Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 15

T.C.

NİĞDE ÖMER HALİSDEMİR ÜNİVERSİTESİ


SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI
ANA BİLİM DALI

TÜRKMEN TÜRKÇESİ İLE TÜRKİYE TÜRKÇESİ’NİN


KARŞILAŞTIRMALI TEMATİK SÖZ VARLIĞI

SEMİNER

Hazırlayan
Abdulkadir TÜZER

NİĞDE
HAZİRAN,2022
T.C.
NİĞDE ÖMER HALİSDEMİR ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI
ANA BİLİM DALI

TÜRKMEN TÜRKÇESİ İLE TÜRKİYE TÜRKÇESİ’NİN


KARŞILAŞTIRMALI TEMATİK SÖZ VARLIĞI

SEMİNER

Hazırlayan
Abdulkadir TÜZER

NİĞDE
HAZİRAN,2022
YEMİN METNİ

Yüksek Lisans Semineri olarak sunduğum ‘Türkmen Türkçesi ve Türkiye


Türkçesi’nin Karşılaştırmalı Tematik Söz Varlığı’ başlıklı bu çalışmanın, bilimsel ve
akademik kurallar çerçevesinde tez yazım kılavuzuna uygun olarak tarafımdan
yazıldığını, yararlandığım eserlerin tamamının kaynaklarda gösterildiği ve çalışmanın
içinde kullandıkları her yerde bunlara atıf yapıldığını belirtir ve bunu onurumla
doğrularım. 01/06/2022

Abdulkadir TÜZER
ÖNSÖZ

Türkmenler Oğuz boyundandır. Türkmenlerin büyük çoğunluğu Türkmenistan


Cumhuriyetinde olmak üzere Özbekistan’da, Tacikistan’da, Kazakistan’da,
Afganistan’da ve İran’da yaşamaktadır.

Türkmen Türkçesi, içerisinde Türkiye Türkçesi, Azerbaycan Türkçesi ve Gagavuz


Türkçesinin de bulunduğu Güney batı (Oğuz) Türkçesinin doğu kolunu temsil eder. Söz
varlığı, bir dildeki sözlerin bütünü, söz hazinesi anlamına gelir. Ancak Söz varlığını
oluşturan sadece o dilin kelimeleri değildir.
Türk diline ve Türk sözcük bilimine katkı sağlaması amacıyla yapılan bu çalışmanın
birinci bölümü olan giriş bölümünde Türkmen dili, edebiyatı, tarihi hakkında genel
bilgiler verilmeye çalışılmış, tematik sözlükler ve söz varlığı çalışmalarına kısaca
değinilerek araştırma yöntemi anlatılmıştır. İkinci bölümü ise konulara göre belirlenmiş
başlıklar altında Türkiye Türkçesi ve Türkmen Türkçesinin söz varlığı karşılaştırması
biçiminde düzenlenmiştir. Daha önce yapılmış olan söz varlığı çalışmalarından da
faydalanarak kullanım alanı ve anlam yakınlığına sınıflandırılan bu sözler isimlerle
sınırlı tutulmuştur. Sözler, her bölüm kendi içerisinde olmak üzere, a’dan z’ye
sıralanmıştır.
Türkmen Türkçesi ve Türkiye Türkçesi’nin tematik söz varlığının karşılaştırıldığı bu
çalışmada benden emeğini ve yardımını esirgemeyen ve her konuda bana yardımcı olan
Doç.Dr. Meryem ARSLAN’ a teşekkür ederim.

Abdulkadir TÜZER
Temmuz,2022
ÖZET
SEMİNER

TÜRKMEN TÜRKÇESİ İLE TÜRKİYE TÜRKÇESİ’NİN


KARŞILAŞTIRMALI TEMATİK SÖZ VARLIĞI

TÜZER,ABDULKADİR
ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI
Tez Danışmanı: Doç.Dr. Meryem ARSLAN
Temmuz 2022,35 sayfa

Türk diline ve Türk sözcük bilimine katkı sağlaması amacıyla yapılan bu


çalışmanın birinci bölümü olan giriş bölümünde Türkmen dili, edebiyatı, tarihi
hakkında genel bilgiler verilmeye çalışılmış, tematik sözlükler ve söz varlığı
çalışmalarına kısaca değinilerek araştırma yöntemi anlatılmıştır. İkinci bölümü ise
konulara göre belirlenmiş başlıklar altında Türkiye Türkçesi ve Kazak
Türkçesinin söz varlığı karşılaştırması biçiminde düzenlenmiştir. Daha önce
yapılmış olan söz varlığı çalışmalarından da faydalanarak kullanım alanı ve anlam
yakınlığına göre sınıflandırılan bu sözler isimlerle sınırlı tutulmuştur. Sözler, her
bölüm kendi içerisinde olmak üzere, a’dan z’ye sıralanmıştır.

Anahtar Kelimeler:Türkmen Türkçesi, Türkiye Türkçesi, Tematik Sözlük,Söz Varlığı


ABSTRACT

COMPARATIVE THEMATIC VOCABULARY OF TURKMEN


TURKISH AND TURKEY TURKISH

TÜZER,ABDULKADİR
Turkish Dialects And Literatures Department
Adviser of Thesis: Doç.Dr. Meryem ARSLAN
July 2022,35 sayfa

Word Turkish language and Turkish with the aim to contribute to science in the
first part of this study, the introduction to the Turkmen language, literature,
history is being made to give general information about thematic dictionaries and
lexical studies research method is explained briefly. Turkish and Kazakh Turkish
are the two most important languages of the world, and the second part is
organized in the form of a dictionary comparison of Turkish and Kazakh Turkish
under the headings determined according to the topics. These words, which are
classified according to their usage area and proximity of meaning by taking
advantage of the previous dictionary studies, were limited to names. The words are
sorted from a to z, with each section in its own way.

Keywords: Turkmen Turkish, Turkey Turkish, Vocabulary, Thematic Dictionary


İÇİNDEKİLER
GİRİŞ
1.TÜRKMEN ADI ve TÜRKMENLER
X. yüzyıldan itibaren İslamiyet‟i kabul eden Oğuzlara, Müslüman olmayan
Oğuzlardan ayırmak için Türkmen adı verilmiştir (Sümer 1972: 51). Kaşgarlı Mahmut
Türkmen kelimesini “Bunlar Oğuzlardır.” diyerek Türkmenlerin Oğuz olduğunu teyit
etmiştir (Atalay 1998: 412). Ögel, Türk Mitolojisi adlı eserinde Türkmen adının nasıl
oluştuğu ile ilgili Reşideddin‟de geçen bir rivayeti vermiştir. Burada Reşideddin “Oğuz
boyları kendi yurtlarından çıkıp İran ülkelerine gelince, buralarda yaşayıp çoğaldılar. Bu
yeni yurtlarının suyu ve havası gereğince şekilleri de değişti. Onların biçimleri
Acemlerinkine benzedi. Onlar aslında Acem değillerdi. Bunun için de Acemler onlara,
Türk’e benzedikleri için Türkmen dediler. Bu sebeple Oğuz boyları, artık bu adla
adlandırılmaya başlamışlar ve hepsi de Türkmen adı ile adlandırılmışlardı.” (Ögel 1989:
227) diyerek Türkmenlerin Oğuz olduğunu teyit etmektedir. Türkmen kelimesinin
kökeni hakkında günümüzde de bilim adamları tarafından çeşitli görüşler ortaya
atılmıştır. Jean Deny kelimenin “Türk” ve birleştiği kelimeye “mübalağa, fazlalık,
büyüklük, üstünlük ve saygı” anlamları veren + men ekinden kurulmui bir kelime
olduğunu ve “koyu Türk, öz Türk” anlamlarına geldiğinin belirtmiştir. İbrahim
Kafesoğlu da + men ekiyle kurulmuş isimleri ve yer adlarını tespit ederek, Jean
Deny’nin görüşünü desteklemiştir (Kafesoğlu 1958:121-123).
X. yüzyılın birinci yarısının ortalarında Türk dünyası, Oğuzlar, Karluklar, Uygurlar,
Kimekler ve Kırgızlar tarafından temsil ediliyordu (Sümer 1972: 26).
X. yüzyılın birinci yarısında Oğuzlar, Hazar denizinden Seyhun ırmağının orta
yatağındaki Farab ve Ġsficab yörelerine kadar olan yer ile bu ırmağın kuzeyindeki
bozkırlarda yaşıyorlardı. Oğuz ülkesi batıda Hazar denizine dayanıyordu. Güneyde
İslam ülkeleri ile olan sınıra gelince, batıda yani Harezm ülkesinde sınır Gürgenç ve
bilhassa bu şehrin kuzey batısındaki Cît kasabasından başlıyordu. Aral Gölünün
güneyindeki Baratekin de sınır kasabalarından idi. Maveraünnehir‟de sınır Buhara 2
kuzeyindeki çölden başlayarak İsficap bölgesine kadar uzanıyordu. Seyhun’un sol
kıyısında, Karaçuk dağlarının eteğinde ve Yesi’ye bir günlük mesafede bulunan Savran,
Müslümanların Oğuzlara karşı sınır şehri idi. Seyhun, Savran‟dan itibaren Oğuzlara ait
bozkır bölgesine giriyordu (Sümer 1972: 33).
Türkmenler, XI. yüzyılda Selçuk ailesinin önderliğinde Oğuzların, batıya doğru
gitmelerinden sonra onların geride bıraktıkları boylardan ibaret bir Türk topluluğudur.
XIII. Yüzyıldaki Moğol istilasında sonra oldukça zayıflamıĢ olan Türkmen boyları
Hazar‟ın kuzey doğusundaki Mangışlak’ta, Maveraünnehir’de ve Horasan’da
yaşayışlarını sürdürmüşlerdir (Saray 1988: 661).
XIII. yüzyılın başlarından itibaren Türkmen adı, Oğuz adının yerini tamamen almış ve
Türkmenler, Oğuz kelimesini atalarının adı olarak uzun bir zaman unutmamışlardır
(Sümer 1972: 51).
XIII. yüzyılın başlarında Cengiz’in ortaya çıkışı, Türkistan’da kalan Oğuzları da batıya
göçe mecbur etmiştir. Bu göç, Şehirli Oğuzları da yurtlarından etmiş ikinci bir göç
dalgası batıya doğru kaymıştır. Bu göçler sırasında Salır boyu da Saltık Baba’nın
önderliğinde Kırım’a giderek Salgır ırmağı boyuna yerleşir. Salırların bir başka bölümü
1370 yılından önce Semerkant ilinin Nurata ve Goşrabat dolaylarındaki Salırlardan
ayrılıp Çin‟e giderek Pekin yakınlarında Yantszı ırmağı boyundaki Sün Hua bölgesini
yurt tutarlar (Ataniyazov 1999: 5).
XIII. yüzyıldaki Moğol istilâsından sonra Mâverâünnehir ve Horasan’da yaşayan
Türkmenler diğer Türk boyları Özbekler, Kazaklar, Kırgızlar ve Karakalpaklar ile
birlikte önce Moğol ve sonra da Timurlular hâkimiyetinde varlıklarını devam
ettirmişlerdir. Mangışlak bölgesindeki Türkmenler ise o bölgenin askerî istila yolları
üzerinde olmamasından faydalanarak, XVII. yüzyılın ortalarına kadar daha rahat ve
müstakil bir hayat yaşamışlardır. Fakat 1639 ve 1700 yıllarında Moğol asıllı
Kalmukların hücumlarına uğramışlar, Mangışlak bölgesinde yaşayan o devir Türkmen
boylarının en büyüğü ve en kuvvetlisi olan Salur boyundan gelen Teke Türkmenleri, 3
Kopetdağ bölgesine çekilmiiler; orada Yomut ve diğer Türkmen boyları ile birlikte
yaşayarak daha da güçlenmişlerdir (Saray 1988: 661).
XVIII. yüzyılda Türkmenler, siyasi olarak Hive Hanlığına, Buhara Emirliğine ve İran
şahlığına bağlıydılar.
1552 yılından itibaren Türk yurtlarını işgal etmeye başlayan Ruslar (Saray 1987: 605)
1874 yılında Kafkas Askeri Valiliğine bağlı Hazar-ötesi Bölgesi Valiliğini kurarak
Türkmenistan’ı işgal etme niyetlerini açıkça belli etmiş oldular. 12 Mayıs 1877 tarihinde
Türkmen kuvvetleri ile Ruslar Kızıl-Arvat‟ta karşı karşıya geldiler. Kendilerinden kat
kat üstün olan Rus kuvvetleri karşısında gerilemek zorunda kaldılar. 1877-1878
Osmanlı-Rus Savaşı’nın başlaması üzerine geçici bir barış devresine girildi ise de
Osmanlı-Rus Savaşı Rusların lehine sonuçlanması Rusya’yı cesaretlendirmişti.
Kazandıkları bu başarıdan cesaret alarak harekete geçen Ruslar 2 Şubat 1879’da
Türkmenistan‟ın işgaline karar aldılar. Ruslar General Lomakin‟in önderliğinde
Göktepe‟ye hücuma geçtiler. Fakat Nurberdi Han’ın oğlu Berdi Murad’ın olağanüstü
gayretleri sayesinde Ruslar dayanamadılar. Ruslar bu mağlubiyetin sorumlusu olarak
gördükleri Lomakin‟i azlederek yerine General Skobelev’i tayin ettiler. Haziran
1880’de Skobelev Türkmen topraklarına girdi. Türkmenlerin ve Türkistan’ın son
müdafaa kalesi olan Göktepe, Çarlık Rusya’sına karşı uzun süren kahramanca bir
savunmadan sonra, eşit olmayan şartlarda cereyan eden bir savaşa dayanamayarak, 12
Ocak 1881’de düşmanın eline geçti (Gömeç 1999: 188-189).
Ancak bu yenilgiye rağmen Rus hâkimiyetine geçmeyen Türkmenler, yapılan
propagandalara dayanamayarak 1884 yılında toplanan Türkmen kurultayında Rus
hâkimiyetine girme kararı almak zorunda kalmışlardır (Gömeç 1999:190).
1917 Bolşevik İhtilalinden sonra Ruslar 1924‟te Türkistan’ı Sovyet Cumhuriyetleri adı
altında parçaladılar. Aynı yıl Ruslar Türkmenlere de zorla Türkmenistan Sovyet
Sosyalist Cumhuriyetini kurdurdular. Ayrıca dıi dünyaya da Sovyetler Birliği’nin eşit
hukuklu üyesi olarak tanıttılar. 1924 yılında Türkmenistan Sovyet Sosyalist
Cumhuriyeti kurulduktan dört ay sonra Türkmenistan Komünist Partisi kurulmuş ve
Komünist 4 Partisi‟nin isteği doğrultusunda 13 Mayıs 1925‟te Türkmenistan‟ın
Sovyetler Birliği‟nin bir parçası olduğu ilan edilmiştir (Gömeç 1999:192-193).
Gorbaçov’un 1985’te başlattığı açıklık politikasından yararlanan Türkmenler, 22
Ağustos 1990’da egemenliğini, 27 Ekim 1991’de yaptığı halk oylamasıyla da aynı gün
bağımsızlığını ilan etmiştir. Devletin resmi adı Türkmenistan Cumhuriyeti’dir. Başkenti
Aşkabat’tır. Resmi dili Türkmen Türkçesidir. Türkmenistan’ın batısında Hazar denizi,
kuzeyinde Kazakistan, kuzey doğusunda Özbekistan, güney doğusunda Afganistan ve
güneyinde İran ile sınırı bulunmaktadır.

1.1.TÜRKMEN TÜRKÇESİ
Türkmen Türkçesi, oğuz grubu şivelerinin doğu kolundandır. Bundan dolayı Oğuz
Türkçesinin özellikleri Türkmen Türkçesinin karakteristiğini oluşturur. Ayrıca, Doğu
Türkçesinin etkisiyle Kıpçak ve Çağatay Türkçesinin özelliklerini de barındırır.
(Bozkurt 2012:475-477)
Türkmen Türkçesiyle yazılmış en eski metinlerin, Ahmet Yesevi’nin şiirleri ve Ali’nin
Kıssa-i Yusuf’u olduğu iddia edilse de, aslında bunlar Türk dilinin müşterek dönemine
ait eserlerdir. Türkmen Türkçesi ise asıl eserlerini 18.yüzyıldan itibaren vermeye
başlamıştır.(Buran 2017:164)
Türkmen Türkçesinin söz varlığının temelini Türkçe sözler oluşturur. Tarihi seyri
içerisinde Moğolca, Farsça, Arapça ve Rusçadan kelimeler almıştır. Alıntı kelimeler
genellikle Türkmen Türkçesinin ses ve dil bilgisi kurallarına uymaktadır. Son
dönemlerde ise Türkmen Türkçesi kendi imkânları ile kelime üretmeye başlamıştır.
(Buran 2017:164)
Türkmen Türkçesinin birçok ağzı vardır. Bu, uzun bir süre ortak bir yazı dilinin
kullanılmaması ve değişik alanlara dağılmış olmalarından kaynaklanan bir durumdur.
Şu anda Türkmenistan’da kullanılan yazı dili, 1925’ten beri Türkmen-Yomut ağzına
dayanmaktadır. Türkmen Türkleri de, diğer Türk boyları gibi önce Arap, 1927-28
yıllarından itibaren Latin, 1937 yılından sonra da Kiril alfabesini kullanmışlardır. Son
yıllarda görülen genel eğitim doğrultusunda, Türkmen-Kiril alfabesinin değiştirilmesi
veya tamamen terk edilmesiyle ilgili tartışmalar 1990’lı yıllarda başlamış ve 12 Nisan
1993’te Türkmenistan Cumhuriyeti, Latin alfabesine geçiş kanununu onaylamıştır.
(ŞİRİN,Hatice age.s.217-219) Yeni Türkmen alfabesinde 30 harf bulunmaktadır.
1993’te kabul edilen bu alfabe 1999 yılında bazı değişikliklerle yeniden düzenlenmiştir.
Ancak bu alfabe, daha önce belirlenen 34 harfli ortak Türk alfabesinden bazı farklı
özellikler taşımaktadır.
2.TÜRKMEN TÜRKÇESİ VE TÜRKİYE TÜRKÇESİNİN KARŞILAŞTIRMALI
TEMATİK SÖZ VARLIĞI
2.1.BİTKİLER
ağaç > ağaç
armut > armıt havuç > havuç
arpa > appa hindistan cevizi > kokos hözi
badem > bảdam ıspanak > ısmanak
bağ > bảğ iğde > iğde
bezelye > gök nohut kabak > kảdi
biber > burç karnabahar > gül kelem
bitki > ösümlik karpuz > garpız
çalı > çalı kavak > derek
çam > arça kavun > gảvun
çavdar > çovdar kayın > gayın
çay > çảy kekik > kakilik ot
çayır > gırtıç kereviz > selderey
çiçek > gül kiraz > çereşniya
çilek > klubnika lahana > kelem
çim > gazon limon > limon
diken > tiken mandalina > mandarin
domates > pomidor marul > keleme menzeş ösümlik
dut > tủt maydanoz > petruşka
elma > alma menekşe > benevşe
enginar > enginar mercimek > mercimek
erik > alça meşe > dub
fasulye > nỏyba nane > narpız
fıstık > pisse nar > nảr
fidan > nahal nohut > nohut
filiz > yaş pudak palamut > dub gözası
gelincik > göknar pancar > pağta
haşhaş > haş-haş patlıcan > bảdamcản
pirinç > tüvi .
portakal > apelsin .
salatalık > hıyảr
sap > sap
sarımsak > sarımsak
sarmaşık > çırmaşık
saz > gamış
söğüt > sövüt
sümbül > sümbül
şeftali > şetdali
şeker pancarı > gant şuğundırı
turp > turp
üzüm > üzüm
vişne > vişnya
yonca > yorunca
yulaf > süle
zeytin > zeytun

2.2. HAYVANLAR

2.3. RENKLER

2.4. MESLEKLER

2.5. DİNİ TERİMLER

2.6. SİYASİ TERİMLER


2.7. EKONOMİK TERİMLER
2.8. SAVAŞ VE ORDU TERİMLERİ
.
ÖZGEÇMİŞ
KİŞİSEL BİLGİLER
Adı Soyadı : Abdulkadir TÜZER
Doğum Yeri ve Tarihi : Bor 1998
Medeni Hali : Bekar
İletişim Bilgileri :kadirtuzer051@gmail.com
0552 410 3351 (GSM)
EĞİTİM
2012-2016 : Niğde Fatih Anadolu Lisesi
2017-2021 : Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Fen Edebiyat
Fakültesi
Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü
İŞ DENEYİMİ
-
YABANCI DİL
-
YAYINLARI
-

Doç. Dr. Meryem ARSLAN danışmanlığında Abdulkadir TÜZER tarafından


hazırlanan “Türkmen Türkçesi ile Türkiye Türkçesi’nin Karşılaştırmalı Tematik Söz
Varlığı” adlı bu çalışma jürimiz tarafından Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalında Yüksek
Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Tarih : 01.06.2022

JÜRİ:

Danışman: Doç.Dr. Meryem ARSLAN

Üye:

Üye:

Üye:

Üye:
ONAY:

Bu tezin kabulü Enstitü Yönetim Kurulu’nun 01.06.2022 Tarih ve


……………………….. sayılı kararı ile onaylanmıştır.

Tarih: 01.06.2022

ÖZET

SEMİNER

TÜRKMEN TÜRKÇESİ İLE TÜRKİYE TÜRKÇESİ’NİN


KARŞILAŞTIRMALI TEMATİK SÖZ VARLIĞI

TÜZER,Abdulkadir

Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

Tez Danışmanı: Doç.Dr.Meryem ARSLAN

Haziran 2022, 450 s.

You might also like