Anatomi-1 Anatomi-2 Anatomi-3 Fizyoloji-1 • Açlık süresince karaciğerde üretilen safrayı konsantre eden ve depolayan safra kesesi yemeğe cevap olarak kasılır ve safra yolları basıncını arttırarak safranın duodenum’a akışını sağlar. • 30-60 ml kapasitesi vardır. Günlük yaklaşık 600 ml safrayı depolayabilir • Safra kesesi mukozası geniş absorbsiyon kapasitesi sayesinde safra konsantrasyonunu 5-10 kat arttırabilir Fizyoloji-2 • Safra kesesi epiteli NaCl aktif, su ise pasif (osmotik güçierle) yolla absorbe edilir. • Kalsiyum absorbsiyonu ise sınırlı miktardadır. • Konsantre olan safra içinde kolesterol nükleasyonuna yatkınlık oluşur. • Safra kesesi epiteli ayrıca lümen içine glikoprotein ve hidrojen iyonu sekrete eder. • Glikoprotein içeren mukus yüksek deterjan özelliği olan safra tuzlarının safra kesesi epiteline zarar vermesini önler. Ancak kolesterol kristalizasyonunda rolleri olduğu gösterilmiştir. Fizyoloji-3 • Epitelden lümen içine sekrete edilen hidrojen iyonları karaciğerde üretilen ve pH değeri 7.5-7.8 düzeyindeki safranın pH değerini 7.1-7.3 düzeyine düşürerek kalsiyum tuzlarının çökmesini engeller. • Yemek sonrasında safra kesesi vagal yola (sefalik faz) ve CCK salınımı (duodenal epitel hücrelerinden) yolu ile kontraksiyon gösterir. • CCK salınımı lümen içi yağlar, aminoasitler ve gastrik asit ile uyarılırken, safra ile inhibe olur. • CCK aynı zamanda oddi sfinkterinin gevşemesine de neden olur. Benign Safra kesesi hastalıkları • Kolelitiazis • Akut taşlı kolesistit • Kronik taşlı kolesistit • Koledokolitiazis-Kolanjit • Safra taşı ileusu • Akut taşsız kolesistit • Safra kesesinin polipoid lezyonları • Postkolesistektomi sendromları Kolelitiazis • Erişkin popülasyonun %10-15’ini etkiler • K/E: 2.25 • Batılı ülkelerde kolesterol taşları (>%85), doğuda kahverengi-pigmente taşlar sık görülür (bakteriyel infeksiyon, biliyer parazitler, ve parsiyel biliyer obstrüksiyon • %80 asemptomatik seyreder • Semptom gelişme riski yılda %2-3 (5 yılda %10) • Komplikasyon (akut pankreatit/koledokolitiazis) gelişme riski yılda %1-2 Risk faktörleri • Obezite • Hızlı kilo kaybı • Yağlı yiyeceklerden oluşan diyet tercihi • Hamilelik, çok sayıda doğum yapmak • Kadın cinsiyet • Birinci derece akrabalarda kolelitiazis olması • İlaçlar; seftriakson, postmenapozal östrojenler, TPN • Etnik; Amerikan yerli halkı, İskandinav halkı • İleri yaş • İleum hastalıkları (rezeksiyonu), mide rezeksiyonu veya by- pass öyküsü • Herediter sferositoz, orak hücreli anemi, talasemi Safra taşı oluşumu Kolesterol Pigment
• Kolesterol taşlarının %10’u
sadece kolesterol içerir, geri Siyah Kahverengi kalanında kalsiyum ve kolesterol beraber bulunur • Küçük ve katran rengi • Yumuşak ve yerküre • Kolesterol süpersatürasyonu > olurlar gibi şekilli yüzeyi vardır Kristal çekirdek > Taş • Hemolitik • Asya halklarında büyümesi hastalıklarda veya görülür • Safradaki Lesitin siroz varlığında • Sıklıkla koledok/ortak konsantrasyonunun azalması görülürler hepatik kanalda ve sodyum taurokolat • Uzakdoğuda sık görülürler konsantrasyonunun artması görülürler • Bakteriel enfeksiyonla kolesterol taşı oluşumunu • Safra infekte değildir ilişkilidirler (E.coli) arttırır Akut taşlı kolesistit-1 • Akut kolesistit olgularının %90-95’i kolelitiazis sonucu gelişir • Biliyer kolik>akut kolesistit>nekroz-perforasyon (%5-10) • Sağ üst kadran ağrısı, bulantı, kusma (ateş) ile başvurur • Fizik muayenede; sağ üst kadranda hassasiyet- rebaund-defans, derin palpasyonda soluk almadan kaçınma (Murphy bulgusu), ödemli kesenin ele gelmesi, (sarılık) Akut taşlı kolesistit-2 • Laboratuar; lökositoz, ALT, AST, GGT, ALP, Total ve direkt bilirubin değerlerinde yükselmeler (koledokolitiazis/Mirizzi sendromu) • Radyoloji; Ultrasonografi %85 sensitivitede ve %95 spesifisikliktedir. Tc99m-HIDA ile safra kesesinin görüntülenememesi tipiktir. BT, MR, MRCP • Tanı sonrasında i.v. Sıvı tedavisi, antibiyotikler ve analjezik tedavi başlanmalıdır. • Bakteriel spektrum; %68 E.coli-Bacteroides-Enterobacter, %14 Enterokok, %10 Anaerob (Bacteroides ve Clostiridium hakimiyeti vardır), nadiren Candida görülür Akut taşlı kolesistit-3 • Kesin tedavisi kolesistektomidir (Erken;2-3 gün içinde, geç; 6-10 hafta sonra) • %20 hastada soğutma tedavisine yanıt alınamaz ve kolesistektomi zorunlu olarak yapılır • Laparoskopik kolesistektomi altın standarttır ancak bu vakalarda açık kolesistektomi’ye geçiş oranı %4-35 dir • Amfizematöz kolesistit, safra kesesi ampiyemi veya perforasyon varlığında açık kolesistektomi derhal yapılmalıdır • Riskli hastalarda perkütan kolesistostomi yapılabilir. Sürecin iyileşmesinden 3-4 ay sonra kolesistektomi yapılmalıdır Kronik taşlı kolesistit-1 • Tekrar eden biliyer kolik atakları veya akut kolesistit atakları sonucu oluşan kronik enflamasyon • Kolelitiazisi olan hastaların 2/3’ü bu tabloya dahildir • Safra kesesi ve etrafında farklı yoğunlukta fibrozis izlenir • Bilier kolik ağrısı; sürekli bir ağrıdır 1-5 saat süresince devam eder. Eğer ağrı 24 saatin üzerinde devam ediyorsa akut kolesistit olabileceği düşünülmelidir • Bulantı, kusma, geğirme ve şişkinlik hissi sıklıkla ağrıya eşlik eder. Ağrı sırasında sağ üst kadranda hafif bir hassasiyet saptanır. Ağrılı period dışında fizik muayene bulguları normal sınırlardadır • Diğer sağ üst kadran ağrısı yapan nedenlerden ayrılmalıdır (peptik ülser hastalığı, pnömoni, renal kolik, karaciğer hastalıkları, herni, reflü, anjina) Kronik taşlı kolesistit-2 • Laboratuar verileri normal sınırlardadır • Ultrasonografide safra kesesinde çamur veya taş izlenir. Fibrotik kese izlenebilir. • Semptomları tekrarlayan vakalar için tedavi elektif laparoskopik kolesistektomidir • Ameliyat öncesinde diyetteki yağ azaltılmalı, ağır yemeklerden kaçınılmalıdır • Diyabetik hastalarda ganrenöz kese ihtimali olduğundan kolesistektomi geciktirilmemelidir • Hamilelerde tedaviye dirençli vakalarda 2.trimesterda kolesistektomi güvenle yapılabilir Koledokolitiazis-1 • Kolelitiazisi olan hastaların %6-12’sinde koledokolitiazis’de tabloya eşlik eder • Batılı ülkelerde en büyük neden safra kesesinden koledoğa taş-çamur geçişidir • Kolesistektomiden sonraki 2 yıl içinde koledokta taş saptanması halinde "unutulan" taş kabul edilirken, 2 yıldan daha uzun süre sonra koledokta taş saptanması "rekürren" taş olarak kabul edilir • Kahverengi pigment taşları bilier staz ve enfeksiyon ile ilişkilidir ve tekrar oluşma ihtimalleri yüksek olduğu için bilio-enterik drenaj prosedürü uygulanmalıdır Koledokolitiazis-2 • Genellikle sessiz seyrederler • Laparoskopik kolesistektomi uygulanan normal laboratuar bulguları olan hastaların %1-2’sinde unutulan taş saptanmaktadır • ALT, AST, GGT, ALP, Total ve direkt bilirubin değerlerinde yükselme görülür • İdrar rengi koyulaşır, gaita rengi açılır, sarılık bilier kolik tablosuna eşlik eder • USG de koledok çapı >8mm ve koledokta taş- çamur izlenir (MRCP, BT USG’ye göre daha etkin) • Tedavi; ERCP-laparoskopik/açık koledok eksplorasyonu, taşın çıkarıması Kolanjit • Charcot triadı; sarılık, ateş, sağ üst kadran hassasiyeti • Reydold pentatı; Charcot triadı + konfüzyon + hipotansiyon • En sık nedeni koledokolitiazis (benign-malign striktürler, anastomoz darlığı) • Lökositoz, ALT, AST, GGT, ALP, Total ve direkt bilirubin değerlerinde yükselme görülür • Geniş spektrumlu antibiyotik tedavisi, i.v. Sıvı desteği, vazopressör destek, koledok drenajı (ERCP, PTK veya operatif), kolesistektomi • Mortalite %2-5 Safra taşı ileusu • Spontan bilio-enterik fistülden geçen taşların mekanik ileus tablosuna yol açmasıdır • %75’i safra kesesi-duodenum arası fistüllerden kaynaklıdır • Genellikle yaşlı kişilerde görülür • Tüm ince barsak obstrüksiyonlarının %1’i dir. • Gangrenli kolesistit atağını takip ederler • İleusa neden olan taşın çıkarılması, kolesistektomi ve fistülün ortadan kaldırılması yolu ile tedavi edilirler Akut taşsız kolesistit • Akut kolesistit hastalarının %5-10’unu oluşturur • Akut taşlı kolesistite oranla çok hızlı kötüleşen bir seyir izler ve gangren-perforasyon-ampiyem daha sık görülür • Sıklıkla yaşlılarda, ağır travma-yanık gibi kritik hastalıklar sırasında, uzun süreli TPN tedavisi sırasında, by-pass veya aort anevrizması ameliyatları sonrası görülebilir • Staz ve iskemi ana nedenlerdir • Acil kolesistektomi kesin tedavisidir. Genellikle açık kolesistektomi tercih edilir. Perkütan kolesistostomi de sıklıkla tercih edilen etkin bir yaklaşımdır. Safra kesesinin polipoid lezyonları • Benign polipoid lezyonlar; kolesterol polipleri, adenomyomatozis ve adenomlar • Abdominal ultrason yapılan normal popülasyonun %3- 7’sinde, kolesistektomi preparatlarınınsa %2-12’sinde saptanır • En sık kolesterol polipleri görülür ve büyük kısmı 10 mm’den küçüktür, sıklıkla birden fazladırlar • Adenomyomatozis ise tek ve genellikle 10 mm’den büyüktür. • Adenomların kanserden ayırd edilmesi oldukça zordur • >60 yaş, kolelitiazis varlığı, takipte artan boyut ve 10 mm’den büyük boyut kanser riskini arttırır Kolesistektomi-1 Kolesistektomi-2 Laparoskopik yolla koledoktan taş ekstraksiyonu Postkolesistektomi sendromları • Safra yolu yaralanmaları en önemli sorundur. • Açık kolesistektomi sırasında %0.1-0.2 oranında yaralanma görülürken, laparoskopik kolesistektomide oran %0.85’e yükselmektedir • Akut-kronik enflamasyon, obez hasta, anatomik varyasyonlar, kanama, cerrahi teknik, pankreatit, kolanjit, obstrüktif sarılık varlığı yaralanma oluşumunda rol alır • Büyük kanal yaralanmalarının %25’i ameliyat sırasında fark edilir Safra yolu yaralanmalarında sınıflandırma Safra kesesi karsinomu • Demografi: Delhi, India (21.5/100,000), La Paz, Bolivia (15.5/100,000), South Karachi, Pakistan (13.8/100,000), Quito, Ecuador (12.9/100,000), Chile (27/100,000), Poland (14/100,000), Japan (7/100,000),Israel (5/100,000) Risk faktörleri • Demographic factors: (a) advanced age, (b) female gender, (c) obesity, (d) geography: South American, Indian, Pakistani, Japanese, and Korean, (e) ethnicity: Caucasians, Southwestern Native American, Mexican, and American, (f) genetic predisposition. • Gallbladder pathologies/abnormalities: (a) cholelithiasis, (b) porcelain gallbladder, (c) gallbladder polyps, (d) congenital biliary cysts, (e) pancreaticobiliary maljunction anomalies. • Exposures: (a) heavy metals, (b) medications: methyldopa, OCP, isoniazid, and estrogen, (c) smoking. • Infections: (a) Salmonella, (b) Helicobacter Patogenez • Gallbladder cancer may arise in the gallbladder’s fundus (60%), body (30%), or neck (10%). • The development of gallbladder cancer is proposed to occur over a span of 5–15 years, with tissue alterations including metaplasia, dysplasia, carcinoma in situ, and invasive cancer. • Patterns of Spread: (a) local invasion of the liver or other nearby structures, (b) lymphatic dissemination, (c) peritoneal spread, and (d) hematogenous spread Patolojik alt tiper • Adenokarsinoma (%98) • Papillary adenocarcinoma: papillae with vascular coreand minimal pleomorphism. • Mucinous adenocarcinoma: single cells or clusters with >50% extracellular mucin. • Signet ring cell carcinoma: a predominance of signet ring cells. • Adenosqumous carcinoma: an admixture of glandular and squamous components. • Squamous cell carcinoma: atypical keratinized cells and/or polliwog cells in a necrotic background. • Neuroendocrine carcinoma: rosettes, salt/pepper chromatin, anisonucleosis, and/or nuclear molding • Small cell carcinoma: smudge cells, scant cytoplasm, necrosis, salt/pepper chromatin, and/or nuclear molding • Undifferentiated carcinoma NOS: dispersed and highly pleomorphic cells with abundant necrosis Safra Kesesi Karsinomunda Yaklaşımımız-1
• Tanı: Genellikle erken dönemde rastlantısal
tanı konmakta. İleri evre lezyonlarda (BT, MRCP) biyopsi tercih etmiyoruz. • Tümörün Preop. Evrelemesi: Trifazik abdominal BT (sarılıkla gelen hastalarda ERCP veya PTK filmleri ile birlikte) TNM alt grupları belirlenmekte, CEA, CA 19-9 düzeyleri, gerekirse anjiografi Safra Kesesi Karsinomunda Yaklaşımımız-2
• T1(kas tabakasında sınırlı)—kolesistektomi
• T2(perimüsküler bağ dokusu)– kolesistektomi+segment IVb ve V rezeksiyonu+portal, sağ çöliak, posterior pd LN eksizyonu • T3-4 --- sağ hepatik lobektomi Safra Kesesi Karsinomunda Yaklaşımımız-3
• Rezeksiyon sonrası dönemde hastalar ilk iki yıl
3-6 aylık kontrollerle (CEA, CA19-9, KCFT ve Trifazik BT) takip edilmekte. İki yıldan sonra 6 ayda bir kontrollerle takip edilmekte • Safra kesesi yatağına evre II ve üstü tümörlerde mutlaka radyoterapi uyguluyoruz • Kemoterapinin yeri (T2, T3 veT4) Safra yolu kistleri CCA • Nadir görülür (ABD’de görülen kanserlerin %2’si), insidansı; 1/100.000 (ABD)-5.5/100.000 (Japonya) • Erkek/kadın oranı; 1.2/1 • Etyolojide sklerozan kolanjit, ülseratif kolit, koledok kisti, thorotrast’a maruz kalma, hepatolitiazis, parazitik infestasyon (Opisthorchis viverini veya Clonorchis sinensis) rol oynar CCA patolojisi • Histolojik olarak adenokarsinom tipinde olan CCA morfolojik olarak 3 alt gruba ayrılır; papiller (<%5), nodüler (%20), sklerozan (%70) • Papiller tip iyi prognoza sahipken, sklerozan tip kötü prognoza sahiptir. • Klatskin tümörü (1965) • Yavaş büyürler ama sıklıkla lokal yayılırlar. İntrahepatik, peritoneal, lenf nodu metastazı yaparlar. Hematojen yolla uzak metastaz nadir görülür. Klatskin tümörlerinin %36’sı kaudat lobu tutar. İntrahepatik CCA patolojisi • Ekstrahepatik CCA’den farklı olarak karaciğer içinde kitle olarak ortaya çıkar • Üç tipi vardır MF (mass forming), Pİ (periduktal infiltratif), intraduktal büyüyen tip • Safra yolu serozasının tutulması, LNM, vasküler ve perinöral invazyon varlığı kötü prognoz göstergesidir Klinik tablo • Hiler CCA sıklıkla sarılık ve kaşıntı ile ortaya çıkarken, intrahepatik CCA vakalarında sarılık görülmez. • Kilo kaybı, karın ağrısı, halsizlik, bulantı görülür • Kolanjit tablosu ile başvurabilirler • Ana safra yolunun orta veya distalinde tümör varlığında safra kesesi hidropik olarak palpe edilir. Tanı • CA (karbohidrat antijen) 19-9 ve CEA yüksekliği saptanır. • Bilirubin ve KCFT yüksekliği dikkat çeker • USG ile şüphe uyandıran lezyonun trifazik BT veya MRI ile değerlendirilmesi gereklidir. • Distal lezyonlarda ERCP, proksimal lezyonlarda PTK yardımı ile preoperatif bilier drenaj ve tümörün safra yolu içindeki genişliği belirlenir Bismuth-Corlette sınıflandırması Preoperatif perkütan transhepatik safra yolu drenajı Kolanjiosellüler Kanserde Yaklaşımımız • Preoperatif bilier drenaj ile t. bilirubin seviyesini 3 mg/dl altına indirme (3-4 hafta) • Drenaj kateterinin özellikle geride kalacak karaciğer kısmına konulması • Volümetrik analiz ile geride kalan karaciğer rezervinin değerlendirilmesi • Portal ven embolizasyonu (Bizmuth tip 4) • Bizmuth tip 1 ve 2 için karaciğer parenkim rezeksiyonu gerekli değil. Distal cerrahi sınırın pozitif geldiği hastalarda Whipple ameliyatı gerekli. Genişletilmiş hiler lenf nodu diseksiyonu yapılmalı (distal sınır 13 nolu LN) Makuuchi M, World J Gastroenterol 2007; 13: 1505-15 Ito F, Ann Surg, 2009; 250: 210-8 Friman S, Scand J Surg 2011; 100: 30-4 Kolanjiosellüler Kanserde Yaklaşımımız-2
• Bizmuth tip 3A için koledok eksizyonu, sağ
hepatik lobektomi + kaudat lob eksizyonu, genişletilmiş LND yapılmalı, sol intrahepatik safra yoluna jejunum ansı getirilerek devamlılık sağlanmalıdır • Bizmuth tip 3B için koledok eksizyonu, sol hepatik lobektomi + kaudat lob eksizyonu, genişletilmiş LND yapılmalı, sağ intrahepatik safra yoluna jejunum ansı getirilerek devamlılık sağlanmalıdır Kolanjiosellüler Kanserde Yaklaşımımız-3 • Bizmuth tip 4 lezyonlar genellikle inoperabl kabul edilmelerine karşın Taj Mahal rezeksiyonu veya PVE+trisegmentektomi ameliyatı ile tümörün çıkarılması mümkün olmaktadır • Özellikle tip 3 ve 4 vakalarda görülen tümörün portal venin tümünü segmental olarak veya bir dalını tamamen infiltre etmesi durumunda vasküler rezeksiyon-rekonstrüksiyon • Özellikle tip 3 ve 4 vakalarda görülen tümörün ana hepatik arteri infiltre etmesi durumu inoperabl kriteri olarak kabul edilmekle birlikte, segmental tutulumlarda vasküler rezeksiyon- rekonstrüksiyon yapan gruplar var Kolanjiosellüler Kanserde Yaklaşımımız-4
• Rezeksiyon sonrası dönemde drenaj kateteri
anastomoz içinde yaklaşık 2-3 hafta süreyle kalmalı. Daha sonra radyolojik kontrol yapılarak çekilmeli. • Hastalar ilk iki yıl 3-6 aylık kontrollerle (CEA, CA19-9, KCFT ve Trifazik BT) takip edilmekte. İki yıldan sonra 6 ayda bir kontrollerle takip edilmekte • İlk 2 yılda nüks ihtimali yüksek olduğu için kemoterapi ve radyoterapinin yeri*lit • Özellikle tip 4 vakalarda karaciğer naklinin yeri*lit Ekstrahepatik CCA Prognozu • Geniş hepatik rezeksiyon, safra kanalı rezeksiyonu ve LND sonrası R0 sağlanan hastalarda 5 yıllık sağ kalım %37’ye ulaşmaktadır • Mortalite rezeksiyon sınırları genişledikçe artar (%17). • Tip IV lezyonlar için yapılan OLT sonrası 5 yıllık sağ kalım %23 • Distal CCA’da 5 yıllık sağ kalım (%30), proksimal CCA’ya göre daha iyidir. • Kemoterapi (5-FU, doxorubicin, gemcitabin, oxaliplatin), radyoterapi İntrahepatik CCA Prognozu • Yüksek rezektabilite oranı (%60-100) • Hastalık nüksü sık (12-20 ay içinde) • Hastalık %38-70 oranında geride kalan karaciğerde nüks eder • Sağ kalım 8-50 ay arasında değişir • Kemoterapi, radyoembolizasyon, TACE TEŞEKKÜRLER