Professional Documents
Culture Documents
Vize Sınavı-58-62
Vize Sınavı-58-62
Vize Sınavı-58-62
Çalap Tangrı yārį ķılursa baŋa Allah bana yardım ederse bu eseri
Düzem şöyle kim ķala gören ŧaŋa öyle yazayım ki görenler hayran
kalsın.
360 Ġaraż andan ancaķ ĥikāyet degül 360 Amaçları, sadece hikâye yazmak
Veķāyic elinden şikāyet degül değil; olaylardan şikâyet değil.
Baŋa yāri olursa ola geŋez 364-365 Allah bana yardımcı olursa bu
Ki küllį hikāyetleri işbu kez defa bütün hikâyeleri öyle Türkçe
açıklayayım ki Tacik ve Moğol
365 Şunuŋ bigi şerĥ eyleyem Türkice hepsi pek güzel desin.
Ki Ŧat u Moġal eyde şābāş u ce5
Ĥikāyet hemān maǾnį nite döne Cümleler bir dilden başka dile
c
İbāret girür ise ŧondan ŧona aktarıldığında hikâyenin manası
aynen nasıl tercüme edilir.
5
Açıklama için bk. SNÜN: 20
41
Niçeyidi tāriħ eger śoralar Tarih neydi diye sorarlarsa söyledim
Didüm uş oķıyalar u göreler işte; okusunlar, görsünler.
370 Bunı düzmek ol yılda tedbįr idi 370 Bunu yazmak o yıl düşünüldü ki
Ki yıl yidi yüz elli vü bir idi sene 751 idi.
İşit saŋa bir ħoş ĥikāyet ķılam Allah’tan yardım bulursam sana bir
Eger Tangrı'dan uş cināyet bulam hikâye anlatayım dinle!
Ķatumda benüm var idi bir kitāb Benim yanımda bir kitap vardı; onu
Oķırdum anı dāyimā bį-ĥisāb sürekli okudum.
375 Didüm ger ola Tangrı’nuŋ yārįsi 375-376 Dedim ki, tamamı Farsça olan bu
Bu ķamu ĥikāyet ki var Pārsį hikâyeler, Allah yardım ederse
Türkçeye tercüme edilsin; herkes
Döne Türki'ye oķıya ħāś u cām okusun, (eser) tamamlansın.
c
İnāyet ķılursa Ĥaķ ola tamām
Yemen'de ulu pādişāh var imiş Yemen’de ulu padişah varmış; akıllı
Ki caķl ile devlet aŋa yār imiş ve talihli biriymiş.
380 Niçe pādişāh kim ķamu ŧaş u ŧaġ 380 Öyle bir padişah ki dağ, taş her taraf
Anuŋ Ǿadlıyıla idi şār u bāġ onun adaletiyle dolmuştu.
Delim pādişāhlar aŋa ķul idi Bütün padişahlar ona kuldu; zengin
Ducācısı her bay u yoħsul idi ve fakir herkes onun duacısıydı.
Anuŋ ħaznesi var idi ķırħ genc Onun kırk hazinesi vardı; işi yeme,
İşi cişret ü źevķ u cįş ü güvenç içme, eğlenme ve mutluluktu.
42
Atası ķomış Baĥr anuŋ adını Babası onun adını Bahr koymuş; onu
İderdi biliş ħulķ ile yadını bilgi ve iyi huyla anmış.
385 Sarāyında ķırħ Ǿavreti var idi 385 Sarayında kırk eşi vardı; her biri
Ki her biri anuŋ ile yār idi onunla dosttu.
390 Didi ger benüm oġlanum olmaya 390 Benim oğlum olmasa, tacım ve
Nite tāc u taħt ayruġa ķalmaya tahtım başkasına nasıl kalmasın,
dedi.
Oġul çün aġa atası taħtına Oğul babasının tahtına çıkarsa devlet
Zevāl irmeye devlet ü baħtına ve talihin sonu gelmez.
395 Bunı fikr idüp dāyimā aġladı 395 Bunu düşünüp sürekli ağladı;
Ümįźini bir Tangrı’ya baġladı ümidini sadece Allah’a bağladı.
43
Ki Tangrı TaǾālā bir oġlan vire Belki Yüce Allah bir oğlan verir;
Benüm bu ölü gövdeme cān vire benim bu ölü bedenime can verir.
400 Dürişdügi olmadı hergiz telef 400 Çalışıp çabalaması asla boşa
Meger incü ķapdı bilinden śadef gitmedi; meğer ondan inci değerinde
bir çocuk dünyaya geldi.
Adı Baĥr idi ŧaŋ degüldür hele Denizden inci ortaya çıkarsa
Eger baĥrden incü ĥāśıl ola şaşılacak bir şey değildir; çünkü
onun babasının adı Bahr’dır.
Baġışladı altun ķızıl u aġı Dağ gibi yığılı olan altın, gümüş ve
Śanasın yirinde ķomadı daġı parayı öylesine çok bağışladı ki
(bunların yığılı olan) yerinde hiç
kalmadığını sanırsın.
Çü ŧoldı ŧoķuz ay [u] geldi ħaber Dokuz ay dolunca Allah ona erkek
Ki Tangrı saŋa virdi ķayġun gider bir çocuk verdi; üzülme diye haber
geldi.
405 Bir oġlan ki beŋzer yüzi bedr aya 405 Yüzü dolunaya, kaşı da kurulmuş
İki ķaşı daħı ķurulmış yaya yaya benzeyen bir oğlan çocuğuydu.
Aŋa süt virüp bisledi on ŧaya On dadı onu emzirerek besledi; onun
Ķalan ķullıķ idenleri kim śaya için geriye kalan hizmet edicileri
kim saysın?
Zamān ile ŧoldı yidi yaş aŋa Zamanla yedi yaşına geldiğinde
Bulınmazdı cālemde beŋdeş aŋa dünyada eşi benzeri bulunmuyordu.
410 Eline çü yay alup oķ atadı 410 Eline yay alıp ok attığında elması
Ger elmāsa urur ise batadı bile delerdi.
Hüner cümlesi aŋa maclūm idi Bütün sanatları bilirdi; her şey ona
Elinde her iş śanasın mūm idi kolay gelirdi.
44
Şāh anı görüp güvenürdi canı Şah onu gördüğünde rahatlardı; onu
Dilerdi ki taħta geçüre anı tahta geçirmeyi isterdi.
415 Adı Risteŧalis idi ol kişinüŋ 415 Şahın işlerinde uygun olan şeyi bilen
Ķolayın bilür idi şāh işinüŋ Ristetalis adlı bir kişiydi.
Şeh anı meger bir gice oķudı Şah, meğer yanında hiç kimsenin
Ki ķatında hįç kimsene yoġıdı bulunmadığı bir gece onu çağırdı.
Ŧanışdı kim oġlını şāh eyleye Oğlunu şah yapmak için düşmanları
Anı düşmān işidüp āh eyleye duyup üzülsün diye ona danıştı.
Didi kim şunuŋ bigi oġlum ola 419- 420 Böyle ilim ve sanat bilgisi olan
Ki cilm ü hüner aŋa maclūm ola oğlum olunca, tahtıma oturması
uygundur; benim devletim ve bahtım
420 Revādur eger aġa ol taħtuma sona ermesin, dedi.
Zevāl irmeye devlet ü baħtuma
Nicesi görürsin sen işbu işi Sen bu işi nasıl görürsün, ey akıllı
Eyit ŧoġrusını iy uślu kişi kişi, doğrusunu söyle!
Baş urdı yire vü ducā eyledi Önünde saygıyla eğilip dua etti ve
Şāhun ŧapusına bunı söyledi şahın huzurunda bunları söyledi.
Ki şehler ķamu yılduz u sensin ay Bütün şahlar birer yıldız, sen bir
Ne kim buyurursaŋ hem oldur ķolay aysın ve her ne buyurduysan uygun
olan odur.
Cihānda anuŋ bigi bir şāh yoķ Yeryüzünde onun gibi bir şah yok;
Felekde anuŋ bigi bir māh yoķ gökyüzünde onun gibi bir ay yok.
425 Hüner-mend ü cömerd ü dānā durur 425 Sanatkâr, cömert ve bilgilidir; akıllı,
Ħıred-mend ü ħūb u tüvānā durur yakışıklı ve güçlüdür.
Bezene anuŋ ile bu tāc bu taħt Bu taç ve taht onunla süslensin; yine
Düzile daħı arta iķbāl u baħt mutluluğu artsın ve bunlar onunla
süslensin.
45