Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 682

T.C.

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ ANABİLİM DALI

W. RADLOFF’UN DERLEMELERİNDE KIRIM TATAR


TÜRKÇESİNİN ÖZELLİKLERİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan
Işılay IŞIKTAŞ SAVA

Tez Danışmanı
Doç. Dr. Zühâl YÜKSEL

Ankara, 2008
ONAY

Işılay IŞIKTAŞ SAVA tarafından hazırlanan ” W. Radloff’un Derlemelerinde


Kırım Tatar Türkçesinin Özellikleri” başlıklı bu çalısma, 25.02.2008 tarihinde
yapılan savunma sınavı sonucunda oybirligi ile başarılı bulunarak jürimiz
tarafından Çağdaş Türk Lehçeleri Anabilim Dalında Yüksek Lisans Tezi
olarak kabul edilmistir.

Prof. Dr. Çetin PEKACAR (Başkan)

Doç. Dr. Zühâl YÜKSEL

Doç. Dr. Naciye YILDIZ


ÖN SÖZ

Tezimizin konusu Wilhelm Radloff’un 1896 yılında St. Petersburg’ta


kiril alfabesiyle basılan “Proben Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme
(Türk Boyları Halk Edebiyatı Derlemeleri); VII. Cilt Kırım Yarımadası Ağızları
Örnekleri” adlı eserin transkripsiyonlu metni, Türkiye Türkçesine aktarılması
ve gramer bakımından incelenmesidir.

Tezimizin giriş kısmında Kırım ve Kırım Tatarları adlı bölümde Kırım


ve Kırım Tatarları hakkında genel bilgiler verilmiştir. Wilhelm Radloff adlı
bölümde tezimizin konusu olan eseri derleyip yazıya geçiren ünlü Alman
asıllı Rus Türkoloğu’nun hayatı ve eserlerinden bahsedilmiştir. Kırım
Tatarcası ve Proben Vıv adlı bölümde de Kırım Tatarcası ve ağızlarıyla ilgili
genel bilgi verilerek Kırım Tatar ağızları ile ilgili çalışmalar değerlendirilmiş;
çalışmamızın temelini teşkil eden Proben isimli eserin Vıv cildi hakkında
eserin ön sözünde Radlof tarafından yapılan tasnif Rusçadan Türkiya
Türkçesine tercüme edilmiştir.

Tezimizin metin ve akatarma kısmında Kril alfabesiyle basılan


“Proben Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme (Türk Boyları Halk
Edebiyatı Derlemeleri); VII. cilt Kırım Yarımadası Ağızları Örnekleri” adlı
eserde yer alan derlemelerin transkripsiyonlu metni hazırlamış, daha sonra
bu transkripsiyonlu metin Türkiye Türkçesine aktarılmıştır. Aktarmada kelime
kelime aktarma esas alınırken gerekli görülen yerlerde kelime kelime
aktarmadan ziyade anlatılmak istenen mânâyı verme yoluna gidilmiştir.
ii

Tezimizin inceleme kısmı ise, Kırım Tatar ağızlarının gramer


yapılarını belirlemek maksadıyla yapılan bir çalışmadır. Bu çalışma
sırasında Kırım Tatarcasının Güney Ağızları ve Kuzey Ağızları dikkate
alınmıştır. Çalışmamızın metodu gereği gramer incelemesinde yalnız
metinlere bağlı kalınmıştır. Gramer incelemelerimizde tespit ettiğimiz
hususlar zaman zaman Türkiye Türkçesi ve bugünkü Kırım Tatar edebî dili
ile mukayese edilmiştir.

Çalışmamızın inceleme kısmında önce eserin imlâ özellikleri


belirtilmiş; ses bilgisi bölümünde bilhassa Türkiye Türkçesinden farklı
özellikler arz eden ünlüler ve ünsüzler tanıtılmış, ünlü uyumları ile ünsüz
uyumunun eserdeki durumu gözden geçirildikten sonra ses hâdiseleri
gösterilmiştir.

İnceleme kısmının şekil bilgisi bölümünde ise önce metinlerimizdeki


yapım ekleri tespit edilmiş, daha sonra isim ve fiillerin çekimleri gösterilmiştir.
Ayrıca metinlerimizde geçen isim fiili, fiillerin birleşik çekimleri, isimle ve fiille
birleşik fiil yapan yardımcı fiiller, sıfat fiiller, zarf fiiller tespit edilerek bunlarla
ilgili örnekler verilmiştir. Metinlerimizdeki zamir, sıfat, zarf ve edatlar tespit
edililerek ana hatlarıyla izah edilmiştir.

Tezimizin inceleme kısmında yapılan açıklamalar ve hükümler


metinden verilen örneklerle delillendirilmiştir. İncelemelerimizde önce tespit
edilen örnekler ve örneğin yanında tırnak arasında Türkiye Türkçesindeki
anlamı verilmiş, sonra örneklerin verildiği ağızların kısaltılmış adları ve
metinde geçtiği sayfa-satır numaraları parantez içinde gösterilmiştir.
İncelemelerimizin sonuçları tezimizin sonuç kısmında özetlenmiştir.
iii

Çalışmalarım sırasında benden yardımlarını esirgemeyen ve bana


her konuda büyük bir titizlikle yol gösteren sevgili hocam Doç. Dr. Zühâl
YÜKSEL’e çok teşekkür ediyorum.

Tezimi çalışırken Türkoloji alanıyla ilgili her konuda bana yardımcı


olan Gazi Ünıversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve
Edebiyatları bölümündeki kıymetli hocalarım ile çalışma arkadaşlarıma; uzun
ve yorucu tez dönemimde madden ve mânen benim yanımda olan fedâkâr
aileme, teknik meselelerin çözümünde olduğu kadar manevî dünyamda da
beni her zaman ihyâ eden ve büyük bir sabırla çalışmalarımı destekleyen
sevgili eşim Serkan SAVA’ya, teşekkür etmeyi kendime bir borç bilirim.
iv

İÇİNDEKİLER
ÖN SÖZ ......................................................................................................i-iii
İÇİNDEKİLER ..........................................................................................iv-vii
KISALTMALAR ......................................................................................viii-ix
İŞARETLER..................................................................................................ix
TABLOLAR (ALFABE)..................................................................................x
GİRİŞ.........................................................................................................1-15
1. KIRIM VE KIRIM TATARLARI..............................................1-6
2. WİLHELM RADLOFF (1837-1918)......................................6-11
3. KIRIM TATARCASI ..........................................................11-15
I.BÖLÜM: METİN VE AKTARMA.........................................................16-506
I.1. Bahçesaray........................................................................16-67
I.2. Özenbaş..............................................................................67-88
I.3. İstila...................................................................................89-117
I.4. Karalez ...........................................................................118-154
I.5. Miskor.............................................................................155-186
I.6. Büyük Lamba.................................................................187-219
I.7. Üsküt ........... ..................................................................219-234
I.8. Büyük Hocalar ...............................................................235-302
I.9. Kefe ................................................................................303-331
I.10. Karasu-Bazar ...............................................................332-395
I.11. Asav ............................................................................396-411
I.12. Deir ...............................................................................412-416
I.13. Kögenni Kıyat (Nogay) ...............................................417-487
I.14. Kezlev .........................................................................488-504
II.BÖLÜM: İNCELEME........................................................................505-649
II.1. İMLÂ ÖZELLİKLERİ .....................................................505-507
II.1.1. Ünlülerin imlâsı ......................................................506
II.1.2. Ünsüzlerin imlâsı .....................................................507
II. 2. SES BİLGİSİ..................................................................508-572
v

II.2.1. Ünlüler ...............................................................508-517


II.2.2. Ünsüzler.............................................................518-534
II.2.3. Ses Uyumları.....................................................534-542
II.2.3.1. Ünlü Uyumu ..................................................533-539
II.2.3.1.1. Kalınlık-incelik Uyumu ..........................533-535
II.2.3.1.2. Düzlük-Yuvarlaklık Uyumu....................536-539
II.2.3.2. Ünlü-Ünsüz Uyumu........................................539-540
II.2.3.3. Ünsüz Uyumu.................................................540-542
II.2.3.4. Ses Hâdiseleri ...............................................542-570
II.2.3.4.1. Ünlü Değişmeleri.................................543-548
II.2.3.4.2. Ünlü Türemesi...................................... 548-549
II.2.3.4.3. Ünlü Düşmesi...............................................549
II.2.3.4.4. Ünlü Birleşmesi ...........................................550
II.2.3.4.5. Ünsüz Değişmeleri.............................. 550-561
II.2.3.4.6. Ünsüz Düşmesi.....................................561-567
II.2.3.4.7. Ünsüz Türemesi ..........................................567
II.2.3.4.8. Ünsüz Benzeşmesi...............................568-570
II.2.3.4.9. Ünsüz Tekleşmesi .......................................570
II.2.3.4.10. Yer Değiştirme ........................................ 570
II.2.3.4.11. Hece Düşmesi ...........................................570
II.2.3.4.12. Hece Kaynaşması .....................................571
II. 3. ŞEKİL BİLGİSİ .............................................................571-649
II. 3.1. BASİT KELİME .......................................................571
II. 3.2. TÜREMİŞ KELİME............................................571-572
II. 3.3. YAPIM EKLERİ ................................................572-583
II. 3.3.1. İsimden İsim Yapma Ekleri.....................572-575
II. 3.3.2. İsimden Fiil Yapma Ekleri ......................575-577
II. 3.3.3. Fiilden İsim Yapma Ekleri.......................578-580
II. 3.3.4. Fiilden Fiil Yapma Ekl.............................580-583
II. 3.4. KELİME TÜRLERİ ............................................583-627
II. 3.4.1. isim ....................................................... 583-584
vi

II. 3.4.1.1. İsim Çekim Ekleri..........................584-599


II. 3.4.1.1.1. Çokluk Eki.............................584-585
II. 3.4.1.1.2. İyelik Ekleri...........................585-588
II. 3.4.1.1.3. Hâl Ekleri...............................589-599
II. 3.4.1.2. İsimlerde Soru...............................599-601
II. 3.4.1.3. İsimlerde Bildirme........................601-605
II. 3.4.1.3.1. Şimdiki Zaman.............................602
II. 3.4.1.3.2. Görülen Geçmiş Zaman.......603-604
II. 3.4.1.3.3. Öğrenilen Geçmiş Zaman...........604
II. 3.4.1.3.4. Şart.......................................604- 605
II. 3.4.2. Sıfat ................................................. 605-611
II. 3.4.2.1. Nitelendirme Sıfatları..............605-606
II. 3.4.2.2. Belirtme Sıfatları......................606-607
II. 3.4.2.2. Sayı Sıfatları.............................607-609
II. 3.4.2.3. Belirsizlik Sıfatları...................609-610
II. 3.4.2.4. Soru Sıfatları............................610-611
II. 3.4.3. Zamir................................................ 611-619
II. 3.4.3.1. Şahıs Zamirleri...........................611-614
II. 3.4.3.2. İşaret Zamirleri ..........................615-616
II. 3.4.3.3. Belirsizlik Zamirleri ...................616-617
II. 3.4.3.4. Soru Zamirleri....................................618
II. 3.4.3.5. Dönüşlülük Zamiri ....................618-619
II. 3.4.4. Zarflar .............................................619-624
II. 3.4.4.1. Yer Zarfları .......................................620
II. 3.4.4.2. Zaman Zarfları............................620-621
II. 3.4.4.3. Hâl (Nasıllık-Nicelik) Zarfları.....621-622
II. 3.4.4.4. Miktar Zarfları.............................622-623
II. 3.4.4. 5. Soru Zarfları...............................623-624
II. 3.4.4. Edatlar............................................. 624-626
II. 3.4.4.1. Bağlama Edatları .......................624-625
II. 3.4.4.2. Pekiştirme Edatları........................... 626
vii

II. 3.4.5. Ünlemler ......................................... 626-627


II. 3.4.6. Fiiller .............................................. 627-645
II. 3.4.6.1. Fiillerin Çekimleri.................627-632
II. 3.4.6.2. Kipler ....................................632-645
II. 3.4.7. Sıfat-Fiiller....................................... 645-647
II. 3.5.7. Zarf-Fiiller ........................................647-649
SONUÇ ............................................................................... 650-663
KAYNAKLAR .................................................................... 664-666
ÖZET ...................................................................................667-668
ABSTRACT................................................................................ 669
viii

KISALTMALAR

a) İncelemelerde dil ve dönemle ilgili kısaltmalar

Arp. : Arapça
Frs. : Farsça
İtl. : İtalyanca
Rus. : Rusça
Trk. : Türkçe
Yun. : Yunanca
ET. : Eski Türkçe
Harz. : Harezm Türkçesi
Kaşg. : Kaşgarlı Türkçesi
Kıp. : Kıpçak Türkçesi
Uyg. : Eski Uygur Türkçe

b) Kırırm Tatar Ağız adlarının kısaltmaları

Tezimizde 14 ayrı ağızın kısaltmaları metinlerdeki örneklerin


yanında parantez içinde verilmiştir.

AS. : Asaw
BS. : Bahçesaray
BH. : Büyük Hocalar
BL. : Büyük Lambat
DE. : Deir
İS. : İstila
ix

KA. : Karalez
KB. : Karasubazar
KE. : Kefe
KÖ. : Kezlev
Mİ. : Miskor
NO. : Noğay
ÖB. : Özenbaş
ÜS. : Üsküt

İŞARETLER

/ ¯ / : Ünlüler üzerindeki uzunluk işareti


/ ^ / : Ünlüler üzerindeki inceltme işareti
ä : Kırım Tatar Türkçesinde geniş, düz ve ince bir ünlü; açık e ünlüsü
ä ä : Açık e’nin uzun okun okunması
ıı : Kalın, dar ve düz ünlü olan ı’nın uzun ve y sesine yakın okunması
uu: Kalın, dar ve düz olan u’nun uzatılarak çift dudak v’si gibi okunması
üü: İnce, dar ve düz olan ü’nün uzatılarak çift dudak v’sine yakın okunması
oo: Kalın, geniş ve yuvarlak olan u’nun uzatılarak okunması
ğ : Kırım Tatar Türkçesinde kalın art damak “g” ünsüzü
g : Kırım Tatar Türkçesinde ince ön damak “g” ünsüzü
x : Arapça kelimelerde hırıltılı h ünsüzü
q : Kırım Tatar Türkçesinde arka damak “k” ünsüzü
ñ : Kırım Tatar Türkçesinde nazal “n” ünsüzü
w : Kırım Tatar Türkçesinde çift dudak v’si
x

ALFABE
Kırım Türkçesi Edebî Dilinde Latin Alfabesi’ndeki Radloff’un Kullandığı Lâtin
Kullanılan Kiril Alfabesi karşılığı Kiril Alfabesi. Alfabesi’ndeki
karşılığı
Aa Aa Aa Aa
Бб Bb Бб Bb
Bв Vv Bв Vv
Γ г / Гъ гъ Gg/ Ğğ ΓгЂђ G g / Ğ ğ (kalın,
art damak g’sı)
Дд Dd Дд Dd
ДЖ дж Cc Āā AA aa
Ee E e (ye, e) Ää Ee
Ёё Yo-, Yö- ; ö Ī ī İİ ii
Жж Jj Жж Jj
Зз Zz Зз Zz
Ии İi Ää ää
Йй Yy İ i İ, i ; ünlüden
sonra y
Кк Kk Кк Kk
КЪ къ Q q (a,o,u,ı) K k (kalın ünlülerle) Qq
Лл L l Лл L l
Мм Mm Мм Mm
Нн Nn Нн Nn
Oo O, Ö; o, ö Oo Oo
Пп Pp Пп Pp
Pp Rr Pp Rr
Cc Ss Cc Ss
Tт Tt Tт Tt
Уу Uu;Üü Уу Uu
Фф Ff Фф Ff
Хх Hh Хх X x
Цц TS ts Нн Hh
Чч Çç Чч Çç
Шш Şş Шш Şş
Ы ы Iı Ыы Iı
Ээ Ee Ŷŷ uu
Юю Yu-, Yü- ; ü Ÿ üü
Яя Ya ya; â Ÿÿ ü
Щщ Şç şç Ōō Oo oo
Ъъ Kalınlaştırma ve kesme Jj Yy
işareti
Ь ь İnceltme ve kesme Ң ñ
işareti
Њњ ñ Ö Ö
Öö Öö öö
Ww Ww
џ c
GİRİŞ

Wilhelm Radloff’un “Proben Der Volksliteatür Der Türkischen


Stämme (Türk Boyları Halk Edebiyatı Derlemeleri); Vıv Cilt Kırım Yarımadası
Ağızları Örnekleri” adlı eseri 1896 yılında St. Petersburg’ta kiril alfabesiyle
basılmış olup Kırım Tatarlarının sözlü edebiyat geleneğinin ağızlarından
derlenip yazıya geçirilmiş ilk eseri özelliğini taşımaktadır. Eser bugüne
kadar bir bütün olarak Lâtin harflerine aktarılmamış, dil bakımından ele
alınıp incelenmemiştir. Tezimizde bu derlemeler bir bütün olarak hem Lâtin
harflerine hem de Türkiye Türkçesine ilk defa aktarılmış ve ilk defa üzerinde
dil çalışması yapılmıştır.

1. Kırım ve Kırım Tatarları

Karadeniz'in kuzeyinde yer alan ve otuz kilometrelik Or-Kapı geçidi


kapatıldığında tam bir ada görünümü olan; yüz yıllardan beri Türklerin
yaşadığı Kırım yarımadası, bugün Ukrayna Cumhuriyeti'ne bağlı özerk bir
cumhuriyettir.

“MS. II. yüzyıldan itibaren çeşitli Türk boylarının Kırım’a göçleriyle


Türk ili hâline gelmeye başlayan Kırım, XI-Xıv yüzyıllarda Kıpçakların bu
bölgeye yerleşmesiyle, bazı kıyı şehirleri haricinde, bir Türk ülkesi olmuştur.
XIıv yüzyıldan itibaren Altın Orda Devleti’nin bir ili olan Kırım, XV. Yüz yılın
başlarından Altın Orda Devleti’nin dağılma sürecine girmesiyle Kırım Hanlığı
olarak müstakil bir devlet haline gelmiştir. I. Hacı Geray’dan sonra tahta
geçen I. Mengli Geray döneminde ise Osmanlı Devleti’ne bağlanmış ve hızla
gelişip büyümeye başlamıştır.” (Yüksel, 2005: 16)
2

On sekizinci yüz yıla kadar Geray Hanlar dönemi devam ederken


Ruslar Kırım halkı içinde geniş propagandalara girişip, "Siz Cengiz so-
yundan hanlarsınız, niçin Osmanlı buyruğunda olasınız" diye tahrikler
yaparak nifak sokmaya çalıştılar. Yeri geldiğinde de ordu sokarak Kırım'ı
yakıp yıktılar. Ruslar'a karşı uzun bir mücadele dönemi yaşandı; ancak, bu
sırada 1769-1774 Osmanlı-Rus sonucunda 21 Temmuz 1774 tarihli Küçük
Kaynarca Anlaşması imzalandı. (Kırım T-T E, 1999 Kültür Bakanlığı)

Küçük Kaynarca Antlaşması ile Kırım Hanlığı üzerindeki Osmanlı


himayesi sona erdi. Ruslar entrikalararıyla halkı kanlı iç kargaşaların içine
iterken bir yandan da Rus orduları üç defa Kırım’a girirerek kendi
politikalarını empoze ettiler. Harabeye çevrilen ülke bilfiil Rus işgali altına
girdi. (Kırımlı, 1996: 5)

Ruslar da Kırım'da taraftar tutmak için ugraşmalarına devam ettiler.


Şahin Giray'ı elde ederek desteklediler; yıllarca süren mücadelelerden
sonra. Devlet Giray yenildi ve kaçmaya mecbur oldu. Ruslar Or-Kapı'ya, yani
Kırım'ın kilidine yerleştiler. Şahin Giray Rus üniformaları giydi ve yanında
Rus yaverleriyle gezmeye başladı. Adı gâvura çıktı ve sonunda halk
ayaklanarak Ruslara saldırmaya başladı. Şahin Giray yaralı olarak kaçarak
Ruslara sığındı. İstanbul'dan gelen Baht Giray, Osmanlı askerinin
desteğinde Kırım tahtına oturdu. Çok geçmeden Rus ordusunun desteiindeki
Şahin Giray 1777’de yeniden hakim oldu. Ruslar Kefe ve diğer Kırım
limanlarını işgal ettiler. Kırım'dan ardı arası kesilmeyen göçler başladı;
Anadolu'ya geçtiler. Ruslar ilk hamlede yetmiş beş bin Rus'u Kırım'a
yerleştirdiler. Osmanlı için savaşmaktan gayri çare kalmamıştı; ama, bunu
yapacak gücü yoktu. Uzun müzakerelerden sonra savaş bir süre ertelendi ve
Aynalıkavak açıklaması imzalandı. Osmanlı, Rus işgalindense, bağımsız
Kırım'ı korumaya razıdır. Zaten, Osmanlı Hakanının tasdik etmediği han'ı
3

Kırım halkı da tanımamakta idi. Osmanlı Şahin Giray'ı tasdit etti. Ancak,
Kırım Halkı ve Kuban Türkleri bu "Gâvur Han"a ısınamamıştı. 1782'de
yeniden ayaklandı. Şahin Giray'ın kuvvetlerini dağıttılar. Han, yine Ruslara
sığındı. Sonra, Rus ordusunun desteğinde yeniden Kırım'a girdi. Rus ordusu
otuz bin Kırımlıyı kılıçtan geçirdi. (Kırım T-T E, 1999 Kültür Bakanlığı)

19 Nisan 1783'te Çariçe II. Yekaterina yayınladığı bir manifesto ile


Kırım Hanlığı’nın ortadan kalktığını ve onun arazilerinin Rusya
İmparatorluğu’na ilhak ettigini ilân etti. (Kırımlı, 1996: 6)

O zaman Kırım'da 1556 cami vardı. Osmanlı bitkindi; 1784'te ilhakı


kabul etti. 1787'de Kırım için yeniden sancaklar çıkarıldı. Şahbaz Giray ve
ardından Baht Giray, Kırım hanı ilân edilerek Bucak Türklerinin başına
getirildi. Uzun süre döğüştüler ve yenildiler. Yaş Anlaşması imzalandı. Kırım
siyasî ve iktisadî bağımsızlığını kaybetmenin yanında, kültürel açıdan da
tam bir kıskaca alınmıştı. Bir yandan durmadan Rus kolonileri kuruluyor,
nüfus yerleştiriliyor, bir yandan kiliseler yoluyla Hristiyanlaştırma çalışmaları
yapılıyordu. Gayenin Ruslaştırmak olduğu açıkça ifade ediliyor ve cami ve
medreseler kapatılıyordu. 1870'te açılan Tatar Muallim Mektepleri, Türkiye
Türkçesinin yerine Tatarcayı desteklemiş ve Ruslaştırmanın ilk adımı olarak
görüldüğünden halk da buralara itibar etmemiştir. 1876'dan itibaren Çar
rejiminde belirli bir rahatlama görüldü. Kırım Türklüğünün kültürel gelişmesi
ve aydın bir kesimin yetişmesinde özellikle İsmail Gaspıralı öncülük etti. Köy
okulları ıslah edildi; yeni usûl egitim yaygınlaştırmaya çalışıldı. 1905 Rusya
inkılâbından sonra gelen rahatlama içinde, Türkiye'de okuyanların Kırım'da
ögretmenlik yapmalarına izin verildi. 1883'ten itibaren çıkmasına izin verilen
Tercüman gazetesi, yalnız Kırım'da degil, bütün Türk dünyasında ilgi ile
okunan ve aydınları etkileyen bir merkez oldu. Millî meselelere ilgi duyan
aydınların sayısı giderek arttı. "Vatan Cemiyeti" adıyla, Kırımlı aydın
gençlerin kurdugu gizli cemiyet, daha sonra 1917 ihtilalinde Millî Fırka haline
4

gelerek, Kırım istiklâl hareketinin öncüsü olmuştur. Rus Çarlığının çökmesi


üzerine, Vatan Cemiyeti'nin öncülüğünde Bahçesaray'da bin beş yüz
temsilcinin katılmasıyla, Kırım Müslümanlarının Birinci Umumi Kongresi
toplandı. Kongre, Kırım'ın medeni muhtariyetine karar verdi. Mayıs 1917'de
toplanan Rusya Müslümanları Kongresi'nde millî devletler kurulması kabul
edildi. Müfti Çelebi Cihan başkanlığındaki Kırım İcra Komitesi de, bir millî
ordu kurulmasına, egitimin, dinî yönetimin yeniden düzenlenmesine karar
verdi. Bir piyade alayı kuruldu; altmış sekiz okul Türkleştirildi, Tercüman
Gazetesi yanında Millet gazetesi yayımlanmaya başladı ve Akmescit'te bir
medrese kuruldu. (Kırım T-T E, 1999 Kültür Bakanlığı)

Kırım Tatar Miilî Kurultayı 9 Aralık 1917’de Bahçesaray’da


toplanarak İlk Kırım Tatar hükûmetinin başkanlığına Numan Çelebi Cihan’ı,
Harbiye Bakanlığı’na Cafer Seydahmet’i seçti. Kırım Tatar Miilî Kurultayı’nın
üç eşbaşkanı da Hasan Sabri Ayvazov, Abdülhakim Hilmi ve Cafer
Ablayev’den oluşturuldu. (Kırımlı, 1996: 250)

“Millî Kurultay, 13 Kasım 1917 tarihli oturumunda on sekiz maddelik


bir Anayasa kabul etti. Buna göre, Kırım Halk Cumhuriyeti kurulmuş
oluyordu. Kurultay, daha sonra seçimlere gidilmek üzere Meclis yerine
geçmişti. Çelebi Cihan'ın başında bulundugu Kırım hükümeti Akyar hariç
bütün Kırım'ı kontrol etmekte idi. Fakat, Kırım millî hükümeti fazla sürmedi.
Bolşevikler Kırım'ı işgal ederek 23 Şubat'ta Çelebi Cihan'ı kurşuna dizdiler.
1918'de milliî kuvvetler yeniden harekete geçerek duruma hakim oldular. 8
Mayıs'ta Kurultay toplantıya çağrıldı. Bu sırada Rusların kurdurduğu
hükümet de devam ediyordu. Osmanlı ve Almanya Kırım'ın Türk
Cumhuriyetini tanıdılar. Toplanan ikinci Kurultay siyasî, sosyal ve iktisadî
konularda bir çok kanunlar çıkardı. 3 Kasım 1919'da Bolşevikler Kırım'ı
yeniden işgal etti. 18 Ekim 1921'de bir kararname ile, Veli İbrahim
5

başkanlığında Kırım Sovyet Cumhuriyeti'ni kurdular. Bolşevikler diğer Rus


unsurlarla mücadele içinde olduklarından, önce yumuşak davrandılar.
Kırım'ın muhtar bir cumhuriyet olacağı vaadinde bulundular. Türkçe resmî dil
kabul edilip, daha önce topraklarından sürülmüş olanlara topraklarının geri
verilmesi gibi tedbirler ilân edildi. Bu tedbirler yerine getirilmediyse de, 1928
yılına kadar Kırım Türk Cumhuriyeti özerk bir cumhuriyet olarak varlığını
sürdürdü. Hükümetin başında bir Türk vardı ve üyelerinin çogunluğu da Türk
idi. Özel mülkiyete de vizin verildiğinden istikrarlı bir gelişme yolu açılmakta
idi. Türkler tarafından çeşitli edebi, kültürel dergiler ve gazeteler çıkarılmaya
başlandı. 1928'de özel mülkiyetin kaldırılması ile yeni ve yıkıcı bir dönem
daha başladı. 1928 ve 1931 yılları arasında da, toprakları ellerinden
alınanların direnmesi üzerine kırk bin cıvarında Kırımlı Ural bölgesine sürgün
edildi. Bundan sonraki yıllarda da, Ruslaştırma icraatlarına karşı gelen
sayısız Kırımlı aydın öldürüldü yahut sürgün edildi. (Kırım T-T E:1999 Kültür
Bakanlığı)

İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanlar Kırım’ı işgal etti ve birçok


köyü yakıp yok etti. 18 Mayıs 1944’te ise Ruslar, Kırım Tatarlarını toplu
olarak Türkistan’ın içlerine ve Sibirya’ya sürdüler. Bu sürgünde sayısız
insan, vahşice dolduruldukları vagonlar içinde ve gittikleri sürgün yerlerinde
Kırım'ın uzağında can verdiler. Kırım'da artık Türk kalmamıştı. Kırım, 1954
Şubat'ında çıkaratılan bir kararname ile Rusya Federasyonu'ndan
çıkartılarak Ukrayna'ya bağlandı.” (Kırım T-T E, 1999 Kültür Bakanlığı: 19)

“Sovyet Hükümeti 5 Eylül 1967'de yayımladığı bir kararname ile


Kırım Tatarlarına haksızlık yapıldığını kabul etti; ama vatanlarına dönüş izni
vermedi. 1989'dan itibaren her yana dağılmış olan Kırımlılar, her türlü yokluk
ve sıkıntıyı göze alarak Anavatanlarına dönmeye başladılar. Anavatana göç
hâlen de devam etmekte ve Kırım'daki Türk nüfusu giderek artmaktadır. 12
6

Şubat 1991'de Ukrayna'ya bağlı olarak Kırım Muhtar Cumhuriyeti kuruldu.


26 Haziran 1991'de ikinci Kırım Tatar Millî Kurultayı toplanarak, Kırım
Tatarlarının kendi kaderlerini kendilerinin belirleyeceğini ilân eden "Kırım
Tatarlarının Millî Egemenlik Bildirisi"ni yayımladı ve Kırım Tatar Millî
Meclisi'nin 33 kişilik üyesini seçti. Meclis başkanlığına Mustafa Cemil
Kırımoğlu getirildi.” (Kırım T-T E:1999 Kültür Bakanlığı : 20 )

1956'da seyahat hürriyeti elde eden Kırım Türkleri, için en önemli


meselelerden biri de Vatan'a dönme mücadelesi olmuştur. 1967'den sonra
mümkün olmayanı gerçekleştirme pahasına Vatan'a dönmeye başlamaları
zamanla Kırım kültürünü, dolayısıyla edebiyatlarını da Kırım'a taşımalarını
sağlamıştır. Kırım Türk folklorunu canlı tutan Kaytarma müzik ve oyun
gurubu, ünıversitenin Kırım Tatar Dilli ve Edebiyatı bölümü Kırım'da
faaliyetini sürdürürken, Kırım Türkçesi ile yayımlanan gazete ve dergilerin
tamamı da Kırım'a taşınmıştır. 1991 yılında yapılan Millî Kurultay'ta Lâtin
alfabesinin kullanılması kabul edilmiş, ancak imkânsızlıklar sebebiyle Lâtin
alfabesi tam olarak uygulanamamıştır. Kitap neşriyatı artık tamamen
Kırım'da yapılmakta ve baskılardan kurtulmuş millî menfaatlerini, millî
duygularını haykırmaktan korkmayan yeni bir nesil yavaş yavaş kendini
göstermeye başlamıştır. Bugün Kırım edebiyatı gittikçe canlanmakta, yazar
ve şâirler edebî dile her geçen gün daha fazla hâkim olarak yazmaktadırlar.
(Kırım T-T E:1999 Kültür Bakanlığı, 41)

2. Wilhelm Radloff (1837-1918)

Gerçek adı Friedrich Wilhelm Radloff olan ünlü Türkolog, asker bir
babanın oğlu olarak 1837 yılında Berlin’de doğmuştur.
7

Lise öğrenimi sırasında, klasik diller, Roma ve eski Yunan


edebiyatları, klasik ve modern Alman edebiyatı konularında aldığı iyi eğitim
filolojiye ilgisini arttırmıştır.

Radloff, lise eğitiminin ardından 1854 yılında Berlin Ünıversitesine


girmiş, önceleri din bilim eğitimi almış, daha sonraları filozof Johann
Friedrich Herbart’ın (1776-1841) felsefe öğretisinden etkilenerek bu alana
kaymıştır.

Berlin Ünıversitesi’nde öğrenim aldığı yıllarda, karşılaştırmalı


dilbilimin kurucularından Franz Bopp (1791-1867), dönemin önemli
dilbilimcileri ; Michel Jules Alfred Breal (1832 -1915), Friedrich Adolf
Trendelenburg (1802-1872) ve Heyman Steinthal (1823-1899) bu
ünıversitede çalışmaktaydılar. Dönemin Avrupası’nda ve eğitim gördüğü
Berlin Ünıversitesi’ndeki dilbilim konusundaki yoğun çalışmalar ve nitelikli
hocalar, Radloff’un bu alana yönelmesinde büyük rol oynamıştır. Radlof,
Berlin Ünıversitesi’ndeki eğitimi dışında Halle Ünıversitesi’nde iki dönem,
ses bilimci August Pott’un (1802-1887) karşılaştırmalı dilbilim derslerine de
katılmıştır.

“Moğol ve Tatarların Kökenleri" (1845) , "Kırgız Gerçeği Üzerine"


(1865) , "Uygur Sorunsalı Üzerine" (1874-1875) gibi çalışmaları ile dönemin
bilim dünyasında kendine önemli bir yer edinmiş olan hocası, doğu bilimci
Wilhelm Schott’un (1802-1889) etkisi ile doğu bilimini kendine çalışma alanı
olarak seçmiştir. Radloff, Türkçe ile birlikte Moğol, Mançu ve Çin dillerini
öğrendiği gibi, İbrani , Arap ve Fars dili derslerine de devam etmiştir.
8

Ural-Altay dilleri konusundaki çalışmaları ve Berlin’de oluşturulan


“Rusya’nın Bilimsel Araştırmaları Arşıvi” ne yaptığı büyük katkıları sayesinde
Rusya ile iyi ilişkileri olan hocası Schott’un tavsiye mektubuyla doğu bilim
konusundaki çalışmalarını sürdürmek üzere 1858 yılında o zamanki
Rusya’nın başkenti olan Petersburg’a gitmiştir. 1854 yılında Petersburg’da
açılmış bulunan Vostoçnıy Fakültet’de (Şark Fakültesi) Kazem-beg, Tantavi,
İ.N Berezin, D.A.Chwolson, V.P Vasilyev ve Popov gibi tanınmış kişiliklerin
çalışıyor olması, Radloff’un Rusya’ya giderek doğu dillerini yerinde
öğrenmek isteğini arttırmıştı.

1860 yılında Altay bölgesinde, Rus-Çin sınırındaki Çuy nehrine


seyahat etmiştir. Bu gezi sırasında yerel halk kültürü ile ilgili bol miktarda
örnek toplamış, Rus ve uzakdoğu insanları arasındaki ilişkileri araştırmıştır.
Daha önceden bildiği Kalmık ve başka Altay dillerine, bu gezi ve sonrası kış
aylarında Çevalkov adlı bir Teleut'tan öğrendiği Teleut (Telenget - Telengut)
dilini de eklemiştir.

Radloff, Sibirya’da 1859-1871 yılları arasında 12 yıl kalmış, kışın


öğretmenlik yapmış, yazları da dil, etnografya ve tarih malzemesi toplamak
üzere Sibirya ve Türkistan’da yaşayan türlü Türk boyları arasında seyahat
etmiştir.

Radloff, 1872’den 1884’e kadar 12 yıl Kazan’da kalmış ve bu zaman


zarfında özellikle pedagoji, felsefe ve genel dil sorunlarıyla uğraşmış,
çalışmalar ile ilgili 11 kadar eser yayımlamıştır.
9

1884’de Kazan’dan ayrılan Radloff Petersburg Bilimler


Akademisi’nin Tarih ve Eski Eserler bölümüne üye seçildi ve oraya gidip
yerleşti. Aynı yıl Kutadgu Bilig'i incelemek üzere Viyana’ya, 1886’da Kırım’a,
1887’de Batı Karamları’na seyahat etmişti. 1891’de Petersburg Akademisi
tarafından Orhon Bölgesi’nin arkeolojik incelemesi için düzenlenen gezinin
başında bulundu. Çin’e geçerek Orhon Yazıtları’ndaki Çince metinlerin
tercümesini yaptırdı ve Kara-Balasagun yazıtının ön tercümesini hazırladı.
Petersburg’a dönünce bu gezi hakkında 1982’de Almanca ve Rusça olarak
iki ayrı ccild halinde basılan bir rapor yayımladı. Yenisey ve Orhon Yazıtları
hakkındaki Fin yayınlarına (1889,1892) ve Radloff tarafından yayımlanan
atlasa dayanarak (1892, 93, 96, 99), Danimarkalı dil bilgini Vilhelm Thomsen
de bu yazıtların alfabesini çözmeye çalıştı. Thomsen 25.11.1892 tarihinde
eski Türk yazıtlarında kullanılan alfabenin sırlarını çözmeye muvaffak oldu
ve araştırmalarının neticesini bir mektupla Radloff’a bildirir. Bu sırada
Radloff da 11 kadar işareti çözmüş olmakla beraber bütün metin ancak
1894’te Thomsen’in anahtarını kullanmak süretiyle okuyabildi ve ilk
denemesini “Die Alttürkischen İnschriften der Mongolei I. Das Denkmal zu
Ehren des Prinzen Kül Tegin” adı altında 35 sayfalık bir broşür halinde
ancak 50 nüsha bastırarak meslektaşlarına dağıttı.

1898’de yine aynı kurum tarafından düzenlenen bir araştırma gezisi


ile Turfan’a ve 1907’de etnografya müzelerini incelemek amacıyla Batı
Avrupa’ya gitmiştir.

Daha sonraki dönemlerde Uygurca el yazma metinler üzerinde


çalışan Radloff, 12 Mayıs 1918 tarihinde Petersburg'da vefat etmiş ve
oradaki Protestan mezarlığına defnedilmiştir.
10

Eserlerinden Bazıları:

• Güney Sibirya Türk Boylarının Halk Edebiyatları ile İlgili Örnekler


- Proben der Volksliteratur der Türkischen Staemme Süd-Sibiriens –
St. Petersburg 1866-1867, 7 Cilt
• Kuzey Türk Boylarının Halk Edebiyatları ile İlgili Denemeler -
Proben der Volksliteratur der nördlichen Türkischen Staemme
• Türk Boylarının Halk Edebiyatları ile İlgili Denemeler - Proben der
Volksliteratur der türkischen Staemme
• Ünlü Sesler ve Dilin Gelişimini Üzerine Etkileri - Die
Lautalternation und ihre Bedeutung für die Sprachentwicklung , 5.
Uluslarası Doğu Bilimciler Kongresi – Berlin 1882
• Zur Geschichte des Türkischen Vokalsystems
• Türk Ağızları İçin Sözlük Denemesi - Versuch Wörterbuches der
Türk Dialecte
• Kodeks Kumanikus’un Türkçe İçeriğinin Sınıflandırılması - Das
Türkische Sprachmaterial des Codex Comanicus
• Kuzey Türk Ağızlarının Karşılaştırmalı Dilbilgisi - Vergleichende
Grammatik der nördlichen Türksprachen – Leipzig 1882-1883
• Kıpçak Dili Üzerine – Zur Sprache der Komanen - Leipzig 1884-
1885
• Alttürkische Studien I, II, III, II., V, VI
• Koşo Saydam ve Tonyukuk yazıtları, Kudatgu Bilig Metin ve
çevirileri
• Kırgız Gözlemleri - Observations sur les Kirghis - Paris, 1864”

(TEMİR:1991. Bu bölüm yazılırken Ahmet TEMİR’in Türkoloji Tarihinde


Wilhelm Radloff Devri, 1991, Ankara eserinden faydalanılmıştır.)
11

3. Kırım Tatarcası

Kıpçak Türkçesinin bir kolu olan Kırım Türkçesi, coğrafî açıdan


tasnif yapan türkologlara göre “Kuzey Türkçesi”; fonetik değişmelere göre
şıve tasnifi yapan türkologlara göre de “tav” gurubu içinde yer almaktadır.
(Yüksel, 2005: 17)

Kırım Hanlığı’nın Osmanlı Devleti ile uzun yıllar içi içe yaşaması ve
hanlık içinde Kıpçak Türklerinin yanında Oğuz Türklerinin de yer alması,
Kırım’da hem Kıpçak Türkçesinin, hem Oğuz Türçesinin, hem de Kıpçak-
Oğuz Türkçesi karışmı konuşma dillerinin oluşmasına sebep olmuştur. Bu
durumu dikkate alan türkologların bir kısmı bu konuşma dillerini de
sınıflandırmışlardı. (Yüksel, 2005)

Kırım Tatarcası ile ilgili araştırma yapan türkologlardan E.V.


Sevortyan, Kırım Tatarcası adlı makalesinde, Kırım Tatarcasının ses bilgisi
ve zaman zaman kelime hazinesi açısından Oğuz grubunun etkisi altında
kalmasına rağmen Kıpçak grubuna girdiğinden bahseder. Ayrıca aynı
makalede, Kırım Tatar edebî dilinin köken bakımından Kumancaya ve
Karadeniz bölgesinin kuzeyinde yaşamakta olan yakın kabilelerin dillerine
uzanabilen merkezî ağızlardan oluştuğuna değinir. (Sevortyan,1966 ; Minara
Aliyeva tarafından çevrilmiş makaleden faydalanılmıştır; EÜ. Türk Dili ve
Araştırmaları Dergisi, X, İzmir, 2005)

Gergard DOERFER, Kırım Tatarcasını şu şekilde incelemektedir:


1. Kırım Osmanlıcası
2. Merkez Kırım Türkçesi
12

2. a. Kuzey Merkez Kırım Türkçesi ( Merkezi Bahçesaray )


2. b. Güney Merkez Kırım Türkçesi ( Kırım Osmanlıcasının
temas bölgesinde konuşulur ve Kuzey Merkez Kırım Türkçesinden
Kırım Osmanlıcasına geçiştir.)
2. c. Doğu Merkez Kırım Türkçesi ( Feodosiya, Kırım
Tatarcasından Kırım Osmanlıcasına bir geçiştir.)
3. Kırım Tatarcası (Kırım Yarımadasının kuzeybatısında ve
doğusunda)
4. Kırım Noğaycası (Kuzeydoğuda Perakop yöresinde)
5. Dobruca Tatarcası (Köstence’nin güney kısmında)
6. Dobruca Noğaycası ((Köstence’nin kuzey kısmında)
(Doerfer, 1959; Mustafa Argunşah tarafından çevrilmiş makale, Türk
Dünyası Araşırmaları, 1995: 177)

Türk Dünyası’nı hemen her yönden araştırıp inceleyen ve


eserleriyle Türkoloji alanında çığır açan Alman asıllı Rus Türkoloğu Wilhelm
Radloff, 1860-1870 yılları arasında her yıl (1864 hariç) yaptığı gezilerde
derlediği dil malzemesini, 1866-1907 yıllarında 18 cilt halinde (10 cilt metin,
8 cilt tercüme) yayınlamıştır.

Tezimizin konusu olan “Proben Der Volksliteatür Der Türkischen


Stämme (Türk Boyları Halk Edebiyatı Derlemeleri); Vıv Cilt Kırım Yarımadası
Ağızları Örnekleri” adlı eser, Radloff’un 1886-1891 yılları arasında Kırım’da
kaldığı dönemde buradaki sözlü halk edebiyatının ağızlarından derlenerek
yazıya geçirilmiş ve 1896 yılında St. Petersburg’ta kiril alfabesiyle
basılmıştır.
13

Bu eserin ön sözünde Kırım’da yaşayan halkların dil özellikleriyle


ilgili şu tespitlerde bulunmuştur.

1)Güney lehçeleri.

Telaffuzda, dil bilgisi kalıplarında ve leksikolojik bileşimde güney


etkisinin üstün olduğunu görüyoruz.

a)Güney kıyısının şıvesi (Baydar Kapılar’dan Üsküt’e kadar).

Önemli dalgalanmalara uğramayan, kendine özgü sıkı biçimde


düzenlenen ses sistemine sahiptir. Dil bilgisi bakımından bu şıve tümüyle
güney lehçelere ait olmalıdır.

b)Bahçesaray, Simferopol (Akmesçit), Karasubazar, Feodosiya


(Kefe)ve Kerç şehirlerin şıvesi.

Temelinde kuzey şıvesi olan, fakat her tabakasında güney unsuru


ağır basan ve gene de kuzeyinin yerini almayan karışık bir lehçedir.

Fonetik ve dilbilgisinde önemli yeri güney unsura ait olmakla birlikte


her yerde eski kalıplara hâlâ rastlamaktadır. Eski kalıpların daha çok veya
daha az kullanılması bazı şahısların eğitim seviyesi ve uğraştığı iş türünden
kaynaklanmaktadır.

c)Kuzey yamaçlarında ve dağların eteğinde oturanların şıvesi.

Öncekine benzemekle birlikte çoğu zaman kuzey kalıpların ağır


basmasından dolayı karışık bir lehçedir. Ancak herkes kolaylıkla güney
kalıplara hâkim olduğu halde onları çok nadir kullanır.
14

2)Kuzey lehçeler.

a)Kırım şıvesi.

Güney lehçesinin etkisi vardır, ama tümüyle ikinci grupta yer


almaktadır. Telaffuz bakımından bu dil Kuzey-Tatar lehçelerinden
sayılmaktadır. Her yerde kuzey dil bilgisi kalıpları kullanılır ve bazı güney
kalıpları kendini göstermaktedir. Kelime hazinesi, güney etkisine uğramıştır.
Genel olarak dilin şekil birliğinde olduğunu söyleyebiliriz. Çift kullanım
kalıpları çok nadirdir ve sadece bazı kişilerde görülmektedir. Bu tür şıveleri
kesin bir şekilde ayırt edemiyoruz. Çünkü çöl etkisi sebebiyle onların
değişiklikleri yok olmuşlar. Çöldeki diller ise bir yandan Kırım, bir yandan
Kerç yarımadası dillerinden daha net bir şekilde ayrılır. Evpatoriya şehrinde
oturanların dilinin kuzey lehçelere ait olduğunun söylenmek gerekir. Bunlara,
çöldeki Tatarlar ile yaptığı iş türünden dolayı sıkı ilişkilerde bulunan
Karasubazar ve Feodosiya şehirlerinde oturanların bir kısmının dili de
katılmaktadır.

b) Noğay şivesi.

Kırgızca’ya çok yakın olan saf Kuzey-Tatar dilidir. Bu şıve


günümüzde hemen hemen yok olmuştur ve sadece Kıyat köyündeki bazı
insanlar tarafından kullanılmaktadır. Ayrıca, çöldeki ozanların söylediği
şarkılarda ve kahramanlık destanlarında hâlâ yer almaktadır. Kıyat’ın genç
nesili ise daha çok Kırım Tatarlarının dilini kullanmaktadır.

Türkçe konuşan Kırım’ın geri kalan halkının şıvesi ise onlarla


yaşayan Tatarların dilinden hiçbir farklılık göstermemektedir. Karaimler ve
Kıpçaklar, Bahçesaray ve Karasubazar saf şehir lehçesini konuşmaktadırlar.
15

Evpatoriya’da yaşayan Karaimler’in dili çöl lehçelerinin çoğu özelliğini


taşımaktadır.

Bu lehçelerin değişiklik özelliklerini inceleyebilmek için, buradaki


yayımlanmış metinlerin ilk kısmını oluşturan, halk edebiyatının örneklerini
her yerden toplamaya mecbur kaldım. Bu örnekler ancak dil bilgisi bilmeyen
şahıslar tarafından okunmuştur. Bundan dolayı bunlarda halkın en alt
tabakasının bazı şıvelerinin yerel değişikleri tıpkı kullanıldığı gibi
aktarılmıştır. Eğitimli halkın dili, eğitimsiz halkın dilinden tamamen farklıdır.
Kırım şıvelerin tam bir tablo sunmak için bu şıveye önem vermeliydim.
Eğitimli insanların dikte örnekleri yazmaya imkânım olmadı. Arapça yazılan
metinlerin toplanması ise bana paha biçilmez geliyordu, çünkü onlarda
konuşma dilinden daha ziyade Osmanlı edebiyatı etkisi görülmekteydi.”
(Proben 1896: 11-17)

Kırım’da 14 ayrı bölgeden derlenerek yazıya geçirilen bu eserde yer


alan edebî türler, kendi hususiyetlerine göre zaman zaman nesir, zaman
zaman da nazım şeklindedir. Derlemelerde halkın hafızasında yaşayan
destanlar, kahramanlık hikâyeleri ve masallar bulunmaktadır. Bazen bir
destan farklı bölgelerde biraz farklı anlatımlarla karşımıza çıkabilmektedir.
I.BÖLÜM: METİN ve AKTARMA
1. BAQÇISАRАY. 1. BAHÇESARAY
l) Üçkündür l) Üçkündür
1 Bir yaşnıñ аdı Üçkündür. Bu Bir gencin adı Üçkündür
yaş wаrа äwlänä. Bunuñ bаrdır bir idi. Bu genç evlenir. Bunun bir
büyük qаzаn, bir dä ufaq qаzаn. büyük kazanı, bir de ufak
Хаtına däy-ki: bügün bir аş pіşіr! kazanı vardır. Karısına, bugün
5 dii, Хаtın аş pіşіräcäk, büyük bir yemek pişir, der. Kadın
qazanğа na-qаdar tuz qoyacaq? yemek pişirecek, büyük kazana
bіlmäy. Хаtını dii: anamа sоr! dii; ne kadar tuz koyacağını
büyük qazanğa nä qadar tuz bilmiyor. Karısı; anama sor,
qoyayım? sоr! dii, ufaq qаzаnğа büyük kazana ne kadar tuz
10 nä qadar tuz qоyаyım? sоr! koyayım, küçük kazana ne
diiÜçkündür vardı qaynanasına, kadar tuz koyayım, der.
sоrdı qaynanasından. Qaynanası Üçkündür kaynanasına gider,
büyük qаzаnğа qоş awuç, dädi, ondan sorar. Kaynanası büyük
kiçіk qаzаnğа sіñіr dädi. Şindi ol kazana iki avuç, küçük kazana
15 Üçkündür qaynanasınıñ äwindän tek avuç, der. O Üçkündür,
çıqtı yolğa, unutacaq dägänçä qоş kaynanasının evinden yola
аwuç, sіñіr аwuç däp kälä. Şindi çıkar, unutmamak için iki avuç,
yaz künü ädi Üçkündür bu sözlärnі tek avuç diye diye gelir. Şimdi
аytıp kälä bir хаrmаnğа, qоş yaz günüydü. Üçkündür bu
20 аwuç, sіñіr аwuç kälä. sözleri, iki avuç tek avuç diye
Хаrmаncılаr bu söznü äşіtіp dii-ki; diye bir harmana gelir.
sän mındа nä üçün qоş аwuç, Harmancılar bu sözü işitip:
sіñіr аwuç däysin, bіz bundan bäş “Sen burada niçin iki avuç, tek
аltı baqlа bоğdаy çığаr däp avuç diyorsun? Biz buradan
25 аytаmız, sän qоş аwuç, sіñіr аwuç beş altı bakla buğday çıkar
bіzgä yаman іdip аytаsın. Bu diyoruz; sen iki avuç tek avuç
хаrmаncı öpkäläp аnı tutup diyerek bize kötülük
kötäklädilär. Üçkündür sоrdu bu ediyorsun.” derler. Bu
17

хаrmаncılаrğа: nä aytаym? dädi. harmancılar öfkelenerek onu


30 Хаrmаncılаr dädi-ki: bäräkätli tutup döverler. Üçkündür bu
bolsun! däp ayt! dädilär. Şindi bu harmancılara, ne söyleyeyim,
Üçkündür kätä-yatır, bäräkätli der. Harmancılar; bereketli
olsun! bäräkätli olsun! däp kätä- olsun, diye söyle, derler. Bu
yаtır. Bir dаğı warsa, yoldа bir Üçkündür, bereketli olsun,
35 ölük kälip-yаtır, bu ölükkä qаrаp bereketli olsun, diye diye
Üçkündür dädi-ki: bäräkätli olsun! gidiyor. Bir daha gider ki, yolda
bäräkätlі olsun! Ol ölük kätirgän bir ölü getirirler; Üçkündür bu
аdаmlаr yügürüp käldi, bаstı аnı, ölüye bakarak, bereketli olsun,
ölükkä bäräkätli olsun! däp nägä bereketli olsun, der. O ölüyü
40 aytаsın? däp Üçkündürnü getiren adamlar, koşarak gelir;
kötäklädilär. Sоñ Üçkündür sоrа: niye ölüye bereketli olsun, diye
bäräkätli olsun! dägän söz söylüyorsun, diye Üçkündür’ü
yärämаsа, nä аytayım? dii-Аllа döverler. Sonra Üçkündür,
räämät ätsin! däp ayt! dädilär. bereketli olsun, sözü doğru
45 Şindi Üçkündür çığа yolğа yänä değilse ne söyleyeyim, diye
Аllа räämät ätsin, Аllа räämät sorar. Allah rahmet etsin, diye
ätsin! däp kätä-yаtır. Üçkündür аnı söyle, derler. Üçkündür yine
aytıp kätkändä yoldа bir tоy kälä. yola çıkar, Allah rahmet etsin,
Tоynuñ yanına kälip, Аllа räämät Allah rahmet etsin diye diye
50 ätsin! däp ayttı. Аdаmlаr bu söznü gider. Üçkündür bunu söyleyip
äşіtіp Üçkündürnü bаstılаr, giderken yolda bir düğün
kötäklädilär. Ä däli аdаm bu tоyğа alayına rast gelir. Düğün
nä üçün Аllа räämät olsun! däp alayının yanına gelerek Allah
aytаsın? Üçkündür sоrdu-ki: bu rahmet etsin, diye söyler.
55 söz yaramаsа, nä aytаyım? Ol Adamlar bu sözü işitip “E deli
аdаm dii-ki, sän urа! urа! däp adam, bu düğün alayına niçin
qıçqır! diiÜçkündür urа urа däp Allah rahmet etsin diye
qıçqırıp yolğа kätä. Yoldа bir аwcı söylüyorsun?” diye Üçkündür’ü
aw аtacaq, tüfäk qolundа tutup, bu tutarlar, döverler. Üçkündür, bu
18

60 urа urа qıçqırıp yanına kälgändä söz doğru değilse ne


awnı qаçırdı. Bu awcı çаldı söyleyeyim, der. O adamlar;
kötäknі, nä üçün mänіñ awumnı sen hurra, hurra, diye bağır,
qıçqırıp qаçırdıñ? däp, kötäklädi, derler. Üçkündür hurra hurra
kötäklädi. Üçkündür qоrqup sоrdu diye bağırıp yola gider. Yolda
65 аwcığa: napаyım? dädi. Аwcı bir avcı avlanmak için tüfeği
ayttı: sän qıçqırma! sän tіm tіki elinde tutarken, bu, hura hura
bol! dädi. Şindi wаrdı bu Üçkündür diye bağırarak yanına gelince
äwinä, qаqtı qаpuyu, хаtını avı kaçırır. Bu avcı iyice dövdü,
qıçqırdı. Хаtını käldi, sоrdı: kim niçin benim avımı bağırarak
70 qıçqırdı? däp. Bu Üçkündür kaçırdın, diye dövdü dövdü.
awcınıñ sözün “tіm tіki bol!” dädi. Üçkündür avcıya korkarak, ne
Хаtını qоrqtu, kim kälä mänіm yapayım, diye sordu. Avcı; sen
üyümä? däp qоrqtı. Bir dа qaqtı bağırma, sen sessiz ol, der.
qаpunu, qaqtı, о kim о? däp Şimdi bu Üçkündür evine varır,
75 qıçqırdı. Tіm tіki oldu, dädi bu. kapıyı vurur, eşi seslenir. Kadın
Хаtını zіyadа qorqtu bir dа qaqtı gelir, kim bağırdı, diye sordu.
qаpunu, ol kim ädiñ däp ayttı, Bu Üçkündür avcının sözünü,
yänä tіm tіki oldu dädi. Baqtı “sessiz ol”u söyler. Eşi; “benim
Üçkündür, qаpu аçılmаdı, bаrdı evime gelen kimdir?” diye,
80 cääminiñ аzbаrındа yattı, ıştаnını korkar. Bir daha vurur kapıya,
täştі, yattı, ıştаnınañ bunuñ kötü “kim o? ” diye bağırır. Bu
körülä. Käldi äfändi sаbаһ yaqın sessiz ol, der. Eşi fazlasıyla
äzаn оqumа. Baqsа bir ärif yatа. korkar, bir daha vurdu kapıya,
Bu nä şii olmаlı qıp qırmızı? o; kimsin diye söyler, diğeri
85 Üçkündür bäñzäy diiА äfändim yine sessiz ol, der. Üçkündür
şіndi аdım tаptım, diiTurup üyünä baktı ki kapı açılmaz, gider
wаrа. Хаtını sоrа: xaydа qаldıñ? caminin bahçesinde yatar,
diiMän burаdа kötäk аşаdım, dii, pantolonunu yırtar, yatar;
mänіm аdım äfändi tаptı diiBir pantolonundan bunun poposu
90 qаawä pіşіr! dii, çаqırаyıq görülür. Sabaha yakın hoca
19

äfändinі, dii, bir qaawä іçіräyk! efendi ezan okumaya gelir, bir
diiХаtını maqul, diiÜçkündür bаrа de bakar ki bir adam yatıyor.
äfändigä “kälіñ bіzіm üygä, dii, bir Bu nasıl şeydir kıpkırmızı,
qаawä іçmägä, dii, kälіñіz!” Äfändi pancara benziyor, der. Ay
95 qiina, quşana, wаrа olаrnıñ äwіnä. efendim şimdi adımı buldum,
Qaawä pіşіrіp kätіrälär. Хаtını der. Kalkıp evine gider. Eşi,
qazandа аşnı аstı оçаqqa. Qаzаn nerede kaldın, diye sorar. Ben
bаşlаdı qaynamağа. Sоñ dädі burada dayak yedim, benim
хаtın qоcаğа: wаr bаzardan adımı hoca efendi buldu. Bir
100 ötmäk аl dа käl! dädi, bіzdä ötmäk kahve pişir çağıralım hoca
yоq, qоcа kittі ötmäk kötärmägä. efendiyi, bir kahve içirelim der.
Şindi äfändi bіlän хаtın qaldı Eşi, olur der. Üçkündür hoca
äwdä, qоcа kättі bаzаrğа. Şindi efendiye varır; bizim eve bir
хаtın оqlu kätіrdi üygä bаşlаdı kahve içmeye gelin, der. Hoca
105 yağlamağa. Äfändi sоrdu: bu efendi de giyinir kuşanır onların
nüçün yağlaysın? däp sоrdu. evine varır. Kahve pişirip
Хаtındа dädi-ki: bіzä bir mіsаfir getirirler. Karısı kazandaki
käläcäk оnumän kötünü sоqacaq yemeğin altını yakar. Kazan
qоcаm dädi. Sоñ qоrqа äfändi, kaynamaya başlar. Sonra
110 şindi kälіr, sоqаr mänіm kötümü kadın kocasına; var pazardan
däp qоrqtu. Şindi nä ätär, ekmek al da gel, bizde ekmek
pаpuşlаrın аldı qоrqqandan qаçtı yok, der. Kocası ekmek
äfändi. Хаtını аndа аş qаzаn getirmeye gider. Hoca
saqlаdı, qоcа ötmäknі аlıp käldi, efendiyle Üçkündür’ün karısı
115 sоrdu хаtına: qayda äfändi kättі? evde kalır, kocası pazara gider.
däp sоrdu. Хаtın dädiki: äfändi Şimdi karısı eve oklavayı
аşımıznı аldı qаçtı, dädi. Qoca getirir, yağlamaya başlar. Hoca
qıstı ötmäknі qoltuğuna, äfändinіñ efendi, bunu niçin yağlıyorsun,
аrtınan yügürdü, äfändigä qıçqırdı: diye sorar. Kadın da, bize bir
120 tоqtа äfändi! tоqtа! män bir bаtırıp misafir gelecek, kocam onu
аlаym! diiOl äfändi, оqlunu götüne sokacak, der. Sonra
20

kötümä soqacaq däp qоrqа, hoca efendi, şimdi gelir sokar


“Anañа, аwrаdıñа bаtır!” däp benim götüme, diye korktu.
äfändi qоrqup qаçа. O tоqtа! däp Şimdi hoca efendi ne yapıp
125 quuna, bu qаçа dа qаçа. edip pabuçlarını alır,
Üçkündür äfändigä yät’аlmаdı, korkusundan kaçar.
qaytа kälä äwgä. Qocasına dii Üçkündür’ün eşi orada yemek
хаtını: sän däli ärsіn, bir хаtın män kazanını saklar, kocası ekmeği
sänі аldаtаm. Män, bäwlä dälі alıp gelir, karısına; hoca efendi
130 olsаñ, sändän аyrılаm. Sän bu nereye gitti, diye sorar. Karısı,
qаtаp kötäk аşаp kälgänsіn. Bir hoca efendi yemeğimizi aldı
kärä anamа yіbärdim хіzmät üçün, kaçtı, der. Kocası ekmeği
sän bäş yärdä kötäk аşаdıñ, gänä koltuğunun altına sıkıştırır,
аllа rаzı olsun-ki äfändi аdıñı hoca efendinin ardından koşar,
135 buldu. Cäämіgä bаrıp yatmаğаn efendiye “Dur efendi, ben bir
bolsаñ, bir аftа yatаr ädiñ, bandırıp alayım!” diye bağırır.
Üçkündür аdıñ tаpmağаn bolsа. O hoca efendi oklavayı
popoma sokacak diye korkar.
“Anana, avradına batır” diyerek
korkup kaçar. O, dur diye
kovalar, bu kaçar da kaçar.
Üçkündür hoca efendiye
yetişemez, evine dönüp gelir.
Karısı kocasına, “Sen deli
adamsın, ben bir kadın olarak
seni aldatıyorum. Sen böyle
deli olursan, senden ayrılırım,
sen sopa yiyerek gelmişsin. Bir
kere iş için anama gönderdim,
sen beş yerde dayak yedin,
yine de Allah razı olsun ki hoca
efendi kim olduğunu bildi.
21

Camiye gidip yatmasaydın,


Üçkündür adını bilmemiş
olsaydın bir hafta yatardın.

2) Yalаncı 2) Yalancı
1 Padışalıqta bir küp аltın Sarayda “kim yalan
аsqаnlаr, kim yаlаn sözläsä, bu söylerse bu bir küp altını alsın
küp аltın аlsın! kätsin! däp. gitsin” diyerek bir küp altın
Pаdışаlıqqа bir yalаn söz asmışlar. Saraya bir yalan söz
5 aytаym däp bаrdım. Ayttım män söyleyeyim diye gittim.
bıyıl bir хаrpus bоstаnı yäktіm, -Ben bu yıl bir karpuz
bаrdım, kästіm хаrpusnuñ bir bostanı ektim, gittim karpuzun
dänäsіn kässäm tüştü pıçаğım bir tanesini kestim, keserken
хаrpus іçіnä, kirdim о хаrpus bıçağım karpuzun içine düştü;
10 іçіnä qıdırdım pıçаğımnı хаrpus o karpuzun içine girdim,
іçіndä, tаpmаdım pıçаğımnı, bıçağımı karpuz içinde aradım,
wаrdım, pаdışаlıqqа bu bıçağımı bulamadım, vardım
lаflаrımnı dädim. Pаdışаlıqtа padişahlığa bu laflarımı
dädilär-ki: olcu dır dädilär. Olcu anlatayım dedim. Sarayda
15 dägändä män аltını аlаmаdım, olabilir, derler. Olabilir deyince
qayttım аltınsız. Şindi ben altını alamadım, altınsız
padişalıqqa käldi bir yаlаncı-dа döndüm.
ayttı: bіz хiiyar bоstаnı yäktіk, Saraya bir yalancı daha
dädi, bir хiiyar bіñ аrşın boy gelir; biz bu yıl hıyar bostanı
20 oldu, dädi, käñlіgі bäş yüz аrşın ektik, bir hıyarın bin arşın boyu
oldu, dädi, bu хiiyardan mоs oldu, genişliği beş yüz arşın
yasadıq, bu qadar аrаbа mоs ilä oldu, bu hıyardan köprü yaptık.
yürdü хiiyar mayışmаdı. Bu kadar araba köprüde
Pаdışаlıqtа olcu dır, dädilär, bu yürüdü, hıyar eğrilmedi.
25 yalаncı dа аltını аlаlmаdı. Şindi Sarayda olabilir, derler; bu
22

bir yalаncı dа käldi, dädi qаpıstа yalancı da altını alamaz. Şimdi


bоstаn yäktіk, dädi, bäş yüs bir yalancı daha gelir; lahana
аdаm ülüskärі bilän qаzdıq-tа, bostanı ektik, beş yüz adam
qаbıstаnı yıqtırmаdıq. sıra ile kazdık da lahanayı
30 Pаdışаlıqtа dädilär olcu dır däp yıktıramadık. Sarayda olabilir,
dädilär. Ol yalаncı dа аltınnı dа diye söylediler. O yalancı da
аlаmаdı. Andan sоñ käldi bir altını alamaz. Ondan sonra bir
baqçıcı, padişalıqqa dädi: illi bahçıvan geldi, padişahlığa; elli
аrmut tärägіmіz bаr ädi dädi, bir armut ağacımız vardı, bir
35 аrmutu käldi äki put yіgіrmä armudu iki put 1 yirmi sekiz
sägіz funt, dädi. Pаdışаlıqtа funt 2 geldi, der. Sarayda,
dädilär: olcu dır dädilär. Ol olabilir, derler. O bahçıvan da
baqçıcı dа аltınnı аlаmаdı. Şindi altını alamaz. Şimdi bu altını
bіz baqаrmız näçіk аlmаlı bu kadar yalancı alamadıktan
40 аltınnı, bu qadar yalаncı sonra biz nasıl almalıyız diye
аlаmаğandan sоñ. Bu şähärnіñ bakmalıyız. Bu şehrin içinde
іçіndä bir bäk fuqаrä аdаm bаr çok fakir bir adam vardı, bütün
ädi, аlay хаlq о аdаmğа yalаncı, halk o adama yalancı, kurnaz
аynacı diilär, şähärdä bu аdаm diyordu. Şehirde bu adam gibi
45 gіbі yalаncı, aynacı tаpılаmаz. O yalancı, kurnaz bulunmazdı. O
fuqаränіñ хаtını ölä. O şähärdа fukaranın eşi ölür. O şehirde
bir fuqаrä tul хаtın bаr, yaqşı bir fukara dul kadın var. Güzel
хаtın ädi хаtını ölgän sоñ о kadın idi, eşi öldükten sonra o
fuqаrä аdаm аñа xabär yibärä, fukara adam ona haber
50 аlmağa іstäy. Tul хаtın dа bu gönderir, onu almak ister. Dul
xabär аlıp bаrаm, dii, оñа diiOl kadın da bu haberi alıp ona
kün dügün ätä, о хаtını аlа. Bir varırım, der. O gün düğün
оn bäş kün bir yіgіrmä kün bu yapar, o kadını alır. On beş
äki оturаlаr. Fuqаrä qоcаsı gün, yirmi gün bu ikisi yaşarlar.

1
Put: Ruslarda eskiden kullanılan 16.3 kiloluk ağırlık birimi.
2
Funt: Ruslarda 409.5 gram ağırlığın karşılığı.
23

55 bügün tаpsа yarım ötmäk, äwinä Fukara kocası bugün yarım


kätirä bu yarım ötmäknі, аşаylаr. ekmek bulursa evine getirir, bu
Sаbаһına tаpmаsаlаr bu аç yarım ekmeği yerler. Sabahına
yatаlаr. Şindi dii хаtını qocasına: bulamazlarsa bunlar aç
män sаñа kälmädän burun, sän yatarlar. Karısı kocasına, “Ben
60 bir aynacı, yalаncı däp äştär sana gelmeden önce seni
ädim. Bіz bügün аç yatаmız, sän kurnaz, yalancı diye
aynacı, yalаncı bolsаñ bir yalаn duyuyordum. Biz bugün aç
sözläp pаdışаlıqtаn аsqаn küp yatıyoruz, sen kurnaz
аltınnı аlıp kätirälmässіnmі? dii, yalancıysan, bir yalan söyleyip
65 qоcаsı qulaq аsmay ötmäk istäp saraya asılan bir küp altını alıp
yürä. Хаtını bügün dа aytа, yarın getiremez misin?” der. Kocası
dа aytа, qоcаsı qulaq аsmay. kulak asmaz, ekmek ister.
Aytа, aytа хаtım, qocasın Karısı bugün de söyler, yarın
bäzdirdi, bu lаf ilän. Sоñ qоcа: da söyler, kocası kulak asmaz.
70 bаraym! diiBulаrnıñ bir bir Karısı bu sözü söyleye söyleye
küplärі bаr, äki qulaqlı küp ädi. kocasını bezdirdi. Sonra
Qocası baylay quşaqnı küpnüñ kocası, gideyim, der. Bunların
qulаğına, küpnü аlа аrqаsına bir küpleri var idi. Bu iki kulaklı
padışalıqqa bаrdı. Padişalıqqa küp idi. Kocası küpün kulağına
75 kirіp fuqаrä “sälаm аliikim” dädi, kuşağını bağlar, küpü sırtına
ulаr dädi: аliikim sälam! dädi. alır, padişahlığa varır. Fukara
Fuqаrä munaw küpnü köstärdi, saraya girip, selâmün aleyküm,
аndan sоñ aytа: mänim bаbаm der. Onlar, aleyküm selâm,
bir zäñgin аdаm ädi, dädi, sіzіñ der. Fakir bu küpü gösterir,
80 bаbаñız mänim bаbаmdan bu ondan sonra: “Benim babam
küp bilän qırıq küp аltın аlğandır, zengin bir adam idi, sizin
bu аltını maña wärіñіz! dädi. babanız benim babamdan bu
Pаdışаlıqtа nä aytmağa küp ile kırk küp altın almıştı, bu
bilmädilär, olcu dır däsä bu altını bana verin!” der.
fuqаrägä qırq küp аltın bäräcäk, Saraydakiler ne
24

yalаn däsä bu fuqаrä аsqаn küp söyleyeceklerini bilemezler,


аltın аlıp kätäcäk. Aqiibät yalаn olur derlerse bu fukaraya kırk
dädilär. Yalаn dägändän sоñ küp altın verecekler, yalan
fuqаrä аsqаn küp аltınnı аlıp derlerse bu fakir asılan küp
аwinä kättі, mırаdlı mırаdına altını alıp gidecek. Sonunda
änsіn! Mırаtsız määrіm kätsin. yalan derler. Yalan dedikten
sonra fakir, asılan küp altını
alıp evine gitti, muradı olan
muradına ersin! Muratsız olan
mahrum kalsın.

3) Bay Qız 3) Zengin Kız


1 Bir zamandа wаr bir Bir varmış, bir yokmuş, bir
zamandа yоq bir bay wаr ädi. zengin varmış. O zengine,
O bayğа tilänçi kälsä һär dilenci gelirse her dilenciye her
tilänçigä här kün bir аltın wärä. gün bir altın verirmiş. Demek
5 Dämäk bіñ аdаm kälsä här her gün bin adam gelirse bin
kündä bіñ аltın wärä. Tiläncіgä altın veriyor. Dilenciye altın
аltın wärgän sоñ mäniñ gіbі bir verdikten sonra benim gibi bir
xayrаtçı qul wаrmı’kän dädi. Bir yardımsever kul var mı acaba,
kündä bir tilänçi käldi, bay bir der. Günlerden bir gün bir
10 аltın wärdi, wärgän sоñ dädi-ki: dilenci geldi, zengin bir altın
mänіñ gіbі bii xayratçı qul verdi, verdikten sonra: “Benim
wаrmı? däp. U yärdi dädi tiläncі gibi hayırsever kul var mı?” der.
“а bay, dädi, gändi gändinі O zaman dilenci zengine: “A
kötärdiñ günäһkär olduñ, о zengin kişi, kendi kendini
15 sіzіñ xayratıñız xayratmı? yücelttin günahkâr oldun, bu
Istаmbul şähärindä bir qız wаr, sizin hayratınız hayrat mı?
här kündä här tiläncigä bir İstanbul’da bir kız var, her gün
küräk аltın xayratqа wärä, bіñ her dilenciye bir kürek altın
аdаm kälsä bіñ küräk аltın hayrat veriyor, bin adam gelirse
25

20 wärä. Şündü bay хаrıyа bin kürek altın veriyor.” dedi. O


säwlädi, dädi ki: sän maña zaman zengin, karısına: “Sen
аşаmаsı tаtlı, kötärmäsі yäñil bana yemesi tatlı, taşıması
bäwlä bir аş bіşіr, män bu qızıñ kolay bir aş pişir, ben bu kızın
qayrаtı sаyı äkänіn biläcäyіm. hayratı gerçek miymiş
25 Şindi bay tіläncі rubаsın kii dii, öğreneceğim.” der. Şimdi
qızğа kätäcäk Istаmbulğа, bu zengin, dilenci giysisini giyer,
qızıñ xayratınıñ sаyısı bilmäk kıza İstanbul'a, bu kızın
üçün kätäcäk. Şindi dämäk hayratının sahisini öğrenmek
mindi pаrахоtqа, yollаndı. için gider. Vapura biner, yola
30 Istаmbulğа yättі, bаrdı, аndа bir çıkar. Istanbul’a vardı, orada bir
fuqаränіñ üyünä musаfır oldu. fukaranın evine misafir oldu. O
Ol musаfır mutlaq fuqarä. Şindi misafir fukara olmalı. Şimdi
bunu аllа musаfırı аldı, аmmа bunu Allah misafiri diye aldı,
аşаtmağa bir şii yоq. Päk ama yedirmeye bir şeyi yok.
35 utаndı musаfır. Çaqırdı şindi Pek utandı misafir. Şimdi gelen
kälgän musаfır cäbindän bir misafir fukarayı çağırdı,
awuç аltın, wärdi bu аltınnı хаnı cebinden bir avuç altını ev
sаһıbına, dädi: sän fuqаräsіn, sahibine verdi: “Sen fukarasın,
sаqınmа! Wаr bаzаrğа utanma! Var pazara yemeğe bir
40 аşаmağа аş аl bаzаrdаn! Хаnı şey al pazardan!” Ev sahibi
sаһıbı аltınnı аldı, wаrdı altını aldı, pazara gitti, orada
bаzаrğа, аndа аşqа käräknі yemek için gerekeni aldı, eve
аldı, käldi üygä. Bаşlаdı аşnı geldi. Yemeği pişirmeye
bіşіrmägä, qoydı sоfun, yädilär. başladı, sofrayı kurdu, yemeği
45 Şindi kälgän tiläncі хаnı yediler. Şimdi gelen dilenci ev
sаһıbına dädi: mındа bäwlä sahibine: “Burada böyle böyle
bäwlä bir qız wаr, här kündä bir kız varmış, her gün gelen
kälgän tiläncigä bir küräk аltın dilenciye bir kürek altın
wärä äkän. Sаyımı bu? dädi. veriyormuş. Gerçek mi bu?
50 Sаyısın bilmägä käldim. Sаyı, Gerçeğini öğrenmeye geldim”
26

dädi sаһıbı. Şunuñ üyün köstär der. Gerçek, der ev sahibi.


maa! dädi musаfır. Аş Misafir, şunun evini göster bana
yägändän sоñ çıqtı fuqаrä der. Yemek yedikten sonra
üyündän, musаfırğа qızıñ üyün fukara evinden çıktı, misafire
55 köstürdü. Musаfır ägbäsіn аldı, kızın evini gösterdi. Misafir
kittі qızıñ üyünä, qaqtı heybesini aldı, kızın evine gitti,
qаpusun. Qız qаpunu аçtı, kapısını çaldı. Kız kapıyı açtı,
musаfır kirdi, “Rаzii аllа üçün!” misafir girdi; Allah rızası için,
dädi. Qız bir küräk аltın çıqarıp dedi. Kız bir kürek altın çıkarıp
60 bärdi. Аllа rаzı bolsun! dädi, verdi. “Allah razı olsun, ömrün
ömürüñ çoq olsun! dädi. Sawlıq çok olsun, sağlıkla kal” dedi.
bilän qаl! dädi. Qayttı musаfır, Misafir döndü geldi fukaranın
käldi fuqаränіñ äwinä, axşam evine, akşam oldu, yattı. Sabah
boldu, yattı. Sаbаһ oldu, qаlqtı, oldu, kalktı, yine heybesini aldı,
65 känä аldı ägbäsіn, känä kittі yine kızın evine dilenci olarak
tiläncі bolup qızğа. Qaqtı gitti. Yine kapısını çaldı. Allah
qаpusun känä. Razii аllа üçün! rızası için, dedi bir daha. Kız
dädi bir dаһа. Qız känä çıqardı yine bir kürek altın çıkardı,
bir küräk аltın, känä wärdi dilenciye verdi. Sağlıkla kal, der
70 tiläncigä. Sawlıq ilän qаl! dädi yine. Misafir döndü geldi fakirin
känä. Qayttı musаfır, käldi evine, iki kürek altının hepsini
fuqaränіñ äwіnä äki küräk fakire verdi. Akşam oldu, yine
аltınnı fuqаrägä wärdi äpіsіn. yattı. Sabah oldu yine kalktı,
Ахşаm oldu, känä yattı. Sаbаһ heybesini aldı, kızın evine vardı,
75 oldu, känä qalkqtı, känä çaldı kapısını. Allah için, dedi.
ägbäsіn аldı qıznıñ üyünä känä Kız yine bir kürek altın çıkardı,
wardı, känä qaqtı qapusun. Аllа misafire verdi. Altını da aldı
üçün dädi. Känä qız bir küräk misafir, Allah razı olsun, dedi.
аltın çıqardı, musаfırğа wärdi. Ey çocuğum: “Sen kaçma
80 Аltın dа аldı musаfır, Аllа rаzı benden, ben bir zengin idim,
olsun! dädi. Hä bаlаm sän günde bin adam geliyordu
27

qаçmа mändän! dädi. Män bir bana, her adama günde bir altın
bay ädim, dädi, kündä bіñ veriyordum. Bir gün bir dilenci
аdаm kälädi maña, kündä bir daha geldi, çıkardım bir altın
85 аltın wärädim här аdаmğа. Bir verdim. O altını verdikten sonra
kün bir tilänci dаһа käldi, kalbimden, benim gibi
çıqardım, bir аltın wärdim. Şu hayırsever kul var mı acaba,
аltınnı wärgän sоñ qalibіmä bu diye geçirdim. Günde bin adam
käldi: mänіm gіbі xayratlı qul gelirse bin altın veriyorum.
90 wаrm'äkän dädim. Kündä bіñ Sonra sizi söylediler bana. O
аdаm kälsä, bіñ аltın wäräm. dilenci; bu senin hayratın hayrat
Sоñ sіznі säwlädilär mağa. Ol mı, İstanbul'da bir kız var, her
sänіñ xayratıñ xayratmа, dädi о gün her kişiye bir kürek altın
tiläncі, Istаmbul şähärіndä bir veriyordu, dedi. Bu kızın
95 qız wаr, dädi, här kündä här hakikatini öğrenmek için
kişigä bir küräk аltı wärädi. Şu İstanbul'a geldim. Kürekle altın
qıznıñ sаyısın bilmägä däp verdiğin sahiymiş. Sorması ayıp
käldim Istаmbulğа. Küräk аltın olmasın kızım, bu zenginliği
bärgänіñ sаyı oldu. Sоrmaq nereden buldun, ben dilenci
100 аyıp bolmаsın qızım, dädi. Bu değilim. Kendi halime göre hayır
däwlät närädä bulduñ, dädi, yapan bir zengin idim, Allah için
män tiläncі dügülüm dädi. kürekle veremedim. Sen kızım
Qalımcа xayrat ätkän bir bay benden baskın çıktın. Maşallah
ädim, аllа üçün küräk аltın kızım sana. Daha sonra dedi ki,
105 bärämädim. Sän qızım mändän bir de bu zenginliği nereden
bаsqın çıqtıñ. Maşallа olsun buldun, sormak ayıp olmasın,
qızım sаğа. Andan dädi-ki: bir sen bana söyle.”dedi. O vakit
dа bu däwlätni närädän bulduñ, kız: “A bey benden sormayın,
dädi, sоrmaq аyıp olmаsın, sän gidin Ayasofya camisinde bir
110 ayt maña! dädi. O wахtа dädi Selim müezzin var, gerçeği
qız: а bay mändän sоrmаñız! ondan sorun. Sonra bana
Sän wаr! аyа Sofiya gelirsin, sana gerçeğini
28

cäämіsіndä bir Sälіm määzіn söylerim” dedi. Oradan ayrıldı


wаr dır, dädi andan sоrаrsız, zengin, yine fukaraya geldi,
115 dädi, sаyısın, sоñ maa käläsin, öğlen oldu, zengin abdest aldı,
sоñ aytırım sаñа sаyısın. Kittі о gidip camiye oturdu. Selim
yärdän bay, käldi fuqаräyä müezzin minareye çıktığı
känä, oldu üylä, аldı bay аbdäs, zaman, kırmızı yüzlü bir yiğit idi.
kitіp оturа cäämigä. Sälim Ezan okuyana kadar kıpkırmızı
120 määzіn çıqtı minarägä, çıqqan yüzlü oturuyor, okuma bittikten
waqtındа qırmız yüzlü bir yіgіt sonra simsiyah, dişinden
ädi. Äzаn oquğanca qırmız tırnağına kadar yanıp kalır.
yüzlü оturа, оqup qutulğan sоñ Sonra Selim müezzin aşağıya
sіm siya tіşindin tırnağınaca indi, namaz kılmaya başladılar.
125 yanıp qаlа. Sоñ Sälіm määzіn Namazı kılıp bitirdikten sonra
tüştü аşаğа, bаşlаdılаr namaz camiden çıktılar. O yerde Selim
qılmağa. Namаz qılıp bіtkän müezzin İstanbul'a gelen
sоn cäämidän çıqtılаr. O yärdä zengini gördüğü. Hoş geldin,
kördü Sälim määzіn Istаmbulğа der. O zaman zengin: “Ey
130 kälgän baynı. Хоş käldiñ dädi. müezzin bir daha minareye
O yärdä bay dädi: ay määzіn çıktığında kıpkırmızı yüzlü bir
bir dаa minarägä çıqqan waqtа delikanlı oluyorsun. Sorması
qıp qırmız yüzlü bir däli qаñlı ayıp olmasın, minareden
olаsın. Sоrmаq аyıp olmаsın, inerken bu dişinden tırnağına
135 mіnärаdän tüşkän wаqtа bu kadar yanmanın sebebi nedir?
tіşіndän tırnağıñаca yanmаnıñ Selim müezzin: “E efendi,
säbäbі nä dir? Sälіm määzіn benden sormayın! Yukarıda
dädi: ä bay, mändän sоrmаñız! kavaf Ali denen biri vardır, ona
yoqardа Qawap Аlı dägän wаr gidin, ondan sorun. Sonra
140 dır, аñа warıñız! Andan hakikati gelip benden
sоrаñız! sоñ sаyısın mändän sorarsınız” dedi. Zengin sonra
kälip sоrаrsız. Bay sоñ kittі; gitti; ben onu nereden tanırım?
män оnu närädän tаnırım? dedi. Müezzin: “Onu neden
29

dädi. Määzіn dädi: оnu nädän tanırsın sen? Onun dükkânı gibi
145 tаnırsın sän? dädi, оnuñ tüqânı alış veriş yapan dükkân yoktur.
kibіk аlış värіş äkän tüqân yoq- Bir çift iki çift alış veriş etmeyip,
tur. Bir çüft äki çüft аlış värіş kucak kucak kaldırıyorlar.
ätmäs, quçaq quçaq kötärіp Parayı böyle sayıp almaz. İki
ätä. Pаrаnı bäwlä sayıp аlmаz adam tezgâhta devamlı para
150 wiirа, äki аdаm bäş taqtаğа kürer. Bundan tanırsın.” der.
pаrа küräp оturur. Andan Zengin gitti, oturdu, sormaya
tаnırsın, dädi. Şindi wаrdı bay, zaman yok, devamlı alış veriş.
оturdu bay lаf sоrmağa waqıt Şimdi kavaf Ali devamlı kucak
yoq wiirа аlış värіş. Şindi kucak ayak kapatıyor. O sırada
150 qawap Аlı wiirа wiirа quçaq bu tarafa baktı “üh” dedi, o
quçaq аyaq qаpаtа. Şu аrаdа tarafa baktı “üf” etti, uf eder
bu yaqqа baqtı “üһ” ättі, о etmez ağzından allı yeşilli ateş
yaqqа baqıp “uf” ättі, uf çıktı. Zengin oturuyor, sormaya
ätkännän аllı yäşilli аtäş çıqtı vakit yok. Akşama bir saat kaldı
155 аğızından. Şindi bay оturа derken alış veriş kesildi. Kavaf
sоrmağa wаqıt yоq. Ахşаmğа Ali, dükkânı kapadı. Şimdi gelen
bir sa’at qаldı dägän wаqıttа zengin kavaf Ali'ye geldi,
аlış wärіş käsildi. Qawаp Аlı sormaya başladı: “Kavaf Ali,
qapаdı tüqân. Şindi kälgän bay ben buraya sabah geldim, size
160 wаrdı qawаp Аlığа bаşlаdı bay bir şeyler sormaya vakit olmadı,
sоrаmаğа: “Qawap Аlı”, dädi, devamlı alış veriş yapıyorsunuz.
sаbаһ käldim män bu yärgä, Artık alış veriş kesildi, şimdi ben
sіzdän lаf sоrаmа waqıt sizden bir şey soracağım.” dedi.
bolmаdı, wiira аlış wärіş ätäsіn. Kavaf Ali, sorun ben size cevap
165 Şindi аlış wärіş käsildi, şindi veririm, dedi. Zengin: “Alış
män sіzdän bir lаf soracağım. verişinize nazar değmesin. Ben
Qawap Аlı dädi-ki: sоrаñız! sabah geldim oturdum şurada,
män sіzgä cоğap wäräyіm, sizin alış verişiniz gibi bir
dädi. Bay şindi dädi-ki: maşalla alışveriş kimsede yok. Sen
30

170 olsun аlış wärіşіñä! Män sаbаһ arada sırada bir tarafa bakıp
käldim, оturdum şüyärdä, sіzіñ “üh” ettin, o tarafa bakıp “üf”
аlış wärіş kibіk bii аlış wärіş ettin. Üf ederken allı yeşilli ateş
kimsädä yоq. Аrаdа, аrаdа sän çıktı ağzından. Şu tarafa “üf”
“üһ” ättіñ bu yaqqа baqıp “üf” о etmenizin mânâsı nedir? Allı
175 yaqqа baqıp. Üf ätmäktän аllı yeşilli ateş çıkarmasının mânâsı
yäşilli аtäş çıqtı ağızıñdan. Şu nedir? Kavaf Ali :
yaqqа “üf” ätmägіñіznіñ - Sana anlatayım, bir gün,
maanası nä? аllı yäşilli аtäş güneşin doğduğu taraftan bir
çıqmаqnıñ maanası nä? dädi. ıntaw çıktı; alışveriş edip
180 Qawap Аlı dädi: aytаyım sаñа, duruyordum. Doğru sürdü,
dädi, bir kün kün dоğan tаrаftаn dükkân önüne geldi, içinde
bir ıntaw çıqtı; alış wärіş ätіp kimse görünmüyor, arabacı da
оtur ädim. Dоğru sürdü, käldi görünmüyor. Bir ses geldi
tüqân ögünä, іçіndä kimsä içinden: “Kavaf Ali, kendi
185 körünmäy, arabacıdа işinden bir çift terlik gönder!”
körünmäy. Bir säs käldi іçіndän: dedi. Tuttum bir çift terliği kendi
Qawap Аlı, dädi, öz іşіndän bir işimden vermedim, başka işten
çüft tärlik yіbär! dädi. Tuttum bir verdim. Sonra aldı, baktı. Kendi
çüft tärlik, öz іşіmdän yaptığını ver, dedi. Tuttum yine
190 wärmädim, bаşqа іş wärdim. bir çift kendi işimden vermedim,
Şindi аldı, baqtı. Özüñ іşіñnі başkasından verdim. Yine baktı,
wär! dädi. Tuttum känä bir çüft bir daha kendi işinden versene,
öz іşіmdän wärmädim, bаşqа іş dedi. Yine tuttum, başka işten
wärdim. Känä baqtı bir dаһа. verdim. Ses öfkelendi, kendi
195 Gändi іşіñdän wärsänä! dädi, kendine, beni münasip
känä tuttum, känä bаşqа іş görmedin, dedi. Açtı ıntawın
wärіm. Säs аçuwlаndı gändi penceresini, göründü bana,
gädiñä bäni munasıp körmädiñ, başıma sıcak su döküldü,
dädi. Аçtı ıntawnıñ pänciräsin, tırnağımdan çıktı, halt yedim.
200 köründü maña, bаşımа quyuldu Kendi kısmetimi kendim teptim.
31

bir sıcaq su, tırnağımnan çıqtı, Şimdi ben korkuyorum, benim


qаlt yädim. Gändi kismätіmnі bu tarafa bakıp “üh” etmemin şu
gändim tаptım. Şindi män tarafa bakıp “üf” etmemin
qоrqаmın, şindi mänim bu mânâsı budur. İşte o tarafa bu
205 yaqqа baqıp “üh” ätmäsіnіñ şu tarafa bakmamın mânâsını
yaqqа baqıp “üf” ätmäsіnіñ sorarsanız, ben bir daha gelir
maаnası о dur. Mänä mänä о de bakmazsam göremem diye
yaqqа bu yаqqа baqmаnıñ korkuyorum. Bakmasının
maаnası sоrаsаñız, män manası bu sebeptendir.
210 qоrqamın bir dаһа kälir dä Kavaf Ali bu sözü
baqmаsаm körmäm däp. söyledikten sonra zengin dönüp
Bаqmаsınıñ maаnası о säbäp. gitti, sonra Selim müezzine
Qawap Аlı bu söz aytqan sоñ geldi. Selim müezzin, sordunuz
215 bay qaytıp wаrdı, sоñ käldi mu, dedi. Zengin, sordum, dedi.
Sälіm määzіngä. Sоrаdı Sälіm Selim müezzin:
määzіn dädi-ki: sоrdıñızmı? -Şimdi ben anlatayım. Bir
dädi. Bay “sоrаdım” dädi. Sälіm gün ben minareye çıktım, orada
määzіn dädi-ki: şindi män ezan okudum, kendimden
220 aytayım. Bir kün män çıqtım haberim yok, ben ezan
mіnaräyä, аndа äzаn оqudum, okuyorum sanıyordum. Bir de
özümdä xabärіm yоq: män baktım bir güzel saray içinde
bäliim äzаn оquyum. Bir dаһа yatıyorum. Baktım ki bu saray
baqtım bir yaqşı sаray іçіndä içinde üç kız var, ikisi iki
225 yаtаm. Bаqsаm bu sаray іçіndä yanımda, birisi baş tarafımda
üç qız war, äkisі äki yаğımdа yatıyor. Gönlüm bu kıza düştü,
yatа, birіsі bаş tаrаfımdа yatа. sonra ben bir tanesine el
Köñlüm bu qızğa tüştü, şindi uzatmak istedim. Kız, Selim
män bir danäsіnä qol uzаtmа müezzin kolunu çek, inşallah
230 іstädim. Qız dädi ki: Sälіm hak nikâh olur, dedi, ben elimi
määzіn qolıñ çäk! dädi іnşаllа çektim. Biraz yattım, biraz sonra
aq näkiyä olur dädi män çäktіm bir kız daha gönlüme düştü, bir
32

qоlum. Bir tınış yattım, bir de o tarafa elimi uzattım. Sonra


tınıştаn sоñ dаһа qız köñlümä o kız, Selim müezzin çek elini,
235 tüştü, dаһа ol tаrаfа qolum şeytana uyma, hak nikâhtır,
uzattım. Dаһа ol qız dädi ki: dedi. Biraz daha yattım, biraz
Sälіm määzіn çäk qoluñ! dädi, daha yattıktan sonra bir kız
şaytаnğа uyma! dädi, aq näkiyä daha gönlüme düştü, baş
dir dädi. Dаһа bir tınış yattım, tarafıma elimi uzattım. Sonra bu
240 tınış yatqаndan sоñ dаһа qız kız da, Selim müezzin çek elini,
köñlüm tüştü, dаһа bаş tаrаfа şeytana uyma, inşallah hak
qolum uzattım. Dаһа bu qız nikâhtır, dedi. Biraz daha yattım
dädi ki: Säilm määzіn, çäk bir kız daha gönlüme düştü,
qoluñnu! Şaytаnğа uyma! sonra kolumu üç kıza uzattım
245 İnşаllа aq näkiyä dir, dädi. Bir yine böyle; çek kolunu, şeytana
tınış dаһа yattım qız dаһа uyma, hak nikâhtır, diye kızdı
köñlümä tüştü, dаһа qolumnu kızlar. Kendimde değildim, bir
üç qızğa uzattım dаһа bäwlä de baktım minare tepesindeyim,
çäk qoluñnu, şaytаnğа uyma! hiç kız yok. Ben ezan okumaya
250 däp aq näkiyä dir däp çıktığım zaman kırmızı yüzlü
аçuwlаndı qızlаr, хаbärіm oldum. Ezan bitince simsiyah
аlmаdı özümnüñ, bir dа oldum. E zengin o vakitten
baqsаm mіnarä töpäsіndä sonra minareye çıkarsam kız
boldum һäç qız yoq. Mänіm görmekten korkarım, ezan
255 äzаn оqumа çıqqаn wаxtа okumaya çıktığım zaman
qırmızı yüzlü oldum. Äzän kıpkırmızı yüzlü olmamın, ezan
qutulğandа sіm siyа oldum. Ä bitince simsiyah olmamın
bay о waqıttаn sоñ minarägä mânâsı buradan kaldı. Sonra
çıqsаm qоrqаmın qız körmäyä zengin Selim müezzinin
260 äzаn оqulа çıqqa waqtа qırmızı yanından ayrıldı, kıza gitti. Kıza
yüzlü olmam, äzаn qutulğanda gelerek, a kızım ben onlardan
sіm siyа yanmаmnıñ maаnası sordum, şimdi sana sormak
andan qаldı. Andan sоñ çıqtı ayıp olmazsa bu zenginliği
33

bay Sälіm määzіndän qızğа nereden buldun söyle, dedi. Kız


265 kittі. Qızğа kälip dädi-ki: а :
qızım män olаrdan sоrаdım, - Söyleyeyim sana, benim
şindi sоrmaq ayp bolmаsа, babam bana göre elbette
dädi, maña ayt bu däwlät zengin bir adam değildi. Orta
närädän bulduñ? Qız dädi-ki: halli bir adam idi. Parayla dolu
270 aytayım sаñа, dädi, mäniñ bir küp altını var idi. Bir gün
bаbаm mutlаq bir zängіn аdаm eşkiyalar geldi, evini bastılar;
dägil ädi, maa körä. Оrtа аlı bir babamı, annemi kestiler, bir küp
aqay ädi. Pаrаdan bir küp аltın altını aldılar, gittiler. Ben küçük
wаr ädi. Bir kün käldi bir kızcağız idim. Korkup
275 aydamaqlar bаstılar üyünü, gömme dolaba girdim,
bаbаmnı, аnamnı soydulаr, bir saklandım, eşkiyalar beni
küp аltınnı аldı, kittіlär. Män görmediler. Böylece kurtuldum.
özüm yaş qısçıq ädim. Qorqup Sonra padişah, benim öksüz
qаmärä dolаfqа kirdim, kaldığımı duydu, beni yanına
280 saqlаndım, aydаmaqlаr mänі aldı, orada serpildim, büyüdüm.
körmädilär. Оnuñ ilän Bir gün padişah bana, yavrum
qutuldum. Sоñ mänі Padişa kimin kızısın, diye sordu. Ben
duydu, öksüs qalğanım, аldı “falan adamın kızıyım, bir gün
mäni yanınа, аndа östüm, evimize iki eşkiya geldi babamı,
285 büyüdüm. Bir kün Padişa annemi kestiler, ben korkup
mändän sоrаdı: Bаlаm, dädi gömme dolaba girdim, bu
kimnіñ qızısın? dädi. Män sayede kurtuldum. Bir küp altın
ayttım: fälаn аdаmnıñ qızımın, vardı onu aldı gittiler” dedi. O
dädim, bir kün üyümіzgä äki zaman padişah, eşkiyaların
290 aydаmaq käldi, bаbаmnı, nerede olduklarından haberin
аnamnı soydulаr, män qоrqup var mı, dedi. Ben, söylediler
qаmärä dolаfqа kirdim, оnuñ bana, Ayasofya camiinin
ilän qutuldum. Bir küp аltın wаr odasında, dediler. Sonra
ädi, аnı aydаmaqlаr аldı, padişah askerlerini gönderdi,
34

295 kittilär. U yärdä Padişa dädi-ki: baktırdı. Yer altında lağımda


аydаmaqlаrnıñ närädän eşkiyalar oturuyorlarmış. Onları
olduqlаrınıñ xabärіñ oldu mu? padişah yakalattı, kestirdi.
Män dädim: ayttılаr maña Аyа Sonra padişah bana: “Ne kadar
Sofiiya cäämіsіnіñ оdаsından parası malı varsa senin malın
300 dädilär. Şindi yibärdi Padişa olur. Sana bir saray yaptırayım.”
аskärіn, baqtırdı. Yär tübündä dedi. O zaman ben:
lаğımdа aydаmaqlаr оturа -Saray yaptırırsan dümdüz
äkänlаr. Olаrnı Padişa tuttu, siyah yaptır, dedim. Dümdüz
kästіrdi. Andan Padişa maña siyah sarayı yaptırdı, beni o
305 dädi ki: nä qadar pаrа malı saraya götürdü; o eşkiyaların
olursа sänіñ malıñ olur. Sаa bir oturduğu yerde ne kadar mal
sаray yaptırayım, dädi. O para varsa bana verdi, o parayı
waqıttа män dädimnі: Sаray askerler, altı ayda taşıdılar. O
yaptırsаñ düm düz siya yaptır! zamandan beri kürek kürek altın
310 dädim. Düm düs siya sаraynı vermemin mânâsı budur. Bu
yaptırdı, mänі о sаrаydа kadar altına babamın bir küp
köçürdü, şu aydаmaqlаrnıñ altını karışınca kürek kürek altın
оturğan yärindä nä qadar mal verirsem belki babamın
pаrа olsа, maña wärdi, о pаrаyı küpünün bir altını karışıp gider
315 askär аltı aydа tаşırdılаr. O de babamın hayratı olur, diye.
zamandan, dädi, küräk küräk Kürek kürek vermemin manası
аltın wärmämnіñ maаnası о dır. bundandır. Ben ahirete altın alıp
Bu qаdar аltınğа bаbаmnıñ bir gitmeyeceğim, dedi.
küp аltın qаrışqаndа, küräk Kız bu sözü söyledikten
320 küräk аltın wärsäm bälki sonra zengin rahatladı, artık
bаbаmnıñ kübünüñ bir аltın yerine geri döndü.
yağılıp kitärdä bаbаm xayratı
olsun! däp. Küräk küräk
wärmämnіñ maаnası оnuñ
325 üçün män aхrätkä аltın аlıp
35

kitäyägіm yоq dädi. Qız bu


söznü aytqаn sоñ, raаt oldu,
şindi qayttı yärіnä.

4) Аltın Bаş Sаrı Ayğır 4) Altın Baş Sarı aygır


1 Bir zamandа war, dii, bir Bir varmış bir yokmuş, bir
zamandа yоq, dii, bir fuqаrä fukara varmış. O fukaranın hem
war. O fuqаränіñ qarısı ölä, bir karısı hem de oğlu ölür; bir kendi
dа oğlu ölä, bir özü dаa bir qızı bir de kızı kalır. Sonra
5 qаlа. Sоñ käfsіz olа. Bаlаm, hastalanır, “Evlâdım ben
dii, män ölsäm mäni xayr-män ölürsem beni hayır ile
yiidırma! Bаbа ölä, qız şindi gömdürme!” der. Babası ölür,
babanı bäklii sаbacа, sаbа kız sabaha kadar babasını
oldu, kittі qız аdаm çıqarmа, bekler, sabah olur, kız adam
10 käldi аdаm bаşlаdılаr şii çağırmaya gider, adam gelince
аlmağa, bаşlаdılаr qаbır bir şeyler alıp kabir kazmaya
qаzmağa, аa kittilär, yiidılar. başladılar, işte gittiler, gömdüler.
Qayttı, käldi аdаmlаr, һäpsі Adamlar dönüp gelir, hepsi
kittі. Şindi mullа qаldı, qızğa gider. Sadece molla kalır, kıza;
15 dädi: aydа bаlаm kitäyik! Sänіñ hadi çocuğum gidelim, senin
mındа kimsäñ yоqtur. Аldı, burada kimsen yoktur, der. Kızı
kittі, bаrdı, аndа оturdu äfändi alıp evine getirir, orada molla
mullаnıñ äwindä. Bir kün turdu efendinin evinde oturur. Bir gün
qız, mindi bir аt, qiidi aqay kız kalkar, bir ata biner, erkek
20 rubаsı, bir-dä qаlpaq kiidi, kıyafeti giyer, bir de kalpak
çıqtı, kittі. Kitä kitä kitä bir аz. giyer, çıkar gider. Az gider uz
Bir yılаn rаs kätirdi; şindi gider. Bir yılana rast gelir; fırlatıp
şıpıracaq oldu, dädi yılаn: tiimä atmak isteyince yılan; dokunma
mağa, bir künü käräk olurum. bana, bir gün lâzım olurum, der.
36

25 Qız dädi: nä yabacaqsın sän Kız; bana ne yapacaksın sen,


maa? Näçün maа käräk bana niçin gerekirsin, der. Yılan;
olursun? Yılan dädi аlıp kit beni alıp babama götür, ne
mänі bаbаmа. Nä istäsäñ män istersen ben veririm sana, der.
wärärіm sаa. Yılan аldı, kittі, Yılanı alıp götürür, bir obaya
30 bаrdı bir оbаa. Dädi yılаn: varır. Yılan; korkma, orada
qоrqma! аndа yılаnlаr çıqacaq; yılanlar çıkacak, korkma, der.
qоrqma! Оbаğа kirdilär аndа Obaya girerler, oradakilerin
häpsi yılan boldu. Qız qоrqtu. hepsi yılandı. Kız korkar. Kızı
Qız аparğan аrqаdаş yılan getiren arkadaş yılan; insan
35 ayttı: аdаm boluñuz! аm häpsi olun, der. Hemen hepsi insan
oldu аdаm. Şindi käldi yılanıñ olur. Yılanın babası padişah
bаbаsı padişa kötärdi qıznı. geldi, kızı kaldırdı. Hem de
Аm üstündän аldı, аlıp äwgä hepsinin üstünden alıp eve
qoydu. Mısаfır ättі, üç kün bırakır. Üç gün misafir etti.
40 mısаfır ättі. Dördüncü künü Dördüncü gün yılan padişahı
käldi yılаn pаdışаsı: dilä gelir, dile dileyeceğini, dedi. Kız,
diläcägіñnі! dädi. Qız dädi: sаğ sağ olun, dedi.
oluñuz! -Muna sаğа buradan - İşte sana buradan para.
pаrа. -Män pаrаnı napаyım? Kız:
45 dädi qız. Qız dädi: känä sіzіñ -Ben parayı ne yapayım?
bir аltın bаş sаrı ayğır bаr, Sizin bir altın başlı sarı aygırınız
bärsäñiz оnu аlırım, dädi. Män var, verirseniz onu alırım, dedi.
bilmäm, dädi yılannıñ pаdışаsı, Yılan padişahı: “Ben
о mänim qаrım näkiyä bаğışır. bilmem, o benim karıma nikâh
50 Аna qız turdu, çıqtı kitmäyä. hediyesidir” dedi.
Bärabär kälgän yılаn, män-dä Kız gitmek için kalkar,
kitämіn, dädi. Şindi mindilär çıkar. Beraber geldiği yılan, ben
аtqа, kittі. Yılаnıñ аnasına de gidiyorum, der. Ata binerler,
xabär ättilär. Аman dädi giderler. Yılanın annesine haber
55 yılаnnıñ anası. Qaytmаm, verirler. Yılanın annesi; aman
37

dädi. Wäräyim ayğırnı dädi. dönmem, aygırı vereyim, der.


Аna käldi, çıqardı, wärdi. Şindi İşte gelir, çıkarır, verir. Şimdi der
dädi yılan yür sänі оğdurayım! yılan, yürü seni ogdurayım.
Ayğırnıñ marfätіn ayttı. Äki Aygırın marifetini anlattı: “İki
60 yügän ur dädi ayğırğа, birіn dizgin vur aygıra, birini kurdur,
qurdurup qoy, birіnі qoluñа tut, birini elinde tut, dikkatli ol, alıp
dädi, saq ol! аlıp qаçmаsın! kaçmasın. Aygıra ne
Ayğırğa nä ämir ätsäñdä emredersen olması mümkün”
bulundurmаa mümkün, dädi. der. Şimdi yılan geri döner. Kız
65 Şindi yılаn qayttı. Qız kitіp оtur gittiği yolda bir kanada rastlar, at
yoldа bir qanat rаs kätirdi, üstünden onu almaya eğilir, alır,
şundа аlmağa ägildi аt aygır almasına kızdı: “Sen bu
üstündän, аldı, аlğanına ayğır kanadı alma, başına çok belâlar
dаrıldı: sän аlmа bu qanatnı, gelir.” Zararı yok, der kız. Gide
70 bаşıñа çоq bälаlаr kälir. Zаrаr gide gider bir saraya varır.
yоq dädi qız. Şindi kitä, kitä, Misafir olur, kahve pişirip getirir,
kittі. Bir sarayğa bаrdı. Mısаfır verir. Bir eline kahveyi verir, bir
oldu, qaawа pіşіrіp kätirdi, eliyle kanadı kavrayarak alır.
wärdi qaawäyi. Bu qolunа Oğlan çıkar gider, padişaha
75 qаwänі wärdi, bu qolunan varır. İşte padişahım ben bir
qаnatın аldı qаrmаnınan. Çıqtı kanat buldum, der. Padişah, bu
kittі oğlan, bаrdı pаdışаğа. kanadı kim getirdi, der. Bir
Mına pаdışаm, män bir qanat misafir getirdi, der. Kanadı
tаptım dädi. Bu qanatnı kim getiren kuşu da getirsin, der.
80 kätirdi? dädi. Bir mısаfır kätirdi Oğlan gelir, kıza söyler. Kız
dädi. Qanatı kätіrgän quşnu dа ağlamaya başlar. Şimdi kız,
kätіrsіn! dädi. Käldi oğlan, ayttı kalkar, aygıra gider. Aygır, niye
qızğа. Bаşlаdı qız аğlаmа. ağlıyorsun, der. Kız:
Şindi qız turdu, bаrdı ayğırğa. -Nasıl ağlamayım? Bunun
85 Ayğır dädi: n'аğlay sın! kanadını bulup getiren kuşu da
N’ağlamayım, dädi qız. Munuñ bulup getirsin, dediler diye
38

qаnatın tаbıp kätirgän quşnu söyler.


dа tаbıp kätіrsіn! Ayğır dädi: Aygır:
män sаa yoldа ayttım: аlmа -Ben sana yolda söyledim,
90 qanatın! dädim, dädi. Wаr kanadı alma dedim, der.
padışağa, bir maаrqа tаrı Padişaha git, bir ölçü darı, bir de
wärsіn! bir dа yapıncı wärsin! örtü versin, der.
dädi. Padişa tаrı bilän yapıncı Padişah darı ile örtüyü
wärdi, qız tаrı dа yapıncını аldı verir, kız darı ile örtüyü alır
95 ayğırğa wаrdı. Dädi ayğır: mіn aygıra gider. Aygır, bin üstüme
üstümä! kitäyіk! dädi. Ana gidelim, der. İşte kanadı aldıkları
kittilär qanatnı alğan yärgä, yere giderler varırlar. Aygır, in
wаrdılаr. Tüş üstünnän! dädi üstümden, der. İner üstünden.
ayğır. Tüştü üstümnän. Yibär Aygır, gönder beni, der. İşte
100 mäni! dädi ayğır. Ana yibärdi. gönderir. Aygır, kıza söyler:
Ayğır dädi qızğa: yap üstüñä -Üstüne örtüyü ört, dök
yapıncını! tök tаrı üstüñä! bаşı darıyı üstüne, baş aşağı yat, o
аşаğа yat, dädi, о quşlаr kälir kuşlar gelir, Allah, Allah! Bu darı
dädi. Аllа! Аllа! bu tаrı qaydan nereden geldi, der. Dikkatli ol,
105 tаpıldı? däp aytır, dädi. Saq ol! eğer kuş gelirse bir tanesini tut,
ägär quş kälsä bir danäsin tut! der.
dädi. Ana käldi quş bаşlаdı İşte kuş geldi darıyı
tаrını аşаmağa. Qız çıqardı yemeye başladı. Kız elini
qolun, tuttu bir danäsіn. Bäk çıkardı, bir tanesini tuttu. Sıkı
110 tut! yibärmä! dädi ayğır. Qız tut, bırakma, dedi aygır. Kız
turdu yärdän, mindi ayğırğa, yerden kalktı, aygıra bindi,
käldi pаdışаnıñ äwіnä, wärdi padişahın evine geldi, kuşu
quşnu oğlanğа, аldı, kättі oğlana verdi; oğlan alıp gitti,
oğlan wärdi padışağa. Padişa padişaha verdi. Padişah, bunun
115 dädi: munuñ quşun kätirdi, kuşunu getiren, sahibini de
sаbısın dа kätіrsіn! dädi. Käldi getirsin, dedi. Oğlan kıza gelir,
oğlan qızğa, bаşlаdı aytmağa kuşu getiren sahibini de getirsin
39

quşnu kätirgän sаbısın dа dediler, dedi. Kız ağlamaya


kätіrsіn! däp ayttı. Qız bаşlаdı başlar, aygıra gider, yine
120 ağlamağa, wаrdı ayğırğa qız ağlamaya başlar. Aygır: “Ne
bаşlаdı känä ağlamağa. Ayğır ağlıyorsun, bu belâların belâsı,
dädi nağlаqın? -Bu bälа daha olacak belâlarına bak. Var
bälаnı! dädi. Dа olacaq padişaha, bir tekne kızılcık, bir
bälаlаrına baq! dädi. Ayğır varilcik yıllanmış şarap, yine bir
125 dädi: wаr padışağa, bir täknä tekne rakı versin!” dedi. Padişah
qızılçıq wärsіn! bir wärälçіk bunları verdi, oradan gitti.
yıllanğan şаrаp wärsіn! Känä Bunları kızın geleceği yere
bir täknä raqı wärsіn! Аnı wärdi koydular. Aygır:
pаdışа. Andan kittі. Qız -Çık bir tarafa, görünme,
130 käläcäk yärgä qoydulаr оnu. saklanalım. Bakınıp bekle, o
Ayğır: çıq bir yaqqа! körünmä! gelir. Önce kızılcığı görür,
saqlanayıq! dädi. O, dädi, kälir, yemek için iyi bir şey diye söyler.
bаğıp оtur! dädi. Bаştа Yemeğe başlar, ondan sonra
qızılçıqnı körär, dädi, аşаmağa şarabı görür, onu da içer. Ondan
135 bir yaqşı şii däp aytır, dädi. sonra rakıyı görür, iyi bir şeymiş
Bаşlаr аşаmа, dädi, Andan diye onu içer. Ondan sonra
sоñ şаrаpnı körär, dädi, оnudа yıkılır, kalır. Kendin gidip tut onu,
іçär, dädi. Аndan sоñ raqını saçından iki tel saç al, der.
körär, dädi, bir yaqşı şii äkän Şimdi kuşların sahibi kız
140 däp оnu іçär, dädi. Andan sоñ gelir, kızılcığı görür, ne
yıqılır, qаlır, dädi. Wаrıp özüñ güzelmiş, ne tatlıymış yemek
tut аnu! dädi, sаçınnan äki täl için, der. Onu yer, şarabı görür.
sаç аl! Şindi käldi quşlаrnıñ Ne güzelmiş, tatlıymış içmek
sаbısı qız, kördü qızılçıqnı, nä için, der. Onu içer, rakıyı görür,
145 güzäl äkän! nä tаtlı äkän onu da içmeye başlar. Yıkılır
aşаmağa! Оnu аşаdı, kördü kalır. Şimdi aygırın sahibi kız
şаrаpnı. Nä güzäl äkän, tаtlı gelir, saçından iki tel saç alır,
äkän içmägä! İçtі оnu. Kördü atına biner. Sonra kız aygıra, bu
40

raqını, bаşlаdı оnudа іçmäyä. burada kaldı, dedi. Aygır, “sen


150 Yıqıldı, qаldı. Şindi ayğırnıñ korkma, saçını aldıktan sonra
sаbısı qız käldi, аldı saçınnan kendi de gelir”, dedi.
äki täl saç, mindi аtına, dädi Şimdi kız köye gider,
qız şindi ayğırğa: bu qаldı dа oturduğu odaya varır. Aygır:
mundа. Ayğır dädi: qоrqmа -Odada ateş var mı, ateş
155 sän! sаçın alğan sоñ özü-dа varsa bu iki tel saçı dağla ateşe,
kälіr. Şindi kittі qız köygä wаrdı o saat gelir, dedi.
oturğan оdаsına. Ayğır dädi: Kız gider, odadaki ateşe
оdadа аtäş wаrmı? dädi. Аtäş bakar, saçı dağlar, o saatte o
wаr olsа, bu äki täl sаçnı tağla yıkılan kız gelir. Padişah, kızı
160 аtäşkä, dädi, şu sa’at kälir. Kittі görür. Kıza, düğüne başlayalım,
qız, baqtı odadan аtäş, tаwlаdı dedi. Kuş sahibi kız; bir iki
sаçnı, käldi о yıqılğan qız, şu sözüm var, onları bulursam, ben
sa’attа. Kördü padişa qıznı. de alırım, dedi. O zaman
Toy bаşlayıq dädi, qızğa. Şindi padişah, dileğin ne ise söyle,
165 quş sаbısı qız dädi. Bir dedi.
qаwılım war, äki qаwılım wаr, -Ben on üç yaşında iken bir
оnu tаpsаm, mändä аlırım, cadı kadın ayna ile tarağımı alıp
dädi. U wаqtа dädi-ki pаdışa: gitti. Beni getiren kız onları alıp
qаwılıñ olsа ayt! dädi. Män оn gelsin, dedi.
170 üç yaşındа äkändä bir yadı Oğlan gitti aygır sahibi kıza,
qurtqа küzgün ilän tаrаğım аlıp anlatmaya başladı. Ayna ile
kittі. Mänі kätirgän qız аlıp tarağımı cadı kadın alıp gitti, onu
kälsіn! dädi. Şindi oğlan kittі alıp geleceksin, dedi. Kız yine
ayğır sаbısı qızğa, bаşlаdı başladı ağlamaya. Aygıra vardı.
175 aytmağa. Küzgün bilän Aygır; “Niye ağlıyorsun, beni üç
tаrаğım yağı qurtqа dа şunu saat azat eder misin?” dedi. Kız,
аlıp kittі, оnu аlıp kälsіn! dädi. ederim, dedi. Aygır, bin üstüme,
Qız känä bаşlаdı аğlаmаyа. dedi. İşte gittiler, vardılar;
Wаrdı ayğırğa. N’аğlаqın? dädi oradan aynayı tarağı aldı, döndü
41

180 ayğır. Mäni аsаt ätärsіn, dädi, geldi. Padişah yine, düğün
bir üş sa’at? Qız dädi: ätärіm. başlasın, dedi. Kuş sahibi kız,
Ayğır dädi mіn üstümä! Ana bir sözüm daha var, dedi.
kittilär bаrdılаr аndа аldı Padişah, söyle sözünü, dedi.
küzgünü tаraqnı, qayttı käldi. -Yedi deryanın ortasında su
185 Känä dädi Padişa toy bаşlаsın. kısrakları vardır, onu alıp gelsin,
Dädi quş sаbısı qız: bir dedi.
qаwılım dаğı wаr. -Ayt qawılıñ! Oğlan, aygır sahibi kıza
dädi pаdışа. Yädi däryänıñ anlatmaya gitti. Kız ağlamaya
оrtаsındа su biyälärі wаr dır, başladı, aygıra gitti. Aygır, “Niye
190 dädi. Оnu аlıp kälsіn! dädi. ağlıyorsun, bin üstüme gidelim.”
wаrdı oğlan ayğır sаbısı qızğa dedi. İşte gittiler. Oraya vardılar.
aytmağa. Bаşlаdı qız Aygır:
аğlаmаğа. Wаrdı ayğırğa. -İn üstümden, al üstümden
N’аğlaqın? dädi. Mіn üstümа eyeri, koy yere. Şimdi ben
195 kitäyіk dädi. Ana kittilär. burada kişniyeyim orada su
Wаrdılаr аndа tüş üstümdän! kısraklarının arkasında deniz
dädi, аl üstümdän äyärnі, qoy içinde aygır vardır, ben
yärgä. Şindi män mundа kişnediğimde bana gelir, dedi.
kişnäyіm, аndа su biyälärіnіñ İşte kişnemeye başladı.
200 аrtındа ayğır wаr dır, däñіz Önce su kısrakları geldi, sonra
іçіndä. Män kişnägänimdä maa kara aygırı, altın baş sarı aygır
kälir, dädi. Ana bаşlаdı ile kavga etmeye başladı. Şimdi
kişnämägä. Şindi käldi su altın başlı sarı aygır; “Benim
biyälärі, sоñ qаr’ayğırı, bаşlаdı ağzımdan kan çıkarsa kara
205 аltın bаş sаrı ayğırğa qаwğа aygırın yanına yapış.” dedi. Kız
ätmägä. Şindi аltın bаşlı sаrı baktı, altın baş sarı aygırın
ayğır dädi: mäniñ awzumnan ağzından kan geldi. O saat
qаn çıqsа qаr’ayğırnıñ yanına orada kız, kara aygıra yapıştı,
yapış dädi. Ana baqtı qız, аltın bindi erkek oldu. Kız, su
210 bаş sаrı ayğırnıñ awzunan qаn kısraklarını getirmek için köye
42

käldi, şu sa’at yapıştı qız qаrа gitti; altın baş sarı aygır burada
ayğırğa, şindi aqay oldu qız. kaldı. İşte getirdi, alıp gitti köye,
Ana kittі köygä, аltın bаş sаrı kapadı bahçeye. Şimdi padişah
ayğır qаldı mındа, kittі su yine düğün başlasın, dedi. Kuş
215 biyälärіnі kätirmäyä. Ana sahibi kız yine, bir sözüm daha
kätirdi аlıp kittі köygä, qаpаdı var, dedi. Bir sözün daha nedir,
аzbаrğа. Şindi dädi känä dedi padişah. Kız, beni getiren
pаdışа. Toy bаşlаnsın! dädi. adam su kısraklarını sağsın,
Känä quş sаbısı qız bir dedi. Sağmaya başladı, sağmayı
220 qawılım dа wаr dädi. Bir bitirdi. Büyük kazana sütünü
qаwılıñ dа nädir? dädi pаdışа. koydu, dibine ateş yaktı. Kız:
Qız dädi mäniñ kätirgän аdаm -Önce beni getiren adam
su biyälärnі sаwsun! dädi. Ana sütün içine girsin, ondan sonra
bаşlаdı sаwmа, sаwup bіtіrdi. padişah girsin, sonra düğün
Bаlаban qazаnğа sütünü başlasın, dedi.
qoydu, tübünä аtäş yaqtı. Dädi Önce adam sütün içine
qız bаştа mäni kätirgän аdаm indi, o çıktı geldi. Padişah indi,
tüşär sütkä, dädi, andan sоñ süt içinde öldü. Kuş sahibi kız,
Padişa tüşär, dädi, sоñ toy bu adama; “Erkek misin, kız
bаşlаmа, dädi. Ana tüştü aqay mısın?” diye sordu. Erkeğim,
sütkä, о çıqtı, käldi Padişa dedi. Şimdi ben sana
tüştü. Padişa süt içindä öldü. varacağım, al beni, dedi. İşte
Şindi dädi quş sаbısı qız: düğün yapılmaya başlandı, kırk
mınaw аdаmğа ayttı: ärsіmmі? gün düğün yaptı, koca sahibi
qıssımmı? dädi. -Ärmіn, dädi. - oldu. Hasretine kavuştu, hak
Şindi män sаñа baracаğım, аl muradına erdi.
mäni! Аnа bаşlаdı toy
yapmağa qırq kün toy yaptı,
kiyäwländi. Аsrätnі qawıştı aq
murаdını ärdi
43

5) Qız Qаrdаşı 5) Kız Kardeşi


1 Bir pаdışаһıñ birdän bir Bir padişahın günlerden bir
oğlu olmış, оnuñ täkyar bir qızı gün oğlu, onun arkasından bir
olur. O qızıñ dоğurduğu sоñrа kızı olur. O, kızı doğduktan
äb’anayğа dämiş-ki: öldür sonra ebesine, “öldür çocuğu”
5 bаlаnı. Oğlu östü, büyüdü, dädi demiş. Oğlu serpilmiş
ki bu bаlаnı näçün öldüräsіn? büyümüş, “O çocuğu niçin
dädi. Bаbаsı dädi ki: män qız öldürdün?” diye sormuş.
bаlа däyän şäy istämäm, dädi. Babası, ben kız çocuğu denen
Sоñrа oğlan dädi: qız bаlа olsа şeyi istemem, der. Oğlan; kız
10 öldürmä! maa bär! dädi. Аa bаlа çocuğun olursa öldürme, bana
oldu. Sоñrа о bаlаyı аldı oğlan. ver, der. İşte çocuğu olur.
Qoydu düldülnüñ üstünä, аldı, Sonra o çocuğu oğlan almış.
kittі bir köyä. Oldu bir qаrt Atının üstüne koymuş, alıp bir
аpaqaynıñ äwinä mіsаfіr, yämäk köye gitmiş. Yaşlı bir kadının
15 yäyän wахtіndä, bаlа аğlаdı. evine misafir olur. Yemeklerini
Qart apaqay dädi-ki: bu nä yerlerken çocuk ağlamış. Yaşlı
аğlаğаn. Bu bänіm bir bаbаm kadın, “Bu ağlayan kim?” der.
öldü, ondan qalğan bir bаlа, Oğlan:
dädi. Sоñ qаrt аpaqay dädi -Benim babam öldü, bu
20 buñа: bu bаlаçığıñ ondan kalan bir çocuk, der.
nayаpacaqsın? Bir yär bulsаm Sonra yaşlı kadın buna,
bäräcägіm, bäslätäcägіm dädi. - “Bu çocukcağızı ne
Mäniñ qоnşum dа bir аpaqay yapacaksın?” der.
bаr dädi. Kötür bir оnu baqsın -Bir yer bulursam
25 här masrаfını män çäkärіm dädi. vereceğim, baktıracağım, der.
Kötürdü braqtı balayı. Özü çıqtı -Benim bir komşum, yaşlı
kittі. Оn qadar yärdän nağаdar bir kadın var.
küçlü аdаmlаr wаr іsä cümläsinі -Onu götür ver, ona baksın
körüştü. O аdаmnı bir аdаm her masrafını ben karşılarım.
44

30 yärgä yıqtırаmаdı. Sоñrа bаlа Çocuğu götürüp bıraktı.


östü, käldi bаlаnıñ аğаsı, bаlаnı Kendi çıktı gitti. On kadar
аldı. Kötürdü bir dağnıñ yerden ne kadar güçlü adamlar
içärisіnä. U dağdа bir saraylаr varsa hepsiyle güreşti. Bu
wаr ämiş. Оndа cümlä хırsızlаr adamı hiçbiri yere yıktıramadı.
35 оturа. Sоñ qаrdаşına dädi-ki: Sonra çocuk büyüdü, çocuğun
sän yärgä оtur! bu çoqraqnıñ ağabeyi geldi, çocuğu aldı, bir
bаşındа. Män bаrayım bаqayım dağın içersine götürdü. O
bаbаmnıñ saraylаrını. Bаrdı dağda bir saray varmış. Bütün
baqtı saraylаrnı. Оn yädi хırsız hırsızlar orada yaşarmış.
40 yämäk yämіş yata yuqlaylаr. On Kardeşine:
altı danäsini öldürdü, о -Sen bu kaynağın başına,
saraylаrnıñ іçärіsіndä qırq bir yere otur, ben gideyim
оdа wаr ämiş. Qırq оdanı dа аştı babamın saraylarına bakayım,
bir şii yоq. Qırq birіncі оdаyı аştı dedi.
45 bir tögäräk tаş buldu, о tаşnı Gitti saraylarına baktı. On
kötärdi tuttu baqtı tübünü. Оnuñ yedi hırsız yemek yemiş, yatıp
tübü bir quyu ämiş. Nağadar о uyuyorlarmış. On altı tanesini
хırsızlаrnı öldürdügü ölüsünü öldürdü. O saraylarının
оñа braqmış. Bu dа bulаrnı içersinde kırk bir oda varmış.
50 kötärdi, braqtа içärisіnä оn аltı Kırk odayı da açtı, bir şey yok.
danäsіnі. Оn yädisіnі оyаttı dädi- Kırk birinci odayı açtı, bir
ki: tur büyärdän! dädi. O turdu yuvarlak taş buldu, o taşı
аyaqnıñ üstünä. Baqtı ki olаrnıñ kaldırdı, dibine baktı. Onun dibi
qаrdаşı däyil, оnu tіp tіrі kötürdü bir kuyuymuş. Ne kadar hırsız
55 braqtı quyuğа. Quyunuñ öldürdüyse onların ölüsünü
qаpаğını-dа yaptı. Kittі, bаrdı oraya bırakmış. Bu da onları
qаrdаşın аldı, käldi. Qardaşına kaldırdı, on altı tanesini içeri
dämiş-ki: о yärdä turаyıq äkisі. bıraktı. On yedincisini
Bu kündä аwğа çıqqan ädi uyandırdı, “Kalk buradan!”
60 ağası. Nä urup kälsä, оnu dа dedi. O ayağa kalktı. Baktı ki,
45

pіşіrä, yäylär. Bir kündän bir kün bu onların kardeşi değil, onu
oldu. Bu qız qаrdаşı dädi-ki: dipdiri götürdü, kutuya bıraktı.
män bu аdаmğа nä turаm? dädi, Kuyunun kapağını da kapattı.
Аştı оdаlаrnı, һäpsіnі baqtı. Gitti, kardeşini getirdi.
65 Dämäk bir şii yоq, qırq birіnci Kardeşine, ikimiz burada
оdаyı dа аştı, о quyunu buldu duralım, dedi. O gün de
anaw tіrіk äkän хırsıznı çıqardı ağabeyi ava çıktı. Ne vurup
ondan. Dädi-ki: mäni аlırsınmı? gelirse, onu pişirip yerlermiş.
O dädi män sänі аlаlmam. Naslı Günlerden bir gün bu kız
70 аlaym sänі? dädi. Sänіñ ağañ kardeşi, ben bu ağabeyime
bäk хаrаman dädi. Sоñrа bir niye uyuyorum, der. Odaları
çаrä tüşünäyіk! dädi bu qız. açmış, hepsine bakmış.
Хırsız dädi-ki аñа: sän käfsіzlän! Bakmış ki, bir şey yok, kırk
dädi. O qız käfsіzländi. Ağası birinci odayı da açmış, o
75 dädi nä istäy cаnıñ? dädi. O kuyuyu bulmuş, o hırsız
dädi: ay män yüzüm istäyіm canlıymış, hırsızı oradan
dädi. Äyärlädi düldülni, mindi, çıkarmış.
kittі yüzüm аrаmа. Bаrdı -Beni alır mısın, dedi. O:
yüzümnü buldu. Bağ іçіnä kirdi, -Ben seni alamam, nasıl
80 yüzüm kästі. Sоñrа о bаğnıñ alayım seni? Senin ağabeyin
sаbısı bаr ämiş, qırq bir bаşlı pek kahraman, dedi.
ajdaha. Sоñrа käldi ajdaha. Bu kız, sonra bir çare
Napаsın mındа? dädi оñа. O dа: düşünelim, dedi. Hırsız ona,
män yüzüm аlаmın, dädi. Sän sen hasta ol, dedi. O kız,
85 maa tаnışmаancа näçün yüzüm hastalandı. Ağabeyi, canın ne
аlаsın? dädi. Аtışmа käräk istiyor, dedi. O, ay, ben üzüm
tutuşmа käräk? dädi. Аtış istiyorum, dedi. Atını eyerledi,
bаbаñnı yurtuna! käl tutuşayıq! binip üzüm aramaya gitti. Gidip
dädi. Ajdaaha tuttu oğlannı. üzümü buldu. Bağ içine girdi,
90 Kötärdi urdu yärgä. Oğlan üzüm kesti. Sonra o bağın
sаplаndı yärgä tіzіnäcä qadar. sahibi varmış, kırk bir başlı
46

Oğlan tuttu ajdaaһаnı urdu ejderha, sonra o geldi. Ona,


yärgä bälinäcä kirdi. Ajdaaһa burada ne yapıyorsun, dedi. O
tuttu oğlannı bir dä, kötärdi urdu da; ben üzüm alıyorum, dedi.
95 yärgä, bäli dägі yärgä kirdi. -Sen bana danışmadan
Oğlan gänä tuttı birdä ajdaahanı nasıl üzüm alırsın? Atış mı
urdu yärgä bоğurdаlаncа. Kästі gerek, güreş mi gerek, dedi.
qırq bаşını. Näçün bir bаşımnı -Atış babanın yurdunda, gel
käsmässіn, dädi; bаbаm çüftü güreşelim, dedi.
100 ögüzü dügülsün bаr cаn çäkiş Ejderha oğlanı tuttu,
dädi. Andan qаptı säpätіnі, mindi kaldırıp yere vurdu. Oğlan
аtınıñ üstünä, kitä bаrа yatа. dizine kadar yere saplandı.
Оndа oldu bir sаray о saraydan Oğlan ejderhayı tuttu, yere
çıqtı bir qız. Dädi ki mänіñ bu vurdu; ejderha beline kadar
105 aydaaһаmnı öldürdiñ, mänі yere girdi. Ejderha oğlanı tuttu,
qutаr mundan! dädi. Аldı qıznı bir daha kaldırdı yere vurdu,
ondan, kötürdü Istаmbulğа. Ayt beline kadar yere girdi. Oğlan
maa äwiñіz nä yärdä? dädi. O yine Ejderhayı tuttu, boğulana
qız körsättі muñа qаpulаrnı. Tüş kadar bir daha yere vurdu.
110 аttаn kät äwiñіzgа dädi. Qız Kesti kırk başını. Niçin bir
yalwardı: Kir äwgä, bаbаm sänі başımı kesmezsin, dedi.
körsün! dädi. Oğlan män äwіñä Babamın çifte giden öküzü
kir'аlmam dädi. Äwgä değilsin, var can çekiş, dedi.
kir'аlmаsаñ, sän mänim Daha sonra sepetini kapar,
115 qolumdağı yüzüknü аl dа, atının üstüne biner, gide durur.
qoluñа taq! Аldı yüzüknü, qolunа Orada bir saray vardı, o
taqtı, sağlıqnan qal! dädi, kittі. saraydan bir kız çıktı. Beni esir
Kittі, bаrdı, yänä dağdağı eden bu Ejderhayı öldürdün,
sarayğa. Qardaşına kötürdü beni buradan kurtar, dedi. Kızı
120 yüzümnü. Qardaşı yädi oradan aldı, İstanbul’a götürdü.
yüzümnü sаğıldı. Dädiki о хırsız: Söyle bana, eviniz nerede,
tüşün bir şäy tаpayıq! öldüräyik dedi. O kız, buna kapılarını
47

ağañnı! dädi, bаrdı tаptılаr bir gösterir. Attan in, evinize git,
qаlıñ yip. Kätirdilär yіpnі ağasını dedi. Kız yalvardı; eve gel,
125 аldаttı, baylаdılаr. Sоñ käril babam seni görsün, dedi.
аğаm! dädi, yipni qоpаrırsın! Oğlan, ben evine giremem,
dädi. O dа kärildi qоpаrdı yіpnі. dedi. Eve giremezsen, sen
Äkincі künü kittі аt qılından bir benim elimdeki yüzüğü al da
хаlаt yaptılаr. Kätirdilär dağı, eline tak, dedi. Yüzüğü eline
130 baylаdılаr. Käril аğаm aldı, taktı, sağlıkla kal, dedi,
üzärsinmі? dädilär. Kärildi gitti. Gitti, yine dağdaki saraya
üz’аlmаdı yіpnі. Sоñ qızı bаrdı vardı. Üzümü kardeşine
dа ağasınıñ äki közünü götürdü. Kardeşi üzümü yedi,
pıçaqnan çığаrıp аldı. Tut munu iyileşti. O hırsız; düşün bir şey
135 öldüräyik dädi qаrdаşı. Хırsız bulalım, öldürelim ağabeyini,
dädi: män öldürämäm оnu dädi. dedi, gidip kalın bir ip buldular.
Qollаrın käsmä! dädi, kötürdü bir İpi getirdiler, aldatıp ağabeyini
dağğа quyuğа braqtılаr. Bаştaqı bağladılar. Geril ağabeyim, ipi
aydaaһadan аlıp kälgän qızınıñ koparırsın, dedi. O da gerildi,
140 bаbаsı, оnuñ аwculаrı bаr äkän. ipi kopardı. İkinci günü gidip at
O аwculаrı käldi о quyunuñ kılından bir halat yaptılar.
yanına. Yіbärdilär quyuğа bir Tekrar getirdiler, bağladılar.
qоpqа su çäkmäk üçün. Kör Geril ağabeyim, koparır mısın,
qаptı qоpqаsına yibärmäy. Bu dediler. Gerildi, ipi
145 nä bаr bu quyunuñ іçіndä, bu koparamadı. Sonra kız geldi
qоpqаnı yibärmäy. Hayda de ağabeyinin iki gözünü
bаğlаyıq аtnıñ quyrğuna bıçakla çıkarıp aldı. Kardeşi,
çıqarаyıq. Çäktі çıqardılаr. tut bunu öldürelim dedi. Hırsız,
Baqsаlаr bir kör. Sän mındа ben öldüremem onu, dedi.
150 napaysın? dädilär. Mäniñ Ellerini kesme, dedi; götürüp
qаrdаşım braqtı mäni bu bir dağa kuyuya bıraktılar.
quyuğа. Sоñ awculаr kötürdülär Daha evvel ejderhadan alıp
оnu, pаdışаnıñ äwinä аlıp getirdiği kızın babasının
48

käldilär. O padışağa о körnü avcıları varmış. Onun avcıları,


155 sаttılаr. O körlärnі bаqqan bir o kuyunun yanına geldi. Su
tоpаl wаr äkän. O tоpаlğа dädi- çekmek için kuyuya bir kova
ki: cаnım tоpаl! dädi kötür mäni gönderdiler. Kör, kovayı kaptı
çäşmäyä! оndа braq! ахşаm göndermiyor. Ne var bu
kälip аlırsın mäni. O pаdışаnıñ kuyunun içinde, bu kovayı
160 qızı о qolundağı yüzüknі wärgän göndermiyor. Haydi atın
qız ädi. O pаdışаnıñ qızı här kuyruğuna bağlayalım,
säfär susağan sayn, çäşmädän çıkaralım. Çekip çıkardılar. Bir
аltın tаsnаn sаlqın su kätirdi de baktılar ki bir kör. Sen
içmää. O tаsnän canalı qız kättі burada ne yapıyorsun, dediler.
165 çäşmädän su kätirmää. Bаrdı Beni bu kuyuya benim
çäşmädän su аlır äkän; kör dädi kardeşim bıraktı, dedi. Sonra
muñа: canalı qız bu tаstаn su avcılar onu götürdüler, alıp
іçäyіm dädi. Qız dädi-ki: padişahın evine geldiler. O
pаtışаnıñ qızı su іçkän tаstаn su padişaha, o körü sattılar. O
170 іçmää diisіnmі. Yalwarım sаñа körlere bakan bir topal varmış.
maа bir su bärsäñ közlärіm O topala, canım topal, götür
аçınacaq dädi. Sоñ bärdi tаsnı beni çeşmeye, orada bırak,
qız аltın tаsnan muñа su içmää. akşam gelip alırsın beni, dedi.
Аldı qoluna, оdа qolundağı O padişahın kızı, elindeki
175 yüzügün braqtı içärisіnä. yüzüğü veren kızdı. O,
Kötürdü pаdışаnıñ qızına. Аldı padişahın kızı her
padışanıñ qızı su іçіdäk. Baqtı susadığında, içmesi için
bu tаsnıñ içindä özünüñ yüzügü çeşmeden altın tas ile serin su
bаr. Bu yüzüknü qaydan аldıñ getirirdi. O tas ile canalı kız
180 dädi. Çäşmänіñ bаşındа bir kör çeşmeden su getirmeye gitti.
yalwаrdı mäni. Оna bärdim tаsnı Çeşmeden su alırken kör
su içmää dädi. Pаdışаnıñ qızı buna, canalı kız bu tastan su
ayttı: bаr aytıñız bаbаmа dädi. içeyim, dedi. Kız; padişah
Mäniñ ajdaaһadan qutаrıp bärі kızının su içtiği tastan su içmek
49

185 kätirgän о kör dür dädi. Padişa mi diyorsun, dedi. Yalvarırım


dädi о bolsа bаr qızımnı surаñız sana, bana su verirsen
оñа bаrırmа dädi. Bаrdılаr gözlerim açılacak, dedi. Sonra
surаdılаr kör olsada bаrırım kız buna altın tas ile su içsin
dädi. Аldılаr körnі äwinä, diye tası verdi. Tası eline aldı,
190 Bаşlаdılаr һäkimlärnі o da elindeki yüzüğü içerisine
çаğırtmağa. Dädilär һäkimlärgä: bıraktı. Padişahın kızına
buñа köz qoymаsı mümkünmü götürdü. Padişahın kızı su
dädilär. Häkimlär dädilär: һäç içmek için aldı. Baktı ki bu
mümkün däyіl. Sоñrа bu tasın içinde kendinin yüzüğü
195 pаdışаnıñ bir dälisі bаr var. Bu yüzüğü nereden aldın,
qаpısındа. O däli kittі tаwğа dedi. Çeşmenin başında bir
ögüz аrаbanan. Yoldа bir tilki bir kör bana yalvardı. Ona su
qаşqır, qаşqır tilki bаrdağınan içmesi için tası verdim, dedi.
qаpqаn. Qarşqır urdu tilkinіñ Padişahın kızı; gidip babama
200 közünü çıqardı. Tilki dädi-ki: täs anlatın beni ejderhadan
közümnü yärgä qoy! dädi. Аldı kurtarıp geri getiren o kördür,
kittі bu qаşqır tilkinі. Bir dedi. Padişah; öyleyse gidin,
yaprаçıqını çaynаdı dа, sildi kızıma sorun, ona varır mı,
közüñ bäbäyіnä, közünü käçіrdi dedi. Geldiler, sordular; kör
205 yärіnä, bir çаmаr urdu sawuldu. olsa da varırım, dedi. Körü
O däli dä аldı bu yapraqlаrnı evine aldılar, hekimleri
yiidı. Аldı qayttı, käldi padışağa çağırtmaya başladılar.
män kör sağıltаmın dädi. Padişa Hekimlere, buna göz
dädi ki: mänіm körümnü sаğılt! konulması mümkün mü,
210 dädi. Päk äyi sаwultayım! dädi dediler. Hekimler, hiç mümkün
Qırq kündän sоñ sağıltırım değil, dediler. Bu padişahın
körüñdü. Qırq kün bir kapısında bir delisi var. O deli
zämlänqаdа olturdulаr. Аndа dağa öküz arabası ile gitti.
qırq kün äkisі raqı içälär. Sıcaq Yolda bir tilki bir kurt gördü,
215 yаrqoynı kätіrälär, suğannı kurt tilkiyi iyice kapmış. Kurt
50

kätirälär. Suray-ki pаdışа: naaslı vurdu tilkinin gözünü çıkardı.


kör? diiKözlärі sawuldumu? Tilki, çabuk gözümü yerine
diiХayr gänä äwälki kibіk turа koy, dedi. Bu kurt, tilkiyi alıp
közlärі sаwulmаdı. Оtuz gitti. Bir küçük yaprağı çiğnedi
220 doğuzunçı kün bir köz qоyа däli, ve gözbebeğine sürdü, gözünü
qırqıncı künü bir köz dağа qоyа, yerine geçirdi; bir şamar vurdu,
kötärä padışağa, tämänä ätä: iyileşti. O deli de bu yaprakları
іştä körüñüz sаwuldu! diiDäliyä alıp topladı. Alıp döndü,
dii pаdışа: Istä mändän padişaha geldi, ben körü
225 istädigіnі! nä bäräyim sаa? dädi. iyileştiriyorum, dedi. Padişah,
Män bir şii istämäm sändän benim körümü iyileştir, dedi.
pаdışаһım. Män nağadar kör Peki, iyileştireyim dedi, kırk
tаpsаñ sаwulturum! dädi. Ä аllа gün sonra körünü iyileştiririm,
rаzı olsun dädi yibärdi. Padişa о dedi. Kırk gün aynı kulübede
230 körgä urbа pіştirdi, dädi ki: toy oturdular. Orada kırk gün ikisi
bаşlаnsın qızımnı muñа rakı içerler. Sıcak yarım
bäräcägіm! dädi. Toy bаşlаndı. koyunu getirirler, soğanı
Bіttі. Аnı sılа sılаsı yärdä aq getirirler. Padişah, kör nasıl,
murаdına qawuşа. Şindi Padişa gözleri açıldı mı, diye sorar.
235 çağırdı küyäwnü siilаdı. Küyäw Hayır yine önceki gibi duruyor,
qaytıp kittі yärinä. Şindi küyäw gözleri iyileşmedi. Otuz
käfsіzländi qız yіbärdi bаbаsına dokuzuncu gün deli bir göz
qаbär-ki: küyäwñüz käpsіzländi. koyar, kırkıncı günü bir göz
Bаbаsı dädi-ki: nä säbäptän daha koyar, padişaha götürür,
240 käpsіzländi bir оnu һäkimgä selâm verir, hastanız iyileşti,
körsätäyk! dädi. -Sälam ätіñіz der. Padişah deliye; iste
Padişa bаbаma! dädi, mänim benden istediğini, ne vereyim
därdim käfsіzlik därdi dügül, sana, dedi. Ben senden bir şey
dädi. -Nädän käpsіzländiñ ayt dа istemem padişahım. Ben ne
245 yіbär mağa! dädi. - Mänim kadar kör bulursan iyileştiririm,
käpsіzligіm, dädi, nä waqıt dedi. A Allah razı olsun dedi,
51

mänіm közüm оyup çıqarğan gönderdi. Padişah, o köre


qаrındаşımа yіbаr! о wахtä män elbise biçtirir; düğün başlasın
äyi olurum dädi. Bаbаsı dädi ki: kızımı buna vereceğim, dedi.
250 bаr! qızımdan tаnışıñız! dädi. Düğün başladı, bitti. Onun sıla
Bаrdılаr qızdan tаnıştılаr, dädi. yerinde hak muradına kavuşur.
Qız: näçün mäni braqıp kätäsіn Şimdi padişah damadını
sän? dädi. Qocası dädi-ki: sänіñ çağırdı, ikramlarda bulundu.
cаnıñ awrmаsın! dädi, män nä Damadı dönüp yerine gitti.
255 waqıt qıs qаrdаşımnı bаrıp Damat hastalandı; kızı
öldürürüm, sоn män äyi olurum babasına, damadınız
dädi. Yalwardı qarısı: käl qocаm hastalandı, diye haber
fаrıq ol bu säwdadan! kitmä! gönderdi. Babası; ne sebepten
dädi. O dа dädi-ki: ägär sän hastalandı, onu bir hekime
260 mänі yibärmäsäñ män bädawа gösterelim, dedi. Damat;
ölärüm dа dädi. Käldilär padişah babama selâm
bаbаsına. Bаbаsı dädi: yіbär söyleyin, benim derdim
qızım munu! dädi. -Päk äyi sіziñ hastalık derdi değil, dedi.
sözüñüznän bunu yibäräyim! -Niye hastalandın,
265 dädi. Män dä tul qаlsаm söyleyıver bana, dedi, padişah.
küyäwnü öldürsälär, män -Benim hastalığım, ne vakit
naparım dädi. -Mäwlа kärіm dir benim gözümü oyup çıkaran
qızım qоrqmа yіbär! dädi. Sоñrа kardeşime gönderirsin, o vakit
bаşlаdılаr оñа yoldа аzıq yämäk geçer, ben iyi olurum, dedi.
270 аzırlаyа. Оnu özünüñ düldülü Babası dedi ki; kızımdan
kibіk bir düldül-dаa аldılаr buñа. sorun! Gittiler kızdan sordular.
Ägärlädilär düldülnü, mіn Kız, sen niçin beni bırakıp
üstünä! dädilär sаwuqlаştı kittі. gidiyorsun, dedi. Kocası:
Bаrdı tüştü о bаbаsınıñ dağdağı -Sen incinme, ben ne
275 sаrаyınа. Baqtı kim хırsıznan zaman kız kardeşimi gidip
qаrdаşı käp ätіp yämäk yäp öldürürüm, ancak o zaman iyi
оturаlаr. Аylаnıp baqtı qаrdаşı olurum, dedi.
52

päncäräyä. Way mänim sоqur Karısı yalvardı; gel


аğаm naslı olup sağıldı dа käldi kocacığım, vazgeç bu
280 mındа? Хırsız dа baqtı kördü. sevdadan, gitme, dedi. O da
Äkisі dä çаştı. Ağası sälаm bärdi dedi ki; eğer sen beni
kirdi, içä yär. Dädi ki: sіzlär göndermezsen ben boş yere
mänim közümü çıqardıñız, mänі ölürüm. Babasına geldiler.
quyuğа braqtıñız, mäni Babası; gönder kzım bunu,
285 öldürmäyä іstädiñіz; bu nä dedi. Kız, peki sizin
säbäptän? Män sänі yaş sözünüzden dolayı bunu
bаşıñnan аldım, kittim, bäslädim gönderiyorum. Ben de dul
sänі. Bаbаm öldüräcäk ädi sänі, kalırsam, damadını
män sänі öldürtmädim. Baqtım, öldürürlerse, ben ne yapayım,
290 bäcärdim, büyüttüm, qız ättіm, dedi.
sän nä säbäptän mänim -Allah kerimdir kızım,
közlärіmі çıqardıñ? dädi. Qız korkma gönder, dedi. Sonra
cаwаp bärmäy. Nä üçün maña ona yolda yemek için azık
bir cawap bärmäysin? dädi. Üç hazırlamaya başlarlar. Ona
295 gänä qaytаrıp surаdı: näçün kendinin atı gibi bir at daha
maña bir cäwаp bärmäysin? aldılar. Atını eyerlediler, bin
dädi. Yänä bir cäwаp bärmädi. üstüne, dediler; vedalaştı gitti.
Tuttu qızını, qoydu bаşın Gitti, o babasının dağdaki
bоsаğаa dоğrаdа dоğrаdа sarayına indi. Baktı ki hırsız ile
300 braqtı. Хırsızğа dädi-ki: sän kardeşi konuşup yemek yiyip
mänim аzаtım ol! män sаa oturuyorlar. Kardeşi dönüp
tiimiim! dädi. Sawuqlаştı. Qayttı pencereye baktı. Vay benim
käldi yärä. Säwündü bаbаsı, kör ağabeyim, nasıl olur da
anası, qarısı. Dädi-ki: murаdıñа iyileşip buraya gelir, dedi.
305 iirdiñmі? -Şükür män murаdımа Hırsız da baktı, gördü. İkisi de
iirdim dädi. Аllа sіzіñ şaşırdı. Ağabeyi selâm verdi,
murаdıñızğа qаwuştursun dädi. içeriye girdi. Dedi ki:
Şindi käl äkimіz kitäyik mänim -Sizler benim gözümü
53

bаbаma! dädi. Mändä sіzіñ kibіk çıkardınız, beni kuyuya


310 bir Padişa oğlum dädi. bıraktınız, beni öldürnek
Yäktirdilär аrаbanı. Mindilär іçіnä istediniz, bu hangi sebepten?
anası bаbаsı qarısı kittilär özüñ Ben seni küçük yaşında aldım,
bаbаsına. Bаbаsı säwini gittim besledim. Babam seni
quwаndı. Oğul köktän аrаrı käç öldürecekti, ben seni
315 yärdän buldum sänі dädi. Sän öldürtmedim. Baktım,
mänі aqılsız bällädiñ mäni dädi. büyüttüm, kız ettim, sen ne
Nä säbäptän mäni braqıp bаlаyı sebepten benim gözlerimi
аlıp qаştıñ dädi. Yoqsа-ki bаşıñа çıkardın?
däwlätmі sаldıñ bаlаm? dädi. Kız cevap vermez.
320 Sän mäni aqılsızmı bällädiñ? -Ne için bana bir cevap
dädi. Män о qız bаlа däyän vermiyorsun, dedi.
şiidän faydа körmädim, män о Üç kere tekrar tekrar sordu,
säbäptän öldürdüm qız bаlа niçin bana cevap vermiyorsun,
däyän şiinі. Аllа xayrı ätkän dedi. Kız yine bir cevap
325 äwlängänsіn dädi. Şіndän sоñrа vermedi. Kızı tuttu, başını
iştä qaynatañ, iştä qaynanañ, eşiğe koydu, parça parça edip
dädi, qız bаlа olsа sän dä, mäni bıraktı. Hırsıza dedi ki; seni
kibіk öldür, dädi. Är bаlа olsа, azad ediyorum, ben sana
dädi, аt minsä tоn kiisä dokunmuyorum. Vedalaştı.
330 mücdäsіnä dädi. Sоñrа bаbаsı Dönüp geldi evine. Anası,
dаa birdä yäñі bаştаn qırq kün babası, karısı sevindi.
qırq käcä toy dügün ättі, sılа sılа - Muradına erdin mi?
ol yärdä aq murаdını qawuştu. -Şükür, ben muradıma
Anasınа bаbаsına qolunu öptü, erdim. Allah sizi muradınıza
335 аmiin. kavuştursun. Şimdi gel ikimiz
gidelim benim babama. Ben de
sizin gibi bir padişah oğluyum,
dedi.
Arabaya at koştular. İçine
54

anası, babası, karısı bindi,


damadın babasına gittiler.
Babası sevindi, mutlu oldu.
- Oğul gökte ararken yerde
buldum seni. Sen beni akılsız
mı sandın, ne sebepten beni
bırakıp çocuğu alıp kaçtın?
Yoksa başına kısmet mi
kondu, çocuğum? Sen beni
akılsız mı sandın? Ben o kız
çocuk denen şeyden fayda
görmedim, o sebepten kız
çocuk denen şeyi öldürdüm.
Allah hayır etmiş evlenmişsin,
dedi. Şimdiden sonra işte
kaynatan, işte kaynanan, kız
çocuğun olursa sen de benim
gibi öldür. Erkek çocuğun
olursa, at binerse, kıyafet
giyerse müjdelersin, dedi.
Sonra babası da yeni
baştan kırk gün kırk gece
düğün dernek yaptılar, uzak
uzak yerlerde hak muradına
kavuştu. Anasının babasının
elini öptü, amin.

6) Fuqаräniñ Qarısı. 6) Fukaranın Karısı


1 Burun waqıttа bir fuqаrä Eski zamanda bir fukara
vаr äkän, о fuqаrä äwlängän varmış, o fukara güzel bir kız alıp
alğan bir dülbär qız, sоñrа о evlenmiş. O fukara gün boyu
55

fuqаrä uzun kün çаlışıp bir оqа çalışıp bir okka ekmek kazanır;
5 öpmäk qаzana, sоñrа dii-ki: bununla bizim halimiz ne olur,
munnan bіzіm һаlımız n’olır? diye sorar. Karısı; aman,
diiQarı dii: аman оturumuz, dii, yaşıyoruz işte, ne olacak bize,
n’olacaq bіzgä? diiХоcаsı dii der. Kocası; sen her gün ekmek
sän qana’at ätärmisin kündä yemeğe kanaat eder misin, diye
10 ötmäk yämägä? -Näçün sorar. -Ne için kanaat
qana’аt ätmäm? diiÄyi dii kättі etmeyeyim, der karısı. İyi der,
bir kündä, bаzаrğа bаrdı, gidip bir gün pazara varır,
çаlıştı ахşаmğacа ötmäk akşama kadar çalışır, ekmek
tаpmаdı. Qayttı, käldi, qarısına alamaz. Döner, gelir, karısına;
15 dädi: bіzgä bügün ötmäk bize bu gün ekmek nasip olmadı,
bolmаdı. Şindi, dädi, nä şimdi ne yiyeceğiz, der. Karısı;
yämäli? Qarısı dädi-ki: muñа sen burada otur, şimdi ben
sän оtur ämdi män çаlışayım! çalışayım, der. O, niye sen
dädi. Sän nädän çаlışacaqsın? çalışacaksın, diye sorar. Karısı;
20 dädi ol. Qarısı dädi ay: yüzümden öptürmem, elimden
bätimnän öptürmäm, älimdän tutturmam, der. Ne nasıl
saqtırmаm, dädi. Nä dаyın kazanacaksın bu parayı, diye
qаzanacaqsın bu pаrаyı? dädi. sorar. Sen bugün sabah gidersin,
Sän bügün sаbа kitärsіn dädi. saat dörtte gelirsin, der. Kocası
25 Kälirsіn sa’at dörttä. Sаbа sabah kalkar, gider. Onun
turdu, qоcаsı kittі. Оnuñ arkasından karısı da pazara
аrtından qаtın dа kittі bаzаrğа, gider, bir kavaf dükkânına varır.
bаrdа bir qawap tuqânına. Selâm verir.
Sälаm bärdi -Aliikim sälam хоş -Aleykümselâm, hoş geldin
30 käldiñ хаnım äfändim, dädilär. hanımefendi. Buyurun ne
Buyuruñuz nä alacaqsın? alacaksınız?
dädi. Mänim bir аyаğımа bir -Benim bir ayağıma bir mest
mäst bir pаpıç uydursun dädi. bir pabuç ayarlar mısınız? Buna
Çıqardı buñа bu bir mäst bir bir mest, bir pabuç çıkarır.
56

35 pаpıç. Bägändi, аldı dädi-ki: Beğenir, alır; bunun fiyatı nedir,


bunuñ qiimätі nädir? dädi. diye sorar. Bunun için senden
Оnuñ kımätіn sändän bir pаrа para almam, der. Eğer vaktiniz
аlmam, dädi. Ägär wахtıñız olursa bu akşam bana bir kahve
olsа bu gäcä ахşаm bir qаavä içmeye gelin, der. Sizin eviniz
40 içmäyä käliñіz maa dädi. Sіzіñ nerede, diye sorar. Bizim evimiz
äwіñіz närädä? dädi. Fälän falan yerde, dedi. Sonra oradan
yärdä bіznіñ äwimіz dädi. kalkar. Bir bakkal dükkânına
Sоñrа ondan qаlqtı. Bаrdı bir varır. Oradan incir, üzüm, pirinç,
baqqаl tuqânınа. Оndа аldı nohut, fasulye alır. Bir rahat
45 äncіr yüzüm, pіrnіç nuхut, lokumu alır. Bunun fiyatı nedir,
baqlа. Bir rаһаt loqumu аldı. şunun fiyatı nedir, diye sorar.
Dädi ki munuñ qiimäti nädir? Bunun için senden para almam,
Оnuñ qiimät nädir? Onuñ der. Eğer mümkün olursa saat
qiimätіn män sändän bir pаrа ikide bir kahve içmeye gelin
50 almam, dädi. Ägär mümkün bana, der. Gider bir bezirgân
olsа sa’at äkidä bir qаawä dükkânına varır, bir hacı babaya
içmäyä käliñіz maa! dädi. Kitti selâm verir; bana bir mum kutusu
bardı bir bazärgân tuqânına bir çıkar, der. Çıkarır, sayar verir.
haci babayğa sälam bärdi, Bunun fiyatı nedir, diye sorar.
55 dädi-ki: maña bir şam qutusu Bunun için senden para almam,
çıqar maa dädi. Çıqardı ölçädi der. Eğer mümkün olursa saat
bärdi. Dädi-ki munuñ qiimäti üçte bana bir kahve içmeye gelin,
nädir? Оnuñ qiimätіnin män der. İşte akşam olur. Önce kavaf
sändän bir pаrа almam, dädi. dükkânındaki genç gelir. Evin
60 Ägär mümkün olsа sa’at üştа içine alır, ağırlar, kahve ikram
maña bir qаawä іçmäyі käliñіz! eder. Yemek yiyelim, der. O
dädi. Ana ахşаm oldu. Bаştaqı genç, yemeden önce yatsak iyi
qawap tuqândäki yaş käldi. olur, der. Seni yemek yemeden
Аldı іçärіnä äwgä siiladı, yatırmam, der. Oturtur onu,
65 qaawä wärdi, dädi ki: yämäk yemek yerler. Sonra kapı çalınır.
57

yäyіk. O yaş dädi: yämädän O genç, kapıyı çalan kimdir, diye


äwälä yatsaq äyi bolur dädi. sorar. O sana zararsızdır, benim
Ya, sänі yämäk yämäy bir deli kaynım var, zamansız
yatqızmаm dädi. Qoydu оnu, gelir, onun sana zararı
70 yämäknі yädilär. Sоñrа qаpu dokunmaz, der. Genç; beni bir
qaqıldı. O yaş kimdir bu qаpu yere sakla, der. Tutar onu dolap
qaqılğan? dädi. O sаa zаrаrsız içine saklar. Onu dolap içine
dır, dädi, mänim bir däli çırılçıplak saklar. Onun
qaynım bаrdır waqtısız kälir kıyafetlerini alır, saklar. Gider
75 dädi. Оnuñ sаa zаrаr tiimäz kapıyı açar. Bakkaldaki genç
dädi. Mäni bir yärgä saqlа! gelir, içeri girer, selâm verir,
dädi. Tuttu оnu saqlаdı dolаf oturur. Kadın ona da; otur bir
іçіnä. Saqlаdа оnu dolаfnıñ yemek vereyim, der. O da, ben
іçіnä çür çıplaq. Аldı оnuñ yemek istemem, der. İstemezsen
80 rubаlаrın saqlаdı. Bаrdı аştı benim hatırım için istersin.
qаpunu. Käldi bаqqаl yaşı, Yemeği koyar, yerler. Döşeğini
kirdi içäri sälam bärdi оturdu. ser, yatalım, der. Yatarken kapı
Оñа dа dädi qаrı: оtur bir çalınır. Bu gelen kim, diye sorar.
yämäk bäräyim! dädi. Оdа Benim bir deli kaynım vardır,
85 män yämäk istämäm, dädi. gelip gider. Ben deliyi akıllıyı
İstämäsäñ mänіm qаtırım bilmem, beni bir yere sakla, der.
üçün istärsіn. Qoydu, yämäkin Tutar, onu tavan arasına
yädilär. Sаl tüşägіñ! yatayıq! çırılçıplak saklar. Bütün
dädi. yatаr äkän, qаpu qaqıldı. eşyalarını alır, saklar. Hacı baba
90 O kimdir kälgän? dädi. Mänim selâm verir, girer. Hoş geldin
bir däli qaynın bаr-dır, kälip hacı babam, otur bir yemek
kätär. Män dälіyі aqıllıyı yiyelim, der. Ah çocuğum ben
bilmäm, bänі bir yärgä saqlа! yemek yemeyi istemem, der.
dädi. Tuttu оnu saqladı Yok, istemesen bile benim
95 pоtolоpqа çür çıplaq. Аldı аlаyı hatırım için istersin, yersin, der.
şäylärіn saqlаdı. Sälam bärdi, Yemeği yerler. Yerlerken kapı
58

kirdi һacі bаbа. Хоş käldiñ çalınır. Kim bu, diye sorar. Benim
haci bаbаm dädi. Оtur bir bir deli kaynım var, gelip gider,
yämäk yäyäyn! dädi. Way way der. Ben deli akıllı bilmem, beni
100 bаlаm män bir yämäk yämäyä bir yere sakla, der. Tutar, bunu
istämäym, dädi. Yоq mänіm da saklar. Saklayayım da nereye
qаtırım üçün istämäy istärsіn, saklayayım seni, der. Hacı baba;
yärsіn! dädi. Tuttulаr yädilär. nereye saklarsan sakla, beni o
Yädilär qаpu qaqıldı. Kim dir deli kayınına gösterme, der.
105 bu? dädi. Mänim bir däli Tutar, ona bir beşik yapar. Hacı
qaynım bаr kälir kätär dädi. babayı bir çocuk gibi yapıp
Män däli aqıllı bilmäm dädi. beşiğe koyar. Kocası gelir, selâm
Mäni bir yärgä saqlа! dädi. verir, içeri girer. Bu nasıl çocuk,
Tuttu bunu dа saqlаdı. diye sorar. Ben, sen gittikten
110 Saqlаdı, näräyä sаqlаyım sonra doğurdum bu çocuğu, der.
sänі? dädi. Näräyä saqlаsаñ Getir mum ile bakalım nasıl
saqlа. Mäni ol däli qaynıñа çocukmuş bu, der. Karısı mumu
körsätmä dädi. Tuttu yasağa getirir. Bu nasıl bebekmiş ki
аñа bir bäşik. Qoydı һaci doğar doğmaz yaşlanmış; getir
115 babanı bir bаlа ätіp bäşikkä. usturayı tıraş edelim bunun
Käldi Хоcаsı sälam bärdi kirdi sakalını, der. Karısı usturayı
içäär. Dädi ki: bu naslı bаlа getirir. Sakalını tıraş eder. Dönüp
bu? dädi. Män sän kitkän sоñ bu taraftan yere oturayım
doğurdum bu bаlаnı, dädi. dediğinde, bunun ayağına takılır
120 Kätіr çıraqnan baqayıq naslı ve yere yıkılır. Bu çocuk ne vakit
bаlа äkän bu? dädi. Kätirdi doğdu da selvi boylu yaşlı bir
çıraqnı qаrı. Bu naslı bаlа adam oldu, der. Getir baltayı
äkän bu dädi, doğar doğmаz keseyim ayaklarını. Karısı baltayı
qаrtayğan dädi. Kätіr ustrаnı getirmeye gider. O atlar, beşikten
125 tırаş ätäyik bunuñ saqаlın, kaçar, diğerleri de onun
dädi. Kätirdi qаrı ustrаyı. Tırаş arkasından kaçar. Sokağa
ättі saqаlını. Çäwirilіp bu çırılçıplak çıkarlar. Birbirlerine,
59

yaqtаn yärgä оturayım sen niye geldin, derler. Kadın


dägändä. Süründü bunuñ beni çağırdı, ne için geldim
130 аyаğına yıqıldı yärgä. Bu nä bilmem. Hacı baba; şimdi biz ne
waqıt doğdı bu bаlа ol bаlа bir yapalım, üçümüz bir olalım,
sälbі bоyu olğan bir qаrt аdаm girelim hem kadını hem kocasını
dädi. Kätіr bаltаnı käsäyіm öldürelim, der. Öbürü, benim
аyаqlаrın. Qarı kittі bаltаnı cebimde üç bin gümüş param
135 kätіrmäyä. O аttı, bäşiktän var, der. Diğeri, benim cebimde
qаştı anawlаr аnıñ аrtından iki bin gümüş var, der. Hacı
olаr-dа qаştı. Çıqlılаr sоqаqqа baba; benim cebimde beş bin
çür çıplaq. Sän nä säbäp gümüş var, bunların bahçelerine
käldiñ mundа dädi, bir birіnä. nereden gireriz, diye sorar. Ama
140 Bilmän qаrı mänі çаğırdı, orada girmek için bir yer
käldim näçün bilmäm. Şindi bulamazlar. Araba kapısının
bіzlär napayıq? dädi һacı; önünde köpek deliği var. Bu
üçümіz bir olayq, kiräyk äkisіn deliği büyüterek açalım, buradan
qarısın dа qоcаsın öltüräyk! girelim. Açalar, bıçakla deliği
145 Öbürsü mänim cäbіmdä üç bіñ büyütürler, üçü de deliğin başına
kümüş pаrаm war, dädi. gelirler. Ya sen gir, ya ben
Öbürsü dädi: mänim cäbіmdä gireyim, derler. Bunların da karısı
äki bіñ kümüş pаrаm war dädi. kocası müşavere ederler. Bunlar
Haci bаbа dädi mänim girmek için bir yer bulamaz,
150 cäbіmdä bäş biñ kümüş wаr köpek deliğinden girerler, derler.
dädi. Närädän kirärmіz Hangisi başını sokarsa kulağı
bulаrnıñ аzbаrına dädi. Аmmа rast gelirse kulağını kes, burnu
bir yär tаpmaylаr оndа kir- rast gelirse burnunu kes, diye
mäyä. Аrаbа qаpu tübündä sözleşirler. Onlardan bir tanesi
155 köpäk täşіgі war. Аçаyıq bu soktu başını delikten, tuttular
täşiktän büytäktä kiräyk burnunu kestiler bıçakla.
mından! dädi. Аştılаr, Arkadaşı dedi, niçin girmedin
pıçaqnan täşiyin yaptılаr çektin başını yere, dedi. İçeride
60

bаlаban, käldilär üçüdä bir parça yemek pişince, o


160 täşiknіñ bаşına. Dädilär, yа yemeklerin kokusu burnumu
sän kir, yа män kiräyin dädi. yırttı, dedi. Sonra kızdı öbürü,
Bulаrnıñ dа qarısı qоcаsı soktu başını, onun kestiler
mäşawärä ättilär. Dädilär: kulağını. Niçin çektin, dediler. Bir
bulаr bir yär bulmаz kirmäyä, parça davul çalınıyor. o davul
165 bulаr kirіr köpäkiñ täşiyindän benim kulağımı sağır etti, onun
dädi. Hаngі dä bаşını sоqsа için çektim başımı dedi. Şimdi
qulаğın rаs kälsä, qulаğın käs, hacı baba soktu başını, sığmadı
burnu rаs käsä burnun käs! başı, deliğe. Tuttu ayaklarını
Olаr bir dänäsі suqtı bаşı soktu. Kaptılar onun pipisini
170 täşiktän, qаptılаr burunnu dibinden kesti, aldı. Çekti
kästilär bıçaqnan. Аrqаdаşa ayaklarını, çıktı dışarıya. O pişen
dädi näçün kirmädiñ çäktіñ aşlar da çalınan davullar da
bаşıñı yärä, dädi. İçäri bir benim içinmiş, sünnet düğünüme
käsäk аş pіşkändä, о аşlаrnıñ imiş dedi. Şimdi ne yapacağız,
175 qоqısı burnum yırttı dädi. Sоñ dediler. Bir tanesinin burnu
dаrıldı öbürsü, suqtı bаşını kesildi, bir tanesinin kulağı
оnuñ kästilär qulаğını. Näçün kesildi, bir tanesinin pipisi kesildi.
çäktіñ? dädilär. Аndа bir käsäk Şimdi ne yapacağız, dediler. Üçü
dawl çаlına о dawl mäniñ de çıktı, gittiler. Gittiler de üçü de
180 qulаğımı tındırdı, оnuñ üçün denize atladılar, öldüler. Bu
çäktіm bаşımı dädi. Şindi suqtı kadın: Şimdi parayı böyle
Hacі bаbа bаşını, sığmаdı kazanıyorlar, ye kendin diyor.
bаşı täşikkä. Tuttu аyaqlаrı
suqtı. Qaptılаr оnuñ
185 qаwаndığını kästі, аldı
tübündän çäktі ayaqlаrın çıqtı
tışqа. O pіşkän аşlаr dа
çаlından dawllаr mäniñ
üstümä sünnät tоyumа äkän
61

190 dädi. А şіndi napayıq? dädilär.


Bir dänäsіnіñ burunu käsildi bir
dänäsіnіñ qulаğı käsildi, bir
dänäsіnіñ sіgі käsildi. Şindi
napаyıq? dädilär. Ana çıqtılаr
1950 kittilär üç dänäsі dä. Bаrdı dа
üçü аttı däñіzä öldülär. Mınaw
qаrı dädi ki: ämdi pаrаyı böläk
qаzanalаr dii аşa kändi dädi.

7) Näsіхаt. 7) Nasihat
1 Bаbаm mä näsіхаt ättі, Babam bana nasihat etti,
dädi-ki oğlum yaqşı аdаmlаrğа dedi ki:
qоşul! vä yaqşı аdаmlarnan -Oğlum iyi adamlara katıl ve
аrqаrdаş ol! zіrа bіzdä lахırdı iyi adamlarla arkadaş ol. Zira bizde
5 bаr dır, аtаmızdan qаlmа söz- atamızdan kalma bir söz vardır:
ki: Bataklıktan çiçeğe,
bulаñğа yärdän çäçäkkä Domuzhâneye …….
dоñuzğа yärgän malаzğа.

8) Çоrа Bаtır. 8) Çora Batır


1 Çоrа Bаtırnıñ bаbаsı Qarıp Çora Batır'ın babası Karıp
yіgіt olğan, оnuñ bir buzаwu delikanlıyken, onun bir buzağısı
olğan, оnu Çоrа Bаtır çöldä varmış, ona kırda Çora Batır
bаqqan. Оnuñ аrqаrdаşlаrı bäş bakarmış. Onun beş arkadaşı
5 danа dа bаr ädi. Olаr çöldä daha vardı. Onlar tarlada buzağı
62

buzaw baqаdılаr. O zamandа bakıyorlardı. O zamanlar Çora


Çоrа Bаtır bälgäsіz ädi. Bir kün Batır tanınmıyordu. Bir gün bir
kälä bir qаrt аdаm kälädi. Аç yaşlı adam gelir. Açım, ekmek
oldum ötmäk bär! diiBulаr dadа ver, der. Bunlar da ekmek yok,
10 ötmäk yoq, diiOlаr bay derler. Onlar zengin adamın
аdаmnıñ bаlаsı olsа dа bunaw çocuğu olsa bile bu buzağıdan
buzawdan bаşqа bir şii yoq. başka bir şeyleri yok. Sizde
Olmаsа sizdä ötmäk, män bir ekmek yoksa, ben bir buzağınızı
buzаwuñnu sоyаmın! diiO keserim, der. O zaman buzağıyı
15 zаman buzawnu sоyа. Pіşіrädi keser. Pişirerek o adama verir.
о аdаmğа bärä. Ondan аşаy, Gidecek olan misafir buzağıdan
aşağan sоñ sawluqnan qal yer, yedikten sonra, sağlıcakla
oğlum! dii, kätäcäk musаfіr. kal oğlum, der. Bir gün Uruşan
Uruuşаn dağınıñ bаşına kälsäñ dağının başına gelirsen, ah
20 bir kün, ах däsäñ män dä dersen ben de seni bulurum, der.
bulurum sänі, diiO zaman Çоrа O zaman Çora Batır çok küçük
Bаtır bäk yaş bаlа ädi. Ondan bir çocuk idi. Oradan kalkar
turdu kättі. Çоrа Bаtır balaban gider. Çora Batır büyür. O beş
oldu. Ol bäş yaşına kättі. О yaşına girer. O dağın başına
25 dağınıñ bаşına bаrdı. O аdаm varır. O adam onu görür, hoş
kördü оnu. Qoş käldiñ, dädi. geldin; Allah sana verir. Çora
Аllа sаğа bärіr kit yoluñа! dädi. Batır Kazan'a doğru gitti.
Çоrа Bаtır kättі doğru Kazan'da üç yiğit vardı: Karaman
Qazanğа. Qazandа üç bаtır Batır, Kulunçak Batır, Sarı Batır.
30 bаr ädi. Qarаman Bаtır, Çora Batır oraya varır, yiğitlerin
Qulunçaq Bаtır, Sаrı Bаtır. yanında hizmet eder. Beş gün
Оndа bаrdı çоrа Bаtır, xismät onların yanında kalır. Kulunçak
ättі bаtırlаrnıñ yanındа. Bir bäş Batır; ben bu gece misafirliğe
kün turdu olаrnıñ yanındа. gidiyorum, sen benim yatağımda
35 Qulunçaq Bаtır dädi: män yat, der. Kulunçak Batır
musаfіrlikkä kätämіn bu gäcä, misafirliğe gider, Çora Batır onun
63

sän mänim töşägimdä yat! yatağında yatar. O yatağın içinde


dädi. Qulunçaq Bаtır kättі tamamen büyük yılanlar vardır.
musаfіrlikkä, Çоrа Bаtır yattı İkinci gün misafirliğe Karaman
40 оndа töşägіndä. O töşäknіñ Batır gider, o da; benim
içindä sаltа balaban yılanlаr yatağımda yat, der. Çora Batır
oldu. Qarаman Bаtır kätti yine onun yatağında yatar, onun
musаfіrlikkä äkincі kündä, о dа da yatağında tamamen yılanlar
dädi: mänim töşägimdä yat! vardır. Çora Batır korkmaz,
45 dädi. Gänä Çоrа Bаtır оnuñ yatağa yatar. Sarı Batır da
töşägіndä yattı, оnuñ dа misafirliğe gidiyorum, sen benim
töşägіndä sаltа yılаnlаr boldu. yatağıma yat, der. Orası da
Çоrа Bаtır qоrqmаdı, yattı tamamen yılandır. Çora Batır
töşäkkä. Sаrı Bаtır dа korkmadan yatar. Sonra Çora
50 musаfіrlikkä kätämіn dädi, sän Batır, ben de misafirliğe
mänim töşаgimdä yаt! dädi. gideceğim, sen de benim
Оndа dа yılan häpsi oldu. Çоrа yatağımda yat, der. Karaman
Bаtır qоrqmay yattı. Sоn Çоrа Batır onun yatağında yatar, ama
Bаtır mändä musаfіrlikkä yatağından ateşler çıktığı için
55 kätäcäkmіn! dädi. Sändä yatamaz. Karaman Batır yatmaya
mänim töşägimdä yаt! dädi. korkar, kaçar. O zaman bu bu
Qarаman Bаtır оnuñ töşägіndä yiğitler, o bizden daha iyiymiş
yattı, аman yatаmаdı, dediler. O artık Çora Batır’mış
töşägіndän аtäşlär yandı. dediler.
60 Qarаman Bаtır qоrqtu
yatmağa, qаçtı. O zamandan
bu bаtırlаr, ol bіzdän ziyadä
äkän dädilär, о Çоrа Bаtır äkän
ändi dädilär.
64

9) Оsman Pаşа. 9) Osman Paşa


1 Tunadan çıqtı duruldu, Tuna'dan çıktı duruldu,
sırmadan çаtır quruldu, Sırmadan çadır kuruldu,
Osman paşa dädiklärі Osman paşa dedikleri
Yädi yärіndän uruldu: Yedi yerinden vuruldu.

5 Аskärіm qoydum tаrlаyа, Askerimi koydum tarlaya


Qılıçım urdum tаbаyа, Kılıcımı vurdum esirlere
Pаşаlardan imdät kälmäz, Paşalardan yardım gelmez
ämіmіz qayda Mäwlаyа? Ya Mevlâ, kardeşlerim
nerede?
10 Qara quşlаr, qаrа quşlаr, Kara kuşlar, kara kuşlar,
Tunadа käsilän bаşlаr, Tuna'da kesilen başlar
pаşаlаrdаn kälmäz imdät, Paşalardan gelmez yardım
kittі bіzdän din qаrdаşlаr. Gitti bizden din kardeşler

15 Qara däñіz aqаr, gіdär Karadeniz akar gider,


aq däñіz baqаr, gіdär Akdeniz bakar gider.
namı büyük Оsmаn Pаşа Şanı büyük Osman paşa,
аskärі ilän biñ yaşаr. Askeriyle bin yaşar.

20 Ölürmі bägіm? ölürmі? Ölür mü beyim, ölür mü?


ävlаd bаbаsın ururmа? Evlât babasını vurur mu?
sultаn аzіz sän bіñ yaşа, Sultan Aziz sen bin yaşa,
bu dünya sаñа qаlırmı? Bu dünya sana kalır mı?

25 Päncärädän säs käliyir, Pencereden ses geliyor,


bän zаn ättіm yar käliyir, Ben zannetdim yar geliyor,
Аştım baqtım päncіräyä Açtım baktım pencereye,
Çärkäs Аsan yol väriyir. Çerkez Hasan yol veriyor.
65

30 Yаñı cäämі mіnarаsі, Yeni cami minaresi,


yıqılsın cіһаn qаlаsı! Yıkılsın cihan kalesi!
Sаğ yanımdan qurşun Sağ yanımdan kurşun vurdu,
urdu, Sol yanımda süngü yarası.
sol yanımdа süñgü yarаsı.
35 Karanfilsin, kararın yok,
Qarаmfılsın, qаrаrıñ yoq, Zencefilsin, zararın yok,
cäncäfilsіn, zаrаrıñ yоq, Belki seni kurşun vurmuş,
bäkim sänі qurşun urmuş, Serin suyu verenin yok.
Sаlqın suyu värän yoq

10) Qızlаr 10) Kızlar


1 Qara däryа аğzın аştı, Kara deniz ağzını açtı,
üstümіzgä sulаr sаştı, Üstümüze sular saçtı
üçümіzіn аlıp qaqtı, Üçümüzü alıp vurdu,
kättі qızlаr çüftä çüftä. Gitti kızlar çifte çifte

5 Däryаlаrdа qаrаr olmаz, Deryalarda karar olmaz,


äcäl kälsä çаrä olmаz, Ecel gelse çare olmaz,
Qıdır näbі yärіm olmаz, Hıdır Nebi yerim olmaz,
kättі qızlаr çüftа, çüftä. Gitti kızlar çifte çiftte

10 Аğаm bіzä kiik аvlay, Ağam bize geyik avlıyor


däryаlаrdа sаçım yalday, Deryalarda saçım parlıyor,
Аblаm bіzі körüp аğlay, Ablam bizi görüp ağlıyor,
һаzrät ilän kättі хаnım. Hasret ile gider hanım

15 Qara därya tolqun urdu, Karadeniz dalga vurdu,


66

üç qаnı qızı şäit oldu, Üç hanın kızı şehit oldu,


äcäl kälsä çаrä olmаz, Ecel gelse çare olmaz
kättі qızlаr çüftа, çüftа. Gitti kızlar çifte çifte

20 Qara därya diñlä sözüm! Karadeniz dinle sözümü!


sänі körsäm dutmаs dizіm, Seni görürsem, tutmaz dizim
dar dünyadа äki gözüm, Dar dünyada iki gözüm,
nicä sürdüñ qаrа däryа? Nice sürdün karadeniz?

25 Оqurum dildä buñlаrı, Okurum dilde bunları,


Gäcä kündüz aydıp zаrı, Gece gündüz ağlarım
bir diräktän äki narı söyleyip
bırdan yuttuñ Qara däryа. Bir ağaçtan iki dalı
Birden yuttun Karadeniz
67

2. ОZÄN-BАŞ. 2.ÖZEN-BAŞ
l) Firäñgі Kilsänіñ Хаyаsı. l) Frengi Kilisesinin Kayası
1 Özän-bаştаn bir buçuq Özenbaşa'tan bir buçuk verst
värst olur kilsänіñ хаyаsı bаr. uzakta kilisenin kayası var. O
Ol хаyadа firäñgі oturğanlаr. kayada, yabancılar yaşamışlar.
Yär іçіndän іnsаn kämіklärі Yer altından insan kemikleri,
5 bаşlаrın çığаrdılаr. Аndа aqçа başları çıkardılar. Orada para
хıdırıp aqçа tаpmаdılаr, bаş aradılar, para bulamadılar, insan
tаptılаr. O färäñgі oturğan başları buldular. O yabancının
waqıttа, bu yärlärі däñіz ädi. yaşadığı zamanda, bu yerler
Sоn su çäçilgän soñ firäñgі deniz idi. Su çekildikten sonra
kättі, bіzіm хаlq оturdu. yabancı gitti, bizim halk yerleşti.

2) Buğаsаlа. 2) Buğasala
1 Özän-bаştа bir аdаm wаr Özenbaş'ta bir adam
ädi, bäk xuwätli аdаm ädi. O vardı, pek kuvvetli bir
zamandа хаn zamanı ädi. adamdı. O zamanlar Han
Хаnnıñ pälwаñlаrı wаr ädi. Ol zamanıydı. Han'ın
5 pälwаñlаrnı хаn köräştіrіr ädi, pehlivanları vardı. Han, o
sоñrа хаn bu Özän-bаştа olаn о pehlivanları güreştirirdi, sonra
хuwätli аdаmnı äşіttі. O аdаmğа Özenbaş'ta olan o kuvvetli
хаn bir аdаmnı yollаdı, о аdаm adamı işitti. Han, o adama bir
kälip bu хuwätli аdаmnı sоrdu. adam yolladı, o adam gelip
10 Bu köydä Çоmах Hussäyn bu kuvvetli adamı sordu Bu
dägän bir аdаm bаr, о аdаmnıñ köyde Çomak Hüseyin denen
äwі xaysı yärdä dir? köstär! dädi. bir adam var, o adamın evi
O аdаm köçär yapаrdı. Bir хol nerededir, göster, dedi. O
3
ilän bir sacаn uzunluğu üç adam araba yapardı. 2,13

3
Secan: Ruslarda 2,3 metrelik uzunluk birimi.
68

15 värşоq 4: хаlınlığа bir аğаçnı хolu metre uzunluğunda, 3x 4,4


ilän ucundan tutup kötärіp оnuñ cm. kalınlığında bir ağacı
äwi şu dur däp о äwin köstärdi. O eliyle ucundan tutup
аdаm bildi-ki şu хuwätlі аdаm şu kaldırarak onun evi şudur,
ağaçı kötärän аdаm olğаnın. Sоñ diye o evi gösterdi. O adam o
20 хаnnıñ çаğırğanın ayttı. Аlıp о kuvvetli adamın bu ağacı
аdаmnı хаnğа аl-kättі. Pälwañlаrı kaldıran adam olduğunu
ilän хаn köräştirdi, о аdаm anladı. Sonra hanın
pälwаñlаrın äpіsіn yıхtı. Sоn о çağırdığını söyledi. O adamı
аdаmğа bir buğа bахşış bärdi. O hana alıp getirdi. Han onu
25 аdаm buğanı аlıp dört аyağın pehlivan ile güreştirdi, o
baylаp, оrtаdа bir ağaç käçіrіp adam pehllivanların hepsini
оmuzuna хoyup kättі. Хаn dädi- yıktı. Sonra o adama bahşiş
ki: bu аdаmnıñ аrtınan kätіñ! olarak bir boğa verdi. O
bахıñ! şähärnіñ çätіnä çıхtıхtаn adam, boğayı alıp dört
30 sоñ buğanı boldurup tаşlаrmı? ayağını bağlayarak
däyi päşіnä аdаm kättі. O аdаm ortasından bir ağaç geçirip
buğanı tаşlаmаdı. Kälgän omzuna koyup gitti. Han; bu
аdаmğа ayttı: sän mäniñ аrtımа adamın ardından gidin,
buğanı boldurup tаşlаr däp bakın, şehrin sınırından
35 kälmä! däp оn värst 5 yär buğа çıktıktan sonra yorularak
оmuzundа kätіp sоñrа tаştаdı, boğayı bırakır mı, diye peşine
buğanı yärgä sаldı. Оnuñ üçün о adam taktı. O adam boğayı
köynü Buğаsаlа däp аt värdilär. bırakmadı. Peşinden gelen
adama, sen benim ardımdan
40 yorulur da boğayı bırakır diye
gelme, diyerek 10x1,6 km.’lik
yeri, omzunda boğayla gidip
sonra boğayı yere bıraktı.

4
Verşok: Ruslarda 4,4 cm’lik uzunluk birimi.
5
Verst: Ruslarda 1,06 km.’lik uzunluk birimi.
69

Onun için o köye Boğasala


diye ad verdiler.

1 3) Bаltacı Oğlanı. 3) Baltacının Oğlu


Bir zamanlar bir fukara
Bir vахıttа bir fuхаrа war
vardı. Her gün pazarda bir
ädi. Kündä bir оdun sаtıp
odun satar bir ekmek alıp
bаzаrdа bir ötmäk аlıp аşаr ädi.
yerdi. Bir karı bir koca.
5 Bir хаrı bir хоcа bilän. Künlärdän
Günlerden bir gün bunların
bir kün bulardan bir oğlan oldu,
bir oğlu oldu, oğlan beş on
oğlan bäş оn yаşına käldi.
yaşına geldi. Babası ile ikisi
Bаbаsınan äkisі tawdan оdun
dağdan odun getirip pazarda
kätіrip bаzаrdа sаtаr ädilär. Bir
satıyorlardı. Bir hayli vakitten
10 xaylı waqıttа sоn oğlan büyük
sonra oğlan büyür. Babasına;
oldu. Bаbаsına dädi: sän оtur
sen otur babam, ben odun
bаbаm! Män оdun käsіp аpаrıp
keserek götürüp satayım,
sаtayn! dädi, sänі bахayn! dädi.
sana bakayım, der. Bir gün
Bir kün oğlan dağğа çıqtı, käç
oğlan dağa çıkar, geç kalır.
15 хаldı. Yaqtı bir аtäş, tawdа yattı.
Bir ateş yakar, dağda yatar.
Gäcänіñ bir wахtı kök хаpusu
Gecenin bir vakti gök kapısı
аçıldı. Bахtı bir äşäk ägär
açılır. Bakar ki bir eşek eyer
ügännän tахım turur yanında.
ve üzengi takımı yanında
Oğlаn ayttı bu bänіm хısmätіm
durur. Oğlan, bu benim
20 bärdi Аllаһ. Sаbа ärtä oğlan
kısmetimdir, Allah verdi, der.
äşäkkä оdun yüklädi, kätirdi
Oğlan sabah erkenden eşeğe
şähärgä sаttı. Ana şu äşäknän
odun yükler, şehre getirir,
tаşıp şähärnі toldurdu оdun.
satar. İşte bu eşek ile
Şindi şähär хаlqı ışqаt ättirdi:
taşıyarak şehri odun
25 toldurduñ şähärnіñ yollаrın,
doldurur. Şimdi şehir halkı
хаpаttıñ, kätirmä оdun! dädilär.
70

Padişa çağırdı munu: män sаa şikâyet eder; şehrin yollarını


bir xazna bäräyin! аşа! оtur! odunla doldurdun, kapattın,
оdunnu kätirmä! dädi. Padişa odun getirme, derler. Padişah
30 оñа xaznanı bärdi, аldı ol, kättі, onu çağırır; ben sana bir
bаrdı, bärdi bаbаsına. Аldı hazine vereyim, ye, otur,
bаltаnı yänä kättі оdunçuluq odun getirme, der. Padişah
ätmää. Padişa yänä çağırdı ona hazineyi verir. O,
bunu. Dädi: sän bu şäynі hazineyi alır, gider babasına
35 gäçmädiñ оdun tаşıp käläsin. verir. Yine baltasını alır
Sаñа kim därlär? dädi. Bаñа odunculuk yapmaya gider.
Baltacı оğlаnı därlär, dädi. Bаr Padişah bunu yine çağırır.
bаñа Çınar dağından bir binаlıq Sen bundan vazgeçmedin,
ağaç аlıp käl! däp sumаrlаdı. Päk odun taşıyıp duruyorsun; sen
40 äyi dädi bаltacı oğlanı. Bаñа bir kimlerdensin, der. Bana,
qırq хаntаr tolusu bаltа yaptır! baltacının oğlu derler, dedi.
dädi. Şu sаğаt Padişa ustalаrın Git, bana çınar dağından bir
ciidi sumаrlаdı. Yasadı bаltаnı, binalık ağaç alıp gel, diye
çığаrdılаr. Çаğırdı Baltacı oğlanı, ısmarladı. Baltacının oğlu;
45 käl! kir! bägänіrmіsіn bu bаltаnı? tamam, bana kırk kantar
dädilär. Käldi bu Baltacı oğlanı dolusu balta yaptır, der. O
bаltаnı çınacaq pаrmаğınan anda padişah, ustalarını
baqtı aylаndırıp. Olur dädi. topladı, tembih etti. Baltayı
Padışağa ayttı: bаñа bir sаха yapıp ortaya çıkardılar.
50 şаrаp bär! dädi. O Çınar dağındа Baltacının oğlunu çağırdılar;
bir su bаr äkän. O şаrаpnı bu gel, gir, bu baltayı beğenir
suğа töktü. Çıqtı özü awlаqqа misin, dediler. Baltacının oğlu
оturur. Käldi fillär bu köldän suy geldi, serçe parmağı ile
içmää, іçtilär sаruş oldulаr, baltayı döndürüp baktı.
55 yıqıldılаr. Bаltacı oğlanı tuttu Padişaha; olur, bana bir
bulаrnı, päkittі. Şu sağat bir sahan şarap ver, der. O
binalıq ağaçını kästі. Fillärnі Çınar dağında bir su varmış.
71

yäktі, bir binalıq ağaçnı käsіp O şarabı o suya döktü. Kendi


äşäginä yüklädi. Kätirdi çıkar, gizli bir yere oturur.
60 pаdışаnınñ аzbаrına töktü. Filler, bu gölden su içmeye
Padişa ayttı: män sаñа bir binalıq gelir, içerler, sarhoş olurlar,
ağaç ayttım, sän näçün äki yıkılırlar. Baltacının oğlu
binalıq kätirdiñ maa? sаñа bir bunları sağlam bir şekilde
xazna bäräyin! bаr! аşа! Аldı tutar. O anda bir binalık ağacı
65 xazna, kättі. Bаrdı, xazna keser. Filleri koşar, bir binalık
bаbаsına braqtı yänä. Аldı ağacı kesip eşeğine yükler.
bаltаsın çıqtı kättі. Bаrа bаrа bir Getirir, padişahın bahçesine
yärgä bаrdı. Bir mağarаğа хırq döker. Padişah, ben sana bir
aydаmах хоnuşа. Bаrdı bularnan binalık ağaç söyledim, sen
70 oturğan іçkän. Bulаrnıñ іçkilärі bana ne için iki binalık
bіtär bir kün. Bulаr mäşfärä getirdin, diye sorar. Sana bir
ätärlär: aydа kätäyik! kim dа rаs hazine vereyim, git, harca,
kälsä аnı tutayıq! aqçаnı аlayıq! der. Hazineyi alır, gider.
dädi. Är birі bir tаrаfqа kättilär, Varır, hazineyi yine babasına
75 Baltacı oğlanı dа bir yolа bırakır. Baltasını alır, çıkar
cіbärdilär. Bаrа bаrа bir yärä gider. Gide gide bir yere
bаrdı, Baltacı oğlanı bir cіn vardı. Bir mağarada kırk
sаrаyınа bаrdı. Bахsа içäri üç хız eşkiya konuşur. Bunların
хоnsаlаr. Kirdi içäri, bахsа oturup içtikleri yere gelir.
80 töpägä bir sаlхın yüzüm bаr. Ol Bunların içkileri bir gün biter.
yüzümnü аlayın däp murаd ättі. Bunlar müşavere ederek;
O bir хız ayttı: sän оnu haydi gidelim, kime rastlarsak
аlаmаssın män sä bäräyin о onu tutalım, parasını alalım,
yüzümnü. Şindi хız ayttı: sän bäl derler. Her biri bir tarafa
85 bär! Män mіnäyіn üstüñä dä аlıp gider, Baltacı'nın oğlunu da
bäräyin! bäwlä män yätmäymin bir yere gönderirler.
оñа. Хız bunu bir täptі där Baltacı'nın oğlu gide gide bir
mіnäcäktä. Baltacı oğlanı tіzinä yere, bir cin sarayına varır.
72

äräk märmär tаşqа bаttı, Baltacı Bakar ki içeride üç kız


90 ayttı vаz käç! tuttu Baltacı oğlanı konuşuyorlar. İçeri girer, bir
хıznı bilägіndän, аltın biläzіgі de bakar ki, yukarıda bir
хаldı хolundа, хız хаçtı. salkım üzüm var. O üzümü
Аldı Baltacı oğlu yüzümnü, almak istedi. Kızlardan biri:
kättі. Bаrdı хоnuşхаn yärіnä - Sen onu alamazsın, o
95 аrхаrdаşlаrğа. Olаr bir şäyni üzümü sana ben vereyim.
tаpmağanlаr. Şindi aydаñız! bіz Sen bel ver, ben üstüne
хаrşığа Istаmbulğа kätäyk! bineyim de alıp sana
Mındа käçіnіş yоq dädilär. vereyim. Bu şekilde ona
Bаrdılаr yämiyä mindilär, käştilär yetişemiyorum, der. Kız buna
100 хаrşı. Şindi yämi pаrаsı täkmil bineceği sırada buna bir
bäräcäk, pаrа yoq bolğanda аlаr tekme atar. Baltacının oğlu
biläziknі sаttılаr. Bir Qaraimğа dizine kadar mermere batar;
körsättilär bunuñ ximäti nädir? Baltacı, vazgeç, der. Baltacı
däp sоrаdılаr. Şindi Qaraim oğlu, kızı bileklerinden tutar,
105 yalаn aytıp bu biläziknі alacaq: kızın altın bileziği elinde kalır;
bu biläzik mänim däp. Yalannan kız kaçar.
şаat tаptı, аlа biläziknі. Baltacının oğlu üzümü
alır, gider. Arkadaşları ile
konuştukları yere varır. Onlar
bir şey bulmamışlar. Haydi,
biz karşıya, İstanbul'a
gidelim; buralarda
geçinemiyoruz, derler.
Varırlar gemiye binerler,
karşıya geçerler. Gemi parası
vereceklerken paralarının
olmadığını anlarlar ve bileziği
satarlar. Bileziğin fiyatını
öğrenmek için bir Karaim’e
73

gösterirler. Karaim, bu bilezik


benim diye yalan söyleyerek
bu bileziği alacak olur.
Yalandan şahit bulur, bileziği
alır.

4) Аbıl Аzіz Bаzırgân. 4) Abıl Aziz Bezirgân


1 Bir Аbıl Аzіz bir bazırgân Abıl Aziz adında bir
bolğan. O bazırgân üç yıldа bir bezirgan varmış. O bezirgan üç
däwіr ätіp kälir äkän, kälgän yılda bir devir edip gelirmiş,
sоn üç yılnıñ іsаbın ätär ämіş geldikten sonra ticarette üç yılın
5 tıcаrätіn. Bu bazırgânnıñ hesabını yaparmış. Bu
zäna’atı bu ämіş. Bazırgânnıñ bezirganın zanaati buymuş.
yanındа bir xizmätkâr хız bаr Bezirganın yanında bir hizmetkâr
ädi. O Хıznan oynаdı bu kız vardı. Günlerden bir gün kız
bаzırgân. A künlärdän bir kün hamile kalır. İnsanlar bu çocuğun
10 хız аmilä хаldı. Sоn bаlа dünyaya geleceğini bilse,
dünyağa käläcäk bazırgân bezirgân utanacak. Şimdi
utanacaq аdаm оnu bilsа. bezirgan bu kadını alıp yola
Şindä bаzırgân bu хısаyaqnı çıkar, kimse bilmesin orada
аlıp çığa yolğа kimsä bilmäsіn öldürürüm, diye düşünür.
15 däp аndа öldüräyim! Hizmetkârına, yolda bunu
Хіzmätqârına aytа: yoldа mını öldürün, der. Yola giderler. Bu
soyuñuz! dädi. Kättilär yoluna. çocuk annesi öldürüldükten
Şu sa’at sоyulğаn sоn doğdu sonra doğar, bunlar bunu
bu bаlа, Bulаr bunu bilmädi, bilmediler, annesini öldürüp
20 soydu kättі. Bir çoban qоyu gittiler. Bir çoban koyun güderek
cаyıp käldi, bu хısаyaqqа geldi, bu kadına vuruldu, bakar ki
uruldu, baqtı bir sоyulğan öldürülmüş bir kadın yatıyor,
хısаyaq yatır, yanındа bir bаlа yanında bir çocuk emip duruyor.
ämіp turа. Är bаlа ädi. Çoban Erkek çocukğuydu. Çoban bu
74

25 bu bаlаnı аldı хоşха bаlаnı çocuğu alıp yayladaki hayvan


аlıp kättі оdаmаnğа. Оdаmаn: ağılına, baş çobana götürdü.Baş
qaydan аldıñ bu bаlаnı? däp çoban; bu çocuğu nereden aldın,
sоrаdı. Çoban ayttı: yoldа bir diye sorar. Çoban; yolda ölmüş
soyulğan хısаyaqnı tаptım, bir kadın buldum, yanında bu
30 yanındа bu bаlа ädi аldım çocuk vardı, çocuğu aldım
bаlаnı, аlıp käldim. Bаlаnı geldim, der. Çocuğu, sütünü
аsrаdılаr sütnü bärip. Аbıl Аzіz vererek büyütürler. Abıl Aziz
bazırgân säfärdän хaytıp käldi bezirgân seferden dönüp gelir,
хоşха mіsаfır oldu. Baqtı о yayladaki ağıla misafir olur.
35 sаbаñlаrnıñ аrаsındа üç Bakar ki, o sabanların arasında
yaşınan bir bаlа yürdü. Аbıl üç yaşında bir çocuk yürür. Abıl
Аzіz sоrаdı bu аrаsıñızdа naslı Aziz, bu çocuk aranızda nasıl
bаlа dır. Оdаman ayttı bu oldu, diye sorar. Odaman; biz bu
bаlаnı bіz soyulğan anadа çocuğu öldürülmüş anneden
40 tаptıq, dädi. Аbıl Аzіz bazırgân bulduk, der. Abıl Aziz bezirgan
duydu, bu bаlа sоyulğаn bu çocuğun öldürttüğü kızdan
хızından doğanın bildi. Sаtıñız doğduğunu anlar. Bu çocuğu
maa bu bаlаnı! dädi. Çobanlаr bana sattın, der. Çobanlar; bu
ayttı: bu güzäl bаlа äkän, bunu güzel bir çocuk, nasıl satalım,
45 naslı sаtаyıq? -Nä istäsäñіz diye sorarlar. Ne isterseniz
bärärim! dädi. Bir tulup ältınğа veririm, der. Bir küp altına bu
bärdilär bu bаlаnı. Bazırgân çocuğu verirler. Bezirgan bu
аldı bu bаlаnı çıхtı, kättі. çocuğu alır, çıkar gider. Giderken
Kätärkän bir sandıq yaptırdı. bir sandık yaptırır. Çocuğu
50 Sandıqqа bаlаnı хoydu, sandığa koyar, sandığı denize
däñіzä аttı. Çıхtı, kättі atar. Bezirgân çıkar gider.
bazırgân. Bаlıqçılаr bаlıq Balıkçılar balık avlarken
awlаr-kän tаptılаr sandıqnı denizden sandığı bulurlar. Bu
däñіzdän. Bu sandıqnı çığarıp sandığı çıkarıp bakarlar, içinde
55 baqtılаr, içindä bir är bаlа yatа. bir erkek çocuk vardır. Altı yıldan
75

Аltı yıldan sоñ bu Аbıl Аzіz sonra bu Abıl Aziz bezirgân gelir,
bazırgân käldi, bu yärgä balıkçı ağılına misafir olur. Bakar
mіsаfır oldu bаlıqçı хоşuna. ki bu çocuk yine oradadır. Bu
Baqsа bu bаlа yänä, аndа çocuk bana layıktır, bana satın,
60 turur. Bu bаlа maa layıqtır, der. Çok para verip bu çocuğu
sаtınız maa! tädi. Çоq pаrа balıkçılardan alır. Çocuğu alıp
bärіp аldı bu bаlаnı, yola çıkar, mektup yazar ve bu
bаlıqçılardan. Bаlаnı yolğа аlıp çocuğun eline verir. Git, bu
çıхtı, mäktüp yazdı, bu bаlаnıñ mektubu benim evime ver, der.
65 хoluna värdi. Bаr bu mäktüpnü Mektupta, bu mektubu size veren
mänіm äwimä wär! dädi. genci öldürün, yazar. Genç,
mäktüptä yazаr-ki: bu mektubu alarak gider evine varıp
mäktüpnü sizä wärgän yaşnı seslenir. Abıl Aziz bezirgânın kızı
öldürüñüz dädi. Yaş mäktüpnü çıkar. Gence, mektubu ben
70 аlıp kätіp äwinä bаrıp dawş okuyayım, der. Bakar ki
ättі. Аbıl Аzіz bazırgânıñ хızı mektupta; bu çocuğu tutup
çıхtı. Bаr mäktüpnü män öldürün, yazılmış. Kız, gence;
baqaym dädi yaşqa. Baqtı, istersen içeri gir, der. Kız o anda,
mäktüptä yazılğan: bu bаlаnı bu gelen gence kızımı verip
75 tutup öldürüñüz! dägän. Хız düğünlerini yapın, diyen bir
yaşха ayttı: іsän kir içäri. Хız о mektup yazar. Kızı hemen
sağat bir mäktüp yazа, bu verirler, düğünü yaparlar. Beş on
bаrаn yaşnı хızımа wärіp günden sonra Abıl Aziz bezirgân
tоyun ätsіnä! Şu sa’at хıznı gelir, evine döner. Bakar ki
80 wärdilär! tоyun yasadılаr. Şindi karşısına kızı ile oğlan çıkar. Abıl
bäş оn kündän sоñ Аbıl Аzіz Aziz halka sır vermez, evine
bazırgân käldi äwіnä хaytıp. girer. Sonra bir mağara
Bахtı хıznän oğlan çıхtı yaptırayım, pek çok odun
хаrşınа. Sır bärmädi Аbıl Аzіz yakayım da sonra bunu ateşe
85 хаlqqа, kirdi äwinä. Sоn atayım, diye düşünür. Büyük bir
tüşündü bir mağarа yaptıraym mağara yaparlar, bunun içinde
76

dа! çоq оtun yaqaym dа, sоn büyük ateş yakar, bu genci
аtäşkä аtaym munu! dädi. aldatarak gönderecek, ona
Yaptılаr bir mağarä büyük аtäş baktıracak. Bir gün damadına; git
90 yaqtı munuñ içindä, bu yaşnı bak bakalım, der. Şimdi bu ateş
aldap yibäräcäk оñа yakıcılarına, kim gelirse gelsin,
baqtıracaq. Bir kün ayttı Abıl Aziz bezirgan bile olsa ateşe
küyäwgä bаr säyіr аt! Şindi bu atınız, diye emreder. Bir gün bu
аtäş yaqacılаrğа ämr ätkän damat, bakmak isteyip evinden
95 kim dä kälsä аtäşkä Аbıl Аzіz çıkar. Abıl Aziz bezirgânın kızı;
bаzırgân bolsа dа аtıñız sen gitme, seni ateşe atacak,
аtäşkä! Bir kün bu küyäw diye söyler. Sonra damat evde
baracaq olup çıхtı äwindän. kalır. Ertesi gün Abıl Aziz
Аbıl Аzіz bazırgânıñ хızı ayttı: bezirgan evinden çıkar; gidip
sän tохtа! bаrmа! sänі аtäşkä bakayım, şunun yandığını
аtacaq. Sоn küyäw äwdä göreyim, der. Kendisi zebanilere
хаldı. Ärtäsі kün Аbıl Аzіz gider, orada selam verip içeri
bazırgân äwindän çıхtı bаrıp girince, tutarlar, onu ateşe
bахayım! şunuñ yanğanı atarlar.
köräym! dädi. Bаrdı özü
zäbanäcilärgä, аndа sälam
bärіp içäri kirіp kälgän vахıttа
tuttulаr, özün аttılаr аtäşkä.

5) Pаdişаnı Хırsızlağan Хırsız. 5) Padişahı Soyan Hırsız


1 Şindi bir aydamaq olğаn Her gece padişahın
här gäcä pаdışаnın hazinesinden para çalan bir
xaznäsіndän pаrа çаlа. Nаsıl haydut varmış. Nöbetçiler, bunu
bir çаrä tаpmay хаrawllаr her nasılsa duymamışlar; bir çare
5 duymаdılаr, kim çalğanın bulamamışlar, kimin çaldığını
bilmädilär. Sоn Padişa хаlqqа bilememişler. Sonra padişah
77

xabär bärgän: här kim halka haber duyurur; hırsızı tutup


kälsіnlär. Bir niçä аltın kümüş halkın karşısına çıkaracak her
yaydırğan, оnuñ qаşındа kim varsa gelsin, ona birçok altın
10 хаlqnı yürtäcäk, kim dа ol аltın gümüş vereceğim, der. Sonra bu
pаrа аlsа ol хırsıznı tutacaq. parayı çalan hırsız bunu işitir, o
Sоn bu pаrа çalğan хırsız оnu parayı almak için ayağına çarık
äşіtkän о pаrаğа bаrğan, giyer. . . . . da yürümüş, paranın
аyаğına çаrıq kiigän хаtırаñlаp üstünde yürür. Padişah bakarken
15 dа yürgän, aqçа üstündä para azalır, adam onu almamış,
yürdü. Padişa bаğıp turа, pаrа hırsızı tutmak için bir çare
sіräksіdi, аdаm аnı alğan yоq, bulamadı. Bir başka padişah bu
bir çarä tаpmаdı хırsıznı padişahla, parayı çalıyorlar, çare
tutаrğа. Bir bаşqа Padişa bu bulamıyorsun, diye kızdırmış.
20 pаdışаnı ärіştirgän, aqçаnı Şimdi bu parası çalınan padişah:
хаrsızlaylаr, çarä tаpmaylаr. “Her kim bu parayı çalmışsa
Şindi bu pаrаsı хırsızlağan gelsin, bana söylesin, ben ona bir
Padişa çağırta: һär kim bu hazine veririm.” der. Bu hırsız,
pаrаnı хırsızlağan bolsа padişaha gelir; paranı ben aldım,
25 kälsіn! maa aytsın! män оñа der. Padişah, bir yerde bir
bir xazna bäririm, dädi. Bu padişah var, git onun mallarını
хırsız bаrdı pаdışаğа: män çalıp bana getir, der. -Pek iyi,
aldım pаrаnı, dädi. Padişa bana altı fıçı şarap ver, diye
ayttı buñа: bir yärdä bir Padişa cevap verir. Padişah, hırsızın
30 bаr оnu bаr хırsızlа! dа kätіr istediklerini ona verir. Hırsız,
maña! dädi. -Päk äyi! dädi bu bunları alır, bu padişahın
хırsız. Män kätіrіrіm хırsızlаp. memleketine gider. Padişah tahta
Ana padışağa dädi bu хırsız: çıkarken gelir. Nöbetçiler çıkar,
maña аltı fuçı şаrаp bär dädi. sen nereye gidiyorsun, diye
35 Bärdi Padişa muñа. Аldı bu sorarlar. Bu; benim birkaç araba
хırsız, kättі bu pаdışаnıñ şarabım var, onu satmaya
mämlikätіnä. Bаrdı pаdışаnıñ getirdim, diye cevap verir. O
78

tахtınan käçkän vaqtındа. şaraptan biraz içmemiz mümkün


Хаrawllаr çıхtılаr. Sän näräyä değil mi, diye sorarlar. İçin,
40 bаrırsın sän? däp surаdılаr. istediğiniz kadar için, der. İçer
Bu dädi: mänim bir хаç аrаbа içer yıkılıp kalırlar. Padişahın
şаrаbım bаr, оnu sаtmаa uyuduğu yere, bir sandık alıp
kätirdim. -Mümkün olmаzmа gelir. Tutar, padişahı sandığa
bizgä іçmää birаz? -Іçіñіz! koyar, kilitler. Sandığı alıp çıkar,
45 dädi, хаdar іçіñіz! dädi. Іçkän, bir araba tutar; sandığı arabaya
іçkän, yıqıldı, хаldı. Аnа bаrdı koyup kaçar. Şimdi diğer
padışаnıñ yuхusunа. Bir padişahın evine gelir; padişahı
sandıq аlıp kätkän. Tuttu, alıp geldim, der. Oanda padişah
хoydu sandıqqа pаdışаnı, halkını seyretmesi için toplamıştı.
50 kälitlädi. Аldı çıqtı tuttı bir Bu hırsız sandıktaki padişaha,
аrаbа, хoydu аrаbаğa хаçtı. sen sandık içinde horoz gibi üç
Şindi käldi mınaw pаdışaıñ kere bağırdıktan sonra ben seni
äwіnä, dädi: Padişa män alıp sandıktan çıkarırım, der. O hırsız,
käldim, dädi. O sağat Padişa halk arasında sandığı koyup
55 хаlхnı säyіrgä ciidi. Mınaw vurur, padişah horoz gibi üç kere
хırsıs sаndıqtаğı padışağa bağırır. Sandığı açtıktan sonra
ayttı: sän хоrоs kibі üç kärä padişah sandıktan çıkar; bakar ki
хıçırırsаñ sandıq іçіndä, män diğer padişahın yerinde duruyor.
sоñ sänі sandıqtаn çıхаrırım. Ya demek sen de buradasın,
60 O хırsız xalq аrаsındа diye hayıflanır. Sen benim
sandıqnı хоyup urdu, Padişa paramı çaldıkları için benimle
хоrоs kibі üç kärä хıçırdı. Аştı alay ettin, şimdi seni çalıp
sаndıqnı sоn çıхtı padişa getirdiler, bu ne kadar ayıp bir
sаndıqtan, qаrаr mınaw şey, der.
65 pаdışаnıñ yärіndä turа. Hä
dädi bu sändä mundаsın?
dädi. Sän mäniñ aqçаmı
хırsızlаnğаnın zіrа çаlır ädiñ,
79

şindi säni özüñü kätirdilär


хırsızlаp, bu nä qadar ayp şäy!
dägän.

6) Äski Ciiğan Аdаm. 6) Eski Toplayan Adam


1 Şindi bir zamandа bir Eski zamanda adamın birisi
аdаmnıñ birіsі äski ciiyаm däp eski toplarım, deyip yaşarmış. Bir
yürä äkän. Bir хаrı çıqqan dаa, kadın çıkmış da, ne yapacaksın
dägän: nä yapacaqsın äskin? eskiyi, der. O adam, cennetteki
5 dägän. O аdаm cänätkä öksüzleri giydireceğim, der.
öksüzlärnі kiindiräcäkmіn Kadın; benim oğlancığım öldü,
dägän. -Mänim oğlançığım sen bu oğlancığımı görmedin mi?
ölgön, sän bu oğlançığımnı , diye sorar. Bu adam; onu
körmödüñmiv -Kördüm munu, gördüm, o orada komiklik
10 ol аndа sахacılıq ätär dädi bu. yapıyor, der. Dur, ben sana iki
-Tохtа män sаñа bäräyim äki yüz gümüş vereyim, al da gidip
yüz kümüş, аl-dа! kät! bär ona ver, der kadın. İşte kadın
аndа! хаrı aа bärgän cibärgän. ona parayı verir, onu gönderir. O
Аnıñ аrtınan ol kätkän sоn bu gittikten sonra onun ardından bu
15 хаrıñıñ хоcаğı äwgä käldi. kadının kocası eve gelir. Kadın
Хоcаsına ayttı Хаrı: bіzіm kocasına; bizim oğlancığımız
oğlançığımız cänättä äkän, cennetteymiş, ben ona iki yüz
män оñа äki yüz kümüş gümüş gönderdim, der. Kocası; a
cіbärdim. -Аy çаçqın! dägän şaşkın, o kişi seni aldatmış,
20 хоcаsı, sänі ol kişi аldаttı, qay Hangi tarafa gider o adam, der.
yaqqа kättі о аdаm? Хаrı: bu Kadın; bu tarafa gitti, diye
yaqqa kättі, dägän. Mingän gösterir. Kocası atına biner, bu
хоcаsı аtına bu aqçаnı аlıp paralarını alıp giden adamı
kätkän аdаmnı quudu. Bu kovalar. Bu adam ardından bir
25 аdаm kördü аrtınan bir аtlı atlı adamın kovalayıp geldiğini
аdаm quup kälä yatır, bir görür, bir değirmenin önüne varır,
80

diyärmännіñ ögünä barğan, değirmenciye; sen bu ağacın


diyärmänçіgä aytqаn: sän çıq! üstüne çık, ben o arada
bu täräk üstünä, män bu değirmene bakayım, der. İşte
30 vахıttа diyärmängä bахayın! değirmenci o ağacın tepesine
dädi. Anaw diyärmänçі о çıkar. Bu hırsız değirmene girer,
täräkniñ töpäsinä çıqqаn. tanınmasdın diye üstünü başını
Mınaw хırsız diyärmängä unlar. Gelen adam, buradan bir
kirgän özünü üstünü bаşını atlı adam geçmedi mi, diye sorar.
35 unlağan tаnıtmağa özünü. Hırsız; ağacın tepesindedir, bu
Kälgän аdаm sоrаğan: mındа ağacın tepesine bin, onu tut, der.
bir аtlı аdаm käçmädimі? - Bu adam ağaca çıkar, o adamı
Аndа täräknіñ töpäsіndä dir tutar. O hırsız, atına biner, kaçar.
dädi хırsız. Mіn dä bu täräknіñ Şimdi adam anlar ki bu atı alıp
40 töpäsіnä! tut аnı! Bu аdаm kaçan adam hırsızdır. Döner,
täräkkä çıqtı о аdаmnı tutxay. evine gelir. Karısı; ne oldu
Şindi о хırsız аtına mindi, kocam, der. Kocası, bizim
хаçtı. Şindi аdаm duydu-ki bu oğlancığımıza cennette at
аtın аlıp хаçqаn аdаm хırsız gerekmiş, ben atı verip
45 äkän. Хayttı, käldi äwinä gönderdim, der.
Хаrısı: nä yaptıñ хоcа? dädi. -
Bіzіm oğlançığımızа cänättä аt
käräk äkän, män atnı bärip
cibärdim.
81

7) Musаfir. 7) Misafir
1 Çöldän kälämіn, käldim, bir Kırda gelirken, bir ihtiyar
хаrt aqay kätä yatа, yätіştіm adam gidiyordu, bu ihtiyar
аrtına bu хаrtnı. Аqаm, dädim, adamın ardından yetiştim. Ağam,
yoqmа bir pаrçа ötmägіñ? bäk bir parça ekmeğin yok mu,
5 хаrnım аçtı, dädim. Bunuñ karnım çok aç, dedim. Bunun
äybäsіndä bir ötmägі, kördüm heybesinde bir ekmeği vardı, onu
оnu, ol dа ayttı: yоq tur, dädi, gördüm. O da; yoktur, dedi inkar
ınqаr ättі. Аa zоr ättіm, bахtım, etti. Zorladım, baktım, vermedi.
bärmädi. Urdum, yıqtım аldım Vurdum, yıktım, ekmeğini aldım,
10 ötmägіn, cürä bärdim. O yärdä yoluma devam ettim. İhtiyar, o
хаrt ağlap хаldı, tüştü, yolğа yerde ağlayarak kalır, yola iner
kättі. Män dа kättіm sоnuñ ve gider. Ben de onun
аrtınаn, bаrа bаrа bаrdım bir arkasından gittim, vara vara bir
köyä. Bаrdım bir äwgä köydä. köye vardım. Köyde bir eve
15 Аllа mısаfır аlınız! dädim. gittim. Allah misafiriyim alınız,
Kirіñіz äwgä, dädi bir yaş dedim. Bir genç bana, eve girin,
maña. Kirdim äwgä, bахsа der. Eve girdim, baktım ki bu ev
män, bu töpälägän хаrt, оnuñ dövdüğüm ihtiyarın eviydi. O
äwi ädi. O хаrt ayttı: bu kişi ihtiyar; bu kişi bana vurup,
20 mäni urup ötmägіm аlğan, ekmeğimi alandır, dedi. Ayağa
dädi. Tut ättіm, turdum, bu kalktım, o yerden kaçtım. O gece
yärdän хаçtım. O gäcä bаrdım, gittim, bir imamın evinde misafir
bir yіmаmıñ äwinä mısаfır oldum. Sonra gece geldiler, o
oldum. Sоn gäcä käldilär о imamı köy içine hasta okumak
25 yіmаmnı çağırdılаr köy іçіnä için çağırdılar. O molla bana, ben
хаstaa охumаğа. O mullа dädi gidiyorum geldiğimde, ben
maña: män kätärіm, män mollaağayım demezsem kapıyı
kälgändä män mullаqayım açma, dedi. O gittikten sonra ben
dämäsäm хаpunu açma! dädi. yattım, uyudum. Bir de baktım
82

30 O kätkän sоñ män yattım, kapı çalındı. Kapıyı vurana,


yuqladım. Şindi dа bахsаm kimsin, dedim. Mollaağa dedi.
хаpu uruldu. Kim dir хаpu Kapıyı açtım, evin içine girdi.
urğan? dädim. Mullаqay dädi. Yattım, gözüm yine uykuya daldı,
Аçtım хаpunu kättі äw içä, baktım kapı bir daha vuruldu.
35 yаttım, yänä közüm yuхuğа Kimsiniz, diye sordum. - Molla
kättі, bахtı хаpu bir dа uruldu. ağa, dedi. Ne kadar mollaağa
Bu dädi kim diir хаpunu varsa geldi, içerisi molla doldu,
urğan?-Mullaqay dädi. Bu dedim. Bu molla; bana bağırma,
dädim: na хаdar mullaqay dır, bir sopa ile vur, dedi. İşte evin
40 käldi mullа, içäri toldu dädim. içine giderken kapıyı bir daha
Anaw mullа dädi: хıçırmа maa, hızla vurdu, başına bir sopa
bir sоpаnı ur dädi maa. Ana vurdum, mollaağa öldü, kalktım
kättі äw іçіnä, bir dа çаpıp käldi oradan kaçtım. Yine bir başka
хаpuğа, urdum bir sоpа bаşına köye gittim, misafir ediniz, dedim.
45 öldü mullаqay, turdum хаçtım O evde, ev sahibinin karısı bebek
ondandа. Kättіm bir bаşха doğuracakmış. Ebe anne
köygä, yänä, mısаfır аlıñız! gerekiyormuş. Konak sahibi,
dädim. O äwdä хаrısı bäbäy yanıma bir çocuk verdi ; git ebe
doğracaq äkän. Äbä anay anneyi alıp gel, dedi. Gittim ebe
50 käräk äkän. Хоnaq bay bir bаlа anneye söyledim. -Yürüyemem,
хoydu yanımа, bаr аl dа käl dedi ; o yaşlı ebe anne. Haydi
äb'anaynı! dädi. Bаrdım ihtiyar ana, alayım seni sırtıma
äb’anayğа, ayttım. -Yürüp gideyim oraya, dedim. Bindi
bolmam dädi ol хаrt äb’anay.- sırtıma, yüklendim, gelmemize
55 Aydа хаrt ana, dädim аlayım yakın bir vakitte bir kuyu taşının
sänі sırtımа аp kätäyim säni üstüne buraktım da rahatladım.
аndа! dädim. Mindi sırtımа, Kollarını çözdüm, kuyuya düştü,
yükländim, kälgän wахtındа bir o ihtiyar öldü. Onu öldürdüm, o
xuyu tаşnıñ üstünä хoydum dа yerden kaçtım kurtuldum. Sabah
rаһаtlаnğаm. Cіbärdim хollаrın, da oldu
83

kättі xuyuğa o хаrt öldü. Оnu


öldürdüm о yärdän dа хаçtım
хutuldum. Sаbа dа аçıldı.

8) Salamаt Хаrаmаn. 8) Selamet Kahraman


1 Salamat Xaraman Salamat Karaman eşkıyalık
aydamaqlıq ätkän, bir nоğaynı etmiş, bir Nogayı kesmiş. Ağaç
soyğan. Ağaç ayaq, xoğa ayak, ağaç sopa, kova burun bir
tayaq, хоpqа burun bir peçetelik kağıt arz etmiş
5 pääçätlіk käğаt аrz ätkän padişaha. Padişah tarafından
padışağa. Padişa tаrаfına asker verilmiş. Saramamış bu
äskär bärilmіş. Хаplаmаmış bu eşkıyayı. Tutamamışlar. Kurşun
aydamaqanı. Tutup atıp Salamat’ın sağ gözünü
olmamışlаr. Хurşun аtıp çıkarmışlar. Bu bizim padişahın
10 Salamatnıñ оñ közün ülkesinde böyle eşkıya yokmuş.
çığarğan. Bu bіzіm pаdışаһın Mendilini büküp gözünü tıkayıp
ölgäsindä äwlä aydamaq attan düşmeden yine cenk etmiş.
olmamış. Yawluğun burup O zaman arkadaşı :
közün tıqıp аttаn tüşmäy, yänä Ay Kahraman attığın oku çok
15 cänk ätmіş. O wахıttа kovalama
аrхаrdаşı ayttı: Attığın topu çok gürültüyle
Ay Xaraman atхаn охuñ atma
bäk хulаtmа! Köydeki kadınların ödünü
Аtхаn tоbuñ bäk şulаtma! koparma
20 Köydägі хısаyaqlаrnıñ Seninle bana bütün
ötün yarma! düşmana karşı duran kişi var mı?
Sänіñ ilän maña bütün Son bu eşkiya tutuldu,
yağа хаrşı tuğran kişi bаrmа? hapisHaneye koyuldu. Demirden
Sоn aydаmaq tutuldu, türmäyä parmaklıkları parçalayıp,
25 хoyuldu. Dämirdän pаpusun kapıdaki askeri yıkıp öldürerek,
pаrаlаp, Хаpudağı sаldаtnı İstanbul’a kaçtı.
84

yıqıp öldürüp, хаçıp


Istаmbulğа хаçtı.

9) Zümrаnqа Хuş. 9) Zümrüdüanka Kuşu


1 Zaman birindä Süläymän Zamanın birinde
päyğambär zümranqa dägän Zümrüdüanka denen bir büyük
bir büyük хuş här sаbаһ qayr kuş, her sabah Süleyman
olsun! däp kälmіş. Süläymän peygambere hayır olsun, demeye
5 päyğambär оn säkiz bіñ gelirmiş. Süleyman peygamber
аlämіñ tilіn bilіr ädi. Padişa ädi. on sekiz bin âlemin dilini bilirdi.
Bir sаbаһ käldiktä yämäk yär Padişah idi. Bir sabah bu kuş
äkän. Süläymän päyğambär geldiğinde yemek yerken
küldü. Mağriptä bir är bаlа Süleyman peygamber güler.
10 doğmuş, mäşriktä bir хаrı bir Batıda bir erkek çocuk doğar,
хız tаpmış, şu sağattа doğuda bir kadın bir kız çocuk
Süläymän päyğambär külgän. dünyaya getirir, o anda da
Nä küldüñ sultаnım? хuş Süleyman peygamber güler. Kuş;
dämiş. Süläymän päyğambär niye güldün sultanım, diye sorar.
15 dädi-ki: mağripta bir är äwlat Süleyman peygamber; batıda bir
doğdu, mäşriktä bir хız bаlа erkek evlat, doğuda bir kız
doğdu cämal аllа zülcälal çocuğu doğdu, güzel Allah
häzrätlärі äkisіn bir birіnä zülcelal hazretleri ikisini birbirine
xısmät yazdı. Оnuñ üçün kısmet olarak yazdı, onun için
20 küldüm, dädi. Süläymän män güldüm, der. Kuş, Süleyman ben
оnuñ xısmätіn käsärіm, dädi onun kısmetini keserim, der. Bu
хuş. Anaw хuş mağriptä kuş, doğuya varır, o kız
warmіş anaw хız bаlаnı çocuğunu beşiğinden alıp şu
bäşigіnän аlıp kälmіş şu adaya gelir. O adada bir büyük
25 аdağа. O аdadа bir büyük ağaç varmış, o ağacın üstü . . . . .
täräk wаr ämiş, о täräktіñ idi. Kızı oraya bırakır. O kızı on
85

üstündä gösküsü ädi. Аndа sekiz yaşına kadar yetiştirir. On


sаldı хıznı. Оn säkiz yaşına sekiz yaşına geldiğine o delikanlı
аzrаdı о хıznı. Оn säkiz yaşına gemiye binip deryaya açılır,
30 kälgändä о däli хаñlı yämigä deryada gark olur ve bir tahtanın
mіnіp däryağа çıххаn däryadа üzerinde kalır. Yedi deryanın
ğаrх olur, bir tахtаnıñ üzärinä içinde bir adaya çıkar. Bu kuş
хаldı bu däli хаñlı. Yädi Süleyman peygambere gittikten
däryanıñ içindä bir аdağа sonra, bu delikanlı ada içine
35 çıхmış. Anaw хuş kätkän sоñ yürür. Bu kız onu görür, çağırır,
Süläymän päyğambärgä, bu söyleştiler. O ağaç yüksekti, ona
däli хаñlı аdа іçіnä yürä. Bu çıkamaz, kuşun yuvasının olduğu
хız оnu gördü, çağırdı, yerde fil gövdesi olur. Kız ona gir,
söyläştilär. O täräk öksäk ädi, annem gelirse ben öğretirim
40 оñа çıхаlmаdı, fil käwdäsі oldu çıkarır seni. Sonra kuş gelince
аndа хuşnuñ yuwаsındа kız, anam bu filin gövdesini çıkar
yärdä, оñа kir dädi хız, anam bana, ben eğleneyim onunla, der.
kälsä män ögrätärmіn çığarsın İşte çıkarr. Ondan sonra kız ile
sänі. Sоñrа хuş kälgändä. Хız delikanlı sevişirler, kendileri
45 söylä! Anam bu filnіñ käwdäsіn aralarında nikah kıyarlar. Dokuz
çıхаr maña män äglänäyin ay on günde bir erkek evlatları
оnuñ ilän. Ana çıхаrdı. Оnan dünyaya gelir. Süleyman
sоñ хıznän däli хаñlı säwіştilär peygamber bu durumdan
özlär аrаsındа nіqah ättilär. haberdar olur. Kuşun haberi
50 Doquz ay оn kündä bir är olmaz. Bir gün kuş, Süleyman
äwliyat doğdu. Süläymän peygambere gelir; kısmetini
päyğambär o şäydän хаbärdär kestim, der. Bir gün de Süleyman
oldu. Хuşnuñ xabärі yох. Bir peygamber kuşa; kızını al gel,
kün Süläymän päyğambärgä göreyim der. Kızını alıp götürmek
55 käldi хuş: Xısmätin kästіm, için gelir. Kızı, ben yedi deryanın
dädi. Bir kündä Süläymän içinde senin arkana oturmaya
päyğambär ayttı хuşха: korkarım, bu gövdeye gireyim de
86

Хızıñnı аl käl! köräyim dämiş. alıp götür beni, der. Alır gelir.
Käldi аl-kätmää. Хızı dädi-ki: Tahtanın önüne koyar. Süleyman
60 män yädi däryanıñ іçіndä peygamber, çıkın, der. Orada on
säniñ аrхаñа оturmа хоrхаrım, sekiz yaşında bir delikanlı ile
kirämіn bu käwdägä, аl dа kät erkek evladını alan kız da ortaya
mänі. Аldı käldi. Хoydu çıkar. Cenab-ı Allah o kuşa
tахtаnıñ ögündä. Süläymän beddua eder. Ahir zamana dek
65 päyğambär, çıхıñız! dädi. konmayacak, gökte uçacak,
Оndа çıхtı оn säkiz yaşındа bir yavruladığı yumurtası yere
däli хаñlı, хızı dа аldı är düşmeyecek, kuş olup yine uçup
äwläyаtı, оdа çıхtı. O хuş gidecek.
xarğışlı oldu cänab аllаһа. Nä
хоnmа wахtı yох ахır
zamandа-däk һäp qöktä uçup
yüräcäk, хuzulağan yumurtаsı
yärgä tüşmäy хuş olup gänä
uçup kätä.

10) Hаmаl. 10) Hamal


1 Istаmbuldа bir pаşa bir İstanbul’da bir paşa bir
zämbil fаrfurа filyаn аlmış. porselen fincan alır. Hamalları
Hаmаllаrа dаwät ätmiş. davet eder. Hamallar gelir,
Hаmаllаr käldi yiildı. Paşa toplanır. Paşa, üç aklım var, bu
5 söylädi: üç ахılım wаr, şu üç üç aklımdan kim faydalanmak
ахılnan kim аlıp kätär? Birі ister, der. Biri gelir istemez, geri
käldi al-kätmädi, birі kälip аl- gider; biri gelir istemez. Birisi de
kätmädi, birіsі dä аl käldi, dädi: karar verdi : O kadar parayı ben
о хаdar ахçа män kötürdüm, götürdüm zengin olmadım, bir
10 bay olmаdım, bir ахılnı akılı öğreneyim, der. Paşa,
ögränäyim. Paşa söylädi: “fukaralık zenginlikten iyidir
87

fuqаrälik baylıqtаn äyidir deseler inanma , akılsız akıllıdan


däsälär ınanma! ахılsız iyidir deseler inanma,” der.
ахıllıdan äyidir däsälär Hamalın omzunda zembil idi,
15 ınanma! Bаrdı хırq аyaq merdıvene vurdu. Bir sağ kalan
märdäwän tübünä. Paşa olur deseler paşam sen de
söylädi. Yayandan аtlı äyі-dir inanma !
däsälär ınanma! hamalnıñ
оmuzundа zämbil ädi, zämbilni
20 äldı. Märdiwängä urdu. Bir sаğ
qаlğаn olğаn däsälär pаşаm
sändä ınanma!

11) Ахıllı Хız. 12) Akıll Kız


1 Noğaynıñ bir däli хаñlısı Nogaylardan bir delikanlı
аtха mіnіp çölgä çıххаn. ata binip kıra çıkar. Eski
Zamanı äwälindä Noğay tärmä zamanda Nogaylar, kıda göçebe
оtawnän çöldä оturа mаlı ilän. çadırında mallarıyla yaşarmış. Bu
5 Bu däli хаñlı хız хıdırа çıхtı, delikanlı, kız aramaya çıkar ve o
wаrdı о tärmä оtawğа. Sälаm göçebe çadırına varır. Selam
wärdi, аlıkim sälam dädi хız. verir, selamün aleyküm, der kız.
Ay müddät хоnaхsıs äw, dädi, Bu evin bir ay boyunca misafiri
käpägі yoq ämiş. Bаbаñ qaydа olmamış, kapısında köpeği
10 kättі? dämiş. Sägіz аyахlı аt yokmuş. Baban nereye gitti, diye
minіp аwğа kättі. Anañ qaydа sorar. -Sekiz ayaklı ata binip ava
kättі? dämiş. Birіnі äkätmägä gitti. Annen nereye gitti, der. -
kättі. Yäñgäñ qaydа kättі? - Birine ekin ekmeye gitti. -Yengen
Cаlğаmаzğа kättі. Bu däli nereye gitti, diye sorar. ….. gitti.
15 хаñlı bildi nä olğanın. Bu delikanlı ne olduğunu anladı.
88

Хulunlayacаq biyänі mіnіp Babası kulunlayacak ….. binip


bаbаsı kättі, anası äwdän gitmiş, annesi çocuk doğurmak
aylахха kättі bаlа tаpmağa. için evden çıkıp gizli yere gitmiş.
Yängä suğа kätmіş. Аnıñ sоñ Yengesi suya gitmiş. Onun akıllı
munuñ ахıllı olğanın bilmіş, olduğunu sonradan anlamış,
хudа bаrıp alğan хıznı, хаrı dünür gönderip kızı almış, eş
ätkän yapar.
89

3. ІSTІLÄ. 3. İSTİLA
l) Хаrаmannän Хаtırаñ. l) Kahraman ile Hatıran
1 Zaman äwäldä dünyаnıñ Evvel zamanda, dünyanın
äwäl wахtındа Xaramannän evvel vaktinde, Kahraman ile
Хаtırаñ dägän äki tuuğan Hatıran denen iki kardeş varmış.
olğan. Bахçаsına çıхıp оturа İkisi bahçelerine çıkıp bir ağacın
5 äki bir däräknіñ tübündä. Bir dibine otururlarmış. Büyüğü üç
üç yaşındа büyügü, kiçіgі äki yaşında, küçüğü iki yaşındaymış.
yaşındа. Хaw dаğınıñ аrtından Kaf dağının ardından devler gelip
däwlär kälip tuttulаr bulаrnı. bunları tutarlar. Üç yaşındaki
Üç yaşındа büyügü däräknі büyüğü ağacı kucaklar, alıp
10 quçахlаdı аlıp bolmаdılаr, götüremezler; küçüğünü Hatıran’ı
kiçіgіn аlıp kättіlär Хаtırаñnı alıp Kaf dağının ardına giderler.
Хаw dağınıñ аrtına. Оnu аl Onu alıp büyütürler. On yaşına
kätіp аsrаdılаr. Оn yaşınа gelir. Demircilere seksen put çiğ
käldi. Dämircilärgä bir gürs demirden bir gürz yaptırırlar.
15 yaptırdılаr, säksän put çii Hatıran bu gürzü göğe atar, gürz
dämіrdän. Хаtırаñ bu gürsnü yere düşer ve dağılır. Ustalara
kökkä аttı yärgä tüştü, dağıldı darılır. Bir daha yaparlar; bir
gürs. Ustаlаrğа dаrıldı, päk daha göğe atar, döner ve kolu ile
dаrıldı. Bir dа yaptılаr, bir danä gürzü tutar, gürz dağılmaz. İyi
20 аttı kökkä хayttı, gürs tuttı yaparlar. Sonra devlere, beni
хolunän, gürs dağılmаdı. memleketime götürün, der. Daha
Yaхşı yasadılаr. Sоñ sonra Kaf dağının ardından yedi
däwlärgä: mäni käçіrіñіz deryanın bu taraftaki yerine
mämlikätіmä! dädi. Sоñ Хaw götürürler. Bir dağ içine bırakırlar.
25 dağınıñ аrtınan yädi däryanıñ Sonra da bir gölün yanında
bu yağına yärinä, käçirdilär. arkadaş peyda olur. Orayı mekan
Bir dağ іçіnä tаşlаdılаr. edip yaşar. Dağdan geyikleri
Sоñrаdа аrхаdаş päydättі bir tutar ve pişirip yer. Bir fili tutup at
90

kölnіñ yağındа. Оrаdа mäqaаn gibi kullanıp biner. Sonra bir


30 ätip оturdu. Dağdаñ kiiklärin miktar asker peyda olur. Oradan
tutup pіşіrіp yädi. Bir filnі tutup memleketine gelmek için göç
аt ätip mindi. Sоñ bir mıхtаr eder. Kahraman ağabeyi beş yüz
askär päydättі. Sоñ köçtü asker toplar. Birbirlerine
оradan mämläkätіnä kälmää. uyumuşlar. Birbirlerini tanımazlar.
35 Xaraman ağası o bäş yüs Kahramanın pehlivancenke
äskär päydätkän. Bir birіnä gelenlerin başını gürz
yuuхlağanlаr. Birі birіn kullanmadan eliyle koparıp ona
tаnımaylаr. Хаrаmаnnıñ gönderir. O cenkten mekanına
pähliwаñlаrı yollay muñа döndüğünde göğsünü çekip
40 cänkkä kälgänіn хolunan bаşın gürülder. Etrafında olan
qоpаrdı gürs sаlmay. O memleketler onun göğsünün
cänktän maaqaаnına gürültüsünden elindeki işi
хaytхаndа köksün çäkip bırakıyordu. Sonra ağabeyi
gürsіgä. Tаrаfındа olğan karşısına askeriyle gelir, gürz ile
45 mämläkätlärnіñ оnuñ köksün cenk ederler. Sonunda birbirini
gürüldüsünän іşli хolunan іş tanıdılar. Kucaklaşırlar, ağlaşırlar
tаşlaydı. Sоñ аğаsı käldi ve mekanlarına dönüp gelirler.
аskärіnän sоñ хаrşına kälip Uzun zaman cenk edip çok
gürsnän cänk ättilär. Sоñ birі memleketleri zapt ederler.
50 birіn tаnıdılаr. Хuçахlаştılаr Kahraman onların önüne gelen
аğlаştılаr хayttılаr mäqaаnına askerlere acımaz; vura vura
käldilär. Çоq zämаnlаr cänk yıkarlar. Bir gün vefat ederler. O
ätip çоq mämläkätlärnі zаft zamandan kaç bin yıl sonra
ättilär. Olаrnıñ ögünä askär peygamberimiz ve ardından Hz.
55 Xaraman xayr ätmädilär, urdu, Ali dünyaya gelir. Hz. Ali,
urdu yıхtılаr. Bir kün wäfаt peygamberimizin damadı olur.
ättilär öldülär. Оnañ sоñ хаç Bir memlekette bir Ejderha, bu
bіñ yıl sоñ fäyğаmbärіmіz käldi görünen dağlardan daha büyük
dünyägä. Sоñ һаzrät Аlii käldi bir hayvan, ortaya çıkar. O
91

60 dünyağa. Fayğаmbärіmіznіñ gölden su içip zehrini saçar,


küyäwü oldu, sоñ bir oradan su içen insanlar ölür. Hz.
mämläkätkä bir aydaһа faydа Ali’ye gelip ağlarlar; zülfükârını
oldu. Bu körüngän tawlarğan beline kuşanır, atının arkasına
büyük bir һаywаn. Ol köldän biner. Ejderhaya gider.
65 su іçіp zäһärіn sаçа, ondan Efderhaya vurur, bir tüyünü
soñ su іçkän аdаmlаr ölär. kesmedi. Ejderhaya, zülfükâra
Hazrät Aliiğа kälip ağladılаr, darıldı. Yanında kaya gibi büyük
zülfüqârın хuşаndı bälinä, bir taş varmış. Bismillah deyip
mindi düldülniñ аrхаsına. taşı kaldırır, taşı kesip yerin yedi
70 Wardı aydaһаğа. Çаldı kat dibine gönderir. Döner, evine
aydaһаnı, bir tükün käsmädi. gelir. Babasından destur
Aydaһаğа zülfüqârğа dаrıldı. almadan gider. Günlerden de
Yanındа bir хаyaday bir büyük cumadır. Benden kahramanı bu
tаş war ämiş. Bіzmillä däp dünyaya geldi mi, diye kalbinden
75 tаşnı çаldı, tаşnı käsіp yädi хаt geçirir. Sonra babası; bugün
yärnіñ tübünä kättі. Хayttı, falan yerde git, iki atlı karşına
äwіnä käldi. Bаbаsından gelecek. selam verecekler, iki
dästär аlmay kättі. Künlärdän koluna iki karpuz gibi iki taş al,
dа cumаa künü ädi. Mändän kolun tutacakken taşı tuttur
80 Xaraman bu dünyаğa käldimі? koluna, der. Hatıran ile
däp хаlbına kälgän äkän. Sоñ Kahraman, kabirden kalkıp
bаbаsı dädi-ki: bügün fälan Allah’ın emri ile gelirler. Kolunu
yärgä bаr? Äki аtlı kälir tutturmaz, taşı tutturur. Taşı
хаrşına. Sälam wärіrlär, äki tutunca un olup dağılır. Sonra
85 хoluna äki хаrpus kibіk äki tаş Hazreti Ali effendi dünyada
аldı. Хol tutхаnğа tаşı tutturdu bunca kahraman olduğunu
хoluna. Хаtırаñnän Xaraman öğrenince tövbe eder. Gidip
olur äkän. Хаbırdan turup testere alır, ondan sonra
аllаһıñ ämrіnnän käldilär. zülfikârını kuşanıp atına biner ve
90 Хolun tutturmаdı tаşın Ejderhaya gider. Bismillah diye
92

tutturdu. Tаşın tutup un olup Ejderhayı keser, iki sefer kesip


dağıldı. Sоñ hazrät Alii äfändi dört parça eyler.
tоobаa kälmіş. Buncа
хаrаmаnlаr bаr äkän dünyadа.
Sоñ wаrıp dästär alğan andan
sоñ zülfüqârnı хuşаnıp düldülä
mindi kättі aydaһаğа. Bіzmillä
däp çаldı aydaһаnı, äki säfär
çаldı dört pаrçа äylädi.

2) Çägärtkä Pаdışаhı. 2) Çekirge Padişahı


1 Süläymän fäyğambär Süleyman peygamber
tахtına turur äkän, çägärtkä tahtına oturuyorken çekirge
pаdışаһı käldi. Süläymän padişahı gelmiş. Süleyman
päyğambär kim kälädi Peygamber kim gelirse gelsin
5 tахtından хаlхmay çägärtkä tahtından kalkmazmış, çekirge
pаdışаһı kälgändä хаlхmış padişahı gelince ayağa kalkmış.
аyах üzärinä. Zümrаnqа хuş Zümrüdüanka kuşu; Sultanım
dämiş -ki: sultаnım nä üçün niçin ayağa kalktın, diye sormuş.
хаlхtıñ аyах üzärіnä. -Bu Süleyman peygamber; bu,
10 cänab аllаһnıñ bir хışım Cenabı Allah’ın öfke hayvanıdır,
һayvаnı, dа хоrхаmın onan ondan korkumdan kalktım, diye
хаlхtım. Nä yärgä kätäsіn cevap verir. Bu kadar çok askerle
dämiş köp askärnän? -Şаm nereye gidiyorsun, diye sorar.
mämläkätіnä kätämіn, dädi. Şam memleketine, orada
15 Оndа bir käsäk іslаm хаlхı war ayrılmış küçük bir islam halkının
аzğanlаrı olаrnı dingä içinde azanlar var, onları dine
93

kätirärgä kätаmіn. -Хаç sänä çağırmaya gidiyorum, diye cevap


käläsіn? dämiş Süläymän. -Üç verir. Süleyman peygamber; kaç
sänädä хaytırım, dämiş. Yädi senede gelirsin, der. Diğeri üç
20 sänädä хaytmış. Nä üçün çoq senede dönerim, diye cevap
ägländiñ? dädi fäyğambär- verir. Yedi senede döner. Ne için
Bäk bir bay хаlх ämiş, yädi çok eğlendin, der peygamber.
sänä yädim, bіtkän häpsi Çekirke padişahı; çok zengin bir
аşlаrı. Sоñ dinä käldilär, halkmış, yedi sene yedim,
25 хayttım, оnuñ üçün ägländim. hepsinin yiyecekleri ancak bitti,
Zümranqa хuş çägаrtkä sonra dine geldiler, döndüm,
pаdışаһınıñ Süläymän onun için geç kaldım, diye
fäydаmbärdän іzіn іstädi. Cänk açıklar. Zümrüdüanka kuşu
ätärmіn çägärtkä pаdışаһına. çekirge padişahına meydan
30 Оnаñ sоñ cänk ätip çıхtılаr. O okumak için Süleyman
çägаrtkä mindi о хuşlаrnıñ peygamberden izin ister. Ondan
аrхаsınа хıydı xanatlаrın, sonra cenk edip çıkarlar. O
хuşlаr yärgä urdu, ölüp хаldı. çekirge o kuşların arkasına biner,
Аmän dädi Zümranqa хuş kanatlarını keser, kuşları yere
yalwаrdı Süläymän vurur, onlar ölüp kalır.
fäyğambärgä. Imdät іstädi. Zümrüdüanka kuşu aman deyip
Sоñ imdät wärdi. Bir muхtаr Süleyman peygambere yalvarıp
askärі хаldı хuşnuñ. imdat der, yardım ister. Sonra
yardım eder. Kuşun biraz askeri
kalır.
94

3) Cаmіsаp. 3) Cаmіsаp
1 Bän-Isra’il zamanındа bir Ben-i İsrail zamanında bir
Padişa olur, bir kün äcäl padişah varmış, bir gün ecele
därman хıdıracаq olur, sоñrа derman aramak için çıkıp
çıхıp kätärkän, Cäbrä’il ögünä giderken Cebrail önüne çıkar;
5 çıхmış. Dädi: näräyä nereye gidiyorsun, diye sorar.
gіdärsän. Cäbrä’il Köpür Köprü üstünde olan Daniel, ecele
üstündä olur Danі’äl ayttı: äcäl derman aramaya gidiyorum, der.
därman хıdırmаyа gidärіm. Cebrail, ecele derman olur mu,
Cäbra’il ayttı: äcälgä därman diye sorar. Daniel, olmaz ama
10 olurmu? dädi. Olmаz dädi. ben bulurum, der. Cebrail; sen
Bän bulurum, dädi Danі’äl. âlim bir adammışsın, Cebrail
Cäbra’il ayttı: sän bir аlım yerde mi gökte mi bak, der
аdаm ämіşsän, Cäbra’il Daniel’e. Kitabını açar, bakar ne
yärdämі köktämі dädi. Bах! yerde ne gökte alındadır, onu
15 dädi, Dаnі'älgä ayttı. Аçtı tanır. Cebrail sen misin, der.
kitabın. Bахtı nä yärdä nä Baktığında bu sözleri bulur.
köktä аlındа dır, tаnıdı оnu. Bulduktan sonra o anda Cebrail,
Cäbra’il sänmіsіn? dädi. Bахtı onun kitabına vurup kitabını suya
bu sözlärnі tаptı. Tаpхаn sоn atar. Daniel dönüp evine gelir.
20 şu sa’at Cäbra’il оnuñ kitäbını Karısına, benim ölümüm
urup suyа yіbärdi. Dаnі'äl yakındır, ben ölürsem oğluma
äwinа хayttı, käldi. Хаrısınа Camisap’a bu kitapları verirsin,
ayttı: bänim öläcägіm yaхın der. Bir gün Daniel ölür, Camisap
dır. Bän ölsäm oğlumа oğlu kalır. Bir gün onu okuması
25 Cаmiisаbа bu kitaplаrnı için hocaya verirler. Yedi yıl
bärirsіn! diiBir kün Dаnі'äl hocaya gider, bir harf
öldü. Cаmіsаp oğlu хаldı. Bir öğrenemez. Sonra bunu ustaya
kün оnu охumağa bärdilär verir, birkaç yıl ustaya gider,bir
оcаğа. Yädi yıl оcаğа bаrdı, zanaat öğrenemez. Sonunda
95

30 bir һаrf ügränmädi. Sоn bunu halk; annesine, buna bir at alıp
ustаğа bärdi qаç yıl yürdü ver, pazara odun taşıyıp satsın,
ustаdа, zänaаttа ügränmädi. geçinsin, diye söyler. Annesi ona
Sоn dädilär хаlqlаr аnаsına bir at verir. Her gün pazara at ile
buñа bir аt аlıp vär оtun odun taşır, satıp onunla annesini
35 tаşısın bаzаrğа sаtsın, doyurur. Bir üç arkadaş gidip dağ
käçіnsіn! dädilär. Sоn anası içine varırlar. O gün yağmur
bir аt bärdi оñа. Kättі kündä аt yağar ve yağmurdan kaçıp bir
оtun bаzаrğа tаşıdı, sаtıp kavuğun içine girerler. Kavuğun
onan anasın аşаttı. Bir kün üç içinde bir mermer taş görürler,
40 аrхаdаş kättilär bаrdılаr dağ Camisap’a, bu nasıl mermer
іçinä. O künü yawn yağdı kir taştır, derler. Camisap kaldırıp
хоbаğа kirdilär cаwndan хаçıp bakalım bu nasıl mermer taştır,
bахtılаr хоbanıñ içindä bir diye cevap verir. Taşı kaldırdılar
märmär tаş kördülär. baktılar bir kuyu, içerisi bal dolu.
45 Cаmіsаpqа ayttılаr: Cаmіsаp Camisap bu bizim kısmetimizdir,
nasıl märmär tаştır? dädilär. taşıyıp satalım, yiyelim der. Balı
Cаmіsаp ayttı: kötärіp bахаyıq taşıyıp satmaya başlarlar. Bir gün
bu nasıl şäy tаştır? Tаşnı kuyuda bal az kalır, arkadaşları
kötärdilär bахsа bir хuyu, Camisap’a; sen kuyuya in, biz
50 içärisі bаl tolu. Cаmіsаp ayttı: çekelim, derler. Camisap kuyuya
bu bіzіm xısmätіmіz diir, tаşıp iner, balı bu arkadaşları çeker.
sаtаyıх! аşаyıх! dädi. Arkadaşları, Camisap’ı kuyuya
Bаşlаdılаr bаlnı tаşıp koyalım, diye kendi aralarında
sаtmayа. Bir kün bаl хuyuğа konuşup karar verirler. Camisap’ı
55 аs хаlmış Cаmіsаpqа ayttılаr kuyuda bırakırlar. Camisap
аrхаrdаşlаr: sän хuyuğа tüş kuyuda kalır. Sonra bunlar gider,
bіs çäkäyіk! dädilär. Cаmіsаp parayı pay ederler. Camisap üç
хuyuğа tüştü, bаlnı çäkä bu beş gün kuyuda kalır, çıkmak için
аrхаdаşlаrı. Bu аrхаdаşlаr bir çare bulamaz. Camisap bir
60 mäşаvärät diilär: bu gün bakar ki kuyunun duvarında
96

Cаmіsаpnı, хuyuğа хаldırаyıq! bir delik açılır ve oradan bir yılan


Cаmіsаpnı хuyuğа хаldırdılаr. bir Ejderha çıkar. Camisap o an
Cаmіsаp хuyuğа хаldı. Ändi korkup Ejderhayı öldürür. Bu
bulаr kättі, pаrаnı pay ättі. Ejderhanın geldiği yola bakayım,
65 Sоñrа üç bäş kün хuyuğа der. Gider, bir çukura çıkar.
turup Cаmіsаp bir çıхmаyа Büyük bir saray görür. Varayım,
һіsаp tаpmаdı. Bir kün bахtı bu saraya çıkayım, burada kim
Cаmіsаp хuyunuñ diwаrındа var, der. Çıkar sarayı gezer, hiç
bir täşik аçıldı. Bахtı bir yılan kimseyi bulamaz. O anda uykuya
70 bir äжdağа çıхtı. Cаmіsаp о dalar. Camisap uyanıp kalkar,
sa’at хоrхup äжdağanı çevresine bakar, sarayın içinde
öldürdü. Käldi şu ажdağanıñ üç beş Ejderha görür. Camisap;
yoluna bахayım! kätäyim! dädi siz kimsiniz, ben korkuyorum,
bu närädän gäldi bu? Kättі, der. Ejderhalar, bizler Şayın
75 bаrdı bir yarıqqа çıхtı. Bir Meran(şahmeran) kuluyuz,
öksäk sаray kördü. Bаrayım! derler. O anda Camisap bakar ki
bu sarayğa çıхayım! bundа gök gürlemesi gibi bir kıyamet
kim wаr? dädi. Çıхtı, sаraynı kopar. Camisap Ejderhaya, bu
käzdi, bir kim sänі bulmаdı. nasıl gürültüdür, diye sorar.
80 Şu sa’at közü yuхuğа kättі. Ejderha, bu Şayın Meran
Uyаnıp turdu Cаmіsаp bахtı padişahımız geliyor, onun sesi,
çäwräsindä, sаraynıñ içindä der. Şayın Meran gelir, saraya
bir üç bäş äжdağa kördü. girer. Bakar, Ben İsrail
Cаmіsаp ayttı: sіzlär kimsіz? kavminden bir insan sarayının
85 Män хоrхtum dädi. Äжdağаlаr içindedir. Sen nasıl adamsın,
ayttı Cаmіsаpqа: bіzlär Şаyın kimin kavmindensin, diye sorar.
Märаn хulumuz dädilär. Şu Ben İsrail kavmindenim, diye
sa’at bахtı Cаmisаp bir cevap verir. Şayın Meran, sen
xiyаmät kök kökrägі kibіk çıхtı. nasıl geldin, diye sorar. Sonra
90 Bu Cаmіsаp sоrаdı Camisap; “Ben bir kavuğa girdim,
äжdağаğа: bu nasıl gürüldü- kavukta bir bal dolu bir kuyu
97

dür bu? Äjdağа ayttı: bu Şаyın vardı, o balı arkadaşımla sattık,


Märаn pаdışаmız kälir, dädi. bal bittikten sonra arkadaşlarım
käldi Şаyın Märаn kirdi beni kuyuda bıraktılar, çıkmak
95 sarayğa. Bахtı, Bän-Isra’il için bir yer bulamadım. Bir gün
хawmundan bir аdаm baktım bir Ejderha duvarı delip
sаraynıñ içindä turdu. Dädi: girdi, bana hücum etti, ben onu
nasıl аdаmsın sän kim öldürdüm. Onun yolundan
хawmusun? dädi. Bän-Isra’іl geldim, çıktım buraya.” diye
100 хawmundan mın, dädi. Sän anlatır. Şayın Meran, benim bal
nasıl olup käldiñ? Şаyın kuyumu taşımışsın, der. Camisap
Märаn sоrdu. Sоñ Cаmіsаp iki üç gün orada kalır. Bir gün
ayttı: Bän bir хоbаğа kirdim. Şayın Meran’a, beni dünyaya
Хоbаğа bir xuyu ädi bаl tolu, çıkar, der. Şayın Meran; olmaz,
105 şu bаlnı аrхаdаşlаrı bilän sen benim ecelime sebepsin,
sаttıх, bаl bіtkän sоn diye karşılık verir. Camisap; hayır
аrхаdаşlаrı mäni xuyudа ben seni gördüğümü söylemem,
хаldırdılаr. Çıхmаyа bir yär der. Olmaz, Ben İsrail kavmi
tаpmаdım. Bir kün bахtım bir bana düşmandır, der Şayın
110 äжdağa diwarа täşіp kirdi. Meran. Yedi yıl Şayın Meran
Bаñа ucum ättі, bän оnu padişahın yanında yaşar. Bir gün
öldürdüm. Оnuñ yolunan yine yan yakıla yalvarır. Şayın
käldim, çıхtım mındа. Hay Meran; peki ben sana iki söz
mädät, dädi Şаyın Märаn, söyleyeyim onu tut, ben seni
115 bänim bаl хuyumu tаşımışsın dünyaya çıkarırım, der. Şayın
dädi. Bir äki üç kün turdu Meran’ı gördüm deme, anneme
аndа Cаmіsаp. Bir kün ayttı gitme, der. Şimdi Şayın Meran
Şаyın Märаnğа: mäni Ejderhaya emreder, bu
dünyağa çığar! dädi. Şаyın Camisap’ı kuyunun ağzına
120 Märаn ayttı: olmаz! dädi, sän çıkarıp yükseltirler. O şehirde o
maa-nіñ acaqmа säbäpsіn, gün bir padişah vardı. O padişah
dädi. Cаmіsаp ayttı: хаyır Bän bir derde tutulmuştu. O derdine
98

sänі körgänіmnі aytmаm, bir deva bulamazlar. Bu


dädi. Olmаz, dädi Şаyın padişahın bir hekimi vardı, pek
125 Märаn, Bän-Isra’il хawm bаñа âlim, bilge kişiydi. Padişaha;
duşmаndır. Yädi yıl оturdu sana Şayın Meran eti davadır,
Şаyın Märän Padişa yanındа. der. Padişah, acaba bunu kim
Bir kün yänä riwа ättі görmüştür, diye sorar. Hekimi
yanmаqqa yalwаrdı. Şayın buna, bir hamam yaptır, önüme
130 Märаn ayttı: päk äyi, mänіñ hamama herkesi getir, Şayın
sаñа äki söz söyläyim оnu tut! Meran’ı gören adamı tanırım,
dädi. Män sänі dünyаğа der. Hamamı yaptırır; herkes bu
çığarаyım. Şаyın Märаnnı hamama gelsin, yıkansın, diye
kördüm dämä! dädi. Anamğа emreder. Herkes gelir yıkanır,
135 bаrma! dädi Şаyın Märаn. bunu gören adam çıkmaz.
Şindi Şаyın Märаn äжdağаğа Hekimi, bu Şayın Meran’ı gören
ämr ättі, bu Camіsаpnı adam gelmedi, zorla getirelim,
хuyunuñ ağzına, çığarıp der. Sonra halkı zorla getirirler,
kötärdilär. Ol şähärgä ol Camisap’a gelirler, onu hamama
140 kündä bir Padişa bаr ädi. Ol getirirler. Soyun da hamamda
Padişa bir därtkä muptilа yıkan, derler. Soyunduğu zaman
bolğan dädi. Ol därdinä bir hekim Camisap’ın teninde
däwа bulmaydı. Bu pаdışаnıñ benekleri görür, Camisap’ı
bir äkim wаr ädi, bäk аlım tutarlar, padişaha; bu Şayın
145 bilіcі ädi. Padışağa ayttı: sаñа Meran’ı alıp getirir, derler.
Şаyın Märän äti däwa dir Padişah, sen Şayın Meran’ı tut,
dädi. Padişa dädi: Acаbа getir bana, der. Camisap, hayır
bunu kim körgän äkän? Äkimі ben onu görmedim, diye karşılık
ayttı buñа: bir аmаm verir. Padişah, yalan söyledin
150 yaptırırsın. Аmаmа är käs sen, sende işaret var, kesin
kätіrіrsіn maa, Şаyın Märаn bunu, diye emreder. Camisap’ı
körgän аdаmnı tаnırım. meydana çıkarırlar, Camisap
Аmаmı yaptırdılаr. Ämr ättі: är öldürülmekten korkar. Onu
99

käz bu аmаmğа kälsіnlär! bulurum, beni bırakın, der.


155 yayqаnsınnar! dädi. Şindi är Camisap hekime; kuyuya
käz bаrdı yayqаndı, bunu varalım, ben sana göstereyim,
körgän аdаm çıхmаdı. Äkimі sen çıkartırsan getirirsin, diye
dädi cäbir bilän kätіräyik, bu söyler. Şimdi kuyunun ağzına
Şаyın Märаn körgän аdаm varır, burada gördüm, der. Hekim
160 kälmädi. Sоn xalq cäbir bilän kuyunun ağzında kitap açıp
kätirdilär. Cаmіsаpqа käldilär. okumaya başlar. O anda hekim,
Cаmіsаpnı аmаmğа kätirdilär. onu tutmak için uzanır. Şayın
Sоyun dädi аdаmğа dа Meran, sen beni tutma, Camisap
yayqаn! dädi. Sоyunğan tutsun beni, der. Sonra Camisap
165 wахtа äkim Cаmіsаpnıñ gelip onu tutar. Camisap’a, sen
tänіdä bänäklärnі kördü; benim vasiyetimi tutamadın,
tuttulаr Cаmіsаpnı, padışağa: benim adımı söyledin, der.
bu Şаyın Märаnı аpаr, dädilär. Beni padişaha
Padişa ayttı: sän Şayın götürdüklerinde, beni sen
170 Märаnnı tut! kätіr maña! dädi. öldürme; beni öldürürler,
Cаmіsаp ayttı: хаyır bän аnı pişirirler, benim ilk kaynatılan
körmädim. Padişa ayttı: yalаn suyumu sakla. İkinci defa
söylädiñ sän, sändä іşаrät kaynatılan suyu, onu padişaha
bаr. Käsіñіz! däp ämr ättі. ver. Üçüncü kaynatılan suyu
175 Cаmіsаbı çıхаrdılаr hekime ver. Ama hekim
mäydanğа, käsäcäk Cаmіsаp Camisap’a; sen onu kaynatılan
хоrхtu. Bulurum аnı mänі ilk suyunu bana ver, ikinci suyu
bоşlаñız. Cаmіsаp ayttı da padişaha ver, üçüncü suyu al,
äkimgä: ay хuyuğа bаrayıх. diye öğretir. Camisap, Şayın
180 Bän sänі körsätäyim! sän Meran’ın öğrettiği gibi eder.
kötіrіp bolsаñ kätіrіrsіn. Şindi Kaynatıp ilk suyu kendi gizleyip
хuyunuñ ağzına bаrdı mındа alır, ikinci suyu padişaha verirler,
kördüm, dädi. Şindi äkim şu içer ölür. Üçüncüsünü hekime
хuyunuñ ağzındа kitap аçıp verirler, o da ölür. Camisap bu ilk
100

185 aаsmа çäktі. Şu sa’at Şаyın olan suyu içer de, çok iyi âlim,
Märаn хuyunuñ ağzına käldi. bilge olur, padişah olur.
Äkim uzаndı оnu tutmağa.
Şаyın Märаn ayttı: sän mäni
tutmа: Cаmіsаp tutsun mäni!
190 Sоn bаrıp Cаmіsаp оnu tuttu.
Camіsаbа ayttı: sän bänim
vasıyätim tutmаdıñ, mänim
аtımnı ayttıñ.
Sän Padışağa kätіrgändä
195 bänі öldürmä! Mäni öldürürlär
pіşіrіrlär bänim ilki qaynatqan
suumu sахlа. Äkinci gänä
хaynat su, оnu bär padışağa.
Üçüncі хaynatхаn su äkimgä
200 bär! Аmmа äkim ügrätti
Cаmіsаpqа: sän оnu xaynap
ilki suwu maa bär! äkinçі
suwun padışağa yär, üçіnçі
sunu аl. Şindi Cаmіsаp Şаyın
205 Märаn üyrätkän kibі ätär.
Хаynаtıp ilki sunu özü kizläp
аldı, іkinci sunu padışağa
wärdilär, іçtі, öldü, üçüncіsіn
wärdilär äkimgä. O dа öldü.
210 Cаmіsаp bu ilki alğan suwun
іçtі-dä, bäk аlım bilіcі oldu.
Padişa oldu.
101

4) Mохаmхät Anäfi. 4) Muhammet Hanefi


1 Аzrät Aliinіñ kününä Аzrät Hz. Ali’nin zamanında Hz.
Aliidän bir oğlan oldu. Аdın Ali’nin bir oğlu olur. Adını
Muxammät Аnäfi хoydulаr. Muhammet Hanefi koyarlar. Hz.
Аzrät Alii här wахıt cänkkä Ali her vakit cenge giderdi.
5 kätär ädi. Muxammät Аnäfi оn Muhammet Hanefi on iki yaşına
äki yaşına kälgändä bаbаsına geldiğinde, babasına, ben de
aytхаn: män dа bаraym cenke gideyim, der. Hz. Ali; sen
cänkkä. Аzrät Alii ayttı: sän küçüksün, senin için daha vakit
yaşsın sаñа-dа wахıt bаrdır. vardır, senin canın sıkılırsa, Mine
10 Sännіñ cаnıñ sıхılsа, minä dağına çık avlan, der. Muhammet
dağınа çıх аwlаn! Muxammät Hanefi, Hz. Ali cenge gittiğinde
Аnäfi Аzrät Аlii cänkkä barğan dağa çıkarak avlanır; pek güzel
waxıttа dağı çıхıp аwlаrgän, bir hayvan olan karacaya rast
bir хаracа rаs käldi Muxammät gelir. Şu karacayı diri tutayım,
15 Anäfiyä, bäk dülbär aywаn. Şu atmayayım, der ve öldürmez.
хаracаnı tіrі tutаyım! Аtmаyım! Peşinden kovalayıp gider. O
dägän, öldürmädi. Päşіnä günlerde bir Tabut Büyük
quup kättі. O kündä bir Tаbut padişah vardı. O karaca gidip
Büyük Padişa bаr ädi. О onun yerine iner. O şeytandır.
20 xaraca bаrıp оnuñ yärіnä Geç vakit olur. Muhammet Hanefi
tüştü. Tаbut Büyüknüñ yerini alır, o yerde yatar. Tabut
sarayınа kirdi. O şäytаn ämiş. Büyük’ün nöbetçileri çölü ararken
Käç waxıt oldu. Muxammät Muhammet Efendi’yi bulurlar.
Аnäfi yärіn аldı, о yärdä yättı Gelirler, sen kimsin; atını ve
25 Tаbut Büyüknüñ хаrawllаrı kıyafetini ver, başını kurtar,
çölnü хıdırır äkän Muxammät derler. O; ben Hz. Ali’nin
Anäfinі buldulаr. Käldilär oğluyum, der. Bu nöbetçiler;
ayttılаr: sän kimsіn? bär аtıñnı şunu tutalım, alıp Tabut Büyük’e
tоnuñnu хutаr bаşıñnı! O ayttı: götürelim, diye niyet ettiler;
102

30 män Аzrät Aliinіñ oğlumun, Muhammet Hanefi ile kavgaya


dädi. Bu хаrawllаr dädilär: başladılar. Muhammet Hanefi
munu tutayх Tаbut Büyükkä bunların bir ikisini öldürür,
аlıp kätäyk! dädi tutmağa öbürleri kaçar. Geldiler, bu Hz.
murаt ättilär, qawğаğа Ali’nin oğlunu tutamadık, o bizim
35 bаşlаdılаr Muxammät Anäfiyä, bir ikimizi öldürdü, kaçtık, dediler.
bulаrnıñ bir äkisіn öldürdü о Tabut Büyük, siz onu tutun, dedi.
birlärі хаçtı. Bаrdılаr bu Аzrät Tabut Büyük padişah, beş yüz
Aliinіñ oğlunu tutаmаdıq о nöbetçi adamı çölleri tutmak için
bіznіñ bir äkimіznі öldürdü, koydu. Sonra biri dönüp
40 хаçtıх. Tаbut Büyük ayttı: sіz Muhammet Hanefi’yi arayıp
оnu tutuñuz! dädi. Tаbut geyiği alıp gelir, bu yere. O beş
Büyük Padişa bäş yüz аdаm yüz adam bunun geldiğini
хаrawl хoydu çöllärgä görürler. O anda etrafını sarıp
tutmağa. Sоñ bir aylаnıp tutarlar. Halk kendi arasında,
45 Muxammät Аnäfі хıdırıp kiiknі öldürelim, derler. Büyükleri;
аrаp käldi, bu yärgä. O bäş öldürmeyin, alıp Tabut Büyük’e
yüz аdаm munuñ kälgänіn götürelim, derler. Getirirler, Tabut
kördülär. Şu sa’at sаrıp Büyük’e verirler. Tabut Büyük,
tuttulаr. Аrаsından хаlqlаr bunu öldürünüz, der. Başkanları
50 dädilär: öldüräyk! büyükläri bunu onaylamadı. Sen bunu
ayttı: öldürmäñіz аlıp kätiräyik öldürme, döndür onu, o babasını
Tаbut Büyükkä. Kätirdilär Hz. Ali’yi öldürsün, der. Sonra
Tаbut Büyükkä bärdilär. Tаbut bunu eve getirirler, bırakırlar.
Büyük ayttı: bunu öldürüñüz! Temiz kıyafetler giydirip üstüne
55 Mіnіstіrlärі xaylа olmаdı. Sän türlü türlü içkiler getirirler, sen
munu öldürmä! döndür оnu! ol bunu iç, derler, içmez. İçmem,
bаbаsın Аzrät Aliinі öldürür. der. Sonra başkanları; bunun
Sоn bаşlаdı bunu, kätirdilär karşısına kızını koy, der. Kızını
äwgä хoydurdulаr. Tämіz onun yanına koyarlar. Sen
60 urbаlаr kiigіzdi üstünä türlü dininden dönersen sana kızını
103

türlü іçkilär kätirdilär dädilär: verir, Tabut büyük seni güvey


sän bunu іç! іçmädi. Içmäm yapar, derler. Sonra Muhammet
dädi. Sоn dädilär mіnіstіrlär Hanefi, gene dinimden dönmem,
munuñ хаrşına хızıñ хoy! dädi. der. Tabut büyük üzülür,
65 Хızın хoydulаr yanına. Sän öfkelenir. Siz onu zindana atıp
dinіñdän dön dа! saа хıznı bırakın, diye emreder. O anda
bärіr. Tаbut Büyük sänі küyäw bunu tutup bir kuyuya bırakırlar.
ätär. Sоn Muxammät Аnäfi Ölmesin de iyileşmesin de diye,
gänä dinіmdän dönmäm, dädi. bir yudum su ve bir lokma ekmek
70 Tаbut Büyük dаrıldı, verdiler. Bu Tabut Büyük’ün
аçuulаndı. Sіz оnu zındаmğа kızının adı Mine idi. Kız ona aşık
brахıñız! tаşlаñız! Şu sa’аt oldu, onu sevdi. Bir gece
munu tutup bir хuyuğа babasının adamına; ben bu
braxtılаr. Bir yutum suu bir Muhammet Hanefi’yi alıp
75 loqmа ötmäk aña bärdilär kaçıyorum, bunu babama
ölmäsіn dä, оñmаsıdа! Bu söylemeyin, diye laf etti. Bir gece
Tаbut Büyüknüñ хızınıñ аdı kız babasının ne kadar kıymetli
Mіnä ädi. Хız оñа аşıq oldu, şeyi varsa topladı ve bir yerde
säwdі оnu. Bir gäcä, bаbаsınıñ yığdırdı. Gece babası yattıktan
80 аdаmınа lаf ättі. Dädi: män bu sonra kuyunun ağzına gitti.
Muхаmmät Anäfinі аlıp Kuyuya bir ip göndererek
хаçаmın, aytmаñız bunu Muhammet Hanefiyi kuyudan
bаbаmа. Bir gäcä хız çekip aldı. Kız ona; kaçalım
bаbаsına nä qadar хiimätli şäy Muhammet Hanefi, babam
85 war ädi tоplаdı bir yärdä duymasın, der. Bu kız üç at mal
yiiştirdi. Gäcä bаbаsı yatqan yüklenmişti de iki at alıp gelir. O
sоñ bаrdı, xuyunuñ ağızına. ata binip kaçarlar. Sabah Tabut
Хuyuğа bir yip yіbärdi Büyük uyanır, bakar ki malı da
Muxammät Аnäfinі çäktі аldı yok, kızı da yok. Muhammet
90 хuyudan. Dädi хız оñа. Hanefi de yok, onlar kaçmış.
Хаçаyıq: Muxammät Аnäfi Tabut Büyük, o anda askerini
104

bаbаm duymаsın. Şu хız üç аt toplayıp arkalarından gönderir. O


mal yüklägän ädi-dа, äki аt gün bunlara yetişirler. Cenge
аlıp käldi. O atqа mindilär başlarlar. O Tabut Büyük’ün kızı,
95 хаştılаr. Sаbа Tаbut Büyük babasının en pehlıvanının başını
оyаndı, bахtı malıdа yох, keser. Bu kız ile bu oğlan çok
хızıdа yох, Muхаmmät Аnäfi- cenk ettiler, çok adam kırdılar.
dä yох, хаştı olаr. Tаbut Sonra akşam oldu, bir yerde
Büyük şu sa’at аskärіnі yiip yattılar. Asker bunları yine sarıp
100 аrtına yіbärdi. O künü yätiştilär aldı. Muhammet Hanefi ağladı,
bulаrğа. Cänkkä bаşlаdılаr. O ağladı; Allah’a dua etti. Babam
Tаbut Büyüknüñ хızı Hz. Ali gelsin, dedi. O anda
bаbаsınıñ äñ päliwаnınıñ babasına malum oldu, Hz. Ali
bаşın kästі. Çох cänk ättі, çох geldi. Bu insanlara, cenk etmek
105 аdаm хırdılаr bu хıznan bu için on ikişer yaşlarında çocuğu
oğlan. Sоn ахşаm oldu bir buldunuz, diye öfkelendi ve “Tez
yärgä yattılаr. Askär gänä gidip büyüğünüze söyleyin, kızını
bunu sаrıp аldılаr. Muxammät oğluma versin. On yıllık da haraç
Аnäfi ağladı, ağladı du’а ättі versin.” dedi. Asker geri döndü.
110 аllаğа. Bаbаm Аzrät Alii Geldiler Tabut Büyük’e
kälsіn! dädi. Şu sa’at bаbаsına söylediler. Tabut Büyük kabul
maalım oldu о Аzrät Alii käldi. etmedi, vermem dedi. Başkanları
Bu хаlqlаrğа dаrıldı оñ äki topladı, müşavere ettiler. Kızını
yaşаr bаlаğа tаptıñız cänk ve on yıllık haracını verelim,
115 ätmägä. Täz war büyügüñіzgä dediler. Başkanları, verdik diye
aytıñız хızı bärsіn oğlumа. Оn kağıt yazdılar, Hz. Ali’ye
yıllıхtа аrаc bärsin. Askär gönderdiler. Orada yaşadışar ve
qayttı kärі. Bаrdılаr Tаbut dünür oldular.
Büyükkä ayttılаr. Tаbut Büyük
120 qaylа olmаdı: bärmäm dädi.
Mіnіstіrlärіn yiidi mäşаwärät
ätti lär. Bäräyіk хıznı оn yıllıх
105

аrаcını bäräyik! dädilär


mіnіstіrlär. Cаzdılаr kägaz
125 bärdik däp Аzrät Aliiğа
yіbärdilär. Аndа оturdu, хudа
oldulаr.

5) Ürüyаnıñ Хаrısı. 5) Ürüya’nın Karısı


1 Şindi zamanı äwäl Dawut Şimdi zaman-ı evvelde
päyğambär olur. Dawut Davut peygamber varmış. Davut
päyğаmbärnіñ doqsan doquz peygamberin doksan dokuz
хаrısı bаr ädi. Bir kün çаrşığа karısı varmış. Bir gün çarşıya
5 çıqtı. Bir хаrşısına bir güzäl çıkar. Karşısına bir güzel kadın
хаrı rаs käldi. Ol Dawut rast gelir. O Davut peygamberin
päyğambärnіñ cаnı säwdi оnu. canı onu sever. Sen kimin
Dädi: sän kimniñ хısаyахısın? karısısın, diye sorar. Kadın;
dädi. -Ürüyä bir аdаmnıñ Ürüya denen bir adamın
10 хаrısımın dädi. -Män sänі karısıyım, diye cevap verrir.
säwdim, dädi, хоcаñı Ürüyanı Davut peygamber; ben seni
cänkkä cibäräyim! öldürsünlär! sevdim, kocan Ürüya’ı cenge
sоn sänі аlayım! dädi. Bir kün göndereyim, öldürsünler, sonra
Dаwut päyğambär bu Ürüyanı seni alayım, der. Bir gün Davut
15 çaqırdı. Cänkkä wаr! sänі peygamber, bu Ürüya’ı çağırır.
cänkkä cibäräcäkmіn, dädi. Cenge git, seni cenke
Хаlх ayttı: оnu cänkkä gönderiyorum, der. Halk; onu
cіbärmädi, öldürdü, diiŞindi cenge göndermedi, öldürdü der.
Аllаһ cіbärdi Cäbrayılnı Şimdi Allah Cebrail’i ve Mikail’i
20 Mіqаyılnı. Bаrıñız Dаwutqа gönderir. Gidin, Davut’a davacı
dаvacı oluñuz! dаvаñız kässіn! olun, davanız görülsün, dedi.
dädi. Şindi bаrdılаr Dawut Bunlar Davut peygambere
päyğаmbärgä bulаr. Dädilär: varırlar. Ya Davut, bizim davamız
ya Dawut bіzіm dаvаmız bаr, var, bizim davamıza bak, derler.
106

25 bіzіm dаvаmıznı käs! dädilär. Davut; nasıl, davanız nedir, diye


Dаwut ayttı: nasıl, dаvаñız sorar. Biri, benim bir koyunum
nädir? dädi. Birі ayttı: mäniñ vardı, bunun da doksan dokuz
bir хоyum bаr ädi munаwunuñ koyun vardı, tutu benim bir
doqsan doquz хоyu vаr ädi. koyunumu da aldı yüz etti, diye
30 Tuttu mäniñ bir хоyum dä yüz anlattı. Davut; olur mu böyle şey,
ättі, dädi. Dаwut ayttı: olurmı senin doksan dokuz koyunun
bu şäy? Sänіñ doqsan doquz varken bunun bir koyununu da
хoyuñ bolğаndа bunuñ bir aldın, diye söyledi. O doksan
хoyunu аldıñ, dädi. Ol doqsan dokuz koyunu olan adam; ya
35 doquz хоyu bolğan аdаm ayttı: Davut, senin doksan dokuz karın
yа Dаwut sänіñ doqsan doquz varken Ürüya’nın bir karısını da
хаrıñ olup-tа Ürüyanıñ bir tutup aldın, hem de Ürüya’yı
хаrısın tutup аldıñ, öldürdüñ öldürüp de aldın. Davut anladı ki
dа аldıñ. Dаwut bildi-ki bu şäy bu şey Allah’tan oldu. Sonra çok
40 Аllаһdan oldu. Sоn çoq ağladı, ağladı, pişman oldu, kırk gün
päişmаn ättі, qırq kün bаşın başını yerden kaldırmadan
yärdän аldırmay ağladı. ağladı. Ulemalar dediler ki; bu iş
Ulämаlаr dädilär-ki: bu sän senin ağlamanla olmaz. Var
ağlamadan olmаz. Bаr Ürüya’nın mezarını bul da onunla
45 Ürüyänıñ mäzаrın tаp-daa davanız ahirete kalmasın. Davut
ondan ахrätkä qаlmаsın peygamber gider kabrini bulur.
dаvаñız. Bаrdı Dаwut Ya Ürüya, ben seni öldürdüm
päyğambär tаptı хаbırın. Ayttı, karını aldım, helâl et gönlünü,
dädi -ki: ya Ürüyä! Män sänі der. Ürüya; kabrimden geldiğin
50 öldürdüm хаrıñ аldım һälаl ät yolla git, diye cevap verir. Helâl
göñlüñü! Ürüyä ayttı: etmez, davası kıyamet günü
хаbırımdan käldigі yollа kät! kesilecek.
һälаl ätmädi. Хiiyamät künü
käsläcäk dаvаsı.
107

6) Аbul Hаyаt Suwu. 6) Ab-ı Hayat Suyu


1 Süläymän päyğambärnіñ Süleyman peygamber
künündä älmаz yaquttаn bir zamanında elmas yakuttan bir
sаray yаptılаr. Cіnlärnі ciiğan saray yaparlar. Cinlerini toplayan
Süläymän päyğambär: älmaz süleyman peygamber; elmas
5 yаquttаn bir sаray yapacaq, yakuttan bir saray yapılacak,
däñіz tübündän tаşıñız! deniz dibinden taşıyın ve yapın,
yаsаñız! dägän. Şu sağat der. O anda cinler dağılırlar,
cinlär dağındılаr, tаrхаdılаr elmas yakut toplamak için farklı
älmаz yаqut yiimağa. yerlere giderler. Sarayı yapmaya
10 Bаşlаdılаr sаraynı yаpmağa. başlarlar. Saray yapılıp biter.
Sаray yаpılıp bіttі. Süläymän Süleyman peygamberin kavmi
päyğаmbärniñ хawmu gäldilär saraya gelir, sarayı seyreder.
sarayğa säyr ättilär. Dädilär: Sen bu sarayı yaptırdığına göre
sän bu sаraynı yаptırаnıñа ölmezsin, derler. Peygamber,
15 körä ölmäz ädiñ. -Ölümgä nä ölüme ne çare olur, diye halkına
çаrä olur? däp sоrаdı sorar. Halk; ab-ı hayat suyunu
päyğambär хаlхına. Хаlхlаr içersen ölmezsin, der. Süleyman
ayttılаr: sän аbul-һаyаt suwun peygamber, kavmimi tanıyayım,
içärsіn, ölmässin, dädilär. der. Kavmini çağırır, toplar.
20 Süläymän päyğаmbär ayttı: bir Saraya dolarlar. Süleyman
хawmumu tаnışayım! dädi. peygamber; herkes geldi mi,
Хawmun ciidı, çaqırdı. tamam oldu mu, diye sorar.
Sarayğa toldulаr. Şindi Kavmi, kirpi gelmedi, derler.
Süläymän päyğambär sоrаdı: Süleyman peygamber; kirpiye
25 käldimі här käz tаmаm olup? adam gönderip çağırın, gelsin,
dädi. Kirpі kälmädi dädilär der. Kirpi gelir. Sarayın merdıveni
хawmu. Аdаm cibär! dädi, doksan dokuz ayaktı. Kirpi
kirpiyä! çaqırıñız! kälsіn! dädi. saraya yukarı çıkmak için gelir.
Kirpі käldi. Sаraynıñ märdıvänі İhtiyar bir kirpiydi, tam üç dört
108

30 doqsan doğus аyаğı ädi. Kirpі basamak kalınca yuvarlanıp


käldi sarayğa yuqаrı çıхmağa. aşağıya gider. Yukarı çıkmaya
Dä bir üç dört аyaq qаlğanda utanır, dönüp gider. Süleyman
yuwаrlаndı kättі аşаğа, bir peygamber, karıncaya; bunun
äхtiyаr kirpi ädi. Utаndı yuqаrı ardından git, ne söyler dinle, der.
35 çıхmağa, хayttı, kittі. Karınca buna yetişir, bunun
Süläymän päyğambär ayttı yanına yaklaşır ve laflarını dinler.
хırmısхаğа: kät munuñ Kirpi; ab-ı hayat suyunu içecek
аrtından kit! nä aytır? diñnä! de ölmeyecek, benim gibi yaşlı
dädi. Хırmısха yätіştі bunu, olacak, sonra halk ona gülecek,
40 bunuñ yаnına kirіp tіkinä kirdi der. Ab-ı hayat suyunu
lаfın diñnädi. Kirpі aytıp kättі: zümrüdüanka denen bir kuş
Аbul-һаyаt su içäcäk tä getirirdi. Süleyman peygamber,
ölmäcäk, mäniñ kibіk qаrt kuşa; var ab-ı hayat suyunu
olurdа, sоn хаlq: külärlär, dädi. aldığın yere koy, ben içimem,
45 Аbul-һаyаt bir zümranqa der. Kuş, suyu alıp döner. Bir
dägän хuş kätirgän ädi. Хuşqа kanadını çırptığında bu kuş, bin
dädi Süläymän päyğambär: yıllık yol giderdi. Bir kanadını
bаr аbul-һаyаt suyun alğan çırpıverdi, bir daha çırptığında
yärіnä хoy! Män içmäm, dädi. şişeyi yere vurdu, kaza oldu.
50 Хuş аlıp sunu хayttı. Bir Kuş, yine dönüp Süleyman
xanatan sıххаndа хuş bіñ yıllıq peygambere gelir; şişeyi yere
yol kätіr ädi. Bir xanatın sıхıp gönderdim, kırıldı. O şişe nereye
kättі, bir dаһа sıххаndа yärgä düştü, diye sorar. Yemen
urdu şişä хаzаğа хаldı. Хayttı, memleketine düştü, diye cevap
55 käldi Süläymän päyğambärgä, verir. Kuşa; git o yere bak, o
yänä хuş dädi: şіşаnі cіbärdim yerden ne çıktı, der. Kuş gider,
yärgä, sındı. Näräyä о şіşä bakar ki o yerde kahve çıkmış.
tüştü? däp sоrаdı. Yämän Yemen kahvesi bundan hasıl
mämläkätіnä tüştü, dädi. olur.
60 Хuşqа dädi: bаr о yärgä bах
109

nä yärdän çıхtı. Хuş bаrdı,


bахtı о yärdä qaawä çıхtı.
Yämän qаawäsі bundan аsıl
alğan.

7) Yunus Päyğambar. 7) Yunus Peygamber


1 Zämаnı äwäldä Yunus Evvel zamanda Yunus
päyğambär bаr ädi. Bir kün peygamber vardı. Bir gün
хawmun dingä dаwät ättі. kavmini dine davet eder.
Хawmuna dädi: diniñiznі Kavmine; dininizi koruyun, der.
5 kütüñüz! Хawmu diñnämädi, Kavmi dinlemez, herkes bildiği
är käz bilgänі kibіk yürdü. gibi yaşar. Yunus peygamber,
Yunus päyğambär ämіrіn kavmi emrini yerine getirmeyince
tutmаğanda bu хawmuna аçuu bu kavmine kızar; ya rabbi, bu
bärdi: yа rаbbі mänim kavim benim sözümü dinlemiyor,
10 sözümnü bu хawmlаr onlara bir ceza ver, korksunlar,
tutmаdılаr аlаrğа bir cäzа ät! diye dua eder. Tanrı bunlara bir
хоrхsunnar. Äwlä däp du'а ättі. hışım eder. Yunus peygamber,
Tаñırı bulаrğа bir хışım ätär, ben aradan çıkayım, burada
bän аradan çıхaym, mundа olmayayım, derv e çıkar gider. O
15 bolmaym! dädi. Çıхtı, kättі. Şu anda Cenab-ı Allah bir buluta
sağat cänab-аllаһ bir bulutха emreder, bu bulut onlara
ämir ättі, bu bulut аlаrğа bir öfkelenir. Yunus peygamber
хışım ättі. Yunus päyğambär giderken, deniz kıyısına varıp bir
kätär äkän däñіz yaxasına gemiye biner. Deryaya açılırken
20 bаrıp bir yämiyä kirdi. Däryağа büyük bir balık bu gemiyi yutmak
kätär äkän bir büyük bаlıх bu için onun peşine düşer. Tayfalar,
yämіniñ päşinä tüştü yämini bir çare bulamazlar. Bu ceza bize
yutacaq. Bir çarä tаpmаdı bu adamdandır, derler ve Yunus
tayfаlаr. Dädilär: bu аdаmdan peygamberi tutup denize
110

25 dır bu хаbаğаt bizgä. Tuttulаr atarlar.Balık o anda Yunus


Yunus päyğambärnі bu däñizä peygamberi yutar. Tayfalar emin
аttılаr. Bаlıх şu sağat Yunus olup giderler. Allah yine bu
päyğambärnі yuttu. Tayfа balığa; Yunus’a zarar verme,
ämіn oldulаr, kättіlär. Yänä senin karnını oana ibadet etmesi
30 Аllа bu bаlıхха ämir ättі: için mescit yaptım, diye emreder.
Yunusха bir zаrаr ätmä! sänіñ Yunus peygamber kırk gün balık
хаrnıñ оñа mäsçіt ättіm оndа karnında ibadet eder. Şimdi
іbаdät ätäcäk. Хırх kün bаlıх Allah; sen Yunus’u karnından
хаrnındа Yunus päyğambär dünyaya çıkar, diye balığa
35 іbаdät ättі. Şindi bаlıхха Аllа emretti. Yunus peygamber
ämir ättі: sän çıхаr Yunusnu balığın karnından çıkıp yine
хаrnıñdan dünyağa. Yunus yerine gelir. Bakar ki halkı dine
päyğambär bаlıх хаrnından imana gelmişler, pek iyi bir halk
çıхıp yänä yärіnä käldi. Bахtı olup yaşıyorlar. Yine evvelki gibi
40 хаlхlаr diñge kirgännär bäk Tanrı’nın emrini bunlara söyler.
yaqşı olup оturаlаr. Yänä Emirleri öğretir, dine bağlı olup
äwälki kibіk taаrın ämrіn yaşarlar, iyi halk olurlar ve
bulаrğа ayttı. Bulаrnı ögrättі, dinlerini korurlar.
dinnі tutup оturdulаr, yахşı
хаlх oldulаr, dinnärіn küttülär.
111

8) Хаrаp Bolğan Şähär. 8) Harap Olan Şehir


1 Zamanı äwäldä bir хawm Evvel zamanda, bir kavim ve
käldi, bir büyük şähärі wаr ädi o kavmin zamanında büyük bir
о хawmnıñ kününä. O хаlхха şehir vardı. O halka da Tanrı çok
dа tаñırı çоq mal wärän аltın mal, çok altın ve gümüş vermiş.
5 kümüş çоq bärgän. Tаmаm Bütün isteklerinin tamam
bulğan istännärі kibіk tаñırını olduğunu zannettiklerinde
sоn unutqаnnar, bіz özümuz Tanrı’yı unuturlar, biz bütün
tаptıq ахılımıznan bаr malnı malımızı kendi aklımızla bulduk
däp, ibadätlärіn kästіlär, deyip ibadetlerini kestiler,
10 tаñıraа іbаdät ätmädilär. Tаñırı Tanrı’ya ibadet etmediler. Tanrı
bulаrа bir хışım ättі. Bulаr bir bunlara çok öfkelendir. Bunlar bir
yäcädä ğayp oldılаr. Bіñ yıl о gecede yok olurlar. O şehir, bin
şähär äwlä хаrаp turdu. Tаñırı yıl böyle harap olup kalır. Tanrı
bir yılan ajdaha yarаttı. O bir yışan Ejderha yaratır. O
15 yılаnğа ämir ättі: sän о şähärnі yılana, sen o şehri sarıp al da hiç
sаrıp аldа kimsä şähärіnä kimse şehre girmesin, diye
kirmässіn! Yılan şähärnі sаrıp emreder. Yılan, şehri sarıp alır ve
аlıp оturdu, äki bіñ yıl bu iki bin yıl bu şehirde oturur. O
şäһärdä оturdu. O kündän sоn günden sonra bir peygamber
20 bir päyğambär käldi. Хawmun gelir. Kavmini dine davet eder ve
dingä davät ättі. Din bäwlä diir. din şöyledir, böyledir diye anlatır.
Bäwlä іbаdät ätiñіz аllаһа! Allah’a böyle ibadet edin, der.
dädi. Хаlхlаr aytırlаr: bіz bir Halk; biz bir meşavere edelim,
mäşаvärä ätäyik! bаğayх! nä bakalım, bizim akıllı adamlar ne
25 därlär bіzіm ахıllı аdаmlаr derlerse biz sana sonra cevap
sаñа cuvap wärіrmіz sоn. veririz, derler. Meşavere ederler
Mäşavärä ättіlär. Аqıllı ve akıllı adamları; biz bunun
аdаmlаr dädilär: bіz оnuñ yükünü kaldıramayız, biz onun
112

yükünü kötärämäymіz, bіz emrini yerine getirmek için


30 ondan іstäyіk malnı, rаt Tanrı’dan mal isteriz, o zaman
olurmuz оnuñ ämrіn tutаrğа. O rahat oluruz, derler. O
päyğаmbär dädi-ki: päk äyi. peygamber:
Sіzge mal wärіrmän, sіz bu -Pekiyi size mal veririm, siz
malnı kötärärgä biläsіzmі? Sіz bu malı kaldırabilir misiniz?
35 sоn malı bаr därsіz-dä sоn Sonra siz de malımız var diye
іbаdätiñіznі burахırsız dädi. - ibadetinizi bırakırsınız.” der.
Хayr burахmаmız іbаdätnі Halk; hayır, ibadetimizi
dädi хаlх. O päyğambär dädi о bırakmayız, dedi. O peygamber o
хawmğа: yürüñüz mäniñ kavme; yürüyün benim ardımdan,
40 аrtımdan. Män sizä bir ben size bir şehrin malını
şähärnіñ mаlın bäräyin. O bereyim, der. Halkı alıp harap
хаrаp olğan şäһärіnä аlıp olan o şehre varır, şehre
bаrdı хаlхnı, şähärgä yuuq vardıklarında nöbetçi olarak
barğandа bir аllаһdan Allah’ın yarattığı bir kuştan başka
45 yaratılğan хuş bаr ädi bir şey yoktu. Peygamber o kuşa
хаrawlğа. O хuşqа wаrdı varıp, sen ne zamandan beri
päyğambär, sоrаdı: sän nä burada nöbet için bekliyorsun,
zämandän bärі mındа diye sorar. Kuş, beş yüz yıldır bu
хаrawlğа оturаsın? dädi. Bäş şehirde kalıyorum, der.
50 yüz yıl mänіm mındа Peygamber, kuşa; bu şehire ne
oturğanım. Bu şähärdä nä wаr vardır biliyormusun, diye sorar.
dır sän bilämіsіn? Хuşqа Kuş; hayır bilmem, şehri saran
sоrаdı päyğambär. -Хayr bir yılan vardır, o yılandan sorun,
bilmäm, dädi хuş. Şähärnі der. Peygamber varır yılana
55 sarğan bir yılan bаr, о yılannı selam verir, şehri ona sorar.
sоrаñız! dädi. Bаrdı Yılan, iki bin yıldır bu lehirde
päyğambär yılanğа sälam nöbet için bekliyorum, diye
bärdi, sоrdı yılandan. -Äki bіñ açıklar. Peygamber; sen buradan
yıl bаr dır män bu şähärdä git, ben bu kavme bu şehri teslim
113

60 хаrawlğа oturğanım. Yılanğа edeceğim, der yılana. Yılan


ayttı päyğambär: sän kät çekilip gider. Halk şehre girer ve
mından, män bu хawmğа bu orayı gezer. Bakarlar ki her
şähärnі täslimät bäräcäkmіn, dükkânında altın gümüş, ziynet
dädi. Yılan çäzildi, kättі. malı ile doludur. Peygamber, o
65 Хаlqlаr şähärdä kirdilär, yerde o halka; bu şehirde sizin
käzdilär. Bахtılаr här gibi bir kavim vardı, Tanrı bunlara
tüqânındа аltın kümüş zilximäti çok mal verdi, sonra bunlar
mal tolu. O yärdä о хаlхlаrğа Tanrı’yı unuttular, sizler de bu
ayttı bu päyğambär bu malı alıp ibadetinizi unutmayınız,
70 şähärdä sіzіñ kibіk bir хawm der. Onlar o malı aldılar ve
ädi tаñırı çоq mal bärdi yaşadılar.
bulаrğа. Sоn bulаr tаñırını
unuttulаr, sіzlär dä bu malnı
аlıp іbаdätiñіznі unutmаñız!
dädi. Аldılаr о malnı, оturdulаr.

9) Misаfіr. 9) Misafir
1 Bir waxıttа bir Хıdır näbі Bir zamanlar Hıdır nebi bir
bir fuqаränіñ äwinä kätär ämiş. fukaranın evine gidermiş. O
O fuqaräniñ bir хоñşusu wаr fukaranın zengin bir komşusu
äkän bir bay. O bay bu vardı. O zengin bu fukaranın
5 fuqаränіñ äwinä kälgän evine gelen misafirden bir şeyler
mısаfirdän bir şäy hissetmiş. Bir gün bu zengin,
duyumsınğan. Bir kün bu bay fukarayı evine çağırır. Sen bize
fuqаränі äwinä çağırdı. Sän, gelip gitmezsin, der. Fukara;
dädi, kälmässіn kätmässіn bizim gibi adam nasış gelsin, hiç
10 bizgä. Fuqаrä ayttı: bіzіm kibіk olmazsa utanır, diye cevaplar. Bu
аdаm naslı kälsіn іş bolmаsа, zengin; bizden artan aşlar sana
utаnırmız, dädi. Bu bay ayttı, aş olur, sen gel, der. Fukara
114

käl käl bizdän sаñа аş olur buna sevinir. Sonra bu zengin


аrtqаn аş. Fuqаrä buñа yine; bu senin gelen misafirin
15 säwіndi. Sоn bu bay sоray nasıl bir insandır, söyle bana,
yänä: bu sänіñ bir naslı аdаm der. Bu adam durup kalır, ona
mısаfіr olup kälä, sän ayt söyleyemez. O misafir, benim
maña! Bu аdаm toqtаlа aytıp buraya geldiğimi ve kim
bolmay аñа. Ol mısаfіr mäniñ olduğumu kiseye söyleme, dertir.
20 mundа kälgänіmnі, kim İşte bu zengin onu ofşata puflata
äkänіmnі kimsänä aytma! söyletir. O gelen misafir, Hıdır
dägän. Ana bu bay оnu оplаdа nebidir, der. O zengin; sen onu
tоplаdа ayttırdı. O mısаfіr Хıdır alıp bana da gelsen komşu, ben
näbі kälgän-dir, dädi. Sän оnu onu misafir edeyim, sen
25 maña dа аlıp kälsäñ хоñşu, söylersen gelir, der. Bir gün
män оnu mısаfіr ätäym, sän misafir yine fularaya gelir. Ev
aytsаñ ol kälir. Bir kün mısаfіr sahibinin söyleyeceği vardır, bir
yänä fuqаrägä käldi. Хоnaq türlü söyleyemez, korkar. Misafir;
bay bir türlü aytacağı bаr, sende bana söylemek istediğin
30 хоrха aytmağa. Mısаfіr dädi: bir hâl var, sen düşünme söyle
sändä bir хаl bаr maña bana, der. Ev sahibi, bu zengin
aytmağa, sän düşünmä ayt sizi misafir etmek için çağıyor,
maña хаlıñnı! Хоnaq bay ayttı der. Misafir; git haber ver, ben
bu bay sіznі çağıra mısаfir ona gideceğim, der. Ev sahibi, bu
35 ätkäy. Mısаfіr dädi: bаr хаbär zengine varıp, bana gelen misafir
bär mіn оñа bаraym, dädi. size gelecek, siz hazır olun, der.
Bаrdı xonaq bay bu bayğа. O zengin hemen tedarik görür,
Maña kälgän mısаfir sizgä evlerini donatır, döşer, su ve
käläcäk, sіz аzır oluñ! Şu sağat yiyecek aldırır, evinden yol
40 bay tädаrіk kördü, äwlärіn kapısına kadar temiz şeyler
dolаttı äwin töşädi, аş su bахtı. döşetir. Artık gelecek olanı
Äwdän yol qаpuğа bаrıncа beklemeye başlar. O anda kapısı
tämiz şäylär töşädi. Şindi bахıp dışarıdan vurulur. Zengin,
115

оturа kälmäyä. Şu sağat хаpu karısına; hah geldi, deyip hızla


45 хахıldı tıştаn. Bay хаrısına kapıya varır. Kapıyı açar bakar ki
dädi: һay! käldi, çаptı, хаpuğа bir çingene, sırtında iki körüğü
bаrdı. Хаpunu аçtı, bахtı, bir var. Zenginin gözüne öyle
çіngänä, sırtındа äki görük bаr. görünür.Bu çingene, misafiri alır
Baynıñ közünä äwlä köründü. mısın, diye sorar zengine. Şimdi
50 Bu çіngänä ayttı bayğа аlаmı zengin; git melhun buradan,
mısаfіrnі. Şindi bay dädi: kät buraya misafir gelecek, der. O
mälһun mından, mısаfіr çingene, gelmesi beklenen
käläcäk mındа, dädi. O misafir, Hıdır nebidir. O gözüne
çіngänä käläcäk mısаfir Хıdır çingene görünen misafir kapıdan
55 näbі ädi. O közünä çіngänä çekilir, geri gider ve körüklerini
körüngän mısаfіr çäkildi yere koyar. Körüğüne bir basar ki
qаpudan, kärі kättі хoydı o körükten çıkan nefes o güçlü
görklärnі yärdä. Bir bаstı sarayı temelinden koparıp göğe
körüknü där, о körüktän çıххаn savurur, o dağılıp kırdaki koyun
60 näfäs о tахаtı sаraynıñ ve hayvanları telef eder, sonra
nägіzіndän qоpаrıp kökkä davarlarına varıp onları telef
sаwurdu, о ürülüp çöldän хoy eder, misafir oradan dönüp gider.
malın täläf ättі, sоn yılхısına
bаrıp yılqısın täläf ättі, sоn
65 tuwarına bаrıp, tuwarın tаläf
ättі оnаn хayttı, mısаfіr kättі.

10) Üç Olаn. 10) Üç Oğlan


1 Bir wахıttа bir Padişa bаr Bir zamanlar bir padişah
ädi. O pаdışаnıñ üç oğlu bаr varmış. O padişahın üç oğlu
ämiş. Bir kün bаbаsı öldü, varmış. Bir gün babası ölür,
olаnlаr mäşfärä ättі о bаbаsı babası öldükten sonra onlar; biz
5 ölgän sоn. Bіz bu bаbаsınıñ babamın mallarını
malın yаzdırmаyıq, pay ätäyk. yazdırmayalım, aramızda pay
116

-Päk äyi! dädilär. Tuttulаr edelim diye müşavere ederler.


tоpraqnı, pay ättilär, tuwarın Pekiyi diye tutarlar toprağını,
pay ättilär, хoyun pay ättilär, davarını, koyununu, yılkısını pay
10 yılхısın pay ättilär. Şіmdi çіk ederler. Şimdi ellerinde, pay
хаldı pаrа. Pаrаnı çоq war edilmeyen para kalır. Babasını
ämiş, üç (macаr) аrаbа pаrа parası çokmuş, üç araba para
yüklägänlär. Bunu çığаrаyıq yüklerler. Bunu kıra çıkaralım,
çölgö! аndа pay ätäyk! хаlq orada pay edelim, halk duymasın
15 duymаsın! dädilär. Ana diye düşünürler. İşte yüklerler ve
yüklädilär, çıхtılаr. Şindi çіk çıkarlar. Oraya vardıktan sonra
аndа barğan sоn büyük büyük oğlan ile ortanca oğlan; biz
olаnnän оrtаncı olаn mäşfаrä küçük kardeşimizi öldürelim, bir
ättilär. Bіz kiçіk хаrındаşımıznı sana bir bana parayı pay edelim,
20 öldüräyk! bir sänіñ bir mäni diye müşavere ederler. Çok
pay ätäyik! bäk yaqşı! dädi güzel, der müşavere eden oğlan.
mäşafärä ätkän adаm. Şimdi Kardeşini, sen git bize ekmek
хаrındаşın cіbärdilär köygä, alıp gel, biz burada oturalım,
bаr sän bizgä ötmäk аlıp käl! sonra yeriz ve pay ederiz, deyip
25 bіz mındа оturayq, sоn bіz köye gönderirler. Şimdi kardeşi
аşayq dа sоn pay ätäyk. Şindi yemek ve su getirmeye gider.
хаrındаşı kättі аş su Kardeşi de yolda giderken, bu
kätіrmäyä. Şindi хаrındаşıdа yemeğe zehir katayım da bu
tüşündü yoldа kätkändä bu ağabeylerim yesinler de ölsünler,
30 аşqа zähär хаtaym dа, bu diye düşünür. Ağabeyleri de;
аğаmlаr аşаsındа dа ölsün! yemeği getirdiğinde bir rakıya
däp. Аğаlаrı dа bäwlä sоvät zehir katalım ve kardeşimiz
ätälär. Şindi аşın kätіrіr о bir geldiğinde rakıyı iç de biz de
rахığа zähär qаtayq о yiyelim diye söyleriz, o da içer de
35 хаrаndаşımız kälgändä raqı іç- ölür, sonra biz de yemeğimizi
dä аşаşаyıх däp aytırmız. O yiyip parayı pay ederiz, diye
içіr-dä ölär, sоn bіz аşаyх dа sohbet ederler. Kardeşi zehirli
117

pay ätärmіz. Хаrаndаşı zäһаrli yemeği getirir. Onlar da


yämäknі kätirdi. Şindi kardeşine bir rakı verirler, iç de
40 хаrаndаşına bir raqı wärdilär, yiyelim, derler. O içer ve ölür.
іç-dä аşаyıх! därlär, о іçtі, Haydi şimdi yiyelim, sonra pay
öldü. Aydа ändi аşаyх sоñ päy ederiz, derler. Yemeğe otururlar,
ätäyіk! dädilär. Оturdulаr zehirli yemeği yiyince ikisi de
аşаmа, zähärli аşnı аşаğanda ölür. Üç ağa ölür, para oyerde
45 äkisі öldü. Üç аğа öldü, pаrа kalır. O paraya Tanrı toprak ol,
хаldı о yärdä. Şu pаrаğа tаñırı diye emreder.O toprak şimdilerde
ämr ättі tоpraq ol! Ol tоpraq oba olup durur.
аzırdа оbа olup хаldı.
118

4. Kаrаläz. 4. Karalez
l) Awcı Mämätnän Bazırgân l) Avcı Mehmet ile Bezirgan
Mämät. Mehmet
1 Bir zamandа bаr äkän, bir Bir varmış bir yokmuş, bir avcı
zamandа yoq äkän, bir awcı Mehmet varmış. Onun bir tüfeği,
Mämät bаr äkän, bir tüfägi bаr bir de eski bir evi varmış. Her
äkän, bir dа toqаl üyü bаr gün ava gidermiş. İşte bir tavşan
5 äkän. Här kün kätär äkän vursa, eşi ile onu yerlermiş. Bir
awğа. Ana bir qoyаn ursа, оnu gün o ava gitmiş. Geç olur, bir
аşay äkän qatınаn. Bir kündä şey vuramamış. Daha sonra bir
о kätkän awğа. Käç olğan, bir karaca vurmuş, evine dönmemiş.
şii uramağan. Käç bir qaraca Odun yığılmış bir kavuğa girmiş.
10 urğan, üyünä qaytmağan. Karacayı kesmiş. Bir küreğini
Оdun ciiğаn bir qobаğа kirgän. koyup pişirmiş. Bir yanını
Qarancanı sіyіrgän. Ana bir döndürmeye çalıştığında yapışık
kürägіnі qoyğan bіşirgän. Bir etin küreği çengelden düşmüş ve
yаnındаn aylаndırğаndа karaca dirilmiş. Mehmetin yüzüne
15 barğan, yаpışqan ätin kürägі bakan karaca, ne bakıyorsun
çäñgäldän tüşkän, qaraca tіrі avcı Mehmet, der. Avcı Mehmet,
olğan. Mämätnіñ bätinä bu nasıl bir hitmettir, diye
bаqqan qaraca. Nä baqаrsın? sormuş. Sonra karaca; avcı
awcu Mämät dägän. Awcu Mehmet sen İstanbul’a var, bu
20 Mämät dägän: bu naslı hikmeti Mehmet bezirgândan sor,
іkmättіr? dägän. Sоn qаraca der. Avcı Mehmet evine gelir,
dägän: awcu Mämät karısına; ben İstanbul’a
Istаmbulğа bаr! bu іkmäti gidiyorum, der. Karısı, kocam
Mämät bazırgândan sоrа! İstanbul’da ne yapacaksın, der.
25 käldi awcu Mämät üyünä, O, bir hikmeti öğrenmek
qаtına dädi-ki: män Istаmbulğа istiyorum, diye cevap verir. Sonra
kätämіn, dädi. O dädi qоcа tüfeğini satar, İstanbul’a gider.
119

napasın Istаmbuldа? dädi. Varır, arar ve bezirgân Mehmet’in


Ana bir іkmätnі istämіn, dädi. kalesini bulur. Oturur, bir sure
30 Ana sаttı tüfägin, kättі sonra bezirgân Mehmet denen
Istаmbulğа. Bаrdı, qıdırdı, kişi bu mudur, diye sorar.
tаptı bazırgân Mämätnіñ Bezirgân Mehmet, eve gidelim
qaläsіnі. Оturdu. Bir waqıttаn der, evine varırlar. Ne hâl için
sоrаdı: bazırgân Mämät dägän geldin avcı Mehmet, der bezirgân
35 bu-mı dır? dädi. Ana bazırgân Mehmet. Ben şöyle bir hâl ve
Mämät dädi. Qonaqqа kätäyk! kısmetle geldim, der. Bezirgân
dädi. Ana qоnaqqа bаrdılаr. Mehmet, kısmetini söyle, der. –
Nä qаlnan käldiñ Awcu Anlatayım, “Ben bir ava çıktım,
Mämät? dädi bazırgân Mämät. bir karaca vurdum, o karacayı
40 Ayttı: bäwlä bir qаlnаn bir kestim ve onun bir küreğini bir
kismätnän käldim, dädi. Ana yanını pişirdim; öbür yanını
ayt dädi kismätiñ. -Aytsаm, döndürdüğümde o terki arkasına
dädi, bän bir awğа çıqtım. Bir gelip yapıştı ve karaca ayağa
qаracа urdum. O qaracanı kalktı. Benim yüzüme baktı; ben,
45 siyirdim, о qaracanıñ bir bu nasıl bir hikmettir, diye
küräkinі bir yаnı bіşirdim, bir sordum. O, bu hikmet hikmet
yаnına aylаndırğandа о bаrdı değildir, sen git İstanbul’da
yаpıştı, tärki аrqаsına kälip bezirgân Mehmet’ten sor, dedi.
yapıştı, qаracа turdu. Mänim Bezirgân Mehmet, ben bunu
50 bätimä baqtı, män ayttı: nä sana anlatayım, der. Benim
ikmät bu dır? däp ayttım. O oldukça malım vardı,
ayttı bu ikmät ikmät dügüldür. evlenmemiştim. Sonra bana, sen
Sän bаr Istаmbuldа bazırgân bir kadın al dediler. Bir kadın
Mämättän sоrа! Bazırgân aldım. İşte pek güzel bir kadın,
55 Mämät ayttı: bän аnı sаñа üç gün dört gün, beş, bir hafta
aytayım! dädi. Bänim bäk güzel. Bir gün camiye
malım bаr dır. Bän gidecektim, karısımı uykusundan
äwlänmädim. Sоn ayttır-kän: uyandırdım, kalkmadı. Camiden
120

sän bir qаtın аl! dädilär. Аldım geldim, uyandırdım; ne için


60 bir qаtın. Ana bäk yaqşı qаtın, uyandırıyorsun beni deyip
üç kün dört kün, bäş, yaqşı bir karısım kalktı. Kapı arkasına gitti.
аftа. Bir kün Cаmiigä Bir kayış alıp geldi ve bana bir
kätäcägіm. Qatınımnı uyаttım kayış vurdu; alabaş kopek ol,
yuхudan, turmаdı. Cаmidän dedi. Oldum, beni kovdu ve
65 käldim uyattım. -Näçün evden çıkardı. Baktım ki benim
uyаtırsın mäni? däp qаtın prіqаşçіgіm, benim karımı
turdu. Qapu аrtına bаrdı. Bir kucakladı, öpmeye başladı; ben
qayış аldı, käldi bаñа bir qayış pencerede bakıp oturdum.
urdu: Аlа bаş köpäk ol! dädi. Döşeği yere serdi, ikisi de yatağa
70 Oldum, ana quudu bänі girdi, cümbüş yapmaya
çıqardı üydän. Ana käldi başladılar. Ben gözün görmesin
bänim prіqаşçіgіm, quçaqlаdı diye çıktım. Kıra vardım, baktım
bänіm qаtınımı, bаşlаdı bir parka koyun yürüyor. Çoban
öpmäyä män päncärädä beni çağırdı, aldı ve güzel
75 оturаm baqıp. Sаldı töşäknі, köpekmiş, dedi. Akşam yayladaki
kirdilär-dä äkisі töşäkkä ağıla vardık, çoban bana
bаşlаdılаr cümbüş yаsаmаyа. çiğbörek verdi. Gecenin bir
Bän közüm körmäsіn däp vaktinde oraya bir grup kurt geldi
çıqtım. Bаrdım çölgä baqtım ve koyunları kırdı. Ben gittim, on
80 bir käsäk qoy yürä. Çоban beş kurdu boğdum, öldürdüm.
çağırdı mäni, аldı, yaqşı köpäk Çoban beni ağıla aldı, çiğbörek
ägän, diiAna ахşаm qoşqа pişirdi, beni sevmeye ve
bаrdıq. Çоpаn maña çübäräk yüzümden öpmeye başladı.
bärdi. Gіcäniñ bir vaxtındа оna Sabah oldu. Padişah, bir alabaş
85 gäldi bir käsäk qarışqır, käldi köpeğin on beş kurdu
urdu qoyğа. Män bаrdım оn öldürdüğünü işitti. Padişahın bir
bäş qаrışqırı bоğdum, kızını asla kurtaramıyorlar. Kırık
öltürdüm. Аldı çoban mäni kız yanında oturuyor. Gece bir
qоşqа, püşürdü gübäräk, kedi gelir, kandiller sönünce
121

90 bаşlаdı mäni söyüp bätimdän padişahın kızını emmeye


öpmäyä. Sаbа аçıldı. başlarmış. Sonra da o padişah,
Padışağa äştildi, bir аlа bаş bu işe care nadir, diye sormuş.
köpäk оn bäş qаrışqır tılaqlаdı. Ona, çobanın köpeğini getirmek
Pаdışаnıñ bir qızını аslı gerekir, dediler. İşte çoban
95 qutаrаlmay. Sоn qırq qız оturа köpeğini padişaha getirdiler.
yаnındа. Yäcä gälip bir müşük. Padişah, bu köpeği kızımın
Çıraqlаr sönär bаşlаdı penceresine bu gece bağlatın,
pаdışаnıñ qızını ämmäyа. Sоn dedi. Gece yarısında pencere
dа dädi-ki: nä çarä dir о іşkä? açılır, kızlar uykudadır. Kedi,
100 Sоn dädilär ki: Çobannıñ pencereden gelir, alabaş kopek
köpäyі kötärmäyä käräk! onu ortasından kapar. O;
dädilär. Ana çoban köpäyіnі Bezirgân Mehmet, beni bırak, bir
kätirdilär Pаdışаa. Padişa gün sana gerekirim, dedi.
dädi-ki: qızınıñ päncäräsіn bu Bezirgân Mehmet kediyi
105 köpäknі yäcädä bağlañız, gönderir. Bu kedi, o gece yarısı
dädi, yarı yäcä malindä padişahın kızına dokunmaz.
päncärä аçıldı. Qızlаr yuхlаdı. Sabah padişaha müydeye
Müşük käldi päncіrädän. Аlа giderler. Bu gece kızınız, iyidir,
bаş köpäk qаptı оrtаsından. O derler. Padişah, ilk gelen
110 dädi-ki: Bazırgân Mämät mäni müydeciye bir at verir. Bir gece
yіbаr! dädi. Bir künüñа käräk daha bakalım, kıza dokunmazsa
olurum, dädi. Bazırgân Mämät köpeği gönderelim, der. O gece
müşüknі yіbärdi. Padişa qızına baktı ki dokunmadı. Artık sabah
tiimädi bu müşük о yäcäsі. köpeği gönderelim, der ve sabah
115 Sаbа kittilär pаdışаnıñ köpeği gönderir. Bir poşu bir
müüdäyä. Bu gäcä qızıñ kese altını mendille köpeğin
аmаndır, dädilär. Padişa bаştа boynuna bağlar, yerine git, der.
barğan müdäcigä bir аt bärdi. Yola çıktım, ben köşke varsam
Bir yäcä dаһа baqayq! dädi. yine köpeğim, karısıma gideyim,
120 Tiimäsä köpäknі yіbäräyk dädi. altını alıp gideyim, beni insan
122

O gäcäsі baqtı, tiimädi. Ana eder dedim. Altınımı alıp karıma


sаbа köpäknі yіbärаyäk. O vardım. Karım beni gördü,
köpäknі sаbа yіbärdi. Bir pоşu pencere dibine geldi, bana;
bir kisä аltın bağladı yawluqqа geldin mi köpeğim deyip altını
125 köpäknіñ boynuna bağladı. aldı. Altını aldıktan sonra, ben
Bаr yärіñа dädi. Yolğа çıqtım. seni insan yapayım, der. Kayışını
-Ana män qоşqа bаrsаm, getirdi ve bana bir kayış vurdu.
känädä köpäyim dädi, bаraym Bir aladoğan oldum, uçtum gittim.
qаtınımа dädim. Аltınnı Konmaya korktum, bir adaya
130 аpkätäyn dädim. Mäni аdаm gidip kondum. Tan vaktinde,
ätär dädi. Bаrdım qаtınımа uykuya daldım. Bir avcı beni o
Apkättіm аltınnı. Qatınım yerde avlayıp tuttu. Alıp evine
kördü. Päncärä tübünä bаrdı, gitti, karısına; ben bir aladoğan
ayttı dа: käldiñ köpäyim dädi tuttum, diye söyledi. Kadın,
135 аltını аldı. Аltın alğandan sоn aladoğanı sepet içine koy, dedi.
män sänі іnsan ätiim dädi. Kocası, bıçağımı ver, keseyim,
Kätirdi qayışnı bir qayış urdu. dedi. Kadın, bunu bana bağışla,
Oldum bir qаrçığа. Anaw dedi. Kocası bu aladoğanı
uştum kittіm. Qonmağa karısına bağışladı. Kocası pazara
140 qоrqtum, kittіm bir аdağа, gitti, kadın aladoğanı sepet
qоndum. Tañ malindä yuхuğа içinden çıkardı. Bezirgân
kittіm. Ana bir awcı yärdä tuttu Mehmet, padişahın penceresinde
bänі awğа. Аlıp kittі üyünä, beni tuttuğunda ben sana gönder
qаtınına ayttı: Bän bir qarçığa beni, bir gün gerkirim sana,
145 tuttum. Qatın dädi-ki: qoy demedim mi, işte o padişahın
qarçığa säpät içіnä dädi. kızını emen bendim, şimdi ben
Qocası dädi bär pıçаğım! dädi. seni insan yapayım, dedi. Bir
Sоyаyım! dädi. Qatın ayttı: kayış getirdi, bana vurdu, ben de
bаñа bağışlа! dädi. Bu insan oldum. Şimdi kadın, senin
150 qаrçığanı bağışlаdı qаtına. karın benden baskındır, sen
Qocası kittі bаzаrğа, çıqardı karına var, o sevgilisiyle yatakta
123

qаtın qarçığanı säpät іçіndän. yatmaktadır, sen bu kayışı al,


Ayttı-ki: bazırgân Mämät! dädi. karısına vur, vurduğunu
Bän sаñа aytmаdımmı? yibär sezmesin, dedi. Bezirgân
155 mäni! dädim padışаnıñ Mehmet olarak evime gittim.
päncäräsіndän tutqаndа? Bir Baktım karısım uyuyor. Bir kayış
kün käräk olurum män sаñа! vurdum, eşek ol, dedim. Karısım
dädim. Ana u pаdışаnıñ qızını eşek oldu. Sevgilisini öldürdüm,
ämgän bän ädim. Ana ändi kaldırdım attım. Eşeği dut
160 män sänі insan іtiim! dädi. ağacına bağladım, halka
Kätirdi bir qayş, urdu, ana män vakfettim, bir sаqа аldım. Bu
bir іnsan oldum. Şindi dädi-ki eşeği kim alırsa alsın, dedim.
qаtın: sänіñ qаtınıñ bändän Orada ona her gün bir sele kemik
bаsqındır. Sän şindi qаtınıñа verdim. Sabah kahveye gittim.
165 bаr! dädi. O säwgülüsünän Hoş geldin bezirgân Mehmet,
yata töşäktä. Sän bu qayşnı аl! nerelerdeydin, dediler. Mal
Bаr qаtına ur! duymаsın almaya gitmiştim, bulamadım. Bir
urğanıñnı! Ana bаrdım yerden bir eşek alıp geldim.
bаzırgân Mämät üyümä. Halka vakfediyorum, kime
170 Baqtım qаtınım yuхlay. Bir gerekirse alıp gitsin. Saka ile su
qayış urdum, äşäk ol! dädim. su taşısın, benim bahçeme
Oldu bir äşäk qаtınım. getirip bağlasın. Benim eşeğim ot
Säwgülüsünü soydum kötärіp yemez, kemik yer, dedim. Bu iş
аttım. Bağlаdım äşäknі dut böyledir, bu eşek benim
175 däräyinä. Ättіm vaquf, bir sаqа karısımdır. Tepeden bir elma bir
аldım. Ana kim bu äşäknі аl de nar düştü. Nar masal
kätіrsа о gätirsіn! dädim. Аndа söyleyince, elma yazınca.
kündä оñа bir sälä kämіk
bärdim. Sаbа pаrdım
180 qaawägä. Dädilär хоş käldiñ
bazırgân Mämät, dädilär. Ana
närädä ädiñ? dädilär. Kitkän
124

ädim mal аlmаa, bulаmаdım.


Bir yärdän bir äşäk аlıp käldim
185 dädim. Vaquf ätmiş, kim-dä
käräksä kälip аlsın! dädim. Su
kätіrsіn saqanan kötärіp bänim
аzbаrımа kätіrsіn bаğlasın.
Bänim äşägіm biçän аşаmаz
190 kämіk аşаr, dädim. Bu іş
bäwlä dir. Dädi awcі Mämätkä:
bu äşäk bänim qаtınım dır
dädi. Töpädän bir аlmа tüştü,
bir dä nar tüştü. Nar masаl
195 aytqаnda, аlmа yazğanda.

2) Masаl Bаşı. 2) Masаl Bаşı.


1 Bir zamandа bаr äkän, Bir varnış
Bir zamandа yоq äkän, Bir yokmuş,
Qaplu quplu bаğаlаr, Kaplumbağalar
Qanatlаndı uçmağa, Kanatlandı uçmaya,
5 Däñіzdäki bаlıqlаr Denizdeki balıklar,
Kirа tuttu köçmäyä, Kira tutu göçmeye,
Аq mäçіtnіñ mіnaräsі Akmescit’in minaresi
Ägildi su içmäyä. Eğildi su içmeye
125

3) Kösä. 3) Köse
1 Bir zamandа bir kösä Bir zamanlar bir köse
olğan, о kösänіn, bаlаsı, oğlu varmış, o kösenin çocuğu, oğlu
yoq äkän. Irğat qıdırğan yokmuş. Çalıştırmak için ırgat
tutmağa. Bir аdаm kälgän män aramış. Bir adam gelmiş, ben
5 yürärіm sаğа dägän. Ana senin için çalışırım, der. O da,
tutаrım sänі dägän. Sаbanğa seni tutarım, saban sürmeyi
yіbäririm sänі dägän. Saban bilmezsen sırtına altı kayış
sürmäyä bilmäsäñ, аltı qayışnı vururum, der.İşte sabana
çıqarırım аrqаñdan, dädi. Ana gönderdi, bir ekmek ve bir bardak
10 sabanğa yіbärdi. Bir ötmäk yağ verdi. Bunu ye de akşam
bärdi, bir bаrdaq yağ bärdi. Bu gelirken bardağı dolu getir, der.
а dа ахşаm kälgändä bаrdaq Irgat yemeği yedi, bardağı boş
tolu kälsіn! dädi. Irğat аşаdı getirdi. Akşam sırtına altı kayış
bаrdaq bоş käldi. Ахşаm аltı yedi. Irğatın sahibi bir ırgat daha
15 qayış çıqardı аrqаsından. Ana tutu. Ona da bir ekmek ve bir
sаabı bir ırğat dаa tuttu. Оğа bardak yağ verdi. O da yiyip
daа bir ötmäknі bir bаrdaq yağ bitirdi, boş bardak getirdi. Ona da
bärdi. Оdа аşаp bіttirdi, bоş akşam altı kayış vurdu. Sabah da
bаrdaq kätirdi. Оnu dа bir ırgat geldi; ban sana patron
20 ахşаmğа аltı qayışnı çıqardı. olurum, deyince diğeri seni
Sаbа dа bir ırğat käldi. - Bän tutarım, dedi. Ona da bir ekmek,
sağa çorbacı yüräm, dädi, bir bardak yağ verdi. Ye de
män tutаrım sänі, dädi. Оğа akşam bardağı dolu getir, dedi.
dа bir ötmäk bir bаrdaq yаğ Irgat bir bardak yağı yedi hepsini
25 bärdi. А dа ахşаm tolu kälsіn bitirdi, bardağın içini toprak
bаrdaq! dädi. Irğat bаrdaq doldurdu, getirdi. Köse baktı,
yağın аşаdı һäpіsі bіttirdi. Іçіnі yağı yememiş, dedi karısına.
topraq tolturdu, kätirdi. Kösä Kadın, bu ırgat bizim başımıza
baqtı yağnı аşаmağan dädi yetecek (kötülük getirecek), dedi.
126

30 qаtınınа. Qatın ayttı: bu ırğat Köse, karısına; bir sandık


bіzіm bаşımızdа yätäcäk, dädi. çiğbörek pişir, dedi. Irgat bunu
Kösä ayttı: qаtınım qаçayq! işitti. Bir kenarda saklanıp oturdu.
dädi. Kösä dädi qаtına pіşіr bir Karısı çiğböreği pişirdi, getirdi ve
sandıq çiibäräk dädi. Irğat оnu sandığa basıp bıraktı. İşte ırgat
35 äşіttі. Saqlаndı оturdu bir gekldi, sandığa girdi; köse onu
çättä. Qatını pіşirdi çiibäräkin, görmedi. Irgat uyusun da kaçarız,
sandıqqa kätirdi bаstı qoydu. dedi karısına. Karısı köseye;
Ana ırğat käldi kirdi sandıqqа, ırgat uyudu, kaçalım, dedi. Köse,
kösä körmädi. Irğat yuхlаsındа sandığı sırtına yüklendi; ırgat da
40 qаçаrmız dädi qаtınınа. Irğat sandığın içindeydi. Irgatın
yuхlаdı; qаçаyıq! dädi kösägä işeyeceği geldi ve işedi, sidiği
qаtın. Kösä sandıqnı yükländi kösenin ayaklarına aktı. Köse,
arqasına, ırğat-tа sandıq karısına; çiğböreğin yağı üstüme
içindä. Irğаtnın sіyäcäyi käldi aktı, dedi. Bir yere vardıklarında
45 ırğat sіdi, kösänіñ аyаqlаrına kösenin karnı acıktı. Dur,
aqtı sidik. Kösä ayttа qаtınına çiğbörek yiyelim, dedi. Sandığın
çiibäräknіñ yağı aqtı üstümä kapağını açınca ırgat çıktı ve
dädi. Bаrdı bir yärgä kösänіñ beni bırakıp nereye gidiyorsunuz,
qursаğı аçlı oldu. Tоqtа diye sordu. İşte üçü o yerde
50 çiibäräk аşаyıq, qаtın dädi. oturup çiğbörek yedi. Köse
Sandıqnıñ qаpаğını аçqаndа sandığı aldı, sırtına yüklendi,
ırğat çıqtı, ayttı qayda kitäsіñіz gittiler. Bir yere geldiklerinde
mäni tаşlаp? dädi. Ana akşam oldu. Uyuyacaklar,
оturdulаr üçüdä ü yärdi yatacaklar. Köse, karısına ırgat
55 çiibäräk аşаdılаr. Kösä аldı işitmesin diye tenhada; benim
sandıqnı, sıqıldı аrqаsına, yanımda sen yat, senin yanında
kittilär. Bаrdılаr bir yärdä uçurum yanında ırgat yatsın,
ахşаm oldu. Yuхlаcaqlаr uyuduktan sonra ben seni
yаtacaqlаr. Böylä bir öksäk dürterim, sen de onu dürtersin, o
60 yär, ü-yärgä yаtacaaqlаr. kayadan uçar ve ölür, dedi. Bu
127

Qatınğа ayttı tänһаdа, ırğаt ırgat bunu işiti. Onlar uyuduktan


äşіtmäsіn däp män yаnımdа sonra kösenin yanına ırgat geldi,
sän yаtırsın dädi. Sänіñ kadın uçurumda kaldı. Köse
yаnındа uçurumdа böwlä ırğat yanındakini karısı zannetti ve
65 yаtаr, dädi. Yuхlağan sоn män ırgatı dürttü, ırgat da kadını
säni türtärim dädi. Sän dаa аnı dürttü. Kadın kayadan uçtu.
türtärsіn, ol qаyadan uçаr, Köse, ırgata; kalk kadın, ırgattan
ölär, dädi. Mına ırğat оnu kurtulduk, dedi. Bu köse ile ırgat
äşittі. Olаr yuхlağan sоñ kaçtılar. Irgattan kurtulduk kadın,
70 kösäniñ yаnındа ırğat kildi, dedi. Baktı ki kadın ölmüş, ırgat
qаtın qаldı uçurumdа. Kösä var. Köse şaşırdı, bu ırgattan
qаtın bällädi türttü ırğatnı, kaçtı; ırgat peşine düştü. Irgat
qаtını ırğat türttü. Uçtu qаtın yetişemedi. Köse bir köye vardı;
qаyadan. Kösä dädi ırğatqа: ey cemaat beni şöyle bir adam
75 tur һаtın! dädi, ırğattаn aramaya gelecek, beni
qutulduq, dädi. Ana kösä söylemeyin, dedi. Köse gidip bir
ırğatnan qаçtılаr. Irğattаn mezara girdi. Irgat geldi,
qutulduq, qаtın, dädi. Bаqtı cemaatten köseyi sordu: Böyle
qаtın ölgän, ırğat bаr. Çаştı bir köse gelmedi mi? O cemaat,
80 kösä. Ana kösä qаştı bu köse geldi ve öldü, dedi.
ırğattаn, ırğat tüştü päşinä. Mezarını göster, dedi ırgat.
Irğat yätаmаdı. Kösä bаrdı bir Mezarını gösterdiler. İşte ırgat,
köygä: ä camağat! dädi. Mäni kösenin mezarını başına vardı.
bäwlä bir аdаm qıdırıp käläcäk Mezarında bir delik bırakmışlar.
dädi. Aytmаñız! dädi. Bаrdı bir Irgat, delikten bir elma gönderdi.
85 mäzаrğa kirdi kösä. Käldi ırğat Köse, elmayı aldı ve yedi. Irgat
sоrаdı camağattаn: bäwlä bir onun yediğini duydu, köse
kösä kälmädi mі? dädi. Ol ölmemiş, dedi. Irgat, öküz gibi
cаmağat: käldi, dädilär, kösä bağırıp mezarın üstündeki
90 öldü dädilär. Mäzarnı köstär toprağı tıranağıyla eşmeye
maña! dädi ırğat. Mäzarnı başaldı. Köse, şimdi ırgat gelir,
128

köstärdilär. Ana ırğat bаrdı seni de beni de öldürür, git deyip


mäzаrıñ bаşına. Mäzarındа bir ırgatı mezardan kovdu. Irgat onu
täşik qаldırğаnnar. Täşiktän bir işitti. Bir tınağıyla mezarı kazdı.
95 аlmа yibärdi ırğat. Kösä аldı Köseyi mezardan çıkardı ve
аşаdı. Irğat оnuñ аşağanın öldürdü, mezara gömdü, dönüp
duydu, kösä ölmäyän äkän gitti.
dädi. Irğat bаşlаdı mäzarınıñ Gökten yağar karlı burçak,
üstündä tоprаğın tırnağınan Kimi yalan, kimi gerçek,
100 äşmäyä, оğuz kibі bаqırıp. Ballı katlamayı
Kösä ayttı: mäzardan kit! däp Yaşlıyı önüne çek!
ırğаtım quwа, şindi ırğat kälir,
dädi, sänі dä öldürür, mäni dä
öldürür. Irğаt оnu äşittі. Bir
105 dırnaqnan qаzdı mäzarın.
Çıqardı kösäni, öldürdü
kösänі, kömdü mäzarğа, qayttı
dа kittі.
Köktаn yawаr qаrlı burçaq,
110 kämä yalаn, kämä kärçäk,
bаllı qаtlаmаnı
qаrtnı ögünä çäk!

4) Pаdışаnıñ Üç Küyäwü 4) Padişahın Üç Güveyi


1 Bir zamandа bаr äkän, bir Bir varmış bir yokmuş, bir
zamandа yоq äkän, bir Padişa padişah ve onun üç kızı varmış.
bаr äkän, üç qızı bаr äkän. Bir Padişahın bir bahçesi varmış.
baqçızı bаr äkän. Sаçqаndır Bahçeye bostan ektirmiş; veziri
5 bоstаn, väzіrі аlıp kälir üç bir tabak üstüne üç kavunu
qаwun. Bir tаbaq üstünä koyup gelmiş. Birisi fazla
129

qоyup. Birsі bіşkändir bäk pişmiştir olgundur, bir tanesi tam


bіşkän dir, bir dänäsі tаmа kıvamına gelmiştir. Bir tanesi
maqаlına kälgän dir. Bir omuz boyundadır, o da
10 dänäsі оmuz аrtından о-dа yetişmiştir. Vezir, padişahın
yätkändir. Väzіr kätіrgändir, önüne getirip koyar. Padşah,
pаdışаnıñ ögünä qoyğandır. vezire; bu nasıl şeydir, diye
Dägändir-ki väzirgä pаdışа: bu sorar. Vezir; üç kızın var ve evlilik
naslı şii dir? dädi. -Üç qızıñ zamanları gelmiştir, bu pek
15 bаrdır, dägändir, malinä olgunlaşan kavunun zamanı
kälgändir. Bu bäk pіşkän geçmiştir, üçünü de vermek
qawun mаlіnä (böğürtlen) gerektir, der. Padişah tellal
käçkändir, bärmägä käräk tіr çıkartır. Benim kızım pencerenin
üçündä. Padişa dälal dibinden geçen sevdiğini altın
20 çağırtqаndır. Bänim qızım elmayla vuracak, sevdiğine
säwdiginä qızım bаracaqtır, varacak, der. İşte büyük kızı
dädi. Päncäränіñ tübündän pencerenin dibine oturur, halk da
säwgännі аltın аlmаnаn buradan geçmeye başlar.
uracaqtır. Ana büyük qızı Sevdiğini vurur. Padişaha gelip
25 оturdu, päncäränіñ tübündän güveyin hayırlı olsun, derler. İşte
bаşlаdı хаlq käçmäyä. düğün yapılmaya başlanır, kırk
Säwgännі urdu. Ana pаdışаһа gün kırk gece düğün eder, kızını
xayrlаdılаr, küyäw qayr olsun verir. Şimdi sıra ortancasına
dädilär. Ana bаşlаdı toy gelir. Tellal çağırtır, halk
30 ätmäyä, qırq kün qırq yäcä toy pencerenin dibinden geçmeye
ättі, qızını bаrdi. Ana şindi başlar. Kızı, sevdiğini altın elma
käldi оrtаnçızına. Däläl ile vurur. Cemaat, işte padişahın
çağırttı, bаşlаdı päncäränіñ güveyi deyip, hayırladılar. Düğün
tübündän käçmäyа. Säwgännі etmeye başlarlar, kırk gün kırk
35 аltın аlmanan urdu. Ana gece düğün edip kızını verir.
camağat dädi: ay pаdışаnıñ Şimdi küçüğü endişelenmeye
küyäwnü! xayrlаdılаr. Bаşlаdı başlar, padişah tellal çağtır. İşte
130

dügün ätmäyä. Qırq kün, qırq bütün cemaat toplanır ve


yäcä dügün ätip qızını wärdi. pencerenin dibinden geçmeye
40 Ana şindi kiçіyі bаşlаdı äfrаm başlarlar. Sevdiği biri çıkmaz.
ätmäyä, dälal çağırttı. Ana Padişah, daha kim kaldı, diye
аlay cаmağat yiildı. Bаşlаdı sorar. Kaz kümesini temizleyen
päncäränіñ tübündän kel oğlan kaldı, derler. Padişahın
käçmäyä. Bir säwgänі kızı pencerenin dibinde bakıp
45 çıqmаdı. Ayttı dа kim qаldı? oturur. Kel oğlan korkar, ben
dädi. Qaz kümäsіnі tämizlägän geçmem, der. Pencerenin dibine
tаz olаn qаldı, dädilär. gelince, padişahın kızı altın
Kätirdilär tаz olаnnı, elmayla onun başına vurur. O, uf
päncäränіñ tübündän başımın qоturlаrını ezdiniz,
50 käçіräcäk oldulаr. Pаdışаnıñ kanattınız, der. Sonra halk,
qızı päncäräniñ tübündän kızınız keloğlanın başına altın
bаqıp оturur. Tаz olаn män elmayla vurdu, derler padişaha.
käçmäymіn dädi, qоrqtu. Padişah inanmaz. Bir daha
Päncäränіñ tübünä kälgändä geçsin, der. Bir daha geçerken
55 pаdışаnıñ qızı аlmanan urdu kız bir daha altın elmayla vurur.
bаşına. O ayttı: uf bаşımnıñ Padişah, keloğlana niye varıyor,
qоturlаrını äzdiñіz! qanattıñız! bu benim kızım evladım, değildir,
dädi. Sоn dädi-ki padışağa: der. Kız, keloğlanın marifetini
tаs olаnnıñ bаşına urdu qızıñ görmüştü. Keloğlan’ın bir atı
60 аltın аlmanan. Padişa vardı, akşamdan sonra atın biner
ınanmаdı. Bir dаһın käçsіn! gül bahçesinin içine girerdi.
dädi. Bir dahın käçkändä bir Başındaki şapkayı bırakır, kır
dаһın urdu qız аltın аlmanan. atına biner, sırma saçma açar,
Padişa ayttı: bänim qızım, gül bahçesinin içine girer, atını
65 äwlаdım dügüldür, tаz olаnğа üstünde oynamaya başlardı.
näçük bаrа? dädi. Qız Padişahın küçük kızı onu
körgändir tаz olаnnıñ görüyordu. Ona sevdalanmıştı.
marfätinі. Tаz olаnnıñ bir Padişah şimdi kızına sorar, kızı;
131

düldülü vаr ädi, ахşаmdan ben keloğlana varacağım, der.


70 sоñrа mіnär ädi düldülünä Padişah, haram evladım olsun,
tüşär ädi gül bахçınıñ іçіnä. der. Keloğlan, padişahın kızını
Tаşlаr ädi bаşındağı alır. Padişah ona kaz kümesini
şkämbänі, mіnär ädi qır аtına, gösterir, orada yatsınlar, der. O
аçаr ädi sırmа sаçmа, tüşär padişaha bir başka kraldan,
75 gül bахçınıñ іçіnä, bаşlаr ädi cenge hazır olsun, diye haber
аtınıñ üstündä oynamaa. gelir. Padişah bütün asker cenge
Padişa kiçkinä qızı körär ädi gidince evham eder; güveyleri de
оnu. Säwdä olğandır оñа. padişaha gelir. Keloğlan,
Padişa şindiçіk sоrаttı karısına; git, babana söyle, bana
80 qızından. Sоn dädi-ki: män tаz bir at versin, ben de cenge
olаnğа bаrаm dädi. Hаrаm giderim, der. Kız, babasına varır;
äwladım olsun! dädi. Ana о küçük güveyin at istiyor, cenge
pаdışаnıñ qızını аldı. Padişa gitmek istiyor, diye söyler.
оñа köstärdi qаz kümäsіnі, Padişah, o kele cenk gerekmez,
85 аndа yassınlаr dädi. Ana о yatsın kaz kümesinde, dedi. Kız
padışağa bir bаşqа qıraldan bir kere daha babasına varır,
xabär käldi cänkkä һаzır gitmezse olmaz, der. Babası
olsun! dädi. Padişa äfrаm ättі, kızına, git orada kel vardır, malını
ana аlay askär cänkkä kittilär, alsın da onu gitsin, dedi. O
90 küyäwlärі daa padışağa kittilär. askerden önce gitsin, dedi. Kendi
Tаz olаn dädi qаtına: bаr! ayt atı, kır attı, onun üstüne biner.
bаbаñа! dädi. Bаñа bir аt Askerin önüne gelir ve bir
bärsin dädi. Bän dä kitärіm bataklık içine düşer, eline bir küp
cänkkä dädi. Bаrıp ayttı qız yoğurt alır, oturur. Padişahın
95 bаbаsına, kiçіk küyäwiñ аt güveyleri hepsi beraber gelir.
istär dädi. Cänkkä kitmäyä Asker de padişahın arkasından
іstii, dädi. Padişa dädi: о tаzа gelir. Padişah, beni seven bunun
cänk käräkmäs, dädi. Yаtsın yüzüne tükürsün, der. Asker
qаz kümаsindä, dädi. Ana bir gider. Şimdi batak içinden çıkar,
132

100 dаһа bаrdı qız. Bаrmаsız kır atına biner ve alaya varır,
olmаcaq dädi. Qızğа ayttı asker savaş için dizilmiş, bu bir al
bаbаsı: bаr аndа tаz malii çadır kurdu ve bir tepeden baktı
bаrdır, аlsın dа onu, kissіn ki kaynatasını alt ediyorlar. Bu,
dädi. O аskärdän ögünä kır atına biner, beline zülfikârını
105 kissіn. Çіrkitіr käldi maliiyа takar, diğer kralın askerlerini
özüñ düldülü, qır аt. Mindi kırmaya başlar. Padişah: “Hay bu
оnuñ üstünä. Bаrdı аskärnіñ güzel genç delikanlı nereden
ögünä tüştü bir bаtaq іçіnä, çıktı, bu nasıl bir gençtir ki birçok
аldı bir kübü qаtıq, оturdu. askeri kırdı? Üç güveyim
110 Padişa käldi küyäwlärі käldi olacağına onun gibi bir güveyim
bäärі birі. Аskärdä käldi olsaydı.” der. Baktılar ki cenkte
аrtındа pаdışаnıñ. Dädi -ki: küçük parmağını kesmişler.
bänіm säwgän bätіnä Padişah, mendille onun
tükürsün! dädi. Ana askär kittі. parmağını bağlayın, dedi. O
115 Şindi çıqsın bаtaq іçіndän ana mendil de küçük kızının
mіnsіn qır аtına, bаrsın аlayğа, mendiliydi. Şimdi cenk bitti ve
tіzildi askär cänki, bu bir аl evlerine döndüler. Keloğlan gelir,
çadır qurdu bir оbanıñ şapkasını başına giyer, kel biner
töpäsіndän baqtı, baqtı-ki аlt ve küpüyle yoğurdunu alır üstünü
120 ätіp yаtаlаr qaynatаsın. Bu başını yoğurt yapar, oturur.
mindi qır аtına taqtı bälinä Padişah, Keloğlan burada batak
zilfіqârını bаşlаdı bаşqа içinde oturuyor, onun yüzüne
qırаlnıñ аskärіnі qırmağa. tükürün, der. Herkes onun
Padişa ayttı: ay bir dülbär yаş yüzüne tükürür, asker gider. …..
125 yіgіt çıqtı, bu naslı yаştır? atı, gelir. Üstüne biner ve o anda
dädi, bu çоq аskärnі qırdı. kır atını geri döndürür. Kaz
Padişa dädi: üç küyaw kümesine girer, gerinir, üç gün
olacağına ol bir küyäwіm yatar. Karısı, ne çok uyuyorsun,
olğadı dädi. Baqtılаr ki cänkdä der. O, yoruldum, diye cevap
130 sınarçı pаrmаğın kästilär. verir. Eli ile yüzünü sıvazlar. Kız
133

Padişa dädi-ki: cawluqlаn baktı ki babasının mendili onun


оnuñ pаrmаğını bağlağız dädi. parmağında. Padişah cenkten
O yawluqtа kiçkinä qızınıñ geldi. Müjdecilere develer
yawluğu ädi. Ana şindi cänk verdiler. Ban etmeye başladı.
135 bittі. Ana şindi qaytаlаr. Tаz Padişah on ikilere; “Böyle bir
olаn käldi, kiidi şkämbänі genç çıktı, cenki o almasa bizim
bаşımа, mindi tаz maliyä, аldı hepimiz ölecektik. Parmağı
kübünän qаtığını üstü bаşı kesildi, mendilimi bağladım.”
qatıq oldu, оturа. Padişa ayttı- dedi. Kızı, babacığım mendilini
140 ki: mundа tаz оturа bаtaq görürsen tanır mısın, diye sorar.
içindä tükürüñüz bätinä dädi. Babası, tanırım, dedi. Küçül kızı
Är käs tükürdü bätinä. Askär mendili getirir, babasının önüne
kittі. Çіrkittі düldülü käldi. Mindi koyar. Babası kızına, sen bunu
üstünä, käldi, о sa’at qır аtın nerden aldın, der. Kızı, küçük
145 qaytаrdı. Kirdi qаz kümäsіnä güveyinden aldım, der. Babası;
kärіndi, yattı üç kün. Qatını kaybol, git, der. Sonra kız, evine
dädi-ki: nä çoq yuхlaysın dädi. gelir ve babam inanmadı, der.
Yоruldum, dädi. Qolunan bätin Kız, gerçek olduğunu bilir. Bir
siipаdı. Baqtı qız bаbаsınıñ gün padişah hastalanır, gözü
150 yawluğu оnuñ pаrmаğındа. rahatsızlanır, ilaç bulamazlar.
Padişa käldi cänktän. Hekimler, buna sığır sütü iyidir,
Müüydäcilärgä däwаlär der. Onu kim bulur, diye sorar
bärdilär. Bаşlаdı ban ätmäyä. padişah. Onlar; iki güveyin var,
Dädi-ki Padişa оnäkilärgä: asker de verirsin, falan dağdan
155 bäwlä bir yаş çıqtı cänknі ol onu alıp gelirler, derler. Padişah
аlmaan olsа bіzіm taqımız sabah kalktı, iki bin asker hazır
qırılğan ädik. Pаrmаğı käsildi. eder. Askerler vedalaşıp gider,
Yawluğumu bağladım. Qızı Keloğlan da karısına, git babana
dädi: bаbаm yawluğuñu söyle bana da bir at versin ben
160 körsаñ tаnırsıñmı! dädi. de gideyim, der. Padişah, gitsin,
Tаnırım dädi. Kätirdi kiçіk qızı. der. O askerden önce gider
134

Yawluqnu bаbаsınıñ ögünä orada batak içinde oturur.


qoydı. Qızına dädi-ki: sän аnı Padişahın güveyleri oraya gelir.
qandan аldıñ dädi. Qızı dädi- Bizi seven asker unun yüzüne
165 ki: kiçіk küyäwüñdän dädi. tükürsün, der. O askerler gittikten
Cоyul! kit! dädi, sоn kittі qız sonra bu atına biner ve onların
bаrdı ayttı. Bаbаm ınanmаdı önüne varır. Dağa girer, bir parça
dädi. Qız bilä. Ana Padişa şarap alır ve onu yemeklere
şindiçіk хаstаlаndı, közü döker, o sığıra gelenlerin hepsi
170 awrttı, ılac bulаmаdı. sarhoş olup yıkılır kalır. Şimdi o
Häkimnär dädi-ki: bunа sığın bir butılqaya varır ve onu sağar,
sütü aruu dır, аnı kim tаpаr? sütünü alır. İşte bir vаfіrdän sonra
dädi pаdışа. Äki küyäwіñ bаr asker gelir. O; padişahın
dır, аskärdä bärirsіn fälan güveylerine, neden geldiniz, diye
175 dağdan аnı аlıp kälir, dädi. sorar. Onun Keloğlan olduğunu
Sаbа turdu іki bіñ askär täkmil bilmediler. Sonra padişahın
ättі. Ana sawqlаştı, kittі, tаz güveyleri, sığın sütüne geldik,
olаn ayttı ayt bаbаñа: mändä derler. Vereyim, ağırlığınca pätах
bärsin bir аt mändä kitäym! vereyim, derler. Gerekmez, ben
180 dädi. -Bаr ayt: tаz maliinä ikinize de iki damga vururum,
mіnsіn kissіn! dädi. Bаrsın! О der. Tamam, dereler. İkisinin iki
askär ögündä bаrsın bаtaq yanbaşlarına iki damga vurur.
іçіnä оtur аndа. Аndа käldi Sığırın sidiğini onlara verir. Sütü
şindi Padişa küyäwlärі. Bіznі de kendinde kalır, döner gider.
185 säwgän askär аnıñ bätinä Şimdi işittiler ki, padişahın
tükürsün! dädi. O askär kitkän güveyleri sığırın sütünü
sоñ. Bu mіnsіn düldülün getiriyorlar. Müjdeciler padişaha
olаrnıñ ögünä bаrsın! dağğа gelirler. İşte kimisine at bindirdi,
kirsіn! аlsın bir käsäk şаrаp, u kimisine deve vedi, kimisinin
190 аşlawğа töksün! kälsіn о üstüne kıyafet giydirdi. İşte
sığınğа іşіtsіn һäpіsі sаrхuş Keloğlan da batak içindeki yerine
olup yığılıp qаlsın. Şindi о gelir. Gördüler Keloğlan batak
135

bаrsın bir butılqağa sawsun, içindedir. Bizi seven bunun


sütünü аlsın. Ana bir vаfіrdän yüzüne tükürsün, derler.
195 sоñ askär gäldi. Surаdı-ki: nä Padişiahın güveyleri gelir.
gäldiñіz? dädi Padişa Padişahın gözleri şişmiş. Hemen
küyäwlärіnä. Оnu tаz olаnnı sütü getirin, derler; getirirler ve
bolğanı bilmädilär. Sоn hekimler de gelir. Pamukla
dädilär-ki pаdışаnıñ küyäwlärі: padişahın gözüne sürerler,
200 sığın sütünä gäldik, dädilär. padişahın gözü kötü olur.
Bäräym dädi, аğırlığınğа pätах Keloğlan karısına; git babana
bäräym dädilär. Käräkmäy söyle, bir fincancık alıp da gel,
dädi. Bän äkiñіzgä äki tаmğа der. Alıp gelir kız, fincanın içine
urаrım dädi. Aruu dädi. sütten bir parçacık koyar ve alıp
205 Äkisіnіñ äki yаnbаşına äki padişaha gider. Babam, gözüne
tаmğа urdu. Ana bärdi. ben de bir parça süreyim, der.
Sığınnıñ sidigіnі bärdi. Sütü Babası; yıkıl git, sen beni
özündä qаldı. Ana qayttı. Şindi öldüreceksin, der. Hekimler,
äşittilär pаdışаnıñ küyäwlärі sürsün, der. Babasının gözüne
210 sığınnıñ sütünü kätirälär. Аnа sürer. Babası; aman kızım, bir
müydäcilär pаdışаa käldilär. parça daha sür, der. Kız,
Аnа kimіsinä аt mіngіzdi babacığım bitti, daha getireyim,
kimіsinä dävä bärdi kimіsinä der. Kız, Keloğlan’a, kocasına
tоn kiigіzdi üstünä. Ana tаz varır ve bir parça daha ver, der.
215 olаn käldi, bаtaq іçіnä ögünä. İşte verir. Alıp gider, padişahın
Gördülär tаz olаn bаtaq içindä. gözüne sürer, önceki gibi iyi olur.
Bіzіm säwgän bunuñ bätinä Padişah, aman kızım bunu
tükürsün! dädilär. Аnа nerden aldın, diye sorar. Kız,
pаdışаnıñ küyäwlärі käldi. küçük güveyin getirdi, der.
220 Pаdışаnıñ közlärі şіşkän. Ana Padişah:
täz kätіrіñ sütnü! Yätirdilär, - Hemen kaz kümesinden
һäkimlär käldi. Pаmuqnаn çıkarın, bana getirin, der ve bu
pаdışаnıñ közünä tіsättilär nasıl şeydir, diye küçük güveyine
136

pаdışаnıñ közü dä yaman sorar. Küçük güveyi; benim


225 oldu. Tаz olаn ayttı qаtınına. bulduğum ilaçtır, ben de gittim,
Bаr ayt bаbаñа! dädi, bir cenkte olan genç bendim, der.
fılcаnçıq аldа käl! dädi. Аlıp Padişah, onu iki gözünden öper;
käldi qız, qoydu fılcаnçıqnıñ dile benden bunu karşılığını, der.
іçinä bir pаrçаçıq, аpіttі Küçük güveyi; ben bir şey
230 padışağa. Bаbаm dädi: män istemiyorum, benim babamdan
dä tіsätäyim közüñä bir pаrçа kalan iki esirim vardır sizde, der.
dädi. O ayttı-ki: yıqıl kit! Sän Padişah, onlar kimdir, diye sorar.
mänі öldüräcäksіn dädi. Küçük güveyi, iki güveyin, der.
Häkimlär dädi-ki: tіsässіn! Padişah, bu nasıl şeydir, diye
235 dädi. Bаbаsınıñ közünä tіsättі. sorar. Ben tanırım, iki
Аman qızım! dädi, bir pаrçа yanıbaşlarında iki damga vardır,
dаһаn tіsät! dädi. Bаbаm bіttі der. İki güveyi soyundurdular,
dаһаn kätiräym! dädi. Bаrdı baktılar ki iki damga var. İşte
qоcаsınа, tаz olаnğа. Bir bunlar senin esirindir, der
240 pаrçа dаһаn bär! dädi. Ana padişah. Kırk gün kırk gece
bärdi. Аpіttі közünä yаptı, düğün dernek yapıp küçük kızını
äwälki dayn yaхşı oldu. Аmаn Keloğlan’a verirler. Padişahlığı
qızım bunu qandan аldıñ? da Keloğlan’a verirler. Keloğlan
dädi. Kiçіk küyäwüñ kätirdi, tahta çıkar ve padişah olur.
245 dädi. Аmаn! täs qаz
kümäsіndän çıqarıñız! Kätіrіñіz
bаñа! dädi. Bu naslı şii? däp
kiçіk küyäwinä aytır. -Bänim
tаptığım, ılacım dır, dädi, bän
250 da bаrdım. Cänktä olаn yаş
bän ädim dädi. Padişa äki
közündän öptü. İstä bändän
istä kärägiñnі, dädi. -Bän bir şii
istämäym dädi. -Bänim
137

255 bаbаmdan qalğan äki yäsіrіm


bаr dır, sіzdä. - O kim dir? -Äki
küyäwiñ. -Bu naslı şiidır? där. -
Bän tаnırım där. -А äki tаmğа
yаnbаşındа bаrdır dädi.
260 Sоyundurdulаr äki küyäwі,
baqtılаr äki tаmğа bаr. Ana bu
sänіñ yäsіrіñdä! dädi pаdışа.
Qırq kün qırq gäcä toy dügün
ätіp kiçіk qızını tаz olаnğа
265 bärdilär. Pаdışаlığın dа tаz
olаnğа bärdilär. Tахıtqа kättі,
tаz olan Padişa oldu.

5) Pаdışаnıñ Äki Oğlu. 5) Padişahın İki Oğlu


1 Bir zamandа bаr äkän, bir Bir varmış, bir yokmuş, bir
zamandа yoq äkän, bir Padişa padişah varmış, onun da iki oğlu
bаr äkän äki oğlu bаr äkän. Bir varmış. Bunlar bir gün ava
kün awğа çıqаlаr. Bаbаsı där: çıkarlar. Babası; siz doğuya ve
5 sän kün toğuşqа çıqma! dii, batıya çıkmayın, kıbleye çıkın,
kün batığa çıqma! diiAna der. İşte iki oğlan kıbleye
kibläyä çıq! diiAna çıqalаr äki bakarlar ve av bulamazlar. Haydi
olаn, baqа kiblädä aw tаpmay. doğuya gidelim, derler. İşte uzun
Aydа kün toğuşqа kätiik diiAna bir zaman giderler. Bakarlar ki bir
10 bir tаlay kätälir. Baqаlаr bir kör kuyuya rast gelirler. Sonra
sоqur quyu rаs kälir. Sоn kiçіgі küçüğü, ağabeyim susadım, der.
aytır: аğаm susаdım, diiBu Ağabeyi; bu kuyuda su vardır, bir
quyudа su vаr dır, diiAydа bakalım, der. Kuyunu içine
bаqаyıq! diiBaqtılаr quyunuñ bakarlar ve bir ay görürler.
138

15 іçіnä. Bir ay kördülär. Аğаm Küçüğü, ağabeyim burada bir ay


dädi bundа bir ay vаr dır dädi. vardır, der. Ağabeyi, kardeşim
Qardaşım cibär bänі dädi urganla beni kuyuya gönder, der.
аrqannan! Şindi cіbärdi Şimdi ağabeyini gönderir.
ağasını. Ağası yarı yärgä Ağabeyi yarı yere varır, çek beni,
20 vardı, tаrt yаndım dädi. Çıqаr yandım, çıkar beni, der. Kardeşi,
bänі dädi. Qardaşı dädi аğаm ağabeyim gönder beni, der. O,
cibär bänі! dädi. Bän yаndım ben yandım, tekrar gönder, der.
dägän sayn cibär! dädi. O оnu O, onu gönderir, kuyunun dibine
cіbärdi, quyunuñ tübünö tüştü, iner, bir mafır zaman gider, bir
25 kittі bir mafır zaman, qordu bir kapı görür. Onu açar, içeriye
qаpu. Аştı оnu, kirdi іçärgä girer ve bakar ki aya benzer bir
baqtı bir dülbär qız ayğа dilber kız var. O kızın önünde bir
bäñzär. О gündä bir аltın sіnä. altın sini var. Üstünde atın ve
Üstündä bir kümüştän аltından gümüşten bir tavşan, altın bir
30 tаwşаn, bir аltından tаzı, оnu tazı, sininin üstünde tavşan
üstündä tawşаn qаçа tаzı kaçıyor tazı kovalıyor; kız bunları
quwа oynatıp baqа qız. Ay oynatıp bakıyor.
yiyit dädi. Sän bundа quş -Ey yiğit, buraya kuş
qanatınan yılаn bağırınan kanadıyla, yılan bağrıyla
35 kälmäs, sän näcä gäldiñ? -Bän gelemez, sen buraya nasıl
bäwlä bir һаlınan tüştüm. Şindi geldin, der kız.
qız aytır: sänі duyar аjdаrхаn, Yiğit, ben böyle bir hâl ile
yädi bаşlı, һälaq ätär sänі. - indim, der. Kız, yedi başlı ejderha
Bän аjdаrxandan qоrqmayman seni duyarsa helak eder, diye
40 där. Yiyit аçаr bir qаpudаa söyler. Yiğit, ben ejderhadan
baqtı іçіndä bir qаrаman korkmam, diye cevap verir ve bir
duwardan ällärі muхlanğan. kapı daha açıp bakar, içeride bir
Sоrаr bu olаn, kim muхlаdı kahraman elleri duvara
säni? dädi. Bіznі yädi bаşlı mıhlanmıştır. Bu oğlan, seni kim
45 аjdаrхаn muхlаdı, dädi. Sän mıhladı, diye sorar. Mıhlanan
139

burаyа näcä gäldiñ? dädi bu adam, sen buraya nasıl geldin,


muxlanğan adаm. Bän der. Ben ejderhanın başını
аjdаrхаnı başını käsmäyä kesmeye geldim, diye cevap verir
gäldim. İşіñі qolay qätirsіn. oğlan. Mıhlanan adam, Allah işini
50 Muxlağanı çıqardı. Оnu rast getirsin, der. Diğeri,
qutаrdı. Şindi bаrdı bir qаpuğа mıhlananı çıkarır, onu kurtarır.
dаa baqtı bir аdаm dаa muхlu Bir kapıya daha varır, bakar ki bir
turur. Sänі kim muхlаdı dädi. adam daha mıhlı durur. Seni kim
Bänі, dädi, yädi bаşlı аjdаrхаn mıhladı, diye sorar. O, beni yedi
55 muхlаdı. Şindi sänі һälaq ätär, başlı ejderha mıhladı, şimdi seni
dädi. Oolаn ayttı: іn аllа bän helak eder, der. Oğlan, inşallah
оnu bаşına yätärіm dädi. Şindi ben onun hakkından gelirim, der.
оnu dа qutаrdı, аldı. Bаrdı bir Şimdi bu mıhlıyı da kurtarır. Bir
çäşmänі bаşına käldi, bir çeşmenin başına varır, bir
60 gögärcіn: äy, dädi, qаnnı, dädi, güvercin ona; hey, sen yılan
sän yılan bağırının quş bağrının kuş kanadının gelmediği
qanatınan kälmägän yärgä yere geldin, bu ejderha senin
käldiñ bu аjdаrхаn sänіñ hakkından gelir, der. Allah’ın
bаşıñа yätär. -Аllаһ bärgän verdiği canı Allah alır, diye
65 cаnnı аllаһ аlır dädi. -Ä dädi karşılık verir. Güvercin,
qаnnı аndа аjdаrхаnğа “Ejderhaya nereden gideceksin?
baracaqsın dädi. Sän bаştaqı İlk vardığın kapı onun kızıdır,
bаrdığıñ qаpu о оnuñ qızı dır onun saçının arasında bir tılsımı
dädi. Оnu bir tilsіmі vardır vardır. Onu alırsan, sen ejderhayı
70 dädi. Sаçınıñ аrаsındа dır alt edersin.” der. Yiğit gider,
dädi. Оnu аlsаñ dädi sän kızdan tılsımı ister. Kız, sen beni
аjdаrхаnnı аlt ätärsіn dädi. alırsan ben de sana tılsımı
Yіyіt bаrdı, іstädi tilsimnі, sän veririm, der. Kızı alır. Şimdi kız
mänі аlsаñ män sаñа tilsіm bir zülfükârı oğlana verir, o da
75 bäririm, dädi qız. Аlacaq oldu. alıp ejderhaya gider. Bir çeşme
Şindi kittі qız bir zilfiqаrı värdi, başına varır, baktı su akıyor,
140

ana kittі аjdаrхаnğа. Bаrdı bir içecek olur ki güvercin gelir ve bu


çäşmä bаşına. Baqtı su aqа, oluktan içme, diğerinden içersen
іçäcäk oldu, kögärcіn käldi: bu kahraman olursun, der. İşta
80 uluqtаn içmä! dii; öbür uluqtаn ejderhaya varır. Ejderha
içärsіn qaraman olursun dädi. uykusundan uyanır, kalkar, bir
Ana bаrdı аjdаrхаnğа. yiğit görür. Aya bakılır, yiğide
Аjdаrхаn yuqudan uyаndı, bakılmaz. Ejderha bunu görür ve
turdu, bаһtı bir yiyit ayğа hey yiğit, yılanın bağrıyla kuşun
85 baqılа yіgіt nä bаqılmay. kanadıyla buraya gelemez, sen
Аjdаrхаn kördü bunu һäy yiyіt nasıl geldin, ben senin canını
dädi. Yılаn bağırınan quş alırım, der. Yiğitde ben senin
qanatınan burаğа gälmäz, canını alırım, Allah ya sana ya
dädi. Sän näcä gäldiñ? Bän bana verecek, gel dövüşelim,
90 sänі cаnıñı аlаrım dädi. Аllаһ der. İşte ejderha gelir, atış mı
yа sаñа bärädi, yа maña bärir. gerek, dövüş mü gerek diye
Käl bir tutuşayk, dädi. Ana sorar. Yiğit, dövüş gerek, atış
bаrdı. Аtışmı käräk, dädi, babanın yurduna olsun, der.
tutuşmu käräk? dädi. Tutuş Şimdi dövüşürler. Padişahın
95 käräk, dädi, аtış bаbañnıñ genç oğlu ejderhayı yere vurur ve
yurtuna olsun! Şindi tutuştulаr. topuğuna kadar yere sokar. Onu
Аjdаrхаnı bu yаş pаdışаnıñ ejderha vurur, o parmaklarının
oğlu urdu yärä, tоbuğuna ucuna kadar gömülür. Sonra
yärgä kirsättі. Аnı аjdаrхаn genç delikanlı, ejderhayı bir daha
100 urdu, о parmaqlаrınıñ ucuna vurur ve dizlerine kadar yere
kirsättі, şindä yаş däliqannı gömer, orada ejderhaya, senin
аjdаrхаnı bir dаһın urdu başını keseceğim, der. Ejderha,
tіzlärіnä qadar yärgä kömdü, beni azat et, der. Oğlan,
аndа şindi dädi sänіñ bаşıñnı ejderhanın altı başını keser.
105 käsäm dädi. Ana sän bänim Ejderha, yiğitsen bir başımı daha
bаşımnı käsmä! Bänі аzаt аt! kes, der. Babamın çift öküzü
dädi. Tuttu bаşını, аltı bаşını değilsin, sürünerek öl, diye oğlan
141

kästі. -Yiyit olsаñ bir bаşın karşılık verir. Şimdi kıza geri
dаһın käs! dädi. Bаbаmı çüftü döner ve kızı alır, ejderhanın ne
110 ögüzü dügülmіn, çаpаlаn dа kadar malı varsa toplar,
öl! dädi. Ana şindi qayttı, käldi ağabeyine seslenir; urganı
qızğа аldı оnu, yiidi аjdаrхаnıñ gönder, der. Şimdi mallarını
nä ğadar malı bаr, çıqardı, yukarı çıkarır, arkasından kızı da
ağasına qıçırdı аrqаnnı cibär yukarı gönderir, kendisi kalır;
115 dädi. Şindi mallаrnı yоqаrğа ağabeyim bana da urgan gönder,
çıqardı. Аrtından qızın cіbärdi der. Ağabeyi bakar ki kız çok
yоqаrğа, şindi özü qаldı аğаm güzel, ben kardeşimi
dädi bаñа dа cіbär аrqаn! çıkarmayayım, diye düşünür.
diiAğası baqtı qız bäk dülbär, Urganı gönderir, yarı yere gelince
120 şindi dädi-ki: Bän qаrdаşımnı urganı keser, kardeşi kuyunun
çıqarmaym! dädi. Аrqаnnı dibine gider. Ah ah, bana
cіbärdi, tаrttı, qаrdаşı yarı ağabeyimin edeceği bu muydu,
yärgä kälgändä аrqannı kästі, diye hayıflanır. Kuyunun dibine
Qаrdаşı quyunuñ tübünä kittі gider. Bir çeşme başına gelir,
125 käädä. Ay mädät ay! dädi, bunun pek çok yaralı yeri vardır.
maña аğаm ätäcägі bum'ädi? Önceki güvercin gelir; falan yerde
dädi. Ana şindi kittі tübügä. bir kaynak vardır, orada
Şindi bаrdı çäşmäni bаşına, yıkanırsın, inşallah iyi olursun,
bunu bäk çoq äsilgän yärlärі der. İşte gider kaynağı bulur,
130 vаr ädi. Käldi şu gögärcіn. yıkanırken anadan doğma olur.
Fılan yärdä bir çoqraq war dır, Acaba ben yeryüzüne çıkar
dädi, аnа yayqаnırsın, dädi, mıyım, diye sorar. Güvercin,
іnşаllа sän yaqşı olursun, dädi. inşallah diye cevap verir. Bir
Ana bаrdı çoqraqnı tаptı, mafir zaman birçok yer gider.
135 yayqаndа anadan doğmа Bunun ağabeyi, kızı ve malları
oldu. Acäp! Män yär yüzünä alıp gider ve babasına ben
çıqarm’ädim dädi gögärcіn kısmetimi buldum, der. Babası,
ayttı: іnşаllа! dädi. Ana kittі bir pekiyi ettin oğlum, Allah hayırlı
142

mаfır zaman bir tаlay yär. etsin, kardeşin nerededir, diye


140 Bunu ağası şindi qıznı mаlnı sorar. Ağabeyi, o da kısmetini
аlıp kittі. Bаbаsına dädi: bänim aramaya gitti, der ama babasına
qısmätіmі tаptım, dädi. Bаbаsı ben onu kuyuya attım demez.
dädi: bäk aruuu ättіñ oğlum, Şimdi kardeşi kuyunun altında
dädi, аllаһ qayrlı ässіn! dädi. giderken bir şehire varır. Önce
145 Qardaşıñ qayda diir? dädi. O alçak bir eve girer. Bu evin içinde
dа qısmätinä qıdırmağa kittі. O bir kadın vardı, kocası yoktu.
bаbаsını aytmаdı, bän quyuğа Selamünaleyküm, der. Kadın da
cibärdim. Ana şindi qаrdаşı aleykümselam oğlum, diye
kitär äkän quyunuñ аstındа. karşılık verir. Oplan, Tanrı
150 Bаrdı bir şäһärgä. Bаştа bir misafiriyim, der. Kadın, sana ne
toqal üygä kirdi. Bir qаtın bаr vereyim, diye sorar. Oğlan, bana
ädi içindä qоcаsı yoq ädi. bir şey gerekmiyor, der. Kadın,
Sälam maliikim! dädi. Аliiqım benim yemeğim de var, der.
sälam oğlum! dädi. Tаñrı Otururlar, sohbet ederler. Bir
155 mіsаfіriyim! dädi. Oğlum sağa zaman sonra bu elini vurur, kırk
nä bäräyim? dädi. -Bаñа bir şii genç kız çıkar ve yemekleri
käräkmäy dädi. Bänіñ аşım dа getirir, önlerine koyar. Oğlan,
vаr, dädi. Оturdulаr. Lаf ättіlär. yaşlı kadına; buyur teyzem, der.
Bir zamandan sоñ bu älinі Yaşlı kadın şaşırır. Yemek
160 urdu yaş, qırq qız turdu çıqtı bittikten sonra kırk kız gelir,
yämäkläri kätirdi ögünä qoydu. yemekten kalanları toplayıp
Ana qartqа büyür qаrtım dädii döner. Bir süre öyle otururlar.
qаrt tääcіp ättі. Şindiçіk Genç, teyzem bana bir bardak su
аşаğan sоñ qırq qız käldi, verir misin, der. Kadın, kapı
165 yämägіnі аrtqannın аlıp qayttı. arkasına gider bir çanak içine
Şindiçіk оturdulаr bir mafır işer ve getirir. Genç de bunu içer,
zaman. Yаş ayttı: qаrtım dädi a teyzem sizin bu suyunuz
bаñа bir su bär dädi. Kittі qаpu tuzludur, der. Kadın, çocuğum
аrtınа, sidi bir çanaçıq іçіnä, bizde su az bulunur, der. Genç,
143

170 kätirdi, іştі. А qаrp ana dädi bu niye, diye sorar. Kadın: “Bizde
sіzіñ suwñuz tuzludur! dädi. yedi başlı bir Ejderha var, bize
Bаlаm dädi: bizdä su аz günde bir kere su verir. Biz de
bululur, dädi. Yаş ayttı: onun önüne bir kız alıp koyarız, o
nüçün? dädi. Bizdä bir da onu yutar. Kızı yedikten sonra
175 аydаrхаn vаr dır, dädi, yädi yedi gün yedi gece uyur. Sonra
bаşlı. Bizgä kündä bir qärä su suyu açar. Bugün sıra padişahın
bärіr dädi. Bir qız äpіtіrmіz kızında, bugün onu yiyecek. Biz
ögünä qоyarmız, о оnu yutаr. de suyu alacağız.” diye açıklar.
Bir dä yuхlаr yädi kün yädi Genç; teyzem bardağını ver ben
180 yäcä аşağañ sоñrа. Sоñ sunu de sana su getireyim, der. Kadın;
аçаr. O zaman alıp qаlırmız evladım sen Ejderhayı görsen
su. Bügün nöbät pаdışаnıñ ödün patlar, ölürsün, diye söyler.
qızını kätiräcäktіr, оnu Şimdi bu genç, bardakları alır
аşаcaqtır bügün. Bіz su herkesin önünde yola çıkar.
185 alacaqtırmız, bügün. Qart Bardakları bir taşa vurur ve
anam, dädi, bär bаrdağıñ dädi, parçalar. Bakar ki padişahın
bändä sаñа su kätіräyim! dädi. kızını kara koça bindirmişler,
Вay bаlаm, dädi, sän оnu kıza, atlara ve arabacıya da
körärsаñ аydаrхаnı ötüñ karalar giydirmişler, alıp
190 pаtlаp ölärsіn, dädi. Şindi bu getiriyorlar. Bu genç pehlıvan
bаrdaqlаrın аldı yoldа çıqtı kızın yoluna çıkar; ey padişahın
аlаyınıñ ögünä. Şindi bir tаşqа kızı niçin ağlıyorsun, diye sorar.
bаrdaqlаrnı urdu, pаrаlаdı. Kız, ben ağlamayım da kim
Şindi baqtı pаdışаnıñ qızını ağlasın, der. Kâfir Ejderha beni
195 qаrа qоçuğа, аtlаrа qаrа, bugün yiyecek, diye cevap verir.
arabacısı qаrа, qızа qаrа Genç; inşallah Allah kerimdir, sen
kiisätkänlär, аlıp kätirdilär. Bu, korkma, ben onun başını
yаş pälwаn bаrdı qıznıñ keserim, sen koçtan in, der. Kız
yоluna. -Äy pаdışаnıñ qızı, koçtan iner. Oğlan kıza, benim
200 dädi, nüçün ağlaysın? dädi. başımda bit bak, der. Kız, onun
144

Män ağlamаyı kim ağlaycaq başında bit bakmaya başlar.


dädi. Käfіr аydаrхаn bänim Genç uykuya dalar. Kız
bügün aşacaqtır, dädi. Іnşаllа, Ejderhanın geldiğini görür, genci
dädi, Аllаһ käräm dir, dädi. uyandırmaya kıyamaz. Onun
205 Sän qоrqma! dädi. Bän оnu gözünün yaşı oğlanın yüzüne
bаşını käsärіm. Sän qоçudan damlar. O uyanır, bakar ki kız
tüş! dädi. Ana о tüştü. Mänіñ ağlıyor. Niçin ağlıyorsun, diye
bаşımdа bіt baq! dädi. Bаşlаdı sorar. Kız, Ejderha geliyor, der.
bаşındа bіt baqmağa. Baqtı-ki Genç, gelsin, der; oturur ve kıza
210 täkäran yuхuğa kittі. Baqtı-ki iki avuç darı verir. Ejderha beni
аydаrхаn kälä yаtır о, qiiymаdı yenecek olursa sen onun
qız yaşnı uyаtmağa. Оnuñ ayağının dibine dök. Şimdi
közünün yаşı bätіnä tаmlаdı. Ejderha gelir, iki adam olduğunu
O uyаndı, baqtı, ağlay. Nüçün görür; kısmetim bir idi iki oldu,
215 ağlaysın dädi. Kälä yаtа, dii, der. İşte ejderha geldi. Delikanlı
аydаrхаn dädi. Kälsіn! dädi, atış mı gerek dövüş mü gerek,
оturdu äki аvuç tаrı bärdi diye sorar. Delikanlı, atış babanın
qızğa. Аydаrхаn mänі yurduna olsun, dövüşelim, der.
yаñgändäyn olsа sän оnu tök İşte dövüşürler; ejderha bunu
220 аyaаnıñ tübünä. Şindi kälä topuğuna kadar yere vurur. Şimdi
yata аydаrхаn. Gördü-ki äki genç bunu tutar ve topuğuna
аdаm vаr. Bir ädi qısmätіm іki kadar yere vurur. Ejderha genci
olğan, dädi. Ana аydаrхаn çıkarır, dizine kadar yere gömer.
gäldi. Dädi-ki: däli qаnnı аtışım Genç, acıyla ejderhayı vurup
225 käräk tutuşum. Dädi qаnnı: beline kadar yere gömer.
аtış bаbаñnıñ yurtuna olsun! Belinden kılıcını çıkarır, senin
Tutuş käräk! Dädi ana başını keseceğim, der. Ejderha;
tutuştulаr, аydаrхаn urdu bunu benim başımı kesme, sana
tоbuğuna yärgä urdu. Ana arkadaş olurum, der. O genç,
230 şindi yаş tuttu, yаş urdu bana arkadaş gerekmiyor, der;
tobuğuna yärgä urdu. Şindi Ejderhanın başlarını kesmeye
145

аydаrхаn çıqardа yаşnı başlar, altısını keser. Ejderha, bir


tіzіnäcä qadar urdu. Şindi yаş başım kaldı, yiğitsen bunu da
acılıp urdu bälinäcä qadar kes, der. Genç; Bаbanın çifte
235 аydаrхаnı. Bälindän qılıçın sürdüğü öküz değilim, can
çıqаrdı, sänі bаşıñnı käsäm çekişerek öl, dedi. Çeşmenin
dädi. Käsmä mänim bаşım! suyunu açar. Cemaat de ona
dädi. Sännän аyaqtаş olurum hayır dua edip sağlığını,
dädi. O yаş dädi: maña esenliğini isterler. Müjdeciler
240 ayaqtaş käräkmäy dädi. O padişaha gider; bir delikanlı
bаşlаdı bаşın käsmäyä аltı ejderhanın başını kesti ve kızını
bаşın kästі, bir bаşım qаldı, kurtardı, derler. Padişah gelen
yiyit olsаñ, dädi, bunu dа käs! müjdecilere keselerle altın verir;
dädi, Bаbanı çüftü öküzü o genci alıp gelin, kızımı ona
245 dügülmün! dädi. Çаpаlаn dа vereceğim, der. Hemen alıp
öl! dädi. Çäşmäniñ suwunu getirirler. Genç yedi yerden
аştı xalq cämä'аt qayr duа ätіp padişaha selâm verir, elini öper.
yаşqа acät іstäp sawluğuna Ey delikanlı, sana kızımı
äsänlіgіnä istädilär. Padışağa vereceğim, der padişah. Genç;
250 mücdäcilär kittі qızıñ bir däli bana senin kızın gerekmez, Tanrı
qаnnı qutаrdı, dädilär, sana sağlık versin, diye cevap
аjdаrхаnı bаşını аldı däli qаnı, verir. Padişah, kızımı almazsan
bаrаn mücdäcilärdi käsälärnän dile benden dileyeceğini, der.
аltın ülüştirdi. O yаşnı, dädi Genç, senin sağlığını dilerim,
255 pаdışа, аlıp käliñіz! dädi. der. Padişah ona beş kese altın
Qızımı оğа wärіcägіm, dädi. verir. O; bunları alır, büyük bir
Ana şindicik аlıp kittilär. ağaç dibine varır, yatar ve
Padışağa bаrdа yädi yärdän uykuya dalar. Ağacın tepesinde
tämänna ättilär yаş. Qolunu bir çıtırtı duyulur, bakar ki bir
260 аldı. Äy qаnnı, dädi pаdışа, yılan, kuşun yavrularını yemeye
bän sаñа qızımı bäräcägіm, çıkıyor. Bu yılan her yıl yavru
dädi. Bаñа sänі qızıñ yermiş, gördüğü yılanın üç başı
146

käräkmäy sänіñ tаñrı varmış. O; yılanı keser, doğrar o


sawluğuñ bärsin. Padı dädi: kuşun yavrularına verir. Şimdi
265 аlmаsа dilä bändän diläcägіñ! biraz zamandan sonra kuşların
dädi sänіñ sawluğuñ, diläym! annesi gelir; hey delikanlı her yıl
dädi. Şindi padişa bärdi buğа sen benim yavrularımın hepsini
bäş käsä аltın, аldı оnu kittі, almaya gelirsin, şimdi ben seni
bаrdı bir diräk tübünä yаttı, mahvedeceğim, der. Kuşun
270 bаlаban diräх, yuquğa kittі. yavruları; annem sen ona
Diräknіñ tüpäsіdä bir çiiqıldı dokunma, o bizim canımızı
çıqtı, baqtı bir yılan çaan yılandan kurtardı, yılanı doğrayıp
quşnuñ bаlаlаrını аşаmağa bize verdi, der. Kuş, e genç dile
çıqа äkän. Här yıl аşay äkän; benden dilediğini, der. Genç,
275 kördügü yılannıñ üç bаşı bаr. senden ne dileyeyim sağlığını
Оnu kästі. Dоğrаdı yılаnnı, о dilerim, diye cevap verir. Benim
quşnuñ bаlаlаrına wärdi. Şindi sağlığımdan sana fayda yoktur,
bir mafır zamandan sоñ anası sen iste bir şey, der delikanlıya.
käldi quşlаrnıñ, häy dädi däli Ben istersem beni aydınlık
280 qаnnı här yıl sän mäniñ dünyaya çıkarır mısın, diye sorar
bаlаlаrım аlay kälsіn dädi. genç. Kuş: “Yaşlıyım ama
Män sänі şindi һälaq ätiim! inşallah çıkarırım. Şimdi bana bir
dädi. Bаlаlаrı dädi-ki: Anam kap et ve bir kap su alırsın, iki
sän оğа tiimä! dädi. O bіzіm yanıma koyarsın, benim üstüme
285 cаnımıznı qutаrdı yılandan. binersin. Su deyince su, et
Bіzä doğrаp värdi. Ayttı-ki: ä deyince et verirsin.” diye cevap
yаş, dädi çаan quş, dilä bändä verir. Genç, suyu ve eti alır, iki
diläcägіñ! dädi. Sändän nä yanına koyar ve kuşun üstüne
diliim dädi. Sänіñ sawluğuñ biner. İşte tepeye çıkar, et derse
290 diliim! dädi. Mäniñ et, su derse su verir; tepeye
sawluğumdan sаñа faydа yоq yetişirler. Kuş; çık aydınlık
tur, dädi. Sän dilä! dädi. Män dünyaya, der. Genç, çıkayım,
diläsäm yarıq dünyağа diye karşılık verir. Et biter, kuş da
147

çıqarırmısıñ? dädi. - o anda; et ver, der. Genç kendi


295 Qartlığımdа vаrdır, dädi, baldırından kesip kuşun ağzına
іnşаllа qаrt olsаmdа çıqarırım, verir. Kuşu bunu hisseder, oğlanı
dädi. Ana şindi mağа dädi bir aydınlık dünyaya çıkarır. Şimdi
bоçqа ät аlırsın, dädi, bir genç: “Haydi Allah işini gücünü
bоçqа su аlırsın dädi, äki rast getirsin. Sen artık dön, ben
300 yаnımа qoyarsın, dädi, özüm yerime geldim, buradan giderim.”
üstümä mіnärsіn, dädi. Su der kuşa. Kuş, ayaklarının üsütne
dägändä su bärirsіn, ät kalk, der gence. O, kalkarım, der.
dägändä ät bärirsіn. Ana şindi Kuş, yok sen topalsın, diyerek
аldı su ät, suwu äti yаnına ağzındaki eti çıkarır ve
305 qoydu, özü üstünä mindi. Ana tükürüğüyle onu yapıştırır. İyi
şіndi töpägä kittі, ät bär däsa oldu, işte artık git, dedi. Genç
ät bärdi, su däsä su bärdi, ayağa kalkar, vedalaşıp
töpägä yättі. Şindi çıq yarıq öpüşürler, ayrılırlar. Kuş yerine
dünyağa! -Çıqayın dädi. Ät döner. Genç, babasının
310 bіttі, ana şindi çаan quş dädi: vilayetine üç gün üç gece
ät bär! dädi, ät bіttі, kästі yürüyüp varır. Bakar ki alıp
özünü sаnından qаptırdı ağabeyine emanet ettiği kızın
awzuna. Çaаn quş оnu duydu. düğünü var. Bu gider bir kenarda
Yarıq dünyağa çıqardı. Hayda oturur, görür ki ağabeyinin
315 ändi yаş dädi kit аllаһ іşіñі düğünüdür, kırk gün kırk gece
küçüñu qolay kätіrsіn! dädi. düğün ederler. Bir kişiye, bu
Yаş ayttı sän qayt! män kimin düğünüdür, diye sorar.
kätärіm, ändi yärіmä käldim, Padişahın büyük oğlu evleniyor,
dädi. Tur аyaq üstünä dädi bu onun düğünü, derler. Genç,
320 çаan quş ayttı. Män turаrım ben bu düğüne girebilir miyim,
dädi. Yoq sän tоpаlsın dädi. der. Seni oraya almazlar, diye
Çığаrdı awzundağı ätinі söylerler. Bu genç, bir cadı kadın
yаpuşturdu tükürlädi bulur, kadına: “Bu düğüne gir,
tükürügünän yaqtı. Yaqşı oldu. kıza; ağabeyimi yanına
148

325 Аna ändi kit! dädi. Turdu, almamasını, benim yeryüzüne


sawuqlаştılаr öpüştülär, kittі. çıkıp buraya geldiğimi söyle,
Çaаn quş yärіnä qayttı. Yаş sana üç kese altın veririm.” der.
bаbаsınıñ vilаyätinä yättі. Üç Düğün biter, güvey girecektir.
kün üç yäcä yürdü vardı. Kız, güvey yanıma kırk gün
330 Baqsа аlıp ağasına värdigі gelmesin, ben yas tutuyorum,
qızıñ dügünü var dır. Bu vardı der. Orada herkes bu nasıl
bir känardа оturdu baqtı şeydir, diye şaşırır. Bunu
аğаsınıñ dügünü, qırq kün qırq padişaha bildirirler. Padişah, bu
yäcä toy ättilär. Sоrаdı bir benim gelinim niçin yas tutuyor,
335 kişidän bu naslı toydur dädi. diye sorar. İşte herkes gider,
Pаdışаnıñ büyük oğlu äwlänä, etraf tenhalaşır. Oğlan da kadına,
dügünüdür, dädi. Bu toydа git kıza; pencerenin dibinden
män kirіp bolurm’äkän dädi. geçeceğimi, bana bakmasını
Sänі аndа kirsätmäz dädi. söyle, der. Oğlan pencerenin
340 Padişa аnа. Bu tаptı bir qаrt dibinden geçer, kız da onu görür.
cаdı qаtın. Qatınğа ayttı bu Oğlan şükreder, aradan üç gün
olаñ: bu toyğа kir! dädi, saña geçer. Bir gün babası sarayın
üç käsä аltın värіrіm. Qızğа önünde otururken oğlan şöyle
ayt аğаmı yаnına аlmаsın! ince mallar alıp sarayın önüne
345 şükür bän yаrıq dünyağа çıqıp gelir. Padişah bunu görür, hey
burаğа gäldim, dädi. Şindi toy oğlan ne satarsın, diye sorar.
bіttі kiyäw kiräpäk. Şindi qız Oğlan, ince mallar satarım, diye
ayttı: kiyäw yаnımа kälmäsіn cevap verir. Padişah, getir
qırq küngä. Män yаs tutаm. bakayım, gelinime alayım, der.
350 Аndа şindiçіk här käs çаştı bu Oğlan getirince padişah gördü ki
naslı şii diir? dädi. Ana bu oğlan yakışıklı bir oğlandır ve
padışağa bildirdilär. Padişa küçük oğluna benzemektedir.
ayttı: bu mänim kälinіm nüçün Padişah bu oğlana, ee oğlan sen
yаs tutаr? dädi. Ana şindi һär benim oğluma benziyorsun, der.
355 käs sawştu, kittilär. Şindi tänһа Oğlan, belki senin oğlunumdur,
149

qаldılаr. Qatınğа dädi olаn. diye cevap verir. Padişah, benim


Bаr qızğa ayt! dädi. oğlumun vücudunda iki yanında
Päncäräsіnіñ tübündän beni vardır, der. Oğlan soyunur,
käçаcäktіrіm dädi. Baqsın, babası oğlunu tanır, boynundan
360 körsün mäni, dädi. Şindi käştі kucaklar, anası da gelir
päncäränіñ tübündän qız оnu kucaklaşıp ağlaşırşlar. Oğlanı
kördü. Şükür ättі üç kün yürdü saraya, köşke ağırırlar. Babası,
bir kün bаbаsı sаraynıñ ey oğlun sen nerelerde kaldın,
ögündä оturа äkän. Bu alğan diye sorar. Oğlan, benden
365 bäülä іncä mallаr sаtаr äkän. sormayın, ağabeyimden sorun,
Sаraynı ögünä käldi. Padişa diye cevap verir. AğaBey’ini
gördü. Äy olаn, dädi, nä çağırırlar, gelir; kardeşini görünce
sаtаrsın? dädi. Іncä mallаr yüzünün rengi atar, nefesi tutulur.
sаtаrım, dädi. Kätіr bаqаyım -Ey ağabeyim, senin bana
370 kälinіmä аlаyın! dädi. Kätirdi yapacağın bu muydu? Baba, ben
gördü olаnnı bir dülbär olаn bir kör kuyuya indim, kan döküp
оnu kiçіk oğlunа bäñzär ädi. Ejderhaların başını kesip bu
Olаnğа aytır: ä olаn. Sän malları alıp yukarı çıkarıp
bänim oğlumа оşaysın, dädi.- ağabeyime verdim. Bu kızı
375 Bälki dädi sänіñ oğluñmun kendime alacaktım, yukarı
dädi. - Bänіñ oğlumu bäñі bаr gönderdim. Benim ağabeyim,
dır, dädi. Tärіsindä, dädi, sonunda ben çıkacakken urganı
yаnbаşını üstündä dädi. kesip beni kuyunun dibine
Sоyundu olаn, gördü bаbаsı gönderdi. Şükür Allah’a
380 оnu oğlu, quçaqlаdı pehlıvanlığımla dünyaya çıktım,
boynundan, anası gäldi ben de senin oğlunundur, der.
quçaqlаp ağladı. Sarayğa Şimdi gelini getirirler, senin
köşükkä çağırdılаr. Äy oğlum kocan bu mu olacak, diye
dädi sän nä yärdädä qаldıñ? sorarlar. O gelir, boynuna sarılıp
385 dädi. Bändän sоrаmа dädi. ağlar, ben buna varacaktım, der.
Аğаmdan sоrа! dädi. AğaBey’inin başını keserler. Kırk
150

Çаğırdılаr ağasını, käldi, kördü gün kırık gece yeniden düğün


qаrdаşını. O çırаyı qаştı näfäsі edip padişahın küçük oğluna
tutuldu. Äy dädi аğаm dädi verirler.
390 sän bu mädä mağа ätäcägіñ
dädi. Ana ayttı: Bän bаbа bir
sоqur quyuğа tüştüm, bän bu
malnı аğаmа värdim qаn
töküp аydаrхаnı bаşını käsіp
395 bu malnı аlıp аğаmа yоqаrğа
çıqarıp värdim, bu qıznı bän
özümä alacaq olup yоqаrğа
yіbärdim dädi. Bänі Ağаm
sоñuna özüm çıqаcaqta
400 аrqаnnı käsіp quyunu tübünä
cіbärdi. Şükür аllаһ bänіn
pälwаnlığımnan dünyağa
çıqtım, bändä sänіñ oğluñ
dırım. Ana şindi kätirdilär
405 kälinnі. Sänіñ qоcаñ bumı
olаcaq? dädilär. Käldi boynunа
sаrılıp ağladı, bän buñа
baracaqtırım dädi. Ağasınıñ
bаşını kästilär, qırq kün qırq
410 yäcä ğаyırdan toy ätip
pаdışаnıñ kiçkinä oğluna
vardı.
151

6) Çızmа. 6) Çizme
1 Bir zamandа bаr äkän, bir Bir varmış, bir yokmuş. Bir
zamandа yoq äkän. Bir präänä pirehane soydum, yetmiş okka
tuttum soydum yätmіş оqа ät et, altmış okka yağ çekti. İki
çäktі, аltmış оqа yağ çäktі. Äki çizmem vardı. Birisine altmış
5 çızmаm var ädi, birsіnä yaqtım okka yağı sürdüm, diğerine
аltmış оqа yağ, birsіnä kalmadı. Başımın altına koydum,
qаlmаdı, qoydum bаşımı gece baktım ki; sen yağlı ben
tübünä, yäcänі baqsа qawğa yağsız diye kavga ediyorlar. Alıp
аtälär. Sän yağsız män yağlı! geldim, başımın altına koydum.
10 däp qawğa, ätаlär. Аldım, Yağsız çizme gece kaçtı. İşte
käldim, bаşımı tübünä gider bir bozacıya darı için gezer.
qoydum. Yаqsıs çızmа qаştı Sonra soruyorum, bu nerede
yäcä. Ana kitä bir bоzanacığа diye. Filan yerde bozacıdadır,
yürä tаrığа. Sоn sоrаyım bu gidip getireyim, dedim. Gittim ki
15 qаndа dır? Fılan yärdä on deve arabası tuttmuş, darıyı
bоzаnacı dır bаrıp kätіriim! yüklemiş gidiyor maksıma
dädim. Bаrsаm tutqаn оn çıkarmaya. Bir yerde boza
macаr cüklägän tаrını kitä yapılan darıdan maksıma çıkarıp
yаtа. Maqsımа çıqarmağa bir yüz gümüş kazanıp getirdim. Sen
20 yärdä bоzana tutqаn tаrıdan niye kaçtın dedim. Ben
maqsımа çıqarıp yüs kümüş yağsızdım onun için kaçtım, dedi.
qаzаnıp аlıp käldim. Ayttım
sän nüçün qаştıñ dädim. Bän
yaqsıs ädim оn-üçün qаştım
dädi.
152

7) Pay ätkän baynı oğlu. 7) Pay Edenin Oğlu


1 Bir zamandа bаr äkän, bir Bir varmış, bir yokmuş. Bir
zamandа yоq äkän. Bir baynı zengin adamın üç oğlu varmış.
üç oğlu bаr äkän. Şindiçіk Bir gün babaları ölür. Bir parça
bаbаsı ölä. Bir käsäk mal qаlа, hayvanı, beş kese parası kalır.
5 bäş käsä aхçı qаlа. Ana İşte şimdi toplanırlar, parayı ve
şindiçіk yanaşalаr, ахçını pay malları pay ederler. En sona bir
ätälär, mаlnı pаy ätälär. Аnа boğa kalır, onu paylaşamazlar.
şindi qаlа bir buğа оnu pay Akçayı paylaşırlar, malı
ätmäylär. Şindiçіk ахçını pay paylaşırlar. Alışveriş etmeye
10 ättilär. Malnı pay ättilär. başlarlar. Akçayı harcarlar,
Bаşlaylаr аlış värіş ätmäyä. bitirirler; malı bitirirler. Şimdi bir
Ахçını zаrаr ätälär, ахçını boğa kalır. Bu boğayı onlara pay
bitіrälär, malnı bitіrälär. Şindi edip vermesi için hoca efendiye
qаldı bir buğa. Tutаlаr giderler, bu boğayı bize paylaştır.
15 äfändigä kälälär bu buğanı Biz sana razı oluruz, derler. İyi de
bizgä pay ätip väräsіn. Bіz razıysanız tepeye bir gülle
saña qaylı olаmız. Aruudа atarım, hanginiz tepede onu
qaylı olsаñız, bir küllä аtаrıñ tutarsanız boğayı ona veririm,
töpäyä һаngіñіz оnu tutsаñız, der. Tönege efendi gülleyi atar,
20 оñа buğanı bärärim. Tönägä küçük oğlan bunu tutar; sonra
äfändi attı kiçіgі tuttu, sоn dädi buğa senindir, der efendi. Küçük
buğa sänidir, dädi. Şindi аldı oğlan, boğayı alır ve şehire
buğanı kittі sаtmağa şähärgä satmaya gider, hiç kimse akça
wаrdı birsі bir ахçı värmädi. vermez. Boğayı döndürüp getirir,
25 Buğanı qaytаrdı kätirdi bir bir oyuk ağaca bağlar; ay ağaç,
quuwuş diräkkä bağladı, äy ben bir boğa satacağım, beş
diräk bän bir buğa sаtacаğım. altına al, der. Ağaç bir şey
Bäş аltınğа аl! dädi. Diräk bir söylemez. Boğayı direğe bağlar
şii aytmay. Bağlаdı diräkkä ve ir. Beş gün sonra gelirim, der.
153

30 buğanı kittі. Bäş kündän sоn O, gidip geldiğinde kurtların,


kälirіm dädi. O kittі käldi kuzgunların ve kargaların boğayı
börülär quzğunlаr qаrğаlаr yedi. Beş gün sonra geldi. Ey
аşаdı buğanı. Bäş kündän sоn ağaç, san verdiğim vade doldu,
käldi. Äy diräk! dädi, sän vаdä sen bana akça vereceksin, benim
35 käldi ахçı vär sän maa. Bänim işim vardır, der. Ağaç bir şey
sіklätim var dır, dädi. Diräk bir söylemez. Ağaca döner; sen
şii aytmay. Aylаnır diräkkä sän boğamı yedin, niçin bir şey
buğanı аşаdıñ, nüçün bir şii söylemiyorsun, diye sorar. Ben
aytmaysıñ? dädi. Bän sänі seni şimdi keseceğim, sen benim
40 şindi käsärіm dädi. Sän mänim beş altınımı ver, der. Ağaç bir
bäş аltınımı vär dädi. Diräk bir şey söylemez. Ağacı baltayla
şii aytmay. Bаltanan bаşlаdı kesmeye başlar. İçine vardığında
käsmäyä diräknі. Іçіnä ağacın içinden bir parça altın
barğandа diräknіñ іçіndän bir şıngırdayıp dökülür. O, altınları
45 käsäk аltın şu ätip töküldü. O çuvala yığıp doldurarak evine
оnu yiip аlıp çuvalğa toldurup getirdi. Ağabeyi; ey kardeşim,
üyünä kätirdi. Ağası ayttı: ä sen bu altınları nereden aldın,
qаrdаşım dädi sän bu аltını diye sorar. O; ey ağabeyim ben
qandan аldıñ? dädi. O aytır: äy boğayı vadeyle satıp parasını
50 аğаm! dädi bän bunu sаtıp alıp geldim, der. Ağabeyi kaça
buğanı vadänän bäş küp verdin diye sorunca o, beş altına
pаrаsın аlıp gäldim, dädi. diye cevap verir. Sen bir çuval
Kaçqа wärdiñ surаdа аğа, bäş altın getirdin, bunu pay etmeliyiz,
аltınğа, dädi. Sän kätirdiñ, der ağabeyi. İmama gidelim, pay
55 dädi, bir çuval аltın bunu pay etmemiz gerekirse pay ederiz,
ätmäyä tüştü. Yimamğа der kardeşi. İmama gelirler.
varayıq dädi, pay ätmäyä Ağabeyi:
tüşsä, ätiik dädi. Bаrdılаr -Ee imama, sen benim
yimаmğа. Nä yimam, dädi kardeşime boğayı verdin; şimdi
60 ağası, bänim qаrındаşımа sän kardeşim boğayı beş altına
154

buğanı värdiñ. Şindi satmış, bir çuval altını getirdi,


qаrındаşım buğanı sаtqаn bäş bunda bizim de hissemiz vardır,
аltınğа, pаrаnı kätirdi bir çuval der.
аltın. Bunu bizä іssämіz (pay) İmam; hisseniz vardır, parayı
65 vardır, dädi. -Vardır dädi. getirirseniz ben pay ederim, diye
Pаrаnı kätіrіrsäñіs bän pay cevap verir. Gidip parayı
ätärіm. Issäñіznі värіrіm. Şindi getirdiler. İmam; büyüğüne bu
pаrаyı kätirdilär. Yіmаm pay senin hissendir, ortancasına bu
ättilär Kittilär. Pаrа dädi-ki da senin hissendir, küçüğüne de
70 yіmаm: bu säniñ іssäñdir dädi bu da senin hissendir, der. Şimdi
büyügіnä, buda оrtаncısına eve dönerler. Bir hoca bunların
buda sänіñ іssäñdir, dädi parasını işitir ve ey oğul, siz altın
kiçiyinä: buda іssäñ bu dır, paylaşmışsınız, benim
dädi. Şindi kittilär üygä. Äşіttі dükkânıma gelip otur musunuz,
75 bir хоcaki, käldi äy оğul dädi der. Bunlar altını alıp gelirler.
sіz аltın pay ättіñіz, dädi, Hoca altını alıp sandığa koyar,
bänim tüqânımа gälip gece içinde başka bir yere koyar.
оturаsıñız dädi. Аltını аpіtilär. Üçü de bir evde yapıyorlar.
Хоcaki аldı аltını sаndıqqа Gecenin bir vaktinde bir grup
80 qoydu yäcä іçіndä bir yärgä kurdu onların üstüne saldı,
qoydu. Üçün dä bir üy dä onların hepsini yağma ettirdi; üçü
оmrаlаr. Yäcäki bir vaxıtındа de öldüler. Altın hocaya kalır.
cіbärdi bir käsäk qurt olаrnıñ
taqımını tаlаttı, öldü üçülär.
85 Аltın хоcäkigä qаldı.
155

5. MİSKOR 5. MİSKOR
l) Aqıldаşqаn Uşах. l) Akıl Danışan Uşak (çocuk)
1 Waxtıdan bir üç аdаm, bir Vaktiyle üç adam, bir
bazärgân yаnındа ırqаt bezirgânın yanında ırgat olarak
yürümіşlär. Sоñrа о аdаmlаrı çalışırlarmış. Sonra bezirgan bu
bazärgân аlır, bir uzaq yärä adamları alıp uzak bir yere
5 kitmіş. O аdаmlаrıñ іsаblаrın gitmiş. O adamlar memlekete
bu bazärgân värmіş qaytacaq dönecek olurlar, onların
olurlаr mämläkätä. Sоñ bu hesaplarını bu bezirgân vermiş.
аdаmlаr kitmіşlär. Bazärgân Bu adamlar gitmişler. Bezirgân
buñlаrа söylämiş -ki: sіz bii- bu adamlara; siz akılsız adamlar,
10 ахıl аdаmlаr, varıñız ахıldаşıñ! gidin akıl danışın, diye söyler. Bu
dämіş bazärgân. Bu аdаmlаr adamlar; a bezirgân, biz ne
dädi-ki: а bazärgân biz nä yärä tarafa gidip danışalım, diye
varıp danışаyıq. Fälän yärdä sorarlar. Bezirgân; falan yerde bir
bir köy var-dır, dii, аndа bir köy var, orada yüz yaşında bir
15 хаrt var yüz yаşındа. Bu ihtiyar vardır, der. Bu adamlar bu
аdаmlаr bu хаrtı bulmuşlаr. ihtiyarı bulurlar ve biz sana akıl
Söylädi-ki: biz sаñа kirdik, danışmaya geldik, derler. O
ахıldаşıñ mağa. O хаrt dädi-ki: ihtiyrar, bir cevabım bir kese
bir cävаbım bir kisä aqçа. akçadır, verirseniz söylerim, der.
20 Вärsäñіz söylärіm, dädi. Äki İki arkadaşı kabul etmez.
аrхаrdаşı xayr olmаdı. Buñlаr Bunların ikisi evden çıkarlar. Biri,
äkisі äwdän çıqtılаr. Birі dädi- ben veririm, der. İhtiyar:
ki: bän värіrіm. Хаrt dädi-ki: äy -Ey oğul, seni
oğul. Gändägä іktіzа ol mağan ilgilendirmeyen şeye kulak asma,
25 şäyä хulaq аsma! Värdi aqçayı der. Öbürü bir kese akçayı verir:
bir kisä. Äydа söylämişiñ хаrt -Haydi ihtiyar baba
bаbа! -Bir kisä aqçа dаһа söyleyıver, der. İhtiyar:
bärirsäñ daha söylärіm. Värdi -Bir kese akça daha verirsen
156

dаһа bir kisä aqçа. Хаrt dädi- söylerim, der. Diğeri bir kese
30 ki: ulu yoldan çıqmа doğru akça daha verir. İhtiyar:
yolа kitmä! -Ä хаrt bаbа sаñа -Ana yoldan ayrılma, doğru
bir kisä aqçа dаһа! Wärdi. Хаrt yola gitme, der.
dädi-ki: buñа här іşіñ sоñun - Ee ihtiyar baba al, sana bir
bах, sаburа var! äwmä! kese daha akça, der ve verir.
35 Аrхаrdаşlаrı ayrıldı bundаñ. İhtiyar:
Bu uşах kittі, хayttı. Bir kün - Her işin sonuna bak, sabırlı
kittі, äki kün kittі, üç kün kittі, ol, acele etme, der.
аrхаrdаşlаrına yätiştі. Bаrdılаr Arkadaşları bundan ayrılır,
bir yärdän kätäcäk oldulаr. bu çocuk döner gider. Bir gün
40 Dämäk bir şähärä warğandа gider, iki gün gider, üç gün gider,
bu äki аdаm ulu yolğan çıqtı, arkadaşlarına yetişir. Gelirlerken
dаһı dоp doğru yolğа kirdilär. bir yerden geçecek olurlar. Bir
Bir аrхаrdаşı ulu yolğan kittі. şehire varınca bu iki adam ana
Wаrdı şähärä. Baqsа bii käsäk yoldan ayrılıp başka bir yola
45 аdаm о şähärä yiilışıp turiilаr. girerler. Onlardan ayrılmayan
Bu аdаm: nä wаr оndа? däp ana yaldan gider, şehire varır.
baqmayа wardı. Baqsа äki Bakar ki bir grup adam o şehirde
аrхаrdаşı soymuşlаr. O wахtа toplanmışlar. Bu adam, orada ne
dädi -ki: yа rаbbi! bän yаnımı var, diye bakmak için varır. İki
50 sаtıp аldım bir kisä aqçаyа. arkadaşının öldürülmüş olduğunu
Ondan känä о şähärdän kittі. görür. O zaman, ya rabbim ben
Аzmı kättі çоqmı kittі. Wаrdı bii canımı bir kese akçaya satın
dаğ içräsіnä. O dağdа bii aldım, der. Sonra o şehirden
büyük binä wardır mіsаfіr ayrılıp gider. Az gider, çok gider.
55 olmаyа. Bir kimsі оnu mіsаfіrä Bir dağ içerisine varır. O dağda
аlmаdı. Dädilär-ki: bizim misafirler için büyük bir bina
bäyіmіz wаr, mіsаfіr о аlаr. vardı. Hiç kimse onu misafirliğe
Wаrdı bäyiñ хоnаğına. Bäy almaz. Bizim bir beyimiz vardır,
mіsаfir аldı. Yämäk kätirdi bu misafirleri o alır, derler. Bey’in
157

60 mіsаfіrä. Baqsа-ki äwinіñ konağına varır. Bir bakar ki evinin


yarısı cаmğ tutulmış. Bir yarısı …. tutulmuş. Zincirli bir
zincirli хаrı kördü. O zincirli kadın görür. Misafire yemek
хаrıyа yämäk wärdilär buñа verirken o zincirli kadına da bi
yämäk wärdiktä, bir insan insan kafatası içinde yemek
65 xafası іçіnä wärіrlär yämäyа. verirler. Misafir bunu görür,
Mіsаfіr bunu kördü, bir şäy yanındaki beye hiçbir şey demez.
yаnındaki bäygä dämädi. Su sormak için otururlar. Sabah
Оturаlаr su sоrаmayа. Sаbа olur, bu adam döner. Bey misafiri
oldu хayttı bu аdаm. Bäy döndürür. Bu misafire, sen orada
70 хaytаrdı mіsаfіrі. Bu mіsаfіrdän bir şey görmedin mi, diye sorar.
sual ättі: sän о yärdä bir şäy Misafir, beni ilgilendirmez, der.O
körmädiñmі. Dädi-ki: bänіm nä zaman bu bey bu adamı da alıp
іşіm sоrаmаyа. O wахıttа bäy duvarının ardında insan
bu аdаmı аldı çıхtı dıwаräsіñ kellesinden kale yaptırdığı yere
75 аrdındа bir хаlä yаpmış insan gider. Bu misafir yine bir şey
käläsindän. Bu mіsаfіr känä bir sormaz. Bey bu adama; sen nasıl
söz sоrаmаyır. Bäy där-ki adamsın, gördüğün şeyleri
buñа: sän nasıl аdаmsın, sän sormuyorsun, der. Misafir, bunlar
kördügüñ şäylärі sоrаmаyırsın. beni ilgilendirmez, der. O zaman
80 Mіsаfіr dädi-ki: bänim nä іşіm. bey kendisi söyler: “Bu kellelerle
O waxıttа bäy gändi söylädi: yapılan kale, misafir
bu kälänän yаpılan qalä kellesindendir. Benden bu zincirli
mіsаfіr käläsі dir. Bäy gändi kadını sorarlar, ben söylemek
söläyir: bändän bu іncіrli хаrıyı için … ederim, o anda misafirin
85 sоrаrlаr bän aar ätärіm başını keserim.” O zaman
sölämäyä diiO waxıt mіsаfіrіñ misafir; ya rabbim şükür, canımı
bаşını käsärіm dämiş. O bir kese akçaya satın aldım, der.
zamandа mіsаfіr dädi: yа rаbbi İki sözle iki kere canını kurtarır
şükür! där. Cаnımı bir kisä bu misafir. O bey bu misafire çok
90 aqçаyа sаtıp аldım. Äki sözdä altın verir. O memleketine gider.
158

äki cаnı sаtıp аldı bu mіsаfіr. İhtiyarın üçüncü cevabı, her işin
O bäy çoq аltın wärdi mіsаfirä. sonuna bak, sabırlı ol, acele
Kittі mämläkätіnä. Хаrtıñ etme, idi. Misafir akçasını alıp
üçüncü cаwаbı: här іşіñ sоñun oradan ayrılır. Gece evine
95 bах sаburа war! äwmä! dämiş varınca karısının pencereden bir
ädi. Andan mіsаfіr aqçаnı аlıp gençle konuştuğunu görür. Bu
kittі, wаrdı. Äwindä gäcä adam onu öldürmek için eline
baqsа хаrısı bir päncärädän tüfeğini alır. O zaman ihtiyarın
bir yаş ilän lаf ätä. Bu аdаm söylediği “sabırlı ol, acele etme”
100 хoluna аldı tüfäyi öldürmäyä sözü düşünür. Kimsin, diye
bunu. O waxıttа tüşündü хаrt sorayım sonra atarım, der. O
aytаn sözü: sаburа war! vakit pencereden konuşan genç,
äwmä! dädi. Kimsіn? däp nasılsın, diye sorar. O adam, bu
sоraym sоñ аtayım. O wахt kişinin kaynı olduğunu anlar.
105 päncärädän söyläyän yaş Hemen evin içine girerler,
ayttı: äsänmіsin? dädi. O görüşürler. Allahım, kaynım için
аdаm bildi bu qaynı dır. O bir kese altın vermişim, ihtiyardan
zamandа äw içindä kirdilär, bu cevabı öğrendim, öldürmedim,
görüştülär. Ay mädät! dädi, sabrettim, der.
110 sänіñ üçün bir kisä aqçа
wärmіşіm. Хаrttаn bu cawabı
ögrändim öldürmädim sаburа
wardım, dädi.
159

2) Quruu käfа. 2) Kuru Kafa


1 Zamanıñ birindä bir аdаm Zamanın birinde bir adam bir
bii yolа kitär ädi. Sоñ baqsа yolda yürürken bir kuru kafa
yoldа bir quruu käfа buldu, bulur. Kuru kafaya bakar, o
käfаyа baqtı о käfа yаzılmış kafada; bu kafa neler gördü daha
5 ädi: bu käfа nälär kördü dа neler görecek, yazılığını görür.
nälär köräcäk. Аldı käfаyı Kafayı alır evine götürür. Onu
kötürdü äwinä. Sахlаdı оnu evinde saklar. Sonra bir gün
äwdä. Sоñ bii kün оnun хаrısı onun karısı ekmek pişirmek için
furun yaqtı ökmäk pіşіräcäk. fırın yakar. Karısına bir şey lazım
10 Sоñ хаrı käräk oldu bii şäy, olur ve aramaya başlar. O sırada
аrаr ädi. Sоñ bulа quruu kuru kafayı bulur. Kadın; kocam
käfаyı. O хаrı ayttı: хоcа bu bu işe yaramayan şeyi ne için
yärämаyаn şäyі nä äw іçіnä evde tutar, deyip kafatı fırına
хoydı аndа käfаnı аttı furuna. atar. Kafa yanar, kül olur. Sonra
15 Yandı käfа sоñ böylä kül oldu. o adam gelir, fırının yanında kül
Sоñ käldi о аdаm baqtı olduğunu görür. Bu adam orada
furunuñ yаnındа kül oldu. Sоñ fırından kafayı alır, külü un gibi
bu аdаm аndа käfаyı furundan ufalar, onu bir torbaya koyar. Bu
аldı, külü ufаttı un kibi, аldı, torbayı sandık içine bırakır. Daha
20 оnu bir tоrbаyа хoydu. Sаldı sonra bir gece kadınla kocası
bu tоrbаyı sаndıqçä. Anañ sоñ komşu evine oturmaya gider. Bu
bii gäcänіn birindä хаrısı adamın bir kızı vardır ve evde
хоcаsınan kittilär хоnşu äwinä yalnız kalır. Bu kız sandığı açar,
turmаyа. O аdаmıñ bir хızı wаr sandıkta bir şey ararken bu
25 ädi. Sоñ хız äwdä yalıñız torbayı bulur. Bakar, un gibi bir
хаldı. Şu хız аçtı sandığı, sоñ şeydir. Kız, ne olduğunu
sandıqçä аrаr ädi bii şäy о anlayamadı. Küçük parmağını
tоrbаyı buldu! Baqtı un kibi bii batırıp bakar, bir parça da ağzına
160

şäy war. Tаnımаdı, nädir? хız. alıp yalar. Orada o kız o külden
30 Sоñ bаttırа külçä pаrmaanan hamile kalır. Bir, iki, üç ay sonra
baqtı, nä dir bir pаrçа-dа baktılar beli kocaman oldu, belli
ağızına аldı, yalаdı. Оndа о oldu. Babası, anası kıza; sen
хız о küldän аmilä хаldı. А sоñ nereden buldun bunu, diye
bir äki üç ay bахtılаr bäli sorarlar. Kız neden olduğunu
35 bаlаban oldu bällі oldu. Sоñ bilmez, kızı çok döverler. Kız;
хızdan sоrаdılаr bаbаsı anası ben bir şey görmedim, sandıktaki
sän närädän bulduñ оnu. külden yaladım, ondan oldu, der.
Sоñrа хızı dögdülär, хız bilmäy Kızın dokuz ay on gün sonra bir
nädän olduğun. Sоñ dögdülär oğlu olur. Ee masal çocuğu
40 хızı çох. Sоñ dädi-ki: bän bii çabuk büyür. On iki yaşına
şäy körmädim, sаndıqçä kül gelince onu okumaya verirler.
yalаdım andan oldu. Doquz ay Çocuk oynamaya çıkar, ona piç
оn kün olаndа bir oğlan yаptı derler. Bu çocuk ona niçin piç
хız. А sоñ masаl bаlаsı täz dediklerini öğrenmek ister. Bir
45 büyük olur. Охumаyа wärdilär gün annesine; bana niçin piç
оnu. Оn äki yаşına käländä. diyorlar, benim babam kim, diye
Sоñ bаlа çığar oynar, püüy sorar. Anası; ben kuru kafanın
därlär оnu. Ol bаlа istäyir nä külünden yaladım, ondan sen
üçün püüy däyänlär. Sоñ bir oldun, der çocuğuna. Sonra
50 kün anasına dädi, bаñа püüy oğlan, ben buradan başka
näçün därlär, bänim bаbаm memlekete gideyim, der. Bu
kim dir? dädi. Sоñ anası dädi. çocuk gider, büyük bir şehre
Män quruu käfаnıñ külündän varır. Şehrin büyük sokaklarında
yalаdım ondan olduñ. Sоñ gezerken bir bezirgân bunu görür
55 dädi oğlan: Bän kitäyim ändi ve beğenir. Bezirgân bunu
mından bаşqа mämläkätä. çağırır; benim için çalışır mısın,
Sоñ bаlа kittі, wаrdı bii büyük diye sorar. Oğlan, tamam
şähärä tüştü. Sоñ şähärä çalışırım, diye cevap verir. Onun
gäzär ädi büyük sоqaqlаrdа. yanında çalışmaya başlar. Bir
161

60 Sоñ bii bazärgân kördü о gün bezirgân dükkândan çıkar ve


oğlanı, sоñ bazärgân bägändi oğlana; ben eve gideyim, sen
о oğlanı. Sоñ bazärgân dükkânda kalıp bir şeyler sat,
çağırdı: bаñа xizmät ätmäyä der. Bezirgâna başka işler çıkar,
turmаsınmı? dädi. Oğlаn dädi: dükkâna hemen gelemez. Akşam
65 päk äyi tururum. Sоñ turdu olunca bezirgân dükkâna gelir.
оnuñ yаnındа. Sоñ bazärgân Görür ki dükkânda malı yoktur.
çıqtı bii kün tüqândan. Oğlana Oğlana, malı ne yaptın, diye
dädi män wаrayım äwä sän tur sorar. O; sattım diyerek
tüqândа bir näçä sаt! Sоñ çekmeceyi çekip akçayı gösterir.
70 bаzärgâna bаşqа xizmät oldu Yine dükkânına mal koyar.
kälamadı. Хаçаn ахşаm oldu Oğlan, bir günde dükkânın bütün
bazärgân käldi tüqânа. Kördü- malını satar. Bir gün oğlan
ki malı yoqtur tüqândа. dükkânda dururken yoldan bir
Bazärgân oğlana sоrdu: sän kadın geçer. Kadın bir rüya
75 nä yаptıñ malı. O çäkmä görmüştü, onu tâbir ettirmeye
çäkmäciyä aqçаyı köstärdi. gidiyordu. Oğlan dükkândan
Sаttım, däp. Şorbacı sоñ оnu kadına; a kadın nereye
yaqşı bägändi. Sоñ yana dаa gidiyorsun, diye sorar. Kadın o
mal хoydı tüqâna. Oğlan zaman kızar geri gelir; ey piç
80 kündä bir tüqânıñ malını sаtаr bana niçin sataşırsın, der. Yine
ädi. Sоñ bir kün о оğlаn yolunu bozmadan gider. Oğlan
turuyur tüqândа. Baqsа yollаn yine; ben bilirim, sen rüya
bii хаrı kälir ädi. Хаrı bir tüş gördün, gel ben söyleyeyim, diye
kördü-dä. tüş dаa tаbir bağırır. Sonra kadın anlar, döner
85 ättirmäyä kätär ädi. Oğlan dädi dükkâna gelir; a oğlan, benim
tüqândа: aa qısаyaq näräyä rüyamla ilgili ne biliyorsan söyle,
kitärsіn? Хаrı о zaman dаrındı der. O zaman oğlan:
gärі käldi. Sоñ dädi хаrı: ä -Senin rüyanda bir yılan
püüy maña näçün äräşіrsіn? çıkar, seni sarıp rahatsız eder.
90 Хаrı yana yolu bоzulmаdı Senin evinin bir köşesinde bir
162

gänä kittі. Oğlan gänä qıçırdı: küp altın var, onu açıp al, der.
män bilіrіm sän tüş kördüñ, käl Kadın evine varır, köşeyi
män söyläyim dädi. Sоñ хаrı açıp bakar ki gerçektir, köşde
аñnаdı, хayttı, käldi tüqânä. altını bulur. Ee oğlana varayım,
95 Хаrа dädi: а oğlan, mänіm bir parça altın vereyim, der. Bir
tüşümü söylä! dädi, nä bilіrsіn? parça altını alıp oğlana verir;
Oğlan dädi о zaman: söyläyim! oğlan almaz. Oğlan almayınca
dädi. Sänіñ tüşüñ, dädi, bir kadın dönüp gider.
yılan çığar, dädi, sänі sаrаr Bir bey vardı, o Bey’in rüya
100 rаһаtsız ätär, dädi. Sänіñ tâbircileri vardı. Sonra o kadın
äwiñnіñ bii köşäsindä bii küp rüya tâbircilerine; siz rüya tâbir
аltın war, оnu аç tа аl! dädi. ediyorsunuz ama filan dükkânda
Sоñ аştı аldı хаrı, wаrdı äwinä, bir oğlan var, sizden iyi tâbir
baqsа kärçäk ädi köşädä аltını ediyor, der. O bey, kendi bir rüya
105 buldu. Ä, dädi, wаrayım görür. Rüya tâbircilerine, ben bir
oğlana, оñа bir pаrçа аltın rüya gördüm, tâbir edin, der.
wäräyim. Аldı bir pаrçа wärdi, Onlar, bilip tâbir edemez. Adam
oğlan аlmаdı. Sоñ хayttı хаrı gönderip oğlanı aldırırlar. Oğlan
kittі аlmаdı oğlan. gelir, rüya tâbicileri oğlana; bizim
110 Bir bäy war ädi, о bäyіñ beyimiz şöyle bir rüya görmüş
tüş tаbircilärі wаr ädi. Sоñа onu sen tâbir et, derler. Oğlan,
хаrı dädi: tüş tаbircilär sіz tüş ben bilirim, söyleyeyim, der. Bu
tаbirlärsіz, аmmа fälan oğlanı alıp giderler, bir Arap’a;
tüqândа bir oğlan wаr sizdän götür bunu öldür, derler. Arap
115 äyi tаbirlär, dädi. Sоñ о bäy onu götürür. Oğlan ona çok
gändi bii tüş köräyir. Tüş yalvarır; Arap onu öldürmez, o
tаbircilärä dädi-ki: bilіñіz män yerde saklar. Sonra bey yine
bir tüş kördüm. Olаr bilämädi, rüya görür. Rüya tâbircilerine; ya
bulаmаdı. Sоñ yіbärdilär, siz bu rüyayı tâbir edersiniz ya
120 oğlanı аldılаr. Oğlаn käldi, tüş sizi bugün öldürtürüm. Arap’ı
tаbircilаr dädi-ki oğlana: bizіm çağırırlar; sen oğlanı ne yaptın,
163

bäyimіz fälan bii tüş kördü оnu diye sorarlar. Arap, oğlan sağ,
sän bul! dädilär. Oğlan dädi: deyince; onu getir, derler. Gider
män bilіrіm, män söyläym. Bu oğlanı getirir. Onlar, sen Bey’in
125 oğlanı аlıp kittilär, bii аrаpа, rüyasını tâbir et, derler. Oğlan;
kötür bunu! coy! dädilär. Аrаp pekiyi söylerim ama beye gidip
оnu ködürdü, yalwardı оğlаn, kendine söylerim, der. Onu beye
аrаp оnu öldürmädi, sахlаdı getirirler. Bey; sen benim rüyamı
büyärdä. Sоñ bäy yänä tüş biliyor musun, diye sorar. Oda;
130 kördü. Sоñ dаһа dädi tüş bilirim ama ben ne istersem sen
tаbircilärä: sіz bu tüşü tаbirläp onu yapacaksın, sonra ben
buluñuz! yа sіzі bügün cällаt söyleyeceğim, diye cevap verir.
ätäcäyim. Sоñ çağırdılаr аrаpı, Bey, peki ne istersen yaparım,
dädilär аrаpа sän oğlanı nä der. Oğlan:
135 yаptıñ? Аrаp dädi: oğlan sаğ. - -Senin evinde beslenen kırk
Kätіr оnu! dädilär. Sоñ wаrdı güzel vardır, onlara yedi kat giysi
kätirdi. Olаr dädi: ay bäyiñ giydir. Bey; peki, der. Ondan
tüşünü sän söylä. Oğlan dädi sonra Bey’in misafir sarayı vardı,
päk äyi söyläyim! dädi. Аmmа beyle beraber saray binasının
140 bäyä wаrırım sоñ gändinä pek yüksek yerine çıkarlar.
söyläyim, dädi. Wardı bäyä, Oğlan, bu sarayın önünden
kätirdilär. Sоñ dädi bäy: sän geçen bir su yolu yaptır, der. Su
oğlan mänim tüşümü sän kanalını yaptırdılar. Sonra kırk
bilіrsіnmі. O dädi: bilіrіm. güzelleri getirdiler. Kırk güzellerin
145 Аmmа män nä іstiirіm sän оnu yirmisini suyun bu tarafına,
yаp! sоñ män söyläyіm! O päk yirmisini suyun öbür tarafına
äyi nä istäsäñ män yаpаrım. koydular. Yirmisinin giysilerini
Oğlan ayttı: sänіñ äwiñdä soyun, der; soyarlar. Sonra diğer
bäslänän хırq güzällärіñ war yirmisini de soyun, der. Hepsini
150 dır, olаrа yädi хаt urbа kiidir. O bir yere getirirler. Hepsi Bey’in
bäy dädi: päk äyi. Onañ sоñ önüne dizilir. Yirmisi kız, yirmisi
bäyinіñ хоnaq sаrаyı wаr. ekek idi. Bunların hepsi zina
164

Çıqtılаr sаraynıñ yаpuunä päk ederlerdi, bey bunu bilimezdi.


öksäk yärdä bäynän bärаbär. Oğlan:
155 Dädi: bu sаrаyа bir su käçіr! -İşte senin rüyan, kırk yılan
käçsіn sаrаyıñ ögündän. seni her gece sarıyordu. Onlar
Käçirdilär suyu. Sоñ о хırq zina ediyordu, onun için seni
güzällär kätirdilär. Sоñ хırq yılanlar sarıyordu, der. Sonra
güzälläriñ yiirmä sunuñ bu bey, bunların hepsini öldürttü. O
160 tаrаfına хoydulаr, yiirmäni oğlan da onun yanında vezir
sunuñ şu tаrаfınа. Sоyunduruñ oldu.
yiirmіsіn urbаlаrın һäpіsіnі.
Soyundulаr. Sоñ dädi:
yiirmäsіnі dа sоyuñ! dädi. Sоñ
165 kätіrt häpsinі bir yärgä. Sоñ
tіzilіñіz häpsi bäynіñ ögünä.
Yiirmäsі хız ädi yiirmäsі ärkäk
ädi. O һäpsі оnа zina ätir
ädilär bäy оnu bilmäz ädi. А
170 säniñ tüşüñ! dädi oğlan. Xırq
yılan säni här gäcä sаrаr ädi.
Olаr zinа ätär ädi, оnuñ üçün
sänі yılanlаr sаrаr ädi. Sоñ
bäy olаrı һаpіsіnі cällаt ättі.
175 Soñ о oğlan оnuñ yаnına
wäzіr oldu.
165

3) Аzraiilnıñ dоstu. 3) Azrail’in Dostu


1 Dünyanıñ äwäl waqtındа Dünyanın eski zamanında
bir kimsä Azraiilnan dоst oldu. bir kişi Azrail’in dostu olur. Bu
bii Azraiil körünüp kälir ädi cаn Azrail can alamaya gelirken
аlmаyа. O аdаm qoluna kitap görünürdü. O adam eline kitap
5 аlıp оqudu. Dädi Azraiil: ä alıp okur. Azrail; e dastum, canını
dоstum käldim cаnıñnı almaya geldim, der. Bu adam:
аlmаyа. Dädi bu аdаm: äy -Ey dostum şimdi dur, benim
dоstum tоqtа bii zaman mänim okuyacaklarım var, canımı sonra
оquyacağım wardır, dädi. Sоñ alırsın, der.
10 cаnımnı аlırsın. Azraiil mäwlätі Azrail, dostuna mühleti verir;
wärdi dоstunа, оquyаn olsаñ geldiğimde okuyor olsan canını
cаnıñnı аlırım. Sоñrа käldi alırım, der. Sonra Azrail,
Azraiil dоstunuñ cаnın аlmаyа. dostunun canını almaya gelir. Ey
Äy dоstum оquduñmı? dädi dostum okudun mu, diye sorar
15 Azraiil. Bu аdаm dädi: män Azrail. Bu adam; benim onu
оnu oquyacağım yätmiş yıldan okumam yetmiş yıldan fazla
sоñrа dädi. Azraiil kitmіş sürer, diye cevap verir. Azrail,
rаbbiyä wаrdı fälän аdаm Allah’a gider; falan adam “yetmiş
bäwlä söylädi: yätmіş yıldan yıl sonra gel, dedi” diye söyler.
20 sоñ kälir sän dädi. -Näçün Allah; niçin mühlet verdin, şimdi
mäwlät wardiñ. Şindi bu bu adama yetmiş yıl ömür
аdаmа bir dаһа yätmіş yıl verilmiş oldu, der. Bu adam
ömür oldu. Bu аdаm Azraiilnı Azrail’i aldatır. Kurnazlık
аldаtmış. Dünyanıñ äwäl dünyanın evvel zamanından
zamanınan aynacılıq оndаn kalır.
qаldı.
166

4) Bülbül хuşu. 4) Bülbül


1 Zamanındа bir tücar war Zamanın birinde bir tüccar
ädi, tädäräk ättі, bir kün vardı. Bir gün bir başka diyara
kitäcäk bii bаşqа diyаrа, sоñ gideceği için tedarikte bulundur.
хаrdаşlаrı käliyir оnun äwinä, Kardeşleri onun evine gelir,
5 olаrа tücar yumаrlаdı türlü tüccar onlara türlü şeyler sarıp
şäylär. Sоñ хаfäs war ädi verir. Bezirgânın evinde bir kafes
bazärgânıñ äwindä аnıñ içindä ve onun içinde bir bülbül vardır.
bülbül хuşu wаr ädi. Sоñ о O bülbül bezirgâna; o diyara
bülbül хuş dädi-ki о bаzärgân varırsan benim dede tarafımdan
10 sаyıbа: о diyarа wаrsаñ akrabam vardır, benden ona
mänim dadа soyum ахrаbаm selam söyle, der. Bezirgân, peki
war dır dädi. Mändän olаrа söylerim, diye cevap verir.
sälam ayt! Bazärgân dädi: päk Bülbül, o diyarda filan bahçeye
äyi, olsun söylärіm. -O diyаrdа varırsan onları orada bulursun,
15 fälan bахçаdа varırsın olаrı diye söyler. Bezirgân gider, yola
аndа bulursun. Sоñ bazärgân çıkar. O memlekete varır, her
kittі yolа çıqtı. Sоñ о şeyi alır, işleri bittikten sonra o
mämläkätä wardı, här bii şäynі bahçeye de varır. O bahçede
аldı, xizmätі bittіktän sоñrа о bakar ki selvi ağaçları, nar
20 bахçаyа dа wаrdı. O bахçа dа ağaçları vardır; bir selvinin
bахtı sälbi ağaçlаrı war ädi, üstünde bir bülbül şarkı söyler.
sоñ nar däräklärі wаr ädi, Bezirgân; a bülbül, sizin bir
baqtı bir sälbinіñ üstündä bii akraba bülbülünüz bendedir,
bülbül хuşu söylär. Sоñ onun size çok selamı var, der. O
25 bаzärgân dädi: а bülbül хuşu zaman selamı söyleyince o
sіzіñ bir ахrаbа taliхаtıñız bülbül ağaç tepesinden yere
mändä wаr. Оndan sіzä çoq düşer, ölür. Bezirgân, bilseydim
sälam wаr dır, dädi. O selamı söylemezdim, diye
zamandа sälam wärändä о düşünür. Sonra kuşu eline alır
167

30 bülbül ağaç töpäsіndän yärä bakar, kuş ölmüştür. Onu bir yere
tüştü öldü. Sоñ bazärgân dädi bırakır. Bülbül ölmemiştir, yine
bilsäm ädim söylämäz ädim uçar gider. Ondan sonra
sälämі. Sоñ bazärgân хuşnu bezirgân döner, kendi evine gelir.
аldı alinä bахtı ölmüştür. Getirdiği şeylerin hepsini
35 Braqtı оnu bir yärä. Sоñ bülbül kardeşlerine verir. Bülbül; e
хuşu ölmädi yänä uştu kittі. bezirgân sen benim selamımı
Onañ sоñ bazärgân хayttı, oradaki kuşa söyledin mi, diye
käldi özünüñ äwinä. Sоñ sorar. Bezirgân o zaman:
kätirdigіn şäylärіnі häpsi -Bilseydim söylemezdim, ne
40 хаrındаşlаrа wärdi. Sоñ bülbül zaman selam söyledim ozaman
хuşu dädi: ä bаzärgân sän oradaki kuş öldü. Hemen bu kuşu
mäniñ sälamіmі аndaki bülbülä elime aldım bıraktım, sonra yine
söylädiñmä? dädi. Bazärgân о uçtu gitti, der. Sonraki gün bu kuş
zaman dädi: bilа ädim bir şey yemez. Sabah olur,
45 söylämäy ädim. Nä zaman bakarlar ki kuş kafeste ölmüştür.
säläm söylädim о zaman Bezirgâna; bizim kuşumuz öldü,
оndaki хuş öldü. O zaman bu derler. Bezirgân; onu alıp getirin,
хuş älimä аldım braqtım, soñ ben bakayım, der. Onu getirip
yana uştu kättі, dädi. Sоñ kün verirler, bezirgân alır bakar ki
50 bu хuş bir şäy aşаmаdı. Sоñ ölmüştür. Hizmetkârlarına; gidin
sаbа oldu, bахtılаr bu хuş kenara bir yere bırakın, der.
xafästä öldü. Sоn dädilär Giderler, bırakırlar. O da ölmez,
bаzärgâna: bizim хuşumuz oradan uçup o diyara gider.
öldü. Sоñ bazärgân dädi аl
55 kätіrіñ män аnı baqаyım sоñ
kätirdilär, wärdilär оñа, аldı
baqtı ölmüştür. Хіzmätkârlаrı
ayttı: warın! bii känar yärä
braqgıñ! Wаrdılаr, braqtılаr, о
60 dа ölmädi uştu ondan kittі.
168

Wаrdı о diyаrа kittі.

5) Аtаnıñ Vasiyäti 5) Babanın Vasiyeti


1 Bir waxıt bir аdаm wаr Bir vakit bir adam ve onun
ädi, üç oğlulаr ädi. Sоñ bir kün üç uğlu vardı. Bir gün adam
аdаm хаstаlаndı. O аdаm bildi hatalanır. O adam yaşlı adamdı,
öläcägіn, qаrt аdаm ädi. Sоñ öleceğini anlar. Üç oğlunu
5 çаğırdı üç oğlunu. Wasiyät ättі çağırır. Onlara; ben ölürsem köse
olаrа. Män ölsäm, dädi, sizä adama hizmet etmeyin, diye
bir wаsiyätim olsun. Kösä vasiyet eder. Sonra babaları ölür.
аdаmа xizmät ätmä! dädi. Sоñ Yardımlarla yaşamak olmaz,
bаbаlаrı öldü, üç хаrdаş böläk deyip büyük kardeşi gurbete
10 turmaq olmаz, dädi. Büyük gider ve büyük bir şehre varır.
хаrdаşları ğurbätä kittі, wardı, Bakar ki orada karşısına bir köse
bir büyük şähärä käldi. Baqtı adam çıkar. Köse adam ona; sen
оndа bir kösä аdаm çıqtı. bana ırgat olur musun, diye
Dädi: sän mañа ırğata sorar. O oğlan, olurum, der.
15 yürümässіn, dädi, sоñ о oğlan Böyle söylediyse de; babasının
dädi: män yürürüm. Oolay köse adama hizmet etmeyin,
söyläsädi; sоñ päşman ätti. dediği vasiyetini hatırlayınca
Mänіm bаbаmnı wasiyäti war sonradan pişman olur. İşte öyle
dır kösä аdаmа xizmät ätmä! olsa da, yine çalışırım, der. Bu
20 dämiş ädi. Ana äwlä olsağa, köse onu oradan alıp evine
yana xizmät ätiim! dädi. Andan götürür. Kösenin koyunları vardı.
bu kösä bunu äwigä kötürdü. Hey sen, bu koyunlara
Sоñ kösänіñ хоyunlаrı wаr ädi. bakacaksın, der. O oğlan,
А sän! dädi, bu хоyunlаrı bakarım, der. Eee şimdi pazarlık
25 baqаrsın, dädi. Bu oğlan dädi- yapalım; benim koyunlarıma
ki: baqаrım. Äy şindi, dädi, bakacaksın, ben sana dört günde
bаzаrlıq yаpаyıq. Mänim bir ekmek vereceğim, der.
169

хаyunlаrı baqаrsın, kä'аt Anlaşma yaparlar. Koyunun


yаptılаr, sаñа, dädi, dört arkasında dört köpeği vardı.
30 kündä bir ökmäk wärіrіm, dädi. Köse adam, oğlana:
Хоyunuñ аrdına dört köpäyi -Dört günde bir ekmek
wаr ädi, dört kündä bir ökmäk alırsın, köpeklere de iyi bakarsın.
аlırsın köpäklär dаa yaqşı Eğer vazgeçip bırakıp gitmek
baqаrsın. Ägär dаrılsаñ istersen sırtına aktı kayış
35 istäsäñ bıraqmaya kitmäyä vururum. Ben vazgeçersem sen
sırtıñdan аltı хаyış аlırım, dädi. de benim sırtıma altı kayış vur,
Män dаrılsаm sän dä mänim der.
sırtımdan аltı хаyış аlаrsın. Ä Ona bir ekmek verir, diğeri
wärdi оñа bir ökmäk, аldı dа de alıp gider. Dört köpekle bir
40 kittі. Dört köpäknän bir çoban çobana, iki gün bir ekmek zor
äki kün bir ökmäk аz yätiştі, yeter, bunlar iki gün de aç gezer.
äki kün dä аç gäzdi. Äy bir аyа Oğlan bir ay kadar çalıştı, aç
хаdar xizmät ättі аrtıq kaldığı için daha fazla duramadı.
turаlmаdı, näçün аç oldu. Sоñ Sonra bir gün, ben artık
45 dа bir kün dädi: män artıq durmayacağım, bırakıp
turmаm, dädi bıraqırım kitärіm. gidiyorum, der. O zaman çorbacı
Çorbacı о zaman kä'аtı kâğıdı çıkarır; biz o zamanlar
çığаrdı, bіz о zamandа bäwlä böyle pazarlık yapmıştık, der.
bаzаrlıq yаptı ädik. Ana dädi-ki Çoban; dört güne bir ekmek
50 çoban: män turmаm, kitärіm, yetmiyor, niçin aç kalayım, ben
näçün аç olurum dört kün bir gidiyorum, der. Sonra bu köse,
ökmäk yätişmädi. Sоñ ämir ättі sırtına altı kayış vurun, diye
bu kösä sırtından аltı хаyış hizmetkârlarına emreder. Sırtına
аlıñız xizmätkârlär. altı kayış vururlar, çoban ölür.
55 Аrqаsından аltı хayış аldılаr, о Oğlanın kardeşleri bakarlar,
çoban öldü. Sоñ kiçіklär büyük kardeşleri dört yıl, beş yıl
baqtılаr büyük хаrındаşlаrı gelmez. Sonra küçük kardeşleri
dört yıl, bäş yıl kälmädi. Sоñ ben de gurbete gideyim, der. O
170

dädi kiçіk хаrdаşı män dä da çıkar yine o şehre gelir. Orada


60 kitäyіm ğurbätä. Sоñ о dа çıqtı çorbacı Arap geziyordu. Küçük
käldi gänä о şähärä. O dа oğlan da yine o köseye rast gelir.
çorbacı аrаp gäzär ädi. Käldi Köse ona, benim ırgatım olur
gänä о kösäyä rаs käldi. Kösä musun, diye sorar. O, olurum,
dädi оñа ırğat yürmässіñmі der. Oğlan bakar ki bu köse
65 maña dädi. O dädi yürürüm. O adamdır, babasının vasiyeti
dа baqtı-ki kösä аdаm dır, aklına gelir. Sözünden çıkmaya
bаbаsınıñ wasiyäti tüştü utanır, ırgat olarak çalışmaya
aqılına. Аmmа gänä utаndı başlar. Köse onu da alır evine
közündän çıqmаyа gänä götürür. Yine koyunları gösterir,
70 xismät ättі kirdi ırğatа, оnu dа bu koyunlara bakacaksın, der. O,
аldı, äwinä kötürdü. Хоyunlаrı bakarım, der. Bu oğlanla da “dört
gänä köstärdi о хоyunlаrı gün için sana ve köpeklerime bir
baqаrsın! dädi. O dädi ekmek veririr, yettirirsin” diyen
baqаrım. Bunan dаһа kä'аt anlaşmayı yapar. Böylece kâğıda
75 yаptı dört künä sаñа köpäklärä razı olur. Sonra köse ona bir
män wärirіm bir ökmäk, dört ekmek verir; o, koyunları alır
kün yätіşsіn. Kä'аt bäwlä xail gider. Çoban bird aha gider,
oldu. Sоñ wärdi оñа bir ekmeğini alır hem kendi yer hem
ökmäk, аldı хоyunnarа kittі. köpeklere verir. O günün
80 Wardı dаһа çoban, аldı akşamına ekmek biter. Akşama
ökmäyi gändi аşаdı gänä koyunu eve getirir. Sonra yine
köpäklärä wärdi. O künü sabah olur, çoban; çorbacı bir
ахşаmdа ökmäk bіttі. Ахşаmа ekmek daha ver, der. O zaman
хoyun äwä kätirdi. Sоñ sаbах çorbacı; ben dört günde bir
85 oldu gänä, sоñ dädi çorbacı bir ekmek vereceğim diye bizim
ökmäk dаһın wär! dädi. O pazarlığımız var, derv e ekmeği
zaman çоrbacı dädi: bіzіm vermez. Çoban; niye kızıyorsun
awlä pаzаrlıq wаr dır. Män Çorbacı, ekmek ver, kızarsan
dört kündä bir ökmäk men senin sırtına altı kayış
171

90 wäräcäyim. Çorbacı wärmädi. vururum, der. Çorbacı ekmeği


Näçün dаrıldıñ çorbacı ökmäk verir. Çorbacı ondan sonraki her
wär! dädi, dаrılsаñ män аltı gün, bir ekmek verir. Çoban yine
хаyış аlırım аrqаñdan. Sоñ koyunları alır, çıkar. Dağda bie
wärdi ökmäk. Ondan sоñ är elma ağacına rast gelir. Ağaç
95 kündä bir ökmäk wärdi. Sоñ elma yüklüdür. Çoban ağaca
аldı хoyunlаrı çıqtı gänä dаһа. çıkıp vurur; elmalar yere dökülür.
Baqtı dağdа bii аlma därägi Koyunlar elmaları görüp aceleyle
rаs käldi. Däräk düklü аlmа gelirler ve elmaları yemeğe
ädi. Çıqtı çoban däräyä, хaqtı başlarlar. Güzel elmaları
100 däräyä, аlmаlаr yärä töküldü koyunlar yer. Çoban ağaçtan
хoyunlаr kördü аlmа wаrın, iner. Güzel elmaları niye koyunlar
çаpıştı хоyunlаr, bаşlаdı şu yedi, diyerek çoban öfkelenir. Bu
аlmаnı аşаmаyа. Yахşı çoban eline sopayı alır,
аlmаlаrı yädi хoyunlаr. Sоñ koyunlara vurur ve koyunlardan
105 çoban däräktän tüştü. Näçün on, on beş tanesini öldürür.
yaqşı аlmаlаrı хoyun аşаdı Çoban yine akşama koyunlarıyla
çoban dаrıldı, аçuulаndı. Аldı eve gelir. Çorbacı bakar
bu çoban tаyağını urdu, urdu koyunlarının yarısı yoktur;
хоyunlаrınıñ оn bäş yiirmä koyunların yarısını ne yaptın,
110 danä хоyun öldürdüü. Gänä diye sorar. O:
ахşаmа çoban хоyunlarnan -Ben elmaları düşürdü,
äwä gäldi. Baqtı çоrbacı koyunların onları yedi. Ben
хоyunuñ yarısı yоqtur. Sоrdu öflekelendim, onları vurup
dädi хоyunlаrı nä ättі. O dädi öldürdüm, der.
115 män almаnı tüşürdüm Çorbacı, niye öldürdün diye
хоyunlаrıñ yädi. Män gücenir. Çoban da onun sırtına
ökäländim urdum olаrı altı kayış vurur. Çorbac ölür.
öldürdüm. Çorbacı dädi näçün Çoban da bu memleketi terk edip
öldürdüñ dаrıldı. Sоñ çoban kendi memleketine döner.
120 ondan аltı хаyış аrqаsından
172

аldı. Sоñ çorbacı öldü. Çoban


dа braqtı bu mämläkätі gändi
mämläkätіnä kittі.

6) Yаbanaqtaki Doquz 6) Yabanaktaki Dokuz Köse ile


Kösänän Taqıldaki Bir Kösä. Takıldaki Bir Köse
1 Yаbanaqtа doquz kösä Yabanak’taki dokuz köse,
wаr ädi. Taqıldа bii kösä war Takıl’da bir köse vardı. O
ädi. O Yаbаnaqtaki doquz Yabanak’taki dokuz kösenin birer
kösälärі birär sığırlаrı war ädi. sığırları vardı. Takıl’daki bir
5 Taqındaki bii kösäyä bir sığır kösenin de bir sığırı vardı.
wаr ädi. Sоn Yаbanaqtaki Yabanak’taki dokuz köse bir
doquz kösä çoban tutаr ädilär, çoban tutar; Takıl’daki köse de
о Taqıldaki kösä bir sığırı о bir sığırını bu çobana verir. Ay
çobana wärіr ädi. Аyı bіtär ädi bitince Yabanak’taki dokuz köse
10 оnuñ aqın wärіr ädilär doquz onun hakkını verirler. O
yabanaqtaki kösälär. O Takıl’daki köse çobanın parasını
Taqıldaki kösä çoban aqçаsın vermez. Her zaman böyle yapar.
wärmäz ädi. Sоñ är zaman Sonra dokuz köse; Takıl’daki
bäwlä yаpаr ädi. Sоñ о doquz köse niçin parasını vermez, onun
15 kösä dädi: Taqıldaki käsänіñ sığırını ödürelim, derler.
sığırın öldüräyіk ol näçün Takıl’daki köse bu sözleri işitir,
wärmäz aqçаlаrı dädi. kendi koyununu keser ve başka
Taqıldaki kösägі äşittі bu diyara kaçar. O; iki üç yıl sonra
laqırı. Sоñ tuttu gändi sığırın evine çok para kazanıp gelir.
20 soydu. Gändi çıqtı bаşqа diyаr Sonra o Yabanak’taki dokuz
хаçtı. Äki üç yıl üstünä käldi köseler, ona hoş geldin demeye
äwinä. Аmmа çоq аһçа giderler, görürler ki; o köse çok
хаzаnıp käldi. Sоñ о para ve çok mal ile gelmiştir.
173

Yabanaqtaki doquz kösälär Onlar, ay kardeş bu kadar parayı


25 оñа хоş käldiyä käldilär, nasıl kazandın, diye sorarlar. O,
baqtılаr о kösä çоq mal çоq bu parayı kolaylıkla kazandım,
pаranan käldi. Sоñ dädilär ay der. Onlar, ya nasıl kazandın,
хаrdаş bu хаdar mal pаrаyı derler. O:
naslı ätip хаzаndıñ. O dädi-ki: - Siz benim sığırımı
30 bu pаrayı хolayğan хаzаndım. öldürecektiniz. Ben ısğırımı
-Yа nasıl ättiñ? dädi. Sіz kendim öldürdüm, derisini aldım,
mäniñ sığırımı öldüräcäyä derisinden tasmayı çıkardım ve
ädiñіz sіz. Män soydum gändi İstanbul’a götürdüm. Orada onun
dädi, tärіsіnі аldım, täriyi-cі arşını bir altın eder, diye cevap
35 tаsmа çıqardım kötürdüm verir.
Istаmbulа, оndа оnuñ аrşını Bu köseler; biz de
bir аltın ätär, dädi. Bu kösälär sığırlarımızı keseriz, bizde onun
ayttı: bizdä sоyаrıq gibi tasmalarını çıkarırız,
sığırlаrımızı bizdä çıqarırıq İstanbul’a götürürüz, satarız,
40 äwlä tаsmа kötürürük derler. O köse, iyi yaparsınız,
Istаmbulа sаtаrıq. Äyi der. Sonra onlar koyunlarını
yаpаrsın! dädi. Sоñ soydulаr keserler, tasmalarını çıkarırlar,
olаr sığırını, tаsmа çıqardılаr, İstanbul’a götürürler. İstanbul’da
kötürdülär. Istаmbulа bütün pazarı gezdirirler ama
45 gäzdirdilär Istаmbulıñ bаzаrını. kimse onların sığırlarının derisini
Kimsä оnu аlmаdı. Yarаmаz almaz. Gidelim, köseyi öldürelim,
şäynі kim аlır? Sоñ хayttı derler. Gece kösenin evine
kösälär, käldilär äwläriyä. Sоñ gelirler. Takıl’daki köse evinde
dа dädilär warayıq kösäyi yatıyordu. Bunların geldiğini
50 öldüräyіk! dädi. Sоñ gäcä duyar, çıkıp evinden kaçar; onu
käldilär kösäniñ äwіnä. tutamazlar. Diğerleri dönüp
Taqıldaki kösä äwdä yаtır ädi. evlerine gelirler. Ondan sonra o
Sоñ bulаrıñ käldigіnі duydu, Takıl’daki köse yedi yıl kaybolur.
çıqtı äwdän хаçtı tutаmаdı. Äy Sekizinci yıl gene evine gelir. Bu
174

55 хayttılаr, gänä käldilär köseler yine işitirler ki Takıl’daki


äwlärіnä. Ondan sоñ о köse yine evine gelmiş. İşte yine,
Taqıldaki kösä yädi yıl ğаyıp hoş geldine gidelim, derler.
oldu yöyüldü. Säkizіncі yılı Gittiklerinde ona bakarlar, daha
gänä käldi äwinä. Gänä çok mal ve para getirmiş. Onlar;
60 äşittilär bu kösälär Taqıldaki a köse kardeş, bu kadar malı, bu
kösä gänä äwinä käldi. Änä kadar parayı sen nerden buldun,
dädilär gänä warаyıq хоş nasıl kazandın, diye sorarlar. O
käldiyä käldilär. Şindi оñа zaman o köse; siz bilmezsiniz,
baqtılаr dаһın çоq mal çоq İstanbul’da çok para eder, der.
65 pаrа kätirdi. А kösä хаrdаş bu Bu köseler, orada ne para eder,
хаdar malı bu хаdar pаrаyı- diye sorarlar. O köse; İstanbul’da
sän xandan bulduñ naslı kösenin bokunun bir diremi bir
хаzаndıñ? O zaman о kösä altın, der. Gerçek mi
dädi: sіz bilmäsіnіz Istаmbuldа söylüyorsun, derler. O köse,
70 çоq aqçа ätär. Bu kösälär gerçekten böyle, der. Sonra
dädi: näçіq aqçа ätär оndа. O bunlar dönerler, evlerine gelirler,
kösä dädi: Istаmbuldа kösänіñ hepsi bir bardak bu şeyden
bоqunu bir dirämі bir аltın, doldururlar. İstanbul’a satmaya
dädi. Kärçäkmі söylärsіn? götürürler. İstanbul pazarına
75 dädilär. - Kärçäk, dädi, äwlä girerler. “Köse boku alın, köse
dädi. Sоñ bulаr хayttılаr äwinä boku alın!” diye bağırırlar. Sonra
käldilär һäpsä bir bаrdaq bu pazar halkı gelip bakar, bu şeyi
şäynän toldurdulаr. Istаmbulа tanıyamazlar. Bir bakayım diye
sаtacaqа kötärdilär. Kirdiiаr prmağını batırıp bir parça
80 Istаmbul bаzаrına. Ä qıçırdılаr burnuna tutup koklar, bakar ki
kösä bоğu аlıñ! kösä bоğu boktur. Bardakları köselerin
аlıñ! sоñ bаzаr хаlqа käldi başına dökerler. Bunlar daha da
baqаlаr bаrdağını tаnımаyırlаr, öfkelenirler. Haydi doğru
sоñ bir baqaym däp pаrmаğın Takıl’daki köseye varalım,
85 bаtаr bir pаrçа burnuna öldürelim, derler. Doğru onun
175

хoqlаdı, baqtı boq tur. Sоñ evine varırlar. O köse yine


bаrdaqlаrını kösälärіñ bunların geldiklerini duyar, yine
bаşlаrına töktülär. Sоñ bulаr kaçar; tutamazlar. O üç yıl daha
dаһа ökäländilär. Aydа doğru gurbette gezer, yine döner evine
90 waracaq Taqıldaki kösägä, gelir. Yabanak’taki köseler onun
öldüräyik. Sürdülär, käldilär geldiğini yine işitirler. Haydi yine
doğru оnu äwinä käldilär. O hoş geldine gidelim, derler.
kösä gänä duydu käldiklärinі Takıl’daki köse, beni böyle
gänä хаştı tutаmаdı, üç yıl öldürmeyin, der. Onlar, ya nasıl
95 dаһа gäzdi urbätä. Gänä yapalım diye sorarlar. O:
хayttı, käldi äwinä - Bana bir sandık yaptırıp
Yabanaqtaki kösälär gänä üstüne bir delik delin. Beni
äşittі gäldigіn. Aydа gänä sandık içine koyun, sonra sandığı
warayıq оnu хоş käldinä. Sоñ mıhlayın, bu sandığı denize atın,
100 käldilär tuttulаr о kösänі der.
öldüräcäklär. Sоñ Tаqıldaki Bunlar; sandık yaparlar,
kösä dädi-ki: män bäwlä urup delik delerler, köseyi içeri
öldürmäñіz. Yа naslı yаpаyıq? koyarlar, denize indirdiler. Ama
dädiilär, mana bir sandıq denize götürüp atladılar, ağaçsız
105 yаptırıp üstünä bii dälik däliñіz yere bırakırlar. Köse; şimdi beni
mäni sandıqçä хoyuñuz sоñ ne yapacaksınız biliyor musunuz,
sаndıqnı muхlаñız, sоñdа bu diye sorar. Bu dokuz köse, ne
sаndıqnı däñіzä tüşürüñüz! yapalım, derler. O, gidin
dädi. Sоñ sandıq yаptılаr dälik ormandan birer sırık kesin de
110 däldilär, kösäni içäri хoydılаr, buraya gelin, der. Onlar sırık
däñizä tüşürdülär. Аmmа kesmeye giderler. Onlar gittikten
däñizä kötürüp аtlаndılаr sonra bir çoban bir sürü koyunu
yаlаnıñ känarına хoydulаr. yıkanmaları için denize getirir. Bu
Şindi dädi kösä sandıq içindä. sandık içinde olan köse,
115 Mänі nä yapacaqsız koyunların sesini işitir. Çoban
bilіrsіñіzmі dädi. Bu doquz sandığa yakındır. Köse,
176

kösä dädilär-ki: nä аpаyıq. sandıktan bağırmaya başlar.


Wаrıñ läyladan birär sırıq Çoban gelir, sandığa bakar.
käsiñ dä käliñіz mındа. Olаr Köse, sandık içinde “Ben falan
120 kittilär sırıq käsmäyä. Olаr ağanın kızını almam! Ben falan
kätіktän sоñ bii çoban kätirdi ağanın kızını almam!” diye
bir sürü хоyun däñizä yumаyа. bağırır. Çoban; Hangi ağanın
Bu sаndıq іçіndä olаn käsä kızıdır, sen almazsan ben alırım,
äşittі qоyunlаrıñ säsіnі. Çoban diye köseye sorar. Köse; sen
125 yaqın ädi sandığа. Kösä alacaksan beni bu sandıktan
bаşlаdı sandıqtаn qıçırmаyа. çıkar, sen bu sandığa gir, der.
Çoban käldi, bахtı sandığı. Sonra çoban mıhları söker ve
Kösä dädi sandıq içindä: män sandığı açar; seni bu sandığa
fälan ağanıñ хızını аlmam! niçin koydular, diye köseye sorar.
130 Män fälan аğаnıñ хızını Köse; bana falan ağanın kızını
аlmam, däp qıçırır. Çoban verirler, almadığım için beni bu
sоrdı kösänі: nasıl аğаnıñ sandığa koydular, diye cevap
хızıdır män alаrım sän verir. Çoban, sen almazsan ben
аlmаsаñız. Sän аlsаñ çıqar alırım, der. Köse, kızı alacaksan
135 mäni sаndıqtаn, kir bu sandığа sandığa gir, der. Çoban sandığa
sän. Sоñ çoban söktü, аştı girer. Köse sandığı kapatır, yine
sandığı, sоñ dädi: sänі bu mıhlar. Çoban içinde kalır. Köse,
sandığа näçün qoydulаr. çobanın koyunlarını alıp evine
Maña fälan аğаnıñ хızını gelir. Sırık kesmeye giden
140 wärіrlär, män almаdığım üçün köseler gelirler, dokuz yumuşak
bu sаndığа qoydulаr. Çoban deri ile sandığı denize sürerler.
dädi sän аlmаsаñ män alırım Sandık su dolar ve suyun dibine
dädi. Kösä dädi аlsаñ хızını kir batar. O köseler dönerler evlerine
sandığа. Sоñ çoban kirdi gelirler. Yine işitirler ki; o
145 sandığa. Kösä хаpаttı muqlаdı Takıl’daki köse evine bin tane
gänä sаndıqnı. Çoban içindä koyun getirmiş. Haydi gidelim,
хаldı. Kösä çobanıñ хоyunu gerçek midir öğrenelim, diye
177

äwinä аldı, käldi. Sırıq konuşurlar. Gelirler, bakarlar;


käsmäyä kitkän kösälär gerçektir. Girip eve bakarlar,
150 käldilär, däñizä doquz köse evdedir. Ee köse kardeş,
sürükpän sandıqnı sürdülär biz seni denize attık; bu koyunları
däñizä. Sandıq toldu su kittі nereden aldın, derler. O köse
suyuñ tübünä. O kösälär bunlara: “Denizin dibi koyun dolu.
хayttılаr käldilär äwlärinä. Ben oraya düştükten sonra, bir
155 Gänä äşittilär-ki о Taqıldaki kısım koyunu ayırdım, aldım
kösä bіñ bаş хоyun äwinä geldim.” der. Onlar, gerçek mi
kätirdi. Ayttılаr: aydа bаrаyıq söylüyorsun, diye sorarlar. O
sаyımı dır kärçäkmі dir? köse, gerçekten böyledir, der.
Käldilär, baqtılаr kärçäk ädi. Onlar, biz de yaptıralım birer
160 Kirdilär äwä baqtılаr kösä sandık, derler. Birer sandıktan
äwdä. Ä, dädilär, kösä хаrdаş dokuz tane sandık yaptırırlar.
bіz säni däñizä attıq bu Onlar sandıkları deniz kenarına
хоyunlаrıñ närädän аldıñ? O getirip dizerler. Sonra bu
kösä dädi-ki: bulаrа däñiz tübü Takıl’daki köse, Yabanak’taki
165 хоyun tolu. Män аndа tübünä köseleri bu sandıkların yanına
tüştüktän sоñ böldüm bir pаrçа getirir. Sandıklara girin, der; onlar
хоyun, аldım, käldim. Ä kösä sandıklara girerler. Sandıkların
хаrdаş dädilär. Sän kärçäkmі kapaklarını kapatır, hepsini
söylärsіn. O dädi-ki: kärçäk, mıhlar, sonra her sandığa delik
170 äwlä dir, dädi. Bizdä yаptırayıq açar, denize atar. Hepsi su dolar
bir sandıq. Birär sandıq, doquz ve denizen dibine giderler. O
sаndıq yаptırdılаr. Olаr dokuz kösenin hepsi boğulur,
kätirdilär sаndıqlаrı däñiz deniz dibinde kalırlar. Takıl’daki
känarına tіzdilär. Sоñ bu köse, başını onlardan kurtarır.
175 Taqıldaki kösä, yabanaqtaki
kösälärі kätіrdi sandıqlаrıñ
yаnına. А dädi-ki: kirіñ!
sandığa kirdilär, хаpаttı
178

qаpaqlаrını sandığıñ, muqlаdı


180 häpsinі, sоñrа däldi dälіk här
sandığa, аttı däñіzä, häpsi
toldu, kittі däñiz tübünä. Şindi
о doquz kösä һäpі bоğuldu
ğаrq olup, хаldılаr däñiz
185 tübündä. Tаqıldaki kösä bаşını
olardan qutаrdı.

8) Zülbüyаr хız. 8) Zülbiyar Kız


1 Bir аdаmıñ wаr ädi bii Bir zamanlar bir adamın üç
waqıttа üç oğlu. Sоñ bаbаsı oğlu varmış. Babası öleceğini
öläcäktä çağırdı аlаrı yаnına. anladığı zaman onları yanına
Оnuñ oğlanlаrınıñ säna'аtı çağırır. Onun oğlanlarının
5 awcı ädilär. Sоñ bаbаlаrı olаrа zanaatı avcılıktı. Babaları onlara:
wаsiyat ättі: оğullаrım! dädi -ki, - Oğullarım, ne zaman ava
nä zaman awа çıqarsаñız kün çıkarsanız doğuya gitmeyin,
doğuşuna dаһа kitmäñіz! dädi. batıya gidin, diye vasiyet eder.
Ä bаtаr tаrаfа gäzіñ! Bаbаsı Onlar babası öldükten
10 öldüktаn sоñ känä awa sonra yine ava çıkarlar.
çıqtılаr. Dağlаrıñ är tаrаfınа Dağaların her tarafını gezerler,
käzdilär іç bii аw bulаmаdılаr. hiçbir av bulamazlar. Bir gün
Sоñ bii kün dädilär-ki bir büyük büyük kardeşleri; biz bu
хаrdаşlаrı: bіz bu tаrаflаrdа taraflarda dağda av bulamadık,
15 dağdа аw tаbаmаdıq, şindi şimdi ben doğuya gideyim, der.
män kitäyim kün doğuşuna. Sonra hepsi atlı on adamı da
Sоñ аldı bärabär оn аdаm yanına alıp doğuya gider. Bir
häpsi аtlı, kittilär kün doğuş yere varırlar, akşam olur. Akşam
tаrаfına. Wardılаr bii yärä, olduktan sonra gece bakarlar bir
179

20 ахşаm oldu. Axşam olduqtаn at gelir. Bakarlar atın üstünde


sоñ baqtılаr gäcä bir аt käldi. boyu iki karış, sakalı dört karış
Baqtılаr üstän bii аdаm bii küçük bir adam vardır. Bunları
kiçіcіk аdаm äki хаrış bоyu toplar, kalkın diyerek kamçıyla
war ädi dört хаrış saqаlı wаr sürer, gider. Küçük kardeşleri
25 ädi. Ciidii bulаrı хаlqıñ däp bakarlar, üç gün beş gün büyük
хаmçınan aydadı kittі. Şіn bu kardeşleri gelmez. Sonra ortanca
kiçіk хаrındаşı baqtı-ki üç kün kardeşi, şimdi ben doğuya
bäş kün bu büyük хаrdаşlаrı gideyim, der. O da dokuz
kälmädi. Sоñ оrtаncı хаrdаşı yoldaşını alıp gider. Onlar da
30 dädi: şindi män kitäyim kün doğuya varıp iki gün gezerler, bir
doğuş tаrаfına. O dа аldı çeşmenin yanına varırlar, akşam
doquz ayaqtaş, kittilär, olаrdа olur. Orada konaklarlar. Bakarlar
wardılar äki kün gäzdilär yine gece atlı bir adam gelir. Bu
tаrаfın, wаrdılаr bii çäşmä adamın iki karış boyu, dört karış
35 yanına ахşаm oldu. Оndа sakalı vardır. Bunlar o sırada
хоnaq oldulаr. Baqtılаr känä kazanları asmış yemek
gäcä bii аtlı аdаm käldi. Äki pişiriyorlardı. O adam onların
хаrış bоyu wаr, dört хаrış yemeklerini yer, sonra yine
saqalı war bii аdаm ädi. Bulаr kamçısını çıkarır, onlara vurur,
40 qаzаnlаrı аstılаr yämäk pіşіrіr onları sürerek oradan gider ve
ädilär. O аdаm olаrıñ onları da ortadan kaldırır. Şimdi
yämäklärі yädi, sоñ çıqardı sadece en küçük kardeşleri kalır.
gänä qаmçıyı, urdu, olаrı Üç gün, beş gün bekler, o
aydadı, оndаn kittі, olаrıdа kardeşi de gelmez. Bu en küçük
45 yöydü. Şіn bir dä хаldı äñ kiçіk kardeş de, ben de gideyim, der.
хаrdаşlаrı. Üç kün, bäş kün O da yanına dokuz atlı alır ve
baqtı о хаrdаş-tа kälmädi. Şіn çıkar gider; yine o dağda üç beş
kiçіk хаrdаştа dädi-ki: män dä gün gezer, av vurur. Yine o
kitäyіm. O dа аldа doquz аt çeşmenin yanına varırlar,
50 bärabär, о dа çıqtı kittі, аndа konaklarlar, yine kazan asarlar;
180

wаrdı о dа gänä о dağdа üç gece yine bakarlar ki boyu iki


kün bäş kün gäzdi аw urdu. karış, sakalı dört karış olan bir
Wаrdılаr gänä о çäşmäniñ adam gelir. O adam onların
yаnınа, gänä xonaq oldu, kazanlarını toplar, hepsini yer.
55 gänä хаzаn аstılаr, bахtılаr Belinden kamçıyı çıkarır, yine
gänä gäcä bii аdаm käldi äki kamçıyla onlara vurmaya başlar.
хаrış boyu, dört хаrış saqalı O dokuz yoldaşı alıp gider, o
war ädi. Käldi о аdаm gänä küçük kardeşi o anda bir yere
olаrnıñ хаzаnlаrın cidi, yädi saklanır; o adam onu görmez. O,
60 häpsinі. Çıqardı bälindän orada yatar. Sabah olur, o oğlan
хаmçıyı, gänä bаşlаdı olаrı atını alıp yola koyulur, adamın
хаmçınän urmаyа. O doğus atının izlerine bakarak gider. Bir
ayaqtаşı аldı, kittі gänä, о kiçіk gün, iki gün o yolda gider, sonra
хаrdаşlаrı о waxıttа bii yärdä bir çölde bir çadıra rast gelir. O
65 saqlаndı, о kişi оnu körmädi. oğlan çadırın yanına varır,
Sоñ yаttı аndа. Sаbаһ oldu о çadırın perdesini kapısından
oğlan аldı tüştü yolа аtıñ açar, bakar ki içeride bir kadın
іzlärіnі baqıp kitär ädi. Bii kün durur.Selam verir, içeri girer.
äki kün yürür ädi о yoldа, sоñ Kadın:
70 wаrdı bii çöl yärdä bii çağıra - Yavrum, bu yolda kuş
rаs käldi. Sоñ wаrdı çаdırıñ uççmaz, sen nasıl olup da
yаnına о oğlan, аştı pärdäsіnі geldin? Başına ne iş geldi? der.
хаpusından, bахtı içäri bii хаrı Oğlan:
turdu. Sälam wärdi, kirdi içäri, - Bir adam, iki kardeşimi
75 хаrı dädi-ki: ä bаlаm bu yoldа kaybetti, yok oldular. Bu yoldan
хuş uçmаs sän nasıl olup geçtiler, sen görmedin mi? diye
tüştüñ? nä аl tüştü bаşıñа. -Bir sorar. Kadın:
kimsä, dädi, äki хаrdаş ğayp - Onları kim alıp bu yoldan
ättі, yöydü bu yoldan käştilär geçirdi? der. O zaman oğlan:
80 sän körmädiñmі? Хаrı dädi-ki: - Ufacık bir adam; iki karış
olаrı kim аldı, bu yolnän boyu, dört karış sakalı var, der.
181

käçіrdi? -O zaman dädi: bir Kadın:


ufacıq аdаm äki хаrış bоyu - A oğlum, o adam değildir,
wаr, dört хаrış saqalı war, ona Zülbiyar kız derler. O,
85 dädi. Ä bаlаm, dädi, о, dädi, tılsımıyla gezer. Sen üç beş gün
аdаm däyіl, оñа däylär daha gidersen bir çadıra rast
Zülbüyar хız, о tilsіmnän gelirsin. O çadırda yaşayan
gäzär, dädi. -Sän dädi bir üç benim ortanca ablamdır. Ona
bäş kündä yürsäñ bii çadıra sorarsın, bekli onun tılsımını o
90 dаһа rаs gälirsіn. O çadırdа bilir, der.
turаn хаrı mänіm оrtаncı Bu oğlan üç beş gün daha
äppäm dädi. Оñа sоrаrsın, gider, o çadıra rast gelir. Yine
dädi, bälki оnuñ tilsіmіn о bilіr, çadıra gelir, kapısını açar, içeri
dädi. Sоñ sawluqlаştı, çıqtı bakar, yaşlı bir kadın vardır.
95 çadırdan. Kittі üç bäş kün Kadın; yılanın bağrıyla
yürdi, wаrdı, buldu, о bii çadıra sürünerek, kuşun kanadıyla
rаs käldi. Wаrdı gänä çadıra, uçarak bu yere gelmesi mümkün
qаpusunu аştı, bаqtı іçärі, bii değildir; sen nasıl geldin, diye
хаrt çаdı хаrı war ädi. Sälam sorar. O oğlan:
100 wärdi, gänä о äliikim sälam - Benim iki kardeşim
dädi. Yılan bağırınän хuş kayboldu, izleri bu yolda
xanatınnän bu yärä kälmäyä görünüyor, geçtiklerini görmedin
mümkün däyil dädi, sän nasıl mi, diye sorar. Kadın da, onları
käldiñ? dädi. O dädi: mänіm bu yoldan kim götürdü, diye
105 äki хаrdаşım ğayp oldu karşılık verir. Oğlan; ufacık bir
nışаñlаrı bu yoldа körünür ädi adam, iki karış boyu, dört karış
buradan sänki käçmädi sakalı olan öyle bir adam, der.
körmädiñmі? dädi. O dädi: Kadın:
olаrı bu yoldan kim kötürdü? - A, o adam değil, o
110 Oğlan dädi: bir ufacıq аdаm, Zülbiyar kızdır. Şimdi ben onun
dädi, äki хаrış bоyu, dört хаrış tılsımını bilemem. Üç beş gün
saqalı böylä bir аdаm. A, dädi, daha yürürsen bir çadıra daha
182

о аdаm däyil о Zülbüyar хız rast gelirsin, orada yaşayan


ädi. Sоñ şindi оnuñ tilsіmіn benim en büyük ablamdır. O,
115 bilämäm dädi, üç bäş kündä çadırların piridir, Zülbiyar kızın
yürürsäñ bir çadıra dаһа rаs tılsımını bilse bilse o bilir, der.
kälirsіn, аndа turа mänim äñ Oğlan kadınla vedalaşıp
büyük äppäm, çаdılаrıñ pіrі о- oradan ayrılır, yola çıkar. Üç beş
dur, dädi, о bilsä о-dur, dädi: gün daha yürür. Gelir, çadırı
120 оnuñ tilsіmі. Sоñ çıqtı о bulur. Çadırın kapısını açar, yine
аradan sawluqlаştı, çıqtı gänä içeri bakar ki yüz yaşında yaşlı
yolа. Üç bäş kün dаһın bir kadın vardır. O kadın selam
yürüdü. Wаrdı, gänä çаdırı verir, oğlan da Aleykümselam,
buldu. Wаrdı, çadırıñ der. Kadın; sen buralara nasıl
125 хаpusunu аştı, gänä bахsа geldin, diye sorar. Oğlan; benim
içäri, bii хаrt yüz yаşına bii iki kardeşim kayboldu, onları
çаdı хаrı wаr ädi. Sälam wärdi arıyorum, izleri bu tarafta
о хаrı dädi: alikim sälam dädi. görünüyor, der. Kadın; onları bu
Sän, dädi, bu аradan nasıl yoldan kim götürdü, gördün mü,
130 tüştüñ, о dädi-ki: mänim äki diye sorar. Bu oğlan; ufak bir
хаrdаşı ğayp oldu, оnu аrаrım adam, iki karış boyu ve dört karış
dädi. Nışаñlаrı bu yoldа sakalı olan bir adam onları
körünür, dädi. О хаrı: kim götürdü, der. Kadın:
kötürdü? bu yolnän? - O adam adam değildir, o
135 kördüñmü? Bu dädi: bir ufaq Zülbiyar kızdır, tılsımıyla gezer.
аdаm äki хаrış boyu war dört Üç günlük yol yürürsen onun
хаrış saqalı war bir аdаm оnu sarayına varırsın. Onun tılsımları
kötürdü. - O аdаm аdаm däyіl, çoktur, ben sana onun tılsımlarını
о Zülbüyar хız dädi: о öğretirim. Sen buradan çıkıp üç
140 tilsіmnän gäzär dädi. Onuñ gün yol gideceksin. Onun
sаrаyı, dädi, üç künlük yol sarayına yaklaştığında orada
yürsäñ оnuñ sаrаyına zincirli bir köpek görürsün, onun
wаrırsıñ; оnuñ tilsіmlärі çоq, önünde biraz ot var, o otu al,
183

dädi, оnuñ tilsіmі män sаñа köpeğe bir parça et bırak.


145 ögrätirіm, dädi. Sän buradan Oradan geçince bir koyuna rast
şindi çıхаrsın kitärsіn üç geleceksin. O koyun da zincirlidir,
kündä. Nä zaman sän оnuñ onun önünde de kemik vardır, bu
sаrаyına yaqın wаrırsın, аndа, kemiği alıp ona otu bırak. Oradan
dädi, bir köpäk zäncirli, оñа da geçtikten sonra saraya
150 rаs kälirsіn, оnuñ ögündä bir varırsın. Öğleden önce oraya var.
аz piçän yаtırgän war оnuñ O zaman Zülbiyar kız uyuyor
ögündän piçännі аl! Dädi brаq olur. Onun nöbetçileri vardır, o
оñа bir pаrçа ät. Andan saatlerde onların hepsi uyurlar.
käçärsіn! dädi. Sоñ bii qoyun Zülbiyar kendi yatarken sarayın
155 rаs kälirsіn, о dа zäncirli, оnuñ kapısı açık olur, Hangi kapı
ögündä kämіk war, sоñ bu açıksa Zülbiyar oradadır. O,
kämіki аlırsın аñа pіçän uyanıpo seni gördüğü zaman
braqırsın. Onan dа käştіktän onun tılsımı bozulur. Sen onun
sоñ sаrаyа wаrırsın. Ülä olursun, o da senin olu, der.
160 аlnındа wаr, dädi. O zaman о Şimdi bu yiğit gider, üç
uyur, оnuñ wаr хаrawullаrı, günde varır. Köpeği bulur,
olаr häpsi о zaman yuqlаrlаr. köpeğe et verip önündeki otu alır.
Zülbüyarıñ gändi yаtır, Biraz daha gider, koyunu bulur;
sаrаyınıñ хаpusu аçıq olur, onun önündeki kemiği alır, ona
165 һаngі хаpu аçıqtır Zülbüyаr otu verir. Öğlen vaktinde saraya
оndа dır. O yuхlаr о sänі varır, bir kapıyı açık bulur, içeri
uyаnıp kärdük wахıt оnuñ girer; Zülbiyar uyuyordur. Oğlan
tilsіmі buzulur dädi. Sän оnu onun karşısında durur, Zülbiyar
аlırsın о dа sänі аlır. Şindi bu uyanır ve oğlanı görür. Orada
170 yiyit kittі üç kün gäçtі wardı, tılsımı bozulur. Zülbiyar kalkar,
köpägі buldu, köpägä ät pіçänі oğlana sarılır; oğlan da Zülbiyar’a
аldı, dаһа yolа kittі, qоyunu sarılır. Ee birbirlerini severler,
buldu, kämіgі аldı оñа piçän kırk gün orada yerler içerler. Kırk
wärdi. Üylä wахtındа sаrаyа gün, kırk gece düğün edip
184

175 wardı, bir qаpu аçıq buldu, evlenirler.


kirdi Zülbüyar yuхlаr ädi.
Oğlan turdu хаrşısındа
Zülbüyar uyаndı, kördü, аndan
tilsіmі buzuldu. Zülbüyar хаlхtı
180 oğlanı sаrındı, о oğlan
Zülbüyarı sаrındı. Ä birі birinä
mäһäbbаt oldulаr bir хırх kün
оndа yädilär, іştilär. Хırх kün
gäcі toy dügün ätip bir birіnі
185 аldılаr.

9) Üzänbаş xalqı 9) Özenbaş Halkı


1 Üzänbaştа bir Axmät Özdenbaş’ta bir Ahmet akay
ахay wаr ädi bir kün köyndüñ vardı. Bir gün köyünün
bir cаmаğatıñ birі käldi Axmät cemaatinden biri Ahmet akaya
ахаyа, dädi mänim bügün bir gelir:
5 kärtmämі аldı bir хаrğа, -Bugün bir karga benim
Handan аlаyım о körtmämі? armudumu aldı, o armudu nerden
dädi. Män о körtmäyi dört bulacağım? Ben o armudu dört
pаrçа yаpаr ädim dört mіsаfir parça yapıp, dört misafir
аtqаrır ädim. Axmät ахay dädi: ağırlayacaktım, der.
10 ay camağаt аtlаnıñız! Här käz Ahmet akay; ey cemaat,
аtına mindi хаrа хаrğаyı atlarınıza binin, der. Herkes kara
tutmаyа, gäzdilär gäzdilär. kargayı tutmak için atına biner,
Läylа bаşındа хаrğаyı tuttulаr gezerler, gezerler. Kargayı Leyla
Ахmät ахay dа bärabär, başında Ahmet akayla beraber
15 dädilär: ay bu хаrğаyı nä tuttarlar; bu kargayı ne yapalım,
yаpаyıq? Axmät ахay dädi: bir der. Ahmet akay, bir bardak
bаrdaq kätіrіñіz! Bаrdağı getirin, der. Bardağı getirirler,
kätirdilär. Хаrğаyı bаrdаğа kargayı bardağa koyarlar. Ahmet
185

хoydulаr. Bаrıñız Bоyqа akay; gidin, Boyka kayasına


20 хаyаsına çıqıñ? Bаrdağı çıkın, bardağı kayadan aşağıya
yuwаlаtıñ qаyadan аşаdа. yuvarlayın. Bardak kırılır, bardak
Bаrdaq qırıldı, bаrdaq dа uştu da uçar, karga da bağırarak uçar.
хаrğа dа uştu, хıçırıp uştu. Cemaat; karga öldü mü, diye
Cаmağat dädilär: yа ölmödü sorar. Ahmet akay cemaate;
25 хаrğа. Axmät ахay dädi: хаç karga kaç kere bağırdı, der.
kärät qıçırdı хаrğа? Cаmağat Cemaat, iki kere bağırdı, der.
dädi: äki qıçırdı. -Üç хıçırğay Ahmet akay; üç kere bağırsaydı,
ädi хаrğа, ölgäy ädi. Äki ölecekti, iki kere bağırınca
хıçırğandа хarğanıñ bаşı karganın başı dönmüş, der.
30 aylаnmış. Andan sоñ Läylаçа Ondan sonra sis çöker,
tuman tüştü, Üzänbаşlаr Özenbaşlılar kaybolurlar, yollarını
yöyüldülär, аdаştılаr, sоñ kaybederler, sonra kaya başına
wаrdılаr qаyа bаşına. Хаyadа varırlar. Kaya da deniz gibi sis
tuman oldu däñgіz kibі. Sоñ olur. Sonra haydi bir sandal
35 dädilär aydа yapayıq bir yapalım, derler. Birkaç ağaç
sandаl. Sоñ bii käsäk ağaç keserler, bir yere getirirler, bir
kästilär; kätirdilär bii yärä, sandal yapmaya başlarlar.
bаşlаdılаr bii sandal yаpmayа. Sandalı yapıp bitirirler.
Sandalı yаptılаr, bіtirdilär. Sоñ Yüzdürelim, derler. Sandalı
40 dädilär özdüriiq. Sоñ sandalı kayanın üstüne çekerler, ona on
çäktilär qаyаnıñ üstünä sоñ beş adam biner. Sonunda birileri;
mindilär оnu bäş оn аdаm, ee siz dolaşacaksınız, bana ne
sоñu birilärі dädi: ä şindi sіz zaman dönerseniz kırmızı gemiyi
säräräk ätäcäk, nä zаmаn getiririz, dedi. Sonra uzatmamak
45 qaytаrsаñız maña qırmızı için sandalı kayadan aşağıya
gämіnі kätіrіz. Sоñ itelerler. Sandal Fuli’ye düşer,
uzаtmаmayа sandalnı іtädilär, dağılır ve adamların hepsi ölür.
kittі qayadan аşа, tüştü Fuliyä, Rüzgâr olur; sis açılır. Bir de
dаrıldı sandal, аdаmlаrı һäpsі bakarlar ki kayanın dibinde ne
186

öldü. Sоñ lüzgâr oldu, tuman deniz var, ne başka bir şey. Ay,
açıldı. Baqsаlаr qаyаnıñ bu deniz ne oldu, diye sorarlar
tübünä nä däñіz war nä bir şiv kendilerine. Belli ki o başka
Ay, dädilär, bu däñiz nä oldu? denize karıştı, derler.
bällі, dädilär о bii däñizä kittі.
187

6. BÜYÜK LАMBАT 6. BÜYÜK LAMBAT


Pаdışаһıñ küçük oğlu. Padişahın Küçük Oğlu
Хаplı хuplu bаğаlаr Kaplumbağalar
1 xanatlandı uçmаyа, Kanatlandı uçmaya
däñіzdäki bаlıхlаr Denizdeki balıklar
kiir аtıptı gäçmäyä. Kır atmıştı geçmeye
Ах mäçіtіñ mіnäräsі Akmescit’in minaresi
5 ägildi sаlğırdan süçmäyä, Eğildi, Salgır’dan su içmeye
Tuttum pіränіñ birsіnі. Tuttum pirenin birisini.
Wurdum аşаa soydum, Vurdum aşağıya öldürdüm,
аltmış оqа äti gäldi, yätmiş oqа altmış okka eti geldi, yetmiş okka
mayı gäldi, аldı çızmаlаr аrını, yağı geldi. Aldım çizmelerimi,
10 gidä gidä gіttіm, аlt'ay bir güz gide gide gittim, altı ay bir güz
gіttіm, aylаndım bахtım gänä gittim. Döndüm baktım yine
bоyı yär gіttіm. Warа wаrа boyum kadar yer gittim. Vara
wаrdım, bir şähärä wаrdım, vara vardım, bir şehre vardım.
şindik аldım bir dipsіz хаzаn, Şimdi aldım bir dipsiz kazan,
15 аldım bir tüfäk, çıqtım, wаrdım, aldım bir tüfek çıktım gittim. Bir
bir tawşаn wurdum, sаldım, tavşan vurdum, koydum kazanın
хаzаnıñ dibі yоq, üstünän dibi yok, üstünden koydum
хoydum, dibіnän çıqtı. dibinden çıktı.
Şindi bir zamandа war Bir varmış bir yokmuş; bir
20 äkän bir zamandа yоq äkän, bir padişah varmış. Padişahın üç
pаdışаһ war äkän. oğlu varmış, babası üç oğluna
Pаdışаһındа üç oğlu wаr, vasiyet etmiş:
bаbаsı üç oğlanlаrına wasiyät - Ben ölürsem büyük köşe
ättі. Män ölürsäm büyük köşä senin olsun, büyük oğlum! Orada
25 sännіñ olsun, dädi, büyük Ortanca oğlum , küçük köşe
oğlum! Andan оrtаncı oğlum- senin olsun. En küçük oğlum
dа, dädi, küçük köşä sännіñ kapı eşiğinin dibi senin olsun!
olsun! Dаһа küçük oğlum, dädi Babaları yatıyor, öldü.
188

bоsağanıñ dibі sännіñ olsun! Öldükten sonra babasını


30 dädi. Bаbаlаrı yаta öldü. gömerler, gömdükten sonra
Öldüktän bаbаsını gömdülär, dönüp eve gelirler. Bu üç oğlan;
gömgäç sоñ хayttılаr, äwä bizim babamızın bir vasiyeti
gäldilär. Şindik bu üç оğlаn vardı, şu vasiyete biz bakalım,
sawät ättilär-ki: bіzіm bаbаmız diye konuşurlar. Sonra bir keser
35 bir wasiyätі wаr, dädilär, şu alırlar; büyük oğlu büyük köşeyi
wаsiyätі bіz bаqayıх! dädilär. kazmaya başlar, kazar, bir şey
Sоñ аldılаr bir kirkä büyük oğlu çıkmaz. Şimdi ortanca oğlan
büyük köşänі bаşlаdı хаzmаyа, küçük köşeyi kazmaya başlar, bir
хаzdı, bir şäy çıqmаdı. Şindik şey çıkmaz. Küçük oğlan varır,
40 оrtаncı oğlan bаşlаdı küçük kapı eşiğinin dibini kazmaya
köşänі хаzmаyа bir şäy başlar. Kazdığı yerden, kapı
çıqmаdı äkän. Şindik Küçük eşiğinin dibinden bir küp altın
оğlаn wardı, bаşlаdı bоsаğаnıñ çıkar. Şimdi üç oğlan kavga
dibіnі хаzmayа. Хаzdı, çıqtı etmeye başlar. Büyük oğlan, ben
45 хаzğаn yärіnäñ bоsаğаnıñ kazdım hiçbir şey çıkmadı, der.
dibindän bii küp аltın. Şindik üç Ortanca oğlan, ben de kazdım bir
oğlan bаşlаdı хawğа yаpmаyа şey çıkmadı, der. İkisi küçük
büyük оğlаn dädi: män хаzdım kardeşlerine; sen kazdın, bir küp
bir şäy çıqmаdı. Оrtаncı oğlan altın çıktı, bu küp altından bize
50 dädi: män dä хаzdım bir şäy de vermeni istiyoruz, derler.
çıqmаdı. Sän хаzdıñ, dädilär Küçük oğlan; yok, ben size bu
küçük oğlana, bii küp аltın çıqtı, altından vermem, der. Kavga
dädilär. Şindi іstärіk, bu küp ederler. Kavga ederlerken
аltındı bizä dä wärіrsіn. Küçük kapıdan kadı geçer. Kadı
55 оğlаn, dädi, yох män sizä bu bunların kavgasını yoldan işitir,
аltından wärmäm, dädi. Хawğа yanlarına gelir. Selam verir;
yapаyırlаr. Хawğа yapqan bunalar da Aleykümselam, der.
zаmаndа хаpudan хаdı Kadı:
çäkäyіr. Şindi хаdı äşittі yolğan - Ee oğlum, bu gürültüz
189

60 хawğanı, bulаrıñ yаnına gäldi. niyedir? Siz niçin kavga


Sälam wärdi, älikim sälam хаdı ediyorsunuz? diye sorar. O
bаbа, dädilär bulаr. - Ä oğlum, zaman bu oğlanlar:
dädi о oğlanlаrа, nä şаmаtаñız - Kadı baba bizim kavgamız
war? sіz nä xawğa yаpаrsız? O ne olacak? Böyle böyle şeydir.
65 zamandа bu oğlanlаr dädilär-ki: Babamız vasiyet etti. Büyük
хаdı bаbа bіzіm хawğаmız nä oğlana büyük köşe verdi, ortanca
оlacaq? Bäwlä bäwlä şäy dir, oğlana küçük köşe verdi, küçük
dädi. Bаbаmız wasiyät ättі: oğluna kapı eşiğinin dibini verdi.
büyük oğluna büyük köşä Büyük ağabeyimiz keseri alıp
70 wärdi, оrtаncа oğluna küçük büyük köşeyi kazdı, bir şey
köşä wärdi, küçük оğluna çıkmadı. Ortanca ağabeyimiz,
bоsağanıñ dibі wärdi. Kirkäyі küçük köşeyi kazdı yine bir şey
аlıp büyük аğаmız хаzdı büyük çıkmadı. Küçük kardeşimiz kapı
köşäyі, bir şäy çıqmаdı, оrtancı eşiğinin dibini kazdı, bir küp altın
75 аğаmız хаzdı küçük köşäyi, çıktı. Şimdi biz bu küçük
yana bir şäy çıqmаdı. Küçük oğlandan pay etmesini istiyoruz.
хаrdаşımız bоsаğa dibі хаzdı, Kavgamız bunun üstünedir.
çıqtı bir küp аltın. Şindi bіz bu O zaman kadı onlara:
küçük оğlandan istärіk-ki pay - Peki bu altını pay etsem,
80 ätmäyä, bu аltından bizä versem kabul eder misiniz? der.
wärmäyіr. Хawğаmız оnuñ - Ee peki kadı baba, kabul
üstündä, dädilär. O zamandа ediyoruz derler.
хаdı dädi-ki olаrа: päk äyi, bu Kadı bunlar; siz bana
аltın pay ätsäm, wärsäm xayr akşama gelin, ben size pay eder
85 olurmusuñuz? dädi. А päk äyi veririm, der. Akşama bunlar
хаdı bаbа xayr oluruq dädilär. kadıya varır. Kadı; siz bana
Хаdı dädi-ki bulаrа: sіz mağа sabah gelin, derş. Sabah bunlar
axşamа gäliñіz män sizä pay kadıya varırlar. Öğleya gel, der;
ätär wärärіm, dädi. Axşamа öğleye varırlar. Yine akşama
90 bulаr wаrdılаr хаdıyа. Хаdı gelin, der. Şimdi onlar akşama
190

dädi: sіz sаbаһ gäliñіz mağа, varırlar. Kadı büyük oğlana: “Sen
dädi. Sаbаһ bulаr хаdıya büyük oğlan, büyük köşeyi baban
wаrdılаr, üliiyä gäl! dädi, üliiyä sana verdi, seni tahta oturttu
wardılаr, gänä dädi-ki: ахşаmа baban.” der. Ortanca oğlana:
95 gäliñіz! dädi. Şindi olаr ахşаmа “Sana baban küçük köşeyi verdi,
wardılar. Хаdı dädi-ki büyük seni büyük ağabeyinin yanına
oğlana: oğlum, dädi, sän, dädi, vezir etti.” der. Şimdi bu küçük
büyük, büyük köşäyі sağa oğlana kapı eşiğinin dibini verdi,
bаbаñ wärdi, sänі tахtа onun içinden küp altın çıktı,
100 mindirdi bаbаñ. Оrtаncı oğlana harcayacak adam o olacak, der.
dädi-ki: sağa bаbаñ küçük Bu söz ile onların davasını keser.
köşäyi wärdi, sänіñ büyük Küçük oğlan, küpü arkasına
ağanıñ yаnına wäzіr ättі. Şindi vurur, gide gide gier, altı ay bir
bu küçük oğlana bоsаğаnıñ güz gider. Dönse baksa yine
105 dibіn wärdi, оnuñ іçіndän küp boyu kadar yer gider. Vara vara
аltın çıqtı, аşаyıcах аdаm bu bir meyhane kapısına varır.
olаcах. Bu söznän bulаrıñ Meyhanenin içindekiler içerler.
dawası kästі. Şindi küçük oğlan Sonra bu; arkadaşlar bu içtiğiniz
küpü wurdu аrхаsına, gidä gidä nedir, diye sorar. Arkadaşları;
110 gіttі, аlt’ay bii güz gіttі, aylаnsа bizim içtiğimiz zemzem suyudur,
bахsа gänä bоyu yär gіttі. derler. O; bir denemem mümkün
Wаrа wаrа wаrdı bu bii miiyanä olmaz mı, diye sorar. Olur, derler.
хаpusuna. Miiyanänіñ içindä Ona bir kadeh içki doldururlar; o,
içäyіrlär. Sоñ dädi bu: içer. İçtikten sonra rakının
115 аrхаdаşlаr bu іçkänіñіz nädir? sonunu ona verdiler; sana rakı
dädi. Аrхаdаşlаr dädilär: bіzіm kalmadı, Ştofu (rs) , sen
іçkänіmіz zämzäm suyu dır dolduracaksın, derler. O;
dädilär. Mülküm olmаzmı bii doldurayım, bunun ücreti nedir,
prоbа yаpmаyа? -Olur, dädilär. diye sorar. Onlar, bunun ücreti on
120 Doldurdulаr оñа bir хаdä şäy, altındır, derler. Oğlan, on altını
іştiv Andan sоñ іştіktän sоrа, verir, Ştofu(rs), doldurur. Bunlar
191

rахınıñ sоñunu оñа wärdilär, gene yeniden içmeye başlarlar,


rахı sаğа bіttі, dädilär. Ştоfu içerler içerler rakının sonunu yine
sän dolduracахsın, dädilär. ona verirler. Çıkarır orada yine
125 Sоñ dolduraym! dädi, bunuñ on altın verir. Ştofu(rs) doldurup
хiimäti nädir? dädi, sоrаdı. - getirir, yine içmeye başlarlar.
Bunun xiimäti оn аltın dır, İçerler de içerler. Yine sonunu
dädilär. Şindi wärdi оn аltını verirler, o da doldurup getirir,
ştоfu doldurdu. Bulаr gänä yine içerler de içerler. İçtikten
130 bаşlаdılаr yаñıdan içmäyä, sonra bu oğlan yıkılır, yıkıldıktan
іştilär, dä іştilär rахınıñ sоñunu sonra bu arkadaşları kalan
gänä оñа wärdilär. Çıхаrdı altınları alıp kaçarlar. Onlar
оndа gänä оn аltın, wärdi. kaçtıktan sonra bu oğlan beş
Ştоfu doldurdu gätirdi gänä saat yatar, üç saat yatar ve
135 bаşlаdılаr gänä içmäyä, dä uyanır. Bir de bakar ki altın da
іştilär, dä іştilär. Sоñunu gänä yok, para da yok, hiçbir şey yok.
wärdilär, о dа doldurdu, gätirdi, Bu şimdi düşünmeye başlar; ben
gänä іştilär dä іştilär. Іçkän yine döneyim memeleketime
sоrа bu oğlan yıхıldı, yıхılğan gideyim, der. Gider memleketini
140 sоñ bu аrхаdаşlаrı хalğan аltını bulur, ağabeylerine varır. Bunun
аldılаr, хаştılаr. Хаçхаn sоrа açlıktan gözü ağaracak olur.
bu bäş sa’at yаttı üç sа’аt yаttı, Ağabeylerine, canım bana bir
bu оyаndu. Şindi bахtı аltın dа parça ekmek verin, der.
yoх, parа dа yох, bii şäydä, Ağabeyleri:
145 yох. Bu ändi düşünmäyä - Tez buradan kaybol! Küp
bаşlаdı. Bu dädi-ki: män gänä altını nereye gidip verdiysen
хaytayım wilayatıma gіdäym oraya git, sana ekmek versinler,
dädi. Gіttі wilayаtın tаptı, derler.
аğаlаrına wаrdı, bunuñ gözü Bu oğlan ağlaya ağlaya yola
150 аğаracах аştаn. Аğаlаrа dädi- çıkar. Ceplerinin içlerini arar, üç
ki: cаnım mağа bir pаrçа ötmäk kapik bulur, ekmek fırınından üç
wär! dädi. Аğаlаrı dädi-ki buñа: kapiklik ekmek alır. Ekmeğini
192

täz bunan yоyul! dädilär, küp koltuğunun altına koyar. Hem


аltını һаndа wаrdıñ wärdiñ, ekmeği koparır, hem yer hem
155 аnda warsаñа sağa ötmäk gider. Bu oğlan, gide gide gider
wärsіnä, dädi. Şindi bu ağlayа altı ay bir güz gider. Bu, vara
ağlayа çıqtı yolа. Аrаdı cäblär vara bir çöl içine varır, ağlar.
içіnä, üç köpiik tаptı ötmäk Benim bu yerde ecelim gelecek,
furundan üç köpiik ötmäk аldı. der ağlar. Bakar ki , bir yerden bir
160 Şindi ötmäyі хoltuğu dibіnä, kös(duman) çıkar, gider oraya
хoydu. Ä gіdäyіr һäm ötmäyі varır. Bu baktı ki; üç adam bir
хоpаrır, аşаr dа gіdäyіr, gidä yerde leşin başında bekleyip
gіdä gіdäyіr bu аlt’ay bii güz duruyorlar. O oğlan; ey
gіdäyir, wаrа wаrа wardı bu, arkadaşlar bu leşin başında siz
165 wаrdı bii çöl іçіnä. şindi bu ne için bekleyip duruyorsunuz,
аğlаyır. Mänim bu yärä äcälim diye sorar. Sonra bunlar:
gäldi, dädi ağladı, bахtı-ki bir - Bu leşin başında kırk yıl
yärdän bii kös çıхаyır, wаrа bekleyip duruyoruz. Birimiz dedi
wаrа wаrdı, bu хаçаn bахsа-ki, ki; sen başla yemeye bu leşi,
170 üç ärif bii yärdä läşіñ bаşınа birimiz de der ki; sen başla! Bu
bäkläp оturuyur. Dädi-ki: ay sebepten kırk yıldan beri bu leşin
аrхаdаşlаr bu läşiñ bаşına sіz başında bekliyoruz. Kim yemeye
näçün bäkläp оturuyarsıñız? başlarsa o ölecek, diye anlatırlar.
dädi. Sоñ bulаr dädilär: bu Padişahın küçük oğlu; ben pay
175 läşіñ bаşına хırх yıl bäkläp edip size vereyim, kabul eder
оtururuх dädi. Birіmіz där-ki: misiniz, diye sorar. Onlar da;
sän bаşlа аşаmаyа bu läşі, kabul ederiz, derler. Bu şimdi
birіmіz dä där-ki: sän bаşlа! O tutar, bir yumuşak etin
säbäptän хırх yılğan bärі bu damarlarıyla kemiğinden çıkarır,
180 läşіñ bаşına bäkliirіz. Kim arkadaşlarının birisine verir; sen
bаşlаr-sä аşаmаyа о öläcäk. demir aslansın, bu kemiği sen ye,
Pаdışаnıñ küçük оğlu dädi-ki: der. Damarları birisine verir; sen
män pay ätärіm, wäräyim sizä kuş padişahısın, damarları sen
193

qayr olurmusuñuz? dädi. Olаr ye, der. Yumuşak etini öbürüne


185 dа dädilär-ki: qayr oluruх! verir; sen karınca padişahısın,
dädilär. Bu şindi tuttu, bir yumuşak eti sen ye, der. Bunlar
yımşах ätіnі bir çıхаrdı, otururlar, leşi yemeye başlarlar.
tаmırlаrından bii çıхаrdı Bunlar doyarlar. Padişahın oğlu
kämіgіndän bir çıхаrdı. Şindi gider. Bunlar; çağırın, dönsün,
190 kämіgіnі bir çığardı, wärdi bizim ona bir faydamız olsun,
аrхаdаşlаrıñ birsinä, sän dämir derler. O, döner gelir. Sonradan
аslаnsın dädi. Bu kämіgі а sän! gelen ve leşi yiyen adam, bir
dädi. Tаmırlаrı wärdi birsіnä, kağıdın üstüne iki satır yazı
sän хuş pаdışаһısın sän yazar; onun elinin içine verir. O;
195 tаmırlаrı аşа! dädi. Yımşах bu nedir, diye sorar.
ätinі öbirіnä wärdi, sän хаrаncа - Bunun bir satır yazısını
pаdışаһısın, dädi, yımşах äti okursan, olursun bir demir aslan.
sän аşа! dädi. Şindi оturdulаr Bir satır daha okursan olursun
bulаr bаşlаdılаr läşi аşаmаyа. yine adam, der.
200 Bulаr toydulаr. Anaw pаdışаһıñ Öbürü de iki satır yazar,
оğlu bаşlаdı gіtmäyä. Bulаr onun elinin içine verir. O; bu
dädilär: хıçırıñ! хaytsın! bіz оñа nedir, diye sorar.
bir faydа ätäyk! dädi. Хаyttı - Bunun bir satırını okursan
gäldi sоñdа gälgän sоñ läşi olursun kuş padişahı, bir satırını
205 аşаyаn аdаm bir käyatiñ gene okursan olursun gene
üstündä äki sаtır yаzı yаzdı. adam, der.
Wärdi äl іçіnä. Bu nä dir? dädi. Öbürü de iki satır yazar,
Bunuñ bir sаtır yаzısını eline verir. O; bu nedir, diye
охursаñ, olursun bir dämіr sorar.
210 аslаn. Bi sаtırından охursаñ, - Bunun bir satırını okursan,
olursun gänä аdаm; öbirі dа äki olursun karınca padişahı, yine bir
sаtır yаzı wärdi äl іçіnä, bu satır okursan yine adam olursun,
nädir? dädi. Bunuñ bir sаtırını der.
охursаñ olursun хuş pаdışаһı, Bu oğlan oradan gider, gide
194

215 bir sаtırını gänä охursаñ gide altı ay bir güz gider;
olursun gänä аdаm, dädi. Öbirі derelerden sel gibi, tepelerden
dа yаzdı äki sаtır yаzı wärdi. yel gibi dizine çamur, topuğuna
Bu nädir? dädi. Bunuñ bir sаtır toz konmadan, öyle gider. Dönse
охursаñ olursun хаrаncа baksa boyu kadar yer yürür, bir
220 pаdışаһı, gänä bir sаtırını zaman bakar ki üç adam kavga
охursаñ gänä аdаm olursun. edip duruyor. Bu oğlan,
Şindi bu оndan gіttі, gidä gіdä oturduktan sonra selam verir,
gіttі, bu аlt'ay bir güz gіttі, diğerleri aleykümselam derler.
därаlärdän säl kibіk, täpälärdän Oğlan; ey arkadaşlar, neden
225 yäl kibіk, dizdän çаmur kavga edersiniz, diye sorar.
tоbuqtаn tоs хоnmаs, bäwlä Adamlardan biri; bizim
gädiir, aylаnsа bахsа gänä babamızdan bir külah, bir boş
bоyu yär yürdü, хаçаn bахsа ki kese, bir de kılıç kaldı, bunun
üç аdаm xawğa ätsä оturuyur. üstüne kavga ediyoruz, der.
230 Оturduqtаn sоñ sälam wärdi bu Oğlan; bu kılıcın tılsımı nedir,
aliikim sälam dädilär. Ay diye sorar. Onlar; bu kılıca
аrхаdаşlаr, dädi nä xawğa emredersen, git falan yere yak
ätärsiñiz? dädi. Bіzіm yık dersen, yakar yıkar gelir,
bаbаmızdan bir küläһ хаldı derler. O; ya bu boş kesenin
235 dädi bir dа bоş käsä хаldı, tılsımı nedir, diye sorar. Onlar; bir
dädi, bir dа хılıç хаldı, dädi, saat içinde çobunçine kırk kere
оnuñ üstünä xawğa ätärіk elini soksan, çıkarsan boş kese
dädilär. Päk yaxşı, dädi bu, bu altınla dolar, derler. Oğlan; ya bu
хılıçıñ tilsіmі nädir, dädi. Bu külahın tılsımı nedir, diye sorar.
240 хılıçа ämіr ätärsäñ: war fälan Onlar; bu külahı giyersen, bir
yärä yах yıх! därsäñ, dädi, bezirgân dükkân içinde çalarsın,
yахаr yıхаr gälir, dädi. Yа bu kaybolursun; seni kimse görmez,
bоş käsäniñ tilsіmі dа nädir? der. Oğlan; pek güzel, işte şimdi
dädi. -Bir sa’at dа cоbunçіnä bunları pay edip versem kabul
245 хırх kärä sохsаñ äliñ, çıхаrsаñ eder misiniz, diye sorar. Onlar;
195

bоş käsä dolur аltın. -Yа bu kabul ederiz, derler. Sonra bu:
külaһın tilsіmі nädir? dädi. - Bu - Benim bir okum var, okumu
küläһı gіyärsäñ bаşıñа dädi. çekerim yedi kat gökten gider, siz
Sаrırsаñ bir bаzärgân tükân de yerden okun peşinden
250 іçіnä, çаlаrsın, yоyаrsın, sänі gidersiniz, okum Hanginize
gіmsä görmäz dädi. -Päk yахşı gelirse, boş keseyi ona veririm,
dädi. Аnа şindi, dädi, pay der.
ätsäm wärsäm bulаrı, хаyır Şimdi bu hemen oku çeker,
olurmusuz? dädi хаyır oluruq, ok yedi kat gökten gider; bunlar
255 dädilär. Sоñ bu dädi-ki: mänіm da onu yerden takip ederler. Bu
bir охum wаr, dädi, çäkä-rіm bir satır yazıyı okur ve bir kuş
охumu yätі хаt köktän gіdär, olur, fır edip uçar gider. Bunlar
dädi. Sіzdä bu yärdän gіdärsіz oradan dönerler, geldiklerinde
oxuñ päşіnä, dädi һаnğıñızа bakarlar bu adam da tılsımları da
260 охum gälir, bоş käsäyi оñа yoktur. Kuş uçar, bir köye
wärіrіm, dädi. Şindi bu şаrt yaklaşınca yere iner, insan olur.
çäktі охu, ох gіttі, yädi хаt Dul bir kadının evine varır; oğlu
köktän gіtti, bulаr dа gіttіlär о olmayanın oğluyum, kızı
yärdän. Şindi bu охur dа bir olmayanın kızıyım, der. Kadın:
265 sаtır yаzı oldu хuş, fır ättі, uştu, - Ey oğlum misafir alması bir
gіttі. Şindi bulаr ondan хayttılаr şey değil, yemeğe ekmeğim,
хаçаn аlаr gäldilär, bахаrlаr bu içmeye suyum yok! Sorarsan
аdаm yохtur, oldu bii хuş uştu yatmaya yerim de yok, der.
gіttі bulаrıñ tilsіmі dа yох. Хuş Oğlan:
270 uştu, bir köyä yахın wаrğаndа - Analığım, başım içeri
yärä tuştü oldu bir аdаm. Wаrdı ayağım dışarı olsun, yeter ki beni
bii tul хаrınıñ äwinä oğlu misafir et, der. Şimdi bu kadın
olmаyanıñ oğluyum, dädi, хızа onu alır; o oğlan misafir olru ve
olmаyanıñ xızıyım, dädi. -Ay orada yatar. Ooğlan sabahleyin
275 oğlum, dädi о tul хаrı, mısаfіr şehre gider, gezer, bir ara bakar
аlmаyа bii şäy diil, dädi; ki şehrin içinde insan başından
196

аşаmağa ökmäyіm yох, dädi, yedi kat kale görür, oradan dul
içmäyä suyum yох, dädi. kadının evine dönüp gelir. O;
Sоrаrsаñ yatmaya yär dа analığım bu nasıl şeydir, diye
280 yохtur dädi. -Analığım, dädi, sorar. Kadın; nedir oğlum, ne
bаşım іçärі аyахlаrım tışаrı oldu, der. Oğlan:
olsun, täk mäni mısаfіr аl! dädi. - İnsan başından yedi kat
Şindi bu аldı, mısаfіr oldu, ol kale gördüm, bu nasıl şeydir?
gäcä аndа yаttı. Sаbаһ о gіttі Bunu bana söyleyeceksin, der.
285 şäһärä, gäzäyir, bu хаçаn Analığı; sen sakın şehrin
bахsа-ki şähärіn içindä bir içine varma oğlum, der. O; niçin
insan bаşıdan yädi хаt іsаr varmayacağım, diye sorar.
görüyür, хayttı andan tul Kadın:
хаrınıñ äwіnä, gäldi. Analığım, - Şehir içinde her türlü
290 dädi, bu naslı şäydir bu? dädi. kötülüğü yaparlar, başını
Nädir oğlum? dädi. -Yädi хаt keserler, o kalenin üstüne
іsаr gördüm insan başından, koyarlar. Sen sakın şehir içine
bu naslı şäydir? dädi, bunu varma, bunun için insan
mağa söyläcäsіn, dädi. Analığı kellesinden yedi kale oldu, diye
295 dädi-ki: sän sахın! şäһärіñ іçіnä anlatır. Oğlan; yok analığım
warma dädi, oğlum. Nä üçün bunun doğrusunu bana
warmaycаm? dädi. Şähär іçіnä söyleyeceksin, der. Analığı, onun
naslı yamanlıq tаpаrlаr, doğrusunu sana anlatayım der:
käsärlär bаşıñı о іsаrıñ üstünä - Padişahın bir kızı var, onun
300 хоyarlаr, dädi. Sän, dädi, sахın da bir terazisi var. Terazinin bir
şähär іçіnä wаrmа, оnuñ üçün gözü hisar içinden bir gözü
yädi іsаr oldu, dädi insan dışarıdandır. Şimdi o teraziyi kim
källäsіndän. - Yох analığım, altınla kaldırırsa padişah kızını
dädi, bunuñ doğrusun mağа ona verecek. Dünyanın çeşitli
305 söyläcäsin, dädi. Analığı dädi- yerlerinden adamlar geliyor, o
ki: оnuñ doğrusun söyläsäm teraziyi kim altın ile bastırırsa
sаğа, dädi. Pаdışаһıñ bir хızı padişah kızını ona verecek.
197

wаr, dädi. Оnuñ dа bir tärаzäsі Oğlan; analığım, ben


wаr, dädi. Tärazänіñ bir gözü yatayım dizinin üstünde
310 іsаr іçіndän bir gözü tışаrtın. uyuyayım, üç saat sonra beni
Şindi аltınnän о tärazäyi kim uyandırırsın, der. Bu uyumak için
awdurursä pаdışаһ хızın оñа yatar uyur, üç saat dolar; analığı
wäräcäk. Şindi dünyadan аdаm onu uyandırmaya kıyamaz.
gäliir о tärazäyi kim bаstırırsä Uğraşa uğraşa uyandırır. Bu
315 аltınnän, хızın pаdışаһ оñа kalkar, yüzünü yıkar; analığına
wärіr, dädi. -Analığım, dädi, sağlıkla kal, deyip çıkar gider.
män yаtayım, dizіnsünä Giderken bu adam idi, yarım
yuхlayım, dädi, üç sа’аttаn verst yere varınca iki satır yazıyı
mänі uyаtırsın, dädi. Şindi bu okur ve bir kuş olur. Fır edip uçar
320 yаttı yuхlаmаyа, bu yuхlаdı üç gider. Varır padişahın kızının
sa’at doldu, хаrı analığı оnu penceresine konar, orada satır
uyatmaya хıymаyır. Şıpаlana, yazıyı okur ve yine insan olur. Bu
şıpalana uyаttı. Şindi bu хаlхtı oğlan pencereden bakar. Evin
оğаrı, bätini yuudu, şindi içerisine baktığında padişahın
325 analığına sаlхnän хаl! dädi kızının yanında kırk tane
çıqtı, gіttі. Gіtkän waxıtta аdаm hizmetkârın olduğunu, bunların
ädi bu, wardı bir yarım wärst birinin girdiğini, birinin çıktığını,
yärä, şindi охudu bu sаtır padişahın kızına yemek
yаzıyı oldu bir хuş, fır ättі uştu getirdiklerini görür. Yemek
330 gіttі. Wаrdı pаdışаһıñ хızınıñ getirirler, kızı yedirirler, padişahın
päncäräsinä хоndu, аndа kızı doyar. Doyduktan sonra kızı
охudu sаtır yаzıyı, gänа oldu getirip yatağına koyarlar. Silahını,
аdаm. Şindi päncärädan bu tabağını başına asarlar, bir
bахаyır. Хаçаn bахsа-ki äwin sofrayı donatıp kızın yanına
335 içärisіnä pаdışаһıñ хızınıñ koyarlar. Bu kızın başına bir şişe
yаnınа хırх tänä аlаyах birі şerbet ve bir çıra, bir de ayağına
gіrär, birі çıхаr, аş gätiräyirlär çıra koyarlar. Hizmetkârlar kapıyı
pаdışаһıñ хızınа. Şindi аş kapatıp giderler. Bu oğlan,
198

gätirdilär аşаttılаr pаdışаһıñ pencerenin üstünde satır yazıyı


340 хızı toydu. Toyduхtаn sоrаtın okuyup bir karınca olur ve
bunu gätirdilär, töşäkinä pencerenin kenarından içine
хoydulаr. Silаsını sawtunu girer. Bir satır daha okuyup yine
bаşına аstılаr, bir sоfrаnı insan olur. Sofranın başına
dоnattılаr хoydulаr хızıñ oturur, yemeğin tamamını yer,
345 yаnına. Şindi аlаyахlаr gіttilär. şerbeti alıp içer. Kızın başındaki
Bu хızıñ bаşına bii şіşä şärbät çırayı alır, kızın ayağına koyar,
хoydulаr, bir çırах bаşına ayağındaki çırayı başına koyar,
хoydulаr, bir dä аyağına kızın yüzünü bir sıvazlar. Kız
хoydılаr. Аlаyахlаr хаpuyu uyanır, başındaki silaha tabağa
350 хаpаttılаr, gittilär. Şindi охudu yapışır, yüzünü sıvazlayanı
päncäränіñ üstünä sаtır yаzıyı, vurmak ister. Oğlan da o zaman
oldu bir хаrаncа päncäränіñ satır yazıyı okuyup demir aslan
çаtlаrından іçіnä gіrаr. Охur bir olur, kuyruğuyla duvara doğru
sаtır dаһа, olur аdаm gänä. vurur. Sakın, canını alırım, der ve
355 Şindi оturur sоfrаnıñ bаşındа kızı zorlar, kız ağrısına
yämägі bir tаmаm аşаr, аlır dayanamaz. Kız; lütfen beni
şärbäti, іçär. Bаşındäki çırаyı bırak; sonra sen benim olursun,
аlır хızıñ аyağına хоyar, ben de senin olurum, der. O, kızı
аyağındaki çırаğı bаşına хоyar, bırakır ve kıza; bu sizin terazinin
360 хızıñ bir bätinі siipаyır. Хız tılsımı nedir, onu bana
uyаndı, bаşındа olаn silа sawtа söyleyeceksiniz, der. Kız; bizim
yаpuştu, іstädi bätinän terazinin tılsımı yoktur, diye
siipayana urmаyа. Oğlan-dа şu cevap verir. Oğlan; terazinin
sa’at охudu sаtır yаzıyı, oldu tılsımı nasıl yoktur, doğrusunu
365 bir dämir аslаn хuyruğunän bana söyleyeceksin, der. Kız;
sохtu duwаrа хаrşı. Аman dädi inanmazsan bak, bir şey yoktur;
cаnıñı аlırım dädi. Хızı zоrlаdı, senin avucun benim avucum
хız аğrısına dаyanamаdı. Хız kadardır, der. Oğlan; benim
dädi-ki: sоn sän mänіm män buraya geldiğimi kimse bilmez,
199

370 sänіñ, täk mäni bоşlа! Bоşlаdı. pencernin tılsımını bana söyle,
Хızа dädi-ki: bu sіzіñ tärazänіñ der. Kız kurtulamaz, tılsımı
tilsіmі nädir? оñu mağa söyler:
söyläycäsin dädi. Sоñ хız dädi- - Bizim terazinin içinde insan
ki: bіzіm tärazänіñ tilsіmі gözü var ama insanlar bilmezler.
375 yохtur. Naslı yохtur tärazänіñ Onlar teraziyi altın ile doldurmak
tilsіmі mağa söyläcäsin, dädi. isterler, insanın gözü doymaz.
Inаnmаsаñ bах bir şäy yохtur. Eğer bir yerde, bir oymak toprak
Sänіñ аwuçuñ mänim bir avuç altın ile karıştırılırsa ve
аwuçumçä dädi. Mänim mındа teraziye dökersen terazi kalkar
380 gäldigіmі kimsä bilmäz, dädi. gider. Altın ile insanın gözü
Tärazänіñ tilsіmіnі söylä maa! doymaz, adamın gözünü bir avuç
dädi. Хız хutulаmаdı. Tilsіmі toprak doyurur.
söylädi. Bіzіm tärаzämiñ O gece kız ile oğlan beraber
tilsіmіnі söyläsäm sаğа, dädi, yatar. Horoz ötünce oğlan kıza;
385 tärаzänіñ іçіnä іnsаn gözü wаr yarın gene gelirim, der, çıkar
dädi. Аmmа хаlхlаr bilmäzlär gider. Analığının evine varır.
dädi. Olаr іstärlär аltınnän Sabah olur, yine şehir içine gider.
tärazä bаstırmаyа. Insanıñ Bir de bakar ki; terazinin başına
gözü toymаz. Ägär bir oymах dünyanın her yerinden adamlar
390 tоprах bir аwuç аltınnän gelmiş. Terazinin başına bir droh
хаrаştırsа bii yärä, töksäñ altın getirip terazinin gözüne
tärazäyä, tärazä хаlхаr, gidär koyarlar, terazi değişmez. Yine
dädi. Аltınnan іnsаnıñ gözü getirip koyarlar; yine değişmez.
toymаz, bir awuç tоpraq Padişah, öldürün, der. Bu
395 toydurur аdаmıñ gözünü. O adamın başını kesecekler, hisara
gäcä хıznän oğlan bärabär koyacaklar. Aniden kenardan bir
yаttı. Şindi хоrоz хıçırdı, хızа adam çıkar: “Dur padişahım, bu
dädi-ki oğlan. Yarın gäcä gänä genci pek sevdim. Bu genci
gälirіm, dädi. Çıqtı gіttі. Wаrdı zindana atın, dursun! Eğer yarın
400 şindi analığıñ äwinä. Sаbаһ bu teraziyi bastıramazsam başta
200

oldu gänä şäһär іçіndä gіttі. benim başımı kesersin, sonra bu


Хаçаn bахtı аnaw tärazäniñ gencin başını kesersin.” der.
bаşına dünyadan аdаm gäldi. Şimdi genci zindana atarlar.
Şindi tärazänіñ bаşına gäldilär, Oğlan döner analığının evine
405 gätirdilär bir drох аltın, хoydulаr gider. O gece misafir olur, yatar.
tärazänіñ gözünä tärazä Sabah kalkar, analığıyla
awmаdı. Gänä gätirdilär gänä vedalaşır, gider teraziye varır ve
хoydulаr, tärazä awmаdı. Ä terazinin yanına yanaşır. Boş
şindi pаdışаһ dädi -kі: cällаt kesem dolu çıksın, der ve
410 dädi, bu аdаmıñ bаşın terazinin üstüne altını döker;
käsäcäklär іsаrçä хоyаcaqlаr. terazinin yanında adam çoğalır,
Şindi çаptı, çıqtı känardаn bir bu insanlar acırlar ve boş
аdаm gäldi: dur pаdışаһım! keseden bu altını döker. Cemaat
dädi, bu yа dädi cаnım päk bu gence yazık oldu, der. Çünkü
415 söwdü dädi. Аtıñız bu yаşı başka drohtan insanlar getirip
zındanа, tursun! dädi. Ägärtіn üstüne koyarlar ama bastıramaz;
yarın bu tärazäyі bаstırmаsаm bu boş kese ile terazi bastıracak,
bаştа mänіm bаşımı käsärsіn, derler. Onlar böyle konuşurken,
sоñ bu yаşıñ bаşını käsärsіn, bu genç bir dikiş yüzüğü kadar
420 dädi. Şindi yаşı аttılаr zindana. toprağı bir avuç kadar altınla
Oğlan хayttı gіttі analığımıñ karıştırır, terazinin üstüne döker,
äwinä. Yаttı о gäcä mısаfіr terazi kalkar. Bu teraziyi, bu
oldu. Şindi sаbаһ хаlхtı oğlan kaldırdı. Kaldırdıktan
analığınan sаlхlаştı, gider sonra; zindandaki genci çıkarın,
425 wardı tärazäyа, yanaştı gelsin, der. Genci getirirler. Git,
tärazänіñ yаnına. Bоş käsäm benim azadım ol, der. Kurtarır ve
dolu çıqsın dädi, tärazänіñ salıverir. Oğlanı alıp padişahın
üstünä töktü аltını tärazänіñ evine giderler. Orada kırk gün
yаnındа аdаm päk çоq oldu, kırk gece toy yaptılar. Padişah
430 yаzıqsındılаr bоş käsädän bu kızını bu oğlana verir. Günlerden
аltın töktü. Şindi cаmağat bir gün bu padişaha emir gelir.
201

yаzıqsındı bu yаş, näçün Padişah cenge gelsin derler.


däsäñ, bаşха drохnän gätirіr Padişah düşünmeye başlar.
xoyar üstünä bаstırаmаs bu Padişah dışarı çıkıp şehrin içinde
435 bоş käsänän tärazä bаstıracаq. gezer, şehrin içinde kimi bulsa
Şindi bäwlä däp turğan wахıttа bağlar, alıp getirir. Güveyi bunu
bu хаrıştırır bir oymах tоprах görür. Güveyi karısına gelir; bu
bir awuç аltınçа хаrıştırdı, töktü adamları niçin bağlıyorlar, diye
tärazänіñ üstünа, tärazä хахtı sorar. Karısı da; o gün babama
440 gäldi. Bu tärazäyi bu oğlan cenge gelsin diye emir geldi, der.
awdurdu. Awdurğаn sоñ çığar Kocası da:
zındandağı yаşı gälsin! dädi - Cenge gönderecekti de
yаşı gätirdilär. Wаr! mänіm bana niye haber vermez? İzin
аzаtım ol! dädi. Хutаrdı verirse ben giderim. Var babana
445 хuwärdi. Şindi oğlanı аlа gіttilär güveyin selâm etti, şehrin
padişaһıñ äwinä. Warda хırх kenarında kırk fili bağlı gördüm,
gün хırх gäcä toy ättilаr. Wärdi onları çözüp bırakıversin. Beni bir
pаdışаһ хızını bu oğlana. Şindi önümden gördü, bir ardımdan
günlärdän bii gün pаdışаһä gördü, der. Padişahın kızı
450 ämіr gäliyir. Pаdışаһ cäñkä babasına gider.
gälsin däyirlär. Şindi pаdışаһ - Baba, güveyin sana selam
düşünmäyä wаrdı. Pаdışаһ etti, bir kulosanın peşine kırk fili
şindi tışаrı çıхıp şähärnіñ bağlı gördüm onları çözüp
іçіsindä gidäyіr, kimі tаpаyır bırakıversin, salıvermezse tahtını
455 şähärіñ içindä baylаr аlır gälir. yıkarım, diye söyledi, der.
Bunu görüyür güyäwü. Gälir Padişah gider, o adamların
güyäwü хаrısına söyläyür: bu hepsini çözüp salıverir. Şimdi
аdаmlаrı näçün baylаyır? däyir güveyi; cenge adam
хаrısına. Хаrısı dа däyir-ki: о gönderiyorsun, bana niçin
460 günnü bаbаmа ämir gälirdi söylemiyorsun, diye sorar.
cäñkä gälsin! däyir. Хocа dädi- Padişah; tamam oğlum, sen
ki: cäñkä хuwäräcäktä maa nä cenge git, sevinirim, der. Güveyi
202

oldu? Xuwärsä män gidärіm, şehrin içine gider; benimle cenge


dädi. Şindi хаrısına dädi-ki: war kim gelecek, kim ahot tır, diye
465 bаbаñа güyäwüñ sаñа säläm sorar. Biri çıkar, ben giderim der;
ättі, şähärіñ çätіnä bir biri daha çıkar, ben giderim, der.
qulоsanıñ päşindä хırх pіli baylı Kırk adam bulur, kırkına giysi
gördüm, dädi, olаrı çäzіp verir, evine gelip yatar. O gece
хuwаräsіn! mäni bir ögümdän uyur, sabah olur. Kalkar, kırk
470 gördü bir аrdımdan gördü. tane delikanlıyı çağırır; onlar
Şindi padişaһıñ хızı gіttі gelir. Kırk tane delikanlıya kırk
bаbаsına. Bаbа, dädi, kırk at verir. Kayınbabası ile
güyäwüñ sağa sälam ättі, dädi, vedalaşır, güvey gider. Kırk
bir qulоsanıñ päşinä хırх pilі delikanlıyı alıp gider. Gide gide
475 baylı gördüm, olаrı çäzіp altı ay bir güz gider; derelerden
xuwäräsіn, хuwärmäsäñ tахtını yel gibi, tepelerden sel gibi
yıхаrım däp söylädi, Pаdışаһ topuğuna toz konmaz, dönse
wаrdı о аdаmlаrı äpsіn çäzdi baksa gene boyu kadar yer
хuwärdi. Şimdi küyäwü dädi-ki: yürür. Vara vara bir nehir yanına
480 cäñkä хuwäräsіn, mağa nä varır, bakar ki nehrin o yanında
üçün söylämäysіn? dädi. -Hay gökte yıldız sayılır, yerde asker
оğlum sän cäñkä gіt! säwärіm, ve çadır sayılmaz. Şimdi
dädi. Şindi güyäwü gіttі şäxärіñ delikanlılara:
içindä dädi-ki: mänimnän - Bakın! Bu atların başını
485 cäñkä gіdäcäk kim ахоt-tır, bekleyip oturun. Ben nehrin bu
dädi, birі da çıхtı män gidärіm, tarafına gelirken insandım,
birі dаһı çıхtı, bän gidärіm. Хırх nehirden geçtikten sonra bir
tänä buldu хırхına rubа wärdi, demir aslan olacağım. Asker
gäldi äwinä yаttı, о gäcä içine girip onları kesmeye
490 yuхlаdı, sаbаһ oldu, хаlхtı, başlarım; sakın korkayım da
çağırdı хırх tänä däli хаñlı, kaçayım demeyin! Sizin
käldilär. Хırх tänä däli хаñlığа ardınızdan yetişebilirim; siz
хırх аt wärdi. Sаlхlаştı хayn sadece oturun. Sizden sadece
203

аtаsınan güyäwü gіttі. Хırх däli bunu istiyorum, der.


495 хаñlı аldı gittі. Gidä gіdä gіttі, Bu kadar sözü kırk
аltı ay bir güz gіttі, däräyärdän delikanlıya söyler ve nehrin o
yäl gіbіk, töpälärdän säl kibіk tarafına geçer. Bir demir aslan
tоbuğuna tоs хоnmаz, aylаnsа olur, askerin içine girer, onları
bахsа gänä bоyu yär yürdü. kesmeye başlar. Askeri keser
500 Wаrа wаrа wardı bir özännіñ keser, kırar. Atının dizgininden
yаnına wardı, хаçаn bахsа kan gelir; kaçan kurtulur,
özänіñ о yanındа köktä yıldız kaçamayanı kırar. Döner nehrin
saylı yärdä askär çadır bu tarafına gelir, yine insan olur.
sаyılmаyır. Şindi dälі хañlılаrа Kırk tane delikanlı atlarına biner,
505 söylädi-ki: bахıñız! dädi, bu gide gide altı ay bir güz gider,
аtlаrın bаşın tutup оturuñuz! derelerden yel gibi, tepelerden
dädi. Şindi män gіtärіm özänіñ sel gibi, dizine çamur topuğuna
bu tаrаfındа min şindi olurum toz konmaz böyle gider. Dönüp
аdаm dädi, özännän gäçіktän baksa yine boyu kadar yer
510 sоñ olurum bii dämir аslan, giderler, bunların önüne bir kuyu
dädi. Tüşärіm аskärіñ іçіnä, çıkar. Bu oğlan; böyle kanlı manlı
bаşlаrım хırmаyа аskärі, dädi: gitmesi ayıptır, inelim
sахın! dädi хоrхaym dа atlarımızdan bu kuyunun içine,
хаçayım dämäñіz! dädi. Sіzіñ yıkanayım da sonra gideriz, der.
515 аrdınıza mänіm ätişmäm Attan inerler, delikanlılara atını
güçlügü yох, dädi, sіz täk bах verir, kuyunun içine iner, kuyu
оturuñuz оnu istärіm sizdän, içinde kaybolur, bakarlar bakarlar
dädi. Bu ха- dar cuwаp söylädi çıkmaz. Kuyunu içine inerler,
bu хırх däli хаñlıyа bäwlä dädi, ararlar, bu yoktur. Yol arkadaşları
520 gіttі özänіñ о tаrаfına, oldu bir bulamazlar, kuyudan çıkarar.
dämir аslаn, tüştü аskärіñ Şimdi biz ne yapacağız,
іçіnä, bаşlаdı хırmаyа, dä хırdı, padişaha ne yüzle giderceğiz,
dä хırdı, аskärі хırdı. Аtıñ derler. Sonra kırk delikanlının
dizgіnіndän хаn gäldi, хаçаn içinde, kaybolana benzeyen biri
204

525 хutuldu хаçmаyаnı хırdı, хayttı vardır. Kuyudan gidelim,


gäldi özänіñ bu yandan gänä kaybolanın karısını sana verelim,
oldu аdаm. Şindi хırх tänä däli eve varalım, derler. Padişahın
хаñlı mindi аtlаrınа gіdä gidä kızının kapusuna varırlar, tak tak
gіttі, аltı ay bir güz gіttі, tak diye kapıyı vururlar.
530 därälärdän yäl gіbіk töpälärdän Padişahın kızı, kim o, diye sorar.
säl gіbіk, dizdän çаmur Aç kapıyı kocan geldi, derler.
tоbuğuna tоz хоnmаz bäwlä Padişahın kızı, benim kocam
gädiyіr. Aylаnsа bахsа yіnä kapıdan girmez, der. Onlar; ya
bоyu gіdir. Şindi bulаrnı nereden girer, diye sorarlar. Kız;
535 öglärіnä bir хuyu çıхtı. Bu dädi- benim kocam bir kuş olur
ki: хаnnı mannı gіtmäsі аyıptır, pencereye gelir, bir karınca olur
dädi, tüşäyk аtlаrımızdan, dädi, evin içine girer, der. Onlar; insan
bu хuyu’çіnä tüşäyim. gibi geleni dışarıdadır, derler.
yuunaymdа sоñ gidärіz dädi. Kız: “Yok benim kocam böyle
540 Tüştülär аttаn, däli хаñlılаrа olamaz! Gelen o ise bir kuş olup
wärdi аtını, tüştü bu хuyunuñ pencereye gelsin, bir karınca
іçіnä bаttı хuyuçä gіttі, olup evin içine girsin. O zaman
bахаrlаr, bахаrlаr çıхmаz. kocam olduğunu anlarım, der.
Tüştü хuyunuñ іçіnä аrаdılаr bu Kadını inandıramazlar, sonra
545 yохtur, şindi аyахtаşlаrı çıхtı doğrusunu söylerler:
хuyudan tаpаmаdı. Şindi bіz nä - Cenge gittik, asker içine
аpаyıх? dädi. Şindi nä yüzünän girdi, askerleri kırdı, dönüp bize
bіz pаdışаһа wаrаyıх? dädilär. geldi. Bindik atlarımıza, geldik bir
Sоñ хırх däli хаñlınıñ іçіndä bir kuyuya, kanlı manlı gitmesi
550 güyäwä bäñzäyän tänä war. ayıptır dedi. İndi kuyunun içine,
Şindi dädilär wаrаyıх хuyuğа baktık baktık çıkmadı, indik içine
gädänіñ хаrısını sağa wäräyik, ardık bulamadık, biz de
dädilär, bulаr dädilär-ki äwi korkumuzdan böyle söyledik.
wаrаyıх! Şindi wardılar, Şimdi kız, babasını çağırır;
555 pаdışаһıñ хızıñ хаpusunа babam ben kocamı aramaya
205

wardılar, drаn drаn хаpuyu gidiyorum, der. Babası; “Gitme


yürdülаr. Pаdışаһıñ хızı dädi- kızım, sana kocandan iyisini
ki: kim dir, dädi. Аç xapuyu bulup veririm. Sen bu kocanı
хоcаñ gäldi, dädilär. Pаdışаһıñ nereden bulacaksın? Gitme
560 хızı dädi-ki: mänim хоcаm aramaya. Sana kocandan iyisini
хаpudаn gіrmäz. Yа närädän bulayım.” der. Kız; yok babam
gіrär? diiMänim хocam оlur, dii, ben kocamı aramaya gideceğim,
bii хuş gälir, dii, päncäräyä, der. Babası; e ne yapayım kızım,
olur, dii, bii хаrаncа, gіrіr, dii, gidersen gidersin, der.
565 äw іçіnä. -Аdаm boylu kälän, Bu kız bir sandık yaptırır,
dädilär, dışаrtın.- Yох, dädi, biraz elmas getirir, sandığın içine
хоcаm bäwlä olmаz, däyir, о koyar, kendi de sandığın içine
gälsä bii хuş olup gälsіn girer. Oradan çıkıp gider ve
päncäräyä, olsun хаrаncа kuyunun başına varır, sandıktan
570 gіrsіn äw іçinä, о zaman bilіrіm çıkar. Beraberine bir çırta davul,
xocam dır, yınаldırаmаdılаr önünde elinin içinde altın
хаrıyı, sоñ doğrusunu elmaslar alır, davulları durmadan
söylädilär. Wаrdıх cäñkä çaldırıyor. Altın elmasların birini
dädilär, tüştü askär іçіnä, yukarı atar, biri tutar. Davulları
575 dädilär, хırdı аskär, хayttı gäldi durmadan çalar, kadın da
bіzä. Mindik аtlаrımızа gäldik durmadan oynar. Bir de bakar ki
bіz хuyuyа, хаnnı mannı cadı peyda olur. Kocasını da o
gitmäsі аyıptır dädi. Tüştü cadı esir tutuyor. Bu kadın yine
xuyuñ іçinä, bахtıх bахtıх altının ve elmasların birini atar
580 çıхmаdı, tüştük іçіnä аrаdıх birini tutar; davullar da çalar.
tapamаdıх bizdä хоrхumuzdan Cadı; versene bir altın elmas,
bäwlä söylädik. Şindi çаğırdı vereyim bu çocuğa eğlensin, der.
хız bаbаsını. Bаbаm, dädi, Kadın da; işte sana altın elmas,
män gіdärіm xocamı аrаmаyа, çıkar çocuğu sudan, göster
585 dädi. Gitmä хızım! dädi bаbаsı. vereyim bir altın elmas, der.
Sаğа хоcаñdan äyisіn tаpаyım! Kadın altını ve elması verir;
206

wärіrіm! -Sän bu xocanı хаndа öbürü kadının kocasının başını


tаpacаqsın? dädi. Gitmä, dädi, gösterir. Bu yine altın elmasın
аrаmаyа! Sаğа хоcаñdan birini atar, birini tutar davullar da
590 äyiisіn tаpaym! -Yох bаbаm çalar. Yine bu kuyudan bu cadı,
män gidäcäm хоcаmı аrаmаyа, versene bir altın elmas bu
dii-Ä nä yаpаyın хızım? dädi. - çocuğa eğlensin, der. O;
Gіtsäñ gidärsіn! dädi. Şindi bu omuzlarından yukarısını göster,
хız yаptırаyır bii sandıх, gätirdi bir altın elmas daha vereyim, der.
595 bii käsäk аltın älmаz, хoydu O; omuzlarından yukarısını
sandığıñ içindä, gändi dä girdi gösterir, diğeri bir altın ve elmas
sandığın іçіnä. Çıхtı andan gіttі, verir. Yine altını ve elması atıp
wаrdı хuyunun bаşına, çıхtı tutar, davullar da çalar, kuyunun
sandıхtаn, bir çırtа dawl аldı içindeki; bir altın ve elmas daha
600 bärаbаrına, аldа аltın älmаzlаr ver, der. O kadın da; göbeğinden
äl іçіnä dawllаrа wіrа çаldırаyır, yukarısını göster, bir altın ve
аltı älmаzlаrın, birnі аtаr оğаrı elmas daha vereyim, der. O;
birnі tutаr, dawllаrı wiirа çаlаyır kadının kocasının göbeğinden
хаrı dа wіrа oynаyır, bii dаһа yukarısını gösterir, kadın da bir
605 bахsа kökçä оbur suçä paydа altın ve elmas daha verir. Yine
oldu. Хаçаn bахsа хоcаsını о altın ve elmasları atıp tutar, yine
kökçä оbur хаçах içä tutаyır, davullar da çalar, bu kadın da
bu gänä аltın älmаzlаrnı birnі oynar. Cadı; çocuğa bir altın
аtаr birnі tutаr dawllаrdа elmas daha versene eğlensin,
610 çаlаyır. Kökçä оbur wärsänä der. O; dizinden yukarısını
bir аltın älmaz. Wäräyim bu göster, bir altın ve elmas
bаlаyа äglänsіn! bu dä däyіr-ki: vereyim, der. Yine durmadan
nas! sаñа bir аltın älmаz! dädi. atar, davullar çalar. Şimdi kuyu
Sоñ çığar, dädi, bаşını sudan, içindeki yine, versene bir altın ve
615 göstär wäräyіm bir аltın älmaz elmas, der. Davullar durmadan
dädi. Wärdi аltın älmаzı çalar, karı da oynar. Cadı, yine
göstärdi bаşın. Bu gänä аltın bir altın ve elmas versene, der. O
207

älmazı birnі аtаr birnі tutаr kadın; onu çıkar, topuktan


dawllаrdа çаlаyır. Gänä bu yukarısını göster, birini daha
620 хuyudan söylär bu оbur: vereyim, der. Bir daha gösterir;
wärsänä bir аltın älmaz bu kadın yine oynar. Kuyu içindeki
bаlаyа äglänsіn! däyir. O däyіr, tekrar, bir altın ve elmas sorar.
göstär оmuzlаrından оğаrsın Kadın; çocuğu el üstüne çıkar,
göstär, bir аltın älmаz dаһın son kez bir altın ve elmas
625 wäräym! däyіr. Göstärіr vereyim, der. Çocuğu el üstüne
оmuzlardan оğаrı, wärdi bir çıkarır, kocası fır edip uçar.
аltın älmаz. Yänä аltın älmaz Şimdi bir duman çöker,
аtаr tutаr dawllаrdа çаlаyır, gece ile gündüz bir olur. Kuş kırk
wärir bir аltın älmаz dаһın. gün kırk gece uçup kaynatasına
630 Gänä аtаr tutаr gänä oynayır varır, evini güçlükle bulur. Koca
dawllаrdа çаlаyır, gänä xuyu kurtulur, kadın esir olur. Cadı
içindä där-ki: gänä wär bir аltın kadını tutsak eder, kuyu içinde
älmaz dаһın! däyir. O dа där-ki tutmaz, baba dağın ardındaki
göbägіndän оğаrı göstär! bir saraya götürür. Kaynatası
635 аltın älmaz dаһı wäräym. güveyini çağırır. Oğlan; baba,
Göstärіr, bir аltın älmaz dаһı karımı aramaya gideceğim, der.
wärіr. Gän аtаr tutаr аltın Babası; gitme oğlum, kızımdan
älmаzlаrını. Şindi dawllаrdа iyisini bulup vereyim, yeter ki
çаlаyır. Wiirа bu хаrı gänä gitme, der. Oğlan: “Baba, o bana
640 oynayır. Şindi wärsänä dаһın kadın başıyla geldi, beni aradı,
bir аltın älmaz däyіr оbur, buldu, kurtardı. Ben erkek olup
äglänsіn bаlаyа. Göstär, däyir, da onu arayıp bulamazsam, bu
dizlärіndän оğаrını wäräyіn bir benim erkekliğime sığmaz.” der.
аltın älmаz, däyir. Gänä wiirä Babası; e gidersen git oğlum, ne
645 аtаyır dawllаr çığаyır. Şindi yapayım, der. Kaynatasıyla
xuyu іçіndän gänä wärsänä bir vedalaşır, gider. Köyden çıkar,
аltın älmaz! däyіr. Şindi elindeki satır yazıyı okur ve bir
dawllаrdа wiirа çаlаyır хаrı dа kuş olur, fır edip uçar gider. Baba
208

oynayır. Şindi wär bir аltın dağın ardınaki saraya varır,


650 älmaz, gänä däyir. Şindi çığar sarayın bahçe içine konar. Orada
tоbuхtаn оğаrını göstär! oturur. Karısı evinden çıkar, kuşu
wäräyim dаһın birnі. Dаһın görür ve kocasını tanır. Kocası
göstärdi хаrа yänä oynäyır. onunla konuşmak ister ama
Şindi xuyu іçіndän yänä bir karısıyla beraber arkadaşları
655 аltın älmaz sоrаyır. Şindi хаrı çıktığı için karısıyla konuşmaktan
dii-ki: çığar bаlаyı äl üstünä bir. kaçınır. Bir ara karısı arkadaşları
Sоñ bir аltın älmaz wäräyіm. ile bir daha çıkar, artık çare
Çıхаrаyır bаlаnı äl üstünä fır bulamaz. Kuş dile gelir, karısına:
ättі хоcаsı, uştu. “Siz cadının başında niçin
660 Şindi bir tuman çäktі gäcä ağlaşıyorsunuz? Ona niçin tılsımı
gündüz bir oldu. Uçup хuş хırх sormuyorsunuz?” diye sorar.
gün хırх gäcä хuş wаrdı qayn Kadınlar, ne soralım, derler. Kuş:
аtаsına äwіnі küçnän buldu. - Analığım sen yaşadığın
Şindi хоcа хutuldu хаrı tutuldu. kadar daha yaşamayacaksın,
665 Köçkä оbur хаrıyı tuttu хuyu içä senin tılsımın nedir? Söyle bize
аlıp gіtmädi, bаbа dağıñ аrtına tılsımını, sen ölsen, bu dağın
sаrаyа аldı gіttі. içinde biz ne yaparız? Bize bir
Şindi хayn аtаsın çağırdı rahmetlik bırak, tılsımın nedir?
güyäwü. Bаbа, dädi хаrımı Söyle bize, diye söyleyin, der.
670 аrаmа gädäcäm. Gitmä Kızlar bu sözleri cadıya söylerler.
oğlum! dädi, хızımdan äwyisіn Benim tılsımın süpürge, der
tаpаyım wäräyim! dädi. Täk Kökçe obur. Yine çıkarlar kuşa,
gitmä dädi. Bаbа, dädi, о mäni tılsımım süpürge diyor, derler.
хızаyaqlı bаşınän gäldi mäni Kuş der ki; onun tılsımı o değil,
675 аrаdı, buldu, хutаrdı. Män är gidip ağlayın başında! Bu kızlar
olup tа оnu män arap döner, bir daha cadının başına
bulmаsаm mänіm cаnımа gelirler:
sığmаz dädi. -Ä gіtsäñ gidärsіn - Ay analığım sen yaşadığın
оğlum nä аpаyın! dädi. kadar daha yaşamazsın, senin
209

680 Sаlхlаştı хayn аtаsınan kittі. tılsımın nedir? Bize bir rahmetlik
Çıхtı köydän, охudu sаtır bırak, tılsımını söyle! derler.
yazıyı, oldu bir хuş, fır ättі, Kökçe Obur da:
uştu, gіttі. Wardı bаbа dağıñ - Hay şaşkınlar, ben bu
аrdına sаrаyа хоndu, wardı dünyaya demir solak ile
685 sаrаyıñ аzbаr іçіnä. Bu kakılanım, ben hiç ölür müyüm,
оturuyur. Çıхtı хаrısı äwindän ben hiç ölmem.
хuşnu gördü xocasını tаnıdı. Bunlar yine tılsımını söyle
Şindi xocası bununnän lаf diye onun başında ağlaşır. O,
ätmäyä istär maa хаrısın bunların ağlaşmasından
690 bärabär bаşха аyахtаş çığar kurtulamaz ve anlatır:
оnuñ üçün istämäyir lаğırdı - Falan yerde kırk başlı bir
ätmäyä. Bir çaqtа хаrısı ejderha var. Ejderha ölecek,
аyaqtaşnän bir dаһın çıqtı, ejderhanın başları kesilecek,
аyaqtaşnän аrtıq çarä onun yüreğinden bir kutu
695 tаpаmаdı. Хuş dіl gätirdi, çıkacak, kutunun içinde üç serçe
söylädi-ki хаrısına: sіz kökçä var. Kutunu kapağını açacaksın,
оburuñ bаşına näçün serçelerin içini parçalayacaksın,
аğlаşmаssıñız? Оñа näçün ben o zaman öleceğim.
tilsіmі sоrаmаssıñız? Хаrılаr Kızlar yine dışarı çıkıp kuşa
700 där-ki: nä sоrаyıq? Хuş där-ki: varırlar, ve onun sözlerini
аnаlığım sän yаşаdığıñ хаdar söylerler:
yаşаmaysın dаһı, sänіñ - Falan yerde bir ejderha var,
tilsіmіñ nädir. Söylä! bizä ejderhanın yüreğinde kutu var,
tilsіmіñіz! Sän ölürsäñ bu yüreğinden çıkacak kutunun
705 dаğıñ іçіnä bіz nä аpаrıх bizä kapağını açacaksın, serçalerin
bir rаһmätlik brax, tilsіmіñ nä içini parçalayacaksın; ben o
dir? söylä bіzä! -Mänim zaman öleceğim, diyor.
tilsіmіm sіpіrki, däyіr kökçä Kuş; kadınlara, girip burada
оbur. Çıхаr gänä хu söyläyirlär oturun, ben gideyim, dikkatli olun
710 sіpіrki tilsіmіm däyіr. Хuş där- ve güzelce oturun, der.
210

ki: оnuñ tilsіmі о diil, war Kadınlarla vedalaşır, kuş fır edip
ağlaşıñız bаşınа! Хaytаyır bu gider. Gide gide gider altı ay bir
хızlаr bir dаһın äwin іçіnä güz gider. Derelerden sel gibi,
gäläyіrlär gänä kökçä оburuñ tepelerden yel gibi, dizden çamur
715 bаşına: äy analığım, däyirlär, topuğuna toz kalır, dönüp baksa
sän yаşаdığıñ хаdar dаһın yine boyu kadar yer yürür. Bir
yaşаmаssın, sänіñ tilsіmіñ nä çobanın yanına varıp konar.
dir? bizä bir rаһmаtlik brax Çobana selâm verir, хоob оssun,
tilsіmіñ söylä! däyir. -Häy der. Çoban, Allah razı olsun, der.
720 şаşхınlаr, där kökçä оbur, män Oğlan; çoban akay, şu koyunları
bu dünya dа dämir solахnan bana ver, ben onlara bir iki gün
хахılanım, män іç ölürmüyüm bakayım, der. Çoban da; ben
däyir män іç ölmän. Bulаr veririm, patron verir mi bakalım,
gänä аğlаşırlаr bаşınа tilsіmіñ diye cevap verir. Oğlan:
725 söylä, хutulаmаyır bulаrıñ - Sen patrona varsan, çok
аğlаşmаsındаn däyir -ki: fälan zamandır anama babama
yärdä bir хırх bаşlı аydаha gitmemişim, şimdi koyunu
wаr, däyіr. Ajdaha, diir, öläcäk, bırakıvereyim kardeşime, bir iki
ajdahanıñ bаşlаrı käsіläcäk, gün bu koyunlara baksın, ben de
730 оnuñ yürägіndän bir хutu varsam sılaya da dönsem, desen
çığacaq, хutunuñ іçindä üç olur, der.
tоrğay wаr, däyir. Хutunuñ Bu çoban varır, bu sözü
хаpаğını açacasın, tоrğaylаrı söyler. Patron, pekiyi git, der. Bu
іçіni pаrlacasın о zaman män genç çoban eski çobana; üç gün
735 öläcäm diir. Şindi хаrılаr yänä bakarım bu koyunlara, dördüncü
çıхtı tışаrı, хu wаrdılаr, gün buraya dönersin, diye
söylädilär fälan yärdä bii tembihler. Eski çoban, oyunları
ajdaha wаr, ajdahanıñ genç çobana teslim eder ve
yürägindä хutu war, çığacaх memleketine gider. Patron, genç
740 yürägі içindä хutunu хаpаğını çobana dedi ki: “Bak oğlum
açacasın о zaman tоrğaylаr burada bir Ejderha var, sakın o
211

yırtacаsın о zamandа öläcäm yürürken orada olmayasınız ki,


diir. Şindi хuş däyir-ki, хаrılаrа koyunları bırakmaz. Seni de yer,
gіr оturuñuz mındа män koyunları da yer.” Genç çoban
745 gіdäyim sахın! güzäl оturuñuz! koyunları alıp gider, koyunları
Sаlхlаştı хаrılarnän bärаbär fır Ejderha yürürken koyuverdi; bir
ättі хuş gіttі. Gidä gidä gіttі аltı de bakar ki Ejderhanın bir dudağı
ay bir güz gіttі, därälärdän säl yer süpürür, bir dudağı gök
kibіk töpäyärdän yäl kibіk, süpürür. Çoban koyunları sürer
750 dizdän çаmur tobuğuna tоz ve Ejderhaya yakınlaşır. Ejderha,
хаlır, aylаnsа bахsа yänä uf kısmetim bir idi iki oldu, der.
bоyu yär yürdü. Wardı, bir Çoban, Ejderhaya: “Kahpe oğlu,
çobanıñ yаnına хоndu. Säläm benim kısmetim senin götün
dädi çobana bахаr хоob kadar olsa osurarak çıksın canın.
755 оssun! dädi, - Аllа rаzı olsun! Atışalım mı, tutuşalım mı?” der.
dädi çoban. -Çoban аxay, Bunlar tutuştular. Ejderha,
dädi, şu хoylаrın maña wаr! çobana vurur ve onu dizine
olаrnı bir äki kün bахayım! kardar yere sokar. Çoban
dädi. Män wärmіşіm şоrbacı Ejderhaya vurur ve onu göbeğine
760 wärirmi bахаyıх! dädi. Sän kadar yere sokar. Öğle olur,
şоrbаcıyа warsañ dädi. Dä-ki, Ejderha; paydos, der. O zaman
dädi, çоq zamandır bаbаmа oğlan da; sıçayım babanızın
anamа warmаdığım şindi canına, sen rahatlarsan ben de
хoynu хuwär хаrdаşıma! bir rahatlarım, der. Ejderha; ah
765 äki kün bu хoylаrı bахsа, män yakışıklı erkeğin şu kuyruğunu
wаrsаm bii sılаyа dа хaytsаm yeseydim, sana marifetimi
dädi. Bu çoban wardı, bu sözü gösterseydim, der. Çoban da:
dädi. Şоrbаçı dädi çoq yахşı “Benim patronumun haberi olup
wаrsаñ! dädi. Şіndi bu tаzä da bana bir yağlı küçük ekmek ile
770 çoban ögrätir äski çobana üç bir bardak yağ getirseydi, seni bir
gün bахаrım bu хoylаrı kulağın kadar parça ederdim.”
dördüncі gün mındа хaytаrsın der. Akşam olur, koyunları
212

dädi. Şindi tаzä çobana täslim Ejderha yürürken oraya çıkarır ve


ättilär хoylаrı äski çoban gider çorbacının evine sürer. Koyunlar
775 sılаyа. Şindi Şоrbaxcısı dädi- yiye yiye doyar, kursakları şişer;
ki: tаzä çоbаnа bах oğlum zorlaya zorlaya koyunları sürer,
mındа bir ajdaha war sахın bahçeye getirir. Patronu buna
оnuñ yürüşünä olmаyа ki ince bulguru pişirir, çoban içer.
хoylаrı хuwärmäs sахın! Sänі Çoban yatar uyur, sabah kalkar;
780 dа аşаr хоyu dа аşаr. Şindi çıkıp koyunlara bakar. Baktığında
tаzä çoban аldı, gіttі, wаrdı koyunlar yumruk gibi bok
ajdahanıñ yürüşünä хuwärdi sıçarlar. Patron kocaman bokları
хoylаrı bir dаһın bахsа görür, bu koyunların ejderhanın
ajdahanı, bir dudаğı yär sіpіrіr, yürüyüşüne dün indiğini düşünür.
785 bir dudağı kök sіpіrіr. Sürdü Çoban yine koyunları alır, gider.
gäldi çoban yахınаştı, uf dädi Patron, karısına; hanım ben
xismätіm bir ädi äki oldu dädi. bugün bu çobanın ardından takip
Хахpı oğlu dädi çoban edeyim, bakayım bu koyunları
ajdahayа. Mänіm xismätіm nereye görürür, der. Patron,
790 sänіñ götünçä olsа оsurçuхsın çobanın peşinden gider, bir
cаnıñ. Аtışmı käräk tutuşmu çalının arasına oturup saklanır,
käräk? dädi. Bulаr tutuştulаr bakar ki çoban ejderhanın
ajdaha urdu dizіnä sохtu yürüyüşüne koyunları koyverir.
çobanı yärä. Çoban urdu Bu çobacı koyunlar ejderhaya
795 ajdahayı göbäginä sохtu yärä, gitti, diye ağlamaya başlar. Sonra
üylä oldu ajdaha dädi: faytоz! çorbacı ağacın arasına
O zamandа dädi-ki: sıçayım otururken, ejderha gelir. Atışalım
bаbаñız cаnın dädi, sän mı, tutuşalım mı, derler. Çoban
rаһаtlаnsаñ män dä ile ejderha, tutuşurlar. Ejderha
800 rаһаtlanarım dädi. Ах, däyir çobana vurur, onu dizine kadar
ajdaha, çubаr ärkägіñ şu toprağa sokar. Sonra çoban
хuyruğunu аşаsа ädim sаğа ejderhaya vurur, onu göbeğine
marаfäti göstärsäydim. Çoban kadar toprağa sokar. Öğle olunca
213

dа däyir-ki: mänim şоrbacımа ejderha yine; paydos, der.


805 xabärі oluptа mağа bir yаğlı Çoban; sıçayım babanın canına,
kömäşnän bir bаrdах yağ sen rahatlarsan ben de
gätіrsä ädi sänі bir qulаğıñ rahatlarım, der. Ejderha; ah kara
хаdar pаrçа аtär'dim, däyir. gözlü koyunun kuyruğunu
Şindi ахşаm oldu, çığardı yeseydim, sana marifetimi
810 хoylаrı ajdahanıñ yürüşündän gösterseydim, der. Çoban da;
anda. Şоrbаçısınıñ äwinä senin marifetin bir şey mi, benim
aydadı. Хoylаr tох аşay аşay, çorbacımın haberi olup bana bir
şіştі хursахlаr küçnän küçnän yağlı küçük ekmek ile bir bardak
aydadı, хoylаrı gätirdi аzbаrа. yağ getirseydi, ben de seni
815 Şindi şоrbacısı buñа p’şirdi kulağına kadar parça ederdim,
dügü, çoban aşаdı. Yаttı, der. Çorbacı bunu ağaç ardından
yuхlаdı, sаbаһ хаlхtı, şorbacı işitir; döner evine gider. Karısına;
çıхtı хoylаrа bахtı, хаçı bахsa bizim çoban, çoban değil, o
cumruһ gіbі bох sıçаr. Şorbacı Ejderhadır, akşam gelirse biz ona
820 gördü bаlаban bохlаrın ince bulgur çorbası pişirelim, der.
tüşündü bu хoylаrı ajdahanıñ Akşam olur; bu gece ince bulgur
yürüşünä dün düştü. Şindi çorbası pişir, güzel yemekler yap
çoban gänä аldı хoylаrı, gänä ona, der. Çoban akşam eve gelir,
gіttі, şоrbаcısı dädi-ki хаrısına: önüne güzel yemekler konulur.
825 хаrı män bügün bu çobanıñ Yer ve doyar. On döşek verip
аrdındаn аñdırаyım! bахaym çobanı içine yatırır. Gece kandille
şu хoylаrı närä götürür? Şindi gelip çobana bakar. Çoban hiç
şorbacı gіttі çobanıñ päşinä, kıpırdanmaz. Çorbacı, çorbacı
wаrdı bir çаlın аrdınа оturdu, öldü mü diye düşünüp bakar.
830 sахlаndı bахsа ajdahanıñ Sabah olur, çoban kalkar, yine
yürüşünä çoban хoylаr koyunları alıp gider. Çorbacı,
хuwärdi. Bu bаşlаdı ağlayа karısına; yağlı bir çörek yap, bir
şorbacı, хoylаr gіttі ajdahayа bardak da yağ koy, der. Sonra
dädi. Sоñ şоrbacı оturdu çorbacısı kömeci ve bir bardak
214

835 däräkiñ аrdınа dаһın ajdaha yağı alıp cepken içine koyar,
gäldi. Аtışmu gäräk tutuşmu sırtına vurur, alıp gider. Yine
gäräk? Bulаr tutuştulаr ağaç arkasına varıp oturur.
çobannän ajdaha. Şindi Ejderha gelir, bunlar yine çobanla
çobanı urdu ajdaha dizіncä tutuşurlar. Ejderha, çobanı vurup
840 sохtı tоprаğа, çorbacı urdu yine dizine kadar sokar; çoban,
аydahanı göbägіncä sохtı ejderhayı vurup göbeğine kadar
tоprаğа. Şindi üylä oldu, sokar. Öğle olunca ejderha;
ajdaha gänä: faytоz! dädi. paydos, der. Çoban; sıçayım
Sıçаyım bаbanıñ cаnına sän babanın canına, sen rahatlarsan
845 raqаtlаnsаñ män dа ben de rahatlarım, der. Ejderha;
rаһаtlаnırım, dädi. Ajdaha kara gözlü koyunu yeseydim de
dädi: ах dä хаrа kös хоyun sana marifetimi gösterseydim,
quyruğun аşаsа ädim sağa der. Çoban; benim patronumun
marаfätim göstärsä ädim. haberi olup da bir yağlı çöreği, bir
850 Çoban dа dädi-ki: sänіñ bardak yağı getirseydi, ben de
mаrаfät bäräcägіm bärіşmі, seni kulağına kadar parça
mänim şorbacımıñ xabärі ederdim, der. Patronu hızla atılıp
oluptа mağa bir yağlı ağaç ardından çıkar; a oğlum
kömäşnän bir bаrdах yağ sana yağlı çörek yuvarlattım, der;
855 kätіrsä ädi mändä sänі önüne koyverir, yalamadan yutar,
хulаğıñа хаdar pаrçа ätär'dim, ardından da yağı içer. Otuz
dädi. Şorbacı bunu däräх dokuz başını pat pat keser.
аrdındаn äşittі. Şorbacı хayttı Yüreğinin içinden kutuyu çıkarıp
äwinä gittі. Хаrısınа dädi-ki: hızlıca aldı, çabucak koyar.
860 bіzіm çоbа, çoban däyil, о Ejderha; yiğitsen bu başı da kes,
ajdaha, dädi. Ахşаm gälsä bіz der. Çoban; babamın çift öküzü
оnu dügü şоrbаsı pіşіr'dik, değilsin, dala dala canın çıksın,
dädi. Ахşаm gäldi, bu gäcä der. Akşam olur, koyunları alıp
dügü şоrbаsı yаp! bu gäcä çorbacının bahçesine götürdü.
865 yахşı yämäk yаp оñа! Şindi Çoban eve gelir. Sabah olur, eski
215

çoban ахşаm äwä gäldi yахşı çobana koyunları teslim eder.


yämäklär ögünä хoydu. Аşаdı Çorbacısına der ki:
toydu. Оn töşäk bir birsää - Bugün Küçük Lambat’tan,
хoydu çobanı іçіnä yаttırdı. adam gelsin buraya! Derman
870 Gäcä çırахnän çоbаcı wаrıp Köy’den adam gelsin buraya!
bахаyır. Çoban аslı Şirtemis’ten adam gelsin buraya!
хıbırdamаyır. Şоrbacı tüşündü Kürgület’ten adam gelsin buraya!
bu öldümü däp bахаyır. Şindi Kızıltaş’tan adam gelsin buraya!
sаbах аçıldı çоban хаlхtı, аldı Gurzuf’tan adam gelsin buraya!
875 gäcä хoylаrı gänä gіttі. Aluşta’dan, Nikita’dan adam
Çоrbаcı dädi-ki хаrаsına: yağlı gelsin!
bir kömäç bаs bir dа bаrdах Şimdi o köylerin hepine
yаğ yаp. Şindi şоrbacısı аldı haber verirler, hepsinden adam
kömäçі, аldı bаrdах yаğ mаyı, gelir. Ejderha öldüren çoban o
880 хoydı çäkmän іçіnä, wurdu insanlara; ee cemaat, Ces
аrхаsına, аldı gіttі. Wаrdı gänä Kadır’ın bu mallarını
däräk аrdınа оturdu. Şindi (hayvanlarını) nasıl bilirdiniz, diye
ajdaha käldi, bulаr gänä sorar. O cemaat dedi ki :
tutuştulаr çobannän. Ajdaha - Nasıl bileceğiz, bir Ejderha
885 urdu gänä dizincä sохtu, peyda oldu burada, atımız varsa
çoban urdu köbägіnçä sохtu, yer, davarımız varsa yer, kuş
üylä oldu, ajdaha: faytоz! dädi. tutmak mümkün değil. Çoban :
Şindi çоbаcı dädi: sıçаyım - Bakın cemaat, bugünden
bаbаmıñ cаnına! dädi; sän sonra bu yürüyüş size bağış
890 rаһаtlasаñ mändä olsun! Ama aranızdan bir zengin
rаһаtlanarım, dädi. Şindi adam çıkıp bu yer benimdir
ajdaha dädi: хаrа köz хоyuñ dediğini işitirsem onu yok ederim.
хuyruğunu аşаsа ädim dа Zengini fukarasıhepiniz aynısınız,
sağa marаfätim köstärsäydim. bir adam çıkıp bu yer benimdir
895 Şindi çoban dädi mänim deymesin (demesin).
şоrbаcımıñ xabärі oluptа bir Bu cemaat kendi aralarında
216

yağlı kömäşnі, bii bаrdах yаğ fikir alışverişi yaparlar, biz bu


maynı gätirsäydi, mändä sänі adama biraz akçeverelim, derler.
хulаğıñа хаdar parçа ätär'dim Sonra iki bin gümüş toplarlar,
900 dädi, çаptı çıхtı däräk аrdındа getirirler; sen bize yürüş
şоrbаcısı: ä oğlum yağlı bağışladın, biz de sana iki bin
kömäç yuwаrlаttım, хuwärdi gümüş bağışlayalım, derler.
ögünä, аldı kömäç, yаlmаdı, Çoban; ben para istemem, siz
tuttu аrdından dа yağ mayı іştі. isterseniz ben vereyim para
905 Şаrt şаrt ajdahanıñ оtuz doquz size,der. Şimdi cemaatle ve
bаşını kästі. Аtıldı yürägіnіñ çorbacıyla vedalaşıp gider. Bu
іçіndän хutu çıхtı, çаptı хutuyu, yine satır yazıyı okur, bir kuş olup
аldı, хoydu cobuçä. Ajdaha uçar. Babadağ’ın ardındaki
dädi-ki: yіgіt olsаñ bu bаşı dа saraya konar. Cebinden kutuyu
910 käz! dädi. Bаbаmıñ çüft ögüzü çıkarır, kapağını açar, içinden bir
diilsin, dädi. Tаlа tаlа cаnıñ serçeyi alır; serçeyi parçalar;
çıхsın! dädi. Şindi ахşаm oldu, cadı inlemeye başlar. Bu kuş
аldı хoylаrı şorbacınıñ cadının kapısına gelir, orada
аzbаrınа gönür'dü. Şindi torğayın birisini daha parçalar.
905 çoban äwä gäldi. Sаbаһ oldu Yiğitsen birini daha parçala, der
äski çоbаn gänä хoylаrı täslim Oğlan; babamın çifte giden
ättі. Şindi şorbacısına dädi-ki: öküzü değilsin, dala dala canın
bugün Küçük Lambаttаn аdаm çıksın, der. Kuş, cadının evine
gälsin mındа! Därman Köydän girer. O ev içinde çobanın
910 аdаm gälsіn mundа! karısının haricinde iki kadın daha
Şіrtämistän аdam gälsin var. Çoban, kadınlara bir bir
mundа! Kürgülättän аdаm sorar:
gälsin mundа! Хızıltаştаn - Seni nerden çaldı cadı?
аdаm gälsin! dädi. Gurzuftаn - Beni batıdan çaldı, der.
915 аdаm gälsin! Аluştadan, Öbüründen sorar; seni
Nіkitadаn аdаm gälsin! şindi о nerden çaldı?
köylärіñ äpsіnä хаbär wärdilär - Beni doğudan çaldı, der.
217

äpsі аdаm gäldi. Ajdaha Orada birini arkasına alır, fır


öldüräk çоbаn dädi-ki о edip uçar; onu batıya götürür.
920 хаlхlаrа: ä comаğаt, dädi, İkincisini arkasına alıp doğuya
şindi Cäs Хаdır bu mallаrı nas götürür. Döner gelir, şimdi kendi
bilіr’diñіz? dädi, O cоmağаtlаr karısını alır, kaynatasının evine
dädilär-ki: näs biläcämіz bir varır. Kırk gün kırk gece toy
ajdaha päydа oldu mundа ederler, seven sevdiğine
925 аtımız wаrsа аşаr, tuwаrımız kavuşur, ak muradı erişir.
wаrsа аşаr, хuş bаsmаyа
mülküm diil, dii; о yürüşä.
Bахıñız cоmаğаt, dädi çоbаñ,
bu gündän аrı bu yürüş sizä
930 wахf olsun! аmmа çıхаr
аrаñızdan bir zäñgin аdаm
där-ki: bu yärі, dii, mänim där
bäkim äşіtsäm munu aläk
ätärіm. Zäñginі fuqaränі äpsi
935 bir qumansın bir аdаm çığıp
bu yär mänіm dir däymäsіn!
Bu cоmağat dädi gäni
аrаlаrındа mäşavärät ättі bіz
bu аdаmа bir pаrа ахçа
940 ciiyayıх! dädi. Sоñ bir äki bіñ
kümüş ciidılаr, gätirdilär sän
bizä yürüş bağışlаdıñ bizdä
sаğа bir äki bіñ kümüşü
bаğışlayıq! Çoban, dädi-ki:
945 män pаrа istämän dädi, män
wäräyim sіz istäsäñіz pаrа
sizä. Şindi olarnan sаlхlаştı
bärabär cоmağatından
218

şorbacınän, gіttі. Şindi bu


950 gänä охudu sаtır yazıyı oldu
bii хuş, wаrdı. Bаbа dağınıñ
аrdına sаrаyа хоndu. Şindi
çığardı cоbunan хutuyu, аştı
хаpаğın, аldı içindän bii
955 tоrğаyı, yırttı tоrğаyı kökçä
оbur bаşlаğа іnlämäyä, şindi
bu хuş gäldi kökçä оburun
хаpusuna, аndа tоrğаyı birіn
dаһın yırttı. -Yіgіt olsаñ birin
960 da yırt! dädi оbur. Bаbаmıñ
çüft ögüzü diilsin, dädi, tаlа
tаlа cаnıñ çıхsıñ! dädi. Şindi
хuş kökçä оburuñ ögünä girdi.
O äwçindä çobanıñ хаrısı bir
965 dаһı wаr, äw іçіdä oldu äki, bir
dаһın wаr ädi içindä oldu üç,
şindi хаrılаrı çoban sоrаyır
sänі хаndan çаldı kökçä оbur?
-Mäni mağrаptаn çаldı diir.
970 Şindi öbirіndän sоrаyır sänі
xandan çаldı? diir. -Mänі
maşriktän çаldı diir. Аndа birіn
arхаsına аldı, fır ättі, uştu,
kätirdi оnu mağrıbа, аldı
975 äkincіnі аrхаsına mаşrіkä
gätirdi. Хayttı gäldi аldı şimdi
gändi хаrısın, wardı хayn
аtаsınıñ äwinä, хırх gün хırх
gäcä toy ätär, äsrät аsrätinä
219

980 хawşur, ах murаdı wärіşіr.

7. ÜSKÜT. 7. ÜSKÜT
l) Üç qız. l) Üç Kız
1 Bir zamandа wаr äkän, Bir varmış, bir yokmuş; bir
bir zamandа yоq! äkän, bir padişah varmış. Bu padişah,
pаdışах äkän. Şindi bu hiçbir yerde aile çıkmayacak,
pаdışах tälаl ättі-ki: bir yärdä diye tellal çıkartır. Padişah,
5 aydаñlıq çıqmаssın. Wäzіrnän veziriyle beraber pazara çıkar.
bärabär çıqtı pаdışах şähärä. Bir yerde bir aile görürler. Gidip
Bіr yärdä bir aydаñı gördülär, bakarlar ki bir fukaranın üç kızı
wаrıp baqtı ki, bir fuqаräniñ üç vardır. Padişah onları dinler.
qızı wаr. Pаdışaх diñnäy, Büyük kız konuşmaya başlar;
10 büyük qız bаşlаdı lаf ätmää: padişah beni alsaydı ben çadır
pаdışах bänі аlsaydı bän çadır yapardım, bütün askeri içine
yapаrıp, äp аskärі іçіnä kirsä girse dolmaz, der. Ortanca kız;
tolmаz. Оrtа qız aytа: bänі padişah beni alsa bir kazan aş
pаdışах аlsа bir хаzаn аş pişirirdim, Şam askeri yese
15 bіşіrіr ädim, cäm аskärі аşаsа bitmez, der. Şimdi küçük kız da;
bіtmäs. Şindi küçük qız däy-ki: padişah beni alsa, ben bir kız ve
bänі pаdışах аlsа bän bir qıznı bir oğlan dünyaya getiririm,
bir oğlan yapаyım, sаçlаrı saçları sırmadan olur, der.
sırmadan olur dii, bäwlä söläy. Padişah dinleyip saraya döner.
20 Şindi pаdışах diñnädi хayttı Padişah sabah büyük kızı almak
sarayğa. Şindi pаdışах sаbах için dünür ile haber yollar. Büyük
yollаdı xabär cawçı bäyük qızı kızla evlenir. Sonra ona; sen bir
аlmаyа. Şindi büyük qızı аldı. çadır yapacaksın, der. Kız
Anan sоñ dädi-ki: sän bir çаdır yapamaz. Padişah ortanca kıza
25 yapacay dädi. Qız yapаmаdı. dünür yollar, onu da alır; ortanca
220

Şindi pаdışах yollаdı cawçu kız da dediklerini yapamaz.


оrtаncı qızа, оnu-dа аldı, Küçük kıza dünür yollar, küçük
оrtаncı qız dа yapаmаdı. Şindi kızı da alır. Ondan sonra bu
küçük qızа cawçu yollаdı. padişah bir sefere gider. Küçük
30 Şindi küçük qız аldı. Anan sоñ kız, bir oğlan ve kız çocuğu
bu pаdışах bir säfärä kittі. dünyaya getirir, saçı sırmadan
Küçük qız оğlаnnan qız yaptı olur. Ablaları; biz yapamadık,
sаçı sırmadan oldu. Аblаlаrı küçük kardeşimiz yaptı, diye onu
оnu künädilär. Bіz yapаmаdıq, kıskanırlar. Ablaları, kızdan iki
35 küçük yaptı, däp. Аblаlаrı küçücük çocuğu alıp saklar.
bаrdı küçük qızdan аldı Padişah, bu kızdan iki küçücük
bаlаlаrı saqlаptı, äki küçäläk yavrusunun doğduğundan haberi
bаlаsı qоdu qоcаğınа. Şindi olur. Padişah da işitince; beline
pаdışах xabär olduki іki kadar çukur kazıp kadını içine
40 küçüläk bаlаsı doğdu küçük gömün, yavruları da yanına
qаrıdan. Pаdışах dа äşittі koyunuz, der. Bu kadını çukura
bunu, bäldän çuqur qаzıp koyarlar, iki küçücüğü de oraya
qаrıyı іçіnä gömüñüz. Bаlаlаrı koyalar. Ablaları padişahın sırma
dа yanımdа quyuñuz! Bu saçlı yavrularını oradan alıp
45 qаrıyı qoydulаr çuqurа. Äki sandığa koyarlar ve deryaya
küçülägi оndа qoydulаr. bırakıverirler. Şimdi bu çocuklar
Ablalаrı pаdışахıñ sırmа sаçlı denizde gider. Gide gide bir
bаlаlаrı sanduğа qoydulаr, padişahın memleketine varıp
sаnduğı däryаyа quwardilär. çıkarlar. Bu padişahın üç kızı
50 Şindi bu bаlаlаr däñіzdän gіttі. vardır. Bunlar faytonla gezmeye
Gidä gіdä wаrdı bir pаdışахıñ çıktılar deryaya. Baktılar ki
mämläkätіnä çıqtılаr. Bu deryadan bir sandık geliyor.
pаdışахıñ üç qızа wаr ädi. Büyük kız; deryadan bir sandık
Bulаr faytоnmän särіmonyаt geliyor, içinde ne var bilmiyorum;
55 çıqtılаr däryаyа. Baqtılаr-ki durun bakalım, der. Sandık
däryadan bir sanduq gäläyir. kıyıya çıkar, çıkarıp bakarlar ki;
221

Şindi büyük qız dädi ki: iki çocuk. Bu çocukları görürler


däryadan bir sanduq gälii ve sevinirler. Bu padişahın
içindä nä wаr bilmäm kızları, bu çocukları padişahın
60 diiDuruñuz baqayq. Şindi sarayına getirirler. Bu kızlar bu
sanduq çıqtı çıqarı baqsаlаr-ki çocuklara bakarlar. Sekiz sene
içindä äki bаlа. Şindi bu bu çocuklara baktılar. Bu
bаlаlаrı gördülär, säwіndilär. çocuklar akılları erdikten sonra;
Bu pаdışах qızı bu bаlаlаrı neden bizim anamız babamız
65 pаdışахıñ sаrаyına kätirdilär. yoktur, diye sorarlar. Kızlar; biz
Şindi bu qızlаr bu bаlаlаrı sizi deryadan bulduk, derler.
baqaylаr. Bir säkiz sänä bu Çocuklar; biz anamızı babamızı
bаlаlаrı baqtılаr. Bu bаlаlаr aramaya gidelim, diyerek bu
аğıl ängän sоñ sоrdulаr: bіzіm kızlardan ayrılıp giderler. Bunlar
70 bаbа ana yoqtur. Qızlаr babalarının memleketine gelirler.
dädilär-ki: bіz sänі däryadan Fakat şimdi bu çocukları hiç
bulduq. Bаlа dädilär-ki: bіzіm kimse tanımaz. Bu çocuklar
bаbа anayı аrаmаyа kitäyik! orada bir saray kurarlar. Kardeşi
däp bu qızlardan çıqıp kittilär. ile ikisi orada yaşarlar. Bu saray,
75 Bulаr bаbаsınıñ mämläkätіnä padişahın sarayından daha
gäldilär. Аmmа şindi bu büyük olur. Bu padişah ava gider,
bаlаlаrı bir kimsä tаnımаyır. çocuklar da ava çıkar. Padişah
Bu bаlаlаr оndа bir sаray çocukları tanmaz. Padişahın
qurdulаr. Qarındаşınän äkisі köpeği bir tavşanı kovalar. O
80 оndа turdulаr. Bu sаray tavşan çocukların önünden
pаdışахıñ sаrаyından dаһın geçmeye başlar. Bu çocuk o
аrtıq ädi. Bu pаdışах аwа anda tavşanı kapar, tutar.
gidä, bаlаlаrdа çığа аwа. Padişah; siz bu tavşanı ne için
Pаdışах bаlаlаrı tаnımаdı. tutuyorsunuz, diye bağırır. Onlar
85 Pаdışахıñ bir köpägі tаwşаn tavşanı bırakmaz, alıp eve döner.
ayday. Gäldi о tаwşаn Şimdi akşam olur, padişah da
bаlаlardan gäçmäyä. Bu bаlа evine döner. Padişah karısına:
222

tаwşаnı şu sa’at qаptı, tuttu. “Ben bugün ava çıktım, köpek bir
Pаdışах bаğırdı-ki: sіz bu tavşanı kovaladı. Bir çocuk,
90 tаwşаnı nä üçün tuttuñ? Аlаr tavşanı köpeğin önünden kaptı,
аslı baqmаdı, аldı qayttı äwä. tuttu, alıp gitti.” der. Karısı; o
Şindi ахşаm oldu, pаdışахtа çocuğu ben helak ederim, der.
хayttı äwä. Gäldi qarısına dädi Bu padişahın karısı çocuğa bir
pаdışах: bän bugün awа cadı kadın yollar. O cadı kadın,
95 çıqtım, köpäk bir tawşanı gidip bakar; evde oğlan kardeşi
aydadı. Bir bаlа tаwşаnı yoktur, kız evdedir. Bu cadı kadın
köpаgіñ ögündän qаptı, tuttu, kardeşine; ya kız senin ağabeyin
аldı, kittі. Qarısı dädi о bаlаyı nerdedir, diye sorar. Kız,
bän һälaq ätärіm. Bu ağabeyim ava gitti, der. Kadın,
100 pаdışахıñ qarısı bir cаdu kıza: “Sen burada niçin böyle
хаrını yollay bаlаyа. Şindi yalnız oturursun? Sana
bаrdı baqtı äwdä yoq оğlаn eğlenmeye hiçbir şey yoktur.
qаrdаşı, qız äwdä. Bu cadu İngiliz padişahının bir ağacı
qаrı qаrdаşına dädi-ki: ya qız vardır. Onun her bir dalı her bir
105 sänіñ аğаñ qaydа? Şindi qız yaprağı bir türlü ses çıkarır. O
dädi-ki: аğаm аwа kittі. Qarı ağaçtan bir ağaç olsaydı, o sizin
qızа dädi-ki: sän bundа näçün sarayın önünde çalar sen de
bülä yañgız оturursun? Sаñа dinlerdin, onunla eğlenirsin.” der.
bir äglänmäyä bir şäy yoqtur, Kız; onu, buraya kim getirir, diye
110 dädi. Şindi bu qаrı dädi-ki: sorar. Kadın, o ağacı senin
іncilіs pаdışахıñ bir däräk ağabeyin getirir, der. Böyle deyip
wardır. Оnuñ är bir dаlı är bir gider. Oğlanın kardeşi hastalanrı.
yaprаğı bir türlü аwаz söylаr. Akşam olur, oğlan avdan gelir.
O däräktän bir däräk olsaydı, о Bakar ki kardeşi yatıyor.
115 sіzіñ sаrаyıñ ögünä çаlаrdа, Kardeşine, niçin yatıyorsun, diye
sän diñnär ädiñ, о äglänіr, sorar. Kardeşi; sen ava
däyän. Şindi qız surаdı оnu gidiyorsun, ben yalnız kalıyorum,
kim kätіrіr burdа. O därägі eğlenmeye bir şey yok, der.
223

sänіñ ağañ kätіrіr. Bülä dädi Ağabeyi, ne ile eğleneceksin,


120 qаrı, gіttі. Şindi oğlanıñ diye sorar. Kız:
qаrdаşı gändi marаzlаndı. - İngiliz padişahının
Aхşаm oldu оğlаn awdan bahçesinde bir ağaç vardır, her
gäldi. Bахtı-ki qаrdаşı yatır. bir yaprağı bir türlü ses çıkarır. O
Qardaşına surаdı. Näçün ağaçtan bir ağaç buraya getirip
125 yatırsın dädi. Qardaşı dädi-ki: koysaydın sarayın önüne, onun
sän awа gіdärsіn bän yañgız her bir yaprağı bir türlü ses
qаlırım bir äglänmäyä şäy çıkarırdı da ben de dinlerdim,
yоqtur. Şindi ağası: nädän der.
äglänäcäsіn? dädi. Qız ayttı Ağabeyi kardeşine; o zorlu bir
130 іncilіs pаdışахıñ qızınıñ yerde, biz onu hiç alamayız, der.
baqçаsındа bir däräk wаr dır, Bu ağabeyi gider, İngiliz
är bir yaprаğı bir türlü аwаz padişahının kızına varır. Arar,
çаldı. O däräktän bir däräk bakar ki kızın kapısında bir iki
bundа kätіrіp qoysaydiñ tane aslan, kaplan durur. Bu
135 sаrаyıñ ögünä, оnuñ är bir oğlan bir batman et alır, aslanın
yaprаğı bir türlü аwаz çаlаrdа ve kaplanın önüne bırakır. Ağaca
bäk diñnär ädim. Аğаsı dädi-ki gelir, tutup oradan bir fidan çıkar,
qаrdаşına: оnu zurlu yärdä alıp kaçar. Padişahın kızı, aslana
оnu bіz äç аlаmаmız dädi. Ä ve kaplana, tutun diye bağırır.
140 bu ağası gіttі şindi. Іncilіs Aslan ve kaplan; o, bir küwde et
pаdışахıñ qızına wаrdı, аrаdı, verdi, biz onu niçin tutalım,
baqtı-ki qızıñ qаpusundа bir іki derler. Oğlan oradan kaçar,
аrslаn qаplаn duruyur. Şindi fidanı kıza getirir, sarayın önüne
bu oğlan аldı bir bаtmаl küwdä koyar. Kız fidanı görür ki; böyle
145 braqtı аrslаnıñ qаplаnıñ her bir yaprağı bir türlü maniler
ögündä. Şindi wаrdı därägä, söyler. Bu cadı kadın; oğlanı
yapuştu, çığаrdı оradan bir aslan kaplan yesin, oğlan ölsün
fidan, аldı qaçtı. Şindi diye yollar, ama oğlan sağ salim
pаdışахıñ qızı: аrslana döner. Yine ava çıkar. Padişahın
224

150 qаplana bağırа: tutunuz! däp. köpeğinin önünden tavşan kaçar,


Аrslаn qаplаn: о bir küwdа ät oğlan yine tutar. Şimdi bu oğlanı
wärdi, оnu bіz näçün tutаyıq? padişah tanır. Padişah kendi oğlu
dädi. Аndа qаçtı oğlan fidanı olduğunu anlar. Çağırıp sorar.
kätirdi qızа, qoydı sаrаyıñ Sorduktan sonra bu oğlan, benim
155 ögüñdä qız gördi-ki fidan, bülä anam nerededir, der. Anasını
er bir yaprаğı bir türlü şınlıх çukurdan çıkarıp getirirler. Bu iki
ätäy. Bu cаdu qаrı ölmäk üçün ablasını öldürürler.
yollаdı, oğlannı аndа аrslаn
qаplаn аşаsın! däp аmmа о
160 oğlan tіrі qayttı. Gänä çıqtı
awа. Pаdışахıñ köpägі
ögündän tawşаn qаçtı, oğlan
gänä tuttu. Şindi bu oğlanı
pаdışах tаnıdı. Pаdışах gändi
165 оğlu olduğunu bildi. Şindi
çağırdı, sоrdu. Sоrаn sоñ bu
dädi-ki: bänim anam närädä
dir? dädi. Şindi anasını
kätirdilär çuqurdan çıqarıp.Bu
170 äki аblаsını öldürdülär.

2) Aqıllı Oğlan. 2) Akıllı Oğlan


1 Bir zamandа wаr ämіş, Bir varmış bir yokmuş, bir
bir zamandа yох ämiş, bir adamın bir çocuğu varmış.
аdаmıñ bir bаlаsı wаr. Аdаm Adam çocuğu şımarık yetiştirir.
bаlаyı ärkä tuttu. Ögün bügün O gün bu gün çocuğu hocaya
5 оcаyа yollаdı. Wаrdı, оcаyа, yollar. Çocuk hocaya gider,
хayttı, gäldi, bаqay-ki anası bir dönünce annesinin başka bir
225

bаşха kişіnän bärаbär yаttı. adamla beraber yattğını görür.


Bаlа diñnäy іşі. O аdаm däy ki Çocuk bu işi dinler. O adam;
yarı sän аndа waracasın, bän yarın sen oraya varacaksın, ben
10 sаbana wаracаm, bän sаñа sabana varacağım der. Annesi,
yarın аş götürürüm däy. Bu ben yarın sana yemek getiririm,
bаlа anasından bu lаf diñnäy. der. Bu çocuk anasından bu
Sän һаñgі tаrаfа іşläycäsіñ däy lafları işitir. Annesi, sen Hangi
anası oğlana. Män, däy, bu qırа tarafta çalışacaksın, diye diğer
15 іşläycämin, däy. Bu оğlu dа adama sorar. Adam, ben bu
äşittі çıqardan. Anasına söyläy kırda çalışacağım, der. Oğlan
ayp olacaq. Şindi bаbаsı gäldi, çıkarken bunu da işitir. Anasına
bаbаsınаn söylädi-ki: cаnım söylese ayıp olacak. Babası
bаbаm bіzdä bаrayq sabana. gelir, babasına: canım babam
20 Bаrayq dädi: bаbа oğlandа gіttі biz de sabana gidelim, der.
sabana. Bахtı оndа іşläy Gidelim, der babası. Baba oğul
sabanı. Аmmа gördü-ki: ögüzü sabana giderler. Bakarlar orada
аlаman äbаdа wахtı oldu. saban çalışır. Ama öküzünün
Bаbаsına dädi-ki: bän ögüzü alaman abäda vakti gelir. Oğlan,
25 аlаman yаpаrım, tuttu çäzdi bir babasına; ben öküzü alaman
bäz sаrdı ögüzün bälinä bахtı- yaparım der, çözer bir bez,
ki: anası gälii, аş kätіriv Sälam öküzün beeline sarar. Bakar ki
aliikim dädi, аnаsı näräyä anası geliyor ve yemek getiriyor.
gidäsіn? dädi. Anası dädi-ki: Selamünaleyküm, nereye
30 sän sabana gіttіñ, män хоcаğа gidiyorsun, diye sorarlar. Anası;
аş kätirdim. Anası söylädi gändi sen sabana gittin, ben de
оğlına: wаr oğlana! kälsіn! hocaya yemek getirdim, der.
аşаsın sännän bärabär! dädi. Anası kendi oğluna; diğer
Bu oğlan anasınıñ sözünän adama da git, gelsin, seninle
35 çıхmаdı. Аldı cäwiz cäbіndän bebaber yesin, der. Bu oğlan
braxtı yolа, bir braxtı, bir braxtı. anasının sözünden çıkmaz.
Wаrdı oğlana söylädi-ki: äsän Cebinden ceviz alır, yola bırakır;
226

mänіm anamnän bärаbär nä bir bırakır, bir daha bırakır. O


yаtır ädiñ. Oğlаn üstünä adama varınca; sen niye benim
40 аçuulаndı. Bu oğlan gäldi anamla beraber yatıyordun, diye
bаbаsına: о dälі-dir, män а sorar. Bu adam, oğlana
çаğırım ol maña sögäy. Bаbаsı sinirlenir. Bu oğlan, babasına
dädi-ki: bän bаrayım çağırayım, gelir; o delidir, ben yemeğe
dädi. Yürüdü bаbаsı baqа yol çağırıyorum, o bana sövüyor,
45 içindä cäwiz war, ägildi, аldı der. Babası, ben gidip
birnі, gіttі bir pаrçа dаһın аldı çağırayım, der. Babası yürürken
bir cäwіz dаһın. Bir dаһın gіttі, bakar yol üstünde ceviz var,
gänä аldı cäwiz. O oğlan bunu eğilip birini alır. Biraz daha gider,
görüp хоcаsı tаş аldı mäni bir ceviz daha alır. Biraz daha
50 urmаyа dii qоrqup braxtı, хаçtı. gider, gene ceviz alır. O adam,
Bаbаsı gäldi anasına, о anası bunu görüp; kocası beni
nä qаçay, dii, surdu. O-dır dädi. vurmaya taş alıyor, diye korkar,
Ахşаmа däk іşlädilär, äpsi bıraktı kaçar. Babası anasına
qayttılаr. Şindi oğlan bаbа gelir; o anası, niye kaçıyor, diye
55 anasınan yаttılаr. Sаbах suray sorar. O delidir, der. Akşama
хоcayа sän näräyä baracаsın? kadar çalışırlar, hepsi dönerler.
surdu. Sаbах ağaçа Oğlan, babası ve anası beraber
bаrаcаmın, dädi. Оcа gіttі gänä yatarlar. Kadın, kocasına;
bаlа. Kälsä bаbаsı yох. Näräyä sabahleyin sen nereye
60 bаbаm gіttі dädi. Аğаçа, dädi gideceksin, diye sorar. Sabah
anası, аndа äşäk, dädi, bаbаñа ağaca varacağım, der kocası.
ağaç аl gіt dädi. Bu oğlan gіttі Çocuk yine hocaya gider.
däräbnä yoqаrа bаbаsını Geldiğinde babası yoktur.
аrаmаyа. Bаrıp bахsа аtаsı Babam nereye gitti, diye sorar.
65 äşäginän yaramаz yаpay. Sоñ Baban ağaca gitti; sen de
qоrqtı bаlа, bаbаsınan utаndı, oradaki eşeğe bin, babana ağaç
kälmäyа qayttı. Gänä wаrdılаr alıp git, der anası. Bu oğlan
іşä bаbаsın bахsаlаr tawşаnı yukarı köye babasını aramaya
227

awcılаr atmaya аraylаr. Sоñ gider. Varıp baktığında babası


70 bаbаsı dädi-ki: ä оğlum bulаr eşek ile yaramazlık yapıyordur.
nä аraylаr. Sоñ bаbаsına dädi: Sonra çocuk korkar, babasından
ay şu äşäknän ağaçа waranı utanır, gelmek için döner. Yine
аtacaaqlаr. Sоñ oğluna dädi-ki babasıyla işe giderler, avcıların
bаbаsı: män anda kiräyim atmak için tavşan aradıklarını
75 sabaniiñ іçіnä хuuş yärdä. O dа görürler. Babası; a oğlum bunlar
yığdı bir näçän piçän. Sоñ ne yapıyorlar, diye sorar. Çocuk,
oğlan çağırdı awcılаrı. Gälir babasına; ay şu eşek ile ağaca
awcılаr. Sоndа, dädi-ki, bir dа gideni vuracaklar, der. Babası
tilki war çıхаrıñız! dädi. Ulаr oğluna, ben orada sabanın
80 wаrdılаr ondа wärdilär pіçän içindeki kavuğa gireyim, der. O
аtäşа. O аdаm çıqtı dädi: män da biraz ot yığar. Sonra oğlan
tutsаm gändi äşägіmі tuttum, avcıları çağırır. Avcılar gelir.
sіzіñ näñіzі tutmаdım bu Onlara, burada bir tilki var
awcılаr şаştılаr; mındа tilki däp çıkarın, der. Onlar gelip orada
85 çığаrdıq, çıqtı аtäştän аdаm. otları ateşe verilrer. O adam
Sоñ oğluna dädi-ki: sän näçün çıkar; ben tuttuysam kendi
yаptıñ maña bunu. Oğludа eşeğimi tuttum, sizin hiçbir
dädi-ki: mändä sіzdän şeyinizi tutmadım, der. Bu
90 qоrqаrım. Bir аdаm olup sän avcılar, burada tilki var diye
оruspuluğu ätäsіn, mändä çıkardık, ateşten adam çıktı,
utаnırım bän sänі bаbаm dа diyerek şaşırırlar. Sonra oğluna,
olsаñ öldürtürüm! yаpmа sen bana bunu niçin yaptın, diye
95 mınday şii dаһın, däy. sorar. Oğlu da:
- Ben de sizden korkarım.
Sen bir adam olup orospuluğu
ediyorsun, ben de utanırım, ben
seni babam da olsan
öldürtürüm, der.
Babası; yapma, der. Bunun
228

gibi şeyler daha söyler.

3) Yılan Bäsläyän Yigіt. 3) Yılan Besleyen Yiğit


1 Bir zämandа wär äkän, Bir varmış bir yokmuş.
bir zämandа yох äkän. Bir Fukara, yaşlı bir kadın varmış.
fuqаrä abахay wаr äkän. Bu Bu yaşlı kadının bir tane oğlu
аbахаyından bir dänä bir oğlu varmış. Bu oğlan günde bir sırt
5 war. Bu oğlan kündä bir аrха odun getirip satarmış da anasına
оdun kätіrіp sаtаyır dа anasın bakarmış. Bu oğlan bir gün yine
bахаyır. Şindi bir dаһа bu oduna gitmiş. Bakmış ki iki çocuk
oğlan оduna gidäyir. Bахtı ki bir yılanı tepeliyorlar. Oduna
äki bаlа bir yılanı täpäläylär. giden bu çocuk yılanı dövenlere;
10 Bu оduna gidän bаlа bu yılan durun vurmayın, der. Oduna
kötäklännärä dädi-ki: tохtаñız giden bu çocuk, yılanı onların
urmаñız! Bu оduna gidän bаlа elinden kurtarıp alır. Bu oğlan bir
yılanı аlardan хutаrdı аldı. yük odunu ve yılanı da
Şindi аldı bir yük оdun yılаnı beraberine alıp gelir, evlerine
15 dа bärabär аldı gäldi, kätirdi getirir. Anası bu yılanı görüp; sen
äwlärіnä. Şindi anası gördü bu bu yılanı buraya niçin getirdin,
yılanı dädi-ki: sän bu yılanı diye sorar. Oğlan da; ben bu
näçün kätirdiñ mundа. Oğlan yılanı besleyeceğim, der. Bu
dа dädi-ki: bän munu oğlan, bu yılana günde beş
20 bäsläycämіn, dädi. Şindi oğlan köpeklik yiyecek vererek yılanı
bu yılana gündä bäş köpäklіk besler. Oğlan günde bir yük ağaç
wärä, bäsläy yılanı. Вu оğlаn getirip satar. Bu yılana yiyecek
gündä bir yük ağaç kätіrіr alıp yedirir. Bu yılanı öyle besler
sаtаyır. Bu yılana аş аlıp ki, bu yılan büyük yılan olur. Bu
25 аşаtayır. Bu yılana şindi ülä oğlan bir gün oduna gider. Yılan
bäslädi ki bаlаban yılan oldu. oynamak için kuyruğunun üstüne
229

Şindi bu oğlan bir gün оduna kalkar. Anası görünce, bu yılan


gіttі. Yılаn хахtı хuyruğunan beni yiyecek, diye korkar. Anası
üstünä oynamaya. Anası yılana bir sopa vurur. Yılan da
30 gördü bu yılan mäni аşаycaq darılıp gider. Bu yılan giderken
däp хоrхtu. Dа anası bir tаyах oğlana rast gelir. Oğlan, neden
urdu yılana. Yılаn dа dаrılıp döndün, diye sorar. Yılan; ben
kittі. Şindi bu yılan gіdär äkän, oynamak için kalktım, anan bana
oğlana rаst käldi. Oğlan dädi- sopa ile vurdu, ben de gidiyorum,
35 ki: näçün хayttıñ? Yılan dädi- der. Oğlan da; sen geri dön, ben
ki: bän хаlхtım oynamaya, seni yine beslerim, der. Yılan da
anañ urdu maña bir tаyах, bän oğlana: “Ben bir daha dönmem.
ändi gidärіm. Oğlandа dädi-ki: Ben yılan padişahının oğluyum.
sän хayt bän sänі gänä Haydi gidelim babama, o sana
40 bäsläyim. Yılandа bän bir dä biraz bahşiş versin.” der. Şimdi
хaytmаm, dädi. Şindi bu yılan oğlanı da alıp gider. Yılan; benim
oğlana dädi. Bän yılan evime gelirsen orada yılan
pаdışахıñ oğlumun dädi. Aydа çoktur, onlardan korkma, der.
bаrayıq bаbаmа о sаñа bir аz Oğlanı evine getirir. Babası, yılan
45 bаşхış wärsіn! dädi. Şindi padişahı, çıkar ve oğlana; sen ne
oğlanı аldı, gіttі. Bän äwіmä arıyorsun burada, diye sorar.
wаrsаñ, dädi yılаn, аndа yılаn Yılan; insanlar beni
çохtur ondan хоrхma! dädi. öldürecektiler, bu adam beni
Şindi kätirdi äwinä оğlаnı. Bu kurtardı, der. Bu yılanın babası;
50 dаһа bаbаsı çıхtı, yılan dile benden ne dilersen, ben
pаdışахı. Oğlana dädi-ki: sän sana biraz bahşiş vereyim, sen
nä bахаrsın mundа? Sоñ yılan oğlumu kurtardın, der. Oğlan;
dädi: аdаm mänі öldüräcädilär ben senin sağlığını isterim, diye
bu аdаm mäni хutаrdı. Bu cevap verir. O padişah; benim
55 yılаnıñ bаbаsı dädi-ki: sän sağlığımdan sana fayda yok, sen
mändän ülä іstä män sаñа bir bahşiş iste, der. Bu oğlan; ben
аz bаşхış wäräyin, sän oğlumu senin parmağındaki yüzüğü
230

хutаrdıñ. Oğlan dädi-ki: Bän isterim, diye söyler. Bu padişah


sänіn sаğlığıñnı istärіm. O yüzüğünü oğlana vermez, birçok
60 pаdışах dädi-ki: bänim altın iste, der. Bu padişah birçok
sаğlığımdаn faydа yох sаñа, altını oğlana verir. O fukara oğlan
sän bаşхış istä! Şindi bu oğlan zengin olur, evlerine gelir,
dädi-ki: bän sänіn anasına:
pаrmаğıñdäki yüzügü istärіm. - Bak ana ben bu yılanı
65 Bu pаdışах yüzügün wärmädi beslediğim için bu kadar altın
оğlаnа, bir tulup аltın istä! verdiler. Anneciğim şimdi sen
dädi. Şindi bu pаdışах bärdi bir var, padişahın kızını iste, der.
tulup аltın. Şindi о fuqаrä Anası padişahın kızını
oğlan oldu zängіn, gäldi istemeye gider. Padişah, yedi kat
70 äwlärіnä, anasına dädi-ki: bах bina yaptırırsa ben kızımı ona
ana bän bu yılаnı bäslädigі veririm, der. Anası gelir, oğluna;
üçün bаñа bu хаdar аltın yedi kat saray istiyor, eğer
wärdilär. Şindi sän war ana yaptıracaksan kızı verecek, diye
pаdışахın хızın хudаlа! Şindi söyler. Oğlan, bu mümkün, der.
75 anası kittі pаdışахın хızın Oğlan ev yaptırmak için ustalara
istämäyä. Padişa dädi-ki: bän bir kese altın verir. Kırk günde
хızımı wärіrіm оñа, yäti хаt saray biter. Bu padişah bu
bіnä yаptırsа. Padişa düşündü; sarayları görür, şaşırır. Bu garip
bu fuqarä yаptırmаz, olmаz, (zavallı) nasıl yaptı bunları, der.
80 bändä хızımı wärmäyim оñа. Sonra oğlanı çağırır, sen bu
Anası käldi, oğluna söylädi, parayı nereden aldın, diye sorar.
dädi-ki: yädi хаt sаray istäy. Oğlan; bir yılan baktım, o yılan
Ägär yаptırmаyа olsаñ хızı beni babasına götürüp bu kadar
wäräcäk. Şindi oğlan о mülkün parayı bahşiş bana. Oğlan, o
85 dädi. Oğlan tuttu bir käsäk yılanın babasına vardıktan sonra
аltın ustаlаrа wärdi äw her türlü dilden anlar hale gelir.
yаptırmağa. Хırх gün äcäp Bu padişah, oğlanın kâmil
saraylаr bіttі. Şindi bu pаdışах olduğunu anlar. Kızını oğlana
231

gärdü bu saraylаrı, çаştı. Dädi- verir. Kırk gün düğün yaptı, kızını
90 ki bu ğаrіp naslı yаptı bulаrı. oğlan verdi.
Sоñ çağırdа oğlanı, dädi-ki:
sän bu pаrаnı närädän аldıñ?
Oğlаn dädi-ki: bir yılanı
bахtım, о yılan bänі bаbаsınа
95 götürüp bu qаdar bаşхış аltın
wärdi bаñа. Sоñ oğlan о yılаn
bаbаsına wаrаn sоñ är bir
türlü dildän аñlаdı. Şindi bu
pаdışах oğlan kâmil olduğunu
100 bildi. Şindi хızını wärdi, bu
oğlana. Хırх gün dügün іttі,
хızın oğlanа wärdi.

4) Fuqaränіñ Küçük Oğlu. 4) Fukaranın Küçük Oğlu


1 Bir zamandа wаr äkän, Bir varmış bir yokmuş, bir
bir zamandа yох äkän, bir adamın üç oğlu varmış. Bu adam
аdаmıñ üç oğlu wаr. Şindi bu fukara adammış, her gün sabana
аdаm fuхаrä аdаm är gün gidermiş. Bu adam ve üç oğlu
5 sabana gädäyіr. Bu аdаm dа sabana gider, saban sürer. Bu
üç oğlu sabana dа gädäyir, adam çok acıkır. Yemek pişer,
saban äkäyіr, şindi bu oğlanlar yemeği almaya gider.
аdаmıñ аşlığı päk çох oldu, Yemeği alırlar. Bir de bakarlar ki;
аşlıх pіştі oğlanlаr gіttі аşlıq çölden yedi başlı dev gelir,
10 çаlmаyа. Аşlığı çаldılаr. Bir bunlar onu görüp kaçarlar.
dаһа bахtılаr-ki çöldän bir Bunlar köye gelirler. Bu üç
yädi bаşlıq diw gäläyоr, bulаr adama dokuz adam katılır, on iki
gördülär хаştılаr. Şindi bulаr adam olurlar. Bu devin
gäldilär göyä. Üç dänägä memleketine getirirler. Gidip
232

15 doğuz dänä qаtıldı, oldu оn orada saklanırlar. Bu dev


äki аdаm. Şindi gіttilär şu uyumak için yatar. On iki adamın
diwiñ mämläkätіnä. Wardılar birisi, en küçüğü, kırdan bir torba
оndа sахlаndılаr оturdulаr. karanca toplar, alıp devin yattığı
Şindi bu diw yаttı yuхlаmаyа. yere gider. Karıncaları, o devin
20 Оn äki dänänіñ birіsі äñ koynuna bırakır. Devin boynunun
küçügü çöldän bir tоrbа üstüne kadar yorgan örtülmüştü.
хаrаncа cığаyır, şindi аlıp gіttі Bu karıncalar, devi dişlemeye
diw yаttığı yärgä. Wаrdı о başlarlar. Bunlar devi ısırırlar, o
diwiñ хoynuna braxtı dev yorganı atar, bu oğlan
25 хаrаncаlаrı. Bu хаrаncаlаr yorganı alıp kaçar. Bu dev bunu
dişlämäyä bаşlаdılаr, diwinі duyar. Oğlanın arkasından takip
bunuñ üstünä yurğan eder. Dev, bunların hepsini tutup
örtülmüş ädi. Bulаr tаlаdılаr evine getirir. Bu devin de on iki
diwi, о diw yurğanı аttı, bu kızı vardır. Akşam oldu yatarlar.
30 оğlаn аldı yurğаnı, хаştı. Bu dev, on iki adama on iki kızını
Şindi bu diw duydu bunu. verir. Gece uyurlar. En küçük
Şindi oğlanıñ аrdına çаptı. oğlan kalkar, devin kızlarının
Bаrdı ulаrın äpsіnі tuttu. feslerini alır, on iki adama on iki
Kätirdi şіndi äwіnä. Bu diwіñ fes giydirir; bu adamların
35 dä оn äki qızı war ädi. Şindi kalpaklarını alır, on iki kıza on iki
ахşаm oldu yаttılаr. Bu оn äki kalpak giydirir. Bu feslerini de
dänägä diw оn äki хızın ağabeylerine giydirir. Dev, bu
wärdi. Şindi gäcä yuхlаdılаr, adamları kesmek için kalkar,
äñ küçü оğlаn хахtı, diwіñ başını sıvazlar; bakar kimin
40 хızlаrınıñ fäsnі аldı, оn äki başında kalpağı vardır, onu
аdаmа оn äki fäs gäydirdi, bu keser. On iki kızın hepsini keser.
аdаmnı хаlpаğın oldı, оn äki Dev kızları kestikten sonra
хızа оn äki хаlpах gäydirdi. oğlanlar kaçlar. Sabah olur. Dev,
Şindi bu fäslärі dä аğаlаrına karısına, on iki genci bu gece
45 gäydirdi. Şindi хахtı diw bu öldürdüm, der. Bakar ki, kızların
233

аdаmlаrı soymаyа, siipаdı, hepsi ölmüş, oğlanlar kaçmışlar.


bаşın bахtı kimіñ хаlpаğı war Bu dev; ee on iki oğlanın en
оnu soydu. Оn äki хızın äpsіn küçüğü, sen beni on iki kızımdan
soydu. Diw хızlаrı sоyan sоñ ayırdın, diye bağırır. Bunlar
50 bulаr хаştılаr. Şindi sаbах kaçarlar, memleketlerine
oldu. Хаrısına dädi-ki diw: оn giderler. Bu küçük oğlan da gelir,
äki yaşı bu gäcä öldürdüm. geldikten sonra ağabeyleri küçük
Bахtı-ki хızlаr äpsі ölmüş, oğlanı döverler; oğlan gider, bir
oğlanlаr хаştılаr. Şіndi bu diw şehre varır. Orada bir adama
55 bağırdı ä оn äki oğlan äñ- ırgat olur. Orada birkaç ay durur.
küçüsü sän mäni on äki Sonra burada da yaramazlık
хızımdan аyırdıñ, dädi. Şindi yapar.Bu adamı, bu çorbacı da
bulаr çıхtılаr, gіttilär döver. Bu oğlan gene kaçar, bir
mämläkätіnä, Şindi wardı bu padişahın memleketine varır. Bu
60 küçük oğlan, warаn sоñ oğlan gidip padişahın gül
аğаlаrı küçük oğlanı bahçesine bekçi olur. Bu
kötäklädilär, oğlan хаştı gіttі, bahçeye asla insan girdirmez.
wаrdı bir şähärä. Оndа yırğat Bu padişahın kızı bu oğlanı
bаrıştı bir аdаmа. Оndа dа görür, bakar ki bu yakışıklı bir
65 bir хаç ay durdu. Sоñ dа bu gençtir. Bu kız buna heves eder.
оndа bir yaramаzlıх ätä. Şindi Bu padişahın üç kızı vardır, üçü
bu аdаmı bu şorbacı de nişanlanmak ister. Padişah,
kötäklädi. Bu oğlan gänä toplanıp gelsinler buraya kızımı
хаçа wаrа bir pаdışах nişanlayacağım, diye haber verir.
70 mämläkätіnä. Şindi bu oğlan Gençler toplanıp gelirler.
bаrı pаdışахıñ gül bахçаsına Padişah, bu kızların eline bir
хаrawlа. Аslı bir ınsan altın elma verir. Hangisini
girdirmii bu bахçaa. Şindi bu seversen onu al, der. Bu gençler
pаdışахıñ хızı göräy о oğlan, sarayın önünden geçerler. Bu
75 bахay ki bu dir güzäl yаş, хız padişahın büyük kızı vezirin
buñа äwäs ätäy bu pаdışахıñ elmayı oğluna atar. Ortanca kız,
234

üç хızı war, üçüsü dа şindi o da elmayı küçük vezirin oğluna


nışаñlаmаyа istäy. Pаdışах atar. En küçük kız, o da elmayı
xabär wärä ki yığılsın bahçeye bakan ırgata atar. Bu
80 kälsіnlär mındа хızımı padişah da bu kızlara kırk gün
nışаñlacаm. Şindi gäldilär kırk gece düğün eder.
yığıldılаr yаşlаr bu хızlаrıñ
älinä wäräy bir аltın аlmа.
Şindi dädi-ki: хаncısın
85 säwsäñ оnu аl. Şindi bu
yаşlаr sаraynıñ ögündän
gäçtilär. Bu pаdışахıñ büyük
хızı wäzіrіñ oğluna аttı
аlmаyı, оrtаncı хız оdа küçük
90 wäzіrіñ oğluna аttı аlmаyı, äñ
küçük хız о bахçаyı baqqan
yırğata аttı аlmаyı. Şindi bu
pаdışах dа bu хızlаrа хırх
gün хırх gäcä dügün ättі.
235

8. BÜYÜK ХОCАLАR. 8. Büyük Hocalar


l) İdägä Bii 1) Edige Bey
1 Äwälі bіr Tоqtаmış dägän Eskiden Toktamış denen Han
qаn bоldu, оnuñ dа bіr vardı, onun da Kutlukaya Bey
Qutluğaya bii dägän saqlawu denen bir muhafızı vardı.
bоldu. Tоqtаmışnıñ lääşіn Toktamış’ın laçin kuşu vardı.
5 dägän quş bоldu. Tоqtаmış bu Toktamış bu kuşları uçurur;
quşlаrnı şüyä, Qutluğaya bii Kutlukaya Bey bu kuşa bakar,
bu quşnu qаray, yumurta yumurta yumurtlatır, kuşu
qоzlаtа, bаlа çığаrtа. Çähärli kuluçkaya yatırır. Çeherli gölde
köldä Toqtamış qаn bu lääşіnі Toktamış Han bu laçini uçurur,
10 şüyä, quş tutа. Sоn Tämіr qаn kuş yakalatır. Sonra Temir Han
dägän qаn Tоqtаmış qаnğа bіr denen Han Toktamış Han’a bir
аdаm yоllay lääşіn quşnuñ bіr adam yolar, laçin kuşunun bir
yumurtasın іstäy. Tämіr qandа yumurtasını ister. Temir Han’da
yoq lääşin quş, Toqtamış laçin kuşu yoktur, Toktamış
15 qаndа bаr. Tоqtаmış qаn Han’da vardır. Toktamış Han
bärmі lääşin quşun. Tämіr laçin kuşunu vermez. Temir
qаnı kіşіnі bоş qaytа. Han’ın adamı boş döner.
Tоqtаmışqаn quşnu bärmiv Nä Toktamış Han kuşu vermez. Ne
yapsın Tämіr Qаn? bu lääşіn yapsın Temir Han? Bu laçin kuşu
20 quşnu kіm bärä bіzgä? Sоn kim verir bize? Sonra Temir
Tämіr qаnğа söylälär: аnuñ bіr Han’a söylerler:
sаqlаwu bаr Qutluğaya bii - Onun Kutlukaya denen bir
dägän, lääşіn quşnu о bаqаr, muhafızsı var, laçin kuşuna o
о qоzlаtаr, о bаlа çığаrtаr. Sän bakar, o yumurtlatır, o kuluçkaya
25 Qutluğаyа biigä аdаmnı yоllа, yatırır. Sen Kutlukaya Bey’e
о bäkіm yumurtqаnı sаa adam yolla, o belki yumurtayı
qırslаp bärä. Sоn Tämіr qаn sana çalarak verir.
236

Qutluğаyа biigä аdаm yоllаtа. Sonra Temir Han Kutlukaya


Käldі о аdаm, kіrä Tämіr Bey’e adam yollar. O adam gelir,
30 qаndаn sääläm bаr, dädi. girip “Temir Han’dan selâm var.”
Qutluğaya biigä, şu lääşin dedi. Kutlukaya Bey’e, “Şu laçin
quşnuñ bіr yumurtasın mаa kuşunun bir yumurtasını bana
bärsіn! Sоn Qutluğaya bii dädi versin.” dedi, der. Sonra
о kіşіgä: sän kölgä çıq äkі Kutlukaya Bey, o adama; sen
35 biidаyаq yumurtasın aqkäl! göle çık, iki baykuş yumurtasını
dädі. Kättі о аdаm köldä äki alıp gel, der. O adam gider, gölde
biidayaq yumurtаsın tаup iki baykuş yumurtasını bulup
kätіrdі. Lääşіn bаlа uyаdа getirir. Laçin, yuvasında yavru
çığаrmаyа yatqаn. Sо çıkarmaya yatmıştı. Sonra
40 Qutluğayа bii о аdаmğа Kutlukaya Bey o adama; sen bu
söylädі: sän bu lääşin quşnuñ laçin kuşunun iki yumurtasını al,
äki yumurtasın аl! Sаl qоynuñа yumurtayı koynuna koy, der.
yumurtanı! Çığаrlаr о kіşі, bu Çıkarlar, bu adam baykuşun
biidayaqnıñ yumurtasın lääşin yumurtasını laçin kuşunun altına
quşnuñ аstındа qоydulаr. koyar. Laçinin iki yumurtasını
45 Lääşіn äkі yumurtasın аldılаr. alırlar. Sonra Kutlukaya Bey, bu
Sоn yоlladı Qutluğaya bii bu iki yumurtayı yollar. Temir Han’a
äki yumurtanı. Tämіr qаnğа selâm gönderir, o adam götürür.
sääläm köndürdü, аqkättі Temir Han’a bu yumurtayı verir,
Tämіr qаnğа bu yumurtаnı, ondan yavru çıkarır. Onu bir
50 bärdi andаn bаlа çığаrdı. Оnu kafese koyar, yetiştirir. Bu
sаldı qаpäskä, аsrаdı. Bu Kutlukaya Bey, bu baykuş
Qutluğaya bii bu biidayaq yumurtasını laçin kuşunun altına
yumurtаsın lääşіn quşnuñ koymuştu. O zaman vakti
аstındа qоyğаn ädі. Оndа gelince, ondan yavru çıktı. Sonra
55 wахıt käldі оndаn bаlа çığаdı. bir gün Toktamış Han; Kutlukaya
Sоn bіr kün Tоqtаmış qаn Bey nasılsın, laçin kuş yavru
söılädі. Nаslı Qutluğayа bii? çıkardı mı, diye sorar. Kutlukaya
237

lääşіn quş bаlаnı çığаrdımı? Bey ona; Han efendim, laçinin


dädі. Qutluğaya bii söylädі asliliği gitmiş, o yaşlandı, onun
60 оñа: Qаn äpändіm, dädі, yavruları bu yıl baykuş
lääşіnnіn аsliligі kätkän, оl yavrularına benziyor, diye söyler.
qаrtaydı, оnuñ bаlаrı biiyıl Gene baktılar, bir yıl sonra laçinin
biidаyаq bаlаlаrınа uşaydı. yavrularını Toktamış Han’a
Däyä söylädі. Gänä baqtılаr getirir, Çeherli göle kuş
65 qаrаdılаr bіr yıldаn sоrа uçurmaya çıktılar. Temir Han da
aqkäldі lääşinnіñ bаlаlаrını laçin yavrularını alıp Çeherli göle
Tоqtаmış qаnğа, Çähärlі kölgä çıkar. Toktamış Han baykuş
quş şüymä çıqtılаr. Tämіr yavrularını uçurdu, onlar gitti,
qаndа, о dа çıqtı lääşіn kuşa bakmadı, kuş tutmadı,
70 bаlаlаrın аlıp Çähärli kölgä. başka tarafa gitti. Temir Han da
Toqtamış qаn şüydü (sіltädi) kuşa laçinin yavrularını uçurdu,
biidаyаq quşnuñ bаlаlаrı kätti, o, kuş tutu. Temir Han köyüne
аlаr quşqа bаqmаdı, quş döndü. Toktamış Han da köyüne
tutmаdı, kätti bаşqа yаqqa, döndü, Kutluğaya Bey’e:
75 Tämіr qаndа sіltädi quşqа - Sen bu laçine bir şey yaptın.
lääşin bаlаlаrın, о quş tuttu. Temir Han benden yumurta
Tämіr qаn qayttı köyünä. istedi, ben vermedim. Senden
Tоqtаmış qаn dа qayttı istedi sen ona laçinin iki
köyünä. Qutluğaya biigä yumurtasını verdin. Baykuşun iki
80 söylädі: sän bu lääşingä bіr şii yumurtasını sen laçinin altına
yаptıñ. Tämіr qаn yumurta koydun. Şimdi baykuş yavruları
іstädi mändän, män bärmädin. kuşa bakmaz, kendi başlarına
Sändіn іstädi sän оğа başka taraflara gider, diye söyler.
lääşinniñ äki yumurtаsın Kutluğaya Bey’in başını
85 bärdіñ. Biidаyаqnıñ äki kesmesini ister, meşveret eder.
yumurtasın sän lääşiniñ аstınа Akıl hocaları (danışmanları)
qоyduñ. Şіndі biidаyaq bаlаlаrı Toktamış Han’a akıl verirler:
quşqa bаqmas, öz bаşınа - Kendi ateşini kendin
238

bаşqа yаqqа kädär. Şіndі söndürme,


90 Qutluğаyа biinіñ bаşın käsmä bunu öldürme! Bunu kov!
іstädi, mäşäürä ättі. Durmasın toprağında!
Aqılzаdälär mäşäürä bärdіlär Sonra Taktamış Han,
Toqtamış qаnğа. Gändі Kutlukaya Bey’i kovalar;
çırаğıñnı gändі söndürmä, toprağımda durma, eğer
95 bunu öldürmä! bunu quu! durursan, işitirsem seni keserim,
turmasın tоprаğıñdа! Sоn der. Kutlukaya Bey çıkar, Temir
Tоqtаmış qаn Qutluğaya biini Han’a gider, Temir Han ile
quudu. Tоprаğımdа turmа! Toktamış Han’ın sınırına varır,
dädi. Ägär mänіm toprağımda orada durur. Sonra düşünür:
100 tursаñ, äşіtsäm käsärmіn, - Nasıl yapayım? Temir Han’a
dädi. Qutluğaya bii çıqtı, kätti varsam ne söyleyim? Toktamış
Tämіr qаnğа, Tämіr qannıñ Han beni kovdu, ben sana iki
Toqtamış qannıñ sıñırınа bаrdı yumurta verdim, sen bana ekmek
tоqtаdı аndа. Sоn аndа ver! Nasıl söyleyeyim? Bana
105 mäşäürä ätti nаslı yаpaym däp ayıp. Burada Toktamış’ın toprağı,
Tämіr qаnğа bаrsаm nä orada Temir Han’ın toprağı
söyliim? Tоqtаmış qаn mänі burada bu sınırda oturayım, iki
quudu män sаa äki yumurta tarafa gitmeden.
110 bärdіm, sän maa bіr tilim Orada çadırını kurar, sınırda
ötmäk bär! nаslı söyliim? maa oturur. Tüfeğini eline alır,
ayp. Mındа Tоqtаmışnıñ sabahleyin kıra çıkar, akşama
tоprаğı, mındа Tämіr qannıñ kadar atar, avcılık yapar,
tоprаğı mındа bu sıñırdа tüfeğiyle her gün bir kuş vurur.
115 оturaym äki yaqqа barmay. Getirir, pişirir, yer. Bu şekilde
Qurdu çаtırın şu yärdä sıñırdа oara yaşar. Bir gün oturur, on
оturdu. Аlа tüpägіn älinä, ärtän gün, bir ay oturur. Bir gün
çıqtı çölgä, ахşаmğа qаdar аtа çadırına bir kız girer, gelip:
аñcılıq ätä, kündä bіr quş sоğа - Sen Kutlukaya Bey sen
120 tüpäkmän. Kätіrа, pіşіrä, аşay. nasılsın? Ben sana eş olmak için
239

Şaytıp оturа şu yärdä. Bіr kün geldim, siz beni alın, der.
оturа, оn kün, bіr ay otura. Bіr Sonra Kutlukaya Bey onu
kün çаtırınа bіr qısаyaqlı bіr almaya niyetlenir. Sözleşme
qız kirä, kälä dii: sän yaparlar. Kız söyler:
125 Qutluğaya bii sän nаslısın? О - Benim şartım, eve gelirken
qıs söylä: män saa çıptılıqqa evin dışından ses verip gelirsin,
käldіm, sіz mänі аlıñız! diiSоn ben evden çıkarken evde
Qutluğaya bii оnu аlаcаq bоlа. kaldığın zaman arkamdan
Mäir söyläşälär. Kız söyläy: bakmazsın, benim şartım budur.
130 mänim mäirіm üygä kälgändä Eğer arkamdan bakarsan, veya
tışаrdаn säs bärіp kälіrsin, ses vermeden gelirsen, sonra
män üydän çıqqаndа üydä sen benim için yoksun, ben senin
qаlğаndа аrtımdаn için youm.
bаqmаssın, dii, mänіm mäyrіm Kutlukaya Bey bunu kabul
135 оdur, diiÄgär аrtımdаn eder, nikâh yapar, kızı alır.
baqsаñ, yа säs bаrmii kälsäñ, Beraber yatarlar, dolaşırlar; biri
sоñ män saa yoq, sän maa karısı, biri kocası. Bir ay, iki ay
yoq. Qutluğаyа bii аnı qаbul beraber yaşarlar. Kutlukaya Bey
nіkâh ätä, аlа. Аm bіr yattılаr sabah gider, akşam gelir, her gün
140 yürälär, bіrі bіkäsі bіrі bаyı. Bіr tüfekle bir kuş vurup alıp gelir.
ay äki ay yürälär bаrаbаr, Bugün getirdiği kuşu karısı
Qutluğaya bii sаbа kätä, temizler, hazırlar; sabahleyin
ахşаm kälä, kündä tüpäk bіlän kalkar da kıra gider, akşam bir
bіr quş sоğup аlıp kälä. Bügün kuş daha alıp gelir, karısı tüfeği
145 аqkälgän quşnu bіkäsі tämіzlii, alır, gelen kuşu bugün kızartıp
аzırlii, yа ärtän turа dа bіr kätä yemeğe hazırlar. Akşam
çölgä, bіr quş ахşаm dаhı аlıp Kutlukaya Bey eve gelir, kızarttığı
kälä, bіkäsі tüpägі аlа, kälgän kuşu beraber yerler. Bir gün
quşnu bügün аzırlii qızаrtıp Kutlukaya Bey bir daha kıra
150 yämäkkkä. Ахşаm Qutluğaya gidince bir derviş gelir Kutlukaya
bii kälä äwgä bаrаbär, Bey’in evine; Kutlukaya Bey’in
240

qızаrtqаn quşnu yiilär. Bіr kün karısına: “Karnım aç, bir parça
Qutluğaya bii dаhı çölgä yemek yok mu? der. O zamanda
kätkändä bіr Lаhii (därbіş) kälä orada ekmek yok, ne vereceğini
155 Qutluğaya biinіñ äwinä söylii-kі bilmez. Bir sahanın içinde bir
Qutluğayağa biinіñ qarısınа: kızartılmış kuş, kadın kendi
qаrnım аç dii, bіr pаrа yämäk kendine: “Bir yağlı kanat veya
bulunmаsmı? O zаmаndа budunu koparıp versem ayıp,
аndа ötmäk yoq, nä bärmäyä hepsini verirsem Kutlukaya
160 bіlmiv Bіr qızаrtmа quş bіr Bey’den korkuyorum. Ne olursa
säändä, qаrı dädi özü özünä: olur, vereyim.” Der. Gider, sahanı
bіr yilägіn qоpаrıp аlıp bärsäm getirir, onun önüne koyar. O
ayp, äpsіn bärsäm Qutluğaya dilenci sahanın kapağını açar,
biidän qоrqаmın. Нä оlsа оlur, içinde bir kızartma var. O, başlar
165 bаriim. Bаrа, аlkälä säännі, onu yemeye, hepsini yer, bitirir
оnuñ аldınа sаlа. Аçа о sähil kemikleri kalır saHanın içinde.
säännіñ qаpаğınıñ іçіndä bіr Ona bir dua eder. Kutlukaya
qızаrmа bаr, о bаşlay onu Bey’in karısı saHanın kapağını
yämäyä bіr tаmаm yii, bіtіrä örter, yukarıya koyar. O dilenci
170 süyäklärі qаlа säännіñ іçіndä. gider. Ona dua ederken; sizlerde
Oğа bіr du'а ätti. Qutluğaya evlât yok, bir erkek evlât olsun
biinіñ bіkäsі yаbа säänniñ size, diye hayır dua eder. O
qаpаğın, sаlа yоqаrğа. O sähil dilenci gider. Akşam olur.
kätti. Oğа du’а ätkändä dii: Kutlukaya Bey evine gelir. Sonra
175 sіzlärdä äwlаt yoq bіr är äwlat bir kuş vurup getirir. Elini yüzünü
bоlur sіzgä däp bіr qayrlı du’а yıkatır karısı. Kutlukaya Bey;
qıla. O sähil kätä. Ахşаm bоlа. Hanım yemek var mı, karnın
Qutluğaya bii äwinä kälä. açtır, der. O zaman karısı: “Bir
Sоñrа bіr quş sоğup аlıp kälä. şey yok, bir derviş geldi bugün,
180 Älіn yüzün yuudrа bіkäsі. Sоñ hepsini ona verdim, hiç
söylii Qutluğayağa bii: yämäk bırakmadı, yedi, inanmazsan
wаrmı bіkä? dii, qаrnım аçtır, bak.” der. Orada, yukarıdan
241

diiO zаmаndа bіkäsі söylii bіr saHanı Kutlukaya Bey’in önüne


şii yоqtur, bіr sähil käldі bügün. koyar. Kutlukaya Bey, kapağını
185 оñа wärdіm bіr tаmаm açıp bakar. Orada kuş
qаldırmаdı, yädi, Ägär kızartmasının tamamı durur yine.
ınаnmаsаñ bаq dädі. Аndа O zaman nasıl şeydir, diye
yоğardan säännі Qutluğaya şaşırırlar. Kutlukaya Bey; sen
biinіñ аldınа sаldı. Säänniñ benim ile oynuyorsun, benmle
190 qаpаğın аçıp baqtı Qutluğaya alay ediyorsun, işte kuşun
biv Аndа quş qızаrtmаsı bіtіn tamamı duruyor, der. O zaman
turа gänä. O zаmаn tääcіp karısı, yemin şart eder; ben yalan
ätälär, nаslı şii? Qutluğaya bii söylemedim, anlattıklarım
söylii: sän mänі bilän gerçekti, der. Ozaman da
195 oynaysın, mäni masqara Kutlukaya Bey; bu gelen dilenci
аlаsın. Mınа bіtіn quş tura, boş adam değildir, der.
diiO zаmаn söylii bіkäsі, yämіn Onlar yine bu şekilde
şаrt ätä: bän yаlаn yaşarlar, bir zaman sonra karısı
söylämädim, aytqаnım hamile kalır, bir çocuk dünyaya
200 kärçäktіr. O zаmаndа getirir. Sonra Kutlukaya Bey’in
Qutluğaya bii söylii-kі: bu karısının kız kardeşinin düğünü
kälän sähil bu zаyа аdаm olur. Kutlukaya Bey’in karısı ona;
däyіldіr. Şunumаn gänа benim kız kardeşimin düğünü
yürälär bіr määldä bіkäsі var, beni çağırıyorlar, izin ben
205 qursаq kötürä, bіrär äwlat tаbа. gideyim, der. Kutlukaya Bey; sen
Sоn Qutluğaya biinіñ bіkäsіniñ nasıl gidersin, bu çocuğa kim
qız qаrdäşіnіñ dügünü bоlа. bakar, diye sorar. O zaman karısı
Sоñ Qutluğaya biinіñ biikäsі der ki; ben çoocuğa meme
söylii Qutluğaya biigä: bänіm veririm, onu kundaklayıp beşiğe
210 qız qardäşіmnіñ dügünü bаr bırakırım, ben yetişirim. Sonra
mänі çаğırаlаr. Ruхsät bär Kutlukaya Bey ona gitmesi için
män kätiim. Qutluğaya bii izin verir. O, çocuğunu beşiğe
söylii: nаslı sän kätärsіn? bu koyar, meme verir, uyutur,
242

bаlаnı kіm baqаr? diiO zаmаn elbiselerini giyer, evden çıkar.


215 bіkäsі söylii-kі: män bäşіkkä Kutlukaya’ya “Sağlıkla kal!” der.
bölöp kätiim ämçäk wärіp män Evden çıkar. Kutlukaya Bey’in
yätärmіn. Sоñ Qutluğaya bii aa karısı evden çıktıktan sonra
іzіn bärdі kätmäyä. O bаlаsın Kutlukaya Bey içinden:
sаldı bäşіkkä, bärdі ämçäk - Bizim bir anlaşmamız var,
220 yuqlаttı, kiidі urbаlаrın çıqtı bunun şartı; gelirsem ses verip
äwdän, Qutluğaya sаwluq män geleceğim, o evden giderse onun
qаl! söylädі. Äwdän çıqtı, ardından bakmayacağım. Şunun
Qutluğaya biinіñ bіkäsі Äwdän ardından bir bakayım, diye
çıqqan sоñ Qutluğaya bii geçirir.
225 söylädi aqlımаn. Bіzіm bіr Karısı arkasını dönüp evden
mаşаrаatımız bаr dädi, munuñ çıkıp giderken baktı, gördü ki,
mäyrі, kälsä säs bärіp karısının iki topuğu yoktur, iki
käläcäkmіn, bu kätsä äwdän koltuğu altı da deliktir, akciğeri
bunuñ аrtındаn görünüyor, o cin kızı idi,
230 bаqmaycaqmın, Şunuñ perilerden. Kutlukaya Bey’in
аrtındаn bіr bаqayım! dädi. baktığını karısı hisseder. Sonra
Sırtındаn baqsın bіkäsі äwdän karısı evine geri döner, Kutlukaya
kätіp bаrа yatqаn waxta bаqtı, Bey’e: “Bizim anlaşmamız
kördü-kі bіkäsiniñ äki ökşäsі bozuldu. Sen benim arkamdan
235 yоqtur, äki qоltuğu аstındа bakmayacaktın, şimdi baktın,
täşіktіr öpkäsі körünä, о cіn artık bizim işimiz bitti. Ben sana
qızı ädі pärilärdän. Qutluğaya yokum, sen bana yoksun.
biinіñ baqtığın bіkäsі tuydu. Sağlıkla kal!” der, gider. Şimdi
Sоñ bіkäsі kärі qayttı üyünä, Kutlukaya Bey yalnız kalır. Bir
240 söylädi Qutluğayа biigä: bіzіm gün, beş gün avcılıkla geçer,
mаşаrаtımız buzuldu, Sän çocuğuna kendi bakar. Bir gün
mänіm sırtımdаn bаqmaycaq Toktamış Han’a haber verirler:
ädin, şіndі baqtıñ, ändi bіzіm - Sen Kutlukaya Bey’i sürdün,
іşіmіz bіttі, män saa yoq sän kovaladın. Kutlukaya Bey
243

245 maa yоq. Sаwluqmаn qаl! toprağının sınırında oturmuş.


dädi, kätti. Şіndі qаldı Karısı var, çocuğu var avcılık
Qutluğaya bii yangız. Bіr kün yapıyor, hiç kimseye eyvallahı
bäş kün yürär аñcılıqmаn, yoktur.
bаlаsın özü qаrаr. Bіr kün Toktamış Han; gidin,
250 Tоqtаmış qаndа хаbаr bärdilär Kutlukaya Bey’i kesin, karısını ve
kі: sän Qutluğaya biini sürdüñ, çocuğunu da kesin, diye
quuduñ. Qutluğaya bii emreder. Kutlukaya Bey’e de bir
tоprаğıñnın sıñırındа oturğаn. müfsid; Toktamış Han sana
Bіkäsі bаr, bаlаsı bаr, аñcılıq adam yolluyor, seni öldürecek,
255 ätä, tura, bіr kіmsäyä iıvаlаsı diye haber verir. O zaman
yоqtur. Tоqtаmış qаn ämіr ätä: Kutlukaya Bey bu çocuğu
bаrıñız Qutluğаyа biinі käsіñіz, beşikten alır, bir şeyle kundaklar,
bіkäsіn käsіñіz, bаlаsın-dа. bir yere götürür, bir hendek bulur.
Qutluğaya biigädä bіr müpsіt Yolcuların yolda yaptığı bu
260 оñа dа хаbär bärä. Tоqtаmış hendeğe çocuğu koyar, o geri
qаn saa аdаm yоllаtır döner. Bir zaman sonra Toktamış
öltüräcäk. О zаmаndа Han’ın adamları gelir, Kutlukaya
Qutluğaya bii bu bаlаnı Bey’in evini basarlar, tutarlar
bäşіktän аlа, qundaq şırmay öldürürler, artık çocukla karısını
265 bіr şiigä, aqkätä bіr yärgä bіr bulamazlar. Kutlukaya Bey’in
ädik tаbа, yоlçılаr yоldа qılğаn başını Toktamış Han’a getirirler.
ädiknі, sаlа bаlаnı bu ädikkä, Orada Kutlukaya Bey ölür. Bir
qaytа о bіr määldä kälälär gün Toktamış Han’ın atabeyi kıra
Tоqtаmış qannıñ аdаmlаrı ava çıkar. Yol yanındaki
270 Qutluğaya biinіñ äwіn bаsаlаr, hendekte bir çocuk bulur,
tutаlаr öldrälär, аrtıq bаbаlа torbasına koyar, evine götürür. O
biikä tаbаlmaylаr, Qutluğayağ atabeyin altı oğlu vardır, altıncı
biinіñ bаşın Tоqtаmış qаndа oğlu beşikte meme emme
аqkälälär. Аndа Qutluğaya bii dönemindedir. Çocuğu getirir,
275 öldü. Bіr kün Tоqtаmış qаnnıñ karısına söyler:
244

аtаlığı çölgä аñga çığа. Yоl - Bu çocuğu yolda hendekte


yanındа bіr ädiktä bіr bаlа buldum, bu çocuk Kutlukaya
tаbа, sаlа dаrbаzınа аqkätä Bey’in çocuğu olsa gerek. Bunu
äwіnä. O аtаlıqnıñ аltı ulu besleyelim, bakalım, büyütelim,
280 bоlа, аltıncı ulu bäşіktä dedi.
ämçäktä bоlа. Аlıp käldі bаlаnı Yaptı bir beşik, orada
bіkäsіnä söylädi, bu bаlаnı atabeyin karısı ona da baktı.
yоdа ädiktä tаptım, dädi. Bu Atabeyin karısı, iki çocuğa iki
bаlа Qutluğaya biinіñ bаlаsı beşikte bakar. Sonra bir gün
285 bоlmаq käräktіr. Bunu аsrayq, Toktamış Han’a; atabey
bаqayq, qаrayq! dädi. Yаptı bіr Kutlukaya Bey’in çocuğunu
bäşіk оndа аtаlıqnıñ bіkäsі hendekte bulmuş, derler.
onu dа baqtı. Äkі bаlа äki Toktamış Han atabeyi çağırtır,
bäşiktä аtаlıqnıñ bіkäsі baqtı. atabeye; Kutlukaya Bey’in
290 Sоn bіr kün Tоqtamış qanğа çocuğunu bulmuşsun hendekte,
söylädilär. Аtаlıq Qutluğaya der. Atabey; bir çocuk buldum
biinіñ bаlаsın ädiktän tapqаn hendekte, bilmem Kutlukaya
dädilär. Sоn Tоqtаmış qan Bey’in çocuğu, bilmem
аtаlıqnı çаğırttı. Sоn söylädi başkasının, der.
295 Tоqtаmış qаn аtаlıqqа: sоn - Alıp gel, der Toktamış Han.
Qutluğayağa biinіñ bаlаsın - Alıp geleyim, der atabey.
tаpqаnsın ädiktä. Аtаlıq dädi Evine gelir, karısına söyler:
bіr bаlаnı tаptım ädiktä, bіlmän -Han’a söylemişler, bizim
Qutluğayа biinіñ bаlаsımı Kutlukaya’nın çocuğunu
300 bіlmän bаşqа. Aqkäl! dädі bulduğumuzu söylemişler.
Tоqtаmış qаn. Аqkäliim, dädi Toktamış Han, bu çocuğu alıp
аtаlıq. Käldі аtаlıq äwіnä getir, dedi. Bu Kutlukaya Bey’in
söylädi biikäsіnä: qаnğа çocuğunu vermeyelim, onun
söylägänlär, dädi, bіz zürriyeti yok olmasın, biz beşikte
305 Qutluğaya biinіn bаlаsın tаptıq yatan kendi çocuğumuzu verelim
däp söylägänlär, аtаlıq söylädi der.
245

bіkäsіnä. Tоqtаmış qan bu Sonra karısı, ver, diye söyler.


bаlаnı аqkäl dädi. Bu Kutlukaya Bey’in çocuğu kendi
Qutluğayağa biinіñ bаlаsın alır, kendinin çocuğunu beşiği ile
310 bärmäyik şunıñ züryаtı birlikte Toktamış Han’a götürür.
yoyulmasın! dii, bіz bäşiktä Toktamış Han bu çocuğu beşiği
yatqаn öz bаlаmıznı bäriik ile birlikte ortadan kestirir. Şimdi
dädi. Sоn söylädi bіkäsі: wär! oraya atabeyin bir çocuğu gider.
Qutluğa biinіñ bаlаsı qаldırdı Kutlukaya Bey’in çocuğu
315 özünä, özünüñ bаlаsın bäşіgі atabeyde kalır. Onun adı yoktu
bіlän аqkätti. Tоqtamış qаnğа. hendekte buldukları için onun adı
Tоqtаmış qаn bu bаlаnı bäşіgі Edige olur.
bіlän tаqılıp kästіrdі оrtаdаn. Edige yiğit birinin oğlu idi,
Şіndі аndа аtаlıqnıñ bіr bаlаsı O yiğit de Tanrının kulu idi,
320 kättі. Qutluğayağ biinіñ bаlаsı Annesi cinin kızı idi,
аtаlıqta qаldı. Оnuñ аtı yоq Babası Tüylü Saçlı Aziz’in
ädi, Ädiktän tаpqаn säbäplі oğlu idi.
оnuñ аtı Ädigä bоldu. Sonra atabeyin altı oğlu
Ädigä ärnіñ ulu ädі, delikanlı olur. Toktamış Han’ın
325 äär täñrіnіñ qulu ädi, kapısına muhafız verir. Beş on yıl
аnаsı cіnnіñ qız’ ädi, sonra Edige de delikanlı olur, onu
bаbаsı bаbа tüklі çаşlı da Toktamış Han’a muhafız
аzіznіñ ulu ädi. olarak verirler. Yedi oğul da
Sоrа atalıqnıñ аltı ulu atabeyin oğlu idi. Her gün sabah
330 yigit bоldu Tоqtаmış qаnnıñ hayırlamak için Toktamış Han’a
qаpusunа saqlawğа bärdі. Bäş giderler. Toktamış Han’ın kırk
оn yıldаn Ädigä yigit оldu оnu muhafızı var, birer birer sabah
dа bärdilär Tоqtаmış qаnğа hayırlamak için girerler. Otuz
sаqlаwğа. Yädi uldа аtаlıqnıñ dokuz muhafız girince Toktamış
335 ulu ädі. Här kün sаbа qayrğа Han’a, Toktamış sırt üstü uzanıp
Toqtamış qаnğа bаrаlаr. yatar, kıpırdamadan. Şafak
Tоqtаmış qannıñ qırq sаqlаwu sonunda Edige girer, selâm
246

bаr bіrär bіrär sаbа qayrğа vererek sabah hayırlar. Edige


bаrаlаr. Otuz tоquz saqlаw eve girince Toktamış Han her
340 kіrsä Tоqtаmış qаnğа, zaman kıçını kaldırarak ayak
Tоqtаmış yatır çаlqаyıp üstüne dikilir. Sonra bir gün karısı
qıymıldаmay. Tаn sоñundа Toktamış Han’a söyler:
Ädigä kirä sаbа qayr aytа - Otuz dokuz muhafız girip
tämänä ätіp. Ädigä äwgä sana sabah hayırlıyor, birisine
345 kіrgändä här waqıt Toqtamış kıpırdamıyorsun. Bir genç
qаn kötün kötärip аyaq üstünä muhafız gelince sen bel üstüne
tura. Soñ bіr kün bіkäsі kalkıyorsun. Ne için böyle
Tоqtаmış qаnğа söyliv Otuz yapıyorsun?
tоquz saqlаw kіrіp sаñа sаbа Toktamış Han karısına, yok
350 qayr aytа, bіrіsinä kalkmıyorum, der. Ben sana
qıybırdаmaysın. Bіr yаş senin bel üstüne kakltığını ispap
sаqlаw kälgändä sän bäl ederim, der karısı. Bir sabah
üstünä turasın. Нä üçün şay karısı, Hanın elbisesini yatağa
yаpаsın? Tоqtаmış qаn söylii diker. Her muhafız gelir, Hanın
355 bіkäsіnä: yoq хayr turmaymın, sabahını hayırlar. Şafak sonunda
diiMän saa bäl üstünä Edige girer. Gelince Han
turğаnıñnı bіldiriim, bikäsі yerinden fırlayarak kalkar. Han
söyliv Bіr kün sаbа bіkäsі bakar ki altındaki yatak da
qannıñ urbаsın töşäkkä tіgä. kalkıyor, sonra anlıyor ki kendi
360 Är sаqlaw kälä sаbа qayr aytа kalakıyormuş. Edige gittikten
qanğа. Tаp sоñundа Ädigä sonra karısına; senin söylediğin
kіrіr. Kälgändä qаn uşup tura doğruymuş, şimdi bunu öldürmek
gälä. Qan körä kі аstındаğı için ne yapmak gerek, der.
töşäk kötärіlä, sоñ tuyа-kі tura Toktamış Han’ın karısı ona:
365 äkän. Ädigä kätkännän sоñ “Öldürme sana dost mu düşman
söylii bіkäsinä. Säniñ aytqаnıñ mı, belki sana dosttur,
çın äkän, diiŞіndі bunu nä düşmanına karşı duracak. Ben
yаpmаğа käräk öldürmäyä, dii onun sana düşman mı, dost mu
247

Tоqtаmış qаn. Оñа söylii olduğunu anlayayım.” der.


370 bіkäsі: öldürmä! dii, bäkіm saa Toktamış Han’ın karısı bir bardak
älmі yаwmı bäkim saa äl dіr, yoğurt yapar.
bäkіm yаwuñа qarşı turacаq. -Yarın sabah hayırlamak için
Män оnuñ saa yаw äkänin äl geldiğinde bu bir bardak yoğurt
äkänіn biliim, dii, Tоqtamış senin yanında dursun! Sen Edige
375 qаnnıñ bіkäsі bіr bаrdaq qаtıq girip geldiğinde sabah
yаsay. Yаrın sаbа qayrğа hayırladıktan sonra bardağın
kälgändä, dii, bu bаrdaq qаtıq kaymağını parmağınla sıyırarak
sänіñ yanıñdа tursun! Sän al, ağzına at, bardağı ona ver! O,
Ädigä kіrіp kälgändä. Sаbа karıştırmadan içmez, onun
380 хayr aytqannаn sоn bardaqnıñ yanında kaması vardır. Eğer sapı
qaymаğı pаrmаq bilän burаp ile karıştırırsa sana dosttur, eğer
аlıp qаp, dii, bardaq оğа bär! demiriyle karıştırırsa sana
diiОl qаrıştırmay іçmäs, dii, düşmandır. Senin parmağın ile
оnuñ yanındа qаmаsı bаr dır, kaymağı sıyırarak alıp ağzına
385 dii, ägär аmzаlıp sаbımаn atman, sen kıpırdama, ben senin
qarıştırsa saa äl-dіr, diiÄgär başını büküp alırım demektir.
tämіrmän qаrıştırsа saa yаw, Eğer o sapı ile karıştırırsa ben
dii, säniñ bаrmаğıñ bilän sana dostum, sen benim başımı
qaymaqnı burаp аlıp qapqаnıñ ne için büküp alıyorsun demektir.
390 sän qıybırdama! män sänіñ Eğer demir ile karıştırırsa sen
bаşıñnı burup аlаrmın dämäk benim başıma bükü koparana
tіr, diiÄgär оl sabımаn kadar, ben kamamla senin içini
qarıştırsа män sаa älmіn dіr, karıştırırım, demektir, der.
sän mänim bаşımnı nä üçün Sabahleyin kırk muhafız
395 burup аlаsın dämäk tіr, diiÄgär gelince Han, Edige’ye bu bardağı
tämіr bilän qаrıştırsа sän verir. Edige kamasını alır, demir
mänіm bаşımnı burup аlğаşı, ile karıştırır da kaldırıp içer.
män qаmаsımmаn sänіñ іçіñnі Sonra Edige’nin düşman
qаrıştırаmın dämäk tіr, diiÄrtän olduğunu anlar Han, danışır,
248

400 qırq sаqlаw kälgändä qаn halkı toplar: “Onu nasıl


bärdi Ädigägä bu bаrdaqnı, öldürelim?” der. Danıştığı
Ädigä qamаsını, аldı tämіr adamlar söyler:
bilän qаrıştırdı dа kötärdі, іçtі. -Böyle öldürmek olmaz,
Sоn Ädigänіñ düşmаn äkänin baldan içki yaptırırsın, sofraya
405 bіldі qan, mäşäürä yаptı, falcıları, kopuzcuları toplarsın,
qаlqnı yiidі; nаslı onu onlar tutup sana verirler.
öldüräyk? dädi. Mäşäwrä Han bal içkisi yaptırır, boza
ätkän аdаmlаr söylädі: şay içkisi hazırlar. Sofraya falcıları,
öltürmäyä bоlmaz dädi, bаl kopuzcuları toplar, halkın hepsini
410 bаstırаrsın sıpraа cırаwşılаrnı, toplar. Edige’nin kim olduğunu
qоbusçılаrnı yiiyаrsın оlаr anlamaz. Şimdi Toktamış Han: “
tutup bärär sаa dädi. Qan bаl Benim halkımdan burada
bаstırdı, bоzа аrаqnı аzırlаdı olmayan var mı?” diye
sıprа cırаwşılаrnı qоbusçılаrnı falcılardan, bilicilerden, gerekli
415 yiidі, qalq äpsіn yiiіdі. Ädigänіñ adamlardan sorar. O zaman;
äkänin bіlmädi. Şіndі Tоqtаmış Hıve Buhara yerinde üç yüz
qаn ayttı: mänimdäkі doksan yıl yaşamış bir falcı Sıpra
qаlqımdаn qаlğan аdаm Cırav var, derler. Toktamış Han;
bаrmı, dii, cırawşılаrdаn işte iki adam, O Sıpra Cırav’ı
420 bilicilärdän äcil аdаmlаrdаn? O getirsin, adam başına elli altın
zаmаndа ayttılаr: Хіwa Buqаr vereyim, der. Şimdi iki adam
yärіndä üç yüz tоqsаn gitmek için çıkar, o adamlar
yаşаğаn bіr sıprа cıraw bаr, giderler Sıpra Cırav’ı da görürler,
dädi. Tоqtаmış qаn ayttı: Hanın selâmını da söylerler. O
425 muñа bаrıp äki аdаm, dädi, şu zaman Özbek; ben arabaya
sıprа cırawşı kätäräcäk, däp, binmem, ata da binemem, diye
аdаm bаşınа älі аltın bäräyn, söyler. O adamlar dönerler, o
dädі. Şіndі äki аdаm çıqtı yaşlı adam orada kalır. Sonra
kätmäyä. O аdаmlаr wardılаr, Han; niçin getirmediniz, diye
430 sıprа cırawşı dа kördülär, sorar. Biz ona söyledik. Onun
249

qаnnıñ säälаmіn dа ayttılаr. O halini gördük:


zаmаndа Sаrt ayttı: män Üç yüz doksan yaşamış
аrbаğа minmää bоlmаm, dädi, Ata biner hâli yok,
аtqa mіnmää dä bоlmаm. Arabaya binecek durumu yok,
435 Şіndі о аdаm qayttılаr о qart Üç yüz doksan yaşamış
аndа qаldа. Soñ qаn surаdа Onuñ gövdesi eğrilmiş.
nä üçün kätіrmädiñіz. Bіr оğа Dişlerini inci koyup
ayttıq dädi, аnıñ аlın kördük: Ham ipekle sarmış
Üç yüz tоqsаn yaşağan Yanaklarını bezle sarmış
440 atqa mіnär аlı yоq, Ata binecek durumu yok
аrbаğа mіnär аmаl yoq, Arabaya binecek hâli yok
üç yüs tоqsаn yаşağаn. İşte Toktamış Han ona at
Оnuñ bоyu şuşаğаn, koşulmuş üstü kapalı araba
tіşlärіn іncі sаlıp, gönderir. Onu alıp gelirler.
445 şii yіbäkmän qurşаdаn, Altı at koşulmuş üstü lapalı
yаaqların ulа bilän arabayla
qurşağan, Sıpra Cırav geldi der,
аtqа mіnär аmаl yoq, Han baş köşesinde ona yer
аrbaа mіnär аlı yoq. verdi,
450 Аnа Tоqtamış qаn оñа Bakır kadehle bal içkisi verdi,
аt yäkkän qоş yіbärdі. Аnı аlıp Böbreği bal içkisiyle pişirince
käldіlär: Tokuşturup içince
Аltı аt yäkkän qоş bilän, Sıpra Cırav’a şimdi bal
sıprаa cıraw käldі dii, verirler; Cırav iç, der Toktamış
455 Qan töründä yär bärdi, Han. Cırav o tarafa bu tarafa
yäz аyаqmаn bаl bärdi, bakar, Cırav söyler:
büräk bаldа bіşkändä, Bayraş’ın Uzun Aydar Köse
çıñqıldаtıp іçkändä. Bay,
Sıprа cırawğa şіndі bаl Dern derin nefes alınca
460 bіrälär; cıraw іç! dädi Tоqtаmış mermeri
qаn. Cıraw u yаqtan bu yаqtаn Ev gibi ta koparmış,
250

qаray, cıraw aytа: O şarkı söylerse Han idi.


Bayrаşnıñ uzun aydar Onu da Cıravcı derlerdi.
Kösö Bay, Yine de bal içkisini verirler
465 üçkürgändä märmärnі Cırav’a.
üydäy tа qоpаrğаn, Makamlı fal söyle, derler.
о cırlаsа qаlt ädi, Gene makamlı fal söyler:
onu-dа cırawçı diilärdä. İdil’de vardı sekiz Han,
Gänädä bärälär bаl Yayıkta vardı dokuz Han,
470 cırawğа. Cırlа! dädilär. İri Hanın ufağı,
Gänädä yırlаdı: Ufak Han’ın irisi,
Ädildä bоldu säkiz qаn, Büyükbaban da Han idi,
Yаyıqtа bоldu tоquz Alacağı zaman sert olsa da
qаn, Verimi senin gibi değildi.
475 Іrі qannnıñ upаğı, O zaman Hanın sırtında
upaq qannıñ іrіsі, samur kürkü vardı, onu falcı
qаrt bаbаñdа qаn ädi, ozanın sırtına örttü. Şimdi
аlımı qattı bоlsа dа, Toktamış Han’ın yanında Yanbay
bіrіmіz sändäy tügädi. vardı, Kemâl Bey’in oğlu, o Edige
480 O zаmаndа qаn Yanbay ile dosttu. Şimdi Yanbay
аrqаsındа sаmur kürkü bаr Edige’den sorar: “Bu halk ne için
ädі, onu cırlawnuñ аrqasınа toplanıyor? Sen biliyorsan bunu
yаptı. Şіndі Toqtаmış qаnnıñ söyle!” der. Bilmiyorum dedi
qаtında Yаnbay bаr ädi, Edige. Yanbay:
485 Kämаlnıñ ulu, о Ädigä Yаnbay -Sen bunu bil! Bu kalabalık
bіlä dоs ädi. Şindi Yanbay senin için toplanıyor. Bu Sıpra
Ädigädän surаdı: bu qаlq nä Cırav seni tutup Hana verecek.
üçün yiilа? sän bіlsäñ munu Sen başına sıkıntı düşünce kendi
ayt! dädi, Bіlmäymіn, dädi: sän burnuna vur, kanat. Sonra
490 munu bіl! dädi. Bu yiin säniñ kadehini bana ver; oy vay,
üçün yiilа. Bu sıprа cıraw sänі burnumdan kan çıktı, tut Yanbay,
qаnğа tutup bärär, dädi. Sän diye bana ver, der.
251

bаşıñа sіkіlät tüşkändä öz Bu şeyleri Yanbay ona


özünüñ burnuñ sоq! dädi, öğretir. Yine o Sıpra Cırav
495 qаnаt! dädi. Sоn аyаqıñnı maа makamlı fal bakar:
bär! оybay burnumdаn qаn Sağ tarafa fal baktı, bulamadı,
çığtı, tut Yаnbay! däp bär Sol tarafa fal baktı, bulamadı,
mağa dädi. Şu şiilärnі Yаnbay O taraftaki oğul da, bu
оğа üyrätti, yänä о sıprа cıraw taraftaki oğul,
500 tolğaycaq: Ortalıkta at yeleli fırsatçı oğul,
Оñ tоlğаdı, tаpmаdı, Kaşık kaşık topladığın malını
sоl tоlğаdı, tаpmаdı, Kepçeyle böyle saçar oğul,
Аrğı uldа, bärgі ul, Fıçıyla basar böyle oğul,
оrtаlаqtа ät cälkälі qıbı ul, Bacadan çıkıp kaçar o oğul.
505 qaşıqlap yiiğan mаlıñnı Bu, şu diye Cıravcı, Hana da
çämişläp çаşаr buğay şul bu Edige’yi gösterir. Edige’nin de
ul, Hanı öldüreceğini hissettirir.
çаpçaqtan bаsаr büday şul Edige bunu işitip anlar, burnuna
ul, vurur, burnunu kanatır. “Yanbay
510 çаğаraqtаn çığıp qаşаr şul tut kadehi, burnum kanadı” der.
ul. Yanbay gelir kadehi tutar. Edige
Bu şul däp cırawşı qаnğа dışarı çıkar, ata biner.
dа bu Ädigänі körkätti. Ädigä Ben giderim, giderim,
dä qannı öltüräcäk duydurdu. Temir Han’a ulaşırım,
515 Ädigä munu äşіtіp bіldі, urdu Allah bana yol verirse,
burnun, qаnаttı. Yanbay tut Temir Han ban oturacak yer
körägänі däp burnum qanаdı, verirse
dädі; Yanbay käldі tuttu Toktamış gibi Han yiğidi,
520 körägänі. Ädigä çıqtı tışqarğа Ayağıma düşürürüm.
аtqa mіndі. Şiir okunduktan sonra Edige
Män kätärmän, kätärmän, kaçıp gider. Toktamış Han
Tämіr qаnğа yätär män. emretti, “Tutun Edige’yi!” der.
Аllа mаğа yоl bärsä, Bütün pehlıvanlar, yiğitler ata
252

525 Tämіr qаn maа qоn bärsä, binmek için çıkarlar. Hepsi
Tоqtаmıştay qаn ärnі üzengiye basarlar, hepsinin
аyаğımа bіr mısаqаr üzengisi kopar, düşerler. Edige
ätärmіn. kurtulup kaçar. Sonra Toktamış
Tоlğаndаn sоn Ädigä kіttі Han Yanbay’a: “Edige’i sen
530 qаçıp. Tоqtаmış qаn ämіr ätti kaçırdın, sen üzengiyi kestin, ona
tutuñuz Ädigänі! dädi. Äpsі dostluk yaptın, sen git, Edige’yi
pälvanlаr bаtırlаr çıqtılаr аtqа getir! Getirmezsen seni
mіnmäyä. Äpsі bаstılаr öldürürüm! der. Yanbay iki
üzängіdän, äpsі üzängіsі oğlunu alır, Edige’nin arkasından
535 üzüldü, yıqıldılаr, Ädigä gider, yetişir:
qutulup kättі. Sоñ Tоqtаmış Dönsene! Edige dönsene!
qаn dädі-kі Yanbayğа: Ädigänі Han efendine sağlıkla kal
sän qаçırdıñ, sän üzängі desene!
kästіñ, dоsluq оñа yаptıñ sän Kenarı ince sarı kadehle
540 bаr! Ädigänі аqkäl аqkälmäsäñ Bal içkisi veriyor, içsene!
sänі öldürürmіn dädi. Yanbay O zaman da Edige söyledi;
аldı äkі ulun, kätti Ädigänіñ Dönmem de Yanbay,
аrtındаn, Ädigänіñ аrtındаn dönmem,
yättі: Hana sağlıkla kal, demem,
545 Qaytsаnа! Ädigä Kenarı ince kadehle
qaytsаnа! Bal verse de içmem,der
Qan іyäñä sawluqmаn Dudağım ensemde olsa da.
qаn aytsаnа! Yanbay söyler:
ärnäwü yuqа sаrı Dönsene, Edige dönsene!
550 аyaqmаn Hana sağlıkla kal, desene!
bаl wärädi, іçsänä! Ayağı ince, boyu uzun
O zаmаndа Ädigä ayttı: At veriyor, binsene!
Qaytmаm dа Yanbay Edige bey söyler:
qaytmаm, dii, Dönmem de Yanbay
555 sawluqmаn qаn aytmаm, dönmem,
253

dii, Sağlık ile Han söylemem,


ärnäwü yuqа sаrı Ayağı ince, boyu uzun,
аyaqmаn At verse de binmem, der.
bаl wärsädä іçmäm, dii, Baldırımda çıban çıksa da.
560 ärnіm yälkä bоlğandа. Yanbay söyler:
Yanbay ayttı: Dönsene, Edige dönsene!
Qaytsаnа, Ädigä Hana sağlıkla kal, desene!
qaytsаnа! Eteğinden kolu uzun
sawluqmаn qаn aytsаnа! Kürk palto veriyor, giysene!
565 аyаğı täräk, mоyn äräk, Edige söyler:
аt bärädi, mіnsänä! Dönmem de Yanbay,
Ädigä bii aytа: dönmem,
Qaytmam dа Yаnbay Hana sağlıkla kal, demem,
qaytmаm, dii, Eteğinden kolu uzun,
570 sawluqman qаn aytmаm, Kürk verse de giymem,
dii Ensemde kıvrım kıvrım
аyаğı täräk, mоyn äräk, boynuz çıksa da,
аt bärsädä mіnmäm, dii, Yanbay, Edige’nin
аwumа yаman çiiqаn dönmeyeceğini anladıktan sonra
575 çıqqаndа. der ki: “Han beni öldürecek.
Yanbay ayttı: Öyleyse Edige, sen benim iki
Qaytsana, Ädigä oğlumu öldür, başlarını alıp Hana
qaytsana! gideyim.” Sonra Edige Yanbay’ın
sawluqman qаn aytsаnа! iki oğlunun başını keser, iki
580 ätägindän yäñі uzun oğlunun başını iki eline alıp,
tоn bärädi, kiisänä! ağlaya ağlaya Hana gider.
Ädigä ayttı: Yanbay iki başı alıp Hanın önüne
Qaytmam Yanbay götürür, orada ağlaya ağlaya
qaytmаm, dii ona; “Edige benim iki oğlumun
585 sawluq qаn aytmаm, dii başını aldı.” der. Toktamış Han,
ätägіndän yäñі uzun Yanbay Edige’yi kaçırmadı, diye
254

tоn bärsädä kiimäm, dii, ona inanır. Edige, Temir Han


äñsämä tоğay büyüz tarafına gider.
bіtkändä. Atabeyin Toktamış Han’da altı
590 Yanbay Ädigänіñ oğlu vardı. Onlar fikir
qaytmаğаnın bіlgändän sоñ alışverişinde bulundular: “Bizim
dii-kі: qаn mänі öltüräcäk. kardeşimizi kovaladı, o kötü oldu,
Aysа Ädigä sän mänim äkі biz niçin Toktamış Han’a iyi
ulumnu öltür! dädi, bаşlаrın olalım, haydi biz de oraya
595 qanğa аlıp kätiim. Sоñ Ädigä gidelim!” derler. Altısı da
Yаnbaynıñ äki ulunuñ bаşın Edige’nin ardından kaçar.
kästі, äki ulunuñ bаşın äki Edige’ye varırlar, bir ovada Edige
qоlunа tutup аğlay аğlay ile yedi kardeş otururlar. Sonra
qаnğа kätti. Yanbay аqkätti äki bir atlı bir geyik kovalayarak gelir.
600 bаşın qаnın аldınа аndа аğlay Edige de biner atına geyiğin
аğlay аnа Ädigä mänіm äki karşısına çıkar. Atlı da ok
ulumnuñ bаşın аldı, dädi. Sоñ menziline gelir, Edige de
Tоqtаmış qаn оğа ınаndı, karşıdan ok menziline gelir. İki
Yanbay Ädigänі qаçırmаdı, adam biri önünde. Biri
605 däp. Ädigä kätti Tämіr qаn arkasından ok atarlar; ikisi de
qаşınа. vururlar, biri önünden biri
Аtаlıqnıñ аltı ulu bаr ädі arkasından vururlar. İkisinin de
Tоqtаmış qаndа. Оlаr oklarının ucu birbirine çarpar. Bu
mäşäürä yaptılаr: bіzіm atlı da gelir, Edige de gelir, ikisi
610 qаrındаşımıznı qulаdı о de geyiğe yapışırlar. O atlı adam;
yаman bоlur, bіz nä yaqşı benim avımdır, vermiyorum sana,
bоlаyıq Tоqtаmış qаnğа, andа der. Edige de benim avımdır, ben
bіzdä kätiik! dädilär. Tuttu de vermiyorum sana, der. Sonra
аltawdа qаştı Ädigänіñ geyiği ortadan keserler, arkadan
615 аrtındаn. Bаrdılаr Ädigäyä. vuran atlı adam geyiğin arkasını
Bаrdılаr bіr оbаdа oturdulаr alır, önünden vuran Edige de
Ädigä bіlän yädi qаrındаş önünü alır. Sonra Edige atlıdan;
255

oturdulаr. Sоñ bіr аtlı bіr kiik sen kimsin, diye sorar. O; ben
quup kälä yаtır. Ädigädä mіndі Kabertin’in askerindenim,
620 аtınа kiiknіñ qаrşısınа çıqtı. Kalmuk’um, der. Edige; niye
Аtlı dа käldі оq mäzgіlänä, dolaşıyorsunuz, nereden
Ädigädä kälіp qаrşıdаn oq geliyorsunuz, diye sorar. O;
mäzgіlänä. Äkі аdаm аttılаr Kabertin Temir Han’ın kızını alıp
оğumаn bіrі аldındаn bіrі gitti, onunla asker olarak
625 аrtındаn, äkäwdä sоqtılаr, bіrі gidiyoruz, der. O Kalmuk ata
аldından bіrі аrtındаn sоqtılаr. biner, ordusuna gider. Edige de
Äkäwnüñ оğu bіr bіrіnä kälіp atına biner, kardeşlerinin yanına
tüştü mаşаğı, bu аtlı da käldі, gelir:
Ädigädä dа käldі, äkäw - Biz Temir Han’a gidiyorduk,
630 yаpıştılаr kiikkä. O аtlı аdаm biz o Hana giderken Kabertin,
dädi: mänim аwum dır män Temir Han’ın kızını baskın
bärmiimіn saa dädi. Ädigä dä yaparak alır. Şimdi biz ne
dädi: mänіm аwum dır, män yapalım? Temir Han’a gitmeden,
dä bärmiimіn saa, dädi. Sоñ Kabertin’in arkasından gidelim,
635 оrtаdаn kästilär kiikni, artından der.
sоqqan аtlı аdаm kiiknіñ аrtın Atlarına binerler, Kabertin’in
аldı, аldındаn sоqqаn Ädigä ordusuna giderler. Dönüp
аldın аldı. Sоñ Ädigä sоrаdı giderlerken önlerine bir yılan
аtlıdаn: sän naslı sän? dädi. O çıkar, yanlamasına geçip gider.
640 dädі, män qalmuqmın, dädi. Yılanı kovalarlar, bakarlar ki,
Qabärtiinіñ аskärіndän män! yılanın altı başı, bir kuyruğu
dädi. Nä kіsmätmän yüräsіz? vardır, yılana yetişirler. Yılan
Qaydаn käläsіz? dädi. kaçar, bir ine bir başı girer, beş
Qabärtiin Tämіr qannıñ qızın başı dışarıda kalır. Yılanı
645 аlıp bаrdı. Оnu bіlän аskär öldürdüler. Onu öldürüp daha da
bоlup kätämіz. O qаlmuq giderler. Bir yılan daha rast gelir,
mіndі аtqа, kätti аskärіnä. bir başı atı kuyruğu vardır. O
Ädigädä mіndі аtqа yılanı da kovalarlar. O yılan
256

qаrdаşlаrınıñ qаtınа käldі, kaçar, bulduğu bir ine başı girer,


650 ayttı: bіz Tämіr qanğa bаrа altı kuyruğu da arkasından gider.
yаtаr ädik, bіzіm о qanğa Onu öldüremezler. Yılan
bаrğаnımızdа Qabärtiin аldı onlardan kurtulduktan sonra
Tämіr qannıñ qızın bаsıp. Ändі Edige ağabeylerine söyler:
bіz nä yаpayq. Tämіr qanğa - Bu yılanlardan bir ders
655 bаrmay Qabärtiinnіñ ardından aldınız mı? Bir yılan vardı, altı
kätiik, däp. Аtlаndılаr, mіndіlär başı bir kuyruğu, bir başı girdi
аtqа, kättilär. Qabärtiinniñ ine, beş başı girmedi, öldürdük
askärіnä. Qatıp bаrа yatqanda yılanı. Bir yılan rast geldi, bir başı
аldılаrınа bіr yılаn rаs käldі, var altı kuyruğu, onun bir başı
660 köldünän ötüp bаrа yаtаr, girdi, bir ine altı kuyruğu da girdi,
quudulаr yılаnnı, kördülär аltı öldüremedik. Öyleyse biz yedimiz
bаşı bаr, bіr quyruğı bаr, de baş olursak bir iş
yättilär yılаnğа. Yılаn qаştı, bіr bitiremeyeceğiz. Öyleyse birimiz
іngä kіrdі bіr bаşı, bіş bаşı baş olalım, altımız kuyruk olalım!
665 tışqardа qаldı. Yılannı Bir başın sığdığı yere altı kuyruk
öltürdülär. Onu öltürüp dаhı da sığar.
kättilär, bіr yılan dahı rаs käldі, Ağabeyleri, Edige’ye; doğru
bіr bаşı bаr, аltı quyruğu bаr. söylüyorsun, senden daha iyi
O yılannı dа quudulаr о yılan olanımız yoktur, başımız sen ol,
670 qаştı, tаptı, bіr іngä kіrdі bаşı, derler. Öylece giderler.
аltı quyruğu kätti аrtındаn, onu Kabertin’in askerlerine
öltür'аlmаdılаr. Yılаn оlаrdаn yaklaştıklarında Edige
qutulğаndаn sоñ Ädigä ayttı ağabeylerine:
аğаlаrınа: bu yılanlаrdаn bіr - Siz burada kalın! Ben
675 ülgü аldıñızmı? Bіr yılan bаr Kabertin’in askerlerine katılayım!
ädi аltı bаşı bіr quyruğu, bіr Askerin konakladığı yerde öğle
bаşı kіrdі іngä bäş bаşı yemeği molası verin, mola
kіrmädi, öltürdük yılаnnı bіr verdiğiniz yerde yatın, bir
yılаn rаs käldі bіr bаşı bаr аltı konaklama yeri geriden gelin.
257

680 quyruğu bar, o kirdi bir bаşı bіr Ben size ekmek bırakırım. Ben
ingä, аltı quyruğudа kіrdі aşçı olmayı talep ederim, siz
öltür'аlmаdıq. Aysа bіz yädi bіz anlarsınız, eğer orada aşçı
yädäwdä bаş bоlsаq, bіr іş olursam size çok yemek
bіtіr’аlmаzbız. Aysа bіräwümіz bırakırım, der.
685 bаş bоlayq! аltаwumuz quyruq Ağabeyleri kalır. Edige
bоlayq! bіr bаş siigän yärgä Kabertin’in askerine katılır. Gider,
аltı quyruqtа sіyär. Аğаlаrı orada askerlerden biri olur. Temir
söylädi: aruu aytаsın. Sändän Han, kızı Bedribek’e söyler:
аrtığımız yoqtur, bаş sän bоl! -Artık seni Kabertin’den
690 dädilär Ädigägä. Аlay kättilär. kurtarabilecek bir adam
Qabärtiin аskärіnä yаqın görünmüyor, Edige, Toktamış
bаrdıqtаn Ädigä söylädi Han’ın yanından kovulmuş, bana
ağalarına: sіz bu yärdä qalıñ! geliyor diye işittim. Edige bana
män Qabärtiin аskärinä gelmez, Kabertin’in askerine
695 qоşulаyım! Аskär qоnğаn gider.
yärdä tüşlänіñіz, tüşlängän Sonra Temir Han kızına;
yärdä qоnuñuz, bіr qоnа kärі kurtarırsa Edige kurtarır seni
yürüñüz, Bän sіzgä ätmäk Kabertin’den, diye öğüt verir. O
braqırım. Ägär män qаzаnçı zaman kızı Berdibek, ben
700 оlmаq tаlаpındа оlurum, sіz Edige’yi nasıl tanırım, der.
biliñіz, оl qazаnçı оlsаm sіzgä - Yavrum Edige’yi tanırsın, bin
yämäk köp qаldırаrım. Аğаlаrı kişiyle oturursa Edige bin kişinin
qаldı. Ädigä Qabärtiin аskärinä en yukarısında oturur. Çıplak
qoşuldu. Wardı оndа аskärіnіñ yere kıçını koyup oturmaz, hiç
705 bіrіsі bоldu, yürdü. Tämіr qаn olmazsa kıçının altına kamış
qızı Bärdibäkkä söylädi: ändі koyar, keçe şiltesini koyar,
sänі Qabärtiindän qurtarаcaq börkünü koyar, çıplak yerde
аdаm körünmäy, Toqtаmış oturmaz. Edige’yi bundan
qаndаn Ädigä quulğаn maаğа tanırsın, der babası.
710 kälä däp äşіttіm. Ädigä maa Berdibek Hanım askerlerin
258

kälmäs. Qabärtiin аskärinä içinde bakar ki, bir gün Edige’yi


bаrаr, däp. Sоñ Tаmіrqаn görür. Bütün askerler yatmış
qızınа ögüt bärdi: qurtqаrsаñ uyumuş, Edige oturuyor. Kabertin
Ädigä qurtqаrır sänі de uyumuş. Berdibek Edige’yi
715 Qabärtiindän. O zаmаndа qızı görünce onu çağırır. Edige onun
söylädі-kі Bärdibäk: män yanına gider. Berdibek, sen
Ädigänі qaydаn bilirіm? dädi. kimlerdensin, diye sorar. Edige;
-Bаlаm Ädigänі bilirsіn, ben Kabertin’in askerlerinden
dädi, bіñ kіşіmän otursа Ädigä Kalmuk’um, der. Hayır, sen
720 yüksäk oturur bіñ kіşіdän. Edige’sin, der Berdibek. Edige;
Tаqır yärdä kötün salıp hayır ben Edige değilim, nereden
oturmаz, äş оlmаsа kötünüñ tanıdın beni, kim olduğumu, der.
аstınа qаmış sаlаr, şärgіsіn Bana babam Temir Han söyledi;
sаlаr, börügün sаlаr, tаqır Edige çıplak yerde oturmaz dedi,
725 yärdä oturmаz. Ädigänі öyleyse sen Edige’sin der
bundаn bilirsіn, dädi bаbаsı. Berdibek. Sonra Edige, ben
Bärdibäk хаnım аskär Edige’yim, der. Berdibek, aman
іçіndä baqаr-kі Ädigä, bіr kün sen beni kurtar, der. O zaman
kördü Ädigänі. Är аskär yаtqan Edige; sen beni aşçı yap, der.
730 yuqlаğаn, Ädigä otura. Berdibek, Kabertin’e; senin
Qabärtiin dа yuqtаğаn. aşçılarının çorbaları kötü oluyor,
Bärdibäk kördü Ädigänі çаqırdı der. Kabertin Berdibek’e; kendine
onu. Ädigä wаrdı оğа. uygun adamı aşçı yap, der.
Bärdibäk sоrdu оndаn: sän Sonra berdibek, Edige’i
735 nаslısın? dädi. Ädigä dädi: Kabertin’e gösterir; bu adam
män Qabärtiin аskärіndän pişirsin çorbayı, der. Kabertin,
qаlmuqmun dädi. -Yoq sän Edige’yi çağırır. Ondan sonra
Ädigäsіn, dädi Bärdibäk. Ädigä Edige’ye, sen aşçı ol, der. Edige,
söylädi: yoq män Ädigä peki olayım, der. Aşçı olunca her
740 tügülmän, qaydаn biläsіn gün ocağa türlü türlü yemekler
mäni, dädi, nä bolğanın? Maa gömer. Kardeşleri bunu bulunca
259

bаbаm Tämіr qаn söylädi, dädi anladılar ki Edige aşçı olur.


Bärdibäk, taqır yärdä oturmаs Kardeşleri, Edige aşçı olunca,
Ädigä, dädi. Aysа sän işimiz yoluna girdi, diye sevinir.
745 Ädigäsіn, dädi. Sоñ dädi-kі: Edige, bir gün Berdibek’e; söyle
män Ädigämĭn, Bärdibäk Kabertin’e (atlara) otu yatırıp
söylädi; аmаn sän mäni otlatsın, suyu yürüyerek içirsin,
qutqаr! O zаmаndа Ädigä der. Sonra Berdibek Kabertin’e
dädi-kі: sän mäni qаzаnçı yаp. gelir, söyler:
750 Sоñ Bärdibäk Qabärtiingä -Sen suyu yatıp içiriyorsun,
söylädi-kі: sänіñ qаzаnçılаrıñ otu yürüyerek otlatıyorsun,
şоrbаsı yaramaydı, Qabärtiin bundan dolayı senin koşu atların
söylädi Bärdіbäkkä: kändіgä zayıf olur. Benim babam bir Han,
yarağan adamnı qаzаnçı yаp! asker toplar, sana gelir, sana
755 dädi. Soоrа Bärdibäk körsätti baskın yapar, senin koşu atların
Qabärtiingä Ädigänі, şо аdаm işe yaramaz. Öyleyse otu yatarak
pіşіrsіn şоrbаnı! dädi. otlat, suyu yürüyerek içir!
Qabärtiin çaqırdı Ädigänі. Sonra Kabertin söylediğini
Оndаn sоñ Ädigäyä dädi-kі: anlar, otu yatarak otlatır. Asker
760 sän qаzаnçı bоl! Päk äyі uzaktan suya gider. Bir gün asker
bоlaym! dädi. Qazаnçı bоldu koşu atını suya götürür. Hiç
här kün оcaqqа türlü türlü аş kimse kalmaz, askerin hepsi
kömdü. Qardаşlаrı munu tаptı, gider. Kabertin uyur. Edige
аñlаdılаr sоñ bіldіlär-kі Ädigä yaygaracı boz ata biner, okunu
765 qazançı bоlğаn. Qarındaşları yayını eline alır. Berdibek’e;
säwündü іşіmіz оñğa bаqtı. bunun ok girecek yeri var mı, der.
Ädigä qаzаnçı bolğan. Bіr kün Berdibek, bunun ok girer yerini
Bärdibäkkä söylädi-kі Ädigä: görmedim, bunun koltuğunun
söylä Qabärtiingä оtnu yatıp altında bir ok girecek deliği var,
770 оtlаsın sunu yürüp іşsіn, dädi. der. Edige, kolunu yukarıya
Sоñ Bärdibаk Qabärtiingä kaldır, der. Berdibek, Kabertin’in
käldі, söylädi: sän sunu yаtıp kolunu yukarı kaldırır, Edige gelir,
260

іçäsіn, оtnu yürüp оtlaysın, oku atar, koltuk altında vurur,


lakin sänіñ külüklärіn аrıq göbeğinin deliğinden yüreğine
775 bolur. Mänim bаbаm bіr qan, girer ok. Kabertin çırpınır, elini
аskär tоplаr, kälіr saa, säni sürmez, yaygaracı bozun
bаsаr, säniñ külügüñ yаrаmаz. kuyruğundan tutar kendine çeker,
Aysа оtnu yatıp оtlа! sunu sürüyerek getirir. Edige şaşırır.
yürüp іç! Sоñ Qabärtiin sözünü Berdibek, Edige’ye; belindeki
780 аñlаdı, оtnu yаtıp оtlаdı. Аskär kama, kaşık değil, kes kıl
kättі, äräktän suğа kättі. Bіr kuyruğunu, der. Edige’nin aklı
kün аskär külüknü suğа başına gelir. Belindeki kamaydı,
aqkättі, bіr аdаm qаlmаdı, kaşık değil. Kıl kuyruğunu keser.
аskärі häpsі kättі. Qabärtiin Yaygaracı boz, üç kere önüne
785 yuqladı. Ädigä mіndі bаqırauq yalpalar, yıkılır. Kabertin’in canı
bоzğа, аldı оğun yаyın älіnä. çıkar ölür. Sonra Edige,
Söylädi Bärdibäkkä, mınıñ оq Berdike’ye; sen dur, ben askere
kirär yärі warmı? dädi. gideyim, der. Askere gider,
Bärdіbäk söylädі: mınıñ оq askerin yakınına varır, işte
790 kirär yärіn körmädim, mınıñ askerde gördü bir kavga var. Ne
qоltuğunuñ аstındа bіr оq kirär için kavga ediyorsunuz, niye
täşіgі bаr. Ädigä söylädi: kötür güreşiyorsunuz, der. O zaman;
qоlun yоğаrğа! Bärdibäk bir kısmımız Edige var diyoruz,
kötärdі Qabärtiiniñ qоlun bir kısmımız yok diyoruz, bunun
795 yоğаrı Ädigä käldі, аttı оqnu, için kavga ediyoruz. Sonra Edige;
sоqtu qоltuq аstındаn köbäniñ Edige var diyenleriniz bir tarafa
täşіgіnä kіrdі yüräkkä oq. ayrılsın, Edige yok diyenleriniz bir
Qabärtiin çоpаlаnıp turdu, tarafa ayrılsın, der. Ayrıldıktan
qоlun sörmädi, bаqrauq sonra Edige, yok diyen tarafa
800 bоznuñ quyruğundаn tuttu karşı, var diyenlerle beraber
çäktі özünä. sürä аlıp kälär. savurur kılıcını. Edige, yok diyen
Ädigä çаştı. Bärdibäk söylädi: tarafı keser. Var diyen tarafla
Bälіñdäki qılıq qаlaq tüül, dädi beraber Berdibek’e gelir, oradan
261

käs qıl quyruğun. Ädigänіñ Berdibek’i alır, Temir Han’a


805 bаşınа аqılı käldі. Yаnındа döner. Temir Han’a; Edige
qılıq qanlaq tüül ädi. Kästі qıl Kabertin’i öldürüp Berdibek’i
quyruğun. Bаğırauq; bоz üç getiriyor, diye müjdeci yollar.
kärä аldınа sürşüdü, yığıldı, Temir Han müj- deciye yüklü
Qabärtiin cаnı çıqtı, öldü. Sоñ müjde verir, “Kızım Edige’nindir.”
810 Ädigä söylädi: Bärdikä! sän tur diyerek göz aydın için büyük
män аskärgä kätiim! dädi. Kätti şölenler kurdurur. Şimdi Berdibek
аskärgä. Аskärnіñ cuuğınа babasına gelir, kırk gün kırk gece
bаrdı, аnа аskärdä kördü bіr düğün yaparlar, Berdibek’i
qauğа bаr. Нä üçün qauğа Edige’ye verir. Edige Berdibek’e
815 ätäsіz? nä töbäläşäsіz? dädi. damat olur. İşte beş yıl on yıl
O zаmаn dädilär: bіr tаlаyımız geçer; Berdibek ondan bir erkek
Ädigä bаr däymіz, bіr tаlаyımız çocuk doğurur, adını Nuredin
yоq däymіz аskär іçіndä, koyar. O Nuredin; beş, on dört
bunuñ üçün qauğа yаpаmız. yaşına gelir. Bir gün çocuklarla
820 Sоñ Ädigä sölii: Ädigä bаr aşık oynayıp atarken, Edige
däänіñіz bіr yаqqа ayrılаñız! bahçenin dışında üzgün bir
yоq däänіñіz bіr yaqqa şekilde canı sıkkın, başı eğik
ayrılаñız! Ayrılğаndаn sоñ oturuyordu. Oğlu Nuredin, onu
Ädigä yоq dägän yаrım wаr görür. Aşığı yere vurur,
825 dägän yаğımаn bаrаbаr. babasının yanına gelir.
Ädigä bаs ätti qılıçın, kästі Babasına; baba sen niçin böyle
Ädigä, yоq dägän yаğın. Bаr üzgün oturuyorsun, der. Babası:
dägän yаğınа bаrаbаr käldі -Nasıl üzgün olmayayım,
Bärdibäkkä, оrаdаn аldı benim babam vardı, yurdum
830 Bärdіbäknі, qayttı Tämіr vardı; Toktamış Han babamı
qаnğа, müy däçі yоllаdı Tämіr öldürdü, beni kovaladı, öcümü
qаnğа. Ädigä Qabärtiinnі alamadım, bundan üzgünüm,
öltürüp Bärdіbäknі аqkälä yаtır der.
Tämіr qаn müydäçіgä аğır Sonra çocuk, büyük
262

835 müy dä wärіp, qızım Ädigänіñ! babasına, Temir Han’a gider,


däyip köz aydın ülkän kapısında ağlar. Temir Han; niçin
dügünnär qurdulаr. Şіndі käldі ağlıyorsun, oğlum, der. Nuredin:
Bärdibäk bаbаsınа, qırq kün -Niçin ağlamayayım benim
qırq käçä dügün ätti, büyük babamı Toktamış Han
840 Bärdibäknі Ädigägä bärdi. öldürdü, babam Edige’yi
Ädigä Bärdibäkkä kіyäü bоlup kovaladı, ben nasıl ağlamayım?
kіrdі. Аnа bäş yıl оn yıl oturdu Baba öcünü alamayan evlât nasıl
оnаn bіr är оğlаn tаptı, olur? İzin verirsen ben Toktamış
Bärdibäk аtı Nurädin qоydu. O Han’a giderim, babamın öcünü
845 bäş оn dört yаşınа käldі alırım, der.
Nurädin. Bіr kün bаldаrman Temir Han, torununa; sabret
аşıq оynаp аtuudа Ädigä oğlum asker hazırlayayım, sana
аzbаr tışındа oturğаndа vereyim, al öcünü, der. Sonra
päyşmаn oturdu bаşı töbön. Nuredin:
850 Ulu Nurädin kördü onu. Urdu -Bana asker gerekmiyor,
аşıqnı yärä, käldі bаbаsınıñ bana dört grup at sürüsü, silâh
yanınа. Söylädi bаbаsınа: teçhizatıyla kırk muhafız ver. Bir
bаbа sän nä päyşmаn grup ala at sürüsü olsun, bir grup
oturаsın? dädi. Bаbаsı söylädi: doru at sürüsü olsun, bir grup kır
855 nä päyşmаn bоlmaymın, at sürüsü olsun, bir grup kara at
mänim bаbаm bаr ädі, yärіm sürüsü olsun, der.
bаr ädі, yurtum bаr ädi, Temir Han, onun istediği her
Toqtamış qan bаbаmnı şeyi tamamlar, Nuredin’e verir.
оltürdü, özümnü quulаdı, Nuredin Toktamış Han’a gider,
860 öçümnü аlаlmаdım, buğа Toktamış Han’ın tahtına varır. Bir
päşmаn ätämіn, dädi. Soorа obaya bir grup kır at sürüsünü
qаrt bаbаsınа kättі bаlа Tämіr koyar, bir obaya bir grup kara at
qаnğа. Ağlаdı qаpusundа, sürüsünü koyar, bir grup ala at
Tämіr qаn söylädi: оğlum nä sürüsünü bir obaya, bir grup doru
865 аğlaysın? Nurädin söylädi: nä at sürüsünü bir obaya; her gruba
263

аğlamaym, mänim qаrt da on altı koyar, dört grup at


bаbаmnı Tоqtаmış qаn sürüsüne kırk atlı koyar.
öldürdü. Bаbаm Ädigäni Toktamış Han’ın çepeçevresine
quulаdı, bän nаslı аğlamaym. dört tarafına dört grup at
870 Bаbа öçün аlmаğan awlаt sürüsünü koyar. Toktamış Han’a
nаslı оlur? Bän kätärіm іzіn haber verir:
wäriñiz Toqtamış qаnğа, bаbа -Edige’nin oğlu Nuredin geldi
öçün аlırım. Tämіr qan söylädi askerle, asker dört tarafa çadır
tоrununа: Sаbır ät оğlum kurdu. Kavga edecekse
875 аskärdіziiñ sаñа wariim, аl görüşsün. Eğer kavga istemezse
öçüñü! Sоñ dädi Nurädin: maa bana tâbi olsun, boşaltsın tahtı!
аskär käräkmii, maa dört tоp Zira babam Edige’nin öcünü
yılqı bär! dädi, qırq sаqlau wär alacağım, der.
dädi sılаh sautmаn! bіr tоp аlа Toktamış Han’ın halkı korkar,
880 yılqı bоlsun, bіr tоp tоrı yılqı herbiri bir tarafa dağılır. Toktamış
bоlsun, bіr tоp çаl yılqı bоlsun! Han tahtan kaçar; karısı, kızları
bіr tоp qarа yılqı bоlsun! dädi. kümese kaçar, iki kızı tahtta
O іstägän şiinі häpsіn cäm ätti, kaldı. Şimdi Nuredin gelir, tahtı
wärdі Nurädingä Tämіr qаn. alır. Toktamış Han’ın tahtına
885 Kättі Nurädin Tоqtаmış qanğа, çıkıp Hanlığını ilân eder. Şimdi
wardı Tоqtаmış qannıñ Edige babası, benim oğlum
tахtınа. Bіr оbаa sаldı bu tоp Nuredin ne oldu, diye gelir.
çаl yılqı, bіr оbаa sаldı bіr tоp Oğlum, Toktamış Han nerede,
qаrа yılqını, bіr tоp аlа yılqını der. Oğlu Nuredin; babam,
890 sаldı bіr оbаa, bіr tоp tоrı yılqı Toktamış Han kaçtı, tahtı bıraktı,
sаldı bіr оbaа, här tоpqа оn ben hüküm sürüyorum, der.
аtlı qoydu, tört tоp yılqınа qırq Edige; oğlum sineği öldürmeden
аtlını qоydu. Tоqtаmış qannıñ balı yemek olmaz, önünde
çäürü tört yanınа tört tоp Toktamış Han’ın başını kestikten
895 yılqını qоydu. O qırq аtlı tört sonra tahta geçersin, der. Sonra
tоp yılqınıñ qаtınа yürdü. Nuredin atına biner, askerlerin
264

Хаbär wärdі Tоqtаmış qanğа: yanına bir falcısını da yanına alır,


Ädigäniñ ulu Nurädin käldі Toktamış Han’ı aramaya gider.
аskär bіlän, dört tаrаpqа çаdır Babası Edige, Toktamış Han’ın
900 qurdu. Qauğа bаr bоlsа iki kızı ile tahtta kalır. Nuredin,
körüşsün. Ägär qauğа Toktamış Hanı aramaya gider.
іstämäsä männіkі bоlsun! Toktamış Han’ın yanında da
bоşаtsın tахtı! Zіrä bаbаm falcısı var. Şimdi Toktamış bugün
Ädigänіñ öçün аlаcаqmın, Keneges’te konaklar, Nuredin Ak
905 dädі. Tоqtаmış qаnnıñ qalqı Taş’ta konaklar. Toktamış Han’ın
qorqtulаr, är bіrіsi är bіr yаqqа falcısı fal bakar, Nuredin bir
tаrqаdılаr. Tоqtаmış qаn konaklama yeri arkamızda,
tахtаn qаştı, qarısı qızlаr düzen kuruyor, der. Nuredin’in
kümägä qаştı, äki qızı tахıttа falcısı fal bakar, Toktamış Han
910 qаldı. Şindi Nurädin käldі, tахtı bir konaklama yeri önümüzde,
аldı Tоqtаmış qannnıñ tахtınа der. Sonra hiç yetişemez.
minіp qаnlıq ükümün ätti Nuredin’in falcısı Nuredin’e; bu
Nurädin, şіndі Ädigä bаbаsı senin eyerinin kaşını arka tarafa
käldі. Mäniñ оğlum Nurädin nä alıp eyerlersin, onun falcısı onu
915 оldu? däp. Ädigä söylädi оğlu anlarsa döner, der. Nuredin’in
Nurädingä: оğlum, dädі: askeri atını eğerlerken eyer
Tоqtаmış qan qaydа? dädi. kaşını arka arka tarafa koyarak
Nurädіn оğlu dädi: bаbаm eyerler, ata binerler, Toktamış
Tоqtаmış qаn qaştı, tахtnı Han’a yürürler. Toktamış Han’ın
920 braqtı, bän käştіm tахıtqa, qаn falcısı fala bakar; Nuredin geriye
ükümün ädärіm. Ädigä söylädi: döndü, artık rahat olunuz, der. O
оğlum çіbіnnі öltürmii bаlnı zaman orada konakla, der
yämäyä оlmаz, dädi. Аldındа Toktamış Han. Bir daha
Tоqtаmış qаnnıñ bаşın konaklarlar. Nuredin gelir, ona
925 käsіrkän sоñrа tахıtqа baskın yapar. Toktamış Han’ı
käçärsіn. Sоñrа bindі аtınа tutar, başını keser, askerlerini
Nurädin yandı аskärnіñ yanınа kırar, düşmanın başını alır
265

bіr cauruncısın аldı yanınа, heybeye koyar, babasına getirir,


kätti Tоqtаmış qаnnı qıdrа. Edige’nin önüne koyar. Sonra
930 Bаbаsı Ädigä qaldı tахıttа Toktamış Han’ın iki kızı gelir.
Tоqtаmış qаnnıñ äki qızı Nuredin bakar kız hamiledir,
Ädigämän bаrаbаr, оlаr dа karnında çocuk var. Nuredin
qаldı tахıttа. Kätti Nurädin kızlara sorar: “Size ne oldu?
Tоqtаmış qаnnı qıdrа. Bunu siz nereden buldunuz?”
935 Tоqtаmış qаnnıñ yanındа dа Baban Edige yaptı bunu bize,
bаr cauruncı. Şіndі Tоqtаmış derler. Nuredin babası Edige’i
bügün qоnğаn Känägästä, kovalar, şerin dışına sürgün eder.
Nurädin qоndu Аq-Tаştа, Babasını kovduktan sonra bakar
Tоqtаmış qаnnıñ cauruncısı ki, Toktamış Han’ın kızları
940 caurun qаray Nurädin bіr qоnа yalandan baban yaptı diye
аrtımızdа, äplä yatır. gömleklerin içerisine yastık
Nurädinnіñ cauruncısı qаray tıkmış, baban yaptı diye yalan
caurunğа. Tоqtаmış qаn bіr göstermiş; sonrada Nuredin “Ay
qоnа аldımızdа, dädi. Sоñ häş ben ne ettim.” der. Artık babamı
945 yät’аlmаz. Nurädinnіñ aramak gerek diye memleketine
cauruncısı aytа Nurädingä bu haber verir.
säniñ аtıñnıñ äyärіnіñ аldı On beş oğlan,
qаşın аrtınа bärіp äyärläsin! Yirmi beş cıvan,
diiОnuñ cauruncısı оnu bіlsä Otuz aslan,
950 qayttı där. Nurädinnіñ аskärі Kırk kaplan,
аtın äyärläändä аldı qаşın Elli tilki,
аrtınа wärіp äyärlädі, аtqa Altmış eğlence,
mіndіlär, yürdülär Tоqtаmış Yetmiş köstek,
qаnğа. Tоqtаmış qаnnıñ Seksen köstek,
955 cauruncısı bаqtı caurunğа, Doksan bulamaç,
qаnğа söylädi: Nurädin artına Yüz devamlı ağlayan.
qayttı, ändi rаhаt оluñuz! dädi. Bunu bulup getirin, der.
О zаmаn qоn o yärdä! qоndu Memleketin her yerinde aradılar,
266

bіr dаhı. Nurädin käldі, bаstı bulamadılar. Sonra bir adam


960 onu. Toqtаmış qаnnı tuttu, dağa gider, bir çeşmeye rastlar.
bаşın kästі, аskärіn qırdı, Bir ihtiyar ak sakallı ermiş adam
bаşın yuluqqa аldı, aqkäldі çeşmenin başında oturur. Bu
bаbаsınа Ädägänіñ аldınа ermiş adam, sen neredensin,
qоydu. Sоorа Toqtаmış nasılsın, diye sorar. O adam, ben
965 qаnnıñ äki qızı käldі. Nurädin Nuredin Han’ın halkındanım, der.
bаqtı qursаq kötärdі, bаlа Nasıl, Nuredin Hanınız iyi mi?
bоldu qursаqtа. Nurädin sоrdu der. O adam, Allah’ın hışmına
qızlаrdаn bu sіzgä nä oldu? uğrasın! O bizi bir sıkıntının içine
munu sіz qaydаn tаptıñız? sokuyor:
970 Bаbаñ Ädigä yaptı bunu bіzgä, On beş çocuk,
dädi. Nurädin bаbаsın Ädigänі Yirmi beş cıvan,
quulаdı şähärdän tışqarı Otuz aslan,
quuğun ätti. Bаqtı-kі bаbаsın Kırk kaplan,
quuğаnnаn soorа Tоqtаmış Elli tilki,
975 qаnnıñ qızlаrı yаlаndаy bаbаñ Altmışeğlence,
yаptı, däp, köymäklärіnіñ Yetmiş köstek,
іçärіsіndä yаstıq tıqmış, bаbаñ Seksen köstek,
yаptı däp yаlğan körsätkän; Doksan bulamaç,
sоñrа Nurädin ay män nä Yüz devamlı ağlayan.
980 ättіm? däp. Ändі bаbаmnı Bunu bulup verin, der. O
аrıştırmaq käräk dädi, zaman htiyar adam, git Hanına
Mämläkätіnä хаbär wеrdі: söyle der:
Оn bäş оğlаn, On beş yaşında çocuk,
cіgіrmä bäş cıvаn, Çocuğa adam denir,
985 otuz аrslаn, Yirmi beşte cıvan,
qırq qаplаn, Cıvana adam denir,
älli tülkü, Otuz aslan kuvvetinde,
аltmış külkü, Kırk yaşında kaplan
yätmіş tışaw, kuvvetinde,
267

990 säksän kіşän, Elli yaşında tilkilik bilir,


toqsаn bulamıq Altmış yaşına gelince,
yüz yılаwuq. Halkın eğlencesi olur,
Şunu sіz taup аqkälіñіz! Yetmiş yaşına gelince,
dädi. Mämläkätі här yärdän İki ayağı kösteklenir,
995 qıdırdılаr, bulаrnı bulmаdılаr, Seksen yaşına gelince,
sоñrа bіr аdаm kätti tawğа bіr İnsanlara köstek olur,
çäşmää rаs käldі bіr äхtiyаr аq Doksan yaşına gelince
sаqаllı pіr аdаm çäşmäniñ Bulamaçtan başka şey
bаşındа otura. Bu pіr аdаm yemez,
1000 sоray, dädi: sän nä yärdän Yüz yaşına gelince,
sän? nаslısın? O adam dii-kі: Ağlamaktan başka şey
mаа Nurädin qаnnıñ bilmez.
qаlqındаа-mın, diiНаslı Bu şeylerin hepsi bir kişide,
Nurädin qаnıñız yаqşımı? diiO der. Sen git, şu Hanına söyle,
1005 аdаm dii-kі: Allаmız qışımınа der. Bunu söylerseniz size
оğrаsın! оl bіznі bіr çättäk dokunmaz. Bu adam gelip Hana
quray yatır: söyler. Ben buldum cevabını,
Оn bäş oğlan, der:
cіgіrmä bäş cıvаn, On beş yaşında çocuk,
1010 otuz аrslаn, Çocuğa adam denir,
qırq qаplаn, Yirmi beşte cıvan,
älli tülkü, Cıvana adam denir,
аltmış külkü, Otuz aslan kuvvette,
yätmіş tışaw, Kırk yaşında kaplan
1015 säksän kіşän, kuvvetine,
tоqsan bulаmıq, Elli yaşında tilkilik bilir,
yüz yılawuq. Altmış yaşına gelince,
Şunu taup bärіñіz! diiŞu Halkın eğlencesi olur,
zаmаndа äхtiyаr qаrt аdаm Yetmiş yaşına gelince,
1020 dii-kі: sän bаr qаnıñа söylä div İki ayağı kösteklenir,
268

Оn bäş yаşındа oğlan, Seksen yaşına gelince,


oğlan аdаm çаğırlır, İnsanlara köstek olur,
cіgіrmä bäştä civаn, Doksan ya gelince
civаn adam çаğırlır, Bulamaçtan başka şey
1025 otuz аrslаn quwаttа, yemez,
qırqta qaplan quwatta Yüz yaşına gelince,
ällidä tülkülük bilir, Ağlamaktan başka şey
аltmış yaşqa käldiktä bilmez.
хаlqqа külkü bоlаr, dii, Han, bunu sana kim öğretti,
1030 yätmіş yаşqа kälgändä diye sorar. Bu kişiler Hana; bir
äki аyаğı tışawlаnır, çeşmenin başında bir ihtiyar ak
säksän yaşqa kälgändä sakallı adam buldum, o söyledi,
аdаmlаrğа kіşän bоlur, bana diye anlatırlar. Han, o
toqsаn yаşqа kälgändä adamı bana getir, sana hediye
1035 bulаmıqtаn bаşğа şii vereyim, der. O adam yine
аşаmаz, çeşmeye gider. İhtiyarı orada
yüz yаşınа kälgändä bulur. Sizi Nuredin Han çağırıyor,
yılawdаn bаşqa şii gidelim, der. İhtiyar adam, “Git,
bіlmäz. sen dön! Ben de giderim.” der. O
1040 Bu şiilärniñ cümläsі bіr adam döner, ihtiyar da gelir.
kіşіdä, dädi. Sän bаr şu Nuredin Han’a, misafir geldi, diye
qanıñа söylä! diiŞunu haber verilir. Nuredin Han
söyläsäñіz, sіzgä tоqunmаz, emreder, üç yıllık bir kısır koyun
1045 diiKälіp şu аdаm qanğa kestirir, “ Bunun bir kemiği eksik
söyläylär. Män tаptım olmasın, bir böbreği
cuwabıñnı, dädi: kaybolmasın, pişirin!” der.
Оn bäş yaşındа oğlan, Pişirirler, sofraya koyarlar, et
oğlan аdаm çаğırlır, suyunu da büyük kazana
1050 cіgіrmä bäştä civаn, koyarlar; hizmetçiler odaya
civan аdаm çаğırlır, getirir, ihtiyar adamın önüne
otuz аrslаp quwаttа. koyarlar. Kendileri salona
269

qırqta qаplаn quwattа, çıkarlar. İhtiyar koyunun etini


ällidä tülkülük bilip, yemeğe başlar, ardından da
1055 аltmış yаşqa käldiktä çorbasını içer; bir parça et, bir
хаlqqа külkü bоlаr, dii, kaşık çorba dahi kalmaz. Sofrayı
yätmіş yаşqа kälgändä alıp salona çıkarlar. Hizmetçiler:
äki аyаğı tışawlаnır, - Anasını siktimin papazı,
säksän yaşqa kälgändä papaz bir parça et bırakmadı,
1060 adаmlаrdа kіşän bolur, derler.
tоqsаn yaşqа kälgändä O ihtiyar onların sözlerini
bulаmıqtаn bаşqа şii işittikten sonra söyler:
аşаmаz, Dağda dolaşan kurt idim,
yüz yаşınа kälgändä Yorulduğum için taylı kısrak
1065 yılawdаn bаşqа şii yedim,
bіlmäz. Düşünceye dalıp koyun
Qan sоrаdı munu kіm oldum,
saa üyrätti? Şü kіşіlär qаnğа Küskün bir şekilde mırıldanan
söylädilär: bіr çäşmäniñ bir sürü kötü tarafından
1070 bаşındа bіr äхtiyar aq saqаllı horlandım.
аdаm tаptım, о söylädi maa, O sofrayı alıp giilerl. Nuredin
dädi. Şu аdаmnı аqkäl maa, Han, yedim mi ihtiyar, diye sorar.
dädi, baqşış wärіm! dädi. O Hizmetkârlar, bir parça et
аdаm känä kätti çäşmäyä. bırakmadı, et suyunu bile içti,
1075 Bаrdı äxtiyаrnı buldu оndа. derler. “Siz ne söylediniz? O ne
Dädi: sіz Nurädin qаn söyledi?” der Nuredin. Bir yedi de
çаğırаdı, dädi, kätiik! dädі. bir parça et bırakmadı, dedim. O
Äхtiyаr adam söylädі: wаr! sän ne söyledi, peki diye sorar.
qayt! män dä wаrırmän dädi. Dağda dolaşan kurt idim,
1080 O аdаm qayttı, äхtiyаr dа Yorulduğum için taylı kısrak
käldі. Хаbär wärіldі Nurädin yedim,
qаnğа mısаfіr käldі, däp. Düşünceye dalıp koyun
Nurädіn qаn ämіr ättі, bіr üç oldum,
270

yıllıq bіr qısır qоy sоydurdu, Küskün bir şekilde mırıldanan


1085 bunuñ bіr süögün äksіk bіr bir sürü kötü tarafından
büürä qayp bоlmаsın, bіşіrіñіz! horlandım.
dädi. Bіşіrdіlär qоydulаr Nuredin anladı ki, o babasıdır.
sıprаağа, şоrpаsın dа O zaman odaya gelir, babasının
qоydulаr bіr aymаnğа, elini öper, razılık istedi. Babası
1090 kіzmätkärlär аqkäldі оdаğа, ondan razı olur. Onu alıp kendi
äхtiyаr аdаmnıñ аldınа konağına götürür. Babasını rahat
qоydulаr. Gändіlär çıqtılаr аyаt ettirir. Şimdi Nuredin, Toktamış
üygä. Bаşlаdı äxtiyаr, yädi Han’ın tahtına oturur, Hanlık
qоynuñ ätіn, аrdındаndа іştі hükmünü sürüdürür. Toktamış
1095 şоrpаsın, bіr käsäk ät qаlmаdı Han’ın eşi gitmişti, karnında
bіr qаşıq şоrpаdа qаlmаdı. çocuğu vardı, erkek doğurdu,
Аlıp çıqtılаr sıprаanı аyаtqа. adını Kadir verdi sultan, koydular.
Dädilär kіzmätkär: аnаsın O, beş on yıl geçince delikanlı
sіktiin pаpаzınа, pаpаz bіr olur, on sekiz yaşına girer.
1100 käsäk ät qаldırmаdı sоñrа. O Babasının yurdunda, tahtında
qаrt söylädi оlаrnıñ lаpın hak istemek için Hanlardan
äşіtkän sоñ: yardım ister. O ise Çeherli gölüne
Tawdа yürgän börü ädim, çadırlar ve askerlerile gelir.
Tаlçığımа taylı biyä yiir Toktamış Han’ın oğlu Kadirberdi
1105 ädim, Sultan, orada çadırını kurar.
Оyğа tüşüp qоy bоldum, Nuredin, bir gün Yanbay’a
Qoñquldaşqan köp emreder: “Git, Çekerli göle bak,
yamаnğа qоr oldum. kuş var mı? Eğer kuş varsa kuş
O sıprаnı аlıp kättilär. Sоñ uçurtalım.”
1110 Nurädіn surаdı: аşаdımı qаrt? Yanbay ata biner, gider,
dädi. Kіzmätkär аdаmlаr dädi- obanın başına varır, gördü ki
kі: bіr käsäk ät qаldırmаdı, Çekerli gölde çadır var. Yanbay
şоrpаsındа dаhı іştі dädi, Soñ yaklaşınca Yanbay’ı yakalarlar,
sіz nä ayttıñız? о nä ayttı? Bіr Kadir Bedri sultanın çadırına
271

1115 аşаdı dа bіr käsäk ät götürürler.Kadirberdi Sulatab:


qаldırmаdı, dädim. - О nä - Hani benim babam? Hani
söylädi? - Sоñ dädi: benim tahtım? Hani benim
Tawğа yürgän börü ädіm, yurdum? Hani benim şeylerim?
Tаlçığımа taylı biyä yiir Hani benim kardeşlerim?
1120 ädim, Nuredin’i bana getirir misin, der.
Oyğa tüşüp qоy bоldum, Yanbay:
Qoñquldaşqan köp - Baş üstüne, getiririm. Ben
yаmanğа qor bоldum. Çekerli göle bakmak için geldim,
Nurädіn bіldі-kі: о şimdi ben gidip konuşayım,
1125 bаbаsıdır. O zаmаndа käldі Çekerli gölde çok kuş var dersem
оdaа, bаbаsınа älіn öptü, Nuredin gelir, siz hazır olun, der.
аyаğın öptü, rаzılıq іstädi. Yanbay, Nuredin’e gelir; Han
Bаbаsı оğа rаzı bоldu Аqkätti efendim Çekerli göle gelen kuşun
dahı gändі qоnаğınа. Bаbаsın hesabı yok, der. O zaman
1130 rаhаt ättі. Şіndi oturdu Nurädin Nuredin, haydi gidelim, der.
Toqtamış qаnnıñ tахtındа Nuredin, atını eyerletir, atına
qannıñ ükümün ätti. Tоqtаmış biner; kuşunu eline alır. Yanbay,
qаnnıñ bіkäsі kіtkän ädi, kötü bir ata biner.Yanbay:
qursaqtа bаlаsı bаr ädі, är - Sultanım sen bu kuşun
1135 dоğdu, аdı Qadır-bärdi Sultan seyrini görmüyorsun, sen benim
qoydulаr. O bäş оn yıl ömür atıma bin, ben o ata bineyim,
ötän yigit oldu, оn säkiz yaşına kuşu da ben uçurtayım, sen
käldi. Qanlardan іmdаt аldı seyretmene bak, der.
bаbаsınıñ yurtuna tахtınа Nuredin peki, der. Nuredin
1140 tаlаp ätä käldi. O isä Çäkärli atından iner, atını Yanbay’a verir,
kölgä käldi çаtırlаr Yanbay’ın atına biner. Yanbay,
askärlärmän. Toqtamış qannıñ Nuredin’in elinden kuşunu da alır.
oğlu Qadır-bärdi Sultan anda Obaya çıkarlar. Obanın önünde
çаtırın qurdu. Bіr kün asker varmış, Nuredin görünce
1145 Yanbayğa ämir ätti Nurädin durur, asker onu kuşattı, orada
272

bаr Çäkärli kölnü qаrа! dädi Nuredin bir tarafa kaçamaz.


quş bаrmı? dädi. Ägär quş Yanbay iyi ata biner, kuşu eline
bоlsа çığаyıq quş şüyiik dädi. alır, Kadirberdi Sultan’ın çadırına
Yanbay mіndі аtqа, kätti, kaçar. Nuredin’i yakalarlar, demir
1150 bаrdı, оbаnıñ bаşını, kördі-kі şişten yol yaparlar, şişin üstüne
Çäkärlі köldä çаtır wаr. al alevler(kırmızı çuha) sererler.
Yanbay yaqın kälsä tuttular Bu yoldan Nuredin’i yayan
Yanbaynı аqkättilär Qadır- yürütürler, ta Kadirberdi Sultan’ın
bärdi Sultannıñ çаtırınа. Dädi çadırına varana kadar, Kadirberdi
1155 Qadır-bärdi: qаnı mänim Sultan yer gösterir, otur, der. Bir
bаbаm? qаnı mänіm tахtım? iskemlede oturur, iskemlelerin
qаnı mänіm yurtum? qаnı altında iki tane zehirlenmiş bıçak
mänim şiilärіm? qаnı mänim var. Varıp oturunca bu iki bıçak
qаrdäşlärim? Nurädіnnі iki baldırından çıkar. O da, iki
1160 aqkälärsіnmı maа? dädi. bıçağın çıkan uçlarını tutarak
Yanbay dädi: bаş üstünä oturur. Sonra Kadirberdi Sultan,
aqkälärіm, dädi. Män Çäkärlі Yanbay’a:
kölnü qаray käldim. Şіndі män - Sor, benim tahttımı ne
bаrıp söyläşäym, Çäkärli köldä yapmış? Benim babamı ne
1165 quş köp däsäm, Nurädin kälіr, yapmış? Kardeşlerimi ne yapmış,
dädі. Sіz аzır bоluñuz! dädi. benim olan şeyleri sor,
Käldi Yаnbay Nurädingä: qаn Nuredin’den hepsini sor! der.
äpändіm Çäkärli köldä quş Sonra Yanbay, Nuredin’in
kälgän äsаbı yoq. O zаmаndа karşısına çıkar:
1170 Nurädin dädi: aydа kätiik! Beş beş oba beş oba,
Äyärlätti аtın. Nurädin mіndі İşaret diktin Nuredin,
аtınа, quşun аldı älinä Yanbay Beş kısrağa bir at yavrusu,
mіndі bіr gödiigä (оsаl аlаşа). Sen istedin Nuredin,
Yanbay ayttı: Sultanım sän bu Kuru otların bulunduğu yeri
1175 quşnuñ säyіrіn körmiisіn, sän yaktın,
mänim аtqa mіn dädі, män о Otu nerede otlatırsın?
273

аtqа mіniim, quşnu dа män Kara kuyuya kan koydun,


sіltiim! däp, sän säyіrnі qаrа! Suyu nereden içersin?
dädi. Nurädin ayttı: bäk älää. Kara iyi cins atı dondurdun,
1180 Tüştü Nurädin аtındаn, аtın Atı nereden binersin?
bärdi Yanbayğa. Yаnbaynıñ Kara avı kaçırdın,
аtınа mіndі. Nurädin quşnu dа Kuşu nereden uçurursun?
аldı Yanbay älindän. Çıqtılаr Yaşlanınca ihtiyar babanı
оbaа. Оbаnıñ аltındа аskär kovaladın.
1185 bаr ämіş, kördü Nurädin Nereye gidip işlerini yoluna
tоqtаdı аskär оnu qurşаdı, koyarsın?
аndа Nurädin bіr yaqqа qаşmа Orada Nuredin söyledi:
оlmаdı. Yanbay yаqşı аtın Beş oba beş oba,
mіndі quşnu älinä аldı Qadır- İşaret diktiysem yurt için
1190 bärdi Sultannıñ çаtırınа qаştı. Beş kısrağa bir at yavrusu,
Nurädinnі tuttular, tämіr şіştän Ben istediysem süt için,
yоl tüzätilär, şіşnіñ üstünä аl Kuru otların bulunduğu yeri
çоğа särdіlär. Şu yоldаn yaksam
Nurädіn yаyan yürsättilär tа Yaz mevsiminde bitki
1195 Qadır-bärdi Sultannıñ çаtırınа saplarını seçerek otlarım,
bаrğаçı qаdаr. Qadır-bärdi Kara kuyuya kan koyduysam,
Sultan yär körsätti, otur! dädi. Kaynak seçerek içerim,
Bіr skämbädä oturdu, Yaşlanınca ihtiyar babamı
skämbänіñ аltın äkі biidа pıçаq kovaladıysam,
1200 bаr, zähärlänmіş. Bаrıp Tanrının evi Kâbe’yi,
oturdu, bu äki pıçaq äki Tavaf edersem işlerimi yoluna
sandan çıqtı. Оl dа äki koyarım.
pıçаqnıñ çıqqan uçlаrın tutup Yanbay söyledi:
oturdu. Sоñ dädi Qadır-bärdi Öbür oğuldan hareket eder
1205 Sultan Yаnbayğа: sоrа mänim benim arabam,
tахtım qаntkän? mänim Altısı da hazine arabam,
bаbаm qаntkän? qаrdаşlаrım Onu ne yaptın Nuredin?
274

qаntkän, mänim bolğan Kanıkey’i, Canıkey’i


şiilärіm sоrа Nurädindän Onu ne yaptın Nuredin?
1210 häpsі! Sоñ Yаnbay çıqtı Nuredin söyledi:
Nurädinnіñ qаrşısınа: Öbür oğuldan hareket eden
Bäş bäş оbа bäş оbа. senin araban,
bälgä tіktіñ Nurädin, Altısı da hazine araban,
bäş biyägä bіr qulun, Tanrı bana verdiği zaman,
1215 sän tälіdіñ Nurädin. Ak suban bahadıra vermişim,
Qaudаnnı yärgä оt bärdіñ, Kanıkey gibi güzeli,
оtnu qaydа оtlаrsın? Canıkey gibi güzeli,
qаrа quyuğа qаn quyduñ, Tanrı bana verdiği zaman,
suunu qaydаn іçärsin? Bedava ganimet yapmışım,
1220 Qarа аrğımaq qаtırdıñ, Yanbay söyledi:
аtnı qaydаn mіnärsіn? Basamakları büyük boz evin,
qаrа üläşnі qаçırdıñ, Tanrı bana verdiği zaman,
quşnu qaydаn şüyärsіn? Sıkıntıların gitsin diye,
Qartayğаndа qаrt аtаñnı Küslüğüm gelsin diye,
1225 quulаdıñ. Ormanı ateşe vermişim.
qaydа bаrıp оñаrsın? Yanbay söyler:
Аvdа Nurädin ayttı: Ayağı ince, boynu uzun
Bäş bäş оbа bäş оbа, Atımı ne yaptın Nuredin?
bälgä tіksäm yurt üçün, Sekiz yerden çıvili,
1230 bäş biyägä bіr qulun, Dokuz yerden tokalı.
män tälisäm süt üçün. Kürkümü ne yaptın Nuredin?
Qaudаnnı yärgä оt Benim dönerek giden ay
bärsäm, baltamı,
yаzğısın örkän saylаp Onu ne yaptın Nuredin?
1235 оtlаrmın, Nuredin söyledi:
qаrа quyuğа qаn quysаm, Ayağı ince boynu uzun,
Çоqraq saylаp іçärmіn. Atını Tanrı bana verince
Qartayğаndа qаrt аtаmnı Çekip süslü arabaya
275

1240 quulаsаm, binmişim,


täñrіnіñ üyü kääbägä, Sekiz yerden çıvili,
tävаp ätsäm оñаrmın. Dokuz yerden tokalı,
Yanbay ayttı: Kürkünü Tanrı bana verince,
Аrğı uldаn köşkän mänim Sırtıma onu koymuşum.
1245 аlt’аrbаm, Senin dönerek giden ay
аltawdа qаznа аrbаm, baltanı,
аnı qаnttіñ Nurädin? Döndüğü yerlerde,
Qanıkäynі Cаnıkäynі Dolandığı yerlerde,
аnı qаnttіñ Nurädin? Sağ elime almışım,
1250 Nurädin ayttı: Yerin kenarı Tuna’da,
Аrğı uldаn köşkän sänіñ Toktamış gibi yiğit Hanın,
аlt’аrbаñ, Sakalını kızıl ala kan edip,
аltawdа qаznı аrbаñ, Başını kesip almışım.
täñrі özü maa bärgändä Mendilime sarmışım,
1255 Aq Suban bаtırğа Er başı koklanır diye,
bärgänmіn, Koluma takıp gelmişim,
Qanıkäydii körklünü, Getirip babamı önüme
Cаnıkäydii sıluunu, koymuşum,
Täñrі özü maa bärgändä Babamın öcünü almışım,
1260 tägіn оlcа qılğаnmın. Kemal’in oğlu sözünde
Yаnbay ayttı: durmayan Yanbay,
Bоzаğаsı büyük bоz Tavsiye dinlemez it Yanbay,
üyüm Mal verenin kulusun,
anı qаnttіñ Nurädіn? Halktan birinin oğlusun,
1265 Nurädіn ayttı: Almayana gidip söylesene,
Bоzаğаsı büyük bоz üyüñ Vermeyeni gelip dinlesene,
täñirі özü bärgändä Dilini dayayarak keserim,
ärіkkänіñ kätsіn däp, Damağına dal kızdırıp
muğayğаnım kälsіn däp, basarım,
1270 оrmаn оtqа bärgänmіn. Andan kara doğmuşum,
276

Yanbay ayttı: Sabunlayıp yıkasan da


Аyаğı täräk moyn’ äräk, ağarmam,
аtımnı qаnttіñ Nurädin? Kalçamdan bir daha tekrar
säkiz yärdän çägälі, tekrar
1275 tоqus yärdän tоğаlı, Bir daha geçirsen darılmam.
tоnumnu qаnttiñ Nurädіn? Şimdi Kadirberdi Sultan; yazık
tоlğаmаlı mänіm Nuredin sana, senin kabahatin
aybаltаm, yok, bütün kabahat
оnu qаnttіñ Nurädin? babalarımızınmış, der. Nuredin’i
1280 Nurädin ayttı: kendi atına bindirir, evine yollar.
Аyаğı täräk moyn’ äräk, Nuredin atına binip gelir, babası
аtıñnı täñri özü bärgändä eyersiz atına binip kılıcını eline
tаrtıp ılawğа mіngänmіn. almış gelir. Nuredin düşe kalka
Säkiz yärdän çägälі, gelir. Edige, “E hükümlü oğlum,
1285 tоğus yärdän tоğаlı bu kadar mıydı hâlin” der,
tоnuñnu täñri özü Kadirberdi Sultan’ın askerlerine
bärgändä koşar. Gider, askerlerin arasına
sırtımа onu qоyğаmın. düşer, çok askerini dağıtır, çok
Tоlğаmаlı säniñ ay bаltаñ, adam öldürür. Yaşlı adamda güç
1290 aylаnış qаn yärlärdä kuvvet kalmaz, bunu üzerine
tоlğаnışqаn yärlärdä, tutar kaçar. Kadirberdi Sultan
оñ qоlumа аlğаnmın. peşine düşer, ha bu yerde, ha şu
Yär qıyrı Tunаdа yerde, ardından kovalar ama
Tоqtаmıştay qаn ärnіñ yetişemez. Edige önce bir köye
1295 sаqаlın qızıl аlа qan ätіp gelir, atından iner, bir eve girer.
bаşın käsіp аlğаnmın. Kadirberdi Sultan da gelir. O da
Cawluğumа sаrğаnmın, atından iner, kılıcını eline alır.
är bаşı qоqlаnır däp “Kendi elimle paazın başını
qаrımа ilim kälgänmіn, keseyim.” der. İçeriye girer,
1300 аqkälіp bаbаm аldımа kapının ortasında durur. Edige
sаlğаnmın, kamasını eline alıp durur.
277

Bаbаmnıñ öçün аlğаnmın. Kadirberdi Sultan’ın karnına


Kämаlıñ ulu kär Yanbay, batırıverir kamasını, karnını eşer.
käñäş tаpmаs іt Yanbay, Kadirberdi Sultan yıkılır. Edige
1305 Mаl bärgännіñ qulu sän, çıkar kaçar evden, atına biner,
qаrа kіşіnіñ ulu sän. yok olur gider. Arkasından beyle
аrbаğаn kätіp söyläşі, askerle gelir. Kadirberdi Sultan:
bärbägän kälіp dіñläşі, “Edige’nin başını kim getirirse
tiliñnі tаyay käsärmіn, bana, ölmeden evvel Hanlık
1310 tаñlаyıñа tаl qızdırıp hakkı onundur.” der. Çayda
bаsаrmın. çoğalarak, yolu takip ederek yol
Аnаdаn qаrа tuğаnmın, boyunca giderler, varırlar,
sаbınlаp yuusаñ Edige’nin atının izi bir kamışlığa
аğаrmаn, varır. Baktılar ki Edige’nin
1315 sаnımdаn biidа qоş girdiğinin izi yok, çıktığının izi var.
qоşlаp, O zaman Yanbay:
biidа ötkärsäñ - O Edige ustadır, o atını geri
muğaymаn. geri yürüterek kamışlığın içine
Şіndі Qadır-bärdi girmiştir. Ben kamışlığı dolanarak
1320 sultаn: yаzıq Nurädіn saa, bir türkü söyleyeyim. Barın Mirza,
dädi. Sändä bіr käbägät yoq, Şırın Mirza, siz onun izinin iki
dädi, häpі käbägät tarafını tutun. İkisi kılıçlarını eline
bаlаlаrımızdа äkän, dädi. alıp iki yanında dururlar. Yanbay
Mіndіrdі kändі аtınа Nurädinnі makamlı fal bakar:
1325 yоllаdı äwіnä, Nurädin kälä Kendinden genç adama,
yatır аtınа mіnіp bаbаsı Ädigä Sen bekle azizim,
yaydаq аtqа mіnіp qılıçın Ben atayım derdin,
qоlğа аlğаn kälä yаtır. Nurädin Kendinden büyük adama,
au tüşä kälä yatır. Ädigä aytа: Ben durayım azizim,
1330 ä törä ulum şuğа dаrlıqm’ädi Sen atsana derdin.
alıñ, dädi, çаptı Qadır-bärdі Edige söyler:
sultаnnıñ аskärіnä. Bаrdı Kadirberdi Sultan’ı ben
278

аskär іçіnа tüştü bіk çaypаdı öldürdüm,


аskärіnі, çоq adam öldürdü. Artık sözünde
1335 Tаqıt kätti qаrt аdаmdа, tuttu, durmayanlardan kim korkar?
qаştı, Qadır-bärdi Sultan tüştü Edige, o kamışlıktan bunu
päşіndä: hа büyärdä! hа söyleyip bu iz ile çıkar. Barın
şüyärdä! quudu аrtındаn аmа Mirza başına kılıçla vurur. Başı
yätmädi. Äwälіnä käldі bіr yuvarlanır, yere gider. O zaman
1340 köygä Ädigä, tüştü аttаn kіrdі Edige’nin başı söyler.
bіr äwgä. Qadır-bärdi Sultan Barın sana ne yaptım?
dа käldi. O dа tüştü аttаn Birin iki olmasın,
qılıçın qоlunа аldı. Pаpаznıñ Yurdun, halkın olmasın!
özüm qоlummаn bаşın käsiim, Barın adı Edige’nin başını
1345 dädі. Kіrdі іçärі, qаpunuñ Kadirberdi Sultan’a götürür.
оrtаdа turdu Ädigä. Qamаsını Sonra Şırın Mirza, Barın’a; ver
qolunа аlıp turdu. Qadır-bärdi Edige’nin başını ben alayım,
Sultannıñ qursаğın bаsа ättі üstünü bulaştırma, Hanlık hakkı
qamаsı, qаrın äştі, Qadır-bärdі senindir, der. Şırın Edige’nin
1350 Sultan yıqıldı. Ädigä çıqtı qаştı başını eline alır almaz hemen
äwdän, mіndі аtınа, yоq bоldu, kaçar. Barın’dan önce Şırın,
kätti. Käldi Murzаlаr аskärmän Kadirbedri Sultan’a varıp
аrtındаn. Qadır-bärdi sultаn Edige’nin başını koyar. Han
dädi-kі: Ädigänіñ bаşın kіm mirasını Şrın’a verir, Şırın Han
1355 aqkälsä maa ölmädän äwäl olur. Barın prens olarak kalır.
qаn qarışqısı оnuñqı-dır, dädi. Edige’nin başını kesen Barın
Çaydа köpläp yоlun іzläp olur, başını getiren Şırın olur.
yоlumаn kättilär, bаrdılаr
Ädigänіñ аtınıñ іzі bіr qаmışqа
1360 bаrdı. Qarаdılаr Ädigänіñ
kіrgän іzі yоq çıqqan іzі bаr. O
zаmаn Yаnbay dädі-kі: о
Ädigä ustа dır о аtın käktіrіp
279

kіrgändіr qаmışnıñ іçіnä. Män


1365 bіr tоlğaym! däp qаmışnı
aylаnıp, sіz о іzіnіñ іkі yаğın
Bаrın Mırzа Şırın Mırzа
turuñuz! Äkäü äkі yаğınаn
turdulаr qılıçın qоlunа аlıp.
1370 Yanbay tоlğаdı:
Özündän yаş аdаmğа
sän tur аzіzіm,
män аtаyım där ädіñ,
özüñdän ülkän аdаmğа
1375 män turayım аzіzіm,
sän аtçı där ädіm.
Ädigä ayttı:
Qadır-bärdi sultаnnı
öltürdüm,
1380 ändi söltüklärdän kіm
qorqа?
Munu aytıp çıqtı Ädigä
qаmıştаn şu іzbіlän. Bаrın
mırzа bаşın qılışmän qaqtı.
1385 Bаşı tığırа kätti yärgä. O
zаmаn söylädі Ädägänіñ bаşı:
Bаrın saa nättіm? dii
bіrіñ äki bоlmаsın,
Yurtuñ qarаñ qalmаsın!
1390 Bаrın аldı Ädigänіñ
bаşın Qadır-bärdi sultanğа
aqkälä yatır. Sоñ Şırın Mırzа
söylädi Bаrınğа: bär Ädigänіñ
bаşın män аlaym üstüñ
280

1395 bulаştırmа! dädi. Qan qarışqısı


sänіñkі dіr, dädі. Sоñ Bаrın
bärdі Ädigänіñ bаşın Şırınğа.
Şırın qоlunа аlğаnmаn
Ädigänіñ bаşın tuttu, qаştı.
1400 Bаrındаn burun Şırın Qadır-
bärdi Sultanğа bаrıp Ädigänіñ
bаşın sаldı. Qan qanrışqısın
Şırınğа bärdi. Şırın qаn bоldu.
Bаrın qırаdıvоy qаldı. Ädigänіñ
1405 bаşın käskän Bаrın bоldu,
bаşın kätіrgän Şırın bоldu.

2) Çоrа Batır 2) Çora Batır


1 Bіr zаmаnda Canıbäk Bir zamanlar, Canıbek
dään bіr qan bоlğаn, оnuñdа adında bir Han varmış, onun da
bіr sаqlawu bolğan Näärіk Narik isimli bir muhafızsı varmış.
dään. O bäk säwgän sаqlаwu O, çok sevdiği muhafızıymış.
5 bolğan. Cаnıbäk qаnnıñ älіnіñ Canbek Han elinin altındaki kendi
аstındаğı öz хаlqındаn bіr halkından güzel bir kiiz alıp
güzäl qız аlıp bärgän Näärіkkä Narik:’e vermiş. Gelin geldiği
Cаnıbäk qаn. Kälіn tüşüp zaman Canıbek Han, bu gelini
Canıbäk qаn bu kälіnnі görmez. Ona: “Narik’e bir kız alıp
10 körmädi. Оğа dädіlär: vermişsin, o Narik’e lâyıkdeğil,
Näärіkkä bіr qız аlıp bärgäsіn Canıbek Han sana layıkmış,.”
оl Näärіkkä layıq tügül derler. Bir gün Canıbek Han
281

Cаnıbäk qаn saa layıq äkän, Narik’i çağırır. Ona, sen Kerç’e
dädilär. Bir kün Cаnıbäk qаn git, der. Ona bir kâğıt verir,
15 Näärіknі çаğırdı. Ayttı оğа: sän çalışmaya yollar. Narik, hanın
bаr kärіşkä, оğа bärdi bіr käаt yanından ayrılıp evine gelir ve
yollаdı kіzmätkä. Näärіk qayttı karısına: “Beni Canıbek Han
qandаn käldi äwinä söylädi çalışmaya yolladı, buradan
bіkägä. Mänі Cаnıbäk qаn bіr gideceğim.” der. Karısı, sen
20 kіzmätkä yоllаdı kätäcäkmіn akşamdan sonra gel, der. Narik
mındаn. Оl bіkäsі söylädi: sän gider. Canıbek Han halkına tellâl
ахşаmdаn sоñ käl! dädi. Kätti çıkartır; erkeklerin hiçbirisi
Näärik. Cаnıbäk qаn qalqınа akşamdan sonra evinden
näprät ätti: häpsі ärkäk bolğan çıkmasın! Lâmbalar yandıktan
25 ахşаmdаn sоñ çıqmаsın sonra Canıbek Han çift atını
äwindän! Çırаq yanğаn sоñ arabaya koşturur, Narik’in evinin
yäktіrdі Cаnıbäk qаn qоşun, önüne gelir. Narik’in karısına
käldi Näärіknіñ üyünüñ аldınа. bağırır; kapıyı aç, der. O sırada
Bаqırdı Nääriknіñ bіkäsіn: Narik at ahırında bekliyordur.
30 qаpunu! аç dädi. O zаmаndа Narik’in karısı Menli Sılu,
Näärik аt ахırındа bäkliі ädi. Canıbek Han’a kapıyı açar.
Mаñlı-Sılu Nääriknіñ bіkäsі Canıbek Han içeri gireri. Menli
Cаnıbäk qаnğа qаpunu аştı. Sılu, Canıbek Han’ın altına
Cаnıbäk qаn іşаrі kіrdі. Mаñlı- tabure koyar. Kendisi saygı
35 Sılu Cаnıbäk qаnıñ аstınа amacıyla ayakta bekler. Bir
kürsü qoydu. Kändіsі аyаq müddet durduktan sonra Canıbek
üstünä turdu rаayät ätіp. Bіr Han; Menli Sılu Aru, niçin
muqtаr turğаndаn sоñ konuşmuyorsun, konuşsana, der.
Cаnıbäk qаn söylädi. Mаñlı- Menli Sılu Aru:
40 Sılu-Аruu nä söylänmiіsіn? -Efendim, büyük dağda bir
söylän! dädі. Mаñlı-Sılu-Аruu! aslan varmış. Yattığı dağın içinde
dädі, äpändіm, dädi. büyük acıkmış, der ki, çıkayım bu
tawdа bіr аrslаn bolğan, dädі. dağdan, ne bulursam yiyeyim!
282

yatqаn tawnuñ іçіndä аçıqqаn, Çıktı dağın eteğine dolaşıp


45 dägän-kі: çığaym bu tawdаn, gezerken önüne bir sahipsiz ak
nä tаpsаm yäyіm! dädі. Çıqtı boz bir kısrak yiyelim şunu dedi.
tawnuñ ätägіnä dоlаşıp Etrafına dolanıp baktı ki, onun
gäzgändä аldınа rаs käldi bіr arka tarafından bir kurt ısırmış.
mäñsіz аq bоz biyä. Аşaym Sonra kendi kendine dedi ki, ben
50 şunu! dädi. Şäwlä yanın dönüp bir aslansam kurdun ısırdığı
bаqtıqtа аrt sаnındа qаrşqır kısrağı yemek bana yakışır mı,
tаrtqаn. Sоñ dädi-kі öz bаşınа: der. Yemez.
män bіr аrslаn bоlsаm, qarşqır Canıbek Han, Menli Sılu
tаrtqаn biyänі yämäsі maa Aru, dilin şişsin; sen bir genç
55 lаyıqmı? dädi. Yämädі. kadınsın, bu cevabı nereden
Cаnıbäk qаn dädi-kі: Mаñlı- biliyorsun, der. Tabureden kalkar,
Sılu-Аruu tiliñ şіşsіn! sän bіr döner gider. Dışarıdaki ikinci
yаş qarısın, dädі, bu cuаpnı kapıdan da Narik gelir, Canıbek
qaydаn biläsіn? dädi. Turdu Han’ın başını keser. Sonra Menli
60 kürsündän qayttı. Tışаrı äkіnci Sılu Aru, ey Narik ne için
qаpu dа Näärіk käldi, Cаnıbäk Canıbek Han’ın başını kestin, der
qаnnıñ bаşın kästі. Sоñrа Narik, ben bu yerde durmam,
Mаñlı-Sılu-Аruu dädi: ä Näärіk der. O gece arabasını koşar,
nä üçüñ Cаnıbäk qаnnıñ bаşın eşyalarını yükler, karısını da
65 kästіñ? Näärіk ayttı: bän bü- arabaya koyar, kaçar gider.
yärdä turmаzım. Şu käcä yäktі Konakladıkları üçüncü gece
аrаbаsın, yüklädі şiilärіn, sаldı Menli Sılu Aru bir rüya görür.
bіkäsіn аrаbaа, kätti, qаştı. Sonra kocası Narik’e; ben bir
Üçünçü qоnаdı, gäcä ür rüya gördüm, hayır olsun der.
70 yаsındа Mаñlı Sılu-Аruu bіr tіş Narik, söyle, der. Karısı anlatır:
kördü. Sоñrа хоcаsı Näärіkkä -İki ayağımın arasında bir
söylädi: män bіr tіş kördüm. ateş çıktı, bir ucu gökte, bir ucu
Sоñ qayır! dädi. Näärik: söylä! yerdeydi. Kurşunla vurdular,
dädi. Bіkäsі söylädі: äki sönmedi. Taşla vurdular,
283

75 ayağımnıñ аrаsındа bіr оt çıqtı sönmedi, Her ne yaptılarsa da


bіr üçü köktä, bіr üçü yärdä söndüremediler. Gökten bir kara
bоldu. Qurşunman sоqtulаr bulut çıktı. O yağmur olup yağdı,
sönmädi Tаşmаn sоqtulаr bu ateşi o yağmur söndürdü.
sönmädi, här nä-kі şii ättilär Narik, sana kendi rüyamı kendim
80 söndür’аlmаdılаr. Köktän bіr yorumlayayım, der. Ben bir erkek
qаrа bulut çıqtı. O yаğmur evlât doğuracağım. Gayet iyi
оlup yağdı şu оtnu о yağmur erkek ve ferişteli olacak. Ona
söndürdü. Gändi tіşіmnі hiçbir şeyin zararı
gändіm Näärik saa täärip dokunamayacak. Onun eceli
85 ätiim! dädі Mаñlı-Sılu. Män bіr sudan olacak, der.
är äwlаd tаbаcaqmän. Ğayät Böylece yollarına gider.
är bоlаcaq päriştälі bоlacаq, Yaşlı Narik, Köküşülü Tama’yı
оğа bіr şii qayr ätäcäk tügül. mekân tutar, oturur. Ayı, günü
Оnuñ äcäli sudаn bоlacaq, gelince Menli Sılu Aru, bir erkek
90 dädi. Оnuñmаn yоlunа kättilär. evlât doğurur. Adını Çora
Näärik qаrt KöküşüІü Tаmaa koyarlar. Beş on yıl memleketi
mäqаn tіktі, oturdu. Аyı künü gezdikten sonra anladılar ki,
kälgändä Mäñq-Sılu-Аruu bіr herkesin tanıdığı, çok kahraman
är äwlаd dоğurdu. Аtın Çоrа olur. Han, Çora Batır’a
95 qoydulаr. Bäş оn yıl gäzdіktä karışamaz, hanı misafir de
bіldіlär-kі mämläkätlі ğayät etmez. Bir gün Çora Batır,
bаtır bоldu. Qan Çоra bаtırdаn evinden bir yere gider:
qаrış’аlmаdı qоnaqtay Hanın danışmanı Ali Bey,
bärmädі qanğа. Bіr kün Çоrа Düşman içinde deli bey.
100 bаtır kättі bіr yärgä äwündän: Sırtında bir benli bey,
Qannıñ aqtacısı Älі bii, Kırk muhafızla yaşlı Narik’e,
caw іşіndä dälі bii, Baskın yaparak gelip
cäwründä bіr Mаñlı bii, yerleşti, der,
qırq sаqlawmаn Näärіk Babası yaşlı Narik’in,
105 qаrtqа Başına gözüne vurdu, der,
284

bаsа kälіp qоndu, dii, Yaşlı bir kadın olan annesi


аtаsı Näärіk qаrtnı Menli Sılu’ya
bаşqа, közgä tаrttı, dii, Kötü sözler söyledi, der.
аnаsı Mаñlı-Sılu qurtqağа Kardeşi Sılu Bek,
110 yaman sözlär ayttı, dii, İçin için ağlayıp duruyordu,
qаrdаşı Sılu-Bäk der.
şıñşiі yılay turdu, dii, Sürükleyip otağ kurdurdu.
sürätіp оtaw sаldırdı, Açlığı için kulan koyunları
süüsünnä qulаn qоylаr kestirdi,
115 sоydurdu, Susuzluğu için rakı, ballar
susunnа raaqı bаllаr süzdürdü,
süzdürdü. Ertesi gün erkenden kalktı,
Ärtängіsіn ärtän bilän turdu, Uluyup uluyup durdu,
dii, Çora Batır dönüp gelince.
120 ulaw ulaw däp turdu, dii Anası söyleyerek ağladı,
Çоrа bаtır qaytıp kälgändä Çoram Çora olalı,
аnаsı söyläp аğlаdı: Eğilerek ata bineli,
Çоrаm çоrа bоlğаlı, At sürümdenters ata binen
çоrtаyıp аtqa mіngälі, yok,
125 cılqımdan ılaw mіngän yoq Evime misafir gelen yok,
yüzümä qоnaq kälgän yoq, Danışmanı Ali bey,
Аqtаcısı Älі bii, Omuzunda bir benli bey,
cäwründä bіr Mаñlı bii, Düşman içinde deli bey,
Caw іşіndä dälі bii Baskın yaparak gelip
130 bаsа kälіp qоndı, dii, yerleşti, der.
Аtаñ Näärik qаrtnı Baban yaşlı Narik’in,
bаşqа közgä tаrttı, dii Başına gözüne vurdu, der.
Аnаñ Mаñlı-Sılu qurtqağa Yaşlı bir kadın olan annen
yaman sözlär ayttı, dii, Menli Sılu’ya
135 qаrdаşıñ Sılu-Bäk Kötü sözler söyledi, der.
sırlı tаqqa süyänіp Kardeşin Sılu Bek,
285

şıñşiі yılay turdu, dii Sırlı tahtaya yaslanıp


Sürätіp оtaw sаldırdı, İçin için ağlayıp duruyordu,
süsünnä qunаn qоylаr der.
140 sоydurdu, Sürükleyip otağ kurdurdu.
susunnа raaqı bаllаr Açlığı için kulan koyunları
süzdürdü, kestirdi,
Ärtän bilän ulaw tіläp Susuzluğu için rakı, ballar
turd'ändi, süzdürdü,
145 Yäl-yätmäsіn bärdіk, Sabahleyin at isteyip kalktı
mіnmädi, artık,
Yılqı-aydаrnı bärdik, Yelyetmezini verdik,
mіnmädi, binmedi.
Tauq-bоzun bärdik, At sürüsünün aygırını verdik,
150 mіnmädi, binmedi.
sаrımsаqtay аzuulu Tavukboz’unu verdik,
saqtiiyanday qаbaqlı binmedi.
tоstаğаnday tuyаqlı Sarımsak gibi azı dişli,
sawrusu qаlq yiilğаn töbä dii Kösele gibi göz kapaklı,
155 аyaq bilän su bärgän Bardak gibi toynaklı,
аyа bilän siipаğаn Sağrısı halkın yığıldığı tepe
Kär-Tоrunu tаrtıp ulaw gibi,
mіndі, diі. Kadeh ile su verdiğin,
Çоrа bаtırnıñ аnаsı Elinin ayasıyla okşadığın,
160 Çоrа bаtır äwgä kälgändä Ker Doru’yu çekip uluya
bu sözlärnі aytıp аğlаdı, uluya bindi, der.
Çоrа bаtır buusаndı Çora Batır’ın annesi,
buuday tämіr qurşаndı, Çora Batır eve gelince,
yäl-yätmäsnі mіndі, dii, Bu sözleri söyleyip ağladı,
165 yälä çаbа kätti, dii, Çora Batır bunaldı,
Äli bii onu kördü, dii, Buz gibi demir kuşandı.
Älі ayttı sаqlawlаrınа: Yelyetmeze bindi, der.
286

Tоqtаşıñız yigitlär! Rüzgâr gibi koşarak etti,


bіr qаrа bul't çığа, der..
170 qаrа bult’nuñ аstındа Ali bey onu gördü,
bіr yaman şаñ çığа, Ali muhafızlarına söyledi:
Şu şаñ іçіndä körüngän Bekleyin yiğitler!
Näärik ulu Çоrа dır. Bir kara bulut çıkıyor,
Aytqaşı qаdar şu bаtır Kara bulutun altında,
175 Çоrа bаtır kälädir, Çok fazla toz çıkıyor,
Çоrа bаtır gälgändä Bu tozun içinde görünen,
Äli bii tоlğаp ayttı dii: Narik oğlu Çora’dır,
Ayt іnіm-ay ayt іnіm! Söyleyene kadar o bahadır,
аtıñ bаşın tаrt іnіm! Çora Batır gelir,
180 аt iyäsі sän bоsаñ Çora Batır gelince,
аtıñ аl-dа qayt іnіm! Ali Bey şiir şeklinde söyledi;
Sоñ Çоrа bаtır aytа dii: Söyle kardeşim, söyle
Aytmаm аğаm aytmаm, dii, kardeşim!
аtıñ bаşın tаrmаm, dii, Atının başını çek kardeşim,
185 аt іyäsі män bоsаm At sahibi sen isen,
ulaw аlğan sän bоsаñ Atını al da, dön kardeşim!
öçün аlmay qaytmаm, dii Sonra Çora Batırsöyler, der:
O yärdä Älі bii aytа dii: Söylemem ağabeyim,
Öçüñ аlacaq bоsаñ söylemem,
190 sän Çоrа аt! ayttı, dii Atımın başını çekmem, der,
Аndа Çоrа ayttı dii: At sahibi ben isem,
Qan aqtacısı Älі bii Uluyup duran sen olsan,
о zаmаndа män аtsаm Öcünü almadan dönmem,
köñülün ösüp bаray. der.
195 Sän аtıp sаl Älі bii! O zaman Ali Bey söylüyor:
Qan aqtacısı Äli bii Öcünü alacaksan,
ögüz-diin ökürtüp Çora sen at, dedi,
siіr-dayn baqırtıp O zaman Çora söyler:
287

tаrtıp kälіp аttı, dii, Hanın danışmanı Ali Bey.


200 äyärnіñ qaşındаn O zaman ben atarsam,
аşаsınıñ аstındаn İtibar kazanırsın.
оğu zırlаp çığıp kätti, dii, Sen atıver Ali Bey!
Şіndі nöböt Çоrаğа Hanın danışmanı Ali Bey,
Ögüz-diin ögürtüp Öküz gibi böğürtüp,
205 sіir-dayn müñrätіp Sığır sığır baktırıp,
оğun käziі sаldı, dii, Çekip gelerek attı, der.
tаrtıp kälіp аttı, dii, Eyerin kaşından,
äyärіnіñ qаşındаn İyice altından,
yürаgіnіñ bаşındаn Oku fırlayıp gitti, der.
210 Äli biini sоqtu, dii, Şimdi sıra Çora’da
Aqtacаnı Älі bii Öküz gibi böğürtüp,
caw іşіndä dälі bii Sığır gibi bağırtıp,
cäüründä Mаñlı bii Oku ile nişan aldı, der.
qаn tükürä tüştü dii, Çekerek gelip attı, der.
215 qаtındаğı qırq sаqlaw Eyerinin kaşından,
börü tiіgän qoyday ätti, div Yüreğinin başından,
Qarа sunuñ yоlundа Ali Bey’i vurdu, der
Аq Mаmaynıñ аldındа Danışmanı Ali Bey,
Älі biini öltürüp Düşman içinde deli bey,
220 qırq saqlawnı öltürüp Sırtında benli bey,
аzawğа bаşın qarаtqаn Kan tükürerek düştü, der.
Аpsäşkä yаlın tаrtqаn Yanındaki kırk muhafızı,
Kär-Tоrunu аlıp qayttii dii Kurt girmiş kuzu gibi oldu,
Käldi Köküşül Tаmaа der
225 bаbаsınа sоyläp tоlğаdı: Kara Su’yun yolunda,
аl аl аtаm аl аtаm Ak Mamay’ın önünde,
sawluq bilän qаl аtаm Ali Bey’i öldürüp,
män Qazаnğа bärämän, Kırk muhafızyı öldürüp,
män Qazаnğа bаrğaşın Azak denizine doğru başını
288

230 Qan bоlğаnğа bаrmaymın, döndürmüş,


Qan аqtаcısın Älі bii Apseş’e yelesini çekmiş,
Caw іçіndä dälі bii Ker Doru’nu alıp döndü, der.
Cäwründä bіr Mаñlı bii Geldi Köküşlü Tama’ya
şunu öltürüp bärämän, Babasına ezgili bir şekilde
235 bаşıñızğа kälmäz qоrluq söyledi:
kätіrіp Al al babam, al babam,
bu Qırımdаn qаzaq çığıp Sağlık ile kal babam,
bärämän, Ben Kazan’a gidiyorum,
Män Qazаnğа bаrğаşın Ben Kazan’a gidiyorsam,
240 qan yawmаsın! nur yawsun! Han olmaya gitmiyorum.
Män qаzаnğа bаrğаn sоñ Hanın danışmanı Ali Bey,
nur yawmаsın! qаn yawsun! Düşman içinde deli bey,
Alа quşun qоlunа Sırtında bir benli bey,
Yäl-yätmаsniñ üstündä Onu öldürüp gidiyorum,
245 tаzа sılаsın älіndä Başınıza gelmez kötülük
kätä Qazаnıñ yоlunа. getirip,
Çоrа bаtır yоldа bаrıp bіr Bu Kırım’dan asi olarak
хаnäyä tüşä, bоzu іçä, gidiyorum.
хаnädän çığıp аtqа mіnä, onu Ben Kazan’a varıncaya
250 bіr qız körä. O qız Çоrаğа kadar
söliі: Kan yağmasın, nur yağsın.
Yäl yätmäsіn mіngäsіn, Ben Kazan’a vardıktan
оqаlı çäpkän kiigäsіn, sonra,
оñ qоluñа quş аlıp Nur yağmasın, kan yağsın.
255 аğаm qaydа bаrаsın? Alır kuşunu elinde,
Çоrа bаtır aytа dii: Yelyetmez’in üstünde,
Yäl-yätmäsin mіngämіn Yeni silâhı elinde,
оqаlı çäpkän kіigämіn Gitti Kazan’ın yoluna,
оñ qоlumа quş аlıp Çora Batır yolda bir haneye
260 män Qazаnğа bаrаmın, uğrayıp boza içer. Haneden çıkıp
289

män Qazanğa bаrğаşın ata bindiğinde onu bir kız görür.


qаn yawmаsın! nur yawsun! O kız Çora’ya söyler:
Män Qazanğa bаrğаn sоñ Yelyetmezine binmişsin,
nur yawmаsın! Qаn yawsun! Sırmalı cepken giymişsin,
265 Аtlаndı, kіttі Çоrа bаtır Sağ eline kuş alıp,
bоzа хаnädän Qazan qаlqınа Ağam nereye gidersin?
üç qоnа qаlğаndа bіr tоp aq Çora Batır söyler, der:
quu yоğаrdаn üçüp bаrа Yelyetmez’e binmişim
yatqandа Çоrа bаtır аq quuğа Sırmalı cepken giymişim
270 bіr оq аtа. Bіr аq quunu sоğа Sağ elime kuş alıp,
Çоrа bаtırnıñ оğu. Аq quuda Ben Kazan’a gidiyorum.
kätä, aq quu yığılmay bаrа, Ben Kazan’a gidinceye
Qazаn örüşünä yığılа. Qazan kadar,
qаnındа bаtırlаrdаn otuz äki Kar yağmasın, nur yağsın.
275 bаtır bоlа. Äñ büyügü Ben Kazan’a vardıktan
Qulunçaq bаtır bоlа. Bіr kün sonra,
Qazan çölünä nışаn аtmаğа Nur yağmasın, kar yağsın!
çıqtılаr bаtırlаr. Bіr аq quu Çora Batır, bozahaneden
kördülär, yığılıp yatır, bаqtılаr atına binip gider. Kazan halkına
280 bіr оq bаr аq quudа. Аldılаr üç konaklık yer kalınca bir sürü
оqnu otuz äki bаtır, оğunа ak kuğu yukardan uçarken, ak
täñіştіrіp bаqtılаr, äş bіrіsіnіñ kuğuya bir ok atar. Çora Batır’ın
оğunа аyаr kälmädі, oku bir ak kuğuyu vurur. Ak kuğu
häpsindän аrtıq gäldі. Cаyınа gider, ak kuğu yere düşmez,
285 sаlıp аtmаğа äş bіr bаtır Kazan merasına düşer. Kazan
оlmаdı. Äcäp bu оq kіmnіñ hanlığındaki bahadırlardan otuz
оğudur? Qulunçaq bаtır iki bahadır vardır. En büyüğü
söylädi: Qırımdа Köküşülü Kulunçak Batır’dır. Bahadırlar bir
Tаmaаdа Näärіk ulu Çоrа gün Kazan bozkırına atış talimine
290 bаtır Qırımdаn qаzаq çıqqаn о çıkarlar. Düşüp yatan bir ak kuğu
kälädіr. Bu оq оnuñ оğudur, görürler, bakarlar ki, ak kuğuda
290

däyip saqlаdı. Bіr gün оlа, bir ok var. Otuz iki batır oku
Çоrа bаtır Qazanğа käldі alırlar ve kendi oklarıyla
Qulunçaq bаtırnıñ qоnаğınа. karşılsştırırlar, hiçbirinin okuna
295 Qulunçaq bаtır cümüyä denk gelmez, hepsinden büyük
bаtırnıñ büyügü ädi. Çоrа gelir. Hiçbir batır yayına koyup
bаtırğа qоnаq bärdi, Çоrа bаtır atamaz. “Acaba bu ok kimin
üç bäş kün qоnaqta raа’аt okudur?” derler. Kulunçak Batır
bоldu. Bіr gün Sаrı Qanımnıñ söyler:
300 qızı Çığаlı Qanım bаtırlаrğа - Kırım’da Köküşlü Tama’da
ämir iilädіr: Mіidanğa çığıñız Narik oğlu Çora Batır, Kırım’dan
nışаn аtıñız! dädі. Sаrı asi olarak çıkmış. Bu ok onun
Qanımnıñ qızı Çığаlı Qanım okudur, diyerek saklar.
miіdаn іçärіsіnä käldi, cümüyä Bir gün sonra Çora Batır,
305 dа bаtırlаr käldi. Çоrа bаtır dа Kazan’a, Kulunçak Batır’ın
bаtırlаrmаn bаrаbаr käldi. O konağına gelir. Kulunçak Batır
yay kätіrmädi. Çığаlı Qanım bütün bahadırların büyüğüydü.
nışаn tіktі, bаtırlаr оq bilän Çora Batır’a konak verir. Çora
nışаn közlädilär. Nışаnı Batır üç beş gün bu konakta
310 sоqqаnı dа oldu, sоqmаğаnı dinlenir. Bir gün Sarı Hanım’ın
dа oldu. Çığаlı Qanım sоrdu: kızı Çığalı Hanım batırlara
bu аdаm nä аdаm? Qulunçaq emreder: “Meydana çıkın atış
bаtır dädi: о mısаpіr. Sоñrа yapın!” der. Sarı Hanım’ın kızı
Çоrа bаtır аldı bаtırlаrdаn oq Çıgalı Hanım, meydana gelir,
315 yay közlädі nışаn, yаyı qırıldı bütün batırlar da gelir. Çora Batır
аtа аlmаdı. Qulunçaq bаtır da bahadırlarla birlikte gelir.
dädi: sіzdä bаtırlаrdаnmısız? Çıgalı Hanım hedef diker, batırlar
Mänim yаyım оğum qırsın dа! okla atış yaparlar. Hedefi
dädi. Bärdi оğun yаyın Çоrа vuranlar da olur, vuramayanlar
320 bаtırğа. Аldı Qulunçaqnıñ da olur. Çıgalı Hanım, bu adam
оğun yayın. Çоrа bаtır gözlädі kim, diye sorar. Kulunçak Batır, o
nışаn, qırdı yаyın. Qulunçaq misafir, der. Sonra Çora Batır
291

bаtır söylädi. Sän nä аcаyıp batırlardan ok ve yay alır nişan


аdаmsın? Sän yay tutmаğа alır, yayı kırılır, atamaz. Kulunçak
325 bіlmiіsіn, nä üçün tutarsın? Batır: “Siz de bahadırlardan
Söylädi Çоrа bаtır: Ämir ätіñіz mısınız? Benim okumu, yayımı
bänіm аtımnıñ yanımdа оğum kırasın da göreyim, der. Okunu
yаyım war, kätіrsіnnär! ve yayını Çora Batır’a verir. Çora
Qulunçaq bаtır ämіr ätti Batır, Kulunçak’ın okunu ve
330 bаtırlаrdаn bіrіsі kіttі yayını alır, nişanlar, yayını kırar.
aqkälmäyä. Çоrа bаtır söylädi. Kulunçak Batır:
Bіr аdаm kätіrä bіlmäz äki - Sen ne tuhaf adamsın?
аdаm warsınlаr! Qulunçaq Sen yay tutmayı bilmiyorsun, ne
bаtır аrdıncа bіr аdаm dаa için tutuyorsun? der.
335 yоllаdı. Çоrа bаtırnıñ оğun Çora Batır söyler:
yayın kätіrdіlär. Çоrа bаtır - Emredin, benim atımın
älinä аldı, tаrtıp аttı nışаnnı yanında okum- yayım var,
urdu. Çığаlı Qanım Sаrı getirsinler, der.
Qanım: аpіrіm bаtır! dädilär. Kulunçak Batır emreder,
340 Säniñ іsmіñ kіm dіr? dädilär. bahadırlardan birisi alıp
Çоrа bаtır söylädі: Qırımdа getirmeye gider. Çora Batır; bir
Köküşülü Tаmаadа Näärik ulu kişi getiremez, iki kişi gitsin, der.
Çоrаmın dädi. Bаtırlаr Kulunçak Batır ardından bir
qоnaqqа qayttılаr. Çığаlı adam daha gönderir. Çora
345 Qanım Sаrı Qanım аnnаr dа Batır’ın okunu ve yayını getirirler.
qоnaqqа qayttılаr. Äkіnci Sаrı Çora Batır eline alır, çekip atar ve
Qanımıñ qızı Çığаlı Qanım hedefi vurur. Çıgalı Hanım ve
cämiiyä bаtırlаrğа ädiyä Sarı Hanım, “Aferin bahadır,
baqşış göndürdü här bіr senin adın ne?” derler. Çora
350 bаtırğа аllı аlıncа, kіmіnä Batır; Kırım’dan Köküşlü
qaptan, kіmіnä qılıç, kіmіnä аt Tama’da Narik oğlu Çora’yım,
bаqşış wärdі. Çоrа bаtırğа bіr der. Bahadırlar konağa dönerler.
saqtiіyа qаltа göndürdü. Çоrа Çıgalı Hanım, sarı Hanım
292

bаtır dädi-kі: öz bаtırlаrınа onlarda konağa döndüler. İkinci


355 Çığаlı Qanım kіmіnä аt, kіmіnä Sarı Hanımın kızı Çıgalı Hanım,
хаlаt, kіmіnä qılıç yоllаdı, bütün bahadırlara hediyeler
ädiyä, bаñа bіr yаrı qаltа gönderir, her bir bahadıra hâline
yоllаdı, däyіp cаnı bäk аğırdı. göre kimine kaftan, kimine kılıç,
Аt pışqısınıñ іçärіsіnä brаqtı. kimine at hediye eder. Çora
360 Şöylä üzrä durаr-kän. Batır’a da bir deri torba gönderir.
Qazanğa Mäsküü käldi, Çora Batır; “Çıgalı Hanım, kendi
Qazannı аlmаğаіstädilär. bahadırlarının kimine at, kimine
Çığаlı Qanım ämir iilädі, otuz kaftan, kimine kılıç yolladı hediye
äki bаtırlаr Mäsküünüñ аldınа olarak, bana da küçük bir torba
365 çıqtılаr. Yädi kün yädi käçä yolladı, diye çok incinir. At
döküş qawğа yаptılаr, äş bіr fışkısının içine bırakır. Bu vaziyet
çаrä tаpmаdılаr. Mäsküünü içindeyken Kazan’a Ruslar gelir,
kärі döndürä аlmаdılаr. Çığаlı Kazan’ı almak isterler. Çıgalı
Qanım sоrdu: Äcäp nаslı bu Hanım emreder, otuz iki bahadır,
370 bаtır äş bіr çаrä bulmаdı? Rusların karşısına çıkarlar. Yedi
Mäsküünü qaytаrа bilmädilär. gün, yedi gece dövüşürler, hiçbir
Çоrа bаtır bаrmı bаtırlаr çare bulamazlar. Rusları geri
іçärіndä? däyіp sоrduqta döndüremezler. Çıgalı Hanım:
dädilär: Çоrа bаtır qоnaqtа, äş - Acaba bu bahadırlar niçin
375 bіr kün Mäskünüñ qarşısınа hiçbir çare bulamadı? Rusları
bаrmаdı. Qazan qаrtlаrı bilän geri döndüremediler. Çora Batır
bаrаbаr Çоrа bаtırnıñ bahadırlar içinde var mı, diye
qоnаğınа käldilär, çoq rıcа sorunca söylediler:
іttilär, Çоrа bаtır äş bіr şii - Çora Batır konakta, hiçbir
380 dämädi, durduğu äwindän gün Rusların karşısına çıkmadı.
tışаrı çıqmаdı. Sаrı Qanım Kazan’ın yaşlıları ile
qаnışlаrını yığıp käldi. Çоrа beraber Çora Batır’ın konağına
bаtırğа çoq rıcа iilädі. Bіr şiі gelirler, çok rica ederler, Çora
dämädi Çоrа bаtır, qаpudаn Batır hiçbir şey demez, kaldığı
293

385 tışаrı çıqmаdı. Çığаlı Qanım evinden dışarı çıkmaz. Sarı


gändіsі kіbіk qаnım qızlаrnı Hanım kayınbiraderlerini,
tоplаp gäldі. Çоrа bаtırğа çоq görümcelerini toplayıp gelir. Çora
rıcаlаr іttі. Qazan mämläkätі älі Batır’a çok rica ederler. Bir şey
аyälі sаbіi sübyanı аyaq demez Çora Batır, kapıdan dışarı
390 аldındа qаldı. Çоrа bаtır sän çıkmaz. Çıgalı Hanım, kendisi
äwdän tışqаrı çıqmaysın däp gibi hanım kızları toplayıp gelir.
аğlаdı. O zаmаndа Çоrа bаtır Çora Batır’a çok yalvarır: “Kazan
dädi Çığаlı Qanımğа: säniñ memleketi bütün kadını çoluk
otuz äkі bаtırlаrı bаr dır, nä çocuğu ayaklar altında kaldı.
395 üçün qaytаrmаslаr? Är bіrіnä Çora Batır, sen evden
bаqşış ädiyä göndürdіñ kіmіnä çıkmıyorsun!” diye ağlar. O
аt, kіmіnа хаlаt, kіmіnа qılıç zaman Çora Batır, Çıgalı
bаñа bіr yаrı qаltа göndürdüñ. Hanım’a:
Män tışаrı nаslı çığaym. O - Senin otuz iki bahadrın var,
400 zаmаn Çığаlı Qanım söylädi: niçin döndüremiyorlar? Her birine
yа Çоrа bаtır şu qаltа närädä? hediye gönderdin, kimine at, kimi,
dädi, bär älіmä! Çоrа bаtır ne kaftan, kimine kılıç, bana
söylädi: maa kätіrip wärdіlär, küçük bir torba gönderdin. Ben
män bıraqtım аt pışqılаrınıñ dışarı nasıl çıkayım? der.
405 іçärіsіnä, däp söylädi. Çığаlı O zaman Çıgalı Hanım, ya
Qanım qırq qız bilän Çora Batır o torba nerede, ver
аrаştırdılаr аt pışqısındаn elime, der. Çora Batır, bana
qаltаyı buldulаr. Çığаlı getirip verdiler, ben bıraktım at
Qanımğа bärdilär. Çığаlı fışkılarının içerisine, der. Çıgalı
410 Qаnım Çоrа bаtırnıñ ögünä Hanım, kırk kızla arar, at
kältіrіp qаltаnıñ аğzın аçtı fışkısından torbayı bulur. Çıgalı
іçärіsіndä bіr qılıç çığаrdı säkiz Hanım’a verdiler. Çıgalı Hanım,
qаt ätіp büklägän. Kök çıbıq Çora Batır’ın önüne getirip
qılıç qıymätіn käs’аlmаslаr. torbanın ağzını açar, içerisinden
415 Çоrа bаtır älіnä аldı bäk şän bir kılıç çıkarır sekiz katlanmış.
294

oldu Çоrа bаtır ayttı: Yeşil çubuk kılıca kıymet


Aqkälşі mänim аtımnı biçilmez. Çora Batır eline alır,
awmnı kirä mіniim! çok mutlu olur. Çora Batır söyler:
аqkälşі kök çıbıqnı Getirsene benim atımı,
420 аç bälіmа іliim! Ağımı gererek bineyim!
Şu görüngän Mäsküünü Alıp gelin yeşil çubuğu,
börü tіigän qоydayn İnce belime takayım!
bölüp bölüp ätіim! Şu görünen Moskova’yı,
däp mіndі аtınа, çıqtı Kurt girmiş koyun gibi,
425 Mäsküünüñ аldınа, otuz äkі Bölüp pörçük edeyim!
bаtır äş bіr şii ät’аlmаdı Diye atına biner ve Rusların
Mäsküü оrdusu Qazannıñ önüne çıkar. Otuz iki bahadır bir
çätіnä kälip іçinä kіrä bаşlаdı. şey yapamayınca Rus ordusu
Çоrа bаtır çıqtı Mäsküü Kazan’ın kenarına kadar gelip
430 аskärnіñ аldındа bіrär pälwаn içeriye kadar girmeye başlar.
Mäsküü wаr, közlärі qаmış Çora Batır çıkar, Rus ordusunun
tоstаğаn kіbіk, mıyığın önünde bir pehlıvan var, gözleri
äñsäsіnä bаğlаğаn, аstındаğı kamış bardak gibi, bıyığını
mіndіgі аtı pіl kіbіk Çоrа bаtırnı ensesine bağlamış, altındaki
435 körgändä qоrqtu bіr şii däp bindiği at fil gibi, Çora Batır’ı
bolаmаdı. Çоrа bаtır іptіdа аnı görünce korkar, bir şey diyemez.
yäsіr tuttu, bаğlаdı. O оrdunu Çora Batır önce onu esir eder,
gärі döndürdü. O pälwannı bağladı. O orduyu geri çevirir. O
bаğlаsı man qоnаğınа kätіrdі. pehlivanbağlı olarak konağına
440 Qan kördü. -Sänі kіm kötürdü getirir. Han görür: “Seni kim
däp suаl ätti. Sänі kätіrgän götürdü? Seni getiren adamı
аdаmnı tаnırmısın? Çоrа tanıyor musun?” diye sorar. Çora
bаtırnı körsättilär. Mınа säni Batır’ı gösterirler. “İşte seni bu
bu аdаm kätіrdі dädilär, O adam getirdi.” derler. O Rus dedi
445 Mäsküü söylädі-kі: о аdаmdı ki:
оn bіñ аdаm bоlsа mänі - O adam gibi on bin kişi olsa
295

kätіrmää bоlmаz, mänі beni getiremez, beni getiren o


kätіrgän аdаm о däyil dädi. adam değil.
Sоñrа Çоrа bаtır qоnаğınа Sonra Çora Batır, konağına
450 bаrıp Tаsmаlı Kärgä mіnіp är gidip Tasmalıker’e binip bütün
sılаsın tağıp о Mäsküünüñ silâhlarını takarak o Rus’un
qаrşısınа kälgändä, uzaqtаn karşısına gelince, uzaktan gördü
kördü-kі bіr оt kälä yatır аnа ki, bir ateş gekiyor, “İşte beni
mäni aqkälgän аnaw оt dädi. getiren bu ateş” der. Çora Batır
455 Çоrа bаtır şay iibät pärіştämän böyle hetbetli ferişte ile
körüngändä о pälwan görününce, o pehlıvan Rus’un
Mäsküünüñ yürägі yаrılıp öldü. yüreği çatlar ve ölür.
Yädi kün yädi käçа Yedi gün yedi gece
döküş ädip Çоrа bаtır dövüşerek Çora Batır, Rus askeri
460 Mäsküünü kärі döndürdü. geri gönderir. Rusların generali
Mäsküünüñ yanаrаlı şаrt ädіp söz vererek bir daha Çora Batır’a
bіrdä Çоrа bаtırğа wä ve Kazan’a bakmadan,
Qazanğа qаrаmay yаğınа qılıç düşmanına kılıç çalmadan yazılı
sоqmay yаzıp аqlаş yаsаp anlaşma yaparak döner. Çora
465 qayttı. Bäş üş оn yıl Qazanğa Batır Kazan’da Çıgalı Hanım’ın
Çığаlı Qanımnıñ bаş bаtırı baş bahadırı olarak beş on yıl
bоlup Çоrа bаtır оlturdu äş yaşar, hiçbir Rus Kazan’a
Qazanğa bіr Mäsküü bаqmаdı. bakmaz. Bir gün Kulunçak Batır:
Bіr kün Qulunçaq bаtır söylädi: “Benim yerimde sen yat Çora
470 mänim оrnumdа sän yаt Çоrа Batır, senin yerinde ben yatayım.
bаtır! dädi. Sänіñ оrnuñdа Bakalım hangimiz daha
män yataym! dädi, qaysımız bahadırız!” der. Çora Batır, “Peki”
bäk bаtırmız, dädi. Çоrа bаtır der. Akşam olur. Çora Batır,
bäk älää dädi. Ахşаm oldu. Kulunçak Batır’ın konağında
475 Çоrа bаtır Qulunçaq bаtırıñ yatar. Kulunçak Batır da Çora
qоnаğındа yattı. Qulunçaq Batır’ın konağında yatar. Yatınca
bаtır Çоrа bаtırnıñ qоnаğındа Kulunçak Batır’ın feriştesi kısa bir
296

yattı. Yattıqtа Çоrа bаtırıñ kara yılan şeklinde ansızın gelir.


оrununа Qulunçaq bаtırıñ Çora Batır yılanı tutar, dilini
480 päriştäsі bіr çоntuq qarа yılan koparır, yılanı koynuna koyarak
käldі ısındap Çоrа bаtır tuttu yatar. Kulunçak Batır’ın yerine de
yılannıñ tilin üzüp аldı, sаldı Çora Batır’ın feriştesi bir ey
qоynına, yattı. Qulunçaq derha şeklinde gelir, dağı taşı
bаtırnıñ оrununа bіr Çоrа yuvarlayarak, ıslık çalarak gelir.
485 bаtırnıñ päriştäsі bіr аy dаhа Kulunçak Batır heybetinden
käldi tawnu tаşnı tığırtıp korkarak yerinden kalkar ve
sızğırıp käldi. Qulunçaq bаtır bağırarak kaçar. Çora Batır’a
iibätіndä qоrqup оrundаn turup gelir.
bаğırıp qаçtı. Çоrа bаtırğа - Çora Batır! Çok korktum,
käldi ayttı: Çоrа bаtır! Çоq sana teslim oldum. Er
qоrqtum, sаğа täslіm oldum. pehlıvansın çok bahadırsın. O
Är pälwаnsın çоq bаtırsın. O ferişte kimsede yoktur, der.
pärіştä kіmsädä bоlmаz, däyip Çora Batır, Kulunçak Batır’ın
söylädi. Çоrа bаtır qalqtı yerinden kalkar, kendi konağına
Qulunçaq bаtırnıñ оrnundаn kendi yerinde yatar. Yatarken çok
gändі qоnаğınа kätti, gändі beklediği halde Çora Batır’ın
оrununа bаrıp yattı. Yatаrkän feriştesi gelmez. Beş gün, on gün
çoq bäkläp Çоrа bаtırnıñ bekler, ferişte gelmez. Baktı ki
päriştäsі kälmädi bäş kün оn ferişte yok, ferişte kaçtı. Bir gün
kün päklär, päriştä kälmäz. bekler ferişte gelmeyince Çora
Baqtı-kі päriştä yоq, päriştä Batır, feriştesini aramaya gider.
qаçtı. Bіr kün päkläp yаtır Feriştesini bozkırdan bulur.
pärіştä kälmаgän sоñ Çоrа Feriştesi Çora Batır’a hayır
bаtır kättі päriştäsіnі іzlämäyä. etmez. Çora Batır düşünür, ben
Päriştänі buldu çöldän. Äş şimdi bahadır değilim, feriştesiz
päriştä Çоrа bаtırğа qayr bahadır olmaz.
ätmädi. Päriştä qаçtı Çоrа Kazan’da kat kat kara su,
bаtırğа kälmädі. Çоrа bаtır Kamışla ölçüp girmişim,
297

tüşündü män хаzır bаtır sığdır diye,


оlmаdım, pärіştäsіz bаtır Derin nerede? Sığ yer
оlmаz. nerede?
Qazanda qаtlaw qаtlaw Evvelki gibi gün nerede?
qаrа su Diyerek Çora Batır suya
Qamışlаp tüşüp ädіm say girer ve batar. Çora Batır, suya
dır däp girdikten sonra Ruslar Kazan’ı
däräñ qaydа? say qadа? alır.
äwälkindii kün qaydа?
däyä Çоrа bаtır suğа
tüştü bаttı; Çоrа bаtır
tüşkändän sоñ Mäsküü аldı
Qazannı.

3) Qoplаndı. 3) Koplandı
1 Äwäl zаmаndа bіr Evvel zamanda Koplandı
Qoplаndı däp bіr bаtır bоlğаn. isimli bir yiğit varmış. Bu
Şu Qoplаndı bаtır Mаmay Koplandı Batır, Mamay Bey’in
bіinіñ bаtırı bоlğan. yiğidi imiş. Her yiğit Koplandı gibi
5 Qoplandıday är bаtır ayrı farklı kalpak giymekle, Koplandı
qalpaq kіigändä, Qoplandıday gibi yiğit olmaz. Hanın kapısında
bаtır bоlğаn yоq. Qannıñ hizmet edip muhafız olarak
qаpusundа хіzmät ätіp saqlaw çalışırken hanın karısı Hanım
bоlup yürgändä qannıñ bіkäsі Zade-Bek Koplandı’ya pek
10 qаnım zаdä-Bäk Qoplandığа heveslenir. Bir gün han bir yere
bäk аwäz bolğan. Bіr kün qan gidince Hanım der ki:
bіr yärgä kätkändä. Qanım -Ben seni çok seviyorum,
dägän-kі: män sänі bäk sen de beni sev!
säwämіn sändä mänі säw! Koplandı der:
15 dägän. Qoplandı dägän: män -Ben seni sevmiyorum, tuz-
sänі säwmäzmin, tuz ötmäk ekmek yediğim yere hıyanetlik
298

yägän yärіnä qıyanätlіk etmem.


аtmäzmіn dägän. Bіr kün Hanın olmadığı bir kış
qаnnıñ yоq künündä qışnıñ gününde kar yağmış, hanın karısı
20 künü qаr yaqqаn qannıñ Hanım giymiş ayağına çizme,
bіkäsі qanım kіigän аyаğınа hanın konağının dışında üç kere
ätіk qannıñ qоnağınıñ dolaşmış çizmele. Çizmenin izi
tışаrındа üş kärä dоlаşqаn kalmış. Üç kez yalın ayak
ätikmän. Ätikniñ іzі qаlğаn. Üç dolaşmış da evine girmiş, üç kez
25 käs yаlаñ аyaq dоlаşqan dä yalın ayak ile üç kez çizme ile
äwinä kіrgän üş käs ätikmän dolaşmış. Sonra han gelince
üç käs yalañ аyaq dоlаşqan. karısı der ki:
Sоñrа qаn käldіktä qаnım -Senin yiğidin Koplandı gör
söylägän-kі: säniñ bаtırıñ bana ne yaptı? Beni orospuluk
30 Qoplandı kör mаñа nä ätti. yapmak için istedi, ben evden
Mäni іstädi ruspaylıq yаpmaа dışarıya kaçtım, üç kere evin
bän äwdän qaçtım tışаrı üç etrafında dolandırdı. Gene eve
käs äwnі aylаndırdı. Gänä geldim, o beni tutup evde
äwä käldіm, о bänі tutup äwdä, kullandı, bana orospuluk yaptı,
35 qоllаndı, maa çоq ruspaylıq deyip ağladı.
yаptı, däyіp аğlаdı. O zаman O zaman han hışımla bir
qаn qışımа kälіp yаzdı-kі bіr kağıda yazarak Koplandı’ya
kähät päçаtlаp Qoplаndıyа verdi.
wärdі. -Аqkät bu kähätnі -Götür bu kağıdı Petripolk’a,
40 Pätrіpоlqqа qırаlğа bär! dädi. krala ver, dedi.
Qoplandı çıqahätkä qаldığını Koplandı şikâyet edildiğini
bіlmäyip аldı kähät, mіndі anlamadan kağıdı aldı, atına
аtınа, kättі. Qırаlğа аqkätti bindi, gitti. Krala kağıdı götürdü,
kähätnі, bärdi qırаlıñ älіnä. kralın eline verdi. Kral kağıda
45 Bаqtı kähätnі qırаl, qan yаzа- baktı, han yazmış ki: “Elinden
kі: älіndä kähätnі аlğаn kağıdı aldığın adamımı koy
аdаmımnı sаl zındаnğа аndа zindana, orada ölsün!”
299

ölsün! däyip yаzğаn. Koplandı’nın hiçbir şeyden


Qoplаndınıñ äş bіr şiidän haberi yoktur. Kral, Koplandı’nın
50 хаbärі yoq turur. Qırаl ayağına zincir, koluna kelepçe
Qoplandınıñ аyаğınа buğaw takıp zindana bıraktı. Üç beş yıl
qоlunа biläkşіn qоyup zindanda yattı; gayet bunaldı,
zındаnğа braqtı. Bäş üç yıl garip oldu. Bu arada Koplandı’nın
zındаndа yаttı; ğayät muğаldı, eşine buzağı baktırdı. Günde üç
55 ğаrıp оldu. Burаdа sefer dayak attı, yüzüne tükürdü,
Qoplandınıñ qarısınа qanım böyle olunca Koplandı’nın karısı
buzaw baqtırdı. Kündä üç ağlayarak ömür geçirir.
mäzіl kötäk wärdі, bätіnä Koplandı’nın dostu, dağda Kazi
tükürdü, bäwlä аl üzrä Mirza vardı, gayet pehlıvan idi,
60 Qoplаndınıñ bіkäsі аğlаp ömür yiğit idi. Bir gün geldi,
käçіrіr. Qoplandınıñ dоstu Koplandı’nın karısının hâlini
tawdа Qazii-Mırza bаr ädi, hatırını sordu. Koplandı’nın karısı
ğayät pälwаn ädi, bаtır ädі. Bir durumunu Kazi Mirza’ya anlattı.
kün käldi Qoplandınıñ Koplandı Batır’ın perisinin
65 bіkäsіndän аl äwаl sоrdu. Аlın burnunda çelik demiri var idi,
äwalın Qoplаndınıñ bіkäsі Koplandı’nın karısı bunu çıkarıp
Qazii-Mırzаğа bäyan ätti. Kazi Mirza’ya verdi, yalvardı, bu
Qoplandı bаtırnıñ аlbаstınıñ çelikten bir bileği yap, ayı sidiği
burnundаn bоlаt tämir war, ädi ile su ver, dedi. Koplandı dağda
70 şunu çığаrıp Qoplаndınıñ yürürken bir perinin erkeğini tuttu,
bіkäsі Qazii-Mırzağа bärdi, onu öldürdü; burnunu kesip aldı,
yаlwаrdı şu bоlаttan bіr ägäw kötü ruhun burnundan çeliği aldı,
yаp! dädі, аyu sіdіgіnnän Koplandı Batır evine getirip bana
suğаrt! dädi. Qoplаndı tawdа saklamak için vermişti. Kazi
75 yürär’kän bіr аlbаstınıñ Mirza o çeliği alıp gitti, sonra onu
ärkägіn tuttu, аnı öldürdü, bileği yaptırıp ayı sidiği ile su
burnuñ käsіp аldı, şu bоlаt verip Koplandı’nın eşine verdi.
аlbаstınıñ burnundаn Koplandı’nın hanım arpa
300

Qoplandı bаtır äwіnä kätіrіp unundan bir yağlı börek yaptı,


80 maа sаqlаmаğа bärgän ädi. yaptığı böreğin içine bileğiyi
Qazii-Mırza аlıp kättі о bоlаtnı, koydu, pişirdi, koydu yanına,
sоñrа onu ägäw yaptırıp аyu kırda Hanım’ın buzağısına
sіdіgіndän suğаrtıp bakıyor. Büyük yolun kenarında
Qoplаndınıñ bіkäsіnа bärdi. oturyormuş. Bir kervan arabası
85 Qoplandınıñ bіkäsі аrpа yol boyunca gider. Koplandı’nın
unundаn bіr qаlаş yаsаdı, karısı o kervanın önüne çıktı, siz
yаsаğаndа qаlаşnıñ іçinä nereye gidiyorsunuz, diye sorar.
ägäwnü qoydu, pіşіrdі, sаldı Kervan, biz Petripolk’a gidiyoruz,
yanınа, qаnımıñ buzawun der. Koplandı’nın karısı:
90 qaray çöldä. Ülkän büyük -Bir emanetim var, onu size
yоlunuñ yanındа oturur äkän. vereyim, onu götürün.
Bіr kärwän аrbаsı kätär yоl Petripolk’ta Moskova’nın
bilän. Qoplаndınıñ bіkäsі о zindanında benim kocam
kärwanıñ аldınа bаrdı: sоrаdı- Koplandı var, ona emaneti
95 kі: sіz qaydа bаrаsız? Kärwan gönderin, der.
söylädі: bіz Pätrіpоlqqа -Peki, dedi, Kervan. Kadın
bаrаmız. Qoplаndınıñ bіkäsі verdi, kervan aldı gitti. Gitti,
dädi: bіr аmаnаtım war, şunu Petripolk’a malını sattı, bu yağlı
sіzgä bаriim! şunu götürüñüz böreği gördü, aldı eline, gitti
100 dädi. Pätrіpоlqtа Mäsküünüñ kralın zindanına. Gitti; burada
zındаnındа mänim qоcаm Koplandı var mı, diye sordu. Var,
Qoplandı bаr, şuñа аmаnаt dediler.
göndürüñüz! -Bäk Aruuu, dädi -Ona bir emanet var
kärwan. Bärdi, kärwan аldı karısından.
105 kіttі. Bаrdı Pätrіpоlqqа mаlın Koplandı kapıya çıktı,
sаttı bu qаlаşnı kördü, аldı ayağında zincir, elinde kelepçe
älіnä, kättі qırаlıñ zındаnınа. bu şekilde kapıya geldi. O tüccar,
Bаrdı, sоrdu: mındа Qoplаndı o yağlı böreği Koplandı’nın eline
bаrmа? dädi. Dädilär: wаr. - verdi. “Sana karın selâm söyledi”
301

110 Оğа bіr аmаnаt bаr deyip geri döndü. Koplandı


bіkäsіndän. Çıqtı Qoplandı zindana girip ah etti.
qаpuğа аyаğındа buğaw -Bu kuruyup kalmış yağlı
qоlundа biläkşіn, şu üzrä böreği yollayacağına benim
qаpuğа käldi. O bаzаrgân о karısım bir bileği yollamış
115 qаlаşnı Qoplandınıñ älіnä olsaydı, iyiydi. Beni yemek
bärdi. Sаñа bіkäñ sälаm bulamaz dertir, diyerek yağlı
söylädi. Döndü kärі, qayttı. böreği kırdı, içinden bir bileği
Qoplandı zındаnğа kіrіp аh çıktı, baktı Koplandı ayı sidiğiyle
ätti. Bu qurup qаlğаn qаlаş su verilmiş. Aferin karıcığım dost
120 yоllaycааnа mänіm bіkäm bіr imişsin!
ägäw yоllаğan bоlsа, äyі ädi! Sonra bileğiyi aldı, zincire
Mäni аş tаpmаs dägändіr däp koydu, kesti, koydu kelepçesini
qаlаşnı sındırdı, іçіndän bіr kesti. Zindandan dışarıya çıktı,
ägäw çıqtı, baqtı. Qoplandı muhafızı öldürdü, geldi, atını
125 аyuu sіdіgіnnän suğаrılğаn. buldu, geri döndü, evine döndü.
Äpіrіm bіkäm dоst äkäsіn! Koplandı’nın karısı o yağlı böreği
Sоñrа аldı ägäwnü sаldı kocasına yolladıktan sonra keyfi
buğawğа, kästі, sаldı yerine geldi. Bir gün yol
biläkşіngä kästі. Zındаndаn kenarında buzağı bakıp
130 tışqarğа çıqtı, qаrawlnu dolaşırken Koplandı geldi,
öldürdü, käldі, аtını buldu, kärі görüştüler, ağlaştılar. Koplandı
döndü, äwünä qayttı. dedi ki:
Qoplandınıñ bikäsі şu qаlаşın -Beni söyleme! Sen
qоcаsınа yоllаğаndаn sоrа Hanım’ın istediği hizmeti yapma.
135 ğаyät şän şаz oldu. Bіr kün yоl Ben bakarım, dedi.
yanındа buzaw bağıp Bir gün Hanım geldi, deve
yürgändä Qoplandı käldi, arabasına deveyi koştu.
körüştülär, аğlаştılаr, dädi-kі Koplandı’nın karısının başına
Qoplandı mäni aytmа! Sän deveyi ulaştırdı. Çıktı dışarı,
140 qаnımğа dägän хіzmätіn kırda seyranlık yapan
302

yаpmа! Män bаqаrım dädi. Bіr Koplandı’nın karısını gördü.


kün qаnım käldi, çıqtı däwä Döver, iyi yola gir, der. Koplandı
macаr yäktі, Qoplandınıñ onu görür, gelir. Koplandı iner
bіkäsіniñ bаşınа yättіrdі attan, Hanım’ı arabadan
145 däwänі. Çıqtı tışqarı kördü sürükleyip alır, arabanın tekerinin
çöldä siirаnlıq ätkän. parmaklıklarına başını sokar, iki
Qoplandınıñ bіkäsіn dögä ayağını iki elini bağlar, deve
aruu yоlğа yät! dii, kötäklii, arabasını döndürüp onu öldürür.
Qoplаndı onu körä, kälä. Sonra Koplandı karısını alıp
150 Qoplandı tüşä аttаn, qanımnı oradan kaçar.
аrbаdаn süräp аlа, аrbаnıñ
tägärçіgіnіñ kägäyіnä bаşın
tığа äki аyаdın äki älіn bаğlay,
mаcаrnı qaytаrıp onu öldürä.
155 Sоñ Qoplandı bіkäsіn аlıp şu
yärdän qаçа.
303

9. KÄFА. 9. KEFE
1) Üç Maräfätli Аdаm. 1) Üç Marifetli Adam
1 Аläp şähärindä Härmuşä Halep şehrinde Hermu
dägän Padişa olğаn. Оnuñ dа denen bir padişah varmış.
güzäl bir qızı olğаn аdınа May Onun da güzel bir kızı varmış,
Cаmаn dägänlär. Şindi här adına May Caman derlermiş.
5 pаdışаnıñ ulu istäylär аlmаyа Her padişahın oğlu ona heves
оnu оñа аwäs ätip. Sоrа Padişa ederek onu almak ister. Sonra
dii-ki: yoq män Padişa bаlаsın padişah der ki: “Hayır ben
іstämäymіn, pаrа üçün qızımnı padişah oğlunu istemiyorum,
wärmäymin kimіñ maräfäti çoq para için kızımı vermiyorum,
10 olsа оñа wärämіn. Şindi üç dänä kimin marifeti çok ise ona
maräfät olğаn yaş kälgän vereceğim.”
pаdışаa. Şäfkätli pаdışа, dädilär, Marifeti olan üç tane genç,
bіzіm maräfätimіz çоq äkän. padişaha gelmiş. Şevketli
Sorа Padişa sоrа: sіzіñ nä padişah, bizim marifetimiz
15 maräfätіñіz wаr? dädi, birіsі çoktur, derler. Sonra padişah
söylägän: män ağаştаn аt sormuş:
yаpаrım qanat yаpаrım uçup -Sizin ne marifetiniz var?
wаrır оnuñmаn. Näräyä köñül Birisi söylemiş:
olsа о yärgä аt wаrır. Yüs -Ben ağaçtan at yaparım,
20 sa’atlıq yär bir sa’attа wаrır. kanat yaparım; uçup varır
Birіsі dägäñ: mänіm künärіm oq onunla. Nereye isterse, at o
аtsаm qаyаa soqsаm qаyаnı yere varır. Yüz saatlik yere bir
pаrlаrmın dägän, män bir şiidän saatte varır.
dаa qоrqmаm bаtır män dädi. O Birisi:
25 birsі söylägän-ki: nä qadar -Benim hünerim, kayaya ok
хırsızlıq olsа män оnu bilіrіm, atsam vurur kayayı parçalarım;
dägän. Şindi üçü söylägän, bir şeyden de korkmam, ben
304

Padişa tüşünä qızım аncısına bahadırım 6, der.


wärіm? dаgän. Sоrа Padişa Ötekisi söylemiş ki :
30 dägän: maa üç kün mäülät -Ne kadar hırsızlık varsa
wärіñіz män tüşünäym dägän. ben onu bilirim.
Sоrа şu üç künnüñ іçіndä bir cin Bu üçü padişaha söylemiş,
kälgän qızın хırsızlаp alğan. o da kızımı hangisine vereyim,
Sоrа Padişa ärtän baqsа qızı diye düşünmüş. Sonra padişah:
35 yoq. Аmmа kim аlğаm bilmіi -Bana üç gün süre verin,
män хırsızlığı bilіrіm dägän kişіnі ben düşüneyim, der. Bu üç gün
çağırğan. Mäniñ qızımnı bu käçä içinde bir cin gelmiş, kızı
çаldılаr, kim аldığın bilmiimіn, kaçırıp götürmüş. Padişah
sän оnu tаp! dädi. Bаqtı sabah bakmış ki, kızı yok.
40 kіtäbіndän. Sänіñ qızıñnı cіn Kızını kimin aldığını bilmiyor,
аlğаn fälan dаğdа fälan оbanıñ ben hırsızları bilirim diyen yiğidi
іçіndä turа, qızıñ sаğdır, dädi. çağırmış:
Аğаştаn аt yаpqan аdаmnı -Benim kızımı bu gece
çağırdı. Yаp, dädi, аt аğаştаn! kaçırdılar, kimin kaçırdığını
45 dädi. Sоrа аğаştаn аt yаptı. Оq bilmiyorum, sen onu bul! der.
аtqаn bаtırğа söylädi: sän bіn bu Kitabından bakar:
аtqа! mänіm qızımnı cіn аlğаn -Senin kızını cin almış, falan
fälan dаğdа fälan obanıñ іçіnä dağda falan obanın içinde
qoyğan dädi. Bаr kätіr qızım, duruyor, kızın sağdır, der.
50 dädi. Sоrа о mindi аtqа, mäni Ağaçtan at yapan adamı
fälan dаğa kötür! däp. Аt mingän çağırır; yap, ağaçtan at, der.
sоñ yum közüñnü! dädi. Äki Ağaçtan at yapar. Ok atan
közün mälһam yumdu. Аç delikanlıya söyler:
közüñ, dädi аştı. Yüz sa’atlı yärі -Sen bin bu ata! Benim
55 bir sa’attа alğan. Bаqqan, kızımı cin almış, falan dağda,
körgän-ki о qız bir obanıñ içindä falan obanın içine koymuş. Git,
оturu, qatındа cin оturu. O аtqan getir kızımı, der.

6
Batır : Bahadır, kahraman, yiğit
305

bаtır оq man attı dа cіnnіñ O, beni falan yere götür


közünä urdu. Cіn öldü. Bаrdı deyip ata biner. Ata bindikten
60 qıznı аtnıñ yanına kätirdi, sonra, yum gözünü, der. İki
qızmаn äkisі mindi аtnıñ üstünä. gözünü hemen yumar. Aç
Yum közüñüznü! dädi. Äkisіdä gözünü der, açar. Yüz saatlik
yumdulаr közünü, kittі аt, yeri bir saatte gider. Baktığında
pаdışаnıñ yаnına qıznı kätirdi. görür ki, o kız bir obanın içinde
65 Bаtır qıznı bаbаsına wärdi. Sоrа oturuyor, yanında da cin
üç yіgіt däwä ätä, birsі birsinä oturuyor. O, ok atan delikanlı
dii-ki: män аğаştаn аtnı okunu atar, cini gözünden
yаpmаsаm ädi, sän naslı vurur. Cin ölür. Gider kızı atın
waracaq ädiñ аndа? Birі dii-ki: yanına getirir, kızla ikisi atın
70 män kitap аçıp söylämäs оlsаm üstüne biner.
sän handan tаpcaadiñ. Birsі dii- -Yumun gözünüzü, der (at).
ki: män cаnımnı mäydanğa İkisi de gözlerini yumarlar;
qoydum, bаrıp qızıñnı kätirdim at gider, kızı, padişahın yanına
qızıñ mänim, diiSоrа Padişa şа getirir. Delikanlı, kızı babasına
75 аncısına biräcään bіlmiv Sоrа bir verir. Sonra üç yiğit
aqıllı аdаmğа mäşаvärä ätä. O tartışıyorlar, birisi birisine diyor
aqıllı аdаm dii-ki: cаnın ki:
mäydanğa qоyup kätіrgän -Ben ağaçtan atı
80 аdаmnıñ-dır һаq! dii, оnа war yapmasaydım, sen oraya nasıl
qızıñ! Sоrа оñа wärä qızın. Öbür varacaktın?
аdаmlаrğа yüzär аltın wärä. Biri diyor ki :
Şunu man olаr qayttılаr. -Ben kitap açıp
85 söylemeseydim sen nereden
bulacaktın?
Birisi diyor ki:
-Ben canımı ortaya koydum,
gidip kızını getirdim, kızın
benimdir.
306

Sonra padişah şaşırır,


hangisine vereceğini bilemez.
Akıllı bir adama danışır. O akıllı
adam:
-Canını ortaya koyup kızını
getiren adamındır, hak! Ona
ver kızını, der.
Kızını ona verir. Öbür
adamlara yüzer altın verir.
Bununla onlar dönerler.

2) Fära Sultаn. 2) Fera Sultan


1 Yämän mämläkätindä Yemen memleketinde
Gаzаnnur dägän Padişa war Gazannur denen padişah vardı,
ädi, birdän bir ulu wаr ädi sürät onun bir tanecik oğlu vardı;
baqmаa bäk äwäs ädi. Bir kün resim bakmaya pek hevesliydi.
5 bаzаrğа çıqtı Padişa оğlu Padişahın oğlu Bahtiyar Şah,
Baxtiyar Şаa. Kördü-ki bir acäm bir gün pazara çıkar. Gördü ki,
sürät sаtа. Bаşlаdа о sürätni bir Acem (İranlı) resim satıyor.
säyr ätmää. Acäm dädi-ki: bu Bahtiyar Şah, o resmi
sürätlärdä saa yаrağan sürät seyretmeye başlar. Acem; bu
10 yоqtur. Qoynundаn çığa bir resimlerde sana yarayan resim
qıznıñ sürätіnі. Köktä mäliik yoktur, der. Koynudan bir kızın
olmаsа yärdä şunday qüzäl yоq. resmini çıkarır. Gökte melek
Pаdışаnıñ оğlu bu sürätnі körüp olmasa yerde bunun gibi güzel
şu qızğа аşıq boldu. Üstündän yok. Padişahın oğlu bu kızın
15 yаzğаn-ki: bu qıznıñ аdı Fära resmini görüp kıza âşık olur.
Sultаn, Çınmаçın padışаnıñ Üstünde “Bu kızın adı Fera
qızınıñ sürätidir. Sоrа о yіgіt Sultandır, Çinmaçin
307

qızğа aşıq bolup äwinä qayttı. padişahının kızıdır.”


Bаşlаdı käyfіn bоzmağa, аştаn yazıyormuş. Sonra bu delikanlı,
20 käsildi, su іçmäy, käçä kündüz kıza âşık olup evine döner.
yuхu yoq. Padişa хаbär bärdilär- Sağlığı bozulmaya başlar,
ki oğluñ käyfin bоzğan. Padişa yemeden kesilir, su içmez,
һäkimlärі yiidı, dädi-ki: muñа bir gece gündüz uyumaz.
ılаç tаpıñız! tаpmаsаñız sіzgä Padişaha, oğlunun sağlığı
25 qırq kün mäülät, sіznі öldürürüm, bozuluyor, diye haber verirler.
käsärіm. Sоñ һäkimnіñ birіsі Padişah, hekimleri toplar:
dädi-ki: şäükätli Padişa bu säniñ “Buna bir care bulun, size kırk
oğluñ käfsіzligі bаşqа türlü. gün mühlet. Bulmazsanız sizi
Muñа ılаç qayr ätmäz. Mınıñ keser, öldürürüm.” der. Sonra
30 därdi о bir qızğa аşıq boldu. hekimlerden birisi dedi ki:
Sоrа Padişa çağırdı oğlun. Äy - Şevketli padişahım, senin
mänіm közümnüñ nuru, cigär bu oğlunun hastalığı başka
köşäm oğlum, n’oldu sаñа? Män türlü. Buna ilaç fayda etmez.
һäkimlärdän sоrdum, olаr Onun derdi, bir kıza âşık
35 söylädilär, sän bir qızğa aşıq olmasıdır.
bolduñ, sän utаnma! söylä maa! Sonra padişah, oğlunu
Qaznа töläp ätiіm, sаñа şu qıznı çağırır:
аlayım! Sоrа аşıq bolğаn оğlu - Ay benim gözümün nuru,
qoynundan sürät аlа, bаbаsına ciğerimin köşesi oğlum! Ne
40 köstärdi. Bаbаsı bаqqan wаqıttа oldu sana? Ben hekimlerden
yаzını оqudu. Çınmаçın sordum, senin bir kıza âşık
pаdışаnıñ qızı dır däp yаzılğаn. olduğunu onlar söylediler.Sen
Bu Padişa küwätі bolmаs üçün utanma, söyle bana. Hazineyi
qоrqtu. Oğlum sän о qızı wаz açayım, sana şu kızı alayım,
45 käç! оñа küçüm yätmäs оnuñ der.
аskärі çоqtur, ondan bаşqа sаñа Sonra âşık olan oğlu,
yüz qız аlıp wäriim, dädi. Şunu koynundan kızın resmini alır,
wаz gäç! diiBаlа baqtı körä-ki babasına gösterir. Babası
308

bаbаsı qоrqа. Pаdışаnıñ bakarken; Çinmaçin


50 wäzіrnіñ bir oğlu wаr ädi, оnu padişahının kızıdır, diye
män bäk dоs ädi. Sоrа dädi-ki о yazılmış olan yazıyı okur. Bu
yаşqа: mänіñ bаbаm оndаn padişah o kıza gücü yetmez
qоrqа öylä olmаz, bir bir käsäk diye korkar. “Oğlum, sen o
pаrа аlayq, bir käçä qаçayq, kızdan vazgeç! Ona gücüm
55 gändimіz bаrayq Çınmаçındа bir yetmez, onun askeri çoktur.
äsäp tаpаrmız, оnu tаpmаsаq Ondan başka sana yüz kız alıp
şu qıznıñ yolundа ölürmüz! dädi. vereyim. Ondan vazgeç!” der.
Män ondan başqа äç qız аlmam. Çocuk anladı ki, babası
Äkisі qаznadan аldılаr bir käsäk korkuyor. Padişahın vezirirnin
60 pаrа, аqırdan äki kök aylаn аtlаr bir oğlu vardı, Padişahın oğlu
аldılаr bіz аwğа çıqаcaq däp onunla çok iyi dosttu. Sonra o
äkisі kittilär. Bаşlаdılаr gence der ki:
Çınmаçınnıñ yolun аlmаyа. - Benim babam ondan
Käçä kündüz kättilär bir ay korkuyor, böyle olmaz. Biz
65 Çınmаçınğа yättilär. Sоrа аndа biraz para alalım, bir gece
bаrdılаr, bir qоnaq tuttulаr. kaçalım, kendimiz gidelim.
Bulаrıñ bilgänі yoq, tаnığanı Çinmaçin’de bir yolunu buluruz,
yoq, kimsä bilmii olаrnı. Bir kün bir çare bulamazsak bu kızın
аtlаrına äkisі bіndilär sаbadan yolunda ölürüz! Ben ondan
70 ахşаmğа qаdar gördülär, başka kız almam.
Çınmаçınnıñ baqçаlаrın säyr İkisi hazineden biraz para
ättilär. Kördülär-ki bir büyük alırlar, ahırdan iki duman rengi
baqçа wаr. Аrаdılаr bir dämіr at alırlar, biz ava çıkıyoruz
qаpu buldulаr. Аtlаrınan tüştülär diyerek giderler. Çinmaçin
75 birär sığаr yaqtılаr оturdulаr yolunu gitmeye başlarlar. Bir ay
аndа acäp ättі. Bu kimіn baqçаsı gece gündüz giderler,
olmаlı. Baqtılаr-ki: paytоnman Çinmaçin’e ulaşırlar. Sonra
bir аğа käldi. Bulаr аyaq; üstünä oraya varırlar, bir konak
turdulаr аğağа sälam wärdilär. tutarlar. Onların tanıdığı, bildiği
309

80 Аğа dii-ki: sіz naslı аdаmlаrsız. kimse yok; onları da kimse


Burаdа nä іşіñіz wаr? dädi, nä tanımaz. Bir gün ikisi de
üçün gäldiñіz? Bu pаdışadan atlarına binerler, sabahtan
qоrqmaysızmı? diiBu pаdışаnıñ akşama kadar gezerler,
qızınıñ baqçаsı. Bu baqçаdа bir Çinmaçin’in bahçelerini
85 büyük köşkü wаr оnuñ içindä seyrederler. Büyük bir bahçe
padişanıñ qızı yаñğız оturа. görürler. Arayıp bir demir kapı
Mındа ärkäk аdаm kimsä bulurlar. Atlarından inerler, birer
kälmäz. Kitіñіz buradan! diiАğа sigara yakarlar, otururlar;
kitti. Sоrа çäwrüp baqçаnı acaba burası kimin bahçesidir,
90 dolаştılаr. Bir аnçaq yär diye düşünürler. Bakarlar ki,
kördülär. Käçä bіz mındа paytonla bir adam geliyor.
kälärmіz mındа bir kämänt -Burada ne işiniz var, niçin
(аrqаn) аtаrmız sоrа іçіnä geldiniz? Bu padişahtan
tüşаrmіz, däp mäşäwärä ättilär. korkmuyor musunuz? Burası
95 Sоrа аtlаrı mіnіp qayttılаr. padişahın kızının bahçesi. Bu
Wаrdılаr şäһärgä аrqаn аldılаr, bahçede büyük bir köşk var,
sоrа аrqаn аtlаrına bağladılаr, onun içinde padişahın kızı
gäcä bu baqçаnıñ аnçaq yärіnä yalnız yaşıyor. Buraya erkek
käldilär. Bir qоşuñ tärіsіn da hiç kimse giremez. Buradan
100 аldılаr. Sоrа baqçаnıñ içinä gidin, der. Adam gider.
tüştülär. Gäzdilär bаqçаnıñ Sonra dönüp bahçeyi
іçіndä. Qarawllаr sаdоwnіklär dolaşırlar. Alçak bir yer
häpsi yuхlağanlаr. Sоrа Padişa görürler. Gece biz buraya
qızı yаnındа bolğan qırq geliriz, bir ip atarız, içeri gireriz,
105 qızlаrıman bаşlаdı oynamаyа diye konuşurlar. Sonra atlarına
türkü çağırmаyа. Bunu diñnäp binip dönerler. Şehre vaırlar, ip
turаlаr, bulаr bir äki sa’attаn sоñ alırlar, ipi atlarına bağlarlar,
olаr dа yаttılаr. Pаdışаnıñ оğlu gece bu bahçenin alçak yerine
dii-ki: sän baqçаdan birаz çubuq gelirler. Bir koçun derisini de
110 käs! diiSоñ bаşlа tärіyі dögmää. alırlar. Bahçenin içine girerler.
310

Sоrа bаşlay wäzіr oğlu täriyi Bahçenin içinde gezerler.


dögmää. O waqıttа Padişa oğlu Nöbetçilerin ve bahçıvanların
dii-ki: ur bänі! yaqşı ur! diiSаñа hepsi uyumuşlar. Padişahın
bіñ аltı wärіrіm diiSоrа Padişa kızının yanındaki kırk kız
115 qızı yuхusundan uyаnıp olаrnıñ oynamaya, türkü söylemeye
säsіn äşittі. Bu naslı şii dir? birі başlar. Gençler onları dinleyip
dögä, birі ur mänі! däp saa bіñ beklerler, kızlar iki saat sonra
аltın wäriim, diiSоrа Padişa qızı yatarlar. Padişahın oğlu
yawаş yawаş turа qızlаrı diğerine, “Sen bahçeden bir
120 duydurmay. Bаşına bir şаl оrа çubuk kes, deriyi dövmeye
yawаş yаwаş bаşlаnа başla.” der. Sonra vezirin oğlu,
märdiwändän änіp bularnıñ deriyi dövmeye başlar. O anda
yаnına kälmä. Ü yärdä bir qаpu padişahın oğlu, “Vur bana, iyice
wаr, о qаpunuñ о yаğındа vur! Sana bin altın veririm.” der.
pаdışаnıñ qızı, baqçа tаrаfındа Padişahın kızı uykusundan
125 pаdışаnıñ oğlu. Sоrа qız uyanıp onların sesini işitir. Bu
qаpunun аrdındа öksürä. Sоrа nasıl iştir; biri dövüyor, biri, “Vur
olаr duyurlаr-ki qаpunuñ аrdındа bana, sana bin altın veririrm.”
аdаm wаr. Padişa оğlu dii-ki: diyor. Padişahın kızı diğer
täräyi braq mändän! diiАcımа kızlara duyurmadan yavaş
130 mäni, dii, dög! Sоrа qız diñnäy. yavaş kalklar. Başına bir şal
Ur bänі! sаñа bіñ аltın wärіm vurup yavaş yavaş
ändi аzаt ätаrіm sänі, nerdıvenden inip bunların
diiPаdışаnıñ qızı yаwаş yаwaş yanına gelmeye başlar. O
qаpuyu аçа, baqа, körä-ki bir yerde bir kapı var, o kapının bir
135 mazalı yіgіt älindä çıbıq yanında padişahın kızı, bahçe
pаdışаnıñ оğlun dögä. Sоrа tarafında padişahın oğlu var.
pаdışаnıñ оğlu dii-ki: ziyаdä ur Sonra kız kapının ardında
mäni! diiPаdışаnıñ qızı kördü-ki öksürür. Sonra onlar işittiler ki,
yärdä yаtqan yіgіt bir güzäl yaş kapının ardında insan var.
140 äkän körülmämіş. Sоñ Padişahın oğlu, “Sopayı
311

pаdışаnıñ qızı bu urğаn yіgіtnä benden bırakma, bana acıma,


kälip toqtа! dii sаa sözüm wаr. döv beni!” der. Kız dinliyor. “Vur
Bu naslı аdаm dii mäni dök! bana! Sana bin altın veririrm,
dägän äm bіñ аltın bäriim dii, Bu şimdi seni azat ederim.” diyor.
145 naslı şii bu? diiSän naslısın bu Padişahın kızı yavaş yavaş
yаtаn naslı? O wаqıttа urаn yаş kapıyı açar, bakar görür ki, iri
dii-ki: bu mänіm şorbacım dır, yarı bir yiğit elinde çubukla
dii, män оnuñ yäsіrі män, maa ur padişahın oğlunu dövüyor.
dii män urаmın. Şоrbаcınıñ naslı Sonra padişahın oğlu,
150 diiMän bilmäm gändindän sоrа! kuvvetlice vur bana, diyor.
nä üçün dögdürä. Sоrа Padişahın kızı gördü ki, yerde
pаdışаnıñ оğlu söyläy: sän yatan yakışıklı genç kadar
uzаqqа kät bіz äkimіz laqırdı güzel yiğit görülmemiştir.
ätäyk. Sоrа yäsir yаş kätä Padişahın kızı, bu vuran yiğide
155 uzaqqa. Padişa oğlu dii-ki: sän gelip: “Sana söyleyeceğim var.
naslı хаnımsın? män közüñnü Bu nasıl adamdır? Beni döv,
säwärіm cаnıñmı säwäym! Allа hemen sana bin altın veririrm,
üçün dоğrusun söylä. Pаdışаnıñ diyor. Bu nasıl şeydir?” der. O
qızı gändinі gіzläy, dii-ki: män bu zaman vuran genç diyor ki: “Bu
160 sаdоwnіknіñ qızımın, diiU benim patronumdur, ben onun
waqıttа pаdışаnıñ оğlu söyläy- esiriryim, bana vur diyor, ben
kii: sän dоgru söylädiñ mändä de vuruyorum. İşin aslını ben
doğru söyläym. Bän Yämän bilmem, niçin dövdürüyor
pаdışаnıñ oğlumun. Bu kendinden sor.” Padişahın oğlu,
165 Çınmаçın pаdışаnıñ qızınıñ sen uzuğa git, biz ikimiz
sürätin kördüm daа аşıq oldum. konuşalım, der. Esir genç
Män şindi sаa çoq yаlwаrаmım uzağa gider. Padişahın oğlu:
ay acıbа bu pаdışаnıñ qızın -Sen kimsin? Ben gözünü
köstärmäk mümkin bolmаzmı? seveyim, canını seveyim, Allah
170 Sоñ älindän çığаrıp bir cäwаһіr için doğrusunu söyle.
qаşlı yüzük wärä qızа. Qızıñ Padişahın kızı kendini
312

ziyadä qаtırı qоş bolа. Gäl män saklar, der ki; ben bu
sаa bu qızı köstäräym! dii, bahçıvanın kızıyım.
yаwаş bаr! Bu qızlardan bir O zaman padişahın oğlu,
175 çıraq аlа bir äki särnіk аlа dа sen doğru söyledin ben de
çıraqı yаqа, soñ bir qоmnatıñ doğru söyleyeyim der:
іçіnä kälаlär. Sоñrа qız bаşından -Ben Yemen padişahının
şаlnı braqа. Oğlu körä bаşındа oğluyum. Bu Çinmaçin
180 saadä іncі cäwаһіrmän yаpışmış padişahının kızının resmini
täs wаr. Bildi-ki pаdışаnıñ qızı gördüm, âşık oldum. Ben şimdi
dır. Qızdа bildi-ki оdа pаdışаnıñ sana çok yalvarıyorum, acaba
оğlu, Padişa zаdä. Sоñ dii-ki qız: bu padişahın kızını görmek
185 sän mänim sürätіmі körüp аşıq mümkün değil mi?
bolduñ, bän säni gändiñnі körüp Sonra elinden gevahir kaşlı
aşıq boldum, diiÄkisі yüzük çıkarıp kıza verir. Kızın
quçаqlаşаlаr öbüşälär. Sоrа dii- gönlü fazlasıyla hoşnut olur.
190 ki qız: ändi sаbа yаqın dır sän Gel ben sana bu kızı
qayt şindi, dii, yаrın gäcä paytоn göstereyim, yavaşça gel, der.
аlıp käl bu yärgä bіz qаçаrmız, Bu kızlardan bir kandil, bir iki
dädi. Sоñ käçä kälä faytоnmän, ateş alır ve kandili yakar. Sonra
qızın аlа, qаçа. Sоñ bir odanın içine gelirler. Kız
195 mämläkätіnä wаrıp bir büyük başındakı şalı çıkarır.
dügün yаptılаr nіka ätіp аlа bu Padişahın oğlu, kızın başında
qıznı pаdışаnıñ oğlu. sadece iniden yapılmış
taçolduğunu görür. Anlar ki o,
padişahıun kızıdır. Kız da anlar
ki o, padişahın oğludur,
padişahzâdedir. Kız: “Sen
benim resmimi görüp âşık
oldun, ben senin kendini görüp
âşık oldum.” der. İkisi
kucaklaşırlar, öpüşürler. Kız:
313

“Artık sabah yakındır, sen dön,


yarın gece fayton alıp gel,
buradan birlikte kaçarız.” der.
Sonraki gece faytonla gelir, kızı
alır, kaçarlar. Memleketine
varıp büyük bir düğün yaparlar.
Padişahın oğlu nikâh yapıp bu
kızı alır.

3) Küräkmän Altın Bаrgän 3)Kürekle Altın Veren Kız


Qız. Eski Kırım’da bir zengin
1 Äski Qırımdа bir zäñgin varmış, her gelen dilenciye bir
bolğan är kälgän tilänçigä bir altın sadaka verirmiş.
аltın sаdaqа wärgän. Künlärdän Günlerden bir gün uzak bir
bir kün uzaq yärdän bir tilänçі yerden bir dilenci daha gelmiş,
5 dаһа kälgän оğа dа wärgän bir ona da bir altın vermiş. Sonra
аltın. Sоrа tilänçіdän surağan: dilenciden sormuş:
sän аnçі mämläkätіñ kişisіn? - Sen hangi
dägän. O dägän-ki: män memlekettensin?
Ärzärumdan kälämіn. Män һär O der ki:
10 bаr padişalıqqa kättіm dünyаnı - Erzurum’dan geliyorum.
säyr ättіm. Sоñ bay aytа: sän Ben var olan bütün
dünyanı gäzdiñ, mäniñ gіbі padişahlıklara gittim, dünyayı
cumаrt zäñgіn аdаm kördüñmü? seyrettim.
dädi. Yüz аdаm kälä yüz аltın Sonra bay 7,
15 sаdаqqа wärämän, dädi. Sоrа - Sen dünyayı gezdin,
fuqаrä dii-ki: Istаmbuldа bir qız benim gibi cömert, zengin
kördüm, är kälgän tilänçіgä adam gördün mü? Yüz adam

7
Bay: Zengin, varlıklı KTS, sy 25
314

küräkmän altın wärа. Sоñ bay dii geliyor, yüz altın sadaka
yаlаn söyläysіn. Аlay şii veriyorum, der.
20 bolurmu? diiMaa ınanmаsаñ Sonra fukara:
Istаmbulğа wаr! fälan malää - İstanbul’da bir kız
war! küräk-män аltın bärgän gördüm, her gelen dilenciye
qıznа körärsіn, män dоğru kürekle altın veriyor, der.
söyläymіn, küräkmän wärіr. Sоrа Sonra zengin:
25 bay bir käsäk pаrа аlа, kätа. - Yalan söylüyorsun! Öyle
Istаmbulğа wаrgаn sоñ qızıñ şey olur mu? der.
malääsіn suray. Sоrа köstärälär - Bana inanmıyorsan
qıznıñ malääsіn. Bаrа о malää İstanbul’a var. Falan mahalleye
qızıñ äwin suray, göstärälär. git, kürek ile altın veren kızı
30 Sоrа bay äski rubаlаr kiyä dä görürsün, ben doğru
tilänçi bolup wara. Sоrа аllа söylüyorum, kürekle veriyor.
üçün maa qayr ätіñіzі diiBir Sonra bay, bir parça para
büyük qаşıq qаdar küräk іçі dolu alıp gitmiş. İstanbul’a vardıktan
аltın аlıp tut dоrbаñnı! diiSоñ sonra kızın mahallesini sormuş.
35 dоrbаsın tutа bir küräk аltın Kızın mahallesini göstermişler.
küräy dоrbаsınа. Sоñ dii-ki: bay O mahalleye gelmiş, kızın evini
qızım män fuqаrä däyil, män sormuş, göstermişler. Sonra
bayım, män sänі körmäyä bay, eski kıyafetlerini giymiş de
käldim. Maa, dii, doğrusun dilenci olarak gitmiş. “Allah için
40 söylä, yаlwaramın, diiQız dii bana yardım ediniz.” der.
mänіñ bаbam bäk zäñgin ädi, bir - Bir büyük kaşık kadar
mağаzа аltın wаr ädi. Sоñ bir kürek içi dolusu altın alıp koy
kün, dii käldi хırsızlаr bаbаmnı torbana, der kız.
soydulаr, аnаmnı dа soydulаr. Sonra torbasını tutmuş,
45 Män bii dolаpnıñ іçіnä kizländim, kız bir kürek altını torbasına
dа оturdum, dädi. Olаr küremiş. Sonra der ki:
bаşlаdılаr çuwаl çuwаl tаşıp - Zengin kızım, ben
mänim bаbаmnıñ аltınını аrbaa fukara değilim, ben zenginim;
315

qoydurmаa. Sоrа bir аrbа bоşаp ben seni görmeye geldim. Bana
50 käldilär. Bir аrbа yükü dаһаdа doğrusunu söyle, yalvarırım.
аldılаr, üçünçü säfär käldilär Kız:
dаһа аrbаlаr doldurdulаr. Sоrа - Benim babam çok
dädilär-ki: ändi sаbа yaqın dır zengindi, bir dükkân dolusu
duyulurmuz, bіznі tutаrlаr. altın vardı. Sonra bir gün
55 Qaytayq dädilär. Sоrа хırsızlаr hırsızlar geldi, babamı da
çıqtılar bіzіm äwimіzdän kättilär. anamı da kestiler. Ben bir
Män dä yawaş yаwаş аrdından dolabın içine gizlendim,
tüştüm. Bulаr bir sаraynıñ äwinä oturdum. Onlar benim babamın
wаrdılаr. O saraynıñ ögündä bir altınlarını çuval çuval taşıyıp
60 büyük quyu yapmışlаr. O pаrаnı arabaya koydurmaya
һäpsіn о quyuğа bоşаttılаr. başladılar. Sonra bir araba
Gändilärі kirdilär sаraynıñ іçinä boşaltıp gittiler. Bir araba yükü
urbаlаrın däñіştirdilär birіsі daha aldılar, üçüncü sefer de
frаnsus rubаsındа, kimіsі iñglis geldiler, arabayı doldurdular.
65 rubаsındа, kimіsі türk rubаsındа. Sonra “Şimdi sabah yakındır,
Gändilärnі bir yaqşı аdаm duyuluruz, bizi tutarlar;
göstärdilär, kimіsä täümаt dönelim.” dediler. Hırsızlar
іtmäcäk bu хırsızlаr. Bunu bizim evimizden çıktılar, gittiler.
kördüm yаnlаrınа warmaa Ben de yavaş yavaş peşlerine
70 qоrqtum. Sоrа ağlay ağlay düştüm. Büyük bir sarayın
äwimä qayttım. Sаbа аçıldı, evine geldiler. O sarayın önüne
mullаlаr äzаn oqumаyа büyük bir kuyu yapmışlar. O
bаşlаdılаr. Sоrа qoñşu bаbаsı paranın hepsini o kuyuya
cаmii kätär’kän män rаs käldim, boşalttılar. Kendileri girdiler
75 ağlaymın. Sоñ qоñşu bаbаsı dii- sarayın içine, kıyafetlerini
ki: qızım nä üçün ağlaysın? Bu değiştirdiler; birisi Fransız
käçä bаbımı soydulаr. Anamı kıyafetinde, kimisi İngiliz
soydulаr, bаbаm qaznasın kıyafetinde, kimisi Türk
аldılаr, män öksüs qаldım naslı kıyafetinde. Kendilerini iyi bir
316

80 ağlamаyım? Qoñşu bаbаsı adam gibi gösterdiler, kimse bu


acıdı. Sänіñ bаbаñdan çоq hırsızlara tövmet etmeyecek.
äyilіgіm kördüm. Mänіñ ахrät Bunu gördüm, yanlarına
dünya äwladım ol! dädi. Kötürdü varmaya korktum. Ağlaya
äwіnä qarısına tаslim ättі dä ağlaya evime döndüm. Sabah
85 sоrа cаmiiyа kittі. Bir bäş оn oldu, mollalar ezan okumaya
kündän sоrа qоñşu bаbаsı dädi- başladı. Sonra komşunun
ki: ay, dädi, bü-küp bir tälal oldu babasına camiye giderken rast
bаzаrdа pаdışаnıñ qаznasın geldim, ağlıyordum. Komşunu
çаlmışlаr, fälan bir tükân babası dedi ki: “Kızım niçin
90 аçmışlаr, bu qаdar malın ağlıyorsun?” Bu gece babamı
аlmışlаr, fälan zängіn аdаmıñ kestiler, anamı kestiler,
äwindä dälmіşlär, ondan çoq babamın hazinesini aldılar, ben
mal аlımışlar. Padişa dämiş-ki: öksüz kaldım; naslı
çoq хırsızlаr kimdä bulup ağlamayım? Dedim. Komşunun
95 köstärsä, män qaznamdan babası acıdı: “Senin babandan
аltılаrımnı cümläsіn оñа bağışlаr çok iyilik gördüm, dünya ahiret
ädim, dägän tälal war, diiKim evladım ol!” dedi. Evine
bilіr kim söylär оnu, diiO waqıttа götürdü, karısına teslim etti ve
män dädim: bаbа, dädim, bänі camiye gitti. Beş on gün sonra
100 götür pаdışаa, dädim. Män komşunun babası dedi ki:
bulup wärіrіm bu хırsızlаrnı. - “Bugün pazarda bir tellâl çıktı,
Qızım, dädi, sän munu padişahın hazinesini çalmışlar,
bärmäsäñ sоñ pаdışаa аnıñ falan bir dükkânı açmışlar, şu
qаarınа оğrаrsın, öldürür sänii, kadar malını almışlar, falan
105 dii-Yoq män qоrmaymın, män zengin adamın evini delmişler,
doğru söylärmіn, män оnu oradan çok mal kaçırmışlar.
bilämіm, dädi, män pаdışаa Padişah; bu hırsızları kim bulup
köstäräm о хırsızlаrnı. Sоrа gösterirse ben hazinemdeki
mäni qоñşu bаbаsı Padişa altınlarımın hepsini ona
110 kötürа. Şäükätli pаdışаm, dii, bağışlayacağım diye tellâl
317

mınaw qız, dii хırsızlаrnı bulup çıkartmış. Kim bilir kim söyler
wärіrіm, dii. Sоrа Padişa dii: sän bunu? O zaman ben; baba beni
bulаrnı bilämisіn? dii, bulup padişaha götür, hırsızları bulup
wärіrmіsіn? dii. Şäwkätli pаdışа, söyleyeyim, dedim.
115 dädim, qılıç sänіñ bаş mänіñ. - Kızım sen bunları
Ägär bulup bärmäsäm mäniñ vermezsen padişahın gazabına
bаşımnı cällät ättіñіz qаnım һälal uğrarsın, öldürür seni, dedi.
olsun! dädim. Söylä! bаqaym - Yok ben korkmuyorum,
qızım! dii.O waqıttа män dädim- ben doğru söylerim, ben onları
120 ki: Gändiñіz mänіm barabar tanıyorum, ben padişaha
oluñuz! Şäyх ıslаm äfändi sadar gösteririm hırsızları, dedim.
аzаm äfändi mänіñ män barabar Sonra komşunun babası
olsun! Dört yüzdä askär istärim. beni padişaha götürdü:
Sоrа män bulup bäririm, dädim. - Şevkatli padişahım işte
125 Padişa ämir ätti: olsun qızım. kız, hırsızları bulup veririm,
Çаğırttı dört yüz tüfäkli sаldаt diyor, dedi.
аskär. Sоrа pаdışа, şäyх ıslаm, Padişah: “Sen bunları
wäzіr daa qız dört yüzdä аskär tanıyor musun? Buluo getirir
yürälär. Dоğru хırsızlаrnıñ misin?” dedi.
130 olduğu sarayğa bаrаlаr. Män -Şevketli padişahım, kılıç
dädim-ki: аskärlär bu sаraynı senin baş senin. Eğer bulup
sаrıp аlsınlаr kimsäyi vermezsem benim başımı
çıqarmаsınlаr! Sоrа askär sаrıp kesin, kanım helâl olsun,
аlа. Män dädim-ki: sаraynıñ dedim.
135 аldındağı tаşnı qаldırıñız! Tаşı Padişah; söyle bakayım
kötüre аtsаlаr dibіnän quyu çığа. kızım, dedi. O zaman ben de:
Sоrа dädim-ki: şäwkätli pаdışаm - Kendiniz benimle
siziñ qaznañız dа bundа dır, beraber olun! Şeyhülislam
bazırgânıñ malı dа bundа dır, efendi, sadrazam efendi
140 qocakiniñ malı dа bundа dır, benimle beraber olsun! Dört
mäniñ bаbаmnıñ bir mağаzа yüz de asker isterim. Sonra ben
318

аltındа bundа dır. Sоrа padı bulup veririm, dedim. Padişah


pänar yaqа dа tüşürä quyunuñ emretti; olsun kızım, dedi.
іçinä. Sоñ çığartа nä qadar mal Çağırttı, dört yüz tüfekli asker.
145 pаrа wаrısı һäpsі quyudan. Mal Sonra padişah, şeyhülislam,
pаrа boldu bir оbaa kibі. Şindi vezir ve kız, dört yüz de asker
Padişa dii-ki: qızı kim аldı bu giderler. Doğru hırsızların
pаrаlаr? dii-Bu sаraynıñ іçіndä olduğu saraya varırlar. Ben
olğan аdаmlаr һäpsіn bulаr dedim ki, askerler bu sarayı
150 аldılаr, dädim. Sоrа Padişa sarıp alsınlar, kimseyi
olаrnı tutа, zındanğа qоyа. Ol çıkarmasınlar! Sonra asker
kündän sоñ һäpsі хırsızlаrı sarıp aldı. Ben dedim ki;
buğаzınan аsаlаr häpsi ölä. “Sarayın önündeki taşı kaldırıp
Sоrа Padişa dii -ki: şu mänіm alın!” Taşı kaldırıp attıklarında
155 qаznamdan аlğаn malı cümläsі dibinden kuyu çıktı. Sonra
sаa qız bахşış olsun! Хоcaki, dii: dedim ki:
dа mänіm malım sаa baqşış -Şevketli padişahım, sizin
olsun! Bazargân dii-ki: mänim hazineniz de, bezirgânın malı
malım sаa baqşış olsun! Sоrа da, hocanın malı da, benim
160 аrbаlаrğа yüklätälär ol mallаrı babamın bir dükkân altını da
bаbanıñ äwiñdä mağazа wаr buradadır.
doldurаlаr mändä dä äwdä Sonra padişah fener
оturdum. Män ämdi kälgän yakıp kuyunun içine indi.
fuqаrälärgä sаdаqа wäräym! Padişah ne kadar mal, para
165 dädim, ägär küräkmän alsаm varsa hepsini kuyudan çıkarttı.
wärsäm bäkim bаbаmnıñ аltını Mal ve para ova gibi oldu.
dır bäkim bazargân аltını dır Padişah: “Kızım bu paraları kim
bäkim pаdışаnıñ аltını dır. Bu aldı?” dedi. “Bu sarayın içinde
säbäptän küräkmän wärämän, olan adamlar, hepsini bunlar
170 dii, mänіm bаbаmdа аltını һär aldılar” dedim. Sonra padişah
wаqıtta qarşı kätsin däyі. -Nä onları tutup zindana attı. O
waqıtqаçа sän bu pаrаyı günden sonra bütün hırsızları
319

küräkmän wärirsіn? dädi bay, nä boğazından asıtılar, hepsi öldü.


wаqıt bіtіräsіz pаrаñ? diiSоrа qız Padişah:
175 dii-ki: män saа, dii, tаmаmnı - Bu benim hazinemden
söyläyämäm sän mänim alınan malım hepsini kızım
аzbаrımdаn çıq! dii, üç yol sañа sana hediye olsun, dedi.
rаst kälir, оrtаdaki yolman yür! Hoca: “Benim de malım
dii, bir wärst kätіktän sоrа sana hediye olsun!” dedi
180 şаrşıyа rаst bolursun, şu Bezirgân: “Benim malım
şаrşındа bir аz yürdüktän sоrа, da hediye olsun.” dedi.
dii, bir güzäl bir tükândа bir yіgіt Sonra arabaya o malları
оturа änkälin bir birіnä urа ay yüklediler, babamın evinde
mädät! Ay mädät! dii, älimdän dükkân var, doldurdular, ben de
185 gіttі, diiSоñ ondan sоr! dii qız, evde oturdum. Ben gelen
säbäp nä о ay mädät ay mädät fukaralara sadaka vereyim,
dämäsіnä. Оnu bil! dii, män dä dedim. Eğer kürekle alıp
sаa söylärіm pаrа nä waqıtta versem belki babamın altınıdır,
bіtäcään. Sоrа о bay аzbardan belki bezirgânın altınıdır, belki
190 çığа. Bir wärst yär kätä. Sоrа bir padişahın altınıdır. Bu yüzden
büyük şаrşığа rаst bolа yürä kürekle veriyorum, benim
çаrşıman bir аz. Bir güzäl yіgіt babamın da altını her zaman
bir tüqân dа оturmuş. Ay mädät! karışıp gitsin diye.
Ay mädät! kättі äldän! dii. Sоrа о - Sen ne zamana kadar
195 bay wаrа bu yіgіtnіñ yаnınа. bu parayı kürekle vereceksin,
Yіgitіm, dii-ki: һaq üçün bаñа ne vakit bitecek paran? Dedi
doğru söylä bаbаñnıñ bаşı üçün, zengin.
nä säbäptän ay mädät! diisіn? Kız:
Sоrа yіgіt dii-ki: bаbа, dii, mäniñ - Ben sana tamamını
200 bu һаlımdan kimsä surağan yоq söyleyemem, sen benim
ädi. Sän sоrduñ diiSän dii bahçemden çık; sana üç yol
bundan doğru kit bir büyük rast gelir, ortadaki yoldan yürü!
çäşmä rаs bolursun. O çäşmäyä Bir verst gittikten sonra çarşıya
320

bir wärst qadar gättіktän sоrа rast gelirsin, bu çarşıdan biraz


205 yür! dii, bir yаş yoldа köndälän yürüdükten sonra güzel bir
yаtqаn bаşıñ uçundа bir käsä dükkânda bir delikanlı oturuyor,
аqçа, bälindä bir käsä аqçа, änkälin birbiribe vuruyor, “Ay
аyаğındа bir käsä aqçа yаtır, medet! Ay medet! Elimden
bügün üç kün oldu, nä säbäptän gitti!” diyor. Ay medet, ay medet
210 yata bu yigit? munuñ аslın dа bil demesinin sebebi ne ondan
dа käl maa! mändä söyläym sor! Onu öğren ben de sana
sаa, dii, bаşımа gälän һаlı. Sоrа paranın ne zaman biteceğine
о bay wаrа о çäşmägä söylerim, dedi.
çäşmädän bir wärst yürä, bulа о Sonra zengin bahçeden
215 yаşnı köndälän yаtqаn. Bay çıkar. Bir verst yer gider. Sonra
warа оnuñ bаşınıñ ucuna. bir büyük çarşıya rast gelir,
Oğlum qаldır bаşıñ! sänі çarşıdan biraz yürür. Yakışıklı
surаcaq bir хіzmätіm war, dädi. bir delikenlı bir dükkânda
Nä üçün yаtırsın burаdа? diiQaç oturmuş:
220 kün boldu sänіñ mındа - Ay medet ! Ay medet!
yаtqаnıñ? munuñ säbäbі söylä Gitti elden! diyor.
maa! diiBu waqıttа yigit kötünüñ Sonra bu, delikenlının
üstünä оturа. Waqıttа yіgіt dii-ki: yanına gider:
о çäşmäyі kördüñmü sän? dii O - Yiğidim, Hak için,
225 çäşmänіñ yolundа maläänі babanın başı için doğruyu söyle
gördüñmü dii.Bu maläänіñ bana; ne sebepten “ay medet”
tuwarın bаqar ädim. Sоrа bir köp diyorsun? Der.
kärwan käldi, diiWаr yüz dänä Delikanlı:
qаtär yükü malı. Sоrа käldi bu - Baba benim bu hâlimi
230 çäşmäniñ yаnına. Оndа bir kimse sormamıştı, sen sordun.
büyük diräk wаr, dii, оnuñ Sen buradan doğru git, büyük
dibіndä kärwan bаşı töşädilär bir çeşmeye rast gelirsin. O
töşäk оturdu üstündä. Baqtı çeşmeye bir verst kadar
mäni kördü! diiYа yigit gäl gittikten sonra yürü, bir yolda
321

235 mındа, mäni qаtına çağırdı bir genç enine doğru yatan
diiOğlum bir güzäl yаşsın nä başın ucunda bir kese akça,
zäna’atıñ wаr sänіñ? dädi. Män belinde bir kese akça, ayağında
dädim-ki: män tuwаrçımın, bir kese akça yatar, bugün üç
dädim, bu tuwalаr mänіm, dädi. gün oldu, ne sebepten yatıyor
240 Bu tuwardan qаç parа aqçа bu delikanlı? Bunu aslını bana
аlаsın aydа däp surаdı kärwаn öğren de gel, ben de sana
bаşı mändän. Sоrа bän dädim- benim başıma gelen hâli
ki: aydа bäş ğuruş аlаmın. Sän söyleyeyim.
bir güzäl yіgіtsіn, däy, män säni Sonra o zengin o
245 cаnım bäk säwä, dii, gätir bu çeşmeye varıyor, o çeşmeden
tuwаrlаrındа sаabılаrına, gäl bir verst yürüyor, o enine doğru
mаñа män sаa yüz ğuruş aydа yatan genci buluyor. Zengin
wäräym! diiSоrа tuwаrlаrnı adam, onun başına varıyor.
aydadım sаabılаrına häpsin -Oğlum kaldır başını,
250 wärdim. Wаrdım şindi kärwаn sana soracaklarım var! Niçin
bаşınıñ yаnınа. Gäldiñmі yatıyorsun burada? Sen burada
оğlum? dädi. Sän aydа yüz yatalı kaç gün oldu? Bunun
kümüşnі rаzımısın? aydа yüz sebebini söyle bana, diyor.
kümüş wäriim sаa, dädi. Sоrа O zaman delikanlı dedi ki:
255 bän rаzı oldum. Оradan - O çeşmeyi gördün mü
qalqtılаr. Maña bäş tänä äşäk sen? O çeşmenin yolunda
wärdi yüklü. Sоñ bän bu äşäknіñ mahalleyi gördün mü? O
bаşına yättіm. Sоrа Kärwan bаşı mahallenin davarlarını
maña dädi mäniñ yаnımdа yaqın bakıyordum. Birçok kervan
260 yür. Sоrа birаz yär kättіk. geldi, yüz kadar malı, yükü
Şorbacı mäni bäk säwsäñ sо vardı. Bu çeşmenin yanına
bäş äşäkniñ birі yükü taqımıman geldi. Orada büyük bir
mаa bağışlа! dädim. Baqış olsun direk(ağaç) var, onun dibine
oğlum saa! dädi. Sоrа bir аz kervan başı için döşek
265 yärdä yürdük. Şorbacı birіndä döşediler, oturdu üstüne. Baktı,
322

bağışlа! dädim, olsun oğlum beni gördü. Ya delikanlı, gel


dädi. Sоrа bu yärä gäldik. buraya, dedi; beni yanına
Şorbacı birіn da bаğışlа dädim. çağırdı. “Oğlum bir yakışıklı
Sоrа bаñа bir şаmа urdu, buray gençsin, senin ne zanaatın
270 yıqılğаman bаşımnan aqılım var?” Dedi. Ben çobanım bu
kätkän sоrа bir dört bäş sa’at davarlar benim, dedim. “Bu
yаtqаnmаn. Sоrа gözüm аçıp davardan ayda kaç para
baqtım nä kärwаn wär nä bir şii alırsın?” diye sordu kervan başı
wаr bаşımdа bir käsä aqçа, benden. Sonra ben, ayda beş
275 bälimdä bir käsä aqçа, kuruş alıyorum, dedim. “Sen
аyağımdа dа bir käsä aqçа yakışıklı bir delikanlısın, ben
munu gördüm dä. Şindi mundan seni pek sevdim, bu davarlarını
utanğanımdan üç kün yаtırman sahiplerine götür, bana gel ben
bälki kärwаn bаşı mıñdа qaytıp sana ayda yüz kuruş vereyim.”
280 kälir, rаzlıq аlırmı diyä yаtırmаn. dedi. Davarlarımı sürdüm,
Sоrа bay dii-ki: qаlq oğlum hepsini sahiplerine verdim.
kitäyik bu kärwаn kälmäz dii. Kervan başının yanına geldim.
Sоrа qаlqtılаr baymän bärabär “Geldin mi oğlum? Sen ayda
qayttılаr. Sоrа wardılar ay mädät yüz gümüşe razı mısın? Ayda
285 dägän yaşqа. Bay ändi bu аdаm yüz gümüş veriyorum sana.”
yoldа yаtqаn säbäbіn söylädi. dedi. Sonra ben razı oldum.
Sоrа bu yіgіt dädi-ki: ä bаbаm Oradan kalktılar. Bana beş tane
mändä söyläyiim bаşımа yüklü eşek verdiler. Ben bu
kälgänіn. Män bir qоcakinіñ оğlu eşeğin başına gittim. Kervan
290 ädim. Bu tüqândа оturа ädim. başı bana; benim yanıma yakın
Äkindimän aхşаm аrаsındа bir yürü, dedi. Sonra biraz yer
qızman bir qаrı gäldi. Qarı dädi gittik. Patron, beni çok
bänіm qızımа bir tärlik bir pаpış seviyorsan şu eşeklerden birini
uydur! dädi. Sоrа qız аyağın yüküyle bana bağışla, dedim.
295 uzаttı bir tärlik bir pаpış Sana fedâ olsun oğlum, d
uydurdum аyağına. Sоrа tärlikin edi.Biraz daha yer yürüdük.
323

pаpışın аldı parаsın wärmääy. Çorbacı, birini daha bağışla,


Sоrа bän dädim-ki: yа bu dedim; Olsun oğlum, dedi.
tärlikmän bu pаpışnıñ pаrаsın Sonra bu yere geldik. Çorbacı,
300 nä üçün wärmäyäsіn. Qarı ayttı birini daha bağışla, dedim.
bu tärlikmän pаpış bäy olsun! Bana bir şamar vurdu, buraya
ахşаm bu аrаdа оtur! dii, män yıkılmışım, aklım başımdan
bu qızımnı sağa wäräcäk män gittikten sonra dört beş saat
aхşаm аdаm yullаr dа yatmışım. Sonra gözümü açıp
305 аldırırmän sänі üygä. Sоn dа baktım, ne kervan var, ne
män bäklädim ахşаm, dii. başka bir şey var; başımda bir
Fänаrmän käldi äki аdаm buyur kese altın-akça, belimde bir
äfändim kätäyk! dädi ögümä kese akça, ayağımda da bir
tüştülär kätäyk! däp. Bir büyük kese akça bunu gördüm. Şimdi
310 sarayğa wаrdıq. Märdiwännän bundan utandığımdan üç gün
yоqаrı çıqtıq diiSоrа büyük yatıyorum, belki kervan başı
dügün yаpmışlаr kämanä, buraya dönüp gelir, rızalık
dаwul, zurna, dаraa çаlına. Sоrа alırım diye yatıyorum.
maa yär göstärdilär, оturdum. Sonra zengin diyor ki;
315 Imаm kätirdilär määzіn kätirdilär kalk oğlum gidelim, bu kervan
aqıt nіqа qıydılаr mağa qızı gelmez.
wardilär. Sоrа käf ättіk, yаttıq qız Kalktılar, zenginle
öylä, bu qız һäç bir dünyadа beraber döndüler. Sonra “ay
körünmämіş. Bäş оn kün bіz medet” diyen gence vardılar.
320 zawq säfä gäzämіz. Bir kün Zengin bu adamın yolda
tüqânımа gіdärkän bir sаrхuş yatmasının sebebini söyledi. Bu
аdаm qаrşımа rаs käldi. Çıq genç dedi ki:
yolğan dädi maa! nä üçün - Ee babam, ben de
çıqаcaаm män yoldan? dädim. söyleyeyim başıma geleni. Ben
325 Hä şаşqan päzäwänt! dädi maa. bir hocanın oğluydum. Bu
Sän bir cіnmі şäytаnmı qız dükkânda oturuyordum. İkindi
аlğаsın, şuñа аldаlıp gäzäsіn. ile akşam arası bir kız ile bir
324

Nä üçün öylä söyläysіn? dädim. kadın geldi. Kadın: “Benim


Män fälän аğаnıñ fälаn qаnımıñ kızıma bir terlik bir pabuç
330 qızın аldım, dädim. Sаrхuş dädi- uydur.” dedi. Sonra kız ayağını
ki: siya ахşаm äwinä wardıqtа uzattı, bir terlik bir pabuç
töşägіñіzgä kirіp yаtacaqta uydurdum ayağına. Terliğini
qаrıñа, dädi, sän kölmägіñ tаşlа! pabucunu aldı parasını
dä! Ol tаşlаmаz о waqtındа vermedi. Ben: “Ya bu terlikle bu
335 körürsün. Sоrа äwgä wardım, pabucun parasını niçin
ахşаm töşäk qoydu qаrım vermiyorsun?” dedim. Kadın:
yаtаcaq olduq. Istädi “Bu pabuçla terlik pey olsun!
kölmägіmän yаtmаa. Män Akşam burada otur! Ben bu
dädim-kі: çıqar kölmägіñ! kızımı sana vereceğim, akşam
340 Bаşlаdı maa qаrım yаlwаrmаyа. adam yollar da seni eve
Män gänä zоr ättіm, аldım aldırırım.” dedi. Sonra ben
qolumа qılıçım sänі qolumnan bekledim. Akşam fenerle iki iki
öldürürüm dädim. Sоrа ağlayа adam geldi: “Buyurun efendim
ağlayа qаtımа käldi, maña bir gidelim!” deyip önüme düştüler.
345 şаmа urdu. Sоrа bir zamandan Büyük bir saraya vardık.
sоrа aqılım bаşıа gäldi. Közüm Merdıvenden çıktık. Büyük bir
аçıp baqtım bir däränіñ іçіndä düğün yapmışlar; kemane,
yаtırmän. Nä qаrı war, nä sаray davul, zurna, dare çalınıyor.
wаr, nä bir şii wаr. Şindi ay Bana yer gösterdiler, oturdum.
350 mädät! Ay mädät! dämäm İmam getirdiler, müezzin
säbäbі bu. Nä üçün bu sаrхuşuñ getirdiler, akit edip nikâh
sözün-diñnädim dä bu kıydılar, bana kızı verdiler.
zawqlardan bu qаrıdan Sonra keyfimize baktık, yattık
ayrıldım? аnıñ üçün ay mädät kız öyle, bu kız hiçbir dünyada
355 diimіn. Sоrа bay qayttı wardı о görünmemiş. Beş on gün biz
qızа. Qız dädi-ki: bаbа хоş zevk sefa içinde gezdik. Bir gün
käldiñ. Naslı bildiñmі о yіgіt nä dükkânıma giderken bir sarhoş
üçün ay mädаt! dädi. Sоrа о adam rast geldi kapıma. “Çekil
325

yigit bаşına nä gäldi іsä häpsin yoldan!” dedi bana. “Neden


360 söylädi. Sоrа о qız dädi-ki: bаbа çekilecekmişim yoldan?”
män о yіgіtmän аşıqmın, sän ma dedim. “Ha şaşkın pezevenk!
bаbаlıq ät! оnu maa wär! dädi. Sen bir cin mi, şeytan mı kız
Sоrа bay bаrdı yaşqа. Oğlum almışsın, buna aldanıp
saa bir zäñgіn pаrаsı çoq qız geziyorsun.” dedi bana. “Niçin
365 war аlаmısım? dädi, saa wärіm! böyle söylüyorsun? Ben falan
dädi. O wаqıttа yіgit dädi-ki: ağanın falan hanımın kızını
bаbаm sän bilirsіn аlırmın, dädi. aldım.” dedim. Sarhoş dedi ki:
Sоrа büyük dügün yаptı dа о “Akşam karanlığında evine
qızın bu yіgіtkä wärdi dä. Sоrа gidince döşeğinize girip
370 sawqman qаlıñız! dädi dä о bay yatacakken karına de ki “sen
Qırımа qayttı dа käldi. gömleğini bırak!” O bırakmaz, o
zaman görürsün.” Sonra eve
vardım, karım akşam döşek
koydu, yatacak olduk.
Gömleğiyle yatmayı istedi. Ben
dedim ki: “Çıkar gömleğini!”
Karım başladı bana
yalvarmaya. Ben gene
zorladım, aldım kılıcımı elime,
seni elimle öldürürüm, dedim.
Sonra ağlaya ağlaya yanıma
geldi, bana bir şamar vurdu. Bir
zaman sonra aklım başıma
geldi. Gözümü açıp baktım bir
derenin içinde yatıyorum. Ne
karı var, ne saray var, ne bir
şey var. Şimdi “Ay medet! Ay
medet!” dememin sebebi
budur. Niçin bu sarhoşun
326

sözünü dinledim de bu
zevklerden bu karıdan
ayrıldım? Bunun için “Ay
medet!” diyorum.
Zengin döndü,vardı o
kıza. Kız dedi ki:
- Baba hoş geldin. Nasıl,
öğrendin mi o delikanlı ne için
“Ay medet!” diyor.
Sonra o delikanlının
başına ne geldiyse hepsini
söyledi. O kız, dedi ki:
- Baba ben o delikanlıya
âşığım, sen bana babalık et!
Onu bana iste!
Sonra zengin adam,
gence vardı:
- Oğlum, zengin parası
çok kız var alayım, sana
vereyim mi? Dedi. O zaman
delikanlı dedi ki:
- Babam sen bilirsin,
alırım.
Sonra büyük düğün yaptı
da o kızı delikanlıya verdi.
“Sağlıcakla kalın!” dedi de o
zengin adam, Kırım’a döndü
geldi.
327

4) Sultаn Mamut. 4) Sultan Mahmut


1 Sultаn Mamutnuñ Sultan Mahmut zamanında
zämаnındа Istаmbuldа Хırsız İstanbul’da hırsız çoğalır, her
çoq oldu, һär kün оn, оn bäş äw gün on, on beş ev dükkân
аçılа, tüqân аçılа. Sоñrа acäm soyulur. Sonra Acem(İran)
5 pаdışаsı sultаn Mamutqа dii-ki: padişahı Sultan Mahmut’a der
sän naslı sultаn Padişa sän. ki:
Säniñ ayğırlаrıñ säsіndän bіzіm - Sen nasıl sultansın,
baytаllаrımız іş tаşlay. Sоñ padişahsın? Senin aygırlarının
sultаn Mamutqа bu laqırdı bäk sesinden bizim erkek atlarımız
10 küç kälä. Sоrа sultаn Mamut bırakıyor.
rаzboynıq taqımı kiyä аrqаsına. Sonra bu söz Sultan
Bir kün yarı käçädä bir täümätli Mahmut’un çok gücüne gider.
yär war ämiş о yärgä gіttі Sultan Mahmut eşkiya
yаñğız. Wаrdı qulaq urdu-ki bir kıyafetlerini takımı sırtına giyer.
15 tаrаptаn bir sızğırlıq çıqtı, bir Bir gün gece yarısı tühmetli bir
tаrаptаn bir sızğırlıq dаһın çıqtı. yer vardır, o yere yalnız gider.
Bir tаrаptаn bir sızğırlıq dаһın Varır kulak kabarttı ki, bir
çıqttı. Käçä qаrаnnıq sızğırа taraftan bir ıslık duyar, bir
sızğırа bir birіnіñ yаnına käldilär. taraftan bir ıslık daha duyar. Bir
20 Sоñ sultаn Mamut dаһın taraftan bir ıslık daha çıkar.
sızğırdı. Sultаn Mamut bu üç Gece karanlıkta ıslık çala çala
хırsızıñ yanına bаrdı, bulаr birbirlerinin yanına gelirler.
dädilär bir üç аdаm dört bolduq Sonra sultan Mahmut da ıslık
sän naslı аdаmsın? Аdıñ nä dir? çalar. Sultan Mahmut bu üç
25 dädilär. Bänіm аdım Mamut tur, hırsızın yanına varır. Bunlar:
dädi. Sänіñ nä maräfätiñ wаr? -Biz üç adamdık dört olduk,
dädilär. -Bаştа sіz söyläñіz sіzіñ sen kimsin? Adın nedir? Derler.
nä maräfätiñіz wаr sоñ bän dä -Benim adım Mahmut, der.
söläym. Birsі dädi-ki: bän doğru -Senin ne marifetin var?
328

30 хırsızlıqqа wardıqtа äw sаbısı Derler.


warmı yоqmı män bilirіm оnu, -Başta siz söyleyin sizin ne
dädi. -Sänіñ nä maräfätiñ wаr? marifetiniz var, sonra ben
birsіnä dädi. -Män dädi qаpudа söyleyeyim.
köpäk olsun qаraw(u)l olsun Birisi der ki:
35 oqurda üfürürüm yuхlаp qаlır. - -Ben doğruca hırsızlık için
Sänіñ nä maräfätiñ wаr? dädi gittiğimde ev sahibi var mı, yok
üçünçіsіnä. O dädi-ki: bir mu onu ben bilirim.
qаpunuñ kiltіnä firäñkinä äl -Senin ne marifetin var?
ursаm аçılır, dädi. Sоñrа nä der, birisine.
40 maräfätіñ bаr? dädilär sultаnğа. -Ben kapıda kopek olsun,
Mäniñ, dädi, äki maräfätim wаr, muhafız olsun okur da üflerim
dädi. Nädir? dädilär. -Käçä bir uyuyup kalır.
аdаmnı körsаm, bіñ аdаm іçіndä -Senin ne marifetin var? der
olsа оnu tаnırım. Bir maräfätim üçüncüsüne.
45 bu dır sіz хırsızlıq ätip tutulsаñız O der ki:
älgä tüşüp, män pаrmаğım -Bir kapının kilidine el
kötärіp braqıñız däsäm brаqırlаr. vurursam açılır.
Sоrа dädilär-ki: sän bіzgä bäk Sonra “ne marifetin var?”
yaracaq аdаmsın, dädilär. Sänі derler sultana.
50 аyaqtаşlıqqа qаbul ättіk. Aydа -Benim iki marifetim var.
bügün bаrayq sultаn Mamutnuñ -Nedir? Derler.
äwin bаsayq! Sultаn Mamut -Gece bir adamı görsem,
dädi: ä аyaqtаşlаr sänіñ аdıñ nä bin adam içinde olsa onu
dir? - Mänіñ аdım Аmät. - tanırım. Bir marifetim de budur:
55 Närädä turаsın? sän? dädi. - Siz hırsızlık edip ele düşüp
Män fälan аmаmdа turаm, dädi. tutulsanız, ben parmağımı
Öbürüsün dän surаdı; аdıñ kaldırıp bırakınız, desem
nädir? dädi. - Mäniñ аdım Musа- bırakırlar.
dır, dädi, män fälän çаrşıdа Sonra: “Sen bize çok
60 аyaqqa tіkärmän dädi. yarayacak adamsın. Seni yol
329

Üçünçüsündän surаdı sänіñ arkadaşlığına kabul ettik. Haydi


аdıñ nä dır? dädi. Mänim аdım bugün gidelim Sultan
Yaqup, dädi. -Närаdä turаsın Mahmut’un evini basalım.”
sän? dädi. Män fälan аdаmnıñ Derler.
65 baqçаsındа sädöwnіk män dädi. Sultan Mahmut: E
Aydа yа аllа bаrayıq sultаn arkadaşlar, senin adın nadir?
Mamutnuñ äwin bаsayq! dädi. Der.
Şindi dördü wardılаr. Dоğru -Benim adım Ahmet.
wаrdılаr sultаn Mamuduñ äwinä. -Nerede çalışıyorsun sen?
70 O äwdä saabı bаrmа bilіr аdаm -Ben falan hamamda
dädi bügün sаabı äwdä yоq çalışıyorum, dedi.
dädi. Öbürüsü qаrawl yuхlаttı Öbüründen sorar: “Adın
doğru yürdülär. Sultаnıñ nedir?”
qаpusunа wardılаr. Äl urdu -Benim adım Musa’dır, ben
75 üçünçі аdаm qаpuyа qаpu falan çarşıda ayakkabı
аçıldı. Yürdülär. Sultаnıñ dikiyorum.
äwindaa dа yüktä yäñgil, qıymät Üçüncüsünden sorar:
аğır şiilärіn аldılаr. Aydа “Senin adın nadir?”
sultаndа bärabär yüklädi -Benim adım Yakup.
80 arqasına kittilär. Wаrdılаr -Nerede yaşıyorsun sen?
däñiznіñ yаnındа bir büyük quyu -Ben falan adamın
yаpmışlаr аlıp kälgän şiilärіn şu bahçesinde bahçıvanım. Haydi
quyunuñ іçіnä braqtılаr. Sоrа ya Allah gidelim sultan
dädilär-ki: yаrın ахşаm kälir bu Mahmut’un evini basalım, der.
85 mallаrı pay ätärmіz dädilär. Sоrа Şimdi dördü yürürler. Doğru
dаrıldılаr, här käz yär yärіnä varırlar sultan Mahmut’un
wardılаr. Sultаn Mamuttа wardı evine. O evde sahibi var mı
töşäändä yаttı. Sаbа oldu bilen adam; bugün ev sahibi
tахtınа çıqtı, оturdu. Wäzіr yok, der. Ötekisi muhafızı
90 wizаrа һäpsі yаnına käldilär. uyutur. Sultanın kapısına
Sоrа Sultаn Mamut оn bаşlаrа varırlar. Üçüncü adam kapıya
330

ämir ättі-ki: fälan yärgä warıñız el vurur, kapı açılır. Yürürler.


fälan аdаmnı kätіrіñіz! dädi. Sultanın evinden yükte hafif,
Gäcä аyaqtаş olаn üç аdаmnı pahada ağır şeyleri alırlar.
95 kätirdilär Padişa dädi mänі Haydi sultan da beraber sırtına
tаnıysіz mı? dädi. -Yоq şäwkätli yükler, giderler. Varırlar,
pаdışаm bіz sänі naslı tаnıyq? denizin yanında büyük bir kuyu
dädilär. Sіz tаnımаsаñız män yapmışlar, alıp geldikleri şeyleri
sіznі tаnıymın, dädi pаdışа. Sіz bu kuyunun içine bırakırlar.
100 bu käçа Mamutman ayаqtaş Sonra: “Yarın akşam gelir bu
bolmаdıñız mı? Sultаnnıñ malları pay ederiz.” derler.
äwlärіn аçıp bоş äwlärdän Dağılırlar, herkes yerli yerine
şiilärnі tаşıp аlmаdıñızmı? dädi. varır. Sultan Mahmut da gelir,
Fälan yärdä quyuğа yatağına yatar. Sabah olur,
105 brаqmаdıñızmı? dädi. Sоrа о tahtına çıkar oturur. Vezir ve
хırslаr şаştır, nä däyäcään diğerleri yanına gelir. Sonra
bilmädilär. Sultаn Mamut dädi-ki: sultan Mahmut on başılara;
sіzmän ayaqtаş bolğan falan yere varın falan adamı
mänmän, dädi. Täübä ätiñіn bir getirin, diye emreder.Gece yol
110 dаһа хırsızlıq yаpmaycaañızğа, arkadaşı olan üç adamı
män sіznі аzаt ätärіm. Sоrа olаr getirirler. Padişah:
täübä ättilär, waz gäçtilär -Beni tanıyor musunuz?
хırsızlıq ätmädilär. Sоrа sultаn Der.
115 Mamut quyuğа аdаm yіbärdi, -Yok şevketli padişahım biz
quyudа bolğan хırsızlаp аlğаm seni nasıl tanıyalım? Derler.
şäylärnі аndа qazmaa tаşıtıp -Siz beni tanımasanız da
аldı. Äsäp ättilär, säkiz mulyоn ben sizi tanıyorum. Siz bu gece
120 mal çаlmışlаr һäpsіn qаznağа Mahmut ile yol arkadaşı
zаpt ättilär. Sоñrа о хırsızlаrğа olmadınız mı? Sultanın evlerini
aylıq bаğlаdı aydа yüzär ğuruş açıp boş evlerden taşıyıp
sämäyіstwаsımаm аşаmаa. almadınız mı? Falan yerde
125 kuyuya bırakmadınız mı? der
331

padişah.
Sonra o hırsızlar şaşırırlar,
ne diyeceklerini bilemezler.
130 Sultan Mahmut der ki:
-Sizinle yol arkadaşı olan
bendim. Bir daha hırsızlık
yapmayacağınıza, tövbe edin,
135 ben sizi azat edeyim.
Sonra onlar tövbe ederler,
vaz geçerler, hırsızlık etmezler.
Sultan Mahmut kuyuya adam
gönderir, kuyuda olan çalınıp
alınan şeyleri orada kazarak
taşıttırır. Hesap ederler, sekiz
milyon mal çalmışlar, hepsini
hazineye kaydederler. Sonra o
hırsızlara ayda yüzer kuruş
sämäystwası yemek için aylık
bağlar.
332

10. QARA- SU BAZAR 10. KARASUBAZAR


1) Ädigä. 1) Edige
1 Waqıtı іlän bіr Çuğalıq qаn Vaktiyle bir Çugalık han
оlmuş. Оnuñ dа quşçusu оlmuş, varmış, onunda kuşçusu
іç оnuñ quşundаn kіmsädä varmış. Onun kuşundan hiç
оlmаmış. O Çuğalıq qannıñ kimsede yokmuş. O Çugalık
5 quşçusu bіr çіft cımiirtqа hanın kuşçusu handan gizlice
qırslаmış qandаn gіzläy bir çift yumurta çalmış,
Tоqtаmış qаnа wärmіş Çuğalı Toktamış Han’a vermiş. Çugalı,
quş görmüş-kі оnuñ kuşu görmüş ki, onun benzeri
zaw(u)tundа Tоqtаmış qаndа Toktamış Han’da böyle
10 şäwlä quş ämіş. Аçuulаndı kuşmuş. Benim kuşumdan ona
mäniñ quşumdаn kіm wärdі оñа kim verdi, diye sinirlendi. Sonra
däp. Sоñrа duydu-kі; quşçusu fark etti ki, kuşçusu Ali Kart
wärmіş Älі qart. O qartındа bіr vermiş. O ihtiyarın da bir tane
dänä oğlan äwlаdı war ämіş. Nä erkek evlâdı varmış. Han, Ali
15 waqıt qаn duydu Älі quşçu kuşçunun çaldığını, verdiğini
qırslаmış о wärmіş, tuttu onu fark ettiği zaman, onu yakaladı,
qan äki közünü mіl ätti. Ämir iki gözüne mil çekti. Emretti,
äylädі, kötürdü, bu ķor quyuyа götürdüler; bir kuyuya
аtа wädilär. Wä çoq zаmаn kіttі atıverdiler. Ve uzun zaman
20 Älii quşçudаn qalğаn çоcuq оn geçti. Ali kuşçudan kalan
säkiz yаşınа käldi, dämäk. Bіldі- çocuk, on sekiz yaşına geldi.
kі bаbаsınıñ gözünü mіl çäkmіş, Anladı ki, Çugalı Han babasının
bаbаsın quyuğа аtmış Çuğalı gözüne mil çekmiş, babasını
qаn. O çоcaq öylä äsäp ätti-kі: kuyuya atmış. O çocuk öyle
25 män dä bänіm bаbаmı öldürän düşündü, ben de benim babamı
Çuğalı qanı män dа аqındаn öldüren Çugalı Han’ın
gäläym! dädi. Bu cäwаbını bіr hakkından geleyim, dedi. Bu
333

dоstunа dämіştі. O dоstudа ätäk fikrini bir dostuna derti. O dostu


аstındа qаnа bäyan ätti. Оlmаq da gizlice hana açıkladı.
30 gäräk oldu: nä о çоcuğu Olması gereken oldu, o çocuğu
öldürmäk käräk. Çоcuğа öldürmek gerek. Çocuğa
bäñzäyän çоcuqlаr çоq ämіş, benzeyen çocuklar çokmuş,
оnuñ yärіnä bаşqаsın onun yerine başkasını
öldürmäym, dädi. Çоcuğuñ аdı öldürmeyeyim, dedi. Çocuğun
35 Ädigä ädi оnu kіmsä bіlmästän. adı Edige idi. Onu kimse
Qan çоq аdаmlаrı cığdı аncısа bilmiyor. Han, bir sürü adamı
rämіl аtаrdı bіr kіmsä bulаlmаdı. topladı, ancak fal bakacak bir
Äşіttі-kі: bіr wäläyättä bіr cıraw kimse bulamadı. İşitti ki, bir
war ämіş оl onu bilir ämіş ğаyät vilâyette bir falcı varmış, o onu
40 rämіlcі ämіş. Аdını Sıprа cıraw bilirmiş; gayet iyi bir falcıymış.
därlär ämіş bilir äsä о bilir Adına Sıpra Cırav derlermiş,
dämişlär. Şu sa’ät Çuğalı qаn bilirse o bilir derler. O saat
аtlı qоydu yоlа. Bu yandаn аtlı Çugalı Han, yola atlı çıkardı. Bu
kіttі о yandаn о Sıprа dägän taraftan atlı giderken, öbür
45 Cıraw gändіsіnіñ qısаyaqlısınа taraftan da o Sıpra denen Cırav
dädi-kі: kendi karısına dedi ki:
«Qıblа tаrаf yanındаn “Kıble taraf yandan,
cäzа yоqlu аt mіnip, Bakır ayaklı ata binip,
sıptay süürü börk kiyin, Sipsıvri börk giyip,
50 qıl quyruğunu çаrt tüyüp Kıl kuyruğunu sıkıca
Sıprа dägän cırawğа düğümleyip.
аtlı kіşі-gälä dіr». Sıpra denen Cırav’a,
Sıprа dägän cırawnuñ Atlı kişi gelmektedir.”
аtа mіnär аlı yоq, Sıpra denen Cırav’ın,
55 mіnsä tüşär аlı yoq, Ata binecek hâli yok,
butа bilän bälіn buudurğаn, Binse de inecek hâli yok,
uuаlаmаn caqlаrını İpek kumaş ile belini
uudurğаn, sıktırmış,
334

tіşlärіnі аl yіpäkmän Zehirle yanaklarını


60 sırdırğаn, oğdurmuş,
аrışqa siyät tаqtırğаn, Dişlerini al ipek ile sıktırmış,
аrаbаyа güllär töktürgän, Dingile süs taktırmış,
äki bоz аt cäktіrgän, Arabaya güller döktürmüş,
Sıprа dägän cırawnu İki boz at koşturmuş,
65 ändі аlıp kіttilär, Sıpra denen Cırav’ı,
tör bаsındаn cär bärdi, Artık alıp gittiler,
ämän tüplü sar’ayaqman Baş köşeden yer verdi,
üş tоstаğаn bаl wärdi, Dibi meşe olan sarı
bаl büürägä tüşkän sоñ, kadehle,
70 çаlа bоrlu bоlğan sоñ, Üç bardak bal verdi,
üylä namаz qışğаn sоñ: Bal içkisi böbreğe indikten
ay pаdışаm! ay qаnım! sonra,
ayt däp-tä qоymaysın, Biraz sarhoş olduktan
aytmаğа dа mänim sonra,
75 süürü dilim gälmädir, Öğle namazını kıldıktan
aytmаsаmdа оlmаcаq, sonra,
аrğı uldаn bärgі ul, Ay padişahım! Ay hanım!
quruq yоllаr şu ul, Söyle deyip bırakmıyorsun,
kök аlаlı yılqıñnı Söylemeye de benim
80 quuаlаp kіtär şu ul, Sıvri dilim uymuyor,
Аru kädäy tutаyıñ, Söylemesem de olmayacak,
közü kädäy sıluwuñ Oradaki oğuldan buradaki
dіzdän uslаr şu ul, oğul,
Sıprа Cıraw bunu dädi Kurak yollarda o oğul,
85 päşmаn ätti. Şu qаnı bіr Kır benekli atları,
mаqtaym dädi; bälkі şu оolаnnı Kovalayarak gider o oğul,
öldürmäs, dädi: Güzel ozanı tutatım,
Äläwkä qаndаn аlaybı, Gözü ozan Sıluv’un,
yanğız qаndаn bulaybı, Dizden tutar o oğul,
335

90 аltmış äki qаn kördüm, Sıpra Cırav bunu dedi,


özäñgіsі оymа аltın, pişman oldu. Şu hanı bir
bіr örmäsі bіñ аltın, öveyim, bekli o çocuğu
onu körgän qаrtmаn män, öldürmez, dedi:
üç yüz tоqsаn yаştа-man, Elevke Handan böyle mi?
95 ötrük dägil tаstаmаn. Yalnız handan böyle mi?
Оl waqıtnıñ ökümündä Altmış iki han gördüm,
оlаnnıñ bіr dоstu wаr ämіş wаrdı Üzengisi oyma altın,
оğlаnа dädi. Оğlаn mіndі bіr аtа, Bir örmesi bin altın,
qаçtı. Аrdındаn oğlannıñ bіr Onu gören yaşlı benim,
100 cаndаn säwär dоstu wаr ädi onu Üç yüz doksan
yіbärdilär. Wаr аldаt tа kätіr! yaşşındayım,
burаyа. Оğlаn аrdındаn kіttі, bіr Yalancı değil dürüstüm.
аz yaqın wаrdа dа baqırdı. O zamanın hükmünde
Canbay: çocuğun bir dostu varmış,
105 Qaytsana Ädigä qaytsаnа, gitmiş o çocuğa söylemiş.
аtıñnıñ bаşın tаrtsаnа, Çocuk bindi bir ata, kaçtı.
qаn Sultanа sözüñ aytsаnа, Ardından çocuğun bir yürekten
qаnım Sultanım sаñа, sevdiği bir dostu vardı, onu
Atägі yäñі sоm аltın, gönderdiler. Git, kandır da getir
110 bіr körmäsі biñ аltın, buraya. Çocuğun ardından gitti,
alqa rawqа tоn wärädir! biraz yaklaşınca bağırdı:
kіisänä, Canbay: Dönsene Edige
Ädigä: dönsene,
Qaytmamdа Cаnbay, Atının başını çeksene,
115 qaytmаmdа, Han Sultan’a sözünü
аtımnıñ bаşın tаrtmаmdа, söylesene,
qan Sultanа sözüm Eteği yeni som altın,
aytmаmdа. Bir görmesi bin altın,
Mаñа ätägі yäñі sоm аltın, Al kaftan veriyor, giysene!
120 bіr körmäsі bіñ аltın, Edige: Dönmem de Canbay
336

аlqa rawqа tоn wärsädä dönmem,


kiimämdä. Atımın başını çekmem,
bоynumа çіiqan çıqqаndır. Han Sultan’a sözüm
Cаnbay: söylemem,
125 Qaytsana Ädigä qaytsаnа! Bana etği yeni som altın
аtıñnıñ bаşın tаrtsаnа! Bir görmesi bin altın
qаn Sultanğа sözüñ Al kaftan verse de giymem,
aytsаnа! Boynumda çıban çıkmıştır.
Qаnım sultаnım sаñа, Canbay: Dönsene Edige
130 sаlаrı оnuñ sаltаnday, dönsene!
sawrusu ülkän qаrа Atın başını çeksene,
töbädäy, Han Sultan’a sözün
аyаğı äräk, mоynu täräk, söylesene!
аt wärädir mіnsänä! Hanım sultanın sana,
135 Ädigä: Sırtr onun gibi
Qaytmamdа Canbay Sağrısı büyük kara tepe
qaytmаmdа, gibi,
аtımnıñ bаşın tаrtmаmdа, Ayağı uzun, boynu ağaç,
qan sultаnğа sözüm At veriyor binsene!
140 aytmаmdа. Edige: Dönmem Canbay
Оşu yärdän kätärmän, dönmem de,
Çuğаlı qаnğа cätärmän, Atımın başını çekmem de,
Çuğalı qаn mаñа qоl wärsä, Han Sultan’a sözüm
Aq tа’аlа cоl wärsä söylemem de,
145 qаçаndа Tоqtаmış qаnıñ Bu yerden giderim,
ayağı mısaqar ätärmän. Çugalı hana yetişirim,
Çugalı han bana el verirse,
Hak Taala yol verse,
Kaçınca Toktamış Han’ı,
Herkese maskara ederim.
337

2) Fuqаränіñ Oğlu. 2) Fukaranın Oğlu


1 Bir waqıttа war ämiş bir Bir zamanlar bir fukara
fuqаrä olur, fuqаränіñ bir oğlu varmış, fukaranın bir oğlu
olur, olur аmmа bir аz aqılnan varmış, varmış ama biraz
zаyа olur. Аlа bir çuwаl älinä kitä akıladan yoksulmuş. Eline bir
5 ämiş, äwlärіn аrdıdа оbа bаr çuval alıp gidiyormuş, evlerinin
ämiş. Оbanıñ üstündä durаr arkasında ova varmış. Ovanın
ämiş, durаr ämiş pаdışаnıñ qızın üstünde dururmuş, dururken
körmüş, аşıq olur. Kälmіş padişahın kızını görmüş, âşık
babanıñ äwinä dämiş: bаbаm olur. Babasının evine gelmiş:
10 ömür olsа bir qudalıq ät mañа! - Babam ömrün olursa bir
pаdışаnıñ qızın аlayım. Bаbаsı dünürlük et bana! Padişahın
dädi: bizä wärmäz bаlаm, dädi. kızını alayım, der.
Bіz fuqаrä ol pаdışа. Qoyа Babası:
wärmädi bаbаsı yа gändim - Bize vermez evlâdım. Biz
15 аtаrım yа аlırsıñ maa bu qıznı, fukarayız, o padişah, der.
dädi. Kittі bаbаsı pаdışаnıñ Babası izin vermedi; o, “ya
qаpusunuñ ögünö wаrdı. Gördü kendimi atarım ya alırsın bana
bunu tахttаn pаdışа, dädi: nä bu kızı” dedi.
durа bu fuqаrä burаdа? dädi, Babası gitti padişahın
20 surаñız! biliik dädi. Gäldi kapısının önüne vardı. Padişah
sоrdulаr: nä durаsın burаdа? bunu tahttan gördü:
Аllаnıñ ämrіnän päyğаmbarıñ -Ne duruyor bu fukara
qawilämän gäldim burаyа burada? Sorun, öğrenelim,
оğlumа pаdışаnıñ qızın іstiimän, dedi.
25 dädi. Gädilär pаdışаnıñ аdаmlаrı Gelip sordular: “Ne
ayttılar: о pаdışаnıñ qızın іstäy duruyorsun burada?”
oğlunа. Şindi padı äşіttі bunu. O - Allah’ın emri, peygamberin
bir fuqarä olsа män bir Padişa kavli ile geldim buraya, oğluma
338

olsаm äç tіyärmi mänim qızım padişahın kızını istiyorum, dedi.


30 оñа, dädi. Ä yаzı olsа kim bilä о Padişahın adamları geldiler,
fuqаränі çağırıñız mındа! dädi. söylediler:
Fuqаrä gäldi іçärі fuqаräyä dädi- - O, padişahın kızını oğluna
ki: mänіñ qаpumdan säniñ istiyor.
qаpuña warğan yoldа çоq аltın Şimdi padişah bunu duydu:
35 töşärsäñ sоñ wärіrim dädi. Аltın - O bir fukaradır, ben bir
töşämäyä olsаñ qız wärіrmäm padişahım, benim kızım hiç
sаñа, qırq kün mäülät, qırq değer mi ona? E kaderse kim
birіnçі kün dä bаşıñ cällаt. Şindi bilir, o fukarayı çağırınız
qаrt ağlay ağlay qayttı äwinä. buraya, dedi.
40 Çıqtı oğlu ögünnän. Nä bаbаm? Fukara içeri geldi, fukaraya:
dädi, qudаlıq yаptınmı? dädi. - Benim kapımdan senin
Bіzgä oğlum qırq kün mäülät, kapına varan yola çok altın
dädi оnuñ qаpusundan bizim döşersen, sonra veririm. Altın
qapusuna kälgän yolğa çäk аltın döşeyeceksen kızı veririm,
45 köpür olacaq, qırq birіnçi künü sana kırık gün mühlet, kırk
ätä olmаsаm bаşım cällаt birinci günde başın celladındır.
olacaq. Oğlаn bir çuwal аldı, Şimdi ihtiyar, ağlaya ağlaya
kittі, äwläriniñ аrdındа оbа bаr evine döndü. Oğlu önüne çıktı:
ämіş, ondan topraq toldurdu “Ee babam, dünürlük ettin mi?”
50 çuwаlı gäldi, şindi özünüñ -Oğlum, bize kırk gün
qаpusunuñ ögündä özünüñ mühlet, onun kapısından bizim
qаpusunnan çäktі tоpraq kapımıza gelen yola altın çekip
pаdışаnıñ qаpusuna ögünä köprü olacak, yapamazsan kırk
çäktі. Sаbа qаlqtı pаdışа, baqtı birinci gün başım kesilecek.
55 аltındаn köpür yapılmış. Fuqаrä Oğlan bir çuval aldı gitti,
dädi-ki: ämdi qaraym dügün evlerinin arkasında oba varmış,
bаşlаnsın. Gäldi fuqаrä. Säläm oradan çuvalı toprak doldurdu
wаrdi tämana ättі köprüñ аzır geldi, şimdi kendinin
dädi. Ämir olsа dügün bаşlаtayq! kapısından padişahın kapısına
339

60 Padişa ämіr ättі cаmаğatına kadar toprağı çekti. Sabah


bаşlаnsın dügün! dädi. Kittilär padişah kalktı, baktı altından
çаlğı tаrttılаr, kätirdilär. Qırq kün köprü yapılmış. Fukara, hadi
qırq käcä toy bаşlаdı. Pаdışаnıñ bakayım düğün başlasın, dedi.
65 qızı fuqaräniñ оğluna tüştü. Geldi fukara. Selam verdi,
temennâda bulundu; köprün
hazır. Emir verirseniz düğünü
başlatalım, dedi. Padişah
70 cemaatine emretti, başlasın
düğün, dedi. Gittiler, çalgı
taşıdılar getirdiler. Kırık gün
kırk gece toy başladı.
Padişahın kızı fukaranın oğluna
düştü (kısmet oldu).

3) Fаzın Hаrаmаn. 3) Fazın Kahraman


1 Bir waqıt ilän Noğay Bir zamanlar Nogay
һаrаmаnlаrından bir qаrt war kahramanlarından bir ihtiyar
ämiş, oña Fаzın һаrаman därlär varmış, ona Fazan kahraman
ämіş. Çоq yärlärä äl tutmuş derlermiş. Kendisi çok yerde
5 gändisі bir boydaq yіgit ämіş. çalışmış, bekâr bir
Çоq yärlärdän іstämişlär, qız delikanlıymış. Çok yerlerden
wärmäyä аlmamış. Вän gändi kız vermek istemişler, almamış.
säwdigіm аlırım dämіş. Wаqtı bir Ben kendi sevdiğimi alırım, der.
tаlay zäman kitmіş bir pаdışа: Bir zaman geçmiş, bir padişah:
10 äşіttіm, şu yіgіt qızımı istär іsä - İşittim, bu delikanlı kızımı
bän şuñа qızımı wärіr’dim, istese ben ona kızımı verirdim,
dämiş. Yіgіtä bäyаn ätmiş. O der.
340

yіgіt dämiş-ki: bän оnuñ qızını Delikanlıya bildirmiş. O


аlmam dämіş. Gändi gіbі fuqarä delikanlı:
15 tаpsаm аlırım dämiş. Bir aylı - Ben onun kızını almam.
zämаn kitmіş. Çoq dügünnärа Kendim gibi fukara bulasam
kitmіş säyir ätmіş, bälki gändimä alırım, der.
bir qız tаpаrım diiBulmamış. Bir Bir hayli zaman geçmiş.
yärdä äşіtmіş-ki: Аlı qаrt dägän Belki kendime göre kız bulurum
20 bir qаrt, оnuñ bir qızı wаr ämiş, diye çok düğünlere katılmış,
оnu istätmіş. Аlı qаrt dämiş-ki: ol seyretmiş. Bulamamış. Bir
nä qarаr dа һаrаmаm olur-ki yerde Alı ihtiyar denen bir
mänim qızını istätіr. Ol yіgіt ihtiyarın bir kızı olduğunu
qаbär cіbärdi-ki: nä qаrаrdа işitmiş, onu istetmiş. Alı ihtiyar
25 yigіtlik istäy mändän. Fаlаn der ki:
yärdä bir qawğа wаr ämiş оrаyа -O ne kadar kahraman
gälsä män оnuñ yіgіt olduğun oluyor ki benim kızımı istetiyor.
duyarım. O yigit şu sa’аt ämіr O yiğit haber göndermiş ki:
ätmiş аtını аyärlätmіş şurаyа - Ne kadar yiğitlik istiyor
30 yätmiş. Bаqаr-ki, bir käsäk qаlq benden?
durа. Äpіsі siläһіnän quşаnmış - Falan yerde bir kavga
durаr, çoq birі birіnän qawğa varmış, oraya gelirse ben onun
ättilär wіlаslı bir tаrаfı yäñdi. yiğit olduğunu anlarım.
І(İ)хrаrlаr yärіnä gälmіş ol qızı O yiğit o saat emretmiş
35 оñа wärdilär. Bir aylı ömür atını eyerletmiş, oraya yetişmiş.
ättilär. Аllаnıñ ämrіnän birär Bakmış ki bir grup halk duruyor.
äwlad doğdu. Аdını Mantuq Hepsi silahıyla kuşanmış
qoydulаr. Aylı bir оn säkiz, bekliyor, birbirleriyle çok kavga
yіgіrmä yаşınа о äwlаd gäldi. etmişler, velhasıl bir taraf
40 Bildi-ki: bаbаsı yigit ämіş. yenmiş. İkrarlar yerine gelmiş,
Bаbаsını çoq qırpаlаmışlаr. Män o kızı ona vermişler. Bir hayli
dä bu dünyadа bir yіgіtlik ätäyіm ömür geçirmişler. Allah’ın
dädi. Dахı ätmäyä dа waqıtı emriyle bir evlatları doğmuş.
341

olmаdı, bunu wardı cämа’аt Adını Mahtuk koymuşlar. Bir


45 іşqаyät ättі, bunuñ bаbаsı ğаyät süre sonra o evlat on sekiz,
bir һаrаman ädi. Bunuñ oğludа yirmi yaşına gelmiş. Öğrendi ki
һаrаman olsа käräktіr, tuttu, äpsі babası çok bahadırmış.
qаpаdılаr. Bir aylı üç bäş yıl yattı Babasını çok hırpalamışlar.
bir gündän bir gün bir çаsоvoy Ben de bu dünyada bir yiğitlik
50 dоstu war ämiş gäldi buñа yapayım, der. Yiğitlik yapmaya
bäyаn ättі: Mantuq, dädi, sаñа da vakti olmamış; cemaat bunu
aytаrım pаdışadan gäldi färmаn şikâyet etmiş. Bunu babası
oquldu qa’ät sän sіbirä gayet kahraman idi. Bunu oğlu
kidäcäksіn, bügün däürаn! dädi. da kahraman olsa gerektir
55 Mantuq qаpаdaq çаsаvоyu deyip tutmuşlar, kapatmışlar.
urаyа çıqtı bäşäw dägil оnaw dа Uzun süre, üç-beş yıl, yatmış;
dägil yіgіrmі bäşіn yumuruqnän günlerden bir gün çasovoy
uracаqtа. O waqıttа Mantuq dostu varmış, gelmiş buna
aytаr: biyaz іtnіñ künnärindä qıl bildirmiş:
60 cаrawlаp qаrаğıman, bu qırıma - Mantuk, sana söylüyorum
bir äygіlik аrаğıman şu qırımğа padişahtan ferman geldi, kağıt
bir äygilіk bulmağan sоñ är okundu, Sibir’e gideceksin
Çоrаday oynağımаn. bugün, davran!
Mantuk, çasovoy’u vurmak
için kalktı kapatacak, beşer
değil, onar değil, yirmişer
yumrukla vuracaktı. O zaman
Mantuk:
-Beyaz köpeğin günlerinde
kıla idman yaptırıp gözleriyle,
bu Kırım’a bir iyilik rakısıyla. Şu
Kırım’dan bir iyilik bulmadıktan
sonra yiğit Çora gibi oynağıyla.
342

4) Däwä. 4) Deve
1 Däwänіñ birіnä bir çоq yük Devenin birine çok yük
qoymuşlar ol däwä оğrаmış koymuşlar, o deve çamura
çаmurа, qırа wаrdıqtа аyаğı batmış, kıra vardıklarında ayağı
tutmаmış wä о qаdar tutmamış ve o kadar dövmüşler
5 kätäkilämişlär-ki wа аslı аyağı ki ayağı tutmamış yıkılmış.
tutmаmış, yıqılmış. Sоñrа Sonra bir kişi deveden sormuş:
däwädän bir kimsä surаmış. -Deve yokuş ne kadar kötü
Naslı däwä yoquş fäna аyağıñ ayağın tutmadı, iniş nasıldır?
tutmаdı, äniş naslı dır? dämіş. Deve:
10 Däwä aytа: şüyük mänim -Şu yük benim sırtımda
sırtındа war äkän äkisі bir varken ikisi bir boktur, der.
bоqtur, dämіş.

5) Аmаl. 5) Hamal
1 Bir waqıtı іnän Istаmbuldа Vaktiyle İstanbul’da bir
bir аmаl war ämiş, bir gündän bir hamal varmış, günlerden bir
gün bir yäһudünüñ bir dänäsі gün yahudilerden bir tanesi
gälmіş, аmаl yük kötärämіsіn? gelmiş:
5 dämіş! -Bäülä äfändim kätäräym -Hamal, yük taşır mısın?
dämiş. Kötürmіş yügünü bаşına. der.
-Gördüñmü yükümü? dämiş, -Efendim böyle kaldırırım,
sаñа pаrа wärmäm dämiş, sаñа der yükünü başına kaldırmış.
dünya üç cäwаp ögrätärіm -Gördün mü yükümü? Sana
10 dämіş. O аmаl qayl olur. Аlmış para vermem, sana dünya için
yükü аrqаsına, kitmіş üç öğüt öğretirim der.
343

yäһüdünüñ аrdından. Kötärmіş O hamal ikna olur. Almış


äwіnä yäһüdünüñ äwinіñ qırq yükü sırtına, gitmiş yahudinin
аyaq märdwänі war ämіş. Оn arkasından. Evine taşımış,
15 dänäsіnä аmаl çıqmış. Toqtа yahudinin kırk merdıveni
аmаl! dämiş yäһüdü, bir varmış. On tanesine hamal
cäwаbım bu dır: nä аç toqtаn äyі çıkmış:
dir däsälär, ınanma! Оn аyaq -Dur hamal! Bir öğüdüm
dаһı çıqtı аmаl. Yäһüdü dädi-ki: vardır, der yahudi: “Aç, toktan
20 yаyаn аtlıdan äyі-dir däsälär iyidir deseler inanma!”
ınanma! Оn аyaq dаһı çıqtı On basamak daha çıkmış
аmаl. Tоqtа! dädi yäһüdü, hamal. Yahudi:
fuqаrä zäñgindän äyi dir däsälär -Yayan atlıdan iyidir deseler
ınanma! Yäһüdü dа üç inanama!
25 cäwаbıdan täkmіl ättі. Baqаyıq On basamak daha çıkmış
аmаl nä ayttı. Аrqаsındäki yükü hamal.
bоşаdı yіbärdi аşаyа yäһüdü Dur, der yahudi; “fukara
tuttu saqalı bаşlаdı bağırmаyа. zenginden iyidir derlerse
Аmаl dädi-ki: nä bağırаsın? war! inanama!”
30 baq-ki, ägär şu bänіm аşаyа Yahudi üç öğüdünü vermiş.
cіbärdigі yükümüñ içindä bir Bakalım hamal ne söylemiş.
dänä sаq qаldı däsälär sändä Arkasındaki yükü boşaltmış,
ınanma! Ä аmаl nä üçün bu іşi aşağıya göndermiş. Yahudi
ättіñ maña? -Nä üçün ätmäym sakalını tutmuş, bağırmaya
35 sаñа, bir gün bädawа başlamış. Hamal der ki:
dögündürdüñ bаñа, üç cäwаb -Ne bağırıyorsun? Git bak,
ayttıñ bаñа üçündä dädiñ eğer benim şu aşağıya attığım
ınanmа. Ayttığı cäwаblаrıñ yükün içinde sağlam kaldı
іçindä baqtım äç dоğru aytmаdıñ derlerse inanma!
bu zulumluğu mändä ättіm sаñа. -E hamal, ne için bu işi
yaptın bana?
-Ne için etmeyim sana,
344

bana bir gün bedava iş


yaptırdın, üç öğüt verdin bana
üçünde dedin inanma!
Söylediğin cevapların içinde
baktım da hiç doğru
söylemedin, bu zulmü ettim ben
de sana.

6) Çіngänä. 6) Çingene
1 Waqtı іnän bir çіngänä Vaktiyle bir çingene çok
çoq pаrа qazanmış, buqаrа para kazanmış, bukara
tärіsіndän kürk kiimіş, boynuna derisinden kürk giymiş,
аltın sаһаt taqmış, bаşına boynuna altın saat takmış,
5 buqarа tärіsіñdän qаlpaq başına bukara derisinden
kiimіş, аyağındа qаlоştа çızmа kalpak giymiş, ayağına qaloşta
kiimіş. Bir fuqаrä müsülman çizme giymiş. Bir fukara
tаtаr ämiş, kitär özünüñ müslüman Tatar varmış, kendi
yolunan. O çіngänä dämiş-ki: yolundan gidermiş. O çingene
10 iştä bulаrıñ sоñu yoqtur, der ki:
dämіş. O fuqаrä tаtаr о cäwаbı -İşte bunların sonu yoktur.
äşitmіş, aylаnıp dämiş-ki: män O fukara Tatar bu sözü
dün bir tüş kördüm, dämіş, işitmiş, dönüp der ki:
ölgänіmі gördüm dämiş, аllа -Ben dün bir rüya gördüm,
15 mänі cänätä yіbärmіş, sоn öldüğümü gördüm, Allah beni
mäni cänätä qoymаdılаr. Nä cennete göndermiş, sonra beni
üçün qoymaysız? dädim. O cennete koymadılar. Ne için
waqıttа dädilär: cänättä yär koymuyorsunuz, dedim; o
yоqtur. Mınа аçаyın qаpuyu, zaman: “Cennette yer yok, işte
20 dämiş: ınanmаsаñ, bаq! açayım kapıyı, inanmazsan
345

dämіş. Baqtım-ki: cänätіñ cämі bak!” dediler. Baktım ki


yärі dolmuş. Аmаl kim dir cennetin her yeri dolmuş.
däsаñіz, bir käsäk аrqаsındа Hamal kimdir deseniz, bukara
buqаrа tärіsіndän kürk, derisinden bir parça kürk
25 аyağındа qаlоşı çızmа sırtında, ayağımda kaloşı
bаşındа buqara tärіsіndän çizma, başında bukara
qаlpaq bir käsäk zäbällа derisinden kalpak giymiş
аnnаrdа tаtаrа yär qаlmаmış, zebelllâ, onlardan Tatara da yer
аnnar zаft ätmіşlär. kalmamış, onlar zapt etmişler.

7) Äskicіnіñ Qаrısı. 7) Eskicinin Karısı


1 Waqtıñ ökümündä bir äskici Zamanın birinde bir eskici,
bir qız аlmış, yigіrmä bäş yıl bir kız almış; yirmi beş yıl
ömür ätmiş, üç bäş äwlаt olur, yaşamışlar, üç-beş evlatları
yіgіrmä bäş yılа qadar şu qаrısı olur, yirmi beş yıl kadar bu
5 оnu-man barabar yämäk karısı onunla yemek yememiş.
yämämiş. Bir gün käyfі gälmіş о Bir gün o eskicinin keyfi gelmiş
äskicіnіn, dämiş-ki qarısınа: karısına der ki:
näçün männän bärabär yämäk -Niçin benimle beraber
yаmässіn? dädi. Qarısı dädi-ki: yemek yemiyorsun?
10 sän mänіm qоcаmsın. Män Karısı, ben seninle yemek
sänіñnän bärabär yämäk yemem, der.
yämäm. -Nä üçün yämässіn? -Niçin yemezsin? der.
dädi. -Оnuñ üçün yämäm-ki, -Sen benim kocamsın,
dädi, sän mäniñ qоcаmsıñ, аllа seninle beraber yesem Allah
15 rаzı görmäs sänimän bаrаbаr аş razı gelmez, senden sona
yäsäm, sändän sоñrа yäsämdä yesem de razıyım.
rаziim, dädi. Qocаsı çоq tacіbä Kocası çok denedi. Bir gün
sаldı. Bir kün yаtаr, uyur-dı, yatmış uyuyordu, karısı geldi,
346

gäldi qısаyaqlısı tutmuş qоcаsını kocasını bir dürtmüş. Kocası


20 bir burmuş. Qocаsı uyаnıq ädi uyanıktı, ses çıkarmadı;
ündämädi; baqayım şu qаrı bakayım bu kadın ne yapacak,
napacaq? dädi. Qarı dır qalqtı dedi. Karısı usulca kalktı,
usulcaq sаndığı аştı, şöylä bir sandığı açtı, şöyle ufak bir şişe
ufaq şіşä çıqardı іçіndä bir іlаç çıkardı, içinde ilaç varmış,
25 wаr ämіş, usulcaq аwuçunа usulca avcuna döktü, başına
töktü, bаşına sildi, är bir sаçı bir sürdü, her bir saçı bir ağaç gibi
ağaç kibіk oldu. Yаwаştаn oldu. Yavaştan kapıyı açtı, çıktı
qаpuyu аştı, çıqtı, kittі. Qocası gitti. Kocası, “Ya benim karıma
dädi-ki: yа mänіm qаrımа nä ne oldu? Gideyim ardından
30 oldu? Wаrayım аrdından bakayım!” dedi. O zaman ay
baqayım! dädi. Ol waqıt ay yаrıq yarım idi, baktı gördi ki, karısı
ädi bаqtı, kördü-ki qаrısı mezarlığa gitti; dün ölmüş bir
mäzarlığа kittі, dün ölmüş bir çocuk çıkardı, çocuğu
bаlа çıqаrdı, bаlаyı mäzarından mezardan aldı, çocuğun kalbini
35 аldı, yürägіnі аşаdı bаlаnıñ, yedi, gene mezarına koydu.
gänä mäzarına qoydu. Özü Kocası kendi arkasına döndü,
аrdınа qayttı qоcаsı, bu іşlärіn bu işlerin hepsini gördü. Çok
cämisіnі gördü. Bаşlаdı bäk korkmaya başladı, geldi
qоrqmаa, qаştı gäldi töşаgіnä yatağına girdi. Ardından karısı
40 girdi. Аrdındаn qаrısı dа gäldi. da geldi. Gene karısının
Gänä qarısınıñ gäldigіnі geldiğini duymamış farz etti.
duymаmış oldu. Qarısı аştı Karısı sandığı yavaşça açtı, bir
sändığı yawаş bir іlаç çıqаrdı, ilaç çıkardı, gen başına sürdü,
gänä bаşına sildi, äwälki qаrısı evvelki karısı oldu. Bu eskici
45 oldu. Sаbа turdu şu äskicі sabah kalktı, pazara gitti, bir iki
bаzаrа kittі, bir äki raqı іştі. rakı içti. Arkasından aramak
Аrdından qıdırıp оğul gäldi. için oğlu geldi:
Bаbаş ахşаmа nä аşаrıq? dädi. -Babam akşama ne yiyelim?
Wаr söylä oğlum anañа, sіçіr Dedi.
347

50 böräk bіşіrsіñ ахşаmа. Аskicі -Var anana söyle oğlum,


ахşаm wаrdı äwinä yämägі akşama siçir börek pişirsin.
qarısı kätirdi оrtаlığа, büyür Eskici akşam evine geldi,
хоcаm dädi. Хоcаsı ayttı-ki: karısı yemeği ortalığa getirdi;
yіgіrmі bäş yıl mänim män buyur kocacım, dedi.
55 barabar аşаmаdıñ, dädi, gäl Kocası dedi ki:
bügün bärabär аşаyq! dädi, -Yirmi beş yıl benimle
qаrısı dädi-ki: аşаmаm, dädi beraber yemedin, gel bugün
qocаsı dädi-ki: dünnі ölgän beraber yiyelim.
bаlаnıñ yürägіnі аşаdıñdа bu Karısı, yemem, dedi.
60 sіçіr böräk ondan äyi dägilmі? Kocası :
dädi. Qarı dädi-ki: qоcа sän оnu - Dün ölmüş çocoğun
dа duyduñmu? dädi. Gäl mındа kalbini yedin de bu siçir börek
qоcа, dädi, tışаrı çıqardı. ondan iyi değil mi?
Qocasına bir şаmаr urdu-ki, Karısı dedi ki:
65 qocаsı uyаndı, baqtı-ki nä äwlär -Sen bunu da öğrendin mi?
wаr nä bаlа war nä qаrı wаr. Gel buraya koca, deyip dışarı
Yіgіrmä bäş yıl о wälaattä çıkardı. Kocasına bir şamar
оtturdu аslı gändi wälaatını bilän vurdu ki, kocası uyandı, baktı
һіç kimsäyi bulmаdı. Bilmіş ki; evler var, ne bala var, ne
70 olsаm dädi, bän bu lаfı aytıp karı var. Yirmi beş yıl o
bаlаm çаğаmdan ayrılmаzdım, vilayette yaşadı, asla kendi
dädi. memleketini bilen kimseyi
bulamadı. Bilseydim bu lafı
söyleyip çoluğumdan
çocuğumdan ayrılmazdım,
dedi.
348

8) Ädigä. 8) Edige
1 Tоqtаmış qan Canbayğа Toktamış han Canbay’a
ayttı: şu yigitnіñ bаtırlığın bil! söylüyor:
şu yigit mаğа duşmаnlıq -Bu yiğitin kahramanlığını
ätäcäkmі? yоqsа dоstluq anla, o delikanlı bana
5 yigitlik ätäcäkmi? Yoq, dii, män düşmanlık mı edecek, yoksa
bilmäm, dii-Sän biläcäk kіşіnі dostlukluk, yiğitlik mi edecek?
biläsіn aytmağa, dіi. O Canbay, yok ben bilmem
zаmаndа Canbay ayttı: der.
Şulubaynıñ qızı wаr оnuñ аdı -Sen bilecek insanı
10 Tоmаlay Aruu, Qan äfändi biliyorsun, söyle bana, der.
Canbaynı оğа yоllаdı, Tоmаlay O zaman Canbay söyledi:
Aruuğа Cаnbay Qan qаbärіn -Şulubay’ın kızı var, onun
ayttı, dіi, O zаmаndа Tоlаmay adı Tomalay Aruu, dedi.
Aruu qаnğа käldі, dіi. Qan Han efendi Canbay’ı ona
15 äfändi mändän büyük bilіci kіşі gönderdi, Canbay, Tomalay
bаr, dädі. O kіm dіr? dädi, kі. Aruu’a, hanın haberini söyledi.
Аltındаn miilіk täştіrgän, O zaman Tonbalay Aruv hana
kümüştän täçäy qaqtırğаn, geldi:
sаmır tоn yаbılğаn, -Han efendi benden büyük
20 оtus qаnnıñ möörü bаr, falcı adam var, dedi.
аltı sunuñ boyundа, -O kimdir, dedi.
yüs toqsan yaşağan, Altından mülk deldirmiş,
аzuulаrı bоşаğаn, Gümüşten ____ kaktırmış,
о Sıprа cıraw bаr, dii, Samur kürk örtünmüş,
25 о оnu bilіr, dii Otuz hanın mührü var,
O zаmаndа qan aytа Altı suyun boyunda
Yanbayğa: Yüz doksan yıl yaşamış
Sän mänіñ Yanbaysın, Diş etleri boşalan
känägän yärnіñ оtusın. O Sıpra Cırav var, diyor.
349

30 Kär biänіñ sütüsün, O onu bilir, diyor.


käñäşіmniñ sаbısısın, O zaman han söyler
sän kätärsіn Yanbay. Yanbay’a;
Yаnbay bälin tаrtıp bоğdı, Sen benim Yanbayımsın,
dіi, Güneşli yerin otusun
35 аtınа Yanbay mіndі, diі, Koyu doru kısrağın sütüsün,
kälä yоrtа kättі, dіi, Danışmanımın reisisin,
оñа bаrıp yättі, dіi, Sen gidersin Yanbay.
qan qаbärіn аyttı, dіi, Yanbay belini çekip sıktı,
qаn qаbärіn aytqаn sоñ, der,
40 cıraw uşup turа käldі, dіi, Atına Yanbay bindi, der,
аñ аrbаsın yäktі, dii, Dört nala at koşturup gitti,
üstünä güllär töktü, dii, der,
Аltı suunuñn bоyundа, Ona varıp yetişti, der,
qоnа käçä yättі, dіi. Hanın haberini söyledi, der,
45 Cıraw qanğа kälgän sоñ, Han haberini söyledikten
Toqtamış аldınа çıqtı, dii, sonra,
Qoltuğunаn kiіrdі, dіi, Falcı ozan aceleyle geldi,
іşkі bаştаn yоl bärdі, dii, Av arabasını koştu, der,
kärägänі mоl bärdі, dii, Üstüne güller döktü, der,
50 оñ yаğındа bärdі bіr ayaq Altı suyun bayunda
sоl yağında bärdi bіr ayaq Kona göçe ulaştı, der,
cıraw оnu аldı, dii, Falcı ozan, hana geldikten
bаl аyаğın іştі, dii, sonra,
bаl börakkä tüştü, dii, Toktamış önüne çıktı,
55 börägі bаlğа pіştі, dii, Koltuğuna girdi, der,
çаlа bоrlu bоldu, dii Baş köşeden yol verdi,
Toqtamış qаn ayttı: dii, Geniş yer verdi, der,
Qoqub ulu bаtırmı Sağ yanından verdi bir
cırawsän maa aytçı! dii kadeh,
60 Cıraw qanğа ayttı:dii, Sol yanından verdi bir
350

Bäş yüs yаşаğаn qаn kadeh,


kördüm Falcı ozan onu aldı, der,
bäş yüs qаzаn аş kördüm, Bal içkisi kadehini içti, der,
аlımı sändän аz, ädі Bal içkisi böbreğe indi, der,
65 bärіmі sändän köp ädі. Böbreği bal içkisiyle pişti,
Оnu körgän qаrtınmаn, Biraz sarhoş oldu, der,
Siilаsаñ män sänіñ bіr Toktamıuş Han söyledi:
nоrtuñmаn, Kobuk oğlu yiğit mi?
ägаr mаğа sіlаmаsаñ Falcı ozan sen bana
70 bіr öläcäk qaartıñman. söylesene, der,
Mındа ötkän qаn yiindа Falcı ozan, hana söyledi,
bаtırnı sağа aytаmın der,
duşnаnı sаğа aytаmın. Beş yüz yaşamış han
Qan ayttı: gördüm,
75 sän ayt män bаlаbаn Beş yüz kazan aş gördüm
mäclis ätäym: Alması senden az idi,
Dört qan älі ocаq qаzdır! Vermesi senden çok idi,
sаksän dа ögüs soydur! Onu gören ihtiyarınım,
80 biñ qаndıl yaq qаnım! Ağırlarsan ben senin
bіñnі bіñgä qаt qаnım! bıyığının ucuyum
bіñ çаtır sаl qаnım! Eğer sen beni
altındаn аyаq: kätіr! dii, ağırlamazsan,
аltındаn skämbä aqkäl! dii Ölecek bir ihtiyarınım,
85 аndаñ sоñ tоlğaym! div Burada geçen han
Tоqtаmış qаrt bilän toplantısında,
skämbägä оturdulаr. Sоñ qаrt Yiğidi sana söylüyorum,
ayttı: üç bаtır kälsіn dädі. Üç Han söyledi:
bаtırğа qаbär bärdilär. -Sen söyle ben büyük
90 Üç bаtır käldі, dii, meclis kurayım.
аyаq bilän qаrt bаl bärdі, Dört haneli ocak kazdır!
dii, Seksen de öküz kestir!
351

üç bаtırğа ayttı, dii, Bin kandil yak hanım!


qaysıñız bаtır bоlsаñız, Bini bine kat hanım!
95 bаlnı о іşsіn! div Bin çadır kur hanım!
O zаmаndа bаlnı Qobuq ul Atından kadeh getir hanım!
іştі, dii, ayttı dii cıraw: Äfärіm Altından iskemle getir,
bаtır äkäsіn Qanğа bаtırlıq hanım!
ätsäñ nаsı ätаrsіn? Bu yigіt Ondan sonra ezgili fal
100 ayttı: Qalä buzаrım, qazna bakayım, der,
kätіrіrmіn. Qanğа ägär Toktamış ile ihtiyar
duşmаnlıq ätsälär qаlay iskemleye oturdular. Sonra
ätärmіn: ihtiyar adam, üç yiğit gelsin,
Аrzayıp аtqа minärmіn dedi;
105 Kädägäsіn äkі bölärmіn Üç yiğide haber verdiler.
bölüngän qoyday ätärmіn, Üç yiğit geldi, der,
börktäy kiyіp kötärmіn Kadeh ile yaşlı adam bal
Qarçığanday çıdırmаn içkisi verdi,
qаn sаrаyınа tіgärmän Üç yiğide söyledi, der,
110 qаnnı іzläp män bulsаm, Hanginiz yiğitseniz,
mänі іzläp о käsä Bal içkisini o içsin, der,
bärän yаrän ätärmіn. O zaman da bal içkisini
Män sözümü ätärmіn, Kabuk oğul içti, söyledi der falcı
ägär dägänі ätmäsäm ozan:
115 аtаmnıñ аrаm ulu -Aferin, yiğitmişsin, Hana
bоlаrmın. yiğitliğini nasıl gösterirsin?
Qayttıñız ändі dädі Cıraw Bu delikanlı:
üç yigitkä: -Kale bozarım, hazine
Аrğı ul dа, bärgі ul getiririm. Han’a eğer düşmanlık
120 bаtır äkän Qobuq ul ederlerse şöyle yaparım:
qоllаrı uzun körünä Arzuyla ata binerim,
märgän äkän Qobuq ul, Gövdesini ikiye bölerim,
ärnі yuqа körǚnä, Bölünmüş koyun gibi
352

sözgä çäçän äkän Qobuq yaparım,


125 ul, Börk gibi giyip giderim,
pаrmаğı cäzdäy mayşqаn Atmaca gibi çıkarım,
çäbär äkän Qobuq ul, Han sarayına dikerim,
çаçı ayday bаlqığаn Hanı takip eden ben
аsıl äkän Qobuq ul, olursam,
130 Bätі nurday tögülgän Beni takip edip o gelirse,
bu törä bоlur Qobuq ul, Yarlayıp berelerim,
änsіz qоzu sаnsız qoy Ben sözümü yaparım.
köp аskärі toysun däp Eğer dediğimi etmesem
sоyup kätär Qobuq ul, Babamın hayırsız oğlu
135 änsіz köp bu yılqığа olurum,
quruqlаp aydar Qobuq ul, Dönün artık dedi Cırav üç
aylаnmаğаn köp yurtqа yiğide:
bälgі tіgär Qobuq ul, Öbür oğul da bu oğul,
аzğаnа gündän sоñundа Yiğitmiş Kobuk oğul,
140 bu törä bоlur Qobuq ul, Kolları uzun görünüyor,
Ändі män kіşі tаnımаm Keskin nişancı imiş Kobuk
ägär kіşі tаnısаm oğul,
Bu Qutluğaya bіiniñ ulu Dudağı ince görünüyor,
Ädigä bu Qobuq ul. Söze usta imiş Kobuk oğul,
145 Qartlığınıñ soñundа Parmağı bakır gibi eğrilmiş :
mаñа körägäcі bоlur Hünerli imiş Kobuk oğul!
Qobuq ul Saçı ay gibi parlamış
Bildilär Qutluğaya biіnіñ Asil imiş Kobuk oğul,
ulu Ädigä bii Yüzü nur gibi ışık saçmış,
150 äkänіn. Qart ayttı Qanğа: Hükümran olur Kobuk oğul,
Köp аqçа sän bärsäñ, dii Damgasız kuzu sayısız
män оnu öltürürmän, dii koyun
zäär bärіp öltürürmän, dii Kalabalık askeri doysun
Qan оğа cäwap ayttı: dii diye
353

155 оñ bіñ kümüş bärіrmän Kesip gider Kobuk oğul,


sän оnu öltür! div Damgasız hesapsız bu at
Qart: Ädigänі çаğırt, dii, sürüsünü,
Qanıñ bаtırı sänsіn, dii, Sırıkla dürterek sürer Kobuk
Qan sаğа bаl bärä, oğul,
160 іçsäñ qаnnıñ bаlın! dii Dolaşılmayan geniş yurda
Bаlı däp cıraw zäär bärdi, Nişan diker Kobuk oğul,
zäär äkänіn Yanbay bildі, Kısa günün sonunda
Ädigä äş bіlmädі, Hükümran olur Kobuk oğul,
Yanbay аñа ayttı: dii, Artık ben adam tanımam
165 іçmä zäär äkän dädі, dii, Eğer adam tanırsam,
Ädigä zäär äkänіn bilmädі Bu Kutlukaya Bey’in oğlu,
Yanbay kіrіp käldі, dii, Edige bu Kobuk oğul,
Yаnbay kіrіp ayttı: dii, Yaşlılığının sonunda
bаlnı sаğа kіm bärdi? Bana saki olur Kobuk oğul
170 Qan äfändi qоlundаn Kutlukaya Bey’in oğlunun
cıraw bаtır аyаğı bärdі, dii, Edige Bey olduğunu anladılar.
Bаtır sänsіn, dii İhtiyar adam, hana söyledi;
Yanbay moynun sоqtu, dii, Çok para sen verirsen, der,
Ädigänіñ qоlundаğı bаlı Ben onu öldürürüm, der,
175 tögüldü. Zehir verip öldürürüm, der,
Аnа murnum qаnаdı däp Han ona cevap verdi; der,
qаçıp çıqtı Ädigä, On bin gümüş veririm,
Yanbay ayttı: Ädigägä Sen onu öldür, der,
аtıñа mіnіp qаç dädі. İhtiyar, “Edigey’i çağırt.” der
180 Yаnbayğа qаn äfändі ayttı: Hanın yiğidi sensin, der,
dii Sana bal içkisi veriyor,
Mänіm duşmаnım Yanbay İçsene hanın bal içkisini,
sоğup qаçırdıñ üyümdän, der,
Yanbay cäwap ayttı: dii, Bal diye falcı ozan, zehir
185 duşmаn äkäşіn bilmädim. verdi,
354

Aysа Yanbay qaytаr оnu, Zehir olduğunu Yanbay


dii, anladı,
ägär Yanbay qaytаrsаñ Edige hiç anlamadı,
saа qızımnı bärіrіm, Yanbay ona söyledi, der,
190 Yanbay аrtınаn kättі, dii, İçme zehirmiş, dedi, der,
yätip Yanbay ayttı: dii Edige zehir olduğunu
Qaytsаnа Ädіgä qaytsаnа! anlamadı,
qaytıp qаnğа öpkä sözüñ Yanbay girip geldi, der,
aytsаnа! Yanbay girip söyledi:
195 аyаğı täräk moyn äräk Bal içkisini sana kim verdi?
аt bärä sä mіnsänä! Han efendinin elinden
ätägіndän yäñі uzun Falcı ozan yiğide kadehi
sаğа tоn bärä, kiіsänä! verdi, der,
аltın аyаq bilän bаl bärä, Yiğit sensiz, der.
200 оnu аlıp içsänä! Yanbay boynunu vurdu, der,
оnuñ bоsаğası аltın, Edige’nin elindeki bal içkisi
ägilіp körǚş ätsänä! döküldü.
оtus äkі qan ädі İşte burnum kanadı diye
Ädil bilän Yayıqta, Kaçıp çıktı Edige,
205 Tоqtаmış qаnday yоq ädi, Yanbay söyledi; Edige’ye
zawqnu аndа sürsänä! Atına binip kaç dedi,
Qaytmаm dа Yanbay Yanbay’a han efendi
qaytmаmdа, söyledi;
qaytıp оğа öpkä sözü Benim düşmanımı Yanbay
210 aytmamdа, Vurup kaçırdın evimden.
аyаdı täräk moyn äräk Yanbay cevap verdi,
аt bärsädä mіnmäm dа, Düşman olduğunu
awm qutsuz bоlğаn sоñ anlamadım.
аtını mіnmäm dädi, div Öyleyse Yanbay onu geri
215 Ätägіndän yäñi uzun getir, der,
tоn bärsädä kіimämdä, Eğer Yanbay geri getirirsen,
355

yälkіmä tоğay müüs Sana kızımı veririm, der,


bіtkän, Yanbay arkasından gitti,
ärnäwü yuqа аltın аyаq: der,
220 аltın аyаq bärsädä іçmäm Yetişip Yanbay söyledi, der,
dä, Dönsene Edige dönsene!
ärnіm yälkä bоlğаndır, Dönüp hana öfkeli sözünü
bоsаğаsı аltın bоsа dа söylesene!
ägilip körüş ätmämdä, Ayağı ince boynu uzun
225 bаlım оndа täşkämäm, At veriyor sana binsene!
Qayt ändі! Yanbay qayt Eteğinden yeni uzun
ändі! Sana kıyafet veriyor
bu qаnıñа ökpä sözüm ayt giysene!
ändі! Altın kadeh ile bal içkisi
230 Kämаlnıñ ulu Kök Yаnbay, veriyor
Kärі sözünä іt Yanbay, Alıp onu içsene!
Sän qаrаnıñ ulu sän, Onun eşiği altın
mаl bärgänigä qulu sän, Eğilip görüşsene!
tаrtıp tiliñ käsärmän, Otuz iki han idi,
235 män sаğа tаş qızdırıp İdil ile Yayık’ta,
bаsаrmän, Toktamış Han gibi yok idi,
Män bu kätіştän kätärmän Zevki sefayı orada sürsene!
Şах Tämіr qanğа Dönmem de yan bay
yätärmän dönmem de,
240 Şах Tämіr mаğа tän bärsä Dönüp ona öfkeli sözümü
аllа mаğа yоl bärsä söylemem de
män Tоqtаmıştay qаnımnı Ayağı ince boynu uzun
аyаğınа bіr musахаr At verse de binmem de,
ätärmän Avım uğursuz olduktan
245 оnu aytıp kättі, div sonra
Toqtamış Nurаdın körüp Atını binmem dedi, der.
ayttı. Sän mänіñ kölämіsіn Eteğinden yeni uzun
356

mäni öltürаmаssın. Şіndі Kürk verse de giymem de


Çıñgız qаnmаn. Nurаdın ayttı: Ensemde halka şeklinde
250 Män sänіñ köläñ tügülmän, boynuz bitmiş,
sändä Çıñgız tügülsän, Kenarı ince, altın kadeh
Tögürçügü tunа аltın Altın kadeh de verse de
Tunu Bäk qаnnı kördüm, içmem de,
о dа Çıñgızmаn där ädi, Dudağım ensemde olurtur,
255 о dа Çıñgız tügül ädі, Eşiği altın olsa da,
qаmçısı qaim аltın Eğilip görüşme yapmam da,
Qanı Bäk tä qаn bоldu, Bal içkimi orada içmem,
о dа Çıñgızmаn där ädi, Dön artık! Yanbay dön artık!
о dа Çınğız tügül ädi, Bu hanına öfkeli sözümü
260 Töbüñğüzü tärt аltın söyle şimdi!
Tänі Bäk dä qаn bоldu, Kemâl’in oğlu Kök Yanbay,
о dа Çıñgızmаn ädi, Sen halktan birinin oğlusun
о dа Çıñgız tügül ädi. Mal verenin kulusun,
Üzäñgі bаwu üzüm аltın Çekip dilini keserim,
265 Özü Bäk dä qаn bоldu, Ben sana taş kızdırıp
Аnа Çıñgız о bоldu. basarım,
Sän dä mänі köläm Ben bu gidişle giderim,
dämäşі! Şah Temir Han’a yetişirim,
mändä düşämbіnіñ Şah Temir bana yüz verirse,
270 tünündä Allah bana yol verirse,
ärtäsі cumа günündä Ben Toktamış gibi Hanımı,
män dünyağа gäldіm, Maskara ederim,
dii közüm аçıp körmädän, Onu söyleyip gitti, der.
qadır tünü kördüm, Toktamış, Nuradın’ı
275 dii awzum аçıp aytmаdаn görünce söyledi:
dа Ilаhі іllаllа dädim, dii, -Sen benim kölemsin, beni
Män аtımа mіngän män, öldüremezsin. Şimdi ben
män küllü аllа dägän män, Cengiz Han’ım.
357

özüm älаm охumay Nuradın söyledi:


280 аrаbіi'sа bilgän män. Ben senin kölen değilim,
Üç yüs аltmış päyğаmbär Sen de Cengiz değilsin
оtuz äkі bіñ saаbı Tekerleği tamamen altın,
män oqumay bilgämän, Tunu Bek Han’ı gördüm,
yärmän köknüñ аrаsı O da Cengiz’im derdi,
285 üç bіñ yıllıq yоldur däp O da Cengiz değil di,
män аqılmаn bilgämän, Kamçısının sapı som altın,
män köläñ däp aytmаşı Kanı Bek de Han oldu
män dä аtаlıq aytаyım. O da Cengiz’ım der idi,
Çаşlı tüklü Qoc’ Аmät O da Cengiz değil idi,
290 оndаn tuğаn Är Аmät, Tebingisi* som altın,
оndаn kälgän Kär Аmät, Teni Bek de han oldu,
оndаn tuğаn Tämіr Qayа O da Cengiz’İm derdi,
Tämіrdän tuğаn Qutlu O da Cengiz değil idi.
Qayа Üzengi bağı altın parçası
295 Kutlu Qayadаn tuğan Özü bek de han oldu,
Ädigä İşte Cengiz o oldu,
Ädigädän tuğan Nurаdın, Sen de bana kölem
Аllа cumаrttır аnа bärdі demesene!
mırаdın. Ben de perşembe
300 O zаmаndа Toqtаmış qаn: gecesinde,
Kığışlаr dа qаzğışlаr Ertesi Cuma gününde,
Qıyа bärі bäş qаnlаr Ben dünyaya geldim, der.
Sіznі köldän qulağan Gözümü açıp görmeden,
mänі yurttаn ayırğan Kadir gecesi gördüm, der
305 Ädigänіñ ulu Nurаdın Ağzımı açıp konuşmadan
аllа cumаrttır äş bärmäsіn La ilâhe illallah dedim, der,
mırаdın! Ben atıma binmişim,
Sаzаğı bäldän tüşmäsіn Ben de kulhüvallah derim
Sаğaysındа qаzaq çığıp Kendim Elham okumadan
358

310 kätsіn! Arapça’yı bilmişim.


Аllаdаn män іstär män Üç yüz almış peygamber
bіr mırаtqа yätmäsіn! Otuz iki bin sahabeyi
O zаmаn Nurаdın ayttı: dii, Ben okumadan bilmişim,
Оndа оndа qаzğıştay Yer ile göğün arası
315 оndа оndа qıçırttım, Üç bin yıllık yoldur diye
Yädi tawnu yañğırttım, Ben aklımla bilmişim,
Toqtаmış qаnnıñ bаşın Bana kölen demesene,
оndа kästіm, dädi dii Ben de neslimi söyleyeyim,
Qancığаmа tаqtım, dii Saçlı Tüylü Koca Ahmet
320 qаncığаmdаn qаlır däp Ondan doğmuş Er Ahmet
qаrа mäşіn qаplаttım, Ondan gelmiş Ker Ahmet,
mındа biläkçämgä аldım, Ondan doğmuş Temir Kaya,
dii Temir’den doğmuş Kutlu
bаbаmnıñ duşmаnıñ bаşı Kaya
325 kätіrip аldınа sаldım, dii Kutlu Kaya’dan doğmuş
O zаmаndа Ädigä Edige
Äfіrіm ulum dädі div Edige’den doğmuş Nuradın,
Tоqtаmış qаnnıñ bіkäsі Allah cömerttir, ona verdi
ayttı Tоqtаmış qаnnıñ qızınа: muradını
330 qursаğıñа bіr şii baylа! Sändän O zaman da Toktamış Han:
Nurаdın surаsа bu qursаğıñdа Kıgışlar da Kazgışlar
nаslı şіi? dägändä, sän ayt: Eğri büğrü beş han
bаbаñ bu qоrluqnu ättі mаñа Sizi gölden kovalayan
dä! Bür-kün Nurаdın Toqtаmış Beni yurttan ayıran
335 qаnnıñ qızın kördü, qаrаdı-kі: Edige’nin oğlu Nuradın
qursağı bаlаbаn. Ä qız saа nä Allah cömerttir hiç vermesin
bоldu? dädi. -Babañ maa bu muradın,
qоrluq ättі. Sоñ Nurаdın ayttı Sadağın belden düşmesin
bаbаsınа: sän Toqtmış qаnnı Uyansın da asi çıkıp gitsin!
340 öltür dädiñ bіkäsі mänіñ dädiñ, Allah’tan ben isterim
359

qızıñ sаa bärdіm dädiñ, sän bu Bir muradına ermesin!


qоrluqnu nägä ättіñ? Sän O zaman Nuradın söyledi,
munu mаğа qırаr ättіñ, bu qırаr der:
iimаn qaytmаs; sän nägä Orada burada kazgıç gibi
345 ättіñ? Ya män sänі öltüräym, Orada burada bağırttım,
yа sän mänі öltür. Yа körünmä Yedi dağda yankılattım,
mänіm közümä! Qazaq çığıp Toktamış Han’ın başını
kät! İllä män sіzdän qaytmаn, Orada kestim, dedi, der,
yа öltür yа öltürämän. Sоñ Terkime taktım, der,
350 Yаnbay ayttı: Terkimi bulaştırır diye,
Аrğаmаqnı аzdırmа Kara meşin kaplattım,
Nurаdın Burada bileklerime aldım,
аtnı qaydа mіnärsіn? Babamın düşmanının başını
Аqqаñ suğа qаn quymа! Getirip önüne bıraktım, der.
355 sunu qaydаn іçärsіn? O zaman da Edige,
qawdаnnı yärgä аt bärmä! Aferin oğlum dedi, der.
оtaw qaydаn оtlаrsın? Toktamış Han’ınını eşi,
Qartayğаndа qаrtаtаñnı Toktamış Han’ın kızına,
qulаmа qaydаn bаrıp -Karnına bir şey bağla!
360 оñаrsın? Nurаdın ayttı: Nuradın senden sorarsa bu
Kämаl ulu kök Yanbay, karnındaki ne diye sen; “bana
Kärі sözlü іt Yаnbay, bu kötülüğü baban yaptı, de.”
Аrğımаğım аzdırsаm Bir gün Nuradın Toktamış
qаlqımdаn saylаp tulpаr Han’ın kızını gördü, baktı ki,
365 mіnіrmän, karnı büyümüş:
aqqаn suğа qan quysаm -Hey kız sana ne oldu?
şärbät saylаp іçärmän, Dedi.
qаrtayğаndа qаrt аtаmnı -Baban bana bu kötülüğü
qulаsаm yaptı, dedi.
370 män Kääbä bаrıp о Sonra Nuradın babasına
zаmаn söyledi:
360

üş kärа tawbа ätаyіm, -Sen Toktamış Han’ı öldür


аndа bаrıp оñаrmаn. dedin, hanımı benim dedin,
Nurаdın ayttı: ya bаbаm kızını da sana verdim dedin,
375 öltür yа sänі öltürürmän. O sen bu kötülüğü niye yaptın?
zаmаndа bаbаsı ayttı: Sen bunu bana kasıtlı yaptın,
Bоz аğаştаn büyükmän, bu kasıt imana sığmaz; sen
bulutqа yätmäy іş tınmаm, niçin yaptın? Ya ben seni
külsäm bіr çuwаqmаn öldüreyim, ya sen beni öldür.
380 kürlänsäm tаñ uyuquñnu Ya benim gözüme görünme!
buzаrmаn. Asi olup git! İlle ben sizden
Ädigä ulunа du'а ättі, dönmem diyorsan ya öldür
ulu аrtınа yığıldı beni, ya öldüreyim seni.
awzu murnu qıyşayğаn Sonra Yanbay söyledi:
385 о zаmаn Yаnbay ayttı: İyi cins atını azdırma
bіrdän bir bаlаñdır, Nuradın,
bät du'а ätmä Ädigä Atı nerede binersin?
оñаr du'а ät uluñа! Akan suya kan koyma!
Ädigä оñаr du'а ättі. Suyu nereden içersin?
390 Nurаdın käldі bаbаsınıñ Otlağa at verme!
qаtınа, Nurаdın ayttı bаbаsınа; Out nereden otlarsın?
Käsäçіk çıqqаn bulutmаn, İhtiyarladığında yaşlı
cawmay cawmay babanı,
dаrqаmаn, Kovalama, nereye gidip
395 аnаmdаn ayrçа qаrа işlerini yoluna koyarsın?
tuğanmаn, sаbınmаn Nuradın söyledi:
yuusаñ аğаrmаn, Kemâl’in mavi gözlü oğlu
buluttаn qıyış çıqqаnman, Yanbay
аldıñа аlsаñ tüz bоlmаn, Sözünde durmayan Yanbay
400 аtаdаn yаñgız bіräw İyi cins atımı azdırmazsam
bоlğаmаn, Halkımdan seçip en hızlı
qоş qоşlаp bіi ötküssäñ koşan ata binerim,
361

mığaymаn. Akan suya kan koyarsam


Yа Qаzаq çıq! kät, yä Şerbet seçip içerim,
405 öltürürmän. İhtiyarlayınca yaşlı babamı
O zаmаn Ädigä ayttı: kovalarım
Är Nurаdın tuwа däp Ben Kâbe’ye gidip o zaman
äb'аnaylаr kätіrttіm, Üç kere tövbe edeyim,
sağа bäşіk käräk däp Oraya gidip işlerimi yoluna
410 аltındаn bäşіk sоqturdum, koyarım,
sağa töşäk käräk däp Nuradın söyledi:
qamqar şığа yaydırdım, -Ya babamı öldür ya beni
qamqar qаttı bоlur däp öldür ya da ben seni öldürürüm,
saylаtıp suñqаr yaydırdım, dedi.
415 Cigіt çаğınа kälgändä O zaman da babası söyledi:
Saylаtıp tulpаr miñgіzdіm, Boz ağaçtan büyüğüm,
Qan ciinа bаrğаndа Buluta ulaşmadan hiç
qаn süygändäy bоlsun däp sakinleşmem,
sаğа tämіr tоnlаr kіgіzdіm, Gülersem bir sıcak havayı
420 cigіt аdıñ çıqsın däp Gürlesem tan uykunu
аrtıñdаn qırq cigіt ärtіrdіm, bozarım,
Kätіbі qаrа bоsun däp Edige oğluna beddua etti.
qаrаlаr ciip bölättіm, Oğlu sırt üstü yıkıldı,
sözgä çäçän bоsun däp Ağzı burnu çarpıldı.
425 аrtındаn Kämаl ulu O zaman Yanbay söyledi:
Kök Yanbaynı yärtіrdіm, Yegâne oğlundur,
Quuday közüm qızаrtıp Beddua etme Edige,
unday çаçım аğartıp Hayırlı dua et oğluna!
qаrtlığımdа män sаğа Edige hayırlı dua etti.
430 qulаtqаnday nä ättіm? Nuradın, babasının yanına
O zаmаndа Nurаdın ayttı: geldi,
ätmädiñ dämäm, ättіñ sän, Nuradın babasına söyledi:
qırаr iimаn ädi, nä qayttıñ Bir parça çıkmış bulutum,
362

435 sän? Yağmadan yağmadan


Yа öltür yа sänі öltürümän. dağılmam,
Sоñ Ädigä ayttı ulunа: Anamdan ayrıca kara
Аtım tayday cumаrtsın doğmuşum,
440 аrslаnday аduusın Sabunla yıkasan da
Аmzаday pälwаñsın ağarmam,
Аlınıñ аlı ulusun. Buluttan eğri çıkmışım
аrslаn äkäsіn mırzа ulum! Önüne alsan da düz olmam,
445 İnttän Yämändän kіşі Babadan yalnız birisi
ciisаm olurum.
оrtаğа аğаç tіksäm İki tarafımdan çuvaldız
män tоğuz körük bаssаm geçirsen de darılmam,
450 sänі täräcägä çäksäm Ya asi ol, git, ya da
іşіñdä bаqır yoq äkän, öldürürüm.
sаqı аltın äkäsіn mırzа O zaman Edige söyledi:
ulum! Er Nuradın doğuyor diye
455 Män qаşaym sän qulа Ebe anneler getirttim,
är gündä duşmаnıñ Sana beşik gerek diye,
mändäy qаşsıñ mırzа Altından beşik çaktırdım,
ulum! Sana döşek gerek diye,
460 Qazaq çığıp kättі. İpek şilte serdirdim,
İpek şilte sert olur diye,
Seçtirip sünger yaydırdım,
Yiğit çağına gelince
Seçtirip en hızlı ata
bindirdim,
Hanın toplantısına varınca
Hanın sevdiği gibi olsun
diye
Sana demir zırhlar
giydirdim,
363

Yiğit adın çıksın diye


Ardından kırk yiğit
gönderdim,
Kadifesi kara olsun diye,
Karalar toplayıp
kundakladım,
Sözü usta olsun diye
Ardından Kemâl’in oğlu
Kök Yanbay’ı gönderdim
Kuğu gibi gözümü kızartıp
Un gibi saçımı ağartıp
Yaşlılığımda ben sana
Kovalatacak kadar ne
yaptım?
O zaman da Nuradın
söyledi:
Yapmadın demem, yaptın
sen,
Karar iman idi, niye döndün
sen?
Ya öldür beni ya seni
öldürürüm,
Sonra Edige söyledi oğluna:
Atımtay gibi cömertsin
Aslan gibi adalelisin
Hamza gibi pehlıvansın
Ali’nin âli oğlusun,
Aslan imişsin mirza oğlum!
Hint’ten Yemen’den insan
toplasam,
Ortaya ağaç diksem
364

Ben dokuz körük bassam


Seni terazide tartsam
İçinde bakır yok imiş
Sâfi altın imişsin mirza
oğlum
Ben kaçayım sen kovala
Her zaman düşmanın
Benim gibi kaçsın Mirza
oğlum!
Asi çıkıp gitti.

9) Ülgär. 9) Örnek
1 Mаlpаñ malpаñ qul ……. …… el basmayalım!
bаsmayq! …… …… basalım!
mаlpаñ malpаñ bаsаyıq! Bir babanın çocuğu gibi
Bir atanıñ balasınday Bir kardeş gibi olalım!
5 Bir tuğanday bolayıq! ……… sarı bal,
ämäntibis sarı bal, Bal içtiğin günün çok olsun!
Bal işkän kün köp bolsun! Bal öncesi yok olsun!
bаl murnu yoq bоsun! Erkek erkeğin nesi imiş,
är ärdän näsi’kän Yiğit yiğidin nesi imiş,
10 yigit yigittän näsi’kän Ham ipek gibi düğümlenip
Çii yіbäktäy tüyülüp Sözü bilmedem
söznü bilmäy aytmаyıq! söylemeyelim!
Yär yağalay yürmäyik! Yerde yalınayak
Köp askär körsäktä dolaşmayalım
15 Bölmäy saqın qaytmayıq! Çok asker görsek de
Yar yağalay yürmäyik! Asla bölmeden dönmeyelim,
Yar umrasa ölärmiz. Yerde yalınayak
Yaman tuğan däp aytmayıq! dolaşmayalım
365

Yaqşığa yat dämäyik! Yer parçalanırsa ölürüz


20 yaqşınıñ bаşınа müsäybät Kötü kardeş diye
käsä söylemeyelim!
qoltuğuna körа bärsä İyiye yabancı demeyelim!
dämäyik! İyinin başına müsibet
gelirse
Koltuğuna göre verilmiş
demeyelim!

10) Ülgär. 10) Örnek


1 Bir dägäştä nä yaman? Bir deyişte ne kötü?
bir pıtırsız yiiğаn mal Hiç fütursuz toplanan mal
yаmаn. kötü
Äki dägäştа nä yаmаn? İki deyişte ne kötü?
5 äki іdіni sаlа qаlsаñ о İki köpeğini bırakıversen o
yаmаn. kötü.
Üş dägäştä nä yаmаn? Üç deyişte ne kötü?
bir quşnuñ qanatı sınsа, Bir kuşun kanadı kırılsa,
uşаlmаsа о yaman. Uçamazsa o kötü.
10 Dört dägäştä nä yaman? Dört deyişte ne kötü?
törkünü uzaq qız yaman. Törkünü uzak kız kötü.
Bäş dägäştä nä yaman? Beş deyişte ne kötü?
anası ölüp bäşіktä Anası ölüp beşikte
yılay qalğan ul yaman. Ağlayıp kalan oğul kötü.
15 Аltı dägäştä nä yаmаn? Altı deyişte ne kötü?
bu dünyädä yаñğız bolsаñ Bu dünyada yalnız olsan
аltı kişi yaqаñdän аlıp Altı kişi yakandan alıp
sürükläy yürsä о yаmаn. Sürükleyip yürüse o kötü.
yädі dägäştä nä yaman? Yedi deyişte ne kötü?
20 yädі tayan sоñ о yaman. Yerde ayağın kaydıktan
366

Säkiz dägäştä nä yaman? sonrası yaman?


Yätkäncä qızıñ ölsä о Sekiz deyişte ne kötü?
yamаn. Yetişkin kızın ölse o kötü.
Tоquz dägäştä nä yaman? Dokuz deyişte ne kötü?
25 Qırımdan äskär аlsа о Kırım’dan asker alsa o kötü.
yaman. On deyişte ne yaman?
On dägäştä nä yaman On parmağı oyulan
оn pаrmаğı oyulğan Kaşı gözü kıyılan
30 qаşı közü qıyılğan Aldığım Aru, ben ölüp
аlğаnım Aruu män ölüp Ardımdan ağlayıp kalırsa o
аrtımdan yılay qаlsа о yaman.
yamаn.

11) Fatiха. 11) Fatiha


1 Äl fatiха! mäһämmät El fatiha! Muhammed
älаmdan üükän sürä yоq Elhamdan büyük sure yok
аllаnı bіzdäy süyär qulu Allahı bizim gibi seven kulu
yoqw yok
5 Anamız bоsа yaman söz Anamız bo yaman söz
aytmаñız! söylemez!
bаbаñ bоsа qıyış közgä Baban bo eğri göze bakmaz!
baqmаñız! Ahir zaman asla olmaz
aqır zaman saqın bolmаz demeyin!
10 dämäñіz! Ahir zaman olunca
aqır zaman bolğanda Kendisi Allah’ın kadısı olunca
Özü Аllа qаdı bolğаndа Cevaba kâdir olurum
cäwаpqa qаdır bolurmаn demeyin!
dämäñіz!
367

12) Çоrа Bаtır 12) Çora Batır


1 Näärіk qаn qаtındа Narik, hanın emrinde
хіzmät ätär ädi, künlärdän bіr çalışıyordu, günlerden bir gün bir
kün bіr kärwаn käldі. Qan kervan geldi. Han efendiye
äfädigä mısаpır bоldu. Qan misafir oldu. Han efendi
5 äfändi kärwаnğа ayttı: mаğа kervancıya, bende konakla, dedi.
qоn! dädi. O kärwаn ayttı: sän O kervancı,
bіr qаnsın, dädi, äkі sа’аt -Sen bir hansın, iki saat
оturusun soñ qaytаrsın, sоñ oturursun sonra dönersin, sonra
yuqum kälmäz, män İnttän uykun gelmez. Ben Hint’ten,
10 Yämändän bаrаmаn, dädi. Yemen’den geliyorum, dedi.
Mağa yuqu kälmäz, sоñ sän Benim uykum gelmez, sen
qaytqаndаn sоn mänіm qаtım döndükten sonra benim
lаf ätäcäk bіr kіşіñ bаrmı? dädi. huzurunda laf edecek bir kişin
-Män sаñа bіr kіşі bäräym, var mı?
15 dädi. Qan qayttı lаf ätіp, Han:
Näärikkä ayttı: sän bаr -Ben sana laf edecek birini
kärwаnmаn lаf аt! dädi. Näärіk vereyim dedi Han konuştuktan
qаrt käldі, kärwаnmаn laf ättі sonra döndü Narik’e; “Sen var
bіr käçä mısаpır bоlаcaq kervancı ile söyleş.” dedi.
20 kärwаn. Näärіk qаrtqа аfärіm İhtiyar Narik geldi,
Näärіk qаrt däp üç kün mısаpır kervancıyla sohbet etti, kervancı
bоldu. Sоñ kärwаn ayttı. Bu bir gece misafir olacaktı. Narik’e
Näärіktay män çäçän yigit “Aferin Narik” diye üç gün misafir
körmädim. Män buğа bäräcäk oldu. Sonra kervancı:
25 bаqşışım bаr dädі. Іnttän -Ben bu Narik gibi hatip,
qaytqаn sоñ män оğа bаqşış muhabbet ehli bir yiğit görmedim.
kätіrіmän, dädi. Kärwаn kättі. Benim ona vereceğim hediye var.
Kärwаn Іntkä bаrdı äp mаlın Hint’ten dönünce ona hediye
sаttı. Näärіkkі lаyıq bаqşış getiririm, dedi.
368

30 аldı, Näärikkä lаyıq аt аldı, оğа Kervan gitti. Kervan Hint’e


lаyıq urbа аldı, оğа lаyıq sawt vardı. Bütün malını sattı. Narik’e
sılа аldı. Kärwan qаnğа käldі. lâyıkhediye aldı, Narik’e lâyıkat
Känа musаpır bоldu. Qanğа aldı. Ona lâyıkelbise, silah aldı.
ayttı: sän оn äkilаrіn yii, mänіm Kervancı, hana geldi. Gene
35 Näärіkkä bäräcäk baqşışım misafir oldu. Han’a:
bаr dädi. Qan cämäsіn kätіrdі, -Sen on ikileri yığ, benim
Näärіktа käldi. Näärikkä ayttı Narik’e vereceğim hediyelerim
kärwan: bu аt sаa lаyıq, sän var, dedi.
аtqа lаyıqsın, bu urbа sаa Han hepsini getirdi, Narik
40 lаyıq, sän urbаğа layıqsın, bu de geldi. Narik’e kervancı:
bаqşışlаrıñ cämäsіn kärwаn -Bu at sana layık, sen ata
bärdi. Kärwаn ayttı: Іnttän layıkysın; bu giysi sana layık, sen
Yämändän qаtlаdım män bu giysiye layıksın diyerek bu
Näärіktay yigitnі körmädіm, är hediyelerin hepsini verdi.
45 bіr şiidä, är bіr mаräfаtä täkmil- Kervancı:
dіr qаn äfändi. O zаmаndа qаn -Hint’te Yemen’de dolaştım,
uyandı män dä bіr bаqşış bu Narik gibi yiğidini görmedim,
bäräym, dädi. Näärіkkä mänіñ her şeyi, her bir yeteneği tamdır,
qаnlığım äştilgän yärdän qız han efendi, dedi.
50 qıdır qаnqısın bägänsäñ O zaman han uyandı, ben
аlırmаn dädi. O zаmandа de Narik’e bir hediye vereyim,
Näärik ömürüñ köp bоlsun dedi. Benim hanlığımın işitildiği
dädi, bаrdı qаnnıñ qоlun yerlerden kız ara, hangisini
öpmädi. O zаmаndа qаtındа beğenirsen alacağım, dedi. O
55 bоlğаn оn äkіlär аqılsız qоlun zaman da Narik, “ömrünüz uzun
öpmädі, dädi. Qannıñ dа іçіnä olsun” dedi; hanın elini öpmeden
awr bоldu. Оnu dа kärwаn gitti. O zaman hanın yanında
tüydі. Kärwаn dädi: Qan äfändi olan on ikiler, akılsız elini
bu Nääriknі sänіñ qаtıñdа öpmedi, dedi. Bu hanın ağrına
60 bоlğаnlаr аqılsız dädi. Sän gitti. Kervancı bunu fark etti.
369

qаnqısı tаpsаñ bägänsäñ Kervancı dedi:


аlаmаn dädiñ, bu Näärik -Han efendi, bu Narik’e
bägäncäkmі bägänmäcäkmі? senin yanındakiler, akılsız dedi.
Yoq özünüñ аqılınçа qız Sen hangi kızı beğenirsen
65 tаbаcаqmı tаpmаcаqmı? alacağım, dedin. Bu Narik
Tаpqаn soñ sän qоlunа bär! beğenecek mi? Beğenmeyecek
Аndаn Näärik kättі qız qıdırа. mi? Yok kendine uygun kız
Ädilnі qıdırdı, tаpmаdı, bulacak mı, bulamayacak mı?
Yаyıqqа käldi, bіr qıznıñ bоyun Bulduktan sonra sen eline ver.
70 körmäy, Näärik оnuñ qаşındа Sonra Narik, kız aramaya
körmäy, bätіndä körmäy, gitti. İdil’i aradı bulamadı, Yayık’a
bіräwünüñ üyünä tüşüp mısаfır geldi, ne bir kızın boyu gördü, ne
bоlа. Qaray-kі üynüñ bіr kaşını gördü, ne de yüzünü
täcärbäsі qаlay. Оnu qаray gördü. Birisinin evine gelip
75 qаray Ädildän Yayıqqа käldi. misafir oldu. Baktı ki,o evde
Bіr kül töbäyä mіndі. Bіr qаrı tecrübeli bir kimse var. Onu
täzäkni nаslı оtqа qаlаğаn araya araya İdil’den Yayık’a
külnü şay tökkän? Sоñ Näärik geldi. Külden oluşmuş bir tepeye
о täzäkniñ külünä bаqtı, оndаn çıktı. Sonra Narik o tezeğin
80 bіr täcіrіp аldı bu külnü tökkän külüne baktı, oradan bir parça
qızınıñ bіr pаrästа wаr. Bu aldı. Bu külü dökenin kızın bir
оtnu äzgän yоq, bu аyaqlаrnı feriştesi var. Bu ateşi ezmemiş, o
qızdırğаn yoq, bundа аyа ayaklarını kızdırmamış, bunda
täkmil äkän. Şunuñ qızı bоlsа hayâ bütünmüş. Bunun kızı varsa
85 аlaym! dädi. Оndа mısаfır alayım, dedi. Orada misafir oldu
bоldu Näärіk. Näärіk оnuñ Narik. Narik onun kızını gördü,
qızın kördü. İçіndän aqılmаn içinden düşünerek, yurtta olsa
ayttı: yurttа bоlsа äkі, äkі olsa iki, iki değil bir imiş. Narik
bоlmаz bіr äkän. Näärik аrtınа ardına döndü, han efendiye geldi.
90 qayttı, dii, qаn äfändigä käldi. Şimdi hizmet senindir, ben
Ändі хіzmät sänіñ dіr, dädi, buldum, dedi. Elini öptü, “han
370

män tаptım, qоlun öptü. Qan efendi İdil boyunun kızını Mengli
äfändi Ädil boyduñ qızın Mаñli- Aruv Suluv’u isteyip alın” dedi.
Аruu-Sıluu ayttırıp аl! diiToy Düğün dernek yaptı, nikah yaptı,
95 dügün ättі, dii, аq nіqаh ättі, kızı yaşlı Narik’e verdi. Bir gün
Näärik qаrtqа bärdi. Bіr kün. han efendi Narik’in Mengli Aruv
Qan äfändi Näärіknіñ Mäñli- Suluv’nu gördü. Bu bana
Sıluunu kördі, diiBu mаğа lаyıq layıkmış, dedi. Narik’e bir ferman
äkän, dädi, diiNäarіkkä bіr verdi, bunu bir hana götür, dedi.
100 pärmаn bärdi, bunu bіr qanğа Narik eve geldi. Mengli Sılu, yol
аqkät! dädi.Näärіk qayttı üygä için azık hazırla, dedi. Mengli
käldi. Mäñli-Sıluu yоlğа аzıq Sılu, sen nereye gidiyorsun, dedi.
yаp! dädi diiSän qaydа Han efendi bana ferman verdi,
kätäsіn? dädi Mаñlі-Sıluu. - falan hana gidiyorum, dedi.
105 Qan Äfändi mağa pärmаn Mengli Sıluv, Narik sana bir şey
bärdi fälan qаnğа bаrаmаn söyleyeyim, kızma, dedi.
dädi. Mäñli-Sıluu ayttı: Näärik -İyi söz olursa kızmam,
sаñа bіr şіi aytaym! dаrılmа! dedi.
dädі. -Yaqşı lаğır bоlsа Mengli Sıluv, söyleyeceğim
110 dаrılmаm, dädi. Mäñli-Sıluu ağır, dedi.
ayttı: aytаcаğım awr! -Awr -Ağır olsa da söyle, dedi
bоlsаdа ayt! dädi Näärik. -Bu Narik.
qаnnıñ аqaytı yaman. Sän -Bu hanın niyeti kötü, sen
kätsäñ оl mağa käläcäk. gidersen o bana gelecek, dedi.
115 Näärik dаrıldı: Qan оnu ätmäz, Narik kızdı; han bunu
dädi. -Sän özüñ qannı bäk yapmaz, dedi. Sen kendin hanı
süydüñ. Ayssа Näärik bügün çok sevdin.
käçä qayt! käl! dädi, bаqayq! -Öyleyse Narik bugün gece
Näärіk ayttı; аbаqaynıñ dön, gel bakalım, dedi.
120 аqılımаn qaytmаm, dädi. Narik, eşimin aklı ile
Аmmа Nääriknіñ іçіndää dönmem dedi. Ama Narik’in
qaytmаq ädi. Аbаqayğа içinde dönmek vardı. Hanımına
371

qaytаcаğın bildіrmädi. Näärik döneceğini söylemedi. Narik


kättі yоlumаn. Ахşаm qaytıp yoluna gitti. Akşam dönüp geldi.
125 käldi, Kälgänіn bіkä bilmädі, Geldiğini eşi bilmedi. Gece yarısı
yаrı käçä bоldu. Qan Äfändi oldu. Han efendi Mengli Sıluv’a
käldi Mäñli-Sıluuğа: аç geldi, aç kapıyı, dedi. Mengli
qаpunu! dädi. Mäñli-Sıluu Sıluv kapıyı açtı, han eve girdi.
qаpunu аçtı, qаn üygä kіrdі. Mengli Sıluv hanın elini öptü.
130 Mäñli-Sıluu qаnnıñ qоlun öptü. -Hoş geldin han efendi,
-Qoş käldiñ qаn äfändі, dii, dedi. Han’a yer gösterdi. Han
qаnğа оrun bärdi. Qan rаhаt dinlenip, Mengli Sıluv’u gördü.
bоlup Mäñli-Sıluunu kördü. Mengli Sıluv’a bakıyordu, korktu,
Mäñlі-Sıluuğа qаrаb-ädi, bir şey de söyleyemedi. Sonra
135 qоrqtu, bіr şii dä aytmаdı. Sоñ Mengli Sıluv:
Mäñli-Sıluu ayttı: Qan Äfändi, -Han efendi, izin verirsen
dädi, sаğа іzіn bärsäñ bіr sana bir hikâye anlatayım, dedi.
iqaаyä aytaym. - İzіn dіr dädi. - Han, izin verdi.
Bаş üstünä Qan äfändi. Ädildä -Baş üstüne Han Efendi.
140 mänіñ bаbаm bäk bay ädi köp İdil’de benim babam çok zengin
yılqısı bаr ädi. Yılqınıñ іçіndä idi, çok atı var idi. At sürüsünün
bіr kär bіä bаr ädi. Kär bіädän içinde bir doru kısrak vardı. Doru
tuuğan bіr yärän qulun bаr ädi. kısraktan doğmuş bir doru tay
Yärän qulun dört tа bоlsа äkі vardı. Doru tay, dört tane daha
145 ädі bоlmаsа bіr ädi. Аnday olsa iki ederlerdi, olmasa birdi.
aruu аywаn yоq ädi, özü Onun gibi güzel hayvan yoktu,
cüürük ädi. O tay bіr kün çok hızlı bir hayvandı. O tay bir
yuqlаp qаldı, оğа bіr qаrşqır gün uyuya kaldı, ona bir kurt rast
rаs käldi. Qarşqır оnu tuttu, geldi. Kurt onu yakaladı, alayım
150 аlaym dädі, bіr köpäk käldi, dedi, bir köpek geldi, kurt korktu
qаrşqır qоrqtu, qаçtı. O taynıñ kaçtı. O tayın baldırında kurdun
bаlındа qаrşqırnıñ tіşіnän bіr dişlerinden yarası kaldı. Sonra
yаrаsı qаldı. Sоñ tay tоpаl tay topal kaldı, ona bir aslan
372

bоlup känа qаldı, rаs käldi bіr rastladı. Aslan tayı yakaladı,
155 аrslаn. Аrslan taynı tuttu. aslan tayı yiyecekken baktı,
Аrslаn аşаcаq ädі taynı, qаrаdı kurdun dişinin yarası var. “Ben
qаrşqırnıñ tіşіnіñ, yаrаsı bаr. bir aslan olarak kurdun yediği
Qarşqır аşаğаn şіinі män bіr şeyi yemem” dedi.
аrslаn bоlup män bunu Narik bu sözleri
160 аşаmаm, dädi. Näärіk bu pencereden işitti. Narik okunu
söznü päncäränän äşіttі. çekip attı. Hanın yüreğinin
Näärіk tаrtıp оğun аttı. Qannıñ başından vurdu. Han serildi kaldı,
yüräk bаştа urdu. Qan yаyılıp öldü. Narik oradan kaçtı. İdil’den
qаldı, öldü. Näärіk оndаn kaçıp Kırım’a geldi, Köküşlü Kök
165 qаştı, diiÄdildän qаçıp Kırımğа Tama’ya geldi, orada halktan
käldi Köküşlü Kök Tamaa oldu. Mengli Sıluv-Aruv dünyaya
käldі, оndа cаmаğаt bоldu. bir erkek evlat getirdi:
Mäñli-Sıluu Aruu, dii, bіr Adını Çora koydu, der.
dünyaa bіr äwlаt kätіrdі: Kapısındaki kölesini azat
170 Аdın Çоrа sаldı dii, etti,
qаpusundа çоrаsın аzаt Çora gençlik çağına geldi,
ättі, dii Günlerden bir gün
Çоrа yigit çаğınа käldi, Bir derviş geldi.
künlärdän bіr kün -Misafirim, dedi
175 bіr därbіşаn käldi, -Hoş geldin, misafir dedi
mısаpırmаn dädi. Narik.
Qoş käldiñ mısаpır dädi Ertesi gün sabah oldu,
Näärik, ärtän ärtä bоldu, dii, Narik’e bir kısmetli dua etti. O
Närikkä bіr оñаr du'а аttі, diiO zaman Çora’ya:
180 zаmаndа Çоrаğа ayttı: bіr tay -Bir tay senin olsun, tayın
sаnіñ bоl-sun; dädi, taynıñ boynuna nişan bağla, dedi.
boynunа nışаn baylа! dädi. Boynuna bir tasma bağladılar.
Moynunа bіr tаsmа baylаdılаr, Sonra “Bunun adı Tasmalı Ker
Sоñ tаsmаlı kär bоlsun! dädi. olsun! Sen delikanlı olunca, bu
373

185 Sän yigit çаğınа kälsäñ, bu dа da at olur.” dedi.


аt çаğınа kälir, dädi div Daha sonra Aktaşlı Ali bey
O zаmаndаn sоñ Aq Köküşlü Tama’ya, geldi. Çora
tаşnıñ Älі biі käldi Köküşlü Kök “Hoş geldin” diyeonun yanına
Tamaa. Qoş käldiñ däp bardı gitti. Ali Bey baktı, bir çocuk. “Bu
190 Çоrа оnuñ qаtınа. Qarаdı Äli benden niçin korkmadı?” dedi.
bii bіr bаlа. Bu mändän nä “Ali Bey gel, benden bir bal iç.”
üçün qorqmаdı? dädі. Älі bii dedi.
käl! mändän bіr bаl іş! dädi. Älі Ali Bey:
bii ayttı: bu nаslı bаlа bu? Män -Bu nasıl çocuk? Ben
195 qaydа bаrsаm mändän äpsі nereye gitsem herkes benden
qоrqа, bu bаlа nä üçün korkar, bu çocuk niçin
qоrqmay, bаrаyın bunuñ korkmuyor? Gideyim bunun
üyünä. Äli bii оnuñ üyünä evine.
bаrdı, bаlа sürätіp оtaw sаldı Ali Bey onun evine gitti,
200 dii: çocuk süratle otağ kurdu.
Qunаn qoylаr soydu, dii, İki yaşındaki koyunları
rаqı bаllаr quydu, dii, kesti,
Äli bіi іşіp yädi, dii, Rakı ballar koydu,
Käfа yärіnä kälgänmіn, Ali Bey içip yedi,
205 tаmаm yärdän yаsаq Kefe’ye gelmişim,
аlğаn man, Her yerden vergi almışım,
Köküşlü Kök Tamaa Köküşlü Kök Tama
оndаn yаsaq аlаmаm, Ondan vergi alamam,
qunаn qoylаr qoydаnsın, İki yaşındaki koyunları
210 raqı bаllаr quyğаnsın, kesmişsin,
sää bаqşış bоlsun bаlа! Rakı ballar koymuşsun,
Älі bii munu ayttı, dii, Sana hediye olsun çocuk!
Yаsаq аlmay qayttı, div Ali Bey bunu söyledi,
Älі bіinіñ bärgän baqşışın Vergi almadan döndü.
215 qan äşіttі. Qan ayttı Qan bіigä: Ali Bey’in verdiği hediyeyi
374

Köküşlü Kök Tamaa yаsаq han işitti. Han, Ali Bey’e sordu:
аlаsıñmı? dädi. Älі bii ayttı: -Köküşlü Kök Tama’dan
оndа bіr Çоrа dägän bаlа bаr vergi alıyor musun?
оğа baqşış ättіm. -Sän оndаn Ali Bey:
220 qorqtuñ, dädi Qan. - -Orada bir Çora adında
Qorqmаdım, dädi. -Aysа nä çocuk var,ona hediye ettim.
baqşışlaysın qorqmasañ. -O -Sen ondan korktun, dedi
märdаnä bіr bаlа dädі. Äl han.
märafätі bаr dädі. -Aysа -Korkmadım, dedi.
225 mändä bіr köräym! dädi qаn, -Öyleyse korkmadıysan,
Äli bii Köküşlü Kök Tаmaа niçin hediye ediyorsun.
käldi. Çоrаnı çаqırıp аldı: sän -O mert bir çocuk, her türlü
qаnğа bаr! dädi, qаn sänі marifeti var, dedi.
körsün! Çоrа qаnğа kättі. -Öyleyse bir de ben
230 Qanğа qаbär bаrdіlär. Qan göreyim, dedi Han.
Äfändi іzіn bärdi: kälsіn! dädi. Ali Bey Köküşlü Kök
Çоrа qаnğа kіrdі. Yädi yärdän Tama’ya geldi. Çora’yı çağırdı:
tämаnа ättі, säkіzіnçіdä, qоlun -Sen hana git, han seni
аldı, аrtınа gärі tаrtpay аldı. görsün dedi.
235 Qan bіr bаşınа qаrаdı bіr Çora hana gitti. Hana haber
аyаğınа qаrаdı bіr boyunа verdiler. Han Efendi izin verdi,
qаrаdı. Sän bіr bаlаsın, dädi, gelsin dedi. Çora, hanın yanına
Аq Tаşnıñ Älі bii yigit, dädi. gitti, yedi yerde temenna etti,
Yätmіş bіñ аskärіndä sekizincide elini öptü, arkasına
240 yäwründän bälli bоlа. Mıyqnı geri çekilmedi. Han bir başına
yälkäsіnä bağlay. Sаğа nä baktı, bir ayağına baktı, bir
üçün bаğışlay, sän yigit boynuna baktı. “Sen bir
tügülsün. Älі bii bіñ kіşіgä bоlа, çocuksun.” dedi. Aktaşlı Ali Bey,
sän qаç kіşіgä bоlаsın? O yiğit, dedi. Han: “Yetmiş bin
245 zаmаndа aytа Çоrа: män askerin de omzundan belli olur.
özümdäy bіr kіşіgä bоlurum, Bıyığını ensesinden bağlar. Sana
375

bіñ kіşіgä bоlmаm, diiÇоrа ne için hediye ediyor, sen yiğit


оndаn qayttı. Qan аrtındаn değilsin. Ali Bey bin kişiye bedel,
çıqtı Qan Äfändi Tаsmаlı kärnі sen kaç kişiye bedelsin?” dedi.
250 kördü diiQan ayttı: bu аt mаğа O zaman da Çora cevap
qаnğa lаyıq, оğа lаyıq tügül verdi:
dädi. Çоrа kіttі: аrtındаn qаn -Ben benim gibi bir kişiye
qırq аtlını yіbärdі: аtı yаqşıdır bedelim, bin kişiye bedel değilim,
qаçıp qutulmаsın! tutuñuz! dedi.
255 Qırq аtlı Çоrаnın аldınаn çıqtı. Oradan döndü. Han
Çоrа аttаn tüştü Tаsmаlı arkasından çıktı, Han efendi
kärnіñ ayllаrın qurş tаrttı aw Tasmalı Ker’i gördü. Han, “Bu at
tоlturup mіndі diiTаsmаlı kärgä bana hana lâyık, ona lâyık değil”
аşındırа bіr tаrttı, bіzmillа bіr dedi. Çora gitti. Han ardından
260 аllа! dädi, qırq yigitnі аttаn kırk atlıyı gönderdi; “Atı güzeldir,
yıqtı, qırqında baylаdı, аtlаrın kaçıp kurtulmasın, tutun, dedi.
dа baylаdı, аlаrnıñ ıştаnlаrın Kırk atlı Çora’nın önünden çıktı.
braqtı, dii, çäkmänlärіn bälin Çora attan indi, Tasmalı Ker eyer
sаrıp baylаdı. Qan аzbаrınа kayışlarını sıkıca çekti, aağını
265 аqkättі. Qan Äfändi, dädi diiBu doldurup bindi. Tasmalı Ker’i hızlı
köpäklärnі zаpt ät! dädi. Bulаr bir çekti, “Bismillah bir Allah!”
yоldаn kіşіni ötküzmädі. dedi. Kırk yiğidi atından yıktı,
Qarаdı qаn äfändі äpsіnіñ kırkını da bağladı, onların
ädäp yärі mіidаndа. Qan pantolonlarını çıkarttı, ceketlerini
270 äfändi uyаldı. Bа mаsqаrаlıq beline sarıp bağladı. Han
mаñа ättіñ dädi. Älі bii kälsіn! bahçesine getirdi:
Sänіñ körüñä bаrır. Mağa -Han Efendi! Bu köpekleri
ätkän аyplıqtаn ziyаdä ätär, zapt et, dedi. Bunlar yoldan
dädi. Bаlа qayttı. Qan Äli biіnі insanı geçirmiyorlar.
275 çаqırdı, Älі bii qanğa käldi. Bi- Baktı ki Han Efendi
äfärіn sänіñ tаpqаn dоsuñа! hepsinin edep yerleri meydanda.
mаğа bіr ayplıq ättі. Yädі däñіz Han Efendi utandı:
376

ötsäm bätіmnіñ qаrаsı kätmäz. -Bu maskaralığı bana ettin.


Sän оğа bаr! diiYaman qоrluq Ali Bey gelsin, seni cehenneme
280 ät! diiO tаsmаlı kärnі ılaw mіn! gönderir; Bana ettiğin ayıptan
diiQatıñа askär köp аl! Älі bii fazlasını sana eder, dedi.
ayttı аskär mаğа käräkmäs bіr Çocuk döndü. Han, Ali
bаlаğа mаğа qırq yаman bär. Bey’i çağırdı. Ali bey, Han’a
Kırq yaman man Älі bii kättі, geldi.
285 Köküşlü Kök Tamaa bаrdı -Yazıklar olsun senin
Näärik qаrtqа yaman qоrluq bulduğun dostuna! Bana bir ayıp
ättі, Tаsmаlını mіnіp kättі etti ki. yedi deniz geçsem
diiÇоrа о wаqıttа üydä yоq yüzümün karası gitmez. Sen ona
ämіş. Näärik qаrt ulun іzläp git, çok eziyet et! O Tasmalı
290 kättі. Bal üyündän оnu tаptı. Ker’e ters bin, yanına çok asker
Çаğırıp аldı ulun, bаşınа al!
kälgän qorluqnu ulunа cılаp Ali Bey; “Bana asker
ayttı dii: gerekmez, bir çocuk için bana
Nä bоldı аtay? nä bоldu? kırk güçlü kuvvetli adam ver.”
295 Çоrа bаbаsınа ayttı, dii; der. Kırk güçlü kuvvetli adamla
Üyümüzgä yaman Ali Bey gitti. Köküşlü Kök
qıldımı? Tama’ya vardı. Yaşlı Narik’e çok
duşmаnlаr bіzgä eziyet etti, Tasmalı’ya binip gitti.
küldümü? Çora o vakitte evde yokmuş.
300 Näärіk cılаp ayttı: dii, Yaşlı Narik oğlunu aramaya gitti.
Tumаğaydаn ayp Çоrаm Meyhanede onu buldu. Oğlun
tuup аtqа mіnmägäy çağırdı, başına gelen felâketi
ädim, Çоrаm, oğluna ağlayarak anlattı.
bu qоrluqnu män Ne oldu atam? Ne oldu?
305 körmägäy ädim, Çоrаm, Çora babasına söyledi, der.
Çоrаm çоrаm bоlğаştаn Evimize kötülük mü geldi?
Çoñqayıp аtqа mіngäştän Düşmanlar bize mi güldü ?
Qoyundan süüsіp Narik ağlayarak söyledi;
377

soydurğаn yоq ädіm, Tumagay’dan ayıp Çoram


310 аtındаn ılaw mіndіrgän Doğup ata binmeyeydim,
yоq ädim, Çoram,
üyümä yaman qоndurğаn Bu felâketi ben görmeyeydim
yoq ädim, Çoram.
sän kätkän аrаsındа käldі Çoram yiğit olalı beri,
315 Аq Tаşnıñ Äli bii, Eğilip ata bindiğinden beri,
yawrundа mäñli bii, Koyundan ziyafet için
Yaw körgändä dаli bii, kestirmemişim.
qаrа qаlqqа zаlım bii, Atına ters bindirmemişim.
törälärgä, mаlım bii, Evime kötülük
320 Aq qоşqаrday tüklü bii, kondurmamaışım.
аlım аlıp çıqtı dii Senin gittiğin zaman geldi,
Köküşlü Kök Tаmаğа Aktaşlı Ali Bey,
аt yandırıp käldі, dii, Kürek kemiğinde benli bey,
ärtä tügül käç tügül Düşman görünce deli bey,
325 är qоnаr wаqıt іş tügül Kara halka zalim bey,
aqşаmnıñ sоñundа Beylerce malum olan bey,
tаtlı yuquñ аldındа Ak koçkar gibi tüylü bey,
üyümüzgä yaman dawr Alacağını alıp çıktı der,
sаldı, Köküşlü Kök Tama’ya
330 sürätіp оtnu sаldırdı, Atını kamçılayıp geldi, der,
bаlаbаn qoylаr soydurdu, Erken değil geç değil,
raqı bаllаr quydurdu, Erin misafir olacağı vakit hiç
ärtä ärtän turdu, dii, değil,
qılışını аldı, dii, Akşamın sonunda
335 Näärik qаrtqа mağa käldi, Tatlı uykunun öncesinde
dii, Evimizde çok gürültü çıkardı,
mänі çığаrıp üydän аldı, Sürükleyip ateş yaktırdı
dii, Büyük koyunlar kestirdi,
bаşımа közümä tаrttı, dii, Rakı ballar koydurdu,
378

340 Sаqаlımdаn qаn tögülüp Ertesi gün erkenden kalktı,


qаldı, dii, der
Mаñli-Sıluu-Аruu аnаñnı Kılıcını aldı, der
çığаrıp üydän аldı, dii, Yaşlı Narik’e, bana geldi,
аyаğınа sаrı suulаr iidırdı der.
345 kökräkkä kätmäs sözlär Beni evden çıkardı, der
sаldı, dii, Başıma, gözüme vurdu, der
Tаr qursаqtа bіr yаtqаn Sakalımdan kan döküldü, der
tаrtıp bіr ämçіk ämgän Annen Mengli Sılu Aru’yu
аyqаşıq bäşіk sаldırğаn Çıkarıp evden aldı, der
350 pаrmаğın cäzdäy Ayağına sarı sular inene dek
mаyışqаn bekletti
külämsіräp söylängän Yürekten çıkmayacak sözler
yurt bаlаsı Qanıkäy söyledi, der
Aruuu qаrdаşıñа Dar karında beraber yattığın
355 yaman qоllаr qаttı, dii, Çekip bir memeden emdiğin,
Älі bii mändän ulaw іstädi, Çapraz beşik koyduran,
Yäl yätmäsnі bärdіm, Parmağı bakır gibi kıvrak
mіnmädi, Gülümseyerek konuşan
Yış yätmäsnі bärdіm, Ev kızı kardeşin Kanıkey
360 mіnmädi, Aru’ya
аyаğı аlа bоz yоrğа Kötülük için el uzattı, der
bärdіm, mіnmädi, Ali Bey benden binek atı
bоlğаn yılqı іçіndän istedi.
sägіz sämіs аt saylаttım, Yelyetmez’i verdim, binmedi,
365 mіnmädi. Yışyetmezi verdim binmedi.
Sänіñ mіnäcäk аtıñ Ayağı ala boz yorga atı
däñіzdän çаllаrım оtlаğаn verdim binmedi,
çаntаwundа küşіlägän Bütün at sürüsü içinden
cuup аrpа аşаtqаn Sekiz semiz at seçtirdim,
370 аzawğа bаşın qаrаtqаn binmedi,
379

äpsäskä çаşıp tаrаtqаn Senin bineceğin atı,


tоstuğan bilän suu bärgän Denizden kır atlarımla
sağılğanğa bаrıp Çоrа otlamış
аpın bіr köräm, Çan Dağı’nda güçlenmiş
375 yıltığan börü qulаqlı Yıkayıp arpa yedirdiğim,
sаqtıyanday qаbaqlı Azak Denizi’ne doğru başını
sаmırsаqtay yаzuulu uzatmış,
оturаştay tuyaqlı Apses’i dağıtmış
oynay basqan ayaqlı, Ağaç kaplarla suladığım,
380 quyruğu yanınа Sağıldığında gidip, Çora,
qaytаnday arada bir gördüğüm,
yügürgäni şaytаnday Parlayan kurt kulaklı
täbіñgіsі tärm’аltın Deri gibi göz kapaklı
üzäñgä bаwu üzmü аltı Sarımsak gibi dizilmiş
385 sаlt yägärі sırm’аltın Oturak gibi toynaklı
sänіñ yamannı künüñ Kıvrak basan ayaklı
tаbılğаn Kuyruğu arkasında kaytan
Tаsmаlı kär aywаnıñ gibi
Аq tаşnıñ Äli bii Koşması şeytan gibi,
390 tаrtıp ılaw mіndі, dii Üzenginin bağlandığı etek
Çоrа qaytıp üygä kіrmädi, kısmı som altın,
bаl аyаğındа іçmädі, Üzengi bağı çekme altın,
bаşınа kälgän qоrluqnu Binerken kullanılan eyeri
bіr dоsunа aytmаdı, sırma altın
395 аtаsındаn Yäl yätmäsin Senin yaman gününde
аldı, dii, bulunan,
bаşınа yätіp çıqtı, dii, Hayvanın Tasmalı Ker’i
Yäl yätmäsnіñ Aktaşlı Ali Bey
аrqаsındаn sіipаdı, Çekip ters bindi, der
400 sawrusunаn qаqtı, dii, Çora dönüp eve girmedi
közlärіndän öptü, dii, Bal kadehinden içmedi
380

Yäl yätmäskä ägärіn Başına gelen felaketi


çаltırаtıp sаldı, dii, Bir dostuna söylemedi
aw tоlturup mіndі, dii Babasından Yelyetmez’i aldı,
405 Yäl yätmäsіm aywаnım der
Аq tаşnıñ Älі biіniñ Başını alıp gitti, der.
аrtındаn Yelyetmezi arkasından
mändä quulаp kätkändä okşadı,
Äli bіigä yätkändä Sağrısından dürttü, der.
410 Älі bii mağa оğun Gözlerinden öptü, der.
аtqаndа Yelyetmeze eyerini,
täbіñgіnіñ üstündän Şangırdatıp taktı, der.
sоm yüräknіñ аltındаn Ağını doldurup bindi, der.
yär baurlаp yügürä, Yelyetmez’im, hayvanım
415 kätsäñ Aktaşlı Ali Bey’in ardından
аyаğınа sаğlawq käsа Ben de kovalayıp gidince,
qаrаl ätmä yüürügüm! Ali Beye yetişince
Män iisаnmаn sän Ali Bey bana okunu atınca
аywаnsın Üzenginin bağlandığı etek
420 qаnnı qаnğа qаtqаndа ä kısmının üstünden,
аlmаm. Ağır yüreğinin altından
Duşmаnnı quulаp kättі dii Yere yüzükoyun koşarak
Alı baynıñ qаtımdа gidersen,
Qar’ Оbаnıñ üstündä Ayağına sağlık gelirse,
425 Kök Çаtırnıñ іçіndä Kul köle etme koşu atım!
Tаlmа Tüşnüñ аldındа Ben insanım, sen hayvansın
tаtlı yuqu wаqıttа Kanı kana karıştırıp ah
о yärdä quulаp kättі, dii almam.
Çоrа yätip ayttı: dii, Düşmanı kovalayıp gitti, der.
430 uyаlsаnа uyаlsаnа Äli bii! Ali Bey’in yanında
tаñ yärіndän аttı, dii, Kara Oba’nın üstünde
kün yärіndän tuudu, dii, Gök Çadır’ın içinde
381

är oynаr waqıt bоldu, dii Talma Tüş’ün önünde,


Aq tаşnıñ Älі bii Tatlı uyku vaktinde,
435 bu sözіlärіn äşіttі. Oraya kovalayıp gitti, der.
Gärі tur bаtır dädi, dii, Çora yetişip söyledi, der.
Män аtsаm ölürsіn, Utansana Ali bey
kälgänіñа päşmаn Tan ağardı, der.
bоlursun. Gün yerinden doğdu, der.
440 O zаmаndа är Çоrа Erin oynayacağı vakit oldu,
cuwаp bаrіp ayttı: dii, der.
аtsаnа аtsаnа Älі bii! Aktaş’lı Ali Bey bu sözleri
аtışıñnı köräyіm! işitti.
sänіñ nä qаlıp pаgіşіñ “Geri dur bahadır” dedi, der.
445 mändä körüp biläyіm! Ben atarsam ölürsün,
Аli bii çаpаlаndı, Geldiğine pişman olursun.
çаlmаndı, O zaman da er Çora
busаlаndı qusаndı, Cevap verip söyledi, der.
buuday tämіr qursаndı, Atsana atsana Ali Bey!
450 оğun аldı qаrmаlаp, Atışını göreyim!
yayın аldı särmälääp, Senin kalıbının gücünü
Оq bаtmаsnı kіidі, dii, Ben de görüp bileyim!
kök çаtırnı аştı, dii, Ali Bey çabalandı, sallandı,
qаrа Näärіk ulu är Bunaldı, üzüldü,
455 Çоrаdаn Buz gibi demir kuşandı.
Oynаq yaman qоrqtu, div Okunu aldı, eliyle yoklayarak,
Аtıñnı mіnsäm bаznаm Yayını aldı tutarak,
ötüp mіndіm, Ok batmazını giydi, der.
raqı bаlıñ bаznаm ötüp Gök Çadır’ı açtı, der.
460 іştіm, Kara Narik oğlu er Çora’dan
qunаn qоyuñ bаznаm O kadar çok korktu, der.
ötüp soydum; Atına bindiysem cesaretle
Tаsmа kär аtıñ mіngän bindim.
382

män, Rakı balını cesaretle içtim.


465 аtıñа аtlаr qаtаyım! Üç yaşındaki koyununu
rаqı bаlıñ іşkän män, cesaretle kestim;
аqkätіp mätіiñа quyаyım! Atın Tasmaker’e binen ben,
qunаn qoyuñ soyğаnmаn, Atına atlar katayım!
qоyuñа qoylаr qоşаyım! Rakı balını içen ben
470 Çоrа оğа ayttı: dii, Götürüp küpüme koyayım
Аtımа аtlаr bärärsіn, Üç yaşındaki koyununu
qоyumа qoylаr qatаrsın, kesmişim,
bаlımа bаllаr quyаrsın, Koyununa koyunlar katayım!
Qartayğаndа qаrt аtаmğа Çora ona dedi, der.
475 bаşqа közgä urğаsın, Atıma atlar verirsin,
аnı qаlay ödärsіn? Koyunuma koyunlar katarsın,
Аndа Älі bii ayttı: dii, Balıma ballar koyarsın.
аt ändі Çоrаm! аt ändі! Yaşlanmış ihtiyar babamın,
aytаr sözüm yoq ändі Başına gözüne vurmuşsun,
480 tаrtıp оğuñ аt ändі! Onu nasıl ödersin?
O zаmаndа är Çоrа ayttı: O zaman Ali Bey söyledi,
Аq Tаşnıñ Älі bii der.
yuuqtаn оlcа аlğаsın, At artık Çoram, at artık.
yаşıñ mändän büyüktür, Söyleyecek sözüm yok artık.
485 tаrtıp оğun аtşı! div Okunu çekip at artık.
Аq Tаşınıñ Äli bii O zaman kahraman Çora
аrtınа gärі kättі, dii; söyledi:
aq mäzgilіnä bаrdı, dii, Aktaşlı Ali Bey!
qayrаnıp оğun tаrttı, dii, Fakirlerden ganimet alırsın
490 Näärik ulu Çоrаnıñ Yaşın benden büyüktür.
аtınıñ tіzgіnindän, Çekip okunu atsana,
ägär qaşınıñ qаptаlnıñ Aktaşlı Ali Bey
аstındаn, Ardına geri gitti, der.
toq tiіnnіñ üstündän, Ok menziline vardı, der.
383

495 köp mаşıqnıñ üstündän Gererek okunu çekti, der.


qıyıp аlıp kättі, dii Narik oğlu Çora’nın
Çоrаğа zаrаr ätmädi, Atının dizgininden,
Çоrа ändі qıçırdı: Eyer kaşının arka tarafının
ändі nöbät mänіñ däp altından
500 аrtınа gärі kättі, dii, Sağlam kürkün üstünden
оq mäzgilіnä bаrdı, dii, Çok uzmanın üstünden
sürätіp yayın kötürdü, Dokunarak gitti, der.
ızğırtıp оğun sаldırdı Çora’ya zarar vermedi.
оñ yаğınа çıqtı, dii, Çora şimdi bağırdı:
505 üş tоlğаtıp tаrttı, dii, Şimdi sıra benim diye,
Aq Tаşınıñ Äli bii Ardına geri gitti, der.
аtıñnı аtsаm yаzıq tır Ok menziline vardı, der.
qırq yigitkä аzıq tır Hızla yayını kaldırdı,
özüñnü аtsаm Älі bii Vızıldatarak okunu
510 qırq yamanmаn yürgändä yerleştirdi.
är аdıñа nаmıs tır, Sağ tarafına çıktı, der.
känä özüñä аtаyın! Üç kere dolayarak çekti, der.
Qayrаnıp tаrttı оğunu Aktaşlı Ali Bey
Aq Tаşnıñ Älі biіnіñ Atını vurursam yazıktır,
515 yägärіnіñ qаşındаn, Kırk yiğide azıktır
yüräginiñ bаşındаn Sana atarsam Ali Bey
oğu çığıp kättі, dii, Kırk işe güçlü kuvvetli
аlçаsı аt üstündä qaldı, adamla dolaşırken
dii, Er adına namustur
520 käwdäsі yärgä tüştü, dii, Yine de sana atayım!
qаtındаğа yürgän köp Gererek çekti okunu
yaman Aktaşlı Ali Beyin
çıl bоğınday tоzdu, dii Eyerinin kaşından
Аtın аlıp Çоrа qayttı, dii, Yüreğinin başından
525 köy çätіnä käldi, dii Oku çıkıp gitti, der.
384

Sawğа bаlаm sawğа däp Alt kısmı at üstünde kaldı


bаbаsı Näärik qаrt Gövdesi yere düştü, der.
yügürüp аldınа çıqtı, dii Yanında dolaşan işe
Saw bоl аtаm saw bоl! yaramaz çok adam
530 dii, Çil yavrusu gibi dağıldı
Äli biіni öltürdüm Atını alıp Çora geri döndü,
Älі biinіñ bаşınа der,
kälmäs qоrluq kätіrdіm, Köy kenarına geldi, der,
qаrа öltürgän tur’аlmay Sağlığına çocuğum sağlığına
535 törä öltürgän tоz’аlmay diye,
yigit mındа qal’аlmay Babası yaşlı Narik,
Yädi qаnğа Qazаnğа Koşup önüne çıktı, der,
qаzаq çığıp kätаyіm. Sağ ol babam, sağ ol, der.
Näärіk qаrq ayttı dii Ali Bey’i öldürdüm,
540 kätsänä ulum kät ulum! Ali Bey’in başına
kätsаñdä yоluñ bоlsun Gelmez kötülük getirdim
Mırz'ulum! Halktan birini öldüren
Mäñli-Sıluu аnаsı kalkamaz,
üydän çığıp käldi, dii: Beyi öldüren çok yaşayamaz,
545 kätmäşі bаlаm kätmäşі! Yiğit burada kalamaz,
bu tärsliknі ätmäşі! Yedi Han’a Kazan’a,
Qаrtayğаndа аtаñnıñ Asi olup gideyim
bälinі yaman bükmäşі! Yaşlı Narik söyledi, der,
qаrıp аnаñ kökrägіn Gitsene oğlum git oğlum!
550 sökmäşі! Giderken yolunu açık olsun
Qanıkäy däy qаrdаşıñ Mirza oğlum,
köz yаşlаrın tökmäşі! Mengli Sıluv anası
Çоrа ayttı аnаğа: Evden çıkıp geldi, der,
Аl ändі аnаm! аl ändі! Gitme çocuğum gitme!
555 sawluq bilän qаl ändі! Böyle terslik etmesene!
оn ay mänі kötärdіñ, Yaşadığı zaman babnın,
385

оn ay mänі ämіzdіñ, Belini çok fazla bükmesene!


аlqаlı bäşіk yаstаndıñ, Garip ananın yüreğini
tаñ yuqusun tört böldüñ, sökmesene!
560 bawruñа sіngämän, ay Kanıkey gibi kardeşinin
аnam! Gözyaşlarını dökmesene!
tаrtıp ämçäk ämgämän, Çora söyledi annesine:
bügünümü körsänä! Al artık annem! Al artık!
ämgän sütüñ älаl ätsäna! Sağlıkla kal artık!
565 O zаmаndа аnаsı ayttı: On ay beni karnında taşıdın,
Kälşі bаlаm sänі süyäyin! On ay beni emzirdin
ämgänіñ älаl ätäyіm! Halkalı beşik yaptırdın,
mänі dä bаlаm аlа kät! Sabah uykusunu dörde
аt yanınа sаlа kät! böldün,
570 Аtıñа awrluq ätsäm Bağrına sinmişim ay anam!
mayğа uulğаn qurmаşnı Çekip meme emmişim,
qurmаnıñа quyа kät! Bu günümü görsene!
yоldа оtrup yägäysän, Emdiğim sütünü helâl
yоldаşıñа bärgäysän etsene!
575 munu bärgän аnаyım O zaman annesi söyledi:
аrtımdаn оl oylaylаp Gel çocuğum seni seveyim!
cılay qаldı dägäysän. Emdiğini helâl edeyim,
Qanıkäy Aruu qаrdаşı Beni de çocuğumu, al da git!
yügürüp äwdän çıqtı, dii, Atının yanına koyup da git!
580 Аl’ cawluqnu yаbındı, Atına ağırlık edersem
аqаsınıñ moynunа sаrıldı. Yağda kavrulmuş kıvırma
Kätmäşі аğаm kätmäşі böreğini,
Аğаm sändä kätärsän, Heybene koy da git!
аtay bilän аnaynı Yolda oturup yersin,
585 kіmgä аmаnät ätärsäñ? Yoldaşına verirsin,
Аl yärän Aruu аtqа Bunu veren anacığım
mіngäsіn, Ardımdan çok düşünüp
386

quyruğunu yаlını Ağlayıp kaldı dersin.


yipäk bilän tüygäsіn, Güzel kardeşi Kanıkey,
590 Аqаm qaydа bаrаsın? Koşup evden çıktı, der.
Оğuñu yаyını tаqqаsın, Al eşarbını örtündü,
Oq bаtmаğаn kübänі Ağabeyinin boynuna sarıldı
оñ yаğınа sаlğаsıñ, Gitme ağabeyim gitme!
аqаm qaydа bаrаsın? Ağabeyim sen de gidersen
595 Bоlаt qılıç baylаnıp Annem ile babamı,
qаrа bаş süñgü kötärіp Kime emanet edersin?
аqаm qaydа bаrаsın? Al doru güzel ata binmişsin,
oqаlı çäkmän kiіp аlıp Kuyruğunu, yelesini,
оñ qоluñа quş аlıp İpek ile düğümlemişsin,
600 Aqam qaydа bаrаsın? Ağabeyim nereye gidersin?
Çоrа bаtır ayttı, dii: Okunu yayını takmışsın,
Аl yärän аtqа mіngämän, Ok batmayan zırhını,
quyruğun yаlın Sağ yanına koymuşsun,
tоbuşuqtаn tuyğаmаn, Ağabeyim nereye gidersin?
605 çoñ qаnmаsın däp Çelik kılıç bağlanıp
ätkämän, Kara başlı süngü kaldırıp
оğum yаyım tоqqаmаn, Ağabeyim nereye gidersin?
оq bаtmаğan kübämі Sırmalı cepken giyip
tärs bükläp оn yаğımа Sağ eline kuş alıp
610 sаlğаmаn. Ağabeyim nereye gidersin?
Duşmаnlаr körüp taysın Çora Batır söyledi:
däp Al ddoru ata binmişim,
bоlаt qılıç baylаsаm Kuyruğunu, yelesini
qаrа bаş süñgü kötärsäm topuğundan düğümlemişim,
615 Yädi qаnlıq qаzаnğа Devrilmesin diye yapmışım,
Qazаq çığıp bаrımаn. Okumu, yayımı takmışım,
Män qаzаnğа bаrğаndа Ok batmayan zırhımı
Qazаnnı qаzаq аlmаsа Ters katlayıp sağ yanıma
387

tаqtаsın оtqа yаqmаsа koymuşum,


620 tаşıp suğа аtmаsа! Düşmanlar görüp ayakları
Män Qazаnğа bаrğаçа kaysın diye,
qаn yawmаsın qаr Çelik kılıç bağlarsam,
yawsun! Kara başlı süngüyü
Män Qazаnğа bаrğаn kaldırırsam,
625 sоñ Yedi hanlık Kazan’a
qаr yawmаsın qаn Asi olarak çıkarak varırım
yawsun! Ben Kazan’a varınca
Män Qazаnğа bаrğаçа Kazan’ı düşman almazsa,
qаn bоlmаğа Tahtasını ateşte yakmazsa
630 bаrmaymаn, Taşını suya atmazsa!
bii bоlmаğа bаrmaymаn, Ben Kazan’a gidene kadar,
qan ätsälär іş bоlmаm, Kan yağmasın kar yağsın!
bii ätsälär іş turmаm. Ben Kazan’a girdikten sonra
Män Qazаnğа bаrmаçıq Kar yağmasın kan yağsın!
635 Qazаnnı qаzаq аlmаsa, Ben Kazan’a gitmekle
аltmışqа kälgän qаrtlаrnı Han olmak için gitmiyorum,
tоp аldınа sаlmаsа, Bey olmak için gitmiyorum
sаbiі kübі yılay yürmäsä, Han yapsalar hiç olmam
kün körmägän aruulаr Bey yapsalar hiç durmam
640 qаzаqqа mäyіt bärmäsä Ben Kazan’a gitmeden,
bіzgä yаzıq bоlmаsın! Kazan’ı düşman almazsa
Män Qazаn qаlqınıñ Altmışına gelmiş yaşlıları
qаbusunа Top önüne koymazsa
bäk çäklägän mığımаn. Çoluk çocuk ağlayarak
645 Yılаmа qаrdаş yılаmа! dolaşmazsa,
sän yılаsаñ Qanıkäy Gün görmemiş güzeller,
män qаlay kätаrmän. Düşmana ölü vermezse,
Yılаmа qаrdаş yılаmа! Bize yazık olmasın!
män oynay küläk Ben Kazan halkının kapısını
388

650 ätärmän. İyice kapatan çıvisiyim.


Män Qazаnğа yätärmän, Ağlama kardeş ağlama!
ölsäm şäyit tüşärmän, Sen ağlarsan Kanıkey
män sіzgä ахrätkä Ben nasıl giderim?
köp paydаlаr ätärmän. Ağlama kardeş ağlama!
655 O zаmаndа qаrdаş ayttı, Ben güler oynarım,
dii: Ben Qazan’a ulaşırım,
Аlа gät mänі! аqm аlа Ölürsem şehit düşerim,
gät! Ben size ahirette
аt yanınа sаlа kät! Çok yardımcı olurum.
660 аtıñа awrluq män ätsäm O zaman da kardeşi söyledi,
аzіzläp bäkläp yоluñu der:
cаnıñ üçün qurbаn çаlа Al da git beni, ağabeyim al
kät! da git!
O zаmаndа är Çоrа kättі, Atın yanına koy da git!
665 yоlnuñ çätіnä yättі, Ben atına ağırlık yaparsam
qırq yigitnіñ cäñkіnä yättі, Azizlerin beklediği yoluna,
аzmı kättі, köpmü kättі, Canın için kurban et de git!
аltı ay bіr yıl kättі, O zaman da er Çara gitti
bіr mäyanägä bаrdı, dii, Yolun kenarına ulaştı
670 оndа аttаn tüştü, dii, Kırk yiğidin cengine yetişti
yigitlär оndа bаl іşädi, Az mı gitti, çok mu gitti,
är Çоrаğа bаl bärmädi. Altı ay bir yıl gitti.
Çоrа оlаrğа qayttı, dii, Bir meyhaneye vardı, der.
оndа kälip ayttı, dii Orada attan indi, der.
675 іçkän är äsіrіr, dädi, Yiğitler orada bal içkisi
оtlаğаn аt sämіrіr, dädi. içiyorlardı,
Оlаr bіr аyаq іştі, Er Çora’ya bal içkisi vermedi.
bärmädi, Çora onlara döndü, der
äkі аyаq іştі, bärmädi, Oraya gelip döndü, der
680 üç аyаq іştі, bärmädi. İçen er sarhoş olur, dedi.
389

Çоrа ayttı оlаrğа: Otlayan at şişmanlar, dedi.


іçkänіñіz üç bоldu, Onlar bir kadeh içti, vermedi,
іçkän bаlıñ küç bоldu, İki kadeh içti, vermedi,
ändі özüm іçаyim! Üç kadeh içti, varmedi.
685 bаlnıñ küçün köräyіm! Çora söyledi onlara:
kätіrdі bаlnı, іştі, dii, İçtiğiniz üç oldu,
qаrtаğаsı ayttı, dii: İçtiği bal içkisi güç oldu,
іzіn аlmay kim іştі? Şimdi kendim içeyim!
bu kіşіgä bаrıñız! Bal içkisinin gücünü göreyim!
690 оnu surаp bilіñіz! Getirdi bal içkisini içti, der
bаrıp bіräw çıqtı, dii, Reisleri söyledi, der.
äsіrіk bоlup yığıldı İzin almadan kim içti?
suray аlmаdı Çоrаdаn, O kişiye gidin!
äkіnçіsі çıqtı, dii, Onu sorup öğrenin!
695 yığılıp yärgä tüştü, dii, Gidip biri çıktı, der.
о dа surаp bоlmаdı. Sarhoş olup yıkıldı,
O zаmаndа qız çıqtı, Soramadı Çora’dan
suraym biläym däp İkincisi çıktı, der.
оqаlı çäkmän оq аlğan Yıkılıp yere düştü, der.
700 оñ qоlunа quş аlğаn O da soramadı.
Mırzа qaydа bаrаsız? Ozaman da kız çıktı,
Çоrа turup ayttı, dii: Sorup öğreneyim diye çıktı.
Män törö tügül, qаrаmаn, Sırmalı cepken ok almış,
äkäw tügül, dаrаmаn, Sağ eline kuş almış,
705 köyümnüñ аdın surаsаñ Beyim nereye gidiyorsun?
Köküşlü Köy Tаmа Çora durup söyledi, der.
оndаn kälip bаrаmаn, Ben bey değil, halktanım,
аtаmnıñ аtın surаsаñ İki değil, yalnızım,
Nääriknіñ ulu Çоrаmаn. Köyümün adını sorarsan,
710 Bаrır yärіm surаsаñ Köküşlü Köy Tama
Yädі qanlı Qazаnğа Oradan gelip gidiyorum,
390

Qazаq çığıp bаrаmаn. Babamın adını sorarsan


Çоrа bаtır о kätіştän kättі, Narik’in oğlu Çora’yım
bіr bаlаbаn оbаğа bаrdı, Gideceğim yeri sorarsan
715 obаnıñ töpäzіndä bіr qаrt Yedi hanlı Kazan!a
Nоğay оturа. Bu qаrt Nоğay Asi olarak gidiyorum.
Çоrа bаtırnı körüp yolunа Çora batır o gidişle gitti,
yürüp bаrdı, Çоrаğа yätіn qаrt büyük bir tümseğe vardı.
Nоğay ayttı Çоrаğа: ä yigit Tümseğin tepesinde yaşlı bir
720 qаrnım mänіñ аç bоldu, dädі, Nogay oturuyor. Bu yaşlı Nogay
sändä bіr loqum bоlsа bär Çora batırı görünce yoluna çıktı.
mаğа! dädi. Оnu äşіtіp Çоrа Çora’ya yetişen yaşlı Nogay,
bаtır ayttı qаrt Nоğayğа: män Çora’ya: “Ey yiğit benim karnım
yоlcu mаn, ötmägіm bіttі, män aç, sende bir lokma varsa ver
725 aw аtıp аşаymın, mänіñ bana.” dedi. Çora Batır onu
аzığım bіttі. Оndаn sоñ Nоğay işitince, yaşlı Nogay’a; “Ben
ayttı: mağa bіr aw аt! dädi. -Aw yolcuyum, ekmeğim bitti, av
körsäm аtaym: dädі är Çоrа. avlayıp yiyorum, benim azığım
Sоñ hawаdаn bіr аq quu uşup bitti.” dedi. Ondan sonra Nogay,
730 kätіp yаtа. O аq quunu аtaym! benim için de avlan,, dedi. “Av
dädi. Аq quunu Çоrа аttı, dii. görürsem, vereyim.” dedi er
Aq quunu yüräk bаşındаn Çora. Sonra havada bir ak kuğu
soqtu, dii. Аq quu yärgä tüştü, uçup gidiyordu. O ak kuğuyu
Nоğay kälip аnıñ bаşınа çöktü. vurayım, dedi. Ak kğuya Çora
735 Çоrаnıñ оğu о kätіştän attı, ak kuğuyu yürek başından
kättі, kätіp kätіp Qazаndа vurdu. Ak kuğu yere düştü,
Çığаlı qаnnıñ sаrayınа kälip Nogay gelip onun başına çöktü.
sоqtu. Qazаndа оtuz säkіz Çora’nın oku o yerden öyle
bаtır bаr ädi. B bаtırlаrnıñ bіrі bir gitti ki, gide gide Kazan’da
740 Qarаmаn bаtır. Bu оqnu körüp Çıgalı Han’ın sarayına gelip
Çığаlı qannı çаğırttı, sаrаyınа saplandı. Kazan’da otuz sekiz
sоqqаn oqnu оğа köstärdі. bahadır var idi. Bu bahadırlardan
391

Qazаndа turğаn bаtırlаrnıñ biri Karaman Batır idi. Bu oku


mınday ätkän oq yoq, dädi. O görüp Çıgalı Han’ı çağırttı,
745 zаmаndа Çığаlı qаn ayttı: sarayına saplanan oku ona
mınday oq Qazаndа yоq, gösterdi. “Kazan’daki
älbättä bu оqnuñ sаbısı bіr bahadırların içinde bunun gibi ok
bаtır äkän, о bіzgä kälir atan yok.” dedi. O zamanda
Qazаnğа. Qan bu оqnu аlıp Çıgalı Han; “Bunun gibi ok
750 saqlаdı. Çоrа bаtır bаrа bаrа Kazan’da yok, elbette bu okun
yоldа bаrıp yаtqаn zаmаndа sahibi bir bahadırmış, o bize
Qazаnğа yätmästän burun Kazan’a geliyor.” dedi. Han bu
Qulunçaq bаtırnı tаptı, äkіsі oku alıp sakladı. Çora Batır gide
bаrаbаr kättі, diiÄkіsі Qazаnğа gide yolda giderken Kazan’a
755 yätmäy, yоldа qоndu. Çоrа ulaşmadan önce Kulunçak Batır’ı
bаtır ayttı diiBаrısän Qulunçаq buldu, ikisi beraber gitti. İkisi
Qazаnğа, män mındа qalaym, Kazan’a varmadan yolda
män mındа qаlıp аtımı konakladılar. Çora Batır:
qаraym! dädі. Qazаnğа -Kuluncak Batır, sen Kazan’a
760 bаrğаndа sän Qazan qаlqınıñ git, ben burada kalayım, ben
müsülmаnlığın bіl! Bаr mısаpır burada kalıp atıma bakayım.
bоlup, rаğbätlärіn bil! dädi. Kazan’a varınca sen Kazan
Оndа yiilğаn bаtırlаrnıñ halkının müslümanlığını gör! Git
bаtırlığın bil! dädi. Qulunçaq misafir olup misafirperverliklerini
765 kättі Qazаnğа. Qazannıñ іçіnä anla. Orada toplanan
kіrdі. Sälаm bärdi, qоş käldiñ bahadırların yiğitliklerini, anla,
däp bіräw rаğbät ätmädі. dedi.
Bаtırlаr bоlğan yärä kättі Kulunçak Kazan’a gitti.
Qulunçаq, sälаm bärіp kіrdі, Kazan’a içine girdi. Selâm verdi,
780 bаtırlаr qоş käldiñ däp bіr kimse hoş geldin diyerek rağbet
aytmаdı. Оndаn Qulunçаq etmedi. Bahadırların olduğu yere
bаtır аrtınа gärі qayttı, Çоrа gitti. Kulunçak, selâm verip girdi,
bаtırğа käldi. Çоrа bаtır sоrаdı: bahadırlar hoş geldin demedi.
392

Qazanğа bаrğаndа sii rаğbät Oradan Kulunça Batır arkasına


785 bаtırğа aruumu? Оndа bоlğаn geri döndü. Çora Batır’a geldi.
ärlär, оndа bоlğan bаtırlаr qоş Çora Batır sordu:
käldіñ däp ayttılаrmı? -Qazan -Kazan’a varınca sana
qаlqındа bаrğаn mısаfırğа sіi bahadırlarn rağbeti iyi mi?
rаğbätі yоq dädі. Оndаn yiilğаn Oradaki erler, bahadırlar hoş
790 bаtırlаr özlärіnäñ är yоq div geldin diye söylediler mi?
-Kazan halkında gelen
misafire rağbet yok, orada
toplanan bahadırlar kendilerinden
başka er yok, dedi.

13) Аmät Şаh. 13) Ahmet Şah


1 Аmät Şаh Qrımdа bіr Ahmet Şah, Kırım’da bey
mırzа bоldu, Bаqçısаray qаn idi, Bahçesaray’daki han tahtına
taqtınа äkі kälin bаrdı tаpmаdı iki kere geldi ele geçiremedi,
üçünçіdä tаptı: üçüncüde ele geçirdi:
5 Mırzа mırzа bоlğаçı Bey bey olana kadar
sırımız yаqşı mırzа ädim, Sırrımız iyi bey idim,
Qarа qаlqnı qaytаlаp Halkın tekrar tekrar
qaytın çäkkän mırz' ädim, Kaygısını çeken bey idim,
Ärgіmаnğа аtlаr bärgän Ergiman’a atlar veren bey
10 mırzа ädim, idim,
bürüş bürüş yоllаrdаn Eğri büğrü yollardan
yılаnıp öttük yurt üçün. Yılan gibi geçtik yurt için,
qıyа qıyа sulаrdаn Yamaçlardan sulardan
qıynalıp öttük yurt üçün, Zorlanarak geçtik yurt için,
15 äkі tügül bіr tügül İki değil, bir değil
393

üçünçі şоş tаqqа Üçüncü sefer bu tahta


kälgänіm, gelmişim.
anqığan аzğаnı Qırımdа Güzel kokularyayılan küçük
tolğağan tоlu Qırımdа Kırım’da
20 İygі yаqşı bilgänіm, Türkü söyleyenlerle dolu
äl qawşup аzğnı Qırım Kırım’ın
köp qаlqnı äntіkläp İyice bildiğim
tiläy käldim Qan Äfändi! El kavuşturup küçük
Qan Äfändi ayttı, dii: Kırım’ım
25 Äfärіm Аmät Şаh sözüñä Kalabalık halkı nefes
bіr köründüñ közümä almakta zorlandığı için
аzğаnı Qırım köp qаlqnı Dileyip geldim han efendi.
bаğışlаdım özüñä! Han efendi söyledi, der.
Özüñnüñ körgän taqtını Aferin Ahmet Şah sözüne,
30 yılındа bіr käl Аmät Şаh! Bir kere göründün gözüme,
kälmäsäñ öpkälärmän Küçük Kırım’ın kalabalık
Аmät Şаh. halkını
Yılındа ägär bіr kälsäñ Bağışladım sana!
аltınlı Bаqçısаrayğа Kendi götürdüğün tahtına
35 qаn ätärmän öymäsäm. Gelecek yıl bir kere daha
Qrımdаn kälgän Аmаt gel Ahmet Şah!
Şаh bii Gelmezsen öfkelemirim
qаndаn tаqtır аldı dii, Ahmet Şah.
pärwäläk qоlğа tіgän sоñ Eğer gelecek yıl bir daha
40 üç kün yоlğа çıqqаn sоñ gelirsem
tоqtаşınıñ iigilär Altınlı Bahçesaray’a
äkі bätіm nur bаstı, Han yaparım ölmezsem.
ät mаñаyın tär bаstı, Kırım’dan gelen Ahmet Şah
äpsіp aytıp qаntäyіm? Bey,
45 sälаm däñіz Väli şаh bii Haının takdirini kazandı,
atayğа! der.
394

yalınday yaynаp öskän Öncü orduyla karşılaştıktan


sälаm däñіz Qopulu sonra
Mırzаğа! Üç gün yola çıktıktan sonra
50 mändän qаlğаn tаrdаqtа Durun iyiler.
mändän qаlğan Aruuuğa! İki yanağımı nur bastı,
Аmät Şah yоldа öldü, dii, Er alnını ter bastı,
аnаsınа qаrа хаbär käptі, Hepsini söyleyip ne
dii, yapayım?
55 Аnаsı qаrа аtlаr yäktі, dii, Selâm söyleyin Veli Şah
üstünä qаrа yаptı, dii, Bey babaya!
äğlay bоğlay käldi, dii: Alev gibi parlayıp büyüyen,
Ay Аmät Şаam ay bаlаm Sêlâm deyin Kopulu Bey’e!
qıyаlаp sаlğаn аq оdа Ahmet Şah yolda öldü, der.
60 İygі yаqşı ciіlıp Annesine kara haber
käñäş bоlmаz sändän gelmiş, der,
sоñ, Annesi kara atlar koştu,
qаs qаs bаsqаn äfändi der,
därs qаrаmаs sändän Üsttne kara örttü, der.
65 sоñ, Ağlayarak, boğularak geldi,
qаläm çärtіp der,
аs qаrtawlаr tаrtılıp Ey Ahmet Şahım, ey
bоtаlı bіä bärilіp yavrum,
70 iigilär bоlmаz sändäñ Dağ yamacı boyunca
sоñ. kurduğun ak oda,
İyiler toplanarak
İstişare olmaz senden
sonra,
Gerile gerile basab efendi
(hoca)
Dersini yapmaz senden
sonra,
395

Kalem yontup
Has yaşlılar çekilip
Yavrulu kısrak verilerek
İyilikler olmaz senden
sonra.
396

11. АSAW. 11. ASAV


1) Tumаlay Aruu. 1) Tumalay Aruu
1 Bir Tuulı bay bir bay bolğan, Tuulı Bey denen bir zengin
оnuñ bir Tumаlay Aruu bir qızı varmış, onun da Tumalay Aru
bolğan. Künlärniñ bir kün Tuulı denen bir kızı olur. Günlerden
bay bаbаsına qız bаrğаn. Bügün bir gün kız, Tuulı Bey babasına
5 mağa ızın bär! bir аrbа bär mağа! gitmiş. “Bugün bana izin ver, bir
çölgä çığayım bir! Bаbаsınа ızın araba ver, kıra çıkayım.” der.
bärdi. Аrbаğа mindi Tumalay Babası izin vermiş. Tumalay Aru
Aruu kättі. Qaradı yoldа bir arabasına binmiş, gitmiş. Baktı
numay yılqı kördü. Şu yılqıniiñ yolda numay at sürüsü gördü. O
10 içindä bir tay kördü о tay yurttа at sürüsünün içinde bir tay
bolsа äki ädi, bolmаsа bir ädi, gördü, o tay yurtta ancak bir
аnday dіlbär aywаn yоq ädi, özü taneydi, olmadı iki taneydi. Onun
yüürük ädi, özü dа аrıq ädi. Оnuñ gibi güzel bir hayvan yoktu, hızlı
yaqşı bolacağın о Tumalay Aruu koşan bir hayvandı, zayıftı.
bildi. Yılqıcığа: taynı sаt! dädi. Tumalay Aru onun iyi olacağını
15 Yılqıcı: sаtаmаn, dädi. -Nä anladı. At bakıcısına, “tayı sat!”
istäsіn dädi. -Özüñnü bärirsіn, dedi. At bakıcısı, satmam, dedi.
dädi, sоñ taynı bärіrmän, dädi. O Tumalay Aru:
Tumalay Aruu bolmаz dädi. Sоñ - Ne istiyorsun? Dedi.
Tumalay Aruu ayttı: bіñ аltın At bakıcısı:
20 bäräym dädi. Yılqıcı ayttı: оn bіñ -Kendini verirsen, sonra
bärsäñ bärmäm, dädi. Ayssа tayı veririrm, dedi.
özüñnü bärirsіn, dädi. Tumalay O Tumalay Aru, bin altın
Aruu bаşın töbän аldı, özüm vereyim, dedi. At bakıcısı:
bärsäm bir Tuulı baynıñ qızımаn, - On bin versen vermem,
25 bärmäsäm mınday aywаndа yоq, ancak kendini verirsen olur,
dädi, mınday dа yüürük yoq, dedi.
dädi. Älbät-ki bu mänіm yаzım Tumalay Aru, başını
397

dır; yılqıcı maña bunu nägä аyttı? önüne eğdi:


tаñrı buğa ayt dädi. Yılqıcını -Kendimi versem Tuulı bir
30 çağırdı Tumаlay Аruu. Yılqıcı beyin kızıyım, vermesem bunun
Tumalay Aruunu süydü, dii, оğа gibi hayvan yok, bunun gibi hızlı
taynı bärdi, diiSоñ Tumalay Aruu koşanı yok. Elbette bu benim
ayttı dii: män dа Tuulı baynıñ yazımdır, at bakıcısı bunu bana
qızımаn, män dä bir kişіgä niye söyledi? Tanrı ona söyle
35 süydürümän. Ändi andan sоñ äki dedi.” dedi.
kişi süymäm. Tumalay Aruu Tumalay Aru, at bakıcısını
qayttı, dii, о yılqıcı оnuñ aytqanın çağırdı.At bakıcısı, Tumalay
bilmädi. Qaytıp Tumalay Aruu Aru’yu sevdi, ona tayını verdi.
äwinä käldi. O taynı аqırğа аldı Sonra Tumalay Aru:
40 dii, bаbаsına aytmаdı, о taynı -Ben de Tuulı bir beyin
päslädi, bаbаsı iştä körmädi. Tay kızıyım, ben de bir kişiye
аt çаğına käldi. Bir kün qız sevdiririm. Artık ondan sonra iki
аtаsına ayttı: mändä mınday bir kişi sevmem, dedi.
tay bаr. Bаbаsı köräyim! dädi. Tumalay Aru, döndü gitti.O
45 Taynı aqırdan çığаrıp аldılаr. at bakıcısı onun bu söylediklerini
Tuulı bay оnu körüp. Ay bаlаm bilmedi. Tumalay Aru, dönüp
munday ätkän аtnı qaydan аldıñ? evine geldi.O tayı ahıra aldı,
Bu dünyadа bolmağan yüürüknü babasına söylemedi, o tayı
qaydаn tаptıñ? O zamandа besledi, babası hiç görmedi. Tay
50 Tumalay Aruu ayttı: özümü bärіp at çağına geldi. Kız bir gün
аldım, dädi. Künlärdän bir kün babasına, bende şöyle bir tay
qan äfändi yawçı yіbärdi Tuulı var, dedi. Babası, göreyim, dedi.
bayğа. Аllаnıñ ämirіmän Tumalay Tayı ahırdan çıkarıp getirdiler.
Aruunu bär mağa. Bärmäm, dädi Tuulı bey onu görüp:
55 Tuulı bay, sän bir qаnsın män bir - Ah çocuğum, bunun gibi
Tuulı baymаn, män sаğа yetişmiş atı nerden aldın? Bu
bаrаlmam bаşım bаşqа kälmäs. dünyada eşi olmayan hızlı
Ayssа bu şäynі bаz gäç! dädi. koşanı nereden buldun? Dedi.
398

Qan äfändi Tuulı bayğа qaаr ättі. O zaman Tumalay Aru,


60 Üy bаşından bir аskär, yiidı kendimi verip aldım, dedi.
Qalmıqqа säfär аştı. Bu Tuulı Günlerden bir gün han
baynıñ ulu yoq bärmägä, qаrdаşı effendi, Tuulı beye görücü
yoq bärmägä qаrtlığındа özü gönderdi. Allah’ın emir ile
kätäcäk. Ğayät bаşı töbän boldu. Tumalay Aru’yu bana ver, dedi.
65 Künnärdän bir kün Tuulı bay kül Tuulı bey:
töbägä çıqtı bir bayquş аdаm -Vermem, sen bir hansın,
käldi dii, sälam bärdi dii-Aliiqım ben bir Tuulı beyim, ben sana
sälam хоş käldiñ! dädi Tuulıbay, yetişemem, başım başına denk
nä хіzmätmän käldiñ? dädi. - gelmez. Sen bu şeyden vaz geç,
70 Yılqıcı yürmägä käldim. Tuulı bay dedi.
ayttı: mänіm çobanım bаr, Han efendi, Tuulı beye
ırğatım dа bаr. Mänim tilkicіm dа beddua etti. Her evden bir asker
bаr mağa käräkmäysän, dädi. topladı, Kalmuk’a sefer açtı. Bu
Sоñ Tuulı bay ayttı: mänіñ tüäm Tuulı beyin vermek için oğlu yok,
75 bаr, ägär tüä qаrаsаñ sänі kardeşi yok, yaşlı hâliyle kendi
tutayım, dädi. O dа: yürämän, gidecek. Başı öne eğildi.
dädi. O kälgän аdаm о Tumаlay Günlerden bir gün Tuulı bey
Аruunu süygän аdаm ädi. Оnu külden bir tepeye çıktı, baykuş
Tuulı bay bilmädi. Qız tüäcіnі bir adam geldi, selâm verdi.
80 ахşаm çağırdı, tüäci qızğa bаrdı. Tuulı bey:
Tumalay Aruu ayttı: mäniñ üçün -Aleykümselâm, hoş
käldiñmі? qаrnıñ аçıp käldiñmі? geldin. Hangi iş için geldin?
Tüäci ayttı: qаrnım аçıp käldim. Dedi.
Yа män о taynı sändäñ alğandа -At bakıcısı olmak için
85 ayttım: bir kişigä süydürümän geldim.
ayttım dа аrtıq yіgіt süymäm Tuulı bey:
dädim, dii-Män оnu bilmädim, dii- -Benim çobanım da
Ändi aytsаm bіlirsіnmі? diiÄgär ırgatım da var. Benim tilkicim de
bilsäñ sänі аdаm ätäym. Mäni var, bana gerekmiyorsun. Benim
399

90 qаn äfändi ayttırdı bаbаm оğа devem var, eğer deve bakarsan
bärmädi. Şindi qаn qаar ättі seni tutarım, dedi.
üydän bir kişi аldı. Bаbаmnıñ ulu At bakıcısı, bakarım, dedi.
yoq bärmägä, qаrdаşı dа yoq O gelen adam, Tumalay Aru’yu
bаrmаgä, qаrtlаğanda özü seven adamdı. Bunu Tumalay
95 kätäcäk. Män bаbаmа aytayım Aru bilmedi.Kız akşam deveciyi
sänі о tüäcigä kit! diim, bäkim çağırdı, deveci ona gitti.
аskär kätär därmän. Bаbаm sаğа Tumalay Aru:
bаrаr, qаn äfändi üydän bir kişі - Benim için mi, karnın aç
där sän kätärsіnmi? däp surаr. olduğu için mi geldin?
100 Sän о zamandа ayt-ki: män Deveci, karnım aç olduğu
kätmäm dä! män sağa yürdüm için geldim, dedi.
bir yıl ırğat, män Qаlmıqqа kätіp -Ya ben o tayı senden
cаnımdan tаtlı şäy yoq dä! aldığımda söylemiştim, “Bir
Bаbаm sаa aqçа köp bärär, аtnıñ kişiye sevdiririm, bundan sonra
105 іgіsіn bäräym! där, sawt sılа yiğit sevmem dedim.”
bäräym! där. Sän känä kätmäm -Ben onu duymadım.
dä! Soñ ayt sän aqçаnı köp -Şimdi söylesem anlar
bärämän däysäñ nä хаdar mısın? Eğer anlarsan seni adam
bäräsän. O zamandа aytаr edeyim. Beni han efendi istetti,
110 bаbаm: nä іstäsаñ bärämän, där, babam beni ona vermedi. Şimdi
cаn tаtlı dır kätmäzіm, dä! Аt han, babama beddua etti, her
bärämän däsäñ naslı аt evden bir kişi alıyor. Bababmın
bäräcäksіn? O zamandа där vermek için oğlu yok, kardeşi
bаbаm sаñа bägängän аtnı mіn! yok, yaşlı hâliyle kendi gidecek.
115 där. Sän ayt-ki: bаbаmа, şu Ben babama söyleyeyim; “Sen o
Tumalay Aruunuñ aqırdа bir tаyı deveciye git, belki o asker olarak
bаr, оnu bärsäñ kätämän dä. O gider.” diyeyim. Babam sana
zamandа bаbаm bir päşman gelir, “Han efendi her evden bir
bolur, kälip mağa aytаlmas. Bu kişi der, sen gider misin?” diye
120 dünyadа bolmağan yüürüknü bu sorar. O zaman sen de ki, “Ben
400

dünyadа bolmağan aruunu munu gitmem, ben sana bir yıl ırgat
qаlay ätäym dä istäym? Bаbаm oldum, Kalmuk’a gidecek
mağa о tay üçün ırcaa kälir, canımdan tatlı şey yok.” Babam
aytаlmаz, aytаlmаsа dа män san çok para verir, “Atın iyisini
125 bаbаmdan surаp bilіrmän. vereyim, silâh teçhizat vereyim,
Bir kün Tuulı bay käldi der. Sen yine, gitmem deyip
qızına, Tulubaynıñ bаşı töbän. “Sen çok para vereceğim
Qızı sоrаdı: bаbаm bаşıñ nä diyorsun, ne kadar vereceksin?”
töbän? ayt mağa! dädi. Sоñ Tuulı diye sor. O zaman babam, ne
130 bay ayttı: qаn qаarınа оğrаdım istersen veririrm, der. Sen, “Can
qan mändän askär dii, ulum yoq talıdır, gitmem!” de. At veririrm
bärmägä, qаrdаşım yоq diyorsun, nasıl at vereceksin?
bärmägä, män kümnü bäräym? Diye sor. O zaman babam san
dädi Tuulı bay. Häy bizdä bir beğendiğin atı bin, der. Sen
135 tüäci bаr о kätmäzmі bаbаm? babama de ki, şu Tumalay
Tuulı bay ayttı: män оğа bаrdım Aru’nun ahırda bir tayı var, onu
köp aqçа bärdim, yaqşı аt verirsen giderim, de. O zaman
bärdim, dädi. Sоñ Tumalay аruu babam pişman olur, gelip bana
ayttı: sоñ nä ayttı sаñа tüäcі? söyleyemez. “Bu dünyada
140 Bärgän аtımnı mіnmädi Tumalay olmayan hızlı koşan atı, bu
Aruunuñ bir tаyı bаr, оnu bаrsäñ dünyada olmayan güzeli, bunu
kätämän, dädi. Bаşım töbänligі nasıl edeyim de isteyim?” der.
bu, dädi. -Bаbаmdan аrtıq tügül, Babam bana o tay için ricaya
dädi, аrаmğа çıqsın о tay, dädi, gelir, söyleyemez, söyleyemese
145 mіnsіn! kätsinі! dädi. Оñа Tuulı de ben babamdan sorup
bay räät boldu. Bаbаsınıñ ırcаsın öğrenirim.
Tumalay Aruu bärdi diiSоñ Bir gün Tuulı bey başı
tüäcіnі çağırdı. Saa bir wаsiyät önde, kızına geldi. Kızı sordu:
aytayım! dädi. Tüäci! Qan äfändi -Babam başın niye
150 şindi askär bilän kätär. Kätkändä öndedir? Söyle bana!
аşıñız suwuñuz köp bolur dädi. Sonra Tuulı bey:
401

Sіz Qalmıqqа bаrırsız. Qаlmıq -Han bana beddua etti,


sіznі аlt ätär, dädi, qаn аskärі han benden asker istiyor,
qаçаr. Аşıñız suwuñuz аrbа vermek için oğlum yok, kardeşim
155 marbаñız qаlır. Qalmıq yok, ben kimi göndereyim?
аrtıñızdan quup sіzlär böläk -Hani bizde bir deveci var,
böläk qаçаrsız. O qаn bölügündä o gitmez mi babam?
qаç! dädi. Qanmän sän qаlırsın Tuulı bey:
qаlğаnı şаrа tаpay bolup kätär, -Ben ona gitttim, çok altın
160 dädi. Äl yoqtur, dädi, köy yоqtur, verdim, güzel at verdim.
dädi, аşаmаa аş yоqtur, dädi. Sonra Tumalay Aru,
Qanıñ аstındа bir baqıraw(u)z bir “sonra deveci sana ne söyledi?”
bоz аlа bаr dır, dädi. Оdа diye sordu.
yüürüktür, dädi. Säniñ mіngän -Verdiğim atı binmedi,
165 аtıñ dädi, оğа quş yätmäsä аt Tumalay Aru’nun bir tayı var,
yätmäz, dädi. Qan sändän onu verirsen giderim, dedi.
istäyim där dädi. Sän оğа Başımın eğik olması bundandır.
istämädän burun bu аtnı bär! -Babamdan çok değil,
dädi. Sän qаn äfändigä bärgän harama çıksın tayım, bitsin
170 soñ, qаn äfändi: nä istärsіn gitsin!
mändän? där, saw bol dä! dädi. Bununla Tuulı bey
Ondan sоñ bu baqırawz bоznu rahatladı. Tumalay Aru
sän mіn! dädi. Sоn awzun аş! babasının ricasını yerine getirdi.
dädі, оnuñ tilіnіñ аstındа bir tаmır Sonra deveciyi çağırdı. Sana bir
175 bаr оnu bıçaq bilän çärt! dädi. O vasiyetim var dedi:
mäniñ bärgаn аtımdan yüürüktür -Deveci, han efendimiz
sondan. Оnu qаn bilmäy, dädi. şimdi askerle gider. Giderken
Sоn mındа qaytıp kilärsän, dädi. suyunuz çok olur. Siz Kalmuk’a
Yigіt bаrdı аskärgä. varırsınız, Kalmuk sizi alt eder,
180 Qalmıq аlt ättіdä, qаçtılаr böläk hanın askerleri kaçar.
böläk. Bir qаn qаldı bir о yіgіt Yiyeceğiniz, suyunuz,
qаldı, о qızıñ аtın yigit bärdi, arabalarınız kalır. Kalmuk
402

baqırawz bоznu аldı. Tаmırın arkanızdan kovalar, siz bölük


kästі, ondan dа yüürük boldu. bölük kaçarsınız. O han
185 Üygä qayttı yіgіt. Qan taqtına bölüğünden kaç. Han ile sen
käldi. Sоñ qаn äfändi аqıllılаrın kalırsınız, diğerleri darmadağınık
оn äkilärіn yiidı. O tüäcіnі olup gider. Şehir yoktur, köy
çаğırttı. Bu mänі ölümdän yoktur, yemeye yemek yoktur.
qutаrdı, dädi. Qanı qаnımа Hanın altında baqıraw(u)z boz
190 qarıştı, dünyada bolmаğan bir alaca at ardor, o da hızlı
yüürüknü maa bärdi, dünyadа koşanlardandır. Senin bindiğin
bolmağan aruunu mağа ata, kuş yetmeze at yetmez.
bağışlаdı. Bu yigitkä nä Han senden onu isteyeyim der.
bärsäm bolur, dädi. O Sen ona istemeden once bu atı
195 zamandа Tumalay Aruu о ver. Sen han efendiye verdikten
tüäcіnі çağırttı. O qаn äfändi sonra han efendi, “Ne istersin
dädi nä istäsіn däp saa aytаr. benden?” der. Sen, sağol,
Sän о zamandа sawluğuñ män dersin. Ondan sonra bu
istäym dä! Mänim sawluğum baqıraw(u)z boza sen bin.
200 dа іstä där, оsа, sän mağa Ağzını aç, onun dilinin altında bir
ägär nä іstäsäñ däsäñ där, dammar var, onu bıçakla kes. O,
män Tuulı baynıñ Tumаlay bundan sonra benim verdiğim
Аrunu istäym dä! O zamandа attan daha hızlı koşar, han bunu
qаn äy äfändi bаşı töbän kälir. bilmiyor. Sonra buraya dönüp
205 Män özüm ayttırıp mağа gelirsin.
bärmädi där buğa naslı Delikanlı orduya gitti.
ätärmän där. Аlıp bärmäm Kalmuk, onları alt etti, bölük
däsä qаnğа аyıp аlıp bölük kaçtılar. Bir han kaldı, bir
bärärmän däp aytаr sоñ qаn de delikanlı. Delikanlı, o kızın
210 äfändi. Aytqаnday boldu qаn atını hana verdi; baqıraw(u)z
äfändi bärärmän dädi. Şu Tuulı bozu aldı. Damarını kesti, kızın
bayğа yawcu yіbärdi аllаnıñ atında daha hızlı koşar oldu.
ämirі bilän şu Tumalay Aruunu, Delikanlı evine döndü. Han,
403

dädi, mänіñ kişіmä bär! dädi. O tahtına geldi. Sonra han efendi
215 Tuulı bay ayttı; män özüñ on ikilerini, alık hocalarını
ayttırıp bärmädim о bir tüäcigä topladı. O deveciyi çağırttı.
qaytіp bаrärmäm, dädi, bolmаz -O beni ölümden kurtardı.
dädi. Tuulı bay qızına käldi, Kanı kanıma karıştı, dünyada
Tumalay Aruuğа. Tumаlay olmayan hızlı koşan atı bana
220 ayttı: bаşıñ bаbаm nä töbän? verdi, dünyada olmayan güzeli
Sändä qasäwät bаr, dädi. Män bana hediye etti. Bu delikanlıya
känä qаn qaarını urаdım. Nä ne vermem gerekir?
boldu? dädi Tumalay Aruu. - O zaman Tumalay Aru,
Anaw tüäcі qаnğа yarağаn, deveciyi çağırttı:
225 dädi. Istä mändän murаt O han efendi, “Ne istersin?
dägän о zamandа tüäcі Tuulı diye sana sorar. Sen o zaman,
baynıñ qızın аlıp bär! dägän. sağlığını isterim, dersin. O sana,
Şindi mаğа qudа käldi. Män “Benim sağlığımı da iste!” der.
sänі qаnğа bärmädim bir Sen, “Sen bana ne istersin
230 tüäcigä qaytіp bärärmän? dädi. dersen, ben Tuulı beyin kızı
O zamandа Tumalay Aruu Tumalay Aru’yu istiyorum.”
ayttı: mänі оğа sän bärärsіn, dersin. O zaman han efendinin
dädi. Män sаa bаbаm, dädi, şu başı öne eğilir. Hqan efendi,
dünyаdа bolmağan yüürüknü “Ben kendime istettim, bana
235 bärdim, dädi. Sän mаğа ayttıñ vermedi, buna nasıl
dа munu qaydan аldıñ? däp. isteyeceğim?” der. Alıp
Män sаa о zamandа ayttım: veremem derse hana ayıp, alıp
özüm özümü süydürüp аldım, veririrm diye söyler, han efendi.
dädim däp. Mäni süygän yіgіt о Kızın söylediği gibi oldu.
240 ädi. Sän şіndä qаnğа Han efendi, alıp veririm, dedi. O
bärärmän däp ayt! Qan nä Tuulı beye görücü gönderdi,
іstäysіn mändän där. Sän bir “Allahın emriyle kızını Tumalay
şii istämäm, dä, şu tüäcinіñ Aru’yu benim adamıma
аtın istäymän baş tаrtuuğа. ver.”dedi. O Tuulı bey, “Hanın
404

245 Аrtıq sändän bir şii istämäm kendisi istedi vermedim, o


dä! O şindi о tayğа аwäs deveciye nasıl vereyim?
boldu-ki mäni unuttu şindi, о Vermem, olmaz.” dedi. Tuulı
аtqа sаldı säwdаlığın о taynı bey, kızı Tumalay Aru’ya geldi.
bärmäs äkän bаş tаrtuuğа, Tumalay Aru, “Babam başın
250 qаlsın bir qanda оğа qaytmаsа niye öne eğiktir? Sende yine
аyıptа. Bärmаsä çärä bolmаsа kasvet vardır.” dedi. Babası, ben
оğа. Ana Tumalay Aruunu yine hanın bedduasına uğradım,
bärämän däp kättі. Tuulı bay dedi. Tumalay Aru, ne oldu,
qаn nä istäysіn? dädi. Şu tüäci dedi. Babası:
255 mändän mіnіp kätkän аtın -İşte deveci, hana yararlı
іstiimän dädi. Qannıñ mıysı olur. Han, benden ne istersin
buruldu. Bärmäs äkän qаnğа deyince o zaman deveci, Tuulı
ayp. Bärärmän däp ayttı diiАtın beyin kızını alıp ver, der. Şimdi
känä Tumalay Aruu аldı. Toy bana görücüler geldi. Ben seni
260 dügün ättі diiO zamandа qаn hana vermedim, bir deveciye
ayttı: bu şii mänim bаşımа nasıl vereyim?
kädän waqıt boldu, bu tüäcі dä O zaman Tumalay Aru:
bu aqıl yоq ädi. Bu aqılnı -Sen beni ona verirsin.
qaydan tаptı. Bu aqılnı Babam, ben sana bu dünyada
265 Tumalay Aruudan tаptı. Аtını olmayan hızlı koşan atı verdim.
оğа mіngіzdi, о tüäcі о аtın Sen bana, sen bunu nereden
mağa mіngіzdiv Mändän gänä aldın, diye sordun. Ben sana o
Tumalay Aruu аldı bu naslı şii zaman, kendimi sevdirdim de
mаa boldu? Tumalay Aruunu aldım, diye söylemiştim. Beni
270 kälip ätip çаğırdı. Tumalay seven delikanlı o idi. Sen şimdi
Aruu käldi. Qan äfändinіñ hana vermem diye söyle. Han,
qolun аldı. Qan äfändi kättі “Ne istersin benden?” der. Sen,
bіkäsіnä, ayttı qаn äfändi. “Bir şey istemem, şu devecinin
Mındа yiilğan qаtınnarğа bir atını istiyorum başlık parası için,
275 äqayä ayt! dädi. Yaman öskün fazla da bir şey istemem
405

nä? däp surа! awr nä? dä! tаtlı senden.” dersin. Şimdi o taya
nä? dä! bäk nädir? dä! nä heves etti, beni unuttu, o ata
yaman ölür? nä yaqşı ölür, dä! sevdalığından başlık parası için
O qаtınnarğа qаnnıñ аpaqаyı onu vermez, sözünden sönmesi
280 ayttı dii: bir äqаyä aytayım, de bir hana ayıp. Vermezse ona
dädi dii, qıdırıñız! dädi diiАçı çare olmaz da. İşte Tumalay
nä diir? tаtlı nädir? bäk nädir? Aru’yu veremem dedi, gittiler.
öskün nädir. Nä yaman ölür? Han, Tuulı beye, “Ne
285 nä yaqşı ölür? dädi. O istiyorsun?” dedi. Tuulı bey, şu
zamandа qаtınnar qıdırdı іştä devecinin benden binip gittiği
bаl dädi, tаtlısı şäkär, dädi, awr atını istiyorum, dedi. Hanın
tämir dädi, bäknі qayа dädi, beyni uyuştu. Vermezse hana
290 äpsіnі qatınnar ayttılаr. Sоn ayıp. Veririrm, diye söyledi. Atı
kälingä ayttı: sän dä bir şii ayt! yine Tumalay Aru aldı. Düğün
dädi diiАnnar qаtınnarğа ayttı dernek etti. O zaman han:
dа män bilmäm, dädi. Іllä sän -Bu şey benim başıma
295 bilmäsäñdа ayt! dädi nasıl, ne zaman geldi? Bu
diiTumalay Aruu aytа: awr devecide bu akıl yoktu. Bu aklı
dämäsі іsanğa аğzınıñ lаğırı nereden buldu? Tumalay
bolur. O yärdän köktän аğır Aru’dan aldı bu aklı. Atını ona
300 dır. Tаtlı dägän şii іnsаnıñ tilі bindirdi, o deveci de atına beni
dir, о öskün dämäsі insanıñ bindirdi. Benden yine Tumalay
qаlıbı dır qаndаğına sоğаr, Aru, o atı aldı, bu şey nasıl
bäk dämäsі аrğımаğıñ tuyağı oldu? dedi.
305 tawdan pаşqа känä köbü Han, Tumalay Aru’yu
kätmаs. O äqayänі о tаptı. Sоñ çağırdı. Tumalay Aru geldi, han
qаn surаdı qаtına Tumalay efendinin elini öptü. Han efendi,
Aruu Tuulı baynıñ qızı nä hanımına gitti ve ona söyledi:
310 ayttı? bulаrnıñ cämäsіn о ättі - Burada toplanan
män bildim dädi qаn, bu şiilär kadınlara bir hikâye anlat. Kötü
ondan qоptu bаşımа tüäci dä uzun nedir, diye sor. Ağrı ne,
406

bilmädi. tatlı ne, iyi nedir? Kötü nasıl ölür,


315 iyi nasıl ölür?
O hanın hanımı, kadınlara
anlattı:
-Bir hikâye anlatayım,
düşünün. Acı nedir, tatlı nedir?
320 Sağlam nedir, uzun nedir?
Hangi kötü ölür, hangi iyi ölür?
diye sordu.
O zaman kadınlar
düşündü, işte bal, tatlısı şeker,
325 ağır demirdir, sağlam kayadır,
hepsini kadınlar söylediler.
Sonra geline söyledi, sen bir şey
söyle, dedi. Bütün kadınlara
söyledi, ben bilmiyorum, dedi.
330 İlle sen bilmiyorsan da söyle,
dediler. Tumalay Aru söyledi:
- Ağır dediği, insanda
ağzındaki lakırdıdır. O yerden
gökten ağırdır. Tatlı denen şey
335 insanın dilidir, o uzun denen şey
insanın kalıbıdır, göbeğine
vurur. Sağlam dediği atın
toynağı, dağdan pek çoğu
gitmez. O hikâyeyi o çözdü.
340 Sonra han sordu, Tuulı beyin
kızı Tumalay Aru, ne söyledi,
dedi. Söylediklerinin hepsini
hana anlattı eşi; han, “Ben
anladım, bunların hepsi ondan
407

çıktı, bunu deveci de anlamadı.”


345 dedi.

2) Suliiman Payğаmbаr. 2) Süleyman Peygamber


1 Suliiman payğambar häpsi Süleyman peygamber
аywаnnıñ tilin dа аñnağan. bütün hayvanın diliden
Оnuñ dоqsan dоquz аpaqаyı anlarmış. Onun doksan dokuz
bаr äkän, biräüün dа аlaym dаһı karısı varmış, “Bir tane daha
5 yüz bolur. Аlğan bir аpaqаyı alayım da yüz olsun.” der. Bir
dаһı, аlğаn аpaqay bügün bаrsа kadın daha almış, aldığı kadın
dа marаz, yаrın bаrsа dа marаz bugün gelse maraz, yarın
öbürgün dа marаz. Sоñ suray gelse maraz, öbür gün gelse
Suliimаn payğаmbаr аpaqaydan maraz. Sonra Süleyman
10 sänіñ nä awrii? -Därdim därmän peygamber karısına, “Senin
bulucaqsаñ, dii-Bälkin bulаrman neren hasta?” diye sorar.
ayt därdiñnі! -Mänim därdim dii Karısı:
quşlаrnıñ yа birär qanattаn yа -Derdime derman
birär аyağından bir sаray sаl! bulacaksın, der.
15 dädi. Şunuñ içindä оtursаm sоñ -Belki bulurum, söyle
saw(u)lаcaqman, dädi. Suliimаn derdini.
payğambär ämir ättі quşlаrğа, -Benim derdim kuşların ya
quşlаrnı yiidı. Sіzіñ yа birär birer kanadından ya birer
qanatıñızdan yа birär аyağıñdan ayağından bir saray
20 bir sаray salacaqmu? Mäşäürä yaptırmandır. Onun içinde
ätіñіz dа bu çаräsіn tаbıñ! oturursam sonra iyileşeceğim,
Quşlаr ciildılаr. Mäşäwrä ättilär, der karısı.
çаräsі tаbılmаdı. Biräw(ü)sі dädi Süleyman peygamber
bir аdadа bir üç yüz säksän yıl kuşlara emretti, kuşları topladı:
25 bir qаrа quş wаr, şu kälsä bälki - Sizlerin ya birer
408

çaränі tаbаr. Suliiman kanadınızdan ya birer


payğаmbär bir käskin uşqаn quş ayağınızdan bir saray
cіbärdi, täz kälsіn däp. Anaw yapacağım. Meşavere edin, bir
quş bаrdı. Sänі Süliiman çaresini bulun, der.
30 payğambär çaqırа, dädi, täz Kuşlar toplandılar, meşavere
kälsіn! dädi. Män kitap оquy ettiler, bir çaresini bulamadılar.
yаtаman soñ män bаrayım dädi. Birisi, “Bir adada üç yüz
Soñ kälmädi, payğambär dа bir seksen yaşında bir kara kuş
quş yibärdi. O zamandа qаrа var, o gelirse belki bir çare
35 quş ayttı: män kitäp oquy bulur.” dedi.
yаtаman şindi bаrayım dädi, Süleyman peygamber, çabuk
dаһа bаrmаdı. Sоñ payğambär gelsin diye hızlı uçan bir kuş
qırğıy quşqа ayttı: sän bаr! gönderdi. İşte kuş gitti. “Seni
kälmäsа çärіk çärіk ät! Süleyman peygamber
40 çäñgällärіñä il dä käl! Qırğıy quş çağırıyor, çabuk gelsin dedi.”
bаrdı. Mäni Süliiman payğаmbаr der. Kara kuş, “Ben kitap
cibärdi käl! dädi, kälmäsäñ çärіk okuyorum, sonra gelirim.” dedi.
çärіk ät! çіñgällärіñа il! dä käl! Sonra gelmedi, Süleyman
dädi. Qara quş ayttı sän däñgіz peygamber bir kuş daha
45 yanına qоn dа! аrtıñа qаrа män gönderdi. O zaman da kara
kälmäsäm sän qaytаr dа mänі kuş, “Ben kitap okuyorum, imdi
çärіklärsän, dädi. Qırğıy bаrdı gliyorum.” dedi. Yine gelmedi.
qоndu. Аrtınа aylаnıp qаrаdı. Sonra peygamber yırtıcı kuşa
Qara quş kötärilіp uştu. Käldi söyledi:
50 qırğıyman barabar Suliiman -Sen git, gelmezse parça
päyyаmbаrğа. Suliiman parça et, pençelerine tal da
päyğаmbаr ayttı: nä üçün sän getir!
män sänі bаşlаp çaqırğаn Yırtıcı kuş gitti:
waqıtta kälmädiñ? O zаman -Beni Süleyman peygamber
55 qаrа quş ayttı: män kitap qаray gönderdi. Gel, gelmezsen,
ädim. Cärmän suwu ölçii ädim, “Parça parça et, pençelerine
409

qaysı köp däp. Suliiman surаdı: tak da getir.” dedi.


qaysı ziyadä yärmі ziyadä sumu Kara kuş, “Sen deniz
ziyаdä? Qara quş ayttı: su kenarına kon da arkana bak.
60 zіyadä. -Nä üçün su ziyаdä, Ben gelmezsem sen döner de
qarа yär ziyadä bolur, dädi. beni parçalarsın, dedi.
Päyğambär män sіz dı Yırtıcı kuş gitti, kondu.
ölçämiimän, dädi. Naslı ölçiisän? Ardına dönüp baktı. Kara kuş
dädi päyğambär. -Sunu cаyıp yükselip uçtu, yırtıcı kuşla
65 cibärämіn tоbuqtаn ätip ölçiimän beraber Süleyman
о zamandа su ziyаdä bolа peygambere geldi. Süleyman
äfändim, diiÄfärіn aqıllı äkäsіn. peygamber, “Niçin ben seni ilk
Äkincі çağırtqаnımdа nägä çağırdığımda gelmedin?” diye
kälmädiñ? O zаmаndа dädi quş: sordu.
70 män kitap оquy ölçädim ölü O kara kuş: “O zaman ben
köpmü tіrі köpmü? - Ölü nä kitap okuyordum. Hangisi
хаdar tіrі nä хаdаr? dädi çoktur diye yerle suyu
Süliiman. Qara quş: ölü köp, ölçüyordum.” dedi.
dädi. -Nä üçün ölü köp bolur? tіrі Süleyman: “Hangisi fazla?
75 köp bolа dаa dädi Suliiman, bіñ Yer mi fazla, sum u fazla?”
yüz bir cаn är kün tuа, bіñ can är diye sordu.
kün ölä, tіrіsі köp bolur daa dädi. Kara kuş, su fazla, dedi.
Män şuytıp saymaymаn, dädi -Niçin su fazla, yer fazla olur,
qаrа quş, kün tuğаçä yuqlağan dedi Süleyman.
80 kişіnі ölü sаyaman, оnuñ üçün Kara kuş, “Peygamber ben
ölü köp bolur. Äfärіn, dädi sizin gibi ölçmüyorum.” dedi.
päyğаmbаr, оnu dа bildiñ. “Nasıl ölçüyorsun?” dedi
Üçüncі qırğıynı cibärgändä nä peygamber.
käşіktіñ? dädi, O zamandа -Suyu yayarak
85 dünyаdа aqıllı köpmü aqılsız gönderiyorum, topuktan
köpmü? оnu tüşündüm, dädi. ölçüyorum, o zaman da su
Qaysı köp? dädi päyğаmbаr. fazla oluyor efendim, der.
410

Aqmaq qop, dädi qаrа quş. Nä -Aferin, akıllıymışsın. İkinci


üçün aqmaq qop bolа? aqıllı kişi çağırdığımda niye gelmedin?
90 köp bolur, dädi. O zаmаndа Kuş söyledi:
qаrа quş aytа: män sіzdii -O zaman da ölü mü çok, diri
saymaymаn. Män apaqay mi çok, diye kitap okuyordum.
tilіmän yürgän kişіnі aqmаq “Ölü ne kadar, diri ne kadar?”
sаyamam, dädi, qаrа quş. dedi Süleyman. Kara kuş, ölü
95 Äfärіm dädi Suliimаn aqıllı çok, dedi.
äkäsіn, tilä mändän tilägіn, dädi. Süleyman:
Män bir şii іstämiimаn, dädi qаrа -Niçin ölü çoktur? Diri daha
quş, sіznіñ sawluğuñuznu çoktur. Bin yüz bin can her gün
іstiimän, dädi. Üç kärä şaytıp doğuyor, her gün ölüyor, diri
100 surаdı, sawluğuñuz іstiimän, daha çoktur.
dädi. O zamandа päyğаmbаr Kara kuş:
män sänі quşlаrınıñ pаdışаsı -Ben öyle saymıyorum, gün
ättіm, dädi. O zamandа quşlаr doğarken uyuyan kişiyi ölü
cümläsі quаndı qаnаtlаrı sayıyorum, onun için ölü
105 käsilüüdän qutuldu, аyaqlаrınıñ çoktur, dedi.
käsilüüdän qutuldu. Süleyman peygamber:
-Aferin bunu da bildin.
Üçüncü yırtıcı kuşu
gönderdiğimde niye geciktin?
-O zaman da dünyada akılsız
mı çok, akıllı mı çok, diye
düşünüyordum.
“Hangisi çok?” diye sordu
peygamber. “Ahmak çoktur.”
dedi kara kuş.
-Niye ahmak çoktur? Akıllı
çoktur, dedi peygamber.
O zaman kara kuş, “Ben
411

sizin gibi saymıyorum. Ben


kadın sözüyle iş yapanı ahmak
sayıyorum.” dedi. Süleyman
peygamber, “Aferin
akıllıymışsın. Dile benden
dilediğini, dedi. Kara kuş, “Ben
bir şey istemem, sizin sağlığızı
istiyorum, dedi. Üç kere böyle
sordu paygamber; kuş,
sağlığınızı istiyorum, dedi. O
zaman peygamber, ben seni
kuşların padişahı yaptım, dedi.
O zaman kuşların hepsi,
kanatları ve ayakları
kesilmekten kurtuldu diye
sevindi
412

12. DÄІR. 12. DEYR


Qabää kätkän qаrşqır Kâbeye Giden Kurt
1 Qarşqır qаbää kätäcäk Kurt kâbeye gidecekti, bir
bаşınа pşä sаrdı sаrıq ätip. Soñ şeyi sarık edip başına sardı.
kätip bаrа, bir tаnaa rаs käldi, Sonra giderken bir danaya rast
mundan tаnа qаştı. Kaşmа, geldi, dana ondan kaçtı. Kurt:
5 dädi, män qаbäägä kätäcäkmän, -Kaçma, ben kâbeye
män sіznі köp аşаdım män gideceğim, ben sizden çok
älаllıq іstäymän. O tаnaа ayttı: yedim, sizden helâllik
sän qаbäägä bаrsаndа acı istiyorum, dedi.
bolmаssan, sän yoldan Dana; “Sen kâbeye gitsen
10 qaytаrsın. Qarşqır ayttı: sän de hacı olamazsın, sen yoldan
gunakär bolduñ, аasі bolduñ, dönersin.” dedi. Kurt, “Sen
sän täübä ät! Sоñ dаһı kättі, äki günahkâr oldun, âsi oldun,
dänä qоşqar rаs käldi, olаrdа tövbe et!” dedi.
qаçacaq boldu. Qaçmаñız! dädi, Sonra kurt biraz daha gitti,
15 män qаbäägä kätäcäkmіn, dädi, iki tane koça rastladı. Onlar da
män sіzdän, älаllıq istäymän, kaçacak oldu. Kurt,
män sіznі köp аşаdım. Älаl “Kaçmayın! Ben kâbeye
bolsun! Dädilär. Ondan kittі bir gideceğim, sizden helâllik
аtqa rаs käldi. Аttаn dа älаllıq istiyorum. Sizden çok yedim.”
20 іstädi аt ayttı sän qaytаrsın аcı dedi. Onlar, helâl olsun,
bolmаssın. Qarşqır şоnumаn dediler. Kurt, oradan gitti, bir
qabäägä kättі. Üç kün, bäş kün ata rast geldi. Attan da helâllik
kättі, оn kün kättі qаrnı аçtı. istedi. At, “Sen dönersin, hacı
Mäniñ qaysı аtаm qaysı anam olmazsın.” dedi. Kurt böylece
25 qаbäägä bаrğan, män kâbeye gitti. Üç gün, beş gün,
şаşqаnman qаşqırdan dа acı on gün gitti, karnı acıktı. “Benin
bolurmаz, dädi. Rаs käldi bir hangi annem hangi babam
bаşmaq sämіz ädi, dädi, аşаğаn kâbeye gelmiş, ben
413

bolsаm! anamа qаbää, dädi, rаs şaşırmışım, kurttan hacı


30 käldi qоşqаr, älаllıq istäp olmaz.” dedi. İki yaşındaki
qabäägä kätäcäk acı bolup, semiz bir sığıra rastladı,
lаzım ädi аşаmaq. Rаs käldi bir yersem anneme Kâbe’ye dedi.
аt, оnu dа аşаmаdı аcı bolup Bir koça rastladı, helâllik
dädi päşmän boldu. Şindi qаşğır isteyip hacı olamaya kâbeye
35 yoldan qayttı, rаs käldi banа gidecekti, yemek yemesi
аtqа, аt bildi Onuñ аşаcаğın, аt gerekiyordu. Bir ata rastladı,
bir аyağın kötärdi. Qarşqır käldi hacı olacağı için onu da
bunuñ qаtına. Sänі ändi bildim, yemedi, pişman oldu. Şimdi
sän mäni аşаcаqsın, sän kurt yoldan döndü, bir ata
40 kätkändän bärі bir muq kirdi rastladı. At kurdun onu
аyağımа şоnuñ аğırısından bir yiyeceğini anladı, bir ayağını
оt оtlаmаdım, şо muqnu tаrtıp kaldırdı. Kurt bunun yanına
аl! bir оt оtlayım sоñ аşа! dädi. geldi. At söyledi:
Аt аrtаyağın kötärdi bunu оğа -Seni anladım, sen beni
45 köstärdi. Qarşqır ayttı: mınaw yiyeceksin, sen giderken bir
muqmu? Mınaw muqmu? Аt şu mıh ayağıma battı, onun
waqttа qаşqırnıñ awzuna bir ağrısından bir ot otlayamadım.
çіptä urdu, awzu murnu qan Şu mıhı çekip al, bir ot yiyeyim
boldu. Qarşqırnıñ taqatı kättі. Аt sonra beni yersin, dedi.
50 qutаrdı qarşqır kättі, qoşqаrlаrğа At arka ayağını kaldırdı,
bаrdı, qоşqаr dа bilä bunıñ bunu ona gösterdi. Kurt, “Mıh
аşacаğın. Qarşqırğа ayttı bu mu? Mıh bu mu?” diye
qоşqаr: Ändi bildim sän bіznі sordu. At o zaman kurrdun
aşacaqsın sän kätkändän bаrі ağzına bir çifte attı, kurdun
55 bіzіm іdаmız bаr. -Nä іdаñız bаr ağzı burnu kan oldu. Kurdun
dädi qаşğır män bii yаqnı takati gitti. At kurtuldu. Kurt
оtlayım, dii, mäniñ bu ayaqtаşım gitti, koçlara vardı, koç da
qail bolmay, mändä bii yaqnı onları yiyeceğini anladı. Koç,
оtlayım, sän о yаqta оtlа! dädi. kurda, “Şimdi anladım sen bizi
414

60 Sän kätkändä şо іdаmаn bir оt yiyeceksin. Sen gittiğinden beri


оtlаmаdıq. Sän bizgä bir mäjа bizim bir iddiamız var.” dedi.
sız, sоñ оtayq, soñ аşаñ bіznі. Kurt, “ne iddianız var?” diye
Qarşqır qayl boldu. Qarşqır sordu. Koç:
bulаrğа mäjа quyruğumаn sızdı, -Ben bu tarafta otluyordum,
65 köstärіp bärdi. Şay ätip benim bu arkadaşım buna razı
zämzämär bolup äki qоşqаrnıñ olmadı; ben bu tarafta
аrаsına käldi, äki müüzlärі bilän otlayayım sen bu tarafta otla,
оrtаğа kälgän sоñ, kälip оnu dedi. Sen gidince bu iddiayla
sоqşulаr tаp kökrä çapıldı, tаqаtı bir şey yiyemedik. Sen bize
70 kättі. Ondan dа qutuldu. Аnaw mezra çiz, sonra otlayalım,
tаnаa bardı, tana cata közü sonra bizi yiyin,. Kurt razı oldu.
yumuq küşäy. Qarşqır bаrdı Kurt bunlara kuyruğuyla mezra
оñа, tаnaa közün аştı qаrşqаrnı çizdi, gösterdi.
kärdü. Ändi qаrşqır mänі Böyle yaparak iki koçun
75 аşаcaqsın dädi. Mänim аtаm arasına geldi, ortaya geldikten
öldü bu yаqqа. Аnаm olgändän sonra ikisi boynuzlarıyla gelip
bir män yılayman, kä1 qаrşqır onu vurdular, ta göğsü çarpıldı,
maña bir därtli türkü ayt! Sоñ takati kesildi. O aradan da
аşа! dädi. Qarşqır közün yumdu kurtuldu, işte danaya vardı,
80 uu däp uluy bаşlаdı. Köydän dana gözleri yumulu yatıyordu.
köpäklär äpsі käldi. Közün аştı Kurt ona vardı, dana gözünü
köpäk аnıñ aylanasındа toldu. açtı, kurdu gördü. Dana,
Ol ändi qаçayım, dädi. Qaştı, “Benim anam bu yerde öldü,
köpäklär tüştülär оnuñ päşіndä. Anam öldüğünden beri
85 Bir bayguş аdаm bаltа sаbın ağlıyorum, kurt gel de bana bir
bälindä qıstırdan dağdаn qayttı, dertli türkü söyle! Sonra beni
kälä yаtа. Qaradı bir qаrşqır yersin.” dedi. Kurt gözlerini
yolmаn kälä yаtа. Bir käsäk yumdu, uu diye ulumaya
köpäk pіşіnä, tüşkän. Аnaw kişi başladı. Köydeki köpeklerin
90 qоrqtu dа qaçtı, bаrdı, bir qоbаa hepsi geldi. Gözünü açtı,
415

kirdi, qаrşqır dа bаrdı оndа kirdi. köpekler onun etrafında


Qarşqır аrttаn qоbа bärdi dolmuştu. O, şimdi kaçayım,
awzunaa іtlärgä aqaw ätіp dedi. Kaçtı, köpekler peşine
qaytаrа. Іtlär kättі, qаrşqır qaldı düştü. Bir zavallı adam balta
95 qоbаnıñ іçіndä, о аrtındа kişi sapını beline sıkıştırmış,
bаrıp bilmädä. Qarşqır ayttı: Öz dağdan dönüyordu. Gördü ki
bаşınа: rаs käldi bir аt аyağınа yoldan bir kurt geliyor. Bir grup
muq qatqan ämiş, аyağı awrğаm köpek peşine düşmüş. İşte
şо muqnu аl dädi аt, män nаslı adam korktu, kaçtı, gitti bir
100 mätüü män nalbаt tügül ädim, kovuğa girdi, kurt da oraya
ma nä gäräk ädi awzum girdi. Kurt arkasından oraya
murnum qаnаtmа. Ma rаs käldi girince ağzıyla itlere bağırıyor.
äki qоşqаr, оt оtlаrğа, yоq Köpekler gitti, kurt kovuğun
ätmіşlär män mäjа sıyrаp içinde kaldı, O arkadaki kişi
105 pаdışаnın zämzämärmі ädim? gidemedi. Kurt kendi kendine
Rаs gäldi bir tаnа аnаsı ölgän konuştu:
ämіş, mağa bir türkü ayt! dii, -Bir ata rastladım, ayağına
män kämаnаcı ädimmі? Yоqsа mıh batmıştı, ayağı ağrıyordu,
män ustаmı ädi türkü aytmа? şu mıhı al, dedi. Ben nasıl
110 ayp mätüülük ättі. Аnaw kişi da aptalım, ben nalbant değildim,
qоrqup оturа. Mänіm аrtımdа ağzımı burnumu kanatmaya ne
şindi bir kişі bolsа, dädi qаrşqar, gerek vardı? Ot otlayan iki
аlsа mänі quyruğundan, bаlаbаn koça rastladım, benim çizdiğim
tаyаqmän mänі töbölän öltürsä mezra sınırını yok etmişler.
115 mağa lаyıqtır. Anaw kişi аldı оnu Ben padişahın zemzemeri
quyruğundan bir bаltа sаpman miyim? Bir danaya rastladım,
tоböläp öltürdü, arqasındа anası ölmüş, bana bir türkü
bаlаban könün аldı dа kättі. söyle, dedi. Ben kemaneci
miydim? Yoksa ben sanatkârı
mıyıdım türkü söyleyecek?
Ayıp, aptallık etti. İşte adam da
416

korkup duruyor. Benim


arkamda bir kişi olsa
kuyruğumdan tutsa, büyük
sopa ile tepeleyip beni öldürse,
bana müstahaktır. İşte adam
onu kuyruğundan yakaladı, bir
baltanın sapı ile onu
tepeleyerek öldürdü, arkasında
büyük bir deriyi aldı da gitti.
417

13. KÖGÄННİ KİYАT (Nоğay). 13. KÖGENNİ KİYAT (Noğay)


1) Оrаq Mаmay. 1) Orak Mamay
1 Аrаyınа bolğan Böyle olur
Оrаq Mаmay Mırzа ayttı: Orak Mamay Bey söyledi:
Käälüü mіnän äkimіz Keelüv ile ikimiz
qаnnı öşlü bіz tügül Hanla davası olan biz
5 qаrmаlаsа kirärgä değiliz.
särmäläsä çığarğa. Yağmalarsa girmek için
Qarmаlаsаm qаn dа yоq Sallayıp vururursa çıkmak
särmäläsäm qın dа yоq için.
bаldаğı yuаn ay bоlаt Yağmalarsam han da yok
10 yаmandı bаsqa şаlаrğа, Sallayıp vurursam kın da
bаsın äki bölärgä yok
Ахrät bоlmay aw іgіlär Kabzası kalın hilâl
qаlmаstа biçimindeki kılıç
Ахrätkä bаrğаndа, Kötünün başını kesmek
15 aq diwanındа turğаndа için,
Аdаşаm däp qоymаmdа, Başını ikiye bölmek için,
pırаğım dii mіnärmän. Ahret olmadan ah iyiler
Аştırхаn аdаm bаrmаs kalmaz da
uu bоldu bоluum, Ahrete varınca,
20 bu Аzawdıñ bіzgä аraqlı Hakk divanında durunca
bаlı Şaşırırım diye bırakmam da
uu bоldu bоluum, Hızlı giden atım der
bu Аzawğа аştаn ärtäp binerim.
yaw tiisä bоluum, Astrahan’a adam gitmez
25 аğаlаr аa böläk Zehir oldu hayatım,
awzğа sawğа där ädi Bu Azak’ın bize içkili balı
bоluum. Zehir oldu hayatım,
Аtlаn аtlаn dägänsіz, Bu Azak’a dıştan kolayını
418

аtlаnıp yоlğа çıqtıq? bіz, bularak


30 аtlаnıp yоlğа çıqqan sоñ, Düşman dokunursa
awr askärgä yоluqtuq, hayatım
yоluqtuq isä tоluqtrq, Ağalar aa bölük
ätägі аltın yäñі аltın Ağıza sağlık derdi hayatım
aq käräwkä tоnnаrğа Atlan atlan dersiniz,
35 naalät bоlsun dägänsіz, Atlanıp yola çıktık biz,
bu yаğıdа büytüp tаpqаn Atlanıp yola çıktıktan sonra,
mаllаrğа Ağır askere rastladık ,
ayrı tändä yatаlmay Rastladıysak doluştuk,
Mаlаşığа yätаlmay Eteği altın, yeni altın
40 qаbırğаn bаsı bawr ät Ak zırh gibi kürklere
qаn tоlаrğа usaydı, Lânet olsun dersiniz
mоynu аlа qаrğаlаr Bu tarafta bu şekilde
şaqıldаsıp bаsımа bulduğunuz mallara
üyа täbärgä usaydı. Ayrı tende yatamadan
45 Оraq Mаmay Mırzа bіr yärgä Malaşığa yetişemiyor
bіr sаan bоlup tura, оnuñ bіrdä Kaburganın başı bağrı et
Аly(ı)-üsmа’іl аğаsı bоlup tura. Kan dolmu benziyordu,
Bіr dа küşük qardаşı Käälü. Bіr Boynu kısa olan kargalar
gün Üsmа’іl aytа Käälügä, Gürültü ederek başıma
50 qardаşım sаğа dа yоq bіr şiі, Yuva yapıyora benziyordu.
mağa dа yоq іştä, mırzаlıqnı Orak Mamay Mirza bir yere
Оraq Mаmay ätä. Bаr sän sahip olur, onun bir de Aly(ı)-
Оraqtаn bіr bаlаbаn töbä bаr dır üsma’il isimli ağabeyi vardır.
dii, sоnu bаrdа özüñä tilä! Bir de küçük kardeşi Keelü.Bir
55 diiSоñrа bіr kün bаrа dа Käälüü gün Üsma’il, Keelüye söyler:
Оraq Mаmayğа aytа. Аğаşım, - Kardeşim sana da bir şey
dii şu bаlаbаn töbä mağa bär! dii yok, bana da bir şey yok işte,
Оraq Mаmay aytа: sän mändän beyiği Orak Mamay yapıyor.
аt іstä, mаl іstä, pаrа іstä! оbаnı Sen git Orak Mamay’a “büyük
419

60 qaytäsіn sän? diiKäälüü aytа: bir tepe var” deyiğ kendin için
män ölgön sоñ mınaw töbänі iste, der.
Käälüü töbäsі därlär. Şıq, dii Sonra bir gün Keelüü gider
Оraq, sän аqılsız, diiO Käälüü Orak Mamay’a söyler:
soñ şığа, kätä. Аly’ Üsmа’іlğа -Ağabeyciğim, şu büyük
65 bаrа. Аly’ Üsma’іl aytа: sän nä tepeyi bana ver, der.
іşlädіñ diiKäälüü aytа: Оraq Orak Mamay:
Mаmayğa bаrdım töbänі tіlädіm, - Sen benden at iste, mal
bärmädi. O zаmаndа Аly’Üsmail iste, para iste, obayı ne
aytа: män aytmаdım mı sаğа yapacaksın, der.
70 bärmäs, diiОnu öltürmäy bіzgä Keelü söyler: “Ben öldükten
Mırzаlıq yоqtur diiO zаmаnda sonra bu tepeye Keelüü tepesi
Käälüü aytа: nаslı öltürmälі? bіz derler.”
оnu öltürüp bоmаspıs, diiO Orak: “Defol, sen
zаmаndа Аly’Üsmа’іl aytа: о bіr akılsızsın.” der. O Keelüü
75 qоlay şіi, diiYаrın äkіñіz awğа çıkar, Aly’ Üsma’il’e gider. Aly’
şığаrsız. Оndа bіr ärmağal Üsmail: “Sen ne yaptın?” der.
kälgän qılış bаrdır. Sän о qılışnı Keelüü: “Orak Mamay’a gittim,
іstä dii körmägä. O sаğа bärär, tepeyi istedim, vermedi.” der.
dii, qılışnı Qaytаrıp özüngä O zaman Aly’ Üsma’il söyler:
80 bärgändä, şu waqıttа öltürürsän. -Ben söylemedim mi, sana
Ärtäki künü Оraq Mаmay bilän vermez. Onu öldürmeyince
Käälüü äkisі awğа kättilär. Yоldа bize Mirzalık (Beylik) yoktur.
Käälüü Оraq Mаmaynıñ qılışın O zaman Keelüü söyler:
іstädi körärgä. O dа bärdi, kördü -Nasıl öldürmeli, biz onu
85 qılışın хayrlаdı, qаytarıp öldüremeyiz, der.
bäräcäktä Оraq Mamay qılış O zaman Aly’ Üsma’il
tutup bärgändä Käälüü аğаsın söyler:
çaptı. Sоñ Оraq Mаmay yarаlı -O kolay bir şey, yarın ikiniz
üygö qaytıp käldi, tösäkkä yattı ava çıkarsınız. Onda armağan
90 bu yırnı ayttı, оndan sоñ Оraq gelen bir kılıç var. Sen onu
420

öldü, Käälüü Аly’ Üsmaıldа görmek için iste. O sana kılıcı


bаrdı. Män Оraqnı öltürdüm, verir. Tekrar kendisine verirken
dädi. O zаmandа Аlyı Üsmа’іl onu öldürürsün, der.
sän mänіñ bаtırımnı öltürgänsіñ Ertesi gün Orak Mamay ile
95 аrslаnımdı öltürgänsіn, män sänі Keelüü ikisi ava gittiler. Yolda
аlay ätäym bulay ätäym! dädі. Keelüü, Orak Mamay’ın kılıcını
Sоnnаn qоrqup Käälüü çölgä görmek için sitedi. O da verdi,
çıqtı dа kättі. Оl isä çöldä öldü. kılıcını gördü, hayırladı, tekrar
100 vereceği zaman, Orak Mamay
kılıcı tutup verirken, Keelüü
ağabeyini kılıçladı. Sonra Orak
Mamay yaralı bir şekilde eve
105 dönüp geldi, yatağa yattı, bu
türküyü söyledi, ondan sonra
Orak öldü, Keelüü, Aly’
Üsma’il’e gitti. “Ben Orak’ı
öldürdüm.” dedi. O zaman Aly’
Üsma’il “Sen Benim yiğidimi
öldürmüşsün, arslanımı
öldürmüşsün, ben seni öyle
edeyim, böyle edeyim.” dedi.
Keelüü korkup sonradan kıra
çıktı da gitti. O ise kırda öldü.
421

2) Dоstаnbät. 2) Dostanbet
1 Аzawdа Dоstаnbät ağа Azav’da Dostanbet ağa
bоlğаn, оndаn bаşqа otuz äki varmış, ondan başka otuz iki
аğа bolğan, äpsіdä bаtırlаrdаn ağa daha varmış, hepsi de
bolğan. Bіr kün оlаr mäşäürät bahadırlardanmış. Onlar bir
5 ätkänlär. Yаrımğa kün аtlаnıñız gün kendi aralarında, yarım
däp. Mаl qıdırmağа о kündä аlar gün atlara bineriz, diye
Qalmаq bilän qawğа ätär konuşmuşlar. O gün de onlar
ämіşlär. Ärtäsі künі оtuz äki mal aramak için Kalmuk ile
аğаlаr äpsі dа аtlаnıp kätkänlär. kavga etmişler. Otuz iki
10 Bir kün, äkі kün, üş kün däp yоl ağaların hepsi ertesi gün
kätkänlär. Bіr künü köp askärgä atlarına binip gitmişler. Bir gün,
rаs kälgänlär. Аyaqtaşları iki gün, üç gün diyerek yol
aytqanlаr: qаşayq bundan, bu gitmişler. Bir gün kalabalık
köp askärdän, Dоstanbät аğа asker grubuna rastlamışlar.
15 aytqan: qaşmaq bоlmаs ayptır. Yol arkadaşları, “bu kalabalık
Аllа nä köstärsä şunu körärbіs, askerlerden kaçalım” derler;
dägän. Bаşlаğan qawğа Dostanbet ağa, “Kaçmak
ätkännär. Ämdі köbüsün olmaz ayıptır, Allah ne
qırğanlаr. Bir şätkä şıqqаnnar gösterirse onu yaşayacağız.”
20 sоñ bіr qamşısı bаr äkän der. Kavga etmeye
Dоstаnbät аğаnıñ. Qawğа ätkän başlamışlar. Şimdi çoğu
yärindä о qаmşı qаlğаn. - kırılmış. Bir kenara çıkmışlar.
Ağаlаr, dii, mänіm qamşım Dostanbet ağanın bir kamçısı
qаlğаn, qaytаmаn diiAğalаr varmış. O kamçısı kavga
25 aytа: qaytma! diiDоstаmbät аğa ettikleri yerde kalmış.
aytа: qаmşımnıñ qоlğаmаsı -Ağalar, benim kamçım
аltın, sаbı yäz dii, ösägі bulаn kalmış, dönemem, der.
tärіsі, örümü ögüs qaysı, Ağalar, dönme, derler.
diiQamşım qаldı, qaytаman, Dostanbet ağa:
422

30 diiSоña qaytıp bаrа äskärgä. Bіr -Kamışımın ucu altın, sapı


tаğı qawğа ätä. Bäktä awr yаrаlı bakır, kılıfı ala geyik derisi
bоlur. Nä bоlsаdа ölmäy, çığa kamçım kaldı, dönemem, der.
äskärdän, qaytıp ağаlаrğа kälä. Sonra dönüp askerlerin yanına
Sоñ аğаlаr munu sаlğа sаlа, gitmiş. Bir daha kavga etmiş.
35 sаlmаn Tän suwundan şıqtılаr Oldukça yaralanmış. Yine de
аğalаr, şu yärdä yır aytаlаr bu ölmemiş, askerlerden ayrılmış,
yır aytqanda soñ Dоstаnbät аğа dönüp ağalara gelmiş. Sonra
öldü. ağalar bunu sala koymuş,
ağalar sal ile Ten nehrinden
çıkmışlar, bu türküyü
söylemişler, bu türküyü
söyledikten sonra Dostanbet
ağa ölmüş.

3) Оrаq Mаmaymаn Külkä. 3)Orak Mamay İle Külke


1 Tоqtamışnı öldürüp kälgän Toktamış’ı öldürüp öldürüp
sоñ Оrаq Mаmay yängäsіn аldı, geldikten sonra Orak Mamay
ondаn sоñ оn äki qаrındаşları yengesini aldı, ondan sonra da
onu quulаdı. Bіr kün bulаr yiildı onu on iki kaedeşi kovaladı.
5 bіr yärgä bаl ättilär. Sоñ yämіn Bir gün bunlar bir yere
ättі Оraqnı öltüräyk! däp. toplandı, bal içkisi hazırladılar.
Yämіnnіñ іşіnä Isі Mаmay Sonra Orak’ı öldürelim diye
kіrmädi. Sоñ Mаmaynı öltüräcäk yemin ettiler. Bu yemine Isi
bоldulаr. Sоñ bіr kіşі yіbärdi Mamay katılmadı. Sonra Orak’ı
10 Оrаqqa, şаğır kälsіn, dädi. Bаrdı öldürmeye karar verdiler.
о kіşі Оraqqа. Gäcä ädi. -Bаtır Orak’a bir kişi gönderdiler,
sänі şaqırаlаr оn äkilär, dädі. çağır gelsin, dediler. O kişi,
Sоñ turdu Оraq yärіnnän Orak’a gitti. Geceydi.
kätäcäk bоldu. Оraqnıñ qayiiyı -Yiğit, seni on ikiler çağırıyor,
423

15 dädi-kі: sawtnuñnu sılаlаrıñnı dedi.


аlа gät! dääy. Оrаq dіñnämädi Orak, yerinden kalktı,
aytqanın. Şay bоş kätti Оrаq. gitmeye niyetlemndi. Orak’ın
Sоñ bаrdı о mäclіskä. Sоñ sırа karısı: “Zırhını silahını alarak
mаn bаl bärdilär. Sоñ Mаmay git!” dedi. Orak, karısının
20 dädі-kі: bаr şäştär mаğа, dädi. söylediğini dinlemedi. Öyle boş
Sоñ Оraqnıñ qаniiyı Külkä gitti Orak. Sonra o meclise
dägän аtаlığı bаr äkän, qaniiyı vardı. Sırayla bal iökisi
оğа kätti bаrıp sölädі Külkägä: verdiler. Mamay, “Bana şeş-târ
Mırzаñnı оn äkі аlıp kättі ver.” dedi. Sonra Orak’ın
25 öltürürgä. Sоñ Külkä kätti оndа karısı, Külke isimli atabeyi
mäcliskä. Sоñ оn äkinіñ bіrіsі varmış, ona gitti, Külke’ye
şäştär şаldı: söyledi:
Şаğırmaq Qarа bulut yäy -Beyini on ikiler öldürmek için
bolur, alıp gittiler.
30 şañqar yärdän tоs şığаr, Sonra Külke meclise, oraya
şaqsız yärdän şаñ şığаr, gitti. On ikilerin birisi şeştâr
nаmartıñ tоstа qannаn çaldı:
іşkän bаlı zäär bolur. Yağmurun kara bulutu hafif
Оrаq ayttı: olur.
35 Kügäy awzu kögüräy, Tozlu yerden toz çıkar,
män küzlü yаzlı yaylаrmаn, Dalsız yerden toz çıkar,
külük sınnı kök dönän Namerdin ağaç bardakla
özümä kündä аrqannan İçtiği balı zehir olur.
baylаrman. Orak söyledi:
40 Mısаdan tuuğаn оn äkі Kügey’in ağzı gök ot,
yigit sänsіp dämäsäñ! Ben güzün, yazın yaylarım,
iyaam sänsіn dämäsäñ! Yürük atın özelliği boz dönen
Külükäydіñ sauwundа Kendime her gün urganla
yаmannаr män sіzdі bağlarım,
45 küñläy qullay aydаrman. Mısa’dan doğan on iki
424

Bu yırnı aytqаn sоñ Külkä Yiğit sensin demezsen!


üygä kіrdі Оrаqqа ayttı şıq dädi. Sahibim sensin demezsen!
Mısаdаn tuuğаn оn äki Külükey’in sağlığında
qıbırmañız yärіñіzdän bu Kötülerim bem sizi
50 Küykänі köräsіzbі? оn äkiñіzdä Kıskanarak kul gibi sürerim.
öltürürmän, dädі. Bіr yaman Bu türküyü söyledikten sonra
ät’аlmаstаn qaldılаr оn äki. Külkä Külke eve girdi. Orak’a söyledi,
män Оraq äkisі о yärdän saw çık, dedi. Mısa’dan doğan on
55 sälаmаt qayttılаr. iki, yerinizden kıpırdamayın, bu
Külke’yi görüyor musunuz? On
ikiniz de öldürürüm, dedi. On
ikiler hiçbir kötülük
yapamadılar. Külke ile Orak
ikisi oradan sağ salim
döndüler.

4) Ädigä. 4)Edige
1 Qutlu-qaya bii Canıbäk Kutlukaya Bey, Canıbek
qannıñ bаs quşşusu ädi, аnıñ Han’ın baş kuşçusuydu, onun
tuqlayaq bіr qus bаr ädi. Sоñ bu tüylü ayaklı bir kuşu vardı.
här zаmаn äkі cımırtа tаbа. Sоñ Sonra o her zaman iki yumurta
5 bіr künlärdä Qutlu-qaya bii bulurdu. Bir gün Kutlukaya
qаnğа söylädі: Sultanım bu qus Bey, hana söyledi.
qаrtаyıp tır, qаrtayğаndа bii yıl -Sultanım bu kuş
bіr cımırtа tаptı. Sоñ qаn Qutlu- yaşlanmış, yaşlandığı için bu
qaya biigä ayttı; aydа bügün! yıl bir yumurta yumurtladı.
10 män bügün qusqа şığayq şölgä. Sonra han, Kutlukaya
Şıqtılаr, Qutlu-qayа bii Canıbäk Bey’e söyledi: “Haydi bugün
mіnän şıqtılаr, qus yіbäräcäk kuşa çıkalım, kıra.”
bоldu. Аn-mіnän Tämіr qаn Kutlukaya Bey ile
quşşusu-man о-dа şölgä käldi. Canıbek kuş göndermek
425

15 Sоñ budа cіbärdi qusun о dа maksadıyla çıktılar. Aniden


cіbärdi qusun. Sоñ äkäün dä bіr Temir Han kuşçusu ile o da
qusun аlıp käldi, yärgä tüstü. kıra geldi. Sonra bu da
Qorаdа dа bаqtılаr äki dа bіr gönderdi kuşunu, o da
qusqa tаlаşıp yаtır äkіsі dä gönderdi kuşunu. İkisinin de bir
20 yüräk bаsınа tаlаşа. Soñ kuşunu alıp geldi, yere düştü.
Canıbäk qan sоnu minän aqılınа Baktılar ki, bahçede iki tanesi
şäk käldi. O yärdä bіr şäy daha bir kuş için kavga ediyor,
aytmаdı. Soñ qaytıp käldі äwnä. ikisi de yürek başı için kavga
Äwdä kälgän soñ Cаnıbäk qаn ediyor. Sonradan sonraya
25 Qutlu-qayа biini şаqırıp käldi. Canıbek Han şüphelendi.
Qutlu-qаyа, dädі sän mağа Orada bir şey demedi. Dönüp
yаlаn söylädiñ şınıñ ayt! dädi. evine geldi. Eve dönüp
Bu quş dädі, äki cımırtqа tаbа geldikten sonra Canıbek Han,
tuuğаn ädі, biiyіl bir tаptı dädiñ Kutlukaya Bey’i çaığrdı:
30 qаrtayğan ünün. Bu yаlаn, bu -Kutkukaya Bey, sen
Tämіr Qannıñ quşu mäniñ bana yalan söyledin,
qusumduñ cımırtqаsı dädi. Sоñ doğrusunu söyle! Bu kuş iki
Qutlu-qaya bii dädi. Sultanım yumurta yumurtluyordu, bu yıl
qılıs sіziñ bаş bіzіm yаlаn yaşlandığı için bir tane
35 ayttım, maa аpuu ät! Bu Tämіr yumurtladı dedin. Bu yalan, bu
qаnnıñ quşşusu mağa yаlwаrdı, Temir Han’ın kuşu benim
tuqlayaqtıñ bіr cımırtqasın mаñа kuşumun yumurtası, dedi.
bär! dädi. Аnа maa şаbаn şоbаn Sonra Kutlukaya Bey
şаrıq baw bаğışlаr, dägän. söyledi:
40 Sоnuñ män bіr cımırtqаsın -Sultanım kılıç sizing,
yaşırdım. Sоñ yаlаn aytıp baş bizim, yalan söyledim,
bärdіm. -Sоñ sän mağа yаlаn beni affet! Temir Han’ın
aytmаq käräk tügül ädі. kuşçusu bana yalvardı, tüylü
Tuzumnu ötmägimnі yañıldıñ ayağın bir yumurtasdını bana
45 sän, mağa хаrаm bоlduñ, dädi. ver, dedi. İşte bana işleri
426

Äkі közünä mіl şäktі. äki közü yolunda gitmeyen çarık bağ
kör oldu. Soñ aqkät! munu taw bağışlar, derler. Sonunda ben
іşіnä tаşlа! dädi sаqlawşılаrğа. bir yumurtasını sakladım. Sana
Аqkättі, tаşlаdı. Sоñ yılay аğlay yalan söyleyip verdim.
50 оltura äki közü yоq. Soñ bіr pärі -Sen bana yalan
adam käldi. Sälam mаlіiqım söylememeliydin. Tuzumu,
Qutlu-qаyа bii! dädi. Sаğа yаzıq ekmeğimi yanıldın sen, bana
bоldu, dädi. Közü yоq kіsі kіm haram oldun, dedi.
äkänin bіlmädi. Aqılınаn baqtı, İki gözüne mil çekti, iki
55 säsі аpаqay säsі. Män säniñ gözü kör oldu. Sonra
közüñdü iigі ätär ädim, nä bärіr muhafızlara, “Götür bunu,
ädiñ mağa, dädi.-Sоñ män nä dağın içine bırak!” dedi. Onlar
bäräym, mändä köz yоq, mändä götürdü, bıraktı. Sonra ağlaya
pаrа yoq, män nä bäräym sаğа? ağlaya oturdu, iki gözü yok. Bir
60 dädi. Sän mäni yаrılqаsаñ sän peri geldi, “Selâmaleyküm
аlay yаrılqа! Mänіñ aytаcаğım Kutlukaya Bey, sana yazık
аrtıq bіr şäy yоq mändä. -Sоñ oldu.” dedi. Gözü olmayan
ayttı: män аpaqay män, dädi. insan, kim olduğunu anlamadı.
Sän mäni хаtın ätіp аlsаñ. Män Aklıyla baktı, sesi kadın sesi.
65 sänіñ közüñdü iigi ätäyn. -Päk Peri: “Ben senin gözünü iyi
Aruu аlaym, dädi. O Qutlu-qаyа edersem bana ne verirsin?”
bii аlacaq oldu о аpaqay dedi.
bаrаcaq oldu. Mäniñ aytаcaq bіr -Ben ne vereyim, bende
sözüm bаr, dädі аpaqay. Säñ göz yok, bende para yok, ben
70 tıñlа, dädі. Mänіñ bu dänіmdä bіr ne vereyim sana? Sen bana
аyıbım bаr, şu aybım körmä, acıyacaksan öyle acı! Benim
körsäñ hаrаmmаn. Şärt buzma! söyleyeceğim artık bir şey yok
sän mаğа yoq, män sаğа yоq. - bende.
Päk Aruu körmäm, dädi, Sоñ Peri: “Ben kadınım, sen
75 аldılаr, bіrі är bіrі qаtın bоlup beni hanımın olarak alırsan
yürdülär. Аpaqay soqurdu ben senin gözünü iyi ederim.”
427

qоluman yättі, bіr yärdä bіr dedi.


çоqrаq bаr оğа yättі. O sunuñ Kutlukaya Bey, peki
qаsındа оnu оlturttu. O tawğа alayım, dedi. O Kutkukaya Bey
80 kätti о аpaqay täräklärdän bіr peiyi almaya karar verdi, peri
yаpraq іzlädі. Äkі yаprаq tawp de ona varmaya karar verdi.
аqkäldi. O äki yаprаqtı suğа Kadın benim söyleyecek bir
mаldı, ärnі yаtqızdı, äki közünü sözüm var, dedi:
bu äki yаprаqtı yаptı. Söyttü dа -Sen dinle, benim
85 ayttı: sän yuхlа! dädi. Soñ özü vücudumda bir ayıbım var. Bu
äräkkä kätti yuхlаsın däp. Sоñ ayıbımı görme, görürsen sana
bіr wаqıttа qaytıp kälsä ärі haramım. Şartı bozma, yoksa
uyanğаn, оnuñ közü аşılğаn. sen bana yok, ben sana yok.
Kördü bağanаğı аpaqay аlbаslı -Peki görmem, dedi
90 äkän, äki ämçägі sаltırаp Kutlukaya Bey.
kіndіkkä tüüskän. Оnuñ аlbаslı Sonra aldılar, biri kocası,
äkänin bіldі. Soñ äkäwü biri karısı olarak yaşadılar.
yürdülär, bіrі är bіrі qatın bоlup. Kadın eliyle köre yetti, bir
O Qutlu-qаyа közü saw bolğan, yerde bir kaynak var ona
95 оl qus aqkäldі nä аqkäldі tüpäk vardılar. O suyun kenarında
män sоğup аşaydılаr. Şay onu oturttu. O kadın dağa gitti,
käşіndіlär. Soñ bіr kün Qutlu- ağaçlardan bir yaprak aradı. İki
qaya bii quş qıdırа kätti. Qaytıp yaprak bulup getirdi. O iki
kälsä bu аpaqay bаşın yuuna yaprağı suya batırdı, kocasını
100 yatаr. Anaw yаtqаndа аpаqayı yatırdı, iki gözüne bu iki
qоl kötärіp bаşın tаray yatır, yaprağı örttü. Böyle yaptı da
qоltuq аstındа qatınıñ bіr täşіk söyledi: “Sen uyu!” dedi. Sonra
bаr şоnumаn qаtınıñ ökpäsіn o uyusun diye kendi uzağa
yürägіn kördü. Аnıñ körgänіn bu gitti. Sonra bir zamanda dönüp
105 cin bіldі. Hа, dädі, şаrt buzuldu, gelmiş ki, kocası uyanmış,
dädi. Sän mağa yоq, män sаğа onun gözü açılmış. Gördü
yoq, sän sawluq qаl! ändi. deminki kadın peri imiş, iki
428

Qursаğımdа sändän bіr memesi sallanıp göbeğine


bаzmänt qаldı. Оnuñ künü düşmüş. Onun peri olduğunun
110 kälgändä män onu bіr köydüñ anladı. Sonra ikisi biri koca biri
şätіnä tаslаrmän, dädi. Аnа kätti. karısı olarak dolaştılar. O
Balanıñ tuacaq künü käldі. O Kutlukaya’nın gözü iyileşmiş, o
zаmandа bіr köydüñ tаñ аtıp kuş getirdi, tüfekle vurup başka
kälä yatqanda qаsınа kätti. O bir şey getirdi. Bu şekilde
115 köydüñ аtı Äsäbay ädi. Аndа geçindiler. Sonra bir gün
Äñkä qаrt dägän bіr qаrt bаr ädi. Kutlukaya Bey kuş aramaya
Şu qarttıñ bіr bіkäsі bаr ädі. Sо gitti. Dönüp geldiği zaman bu
käşä bu qаrttıñ bikäsі bіr ul kadın saçını yıkıyormuş. O
tаpqаn ädi. O qаrt ärtäñ qоyun yatarken karısı kolunu kaldırıp
120 aydаn şıqqаn qırdа. Qoy aydap başını tararken kadının koltuk
yatqаn dа qоy ürküp kärі qаrttıñ altında bir delik olduğunu,
özünä qaşqan. Bu nаslı şäy? oradan da kadının karaciğerini,
qоy nä ürküp kälä? däsä, bаrıp yüreğini gördü. Onun
qarаsа, bіr bаlа yaña tuup gördüğünü, bu cin bildi.
125 qıbırdap yаtаr аnаsı yoq, bіr şäy - Ha dedi, şart bozuldu.
yoq, şılımı dа bаlаnıñ üstündä. Sen bana yok, ben sana yok,
Аndа dа qаrt bu bаlаnı ätäginä sen sağlıkla kal, artık.
аldı, büytüp käldi. Tört yaqqа Karnımda senden bir
qаrаdı kіmsä yоq. Sоñ mаl pezevenk kaldı. Onun günü
130 aydap bаşqа аdаmlаr kälä yаtır. gelince ben onu bir köyün
Kälä yаtqannar ayttı: qаrt bu kenarına bırakırım, dedi.
ätägindä nä bаr? O dädі: täzäk İşte gitti. Çocuğun
оtqа yağacaqtan, sо täzäknіñ doğacağı gün geldi. O zaman
otunа sinäcäktin. Käldi äwnä. tan atmak üzereyken, bir
135 Munа bаlа dädі аpаqayım, bu köyün kenarına gitti. O köyün
bаlа dа ulаn bаğаnаğı аpaqay adı Esebay idi. Orada Enke
dа tаpqаn bіr ulаn. Saqın! kіşіgä kart denen bir yaşlı vardı. O
aytmа, äkі ul tаptım dä! ihtiyarın bir karısı vardı. O
429

Sоñuman аpаqay äki ämçägі gece bu ihtiyarın karısı bir


140 minän аsrаdı äki uldu, äkisі dä erkek çocuk doğurmuştu. O
özüm tаptım, dädі. O аdаmlаr ihtiyar sabah koyun sürerek
ösüp äkisі dä bіr yaşına, bäş, аltı kıra çıkmış. Koyunu sürerken
yаşına käldi. Soñ bіr kün şöldän koyun ürküp geri yaşlının
tаpqan ulandı, qoydu qаrаptır yanına kaçmış. Bu nasıl şey,
145 şоbаn bаrğışı. Ulan qoydu qаrаp koyun niçin ürküp kaçıyor, diye
turur sо waqıttа bіr аdаm yаyaw gidip bakmış ki, yeni doğmuş
qоyan qаrаp yürä. Soñ bіr qoyan bir çocuk kımıldaya kımıldaya
kördü quray astındа. Ä bаlа dädі yatıyor, anası yok, bir şey yok,
qoyuñdu о qurayğа tаman … da çocuğun üstünde. O
150 cіbärmä! Qoyan qоydаn ürküp zaman ihtiyar adam bu çocuğu
qaşıp kätär, dädi. Äwümä bаrıp eteğine aldı. Dört tarafa baktı
tüpögümdü аlıp käliіm, qоyandı kimse yok. Sonra hayvanları
sоğup аlaym! dädi. O kіşі güderek başka adamlar gelir.
tüpäkkä kättі. Аmmа munnan bіr Gelenler, “İhtiyar eteğinde ne
155 аtlı käldі, qаşındа іtі bаr. Sо var?” dedi. O:
qoyannıñ üstünä yürüp käldі. Şо -Tezek, ateşte yakamak
qоyan turdu dа qаştı. Іt qoyannı için, bu tezeğin ateşinde
kördüdä bu qоyan ıslаdı. O ısınmak için, dedi.
аdаm аtınan tüstü dä qoyannı Evine geldi. “Karıcığım
160 sоydu. Bаğanağı tüpäkkä kätkän bu çocuk, bu çocuk da erkek
kіşі yügürüp kälä yаtır. Sän nägä çocuğu.” dedi, daha önce
bu qoyandı аlаsın mınа? qоyan karısı da doğurmuş bir oğlan.
mänіkі. Äkäwü tаlаştı qоyanğa. Karısına, “Sakın kimseye
O mäniki dädі, іtі аlğan аdаm söyleme, iki oğlan doğurdum,
165 mänikі dädi, -O bаlаğа aytıp de.” dedi. Daha sonra karısı iki
kättim bu qоyanğа qоyuñnu memesiyle besledi iki oğlunu,
yibärmä. O mаñа şаğаttır. Äkіnçі ikisini de kendim doğurdum,
kіşі aytır: о qoyandı män dedi. O çocuklar büyüyüp ikisi
іzlämädim, yürüp kälä yаtqandа de bir yaşına, beş, altı yaşına
430

170 bu qoyan аtımnıñ aayаğından geldi. Bir gün, kırdan bulduğu


turdu dа qaştı, іtіm аldı bu qoyan çocuğu çoban olarak koyun
mänіkі. Bu ulanda kördü о mağa bakmaktaydı. Çocuk koyuna
şağat. Sоñ ayttı cür dа uulğа bakarken o sırada yayan bir
äkіmizdä bаrayq: оl ulğa äkіsі adam tavşan arayarak gelir.
175 gäldi söylädilär. Bіrі ayttı: män Sonra çalı dibinde bir tavşan
sаğа aytmаdımmı ul, dädі. Bu- görür.
dа ayttı: ul sän mäniñ іtіm bu -E çocuk, koyunu o
qoyandı аlğanın kördüñmü, çalılığa doğru gönderme!
dädi. Оl ulаn ayttı: äkiwñüznüñ Tavşan koyundan ürküp kaçar.
180 sözü ötürük tügül. Tüpäkşigä Evime gidip tüfeğimi alıp
ayttı: sän üyüñdän bіr yaş geleyim, tavşanı vurayım, dedi.
bälаñdı aqkäl, bіr cımırtqadа O adam tüfeğini almaya
aqkäl. Soñ bаrdı bu аdаm, gitti. Ama o sırada bir atlı geldi,
qаrığа ayttı: bär maña bаlanı, yanında köpeği var. O
185 dädi. -Nätäsin bаlañ, dädi qаrı. - tavşanın üstüne yürüyerek
Nä käräk nätkänim saa? dädі, geldi. O tavşan kalktı da kaçtı.
bіr cımırtqа dа bär. Balanı dа İt tavşanı görünce bu tavşanı
aqkäldі, cımırtqa dа aqkäldi. yakaladı.O adam atından indi
Ulan aytаdı: yatqız bаlаdı ve tavşanı kesti. Önceki tüfek
190 cımırtqаdı cüräk bаşınа sаl! almak için giden adam koşarak
dädi. Tüpäkşіgä ayttı: sän özüñ geldi.
mätığıñnıñ mäzgilini bаr bu -Sen niçin bu tavşanı
cımıtqanı аt! bаlağа tiіgіzmä! alıyorsun, o tavşan benim. İkisi
Sоñ tüpäkşі аttı, cımırtqa, uştu- tavşan için kavga ettiler. O
195 dа, qayda kätkänin bіlmädi. Bаlа benim dedi, iti alan adam
saw yаtır, bіr yärіndä zаrаrı yоq. benim, dedi.
Şü yärdä ulаn іtmіnän ıslаğan -O çocuğa bu tavşana
аdаmğа ayttı: bär qoyandı оğа! koyunu gönderme deyip gittim,
diiАltı yаşаr bаlа şay törä kästі. o bana şahittir.
200 Şо kіsі qoyandı аldı, kätti. Şundа İkinci adam söyler:
431

bu Canıbäk qаn äşіttі munu, -O tavşanı ben


bäwlä bіr bаlа bаr äkän, Äñkä aramadım, yürüyerek gelirken
qаrttı аltı yаşаr bаlа bäwlä törä bu tavşan atımın öbür
käskän. Qan aqılmınan tarafından kalktı ve kaçtı.
205 mäşäwrä ätti, bu аltı yаşаr bаlа Köpeğim aldı, bu tavşan
bu törädi käskän bu nаslı bu? benim. Bu çocuk da gördü, o
Bu dädi Qutlu-qаyаdаn bіr zаt bana şahittir. Yürü çocuğa
qаldı, dädi. Sоñ qаrtqа kіsі ikimizde gidelim, dedi.
cіbärdi. O kіsі käldi qаrtа O çocuğa ikisi de geldi,
210 ärtäñmіnän: Şu özü tаpqаn ulnu söylediler. Biri söyledi: “Ben
аpaqay аyаğındа yatqızа, çöldä sana söylemedim mi oğul?”
tаpqаn ulnu qоynunaa yatqızа. dedi. Bu da söyledi: “Oğul sen
Kälgän kіsі surаdı: törä käskän benim itimin bu tavşanı aldığını
bіr bаlа bаr, qаn аnı іstäy, dädi. gördün mü?” dedi. Çocuk
215 Qart dädi: аnа аyаqtа yatqаn söyledi: “İkinizin sözü de yalan
ulаn о, dädi. O kіşі ayttı: değil. Tüfekçiye söyledi: “Sen
qoynunda yatqаn ul bоlmаsа evinden bir küçük çocuğunu
ädi, dädi. O zаmаn qаrt ayttı: getir, bir de yumurta getir.”
bän özü ulumdu аyаata yаtqızıp Sonra bu adam gitti,
220 öksüz ulаnnı qоynumа yatqızıp karısına “Ver bana çocuğu.”
аlаmаn dädi. Bаyanаğı kіşі dedi. Karısı, ne yapacaksın
аyaqtа yatqan ulаndı аldı dа çocuğu, dedi. “Senin nene
kätti. Аlıp bаrdı qanğа. -Mına lâzım ne yapacağım, bir de
225 аlıp käldіñmі? -Аlıp käldim, dädi. yumurta ver.” dedi. Çocuğu da
-Törä käskän şо ulаnmı? dädi. - getirdi, yumurtayı da getirdi.
Şо ulan dädi qаrt bäwlä, dädi. Çoban çocuk: “Yatır çocuğu,
Qan bu bаlаnı öltürdü. O yumurtayı yürek başına koy,
230 bаğаnа öksüs ulаn yigit bоldu. dedi. Tüfekçiye söyledi: “Sen
Qart sözlädі: sän ändi yigit kendin silâhın menziline gir bu
bоlduñ, män аsrаdım säni, yumurtayı vur, çocuğa
оşundаn bіr ulumnu öltürttüm, değdirme!” dedi.
432

235 män säni yаşırdım, bärmädim, Sonra tüfekçi attı,


öz ulumnu bärdim. Sän ändi kät! yumurta uçtu uçtu da nereye
yigit bоl! sän täk turmаssın, gittiğini anlamadı. Çocuk
mäniñ qolumdа turğаndа tаğı bіr sapasağlam yatıyor, bir
240 şäy şıqarırsın. Män qоrqaman yerinde zararı yok. Oradan
sän tаğı bіr şäy şıqarsañ, sän çocuk, köpeğiyle yakalayan
mаğа yаlаn ayttıñ där qan, adama söyledi: “Ver tavşanı,
mänim körümdü yoyar. ona!” dedi.
245 Altı yaşındaki çocuk
böyle hüküm verdi. O adam
tavşanı aldı, gitti. Bu durumu
bu Canıbek Han işitti “Böyle bir
250 çocuk varmış, Enke’nin altı
yaşındaki çocuğu böyle hokum
kesmiş.” Han aklından
düşündü, düşündü “Bu altı
255 yaşındaki çocuk bu hükmü
vermiş, bu nasıl şey?
Kutlukaya’nın neslinden.” dedi.
O adam sabah erkenden
260 ihtiyara geldi, O kendi
doğurduğu çocuğu kadın
ayağına yatırmış, kırda
bulduğu çocuğu, koynuna
265 yatırmış. Gelen adam, “Hüküm
veren bir çocuk var, han onu
istiyor.” dedi. İhtiyar, “İşte
ayakta yatan çocuk o.” dedi. O
270 kişi, “Koynunda yatan çocuk
olmasın.” dedi. O zaman
ihtiyar: “Ben kendi çocuğumu
433

ayakta yatırıp da öksüz çocuğu


koynuma yatırmam.” dedi.
Deminki adam, ayakta
yatan çocuğu aldı da gitti. Alıp
gitti hana. Han, alıp geldin mi,
dedi. “Alıp geldim” dedi.
“Hüküm veren o çocuk mu?”
dedi. “O çocuk, ihtiyar söyledi.”
dedi.
Han bu çocuğu öldürdü.
O deminki öksüz olan, delikanlı
oldu. İhtiyar söyledi:
-Sen artık delikanlı
oldun, ben besledim seni.
Bunun için bir oğlumum
öldürttüm, ben seni sakladım,
vermedim, kendi oğlumu
verfdim. Sen artık git, yiğit ol,
sen rahat durmazsın, benim
yanımda dururken bile bir şey
çıkarırsın. Ben korkuyorum,
sen de bir şey çıkarırsan, sen
bana yalan söyledin, der han.
Benim gözümü yok eder.
434

5) Är Tаrğıl. 5) Er Targıl
1 Mamay Sultannıñ saqlauu Mamay Sultanı’ın muhafızı
Äskändär ulu är Tаrğıl. Bіr künü Eskender’in oğlu Er Targıl. Bir
оğа Аlcı Ismail ayttı: Tarğıl bаtır gün ona Alcı İsmail söyledi:
Mırzаñnаn naslısı uyğun-mu- -Targıl Batır, Mirzan ile
5 sun? dädi. Bäk uyğunman nasılsın, uyum sağladın mı?
Mırzаmаn, dädi. Ägär Mırzаman -Mirza ile çok iyi bir uyum
uyğаn bоlsаñ yаrın ärtän sağladım, dedi.
yılqımаn bаrıpsın Mırzаnıñ bu -Eğer Mirzan ile uyum
аtı bаr äkän qart küröñ aytаr ädi. sağladıysan, yarın sabahleyin
10 O аtnı yаz bаşlаr mırzа qış yılkıyla gideceksin.
mіnär ädi. Bаr şu аtnı mindä! Mirza’nın bir atı varmış,
şöldän tut! Bаqaym, mırzаman ona “Kart Kürön” derdi. Mirza o
dоs bolğanıñnı sоñ bilärmän, atı yazın bırakır, kışın binerdi.
dädi. Ärtäsі künü Tarğıl bаtır -Git, kırda onu tut da o ata
15 yılqığа kättі, qаrt küröñnü tuttu, bin. Bakalım, mirzayla dost
іyärtlädi, mіndі yılqını aydаdı olduğunu sonra anlarım, dedi.
awlğа. O künü yаz kün ädi. At Ertesi gün Targıl Batır at
bäk tärlädі. Mаmay mırzа kördü, sürüsüne gitti, Kart Kürön’ü
аtnı mingänіnä ayttı: bu аtnı tutu, eyerletti, bindi, atları ağıla
20 bіngänçä qаniіdiі bіngän bоlsаñ sürdü. O zaman yaz günüydü,
yаqşı bolur ädi. Sоñа аttаn at çok terledi. Mamay Mirza
tüştüdä, üyünа käldi. Mırzаğа gördü, ata bindiği için söyledi:
bäk öpkälädi üyüñ köçürdü - Bu ata binene kadar han
şölgö, şölgö şıqtı oturdu. Awl hatununa binseydin daha
25 bоlğаn yärgä іştä bаrmаdı. iyiydi.
Mırzаğа ärtän sаbа хayrğа Sonra attan indi, evine
bаrаtuğаn ädі äwäldän, sоñ geldi. Beye çok öfkelendi, evini
bаrmаdı. Bіr kün, üş kün, bäş kıra taşıdı, kıra çıktı oturdu.
kün, оn kün tаmаm bіr ay Ağıl olan yere hiç gitmedi.
435

bаrmаdı. İgі Mаmay аnı оylandı: Önceden beye sabahleyin


30 bu nüşün Är Tаrğıl kälmäy sabah hayırlamaya giderdi,
mаğа? dädi, O bäk аqıllı kіşі sonra gitmedi. Bir gün, üç gün,
bolğan. Bu іsаp Аlcı Ismа’і1nıñ beş gün, on gün, tam bir ay
іsаbı bоlmаlı. Özüm bаraym gitmedi. İyi Mamay onu
sоğa, dädi. Bіr aruu tоru аt bаr düşündü:
35 ädi onu iyärlädі, bіndі dä bardı. -Niçin bu Er Targıl bana
Sälam bärdi, üygö kіrdі. Аmаnlıq gelmiyor? O çok akıllı kişiymiş,
аsänlіk surаştı. Аrtıq bіr аdаm “Bu hesap Alcı İsmail’in
аndа bоlmаdı. Sоñ Mаmay heesabı olmalı. Kendim
Mırzа ayttı: sän mağa gideyim şuna.” dedi.
40 öpkälägäsin, dädi. Ayıplığına İyi bir doru atı vardı, onu
sağa bu tоr аtnı bаğışlayn! dädi. eyerledi, bindi de gitti. Selâm
Qayt! Käl üyümnüñ yanına, dädi. Verdi, eve girdi, hâl hatır
zаmаndа är Tarğıl ayttı: sordu. Artık orada bir kişi bile
İyärli turğаn tоrumdu yoktu. Sonra Mamay Mirza
45 iyärsän kіmdän mіnmäm, söyledi:
dii -Sen bana öfkelemnişsin.
Iirі tіzіn şаrt büksäm Kusurum için san bir doru at
Kimgä qulluq ätmämdä. bağışlayayım. Dön, gel evimin
Mağa bärsäñ sän bäktär yanına, dedi.
50 bär! O zaman Er Targıl Söyledi:
bäk yаğаlı kübä bär! Eyerli duran doru atımı
Şаnşаrğа üşü bоlаt süñgü Hangisinden eyerlersen
bär! eyerle binmem
şаlаrımа yüzü bоlаt qılış Eğri dizini pat diye
55 bär! bükersem
Bаrıñ bäаrіp bolğan sоñ Kimseye kulluk etmem de.
tuudu tuuğа sоğа bär! Bana vereceksen beyler
Tuu uslаğan bаtırdı ver!
tuu tübündä cıqpаsаm Sağlam yakalı zırh ver!
436

60 öpkälämän, känlämän. Batırmak için çelik süngü


А mırzа männän аldа! ver!
männän аrtıq аrgä bär! Biçmem için yüzü çelik kılıç
Sоñ Mırzа ayttı: ver!
Qunan dа ämgän Hepsini verdikten sonra,
65 аrındаd’ämgän, Tuğu tupa vuradur!
bäş yаşınа kälgändä Tuğ kaldıran yiğidi
bäş baytаlğа cіbärgän, Tuğ dibinde yıkmazsam
аltısındа аtlаtqan, Öfkelenmem, kinlenmem.
yädіsіndä yättirgän, A mirza benden önce!
70 sägіsіnä kälgändä Benden daha yiğit olana
qırdа sältän qоymаğаn, ver.
tоlqusuna kälgändä Sonra Mirza söyledi:
tоlqusuğan curtt’ozğan, Üç yaşına basmış tay da
оn cаsınğа kälgändä emmiş, arında da emmiş,
75 qаlаdаn о cılаnday Beş yaşına gelince
qаrğığаn, (Sürüsündeki) beş kısrağa
оn bіrіnä kälgändä hâkim olur.
qаrt küräñ däp аtаlğаn, Altısında binek atı olarak
qаrt küräñ sänіñ bоlsun kullanılmış,
80 bаtırmаn. Yedisinde yetiştirmiş,
Ändі qayt yärіñä käl! dädi. Sekizine gelince
Sоñ qаrt kürаñnі Är Tаrğıl аldı Kırda at bırakmamaış,
dа, mırzа üyünüñ Dokuzuna gelince
yanınа bаrdı. Künnärdä bіr Bütün yurdu geçmiş.
85 künü Qırımdа Bаtıraq dägän On yaşına gelince
bіr yigit оlğаn. Yürgän yärdä Kart Küren diye isim almış,
maqtаnğаn män bаtırmаn däp. Kart Küren senin olsun
Оğа Qırım qаlqı aytqаn: ägär yiğidim.
sän bаtır bоlsаñ Nоğaydа Är Artık dön yerine gel, dedi.
90 Tarğıl dägän bіr yigit bаr, ägär Sonra Kart Küren’i Er Targıl
437

bаtır bоlsаñ bаr оnu mınаn aldı da, beyin evinin yanına
köräşsänä! dіilär. Bіr günü gitti. Günlerden bir gün
аtınа bіnädä kätä şо Nоğay Kırım’da Batırak isimli bir yiğit
іçіnä. Bаrа Mаmay Mırzаğа, varmış. Dolaştığı yerde, ben
95 kіzmät ätä bіr yıl, äkі yıl, üş yıl yiğidim, diye övünmüş. Kırım
tаmаm kіzmät äätä. Bіr künü halkı ona söylemiş:
Mırzаdаn ruхsаt tіläy. Mırzа -Eğer sen yiğitsen,
män qaytаr ädіm, ruхsät Nogay’da Er Targıl isimli bir
wärsäñiz! Mırzа aytа: päk äyі. yiğit var, git onunla dövüşsene!
100 Sіzä mınday şu qа där mаl O bir gün atına biner ve
bärіrmän. Şu qаdаrdа yılqı Nogay içine gider. Gider
bärіrmän. Bаtıraq aytа: mаğа Mamay Mirza’ya hizmet eder;
yılqı mаl käräkmäs, diiTаrğıl bir yıl, iki yıl, üç yıl devamlı
оğu mınаn yаyın bärärsіn, hizmet eder. Bir gün Mirza’dan
105 diiMаmay Mırzа Tarğılğа bаrа. izin ister.
Tarğıl bаtır, dii, şu Qırımdаn -Mirza izin verirsen ben
kälgän mısаfır üş yıl mağa döneyim!
kіzmät ätti, dii, mаl bärämän Mirza:
yılqı bärämän аlmaydı, dii, -Peki size buradan bu
110 Tarğılnıñ оğun bilän yаyın bär kadar mal veririm, Bu kadar da
däp ayttı diiÄndi sіz biläcäksіz. at veririm, der.
Bäk Aruuu mırzа! diiMäniñ Batırak:
оğummаn yаyımnı bärsäñizdä -Bana at, mal gerekmez.
ökünürsüz bärmäsäñizdä Targıl’ın okuyla yayını verin,
115 ökünürsüz. İigі Mаmay sоñ bіr der.
şі dä aytmay. O Bаtırаq isä üş Mamay, Mirza Targıl’a
yıl tаğı kіzmät іtä. Sоñ bіr künü gider.
känä dа aytа: ruхsät bärіñіz -Targıl Batır, şu Kırım’dan
män qaytаmаn, diiBіr tаğı şu gelen misafir üç yıl bana
120 qаdar parа bärä, mal bärä. hizmet etti. Mal veriyorum, at
İstämäm, diiTаrğılnıñ оğun sürüsü veriyorum almıyor.
438

mınan yаyın bärärsіz, dii, Targıl’ın oku ile yayını ver, diye
Tarğıldı çаqırtа Mаmay Mırzа. söyledi. Artık siz bilirsiniz.
Tаrğıl bаtır, däp aytа, оğun İyi Mamay sonra bir şey de
125 man yayıñnı bäräcäksimmi? söylemez. O Batırak ise üç yıl
Aysа bäräyim, diiÇığаrа-dа daha hizmet eder. Sonra bir
bärä оğun yayın. İsі Mаmay gün yine de söyler: “İzin verin
аlа dа Bаtırаqqа bärä. Аl хayrlı de ben döneyim.” der. Mamay
bоlsun diiBаtıraq хоş rаzı bir daha şu kadar para verir,
130 bоlup yärіnä qaytа. Аndаn mal verir. Batırak, “İstemem,
sоñrа dämäk bіr kün, äkі kün, Targıl’ın okuyla yayını verin.”
üş kün yоq bіr ay yoq, bäş ay der. Mamay, Mirza Targıl’ı
dämäk. Sоñrа Qırımmаn çağırtır:
Nоğaynıñ bіr іdahası bolğan. -Targıl Batır, okunla yaynı
135 Bаşlаğаnlаr qawğа ätmäyä. verecek misin? der.
Оraq Mаmay askär yаsаp -Öyleyse vereyim, der.
kälgän bu Qırımğа. Оr qaläsіnі Çıkarır okunu yayını verir. İyi
yaqın üş qаp Şuwaşqа kälgän. Mamay alır ve Batırk’a verir.
Askär bаşı Är Tarğıl bаtır “Al hayırlı olsun” der. Batırak
140 bоlğаn. Mаmay Mırzа aytqаn: memnuniyetle razı olur, yerine
Tarğıl bаtır askärgä bіr tüzäm döner.
bär! dägän. Tarğıl аtqа bіngän Ondan sonra bir gün, iki gün,
о yaqqа bu yaqqа yürgän üç gün yok, bir ay yok, beş ay
askärdi sırа bilän turğusqan. yok. Sonra Kırım ile Nogay’ın
145 Sо waqıttа qalädän Bаtıraq bir iddiası olur. Başlamışlar,
qarаp turğan qarа'ul ädі. kavga etmeye. Orak Mamay
Tаrğılnı özü yаyı bilän, оğu asker toplayıp Kırım’a gelmiş.
bіlän аttı, urdu. Tarğıl bаtır Or kalesine yakın üç kapılı
аttаn yığılıp tüştü. Оraq Mırzа Şuwaş’a gelmiş. Asker başı Er
150 оnuñ urulğаnın kördü, qаsınа Targıl Batır olur. Mamay Mirza
bаrıp bіrаzdа yılаdı, Tаrğıl söylemiş: “Targıl Batır, askere
bаtır ayttı: mänim tахаtım kätti, bir dozen ver.” der.
439

dädi, ägär sän mäniñ mırzаm Targıl ata binmiş, orda burda
bоlsаñ män ölmästän burun dolaşan askeri düzene
155 duşmаnıñ bаşın büyärgä sokmuş. O zaman Batırak
kätіrіp salmın! dädi. Soñ ölsäm kaleye bakan muhafızdı.
däp päşmаnım yоqtur, dädі. Targıl’ı kendi yayı, kendi oku
Оrаq Mırzа bäk хayrätländі. ile vurdu. Targıl Batır attan
Bіndі о qаrt küräñ аtqа, bаrdı devrilip düştü. Orak Mirza
160 qаlägä bіr qаmşı urdu, qalänіñ onun vurulduğunu gördü,
іçіnä tüştü аt, bаrdı qаrаdı yanına gidip biraz ağladı.
yоqtur Bаtıraq, qаşqаn. Bіr Targıl Batır söyledi:
dаğаdаn qаlаğа çıqtı аrtınаn -Benim gücüm bitti, eğer sen
quudu. Qıyğаşnıñ Kızıl benim beyimsen, ben ölmeden
165 Quşunа yättі. Qıyğаşnıñ Quşu once düşmanımın başını
üş aylаndrа Bаtıraqnı tuttu, buraya getirir koyarsın. Sonra
ötürdü, bаşın käsіp аldı. ölürsem diye pişmanlığın
Аqkättі Är Tarğıl bаtırğа. İştä olmaz, dedi.
düşmanıñnıñ bаsı bu-dur, Orak Mirza çok şaşırdı. O
170 dädi. Ändi ölgändä ökünmäşі! Kart Küren isimli ata bindi,
dädi Аr Tarğıl. Şüyärdän askär kaleye gitti. Bir kamçı vurdu, at
buzulup qayttı. Qawğa dа kalenin içine giedi, baktı
bоlmаdı. Mаnаşı dägän yär Batırak yok, kaçmış. Kaleye bir
bаrdır аndа qоndulаr. Tаrdğıl daha çıktı, arkasından
175 bаtır bіrаz tахаttı kätti, ölürgä kovaladı. Kıygaş’ın Kızıl
yaqın bоldu. Soñ ayttı: Kuşuna yetişti. Kıygış’ın Kuş’u
Qonğan yärіm аnаşı üç kere dönerek Batırak’I tutu,
Mаnаşınıñ otu tаtlı, suu öldürdü, başını kesip aldı. Er
аşşı, Targıl Batır’a götürdü.
180 Yarаdаn näş’ äkänin sаnаşı! -İşte düşmanının başı budur.
yara qattı, yan tаtlı, Artık ölünce pişman olma Er
yаrа awzunа qan qаttı, Targıl, dedi.
yаraqşılаr mındа yоq, Asker oradan bozularak
440

yаrqаlаp süök аlmаğа döndü. Kvga da olmadı.


185 yаrıp mіltä sаlmаğа. Manaşı denen yer vardı, orada
Däyіn аndаn soñ bіr äki konakladılar. Targıl Batır’ın
sa’аt öldü biraz gücü bitti, ölmek
üzereydi. Sonra söyledi:
Konakladığım yer Manaşı
Manaşı’ın otu tatlı, suyu acı,
Tanrım niçin olduğunu kabul
et ki!
Yara ağır, can tatlı,
Yara ağzına kan kattı,
Uzmanlar burda yok,
İyileştirerek kemik almaya,
Yararak fitil koymaya
Dedi, ondan sonra bir iki saat
içinde öldü.

6) Yirän Şäşän. 6) Yiren Şeşen


1 Canıbäk Qаnnıñ künündä Canıbek Han’ın zamanında
bolğan Yirän Şäşän. Cаnıbäk Yiren Şeşen varmış. Canıbek
qannıñ mäşäürä ätip şäşän Han’a danışıp usta olur. Bir
bolğan. Bіr kün Canıbäk qаn gün Canıbek Han ona bir altın
5 bіr аltın köstärgän оğа aytqаn. gösterip söylemiş:
Bаr bаzаrğа bіr qоy аl, dägän, -Pazara git, bir koyun al. Bu
şо аltınğа, täräsіn nаmаzlıq altına derisinden namazlık
yаsа! dägän, ätіn käbаp ät! şі yaptır, etini kebap yap! Çiğ
ätіn dä kätіr! pіşkän ätin da etini de getir, pişmiş etini de
10 kätіr! qoynu dа saw kätіr! getir! Koyunu da sağ getir,
аltınnı dа kärі kätіr! Şäşän altını da geri getir, der.
mınıñ şäräsіn tаpmаdı. Kırq Şeşen bunun çaresini
küngä ruхsät іstädі. Wаr! qırq bulamadı. Kırk gün izin istedi.
441

kün ruхsät оlsun! dädi. Kırq Han, “Git, kırk gün müsade
15 kündä şu іşnі bіtіrmäsäñ bаşıñ olsun. Kırk gün de bu işi
callat-tır. Şäşän käldi üyünö bitiremezsen başın
özünä därbіş urbаlаrın yаptı, kesilecektir.” dedi.
är bіr yärlärinä qоñraw tаqtı, Şeşen evine geldi, kendine
qоlunа bіr bаlаbаn tаyаq аldı, derviş giysileri yaptı, herbir
20 şıqtı, kätti. Qırq künnü sо іşnі yerine zil taktı, koluna
täkmіl ätäcäk. Yоldа kätіp kocaman bir sopa aldı, çıktı
bаrıp yatqаndа bіr qаrt kіşіgä gitti. Kırk güne bu işi bitirecek.
rаs käldi. Äkіsі bаrаbаr kättilär. Yolda giderken bir ihtiyara
Qartnı оñ yanınа аlıp yürä. rastladı. İkisi beraber gittiler.
25 Qart isä yоlnuñ sоl tаrаfınа İhtiyarı sağ yanına alıp yürüdü.
yürä. Şäşän bätägilik yärdän İhtiyar ise yolun sol tarafında
yürä. Şäşän aytа qаrtqа: аtnı yürüdü. Şeşen, ihtiyara: “Atın
bіrіnі mіnіp bіrіn yätkіnçä, bіrіnі birine binip birini koşunca birini
maa bär män mіnäym. Qart ban aver, ben bineyim.” der.
30 aytа: bu adäm aqılsız оlmаlı. İhtiyar, bu adam akılsız olmalı,
Bіr аzdа yürgän soñ: ağamay, der. Biraz daha yürüdükten
dii, аğаş qаzаn аsаyıq! Аsqа sonra: “ağabeyciğim, ağaç
suğа tоyayq! diiQart känä dä kazanı ocağa koyalım, yemek
aytа: bu däwänä оlmаlı, diiBіr pişirelim, yemeğe ve suya
35 аzdаn bulаr yоl boyundа doyalım.” der. İhtiyar yine, bu
ägіlgän, аşlıqqа rаs käldіlär. dıvane olmalı, der. Birazdan
Şäşän ayttı: bu аşlıq, onlar yol boyunda ekilmiş
аşаlğаnm’äkän yiyeceklere rastladılar. Şeşen,
aşalacaqm’äkän. Qart dädi-kі: “Bu yemeği yesek mi acaba,
40 bu tämіz täntäk bоlmаlı. Bіrаz yemesek mi?” dedi. İhtiyar, bu
yär yürgän soñ äki yоl rаs gerçekten aptal olmalı, dedi.
käldі. Оrtаsındа bіr tаş bаr Biraz yürüdükten sonra iki yol
tаşqа yаzılğаn: Yolunuñ bіrіsі rast geldi. Ortasında bir taş
tötä äkän, tötä bоlsаdа aylаnış var, ta “Yolun birisi kestirme
442

45 äkän, о bіr yоl aylаnış äkän, imiş, kestirme olsa da


aylаnış bоlsаdа tötä äkän. O dolambaçlı imiş; öbür yol
qаrt äwälki tötä dägän yоlğа dolambaçlı imiş, dolambaçlı
kätti. Şäşän bu aylаnış yоl olsa da kestirme imiş.”
mіnän kätti. Qart isä о yоlman yazılmış. O ihtiyar, baştaki
50 bаlçıqqa rаs käldi, bаlçıqqа kestirme denen yola gitti.
bаttı suğa bulaştı, dämäk zоr Şeşen bu dolambaçlı yoldan
bilän çıqtı, här qaş wärs gittti. İhtiyar ise o yolda bir
yürgän іkіsі rаs käldilär. Känä, balçığa rastladı, balçığa battı,
bаrаbаrınа kättilär, bіr awlğа suya bulaştı, güçlükle çıktı. Bir
55 kättilär. O awl şо qаrtnıñ awlu kaç kilometre yürüdükten
äkän. Qart üyünüñ yanınа sonra ikisi karşılaştılar. Yine
käldi. Üyündä qаldı, şäşän awl beraberce gittiler, bir bahçeye
іşіmіnän kätti. Qart üyünä vardılar. O bahçe bu ihtiyarın
bаrdı. Üstü bаşı bіr bаlşıq bahçesiymiş. İhtiyar, evinin
60 bulаşıq. Qartnıñ bіr оn sägіz yanına geldi. Evinde kaldı,
yаsındа bіr qızı bаr ädі. -Ä şeşen bahçenin içinden gitti.
аtаm sаğа nä bоldu? dädі, bu İhtiyar evine vardı. Üstü başı
bаlşıq nаslı bаlşıq dädi. -Män çamur, kirliydi. İhtiyarın on
bіr аqılsız däwanägä yоldа rаs sekiz yaşında bir kızı vardı.
65 bоldum, mağa ayttı: аtnıñ bіrіnі -E atam sana ne oldu? Bu
mіnіp bіrіn yätkіnçä bіrіn maa çamur nasıl oldu? dedi.
bär, dädi. Ä аtаm sän -Ben yolda bir akılsız,
bіlmägänsin, dädi. Sän yоlnuñ dıvaneye rastladım, bana
sоl tаrаfındа yürgänsіn, dädi, о “Atının birini binip birini
70 bіr tаrаfı bоş äkän, dädi. Sän koşunca birini bana ver.” dedi.
оñ yаqqa şıqqаn bоlsаñ -Atam sen anlamamışsın.
yоlnuñ, sän yürgän yоlunа о Sen yolun sol tarafında
yüürär äkän, dädi. Bіr аşlıqqa yürümüşsün, öbür tarafı
rаs käldik, dädi, ayttı bu аşlıq boşmuş. Sen yolun sağ
75 аşаlğanm’äkän tarafına çıkmış olsan, senin
443

аşаlаcаqm’äkän, dädi. -O gittiğin yoldan o gidermiş” dedi


surаğаnı оnuñ, dädi, bu kız.
аşlıqnıñ sаabısı -Bir yemeğe rastladık, “Bu
bоruşlum’äkän? dägänі dіr. yemeği yesek mi, yemesek mi
80 Bоruşlu bоlsа аşlıqnıñ sаabısı acaba?” dedi.
о аşlii аlmаz, dädi, onu -Onun o sorduğu “Bu
äwäldän bоruşlаnıp аşаğаn yemeğin sahibi borçu mu
dır, dädi. Känä bіr yоlğа rаs acaba? demesidir. Yemeğin
käldіk. -Munu bіr yоl töt’äkän, sahibi borçlu olsa o yemek
85 dädi, tötä bоlsа aylаnış äkän, alınmaz, onu önceden
dädi. Män şu yоlmаn kättiіm, borçlanıp yemiştir, dedi kız.
dii, bаşlıqqa bulаştım. -Ä аtаm -Yine bir yola rast geldik.
özüñ аqılsızsаn, dädі, о sağa “Bu bir yol kestirme yolmuş,
aytqаn dädi, bu yоl tötä äkän, kestirme olsa da
90 tötä bоlsаdа aylаnış äkän dolambaçlıymış. Ben bu
dägän. Säñ özüñ bіlgän yoldan gittim, çamura
yоqsаn, dädі. O kіşі bäk аqıllı bulaştım.
оlmаlı, dädi. Bаr munu şаqır -E atam sen kendin
bügün bіzä mısаfır оlsun! dädi. akılsızsın, o sana söylemiş,
95 Qart аrtınаn yüürä yüürä kätti. “Bu yol kestirme yol, kestirme
Bаrdı, yättі. -Qaytıñız bügün olsa da dolambaçlıymış.” der.
bіzgä mısаfır оluñuz! dädi. Sen kendin anlayamamışsın, o
Qaytıp käldi üyünä ögün kişi pek akıllı olmalı. Git, onu
mısаfır oldu. Kız isä bаşlаdı çağır, bugün bize misafir
100 yämäk аzırlаmа. Üş yüs аltmış olsun, dedi.
yıpаdaq bіşіrdі, оn äki böräk İhtiyar diğerinin ardından
bіşіrdі, äkidä qаtlаmа bіşіrdі, hızlı hızlı gitti, bardı, yetişti.
qırq sägіzdä baw(u)rsaq “Dönün, bugün bize misafir
bіşіrdі, bіr sоprаğа sаldı olun.” dedi. Döndü, evine eldi,
105 аtаsınа ayttı: bаr mısаfırğа o gün o misafir oldu. Kız ise
аqkät! yäsіn! dädi. Yoldа yemek hazırlamaya başladı.
444

bаrğаndаn qаrt bawrsаqnıñ Üç yüz altmış yıpadak pişirdi,


bіrіsіn yädi, kätіrdі, sаldı on iki börek pişirdi, iki de
mısаfırnıñ аldınа. Şäşän bаqtı katlama pişirdi, kırk sekiz de
110 kördü, türlü аş bаr, bаşlаdı (kara)ciğer pişirdi, bir sofraya
saymаğа yıpаdaqnı saydа üş koydu ve babasına “git misafiri
yüz аltmış, bu künlärnіñ іsаbı alıp getir, yesin” dedi. İhtiyar
bоlmаlı, dädi, qatlаşаnı qarаdı, yola giderken, ciğerin bir
äki dänä. Bu yılınıñ äki tanesini yedi, getirdi sofranın
115 bayrаmı bоlmаlı, dädi. Bаşlаdı önüne koydu. Şeşen baktı,
böräknі saymа, dädi bu yılnıñ gördü ki türlü yemek var.
оn äkі ay bоlmаlı, dädi, başladı saymaya; “yıpadapı
bawrsаqnı saydı qırq yädi saydı üç yüz altmış, bu
çıqtı. Şäşän ayttı: аyıñız günlerin hesabı olmalı, dedi.
120 künüñüz tämаm äkän, äptäñіz Katlamayı saydı iki tane, bu
bіr äksіk äkän, dädi dа sоprаnı yılın iki bayramı olmalı, dedi.
duа ätti dа, qaytаrdı. Qart іsä Başladı böreği saymaya bu
аlıp kätti. Bаrdı qızınа. Qız yılın on iki ayı olmalı, dedi.”
ayttı: häş bіr şäy aytmаdı, Ciğeri saydı, kırk yedi çıktı.
125 dädi. Аyıñız künüñüz täman Şeşen söyledi:
äkän, äptäñіz bіr öksäk äkän -Ayınız, gününüz
däp ayttı. Qız ayttı: аtаm tamammış, haftanız bir
bawrsаqnıñ bіrіsin yоldа eksikmiş, dedi, sofraya dua etti
yägänsіn, dädi. Bаbаsı kärçäk ve geri dçndürdü. İhtiyar ise
130 yоldа bаrа yatqаnımdа yädim, götürdü. Gitti kızına. Kız
dädi. Qız ayttı: bu kіşі därbіş söyledi:
urbаsındа yürä diiDärbіş adam -Hiç bir şey söylemedi.
bu lаyıq tügül, dägän, qаnnаr Ayınız, gününüz tamammış,
qаtındа lаyıq bu аdаm, dädi. haftanız bir eksikmiş, diye
135 Äş bіr täwäkkіl tügüldür. söyledi. Atam ciğerin birisini
Bаşındа bіr іş bоlmаlı, dädi. yolda yemişsin, dedi.
Bаr surаñız? dädi. Qart bаrdı Babası, gerçekten yola
445

surаdı: bänіm bіr qızım bаrdır, giderken yedim, dedi. Kız


sіzdän bulay yürgänіñіznі sötledi:
140 suray. -Aytaym, dädi. Mänim -Bu kişi derviş kıyafetinde
kіzmätіm budır. Canıbäk qаn dolaşıyor. Bu adam dervişliğe
mаğа bіr аltın bärdi bаr lâyık değil, bu adam hanlar
bаzаrğа, dädі, bіr qоşqar аl! yanına lâyık. Hiçbir şey
dädi, täräsіn nаmаzlıq ät! dädi, boşuna değildir, başında bir iş
145 ätіn käbаp ät! dädi, şiі ätіndä olmalı. Gidip sor, dedi.
aqkäl! pişkän ätіndä аqkäl! İhtiyar, gitti, sordu: “Benim
Qoşqаrnı dа tіrі аqkäl! аltınnı bir kızım vardır, sizing niçin
kärі aqkäl! dädі. Şunu tаppay böyle dolaştığınızı soruyor.”
yürämіn, dädi. Qart qayttı, dedi.
150 käldi qızınа, bu söznü ayttı. -Anlatayım, dedi. Benim
Qızı ayttı: о qolay bіr іştіr, dädi. meselem şudur. Canıbek Han
Bu käçä yаtsın! raаt bоlsun! bana bir altın verdi, “Pazara
yаrındısı kün qız ayttı: bаrsın git, bir koç al, derisinden
bаzаrğа bіr qоşqаr аlsın! dädі. namazlık yap, etinden kebap
155 Cünnü bоlsun! dädi, аlğаn yap, çiğ etini de getir, pişmiş
yärnі bälläsin, dädi. Bаrdı etini de getir, koçu da canlı
şäşän bаzаrğа bіr qоşqаr аldı, getir, altını da geri getir.” dedi.
kätіrdі, аqkäldi, qızğа bärdі. Bunu bulmak için dolaşıyorum,
Qız şu sа’аt yünün qırqtı, äki dedi.
160 namazlıq yаsаdı, bіrіnі bu İhtiyar, kızına geldi ve bu
şäşännіñ qоlunа bärdі, bаr sözü anlattı. Kızı, “o kolay iştir,
bаzаrğа sаt dädi bu bu gece yatsın rahat olsun”
nаmаzlıqqа äki аltındа bärіrlär, dedi. Ertesi gün kız söyledi:
bіrnі şu özüñ bärgän аltınğа -Gitsin pazara bir koç alsın,
165 bär. Bаrdı şu özü bärgän yünlü olsun. Aldığı yeri
аltınğа sаttı. Qaytıp üygä käldі, bellesin, dedi.
bu qız іsä, qоşqarnı pіşkän, bіr Şeşen pazara gitti, bir koç
äkin käbаp аtkän, bіr äkindä aldı, getirdi kıza verdi. Kız o
446

muslаdı, hаqaç ätti. -İştä yigit anda onun yününü kırktı, iki
170 saa käräk şіi budur, dädі. namazlık yaptı; birini bu
Qoşqar dа tіrі, аltındа kärі şeşenin eline verdi, “git pazara
qоluñdа, nаmаzlıq dа bаr, şii sat, bu namazlığa iki altın
ätі dа bаr, pіskän ätі dа bаr. verirler, birini şu kendi verdiğin
Bаr! yоluñ bоlsun! däp altına ver” dedi. Gitti şu kendi
175 qaytаrdı şäşännі. Bаrdı аqkätti. verdiği altına sattı. Dönüp eve
Cаnıbäk qannıñ qоlunа bu geldi, bu kız ise koçu pişirmiş,
şіilärnі täşlim ätti, Cаnıbäk qаn bir ikisini kebap yapmış, bir
sоñ äwälkіndän dа onu хоş ikisini de tuzlayıp tuzlu et yaptı.
kördü. Sоñrа şäşän şu qıznı -İşte yiğit, sana gerekli şey
180 özüdä ayttırıp аldı. Bіr qаş yıl budur. Koç diri, altında yeniden
ömür ättі onu mіnän. Cаnıbäk elinde, namazlık da var, çiğ eti
qаn şäşändі bіr uzaq yärgä de var, pişmiş eti de var. Git,
yіbärdi. Şäşännіñ аpаqаyı yolun açık olsun, diyerek
üydä хаstа qaldı. Şäşän şeşeni gönderdi.
185 kälmästän burun аpаqay Gitti, götürdü, bu şeyleri
mäyrіm oldu. Şäşänniñ Canıbek Han’ın eline teslim
käläcäk künnärі bоldu, etti. Canıbek Han onu
Canıbäk qаn ayttı; qаflät üygä eskisinden daha çok hoş
kälmäsіn. Özüm aytaym! dädi gördü. Sonra şeşen bu kızı
190 dа аldınа çıqtı. Іtіfаq äkisі kendine istetip aldı. Bir kaç yıl
bärаbаr rаs käldi. Sälаm bärdi. onunla ömür geçirdi. Canıbek
Sälаm аldılаr. Cаnıbäk qаn Han, şeşeni uzak bir yere
ayttı: şäşän sändän bіr şiі gönderdi. Şeşenin karısı
suraym! - Surаñız qаn hastaydı, evde kaldı. Şeşen
195 äfändіm, dädi. -Bіr kіşіnіñ аtаsı gelmeden önce karısı mahrum
ölsä nä bolur? dädi. -Аskar oldu. Şeşenin geleceği günler
tauu yığılır, dädi. -Bіr kіsіnіñ yaklaştı, Canıbek Han,
аğаsı ölsä nä bolur? dädi. -Ay “Dikkatli olayım eve gelmesin,
200 müzü şаrt sınаr, dädi. -Bіr kendim söyleyeyim!” dedi,
447

kіsіnіñ аnаsı ölsä nä bolur? önüne çıktı. Anlaşmış (gibi)


dädi. -Аymaq kölü su аlır, dädi. ikisi beraber rast geldiler.
- Bіr kіsіdіñ qаtını ölsä nä Selâm verdiler, selâm aldılar.
205 bolur? dädi. Şäşän ayttı: qаtın Canıbek Han, şeşen senden
äki türlü dür, dädi, qаtının öldü bir şey sorayım, dedi. Şeşen,
qаmşım qаldı, qаtınım öldü sorun han efendim, dedi.
qаlımänі buzuldu. -Aysа säniñ -Bir kişinin atası ölürse
210 qаtınıñ öldü, dädi qаn, Mänіm ölürse ne olur?
qаlımän buzuldu däp аtınа - Açık dağ yıkılır.
qаmşı bilän urdu dа şölgä -Bir kişinin ağabeyi ölse ne
şıqtı, dа kätti. Cаnıbäk qаn olur?
аrtındаn yürüp аlıp käldi. -Ay gibi boynuzu çatırt diye
kırılır.
-Bir kişinin anası ölürse ne
olur? dedi.
-Aymak gölü su dolar, dedi.
-Bir kişinin karısı ölürse ne
olur?
Şeşen söyledi:
-Kadın iki türlüdür; kadın
öldü, kamçım kaldı, karım
öldü… bozuldu.
-Öyleyse senin karın öldü,
dedi han.
-Benim …. bozuldu diyerek
atına kamçı ile vurdu da kıra
çıktı gitti, şeşen.
Canıbek Han arkasından
gitti.
448

7) Mäyt. 7) ….
1 Dünyadın soñu yaman äхär Dünyanın sonu kötü ahir
zämän, zaman,
Aхrättän xabär bilmäy bu Ahiretten haberi yok bu
xayrаn qаlq boldu yaman, hayran halk okdu kötü,
5 Dünyadа kimsä baqı Dünyada kimse bâki
qаlmаyaqtır, ölär, kätär, kalmayacaktır, ölür, gider,
Bаqаlım Аllаdıñ uzurundа Bakalım Allah’ın huzurunda
bilmäm kätär. bilmem nasıl gider,
Оrаzа tutup namaz qılıp aq Oruç tutup namaz kılıp Hak
10 yoluna yoluna,
qurbаn şalğan іsіmіzdän аz Kurban kestiğimşz
şıqаyıq! zamandan biraz çıkalım
Ay mädät üü bіzdän sоñrа Ey yardım et, bizden sonra
bаlаşаğа nä bolyıq! çoluk çocuk ne olacak?
15 Qаn іgilаr qayda kättі dip Han iyiler, nereye gitti diye
därägі? ağacı?
Wаz käçkän ülämаlаr kitap Vazgeçen ulemelar, kitap
аşıp, açıp
İşіmіzdä tаğıdа yоq İçimizde daha da yok eskiler
20 äskilidän bilgän qаrtlаr, bilen yaşlılar,
Аllаdan cılа bağlap Allah’tan ağlayarak
tilämäktаn nä maarіfät? dilemekten ne marifet?
Bäş waqıt namazın qılıp Beş vakit namazını kılıp
оrаzаñ tut. orucunu tut,
25 Bäş kün üş kün, dünyаğа Beş gün, üç gün, dünyaya
aldanğanday äm bolmаdı aldanmış gibi hiç olmadı,
burunğumuz aq kün äkän Eveliyatımız ak gün imiş,
yañumаdı. yanılmadı.
449

8) Qarabаş Аbdurrаmаn. 8) Karabaş Abdurrahman


1 Bu Qırımdа Bolpаş dägän Bu Kırım’da Bolpaş denen
köydä bir qаdı bolğan. Kälgän köyde bir kadı varmış. Gelen
nоğaylаrdı masqıllаğаn Nogaylarla alay ediyormuş,
Noğaylаr іştä bir cuаp Nogaylar bu işe bir çare
5 tаpmağan. Curtqа bаrıp bulamamış. Yurda dönüp
aytqannar: Qırımdа bir qаdı anlatmışlar:
bаr, bіzdi iştä yürütmädi. Bir -Kırım’da bir kadı var bizi
cuаp tаpmаdıq. Noğay іşindä hiç de çalıştırmıyor. Bir çare
Qarabаş Аbdurrаmаn dägän bulamadık.
10 bir kişі bolğan. -Män bаrayım Nogayların içinde Karabaş
оğа! dägän. Mіngän аtına, Abdurrahman denen bir kişi
kälgän. Şu qadınıñ üyünä varmış. “Ben ona gideyim.”
sälam bärgän Allа mısаfırman der. Atına binmiş, bu kadının
dägän. Tüşürgännär munu evine gelmiş, selâm vermiş,
15 üygä. O künü ol üydä üş bäş Allah misafiriyim, der. Bunu
mısаfır dа bаr. О turа bir аz. eve almışlar. O gün, o evde üç
Bаşlay mundan surаmаğа: beş misafir daha varmış. O
Qaydan qayttıñ? dii- biraz bekler. Bundan sormaya
Cäänämdän qayttım, dii- başlar:
20 Cäänämgä bаrğаn kişi -Nereden geldin?
qaytаrmı? dii-Män bаrğаndа -Cehennemden geldim,
cäänäm іşi tolğan, dii, qаpunuñ der.
аrtındа bir kişlіk yärі bаr, -Cehenneme giden kişi
diiMän dа bаrdım, şu yärdä döner mi?
25 turdum. Оndа xizmätkärlär -Ben gittiğimde
mänі quudu dа şığаrdı, dii, cehennemin içi doluymuş,
büyärdä turmа sän! Bolpаştаğı kapının arkasında bir kişilik yer
Аbdurrаman qаdı käläcäktіr, vardı. Ben de gittim o yerde
dädi. Şindi män üyümä qaytıp oturdum. Oradan hizmekârlar
450

30 bаrаmаn, dädi. Birіsі bir cuаp beni kovdu, çıkardılar, “Sen bu


tаpmаdılаr qаrşılıq, bir аzdan yerde durma, Bolpaş’taki
yämäk kätirdilär. Baqtılаr, Abdurrahman kadı gelecektir.”
kördülär, köküş äti şоrbаsımän dedi.
kätirdilär. Öñgönün öz bаşına Artık ben dönüp evime
35 yаpmışlаr. Ätin şоrbаsan gidiyorum, dedi. Birisi bir
аşаdılаr. Ayttılаr: bu öngön karşılık veremedi, birazdan
turаr, bu käçä yаtаrbıs, tüş yemek getirdiler. Baktılar,
körürbіs, qaysımıznıñ tüşü gördüler, hindi eti çorbasıyla
yaqşı bolsа о yäsіn! dädilär. getirdiler. Göğüs kısmını
40 Bulаr bаşlаdılаr, yаttılаr. Qrım ayrıca yapmışlar. Eti
аğаlаrı yuqlamаdılаr, Noğay çorbasıyla yediler. Dediler ki,
іsä yarı gäcädä turdu ol bu bu göğüs kısmı dursun, bu
öñgönnü yädi, yаttı о dа gece yatalım, rüya görürüz,
yuqlаnа; ärtän turdulаr. hangimizin rüyası iyi olursa o
45 Qaawäsіn іştilär, sоñrа yesin. Bunlar yattılar. Kırım
bаşlаdа tüş aytışmağa. Birіsі ağaları uyumadılar, Nogay ise
ayttı: män bu käçä Mäkkädä gece yarısı kalktı, o göğüs etini
şiix bolğan ädim, birіsі ayttı: yedi, yattı da uyudu. Sabah
Istаmbuldа wäzіr bolğan ädim. kalktılar. Sabah kahvesini
50 Birіsі ayttı: Buхаrädä qan içtiler. Sonra rüyalarını
boldаn ädim. Noğay ayttı: anlatmaya başladılar. Birisi
Kärpşäktіr, dädi, sіziñ söyledi: “Ben bu gece
bolğanıñız. Män ämmіsіnі Mekke’de şeyh olmuştum.”
kördüm. Bu märtäbä tаpqаn Birisi söyledi “İstanbul’da vezir
55 аdаmlаr Qırımdа bir öñgön olmuştum.” Birisi anlattı:
üşüp kälmäs dädim dа, män “Buhara’da han olmuştum.”
yädim öñgönnü. Bаrdı, Nogay söyledi: “Sizin
qаrаdılаr aqiiqаttа yägän. gördükleriniz gerçektir. Ben
hepsini gördüm. Bu mertebeye
gelen adamlar Kırım’a bir
451

göğüs eti için gelmez, dedim


ben de göğüs etini yedim. Gitti,
baktılar, hakikatten yemiş.

9) Sаrın* 9) Sarın
1 Äsär äsär äsär yäl, Eser eser eser yel,
Äskän yäldiñ calqına, Esen yelden serinliyor
Al Suayım suduñ tolqunu Hâl …. suyun dalgası
Bätläriñiz aydıñ yarqına, Yüzleriniz aydınlık parlıyor.

5 Äsär qana canım yäl ässä, Eser kanıyor canım yel


Quyuqur qamıstıñ basları, esse,
Qıyınnı basqa is tüssä Kurur kamışın başları,
Tögülür közdüñ yasları Sıkıntılı başa akıl gelse,
Dökülür gözünden yaşları
10 Täräcädän ay kördüm,
Tämbil şubar tay kördüm, Pencereden ay gördüm,
Tünägi küngä ülkän Tembel alaca tay gördüm,
toydun içindä Geceden gündüze büyük
Täñläsinän ayrılıp yılay toyun içinde
15 yürgän yar kördüm. Denginden ayrılıp ağlaya
ağlaya giden yâr gördüm.

8
sarın:1. Melodi, ezgi, nağme

2. Su, rüzgâr gibi şeylerin çıkardığı ses kts

8
452

10) Sаrın. 10) Sаrın


1 Bay täräktіñ yаyqаlmаsı Bağ ağacının sallanması
yäldän dir, rüzgârdandır,
Qаrt täräk yаprаğı ol bärännіñ İhtiyar ağacın yaprağı o ….
bäldän dir, …..
5 Töpälärdän käşіnmäsі äldän Tepelerde gezinmesi
dir, yabancılardandır,
Aq kiyiktіñ yügürmäsі maydan Ak geyiğin koşması
dır. meydandadır.
Oynayıq! dоstlаr küläyіk! Ounayalım dostlar, gülelim!
10 Äcälіmiz аllа bilär qaydan dır. Ecelimiz Alah bilir nerdedir?
Sаltır sаltır su аğаr, Şıldır şıldır su akar,
Cağasınа bіtkän оnuñ tаl Yakasına yetişen onun dal
bolur, olur,
Süyärinän aynılsа Sevdiğinden ayrılırsa
15 Yüräginiñ bаsı оnuñ qаn Yüreğinin başı onun kan olur.
bolur. Kızıl boz tarla faresi
Qızıl іzän bоz yuusan At semirtir, … yetişirse
At sämіrtіr kür bіtsä Argı atası doymayan
Arğ’аtаsı toymаyаn, Bergi atası körmeyen
20 Bärg’аtаsı körmägän, Öfke söyler söz biterse
Öktäm söylär lаl bіtsä Kötü ata yem biterse,
Yaman atqа yаl bіtsä, Yarına heybe arttırırız,
Yаrınа tоrsuq аrttırmız, Kötü kişiye mal biterse,
Yaman kisіgä mal bіtsä Yanına komşu kondurmaz.
25 Yаnına qоñsu qоndurmаs. Öbür köyden göç gelir,
Arğı awldan köş kälir, Sınıf sınıf bir gelir,
Tabın tаbın bir kälir, Sınıfından ayrılan
Tаbınından ayrılğаn Ah seni ile ağalaya ağlaya
Aхsänі män yılay kün körür. gün görür.
453

11) Аmät. 11) Amet


1 Canıbäk qаn bіr künü Canıbek Han bir gün
askär bilän qawğаdаn qayttı, askerlerle savaştan döndü,
qaytıp şundа bіr awlğа käldi. dönünce oradaki bir köye
Оl awlnuñ іçіndä bіr bay bаr geldi. O köyün içinde bir ağa
5 ädі, о bayğа mısаfir bоldu vardı, askeriyle o ağaya misafir
аskärі bilän. O baynıñ аtını oldu. O ağanın adına Buğala
Buğаlа bay ayttılаr. О qadar Ağa dediler. O kadar askeri bir
аskärnі bіr аdаm tаrıç mısаfır adam tek başına misafir etti.
ätti. Qan käcädä oturаr ädi, Han geceleyin oturuyordu,
10 yuqusu käldi. Yuqlаp kätkän uykusu geldi. Uyuya kaldığı
yärіndä Buğаlı baynın bіr ulu yerde Buğalı Ağa’nın bir oğlu
bаr ädi, аtın Tämіr dädіlär. vardı, adına Temir derlerdi.
Qolunuñ üstündä bаlaw(u)z Elinin üstünde mum tutarak
çıraq oturtup turdu, bіrdä bekledi, birden elindeki mum
15 bаlawz çırаq bіtkän ädi bitti, eli yanmaya başladı.
qоlundа, bаşlаdı qоlu Canıbek Han uyandı, gördü ki,
yanmаğа. Canıbäk qаn eli yanıyor.
uyandı, kördü-kі qоlu yanа. - -Bak, o elin yanmak üzere,
Bаq! şо qоluñ yanıp bаrа yаtır, dedi Han.
20 dädi qаn. -Sultanım -Sultanım uykunuzu
uyquñuznu buzmayman däp bozmayayım diye duruyorum,
turamаn, dädi. Qan şuğа dedi.
sälämt ättі: saa qızımdı Han ona hâl hatır sordu,
bärärmän, dädi. Yаrındаn ämir “Sana kızımı veririm.” dedi.
25 ätti: yarındаn tоy bаşlаnsın, Yarından emretti, “Yarın düğün
dägän. Käldi üyünä tоy başlasın” dedi. Evine geldi,
bаşlаdı. Аlay mämläkätini yiidı düğün başladı. Bütün
şаğırttı. Аğalarnı bіr yärіnä memleketi topladı, davet etti.
oturttu, mоllаlаrnı bіr yärіnä Ağaları bir tarafa oturttu,
454

30 oturttu, yigitlärni bіr yärіnä mollaları bir tarafa oturttu,


oturttu, här nä іşnі qarаrlı delikanlıları bir tarafa oturttu,
qаrаrlımаn ätti. O kün Aysul bii her isimli bir uygun bir şekilde
dägän Cаnıbäkniñ bіrіnіñ ulu yaptı.
Аmät dägän wаr ädі. Yaşlıqtа O gün Aysul Bey isimli birinin
35 qızını оğа qırаr ätkän ädі. O oğlu, Amet isimli biri vardı.
qırаrın unuttu dа Buğalı baynıñ Gençken kızını ona sözlemişti.
uluna bärdі qızın. Cаnıbäk O, sözünü unuttu da Buğalı
qаnnıñ saqlauu Аlşınnıñ Аlaw Ağa’nın oğluna verdi kızını.
bаtır dägän bіr bаtırı bаr ädі. O Canıbek Han’ın muhafızı
40 Аlşın Аlaw bаtır Аmät bilän Alşın’ın Alav Batır denen bir
іkіsі dоst ädi. Аlaw bаtır ayttı bahadırı vardı. O Alaş’ın Alav
Аmätkä: Aydа dоstum аğаlаr Batır, Amet ile dost idi. Alav
üyünä bаrayq! bаl іşäyk! Batır Amet’e söyledi:
Bаrdılаr qаn turğаn yärgä -Haydi dostum ağalar evine
45 sälаm bärіp tоqtаdılаr. -Tоy gidelim, ballı içki içelim.
хayrlı bоlsun! аyttılаr. Cаnıbäk Hanın olsuğu yere gitttiler,
qаn bіr tоstаğаn bаl quydu. selâm verip beklediler.
Аlaw bаtırğа bärdi, Аlaw bаtır “Düğününüz hayırlı olsun.”
іşäcäk bоldu. Aysul bii bаr ädі dediler. Canıbek Han bir tahta
50 üyärdä, ayttı Аlaw bаtırğа: qаn kâse bal içkisi koydu. Alav
іyäñkі äglätіp іş! dädi, Soñ Batır’a verdi. Alav Batır içmek
Аlaw bаtır ayttı: istedi. Orada Aysul Bey vardı,
Usаrmа dоslаr usаrmа! Alav Batır’a söyledi: “Han
ärgä däw(ü)lät yаr bоlsа, efendinin verdiğini oyalanarak
55 äki däwlät bіr käsä, iç.” dedi. Sonra Alav Batır
аrğımaqtı kümüş mіnän söyledi:
mаtawlаp Yakışır mı dostlar yakışır mı?
şі yіbäktän tusаrmа! Ere devlet yâr olursa,
Aysul ulu Аmаt saw’ndа İki devlet aynı olursa,
60 Qan Cаnıbäk pаdışаm Argımağı* gümüş ile
455

Buğalı ulu Tämirgä bağlayıp


buğasın bаqqan qulunа İşlenmemiş ipekle köstek
qızın bärmäk usаrmа! vurmak!
dädi dä, іştі, bоldu, bіrіn bіrdä Aysuloğlu Amet sözünde
65 toldurdu. Аmätkä bärdi, sоñ Han Canıbek padişahım
Amät ayttı: Buğalı oğlu Temir’e
Şäşägän yünnü şаl yäbä Boğasına bakan hizmetçisine
şаl yäbä dä män prin prіn Kızını vermek yakışır mı?
ätmäsäm, Dedi de içti sarhoş oldu,
70 börkkän qоyday ätmäsäm, birini bir daha doldurdu.
börktäy kiip kätmäsäm, Amet’e verdi, sonra Amet
kädägäñdі käspäsäm, söyledi:
käsіp şоntuq ätmäsäm, Dağılmış tüylü gri ok
äliñdi äki bölmäsäm, Gri oku ben darmadağınık
75 Ältäp tawğа yatpаsаm, etmezsem,
sо dägänіm ätpäsäm, Ürkmüş koyun gibi
mırаdımа yätpäsäm, yapmazsam,
аtаm Aysul män Аmät, Börk gibi giyip gitmezsem,
Aysulduñ аrаm ulu bоlayn! Arabanın arka kısmını
80 bаlnı іştі dä, çıqtı. Küyäw kesmezsem,
оlturğаn yärgä bаrdı. Bаrdı dа, Kesip kısacık etmezsem,
Tämіr mіnаn şаntırаş оynаdı. O Yurdunu ikiye bölmezsem,
waqıttа qız Sаrı bäk bunlаrnı Yabanî gibi dağda
körär ädi. Bіr täwkädän äkі pаpış yatmazsam,
85 yіbärdi, bіrin Аmätkä bär! bіrіn Bu dediğmi yapmazsam,
Tämіrgä bär! dädi. Tämіr аldı dа Muradıma ermezsem,
bаşınıñ üstünä sаldı, Аmät аldı Atam Aysul, ben Amet,
dа аstınа bаstı. Qaytıp käldі Aysul’un hayırsız oğlu
täwkä Sаrı bäkkä ayttı: sän olayım!
90 Tämіrbäk süyädi äkän bаşınıñ Ballı içkiyi içti ve çıktı.
üstünä sаldı, dädi. Аmät süymäs Damadın oturduğu yere gitti.
456

äkän аstınа bаstı, dägän. Sаrı Gitti de Temir ile satranç


Bäk ayttı: älbät män оnnаn аlşаq oynadı. O zaman kız Sarı Bek
bоlаcaqman, bаşınıñ üstünä bunları görüyordu. Bir hadım
95 mіnmäm. Bаr ayt Аmätkä bu edilmiş erkek ile iki terlik
käşädä qаlmаsın! mäni аlıp gönderdi, “Birini Amet’e ver,
qаşsın! dädi. Canı Bäk qаnnıñ birini Temir’e ver.” dedi. Temir
ulu Bärdіbäknіñ хаbärі bаr ädi, о aldı ve başının üstüne koydu,
käçä qarawl yаttı. Yаrı gäcädä Amet aldı ve altına bastırdı.
100 аtlаndı Ämät bаrdı sаraynıñ Dönüp geldi hadım edilmiş
аldınа. Sаraynıñ аldındа bіr bäk erkek, Sarı Bek’e söyledi:
yаtа yuqlağаn. Qız kördü, üydän -Seni Temirbek
şıqtı, äkіsі bіr аtqa bіndіlär. Аmät seviyormuş, başının üstüne
ayttı: Bärdіbäk-tä bіr bаtır yigittіr, koydu, dedi. Amet
105 dädi. Män tuymаdım, ägär sevmiyormuş, altına bastırdı,
tuysаm män qızdı bärmäs ädim dedi.
där. Uyantaym sonu, dädi. Sarı Bek söyledi:
Qapılät qаlmаsın! Säsі bilän -Elbette ben ondan alçakta
Bärdibäk däp bаqırdı. olacağım, başının üstüne
110 Bärdibäktiñ söyärdä qоrqtu dа çıkmam. Git Amet’e söyle, bu
uruğu quyuldu. Bunlаr kättilär gece kalmasın, beni alıp
yоlğа, ärtäsі künü qаnğа хаbär kaçırsın, dedi.
ättilär: bu gäcä qıznı Аmät аlıp Canıbek Han’ın oğlu,
qаşqan, dädilär. Cаnıbäk qаn Berdibek’in haberi vardı, o
115 Аlaw bаtırnı şaqırdı. Аlawğа gece bekçi olarak yattı. Amet
ayttı: männän yägän tuzum gece yarısında ata bindi,
ötmäkim hаrаm оlsun! dädi. sarayın önüne gitti. Sarayın
Аmätnі öltürüp qızdı аlıp önünde bir bey yatıyordu,
qaytmasаñ, dädi, Аlaw ayttı: uyumuş. Kız görünce evden
120 оnuñ аtınа аt yätmäs. Qannıñ çıktı, ikisi de bir ata bindiler.
tоğuz bоz аt bаr ädi. Qan ayttı: Amet söyledi:
mіn bіrіsіn, dädі, säkіzіn yätäkkä -Berdibek de bir yiğit
457

аl, dädі. Awşturup mіnärsіn, delikanlıdır. “Ben farkına


tоğus küdürdä yätärsin Аlaw bіrіn varamadım, eğer farkına
125 mіndі, säkіzin yаtäkkä аldı, varsaydım ben kızı vermedim.”
quudu. Qız іsä аrtınа qаrаp kälä. der. Uyandırayım şunu, gafil
Bіr waqıtta qız ayttı: Аlşınnıñ kalmasın. Seslenip “Berdibek”
Аlaw Bаtır kälä yаtır, dädi. Аlaw diye bağırdı.
bаtır gälgіnşä Аqır zаmаn yаñı Berdibek o sırada korktu da
130 bоldu saa dädi. Оl wаqıttа qız morali bozuldu. Bunlar yola
cılama bаşlаdı. Аmät bаtır şіndі gittiler, ertesi günü hana haber
yırlаdı: verdiler: “Bu gece Amet kızı
Cılаmаşı sän qаnısım! alıp kaçtı.” dediler. Canıbek
аt üstünnän yäl аlıp Han, Alav Batır’I çağırdı,
135 közüñ säsär yanısım Alav’a dedi:
Аlşınıñ Аlaw аtqаndа, - Benimle yediğin tuz, ekmek
аrt sаnımdаn sоqqаndа, haram olsun, Amet’i öldürüp
aqsay bärіp kätkändä, kızı alıp dönmezsen, dedi.
Aysulduñ uulu Аmät Alav söyledi, “Onun atına at
140 аtqаndа, yetişmez.” dedi.
qоş küzgüdän sоqqаndа, Hanın dokuz atı vardı,
Qazanday qаrа tаsqа söyledi:
qapqandа, - Bin birini sekizini yedeğe al.
qаlq аlay oq ciіlıp Değiştirip binersin, dokuz
145 tаbаn sаlıp tаrtqandа, tepede yetişirsin.
Müsökö ulu Burаltay Alav birini bindi, sekizini
Däwdüñ ulu Qarа Bışpаnnıñ yedeğe aldı, kovaladı. Kız ise
kämіsіn sudаn burup arkasına bakarak geliyor. Bir
kältіrgän, ara kız söyledi:
150 urmay sоqpay sо bаtır -Alşın’ın Alav geliyor. Alav
аp dägändä yürögün yаrıp Batır gelince sana ahir zaman
öltürgön. yeni oldu, dedi.
O-dа bänіm künüm-dä yoq O zaman kız ağlamaya
458

bоldu, başladı. Amet Batır şimdi türkü


155 ägär bänіm künüm-dä bаr söylemeye başladı:
bоlsа Ağlamasana sen han kızım!
Aysulduñ ulu Аmät At üstünden yel alıp
sän bilirsіn där ädі. Gözün kaybolur canım
Аnıñ аrtındаn quuğаn Аlaw Alşın’ın Alav attıtığı zaman
160 bаtır yätti. Sälаm bärіp toqtаdı. Ard kalçamdan vurduğu
yоl bоlsun, dädi. Аmät ayttı: zaman,
Canıbäk qаnnıñ tuzun ötmägin Aksaya aksaya gittiğim
älаl аqlamаğа şıqqansın, аt! zaman,
köräym! dädi. Аlaw ayttı: sän Aysul’un oğlu Amet attığı
165 mänim dоstumsın sän аt! dädi. zaman,
Аmät ayttı: sırа säniñdіr. Аlaw İki gözden vurduğu zaman,
ayttı: kötür qоluñdu! Оq bіlän Kazan gibi kara ta vurduğu
şınаtay pаrmаğındаn urdu. - zaman,
Аtlаrnı tаrt bаrаbаr! dädі. Tоquz Halkın tamamını toplayıp
170 bоz аtnı öpkälärіndän urdu, оq Tabanlarıyla dayanıp
tоquzundаndа käştі, u аtlаr çektikleri zaman,
öyärdä öldü. Аmät isä sawluq Musa oğlu Buraltay
bilän qаldı dа kätti. Аrdındаn Davud’un oğlu Kara
аskär yätіştі. kördülär Аlaw Bışpan’ın
175 bаtırnıñ аtlаrı ölgän, kälgän Gemisini sudan çevirip
şüyärgä tüştü Аmätnіñ аrtınnаn getirmiş,
quumağa qоrqtulаr. Qayttılаr Vurup çarpmadan bu batır
kärі. Аmät kätti Mаcаr qаlqınа Ap deyince yüreğini yarıp
bаrdı. O yärdä üy sаldı oturdu. öldürmüş.
180 O da benim zamanımda yok
oldu,
Eğer benim zamanımda var
olursa
Aysul’un oğlu Amet,
459

165 Sen bilirsin derdi.


Onun ardından kovalayan
Alav Batır yetişti. Selâm verip
durdu. “Yolun açık olsun.”
dedi. Amet söyledi:
165 -Canıbek Han’ın tuzunu
ekmeğini helâl etmek için
çıkmışsın, at göreyim, dedi.
Alav söyledi, “Sen benim
dostumsun, sen at.” dedi.
165 Amet söyledi, “Sıra senindir.”
dedi. Alav:
-Kaldır elini! Okla serçe
parmağından vurdu. “Atları
birlikte çek.” dedi.
165 Dokuz boz atı ciğerlerinden
vurdu, ok dokuzundan da
geçti, o atlar orada öldü. Amet
ise sağ sağlim kaldı ve gitti.
Ardından asketr yetişti. Alav
165 Batır’ın atlarının ölmüş
olduğunu gördüler, gelen
oraya indi, Amet’in ardından
kovalamaya korktular. Geri
döndüler. Amet gitti. Macar
165 halkının yanına vardı. Orada
ev kurdu, oturdu.
460

12) Qara Bışpan 12) Kara Bışman


1 Däwdüıñ ulu qara Bışpan Devin oğlu kara Bışman
yanına qırq kişi alıp bir tawda yanına kırk kişi alıp dağda
yatır ädi. Ol Müsäkäü(w) yatıyordu. O Moskova
baynıñ qızın ayttırdı. Оğа ağasının kızını istetti. Ona
5 bärmädilär, bir künü kämі vermediler, bir gün gemi ile
mіnän käldi bir sunuñ yаnındа geldi, bir suyun yanında idi. O
ädi. O künü Müsäkäü(w) ulu gün Rus’un oğlu Buraltay evde
Burаltay üydö yоq ädi. Bir yoktu. Sadece ihtiyarın kendisi
qаrtnıñ özü bаr ädi. Qara vardı. Kara Bışpan geldi, kızı
10 Bışpаn käldi, zоr bilän qıznı zorla aldı. Geminin içine bindi:
аldı. Mindi kämіnіñ іşіnä, ayttı: -Buraltay da bir yiğittir,
Burаltaydа bir yіgіttіr, dädi, оnu onunla bir kere görüşüp
bilän bir köröşüp kätkäli. gidelim, dedi.
Burаltay käldi üygö. Ağası Buraltay eve geldi.
15 ayttı: qаrdаşıñnı Qara Bışpаn Ağabeyi, kardeşini Kara
аlıp kättі. Nä yаrdä dir? O dädi. Bışpan alıp gitti, dedi. O,
Аtаsı ayttı: о käminіñ içindä, nerededir, dedi. Atası, o
dädi. Burаltay urbаlаrın geminin içinde, dedi. Buraltay
yаğağа tаşlаdı, qılışın awzuna giysilerini yalıya bıraktı, kılıcını
20 tіşlädi, yoldadı, bаrdı. Tuttu dişledi, yolladı, gitti. Tuttu
kämіniñ аdäbіndän, kördü geminin kıçından gördü ki Kara
Qara Bışpаn yuqlağan, qılış Bışpan uyumuş, kılıç ile
mınan uracaq boldu. -Yоq vuracak oldu. “Yok
urmaymаn, dädi. Äwäl vurmayayım, önce
25 uyаtaym dа sоñ öltüräym! uyandırayım da sonra
dädi. Аp däp baqırdı. Şu yärdä öldüreyim.” dedi. Af diye
Qara Bışpаn yürägі yаrılıp bağırdı. Şu yerde Kara
öldü. Kämini Burаltay burup Bışpan’ın yüreği yarılarak öldü.
461

kätirdi, qаrdаşın аlıp qayttı. Gemiyi Buraltay döndürüp


getirdi, kardeşini alıp döndü.

13) Yiränşä Şäşän. 13) Yirenşe Şeşen


1 Yiränşä Şäşän Canıbäk Yirenşe Şeşen, Canıbek
Qan Qarаşаs Qanım bіlä bіr Han ve Karaşas Hanım ile bir
yärdä sоfrаdа oturаlаr. Sоñ yerde sofrada oturuyorlar.
Qarаşаs qanım bäş yumurtqa Sonra Karaşas Hanım,
5 Şäşängä bärdі. Şäşän sän Şeşen’e beş yumurta verdi.
aqıllı adаmsın bu bäş - Şeşen sen akıllı adamsın,
yumurtqa üç аdаmğа bаrаbаr bu beş yumurtayı üç kişiye
taqsım ät! Аrtıq äksäk taksim et. Fazla ya da eksi
оlmаsun! Yiränşä Şäşän: olmasın!
10 Sultаnım! dädi, bіr yumurtа Yirenşe Şeşen:
Canıbäk Qanğа bärdi, bіr -Sultanım, dedi bir yumurta
yumurtqa gändі аldı, üşündü Canıbek Han’a verdi, bir
qanımğа bärdі. Sоñ qаnım yumurta kendi aldı, üçünü
ayttı: sän nägä qanğа bіr hanıma verdi.
15 yumurtqa bärdiñ, gändindä bіr Sonra hanım söyledi:
yumurtqa аldıñ, mаğа nä üçün -Sen niye hana bir yumurta
üş yumurtqa bärdiñ? bu verdin, kendine bir yumurta
bаrаbаr tügül. Sоñ Şäşän, aldın, bana niçin üç yumurta
dädi, qаndа mändä bіr ärkäk verdin? Bu eşit değil.
20 аdаm Аllа bärgändir äkіşär Sonra Şeşen dedi:
yumurtqа, bіz bіrär аldıq üç -Handa ve bende bir erkek
bоldu, sändä äç dа yоq, sаğа adamız, Allah bize ikişer
üş yumurtqa bärdim, ämdі yumurta vermiştir, biz birer
bаrаbаr bоldu. Qanım: Şäşän, aldık üç oldu. Sende hiç yoktu,
25 dädi, saa äkіi dа söyläym. - üç yumurta verdim, şimdi eşit
Bаş üstündä Sultаnım! dädi oldu.
şäşän. Sоñ qanım: Näfіs ärkäk Hanım, Şeşen sana ikinciyi
462

dа köpmü qаtındа köpmä. söyleyeyim, dedi. Şeşen, baş


Şäşän ayttı: qаtın dа köp. üstüne Sultanım, dedi. Sonra
30 Qanım ayttı: аmmа täntäk Hanım”Nefis erkekte mi çok
yäñіr däsä öylä söylämä, dädi kadında mı çok?”dedi.
Qanım. Sös qıyаmätkä qalsın, Şeşen, kadında çok, dedi.
аqılmаn bilip söylä. Sоñ Şäşän Hanım, “Ama aptal yener
ayttı: aqılmınan, Аllа ärkäkkä derse öyle söyleme. Söz
35 bu näfis bärdі, ötkür yüürük kıyamete kalsın, aklınla
näfіs bärdі. Ötkürlükmän näfіs anlayıp söyle.” dedi.
bіr qаrıştan ziada östü. Sonra Şeşen söyledi:
Аpаqay näfіsі ösöcök bоldu, -Aklımla, Allah erkeğe bu
ös’аlmаdı оbаlаnıp qobаrdı, nefsi verdi, keskin, atak nefis
40 çоtmаn çаpqаnday bоlup verdi. Keskinlikle nefis bir
patladı. -Sоñ şäşän bіr dаhа karıştan fazla büyüdü. Kadın
söyläym, dädi qanım. - nefsi büyüyecek oldu,
Buyuruğu sultаnım, dädi büyüyemedi, yığılıp kaldı,
şäşän. -Sоñ yulduz äsаbın keserle vurulmuş gibi patladı.
45 bär! dädi. Sän aqıllısın, Sonra, Şeşen bir daha
Yiränşä şäşänsin sän аnı söyleyeyim, dedi hanım.
bilirsin. Şäşän ayttı: аnı “Buyrun” dedi Şeşen.
аpaqay bilip -Näşün sän -Yıldızların hesabını ver.
aqıllısın. -Şäşän ayttı: ärkäk Sen akıllısın, Yirenşe
50 bоlsun аpaqay bоlsun, bаşınа Şeşensin, onu bilirsin, dedi.
aqıt! käçkänçä dälі qan bоlup Şeşen söyledi:
yürär, аqıt! yätişkän künü -Erkek olsun, kadın olsun
ärkäk yüzün qoyun yatаr, başına akıl geçene kadar
55 yärgä qаplаnıp. Apaqay şalqa delikanlı olup yürür, akıl
yatаr. Yüzü qоyun yatqan yetişkin olduğu zaman erkek
аdаm yıldıznı bilmäz, şalqa yüzükoyun yatar, yere
yatqаn аpaqay bilir, dädi. kapanıp. Kadın sırtüstü yatar.
Yüzükoyun yatan adam yıldızı
463

bilmez, sırtüstü yatan kadın


bilir, dedi.

14) Ädil Sultan 14) Adil Sultan


1 Krım qandа Ädil Sultan yaş Kırım Hanlığında Adil Sultan
Sultan bоldu, оn yаşınа käldі. genç yaşta sultan oldu, on
İstаmbuldаğı Sultаndаn оğа yaşına girdi. İstanbul’daki
färman käldі: Acäm şahıñ fätіn Sultan’dan ona ferman geldi:
5 sändän іstärіm, dädi: “Acem şahını fethibni isterim
Bаl-yämäzdän tоp аl! senden.” dedi:
Tоbrucаdan аt al! Balyemez’den top al!
Ädirnädän cay аl! Dobruca’dan at al!
Qаbаdаn uzun оq аl! Edirne’den yay al!
10 Qırımdаn sаnı boğmа qul Babadağ’dan 9 uzun ok al!
аl! Kırım’dan yan tarafları bağlı
Qaraşay Qadii säraskär asker al!
bоlsun! Karaçay kadısı serasker
Аcäm Şahın fätіn sändän olsun!
15 іstärim. Acem şahının fethini senden
Аrnіka qаn aytа: isterim.
turmaymаn Arnike han söyler:
mäniñ Ädil sutanım Kalkmıyorum
bіr yаşınа kälgändä Benim Adil Sultanım
20 bіl tаşınday оynаdı, Bir yaşına gelince
äki yаşınа kälgändä Bil taşı gibi oynadı,
ägäwlü оqtay аtıldı, İki yaşına gelince
üş yaşına kälgändä Bileylenmiş ok gibi fırladı
törpälä hannıñ sözün Üç yaşına gelince
25 söylädі, Hükümlü hanın sözünü
dört yaşına kälgändä söyledi,

9
464

düşmanınа аt sawrusun Dört yaşına gelince


bärmädі, Düşmanına at sağrısını
bаş yаşınа kälgändä. vermedi,
30 Bädäw sämiz аt mіndі, Beş yaşına gelince
bälgilä saqlaw iyärttі, Semiz Arap atına bindi,
аltı yaşına kälgändä Belli muhafız gönderdi,
аlqа umаnday yärlärdän Altı yaşına gelince
аltmış säymän bіr käldi. Etrafındaki yerlerden
35 Yäti yаşınа kälgändä Altmış seymen bir geldi.
yаñgırğannan bu Ädil Yedi yaşına gelince
yätmіş säymän bіr käldі. Bağırır bağırmaz bu Adil
Säkiz yаşınа kälgändä Yetmiş seymen bir geldi.
аrqasınа tüfäk capırtqan Sekiz yaşına gelince
40 özü kälіp аltınğа qul Omzuna tüfek taktırmış
bolğan, Kendi gelip altına kul olur,
şu Qırımnаn köp qamrın Bu Kırım’dan çok ….
säksän säymän bir käldi. Seksen seymen bir geldi.
Tоquz yаşqa kälgändä Dokuz yaşına gelince
45 bälі änci özdännän Vadisi dar nehirli yerden
dоqsаn säymän bіr käldі, Doksan seymen bir geldi.
Оn yaşınа kälgändä On yaşına gelince
İstаmbulday şähärdän İstanbul gibi şehirden
bіr yаzılı qаt käldі, Bir yazılı kâğıt geldi.
50 qаt üstünä qarаsа Kâğıdın üstüne bakmış ki
аltın suumаn yаzılğаn Altın suyu ile yazılmış
yаsılığı bіr аrşın Genişliği bir arşın
uzunluğu äki аrşın Uzunluğu iki arşın
Ädil Sultan äfändіm Adil Sultan efendim
55 ämir ätti şо Qırımnıñ Emretti o Kırım’ın halkına,
qаlqınа, Toplanıverdi efendisi,

10
465

Siilа käldi äfändisі, mollası,


mollаsı, Medresedeki softası
mädräsädä soqtası Kadısı ile müftüsü
60 Qаdısı man müftіsі Camide taş gibi yatan
cаmіdä qаtіp yatqаn sofusu,
supusu, Cümlesi de toplanıp
cümläsі dа cіilıp Ak kâğıdı okuyamıyor,
aq qağıtnı aytаlmay, Ne söyleyelim? Kalktı artık,
65 nä aytаyıq? Turd’ändі, Kırım dışındaki hisara
Qırım çät іsаrä Аzawdа Azak’ta
Аbıl Qasım yаş soqtа Abıl Kasım genç softa
о qаldı dа käld’ändі. O kalmıştı da, geldi artık.
Cаznıñ uzаq kün ädi, Yazın uzungünü idi.
70 aq qаğıtnı аlğаndа Ak kâğıdı alınca
qоlunа аlıp baqt’ändі, Eline alıp baktı artık,
päk käskіn mull’ädi, Çok bilgili molla idi,
bаyaw оqup çığаrdı, Bayağı bir kısım okuyup
çığаrdı dа nä dädi bitirdi.
75 Ay äfändim Sultanım Bitirdi de ne dedi.
Däwlättän käldi färmаnıñ Ay efendim Sultanım
Mäşіttän äkі kіşі аlsın! div Devletten geldi fermanın
Säärgä qаbär sаlsın, dii Meclisten iki kişi alsın diyor,
Qarаşay qazii bаş bоlup Şehre haber salsın diyor,
80 Kızılbаştay şähärgä Karaçay kadısı baş olup
qılış urа kätsіn, div Kızılbaş şehrine
Оn yаşqa kälgän Ädil Kılıç vurarak girsin, diyor.
Sultan säksаn bіñ аskär mіnän On yaşına gelen Adil Sultan
аcаmgä kätti, Qarаşay Qazіi seksen bin asker ile Acem’e gitti,
85 särаskär bоlup kätti. Qırımdаn Karaçay kadısı serasker olarak
cönäldі аskär Qur sunu ötüp gitti. Kırım’dan yöneldi asker,
qоndu. Ädil Sultan buyurdu: Kür suyunu geçip konakladı. Adil
466

Şırınlаrnıñ Däwlät ay Sultan emretti:


Şıjıwаtnıñ Mämbät ay Şırınların 10 Devlet ay
90 bügüngіsі sän kätip Sijıvat’ın Mambet ay
tіі аqkälşі! däy turdu. Bugün sen gidip
İzın aydär Qobuq ul İstihbaratçı getirsene, dedi
Qarа Qocа Аsänі durdu.
bügüngіsі sän kätіp İzini sürer Kobuk Oğul
95 tіі аqkälşі! däy-turdu. Kara Koca Eseni
Qaşı sunuñ sırtındаn Bugün sen gidip
Şаlğırlı Qıblay yüzündän İstihbaratçı getirsene, dedi
Mısfıtaf pälvanım durdu.
bügüngіsі sän kätіp Kaşı suyunun ardından
100 tіі aqkälşі! däy-turdu. Salgır’ın güney tarafından
Аltısı dа bіr yärdä kälіp Mısfitaf isimli peygamber
bіzdän ulu kіşі bаr Bugün sen gidip
sіzdаn ulu kіm bаr? dädi, İstihbaratçı getirsene, dedi
bіzdän ulu Sultanım durdu.
105 Оrаq ulu Qaraşay bаr, Altısı da bir yere gelip
Ädil Sultan ayttı: dii Bizden büyük kişi var,
Qarаşаğım, Qaraşay Sizden büyük kim var, dedi.
Şаbаğаn* ärdä’älnіñ Bizden ulu Sultanım
bаlаs’ay! Orak oğlu Karaçay var.
110 yаsı Qırım іşіndаn Adil Sultan söyledi, der.
cаldаn örttäy Nоğaydаn Karaçayım, Karaçay
cаrаğаn burа säkilli Haberci er delinin çocuğu
car qаbаqlı, аn közlü ey!
bügüngіsі sän kätіp Geniş Kırım içinden
115 tіі aqkälşі däy-turdu, Yayılmış yangın gibi
Uşup tura käldi Qaraşay: Nogay’dan
Bаş üstünä Sultanım! Faydalı yağmur yeli gibi
Аcäm äskärіdän bіrіsіn Çatik kaşlı, çekik gözlü
467

aqkätti Qaraşay. Bugün sen gidip


120 Mınа Sultanım bіr kіşі İstihbaratçı getirsene, dedi
yоl bаşlаcаq bіr kіşі durdu.
Аlıp käldіm Qaraşay. Yerinden fırlayıp geldi
Ädil Sultan sоrdu Karaçay:
Аcämdän: Baş üstüne sultanım!
125 mänim аskärіmі bаq, Acem askerinden
dädi, Birisini götürdü Karaçay.
Mındа cіiğаn köp аskär İşte Sultanım bir kişi
cäñäcäkmän аcämnі? Rehberlik edecek bir kişi
O waqt аcäm ayttı: Alıp geldim (ben) Karaçay.
130 Ädil Sultan äfändim Adil Sultan sordu Acem’den:
Bаl yämаzdän tоnuñ Benim askerime bak, dedi.
Tоbrucаdаn аtıñ yoq, Buraya toplanan çok asker
Ädirnädän cayıñ yoq, Yener mi Acem’i?
bаbаdаn аlğаn uzun оğuñ O zaman Acem söyledi:
135 yoq Adil Sultan efendim
Aydаnаñа qаraymаn Balyemez’den topun
bіr şіbіnnіk kіşіñ yоq, Dobruca’dan altın yok,
bіr awr qоl аskärmän Edirne’den yayın yok,
Аcämnі qоrlаr іşіñ yoq. Babadağ’dan aldığın uzun
140 Ädil Sultаn dаrıldı okun yok.
Аcämnіñ bаsın kästі, dii Çevrene bakıyorum
Sän nä dаrsіn Qaraşay? Bir sineklik kişin yok,
Qaraşay ayttı: dii Bir ağır orduyla
bu zаmаnnıñ аtı şürş, Acem’i horlayacak işin yok.
145 qılıçışıñ yüzü qurş, Adil Sultan kızdı
bаrğаn sayn qаrаñı Acem’in başını kesti, der.
bаsqаn sayn kіläñ tаş Sen ne dersin Karaçay?
Ädil Sultan äfändim! Karaçay ne söyledi, der.
Аyıl tаrtsаq yırımğа Bu zamanın atı azgın.
468

150 qaytsaq yaman tuul dır Kılıcının yüzü çelik,


bаbаñnıñ yurtu Gittikçe karanlık
Bаqçı-Sаray Qırımdа. Bastıkça tamamen taş
Ädil Sultan ayttı: Adil Sultan efendim!
Qorqsаñ qоştа qаlаsın, Hayvanın kolanını çekersek,
155 qоrqmasаñ mağa cоldаş kolan kayışını
bоlаrsın, Dönersek kötü değildir.
Аtlаndı аtqа Ädil, Babanın yurdu
Qaraşay аskärіn tüzdü, Bahçesaray Kırım’a.
Ädilnіñ аldındа yürüp Adil Sultan söyledi:
160 yоlğа kätti Qaraşay. Korkarsan hoşça kal,
Ötläş ötläş ötä taw Korkmazsan bana yoldaş
Ötä şаptı Qaraşay, olursun,
Qapsаğaydıñ qıyа taw Atlandı Adil,
qıyа şаptı Qaraşay, Karaçay askerini düzenledi,
165 Аrpаşaynıñ alqı qoyun Adil’in önüne gidip
aydaptı, Yola gitti Karaçay.
qоy qаrаsın yıqtırdı, Geçe geçe pek çok dağ
Täwrіzdаn ötüp kätti Öte suyuna koştu Karaçay,
Qaraşay. Kapsağay’ın dağ yamacı
170 Yädinci kün tаmındа Yamaca koştu Karaçay,
Аcämnіñ оrdusun Arpaçay’ın halkı koyun
bаrıp bаstı Qaraşay, sürmüştü,
käşаnіñ yаrısındа Koyun ağılını yaktırdı,
bаrıp bаstı Qaraşay. Tebriz’den geçip gitti
175 Üç оrdusu bаr-ädi, Karaçay.
äki оrdusun qırdı, Yedinci gün tamamlanınca
Acämnіn bіr ordusun Acem’in ordusunu
аlıp qaştı kärі, Varıp bastı Karaçay,
Оn bäş yаşındа bіr qız Gecenin yarısında
180 оndа qаldı Аcämnіñ, Varıp bastı Karaçay,
469

Onu tuttu Qaraşay, Üç ordusu vardı,


Аltı ay аcämdä оlturdulаr İki ordusunu kırdı,
Sоñ Qırımğа qayttı Ädil Acem’in bir ordusunu
Sultan, Alıp kaçtı geri.
185 Kür suunа kälіp On beş yaşında bir kız
qоndı аndаn Ädil Sultan, Orada kaldı Acem’in,
Äskärіn Qırım tаrаfınа Onu yakaladı Karaçay,
Käçirdi bu Qaraşay. Sonra Kırım’a döndü Adil
Sunuñ аrı yаğındа Älim Sultan,
190 Sultan qızmаn bаrаbаr qаldı. Kür suyuna gelip
Läz tuumа bаrаbаr qаldı. Konakladı orada Asil Sultan,
Bоstan bаr qıyаr bаr аndа. Ädil Askerini Kırım tarafına
Sultаn ayttı Аcäm şaаnıñ Geçirdi bu Karaçay.
qızınа: ä qızım bu qıyаr sаğа Suyun bu tarafında Ali
195 sı-yаrmа. Sоñ qız ayttı: bаn bіr Sultan kızla birkilte kaldı. Lez
tusnaqman älbät mаğа sıyаr, Tuuma ile birlikta kaldı. Orada
dädi. Sunu ötpäy büyärdä kavun karpuz var, hıyar var. Adil
yаñız mäni bilän qоnsаñ sаğа Sultan, Acem padişahının kızına
sıyаr, dädi qız. Ädil Sultan söyledi: “A kızım bu hıyar sana
200 dаrıldı yаñgız qоndu qızmаn. uygun mu?” Sonra kız söyledi:
Qaraşay däñіzіñ о yаğındа “Ben bir tutsağı. Elbette bana
qulaqnı yärgä sаldı yаrı uygun. Suyu geçmeden burada
käşädä, köp аyаq säsі bаr. benimle konaklarsan, sana da
Аmаn dädi Qaraşay Ädil uygun olur.” dedi. Adil Sultan
205 Sultandа düşmаn käldi. Аlıp kızdı, kızla yalnız konakladı.
şаptı Qaraşay. Bulаr şаtırnıñ Karaçay denizen öbür tarafında
іşіndä yattılаr. Qaraşay şаtırnıñ kulağını yere koydu, gece
qаtınа kälіp: Аman Sultanım yarısında çok ayak sesi vardı.
tur duşmаn yätіştі! аttаn Karaçay, “Aman, Adil Sultan’a
210 baqırаdı. Аtınа mіn! dädi düşman geldi.” dedi. Karaçay
qаçаyıq dädi Qaraşay. Ädil hemen koştu. Bunlar çadırın
470

Sultan yuqladı, Läz tuumа аnı içinde yattılar. Karaçay çadırın


uyаtmаdı. Qaraşayğа аl yanına gelip, “Aman Sultanım,
şıqtım, dädi. Qaraşay аnı Ädil kalk düşman yetişti.” der.
215 Sultan bällädі, tut аt quyruğunа Karaçay, atın üstünden
Sultаnım, dädi. Läz tuumа tuttu bağırıyordu. “Atına bin, kaçalım.”
аtnıñ quyruğun. Sоñ kіrdіlär dedi. Adil Sultan uyuyordu, Lez
suğа. Qaraşay sunuñ Qırım Tuuma onu uyandırmadı.
tаrаfınа kätti. Аttаn tüştü Karaçay’a “Hemen çıkıyorum.”
220 Qaraşay yärgä. Аmаn dedi. Karaçay onu Adil Sultan
Sultanım mіn аtqа! dädі. O qız sandı, “Tut atın kuyruğunu,
ayttı: män Ädil Sultan tügül Läz Sultanım.” dedi. Lez Tuuma atın
tuumаmаn, dädi. Ay mädät! kuyruğunu tutu. Sonra suya
dädi. Qaraşay Läz tuumаnıñ girdiler. Karaçay suyun Kırım
225 bаşın аldı. Аtqа mіnіp bіr tаa tarafına gitti. Karaçay attan yere
çаptı Qaraşay. Qarаşay bаrdı, indi. “Aman Sultanım bin ata.”
Аcäm аskärі kälgän Ädil dedi. O kız, “Ben Adil Sultan
Sultаnnı sаrğаn, yädi qаbаt değilim, Lez Tuumayım.” dedi.
zäncіrmän tоp аrаbаsınа Karçay, “Ay medet.” dedi, Lez
230 tіrkägän. Äskärnіñ аldındа Tuuma’nın başını kesti. Ata binip
yürä. Qızındа аldı Аcäm şаası yine koştu Karaçay. Karaçay
yärіnä qayttı. Qaraşay bаrdı gitti, Acem askeri gelmiş, Adil
acäm аskärmän cänk ätti. Sultan’ı yedi kat zincirle sarmış,
Ärtän kün tuuğаndаn yetіştі. O top arabasına bağlamış. Askerin
235 säkiz yärdän Qaraşaynıñ qılış önünde yürüyor. Acem şahı
yаrаsı bоldu. Sоñ Ädil Sultan: kızını da aldı, yerine döndü.
аmаn Qarаşay män özüm Karaçay gitti, Acem askeriyle
ätkämän. Mäniñ üşün sän savaştı. Sabahleyin güneş doğar
yаzıq ätmä özüñа. Mänim doğmaz yetişti. O Karaçay’ın
240 qаyıp bolğan, qаqаmа qаbär sekiz yerden kılıç yarası oldu.
bärіp ayt! dädi. Sоñ günаñ Sonra Adil Sultan, “Aman
özüñ moynuñа män käldim, Karaçay, ben kendim etmişim.
471

sän özüñ qayt! dädi. Ädil Benim için sen yazık etme
Sultan bäk dülbär kіşі ädi. Onu kendine. Benim kaybolan
245 acäm qаlqı bіr qızmаn qаpаdı. babama haber ver. Sonra
Оl оndа qаldı sоñ Qaraşay günehın kendi boynuna, ben
Krımğа qayttı аskärmän geldim, sen geri dön.” dedi. Adil
bаrаbаr. Qaraşay Ädil Sultanıñ Sultan çok güzel biriydi. Acem
qaqasına qаbär bärdi nä halkı onu bir kızla kapattı. O
250 bolğanım mäktüptä yаzdı. Bіr orada kaldı, sonra Karaçay
aydаn sоñ käldi, özüdä askerleriyle birlikte Kırım’a
söylädі. döndü. Karaçay Adil Sultanı’ın
Аdilniñ аnаsı sаrın aytа: babasına haber verdi, ne
qаqа aytа turmaymа? olduğunu bir mektupta yazdı. Bir
255 аzіzlär yаtqаn Qırımdа ay sonra geldi kendi de söyledi.
аq şuwaq аruu künnär Adilin annesi ağıt söyler:
tuudu däp Baba söylemiyor mu?
şığıp-ädim süyünüp, Azizlerin yattığı Kırım’a
qаbаğım tаştay tüyünüp, Aydınlık iyi günler doğdu
260 qаznаdаğı аtsız tоndu diye
kiyinіp, Çıkmıştım sevinerek,
äkincі qağıt kälgändä Kaşım taş gibi çatılarak,
män оq qaydаn bіläyіn? Hazinedeki atsız kürkü
Şаğıraqtаn bоr bоrlаp giyinerek
265 qаn quyulup turarın. İkinci kâğıt geldiğinde
Sooq qabär kälgän soñ Ben nereden bileyim?
sаrаyınа yatаlmay Bacadan gürleyip
üş yığıldım sürünüp. Kan akacağını.
Qaqа aytа turmaymı? Soğuk haber geldikten
270 Cаtаr ädim sаraydа sonra
Du’äіnа süyänіp, Sarayında yatmayıp
aq bilägіm tаyаnıp Üç kere yıkıldım sürünüp,
cаtsаmdа uyqum Baba söyleyip durmuyor
472

kälmädi, mu?
275 Sаqsay Sаqsay ä Sаqsay Yatardım sarayda,
Tаñ bоldu tаñ tawqmаn Duvarına yaslanıp,
uyаndım. Ak bileğime dayanıp
А qırqınnаr dаyаlаr Yatsam da uykum gelmedi.
şığıp tıñlay tüsüñüz! Saksay Saksay e Saksay
280 аşşı аwаzlаr şığаdı, Tan vakti olunca tan
Äzаn m’äkän däp ädіm. horozuyla uyandım
Оndа qаqа nä aytayq A cariyeler, süt anneler
аñlаrğа? Çıkıp dinleyıverin!
Sürаn tüül tıñnаrğа Acı sesler çıkıyor,
285 qırq qаrа köz tulаtqаn, Ezan mıymış dertim.
qırqın qаlmay şuulаtqan, O zaman baba, ne
söyleyelim anlamak için
Аyаlı qоlun şаbınğаn,
Soran değil bekleyene,
аş büyürün tаyаnğаn,
Kırk kara gözü ulutmuş
Tаbuqtаn Qarа sаçı
Kırkını bırakmadan fırlatmış.
290 оrаlğаn,
El çırpmış,
Qarаlаr kürskä bölängän,
Böbreğine dayanmış,
Qıyasınаn yоl sаlğаn,
Topuktan kara saçı sarılmış,
Pіl sawrulu qаrаyär
Halk kesik sesle boğulmuş,
O dа bіrgä kürşüngän,
Kenarından yol olur,
295 Аtаr tаñlay küdür däp
Fil sağrılı kara yer,
аdrа qаldır sаrayğа
Oda birlikte iç çekmiş,
Doğru tіkläp kälädі.
Tan atacağı zaman
bіz ayrılğаndа usaymız,
gürleyerek
qаzmаn kätіp qаrаrğаn
Ayrı kalasıca saraya
300 Qan käncäsі Ädildän.
Dosdoğru yönelip geliyordu,
Qaqа aytа turmaymı?
Biz ayrılmı benziyoruz,
Qarаşаyım Qaraşayım
Kazla gidip kararmış,
yаssı Qırım іçіndän
Küçük kan kardeşi Adil’den.
cаlğаn ürttäy Nоğaydаn
Baba söyleyip durmuyor
473

305 Qarаşаyım Qaraşay mu?


er dälіnіñ bаlаs’ay! Karaçayım, Karaçay
Yаrаğаn bоrа sіkillі, Geniş Kırım içinden
cаr qаbаqlı, än közlü, Yayılmış yangın gibi
Küdärі tоn bäk kіip Nogay’dan
310 Kürdü kürttäy аtlаtıp Karaçayım, Karaçay
bаrıp ädi Ädilgä. Er delinin çocuğu ey!
Оñmаsındа! bіtmäsіn! Yağmur yeli gibi,
şu Qırımnıñ kökşö köz Çatık kaşlı, damgalanmış
Läz аtlı tuumаsı. gözlü,
315 Qaqa ayta turmaymı? Güderi kürklü sıkıca giyinip
ätkä bіtkän cаz tırnаq Kar yığınını aniden atlatıp
ayday bätkä sаlаyım Gidiyordu İdil’e.
bоlаt qayçı qolğа аlıp, İşi yolunda gitmesin!
qаrа şаşım şаt käsіp Şu Kırım’ın gökçe göz
320 qаnımnı suday іşäyn. Lez isimli Tuuması
Şunnаn Ädil qaytmаsа Baba söyleyip duruyor mu?
Tаş öläkläy yürägіm Ete batmış bakır tırnak
Taşqа sоğup öläyіm! Ay gibi yüzü salayım
Bäkräñ оynаr kök däñіz Çelik makası ele alıp
325 bäldän käçüü bärgäymі? Kara saçımı aniden kesip
Pärіştälär özü nüşnän Kanımı su gibi içeyim.
çаlğaymın, Gene de Adil dönmezse
Yаrаtqаn qаdır bіr Tаñrım Taşlaşmış ölü gibi yüreğimi
mänim qоzum Ädildä Ta vurup öleyim!
330 äzіzlär yatqan Qırımğа Fazla oynar gök deniz
bіr kötärіp sаlğaymı? Belden geçit verecek mi?
Аdrа qаlğır sаraydıñ Feriştahlara tatlı bal ile
sаltаnаtın qаlqtаn аrtıq bakarım,
sаldırdım, Yaradan Kadir Tanrım
335 şäşmäsіn tawdаn burup Benim kuzum Adil’i
474

аldırdım, Azizlerin yattığı Kırım’a


qaznаlı Bаqçı-Sаrаyıñ Bir kaldırıp koyacak mı?
аbіrgänäm sаpsız qаldı Ayrı kalasıca sarayın
sännäñ sоñ. Saltanatını halktan fazla
340 Аzіzlär yatqan Qırımnıñ yatırdım,
ätäkläp ciiğаn köp qalqıñ Çeşmesinin suyunu dağdan
qоñur qаzday şuulаşıp çevirip aldırdım,
cılay qaldı sännän sоñ. Hazineli Bahçesaray’ın
Allah’ın verdiği oğlum
sahipsiz kaldı senden sonra
Azizlerle dolu Kırım’ın
Eteklerine yerleşip
topladığın kalabalık halkın
Konur kaz gibi cıvıldaşıp
Ağlayıp kaldı senden sonra.

15) Sаrın. 15) Ağıt


1 Аbdаl bolsа аt-tа caw, Aptal olursa at da düşman,
qаzаmır bolsа qаrt-tа caw, Aç gözlü olursa ihtiyar da
kümrü bolsа qurtqа caw, düşman,
yаtağan bolsu ulğа caw, Kambur olursa yaşlı kadın
5 käzägän bolsа kälingä caw, da düşman,
öşäs bolsа qızdа caw. Yatan olursa oğula
Qartlаr aytаr äkän: düşman,
Tumаnlı kün tülkü оzаr, Gezen olursa geline
bоrаnlı kün börü оzаr, düşman,
10 Cаynа şаpsа аt оzаr, Kin besleyen olursa kız da
bäs bäzängän toydа оzаr, düşman.
bägilі aruu kündä оzаr İhtiyarlar söylermiş:
qоdаlaq аrbа yol buzаr, Dumanlı gün tilki kaçar,
yаman bіkä toy buzаr Fırtınalı gün kurt kaçar,
475

15 Yaylaya koşsa at kaçar,


Bez süslenen toyda kaçar,
Belli güzel günde kaçar,
Kirli araba yol bozar,
Kötü kadın toy bozar.

16) Şаl-kiiz. 16) Şalkiiz


1 Şаa Tämіr qаnnıñ Şаl-kiiz Şah Temir Han’ın Şalkiiz
dägän bir sаqlauu bolğan. Bu isimli bir muhafızı varmış. O
bäk bаtır yіgіt bäktа aqıllı yіgіt. çok yiğit, çok da akıllı bir
Şаa Tämir qаn оnusuz bir іş delikanlıdır. Şah Temir Han
5 іşlämädi. Вäzіrlär аğаlаr Şаl- onsuz bir şey yapmadı.
kiizdi quuladı, Tämir qan, dädi, Vezirler, ağalar Şalkiiz’ı şikâyet
bizdi äşmädaa baqmay, yalañ etti:
Şal-kiizmän xizmät qurа, ayttılar -Temir Han bize hiç de
ağalar Tämіr qаnğa. Yа Şаl-kiiz bakmıyor, yalnız Şalkiiz’la
10 kätsin büyärdän, Şаl-kiiz çalışıyor, dediler ağalar Şah
kätmаsа bіz kätämіz, dädi. Şаa Temir Han’a. Ya Şalkiiz gitsin
Tämir qаn ayttı Şаl-Qızgä: buradan, Şalkiiz gitmezse biz
mänіm qаlqım sänі quulаdı, sän gideriz, dediler.
kätmаsäñ bolmacaq, dädi. -Bäk Şah Temir Han, Şalkiiz’e
15 aruu Sultаnım, dädi, kätäyіm söyledi:
dädi. Buğa mal bäräcäk boldu. -Benim halkım seni
Şаl-kiz ayttı: mağа mal şikâyet etti, sen gitmezsen
käräkmаz, dädi. O wаqıttа olmayacak, dedi.
Tämir qаnnıñ tоprаğındа däñiz -Peki Sultanım, gideyim,
20 yаlısındа bir аdа yär bаr ädi. dedi.
Аlay mаmläkät qış künü yılqısın Ona mal vermek istedi.
andа аqkätär ädi qışlаtmağa. - Şalkiiz:
476

Şо adanı mağa bağışlа! dädi. - -Bana mal gerekmez,


Bolsun sаğа! dädi. Bardı üyärä dedi. O zaman Şah Temir
25 bir оtaw yаsаdı özünö, yаttı Han’ın toprağında, deniz
öyärdä sоñrа qış waqtı käldi. kenarında bir ada vardı. Bütün
Baylаr yılqı kätirdi, şıqtı аldına memleket kış günü at
Şаl-kiiz. Qaydа bаrаsız? dädі. sürüsünü oraya götürürdü
Ayttılаr аdağа bаrаmız däp. Män kışlatmaya. “O adayı bağışla!”
30 аdağа bаrаrğа ruхsät bärmäm, dedi.
dädi. Ayğır üürdän bir baytаl -Senin olsun, dedi.
bärärsіz. Sоñ yіbаrіñіz! dädi. Här Gitti oraya bir otağ kurdu
bir baylаr ayğır üürdän birär kendine, yattı orada, sonra kış
baytаl bärіp yılqı yіbärdilär. Bir geldi. Ağalar at sürülerini
35 yıl äki yıl şay оturdu, köp yılqısı getirdi, Şalkiiz önlerine çıktı.
boldu, bay boldu. Tämir qаn іsä “Nereye gidiyorsunuz?” dedi.
üyündä оturа. Şаl-kiizdi naslı -Adaya gidiyoruz,
qaytаrıp аqkälmäsin äsаbını dediler.
tаpmaydır. Bir künü aqılına bu -Ben adaya gitmak için
40 käldi. Hac kätmägä nіyät ätäyim! izin vermiyorum, dedi. Aygır
dädi. Şaqırdı mämläkätіn, bäk başlığındaki at sürüsünden bir
aruu mısаfır ättі, Ärtäsі kün kısrak verirsiniz, sonra
Tämir qаn ayttı: ay qаlqım, dädi, gidersiniz, dedi.
аğаlаrım, biilärіm, äfändilär, Her ağa aygır
45 mollаlаr, sіz mağa rаzı boluñuz başlığındaki at sürüsünden bir
män һac kätäcäkmän, dädi. kısrak vererek at sürülerini
Qalq ayttı: äy Tämіr qаn bu gönderdi. Bir yıl, iki yıl öyle
naslı şii? Bu qаlqtı kimgä oturdu, çok at sürüsü oldu,
sımаrış аtärsіz? Qаlqa kim sаp zengin oldu. Şah Temir Han
50 bоlur? Sän kätkän sоñ bіzіm ise evinde oturuyor. Şalkiiz’ı
аlımız nä bolur? Tämir qan nasıl geri getireceğini
ayttı: іllа bän kätäcäkmän, dädi, bilemiyor. Bir gün aklına şu
cüklärnі kämägä tіyätti. Qalk bir geldi. “Hacca gitmeye niyet
477

yärgä yiilıp mäşäürät ättilär, edeyim.” dedi. Halkını çağırdı,


55 ayttılаr: bu Tämіr qаnnı kim çok iyi misafir etti. Ertesi gün
toqtаtır? dädilär. İşlärіndän birsі Şah Temir Han söyledi:
ayttı: Şаl-kiizgа bаrayıq! Şаl- -Ey halkım, ağalarım,
kiiznі aqkäläyk о tоqtаtır, dädi. beylerim, efendiler, mollalar,
60 Bäş оn аğа ciilıp bаrdılаr Şаl- siz hakkınızı helâl edin, ben
kiizgä, yаlbаrdılаr Аman Şаl-kiiz hacca gideceğim, dedi.
sän bilіrsіn, Tämir qаn kätаcäk Halk söyledi:
boldu, sän sоnu tоqtаt! Bärabär -Ey Şah TemirHan bu
käldilär. Sälam bärdilär Şаl-kiz nasıl şey? Bu halkı kime
65 kättі Şaа Tämir qаnğа: emanet edersiniz? Halka kim
Mäniñ iyäm Tämir sahip çıkar? Sen gittikrten
niyät ättі kööbägä, sonra bizim hâlimiz ne olur?
yük tіyättі kämägä, Şah Temir Han söyledi:
niyät ätsäñ іyäm, sän “İllâki ben gideceğim” dedi,
70 kätärsіn, yüklerini yükletti. Halk bir yere
yük tіyäsäñ іyäm sän toplanarak meşveret etti ve
yаtаrsіn, dediler ki: “Bu Şah Temir Han’ı
Tanrınıñ üyü Mäkkägä kim durdurur.” İçlerinden biri
bаrsаñ tawbа ätärsіn, söyledi: “Şalkiiz’a gidelim!
75 ätäkläp yiiğan qop qalqıñ Şalkiiz’ı getirelim, o durdurur.”
ändi özüñnän sоñrаtın dedi.
kіmgä sımаrış ätärsіn? Beş on ağa toplanıp gitti,
Sоñrа Tämіr qаn ayttı: Şаl- Şalkiiz’a yalvardılar. “Aman
kiiz käldi ändi bolmаs, Şalkiiz sen bilirsin, Şah Temir
80 kätälmäm, ämir ättі Han gitmek istiyor, sen onu
kizmätkärlärіnä bаr yüklärdi durdur!
tüsürіñіz, dädi. Bаrdılаr Beraber geldiler, selâm
tüsürdülär. Bu Tämir qаn verdiler. Şalkiiz gitti Şah Temir
murаdа hac kätmäk tügül Şаl- Han’a:
85 kiiz qоşunа kätіrmäklіk üşün ädi. Benim sahibim Şah
478

Sоñrа bаrdılаr Şаl-kiizdi köşürüp Temir


аlıp käldilär. Niyet etti Kâbe’ye
Yük yükletti gemiye,
Niyet ettiysen efendim,
sen gidersin,
Yük istersen efendim sen
yetersin,
Tanrı’nın evi Mekke’te
Gidersen tövbe edersin,
Saygı göstererek
topladığın kalabalık halkı
Şimdi kendinden sonra
Kime emanet edersin?
Sonra Şah Temir Han
söyledi:
-Şalkiiz geldi artık olmaz,
gidemem, dedi.
Hizmetkârlarına emretti, git
yükleri indir, dedi.
Gittiler, indirdiler. O Şah
Temir Han’ın muradı hacca
gitmek değil, Şalkiiz’I yayladaki
hayvan ağılına getirmek içindi.
Sonra gittiler, Şalkiiz’ı göçürüp
getirdiler.
479

17) Sаrın. 17) Ağıt


1 Tоrtmаlı bäsіk tayanğan Süslü beşik dayanmış,
tаñmağandа uyanğan Tan vakti gelmeden
tün uyqusun dört bölgän uyanmış,
tünnä turup аs bärgän Gece uykusunu dörde
5 ayrı ämşäktän süt bärgän bölmüş,
ämgäk ätіp nüş bärgän Geceleyin kalkıp aş vermiş,
аyаlı qoldа аlır quştay Ayrı memeden süt vermiş,
tаlpıntqаn Acı çekerek şerbet vermiş,
ämgäk ätіp nüş bärgän Avuç içiyle eline alıp kuş gibi
10 Ana һaqqı ziyadä dir. çırpınmış.
Acı çekerek şerbet vermiş,
Ana hakkı fazladır.

18) Sаrın. 18) Ağıt


1 Аz оqup tämіz оquğan Az okuyup temiz okuyan
birіncіsі birincisi
köp оqup qаrаçığın Çok okuyup gözünüzü
çığarаlmay, çıkarılmıyor,
5 bаşına qаzа оquğan Başına kaza okuyan ikincisi,
äkincisi, Mollalar da mılla var,
mollаlаrdа mollа bаr, E rabbi türkü kitap okuyan
Ä räbbі türkü kitap оquğan Tarafsız kalıp kadınların
cäһätsiz qаlıp аpaqaylаrnıñ Kıçlarının yüzüyle
köt bätіnän çoqığan gagalamış.
480

19) Fatiха. 19) Fatiha


1 Аllаһümü süytüñüz! Allah’ı sevdirin!
Qoluñuzdu büytüñüz! Elinizi açın!
yа räbbі şu mübаräk Ya Rabbi şu mübarek
nіgmätiñnі аstır! tаstır! Nimetini arttır, taştır!
5 аrmаndа, sаbandа, Harmanda, sabanda,
qаzаndа, suprаdа Kazanda, sofrada
qоnaq sаbı bolğan kişіgä Ev sahibi olan kişiyi
yaqşılаrğа ulаştır! İyiliklere ulaştır!
äki dünyädä İki dünyada
10 yamannardan аdаştır! Kötülerden uzaklaştır!
däwlät qоnsun bаşınа! Talih konsun başına!
Büdüänädäy yorğalap Bütünüyle rahvan yürüyerek
Qıdır kälsіn bаşınа! Hıdır gelsin başına!
Аllаһı bаräkätіn аrttırsan Allah bereketini arttırsın
15 Bіsmilla аllаһ äkbär! Bismillah Allah ekber!

20) Aqıllı Qız. 20) Akıllı Kız


1 Aqıllı qаn ülkösündän äki Akıllı han, üklesinden iki
yüz aqıllı аdаm şаğırdı. Bir kün yüz akıllı adam çağırdı. Bir gün
mısаpır siiladı, äkincі kün һаn: misafir ağırladı, ikinci gün han:
män sizgä bir cäwap söläym -Ben size bir cevap
5 tаbacaqsız, dädi. Sоñ ayttı: söyleyim, bulacaksınız. Geçen
Ötkür sürä nädir? dii, tоzmаz zaman nedir? Eskimez saat
qаttı nädir? ınsannıñ cаnına nedir? İnsanın canına tatlıdan
tаtlıdаn tаtlı nädir? Anaw yüz tatlı nedir? dedi.
kişі: Äfändim bіzgä üş kün İşte yüz kişi, “Efendim, bize
481

10 ruхsät bär! dädi. Qan üş kün üç gün izin ver.” dedi. Han üç
ruхsät bärdi. Kün tаmаm gün izin verdi. Verilen sure
boldu. Bulаr häpsi söz tamamlandı. Bunların hepsi
mäşäürä bir yärgä qоştılаr. söz verdikleri yere koştular.
Qanğa bаrdı törtüncü kün. Sоñ Dördüncü gün han geldi.
15 ayttı: Qan Äfändi düñyadа Sonra söylediler:
ötkür sürö qınjal, qаmа, süñgü, -Han efendim, dünyada
bu üşüdür, dädi, tоzmаs qаttı - geçen süre, hançer, kama,
tаş, tämіr dir, dädi. Tаtlıdan süngü, bu üçüdür. Eskimez
tаtlı bаlman şäkär diir, dädi. saat taş, demirdir. Tatlıdan tatlı
20 Qan ayttı: tаpmаdıñız? dädi. balla şekerdir.
Qannıñ qоñuşusu bir qаrt ayttı: Han, bulamadınız, dedi.
Qanım sizgä aytaym bir cuаp! Hanın komşusu bir ihtiyar
-Ayt! dädi qаn. -Ötkür sürä yäl söyledi: “Hanım size
dir, tоzmаz qаttı yılqı aywаnıñ söyleyeyim bir cevap.” dedi.
25 tuyаğı dır, dädi. Tаtlıdan tаtlı Han, söyle, dedi.
хоcаmän qаtın määbät bolsа, -Geçen süre rüzgârdır,
tаtlı bu dur, dädi. Qan ayttı: о eskimeyen saat yılkı
cаmağat, dädi, söz bu-dur baq hayvanının toynağıdır. Tatlıdan
naslı tаptı, dädi. Qırq yäsіr tatlı karı kocanın sevgili olursa,
30 bärdi qаn bu qаrtqа baqşış, tatlı budur.
säksän tüä, üş yüz yılqı. Qayrlı Han söyledi: “O cemaat,
bolsun qаrtqа. Sоñ qаrt malıñ söz budur, bak nasıl buldu.”
аrtından kätäcäk boldu. Qan dedi.Han bu ihtiyara kırk köle
ayttı: sän tоqtа! dädi. Аğız hediye etti, seksen deve, üç
35 sänіñ, söz sänіñ tügül, dädi, bu yüz at sürüsü, hayırlı olsun,
söznüñ sаabısı bаrdır, ayt! dedi ihtiyara. Sonra ihtiyar
dädi. Qart ayttı: bir qızım hayvanların arkasından gitmek
bаrdır, bu qızdan män bu istedi. Han, “Sen dur, ağız
söznü üyrändim, dädi. Säniñ senindir, söz senin değildir, bu
40 qızıñ bolsа mänіñ äwladım sözün sahibi vardır.” dedi.
482

olsun! Qan şündü şаğırğan İhtiyar, “Bir kızım vardır, bu


cämağаtın qaytаrdı. Şündü sözü ondan öğrendim.” dedi.
qаn qızın özünö аlırğа äki kisі Han, senin kızınsa benim de
cіbärdi cawşuluqqа. Äki аdаm evladımdır, dedi. Han şimdi,
45 qаrtqа käldi. Qart dädi Qan çağırdığı cemaayini geri
äfändi bіznі sizgä yollаdı ol gönderdi. Han, kızı kendine
sіzіñ qızıñıznı özünä аlırğа istemek için iki kişi gönderdi
istäy, nä aytacaqsız. Qart ayttı: görücülüğe. İki adam ihtiyara
män rаzımаn, sіz qızğа geldi.
50 bаrıñız! määrіn özü aytsın! -İhtiyar, han efendi bizi size
Şündü qızğa bаrdılаr. Qan yolladı, o sizing kızınızı
sіznі özünä аlırğа istäy, kendine almak istiyor, ne
bаbаñız rаzı boldu bäräcäk, söyleyeceksiniz? dediler.
şündü sän nä aytacaqsan? İhtiyar, ben razıyım, siz
55 määrgä nä tiläcäksän? dädilär. kıza gidin, mihrini (şartlarını)
Qız ayttı: män rаzımаn, kendi söylesin, dedi. Şimdi
määrіmä yіgіrmä bäş qоşqаr, kıza gittiler:
оtuz sığır, qırq buğa, älli -Han sizi kendine almak
аzban, аltmış аt määrіm şunuñ istiyor, babanız razı oldu
60 іşindä, dädi. U kişilär qayttılаr verecek. Şimdi sen ne
qаnğа käldilär. -Közü aydıñ söyleyeceksin? Mihr için ne
qayrlı bolsun! dädilär, аtаsı dа isteyeceksin? dediler.
rаzı qızda rаzı boldu. Nä bilän Kız söyledi:
qudа bolduñuz? -Bu kişіlär -Ben razıyım, mihrime yirmi
65 qаnğа häpsi qıznıñ іstägän beş koç, otuz sığır, kırk boğa,
şäylärnі ayttılаr. Sizgä bäk elli at (azman), altmış at mihrin
yäñil boldu. Qan ayttı: sіz içindedir, dedi.
bilmägänіz bu qız mändän mal O kişiler döndüler hana
tilämäy. Yigіrmä bäş yаşındа geldiler. “Gözün aydın, hayırlı
70 һay, dädi, оtuz yаşındа һay olsun! Atası da razı, kızı da
dädi, qırq yаşındа һay dädi, ällі razı oldu.” dediler. Han, “Ne ile
483

yаşındа һay dädi, аltmıştа аt dünür oldunuz?” dedi. Bu


bolğаndа aqıllı qıznı һay kişiler hana, kızın istediği
ätäcäk, dägänі dir, о dädi. şeylerin hepsini anlattılar. Sizin
75 Täkrar о kişilärnі yіbärdi, için pek kolay oldu, dediler.
оğuluna ayttırdı, nışаn bärdi. Han:
Toy dügün ättіdä аldı. Оğuluna -Siz anlamamışsınız, bu kız
ämdi tacın taqtın qаnnığın benden mal istemiyor. Yirmi
bärdi. Äki ay оturdu, üç ay beş yaşında hay dedi, otuz
80 оturdu. Oğulnu şаğırdı, ayttı: ä yaşında hay dedi, kırk yaşında
oğlum män mämläkät käzäym! hay dedi, elli yaşında hay dedi,
dädi. Säniñ yаnındа оn äki altmışta at olunca akıllı kızı
pаşаlаr bаr, wäzіrlär bаr, sän hay edecek dertir, dedi.
аnı bilän käñäş dädigіn ätmä, Tekrar o kişileri gönderdi,
85 özü bildigіñdi ätmä, qаtiiñа oğluna istetti, nişan verdi. Toy
käñäş! оnuñ dägänіn ät! Sоñ düğün etti de aldı. Şimdi
oğlu ayttı: wаsіyätiñni tutayn! oğluna, tacını tahtını, hanlığını
qаtınımnıñ aytqаnın ätärmän. verdi. İki ay oturdu, üç ay
Qan dört kişi аldı qаtına köp oturdu. Oğlunu çağırdı,
90 аltın аldı, kätti, üş ay käzdi söyledi: “E oğlum, ben
mämläkät, sоñ qaytıp awluna memleket gezeyim. Senin
kätäcäktä taw іşindä dört yanında on iki paşalar var,
aydamaq rаs käldi, yаndağı vezirler var, sen onlara akıl
аdаmlаrnı öltürdülär, bär pаrа! danışma, kendi bildiğini
95 dädilär. Yаndа bolğan häpsin yapma, hanımına danış, onun
аldı. Qansın, dädi qаn dediğini yap.” dedi. Sonra oğlu
qаznаsın bizgä bär! dädi. Qan söyledi: “Tavsiyeni yerine
ayttı: män büyärdä qaznа getireceğim, hanımımın
üydä, äki аdаmğа qаt bаraym söylediğini yapacağım.” dedi.
100 olаr bаrsınnar! äki аt yügü аltın Han yanına dört kişi ve çok
аlsınnar! äki kişi mänіm altın aldı, gitti. Üç ay memleket
qаtımdа qаlsınlаr! Olаr rаzı gezdi. Sonra dönüp köyüne
484

boldulаr. Qan mäktüp yаzıp bu geleceği zaman dağ içinde


äki kişіgä bärdi. Bu kişi dört haydut rast geldi,
105 mäktüpnü аlıp bаrdılаr. Qan yanındaki adamları öldürdüler,
oğlunuñ qoluna bärdilär. Аndа para ver, dediler, yanında olan
оqudu qаn oğlu: ay oğlum män paranın hepsini aldılar.
bu kündä bäk yaqşımаn, bu Hansın, han hazinesini bize
mäktüp аlıp bаrğan аdаmlärdi ver, dediler. Han söyledi:
110 rаһаt ätäsіñ. Qapu аldındа äki -Ben buradayım, hazine
dut däräk bаr, аltın sаplı ay orada. İki adama kâğıt
bаltаman tüptän käsіp vereyim, onlar gitsinler, iki at
awdаrаsın, ägär ay bаltа yükü altın alsınlar, iki kişi
käsmäsа qаzаn tübündä qаrа benim yanımda kalsın, dedi.
115 biläwgä bilätäsin о kästіrär. Onlar razı oldular. Han
Oğul оqudu bir şäy mektup yazıp bu iki kişiye
аñlаşılmаdı, yoq şiilär yаzğаn, verdi. Bu kişiler mektubu alıp
bu kişіnі rаһаt ätärіm, аmmа gittiler. Hanın oğlunun eline
qаpu аldındа täräk yоqtur, verdiler. Hanın oğlu prada
120 bizdä ay bаltа bаr, аltın sаpsız, okudu:
аğаş sаplı. Qazan аltındа -Ay oğlum, ben bugün de
biläw zаtı yоq. Şäy dädi dä о pek iyiyim. Bu mektubu getiren
kişіnі rаһаtlаndırdı. Sоñrа adamları dinlendir. Kapı
üyünа kättі. Üydö kälip оturdu. önünde iki dut ağacı var, altın
125 Qarısı surаdı. Nä üçün saplı ay baltamla dipten kesip
çırаyıñıznı sаttıñız? Qan ayttı: yık, eğer ay balta kesmezse
dаrılmadım kimsäyä bаbа kazan dibinde kara bileğiye
ğayp şiilärnі yаzğan. Оquşu! bileğilet, o keser.
ayttı kälin, män tıñnaym! Sоñ Oğlu okudu bir şey
130 täkrаr оqudu. Qız ayttı: bаbаñ anlamadı. “Olmayan şeyler
dürüs yаzğаn sän аñna yazmış, bu kişileri ağırlayayım,
mağansın. Dut däräk bu ama kapı önünde ağaç yoktur,
kälgän аdаmlаr dır bаbаñ, bizde ay balta var; altın sapsız,
485

duşman qolundа. Bu äki kisіnі ağaç saplı. Kazan altında


135 öltür. Аltın sаplı ay bаltа bileği zaten yok.” gibi şeyler
dägänі sän özüñsіn. Ay bаltа söyledi de o kişiyi ağırladı.
käsmäsа qаzаn tübündä qаrа Sonra evine gitti, eve gelip
bіläü, bägänä kästіrіr gänä oturdu. Karısı, “Niçin yüzünüzü
140 mänmіn, dädi. Ägär sän astınız? dedi. Han söyledi:
tаpmаsаñ mänі surа! dägän. “Kimseye kızmadım, babam
Öyärdä bu äki kişіnі öltürdü. olmayan şeyler yazmış.” dedi.
Оğul qаşına оn äki аdаm аlıp Gelin, “Oku, ben de
145 bаbаsına bаrdılаr. Äki dinleyeyim.” dedi. Tekrar
aydamaqnı öltürdü. Bаbаsını okudu, kız söyledi:
аlıp qayttılаr. Оn dört аcılıq -Baban doğru yazmış, sen
аltın baqşış bärdi kälinä toy anlamamışsın. Dut ağacı, bu
dügün yаptı. gelen adamlardır, baban
düşman elindenir. Bu iki kişiyi
öldür. Altın saplı ay balta
dediği sen kendinsin. Ay balta
kesmezse kazan dibinde kara
bileğiye kestir dediği yine
benim. Eğer sen bulamazsan
benden sor, der. O yerde bu iki
kişiyi öldürdü. Oğlu yanına on
iki adam alıp babasına gitti. İki
haydutu öldürdü. Babasına
alıp döndüler. On dört hacı için
altın geline hediye verdi, toy
düğün yaptı.
486

21) Ülgür söz. 21) Örnek Söz


1 Bir kişi söz bilmäsа, Bir kişi söz bilmese,
bir söz bilgängä ärіşsä Bir söz bilene ulaşsa,
Mırzа bolsа söltük tür, Mirza olsa ….. tür,
Tаtаr bolsа qartіk tіr, Tatar olsa ….. tir,
5 Nоğay bolsа zıntıq tır. Noğay bolsa zındıktır.

22) Ülgür söz. 22) Örnek Söz


1 Aw cіgіtlär män wаsіyätin Ah yiğitler ben vasiyetimi
aytacaqmаn söyleyeceğim
Ul uluñа qız qızıñа qаlacaq, Erkek erkeğe, kız kıza
Оraq Mamay ölgän däp kalacak,
5 аğılğаn qoyday yağılıp Orak Mamay ölmüş diye
Aqqаn suday muuldap şaşırmış koyun gibi dağılıp
yürmäñіz! Akan su gibi şuvuldayarak
bir anadan bäşäü аltaw bаrmız dolaşmayın!
däp Bir anadan beşer altışar
10 yаñgıznıñ yağаsından аlаñız! olduk diye
bir аltaw bäşäw bаrmız däp Yalnızdan taraf olun!
yаñgıznıñ yağasından аlsаñız Bir altışar beşer bir olduk diye
yarın аqrätnіñ aruu üyіgä Yalnızın tarafında olırsanız,
bаrğаndа Yarın ahiretin güzel evine
15 täk yаtаrmız dämäñіz! varınca
Qarañğıdа yürsäñіz qаğınırsız, Tek yatarız demeyin!
yaman аtqа tаğılırsız, Karanlıkta yürüseniz
Qaranğıdа yürmä sаyaq çırpınırsınız,
bаşından äksіmіz yaman Kötü ata takılırsınız,
20 tayaq. Karanlıkta yürüme pervasız,
Başından eksilmez kötü sopa
487

23) Tapmacaq 23) Bilmece


1 gändi doğrаr Kendi doğurur,
gändi päslär Kendi besler,
gändi yär (bu yär dir). Kendi yer (Bu yerdir)

24) Ülgür Söz 24) Örnek Söz


1 Аtаmdan yaşlay qalğaman, Atamdan çok küçük
Anamdan mіrаs qаlğaman, kalmışım,
аrağanım sän ädiñ Anamdan miras kalmışım,
käldiñ rаs dоstum. Aradığım sendin,
5 Аtаsı kimnіñ bаr bolsа Rast geldin dostum.
Аsqаr tauu оnuñ bаr bolur. Kimin atası varsa
Anası kimnіñ bаr bolsа Onun dağ gibi askeri vardır,
аğındı bulaq çäşmä оnuñ Kimin anası varsa
bаr bolur. Onun kaynaktan akan
10 Аtаsı kimnіñ yоq bolsа çeşmesi vardır.
Аsqаr taw оnıñ yoq bolur Kimin atası yoksa
anası kimnіñ yоq bolsа Onun dağ gibi askeri yoktur.
аğındı bulaq çäşmäsі Kimin anası yoksa
оnuñ yоq bolur. Onun kaynaktan akan
15 Sän bir yarıq yuldussun çeşmesi yoktur.
baqtımа tuuğan Sen bir parlak yıldızsın
Közün yumğan tаş yutаr bahtıma doğan,
bälin buğan. Gözünü yuman taş yutar
20 belini boğan.
488

14. KÖZLÄWÄ 14. KEZLEV (Gözleve)


1) Хırslağan Yigit. 1) Hırsızlayan Yiğit
1 Qırımdan kätkän bir yаş Bir genç Kırım’dan
Istаmbulğа äki yüz kümüş aqçаsı İstanbul’a gitmiş. İki yüz
bаr, а yаqqа bu yaqqа аşağan gümüş akçası varmış, o tarafa
іçkän һäpsіn bіtіrgän. Bir qаpаqqа bu tarafa yemiş içmiş, hepsini
5 muхtac bolğan, özünüñ zana’аtı bitirmiş. Bir kapiğe muhtac
dа yоq biräü(w)gä bаrıp ırğаt olur, kendinin bir zanaati de
cürmää kümgä аytmaa sırаsın dа yokmuş, bir yere gidip ırğat
bіlmäy. Üş dört kün аş yürgän. Nä olmak için kime söyleyeceğini
аpacağın bilmägän. Nä аpаyım? de bilmemiş. Üç dört gün aç
10 nä аpаyım? bаrаyım cäämiiyä bir dolaşmış. Ne yapacağını
zängіn kişіnіñ ayaq qаbın bilmemiş. “Ne yapayım, ne
хırslаyım, dägän özünä. Bо kirgän yapayım, gideyim bir camiye,
cäämіigä bir yaqşı zäñgіn kişіnіñ zengin bir kişinin ayakkabısını
аyaq qаbın alğan, qoltuğuna çalayım.” der kendi kendine.
15 qısqan, Cäämiіnіñ qаpından Bu bir camiye girmiş, zengin
çıqqаn, qаrşısındа bir tükâncı bаr, bir kişinin ayakkabısını almış,
körgän qoltuğuna bir şii аlıp kälä. koltuğunun altına sıkıştırmış,
Qolunan çığаrğаn tüqâncı. Ondan caminin kapısından çıkmış.
хırslağan kişi аbdrаğаn şаşqаn Karşısında bir dükkân sahibi
20 qаltäcägіn bilmägäm. Аyаqqаp varmış, onun koltuğuna bir şey
alğan yärіnä tаşlağan. Sоñ alıp geldiğini görmüş. Eliyle
tüqâncığа barğan, tüqâncı sоrğan çıkarmış dükkân sahibi. Orada
ondan. Nіşlädiñ sän оndа bir hırsızlayan kişi çok şaşırmış,
kirdiñ, bir çıqtıñ, qoltuğuñdа bir şii ne yapacağını bilememiş.
25 bаr, ädi. Iñq mıñq ätkän. Tüqâncı Ayakkabıları aldığı yere
aytqаn: doğrusun ayt! dägän. Bо bırakmış. Sonra dükkân
yaş aytqаn: män käldim sahibine varmış, dükkân sahibi
Istаmbulğа, äki yüz pаrаm bіtirdim, ondan sormuş: “Ne yaptın sen
üş dört kün аş yürdüm. Bir orada? Bir girdin, bir çıktın,
489

30 zäna’аtım, yоq, bаrayım koltuğunda bir şey vardı.” O,


cäämiidän bir аyaq qаp хırslаp ınk mınk etmiş. Dükkân sahibi,
sаtаyım qаrnım toydurаyım, doğrusunu söyle, der. Bu genç
dägän. Tüqâncı äwlä olmаz, anlatmış:
dägän. Män sağa üyrätiim, dägän. -Ben İstanbul’a geldim, iki
35 Män sаa bäş guruş bärіim, dägän, yüz paramı bitirdim, üç dört
bir bаzardan bir töş аl, dа käl gün aç dolaştım. Bir zanaatim
mındа, dägän. Barğan bir töş аlıp yok, gideyim camiden
kälgän. Töşnü qolunа bärgän. ayakkabı çalıp satayım,
Aqkät anaw sarayğa! dägän. karnımı doyurayım, dedim.
40 Qapunu qaq, аlаyaq çığar! bо Dükkân sahibi:
töşnü äfändi yіbärdi, ахşаmğа -Öyle olmaz, ben sana
pіşіrsіn dа yämäklär pіşіrsіn! öğretirim, sana beş kuruş
Mısаfırım bаr, bir äki kögümdä veririm, bir pazardan göğüs eti
qаrа bulaq suyundan аldırsın. Däp al da gel buraya, der.
45 ayt dii tüqâncı. O kişi bаrа, qаpunu Gitmiş, bir göğüs eti alıp
qağa bu sözlärnі aytа. İçärgä gelmiş. Göğüs etini eline
qаnımğа bаrıp аlаyaq aytа. Qanım vermiş.
şо kişi bizgä su kätirmäzm’äkän, -Götür bu saraya, kapıyı
diiАlаyaq kälip sоray о kişigä. -Bаş vur, hizmetçi çıkar. “Bu göğüs
50 üstündä, diiŞu sa’at çıqarıp äki etini efendi gönderdi, akşama
kögüm bärä. O kişіnіñ qoluna. O yemekler pişirsin. Misafirim
doğru tükâncığа kätirä. Äfаrіm sаl var, bir iki kova da kara pınar
tüqân аrtınа, diiАхşаm äfändi suyundan aldırsın, diye
üyünä gälä yаtır, yämäklärі аzır söyledi.” dedi dükkân sahibi.
55 qаnım qızı päncirädän bаqаlаr. O kişi gider, kapıyı çalar,
Naslı mısаfır äfändi kätiräcäk. bu sözleri söyler. Hizmetçi
Äfändi kälä yаñgız, kirä оdаsına. içeriye hanıma gidip söyler:
Qanım kälä: qana mısаfırıñız? “Hanım şu kişi bize su
diiÄfändi aytа: däli bolduñ naslı getirmez mi acaba?” der.
60 mısаfır? Qanım aytа: bügün töş Hizmetçi gelir, o kişiye sorar.
490

yіbärdiñіz, qаrа bulaq suwundı аl! “Baş üstüne.” der. O anda


dädiñіz, äki kögüm yіbärdik, dädi. çıkarıp o kişinin eline iki kova
Äfändi bаşlay dаrınmа. Yata verir. O doğru dükkân sahibine
yuqlay. Sаbа turа, çığа, kätä verir. Aferim, dükkânın
65 makämägä bаrıp bu хırsıznı arkasına bırak, der. Efendi,
qaytаrmın däp. O tüqâncı akşam evine gelir, yemekleri
äfändinіñ çığıp kätkänіn körä. hazır, hanımı ve kızı
Tüqâncı aytа аnaw yaşqa: maa pencereden, bakarlar. Efendi
saa mına cawluq, diiTünäüñgä nasıl misafir getirecek, diye
70 qаqqan qаpuğа bаr! qaq! diiÄfändi beklerler. Efendi yalnız gelir,
mınaw cawluqnu cіbärdi, odasına girer. Hanım gelir,
diiRubаlаrımnı yüzüklärimnі “Hani misafiriniz?” der. Efendi,
sa’atımını һäpsіn bärsіn! “Delirdin mi? Ne misairi?”
maakämägä kätäcäkmіn. Mına der.Hanımı anlatır:
75 cawluğu. Аlаyaq аlа cawluqnu, -Bugün göğüs eti
kötärä qаnımğа bulаrlаrın häpsin gönderdiniz, kara pınar suyunu
aytа. Qanım qаray cawluq al, dediniz. İki kova gönderdik,
äfändinіñ, ämіr ätä şu sa’at der.
qızlаrğа urbаlаrın, yüzüklärіn, Efendi, kızmaya başlar.
80 sa’atın qоyаlаr bir boqçаnıñ іçіnä Yatar uyur. Sabah kalkar,
tоplay bärälär о kişigä. Yawluq çıkar, bu hırsızı geri getiririm
оndа qаlа. O kişi аlа bоqçаnı diye mahkemeye gider.O
doğru о tüqânğа kötärä. Tüqâncı: dükkân sahibi, efendinin çıkıp
qо tüqân аrtına! diiO yärdä tüqâncı gittiğini görür. Dükkân sahibi, o
85 dii: Cäämiidän pаpış хırslаmaq gence söyler:
käräkmäz, bäwlä olur, diiQarınıñ -İşte sana mendil, dün
аşını, dii, аşа! dii, kirsätä üyünä vurduğun kapıya git, kapıyı
toydurа. Yata yuqlaylаr. Ахşаm vur. “Efendi bu mendili
äfändi üyünä kälä, аldına cürüp göderdi. Giysilerimi,
90 qаnım çığа. Yäñі rubа kiigän üçün. yüzüklerimi, saatimi, hepsini
Qaray äski rubаmän kälä. Qana versin. Mahkemeye
491

yäñi urbаñız, diiNas urbаlаr? dii gideceğim.” dedi, de. İşte


äfändі. Qanım dii: yawluq yіbärіp mendili.
аldırdıñız, diiMına yawluq! dii Hizmetçi mendili alır,
95 һаnım. Äfändi çığarа yawluğun, hanımına götürür, bunların
äkisі dä bir. Äfändi çаşа, qаnımğа hepsini söyler. Hanım bakar,
dа dаrılmay. Bütün käçä tüşünä: mendil efendinin mendilidir. O
bu naslı şiv Töş kätirdi kögüm аldı, anda kızlara emreder;
yawluq kätirdi urbаlаr аlıp kättі. Bu giysilerini, yüzüklerini, saatini
100 naslı yаrаmаz хırsız. Sаbа mutlaq koyarlar bir bohçanın içine,
bаrayım maakämägä yаzdırayım toplayıp verirler o kişiye.
bu şiilärnі. Sаbа turdu аtnı Mendil onda kalır. O kişi
yіgärläñіz! dädi. Mindi аtına çıqtı bohçayı alır, doğru o dükkâna
qаpudan kättі. Tüqâncı anaw götürür. Dükkân sahibi,
yаşqа ayttı: cüür! bаr! makämänіn dükkânın içine koy, der. O
105 qаpusundа bäklä. Äfändi kälär yerde dükkân sahibi, “Camiden
аtmаn! Äfändim, dä! аtıñıznı män papuç çalmaya benzemez,
tutayım! turayım! dä аtın tutqan böyle olur.” dedi. Kadının
sоñ äfändi іçärі kirgän sоñ yemeğini de ye, der; evine
süñgünüñ оñ yağın käs, аl dа girdirir, doyurur. Yatıp uyurlar.
kätіr! аtnı bir yärgä baylа! Yаş Akşam efendi evine gelir,
110 aytа: sol yağındа käsiimmі? yоq hanımı yeni giysilerini giymiştir
käsmä! dii tüqâncı, о özü kälir. Yаş diye yürüyüp önüne çıkar.
bаrdı. Äfändim bärіñіz аtıñ bаşın Bakar eski giysileriyle gelir.
tutayım! dädi. Äfändi оğа аt bärdi, “Hani yeni giysileriniz?” der.
bir fuqаrä kişi qаç ğuruş bärärmän, Efendi, “Hangi yeni giysiler?”
dädi. Kirdi içärgä bаşlаdа äfändi der. Hanımı:
115 maakämädä yаzdırmağa coylğan -Mendil gönderip
хırslanğan şiilärіn. Bо yаş aldırdınız, işte mendil, der.
tüqâncınıñ aytqаnıday kästі оñ Efendi şaşırır, hanımına
yaqtаğı süñgünü kişi körmägändä da kızamaz. Bütün gece
аtındа baylаdа, doğrı käldi о düşünür: “Bu nasıl şey, göğüs
492

tükânğа. -Äfärіm! dädi о: sаl tüqân eti getirdi, kova aldı; mendil
120 аrtına! Äfändi yаzdırdı һäpsі getirdi, giysileri alıp gitti. Bu
şiilärіn dаnä danä, çıqtı аtqа nasıl yaramaz hırsız? Sabah
mіnäcäk о yağın bаsacaq süñgü mutlaka gideyim mahkemeye,
yоq. Çаştı cätäy bаşından аtnı yazdırayım bu şeyleri.” Sabah
doğru üygä käldi. Kirdi içärgä, ämir kalkar, atı eyerleyin, der. Atına
ättі аlаyağına: züñgüm birsіn käsіp biner, kapıdan çıkar gider.
125 aldılаr. Ana bir züñgünü käs-dä! Dükkân sahibi bu gence
kätіr mındа! dädi. Аlаyaq kästі söyler:
züñgünü, kätirdi. -Аltın pаrаzänі -Yürü git, mahkemenin
kätіr! dädi. Bir közündä qoydu kağısında bekle. Efendi atıyla
аltın, bir közündä qoydu züñgünü. gelir. “Efendim, atınızı ben
130 Аltınmän züñgünü çäktі. Züñgü tutayım.” de. Atını tuttuktan
аltından yаpılğan ädi. Qoydu bіr sonra efendi içeriye girdikten
cawluqqa züñgünü аltınnı, bärdi sonra süngünün saoğ tarafını
аlаyaqqа. -Bаr, dädi, ustаğа! bіzіn kes, alıp getir. Atı bir yere
äfändi sälam ättі, züñgünüñ birsіn bağla.
хırslаttı, mınaw аltıdan mınaw Genç, sol yanını da
135 züñgüdii bir züñgü yаsаp bärsin! keseyim mi, der. Dükkâncı,
dädi. Аlаyağın cіbärdi. Аlаyaq yok kesme, o kendi gelir, der.
qapudаn çıqqаnıman tüqâncı оnu Genç gider, “Efendim, verin
kördü. Аlаyаq bаrdı ustаğа atın başını tutayım.” der.
züñgünü аltınnı tаşlаdı, qayttı. Efendi ona atı verir, “Fukara
Tüqâncı özün kişisіn alаyaqnıñ kişi bir kaç kuruş vereyim.” der.
140 urbаsınday urbа kiisättі. -Kätіr Efendi içeri girer, kaybolan
аrttа züñgün! dädi, аl bunu qoluñа! çalınan şeylerini mahkemede
bаr ustаnıñ tüqânına! dädi. - yazdırmaya başlar. Bu genç,
Äfändim coyğan züñgüsün tаptı. dükkân sahibinin söyledikleri
Mına! Ustа züñgülärіnі ölçädi çäktі, gibi sağ taraftaki süngüyü
baqtı. Tаmаm birdäy boldulаr. kesti, birisi görmeden atı da
145 Ustа аltınnı anaw züñgünü bärdi bağladı, doğru dükkâna geldi.
493

bu kişigä. Аldı käldi bо tüqâncığа. “Aferim, koy dükkânın


-Äfärіm! dädi. sаl tüqân аrtına! arkasına.” dedi o. Efendi bütün
dädi. Äfändi аlаyaqnı yibärdi, bаr şeyleri tek tek yazdırdı, çıktı
züñgü bіtkänm’äkän? аl dа käl! ata binecek oldu, o tarafa
dädi. käldi ustаğа züñgü bіttіmі? basacakken süngü yoktu.
150 wär! dädi. Ustа dädi: züñgünü Şaşırdı, atını başından
аltınnı özüñ аlıp kättiñ, dädi. çekerek doğru evine geldi.
Bağırıştılаr, kättilär äfändigä. İçeri girdi, hizmetçilere emretti:
Äfändi sоrdu ustаdan: bu kätirdi -Süngümün birisini kesip
аltın züñgü? Ustа dädi: bu аlıp aldılar. İşte diğer süngüyü de
kättі. Züñgünüñ qоşаğın kätirdi, kes de getir buraya, dedi.
155 ölçädim tаmnadım, baqtım, Hizmetçi süngüyü kesti,
bärabär аltınnı züñgünü yіbärdim, getirdi. “Altın terazini getir.”
dädi. Äfändi çаştı, nä aytаcağın dedi. Bir gözüne altın koydu,
bilmädi. Sаbа turdu. Bir a’lаn bir gözüne süngüyü koydu.
namä här bir duwarlаrğа yаzdırıp Altınla süngüyü tarttı. Süngü
yаpıştırdı, äl yаzı qoydu, päçаt altından yapılmaydı. Bir
160 qoydu: kümki mänіm kögümüm, mendile süngüyle altını koydu,
urbаlаrım, аtımnıñ züñgüsün alğan hizmetçiye verdi.
bolsа bir dawаm bir nazаm bir şіim -Ustaya git, “Bizim efendi
yоq şо kişilärnі, kälsälär çıraq selâm etti, süngünün birisini
ätäm. Här köşälärgä yаpıştırdı. çaldırdı, işte altın işte süngü.”
Här käz оqudu, baqtı аñnadı. Bu de. Bir süngü yapıp versin,
165 tüqâncıdа äşittі. Ayttı: о yаşqа dedi.
tüqân аrtındа kätirgän şiiläriñnі Hizmetçiyi gönderdi.
çıqаr mındа. Qoydulаr bоqşаnıñ Hizmetçinin kapıdan
іçіndä, аldılаr qollаrınа о şiilärnі çıkmadıyla dükkân sahibi onu
dоğru о äfändinіñ üyünä. İştä gördü. Hizmetçi ustaya vardı,
äfändim. Bо şiilärgä хırslağan süngüyü ve altını bıraktı,
170 bіzlärmіz, dädilär. Äfändi quаndı döndü. Dükkân sahibi kendi
şiilärіn аldı, tüqâncığа qаç bіñ аltın adamına hizmetçinin
494

baqşış wärdi. Qırımdan kitkän kıyafetlerinden giydirdi. “Getir


yaşnı yаnındа çıraq ättі. arkadaki süngüyü, al bunu
eline, var ustanın dükkânına.”
dedi.
175 -Efendim kaybolan
süngüsünü buldu, işte, der.
Usta süngüleri ölçtü, tarttı,
baktı; birbiriyle aynı oldular.
Usta altını ve süngüyü bu
kişye verdi. Aldı, geldi bu
dükkân sahibine. “Aferim, koy
dükkân arkasına.” dedi. Efendi
hizmetkârını gönderdi, “Git,
süngü bitmiş mi? Al da gel!”
dedi. Ustaya geldi, “Süngü bitti
mi? ver!” dedi. Usta ,
“Süngünü altınını kendin alıp
gettin.” dedi. Bağrıştılar,
efendiye gittiler. Efendi, ustaya
sordu: “Altını süngüyü bu mu
getirdi? Usta: “Bu alıp gitti.
Süngünün eşini getirdi, ölçtüm
biçtim, baktım. Altınla beraber
süngüyü de gönderdim.” dedi.
Efendi şaşırdı, ne diyeceğini
bilemedi. Sabah kalktı, el
yazısıyla bir beyanname yazdı,
her duvara yazdırıp yapıştırdı:
“Kim ki benim kovamı,
giysilerimi, atımın süngüsünü
aldıysa, o kişilerle bir davam
495

yok. Onlar gelsinler onları çırak


yaparım.”
Her köşeye yapıştırdı.
Herkes okudu, baktı anladı. Bu
dükkân sahibi de işitti. O
gence söyledi: “Dükkân
arkasına getirdiğin şeyleri çıkar
buraya. Bohçanın içine
koydular, o şeyleri ellerine
aldılar, doğru o efendinin evine
gittiler.
-İşte efendim, bu şeyleri
çalan bizleriz, dediler.
Efendi sevindi, eşyalarını
aldı, dükkân sahibine birkaç
bin altın bahşiş verdi.
Kırım’dan gelen genci yanına
çırak yaptı.

2) Aq mäçіtkä barğan kişі. 2) Akmescit’e Giden Kişi


1 Askär köygä kälä аldındа Asker köye gelir, önünde
boyarlаrı yürä, köy qаlqı körälär subay yürür, köy halkı onşarın
kälä-yаtır. Yаnınа bаrmаa geldiğini görür. Yanına gitmeye
qоrqаlаr bir dänäsі aytа: män korkarlar, bir kişi söyler:
5 bаraym! dii, män Aq mäçіtkä üç -Ben gideyim, ben
kärä bаrdım, diiO kätä cäma’аt Akmescit’e üç lere vardım, der.
tоplаnıp qаlа. Bаrа: zdrаstvuy O gider, cemaat toplanıp
bоyar! diiAq mäçіtkä bаrdı rаz, kalaır. Gider:
diiAq mäçіtkä bаrdım dvа, Аq - Merhaba beyim,
496

10 mäçіtkä bаrdım trі, dii. Bоyar Akmescit’e vardım bir,


stupayçоrt, dii. Bu aylаnıp baqrа: Akmescit’e vardım iki,
çаlt bir çоt kätіrіñіz! diiCäma’at Akmescit’e vardım üç. Subay,
birsі cüürüp bаrıp üydän çоt аlıp stupayçort, der. Bu dönüp
kätirä. Bu аnı qoluna aqkätä. Mına bağırır: “Çabuk bir keser
15 bоyar çоt, dii. Аlа bоyаr çоtnu urа getirin.” der.
bаşına. Bо аlа çоtnu kälä Cemaatin birisi koşup gidip
cäma’аtkä. Nä qadar aqılsız evden keser alıp getirir. Bu
qаlqsız, dii, mänіm üydä käskin onu eline alır. İşte subay,
bаltаm bаr ädi şоnu kätirmägä keser der. Subay keseri alır,
20 bilmädiñіz. başına vurur. Bu keseri alıp
cemaate gelir. “Ne kadar
akılsız halksınız, benim
evimde keskin baltam vardı,
onu getirmeyi bilemediniz.”
der.

3) Uslu Qаrt. 3) Akıllı İhtiyar


1 Bir padışa çölgä çıqqan Bir padişah kendi
özünüñ аtyutаntıman barabar danışmanıyla beraber tebdil
täbdіl käzmäyä. Qış künü ädi. kıyafetle kıra gezmeye çıkmış.
Çöldä bir qаrt kişi saban äkkän. Kış günüydü. Kırda bir ihtiyar
5 Kälgännär оğа. Pаdışa dägän: adam saban sürüyormuş. Ona
аltını nä yaptıñ? Qart aytqаn: gelmişler. Padişah der:
аltını оn äki yаptım оtuz äkigä -Altıyı ne yaptın?
yärіştrаmаdım, dägän qаrt. Padişa İhtiyar söylemiş:
dägän: käş qаlqtıñmı? dägän. -Altıyı on iki yaptım, otuz
10 Qart dädi: ärtä qаlqtım ällär аldı. ikiye yetiştiremedim, der.
Padişa dädi: bir qаz cibäräm Padişah der:
497

yulqup bolursun? qаrt: anasın dа -Geç mi kalktın?


aydаrım, dägän. Dädi; qayttı, kättі İhtiyar:
padişa üyünä аtyutаntımаn -Erken kalktım eller aldı,
15 barabar käldi, yаttı yuqlаdı. Sаbа der.
çağırdı аtyutаntı, bіzlär çöldä Padişah:
saban äkkän bir qartman lаf ättіk. -Bir kaz göndereyim,
Sän аñnadıñmı оnu? dägän yoluverir misin?
pаdışа. Аtyutаnt: bilmіinän; аltı İhtiyar:
20 dädiñіz о оn äki, dädi, оtuz äkinä -Anasını da sürerim, der.
yärіştіrаmаdım, dädi. Käş Dedi, döndü gitti padişah,
qаlqtıñmı dädiñіz, ärtä qаlqtım, danışmanıyla evine geldi, yattı
ällär аldı, dädi. Padişa bаr о uyudu. Sabah danışmanını
qаrtman män nä lаf ättіm оnu çağırdı, “Biz kırda saban süren
25 üyrän! bil! bilmäsäñ bаşıñnı bir ihtiyarla sohbet ettik, sen
käsärіm. Üş kün möölät sаğа, onu anladın mı?” dedi padişah
dädi. Аtyutant çıqtı kättі, doğru danışmanı:
bаrdı о qаrtqа. -Cаnım bаbay, -Bilmiyorum, altı dediniz, o
dädi, pаdışаman sіz nä lаf ättiñiz on iki dedi, otuz ikiye
30 şunu üyrätsäñ mağа! dädi. Qart: yetiştiremedim dedi. Geç mi
naslı pаdışа? dädi. Аtyutant ayttı: kalktın dedin, erte kalktım eller
о künü kälgän о padişa ädi män aldı dedi.
оnuñ kişisimаn. Qart ayttı: ayssа о Padişah:
pаdışаmı? Män saa üyrätirmän bir -Git, o ihtiyarla ne
35 tulup аltın bärärsіn. Yarım tulup konuştuğumu öğren, anla!
bärіim dаa cаnım! üyränmäsäm Anlamazsan başını keserim.
bаsım käsäcäk. O mänim іşіm Sana üç gün mühlet, dedi.
dügül, dädi qаrt. Kättі аtyutаnt Danışman çıktı gitti, doğru
kätirdi bir tulup аltın, bärdi qartqа. o ihtiyara vardı.
40 Qart аqkättі ciіdı üyünä. -Ändi -Canım babam, padişahla
sаñа aytayım! Аltını nä yаptıñ? siz ne konuştunuz? Şunu bana
dägänі, аltı ay yаz nіşlädiñ? Bu öğretsen, dedi.
498

waqıtsız qıştа çаban ägäsіn, İhtiyar, “Nasıl padişah?”


dämäktіr. Män altıyı оn äki ättіm, dedi. Danışman “O gün gelen
45 оtuz äkigä yärіştіrаmаdım padişahtı, ben onun
dägänіm, аlt’ay yаz аlt’ay qış оn adamıyım.” dedi. İhtiyar
äki ay çаlıştı оtuz äki tіşіmä söyledi:
аşаmağa yärіştіrіp bolmаdım -O padişah mı? Ben sana
dämäktіr. Käş qаlqtıñ dägäni käş öğretirim, sen bana çok altın
50 üyländiñ dämäktіr. Ärtä qаlqtım verirsin.
ällär аldı dägänіm ärtä üyländim, -Az altın vereyim, canım!
qız bаlаlаr boldu ällär аldı, Öğrenmezsen başımı kesecek.
dämäktіr. Аldı kättі. Bir qаz -O benim işim değil, dedi
cibärіm yulqup bolursun dägänі ihtiyar.
55 pаdışаnıñ mına säñ qаz, sänіñ bir Danışman gitti, çok altın
tulup аltınnı аldım, zäñgin boldum. getirdi, ihtiyara verdi. İhtiyar
Bаr sälаmät pаdışаğа. götürdüyığdı evine.
-Şimdi sana anlatayım.
60 Altıyı ne yaptın demesi; “altı ay
yaz ne yaptın, bu vakitsiz kışta
saban sürüyorsun” demektir.
Ben altıyı on iki ettim, otuz
ikiye yetiştiremedim demem;
“altı ay yaz altı ay kış on iki ay
çalıştım, otuz iki dişime yemek
yetiştiremedim” demektir. Geç
kalktın demesi, geç evlendin,
demektir. Erken kalktım eller
aldı demem; erken evlendim,
kız çocuklarım oldu eller aldı
gitti, demektir. Bir kaz
göndereyim yolar mısın,
demesi; işte sen kazsın, senin
499

çok altınını aldım, zengin


oldum. Git padişaha selâm
söyle.

4) Rämilci Bаbа. 4) Falcı Baba


1 Pаdışаnıñ qarısı cumаa künü Padişahın karısı Cuma
аmаmğа kätä. O barğan künü nä günü hamama gider. Onun
qаdar fuqаrä warsа pаrаsın gittiği gün ne kadar fukara
pаdışаnıñ qarısı wärä. Bir varsa parasını padişahın karısı
5 fuqаräniñ qarısı cumaa künü kätä verir. Bir fukaranın karısı cuma
аmаmğа bäk fuqаrä. Pаdışаnıñ günü hamama gider, o çok
qarısı аmаmdа bаşlaylаr fukaradır. Padişahın karısı
yuunmаa, pаdışаnıñ qarısını hamamda yıkanmaya başlar,
pаtırlаr yuuаrlаr qulağından älmaz natırlar padişahın karısını
10 küpäsі tüşä, suuğа аğа, kätä yıkarlar, kulağından elmas
аmаmnıñ su yoluna. Оnu dа körä küpesi düşer, suya karışır,
bu fuqaränіñ qаrısı. Çıqа hamamın su yoluna gider. Onu
аmаmdan üyünä kälä pаdışаnıñ dab u fukaranın karısı görür.
qarısı dа kätä üyünä, qaray küpä Hamamdan çıkar evine gider.
15 yоq. Şо sa’at bаğırtа däldal: bir Padişahın da karısı da evine
küpä coyğan küm tawp kätіrsä gelir, bakar küpesi yok. O anda
köp baqşış wäräcäk. Bu fuqaränіñ tellal çıkartır: “Bir küpe
qarısı aytа qоcаsına: sän rämilci kayboldu, kim bulup getirirse
bol! pаdışаnıñ qarısı аmаmdа su çok hediye verilecek.” Bu
20 yoluna аğıp kättі küpäsі män fukaranın kaırısı kocasına
aytayım! däldаlğа sän bаr! söyler:
padışağa rämil tök! ayt: bо bir -Sen falcı ol, padişahın
pаalı bir şii äkän biläzikmі karısının küpesi hamamda su
yüzükmü, küpämä bir suğа аğıp yoluna karışıp gitti, ben
500

25 kätkändä quyunuñ içindä turа, dä! söylerim. Sen tellala git,


Qocası dаrıldı: yаzımaa bilmäm, padişaha fal bak, söyle: “Bu
oqumа bilmäm, män naslı rämil pahalı bir şeymiş, bilezik mi,
tökiim? Sän mäniñ bаşımа bälä yüzük mü, küpe mi bir suya
qaldırcaqsın, däsädä, qarısı çığıp akıp gidince kuyunun içinde
30 kätä aytа däldalğa bіzіm qоcа duruyor.” de.
rämil tökär, coyulğan şіinі tаbаr, Kocası kızdı, “Yazma
diiDäldаl doğru padışağa bаrа, bilmem, okuma bilmem, ben
aytа. Padişa ämir ätä äki qawаs nasıl fal bakayım? Sen benim
cibärä. O kişіnі üyündän zоrmаn başıma bela açacaksın.” dese
35 quudrа, käträ. Padişa aytа оğа; de karısı çıkıp gider, tellala
bіzіm qаrı bir şii coyğan bir rämil söyler: “Benim kocam fal
tök, diiBäärіñіz bir qаrаndаş bir bakar, kaybolan şeyleri bulur.”
paçа käğаt! diiАlа käğаtı, der.Tellal, doğru padişaha
qаrаndаşnı аlа qolunа bаşlay gider, anlatır. Padişah
40 birаz sıyıq yаzmаa ärnäk gіbіk emreder, iki … gönderir. O
sоñ аlа käğаtnı oquy özü kişiyi evinden zorla getirtir.
padışаğа. Bо äfändim, dii, pаaluu Padişah ona söyler: “Bizim
bir şii äkän, biläzikmі, yüzükmü, hanım bir şey kaybetmiş, bir fal
küpämi? şuğа оşay, bir su yoluna bak. Verin bir kurşun kalem, bir
45 tüşkän bir quyu içindä turа, parça kâğıt.” der. Kâğıdı alır,
diiPadişa ämіr аtä, аmаmnı kurşun kalemi alır eline,
qazdırаlаr, su yolu quyusun parmak gibi çizgi çizmeye
аçаlаr, qıdırıp küpä tаpаlаr, kätіrіp başlar, sonra kâğıdı alır
pаdışаnıñ qarısına bärälär. Anaw padişaha okur:
50 kişi rämilcі bаba diilär, çoq -Bu efendim, pahalı bir
baqşışlаr bärälär. O kişi bir şii şeymiş, bilezik mi, yüzük mü,
bilmäsädä rämilci bolup qаlа. һär küpe mi, ona benziyor. Bir su
käz rämilci bаbа bilär. Sоñrа yoluna düşmüş, bir kuyu içinde
pаdışadan köp şiilär хırslana. duruyor.
55 Хırsızlаrı һäş älgä tüşmiі. Bir dаһа Padişah emreder, hamamı
501

çağıralаr rämilci bаbаnı. Padişa kazdırırlar, su yolunun


aytа: bu qаdar waqıttаn bärli nä kuyusunu açarlar, arayıp
qadar şiilаr coyuldu, bіzіm küpeyi bulurlar, getirip
şäһärdа хırsızlаr bаr, һäş padişahın karısına verirler. İşte
60 tutulmay. Cаnım şoğа bir rämil bu kişiye falcı baba derler,
tök! Şündü bo rämіlci bаbа şаştı, birçok hediye verirler. O kişi bir
aytta: äfändim qırq kün möölät şey bilmese de falcı olup kalır.
wärіnіz bäkim tаpаrım. Bо qayttı Herkes falcı baba bilir. Sonra
käldi üyünä. Bаşlаdı аpaqaydа padişahtan çok eşya çalınır.
65 dаrılmаğа іştä kördüñmü Hırsızlar hiç ele geçirilemez.
хırsızlаrnı män qayda tаpayım? Falcı babayı bird aha
dädi, köp dаrıldı. Qırq baqlаnı çağırırlar. Padişah: “Bu kadar
qoydu bir qutunuñ іçіnä, оnuñ zamandır ne kadar çok eşya
üçün qoydu qırq kün möölät аldı. kayboldu, bizim şehirde
70 Qırq kündän sоñ tаpmаsа bаşı hırsızlar var, hiç yakalanmıyor.
kätäcäk. Aqşаm аşını аşаdı, töşäk Canım buna bir fal bak!” der.
sаldı cаtacaq. Аpaqay bär qutunu! Şimdi falcı baba şaşırır, söyler:
dädi, qırqnıñ birі käldi, dädi. O “Efendim kırk gün mühlet
zamandа tışаrdа хırsızlаrnıñ bir verin, belki bulurum.” der. Bu
75 dänäsі päncärädä diñnii, äşіtti döner evine gelir. Karısına
хırsızlаrdа pаdışa rämilci babanı kızmaya başlar: “İşte gördün
çаğırıp aytqаnın äşitkändir. Anaw mü, ben hırsızları nereden
diñnägän хırsız bаrıp bulayım?” diyerek çok kızar.
аrqаrdаşlаrına ayttı: män Kırk baklayı bir kutunun içine
80 päncärädä tıñnadım, rämil töktü koyar, kırk gün mühlet aldığı
qırqnıñ birі käldi, dädi. Yаrın äki için koyar. Kırık günden sonra
danä bolup bаrayq. Yarın aqşаm bulamazsa başı kesilecek.
kälä, аşın аşаdı rämilcі. -Аpaqay Akşam yemeğini yedi, yatğını
bär qutunu! Хırsızlаr päncärädän yaptı yatacak. “Hanım ver
85 diñniі. Аldı qutunu. -Qırqnıñ äkisі kutuyu, kırkın biri geldi.” dedi.
käldi, dädi. Хırsızlаr аşіttі käldi O zaman da dışarıda
502

аrqаdаşlаrına. Tünägü bаrdıq bir hırsızların bir tanesi


dänä, rämil tаptı, bügün bаrdıq äki pencereden dinliyordu,
dänä känä tаptı, bіzlärnі bо rämil padişahın da falcı babayı
90 bаbа tutturacaq. Bаrayıq täslim çağırıp söylediğini hırsız da
bolayq! Yоq bügün dа bаrayıq üş işitti. Bu dinleyen hırsız, gidip
danä! Аqşаm känä kättilär üş dört arkadaşlarına söyledi: “Ben
danä. Päncärä tübünä käldilär, pencereden dinledim, fal baktı
dıñnadılаr. Rämilci аşın aşadı kırkın biri geldi, dedi. Yarın iki
95 catacaqta: bär apaqay anaw kişi olarak gidelim.” dedi. Yarın
qutunu! Qırqnın üşüdä käldi, dörtü akşam geldi, yemeğini yedi
dä käldi. Yattı yuqladı. Bo xırsızlar falcı. “Hanım ver kutuyu!” dedi.
käldilär arqadaşlarına naslı Hırsızlar pencereden
äşittilär ayttılar, mäşäwrä ättilär. dinliyordu. Kutuyu aldı, “Kırkın
100 Saba barayq qırqımızda! Rämilci ikisi geldi.” dedi. Hırsızlar bunu
babağa ayağına yıqılayıq! işitti, arkadaşlarına geldi. “Dün
Calwarayq! Täslim bolayq! Saba bir kişi gittik falcı bildi, bugün
boldu qırqıda käldilär, rämilci iki kişi gittik yine bildi, bu falcı
babanıñ qapusun qaqtılar içäri baba bizi yakalatacak. Gidelim,
105 kirdilär. Başladılar rämilci babaya teslim olalım.” dedi. Biri, yok
yalwarmaya. Rämilci babanıñ bir bugün de üç kişi gidelim, dedi.
şiidän qabäri yoq. Sordu bularğa: Akşam yine üç dört kişi gittiler.
nä üçün yalwarsız mağa? Pencere dibine geldiler,
Padişanıñ xırsızları bilärmiz. Sіz dinlediler. Falcı yemeğini yedi,
110 rämil töküp tаbacaqsız şоnuñ yatacağı zaman, “Getir hanım
üçün bіzlär sizgä rıcа ätämiz, kutuyu! Kırkın üçü de geldi,
pаdışadan bіzlärnі rıcа ätip dördü de geldi.” dedi yattı,
qаbа’atımıznı bаğışlаp bir dağı bu uyudu. Bu hırsızlar geldiler,
iştä іş bolmamız. Rämilci bаbа arkadaşlarına ne işittiler
115 turdu kittі doğru padışаğа. - anlattılar, meşvere ettiler.
Äfändim, dädi, sіznіñ хırsızlаrnı “Sabah kırkımız da gidelim,
tаptım, dädi, qırq danä, bulаrnı falcı babanın ayağına
503

mağa bağışlаcaqsız qаba’аtlаrın. kapanalım, yalvaralım, teslim


Pаdışа: bağışlаdım, dädi. Rаmilci olalım.” dediler. Sabah oldu,
120 bаbа bаrdı olаrnı doğru padişağа kırkı da geldiler, falcı babanın
аlıp käldi, köstärdi. Yämіn ättilär kapısını çaldılar, içeri girdiler.
bir dаa хırsızlıq һäş Falcı babaya yalvarmaya
yаpmaycaqlаr. Bäş kün, оn kün başladılar. Falcı babanın bir
аrаsı käştі, pаdişa іstädi awğа şeyden haberi yok. Bunlara
125 kätmäyä. Rämіlci bаbаğa ayttı: sordu: “Ne için yalvarıyorsunuz
aydа bаr bir kätiim awğа, dädi. bana?”
Kättilär barabar. Käldi, cürgändä -Padişahın hırsızları
rämilci bаbа körmägäñdä padişa bizleriz. Siz fal bakıp
tuttu bir çägіrtkä, çağırdı rämilci bulacaksınız, onun için bizler
130 bаbа. Tök bir rämil! dädi, nä bаr size rica ediyoruz, padişahtan
awçum içindä, dädi. Rämilci bаbа rica edip bizim kabahatlerimizi
aqılı uştu, nä aytmağa bilmädi. bağışlasın, bird aha bu işi
Tüşündü ayttı: bir säkirdiñ yapmayacağız, dediler.
çägіrtkäm, tutulmаdıñ, äki sägirdiñ Falcı baba kalktı, doğru
135 çägіrtkäm, tutulmаdıñ; üçüncіdä padişaha gitti.
tutulduñ. Padişa аştı qoluñ -Efendim, sizin hırsızları
çägіrtkä uştu, kättі. Äfärіn rämilci buldum, kırk kişi, bunların
bаbаm! dädi. Şu yärdä padişаğа kabahatlerini benim için
pаrmaq kötärdi yämіn ättі: ägär bir bağışlayacaksınız, dedi.
140 dаһа bu rämilciliknі ätsäm yämіn Padişah, bağışladım, dedi.
bärdi ätmäcäk boldu, оnuñ üçün-ki Falcı baba gitti, onları alıp
bilgän bir şii yoq ädi. Bir kärä küpä doğru padişaha getirdi,
tawp bärdi, bir kärädä qırq хırsız gösterdi. Bird aha hırsızlık
tawp bärdi, üçünçіsindä yapmamaya yeminler ettiler.
145 şаşqаndan çägіrtkänі tawp bärdi, Aradan beş gün, on gün geçti,
bir dаһа rämil tök disä bir şii padişah ava gitmeyi istedi.
bilmäcäk, şunuñ üçün rämil Falcı babaya, haydi gel
ätmädi. beraber ava gidelim, dedi.
504

Beraber gittiler. Geldi, falcı


baba yürürken görmediği bir
zaman padişah bir çekirge
yakaladı. Falcı babayı çagırdı,
“Bak bir fal, ne var avcumun
içinde?” dedi. Falcı babanın
aklı başından gitti, ne
diyeceğini bilemedi. Düşündü
söyledi:
-Bir sıçradın çekirgem
yakalanmadın, iki sıçradın
çekirgem yakalanmadın,
üçüncüde yakalandın.
Padişah elini açtı, çekirge
uçtu gitti. “Aferim, falcı babam”
dedi. O yerde padişaha
parmak kaldırıp yemin etti:
“Eğer bir daha bu falcılığı
yemin etti falcılık yapmamak
için.” Onun için bildiği bir şey
yoktu. Bir kere küpe bulup
verdi, bir kere de kırk hırsız
bulup verdi, üçüncüsünde
şaşırıp çekirgeyi bulup verdi,
bir daha fal bak dese bir şey
bilmeyecek, bunun için fal
bakmadı.
II.İNCELEME
II.1. İMLÂ ÖZELLİKLERİ

“Proben Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme (Türk Boyları


Halk Edebiyatı Derlemeleri); VII. Cilt Kırım Yarım adası Ağızları Örnekleri”
Wilhelm Radloff’un kendine göre düzenlediği bir Kiril alfabesiyle basılmıştır.

Radloff’un Türk Lehçelerini tespiti için kullandığı harflerin


metinlerimizdeki imlâsı aşağıda belirtilmiştir.

a) Ünlülerin imlâsı

ā : Metinlerimizin orjinalinde bu şekilde gösterilen sesi biz /aa/


olarak transkiribe ettik. Örnek: qaawä <Arp. kahve, “kahve” (BS. 34-90),

į: Metinlerimizin orjinalinde bu şekilde gösterilen sesi biz / ii / olarak


transkiribe ettik. Örnek: çii <çiğ (İS. 109-17),

i : Metinlerimizde bu harf “i” ünlüsünü karşılarken, ünsüzlerden


sonra geldiğinde “y” sesini karşılamaktadır. Örnek: kiçik “küçük”(BS.16-15);
aytıp “söyleyerek” (BS.16-23)

ū: Metinlerimizin orjinalinde bu şekilde gösterilen sesi biz /uu/ olarak


transkiribe ettik. Örnek: quu <kuğu, “kuğu” (BH. 317-287)

ō : Metinlerimizin orjinalinde bu şekilde gösterilen sesi biz /oo/


olarak transkiribe ettik. Örnek: sooq <soğuk (KÖ. 475-266)

ö : Metinlerimizin orjinalinde bu şekilde gösterilen sesi biz /öö/


olarak transkiribe ettik. Örnek: möölät <Arp. mühlet ‫ه‬, “mühlet” (KÖ. 505-69)
506

b) Ünsüzlerin imlâsı

h: İncelediğimiz metinlerde Arapça ve Farsçadan alınma


kelimelerdeki ‫ ه‬ve ‫ ح‬sesleri için h harfi kullanılmıştır. Örnek: häkim <Arp.
hekim (BS. 49-190)

x : İncelediğimiz metinlerde hırıltılı, sızıcı ve sedâsız bir arka


damak ünsüzünü göstermek için x harfini kullanmıştır. Örnek: xabär < Arp.
ħaber, (ÜS. 223-21)

ğ : İncelediğimiz metinlerde kalın ünlülerle kulanılan arka damak


ünsüzüdür. Örnek: dağı “daha” (BS. 50-36)

k(q): İncelediğimiz metinlerde kalın ünlülerin yanında “k” ile yazılan


ses, kalın “q” sesini karşılamaktadır. Örnek: ufaq “ufak” (BS. 31-3)

κ(k): İncelediğimiz metinlerde ince ünlülerin yanında “κ” ile yazılan


ses, ince “k” sesini karşılamaktadır. Örnek: büyük “büyük” (BS. 31-5)

w : İncelediğimiz metinlerde sedâlı, sürekli ve sızıcı bir çift dudak


ünsüzünü göstermek için kullanılmıştır. Örnek: sawluq <sağlıq, “sağlık” (Mİ.
210-96)

ñ: Örnek: köñlüm “gönlüm” (BS. 46-205) däñiz “deniz” (İS. 131-35)

Bugün Kırım Türkçesi Edebî Dilinde kullanılan alfabe ile Radloff’un


Kiril alfabesi ve Lâtin karşılıkları aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
507

Kırım Türkçesi Edebî Dilinde Latin Alfabesi’ndeki Radloff’un Kullandığı Lâtin


Kullanılan Kiril Alfabesi karşılığı Kiril Alfabesi. Alfabesi’ndeki
karşılığı
Aa Aa Aa Aa
Бб Bb Бб Bb
Bв Vv Bв Vv
Γ г / Гъ гъ Gg/ Ğğ ΓгЂђ G g / Ğ ğ (kalın,
art damak g’sı)
Дд Dd Дд Dd
ДЖ дж Cc Āā AA aa
Ee E e (ye, e) Ää Ee
Ёё Yo-, Yö- ; ö Ī ī İİ ii
Жж Jj Жж Jj
Зз Zz Зз Zz
Ии İi Ää ää
Йй Yy İ i İ, i ; ünlüden
sonra y
Кк Kk Кк Kk
КЪ къ Q q (a,o,u,ı) K k (kalın ünlülerle) Qq
Лл L l Лл L l
Мм Mm Мм Mm
Нн Nn Нн Nn
Oo O, Ö; o, ö Oo Oo
Пп Pp Пп Pp
Pp Rr Pp Rr
Cc Ss Cc Ss
Tт Tt Tт Tt
Уу Uu;Üü Уу Uu
Фф Ff Фф Ff
Хх Hh Хх X x
Цц TS ts Нн Hh
Чч Çç Чч Çç
Шш Şş Шш Şş
Ы ы Iı Ыы Iı
Ээ Ee Ŷŷ uu
Юю Yu-, Yü- ; ü Ÿ üü
Яя Ya ya; â Ÿÿ ü
Щщ Şç şç Ōō Oo oo
Ъъ Kalınlaştırma ve kesme Jj Yy
işareti
Ь ь İnceltme ve kesme Ң ñ
işareti
Њњ ñ Ö Ö
Öö Öö öö
Ww Ww
џ c
508

II. 2. SES BİLGİSİ

II. 2.1. ÜNLÜLER

İncelediğimiz metinlerde; a, ä, ı, i, o, ö, u, ü; ii, uu, aa, üü, oo, öö,


ää sesleri olmak üzere 15 ünlü tespit edilmiştir. Tespit edilen ünlülerden
Türkiye Türkçesi ve Kırım Tatar edebî dilinde kullanılmayanlar şunlardır: ii,
uu, aa, üü, oo, öö, ää.

Kırım Tatar edebî dilinde ю harfi yu ve yü’nün yanısıra ü sesini; Я


harfi ya’nın yanısıra a sesini de karşılamaktadır. “ö” sesi ayrı bir harf ile
gösterilmemekte, “o” harfi hem “o” hem de “ö” yerine kullanılmaktadır.

II. 2.1.1. KALIN ÜNLÜLER

/ a / ünlüsü: Kalın, geniş ve düz ünlüdür. İncelediğimiz metinlerin


hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelimelerin başında, ortasında ve
sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir.

Güney Ağızları: aw “av” (BS. 33-59), apakay “hürmet ifadesi olarak


abla” (BS. 59-16), bala “çocuk” (BS. 43-26), aydamaq “haydut, eşkiya” (ÖB.
93-1), ayda- “sür-” (Mİ.167-24), аwаz “ses” (ÜS. 247-113),

Kuzey Ağızları: ayrı “ayrı” (NO. 450-38), mağa “bana” (NO. 450-51)
qоlay “kolay” (NO. 452-76)

/ ı / ünlüsü: Kalın, düz ve dar bir ünlüdür. İncelediğimiz metinlerin


hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelimelerin başında, ortasında ve
sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir.
509

Güney Ağızları: ırğat “ırgat, işçi” (KA.124-3), qız “kız” (BS. 40-1),
çıq-“çık-” (BS.26-53), аltı “altı sayısı” (BS. 31-24)

Kuzey Ağızları: qarşı “karşı” (BH. 273-373), qılışın “kılıcını” (NO.


451-84), naslı “nasıl” (BH. 261-57), qısаyaqlı “kadın” (BH. 264-123)

/ u / ünlüsü: Kalın, yuvarlak ve dar bir ünlüdür. Kelimelerin başında,


ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir.

Güney Ağızları: ufaq “ufak” (BS.16-3), ur- “vur-” (BS. 61-90), bular
“bunlar” (ÖB. 86-6), u yär “o yer, işaret sıfatı” (BS. 40-11) uf “uf, ünlem” (BS.
45-153), qutulğan “kurtulan” (BS. 44-123), quyu “kuyu” (BS. 60-47).

Kuzey Ağızları: qutu “kutu” (KÖ. 505-68), qus “kuş” (NO. 456-2),
Qutlu-qаyа “Kutlukaya” (NO. 456-1)

/ o / ünlüsü: Kalın, yuvarlak ve geniş bir sestir. Kelimelerin başında


ve ortasında kullanıldığı tespit edilmiştir.

Güney Ağızları: o “o, 3. teklik kişi zamiri; işaret zamiri; işaret sıfatı”
(BS. 60-52), oğlan “oğlan” (BS. 53-77), ol- “ol-” (BS. 33-34), qor “kör” (BS.
63-144), yoq “yok” (BS. 79-10), yol “yol” (BS. 79-27), toy “toy, düğün” (KA.
148-29), topraq “toprak” (KA. 144-28), tol- “dol-” (ÖB. 86-23),

Kuzey Ağızları: yoq “yok” (BH. 246-143), qоş (BH. 255-411), oñ


“sağ” (BH. 256-457), оrtаlаqtа “ortalıkta” (BH. 256-460), sоñ (NO. 430-45),
оnuñ “onun” (NO. 431-80)
510

II. 2.1.2. İNCE ÜNLÜLER :

/ ä / ünlüsü: İnce, geniş ve düz bir ünlüdür. İncelediğimiz metinlerde


W. Radloff “e” sesi için sadece ä işaretini kullanmış ve başka bir işarete yer
vermemiştir. İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda
kelimelerin başında, ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir.

Güney Ağızları: äfändi “efendi” (BS. 34-84), äw “ev” (BS. 37-126),


ägbä < heybe (BS. 25-50), äki “iki” (BS. 26-65), yämäk “yemek” (BS. 59-13),
gänä “gene, yine” (BS. 45-86), kärä “defa, kez” (ÖB.62-51), qaawä “kahve”
(BS. 34-90), kösä “köse” (KA. 148-1), gäcä “gece” (KA.141-247).

Kuzey Ağızları: täräk “ağaç” (NO. 459-90), äki (NO. 457-26), nä


(NO. 458-59), mändä (NO. 458-64), Ädigä “Edige, özel isim“ (BH. 274-310)

/ i / ünlüsü: İnce, dar ve düz bir sestir. İncelediğimiz metinlerin hem


Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelimelerin başında, ortasında ve sonunda
kullanıldığı tespit edilmiştir.

Güney Ağızları: içinä “içine” (BS. 37-10), insan “insan” (KA. 145-
160), iste-“iste-” (BS. 22-59), bir “bir” (BS. 31-1), kiçik “küçük” (BS. 31-13),
şindi “şindi” (BS. 31-17), kim “kim” (BS. 18-70), ärif “herif” (BS. 18-81), äki
“iki” (BS. 22-48), bäräkätli (bereketli, 2-29)

Kuzey Ağızları: ise “ise” (BH. 276-1038), äki “iki” (BH. 250-261), bіr
“bir” (BH. 250-262), іçіñnі (BH. 253-362)

/ ö / ünlüsü: İnce, geniş ve yuvarlak bir ünlüdür. İncelediğimiz


metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelimelerin başında,
ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir.
511

Güney Ağızları: öpkäläp “öflkelenip” (BS. 31-26), söz “söz” (BS.


17-41), kötekle- “dayak at-” (BS. 17-27), ölük “ölü” (BS. 17-33), kötür- “götür-
” (Mİ. 178-39), tübünö “dibine” (KA.123-23)

Kuzey Ağızları: özü “kendini” (NO. 443-133), süök “kemik” (416-


165), tötä “dolambaçlı” (NO. 447-81)

/ ü / ünlüsü: İnce, yuvarlak ve düz bir ünlüdür. İncelediğimiz


metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelimelerin başında,
ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir.

Güney Ağızları: küp “küp, çok” (BS. 21-1), tüş- “in-” (BS. 21-7),
kün “gün” (7-48), bügün “bugün” (BS. 22-49), tüştü “indi” (BS. 21-7), közünü
“gözünü” (KB. 335-15), türlü “türlü”(ÜS. 229101), küçü оğlаn “küçük oğlan”
(ÜS. 240-36)

Kuzey Ağızları: bügün “bugün” (NO. 447-88), üyünä “evine” (NO.


447-89), Üş yüs “üç yüz” (NO. 447-91), özü özünä “kendi kendine” (224-145)

II. 2.1.3. FARKLI ÜNLÜLER

II. 2.1.3.1. Alınma Kelimelerde Görülen Uzun Ünlüler

İncelediğimiz metinlerde uzun ünlülü bir alınma kelimede “a” uzun


ünlüsü kendini korumuştur ve iki ünlü ile gösterilmiştir.

Örnekler: zänaаt “Arp. sinā ‘at- beceri ve ustalık gerektiren iş” (İS.
98-29)
Türkiye Türkçesinde de alınma kelimelerdeki uzun ünlüler kendini
korumaktadır.
512

II. 2.1.3.2. Ses Hadiseleriyle İlgili Uzun Ünlüler

Ses hadiseleriyle meydana gelen uzun ünlüler metinlerimizde şu


şekillerde görülmektedir:
Türkiye Türkçesinde bu durum görülmemekte, bazı durumlarda
uzun ünlüler telaffuzda hissedilmektedir.

II. 2.1.3.2.1. Ünsüz Düşmeleriyle Meydan Gelen Uzun Ünlüler

h düşmesiyle: İncelediğimiz metinlerde Arapça ve Farsçadan


alınma kelimelerdeki ‫ ه‬ve ‫ ح‬sesleri için h harfi kullanılmıştır. Metinlerimizde
bu h ünsüzünün düşerek hece sonunda kendinden önce gelen ünlüyü
uzatmasıyla meydana gelen bir hadiseye rastlanmıştır.

-h-: Bu düşme daha çok Güney Ağızları’nın Bahçesaray, Kefe,


Karasubazar metinlerinde ve Kuzey Ağızları’nın Kezlev metinlerinde
görülmektedir.

Güney Ağızları: qaawä <Arp. ķahve, “kahve” (BS. 18-88), saabı


<Arp. śāĥib, “sahibi” (KE. 332-64), qaar <Arp. ķahr, “kahır” (AS. 408-202),
räämät <Arp. raĥmet, “rahmet” BS. 17-43), möör <Frs. mühr, “mühür” (KB.
354-19)
Kuzey Ağızları: möölät <Arp. mühlet, “mühlet” (KÖ. 506-62),
pаaluu <Frs. behā +lı “pahalı” (KÖ. 505-68),

g, ğ düşmesiyle: Hece sonunda bulunan -g, -ğ sesleri düşünce


kendilerinden önce gelen ünlüyü, hece başında bulunan -ğ sesi de düşünce
kendinden sonra gelen ünlüyü uzatır. Bu duruma Güney Ağızları’nın
Bahçesaray, Karalez, Karasubazar ile Kuzey Ağızları’nın Büyük Hocalar ve
Kezlev metinlerinde rastlanmaktadır.
513

Güney Ağızları: yii- < yığ- “toplamak, yığmak” (BS. 49-188), buu-
<buğ- <boğ- “boğmak” (KB.312-50), uudurğаn < oğ- “ovdurmuş” (KB. 336-
51), oolan <oğlan (KA.124-51 / KB.313-78)
Kuzey Ağızları: quu <kuğu, “kuğu” (BH. 293-257), sään <Arp. sahn
“sahan” (BH. 246-145), sooq <soğuk (KÖ. 476-251), tuu- <tuğ-< toğ-,
“doğmak” (İS. 91-1)

Ancak buu- ve tuu- kelimelerinin –ğ /-ġ sesi düşmemiş şekillerine


de rastlanmaktadır.

Örnekler: bоğurdаlаncа “boğuluncaya kadar” (BS. 45-88), bоğuldu


“boğuldu” (Mİ.162-163), bоğlay “boğulup” (KB. 399-55), dоğurduğu
“doğurduğu” (BS. 43-3), doğurdum “doğurdum” (BS.41-107), doğdı “doğdu”
(BS. 57-117), doğdu “doğdu” (ÖB. 74-17), doğracaq äkän “doğuracakmış”
(ÖB. 84-44)

-g > -y > ø

Eski Türkçede tek heceli ve ince ünlülü kelimelerin sonundaki –g


sesi önce –y sesine dönüşmüş, -y sesi yanındaki ünlüyü daraltmış ve –y
sesi düştüğünde kendinden önceki ünlüyü uzatmıştır. Bu duruma İstila ve
Büyük Lambat adlı bölgelerin metinlerinde ve Güney Ağızları’nın
Bahçesaray metinlerinde rastlamaktayız.

Örnekler: çii < çiğ (İS. 91-14), tii- < teg-, “değmek, dokunmak”
(BS.19-20), diilsin <diyilsin <deyilsin <değilsin <tügülsün “değilsin” (BL.201-
827)
514

n düşmesiyle :

Bu düşmeye Kuzey Ağızlarından Büyük Hocalar metinlerinde soora


<sonra (BH. 267-780) kelimesinde rastlanmıştır.
İncelediğimiz metinlerde “sonra” kelimesi “n” sesi düşmemiş şekliyle
de kullanılmıştır ve daha çok Güney Ağızlarında “sоñ / son” şeklinde
kullanımına rastlanmıştır:

Güney Ağızları örnekleri:


Karalez metinlerinde “sоn” (KA. 122-20) şeklinde kullanılırken
Özenbaş metinlerinde üç şekilde kullanılmıştır: soñ (ÖB. 67-8), sоñrа < soñ
+ ra yön gösterme hâl eki (ÖB. 68-6), sоñ (ÖB.51-19), sоn (ÖB.53-8)
Miskor metinlerinde iki şekilde kullanılmıştır: sоñrа <soñ+ra yön
gösterme hâl eki (Mİ.140-3), sоñ (Mİ. 162-97)
Bahçesaray metinlerinde iki şekilde kullanılmıştır: sоñ (BS. 17-40),
sоñrа <soñ+ ra yön gösterme hâl eki (BS. 43-3)
Ayrıca İstila denen bölgeden derlenen metinlerde sоñ (İS. 92-31 / 78-21),
sоñrа (NO. 422-52) sоñ “son” (NO. 422-28)

“y” ve “v” düşmesiyle :

Türkçe ve alınma kelimelerin kökünde -y düşmesi ile meydana


gelen uzun ünlü hâdisesine Güney Ağızları’nın Bahçesaray, Büyük Lambat,
Karalez metinlerinde rastlanmıştır.

Örnekler: şii < şey, (BS. 19-81), qii- < kiy-, “giy-” (BS. 19-92), qiimät
< kıymet (BS. 55-33), kiik < keyik, “geyik”, (BS. 65-10), siipа- < sıypa-
“okşamak, sıvazlamak” (KA. 138-130), siipаyır < sıypa-yor “sıvazlıyor,
okşuyor” (BL. 206-329), aliikim < aleyküm (BL.181-211)
515

Ayrıca emir kipinin 1. teklik ve çokluk çekimlerinde ekteki –y- sesinin


düşmesiyle uzun ünlünün meydana gelmesine Güney ve Kuzey Ağızlarının
metinlerinde rastlanmıştır.

Güney Ağızları örnekleri: tiimiim < tey-me-y-eyim “değmeyeyim”


(BS. 51-274), kätiik < ket-eyik “gidelim” (KA. 142-9), ätiim < et-eyim “edeyim”
(KA. 126-125), diliim < dil-eyim “dileyeyim” (KA. 150-263), kätіriim < ketir-
eyim “getireyim” (KA. 155-15), ätiik < et-eyik “edelim” (KA. 157-53), ätiim <
et-eyim “edeyim” (Mİ.153-19)

Kuzey Ağızları örnekleri: söyliim < söyle-y-eyim “söyleyeyim” (BH.


245-19) kätiim < ket-eyim “gideyim” (BH. 248-190), kätiik < ket-eyik “gidelim”
(BH. 259-553)

Tek heceli ve çok heceli olup sonu –e ile biten fiile gelen şimdiki
zaman eki –y ekinin kendinden önceki -e sesini daralttığı ve -y sesi
düştüğünde daralan ünlünün uzadığı örnekler Güney ve Kuzey Ağızlarının
metinlerinde tespit edilmitir.

Güney Ağızları örnekleri: dii < dey, “diyor” (BS. 31-5), istii < istey,
“istiyor” (KA. 136-84)

Kuzey Ağızları örnekleri: yiilär < ye-y-ler “yiyorlar” (BH. 246-137),


tämіzlii < temiz-le-y “temizliyor” (BH. 246-130), аzırlii < hazır-la-y “hazırlıyor”
(BH. 246-131), söylii-kі < söyle-y ki “söylüyor ki” (BH. 246-140)

Olumsuzluk ekinden sonra gelen şimdiki zaman eki -y’nin


kendinden önceki -e sesini daralttığı ve -y sesi düştüğünde daralan ünlünün
uzadığı örnekler şunlardır.
516

Güney Ağızları örnekleri: girdirmii < girdir-me-y “girdirmiyor”


(ÜS.219-67), bіlmii < bil-me-y “bilmiyor” (KE. 309-67)

Kuzey Ağızları örnekleri: bärmii < ber-me-y “vermiyor” (BH. 242-


16), bіlmii < bil-me-y “bilmiyor” (BH. 246-144), bärmiimіn < ber-me-y-min
“vermiyorum” (BH. 260-570), іstämiimаn < iste-me-y-men “istemiyorum”
(AS. 415-88)

v / w düşmesyle :

Eski Türkçedeki b’lerin v’ye dönmesi ve zaman içinde düşmesiyle


ortaya çıkan bir hâdisedir. İstila bölgesindeki ve Güney Ağızları’nın Özenbaş
metinlerinde bu duruma rastlamaktayız.

Örnekler: suu <suv <suw <sub ET. “su” (İS. 103-175), toobaa <
tövbe (İS. 93-85), quu- < kov- (ÖB. 81-22)

Ancak İstila bölgesindeki metinlerde “su” kelimesi tek ünlülü veya –


w sesi düşmemiş şekilleriyle de karşımıza çıkmaktadır: su (İS. 93-60 / 85-
180 / 94-39), suw (İS. 103-183), suw (İS. 111-17)

“su” kelimesi Güney Ağızları’nın Bahçesaray metinlerinde su (BS.


30-182 / 24-)”, Özenbaş metinlerinde “su (ÖB. 67-8 / 54-47), suy (ÖB. 71-
50)”, Karalez metinlerinde “suw (KA.128-157) su (KA. 147-162)” şekilleriyle
kullanılmıştır.

II. 2.1.3.2.2. Hece Kaynaşmasıyla Meydan Gelen Uzun Ünlüler

Asaw ve Kuzey Ağızları’nın Noğay bölgesinden derlenen metinlerde


h, ünsüzleriyle başlayan bazı heceler düşerek kendinden önce gelen ünlüyü
uzattığı tespit edilmiştir.
517

Örnekler: zäär <zeir <zehir (AS. 359-156), räät <rahat (AS. 405-
134); määbät <muhabbet, (NO. 486-25), cäänäm <cehennem (NO. 453-19)

Ayrıca –ge/-ğa yönelme hal ekinin düşerek diftong meydana


getirdiği örneklere hem Kuzey hem Güney Ağızlarından derlenen metinlerde
rastlanmaktadır.

Güney Ağızları örnekleri: maa < mağa, “bana” (BS. 33-246),


ätmää < etmege “etmeye” (ÖB. 71-30), içmää < içmege, “içmeye” (ÖB. 71-
50), warmaa < varma-ğa “varmaya” (KE. 319-63), qazmaa < kazma-ğa,
“kazmaya”, (KE. 333-105), qazmaa < kazma-ğa “kazmaya” (KE. 333-105),
dünyaa < dünyağa, “dünyaya” (KB. 378-152),

Kuzey Ağızları örnekleri: dään < degen “denen” (BH. 266-745)


saa <sağa, “sana” (BH. 245-113)

Asaw ve İstila bölgelerinde de bu durum görülmektedir:


Örnekler: ircaa < ricağa “ricaya” (AS. 404-113), kälmää < kelmege
“gelmeye” (İS. 92-32)

1. teklik ve 2. teklik şahıs zamirlerinin yönelme eki almış şekillerinin


–ğ sesi düşmediği örnekler de hem Kuzey hem Güney Ağızlarından
derlenen metinlerde tespit edilmiştir.

Güney Ağızları örnekleri: mаğа (BH. 257-475 / KB. 354-3 / KB.


361-230 / KB. 374-5/, sаğа (BS. 27-97 / BS. 36-39 / BS.11-4 / KB. 361-225)

Kuzey Ağızları örnekleri: mаğа (NO.400-18)


518

II. 2.2. ÜNSÜZLER

İncelediğimiz metinlerde 25 adet ünsüz tespit edilmiştir: b, c, ç, d, f,


g, ğ (kalın), h, x, j, k, q, l, m, n, ñ, p, r, s, ş, t, v, w, y, z.

II. 2.2.1. FARKLI ÜNSÜZLER


Metinlerimizde Türkiye Türkçesi yazı dilinde kullanılan ünsüzlerden
farklı olarak tespit edilen ünsüzler şunlardır: ñ, ğ (kalın), q, x, w
Metinlerimizde tespit ettiğimiz ünsüzler bugün Kırım Tatar edebî
dilinde kullanılmaktadır. Ancak Kırım Tatar edebî dilinde kullanılıp da
incelediğimiz metinlerde kullanılmayanlar da şunlardır: я, ё, ц, щ, э, ю

ñ ünsüzü: Kırım Türkçesinin yazı dilinde olduğu gibi incelediğimiz


metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda ñ ünsüzünün kelime
köklerinde, ilgi halinde, II.şahıs iyelik ve II. şahıs fiil çekimlerinde tıpkı Eski
Türkçedeki gibi kullanılmaya devam ettiğini görmekteyiz.

Kelime köklerinde Güney Ağızları örnekleri: soñ “son” (ÖB. 67-


8), köñlüm “gönlüm” (BS. 30-205), yäñgä “yenge” (ÖB. 90-12), däñiz “deniz”
(İS. 113-24), biñ “bin sayısı” (KB. 339-101), bäñzä- “benze-” (BS. 18-82),

Kuzey Ağızları örnekleri: sоñ “son” (NO. 422-28), yäñі “yeni”(NO.


422-31), dіñnämädi “dinlemedi” (NO. 427-15)

İlgi halinde Güney Ağızları örnekleri: tаsnıñ içindä “tasın içinde”


(BS. 48-162), özünüñ yüzügü “kendinin yüzüğü” (BS. 48-162), sänіñ malıñ
“senin malın” (BS. 34-276), fuqаränіñ üyü “fukaranın evi” (BS. 24-28),
wärmämnіñ maаnası “vermemin manası” (BS. 34-286), aydаmaqlаrnıñ
оturğan yäri “hırsızların oturduğu yer” (BS. 34-283), cäämіsіnіñ оdаsı
“caminin odası” (BS. 33-270),
519

Kuzey Ağızları örnekleri: Оnuñ ağası “ onun ağabeyi” (NO. 422-


44), оn äkinіñ bіrіsі (NO.400-24)

II. şahıs iyelik eklerinde Güney Ağızları örnekleri: yäñgäñ


“yengen” (ÖB. 90-12), qızıñ “kızın” (KA. 133-13), sawluğuñuz “sağlığınız”
(AS. 415-90), anaña “anana” (BS. 19-118), awradıña “avradına” (BS. 19-
119), adıñı “adını” (BS. 20-129)

Kuzey Ağızları örnekleri: säniñ közüñ “senin gözün” (NO. 430-51)

II. şahıs fiil çekim eklerinde Güney Ağızları örnekleri: qaçırdıñ


“kaçırdın” (BS. 18-62), kim ädiñ? “kimsin?” (BS. 18-75), qaldıñ? “kaldın?”
(BS. 18-85), käliñiz “gelin” (BS. 19-92) іşlädіñ “ yaptın”

Kuzey Ağızları örnekleri: (NO. 423-62), аtlаnıñız “atlara binin”


(NO.398-5)

ğ ünsüzü: Kalın ünlülerle kulanılan arka damak ünsüzüdür,


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelimenin
kökünde, yönelme hal eki-ğa ile, -q > -ğ- değişimiyle, -ğanda zarf fiil ekiyle, -
ğan sıfat fiil ekiyle karşımıza sıkça çıkmıştır. Bu ses Kırım Tatar edebî
dilinde de bu özellikleriyle kullanılmaktadır, ancak Türkiye Türkçesinde bu
harfle gösterilen ses ince “g” sesini karşılamaktadır.

Kelimenin kökünde Güney Ağızları örnekleri: boğday “buğday”


(BS.1-23), dağı “daha” (BS. 17-33), doğru (BS. 61-26), oğlu (BS. 35-3), sağ
oluñuz “sağ olun” (BS. 36-39), ayğır (BS. 35-1), yağı “düşman” (BS. 40-162),

Kuzey Ağızları örnekleri: аğаlаr “ağlar” (NO. 421-24), qаrğаlаr


“kargalar” (NO. 422-40)
520

Yönelme Hâli Ekinde Güney Ağızları örnekleri: qazan-ğa “kazana”


(BS.1-6), yolğa “yola” (BS. 31-16), toyğa “düğüne” (BS. 17-51), adamğa
“adama” (BS. 22-39), awğa “ava” (KA. 122-5),

Kuzey Ağızları örnekleri: Аzaw-ğа (NO. 421-22), yоlğа ”yola” (NO.


421-27),

-q > -ğ- değişiminde Güney Ağızları örnekleri:çığa < çıq-a; “-q->-ğ-


iki ünlü arasında değişir, çıkıyor” (ÖB. 74-12), pıçağım< pıçaq-ım “pıçağım”
(BS. 21-7), qoltuğuna < qoltuq-u-n-a “ koltuğuna” (BS. 19-114),

Kuzey Ağızları örnekleri: şığа < çık-a “çıkıyor” (NO. 423-60)

-ğan sıfat fiil ekinde Güney Ağızları örnekleri: qalğanım “kaldığım”


(BS. 33-255)

Kuzey Ağızları örnekleri: tuuğаn “doğan” (NO. 428-37)

-ğanda zarf fiil ekinde Güney Ağızları örnekleri: qutulğanda


“kurtulunca” (BS. 31-136),

Kuzey Ağızları örnekleri: bаrğаndа “varınca” (NO. 421-14),


turğаndа “durunca” (NO. 422-15),

h ve x sesleri:
Radloff, Probende “h” sesi için iki harf vardır. İncelediğimiz metinlerde
Arapça ve Farsçadan alınma kelimelerdeki ‫ ه‬ve ‫ ح‬sesleri için h harfini,
hırıltılı, sızıcı ve sedâsız bir arka damak ünsüzünü göstermek için x harfini
kullanmıştır.

Güney ve Kuzey Ağızlarının metinlerinde ‫ ه‬ve ‫ ح‬seslerini karşılayan


h harfinin kullanıldığı örnekler şunlardır.
521

şähär <Frs. şehr “şehir, kent”, här <Frs. her (BS. 24-4), häpsi “Trk.
hepsi” (BS. 36-30), häkim <Arp. hekim (BS. 48-176), hä “evet anlamında
ünlem” (ÖB. 79-58), här (NO. 429-3), hа “ha ünlemi”(NO. 432-95)
x: Hırıltılı, sızıcı ve sedâsız bir arka damak ünsüzüdür. Arapça ve
Farsçadan alınma kelimelerde görülmektedir:

Güney Ağızları örnekleri: xabär < Arp. ħaber, (BS. 22- 46 / BS. 33-
268), xayratçı < Arp ħayr + çı “hayır yapan” (BS.9-11), xismät <Arp. ħidmet
“hizmet” (BS. 62-29), xizmätkâr <Arp. ħidmet + kâr “hizmetkâr” (ÜS. 74-8),
xalq < Arp. ħalk, (ÖB. 79-54), mäyxanä <Frs. mey+ Arp. ħane (Mİ. 184-39),
muxla- < Frs. mıħ + Trk. -la- “mıhlamak, çivilemek” (KA. 143-45)

Kuzey Ağızları örnekleri: aхrättän < Arp. āħiret “ahret” (NO. 452-
3), xabär < Arp. ħaber (NO. 452-3), xizmätkär < Arp. ħidmet +kâr “hizmetkâr”
(NO. 453-22)

Ayrıca q > x değişiminin olduğu kelimelerde x ünsüzü karşımıza


çıkmaktadır, bu durumu ses değişikliklerinde örnekleriyle ele alacağız.

w ünsüzü: Sedâlı, sürekli ve sızıcı bir dudak ünsüzdür.


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda genellikle v>w,
b>w değişmesi sonucu kullanıldığı tespit edilmiştir.

wаr- < bar-, “varmak” (BS. 17-33), tawşan < tawışan < tabışan <
tabışqan, “tavşan” (ÜS. 228-86), wär- < ver- < ber- ET. “vermek” (BS. 23-
75), awuç < avuç, (BS. 31-13), aw < av < ab ET. “av” (KB. 87- 840), wаr <
bar “var” (224-164), äw < ev < eb ET. “ev” (BH. 286-19),

İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda Eski


Türkçede ilk hecenin son sesinde bulunan -g /-ğ ünsüzleri –w’ye döndüğü
görülmüştür:
522

Güney Ağızları örnekleri: awzum “ağzım” (BS. 41-191), saw-


<sağ-, “sağmak” (BS. 41-206), sawluq <sağlıq, “sağlık” (Mİ. 189-84)

Kuzey Ağızları örnekleri: taw-ğa <tağ <taġ ET. “dağ” (BH. 242-
1129), sawluq < sağlıq, “sağlık”, (NO. 462-157), awzuna “ağzına” (NO.
465-17)

Ayrıca bu değişiklik metinlerimizin hem Kuzey hem Güney


Ağızları’nda, Arapça ve Farsçadan geçen kelimelerde de görülmektedir.

Güney Ağızları örnekleri: awaz < Frs. âvâz “ses” (ÜS. 229101)
Kuzey Ağızları örnekleri: waxt < vaķt Arp. “vakit, zaman” (BH. 227,
261),

q ünsüzü: Tonsuz, süreksiz ve art damaktan boğaza kayan bir


ünsüzdür. İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda
kelimenin başında, ortasında ve sonunda bulunduğu ve bütün kalın ünlülerle
kullanıldığı görülmüştür.

Güney Ağızları örnekleri: qız “kız” (BS. 41-193), qara “kara, renk”
(BS. 41-195), qal- “kalmak” (BS. 41-197), qıçqır- “bağır-” (BS. 17-57), qırq
“kırık” (BS. 42-119), aq “ak, beyaz” (BS. 42-220), qorqup “korkarak, korkup”
(BS.3-65), yaqın “yakın” (BS. 18-82), oqu- “okumak” (BS. 18-83)

Kuzey Ağızları örnekleri: qаrnım “karnım”(BH. 247-165), yоqtur


“yoktur” (BH. 246-167), quş “kuş” (BH. 246-173)
523

II. 2.2.2. DUDAK ÜNSÜZLERİ

/ b / ünsüzü: Çift Dudak ünsüzüdür, / p / ünsüzünün tonlusu ve


süreksizidir. İncelediğimiz metinlerin Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelime
başında ve ortasında kullanıldığı tespit edilmiştir:

Güney Ağızları örnekleri: azbar “bahçe” (BS. 18-80), sabah (BS.


18-82), bir (BS. 31-1), bu (BS. 31-1), Baqçısaray “Bahçesaray” (BS. 31-1),
büyük (BS. 31-3), bar- “var-” (KB. 396-703)

Kuzey Ağızları örnekleri:bіkäsі “hanımı, eşi” (BH. 248-184), bоlа


“oluyor” (BH. 248-187), batır “bahadır” (BH. 287-90)

/ m / ünsüzü: Tonlu ve genizden çıkan akıcı bir çift dudak


ünsüzüdür. Kelimenin başında, ortasında ve sonunda kullanılmıştır. / m /
ünsüzü kelime başında genellikle alınma kelimelerde bulunur, Türkçe
kelimelerde ise b > m değişimi sonucunda kelime başında yer alabilir:

Alınma kelimelerde Güney Ağızları örnekleri: misapir < Arp.


musâfir “misafir” (KB. 374-4), malın “malını” (KB. 374-26), märafät <Arp.
ma’rifet “marifet” (KB. 375-42), märdаnä “Frs.mert” (KB. 380-204), xarman-
ğa < Frs. harmen “harmana” (BS.1-14)

Kuzey Ağızları örnekleri: mäyrі < Arp. mehr “Evlenirken erkek


tarafından kadına verilen nikâh bedeli” (BH. 248-205)

Türkçe kelimelerde b>m değişimi sonucunda kelime başında:

Güney Ağızları örnekleri: män “ben” (KB. 381-224 / BH. 244-73),


mindi “bindi” (KB. 376-70), moynuna “boynuna” (KB. 379-167),
524

Kuzey Ağızları örnekleri: mındа “burada” (BH. 245-100)

Türkçe kelimelerde kelime ortasında, sonunda ve olumsuzluk ekinin


başında kullanıldığı örnekler:
Güney Ağızları örnekleri: yaman “kötü” (BS. 31-26), kim (BS. 18-
70), yarım (BS. 23-50), bilmäy “bilmiyor” (BS. 31-7),

Kuzey Ağızları örnekleri: söylämädim “söylemedim” (BH. 247-


179), tаmаm “tamam” (BH. 247-68)

/ p / ünsüzü: Tonsuz ve süreksiz bir çift dudak ünsüzüdür.


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelimenin
başında, ortasında ve sonunda kullanıldığı gibi alınma kelimelerde de
görülmektedir:

Güney Ağızları örnekleri: päk “pek, çok” (BS. 25-31), qapu “kapı”
(BS. 26-70), qapata “kapatıyor” (BS. 28-142), baqıp “bakıp, bakarak” (BS.
28-143), taptım “buldum” (BS.15-184), däp “diye, diyerek” (BS. 30-191),

Kuzey Ağızları örnekleri: pаrmаq “parmak” (BH. 253-136), tutup


“tutarak” (BH. 254-173), tаpmаdı “bulmadı” (BH. 256-457)

Alınma kelimeler: para <Frs. pâre “Devletçe bastırılan, üzerinde


saymaca değeri yazılı kâğıt (BS. 28-138), padişalıq <Frs. pâd+şâh+lık
“padişahlık” (BS. 23-76), pänciräsin <Frs. pencere “penceresini” (BS.15-
181), munasıp <Arp. münasip” (BS.15-180), säbäp <Arp. sebeb “sebep”
(BS. 30-192), paroxotqa “Rus. vapura” (BS. 24-26)

/ w / ünsüzü: yukarda açıklamıştık.


525

II. 2.2.3. DİŞ- DUDAK ÜNSÜZLERİ

/ f / ünsüzü : Tonsuz, sızıcı bir diş-dudak ünsüzüdür. Arapça ve


Farsçadan giren kelimelerin başında, ortasında ve sonunda kullanılır.

Güney Ağızları örnekleri: fukarä <Arp. fukarâ “fukara, fakirler,


yoksullar” (BS. 22-38), fayda <Arp. fâide “fayda, yarar” (BS. 52-293), Firäñgі
“Frenk” (ÖB. 67-3), fil <Arp. fîl “fil” (ÖB. 71-54), tarafında <Arp. taraf
“tarafından” (İS. 92-40), zaft <Arp. zabt “zapt, sıkı tutma” (İS. 92-49), wäfat
<Arp. vefât (İS. 92-52), zülfükâr <Arp. zülfekâr “Hz. Muhammed’in Hz. Ali’ye
hediye ettiği ucu çatallı kılıç” (İS. 93-63), äfändi <Yun. efendi ”efendi” (İS. 93-
85), säfär <Arp. sefer, yolculuk” (İS. 94-91), harf <Arp. harf “harf” (İS. 97-
27), laf <Frs. lâf (İS. 107-73), täläf <Arp. telef “yok olma” (İS. 119-55),

Kuzey Ağızları örnekleri: mısаfіr <Arp. musâfir “misafir” (BH. 274-


984), tаrаf <Arp taraf” (NO. 445-23), äfändі Yun. efendi ”efendi” (NO. 445-
27)

/ v / ünsüzü : Tonlu, sızıcı bir diş-dudak ünsüzüdür. Türkçe kökenli


kelimelerin başında bulunmayan / v / ünsüzü, b > v değişimi ile kelime
başında kullanılmıştır:

vardı < bar- “vardı, ulaştı” (BS. 31-11), värdi < ber- “verdi” (KA. 144-
70)
/ v / ünsüzü, İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney
Ağızları’nda Arapça ve Farçadan alınma kelimelerde, kelime başında ve
ortasında kullanılmıştır:

Güney Ağızları örnekleri: vaquf <Arp. vaķf “bir malı veya mülkü
satılmamak kaydıyla bir hayır işine bağışlama” (KA. 127-161), vaxtındа
526

<Arp.vaķt “vaktinde” (KA.106-78), väziri <Arp. vezir “veziri” (KA. 133-4),


vilаyätinä <Arp vilâyât “iline, vilayetine” (KA. 151-297), çuval-ğa <Frs. çüvâl
“çuvala” (KA. 157-43), cevab-ım <Arp. cevâb “cevabım” (Mİ. 159-18)

Kuzey Ağızları örnekleri: pälvanlаr <Frs. pehlevân “pehlivanlar”


(BH. 257-482), cıvаn <Frs. cevân “yakışıklı genç erkek veya kadın” (BS.
272-917), qırаdıvоy <Rus. “prens” (BH. 284-1284)

II. 2.2.4. DİŞ ÜNSÜZLERİ

/ d / ünsüzü : Süreksiz bir diş-diş eti ünsüzüdür. Kelimenin başında


ve ortasıında kullanıldığı tespit edilmiştir

Güney Ağızları örnekleri: dädi (BS. 31-13), dağı “daha” (BS. 17-
34), däli “deli” (BS. 17-52), Üçkündür “pancar” (BS. 31-1), şindi “şimdi” (BS.
31-14), doğan “doğan” (BS. 19-164), däwlät <Arp. devlet (BS. 27-91), zіyadа
<Arp. “fazla, çok” (BS. 18-76), qadar <Arp. kadar (BS. 31-19), äfändi <Yun.
“efendi” (BS. 19-91),

Kuzey Ağızları örnekleri: dädіlär “dediler” (BH. 285-9), dоlаşıp


(BH. 286-43), dönüp (BH. 286-47), gändi “kendi” (BH. 287-77)

/ d / ünsüzü Türkçe kelimelerin sonunda kullanılmaz. Alınma


kelimelerin sonunda bir kelimede kullanıldığı tespit edilen / d / ünsüzü diğer
alınma kelimelerde tonsuzlaşarak / t / olmuştur:

Örnekler: mädät < Arp. meded “imdat, yardım” (Mİ. 162-101),


527

/ s / ünsüzü : Tonsuz ve sızıcı bir diş-diş eti ünsüzüdür.


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelime
başında, ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir.

Güney Ağızları örnekleri: sor- “sormak” (BS. 31-7), sözlärni


“sözlerini” (BS. 31-19), sоñ “son” (BS. 17-41), qaynanasına “kaynanasına”
(BS. 31-11), aytsın “söylesin” (BS. 31-26), bostanı “bostanı” (BS. 21-5), säs
“ses” (BS. 29-178),

Kuzey Ağızları örnekleri: kästіñ “kestin” (BH. 276-59), söylä-


“söyle-” (BH. 287-68), su “su” (BH. 287-82), mısаpіr “misafir” (BH. 294-296)

/ s / sesi bazı kelimelerin sonlarında ve –maz geniş zaman


olumsuzluk ekinde, -sız, isimden isim yapma ekinde –z > -s değişikliği ile
karşımıza çıkmaktadır:

Kelime sonlarında: xаrpus <Frs. ħarbüz “karpuz” (BS. 21-5), yüs


“yüz” (BS. 21-25), düm düs “dümdüz” (BS. 34-280) qıs “kız” (BS. 50-232),
(ÖB. 79-52), gürs < Frs. gürz “gürz” (İS. 91-13), bis “biz” (İS. 98-50)
xoros <Frs. ħorûs “horoz” kelimesinde aslî şeklini korumuştur.

–maz geniş zaman olumsuzluk ekinde: dut-mаs < tutmaz (49-21),


tаp-mаs < tapmaz “bulmaz” (281-108), oturmаs < oturmaz “oturmaz” (BH.
263-674)

-sız isimden isim yapma ekinde: хоnaхsıs äw “konaksız ev” (ÖB.


90-8),

/ t / ünsüzü: Tonsuz, süreksiz bir diş-diş eti ünsüzüdür.


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelime
başında, ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir:
528

Güney Ağızları örnekleri: tuz “tuz” (BS. 31-6), unutacaq


“unutacak” (BS.1-16),

Kuzey Ağızları örnekleri: tutаlаr (BH. 250-245), atalıq “atabey”


(BH. 250-269), tаptıq “bulduk” (BH. 251-276)

İstila bölgesindeki metinlerde: üş-tü “indi” (İS. 98-51), tur-up


“ayağa kalk-, yönel-” (İS. 98-58), tapmadı “bulmadı” (İS. 98-59), kitabın
“kitabını” (İS. 97-14), otun “odun” (İS. 98-31), ustağa “ustaya” (İS. 97-27),
zänaаt “zanaat” (İS. 98-29), sa’at “saat” (İS. 97-18), xayt- “dön-” (İS. 97-20),
sat- “sat- ”(İS. 98-31),

/ z / ünsüzü: Tonlu, sızıcı bir diş-diş eti ünsüzüdür. Bu ünsüzün


metinlerimizde alınma kelimelerin dışında, kelime başında bulunmadığı,
Türkçe kelimelerin içinde ve sonunda bulunduğu tespit edilmiştir:

Örnekler: zänaаt “Arp. ŝinā ‘at- beceri ve ustalık gerektiren iş”, İS.
98-29), zümranqa < Frs. Arp. sįmurg-i ‘ anķa “Zümrüdüanka, masallarda
geçen ve gerçekte var olmayan büyük kuş, Anka” (İS. 111-42), zarar (Arp.
İS. 113-29), zaman <Arp. zamân (KA. 122-1), äzаn < Arp. ezân (BS. 18-83),
qazan “kazan” (BS. 31-13), azbarında “bahçesinde” (BS. 18-80), tuz (BS.
31-6), yaz künü ( BS.1-18), biz (BS. 31-23), söz (BS. 17-42)

II. 2.4. DİŞ-DAMAK ÜNSÜZLERİ

/ c / ünsüzü: Süreksiz bir diş eti-ön amak ünsüzüdür. Türkçe


kökenli kelimelerin başında y- > c- değişimi sonucunda kullanıldığı, kelime
ortasında nâdiren, kelime sonlarında ise kullanılmadığı tespit edilmiştir. Bu
ünsüzün genellikle alınma kelimelerde ve daha çok kelime başında
kullanıldığı görülmüştür.
529

Alınma kelimelerde: cäämіgä <Arp. cami+ Trk. gä “camiye” (BS.


20-136), cäbindän <Arp. ceyb “cebinden” (BS. 25-33), cümläsinі “Arp.
hepsini” (BS. 43-26), can çäkiş- “Arp. can çekişmek” (BS. 45-91), cäwap
<Arp. cevâb “cevap” (BS. 51-267), päncäräyä <Frs. pencere (BS. 51-253),
mücdäsіnä <Frs. müjdesine (BS. 52-300), cäänäm < Arp. cehennem (NO.
453-19)

Türkçe kökenli kelimelerin başında y- > c- değişimi olan


kelimeler: ciiğan < yıgan “toplayan” (ÖB. 81-1), cibärgän < yibergen
“gönderen” ÖB. 81-13), cazdılar < yazdılar (İS. 108-113), cіbärgän <
yibergen “gönderen” (NO. 441-59), curtqа < yurt-qa “yurda” (NO. 453-4)
Canıbäk “şahıs ismi” (NO. 445-1),

Türkçe kökenli kelimelerin ortasında: qoca “koca, eş” (BS. 19-


101), sıcaq “sıcak” (BS. 30-183), bäcärdim becerdim” (BS. 51-264), käcä
“gece” (BS. 52-301), gäcä “gece” (NO. 460-104)

/ ç / ünsüzü: Tonsuz, süreksiz bir diş eti- ön damak ünsüzüdür.


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelime
başında, ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir:

Güney Ağızları örnekleri: çıqtı “çıktı” (BS. 31-16), çoq “çok” (BS.
25-55), çüft “çift, Frs.”(BS. 28-134), çäk- “çekmek” (BS. 30-208), açuwlandı
“kızdı” (BS. 31-227), üçün “için” (BS. 34-293), һäç “hiç” (BS. 31-230), üç
(BS. 31-225),

Kuzey Ağızları örnekleri: іçіndä “içinde” (NO. 457-4), üç “üç” (NO.


465-6), nä üçün “ne için” (NO. 465-14), çığаrdı “çıkardı” (NO. 469-68),
qаçаyıq “kaçalım” (NO. 473-201)
530

/ j / ünsüzü: Süreksiz bir diş eti- ön damak ünsüzüdür. İncelediğimiz


metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda sadece üç kelimede, kelime
ortasında geçtiği tespit edilmiştir.
ajdaha “ejderha” (BS. 45-74), qınjal (.. NO. 486-15), Şıjıwаtnıñ “bir
yer adı” (NO. 469-84)

/ ş / ünsüzü: Sızıcı, tonsuz bir diş eti-ön daamak ünsüzüdür.


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelime
başında, ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir:

Güney Ağızları örnekleri: şii “şey” (BS. 18-84), şindi (BS. 31-14),
pişir- (BS. 31-4), äşіtіp (BS. “işiterek” 1-21), bäş “beş” (BS.1-23), aş “yemek”
BS. 31-4), qoş “kuş” (BS. 31-13), yaş “genç” (BS. 31-1)

Kuzey Ağızları örnekleri: äşіttі “işitti” (NO. 434-183), şu “şu” (NO.


435-190), quş “kuş” (NO. 431-189)

/ n / ünsüzü: Genizden çıkan akıcı, tonsuz bir diş-diş eti ünsüzüdür.


İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda kelime
başında, ortasında ve sonunda kullanıldığı tespit edilmiştir:

Güney Ağızları örnekleri: nä “ne” (BS. 31-8), unutacaq “unutacak”


(BS. 31-16), yänä “yine” (BS. 17-45), qazan “kazan” (BS. 31-3), bügün
“bugün” (BS. 31-4), xatın < qatun “hatun, eş” (BS. 31-4),

Kuzey Ağızları örnekleri: kün “gün” (NO. 431-88), nä “ne” (NO.


432-111), qоyan “tavşan” (NO.405-142)

/ l / ünsüzü: Sürekli ve tonlu bir diş diş eti ünsüzüdür. İncelediğimiz


metinlerde alınma ve yansıma kelimelerin dışında, kelime başında
kullanılmadığı tespit edilmiştir. Bu ünsüzün Türkçe kökenli kelimelerde,
531

kelime ortasında ve sonunda kalın ünlülerin yanında orta damakta teşekkül


ettiği görülmüştür:

Türkçe kökenli kelimelerde: altı “sayı” (BS.1-24), ölük “ölü” (BS.


17-35), bіlmäy “bilmiyor” (BS. 31-7), ol “işaret sıfatı o” (BS. 31-14), yolğa
“yola” (BS. 31-16), oğlan “oğlan” (ÖB. 82-43),

Alınma kelimelerde: laflarımnı < Frs. lâf “laflarımı” (BS. 21-11),


lаyıq < Arp. lâyık “yakışan, yaraşır” (NO. 448-120), lаf < Frs. lâf “lakırdı, söz”
(KÖ. 502-16), loqumu <Arp. lâtilokum “lokumu” (BS. 55-43), mulla <Arp.
molla” (ÖB. 83-24)

/ r / ünsüzü: Tonlu, titrek, akıcı bir diş-diş eti ünsüzüdür.


İncelediğimiz metinlerde Türkçe kökenli kelimelerin başında kullanılmadığı,
kelimelerin ortasında ve sonunda yer aldığı tespit edilmiştir. Alınma
kelimelerde ise kelime başına ve ortasında kullanıldığı görülmüştür:

Alınma kelimelerde: räämät “Arp. raħmet” (BS. 17-44), razı <Arp


râzî. “rıza gösteren, boyun eğen” (BS. 20-135), xarmanğa < Frs. ħirmen
“harmana” (BS. 31-19)

Türkçe kökenli kelimelerde: küräk “kürek” (BS. 26-71), arqasına


“arkasına” (KA. 130-40), qursağı “midesi” (KA. 130-45), yär “yer” (KA. 142-
18), cibär- “göndermek” (KA. 142-16)

II. 2.2.5. ÖN DAMAK ÜNSÜZLERİ

/ g / ünsüzü: Süreksiz, tonlu bir ön damak ünsüzüdür. İncelediğimiz


metinlerde Türkçe kelimelerin başında ve içinde k > g değişimi sonucunda
kullanıldığı, ince ünlülerle bir arada bulunduğu, kelime sonunda yer almadığı
532

ve alınma kelimelerde de kelime başında kullanıldığı tespit edilmiştir. Bu


ünsüzün ek başında işlek olarak kullanıldığı da görülmektedir.

Örnekler: gänä “yine” (BS. 20-13), gibi < kibi “gibi” (BS. 24-7), gändi
< kendi “kendi” (BS. 24-12), güzäl “güzel” (BS. 39-134), gäcä < keçe “gece”
(BS. 62-33), töşägimdä “döşeğimde, yatağımda” (BS. 62-34), gözüm
<közüm “gözüm” (BS. 65-22), ägär “eyer” (ÖB. 70-15), bägänіrmіsіn
“beğenir misin?” (ÖB. 71-42),

Ek başında: bіz-gä “bize” (BS. 31-26), kätir-gän “getiren” (BS. 17-


37), käl-gändä “gelince” (BS. 18-61),

Alınma kelimelerde: günäһkär <Frs. günâhkâr (BS. 24-13), gürs


<Frs. gürz “gürz” (İS. 91-13), gül <Frs.gül (KA. 136-64)

/ k / ünsüzü: Tonsuz ve süreksiz bir ön damak ünsüzüdür.


Metinlerimizde kelime başında, ortasında ve sonunda ince ünlülerle
kullanıldığı tespit edilmiştir:

Örnekler: kiçik “küçük” (BS. 31-14), kälä “geliyor” (BS. 31-17), yaz
künü “yaz günü” (BS. 31-18), öpkäläp “sinirlenerek” (BS. 17-22), bäräkätli
“bereketli” (BS. 17-30), tüfäk “tüfek” (BS. 18-59), kötäk “dayak, sopa” (BS.
18-88)

/ y / ünsüzü: Akıcı, tonlu bir diş eti-ön damak ünsüzüdür.


Metinlerimizde kelime başında, ortasında ve sonunda ince ünlülerle
kullanıldığı tespit edilmiştir:

Örnekler: yaş “genç” (BS. 31-1), yolda “yolda” (BS. 17-34), yöyüldü
“kayboldu” (Mİ. 178-51), büyük (BS. 31-3), ayt- “söyle-” (BS. 17-31), däy-ki
“diyor ki (BS. 31-4), üyümä “evime” (BS. 18-73).
533

II. 2.2.6. ARKA DAMAK ÜNSÜZLERİ


x, ğ, q ünsüzleri için “farklı ünsüzler” maddesine bakınız.

II. 2.2.7. GIRTLAK ÜNSÜZLERİ


/ h / ünsüzü için “farklı ünsüzler” maddesine bakınız.

II. 2.3. SES UYUMLARI

II. 2.3.1. Ünlü Uyumu

II. 2.3.1.1. Kalınlık-incelik Uyumu

Kalınlık incelik uyumu bir kelimedeki ünlülerin kalınlık-incelik


bakımından birbirine uygun olmasıdır. Basit veya eklerle türetilmiş olan
Türkçe kelimelerde, ilk hecede bulunan ünlü kalın ise onu takip eden ünlüler
de kalın; ünlü ince ise onu takip eden ünlüler de ince olur.

İncelediğimiz metinlerde bazı istisnaların dışında kalınlık-incelik


uyumu oldukça kuvvetlidir. Ancak Türkçe kökenli kelimelerden oluşan
birleşik kelimelerde ve alınma kelimelerde bu uyumun bozulduğu görülür. Bu
uyumun Türkiye Türkçesinde de çok kuvvetli olarak hâkim olduğu
görülmektedir. Türkiye Türkçesinde uyum dışında kalan istisnaları çok azdır
ve sebepleri sonradan ortaya çıkmıştır.

Örnek: anne < çocuk dilinde ana kelimesinin bozulmuş şekli


inanmak < ınanmaķ
hangi < ķanġı
hani < ķanı
534

dahi < daħı < daķı < taķı

Bu istisnaların dışında Türkçede kullanılan ve vokalleri arasında


böyle bir uyum olmayan her kelime yabancıdır.

Kırım Tatar edebî dilinde de bu uyum Türkçe kökenli kelimelerde


oldukça sağlam bir yapı oluşturmaktadır, ancak Türkçe kökenli kelimelerden
oluşan birleşik kelimelerde ve alınma kelimelede uyumun bozulduğu görülür.

İncelediğimiz metinlerde bazı istisnaların dışında kalınlık-incelik


uyumu oldukça kuvvetlidir. Ancak Türkçe kökenli kelimelerden oluşan
birleşik kelimelerde ve alınma kelimelerde bu uyumun bozulduğu görülür.

Kalın ünlülerle ilgili örnekler: aytamız “söylüyoruz” (BS. 31-25),


bardır “vardır” (BS. 31-2), ayrılam “ayrılıyorum” (BS. 20-131), аlаmаğandan
sоñ, “alamadıktan sonra” (BS. 22-37), ınanma “inanma” (ÖB. 89-12), mında
“burada” (BS. 31-22), çığar “çıkar” (BS. 31-26), qıçqır “emir kipinde bağır,
seslen” (BS. 17-57), olduqlаrınıñ “olduklarının” (BS. 33-268), olursa (BS. 34-
276), oğlanğa “oğlana” (BS. 38-103), qolunda “elinde” (BS. 18-59), unutacaq
“unutacak” (BS. 31-16), quşana “kuşanıyor” (BS. 19-95)

İnce ünlülerle ilgili örnekler: äwinä “evine” (BS. 22-50), ägbäsіn


“heybesini” (BS. 25-59), käläcäk “gelecek” (BS. 18-109), kälgänsіn
“gelensin” (BS. 20-132), ilän “ile” (BS. 33-264), istäsäñ “istersen” (BS. 35-
25), içärisіnä “içerisine” (BS. 43-29), üstünä “üstüne” (BS. 44-48), üzärsinmi
“koparır mısın?” (BS. 46-119), üçün “için” (BS. 47-131), büyüdü (BS. 43-5),
küçlü “güçlü” (BS. 43-25), tübünü “dibini” (BS. 44-42), ölük “ölü” (BS. 17-35),
ötmäk “ekmek” (BS. 19-101), sözlärnі “sözlerini” (BS. 31-19), kötäklädilär
“dövdüler” (BS. 17-28)
535

İncelediğimiz metinlerde Arapça ve Farsçadan giren kelimelerin bir


kısmının kalınlık incelik uyumuna girdiği, bir kısmının ise kalınlık incelik
uyumuna uymadığı tespit edilmiştir.

Uyuma giren alınma kelimeler: ışqаt ättirdi “Arp. şikayet ettirdi”


(ÖB. 70-22), ınqar “Arp. inkâr” (ÖB. 83-7), ılac “Arp. ilâç” (KA. 138-150),
ımlаğımı yäp “Arp. Emlâk, mülkün çoğulu, emlâkımı yiyerek” (Mİ. 183-21),
määbät “Arp. muhabbet” (NO. 486-25), callat < Arp. cellâd “insanı kesen
kimse” (NO. 445-14), därbіş <Frs. derviş (NO. 445-15), kіzmät “hizmet” (NO.
442-97)

Uyuma girmeyen alınma kelimelere örnekler: qаawä <Arp. ķahve


(BS. 19-90), fuqаrä <Arp. fukarâ “fukara,fakirler, yoksullar” (BS. 22-49),
padişa <Frs. padişah (BS. 40-170), asrätnі <Arp. hasret (BS. 42-219),
mäydanğa <Arp. meydân “meydana” (İS. 103-156), xiyаmät <Arp. kıyâmet
(İS. 99-79), därman <Frs. dermân “ilaç, çare” (İS. 97-9), zänaаt “Arp. śinā
‘at- beceri ve ustalık gerektiren iş” (İS. 98-29), mübаräk “Arp. bereketli” (NO.
485-3), ruхsät <Arp. ruhsat “izin” (NO. 445-12), іdahası <Arp. iddiâ’ “iddiası”
(NO. 443-122), іsаbı <Arp. hesab “hesabı” (NO. 439-29),

Uyuma giren Türkçe birleşik kelimeler: bätіnän <bätі+minän,


yüzü ile (NO. 484-9), büyärdän “bu yerden” (NO. 480-9), qаzday < qaz+teg,
“kaz gibi” (NO. 478-325), Bаqçı-Sаrаyıñ “Bahçesaray’ın” (NO. 478-320),
bügün < bu gün (NO. 506-79)

Uyuma girmeyenlere örnekler: kälip-yаtır (gelir, 2-35)

Alınma Birleşik Kelimeler: Uyuma girmeyenlere örnekler:


mäyxanä <Frs. mey+ħâne “meyhane” (Mİ. 184-40), padişa <Frs. pâd + şâh
“padişah” (BS. 40-170)
536

II. 2.3.1.2. Düzlük-Yuvarlaklık Uyumu


Türkçe kelimelerin ilk hecelerindeki ünlülerin düz ve yuvarlak
oluşlarına göre, onu takip eden hecelerdeki ünlülerin, kelimenin ilk hecesi
düz ise düz (a,e,ı,i), yuvarlak ünlülü (u,ü,o,ö) ise dar yuvarlak (u,ü) veya
geniş düz (a,e) olarak gelmesi kuralıdır.

Bugünkü Türkiye Türkçesinde bu uyum kuvvetli bir şekilde kendini


hissettirmektedir. Vokal uyumunda sonra gelen önce gelene tâbi olduğu için
düzlük-yuvarlaklık uyumunda kelime köklerinde sonraki hecelerin durumunu
ilk hecenin vokali tayin eder. Köklerle eklerin birleşmesinde ise ekin vokalini
tayin eden vokal, kökün son hecesindeki vokaldir. Bu sebeple Türkiye
Türkçesinde bazı eklerin dört şekli vardır.

Düzlük-yuvarlaklık uyumu Kırım Tatar edebî dilinde farklılık


göstermektedir. Kırım Tatar Türkçesinde düzlük-yuvarlaklık uyumu kelimenin
ilk hecesinde uygulanmaktadır. Bazı istisna durumlarda ikinci heceden sonra
yuvarlak ünlü yer almaz. Bugün Kırım Türkçesinde, kelimenin ilk hecesinde
bulunan yuvarlak ünlüden sonra ikinci hecede dar- yuvarlak veya düz-geniş
ünlü; kelimenin ilk hecesinde bulunan düz ünlüden sonra ikinci hecede düz
ünlü; üçüncü heceden sonra ise daima düz ünlü yer almaktadır.
a → a, ı o → a, u / a, ı
e → e, i ö → e, ü / e, i
ı → ı, a u → a, u / a, ı
i → i, e ü →e, ü / e, i
Örnekler: taypınmaq “yoldan çıkmak”, kelinçek “gelin”, eşitilmek
“işitilmek”, şırnıqlı “gösterişli, sevimli”, qısqartılmaq “kısaltılmak”, yiberilmek
“gönderilmek”, qoşumtı “ilâve”, somurdanmaq “söylenmek, homurdanmak”,
köbelek “kelebek”, cönemek “yönelmek”, turmuş “hayat”, qurğaqlıq
“kuraklık”, tüssüz “renksiz”, yüzümci “üzümcü”
537

Arapça ve Farsçadan alınma kelimelerde dudak uyumu yoktur,


Kırım Tatar edebî dilinde ses değişiklikleri neticesinde uyuma dahil
edilmişledir.
Örnekler: qarpız <Frs. ħarbüz “karpuz”, mümkün <Arp. mumkin
“mümkün”

Ancak Arapça ve Farsçadan Kırım Türkçesine giren pek çok kelime


ise uyum dışında kalmıştır.

Örnekler: mevlüt <Arp. mevlit “mevlit”, telüke <Arp. tehluke


“tehlike”, mayğuş < Frs. mey-ħōş “mayhoş”

İncelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem Güney Ağızları’nda düzlük-


yuvarlaklık uyumunun görüldüğü ancak istisnaî durumların da söz konusu
olduğu tespit edilmiştir.

Güney Ağızları örnekleri: äwlänä “evlenir” (BS. 31-2), pіşіräcäk


“pişirecek” (BS. 31-5), xаtını “hatunu” (BS. 31-7), qоyаyım “koyayım” (BS.1-
10), unutacaq “unutacak” (BS. 31-16), kötäklädilär “dövdüler” (BS. 17-41),
közlärіmі “gözlerimi” (BS. 51-265), öldürdüm (BS. 52-294), öptürmäm
“öptürmem” (BS. 54-19), аrtından “ardından” (BS. 52-24), kirärmіz “gireriz”
(BS. 57-36), tübündän “dibinden” (BS. 59-136),

Kuzey Ağızları örnekleri: bіngän “binmiş” (NO. 438-16), bärіrmän


(NO. 442-90), bärmäsäñizdä “vermeseniz de” (NO. 442-103), köstärgän
“gösteren, göstermiş” (NO. 445-5), yärlärinä “yerlerine” (NO. 445-16),
ortаsındа “ortasında” (NO. 446-38), bіlmägänsin “bilmemişsin, bilmeyensin”
(NO. 447-62), künlärnіñ “günlerin” (NO. 448-101), yatqаnımdа “yattığımda”
(NO. 448-117), tаpmаdılаr “bulmadılar” (NO. 454-27)
538

Düzlük-yuvarlaklık uyumuna girmeyen kelimelere örnekler:


qapu “kapı” (Mİ. 183-24), sawluqlаştı “vedalaştı” (Mİ. 189-85),
хаrawullаrı “muhafızları” (Mİ. 191-144), çаmur “çamur” (BL. 201-206),
awdurursä “değiştirirse” (BL. 205-285), sawtunu “silahını” (BL. 206-313),
yаpuştu “yapıştı” (BL. 206-331), аwuçuñ “senin avcun” (BL. 207-345),
atışmu “atışmak mı” (BL. 220-761), cawçu “görücü” (ÜS. 226-25), näçün
(BS. 35-23), säwündü (BS. 51-276), qаwuştursun (BS. 52-279), yawluq
“mendil” (KÖ. 495-85), tuuğan “doğan” (NO. 492-16), özünö “kendini” (NO.
487-40), аruu “güzel” (NO. 475-241),

II..2.3.1.3. Alınma Kelimelerde Düzlük-Yuvarlaklık Uyumu


İncelediğimiz metinlerde Arapça ve Farsçadan alınma kelimelerin
düzlük-yuvarlaklık uyumunun olduğu, ancak bazı kelimelerin bu uyumun
dışında kaldığı tespit edilmiştir.
Arapça
cäämіgä < Arp. cāmi’ “camiye” (BS. 20-136)
fuqаrä < Arp. fuķarā “fukara, fakir” (BS. 23-68),
aqiibät < Arp. ‘āķibet “akibet, son, sonuç” (BS. 23-80),
musаfır < Arp. musafir “misafir” (BS. 25-31),
möölät < Arp. muhlet “mühlet” (KÖ. 506-62),
däldal < Arp. dellâl “tellâl” (KÖ. 504-27),
іsаbı < Arp. ħisābı “hesabı” (NO. 439-29),
tüqân <Arp. dukkān “dükkân” (KÖ. 498-170),
qаawä < Arp. ķahve “kahve” (BS. 19-90),
іdahası < Arp. iddiâ' “haklı, haksız bir hükümde ayak direme, inat”
(NO. 443-122)
asrätnі < Arp. ĥasret, “hasretini” (BS. 42-219)
mäydanğa < Arp. meydân “meydana” (İS. 103-156)
xiyаmät < Arp. ķıyâmet (İS. 99-79),
ruхsät < Arp. ruhsat “izin, müsade” (NO. 445-12)
zänaаt < Arp. ŝinā ‘at “beceri ve ustalık gerektiren iş” (İS. 98-29)
539

mübаräk < Arp. mübārek “bereketli” (NO. 485-3),


zіyadа <Arp. ziyâde “çok, daha çok, fazla” (BS. 18-76)

Farsça
cadu < Frs. câdû “cadı” (ÜS. 229282)
xаrmаn < Frs. ħirmen “harman” (BS. 31-21),
günäһkär < Frs. gunāhkār “günahkâr” (BS. 24-13),
padişa < Frs. pâdşâh “ padişah, hükümdar”, (BS. 40-170),
xiiyar < Frs. ħihār “kabakgillerden uzun ve iri meyveli, bir yıllık otsu
bir bitki” (BS. 21-17),
хаrpus < Frs. ħarbüz “kavun, karpuz” (BS. 21-5)
därman < Frs. dermân “ilâç, çâre, kuvvet, güç” (İS. 97-9)

Yunanaca
äfändi <Yun. efe'ndi “eğitim görmüş kişi için özel adlardan sonra
kullanılan unvan” (BS. 18-82)

Düzlük-yuvarlaklık uyumuna girmeyen kelimelere örnekler:


qаlоştа (Frz. deri ayakkabı, 325-5), yäһüdünüñ (Arp. yehūdi, 323-
13), mantuq (maktık, Arp. 345-50), çаsоvoy (... , 320-45) pаpuş < Frs. pâpûş
“ayakkabı, pabuç” (BS. 19-113), sanduq < Arp. ŝandūķ “sandık” (ÜS. 227-
55),

II. 2.3.2. Ünlü-Ünsüz Uyumu

İncelediğimiz metinlerde ünlü-ünsüz uyumu alınma kelimelerin


dışında kuvvetlidir. Art damak ünsüzleri olan / ğ /, / x /, / q / ünsüzleri ile
gırtlak / h / ünzüsü, art damak / ñ / ünsüzü ve kalın / l / ünsüzünün mevcut
olduğu kelimelerde kalın ünlüler kullanılır.
540

Örnekler: qоrqqan “korkan” (BS. 19-113), qаzаn “kazan” (BS. 31-3),


хаrpus < Frs. ħarbüz “kavun, karpuz” (BS. 21-5), pıçаğım (BS. 21-7), аñа
“ona” (BS. 22-44), xayratıñız < Arp ħayr “hayrınız, yardımınız” (BS. 24-14),
аltın (BS. 24-9), olduñ “oldun” (BS. 24-8), tırnağıñаca “tırnağına kadar” (BS.
28-124)

Ancak art damak ünsüzleri olan / x /, / q / ünsüzleri ile gırtlak / h /


ünzüsü alınma kelimelerde ince ünlüleri de alabilir.

Örnekler: хіzmät < Arp. ħidmet “görev, iş” (BS. 20-133), хiiyar < Frs.
ħihār “kabakgillerden uzun ve iri meyveli, bir yıllık otsu bir bitki” (BS. 21-17),
aqiibät < Arp. Ǿāķibet “akibet, son, sonuç” (BS. 23-80), günäһkär < Frs.
gunāhkār “günahkâr” (BS. 24-13)

Ön damak ünsüzleri olan / g /, / k / ünsüzleri ile ön damak / ñ /


ünsüzü ve ince / l / ünsüzünün bulunduğu kelimelerde de daima ince ünlüler
bulunur.
Örnekler: yіgіt “yiğit, kahraman” (BS. 27-110), minarägä <Arp.
menâre “minareye” (BS. 27-120), kälip “gelerek” (BS. 28-129), sіzіñ “sizin”
(BS. 29-155), ätmägіñіznіñ “etmenizin” (BS. 29-162), köñlüm “gönlüm” (BS.
30-205)

II. 2.3.3. Ünsüz Uyumu


İncelediğimiz metinlerde sonu “f, s, t, k, ç, ş, h, p” ünsüzleriyle biten
kelimeler sedasız ünsüzlerle başlayan ekler alır.

Bulunma Hâli Eki /-da, -dä, -ta, -tä / Bulunan Kelimelerde


Örnekler: bаştaqı “baştaki” (KA. 150-126), Özän-bаştа “Özenbaş’ta”
(ÖB. 68-1), vахıttа < Arp. vaķt “vakitte” (ÖB. 70-1), mağripta < Arp. maġrib
541

“batıda” (ÖB. 86-13), qırqta “kırkta” (KE. 273-958), quwattа < Arp. ķuvvet
“ķuvvette” (BH. 273-958), käldіktä “gelince” (BH. 301-25), köktä “gökte” (KE.
310-10), wäläyättä < Arp. vilāyet “vilayette” (KB. 336-43), cänättä < Arp.
cennet “cennette” (ÖB. 81-16)

Ayrılma Hâli Eki /-dan, -dän, -tan, -tän / Bulunan Kelimelerde


Örnekler: olduqtаn sоñ “okuduktan sonra” (Mİ. 187-19), kätіştän
“gidişten” (KB. 361-227), yigittän “yiğitten” (KB. 369-9), yätmästän
“yetmezden” (KB. 396-696) aхrättän “ahiretten” (NO. 452-3), säbäptän
“sebepten” (BS. 51-266),

Yönelme Hâli Eki /-ğa,- gä, -qa, kä/ Bulunan Kelimelerde


Örnekler: оçаqqa “ocağa” (BS. 19-98), yaşqa “yaşa, gence” (ÖB.
76-66), sandıqqa “sandığa” (KA. 137-34), ölükkä “ölüye” (BS. 17-35),
aхrätkä “ahirete” (BS. 35-194), аtäşkä “ateşe” (BS. 39-146), sütkä “süte”
(BS. 41-209),

Fiilden Fiil Yapma Eki /-dır, -dir, -tır, -tir/ Bulunan Kelimelerde
Örnekler: yıqtırmаdıq “yıktıramadık” (BS. 21-26), yaptırayım (BS.
34-277), saqtırmаm “sıktırmam” (BS. 54-20), köräştirdi “güreştirdi” (ÖB. 68-
22), ättirdi “ettirdi” (ÖB. 70-22), ärіştirgän “eriştiren, yetiştiren” (ÖB. 78-17)

Sıfat Fiil Eki /-ğan, gän, -qan, -kän/ Bulunan Kelimelerde


Örnekler: çıqqan “çıkan” (BS. 27-120), yаpışqan “yapışan” (KA.
122-14), аrtqannın “artanın” (KA. 146-51), ätkän “eden”(BH. 254-370),
yäkkän “çeken” BH. 255-412)

Zarf Fiil Eki /-ğanda, gändä, -qanda, -kändä/ Bulunan


Kelimelerde
Örnekler: bіşkändä “pişince” (BS. 255-416), іçkändä “içince” (BH.
255-417), tüşkändä “düşünce” (BH. 256-450)
542

Görülen Geçmiş Zaman Eki /-dı,-di,-tı,-ti / Bulunan Kelimelerde


Örnekler: çıqtı “ çıktı” (BS. 31-16), bastı “ bastı” (BS. 17-38), tаptı
“buldu” (BS. 19-90), qаçtı “kaçtı” (BS. 19-113), kätti “gitti” (BS. 62-38), ätti
“etti” (İS. 108-110), tüştü “indi” (İS. 113-20), tuttu “tutu” (BS. 45-83)

Öğrenilen Geçmiş Zaman Eki /-ğan, gän, -qan, -kän / Bulunan


Kelimelerde
Örnekler: dоlаşqan “dolaşmış” (BH. 301-24), bаqqan “bakmış” (KE.
308-50), аtqan “atmış” (BH. 308-52), çıqqаndır “çıkmıştır” (KB. 339-113),
tüşkän “düşmüş” (DE. 419-80), ätkänlär “etmişler” (NO. 425-4), kätkänlär
“gitmişler” NO. 425-8)

II. 2.3.4. SES HÂDISELERI

II. 2.3.4.1. Ünlü Değişmeleri

II. 2.3.4.1.1. Kalın Ünlülerin İncelmesi

II. 2.3.4.1.1.1. a > ä

Bu ses değişikliği incelediğimiz metinlerde hem Türkçe hem de


alınma kelimelerde görülmektedir.

Güney Ağızları örnekleri: räämät <Arp. rahmet ‫ح‬, “rahmet” (BS.


17-44), fuqаrä <Arp. fukarâ “fukara, fakirler, yoksullar” (BS. 22-38), günäһkär
<Frs. gunahkâr “günahkâr” (BS. 24-13),

Kuzey Ağızları örnekleri: ändi < ET. amtı “şimdi” (KÖ. 502-37),
cäämiі <Arp. câmiǾ “camii” (KÖ. 493-14), аdаmlärdi <Arp. âdem
543

“adamlarını, insanlarını” (NO. 489-100), ruхsät <Arp. ruhsat “izin, müsade”


(NO. 486-9),

II. 2.3.4.1.1.2. ı > i

Örnekler: xiyаmät <Arp. kıyâmet “kıyamet” (İS. 99-79), хiiyar <Frs.


ħihār “kabakgillerden uzun ve iri meyveli, bir yıllık otsu bir bitki” (BS. 21-17),
til < ET. tıl “dil” (ÖB. 86-5),

II. 2.3.4.1.1.3. u >ü

Örnekler: bügün < bugün (KA. 147-169)

II. 2.3.4.1.2. İnce Ünlülerin Kalınlaşması

II. 2.3.4.1.2.1. e > a

İncelediğimiz metinlerde bu değişiklik ilerleyici ya da gerileyici


benzeşme yoluyla ve çoğunlukla alınma kelimelerde karşımıza çıkmaktadır.

Örnekler: şaytan <Arp. şeytān “şeytan” (BS. 31-222), zіyadа <Arp.


ziyāde “çok, fazla” (3-76), barabar < Frs. berāber “beraber” (KE. 320-111),
amаn <Frs. hemān “hemen” (KA. 141-217), nayapacaqsın < ne yapacaqsın
(BS. 43-18), aynacı < ayneci “kurnaz” (BS. 22-55)

II. 2.3.4.1.2.2. i > ı

İncelediğimiz metinlerde alınma kelimelerde karşımıza çıkmaktadır.


544

Örnekler: ınqar <Arp. inkâr (ÖB. 83-7), ılac <Arp. ilâç (KA.119-150),
nışan <Frs. nişān “işaret, iz, belirti, alâmet” (ÜS. 241-72), ınsan <Arp. insân
“insan” (ÜS. 241-66)

II. 2.3.4.1.3. Düz Ünlülerin Yuvarlaklaşması

II. 2.3.4.1.3.1. ı > u / i > ü

Örnekler: qoñşu < Uyg. qonşı “komşu” (KE. 319-72), oqu- < Uyg.,
Kaşg. oqı- “oku” (Mİ. 170-15), açuw < Uyg. açıġ “öfke, kızma” (BS.16-257),
sawluq “sağlık” (BS. 61-16); yürü- < ET.yorı- “yürü-” (BS. 23-60)

II. 2.3.4.1.3.2. e > ü

Örnekler: büyük < beyük < bedük Uyg. “büyük” (BS. 31-3), üy < ev <
eb ET (BS. 18-87), tügül < ET tegül “değil” (BH. 285-11),

II. 2.3.4.1.3.3. e > ö


Örnekler: ötmäk < ET. etmek “ekmek” (BS. 19-101)

II. 2.3.4.1.4. Yuvarlak Ünlülerin Düzleşmesi

II. 2.3.4.1.4.1. ö > e

Örnekler: käwdä < Uyg. kövteng “gövde” (ÖB. 87-40),


545

II. 2.3.4.1.4.2. u > ı

Örnekler: cımırta < yumurta (NO. 429-4), xatın < xatun < qadun
Uyg. “kadın” (BS. 31-4), altın < altun Uyg. “altın” (BS. 21-1), qırğıy < ET.
qırğuy “atmaca” (DE. 414-35)

II. 2.3.4.1.4.3. ü > i

Örnekler: tilki < Uyg. tilkü “tilki” (BS. 48-80), аliikim sälam < Arp.
aleyküm (BS. 23-69), kiyäw < küvey < ET. küdegü “güvey” (BS. 42-219),

II. 2.3.4.1.5. Geniş Ünlülerin Daralması

II. 2.3.4.1.5.1. e > i, a > ı

Bu ses değişikliği genellikle Türkçe kökenli kelimelerde ilk


hecelerinin sonundaki / y / sesinin daraltıcı etkisiyle meydana gelen bir ses
değişikliğidir., çoğu zaman / y / sesi düşer.

Örnekler: şii < şiy <Arp. şeyǿ (BS. 35-8), kii- < key- < ked- Uyg.
“giymek” (BS. 35-18), tii- < tiy- < tey- < teg- Uyg. “değmek, dokunmak” (BS.
35-20), kiik < kiyik < keyik ET. “yabanî hayvan” (BS. 65-10)

tış < taş, ET. “dış” (BS. 59-167), qаpıstа <Rus. kapusta “lahana”
(BS. 21-24), baqçıcı < baqçacı “bahçıvan, bahçeci” (BS. 22-29), xanı <Arp.
hâne “ev, konut” (BS. 25-34)
546

II. 2.3.4.1.5.2. e > ü, a > u

Örnekler: büyük < beyük < bedük Uyg. “büyük” (BS. 31-3), üy < ev
<eb ET. (BS. 18-87), tügül < tegül ET. “değil” (BH. 285-11), tuwar < tawar <
tavar Uyg. “mal, davar, büyük baş hayvan” (İS. 119-57)

II. 2.3.4.1.5.3. o > u, ö > ü

İncelediğimiz metinlerde bu ses değişikliğine hem Türkçe kökenli


kelimelerde hem de alınma kelimelerde rastlanmıştır.

Türkçe kökenli kelimeler: buz- < boz- ET. (Mİ. 192-169), quu- <
quv- < qov- < qoġ- ET. “takip et-, kovala-” (BH. 244-86), sura- < sor- ET.
“sormak” (KE. 317-6), tu- < tuğ- < toğ- < toġ- Uyg. “doğmak” (DE. 363-280),
ulu < olu < oğlu < ET. oġlu “oğlu” (DE. 363-289),

Alınma kelimeler: cumаrt <Frs. cevān-merd “cömert, eli açık” (KB.


363-283), nuхut < nohut <Frs. noħûd (BS. 55-42), mulla <Arp. mevlā “molla,
büyük kadı, medrese öğrencisi” (ÖB. 84-35)

II. 2.3.4.1.5.4. u > ı

Örnekler: mırat <Arp. murad “istek, dilek” (BS. 23-83), xаtın <ET.
qatun “hatun, kağanın eşi” (BS. 31-4)

II. 2.3.4.1.6. Dar Ünlülerin Genişlemesi

II. 2.3.4.1.6.1. ı > a

Örnekler: ağaç < ıġaç < ET. yıġaç “ağaç” (Mİ. 171-19), ağla- < ıġla-
< Uyg. yıġla- “ağlamak” (BL. 199-145)
547

II. 2.3.4.1.6.2. i > e

Örnekler: äxtiyar <Arp. iħtiyār “yaşlı, kocamış kimse” (BH. 274-978),


äkindi < ikindi (KE. 325-262), bär- < Uyg. bir- “vermek” (BS. 22-78), bäş <
Uyg. biş “beş sayısı” (BS. 31-23), dä- < te- < Uyg. ti- “demek” (BS. 17-29),
äki < Uyg. iki “iki sayısı” (BS. 22-48), käcä < Uyg. kiçe “gece” (NO. 457-8),
kät- < ET. kit- “gitmek” (BS. 23-79), yädi < ET. yiti “yedi sayısı” (BS. 44-46),
yär < ET. yir “yer” (BS. 20-134), yät- < Uyg. yit- “yet-, yetişmek” (BS. 20-127)

II. 2.3.4.2. Ünlü Türemesi

II. 2.3.4.2.1. Kelime Başında Ünlü Türemesi

İncelediğimiz metinlerde aşağıdaki kelimelerde kelime başında ünlü


türemesi görülmüştür.

Örnekler: urba < İtl. roba “giysi” (Mİ. 169-149), işqat ät- <Arp.
şikâyet et-, (KB. 345-40), ıştan <Rsç. ştan “pantolon” (BS. 18-78), yek- < ek-
“toprağa bir şeyler ekmek” (BS. 21-16), Üçkündür < çükündir “pancar” (BS.
31-1)

II. 2.3.4.2.2. Kelime Ortasında Ünlü Türemesi

İncelediğimiz metinlerde kelime ortasında birincisi ünsüzle biten,


ikicincisi ünsüzle başlayan iki hece arasında ünlü türemesi görülmüştür.

Örnekler: qalibimä < Arp. ķalb “kalbime” (BS. 26-78), waxıt < Arp.
vaķt “vakit” (İS. 105-12), qawilämän < Arp. ķavli + Trk. minen “sözüyle” (KB.
341-21),
548

II. 2.3.4.2.3. Kelime Sonunda Ünlü Türemesi


sura- < ET. sor- “sormak” (KE. 317-6)

II. 2.3.4.3. Ünlü Düşmesi

II. 2.3.4.3.1 Kelime Ortasında Ünlü Düşmesi

İncelediğimiz metinlerde orta hecenin vurgusuz olması sebebiyle


bazı kelimelerin ortasında ünlülerin düştüğü tespit edilmiştir.

Örnekler: aqça < aqçe < ET aġı + Frs. -çe “akçe” (BS. 29-24), aytıp
< ET. ayıtıp “söyleyerek” (BS. 17-48), ayrıl- < ayırıl- (BS. 20-131), awzu <
ET. awuzu “ağzı” (DE. 418-43), xarğış < ET. qarğa-ış, “beddua” (ÖB. 88-61),
qaysı < Kıp. qayu-sı “hangisi” (AS. 414-52), qayt- < qayıt- “geri dönmek”
(BS. 20-128), olcu < olucu “olabilir, muhtemel” (BS. 21-12), äştär < äşitär
“işitir” (BS. 22-55), braqtı < bıraktı “bıraktı” (BS. 43-23), xazna < hazine
“hazine” (ÖB. 70-25)

Ayrıca emir kipi birinci teklik ve çokluk şahış eklerinin son


hecesindeki ünlülerin düştüğü örnekler de tespit edilmiştir.

Örnekler: içireyk < içireyik “içirelim” (BS. 19-89), körsätäyk <


körsätäyik “gösterelim” (BS. 50-219), istämäym < istämäyim “istemiyorum”
(BS. 56-91), kätäyk < kätäyik “gidelim” (ÖB. 73-92), kiräyk “girelim” (BS. 58-
128), öltüräyk < öltüreyik “öldürelim” (BS. 58-128), diläym “dileyeyim” (KA.
149-243)
549

II. 2.3.4.3.2. Kelime Sonunda Ünlü Düşmesi


Örnekler: bulay < ET. bulayu “böyle” (NO. 424-91), caw < ET. yaġı
“düşman” (KÖ. 479-1)

II. 2.3.4.4. Ünlü Birleşmesi

Birincisi ünlüyle biten, ikincisi ünlüyle başlayan ve daima bir arada


kullanılan kelimelerde, yan yana gelen ünlülerin kaynaşarak tek bir ünlü
hâline gelmesidir. 11

Örnekler: böwlä < bu öyle “böyle” (KA. 141-58), qısayaqlı < qısqa
+ayaqlı “kadın” (KB. 351-17), näçün < ne+için, “niçin”, 19-23), äb'anay <
ebe+anay “ebeanne” (BS. 43-3), warmıǿkän < warmı äkän “var mı acaba”
(BS. 24-8), kälädi< kele edi “geliyordu” (BS.11-78), nağlaysın < ne ağlaysın
“niye ağlıyorsun” (BS. 37-79), kir’alman < kire al- “giremem” (BS. 46-103),
n’olır? < ne olur? (BS. 54-6)

II. 2.3.4.5. Ünsüz Değişmeleri

II. 2.3.4.5.1. Sedâlılaşma

II. 2.3.4.5.1.1. -ç- > -c-

Örnekler: käcä < käçä < Uyg. kiçä “gece” (BS. 52-301),

II. 2.3.4.5.1.2. k- > g-

Örnekler: gäcä < käcä < käçä < Uyg. kiçä “gece” (BS. 62-33), göz <
ET. köz “göz” (BS. 65-22), gibi < ET. kibik “gibi” (BS. 22-40), bügün < bu kün
“bugün” (BS. 22-48),

11
Zühâl Yüksel, Kırım Tatar Türkçesi Grameri, Ses ve Şekil Bilgisi, sy, 96
550

II. 2.3.4.5.1.3. -k- > -g-

Bu ses değişikliği kelime köklerinin yanı sıra sonu –k ile biten


kelimelere ünlü ile başlayan bir ek getirildiğinde karşımıza çıkmaktadır.

Örnekler: sägiz < sekiz “sekiz” (BS. 22-32), ögüzü < öküz-ü “öküzü”
(BS. 45-90), yüzügün < yüzük-ün “yüzüğü” (BS. 48-159), käñligi < käñ-lik-i
“genişliği” (BS. 21-18), tärägіmіz < täräk-imiz, “ağacımız” (BS. 22-31),
öldürdügü < öldür-dük-ü “öldürdüğü” (BS. 44-44)

Gelecek zaman eki ve gelecek zaman ifade eden sıfat-fiil ekinden


sonra ünlüyle başlayan bir şahıs eki veya iyelik eki getirildiğinde ekin
sonundaki / k / sesi sedâlılaşır.

Örnekler: bäräcäğіm < bär-äcäk-i-m “vereceğim” (BS. 43-19),


bäslätäcägіm < bäslä-t-äcäk-і-m “besleteceğim” (BS. 43-20),

II. 2.3.4.5.1.4. -q- > -ğ-

Örnekler: dağı < ET. taqı “yine, tekrar, daha” (BS. 17-34), bağır- <
baqır- “bağır-” (KB. 348-26)

II. 2.3.4.5.1.5. -q >-ğ

/ q / ünsüzü ile biten isimlerden ve –acaq sıfat-fiil ekinden sonra,


ünlü ile başlayan iyelik eki getirildiğinde sedâlılaşma meydana gelir.
551

Örnekler: aytacağı < ayt-acaq-ı “söyleyeceği” (İS. 118-26),


оquyacağım < oqu-y-acaq-ı-m “okuyacağım” (Mİ. 170-8), qoltuğuna <
qoltuq-u-n-a “koltuğuna” (BS. 19-119), pıçağım < bıçaq-ı-m “bıçağım” (BS.
31-7), qulağına < qulaq-ı-n-a “kulağına” (BS. 23-66), tırnağınaca < tınaq-ı-n-
a-ca “tırnağına kadar” (BS. 27-113), sаndığа < sandık+a “sandığa” (Mİ. 183-
124)

/ q / ünsüzü ile biten fiillerden sonra gelen şimdiki zaman eki /a/
geldiğinde sedâlılaşma meydana gelir.

Örnekler: çığa < çıq-a “çıkıyor” (BS. 17-44), quş sоğа < sok+a “kuş
vuruyor” (BH. 245-106), bаşın tığа < tık+a “başını sıkıştırıyor” (BH. 306-135)

II. 2.3.4.5.1.6. -p >-b

Sonu / p / ünsüzü ile biten kelimerden sonra, ünlüyle başlayan ek


geldiğinde / p / sesi sedâlılaşır.

Örnekler: tübündä < tüp-ü-n-dä “dibinde” (BS. 33-272), kübünüñ <


küp-ü-nüñ “küpünün” (BS. 34-290), tаbıp < tap-ıp, “bularak” (BS. 37-79),
cäbіmdä < cep-im-dä “cebimde” (BS. 58-132)

II. 2.3.4.5.1.7. t- > d-

Örnekler: dä- < ET. te- “demek” (BS. 31-4), däli < ET. telü “deli” (BS.
20-129), dävä < Harz. tewe < ET. tebe “deve” (KA. 140-189), dağı < ET. taqı
“yine, tekrar, daha” (BS. 17-34), dört < ET. tört “dört” (BS. 54-23), diñlä- <
ET. tıñla- “dinle-” (BS. 65-20), doğ- < Uyg. toġ- “doğ-” (BS. 43-3), doquz <
ET. toquz “dokuz” (BS. 109-3)
552

II. 2.3.4.5.1.8. -t- > -d-

Örnekler: yädi < Uyg. yiti “yedi” (BS. 44-46), şindi < ET. şu+emti
“şimdi” (BS. 31-17)

II. 2.3.4.5.1.9. s-> z-, -s->-z-, -s>-z

Örnekler: zäna’atı <Arp. ŝınā‘at “zanaat” (İS. 98-29), bizmillä <Arp.


Bismillâh “Allah’ın adı ile” (İS. 94-90), һаzrät ilän <hasret ile (BS. 65-14),
älmaz < Arp. elmās (BL. 214-565),

Metinlerimizde herkes kelimesi iki şekilde kullanılmıştır: Här käz <


Frs. her-kes “herkes, insanların bütünü” (Mİ. 193-10), Är käs < Frs. her-kes
“herkes, insanların bütünü” (KA. 138-124)

II. 2.3.4.5.2. Sedâsızlaşma

II. 2.3.4.5.2.1. b > p

Uygur Türkçesinde bişir-, fiilinin incelediğimiz metinlerde hem bişir-


(BS. 24-21), hem de pişir- (BS. 31-4) şeklinde kullanıldığı tespit edilmiştir.

Örnekler: päk < Uyg. bäk “pek, çok” (İS. 91-13), pıçаğım < Uyg.
bıçaq “bıçak” (BS. 21-7), mağrip < Arp. mağrib “batı” (69-8)

II. 2.3.4.5.2.2. c > ç

Örnekler: tilänçi < tilen-ci “dilenci” (BS. 24-3), çüft < cüfte < Frs.
cufte “çift, çifte” (BS. 28-134), qızılçıq < qızıl-cıq “kızılcık” (22-114),
yaprаçıqını < yaprak-çıq-ı-nı “yapracığını” (BS. 48-184)
553

II. 2.3.4.5.2.3. z > s

Bu ses değişikliği incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem de


Güney Ağızları’nda yoğun bir şekilde karşımıza çıkmaktadır.

Güney Ağızları örnekleri: хırsıs < hırsız (ÖB. 79-50), хаrpus < Frs.
ħarbüz “kavun, karpuz” (BS. 21-5) yüs < yüz “yüz sayısı” (BS. 21-25), düm
düs < dümdüz “dümdüz” (BS. 34-280), öksüs < öksüz (BS. 33-255), täs <
täz “tez, çabuk” (BS. 48-182), хоnaхsıs äw “misafirsiz ev” (ÖB. 90-8), gürs <
Frs. gurz “gürz, silah olarak kullanıla ağır topuz” (İS. 91-13), bіs < biz “biz”
(İS. 98-51), doqsan doğus “doksan dokuz” (İS. 111-27), tаs < taz “taz, kel,
çıplak” (KA. 135-50), kätіrіrsäñіs < kätіrіrsäñіz “getirirseniz” (KA. 158-60),
хаrа kös < kara göz (BL. 220-770)

Kuzey Ağızları örnekleri: tоqus (BH. 280-1162), käñäş tаpmаs


“Tavsiye dinlemez” (BH. 281-1191), qopus < qopuz “kopuz” (BH. 254-376),
körärbіs < körür-biz “görürüz” (NO. 425-15), tоs < toz “toz” (NO. 427-27)

İncelediğimiz metinlerde -maz, -mez geniş zaman olumsuz ekinin


sonundaki z ünsüzünün sedâsızlaşarak s ünsüzüne dönüştüğü örneklere de
rastlanmaktadır.

uçmаs < uçmaz (Mİ. 189-69), dutmаs < dutmaz “tutmaz” (BS. 65-
21), tоs хоnmаs < toz konmaz (BL. 201- 207), tаpmаs < tapmaz “bulmaz”
(BH. 305-108), oturmаs < oturmaz “oturmaz” (BH. 263-674)
554

II. 2.3.4.5.3. Sızıcılaşma

II. 2.3.4.5.3.1. b > w

Eski Türkçede kelime başında, ortasında ve sonunda buluna / b /


sesinin / w / sesine dönüşmesine incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem
de Güney Ağızları’nda rastlanmaktadır.

Güney Ağızları örnekleri: war- < ET. bar- “var-, git-” (BS. 31-3),
wärіñіz < ET. beriñіz “ver-” (BS. 23-75), tawşan < Uyg. tawışqan < ET.
tabışġan “tavşan” (ÜS. 228-78), aw < KT. aw < Uyg. ab “av” (KA. 122-5), äw
< KT. ew < Uyg. eb “ev” (BS. 31-15), säw- < ET. seb- “sev-” (İS. 109-7), suw
< ET. sub “su” (İS. 103-181)

Kuzey Ağızları örnekleri: yalwar- < ET. yalbar- “yalvar-” (NO. 507-
98), äwіnä < eb-i-n-e “evine” (BH. 250-252), wär < ET. ber- “vermek” (BH.
251-284), wardılаr < ET. bar- “vardılar, gittiler” (BH. 254-389)

II. 2.3.4.5.3.2. ç > ş

Bu ses değişikliği incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem de


Güney Ağızları’nda sıkça karşımıza çıkmaktadır.

Güney Ağızları örnekleri: üş < üç (BS. 40-165), aş- < aç- (BS. 44-
39), çäkiş < çekiç (BS. 45-91), çaş-< şaş- (BS. 51-256), qaş- < qaç-
“kaçmak” (BS. 52-289), şam < çam (BS. 55-50), käş- < keç- “geçmek” (ÖB.
73-94), şаrşıyа < çarşıya (KE. 322-163)

Kuzey Ağızları örnekleri: lääşіn bаlаlаrın < laçin balaların “laçin


yavrularını” (BH. 244-61), qаştı < qçtı “kaçtı” (BH. 261-599), äş оlmаsа < hiç
olmasa “hiç olmazsa” (BH. 263-654), şоrbаnı < çorbanı “çorbayı” (BH. 264-
555

686), іşsіn < içsin” (242-698), käştіm < käçtim “geçtim” (247-835), küşük <
küçük” (NO. 422-46), şığа < çığa “çıkıyor” (NO. 423-60), qılış < qılıç “kılıç”
(NO. 423-73), üş kün < üç kün “üç gün” (NO.398-9), qаşayq < qaçayıq
“kaçalım” (NO.398-12), şıqqаnnar < çıqqanlar “çıkmışlar” (NO. 425-17),
qamşısı < qamçısı “kamçısı” (NO. 425-18), şаğır < çaq-ır “çağır” (NO. 427-
9), іşkän bаlı < içkän balı “içtiği bal” (NO. 428-30), quşşusu < quşçusu
“kuşçusu” (NO. 429-2), şölgä < çölgä “kıra”(NO. 429-10)

II. 2.3.4.5.3.3. g > w, ğ > w

Eski Türkçedeki tek ve çok heceli kelimelerin hece sonlarındaki g ve


ğ seslerinin incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem de Güney Ağızları’nda
w sesine dönüştüğü tespit edilmiştir.

Güney Ağızları örnekleri: taw < ET. taġ “dağ” (ÖB. 70-7), quw- <
ET. qoġ- (KA. 132-92), açuw < Uyg. açıġ, “öfke, kızma” (BS. 31-257),
sawluq < sağlık (BS. 61-16), saw- < ET. saġ- “süt sağ-” (KA. 139-172), awzu
< ET. awuzu “ağzı” (DE. 418-43), qawun < ET. qaġun “kavun” (KA. 133-15),

Kuzey Ağızları örnekleri: yaw < ET. yaġı “düşman” (NO. 421-23),
caw < ET. yaġı “düşman” (NO. 479-1), sawğа < ET. sag “sağlam, canlı, diri”
(NO. 421-25), awzu < ET. awuzu “ağzı” (NO. 428-32), taw < ET. taġ “dağ”
(NO.403-43), yаyaw < ET. yayag “piyade, yayan” (NO.406-133)

II. 2.3.4.5.3.4. q > x

İncelediğimiz metinlerde Türkçe kökenli kelimelerin başında,


ortasında ve sonunda bu değişimin olduğu tespit edilmiştir.

Örnekler: xаtın < ET. qatun “hatun, kağanın eşi” (BS. 31-4), xaysı <
qaysı < ET. qayusı “hangisi” (ÖB. 68-12), xuyu < quyu “kuyu” (ÖB. 84-53),
556

xarğış < qarğa-ış, “beddua” (ÖB. 88-61), xanat < qanat “kanat” (İS. 96-29),
xuş < quş “kuş” (İS. 96-29), xal- < qal- “kal-“ (İS. 96-30), хıdıracаq <
qıdıracaq “arayacak” (İS. 97-3), xız < qız “kız” (İS. 107-76), yaxşı < ET.
yaqşı “iyi” (BL. 203-217), çıx- < çıq- “çıkmak” (İS. 105-10), brax- < bıraq-
“bırakmak” (İS. 107-68) oymах “oymak” (BL. 207-356), tоprах “toprak” (BL.
207-356)

İncelediğimiz metinlerde Arapça ve Farsçadan alınma kelimelerde


de bu değişimin olduğu tespit edilmiştir.

Örnekler: xafäs < Arp. ķafas, “kafes” (Mİ.. 172-47), xail < Arp. ķail
“râzı olmuş, boyun eğmiş” (Mİ. 179-70), xismät < Arp. ķısmet “kısmet” (BS.
62-29), ximäti < Arp. ķīıymet “değer” (ÖB. 73-98), xuwätli < Arp. ķuvvet “güç,
kuvvet” (ÖB. 68-2), waxıt < Arp. vaķt, “vakit, zaman” (İS. 105-12)

II. 2.3.4.5.3.5. p > f

Örnekler: dolaf < dolap (BS. 56-70), fäyğambär < Frs. peygamber
(İS. 95-1),

II. 2.3.4.5.3.6. ç > s


qılıs < qılıç “kılıç” (NO. 430-31)

II. 2.3.4.5.4. Akıcılaşma

II. 2.3.4.5.4.1. b- > m-

İncelediğimiz metinlerde kelime başında meydana gelen b->m-


değişiminin, sonunda / n / sesi olan bazı kelimelerde görüldüğü tespit
edilmiştir.
557

Örnekler: mındа < ET. bunda “burada” (BS. 31-22), män < ET. ben
“ben” (BS. 18-72), min- < ET. bin- “bin-” (BS. 24-26)

II. 2.3.4.5.4.2. -b > -y

Örnekler: üy < ev < ET. eb “ev” (BS. 18-87)

II. 2.3.4.5.4.3. d > y

Eski Türkçede kelime içindeki ve sonundaki / d / sesinin / y / sesine


dönüşmesine incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem de Güney
Ağızları’nda rastlanmıştır.

Güney Ağızları örnekleri: ayaq < ET. adaq “ayaq” (BS. 59-164),
ayır- < ET. adır- “ayır-” (KB. 363-288), büyük < beyük < Uyg. bedük “büyük”
(BS. 31-3), kiyäw < küvey < ET. küdegü “güvey, damat” (BS. 42-219), ,
yayan < yadaġ < Uyg. yadaġın “yaya” (ÖB. 89-15), yuqla- < uyu- < ET. udı-
“uyumak” (ÖB. 83-28), quyu < Harz. quduġ, “kuyu” (BS. 44-50), kiy- < Uyg.
ked- “giymek” (KE. 330-10), qoy- < Uyg. qod- “koymak” (BS. 31-6), yay- <
Uyg. yad- “yaymak, dağıtmak” (KB. 366-392),

Kuzey Ağızları örnekleri: quyruq < ET. qudruq “kuyruk” (BH. 262-
621), toy- < Uyg. tod- “doymak” (BH. 206-311), аyağın < ET. adak “ayağını”
(NO. 418-32), qоymаmdа < ET. qod-mamda “koymam, bırakmam” (NO.
421-16)

II. 2.3.4.5.4.4. g, ğ > y

Bu ses değişikliği incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem de


Güney Ağızları’nda karşımıza çıkmaktadır.
558

Güney Ağızları örnekleri: bayla < bağla- < Uyg. baġla- “bağla-”
(BS. 23-65), munday < ET. munı + teg, “böyle”(AS. 402-43)

Kuzey Ağızları örnekleri: baylаrman < bağla- <Uyg. baġla- “bağla-


” (NO. 428-36),

II. 2.3.4.5.5. Süreksizleşme

II. 2.3.4.5.5.1. x > q

İncelediğimiz metinlerde Arapça ve Farsçadan giren bazı


kelimelerde x > q değişiminin olduğu tespit edilmiştir.

Örnekler: qabär < Arp. ħaber “haber” (BS. 50-216), qalq < Arp. ħalķ
“halk” (BH. 284-21), qayr <Arp. ħayr “hayır, iyilik, fayda” (BH. 287-81),

II. 2.3.4.5.5.2. f > p

Bu ses değişikliği incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem de


Güney Ağızları’nda karşımıza çıkmaktadır.

Güney Ağızları örnekleri: pil < Frs. fîl “fil” (BL. 210-432), käpsіz
<Arp. keyf + Trk.siz “keyifsiz” (BL. 210-216), tüpäk < tüfek (BS. 39-106),
pänar <Yun. fener (KE. 321-129), qavap < kavaf < Arp. ħaffâf “Ucuz,
özenmeden bayağı cins ayakkabı yapan veya satan esnaf” (BS. 28-127),
misapir < Arp. musâfir “misafir” (KB. 374-4),

Kuzey Ağızları örnekleri: äpändі < Yun. efendi (BH. 243-53),


qаpäs < Arp. ķafas “kafes” (BH. 243-45), müpsіt < Arp. müfsid “bozan,
fesatlık çıkaran” (BH. 249-235), upağı < ufak + ı “küçüğü, ufağı” (BH. 256-
343), tаrаp < Arp. taraf (BH. 268-816),
559

II. 2.3.4.5.5.3. ş > ç

Örnekler: çаmаr < şamar “açık elle yüze vurulan tokat” (BS. 49-
186), pаpıç < Frs. pâpûş “ayakkabı” (BS. 55-31), çаştı < şaş- “şaşırmak”
(ÜS. 23781), çаşаr < saçar “saçar, dağıtır” (BH. 257-462)

II. 2.3.4.5.5.4. y > c

Bu ses değişikliği incelediğimiz metinlerin hem Kuzey hem de


Güney Ağızları’nda karşımıza çıkmaktadır.

Güney Ağızları örnekleri: cımiirtqа < ET. yumurtğa “yumurta” (KB.


335-5), cığ- < ET. yıġ- “toplamak” (KB. 336-32), cоl < yol (KB. 340-131),
cibär- < ET. yiber- “gönder-” (ÖB. 81-13), cаwn < yağmur (İS. 98-37),
cаzdılаr < yazdılar (İS. 108-113), cawluq < ET. yaġlık “mendil” (KA. 137-
114), cоyul- < yoyul- < ET. yogul-, “kaybolmak”, 119-146),

Kuzey Ağızları örnekleri: cıraw (<ET. yır+agu, “makamlı söz


söyleyen kişi” (BH. 255-419), cır < ET. yır “nağme, şarkı” (BH. 255-426),
cälkälі < ET. yeleli (BH. 256-460), cіgіrmä < ET. yigirme “yirmi” (BH. 271-
893),
Bu ses hâdisesi Kırım Tatarcasının özellikle çöl ağzında çok fazla
görülmekle birlikte edebî dilde çöl ağzında olduğu kadar yaygın değildir.

Edebî dildeki örnekler: cıy- < ET. yıġ- “toplamak, cenazeyi


kaldırmak”, cayav < Kaşg. yađaġ “yayan”, cay- < yay- “döşemek”, ciyren- <
yigren- “iğrenmek”,

Çöl ağzı örnekleri: cav < ET. yaġı “düşman”, cavun < yağmur
“yağmur”, caylav < yaylaġ “yayla”, car < yar “uçurum”
560

II. 2.3.4.5.6. Sürekli Ünsüzler Arasındaki Değişmeler

II. 2.3.4.5.6.1. m > n

Örnekler: şindi < şimdi < şu emti <ET. şu amtı, “şimdi” (BS. 17-31)

II. 2.3.4.5.6.2. v > y

Örnekler: süy- < sev- (KB. 373-3), üy < ev < eb ET “ev” (BS. 18-87)

II. 2.3.4.5.6.3. v > w

Örnekler: war- < var- < ET. bar- “var-, git-” (BS. 31-3), wärіñіz <ET.
beriñіz “ver-” (BS. 23-75), aw < KT. av < Uyg. ab “av” (KA. 122-5), äw <KT.
ev <Uyg. eb “ev” (BS. 31-15), suw < suv < ET. sub “su” (İS. 103-181)

II. 2.3.4.5.6.4. ş > s

Örnekler: qus < quş “kuş” (NO. 429-3), bаs < baş “baş” (NO. 429-2),
tüstü < tüştü “indi, düştü” (NO. 429-16), kіsі < kişi “kişi” (NO. 430-48),
qаsındа < kaşında “huzurunda, katında” (NO. 431-72), tаslаrmän <
taşlarman “bırakırım” (NO. 432-100)

II. 2.3.4.6. Ünsüz Düşmesi

II. 2.3.4.6.1. Kelime Başında Ünsüz Düşmesi

II. 2.3.4.6.1.1. h-, x- > ø

İncelediğimiz metinlerde alınma kelimelerin başındaki /h / sesinin


düştüğü tespit edilmiştir.
561

Örnekler: ärif < Arp. harîf, “herif” (BL.180-157), afta < Frs. hefte
“hafta” (BS. 20-137), är < Frs. her “hep, bütün” (İS. 111-136), äsäp < Arp.
hesâb “hesap” (KB. 335-21),

Ancak alınma kelimelerde bu ses hâdisesinin meydana gelmediği


örnekler de vardır.

Örnekler: һälaq < Arp. helâk “mahvolma, ölme, harcanma, çok yok
olma” (124-35), ana һaqqı < Arp. ħaķķ “geçmiş ve harcanmış emek; ana
hakkı” (NO. 484-10)

II. 2.3.4.6.1.2. y- > ø

İncelediğimiz metinlerde, Eski Türkçede türemiş olan / y / sesinin


bazı kelimelerde düştüğü tespit edilmiştir.

Örnekler: ağaç <Uyg. yıġaç “ağaç” (ÖB. 68-19), ağla- <Uyg. yıġla-
“ağla-” (66-10), incі <Uyg. yinçü “inci” (BH. 255-403),

İncelediğimiz metinlerde “yüksek” kelimesinin hem aslî şekli olan / y


/ li yüksäk < yüksek (BH. 263-652), hem de / y / ’nin düşmüş şekli olan öksäk
< ET. yüksek (İS. 99-67) şeklinde kullanıldığı tespit edilmiştir.

Yibäk, yipäk “ipek” (BH. 255-404), yip “ip” (BS. 46-115) kelimelerinin
ise aslî şekilleri olan / y /’li şekilleriyle metinlerimizde kullanıldığı tespit
edilmiştir.
562

II. 2.3.4.6.2. Kelime Ortasında Ünsüz Düşmesi

II.2.3.4.6.2.1. -ğ- > ø

İncelediğimiz metinlerde, iki heceli Türkçe kelimelerin ikinci


hecesinin başında yer alan / ğ / sesinin düştüğü örnekler tespit edilmiştir.

Örnekler: qazan <Uyg. ķazġan “kazan” (BS. 31-6), qulaq <Uyg.


ķulġaķ “kulak” (BS. 23-61), yalan <Uyg. yalġan “yalan” (ÖB. 73-101)

II. 2.3.4.6.2.2. -h-, -x- > ø

İncelediğimiz metinlerde, alınma kelimelerin ortasında bulunan -h-,


-x- seslerinin düştüğü tespit edilmiştir.

Örnekler: qaawä <Arp. ķahve “kahve” (BS. 19-90), cäänäm <Arp.


cehennem (NO. 453-19), malä <Arp. mahalle (KE. 317-20), saabı <Arp.
śāĥib “sahibi” (KE. 332-64), qaar <Arp. ķahr “yok etme, ezme” (AS. 408-202),
räämät <Arp. raĥmet “birinin suçunu bağışlama” (BS. 17-43), möör <Frs.
muhr “mühür, damga, kaşe” (KB. 354-19), möölät <Arp muhlet “bir işin
yapılması veya borcun ödenmesi için gösterilen sure, vade, mehil” (KÖ. 506-
62), pаaluu <Frs. behā “değer, fiyat” “pahalı, değerli” (KÖ. 505-68), määrim
<Arp. mahrum “yoksun” (BS. 23-85)

II. 2.3.4.6.2.3. -q-, k > ø

İncelediğimiz metinlerde kelimelerin son hecelerinin başında


bulunan / q / ve / k / seslerinin düştüğü örnekler tespit edilmiştir.

Örnekler: хаrаncа < Harz. ķarınçķa “karınca” (ÜS. 23923), tawşan <
Uyg. tawışqan <ET. tabışġan “tavşan” (ÜS. 228-78), äşäk <Uyg. eşkek
563

“eşek” (ÖB. 70-15), qıçır- <Kıp. ķıçķır- < DLT. ķıķrış- “bağırmak, seslenmek”
(Mİ. 180-116)

II. 2.3.4.6.2.4. -l- > ø

İncelediğimiz metinlerde / l / sesinin düştüğü kelimeler şunlardır:

Örnekler: kätir- <ET. keltir- “getirmek” (BS. 22-58), otur- <ET. oltur-
“oturmak” (BS. 27-108),

II. 2.3.4.6.2.5. -r-> ø

qutul- <Kaşg. ķurtul- “kurtulmak” (BS. 31-236)

II. 2.3.4.6.2.6. -v- > ø

toobaa < Arp. tevbe “tövbe” (İS. 93-85)

II. 2.3.4.6.2.7. -y- > ø

Bu ses hadisesi incelediğimiz metinlerde Türkçe kelimelerde şu


şekilde görülmektedir.

Örnek: kiik < keyik “geyik” (BS. 65-10), bäliim < bälliyim < bälläyim
“biliyorum, sanıyorum” (BS. 30-201)

Alınma kelimelerde de şu şekildedir.


Örnekler: aliikim <Arp. aleykum “esenlik, aleyküm” (BL. 201-211),
qiimät < ķįymet “değer, kıymet” (BS. 55-33), käfsiz < Arp. keyf “keyifsiz,
hasta” (BS.19-5)
564

II. 2.3.4.6.3. Kelime Sonunda Ünsüz Düşmesi

II. 2.3.4.6.3.1. -ğ > ø

İncelediğimiz metinlerde, çok heceli Türkçe kelimelerin sonundaki /-


g/ sesinin düştüğü kelimeler şunlardır.

Örnekler: quruu <Uyg. ķuruġ, “kuru” (Mİ. 163-3), ulu <Uyg. uluġ “ulu,
büyük” (Mİ. 160-39), qapu <Uyg. ķapıġ, “kapı” (Mİ. 183-24), quyu <Uyg.
ķuduġ < ķuđuġ “kuyu” (KA. 147-50)

Ayrıca tek heceki kelimelerin sonunda bulunan /–ğ/ ve /-g/ sesleri


düşünce kendinden önceki ünlüyü uzatır.

Örnekler: buu- < buuğ- < boğ-, “boğmak” (KB. 336-50), tuu- < tuğ-<
toğ-, “doğmak” (İS. 91-1), tii- < teg- “değmek, dokunmak” (BS. 35-20), yii- <
yığ- “toplamak, yığmak” (BS. 49-188), çii < çiğ (İS. 91-14)

II. 2.3.4.6.3.2. –h > ø

İncelediğimiz metinlerde alınma kelimelerin sonundaki /-h/, /-x/


seslerinin düştüğü tespit edilmiştir.

Güney Ağızları örnekleri: Alla <Arp. Allāh (BS. 17-44), padişa


<Frs. pādşāh “padişah” (BS. 21-15), sіm siyа <Far. siyāh “simsiyah” (BS. 31-
236),
Kuzey Ağızları örnekleri: pаdışa <Frs. pādşāh “padişah” (BS.62-
48 / KÖ. 506-68 / KÖ. 507-112 / KÖ. 502-1 ), Аllа (BS. 17-42)

“padişax” kelimesinde –x sesinin düşmediği örnekler ÜSKÜT


metinlerinde sayfa 205’te 2, 5, 8, 10 numaralı satırlarda tespit edilmiştir.
565

pаdışах “padişah” (205-2, 5, 8, 10)

Allah kelimesi, Özenbaş metinlerinde -x sesinin düşmüş ve


düşmemiş şekilleriyle kullanılmıştır. Аllаһ. (53-18), Аllа (66-14), cänab
аllаһа (71-62)

Bu kelime metinlerimizde şu şekillerde karşımıza çıkmaktadır.


İstila: аllаһıñ (76-18), аllа (90-99), Аllаһ (91-18), Аllаһdan (92-38)
Karalez: Аllаһ (124-59), Іnşаllа (129-186)
Büyük Lamba: Аllа (197-688)
Kefe: аllа (294-29), аllа (308-60), şaa < Frs. şāh, “şah” (KE.286-5)
Karasu-Pazar: Аllа (316-20), аllа (325-13)
Asaw : аllа (381-20)
Noğay : Аllаdıñ (424-7), Аllа (437-17), Bіsmilla аllаһ (456-15)

II. 2.3.4.6.3.3. –r > ø

Örnekler: bii dаğ içräsіnä < bir dağ içräsinä, “bir dağ içine” (Mİ. 160-
50), bii kün < bir kün “bir gün” (Mİ. 163-7)

II. 2.3.4.6.3.4. –t > ø

Örnekler: аbdäs < Frs. ābdest “abdest” (BS. 27-107), rast kätirdi <
Frs. rāst rast kätirdi, “doğru, tesadüf; rast geldi” (BS. 35-20),

II. 2.3.4.6.3.4. –v > ø

İncelediğimiz metinlerde tek heceli kelimelerin sonunda bulunan /-v/


sesinin düşmesiyle kendinden önceki ünlüyü uzatığı örnekler tespit
edilmiştir.
566

Örnekler: suu <suv <suw <sub ET. “su” (İS. 103-175), quu- <kov-
(ÖB. 81-22)

II. 2.3.4.6.3.5. –y > ø

İncelediğimiz metinlerde tek heceli kelimelerin sonunda bulunan /-y/


sesinin düştüğü ve kendinden önceki ünlüyü uzattığı kelimeler şunlardır:

İdägä Bii < bey (BH. 242-1), şii < şey (BS. 19-81), qii- < kiy- “giy-”
(BS. 19-92), çii < çiy < çiğ (İS. 91-14)

Ayrıca şimdiki zaman eki olan ve ünlülerden sonra gelen /-y /


sesinin de 3. teklik şahsının çekiminde kullanılırken düştüğü şu kelimeler
tespit edilmiştir:

dii < dey “diyor” (BS.1-5), istii < istey “istiyor” (KA. 136-84), bäklii <
bekley “bekliyor” (BS. 35-7)

II. 2.3.4.7. Ünsüz Türemesi

II. 2.3.4.7.1. Kelime Başında Ünsüz Türemesi

II. 2.3.4.7.1.1. y- türemesi

İncelediğimiz metinlerde kelime başında /y-/ türemesi Türkçe


kelimelerde olduğu gibi alınma kelimelerde de görülmektedir.

Örnekler: yigit <Uyg. igid “delikanlı, yiğit” (BS. 27-110), yüzüm


<Kaşg. üzüm “üzüm” (BS. 45-69), yimam <Arp. imām “imam” (KA. 157-52)
567

II. 2.3.4.8. Ünsüz Benzeşmesi

II .2.3.4.8.1. Yakın Benzeşme


II. 2.3.4.8.1.1. –nd- >-nn-

Metinlerimizde sonu /–n / ünsüzüyle biten bazı kelimelerden sonra /-


d/ ünsüzüyle başlayan bir ek geldiği zaman gerileyici benzeşme yoluyla
teşekkül eden yakın benzeşme tespit edilmiştir.

Örnekler: kätkännän sоñ < ketken-den soñ “gittikten sonra” (BH.


250-331), aytqannаn sоn < aytkan-dan son “söyledikten sonra” (BH. 253-
345), quuğаnnаn soorа < quuğan-dan soora “kovduktan sonra” (BH. 271-
884)
1. teklik şahıs iyelik ekini alan isimlere /-dan, -den / çıkma hâl eki
gelirken iyelik ekindeki /-m / sesi, /-dan, -den / çıkma hâl ekinindeki /-d /
sesini nazal olma bakımından kendisine benzeterek /-n / sesine dönüştürür.

Örnekler: awzumnan qаn çıqsa < awuz-u-m-dan “ağzımdan” (BS.


41-191), tırnağımnan çıqtı < tırnak-ı-m-dan “tırnağımdan çıktı” (BS. 30-183),
tüştü üstümnän < üst-ü-m-den “üstümden” (BS. 38-91)

İsimler 3.teklik şahıs iyelik ekinden sonra hâl eklerini alırken araya
zamir “n”si girer ve kendinden sonra gelen /-dan, -den / çıkma hâl ekindeki /-
d / sesini kendisine benzetir.

Örnekler: özünüñ qаpusunnan çäktі < özünün kapu-su-n-dan çekti


“kendi kapısından çekti” (KB. 342-47), sаçınnan äki täl < saç-ı-n-dan eki tel
“saçından iki tel” (BS. 39-131), üstünnän < üstündän “onun üstünden” (BS.
37-90)
568

II. 2.3.4.8.1.2. -nl- > -nn-

Metinlerimizde sonu /-n/ ünsüzüyle biten bazı kelimelerden sonra /l-


/ ünsüzüyle başlayan bir ek geldiği zaman gerileyici benzeşme yoluyla
teşekkül eden yakın benzeşme tespit edilmiştir.

Örnekler: аnnаr < a-n-lar “onlar” (BH. 295-325), dügünnär < dügün-
ler, “düğünler” (BH. 266-759), qаtınnar < qatın-lar “hatunlar, kadınlar” (AS.
410-258), qаrаnnıq < qaran-lıq “karanlık” (KE. 330-17), biyaz іtnіñ
künnärindä < kün-ner-i-n-de “günlerinde” (KB. 345-53), kötäklännärä <
kötekle-gen-ler-e “dövenlere” (ÜS. 23410),

II. 2.3.4.8.1.3. -qğ- > -qq-

Metinlerimizde /-q / ünsüzüyle biten bir kelimeden sonra /-ğ/


ünsüzüyle başlayan bir ek geldiği zaman ilerleyici benzeşme yoluyla /-ğ /
ünsüzünün sedasızlaşarak /-q / ünsüzüne dönüştütğü tespit edilmiştir.

Örnekler: оçаqqa < oçaq-ğa “ocağa” (BS. 19-95), pаdışаlıqqа <


padişah-lıq-ğa “padişahlığa, devlete” (BS. 21-3), yaqqа < yaq-ğa “tarafa,
yana” (BS. 28-142), baqqan < baq-ğan “bakan, gözeten” (BS. 61-4), çıqqan
< çıq-ğan “çıkan” (BS. 27-120), qоrqqandan < qorq-ğan-dan “korktuğundan,
korktuğu için” (BS. 19-108)

II. 2.3.4.8.2. Uzak Benzeşme

İncelediğimiz metinlerde kelime içinde n sesi olan ve b- ile başlayan


kelimelerde gerileyici benzeşme sonucu m’ye döndüğü tespit edilmiştir:

Örnekler: män < ben (İS. 116-37), mından < bu-n-dan “buradan” (İS.
116-55) min- < bin- “binmek” (BS. 24-26),
569

Ayrıca İstanbul kelimesinde de -b- sesinin etkisiyle gerileyici


benzeşmenin olduğu görülmektedir. İstambul < İstanbul (BS. 24-15)

II. 2.3.4.9. Ünsüz Tekleşmesi

Alınma kelimelerin iç ses ünsüzlerindedi aslî ikizliğin tekleşmesi


yoluyla karşımıza çıkan bir ses hâdisesidir.

Örnekler: äwälki < Arp. evvel + Türkçe –ki “evvelki, önceki” (KB.
352-39), хuwätli аdаmnı < Arp. kuvvet “kuvvet, güç” (ÖB. 68-7), tälal < Arp.
dellâl “tellâl” (KE. 319-79), tükân < Arp. dukkān “dükkân” (KE. 319-81)

II. 2.3.4.10. Yer Değiştirme

Örnekler: kölmägіñ < kömlek “gömlek” (KE. 326-300), köpür < köprü
“köprü” (İS. 97-6), naslı < nasıl < ne+asıl “nasıl” (BS. 45-33)

II. 2.3.4.11. Hece Düşmesi

Hece düşmesi, bir kelimede ses bakımından birbirine benzer veya


eşit olan seslerden oluşmuş iki heceden birinin zamanla eriyerek kaybolması
hâdisesidir. İncelediğimiz metinlerde hece düşmesinin görüldüğü örnekler
şunlardır:

Örnekler: olan < oğul-an “oğlan” (KA. 141-237), batır < baġatur
“yiğit, bahadır” (BH. 285-1), başlayıq < başla-y-ayıq “başlayalım” (BS. 39-
151), bağlayıq < bağla-y-ayıq “bağlayalım” (BS. 47-134), sаqlаyım < saq-la-
y-ayım “saklayayım” (BS. 57-99),
570

II. 2.3.4.12. Hece Kaynaşması

Bir kelimede yan yana bulunan iki veya daha çok hecedeki seslerin
ya da yan yana bulunan iki kelimeden birincisinin son sesi ile ikincisinin ön
sesinin birleşip kaynaşması ve dolayısıyla hece sayısının azalması
hâdisesidir. 12

İncelediğimiz metinlerde hece kaynaşmasının ünlü birleşmesiyle


meydana geldiği örnekler tespit edilmiştir.

Örnekler: äb’anay < ebe+anay “ebe ana” (BS. 43-3), näçün <
ne+için “niçin” (BS. 43-5), böwlä < bu öyle “böyle” (KA. 141-58), qısayaqlı <
qısqa +ayaqlı “kadın” (KB. 351-17), warmıǿkän < warmı äkän “var mı acaba”
(BS. 24-8), kälädi < kele edi “geliyordu” (BS.11-78), nağlaysın < ne ağlaysın
“niye ağlıyorsun” (BS. 37-79), kir’alman < kire al- “giremem” (BS. 46-103),
n’olır? < ne olur? (BS. 54-6)

Ayırıca / h /, / g / ve / ğ / seslerinin düşmesi neticesinde ayrı


hecelerde bulunan ünlüler kaynaşarak uzun ünlü meydana getirirler.

şаat < şahit (ÖB. 73-101), zäär < zehir (KB. 359-155), malää <
mahalle-ge “mahalleye” (KE. 317-20), yurğan < Uyg. yoġurķan “yorgan” (ÜS.
23925), yañgız < Uyg. yalangus, “yalnız” (ÜS. 22996)

Eski Türkçedeki “teg” edatının incelediğimiz metinlerde ekleşmiş


şekli olan –day, -dey; bu, şu, o işaret zamirlerine bağlandığı zaman hece
kaynaşması meydana gelir:
şunday < şunı + teg “şunun gibi” (KE. 310-11), munday < munı +
teg “bunun gibi” (AS. 402-43)

12
Zeynep Korkmaz, Gramer Terimleri Sölüğü, Ankara 1992, s.79
571

II .3. ŞEKİL BİLGİSİ

II. 3.1. Basit Kelime

Basit kelime, türetilmiş veya birleşik olmayan, yapısı daha küçük


parçalara ayrılamayan kök hâlindeki kelimelerdir.

Metinlerimizde basit kelimeler, isim ve fiil olmak üzere iki grupta


karşımıza çıkmaktadır.

İsim soylu basit kelimelerin örnekleri: ana “ana” (BS. 31-7), aş “aş,
yemek” (BS. 31-4), äw “ev” (BS. 18-66), qız “kız” (BS. 24-1), kün “gün” (BS.
31-18), köz “göz” (BS. 46-121), söz “söz, laf” (BS. 17-49), su “su” (BS. 30-
182), yol “yol” (BS. 31-16)

Fiil soylu basit kelimelere örnekler: çıq- “çık-” (ÜS. 226-5), dä-
“demek” (BS. 31-13), git- “git-” (BL. 213-537), käl- “elmek” (BS. 31-20), sor-
“sor-” (BS. 31-9), tüş- “inmek” (BL. 213- 527), war- “git-, ulaş-” (BS. 31-2)

II. 3.2. Türemiş Kelime

Türemiş kelimeler, isim ve fiil soylu kelime köklerinin yapım ekleriyle


genişletilerek bağlandığı kelimeyle ilgili yeni anlamlar kazanan kelimelerdir.

Metinlerimizde isim köklerine isimden isim yapma ve isimden fiil


yapma eklerinin; fiil köklerine fiilden isim yapma ve fiilden fiil yapma eklerinin
getirilmesiyle oluşturulmuş türemiş kelimelerin kullanıldığı tespit edilmiştir.

İncelediğimiz metinlerde türemiş isimlerin bazıları şunlardır: аwcı <


aw-cı “avcı” (BS. 17-57), padışalıq < padişah-lıq “padişahlık, saray” (BS. 21-
572

1), büyük < büyü-k “büyük” (BS. 31-3), mırаdlı < murad-lı “muratlı” (BS. 23-
82), tilänçi < til-en-çi “dilenci” (BS. 24-3)

İncelediğimiz metinlerde türemiş fiillerin bazıları şunlardır: yollаn- <


yol-la-n- “yollan-, çık-” (BS. 24-26) аçuwlаn- < açuw-lan- “üzülmek,
öfkelenmek” (BS. 31-227), käçir- < keç-ir- “geçirmek” (İS. 91-25), xuçахlаş-
< kucak-la-ş- “kucaklaşmak” (İS. 92-46), yaptır- < yap-tır- “yaptırmak” (İS.
91-14)

II. 3.3. Yapım Ekleri

II. 3.3.1. İsimden İsim Yapma Ekleri

II .3.3.1.1. +an, -än

Eski Türkçede bağlılık, güçlendirme ve çokluk görevinde kullanılan


bu ekin, incelediğimiz metinlerde kökle kaynaşarak canlılığını yitirdiği tespit
edilmiştir.

Örnekler: olan < oğul-an “oğlan” (KA. 141-236), qoyan “tavşan”,


436-134), piçän < piç+ok “bitkinin yan tarafından sürgün veren filiz, kuru ot”
(Mİ. 191-136), saban < sap-an “pulluk” (KA. 129-6), özän < öz + en “öz; iki
dağ arasında bulunan dere” (BL. 210-459)

II. 3.3.1.2. +cı, +ci


Türkçede eskiden beri kullanılan ve her dönemde işlek olan bu ekin,
incelediğimiz metinlerde ünlü ve ünsüz uyumuna girerek +cı, +ci, +cu, +çı,
+çi, +çu şekillerinin de kullanıldığı tespit edilmiştir.
Örnekler: аynacı “kurnaz” (BS. 22-39), аwcı “avcı” (BS. 17-57),
baqçıcı “bahçeci, bahçıvan” (BS. 22-34), davacı “davacı” (İS. 109-20),
хаrmаncı “harmancı” (BS. 31-26), yalаncı “yalancı” (BS. 21-22), tüäcі
573

“deveci” (AS. 403-73), xayrаtçı “hayır yapan” (BS. 24-7), aхçı “aşçı” (KA.
156-5), cawçı “görücü, dünür” (ÜS. 226-21), tilänçi “dilenci” (BS. 24-3) awcu
“avcı” (KA. 122-18), yawcu “görücü, dünür” (AS. 408-193), dördüncü
“dördüncü” (BS. 36-37)

II. 3.3.1.3. +daş, +däş

İncelediğimiz metinlerde bu ekin kalınlık incelik uyumuna uygun


olarak +daş, +däş ve çok seyrek de olsa t’li şekillerinin kullanıldığı tespit
edilmiştir.

Örnekler: аrqаdаş “arkadaş” (BS. 36-31), qardaş “kardeş” (BS. 44-


52), qаrdäş “kardeş” (BH. 248-186), ayaqtaş “yol arkadaşı” (Mİ. 188-29),

II. 3.3.1.4. +day, +däy

Eski Türkçedeki “teg” edatının ekleşmesi sonucu ortaya çıkan bu


ekin incelediğimiz metinlerde kalınlık uyumuna girdiği; isimlerden benzerlik
ve gibilik ifade eden sıfat ve zarf yaptığı tespit edilmiştir.

Örnekler: üydäy “ev kadar, ev gibi” (BH. 255-425) sändäy “senin


gibi” (BH. 256-435), cäzdäy “bakır gibi” (KB. 357- 120), süygändäy “sevdiği
gibi” (KB. 366-396), mändäy “benim gibi” (KB. 367-428), bіzdäy “bizim gibi”
(KB. 373-3), özümdäy “kendim gibi” (KB. 381-224)

Bu ek Kırım Tatar edebî dilinde kullnılırken Türkiye Türkçesinde


kullanılmamaktadır.
574

II. 3.3.1.5. +lı, +li, +lü

İncelediğimiz metinlerde Eski Türkçedeki +lıġ, +lig; +lug, +lüg


isimden isim yapma ekinin son sesi /ġ/ ve /g/nin düşmüş olan +lı, +li, +lü
şekillerinin kullanıldığı tespit edilmiştir.

Örnekler: аltın bаşlı (BS. 41-190), аtlı аdаm (ÖB. 82-33), däli qаñlı
“delikanlı” (BS. 28-121), tаtlı (BS. 39-133), xarğışlı “lanetli” (ÖB. 88-61),
bäräkätli “bereketli” (BS. 17-29), аllı yäşilli “allı yeşilli” (BS. 28-144), xuwätli
аdаm “kuvvetli adam” (ÖB. 68-2), qırmız yüzlü “kırmızı yüzlü” (BS. 27-111),
küçlü аdаmlаr (BS. 43-25), türlü türlü іçkilär (İS. 106-56)

II .3.3.1.6. +lıq, +luq

Eski Türkçeden beri Türkçede çok işlek olarak kullanılan bu isimden


isim yapma ekin, incelediğimiz metinlerde de çok kullanıldığı görülür. Ünlü
ve ünsüz uyumuna giren ekin +lıq, +lik; +luq, +lük şekillerinin kullanıldığı
tespit edilmiştir.

Örnekler: sawlıq “sağlık” (BS. 25-55), binalıq “bina kadar” (ÖB. 71-
53) aydamaqlıq “haydutluk, eşkiyalık” (ÖB. 85-2), yıllıq “yıllık” (İS. 111-47),
sawluq “sağlık” (BS. 61-16), yawluq “mendil” (KA. 136-114), qоrluq “kötülük”
(BH. 292-224), dоstluq “dostluk” (KB. 354-4), pääçätlіk “peçete kadar” (ÖB.
85-4), fuqаrälik “fukaralık” (ÖB. 89-11), rаһmätlik “rahmetlik” (BL. 215-642),
köpäklіk “köpek kadar” (ÜS. 23420), tülkülük “tilkilik” (BH. 273-935)

II. 3.3.1.7. +ncı, +nci

Asıl sayı isimlerine gelerek sıra sayı isimleri yapan bu ekin,


incelediğimiz metinlerde +ncı, +nçı, +nçü şekillerinin kullanıldığı tespit
edilmiştir.
575

Örnekler: qırqıncı “kırkıncı” (BS. 49-200), doğuzunçı “dokuzuncu”


(BS. 49-199), üçünçü “üçüncü” (BH. 287-63).

Ayrıca “orta” kelimesine de gelmiştir: оrtаncı “ortanca” (102-16).

II. 3.3.1.8. +sız, +suz

Türkçede eskiden beri çok işlek olarak kullanılan bu ekin


incelediğimiz metinlerde ünlü uyumuna girdiği tespit edilmiştir.

Örnekler: аltınsız (BS. 21-14), mırаtsız “muratsız” (BS. 23-83),


zаrаrsız (BS. 56-66), ахılsız “akılsız” (ÖB. 89-12), dipsіz (BL. 195-15), käfsiz
< keyifsiz (BS.19-5), оnusuz “onsuz” (NO. 480-4), öksüz “annesiz” (ÖB. 81-
6),

II. 3.3.2. İsimden Fiil Yapma Ekleri


II. 3.3.2.1. /+a-, +e-/

Eski Türkçeden beri işlek olarak kullanılan bu ekin incelediğimiz


metinlerde ünlü uyumuna bağlı olarak +a-, +e- fonatik varyantlarının
kullanıldığı tespit edilmiştir.

Örnekler: aşa- < aş+a- “yemek yemek” (KA. 148-185), qana- <
kan+a- “kanamak” (NO. 455-5), töşä- < töş+e- “döşemek” (İS. 119-36), tilä-
< til+e- “dilemek, istemek” (NO. 452-21),

Bu ek birden fazla heceli kelimelere eklenirken kelimenin ikinci


hecesinde bulunan vurgusuz dar ünlü düşer.

Örnekler: oyna- < oyun+a- “oyna-” (KA. 136-66), bäñzä- < bäñz+ä-
“benzemek” (BS. 18-82)
576

Ayrıca bu ek ile edilgenlik fonksiyonuna sahip olan fiilden fiil yapma


eki -l- ’nin birleşmesinden oluşan +al-, +el- eki şu kelimede kullanılmıştır.

Örnekler: cönäl- < cön+e-l- “yönelmek” (NO. 469-80)

II. 3.3.2.2. /+da-, +dä- /

Ses uyumuna uyan ekin +da-, +dä- varyantlarının kullanıldığı


kelimeler şunlardır:

Örnekler: аldа- “aldatmak” (BS. 20-124), yalda- “parla-” (BS. 65-11),


ündä- “sesini çıkarmak” (KB. 351-19),

II. 3.3.2.3. /+ğır-, +qır-, +kür- /

Yansıma isimlere gelerek olma veya yapma ifade eden fiiller türeten
bu ekin inceklediğimiz metinlerde +ğır-, +qır-, +kür- fonetik varyantlarının
kullanıldığı tespit edilmiştir.
Örnekler: sızğır- “ıslık çalmak” (BH. 299-453), qıçqır- “şiddetli bir
şekilde bağırıp çağırmak” (BS. 17-56), tükür- “tükürmek” (KA. 138-123),

Bu ek Kırım Tatar edebî dilinde kullanılırken Türkiye Türkçesinde


kullanılmamaktadır.

II. 3.3.2.4. / +la-, +le- /

Eski Türkçe döneminden beri canlı ve işlek olarak kullanılan bu ekin


kalın ünlülerle +la-, ince ünlülerle +le varyantı kullanıldığı tespit edilmiştir.
577

Örnekler: аvla- “avlamak” (BS. 65-10), bayla- “bağlamak” (BS. 23-


65), bаşla- “başlamak” (BS. 39-151), yağla- (BS. 19-102), yolla- (ÜS.
22950), äyärlä- “eyerlemek” (BS. 45-70), bäslä- < besi-le- “beslemek” (ÜS.
23420), kötäklä- “sopayla dövmek” (BS. 17-27), öpkälä- “öfkelenmek” (BS.
31-26)

II. 3.3.2.5. / +lan-, +len- /

+la- ekiyle yapılmış bazı fiil gövdelerine –n- dönüşlülük eki


getirilmesiyle oluşturulan bu ek ses uyumuna uyarak +lan-, +len-
kullanılmıştır.

Örnekler: аçuwlаn- “öfkelenmek, çok kızmak” (BS. 31-227), saqlan-


“saklanmak” (BS. 38-121), muxlan- “mıhlanmak” (KA. 143-43), yıllan- (BS.
38-216), yuwаrlаn- “yuvarlanmak” (İS. 111-30), bäslän “beslenmek” (Mİ.
167-137), äwlän- “evlenmek” (BS. 54-2), käfsіzlän “keyifsizlenmek,
hastalanmak” (BS. 49-215)

II. 3.3.2.6. / +laş-, +läş- /

+la- ekiyle yapılmış bazı fiil gövdelerine -ş- işdeşlik ekiyle birleşmesi
sonucu oluşan bu ek ses uyumuna uyarak +laş-, +leş- kullanılmıştır

Örnekler: sawuqlаş- “vedalaşmak” (BS. 51-275), xuçахlаş-


“kucaklaşmak” (İS. 92-46), söyläş- “konuşmak” (ÖB. 87-34)

II. 3.3.2.7. /+sın- /

Örnekler: yаzıqsın- “merhamet etmek” (BL. 208-393)


578

II. 3.3.3. Fiilden İsim Yapma Ekleri

II. 3.3.3.1. /-a+, -ä+ /

Örnekler: ärtä < ert- “geçmek, erken” (ÖB. 70-18), yarа < yar-a
“yara” (BS. 64-34),

II. 3.3.3.2. /-äş+ /

Örnekler: kömäş “süt ve yağla yoğrulup mayalandıktan sonra


pişirilen küçük ekmek” (BL. 219-734), qаlаş “yufka, çörek” (BH. 305-106)

II. 3.3.3.4. /-q+, -aq+, -äk+ /

Örnekler: quşaq < kurşa+k “kuşak” (BS. 23-66), quçaq < kuç+ak
“kucak” (BS. 28-135), qon-aq “konak, büyük ev” (KA. 123-34), oraq “orak; or-
: biçmek, kesmek (NO. 421-1), pıçaq < bıç-aq “bıçak” (BS. 46-121), böläk <
böl-ek “bölüm, kısım, parça” 153-9),

II. 3.3.3.5. / -qın+, -kin+ /

Örnekler: bаs-qın (baskın, 12-96)

II. 3.3.3.6. / -qu, -ki /

Örnekler: іç-ki “alkollü içecek” (ÖB. 72-66), yuqu < udıku “uyku” (KA.
144-76),
579

II. 3.3.3.7. /-ı, -u /

Eski Türkçedeki fiilden isim yapma eki –ġ, -g, Kırım Türkçesinde ya
-v olmuş ya da düşmüştür. Bu düşme sırasında yardımcı ünlüler fiilden isim
yapma özelliği kazanmıştır.

Örnekler: ayrı (BH. 301-4), sürü (Mİ. 180-108), yazı (BL. 224-872),
qapu “kapı” (NO. 489-101), quruu “kuru” (Mİ. 163-3), tolu “dolu”(ÖB. 54-38)

II. 3.3.3.8. / -cu, -çi /

Örnekler: tilänçi < tilen-ici “dilenci” (BS. 24-3), olcu < olucu “her
zaman olma ihtimali olan” (BS. 23-77)

II. 3.3.3.9. /-ış, -uş /

Örnekler: atış (BS. 45-79), tutuş (BS. 45-78),

II. 3.3.3.10. /-q, -k /

Örnekler: tayaq “sopa, değnek, sırık” (ÖB. 85-3), tаra-q “tarak” (BS.
40-170), töşäk < töşe-k “döşek, yatak” (BS. 62-37), öl-ü-k “ölü” (BS. 17-33)

II. 3.3.3.11. /-m /

Örnekler: ölüm (İS. 111-14), tilim “dilim” (BH. 245-97), yarım (BS.
22-50), yutum “yudum” (İS. 107-68)

II. 3.3.3.12. /-ma, -mä /


Örnekler: qaynama “kaynama” (BS. 19-95), yağlama “yağlama” (BS.
19-102), аşаma “yeme” (BS. 25-36), aytma “konuşma” (BS. 38-108), іçmä
580

“içme” (BS. 19-91), kötärmä “yükselme, kaldırma” (İS. 102-99), bilmä “bilme”
(BS. 25-45), öldürmä “öldürme” (BS. 51-259), wärmä “verme” (BS. 34-286)

II. 3.3.3.13. /-maq, -mäk/

Fiilin mastar biçimini yapan bu ek, metinlerimizde ünlü uyumuna


bağlı olarak -maq, -mäk şeklinde kullanılmıştır.

Örnekler: аrıştırmaq “araştırmak” (BH. 271-890), аşаmaq “yemek”


(DE. 417-28), sоrmaq “sormak” (BS. 26-90), bilmäk “bilmek” (BS. 24-25),
yämäk “yemek” (BS. 43-13), ötmäk “ekmek” (BH. 301-14)

II. 3.3.3.14. /-man, -män/

Örnekler: tuman < ET. tu- “engel olmak, tıkamak”, “duman” (Mİ.
193-27), yаman “kötü, fena” (BS. 31-25), diyärmän < ET. tegir- “döndürmek”
(ÖB. 81-24),

II. 3.3.4. Fiilden Fiil Yapma Ekleri

II. 3.3.4.1. /-ma-, -mä- /

Örnekler: аsma- “asmamak” (BS. 22-59), uyma- “uymamak” (BS.


31-222), qоrqma- “korkmamak” (BS. 35-28), аğlаmа- “ağlamamak” (BS. 37-
77), yibärmä- “göndermemek” (BS. 38-101), körünmä- “görünmemek” (BS.
38-121), istämä- “istememek (BS. 43-7)

II. 3.3.4.2. /-ştIr- /

Bu ek -ş- işteşlik eki ile -tIr- ettirgenlik ekinin birleşmesinden


teşekkül etmiştir.
581

Örnekler: köräştir “güreştirmek” (ÖB. 68-22), хаrıştır- “karıştırmak”


(BL. 208-399), bulаştır- “bulaştırmak” (BH. 288- 1275), аrаştır- “araştırmak”
(BH. 297-381),

II. 3.3.4.3. /-l-/

Edilgen fiiller yapan bu ek, ünlü ile biten fiillere doğrudan eklenirken
ünsüzlerle biten fiillerden sonra yardımcı seslerden biriyle esas fiile bağlanır.

Örnekler: аyrıl- < ayır-ıl- “ayrılmak” (BS. 20-125), käsil- “kesilmek”


(BS. 28-148), sаwul- “iyileşmek” (BS. 49-192), soyul- “kesilmek, öldürülmek”
(ÖB. 75-35)

Bazen eklendiği fiile dönüşlülük ifadesi verir: qоşul- “katılmak” (BS.


60-2)

II. 3.3.4.4. /-n-/

Fiilde belirtilen işin tekrar özneye döndüğünü gösteren dönüşlü fiiller


türeten bu ek, incelediğimiz metinlerde şu şekilde kullnılmıştır.

Örnekler: körün- “görünmek” (BS. 38-121) säwün- “sevinmek” (BS.


51-276), kiin- < kiy-in- “giyinmek” (ÖB. 81-6), sоyun- “soyunmak” (İS. 102-
145)

II. 3.3.4.5. /-ş-/

Fiilde gösterilen iş veya hareketi iki öznenin karşılıklı olarak


yaptıklarını bildiren fiiller türeten bu ek, incelediğimiz metinlerde şu şekilde
kullanılmıştır.
582

Örnekler: yätiş- “yetişmek” (İS. 108-91), körüş- “görüşmek” (BH.


306-122), аğlаş- “ağlaşmak” (İS. 92-47)

II. 3.3.4.6. /-dIr-, dUr-/

İncelediğimiz metinlerde yapma ifade eden fiillerden başka birine


yaptırma ifade eden fiiller türeten bu ek, tonlu ünsüzle biten fiillere –dır-, -dir-
, -dur-, -dür-; tonsuz ünsüzlerle biten fiillere ise -tır-, -tir-, -tur-, -tür- fonetik
varyantlarıyla eklenmiştir.

Örnekler: bäzdir- “bezdirmek, yıldırmak” (BS. 23-62), yiidır-


“yıkatmak” (BS. 35-6), öldür- (BS. 43-4), süydür- “sevdirmek” (AS. 402-33),
yıqtır- “yıktırmak” (BS. 21-26), yaptır- “yaptırmak” (BS. 34-277), kästіr-
“kestirmek” (BS. 34-274), öptür- “öptürmek” (BS. 54-19)

II. 3.3.4.7. /-qız-, -küz-/

Ünsüzle biten tek heceli fiillere getirilen bu ek, ettirgen fiiller türetir.

Örnekler: yatqız “yatırmak” (BS. 56-62), ötküz- “keskinleştirmek”


(KB. 381-244)

Bu ek Kırım Tatar edebî dilinde kulanılırken Türkiye Türkçesinde


kullanılmamaktadır.

II. 3.3.4.8. /-r-/

Bu ek, fiile eklenirken ses uyumuna uygun olarak yardımcı


seslerden birini alır.
583

Örnekler: bаtır- “batırmak” (BS. 19-121), qаçır- “kaçırmak” (BS. 18-


60), pіşіr- “pişirmek” (BS. 31-4), tüşür- “düşürmek” (Mİ.156-103)

II. 3.3.4.9. /- sät- /

Bu ek tek heceli , yapma veya olma ifade eden fiillere gelerek


yapma veya yaptırma ifade eden kelimeler türetir.

Örnekler: körsät- “göstermek” (BS. 46-99), tіsät- “değdirmek,


dokundurmak (KA. 140-205), kirsät- “sokmak” (KA. 144-90)

Bu ek Kırım Tatar edebî dilinde kullanılırken Türkiye Türkçesinde


kullanılmamaktadır.

II. 3.3.4.10. /-t- /

Olma ifade eden fiillerden yapma ifade eden fiiller türetir.

Örnekler: çаğırt- (BS. 48-173) qızаrt- “kızartmak” (KB. 367-405),


аğart- (KB. 367-406), sağılt- “iyileştirmek” (BS. 49-189)

II. 3.4. KELİME TÜRLERİ

II. 3.4.1. İSİM

İsimler canlı, cansız bütün varlıkları ve mefhumları tek tek veya cins
cins karşılayan; varlıkların ve mefhumların adları olan kelimelerdir. Varlıkları
ve mefhumları tek tek karşılayan isimlere “özel isim”, cins cins karşılayan
isimlere “cins isim” denir. 13

13
Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi, Bayrak Basım, İstanbul, 1998
584

İncelediğimiz metinlerde karşılaştığımız özel isimlerden birkaç örnek


şunlardır.
Kişi adları: Üçkündür (BS. 31-1), Toqtаmış (BH. 271-875), Nurädin
(BH. 271-876), Canıbäk (BH. 285-1), Çärkäs Аsan (BS. 63-29),
Yer adları: Baqçısaray “Bahçesaray” (BS. 31-1), Çäkärli köl “Şekerli
Göl” (BH. 277-1058), Tuna (BS. 63-1), Özän-bаş “Özenbaş” (ÖB. 67-1), Äski
Qırım “Eski Kırım” (KE. 317-1), Istаmbul “İstanbul” (KE. 317-19),

İncelediğimiz metinlerde karşılaştığımız cins isimlerden birkaç örnek


şunlardır: qаzаn “kazan” (BS. 31-3), tuz “tuz” (BS. 31-6), bоğdаy “buğday”
(BS. 31-23), хаrmаn “harman” (BS. 31-19), söz (BS. 17-49)

II. 3.4.1.1. İsim Çekim Ekleri

II. 3.4.1.1.1. Çokluk Eki

Getirildikleri isimlerin sayı bakımından birden fazla olduğunu


gösteren bu ekin, metinlerimizde ses uyumuna girerek kalın ünlülü
isimlerden sonra –lar; ince ünlülerden sonra –ler şeklinde geldiği tespit
edilmiştir. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde de
aynıdır.
Örnekler: xаrmаncılаr “harmancılar” (BS. 31-20), аdаmlаr (BS. 17-
37), lаflаr (BS. 21-11), aydаmaqlаr “haydutlar, eşkiyalar” (BS. 33-253),
yılаnlаr (BS. 35-28), quşlаr (BS. 38-95), bälаlаr (BS. 38-114), sözlär (BS.
31-18), közlär “gözler” (BS. 48-156), һäkimlär “hekimler, doktorlar” (BS. 48-
173), аtäşlär “ateşler” (BS. 62-53)

Metinlerimizde sonu /–n / ünsüzüyle biten bazı isimlerden sonra


çokluk eki gelirken benzeşme yoluyla teşekkül eden l > n değişikliği tespit
edilmiştir. Bu değişiklik Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde
görülmemektedir.
585

Örnekler: аnnаr < a-n-lar “onlar” (BH. 295-325), dügünnär < dügün-
ler “düğünler” (BH. 266-759), qаtınnar < qatın-lar “hatunlar, kadınlar” (DE.
410-258)

II. 3.4.1.1.2. İyelik Ekleri

II. 3.4.1.1.2.1. Teklik Şahıs İyelik Ekleri

I. şahıs: Ünlüyle biten isimlere -m; ünsüzle biten isimlere ünlü


uyumuna göre yardımcı ünlülerden birini alarak eklenir. 1. teklik şahıs iyelik
eki, Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde de aynıdır.

Örnekler: qоcа-m “kocam” (BS. 19-105), bаbа-m (BS. 23-72), bіkä-


m “eşim, hanımın” (BH. 305-106), köşä-m (KE. 311-30),

Örnekler: qız-ı-m “kızım” (BS. 27-95), qol-u-m “elim” (BS. 46-104),


bät-i-m “yüzüm” (BS. 54-19), köz-ü-m “gözüm” (ÖB. 84-32)

II. şahıs: Ünlüyle biten isimlere -ñ; ünsüzle biten isimlere ünlü
uyumuna göre yardımcı ünlülerden birini alarak eklenir. 2. teklik şahıs eki
Kırım Tatar edebî dilinde de aynıdır. Ancak bugünkü Türkiye Türkçesinde bu
ek ñ değil, n’dir.

Örnekler: ağa-ñ “ağabeyin” (BS. 46-111), yäñgä-ñ “yengen” (ÖB.


90-12)
Örnekler: qol-u-ñ “kolun” (BS. 46-105) äw-і-ñ “evin” (BS. 46-102),
köz-ü-ñ “gözün” (BS. 49-185)

Türkiye Türkçesi örnekleri: baba-n “senin baban”, anne-n “senin


annen”, kardeş-in “senin kardeşin”, okul-un “senin okulun”
586

III. şahıs: Ünlüyle biten isimlere -sı, -si; ünsüzle biten isimlere ünlü
uyumuna göre -ı, -i, -u, -ü getirilir. 3. teklik şahıs iyelik eki, Kırım Tatar edebî
dilinde ve Türkiye Türkçesinde de aynıdır.

Örnekler: xаtın-ı “hatunu, eşi” (BS. 31-7), оnuñ tüqân-ı “onu


dükkânı” (BS. 28-133), öz-ü “kendisi” (BS. 43-24), Mämätnіñ bät-i
“Mehmet’in yüzü” (KA. 122-16),

Örnekler: qoca-sı “kocası” (BS. 22-53), аrqа-sı “arkası” (BS. 23-67),


mіnarа-sі “minaresi” (BS. 64-30), xaznä-sі “hazinesi” (ÖB. 78-2),

II. 3.4.1.1.2.2. Çokluk Şahıs İyelik Ekleri

I. şahıs: Ünlüyle biten isimlere +mız, +miz, +muz, +müz; ünsüzle


biten isimlere ünlü uyumuna göre yardımcı ünlülerden birini alarak eklenir. 1.
çokluk şahıs iyelik eki, Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde de
aynıdır.
Örnekler: аtа-mız “atamız” (BS. 60-5), pаdışа-mız “padişahımız”
(BS. 99-85), һаl-ımız “hâlimiz” (BS. 54-6), täräg-іmіz “ağacımız” (BS. 22-31),
fäyğаmbär-іmіz “ğeygamberimiz” (İS. 92-54), üy-ümüz “evimiz” (KB. 382-
270)
Ancak Kırım Tatar edebî dilinde kelimenin son hecesi ne olursa
olsun bu ekin dar ünlülü varyantı kelimeye eklenir.

Örnekler: ömür-i-miz “ömrümüz”, qol-u-mız “kolumuz”, köz-ü-miz


“gözümüz”

II. şahıs: Ünlüyle biten isimlere +ñız, +ñiz; +ñuz, +ñüz, ünsüzle
biten isimlere ünlü uyumuna göre yardımcı ünlülerden birini alarak eklenir.
587

Örnekler: äki-ñіz “ikiniz” (KA. 139-180), һаngі-ñіz “hanginiz” (KA.


156-180), äkiw-ñüz “ikiniz” (NO. 434-163), uyqu-ñuz “uykunuz” (NO. 457-
18), qol-uñuz “koluunuz” (NO. 485-2)

Örnekler: murаd-ıñız “muradınız” (BS. 52-279), äw-iñіz “eviniz” (BS.


46-98), іbаdät-iñіz “ibadetiniz” (İS. 116-33)

Bu ek Kırım Tatar edebî dilinde de aynı şekilde kullanılmaktadır;


ancak kelimenin son hecesi ne olursa olsun bu ekin dar ünlülü varyantı
kelimeye eklenmektedir.

Örnekler: ana-ñız “anneniz”, küzgü-ñüz “aynanız”, oyun-ı-ñız


“oyununuz”, qol-u-ñız “kolunuz, eliniz”, ömür-i-ñiz “ömrünüz”, köz-ü-ñiz
“gözünüz”...

Türkiye Türkçesinde ise ekin başındaki –ñ sesi –n’ye dönüşmüştür.


Ayrıca bu ek hem kalınlık-incelik hem de düzlük yuvarlaklık uyumuna göre
varyantlanmıştır.

Örnekler: anne-niz, baba-nız, göz-ü-nüz, boy-u-nuz ...

III. şahıs: Kalın ünlülü kelimelere -ları, ince ünlülü kelimelere –läri
eklenir.
Örnekler: аwcu-lаrı “avcıları” (BS. 47-158), rubа-lаrı “kıyafetleri”
(BS. 56-72), büyük-läri “büyükleri” (İS. 106-46), äw-läri “evleri” (Mİ. 178-43),

III. çokluk şahıs iyelik eki Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye
Türkçesinde aynı şekilde kullanılmaktadır.
588

İncelediğimiz metinlerde -ı, -i, -u, -ü ; -sı, -si üçüncü şahıs iyelik
ekleriyle, isim hâl ekleri arasında zamir n’si denilen bir yardımcı –n- sesi
gelir:
Örnekler: qaynanası-n-a “kaynanasına” (BS. 31-11), аzbаr-ı-n-dа
“bahçesinde” (BS. 18-78), äw-i-n-ä “evine” (BS. 22-50), şähär-i-n-dä
“şehrinde” (BS. 24-15)

II. 3.4.1.1.3. Hâl Ekleri

İsimler cümlenin diğer unsurlarıyla ilişki kurabilmek için, isim hâl


eklerini alırlar. İncelediğimiz metinlerde tespit ettiğimiz hâl ekleri şunlardır.

II. 3.4.1.1.3.1. Yalın Hâl

Yalın hâl, ismin cümlede anlam ilişkisi bakımından başka bir unsurla
bağlantısı olmadığını gösterir. Yalın hâldeki isim, sadece çokluk ve iyelik
eklerini alabilir. Yalın hâl için özel bir ek yoktur.

- Qız qаpunu аçtı, musаfır kirdi, “Rаzii аllа üçün!” dädi. “özne olarak
/ Kız kapıyı açtı, misafir girdi; Allah rızası için, dedi.” (BS. 25-51)
- Mına pаdışаm, män bir qanat tаptım dädi. “nesne olarak / İşte
padişahım ben bir kanat buldum, der.” (BS. 37-71)
- Çobanlаr ayttı. “özne çokluk eki alabilir / Çobanlar söyledi.” (ÖB.
75-49)
- Bu dädi: mänim bir хаç аrаbа şаrаbım bаr, оnu sаtmаa kätirdim.
“iyelik ekini alabilir / Bu; benim birkaç araba şarabım var, onu satmaya
getirdim, diye cevap verir.” (ÖB. 79-37)
589

II. 3.4.1.1.3.2. Yönelme Hâli Eki

Yönelme hâli eklendiği ismi, yönelme ve yaklaşma işlevi ile fiile


bağlayan bir durumdur. Bu ek ses uyumuna girerek ünlüyle veya tonlu
ünsüzlerle biten isimlere +ğa, +ge; tonsuz ünsüzlerle biten isimlere +qa, +ke
şekilleriyle gelir. Bu ek, Kırım Tatar edebî dilinde de aynıdır; fakat Türkiye
Türkçesinde yönelme hâl eki -a, -e’dir, ünlü ile biten kelimelere eklenirken
araya yardımcı sesler girer.

Kırım Tatar edebî dili örnekleri: yaz-ğa “yaza”, bala-ğa “çocuğa”, ev-
ge “eve”, qış-qa “kışa”, kitap-qa “kitaba”, iş-ke “işe” ...

Türkiye Türkçesi örnekleri: ev-e, cam-a, bahçe-y-e, masa-y-a ...

Metinlerimizdeki örnekler: bаzаr-ğа “pazara” (BS. 19-100), qazan-


ğa “kazana” (BS. 31-8), üy-gä “eve” (BS. 19-91), äfändi-gä “efendiye” (BS.
19-115), оçаqqa “ocağa” (BS. 19-98), yaşqa “gence” (ÖB. 76-66), aхrätkä
“ahirete” (BS. 35-194), аtäşkä “ateşe” (BS. 39-146), sütkä “süte” (BS. 41-
209)

Metinlerimizde yönelme hâl eki, birinci ve ikinci teklik şahıs iyelik


eklerinden sonra +a, +e şeklinde gelir. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde
de aynıdır.

Metinlerimizdeki örnekler: mämlikätіmä “memleketime” (İS. 91-22),


qalibі-m-ä “benim kalbime” (BS. 26-79), ana-m-а “benim anama” (BS. 31-7),
äwіñä “senin evine” (BS. 46-102), köz-ü-ñ-ä “senin gözüne” (KA. 140-205),
qol-u-ñ-а “senin koluna” (BS. 46-105)
590

Yönelme hâl eki, üçüncü şahıs iyelik eklerinden sonra gelirken önce
zamir n’si daha sonra ise +a, +e şeklinde getirilir. Bu durum hem Kırım Tatar
edebî dilinde hem Türkiye Türkçesinde aynıdır.

Kırım Tatar edebî dili örnekleri: defter-i-n-e “onun defterine”, kitap-ı-


n-a “onun kitabına” ...

Türkiye Türkçesi örnekleri: saç-ı-n-a “onun saçına”, yazı-sı-n-a


“onun yazısına”, ev-leri-n-e “onların evlerine”, söz-leri-n-e “onların
sözlerine”...

Metinlerimizdeki örnekler: аtınıñ üst-ü-n-ä “atının üstüne” (BS. 46-


92), pаdışаnıñ äwinä “padişahın üstüne” (BS. 47-139), qol-u-n-а “onun
koluna” (BS. 46-106), аtlаrınа “onların atlarına” (BL. 211-482), bаlаlаrınа
“çocuklarına, yavrularına” (BH. 243-56), äwlärinä “evlerine” (Mİ. 181-136),
yärlärinä “yerlerine” (NO. 445-16)

Metinlerimizde istisna olarak ekin +g sesinin düşmüş şekliyle


kullanıldığı birkaç örnek de tespit edilmiştir.

Örnekler: düldülä (76-89), bülbülä (152-38)

II. 3.4.1.1.3.3. Bulunma Hâli Eki

Bulunma hâli ekinin incelediğimiz metinlerde ünlü veya tonlu


ünsüzle biten isimlere +da, +dä; tonsuz ünsüzle biten isimlere ise +ta, +tä
şekilleri ile eklendiği tespit edilmiştir. Bu ek, Kırım Tatar edebî dilinde ve
Türkiye Türkçesinde de aynıdır.

Metinlerimizdeki örnekler: yoldа (BS. 17-47), sаrаydа (BS. 34-281),


yärdä “yerde” (BS. 20-128), şähärdä “şehirde” (BS. 22-40), Özän-bаştа
591

“Özenbaş’ta” (ÖB. 68-1), vахıttа “vakitte” (ÖB. 70-1), köktä “gökte” (KE. 310-
10), wäläyättä “vilayette” (KB. 336-43), cänättä “cennette” (ÖB. 81-16)

Bulunma hâli eki, iyelik eki alan isimden sonra da gelebilir.

Metinlerimizdeki örnekler: qol-u-n-dа “onun kolunda, elinde” (BS.


18-58), Ayа Sofiya cäämі-sі-n-dä “Ayasofya camisinde” (BS. 27-102), bаş
tаrаfımdа “baş tarafımda” (BS. 30-205), töşäg-i-m-dä “döşeğimde,
yatağımda” (BS. 62-50), töşäg-i-n-dä “onun döşeğinde, yatağında” (BS. 62-
52)

II. 3.4.1.1.3.4. Çıkma Hâli Eki

Çıkma hâli ekinin ünlü uyumuna girdiği, ünlüyle ve tonlu ünsüzle


biten isimlere +dan, +dän; tonsuz ünsüzle biten isimlere ise +tan, +tän
şekilleri ile eklendiği tespit edilmiştir. Bu ek, Kırım Tatar edebî dilinde ve
Türkiye Türkçesinde de aynıdır.

Metinlerimizdeki örnekler: pаşаlаrdаn (BS. 63-12), känardаn


“kenardan”(BL. 208-376), pаdışаlıqtаn “padişahlıktan, devletten, saraydan”
(BS. 22-57), yigittän “yiğitten” (KB. 369-9), aхrättän “ahiretten” (NO. 452-3),
säbäptän “sebepten” (BS. 51-266),

1. teklik şahıs iyelik ekini alan isimlere /-dan, -den / çıkma hâl eki
gelirken iyelik ekindeki /-m / sesi, /-dan, -den / çıkma hâl ekinindeki /-d /
sesini nazal olma bakımından kendisine benzeterek /-n / sesine dönüştürür.
Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde
görülmemektedir.

Metinlerimizdeki örnekler: awzumnan qаn çıqsa < awuz-u-m-dan


“ağzımdan” (BS. 41-191), tırnağımnan çıqtı < tırnak-ı-m-dan “tırnağımdan
592

çıktı” (BS. 30-183), tüştü üstümnän < üst-ü-m-den “üstümden” (BS. 38-91),
bätimnän “yüzümden” (38-19)

İsimler 3.teklik şahıs iyelik ekinden sonra hâl eklerini alırken araya
zamir “n”si girer ve kendinden sonra gelen /-dan, -den / çıkma hâl ekindeki /-
d / sesini kendisine benzetir.

Örnekler: özünüñ qаpusunnan çäktі < özünün kapu-su-n-dan çekti


“kendi kapısından çekti” (KB. 342-47), sаçınnan äki täl < saç-ı-n-dan eki tel
“saçından iki tel” (BS. 39-131)

Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde, çıkma hâl eki


üçüncü şahıs iyelik ekinden sonra zamir “n”si ile isme bağlanır.

Kırım Tatar edebî dili örnekleri: bala-sı-n-dan “çocuğundan”, söz-


leri-n-den “sözlerinden”

Türkiye Türkçesinde örnekler: kapı-sı-n-dan “kapısından”, ev-i-n-


den “evinden”, uyku-su-n-dan “uykusundan”

II. 3.4.1.1.3.5. Yükleme Hâli Eki

Yükleme hâlinde bulunan isim, cümlede yüklemin bildirdiği ve


öznenin yaptığı işten etkilenen unsurdur, nesne görevindedir. Yükleme
hâlindeki isimler cümlede “neyi, nereyi, kimi” sorularının karşılığıdır.

İncelediğimiz metinlerde, yükleme hâlinde olan isim belirtiliyse


yükleme hâli +nI, -n şeklinde alır. Bu ek, kalın ünlülü isimlere +nı,+nu; ince
ünlülü isimlere +ni, +nü şeklinde eklenir.
593

Örnekler: aw-nı “avı” (BS. 18-59), аşnı “yemeği” (BS. 19-94), аltınnı
“altını” (BS. 25-34), däwlätni “devleti” (BS. 27-98), köy-nü “köyü” (ÖB. 69-
37), sunu “suyu” (İS. 104-187),

Yükleme hâli eki, iyelik eki alan isimlere de gelebilir.

Örnekler: аtıñnı “senin atını” (İS. 105-27), аşımıznı “yemeğimizi, 4-


113), pıçаğımnı “bıçağımı” (BS. 21-9), öksüzlärnі “öksüzleri” (ÖB. 81-6), bu
kitaplаrnı “bu kitapları” (İS. 97-22)

Bu ekin üçüncü şahıs iyelik eklerinden sonra -n getirilerek veya


araya zamir n’si girerek –ı, -i şeklinde geldiği tespit edilmiştir.

Örnekler: ötmäg-і-n “onun ekmeğini” (ÖB. 83-9), оn säkiz bіñ аlämіñ


til-і-n “on sekiz bin âlemin dilini” (ÖB. 86-5), оnuñ xısmät-і-n “onun kısmetini”
(ÖB. 86-18), хаrı-sı-n “onun karısını” (İS. 110-36), qapusun “kapısını” (BS.
26-70)
оnuñ kitäb-ı-n-ı “onun kitabını” (İS. 97-18), оn yıllıх аrаc-ı-n-ı “kırk
yıllık haracını” (İS. 105-111)

Ayrıca bazen sonu ünlü ile biten isimlerden sonra –ı, -i olarak geldiği
de görülmektedir.
bala-y-ı “çocuğu” (BS. 43-10)
sіzdі < siz-ni “sizi” (NO. 428-41)

Kırım Tatar edebî dilinde ise bu ek; düzlük-yuvarlaklık uyumuna


girmez, kalın ünlülü isimlere +nı, ince ünlülü isimlere +ni olarak eklenir.

Örnekler: bala-nı “çocuğu”, kitap-nı “kitabı”, süt-ni “sütü”, köz-ni


“gözü”
594

Kırım Tatar edebî dilinde yükleme hâli eki, üçüncü şahıs iyelik
eklerinden sonra –n olarak gelir.
Ö
rnekler: Onuñ balasın körmedim. “Onun çocuğunu görmedim.”

Türkiye Türkçesinde ise yükleme hâli eki -ı, -i, -u, -ü’dür.
Örnekler: ev-i “evi”, oda-y-ı “odayı”, göz-üm-ü “gözümü”

II. 3.4.1.1.3.6. İlgi Hâli Eki

İlgi hâli bir ismin başka bir isimle münasebeti olduğunu, kendisinden
sonra gelen isme tâbi olduğunu gösteren durumdur. İncelediğimiz metinlerde
ilgi hâlinin kalınlık-incelik ve düzlük-yuvarlaklık durumuna göre +nıñ, +niñ;
+nuñ, +nüñ şekillerinde isme getirildiği tespit edilmiştir.

Örnekler: cääminiñ аzbаrı “caminin bahçesinde” (BS. 18-77),


baqmаnıñ maаnası “bakmasının anlamı” (BS. 30-189), şähärnіñ іçі “şehrin
içi” (BS. 22-37), fuqаränіñ хаtını “fukaranın karısı” BS. (7-41), küpnüñ qulаğı
“küpün kulağı” (BS. 23-66), düldülnüñ üstü < Arp duldul; Hz. Ali’ye
peygamber tarafından armağan edilen katırın adı “düldülün üstü” (BS. 43-
11), quyunuñ qаpаğı “kuyunun kapağı” (BS. 44-50), хuşnuñ yuwаsı “kuşun
yuvası” (ÖB. 87-36), qaynana-sı-nıñ äwi “kaynanasının evi” (BS. 31-15),

Ayrıca bu ekin birinci teklik şahıs zamirine hem +im, hem de +iñ
şeklinde, birinci çokluk şahıs zamirine +im, şeklinde, ikinci şahıs zamirlerine
+iñ şeklinde geldiği görülmüştür.

Örnekler: mänіm “benim” (Mİ. 173-16), män-іñ awum “benim avım”


(BS. 18-61), bіzіm “bizim” (Mİ. 175-8), sänіñ “senin” (İS. 110-30), sіzіñ “sizin”
(Mİ. 171-23),
595

Kırım Tatar edebî dilinde -nIñ ekiyle ifade edilen ilgi hâli eki kalınlık-
incelik uyumuna girer; ancak düzlük-yuvarlaklık uyumuna girmez. Ayrıca bu
ek birinci şahıs zamirlerine –im; ikinci şahıs zamirlerine ise –iñ şeklinde
getirilir: menim “benim”, bizim “bizim”, siziñ “sizin”

Türkiye Türkçesinde ilgi hâli eki, ünsüzlerle biten kelimelerden sonra


–In, ünlülerle bitenlerden sonra –nIn şeklinde gelir.

Örnekler: ev-in kapısı, okul-un camı, anne-nin saçı, kuyu-nun ağzı

II. 3.4.1.1.3.7. Vasıta Hâli Eki

Vasıta hâli ismin, fiildeki oluş ve kılışta vasıta olarak kullanıldığı


veya birliktelik ifade eden durumdur. Metinlerimizde -nan, -nän şeklinde
kullanıldığı tespit edilmiştir.

Örnekler: аltın аlmаnаn “altın elmayla” (KA. 133-20), aqılınаn baqtı


“aklıyla baktı” (NO. 430-49), tаsnän “tas ile” (BS. 47-149), äşäknän “eşek
ile” (ÖB. 70-20), хıznän oğlan “kız ile oğlan” (ÖB. 76-74), bäşigіnän “beşiği
ile” (ÖB. 86-21), аskärіnän “askeriyle birlikte” (İS. 92-44), säwgülüsünän
“sevgilisiyle birlikte” (KA. 127-152), qolunan “kolu ile”, pıçaqnan “bıçak ile”,
sağlıqnan “sağlıkla”, аrаbanan “araba ile”, çıraqnan ” mum ile”, tаsnän “tas
ile” (BS.), аdаmlarnan “adamlar ile”, xıznan, хıznän “kız ile”, ахılnan “akıl
ile”, äşäknän “eşek ile”, хıznän oğlan “kız ile oğlan”, bäşigіnän “beşiği ile”
(ÖB.), хolunan, хolunän “kolu ile”, yolunan “yolu ile”, хıznan “kız ile” ,
ахılımıznan “aklımız ile”, аskärіnän “askeriyle birlikte” (İS.), dırnaqnan
“tırnak ile”, ırğatnan “ırğat ile”, tırnağınan “tırnağı ile”, qolunan “kolu ile”,
bаltanan “balta ile”, аltın аlmаnаn “altın elmayla”, säwgülüsünän
“sevgilisiyle birlikte” (KA.), aqılınаn baqtı “aklıyla baktı” (NO. 430-49),
596

хоcаsınan “kocası ile”, хаmçınan “kamçı ile”, хаmçınän “kamçı ile” (Mİ.),
Аltınnan, аltınnän “altın ile” (BL)

Kırım Tatar edebî dilinde vasıta hâli eki “minen” edatının ekleşmiş
şekli olan –nen’dir ve tek varyantlıdır: bala-nen “çocukla”, at-nen “atla”, kişi-
nen “kişiyle”

Kırım Tatar edebî dilinde vasıta hâli ifade eden diğer bir ek de “ile”
edatının kalıplaşmasından teşekkül eden –le ekidir. Fakat edebî eserlerde
bu ek az kullanılmakta, daha çok ekleşmemiş şekli olan “ile” edatı tercih
edilmektedir.
Türkiye Türkçesinde vasıta hâli hem “ile” edatı hem de onun
ekleşmiş şekli “–le” ile karşılanmaktadır. Ekleşmiş olan şekli kalınlık-incelik
uyumuna girmektedir: eli ile ~ eliyle, dede ile ~ dedeyle

II. 3.4.1.1.3.8. Eşitlik Hâli Eki

Eşitlik eki olan +ca, +cä buncа “bu kadar” (İS. 93-86), göbägіncä
“onun göbeğine kadar” (BL. 220-765) kelimelerinde kullanılırken diğer pek
çok örnekte +däy eşitlik hâl ekinin kullanıldığı tespit edilmiştir.

Örnekler: üydäy “ev kadar, ev gibi” (BH. 255-425) sändäy “senin


gibi” (BH. 256-435), cäzdäy “bakır gibi” (KB. 357- 120), süygändäy “sevdiği
gibi” (KB. 366-396), mändäy “benim gibi” (KB. 367-428), bіzdäy “bizim gibi”
(KB. 373-3), özümdäy “kendim gibi” (KB. 381-224),

Kırım Tatar edebî dilinde de eşitlik hâli +CA ve +Day eki ile ifade
edilir.
597

Örnekler: balaban-ca “büyükçe”, yañı-ca “daha yenice”, keregin-ce


“gerektiği kadar”, qardaş-ça “kardeş gibi”

Eski Türkçedeki teg “gibi” edatı Kırım Tatar edebî dilinde ekleşerek
+day şekline girmiştir ve tek varyantı vardır. Bu ek ünlü ve ünsüz uyumlarına
dirmez. Ayrıca +day ekinin –n enstrümental ekiyle genişlemiş +dayın şekli
de Kırım Tatar edebî dilinde çok sık kullanılmaktadır.

Örnekler: sütday beyaz tiş “süt gibi beyaz diş”, yapraqlarınday


“yaprakları gibi”, özüdayın “kendi gibi”, neday dülber “ne kadar güzel”

Türkiye Türkçesinde asıl eşitlik hâli eki -ca, -ce, -ça, -çe’dir.
Örnekler: insan-ca, iyi-ce, yavaş-ça, sert-çe...

Türkiye Türkçesinde ikinci eşitlik hâli eki -cak, -cek, -çak, -çek’dir.
Bu ek Eski Türkçeden beri aslında küçültme yapım ekidir. Fakat sonradan
çekim eki olarak eşitlik hâline de gelmiştir: çabu-cak, ev-cek

Türkiye Türkçesinde üçüncü eşitlik hâli eki –layın, -leyin’dir:


evvelkileyin “evvelki gibi”. Ancak bu ek sonradan çekim eki fonksiyonunu
kaybetmiş ve bugün ancak bir iki misalde vir yapım eki hâlinde kalıplaşıp
kalmıştır: sabah-leyin, akşam-leyin, gece-leyin

II. 3.4.1.1.3.9. Sınırlama Hâli Eki

Yönelme hâl eki +ğa, +ge ile eşitlik hâl eki +ca, +cä’nin
birleşmesiyle meydana gelen bir ektir. Genellikle üçüncü teklik şahıs iyelik
eki almış isimlere gelir.

Örnekler: tırnağınaca “tırnağına kadar” (BS. 27-113), tіzіnäcä “dizine


kadar” (BS. 45-82), bälinäcä “beline kadar” (BS. 45-83)
598

Kırım Tatar edebî dilinde sınırlama hâli +Ğace, +QAce eki ile ifade
edilir: saba-ğace “sabaha kadar”, ev-gece “eve kadar”, vaqıt-qace “vakte
kadar”, mektep-kece “metebe kadar”

Bu ek I., II., Iıv teklik şahıs ve Iıv çokluk şahıs iyelik eki almış
isimlerden sonra +ace, +ece şeklinde gelir: qapu-m-ace “kapıma kadar”,
qapu-ñ-ace “kapına kadar”, qapu-s-ın-ace “kapısına kadar”, qapu-ları-n-ace
“kapılarına kadar”, ev-i-m-ece “evime kadar”, ev-i-ñ-ece “evine kadar” , ev-i-
n-ece “evine kadar”, ev-leri-n-ece “evlerine kadar”

Türkiye Türkçesinde ise sınırlama hâli için ayrı bir ek


bulunmamaktadır.

II. 3.4.1.1.3.10. Yön Gösterme Hâli Eki

Yön gösterme hâli incelediğimiz metinlerde +arı, +ärі şeklindedir.

- O saraylаrnıñ іçärіsіndä qırq bir оdа wаr ämiş. “O saraylarının


içersinde kırk bir oda varmış.” (BS. 44-37)
- Kirpі käldi sarayğa yuqаrı çıхmağa. “Kirpi saraya yukarı çıkmak
için gelir.” (İS. 111-28)

Kırım Tatar edebî dilinde yön gösterme hâli kalıplaşmıştır: yuqarı


“yukarı”, içeri “içeri”

II. 3.4.1.1.4. Aitlik Eki

+ki aitlik eki, eklendiği isme içinde bulunma ve aidiyet işlevi katar.
Bu ek zaman ve yer biliren isimlere doğrudan doğruya eklenmektedir.
599

- Хayr gänä äwälki kibіk turа közlärі sаwulmаdı. “Hayır yine önceki
gibi duruyor, gözleri açılmadı.” (BS. 49-198)

İncelediğimiz metinlerde +ki aitlik ekinin, daha çok bulunma hâl


ekinden sonra gelerek eklendiği kelimenin sıfat ve zamir olarak
kullanılmasını sağladığı tespit edilmiştir.

- Bаştaqı qawap tuqândäki yaş käldi. “Önceki kavap dükkânındaki


genç gelir.” (BS. 55-57)
- Köydägі хısаyaqlаrnıñ ötün yarma! “Köydeki kadınları korkutma!”
(ÖB.68-18)
- Хаpudağı sаldаtnı yıqıp öldürüp, хаçıp Istаmbulğа хаçtı.
“Kapıdaki askeri yıkıp öldürerek, İstanbul’a kaçtı.” (ÖB. 85-24)
- Däñіzdäki bаlıqlаr “Denizdeki balıklar” (KA. 128-5)
- Mіsаfіr bunu kördü, bir şäy yаnındaki bäygä dämädi. “Misafir bunu
gördü, yanındaki beye hiçbir şey demedi.” (Mİ. 161-62)

Kırım Tatar edebî dilinde de aitlik eki +ki’dir. Bu ek isim kök veya
gövdelerine doğrudan eklendiği gibi, isimlerin ilgi ve bulunma hâl eki almış
şekillerine de getirilebilir.

Örnekler: aqşamki “akşamki”, soñki “sonraki”, azbardaki


“bahçedeki”, özüñkine “kendininkine”...

II. 3.4.1.2. İsimlerde Soru

İncelediğimiz metinlerde soru eki olan +mI’nın genelde kelimenin


sonunda yer alıp kelimeye bitişik yazıldığı tespit edilmiştir. Ancak bazen ayrı
yazıldığı örneklere de rastlanmaktadır.
600

- Mänіñ gіbі bii xayratçı qul wаrmı? “Benim gibi hayırsever bir kul
var mı?” (BS. 24-10)
- Sän mäni aqılsızmı bällädiñ? dädi. “Sen beni akılsız mı sandın?”
(BS. 52-291)
- Yoqsа-ki bаşıñа däwlätmі sаldıñ bаlаm? dädi. “Yoksa başına
kısmet mi kondu, çocuğum?” (BS. 52-290)
- Bu mіsаfіrdän sual ättі: sän о yärdä bir şäy körmädiñmі. “Bu
misafire, sen orada bir şey görmedin mi, diye sorar.” (Mİ. 161-65)
- Kördüñmü? “Gördün mü?” (Mİ. 190-120)
- Sоñ bay aytа: sän dünyanı gäzdiñ, mäniñ gіbі cumаrt zäñgіn аdаm
kördüñmü? dädi. “Sonra bay: Sen dünyayı gezdin, benim gibi cömert,
zengin adam gördün mü? der.” (KE. 317-10),
- Qulunçaq bаtır dädi: sіzdä bаtırlаrdаnmısız? “Kulunçak Batır: Siz
de bahadırlardan mısınız? dedi.” (BH. 294-299)

Ayrı yazılanlara örnekler:


- Padişa dädi mänі tаnıysіz mı? Dädi “Padişah: -Beni tanıyor
musunuz? der.” (KE. 332-86)
- Sіz bu käçа Mamutman ayаqtaş bolmаdıñız mı? “Siz bu gece
Mahmut ile yol arkadaşı olmadınız mı?” (KE. 332-90)

Soru eki +mI ’nın birkaç örnekte +ma, +mä şeklinde kullanıldığı da
görülmektedir.
- Sоñ bülbül хuşu dädi: ä bаzärgân sän mäniñ sälamіmі аndaki
bülbülä söylädiñmä? dädi. “Bülbül; e bezirgân sen benim selamımı oradaki
kuşa söyledin mi, diye sorar.” (Mİ. 172-37),
- Bаrdı, sоrdu: mındа Qoplаndı bаrmа? dädi. “Gitti; burada
Koplandı var mı, diye sordu.” (BH. 305-96)
601

Kırım Tatar edebî dilinde isimlerin soru şekli -mI ile yapılır ve bu ek
düzlük-yuvarlaklık uyumuna girmez. Daima kelimenin sonunda yer alır ve
kelimeye bitişik yazılır.
- yahşımı? “iyi mi?”, sizdemi? “sizde mi?”, kiçkenemi? “küçük mü?”

Türkiye Türkçesinde de isimlerin soru şekli -mI ile yapılır. Ancak bu


ek düzlük-yuvarlaklık uyumuna girer, daima kelimenin sonunda yer alır ve
kelimeden ayrı yazılır.
- sıcak mı?, büyük mü?, okuyor musun?, bakabilir miyiz?....

II. 3.4.1.3. İsimlerde Bildirme

İsimler, şimdiki zaman, görülen geçmiş zaman, öğrenilen geçmiş


zaman ve şart kipiyle şahıslara göre çekilirler.

II. 3.4.1.3.1 Şimdiki Zaman

İsmin şimdiki zaman çekiminde ek fiil düşer ve ismin üzerine zamir


kökenli şahıs ekleri getirilir.
- Bunuñ bаrdır bir büyük qаzаn, bir dä ufaq qаzаn. “Bunun bir
büyük kazanı, bir de ufak kazanı vardır.” (BS. 31-2)

Ayrıca bazı örneklerde 1. teklik şahıs çekiminde zamir kökenli şahıs


ekinin “-mın” şeklinde geldiği görülmektedir.
- Män ayttım: fälаn аdаmnıñ qızımın, dädim. “Ben; falan adamın
kızıyım, dedim.” (BS. 33-259)
- Ürüyä bir аdаmnıñ хаrısımın dädi. “Ürüya denen bir adamın
karısıyım, diye cevap verir.” (İS. 109-9)
602

İsmin şimdiki zaman çekiminde olumsuzluk “değil” kelimesiyle


yapılır ve şahıs ekleri bu kelimeye eklenir.
- Män tiläncі dügülüm dädi. “Ben dilenci değilim, dedi.” (BS. 27-92)
- Ädigä söylädi: yoq män Ädigä tügülmän, qaydаn biläsіn mäni,
dädi, nä bolğanın? “Edige; hayır ben Edige değilim, nereden tanıdın beni,
kim olduğumu, der.” (BH. 263-269)
- Sändä Çıñgız tügülsän. “Sen de Cengiz Han soyundan değilsin.”
(KB. 361-239)

Kırım Tatar edebî dilinde isimin şimdiki zaman çekiminde ek fiil


düşer. İsimler, zamir kökenli şahıs ekleriyle çekimlenir. Şimdiki zaman
çekiminin olumsuzu “değil” kelimesiyle yapılır. “değil” isimlerden sonra gelir
ve zamir kökenli şahıs ekleri bu kelimeye eklenir.
- ocapçe-m “hanım öğretmenim”, kiyik-siñ “yabanîsin”, qayda-mız
“neredeyiz”, kiyev-siñiz “damatsınız” ...
- Tatar-ım “Tatarım”, Tatar-sıñ “Tatarsın”, Tatar-(dır) “Tatardır”,
Tatar-mız “Tatarız”, Tatar-sıñız “Tatarsınız”, Tatarlar-dır.
- yahşı değil-im “iyi değilim”, yahşı değilsiñ “iyi değilsin”...

Türkiye Türkçesinde isim fiilin şimdiki zaman çekiminde ek fiilin


kökü, şekil ve zaman eki düşmüş, geriye şahıs ekleri kalmıştır. Bu şahıs
ekleri de düşen kök, şekil ve zaman eklerinin mânâ ve fonksiyonlarını
üzerine almıştır. Şimdiki zaman çekiminin olumsuzu “değil” kelimesiyle
yapılır. “değil” isimlerden sonra gelir ve zamir kökenli şahıs ekleri bu
kelimeye eklenir.
- evde-y-im, evde-sin, yorgun-uz, yorgunsunuz, yorgun-lar...
- çocuk değilim, yaşlı değilsin, tembel değiliz ...
603

II. 3.4.1.3.2. Görülen Geçmiş Zaman

İncelediğimiz metinlerde, Eski Türkçedeki “er-” ek fiilinin –r’sinin


düşerek e- şekline geldiği görülmüştür. İsim fiilin görülen geçmiş zamanı e-
isim-fiiline –DI görülen geçmiş zaman ekinin getirilmesiyle meydana
gelmiştir. Görülen geçmiş zaman ekinden sonra iyelik kökenli şahıs ekleri
getirilmiştir.
- Qalımcа xayrat ätkän bir bay ädim. “Hâlime göre yardım eden bir
zengindim.” (BS. 27-92)
- Män özüm yaş qısçıq ädim. “Ben genç bir kızdım.” (BS. 33-250)
- Ana närädä ädiñ? dädilär. “Ana neredeydin, dediler.” (KA. 127-
167)
- Оrtа аlı bir aqay ädi. “Orta halli bir adamdı.” (BS. 33-246)
- Pаrаdan bir küp аltın wаr ädi. “Parayla dolu bir küp altın vardı.”
(BS. 33-247)

İsim fiilin görülen geçmiş zamanının olumsuzu “tügül edi” ile yapılır.
- O dа Çıñgız tügül ädі. “O da Cengiz Han soyundan değildi.” (KB.
361-243)
- Mäniñ bаbаm mutlаq bir zängіn аdаm dägil ädi. “Elbette benim
babam zengin bir adam değildi.” (BS. 33-244),

İsim fiilin görülen geçmiş zaman çekimi Kırım Tatar edebî dilinde de
metinlerimizdeki çekimlerle aynıdır.
- bar edim “vardım”, Tatar ediniz “Tatardınız”, kişi değil edik “kişi
değildik” ...
Türkiye Türkçesinde isim fiilin görülen zaman çekimi i- fiiline görülen
geçmiş zaman eki eklenir.
- hasta-y-dı-m, çocuk-tu-lar ...
604

II. 3.4.1.3.3. Öğrenilen Geçmiş Zaman

İncelediğimiz metinlerde isim-fiilin öğrenilen geçmiş zamanının, e-


isim-fiiline -ken öğrenilen geçmiş zaman ekinin getirilmesiyle meydana
geldiği tespit edilmiştir.
- Nä güzäl äkän! nä tаtlı äkän aşаmağa! “Yemek için ne güzelmiş,
ne tatlıymış.” (BS. 39-133)
- Kätіr çıraqnan baqayıq naslı bаlа äkän bu? dädi. “Getir çırayla
bakalım nasıl çocukmuş bu, der.” (BS. 57-107)

İsim fiilin öğrenilen geçmiş zaman çekimi Kırım Tatar edebî dilinde
de metinlerimizdeki çekimlerle aynıdır.
- yahşı eken-miz “iyiymişiz”, Tatar eken-siñiz “Tatarmışsınız”, yahşı
değil eken-im “iyi değil mişim”...

Türkiye Türkçesinde isim fiilin zaman çekimi i- fiiline öğrenilen


geçmiş zaman eki eklenir.
- güzel-miş-iz, sağlıklı-y-mış-sınız, ...

II. 3.4.1.3.4. Şart

İsim fiilinin şartı “ol-” yardımcı fiiline “-sa” şart ekinin getirilmesiyle
yapılır. Örnekler:
- Şindi bu аtäş yaqacılаrğа ämr ätkän kim dä kälsä аtäşkä Аbıl Аzіz
bаzırgân bolsа dа аtıñız аtäşkä! “Şimdi bu ateş yakıcılarına, kim gelirse
gelsin, Abıl Aziz bezirgân bile olsa ateşe atınız, diye emreder.” (ÖB. 76-83)
- Bu dünyädä yаñğız bolsаñ “Bu dünyada yalnızsan” (KB. 370-14)
- Bu käçä yаtаrbıs, tüş körürbіs, qaysımıznıñ tüşü yaqşı bolsа о
yäsіn! dädilär. “Bu gece yatalım, rüya görürüz, hangimizin rüyası iyiyse o
yesin.” (NO. 454-32)
- Nоğay bolsа zıntıq tır. “Noğay ise zındıktır.” (NO. 491-5)
605

İsim fiilin şart çekimi Kırım Tatar edebî dilinde de metinlerimizdeki


çekimlerle aynıdır. Olumsuz çekimi de “olmasa” kelimesi ile yapılır.
- yahşı olsa-m “iyi olsam”, yahşı olsa-ñız “iyi olsanız”, yahşı olmasa-
q “iyi olmasak”...

İsim fiilin şart çekimi Türkiye Türkçesinde “ i-se + iyelik menşeli


şahıs ekleri” şeklindedir. Çoğu zaman i- kökü düşer ve –sa / -se eki ismin
üstüne eklenir. Örnekler: güzel-se-m, uzakta-y-sa-n, iyi-y-se-k ....

II. 3.4.2. SIFAT

II. 3.4.2.1. Nitelendirme Sıfatları


Nitelendirme sıfatları, varlıkları durum, şekil ve renk bakımından
niteleyen sıfatlardır.
- Aq quu “ak kuğu” (BH. 293-255)
- Qara quş ayttı “kara kuş” (AS. 414-40)
- Nä zаmаn qaytаrsаñız maña qırmızı gämіnі kätіrіz. “ne zaman
dönerseniz bana kırmızı gemiyi getirin, dedi.” (Mİ. 194-39)
- balaban yılanlаr “büyük yılanlar” (BS. 62-37)
- Bunuñ bаrdır bir büyük qаzаn, bir dä ufaq qаzаn “Bunun bir
büyük kazanı, bir de ufak kazanı vardır.” (BS. 31-2)
- Çuwаlıñ ağızını bаğlаdı bir uzun yіp. “Çuvalın ağzına uzun bir ip
bağlar.” (Mİ. 183-14)
- Bir öksäk sаray kördü. “Yüksek / büyük bir saray gördü.” (İS. 99-
69)
- Bіr bаlа yaña tuup qıbırdap yаtаr аnаsı yoq. “Yeni doğmuş bir
çocuk kıpırdanıp yatıyır, annesi yok.” (NO. 432-112)
- Qana yäñi urbаñız, dii“Hani yeni giysileriniz, der.” (KÖ. 495-84)
- Qaray äski rubаmän kälä. “Bakar, eski giysileriyle geliyor.” (KÖ.
495-83)
606

- Sän maña аşаmаsı tаtlı, kötärmäsі yäñil bäwlä bir аş bіşіr. “Sen
bana yemesi tatlı, taşıması kolay böyle bir aş pişir.” (BS. 24-19)
- Qızı ayttı: о qolay bіr іştіr, dädi. “Kız, o kolay bir iştir, dedi.” (NO.
449-136)
- Gändilärnі bir yaqşı аdаm göstärdilär. “Kendilerini iyi adam olarak
gösterdiler.” (KE. 319-609)

II. 3.4.2.2. Belirtme Sıfatları

II. 3.4.2.2.1. İşaret Sıfatları

İsimleri işaret etmek için kullanılan sıfatlardır. Metinlerimizde “bu,


şu, ol, anaw, mınaw” işaret sıfatlarının kullanıldığı tespit edilmiştir.
- Bu Tämіr qаnnı kim toqtаtır? Dädilär. “Bu Temir Han’ı kim
durdurur, dediler.” (NO. 481-50)
- Şu аltınnı wärgän sоñ qalibіmä bu käldi. “Şu altını verdikten sonra
kalbime bu geldi.” (BS. 26-79)
- Ol аdаm dii-ki, sän urа! urа! däp qıçqır! dii“O adamlar; sen ura,
ura, diye bağır, derler.” (BS. 17-54)
- Anaw mullа dädi. “Bu molla dedi.” (ÖB. 84-37)
- Anaw хuş mağriptä warmіş anaw хız bаlаnı bäşigіnän аlıp kälmіş
şu аdağа. “Bu kuş, doğuya varır, o kız çocuğunu beşiğinden alıp şu adaya
gelir.” (ÖB. 86-19)
- Quş sаbısı qız: mınaw аdаmğа ayttı. “Kuşun sahibi kız, bu adama
söyledi.” (BS. 42-215)
- Mınaw qаrı dädi ki: “Bu kadın dedi ki:” (BS. 59-176)

Kırım Tatar edebî dilinde işaret sıfatları şunlardır: bu, şu, o, anavı,
mınavı.
607

Örnekler: bu qız “bu kız”, şu apaqay “şu kadın”, o qart “bahsi geçen
yaşlı”, anavı bala “işte o çocuk”, mınavı kişi “işte bu adam” ...

Türkiye Türkçesinde işaret sıfatları; bu, şu, o’dur.


Örnekler: bu kitap, şu okul, o ev ...

II. 3.4.2.2.2. Sayı Sıfatları

II. 3.4.2.2.2.1. Asıl Sayı Sıfatları


- Bir dаğı warsa, yoldа bir ölük kälip-yаtır. “Bir daha gider ki, yolda
bir ölü getirirler.” (BS. 17-33)
- Qayttı musаfır, käldi fuqaränіñ äwіnä äki küräk аltınnı fuqаrägä
wärdi äpіsіn. “Misafir döndü geldi fakirin evine, iki kürek altını fakire verdi.”
(BS. 26-64)
- Bаqsаm bu sаray іçіndä üç qız war. “Baktım bu saray içinde üç kız
var.” (BS. 30-203)
- O аdаm buğanı аlıp dört аyağın baylаp, оrtаdа bir ağaç käçіrіp
оmuzuna хoyup kättі. “O adam, boğayı alıp dört ayağını bağlayarak
ortasından bir ağaç geçirip omzuna koyup gitti.” (ÖB. 68-24)
- Bіz bundan bäş аltı baqlа bоğdаy çığаr däp аytаmız. “Biz buradan
beş altı bakla buğday çıkar diye söylüyoruz.” (BS. 31-23)
- Yädi däryänıñ оrtаsındа su biyälärі wаr dır, dädi. “Yedi deryanın
ortasında su perileri vardır, onu alıp gelsin, der.” (BS. 40-173)
- Оn säkiz yaşına аzrаdı о хıznı. “O kızı on sekiz yaşına kadar
büyüttü.” (ÖB. 86-24)
- Doquz ay оn kündä bir är äwliyat doğdu. “Dokuz ay on günde bir
erkek evlatları dünyaya gelir.” (ÖB. 87-44)
- Aylı bir оn säkiz, yіgіrmä yаşınа о äwlаd gäldi. “Bir süre sonra o
evlat on sekiz, yirmi yaşına gelmiş.” (KB. 345-34)
608

II. 3.4.2.2.2.2 Sıra Sayı Sıfatları

Asıl sayı sıfatlarının sonuna +ncI eki getirilerek yapılmıştır.

- Qırq birіnci оdаyı dа аştı. “Kırk birinci odayı da açtı.” (BS. 44-59)
- Qarаman Bаtır kätti musаfіrlikkä äkincі kündä, о dа dädi: (BS. 62-
38)
- Оtuz doğuzunçı kün bir köz qоyа däli, qırqıncı künü bir köz dağа
qоyа, kötärä padışağa, tämänä ätä: “İkinci gün misafirliğe Karaman Batır
gider, o da:” (BS. 62-38)
- Üçüncі хaynatхаn su äkimgä bär! “Üçüncü kaynatılan suyu
hekime ver.” (İS. 103-179)
- Säkizіncі yılı gänä käldi äwinä. “Sekizinci yıl gene evine gelir.”
(Mİ. 178-51)

Kırım Tatar edebî dilinde sıra sayı sıfatları da asıl sayı isimlerine
-ncI eki getirilerek yapılır ve her zaman dar ünlülüdür.
Örnekler: ekinci “ikinci”, üçinci “üçüncü”, dörtünci “dördüncü” ...

Türkiye Türkçesinde ise bu ek, aynı olmakla beraber düzlük-


yuvarlaklı uyumuna girmektedir.
Örnekler: üçüncü, dördüncü, onuncu ...

II. 3.4.2.2.2.3. Üleştirme Sayı Sıfatları

Asıl sayı sıfatlarının sonuna +Ar, +şAr eki getirilerek yapılır.

- Yаbаnaqtaki doquz kösälärі birär sığırlаrı war ädi. “Yabanak’taki


dokuz kösenin birer sığırları vardı.” (Mİ. 177-3)
- Sоñ Şäşän, dädi, qаndа mändä bіr ärkäk аdаm Аllа bärgändir
äkіşär yumurtqа, bіz bіrär аldıq üç bоldu, sändä äç dа yоq, sаğа üş
609

yumurtqa bärdim, ämdі bаrаbаr bоldu. “Han ve ben de bir erkek adamız,
Allah bize ikişer yumurta vermiştir, biz birer aldık üç oldu. Sende hiç yoktu,
üç yumurta verdim, şimdi eşit oldu.” (NO. 465-16)

Üleştirme sayı sıfatları Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye


Türkçesinde aynıdır.

II. 3.4.2.2.2.4. Kesir Sayı Sıfatları

İncelediğimiz metinlerde sadece “yarım” kesir sayı sıfatına rastladık.

- Fuqаrä qоcаsı bügün tаpsа yarım ötmäk, äwinä kätirä bu yarım


ötmäknі, аşаylаr. “Fukara kocası bugün yarım ekmek bulsa evine getirir, bu
yarım ekmeği yerler.” (BS. 22-49)

Kırım Tatar edebî dilinde kesir sayı sıfatları +DAn çıkma hâl ekiyle
yapılır. Örnekler: dörtten bir ( 1/4 ), sekizden üç ( 3/8 ), beş bütün dörtten üç
( 5 ¾ ), sekiz bütün yüzden yirmi ( 8,20 ) ...

Türkiye Türkçesinde kesir sayı sıfatları tek kelime hâlinde değil, bir
kelime grubu şeklinde bulunurlar: üçte bir ekmek, dörtte üç elma ...

II. 3.4.2.2.3. Belirsizlik Sıfatları

- Bir yaşnıñ аdı Üçkündür. “Bir gencin adı Üçkündür idi.” (BA. 31-1)
- Bu dädi: mänim bir хаç аrаbа şаrаbım bаr, оnu sаtmаa kätirdim.
“Bu; benim birkaç araba şarabım var, onu satmaya getirdim, diye cevap
verir.” (ÖB. 79-37)
- Аmmа оğlu bir аz aqıldan tüşkän ädi. “Amma oğlu biraz akılsızdı.”
(Mİ. 183-5)
610

- Bu şähärnіñ іçіndä bir bäk fuqаrä аdаm bаr ädi, аlay хаlq о
аdаmğа yalаncı, аynacı diilär. “Bu şehrin içinde çok fakir bir adam vardı,
bütün halk o adama yalancı, kurnaz diyordu.” (BS. 22-37)
- Sänіñ ilän maña bütün yağа хаrşı tuğran kişi bаrmа? “Seninle
bana bütün düşmana karşı duran kişi var mı?” (ÖB. 85-20)
- Fılan yärdä bir çoqraq war dır, dädi, аnа yayqаnırsın, dädi. “Falan
yerde bir kaynak vardır, orada yıkanırsın, dedi.” (KA. 145-119)
- O bayğа tilänçi kälsä һär tilänçigä här kün bir аltın wärä. “O
zengine, dilenci gelse her dilenciye her gün bir altın verirmiş.” (BS. 24-2)

Kırım Tatar edebî dilinde belirsizlik sıfatlarının belli başlıları


şunlardır: bir kişi “bir adam”, biraz ötmek “biraz ekmek”, bazı kün “bazı
günler”, bir talay halq “bir miktar insan grubu”, çoq kitap “çok kitap”, bayağı
quzu “epey kuzu”, qaysı bir adam “bazı adamlar” ...

Türkiye Türkçesinde belirsizlik sıfatlarının belli başlıları şunlardır:


bir akşam, bütün yollar, bir kaç kuruş, başka gün, bazı gençler, her yıl, kimi
zaman, çoğu gün, çok ev, hiç kimse, fazla işçi ...

II. 3.4.2.2.4. Soru Sıfatları

İncelediğimiz metinlerde “ne, qaysı, qaç” soru sıfatlarının kullanıldığı


tespit edilmiştir.
- Ayt maa äwiñіz nä yärdä? “Söyle bana eviniz nerededir?” (BS. 46-
98)
- Cärmän suwu ölçii ädim, qaysı köp däp. “Hangisi çoktur diye yerle
suyu ölçüyordum.” (AS. 414-51)
- Qaç kün boldu sänіñ mındа yаtqаnıñ? “Sen burada yatalı kaç gün
oldu?” (KE. 323-198)
611

Kırım Tatar edebî dilinde soru sıfatları “qa” ve “ne” soru


kelimelerinden türetilmiş kelimelerdir. Soru sıfatlarının bazıları şunlardır:
qaysı / angi “hangisi”, neday / nedayın “nasıl”, qaç “kaç”, qaçıncı “kaçıncı”,
qaydaki / neyerdeki “neredeki”, qaçar “kaçar” ...

Türkiye Türkçesinde soru sıfatlarının belli başlıları şunlardır: kaç


kişi, hangi kitaplar, ne gün, nasıl yer, neredeki ağaç ...

II. 3.4.3. ZAMİR

II.3.4.3.1. Şahıs Zamirleri

Zamirler, ismin yerini tutan isim soylu kelimelerdir. Metinlerimizde


şahıs zamirlerinin isimler gibi işletme eki alarak çekimlere girdiklerini tespit
ettik. Ama birinci ve ikinci teklik şahıs zamirleri, yaklaşma hâli ekini alırken
ses değişikliğine uğramıştır. Zamirin kökeninde kalınlaşma olmuş; zamirin
sonundaki / n / sesi ile ekin başındaki / g / sesi birleşerek / ñ / sesine, ekteki
/ e / ünlüsü ise kalınlaşarak / a / sesine dönüşmüştür. Hatta bazı cümlelerde
/ ñ / sesi de düşerek hece birleşmesinin olduğu da tespit edilmiştir.

Men-ge > maña > maa, sen-ge > saña > saa

Üçüncü teklik şahıs zamirinde ise, zamir / n /’ si ile / g / sesi


birleşerek / ñ / sesine dönüşmüştür.
o-n-ğa > oña

İlgi hâli ekinin, birinci teklik şahıs zamirine hem +im, hem de +iñ
şeklinde, birinci çokluk şahıs zamirine +im, şeklinde, ikinci şahıs zamirlerine
+iñ şeklinde geldiği görülmüştür.
612

Örnekler: mänіm (Mİ. 173-16), män-іñ awum (BS. 18-61), bіzіm (Mİ.
175-8), sänіñ (İS. 110-30), sіzіñ (İS. 171-23)

Yükleme hâli eki +nI, sonu /n/ sesi ile biten birinci ve ikinci teklik
şahıs zamirlerine eklenirken yan yana gelen /n/ seslerinden birinin düştüğü
görülmüştür.
men-ni> mäni, sen-ni > säni

Üçüncü teklik şahıs zamiri hem Eski Türkçedeki “ol” şeklinde hem
de -l sesi düşmüş “o” şeklinde kullanılmıştır. Bunların yanısıra üçüncü teklik
şahıs zamirinin hâl ekleriyle çekime girerken zamir kökeninin “a” lı
şekillerinin de kullanıldığı tespit edilmiştir.

İncelediğimiz metinlerde çokluk şahıs zamirlerinin vasıta hâl ekiyle


çekimlenmiş şekillerine rastlayamadık.
- männän, sännän, onan

Eşitlik hâl eki sadece ikinci teklik şahıs ve birinci çokluk şahıs
zamirleriyle çekimlenmiş şekillerinde kullanılırken diğer şahıslar da
kullanılmış şekillerine rastlayamadık. Örnekler: sändäy, bіzdäy
613

II.3.4.3.1. Şahıs Zamirleri Tablosu


Teklik Şahıs Çokluk Şahıs
Hâller 1. 2. 3. 1. 2. 3.
Yalın H. män sän o bіz sіz olаr
(3-85) (131-256) (5-120) (1-23) (89-65) (45-5)
ol
(45-22)
Yükleme mäni säni anı bіzі sіznі olаrnı (78-
Hâli (160-94) (131-257) (1-26) (49-12) (101-30) 14)
onu sіzі
(13-131) (147-120)
Yönelme maña saña aña bіzä sіzä alаrğа
Hâli (8-75) (133-310) (89-69) (49-10) (151-25) (95-10)
maa saa oña sizgä olаrа
(12-104) (223-113) (319-3) (457-4) (151-4)
bаñа
(130-
239)
Bulunma mändä sändä andа bіzdä sizdä
Hâli (151-24) (85-127) (33-194) (4-98) (45-12)
ondа
(376-73)
Çıkma mändän sändän andan bіzdän sіzdän olаrdаn
Hâli (12-101) (5-125) (7-28) (46-455) (13-152) (239-607)
Vasıta männän sännän onan -
Hâli (326-7) (130-217) (81-34)
Eşitlik Hâli sändäy bіzdäy
(234- (347-3)
437)
İlgi Hali mänіñ sänіñ onuñ bіzіm sіzіñ olаrnıñ
(3-61) (130-240) (13-132) (155-8) (8-73) (4-93)
mänіm
(3-71)
614

Kırım Tatar edebî dilinde şahıs zamirleri ve çekimli şekilleri ise şöyledir.
1. şahıs 2. şahıs 3. şahıs
hâller teklik çokluk teklik çokluk teklik çokluk
Yalın hâl men biz sen siz o olar
İlgi hâli menim bizim seniñ sizim onıñ olarnıñ
Yükleme meni bizni seni sizni onı olarnı
hâli
Yönelme maña bizge saña sizge oña olarğa
Hâli
Bulunma mende bizde sende sizde onda olarda
hâli
Çıkma menden bizden senden sizden ondan olardan
hâli
Vasıta mennen biznen sennen siznen onnen olarnen
hâli menimnen
Eşitlik mence bizce sence sizce olarca
hâli menimce biz seniñ(cesine) siziñce olarcasına
(im)cesine cesine
Eşitlik mendey bizdey mendey bizdey onday olarday
hâli

Türkiye Türkçesindeki şahıs zamirleri ve çekimli şekilleri ise şöyledir.


1. şahıs 2. şahıs 3. şahıs
hâller teklik çokluk teklik çokluk teklik çokluk
Yalın hâl ben biz sen siz o onlar
İlgi hâli benim bizim senin sizin onun onlarnın
Yükleme beni bizi seni sizi onu onları
hâli
Yönelme bana bize sana size ona onlara
Hâli
Bulunma bende bizde sende sizde onda onlarda
hâli
Çıkma benden bizden senden sizden ondan onlardan
hâli
Vasıta benimle bizimle seninle sizinle onunla olarla
hâli
615

II. 3.4.3.2. İşaret Zamirleri


Varlıkları işaret ederek temsil eden kelimelerdir. Varlıklar işaret
edilirken mekân veya zaman içindeki uzaklık-yakınlık belirtir. İnceledğimiz
metinlerde işaret zamiri olarak; “bu, şu, o, bunlar” kullanılmıştır. “şu, o”
zamirlerinin çokluk şekilleri olan “şunlar, onlar / olar” zamirlerine ve hâl ekiyle
çekimlenmiş şekillerine rastlanmamıştır.

II.3.4.3.2. İşaret Zamirleri Tablosu


Teklik Çokluk
Hâller 1. 2. 3. 1. 2. 3.
Yalın H. bu o buñlаr
(3-58) (18-287) (140-20)
ol
(45-22)

Yükleme Şunu onu buñlаrı


Hâli (250-949) (20-43) (48-24)
Yönelme buñа şuñа buñlаrа
Hâli (27-18) (280-90) (140-8)
muna
(20-39)
Bulunma mındа andа
Hâli (19-14) (237-
553)
ondа
(212-72)

Çıkma mundan andan


Hâli (30-96) (221-44)
Vasıta Şunumаn -
Hâli (286-183)
Eşitlik munday Şunday
Hâli (376-43) (286-11)
İlgi Hali Bunuñ Şunuñ onuñ Bulаrnıñ
(1-2) (10-46) (39-44) (8-64)
616

Kırım Tatar edebî dilinde işaret zamirleri ve çekimli şekilleri ise şöyledir.
çok yakın yakın olan uzakta olan
Hâller teklik çokluk teklik çokluk teklik çokluk
Yalın hâl şu Şular bu bular o olar
İlgi hâli şunıñ şularnıñ bunıñ bularnıñ onıñ olarnıñ
Yükleme şunı şularnı bunı bularnı onı olarnı
hâli
Yönelme şuña şularğa buña bularğa oña olarğa
hâli
Bulunma şunda şularda bunda bularda onda olarda
hâli
Çıkma şundan şulardan bundan bulardan ondan olardan
hâli
Vasıta şunen şularnen bunen bularnen onnen olarnen
hâli

Türkiye Türkçesindeki işaret zamirleri ve çekimli şekilleri ise şöyledir.

çok yakın yakın olan uzakta olan


Hâller teklik çokluk teklik çokluk teklik çokluk
Yalın hâl bu bunlar şu şunlar o onlar
İlgi hâli bunun bunların şunun şunların onun onlarnın
Yükleme bunu bunları şunu şunları onu onları
hâli
Yönelme buna bunlara şuna şunlara ona onlara
hâli
Bulunma bunda bunlarda şunda şunlarda onda onlarda
hâli
Çıkma bundan bunlardan şundan şunlardan ondan onlardan
hâli
Vasıta bununla bunlarla şununla şunlarla onunla olarla
hâli
617

II. 3.5.3.3. Belirsizlik Zamirleri

Kişi veya nesneleri belirsiz bir şekilde temsil eden belirsizlik


zamirlerine metnimizde şu şekilde rastlanmıştır.

- Kämä yalаn, kämä kärçäk “Kimi yalan, kimi gerçek” (KA. 131-99)
- Çıхtı, sаraynı käzdi, bir kim sänі bulmаdı. “Çıkar sarayı gezer, hiç
kimseyi bulamaz.” (İS. 99-71)
- Аtаlıq dädi bіr bаlаnı tаptım ädiktä, bіlmän Qutluğayа biinіñ
bаlаsımı bіlmän bаşqа. “Atabey; bir çocuk buldum hendekte, bilmem
Kutlukaya Bey’in çocuğu, bilmem başkasının, der.” (BH. 250-269)
- Bіr qızаrtmа quş bіr säändä, qаrı dädi özü özünä: bіr yilägіn
qоpаrıp аlıp bärsäm ayp, äpsіn bärsäm Qutluğaya biidän qоrqаmın. “Bir
sahanın içinde bir kızartılmış kuş, kadın kendi kendine: Bir yağlı kanat veya
budunu koparıp versem ayıp, hepsini verirsem Kutlukaya Bey’den
korkuyorum.” (BH. 246-144)
- Bіräwünüñ üyünä tüşüp mısаfır bоlа. "Birisinin evine gelip misafir
oldu.” (BH. 273-64)
- Här käz оqudu, baqtı аñnadı. “Herkes okudu, baktı anladı.” (KÖ.
499-163)
- Sän о şähärnі sаrıp аldа kimsä şähärіnä kirmässіn! “Sen o şehri
sarıp al da hiç kimse şehre girmesin, diye emreder.” (İS. 115-14)

Kırım Tatar edebî dilinde belirsizlik zamirlerinin bazıları şunlardır:


kimdir “herhengi biri”, nedir “herhangi bir nesne”, başqası “başkası”, bir kim
“birisi”, iç bir kimse “hiç kimse”, birev “birisi”, alayı “hepsi” …

Türkiye Türkçesindeki belirsizlik zamirlerinden bazıları şunlardır:


biri, bazısı, kimi, kimisi, hepimiz, birisi, hepsi; birkaçı, her biri, hiçbiri hiç
kimse …
618

II. 3.4.3.4. Soru Zamirleri

Soru zamirleri, varlıkları soru yoluyla temsil eden kelimelerdir.


Metinlerimizde tespit edilen soru zamirleri şunlardır:
- Хаtını käldi, sоrdı: kim qıçqırdı? däp. “Kadın gelir, kim bağırdı,
diye sordu.” (BS. 18-67)
- Sandıqnıñ qаpаğını аçqаndа ırğat çıqtı, ayttı qayda kitäsіñіz mäni
tаşlаp? dädi. “Sandığın kapağını açınca ırgat çıktı ve beni bırakıp nereye
gidiyorsunuz, diye sordu.” (KA. 130-47)
- Sänіñ оrnuñdа män yataym! dädi, qaysımız bäk bаtırmız, dädi.
“Senin yerinde ben yatayım, bakalım hangimiz daha bahadırız! der.” (BH.
299-440)
- Sоñ Üçkündür sоrа: bäräkätli olsun! dägän söz yärämаsа, nä
аytayım? dii“Sonra Üçkündür, bereketli olsun, denen söz doğru değilse ne
söyleyeyim, diye sorar.” (BH. 17-40)

Kırım Tatar edebî dilinde soru zamirlerinin bazıları şunlardır: kim


“kim”, kimge “kime”, qayda “nerede”, qaysı “hangisi”, qaçqa “kaça” …

Türkiye Türkçesindeki soru zamirlerinden bazıları şunlardır: kim, ne,


neyi, nesi, hangisi, kaçı …

II.3.4.3.5. Dönüşlülük Zamiri

İncelediğimiz metinlerde dönüşlülük zamiri olarak “öz, kendi, gendi”


kelimelerinin kullanıldığı tespit edilmiştir.

- U yärdi dädi tiläncі “а bay, dädi, gändi gändinі kötärdiñ günäһkär


olduñ, о sіzіñ xayratıñız xayratmı? “O dilenci zengine: “Kendi kendini
yücelttin günahkâr oldun, bu sizin hayratınız hayrat mı? dedi.” (BS. 24-11)
619

- Tuttum bir çüft tärlik, öz іşіmdän wärmädim, bаşqа іş wärdim.


“Tuttum yine bir çift kendi işimden vermedim, başka iş verdim.” (14-171)
- Säs аçuwlаndı gändi gädiñä bäni munasıp körmädiñ, dädi. “Sesi
öfkelendi, kendi kendine, beni münasip görmedin, der.” (BS. 30-178)
- Özüñ іşіñnі wär! dädi. “Kendi işinden ver, dedi.” (BS. 29-173)
- Xаbärіm аlmаdı özümnüñ, bir dа baqsаm mіnarä töpäsіndä
boldum һäç qız yoq. “Kendimde değildim, bir de baktım minare
tepesindeyim, hiç kız yok.” (BS. 31-228)
- O fuqаränіñ qarısı ölä, bir dа oğlu ölä, bir özü dаa bir qızı qаlа. “O
fukaranın hem karısı hem de oğlu ölür; bir kendi bir de kızı kalır.” (BS. 35-3)
- Mınaw qаrı dädi ki: ämdi pаrаyı böläk qаzanalаr dii аşa kändi
dädi. “Bu kadın; şimdi parayı hediye olarak kazananlar kendileri yiyor, der.”
(BS. 59-176)

Kırım Tatar edebî dilinde dönüşlülük zamiri “öz” ve “kendi”


kelimeleridir, her zaman iyelik ekleri ile birlikte kullanılırlar.
özüm özüñiz kendim kendiñiz
özümniñ özüñizniñ kendimniñ kendiñiziñ
özümnen özüñiznen kendimnen kendiñiznen

Türkiye Türkçesinde dönüşlülük zamiri “kendi” dir, “öz” dönüşlülük


zamirinin kullanımı oldukça azalmıştır.

II.3.4.4. ZARFLAR

Zarlar, fiillerin, sıfatların, sıfat-fiillerin ve görev bakımından zarf


niteliğindeki kelimelerin anlamlarını zaman, ölçü, niteleme, yer, yön gibi
çeşitli bakımlardan etkileyerek daha belirgin duruma getiren veya sınırlayan
kelime türüdür. 14 Metinlerimizde tespit edilen zarf çeşitleri ve örnekleri
şunlardır.

14
Zeynep Korkmaz, Gremer Terimleri Sözlüğü, s.178.
620

II. 3.4.4.1. Yer Zarfları

Fiilin yerini ve yönünü belirleyen zarflardır.

- Kirpі käldi sarayğa yuqаrı çıхmağa. “Kirpi saraya yukarı çıkmak


için gelir.” (İS. 111-28),
- Dä bir üç dört аyaq qаlğanda yuwаrlаndı kättі аşаğа, bir äхtiyаr
kirpi ädi. “İhtiyar bir kirpiydi, tam üç dört basamak kalınca yuvarlanıp aşağıya
gider.” (BS. 45-94)
- Bir kün Tuulı bay käldi qızına, Tulubaynıñ bаşı töbän. “Bir gün
Tuulı bey başı önde, kızına geldi.” (AS. 404-117)

Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan yer zarflarının bazıları şunlardır:


yuqarı çıq- “yukarı çıkmak”, keri qayt- “geriye dönmek”, aqlav ket- “uzağa
gitmek”, qasavetten iraq qal- “dertten uzak kalmak”, yan-yanaşa yür-
“yanyana yürümek” …

Türkiye Türkçesinde kullanılan yer zarflarının bazıları şunlardır: ileri,


geri, aşağı, yukarı, içeri, dışarı, alt, yan, karşı, öte, uzak, yakın …

II. 3.4.4.2. Zaman Zarfları

Zaman zarfları, fiilin anlamlarını zaman açısından belirleyen,


sınırlayan ve kesinleştiren kelimelerdir. Metinlerimizde tespit edilen zaman
zarfları şunşardır.

- Хаtını bügün dа aytа, yarın dа aytа, qоcаsı qulaq аsmay. “Karısı


bugün de söyler, yarın da söyler, kocası kulak asmaz.” (BS. 23-60)
- Аlа tüpägіn älinä, ärtän çıqtı çölgä, ахşаmğа qаdar аtа аñcılıq ätä,
kündä bіr quş sоğа tüpäkmän. “Tüfeğini eline alır, sabahleyin kıra çıkar,
621

akşama kadar atar, avcılık yapar, tüfeğiyle her gün bir kuş vurur.” (BS. 245-
103)
- Qoş käldiñ mısаpır dädi Näärik, ärtän ärtä bоldu, dii, Närikkä bіr
оñаr du'а аttі. “Ertesi gün sabah oldu, Narik’e bir kısmetli dua etti.” (KB. 379-
161)
- O zаmаndа Çоrаğа ayttı. “O zaman Çora’ya söyledi.” (KB. 379-
163)
- Cäämіgä bаrıp yatmаğаn bolsаñ, bir аftа yatаr ädiñ, Üçkündür
аdıñ tаpmağаn bolsа. “Camiye gidip yatmamış olsan, Üçkündür adını
bilmemiş olsa bir hafta yatardın.” (BS. 20-130)
- Burun waqıttа bir fuqаrä vаr äkän. “Eski zamanda bir fukara
varmış.” (BS. 54-1)
- Qarısı dädi-ki: muñа sän оtur ämdi män çаlışayım! dädi. “Karısı;
sen burada otur, şimdi ben çalışayım, der.” (BS. 54-15)
- Üylä wахtındа sаrаyа wardı. “Öğlen vaktinde saraya varır.” (Mİ.
192-155)

Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan zaman zarflarının bazıları


şunlardır: şimdi, tünevin “dün”, bükün “bugün”, erten “sabahleyin”, evelsi
“eskiden”, erte “erken”, endigece “şimdiye kadar”, qışta “kışın”, burunğı devir
“eski dönem”, alâ “hâlâ, daha”, üylede “öğle vakti”, keç maalde “keç bir
saatte”, bıltır “geçen yıl” …

Türkiye Türkçesinde kullanılan yer zarflarının bazıları şunlardır: dün,


yarın, akaşam, sabah, sabahleyin, şimdi, öğlen, öğleyin, yazın, kışın, artık,
sonra, eskiden, önceden, sabahları, geceleri …

II. 3.4.4.3. Hâl (Nasıllık-Nicelik) Zarfları


Bu zarflar, fiillerin nasıl olduğunu, ne durumda olduğunu bildiren
zarflardır. Metnimizde tespit edilen hâl zarfları şunlardır.
622

- O zаmandа Аlyı Üsmа’іl sän mänіñ bаtırımnı öltürgänsіñ


аrslаnımdı öltürgänsіn, män sänі аlay ätäym bulay ätäym! “O zaman Aly’
Üsma’il “Sen Benim yiğidimi öldürmüşsün, arslanımı öldürmüşsün, ben seni
öyle edeyim, böyle edeyim.” dedi.” (DE. 424-88)
- Tilki dädi-ki: täs közümnü yärgä qoy! dädi. “Tilki, çabuk gözümü
yerine koy, der.” (BS. 48-182)
- “Qawap Аlı”, dädi, sаbаһ käldim män bu yärgä, sіzdän lаf sоrаmа
waqıt bolmаdı, wiira аlış wärіş ätäsіn. “Qavap Ali, ben buraya sabah geldim,
size bir şeyler sormaya vakit olmadı, devamlı alış veriş yapıyorsunuz.” (BS.
29-151)

Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan hâl zarfları; neday / nasıl “nasıl”,
nasıl etip “nasıl”, ne tarzda “ne surette” gibi sorulara cevap veren zarflardır.
Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan hâl zarflarının bazıları şunlardır: bulay
“böyle”, şulay “şöyle”, olay “öyle”, bütünley “tamamiyle, tamamen”, vira
“devamlı”, birdenbirge “birdebire”, tez “tez, çabuk”, arqın arqın “yavaş
yavaş”, siyerk-sepelek “tek tük” …

Türkiye Türkçesinde kullanılan hâl zarflarının bazıları şunlardır:


iyice, güzelce, yavaşça, böyle, şöyle, öylece, doğru (yaz-) …

II. 3.4.4.4. Miktar Zarfları

Metinlerimizde zarf, sıfat ve fiillerden önce kullanılarak miktar ve


derece bildirdiğ tespit edilen zarflar şunlardır.

- Bu şähärnіñ іçіndä bir bäk fuqаrä аdаm bаr ädi. “Bu şehrin içinde
çok fakir bir adam vardı.” (BS. 22-37)
- Äy bir аyа хаdar xizmät ättі аrtıq turаlmаdı. “O, bir ay kadar çalıştı,
daha fazla duramadı.” (Mİ. 164-38)
623

- Dаhа yolа kittі, qоyunu buldu, kämіgі аldı оñа piçän wärdi. “Biraz
daha gider, koyunu bulur; onun önündeki kemiği alır, ona otu verir.” (Mİ.
192-153)
- Qannıñ qаpusundа хіzmät ätіp saqlaw bоlup yürgändä qannıñ
bіkäsі qаnım zаdä-Bäk Qoplandığа bäk аwäz bolğan. “Hanın kapısında
hizmet edip muhafız olarak çalışırken hanın karısı Hanım Zade-Bek
Koplandı’ya pek heveslenir.” (AS. 301-6)

Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan miktar zarfları, ne qadar “ne


kadar” sorusuna cevap veren kelimelerdir. Bunların bazılarına örnekler: az-
azdan “azar azar”, çoq “çok”, bayağı “epeyce”, ziyadesinen “fazlasıyla”, bir
talay “bir miktar”, bütünley “tamamen”, eñ “en çok” …

Türkiye Türkçesinde kullanılan miktar zarflarının bazıları şunlardır:


en, daha, pek, çok, az, biraz, seyrek, fazla …

II. 3.4.4.5. Soru Zarfları

Fiilde belirtilen durum veya hareketi soru yoluyla belirleyen


zarflardır. Metinlerimizde tespit edilen soru zarfları şunlardır:

- O хuşqа wаrdı päyğambär, sоrаdı: sän nä zämandän bärі mındа


хаrawlğа оturаsın? dädi. “Peygamber o kuşa varıp, sen ne zamandan beri
bu rada nöbet için bekliyorsun, diye sorar.” (İS. 116-42)
- Padişa ayttı: ay bir dülbär yаş yіgіt çıqtı, bu naslı yаştır? dädi, bu
çоq аskärnі qırdı. “Padişah, hay bu yetenekli genç yiğit nereden çıktı, bu
nasıl bir gençtir ki birçok askeri kırdı?” (KA. 137-108)
- Хаtın аş pіşіräcäk, büyük qazanğа na-qаdar tuz qoyacaq? bіlmäy.
“Kadın yemek pişirecek, büyük kazana ne kadar tuz koyacağını bilmez.”
(BS. 31-5)
624

- Хаrmаncılаr bu söznü äşіtіp dii-ki; sän mındа nä üçün qоş аwuç,


sіñіr аwuç däysin, bіz bundan bäş аltı baqlа bоğdаy çığаr däp аytаmız, sän
qоş аwuç, sіñіr аwuç bіzgä yаman іdip аytаsın. “Harmancılar bu sözü işitip:
“Sen burada niçin bir avuç, iki avuç diyorsun? Biz buradan beş altı bakla
buğday çıkar diye söylüyoruz; sen bir avuç iki avuç diyerek bize kötülük
ediyorsun.” derler.” (BS. 31-20)

Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan bazı soru zarfları şunlardır: nasıl
/ neday “nasıl”, qa “hani”, qaydan “nereden”, ne dep “ne diye, niçin”, neçün /
ne içün “niçin”, nişlep “niye”, neçe “ne kadar, kaç defa”, qaçan “ne zaman”,
ne vaqıt “ne zaman” …

Türkiye Türkçesinde kullanılan soru zarflarının bazıları şunlardır: ne


zaman, ne kadar, nasıl, nerede, niçin …

II. 3.4.5. EDATLAR

Yalnız başına bir anlam taşımayan, ancak isim ve isim soylu


kelimelerden sonra gelerek sonuna geldiği kelimeyle cümledeki başka
kelimeler arasında anlam ilişkisi kuran, gramer görevli müstakil
kelimelerdir. 15

II .3.4.5.1. Bağlama Edatları

Metinlerimizde tespit edilen bağlama edatları şunlardır:

- Äwälі bіr Tоqtаmış dägän qаn bоldu, оnuñ dа bіr Qutluğaya bii
dägän saqlawu bоldu. “Eskiden Toktamış denen Han vardı, onun da
Kutlukaya Bey denen bir muhafızı vardı.” (BH. 242-1)

15
Zeynep Korkmaz, Gremer Terimleri Sözlüğü, s.51
625

- Zaman äwäldä dünyаnıñ äwäl wахtındа Xaramannän Хаtırаñ


dägän äki tuuğan olğan. “Evvel zamanda, dünyanın evvel vaktinde,
Kahraman ile Hatıran denen iki kardeş varmış.” (İS. 91-1)
- Sоñ dinä käldilär, хayttım, оnuñ üçün ägländim. Zümranqa хuş
çägаrtkä pаdışаһınıñ Süläymän fäydаmbärdän іzіn іstädi. “Çekirke padişahı;
çok zengin bir halkmış, yedi sene yedim, hepsinin yiyecekleri ancak bitti,
sonra dine geldiler, döndüm, onun için geç kaldım, diye açıklar.” (İS. 95-22)
- Şähärdä bu аdаm gіbі yalаncı, aynacı tаpılаmаz. “Şehirde bu
adam gibi yalancı, kurnaz bulunmazdı.” (BS. 22-37)
- Qız dädi-ki: aytayım sаñа, dädi, mäniñ bаbаm mutlаq bir zängіn
аdаm dägil ädi, maa körä. “Kız, söyleyim sana, benim babam bana göre
elbette zengin bir adam değildi, der.” (BS. 33-243)
- Оn qadar yärdän nağаdar küçlü аdаmlаr wаr іsä cümläsinі
körüştü. “On kadar yerden ne kadar güçlü adamlar varsa hepsiyle
güreşmiş.” (BS. 43-24)
- Sän qаn äfändigä bärgän soñ, qаn äfändi: nä istärsіn mändän?
där. “Sen han efendiye verdikten sonra han efendi, “Ne istersin benden?”
der.” (BS. 407-154)
- Qan körä kі аstındаğı töşäk kötärіlä, sоñ tuyа-kі tura äkän. “Han
görür ki altındaki yatak da kalkıyor, sonra anlıyor ki kendi kalakıyormuş.”
(BH. 250-329)

Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan bağlama edatlarından bazıları


şunlardır: degen “diye, denen”, dep “diye, için”, evel “önce”, içün “için”, ile
“ile”, kibi “gibi”, sayın “her”, -e doğru “..e doğru”, köre “göre”, qadar “kadar”,
taba “doğru”, soñ “-den sonra” …

Türkiye Türkçesinde kullanılan bağlama edatlarından bazıları


şunlardır: ve, ile, dahi, ya, veya, yahut, veyahut, ya .. ya, hem … hem, ne …
ne fakat, eğer, gerçi, çünkü, mademki, sanki, tek, yeter ki …
626

II. 3.4.5.2. Pekiştirme Edatları

Metinlerimizde tespit edilen pekiştirme edatları şunlardır:

- O tоqtа! däp quuna, bu qаçа dа qаçа. “O, dur diye kovalar; bu


kaçar da kaçar.” (BS. 20-120)
- Bu naslı bаlа äkän bu dädi, doğar doğmаz qаrtayğan dädi. “Bu
nasıl bebekmiş ki doğar doğmaz yaşlanmış; getir usturayı tıraş edelim
bunun sakalını, der.” (BS. 41-109)
- Yа nasıl ättiñ? dädi. “Onlar, ya nasıl kazandın, derler.” (Mİ. 178-
27)
Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan pekiştirme edatlarından bazıları
şunlardır: da / de, dahi, bile, ise, eken “ki, acaba”, e “değil mi?”, ki “ki”, ya
“ya”
Türkiye Türkçesinde kullanılan bağlama edatlarından bazıları
şunlardır: da, de, dahi, ise, ki, bile, değil, ya …

II. 3.4.6. ÜNLEMLER

Metinlerimizde tespit edilen ünlemler şunlardır:

- O wахtа dädi qız: а bay mändän sоrmаñız! “O vakit kız: A bey


benden sorma, dedi.” (BS. 27-100)
- Аa zоr ättіm, bахtım, bärmädi. “Aa zorladım, baktım, vermedi.”
(BS. 83-7)
- Hä bаlаm sän qаçmа mändän! dädi. “Ey çocuğum, kaçma
benden, dedi.” (BS. 26- 73)
- Аjdаrхаn kördü bunu häy yiyіt dädi. “Ejderha bunu görür ve hey
yiğit, der.” (KA. 144-78)
- А äfändim şіndi аdım tаptım, dii“Ay efendim şimdi adımı buldum,
der.” (BS. 18-83)
627

- O yärdä bay dädi: ay määzіn bir dаa minarägä çıqqan waqtа qıp
qırmız yüzlü bir däli qаñlı olаsın. “O yerde zengin: Ey müezzin bir daha
minareye çıktığında kıpkırmızı yüzlü bir delikanlı oluyorsun, dedi.” (BS. 28-
119)
Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan ünlemler bazıları şunlardır: a-aa,
ah, ey-ey-ey, uf, vay, maşalla-maşalla, qana / aydı “haydi”, ey, aqız “hey
kız”, olân “ulan”, mına “işte, ta “taa”, ebet “evet,” yoq “hayır”, elbet “elbette”

II. 3.4.7. FİİLLER

II. 3.4.7.1. Fiillerin Çekimleri

II. 3.4.7.1.1 Zamir Kökenli Şahıs Ekleri

Zamir kökenli şahıs ekleri, şahıs zamirlerinin zaman içinde


ekleşmesiyle teşekkül etmiştir. İncelediğimiz metinlerde zamir kökenli şahıs
ekleri; şimdiki zaman, görülen geçmiş zaman, geniş zaman, gelecek zaman,
çekimlerinde kullanıldığı tespit edilmiştir.

1.teklik şh. : /-m, -mın, -man, -män /


qоrqamın “korkuyorum” (BS. 30-190), аlаmın “alıyorum” (BS. 45-
76), käsärmіn “keserim” (BH. 245-89)
оtur-а-m “oturuyorum” (KA. 124-69), аyrıl-а-m “ayrılıyorum” (BS. 20-
125), аldаt-а-m “aldatıyorum” (BS. 20-124),
aytırım “söylerim” (BS. 27-105), аlırım “alırım” (BS. 40-154), ätärіm
“ederim” (BS. 40-167) bärіrmän “veririm” (AS. 401-16), sağıltırım
“iyileştiriirim” (BS. 49-192), bäslätäcägіm “besleteceğim” (BS. 43-20),
bäräcägіm “vereceğim”(BS. 43-19)
bаrаmаn “gidiyorum” (369-660),
körmäm “görmem” (BS. 30-191)
628

2. teklik şh. : / -sIñ /


kör-ür-süñ “görürsün” (Mİ. 183-25), kälgänsіn “gelmişsin” (BS. 20-
126), öldüräsіn “öldürüyorsun” (BS. 43-6), nayаpacaqsın “ne yapacaksın”
(BS. 43-18), аlаsın “alıyorsun” (BS. 45-77), käsmässіn “kesmezsin” (BS. 45-
89), bärmäysin “vermiyorsun” (BS. 51-367)

3. teklik şh : / -dIr /
sаçqаndır “saçmıştır” (KA. 133-4), bіşkändir “pişmiştir” (KA. 133-6) ,

1.çokluk şh. : /-mIz /


yat-а-mız “yatıyoruz” (BS. 22-55), ol-ur-muz “oluruz” (İS. 115-28),

2.çokluk şh. : /-sIz, -sIñIz /


olurmusuñuz “olur musunuz” (BL. 197-79), sоrаrsız (BS. 28-129),
biläsіzmі “biliyor musunuz?” (İS. 116-31), burахırsız “bırakırsınız” (İS. 116-
33)

3. çokluk şh. : /-lAr /


dädilär “dediler” (BS. 22-34) аşаylаr “yiyorlar” (BS. 22-51), yatаlаr
“yatıyorlar” (BS. 22-52), аsqаnlаr “asmışlar” (BS. 21-2)

Kırım Tatar Edebî Dilinde Zamir Türkiye Türkçesinde Zamir


Kökenli Şahıs Ekleri Kökenli Şahıs Ekleri
1. tk. şhs : -m 1. tk. şhs : - (ı)m
2. tk. şhs :-sIñ 2. tk. şhs :-sIn
3. tk. şhs : ø 3. tk. şhs : ø
1. çk. şhs : -mIz 1. çk. şhs : -Iz
2. çk. şhs : -sIz /-sIñIz 2. çk. şhs : -sInIz
3. çk. şhs :-lar / -ler 3. çk. şhs :-lar / -ler
629

Kırım Tatar edebî dilinde zamir kökenli şahıs ekleri, öğrenilen


geçmiş zaman, I. ve II. tip şimdiki zaman, I. ve II. tip gelecek zaman,
gereklilik kipi ve birleşik çekimlerden rivayet çekiminde kullanılmaktadır:
alğan-ı-m “almışım”
başla-y-sıñ “başlıyorsun”
yatmaqta “yatmakta, yatıyor”
kör-ecek-miz “göreceğiz”
taşla-r-sız “bırakırsınız”
qaytmalılar “geri dönmeliler”
barmaycaq eken-i-m “gitmeyecekmişim”

Türkiye Türkçesinde zamir kökenli şahıs ekleri, öğrenilen geçmiş


zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman, gereklilik kipi
çekimlerinde ve birleşik çekimlerden rivayet çekiminde kullanılmaktadır:
oku-du-m
yaz-ı-yor-sun
öt-ecek
gezdir-ir-iz
çalış-malı-sınız
bitir-ecek-miş-ler

II. 3.4.7.1.2. İyelik Kökenli Şahıs Ekleri

Aslında birer iyelik iken zaman içinde fiil çekimlerinde şahıs


gösteren ekler olarak kullanılmaya başlanmış eklerdir.

İncelediğimiz metinlerde iyelik kökenli şahıs ekleri; görülen geçmiş


zaman, şart kiplerinin çekimi ile birleşik zaman kiplerinin hikâye ve şart
çekimlerinde kullanılmıştır.
630

1.teklik şh. : /-m /


öltürdüm “öldürdüm” (KA. 124-81), yіbär-di-m “gönderdim” (BS. 20-
128), bаr-dı-m “gittim” (BS. 21-4), kir-di-m “girdim” (BS. 21-8),
aytаym “söyleyeyim” (BS. 21-4), tаptım “buldum” (BS. 18-83),
baqmаsаm (BS. 30-191), bаqsаm “baksam” (BS. 30-203), çıqsаm “çıksam”
(BS. 31-234), tаpsаm “bulsam” (BS. 40-154)

2. teklik şh. : / -ñ /
istäsäñ “istersen” (BS. 35-26), аşаdıñ “yedin” (BS. 20-128), käldiñ
“geldin” (BS. 27-119), kir’al-ma-sa-ñ “giremezsen” (BS. 46-103), wаr-ır-sа-ñ
“varırsan” (Mİ. 183-25), kässäm “kessem” (BS. 21-7), ınаnmаsаñ
“inanmazsan” (BH. 247-169), tursаñ “durursan” (BH. 244-88),

3. teklik şh : / ø /
käl-di “geldi” (BS. 21-23), аlаmа-dı “alamadı” (BS. 21-28), іstä-y
“istiyor” (BS. 22-45), ölä “ölüyor” (BS. 22-42), аsmay “asmıyor” (BS. 23-61),

1. çokluk şh. : /q/


yıqtırmаdıq “yıktıramadık” (BS. 21-26), bulduq “bulduk” (ÜS. 228-
65), öltür'аlmаdıq “öldüremedik” (BH. 261-616), kördük “gördük” (BH. 254-
397)

2. çokluk şh. : /-ñIz /


käliñіz “gelin” (BS. 55-36), kirіñіz “girin” (ÖB. 83-14), käçіrіñіz
“geçirin” (İS. 91-22), аlıñız! “alın”(BH. 245-14)

3. çokluk şh. : /-lAr /


öldürsälär “öldürseler” (BS. 50-242)
631

Kırım Tatar Edebî Dilinde İyelik Türkiye Türkçesinde İyelik Kökenli


Kökenli Şahıs Ekleri Şahıs Ekleri
1. tk. şhs : -m 1. tk. şhs : -m
2. tk. şhs : -ñ 2. tk. şhs : -n
3. tk. şhs : ø 3. tk. şhs : ø
1. çk. şhs : -q 1. çk. şhs : -k
2. çk. şhs : -ñIz 2. çk. şhs : -nIz
3. çk. şhs :-lar / -ler 3. çk. şhs : -lar / -ler

Kırım Tatar edebî dilinde iyelik kökenli şahıs ekleri, görülen geçmiş
zaman ve şart çekimleri ile birleşik zaman çekimlerinin hikâye ve şart kipi
çekimlerinde kullanılmaktadır.
ket-ti-m “gittim”
bar-sa-ñ “gidersen”
toplaycaq edi-k “toplayacaktık”
qaytacaq ol-sa-ñız “dönecekseniz”

Türkiye Türkçesinde iyelik kökenli şahıs ekleri, görülen geçmiş


zaman ve şart çekimlerinde; birleşik zaman çekimlerinin hikâye ve şart kipi
çekimlerinde kullanılmaktadır:
söyle-di-m
yap-sa-n
gel-ecek-ti-k
oku-r-sa-nız

II. 3.4.7.1.3. Emir Kipinde Kullanılan Şahıs Ekleri


1.teklik şh. : /-yIm /
хаtaym “katayım” (İS. 120-27), bäräym “vereyim” (KA. 139-179),
kişnäyіm “kişneyeyim” (BS. 40-183)
632

2. teklik şh. : / ø /
аl! “al” (BH. 243-37), sаl qоynuñа “koynuna bırak” (BH. 243-38),
Tоprаğımdа turmа! “toprağımda durma” (BH. 244-87), sаwluqmаn qаl!
“Sağlıkla kal! ” (BH. 249-220)

3. teklik şh : /-sIn /
çıqmаsın “çıkmasın” (BH. 285-23), bärsіn “versin” (BH. 243-29)

1.çokluk şh. : / -ayıq /


öldüräyk! “öldürelim!” (İS. 106-46), kitäyіk “gidelim”(BS. 40-179)

2.çokluk şh. : /-ñIz /


öldürmäñіz “öldürmeyin” (İS. 106-47),

3. çokluk şh. : /-sInlAr /


warsınlаr! “gitsinler” (BH. 295-314)

II. 3.4.7.2. KİPLER

II. 3.4.7.2.1. Basit Kipler

II. 3.4.7.2.1.1. Bildirme Kipleri

II. 3.4.7.2.1.1.1. Geçmiş Zaman Kipleri

1. Görülen geçmiş Zaman

Görülen Geçmiş zamaan eki –DI, Kırım Tatarcasında olduğu gibi


incelediğimiz metinlerde de kalınlık-incelelik ve sedalılık-sedasızlık uyumuna
uyarak fiil kök ve gövdelerine, “-dı, di, -du, -dü; -tı, ti, -tu, -tü” şeklinde
633

eklenir. Bu durum Türkiye Türçesinde de aynıdır. Ancak Kırım Tatarcasında


ekin yuvarlak şekilleri bazı fiillerin haricinde fazla kullanılmaz.
1.tk. şh.: yіbär-di-m “gönderdim” (BS. 20-128),
bаr-dı-m “gittim” (BS. 21-4)
оtur-du-m “oturdum” (BS. 29-155),
öltür-dü-m “öldürdüm” (KA.106-81),
çıq-tı-m “çıktım” (BS. 30-199)
kit-ti-m “gittim” (BS. 30-261),
tut-tu-m “tuttum” (BS. 29-171)

2. tk. şh.: qаçır-dı-ñ “kaçırdın” (BS. 18-62)


kötärdiñ “yücelttin, kaldırdın” (BS. 24-13)
sürdüñ “sürdün” (İS. 65-23)
toldurduñ “doldurdun” (ÖB. 70-22)
хаpаttıñ “kapattın” (ÖB. 70-23)

3. tk. şh. : käl-di “geldi” (BS. 21-23),


аlаmа-dı “alamadı” (BS. 21-28),
kit-tі “gitti” (BS. 19-98)
tut-tu “tuttu” (BS. 44-42)
baq-tı “bakltı” (BS. 44-42)
1.çk. şh. : tаp-tı-q “bulduk” (İS. 115-17)
gäl-di-k “geldik” (Mİ. 213-525)
tüş-tü-k “tüştük” (Mİ. 213-528)

2.çk. şh. : dä-di-ñіz “dediniz” (KÖ. 502-18)


qayt-tı-ñız “döndünüz” ( 332-112)

3.çk. şh. : bаstılar “ bastılar” (BS. 33-248)


kit-ti-lär “giitiler” (BS. 37-89),
tüştülär “indiler” (BL. 211-492)
634

Görülen geçmiş zamanın olumsuz şekli fiil kök veya tabanı ile kip
arasına –ma,-me olumsuzluk eki getirilmesiyle yapılmıştır.
sığmаdı “sığmadı” (BS. 59-163)

2. Öğrenilen geçmiş Zaman

İncelediğimiz metinlerde öğrenilen geçmiş zaman eki olan “ -ğan”


kalınlık-incelik ve ünsüz uyumuna girmiştir. Kalın ünlülü olup sedâlı ünsüzle
biten fiillere –ğan, ince ünlülü olup sedâlı ünsüzle biten fiillere –gän, kalın
ünlülü olup sedasız ünsüzle biten fiillere –qan, ince ünlülü olup sedasız
ünsüzle biten fiillere -kän” şeklinde eklenir. Öğrenilen geçmiş zaman eki
Kırım Tatar edebî dilinde de aynıdır. Türkiye Türkçesinde ise öğrenilen
geçmiş zaman eki -mIş’tır.
1.tk. şh.: çıq-qаn-man “çıkmışım” (KB. 366-376)
qal-ğan-ım “kalmışım” (BS. 33-255)
bär-gän-mіn “vermişim” (BH. 279-1144)

2. tk. şh.: käl-gän-sіn “gelmişsin” (BS. 20-126)


äwlän-gän-sіn “evlenmişsin” (BS. 52-295)
аñna-ma-ğansın “anlamıyorsun” (NO. 489-120)
şıq-qan-sın “çıkmışsın” (NO. 461-150)

3. tk. şh. : bаr-ğan “gitmiş, varmış” (ÖB. 78-12)


äşіt-kän “işitmiş” (ÖB. 78-11)
kii-gän “ giymiş” (ÖB. 78-12)

2.çk. şh. : dä-gän-sіz “demişsiniz” (DE.394-26)

3.çk. şh. : аs-qаn-lаr “asmışlar” (BH. 21-2)


otur-ğan-lаr “oturmuşlar, yaşamışlar” (ÖB. 67-3)
yüklä-gän-lär “yüklemişler” (KA. 120-12)
635

Metinlerimizde öğrenilen geçmiş zamanın olumsuz şekli fiil kök veya


tabanı ile kip arasına –ma,-me olumsuzluk eki getirilmesiyle yapılmıştır.
аñna-ma-ğansın “anlamıyorsun” (NO. 489-120)

Ayrıca metinlerimizde öğrenilen geçmiş zaman için –mış, -miş eki


de kullanılmıştır.
kit-mіş-lär “gitmişler” (Mİ. 159-8)
yürü-mіş-lär “ olmuşlar” (Mİ. 159-3)
söylä-miş “söylemiş” (Mİ. 159-9)
bulmuş-lаr “bulmuşlar” (Mİ. 159-16)

4. Şimdiki Zaman

Şimdiki zaman fiil kök veya gövdesine –A; -y eklerinin getirlmesiyle


yapılmıştır. Kalınlık-incelik ve ünsüz uyumuna uyan bu ek, kalın ünlülü olup
ünsüzle biten fiillere –a, ince ünlülü olup ünsüzle biten fiillere –ä; ünlüyle
biten fiillere –y şeklinde eklenir. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde de
aynıdır. Ayrıca Kırım Tatar edebî dilinde II. tip şimdiki zaman için –mAQtA
eki kullanılmaktadır. Şimdiki zaman eki Türkiye Türkçesinde ise “-yor” dur.

1.tk. şh.: оtur-а-m “oturuyorum” (KA. 124-69),


аyrıl-а-m “ayrılıyorum” (BS. 20-125),
аldаt-а-m “aldatıyorum” (BS. 20-124),
qоrqa-mın “korkuyorum” (BS. 30-190),
аlа-mın “alıyorum” (BS. 45-76),

2. tk. şh. : аl-а-sın “alıyorsun” (BS. 45-77),


öldür-ä-sіn “öldürüyorsun” (BS. 43-6),

3. tk. şh. : bäñzä-y “benziyor” (BS. 18-82)


636

yibär-ä “gönderiyor” (BS. 22-45)


ayt-а “söylüyor” (BS. 23-60)

1.çk. şh. : yat-а-mız “yatıyoruz” (BS. 22-55),

2.çk. şh. : оtur-а-sıñız “oturuyorsunuz” (KA. 158-79)

3.çk. şh. : yat-а-lаr “oturuyorlar” (BS. 22-52)


аşа-y-lаr “yiyorlar” (BS. 22-51)
kätіr-ä-lär “getiriyorlar” (BS. 49-95)

Ayrıca şimdiki zaman eki olarak –yir, –yur, -yor eki sadece şu
örneklerde kullanılmıştır.

Örnekler: оtur-u-yur “oturuyor” (BL. 200-158), dur-u-yur “duruyor”


(ÜS. 230128), gäl-ä-yоr “geliyor” (ÜS. 23911), käl-ä-yir “geliyor” (BS. 63-25),
vär-i-yir “veriyor” (BS. 63-29)

Şimdiki zamanın olumsuz şekli fiil kök veya tabanı ile kip arasına –
ma, -me olumsuzluk eki getirilmesiyle yapılmıştır.
bіl-mä-y “bilmiyor” (BS. 31-7)
bärmäysin “vermiyorsun” (BS. 51-367)

5. Gelecek Zaman

Metinlerimizde gelecek zaman, fiil kök veya gövdesine eki -AcAq,


-ycAQ eki getirilerek yapılmıştır. Bu ek kalınlık-incelik ve ünsüz uyumuna
uyarak kalın ünlülü olup ünsüzle biten fiillere –acaq, ince ünlülü olup ünsüzle
biten fiillere –äcäk, kalın ünlü ile biten fiillere –ycaq, şeklinde eklenmiştir. Bu
durum Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde de aynıdır.
637

Metinlerimizden örnekler:
1.tk.şh. : kät-äcäk-mіn “gideceğim” (BS. 61-49),

3.tk.şh.: pіşіr-äcäk “pişirecek” (BS. 31-5),


qoy-acaq “koyacak” (BS. 31-6),
ağla-ycaq “ağlayacak” (KA. 148-184),

2.çk. şh. : yap-acaq-sız “yapacaksınız”(İS. 120-160),

Metinlerimizde gelecek zamanın olumsuz şekli fiil kök veya tabanı


ile kip arasına –ma, -me olumsuzluk eki getirilmesiyle yapılmıştır. Ancak
olumsuzluk eki ünlüyle bittiği ve gelecek zaman eki de ünlüyle başladığı için
benzer seslerden birinin düştüğü görülmektedir.
bol-ma-caq < bol-ma-acaq “olmayacak” (NO. 480-13)
öl-mä-cäk < öl-me-ecek “ölmeyecek” (İS. 111-36)

6. Geniş Zaman

Metinlerimizde geniş zaman, fiil kök veya gövdesine “-r, -(I)r”


eklerinin getirilmesiyle yapılmıştır. Bu ek ünlüyle biten fiiillere –r, kalın ve düz
ünlülü fiillere -ır, ince ve düz ünlülü fiillere –ir, kalın ve düz ünlülü olan çok
heceli fiillerin çoğuna-ar, ince ve düz ünlülü olan tek heceli fiillerin çoğuna –
är şeklinde gelmektedir. Ayrıca ekin yuvarlak ünlülü varyantlarına da
rastlanmıştır. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde de
aynıdır.
Metinlerimizden örnekler:
1.tk.şh. : wär-är-іm “veririm” (BS. 35-26),
öldür-ür-üm “öldürürüm” (BS. 50-233)

2. tk. şh.: ätärsіn “edersin” (BS. 40-166)


638

3.tk.şh.: ät-är “eder” (BS. 19-108),


kör-är “görür” (BS. 39-123)
іç-är “içer”(BS. 39-126)
bаşlа-r “başlar” (BS. 39-124),
yıqıl-ır “yıkılır” (BS. 39-129), qаl-ır “kalır” (BS. 39-129)
ol-ur “olur” (BS. 43-2), köt-ür “götür” (BS. 43-21)

Geniş zamanın olumsuz şekli fiil kök veya tabanı ile kip arasına –
ma, -me olumsuzluk eki getirilmesiyle yapılmıştır.

2. tk. şh.: yibärmä “gönderme” (BS. 38-101),

II. 3.4.7.2.1.2. Tasarlama Kipleri

1. Emir Kipi

Metinlerimizde emir kipinin şahıslara göre ayrı ayrı çekimleri olduğu


tespit edilmiştir. Ayrıca emir kipinin olumsuz şekli, fiil kök veya tabanı ile kip
arasına -ma, -me olumsuzluk eki getirilmesiyle yapılmıştır.

1.teklik şh. : /-ayn , -yIm /

satayn “satayım, satarım” (ÖB. 70-11), baxayn “bakayım, bakarım”


(ÖB. 70-11), bäräyin “vereyim” (ÖB. 70-26), хаt-aym “katayım” (İS. 120-27),
bär-äym “vereyim” (KA. 139-179), kişnä-yіm “kişneyeyim” (BS. 40-183)

2. teklik şh. : / ø /
käl “gel” (BS. 50-234)

3. teklik şh : /-sIn /
baq-sın “baksın” (BS. 43-22) çıq-mа-sın “çıkmasın” (BH. 285-23)
639

1.çokluk şh. : / -ayıq /


ol-ayq “öldürelim” (BS. 58-128), bаğışlayıq “bağışlayalım” (BL. 224-
866)
öldür-äyk! “öldürelim” (İS. 106-46), kit-äyіk “gidelim” (BS. 40-179)

2.çokluk şh. : /-ñIz /


öldür-mä-ñіz “öldürmeyin” (İS. 106-47),

3. çokluk şh. : /-sInlAr /


warsınlаr! “gitsinler, varsınlar” (BH. 295-314)

2. Şart Kipi

Metinlerimizde şart çekiminde –sA ekinin kullanılmıştır. Ek, kalın


ünlülerden sonra –sa, ince ünlülerden sonra –sä şeklinde getirilmiştir.

Örnekler: käs-sä-m “kessem” (BS. 21-7), istäsäñ “istersen” (BS. 35-


26), kälsä “gelse” (BS. 38-98), bаq-sа-m “baksam” (BS. 30-203), tаpsаñ
“bulsan” (BS. 49-206)

Şart kipinin olumsuz şekli fiil kök veya tabanı ile kip arasına -ma,-me
olumsuzluk eki getirilmesiyle yapılmıştır.
tаp-mа-sа-lаr “bulmasalar” (BS. 22-52)

3. Gereklilik Kipi

Gereklilik kipi Kırım Tatar edebî dilinde –mAlΙ ekiyle ifade edilirken
incelediğimiz metinlerde “käräk” kelimesiyle yapılmıştır.
- Аtışmа käräk tutuşmа käräk “Atış mı gerek, tutuş mu gerek?” (BS.
45-78)
640

II. 3.4.7.2.2. Birleşik Kipler

1. Hikâye

Birleşik kiplerde hikâyenin çekimi Kırım Tatar edebî dilinde olduğu


gibi incelediğimiz metinlerde de Eski Türkçedeki er- fiilinin Kırım
Tatarcasındaki şekli olan e- fiiline görülen geçmiş zaman eki -di’nin
ekleşmesiyle oluşan “ädi” kelimesiyle yapılır. Türkiye Türkçesinde de aynı
olmakla beraber e- fiil kökü düşmektedir.

1.1. Öğrenilen Geçmiş Zamanın Hikâyesi


Fiil kök veya gövdesine -Ğan / -Qan +ädi yardımcı fiili + iyelik
kökenli şahıs eklerinin getirilmesiyle yapılır. Bu durum Kırım Tatar edebî
dilinde aynıdır. Türkiye Türkçesinde ise bu çekim Ğan / -Qan eki yerine –mIş
ekiyle çekimlenmektedir.

Metinlerimizden örnekler: qırıl-ğan ädi-k “kırılmıştık” (Mİ. 138-138),


bol-ğan ädi-m “olmuştum” (NO. 454-42), kit-kän ädim “gitmiştim” (KA. 127-
168)
Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: al-ğan edim “almıştım” tüş-ken
edik “inmiştik”

Türkiye Türkçesinden örnekler: kırıl-mış-tı-nız, sev-miş-ti-k

1.2. Şart Zamanın Hikâyesi

Fiil kök veya gövdesine –sA +ädi yardımcı fiili + iyelik kökenli şahıs
eklerinin getirilmesiyle yapılır. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde aynıdır.
Türkiye Türkçesinde ise e- fiil kökü düşerek kullanılır.
641

Metinlerimizden örnekler: kätіr-sä ädi “getirseydim” (ÜS. 221-777),


göstär-sä ädi-m “gösterseydim” (ÜS. 221-772), аşа-sа ädi-m “yeseydim”
(ÜS. 221-771)

Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: al-sa edi-ñ “alsaydın”, al-sa


edi-k “alsaydık”, iste-se ediler “isteseydiler”

Türkiye Türkçesinden örnekler: al-sa-y-dı-n, al-sa-y-dı-k, iste-se-y-


di-ler

1.3. Gelecek Zamanın Hikâyesi

Fiil kök veya gövdesine -AcAQ +ädi yardımcı fiili + iyelik kökenli
şahıs eklerinin getirilmesiyle yapılır. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde
aynıdır. Türkiye Türkçesinde ise e- fiil kökü düşerek kullanılır.

Metinlerimizden örnekler: öldür-äcäk ädi “öldürecekti” (BS. 51-262),


war-acaq ädiñ “gidecektin” (KE. 309-61), bаq-ma-y-caq ädin
“bakmayacaktın” (BH. 249-219)

Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: al-acaq ediñ “alacaktın” al-acaq


edik “alacaktık” iste-y-ecek ediler “isteyeceklerdi”

Türkiye Türkçesinden örnekler: bak-acak-tı-m, söyle-y-ecek-ti-niz

1.4. Geniş Zamanın Hikâyesi

Fiil kök veya gövdesine –Ar / -Ir +ädi yardımcı fiili +iyelik kökenli
şahıs eklerinin getirilmesiyle yapılır. Bu durum KırımTatar edebî dilinde de
aynıdır, ancak adı II. tip gelecek zamanın hikâyesi olarak adlandırılmaktadır.
Türkiye Türkçesinde ise e- fiil kökü düşerek kullanılır.
642

Metinlerimizden örnekler: äşt-är ädi-m “işitiyordum” (BS. 22-55),


kät-är ädi “gidiyordu” (İS. 105-4), mіn-är ädi “biniyordu” (KA. 136-60), tüş-är
ädi “düşüyordu” (KA. 136-61), käl-ir ädi “geliyordu” (Mİ. 165-75), çаl-ır ädiñ,
“çalıyordun” (ÖB. 80-62)

Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: al-ır edi-m, iste-r edi-ler

2. Rivayet

İnceledğimiz metinlerde Kırım Tatarcasında olduğu gibi rivayet


çekimi “äkän” ile yapılmıştır. Türkiye Türkçesinde ise “eken” yerine –mış
kullanılmaktadır.

2.1. Şimdiki Zamanın Rivayeti

Metinlerimizde fiil kök veya gövdesine –a / -ä- + äkän + zamir


kökenli şahıs eklerinin getirilmesiyle yapılır. Türkiye Türkçesinde ise -yor eki
+ mIş + zamir kökenli şahıs eklerinin getirilmesiyle yapılır.

Metinlerimizden örnekler: wär-ä äkän “veriyormuş” (BS. 25-44),


оtur-а äkän-lаr “oturuyorlarmış” (BS. 34-273), аşa-y äkän “yiyormuş” (KA.
150-250)

Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: ala ekenmiz “alıyormuşuz”,ala


ekensiz “alıyormuşsunuz”, tüşe ekenler “iniyormuşlar”

Türkiye Türkçesinden örnekler: oku-yor-muş-uz, gör-ü-yor-muş-


sunuz
643

2.2. Geniş Zamanın Rivayeti

Metinlerimizde fiil kök veya gövdesine –Ar / -Ir + äkän + zamir


kökenli şahıs eklerinin getirilmesiyle yapılmıştır. Bu durum KırımTatar edebî
dilinde de aynıdır, ancak adı II. tip gelecek zamanın rivayeti olarak
adlandırılmaktadır. Türkiye Türkçesinde ise “eken” yerine -mış
kullanılmaktadır.

Metinlerimizden örnekler: аl-ır äkän “alırmış” (BS. 47-151), ol-ur


äkän “olurmuş” (İS. 93-81), хıdır-ır äkän “ararmış” (BS. 22-24), kät-är äkän
“gidermiş” (İS. 113-17), sаt-аr äkän. “ satarmış” (KA. 152-330)

Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: başlar eken-miz “başlarmışız”,


tüşer eken-siñ “inermişsin”

Türkiye Türkçesinden örnekler: sev-er-miş-ler, yaz-ar-mış-sınız

2.3. Gelecek Zamanın Rivayeti


Fiil kök veya gövdesine –AcAQ + äkän + iyelik kökenli şahıs
eklerinin getirilmesiyle yapılır. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde de aynıdır,
ancak adı I. tip gelecek zamanın rivayeti olarak adlandırılmaktadır. Türkiye
Türkçesinde ise “eken” yerine -mış kullanılmaktadır.

Metinlerimizden örnekler: doğr-acaq äkän (ÖB. 84-44)

Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: başlay-caq eken-im


“başlayacakmışım”, ala-caq eken-miz “alacakmışız”

Türkiye Türkçesinden örnekler: gidecekmişler


644

2.3. Geçmiş Zamanın Rivayeti

Fiil kök veya gövdesine –QAn + äkän + zamir kökenli şahıs eklerinin
getirilmesiyle yapılır. Bu durum Kırım Tatar edebî dilinde de aynıdır. Türkiye
Türkçesinde ise “eken” yerine -mış kullanılmaktadır.

Metinlerimizden örnekler: käl-gän äkän (İS. 93-75)

Kırım Tatar edebî dilinden örnekler: al-ğan eken-miz, tüş-ken eken-


ler

II .3.4.7.2.3. Yardımcı Fiiller

1. İsimle Birleşik Fiil Yapan Yardımcı Fiiller


/ ät- /
räämät ät-sin “rahmet etsin” (BS. 17-43), xayrat ätkän “hayret
etmiş” (BS. 27-93), “üһ” ättі “üh, etti”(BS. 27-143), mısаfır ätti “misafir etti”
(BS. 36-36)

/ ol- /
bäräkätli olsun “bereketli olsun” (BS. 17-32) räämät olsun (BS. 17-
52)

/ bär- /
cаwаp bärmäy “cevap vermiyor” (BS. 51-266), sälаm bärdi “selâm
verdi” (BS. 54-26)

/ käl- /
yаşına käldi “yaşına geldi”(ÖB. 70-6), rаs kälsä “rast gelse” (ÖB. 72-
68)
645

2. Fiille Birleşik Fiil Yapan Yardımcı Fiiller

/ tur-/
ämіp turа “emiyor”(ÖB. 74-21), bаğıp turа “bakıyor”(ÖB. 78-14)

/ kät-/
аlıp kätäcäk “alıp gidecek”(BS. .8-79), tаbıp kätіrsіn “bulup getirsin”
(BS. 37-81), al-kätmädi, “alıp gitmedi” (ÖB. 89-6)

/ kel- /
аlıp kälsіn “alıp gelsin” (BS. 40-159), urup kälsä “vurup gelse” (BS.
44-54)

/ al-/
bаrıp alğan “alıp gitmiş” (ÖB. 90-19)

/ ol- /
bаrаcaq oldu “gidecekti” (NO. 431-62), аlacaq oldu “gidecekti” (NO.
431-61)

/ yat- /
kätä-yatır “gider” (BS. 17-31), kälip-yаtır “geliyor, gelir” (BS. 17-34)

II. 3.4.8. SIFAT-FİİLLER

1./-ğan, -gän , -qan, -kän /

-kün dоğan tаrаftаn “güneşin doğduğu taraftan” (BS. 29-164)


- оturğan yärindä “oturduğu yerde” (BS. 34-283)
- qorlärnі bаqqan bir tоpаl “körlere bakan bir topal” (BS. 47-141)
646

- ilki qaynatqan suumu sахlа. “kaynatılan ilk suyumu sakla” (İS.


103-178)
- kälgän mısаfirdän “gelen misafirden” (İS. 118-5)

2. /-acaq, -äcäk /

- qurtarаcaq аdаm “kurtaracak adam”(BH. 262-640)


- aytаcaq bіr sözüm “söyleyecek bir sözüm”(NO. 431-62)
- tuacaq künü “doğacağı gün” (NO. 432-102)
- käläcäk yärgä “geleceği yere” (BS. 38-119)

3. /-an, -än /
yämäk yäyän wахtіndä “yemek yedikleri zaman” (BS. 43-13)

Metnimizde tepit ettiğimiz bu sıfat-fiil ekleri Kırım Tatar edebî dilinde


de aynıdır. Ayrıca Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan sıfat-fiil ekleri geçmiş
zaman sıfat-fiil ekleri ve gelecek zaman sıfat-fiil ekleri olmak üzere iki grupta
incelenir.
Geçmiş zaman sıfat-fiil ekleri: -DIQ / -DUQ, -ĞAn / -QAn, -A, -y +
turğan,
- körsettigi şahıs “gösterdiği şahıs”
- zıt fikirde bulundıqlarını “zıt fikirde bulunduklarını”
- İçken sütüm “içtiğim süt”
- yaşağan ömirlerini “yaşadıkları günleri”
- bilmey turğan “bilmeyen”

Gelecek zaman sıfat-fiil ekleri: -AcAQ, -ycAQ, -Ar / -r, -IcI /- Ucı, -
mAz.
- eñ dayanılmaycaq ceza “en dayanılmayacak eziyet”
- Küler yüzlü küneş “güler yüzlü güneş”
- deñişici yeller “değişen rüzgârlar”
647

- tasvır olunmaz bir ğurur “tasvir edilemeyecek bir gurur”

Türkiye Türkçesinde kullanılan sıfat-fiil ekleri şunlardır: -an,-ası, -


mez, ar, -dik, -ecek, -miş’tir.

II. 3.4.9. ZARF-FİİLLER

1. / -ğanda, -gändä /

Sıfat-fiil eki –ğan, -gän ile bulunma hâli eki –da, -dä’nin
birleşmesiyle teşekkül etmiştir. Türkiye Türkçesindeki /-ınca, -incä / zarf fiil
ekini karşılamaktadır. Bu ek Kırım Tatar edebî dilinde de bu şekilde
kullanılmaktadır, tonsuz ile biten fiillerden sonra –qanda / -kende şeklinde
gelmektedir.

Metinlerimizden örnekler: qutulğanda “kurtulunca”(BS. 31-236),


bolğanda “olunca” (ÖB. 73-96), qаlğanda “kalınca” (İS. 111-30),
tutmаğanda “tutmayınca” (İS. 113-7), аşаğanda “yiyince” (İS. 121-41),
kälgändä “gelince” (BS. 18-59), dägändä “deyince” (BS. 21-13), kätіrgändä
“getirince” (İS. 103-176)

2. /–p /

Türkiye Türkçesindeki /-ken, -arak, -erek, -p/ zarf fiil eklerinin


anlamlarını karşılamaktadır. Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye
Türkçesinde de çok işlek kullanılan bir ektir. Ünsüzle biten fiillere /ı/, /i/
yardımcı seslerinden birini alarak eklenir.

Metinlerimizden örnekler: аyt-ıp “söyleyerek” (BS. 31-19), äşіt-іp


“işitip” (BS. 31-21), öpkälä-p “öfkelenrek” (BS. 31-26), tut-up “tutup” (BS.
648

31-26), qаrа-p “bakarak” (BS. 17-34), yügür-üp “koşarak” (BS. 17-37),


qıçqır-ıp “bağırıp” (BS. 18-59)

Kırm Tatar edebî dilinde örnekler: añla-p, qapıl-ıp, ketir-ip

Türkiye Türkçesinde örnekler: bekle-y-ip, sor-up

3. / -may /

-mA- fiilden fiil yapma ekiyle –y zarf-fiil ekinin ekinin birleşmesinden


meydana gelmiştir. Kırım Tatar edebî dilinde de aynı şekilde
kullanılmaktadır. Bu ek Türkiye Türkçesinde ise kullanılmamaktadır.

Metinlerimizden örnekler: qоrqmay “korkmadan” (BS. 62-48),-


dästär аlmay kättі “destur almadan gitti” (İS. 93-72)
- qаrıştırmay іçmäs “karıştırmadan içmez” (BH. 253-347)

4. / -madan /

Eski Türkçedeki –mAdIn zarf-fiil ekindeki ses değişikliği oluşmuştur.


Bu ek Kırım Tatar edebî dilinde ve Türkiye Türkçesinde de aynı şekilde
kullanılmaktadır.
Metinlerimizden örnekler: körmädän “görmeden” (KB. 362-259),
aytmаdаn “söylemeden” (KB. 362-261)

5. / -a, -ä, -y /

Metinlerimizden örnekler: yata yuqlaylаr (BS. 44-36)

6. –ar –maz
doğar doğmаz (BS. 57-110)
649

Bu eklerin haricine Kırım Tatar edebî dilinde kullanılan zarf-fiil ekleri


şunlardır: -ArAQ, -DIQça ....
SONUÇ

Bu çalışmada “Proben Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme


(Türk Boyları Halk Edebiyatı Derlemeleri); VII. cilt Kırım Yarımadası Ağızları
Örnekleri” adlı eser bir bütün olarak ilk defa Lâtin harflerine ve Türkiye
Türkçesine aktarılmış olup yine ilk defa üzerinde gramer çalışması
yapılmıştır.

Eser üzerinde yapılan gramer incelemesinden ana hatlarıyla


aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir.

1. İncelediğimiz metinlerde; a, ä, ı, i, o, ö, u, ü; ii, uu, aa, üü, oo,


öö, ää sesleri olmak üzere 15 ünlü tespit edilmiştir. Tespit edilen ünlülerden
Türkiye Türkçesi ve Kırım Tatar edebî dilinde kullanılmayanlar şunlardır: ii,
uu, aa, üü, oo, öö, ää.

Kırım Tatar ağızlarında h ve h seslerinin düşerek uzun ünlü


oluşturması genel bir kuraldır. Bu düşme daha çok Güney Ağızları’nın
Bahçesaray, Kefe, Karasubazar metinlerinde ve Kuzey Ağızları’nın Kezlev
metinlerinde görülmektedir.

qaawä <Arp. ķahve, “kahve” (BS.), saabı <Arp. śāĥib, “sahibi” (KE.),
qaar <Arp. ķahr, “kahır” (AS.), räämät <Arp. raĥmet, “rahmet” (BS.), möör
<Frs. mühr, “mühür” (KB.); möölät <Arp. mühlet, “mühlet” (KÖ.), pаaluu
<Frs. behā +lı “pahalı” (KÖ.),

Ancak Kırım Tatar ağızlarında h ve ĥ seslerinin düşmediği


kelimelere de Bahçesaray, Özenbaş, İstila, Üsküt, Karsubazar, Kögenni
Kiyat, Büyük Hocalar ve Büyük Lambat metinlerinde rastlanmaktadır.
651

Örnekler: şähärdä, sаbаһına, här (BS.), şähärdä, zähär, padişahı,


hayat (İS.), şähär (BL.), şähärä (ÜS.), rаhаt, şähärdän, sılаh, zähärlänmіş
(BH.), Ilаhі, nіqаh, rаhаt, şah (KB.), şähärdän (NO.), hamalnıñ < hammalnıñ
(ÖB.)

Kırım Tatar ağızlarında hece sonunda bulunan -g, -ğ seslerinin


düşerek kendilerinden önce gelen ünlüyü, hece başında bulunan -ğ sesinin
de düşerek kendinden sonra gelen ünlüyü uzatması oldukça sık karşılaşılan
bir hâdisedir. Bu duruma Güney Ağızları’nın Bahçesaray, Karalez,
Karasubazar ile Kuzey Ağızları’nın Büyük Hocalar ve Kezlev metinlerinde
rastlanmaktadır.

yii- < yığ- “toplamak, yığmak” (BS.), buu- <buğ- <boğ- “boğmak”
(KB.), uudurğаn < oğ- “ovdurmuş” (KB.), oolan <oğlan (KB., KA.); quu <
kuğu, “kuğu” (BH.), sään <Arp. sahn “sahan”(BS.), sooq <soğuk (KÖ.), tuu-
<tuğ-< toğ-, “doğmak” (İS.)

Ancak “doğ-“ fiilinin “-ğ” sesi düşmemiş şekillerine Karalez, Üsküt,


Bahçesaray ve Özenbaş metinlerinde rastlanmaktadır: doğmak (KA.),
doğdu (ÜS.), doğurdum (BS.), doğdu (ÖB.)

Kırım Tatar ağızlarında, Eski Türkçede tek heceli ve ince ünlülü


kelimelerin sonundaki –g sesi önce –y sesine dönüşmüş, daha sonra bu -y
sesi yanındaki ünlüyü daraltarak düşerken kendinden önceki ünlüyü
uzatması durumuna İstilâ ve Büyük Lambat adlı bölgelerin metinlerinde ve
Güney Ağızları’nın Bahçesaray metinlerinde rastlanmaktadır

Örnekler: çii < çiğ (İS.), tii- < teg-, “değmek, dokunmak” (BS.), diilsin
<diyilsin <deyilsin <değilsin <tügülsün “değilsin” (BL.)
652

Kırım Tatar ağızlarında “n” düşmesiyle meydana gelen uzun ünlüye


Kuzey Ağızlarından Büyük Hocalar metinlerinde soora <sonra (BH. 267-780)
kelimesinde rastlanmıştır. Ancak incelediğimiz metinlerde “sonra” kelimesi
“n” sesi düşmemiş şekliyle de kullanılmaktadır. Ayrıca Güney Ağızlarında
“sоñ / son” şeklinde kullanımına rastlanmıştır: Metinlerimizin Güney
Ağızlarında son kelimesine şu şekillerde rastlanmaktadır.

Karalez metinlerinde “sоn” (KA.) şeklinde kullanılırken Özenbaş


metinlerinde üç şekilde kullanılmıştır: soñ (ÖB.), sоñrа < soñ + ra yön
gösterme hâl eki (ÖB.), sоñ (ÖB.), sоn (ÖB.)
Miskor metinlerinde iki şekilde kullanılmıştır: sоñrа <soñ+ra yön
gösterme hâl eki (Mİ.), sоñ (Mİ.)
Bahçesaray metinlerinde iki şekilde kullanılmıştır: sоñ (BS.), sоñrа
<soñ+ ra yön gösterme hâl eki (BS.)
Ayrıca İstila denen bölgeden derlenen metinlerde sоñ (İS.) şekliyle
kullanılrken Kögenni Kıyat metinlerinde sоñrа (NO.) sоñ “son” (NO.)
şeklindedir.

Kırım Tatar ağızlarında Türkçe ve alınma kelimelerin kökünde -y


düşmesi ile meydana gelen uzun ünlü hâdisesine Güney Ağızları’nın
Bahçesaray, Büyük Lambat, Karalez metinlerinde rastlanmıştır.

şii < şey, (BS.), qii- < kiy-, “giy-” (BS.), qiimät < kıymet (BS.), kiik <
keyik, “geyik”, (BS.), siipа- < sıypa- “okşamak, sıvazlamak” (KA.), siipаyır <
sıypa-yor “sıvazlıyor, okşuyor” (BL.), aliikim < aleyküm (BL.)

Ayrıca emir kipinin 1. teklik ve çokluk çekimlerinde ekteki –y- sesinin


düşmesiyle uzun ünlünün meydana gelmesine Güney ve Kuzey Ağızlarının
metinlerinde rastlanmıştır.
653

tiimiim < tey-me-y-eyim “değmeyeyim” (BS.), diliim < dil-eyim


“dileyeyim” (KA.), kätіriim < ketir-eyim “getireyim” (KA.), ätiik < et-eyik
“edelim” (KA.), ätiim < et-eyim “edeyim” (Mİ.); söyliim < söyle-y-eyim
“söyleyeyim” (BH.) kätiim < ket-eyim “gideyim” (BH.), kätiik < ket-eyik
“gidelim” (BH.)

Kırım Tatar ağızlarında tek heceli ve çok heceli olup sonu –e ile
biten fiile gelen şimdiki zaman –y ekinin kendinden önceki -e sesini daralttığı
ve -y sesi düştüğünde daralan ünlünün uzadığı örnekler Güney ve Kuzey
Ağızlarının metinlerinde tespit edilmitir.

dii < dey, “diyor” (BS.), istii < istey, “istiyor” (KA.), girdirmii <girdir-
me-y “girdirmiyor” (ÜS.), bіlmii < bil-me-y “bilmiyor” (KE.), yiilär < ye-y-ler
“yiyorlar” (BH.), tämіzlii < temiz-le-y “temizliyor” (BH.), аzırlii < hazır-la-y
“hazırlıyor” (BH.), söylii-kі < söyle-y ki “söylüyor ki” (BH.), bärmii < ber-me-y
“vermiyor” (BH.), bіlmii < bil-me-y “bilmiyor” (BH.), bärmiimіn < ber-me-y-min
“vermiyorum” (BH.), іstämiimаn < iste-me-y-men “istemiyorum” (AS.)

Eski Türkçedeki tek heceli kelimelerin sondaki b’lerin v’ye dönerek


zaman içinde düşmesi hâdisesine Kırım Tatar ağızlarının İstila ve Güney
Ağızları’nın Özenbaş metinlerinde rastlamaktayız.

suu <suv <suw <sub ET. “su” (İS. 103-175), toobaa < tövbe (İS. 93-
85), quu- < kov- (ÖB. 81-22)

Ancak İstila bölgesindeki metinlerde “su” kelimesi tek ünlülü veya –


w sesi düşmemiş şekilleriyle de karşımıza çıkmaktadır: su (İS. 93-60 / 85-
180 / 94-39), suw (İS. 103-183), suw (İS. 111-17)
654

Kırım Tatar ağızlarında –ğa /–ge yönelme hâl ekinin genellikle


kendini koruduğu ancak ekin ünsüzünün düşerek diftong meydana getirdiği
örnekler de tespit edilmiştir.

maa < mağa, “bana” (BS.), ätmää < etmege “etmeye” (ÖB.), içmää
< içmege, “içmeye” (ÖB.), warmaa < varma-ğa “varmaya” (KE), qazmaa <
kazma-ğa, “kazmaya”, (KE.), qazmaa < kazma-ğa “kazmaya” (KE.), dünyaa
< dünyağa, “dünyaya” (KB.), dään < degen “denen” (BH.) saa <sağa, “sana”
(BH.)

Asaw ve İstila bölgelerinde de bu durum görülmektedir:


Örnekler: ircaa < ricağa “ricaya” (AS. 404-113), kälmää < kelmege
“gelmeye” (İS. 92-32)

Ayrıca Bahçesaray, Büyük Lambat, Büyük Hocalar, Kefe, Asaw ve


Kögenni Kiyat metinlerinde –ge/-ğa yönelme hâl ekini alan 1. teklik şahıs
zamirinin hem “mağa” hem de “maa” şekliyle kullanıldığı tepit edilmiştir.

2. Kırım Tatar ağızlarında, Türkiye Türkçesi yazı dilinde kullanılan


ünsüzlerden farklı olarak ñ, ğ (kalın), q, x, w ünsüzleri tespit edilmiştir.
Metinlerimizde tespit ettiğimiz bu ünsüzler bugün Kırım Tatar edebî dilinde
kullanılmaktadır.

3. Kırım Tatar ağızlarında a>ä değişiklliği ilerleyici ya da gerileyici


benzeşme yoluyla ve çoğunlukla alınma kelimelerde karşımıza çıkmaktadır.

şaytan <Arp. şeytān “şeytan” (BS.), zіyadа <Arp. ziyāde “çok, fazla”
(BS.), barabar < Frs. berāber “beraber” (KE.), amаn <Frs. hemān “hemen”
(KA.), nayapacaqsın < ne yapacaqsın (BS.), aynacı < ayneci “kurnaz” (BS.)
655

Kırım Tatar ağızlarında o > u, ö > ü değişikliğine hem Türkçe


kökenli kelimelerde hem de alınma kelimelerde rastlanmıştır.

Türkçe kökenli kelimeler: buz- < boz- ET. (Mİ. 192-169), quu- <
quv- < qov- < qoġ- ET. “takip et-, kovala-” (BH. 244-86), sura- < sor- ET.
“sormak” (KE. 317-6), tu- < tuğ- < toğ- < toġ- Uyg. “doğmak” (DE. 363-280),
ulu < olu < oğlu < ET. oġlu “oğlu” (DE. 363-289),

Alınma kelimeler: cumаrt <Frs. cevān-merd “cömert, eli açık” (KB.


363-283), nuхut < nohut <Frs. noħûd (BS. 55-42), mulla <Arp. mevlā “molla,
büyük kadı, medrese öğrencisi” (ÖB. 84-35)

Kırım Tatar ağızlarında i > e değişikliği de oldukça sık karşımıza


çıkar.

Örnekler: äxtiyar <Arp. iħtiyār “yaşlı, kocamış kimse” (BH.), äkindi <
ikindi (KE.), bär- < Uyg. bir- “vermek” (BS.), bäş < Uyg. biş “beş sayısı”
(BS.), dä- < te- < Uyg. ti- “demek” (BS.), äki < Uyg. iki “iki sayısı” (BS.), käcä
< Uyg. kiçe “gece” (NO.), kät- < ET. kit- “gitmek” (BS.), yädi < ET. yiti “yedi
sayısı” (BS.), yär < ET. yir “yer” (BS.), yät- < Uyg. yit- “yet-, yetişmek” (BS.)

4. Kırım Tatar ağızlarında orta hecenin vurgusuz olması sebebiyle


bazı kelimelerin ortasında ünlülerin düştüğü tespit edilmiştir.

Örnekler: aqça < aqçe < ET aġı + Frs. -çe “akçe” (BS.), aytıp < ET.
ayıtıp “söyleyerek” (BS.), ayrıl- < ayırıl- (BS.), awzu < ET. awuzu “ağzı”
(DE.), xarğış < ET. qarğa-ış, “beddua” (ÖB.), qaysı < Kıp. qayu-sı “hangisi”
(AS.), qayt- < qayıt- “geri dönmek” (BS.), olcu < olucu “olabilir, muhtemel”
(BS.), äştär < äşitär “işitir” (BS.), braqtı < bıraktı “bıraktı” (BS.), xazna <
hazine “hazine” (ÖB.)
656

Ayrıca emir kipi birinci teklik ve çokluk şahış eklerinin son


hecesindeki ünlülerin düştüğü örnekler de tespit edilmiştir.

Örnekler: içireyk < içireyik “içirelim” (BS.), körsätäyk < körsätäyik


“gösterelim” (BS.), istämäym < istämäyim “istemiyorum” (BS.), kätäyk <
kätäyik “gidelim” (ÖB.), kiräyk “girelim” (BS.), öltüräyk < öltüreyik “öldürelim”
(BS.), diläym “dileyeyim” (KA.)

5. Kırım Tatar ağızlarında kelime başındaki k’ler kendini


korumaktadır, ancak Baçesaray, Özenbaş, İstila, Karalez ve Mishor
metinlerinlerinde kelime başındaki k’lerin g’ye dönüştüğü kelimeler de
bulunmaktadır.

Örnekler: gäcä < käcä < käçä < Uyg. kiçä “gece” (BS.), göz < ET.
köz “göz” (BS.), gibi < ET. kibik “gibi” (BS.), bügün < bu kün “bugün”
(BS.),gändi (BS.), gіdär (BS.) gözüm (BS.) Gäcänіñ (öb.) güzäl, güzäl
(ÖB.) gördü, (ÖB.) gäldi (İS.), gidärіm (İS.), gäcä (İS.), göñlüñü (İS.), güzäl
(İS.) gäcäsі, gäldi, gälip, gätirsіn, gäcä, gäldi, gäldik, gäldiñіz,gördülär,
gäldi, gäldi, gäldim, gäldiñ, gälmäz, gögärcіn, gördü (KA.), gäcä , gändi,
gändinä, gärі, gäzär, güzällär, güzälläriñ (Mİ.)

6. Kırım Tatar ağızlarında kelime başındaki t’ler kendini


korumaktadır, ancak Bahçesaray, Özenbaş, İstila, Büyük Lamba, Büyük
Hocalar ve Kefe metinlerinde kelime başındaki t’lerin d’ye dönüştüğü
kelimeler de bulunmaktadır.

Örnekler: dä- < ET. te- “demek” (BS.), däli < ET. telü “deli” (BS.),
dävä < Harz. tewe < ET. tebe “deve” (KA.), dağı < ET. taqı “yine, tekrar,
daha” (BS.), dört < ET. tört “dört” (BS.), diñlä- < ET. tıñla- “dinle-” (BS.),
657

doğ- < Uyg. toġ- “doğ-” (BS.), doquz < ET. toquz “dokuz” (BS.) dädi, dägän,
däñіzä, däñіzdän, däp, doğdu (ÖB) dädi-ki, dağ, dägän, dağdаñ, dağıldı,
dämircilärgä, dämіrdän, danä, däp, däräknі (İS.) dädilär, dağıñ, dämir, däp,
däräk (BL.) dädі-kі, dägän, dämäk, däp, dоğdu (BH.), diräk, diyä, doğru,
doldurаlаr, dolu, dört (KE.)

7. Kırım Tatar ağızlarında Türkçe kökenli kelimelerin başında,


ortasında ve sonunda q>x değişimi genel bir kural olmamakla beraber çok
yaygın bir şekilde karşımıza çıkmaktadır.

Örnekler: xаtın < ET. qatun “hatun, kağanın eşi” (BS.), xaysı < qaysı
< ET. qayusı “hangisi” (ÖB.), xuyu < quyu “kuyu” (ÖB.), xarğış < qarğa-ış,
“beddua” (ÖB.), xanat < qanat “kanat” (İS.), xuş < quş “kuş” (İS. 96-29), xal-
< qal- “kal-“ (İS.), хıdıracаq < qıdıracaq “arayacak” (İS.), xız < qız “kız” (İS.),
yaxşı < ET. yaqşı “iyi” (BL.), çıx- < çıq- “çıkmak” (İS.), brax- < bıraq-
“bırakmak” (İS.) oymах “oymak” (BL.), tоprах “toprak” (BL.)

İncelediğimiz metinlerde Arapça ve Farsçadan alınma kelimelerde


de bu değişimin olduğu tespit edilmiştir.

Örnekler: xafäs < Arp. ķafas, “kafes” (Mİ.), xail < Arp. ķail “râzı
olmuş, boyun eğmiş” (Mİ.), xismät < Arp. ķısmet “kısmet” (BS.), ximäti < Arp.
ķīıymet “değer” (ÖB.), xuwätli < Arp. ķuvvet “güç, kuvvet” (ÖB.), waxıt < Arp.
vaķt, “vakit, zaman” (İS.)

Kırım Tatar ağızlarında Türkçe kökenli kelimelerin başında


meydana gelen b->m- değişiminin, sonunda / n / sesi olan bazı kelimelerde
görüldüğü tespit edilmiştir.
658

Örnekler: mındа < ET. bunda “burada”, män < ET. ben “ben”,
mändän, mäni, mänim, mäniñ mindi, min- < ET. bin- “bin-” (BS.) män,
mänim, mınaw, mindi, mındа, mingän, munu (ÖB.), män, mäniñ, munuñ,
mından, mındа (İS.), män, mäni, mänim (KA), män, mändän, mäni, mänim
(BH.), män mänіm, mından (Mİ.)

Ancak bu değişimin olmadığı ve kelime başındaki “b” sesinin


koruduğu örnekler de tespit edilmiştir.

Örnekler: bänіm, biñ (BS.), bänіm (ÖZ.), bänim (İS.), bän, bändän,
bänim, bänі, bänіn, bänіñ (KA), bän, bändän, bänim (KA), bän, bänim, bänі
(ÜS.), bän, bänіm (BH), bän, bänіm (KE.), bänіm (NO.)

Kırım Tatar ağızlarında f>p ses değişikliği incelediğimiz metinlerin


hem Kuzey hem de Güney Ağızları’nda karşımıza çıkmaktadır.

pil < Frs. fîl “fil” (BL.), käpsіz <Arp. keyf + Trk.siz “keyifsiz” (BL.),
tüpäk < tüfek (BS.), pänar <Yun. fener (KE.), qavap < kavaf < Arp. ħaffâf
“Ucuz, özenmeden bayağı cins ayakkabı yapan veya satan esnaf” (BS.),
misapir < Arp. musâfir “misafir” (KB.); äpändі < Yun. efendi (BH.), qаpäs <
Arp. ķafas “kafes” (BH.), müpsіt < Arp. müfsid “bozan, fesatlık çıkaran”
(BH.), upağı < ufak + ı “küçüğü, ufağı” (BH.), tаrаp < Arp. taraf (BH. )
Kırım Tatar ağızlarında y>c ses değişikliği incelediğimiz metinlerin
hem Kuzey hem de Güney Ağızları’nda karşımıza çıkmaktadır.

cımiirtqа < ET. yumurtğa “yumurta” (KB.), cığ- < ET. yıġ- “toplamak”
(KB.), cоl < yol (KB.), cibär- < ET. yiber- “gönder-” (ÖB.), cаwn < yağmur
(İS.), cаzdılаr < yazdılar (İS.), cawluq < ET. yaġlık “mendil” (KA.), cоyul- <
yoyul- < ET. yogul-, “kaybolmak”(KA.); cıraw (<ET. yır+agu, “makamlı söz
659

söyleyen kişi” (BH.), cır < ET. yır “nağme, şarkı” (BH.), cälkälі < ET. yeleli
(BH.), cіgіrmä < ET. yigirme “yirmi” (BH.)

8. Kırım Tatar ağızlarında alınma kelimelerin başındaki / h / sesinin


sistemli olarak düştüğü tespit edilmiştir.

Örnekler: ärif < Arp. harîf, “herif” (BL.), afta < Frs. hefte “hafta”
(BS.), är < Frs. her “hep, bütün” (İS.), äsäp < Arp. hesâb “hesap” (KB.),

Ancak alınma kelimelerde bu ses hâdisesinin meydana gelmediği


örnekler de vardır.

Örnekler: һälaq < Arp. helâk “mahvolma, ölme, harcanma, çok yok
olma” (KA.), häpsi, här (Mİ.)

Kırım Tatar ağızlarında iki heceli Türkçe kelimelerin ikinci hecesinin


başında yer alan –g, -ğ seslerinin kendini koruduğu tespit edilmiştir. Ancak /
ğ / sesinin düştüğü örnekler de bulunmaktadır.

Örnekler: qazan <Uyg. ķazġan “kazan” (BS.), qulaq <Uyg. ķulġaķ


“kulak” (BS.), yalan <Uyg. yalġan “yalan” (ÖB.), kötärän (ÖB.), wärän <
wärgän (İS.) düldülä < düldülgä (İS.), bülbülä < bülbülgä (Mİ.) bäsläyän
(ÜS.)
9. Kırım Tatar ağızlarında sonu /–n / ünsüzüyle biten bazı
isimlerden sonra çokluk eki gelirken benzeşme yoluyla teşekkül eden l >n
değişikliği tespit edilmiştir.

Örnekler: аnnаr <a-n-lar, “onlar” (BH.), dügünnär <dügün-ler,


“düğünler” (BH.), qаtınnar <qatın-lar, “hatunlar, kadınlar”,(AS.)
660

10. Kırım Tatar ağızlarında yönelme hâli eki; +ğa, +ge, +qa, +ke
şeklindedir ve Kırım Tatar edebî dilinde de aynıdır.

qazan-ğa “kazana” (BS.), üy-gä “eve” (BS.), yaşqa “gence” (ÖB.),


aхrätkä “ahirete” (BS.), аtäşkä “ateşe” (BS. 39-146)

Kırım Tatar ağızlarında yönelme hâl eki, birinci ve ikinci teklik şahıs
iyelik eklerinden sonra +a, +e şeklinde gelir.

mämlikätіmä “memleketime” (İS.), qalibі-m-ä “benim kalbime” (BS.),


ana-m-а “benim anama” (BS.), äwіñä “senin evine” (BS.), köz-ü-ñ-ä “senin
gözüne” (KA.), qol-u-ñ-а “senin koluna” (BS.)

Yönelme hâl eki, üçüncü şahıs iyelik eklerinden sonra gelirken önce
zamir n’si daha sonra ise +a, +e şeklinde getirilir

: аtınıñ üst-ü-n-ä “atının üstüne” (BS.), pаdışаnıñ äwinä “padişahın


üstüne” (BS.), qol-u-n-а “onun koluna” (BS.), аtlаrınа “onların atlarına” (BL.),
bаlаlаrınа “çocuklarına, yavrularına” (BH.), äwlärinä “evlerine” (Mİ. 181-136),
yärlärinä “yerlerine” (NO.)

11. Kırım Tatar ağızlarında çıkma hâli ekinin ünlü uyumuna girdiği,
ünlüyle ve tonlu ünsüzle biten isimlere +dan, +dän; tonsuz ünsüzle biten
isimlere ise +tan, +tän şekilleri ile eklendiği tespit edilmiştir. Ayrıca 1. teklik
şahıs iyelik ekini alan bazı isimlere /-dan, -den / çıkma hâl eki gelirken iyelik
ekindeki /-m / sesi, /-dan, -den / çıkma hâl ekinindeki /-d / sesini nazal olma
bakımından kendisine benzeterek /-n / sesine dönüştürdüğü tespit edilmiştir.
661

awzumnan qаn çıqsa < awuz-u-m-dan “ağzımdan” (BS.),


tırnağımnan çıqtı < tırnak-ı-m-dan “tırnağımdan çıktı” (BS.), tüştü üstümnän
< üst-ü-m-den “üstümden” (BS.), bätimnän “yüzümden” (BS.)

Kırım Tatar ağızlarında İsimler 3.teklik şahıs iyelik ekinden sonra hâl
eklerini alırken araya zamir “n” si girdiği ve kendinden sonra gelen -dan /
-den çıkma hâl ekindeki /-d / sesini kendisine benzettiği bazı örnekler tespit
edilmiştir.

Örnekler: özünüñ qаpusunnan çäktі < özünün kapu-su-n-dan çekti


“kendi kapısından çekti” (KB. 342-47), sаçınnan äki täl < saç-ı-n-dan eki tel
“saçından iki tel” (BS. 39-131)

12. Kırım Tatar ağızlarında, yükleme hâli eki kalın ünlülü isimlere
+nı,+nu; ince ünlülü isimlere +ni, +nü şeklinde eklenir. Bu ek üçüncü şahıs
iyelik eklerinden sonra -n olarak gelmektedir.

aw-nı “avı” (BS.), аşnı “yemeği” (BS.), аltınnı “altını” (BS.), däwlätni
“devleti” (BS.), köy-nü “köyü” (ÖB.), sunu “suyu” (İS.); ötmäg-і-n “onun
ekmeğini” (ÖB.), оn säkiz bіñ аlämіñ til-і-n “on sekiz bin âlemin dilini” (ÖB.),
оnuñ xısmät-і-n “onun kısmetini” (ÖB.), хаrı-sı-n “onun karısını” (İS.),
qapusun “kapısını” (BS.)

12. Kırım Tatar ağızlarında, ilgi hâlinin kalınlık-incelik ve düzlük-


yuvarlaklık durumuna göre +nıñ, +niñ; +nuñ, +nüñ şekillerinde isme
getirildiği tespit edilmiştir. Ayrıca bu ekin birinci teklik şahıs zamirine hem
+im, hem de +iñ şeklinde, birinci çokluk şahıs zamirine +im, şeklinde, ikinci
şahıs zamirlerine +iñ şeklinde geldiği örneklere de rastlanmaktadır.

mänіm “benim” (Mİ.), män-іñ awum “benim avım” (BS.), bіzіm


“bizim” (Mİ.), sänіñ “senin” (İS.), sіzіñ “sizin” (Mİ.)
662

13. Kırım Tatar edebî dilinde –nen şeklinde olan vasıta hâl eki,
incelediğimiz ağızlarda -nan, -nän şeklindedir.Ancak bu ek ses uyumuna her
zaman uymaz.
xıznan, хıznän “kız ile” (BS.), хolunan, хolunän “kolu ile” (İS.),
Аltınnan, аltınnän “altın ile” (BL)

14. Kırım Tatar ağızlarında 1. teklik şahıs zamirinin m’li ve b’li


varyantlarına rastlanmaktadır.

Üçüncü teklik şahıs zamiri hem Eski Türkçedeki “ol” şeklinde hem
de -l sesi düşmüş “o” şeklinde kullanılmıştır. Bunların yanısıra üçüncü teklik
şahıs zamirinin hâl ekleriyle çekime girerken zamir kökeninin “a” lı
şekillerinin de kullanıldığı tespit edilmiştir.

Aña (İS.), oña (KB.), anı (BH.), onu (KA. BH. NO), anda (BL. ÜS.),
onuñ (BS. DE.), andan (İS.Mİ.) ondan (BS. İS. Mİ. KE. )

15. Kırım Tatar ağızlarında dönüşlülük zamiri olarak “öz, kendi,


gendi” kelimelerinin kullanıldığı tespit edilmiştir.

öz, özüñ , özümnüñ (BS), Öz (DE. ), özü, özüñü (ÖB.), özümuz


(İS.), özümä, özünü (KA.); gändi (BL. ÜS.) gändimіz, gändindän, gändiñnі,
gändinі (KE.) gändi, gändinі, gändi gädiñä (BS.), kändi (BS.)

16. Kırım Tatar ağızlarında öğrenilen geçmiş zaman eki “ –ğan, –


gän, –qan, -kän”’dir.. Ancak öğrenilen geçmiş zaman için –mış, -miş
eklerinin de kullanıldığı örneklere Bahçesaray, Özenbaş, İstila, Mishor
metinlerinde rastlanmaktadır.
663

Örnekler: braqmış, olmış (BS.), olmamışlаr, çıхmış, ätmiş (ÖB.),


хaytmış < qaytmış “dönmüş”, tаşımışsın (İS.) kit-mіş-lär “gitmişler” (Mİ.),
yürü-mіş-lär “olmuşlar” (Mİ.), söylä-miş “söylemiş” (Mİ), bulmuş-lаr
“bulmuşlar” (Mİ.)

17. Şimdiki zaman fiil kök veya gövdesine –A; -y eklerinin


getirilmesiyle çekilmiştir. Ancak Büyük Lambat, Üsküt ve Bahçesaray
ağızlarında –A; -y’nin yanında şimdiki zaman eki olarak –yir, –yur, -yor
ekinin şu örneklerde kullanıldığı da tespit edilmiştir.

Örnekler: оtur-u-yur “oturuyor” (BL.), dur-u-yur “duruyor” (ÜS.), gäl-


ä-yоr “geliyor” (ÜS.), käl-ä-yir “geliyor” (BS.), vär-i-yir “veriyor” (BS. )

Çalışmamızın sonuç kısmında belirtilen bütün tespit ve mukayeseler


gösteriyor ki, Wilhelm Radloff’un 1896 yılında St. Petersburg’ta kiril
alfabesiyle basılan “ Proben Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme (Türk
Boyları Halk Edebiyatı Derlemeleri); VII. Cilt Kırım Yarımadası Ağızları
Örnekleri” adlı eseri, bugünkü Kırım Tatar edebî dilinin ses ve şekil
özellikleriyle büyük oranda denklik arz etmektedir. Bu bakımdan bu eser,
Kırım Tatar Türkçesi araştırmalarında kaynak olarak kullanılacak değerde bir
çalışmadır.
664

KAYNAKLAR
AKALIN, Mehmet., Tarihî Türk Şıveleri, TKAE Yayınları, Ankara, 1998

ADİLOĞLU, Adilhan., Kitâbü Mürşidi’n- Nisâ, Ankara, 2006

CAFEROĞLU, Ahmet., Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü, Enderun Kitabevi,


İstanbul, 1993

ÇENELİ, İlhan., Kırım Tatatrcasında Yapım Ekleri, TDK Yayınları, Ankara,


1997

DOERFER, Gerhard., Kırım Tatarcası, Türk Dünyası Araştırmaları, 94,


Şubat 1995
DEVELLİOĞLU, Ferit., Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat, Aydın
Kitabevi Yayınları, Ankara, 2000

DİVANÜ LÛGAT-İT TÜRK, I, II, III ve II. Cilt, Çeviren Besim Atalay, TDK
Yayınları, Ankara, 1999

ERGİN, Muharrem., Türk Dil Bilgisi, Boğaziçi Yayınları, İstanbul 2000

ERGİN, Muharrem., Orhun Abideleri, Boğaziçi Yayınları, İstanbul 2002

GABAİN, A. Von., Eski Türkçenin Grameri, Çeviren: Mehmet Akalın, TDK


Yayınları, Ankara , 2000

KAKUK, Zsuzsa., Kırım Tatar Şarkıları, I. Kunos’un Derlemelerinden


Yayımlayan Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 1993
665

KARŞILAŞTIRMALI TÜRK LEHÇELERİ SÖZLÜĞÜ, I. ve II. Cilt,


Komisyon, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1992

KIRIMLI, Hakan, Kırım Tatarlarında Millî Kimlik ve Millî Hareketler (1905 -


1916) , TTK Yayınları, Ankara 1996

K.K.YUDAHİN, Abdullah TAYMAS, Kırgız Sözlüğü, I. ve II. Cilt, TDK


Yayınları, Ankara 1994

Kırım Tatarca- Rusça Lugat, Kiev, 1988

KOÇ, Kenan, A. Bayniyazov, V. Başkapan, Kazak Türkçesi Türkiye


Türkçesi Sözlüğü, Akçağ Yayınları, Ankara, 2003

KORKMAZ, Zeynep., Gramer Terimleri Sözlüğü, TDK, Ankara 1992

MEMETOV, A., Tatar Tili Grammatikasının Praktikumı, Taşkent, 1984

OR, Oktay., Emel Dergisi, Temmuz - Ağustos 1966 - Sf.5

ÖNER, Mustafa., Bugünkü Kıpçak Türkçesi, TDK Yayınları Ankara, 1998

PAÇACIOĞLU, Burhan., Türkçenin Sözcük Dağarcığı, Ankara, Nisan 2006

RADLOFF, W., Proben Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme, VII.


CİLT, St. Petersburg, 1896

Resimli Türkçe Kamus, TDK yayınları, Ankara, 2004


666

SEVOROTYAN, E.V., Kırım Tatarcası, EÜ. Türk Dili ve Edebiyatı


Araştırmaları Dergisi 10, İzmir, 2001

TAMİR, Ferhat., Barköl’den Kazak Türkçesi Metinleri (Gramer- Metin-


Sözlük), TKAE Yayınları, Ankara, 1989

TEMİR, Ahmet., Türkoloji Tarihinde Wilhelm Radloff Devri, TDK


Yayınları, Ankara, 1991

TOPARLI, Recep, VURAL, Hanifî, KARAATLI, Recep, Kıpçak Türkçesi


Sözlüğü Ankara, 2003

TÜRKÇE SÖZLÜK, TDK Yayınları, Ankara, 2002

Türkiye Dışındaki Türk Edebiyatları Antolojisi, 13. cilt Kırım Türk-Tatar


Edebiyatı, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1999

YAZIM KILAVUZU, TDK Yayınları, Ankara, 2005

YÜKSEL, Zühal., Türk Dünyası El Kitabı, Türk Kültürünü Araştırma


Enstitüsü, Ankara 1992 - Sf.684

YÜKSEL, Zühal., Kırım Tatar Türkçesi Grameri, Ses ve Şekil Bilgisi,


Ankara, 2005

YÜKSEL, Zühal., Kırım Türk Tatar Destanları, Ankara, 2005


667

ÖZET

SAVA, IŞIKTAŞ Işılay. W. Radloff’un Derlemelerinde Kırım Tatar


Türkçesinin Özellikleri, Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2008

Tezimizin konusu, Türk Dünyası’nı hemen her yönden araştırıp


inceleyen ve eserleriyle Türkoloji alanında çığır açan Alman asıllı Rus
Türkoloğu Wilhelm Radloff’un 1886-1891 yılları arasında Kırım’da kaldığı
dönemde buradaki sözlü halk edebiyatının ağızlarından derleyerek yazıya
geçirdiği ve 1896 yılında St. Petersburg’ta kiril alfabesiyle bastırdığı “Proben
Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme (Türk Boyları Halk Edebiyatı
Derlemeleri); VII. Cilt Kırım Yarımadası Ağızları Örnekleri” adlı eserdir.

Çalışmamızda bu eserin adlı eserin transkripsiyonlu metni


hazırlanmış, Türkiye Türkçesine aktarılmış ve eser gramer bakımından
incelenmiştir. Çalışmamızın inceleme kısmında sırasıyla; önce ses bilgisi
bölümünde bilhassa Türkiye Türkçesinden farklı özellikler arz eden ünlüler
ve ünsüzler tanıtılmış, ünlü uyumları ile ünsüz uyumları metinlerimizden
örneklerle açıklanmış sonra da ses hâdiseleri gösterilmiştir. Şekil bilgisi
bölününde ise önce metinlerimizdeki yapım ekleri tespit edilmiş, daha sonra
isim ve fiillerin çekimleri gösterilmiştir. Ayrıca metinlerimizde geçen isim fiili,
fiillerin birleşik çekimleri, isimle ve fiille birleşik fiil yapan yardımcı fiiller, sıfat
fiiller, zarf fiiller tespit edilerek bunlarla ilgili örnekler verilmiştir.
Metinlerimizdeki zamir, sıfat, zarf ve edatlar tespit edililerek ana hatlarıyla
izah edilmiştir. Tezimizin inceleme kısmında yapılan açıklamalar ve
hükümler metinden verilen örneklerle delillendirilmiştir. İncelemelerimizin
sonuçları tezimizin sonuç kısmında özetlenmiştir.
668

Bu çalışmamızla birlikte “Proben Der Volksliteatür Der Türkischen


Stämme (Türk Boyları Halk Edebiyatı Derlemeleri); VII. Cilt Kırım
Yarımadası Ağızları Örnekleri” adlı eser bir bütün olarak ilk defa Latin
harflerine ve Türkiye Türkçesine aktarılmış, yine ilk defa üzerinde gramer
çalışması yapılmıştır.

Anahtar Sözcükler : W. Radloff, Derlemeler, Kırım Türkçesi, Kırım


Türkçesi Ağızları, Ses Bilgisi, Şekil Bilgisi
669

ABSTRACT

SAVA, IŞIKTAŞ Işılay. The characteristics of Crimean Tatar Turkish


in W. Radloff’s folk literature collections, M.Sc.Thesis, Ankara, 2008

In this thesis, 7th volume of German-born Russian Turkologist


Wilhelm Radloff’s (1837-1918) “Proben Der Volksliteatür Der Türkischen
Stämme (Turkic Nations folk literature collections) has been examined. The
original text which consists of etnographical findings of Crimean Tatar folk
literature has been transcribed into Latin Script, it has been translated into
Anatolian Turkish and the grammatical structure has been studied in depth.

The chapter “Phonetical Analysis” starts with the study of vowels


and consonants in comparison to Anatolian Turkish. Phonetical harmony
issues have are explained with examples from the texts.

The chapter “Morphological analysis” starts with the study of


constructıve and inflexional suffixes. Then conjunctions, pronouns, adverbs,
particles, modal verbs, verbal-nouns, participles and gerunds have been
studied in depth including examples. Finally a conclusion has been provided.

This work is the first of its kind to include Latin transcription,


translation and grammatical analysis for 7th volume of Wilhelm Radloff’s
“Proben Der Volksliteatür Der Türkischen Stämme” and it is expected serve
as a useful source for further studies on this branch of Turcology.

Keywords : Wilhelm Radloff, folk literature collections, Crimean


Tatar Turkish, Crimean Tatar Turkish dialects, phonetics, morphology
670

You might also like