Professional Documents
Culture Documents
Küçük Prens Yeniden: Özden 1
Küçük Prens Yeniden: Özden 1
Eren Özden
Özlem Ergün
LH-6
04.01.2021
Bu performans ödevi için Küçük Prens’in 26. bölümünden sonrasını baştan yazacağım.
Bölüm 27
Hüngür hüngür ağlayarak uçağa doğru saatlerce yürüdüm. Gidişten çok daha uzun gibi
geldi bu yolculuk oysaki Küçük Prens’in minik adımlarına ayak uydurmaya çalışmadığım için
çok daha kısa sürmüştü. Yalnızlık ne kötü bir şey diye düşündüm. Küçük Prens’in anlattığı o
deli insanlara tek tek hak verdim. Yalnızlık insana her şeyi yaptırırdı. Uçağıma binip saatlerce
anlamsız butonları izledim ama hiçbir şey yapamadım. Küçük Prens’e çok alışmıştım, onsuz
aklım çalışmıyordu. Sanki bütün pilotluk bilgilerimi unutmuş gibiydim. Gece oluyordu Küçük
Prens’i görmek için aşağı indim. Gökyüzünde milyonlarca yıldız vardı fakat bir tanesi farklı
parlıyordu, sanki bana el sallıyordu. Ben de ona el salladım. Gözlerim görmüyordu belki ama
adım gibi emindim, şu an koyunu ile gülünü evcilleştiriyordu. Haftalarca tek başıma çölde
kaldım, belki gidersem o yıldızı göremem diye. Zaten beni bekleyen bir gülüm de yoktu. Her
gece uzun konuştuk küçük dostumla, o bana el salladı ben ona. Hatta bir gün baobabları
temizlemesine bile yardım ettim. Bir gece bir mucize oldu ve etrafıma art arda yıldırımlar
düştü. Oysaki ben bu dümdüz yere yıldırım düşmesinin imkânsız olduğunu zannediyordum. O
gece hiçbir yıldız parlamadı. Sanırım küçük dostum bana mesaj veriyordu. O sabah Paris’e
Bölüm 28
Paris’te büyük bir kargaşa vardı. Ben çöldeyken savaş çıkmış. Uçağımı
dinlemediler. İlk başlarda geceleri uyumak yerine Küçük Prens’e el sallıyordum, o da karşılık
veriyordu ama zaman geçtikçe sohbetlerimiz kısaldı. Eğitimin son günü gökyüzüne
Benden bir savaşçı yaratmışlardı. Seferlere çıkmaya başlamıştım. Her gün en az bir uçak
düşürüyordum, bu günde bir cinayet demekti. Arada gökyüzüne bakıyor yıldızımı arıyor fakat
bulamıyordum. “Herhalde ışık kirliliğinden...” diyordum. Bir gün uçağım arızalandı ve bir
çöle düştü. İlk bakışta kendi çölüme benzettim, gerçi hepsi birbirine benzemez miydi zaten. O
an fark ettim onu ne kadar özlediğimi. Çölde her yeri aradım belki o kuyuyu veya duvarı
bulurum diye, her gece tüm yıldızları tek tek inceledim belki Küçük Prens oradadır diye ama
Bölüm 29
Buradan sonrasını Küçük Prens anlatıyor. “Dostum çölden gittikten sonra bile onu hep takip
ettim, her gece ona el salladım ancak o hiç görmedi çünkü yüreğiyle bakmıyordu. Işık
çocuğu öldürmesiydi. Düştüğü çöl ile bizim çölümüz Dünya’nın farklı uçlarında idi, bunu o
da biliyor fakat kabul etmek istemiyordu. Bir gün bir yılanla karşılaştı ama yılanı anlayamadı.
Çok ilginç davranıyor ve yılanı şaşırtıyordu. Sonunda yılanın başını tuttu ve zorla kendini
sokturttu, ardından yere yığıldı. Sanırım yanıma gelebileceğini sanmıştı. ‘Hayır!’ diye
bağırdım ama duymadı. Yılan onu geldiği yere, toprağa, gönderdi. O gün benim gezegenime
Kaynakça
Saint-Exupéry, Antoine De. Küçük Prens. Translated by Cemal Süreya, and Tomris Uyar, 6th