Professional Documents
Culture Documents
Avdelikten Ihtida Eden Selanikli Bir Kiz
Avdelikten Ihtida Eden Selanikli Bir Kiz
•• •• •• ••
TURK
. KULTURU.
iNCELEMELERi
D e r g i s i
18
The Journal of Turkish Cultural Studies
AYRI BASIM
İstanbul 2008
Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi 18, İstanbul 2008, 87-108.
Hayrullah CENGİZ
ÖZET
Makalede, 19. Yiizyılın son çeyreğinde Selanik'teki Avdeti cemaatine
nıensııp Rabia Hanıııı ile iişığı Miisliiman bir genç olan Feyzııllalı Efendi
arasında geçen ııe neticede evlilikle sonııçlanan bir kaç aylık olayın ilginç
hikiiyesi anlaıılnıııkktadır. Osmanlı Devleti resmi makaıııları 11e iist diizey
biirokrasini11 de müdahil oldıığıı bıı hadise, iki kişi arasında geçen basit bir
göniil ilişkisinden çok, Aııdetilerin Osıııaıılı lıııkıık ve toplıı111sal sistemin
deki yerlerinin tesbiti ııe de1 1leıiıı bıı cemaate resıni yaklaşımını göstermekte
dir.
A ıı aht a r K e 1 i ın e I c r
Sclanik, A11deıiler (Dönıııeleı), Rabia Hanmı, Ali Rıza Efendi, Hacı
Feyzııllalı Ef(endi, Deıviş Paşa, il. Abdiillıamid, Şeylıiilisliiın/ık.
2
Gershom G. Scholem "Gizli Yahudi Cemaati: Türkiye Dönemleri [Dönmeleri]", çev.
Abdurrahman Küçük, Ankara Üniversitesi İlahiyt Fakültesi D ergisi, (Ankara 1988),
XXX, 217-244; Gershom G. Scholem, S abbatai S evi. Tize Mystical M e s ialı , Princeton
1973; Ilgaz Zorlu, "Selanikliler", Dünden Bugüne İstanbul A nsiklopedisi, İstanbul 1994,
VI, 495 -496; aynı mlf., Evet, Ben SELANİK Y İM -Tü rkiye Sab e ta yc ılğ-, İstanbul
1998; Abdurrahman Küçük, Dönmeler Tarihi, Ankara (Tarih yok); a y nı mlf. ,
"Dönme" TDV İsl a m Ansiklopedisi (Dİ A ) , İ s tanbul 1994, IX, 51 8-520; Abraham
Galente, Sabetay S evi ve S a b e taycılrn Gelenekleri, Zvi-Geyik Ya y ınlar, İ s t a nbul 2000.
Türk Kültürü İ nc e l emlri Dergisi 89
1
İhtida: Kelime-i şehadt getirerek Alah'ın birlğn ve Hz. Muhammed'in peygam-
berliğn kabul etmektir (Ali Köse, "İhtida, DİA, İstanbul 2001, XXI, 554-558).
26 Rebiülahir 1309 (29 Kasım 1891), Başbknlı Osmanlı Arşiv
4
(BOA), Meclis-i
Vükela CMV), 68İ4.
Rabia Hanım' bu inaış ifade eden belgeyi ileriki satırlmzd yer vercğiz.
Ayrıca Selanik'te 1862 tarihinde meydana gelen başk bir hadiseden dolayı, devrin
Selanik Valisi Hüseyin Hüsnü Paş'nı, dönemin hükümetine arz etiğ yazısnd,
Rabia Hanım' inaış destekler mahiyettedir (BOA Sadaret Mektubi Kalemi
Umum Vilayet, 572/1). Bu mevzuyu konu alan makale için ayrıc bkz. Hayrullah
Cengiz, "Selanik'te Bir Avdeti Evinin Aranmsı Hadisesi", Tarih ve Düşnce, (Mart
2004), Sayı 3, s.10-16.
90 Hayrullah CENGİZ
Ali Rıza
8
Efendi dilekçisinin imza yerinde "Selanikli Sürreeminizadelerden" ibaresini
kulanmtdır. Bunu dilekçesinin bir yerinde bahsetiğ Hasan Ağa isimli şahsın
"ahfdın geldiğn bağlmktdır. Bu şahsı tanırke, il. Mahmud Han dev-
rinde (1808-1839) "Tersane ve Darbhane Nezaretleriyle Rusümat ve Sürre Eminlğ
gibi" mühim görevlerde bulndğ belirtmektedir. Sicill-i Osmanf'ye göre, Sela-
nikli Mehmed Ağa'nı oğlu olan Hasan Ağa, şu görevleri icra etmişr: Gümrük
Eminlğ, Bina Eminlğ, Matbah Eminlğ, Kasbşılk ve Tersane Eminlğ. Ay-
rıca Eyüp'te gömülü olduğ da yazılmktdr (Mehmed Süreyya, Sicill-i Osmani, Se-
bil Yay., İstanbul 1996, II, 178-179.) Bir başk kaynakta Hasan Ağa hakınd kıy
metli bilgilere rastlıyouz. Ancak burada dikkati çeken husus; Hasan Ağa'nı "bila-
veled" yani evlada sahip olmadığr (Kemal Beydilli, Osmanlı Döneminde İmalr ve
Bir İmaın Günlğ, İstanbul 2001, s. 124). Bununla beraber Sicill-i Osmanf'de de
evlada sahip olduğna dair bir ifade yoktur. Dolayıs Ali Rıza Efendi'nin Hasan
Ağa'nı "ahfdın olmadığ ortaya çıkmatdr. Bu itibarla Ali Rıza Efendi'nin,
bu şahsın itbarınd istifade etmek istedğ görüşndeyiz.
4 Cemaziyelevvel 1309 (6 Aralık 1891), BOA, Y.PRK. MŞ., 3/54, lef, 2, Ali Rıza
9
Efendi'den Sadarete.
92 Hayrullah CENGİZ
Efendi tam bir şakınl içerisindedir. Kızn evden kaçmsı, hele Avdeti
olmayan birisiyle evlenmeyi tercih etmesi ve belki de Avdetilikten çıkar
Müslüman olduğn duymş olması, kendisini hayrete düşrm ve kız
nı eve dönmesinin yoların aramaya itmşr. Ancak şuna da işaret et-
meliyiz ki, Ali Rıza Efendi'nin iddia etiğ gibi Feyzullah Efendi'nin ko-
naklrıd hizmetçi olduğ kanaatinde değilz. Yaşdıklr kaplı hayat
sebebiyle kendilerine yakın olacak birisini Müslüman bir unsurdan seç-
meleri mantıkl gözükmemektedir. Zaten bu iddia sadece Ali Riza Efendi
tarfınd ileri sürlmş olup Osmanlı devlet görevlilerinin yazışml
rında bu idayı destekleyen herhangi bir kayda rastlnmkdı.'°
Ali Rıza Efendi'nin Sadarete müractı üzerine, Sadrazam Ahmed
Cevad Paş, bu durumda ne yapılms gerktiğn Şeyhülisamıktn sor-
muştr. Yazıd, Rabia Hanım'd bahsedilirken bilhassa ailenin "Avdeti
lerden" olduğna işaret edilmş ve onları "İslamiyet nam-ı celili altınd
bulndkarı cihetle bu babda bir şey diyememeleri lazım gelir ise de
şimdye kadar İslam'dn kız alıp vermedikleri"nin altı çizlmştr. Ayrıca
Rabia Hanım' Selanik'te "naib-i sabıkn hanesine firar ederek Avdetilik-
ten iba [razı olmama] ve i'lan-ı ihtida eyldiğn" ve "ebeveynine itaat
etmesi hakınd mükerreren icra edilen nesayihe adem-i i'tibar ile ebe-
veyni nezdine gitmekten kat'iyyen imtina etmekte" olduğ hususuna da
vurgu yapılmştr.
Yazıdn
anlşıdğ göre, bu arada Rabia Hanım rtıka İstanbul'
gelmiş ve Duagu" Edhem Efendi'nin evinde misafir edilmşt. Sadrazam,
Ali Rıza Efendi'nin dilekçesi ile beraber daha önce alın karar ve diğer
bilgileri Şeyhülisam bildrmş ve "Şer' -i Şerif" uygun olan muamelenin
ların bir kısmn yer aldığ Dönmeler Adeti isimli eserde; Feyzullah Efendi'nin,
1877-78 Osmanlı-Ru Savşı neticesinde Tuna boyundan Selanik'e gelen göçmen
zengin bir İsla~ ailesine mensup olduğn ve bu ailenin Dönmelerin hanelerine
yakın bir evi kiralayarak yerlştiknd bahsedilmektedir (Ahmed Safi, Dön-
melerin Adeti, Yay. M. Ertuğl Düzdağ, 2. Baskı, Zvi-Geyik Yay., İstanbul 2002, s. 32
ve 77).
""Dua eden, duacı" anlmıdki bu terim Osmanlır'd saray, merkez ve esnaf teşki
latrınd dua ile ilgili görevleri yerine getirenler için kulanı resmi bir unvadır.
Duagularda aranan şartl arsınd dürüstlük ve iyi ahlak başt geliyordu. Osmanlı
nı son dönemlerinde bir çok kurumda yaşn ahlaki bozulma bu kurumda da
kendini göstermiş zaman içinde çıkarln fermanlarla çözüm aranmaya çalış ı lmıştr.
(Mehmet İpşirl, "Duag,İA İstanbul 1994, IX, 541 -542).
Türk Kültürü İncelmri De r gis i 93
12
5 Cemaziyelevvel 1309 (7 Aralık 1891), BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef 3, Sadaret'ten
Şeyhülisamığ.
18 Cemaziyelevvel 1309 (20 Aralık 1891), BOA, Y. PRK. MŞ.,
13
3/54, lef 5.
14
Hemen ifade edelim ki, kızn İstanbul' gönderilmesi Ali Rıza Efendi'nin vilayete
arz etmiş olduğ dilekçe sebebiyle değil, Ahmet Cevat Paş hükümetinin almış ol-
duğ karar gerğid.
15
7 Kanunievvel 1307 (19 Aralık 1891), BOA, Y.PRK . MŞ. 3/54, lef 4, Ali Rıza
Efendi'den Şeyhülisamığ dilekçe.
94 Hayrul lah CENGİZ
Burada dikkati çeken iki hususun altın tekrar çizmekte fayda görü-
yoruz. Birincisi, Ali Rıza Efendi ve ailesinin Avdetiler'den olmasın rağ
men İslam hukukundan istifade etmek istemesidir. İkincs ise, bazı yöne-
ticilerin Ali Rıza Efendi ve ailesinin Avdetiler'den olduğn bilmesine
rağmen, onları şekln tanıdklr Müslüman kimlğn kabul ederek,
meselenin çözümünü de yine İslam hukuku çerçevesinde ele almış olma-
sıdr. Ali Rıza Efendi'nin Şeyhülisamık makın arz etiğ bu dilekçe-
den sonra işlemrn hızlandrğ gözlemlemekteyiz. Öncelikle daha
evvel Sadaret'ten gelen tezkire ve ekinin durumu İstanbul Kadılğ'n
sorulmşt. Kadılktn gelen cevaba göre, tarflın İstanbul' da ikamet
ettiklerine dair bir belgeyle, evlenmelerinde herhangi bir şer'i engel olma-
dığna dair oturdklaı mahallenin imaı ile muhtarınd alınmş
"ilmuhaber" ve nüfus cüzdanlrı istenmesine karar verilmşt.
1
"
İstanbul Kadılğ ' nı karınd sonra, Ali Rıza Efendi'nin Şeyhü
İslamığ sundğ yeni dilekçe 22 Cemaziyelevvel 1309 (24 Aralık 1891)
tarihinde İstanbul Kadılğn havale edilmş ve "acele" cevap verilmesi
istenmş. Kadılk dilekçeyi değrlnik bir gün sonra cevabın gön-
dermişt. Kararda Ali Rıza Efendi'nin talebi, "Rabia Hanım' Hacı Fey-
zulah'ın küfüv olmaycğı cihetle akd ve izdvaclrın muvafakat edeme-
yecği beyanıd ibaret bulnmş ve iktza-yı Şer'iys beyan
buyurulmak üzere" evrak önce Fetvahaneye ve oradan da, tarflın
11
ika-
metgahlrı Selanik Vilayeti'nde bulnmasıd dolayı Rumeli
kadıserliğn havale edilmşt (3 Cemaziyelahir 1309/4 Ocak 1892). An-
cak bilemdğz bir sebepten dolayı, 4 Cemaziyelahir 1309 tarihinde
dava dosyaın İstanbul Kadılğ 'nda bekltimsn karar verilmşt.
1
"
Davnı bu ölçüde bürokrasinin çarklın sokulmaı, Ali Rıza
Efendi'nin oyalanarak zaman kaznılm istenldğ ve devlet erkanı
bu evlilik olayın olumlu bir şekild neticelendirmek niyetinde oldukla-
rın akla getirmektedir.
16
BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef 5.
17
Aynı vesika.
" Aynı vesika. Gerek Kadılğn aldığ
karar gerekse Fetvahanenin aldığ karar netic -
!eri belgeler halinde zuhur etmişr. Bu kararlar İstanbul Kadılğ tarfınd a n
onaylanan, makaleye konu olan evrak dosyaın içinde bulunan bir zarfın ön v
arka yüzünde yer almktdır.
Türk K ültürü İncel e m e leri Dergisi 95
uygun gördükleri hak k ında tahkik rapolı h az ırlatmş. Daha sonra temas ede-
ceğimz gibi üç kişl bir ulema grubunu görevlndimşt . Bu gruptan K ırm ı - zade
Mehmed Neş't Efendi'nin tahkikat rapolı yakın zamanda gün ış ığna çıka rılak
basılmştr. Bu tahkik rapolın arsınd Osmanlı Devleti ar ş iv i nd e rastl d ığmz
kendisine ait vesikalrın tekralı olmakla beraber tam burada kulancğ ımz vesi-
kalarda yer almayan ilginç bir belge vardı. Kırm-zade, Ali R ız a Efendi'yi mahke-
mede savunan Ata Efendi'yi bizzat Derviş Paş'nı buldğn, ücretini verdiğn ve
hatta davyı kaznmsı halinde daha başk "mükafatlar da" vadetiğn öğrenmiş ve
bunu tahkikat raporunda Padişh' arz etmişr (K ırm-zade Mehmed Neş't
Efendi, Sultan İkinc Abdülhamfd Han'a Takdim Edilen Jurnallerin Talıkf Raporlarš
(1891-1893), Yay. Reşit Gündoğu, Kemal Erkan, Ahmet Temiz, Çamlıc Basım Ya-
yın, İstanbul 2006, s. 88-89). Konu ile alkı diğer tahkik rapolı s. 70, 71, 85, 86.
96 Ha y rull ah C E NGİ Z
Tesadüf müdür bilinmez ama, aynı gün Ali Rıza Efendi Şeyhülis
lamık makın hitaben yeni bir dilekçe yazdı. Ali Rıza Efendi, daha
önceki dilekçelerine cevap alamamaktan ve kızn kendisine iade edil-
memesinden şikayetçd. Öğrendi kadrıyl kızn "Feyzullah"'
Efendi ile nikah işlemrn sürmekte olduğn, ancak kızna denk ol-
mayan birisine kızn vermeyeceklerini Padişh' arz etiğn, Padişh'ın
emrinin beklenmesi gerkcğin ve bundan dolayı nikah akdinin yerine
22
getirilmemesini istedi. Anlaşı o ki, Şeyhülisamık, Ali Rıza Efen-
di'nin dilekçesini dava dosyaın bulndğ İstanbul Kadılğn gönder-
mekte pek acele etmedi. Nitekim Ali Rıza Efendi'nin dilekçesinin arka
yüzüne yapıln işlem göre ancak 26 Cemaziyelahir 1309 (27 Ocak
1892)'de İstanbul kadılğn gelmişt.
21
Ali Rıza Efendi, Feyzullah Efendi'den bahs e t i ğin de "Efendi" s ıfa tın kullanmamaya
özen göstermi ş tir.
22
25 Kanunievvel 1307 (6 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef 7, Ali R ız a
Efendi'den Şeyhülisamığ .
23
Elimizdeki belge dilekçenin bir sureti olup bu konudaki bir çok belgede olduğ gibi
İstanbul Kadılğ tarfınd çoğaltıp onaylmıştr.
Bir nikah akdinin yerine getirilmesi için Kadı tarfınd verilen izin kağıd.
24
28 Kanunievvel 1307 (9 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef, 9, Zabtiye Na-
z ı rı'nda Sadarete arz.
Türk Kültürü İncelmri Dergisi 97
25
aynı vesika.
aynı
26
vesika.
27
28 Kanunievvel 1307 (9 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef 9, Sadrazam Cevad
Paş'dn Zabtiye Nazırn.
10 Cemaziyelahir 1309 (11 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef 8, Şeyhülisam
28
Müsteşarı'nd Padişh'.
98 Hayrullah CENGİZ
ı •ı
aynı vesika.
30
aynı vesika.
31
aynı vesika.
32
Yapıln "Tebligat ve nesayih-i mezkure"nin ne olduğ belgelerde açık ifade
edilmemekle beraber yukarıd zikretğm husların önemli olduğ anlşıyor.
Türk Kültürü İncelmri Dergisi 99
ı l Kanunisani 1307 (13 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. Ş.,M 3/54, lef 9, Zabtiye Na-
zır'nda Sadrazama.
34
7 Kanunisani 1307 (19 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef 10, Sadrazam Cevad
Paş'dn Şeyhü lisamığ.
100 Hayrullah CENGİZ
diyyenin naslrı"
yarşı surette dengine layık birisiyle evlendirmek
istedğn belirtmekte ve dilekçesini, "Cenab-ı Alah'ın emri ve hazret-i
fahr-ı kainat efendimiz hazretlerinin kavi ve şeriatl mucebince küfüv ve
emsaline tezvic edilmek üzere kerimemin kuların teslim buyrlmasın
din-i mübin ve şeri'at-ı gar-yı Muhammediyye namıyl niyaz ve istir-
ham ederim" diyerek tamlkdır.
35
35
13 Kanunisani 1307 (25 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. Ş.,M 3/54, lef i l , Ali Rıza
Efendi'den Şeyhülisamığ.
36
18 Kanunisani 1307 (30 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. MŞ ,. 3/54, lef 13, Kırm-zade
Muhammed Neşt'n Padişh' arz.
37
BOA, Y. PRK. MŞ . , 3/54, lef 1, Padişh' arz.
Türk K ü lt ürü İnce l eml r i Dergis i 101
hazı r ladı.'" II. Abdülhamid şüphesiz ki kendisine daha önce arz ,edilen
evraklar ile son olarak isteğ İstanbul Kadıs'n elinde bulunan dosyaı
incelmş ve bir karara varmışt. Meydana gelen gelişmr bakıldğn
bu karın tarflın evlenmesi üzerine olduğ anlşımktdr.
1
" 29 Cemaziyelahir 1309 (30 Ocak 1892), BOA, Y. PRK. MŞ., 3/54, lef 15, İstanbul
Kadıs'n Padişh' arz.
19
Belki bu hususa küfüv (denklik) şartın ilk değinmz yerde temas etmemiz
gerktiğ düşnlebirs de, artık evlilik olayın neticldğ ve ancak bu aşm
dan sonra adı geçen şartın işlem konduğ noktada şu açıklmr yapabiliriz: Ön-
celikle ifade etmeliyiz ki, küfüv konusu İslam hukçları arsınd tarışml bir
mevzudur. Osmanlı Devleti'nde genelde cari olan Hanefi Mezhebi yorumuna göre,
evlilikte taraflar arsınd ş u altı maddede küfüv (denklik) arnı: 1. Soy, 2. Müslü-
man oluş, 3. Dindar oluş, 4. Hürriyet, 5. Servet, 6. Sanat. Sayıln bu maddelerde ka-
dına eşit olmayan erkek ona küfüv sayılmz. İslam hukçları küfüvü ya evliğn
lüzum şartı veya sıhat şartı olarak kabul etmişlrd. Bu itibarla küfüvün şartlın
eksik olduğna inanan aile büyüklerinin (velilerin) başvurmsı halinde nikah akdini
feshettirme hakı vardı. Nitekim bu fesih örnekleri ve konu hakınd tefrualı
bilgi için bkz. Mehmet Karagöz, "Osmanlı Aile Hukukunda Küfüvün (Denklik)
Tatbikı ile İlgi Bir Değrlndim", Türk Külın'i İıcelmri Dergisi, İstanbul
1999, I, 127-142.
'Mihir', evlenirken erkek tarfınd kadın verilen nikah bedeli, anlmı gelir.
Bunun; Mihr-i Muaccel, Mihr-i Müeccel olmak üzere iki kısm vardı. Mihr-i Muac-
cel, nikah öncesinde kız tarfın ödenmesi gereken para veya mal cinsinden şeylr;
Mihr-i Müeccel ise, erkğin karısn boşamsı hali nde karısn o günün şartlınd
kadın haytın garanti edecek şekild nikahta vermeyi taahhüt etiğ para veya
zinet eşyasıd ır. Yani kısa c ası kadın güvencesi ve s i go rt asıdr.
102 Hayrullah CENGİ Z
Bu evlenme olayı ile ilgili olarak en son belgeye Yıld z Maruzat D ef-
teri'nde rastlmkyız. " Bu defterlerde yer alan konulara, il. Abdülhamid
bizzat kendi el yazısl değrlnim yapmıştr Evlilik olayın
. kı
saca anltıdğ ilgili sayfın gerekli kısmnda "Cim" harfiyle karşıl
maktyız. Bunun anlmı il. Abdülhamid'in "bir mütalsı , bir cevabı
1
olacğı demek"' olduğn bilmekle beraber Osmanlı arşivnde bir bel-
geye rastlymdığzn, cevabi emrin sözlü olarak verildğn düşn
mekteyiz.
Netice
Bu evlilik olayı
meşaktli yaklşı 2,5 aylık bir süreç sonunda Rabia
Hanım ve Feyzullah Efendi'nin mutlğ ile sonuçlamıştr. Ali Rıza
Efendi ve ailesinin bu olaydan nasıl etkilndğ ise bilemiyoruz. il.
Abdülhamid ve hükümet yetkililerine gelince muhtemelen bir ilki ger-
çeklştirmn sevincini yaşmılrd.
Netice olarak Selanik valisinin, Rabia Hanım ve Feyzullah Efendi'yi
Selanik'te evlendirmeye cesaret edmiğn göre, Avdetilerin gücünden
çekindğ aşikrdı. Rabia Hanım' Selanik eski naibinin evine gelerek
ilan-ı ihtida etiğn ve bu durum resmi ağızlrdn ifade edilğn göre
"Avdetilerin" gerçekte Müslüman olmadıkr, Osmanlı bürokrasisi tara-
fında zımne kabul edilmştr. Başt Selanik Valisi'nin yazışmlrnd
olmak üzere "Avdetilerden" bahsedilirken "İslamiyet nam-ı celili altınd
bulndkarı cihetle" denilerek görünşte Müslüman oldukarı halde o
ana kadar Müslümanlarla kız alıp vermedikleri konusuna işaret edilmesi,
Osmanlı bürokrasisi tarfınd bu cemaatin hususiyetlerinin bilndğ
ve takip edilğn göstermektedir.
7 Receb 1309 (6 Şubat 1892), BOA, Yıldz Mütenevvi (Y.MTV.), 59/13, lef 2.
41
7 Receb 1309, (6 Şubat 1892), BOA, Y. MTV., 59/13, lef ı, Şeyhülisam'dn Padişh'
arz.
42
7 Receb 1309, (6 Şubat 1892), BOA, Yıldz Maruzat D efteri, nr. 3552, s. 31; nr. 4333.
43
Tahsin Paş, Sultan Abdülhamid Tahsin Paş'nı Yıldz Hatırl , Boğaziç Yayınlr,
İstanbul 1990, s. 7.
Türk Kültürü İncelmri Dergisi 103
EK: I
Pişgah-ı mekari-tnhı hazret-i sadr-ı azamiye
Maruz-i çaker-i kemineleridir ki,
Mukaddema Selanik'te kain konağımzd hizmetçilikte bulndğ sı
rada nasıl kerimemin nazr-ı muhabbetini celbtmiş olan Feyzullah nam
şahıs bu kere kız ile hafiyen icra eyldiğ muhabere neticesinde muma-
ileyhaı kaçırmğ tasaddi etmiş ve bu tasaddisi üzerine kız !eylen nasıl
haneden çıkarmş olduğna tarf-ı bendeganemden işe ıtla' hasıl olup da
takibine ibtidar olundğ zaman kızn Selanik Alaybeyinin hanesinde bulun-
duğ haber alınmğ hemen !eylen Alaybeyine müracaatla kızn iadesi talep
olunmş ise de Alaybeyi o gece kızn orada bulndğa tecahül gösterip
ancak ertesi günü mua-ileyhnı nezdinde bulndğ ikrar ve itiraf
etmişr. Halbuki hükümetce kızn muhafzsın lüzum görünmş olsa dahi
emr-i muhafznı familysı Dersaadet'te bulunmak mülabesesiyle hanesinde
bekar bulunan bir memura tevdii muvafık olamycğı ve bu keyfiyetin na-
zar-ı ammede calib-i şüphe bir çirkin muamele olacğı beyanıl beraber kızn
iadesi istrhamın dair mak-ı vilayete takdim eyldiğm arzuhal üzerine
devletlü paş hazretlerinin Selanik'i yeni teşrif e tmi ş olup binaenaleyh ahvl-ı
mahlıye tamıyl vakıf bulnmarıd mı yoksa bazı garzknı
te lkinatı itimad göstermiş olmarınd mı her neden ise kızn iadesine
muvafakat gösterilmdğn başk kız görmek ve hizmetçilik eden bir
admın iğfaltıy hane-i pederde mazhar olagediğ naz ve naimi terk ve feda
etmemesi zemininde nesayih- münasibe icra etmek üzere Alaybeyinin hane-
sine gitmek arzusunu izhar eden kızn valide ve akrbsın dahi müma-
ileyhanı ihtilattan memnu' olduğ beyanıl cevab-ı redd i'ta kılnmştr.
Bunun üzerine kızn hükümetçe bir emniyetli yerde bulndrması matlup
ise ona bir şey diyemezsem de zaten bekar olan mir-i müma-ileyh ile
mücerred bulunan deftrı- vilayet ve sair rüfekasın arsı birleştk
bir hanede bulnması halka karşı namüs-i acizanemi alenen ihlal demek ola-
cağınd buna hiçbir vechile razı olamycğıdn ve kızn mukteziya-ı
şer'iyn muhafzsın daha muvafık olan bir haneye nakli lazım gelece-
ğinde bahisle ikinci def'a olmak üzere mak-ı vilayete vuku'bulan müra
cat-ı acizanem üzerine kız Selanik Belediye Reisi İbrahim Beyin hanesi
nakledimş ve fakat Arnavud Feyzullah nam-ı diğer Abdullah ile ona taraf-
tarlık edenlerin semere-i telkinaı olmak üzere kız güya hane-i pederde
tesmim edilcğ beyanıl vuku'bulan nesayihi isga etmişr. Bir pederin
ciğerpas olan evladın velevki vadi-i peyan-ı dalal ve iğfal olsa dahi tesmim
eylemek gibi cinayt-ı müdhişey cür'et edmycği evlad sahibi bulunanla-
rın mahkeme-i vicdanı bedaheten teslim edecekleri bir keyfiyet olduğn
dan orasın uzun uzadıy muhakemesine lüzum görmeyerek yalnız kızm
iğfal ile kaçırdtn başk maazallah eşna'-i cinaytı irtikab edcğim zemi-
Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi 105
EKii
Babıli
Daire-i Sadaret-uzma Mektubı Kalemi
Aded 177
Tarf-ı val-yı fetva-penahiye,
Ma'ruz-i bende-i dırneli ki,
Selanik'te mutavın avdetilerden Şeşb-zad Osman Efendi'nin hafi-
desi ve Ali Efendi'nin kerimesi Rabi'nı münasebet peyda etmiş olduğ Ma-
nastırl Hacı Feyzulah'ın delaletiyle naib-i sabıkn hanesine firar ederek
avdetilikten iba ve ilan-ı ihtida eyldiğn ve ebeveynine itaat etmesi hak-
kında mükerreren icra edilen nesayihe adem-i itibar ile ebeveyni nezdine git-
mekten kat'iyyen imtina etmekte olduğna ve mezburenin bu firardan
maksdı merkum Hacı Feyzullah ile tezevvücden ibaret olup avdetiler İslami
yet nam-ı celili altınd bulndkarı cihetle bu babda bir şey diyememeleri
lazım gelir ise de şimdye kadar İslam'dn kız alıp vermediklerinden bahs ile
ne muamele· olunmak lazım gelcği Selanik vilayet-i celilesinden ha-tahrirat
istifsar edilmesine ve sı1ret-i iş'ar göre merkumenin on sekiz-yirmi yaşınd
bir reşid ve faile-i muhtar olduğ anl ş ılmasn binanen Meclis-i Mahsı1-
Vükela'ca verilen karar vechile bir guna mahzur-ı mahalli ve mani-i şe r 'ı ol-
madığ halde merkumenin talibe o lduğ Manstırl Feyzullah ile akdi icra
ettirildikten sonra ve orada akdinde mahzur olduğ takdirde akdi burada icra
ettirilmek üzere vasıt-i mü'temine ile Dersaadet'e gönderilmesi ba-telgraf-
name vilayet-i mü şar ünileyh ay ve kızn vürudunda ale'-usı1 me'mende mi-
safir edilerek keyfiyetin iş'arı zabtiye nezaret-i behiyyesine tavsiye edilmş idi.
Vilayet-i müşarn-ileyhd cevaben gelen tahriratta akdin buraca icrası
şıme-i maslahata daha muvafık olacğı cihetle bir kadınl bir polise terfıkan
zabtiye nezaretine gönderilğ ve talibi olan Hacı Feyzullah'da diğer vapurla
Dersaadet'e azimet etmesi ihtar et irld ği izbar ve mı1a-ileyhn vürud et-
tiğ beyanıl icabı nezaret-i müşarnileyhd cevaben istş'ar olunma s ı üze-
rine mı1a-ileyhn usulü vechile duag efendinin hanesine i'zamı nezaret-i
müşarn-ileyh bildrmş ve tahri-ı cevabıy mebhusn-a kızn
pederi Ali Rıza Efendi tarfınd bazı isıd'ay havi bu kere verilen arzuhal ile
beraber savb-ı alı-i fetva-penahilerine gönderilmş olmağ mukteza-yı şer'- i
şerif tevfikan muamele-i lazımeni icrasın himem-i aliyye-i meşihat-pn
hileri derkar buyurulmak baınd emr ü irade hazret-i menlehü'l-emrindir.
Fi 5 Cemaziyelevvel sene 1309 ve fi 25 Teşrinsa sene 1307
Sadrızm Cevad
Aslına mutabıkr
(mühür) Kad ı- ı Darü'l-hilafeti'l-aliyye
Kaynak: BOA, Y . PRK.MŞ, 3/54, lef 3.
Türk Kültürü İncelmri Dergisi 107
EKIII
Daim budur Hak'dan niyazım
Afiyetle serir-i saltnıd daim ola padişhım
Şevktlü efendim hazretleri,
Selanik'te avdetilerden Şeşbzad Osman Efendi hafidesi ve Ali Efendi
kerimesi Rabia baliğ olduğ halde naib-i sabıkn hanesine firar ederek bu
firardan maksdı Manstırl Hacı Feyzullah ile tezevvücden ibaret olup avde-
tiler İslamiyet nam-ı celili altınd bulndkarı cihetle bu babda bir şey di-
yememeleri lazım gelir ise de şimdye kadar İslam'dn kız alıp vermedikle-
rinden bahisle ne muamele olmak lazım gelcği Selanik valisinden ha-tahri-
rat istifsar olundukta tarf-ı sadaretten suret-i iş'ar göre merkumenin on
sekiz-yirmi yaşınd bir reşid- faile-i muhtare olduğ fehm olunmş binae-
naleyh Meclis-i Mahsus-i Vükela'ca verilen karar vechile bir güna mahzur-i
mahalli ve mani-i şer'i olmadığ halde merkumeyi talibi Feyzullah'a akdini
icradan sonra ve orada akdinde mahzur olduğ takdirde burada icra ettirmek
üzere vasıt-i mu'temine ile Dersaadet'e gönderilmesi ha-telgraf valiye iş'ar
[ve] vali dahi cevaben Deraliyye'de akdin icrası şime- maslahata daha muva-
fık olacğı cihetle bir kadın bir de bir polise terfikan zabtiye nezaretine götü-
rüldğ ve Feyzullah dahi vapur-i aher ile Dersaadet'e azimet etirldğ ve
mumaileyh vürudunda usulü vechile duag efendi hanesine i'zamı zabtiye
nezaretine bildirilmesi üzerine vürüdunda hane-i duagüya misafir verilmşt.
Badehu pederi tarfınd verilen istida ile bu kere verilen arzuhal Bab-ı
Fetva'da İ s tanbu l kadısn havale kılnmştr. Halbuki istdalrın hülasa-i
meali kızna Feyzullah küfüv değil demeden ibarettir. Küfüv d e ğil davsı
şer'an kable'l-akd mesmu' olmadığn muhakemelerine bed' olunmaıştr.
Velakin kızn sakine olduğ Fevziye Mahallesi imaı mani' -i şer ' is olmadı
ğına dair ilmuhaber vermesi üzerine İstanbul kadıs da akdolunmsı izin-
name vermişt. Mesmu'-i aciziye göre kızn bası duagü efendi[yi] görmüş
ve h a tırn eline almış kendi tarfın celb etmiş onun için izin-name ald ı ktan
sonra akdin icrasın leyte ve le'alla elğin koymuş. Fakirin zanı göre bu
maddenin siyasete müteallik ciheti yoktur ve Dervi ş Paş 'nı varksı ilti-
mastan ibarettir. Mesmuuma göre kızn bası tahdiş - i zihn için etraftan
masnu' telgraf[ı] atabe-i ulyaya verdirecek imş. Hakit-ı hal bu minval
üzere olduğ ma'ruzdur.
10 Cemaziyelahir 1309 E'd-dai
Müsteşar-ı Meşihat
(Mühür)
[DERKENAR]
Mezbure Rabia bakire olmayıp seyyibe olduğ mesu olmağ a pede-
rinin bu babda itrazı mansız gibi z an o lundğ ma'ruzdur. Bu hususa dair
dailerine tahkiki havale buyurulan evrak leffen takdim kılnd.
Kaynak: BOA, Y .PR K. MŞ , 3/54, lef 8.
108 Hay rull ah CENGİZ
EKIV
Abstract
An interesting story whic ended with marriage emerged in a short time between
Feyzullah Efendi, a young muslim man and his beloved Rabia Hanım, a
member of Avdetf Community in Tlıesaonik in the lası quarter of 19th century
is evaluated in this article. Tlıis case in which Otoman Legal Ofıces and high
bıreacy inclıde indicates the official approach of Ottoman State to the Avdetf
Comınity and the s itıaon of it in Ottoman legacy and social system ratlıe
tlıan a simple love ajfair between two indvıals.
Keywords
Tlı e salonik, Donmeh, Lady Rabia, Ali Riza Efendi, Dervis Pasha, Slutan
Abdulhami il, Shaikh al-lslam