Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 9

Deniz Ülkesi

Fiziki açıdan denizler bir bütündür. Hukuki açıdan denizleri 3 bölüme ayırıyoruz:

A) Devlet Egemenliğine Tabi Deniz alanları


- İç Sular
- Karasuları
- Takımada Suları
- Boğazlar
B) Devletin Sınırlı Egemenliğine Tabi Deniz Alanları
- Bitişik Bölge
- Kıta Sahanlığı
- Münhasır Ekonomik Bölge
C) Egemenliğe Tabi Olmayan Deniz Alanları
- Açık Denizler

Korsan ve Deniz Haydutluğu Farkı

Korsan: Hukuka uygun. Amacı gemi sahibini gemisini o devletin silahlı kuvvetine dahil etme
donanmaya yardım eden. Barbaros Hayrettin Paşa, Turgut Reis bunlar korsandır.

Deniz Haydutluğu: Uluslararası hukuka aykırı. 1982 Sözleşmesine göre bir gemi veya uçağı
durduran, yağmalayan kişi

Bayrak: Gemiyle devlet arasındaki hukuki bağdır.

TTK madde 930: Hangi gemilerin Türk bayrağı çekme hakkına sahip olduğu belirlenmiştir.

Herhangi bir gemi Türk bayrağını çekemez. Sahibi Türk olacak veya ortaklarından biri Türk
veya Türk limanlarından birine kayıtlı olacak. O gemiye ‘’bayrak şehadetnamesi’’ adı verilen
bir belge verilir o belge sayesinde bayrağı çekme hakkına haizdir.

1856 Paris antlaşması çerçevesinde deniz hukukuna ilişkin temel düzenlemeler kodifiye
edilmiştir:

- Deniz haydutluğunun önlenmesi


- Düşman gemilerdeki tarafsız malların dokunulmazlığı
- Tarafsız gemilerdeki düşman malların dokunulmazlığı
- Deniz ablukalarının etkin olması

Abluka: Deniz yolunda o devletin mal giriş çıkışının engellenmesi


1990 yılında Irak Kuveyt’i işgal edince 665 sayılı BM Güvenlik Konsey kararıyla Irak’a
abluka uygulandı.

1898-1907 La hey kodifikasyonu:

- Deniz savaş hukuku kodifiye edilmiştir.


- Uluslararası mahkemelerin müsaderesi
- Ganimet mahkemelerinin kurulması

24 Şubat 1958-27 Nisan 1958 tarihleri arasında Cenevre’de yapılan Deniz Hukuku
Konferansı’nda 4 antlaşma ve bir ihtiyari protokol kabul edilmiştir:

- Karasuları ve Bitişik Bölge Sözleşmesi(1964)


- Kıta Sahanlığı Sözleşmesi(1964)
- Açık denizlerde balıkçılık ve canlı kaynakların korunması sözleşmesi(1966)
- Açık Denizler Sözleşmesi(1962) yürürlüğe girdi.
İhtiyari protokol ise uyuşmazlıkların çözülmesine ilişkindi.
Türkiye görüşmelere katıldı. Önermeler sundu ama 60 ihtilali etkisiyle Türkiye
açısından kodlaştırılmadı. Bir metin karşımıza çıktı. Biz buna 1. Deniz Hukuku
Konferansı diyoruz.
1958 Cenevre Sözleşmesi’nde karasularının genişliği meselesi çözülememiştir. Latin
Amerika devletlerinin çok fazla genişlik iddiasında bulunurken diğer devletlerin de
başka talepleri oldu. Sırf bu sorunu çözmek için 1960 yılında 2. BM Deniz Hukuku
Konferansı toplanmıştır. ABD’nin bir önerisi oldu 6 mil balıkçılık bölgesi+6 mil
karasuları. Bu öneri çoğunluk tarafından kabul edildi ama 2/3 oy oranı lazımdı. Bu
oy 1000 oy farkla kabul edilemedi ve 1960’ta bir sözleşme ortaya çıkmadı.
1960’tan sonra sömürge altındaki devletlerin birçoğu bağımsızlığına kavuştu.
Bunlar BM toplumlarında 45-90 arası soğuk savaş döneminde iki kutuplu dünya
yapısı gereğince ABD öncülüğünde Batı Bloğu, Sovyetler Birliği öncülüğünde Doğu
Bloğu ortaya çıktı. Bir de Afrika devletlerinin bağlantısızlar (77 devlet olduğundan
77’liler olarak da bilinirler) olarak adlandırılan grup ortaya çıktı. Bu devletler 58
sözleşmesinin kendileri katılmadığından bağlayıcı olmadığı görüşünde bulunmuşlar.

1973’te 3. BM Deniz Hukuku Konferansı yapıldı. Bu konferans önce hiçbir tasarı


olmadan her şeyi kendimiz hazırlayalım anlayışıyla başlamış ama sonra bakılmış ki
bir sonuca ulaşılamıyor. 77’den itibaren çeşitli tasarılarla görüşmek suretiyle 1982
yılında 3.BM Konferansının meyvesi olarak Deniz Hukuku Sözleşmesi kabul edildi.
Bu sözleşme Türkiye tarafından onaylanmadı. 4 red oyu biri Türkiye(Ege takımada
tasarısı kabul edilmedi). Bu sözleşme 1994’te yürürlüğe girdi. 60 ülkenin onayından
12 ay sonra yürürlüğe gireceği maddede belirtilmiştir.
Devletin Egemenliğine Tabi Deniz Alanları
A) İç Sular

İç sularda devletlerin tam ve mutlak egemenliği vardır.

1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi diyor ki: Karasularının başlangıç noktasıyla devletin
kara ülkesi arasında kalan sulardır.

Karasularının İç Sınırlarının Belirlenmesi

1) Normal Esas Hat(1982 Sözleşmesi madde 5)

Suların en fazla çekildiği anda medcezir olayları fazla olmazsa;

Sular 20 Ağustos’ta en fazla nereye çekildi? Harita üzerinde aşinografi dairesi var uluslararası
denizcilik örgütü. Bu kuruluşa her devlet harita üzerinde işaretleyerek sınırlarını bildiriyor.
Gemilerin hukuki statüsü deniz alanına göre farklılık gösterdiğinden sahip olduğu
serbestlikler bu haritalar üzerinde belirlenen koordinatlara göre gerçekleşiyor. 20 Ağustos’ta
en fazla çekildiğinde işaretleme yapılıyor. Sular yükseldiği zaman da (21 Mart genelde) bu
alanlar su ile doluyor. Bunların hukuki statüsü iç sular olarak adlandırılıyor. Buradaki kural
karasularının iç sınırlarının belirlenmesinde normal esas hattır.

2) Düz Esas Hat(1982 Sözleşmesi madde 7)

Bu istisnai bir düzenlemedir. Kıyılar çok fazla girintili çıkıntılıysa ve kıyıya yakın ada ve
adacıklar var ise bunların uç noktalarının birleştirilmesi suretiyle karasularının iç sınırlarının
belirlenmesi yoluna gidilmiştir. Bu alanlar devletlerin kara ülkesiyle karasularının iç sınırı
arasında kalan deniz alanları iç sular olarak adlandırılmaktadır.

7. maddede belirlenen yönteme uygun olarak tespit edilen bir düz esas hat, daha önce iç su
olarak kabul edilmemiş suları iç sulara dahil ettiği takdirde bu sözleşmede öngörülen zararsız
geçiş hakkı bu sularda da uygulanacaktır.

Körfezler

1982 Sözleşmesi 10.madde : Normalde denizin karaya doğru girmesi ama 10. Madde körfez
sayılma kuralları var:

- Bütün kıyıları aynı devlete ait olacak


- Ağız genişliği en fazla 24 mil olacak
- Ağız genişliği çap olarak esas alınır ve bir yarım daire çizilir. Bu çizilen daire bu
girintinin alanına eşit olacak ya da bu girintili deniz alanı yarım daireden büyük
olacak

Bu konuda coğrafi olarak ağız genişliğinde ve girintinin içinde adalar varsa yüzölçümünden
düşürülecek mi, deniz alanı mı sayılır?

Madde 10 diyor ki: Ağız genişliğinde adalar varsa bunlar düşürülür, kara gibi esas alınır, ağız
genişliğinden düşürülür. Eğer girintinin içinde ada varsa bunlar deniz alanı sayılır.
Limanlar iç sular rejimine tabidir. Her ülke kendisine düzenleme yapar.

Örnek: Türkiye 1983’te yönetmelik çıkarmış yabancı gemilerin Türk iç sularına ve


limanlarına geçişi, savaş gemilerinin geçişi hangi usul ve kurallarla gerçekleşeceği
belirlenmiştir.

Peki kıyıya yakın adacıklar, kayalıklar, deniz limanları, demirleme yerleri iç sulara tabii mi?

Sözleşmeye göre tabii değil

Akarsuların denize döküldüğü kısımlarda Haliç meydana gelebilir. Bu durumda da haliç


oluşturmuşsa iç sular olabilir, oluşturmamışsa nehir ağzında bir kıyıdan bir kıyıya en düşük
cezir noktasının tespit edilmesi suretiyle iç sular rejimine tabi olduğu belirtiliyor.

Körfez şartı 10. Maddeye göre sağlanmasa da 10. Madde son fıkraya göre tarihi körfezler de
körfez sayılması sebebiyle mesela İskenderun Körfezi’ni kabul ediyoruz.

1850’lerde iki Amerika gemisi Fransa-Marsilya limanlarında birbirleriyle kavga etmişler


sonra olay sahildar devlet Fransız mahkemesine gitmiş. Fransa danıştayı burada Fransa
hükümetinin yargılama yetkisi yoktur demiş.

Yargı yetkisi olabilmesi için

1) Suçun sonuçları faile ulaşmalı


2) 3. Devlet vatandaşının bundan etkilenmesi
3) Geminin bayrağının bulunduğu devletin konsolosluğunun veya büyükelçinin ya da
kaptanın yardım talebinde bulunması gerek bunun dışındaki hallerde liman
devletlerinin yargılama yetkisi yoktur şeklinde çözümlenmiştir.

Takımada Suları
Takımada sularının oluşabilmesi için;
1) Kıta ülkesi olmayacak. Yunanistan bunun için başvuru yaptı ve kabul edildi.
Çünkü Yunanistan’ın kıta ülkesi yok
2) Tamamen adalardan oluşacak ve bu adaların uç noktaları denize doğru
birleştirilmesi gerekiyor. Bunlara takımada suları denir.
3) Bu birleştirilen toplam çizgiler 100 mili geçemez olağanüstü durumlarda en fazla
125 mil olabilir.
Karasuları
1982 sözleşmesi 5 ve 7. Maddeleri gereğince iç sınırının başlangıç noktasından
itibaren devletin mevzuatına göre belirli bir genişlik ama 3. Maddeye göre de en
fazla 12 mil alabilen genişlikteki bir deniz alanını ifade eder.

Devletin karasularında iç sularda olduğu kadar serbest değil 2 tane sınırlandırması


var:

1) Zararsız Geçiş Hakkı


2) Devletin Yargı Yetkisine Getirilen İstisnalar

Zararsız Geçiş Hakkı

Sahildar devletler haklarının korunması için getirilmiş geçiş hakkı. Bir devlet kendi
karasularından geçip açık denize çıkacak olup bir ülkenin münhasır ekonomik bölgesinden
çıkıp başka bir ülkenin ekonomik bölgesine geçmesi

Geçişin ne anlama geldiği 82 sözleşmesi 17.madde

18. madde zararsız geçişin tanımı 19. Madde hangi hallerin zararsız geçiş hakkı sayılabileceği
belirtilmiştir. (19. Maddedeki zararsız geçiş hakkı şartları sayfa 108 de)

Devletin Yargı Yetkisine Getirilen İstisnalar

Bir savaş gemisi sahildar devletin karasularında zararsız geçişi ortadan kaldırırsa yaptırım
uygulanmaz ama zararın tazmini istenir.

Ticaret gemisiyse yine cezai yargılama yetkisi yok ama 4 istisnası var:

1) Suçun sonuçları sahildar devlete uzanması


2) Ülkenin barış, güvenlik ve sükununu bozan bir olay meydana gelmesi
3) Gemi kaptanı, konsolos veya diplomasi temsilcilerinin müdahale talebinde
bulunmuşlarsa
4) Uyuşturucu madde trafiğini önleme amacı varsa bu 4 halde müdahale söz konusu
olabilir.
Açık denizlerde sahildar devletin gemiye müdahale yetkisi yok. Geçişle ilgili tedbirler
gemi tarafından ihlal edilmişse müdahale edilebilir mi, ihtiyati haciz uygulanabilir mi?
Madde 28: Eğer geçiş sırasında meydana gelen bir zarar varsa müdahale yapılabilir
yoksa yapılamaz.
Boğazlar
Boğazlar
Hukuki Rejim
1958 Cenevre Sözleşmesi boğazlardan geçişte ‘’hızlı zararsız geçiş’’ kavramı 1982
sözleşmesinde transit geçiş başlığı altında belirtilmiştir.
Statü uluslararası sistemde belirtilmemişse transit geçiş uygulanır. Uluslararası
sitemde belirtilmişse o antlaşmada hangi sistem uygulanıyorsa o rejim uygulanır.
Montrö’ye göre boğazlarımız: Çanakkale, İstanbul, Marmara

Devletlerin Sınırlı Egemenliğine Tabi Deniz Alanları


Bitişik Bölge: Sahildar devletin karasularına bitişik olan ve bu devletin belirli bir
genişlikte belirlenmiş birtakım konularda denetleme yetkilerini kullandığı denizin bir
parçası
Hukuken ilk ortaya çıkışı 1930 La hey konferansında olmuştur.

1982 sözleşmesi 33. Maddeyi okudu.

Balıkçılık Bölgesi

1945 Truman Bildirisinden kaynaklanmaktadır. Amaç balıkçılığın korunması balık


nesillerinin devam etmesi

Eğer geçim kaynağı balıkçılıksa mesela İzlanda gibi Balıkçılık Bölgesi ona göre bir dönem 6
milden 12 mile kadar genişletmiştir. Ama sonra yine bu sebeple daha da genişletilmesi
istenmiş ama kabul edilmemiş.

Kıta Sahanlığı

Bir sahil var hafifçe derinleşirken birdenbire derinleşmeye başlıyor buraya kadar olan kısma
kıta sahanlığı diyoruz.

1958 Cenevre: Kıta sahanlığı karasularının bittiği yerden başlar.

1982 Sözleşmesi 76.madde: Sahildar bir devletin kıta sahanlığı, karasularının ötesinde kıta
kenarının dış eşiğine kadar veya bu eşik daha az bir mesafedeyse, karasularının ölçülmeye
başlandığı esas hatlardan itibaren 200 deniz mili mesafeye olan kısımda, bu devletin kara
ülkesinin doğal uzantısının bütünündeki denizaltı alanlarının deniz yatağı ve toprak altlarını
içerir.

Sahildar devlet kıta sahanlığında ipso facto(fiilen/ ilana gerek yok) ve ab inito(başlangıçtan
beri/kendiliğinden doğal olarak çıkan) olmak üzere ikiye ayrılan birtakım hak ve yetkilere
sahiptir.
Kıta Sahanlığının Sınırlandırılması Ölçütleri

1969 Adalet Divanı Kararı

1) Sahilin uzunluğu
2) Bir devletin rezervlerinin diğerinin sahasına girip girmediği
3) Sahillerin derinliği ve işletilebilirliği
4) Müşterek anlaşma ve işbirliği

1982 Sözleşmesinde de kıta sahanlığının sınırlandırılması 83.maddede göstermektedir.

Adaların Kıta Sahanlığı

1982 sözleşmesi 121. Madde: Bir ada, sularla çevrili olan ve sular yükseldiğinde su üstünde
kalan, doğal olarak meydana gelen kara parçası

Adaların da hangi haklara sahip olduğu 121/2-3 te yer alır.

121/3: Milletlerarası adalet divanı statüsü 38/2 deki hak ve nisfete aykırıdır.

7 Aralık Münhasır Ekonomik Bölge ve Kıta Sahanlığının sınırlandırılması antlaşmasında;

1) Suriye ile antlaşma yok


2) Kıbrıs ile antlaşma yok
3) Libya ile antlaşma var

Münhasır Ekonomik Bölge (Enver Bozkurt Doçentlik Tezi) (Kesin soru var!!)

Deniz canlıları avlanabilir ama sadece denize yapışık olan canlılar avlanabilir.

A devleti 200 mil münhasır ekonomik bölge ilan etmiş olsun. Burada canlı kaynakları rezervi
tespit edilecek. Diyelim ki 1.000.000 ton canlı kaynağı tespit edildi. A devleti bunun %30 unu
yani 300.000 tonunu canlı kaynaklarının neslinin devamı için avlayamaz. A devletinin
700.000 avlama kapasitesi var ama 500.000 ini avladı. A devletiyle aynı bölge veya alt
bölgede B, C, D devletleri var. Farklı bir bölgede de E devleti var. Geriye 200.000 ton canlı
kaynak kalmıştı. Bunu da önce 1982 sözleşmesinin 69 ve 70. Maddeleri gereği B, C, D
devletlerine soracak onlar kabul ederse onlara verecek kabul etmezlerse veya bir kısmını
kabul ederlerse kabul etmediklerini veya geri kalanını E devletine verir. Ama öncesinde B, C,
D devletlerine sormalı direk E devletine veremez.

1982 sözleşmesine biz taraf değiliz ama kendimiz münhasır ekonomik bölge oluşturduk.
Açık Denizler

John Selden’in More Clausum(Kapalı Deniz) ve Hugo Gratius’un More Liberium(Açık


Deniz) ilkesi vardır. Kapalı deniz ilkesinde devletlerin açık denizlerde egemenliği vardır; açık
deniz ilkesi de devletlerin açık denizlerde egemenliği yoktur. Günümüzde açık deniz ilkesi
kabul edilir.

Açık deniz tanımı 1982 antlaşması 86.madde: Münhasır ekonomik bölge, karasuları ve açık
deniz, iç sular ve takımada sularına dahil olmayan denizlerdir. Bu tanım içinde kıta sahanlığı
yok çünkü kıta sahanlığı zaten açık deniz.

Açık Denizler İçin Bulunan Temel İlkeler

1958 Cenevre’de 4 temel ilke

- Seyrüsefer Serbestliği: Gerek savaş gerekse ticaret gemileri için sahili bulunsun ya
da bulunmasın bütün devletlere açık olması (Barışçıl olma şartıyla)
- Petrol Boruları ve Denizaltı Boruları Döşeme Hakkı: Her devlet bu hakka sahip ama
zarara uğranılırsa zararın tazmini talep edilebilir.
- Balık Avlama Serbestisi: Her devlet avlama hakkına sahip. Ama sınırlı sayıda
avlama şartı var neslin devamı için
- Uçuş Serbestisi: Montreal’deki Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü açık denizler
üzerinde her yerden uçuş izni vermediğini görüyoruz. Sadece belirli noktalara uçuş
izni verilmiş çarpışma olmaması için

1982 Sözleşmesinde eklenen diğer iki ilke

- Bilimsel araştırma yapma serbestliği: Her devlet bilimsel araştırma yapabilir.


- Suni adalar ve tesisler yapma serbestliği: Bilimsel araştırma yaparken devletler bu
araştırma sebebiyle suni ada ve tesislerin kurulmasına izin verilmiştir.

Bayrak Yasası

Her geminin bir bayrağı var. Her gemi bir devlete tabiyet bağıyla bağlanmalı

Bayrak çekme hakkı ‘’Bayrak şehadetnamesi’’yle olur?? (kitapta gemi tasdiknamesi yazıyor
sayfa 102 de ve bir de ticaret kanunu 943 ve 944 te de o şekilde yazıyor)

Açık denizlerde kural bayrağa göre belirlenir. Yargı yetkisinde gemi hangi devletin bayrağını
çekmeye yetkiliyse o devlet yargı yetkisine sahip olması sebebiyle eğer bu bayrak yasası
Bozkurt-Lotus davasında var olmuş olsaydı o zaman Türk mahkemelerinin Fransız kaptanı
yargılama yetkisi olamayacak ve Türkiye davayı kaybedecekti.
BM Deniz Hukuku Sözleşmesi madde 97: Gemi ve zarar veren kişi hangi devletin bayrağını
taşıyorsa yargılama yetkisi o devlete aittir.

Ama bazı durumlarda her devlet yargılama yetkisini kullanabilir:

- Köle Ticareti: Eğer köle ticareti varsa gemi durdurulup köleler serbest bırakılır. Eğer
köle yok ama gemiyi köle var diye durdurduk ve bundan dolayı gemi zaman kaybetti
bu zararı gidermek zorunda. Yani köle ticareti meselesi için bu sebeple güçlü delil
olması gerekiyor.
- Deniz Haydutluğu: Gemide yolcu, personel, yük, malın yağmalama
- Kesintisiz İzleme Hakkı(Sınavda Soracak)
BM deniz hukuku sözleşmesi madde 111: Bir devletin iç sularının karasularında,
takımada sularında, bitişik bölgelerinde, münhasır ekonomik bölgelerinde ve kıta
sahanlığında yani devletin egemenliğine tabi ve sınırlı egemenliğine tabi deniz
alanlarında uygulanan kurallara aykırı davranma durumunda bu hakka sahip
olunabilir. Bu gemi hukuk kurallarına aykırı davrandı. Dur ihtarı verdik durmadı o
zaman kesintisiz izleme hakkına ve yargılama yetkisine sahip. Ama eğer bu gemi
kendi karasularına girip tekrar açık denize açılır veya başka bir devletin karasularına
girerse kesintisiz izleme hakkı sona erer ve yargılayamayız ama zararın tazminini
isteyebiliriz.
- Narkotik Madde Taşınması: 1982 sözleşmesi madde 108
- İzinsiz Radyo Yayınları: 1990’a kadar kanunda sadece TRT’nin yayın yapma hakkı
vardı diğer tv kanal veya radyolarına yetki verilmemiştir.
Bir gün Temel Reis takasını alıp açık denizlere açılıp yayın yapıyor. Ama 1982
sözleşmesine Türkiye taraf olmadığından Türkiye buna müdahale edebilir mi
edemez mi tartışıldı. En sonda da tüm radyo televizyonlara şarta bağlı yayın izni
verildi. İzinsiz radyo yapmaya açık denizde son verildi.

Deniz Yatağı Otoritesi


Kıta sahanlığı devletin kara ülkesinin denize doğru uzantısıdır. Bu alana deniz yatağı
denir. Ülkenin devamı sayıldığı için her türlü eylemde bulunulabilir mi
bulunulamaz mı tartışması ortaya çıkmış. Önceleri insanlığın ortak mirası olarak
kabul edilmiş ama sonra 1982 sözleşmesi 9 ve 11. Maddeler gereği kamu ve özel
kesimlerin işletimlerinin denetlenmesi için Jamaika’da deniz yatağı otoritesi
kurulması yoluna gidilmiştir.

İnsanlığın Ortak Mirası


- Açık denizler
- Uzay
- Antarktika
Bu üçü insanlığın ortak mirası olup hiçbir devlet egemenlik hakkına sahip değildir.

You might also like