Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 3

19 Mayıs 2023 Cuma

Nancy Fraser- FEM N ZM, KAP TAL ZM VE TAR H N


OYUNU1
ÇEVİREN: Gizem Kurtsoy

Kültür ve Siyasette Feminist Yakla ımlar Sayı 9 (Haziran 2009)

İkinci Dünya Savaşı sonrası devletler korumacı bir ekonomik politika


izlemeye başladı. Keynesçi ekonomi modeli benimsendi. Buna göre
devlet eliyle kapitalizm yaygınlaştı.(s.4) Nancy Fraser devlet eliyle
kapitalizmin özelliklerini dört maddede açıklar.

1. Ekonomizm: Piyasaları kontrol etmek için devletler politik güç kullandı. Bu durumda
toplumsal sorunlar sadece malların eşit dağıtımı temelinde ele alındı. Böylece,
adaletsizlikler de sadece sını ar arası eşitsizlikle sınırlandı. (O zaman kadınların yaşadığı
sorunlar görmezden gelinir, sadece sınıf meselesinin çözümüne odaklanılır.)
2. Erkek Merkezcilik: İdeal vatandaş erkek işçi, eve ekmek getiren, çoğunlukta olan etnik
kimliğe mensup, aile babası olarak belirlendi. Bunun doğrultusunda eve ekmek getiren
erkek olduğu için kadının çalışması ancak ek gelir olarak nitelendirildi. “Aile geliri”
kavramı ile erkeğin evine bakması gerekliliği vurgulandı ve devlet tarafından desteklendi.
(Bunun sonucu olarak kadınların iş hayatındaki varlığı yok sayıldı. Kadınların ev içi emeği,
bakım işleri ve üremenin önemi ortadan kalktı.)
3. Devletçilik: Refah devletleri vatandaşlara bazı hizmetleri sağlama sorumluluğunu üslendi.
Bunun sonucunda vatandaşa aktif bir vatandaş olarak değil, bir müşteri gibi davranıldı.
Devletin vatandaşa müşteri gibi davranması sonucunda adalet ile ilgili sorunlar da teknik
meseleler olarak ele alındı ve depolitize bir adalet kültürünün yerleşmesine neden oldu.

4. Westfalyanizm: Devlet eliyle uygulanan kapitalizm aynı zamanda ulus devleti de ön plana
çıkarır. Bu durumda adalet sadece o ulusun vatandaşları için uygulanır. Ulus ötesi
eşitsizlikler marjinalize edilir. Önemsenmez. (61-62)

Devlet eliyle kapitalizmin uygulanışı kadınları görmezden gelen, eşitsizliklerle mücadele


etmeyen bir yapı kurulmasını sağladı. Bu durumda kadınlar 1960 ve 70lerde devlet eliyle
kapitalizmin getirdiği anlayışlara karşı çıktı.

Özellikle aile geliri kavramı kadınların iş hayatına katılımını engellediği için karşı çıkılan
uygulamalardandır. Devlet eliyle kapitalizme karşı çıkılması doğal olarak yeni kapitalizmin,
neoliberalizmin köklerini oluşturmuştur. Aile gelirine karşı çıkılması liberalizmin fırsat eşitliği
kavramına karşılık gelir. Evrensel bir adalet arzusu, küreselleşmenin temellerini atmış olabilir.

Feminizm ve Kapitalizmin Yeni Ruhu

Yeni kapitalizm biçimi devlet eliyle kapitalizmin piyasaları ehlileştirmek için politikayı
kullanmasına karşıt olarak politikayı ehlileştirmek için piyasaların kullanılması gerektiğini
savunmaktadır.

‣ Planlı ekonomi -> özelleştirme ve yat serbestliği

1
fl

fi






‣ Toplumsal vatandaşlık -> bir kısım zengin olsun onların zenginliğinden damlayanlar
yoksullara kalsın

‣ Kişisel sorumluluk

‣ Refah devleti ve gelişmekte olan devlet-> zayıf ve acımasız rekabet ülkesi (67)

Yeni kapitalizm güçlenirken feminizm de toplumsal bir fenomen olarak tabana yayılmaktaydı.
Feminizmin kirleri genel kabul görmüştü. Bu kabulleniş ile neo-liberalizmin yükselişinin aynı
zamana denk gelmesi bilinçli bir işbirliği değilse de tesadüf de değildi Fraser’a göre. İkinci
dalga feminizm ister istemez neo-liberalizmim düşünsel gelişimine destek sağlamıştı. Bu
destek yine dört aşamada ele alınır. 67

Feminist Ekonomizm karşıtlığı: Feminizm devlet eliyle yönlendirilen kapitalizmin


ekonomistliğe karşı çıkmıştı. Eşitsizliklerin yalnızca malların dağılımındaki eşitsizlik olarak
anlaşılmasına şiddetle karşı çıktılar. Bunun karşısına kimlikleri koyarak tanınırlık sağlanmasını
talep ettiler. Bu durum toplumsal eşitsizliklerle uğraşmak istemeyen neo-liberalizmin işine
gelirdi. Maddi eşitsizlik bir kenara bırakıldı ve ırk, cinsiyet vb kimliklerin tanınması ön plana
çıktı. Feminizm, maddi eşitsizlikler ile birlikte kimliklerin tanınmasını da isteyebilirdi. Ancak
sadece kimliklerin ve farklılıkların kabul görmesine odaklanıldı. Feminist kültürel kuram ön
plana çıkarken feminist toplumsal kuram geri plana itildi. Feminist eleştiri bu şekilde
parçalanırken, kapitalizm eleştirisinden de kopmuş oldu.

✤ Feminist Erkek Merkezcilik Karşıtlığı: Luc Boltanski ve Eva Chiapello “Kapitalizmin Yeni
Ruhu”- Kapitalizm krize girmeye başladığı her zaman kendisini, kendine gelen
eleştirilerin bir kısmını çözerek yeniden yapılandırır. Bu durumda kadınların istediği
çalışmanın yalnızca erkeğe özgü bir yücelik olduğu iddiasına karşı çıkış neoliberalizmin
örgütsüz kapitalizmi ile eşleşir. Yeni Sol, devletin katı hiyerarşik yapısına karşı bireyin
özgürlüğünü ortaya çıkaran neoliberalizme destek vermiştir. Kadınların özellikle aile
gelirine karşı çıkışları, iki çalışanlı aile modeli ile neoliberalizm tarafından çözülmüştür.
Ancak bu durumda kadınların işgücüne katılamalarıyla düşen gelirler, güvencesizlik, aşırı
artan çalışma saatleri, düşen yaşam standartları vb. Sorunlar kadınların ilerlemesi ve
toplumsal eşitlik masallarıyla bezeli örgütsüz kapitalizmin yararına çözülür. Kadınların
özgürlük hayalleri kapitalist sermeye için bir güç olarak kullanılır. 68-69

✤ Feminist Devletçilik Karşıtlığı: Feminizmin devletçiliğe karşı getirdiği eleştiriler, neo-


liberalizmin devletin gücünü azaltma projelerinin destekçisi oldu. Sosyal yardımların
ortadan kalkmasıyla STK’ların doldurduğu boşluk, geçici yardımlarla vatandaşların
depolitize olmasına ve devletin sorunları çözmesi gerektiğine dair halkı bilgilendirmek
için hiçbir şey yapmadı. Feministlerin devletin elindeki gücün sivillere verilmesi ve sosyal
adalet gibi talepleri neoliberalizm tarafından serbest piyasayı sağlamak için kullanılıyor.
70

✤ Feminist Westfalyanizm Karşıtlığı: Adaletin kapsamını genişletip ulus ötesi bir arenaya
taşımayı hede eyen feministler ülkelerinde engellendiklerinde diğer ülkelerdeki
faaliyetlerine ağırlık verdiler. Sonuçlar umut vaad edici olsa da ekonomik yeniden dağıtım
yerine tanınmaya öncelik verilmesi neo-liberalizmin küreselleşme hamlesine uyum
sağlamakla sonuçlanmıştır. Feministlerin mücadeleleri STK’larla sınırlı kalmıştır. 71

✤ Feminizm kendi kir ve taleplerini geniş bir tabana yayarak başarıya ulaşmıştır. Öte
yandan yeni kapitalizmin değişimine ayak uyduran bir dönüşüm de yaşamak durumunda
kalmıştır. Yeni kapitalizm için en nihayetinde, tanınma talepleri gelir eşitsizliğini
çözmekten daha karlıdır. Kadınların iş hayatına katılması yeni bir sermaye düzeninin
kurulmasına yardım eder ve küresel ölçekte pazarların toplumsal düzenlemelerin dışında
kalmasını sağlar. 71-72

2
fi
fl
fi
Bugün?

Nancy Fraser günümüzde kapitalizmin bir kriz noktasında olduğunu iddia eder. Önde
gelen refah devletleri yavaş yavaş neoliberal politikalardan uzaklaşıp devletçi
politikalara yönelmektedir. Eğer neo-liberalizmim sonunun başlangıcındaysak
feminizmin de önemli bir değişiklik geçirmesi ve ön plana çıkması ihtimali vardır.
Çözüm için dört aşamayı yeniden ele alır:

❖ Post-neoliberal Ekonomizm: Yeniden dağıtım, tanınma ve temsili dengeli bir


şekilde kurgulayabiliriz.

❖ Post-neoliberal Erkek Merkezcilik: Aile geliri eleştirisinin esnek kapitalizmin


oyuncağı olmasından ücretli işi merkezden alıp ev işleri gibi işlerin
metasızlaşmasına karşı çıkarak kurtulabiliriz.

❖ Post-neoliberal Devletçillik: Devletçilik eleştirisinin neo-liberalizmin


marketleştirme teorisinin içinde erimesine katılımcı demokrasi ve sivillerin
güçlenmesini savunarak engel olabiliriz.

❖ Post-neoliberal Wesfalyanizm: Sermayenin küreselleştiği göz önünde


bulundurulduğunda toplumsal adaletin bölgesel sınırları aşması gerektiği daha
güçlü savunulmalıdır. Demokrasinin belirli toplumsal yapılarla özdeşleştirilmesini
kırmak gereklidir.

You might also like