mi? Problemler bireyler, gruplar veya kurumlar için gelişme ve iyileşme
yönünde fırsat oluşturmaz mı? Bu açıdan bakıldığında sorunların olumlu olarak nitelendirilebilecek pek çok yararının olduğu görülmektedir. Öncelikle ortaya çıkan sorunlar daha kötünün, olabilecek bir felaketin habercisidirler. Belirtilerden yola çıkılarak ve izler takip edilerek vakit kay- betmeden başlanacak bir problem çözme süreci, sorunun daha da büyüme- sini engelleyecektir. Hastalıklarda erken teşhisin hayat kurtardığı, yaranın kangren olmasının önüne geçilmesine yardımcı olduğu gibi uyarıcı mahi- yetteki sorunlara dikkat etmek, önemsemek ve “nereden çıktı, şimdi sırası mıydı?” gibi değerlendirmelerle sorunları karşılamamak daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Örneğin bir uygulama veya davranış karşısında mem- nuniyetsizliğini açıkça ifade eden bir çalışanın varlığı, yönetici için bir şans- tır, aynı zamanda bir fırsattır. Her kurum veya işletmede yöneticisine eleşti- ri getirebilen, düşüncelerini serbest bir şekilde ortaya koyabilen çalışanlar mevcut değildir. Bu nedenle yöneticiler, gelen eleştiri ve tepkileri iş yerinde oluşmuş bir huzursuzluk kaynağı, bu tepkileri veren bireyleri de problemin elebaşısı olarak görmemelidir. Yöneticilerin görevi personel arasındaki fark- lılıkları bastırmak, personeli sindirmek veya farklı sesleri susturmak değil farklılıklara zarar vermeden yönetilebilir hale getirmektir (Çevik, 2011). Problemlerin ikincil faydası bireyler, kurumlar veya işletmeler için de- neyimsel bir öğrenme sürecini içerisinde barındırmasıdır. David A.Kolb tarafından geliştirilen Deneyimsel Öğrenme Döngüsü (DENÖD) dört aşa- madan oluşmaktadır. İlk adım olan deneyim aşamasında birey bizzat bir olayı yaşayandır veya gözlemler. İkinci aşamada birey gözden geçirme ya- par. Yaşadığı deneyim hakkında neler hissettiğini ve ne gördüğünü düşü- nür. Ne olup bittiğini hatırlamaya çalışır. Üçüncü aşama yorumlama ve sonuç çıkarma aşamasıdır. Olayın neden ve nasıl olduğu, hangi davranışla- rın olaylarla, diğer insanlarla ve bireyin kendi tutumuyla ilişkili olduğu anlamaya çalışılır. Son aşama olan eylem planı aşamasında birey deneyim- lerinden yaptığı çıkarsamaya göre yeni deneyimlere/eylemlere yelken açar (EGM, Eğitim Dairesi Başkanlığı, 2010). “Bir musibet bin nasihatten evladır” atasözünde olduğu gibi yaşanan sorunlar, karşılaşan için unutulmayan, kalıcı dersler verir. Spor müsabaka- larında yaşanan mağlubiyetler sonrasında; “aksayan yanlarımızı gördük. Bu mağlubiyet bizim için belki de hayır oldu. İlerleyen haftalar için bu mağ- lubiyetten ders çıkarıp yolumuza daha emin adımlarla devam edeceğiz” şeklinde demeçler buna örnek verilebilir. Yaşananların ardından tedbirini alanlar bir sonraki aşamada dimdik ayakta kalmasını bilirler.
DEĞİŞİM BİLİMİ 4 ADIMDA: Hayatınızda nasıl önemli değişiklikler yaratacağınızı ve bunları zaman içinde nasıl sürdüreceğinizi anlamak için stratejiler ve operasyonel teknikler