Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 16

Geleneksel Japon Sanatları

Origami
Japonca “ori” (katlamak) ve “gami” (kâğıt) sözcüklerinden oluşan ve kâğıt
katlama sanatı denilen uygulamanın adı origamidir.
Origami sanatı kendi içerisinde farklı çeşitlere ayrılmaktadır. Bu çeşitler farklı
şekillerde uygulanır. Klasik Origami sanatında kesme ve yapıştırma
yapılmadan tek bir parça kağıtta figürler yapılmaktadır.
Modüler Origamide tek bir parça kağıt kullanılır vbe boyutlu geometrik bazı
şekiller birleştirilir. Bu sayede de f arklı figürler meydana gelir.

Nasıl yapılır
Geleneksel origami tek bir kare kağıdı genellikle renkli olan kesmeden
yapıştırmadan bantlamadan ve hatta işaretlemeden bir model oluşturmayı
içerir. Modüler origami ise benzer parçaların birleştirilmesi ile oluşturulur.
Islak katlama yöntemi ile origami de kağıt ıslatılarak hayvan çeşitlerinin
benzerleri yapılmaktadır. Kağıt ıslak olduğunda şekil vermek daha kolay
olmaktadır. Bu tarzı ilk olarak Akira Yoshizawa bulmuştur.
Origaminin bugün bu kadar popüler olmasında ve bilinmesinde en önemli
etken Akira Yoshizawa'dır. Origamiye olan katkısı yaptığı binlerce origami
modeli ve geliştirdiği teknikler ile çok büyük bir origami ustasıdır.
Kirigami
Kağıda keserek şekil verme sanatına Japonca’da “Kirigami” denir. Japonca’da
(kiri- 切り) kesilmiş (kami- 紙) kağıt anlamına gelmektedir.
Doğu kültüründe yaygın bir sanat olan Kirigami’nin 17. yüzyılda ortaya
çıktığı düşünülmektedir. İlk zamanlarda tapınaklarda tanrılara sunulmak
üzere yapılmıştır.
Kirigami ile açılır kapanır modeller arasındaki fark; kirigami tek bir
kağıttan kesilerek dizayn tamamlanır. Açılır kapanır modeller ise birkaç
parça yapıştırılarak yapılabilir. Ayrıca ingilizce “pop up card” olarak
bilinen bu sanata biz Türkçede basitçe “açılır kart” denilmektedir.
Origami kadar popüler olmasa da Kirigami, günümüzde farklı amaçlarla
yaygın şekilde tüm dünyada icra edilmektedir. Kirigami sanatı ile el yapımı
tebrik kartları, çerçeveli sanat eserleri, ev dekorasyon eşyaları ve kitaplar
yapılabilmektedir.
Sanatsal bir faaliyet olmasının yanı sıra kirigami; okullarda el ve göz
koordinasyonunun geliştirilmesi, üç boyutlu düşünme ve planlama yeteneğini
arttırma ve hayalgücünü desteklenmesi amacıyla öğretici bir araç olarak
kullanılmaktadır.
Origami ile Kirigami Arasındaki Fark
Kirigami ve origami sıklıkla karıştırılır. Her ikisi de benzer katlama ve
modelleme tekniklerinden yararlansa da origamide, kağıt kesmeye yer yoktur.
Buna ek olarak, kirigamide izin verilen yapıştırma veya bantlama gibi teknikler
origamide kabul edilmez.
Japon Kaligrafi Sanatı; Shodō
Japon kaligrafi sanatı Shodō (書道), Japonya’nın geleneksel sanatlarının en
tanınmış ve popüler olanlarından biri. Yazma yolu anlamına gelmektedir
Shodō, çok uzun bir tarihe sahiptir. Bugün hala uygulanan ve ilkokullardan
üniversitelere kadar popülerliğini koruyan bir sanattır.
Japon hat sanatının ana odağı basitlik ve estetiktir. Zihin ve beden arasındaki
bağlantıdır.
Japon hat sanatının, Çin’den Japonya’ya tanıtılması 6. yüzyıla kadar uzanıyor.
Başlangıçta Japonya’daki kaligrafi tarzı Çin formundan oldukça etkilenmiş.
Sanatı öğrenmek için Çin şiirleri ve metinlerini kopyalayarak başlamışlar.
Heian döneminde Japon yazı sistemi gelişmesiyle Çince karakterler (漢字,
kanji) kullanılmaya başlanmış. y,Yeni bir karakter türü: kana (hiragana ひ ら
が な ve daha sonra katakana カ タ カ ナ) oluşturuldu. Bu ek karakterlerle
hat sanatı da Japonya’ya özgü bir tarza dönüşmüş.
Shodō, Zen Budizmi ile yakından bağlantılı olarak fikirlerinden ve
değerlerinden etkileniyor. Bu yüzden Japon kaligrafi sadece karakter veya
kelime yazmanın ötesine geçiyor. Gerçek hat sanatının anahtarı, ¨zihni ve ruhu
birlikte çalıştırmak ve kalple yazmak¨ olarak ifade ediliyor. Ayrıca yazma
yolunun aydınlanmaya giden yol olduğu söylenir.
Zen kaligrafisi yazmak için zihin açık olmalı ve karakterler zahmetsizce
akmalı. Bu zihin durumu için ¨bilinçsiz bilinç¨ anlamına gelen kanji kullanılır
(無心 ). Japon hat yazarken, zihninizi temizlemeli ve sadece yazdığınız
kelimelerin anlamlarına odaklanmalısınız.
Fırça darbeleri düzeltilemediğinden yazan kişinin de sadece bir şansı var…
Ukiyo-e Sanatı
Ukiyo-e Japonya’nın ilk modern dönemi olarak bilinen Edo döneminde
ortaya çıkan Japon resim sanatı türüdür. 17. yüzyılın başlarında ilk
örneklerini veren Ukiyo-e “yüzen dünya resimleri” ya da “fani dünya
resimleri” anlamına gelir.
Ukiyo-e ilk yıllarında günlük hayattan sahneler sunan resimler olarak
ortaya çıkmıştır. Genellikle Japon ahşap baskı sanatı olarak bilinse de
Nikuhitsuga denilen kağıt rulolara fırça kullanılarak yapılan türleri de
bulunmaktadır.
Edo dönemi için modern resim türü olarak öne çıkan Ukiyo-e birçok temaya
sahiptir. Bu temalar ve işlenen konular arasında başta manzara tasvirleri ve
günlük yaşamdan kesitler olmak üzere çiçekler ve ağaçlar, Fuji dağı, şehir
hayatı, güzel kadın tasvirleri, yerel efsanevi figürler, dini tasvirler,
imparatorluk ailesi ve mitolojik sahneler ön plana çıkar.
Ukiyo-e Nasıl Yapılır?
Japon sanatında popüler olan Ukiyo-e tarzıyla yapılmış ahşap baskılar için
ilk olarak basılacak resim çizilir. Daha sonra resmin kopyaları tahta
blokların üzerine çıkarılır. Ardından bu tahta bloklar oyularak ahşap baskı
kalıplar haline getirilir. Son olarak kalıplar renklendirilir ve sırayla kağıtlara
basılarak resim çoğaltılır.
Japon Sanatında Ukiyo-e Örnekleri
1. Kanagawa Oki Nami Ura

Katsushika Hokusai’ye ait bu eser 1829-1832 yılları arasında yapılmıştır. Eserin adı
“Kanagawa Açıklarında Büyük Dalga” anlamına gelir

2. Hatsuyuki no giyû

Utagawa Kuniyoshi’ye ait bu triptych 1847-1852 yılları arasında yapılmıştır. Eserin adı
Amusements of the First Snowfall (İlk Kar Yağışındaki Eğlenceler) anlamına gelir.
3. A Woodcut Entitled Kushi

Utamaro Kushi‘ye ait bu eser 1780-1789


yılları arasında yapılmıştır. Kushi
başlıklı bir tahta baskı olarak
adlandırılmıştır. Eserde yüzünün önünde
şeffaf bir tarak tutan kadının tasviri yer
alır.

4. Shibai Ukie

Masanobu Okumura’ya ait bu eser 1741-1744 yılları arasında yapılmıştır. Eserde


Japon tiyatrosu olan Kabuki tiyatrosunun ilk günleri tasvir edilir.
Dorodango
Basit bir çocuk oyunu olarak ortaya çıkan dorodongo, giderek bir sanat
haline gelmiştir. Dorodango, basitçe çamurdan yapılan bir toptur. Günler
boyu süren uğraşların ve özel tekniklerin sonunda bu çamur topu, parlak bir
küreye dönüştürülür.
Yapımında kullanılan malzemeye göre topun görünümü ve rengi farklı
olabilir. İşlem, çamurun elde yuvarlanmasıyla başlar. Çamurdan yapılan bu
çekirdek kuruduktan üstü tozla kaplanır ve birkaç milimetre kalınlığında sert
bir kabuk oluşturulur. Bu kabuk daha ince tozlarla daha da pürüzsüz hale
getirilir ve en sonunda da bir bezle parlatılır. Görünüşleri cilalı taşa
benzemesine karşın dorodango topları oldukça kırılgandır ve özenle
saklanmaları gerekir.
Chanoyu veya Chado (Çay Töreni)

Japon çay seremonisi, kökeni 15. yüzyıla kadar giden geleneksel bir Japon
törenidir. Törenin esası, ev sahibinin konuklarına çay hazırlaması gibi
gündelik bir ihtiyaca dayanır. Çay Japonya’ya ilk olarak 7-8. yüzyıllarda
gelmiş olup çay ikramı zaman içinde törensel bir nitelik kazanmıştır. Ev
sahibi ve konuklar bu törenin ayrıntılı kurallarına büyük bir ciddiyetle
uyarlar. Çay töreni başlı başına kurallar bütününden ibaret değildir. Bunun
için bahçe düzenlemesinden çay odasının döşenmesine kadar birçok ön
hazırlığın özenle önceden yapılmış olması gerekir. Çay törenine hazırlanmak,
mimariden seramiğe, bahçecilikten tarihe, dinden güzel yazma sanatına
kadar birçok alanda asgari bilgileri öğrenmek anlamına gelmektedir. Bu
hazırlıklar çay töreninin mükemmelliği için şarttır. Bahçenin güzellikleri
arasından çay odasına geçen konuklar, gördükleri güzellikler ve yaşadıkları
sükûnetle çay törenine hazırlanmaktadırlar.
İkebana (Çiçek Düzenleme Sanatı)

İkebana, dünyada en bilinen Japon sanatlarından biridir ve “yaşayan


çiçekler” anlamına gelmektedir. Bin beş yüz yıl önce Budistler tarafından
Çin’den Japonya’ya getirilmiş olan bu sanat, sonraki yüzyıllarda Japon
kültürünün önemli bir parçası haline gelmiştir. Sadece Japonya’da iki binin
üzerinde İkebana okulu vardır. İkebana’da mevsimine göre farklı çiçekler ve
dallar bir vazoya belli kurallara göre yerleştirilerek evde ya da tapınakta
sergilenir.

Güzel bir görüntü elde etmek tek amaç değildir, düzenleyen kişinin zihinsel
durumu, duyguları ve umutları da sanata yansıtılmalıdır. İkebana, doğanın
güzelliği, mevsimlerin değişimi ve yaşamın vaat ettiklerine yönelik saygının
ifadesidir.
Temari (İşlemeli Kumaş Topu Yapma Sanatı)

Temari, kadınların eskiyen kumaşları, özellikle de kimonoları


değerlendirmek için yaptıkları ve genellikle oynamaları için çocuklara
verdikleri bir çeşit işlemeli kumaş toptur. Bu sanat da ikebana gibi 7.
Yüzyılda Çin’den gelmiştir. “Temari” el topu anlamına gelir.

Her ne kadar oyuncak olarak kullanılsa da temarilerin güzellikleri ve


üzerindeki desenlerin karmaşıklıkları şaşırtıcı düzeyde olabilmektedir.
Kintsugi (Hasarı Kabullenme Sanatı)

. Bu sanatın temeli kırılan porselen ve çömleklerin altın tozuyla karıştırılmış


özel bir lake tekniğiyle (bir tür yapıştırıcı) tamir edilmesidir.
Ancak amaç tamirden çok bir felsefenin dile getirilmesidir. Bu da “hasarı
olduğu gibi kabul etme” ve “kırılan bir nesnenin eski halinden daha güzel
olduğunu kanıtlama” isteğidir. Hasarlı bir nesnenin hasarını tamir ederek onu
eskisinden daha güzel hale getirmek bu sanatın özüdür. Kintsugi sanatında
kırıklar gizlenmez, tam tersine belirgin hale getirilerek nesneyi süsleyen bir
motif oluşturulur.
Daruma

Japon Atasözü; Nana korobi ya oki (七転び八起き ). Yedi kez yuvarlanırsan


sekiz kez kalkarsın. Hayat iniş çıkışlarla doludur, başa bir bela geldiğinde
üstesinden gelebilmek için direnmek gerekmektedir. Genellikle bu atasözü
Daruma bebeklerini çağırıştırır nitekim Daruma bebekleri kendine özgü
şekilleri sayesinde devrildiklerinde hacıyatmaz gibi geri kalkarlar.

"Daruma" bebekleri bir çeşit dilek bebeğidir. İlk alındığında gözleri boştur. Bir
dilek dilediğinizde tek gözünü boyarsanız, dileğiniz gerçekleştiğinde ise
ikincisini. Hacıyatmaz olduğundan irade ve sabrı temsil eder.
Konu: Geleneksel Japon Sanatları

Hazırlayan: Dilara Önver

You might also like