Araştırma Tez

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 33

T.C.

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ


MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ
MAKİNA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ

MÜHENDİSLİK MALZEMELERİNİN AÇILI


PENETRASYONA KARŞI ÖZELLİKLERİNİN
BELİRLENMESİNE YÖNELİK APARAT TASARIMI
VE İMALATI

ARAŞTIRMA PROJESİ

2018485001 – Emir Can AKGÖL


2018508021 – Muhammed BEGEÇ
2017485020 – Onur BAK
2017485080– Eren TUNCEL
2018508093 – Yunus Emre ÇAKAL
2018508064 – Hamza İlker ORTAALAN

Projeyi Yönetenler

Doç. Dr. Nahit ÖZTOPRAK


Dr. Öğr. Üyesi Gökçe Mehmet GENÇER

Ocak, 2023
İZMİR
TEŞEKKÜR

Yazarlar, bu çalışmanın başlangıcından bitimine kadar her aşamada çalışmasını yönlendiren, özverili
yardımlarını ve kaynaklarını esirgemeyen Doç. Dr. Nahit ÖZTOPRAK’a teşekkür eder.

Konstrüksiyon ile ilgili yardımlarından Dr. Öğr. Üyesi Gökçe Mehmet GENÇER’e, mukavemet
analizi ve hesaplamalar konusundaki fikirlerinden de Dr. Öğr. Üyesi Murat AKDAĞ’a da yazarlar
ayrıca teşekkür eder.

Emir Can AKGÖL

Muhammed BEGEÇ

Onur BAK

Eren TUNCEL

Yunus Emre ÇAKAL

Hamza İlker ORTAALAN

II
ÖZET

Bu projede, mühendislik malzemelerinin kullanım koşullarından kaynaklanan düşük hızlı etkilere


maruz kalma ihtimali nedeniyle çok fonksiyonel bir cihaz tasarımı ve prototip üretimi planlanmıştır.
Malzemenin hangi konumda etkilere maruz kalabileceği öngörülemez ve enerji emilim özellikleri ve
hasar mekanizmalarının dikkatli incelenmesi gerekir. Yarı statik penetrasyon işlemi gerçekleştiren
cihazın etki ettiği numunenin, uygulanan yük karşısında farklı açılar ve farklı delinme çaplarında
deneylerin yapılabilmesi için bir düzenek geliştirilmiştir. Geliştirilen düzenek ile incelenen numunelerin
kullanım alanında oluşacak sınır koşullarına yaklaşması hedeflenmiştir. Bu hususta deney numunesinin
sıkıştırıldığı yüzeyde üç farklı çap oluşumu ile etki eden yüke karşı farklı mafsal alanları
oluşturulmuştur. Numunenin farklı açılarda yüklere maruz kalmasının istendiği durumlarda numunenin
yerleştirildiği yüzeyler ve yatay eksen arasında 10, 15, 20, 30, 40, 45, 50 derecelik açılar oluşturmak
için gövdeye delikler açılmıştır. Düzeneğe etki eden yükün yüksek olması nedeniyle ilgili paket
programdan gerilme dağılımları incelenmiştir. Gerekli müdahaleler sonucunda mekanik açıdan en
uygun tasarım oluşturulmuştur.

Anahtar Kelimeler: Kompozit, mekanik özellikler, delinme , tasarım, sonlu elemanlar analizi.

III
ABSTRACT

In this project, a multi-functional device design and prototype production is planned due to the
possibility of low-speed impacts from the use conditions of engineering materials. It is not possible to
predict which position the material will be exposed to impacts and careful examination of energy
absorption properties and damage mechanisms is required. An apparatus has been developed to perform
quasi-static penetration operation that can perform experiments at different angles and different
perforation diameters against applied load on the specimen. The aim is to approach the boundary
conditions that will occur in the field of use of the specimens examined. In this regard, three different
diameters were created in the compressed surface of the specimen, creating different stress fields against
the load acting on the apparatus. Holes were opened in the body to form angles of 10, 15, 20, 30, 40, 45,
50 degrees between the surfaces where the specimen was placed and the horizontal axis when the
specimen was desired to be exposed to loads at different angles. The stress distributions from the
relevant package program were examined due to the high load acting on the apparatus. After the
necessary interventions, the most mechanically suitable design was produced.
Keywords: Composite; mechanical properties; perforation; design; finite element analysis.

IV
İÇİNDEKİLER

TEŞEKKÜR…………………………………………………………………………………………II
ÖZET…………………………………………………………………………………………..…...III
ABSTRACT………………………………………………………………………………………..IV
ŞEKİL LİSTESİ……………………………………………………………………………………VI
1. GİRİŞ…………………………………………………………………………………………...7
2. KOMPOZİT MALZEMELER………………………………………………………………..10
2.1. Kompozitler…………………………………………………………………………..10
2.2. Polimerler……………………………………………………………………………..11
2.3. Polimer Matrisli Kompozitler…………………………………………………….…..11
2.3.1. Takviye elemanı olarak kullanılan kompozitler……………………….……..12
2.3.2. Matris için kullanılan malzemeler…………………………………..………..13
3. YARI STATİK PENETRASYON DENEY DÜZENEĞİNİN TASARIMI……………….....…14
3.1. Tasarım Seçenekleri…………………………………………………………………....…14
3.1.1. Tasarım I…………………………………………………………………..…14
3.1.2. Tasarım II………………………………………………………………….…15
3.1.3. Ana tasarım……………………………………………………………..……16
3.2. Ana Tasarım Analizleri…………………………………………………………...………17
3.2.1. Gövde analizi…………………………………………………………………17
3.2.2. Alt plaka analizi…………………………………………………………...…18
3.2.3. Montaj analizi…………………………………………………………......…20
4. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME………………………………………………………………21
4.1. Kompozit Malzemeler Hakkında Değerlendirme………………………………………..21
4.2. Tasarımın Değerlendirmesi………………………………………………………………21
4.3. Sonuç……………………………………………………………………………..………21
KAYNAKLAR ……………………………………………………………………………………22
EKLER…………………………………………………………………………………………….24

V
ŞEKİL LİSTESİ

Şekil 1.1. Üç farklı fiberli hibrit ve hibrit olmayan kompozit laminatların konfigürasyonları…………7
Şekil 1.2. İki farklı fiberli hibrit ve hibrit olmayan kompozit laminatların konfigürasyonları…………8
Şekil 2.1. Osiloskop tarafından ölçülen zamana karşı darbe kuvveti grafiği…………….……………..9
Şekil 2.2. Bir darbe cihazı ve bu projeye oranla daha basit bir deney düzeneği………………….…….9
Şekil 3.1. Cam elyaf……………………………………………………………………………………12
Şekil 3.2. Karbon elyaf………………………………………………………………………………...12
Şekil 3.3. Aramid elyaf………………………………………………………………………………...13
Şekil 4.1. Silindirik tasarım……………………………..………………..………………..………..…15
Şekil 4.2. U gövdeli tasarım………………..………………..………………..………………..………15
Şekil 5. Ana tasarım………………..………………..………………..………………..………………16
Şekil 6.1. Gövdenin üç boyutlu görüntüsü………………..………………..………………..………...17
Şekil 6.2. Gövdenin gerilme analizi sonucu………………..………………..………………..……….17
Şekil 6.3. Gövdenin şekil değiştirme analizi sonucu………………..………………..………………..18
Şekil 7.1. Alt plakanın üç boyutlu görüntüsü………………..………………..………………..……...18
Şekil 7.2. Alt plakanın gerilme analizi sonucu………………..………………..………………..…….19
Şekil 7.3. Alt plakanın şekil değiştirme analizi sonucu………………..………………..……………..19
Şekil 8.1. Montajın gerilme analizi sonucu………………..……….…………..………………..…….20
Şekil 8.2. Montajın şekil değiştirme analizi sonucu………………..………………..…….…………..20

VI
BÖLÜM BİR

GİRİŞ

1. GİRİŞ

Zamanla mekanik teknolojinin gelişmesiyle birlikte kullanılan malzemelerin çeşitli gerilmeler


oluşturan yüklere karşı etkili olması istenmektedir. Bu nedenle, otomotiv, havacılık ve denizcilik gibi
birçok endüstride çok malzemeli yapılara olan ilginin artmasıyla birlikte, istenen performansı elde etmek
için malzeme kombinasyonunda benzersiz özelliklere sahip farklı malzemelerin uygulanması
artmaktadır. [1,2]. İyileştirilmiş performansa ihtiyaç duyan kompozitler genellikle penetrasyon
testlerinde dikkate alınır. Polimer kompozitler, otomotiv, havacılık ve savunma sanayilerindeki
potansiyel uygulamaları nedeniyle araştırmacıların ve mühendislerin ilgisini çekmiştir. Bu, polimer
kompozitler üzerinde yarı statik penetrasyon ve balistik testlerin sonuçlarını gösteren çok sayıda
bilimsel makale ile kanıtlanmaktadır. [3,4]

Polimer kompozitler, geliştirilmiş performans potansiyeline sahip yapılardır. Elyaf takviyeli polimer
kompozitler (FRP), hafiflikleri, yüksek performansları ve enerji emme yetenekleri nedeniyle havacılık
[5-7], otomotiv [8], inşaat [9] ve koruma [10] gibi çeşitli sektörlerde gittikçe daha fazla popülerlik
kazanıyor. Uygulama alanına bağlı olarak bu kompozitler farklı darbe yüklerine maruz kalmaktadır.
Birçok araştırmacı hasar ve darbe özelliklerini incelemek için deneyler yapmıştır [11-18]. Darbe
yüklemesinin karmaşıklığını azaltmak için, incelenmekte olan kompozit malzemeler, atalet etkilerinin
ihmal edildiği yerlerde test edilmelidir. Bu nedenle, dinamik etkilerden uzaklaşmış gibi görünen yarı
statik sızma testleri tercih edilir.

Şekil 1.1. Üç farklı fiberli hibrit ve hibrit olmayan kompozit laminatların konfigürasyonları. [25]

7
Şekil 1.2. İki farklı fiberli hibrit ve hibrit olmayan kompozit laminatların konfigürasyonları. [25]

Yarı statik bir penetrasyon testinin gerçekleştirilmesi daha kolaydır ve test prosedürü, düşen ağırlık
testine kıyasla daha kontrollü olabilir. Düşük hızlı veya yüksek hızlı testlerde kompozitlerin hasar
gelişimini ve enerji dağılımını verimli bir şekilde karakterize edebilir [19-23]. Elde edilen veriler daha
güvenilirdir ve enerji dağılımı ve hasar süreçlerinin net bir şekilde gözlemlenmesini sağlar [24]. Yarı
statik testlerden elde edilen veriler, dinamik testlerin bir sonucu olarak malzemelerin etkilerini tahmin
etmek için kullanılabilir. Belirtilen alanlarda kullanılan malzemeler yüksek enerji etkilerine tabidir.
Aramid fiberler ve güçlendirilmiş aramid fiber kompozitler, hızlı enerji absorpsiyonunun gerekli olduğu
çeşitli zırh sistemlerinde kullanılmaktadır [25]. Bu alanlarda kullanılan malzemelerin balistik etkisi de
araştırılmalıdır. Balistik etkilerin bir dizi yarı-statik test yapılarak modellenebileceği öne sürülmüştür
[26]. Dinamik etki tahmini, dinamik veya hızlı penetrasyon testlerinin karmaşıklığını azaltarak, yavaş
testlerin sonunda verilerin alınmasına olanak tanır. Penetrasyon testinde çatlak ilerlemesi, fiber
kırılması, delaminasyon, delaminasyon, delik genişlemesi ve sürtünme başarısızlık mekanizmaları
olarak tanımlanmıştır [26]. Darbe olayları sırasında kompozit arızasının ve hasar yayılmasının
karakterizasyonu, tabakalara ayrılmaya, matris çatlamasına ve fiber arızasına yol açan karmaşık bir
süreçtir. Yarı statik bir test, çok daha basit ve ucuz bir yöntem olduğu için çarpışma olaylarını
karakterize etmek için doğru seçimdir [27]. Birlikte ele alındığında, bu nedenler yarı statik testi pazar
için zorlayıcı bir fırsat haline getirir. Ayrıca, yarı statik test, darbe testinden çok daha fazla veri
toplayabilir ve bu da onu, araştırmacıların düşük ve yüksek hızlı çarpışma olaylarını modellemesi için
çok yararlı bir yöntem haline getirir. [28]

8
Şekil 2.1. Osiloskop tarafından ölçülen zamana karşı darbe kuvveti grafiği (bilgisayar tarafından
grafikteki pürüzler giderilmiştir). [27]

Şekil 2.2. Bir darbe cihazı ve bu projeye oranla daha basit bir deney düzeneği. [26]

Malzemelerin kullanım alanları ve karşılaştıkları yükler dikkate alındığında yarı statik testlerin sınır
şartlarına yakınlaşması önem arz eder. Bu durumdan dolayı sıklıkla proba 90 derecelik açıyla duran
deney numunesinin kullanılacağı ortamın şartlarına yakınlaşması için zemine paralellikten bağımsız
olarak birden fazla açıyla teste tabi tutulması tasarımı gerçekleştirmek adına önemli faktördür. Ayrıca
numunenin altında boş alan oluşturan ve penetrasyonu lokalize eden çembersel sınırlamalar, yükün
nüfuz alanının arttırması adına farklı çapta çemberlerle desteklenmesi de tasarımın diğer bir faktördür.
Tasarım bu iki parametreyi gerçekleştirmek adına sınırlandırılmıştır. Bu çalışmanın amacı bahsi geçen
tasarımı gerçekleştirmektir.

Bu yazıda anlatılacak olan ise, sektör bakımından zengin yer kaplayan yarı statik penetrasyon testinin
istenen ortam koşullarına en yakın sonuçlar almak adına testin daha gerçekçi olması, kullanılan
numunelerin şekil değişimi ve teste uygunluğu, tasarımın mukavemet hesaplarının incelenmesi ve
yorumlanması konu olarak benimsenmiştir.

9
BÖLÜM İKİ

KOMPOZİT MALZEMELER

2. KOMPOZİT MALZEMELER

Malzemeler metalik, seramik ve polimerik olarak kendi aralarında ayrılır. Yarı statik penetrasyonda
malzemelerin atalet etkileri göz ardı edilerek test esnasında oluşan yapıları incelenir. Literatür taraması
esnasında sıklıkla polimerik malzemelerin incelendiği gözlenmiştir. Polimerik malzemelerin
yoğunluklarının çok düşük olması nedeniyle tercih edilmiş olsa da bu durum bize olumsuz bir
mukavemete sebep oluyor. Bu sebeple polimerik malzemeler genelde kompozitlerin yapısı altında bu
test sürecinde gözlenir. Hızla gelişen kompozit teknolojisi de dikkate alındığında yarı statik penetrasyon
için sıklıkla tercih edilen malzemeler polimer matrisli kompozit malzemelerdir. Bu bölümde
penetrasyon testi esnasında incelenen malzemelerin yapısı ve kullanım yerleri hakkında bilgiler
verilecektir.

2.1. Kompozitler:

Bu malzemeler için kullanım alanlarının geniş olması malzemelerin gelişim süreçlerini de


hızlandırmıştır. Kompozit malzemelerin gelişen malzeme teknolojisinde ağırlıklı bir yer kapladığı
görülmektedir.

İki veya daha fazla malzemenin, iyi özelliklerini bir araya toplamak ya da ortaya yeni bir özellik
çıkarmak için, mikro veya makro seviyede heterojen karışımıyla oluşan malzemeye birleşik veya
kompozit malzeme denir. [29]

Kompozit malzemeler iki bileşenden oluşmaktadır. Bunlardan biri matris, diğeri ise takviyedir. Tek
başına yeterli malzeme özelliği matrisin yapısında yer almadığı için takviyeler kullanılarak
desteklenmiştir. Genellikle matris daha düşük mukavemete sahip iken, takviye elemanı daha yüksek
mukavemete sahip olur. Bu dayanım farklarından da görüleceği üzere kompozitlerde kullanılan
malzemeler elinde bulunan malzemenin yetersiz olduğu etkileşimi başka bir malzeme ile
güçlendirmektir. Takviye elemanı uygulanan yükün dağıtılmasını sağlar. Kompozit grubunu oluşturan
diğer malzeme olan matrisin özelliği, desteklendiği takviyeyi dış etkenlere karşı korumaktır. Matris
sürekli ve esnek bir yapıdadır.

10
2.2. Polimerler:

Polimer malzemeler, kendisini tekrar eden birden fazla monomerden meydana gelmiş çok büyük
moleküllerden oluşan malzemedir. Yapısından dolayı geniş bir kullanım alanına sahiptir. En büyük
örnekleri plastiklerdir. Polimerlerin özellikleri incelendiğinde polimer zincirlere sahip maddelerin esnek
olduğu ve bükülme, eğilme, katlanma gibi darbeler karşısında özelliklerini kaybetmedikleri
gözlenmiştir. Polimerler çözücü içerisinde kolayca çözünmezler. Polimerlerin piyasada yer bulmasının
sebepleri arasında düşük maliyetli olmaları, kolayca işlenebilmeleri ve hafif olmaları gibi özellikleri yer
alır.

Polimerlerin üç çeşidi bulunmaktadır. Bunlar yarı statik penetrasyon testi esnasında incelenmeye
sıklıkla fırsat tanıyan termoplastik, termoset ve elastomerdir.

2.3. Polimer Matrisli Kompozitler

Tüm kara, hava ve deniz taşıtları, tekstil, boya, inşaat, elektronik, gıda, ambalaj, ilaç ve daha birçok
teknik ürünün birçok unsurunda geniş uygulama alanı olan polimer kompozitler günlük hayatımıza
entegre olmaktadır. Bu hızlı yayılmanın kökeni, polimer kompozitlerin temel organik kimyasal
yapısında yatmaktadır. [30]

Kullanım sıklığı ve yerleri baz alındığında ve bu durumun nedeni hakkında düşünüldüğünde gözler
önüne çıkan başlıca özellik matris malzemesi olarak tercih edilen polimerlerdeki gelişmelerin, karbon
ya da aramid gibi yüksek performanslı fiberlerdeki gelişmeleri tetikleyerek mekanik özellikleri
güncellenmiş malzemeler elde edilmesidir. Polimerlerin mekanik özellikleri yapı malzemesi olmak için
uygun niteliklere sahip değildir. Kompozitlerle polimerleri kullanmaya başlamak, polimerlerin kullanım
alanı da düşünüldüğünde, polimer matrisli kompozitlerin birçok sektörde yer bulmaları şaşırtıcı bir
sonuç oluşturmaz.

Polimer matrisli kompozitler üretim esnasında yüksek sıcaklık ve basınca ihtiyaç duymazlar. Bu
sebeple yapılarına eklenen takviye elemanlarında bir bozulma gelmez. Böylece karmaşık şekillerin
üretimi de mümkün olur.

Polimer matrisli malzemelerin üretimi kolaydır. Gerilme kuvvetine karşı dayanımı, sertliği, kırılma
dayanımı yüksektir. Aşınmaya ve delinme karşısında dirençlidir.

Polimer matrisli kompozitler kendi aralarında lif takviyeli kompozitler ve parçacık takviyeli
kompozitler olarak ikiye ayrılır. Bahsi geçen kompozit sınıflarını karşılaştırma niyetinde bulunulursa,
elde edilen sonuç lif takviyeli kompozitlerin, parçacık takviyeli kompozitlerden, yüksek performans
istenen kullanım yerlerinde daha fazla tercih edildiği gözlenmektedir.

11
2.3.1. Takviye elemanı olarak kullanılan malzemeler:

Parçacık takviyeli kompozitler matrisin içindeki malzemenin parçacık halinde bulunması sonucu
oluşur. Parçacıkların sertliği yapının dayanıklılığını belirler. Parçacıkların boyutları oluşan
dislokasyonların hareketlerini doğrudan belirler. Bunun yanında kompozitin mekanik yapısını etkileyen
diğer özellikleri arasında yapışmayı etkilemesi için sahip oldukları yüzey enerjileri, hacimleri arasındaki
oranlar, parçanın homojenlik durumu gibi unsurlara da dikkat edilmelidir.

Kompozit malzemeler arasında sıklıkla kullanılan tür elyaf takviyeli kompozitlerdir. Elyaf, lif
kelimesinin çoğuludur. Gerilme, kopma ve eğilme mukavemeti altında deforme olmayan, birbiri üzerine
yapışabilen, boy ve en arasındaki oranın çok büyük olduğu liflerin topluluğudur. Elyaf takviyeli
kompozitlerde en sık karşılaşılan isim cam elyaftır. Matris malzeme olarak da plastik reçineler sıklıkla
tercih edilir. Uzay ve havacılıkta kullanılan, plastik bir reçine olan, epoksi reçine de yüksek mukavemeti
nedeniyle matris olarak tercih edilir.

Kompozitlerin yapısı gereği yük takviye elemanına dağıtılır. Bu sebeple yük büyük çoğunlukla
liflerde olur. Piyasada en sık kullanılan takviye elemanları aramid, karbon ve cam elyaftır.

Şekil 3.1. Cam elyaf

Cam elyafların termoset reçinelerle birlikte kullanılması günümüz dünyasında oldukça yaygındır.
Düşük maliyet, yüksek gerilim mukavemeti, kimyasal direnci ve yalıtım özellikleri sebebiyle tercih
edilir. Kullanım esnasında aşınmaya karşı duyarlı ve düşük yorulma direnci ise dezavantajlarıdır.

Şekil 3.2. Karbon elyaf

12
Karbon elyaf sektörde sıklıkla kullanılan çeliklere göre oldukça düşük yoğunluktadır. Genellikle
epoksi reçinelere takviye olarak kullanılır. Karbon elyafların yoğunluklarının düşüklüğüne oranla
yüksek mukavemet ve elastisite modülleri vardır. Sıcaklık karşısında avantajlıdırlar.

Şekil 3.3. Aramid elyaf

Aramid elyaflar yapılarındaki benzen halkaları sayesinde oluşan aromatik yapıları nedeniyle
kolayca erimezler. Sektörde Amerikalı Dupont firmasının geliştirdiği Kevlar elyafları olarak karşımıza
çıkarlar. Aşınmaya karşı etkilidirler.

2.3.2. Matris için kullanılan malzemeler:

Polimer matrisli kompozitlerde matris kısmını genelde reçineler oluşturur. Bu değerler de kendi
aralarında ikiye ayrılır. Bunlar termoset ve termoplastik reçinelerdir.

Termoset polimerler katılaştıktan sonra tekrar eritilemezler dolayısıyla da işlenemezler.


Termoplastiklere göre daha gevrek olup daha yüksek dayanım gösterirler. Bunun yanında kimyasal
direnç ve düşük yoğunlukları bulunur. Katılaşma sırasında çok uzun zaman geçirmesi ve koparken
gerçekleştirdiği uzamanın çok kısa olması olumsuz özellikleri arasında yer alır.

Polimer matrisli kompozitlerde sıklıkla görülen termoset polimerler arasında epoksiler, polyesterler,
silikonlar ve amino reçineler gibi malzemeler yer alır.

Termoplastik polimerler katılaştıktan sonra tekrar eritilip şekil alabilirler. Sektörde geniş bir yer
kaplamış olsalar da matris olarak kullanılan polimerler azdır. Termoplastik polimere sertleştirme işlemi
uygulanmaz, soğuma esnasında kendiliğinden sertleşir. Çevresel etkilere ve kimyasal süreçlere karşı
dayanıklıdır. Geri dönüşümünün mümkün olması da maliyeti düşüren etkenlerdendir. Kırılma tokluğu,
raf ömrü, sertlik değeri yüksektir. Termoplastikler, termosetlere oranla yüksek sıcaklıklarda, düşük
mukavemet özelliği göstermesi dezavantajlarındandır.

Polimer matrisli kompozitlerde sıklıkla görülen polimerler arasında polietilen, poliamid, poliasetal
gibi malzemeler yer alır.

13
BÖLÜM ÜÇ

YARI-STATİK PENETRASYON DENEY DÜZENEĞİNİN


TASARIMI

3. YARI-STATİK PENETRASYON DENEY DÜZENEĞİNİN TASARIMI

3.1. Tasarım Seçenekleri

Tasarım sürecinin başlangıcında detaylı araştırmalar yapıldıktan sonra Blender 3D programında bazı
öncü tasarımlar yapılmıştır. Yapılan belirli tasarımlardan iki tanesine yoğunlaşılmıştır. Bu iki tasarım
Şekil 4.1. ve Şekil 4.2.’de gösterilmiştir.

Deney düzeneğinde numunenin sıkıştırıldığı ve uygun sınır koşullarına uyum sağladığı bir düzenek
hedeflenmiştir. Bu nedenle deney düzeneğinin modüler olması, farklı açılarda incelenebilmesi büyük
önem farz etmektedir. Modüler olması için pul olarak düşünülen farklı çaplardaki deliklere sahip
elemanlar düşünülmüştür. Farklı açılarda incelenebilmesi için de gövdeye açılmış deliklere uyacak bir
pim sistemi düşünülmüştür. Aşağıdaki iki tasarım bu prensipler üzerine uygun tasarımın elde edilmesi
için oluşturulmuştur.

3.1.1. Tasarım I

Bu tasarım ilk olarak deney düzeneğinin maliyetini ve kütlesini düşük tutmak için düşünülmüştür.
Gövdesi silindir şeklinde olup üst ve alt plakayı tutan destek elemanlarını içeren sistemde pulların
modüler olarak yerleştirilmesi farklı çaplardaki deliklerin kullanımının önünü açmıştır. Farklı açılarda
deneyin yapılması için ise düşünülen çözüm yolu alt tabaka ile destek elemanı arasında kurulan bir pim
sistemi ile birden fazla açı verme olanağı sağlanmıştır.

Açı vermek için kullanılan pim sisteminin ve destek elemanlarının gerekli mukavemet emniyetine
sahip olması gerekir. Bu sistemin 20 kN kadar kuvvete dayanabilmesi yarı-statik penetrasyon deneyleri
için analizlerimizde belirlenmiştir.

Destek elemanlarının istenen mukavemeti sağlamaması, yüksek yük altında oluşabilecek momentleri
taşıyabilecek şekilde durmamaları bu tasarımdan vazgeçilme sebeblerinden biridir.

Pulların sıkışması da bu tasarımda üstüne binen yük esnasında alt plakada çap değişimi için
yerleştirilen pulun sıkıştırılması esnasında sıkıştırma elemanının bu yüke dayanamadığı tespit edilmiştir.

14
Şekil 4.1. Silindirik tasarım

Şekil 4.2. U gövdeli tasarım


3.1.2. Tasarım II
Bir önceki tasarımda elde edilemeyen mukavemet koşullarının sağlanması için konstrüksiyon büyük
bir kısmı değiştirilmiştir. İlk olarak parçanın ana gövdesi daha mukavemetli olması için U profil şeklinde
yapılmıştır. Ayrıca sisteme açı verilmesi amacıyla silindirik elemanlar konulup , gövdeye açılan
deliklere pim yerleştirilmesiyle sağlanmıştır. Silindirik elamandan pime doğru oluşturulan kol ile alt ve
üst tabakakanın açı verilmesi desteklenmiştir.Numunenin sıkıştırıldığı alt ve üst plaka dikdörgen
formunda yapılmıştır. Sıkıştırma işlemi, günümüzde kullanılan kurulmalar benzer olup cıvata ile
yapılmıştır.

Tasarım-2 üzerinde yapılan statik analiz sonuçlarında kurulumun üstüne kuvvet uygulandığından
istenilen mukavemeti sağlamadığından dolayı Tasarım-2’nin mukavemetini artırmak amacıyla belirli
değişikler yapılmıştır. Bu değişiklikler genellikle parça kalınlıkları artırılarak yada parça malzemeleri
değiştirilerek yapılmıştır.

15
3.1.3. Ana tasarım

Ana tasarımda istenilen mukavemet özelliklerinin elde edilmesi için numunenin yerleştirildiği alt
tabakanın kalınlığı artırılmıştır. Çalışma sürecinde ve araştırmalarımız sonucunda, deneyin
doğruluğunun ve güvenirliğinin artırılması önemli olmuştur çünkü yarı statik penetrasyon deneyinde
numunenin çökme hesabının doğru yapılabilmesi için alt tabakanın şekil yer değiştirmesi göz önüne
alınarak kalınlık artırılmıştır.

U profiline sahip gövdenin mukavemetinin artırılması amacıyla iç taraftan feder ile desteklenmiştir.
Federlerin boyutları 30x30x30 olarak belirlenip 2 adet kullanmıştır.

Ana gövdenin yan profillerinin kalınlığı, momentin etkisi göz önüne alarak artırılmıştır.

Numuneye açı verilmesi amacıyla 2 ölçek kullanılmıştır. Ölçüm hassasiyetini artırılması amacıyla
ilk olarak 15-45 derece olarak ayarlanıp diğer ölçek ise 0-10-20-30-40-50 derece olarak belirlenmiştir.
İki ölçek sistemin kullanılması nedeni ise 15 ve 45 derece olan kritik açıları kaybını önlemektir.

Etki eden yükün sisteme zarar vermemesi ve numuneyi sıkıştıran plakalara açı vermek amacıyla
silindirik 2 parça tasarlanmıştır. Bu parçalar eğilme momentine karşı mukavemetli olması amacıyla
silindirin yanal yüzeylerine yan tabakalar kalınlığında yuva açılmıştır. Ayrıca pim sistemi de sadece bir
silindir üzerine kurulmuştur. Bu kurulum sürecinde bağlantı elamanı olarak havşa başlı cıvatalar
kullanılmıştır.

Ana tasarım başlangıcında silindir eleman üzerine 2 tane havşa başlı cıvata kullanarak statik deney
yapılmıştır. Statik deneyler sonucu 2 tane havşa başlı cıvata yerine 3 tane havşa başlı cıvata kullanılması
kararına karar verilmiştir.

Şekil 5. Ana tasarım


16
3.2. Ana Tasarım Analizleri

Tasarım boyunca analizlerin hepsi SolidWorks 2021 Öğrenci sürümü kullanılarak yapılmıştır.
Tasarım analizlerinde sadece statik analiz yapılmıştır.

Deney sürecinde atalet etkileri büyük bir öneme sahip olmaması nedeniyle dinamik analiz
yapılmasına ihtiyaç duyulmamıştır.

Tasarım analizleri ilk olarak kurulumun parçaları üzerinde tek tek denenmiştir.

3.2.1. Gövde analizi

Ana tasarım gövdesinde malzemesi AISI 1020 çelik kullanılmıştır. Üstünde pim delikleri
bulunmaktadır. Gövdenin yan duvarları kaynak ile alt tabakaya birleştirilmiştir. Parçanın teknik resmi
eklerde verilmiştir.

Şekil 6.1. Gövdenin üç boyutlu görüntüsü

Şekil 6.2. Gövdenin gerilme analizi sonucu


Şekil 6.2.’de görüldüğü gibi maksimum gerilmemiz 20 MPa çıkmıştır. Bu gerilme değeri oldukça
güvenlidir. Gerilme yoğunluğunun en çok olduğu bölge silindirlerin oturduğu bölgedir. Pimlerin
takıldığı deliklerde ise yoğun bir gerilme dağılımı görülmüştür. Kaynak bölgelerinde de düşük bir
gerilme dağılımı olduğu görülmüştür.

17
Şekil 6.3. Gövdenin şekil değiştirme analizi sonucu
Şekil değiştirme analizinde ise en fazla şekil değişiminin olduğu bölge pim deliklerinin olduğu bölge
olduğu görülmüştür. Bunun sebebinin ise delik açmanın parçacık boşluklarını arttırması olduğu
söylenebilir. Aynı zamanda maksimum şekil değiştirmenin 4 μm çıkması deney sonucunun doğruluğunu
önemli ölçüde etkilemeyeceği düşünülmüştür.

3.2.2. Alt plaka analizi

Ana tasarımda alt plaka mukavemeti diğer parçalar kadar önemli olup şekil değiştirme sonuçları
deney doğruluğu için önemli rol oynamaktadır. Alt plaka AISI1020’den imal edilecektir. Ayrıca alt
plaka merkezinde bulunan boşluk ise sınır koşullarını değiştirmek üzere kullanılan pulların
yerleştirileceği yerdir.

Şekil 7.1. Alt plakanın üç boyutlu görüntüsü

18
Şekil 7.2. Alt plakanın gerilme analizi sonucu

Von Mises gerilme analizine göre en yüksek gerilme 67.352 MPa çıkmıştır. Bu gerilme değeri
emniyetli sınırlar içerisindedir. Gerilme dağılımı, silindir elemanlarıyla cıvata bağlantılarının olduğu
bölgelerdedir.

Şekil 7.3. Alt plakanın şekil değiştirme analizi sonucu


Şekil değiştirme analizinde ise en yüksek 41 μm olarak gözlenmiştir. Bu değer deney sonucunun
doğruluğunu etkileyecek düzeyde değildir. En yüksek yer değiştirme Şekil 7.3.’de net bir şekilde
gösterilmiştir.

19
3.2.3. Montaj analizi

Montaj analizi deney düzeneğinin tamamına parçalardaki bütün gerilmeleri hesaplayabilmek için
yapılmıştır. Numune 20 kN’luk delme probunun izdüşüm alanında bir kuvvete maruz bırakılmış olup
gerilme ve şekil değiştirme analizi incelenmiştir. Analizler sonucu en yüksek gerilme 1932,788 MPa
olarak bulunmuştur. Bu gerilme değeri emniyetli değerler arasındadır. Şekil 8.1.’de analiz sonucu
fotoğrafla gösterilmiştir.

Şekil 8.1 Montajın gerilme analizi sonucu


Montaj analizi sırasında yapılan yer değiştirme analiz sonuçları Şekil 8.2.’de gösterilmiştir. En
yüksek değiştirme, deney sınır koşullarından dolayı numunede çıkmıştır. Numune üzerinde çıkan
değerin büyüklüğü parça mukavemetini etkilemediği için göz ardı edilmiştir.

Şekil 8.2 Montajın şekil değiştirme analizi sonucu

20
BÖLÜM DÖRT

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

4. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

4.1. Kompozit Malzemeler Hakkında Değerlendirme

Projenin birinci ve ikinci bölümlerinde kompozitlerin türleri, kullanım alanları, potansiyelleri ve


avantaj-dezavantajları anlatılmıştır. Kompozitlerin çeşitli konfigürasyonlarından doğan potansiyel ve
geniş kullanım alanı, kompozitlerin oldukça önemli bir araştırma konusu haline gelmesine öncü
olmuştur. Hafif ve güvenilir olması da ayrıca çoğu sektörde tercih edilmesine öncü olan ayrı faktörlerdir.

4.2. Tasarımın Değerlendirmesi

Mühendislikte kullanılan bazı kompozit malzemeler çevreden veya başka makine elemanlarından
yavaş ilerleyen veya sürekli olan dış kuvvetlere maruz kalmaktadır. Araştırmanın asıl amacı kompozit
bir numunenin farklı açılarda incelenebilen yavaş ilerleyen bir dış kuvvete karşı dayanımını test etmek
için bir deney düzeneği oluşturmaktır. Tasarlanan bu düzenek 7 farklı açıda ve yüksek mukavemette bu
deneyin yapılabilmesini sağlar.

4.3. Sonuç

Kompozit malzemelerin gitgide yaygınlaşması bazı mühendislik problemlerini gün yüzüne


çıkarmaya başlamıştır. Bu sebeple bu malzemelere bazı mukavemet deneylerinin yapılması zorunlu hale
gelmiştir. Farklı açılarda numunenin delinme dayanımını hesaplamak teorik olarak veya sonlu eleman
analizi ile mümkün olsa da gerçeklikte bazı pürüzlerin, düzensizliklerin ve impüritelerin bulunması bu
deneyin gerçekte yapılması ihtiyacını doğurmuştur. Bu tasarım bu amacı karşılayacağı gibi kullanım
kolaylığı da deney performansını arttıracaktır.

21
KAYNAKLAR

[1] Kanani AY, Hou X, Ye J. The influence of notching and mixed-adhesives at the bonding area on
the strength and stress distribution of dissimilar single-lap joints. Compos Struct
2020;241:112136. https://doi.org/10.1016/j. compstruct.2020.112136.
[2] Arkhurst BM, Seol JB, Lee YS, Lee M, Kim JH. Interfacial structure and bonding mechanism of
AZ31/carbon-fiber-reinforced plastic composites fabricated by thermal laser joining. Compos
Part B Eng 2019;167:71–82. https://doi.org/ 10.1016/j.compositesb.2018.12.002.
[3] Yahaya, R.; Sapuan, S.M.; Jawaid, M.; Leman, Z.; Zainudin, E.S. Quasi-static penetration and
ballistic properties of kenaf–aramid hybrid composites. Mater. Des. 2014, 63, 775–782.
[4] Bandaru, A.K.; Chavan, V.V.; Ahmad, S.; Alagirusamy, R.; Bhatnagar, N. Ballistic impact
response of Kevlar® reinforced thermoplastic composite armors. Int. J. Impact Eng. 2016, 89, 1–
13.
[5] Grigoriou K and Mouritz AP. Comparative assessment of the fire structural performance of
carbon-epoxy composite and aluminium alloy used in aerospace structures. Mater Des 2016; 108:
699–706.
[6] Khan SU, Munir A, Hussain R, et al. Fatigue damage behaviors of carbon fiber-reinforced epoxy
composites containing nanoclay. Compos Sci Technol 2010; 70: 2077–2085.
[7] Moeinifard M, Liaghat G, Rahimi G, et al. Experimental investigation on the energy absorption
and contact force of unstiffened and grid-stiffened composite cylindrical shells under lateral
compression. Compos Struct 2016; 152: 626–636.
[8] Poulikidou S, Jerpdal L, Bjo¨rklund A, et al. Environmental performance of self-reinforced
composites in automotive applications – case study on a heavy truck component. Mater Des 2016;
103: 321–329.
[9] Awad ZK, Aravinthan T, Zhuge Y, et al. A review of optimization techniques used in the design
of fibre composite structures for civil engineering applications. Mater Des 2012; 33: 534–544.
[10] Seifoori S and Liaghat GH. Low velocity impact of a nanoparticle on nanobeams by using a
nonlocal elasticity model and explicit finite element modeling. Int J Mech Sci 2013; 69: 85–93.
[11] F. A. Shishevan, H. Akbulut, and M. A. Mohtadi-Bonab, “Low velocity ımpact behavior of basalt
fber-reinforced polymer composites,” J. Mater. Eng. Perform, 26, No. 6, 2890-2900 (2017). 0123
103 101 99 97 95 HR m, % wt. Fig. 9. Comparison of HRC of nanocomposites. 514
[12] W. L. Lai, H. Saeedipour, and K. L. Goh, “Mechanical properties of low-velocity ımpact damaged
carbon fbre reinforced polymer laminates: Efects of drilling holes for resin-ınjection repair,”
Compos. Struct., 235, 111806 (2020).
[13] J. Liu, H. Liu, C. Kaboglu, X. Kong, Y. Ding, H. Chai, B. R. K. Blackman, A. J. Kinloch, and J.
P. Dear, “The ımpact performance of woven-fabric thermoplastic and thermoset composites
subjected to high-velocity soft- and hard-ımpact loading,” Appl. Compos. Mater., 26, No. 5-6,
1389-1410 (2019).
A. Shimamoto, R. Kubota, and K. Takayama, “High-velocity ımpact characteristic of carbon
fber reinforced plastic composite at low temperature,” J. Strain Anal. Eng. Des., 47, No.
7, 471-479 (2012).
[14] N. Domun, C. Kaboglu, K. R. Paton, J. P. Dear, J. Liu, B. R. K. Blackman, G. Liaghat, and H.
Hadavinia, “Ballistic ımpact behaviour of glass fbre reinforced polymer composite with 1D/2D
nanomodifed epoxy matrices,” Composites, Part B., 167, 497-506 (2019).

22
[15] J. Naveen, M. Jawaid, E. S. Zainudin, M. T. H. Sultan, and R. Yahaya, “Evaluation of ballistic
performance of hybrid kevlar®/cocos nucifera sheath reinforced epoxy composites,” J. Text.
Inst., 110, No. 8, 1179-1189 (2019).
[16] Y. Li, W. Zhang, Z. Yang, J. Zhang, and S. Tao, “Low-velocity ımpact damage characterization
of carbon fber reinforced polymer (CFRP) using ınfrared thermography,” Infrared Phys. Technol.,
76, 91-102 (2016).
[17] J. I. Margem, F. M. Margem, M. R. Margem, V. A. Gomes, and S. N. Monteiro, “Charpy ımpact
tests in epoxy matrix composites reinforced with malva fbers,” In: The Minerals, Metals &
Materials Society (eds) TMS 2014: 143rd Annual Meeting & Exhibition, 425-432 (2014).
[18] B. A. Gama and J. W. Gillespie Jr., Int. J. Impact Eng., 38, 181 (2011).
[19] B. Gama, M. Haque, A. Paesano, J. Gillespie, T. Bogetti, and B. Cheeseman, Proc. Inter. Sampe
Symp. Exhibit., 48, 804 (2003).
[20] Ö. F. Erkendirci and B. Z. Haque, Compos. Pt. B-Eng., 43, 3391 (2012).
[21] C. Sun and S. Potti, Int. J. Impact Eng., 18, 339 (1996).
[22] J. B. Jordan, C. J. Naito, and B. Z. Haque, J. Compos. Mater., 48, 2505 (2013).
[23] Ö. F. Erkendirci and B. Z. G. Haque, Int. J. Damage Mech., 22, 304 (2013)
[24] Pach J., Fraczek N., Kaczmar J.,2020 The Effects of Hybridisation of Composites Consisting of
Aramid, Carbon, and Hemp Fibres in a Quasi-Static Penetration Test, s. 2
[25] Mehmet Bulut , Ahmet Erkliğ , Eyüp Yeter, Hybridization effects on quasi-static penetration
resistance in fiber reinforced hybrid composite laminates, Composites Part B 98 ,(2016) 9-22
[26] Sutherland LS, Soares CG. The use of quasi-static testing to obtain the lowvelocity impact
damage resistance of marine GRP laminates. Compos Part B 2012;43:1459e67.
[27] Lee SM, Zahuta P. Instrumented impact and static indentation of composites. J Compos Mater
1991;25:204e22
[28] Yusuf ULCAY, Mihriban AKYOL,Remzi GEMCİ, POLİMER ESASLI LİF TAKVİYELİ
KOMPOZİT MALZEMELERİN ARABİRİM MUKAVEMETİ ÜZERİNE FARKLI KÜR
METOTLARININ ETKİSİNİN İNCELENMESİ, 2002, Uludağ Üniversitesi Mühendislik-
Mimarlık Fakültesi, Cilt 7, Sayı 1
[29] Prof. Dr. Sıddık İÇLİ, POLİMERİK KOMPOZİTLER: GELECEĞİN TEKNOLOJİLERİ?, I.
POLİMERİK KOMPOZİTLER SEMPOZYUMU VE SERGİSİ, 17-19 Kasım 2006- izmir
[30] https://www.youtube.com/watch?v=oF_bZNVDGjg&list=LL&index=4
[31] https://muhendishane.org/kutuphane/malzemelerin-mekanik-davranisi/sekil-degisimi-hizinin-
akma-uzerindeki-etkisi/
[32] https://www.hindawi.com/journals/sv/2020/8865619/
[33] https://tr.wikipedia.org/wiki/Polimer
[34] https://www.turkchem.net/polimer-matrisli-kompozitler.html
[35] https://www.ccsaksesuar.com/elyaf-merak-edilenler/elyaf-nedir-cesitleri-nelerdir/
[36] Ece SEVİNÇ, SÜREKLİ ELYAF TAKVİYELİ TERMOPLASTİK KOMPOZİT ESASLI ÇOK
KATMANLI PİRAMİT KAFES ÇEKİRDEKLİ ÇOK HAFİF SANDVİÇ PLAKALARIN
STATİK ve DİNAMİK İNCELEMESİ, BURSA – 2019

23
EKLER

Ek1. Gövde Tasarımının Teknik Resmi

24
Ek2. Alt Plaka Tasarımının Teknik Resmi

25
Ek3. Üst Plaka Tasarımının Teknik Resmi

26
Ek4. Silindirik Parçaların Tasarımının Teknik Resimleri

27
28
Ek5. Kol Tasarımlarının Teknik Resmi

29
Ek6. Pulların Tasarımlarının Teknik Resimleri

30
31
32
33

You might also like