Professional Documents
Culture Documents
International Journal Of: Value Transferred From Lutfiyye-İ Vehbi
International Journal Of: Value Transferred From Lutfiyye-İ Vehbi
LUTFIYYE-İ VEHBİ
Lutfiyye-i Vehbi’de Aktarılan Değerler
Cuma KAMALAK1
Abstract
Value is the common sense of the majority of a society, a nation that indicates the good and the beauty, the
right and wrong, basic moral principles or belief or awareness of being a society. The values that a
community has are the most important distinctive elements that turn a community into a nation and
distinguish it from other nationalities. To avoid losing the sense of being a nation, communities want to
maintain their presence through transferring the values that they have, from one generation to other and
they seek the ways to do so. If these values cannot be transferred to the next generations or they are
transferred faultily, then a corruption occurs in the community against their culture by being influenced
from other cultures. In the societies where the cultural values of the society are worn down, their unity,
operation and maintenance of order and even the survival of the community itself become difficult and
impossible. The way of transfering the values from generation to generation and to the individuals passes
through the training. Therefore, values education has been one of the subjects that has been emphasized
on and has gained importance in recent years. Especially, technological advances and modern living
conditions caused the crisis of values and social distress in our country and these negative developments
have increased the importance of values education in the education. One of the ways of avoiding these
problems at issue is the development of the values education subjects in the literature and the transfer of
the values to the future generations. Within this context, Sünbülzâde Vehbi, an important figure and poet
in Turkish literature and his work being called Lutfiyye-i Vehbi has been studied and discussed. In the
work which Vehbi wrote under the impression of Hayriyye-i Nabi, cultural values which he tried to convey
to his son Lutfullah and to all young people before his son have been identified. This work, written in the
18th century, clearly shows the crisis of values experienced during that time as it is today and that some
value has lost their importance. Vehbi, seeing this and concerning about it, has written Lutfiyye-i Vehbi
and have mentioned about the importance of values and the values education. In this study aiming to
determine the values quoted in the book named Lutfiyye-i Vehbi, document review method, which is one of
the qualitative research methods, has been used to determine the values.
Keywords: Values, the values education, Lutfiyye-i Vehbi, Sünbülzâde Vehbi, the modern world.
Özet
Değer, bir toplumun, bir milletin büyük kısmı tarafından iyiyi ve güzeli, doğruyu ve yanlışı gösteren ortak
düşünce, temel ahlakî ilke ya da inanç veya toplum olma bilincidir. Bir topluluğu millet yapan, onu diğer
milletlerden ayıran unsurların başında sahip olduğu değerler gelir. Topluluklar millet olma bilincini
kaybetmemek için sahip olduğu değerleri nesilden nesile aktarıp varlığını sürdürmek ister ve bunun
yollarını bulmaya çalışır. Eğer bu değerler, sonraki nesle aktarılamaz ya da eksik bir şekilde aktarılırsa
diğer kültürlerin etkisinde kalmaya mahkûm olur. Kültürel değerleri yıpranan toplumlardaki birlik ve
beraberlik, düzenin işleyişi bozulur, toplumun ayakta kalması zorlaşır. Değerleri bireylere ve nesilden nesile
aktarmanın yolu eğitimden geçer. Bundan dolayı değerler eğitimi, son yıllarda önem kazanan, üzerinde
önemle durulan konulardan biri olmuştur. Özellikle teknolojik gelişmelerin ve modern yaşamın ülkemizde
değer bunalımlarına ve toplumsal sıkıntılara sebep olması, değerler eğitiminin önemini arttırmıştır. Mevzu
olan bu sıkıntıları bertaraf etmenin yollarından biri de edebiyatta değerler eğitimi konusunun işlenmesi ve
değerlerin gelecek nesillere aktarılmasıdır. Bu kapsamda Türk edebiyatında önemli bir şahsiyet ve şair olan
Sünbülzâde Vehbi ve onun “Lutfiyye-i Vehbi” adlı eseri ele alınıp incelenmiştir. S. Vehbi’nin, Hayriyye-i
Nabi’nin etkisinde kalarak yazdığı eserde oğlu Lutfullah’a ve onun nezdinde tüm gençlere aktarmaya
çalıştığı kültürel değerler tespit edilmiştir. 18.Yy’de yazılan bu eser, bugün olduğu kadar o zaman da
yaşanan değerler bunalımını ve bazı değerlerin önemini yitirdiğini açıkça göstermektedir. Bunu gören ve
bundan rahatsız olan S. Vehbi, eserini kaleme alarak değer ve değerler eğitiminin öneminden bahsetmiştir.
“Lutfiyye-i Vehbi” adlı eserde aktarılan değerler tespitine yönelik bu araştırmada nitel araştırma
yöntemlerinden doküman incelemesi yapılarak değerler tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Değer, değerler eğitimi, Lutfiyye-i Vehbi, Sünbülzâde Vehbi, modern dünya.
1. Giriş
İnsanlar geçmişten günümüze kadar daha iyi bir toplumsal yaşam şartları
oluşturabilmek, insanlar arası ilişkileri düzenleyebilmek, bireylerin kararlarını ve
seçimlerini kontrol ederek daha az olumsuz davranışlar içine girmesini sağlamak ve
topluma uyumunu kolaylaştırmak için dürüstlük, sevgi, saygı, hoşgörü, edep, dayanışma
ve yardımlaşma, sorumluluk alma, temizlik, dini değerler, onurlu olmak gibi değerleri
kazandırmak istemişlerdir.
2. Değer Kavramı
Bir ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel değerlerini kapsayan
maddi ve manevî ögelerin bütünü (TDK, 2011) olarak tanımlanan değerler kavramı, ilk
defa Znaniecki tarafından sosyal bilimlere kazandırılmıştır. Değerin yerini kârın,
hakikatin yerini kuvvetin ve imanın yerini aklın aldığı bu dönemde insanın bütün amacı
konfor olarak göze çarpmaktadır.Bu süreçte ortaya çıkan hayatın boşluğu, amaçsızlığı ve
anlamsızlığı makineleşmeye bağlanmaktadır. Chandra, M. & ark. (1992) Değer kavramı
üzerine birçok çalışma yapılmasına rağmen ortak bir tanım yapılamamıştır. Genel bir
tanım olarak değer kavramı bireylerin neyin doğru, neyin yanlış; neyin iyi, neyin kötü
olduğu veya toplumun değer kavramlarının neler oluğunu bireylerden neler beklediğini
gösteren olgular bütünüdür.
Değerlerin ortak bir tanımı nasıl yapılamamışsa, sınıflandırılmasında ortak bir kabul
yoktur. Bu noktada Rokeach (1973) yapmış olduğu sınıflandırmada dünya üzerinde
bütün insanların 36 benzer değere sahip olduklarını öne sürmüştür. Bunları da amaç
değerler ve araç değerler olmak üzere iki sınıfa ayırmıştır. Değerlerle ilgili dikkati çeken
bir diğer sınıflandırma Schwartz tarafından yapılmış olan sınıflandırmadır. Schwartz,
Rokeach’ın belirlediği değerler üzerinde bazı değişiklikler yaparak 18 amaç, 18 vasıta
4. Lutfiyye-i Vehbî
Sünbülzade Vehbi'nin oğlu Lutfullah'a öğüt tarzında olan ve ona nisbetle bu adla anılan
eser H1205 (1791) yılında kaleme alınmıştır.Nabi'nin aynı türde yazılmış Hayriyye'sinin
örnek alındığı eser pek çok pendname ve nasihatname gibi edebi olmaktan ziyade tarihi
ve içtimai bakımdan önemlidir.Vehbi, ihtiyarlıkta bir erkek çocuğa sahip olmanın
sevinciyle kaleme aldığı bu eserinde oğluna hitap ederek önce iyi bir eğitimden geçmesi
gerektiğini söyleyip ilmin öneminden bahseder ve güzel ahlakın esası olduğu için bu
konuyla kitabına başladığını (2003). Eser 15 beyitlik mukaddime kısmıyla başlayıp
toplamda 1184 beyitten teşekkül olmuştur. Fe’ilâtBilgin ün Fe’ilâtün Fe’ilün kalıbıyla
yazılan eser mesnevi tarzında yazılmış medreselerde ve rüştiyelerde o günün gençliğini
terbiye maksadıyla okutulan bir öğüt kitabı olmuştur.
Sünbülzâde Vehbi’nin, eserinde aktardığı değerleri temelde dinî, ahlakî, sosyal, ilmi
değerlerlerdir. Oğlu Lutfullah’a bu değerlerin önemianlatmıştır.Bu değerlere sahip
olduğunda toplum beklentisine uygun, insani değerleri ön planda tutan, kâmil bir insan
olacağını vurgulamıştır.Çocuklara ve gençlere nasihat veren eserde geçen değerler ise
şunlardır:
“Lütufta bulunarak bir avuç toprağa insan şekli veren O yaratıcıya şükürler olsun.”
Sümbülzade Vehbi’nin eserinde, dini değerlerden sonra ele aldığı ilk konu kutsal olan
ilimlerin fazileti ve ilim hakkındadır.Şairin ilim değerine yaptığı vurgu, “Der-Feżâil-i İlm-i
Şerìf”başlığı altında ilim öğrenmenin ve âlim olmanın şerifi, fazileti, peygamberlere
mirasçı olması konusunda bunun ne büyük bir veraset, ne büyük bir zenginlik olduğunu
değinmiştir.Ayrıca Vehbi eserinde her ilmi ayrı ayrı değinerek faydalı olan ilimler ve
faydasız ilimlerden bahsetmiştir. Eserde geçen ilimler tıp, felsefe, mantık, karşılıklı
konuşma adabı, geometri, yıldız ilmi, remil, cifr, tabir ilmi, tılsımlı dua, sihir ve muska,
kimya, simya, ta’vir, kırtasiye, ihfa, tasavvuf, musiki, feraset, edebiyat, tarih, siyer, şiir ve
inşa, muamma, güzel yazı, tavla ve satranç gibi ilimlerden bahsetmiştir.
“İlim ve irfan, büyük rütbelere yükselme sebebidir.Âlim olmak büyük bir devlettir.”
“(İlim) israf etmekle, etrafa saçmakla eksilmez.Onda yok olma tükenme tehlikesi yoktur.”
“Anatomi ilmini de iyice araştırarak hekim usulüne göre tıp ilmini öğren.”
5.2. Saygı
Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı
dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu, hürmet, ihtiram (TDK,
2011) olarak tanımlanmıştır. Sünbülzâde Vehbi, oğluna nasihat ederken saygı değerinin
alt başlığında Hz. Ali’ye nispet edilen “Bana bir harf öğretenin kölesi olurum.” sözü gereği
hocalara ve ilme saygı gösterilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca şair, hocaya saygının
dışında büyüklere saygı; soyu temiz, edepli, ağırbaşlı, namuslu kişilere saygı, anne ve
babaya saygı göstermek gerektiğini belirtmiştir.
“Hoca hakkı önemli bir husustur, bu sebeple hocana çok fazla saygı göster.”
“İnce manalarla dolu “men allemeni” sözü, seni hocaya nasıl köle kıldığını (hocaya neden
saygı göstermen gerektiğini) anlatır.”
“İhtiyarlara çok fazla saygı göster; (bir gün gelir) kudret sahibi Allah seni de ihtiyarlatır.”
“Anne ve babaya saygı göster, yani son derece saygı ve ikramda bulun.”
“Bilmelisin ki, anne ve babanın duasını almak Peygamber’in duasını almak gibidir.”
Her şeyi anlayışla karşılayarak hoşgörülü davranma (TDK, 2011) olarak tanımlanan hoşgörü kavramı,
insanlar arasındaki birlik ve beraberliğin sağlanmasında en önemli değerlerden biridir.Hoşgörü değerinin alt
başlıkları, başkalarına karşı hoşgörü, merhamet, alçakgönüllülük, öfke kontrolü, empati'dir. İncelenen her iki
eserde de hoşgörü değerinin özellikle başkalarına karşı hoşgörü, merhamet ve alçakgönüllülükte
yoğunlaştığıazda olsa öfke kontrolü, merhamet ve empatiye yer verildiği gözlenmiştir.
“İlim bahsini edebine, usulüne uygun yap, kafa karıştıran saçma sapan sözlere darılıp
acele etme.”
“Düşmanını sustursan, cevap veremez hâle getirsen bile yine de gönlünü hoş tutmaya
gayret et.”
“Kötü dilli (ağzı bozuk) olma, güzel sözlü ol, yumuşak sözlerle kırmadan konuş.”
“Halka her zaman alçakgönüllülük göster, yumuşak yüzlü olmayı herkes beğenir.”
5.5. Sorumluluk
Kişinin kendi davranışlarını ya da kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın
sonuçlarını üstlenmesi, mesuliyet alması (TDK, 2011)’dır.Sorumluluk değeri sayesinde
toplumsal hayatta dirlik ve düzenlik sağlanır.Sorumluluk sahibi olan insan, yapması
yapmaması gerekenler konusunda inisiyatif kullanarak kendiliğinden harekete
geçer.Sorumluluk sahibi olmayan birey ise bu özelliğinden dolayı toplum içerisinde hakir
görülür.Lutfiyye’de bu konuya değinen şair, oğlunun sorululuk sahibi biri olmasını ister.
“Cömert kişi de tutumlu olmalıdır, sefih kişiler gibi malını parasını israf etmemelidir.”
“Mevcut malını boş yere harcayarak tüketip sonra aba giymek sana yakışır mı?”
“Ehlini bulursan ona ikram et, paranı halka boş yere dağıtma.”
“İyi gün dostlarıyla arkadaş olma, vefasız, insaniyetsiz kişiler için de gam çekme.”
5.6. Dürüstlük
“Sakın ikiyüzlü bir zahit olup bir kâbus gibi halka sıkıntı verme.”
5.8. Temizlik
Sağlık açısından son derece öneme sahip olan temizlik, küçük yaşlarda çocuklara
kazandırılması gereken alışkanlık ve değerlerden biridir.Vehbî, eserinde iki tür
temizlikten bahsetmektedir.İlki beden ve elbise temizliğidir.İkincisi ise gönül ve zihin
temizliğidir.Beden ve elbise temizliği su ile yapılabilir ama gönül ve zihin temizliğinin ise
tasavvuf ilmi öğrenerek ve okuyarak yapılabileceğinden bahsetmektedir.Tasavvuf ilminin
kalbi temizleyeceğini, zihni berraklaştıracağını söylemektedir.Tasavvuf ehli olanların
gerçeği bulan, hâl ehli kişiler olduğunu, bunlara dil uzatılmaması gerektiğini söyleyerek
oğlunun tasavvuf okumasını ister.
“Tasavvuf ilmini okusan ne zararı var, gönül rahatlığıyla bil ki iç dünyanı temizler.”
“Gerçeği bulanlar tasavvuf ehli olanlardır, onların saf gönülleri derin denizler gibidir.”
Her sözüñ aṣlını idrāk eyle
Ẕihniñi daġdaġadan pāk eyle (293)
“İnanan kişiler için temizlik lazımdır, yani elbisesinin temiz olması gerekir.”
“İnsanlar temiz elbiseye bakar, bayağı bir vaziyette kirli elbise giyme.”
“Kalbini ayna gibi temiz tut, bu nasıl bir iştir bak da insaf et.”
5.9. Tevekkül
İşi Allah’a bırakıp kadere razı olma (Devellioğlu, 2008); her şeyi Allah’a bırakma, Allah’tan
bekleme, kadere boyun eğme (TDK, 2011) olarak tanımlanantevekkül, hedefe, ulaşmak
için maddi ve manevi sebeplerin hepsine yaptıktan sonra Allah’tan gelene razı olup
Allah’a bırakmak demektir.Tevekkül, İslam inanç dairesinde Müslümanların kadere olan
inançlarının doğal bir sonucu olup, tevekkül sahibikişiAllah’a kayıtsız şartsız (belâ
diyerek) teslim olmasıdır. Bu teslimiyet, tembellik veya çalışmamak anlamında değil,
aksine daha çok çalışıp çıkan sonucun en hayırlısı olduğu inancıdır. Kısaca Allah’ın o
sebeplerin müsebbibi olduğudur. Sünbülzâde Vehbi tevekkül konusunda, oğluna Allah’a
tevekkül etmesini, feyzine sığınmasını, her şeyin Allah’tan geldiğine inanmasını ve Allah’a
tevessüle başvurmasını ister.
İnsanın kendisine karşı duyduğu saygı, şeref öz saygı, haysiyet izzetinefis (TDK,
2011)’dir.Tanıma uygun olarak Vehbi’nin eserinde onurlu olmanın da bir değer olarak
karşımıza çıktığını görmekteyiz.Oğluna kanaatkâr olması yönünde telkinlerde bulunan
şair, bir taraftan da onurlu olması konusunda nasihatlerde bulunmaktadır. İşini doğru
yapmasını, nefsine ve arzularına yenilmemesini tembih eder. Arzuların kök salmış hurma
ağacına benzediğini hiç kimsenin bu arzularını yenebileceğini düşünmemesini nasihat
eder. Nefsi terbiye etmenin en iyi yolunun ise kişinin tevazuyu elden bırakmadan Allaha’a
sığınması ile olacağını belirtir.
“Seni tahta başı yapsalar da sen tahtaya ve taşa yazan yazıcılardan (nakkaşlardan) olma.”
“Tükenmez arzular, her tarafa kök salmış yaşlı hurma ağacı gibi kökleşir.”
5.10. Çalışkanlık
Alanında başarılı olmak isteyen her insanın ön şartı çalışmaktır.Hiçbir insan çalışmadan,
emek harcamadan, çaba sarf edip, gayret göstermeden başarılı olamaz.Toplumlarda
bireyler gibidir.Çalışmadan başarılı olamaz.Bununda ön şartı belli bir çalışma kültürüne
sahip olmaları gerekir. Çalışma ahlakı ve kültüründen uzak toplumlar geri kalmaya
mahkûmdurlar. Çalışmak, bir toplumun gelişmişlik düzeyine etki eden en önemli
etkenlerden biridir. Eserde ise Sünbülzâde Vehbi çalışmayı ve çalışkanlık değerine önem
vermiş, oğlunun ve gençlerin çalışmasını gayret etmesini istemiştir.
5.11. Merhamet
Bir kimsenin veya bir başka canlının karşılaştığı kötü durumdan dolayı duyulan üzüntü,
acıma (TDK, 2011), şefkat gösterme, acıma; birini esirgeme (Devellioğlu, 2008)’dir.
Değerler eğitimi kapsamında merhamet değeri, toplumun her kesimine özellikle çocuklara
ve gençlere verilmesi gereken değerlerin başında gelir. Acıma ve şefkat duygusu olamayan
bir toplum zalimleşir ve kendini yok eder. Toplumun ayakta kalması için Lütfiye-i
Vehbi’de şair, merhamet konusunu işlemiştir.Merhamet değeri kapsamında azası eksik
olanlara, çocuklara,ihtiyaç sahiplerine, zor durumda olanalara merhamet ve şefkatle
yaklaşmasını ve yaptığı iyiliği başlarına kakmamasını ister.
“Azası eksik olanlara gülme, yoksa sen de bir gün kusurlu olursun.”
“Hayra yakın olmak için insaflı ve yumuşak huylu ol.Çünkü insaf dinin yarısıymış.”
“Yaptığın iyiliği çoluk çocuğunun başına kakmaktan sakın, onlara merhametle ve şefkatle
yaklaş.”
“Mühim olan taksim edilmiş rızka kanaat etmektir, para kaygısıyla mustarip olma.”
5.13. Misafirperverlik
“Verilen nimete şükredip iyi isim yap, misafir ağırlayarak bol bol ikramda bulun.”
Kötü alışkanlıklardan uzak durmanın önemi bilen Sümbülzade Vehbi “Der-Taḥẕīr Ez-
Mükeyyifāt”başlığı altında, içki içmenin, esrar, eroin, afyon ve kokain kullanmanın
zararlarından bahsetmektedir.Ayrıca kumar gibi kötü alışkanlıkarında içkiyle başlıdığını
vurgulamıştır.Oğlu nezlinde gençliği seslenen şair bu kötü alışkanlıkların gençleri yok
edeceğini söyleyerek bu gibi davranışlardan uzak durmasını nasihat etmiştir.
“Ey oğul, içki kötülüklerin anasıdır, yavaş yavaş hak yoldan çıkmaya, isyana sebep olur.”
“Hele afyon ve afyon şurubu çok kötü bir şeydir, insana delilik ve tenbellik hâli verir. “
Kur’an-ı Kerim’de de güvenilir ve elçi (peygamber) kelimeleri, “gerçek şu ki, ben size
gönderilmiş güvenilir bir elçiyim” (Kur’an-ı Kerim, şuara suresi, 107, 125, 143, 162, 178.)
ayetlerinde sık sık kullanılan güvennilir olmak toplum ve din için en önemli değer
yargılarından biridir (Şener, 2007). Güvenilir olmak zor kazanılan, uzun sürede elde
edilen bir davranış olmasına rağmen en ufak hatada da kaybedilen bir davranıştır.
Sünbülzâde Vehbi bu değeri, Der-İncâz-ı Vaʿdincelemesine rağmen ara ara başka
başlıklar altında da vermiştir.
“Yalan yere söz vermek hoş değildir, (sonra) sözünde durmamak seni mahcup eder.”
5.16. Alçakgönüllülük
Lutfiyye-i Vehbi'de karşımaza çıkan diğer bir değer yargısı, sözlüklerde, kendi değerini
olduğundan aşağı gösteren, başkalarını küçük görmeyen, büyüklenmeyen (kimse),
mütevazı(TDK, 2011) şeklinde karşılık bulan ve kibir ve gururun karşıtı olan
alçakgönüllülüktür. Şair bu değer yargısını “Der-Tevâżu ve Der-Ḥilm ü İnṣâf”başlıkları
altında ele almıştır. Sünbülzâde 'ye göre huyca mütavazi, alçakgönüllü olan kişiler
rütbece en üst mertebede olan kişilerdir.
“Halka her zaman alçakgönüllülük göster, yumuşak yüzlü olmayı herkes beğenir.”
“Hayra yakın olmak için insaflı ve yumuşak huylu ol. Çünkü insaf dinin yarısıymış.”
6. SONUÇ
KAYNAKLAR
Aras, G. (2014). İnsan ve toplum: Edebiyat ve değerler eğitimi. Akademik Bakış Dergisi,
sayı 44, Uluslar Arası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi, ISSN:1694-528X İktisat
ve Girişimcilik Üniversitesi, Türk Dünyası; Kırgız – Türk Soyal Bilimler Estitüsü,
Celalabat–KIRGIZİSTAN, JEL KOD: M-
YU,ID:48K:444,http://www.akedemilbakis.org.
Chandra, M. ve ark.(1992). İnsan ve teknoloji. Çev.: Taha Kılıç. İstanbul: İnsan Yayınları.
Deveci, H., Belet, D., Türe, H. (2013). Dede Korkut hikâyelerinde yer alan değerler.
Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi www.esosder.org Electronic Journal of Social
Sciences ISSN:1304-0278 Yaz-2013 Cilt:12 Sayı:46 (294-321) Summer-2013
Volume:12 Issue:46.
Gökçe, O. (1994). Türk gençliğinin sosyal ve ahlakî değerleri. Ata Dergisi. Konya: Selçuk
Üniversitesi Yayınları, s. 131-139.
Karatay, H. (2007). Dil edinimi ve değer öğretimi sürecinde masalın önemi ve işlevi. Türk
Eğitim Bilimleri Dergisi, 5(3), 463-475.
Sakaoğlu, N. (1996). Lütfiye-İ Vehbî'de (18.Yy) çocuk eğitimiyle ilgili görüşler. Çocuk
Kültürü. 1.Ulusal Çocuk Kültürü Kongresi, Ankara Üniversitesi Çocuk Kültürü
Araştırma ve Uygulama Merkezi Yayınları, No:1.
Sucu, A. Ö. (2014). 14. Yüzyıl Mesnevisinde ilim ve ahlaka verilen önem. Hitit Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Yıl 7, Sayı 2, ss. 513-523.
Türk Dil Kurumu (2011). Türkçe sözlük (6. Baskı). Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Yazıcı, K. (2009). Değerler Eğitimi’ne Genel Bir Bakış. Türklük Bilimi Araştırmaları, 19,
499-522. 26 Kasım 2011, http://www.tubar.com.tr/TUBAR%20DOSYA/pdf
/2006BAHAR/19.31.kubilayyazici.s.499522.pdf.