Professional Documents
Culture Documents
İ Fen Bilimleri Enstitüsü: Stanbul Teknik Üniversitesi
İ Fen Bilimleri Enstitüsü: Stanbul Teknik Üniversitesi
İ Fen Bilimleri Enstitüsü: Stanbul Teknik Üniversitesi
EKİM 2007
İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
EKİM 2007
ÖNSÖZ
ii
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ i
İÇİNDEKİLER iii
TABLO LİSTESİ v
ŞEKİL LİSTESİ vi
ÖZET viii
SUMMARY ix
1. GİRİŞ 1
iii
3.1.1 Ok Diagramı 25
7. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME 85
KAYNAKLAR 86
ÖZGEÇMİŞ 88
iv
TABLO LİSTESİ
Sayfa No
Tablo 1 İş Ayrışım Yapısı Büyüklüğü Seçim Tablosu …………………..... 22
Tablo 2 Analitik Hiyerarşi Süreci Değerlendirme Ölçeği ............................ 37
Tablo 3 İş Ayrışım Yapısının Bir Robotlu Projeye Uygulanma Örneği ….. 71
Tablo 4 İş Ayrışım Yapısının Robot Projelerinde Bir İş Paketine 73
Uygulanması Örneği ...............................................……………….
Tablo 5 Robot Projesiyle İlgili Örnek Bir Gantt Tablosu ............................. 74
Tablo 6 Örnek Bir Robot Projesi İçin Kritik Yol Tablosu ....................…... 75
Tablo 7 Normal Proje Yönetimi ...........................................................…... 76
Tablo 8 Kritik Zincir Proje Yönetimi ....................................................…... 76
Tablo 9 En Uygun Robot Seçimi Analitik Hiyerarşi Tablosu ...................... 77
Tablo 10 Taşıma Kapasitesi Kriterine Göre İkili Karşılaştırmalar Matrisi .... 78
Tablo 11 En Uygun Robot Seçiminde Erişim Mesafesi, Fiyat ve Sistem 81
Kurucu Firma Kriterlerine Yönelik İkili Karşılaştırma Matrisleri...
Tablo 12 En Uygun Robot Seçiminde Erişim Mesafesi, Fiyat ve Sistem 82
Kurucu Firma Kriterlerine Yönelik Öncelik Vektörleri ..................
Tablo 13 En Uygun Robot Seçimindeki Dört Adet Kritere Yönelik İkili 82
Karşılaştırmalar Matrisi ...................................................................
Tablo 14 En Uygun Robot Seçimindeki Dört Adet Kritere Yönelik 83
Öncelikler ........................................................................................
Tablo 15 En Uygun Robot Seçimine Yönelik Öncelik Matrisi ...................... 83
v
ŞEKİL LİSTESİ
Sayfa No
Şekil 1 : Proje Yönetiminin Rolü................................................................ 7
Şekil 2 : Projenin Üç Temel Kavramı ....................................................... 9
Şekil 3 : Fonksiyonel Proje Organizasyonu ............................................... 11
Şekil 4 : Saf Proje Organizasyonu Modeli ................................................. 13
Şekil 5 : Matris Organizasyonu Örneği....................................................... 16
Şekil 6 : Fotovoltik Güneş Sistemi İş Ayrışım Yapısı Örneği.................... 21
Şekil 7 : Atık Su Arıtma Tesisi İş Ayrışım Yapısı Örneği ......................... 21
Şekil 8 : Kritik Zincirin Proje Zaman Yönetimine Uygulanma Adımları..... 30
Şekil 9 : Geleneksel Proje Planlamasına Göre Proje Planlama ................... 31
Şekil 10 : Görev Zamanları Azaltılmış ve En Geç Bitirilme Tarihlerine
Göre Düzenlenmiş Proje Planlanması .......................................... 32
Şekil 11 : Besleme Stoğu ve Proje Stoğu Eklenmiş Planlama ..................... 32
Şekil 12 : Özel Kaynak Atamaları İle Proje Planlaması ............................... 32
Şekil 13 : Kaynak Çatışmalı Yeni Proje Planı .............................................. 33
Şekil 14 : İki Alternativli Kaynak Çatışması Probleminin Çözümü ............ 33
Şekil 15 : Proje Stoğu .................................................................................. 33
Şekil 16 : Basit Bir Analitik Hiyerarşi Süreci Modeli 36
Şekil 17 : Gazaltı Kaynak Robotu Örneği ................................................... 39
Şekil 18 : Robotlu Gazaltı Projesi Örneği ....................................................
: Bilgisayarda Üç Boyutlu Tasarım Programında Hazırlanmış 41
Şekil 19 Robotlu Gazaltı Projesi Örneği .................................................... 42
Şekil 20 : Robotlu Punta Kaynağı Projesi Robotu, Tabancası ve Hortum ... 43
Şekil 21 : Punta Kaynağı Robotu Örneği .................................................... 44
Şekil 22 : Robotlu Makina Yükleme Boşaltma Projesi Örneği .................... 46
Şekil 23 : Makina Yükleme Boşaltma Robotu Örneği ................................. 48
Şekil 24 : Robotlu Pres Projesi Uygulması Örneği ...................................... 49
Şekil 25 : Robotlu Pres Projesi Örneği ........................................................ 50
Şekil 26 : Pres Robotu Örneği ...................................................................... 51
Şekil 27 : Pres Robotu ve Robot Eli ............................................................ 51
Şekil 28 : Pres Robotu El Değiştirme Sistemi Örneği .................................. 52
Şekil 29 : Parça Besleme Sehpası Örneği ..................................................... 52
Şekil 30 : Merkezleme Eğik Düzlemi Örneği .............................................. 53
Şekil 31 : Robotlu Pres Projesi Güvenlik Kafesi I ....................................... 54
Şekil 32 : Robotlu Pres Projesi Güvenlik Kafesi II ...................................... 54
Şekil 33 : Robotlu Boya Projesi ................................................................... 57
Şekil 34 : Robotlu Boya Projesi Yerleşim Örneği ....................................... 57
Şekil 35 : Boya Robotu Örneği .................................................................... 58
Şekil 36 : Bilekiçi Boya Tabancası Örneği .................................................. 58
Şekil 37 : Boya Robotu ve Boya Kabini Örneği .......................................... 59
Şekil 38 : Boya Kabini ve Konveyörü Örneği ............................................. 60
Şekil 39 : Robotlu Paletleme Projesi Genel Sistem Örneği I ....................... 61
vi
Şekil 40 : Robotlu Paletleme Projesi Genel Sistem Örneği II ...................... 61
Şekil 41 : Robotlu Paletleme Projesi Uygulama Örneği .............................. 62
Şekil 42 : Paletleme Robotu Örneği I ........................................................... 63
Şekil 43 : Paletleme Robotu Örneği II ......................................................... 64
Şekil 44 : Paletleme Robotu Eli Örneği I .................................................... 64
Şekil 45 : Paletleme Robotu Eli Örneği II ................................................... 65
Şekil 46 : Boş Palet Besleme Sistemi Örneği .............................................. 65
Şekil 47 : Ürün Konveyörü Örneği I ............................................................ 66
Şekil 48 : Ürün Konveyörü Örneği II ........................................................... 67
Şekil 49 : Ürün Konveyörü Örneği III ......................................................... 67
Şekil 50 : Yeni Nesil Paketleme Robotu Örneği .......................................... 68
Şekil 51 : Yeni Nesil Temiz Oda Robotu Örneği ......................................... 68
Şekil 52 : Humonoid Robot Örneği I ........................................................... 68
Şekil 53 : Humonoid Robot Örneği II ......................................................... 69
Şekil 54 : Humonoid Robot Örneği III ......................................................... 69
vii
ÖZET
Tüm yaşantımız boyunca gerek iş, gerekse sosyal çevremizde, istesek de istemesek
de, sürekli olarak çeşitli projelerle temas halinde bulunmaktayız. Ayrıca yaşamımızın
kendisine de bir proje olarak bakabiliriz. Bu tez çalışmasında önce proje yönetimine
bir giriş yapılmış, proje yönetimiyle ilgili temel bilgiler verilmiştir. Projelerde
kapsam yönetimine değinilmiş ve kapsam yönetimi içinde iş ayrışım yapısı yaklaşımı
ele alınmıştır. Bu yaklaşımla ilgili temel bilgiler verilmiştir. Projelerde zaman
yönetimi incelenmiş, proje zamanlamasıyla ilgili olarak kritik yol ve kritik zincir
yaklaşımları anlatılmıştır. Projelerde analitik hiyerarşi süreci incelenmiş, konuyla
ilgili teorik bilgi verilmiştir. Proje yönetimi, iş ayrışım yapısı, kritik yol, kritik zincir
ve analitik hiyerarşi süreci yaklaşımları ile ilgili bilgiler verildekten sonra endüstriyel
robot projelerine giriş yapılmıştır. Endüstriyel robot projeleri içinde iki ana proje
grubundan bahsedilmiştir. Bu proje grupları robotlu kaynak projeleri ve robotlu
taşıma projeleridir. Robotlu kaynak projeleri altında robotlu gaz altı kaynağı projeleri
ve robotlu punta kaynağı projeleri anlatılmış, robotlu TIG kaynağı, robotlu
alüminyum kaynağı ve robotlu saplama kaynağı projeleri ile ilgili kısa bilgi
verilmiştir. Robotlu taşıma projeleri altında robotlu makina yükleme boşaltma
projeleri, robotlu pres projeleri, robotlu boya projeleri ve robotlu paletleme pojeleri
anlatılmıştır. Robot projelerinde son olarak gelecekteki robot projeleriyle ilgili bilgi
verilmiştir. Robot projeleriyle ilgili bilgiler tamamlandıktan sonra iş ayrışım yapısı,
kritik yol, kritik zincir ve analitik hiyerarşi süreci yaklaşımlarının robot projelerine
uygulanması ile ilgili örnek çalışmalar yapılmıştır. Teorik bilgilerin uygulaması
gerçekleştirilmiştir.
Tez içinde verilen teorik ve uygulama bilgileri bir araya getirilerek robotlu
otomasyon projelerinin yönetimi ile ilgili genel bir değerlendirme yapılarak sonuçlar
ortaya konmuştur.
viii
SUMMARY
During our all life, either we want or not, we always get in touch with various
projects in business and social environment. Furthermore, we consider our life as a
project. In this thesis, firstly project management is introduced and basic information
about project management is informed. Scope management in projects is mentioned
and work breakdown structure is explained. Basic information about this approach is
given. Time management in projects is mentioned and critical path and critical chain
approaches are explained. analytic hierarchy process is mentioned and basic
information about analytic hierarchy process is informed. After information about
project management, work structure breakdown, critical path, critical chain and
analytic hierarchy process approaches is informed, robot projects are introduced.
Two main project groups in robot projects are mentioned. These project groups are
robotic welding projects and robotic handling projects. Robotics arc welding project
and robotics spot welding project in robotics welding projects are explained and
basic information about robotics TIG welding, robotics aluminum welding and
robotics stud welding are informed. Robotics machine loading unloading project,
robotics pres project, robotics painting project and robotics palletizing project in
robotics handling project are mentioned. Finally in robotics projects, robotics
projects in future is explained. After information about robot projects is completed,
the case studies were performed on robotics projects in terms of work breakdown
structure, critical path, critical chain and analytic hierarchy process. Theorical
information is performed as applications.
As a result, theorical information and applications are get together and combined.
Common evaulation and conclusion are explained.
ix
1. GİRİŞ
Ülkemizde son yıllarda özellikle ihracat ağırlıklı çalışan sanayilerde yüksek kaliteli
ürün ve esnek üretim sistemine duyulan gereksinim robot esaslı projelerin hızla
artmasına yol açmıştır. Uluslararası piyasalardaki rekabet gücünü artırmak isteyen
değişik sanayi dallarındaki birçok Türk şirketi robota dayalı esnek fabrika otomasyon
sistemleri kullanmaktadır. Bu gelişmenin yanısıra ve dünya otomotiv sektöründeki
tekel üretim trendine paralel olarak, bazı otomotiv üreticileri belli başlı modellerini
artık sadece Türkiye’de üretmektedirler. Türkiye’de üretim yapan Daimler Chrysler,
Ford, Fiat, Renault, Toyota, Honda ve Hyundai gibi dünya otomotiv devleri ve
bunların yan sanayileri ülkemizin hızla büyüyen en önemli sanayileridir. Dünya’da
olduğu gibi ülkemizde de, otomotiv sektörü robota dayalı üretimde başı çekmektedir.
Bu sistemler arasında en çok ark ve punta kaynağı uygulamaları kullanılmaktadır.
Bunların yanı sıra paletleme, paketleme, toplama-yerleştirme, yapıştırma, conta
sıkma ve boyama da diğer sıkça kullanılan uygulamaladır. Robotlu projelerin teknik
olarak beklentilere cevap verebilmesi, kaliteli ve standart üretime olanak sağlaması ,
esnek üretime imkan vermesi, yüksek verimliliğe sahip olması, işletme maliyetlerinin
düşük olması, hızlı bir şekilde ilk yatırımın geri dönüşün olması, kolay kullanılır ve
uzun ömürlü olması müşterilerin satın alma kararlarında en etkin faktörlerdir.
Robotlu sistemlerin maliyetleri birkaç bin ile birkaç milyon Euro arasında
değişmektedir. Bu yatırımların geri dönüşünü sağlayan faktörlerin başında, robotlu
üretim sistemleri ile sağlanan yüksek hassasiyet ve kalitenin sürekliliği gelir. Bunun
yanısıra, işgücü maliyetlerinin azaltılması, üretimin hızlandırılması, ihtiyaca göre
ayarlanabilmesi ve insan sağlığına zararlı veya tehlikeli uygulamalarda daha insancıl
ve güvenli bir çalışma ortamının sağlanması, yatırım kararını etkileyen diğer önemli
faktörlerdir. Dahası, robotlu sistemlerin kullanılması üretimin standardize edilmesini
ve üretim anlayışının disipline edilmesini gerektirir. Bu da, toplam kaliteyi ve
üretkenliği artırdığı gibi ülke ekonomisini de olumlu olarak etkiler. Yatırım kararı
aşamasındaki bir sistemin fizibilite çalışması yapılırken, robotlu bir sistemin
konvansiyel bir sisteme göre başlangıç yatırımlarının daha yüksek olduğu görülür.
1
Ancak, sistemin işletme maliyetlerinin hesaplanmasında işçilik, ıskarta ve standart
dışı kalitede ürünler, ölü üretim süreleri, duruş ve bakım maliyetleri ile ürün
değişikliklerinde yapılması gereken ek yatırım maliyetleri dikkate alındığında,
robotlu sistemlere yapılan yatırımın daha hızlı geriye döndüğü görülmektedir.
Türk endüstrisinin robot esaslı proje taleplerine en doğru şekilde cevap verebilmek
için sistem kurucu firmalar mühendislik yönetimi anlayışı içinde proje yönetim
metodlarını kullanarak en doğru sistemleri müşterilere sunmak zorundadır. Yukarıda
bu konunun Türk endüstrisi için ne kadar önemli olduğu açıklanılmaya çalışılmıştır.
Bunun bir sonucu olarakta, endüstriye bu hizmetleri sunacak olan sistem kurucu
firmalarda bu projlerin yürütülmesiyle ilgili proje yönetimi çalışmaları üzerine; proje
yönetimi, iş ayrışım yapısı, kritik yol ve kritik zincir yaklaşımları dikkate alınarak bu
yüksek lisans tezi hazırlanmıtır.
Proje Yönetimi Enstitüsü proje kavramını “Tek bir ürün veya servis yaratmak için
geçici bir çaba girişimi” olarak tanımlamıştır. (Meredith, Mantel, 2002).
Proje genellikle istenen sonuçların çok iyi tanımlandığı bir defalık bir aktivitedir.
(Meredith, Mantel, 2002).
Proje; belirli bir amacı gerçekleştirmek için, başı ve sonu belirlenmiş görev veya
görevler topluluğudur. Projenin amacı bir şey üretmektir. Bu; mal, hizmet, sanat eseri
veya fikir olabilir. Bir şeyin üretimi; tek bir kişi tarafından gerçekleştirilebileceği
gibi, genellikle birden çok kişinin birlikte ve belirli esaslara göre yapacağı çalışmalar
sonucunda gerçekleştirilir. (Bıyık, Tüdeş, 2001)
2
Yönetim; teşkilat, idare, örgüt, yönetme işi kelimeleriyle eş anlam da kullanılmakta
olup, belirli amaç ya da amaçları insan gücü, para, zaman, malzeme, makina ve
teçhizat, yer ve tesis gibi kaynaklardan en iyi bir biçimde yararlanmak suretiyle
gerçekleştirme bilim ve sanatıdır. (Bıyık, Tüdeş, 2001)
Yönetim herşeyden önce bir iş ve faaliyettir. Ancak belli bir anda başlanılan ve
hemen bitirilen bir iş değildir. Yönetim faaliyetinin bir öncesi vardır, bir sonrası
olacaktır. Yani yönetimin bir evrimi söz konusudur. Daha kısa bir deyişle yönetim
bir süreçtir. Yönetim faaliyeti yalnız belli ve bilinen bir faaliyete yönelik bir süreç
değildir. Sadece tanınan ve bilinen bir alanda uygulanan bir süreçte değildir.
Yönetim faaliyeti faaliyetin türü ne olursa olsun, nerede olursa olsun ve hangi şartlar
altında olursa olsun yürütülen bir faaliyettir. (Erkut, 1983)
Proje yönetimi, bir alanda bir çalışma veya o alanda olan bir hatayı gidermek için
yapılan aksiyondur. Genellikle bu çalışmada başka alanları etkiler. (Duncan, 1996)
Projeler sorunlar ve fırsatlar nedeniyle ortaya çıkar. Karşılaşılan bir sorun ya da firsat
karşısında yetkili insanlar bir karar vermek durumunda kalrlar. Böylece proje fikri ilk
olarak o anda doğar. Proje üzerinde karar kılındıktan sonra, bir kişiye o işin
sorumluluğu verilir. Sorumluluğu alan bu kişiye proje yöneticisi adı verilir. Proje
fikrini ilk üreten kişi, çoğunlukla projenin önemli yönleri hakkında fazla net
3
düşüncelere sahip değildir. Projeye hemen girişilmeden önce projeden ne beklendiği,
proje yöneticisi, proje ekibi ve proje müşterileri tarafindan ortaklaşa ve açıkca
belirlenmelidir. Ardından, proje hakkında tarafsız ve net bir tanım yapılmalıdır. Aksi
takdirde ileride geriye dönüşü olmayan yanlışlara neden olunabilir. Projelerin ve
programların efektif bir şekilde planlanması, organize edilmesi, yönlendirilmesi ve
kontrol edilmesi için prensipler, yöntemler ve teknikler kümesi olarak da proje
yönetimi tanımlanabilir(Durmuşoğlu, 1997a)
Her proje, zamanı aşma, maliyeti aşma, amacı gerçekliyememe gibi üç çeşit risk
taşır. Bu yüzden proje yöneticisi sürekli olarak mevut durumu keşfetme
durumundadır ve zor bir iş yüklenmiştir. (Özkaya, 1986)
4
- Projelerde faaliyetler birbiri ile yüksek düzeyde ilişkili ve karmaşıktır.
Dolayısı ile rollerin tanımlanması oldukca zahmetli bir iştir. Operasyonlarda
ise, net bir iş ve görev tanımı mevcuttur.
- Projeler hatırı sayılır bir risk unsuru barındırır. Yeni bir iş olması nedeni ile
mevcut olan deneyim yetersizliği hedeflere erişilip erişilemeyeceği
konusunda belirsizliğe yol açar. Operasyonlar ise, tekrarlı olması özelliğinden
dolayı deneyim barındırır ve hedeflerin tutturulması konusunda daha
belirgindir. Projeler risk yönetimi gerektirirken, operasyonlar statüko
yönetimi gerektirir.
- İletişimi geliştirmek.
5
- Proje amaçlarını başarmaya yönelik olarak mevcut personel
organizasyonunun çeşitli parçaları arasındaki çelişkileri azaltarak
koordinasyonu sağlamaya yardımcı olmak.
Her projenin bir yöneticisi olmalıdır. Yöneticinin en önemli görevi bir plan
yapmaktır. Zira, planlama ile üretim için gerekli amaç ve araçlar seçilir. (Bıyık,
Tüdeş, 2001)
Yönetici; kar ve riski başkalarının olmak üzere, mal veya hizmet ortaya koymak için,
üretim faktörlerini tedarik eden ve bunları belli bir ihtiyacı karşılama amacına
yönelten kimsedir. (Oluç, 1978)
Yönetici, üretim için gerekli planlama, organize etme, yönetme, kontrol ve denetim
gibi faaliyetleri müteşebbis adına yapar ve yaptırır. Bunlar, üretimde verimi artırıcı
yönetsel tedbirlerdir. (Tosun, 1974)
6
Yol Gösterme veya Önderlik Etme : Tesis edilmiş amaçları başarmak için proje
personeline yol gösterme, kılavuzluk etme.
Bir projenin ömür çevriminde on ana adım bulunmaktadır. Bu adımlar liste halinde
aşağıda verilmektedir.
7
- Proje için personel organizasyonunun kurulması
8
her bilgiye istediği zaman ulaşabilir hale gelmiştir. Bu da personel
organizasyonlarında hiyerarşik farklılıkları etkilemektedir.
- Kim ne yapıyor ?
Bir proje için ilk planların son şekli verildikten sonra gelecek adım, projenin işletim
yapısını geliştirmektir. Bu ise, proje personelinin yönetsel bağlantılarını ve
sorumluluklarını gösteren bir organizasyon şemasının seçimini içerir. Bu amaçla çok
9
değişik mevcut yaklaşımlardan biri kullanılabilir. Organizasyonlarda çok sayıda
çelişkiler ortaya çıkabilir. Çünkü çalışanlar kendi rollerini bilmezler. Bir firmanın
organizasyon yapısı, yetkinin, sorumluluğun, hesap verme sorumluluğunun ve
bilginin akışını gösterir. Sonuç olarak firmadaki insanların rollerini kısmi olarak
açıklar. Projelerin yönetimi fonksiyonel alanlar içinden geçerek bir yandan bir yana
uzandığından, proje yöneticileri, fonksiyonel yöneticiler ve proje ekibi üyelerinin,
organizasyon yapısı kavramlarını iyi anlamaları çok önemlidir.
10
- Özellikle becerili personelin üretkenliğinin gelişmesi.
- Projenin ele alındığı bölümlerin, projeyi kabul etmez tutumları için bir
potansiyel oluşturması.
- Proje personeli ile projeyi talep eden arasındaki çok kademeli yönetim
düzeyi.
11
1.4.2 Saf Olarak Organize Edilmiş Projeler:
Proje ana sistemden geri kalan kısımları ele alınarak bölümlere ayrılır. Her bir bölüm
kendi teknik ekibi, idari yönetimi ve benzeri alt elemanları vardır ve bu bölümlerin
hepsi sıkı bir şekilde ana sisteme bağlıdır (Meredith ve Mantel, 2003.) Bir projenin
organize edilmesine diğer bir yaklaşım, personel organizasyonu için belirleyici faktör
olarak son ürünü veya proje hedeflerini kullanmaktır.Buna sıklıkla saf proje
organizasyonu veya basitce proje organizasyonu adı verilmektedir. Proje, ana
organizasyonun içinde tek bir nesne olarak kurulmaktadır. Kendisine tahsis edilmiş
teknik elemanı ve idarecileri bulunmaktadır. Sistemin geri kalan kısmına, gelişme
raporları, organizasyonel politikalar, prosedürler ve fonlar vasıtasıyla bağlanırlar.
Saf proje organizasyonu ile organizasyonun diğer elemanları arasındaki arayüz,
organizasyona bağlı olarak harfi harfine tanımlı bir şekilde olabileceği gibi keyfi bir
şekilde de olabilir. Saf bir proje organizasyonu Şekil 4’de gösterilmiştir. Proje
elemanları, farklı fonksiyonel alanlardan personel atamaları ile toplanmıştır.
- İyi iletişim.
Sakıncaları da şunlardır :
12
- Projeden sonra personelin kalıcılığında zorluklar bulunması.
Matris organizsyonu ilk kez 1960’lı yıllarda ABD’de uzay endüstrisi ile ilgili
faaliyetleri yürütürken kuruluşlarda uygulandı (Özkaya, 1986). Daha sonra, 1970’li
yıllarda endüstriyel kuruluşların bir çoğu kendilerini, gelişen teknoloji ve pazar
koşulları nedeniyle giderek artan bir rekabet ortamı içinde buldular ve araştırma
geliştirme projelerine daha çok zaman ve bütçe ayırmaya başladılar. Böylece klasik,
fonksiyonel organizasyona, bir başka grubun eklenmesi söz konusu oldu. Bu gruplar
yerine göre bazen, “ Proje Ekibi” bazen, “Araştırma Grubu” gibi isimler alarak
başlangıçta geçici çalışma grupları olarak görev yaptılar. Bu aşamada ana yönetim
fonksiyonlarına hizmet veren yardımcı bir görev yapmaktaydılar. Bu ekipler proje
bitiminde esas görevlerine döndüler. Ancak gelişen teknoloji bu çeşit araştırma
faaliyetlerinin sürekli olarak yapılmasını zorunlu hale getirince, matris
organizasyonuna geçişin ilk tohumları atılmış oldu. Bu geçiş, mühendislik, imalat,
pazarlama gibi geleneksel fonksiyonlara ek olarak bir mamul yönetimi
departmanının organizasyona eklenmesiyle gerçekleşti.
13
Daha sonra yine gelişen teknoloji mamul çeşitliliğini artırdı ve her mamul hattı ayrı
bir organizasyon biriminin sorumluluğuna verildi. Böylece matris tamamlandı ve
kuruluşlar yeni bir organizasyon yapısına büründü. Bu yapıda daha önce, ana
fonksiyonlara hizmet veren bir role sahip olan mamul araştırma yöneticileri ve
ekipler gelişerek ana fonksiyon durumuna geldiler ve büyüdüler. Mühendislik,
üretim, pazarlama gibi temel fonksiyonlar ise mamul hatlarına ortak hizmet veren
birimler haline girdi. (Özkaya, 1986)
Matris organizasyon yapısı ile proje yönetimi kavramı nispeten yenidir ve geleneksel
yaklaşımlardır farklıdır. Dolayısıyla, zaman zaman yararlılığı tartışılır.
Sorumluluklar fonksiyonel ve organizasyonel çizgilerle kesiştiğinden çıkar
çatışmaları ile karşılaşılır. Bir projenin menfaati bazen şirketin bir bütün olarak
menfaai ile çatışır. Proje ile ilgili tüm sorumlulukl verilmiş olmasına rağmen, prpje
yöneticisi kendi kontrolu dışındaki organizasyonlardan yoğun katılım ister.
(Keskinel, 2000)
14
Kompozit ürün tek bir bakış açısı tarafından tasarlanıp üretilmediğinden, istenen
performans da elde edilemez.
- Birden Fazla Patron : Matris yapısının ana sakıncası, işgörenler verilen bir
projede iki patrona rapor verirler. Bu durumda görülen bir sakınca, işgörenin
15
bir patronunu diğer patronuna karşı yönlendirmeye çalışmadır. Tersi olarak
işgörenler, eğer patronlar arasında bir anlaşmazlık ortaya çıkarsa, orta bir yol
kovalama içinde olurlar.
Bir matris modeli altında organize edilmiş bir proje organizasyonu şekil 5’de
verilmiştir.
16
1.4.4 Karma Organize Edilmiş Projeler:
Bir projeyi organize etmek için diğer bir olasılık, fonksiyonel, saf ve matris
modellerin bir karma uygulamasını uyarlamaktır. Bu, aynı organizasyonda farklı
modellerin başarı ile bir arada bulunabileceği anlamındadır. Örneğin bir imalat
tesisinde yeni bir ürünün tasarlanması projesi matris kullanılarak organize edilebilir.
Bu projenin bir alt projesi olan üretim hattının plana göre tasarlanması, fonksiyonel
organize olabilir. Karma modeller, özel sorunları karşılama esnekliğini
kolaylaştırırlar (Durmusoglu, 1997a).
Burada yatay mekanizmalar proje tabanlı yönetim stilini veya kısaca proje
yönetimini temsil etmektedir. Yatay mekanizmalarla birlikte fonksiyonel yapı,
şüphesiz ki pratikte en sık rastlanan matris organizasyonunu göstermektedir. Ancak
fonksiyonel yapı, matris organizasyonlarının efektif çalışmasını üstte belirtildiği gibi
engellemektedir. Sistemin efektif çalışabilmesi için, hiyerarşik kademelerin
azaltılması, mevcut sistemin yeniden yapılandırılması (İng : Business Proses
Reengineering) ve işgörenleri güçlendirme (İng : empowerment) çalışmalarının
başlatılması gerekmektedir. Böylece organizasyon içinde proje tabanlı yönetim stili
doğal hale gelecek ve etkinliği artacaktır. Bu tür organizasyonlara kendini yöneten
ekiplerden oluşan yatay organizasyon ismi verilir. Ekiplerin kendilerini yönetmesi
demek, sorumlulukların verildiği bu ekiplere, karar alma yetkisini de vermektir. Bu
17
organizasyonlar, sıfır hiyerarşi amacına yönlenmiş organizasyonlardır.. İşi veya
projeyi beraber de yapsalar ayrı da yapsalar iki ya da daha fazla çalışan arasında
yapılmış bir anlaşma olarak işi anlamamız gerekir. Aynı ortamda kendini yöneten bir
ekip halinde karşılıklı etkileşimi sağlayarak, ana amacı bir işi veya projeyi bitirme
veya bir hedefe ulaşma olan ilişkiler esas alınarak sistem kurulabilirse,
organizasyonlar başarıya ulaşabilir ve günümüzün sürekli değişen ortamlarında
değişimle başederek değişime ayak uydurabilir (Durmusoglu, 1997a).
18
2. PROJELERDE İŞ AYRIŞIM YAPISI
İş ayrışım yapısındaki her tek parça iş ayrışım yapısı elemanı olarak tanımlanır ve
her hiyerarşi bir düzey tanımlayıcısı olarak tasarlanır. Aynı düzeydeki alt bölümlerin
elemanları, aynı iş ayrışım yapısı düzeyi elemanları olarak belirtilir. Bir projenin
karmaşıklığı ve istenen kontrol derecesi iş ayrışım yapısındaki düzey sayısını
belirler.
19
Ardışık düzeyler istenen kontrol düzeylerine bağlı olarak daha özel ayrıntılarda
düzenlenir. Eğer bütün iş ayrışım yapısı çok kalabalık ise, ayrı iş ayrışım yapıları,
ikinci düzey parçaları için çizilebilir. Her bir iş ayrışım yapısı elemanına, bir kod
atanır. Bu kod proje ömür çevrimi boyunca elemanların tanıtımı için kullanılır
(Meredith ve Mantel, 2003).
- İş ayrışım yapısının her elemanı, proje yönetimi için gerekli olan düzey
sayısına bölünmelidir.
- Tüm proje işleri için, aynı sayıdaki iş ayrışım yapısı düzeyine ulaşmaya
yönelik bir çaba sarfedilmemelidir.
- Eğer istenirse, bir iş ayrışım yapısı işi için bir şebeke veya bir çizelge
oluşturmak mümkün olmalıdır.
İş ayrışım yapısı yöntemi projeleri küçük iş paketlerine bölmek için kullanılan klasik
bir yöntemdir (Rosenau, 1998). İş ayrışım yapısında gerekli olan bütün proje
faaliyetleri mantıksal olarak ilişki halindedir. Şekil 6’da bir örnek olarak fotovoltik
güneş enerjisi sistemi ile ilgili bir iş ayrışım yapısı gösterilmektedir (Rosenau, 1998).
20
Şekil 6: Fotovoltik Güneş Sistemi İş Ayırışım Yapısı Örneği
İş ayrışım yapısı ile ilgili bir diğer örnekte şekil 7’de gösterilmektedir (Duncan,
1996)
21
İş ayrışım yapılarında genellikle 3 yada 4 seviye vardır. Yalnız projenin
karmaşıklığına ve iş ayrışım yapısından tam olarak ne beklendiğine göre bu seviye 8
veya 10’a kadar çıkartılabilinir. İş ayrışım yapısı büyüttükçe daha fazla iş paketi
oluşur. Bu iş paketleride kendi içinde daha küçük ve ucuz olurlar. Bununla beraber
bu sefer her bir iş paketini iş ayrışım yapısında bulunan diğer iş paketleri işe hem
mantık hemde ilişki bağı içinde tutabilmek için daha fazla zaman ve para harcanması
gerekecektir. Genel olarak, küşük iş ayrışım yapısı projenin gözlenmesindeki
doğruluğu artırır. Tabi sadece tek bir iş paketinin olduğu ama paketin kendisinin çok
büyük ve kapsamlı olduğu durumlarda söz konusudur. Özet olarak iş ayrışım
yapısındaki iş paketlerine karar verirlen yeterince küçük ve aynı zamanda
anlaşılabilir olamasına dikkat etmek gerekmektedir. İş ayrışım yapısı önceliklere
hitap etmeli, gerçekçi olmalı, doğru şekilde proje planının uygulanmasına izin
vermeli ve bütçe tahminlerine uygun olmalıdır (Rosenau, 1998).
Bir iş ayrışım yapısının ne kadar büyük veya küçük olmasına karar verirken dikkatli
olunmalıdır. Genellikle her bir iş paketinden bir yöneticinin sorumlu olacağı şekilde
iş ayrışım yapısı düzenlenir. İş ayrışım yapısının büyük veya küçük olması ile ilgili
bir seçim tablosu tablo 1’de gösterilmektedir (Rosenau, 1998).
22
3. PROJELERDE ZAMAN YÖNETİMİ
Kritik yol yöntemi 1950 yılında ortaya atılmıştır. En çok kullanılan yöntemlerden
biridir. Kritik yol yöntemi Du Pont de Nemours Company adlı kimyasal yatırımlar
yapan bir firma tarafından uygulanmış ve bu sayede bir kaç yıl içinde milyonlarca
dolar tasarruf sağlanmıştır. (Bıyık, Tüdeş, 2001)
Kritik yol yöntemi, bir projenin gerçekleştirilmesi için yapılması gereken çalışmaları,
kolay anlaşılabilir işlere dönüştürüp çözümlemek için geliştirilmiş bir yöntemdir.
Yapılacak işler, bir şebeke halinde düzenlenir; her faaliyet için bir süre tahmini
yapılır ve basit bazı aritmatik işlemler ile projenin her aşamasının tarihleri belirlenir.
Şebeke üzerinde en uzun yolu oluşturan ve böylece de projenin tamamlanması için
gerekli minimum süreyi belirleyen faaliyetler dizisi kritik yol olarak adlandırılır.
Yöntemin adı da esasen buradan gelmektedir. Kritik yol yönteminin, bir projenin
belirli bir bölümüne uygulanması ve ayrıntılara gerektiği kadar inilebilmesi
mümkündür. (Seraslan, 1986)
23
programına göre gecikerek tamamlanacaktır. Eğer projeniz gecikiyorsa kritik
olmayan aktiviteler üzerinde ek kaynak harcamak projenin tümünün erken
bitirilmesini sağlamayacaktır.
Kritil yol yönetimi çok yararlı bir planlama tekniğidir ve ayrıca Gantt tablolarındaki
aşağıdaki nedenler dolayısıyla daha üstündür:
24
- Projenin tamamlanmasında şemada hangi faaliyetler kritiktir (dönüşül)?
Kritik faaliyetler tamamen bitirilmelidir yoksa proje geç kalır.
- 400 yataklı bir hastanenin Portland’ dan şehrin dışına taşınması faaliyetinin
çizelgelenmesinde
3.1.1 Ok Diagramı
Her proje bir takım faaliyetlerden oluşur. Faaliyetler arasında bazı ilişkiler vardır.
Projede bunların görünmesini sağlamak için her faaliyet yönlendirilmiş birer ok ile
gösterilir. Bu yüzden bu projelere “ok diyagramları” da denilmiştir. Her faaliyet
okunun başlangıç ve bitiş noktalarına birer daire çizilir. Bunlara “düğüm noktası” adı
verilir. Her düğüm noktası bir faaliyetin başlangıcı veya bitimi olduğu için bu
noktalar birer olay noktasıdır. Faaliyetin başlangıcındakine “kuyruk olayı”;
bitimindekine de “uç olayı” adı verilir. Kritik yol yöntemi 1950 yılında ortaya
atılmıştır. En çok kullanılan yöntemlerden biridir. Kritik yol yöntemi Du Pont de
Nemours Company adlı kimyasal yatırımlar yapan bir firma tarafından uygulanmış
ve bu sayede bir kaç yıl içinde milyonlarca dolar tasarruf sağlanmıştır. (Bıyık, Tüdeş,
2001)
25
oklar ile ( → ) gösterilir. Noktalar veya daireler hem olayları gösterir hem de
faaliyetlerin tamamlanmasını ya da başlamasını belirtirler.
Kukla faaliyetler kritik yol yönteminde oldukça sık bir biçimde görülmektedir.
Herhangi bir faaliyetin veya olayın belirli olarak açıklanması için bazen kukla
faaliyetler yaratılır. Kukla faaliyetler faaliyet zamanı gerektirmeyen faaliyetlerin
sıralarını gösterir.
Bir projede kritik yolu bulmak için başlangıçtan bitişe her aktivitenin mümkün olan
en Erken Başlama ve Bitiş tarihlerini dikkate alan elle hesaplama yöntemi
kullanılır. Bu hesaplamanın ardından projenin son aktivitesinden başlayıp ilk
aktivitesine kadar her aktivitenin projeyi zamanında tamamlayacak şekilde mümkün
olan en Geç Başlama ve Bitiş tarihleri hesaplanır. Bir aktivitenin en erken
başlayabileceği günle, projeyi zamanında tamamlayacak şekilde en geç
başlayabileceği gün arasındaki farka aktivitenin bolluk derecesi denilir. Bu
hesaplamayı tüm aktiviteler için yaptıktan sonra başlangıçtan bitişe sıfır bolluk
derecesine sahip aktiviteler dizisi kritik yolu oluşturur.
Bolluk Derecelerini hesaplarken bu üç değişken sık sık kullanılır. Serbest Bolluk tek
tek aktivitelere uygulanır. Aktivitenin Serbest Bolluğu bir sonraki aktiviteyi
geciktirmeyecek şekilde hesaplanan aktivitenin Erken ve Geç Başlama tarihleri
arasındaki farka eşittir. Örneğin, Aktivite A tamamlandıktan sonra, Aktivite B
beşgün içinde başlayabilecekse ve bir sonraki aktiviteyi geciktirmeyecekse B
aktivitesinin bolluğu 5 gündür.
26
Yolun bolluğu diye bir kavram da vardır. Bu kavram Serbest Bolluğa benzer fakat iş
planında oluşan başlangıçtan bitişe aktiviteler dizisinin oluşturduğu tanımlı bir yola
ilişkindir. Yolun bolluğu yol üzerindeki aktiviteler tarafından paylaşılır. Örneğin bir
aktivite Serbest bolluğunun bir kısmını kullanıyorsa yol üzerindeki diğer aktiviteler
için kullanılabilecek bolluğun da azalmasına sebep olur. Örneğin projede bir yolu
oluşturan A,B ve C olmak üzere 3 aktivitemizin olduğunu varsayalım. Her birinin 5
günlük serbest bolluk derecesi olsun. Bu durumda yolun bolluğu da 5 gün olacaktır.
Eğer aktivite A zamanında başlarsa ve zamanında biterse halen Aktivite B ve C’nin
5’er günlük serbest bolluğu olacaktır ve yolun bolluğu da 5 güne eşittir. Fakat A
aktivitesi 3 gün gecikirse bu durumda aktivite B ve C’nin bolluklarının da 3 gününü
kullanmış olacaktır. Yolun bolluğu da 3 gün azalarak B ve C için kullanılabilecek 2
güne düşer.
Bazı durumlarda ise kritik yol bulunduktan sonra bu yol üzerindeki faaliyetler belirli
bir miktar maliyete katlanılmak suretiyle daha kısa sürede tamamlanabilir. Bu
durumda proje tamamlanma süresi de kısalmış olacaktır. Böyle bir işlemin bize
getirisinin mutlaka maliyetinden daha fazla olması gerekir. Yoksa gereksiz yere
sadece süreyi kısaltmak işletmeye ek maliyetten başka bir şey getirmeyecektir. Kritik
27
yol üzerindeki faaliyetlerin sürelerinin kısaltılması işlemine sıkıştırma ve bu işlem
sonunda işletmeye gelenek maliyete de sıkıştırma maliyeti adı verilir.
Başlangıçtan bitişe ulaşabilmek için projede bir çok yol vardır. Öyle bazı projeler
vardır ki birden fazla kritik yola sahip olabilirler. Bu yolların bolluğu 0’dır ve aynı
zamanda biterler. Genellikle çoklu kritik yol varsa, farklı kritik yol üzerindeki bu
aktivitelerin çoğu aynı zamanda başlar.
İş planında çok sayıda yolun olması durumunda kritik yolun değişmesi mümkündür.
Örneğin, projemizde 9 aylık sürede bitirilecek 22 aktiviteden oluşan bir yolun
olduğunu düşünelim. Bu yolun yanısıra 8,5 ayda bitirilecek ve 19 aktiviteden oluşan
başka bir yol olduğunu da düşünelim. (Bu Yolun bolluğu 2 haftadır.) Müşterinin bizi
aradığını ve projenin 8 ayda bitirilmesinin istendiğini varsayalım. İlk olarak 9 ay
süren yoldaki aktivitelerin süresini kısaltmak için yollar ararız. 9 ay süren Kritik yol
8 aya düşürülse bile 8,5 ay süren diğer yol projenin toplam süresini belirleyecektir.
Bu durumda 8,5 ay süren yolun süresinin kısaltılması gerekecektir.
Kritik zincir yaklaşımının özünde projede görev alacak kişilerin kendi sorumlulukları
dahilinde olan faaliyetler için proje başında normalde o faaliyetin bitirilebileceği
zamandan daha uzun bir süre öngördüklerine inanılarak bu sürenin yarısının proje
planlamasına yansıtılması ve bütün faaliyletlerde bu yöntemin kullanılması
yatmaktadır (Leach, 2000).
28
yayınlanmıştır. Operasyonların yönetiminde prensipler olarak uygulanmıştır.
1997’den beri proje yönetiminde kullanılmaktadır. Goldratt kritik zincir
uygulamasını kısıtlar teorisi üzerine geliştirmiş ve proje yönetimini geliştirici
özellikler elde etmiştir. (Yeo ve Ning, 2006)
- Adımlar takip edilirken yeni bir kısıtın açığa çıkartılması durumunda kritik
zincir maddelerinin tekrarlanması (Rabbani, 2007, sy3)
29
30
Kritik zincir yaklaşımı içinde kritik yol üzerinde bulununa faaliyetlerin öngörülen
sürelerinin yarıları alınırken kritik yol üzerinde olmayan faalitlerinde yarılır alınır
ama bu faaliyetlere birde besleme zamanı eklenir. Kritik yol üzerindeki faaliyetlerin
normalde öngörülen sürelerinin yarılarının alınmasından dolayı oluşabilecek
gecikmeleride kompanse etmek için bununla ilgili olarakta proje sonuna proje stok
zamanı eklenir. Bu proje stok alanı belirlenirkende kritik yol üzerinde bulununan
faaliyetlerin yarıya indirilmiş sürelerinin karelerinin toplamı alınarak, bu toplamında
karekökü hesaplanır ve elde edilen süre proje stok süresi olarak kabul edilir. Kritik
zincir yaklaşımında faaliyletlerle ilgili kaynaknakların çakışmamasına dikkat edilir.
Böyle bir çakışma olması durumunda planlama baştan tekrardan gözden geçirilir
(Leach, 2000).
Kritik zincir yöntemini daha iyi anlayabilmek için basit bir örnek üzerinden anlatmak
daha iyi olacaktır (Leach, 2000). Şekil 9’de geleneksel yöntemle faaliyetlere erken
başlama şeklinde tasarlanmış olan bir proje planı gösterilmektedir. Barlar içindeki ilk
rakamlar iş ayrışım yapısı görev numarasını, parantez içindeki rakamlar ise görev
sürelerini göstermektedir. Dikkat edilmesi gereken 3 numaralı göreve ancak 1.1 ve
1.2 görevleri tamamlandıktan sonra başalanabildiğidir.
Kritik zinciri oluşturmak için ilk adım olarak görev zamanları yarı yarıya
azaltılmakta aynı zamanda görevler birbirleriyle olan ilişkileride gözetilerek
mümkün olan en geç tarihte bitirme şeklinde planlanmaktadır. Bu durumda oluşan
yeni durum şekil 10’da gösterilmektedir.
31
Şekil 10: Görev Zamanları Azaltılmış ve En Geç Bitirilme Tarihlerine Göre
Düzenlenmiş Proje Planlaması
Şekil 11’de proje planlamasına proje stoğu ve besleme stoğu eklenir. Çünkü bütün
görevler ayrı kaynağı kullanmaktadır. Bu durumda bu projeye bir kaynak stoğu
eklemeye gerek yoktur.
Aynı proje kaynak çatışmasıyla ele alınırsa, yeni oluşan durum PERT tablosu olarak
şekil 12’de gösterilmektedir. Farklı kaynaklar renk isimleriyle gösterilmektedir. Her
bir renk farklı bir mühendis olarak öngörülebilir.
32
Yeni bir ağ yapısı olşturulur. Bu yapıda oluşturulurken görevler münkün olan en geç
tarihlere itilir. Bu durumda görevlere bazı kısıtlar ekler. Yeni durum şekil 13’de
gösterilmektedir.
33
Bağımsız aktiviteler için geleneksel zaman tahminleri riskler için bazı şartlar içerir.
Kritik zincir zamanlaması bu şartları bir proje stoğu içinde bir araya toplar. Risk
rezervinin toplamının bir araya getirilmesinin bir sonucu olarak proje süresi
azaltılabilinir. Çünkü risk rezervleri bağımsız aktivitelerden çıkarılabilir ve proje
stoğunda bir araya getirilebilinir. Projenin tamamlanma tarihiyle ilgili taahütler
sadece proje seviyesinde yapılır. Projede çalışan bütün insanlar sadece gerçekçi
tahminler yapar. Bu da bağımsız olayların ve alt projelerin son tarihlerini belirler.
Takım üyeleri bazı riskler için tahsis edilmiş bir stok olduğunun farkındadır. Fakat
bunun bir kısmını kullanmaları gerekirse, bu ihtiyacı ortaya koymak zorundadırlar.
(Steyn, 2002)
Geleneksel proje zamanlamasında kritik yol kaynakları bir hesap içine kullanılabilir
olarak alınmaz ve kaynakların tahsisi ek bir adım gibi yapılmaz. Kritik zincir, buna
rağmen, faaliyetleri seriler içinde planlanan ve aynı kaynaklar tarafından yapılıcak
şekilde kaynakları hesap içine alır. Kritik olmayan faaliyetlerin kritik faaliyetleri
geciktirmesini engellemek için, besleme stokları kritik olmayan yolların kritik zincir
içine beslendiği yerlere yerleştirilir. Bir besleme stoğu kritik olmayan yollarla ilgili
risk rezervinin çoğunu veya tamamını içerir. Besleme stoklarının uygun yönetimi
projelerin yürütülmesi sırasındaki değişikliklerden etkilenmesini engeller ve
ihtimamlı bir proje planının yönetilmesini sağlar. (Steyn, 2002)
34
4. PROJELERDE ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ YÖNETİMİ
Analitik Hiyerarşi Süreci, ilk olarak 1970’li yıllarda Thomas L. Saaty tarafından
ortaya konmuş olup karmaşık karar problemlerinin analizinde kullanılan çok kriterli
karar verme tekniklerinden birisidir.
35
- Hiyerarşilerin oluşturulması prensibi
- Üstünlüklerin belirlenmesi prensibi
- Mantıksal ve sayısal tutarlılık prensibi
Hiyerarşinin tüm parçaları birbirleri ile ilgilidir ve bir faktördeki değişimin diğer
faktörleri nasıl etkilediği kolayca görülebilir. Analitik Hiyerarşi Sürecinin hiyerarşik
yapısındaki bu esneklik ve etkinlik Karar vericiye karar sürecinde çok yardımcı olur.
Kararları bu yapıda kurarak; bir çok veri türü biraraya getirilebilir, performans
seviyelerindeki farklılıklar birbirine uygun hale getirilebilir ve farklı gözüken
nesneler arasında karşılaştırma yapılabilir.
AMAÇ
Hiyerarşi kullanımı karışık sistemlerle ilgilenmek için etkin bir yoldur. Hem sistem
organizasyonuna olanak verdiğinden yapısal olarak hem de sistem içi bilgi kontrolu
ve iletişimine olanak verdiğinden fonksiyonel olarak etkindir.
Çok amaçlı karar verilirken en temel sorun, değerlendirilen seçenekler için bir çok
kriter göz önünde bulundurularak ağırlık, önem veya üstünlük belirlemektir. Analitik
Hiyerarşi Süreci; bir hiyerarşideki bu tür tercihlerin belirlenmesi yöntemidir.
36
Herhangi bir düzeydeki ikili karşılaştırma matrisinin özvektörünü hesaplamak için,
ya Expert Choice paket programından faydalanılır ya da her sütundaki elemanları
normalize edip oluşan normalize matrisin her satırındaki elemanların ortalaması
bulunur.
Eğer ikili karşılaştırmalar matrisi yerine seçeneklerin ölçüte göre nicel performans
değerleri kullanılacaksa, özvektörü hesaplamak için söz konusu performans
değerlerinden oluşan vektörü normalize etmek yeterlidir.
Sonuçta, bir seçeneğin bir üst düzey öğeye göre göreli önemi, söz konusu üst düzey
öğenin bir üst düzey açısından göreli önemi vs.’nin çarpılması ve bu işlemin en üst
düzey olan amaç düzeyine kadar sürdürülmesi sonucu; hiyerarşinin en alt düzeyinde
yer alan seçeneklerin toplam göreli üstünlükleri, amacı gerçekleme açısından,
bulunabilir. Toplam göreli üstünlüklere göre seçenekler en iyiden en kötüye
sıralanarak bir tam ön sıralama elde edilir.
37
• Öğelerin ikili karşılaştırmaları sırasında geçişgenlik olmayabilir. Örneğin
herhangi bir kritere göre, Karar Verici, ai seçeneğini aj seçeneğine ve aj
seçeneğini ise ak seçeneğine tercih ederken ak’yı de ai’ye tercih edebilir.
• Tercihlerin yoğunluklarına ilişkin sayısal bir tutarsızlık olabilir. Örneğin ai,
aj’ye üç kez daha fazla ve aj, ak’ye iki kez daha fazla tercih ediliyor iken ai,
ak’ye göre altı kez daha fazla tercih edilmeyebilir.
Dikkat edilmesi gereken diğer bir özellik ise o düzeyle ilgili tüm öğelerin hiyerarşiye
dahil edilmesi ve aynı düzeydeki öğelerin birbirinden bağımsız olmaları
gerekliliğidir. Eğer öğeler arasında karşılıklı ilişkiler varsa birbirleriyle birleştirilmeli
veya bir tanesi devre dışı bırakılmalıdır.
Son olarak; aynı düzeye ait bir öğenin diğer bir öğeye sonsuz düzeyde tercih
edilemeyeceği söylenebilir. Tüm tercihler 1-9 ölçeğinde ifade edilmelidir.
38
5. ROBOT PROJELERİNE GİRİŞ
Kaynak projeri altında gazaltı kaynağı ve punta kaynağı projeleri yer almaktadır.
Taşıma projeleri esasında kaynak projeleri dışında kalan bütün alanları
kapsamaktadır. Bu kapsam içinde makina yükleme/boşaltma projeleri, boyama
projeleri, yüzey işleme projeleri gibi çok çeşitli projeler sayılabilir.
6 eksenli endüstriyel robotlar ilk olarak 1975 yılında öncelikle gazaltı, daha sonra da
1979 yılında punta kaynağında kullanılmaya başladılar. O günden bu yana robotlu
kaynak otomasyonu hızla gelişmiş olup dünya çapında yüzbinlerce robot, uygun
çevre ekipmanlarıyla birlikte özellikle gazaltı ve punta kaynak prosesinde
kullanılmaktadır. Bir gazaltı kaynağı robotu örneği Şekil 17’de gösterilmektedir.
39
5.1.1 Gazaltı Kaynağı Projeleri
Yüksek adetlerin ve ciddi kalite gerekliliklerinin söz konusu olduğu otomotiv sanayi
bu gelişmeye çok çabuk tepki vermiş olup kısa sürede yüksek miktarlarda robot söz
konusu sektörde kullanılmaya başlanmıştır. Şu anda da en büyük robot kullanıcısı
sektör otomotiv ve yan sanayileridir. Bununla birlikte beyaz eşya, genel makina ve
metal sektörleride her geçen gün daha fazla sayıda robot kullanmaktadır. Robot
tabanlı gazaltı kaynak prosesinin kazandırdıklarını aşağıda özetlenmektedir.
- Müşterinin ihtiyacına göre tasarlanan sistemler: Ellle yapılması çok zor olan
kaynakların tamamen müşterinin ihtiyacına göre tasarlanan sistemlerle
yapılabilmesi.
40
- Çalışma ortamının iyileştirilmesi: Operatörlerin kaynak gibi ağır ve insan
sağlığı için riskler barındıran bir prosesten uzaklaştırılması.
- Tel Sürücü: Kaynak telinin uygun hız ve diğer koşullarda torca sürülmesini
sağlar
41
- Hortum Paketi: Kaynak için gerekli tel, gaz ve enerjinin tel sürücüden
alınarak torca uygun bir şekilde iletilmesini sağlar
42
5.1.2 Punta Kaynağı Projeleri
Gazaltı kaynağından farklı olarak Robotlu Punta Kaynağı daha çok otomotivde ve
otomotiv yan sanayiinde ve beyaz eşya üretiminde yoğun olarak kullanılmakta ve
daha farklı robot ve çevre ekipmanları gerektirmektedir.
Servo motorlu kaynak tabancaları ise, punta noktasında kaynak esnasında oluşan
basıncın yol açtığı deformasyonu ortadan kaldırarak ürün kalitesi üzerinde ayrıca
pozitif bir etki sağlamaktadır. Servo tabanca sayesinde parça var yok kontrolü
yapılabilmekte, tabancanın ağız açıklığı istenilen değerlerde ayarlanarak çevrim
süresinde iyileştirme . Ayrıca her punta noktası için baskı kuvveti, akım şiddeti ve
zamanı farklı değerlere ayarlanabilmektedir. Robotlu punta kaynağı projlerinde
kullanılan robotlara bir örnek şekil 20’de gösterilmektedir.
43
Punta kaynağı yapmak için kurulan robotlu bir projede aşağıdaki ekipmanlar
bulunmaktadır:
- Punta Robotu için Özel Hortum Paketi: Punta tabancasının ihtiyaç duyduğu
soğutma suyu, sinyal, enerji ve havanın robotun üzerinden tabancaya
iletilebilmesi için özel tasarlanmış olmalıdır.
44
- Parça Fikstürleri: Robotlu kaynağa uygun ve teknik gereklilikleri sağlayan
(rijidlik, ayarlanabilirlik) fisktürler robotlu kaynak sistemin en önemli
parçasıdır. Manuel veya otomasyonlu olabilir.
45
arası parça transferi, boyama uygulamaları ve paletleme uygulamaları gibi çok çeşitli
alanlarda kendine yer bulmaktadır.
Altı eksenli artiküle robotlar ve iki veya daha çok eksenli kartezyen robotlar sanayide
makina yükleme ve boşaltma uygulamalarında yoğun olarak kullanılmaktadır. Bu
uygulamalar kapsamında robotların hizmet verdiği makinalar CNC makinaları,
plastik enjenksiyon makinaları, alüminyum enjenksiyon makinaları, yatay veya dikey
işleme merkezleri olabilmektedir. Robot projeleri makinaların ölçülerine, projede
yükleme ve/veya boşaltma yapılacak parçların ağırlık ve boyutlarına göre
değişiklikler gösterebilmektedir. Örnek bir robotlu makina yükleme boşaltma projesi
şekil 22’de gösterilmektedir.
46
- Üretim adetlerinde artış: Robotların insanlara göre çok daha yüksek hızlarda
çalışabiliyor olması vardiya başına, gün başına, haftalık ve aylıki ve toplamda
yıllık bazda üretim adetlerini çalışılan makinalara göre %25’den %100’e
kadar artırmaktadır.
- Hücre yapısı: Aynı robot ile makinaların parça işleme zamanlarına dikkat
ederek, birden fazla makinaya hizmet verilebilinir.
Makinalara yeni parça yükleme ve biten parçayı makinadan alma prosesi için
tasarlanan bir robotlu projede aşağıdaki sistem bileşenleri yer alır:
- Robot Eli: Parçalara uygun olarak iki tutuculu bir robot eli, biten parçanın
makinadan alınmasını, ve yerine yeni parçanın konmasını sağlar.
- Hortum Paketi: Robot elinde gerekli olan havanın ve elektriğin robot eline
iletilmesini sağlar. Robotun birinci ekseninden başlar ve altıncı eksenine
47
kadar gider. Robot hareketi sırasında hortumların kırılmaması, kopmaması
için hortum grupları esnek malzemeden seçilir.
- Robot Eli Değiştirme Sistemi: Farklı parçaların tek bir robot el sistemiyle
tutulamaması durumunda otomatik el değiştirme sistemi projeye eklenir ve
farklı parçalar geldiği zaman robot otomatik olarak elini değiştirir.
Altı eksenli artiküle robotlar ile presler arasında metal ve saç parçaların transferini
gerçekleştiren robot projeleridir. Presler arasındaki kalıp merkezleri mesafesine,
48
parça büyüklüklerine ve parça ağırlıklarına göre robot ve proje bileşenleri seçimi
yapılır. Robotlu pres projelerine uygulamadan bir örnek şekil 24’de gösterilmektedir.
- Üretim adetlerinde artış: Robotların insanlara göre çok daha yüksek hızlarda
çalışabiliyor olması vardiya başına, gün başına, haftalık ve aylıki ve toplamda
yıllık bazda üretim adetlerini çalışılan makinalara göre %100’den %400’e
kadar artırmaktadır.
49
ile preslerin kalıplarına çift para konup parçaların yırtılması engellediği gibi,
pres kalıplarına zarar gelmesininde önüne geçilir.
- Robot Eli: Parçalara uygun olarak karbon fiber konstrüksiyona sahip üzerinde
parçaları tutmak için konulmuş vakum petlerinin yer aldığı özel robot elleri
vardır. Şekil 27’de örnek bir pres robotu eli gösterilmektedir.
50
Şekil 26: Pres Robotu Örneği
51
- Robot Eli Değiştirme Sistemi: Pres projelerinde genellikle çok farklı parçalar
ile çalışılması gerekir. Bu durumda yeni bir parça ile çalışılacağı zaman
mevcuttaki robot elinin robot altıncı ekseninden çıkarılması ve yerine yeni el
takılması gerekir. Bununla ilgili özel kaplin sistemleri robotlar üzerine
kullanılır. Şekil 28’de bununla ilgili bir örnek resim verilmektedir.
52
için kullanılan parça merkezleme eğik düzlemleri vardır. Bununla ilgili bir
örnek şekil 30’da verilmektedir.
53
Şekil 31: Robotlu Pres Projesi Güvenlik Kafesi Örneği I
54
5.2.3 Robotlu Boya Projeleri
Boya projelerinde seri üretimde üretilen parçaların aynı kalınlıkta boya ile
boyanması gerekmesi, parça üzerine atılan boya dışında boya uygulaması sırasında
çevereye giden fazla boyaların olması, ortamın insan sağlığı için uygun olmaması,
daha yüksek üretim hızlarına çıkılmak istenmesi, kalite standartı yakalama arzusu,
boya projelerinde uygulayacı rolünün insandan robotlara geçmesine sebep olmuştur.
Robotlu boya projelerinin kazandırdıklarını aşağıda özetlenmektedir.
- Üretim adetlerinde artış: Robotların insanlara göre çok daha yüksek hızlarda
çalışabiliyor olması vardiya başına, gün başına, haftalık ve aylıki ve toplamda
yıllık bazda üretim adetlerini insanla yapılan uygulamalara göre %30’ ile
%50 oranında artış sağlanmaktadır.
- Kalite standartı: Robotlar boyama esnasında hep aynı hareketi yaptıkları yani
aynı yörüngeyi izledikleri için boya tabancası ile parça arasındaki mesafe hep
sabit ve aynı açıda kalmakta bu sayede birbirini takip eden parçalar üzerinde
55
atılan boya miktarında değişiklik olmamakta ve bütün parçalar üzerinde aynı
oranda boya kalınlığı elde edilmektedir.
- İnsan sağlığı: Boya projeleri insan sağlığı için zararlı kimyasal maddeler
bulundurmaktadır. Bu boya maddelerinin insan tarafından solunması ciddi
sağlık problemlerine sebep olmaktadır. Boya projelerinde robotların
kullanılmaya başlanması ile bu projelerde çalışan insanlar bu bölgelerden
çıkarılmış, işletmelerde farklı alanlarda görevlendirilimiş ve insan sağlığı ile
ilgili risklerin önüne geçilmiştir.
- İşletme tasarrufu: İnsanla yapılan boya projelerinde parça dışına atılan boya
miktarları, yani israf olan boya miktarı çok fazladır. Boya projelerinde
robotların kullanılması sayesinde çevreye atılan ve israf olan boya malzemesi
miktarı minumuma indirilir. Ciddi anlamda işletme tasarrufu sağlanır.
- Yüzey kalitesi: Boya projelerinde çalışan insanlar her defasında parça üzerine
boya atarken tabancayı doğru açıda tutamayabilir. Bu durum parça üzerinde
boya akmasına ve dalgalanmalara sebep olur. Yüzey kalitesi problemi
oluşuturur. Robotlu boya projelerinde robot boya tabancası veya tabancalarını
hep aynı açıda tuttuğu için en iyi yüzey kalitesi elde edilmiş olunur.
56
Örnek bir robotlu boya projesi şekil 33’de görülmektedir.
Robotlu boya projelerinde genel olarak aşağıdaki sistem bileşenleri yer alır:
57
Şekil 35: Boya Robotu Örneği
- Robot Kontrolörü: Boyama projesi uygun yazılım yüklenmiş olmalıdır
- Robot Boya Tabancası: Parçalara uygun olarak iki tutuculu bir robot eli, biten
parçanın makinadan alınmasını, ve yerine yeni parçanın konmasını sağlar.
Şekil 36’da robot elindeki boya tabancasına bir örnek gösterilmiştir.
58
- Pnömatik Pano: Robot tarafından boya tabancası ile atılacak boyanın fan
genişliğini, miktarını, boya ve hava karışımını ayarlamak için sistemde bir
pnömatik pano olur. Buı pano içine yerleştirilen pnömatik ekipmanlar ile
boya prosesi ayarlanır.
59
takılır. Parça besleme sistemiyle ilgili bir konveyör yapısı şekil 38’de
gösterilmektedir.
60
üzeri ürünlerde yüksek üretim hızlarında insanla paletleme yapmak problem
oluşturmaktdır. Bu problemi aşmak ve yüksek hızlarda üretim yapan firmalara bu
kapasiteyi saplayacak çözümler oluştarabilmek için son dönemde robotlu paletleme
projeleri sayısı oldukça artmıştır. Günümüz teknolojisinin geldiği nokta sayesinde
robot mimarilerinde yaşananan gelişmelere paralel olarak artık sat 1440 adet ürünün
paletlemesini, ürün başına 2.5 saniye demektir, tek bir paletleme robotu
yapabilmektedir. Robotlu paletleme projeleriyle ilgili genel bir sistem örneği şekil 39
ve şekil 40’da gösterilmektedir.
61
Şekil 41: Robotlu Paletleme Projesi Uygulama Örneği
Robotlu paletleme projelerinin kazandırdıklarını aşağıda özetlenmektedir.
- Üretim adetlerinde artış: Robotların insanlara göre çok daha yüksek hızlarda
çalışabiliyor olması vardiya başına, gün başına, haftalık ve aylıki ve toplamda
yıllık bazda üretim adetlerini insanla yapılan uygulamalara göre %200 ile
%400 oranında artış sağlanmaktadır.
- İnsan sağlığı: Ağır parçaların veya ürünlerin paletler üzerine dizilmesi insan
sağlığı ve ergonomi açısından sakıncalıdır. Robotların paletleme projelerinde
kullanılmasıyla bu problem ortadan kaldırılmıştır.
62
tarafından dizilim yapıldığı için, depolama, nakliye vb. işletme masraflarında
da azalma olmaktadır.
- Çoklu el uygulaması: Farklı ürün hatlarını tek bir noktada birleştirerek aynı
robot ile farklı ürünlerin paletlenmesi yapılabilmektedir. Esnek bir sistem
elde edilebilmektedir.
- Alan kazanımı: Hat sonlarında paletleme için gerekli olan alanlar özel
paletleme robotları ve paletleme sistemleri; boş palat besleme sistemi, ürün
besleme için sipiral konveyör sistemi; ile minumum alan kaplanarak fabrika
içindeki değerli alan kullanımı en aza indirilir.
Robotlu paletleme projelerinde genel olarak aşağıdaki sistem bileşenleri yer alır:
63
Şekil 43: Paletleme Robotu Örneği II
- Robot Kontrolörü: Boyama projesi uygun yazılım yüklenmiş olmalıdır
- Robot Eli: Parçalara uygun olarak vakum petli veya özel tutuculu robot elleri
tasarlanır. Bazı projelerde her iki tip elde bir arada kullanılabilir. Şekil 44 ve
şekil 45’de örnek paletleme robotu eli gösterilmektedir.
64
Şekil 45: Paletleme Robotu Eli Örneği II
- Hortum ve Kablo Paketi: Robot elinde kullanılan vakum petleri ve tutucular
için gerekli olan elektrik ve havanın taşınmasını sağlayan özel hortum ve
kablo grupları kullanılır. Robot hareketi sırasında hortumların ve kabloların
kırılmaması, kopmaması için hortum grupları esnek malzemeden seçilir.
65
- Konveyör Sistemi: Robotlu paletleme projelerininde en çok kullanılan sistem
bileşenlerinden biride konveyör sistemleridir. Konveyör sistemler hem
uygulama alanına boş paletlerin getirilmesi hem de dolan paletlerin robot
bölgesinden uzaklaştırılması için kullanılır. Aynı zamanda paletlenecek
ürünlerinde robot paletleme bölgesine getirilmesi için konveyör
sistemlerinden yararlanılır. Konveyör sistemleri ile ilgili örnekler şekil 47,
şekil 48 ve şekil 49’da gösterilmektedir.
66
Şekil 48: Ürün Konveyörü Örneği II
67
- Güvenlik Ekipmanları: Robotlu boya projerinde ortamın güvenliğinin
sağlanması hem robotun çalışması sırasında ortama dışarıdan izinsiz insan
girişlerinin engellenmesi hem de ortama atılan boyanın işletmenin diğer
bölglerine gitmesini engellemek için kapalı kabin yapıları oluşturulur.
Robotlu boya projelerinde sistem dışına boya ve benzeri kimyasal
malzememe çıkışını engellemek için tel güvenlik kafesi yapısı kullanılmaz.
68
Bu yapının sağladığı yüksek hızla beraber görüntü işleme
ve konveyör teknolojilerininde beraber kullanılması ile
gıda sektörü gibi yüksek adetlerde ve yüksek hızlarda
üretim yapan alanlarda geleceğin teknolojisi olmaya aday
oldu. Handling robot teknolojisinin gelecekten geçireceği
evrim ile endüstriyel robot kullanımı günlük hayatımızın
bir parçası haline gelecek, sadece fabrikalarda değil
Şekil 53: Humonoid
günlük yaşantımızda da biz insanlara yardım eder hale
Robot Örneği II
geleceklerdir. Bununla ilgili çalışmalar hala devam
etmektedir. Honda ve benzeri firmalar humanoid diye adlandırılan robotlar üzerinde
çalışmaktadırlar.
69
6. ROBOT PROJELERİNDE KAPSAM, ZAMAN YÖNETİMİ VE ANALİTİK
HİYERARŞİ UYGULAMALARI
70
71
- Test Dönemi: Sevkiyattan önce tüm sistemler, son dakika değişiklikleri,
adaptasyonları ve ince ayarların yapılabilmesi için test sahasında tam olarak
kurulur ve çalıştırılır. Bu, özellikle büyük ölçekli projelerde saha kurulumu
sırasında işgücü ve zaman kaybını minimize eder ve sistemin taahhüt edilen
sürede devreye alınmasını sağlar.
- Montaj: Robotlu projelerde montaj iki aşamada gerçekleşir. İlk önce sistem
bileşenlerinin iç montajı yapılır. Bu alt sistem montajı içinde robot eli
montajı, konveyör montajı ve güvenlik kafesi montajı vardır. Alt sistem
72
montajı tamamlandıktan sonra sistem bileşenleri bir araya getirilir ve sistemin
montajı yapılır. Sistem montajı tamamlandıktan sonra denemelere geçilir.
73
6.2 Zaman Yönetimi Dahilinde Kritik Yol Uygulaması
Robotlu projelerde iş ayrışım yapısına baktıktan sonra zaman yönetimi içinde robotlu
bir projeye kritik yol yaklaşımı uygulanmıştır. Bu yaklaşım içinde Gantt tablosu
oluşturulmuştur. Gantt tablosu aşağıda tablo 5’de gösterilmektedir.
74
Bu tabloda yer alan faaliyetler tablo 6’de kritik faaliyetler ve kritik olmayan
faaliyetler olmak üzere iki grubu ayrılmıştır. Bu gruplamadanda örnek olaral Gantt
tablsosunda ele alınan robotlu proje için gçerli olan kritik yol ortaya çıkmaktadır.
Tablo 5’den görüldüğü ve tablo 6’dan anlaşıldığı üzere örnek olarak alınan robot
projesinde kritik yol mekanik tasarım ve devamındaki montaj adımları ile sahada
devreye alma faaliyetlerinden geçmektedir. Bu örnek projede bolluk elektrik ve
otomasyon faaliyetleri ile robot temininde ortaya çıkmaktadır. Burda dikkat edilmesi
gereken bir diğer nokta ise çoklu proje ortamlarında burda gözüken bolluklarında
ortadan kalkabileceği ve birden çok projenin aynı anda yürütüldüğü durumlarda
bütün faaliyetlerin kritik yol oluşturabileceğidir. Bu yüzden özellikle proje bazlı
çalışan firmalarda çoklu proje ortamları değerlendirilmeli ve ona göre kritik yol
konusunda karar verilmelidir.
75
6.3 Kritik Zincir Uygulaması
Robotlu bir projede yer alan başlıca proje aşamaları proje tasarımı, mekanik sipariş
ve imalat, elektrik sipariş ve imalat, mekanik ve elektrik montaj, test ve denemeler,
sevkiyat, sahada montaj ve devreye alma, seri üretimde denemeler ve üretim.
Bu proje aşamalarına göre hazırlanmış bir proje akış diyagramı aşağıda Tablo 7’de
gösterilmektedir.
Burada çalışanların tahmini proje aşamaları zamanlarını olarak verdiği süreler 50%
azaltılır ve proje sonuna proje stoğu eklenirse, oluşan yeni proje zamanlaması
aşağıda tablo 8’de gösterilmektedir. Normal proje zamanlamasında yer alan
proseslerde insan kaynağı çatışması olmadığı için sadece proje sonuna stok
eklenmiştir.
76
Normal proje zamanlamasında 16 hafta bitirilmesi öngörülen proje, bu yeni planla
12,5 hafta içinde bitirileceği öngörülmektedir.
Robotlu projelerde doğru robot seçiminin yapılabilmesi için analitik hiyerarşi süreci
uygulamasına bir örnek yapılmıştır.
İki nokta arasında taşınacak bir yükün robotlu bir sistemle transfer edilmesinde genel
amaç “En Uygun Robotun Seçilmesi” olarak belirlenmiştir. Kriterler “Taşıma
Kapasitesi”, “Erişim Mesafesi”, “Fiyat” ve “Sistem Kurucu Firma” olarak
seçilmiştir. Karar alternatifleri ise Robot 1, Robot 2 ve son olarak Robot 3’dür. Bu
robotların sırasıyla taşıma kapasiteleri 140kg, 175kg ve 165kg.’dır. Robotların erişim
mesafeleri sırasıyla 2.400mm, 2.800mm ve 2650mm’dir. Robotların fiyatlarıda
mertebe olarak sırasıyla 10.000 Euro, 12.000 Euro ve 16.000 Euro’dur. Bu robotların
kurulumunu yapan sistem kurucu firmalar ise sırasıyla A, B ve C firmalarıdır.
En uygun robotu seçimiyle ilgili analatik hiyerarşi tablosu oluşturulduktan sonra, iki
karşılaştırmalar matrislerin oluşurulması ve önceliklerin belirlenmesi gerekir.
“Taşıma Kapasitesi” kriterine göre üç adet robot kullanımına yönelik tercihleri
gösteren ikili karşılaştırmalar matrisi Tablo 10’de gösterilmektedir.
77
Tablo 10: Taşıma Kapasitesi Kriterine Göre İkili Karşılaştırmalar Matrisi
Adım 2: Matrisdeki her bir eleman, bulunduğu sütunun toplam değerine bölünür.
78
Adım 3: Her bir satırdaki elemanların aritmetik ortalaması alınır.
Böylece “Taşıma Kapasitesi” kriteri dikkate alındığında en çok tercih edilen robot
kullanımı 0,627 düzeyinde bir öncelik değeri ile Robot 2 iken, 0,292 düzeyinde bir
öncelik değeri ile Robot 3 ikinci ve 0,081 düzeyinde bir öncelik değeri ile robot 1
üçüncü tercih edilen robot olmuştur. Robot 1, Robot 2 ve Robot 3’ün göreceli
önceliklerini gösteren öncelik vektörü aşağıdaki şekilde yazılabilir.
Adım 1: İkili karşılaştırmalar matrisi ile buna yönelik öncelik vektörü çarpılır. Bu
şekilde elde edilen vektöre ağırlıklandırılmış toplam vektör adı verilmektedir.
79
Adım 2: Adım 1’de elde edilen ağırlıklandırılmış toplam vektörünün her bir elemanı,
buna karşılık gelen öncelik değerine bölünür.
Adım 3: Adım 2’de elde edilen değerlerin aritmetik ortalamaları tespit edilir. Bu
ortalama değere maksimum özdeğer denir ve λmax simgesi ile gösterilir.
Tİ = (3,096-3) / 2 = 0,048
TO = Tİ / Rİ
Robot seçiminde n=3 ve dolayısıyla Rİ=0,58 olduğuna göre, tutarlılık oranı aşağıda
elde edilir.
0,10 yada daha düşük bir tutarlılık oranı kabul edilebilir düşünülmektedir. 0,083’lük
bir tutarlılık oranı elde edildiğine göre, “Taşıma Kapasitesi” kriterine yönelik ikili
80
karşılaştırmalar matrisinde ortaya konan tutarlılık derecesi kabul edilebilir
düzeydedir.
Tablo 11: En Uygun Robot Seçiminde Erişim Mesafesi, Fiyat ve Sistem Kurucu
Firma Kriterlerine Yönelik İkili Karşılaştırma Matrisleri
Tablo 12: En Uygun Robot Seçiminde Erişim Mesafesi, Fiyat ve Sistem Kurucu
Firma Kriterlerine Yönelik Öncelik Vektörleri
81
Bu öncelikler incelendiğinde Robot 1’in “Fiyat” (0.640) ve “ Sistem Kurucu Firma”
(0.709) kriterlerine göre en fazla tercih edilen robot iken robot 2’nin “Erişim
Mesafesi” (0.689) kriterine göre en fazla tercih edilen robot olduğu görülmektedir.
Hiçbir robot tüm kriterlere göre en fazla tercih edilen robot olmamıştır. Bu nedenle
son karar verilmeden önce kriterlerin genel amaca göre göreceli önemlerinin
değerlendirilmesi gereklidir.
Aşağıda Tablo 13’da genel amaca göre bu dört adet kriterin ikili olarak
karşılaştırılmasına dayalı olarak oluşturulduğu varsayılan ikili karşılaştırma matrisi
sunulmaktadır.
Tablo 13: En Uygun Robot Seçimindeki Dört Adet Kritere Yönelik İkili
Karşılaştırmalar Matrisi
82
Tablo 14: En Uygun Robot Seçimindeki Dört Adet Kritere Yönelik Öncelikler
Buna göre en iyi arazi kullanımının seçilmesi genel amacına göre en önemli yani en
yüksek önceliğe sahip kriter, 0.391 değerine sahip sistem kurucu firma kriteridir.
Bundan sonra karar alternatiflerinin genel öncelik sıralamasını elde etmek için kriter
öncelikleri ve her bir kritere göre her bir karar alternatifinin önceliklerinin nasıl
kombine edileceği gösterilecektir. Tablo 15’de daha önceki aşamalarda hesaplanmış
olan kriterlere göre robot öncelikleri verilmektedir. Bu matrise öncelik matrisi
denmektedir.
= 0,440
= 0,411
İkinci bir yaklaşım olarak yukarıdaki işlemler matris yolu ile ifade edilir ise karar
alternatiflerinin genel önceliğine ulaşmak için; hiyerarşinin birinci seviyesinde elde
edilen genel amaca göre kriter öncelikleri vektörü ile ikinci seviyede elde edilen
83
kriterlere göre her bir karar alternatifi önceliklerini gösteren öncelik matrisinin
bilinmesi gerekir.
“En Uygun Robot Seçimine Yönelik Öncelik Matrisi” ile “En Uygun Robot
Seçimindeki Dört Adet Kritere Yönelik Öncelikler” matris çarpımı aşağıda
gösterilmektedir.
Bu sonuçlar karar vericinin bir robot seçimi konusunda vereceği karara bir temel
teşkil edecektir. Analitik Hiyerarşi Süreci önceliklerine dayalı olarak bir karar
verilecek ise, o takdirde Robot 1’in seçilmesi gerekir. Bir başka ifadeyle eğer karar
verici genel amaca göre kriterlerin önemi hakkında verdiği hükümlerin ve kriterlere
göre robotların kullanımlarına yönelik tercihlerinin doğru olduğuna inanıyor ise, o
takdirde Analitik Hiyerarşi Sürecinin öncelikleri Robot 1’in tercih edilen robot
olduğunu göstermektedir.
84
7. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Robot esaslı projelerde gerçek hayatta herhangi bir zaman diliminde sadece bir adet
projenin gündemde olması durumu çok zayıf bir ihitimaldir. Robot projelerinde
olduğu gibi benzer işlerde de çoğunlukla çoklu görev süreçleri karşımıza çıkar. Yani
aynı anda birden fazla proje yürütülmek zorundadır. Bu durumda iş yoğunluğu artar
ve kaynaklar en iyi şekilde birbiriyle çakışmayacak biçimde projelerde kullanılır. Bu
noktada da kritik yol yaklaşımına göre daha yeni olan ve son dönemde popüleritesi
gittikçe artan kritik zincir uygulamasını uygulamak daha doğru ve etkili bir çözüm
olacaktır.
85
KAYNAKLAR
Çetmeli, E. ve Çakıroğlu, A., 1976. Yapı Statiği II, İ.T.Ü İnşaat Fakültesi Matbaası,
İstanbul.
Leach, L. P., 2000. Critical Chain Project Management, Artech House Professional
Development Library, London.
Keskinel, F., 2000. Şebeke Bazlı Bilgisayar Destekli Proje Yönetimi, İstanbul.
Özkaya, G., Özok, A. F., Seraslan, N., Erkut, H., Soysal, A. ve Şerafettinoğlu, Ü.
1986. Proje Yönetimi Semineri Cilt I, İstanbul.
86
Steyn, H. 2002. Project management applications of the theory of constraint beyond
critical chain scheduling, International Journal of Project
Management, 20(1) 75–80
Tekin, H., 2006. Kısıtlar Teorisi ve Proje Yönetimindeki Uygulaması (Kritik Zincir
Yaklaşımı), Yüksek Lisans Tezi, İ.T.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü,
İstanbul.
87
ÖZGEÇMİŞ
88