Professional Documents
Culture Documents
Osmanli Turkcesi Sozlugu 1-180
Osmanli Turkcesi Sozlugu 1-180
www.webturkiyeforum.com
1
www.webturkiyeforum.com
â (F.) []ﺁ 1.ünlem edatı ey, hey. 2.iki kelimenin arasına girerek, anlamı
pekiştiren yeni kelimeler türetmeye yarayan orta ek.
2
a’sâb (A.) [ ]اﻋﺼﺎبsinirler.
âb (F.) []ﺁب 1.su. 2.deniz. 3.ırmak. 4.tükürük. 5.özsuyu. 6.ter. 7.döl suyu.
8.sidik. 9.parlaklık. 10.yüzsuyu. 11.letafet, hava.
âb (F.) [ ]ﺁبAğustos.
3
abâ (A.) [ ]ﻋﺒﺎ1.kaba yün kumaş. 2.aba.
4
abes (A.) [ ]ﻋﺒﺚsaçma, abes.
âbidât [ ]ﺁﺑﺪاتanıtlar.
5
abraş (A.) [ ]اﺑﺮشalacalı.
âc (A.) [ ]ﻋﺎجfildişi.
6
âcil (A.) [ ]ﻋﺎﺝﻞacil.
7
addedilmek sayılmak, görülmek, değerlendirilmek.
8
adhâ (A.) [ ]اﺽﺤﯽkurbanlar.
9
âferînende (F.) [ ]ﺁﻓﺮیﻨﻨﺪﻩyaratıcı.
âfitâbcemâl (F.-A.) [ ]ﺁﻓﺘﺎب ﺝﻤﺎلgüzel yüzlü, parlak yüzlü, yüzü güneş gibi
parlayan, sevgili, maşuk.
10
afv (A.) [ ]ﻋﻔﻮbağışlama, af.
11
ağrâz (A.) [ ]اﻏﺮاضmaksatlar.
12
ahdüpeymân (A.-F.) [ ]ﻋﻬﺪ و ﭘﻴﻤﺎنand.
13
ahid (A.) [ ]ﻋﻬﺪsöz, yemin.
14
ahlâkiyat (A.) [ ]اﺧﻼﻗﻴﺎتahlak bilgisi.
15
ahter (F.) [ ]اﺧﺘﺮyıldız.
16
ahyâl (A.) [ ]اﺧﻴﺎلyılkılar.
ahzetmek almak.
âk (A.) [ ]ﻋﺎقserkeş.
17
akabe (A.) [ ]ﻋﻘﺒﻪ1.geçilmesi güç geçit. 2.yokuş.
18
âkır (A.) [ ]ﻋﺎﻗﺮ1.kısır. 2.verimsiz.
19
akmişe (A.) [ ]اﻗﻤﺸﻪkumaşlar.
20
akûrâne (A.-F.) [ ]ﻋﻘﻮراﻥﻪkudurmuşçasına.
21
alâmât (A.) [ ]ﻋﻼﻡﺎتişaretler, alametler.
22
âlemârâ (A.-F.) [ ]ﻋﺎﻝﻢ ﺁراdünyayı süsleyen.
23
alîm (A.) [ ]ﻋﻠﻴﻢçok bilen.
24
amd (A.) [ ]ﻋﻤﺪkasıt.
25
âmm (A.) [ ]ﻋﺎمyıl.
ân (A.) [ ]ﺁنan.
26
ânât (A.) [ ]ﺁﻥﺎتanlar.
âne (F.) [ ]اﻥﻪgibi anlamını verecek şekilde sıfat ve zarf yapan son ek.
27
arab (A.) [ ]ﻋﺮبarap
28
ârî (F.) [ ]ﺁریevet.
29
asalet (A.) [ ]اﺹﺎﻝﺖasillik.
30
asker (A.) [ ]ﻋﺴﮑﺮasker, er.
31
âşık (A.) [ ]ﻋﺎﺵﻖaşık.
32
âşüfte (F.) [ ]ﺁﺵﻔﺘﻪ1.iffetsiz kadın. 2.perişan.
33
âteşgîre (F.) [ ]ﺁﺕﺶ ﮔﻴﺮﻩ1.maşa. 2.çıra.
34
âtiyüzzikr (A.) [ ]ﺁﺕﯽ اﻝﺬﮐﺮaşağıda zikredilecek olan.
35
âvâz (F.) [ ]ﺁوازses.
36
ayş (A.) [ ]ﻋﻴﺶyaşama, keyif alma, gününü gün etme.
37
azm (A.) [ ]ﻋﺰم1.azim. 2.niyet.
38
B
39
bâdbedest (F.) [ ]ﺑﺎدﺑﺪﺱﺖeli boş, züğürt.
40
bahânecû (F.) [ ]ﺑﻬﺎﻥﻪ ﺝﻮbahaneci.
41
bahşâyiş (F.) [ ]ﺑﺨﺸﺎیﺶ1.bağışlama. 2.bağış, ihsan.
42
bâlîn (F.) [ ]ﺑﺎﻝﻴﻦ1.başucu. 2.yastık.
43
basar (A.) [ ]ﺑﺼﺮ1.görme. 2.görme yetisi.
44
bâzû (F.) [ ]ﺑﺎزو1.kol. 2.güç.
45
bedendîş (F.) [ ]ﺑﺪاﻥﺪیﺶkötü düşünceli.
46
bednigâh (F.) [ ]ﺑﺪﻥﮕﺎﻩkötü gözlü, kötü bakışlı.
47
behîmiyyet (A.) [ ]ﺑﻬﻴﻤﻴﺖhayvanlık.
48
belâgat (A.) [ ]ﺑﻼﻏﺖkusursuz söz söyleme
49
bendergâh (F.) [ ]ﺑﻨﺪرﮔﺎﻩrıhtım.
berâyı malûmât [ ] ﺑﺮای ﻡﻌﻠﻮﻡﺎتbilgi edinmek için, bilgi vermek için, bilgi sahibi
olmak için.
50
berd (A.) [ ]ﺑﺮدsoğuk.
51
berkemâl (F.-A.) [ ]ﺑﺰﮐﻤﺎلen iyi şekilde, mükemmel.
52
besende (F.) [ ]ﺑﺴﻨﺪﻩyeterli.
53
bey’ (A.) [ ]ﺑﻴﻊsatış.
54
bezir (A.) [ ]ﺑﺬرtohum.
55
bîdâdger (F.) [ ]ﺑﻴﺪادﮔﺮzalim.
56
bîhayat (F.-A.) [ ]ﺑﯽ ﺣﻴﺎتcansız, yaşamayan.
57
bilâmazeret (A.) [ ]ﺑﻼﻡﻌﺬرتmazeretsiz, özür bildirmeksizin.
58
bilmünâvebe (A.) [ ]ﺑﺎﻝﻤﻨﺎوﺑﻪdönüşümlü.
59
bînâm (F.) [ ]ﺑﻴﻨﺎمadsız, tanınmamış.
60
bîsebat (F.-A.) [ ]ﺑﯽ ﺛﺒﺎتdayanıksız.
61
bîvezen (F.) [ ]ﺑﻴﻮﻩ زنdul kadın.
bû (F.) [ ]ﺑﻮkoku.
62
bundan mâada (T.-A.) [dan+m] bundan başka, bunun yanısıra.
63
bülend (F.) [ ]ﺑﻠﻨﺪ1.yüksek. 2.yüce.
64
bütûn (A.) [ ]ﺑﻄﻮن1.karınlar. 2.kuşaklar, nesiller.
65
C
66
câmedân (F.) [ ]ﺝﺎﻡﻪ دانgardrop.
67
cânişin (F.) [ ]ﺝﺎﻥﺸﻴﻦhalef, birinin yerine oturan.
68
cebâbire (A.) [ ]ﺝﺒﺎﺑﺮﻩzorbalar.
69
cefâkâr (A.-F.) [ ]ﺝﻔﺎﮐﺎر1.cefa eden, üzen. 2.cefa çeken, üzülen.
70
celîl (A.) [ ]ﺝﻠﻴﻞulu.
71
cemm (A.) [ ]ﺝﻢkalabalık.
72
cerâhat (A.) [ ]ﺝﺮاﺣﺖyara.
73
cevâben (A.) [ ]ﺝﻮاﺑﺎyanıt olarak.
74
cevr etmek haksızlık etmek, üzmek, acı çektirmek.
75
cibilliyet (A.) [ ]ﺝﺒﻠﻴﺖkarakter, yaratılış.
76
cihannüma (F.) [ ]ﺝﻬﺎن ﻥﻤﺎ1.dünya atlası. 2.taraça.
77
cins (A.) [ ]ﺝﻨﺲ1.tür. 2.soy.
78
cumhûr (A.) [ ]ﺝﻤﻬﻮر1.halk. 2.kalabalık.
79
cülûs etmek tahta geçmek.
80
cüz’î (A.) [ ]ﺝﺰﺋﯽçok az.
81
Ç
82
çâlpâre (F.) [ ]چﺎرﭘﺎرﻩçalpara.
83
çârşeb (F.) [ ]چﺎرﺵﺐçarşaf.
84
çendan (F.) [ ]چﻨﺪانo kadar, onca.
85
çigûnegî (F.) [ ]چﮕﻮﻥﮕﯽnitelik.
86
çun (F.) [ ]چﻮن1.gibi. 2.mademki. 3.nasıl. 4.için. 5.çünkü.
87
D
88
dâhilî (A.) [ ]داﺧﻠﯽiç ile ilgili, iç yüze ait.
dâire (A.) [ ]داﺋﺮﻩ1.daire. 2.büro, ofis. 3.devlet dairesi. 4.tef, zilli tef.
89
dâmenbûs (F.) [ ]داﻡﻦ ﺑﻮسetek öpen.
90
darb (A.) [ ]ﺽﺮب1.vuruş. 2.para basımı. 3.dövme.
91
dâstân (F.) [ ]داﺱﺘﺎن1.destan. 2.hikaye. 3.masal.
92
defter (A.) [ ]دﻓﺘﺮdefter.
93
dellâl (A.) [ ]دﻻلkomisyoncu, tellal.
94
derd (F.) [ ]درد1.dert. acı. 3.ağrı.
95
dermân (F.) [ ]درﻡﺎن1.ilaç. 2.çare. 3.güç.
96
desâis (A.) [ ]دﺱﺎﺋﺲhileler, oyunlar.
97
deşne (F.) [ ]دﺵﻨﻪhançer.
dî (F.) [ ]دیdün.
98
dicâce (A.) [ ]دﺝﺎﺝﻪtavuk.
99
dilber (F.) [ ]دﻝﺒﺮgönül alan, güzel, sevgili.
100
dilsûhte (F.) [ ]دل ﺱﻮﺧﺘﻪbağrı yanık, gönlü yaralı.
101
dîrîn (F.) [ ] دیﺮیﻦeski.
102
duhân (A.) [ ] دﺧﺎن1.tütün. 2.duman.
dü (F.) [ ] دوiki.
103
dübb (A.) [ ] دبayı.
104
dürre (A.) [ ] درﻩiri inci.
105
E
106
ebhâr (A.) [ ] اﺑﺤﺎرdenizler.
107
ecdâd (A.) [ ] اﺝﺪادatalar, cedler.
108
edîbe (A.) [ ] ادیﺒﻪ1.bayan edebiyatçı. 2.edepli bayan.
109
efsunger (F.) [ ] اﻓﺴﻮﻥﮕﺮ1.afsuncu. 2.büyüleyici.
110
ehil (A.) [ ] اهﻞ1.maharet sahibi. 2.evcil. 3.bir yerde ikamet eden. 4.bir yere
mensup.
ehl (A.) [ ] اهﻞ1.maharet sahibi. 2.evcil. 3.bir yerde ikamet eden. 4.bir yere
veya görüşe mensup.
111
ekârib (A.) [ ] اﻗﺎربyakınlar, akrabalar.
112
ekyâl (A.) [ ] اﮐﻴﺎل1.kileler. 2.ölçekler.
113
elyâf (A.) [ ] اﻝﻴﺎفlifler.
114
emlâk (A.) [ ] اﻡﻼکmülkler.
115
encîr (F.) [ ] اﻥﺠﻴﺮincir.
116
engüşter (F.) [ ] اﻥﮕﺸﺘﺮyüzük.
117
erbain (A.) [ ] ارﺑﻌﻴﻦkırk. hadîs-i ~ kırk hadis.
118
erzel (A.) [ ] ارذلen rezil, en aşağılık.
119
esefnâk (A.-F.) [ ] اﺱﻔﻨﺎکüzücü.
120
esrârengîz (A.-F.) [ ] اﺱﺮاراﻥﮕﻴﺰgizemli.
121
etıbbâ (A.) [ ] اﻃﺒﺎdoktorlar, tabipler.
122
evreng (F.) [ ] اورﻥﮓtaht.
123
ezhâr (A.) [ ] ازهﺎرçiçekler.
124
F
125
fâik (A.) [ ] ﻓﺎﺋﻖüstün.
falaka (A.) [ ] ﻓﻠﻘﻪfalaka, ayağa sopa atarak acı çektirmek için hazırlanan
düzenek.
126
fâr (A.) [ ] ﻓﺎرfare.
127
fâş (F.) [ ] ﻓﺎشifşa olmuş, aşikar olmuş.
128
fedâkâr (A.-F.) [ ] ﻓﺪاﮐﺎرözverili.
129
fend (F.) [ ] ﻓﻨﺪhile.
130
ferd (A.) [ ] ﻓﺮد1.tek. 2.birey.
131
ferverdîn (F.) [ ] ﻓﺮوردیﻦİran takvimine göre baharın ilk ayı.
132
fevc (A.) [ ] ﻓﻮج1.grup, cemaat, zümre. 2.bölük, takım.
133
fıdda (A.) [ ] ﻓﻀﻪgümüş.
134
fikir (A.) [ ] ﻓﮑﺮfikir, düşünce.
135
fireng (F.) [ ] ﻓﺮﻥﮓBatı, Avrupa.
136
fusahâ (A.) [ ] ﻓﺼﺤﺎfasih konuşanlar.
137
fütûhât (A.) [ ] ﻓﺘﻮﺣﺎتfetihler.
138
G
139
gâliba (A.) [ ] ﻏﺎﻝﺒﺎsanırım, belki.
140
garben (A.) [ ] ﻏﺮﺑﺎbatıdan.
141
gâyât (A.) [ ] ﻏﺎیﺎتgayeler.
142
gayrendîş (A.-F.) [ ] ﻏﻴﺮ اﻥﺪیﺶbaşkalarını düşünen.
143
gelû (F.) [ ] ﮔﻠﻮboğaz.
144
geştügüzâr (F.) [ ] ﮔﺸﺖ و ﮔﺰارdolaşma, gezinti, gezip tozma.
145
girâmî (F.) [ ] ﮔﺮاﻡﯽdeğerli, kıymetli, saygın, sayın.
146
girye (F.) [ ] ﮔﺮیﻪağlama, ağlayış.
147
gûnâgûn (F.) [ ] ﮔﻮﻥﺎﮔﻮنrengarenk.
148
gûşt (F.) [ ] ﮔﻮﺵﺖet.
149
gülgonce (F.) [ ] ﮔﻞ ﻏﻨﺠﻪgül goncası.
150
güneh (F.) [ ] ﮔﻨﻪgünah.
151
H
hâ (F.) [ ] ﺧﺎçiğneyen.
152
haber (A.) [ ] ﺧﺒﺮhaber.
153
haccâm (A.) [ ] ﺣﺠﺎمhacamatçı.
154
hacletâver (A.-F.) [ ] ﺧﺠﻠﺖ ﺁورutanç verici.
155
hadîka (A.) [ ] ﺣﺪیﻘﻪbahçe.
156
hafî (A.) [ ] ﺧﻔﯽgizli
157
hâil (A.) [ ] هﺎﺋﻞkorkunç.
158
hakîkat (A.) [ ] ﺣﻘﻴﻘﺖgerçek.
hakkâ [ ] ﺣﻘﺎgerçekten.
hâkkedilmek kazılmak.
hâkketmek kazımak.
159
hâl (F.) [ ] ﺧﺎل1.ben. 2.benek.
160
haleldâr etmek bozmak, halel getirmek.
161
halk etmek yaratmak.
162
hamelât (A.) [ ] ﺣﻤﻼتsaldırılar, hamleler.
hamletmek yüklemek.
163
hamsin (A.) [ ] ﺧﻤﺴﻴﻦelli.
164
hânman (F.) [ ] ﺧﺎﻥﻤﺎنev bark, yurt.
165
harb-i umûmî [ ] ﺣﺮب ﻋﻤﻮﻡﯽBirinci Dünya Savaşı.
166
hâric (A.) [ ] ﺧﺎرجdış, dışarı.
167
hârpuşt (F.) [ ] ﺧﺎرﭘﺸﺖkirpi.
168
hasbü’l-mâhiye (A.) [ ] ﺣﺴﺐ اﻝﻤﺎهﻴﻪyapı bakımından.
169
hâsir (A.) [ ] ﺧﺎﺱﺮzarar eden, hüsrana uğrayan.
170
hâste (F.) [ ] ﺧﻮاﺱﺘﻪ1.istemiş. 2.istek.
171
hatâ (A.) [ ] ﺧﻄﺎ1.yanlış, hata. 2.kusur.
172
hatîb (A.) [ ] ﺧﻄﻴﺐhatip.
173
hâver (F.) [ ] ﺧﺎورdoğu.
174
hayâtiyyât (A.) [ ] ﺣﻴﺎﺕﻴﺎتbiyoloji, yaşambilim.
175
hayy (A.) [ ] ﺣﯽdiri.
176
hebâ (A.) [ ] هﺒﺎboş.
177
helalzâde (A.-F.) [ ] ﺣﻼل زادﻩ1.helal süt emmiş. 2.evli anne babanın çocuğu.
hem (F.) [ ] هﻢ1. -deş, -daş anlamını verecek şekilde kelimeye türetmeye
yarayan ön ek. 2.hem, üstelik.
178
hemderd (F.) [ ] هﻢ دردdert ortağı.
179
hemsefer (F.-A.) [ ] هﻤﺴﻔﺮyoldaş.
180