Professional Documents
Culture Documents
Yetişkin Eğitimi Ve Hayat Boyu Öğrenme: Dr. Z. Zühal GÜVEN
Yetişkin Eğitimi Ve Hayat Boyu Öğrenme: Dr. Z. Zühal GÜVEN
Uygun
Olgunluk davranma
(biyolojik, (kendisi ve
zihinsel ve başkaları
ruhsal) hakkında
doğru karar ve
davranış)
Bağımsız olma
Yetişkinliğin Temel Göstergeleri
«Yetişkinliği en iyi yetişkinler betimler» düşüncesinden hareketle gerçekleştirilen bir çalışma
sonucunda 20-30 yaş arası bireylerin kendilerini ne zaman yetişkin hissettikleri sorusuna verdiği
cevaplar (Tobin ve Poole, 2018) :
• Her şeyi bildiğini düşünen babam benden banka faiz oranlarına ilişkin tavsiye istediği zaman.
• İlk işe girdiğim zaman.
• Kendimi kötü hissetmeme neden olan bir arkadaşımı tamamen hayatımdan çıkardığımda.
• Çocuğumuz dünyaya geldiğinde.
• Başım kanunla belaya girdiğinde annem ve babam «bu senin sorunun» dedi ve gerçekten de
öyleydi. Dayanabileceğim hiç kimse olmadığını anlamıştım.
• Öğrenci kredimi geri ödemeye başladığımda.
• Bir başkasının patronu olduğumda.
Yetişkinlik Evreleri
Yetişkinlik Evreleri (Erikson, 1950)
Temel ihtiyaçların karşılanmasına veya
Bebeklik (0-18 ay) karşılanmamasına dayalı güven ya da güvensizlik
duygusu
8. Gelişim Evresi (65 yaş): 60'lı yaşların ortalarından hayatın sonuna kadar geç yetişkinlik olarak
Üzeri bilinen gelişim döneminde insanlar tamamlanmışlık veya
umutsuzluk olarak adlandırılan iki uç durumda kendilerini
Tamamlanmışlık bulabilirler. Geç yetişkinlikteki insanlar hayatları üzerinde
ve düşündüklerinde ya bir tatmin duygusu ya da bir başarısızlık
Çaresizlik & Umutsuzluk duygusu hissedebilirler. Başarılarından gurur duyan insanlar, bir
bütünlük duygusu içinde hayatlarına çok az pişmanlıkla bakabilirler.
Ancak bu aşamada başarılı olamayan kişiler, hayatlarının boşa gitmiş
Yanıtı aranan soru: gibi hissedebilirler. Neyin "olması gerekirken olmadığı», ya da tam
Dolu dolu bir hayat yaşadım tersi "olması gereken nelerin olduğu» ve «nelere gerçekleşseydi
mı? sonuçların nasıl olabileceği» gibi meseleler üzerine odaklanırlar. Acı,
depresyon ve umutsuzluk duygularıyla hayatlarının sonunu
karşılarlar.
Yetişkinlik Evreleri (Levinson, 1978)
İlk Yetişkinliğe Geçiş • Enerjisel yoğunluk
(17-22 yaş arası) • Eş, aile kurma arayışları
Genç Yetişkinlik (17-40 yaş arası ) • Meslek edinme
İlk Yetişkinlik • Toplumda uygun yer edinme
(23-40 yaşlar) • Tüm bu arayış ve gerçekleştirme
uğraşlarının getirdiği stres
Havighurst, R.J. (1972). Developmental tasks and education. New York, NY: David McKay
Yetişkinlerin Özellikleri
(Fiziksel Değişmeler)
Yetişkinlerde yaş ilerledikçe aşağıdaki değişiklikler meydana gelir:
Görme yetisi: 40-45 yaştan sonra azalmaya başlar. Yetişkinin öğrenme
hızını ve sürecini etkilediği için materyallerde yazı büyüklüğüne dikkat
etmek gerekir.
İşitme yetisi: Yaş ile birlikte azaldığı için ses tonu, ses yüksekliği, görsel
ve işitsel materyallerin birlikte kullanılması, konuşmaların anlaşılıp
anlaşılmadığını kontrol edilmesi gerekir.
Isıya uyum sağlama: Yaşlanma sonucunda vücut iç ısısının aynı
kalmasında sorun yaşanmaktadır. Bu nedenle öğrenme ortamlarının
çok soğuk ya da çok sıcak olmamasına özen gösterilmelidir.
Dikkat ve çalışma gücü: Yaş ilerledikçe iç salgı bezlerinin etkinliğinin
azalması sonucunda dikkat ve kas gücünde azalma, dikkat ve
odaklanmada zayıflama görülür.
Yetişkinlerde Zeka ve Öğrenme
Thorndike 1920’li yıllarda yaptığı araştırmalarda yetişkinin öğrenme hızının
35 yaş ve üstündekilerde giderek düştüğünü ama bunun sadece
öğrenme süresini uzattığını, öğrenmenin derinliğinde ise azalma
olmadığını ileri sürmüştür.
Lowe(1985) Yetişkinlerin yaşları ilerledikçe eğitim faaliyetlerinden uzak
durduklarını ama bunun tümüyle koşullanmadan kaynaklandığını,
yetişkinlerin yaş ile birlikte öğrenme yeteneklerini yitirmediklerini
söylemiştir.
Merriam, Caferalla ve Çocukluk veya gençlik dönemlerinde yetişkinlere uygulanan zeka
Baumgartner (2007) testleri sonucunda yetişkinlerde hayat boyu sürebilecek bir algı
oluştuğuna, aldıkları eğitim süresine bağlı olarak kendilerini
değerlendirdiklerine dikkat çekmişlerdir. Pratik hayatta
kazandıkları becerileri görmezden gelmelerinin engellenmesi ve
öğrenen bireyler olarak bakış açılarını değiştirilmesi gerektiğini
öne sürmüşlerdir.