Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 1

“Bugünlerde gençler kontrolden çıkmış durumda.

Kaba bir şekilde yemek yiyorlar,


yetişkinlere karşı saygısızlar, ebeveynlerine karşı çıkıyorlar ve öğretmenlerini
sinirlendiriyorlar…”

Bu cümle, komşu teyzenizin söylediği bir cümle değil; 2362 yıl önce M.Ö. 350 yılında
Aristotales tarafından söylenmiş. Yani o zamandan bu zamana değişen bir şey yok… 

İletişimin en önemli kuralı karşındakini olduğu gibi kabul etmektir. Ne yazık ki hepimiz hem iş
hayatında hem de aile yaşantımızda diğerlerini kendimiz gibi görüyor, onlardan aynı düşünce
yapısını ve performansı bekliyoruz. Göremeyince de çatışmaya başlıyoruz. Bu çatışmanın en
önemli nedenlerinden biri de kuşakları anlamamaktan ve kuşak çatışmasından kaynaklanıyor.
Peki kuşak nedir? Kuşak kavramının sözlük anlamı ‘yaklaşık olarak aynı yıllarda doğmuş, aynı
çağın şartlarını, dolayısıyla birbirine benzer sıkıntıları, kaderleri paylaşmış, benzer ödevlerle
yükümlü olmuş kişilerin topluluğudur. Sosyolojik tanımlar incelendiğinde, kuşaklar, belli
tarihlerde doğmuş, sosyalleşme sürecinde ortak sosyal, politik, ekonomik vb. olaylardan
etkilenmiş, koşullar gereği benzer sorumluluklar yüklenmiş oldukları için ortak değer, inanç,
beklenti ve davranışlara sahip gruplar olarak açıklanabilir. 

Kuşakları sadece doğdukları zaman dilimleri baz alınarak sınıflandırmak doğru olmaz. Aynı
zamanda kuşakları oluşturan topluluğun düşünceleri, hissettikleri ve deneyimlerinin
tanımlanması da, onları sınıflandırmak için kullanılmaktadır. Önemli olaylar, toplumsal
eğilimler ve örgüt kültürleri ile şekillenen çalışma tarzları kuşak farklılıklarından
kaynaklanmaktadır. Bununla birlikte her kuşak o işin doğru ve yanlışının ne olduğunu kendi
eşsiz bakış açısı ile geliştirir ve ona göre doğru ve yanlışlarını oluşturmaktadır. Bu durum
örgütlerde bir arada çalışan kuşakların kültür farklılıkları ve iletişim sorunlarının temelini
oluşturmaktadır.  Her bir kuşağın hayatı algılama biçimleri ve farklı iletişim tarzlarıyla mevcut
yaşam ve çalışma alışkanlıklarının dışında davranış biçimleri gösteren kendine özgü özellikleri
bulunmaktadır. Her kuşağın karakteristik özellikleri,  değer yargıları ve tutumları,  güçlü ve
zayıf yönleri vardır.  Bu kuşakları doğduğu yıllara göre tanımlarsak;, 1946-1964 arasına
“Patlama Kuşağı”, 1965-1979 arasına “X Kuşağı”,  1980-1999 arasına “Y Kuşağı” ve 2000-2021
arasında doğanlara ise “Z Kuşağı” denilmektedir.

1927-1945 yılları arasında doğan “Sessiz Kuşak”a ait kişilerin yüzde 95’i emekli olmuştur ve
çok kısa zamanda gerek endüstri gerekse diğer alanlarda çalışanları kalmayacaktır.

You might also like