Download as ppsx, pdf, or txt
Download as ppsx, pdf, or txt
You are on page 1of 91

PARAZİTOLOJİ

Öğr.Gör Aydan ATALAR


Bu derste neler öğreneceğiz?
Parazitolojiye giriş
Parazit ve Parazitlik
Parazit-Konak ilişkileri
Konak
Vektör
Parazit Hastalıklarının adlandırılması
Parazitlerin kaynakları ve bulaşması
Parziter yaşama geçiş ve parazitliğin devamı
Patogenez
Parazitozlarda belirtiler, tanı ve tedavi
Kontrol ve koruma
Tıbbi önem taşıyan parazit grupları
Parazitolojiye giriş
Yeryüzündeki canlılar yaşamlarını
sürdürebilmek için,( beslenme, çoğalma v.b)
etraflarındaki diğer canlılarla yarışmak
ya da savaşmak zorundadırlar.
Bu yüzden canlılar 2 tür yaşam şeklinden
birini yaşarlar.
ÖZGÜR yaşam ya da PARAZİTİK yaşam.
İkisi arsındaki en önemli fark, ilkinde tek başına,
bağımsız olarak yaşamın sürdürülebilmesi; diğerinde
ise yaşam için başka bir canlıya ihtiyaç duyulması ve
yaşamın o canlının zararına sürdürülebilmesidir.
Herhangi bir canlının içinde veya üzerinde, o canlıya
zarar vererek yaşamını sürdüren canlılara PARAZİT
denir.
Parazit bu şekilde kendini korur ve besinini sağlar.
Yunanca
Para yanında
Sitos besin sözcüklerinin birleşmesinden
meydana gelmiştir.
Doğadaki canlılar arasındaki ilişkiler sadece parazitlik
olarak düşünülmemelidir.
Farklı iki canlının birlikte yaşamasına SİMBİYOZ
denir.
3 çeşit simbiyoz vardır;
PARAZİTLİK

KOMMENSALLİK

MUTUALLİK
KOMMENSALLİK (sığıntılık) ; birlikte yaşayan iki
canlıdan biri diğerinden barınma, beslenme, taşınma
gibi konularda faydalanır ama fayda gördüğü canlıya
zarar vermez.
MUTUALLİK (yardımlaşma) ; Birlikte yaşamdan her
iki canlı da faydalanır. Biri olmadan diğeri olmaz,
birbirlerine mutlak bağımlıdırlar.
PARAZİTLİK; Canlılardan biri diğerine mutlak
bağımlıdır ve ona daima zarar verir.
PARAZİT-KONAK İLİŞKİLERİ
Parazit, konağın vücudunda;
1. Yerleşteği yere
2. O yerede kalış süresine
3. Parazitik yaşamın zorluk derecesinin kendi
yaşamındaki önemine göre farklı isimlerle
tanımlanır.
A) Konağın vücudunda yerleştiği yere göre parazitler:
1. Ektoparazit (dış parazit)
2. Endoparazit (iç parazit)

B) Yaşamın zorluk derecesinin kendi yaşamındaki


önemine göre parazitler:
3. Zorunlu parazit
4. Fakültatif (istemli) parazit
C) Parazit olarak yaşanan süre dikkate alındığında parazitler:
5. Geçici parazit
6. Kalıcı parazit

a Periyodik (dönemli) parazit protelean parazit


imagonal parazit
b)Devamlı parazit
D) Parazitin yerleştiği konak ve organ dikkate
alındığında parazitler:
1. Monoksen parazit
2. Heteroksen parazit
3. Şaşkın parazit
4. Gezgin parazit
E) Diğer parazit çeşitleri:
1. Hiperparazit
2. Yalancı parazit
3. Multiparazit
4. Süper parazitlik
A) Konağın vücudunda yerleştiği yere göre
parazit
1) Ektoparazit (dış parazit):
Konağın vücudu üzerinde yaşayan parazittir. Örn; bit,
pire gibi…
Ektoparazitlerle oluşan hastalığa ENFESTASYON
denir.
2) Endoparazit (iç parazit):
Konağın vücudunun içinde yaşayan parazittir.
Vücut boşluğunda (Ascaris lumbricoides), hücre içinde
(Toxoplasma gondii) ya da dokularda ( Echinococcus
granulosus’un larva şekli) yerleşebilir.
Endoparazitlerle oluşan hastalığa ENFEKSİYON
denir.

Bir kişinin kendisinde bulunan parazitten tekrar infekte


olmasına OTOENFEKSİYON; zaten bir parazit
taşıyan birinin aynı tür parazitle dışarıdan tekrar
enfekte olmasına SÜPERENFEKSİYON denir.
Yaşamın zorluk derecesinin kendi
yaşamındaki önemine göre parazitler
1) Zorunlu parazit:
Beslenmeyen yumurta ve/veya kist
dönemleri hariç tüm yaşamını konakta
yaşamaya zorunlu parazit
(Entomoeba histolytica)
2) Fakültatif (istemli) parazit:
Özgür yaşayabildiği halde, yaşaması ve evrimi için
mutlak gerekli olmadığı halde koşullar uygunsa
parazitik yaşama geçebilen parazit (sinek larvaları).
Parazit olarak yaşanan süre dikkate
alındığında parazitler
1) Geçici parazit:
Beslenme ya da herhangi bir
gereksinimini karşılamak üzere konak
vücuduna gelen parazit (kan emici siveisinekler).
2) Kalıcı parazit:
Konak vücudunda uzun süre kalan parazit. 2’ye ayrılır;
1. Periyodik dönemli parazit
2. Devamlı parazit
a) periyodik parazit:
Evriminin bir döneminde konakta parazit olarak
yaşamını sürdüren parazit. 2’ye ayrılırlar;
Protelean parazit; olgunlaşmamış şekilleri parazit,
erişkinleri serbest yaşayabilir (myaz sinekleri).
İmagonal parazit; erişkin dönemi parazit iken larval
dönemi özgür yaşayabilir (çengelli solucanlar).
Parazitin yerleştiği konak ve organ dikkate
alındığında parzitler
1)Monoksen parazit: yaşam döngüsünü
tek bir konakta tamamlayan parazit
(Giardia intestinalis).

2)Heteroksen parazit: yaşam döngüsünü birden fazla


konakta tamamlayan parazit (Taenia saginata).
3)Şaşkın parazit; kendisi için konak
olan türden başka bir tür canlıda yerleşen
parazit (Fasciola hepatica).

4) Gezgin parazit; her zaman bulunduğu dokudan veya


boşluktan başka bir yerde bulunan parazit (Ascaris
lumbricoides).
D) Diğer parazit ve parazitlik çeşitleri
1)Hiperparazit; parazit bir canlının vücudundaki diğer
parazite denir. Örn; insan için parazit olan sivrisinekte
yerleşen Plasmodium türleri…

2) yalancı parazit ; aslında bir parazitlik söz konusu


değildir. Başka bir canlıda parazitlenen parazitin
besinlerle insan vücuduna girmeleri ve vücut
çıkartılarında görülmeleridir.
3)Multiparazitlik; parazitli bir konağın başka bir tür
paraziti de bulundurmasıdır.

4) süperparazitlik ; parazitli bir konağın aynı tür


parazitle yeniden enfekte olmasıdır.
KONAK
Paraziti üzerinde ya da içinde barındıran, onun
beslenmesine, gelişmesine imkan tanıyan ve bu
ilişkiden hep ZARAR gören canlıya KONAK denir.
Konak çoğunlukla parazitten daha büyük bir canlıdır
Konaklar, barındırdıkları parazitin evrim
dönemine göre değişik isimler alırlar;
1. Son konak
2. Ara konak
3. Rezervuar konak
1) Son konak:
Parazitin erişkin dönemini veya eşeyli
üreyen şeklini barındıran canlıdır.
Parazit yaşam döngüsünü bir veya birden fazla
konakta tamamlayabilir.
Konakların parazitin yaşam döngüsünde yer aldığı
sıralamaya konak zinciri denir.
Parazitlikte konak;
1. Bitki
2. Hayvan
3. Ya da insan olabilir.
Konak olarak insanı konu alan ve parazitlerin insanda
yaptığı hastalıkları inceleyen bilim Medikal (tıbbi)
parazitoloji, hayvanı konu edinense Veteriner
parazitoloji olarak adlandırılır.
Bazı parazitler insanlarda ve hayvanlarda ortak olarak
bulunup,evrimlerinin bir kısmını insan bir kısmını
hayvanlarda geçirebilirler.
Bu sebeple medikal ve veteriner parazitoloji sınırları
kesin olarak konamaz.
İnsanlara geçebilen hayvan hastalıklarına ise ZOONOZ
adı verilir.
VEKTÖR
Paraziti bir omurgalıdan, diğer bir omurgalıya taşıyan
omurgasız canlıya VEKTÖR denir.
Vektörler genellikle eklembacaklı canlılardır ve 2
gruba ayrılırlar;
1. Mekanik vektör
2. Biyolojik vektör
1) Mekanik vektör:
Parazitin yaşam döngüsünde herhangi bir rolleri
yoktur. Sadece paraziti bir yerden bir yere taşırlar
(karasinek, hamam böceği).

2) Biyolojik vektör:
Parazitin vücudunda çoğaldığı veya şekil değiştirdiği
ya da her ikisini birden gerçekleştirdiği vektördür
(plasmodium için dişi Anofel).
PROTOZOONLAR
Tek hücreli, ökaryot canlılardır.
Stoplazmada hücrenin bütün fonksiyonlarını yerine
getiren organeller bulunmaktadır.
İntestinal sistemde yaşayan protozoonlarınbeslenip
üreyebilen formlarına TROFOZOİT
Uygun olmayan durumlarda canlılığın devamı için
oluşturdukları dış koşullara daha dirençli, beslenip
çoğalamayan formlarına ise KİST adı verilir.
Trofozoit prekist kist trofozoit
döngüsü olmaktadır.
Doku protozoonlarında ise eşeyli eşeysiz üreyen
formlarına veya konakta ve vektörde bulunan
formlarına değişik adlar verilir.
Bulaşma yolları vektörlerle olabildiği gibi, cansız
maddeler aracılığıyla da olabilmekte ve genellikle
kistlerle insanlara bulaşmaktadır.
İnsanlarda hastalık yapan başlıca protozoonlar;
Sarcomastigofora
Mastigofora
Apikompleksa
Siliofora
Mikrospora
İntestinal ve Ürogenital protozoonlar
İnsan sağlığı açısından önemli protozoonlar genellikle
intestinal; Entomoeba histolytica, Giardia intestinalis,
Balantidium coli…
Ve ürogenital; Trichomonas vaginalis olarak sayılabilir.
Korunma;
İntestinal protozoonlardan korunmada dışkı ile atılan
kistlerin alınmasının önlenmesi temel kuraldır.
Normal koşullarda, suların klorlanması yeterli iken
giardia kistlerinin öldürülmesi için 4-6 mg/L klor
gereksinim olabilir. (normal klorlamada 0,5 mg/L)
İnsan dışkısının açıkta bırakılmaması
Kanalizasyon veya foseptik çukurlarının
yaygınlaştırılması
İnsanların temiz içme suyu veya sebzeleri sulama suyu
kullanmaları bu hastalıkların önlenmesinde EN
ÖNEMLİ BASAMAKLARDAN BİRİSİDİR.
Tuvalet eğitimi, el temizliği ve temizlik kurallarına
uyulması bütün enfeksiyon hastalıklarından
korunmada en önemli uygulamadır.
HİJYEN ÖNEMLİ!!!!!!
AMEBİASİS (amipli dizanteri)
1) Etiyoloji:
E.histolytica amibik dizanterinin (intestinal + doku)
nedenidir.
2)Epidemiyoloji:
Doku veya invaziv form E.histolytica
İntestinal veya non-ınvaziv form E.dispar olarak iki
farklı türü vardır.
Dünyada yaygın olarak gelişmiş ve gelişmemiş
bölgelerde, iklim ve kötü hijyenle ilişkili olarak %0.5 –
50 arasında bulunmaktadır.
Ülkemizde batı bölgelerde sıklığının %0.5 dolaylarında
olmasına karşın. Doğu bölgelerinde önemli bir sağlık
sorunu olarak yerini hala korumaktadır.
3) Morfoloji:
Temelde 2 formda görülmesine karşın (trofozoit ve
kist)
Ara formlarla birlikte 5 morfolojik şekilde;
Trofozoit
Prekist
Kist
Metakist
Metakistiktrofozoit bulunabilir…
E.histolytica kistleri;
 yuvarlak,
1 -4 arasında tipik özellikte nükleusu bulunan 12 – 15
mikron çapındadırlar.
Kistin duvarı dış koşullara dayanıklı olduğu için
günlerce veya haftalarca bulaştırıcı olarak kalabilir.
4) Yaşam döngüsü:
İnfeksiyon kistlerin besinlerle veya ellerle alınmasıyla
başlar.
Kistler mide asidine dirençli olduğu için bulaşmada
önemlidir.
Bağırsaklarda açılan kistlerden metakist oluşmakta bu
da bölünerek 4-8 adet metakistiktrofozoit, trofozoit
oluşmaktadır.
5) Hastalık – Semptomlar:
Barsak amebiasisi (asemptomatik kist saçıcılar);
Karında şişlik
Hafif karın ağrısı
Rahatsızlık vermeyen hafif ishal
Amibik dizanteri olarak bilinen hastalık sıklıkla 8 – 10
gün aşamalı bir şekilde gelişen
Sindirm bozukluğu
İştahsızlık
Hafif karın ağrısı
Hafif kansız ishal şeklinde başlar veeee…..
Yerini; kanamalı dizanteri ile giden anormal dışkılama
Kerın ağrısı
Ateş
Kilo kaybı ile belirgin hastalığa bırakır.
6) Tanı:
Semptomlar epidemiyoloji önemlidir.
Kistin dışkıda görülmesi tanıyı doğrular.
İshalli dışkıda içinde fagosite edilmiş eritrosit bulunan
trofozoit saptanabilir.
Serolojik tanıda ise ELİSA ile amibe karşı oluşan
antikorlar araştırılabilir.
6) Tedavi:
İodoquinol
Diloksanit furoat
Emetin yalnızca barsaklarda,

Klorokin yalnızca dokuda

Meronidazol,
Ornidazol hem barsak hemde dokularda bulunan
amiplere etkilidirler.
Cryptosporidiasis
Cryptosporoidium parvum birçok hayvanda
gastrointestinal v solunum sisteminde hastalık
oluşturan bir protozoondur.
Epidemiyoloji
Hayvan dışkısı ile kontamine suların kullanılması
sonucu insan epidemileri dünyada yaygın olarak
görülmektedir.
Morfoloji
Cryposporodium parvum ookistleri yuvarlak ve 4-5
mikron büyüklüğündedir.
Direkt mikroskobik incelemede teşhis edilebilir.
Yaşam döngüsü
Genellikle dışkı ve nadiren solonum yolu sekresyonları
ile dışarı atılan ookistlerin konak tarafından alınması
ile döngü başlar.
Kistler açılır ve sporozoitler serbest kalarak epitelyal
hücreleri enfekte eder.
Semptomlar
3 günlük bir bebekten 95 yaşındaki bir kişiye kadar çok
değişik yaş gruplarında hastalık oluşturabilir.
Genellikle ishal salgınlarında akılda bulundurulması
gereken bir etkendir.
Günde 5-10 kez sulu ishal
Kramp tazında karın ağrısı
Karında gaz
Halsizlik
Kas ağrıları
Zayıflama görülebilir.
Tanı
Hayvan dışkısı ile kontamine içecekler
Salgın tarzında ishaller
Hastada immun yetmezlik önemlidir.
Dışkı incelemesi ile teşhis koyulabilir
Asit fast boyama ile kırmızı ookistlerin içinde
sporozoitlerin görülmesi tanı koydurucudur.
Ookistler floresans boya ile boyanıp araştırılabilir.
Tedavi
Ookistler sodyum hipoklorit ve formaline dirençlidirler
Ancak 1 mikrondan küçük çaplı filtreler su temizliğinde
kullanılabilir.
Kaynatma,kistlerin öldürülmesi için e kesin yöntemdir.
İsosporiosis
İsospora belli immun yetmezlik yaşayan insanlarda
ağır enterokolit etkenidir.
Dış ortamda bulunan ookistleri beyzbol topuna
benzer.
Olgunlaşmamış sporozoitlerin ağız yoluyla alınması ile
bağırsak mukoza hücrelerinde üremeye başlarlar.
Normal insanlarda 1 haftalık inkübasyon döneminden
sonra hafif ishalle kendiliğinden (1-4 haftada)
iyileşirken özellikle AİDS’lilerde uzun süreli ishal
oluşturmaktadır.
Karın arısı
Sulu köpüklü ve pis kokulu ishal
Dışkıda tipik ookistlerin görülmesi ile teşhis konur.
Tedavide trimethoprim-sülfamethaxazol kullanılabilir.
Genital protozoonlar
Trichomonıasıs:
Etiyoloji
İnsanların ürogenital sisteminde mukozalarda
infeksiyona neden olan trichomonas vaginalis
etkendir.
Boyuna bölünerek çoğalılar, kist formları yoktur.
Epidemiyoloji
Dünyada yaygın olarak bulunur.
Cinsel ilşki ile bulaşabilen bir protozoondur.
Morfoloji:
Erkeklerde uretrit, nadiren prostit ve epididimit
oluşturmasına karşın genellikle asemptomatiktir.
Disuri ve uretral akıntı saptanabilir.
Akut hastalıklarda;
Vulvada kaşıntı ve yanma
Sulu, mukuslu
Köpüklü
Sarı-yeşil kötü kokulu artmış akıntı tipik bulgusudur.
Vulva ve vaginada mukoza hiperemiktir.
Serviks çilek görünümündediir
Kronik dönemde semptomlar azalabilir.
Özellikle menstürasyondan sonra yakınmalar artabilir.
Tanı
Organizmanın vagen veya prostat salgısının direkt veya
serum fizyolojikle sulandırılmasından sonra d(irekt
incelemede;
Titrek hareketli trofozoitlerin görülmesiyle teşhis
konur.
Akıntı üzerine %10-20 KOH damlatıldığında çürümüş
balık kokusu alınabilir. (Whiff testi)
Tedavi
Metronidazol
Ornidazol
Tinidazol
Metronidazol tedavisi sırasında sistemik yan etkiler
saptanabilir.
Ağızdakötü tad hissi ve bulantı sıklıkla saptanan
beirtilerdendir.
Kişisel hijyene uyulması önlemede etkilidir.
LEİSHMANİASİS
Etyoloji :
İnsanlar için birçok Leishmania türü patojendir.
Bunlar omurgalı konaklarında makrofaj içi yerleşimli
ve
Omurgasız arakonaklarda ekstrasellüler formda
bulunurlar.
L. Donovani visseral leishmaniasis
L. tropica, L. major kutanöz leishmaniasis (şark
çıbanı, yıl çıbanı).
Epidemiyoloji
Leishmaniasis Güneydoğu Asya, Hindistan yarım adası,
Akdeniz, Kuzey ve Orta Afrika, Güney ve Orta
Amerikanın içinde olduğu geniş bir alanda yaygın
olarak bulunmaktadır.
Ülkemizde Ege ve güney bölgelerimizde daha yaygın
olmakla birlikte değişik bölgelerden olgular
bildirilmiştir.
Hastalığın önemli iki rezervuarı hasta insanlar ve
köpeklerdir.
 Vektör olarak tatarcığın (Phlebotomus) değişik türleri
görev alır.
Morfoloji
İnsanda makrofajlar içerisinde bulunan amastigot
form…
 Vücut uzamış ve önden çıkan bir kamçısı
bulunmaktadır.
Hastalık ve Semptomlar
Visceral Leishmaniasis
L. infantum tatarcığın insanı ısırmasıyla bulaşır ve
genellikle çocuklarda görülür.
Mononükleer fagositler içerisinde, RES'de (dalak,
karaciğer, lenf bezleri, kemik iliği, intestinal mukoza
vd.) yayılırlar ve çoğalırlar.
İnfeksiyonun kuluçka süresi ortalama 1-4 aydır.
 Genellikle hastalık sinsi
başlamasına karşın, nadiren
günlük 39-40 °C kadar yükselen
gün içinde İki kez yükselen
tekrarlayan ateş belirtisiyle
hastalık meydana çıkar.
 Solukluk, iştahsızlık zayıflama diğer semptomlardır.
Akut dönemde özellikle RES tutulumu ve hiperplazisi
sonucu pansitopeni (anemi, lokopeni, trombositopeni)
oluşabilir.
Dalak ve karaciğer hızlı bir şekilde büyürler ve
hemopoetik sistem fonksiyonları bozulur.
Kronik dönemde zayıflık ve hepatosplenomegali en
önemli bulgulardır.
Kronik hastalar genellikle araya giren diğer
infeksiyonlardan kaybedilir.
Kutanöz Leishmaniasis (Şark çıbanı, yıl çıbanı, Bağdat
çıbanı)
L. tropica'nın neden olduğu kuru tip (şehir tipi) şark
çıbanı,
L. major un neden olduğu yaş tip (köy tipi) şark çıbanı
olarak adlandırılır.
Genellikle yaz ve sonbaharda olmasına karşın yılın
herhangi bir zamanında görülebilir.
Flebotomusun ısırmasından 20 gün-7 ay sonra ısırık
yerinde sırasıyla papül, tüberkül, nodül ve genellikle 1
cm çaplı ülserler oluşur.
Yaş tip ana lezyon yanında sekonder lezyonlara neden
olabilir.
 Ülserlerin merkezinde genellikle kuru kabuklanma
saptanır ve bu kabuklar kaldırılırsa altlarında,
hastalığın başlangıcından itibaren 3-4 ay sonra
belirginleşen sert çıkıntılar görülebilir (Hulusi Behçet
çivi belirtisi).
Lezyon araya infeksiyonlar girmezse bir yılda skatristle
iyileşmektedir.

Mukokutanöz Leishmaniasis;
Güney amerika'da hem deri hemde mukozaları
tutabilen hastalıktan sorumlu organizmalar L.
braziliensis, L. mexicana sayılabilir.
Tanı
Bölgesel olarak hastalığın bulunduğunun bilinmesi ve
o bölgede flebotomusların olması klinisyen açısından
önemlidir.
Spesifik tanıda kemik iliği aspirasyonu en değerli
inceleme materyalidir.
Kemik iliği aspiratında veya lenf nodu aspiratında
amastigot formunun giemsa boyalı preparatlarda
gösterilmesi ile teşhis konur.
Kutanöz leishmaniasisde kesin tanı deri lezyonunun
kenarından alınan seröz sıvıda veya biyopsi
metaryalinde amastigotların gösterilmesi ile konur.
Tedavi ve Kontrol
Sistemik leishmaniasisde etkene yönelik amphotericin
B
Antimuan bileşikleri (Sodium' stibogluconate,
Meglumin antimonate) kullanılmaktadır.
Kutanöz leishmaniasisde lezyonun büyüklüğüne ve
yerleşim yerine göre tedavi uygulanabilir.
Korunmada temel kural hastaların tedavi edilmesi,
Hasta köpeklerin ortadan kaldırılması ile
Vektör mücadelesi ve
Isırığının engellenmesi şeklindedir.

You might also like