Gebelik Ve Hormonlar

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 39

GEBELİK ve

HORMONLAR

Doç Dr
Emine KILIÇ TOPRAK
Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi
Fizyoloji Anabilim Dalı
GEBELİK
Ortalama olarak 280 gündür.
Gebelik ve doğum sürecindeki aşamalar şu şekildedir:
1) Fertilizasyon: Ovum ve spermatozoon'ın birleşmesi;
2) Implantasyon: Sperma ile birleşen ovumun
endometriumda yerleşmesi. Uterus içinde gelişme;
3) Doğum: Bebeğin uterusu terk etmesi, vajinal yolla dışarı
çıkması.
Gebelik sürecinin
başlaması
1. Sekonder oositi içeren olgun folikülün ovulasyonla karın boşluğuna
atılması ile başlar.
vYumurtanın fallop tüplerinden birine girmesi ile devam eder
vFimbriaların iç yüzeyleri silyalı epitel hücreleri ile örtülüdür ve
östrojen etkisi ile silyumların aktivasyonu sonucu fallop tüplerinin
ağızları olan ostiumları açacak şekilde bir siliyer hareket olur.
vBu hareket fallop tüplerine doğru yavaş bir sıvı hareketine sebep
olarak yumurtanın tüpe girmesine neden olur. (% 98 başarı)

2. Yumurtanın döllenmesi ikinci basamaktır.


vYarım milyar spermin sadece birkaç bin tanesi
ampulla bölgesine ulaşır ve sadece bir tanesi
yumurtayı dölleyebilir.
vBu olay ampulla bölgesinde gerçekleşir.
Döllenme
(Fertilizasyon)
Oviduct Optimal site
1. Ovulasyondan sonra ovum, fallop tüplerinin ampullası
tarafından yakalanır ve yapışkan madde sayesinde of fertilization
Ampulla of
tüp içinde tutunur. oviduct
2. Ejakülasyondan sonra 5-10 dk’lık süreç içinde birkaç
sperm, fallop kanallarının ovaryuma açılan AMPULLA Sperm
bölgesine taşınır surrounding
3. Spermin taşınması, kadının orgazm sırasında arka hipofiz ovum
bezinden salınan OKSİTOSİN ve erkekte seminal sıvıda
bulunan PROSTAGLANDİNLERİN uyarılarıyla, Uterus ve Ovary
Fallop tüplerinin kasılmaları sonucu gerçekleşir Ovulated Fimbria
ovum
Uterus
Cervical canal
ØSpermler dişi üreme kanalında yaklaşık 3 mm/dak hızla ilerler.
vSpermin fallop tüpü ve uterus boyunca mortalite hızı fazladır. Nedeni;
vVajinal ortamın mantar ve bakteri enfeksiyonlarına karşı korunma için Vagina
asidik olmasıdır
180 million sperm
deposited
ØOvum 24-48 saat hayatta kalır. Penis
ØSpermin ovuma ejekülasyon sonrası 48 saat içinde ulaşması zorunludur.
AKROZOM REAKSİYONU
ØBirçok sperm, yumurtayı kuşatmaya
devam eden korona radyatanın
granüloza hüc tabakaları arasından
geçerek zona pellusidaya bağlanır
ØZona pellusida glikoproteinleri,
spermin yüzey proteinleri için reseptör
olarak işlev görür
ØBu bağlanma AKROZOM TEPKİMESİ
denilen olayı tetikler
Spermlerin, zona pellucida’ya tutunması
sonrasında ZP-3 proteininin etkisiyle ;
1. akrozom’dan bir dizi enzimlerin
salıverilmesi ve zona pellucida’nın
eritilerek geçilmesi sonucu
2. Sperm, oositin plazma zarıyla temas
eder.
Döllenme
(Fertilizasyon)
1. Ovum tarafından salınan kimyasallar spermi
ovuma çeker. Atrial natriüretik peptid (ANP) ve
NO tarafından cGMP oluşturulur. Hız ve
yönlenmesinde etkili olup akrozom tepkimesini
uyarırlar
2. Sperm ovumu çevreleyen zona pellusidaya
tutunur. Ca+ uyarılması Prt Kinaz C ve Prt Kinaz
A aktivasyonu sonucu akrozomal başlık
koronayı dağıdan enzimler salar (akrozin,
nöraminidaz ve hiyalüronidaz).
3. Bu enzimler sayesinde sperm zona pellusidaya
penetre olur ve akrozomal reaksiyon
gerçekleşir.
4. Sperm başı ovum hücre zarına tutunur,
spermin tutunduğu bölge parçalanır, sperm
çekirdeği ovum sitoplazmasına salınır
Akrozom (lizozom benzeri organel=-)
yoğun olarak
A. hiyalüronidaz (granülosa hücrelerini
birbirine bağlayan hyalüronik asit
polimerlerini depolimerize etmek için)

B. Akrozin vb.proteolitik enzimler


(yumurtaya ait yapıların sindirilmesi
için) içerir.
SPERM KAPASİTASYONU
• Spermlerin dişi genital sıvıları ile temas
ettikten sonraki dölleme aktivitesi
kazanmasıdır.
• Bunun için aşağıdaki süreçlerden geçerek
dölleme yeteneği kazanırlar
1) Uterus ve fallop tüpündeki sıvılar, sperm aktivitesini
baskılayan faktörleri ortadan kaldırır
2) Sperm akrozomu hücre zarının kolesterol içeriğinin
azalır ve incelir
3) Akrozomun Ca geçirgenliği artar
a) sperm motilitesinde artış
b) akrozom membranının akrozom
enzimlerini kolayca serbestlenecek hale
getirilmesi
FERTİLİZASYON
• Kortikal Tepkime sırasında; yumurtanın
periferine yakın olan sitozolik sekretuvar
veziküller içeriklerini, ekzositozla
yumurta plazma zarıyla zona pellucida
arasındaki boşluğa salar
• Bu moleküllerden bazıları zona
pellucidaya giren enzimlerdir,
• Hem sperm bağlama noktalarının
etkisizleştirilmesine hem de zona
pellusidanın tümünün katılaşmasına
neden olur
• Böylece zona pellusidaya başka
spermlerin bağlanması ve daha önceden
zona pellusidaya dalmış spermlerin
yollarına devam etmesini
önleràPOLİSPERMİYE BLOK

qOvumun zarına ulaşan bir spermin zarla kaynaşmasındaàsperm


başındaki bir prt FERTİLİN aracılık eder
qKaynaşma ile zar potansiyeli azalır, ovumun birden fazla spermle
döllenmesi engellenir
Ovulasyon ve fertilizasyondan
Blastokistin implantasyonuna
kadar olan olaylar

ØÖstrojen, fallop tüpününü, uterus duvarına


girdiği noktada düz kası kasılı tutar
ØBu nedenle zigottan oluşan GEBELİK ÜRÜNÜ
(KONSEPTUS) fallop tüpünde 3-4 gün kalır
ØFallop tüpünde kaldığı sürece gebelik ürünü
mitoz bölünmeye uğrar (yarıklanma)
ØHücre büyümeden bölünür, 16 -32 hücreli
gebelik ürünü oluşur
vCorpus luteumdan salınan progesteron istmusun gevşemesini ve döllenmiş ovumun
(gebelik ürünü) uterusa geçmesini sağlar,
vGelişmekte olan embriyo ampulladan uterusa 3-5 gün içinde yaklaşık 100 hücrelik
blastokist halinde ulaşır.
v1-3 gün uterus sütü ile beslendikten sonra blastokist etrafında gelişen trofoblast
hücrelerinin faaliyeti sonucu döllendikten yaklaşık 7 gün sonra uterusa implante olur.
GELİŞEN EMBRİYONUN UTERUSA
İMPLANTASYONU
vZigotun uterusa implantasyon; yapışma, adezyon ve invazyon gibi ardışık
olaylardan meydana gelir
vEpiteryal genişleme faktörü, maternal progesteron ve GnRH gibi faktörler
adezyonu kolaylaştırır.
2.Endometrium epiteline yapışan trofoblastlar
hızla çoğalmaya başlarlar ve iki hücre
tabakasına farklanır.
İçteki tabaka hücresel bir tabakadır ve bu
hücrelerin herbirine sitotrofoblast denir.
Dıştaki tabakada ise hücre sınırları
seçilemeyen çok çekirdekli sitoplazma
kitlesinden oluşan sinsityotrofoblastlar
1. Blastosist trofoblastlar aracılığıyla
bulunur. Bu tabakanın hücre sınırları yoktur ve
endometriyum epiteline tutunur.
endometriyal stromaya farklılaşır. Bu da,
gebelik için gerekli progestronun devamı için
insan koryonik gonadotropin hormonunu
(hCG)'yi salgılar.
Embriyonun Erken Dönemdeki
Beslenmesi
voverin korpus luteumundan salgılanan progesteron hormonu, endometriyumu,
endometriyal stroma hücrelerine dönüştürür.
vBu hücrelerin içeriğinde fazla miktarda glikojen, proteinler, lipitler ve hatta embriyonun
gelişmesi için gerekli bazı mineraller bulunur.
vDaha sonra, hücre kümesi, endometriyuma implante olduğu sırada progesteron salgısının
devam etmesi ile endometriyum hücreleri daha çok şişer ve daha fazla besin maddesi depolar. Bu
hücrelere artık, desidual hücreler ve bu hücrelerin topluluğuna da desidua adı verilir.

vİmplantasyonu izleyen ilk hafta


içinde embriyoya besin sağlayan
tek yol budur.
vEmbriyo 8 haftaya kadar bu
yoldan beslenmeye devam eder.
EMBRİYONUN
BESLENMESİ
§Gebelik gerçekleştiğinde
östrojen ve progesteron etkisiyle
desidualizasyon yaygınlaşır

• Desidua uterusun daha fazla işgale edilmesini önlemek için mekanik ve


immunolojik bir engel görevi görür.
• Parakrin etkilere sahip prolaktin, relaksin ve prostaglandinler salgılar
PLASENTA

vDöllenmenin 21. gününden


itibaren embriyonun kalbi kan
pompamalaya başlar ve aynı süreç
içinde trofoblastik kordonların çevresinde
anne kanını içeren sinüsler gelişir.
v Sitotrofoblast hücreler gittikçe gelişerek plasenta
villuslarını oluştururken fetusa ait kapiller
damarlar bu yapı içerisinde gelişerek
plasentanın son hali ortaya çıkar.
PLASENTA
vAnnenin kanı, uterus arteri yoluyla plasental
sinüslere girer, kan sinüsler boyunca akar ve
uterus venleri yoluyla burayı terk eder
vEş zamanlı olarak, fetüsten gelen kan, göbek
arterleri yoluyla koryonik villulsarın kapillerleri
içine akar ve göbek veni ile terk eder
vGöbek damarlarının tümü, fetusu plasentaya
bağlayan uzun-ip şeklindeki yapı olan göbek
kordonu içinde yer alır
üPLASENTANIN
üembriyonik kısmı trofoblast hüc’in en dış
katmanı olan koriyon ile sağlanırken,
üanneden gelen kısmı koriyon altındaki
endometriyumdan kaynaklanır
• Trofoblast hüc’in koriyonik villuslar denilen parmak
şeklindeki uzantıları koriyondan embriyo içine
uzanır Her villus, anne arteriyollerinin beslediği
• Villuslar, zengin kapiller ağ içerir anne kanından oluşan bir havuz veya sinüsle
çepeçevre kuşatılmıştır
PLASENTA
İmplantasyondan 5 hafta sonra plasenta tamamen
yerleşmiştir
Göbek arterleri artık ürünler ve düşük
oksijeni fetusden plasentaya taşır, göbek
venleri besin, oksijeni plasentadan fetüse taşır

Yani alış-veriş söz konusudur ancak bu kanlar birbirine


karışmaz

vBesinleri sağlamakta fetal barsak


vO2 ve CO2 sağlanması için fetal akciğer
v Sıvı hacmini düzenleme ve atık metabolitleri atmada fetal böbrek
vHem fetal hemde maternal metabolizmayı etkileyen steroid ve protein
hormonları sentez eden bir endokrin bez olarak görev görür.
Fetus kanının dokulara 02 taşıma kapasitesi, P02 değeri düşük olduğu
halde, anne kanındakine eşdeğer düzeydedir.
Bu olayda üç nedenden söz edilebilir.

1. Fetal hemoglobin eğrisi, anne hemoglobinine göre


sola kaymış durumdadır. Fetal Hb nin oksijen
taşıma kapasitesi yüksektir
2. Fetal kanda Hb erişkinlerden %50 daha fazladır.
3. Bohr etkisiyle oksijen kayması fetal yönde artar. Hb
düşük pCO2’ında yüksek pCO2’ na göre daha fazla
oksijen taşıyabilir.
üPlasentanın difüzyon kapasitesi: mmHg basınç farkı
için 1-2 ml/dk dır.
Plasenta - CO2, besinler, ve
atık ürünlerin taşınması
v C02 ’in fetusta tek atılma yolu plasenta aracılığı ile anne kanıdır.
v Fetus kanında PC02 anne kanındakine oranla 2-3 mm Hg daha yüksektir.
• CO2 gradient - 2-3 mmHg, yüksek çözünürlük
(oksijenden 20 kat daha hızlı diffüze olur)

• Glikoz kolaylaştırılmış difüzyonla geçer


(3. trimester da yüksek glikoz ihtiyacı)

• yağ asidleri serbest difüzyonla geçer

• konsantrasyon gradientini temel alarak atıklar difüzyonla taşınır.


• bazı ilaçlar plasental bariyeri geçer - teratogens:
• Talidomide, Carbamazepine, Coumarins, Tetracycline…
• Alcohol, nicotine, heroin, cocaine, caffeine
• drugs (excluding alcohol) - 3% of all congenital malformations
Gebelikte Hormonal Faktörler

1. İnsan Koriyonik Gonadotropini


(HCG)
2. Östrojen
3. Progesteron
4. İnsan Koriyonik
Somatomammotropin (HCS)
5. Prolaktin
İNSAN KORYONİK
GONADOTROPİNİ (HCG)
Ø Döllenmiş ovumda erken evrelerde, trofoblast hücrelerin gelişimiyle birlikte sinsityotrofoblast
hücrelerden anne sıvılarına insan koryonik gonadotropin hormonu salgılanmaya başlar.
Ø işlev olarak LH’a benzer.
İnsan Koryonik Gonadotropini ve Korpus
Luteumun Devamlılığını Sağlamada ve
Menstrüasyonun Önlenmesindeki Etkileri
• bu hormonun salgısı ilk olarak ovulasyondan 8-9 gün
sonra başlar; yani hormon, zigotun endometriyuma
yerleşmesinden kısa bir süre sonra kanda ölçülebilir.
• Glikoprotein yapıdaki bu hormon İmplantasyondan 6-14 gün
sonra sinsityotrofoblastlardan salınır
• Daha sonra, salgı hızla yükselir, ovulasyondan 10-12 hafta
sonra en üst düzeye ulaşır, sonra yeniden azalmaya başlar
ve ovulasyonun 16-20. haftasında oldukça düşük bir değere
iner. Bu değer gebeliğin sonuna kadar aynı düzeyde kalır.
• Gebelik tayininde kullanılır
1. Corpus luteumun gerilemesini engeller (13-17.haftaya kadar)
2. Korpus luteumdan birkaç ay normalin üstünde progesteron ve östrojen salgılanmasına neden
olur.
3. Bu seks hormonları menstrüasyonu engeller ve endometriyumun sürekli büyümesine ve büyük
miktarda besin depolamasına yol açar. Böylece desiduanın oluşumunu sağlar
4. Erkek fetusta leydig hücreleri üzerine uyarıcı etkileri bulunur, testesteron salgısı gebeliğin
sonuna doğru testislerin skrotuma inmesini sağlar
PLASENTADAN ÖSTROJEN
SALINMASI
• Sinsityotrafoblast hücrelerden salgılanır.
• Overlerden salgılanan östrojenden farklı
1. - Annede uterus gelişimi
2. - Annede memelerin büyümesi ve duktal
yapının gelişimine
3. -Annede dış genital organların gelişimine
4. -Fetusun doğum kanalından geçişini
kolaylaştırmak için pelvis ligamentlerin
gevşetilmesi böylece sakroiliak eklemler
gevşemesi ve simfibiz pubis daha elastik hale
gelmesine sebep olur.
5. -Embriyonun erken dönemlerinde hücre
çoğalmasını hızlandırır ve büyümeyi sağlar
6. DOĞUMDAàUterus uyarılabilirliği,
myometrium arası geçit bölgelerinin sayısı
ve prostaglandin yapımını
ARTTIRARAKàuterus kasılmalarına neden
olur
Plasentadan Progesteron
Salgılanması
ØGebeliğin başlangıcında korpus luteumdan orta miktarlarda, daha sonra
plasenta tarafından aşırı miktarlarda salgılanır.
ØProgesteronun salgı hızı, gebelik ilerledikçe yaklaşık 10 kat kadar artış
göstermektedir.
ØProgesteronun, gebeliğin normal ilerleyişi yönünden özgül etkileri şöyle
sıralanabilir:
1. Endometriyal desidual hücre tabakasının gelişimi ve korunması
2. uterus kontraktibilitesinin azalması
3. Uterus ve fallop kanallarında ki salgıları arttırarak implantasyondan önce
embriyonun beslenmesi sağlar
4. Laktasyon için memenin gelşiminde östrojene yardım eder.
İNSAN KORYONİK
SOMATOMAMOTROPİN (HCS)

• Gebeliğin 5. haftasında salgılanmaya


başlar
• Plesental ağırlıkla orantılı olarak
artar
• Lipolize sebep olur
• Annede İnsülin direnci yaratarak
fetusa daha fazla glukoz gitmesine
sebep olur.
• Annede ise yağ metabolizmasını
harekete geçirerek anneye alternatif
enerji kaynağı sağlar
• BH gibi dokularda protein
depolanması
PROLAKTİN
v Ön hipofiz bezinden salgılanır ve gebeliğin 5.
haftasından itibaren artar
v Östrojen ve progesteronun mammotropik etkileri için
vazgeçilemezdir ve laktojenik aygıtı uyarır.
v Gebeliğin 5.ayında süt üretimi az miktarda başlar.
v Prolaktin sekresyonu arkuat nükleustan salınan
Dopaminle bloke edilir. gebel k yelesa
v Doğumda plasentanın dışarı atılmasıyla
dolaşımdaki Öst ve Prog aniden azalır, öst
azalması süt salgısını başlatır
v Emzirme ile prolaktin salgısı uyarılır, prolaktin GnRH’ı
inhibe eder ve böylece emziren kadınlarda 25-30
hafta ovulasyon baskılanır
Diğer hormonlar
• Hipofiz salgısı: kortikotropin, tirotiropin
ve prolaktin yapımını artmıştır. (ACTH
ve TSH salınımı artar)
• FSH ve LH salgısı ise baskılanmıştır.
• Adrenal glikokortikoid ve aldosteron
salgısı artar (kortizol ve aldosteron
artar)
• Tiroksin salgısı artar
• Paratiroid bez salgısı artar vasod lator
• Overler ve plesantadan relaksin salgısı
artar. (simfibiz pubis ligamentlerinin
gevşetilmesi ve doğum sırasında
serviksin yumuşatılmasında görev aldığı
düşünülmektedir)
Doğum

vHORMONAL VE MEKANİK
DEĞİŞİKLİKLERLE BEBEĞİN
VÜCUTTAN ÇIKARILMASIDIR

9
DOĞUM
vSON ADET DÖNGÜSÜNÜN 1. gününden sayılırsa 40 hafta, ovulasyon ve döllenmeden sonra
sayılırsa 38 hafta sürer
1. Gebelik boyunca, uterus çıkışı serviksi oluşturan sıkı,kollajen liflerle kapatılmıştır (progesteron
sayesinde)
2. Gebeliğin son birkaç haftasında östrojen daha da artarak, konneksin sentezler bu da
myometriyumun kasılmasını sağlar, eş zamanlı serviks yumuşar
3. Rölaksin àovaryumlar, plasenta ve uterus tarafından salınıràpelvisi, kıkırdağımsı eklemlerini
yumuşatır
4. Östrojenàoksitosinin myometriyumdaki reseptörlerinin sentezini uyarıràuterus düz kası güçlü
bir şekilde kasılır
a) 7. aydan sonra östrojen/progesteron oranının artması
b) Oksitosin salınımının serviksin gerimiyle artması
c) Uterusun oksitosine duyarlılığının artması
DOĞUMUN BAŞLAMASI
• Mekanik değişiklikler
• Uterus kasındaki gerilmeler
• Serviksin gerimi ya da irritasyonu
• Uterusta kasılmalar
1. Braxton Hicks (Gebelikte uterus periyodik, zayıf, ritmik kasılmalar gösterir )
2. Doğum kontraksiyonları [Gebeliğin sonunda kasılmalar kuvvetlenir, Serviksin
gerilmesi ve bebeğin doğum kanalına itilmesi DOĞUM (Kuvvetli ritmik kasılmalarla
bebeğin dışarı fırlatılması). Doğumu sağlayan kuvvetli kasılmalara DOĞUM
KONTRAKSİYONLARI]

• Doğum myometriyumun güçlü, ritmik kasılmalarıyla sağlanır


• Tek tük ve zayıf uterus kasılmaları 30. hftlarda başlar, son ayda uterus içeriğinin tamamı aşağı doğru
hrkt eder, fetüs serviksle temas haline gelir
• Çıkım başladığında uterus kasılmalrı güçlenir, 10-15 dk aralıklarla oluşur. Kasılmaların şiddet ve sıklığı
arttıkçaàservik giderek açılmaya (dilatasyona) uğraràyaklaşık 10 cm (4 inç) açılır
POZİTİF FEEDBACK
TEORİSİ
ØServiksin gerimi ve uterus kasılmaları arasında pozitif
feedback ilişki vardır.
üServiksin gerilmesi uterus gövdesinin bütünüyle
kasılmasına neden olur
üOksitosin salgılanması - uterus kontraksiyonun daha
fazla artmasına
üGebe uterus düz kas hücreleri birçok prostaglandin
(PGE2 VE PGF2a) salgılaràuterus düz kası kasılır
üUterus ve doğum kanalından ağrı sinyalleri gönderilir
üNörojenik reflekslerle karın kaslarında şiddetli
kasılmalar oluşur. doğumun ilk evresi İlk gebelikte 8-
24 saat sürer.
vServiksin tamamen genişlemesi
vFetal membranlar yırtılır
vAmnion sıvısı vajina yoluyla hızla boşalır
vFetusun başı doğum kanalına girer
vDoğumun ikinci evresi İlk gebeliklerde 30 dk veya daha
uzun sürebilir.
12
üDoğumdan sonra 10-45 dk.
uterus kasılarak boyutlarını
küçültür ve plesanta ve uterus
duvarı arasında kopma etkisi
yapar.
üPlesanta implantasyon
yerinden ayrılır.
üPlesanta sinüslerinin açılması
ve kanama görülebilir.
üKanama 350 ml
Maternal
değişiklikler
• Ortalama 11-12 kg ağırlık artışı olur
• 3 kg fetus
• 2 kg amnion sıvısı, plasenta
ve fetal membranlar
• Uterus 1 kg
• Göğüsler 1 kg
• 3 kg ESS
• 1.5 kg yağ birikimi
• Bu ağırlık artışını desteklemek için yaklaşık 250-300 kcal/gün fazladan
enerji alınması zorunludur. Bunun %85’i fetal gelişim ve metabolizmayı
desteklerken %15’i annede yağ olarak depolanır.
• Metabolizma hızı artar
• D vit, K vit ve Fe gereksinimi artar
• Anne kalp debisi artar, son 8 haftada düşer
• Anne kan hacmi ve eritrosit sayısı artar, Hb , Htc
d
hematolr k
d ser
• Oksijen tüketimi artar heder
• Solunum dakika hacmi artar
• Progesteron solunum merkezinin CO2 ye duyarlılığını
arttırır. Solunum hızı artar.
• İdrar oluşum hızı ve GFR artar
Emzirme (Laktasyon)
vMeme bezleri tarafından süt üretilmesi ve salınmasınaàLaktogenez denir
vBebeğin doğumundan sonra süt üretilir ve salınır bu olaya laktasyon denir
vHer memede çok sayıda meme bezi bulunur, süt üretim noktaları
alveollerdir, bunlar kanallara açılır.
vAlveoller ve kanallar, kasılabilir yapıda myoepitelyal hüc ile kuşatılmıştır
vErgenlikte östrojen artışıyla kanal büyümesi ve dallanması uyarılır,
memelerde yağ depolanarak bu sağlanır
vErgenlikte luteal evrede artış gösteren progesteron alveollerin
büyümesini uyarır
1. Dopamin prolaktin salınımı üzerine negatif etkilidir
2. PROLAKTİN SÜT ÜRETİMİNİ UYARAN ESAS HORMONDUR, Gebelikte
östrojen ve progesteron artsa da doğuma kadar prolaktin
baskılanır, doğumla ö ve p ‘nun kaynağı plasenta vücuttan atılınca
prolaktin süt üretir
3. Ayrıca her emzirme dönemdnde prolaktin nöbet şeklinde artar
Oksitosin (süt fışkırtma refleksi)
ØEmzirme sonucu meme bezlerinden çıkan uyarılar hipotalamus-nörohipoz yolu ile
oksitosin üretimine yol açar
ØOksitosin süt kanallarındaki düz kasların kasılmasını sağlayarak sütün akmasını
sağlar

17
18

You might also like