-6’ya indirilmesi durumunda
koalisyon çekincesine bırakır1850. Diğer örnek ARASLI’nın, -AYM
kararlarının analizinde de değinildiği üzere1851- barajın seçmende
baskı yaratmayacağı yönündeki görüşünü, CHP milletvekili olduktan
sonra koruyup korumadığı tartışılabilir. Keza, bir dönem aktif
politikada yer alan, 1995’te çevresel ve ulusal barajın AYM’ye
intikalinde başvuru gerekçesini kaleme alanlardan biri olan Mümtaz
SOYSAL’ın, -1961 dönemindeki çevre barajı ve 1983 sonrası
yürürlüğe konulan ulusal barajın niteliği farklı olsa da- 1961
döneminde çevre barajının iptaline yönelik eleştirileri1852, şaşırtıcıdır.
 TANÖR ve KUBALI: Bülent TANÖR’ün daha önce aktardığımız
görüşü, genel duruşu ile çelişir1853. Küçük partilerin temsilini
önemsemeyen, zayıf hükûmetler yaratan seçim kurallarını reddeden
Hüseyin Nail KUBALI da, eleştirilebilir. Yazar, parti enflasyonuna
yol açan OTS’nin güçsüz hükümetler doğurduğunu, iktidarların
meclislerin kaprislerinin oyuncağı durumuna düşmesine neden

1847 Her 3’ü de Anayasa Hukuku Profesörü ve (2’si sâbık, 1’i hâlihazırda) politikacı.
1848
“[S]eçim sürecini gereksiz yere işgal eden ve toplumda son derece az desteği bulunan küçük
partilerin elimine edilmesini sağlayacak nitelikte, örneğin % 3 ilâ % 5 arasında değişen bir
genel baraj konulması düşünülebilir. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde % 10’luk genel
bir baraj mevcut değildir”. (b.k.v.t.a.). KUZU, Burhan, “Bugünkü Seçim ...”, s. 291.
1849 KUZU, “Nasıl Bir Seçim ...”, s. 318.
1850 “% 10’luk barajın kalktığı veya % 5-6[‘ya] indiğini düşündüğümüzde Meclise sekiz, dokuz

parti girer. Türkiye’de dörtlü partiler, koalisyonları dönemi başlar. … AB üyeliğine karşı bir
partinin hükümet içinde yer aldığını düşünün, AB sürecini tıkadı bıraktı, ne yapacaksınız? 100
bin sayfalık doküman, 35 bin sayfalık Müktesebat, örneğin, sadece zeytinyağıyla ilgili bölüm
21 klasör dolusu doküman vs.” KUZU, “Nasıl Bir Seçim ...”, ss. 315-316.
1851 “[D]emokratik rejimde seçime katılan herkesin parlâmentoya girmesi şart olmadığı”, “engel

sayısının seçmen için bir manevi baskı unsuru niteliğini kazanacağı” görüşünde “aşırı bir
abartma olduğu ...” ARASLI, “Türkiye’de Seçim ...”, s. 24. http://goo.gl/UxZt7F
1852 SOYSAL, 100 Soruda ..., s. 210.
1853 TANÖR, Osmanlı-Türk ..., s. 430.
Bölüm VI : “Sürdürülebilir Demokrasi” için: Sonuçlar & Öneriler 341

olduğunu, köklü reformlar yapmayı engellediğini, darbe sonrası


koşullarda rejimi tehlikeye attığını savunur1854.
 1960 darbesi sonrasında, çoğunluğa prim ve fazladan temsil öneren
AÜSBF öğretim üyelerinin çoğunlukçu görüşlerinin zamanla değişip
değişmediği de tartışılabilir. Üstelik, darbeyi yapanlar ve perde
ardındakilerin DP iktidarından şikâyetçi olduğu başlıca noktanın
çoğunlukçu demokrasi olduğu dikkate alınınca...
 Benzer bir soru, yine daha önce aktardığımız üzere, 1980 darbesi
ertesinde yüksek baraj öneren şahıslar ve birçok kurum
(üniversiteler, odalar, esnaf birlikleri, vb.) açısından da yöneltilebilir.
 Son gözlemimiz, AKP Hükûmeti-GÜLEN Cemaati ittifakının
çökmesi sonrası, bazı anayasa hukukçularının, % 10 baraj konusunda
önceki görüşlerine karşıt ya da nüanslı görüşlere geçişidir.
Tahminimiz, bu tür sapmaların derinleşeceği yönündedir.
Özetle, bazı kişi ve kurumların seçim barajına yönelik görüş ve
tutumları, birçok faktöre (zaman veya mekân; işbaşındaki siyasal
iktidara yönelik empati, sempati veya antipati; iktidarla ilişkinin niteliği,
vb.) bağlı olarak, az ya da çok farklılaşabilmektedir. Ancak, değişmeyen
gerçek, seçim barajlarının her dönem birilerince savunulduğudur...

§ VI. BİTİRİRKEN: YÜKSEK BARAJLA, İLERİ DEMOKRASİ!

Sonuç: Nisan 2014 itibariyle siyasal iktidar, adının bileşenlerinden


biri olan “Kalkınma”nın görece hakkını vermiş, -çevresel etkileri
konusundaki çekincelerimiz saklı kalmak kaydıyla- suların önüne
baraj kurma konusunda başarılı olmuştur. Ancak, diğer bileşen
“Adalet” açısından, bazı iyi adımlara karşın, çoğulculuk ve seçim adaleti
alanında, seçmenin önüne kurulan barajı koruma konusundaki ısrarı
ile, olumsuz görüntü çizmiştir. Baraj sorununda, başarısız muhalefet
yürüten diğer partilerin de payı vardır. Kaldı ki, diğer partilerin ya da
siyasal akımların tümünün, AKP’siz dönemde barajı kaldırma
konusundaki sessizliği de unutulmamalıdır. Özetle, % 10 baraj, -başta
iktidarlar olmak üzere- Türkiye siyasetinin, Türkiye toplumunun,
hepimizin ortak ayıbıdır.
Son söz: Türkiye, politikanın zirvesinde yer alan aktörlerin “ileri
demokrasi”yi yaratma iddiasına karşın; -objektifliği tartışsılsa da- World
Index’te “3. sınıf demokrasi” sınıfında, birçok ölçüt bakımından “geri
kalmış ülke” pozisyonunu teyid edercesine, “engelli/barajlı demokrasi”
1854KUBALI, Hüseyin Nail, Anayasa Hukukunun Genel Esasları ve Siyasî Rejimler, Ersa Matb.,
İstanbul, 1964, s. 590.
342 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

ısrarını sürdürmektedir. Oysa, “ileri demokrasi” ve “seçim barajı”


arasında bir ilişki bağlamında, yüksek barajın bu hedefle uyuşmadığı
açıktır1855. Özetle Türkiye, halen seçimde yüksek engelli ve düşük
profilli demokrasidir. Evrensel demokrasi şablonu ile aradaki fark,
birçok ülkede “daha ileri demokrasi” uygulamaları (e-demokrasi,
mektupla oy kullanma, dilekçelere kâğıt-mürekkep harcamasının
devletçe ödenmesi, vb.) tartışılırken, hâlâ % 10 barajı üzerine çalışma
yapmak zorunda olmamızın da birincil nedenidir.

18552010 Anayasa değişikliğinde TBMM’ce AYM’ye üye seçimine ilişkin normun Anayasa’ya
aykırılığına yönelik başvuru gerekçesinden: “İleri demokrasiden kastedilenin, … seçim
barajının yüksek olmaması nedeniyle hemen tüm siyasal görüşlerin temsil edildiği
parlamentoların yer aldığı demokrasiler olduğu açıktır”. (b.k.v.t.a.). AYM, K.T. 07.07.2010,
E. 2010/49, K. 2010/87; RG, T. 01.08.2010, S. 27659 (M).
Ek’ler 343

EK’LER

EK I

TABLO XXXII: DÜNYA’DA ULUSAL SEÇİM BARAJLARI (YASAL)1856

BARAJ ORANI (%) ÜLKE(LER)


%0 Portekiz
(OTS ve Any. ile
yasaklama)
%0 Afganistan, Andora, Angola, Belçika, Benin, Bosna Hersek, Brezilya,
(Orantılı temsil/karma) Burkina Faso, Cape Verde, Çad, Demokratik Kongo Cumhuriyeti,
Ekvador, Ekvator Ginesi, El Salvador, Finlandiya, Galler, Gine, Gine-
Bissau, Guatemala, Guyana, Güney Afrika, Hollanda Antileri,
Honduras, Irak, İrlanda, İskoçya, İspanya, İsviçre, Japonya,
Kamboçya, Kolombiya, Kosta Rika, Kuzey İrlanda, Lesoto, Libya,
Lüksemburg, Makedonya (Eski Yugoslav Cumhuriyeti), Malta,
Mauritius, Mikronezya, Moritanya, Mozambik, Namibya, Nepal,
Nikaragua, Panama, Papua Yeni Gine, Paraguay, Peru, Sao Tome and
Principe, Senegal, Surinam, Togo, Tunus, Uruguay, Ürdün,
Venezüella, Zanzibar
%0 ABD, Avustralya, Azerbaycan, Bahama Adaları, Bahreyn, Bangladeş,
(ÇS) Barbados, Belarus (Beyaz Rusya), Belize, Birleşik Krallık, Botsvana,
Burma, Butan, Cibuti, Çin, Dominik, Eritre, Etiyopya, Fiji, Fildişi
Sahili (Côte d’Ivoire), Fransa, Gabon, Gambiya, Gana, Grenada, Haiti,
Hindistan, İran, Jamaika, Kanada, Kenya, Kiribati, Komor Adaları,
Kongo (Brazzaville), Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (Kuzey
Kore), Korsika, Kuveyt, Küba, Laos, Liberya, Lübnan, Madagaskar,
Malavi, Maldiv Adaları, Malezya, Mali, Marshall Adaları, Mayotte,
Merkezî Afrika Cumhuriyeti, Myanmar, Nauru, Nijerya, Özbekistan,
Palau, Sierra Leone, Singapur, Solomon Adaları, Suriye, Svaziland,
Tanzanya, Tonga, Trinidad & Tobago, Tuvalu, Türkmenistan,
Uganda, Umman, Vanuatu, Vietnam, Yemen, Zambiya
% 0.5 Mısır
% 0.67 (1/150) Hollanda (Tüm ülke tek seçim çevresi)
%1 Dominik Cumhuriyeti
% 1.5 Filistin
% 1.79 (1/56) Güney Kıbrıs (Rum Kesimi)
%2 Burundi, Danimarka, Filipinler, Meksika
(Çoklu seçim çevresi)
%2 Mevcut örneği yoktur. Daha önceki örneği İsrail’di.
(Ülke seçim çevresi)
%3 Arjantin, Arnavutluk, Bolivya, Doğu Timor (Timor-Leste), Fas,
Karadağ (Montenegro), Kore Cumhuriyeti (Güney Kore), Moldova,
Yunanistan
% 3.25 İsrail (Tüm ülke tek seçim çevresi)

1856 Tarafımızca güncellenerek oluşturulmuştur (Son güncelleme: 27.03.2014).


344 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

% 3.5 Endonezya, San Marino


%4 Avusturya, Bulgaristan, Güney Sudan, İsveç, İtalya, Norveç, Slovenya
%5 Cezayir, Çek Cumhuriyeti, Ermenistan, Estonya, Federal Almanya,
Gürcistan, Hırvatistan, İzlanda, Kamerun, Kırgızistan, KKTC,
Kosova, Letonya, Litvanya, Macaristan, Moğolistan, Monako, Nijer,
Pakistan, Polonya, Romanya, Ruanda, Rusya Federasyonu, Sırbistan,
Slovakya, Sri Lanka, Sudan, Şili, Tacikistan, Tayland, Ukrayna, Yeni
Zelanda, Zimbabve
%7 Kazakistan
%8 Lihtenştayn
% 10 Seyşel Adaları, Türkiye
Baraj uygulanması Birleşik Arap Emirlikleri, Bruney Sultanlığı (Brunei Darussalam),
olanaksız Katar, Somali, Suudî Arabistan, Vatikan (Holy See, Vatican City)
parlamentolar
Statüsü tartışmalı Abhazya, Çeçenya, Nagorno-Karabakh
devletler/parlamentolar
Bağlı alan Aruba-Hollanda, Bask Bölgesi-İspanya, Curaçao-Hollanda, Faroe
parlamentoları Adaları-Danimarka (% 4), Grönland-Danimarka, Korsika-Fransa,
(OTS/karma) Macau-Çin, Tokelau-Yeni Zelanda, Turks and Caicos Adaları-Birleşik
Krallık, Yeni Kaledonya-Fransa, Voyvodina-Sırbistan (karma, % 5),
Yeni Kaledonya-Fransa (% 5), Abhazya-Gürcistan, Acaristan-Güney
Kafkasya (% 7), Tayvan-Çin (karma, % 5), Crimea-Ukrayna (karma,
% 3), Hong Kong-Çin (karma)
Bağlı alan Anguilla-Birleşik Krallık, Antigua & Barbuda-Birleşik Krallık,
parlamentoları Bermuda-Birleşik Krallık, British Virgin Adaları-Birleşik Krallık,
(Çoğunluk sistemi) Cayman Adaları-Birleşik Krallık, Christmas Island-Avustralya, Cook
Adaları-Yeni Zelanda, Falkland Adaları-Birleşik Krallık, Fransa
Polinezyası-Fransa (2 turlu çoğunluk sistemi, ilk tur barajı % 5),
Gibraltar-Birleşik Krallık, Guam-ABD, Guernsey-Birleşik Krallık,
Isle of Man-Birleşik Krallık, Jersey-Birleşik Krallık, Montserrat-
Birleşik Krallık, Niue-Yeni Zelanda, Norfolk Adaları-Avustralya,
Northern Mariana Adaları-ABD, Pitcairn, Henderson, Ducie, and
Oeno Islands-Birleşik Krallık, Puerto Rico-ABD, Saint Barthelemy-
Fransa, Saint Helena, Ascension, and Tristan da Cunha-Birleşik
Krallık, Saint Kitts & Nevis, Saint Lucia, Saint Martin-Fransa, Saint
Pierre & Miquelon-Fransa, Saint Vincent & Grenadines, Samoa-ABD,
Virgin Adaları-ABD, Wallis and Futuna-Fransa
Bağlı / deniz-aşırı alan Akrotiri-Birleşik Krallık, Ashmore and Cartier Islands-Avustralya,
parlamentoları Baker Island-ABD, Bouvet Island-Norveç, British Indian Ocean
(Bilgiye ulaşılamayan) Territory-Birleşik Krallık, Clipperton Island-Fransa, Cocos (Keeling)
Islands-Avustralya, Coral Sea Islands-Avustralya, Dhekelia-Birleşik
Krallık, French Southern and Antarctic Lands-Fransa, Heard Island
and McDonald Islands-Avustralya, Howland Island-ABD, Jan Mayen-
Norveç, Jarvis Island-ABD, Johnston Atol-ABD, Kingman Reef-
ABD, Midway Islands-ABD, Navassa Island-ABD, Palmyra Atol-
ABD, Sint Maarten-Hollanda, South Georgia and South, Sandwich
Islands-Birleşik Krallık, Svalbard-Norveç, Wake Island-ABD
Özel yapılı parlamento Avrupa Parlamentosu
Ek’ler 345

EK II

HARİTA: ULUSAL SEÇİM BARAJLARI (AVRUPA)1857

1857 Kullanılan harita kaynağı: http://edit.freemap.jp/en/trial_version/edit/europe


346 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

EK III

TABLO XXXIII:
TÜRKİYE’DE SEÇİM BARAJLARI KRONOLOJİSİ [BAŞLICA GELİŞMELER]

TARİH GELİŞME
25.05.1961 1960 askerî darbesi sonrası, fakat yeni TBMM seçimleri öncesinde, KM tarafından kabul
edilen 306 no.lu yeni seçim yasası ile (md. 32), çevre barajı öngörüldü.
20.03.1968 306 no.lu Yasa’yı değiştiren 1036 no.lu Yasa ile, seçim çevresi barajı yeniden düzenlendi:
Toplam oy/seçilecek mv. sayısı (özl. md. 32/4 ve 5’i değiştiren, md. 7).
06.05.1968 AYM, 1036 no.lu Yasa ile getirilen çevre barajını iptal etti (K. 1968/13).
10.06.1983 1960 askerî darbesi sonrası, fakat yeni TBMM seçimleri öncesinde, KM tarafından MSK ile
(md. 33/1), % 10 ulusal baraj öngörüldü.
06.11.1983 1982 Any. sonrası ilk TBMM seçimleri yapıldı. Baraja yaklaşanlar: Bağımsızlar: % 1.1.
DSP, MÇP, RP, IDP barajı aşamadı; eski politikacılar TBMM dışında kaldı.
18.01.1984 Yerel seçimlere ilişkin 2972 no.lu Yasa ile (md. 23), % 10 çevre barajı (1/10) getirildi.
01.03.1984 AYM, yerel seçimlerdeki “onda birlik” barajı Anayasa’ya uygun buldu (K. 1984/2).
28.03.1986 3270 no.lu Yasa ile, % 8 kontenjan uygulaması öngörüldü.
22.05.1987 AYM, % 8’lik kontenjanı, Anayasa’ya uygun buldu (K. 1987/11).
23.05.1987 3377 no.lu Yasa (md. 9) ile, MSK md. 33/1’deki “yüzde onunu geçmeyen partiler” ibâresi,
“% 10’unu geçmeyen” biçiminde değiştirildi.
29.11.1987 Erken genel seçimler yapıldı. Baraja 2 parti yaklaştı: DSP: % 8.5, RP: % 7.2.
20.10.1991 Genel seçimler yapıldı. Baraja yaklaşan parti: Sosyalist Parti: % 0.4.
23.07.1995 4121 no.lu Yasa ile (md. 5/), Any. md. 67’de, TBMM’ye seçim yasalarında “temsilde
adalet” ve “yönetimde istikrar” ilkelerini bağdaştırma görevi verildi.
27.10.1995 Anayasa değişikliğinden yaklaşık 3 ay sonra, Yasa ile % 25 çevre barajı öngörüldü.
18.11.1995 AYM, % 25’lik çevre barajını ve Türkiye milletvekilliğini iptal etti, ancak % 10’luk
ulusal barajı Anayasa’ya uygun buldu (K. 1995/59).
23.11.1995 AYM’nin iptal kararından 5 gün sonra, yalnızca 20. dönem TBMM seçimleri için % 10
çevre barajı getirildi (md. 3’le, MSK’ya eklenen, GM 14).
24.11.1995 CB Süleyman DEMİREL, çevre barajının iptali için AYM’ye başvurdu.
01.12.1995 AYM, başvuruyu aynı gün sonuca bağladı, % 10 çevre barajını iptal etti (K. 1995/60).
24.12.1995 Baraja 2 parti yaklaştı: MHP: % 8.2, HADEP: % 4.2
18.04.1999 Genel ve yerel seçimler yapıldı. Baraja yaklaşan partiler: CHP: % 8.7, HADEP: % 4.7
(Bağımsızlar: % 0.9 oy, 3 mv.).
18.09.2002 YTP Genel Başkanı İsmail CEM, barajı % 5’e düşürmekten vazgeçildiğini söyledi.
03.11.2002 Erken genel seçimde % 45.33 temsil açığı oluştu. Baraja yaklaşan partiler: DYP: % 9.5,
MHP: % 8.4, GP: % 7.2, DEHAP: % 6.2, ANAP: % 5.1 (Bağımsızlar: % 1.0 oy, 9 mv.).
03.12.2002 YSK, Siirt’te yenilenecek seçimlerde, % 10’luk barajın geçerli olduğuna karar verdi.
16.12.2002 DEHAP, 9 Şubat Siirt seçiminde % 10‘luk barajın uygulanması kararına itiraz etti.
20.12.2002 YSK, DEHAP’ın seçimlerde baraj uygulanmaması talepli itirazını reddetti.
27.12.2002 Anayasa değişikliği ile, kişiye özgü yeni bir “ara seçim” türü yaratıldı.
30.01.2007 Yumak & Sadak kararı: İHAM 2. Dairesi, oy çokluğu ile (5-2), ihlâl bulmadı.
22.07.2007 Baraja yaklaşan partiler: DP: % 5.4, GP: % 3.0 (Bağımsızlar: % 5.2 oy, 26 mv.).
08.07.2008 İHAM-BD, oy çokluğu ile (13-4), kararı teyid etti (İHAS’a uygunluk).
12.06.2011 Genel seçimde baraja yaklaşan partiler: SP: % 1.3 (Bağımsızlar: % 6.6 oy, 35 mv.).
30.09.2013 Barajın düşürülmesini de içeren 3’lü bir öneriyi, R. T. ERDOĞAN kamuoyuna açıkladı
30.04.2014 AKP MYK, barajın düşürülmesi veya seçim sistemi reformundan vazgeçti.
07.06.2015 Erken seçim kararı alınmadığı tarihte, bir sonraki TBMM genel seçim tarihi.
Ek’ler 347

EK IV

% 10’LUK BARAJA SAVUNMALAR: 1983’TEN 2014’E...

 “Ferdî bünyemizde bazı hastalıklar vardır. Biyolojik kanunları dinlemeyen küçük anarşik
bir hücre normal hücreler aleyhine hızla gelişir. Urlar teşekkül eder. Bunların habislerine
‘kanser’ dendiği … seçimle iktidar olamayacağını bilince iktidar olabilmek için kanunları
zorlar hatta çiğner. … Komisyonumuz … barajla siyasî bünyemizde bu urların gelişmesine
fırsat vermemiştir”. (Halil AKAYDIN, DM üyesi, 25 Nisan 1983).
 “[Y]üzde 10’luk barajı koymak mutlaka şarttır, küçük partilere yaşama hakkı tanınmaması
için” (Ahmet Senvar DOĞU, DM üyesi, 26 Nisan 1983).
 “[B]u baraj Meclisin kapısına yapılmaktadır, ... Önlemler kaynaktan alınmalı ve dolayısıyla
baraj kaynakta kurulmalıdır”. (DM üyesi Şükrü BAŞBUĞ, 26 Nisan 1983).
 “Sorun, Yasama Meclisinde temsil edilmelerini, küçük partilerin önlemek, … Bu düşünce,
hasta olan toplumun, kangren olan kolun kesilmesi gibidir; ... bu operasyonu biz, işte
burada yapmaktayız”. (DM-AK Başkanı Prof. Dr. Orhan ALDIKAÇTI, 28 Nisan 1983).
 “Eğer baraj koyulmazsa, … belki 5 oy alan bir kimse bile bu bakımdan milletvekili
seçilebilecek”. (DM üyesi Prof. Dr. Akif ERGİNAY, 3 Mayıs 1983).
 “Fanatikleri ortadan kaldırmak için, bertaraf etmek için baraj sistemi getirilmiştir”. (O.
ALDIKAÇTI, 3 Mayıs 1983).
 “[B]iz ... asgarî % 10’u öngördük. Belki de Heyetinizden beklerdik ki, teklif gelsin % 12
olsun” (DM-AK sözcüsü Prof. Dr. Şener AKYOL, 4 Mayıs 1983).
 “... yüzde 10 olarak kalması, … belki bundan sonra daha çok haddini bilen insan ortaya
çıkacak…” (DM üyesi Mehmet Velid KÖRAN, 4 Mayıs 1983).
 “% 100’e çıkaralım ve bu Meclise hiçbir parti girmesin [ironik olarak]”. (DM üyesi Namık
Kemal YOLGA, 4 Mayıs 1983).
 “… uçlara kaçmış olan, özellikle yaşları genç olan yurttaşlarımızın ... büyük gruplaşmalar
içinde fikirlerinin daha törpüleneceğini … düşünmekteyiz”. (Ş. AKYOL, 4 Mayıs 1983).
 “... küçük partilerin, büyük partiler üzerindeki tasallutunu önlemeyi amaçladık”. (MGK-
AK Başkanı Hâkim Tümg. Muzaffer BAŞKAYNAK, 10 Haziran 1983).
 “… seçim sürecini gereksiz yere işgal eden ve toplumda son derece az desteği bulunan
küçük partilerin elimine edilmesini sağlayacak …” (Prof. Dr. Burhan KUZU, 1999; Prof.
Dr. Hasan TUNÇ, 1999).
 “Ne kadar çok parti varsa o kadar sömürü var. İster komünist olsun ister şeriatçı olsun,
ama tek parti olsun. Bu ülke koalisyonlardan çok çekti” (Org. Kenan EVREN, 26 Şubat
2007).
 “Biz o barajı Kürtler girmesin diye koymadık. Koalisyonlar çıkmasın, istikrar olsun diye
koyduk”. (Kenan EVREN, 1 Mart 2007).
 “Yüzde 10 barajını indirmek demokrasiyle ilintili değildir. Avrupa’da yüzde 7-8 de var. … .
Türkiye’yi yargılama içinde olanlar kendilerine baksınlar. … Barajı … halkımız isterse
düşürürüz, …. Size soracak değiliz. … Seçimse en geniş anlamda seçim var. İsteyen
partisini kuruyor, isteyen seçime giriyor” (R. T. ERDOĞAN, Başbakan, 13 Nisan 2011).
 “Yüzde 0,02 falan oy almış tabela partilerinin temsiline niye bu kadar özen gösteriyoruz
onu da anlamakta güçlük çekiyorum” (Prof. Dr. E. ÖZBUDUN, 19 Eylül 2011).
 “Partiler çok çalışsın barajı geçsin” (R. T. ERDOĞAN, Başbakan, 2013).
 “Seçim barajı düşürülmelidir, ama sıfırlanırsa TBMM’ye 550’den fazla milletvekili girer”
(Bir ünlü).
KAYNAKÇA1858

§ I. SİSTEMATİK ESERLER VE MAKALELER

 “27 Mayıs’ın Son Sırrı”, (Röp. ŞİMŞEK, Seda), Bugün, 19-20 Eylül 2011.
http://goo.gl/TAWljE
 “3% Threshold in European Elections in Germany”. http://goo.gl/1fxobZ
 “AP Seçimlerinde Yüzde 3 baraj Kalktı”, Evrensel, 26.02.2014.
http://goo.gl/XiQvcw
 “Aydınlardan Meclis’e ‘Seçim Barajını İndirin’ Çağrısı”, Bianet, 14.06.2010.
http://goo.gl/lm7bsq
 “Başbakan Erdoğan Demokratikleşme Paketi’ni açıkladı”, Hürriyet, 30.09.2013.
http://goo.gl/tZrUuM
 “Başbuğ: Baraj düşmeli”, (Röp. ELEKDAĞ, Şükrü), ntvmsnbc, 08.08.2011.
http://goo.gl/cZrQjG
 “BBP lideri Destici: Seçim barajını AYM’ye taşımayı düşünüyoruz”, (Haber:
DENİZLİ, Vedat), 04.05.2014. http://goo.gl/b704S3
 “BDP ‘sivil itaatsizlik’ başlattı”, ntvmsnbc, 23.03.2011. http://goo.gl/hDmD5f
 “Coalition fails to agree on election threshold”, The Jakarta Post, 09.12.2011.
http://goo.gl/Uf4WbT
 “Demokratlar yarının tehlikesini görmüyor”, (Andrew ARATO ile söyleşi:
SEVİMAY, Devrim), Milliyet, 27.04.2010. http://goo.gl/Xig3pZ
 “Don’t Raise the Election Threshold”, (AVINERI, Shlomo), Haaretz, 30.03.2011.
http://goo.gl/PCHQmG
 “Election Thresholds Are a Bad Idea”, (VERBERKT, Stas), 15.10.2012.
http://goo.gl/SxNLXd
 “Electoral thresholds in European elections”, Library Briefing: Library of the
European Parliament, 25.07.2013, pp. 1-4. http://goo.gl/TI5evS
 “Erdoğan ile akiller arasında ilginç diyaloglar!”, (Haber: KURBAN, Hakkı),
Akşam, 27.06.2013. http://goo.gl/ftPuqt (e.t.: 28.06.2013)
 “Ergun Özbudun: Milli irade kavramı tedavülden kalktı”, (Röp.), Zaman,
29.06.2014. http://goo.gl/gbLXVV
 “Etyen Mahçupyan’la ‘Değişen Türkiye’de Din, Toplum, Siyaset’ ”. (Röp.
İDEMEN, Siren & GÖKTÜRK, Yücel). http://goo.gl/LYUYWc
 “Evren’in 8 Eyaleti”, (Röp. TÜFEKÇİ, Hasan), Hürriyet, 01.03.2007.
http://goo.gl/BKrSWX
 “Guide to the 2011 Spanish Election”. http://goo.gl/HVDpj4
 “Gündem: 7. Cumhurbaşkanı Evren: Erdoğan Cumhurbaşkanı Olmamalı”,
Hürriyet, 24.02.2007. http://goo.gl/m8nRhs
 “Head of OSCE Center: No need for election threshold in Kazakhstan”, Ukraine
News, 19.10.2010. http://goo.gl/FLs1FY
 “Indonesia’s Contentious Legislative Threshold”, The Jakarta Globe. 12.03.2012.

1858 Yalnızca doğrudan referans yapılan kaynaklar listelendi.


350 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

http://goo.gl/YJl9e9
 “İstanbul 18 bölgeye ayrılacak”, ntvmsnbc, 09.10.2012. http://goo.gl/gPekOr
 “İşte 150 Maddelik Yeni Anayasa”, 18.04.2013. http://goo.gl/u8Zyx6
 “İşte Anayasa Taslağının tam metni (8)”, Radikal, 12.09.2007.
http://goo.gl/zZqDir
 “İşte demokrasi paketinin içeriği”, Radikal, 30.09.2013. http://goo.gl/nvk2Az
 “Kenan Evren: DTP Meclis’e Girmeli”, Sabah, 26.02.2007. http://goo.gl/ZwwXjw
 “Law on Political Parties Must Change”, Bianet, 04.12.2006.
http://goo.gl/y5uDNm
 “Netanyahu, Liberman Agree on Electoral Threshold Hike”, (WINER, Stuart),
The Times of Israel, 26.12.2013. http://goo.gl/WuitWr
 “New Bills Aim to Dramatically Raise Electoral Threshold”, (GUR, Haviv Rettig),
The Times of Israel, 30.06.2013. http://goo.gl/dMFh87
 “Parliamentary threshold case in Euro court again”, Hürriyet Daily News,
21.11.2007. http://goo.gl/Bp7F2X
 “Political party demands that 4% election threshold be restored”.
http://goo.gl/e5rwIz
 “Reactions to possible higher election threshold”, B92, 18 January 2012.
http://goo.gl/U9wUxV
 “Seçim Barajı için Kretschmer Kriterleri” (Haber: AKAL, Değer), AB Haber.
http://goo.gl/ScWVaw
 “Seçim barajı insan hakları ihlali değil”, Sabah, 05.10.2010. http://goo.gl/SEFuwf
 “Seçim barajını size soracak değiliz”, (Haber: GÜNDÜZ, Levent).
http://goo.gl/AQfN9u
 “Seçim sisteminde Özal’lı yıllara dönüş”, Milliyet, 10.10.2012.
http://goo.gl/kX9fUA
 “Temsili Demokrasinin Trajedisi: AKP’nin Daraltılmış Bölge Oyunu”, (Haber:
EROĞLU, Doğu), BirGün, 28.07.2013. http://goo.gl/gFMvcu
 “The Margin of Appreciation”, CoE web sitesi. http://goo.gl/l0snvV
 “Uzlaşamayan Anayasa Uzlaşma Komisyonu Tutanaklarının Tam Metni”,
02.12.2013. http://goo.gl/48SSbk
 “Yemen beş Yahudi vatandaşını Anayasa Danışma Kongresi’ne davet etti”, Şalom
Gazetesi, 21.12.2012. http://goo.gl/jVgScA
 10 Aralık, Neden Yeni Bir Anayasa? Nasıl Bir Yeni Anayasa?
http://goo.gl/gakSOa
 AB Komisyonu, SWD (2013) 417, Brüksel, T. 16.10.2013, Komisyon Tarafından
Avrupa Parlamentosu’na ve Konsey’e Sunulan Bildirim, Genişleme Stratejisi ve
Başlıca Zorluklar, 2013-2014 {COM(2013) 700} ekindeki Komisyon Çalışma
Dokümanı, Türkiye 2013 Yılı İlerleme Raporu (2013-2014). http://goo.gl/GSXjaI
 ABADAN, Nermin, Anayasa Hukuku ve Siyasî Bilimler Açısından 1965
Seçimlerinin Tahlili, AÜSBF Yay., Ankara, 1966.
 ABDULHAKİMOĞULLARI, Erdal, “Tek Başına Seçim Kazanmak: Türk
Siyasal Hayatında Bağımsız Milletvekili Adaylığı”, GÜHFD, Prof. Dr. Attila
ÖZER’e Armağan, C. XII, S. 1-2, Haziran-Aralık 2008, ss. 269-304.
http://goo.gl/JEcZEB
Kaynakça 351

 ABGS, Türkiye Tarafından Hazırlanan 2012 Yılı İlerleme Raporu: Yapılan


Çalışmalar ve Kaydedilen İlerlemeler, AB Bakanlığı Yay., Aralık 2012.
http://goo.gl/O4N6JS
 ABGS, Türkiye Tarafından Hazırlanan 2013 Yılı İlerleme Raporu: Yapılan
Çalışmalar ve Kaydedilen İlerlemeler, AB Bakanlığı Yay., 2013.
http://goo.gl/zWzPBJ
 ACAR, H. Bülent, “Anayasa Mahkemesinin Seçim Hukukuna İlişkin Bazı
Kararlarının Değerlendirilmesi”, Ank.BD, Y. 2002, S. 3, ss. 37-69.
http://goo.gl/gi6urx
 ACEEO, Draft Convention on Election Standards, Electoral Rights and Freedom,
The Association of Central and Eastern European Election Officials.
http://goo.gl/RL5d0J
 ACT Parliamentary Counsel, Australian Capital Territory Electoral Act 1992
(A1992-71), Republication No. 36, Effective: 1 July 2012. http://goo.gl/BZ5av5
 Adalet Bakanlığı, AB Üyesi Bazı Ülkelerin Anayasaları, Adalet Bakanlığı Yay.,
Ankara, 2011.
 ADAM, Yeni Anayasa’ya Dair Öneriler. http://goo.gl/hAe3Ro
 AdB-EDB, Yargı Mevzuatı Bülteni, 03.06.2010, S. 449. http://goo.gl/i6yHxj
 AFASAM, Gençlik Gözüyle Anayasa Çalıştayı Sonuç Bildirgesi, Nisan 2012.
http://goo.gl/VbSGqj
 AGİAD, Anayasa Değişikliği Paketi İnceleme ve Değerlendirme Raporu.
http://goo.gl/WSk0OK
 AGİT, Ulusal Azınlıkların Kamusal Yaşama Etkin Katılımına İlişkin Lund
Tavsiyeleri ve Açıklayıcı Not, Eylül 1999. http://goo.gl/RTLXfZ
 AĞAOĞULLARI, Mehmet Ali, Eski Yunan’da Siyaset Felsefesi, 1. Bs., V
(Verso) Yay., Ankara, Nisan 1989.
 AHMAD, Feroz & AHMAD, Bedia Turgay, Türkiye’de Çok Partili Politikanın
Açıklamalı Kronolojisi (1945-1971), 1. Bs., Bilgi Yay., İstanbul, Temmuz 1976.
 AHMAR, May, Election Terminology: A Guide to Frequently Used Terms and
Phrases, NDI Publ., Washington DC, 2008. http://goo.gl/V19T9
 AIKIN, Sinan, “Underrepresentative Democracy: Why Turkey Should Abandon
Europe’s Highest Electoral Threshold”, Washington University Global Studies
Law Review, Vol. X, 2011, Issue 2, pp. 347-369. http://goo.gl/hTA7ZW
 AKAD, Mehmed, Genel Kamu Hukuku, 2. Bs., Filiz Yay., İstanbul, 1997.
 Aka-Der, Demokrat Gürcüler Platformu, Hemşin Kültürünü Araştırma ve
Yaşatma Derneği, Jineps Gazetesi, Laz Mektebi vd. http://goo.gl/XHcwuv
 AKANDJI-KOMBE, Jean-François, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
Kapsamında Pozitif Yükümlülükler: Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin
Uygulanmasına İlişkin Kılavuz Kitap, (Çev. ÇINAR, Özgür Heval & KAYA,
Abdulcelil), İnsan Hakları El Kitapları, No. 7, 1. Bs., AK İnsan Hakları ve Hukuk
İşleri Genel Müdürlüğü Yay., Belçika, 2008, ss. 49-50. http://goo.gl/XZsMpF
 AKARSU, Bedia, Felsefe Terimleri Sözlüğü, 3. Bs., Savaş Yay., Ankara, Eylül
1984.
 AKBULUT, Olgun, “Serbest Seçim Hakkı”, in İNCEOĞLU, Sibel (Ed.), İnsan
Hakları Avrupa Sözleşmesi ve Anayasa: Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru
Kapsamında Bir İnceleme, 1. Bs., AK Yay., Şen Matb., Ankara, 2013, ss. 543-555.
352 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 AKBULUT, Olgun, Barış İçinde Birlikte Yaşamanın Hukuk Zemini, 1. Bs., XII
Levha Yay., İstanbul, Nisan 2008.
 AKdP, Demokratik, Özgürlükçü ve Eşitlikçi Bir Anayasa İçin Anayasa Kadın
Platformu’nun Talepleri, 2011. http://goo.gl/Fbepk6
 AKGÜL, Mehmet Ali, “Nasıl Bir Seçim Sistemi: Siyasi Parti Görüşleri: Genç
Parti: Ülkemizde Kullanılan Seçim Sistemleri ve Sonuçları”, Anayasa Yargısı, C.
XXIII, 2006, ss. 346-349.
 AKGÜN, Birol & ÖZŞAHİN, M. Cüneyt, Türkiye’de Demokratik Konsolidasyon
ve Liberal Siyasal Kültür: Teorik Bir İnceleme (Rapor), (Der. YILMAZ, Murat),
SDE & Hoca Ahmet Yesevi Üniv. Yay., Ankara, Eylül 2013. http://goo.gl/RehQ42
 AKGÜNDÜZ, Ahmet, Eski Anayasa Hukukumuz ve İslâm Anayasası, Timaş Yay.,
İstanbul, 1995.
 AKP, 2023 Siyasî Vizyonu, Siyaset, Toplum, Dünya (Büyük Millet, Büyük Güç,
Hedef 2023), 30.09.2012. http://goo.gl/K6nO2U ; http://goo.gl/qoh8HA
 AKSAKAL, Enver, “Temsilde oligarşi, yönetimde despotizm”.
http://goo.gl/SdiuRE
 AKSAKAL, Erdem, “Sosyal Bilgi”, 90’lar Kitabı: Çocuk mu, Genç mi?, (Der.
AYDEMİR, Kadir), 1. Bs., Delta Yay., İstanbul, 2012, ss. 134-137.
 ALATLI, Alev (Ed.), Batı’ya Yön Veren Metinler, C. II (1350-1650), 1. Bs., İlke
Eğitim ve Sağlık Vakfı Kapadokya MYO Yay., İstanbul, Ekim 2010.
 ALDABAK, Ersel, Can Stability be Achieved Without Fair Representation and
Under the Debates Over legitimacy? Considerations in the Light of Turkey?”, The
VIIth World Congress of IACL, Athens 11-15 June 2007, Electoral Systems:
Striking a Balance Between Legitimacy and Political Instability (Workshop no. 3).
http://goo.gl/xO3E7F
 ALDIKAÇTI, Orhan, et.al., “Siyasî Sistemin İşler Hale Getirilmesi, Anayasa ve
Seçim Sistemimiz” Semineri, Tercüman, 27-28 Nisan 1980.
 ALESKEROV, Fuad & PIATANOV, Vitaliy, “Measuring Disproportionality in
PR Systems”, AÜSBFD, C. LX, S. 4, 2005, ss. 24-34.
 ALİEFENDİOĞLU, Yılmaz, “Temsili Demokrasinin ‘Seçim’ Ayağı”, TBBD, S.
60, Y. 2005, ss. 71-96. http://goo.gl/6BxSC6
 ALKAN, Mehmet Ö., “Osmanlı’dan Günümüze Türkiye’de Seçimlerin Kısa
Tarihi”, Görüş, TÜSİAD Yay., Mayıs 1999. http://goo.gl/56fHCg
 ALKAN, Mehmet Ö., “Türkiye’de Seçim Sistemi Tercihinin Misyon Boyutu ve
Demokratik Gelişime Etkileri (Siyaset Bilimi ve Siyaset Sosyolojisi
Yaklaşımıyla)”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, ss. 133-165.
 Anayasa Platformu, 1. Ulusal Çalıştay Raporu. http://goo.gl/LRMXAP
 Anayasa-Der, Anayasa Raporu Çalışması: Yeni Anayasa Yapım Süreci Hakkında
Çalışma, 1. Bs., Legal Yay. & Anayasa-Der Yay., İstanbul, Mart 2012.
 ARASLI, Oya, “Türkiye’de Seçim Sistemlerinin Getirdikleri”, Prof. Dr. Bülent N.
ESEN’e Armağan, AÜHF Yay., Sevinç Matb., Ankara, 1977, ss. 7-27.
http://goo.gl/UxZt7F
 ARASLI, Oya, Adaylık Kavramı ve Türkiye’de Milletvekili Adaylığı, AÜHF Yay.,
Sevinç Matb., Ankara, 1972.
 ARDIÇ, Engin, “Seçim Barajı Hepten Kalkamaz”, Sabah, 24.06.2011.
http://goo.gl/n5BZAt
Kaynakça 353

 ARMAĞAN, Servet, “Memleketimizde Siyasî İstikrar: Siyasî Partilerimiz ve


Seçim Sistemlerimiz Açısından Bir Değerlendirme”, Anayasa Yargısı, C. XVI,
1999, ss. 219-252.
 ARSAVA, Ayşe Füsun, “Federal Alman Anayasa Mahkemesinin ve Bavyera
Anayasa Mahkemesinin Azınlık Partileri için Kanunda Öngörülen Baraj
Hükümleri Hakkında Verdiği Kararlar”, AÜSBFD, 40. Kuruluş Yıldönümünde
Ankara Üniversitesi’ne Armağan, C. XLI, S. 1-4, Ocak-Aralık 1986, ss. 153-219.
(Dergi dizininde, başlık farklıdır: http://goo.gl/yIFSww)
 ASAL, Uğur Yasin, Türkiye İçin Seçim Sistemi Önerisi: Demokratikleşme ve
Seçimler, USBED Yay., Kasım 2013, ss. 9-10. http://goo.gl/nqzlhD
 ASE, Birlikte Yaşam Belgesi Olarak Yeni Bir Anayasa, Anayasa Çalıştayı Raporu,
ASE Raporları No: 2011-01, Aralık 2011. http://goo.gl/VtVOSq
 ASE, Toplumsal Mutabakat Çerçevesinde Yeni Bir Anayasa, (Haz. Ayşe Nur
DİL), ASE Yay., Ankara, Mart 2012. http://goo.gl/Z1ZqIH
 ASLANDAŞ, Alper Sedat & BIÇAKÇI, Baskın, Popüler Siyasi Deyimler
Sözlüğü, 1. Bs., İletişim Yay., İstanbul, 1995.
 AŞAN, Emine, İlköğretim Vatandaşlık ve Demokrasi Eğitimi Dersi: 8. Sınıf Ders
Kitabı, Ekoyay Yay., Ankara, 2013. http://goo.gl/Ci1sRq
 AŞAN, Emine, Ortaöğretim Demokrasi ve İnsan Hakları, Ekoyay Yay., Ankara,
2013. http://goo.gl/7yRuW4
 ATAKAN, Arda, “Milli İrade Kavramı Üzerine Bir İnceleme”, HAD, MÜHF
Yay., 2007, C. XIII, S. 3-4, ss. 39-82.
 ATAÖV, Türkkaya, “ABD: Seçim Hileleri”, Cumhuriyet, 03.09.2004.
http://goo.gl/rABxDX
 ATAR, Yavuz, “Seçim Hukukunun Güncel Sorunları”, Anayasa Yargısı, C.
XXIII, 2006, ss. 211-235.
 ATATÜRK, Mustafa Kemal, Teşkilât-ı Esasiye Kanunu (Proje Hâlindedir) 1339-
1342, Tıpkı basım, Kentbank’ın Cumhuriyet’in 75. Yılı Armağanı, 1. Bs., Boyut
Matb., İstanbul, Ekim 1998.
 ATATÜRK, Mustafa Kemal, Teşkilât-ı Esasiye Kanunu: Ek Kitapçık: Temel
Kuruluş Yasası: Türkiye Cumhuriyeti İlk Anayasa Taslağı: Türkçeleştirilmiş Metin
(Taslak halindedir), 1. Bs., Boyut Matb., İstanbul, Ekim 1998.
 AÜSBF-İİE, Gerekçeli Anayasa Tasarısı ve Seçim Sistemi Hakkındaki Görüş,
AÜSBF İdarî İlimler Enstitüsü Yay., Ankara, 1960.
 Avrupa Ayrımcılık Yasağı Hukuku El Kitabı, AB Temel Haklar Ajansı & AK Yay.,
2010. http://goo.gl/KV4hjo
 AYDEMİR, Şevket Süreyya, İhtilâlin Mantığı ve 27 Mayıs İhtilâli, 7. Bs., Remzi
Yay., İstanbul, 1999.
 AZRAK, Ali Ülkü, Tartışma, Kamu Hukukçuları Platformu: Çoğulcu Demokrasi-
Çoğunlukçu Demokrasi İkilemi ve İnsan Hakları, (Der. GÖZTEPE, Ece),
(Sempozyum, 5-6 Haziran 2010, Ankara), 1. Bs., Ankara, Ocak 2011.
 BAHÇECİ, Barış, “1982 Anayasası Döneminde Çoğulcu Demokrasi Açısından
Milletvekili Seçimi Hukukunda Karşılaşılan Sorunlar”, AÜHFD, Y. 2005, C. LIV,
S. 3, ss. 365-396. http://goo.gl/T13SfD
 BAKIRCI, Fahri, TBMM’nin Çalışma Yöntemi, 1. Bs., İmge Yay., Ankara, Şubat
2000.
354 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 BALDINI, Gianfranco & PAPPALARDO, Adriano, Elections, Electoral Systems


and Volatile Voters, 1st ed., Palgrave Macmillan, 2009.
 BARIN, Taylan, Uzlaşma Yolunda: Komisyon’un Uzlaştığı Maddeler ve Anayasa,
SETA Analiz, S. 71, Ankara, Ağustos 2013.
 BARKEY, Henri J. & FULLER, Graham E., Turkey Kurdish Question, Rowman
& Littlefield Publ. Inc., Carnegie Corporation of New York, 1998.
http://goo.gl/CAERN
 BASK, Anayasa Görüşü. http://goo.gl/tt2tb6
 BATUM, Süheyl, 99 Soruda Neden ve Nasıl Çağdaş Bir Anayasa?, 1. Bs., XII
Levha Yay., İstanbul, Haziran 2009.
 BAYKAL, Deniz, Siyasal Katılma: Bir Davranış İncelemesi, AÜSBF Yay.,
Ankara, 1970.
 BAYRAMOĞLU, Ali, Algılar ve Zihniyet Yapıları: Dindarlık-Laiklik Ekseni
(Çağdaşlık Hurafe Kaldırmaz: Demokratikleşme Sürecinde Dindar ve Laikler), 3.
Bs., TESEV & ATE Yay., İstanbul, 2008.
 BDP, Parti Programı. http://goo.gl/lHnqbv
 BEETHAM, David & CARVALHO, Edzia & LANDMAN, Todd & WEIR,
Stuart, Assessing the Quality of Democracy: A Practical Guide, IDEA Publ.,
Stockholm/Sweden, 2008.
 BERBER, Bilgen, Türk Anayasa Hukukunda Siyasi Partilere Devlet Yardımı,
(Yüksek Lisans Tezi), Ankara Üniversitesi SBE Kamu Hukuku Anabilim Dalı,
Ankara, 2008.
 BERNAUER, Julian & BOCHSLER, Daniel, “Electoral Entry and Success of
Ethnic Minority Parties in Central and Eastern Europe: A Hierarchical Selection
Model”, Electoral Studies, Vol. XXX, Issue 4, December 2011, pp. 738-755.
 BEYME, Klaus Von, “Avusturya-Alman Anayasa Yargısı Modelinin Amerikan
Modeli Karşısındaki Yükselişi”, in ERGÜL, Ozan (Der.), Demokrasi ve Yargı,
(Sempozyum, 4-5-6 Ocak 2005, Ankara), 1. Bs., TBB Yay., Ankara, Aralık 2005,
ss. 77-116.
 BIEZEN, Ingrid Van, Financing Political Parties and Election Campaigns-
Guidelines, CoE Publ., Strasbourg, December 2003. http://goo.gl/qi1fPO
 BISCHOFF, Carina S., “National Level Electoral Thresholds: Problems and
Solutions”, Electoral Studies, Vol. 28, 2008, pp. 232-239.
 BISCHOFF, Carina S., Measuring the Electoral Barrier: Problems and Soultions
to Estimation of the Threshold(s) at the National Level, European University
Institute, Florence, Department of Political and Social Science, EU Working Paper
SPS, No. 2004/7, Italy, June 2004, pp. 1-43. http://goo.gl/vbGC4b
 BİLGESAM, Yeni Anayasadan Toplumsal Beklentiler, BİLGESAM & STD Yay.,
Rapor No: 36, İstanbul, Ekim 2011. http://goo.gl/fwzFKK
 BİLGİN, Murat (Haz.), Çeşitli Ülke Anayasalarında Seçimlere İlişkin Hükümler,
TBMM-AM Yay., Ankara, Kasım 2011. http://goo.gl/QzeIq1
 BİNGÖL, Yılmaz, “ ‘İstikrar’ Değil, ‘Konsensüs’ ”, Radikal-2, İnternet baskısı,
01.01.2006. http://goo.gl/mkuVxz
 Birleşik Kamu-İş, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Değişikliğine İlişkin Görüş ve
Öneriler. http://goo.gl/w3WnCr
 BKP, Anayasa Görüşü. http://goo.gl/9uiwjh
Kaynakça 355

 BLACK, Henry Campbell, Black’s Law Dictionary, 2nd ed., St. Paul, Minn., West
Publ. Co., 1910.
 BLUM, William, Haydut Devlet, Dünyanın Tek Süper Gücü İçin Rehber, (Çev.
YÜZAK, Erdal), 1. Bs., Yeni Hayat Yay., İstanbul, 2003.
 BOCHSLER, Daniel, “A quasi-proportional Electoral System ‘Only for Honest
Men’? The Hidden Potential for Manipulating Mixed Compensatory Electoral
Systems”, International Political Science Review, September 2012, Vol. 33, No. 4,
pp. 401-420.
 BODA, Michael D. (Ed.), Revisiting Free and Fair Elections, An International
Round Table on Election Standards, IPU Publ., Geneva, November 2004.
http://goo.gl/TnfPEB
 BOIX, Carles, “Setting the Rules of the Game: The Choice of Electoral Systems in
Advanced Democracies”, American Political Science Review, Vol. 93, No. 3,
2009, pp. 609-624.
 BORATAV, Ferhat (Moderatör ve ed.), “Yeni Anayasa Nasıl Yapılmalı?
Kuralların Belirlenmesi, Silahların Eşitlenmesi, Beklentinin Yönetilmesi”,
TÜSİAD Görüş, S. 64, TÜSİAD Yay., Ekim 2010, ss. 10-28.
http://goo.gl/cRHMcm
 BOYAR, Oya, “Devletin Pozitif Yükümlülükleri ve Dolaylı Yatay Etki”, in
İNCEOĞLU, Sibel (Ed.), İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi ve Anayasa: Anayasa
Mahkemesine Bireysel Başvuru Kapsamında Bir İnceleme, 1. Bs., AK Yay., Şen
Matb., Ankara, 2013, ss. 53-80.
 BOYAR, Oya, “Yasama Alanına İlişkin Öneriler”, Anayasa Kurultayı (Prof. Dr.
Yılmaz Aliefendioğlu’na Armağan), (Ankara, 07.11.2009), 1. Bs., Ankara Barosu
İHM Yay., Ankara, 2010, ss. 137-142. http://goo.gl/BYlvqk
 BOYAR, Oya, Anayasal Uyuşmazlıklarda Yorum, (Doktora Tezi), Marmara
Üniversitesi SBE, İstanbul, 2008.
 BOZKURT, Ali Rıza, Cumhur’un Anayasası: Sihirbaz Torbası, Siyah Beyaz
Yay., İstanbul, Şubat 2008.
 BREMS, Eva, “The Margin of Appreciation Doctrine in the Case-Law of the
European Court of Human Rights”, Heidelberg Journal of International Law
(HJIL), Max-Planck-Institut für ausländisches öffentliches Recht und Völkerrecht,
Vol. LVI, 1996, pp. 240-314. http://goo.gl/yzFmB7
 BRYAN, Shari & BAER, Denise (Ed.), Money in Politics: A study of Party
Financing Practices in 22 Countries, IFES-NDI Publ., USA, January 2005.
http://goo.gl/DM1Ofs
 BULAÇ, Ali, İslâm ve Demokrasi -Teokrasi, Totaliterizm-, 1. Bs., İz Yay.,
İstanbul, 1995.
 BUQUICCHIO, Gianni, “Açılış Konuşması: Türkiye’nin Yeni bir Anayasa
Edinmesi Gerekiyor”, in Avrupa’da Türkiye Yeni Anayasa Işığında Türkiye’nin
Demokratikleşme Süreci, (Ed. DUFNER, Ulrike), Yeşiller/EFA Grubu & HBS
Türkiye Temsilciliği’nce düzenlenen toplantı (1-2 Kasım 2010), İstanbul, Mart
2012, ss. 9-13. http://goo.gl/Jv5PHT
 BURDEAU, Georges, Demokrasi: Sentetik Deneme, (Çev. ESEN, Bülent Nuri),
AÜHF Yay., Ajans Türk Matb., Ankara, 1964.
 BÚTORA, Martin, “Ok ’98: A Campaign of Slovak NGOs For Free and Fair
356 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Elections”, in FORBRIG, Joerg & DEMEŠ, Pavol (Ed.), Reclaiming Democracy:


Civil Society and Electoral Change in Central and Eastern Europe, The German
Marshall Fund of the United States (GMF) Publ., Washington, 2007, pp. 21-51.
 BÜLBÜL, Mahmut, “Kazakistan Cumhuriyetinde Yürütme ve Yasama
Fonksiyonu”, Yasama Dergisi, Yasama Derneği (Yasa-Der) Yay., S. 8, Ocak-
Şubat-Mart-Nisan 2008, ss. 65-101. http://goo.gl/pqQH8j
 CAN, Osman & UÇUM, Mehmet, Türkiye’nin İlk Sivil ve Demokratik Anayasası
İçin Yol Haritası, 2011. http://goo.gl/NZj1eW
 CAN, Osman, “Baraj Sorunu ve Kaderin Bir Cilvesi”, Star, 17.07.2013.
http://goo.gl/EhZav
 CANİKLİOĞLU, Meltem Dikmen, Anayasa Arayışları ve Türkiye (Anayasal
İktisat Arayışları), 1. Bs., BDS Yay., Çetin Matb., İstanbul, Mart 1998.
 CANİKLİOĞLU, Meltem, “Seçim Sistemlerinin Siyasi İstikrarın
Sağlanmasındaki Rolü”, Anayasa Yargısı, C. XVI, 1999, ss. 17-44.
 CAREY, John M. & HIX, Simon Hix, “The Electoral Sweet Spot: Low-
Magnitude Proportional Electoral Systems”, Political Science and Political
Economy Working Paper, London School of Economics and Political Science
(LSE), Department of Government, No. 1, 2009, pp. 1-47. http://goo.gl/EYn2Hl
 CDEM, The State of Elections in The Fifty States: Evaluating the Process Where
it Counts, Center for Democracy and Election Management, American University
School of Public Affairs, July 2009.
 CEBECİ, S. Yüksel, Silâhların Gölgesinde Demirel, Lâtin Matb., İstanbul, 1975.
 CENGİZ, Serkan (Çev.), “AİHM Kararı: Yumak ve Sadak - Türkiye
(30.01.2007)”, TBBD, Y. 2007, S. 69. http://goo.gl/ldfBKm
 CHANDLER, Ralph C. & ENSLEN, Richard A. & RENSTROM, Peter G., The
Constitutional Law Dictionary, Vol. I. (Governmental Powers), ABC-Clio Inc.,
Santa Barbara, California & Clio Press Ltd., Oxford, London, 1985.
 CHISLETT, William, İspanya Deneyimi: AB Yolunda Türkiye’ye İlham
Kaynağı?, (Çev. AKAY, Hale), 1. Bs., ATE Yay., İstanbul, Aralık 2008.
http://goo.gl/i1FKNF
 CHOMSKY, Noam, Demokrasi: Gerçek ve Hayal, (Çev. CERİT, Cevdet), 2. Bs.,
Pınar Yay., İstanbul, 2001.
 CHP, 2011 Seçim Bildirgesi. http://goo.gl/rRnoxN
 CİHAN, Ali Faik, Sosyalist Türkiye, Devrimci Yayınlar Kooperatifi Yay.,
İstanbul, 1964.
 COLOMER, Josep M., “The Strategy and History of Electoral System Choice”,
Handbook of Electoral System Choice, London: Palgrave-Macmillan, 2004, pp. 3-
78. http://goo.gl/VoZbb0 ; http://goo.gl/VoZbb0
 COŞAR, V. Ahsen, “Üçüncü Bin Yılın Eşiğinde İki Yeni Anayasa: Çek
Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Anayasaları”, Av. Dr. Faruk Erem’e Armağan,
TBB Yay., Afşaroğlu Matb., Ankara, 1999, ss. 101-203.
 COŞKUN, Vahap, “Anayasa ve Kürt Meselesi”, Liberal Düşünce, “Yeni
Anayasaya Liberal Bakış” Sayısı, LDT Yay., Y. 17, S. 66, Bahar 2012, ss. 83-92.
http://goo.gl/T94VSC
 COŞKUN, Vahap, “Baraj % 20 Olsun, İstikrar Tam Olsun!”, Taraf, 30.01.2011.
 COTTERET, Jean-Marie & EMERI, Claude, Seçim Sistemleri, (Çev. KOTİL,
Kaynakça 357
Ahmet), İletişim Yay., İstanbul, 1991.
 COTTRELL, Jill & DHUNGEL, Surya, A Glossary of Constitutional Terms
(English-Nepali), IDEA Publ., 2007. http://goo.gl/fdp8IO
 Council of Europe, Electoral Law, CoE Publ., July 2008.
 Council of Europe, European Convention on Human Rights, As Amended by
Protocols Nos. 11 and 14, supplemented by Protocols Nos. 1, 4, 6, 7, 12 and 13,
CTES, No. 5.
 CReD, 25+2 Electoral Models - I: Electoral Systems, (Coo.: SORESCU, Adrian),
CReD Publ., Bucharest, 2006. http://goo.gl/oIwX3m
 ÇAĞLAR, Bakır, “Anayasa Yargısı ve Normatif Devreler Karşılaştırmalı Analizi:
İlk Veriler”, Anayasa Yargısı, C. VI, 1989, ss. 117-158. http://goo.gl/YBqS3Z
 ÇAĞLAR, Bakır, “Türkiye’de Siyasi Katılımın Hukuki Sınırları”, Türkiye’nin
Demokratikleşme Sorunu, Sempozyum-I, (05.10.1994), İÜHF Yay., İstanbul, 1995,
ss. 65-71.
 ÇAĞLAR, Bakır, Bir Anayasacının Seyir Defteri, 1. Bs., Su Yay., İstanbul, Mayıs
2000.
 ÇAKIR, Hüseyin (Ed.), Demokratikleşen Türkiye’nin Yeni Anayasası, (Panel,
06.11.2010, İstanbul), 1. Bs., KÜYEREL & HBS Yay., İstanbul, Aralık 2010.
http://goo.gl/cTfgvS
 ÇAKIR, Ruşen, “Hayalci Ol, Azla Yetin!”, Vatan, 01.04.2010.
http://goo.gl/gQl5HZ
 ÇAM, Esat, Siyaset Bilimine Giriş, Der Yay., İstanbul, 1987.
 ÇANDAR, Cengiz, Türkiye’nin Önündeki İki Yıl: İki Lider, İki Farklı Çizgi, İki
Okuma, 1. Bs., DPI Briefing Paper, Ekim 2012. http://goo.gl/L6wJ99
 ÇAVUŞOĞLU, Naz, Anayasa Notları, 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Aralık 1997.
 ÇELİK, Burak, “Hazirandaki Genel Seçime Barajsız Gitmek Hâlâ Mümkün”,
Radikal, 29.03.2012. http://goo.gl/lQBs6Y
 ÇOBAN, Ali Rıza, “Devlet Siyasi Partilere Hakça ve Yeterli Düzeyde Yardım
Yapıyor mu?”, GÜHFD, Prof. Dr. Attila ÖZER’e Armağan, C. XII, S. 1-2,
Haziran-Aralık 2008, ss. 601-639. http://goo.gl/JEcZEB
 ÇOBAN, Ali Rıza, “Strasbourg’da Herküllere İhtiyacımız var mı? Ulusal Takdir
Yetkisi ve Evrensel Standartlar Arasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi”,
AÜHFD, C. LVII, S. 3, Y. 2008, ss. 187-223. http://goo.gl/QbyY0x
 ÇONGAR, Yasemin & OĞUR, Turgay (Ed.), “Sivil Anayasa Forumları”, Taraf,
04.05.2009-08.06.2009.
 ÇYDD, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin Yeni Anayasa Hakkındaki
Görüşleri. http://goo.gl/4UGocE
 DAHL, Robert A., Demokrasi ve Eleştirileri, (Çev. KÖKER, Levent), Yetkin
Yay., Ankara, 1993.
DAHL, Robert A., How Democratic is the American Constitution?, Yale
University Press, New Haven & London, 2001.
 DAHL, Robert A., Polyarchy: Participation and Opposition, Yale University
Press, New Haven & London, 1971.
 DALTON, Russell J. & ANDERSON, Christopher J. (Ed.), Citizens, Context and
Choice: How Context Shapes Citizens’ Electoral Choices, Oxford University &
CSES Publ., 2011.
358 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 DAVER, Bülent, “Anayasal Yargı ve Seçim Sistemleri”, Anayasa Yargısı, C. V,


1988, ss. 10-27. http://goo.gl/zDA4rL
 DAVER, Bülent, “Seçim Sistemi ve Anayasa Yargısı”, Anayasa Yargısı, C. V,
1988, ss. 131-147. http://goo.gl/z1ZI3B
 DAVID, Claude, Hitler ve Nazizm, (Çev. BOYSAN, Hüseyin), 1. Bs., İletişim
Yay., İstanbul, Şubat 1991.
 DAY, Robert A., Bilimsel Bir Makale Nasıl Yazılır ve Yayımlanır?, 5. Bs.,
TÜBİTAK Yay., Ankara, Ocak 2000.
 DCP, Türkiye için Değişme ve Yenileşme Politikaları (Program, Ekler, Anayasa
Önerisi, Tüzük ve İçtüzük, Üye Yazım Yönetmeliği), 4. Bs., Gökhan Matb.,
İstanbul, Mayıs 1997.
 DEMİR, Fevzi, “Türkiye’ye Özgü Yeni Bir Seçim Sistemi Önerisi”, Anayasa
Yargısı, C. XVI, 1999, ss. 295-308.
 DEMİR, Fevzi, Anayasa Hukukuna Giriş: Genel Esaslar ve Türk Anayasa
Hukuku, 5. Bs., Barış Yay., Fakülteler Matb., İzmir, 1998.
 DEMİR, Ömer & ACAR, Mustafa, Sosyal Bilimler Sözlüğü, 2. Bs., Ağaç Yay.,
İstanbul, 1993.
 DEMİREL, Ahmet & SÖZEN, Süleyman (Ed.), Türk Siyasal Hayatı, AÖF Yay.,
Eskişehir, Ocak 2013. http://goo.gl/VaMwCx
 DEMİREL, Ahmet, & KENTEL, Ferhat, et.al, Seçim Sistemi ve Siyasi Partiler
Araştırması, C. I: Temel Bulgu ve Sonuçlar, TÜSİAD Yay., İstanbul, Kasım 2001,
passim. http://goo.gl/VyJdsR
 DEMİREL, Ahmet, & KENTEL, Ferhat, et.al, Seçim Sistemi ve Siyasi Partiler
Araştırması, C. II: Ana Rapor, TÜSİAD Yay., İstanbul, Kasım 2001.
http://goo.gl/nKerZo
 DEMİREL, Ahmet, “Barajla Yaşamaya Mecbur muyuz?”, Taraf, 14.07.2013.
http://goo.gl/bSlVhI
 DEMİREL, Ahmet, “Osmanlı Meclis-i Mebusanı I. Devre (1908-1912)
Mebusları”, in Osmanlı Ansiklopedisi, C. II: Siyaset, (Ed. EREN, Güler), Yeni
Türkiye Yay., Ankara, 1999, ss. 410-419.
 DEMİREL, Ahmet, Birinci Meclis’te Muhalafet: İkinci Grup, 3. Bs., İletişim
Yay., İstanbul, 2003.
 DEMİRKOL, Ferman, Anayasa Hukuku: Genel Esaslar, Türk Anayasa Hukuku,
5. Bs., Filiz Yay., İstanbul, Ocak 2011.
 DERDİMAN, Ramazan Cengiz, Anayasa Hukukunun Genel Esasları ve Türk
Anayasa Düzeni, 1. Bs., Alfa Aktüel Yay., Bursa, Mart 2006.
 DESK, Sivil Bir Türkiye İçin Sivil Anayasa, Yeni Anayasa Teklifi, 2011.
http://goo.gl/7ddBs7
 DESK, Yeni Anayasa Sunum. http://goo.gl/v9VmPa
 DEVELLİOĞLU, Ferit, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat, 16. Bs., Aydın
Yay., Ankara, 1999.
 DIAMOND, Larry, “Demokrasinin Üç Paradoksu”, (Çev. TURHAN, Mehmet), in
Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der. DIAMOND, Larry & PLATTNER, Marc
F.), 1. Bs., Yetkin Yay., Ankara, 1995, ss. 127-141.
 DİSK, Özgürlükçü, Eşitlikçi, Demokratik ve Sosyal Bir Anayasa İçin Temel İlkeler
(Anayasa Raporu), DİSK Yay., Haziran 2009. http://goo.gl/AEtfRo
Kaynakça 359

 DOĞAN, Nursel, Jean Jacques Rousseau’da Genel İrade Kavramı, (Yüksek


Lisans Tezi), Cumhuriyet Üniversitesi SBE Felsefe Anabilim Dalı, Sivas, Ekim
2008.
 DOĞRU, Osman, İnsan Hakları Uluslararası Mevzuatı, 1. Bs., Beta Yay.,
İstanbul, Ağustos 1998.
 DRUMEVA, Emilia, Electoral Systems: Particular Aspects And a Bulgarian Case
Study, Sofia, April 2007. http://goo.gl/l6JyTL
 DUCAT, Craig R., Constitutional Interpretation, 9th ed., Cengage Learning Publ.,
Wadsworth, Canada, 2009.
 DURAN, Burhanettin, Türk Parlamento Tarihi: TBMM - XIX. Dönem (1991-
1995), C. I: Yasama, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yay., Ankara, 2012.
 DURNA, Mustafa, “Open Parliaments: The Case of Turkey”, in SMILOV, Daniel
(Ed.), Open Parliaments: Transparency and Accountability of Parliaments in
South-East Europe, FES Publ., Sofia, April 2010, pp. 135-152.
http://goo.gl/R8SFgt
 DURSUN, Davut & BAYRAM, Ahmet Kemal, et.al., Siyaset Bilimi, AÖF Yay.,
Eskişehir, tarih saptanamadı. http://goo.gl/EBpkRC
 DURSUN, Davut, “Cezayir: Tarih / Sömürge Dönemi”, İslâm Ansiklopedisi, C.
VII, TDV Yay., İstanbul, 1993, ss. 489-494. http://goo.gl/mPdY9A
 DUTERTRE, Gilles, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi İçtihatlarından Alıntılar,
AK Yay., Nisan 2005. http://goo.gl/baaO8A
 DUVERGER, Maurice, Diktatörlük Üstüne, (Çev. TANÖR, Bülent), 1. Bs.,
Dönem Yay., İstanbul, 1965.
 DUVERGER, Maurice, Siyasal Rejimler, (Çev. TUNÇDOĞAN, Teoman), 1. Bs.,
İletişim Yay., İstanbul, b.t. yok.
 ECDTL, Code of Good Practice in Electoral Matters Adopted Guidelines and
Draft Explanatory Report, Strasbourg, No. CDL-EL (2002) 5, 9 October 2002.
http://goo.gl/Eg3JXF
 ECDTL, Code of Good Practice in Electoral Matters: Guidelines and
Explanatory Report, Venice Commission, 52nd session (Venice, 18-19 October
2002), No. CDL-AD (2002) 23 rev. http://goo.gl/OOU5Ht
 ECDTL, Comparative Report on Thresholds and other Features of Electoral
Systems which Bar Parties from Access to Parliament, Strasbourg, Study No.
485/2008, No. CDL-AD (2008) 037. http://goo.gl/RSnvkw
 ECDTL, Electoral Glossary (English-French) / Glossaire Électoral (Français-
Anglais), No. CDL(2007)022, Strasbourg, 28 February 2007. http://goo.gl/V8stqB
 ECDTL, Electoral Law and Representation of Minorities, Conference on “The
European Electoral Heritage: Ten Years of the Code of Good Practice in Electoral
Matters”, (Tirana, Albania, 2-3 July 2012), No. CDL-UD (2012) 006, Strasbourg,
2 October 2012. http://goo.gl/63RpAX
 ECDTL, Opinion on The Law On Political Parties of The Russian Federation,
No. CDL-AD (2012) 003, Opinion No. 658/2011, The Council for Democratic
Elections, 40th meeting, Venice, 15 March 2012. http://goo.gl/33lNcu
 ECDTL, PACE Rec. 1898(2010) on the “Thresholds and Other Features of
Electoral Systems Which Have an Impact on Representativity of Parliaments in
Council Of Europe Member States”, Study No. 485/2008, CDL(2010)030,
360 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Strasbourg, 15 March 2010, The Council for Democratic Elections, 32 nd meeting


(Venice, 11 March 2010). http://goo.gl/9o2Vvz
 ECDTL, Report On Electoral Rules And Affirmative Action For National
Minorities’ Participation in Decision-Making Process in European Countries, No.
CDL-AD (2005) 009, Strasbourg, 15 March 2005. http://goo.gl/v9XlVV
 ECDTL, Report on Thresholds and other features of electoral systems which bar
parties from access to Parliament (II), Strasbourg, Study No. 485/2008, No. CDL-
AD (2010) 007. http://goo.gl/iu0AuK
 ECDTL, Vademecum of Venice Commission: Opinions And Reports Concerning
The Protection of Minorities, No. CDL-MIN (2007) 001, Strasbourg, 6 March
2007. http://goo.gl/vJGSr6
 ECKSTEIN, Harry, “Bir İstikrarlı Demokrasi Teorisi”, (Çev. ÖZBUDUN,
Ergun), AÜHFD, Y. 1967, C. XXIV, S. 1-4, ss. 39-96. http://goo.gl/X7D1SP
 ECPRD, Electoral Systems in Europe: An Overview, (Ed. TOORNSTRA, Dick),
ECPRD Publ., October 2000. http://goo.gl/Jo5WqF
 EHİİD, Bağımsız Seçim İzleme Platformu, Özel Sayı: Bağımsız Seçim Gözlemi,
Temmuz 2011. http://goo.gl/eQphUv
 Dünya Ehl-i Beyt Vakfı, Anayasa Önerisi. http://goo.gl/dkNwqn
 EISA, Electoral Institute for the Sustainability of Democracy in Africa.
http://www.eisa.org.za
 EIU, Democracy Index 2011: Democracy Under Stress, A Report From the
Economist Intelligence Unit, 2012. http://goo.gl/q6nhU
 EIU, Democracy Index 2012: Democracy at a Standstill, A Report From the
Economist Intelligence Unit, 2013. http://goo.gl/SJXNJ
 EKİNCİ, M. Salih, Partisiz Yönetin, 1. Bs., Diclem Sahaf Yay., İstanbul, Şubat
2006.
 Elections in Sweden, Valmyndigheten. http://goo.gl/jXgDVX ;
http://goo.gl/zz1W6l
 ELKLIT, Jørgen & PADE, Anne Birte & MILLER, Nicoline Nyholm (Ed.), The
Parliamentary Electoral System in Denmark: Guide to The Danish, Ministry of the
Interior and Health & Danish Parliament (Folketinget) Publ., Aarhus University,
Copenhagen, January 2011.
 ELLIS, Andrew & LARSERUD, Stina, “Case Study: The European Parliament:
Elections to a Supranational Body”, in REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben &
ELLIS, Andrew, Electoral System Design: The New International IDEA
Handbook, IDEA, Stockholm, Sweden, 2008, pp. 140-143. http://goo.gl/4e3Lj2
 ELSTER, Jon, “Bir Kurucu Meclisin İdeal Tasarımı”, (Çev. SAYGIN, Engin),
AÜHFD, C. LVIII, S. 2, Y. 2009, ss. 415-449. http://goo.gl/q3psEv
 EMİNAĞAOĞLU, Ömer Faruk, “Demokraside Barajlar Sorunu!”, 01.06.2013.
http://goo.gl/7tWLWl
 ERDEM, Tarhan, Anayasalar ve Seçim Kanunları (1876-1982), 1. Bs., Milliyet
Yay., Çeltüt Matb., İstanbul, Temmuz 1992.
 ERDOĞAN, Emre, Seçim Sistemleri ve Siyasal Sonuçları: İstikrar ve Temsiliyet,
Eylül 1999, ss. 1-83. http://goo.gl/9GtNOc
 ERDOĞAN, Fuat, Türk Seçim Mevzuatı ve Tatbikatı, Ege Matb., Ankara, 1960.
 ERDOĞAN, Mustafa & YAZICI, Serap, Anayasa Komisyonu Raporu:
Kaynakça 361
Türkiye’nin Yeni Anayasasına Doğru, TESEV Yay., Nisan 2011.
http://goo.gl/OA6Iu6
 ERDOĞAN, Mustafa, Anayasal Demokrasi (Anayasa Hukukuna Giriş), 2. Bs.,
Siyasal Yay., Ankara, 1997.
 ERDOĞAN, Mustafa, Türkiye’de Anayasalar ve Siyaset, 2. Bs., Liberte Yay.,
Ankara, 1999.
 EREN, Abdurrahman & ASKER, Ali, Türk Cumhuriyetleri Anayasaları, 1. Bs.,
TÜRKPA Yay., Ankara, 2012.
 EREN, Abdurrahman, “Türkiye’de Uygulanan % 10 Genel Seçim Barajının
Serbest Seçim Hakkını İhlal Sorunu”, SÜHFD, C. XVI, S. 2, Y. 2008, ss. 63-111.
http://goo.gl/NCF1ZD
 ERGÜDER, Üstün, Seçim Sistemleri ve Türk Demokrasisi, İstanbul, Boğaziçi
Üniversitesi Yay., İstanbul, 1982.
 ERKAN, Ersin (Ed.), Seçim Sistemleri ve Etnik Azınlıkların Parlamenter Temsili,
1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Nisan 2010.
 EROĞUL, Cem, Anatüzeye Giriş (“Anayasa Hukukuna Giriş”), 5. Bs., İmaj Yay.,
Ankara, Kasım 1997.
 EROĞUL, Cem, Devlet Yönetimine Katılma Hakkı, 1. Bs., İmge Yay., Ankara,
1991.
 ESEN, Bülent Nuri, “Demokrasi Üzerine”, Prof. Dr. Hüseyin Cahit Oğuzoğlu’na
Armağan, AÜHF Yay., Ankara, 1972, ss. 597-606. http://goo.gl/QIVNmU
 ESEN, Kasım & AKBAL, Özdemir, Özgür, Demokratik ve Güvenli Seçim,
BİLGESAM Yay., İstanbul, 2011. http://goo.gl/Ik542m
 ESEN, Selin & YÜCEL, Bülent (Ed.), Türk Anayasa Hukuku, Anadolu
Üniversitesi AÖF Yay., Eskişehir, Temmuz 2012.
 ETE, Hatem & DALAY, Galip & ERSAY, Sami Orçun & EŞKİNAT, Doğan
(Ed.), 2012’de Siyaset, SETA Analiz No. 60, Ankara, Aralık 2012.
http://goo.gl/BFery8
 EYÜBOĞLU, Ercan, “ ‘Amerika’da Demokrasi’den… Türkiye’de ‘İleri
Demokrasi’ye”, AYHD, C. II, S. 4, Y. 2013, ss. 49-105.
 FELSENTHAL, Dan S. & MACHOVER, Moshé (Ed.), Electoral Systems,
Paradoxes, Assumptions and Procedures, Studies in Choice and Welfare series,
Springer-Verlag, Berlin, Heidelberg, 2012.
 FENWICK, Helen & PHILLIPSON, Gavin, Text, Cases & Materials on Public
Law & Human Rights, 2nd ed., Cavendish Publ. Ltd., London, Sydney, Portland,
Oregon, 2003.
 FETHİ, Turgut, Alafranga Anayasa, Alaturka Demokrasi, 1. Bs., Osmanlı Matb.,
İstanbul, 1992.
 FISUN, Oleksandr, “Electoral Laws and Patronage Politics in Ukraine”, PONARS
Eurasia Policy Memo, No. 229, George Washington University Institute for
European, Russian and Eurasian Studies (IERES), September 2012, pp. 1-5.
http://goo.gl/bTAVds
 FP, Fazilet Partisi’nin Anayasa Değişikliğine Dair Uzlaşma Metni Taslağı, 11
Kasım 1999. http://goo.gl/BfdO88
 FRIEDRICH, Carl J. & BRZEZINSKI, Zbigniew B., Totaliter Diktatörlük ve
Otokrasi, (Çev. ONARAN, Oğuz), 1. Bs., Türk Siyasî İlimler Derneği Yay.,
362 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

Ankara, 1964.
 GALLAGHER, Michael & MITCHELL, Paul, The Politics Of Electoral
Systems, Oxford University Press, 2005.
 GALLAGHER, Michael, “Comparing Proportional Representation Electoral
Systems: Quotas, Thresholds, Paradoxes and Majorities”, British Journal of
Political Science, Vol. 22, No. 4, pp. 469-496. http://goo.gl/HWceSv
 GARNER, Bryan E. (Ed.), Black’s Law Dictionary, 9th ed., West Publ. Co., 2009.
 GEDİK, Ömer, Anayasa Mahkemesi Kararlarının Yorum Yöntemleri Açısından
İncelenmesi, (Doktora Tezi), Marmara Üniversitesi SBE Kamu Hukuku Anabilim
Dalı, İstanbul, 2013.
 GERSBACH, Hans, “Vote-Share Contracts and Democracy”, 26 September 2007.
http://goo.gl/liYS0N
 GINSBURG, Tom & DIXON, Rosalind, Comparative Constitutional Law,
Research Handbooks in Comparative Law Series, Edward Elgar Publ. Inc,
Cheltenham, UK & Northampton, Massachusetts, USA, 2011.
 GİMEV, Anayasa Taslağı: Huzur Anayasası, 2012. http://goo.gl/x7mZMu
 GOLDER, Matt, “Democratic Electoral Systems Around the World, 1946-2000”,
Electoral Studies, Vol. XXIV, 2005, pp. 103-121.
 GOLDER, Sona N., “Pre-electoral Coalitions in Comparative: A Test of Existing
Hypotheses”, Electoral Studies, Vol. 24, 2005, pp. 643-663. http://goo.gl/kznfqM
 GOODWIN-GILL, Guy S., Free and Fair Elections, New Expanded Ed., IPU
Publ., Geneva, France, 2006. http://goo.gl/xKHE7
 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, 12 Haziran 2011 Seçiminde Seçim
Sisteminin Parlamento Yapısına Etkileri, TEPAV Yay., Haziran 2011.
http://goo.gl/H4lqAh
 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, Demokratikleşme Paketindeki Önerilerle
Karşılaştırmalı Alternatif Seçim Sistem Simülasyonları, TEPAV Yay., Nisan 2014.
http://goo.gl/89g7Uj
 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, Mevcut Seçim Sisteminin
İyileştirilmesine Yönelik Sayısal Analizler ve Politika Önerileri, TEPAV Yay., No.
58, Ankara, Eylül 2011. http://goo.gl/xgncw4
 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, Seçim Barajını “Yönetimde İstikrarı
Azaltmayan Bir Seviyeye” Düşürmek Mümkün mü?, TEPAV Yay., Ankara, Mart
2011. http://goo.gl/hG6EqJ
 GÖKSEL, Türkmen & ÇINAR, Yetkin, Yüzde 10 Gibi Yüksek bir Barajın
Seçmen Davranışlarında Yarattığı “Statik” ve “Dinamik” Etkiler, TEPAV Yay.,
Ankara, Mart 2011. http://goo.gl/YZqqrb
 GÖNENÇ, Levent, “Yüksek Seçim Kurulu’nun ‘Mahkeme’ Niteliği Üzerine Bir
Değerlendirme”, Prof. Dr. Mümtaz Soysal’a Armağan, MBV Yay., Ankara, 2009,
ss. 282-293. http://goo.gl/esmOzv
 GÖNENÇ, Levent, Siyasal Partilerin Seçim Bildirgelerinde Anayasa Konusu:
“Yol Haritası” Değil, “Niyet Beyanı”, TEPAV Yay., Mayıs 2011.
http://goo.gl/8sDWEo
 GÖNÜLTAŞ, Nuh, “Seçim Barajı Yüzde 10, İdeolojik Baraj Duruma Göre …”,
Zaman, 26.01.1996. http://goo.gl/f3mdtK
 GÖZLER, Kemal, “Türkiye’de Hükümetlere Nasıl İstikrar ve Etkinlik
Kaynakça 363
Kazandırılabilir? (Başkanlık Sistemi ve Rasyonelleştirilmiş Parlâmentarizm
Üzerine bir Deneme)”, Türkiye Günlüğü, S. 62, Eylül-Ekim 2000, ss. 25-47.
http://goo.gl/BEc9s4
 GÖZLER, Kemal, Anayasa Hukukuna Giriş: Genel Esaslar ve Türk Anayasa
Hukuku, 13. Bs., Ekin Yay, Bursa, Eylül 2008.
 GÖZLER, Kemal, Anayasa Hukukunun Genel Teorisi, C. I, 1. Bs., Ekin Yay.,
Bursa, Haziran 2011.
 GÖZLER, Kemal, Türk Anayasa Hukuku, 1. Bs., Ekin Yay., Bursa, Temmuz
2000.
 GREER, Steven, The European Convention on Human Rights: Achievements,
Problems and Prospects, Cambridge University Press, New York, 2006.
 GUÉNON, René, Modern Dünyanın Bunalımı, (Çev. KANIK, Mahmut), 2. Bs.,
Verka Yay., Özener Matb., İstanbul, Eylül 1999.
 GUICHONNET, Paul, Mussolini ve Faşizm, (Çev. GÖKÇÖL, Tanju), 1. Bs.,
İletişim Yay., İstanbul, 1998.
 GÜLERCE, Hüseyin, “AK Parti, seçim barajını neden yüzde 5’e indirmiyor?”,
Zaman, 26.03.2010. http://goo.gl/vnXAy6
 GÜNAL, Erdoğan, Türkiye’de Seçim Sistemlerinin Siyasal Kurumlar Üzerindeki
Etkileri, (Doktora Tezi), Ankara Üniversitesi SBE Kamu Yönetimi ve Siyaset
Bilimi Anabilim Dalı, Ankara, 2005. http://goo.gl/PLFQgj
 GÜNEŞ, İhsan, et.al., Türkiye’de Demokrasi ve Parlamento Tarihi, AÖF Yay.,
Eskişehir, Ekim 2013.
 GÜNEŞ, Mehmet, Zamanı İsmet... Ve Sonrası, Lâtin Matb., İstanbul, 1960.
 GÜRBÜZ, Özer, “Dünyada ve Türkiye’de Uygulanan Seçim Sistemleri ve İdeal
Seçim Sistemi İçin Öneriler”, Ank.BD, Y. 1997, S. 1, ss. 14-29.
http://goo.gl/cyhdDS
 GÜRBÜZ, Yaşar, Anayasa: Görüşler, Taslak (Anayasa Komisyonuna Sunulan
Görüşler ve Komisyonca Hazırlanan Taslak Metin), 1. Bs., Araştırma Eğitim Ekin
Yay., İstanbul, 1982.
 GÜRKAN, Ahmet, Cumhuriyet, Meclis, Hükümetler, Başkanlar (1919-1973),
Güneş Matb., Ankara, 1973.
 GÜRSEL, Kadri, “ ‘Yüzde 10’ Barajı, İstikrarın Düşmanı”, Milliyet, 21.04.2011.
http://goo.gl/oxeNYA
 GÜRSEL, Seyfettin & BOZDAĞ, Erhan, Karma Seçim Sistemi ve Siyasal
İstikrar, C. I: Ana Rapor, TÜSİAD Yay., İstanbul, Aralık 2002.
http://goo.gl/htnAsT
 GÜRSEL, Seyfettin & BOZDAĞ, Erhan, Karma Seçim Sistemi ve Siyasal
İstikrar, C. II: İki Turlu Seçim Sistemi ve Oy Verme Davranışları, TÜSİAD Yay.,
İstanbul, Aralık 2002. http://goo.gl/xbEibW
 GÜRSEL, Seyfettin, “Toplumsal Tercih Kuramı Çerçevesinde Anayasa’nın 67.
Maddesinde Yer Alan Temsilde Adalet ve Yönetimde İstikrar İlkelerinin
Değerlendirilmesi”, Anayasa Yargısı, C. XVI, ss. 46-48.
 GÜRSEL, Seyfettin, Seçim Sistemi Tartışması ve İki Turlu Sistem, TÜSİAD Yay.,
İstanbul, Nisan 1996. http://goo.gl/OJs9sj
 GÜRSEL, Seyfettin, Siyasal İstikrar ve İki Turlu Dar Bölge Seçim Sistemi
Simülasyon Modeli, TÜSİAD Yay., İstanbul, Aralık 1998. http://goo.gl/Px0BaI
364 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 Hacettepe Üniversitesi, 2012 Anayasa Taslağı, Haziran 2012.


http://goo.gl/u4FsGj
 HACKER, Andrew, Siyaset Biliminin Temelleri ve Amerikan Sistemi, (Çev.
TÜRKBAĞ, Ahmet Ulvi, et.al.), 1. Bs., Der Yay., İstanbul, 2000.
 Hak-İş, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası: Hak-İş Konfederasyonu Önerisi, Ankara,
30.12.2011. http://goo.gl/g1NzsB
 HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, “Çoğunlukçu Demokrasi Anlayışı, Rousseau ve Türk
Anayasaları Üzerindeki Etkisi”, AÜHFD, C. LII, S. 4, Y. 2003, ss. 69-92.
http://goo.gl/yAJ4Wc
 HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, “Temsilde Adalet ve Yönetimde İstikrar İlkeleri
Açısından Seçim Barajı ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararı”, EÜHFD, C.
XI, S. 1–2, 2007, ss. 17-37. http://goo.gl/vL3LTL
 HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, Militan Demokrasi Anlayışı ve 1982 Anayasası,
Doktora Tezi, Marmara Üniversitesi SBE, İstanbul, 1999.
 HAKYEMEZ, Yusuf Şevki, tartışma, Kamu Hukukçuları Platformu: Çoğulcu
Demokrasi-Çoğunlukçu Demokrasi İkilemi ve İnsan Hakları, (Der. GÖZTEPE,
Ece), (Sempozyum, 5-6 Haziran 2010, Ankara), 1. Bs., Ankara, Ocak 2011.
 HARRIS, Bede, A New Constitution for Australia, 1st ed., Cavendish Publ. Ltd.,
London & Sydney, 2002.
 HAS Parti, Yeni Türkiye - Yeni Siyaset İçin Yeni Anayasa, 2011.
http://goo.gl/PJSsOX
 HASDEMİR, Tuba Asrak, “1980 Sonrası Türkiye’de Seçim Sistemi: Kimi
Saptamalar”, AÜSBFD, Prof. Dr. Gündüz ÖKÇÜN’e Armağan, C. XLVII, S. 1, Y.
1992, ss. 253-276. http://goo.gl/FsXZar
 HAYEK, Friedrich A., Hukuk, Yasama ve Özgürlük, C. III: Özgür Bir Toplumun
Siyasî Düzeni, (Çev. ÖZ, Mehmet), 1. Bs., Türkiye İş Bankası Yay., İstanbul,
Şubat 1997.
 Hayrât Vakfı, Yeni Bir Anayasa Yeni Bir Türkiye, İstanbul, 2011.
http://goo.gl/ijS07D
 HBS, Haziran 2011 Seçimleri İçin Partilerin Seçim Beyannameleri,
(Karşılaştırmalı Tablolar), 2011. http://goo.gl/6MnjXs
 HEGEL, G. W. F., Hukuk Felsefesinin Prensipleri, (Çev. KARAKAYA, Cenap),
1. Bs., Sosyal Yay., İstanbul, Kasım 1991.
 HICKEN, Allen, “Case Study: Thailand: Combating Corruption Through
Electoral Reform”, in REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben & ELLIS,
Andrew, Electoral System Design: The New International IDEA Handbook, IDEA,
Stockholm, Sweden, 2008, pp. 105-107. http://goo.gl/4e3Lj2
 HIX, Simon, “Electoral Institutions and Legislative Behavior: Explaining Voting
Defection in the European Parliament”, World Politics, Vol. LVI, January 2004,
pp. 194-223. http://goo.gl/MipC58
 HOBBES, Thomas, Leviathan (Bir Din ve Dünya Devletinin İçeriği, Biçimi ve
Kudreti), (Çev. LİM, Semih), 6. Bs., Yapı Kredi Yay., İstanbul, 2007.
 HOBSBAWM, Eric, Küreselleşme, Demokrasi ve Terörizm, (Çev. AKINHAY,
Osman), 1. Bs., Agora Yay., İstanbul, 2008.
 HOROWITZ, Donald L., “Constitutional Design: Proposals Versus Processes”, in
REYNOLDS, Andrew, (Ed.), The Architecture of Democracy: Constitutional
Kaynakça 365
Design, Conflict Management, and Democracy, 1st Ed., Oxford University Press,
Oxford, 2002, pp. 15-36.
 How the Dáil is Elected (Lower House of Parliament), Comhshaol (Oidheacht
Agus Rialtas Áitiúil), Environment, Heritage and Local Government, February
2011. http://goo.gl/T58p9H
 HSAKD, Anayasa Önerisi (“Alevilerden yeni anayasa önerileri”).
http://goo.gl/h1Pzoi
 HUMPHREYS, John H., Proportional Representation: A Study in Methods of
Election, Methuen & Go Ltd., Essex/London, 1911.
 HUNTINGTON, Samuel P., “Demokrasinin Üçüncü Dalgası”, (Çev.
ÖZBUDUN, Ergun), in Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der. DIAMOND, Larry
& PLATTNER, Marc F.), 1. Bs., Yetkin Yay., Ankara, 1995, ss. 31-52.
 HUSKEY, Eugene, “Case Study: Kyrgyzstan: Electoral Manipulation in Central
Asia”, in REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben & ELLIS, Andrew, Electoral
System Design: The New International IDEA Handbook, IDEA, Stockholm,
Sweden, 2008, pp. 54-56. http://goo.gl/4e3Lj2
 IDEA, International Electoral Standards: Guidelines for Reviewing the Legal
Framework of Elections, 2002. http://goo.gl/5d2LB2
 IFES, Elections in Ukraine, October 28 Parliamentary Elections: Frequently
Asked Questions, International Foundation for Electoral Systems Publ., 2012.
http://goo.gl/UB94Vy
 IPU, Declaration on Criteria for Free and Fair Elections, Inter-Parliamentary
Council, 154th session, Paris, 26 March 1994. http://goo.gl/hRw3e
 IŞIK, Hüseyin Murat, Yeni Anayasa Tartışmaları Işığında Yüksek Seçim Kurulu,
(Ed. YILMAZ, Murat), SDE Analizi, Mayıs 2012. http://goo.gl/5kPJdX
 İDE, Anayasa Teklifi, 12.04.2012. http://goo.gl/Cxd9G1
 İHD, Türkiye’nin İnsan Hakları ve Demokrasi Sorunlarının Çözümü İçin Yeni ve
Demokratik Anayasaya İHD Önerileri, 2011. http://goo.gl/ggwO28
 İLAL, Ersan, İletişim, Yığınsal İletim Araçları ve Toplum (Kavramlar-Kurumlar
ve Kuramlar), 3. Bs., Der Yay., İstanbul, 1995.
 İMRE, Zahit, “Sosyal Adalet ve Hakkaniyet”, Sosyal Hukuk ve İktisat Mecmuası,
Y. 1, S. 1, İstanbul Matb., Eylül 1948, ss. 2-9.
 İNCEOĞLU, Sibel, “Hak ve Özgürlükleri Sınırlama ve Güvence Rejimi”, in
İNCEOĞLU, Sibel (Ed.), İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi ve Anayasa: Anayasa
Mahkemesine Bireysel Başvuru Kapsamında Bir İnceleme, 1. Bs., AK Yay., Şen
Matb., Ankara, 2013, ss. 23-52.
 İNCEOĞLU, Sibel, “İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Kararlarında
Çoğulculuk”, Kamu Hukukçuları Platformu: Çoğulcu Demokrasi-Çoğunlukçu
Demokrasi İkilemi ve İnsan Hakları, (Der. GÖZTEPE, Ece), (Sempozyum, 5-6
Haziran 2010, Ankara), 1. Bs., Ankara, Ocak 2011, ss. 83-129.
 İPM, Anayasa Reformu Aracılığı ile Türkiye’nin Denge ve Denetleme Sisteminin
Güçlendirilmesi, Sabancı Üniversitesi İPM Yay., İstanbul, Şubat 2012.
http://goo.gl/SxitCw
 İstanbul Üniversitesi, Yeni Anayasa Raporu, İstanbul, 13.06.2012.
http://goo.gl/JrPlDu
 İŞÜHF, Anayasa Metnine İlişkin Öneriler. http://goo.gl/sERgXQ
366 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 İYİMAYA, Ahmet, “Bir Yıl İçinde Yapılacak Seçimlerde Uygulanamazlık


Kuralının Halkoylaması Hukuku Yönünden Değeri”, TBBD, Temmuz-Ağustos
2010, Y. 23, S. 89, TBB Yay., ss. 373-404. http://goo.gl/1ey3LW
 JORDAN, Terry L., The U.S. Constitution and Fascinating Facts About It, 7th Ed.,
Oak Hill Publ. Company. http://goo.gl/dJmIuV
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “ ‘Odun’, ‘Cezaevi’, ‘Duvar’, ‘Baraj’ vs.”, BirGün,
04.05.2006.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “2007: Yasal Çöp Yılı, BirGün, 27.12.2006.
http://goo.gl/SSddPF
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa ve İnsan Hakları Kurulları”, BirGün,
21.01.2010. http://goo.gl/LX1NkQ
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Anayasa’ya Aykırı Seçim”, BirGün, 16.08.2006.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Avrupa Sınavındaki Seçimler”, BirGün,
30.08.2006.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Çifte Kavrulmuş Demokrasi”, BirGün, 16.05.2007.
http://goo.gl/Jc4AJ0
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Demokrasi İçin İlk Adım”, BirGün, 25.07.2007.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Engelli Demokrasi”, BirGün, 24.08.2006.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Hukuk Yoluyla Demokrasi”, MÜİİBFD, Özel Sayı:
Prof. Dr. Halil Nadaroğlu’na Armağan, C. XIV, S. 1, 1998, ss. 201-218.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Hükümet: Herşey veya Hiçbir Şey”, BirGün,
14.10.2010. http://goo.gl/JIKkox
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Neden Anayasa ile Başlamalı?”, BirGün,
13.08.2009. http://goo.gl/lziYuQ
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Numarasız Kimlik, Kimliksiz Yurttaş, Yurttaşsız
Demokrasi”, BirGün, 26.03.2009. http://goo.gl/G28FUf
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Özgürlük ve Eşitliğe Aykırı Tutukluluk”, BirGün,
06.01.2011. http://goo.gl/qkrY1Q
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Seçim Engeli İndirilmeli”, BirGün, 14.02.2007.
http://goo.gl/WxDp47
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Türk Türk’ün Kurdudur”, (Söyleşi: KAFKASLI,
Zehra), Güncel Hukuk Dergisi, Ekim 2005, 08.04.2010.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, “Türkiye’de Demokrasi Paradoksu ve Çıkış
Yolları”, Uluslararası Atatürk ve Çağdaş Toplum Sempozyumu (İstabul, 25-27
Eylül 2002), Türkiye İş Bankası Kültür Yay., İstanbul, 2002, ss. 263-279.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, 23’e 12 Kala 12 Soruda Hangi Türkiye, 1. Bs., İmge
Yay., Ankara, Mayıs 2011.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, Anayasa Hukuku Dersleri (Genel Esaslar), 8. Bs.,
Legal Yay., İstanbul, Ekim 2012.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, Anayasa ve Toplum, 1. Bs., İmge Yay., Ankara,
Mayıs 2000.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, Hangi Anayasa?, 1. Bs., İmge Yay., Ankara, Kasım
2012.
 KABOĞLU, İbrahim Özden, Özgürlükler Hukuku - 1: İnsan Hakları Genel
Kuramına Giriş, 7. Bs., İmge Yay., Ankara, Ekim 2013.
Kaynakça 367

 KABOĞLU, İbrahim Özden, Özgürlükler Hukuku: İnsan Haklarının Hukuksal


Yapısı, 6. Bs., İmge Yay., Ankara, Kasım 2002.
 KADDAFİ, Muammer, Yeşil Kitap, Libya Halk Bürosu Yay., Ankara, B.t. yok.
 KADER, Kadınlar Nasıl Bir Anayasa İstiyor?, AKdP, 2011. http://goo.gl/nQckrG
 KAFFED, Çerkesler Nasıl Bir Anayasa İstiyor? Yeni Anayasaya İlişkin Talep ve
Beklentilerimiz, Ankara, 2011. http://goo.gl/1L3Wh0
 KAGİDER, Yeni Anayasa Talepleri ve Görüşleri. http://goo.gl/yrEbty
 KALANDRAKIS, Anastassios, “Estimation of Electoral Disproportionality and
Thresholds via MCMC”, Yale University - Department of Political Science, pp. 1-
29. http://goo.gl/Se4dd9
 KALAYCIOĞLU, Ersin & SERTEL, Murat R., Türkiye için Yeni Bir Seçim
Yöntemi Tasarımına Doğru, TÜSİAD Yay., İstanbul, Mayıs 1995.
http://goo.gl/cRCwo6
 KALENDER, Ahmet, “Siyasal İletişim Tekniği Olarak Canvassing ve Seçmen
Davranışı Üzerindeki Etkileri”, Selçuk İletişim, SÜİF Akademik Dergisi, C. 5, S.
1, Temmuz 2007, ss. 144-155. http://goo.gl/FfWuLv
 KAPANİ, Münci, “Freedom to Destroy Freedom, its Meaning and Implication”,
Prof. Dr. Ernest Hirsch’e Armağan, AÜHF Yay., Ankara, 1964, ss. 261-276.
 KAPANİ, Münci, Kamu Hürriyetleri, 5. Bs., AÜHF Yay., Sevinç Matb., Ankara,
1976.
 KAPANİ, Münci, Politika Bilimine Giriş, 19. Bs., Bilgi Yay., Ankara, Eylül 2007.
 KAPLAN, Yaşar, Demokrasi Risalesi, 43. Bs., Timaş Yay., İstanbul, 1995.
 KARACAN, Ali İhsan, “Seçim Barajı Tartışması”. http://goo.gl/oKqjZ7
 KARACAN, Ali İhsan, “Tek Kişilik Çoğunluk, Geçici Çoğunluk ve Güç
Kullanımı”. http://goo.gl/EeiwAi
 KARADAĞ, Ahmet, “Sürdürülebilir Demokrasi”, CÜİİBFD, Y. 2006, C. VII, S.
1, ss. 75-101.
 KARAHASAN, Gökçen, “Siyasi Partiler ve Seçim Barajı”. http://goo.gl/hraCua
 KARAKUŞ, Hasan Basri, Mahalli İdarelerde Seçim Sistemi Alternatifleri:
Türkiye Açısından Bir Model Denemesi, (Yüksek Lisans Tezi), Marmara
Üniversitesi SBE Kamu Yönetimi Anabilim Dalı, İstanbul, 2010.
 KARAMAN, Hayreddin, Anahatlarıyla İslâm Hukuku, C. I. (Giriş ve Amme
Hukuku), Ensar Yay., İstanbul, 1993.
 KARAMANOĞLU, Osman Korkmaz, Ansiklopedik “İzm”ler Sözlüğü, 1. Bs.,
Anahtar Kitaplar Yay., İstanbul, Ocak 2007.
 KARAMUSTAFAOĞLU, Tunçer, Seçme Hakkının Demokratik İlkeleri, Ankara,
AÜHF Yay., Sevinç Matb., Ankara, 1970.
 KARATEPE, Şükrü, Anayasa Hukuku, 1. Bs., Savaş Yay., Ankara, 2013.
 KARPAT, Kemal H., Türk Demokrasi Tarihi: Sosyal, Ekonomik, Kültürel
Temeller, 2. Bs., Afa Yay., İstanbul, Ocak 1996.
 KATÜ-MDV, Karadeniz Teknik Üniversitesi Mezunları Dayanışma Vakfı’nın
Yapılmak İstenen Anayasa Konusundaki Temel Görüşleri. http://goo.gl/Lb5j6P
 KAYA, Ayhan & TARHANLI, Turgut (Der.), Türkiye’de Çoğunluk ve Azınlık
Politikaları: AB Sürecinde Yurttaşlık Tartışmaları, 2. Bs., TESEV Yay., İstanbul,
Mart 2006.
368 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 KAYA, Cafer, Türk Anayasa Tasarısı (150 Sayfalık Tam Metin), Başkent Ofset,
İstanbul, 2000.
 KAYA, Özlem (Ed.), Yeni Anayasa Yolunda: Güney Afrika, İspanya, Almanya ve
Polanyadan Anayasa Yapma Deneyimleri, (Panel, 15.10.2011, İstanbul Bilgi
Üniversitesi), İstanbul, 2012. http://goo.gl/WUcVXA
 KAYNAK, Mahir, “Derin Devlet, Akil Devlet” (Söyleşi), in KÜÇÜK, Cem
(Der.), Derin Devlet, Profil Yay., İstanbul, 2008.
 Kayseri Barosu, Yeni Anayasa Hakkında görüş ve Öneriler (2011), 31.12.2011.
http://goo.gl/qD01lh
 KDGM, Demokratikleşme Paketi (30 Eylül 2013), Başbakanlık KDGM Yay.,
Ankara, 2013. http://goo.gl/rFZbEF
 KESK, Anayasa Sürecine İlişkin Rapor, 31.12.2011. http://goo.gl/rpyVhR
 KESSEL, Stijn Van, “Paths to Populism: Explaining the Electoral Performance of
Populist Parties in Europe”, Paper for the ECPR General Conference, Section:
Analytical Politics: Linking Theory and Data, Reykjavik, 25-27 August 2011, pp.
1-34.
 KEYMAN, Fuat & ERDEM, Tarhan & AĞIRDIR, Bekir, Türkiye’nin
Demokratikleşmesi İçin Kapsamlı Bir Siyasi Parti ve Seçim Sistemi Reformu
Önerisi, Sabancı Üniversitesi İPM Yay., İstanbul, Aralık 2013.
http://goo.gl/HQe8vw
 KIPRED, Comparative Study of Electoral Systems in the South-East Europe,
Policy Brief: 2011/07, Prishtina, July 2011. http://goo.gl/Z4A6Kb
 KIŞLALI, Ahmet Taner, Siyasal Çatışma ve Uzlaşma, 2. Bs., İmge Yay., Ankara,
Ekim 1993.
 KIŞLALI, Ahmet Taner, Siyaset Bilimi (Giriş), 3. Bs., İmge Yay., Ankara, Ekim
1992.
 KİLİ, Suna & GÖZÜBÜYÜK, A. Şeref, Türk Anayasa Metinleri (Sened-i
İttifaktan Günümüze), 2. Bs., Türkiye İş Bankası Yay., Şefik Matb., İstanbul,
Mayıs 2000.
 KİLİ, Suna, Türk Anayasaları, 1. Bs., Tekin Yay., İstanbul, 1982.
 KİRİŞÇİ, Kemal & WINROW, Gareth M., The Kurdish Question and Turkey:
An Example of a Trans-state Ethnic Conflict, 1st ed., Frank Cass & Co Ltd.,
London, 1997.
 KLINGEMANN, Hans-Dieter (Ed.), The Comparative Study of Electoral
Systems, Oxford University & CSES Publ., 2009.
 KOÇAK, Mustafa, “Seçim Sistemleri ve Demokrasi: Karşılaştırmalı Analiz:
İHAM ve AB Ölçütleri”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, ss. 115-132.
 KONGAR, Emre, Demokrasi ve Laiklik, 1. Bs., Remzi Yay., İstanbul, Nisan
1997.
 KONTACI, Ersoy, “Liste Usulü Nispî Temsil Sisteminde ‘Tek İsimli’ Seçim
Çevreleri: Türkiye (Tek) Örneği”, Prof. Dr. Erdal Onar’a Armağan, C. II, AÜHF
Yay., Ankara, 2013, ss. 1225-1251. http://goo.gl/RUdq0K
 KÖKER, Levent, “Seçim Sistemleri ve Siyasî Çoğulculuk: Demokratik Meşruluk
Açısından Bir Değerlendirme”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, ss. 199-210.
 KÖKSAL, İsmail, “Seçim Sistemleri ve İslam Hukuku’nun Bakışı”, FÜSBD, C.
XI, S. 2, Elazığ, 2011, ss. 345-368. http://goo.gl/vGwYdf
Kaynakça 369

 KUBALI, Hüseyin Nail, Anayasa Hukukunun Genel Esasları ve Siyasî Rejimler,


Ersa Matb., İstanbul, 1964.
 KUZIO, Taras, “Comparative Perspectives on The Fourth Wave of Democracy”,
in FORBRIG, Joerg & DEMEŠ, Pavol (Ed.), Reclaiming Democracy: Civil
Society and Electoral Change in Central and Eastern Europe, The German
Marshall Fund of the United States (GMF) Publ., Washington, 2007, pp. 217-234.
 KUZU, Burhan, “Bugünkü Seçim Sistemimiz ve Bazı Öneriler”, Anayasa Yargısı,
C. XVI, 1999, ss. 254-293.
 KUZU, Burhan, “Nasıl Bir Seçim Sistemi: Siyasi Parti Görüşleri (Adalet ve
Kalkınma Partisi)”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, ss. 284-318.
 KÜSKÜ, Yiğit, 2002 Seçimlerinde Siyasi Partilerin Aldıkları Oy Oranlarının
İllere Göre Dağılımı ve Bunun Sosyo-Ekonomik Nedenleri, (Yüksek Lisans Dönem
Projesi, Proje Danışmanı: KARA, Hamdi), Ankara, 2006, ss. 20 vd.
http://goo.gl/SMVRb7
 LARDEYRET, Guy, “Orantılı Temsile İlişkin Sorun”, (Çev. TURHAN,
Mehmet), in Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der. DIAMOND, Larry &
PLATTNER, Marc F.), Yetkin Yay., Ankara, 1995, ss. 199-205.
 LASSWELL, Harold Dwight, Politics: Who Gets What, When, How, New York,
London, Whittlesey House, McGraw-Hill Book Co., 1936.
 LDT, “Türkiye’nin Yeni Anayasası İçin Temel İlkeler”. http://goo.gl/9E4kPl
 LEBEDA, Tomáš, “Electoral Systems and Voting Behaviour: The Case of the
House of Deputies’ Elections in the Czech Republic”, Contemporary European
Studies, Vol. II, 2007, pp. 25-48. http://goo.gl/gsILNX
 LEHMANN, Wilhelm, The European Elections: EU Legislation, National
Provisions and Civic Participation, Policy Department C: Citizens’ Rights and
Constitutional Affairs, EU Directorate General For Internal Policies Publ., Rev.
ed., 2014. http://goo.gl/L4oAmm
 LEWIS, Bernard, Demokrasinin Türkiye Serüveni, (Çev. AYDOĞAN, Hamdi &
ERMERT, Esra), 3. Bs., Yapı Kredi Yay., İstanbul, Ocak 2007.
 LIJPHART, Arend, “The Wave of Power-Sharing Democracy”, in REYNOLDS,
Andrew, (Ed.), The Architecture of Democracy: Constitutional Design, Conflict
Management, and Democracy, 1st Ed., Oxford University Press, Oxford, 2002, pp.
37-54.
 LIJPHART, Arend, Çağdaş Demokrasiler: Yirmibir Ülkede Çoğunlukçu ve
Oydaşmacı Yönetim Örüntüleri, (Çev. ÖZBUDUN, Ergun & ONULDURAN,
Ersin), 1. Bs., Yetkin Yay., Ankara, 1986.
 LIJPHART, Arend, Electoral System and Party System: A Study of Twenty-Seven
Democracies (1945-1990), Oxford University Press, New York, 1994.
 LIJPHART, Arend, Patterns of Democracy: Government Forms and
Performance in Thirty-Six Countries, Yale University Press, New Haven &
London, 1999.
 LONGMAN & METRO, Büyük İngilizce-Türkçe-Türkçe Sözlük, 1. Bs., English-
Turkish ed., Metro Yay., İstanbul, 1993.
 LUNDELL, Krister, “Disproportionality and Party System Fragmentation: Does
Assembly Size Matter?”, Open Journal of Political Science, 2012, Vol. II, No. 1,
pp. 9-16.
370 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 LUNDELL, Krister, Contextual Determinants of Electoral System Choice: A


Macro-Comparative Study 1945-2003, Åbo Akademi University Press, Åbo,
Finland, 2005. http://goo.gl/6RcL9g
 LUNDIN, Iraê Baptista, “Towards Stable Electoral Laws in Mozambique”,
African Journal of Conflict Resolution, Vol. IV, No. 2, 2004, pp. 97-118.
http://goo.gl/WgJBE6
 MACOVEI, Monica, Freedom of Expression: A guide to the Implementation of
Article 10 of the European Convention on Human Rights, Human Rights
Handbooks No. 2, 2nd ed., Directorate General of Human Rights, CoE, Germany,
January 2004. http://goo.gl/qNZEM0
 MADDEX, Robert L., Constitutions of the World, 3rd ed., A Division of
Congressional Quarterly Inc., Washington D.C., 2008.
 MAHÇUPYAN, Etyen, “Demokrasi Kendini Savunur mu?”, Radikal, 20.02.2000.
 MAISEL, L. Sandy, American Political Parties and Elections: A Very Short
Introduction, Oxford University Press, 2007.
 MARAVALL, Jose Maria & SANCHEZ-CUENCA, Ignacio, Controlling
Governments: Voters, Institutions, and Accountability, Cambridge University
Press, New York, 2008.
 MARCH, Luke, Günümüz Avrupa’sında Uç Sol Partiler: Marksizm’den Ana
Akıma mı?, (Çev. OSMANAĞAOĞLU, Hülya), Internationale Politikanalysen,
FES Yay., 2009. http://goo.gl/b4t8vk
 MARSHALL, Gordon, Sosyoloji Sözlüğü, (Çev. AKINHAY, Osman &
KÖMÜRCÜ, Derya), 1. Bs., Bilim ve Sanat Yay., Ankara, 1999.
 MATLOSA, Khabele, “Electoral Systems, Constitutionalism and Conflict
Management in Southern Africa”, African Journal of Conflict Resolution, Vol. IV,
No. 2, 2004, pp. 11-53. http://goo.gl/WgJBE6
 MAY, Kenneth O., “A Set of Independent Necessary and Sufficient Conditions for
Simple Majority Decision”, Econometrica, Vol. XX, No. 4, October 1952, pp.
680-684. http://goo.gl/1DOxXS
 MBK, Yassıada Broşürü, T.C. MBK İrtibat Bürosu, Basın Yayın ve Turizm Genel
Müdürlüğü Yay., İstanbul, 1960.
 MCCURDY, Daphne, A Guide to the Tunisian Elections, Project on Middle East
Democracy (POMED) Publ., October 2011. http://goo.gl/CNhUu9
 McGANN, Anthony, The Logic of Democracy: Reconciling Equality,
Deliberation, and Minority Protection, The University of Michigan Press, 2006.
 MCLAREN, Lauren M., Constructing Democracy in Southern Europe: A
Comparative Analysis of Italy, Spain, and Turkey, Routledge, London & New
York, 2008.
 MEDDA-WINDISCHER, Roberta, “The European Court of Human Rights and
Minority Rights”, Journal of European Integration, Vol. 25, Issue 3, September
2003, pp. 249-271.
 MEGUID, Bonnie M., Party Competition Between Unequals: Strategies And
Electoral Fortunes in Western Europe, Cambridge University Press, June 2008.
 Memur-Sen, Sahadan Yeni Anayasaya: Yeni Anayasa Araştırması (Algı, Beklenti
ve Talepler), (Ed. CAN, Osman & KIZILKAYA, Ahmet), SAD & ADAMOR
Yay., Ekim 2011. http://goo.gl/EA7VaB
Kaynakça 371

 Memur-Sen, Yeni Anayasa Raporu-II, Memur-Sen Yay., Ankara, Aralık 2011.


http://goo.gl/i4DjgP
 MENEZ, Joseph F. & VILE, John R., Summaries of Leading Cases on the
Constitution, 14th ed. (50th Anniversary ed.), Rowman & Littlefield Publ. Inc.,
Lanham-Boulder-New York-Toronto-Oxford, 2004.
 METİN, Yüksel, “Siyasal Muhalefetin Uluslararası İnsan Hakları Sözleşmelerinde
Korunması”, EÜHFD, C. XI, S. 3–4, Y. 2007, ss. 63-104. http://goo.gl/aOcu9B
 MEYSON-RENOUX, Catherine, Anayasa Hukuku Sözlüğü, (Çev. YILMAZ,
Didem), 1. Bs., Özal Matb., İstanbul, 2005.
 MGSSAV, Yeni Anayasa ile İlgili Görüş ve Öneriler, 24.10.2011.
http://goo.gl/XyRtUO
 MHP, 2013’e Doğru Yükselen Ülke Türkiye Sözleşmesi, MHP Seçim
Beyannamesi. http://goo.gl/TQALtI
 MOORE JR, Barrington, Diktatörlüğün ve Demokrasinin Toplumsal Kökenleri:
Çağdaş Dünyanın Yaratılmasında Soylunun ve Köylünün Rolü, (Çev. TEKELİ,
Şirin & ŞENEL, Alâeddin), 1. Bs., Verso (V) Yay., Ankara, Haziran 1989.
 MORASKI, Bryon & LOEWENBERG, Gerhard, “The Effect of Legal
Thresholds on the Revival of Former Communist Parties in East-Central Europe”,
The Journal of Politics, University of Iowa, Political Science Publ., Vol. LXI, No.
1, 1999, pp. 151-170. http://goo.gl/9SCKcN
 MOURGEON, Jacques, İnsan Hakları, (Çev. EKMEKÇİ, Ayşen & TÜRKER,
Alev), 1. Bs., İletişim Yay., İstanbul, 1990.
 MOUSTAFA, Tamir, The Struggle for Constitutional Power: Law, Politics, and
Economic Development in Egypt, 1st ed., Cambridge University Press, Cambridge,
2007.
 MUK, Stevo, “Open Parliaments: The Case of Montenegro”, in SCHUBERT,
Regine (Ed.), Open Parliaments 2012: Transparency and Accountability of
Parliaments in South-East Europe, FES Publ., Sofia, December 2012, pp. 117-
130. http://goo.gl/XYTZBt
 MUMCUOĞLU, Maksut, Çağdaş Demokrasi Kuramlarında Katılma ve
Türkiye’de Katılmanın Gelişimi, Doçentlik Tezi, AÜHF, Ankara, 1982.
 MUTLU, Abdullah, Kurumsallaşmış Demokrasilerdeki Siyasi Partiler Sistemi ile
Ülkemizdeki Siyasi Partiler Sisteminin Karşılaştırmalı Değerlendirmesi ve Özgün
Model Arayışları (Uzmanlık Tezi), İçişleri Bakanlığı Araştırma, Plânlama ve
Koordinasyon Kurulu Başkanlığı, Ankara, Nisan 2005. http://goo.gl/BLbCg9
 MÜSİAD, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi, (Haz. EREN, Abdurrahman &
MÜSİAD Anayasa Çalışma Komitesi), MÜSİAD Yay., İstanbul, Kasım 2011.
http://goo.gl/s44wmf
 NADEAU, Christian, Enhancing the Representativeness of the State Duma:
Options for Limiting “Wasted Votes”. http://goo.gl/bnk1bV
 NÁVRAT, Petr, “Comparative Study of Electoral Systems and their Features”,
Foundation for Democratic Reforms, Hyderabad, 2003. http://goo.gl/elO2wZ
 NDI, Democratic Elections: Human Rights, Public Confidence and Fair
Competition, 2007. http://goo.gl/vgDwBS
 NEEDHAM, Lindsey & VIRGIN, Sheahan, No More Gerrymanders: Missouri’s
Partisan Plan vs. The Fair Voting Alternative, Fair Vote The Center for Voting
372 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

and Democracy Publ., December 19, 2011. http://goo.gl/jErxN6


 NEZİROĞLU, İrfan, TBMM Genel Kurulu’nda Usul Hakkında Görüşmeler, C.
III, 1. Bs., TBMM Yay., Ankara, 2011.
 NEZİROĞLU, İrfan, Türkçe-İngilizce İngilizce-Türkçe Parlamento Terimleri
Sözlüğü, TBMM Matb., Ankara, 2005.
 NORRIS, Pippa “Are There Global Norms and Universal Standards of Electoral
Integrity and Malpractice? Comparing Public and Expert Perceptions?”, Harvard
Kennedy School, Faculty Research Working Paper Series, John F. Kennedy
School of Government, Harvard University, RWP12-010, March 2012, pp. 1-36.
http://goo.gl/oHQUYD
 NORRIS, Pippa, “Ballots Not Bullets: Testing Consociational Theories of Ethnic
Conflict, Electoral Systems, and Democratization”, in REYNOLDS, Andrew,
(Ed.), The Architecture of Democracy: Constitutional Design, Conflict
Management, and Democracy, 1st ed., Oxford University Press, Oxford, 2002, pp.
206-247.
 NORRIS, Pippa, “Choosing Electoral Systems: Proportional, Majoritarian and
Mixed Systems”, pp. 1-11. http://goo.gl/Qsk2cY
 NOVASARDIAN, Boris, Parliamentary Elections in Armenia: From Decorative
to Genuine Democracy?, Perspective/FES Armenia, FES Publ., June 2012.
http://goo.gl/9ttzNY
 NUPEN, Dren, “Elections, Constitutionalism and Political Stability in South
Africa”, African Journal of Conflict Resolution, Vol. IV, No. 2, 2004, pp. 119-143.
http://goo.gl/WgJBE6
 Okan Üniversitesi, Yeni Anayasa İçin Yaklaşım ve İlkeler. http://goo.gl/4mWYSD
 OKHENDDOVSKYY, Mikhail, “Ukraine’s Elections Will Be Free and Fair”, 24
October 2012. http://goo.gl/rdxA7V
 OLGUN, Kenan, “Türkiye’de Cumhuriyetin İlanından 1950’ye Genel Seçim
Uygulamaları”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, C. XXVII, S. 79, Ankara,
Mart 2011, ss. 1-36. http://goo.gl/OUfxMO
 OLSZAŃSKI, Tadeusz A., The Electoral Success of the Svoboda Party - The
Consequences for Ukrainian Politics, Centre for Eastern Studies, OSW
Commentary, No. 97, 28.11.2012. http://goo.gl/uA5OsF
 ONAR, Erdal & GÖNENÇ, Levent, “1982 Anayasası’na Göre Ara Seçim”,
AÜHFD, C. LI, S. 4, Y. 2002, ss. 1-40.
 ONAR, Erdal & GÖNENÇ, Levent, “1982 Anayasası’nın Ara Seçime İlişkin 78.
Maddesine 2002 Yılında Eklenen Fıkra Üzerine Düşünceler”, Prof. Dr. Tunçer
Karamustafaoğlu’na Armağan, 1. Bs., Adalet Yay., Ankara, Eylül 2010, ss. 467-
510. http://goo.gl/A1lR9O
 OPPD, Electoral Systems: The link Between Governance, Elected Members and
Voters, European Parliament & Office for Promotion of Parliamentary Democracy
(OPPD), 2011. http://goo.gl/JPfvjX
 OSCE, International Election Observation: Georgia-Parliamentary Elections,
Statement Of Preliminary Findings And Conclusions, 1 October 2012, Tbilisi, 2
October 2012. http://goo.gl/p8LlSl
 OSCE/ODIHR, International Standards and Commitments on the Right to
Democratic Elections: A Practical Guide to Democratic Elections Best Practice,
Kaynakça 373
OSCE/ODIHR Draft Paper, ODIHR GAL/44/02, Rev. 1, Warsaw, 20 November
2002. http://goo.gl/JADcI0
 OSCE/ODIHR, Republic of Hungary Parliamentary Elections, 10 and 24 May
1998. http://goo.gl/4Vilq8
 OSCE/ODIHR, Republic of San Marino Early Parliamentary Elections 11
November 2012, Needs Assessment Mission Report, 17-19 October 2012.
http://goo.gl/Ys19mX
 OSCE/ODIHR, Republic of Turkey Parliamentary Elections 12 June 2011,
OSCE/ODIHR Election Assessment Mission Report, Warsaw, 31 October 2011.
http://goo.gl/su2MXH
 OVACIK, Mustafa, İngilizce - Türkçe Hukuk Sözlüğü, 1. Bs., Türkiye İş Bankası
Yay., Olgaç Matb., Ankara, 1986.
 OZANKAYA, Özer, Temel Toplumbilim Terimleri Sözlüğü, 3. Bs., Savaş Yay.,
Ankara, Şubat 1984.
 ÖNDER, Anayasa Raporu: Din ve Vicdan Özgürlüğü Çerçevesinde Görüş ve
Öneriler, İstanbul, Aralık 2011. http://goo.gl/Ly5Xsu
 ÖYMEN, Altan, “İstikrar İçin Konulan ‘Yüzde 10’ Barajının Bazı Sonuçları...”,
Radikal, 27.05.2010.
 ÖYMEN, Altan, “Seçim Barajı Düşmeli: Egemenlik Zedeleniyor”, Radikal,
23.04.2006. http://goo.gl/N9Y6us
 ÖZBİLGEN, Tarık, Eleştirisel Hukuk Başlangıcı Dersleri, İÜHF Yay., Sulhi
Garan Matb., İstanbul, 1976.
 ÖZBUDUN, Ergun, “Anayasa Yapımında Yöntem Sorunları”, in ERGÜL, Ozan
(Ed.), Anayasa Yapımı ve Anayasal Değişim: Türkiye’de Anayasal Değişim
Beklentileri, (Uluslararası Sempozyum, Ankara, 19-20 Mart 2010), 1. Bs., Ankara,
Ağustos 2011, ss. 155-175. http://goo.gl/AVOzOI
 ÖZBUDUN, Ergun, “Seçim Sistemleri ve Türkiye”, AÜHFD, Y. 1995, C. 44, S.
1-4, ss. 521-539. http://goo.gl/cK5gEf
 ÖZBUDUN, Ergun, “Siyasal Partiler ve Seçim Hukuku” başlıklı Oturum
(Tartışmacı), in TBB, Uluslararası Anayasa Hukuku Kurultayı, (9-13 Ocak 2001-
Ankara), 1. Bs., TBB Yay., Afşaroğlu Matb., Ankara, 2001, ss. 527-532.
 ÖZBUDUN, Ergun, “Yeni Anayasa Nasıl Mümkün?”, Yeni Şafak, 27.06.2009.
 ÖZBUDUN, Ergun, et.al, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Önerisi, 2007.
http://goo.gl/X1NexJ
 ÖZBUDUN, Ergun, Türk Anayasa Hukuku, 11. Bs., Yetkin Yay., Ankara, 2010.
 ÖZBUDUN, Ergun, Türkiye’nin Anayasa Krizi, 1. Bs., Liberte Yay., Ankara,
Ekim 2009.
 ÖZER, Kemal, Böyle Bir Anayasa İstiyorum, Temmuz 2007.
 ÖZGÜL, Bülent, Seçim ve Seçim Sistemleri, Türkiye’deki Seçim Sistemi
Uygulamaları ve Bir Model Önerisi (Yüksek Lisans Tezi), S. Demirel Üniversitesi
SBE Kamu Yönetimi Anabilim Dalı, Isparta, 2002. http://goo.gl/Nx560A
 ÖZHAN, Taha & ETE, Hatem & BÖLME, Selin M. (Ed.), 2011’de Türkiye,
SETA Analiz No. 48, Ankara, Aralık 2011. http://goo.gl/kqCyix
 ÖZİPEK, Bekir Berat, “Seçim Barajı ve İstikrar Görüntüsü”, Star, 18.08.2006.
http://goo.gl/z8ZmUQ
 ÖZKOL, Adil, “Çağdaş Parlamenter Demokrasilerde Kuvvetli İcra Eğilimi”,
374 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

AÜHFD, Y. 1969, C. XVI, S. 1-2, ss. 43-76. http://goo.gl/5APajo


 ÖZYAKIŞIR, Özkan, % 10 Ülke Seçim Barajı, (Yüksek Lisans Tezi), Marmara
Üniversitesi SBE Kamu Hukuku Anabilim Dalı, İstanbul, 2012.
 PACE, “Electoral systems: Call to decrease legal thresholds over 3 per cent”.
Paris, 15.12.2009. http://goo.gl/ji4bEv
 PACE, For More Democratic Elections Report, Doc. 13021, 14 September 2012,
Committee on Political Affairs and Democracy, (GARDETTO, Jean-Charles).
http://goo.gl/rGSamc
 PACE, Res. 1380, 22 June 2004. http://goo.gl/pWLR9M
 PACE, Res. 1547, 2007. http://goo.gl/SYR3s
 PACE, Thresholds and other features of electoral systems which have an impact
on representativity of parliaments in Council of Europe member states, Res. 1705,
27 January 2010. http://goo.gl/kAXxMq
 PACE, Thresholds and other features of electoral systems which have an impact
on representativity of parliaments in Council of Europe member states, Rec. 1898,
27 January 2010. http://goo.gl/wNVThW
 PACE, Thresholds and other features of electoral systems which have an impact
on representativity of parliaments in Council of Europe member states, 11 January
2010, Doc. 12107. http://goo.gl/4l1mJy
 PATRICK, John J., Understanding Democracy, A Hip Pocket Guide, Oxford
University Press, May 2006. http://goo.gl/wUaniv
 PAYNE, J. Mark & ZOVATTO G., Daniel & DÍAZ, Mercedes Mateo,
Democracies in Development: Politics and Reform in Latin America, Inter-
American Development Bank (IADB), IDEA & the David Rockefeller Center for
Latin American Studies, Harvard University, Washington, D.C., 2nd rev. ed., 2007.
http://goo.gl/gW8531
 PAZARCI, Hüseyin, Uluslararası Hukuk, 8. Bs., Turhan Yay., Ankara, Eylül
2009.
 PELTASON, J. W. (Ed.), About America: The Constitution of The United States
of America with Explanatory Notes, U.S. Department of State, Bureau of
International Information Programs, Adapted from the World Book Encyclopedia,
World Book, Inc., 2004. http://goo.gl/Tlh1I4
 PETTIT, Philip, Cumhuriyetçilik: Bir Özgürlük ve Yönetim Teorisi, (Çev.
YILMAZ, Abdullah), Ayrıntı Yay., İstanbul, 1998.
 POPESCU, Nicu, “Moldova’s Fragile Pluralism”, Russian Politics and Law, Vol.
L, No. 4, July-August 2012, pp. 37-50.
 POPPER, Karl, Açık Toplum ve Düşmanları, C. I: Platon, (Çev. TUNÇAY,
Mete), 2. Bs., Remzi Yay., İstanbul, 1989.
 POWELL JR, G. Bingham, & VANBERG, Georg S., “Election Laws,
Disproportionality and Median Correspondence: Implications for Two Visions of
Democracy”, British Journal of Political Science, Vol. XXX, 2000, pp. 383-418.
 POWER, Greg (Ed.), Global Parliamentary Report: The Changing Nature of
Parliamentary Representation, IPU & UNDP Publ., April 2012.
http://goo.gl/iodgwE
 Pre-Election Technical Assessment: 2012 Parliamentary Elections in Ukraine,
International Foundation for Electoral Systems, October 9, 2012.
Kaynakça 375

 PROTSYK, Oleh, Representation of Minorities in the Romanian Parliament:


Case Study/Parliament/Romania, IPU & UNDP Publ., Mexico, 2010.
http://goo.gl/YWqXlf
 PROTSYK, Oleh, The Representation of Minorities and Indigenous Peoples in
Parliament, IPU & UNDP Publ., Mexico, 2010. http://goo.gl/zgXCLd
 RAUER, Georgia (Ed.), Olgular: Federal Meclis’e Bir Bakış, (Çev. Deniz Mine
Ermiş-Tak), Almanya Federal Meclisi Halkla İlişkiler Bölümü Yay., Ağustos
2011. http://goo.gl/xXZRMq
 REILLY, Benjamin & NORDLUND, Per, Political Parties in Conflict-Prone
Societies: Regulation, Engineering and Democratic Development, CDI & IDEA &
United Nations University Press, Tokyo & New York & Paris, 2008.
http://goo.gl/pxAqGJ
 REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben & ELLIS, Andrew, Electoral System
Design: The New International IDEA Handbook, IDEA, Stockholm, Sweden,
2008. http://goo.gl/4e3Lj2
 REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben, International IDEA Handbook of
Electoral System Design, Handbook Series 1/97, IDEA, Stockholm, Sweden,
2002. http://goo.gl/Gu67Cn
 REYNOLDS, Andrew, “Case Study: South Africa: Electoral Systems, Conflict
Management and Inclusion”, in REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben &
ELLIS, Andrew, Electoral System Design: The New International IDEA
Handbook, IDEA, Stockholm, Sweden, 2008, pp. 62-65. http://goo.gl/4e3Lj2
 REYNOLDS, Andrew, Electoral Systems and the Protection and Participation of
Minorities, Minority Rights Group International (MRG), 2006.
http://goo.gl/tw4KGl
 ROBBERS, Gerhard (Ed.), Encyclopedia of World Constitutions, Facts on File,
Inc., An Imprint of Infobase Publ., New York, 2007.
 ROBERTSIN, Nigel S., “Case Study: New Zealand: Learning to Live with
Proportional Representation”, in REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben &
ELLIS, Andrew, Electoral System Design: The New International IDEA
Handbook, IDEA, Stockholm, Sweden, 2008, pp. 100-103. http://goo.gl/4e3Lj2
 ROBERTSON, David, The Routledge Dictionary of Politics, 3rd ed., Taylor &
Francis Groupe, Routledge, London & New York, 2004.
 ROUSSEAU, Jean Jacques, Toplum Sözleşmesi ya da Siyasi Hukuk İlkeleri, (Çev.
YALIM, M. Tahsin), 2. Bs., Devin Yay., İstanbul, Aralık 2004.
 ROUSSEAU, Jean-Jacques, Toplum Sözleşmesi, (Çev. GÜNYOL, Vedat), 9. Bs.,
Türkiye İş Bankası Yay., İstanbul, Nisan 2012.
 RP, Refah Partisi’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına Sunulmak Üzere
Hazırladığı “Anayasa Değişikliği Uzlaşma Teklifi”. http://goo.gl/oQsT7E
 RUEL, Teresa, “Electoral Systems in Southern European Countries: Portugal,
Spain, Italy and Greece, An Introductory Approach to the Quality of Democracy”,
in Strengthening Democracy: Southern European Perspectives in the Quality of
Democracy, Lisbon, August 2010. http://goo.gl/0NcxLU
 Saadet Partisi, Seçim Beyannamesi: Yeniden Büyük Türkiye’nin İnşa Programı,
12.06.2011. http://goo.gl/L2opcD
 Saadet Partisi, Yeni Anayasa: Vesayetten Millet Egemenliğine Geçiş, 25.03.2010.
376 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 SABUNCU, M. Yavuz, “Seçim Barajları ve Siyasal Sonuçları”, Anayasa Yargısı,


C. XXIII, 2006, ss. 191-197.
 SABUNCU, M. Yavuz, “Seçim Sistemi/Adalet ve İstikrar”, “Siyasal Partiler ve
Seçim Hukuku” başlıklı Oturum (Sunuş), in TBB, Uluslararası Anayasa Hukuku
Kurultayı, (9-13 Ocak 2001-Ankara), 1. Bs., TBB Yay., Afşaroğlu Matb., Ankara,
2001, ss. 517-526.
 SACHIKONYE, Lloyd, “Constitutionalism, the Electoral System and Challenges
for Governance and Stability in Zimbabwe”, African Journal of Conflict
Resolution, Vol. IV, No. 2, 2004, pp. 171-195. http://goo.gl/WgJBE6
 SADC, Parliamentary Forum: Norms and Standards for Elections in the SADC
Region. http://goo.gl/auo2m5
 SAGAR, D. J. (Ed.), Political Parties of the World, 7th ed., John Harper Publ.,
Great Britain, 2009.
 SAĞLAM, Fazıl, “Demokrasinin Demokrasiyi Tehdit Eden Güçlere Karşı
Korunması”, Hukuk Devletinin Çağdaş Yorumu Işığında Laik ve Demokratik
Cumhuriyet, ÇYDD Paneli (İstanbul, 04.10.2000), 1. Bs., Otopsi Yay., Kasım
2000, ss. 71-85.
 SAĞLAM, Fazıl, Anayasa Hukuku Ders Notları, 1. Bs., Yakın Doğu Üniversitesi
Yay., Lefkoşa, 2013.
 SAĞLAM, Fazıl, Siyasal Partiler Hukukunun Güncel Sorunları, 1. Bs., Beta Yay.,
İstanbul, Temmuz 1999.
 SAĞLAM, Fazıl, Temel Hakların Sınırlanması ve Özü, AÜSBF-İHM Yay.,
Ankara, 1982.
 SAMER, Toplumsal Sorunlar Yeni Anayasa Ön Rapor, (Koordinatör & Haz.
GÜRER, Çetin), Diyarbakır, Mart 2012. http://goo.gl/QzLbpo
 SAMUELS, David & SNYDER, Richard, “The Value of a Vote:
Malapportionment in Comparative Perspective”, British Journal of Political
Science, Vol. XXXI, 2001, pp. 651-671. http://goo.gl/flmZth
 SARIBAY, Ali Yaşar, Siyasal Sosyoloji: Bir Çözümleme Çerçevesi, 2. Bs., Der
Yay., İstanbul, 1994.
 SARTORI, Giovanni, Karşılaştırmalı Anayasa Mühendisliği: Yapılar,
Özendiriciler ve Sonuçlar Üzerine Bir İnceleme, (Çev. ÖZBUDUN, Ergun),
Yetkin Yay., Ankara, 1997.
 SAYMEN, Ferit H., Türk Medeni Hukuku Umumi Esasları, 2. Bs., İstanbul, 1960.
 SCHMIDT, Manfred G., Demokrasi Kuramlarına Giriş, (Çev. KÖKTAŞ, M.
Emin), 2. Bs., Vadi Yay., Ankara, 2002.
 SCHMITTER, Philippe & KARL, Terry Lynn, “Demokrasi Nedir… Ne
Değildir?”, (Çev. GÖNENÇ, Levent), in Demokrasinin Küresel Yükselişi, (Der.
DIAMOND, Larry & PLATTNER, Marc F.), 1. Bs., Yetkin Yay., Ankara, 1995,
ss. 67-81.
 SCHNAPPER, Dominique, Yurttaşlar Cemaati: Modern Ulus Fikrine Dair, (Çev.
OKUR, Özlem), Kesit Yay., İstanbul, 1995.
 SDE, Siyasi Partilerin Seçim Beyannameleri Üzerine Bir Karşılaştırma, SDE
Yay., Haziran 2011.
 SDE, Vesayetsiz ve Tam Demokratik Bir Türkiye İçin İnsan Onuruna Dayanan
Yeni Anayasa, SDE Yay., Mayıs 2011. http://goo.gl/Azw8Bj
Kaynakça 377

 SDF, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonuna Görüş Bildirisi, 2012.


http://goo.gl/28j7z2
 SDP, Yeni Anayasaya İlişkin Görüşler, 09.01.2012. http://goo.gl/Xx0cpi
 Seçim ve Siyasî Partiler Kanunları Değişiklik Öntasarısı ve Gerekçesi, T.C. Adalet
Bakanlığı Yayın İşleri Dairesi Başkanlığı Yay., Özel Seri No. 2, Ankara, 1995.
 SEKAM, Anayasa Raporu: Hak ve Hakikatın Işığında Fıtrat Eksenli Toplumsal
Mutabakat Metni Olarak Yeni Anayasa, SEKAM Yay., İstanbul, Nisan 2012.
http://goo.gl/rqDmKZ
 SEMENT, Serdar, “Siyasi Karar”, İTÜSBD, Y. 6, S. 11, Bahar 2007, C. II, ss. 21-
78. http://goo.gl/fbPKtc
 SERİM, Bülent, “TİP Seçim Barajına Bakın Nasıl Direndi? Bu Durum Nelere
Aykırı?” http://goo.gl/kKsWmk
 SEZER, Abdullah & KIRIT, Emrah & BOYAR, Oya, Hukuk Devleti, 1. Bs., AB
& Toplumsal Katılım ve Gelişim Vakfı Yay., Mısırlı Matb., İstanbul, Nisan 2003.
 SEZER, Abdullah (Der.), Ulusal-üstü Belgeler ve Önceki Anayasalarla
Karşılaştırmalı & Gerekçeli & Açıklamalı 1982 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve
İlgili Mevzuat, 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Şubat 2004.
 SEZER, Abdullah, “ ‘Yeni’ Anayasa, ‘Yeni’ Meclis, ‘Yeni’ Yöntem”, Anayasa
Kurultayı (Prof. Dr. Yılmaz Aliefendioğlu’na Armağan), (Ankara, 07.11.2009), 1.
Bs., Ankara Barosu İHM Yay., Ankara, 2010, ss. 170-184. http://goo.gl/BYlvqk
 SEZER, Abdullah, “2002 Anayasa Değişikliklerinin Analizi: ‘Ülke İnsanının
İhtiyaçları’ mı, ‘İktidar Partisinin Amaçları’ mı, ‘Müstakbel Başbakanın Geleceği’
mi?”, HAD, MÜHF Yay., 2007, C. XIII, S. 3-4, ss. 83-101. http://goo.gl/SLGq06
 SEZER, Abdullah, “Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde Adaylık (2007 Anayasa
Değişikliği ve 6271 No’lu Yasa Ekseninde Karşılaştırmalı Bir Analiz) ”, AYHD, C.
II, S. 4, Y. 2013, ss. 199-264.
 SEZER, Abdullah, 1982 Anayasası Ekseninde Türev Kurucu İktidar Yetkisinin
Sınırları ve Yargısal Denetimi, (Doktora Tezi), Marmara Üniversitesi SBE Kamu
Hukuku Anabilim Dalı, İstanbul, 2006.
 SHARP, Gene, Diktatörlükten Demokrasiye: Kurtuluş için Teorik bir Çerçeve,
(Çev. belirsiz), 4. Bs., Albert Einstein Enstitüsü, ABD, Mayıs 2010.
 SHVETSOVA, Olga, “Institutions and Coalition Building in Post-Communist
Transitions”, in REYNOLDS, Andrew, (Ed.), The Architecture of Democracy:
Constitutional Design, Conflict Management, and Democracy, 1st ed., Oxford
University Press, Oxford, 2002, pp. 56-78.
 SILITSKI, Vitali, “Different Authoritarianisms, Distinct Patterns of Electoral
Change”, in FORBRIG, Joerg & DEMEŠ, Pavol (Ed.), Reclaiming Democracy:
Civil Society and Electoral Change in Central and Eastern Europe, The German
Marshall Fund of the United States (GMF) Publ., Washington, 2007, pp. 155-173.
 SMILOVA, Ruzha & SMILOV, Daniel, “Transparency and Accountability of
Parliament in post-transition Bulgaria”, in SCHUBERT, Regine (Ed.), Open
Parliaments 2012: Transparency and Accountability of Parliaments in South-East
Europe, FES Publ., Sofia, December 2012, pp. 33-44. http://goo.gl/XYTZBt
 SODEP, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası Anayasa Taslağı, 01.07.2011.
http://goo.gl/0d9yWB
 SODEV, “% 10 Barajı Demokrasimizin Ayıbıdır”, Basın açıklaması, 2010.
378 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

http://goo.gl/roJnWm
 SOYSAL, Mümtaz, 100 Soruda Anayasanın Anlamı, 5. Bs., Gerçek Yay.,
İstanbul, Mart 1979.
 SPOD, LGBT Yurttaşların Yeni Anayasaya Yönelik Talepleri, SPOD Anayasa
Çalışma Grubu Raporu, Nisan 2012. http://goo.gl/muf50P
 STERN, Klaus, “Temel Hakların Kaybı ve Parti Kapatma Davalarına Ait Usul
Hukuku Problemleri”, (Çev. ARMAĞAN, Servet), İÜHFM, C. XLII, S. 14’ten
ayrı Bs., Sulhi Garan Matb., İstanbul, 1977, ss. 1096-1102.
 STGM, Örgütlenme Özgürlüğü Alanına İlişkin Sivil Toplum Anayasa Önerileri,
2011. http://goo.gl/L1hBcF
 STRONG, C. F., A History of Modern Political Constitutions: An Introduction to
The Comparative Study of Their History And Existing Form, 1st American Ed., G.
P. Putnam’s Sons Publ., New York, 1963.
 ŞAF, Yeni Anayasa Çalışma Raporu, 2012. http://goo.gl/EfVkwS
 Şeker-İş, Şeker-İş Sendikasının Yeni Anayasa ve Yeni Toplumsal Sözleşme
Karşısında Talepleri, 2011. http://goo.gl/WlvHhv
 ŞEN, Ersan, Yeni Anayasa Önerisi. http://goo.gl/bGGqDY
 ŞENTÜRK, Hulusi, “Seçim Sistemleri ve Yerel Siyaset”, Yerel Siyaset, Ekim
2008, S. 34, ss. 13-18. http://goo.gl/OG2gpw
 ŞİRİN, Tolga, “İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’ne Göre Serbest Seçim Hakkı”,
HAD, MÜHF Yay., 2011, C. XVII, S. 1-2, ss. 283-348. http://goo.gl/CSPB3S
 ŞİRİN, Tolga, “Takdir Marjı Doktrini ve Türkiye Anayasa Mahkemesi Açısından
Anlamı”, AYHD, C. II, S. 4, Y. 2013, ss. 359-399.
 ŞİRİN, Tolga, “Yerel Seçim ve Bireysel Başvuru Sorunu”, Taraf, 14.04. 2014.
http://goo.gl/5wiHc4
 ŞİRİN, Tolga, Türkiye’de Anayasa Şikâyeti (Bireysel Başvuru): İnsan Hakları
Avrupa Mahkemesi ve Almanya Uygulaması ile Mukayeseli Bir İnceleme, 1. Bs.,
XII Levha Yay., İstanbul, Haziran 2013.
 TAAGEPERA, Rein, “Nationwide Inclusion and Exclusion Threshold of
Representation”, Electoral Studies, Vol. XVII, Issue 4, December 1998, pp. 405-
417.
 TAAGEPERA, Rein, “Nationwide Threshold of Representation”, Electoral
Studies, Vol. XXI, 2002, pp. 383-401.
 TANİLLİ, Server, Devlet ve Demokrasi: Anayasa Hukukuna Giriş, 1. Bs., Adam
Yay., İstanbul, Ekim 2000.
 TANİLLİ, Server, Uygarlık Tarihi, 23. Bs., Alkım Yay., İstanbul, Ekim 2006.
 TANÖR, Bülent (Haz.), Türkiye’de Demokratik Standartların Yükseltilmesi:
Tartışmalar ve Son Gelişmeler, TÜSİAD Yay., İstanbul, Aralık 1999.
http://goo.gl/b6zNZk
 TANÖR, Bülent (Haz.), Türkiye’de Demokratikleşme Perspektifleri, TÜSİAD
Yay., İstanbul, Ocak 1997. http://goo.gl/a8JEd9
 TANÖR, Bülent, İki Anayasa: 1961-1982, 4. Bs., XII Levha Yay., İstanbul, Şubat
2012.
 TANÖR, Bülent, Osmanlı-Türk Anayasal Gelişmeleri (1789-1980), 4. Bs., Yapı
Kredi Yay., İstanbul, Aralık 1999.
Kaynakça 379

 TANÖR, Bülent, Türkiye’nin İnsan Hakları Sorunu, BDS Yay., İstanbul, 1990.
 TAŞKIN, Ş. Cankat, “2010 Anayasa Değişikliklerinden Sonra Türk Anayasa
Mahkemesinin Yapılanması”, TBBD, S. 97, Kasım-Aralık 2011, ss. 171-230.
http://goo.gl/V3dPU2
 TAŞTAN, Nejat (Haz.), Bağımsız Seçim İzleme Platformu: 12 Haziran 2011:
XXIV. Dönem Milletvekili Genel Seçimi Gözlem Raporu, EHİİD Seçim İzleme
Platformu Yay., 2011. http://goo.gl/Gr0IAH
 TBB, Cumhurbaşkanı Seçimi Öncesi Cumhurbaşkanlığı, (Sempozyum, 12-13
Ocak 2007, Ankara), 1. Bs., TBB Yay., Ankara, Şubat 2007.
 TBB, Eksiksiz Demokrasi, (Sempozyum, 18-19 Ekim 2007, Ankara), TBB Yay.,
Ankara, 2007.
 TBB, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi, 4. Bs., TBB Yay., Ankara, Kasım
2007. http://goo.gl/DKhNIX
 TBB, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi, 5. Bs., TBB Yay., Ankara, 2011.
http://goo.gl/pvzhhg
 TBM, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na
sunulan metin. http://goo.gl/edoUHG
 TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu Tutanağı, T. 05.06.2001, TBMM Tutanak
Müdürlüğü Yay., Ankara, 2001.
 TBMM, Cemil Çiçek’in Daveti Üzerine Anayasa Hukuku Profesörleri ile
Toplantı, TBMM Tutanak Müdürlüğü, 19.09.2011. http://goo.gl/JgxAHg
 TBMM, Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı ve Anayasa Komisyonu Raporu
(1/487), Yasama Dönemi: 24, YY. 2, Sıra Sayısı: 138. http://goo.gl/54SeLe
 TBMM, TBMM Albümü (1920-2010), C. I: 1920-1950, 2. Bs., TBMM Genel
Sekreterliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Yay., Haziran 2010.
http://goo.gl/AggKch
 TBMM, TBMM’de Temsil Edilen Siyasî Partilerce TBMM Başkanlığı’na Sunulan
Anayasa Değişikliği Konusundaki Görüş ve Öneriler, TBMM Başkanlığı Yay.,
Ankara, Mart 1993.
 TBMMTD, 1960 Darbesi ve 1971 Muhtırasını İnceleme Alt Komisyonu
Tutanakları, T. 13.06.2012. http://goo.gl/eF9aeY
 TDB, Yeni Anayasa Çalışmalarına İlişkin Olarak Türk Dişhekimleri Birliği
Önerileri, 22.02.2012. http://goo.gl/9tMLFM
 TDnK, Anayasa’da Temel İlkeler, Çalıştay Raporu, Kasım 2011.
http://goo.gl/AP9gIj
 TEEHANKEE, Julio, “Electoral Politics in the Philippines”, Electoral Politics in
Southeast & East Asia, (Ed.: CROISSANT, Aurel), FES, Office for Regional Co-
operation in Southeast Asia, Singapore, 2002, ss. 149-202. http://goo.gl/18xqLn
 Tema Vakfı, Yeni Anayasa Önerileri Taslağı, 29.12.2011. http://goo.gl/IH8qIu
 TEPAV, Yeni Anayasa Nasıl Olmalı, Nasıl Yapılmalı?, Ankara, 12.12.2011.
http://goo.gl/lbeYic
 TESAURO, Alfonso, “Seçim Sistemleri ve Bunların Yeni Anayasalarda
Tecrübesi”, (Çev. ESEN, Bülent Nuri), AÜHFD, Y. 1949, C. VI, S. 2-4, ss. 18-26.
http://goo.gl/eZQh5o
 TESEV, 2001 Anayasa Değişiklikleri ve Siyasal Reform Önerileri.
http://goo.gl/WehAa2
380 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 TESEV, Anayasaya Dair Tanım ve Beklentiler Saha Araştırması: Eylül 2012,


TESEV Demokratikleşme Programı Yay., Kasım 2012. http://goo.gl/rpyG5f
 TESİAD, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 2011: Getirilen Yenilikler, TESİAD
Yay., 2011. http://goo.gl/Q1Syd7
 TESİAD, Yeni Anayasa Teklifi, TESİAD Yay., 2011. http://goo.gl/69JNG0
 TESK, Yeni Anayasa Hakkında Görüşler, 2012. http://goo.gl/L42Dh0
 TEZİÇ, Erdoğan, Anayasa Hukuku, 15. Bs., Beta Yay., İstanbul, Eylül 2012.
 TEZİÇ, Erdoğan, Seçim Sistemleri, Filiz Yay., İstanbul, 1967.
 THOMASSEN, Jacques (Ed.), The European Voter: A Comparative Study of
Modern Democracies, 1st ed., Oxford University Press Inc., ECPR, New York,
2005.
 THOREAU, Henry David, “Devlete Karşı İtaatsizlik Görevi Üzerine”, in
COŞAR, Yakup (Çev. ve Der), Kamu Vicdanına Çağrı: Sivil İtaatsizlik, 1. Bs.,
Ayrıntı Yay., İstanbul, Ocak 1997.
 THOREAU, Henry David, Doğal Yaşam ve Başkaldırı: Sivil İtaatsizlik Makalesi
ve Walden Gölü, (Çev. ÇİFTÇİ, Seda), 2. Bs., Kaknüs Yay., İstanbul, 2007.
 TİMUR, Taner, Türkiye’de Çok Partili Hayata Geçiş, 1. Bs., İletişim Yay.,
İstanbul, 1991.
 TİSAV, Anayasa Görüş ve Önerileri, 2011. http://goo.gl/yDX6rO
 TİSK, Ekonomik Anayasa Raporu: Anayasa’nın Temel Esasları ve Mali Ekonomik
Hükümlerine İlişkin Görüş ve Öneriler, TİSK Yay., Ekim 2011.
http://goo.gl/Sbp2Uq
 TkMM, Ekim 2011-Haziran 2012 Çalışma Raporu, 2012. http://goo.gl/Qx80Rq
 TKP, Toplumcu Bir Anayasa İçin. http://goo.gl/9moK04
 TOBB, Siyasi Partiler ve Seçim Kanunları Önerisi, TOBB Yay., Ankara, 2000.
 TOBB, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Önerisi: Anayasa 2000, TOBB Yay.,
Afşaroğlu Matb., Ankara, 2000.
 TOKER, Yalçın, Zirvede Kavga, Toker Yay., Çetin Matb., İstanbul, 1993.
 TOKSÖZ, Fikret, İyi Yönetişim El Kitabı, 1. Bs., TESEV Yay., İstanbul, Mayıs
2008.
 TÖÜHF, Anayasa Tasarısı, Kasım 2011. http://goo.gl/QoVND5
 TUNAYA, Tarık Zafer, Türkiye’de Siyasal Gelişmeler (1879-1938), C. II:
Mütareke, Cumhuriyet ve Atatürk (1918-1938), 1. Bs., Bilgi Üniversitesi Yay.,
İstanbul, Ocak 2002.
 TUNCER, Erol, “Türkiye’de Seçim Uygulamaları/Sorunları Işığında Temsilde
Adalet-Yönetimde İstikrar İlkelerinin İşlevselliği”, Anayasa Yargısı, C. XXIII,
2006, ss. 167-182.
 TUNÇ, Hasan & BİLİR, Faruk & YAVUZ, Bülent, Türk Anayasa Hukuku, 3. Bs.,
Berikan Yay., Ankara, 2011.
 TUNÇ, Hasan, Anayasa Hukukuna Giriş, 2. Bs., Nobel Yay., Ankara, 1999.
 TUNÇ, Hasan, et.al., Seçim Sistemleri ve Türkiye’de (Gerrymandering) Seçim
Hilesi Uygulamaları, 1. Bs., Adalet Yay., Ankara, Nisan 2014, passim.
 TUNÇ, Hasan, Türkiye’ye Komşu Devletlerin Anayasaları, 1. Bs., Asil Yay.,
Ankara, 2008.
 TUNÇAY, Mete & KOÇAK, Cemil, et.al., Türkiye Tarihi, C. IV: Çağdaş Türkiye
Kaynakça 381
(1908-1980), Cem Yay., Ankara, 1989.
 TUNÇAY, Mete, Türkiye Cumhuriyeti’nde Tek-Parti Yönetimi’nin Kurulması
(1923-1931), 1. Bs., Yurt Yay., Ankara, 1981.
 TURHAN, Mehmet, “Anayasa Hukukunda Hükümet Sistemi Tartışmaları”,
Liberal Düşünce, “Yeni Anayasaya Liberal Bakış” Sayısı, LDT Yay., Y. 17, S. 66,
Bahar 2012, ss. 57-75. http://goo.gl/T94VSC
 TURHAN, Mehmet, Siyaset ve Anayasa, 1. Bs., Gündoğan Yay., Ankara, Mart
1995.
 TÜGİAD, Siyasi Partiler ve Milletvekili Seçimi Kanunlarına İliskin Görüşler,
12.06.2001.
 TÜİK, Milletvekili Genel Seçimleri: 1923-2011, TÜİK Yay., Ankara, Haziran
2012. http://goo.gl/kUfIu
 TÜMAY, Murat, “The ‘Margin of Appreciation Doctrine’ Developed by the Case
Law of The European Court of Human Rights”, Ankara Law Review, Vol. V, No.
2, Winter 2008, pp. 201-234. http://goo.gl/ifEvcC
 TÜRK, Hikmet Sami & TUNCER, Erol, Türkiye İçin Nasıl Bir Seçim Sistemi:
Sistem Önerileri, Seçim Uygulamaları, TESAV Yay., İstanbul, 1995.
 TÜRK, Hikmet Sami, “Demokratik Rejimlerde Seçim Kanunları ve Türkiye İçin
Yeni Bir Seçim Kanunu Önerisi”, AÜHFD, Y. 1995, C. 44, S. 1-4, ss. 553-563.
http://goo.gl/v7f47V
 TÜRK, Hikmet Sami, “Seçim Sisteminde Bölücülük Tartışması”, AÜHFD, 1981
(1983), C. XXXVIII, S. 1-4, ss. 53-64. http://goo.gl/lNC7ed
 TÜRK, Hikmet Sami, “Seçim, Seçim Sistemleri ve Anayasal Tercih”, Anayasa
Yargısı, C. XXIII, 2006, ss. 75-113.
 Türk-İş, Anayasa Hazırlıklarına İlişkin Türk-İş Görüş, Tespit ve Önerileri, 2011.
http://goo.gl/2ZjA2J
 Türkiye İhtilalci İşçi Köylü Partisi Davası: Savunma, 1. Bs., Aydınlık Yay.,
Ankara, Eylül 1974.
 Türkiye Kamu-Sen, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na Görüş Bildirisi,
2012. http://goo.gl/gUx6BK
 Türkiye Partisi, Yeni Anayasa Önerileri (2012), TBMM-AUK Başkanlığı’na
sunuş: T. 04.01.2012, Kayıt No. 68637. http://goo.gl/dGaUaR
 Türkiye’de Eşitsizlikler: Kalıcı Eşitsizliklere Genel Bir Bakış, Boğaziçi
Üniversitesi & Açık Toplum Vakfı Yay., Haziran 2010. http://goo.gl/1YpRiE
 TÜRKONFED, Yeni Anayasa Yapım Süreci ve Temel Prensipler, İstanbul, Aralık
2007. http://goo.gl/Nirakb
 TÜSİAD, 1 Ocak 2014 Tarihinde Avrupa Birliği’ne Tam Üyelik Hedefine Doğru:
Güçlü Demokrasi, Güçlü Sosyal Yapı, Güçlü Ekonomi, TÜSİAD Yay., İstanbul,
Haziran 2007. http://goo.gl/CKzCVQ
 TÜSİAD, Yeni Anayasa Yuvarlak Masa Toplantıları Dizisi (Yeni Anayasanın Beş
Temel Boyutu), TÜSİAD Yay., İstanbul, Mart 2011. http://goo.gl/O08w3a
 TVHB, Anayasa Önerisi. http://goo.gl/7i6TCh
 ULUŞAHİN, Nur, “Liberal Demokrasinin Çıkmazı: Çatışma Karşısında Barış için
Azınlık-Çoğunluk İlişkisini Yeniden Düzenleme Gereği”, Anayasa Yargısı, C.
XXIV, Y. 2007, ss. 609-640. http://goo.gl/ZCm8A3
 ULUTAŞ, Ufuk & TORLAK, Furkan, Devrimden Demokrasiye Tunus’un Seçimi,
382 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

SETA Analiz, SETAV Yay., Kasım 2011. http://goo.gl/vZGq1J


 ULUTAŞ, Ufuk, “İsrail Seçimleri: Yeni Aktörler, Eski Sorunlar”, Seta Perspektif,
S. 13, 24.01.2013. http://goo.gl/RnYdGe
 UYGUN, Oktay, 1982 Anayasası’nda Temel Hak v Özgürlüklerin Genel Rejimi, 1.
Bs., Kazancı Hukuk Yay., İstanbul, 1992.
 UZELTÜRK, Sultan TAHMAZOĞLU, “Türk Anayasa Mahkemesi Kararlarında
Seçim Sistemleri”, Anayasa Yargısı, C. XXIII, 2006, ss. 237-278.
 ÜLMAN, A. Halûk, “Seçim Sistemimiz ve Başlıca Siyasî Partilerimiz”, AÜSBFD,
C. XII, S. 2, Y. 1957, ss. 44-75. http://goo.gl/3SsIV1
 ÜNAL, Şeref, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi: İnsan Haklarının Uluslararası
İlkeleri, 1. Bs., TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yay., Ankara, 2001.
 ÜSKÜL, Zafer (Haz.), Türk Demokrasisi’nde 130 Yıl (1876-2006), Prof. Dr.
Bülent Tanör’ün Anısına “Türkiye’de Demokratikleşme Perspektifleri” 10. Yıl
Güncellemesi, İstanbul, Aralık 2006. http://goo.gl/KhR6Qv
 VARLIK, Ülkü & ÖREN, Banu, Seçim Sistemleri ve Türkiye’de Seçimler, 1. Bs.,
Der Yay., İstanbul, Eylül 2001.
 VATTER, Adrian, “Consensus and Direct Democracy: Conceptual and Empirical
Linkages”, European Journal of Political Research, Kluwer Academic Publ.,
Netherlands, Vol. 38, 2000, pp. 171–192. http://goo.gl/y5JKms
 VELİDEDEOĞLU, Hıfzı Veldet, Sağ’sız Sol’suz Demokrasi, 3. Bs., Remzi Yay.,
İstanbul, 1976.
 VERMEERSCH, Peter, Advocacy Networks and Romani Politics in Central and
Eastern Europe, Institute for International and European Policy, University of
Leuven, Belgium, Autumn 2001, pp. 1-22. http://goo.gl/AuelEi
 WAGNER, Aiko, “Duverger meets Downs in Germany: The Impact of
Duverger’s Law on Spatial Voting in a Mixed Electoral System”, Research Note
for presentation at the 6th ECPR General Conference, Reykjavik, Iceland, 25th-
27th August 2011, pp. 1-18.
 WARREN, Mark E. & PEARSE, Hilary (Ed.), Designing Deliberative
Democracy: The British Columbia Citizens’ Assembly, Cambridge University
Press, Cambridge, New York, 2008.
 WATTS, Nicole F., Activists in Office: Kurdish Politics and Protest in Turkey,
University of Washington Press, Seattle & London, USA, 2010.
 WELDON, Jeffrey A., “Case Study: Mexico: Democratization Through Electoral
Reform”, in REYNOLDS, Andrew & REILLY, Ben & ELLIS, Andrew,
Electoral System Design: The New International IDEA Handbook, IDEA,
Stockholm, Sweden, 2008, pp. 96-99. http://goo.gl/4e3Lj2
 WILD, Susan Ellis, Webster’s New World Law Dictionary, Wiley Publ. Inc.,
2006.
 WILLIAMS, Kieran, “Judicial Review of Electoral Thresholds in Germany,
Russia, and the Czech Republic”, Election Law Journal: Rules, Politics, and
Policy, Vol. IV, Issue 3, September 2005, pp. 191-206. http://goo.gl/CziEZQ
 YALÇIN, Orhan, “Türkiye için Büyük Adım: Demokrasi Paketi”, Yeni Şafak,
18.10.2012. http://goo.gl/sDg5RG
 YALÇINTAŞ, Nevzat, Yeni T.C. Anayasası Hakkında Bazı Teklifler, İstanbul,
Ağustos 2011. http://goo.gl/8MuA7h
Kaynakça 383

 YAP, Türkiye’nin Yeni Anayasası İçin Genel Esaslar Raporu, İstanbul Anayasa
Çalışma Grubu (AÇG), 25.05.2011. http://goo.gl/Vsze9R
 YARSAV, Yeni Anayasa Görüş Bildirisi, 2011. http://goo.gl/5Ui8x6
 YAVAŞGEL, Emine & POLAT, Veli, “Epistemolojik Açıdan Seçimbilim
(Psephology) ve Problematiğine Eleştirel Yaklaşımlar”, KİLAD, S. 3, Bahar 2003,
ss. 27-54.
 YAVAŞGEL, Emine, “Demokratik Toplumlarda Seçim ve Temsil”, ss. 1-43.
http://goo.gl/cAKKMY
 YAVUZ, Bülent & BÜLBÜL, Mahmut, “Çift Meclis Sistemi ve Türkiye”,
GÜHFD, C. XVI, S. 1, Ocak 2012, ss. 217-260. http://goo.gl/IQYXSp
 YAYED, Yerel Seçim Sistemi Ne Olsun?, “Türkiye’de Yerel Seçim Sisteminin
Temsili Demokrasi Açısından Doğurduğu Sonuçlar” Çalıştayı Raporu
(09.06.2006, Ankara). http://goo.gl/v9vJAO
 YAYLA, Yıldızhan, “Anayasa: Çağdaş İslâm Ülkeleri Anayasaları”, İslâm
Ansiklopedisi, C. III, TDV Yay., İstanbul, 1991, ss. 164-194. http://goo.gl/588P7g
 YAYLA, Yıldızhan, Anayasa Hukuku Ders Notları, 1. Bs., MÜHF Yay., İstanbul,
1985.
 YAYLA, Yıldızhan, Anayasa Hukuku, Harp Akademileri Komutanlığı Yay., Harp
Akademileri Matb., İstanbul, 1985.
 YAZICI, Serap, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye’de Seçim
Serbestliği”, Demokratikleşme Sürecinde Türkiye, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yay.,
İstanbul, 2009.
 YAZICI, Serap, “Türkiye’nin Yeni Anayasa İhtiyacı: Umutlar, Beklentiler ve
Gerçekler”, Tarih Bilinci, Tarih ve Kültür Dergisi, Özel Sayı: Nasıl Bir Anayasa,
S. 15-16, Ekim 2011, ss. 20-24. http://goo.gl/3EOzBK
 YAZICI, Serap, Anayasa-II, 1. Bs., Anadolu Üniversitesi AÖF Yay., Eskişehir,
Ocak 2013. http://goo.gl/yG2Q23
 YAZICI, Serap, Türkiye’de Askeri Müdahalelerin Anayasal Etkileri, 1. Bs.,
Yetkin yay., Ankara, 1997.
 YETKİN, Murat, “Kürt Açılımına Seçim Barajı Dahil mi?”, Radikal, 07.11.2009.
http://goo.gl/y7O4Qm
 YOKUŞ, Sevtap, “Türkiye’de % 10 Seçim Barajına İlişkin Hukuksal ve Siyasal
Tartışmalar”, Hukuk ve Adalet: Eleştirel Hukuk Dergisi, Y. 4, S. 11, Yaz 2007, ss.
297-309.
 YOZGAT, Fazıl & ZABUN, Sezgin, “Seçim Sistemleri ve Uygulamaları”,
CÜİİBFD, C. X, S. 2, 2009, ss. 73-91. http://goo.gl/Y89e3L
 YP, TBMM’de Görüşülmekte Olan Anayasa Değişiklikleri Hakkındaki Görüş,
23.04.2010. http://goo.gl/mPLN6h
 YÜCEKÖK, Ahmet N., Siyasetin Toplumsal Tabanı (Siyaset Sosyolojisi), AÜSBF
Yay., Ankara, 1987.
 YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, “Seçme ve Seçilme Hakkı”, in İnsan Hakları, 1. Bs.,
Yapı Kredi Yay., Cogito-98, İstanbul, Aralık 2000, ss. 216-229.
 YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, “Siyasi Parti Yasaklamaları Rejimi”, Baro Gündemi, S.
3, Haziran-Temmuz 1997, ss. 22-23.
 YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, “Türkiye’de Uygulanan Seçim Sistemleri ve Bunlara
İlişkin Anayasa Mahkemesi Kararlarına Göre Nasıl Bir Seçim Sistemi”, İÜHFM,
384 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

C. LV, S. 1-2, 1995-1996, ss. 103-150.


 YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, Türk Anayasa Yargısında Anayasallık Bloku, 1. Bs.,
İÜHF Yay., İstanbul, Ekim 1993.
 ZABUNOĞLU, Yahya Kazım, (Bir Hukuk ve Siyasal Bilim Problemi Olarak)
Devlet Kudretinin Sınırlanması, (Doktora Tezi), Ajans-Türk Matb., Ankara, 1963.
 ZIMBRON, Ricardo, “The Unappreciated Margin: Turkish Electoral Politics
Before the European Court of Human Rights”, Harvard International Journal
Online, Vol. 49, November 13, 2007, pp. 10-20. http://goo.gl/C4NkEd
 ZÜRCHER, Eric Jan, Modernleşen Türkiye’nin Tarihi (Turkey: A Modern
History), (Çev. GÖNEN, Yasemin Saner), 7. Bs., İletişim Yay., İstanbul, 2000.

§ II. DİĞER KAYNAKLAR

 Anayasa Mahkemesi Kararlar Dergisi (AYMKD)


 Ceride-i Resmiyye (CR)
 Cumhuriyet Senatosu Tutanak Dergisi (CSTD)
 Danışma Meclisi Tutanak Dergisi (DMTD)
 Decisions and Reports (DR)
 Düstur
 Millî Güvenlik Konseyi Tutanak Dergisi (MGKTD)
 Resmî Gazete (RG)
 Temsilciler Meclisi Tutanak Dergisi (TMTD)
 Türkiye Büyük Millet Meclisi Tutanak Dergisi (TBMMTD)
 Zabıt Ceridesi (ZC)

§ III. VERİTABANLARI VE İNTERNET KAYNAKLARI

 http://aceproject.org (The Electoral Knowledge Network)


 http://africanelections.tripod.com (African Elections Database)
 http://assembly.coe.int (Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi - AKPM resmî
web sitesi)
 http://cdp.binghamton.edu/era (Birmingham Univ. Center on Democratic
Performance - Election Results Archive - CDP-ERA)
 http://confinder.richmond.edu (CONFINDER)
 http://dash.harvard.edu (Digital Access to Scholarship at Harvard University -
DASH)
 http://electionaccess.org/index.htm (Election Access)
 http://electionworld.org (Election World)
 http://files.nyu.edu/mrg217/public/elections.html (Democratic Electoral Systems
Around the World - DESAW)
 http://hudoc.echr.coe.int (İHAM içtihatları resmî web sitesi)
 http://i.unu.edu (United Nations University - UNU)
 http://ihami.anadolu.edu.tr (Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi İnsan Hakları
Hukuku Projesi İHAM İçtihatları)
 http://legislationline.org (Legislation Online)
Kaynakça 385

 http://libraries.ucsd.edu/locations/sshl/data-gov-info-gis/ssds/guides/lij (Lijphart
Elections Archive)
 http://pdba.georgetown.edu/elecdata/elecdata.html (Political Database of the
Americas)
 http://pomed.org (Project on Middle East Democracy - POMED)
 http://welections.wordpress.com (Dünya’da seçimlerle ilgili güncel gelişmeler ve
veriler için)
 http://www.abgs.gov.tr (ABGS resmî web sitesi)
 http://www.aym.gov.tr (AYM resmî web sitesi)
 http://www.barobirlik.org.tr (Türkiye Barolar Birliği resmî web sitesi)
 http://www.cia.gov/library/publications/the-world-factbook (CIA The World
Factbook)
 http://www.consigliograndeegenerale.sm (San Marino Parlamentosu resmî web
sitesi)
 http://www.constituteproject.org (“Constitute Project” Karşılaştırmalı Dünya
Anayasaları web sitesi)
 http://www.cses.org (Comparative Study of Electoral Systems)
 http://www.democraticprogress.org (Democratic Progress Institute - DPI)
 http://www.echr.coe.int/echr (İHAM resmî web sitesi)
 http://www.edb.adalet.gov.tr (Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı resmî
web sitesi)
 http://www.electiondataarchive.org (Constituency-Level Elections Archive
(CLEA)
 http://www.electionguide.org (Consortium for Elections and Political Process
Strengthening)
 http://www.electionresources.org (Election Resources)
 http://www.electionsineurope.org (The Electoral Reform Society, European
Democracies website)
 http://www.electionstudies.org (American National Election Studies)
 http://www.electoralgeography.com/new/en (Electoral Geography)
 http://www.europarl.europa.eu (European Parliament)
 http://www.europaworld.com/pub (Europa World)
 http://www.fairvote.org (The Center for Voting and Democracy)
 http://www.forcedmigration.org (Forced Migration Online)
 http://www.gwu.edu (George Washington Üniversity - Institute for European,
Russian and Eurasian Studies)
 http://www.iacl-aidc.org/en (International Association of Constitutional Law -
IACL)
 http://www.idea.int (International Institute for Democracy and Electoral Assistance
- IDEA)
 http://www.idea.int/esd (IDEA Electoral System Design)
 http://www.ifes.org (International Foundation for Electoral Systems - IFES)
 http://www.ipu.org (Inter-Parliamentary Union)
 http://www.ipu.org/parline-e/parlinesearch.asp (PARLINE - Database on National
Parliaments)
386 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

 http://www.isr.umich.edu/cps/project_anes.html (American National Election


Studies)
 http://www.kipred.org (Kosovar Institute for Policy Research and Development -
KIPRED)
 http://www.knesset.gov.il (İsrail Parlamentosu resmî web sitesi)
 http://www.legislation.gov.uk (Birleşik Krallık Parlamentosu resmî web sitesi)
 http://www.mahkemeler.net (KKTC resmî web sitesi)
 http://www.ndi.org (National Democratic Institute for International Affairs - NDI)
 http://www.niuegov.com (Niue resmî web sitesi)
 http://www.nsd.uib.no/european_election_database (European Election Database -
EED)
 http://www.nsd.uib.no/macrodataguide/set.html?id=11&sub=1 (Database of
Political Institutions - DDPI)
 http://www.osce.org/odihr/elections (OSCE/ODIHR Election Expert Database -
AGİT seçim web sayfası)
 http://www.pan-africanparliament.org (Pan-African Parliament)
 http://www.parlgov.org Parliament and Government Composition Database -
ParlGov)
 http://www.parties-and-elections.eu (The Database About Parliamentary Elections
and Political Parties in Europe - Wolfram NORDSIECK)
 http://www.politicalresources.net (Political Resources)
 http://www.princeton.edu (Princeton Üniversitesi)
 http://www.resmigazete.gov.tr/default.aspx (Resmî Gazete web sitesi)
 http://www.riksdagen.se (Finlandiya Parlamentosu resmî web sitesi)
 http://www.riksdagen.se/tr/Start/Turkce-turkiska (Finlandiya Parlamentosu resmî
web sitesi - Türkçe)
 http://www.servat.unibe.ch (International Constitutional Law database)
 http://www.servat.unibe.ch/icl (International Constitutional Law - ICL)
 http://www.stortinget.no (Norveç Parlamentosu (Stortinget) resmî web sitesi)
 http://www.tbmm.gov.tr (TBMM resmî sitesi)
 http://www.tepav.org.tr (Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı - TEPAV)
 http://www.tuik.gov.tr (TÜİK resmî web sitesi)
 http://www.un.org (BM resmî web sitesi)
 http://www.val.se (İsveç seçimleri resmî web sitesi)
 http://www.vatican.va (Vatikan devleti resmî web sitesi)
 http://www.vaticanstate.va (“Vatican City State” resmî web sitesi)
 http://www.venice.coe.int (Venedik Komisyonu resmî web sitesi)
 http://www.yargitay.gov.tr/aihm (Yargıtay İHAM sayfası)
 http://www.yasader.org (Yasama Derneği - YASADER)
 http://www.ysk.gov.tr (Yüksek Seçim Kurulu resmî web sitesi)
DİZİN’LER1859

I. KAVRAM & KİŞİ DİZİNİ1860

1 kişi, 1 oy................................................................................................................... 308

Abdullah ÖCALAN .................................................................................................... 194


Abdüllatif ŞENER ...................................................................................................... 195
Abraham LINCOLN ............................................................................................... 7, 224
açık fikirlilik ............................................................................................................... 202
açık oy............................................................................................. 24, 43, 104, 105, 163
açık oy-gizli sayım .............................................................................................. 104, 105
açık toplum ................................................................................................................. 202
adaletsizliğin uygulanmasında adalet.......................................................................... 229
Adıyaman .................................................................................................... 106, 113, 312
âdil seçim ................................................................................................... X, 6, 142, 162
Adnan MENDERES ................................................................................................... 106
Adolf HITLER .......................................................................................................... 9, 10
Ahmet İYİMAYA ....................................................................................................... 166
Ahmet Senvar DOĞU ................................................................................. 113, 121, 347
Akif ERGİNAY ............................................................................................ IX, 114, 347
AKP ... XXV, 31, 34, 45, 134, 137, 138, 148, 150, 179, 180, 182, 186, 189, 191, 226,
269, 278, 291, 295, 302, 304, 313, 314, 316, 319, 334, 337, 339, 340, 341, 346, 350,
352
alan savunması ...................................................................................................... 35, 244
Alparslan TÜRKEŞ ............................................................................................ 106, 108
alternance politique ..................................................................................................... 14
ampirik demokrasi .......................................................................................................... 6
Anayasa Mahkemesi ... XXV, XXVI, XXVII, 83, 122, 140, 175, 219, 226, 232, 246,
265, 310, 351, 353, 355, 362, 365, 378, 379, 382, 384, 404
anayasa şikâyeti .................................................................................. 131, 149, 264, 265
Anayasa Uzlaşma KomisyonuXXIX, 129, 143, 144, 145, 148, 315, 326, 350, 376, 379,
381
anayasal değişmezlik .................................................................................................... 32
anayasanın ruhu .......................................................................................................... 111

1859 Tablo & şema & harita dizini, İçindekiler kısmından sonra eklendi. Bkz. supra., s. XXIII.
1860 Kişiler dizini, özellikle politik süreçlerde yer başlıca isimlerle sınırlı tutuldu.
388 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

anayasanın üstünlüğü ...................................................................................................... 9


apparentement ............................................................................................................ 194
appropriate threshold ................................................................................................. 305
ara seçim ... 20, 35, 103, 108, 110, 123, 124, 129, 130, 131, 135, 139, 191, 192, 243,
267, 321, 346
artificial threshold ........................................................................................................ 30
asgarî eşik ..................................................................................................................... 30
asgarî standart ..................................................................................... 290, 293, 294, 295
aslȋ kurucu iktidar ....................................................................................................... 156
aşkın temsil ................................................................................... 46, 134, 167, 181, 184
Avrupa Birliği ............................................. XXV, 50, 140, 175, 286, 294, 332, 381, 403
Avrupa Hukuk Yoluyla Demokrasi Komisyonu ........................................................... 11
Avrupa Konseyi ........................................... XIII, XXV, XXVI, 44, 45, 46, 49, 294, 384
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi ...................................... XIII, XXV, 44, 45, 384
Avrupa Parlamentosu ..................................................... XIV, XXV, 48, 49, 97, 344, 350
Aydın Güven GÜRKAN ............................................................................................. 240
Ayhan FIRAT ............................................................................................................. 128
Aykut EDİBALİ ......................................................................................................... 108
AYM ... XVIII, XIX, XXI, XXV, XXVII, 2, 11, 14, 22, 26, 27, 29, 30, 31, 34, 35, 36,
37, 83, 84, 98, 99, 107, 108, 112, 119, 128, 131, 132, 140, 149, 153, 154, 155, 156,
157, 158, 160, 162, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 172, 175, 176, 181, 182, 185, 187,
194, 195,202, 203, 204, 206, 208, 215, 221, 222, 223, 224, 225, 226, 227, 228, 229,
230, 231, 232, 233, 234, 235, 236, 237, 238, 239, 240, 241, 242, 243, 244, 245, 246,
247, 248, 249, 250, 251, 252, 253, 254, 255, 256, 257, 258, 259, 260, 261, 262, 263,
264, 265, 266, 270, 271, 272, 273, 276, 281, 283, 285, 290, 291, 296, 301, 313, 320,
324, 325, 327, 328, 329, 338, 340, 342, 346, 349, 385, 401
AYM kararlarının bağlayıcılığı........................................................... 254, 255, 256, 258
Ayşe Jale AĞIRBAŞ .................................................................................................. 136
azamî eşik ..................................................................................................................... 30
azınlığın tahakkümü .................................................................................................... 178
azınlık ... XIII, 5, 6, 9, 27, 48, 68, 81, 86, 148, 174, 176, 177, 178, 197, 199, 200, 201,
209, 224, 258, 291, 305

bağımsız adaylık .......................... 195, 196, 226, 279, 280, 281, 284, 285, 289, 314, 338
bağımsız referans norm ............................................................................................... 165
baraj içinde baraj........................................................................................................... 26
barajın caydırıcı etkisi ......................................................................................... 191, 197
barajın saptırıcı etkisi .......................................................................................... 197, 223
barajlar kralı ................................................................................................................ 179
basit yasa kaydı ................................................................................................... 158, 159
Bayburt ........................................................................................................... 33, 34, 309
BDP ... XXV, 91, 119, 136, 137, 138, 139, 148, 149, 150, 179, 186, 189, 192, 193, 195,
198, 304, 325, 349, 354
Bekir BOZDAĞ .......................................................................................................... 313
Dizin’ler 389
Benito MUSSOLINI ....................................................................................................... 9
Benjamin NETANYAHU ............................................................................................. 78
Beşir HAMİTOĞULLARI ................................................................................. 166, 177
biçimsel istikrar ............................................................................................ 38, 116, 175
Bira Sevenler Partisi ..................................................................................................... 39
bireysel başvuru .......................................................................................................... 264
Birleşmiş Milletler ............................................................................... XIII, XXV, 44, 45
block vote ...................................................................................................................... 19
BM İnsan Hakları Komitesi .......................................................................... 44, 197, 295
bölgesel baraj .............................................................36, 37, 63, 64, 80, 98, 99, 143, 277
bölünme fobisi ............................................................................................................ 171
broadmindedness ........................................................................................................ 202
Burhan KUZU .................................................................................... 226, 304, 340, 347
Bülent ARINÇ ............................................................................................................ 140
Bülent ECEVİT ............................................................................................ 16, 108, 243

CALIGULA .................................................................................................................. 43
canvassing................................................................................................................... 188
Cem UZAN ................................................................................................................. 121
Cemal GÜRSEL ......................................................................................................... 107
Cemil ÇİÇEK.............................................................................................. 140, 148, 332
check & balance system .............................................................................................. 316
CHP ... XXVI, 31, 45, 104, 105, 106, 130, 133, 134, 135, 137, 138, 139, 148, 149, 150,
174, 179, 180, 184, 186, 189, 191, 194, 226, 254, 265, 269, 272, 278, 281, 303, 312,
316, 329, 334, 340, 346, 356
coalition ................................................................................................................ 27, 194
consistency in administration ..................................................................................... 165
constituency-level threshold.......................................................................................... 36
convenience................................................................................................................. 205
corrective measures .................................................................................................... 307
cross-national support threshold .................................................................................. 35
cross-regional threshold ................................................................................... 36, 64, 98

çevresel baraj ... XIX, XX, 25, 35, 36, 37, 38, 64, 68, 72, 92, 98, 99, 249, 251, 252,
270, 299, 300, 307
çifte barajlı d’Hondt ............................................................................................ 107, 108
çifte kavrulmuş baraj .................................................................................................. 253
çifte kavrulmuş demokrasi .......................................................................................... 253
çoğulculuk ... 19, 24, 27, 39, 118, 138, 147, 148, 163, 179, 197, 198, 200, 202, 203,
260, 264, 280, 291, 300, 330, 335, 341
çoğunluk iradesi ...................................................................................... 8, 207, 208, 209
390 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

çoğunluk sistemi ... XXVI, 17, 18, 20, 28, 32, 33, 37, 38, 56, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72,
73, 75, 76, 77, 82, 87, 89, 90, 91, 92, 95, 96, 97, 99, 104, 106, 107, 117, 145, 160,
165, 173, 188, 196, 210, 211, 221, 240, 242, 275, 300, 309, 311, 314, 320, 343, 344
çoğunlukçu sistem ...................................................................................................... 210
çok adlı seçim ............................................................................................................. 309
çok parçalı meclis ............................................................................................... 116, 171
çok partili sistem ................................................................................................. 260, 273
çöpe giden oy .............................................................................................................. 185

dar çevre ............................................................................................................ 309, 320


daraltılmış çevre .......................................... XXI, 141, 150, 309, 313, 314, 319, 320, 340
daraltılmış çevreli seçim ..................................................................................... 141, 340
Democracy Index ............................................................................................ 23, 24, 360
demokrasinin fay hattı ................................................................................................ 179
demokratik devlet ................................................ 160, 197, 203, 212, 217, 228, 250, 260
demokratik istikrar ...................................................................................... 138, 176, 303
demokratik toplum ............... 121, 143, 159, 160, 197, 200, 202, 203, 205, 217, 237, 302
demokratik toplum düzeninin gerekleri ...................................................... 159, 205, 234
Demokratikleşme Paketi ........................................ 49, 167, 317, 319, 330, 349, 362, 368
dev aynası ................................................................................................................... 177
devlet yardımı ................... XXI, 21, 27, 49, 137, 252, 323, 324, 325, 326, 327, 328, 329
devletin 3 tür yükümlülüğü ......................................................................................... 213
diktatörlük ......................................................................................................... 8, 10, 106
disproportionality ......................................................................................................... 38
district threshold ........................................................................................................... 36
doğal baraj .................... XIII, 28, 30, 31, 97, 99, 114, 181, 208, 245, 250, 306, 310, 326
doğrudan demokrasi ................................................................................ 20, 28, 163, 170
düzeltici önlem............................................................................ 139, 273, 307, 327, 336

efektif baraj ............................................................................................................. 67, 97


effective threshold ......................................................................................................... 29
Egemen BAĞIŞ ............................................................................................................ 50
eksik temsil ......................................................................................................... 181, 335
Elbridge GERRY ........................................................................................................ 310
electoral barrier............................................................................................................ 22
electoral formula .......................................................................................................... 20
electoral system ................................................................................ 15, 20, 47, 360, 374
Elkanah TISDALE ...................................................................................................... 311
elverişlilik ................................................................................................... 204, 205, 216
en büyük azınlığın hakimiyeti ......................................................................................... 9
en yüksek artık .............................................................................................................. 19
en yüksek ortalama ....................................................................................................... 19
Dizin’ler 391
engel sayısı.................................................................................................. 224, 225, 340
engelli demokrasi ........................................................................................................ 182
engelli seçim ...................................................... XVIII, 22, 182, 221, 224, 225, 226, 227
Erdal İNÖNÜ .............................................................................................................. 242
erkler ayrılığı .......................................................................................................... 7, 180
eşit aralık ..................................................................................................... 211, 213, 288
eşit oy ................................................... 41, 42, 78, 86, 143, 162, 204, 223, 239, 245, 246
etkin baraj ..................................................................................................................... 29
Evliya PARLAK ......................................................................................................... 119

fair election ............................................................................................................ X, 162


fair play.......................................................................................................................... X
fair representation ................................................................................................ XI, 164
Faruk DEMİRTOLA................................................................................................... 135
Faşizm ................................................................................................................... 21, 363
feedback ........................................................................................................................ 14
fiilî baraj ....................................................................................................................... 29
first past the post ........................................................................................................... 19

Gallagher Index ............................................................................................................ 39


genel baraj ... 27, 34, 36, 60, 66, 73, 84, 94, 115, 127, 135, 136, 176, 222, 249, 254,
262, 266, 300, 313, 315, 340, 344
genel irade ................................................................................7, 156, 207, 208, 209, 336
genel iradenin yanılmazlığı ................................................................................. 156, 207
genel norm-özel norm ................................................................................................. 210
genel oy......................................................................................... 41, 159, 168, 251, 315
general barrage .............................................................................................................. 35
general threshold ........................................................................................................... 35
geniş anlamda seçim ........................................................................................... 318, 347
geniş çevre sistemi ........................................................................................................ 35
gerekçe ile bağlı olmama ............................................................................................ 228
gereklilik ............................................................................................. 204, 213, 216, 282
gerrymandering .................................................................................... 14, 310, 312, 314
Giacomo ACERBO....................................................................................................... 21
gizli baraj ...................................................................................................................... 29
gizli oy ................................................................. 40, 41, 42, 69, 104, 105, 163, 271, 288
gizli oy-açık sayım ...................................................................................................... 105
Gökhan ÇAPOĞLU .................................................................................................... 136
Gürkut ACAR ..................................................................................................... 137, 329
392 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

H. SWOBODA ............................................................................................................. 48
Hagenbach-Bischoff........................................................................ 19, 65, 77, 80, 84, 89
hakkaniyet ................................................................................................................... 163
Hakkı KETENOĞLU ................................ XVIII, 22, 156, 168, 222, 224, 230, 231, 232
Hakkı Süha OKAY ..................................................................................... 130, 137, 316
hakkın özü ... 38, 158, 203, 206, 214, 217, 223, 225, 238, 239, 271, 273, 279, 280, 282,
285, 287, 290
haksız temsil ............................................................................................. XVII, 177, 179
Halil AKAYDIN ......................................................................................... 114, 121, 347
halk egemenliği ................................................................................................... 207, 208
halkerki ........................................................................................................................... 6
Hans Jörg KRETSCHMER ........................................................................................ 165
Hare-Niemeyer ........................................................................................... 19, 75, 80, 82
Hasip KAPLAN ............................................................................................................ 91
highest average method ................................................................................................ 19
hukuk devleti ....................................... 165, 203, 225, 228, 231, 234, 237, 241, 251, 272
hukuk kalıbında yoğrulmuş devlet .............................................................................. 228
hükûmet istikrarı ....................................... XVII, 169, 170, 180, 199, 278, 280, 285, 302
hürriyetçi demokrasi ........................................................................... 158, 160, 193, 203
Hüsamettin CİNDORUK ............................................................................................ 194
Hüseyin Nail KUBALI ....................................................................................... 106, 340

Imperiali quota ............................................................................................................. 19

İbrahim KUMAŞ ........................................................................................................ 136


ideolojik baraj ............................................................................................................... 31
İdris BALÜKEN ......................................................................................................... 137
İHAK ............................................................................................. XX, XXVII, 215, 292
İHAM ... X, XIX, XX, XXV, XXVII, 2, 29, 45, 46, 64, 75, 77, 80, 91, 92, 111, 122,
153, 154, 170, 182, 185, 187, 192, 195, 196, 199, 200, 202, 203, 205, 206, 211, 212,
213, 214, 215, 216, 219, 221, 231, 260, 262, 265, 268, 269, 271, 272, 273, 274, 275,
276, 277, 278, 281, 282, 283, 284, 285, 286, 287, 288, 289, 290, 291, 292, 293, 294,
295, 296, 300, 301, 303, 304, 307, 308, 346, 368, 384, 385, 386
iki dereceli seçim ................................................................................ 40, 43, 46, 67, 104
iki partili sistem .................................................................................................. 114, 302
iki turlu seçim ....................................................................................................... 43, 312
iki turlu-tek adlı ............................................................................................................ 68
iktidar-muhalefet ............................................................................................... 6, 38, 128
ileri demokrasi ............................................................................ 160, 193, 203, 297, 341
İlker BAŞBUĞ ............................................................................................................ 122
Dizin’ler 393
İnsan Hakları Avrupa Komisyonu ......................................................................... XXVII
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi ............................. XXVII, 2, 265, 268, 292, 365, 378
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi .......................................................................... XXVII
İsmail CEM ......................................................................................................... 269, 346
İsmet SEZGİN ............................................................................................................ 194
istemle bağlı olma ....................................................................................................... 228
izmarit sistemi ............................................................................................................. 107

James MADISON ....................................................................................................... 311


Joseph GOEBBELS ...................................................................................................... 10
Joseph STALIN .................................................................................................... 24, 221
judicial activizm .......................................................................................................... 260
judicial selfrestraint .................................................................................................... 260
justice in representation.............................................................................................. 164

Kamer GENÇ.............................................................................................................. 114


kanun önünde eşitlik ........................................................................................... 162, 217
karma seçim sistemi .... XIV, 18, 34, 46, 59, 60, 61, 62, 64, 65, 66, 82, 87, 88, 89, 90,
94, 97, 141
katılım açığı .......................................................................................................... 11, 178
Kenan EVREN............................................... 13, 109, 116, 118, 120, 121, 198, 305, 347
Kırşehir ............................................................................................................... 106, 312
koalisyon fobisi ........................................................................................................... 171
kontenjan milletvekilliği ............................................................................................. 315
Kretschmer kriterleri ................................................................................................... 165
kurulu iktidar ................................................................................ XXVIII, 157, 243, 321
kümülatif baraj ............................................................................................................ 244
Kürt açılımı ................................................................................................................. 136

lâik cumhuriyetin gerekleri ......................................................................................... 158


largest remainder method ............................................................................................. 19
legitimate aim ............................................................................................................. 214
listeli çoğunluk............................................................................................................ 110
Lund Tavsiyeleri ......................................... XIV, 19, 42, 47, 48, 197, 200, 214, 314, 351

M. Fevzi UYGUNER ................................................................................................. 119


M. K. ATATÜRK ......................................................................................................... 40
394 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

M. Vehbi DİNÇERLER .............................................................................................. 136


majoritarian system ...................................................................................................... 18
majority system ....................................................................................................... 18, 38
makûl aralık .......................................................................................... 11, 211, 271, 288
makûl baraj ................................................................................................................. 305
malapportionment ................................................................................................. 20, 308
Malatya ............................................................................................................... 106, 312
margin of appreciation ....................................................................................... 212, 215
maximum threshold ....................................................................................................... 30
Mehmet Ufuk URAS .................................................................................................. 179
Mehmet Velid KÖRAN ...................................................................................... 120, 347
Mehmet YUMAK ....................................................................................... 268, 269, 277
meşru amaç .................................................. 204, 205, 214, 215, 216, 273, 274, 282, 291
Mevlüt ÇAVUŞOĞLU ......................................................................................... 50, 318
MHP ... XXVIII, 31, 133, 134, 135, 138, 148, 150, 173, 186, 189, 190, 191, 267, 272,
278, 323, 346, 371
militan demokrasi ....................................................................................................... 231
millî felâket ................................................................................................................. 107
millî kalıntı.................................................................................................................. 226
minimum temsil eşiği.................................................................................................... 30
minimum threshold ....................................................................................................... 30
mixed/parallel system ................................................................................................... 19
multi-member district .................................................................................................... 19
Murat BOZLAK ......................................................................................................... 266
Mustafa ŞENTOP ....................................................................................................... 148
Muzaffer BAŞKAYNAK ................................................................................... 115, 347
Mümtaz SOYSAL ...................................................................... 232, 243, 246, 247, 340

Namık Kemal YOLGA ....................................................................................... 114, 347


national threshold ................................................................................. XI, 35, 36, 64, 98
nation-wide threshold ................................................................................................... 35
naylon parti ................................................................................................................. 324
Nazizm .................................................................................................................. 21, 358
Nazmi ÖNDER ................................................................................................... 113, 119
Necdet CALP ...................................................................................................... 233, 234
necessity ...................................................................................................................... 205
Necmettin ERBAKAN ......................................................................................... 23, 108
nedene bağlılık ............................................................................................................ 203
nitelikli yasa kaydı ...................................................................................................... 159
nominal temsil açığı .................................................................................................... 184
normatif baraj................................................................................................................ 30
normatif demokrasi ......................................................................................................... 6
normlar hiyerarşisi .............................................................................................. 157, 158
Numan KURTULMUŞ ............................................................................................... 339
Dizin’ler 395
numerical threshold ...................................................................................................... 29

onda birlik baraj ...........................................................234, 235, 236, 237, 238, 240, 263
one person, one value ................................................................................................. 308
one-round system .......................................................................................................... 19
orantılı temsil ... 19, 25, 30, 32, 33, 37, 38, 46, 48, 54, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 69, 73,
75, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 86, 87, 88, 89, 91, 94, 95, 97, 104, 107, 108, 145, 162,
165, 168, 170, 182, 196, 205, 206, 210, 211, 221, 240, 247, 278, 291, 309, 343
orantılılık .................................................................................... 204, 205, 214, 216, 274
orantısızlık .............................................................. XIII, 38, 39, 182, 204, 214, 283, 310
orantısızlık endeksi ..................................................................................................... 204
Orhan ALDIKAÇTI .................................................................... 114, 119, 120, 121, 347
oy başına para ............................................................................................................. 329
oy hırsızlığı ................................................................................................................. 185
oy paylaşım barajı ......................................................................................................... 22
Oya ARASLI ...................................................................................................... 225, 229
oy-kırım ...................................................................................................................... 185
oylara eşit muamele ............................................................................................ 162, 223

ölçülülük ... IX, XIX, 158, 163, 171, 178, 203, 204, 205, 215, 216, 217, 250, 253, 261,
263, 274, 275, 276, 290, 291, 303
Özer GÜRBÜZ ................................................................................................... 114, 187

Papa PIUS ..................................................................................................................... 16


parçalanmışlık endeksi ................................................................................................ 191
parlamenter rejim kılıflı oligarşi ..................................................................................... 9
parti enflasyonu .............................................................................................. 17, 38, 340
parti içi demokrasi .............................................................................................. 140, 334
partiler arası demokrasi ............................................................................................... 306
party list proportional representation........................................................................... 19
party system fragmentation ........................................................................................... 38
perfectly-apportioned system ................................................................................ 78, 308
Pervin BULDAN ........................................................................................................ 193
PKK .............................................................................................................. XXVIII, 193
plebiscite ....................................................................................................................... 13
plebisit .............................................................................................................. 13, 19, 43
plebisiter referandum ............................................................................................ 13, 109
pluralism ............................................................................................................... 24, 202
plurality system ............................................................................................................. 18
poliarşi ............................................................................................................................ 6
396 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

pozitif ayırımcılık ................................................................................. 28, 200, 201, 300


proportionality .................................................................................................... 205, 214
psephology ...................................................................................................................... 1
psikolojik baraj ............................................................................................................. 31

quasi-proportional system ............................................................................................ 19


quota ................................................................................................................. 19, 35, 75

R. T. ERDOĞAN ................................................... 49, 130, 138, 160, 318, 319, 346, 347
rasyonalize parlamenter rejim ..................................................................... 118, 170, 317
real threshold ................................................................................................................ 30
reel temsil açığı ........................................................................................................... 184
referandum .............................................................................................. 13, 17, 109, 337
referendum .................................................................................................................... 13
Resul SADAK ............................................................................................ 268, 269, 277
Rıza TÜRMEN ........................................................................................... 137, 269, 277
Rockefeller NELSON ................................................................................................. 311

Sainte-Laguë ......................................................................................... 19, 74, 75, 80, 87


salt çoğunluk ......................................................................................................... 18, 117
sayısal demokrasi ........................................................................................................ 208
Sebahat TUNCEL ............................................................................................... 119, 193
seçilme sayısı barajı ...................................................................................................... 35
seçilmiş diktatör .............................................................................................................. 9
seçim çevrelerinin büyüklüğü ....................................................................... 29, 308, 310
seçim çevresi ... XI, XV, 18, 20, 31, 34, 35, 36, 37, 61, 64, 68, 74, 75, 76, 78, 82, 83,
84, 85, 89, 90, 97, 98, 99, 108, 115, 123, 124, 135, 139, 141, 144, 145, 160, 182,
202, 222, 224, 234, 241, 243, 244, 245, 250, 251, 252, 253, 254, 255, 256, 258, 260,
270, 281, 282, 307, 308, 309, 310, 313, 314, 315, 338, 343, 346
seçim demokrasisi ......................................................................................................... 12
seçim engeli .............................................................................................. 22, 30, 35, 224
seçim ittifakı .................................................... 28, 85, 127, 195, 276, 278, 280, 284, 289
seçim koalisyonu ................................................................................................ 194, 274
seçim makinesi.............................................................................................................. 24
seçimbilim....................................................................................................................... 1
seçmen iradesi ........................................................................24, 163, 187, 225, 234, 241
self-determination ......................................................................................................... 14
semi-proportional representation ................................................................................. 19
serbest oy .....................................................................163, 187, 196, 217, 225, 236, 238
Sıddık Sami ONAR .................................................................................................... 106
Dizin’ler 397
sınırlamanın sınırı ....................................................................................................... 206
Silifke.................................................................................................................. 104, 312
simple majority ............................................................................................................. 18
single nationwide constituency ......................................................................... 37, 78, 90
single-member district .................................................................................................. 18
sistematik yorum ......................................................................................................... 290
sivil itaatsizlik ..................................................................................................... 137, 349
siyasal istikrar .......... XI, 83, 161, 166, 169, 170, 171, 172, 173, 177, 199, 272, 273, 278
siyasal münavebe .......................................................................................................... 14
siyasal sistem kuramı .................................................................................................... 14
siyasî rüşd ........................................................................................................... 104, 159
sosyal sözleşme ........................................................................................................... 207
sperrklausel................................................................................................................... 22
stability in governance ................................................................................................ 164
Suat KILIÇ.................................................................................................................. 210
suitability .................................................................................................................... 205
supermajority threshold ................................................................................................ 27
sustainable democracy .......................................................................................... XI, 176
Süleyman DEMİREL ............................................................................ 15, 131, 254, 346
sürdürülebilir demokrasi ........................................................................... XVII, 169, 175

şeffaflık ............................................................................................................... 202, 203


Şefik SOYUYÜCE ..................................................................................................... 106
Şener AKYOL .................................................................................... 114, 120, 121, 347
Şükrü BAŞBUĞ .................................................................................................. 121, 347

tabelâ partisi ................................................................................................................ 190


Tahsin Bekir BALTA ................................................................................................. 107
takdir marjı ... XVIII, 212, 213, 215, 221, 237, 262, 269, 272, 273, 274, 275, 276, 283,
286, 287, 288, 289, 290, 293, 294
tam kanunsuzluk ................................................................................................. 126, 267
Tarık Zafer TUNAYA ................................................................................................ 106
tek adlı-iki turlu ...................................................................................................... 18, 70
tek adlı-tek turlu .......................................................................... 18, 33, 67, 68, 173, 319
tek dereceli seçim ............................................................................. 41, 67, 69, 104, 315
tek partili sistem ...........................................................................................XV, 105, 120
temsil açığı ... XVII, XXI, 46, 93, 133, 141, 142, 160, 177, 181, 182, 183, 184, 185,
189, 190, 231, 271, 273, 274, 279, 280, 284, 285, 290, 302, 303, 306, 316, 333, 334,
335, 346
temsil eşiği .................................................................................................................... 30
temsilde adalet ... XI, XVII, XXI, 29, 48, 111, 118, 129, 135, 136, 137, 138, 139, 142,
143, 144, 145, 147, 149, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 174, 176, 179, 189, 190, 191,
398 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

198, 204, 217, 232, 237, 243, 244, 245, 246, 249, 250, 251, 253, 254, 255, 256, 257,
259, 260, 261, 262, 263, 291, 300, 302, 303, 307, 313, 315, 318, 323, 325, 346
temsilî demokrasi .............................................................20, 29, 118, 163, 168, 181, 284
tercihli oy ...................................................................................... 19, 110, 145, 241, 315
threshold of exclusion ................................................................................................... 30
threshold of inclusion.................................................................................................... 30
threshold of representation ..................................................................................... 22, 30
toplum sözleşmesi ........................................................................................................... 7
toplumun huzuru ....................................................................................... XVII, 158, 160
Turgut ÖZAL .............................................................................................................. 108
Turgut TAN ................................................................................................................ 179
türev kurucu iktidar ............................................................................................. 157, 243
Türkiye milletvekilliği ........................ XXI, 141, 144, 145, 147, 244, 254, 315, 316, 346
two-round system .......................................................................................................... 19

ulusal bakiye ............................................................................................................... 107


ulusal baraj ... XI, XIV, XVIII, 2, 34, 35, 36, 37, 38, 48, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 65, 67,
68, 69, 72, 77, 80, 86, 88, 90, 91, 92, 98, 103, 106, 108, 111, 113, 120, 128, 131,
135, 136, 160, 175, 195, 201, 205, 216, 243, 249, 250, 251, 252, 253, 257, 260, 261,
262, 268, 270, 271, 277, 278, 285, 287, 289, 301, 307, 308, 329, 335, 340, 346
ulusal egemenlik ................................................................................... 34, 208, 316, 336
ulusal seçim çevresi ................................................................................................ 34, 35
ulusal seçim eşiği .......................................................................................................... 35
uygun baraj ................................................................................................................. 305

ülke barajı ... 23, 35, 49, 67, 80, 82, 123, 126, 127, 132, 134, 139, 142, 165, 173, 174,
190, 194, 210, 244, 245, 248, 250, 252, 253, 254, 255, 256, 258, 261, 263, 267, 268,
270, 305, 306, 309, 314, 322, 333
ülke çapında tek seçim çevresi ................................................................................ 37, 78
ülke genelinde baraj ........................................................................................ 34, 83, 192
ülke seçim çevresi milletvekilliği ............................................................... 141, 251, 315
üst norm-alt norm ....................................................................................................... 210

Venedik Komisyonu ... XIV, XXV, 11, 44, 46, 47, 74, 76, 77, 88, 179, 182, 196, 199,
211, 216, 386
vote-share threshold ..................................................................................................... 22
Dizin’ler 399

wahl schwelle ................................................................................................................ 22


wasted votes ................................................................................................................ 185

yapay baraj .................................................................................................................... 30


yapay çoğunluk ............................................................................. XVII, 8, 177, 178, 180
yargısal aktivizm ......................................................................................................... 260
yarı-doğrudan demokrasi .............................................................................................. 20
yasa içi uyum .................................................................................................................. 2
yasal baraj .......................... XX, 24, 30, 31, 34, 38, 45, 60, 181, 185, 208, 299, 306, 310
yasamanın genelliği .................................................................................................... 276
yeni anayasa ... 84, 138, 142, 143, 146, 147, 165, 166, 185, 190, 244, 322, 327, 331,
332, 333, 334, 335, 336, 337, 365
yerel seçim barajı ....................................................................................... XVIII, 36, 233
yerleşmiş demokrasiler ................................................................................................. 47
yönetilebilir demokrasi ......................................................................................... 83, 170
yönetimde istikrar ... XI, XVII, 25, 118, 135, 136, 147, 149, 159, 164, 165, 166, 169,
171, 174, 175, 176, 190, 204, 205, 216, 234, 243, 244, 245, 246, 249, 250, 253, 256,
259, 261, 262, 263, 271, 283, 291, 300, 302, 307, 313, 315, 325, 346
YSK ... XVI, XXX, 13, 34, 105, 123, 124, 125, 126, 127, 129, 130, 131, 132, 149, 182,
221, 223, 264, 265, 266, 267, 268, 269, 346, 401
yüksek çoğunluklu baraj ............................................................................................... 27
Yüksek Seçim Kurulu ............................................... XXX, 109, 219, 264, 362, 365, 386
400 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları

II. KURALLAR DİZİNİ


A) 1982 ANAYASASI
 Başlangıç kısmı; md. 1, 2, 3, 4, 5, 6, 10, 11, 13, 14 67, 69, 75, 76, 77, 78, 80, 81, 94, 95,
101, 103, 148, 175, GM 15

B) 1961 ANAYASASI
 Baişlangıç kısmı, md. 10, 11, 55, 71, 153, GM 4

C) İNSAN HAKLARI AVRUPA SÖZLEŞMESİ


 Md. 9, 10, 43, 45

D) İHAS’A EK 1 NO.LU PROTOKOL


 Md. 3, 4, 6

E) SİYASAL PARTİLER KANUNU / 2820


 Md. 37, Ek md. 1/5

F) MİLLETVEKİLİ SEÇİMİ KANUNU / 2839


 Md. 2, 6, 16, 33, 34, GM 14

G) SEÇİMLERİN TEMEL HÜKÜMLERİ VE SEÇMEN KÜTÜKLERİ HAKKINDA


KANUN / 298
 Md. 94

H) CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ KANUNU / 6271


 Md. 4, 7
Dizin’ler 401

III. KARARLAR DİZİNİ1861

A) ANAYASA MAHKEMESİ
 AYM, K.T. 08.04.1963, E. 1963/25, K. 1963/87, AYMKD, S. 1, s. 228.
 AYM, K.T. 04.11.1963, E. 1962/208, K. 1963/1, AYMKD, S. 1, s. 74.
 AYM, K.T. 05.03.1965, E. 1963/171, K. 1965/13; RG, T. 13.11.1965, S. 12150.
 AYM, K.T. 28.05.1965, E. 1965/12, 1965/34; RG, T. 01.12.1965, S. 12165.
 AYM, K.T. 26.09.1965, E. 1963/173, K. 1965/40; RG., T. 25.07.1967, S. 12656.
 AYM, K.T. 13.01.1966, E. 1964/26, K. 1966/1; RG, T. 31.05.1966, S. 12310.
 AYM, K.T. 03/04/06.05.1968, E. 1968/15, K. 1968/13; RG, T. 24.10.1968, S. 13035.
 AYM, K.T. 16.06.1970, E. 1970/1, K. 1970/31; RG, T. 7.6.1971, S. 13858.
 AYM, K.T. 01.03.1984, E. 1984/1, K. 1984/2; RG, T. 01.05.1984, S. 18388.
 AYM, K.T. 06.10.1986, E. 1985/21, K. 1986/23; RG, T. 14.8.1987, S. 19400.
 AYM, K.T. 26.11.1986, E. 1985/8, K. 1986/27; RG, T. 14.8.1987, S. 19544.
 AYM, K.T. 22.05.1987, E. 1986/17, K. 1987/11;. RG, T. 18.09.1987, S. 19578.
 AYM, K.T. 09.10.1987, E. 1987/23, K. 1987/27; RG, T. 14.10.1987, S. 19604.
 AYM, K.T. 14.06.1988, E. 1988/14, K. 1988/18; RG, T. 14.07.1988, S. 19872.
 AYM, K.T. 18.11.1995, E. 1995/54, K. 1995/59; RG, T. 21.11.1995, S. 22470 (M).
 AYM, K.T. 01.12.1995, E. 1995/56, K. 1995/60; AYMKD, S. 31, C. II, s. 897.
 AYM, K.T. 18.11.1998, E. 1997/59, K. 1998/71, RG, T. 16.01.2000, S. 23935.
 AYM, K.T. 13.03.2003, E. 1999/1, K. 2003/1; RG, T. 19.07.2003, S. 25173 (SP).
 AYM, K.T. 30.07.2008, E. 2008/1, K. 2008/2; RG, T. 24.10.2008, S. 27034. (SP).
 AYM, K.T. 20.11.2008, E. 2008/42, K. 2008/167; RG, T. 18.03.2009, S. 27173.
 AYM, K.T. 11.12.2009, E. 2007/1, K. 2009/4; RG, T. 03.12.2009, S. 27449 (SP).
 AYM, K.T. 07.07.2010, E. 2010/49, K. 2010/87; RG, T. 01.08.2010, S. 27659 (M).
 AYM, K.T. 10.02.2011, E. 2009/88, K. 201/39; RG, T. 18.02.2011, S. 27850.

B) YÜKSEK SEÇİM KURULU


 YSK, K.T. 02.11.1995, Karar no: 364.
 YSK, K.T. 19.06.1999, Karar No. 1875.
 YSK, K.T. 06.12.1999, Karar No. 96.
 YSK, K.T. 06.11.2002, Karar No. 873.
 YSK, K.T. 03.12.2002.
 YSK, K.T. 04.10.2003, Karar No. 832.
 YSK, T. 14.03.2011, No: 136 (Genelge).

C) İNSAN HAKLARI AVRUPA MAHKEMESİ


 ECtHR, Handyside v. United Kingdom, Judg. 07.12.1976, App. No. 5493/72.
 ECtHR, Young, James & Webster v. United Kingdom, Judg. 13.08.1981, No. 7601/76,
7806/77.
 ECtHR, Mathieu-Mohin & Clerfayt v. Belgium, Judg. 02.03.1987, App. No. 9267/81.
 ECtHR, Timke v. Germany, Dec. 11.09.1995, App. No. 27311/95.
 ECtHR, [Fourth Section], Podkolzina v. Latvia, Judg., 09.04.2002, App. No: 46726/99.
 ECtHR, [Fourth Section], Federación Nacionalista Canaria v. Spain, Dec. 07.06.2001,
App. No. 56618/00, Reports of Judgments and Decisions, 2001-VI.
 ECtHR, [Second Section], Yumak & Sadak v. Turkey, No. 007667, Dec. 30.01.2007, App.

1861 AKPM, AGİT, AP, AHYDK vb. kurumların belgeleri hariç tutuldu.
402 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
No. 10226/03.
 ECtHR, [Third Section], Partija ‘Jaunie Demokrÿti’ & Partija ‘Mūsu Zeme’ v. Latvia, Dec.
29.11.2007, App. No 10547/07, 34049/07.
 ECtHR, [Grand Chamber], Yumak & Sadak v. Turkey, No. 009819, Judg. 08.07.2008, App.
No. 10226/03.
 ECtHR, [Fourth Section], Tănase & Chirtoacă v. Moldova, Judg. 18.11.2008, App. No.
7/08.
 ECtHR, [Grand Chamber], Tănase v. Moldova, App. No. 7/08, Judg. 27.04.2010.
 ECtHR, [First Section], Communist Party of Russia & Others v. Russia, Judg. 19.06.2012,
App. No. 29400/05.
 ECtHR, [Second Section], DİSK & KESK v. Turkey, Judg. 27.11.2012, App. No. 38676/08.

D) İNSAN HAKLARI AVRUPA KOMİSYONU


 ECmHR, (Rep.), Greece v. The United Kingdom, Dec. 02.06.1956, Rep. 26.09.1958, App.
No. 176/56.
 ECmHR, Etienne Tete v. France, Dec. 09.12.1987, App. No. 11123/84; DR, No. 54.
 ECmHR, Silvius Magnago & Südtiroler Volkspartei v. Italy, Dec. 15.04.1996, App. No.
25035/94; DR, No. 85-A.
 ECmHR, Polacco ve Garofalo v. Italy, Dec. 15.09.1997, App. No. 23450/97.
ÖZGEÇMİŞ VE YAYINLAR
(A. SEZER)

I. KİŞİSEL BİLGİLER

A. ÖĞRENİM
 Lisans: İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (1992-1996)
 Yüksek Lisans: Marmara Üniversitesi SBE Kamu Hukuku (1997-2000)
 Doktora: Marmara Üniversitesi SBE Kamu Hukuku (2000-2006)

B. AKADEMİK GÖREV
 Ar. Gör.: Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı (2000-2006)
 Ar. Gör. (Dr.): Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı (2006-2007)
 Yrd. Doç. Dr.: Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı (2007-)

C. DİĞER BİLGİLER
 Idarî Görev: İstanbul Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu Üyeliği (2007-2012)
 Bilimsel Kuruluşlara Üyelik: Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği Kurucu Üyeligi (2011-)

D. İLETİŞİM
 Adres: Marmara Univ. Hukuk Fakültesi, Haydarpaşa Kampüsü, Tıbbiye Cad. 34688 Üsküdar-İstanbul
 E-mail: sezer_72@yahoo.com - sezer.anayasa@gmail.com
 Web blog: http://a-sezer.blogspot.com
 Twitter: http://twitter.com/Constitutia
 Fakülte tlf: 090 (216) 349-84-00 (Dâhilî: 1215)
 Fakülte fax: 090 (216) 338-77-10

II. YAYINLAR

A. TEZLER (2)
 Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi: Türk ve Amerikan Yüksek Mahkeme Kararlarında Din-Vicdan
Özgürlüğü ve Din-Devlet İlişkisi [Lâisizm-Sekülerizm], Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, İstanbul, Haziran 2000. (XII + 308 s.) [Danışman: Prof. Dr. Sibel İNCEOĞLU].
 Yayınlanmamış Doktora Tezi: 1982 Anayasası Ekseninde Türev Kurucu İktidar Yetkisinin Sınırları ve
Yargısal Denetimi, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul, 2006 (IX + 692 s.)
[Danışman: Prof. Dr. İbrahim Özden KABOĞLU].

B. SİSTEMATİK TELİF ESER (1)


 Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları [Adalet-İstikrar İkileminde % 10 Ulusal Baraj
Açısından Karşılaştırmalı Bir Analiz], Legal Yay., İstanbul, 2014.

C. DERLEME (1)
 Ulusal-üstü Belgeler ve Önceki Anayasalarla Karşılaştırmalı & Gerekçeli & Açıklamalı 1982 Türkiye
Cumhuriyeti Anayasası ve İlgili Mevzuat, 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Şubat 2004. (XXVIII + 1011 s.)

D. MAKALELER VE ORTAK ESERLERE KATKI (12)


 “Pasaport Kanunu Madde 22 ve 23: 1982 Anayasası ve İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’ne Ek IV
No.lu Protokol’e Aykırılık Sorunu”, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, C. LVII,
No. 3, Temmuz-Eylül 2002, ss. 49-76.
 Hukuk Devleti, 1. Bs., Avrupa Birliği & Toplumsal Katılım ve Gelişim Vakfı Yay., Mısırlı Matb.,
İstanbul, Nisan 2003. (Emrah KIRIT ve Oya BOYAR’la ortak eserin 2 ve 3. bölümleri tarafımızca
yazılmıştır. Bkz. ss. 21-63).
 “Türkiye’de Din-Vicdan Özgürlüğü ve Din-Devlet İlişkisi”, Bülent TANÖR Armağanı, 1. Bs., Legal
Yay., İstanbul, Kasım 2004, ss. 561-609.
 “ ‘Devlet İşlevlerinin Sürekliliği’ İlkesi Ekseninde 1982 Anayasal Kurumlarının Analizi”, Maltepe
404 A. Sezer - Demokrasi Teorisi ve Pratiğinde Seçim Barajları
Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi: Prof. Dr. Aydın Aybay’a Armağan, 2007, C. II, ss. 255-302.
 “2002 Anayasa Değişikliklerinin Analizi: ‘Ülke İnsanının İhtiyaçları’ mı, ‘İktidar Partisinin Amaçları’
mı, ‘Müstakbel Başbakanın Geleceği’ mi?”, Hukuk Araştırmaları Dergisi, MÜHF Yay., 2007, C. XIII,
S. 3-4, ss. 83-101.
 “Sanatsal Yaratma Özgürlüğü ve Anayasa”, Anayasa ve Sanat, Özerk Sanat Konseyi Panel / Forum,
(Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryumu, 08.01.2008), TMMOB Mimarlar Odası Yay., İstanbul, 2008,
ss. 46-50. (Forum kısmına katkı için bkz. 56-57, 85-86, 92).
 “Prof. Aliefendioğlu’nun Türkiye Anayasa Mahkemesi İçtihadına Katkısı Üzerine Birkaç Gözlem”,
Prof. Dr. Yılmaz Aliefendioğlu’na Armağan, Yetkin Yay., Ankara, 2009, ss. 81-92.
 “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Dilekçe ile Başvuru Hakkı”, Prof. Dr. Tunçer Karamustafaoğlu’na
Armağan, 1. Bs., Adalet Yay., Ankara, Eylül 2010, ss. 607-650.
 “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Dilekçe ile Başvuru Hakkı”, Disiplinlerarası Yaklaşımla İnsan
Hakları (Ed. Selda Çağlar), 1. Bs., Beta Yay., İstanbul, Aralık 2010, ss. 213-254.
 “ ‘Yeni’ Anayasa, ‘Yeni’ Meclis, ‘Yeni’ Yöntem”, Anayasa Kurultayı, Prof. Dr. Yılmaz
Aliefendioğlu’na Armağan, (Ankara, 7 Kasım 2009), 1. Bs., Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi
Yay., Ankara, 2010, ss. 170-184.
 “Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde Adaylık (2007 Anayasa Değişikliği ve 6271 No’lu Yasa Ekseninde
Karşılaştırmalı Bir Analiz)”, AYHD, C. II, S. 4, Y. 2013, Anayasa-Der & Legal Yay., ss. 199-264.
 “12. Cumhurbaşkanlığı Seçimi Yaklaşırken... Anayasa Mahkemesi’nin K. 2012/96 Kararının Analizi: 7
Yıl Yerine, 12 Yıl (mı?)”, AYHD, C. III, S. 5, Y. 2014, Anayasa-Der & Legal Yay., ss. 285-328.

E. DİĞER YAZILAR (3)


 “Lâiklik Nedir, Ne Değildir?” (Söyleşi), İnsanca, Avrupa Komisyonu Demokrasi ve İnsan Hakları
Girişimi, Kadıköy Belediyesi Yay., Ağustos 2005, S. 21, s. 14.
 “ ‘Kaboğlu-Oran Davası’ndan Çarpıcı Notlar (‘Ne Mutlu, Türkiye’liyim Diyebilene’)”, Karşı Hukuk, S.
2, Mayıs-Haziran 2006, İstanbul, ss. 11-16.
 “Küresel(leşmiş) Dünya Üzerine Bir La Fontene Masalı: ‘Kurt’ların Kardeşliği - ‘Kuzu’ların
Sessizliği”, Karşı Hukuk, S. 3, 2007, ss. 56-57.

F. “YENİ ANAYASA” ÇALIŞMALARINA KATKI (3)


 Özgürlükçü, Eşitlikçi, Demokratik ve Sosyal Bir Anayasa İçin Temel İlkeler (Anayasa Raporu), DİSK
Yay. No. 57, Haziran 2009. (Bilim insanları ve avukatlardan oluşan “Bilim Kurulu” ile birlikte,
hazırlanmasına katkıda bulunulmuştur).
 Yeni Anayasa Yuvarlak Masa Toplantıları Dizisi (Yeni Anayasanın Beş Temel Boyutu), TÜSİAD Yay.,
İstanbul, Mart 2011. (Prof. Dr. Ergun Özbudun ve Prof. Dr. Turgut Tarhanlı eş koordinatörlüğünde;
birçok bilim insanından kurulu komisyonlarca hazırlanan Rapor’un, yalnızca ilk iki toplantısında
işlenen “Yeni Anayasanın Yapım Yöntemi” konusunda katkıda bulunulmuş ve Kurucu Meclis yöntemi
savunulmuştur. Bkz. ss. 13-15).
 Anayasa Raporu Çalışması: Yeni Anayasa Yapım Süreci Hakkında Çalışma, 1. Bs., Legal Yay. &
Anayasa-Der Yay., İstanbul, Mart 2012. (“Yeni Anayasa Sürecinde Usule İlişkin Sorunlar ve Öneriler”
başlıklı 2. Bölüm, tarafımızca yazılmıştır. Bkz. ss. 29-33).

You might also like