EZOP

MASALLARI İLE

5N1K

Okuma güçlüğü çeken öğrenciler için özel yazı

stili,punto,satır-harf aralığı ile hazırlanmıştır.

M.MUSTAFA EFE
GÜLCE TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ
 EZOP

Okuyacağımız masalları Ezop adında bir yazar yazmıştır.

Ezop, Frigya’da doğmuştur.Çok uzun yıllar önce
yaşamıştır.Aslında bir köledir.Ezop çok zeki bir
insandır.Zekası ve güzel masal anlatması sayesinde kısa
zamanda özgürlüğüne kavuşmuştur. Başından geçen
olayların her biri ayrı bir masal değerindedir.Ezop yazdığı
masallarda okuyanlara öğütler aktarır.
Onun anlattığı masallar değişik zamanlarda toplanıp ciltler
hâlinde yayımlanmıştır.Elimizdeki örnekler ise Romalı bir
yazar tarafından derlenmiştir.Ezop masallarının çoğu başta
Lafonten olmak üzere birçok yazar tarafından yeniden
düzenlenmiştir.

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

1
 SORULAR

1-Okuyacağımız masalları kim yazmıştır?

2-Ezop yazdığı masallarda okuyanlara ne aktarır?

3-Ezop nerede doğmuştur?

4-Ezop ne zaman yaşamıştır?

5-Ezop nasıl bir insandır?

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

2
 KADIN İLE ŞİŞMAN TAVUK

Bir kadının her sabah yumurta yumurtlayan bir tavuğu

varmış.Kadın pazarda yumurta satıyormuş.Tavuğun
yumurtaları kocamanmış bu yüzden pazarda iyi para
ediyormuş.Kadın, “Eğer tavuğumun yemini iki katına
çıkarırsam günde iki kere yumurtlar,” diye
düşünmüş.Başlamış tavuğa bol bol yem vermeye.Tavuk da
yedikçe semirmiş, çok yem yediği için şişmanlamış.
Halinden öylesine memnunmuş ki, sonunda yumurtlamayı
bütün bütüne bırakmış.

” Elimizde olanla yetinmeyi bilmek gerekir .”

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

3
 SORULAR

1-Kadın nerede yumurta satıyormuş?

2-Tavuğun yumurtaları nasılmış?

3-Tavuk ne zaman yumurta yumurtlarmış?

4-Kadın tavuğun günde iki kere yumurtlaması için ne yapmış?

5-Tavuk neden şişmanlamış?

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

4
 AĞUSTOS BÖCEĞİ VE KARINCA

Havaların soğumaya başladığı günlerin birinde karıncalar

yazın biriktirdikleri yiyecekleri kış geldiğinde tüketebilmek
için yeraltındaki depolarına koyuyorlardı.Açlıktan bayılacak
bir halde olan ağustos böceği yanlarına gelerek bir lokma
yiyecek istedi.
“Bütün bir yaz ne yaptınız?” diye sordu karıncalar.
“Ne mi yaptım?Gece gündüz şarkı söyledim durdum,” dedi
ağustos böceği.
“Ne güzel!” diye yanıtladı karıncalar gülerek.
“Bütün bir yaz şarkı söylediniz demek, kışın da oynarsınız
artık biraz.”

“Tembel olmak yoksulluğa yol açar.”

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

5
 SORULAR

1-Karıncalardan kim yiyecek istemiş?

2-Ağustos böceği bütün yaz ne yapmış?

3-Karıncalar yiyeceklerini ne zaman biriktirmiş?

4-Karıncaların yanlarına gelen ağustos böceği nasıl bir haldeymiş?

5-Karıncalar biriktirdikleri yiyecekleri neden yeraltındaki

depolara koyuyorlarmış ?

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

6
 SİNEKLER İLE BAL KAVANOZU

Yaşlı kadın akşam eve gelecek olan torununa yemek

hazırlıyormuş.O sırada masanın üstünde duran bir bal
kavanozunu devirip kırmış.Bal çok keskin ve güzel
kokuyormuş.Kokuyu alan sinekler, bal kavanozuna
üşüşmüşler hemen.Balı yemeye başlamışlar.Yedikçe
yemişler, yedikçe yemişler,balın tek damlasını
bırakmamışlar.Ama ayakları yapıştığı için uçup
gidememişler.
“Ne açgözlü, ne aptal yaratıklarız biz,” diye bağırmışlar.
“Bir anlık keyif için canlarımızı tehlikeye attık.”

“Aç gözlü olmak tehlikeli sonuçlar doğurur.”

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

7
 SORULAR

1-Yaşlı kadın kime yemek hazırlıyormuş?

2-Yaşlı kadının torunu ne zaman eve gelecekmiş?

3-Bal nasıl kokuyormuş?

4-Bal kavanozu nerede duruyormuş?

5-Sinekler neden uçup gidememişler ?

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

8
 KÜÇÜK ÇOCUK VE ŞEKER KAVANOZU

Küçük çocuk,bir öğle vakti yol kenarında

oturuyormuş.Bakkaldan aldığı şeker dolu bir kavanoza
elini sokmuş,uğraşmış uğraşmış ama elini bir türlü
çıkaramamış.Başlamış ağlamaya.Oradan geçen yaşlı bir
adam merak edip sormuş:
‒ Neden ağlıyorsun evladım?
Çocuk cevap vermiş:
‒ Elimi kavanozdan çıkaramıyorum.
Yaşlı adam bakmış, çocuğun avucu şeker dolu, onları
bırakmak istemiyor, kavanozun ağzı ise dar.
Ona şöyle demiş:
‒ Bak çocuğum, elindeki şekerlerin yarısını kavanoza
bırak, o zaman elini kolayca çıkarabilirsin.
Çocuk elindeki şekerlerin yarısını kavanoza bırakmış ve
elini kavanozun içinden böylece çıkarmış.

”İhtiyacımız olan kadarına kanaat getirmeliyiz .”

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

9
 SORULAR

1-Küçük çocuğa kim yardım etmiş?

2-Küçük çocuk nerede oturuyormuş?

3-Küçük çocuk neden ağlamış?

4-Elini kavanozdan çıkaramayan çocuğa yaşlı adam ne demiş?

5-Küçük çocuk elini kavanozdan nasıl çıkarmış?

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

10
 TİLKİ İLE KEÇİ

Sıcak bir yaz günü tilkinin biri ormanda geziniyormuş.

Gezinirken ayağı kayıp bir kuyuya düşmüş,bir türlü oradan
çıkamıyormuş.Derken,iki saat sonra çok susadığı için bir keçi
gelmiş kuyu başına; kuyunun içindeki tilkiyi görünce suyun
nasıl olduğunu sormuş.
Tilki, sanki oraya düşmemiş,canı tehlikede değilmiş gibi,
olağan bir sesle:
“Gel aşağı, dostum,”demiş. “Su öyle güzel, öyle bol ki,
hepsini içemiyorum.Bitip tükenecek gibi değil.”
Keçi bunu duyar duymaz kendini kuyuya atmış
hemen.Susuzluğunu giderince,tilki oradan nasıl
kurtulabileceklerini söylemiş.“Bak,”demiş, “ön ayaklarını
duvara dayar, kafanı ileri uzatırsın.Ben sırtından tırmanarak
çıkarım.Sonra da seni kurtarırım.”
Keçi,tilkinin dediğini yapmış.Tilki, keçinin boynuzlarından
tutup sırtından tırmanarak kuyudan çıkmış.Çıkar çıkmaz da
tabanları yağlayıp oradan kaçmış.Keçi tilkinin arkasından
uzun uzun bağırmış, sözünü tutmadığı için ona lanetler
yağdırmış.Tilki bir süre sonra kuyu başına dönüp zavallı
keçiye şunları söylemiş:
“Sakalının yarısı kadar beynin olsaydı,çıkışını sağlama
almadan aşağı inmezdin.Burada uzun uzun kalıp başında
bekleyemem.Yapılacak dünya kadar işim var.”

”Atacağın adımı sağlama al.”

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

11
 SORULAR

1- Tilki kuyuya nasıl düşmüş?

2-Keçi kuyunun başına ne zaman gelmiş?

3-Tilki nerede geziniyormuş ?

4-Keçi kuyunun başına neden gelmiş?

5-Keçi kuyunun içindeki tilkiyi görünce ne sormuş?

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

12
 KARTAL İLE TİLKİ

Yemyeşil,mis kokulu çiçeklerin olduğu bir ormanda kartalla

ile tilki, yıllardır komşu olarak güzelce yaşayıp
gidiyorlarmış.Kartalın yuvası yüksek bir ağacın tepesinde,
tilkinin ini de ağacın dibindeymiş.Bir akşam vakti kartal
yavruları için yem aramaya çıkmış yavrularına yedirecek
yem bulamamış.Tilki de ininde değilmiş.Kartal hemen ine
dalıp tilkinin yavrularından birini kaptığı gibi yuvasına
dönmüş.Tilkinin o kadar yükseğe çıkabileceğini hiç
sanmıyormuş.Yavruyu tam parçalayacağı sırada tilki
belirmiş.Çocuğunu öldürmemesi için kartala
yalvarmış.Kartal aldırmamış bile.Tilki de hemen yakındaki
tarlaya koşmuş, oradan bir meşale kaptığı gibi dönüp ağacı
tutuşturmuş.Kartal bakmış ki, hem kendisi, hem de
yavruları alevlerden,dumandan ölecek,minik tilkiyi
annesine geri vermiş.

“Gün gelir, zalim, ezdiği kişilerin elinden kurtulamaz .”

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

13
 SORULAR

1- Kartalın yuvası neredeymiş?

2-Kartal ile tilki nasıl bir ormanda yaşıyorlarmış?

3-Kartal yavrularına yedirecek ne bulamamış ?

4-Kartal yavruları için ne zaman yem aramaya çıkmış?

5-Tilki kartala neden yalvarmış?

M.Mustafa EFE
Gülce TEKİNGÜNDÜZ
ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENİ

14