Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 4

SAFA, Peyami

sal grubunu Kur'an'ın özü olarak niteledi- ezberleyerek başladığı Fransızca'sını iler- tartışması başladı. Aynı yıl Resimli Ay'da
ği, ayrıca Saf süresinin "müsebbihat" diye Ietirken edebi eserlerin yanı sıra tıp , psi- başlatılan " Putları Yıkıyoruz" kavgasında
bilinen yedi süreden biri olup Hz. Peygam- koloji ve felsefe kitaplarına ilgi duydu. Ti- da Nazım Hikmet'le beraber hareket eden
ber tarafından gece uyumadan önce okun- yatro eğitimi almak için Darülbedayi im- Peyami Safa bu yüzden sık sık Bolşevik­
duğu (İbra him Ali, s. 3 ı 3, 324-325 ) rivayet tihanlarına girdi, fakat başarılı olması­ lik'le suçlandı , fakat kendisi her seferinde
edilmektedir. Bazı tefsir kaynaklarında Re- na rağmen devam edemedi (ı 9 ı 4) . Savaş bu iddiayı reddetti. Nazım Hikmet ve çev-
sülullah'a nisbet edilen, "lsa, Saf süresini şartlarında geçim sıkıntısı artan annesi- resiyle ilişkilerini Resimli A y kapandıktan
okuyan kimse için hayatta olduğu sürece nin yükünü hafifletmek için Posta-Telgraf sonra da sürdürdü. 1930'ların başında Ağa­
hayır duada bulunup bağışlanmasını ister, Nezareti'nde göreve başlatıldı. Ardından oğlu Ahmet'in çevresinde oluşan fikir ha-
kıyamet gününde de onun arkadaşı olur" Boğaziçi'ndeki Rehber-i ittihad Mektebi'- reketine katılarak liberalizme kaydı ( 1932) .
şeklindeki rivayetin (Z emah şe rl, VI, ı 09 ; ne muallim olarak girdi ( 1917) ve bir sü- Bu arada keşfettiği Cahit Sıtkı 'yı ( Ta rancı)
Beyzavl, lll , 276) asılsız olduğu tesbit edil- re Düyün-ı Umümiyye İdaresi'nde çalıştı Cumhuriyet gazetesinde üç yazıyla kamu-
miştir ( Ze mah şe r1', l, 684; Muhammed et- ( 191 8) oyuna tanıttı. Aynı yıl annesini kaybetti.
Trablusl, ll , 72 3). Saf süresi hakkında yapı­ Daha sonra ağabeyi İlhami ile birlikte Haf-
Mütareke döneminde öğretmenlikten
lan çalışmalar arasında Kamerüzzaman ta adlı magazin dergisini çıkardı ( 1934-
ayrılıp ağabeyi ile birlikte Yirminci Asır
İbrahim Ali'nin Tefsirü sureti'ş-Şat: Di- 1936) . Bu arada Nazım Hikmet'in de yaz-
gazetesini çıkardı. Bu gazetede "Asrın Hi-
ras e tal).liliyye (Kahire 1992) ve Ca'fer dığı Tan gazetesinde köşe yazılarına baş­
kayeleri" başlığı altında yayımlanan küçük
Sübhfınl'nin Al).med Mev'ud-i İncil: Tel- ladı (2 Ağu stos 193 5). İki yazarın aynı say-
hikayeleriyle dikkatleri çekti ve ilk kalem
sir-i Sure-i Şat (Kum ı 982) adlı eserleri fada önce ima yoluyla birbirini eleştirme­
kavgasını Küçük Beyler adlı adapte piye-
zikredilebilir. si daha sonra büyük bir kavgaya dönüştü.
sini eleştirdiği Cenab Şahabeddin'le yaptı
BİBLİYOGRAFYA :
Bu çatışma, Peyami Safa ' nın ömrünün so-
( 1919). Alemdar gazetesinin açtığı hika-
nuna kadar sürecek antikomünist müca-
Taberi, Cami'u 'l-beyan ( n ş r. S ı dki Cemi\ el-At- ye yarışmasında derece alınca devrin ya-
tar), Beyrut 1415/ 1995, XXVIII , 106-107; Wıhidi, delesinin başlangıcı oldu. Hafta dergisinin
zarları tarafından teşvik edildi. Yirminci
Esbabü'n-nüzül (n ş r. Eymen Salih Şa'ban ), Kahi- ardından yirmi bir sayı çıkarabildiği Kül-
Asır kapandıktan sonra Tercüman-ı Ha-
re 1424/ 2003, s. 334; Zemahşeri. ei-Keşşaf( nşr. tür Haftası ( 1936) kapanınca Avrupa se-
Adi l Ahmed AbdülmevcOd v. d ğr. ), Riyad 1418/ kikat ve Tasvir-i Efkar ( 1922), Cumhuri- yahatine çıkan Peyami Safa , yaklaşık bir
1998, I, 684; VI , 106-107, 109; Beyzavi, Envarü't- yet'in ilanının ardından Son Telgraf, Son ay süren seyahat izienimlerini Cumhuri-
tenzfl, Beyrut 1410/ 1990, lll, 276; Ebü'\-Fida İbn Saat ve Son Posta gazetelerinde çalıştı.
Kesir, Te{sfrü'l-J:(ur'ani 'l-'a;;fm ( n ş r. Mustafa Sey- yet gazetesinde tefrika ettikten sonra Bü-
Halil Lutfi (Dördüncü) ile birlikte Büyük Yol y ük Avrupa Anketi adıyla kitap halinde
yid M. Faz\ e l -Acm avl v. dğr. ) , Oze 1421/2000, XIII,
adlı kısa ömürlü bir gazete çıkardı ( 1925) .
538-552; Muhammed et-Trablusi. el-Keşfü 'l-ilahf yayımiadı ( 1938) . Kemalist inkılabın felsefi
'an şedfdi 't-ta'f ve'l-mevtü' ve'l-vahf ( n ş r. M . Aynı tarihlerde hem Server Bedi hem Pe-
temellerini kurmaya çalıştığı Türk İnkı­
Mahmud Ahm ed Bekka r), Mekke 1408/1987, ll, yami Safa imzasıyla Cumhuriyet'te de ya- labına Bakışlar da aynı yıl neşredildi.
723; M. Tahir İbn Aşor, et-Taf:ırir ve't-tenvfr, Bey- zıyordu. Bu gazeteyle ilişkisini fıkra yazarı
rut 1421 / 2000, XXVIII, 153; İbrahim Ali es-Seyyid Cumhuriy et'ten ayrıldıktan sonr a (9
ve edebiyat sayfası yöneticisi olarak ara-
Ali lsa, Feta'ilü süveri'l-J:(ur'ani 'l-Kerfm, Kahire Ağu stos 1940) Yeni M ecmua'da yazmaya
1421/ 2001 , s: 31 3-314, 324-327; Seyyid M. Hü- lıklarla sürdürdü ( 1928-1940) . Hilal-i Ah-
başlayan Peyami Safa ardından Tasvir-i
seyni:... MahbObe Müezzin, "Süre-i Şaf'', DMT, IX, mer dergisinde çıkan "Yeni Edebiyat Cere-
Efkar'a geçti. Bu arada Orhan Seyfi Or-
391. r:;ı;:ı yanları" başlıklı yazısı Ahmed Haşim'le ka-
IJ!ll M. KAMİL YAŞARO GLU han ve Yusuf Ziya Ortaç tarafından çıka­
lem kavgasına girmesine yol açtı ( 1928)
rılan Çınaraltı mecmuasına milliyetçilik
Peyami Safa, Cumhuriye t'in edebiyat anlayışını temellendirdiği yazılar veriyor-
SAFA, Peyami sayfasını yönetmeye başladığı günlerde çı­ du. Almanya 'yı desteklediği ve ırkçılık yap-
(1899-1961) karılan af kanunundan faydalanmak ama- tığı iddiasıyla aleyhinde Rıza Çavdarlı im-
cıyla Türkiye'ye dönen ve tutuklanan Na- zasını taşıyan bir broşür yayımiandı ( ı 94 3) .
Romancı , g azeteci ve fikir adamı .
L ~ zım Hikmet'in (Ran) affedilmesini sağla­ Çalıştığı Tasvir-i Etkdr gazetesi bir süre
mak için onun "Yanardağ " şiirini yayımla­ sonra kapatıldı ( 1944). !rkçılık- Turancılık
2 Nisan 1899'da istanbul Gedikpaşa'da mıştı. Ancak gazete ertesi gün bu şiirin ve konusunda hazırlanan bir raporda kırk ye-
doğdu ve ismi Tevfik Pikret tarafından ko- altındaki imzanın kendi görüşleriyle hiçbir di kiş i arasında adı geçti. fakat yargıla­
nuldu. B a b as ı Trabzonlu köklü bir aileye alakasının b ulu nm a d ı ğın a dair bir açıkla­ nan yirmi iki kişi arasın d a yer almadı. Zi-
mensup olan şair İsmail Safa, annesi Ser- ma yaptı. Bu olay üzerine gazeteyle arası yad Ebüzziya'nın 1945'te Tasvir-i Efkar
ver Bedia Hanım'dır. Bir buçuk yaşınday­ açılan Peyami Safa bir süre sonra işinden yerine çıkarmaya başladığı Tasvir'de yaz-
ken babası sürgünde bulunduğu Sivas'ta ayrılıp Nazım Hikmet'in de yazdığı, Zeke- maya devam etti. Aynı yılın kasımında ya-
öldü ve ağabeyi İlhami ile birlikte annesi riya Sertel tarafından çıkarılan Resimli Ay yımlanan Büyük Doğu ' nun ikinci dönem
tarafından zor şartlarda yetiştirHdL İlk öğ­ mecmuasında çalışmak zorunda kaldı. Ha- yazı kadrosuna katıldı. Öteden beri tek
renimine devam ederken sağ kolunda or - reket dergisinde de Nazım Hikmet'le bir- partiye ve milli şefe muhalif olan Ziyad
taya çıkan kemik veremi yüzünden kendi- likte yazı yazan Peyami Safa'nın bu dergi- Ebüzziya çok partili sistemi ve demokra-
ni çok küçük yaşta doktorların , hasta ba- nin ilk sayısında çıkan "Varız Diyen Nesil" siyi, dolayısıyla Demokrat Parti'yi destek-
kıcıların ve ilaç kokularının arasında bul- başlıklı yazısı genç edebiyatçı neslin gö- lemeye başlayınca bu gazeteden ayrıldı.
du (1908) 1910'da başladığı Vefa İdadi­ rüşlerini yansıtan bir beyanname niteliği Savunduğu görüşlerin tabii bir sonucu ola-
si'ni bu hastalık ve ailesinin geçim zorluk- taşıyordu ( 1929) Bu nesil Yakup Kadri (Ka- rak demokrasiye karşı olduğu için Nisan
ları sebebiyle bırakmak zorunda kaldı. Ba- raosmanoğlu) tarafından Milliyet gazete- 1946'da yeni bir hamle yapan Vakit ga-
basının yakın arkadaşlarından Abdullah sinde eleştirilince basın tarihine "Saman zetesinin kadrosunda yer aldı ve Demok-
Cevdet'in hediye ettiği Petit Larousse'u Ekmeği Kavgası " diye geçen ünlü kalem rat Parti aleyhinde yazılar yazdı . Savaş yıl-

437
SAFA, Peyami

larında ilgi duymaya başladığı mistisizm. nin 1931'deki ikinci kuruluşunda aktif bi-
parapsikoloji ve metapsişik merakını da çimde yer aldı ve cemiyetin tartışmalı kon-
yeni gazetesine taşıdı. Bu arada Cumhu- feranslarının ilkinde felsefe ve diyalektik
riyet Halk Partisi'ne yakınlaştığı için Ne- konulu bir bildiri sundu ( 12 Ocak 1933 ).
cip Fazı! Kısakürek tarafından eleştirildi , Bu tarihlerde rasyonalist olan Peyami Sa-
bu yüzden aralarında büyük bir kavga çık­ fa, Kültür Haftası'nda yayımlanan "Seziş ,
tı. Demokrat Parti'ye muhalefeti dolayı­ Tahlil ve Riyaziye" başlıklı yazısında bu ko-
sıyla Cumhuriyet Halk Partisi mensupla- nudaki görüşlerini açıkladı.
rının dikkatini çekince o sırada milletve- Doğu'nun geriliği, Batı ' nın ileriliği ve ri-
kili olan Yusuf Ziya Ortaç tarafından Mart yaziye kafası gibi bir yığın meseleyle dolu
1948'de yayın hayatına yeniden başlayan olarak gittiği Avrupa'dan fikirlerini ken-
Çınaraltı'na davet edildi ve Ulus gazete- Peyarn i dince test etmiş olarak dönen Peyami Sa-
sinde yazmaya başladı (ı 949- ı 95 3). Bur- Safa fa, Büyük A vrupa A nketi'ni yazdıktan
sa'dan milletvekili adayı olduysa da seçi- sonra muhtemelen bazı bölümlerini daha
mi kazanamadı (1 9 50) . sında çıkardı. Rehber-i ittihad Mektebi'n- önce kaleme aldığı Türk İnkılfıbına Ba-
Demokrat Parti'ye kuruluş döneminde de öğretmenlikyaparken Servet-i Fünun kışlar'ı tamamlayarak Cumhuriyet gaze-
sosyalistlerle iş birliği yaptığından muha- ve Fağfur gibi dergilere hikaye, makale tesinde tefrika etti. Aynı yıl kitap olarak
lefet eden ve 19SO'de Nazım Hikmet için ve tercüme denemeleri gönderen Peyami da basılan eser Mustafa Şekip Tunç'un ifa-
açılan af kampanyasına şiddetle karşı çı­ Safa, ismini Yirminci Asır' da bir kısmı desiyle "inkı labımızın felsefi monografisi"
kan Peyami Safa bir süre sonra Türk Dü- imzasız yayımlanan Asrın Hikayel eri'yle niteliğini taşıyordu . Bu eserinde Avrupa
şünce si dergisini yayımlamaya başladı duyurdu (1919) . Abdullah Cevdet'in etki- medeniyetini " riyazlleşmek" ve "siteleş­
(Aralık 1953) ve Milliyet gazetesi yazı kad- sindeki ilk gençliğinde fikirleri henüz tam mek" kavramları etrafında açıklayan Pe-
rosunda yer aldı (ı Ekim 1954 ). Demokrat şekillenmemiş bir Garpçı olarak Beyoğlu, yami Safa şu tezi savunuyordu : Ortaçağ ' ­
Parti'nin antikomünist kimliği belirginleş­ Şişli, Harbiye gibi semtlerde yaşanan ha- da Türk-islam düşünürleri Yunan felsefe-
tikçe bu partiye ve liderine ilgi duymaya yatın cazibesine kapılan ve sosyal baskıya sini devam ettirip Avrupa'ya aktarmışlar­
başladı. Milliyet'teki "Objektif' adlı köşe­ isyan eden Peyami Safa'nın ilk hikaye ve dır; bugünkü akılcı ve tabiatçı Avrupa ka-
sinde Aziz Nesin ve Çetin Altan ile kalem romanlarında tatmin edilmemiş gençlik fasının ilk çatısını kuran Türk mütefekkir-
tartışmaianna girdi ( 1958). Yönetimin so- arzularıyla milli idealler arasında yaşadığı leridir. Ancak ciddi bir mukavemetle karşı­
la yakın bir kadronun eline geçmesi üze- bocalama açık biçimde görülür. Mütareke laşmış olsa da Garp'ta yaşama alanı bulan
rine bu gazeteden ayrılarak Tercüman'a yıllarında tereddütleri artmakla beraber ve Rönesans'ı hazırlayan Türk-Arap rasyo-
geçti (Mart I 959) Büyük Doğu'di;J. da ya- pozitivist ve materyalist eğilimleri henüz nalist felsefesi asıl büyük direnişi Şark'ta
zılarına yeniden başlamıştı ; fakat bir süre devam ediyordu. Nitekim o yıllarda imza- görmüş. mistik ve ilahiyatçı fikrin galebe-
sonra Necip Fazıl ile ikinci büyük kavgası­ sına birçok arkadaşının yer aldığı D ergfıh siyle yarı yolda kalmıştır. Başlangıçta is-
nı yaparak yollarını ayırdı . Çok geçmeden vb. dergilerde değil İc tihad'da rastlan- lam felsefesi, bir yandan Farabi ve İbn sı­
yazı işleri müdürüyle anlaşamadığı Ter- maktadır. iık uzun hikayesi olan Gençliği­ na ile dünya bilgisi olmaya doğru gider-
cüman'dan da çıkarıldı (29 Nisan 1960). miz'de ( 1922) ve aynı yıl yayımlanan Söz- ken öte yandan bunun tam zıddı bir yön-
27 Mayıs 1960 ihtilali'nden sonra Türk Dil d e Kızlar adlı ilk romanında Mütareke de ilerlemiştir. Birinci kol olan akılcı ve ta-
Kurumu ve Türk Edebiyatçılar Birliği ile istanbulu'ndaki ahlaki çözülmeyi eleştirdi. biatçı felsefe hıristiyan Garp'ı etkilerken
ilişkisi kesildi. Türk Düşüncesi'nin yayı ­ Bu arada geçinebilmek için Server Bedi imancı ve ilahiyatçı kol müslüman Şark'ta
rnma ara vererek Havadis gazetesine geç- imzasıyla aşk ve cinayet romanları da ya- yaygınlık kazanma eğilimi göstermiş. da-
ti (21 Temmuz 1960). Bu gazetedekiyazı­ zıyordu. 1924'te Maurice Leblanc'ın Arsen ha açık bir ifadeyle hıristiyan Garp akılcı
ları yüzünden aleyhinde protesto gösteri- Lupin'ini örnek alarakyarattığı Cingöz Re- ve tabiatçı düşünceyi müslüman Şark'tan
leri yapıldı . Dü ş ünen Adam dergisinde cai tipi beklenmedik bir ilgiyle karşılandı . alırken müslüman Şark imancı ve ilahiyat-
(5 Ocak 196 1) ve Son Havadis gazete- 1924-1928 arasında onar kitaplık Cingöz çı düşüncede yavaş yavaş hıristiyan Garp'ın
sinde (ı OMart 196 1) yazmaya başladı . Bü- Recai'nin H arikulade S ergüz eştleri ve tesir sahasına girmiştir. Mistik düşünce­
tün bu olaylar sırasında çok yıpranan Pe- Cingöz Recai Kibar Serseri dizileri çıktı. yi ve ahlaki kudretle temsil eden Gazzall.
yami Safa oğlu Merve'yi kaybedince (27 Mütareke döneminde Hürriyet ve İtilaf Hıristiyanlığın tesiri altındaydı. Müslüman
Ş ubat) büsbütün sarsıldı. 15 Haziran 1961 Fırkası saflarında yer alan ve ingiliz man- Şark'ın yarı yolda kalışında Gazzarı. Muh-
tarihinde Çiftehavuzlar'da bir dostunun dasını savunan Abdullah Cevdet'ten te- yiddin ibnü'I-Arabl ve Mevlana Celaleddin-i
evinde öldü ve iki gün sonra Edirnekapı mel meselelerde yavaş yavaş uzaklaşan ROm! gibi şahsiyetlerin ve Eş ' ari ketarnı­
Mezarlığı ' nda toprağa verildi. Peyami Safa ' nın fikirleri, belirgin çizgile- nın " meş'um " roller oynadığını ileri süren
Peyami Safa ' nın edebi hayatı on bir ya- rini 1. Dünya Savaşı ve Mütareke yılların­ Peyami Safa, bu düşüncelerini eleştiren is-
şında iken yazdığı Piyano Muallimesi adlı da kazandı. Cumhuriyet'in ilk yıllarını ken- mail Hakkı İzmirli ile polemiğe girmiştir.
hikaye ile başladı. On üç yaşında iken Eski di neslinden birçok aydın gibi derin şüphe Türk İnkılfıbına Bakışlar'da Kemalist
Dost adlı bir roman denemesi yaptı. Aynı ve tereddütler içinde geçirdi ve koyu bir milliyetçi olarak görünen Peyami Safa dün-
yıllarda şiir de yazıyordu , fakat -dedesi, bohem hayatına daldı. Bu arada felsefeye yadaki gelişmeleri ve Almanya ' nın yükse-
babası ve amcaları şair olduğu halde- şi­ ilgisi artarak devam ediyordu. Başta Mus- lişini dikkatle takip etmiştir. 1930'ların ba-
irde ısrar etmedi. Bir M ekteplinin Hfı­ tafa Şekip (Tunç) ve Hilmi Ziya (Üiken) ol- şından beri verdiği antikomünist müca-
tıratı 1 Karanlıklar Kralı ( 19 ı 3) adlı ilk mak üzere birçok felsefeciyle yakın dost- delenin bir sonucu olarak savaş sırasında
kitabını Vefa idadlsi'ndeki öğrenciliği sıra- luklar kurmuştu . Türk Felsefe Cemiyeti'- fikren Almanya'yı , buna bağlı olarak tek

438
SAFA, Peyami

şefliliği desteklemiştir. Türkçü bir politi- geleneklerin ve aile baskısının yanı sıra Ce- açıklamayı başaramayınca derin bir şüp­
ka takip eden Çınaraltı dergisindeki ya- lal Nuri İleri'nin "Monmartr ahlaksızlığı" he ve tereddüt içinde nihilizme kayan Fe-
zılarında ferdiyetçi liberalizmin mekanik dediği İstanbul'un yüksek tabakasında ya- rit'in özellikle Matmazel Noraliya'nın gün-
görüşünün yıkıldığını iddia ediyor. anti- şanan ahlaki çöküntü de eleştirilmiştir. z. lüklerini okuduktan sonra yaşadığı aydın­
Marksist ve antiliberal bir dünya görüşü Siyah Beyaz Hikayeler ( 1923) . 3. Ateş lanma ve nihilizmden mistisizme yöneliş
olan korporatizmi savunuyordu. Millet ve Eöcekieri ( 192 5) 4. İstanbul Hikayele- süreci anlatılır. 1O. Yalnız ız (ı 951) . Yeni
İnsan ( 1943) adlı kitabında bir araya ge- ri (tarihsiz). S. Hikayeler. İlk Defa Bü- İstanbul'da tefrika edildikten sonra ki-
tirilen Çınaraltı yazılarıyla gazetelerdeki tün Hikayeleri Bir Arada ( 1980) . Asrın tap olarak yayımlanan bu romanda da
yazılarında savunduğu bu görüşler yüzün- Hikayeleri'yle Siyah Beyaz Hikayeler, parapsikolojik ve metapsişik meseleler ir-
den Marksistler'in hedefi haline gelen ve Ateş Eöcekieri ve Resimli Ay mecmua- delenmiştir. Eserin önemli özelliklerinden
aleyhinde broşürler yayımlanan Peyami sının 1930 yılında verdiği Resimli Hika - biri Doğu-Batı sentezi tezinin ayrıca bir
Safa, 1940'1arın başında Almanya'ya sem- yeler ilavesindeki hikayeler Halil Açıkgöz ütopya olarak işlenmiş olmasıdır. Simeran-
pati duymakla beraber Türkiye'nin kendi tarafından bir araya getirilmiştir. ya, romanın kahramanı olan ve yazarın söz-
milli, ekonomik ve jeopolitik bünyesinin Romanları. 1. Sözde Kızlar ( 1922) . Se- cülüğünü üstlenen Samim'in zaman za-
özellikleri dolayısıyla Hitlerizm'in bazı pren- razad takma adıyla Sabah gazetesinde man sığındığı bir hayal ülkesidir ve bütün
siplerine çok yabancı olduğunu ve yabancı tefrika edilen, gazete kapandığı için yarıda zıtlıkların birbiriyle barıştınldığı bir mut-
kalması gerektiğini açıkça ifade etmişti. kalmış olmakla beraber geniş yankı uyan- luluk adası olarak tasarlanmıştır. 11. Biz
1961 'de Nasyonalizm adıyla yeniden ya- dıran bu romanda devrin İstanbul sosye- İnsanlar ( 1959) . 1937'de Cumhuriyet ga-
yımladığı Millet ve İnsan'da bazı bölüm- tesinde yaşanan hayatla Anadolu'da ve- zetesinde tefrika edildiği halde önemli de-
lerin çıkarılması dışında ciddi bir değişik­ rilen büyük mücadele arasındaki tezat ğişiklikler yapılarak kitap halinde ilk defa
lik yapmaması onun milliyetçilikte ve kor- vurgulanır. z. Şimşek ( 1923). 3. Mahşer 1959 yılında yayımlandığı için Peyami Sa-
poratizmde sonuna kadar ısrar ettiğini ( 1924) 4. Bir Akşam dı ( 1924) S. Can an fa'nın son romanı kabul edilen eserde Mü-
göstermektedir. Türk İnkılabına Bakış­ ( 1925) . 6. Dokuzuncu Hariciye Koğuşu tareke döneminde aydınların gündemini
lar'ın 19S9'daki ikinci baskısında değişik­ işgal eden materyalizm, sosyalizm, man-
( 1930) Nazım Hikmet'e ithaf edilen, ya-
lik yaparak tezini Kemalist sıfatından arın­ zarının hastalıkla boğuştuğu çocukluk ve dacılık, milliyetçilik gibi fikirler tartışılır; bu
dıran Peyami Safa bu kitabında savundu- ilk gençlik yıllarının izlerini taşıyan bu kü- yönüyle aynı zamanda Peyami Safa'nın
ğu, Doğu-Batı sentezi diye özetlenebile- çük roman büyük ölçüde otobiyografiktir. entelektüel macerasına ışık tutmaktadır.
cek görüşlerine de sonuna kadar bağlı kal- Bilinç akışı tekniğinin ustaca kullanıldığı Peyami Safa'nın ayrıca Gün Doğuyor adlı
mıştır. eser aynı zamanda psikolojik roman ola- bir piyesi yayımlanmıştır ( 1937) .
Peyami Safa'nın 1914-1961 yılları ara- rak edebiyat tarihimizde önemli bir yere Fikri Eserleri. 1. Türk İnkılabına Ba-
sında gerçek ismiyle ve Server Bedi, Çö- sahiptir. 7. Fatih Harbiye ( 1931 ). Yanlış kışlar ( 1938). Z. Felsefi Buhran ( 1939) .
mez, Serazad, Safiye Peyman, Bedia Ser- anlaşılan Batılılaşma'nın genç nesiller üze- Yazarın Türk Felsefe Cemiyeti'nde verdiği,
vet gibi takma adlarla yazdığı süreli ya- rindeki olumsuz etkilerinin anlatıldığı ro- daha sonra Yeni Türk Mecmuası'nda
yınlar şunlardır: Gazete: Büyük Yol, Cum- manda Fatih-Harbiye tramvayının birbiri- yayımlanan "Felsefe ve Diyalektik" konulu
huriyet, Havadis, Milliyet, Son Hava- ne bağladığı Fatih semti Doğu'yu, Beyoğlu konferansının geliştirilmiş ve yeniden ya-
dis, Son Posta, Son Telgraf, Tan, Tas- ise Batı'yı temsil eder. Peyami Safa, Batı­ zılmış biçimidir. 3. Millet ve İnsan ( 1943) .
vir, Tasvir-i Efkar, Tercüman, Tercü- lılaşma meselesinin tartışıldığı, mOsikide Yazarın milliyetçilik anlayışını temellendir-
man-ı Hakikat, Ulus, Vakit, Yirminci alaturka-alafranga mücadelesinin hızlan­ diği, 1940'larda Çınaraltı dergisinde çı­
Asır. Dergi: Aydabir, Aydede, Bozkurt, dığı ve Darülelhan'da Türk MOsikisi Bölü- kan yazılarından oluşmaktadır. İkinci bas-
Büyük Doğu, Çınaraltı, Düşünen Adam, mü'nün kapatıldığı günlerde yazdığı bu ro- kısı N asyonalizm adıyla yapılmıştır ( ı 961 ).
Edebiyat Gazetesi, Fağfur, Hafta, Hare- manda Doğu-Batı meselesini tartışmak­ 4. Mahutlar (1959). S. Sosyalizm (1961).
ket, Hayat, Heray, İctihad, İslam Mec- tadır. Eser 1943 yılında İngilizce'ye çevril- 6. Mistisizm (ı 961 ). 7. Doğu-Batı Sen-
muası, Kültür Haftası, Resimli Ay, Re- miştir. 8. Bir Tereddüdün Romanı ( 1933). tezi ( 1962) . Yazarın Türk Düşüncesi der-
simli Şark, Seksoloji, Servet-i Füniln, ı. Dünya Savaşı'ndan sonra Türk aydınla­ gisinde çıkan yazılarından oluşmaktadır. 8.
Türk Dili, Türk Düşüncesi, Türk Yur- rının inanç buhranı, şüphe ve tereddütle- Kızıl Çocuğa Mektuplar ( 197 ı). Nazım
du, Türklük, Yedigün, Yeni Çağ, Yeni rinin anlatıldığı, yine otobiyografik özel- Hikmet'le kavgası sırasında yazdığı yazı ­
İstiklal, Yeni Mecmua, Yeni Türk Mec- likler taşıyan bu romanda 1920'lerin so- ların bir araya getirildiği kitaptır. Yukarı­
muası. nunda aralarında Peyami Safa'nın da bu- daki üç eseri ayrıca Nasyonalizm-Sos-
Eserleri. Eksiksiz bir bibliyografyası he- lunduğu bir grup aydının yaşadığı bohem yalizm-Mistisizm adıyla bir arada basıl­
nüz hazırlanmamış olan Peyami Safa'nın hayatı tasvir edilmektedir. 9. Matmazel mıştır ( 1975) .

irili ufaklı kitaplarının sayısı soo·e yakın Noraliya'nın Koltuğu ( 1949). Peyami Sa- Büyük Avrupa Anketi adlı eseri ( 1938)
olup yazılarının sayısını ise tahmin etmek fa'nın parapsikoloji, metapsişik ve ispri- Peyami Safa'nın 1936 yılında çıktığı Av-
bile zordur. Bu inanılmaz yazı faaliyeti onu tizma gibi meselelere ilgi duymaya başla­ rupa seyahatini, özellikle çocukluğundan
Türkçe'yi en güzel kullanan ve bir mese- dıktan sonra yazdığı bu eser, bakış açısı beri rüyalarını süsleyen Fransa ile ilgili
leyi en kısa yoldan , en çarpıcı biçimde an- ve merkez yansıtıcı gibi bazı roman tek- izienimlerini ve fikirlerini anlatır. Peyami
latmanın sırrını bilen yazarlardan biri ha- niklerinin büyük bir ustalıkla kullanıldığı. Safa'nın çeşitli gazete ve dergilerdeki ya-
line getirmiştir. Hikayeleri. 1. Gençliği­ Türk romancılığında köşe taşı sayılabile­ zılarından seçmeler konularına göre tas-
miz ( 192 2) . Peyami Safa'nın hikayeden ro- cek önemli bir eserdir. Romanda, birta- nif edilerek "Objektif" adı altında basıl­
m ana geçişini sağlayan bu uzun hikaye- kım olağan üstü olaylar yaşayan ve bu olay- mıştır: Osmanlıca, Türkçe, Uydurmaca
de kadın ve evlilik meselesi ele alınmış. ları materyalist ve pozitivist anlayışlarla (1970) ; Sanat, Edebiyat, Tenkit (1971) ;

439
SAFA, Peyam i

Sosyalizm Marksizm Komünizm (1971); ı


Din, İnkılap, İrtica ( 1971); Kadın, Aşk, SAFA, Zehihullah
Aile ( 1973); Yazarlar, Sanatçılar, Meş­ (t.;..,.Jıl~~)
hurlar ( 1976) ; Eğitim, Gençlik, Üniver- (1911-1999)
site ( 1976); Yirminci Asır, Avrupa ve Biz
(1976). İranlı edebiyat tarih çisi
ve yazar.
BİBLİYOGRAFYA : L _j

(Peyami Safa ve eserleri hakkında çeşitli üni-


versitelerde çok sayıda tez yapılmıştır: burada ya- Simnan'a bağlı Şehmirzad'da doğdu . İlk
yımlanmış olan başlıca kaynaklar gösterilmiştir). öğrenimini babasının ticaretle uğraştığı
Cahit Sıtkı Tarancı, Peyami Safa: Hayatı ve Eser-
Babül'de ( 1925), orta ve yüksek öğrenimi­
leri, İstanbul 1940; Rıza Çavdarlı, Peyami Safa, İs­
tanbul 1943; Mustafa Baydar, Edebiyatçılarımız ni Tahran Yüksek Öğretmen Okulu ve Tah-
Zeb1hullah
Ne Diyorlar, İstanbul 1960, s. 170-173; Tekin ran Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nin Fel- Safa
Erer. Basında Kavgalar, İstanbul 1965, s. 241- sefe ve Fars Dili ve Edebiyatı bölümlerinde
267; Hilmi Ziya Ülken, Türkiye'de Çağdaş Düşün­ tamamladı ( 1936). Dört yıl lise öğretmen ­ da eğitim ve eğitim kurumları incelenir.
ce Tarihi, İstanbul 1966, ll, 743-747; Kemal Sül-
liği yaptıktan sonra mezun olduğu üni- 9. Gahşomari ve Ceşnhd-yi Milli-yi ira-
ker, Nazım Hikmet'in Polemikleri, İstanbul 1968;
Ahmet Harndi Tanpınar. Edebiyat Üzerine Ma- versitede akademik kariyerine başladı ve niyan (Tahran 1355 hş.). İranlılar'ın kullan-
kaleler (haz. Zeynep Kerman), İstanbul 1977, s. 1948'de Fars dili ve edebiyatı profesörü un- dığı takvimler ve milli, dini günler, bayram-
361-364; Sarnet Ağaoğlu, İlk Köşe (Edebiyat H.3.- vanını aldı. 1962-1963 öğretim yılında mi- lar hakkındadır. 10. Tari{ı -i Edebiyyat der
tıraları) , İstanbul 1978, s. 117 -120; Vecdi Bürün,
safir öğretim üyesi olarak Hamburg Üni- !ran ve der Kalemrov-i Zeban-i Farsi
Peyami Safaile 25 Yıl, İstanbul 1978; Cevdet Kud-
ret, Türk Edebiyatında Hikaye ve Roman, İstan­ versitesi'nde ders verdi. Almanya'dan dö- (1-V, Tahran 1358 hş.). Başlangıçtan XII.
bul 1978, ll, 342-372; Berna Moran. Türk Roma- nüşünde bölüm başkanlığına getirildi ve (XVIII.) yüzyıl ortalarına kadar İran edebi-
nına Eleştirel Bir Bakış, İstanbul 1983, s. 185- fakültenin dekanlığına seçildi. Üniversite yatı tarihidir. 11. Gencine-i Sü{ıan (1-VI ,
189; Adile Ayda, Böyle idiler Yaşarken, Ankara hocalığı sırasında ayrıca yüksek öğretim Tahran 1363 hş . ) . Ebu Mansur-i Muamme-
1984, s. 183-192; Ergun Göze, Peyami Safa, An-
başkanlığı, Tahran Üniversitesi yayınlar mü- ri'den Hüseyin Vaiz-i Kaşifl'ye kadar 164
kara 1988; a.mlf., Üç Büyük Mustarip, İstanbul
1989, s. 58-65, 72-75, ayrıca bk. tür. yer. ; a.mlf., dürlüğü, UNESCO Milli Komisyonu sekre- yazarın kısa biyografileri ve eserlerinden
Peyami Safa-Nazım Hikmet Kavgası, İstanbul terliği ve İran Kızılayı başkanlığı gibi idari seçmeleri içerir.
1991; a.mlf.. Peyami Safa'nın Türk Düşünce­ görevlerde bulundu. Öğrenciliği sırasında Neşir ve Çevirileri: Merg-i So]srat (Tah-
sindeki Yeri, İstanbul 1997; Gürsel Aytaç, Çağdaş
başladığı gazete ve dergilere yazı yazma,
Türk Romanları Üzerine incelemeler, Ankara ran 1314 hş., . Lamartine'in La mart deSoc-
1990, s. 113-132; Mehmet Tekin, Peyami Safa'- çevirmenlik, idarecilik ve editörlük gibi iş­ rate'ından); Rafail (Tahran 1317 hş., La-
nın Roman Sanatı ve Romanları Üzerinde Bir lerle de ilgilendi. 1969 yılında öğretim üye- martine'in Raphael'inden); Man~Cıme-yi
Araştırma, Konya 1990; Erol Üyepazarcı, Kork- liğinden emekliye ayrılan Safa Almanya'-
Yadgar-i Zerir (Tahran 1321 hş ); Keya-
mayınız Mr. Sherlock Holmes, İstanbul 1997, s. ya giderek bir yıl süreyle Hamburg Üni-
198-209; Nan A. Lee, Peyami Safa'nın Eserle- niyan (Tahran 1336 hş., Arthur Christen-
rinde Doğu-Batı Meselesi, İstanbul 1997; Altan
versitesi'nde ders verdi. Ardından İran'a sen'in Les kayanides'inden); Divan-i 'Ab-
Deliorman, Sessiz Bir Ses, İstanbul 1997, s. 143- döndü ve Tahran'da yazım çalışmalarına dülvasi'-i Cebeli (ı339 hş . ); Darabna-
166; Emin Karaca. Türk Basınında Kalem Kav- devam etti. Hayatı boyunca yürüttüğü il- me-yi Bigemi (Tahran 1339 hş.); Divan-i
gaları, İstanbul 1998, s. 85-108, 229-249; Beşir mi ve edebi hizmetlerinden dolayı Palmes
Ayvazoğlu, Peyami: Hayatı, Sanatı, Felsefesi, Dra- Seyfüddin MuJ:ıammed -i Fenjöni (Tah-
Academiques (Fransa 1970) dahil çeşitli ran 134 ı h ş . ); Darabname-yi Tarsusi
mı, İstanbul 1999; a .mlf. , Doğu-Batı Arasında
Peyami Safa, İstanbul 2000; Hakkı Süha Gezgin, ödüller aldı. Almanya'nın Lübeck şehrinde (Tahran 1344 h ş.); Ba{ıtiyarname (Tah-
Edebi Portreler (haz. Beşir Ayvazoğlu). İstanbul vefat ettiğinde Hamburg'daki müslüman ran 1345 hş.); Varlsa ve Gülşah (Tahran
2005, s . 236-238; Ramazan Gülendam, Eğitim ve mezarlığına gömüldü.
1349 h ş.) . Eserinin birçoğu Arapça ve İngi­
Öğretim Anlayışıyla Peyami Safa, Ankara 2006;
Kandemir, "Peyami Safa Anlatıyor", Yedigün, Eserleri. Telifleri. 1.lfamaseserayi der lizce'ye çevrilen Safa'nın 1933 yılından iti-
sy. 184, İstanbul 1936, s. ı 0-11; "Peyami Safa iran ta Karn-i Çehardehom-i Hicri (Tah- baren Farsça ve Fransızca olarak kaleme
Diyor ki", Her Ay, sy. 1, İstanbul 1937, s. 119- ran 1324 hş . ) . Z. Tari{!-i 'UW.m-i 'A]sli der aldığı çeşitli makaleleri de bulunmaktadır.
123; Hikımet Münir, "Peyami Safa Hakkında Ne Temeddün-i İslami (Tahran 1331 hş . ). Ayrıca Encyclopaedia Iranica (New York)
Diyorlar?", Yedigün, sy. 409 (1941). s. 7; İsma­
il Hakkı İzmirli, "Peyami Safa'nın islam Feylesof- Eserde V. (Xl.) yüzyıl ortalarına kadar İ s­ için madde yazmıştır (eserlerinin daha ge-
larına Haksız Hücumu", İslam-Türk Ansiklope- lam medeniyetinde akli bilimler ele alın­ niş bir listesi için bk. http://en.wikipedia.
disi Mecmuası, 1/45-50, İstanbul 1942-43; Mu- mıştır. 3. Le livre du millenaire d'Avi- org/wiki/zabihollah_safa).
harrem Mercangil, "Peyami Safa (Server Bedi)", cenne (Tahran 1953). 4. Anthologie de BİBLİYOGRAFYA :
Yeni Yayınlar, Vl/12, Ankara 1961, s . 257-266
poesie persane (Paris ı 964). S. Genc-i CelaiT-yi Nalni- Seyyid Muhammed, "Doktor Şa­
(Peyami Safa ve Server Bedi imzasıyla yayımian­
mış eski ve yeni harfli eserlerinin bibliyografya- Sü{ıan (I-VI, Tahran 1339 hş . ). Zerdüşt'ün fii , MaÇbu'at ve Siyaset", Ceşnname-yi Üstfid t;e-
sı): Recep Doksat, "Birinci Ölüm Yılında ünlü Gatalar'ından modern çağa kadar Fars şiir bfl:ıullah-i Şafa, Tahran 1377 hş., s. 145-165; Ni-
Yazar ve Düşünür Peyami Safa", Yol, sy. 2, İs­ tarihi konusunda ayrıntılı bir önsözle Ru- met Yıldırım , Fars Edebiyatında Kaynaklar, Er-
tanbul 1962, s. 7; Galip Erdem, "Galip Erdem Pe- zurum 2001, s. 60-62, 75, 90; Celal Metin!, "İran­
deki''den Bahar'a kadar çeşitli şairlerden
yami Safa 'yı Anlatıyor", Divan, sy. 8, Ankara düsti-yi üstad Şafii" , lranşinasi, Xl/3, Rockville-
1979, s. 3-10; Ayhan Songar, "Peyami Safa'dan seçilmiş örnekleri içerir. 6. Al-Birüni, ses Maryland 1378 hş./1999, s. 379-388; a.mlf.,
Birkaç Hatıra" , Türk Edebiyatı, sy. 104, İstanbul oeuvres et ses penses (Tahran 1353 hş./ "Salşumar-i üstad ZebiJ::ıullah-i Şafii" , a.e., Xl/3
1982, s. 24-25; Kayhan Emiroğlu , "Peyami Sa- 1973). 7. La prose rythmique persane (ı 378 hş./ı999) , s. 389-393; Seyfeddin Nazma-
fa'nın Eski Harfli Eserleri üzerine Bir Bibliyog-
(Paris 1976). B. Amuzişgahhd ve Amu- badi. "Ein Nachruf auf Professor Zabihollah Sa-
rafya Denemesi", Müteferrika, sy. 23, İstanbul fa", Orient, XLI/4 , Hamburg 2000, s . 529-533.
zişha der !ran (Tahran 1354 hş.). Eserde
2003, s. 185-197. r:i1
IJ!III!!I BEŞİR AYVAZOÖLU en eski devirlerden çağımıza kadar İran'- !il NiMET YILDIRIM

440

You might also like