Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 10

6.

BÖLÜM
PARA

Bu bölümde, paranın tanımı yapılacak ve ekonomik hayattaki fonksiyonları,


para türleri ve para sistemleri tanımlayıcı nitelikte açıklanacaktır.

1.Paranın Tanımı

Para, mal ve hizmet alışverişinde kullanılan, insanlar tarafından kabul gören,


mal ve hizmetlerin değerlerini fiyat olarak ölçen, hesap birimi, tasarruf, ödünç verme-
alma ve değişim aracıdır.

2.Paranın Fonksiyonları

Paranın genellikle kabul gören dört fonksiyonu vardır:


Değişim Aracıdır:
Para mal ve hizmetlerin değiştirilmesinde kullanılır. Herkesçe tanınır ve kabul
edilir. Eğer para olmasaydı bakkaldan alışveriş yapılırken büyük zorluklar çekilirdi.
Örneğin, bir kilo elma almak için sizin sahip olduğunuz mallardan vermek gerekecekti.
Restoranda ziyafet çekmek için yine sahip olduğunuz başka bir değeri vermeniz veya
bulaşık yıkamanız gerekebilirdi. Hem de bakkalın veya restoran sahibinin vermeyi teklif
ettiklerinizi kabul etmesi gerekirdi. Yoksa, alışveriş yapamaz veya aç kalırdınız.
Aldığınız mallara karşılık sizin mallarınızdan verebilmeniz için, mallarınızın
kolay taşınması da gerekirdi. Örneğin, bir ineğiniz varsa, alışverişe gittiğinizde, alaca-
94 MAKRO İKTİSADA GİRİŞ

ğınız mallara karşılık vermek için, onu da yanınızda taşımanız gerekecekti. Kolay mal
beğenemeyenler ve tüm mağazaları dolaşanlar içinş bu çok yorucu olur.
Ayrıca, vermek istediğiniz malların bölünebilir olması gerekir. Örneğin, bak-
kaldan 2 kilo şeker aldığınızda ineğinizin bir bacağının yarısını vermeniz gerekecekti.
Paranın olmadığı dönemlerde, böyle yöntemler kullanılırdı. Çok büyük zorluk-
lar çekilirdi. Buna takas denilmektedir.
İlk zamanlar taşınabilen, bölünebilen, çok kişi tarafından kabul edilebilen, de-
niz kabuğu, keçi boynuzu gibi bazı mallar para olarak kullanıldı. Sonraları altın ve gü-
müş madenleri para olarak kullanılmaya başlandı. Onların da çalınma riski ve saklanma
zorlukları ortaya çıktı. Günümüzde, hepsinin yerini kağıt ve metal para almıştır.
Kağıt parayı cebinize koyduğunuzda istediğiniz yere taşıyabilirsiniz, herkes ta-
rafından kabul edilir, bozdurulabilir, sadece bir kısmı harcanabilir, taklit edilmesi zor-
dur.
Para Ölçü Birimidir:
Malların ve hizmetlerin değeri para ile ölçülmektedir. Her mal veya hizmetin
bir fiyatı vardır. Bu da hangi ülkede veya nerede olursa olsun, bir para cinsinden açıkla-
nır. Dolar, Euro veya Lira gibi para birimleri cinsinden açıklanması bu özelliği değiş-
tirmez.
Değer Biriktirme ve Borç-Alacak Aracıdır:
“Ak akçe kara gün içindir” atasözü, varlıkların bir kısmının her ihtimale karşı
tasarruf edilmesini önerir. Varlıklarınızı ileride harcamak üzere saklamanız gerekebilir.
Buna tasarruf denir. İleride çocuklar büyüyünce onları okutmak, evlendirmek, ev almak,
yazın tatile gitmek için bir kenara varlıklarınızın bir kısmını ayırmanız gerekir. Ayırdık-
larınızın harcama zamanı gelinceye kadar bozulmaması gerekir. İşte para bu özelliklere
sahiptir. Tasarruf yapılmasını kolaylaştırır.
Para olmasaydı, komşunuz veya arkadaşınız sizden borç istediğinde ona borç
vermekte zorluk çekerdiniz. Geri almada da, aynı değeri tutturamayabilirdiniz. Para
borç verme ve geri almayı kolaylaştırır. Nasrettin Hoca gibi, kazanı borç verip, sonra da
kazanın doğurması veya ölmesi gibi sorunlarla karşılaşmazsınız.
Ekonomiyi Yönlendirir (Para Politikası):
Günümüzde para politikası hayli fazla kullanılır. Merkez bankasının piyasadaki
para miktarını (para arzını) artırması veya azaltması, ekonominin bütün dengelerini
değiştirebilir. Piyasada para bollaştı mı faizler düşer, kıtlaştı mı faizler yükselir. Buna
para politikası denir. Faizlere bakarak kredi almak isteyenlerin kararları değişebilir.
Gelirlerini tasarruf etmek veya harcamak için karar verenler de faizlere bakarlar. Eğer
PARA 95

faizler yüksekse, yatırım yapmak isteyenler veya ihtiyaçlarını görmek için kredi alması
gerekenler vazgeçerler. Ancak, yine faizler yüksekse, elinde geliri olanlar, bunu harca-
mayıp bankada faize yatırabilirler. Yatırım yapılıp yapılmaması da, harcama yapılıp
yapılmaması da bir ekonomiyi çok etkiler.
Ayrıca enflasyonla mücadele için de para arzı kısılır. Böylece, daha fazla tasar-
ruf yapılması, harcama yapılmaması yani talebin azalması sağlanır. Ekonomiyi canlan-
dırmak için para arzı artırılır ve faizler düşürülür.
Özellikle de günümüzde, paradan para kazanılmaktadır. Ekonomi para ile yön-
lendirilmektedir.

3. Paranın Türleri

Başlıca para türleri, mal para, temsili para, kaydi para, para benzerleri, plastik
paralar ve konvertibl dövizdir. Şimdi bu para türlerini sırasıyla inceleyelim.

a)Mal Para
Bu tür paraların, metal olarak değeri ile satın alma gücü olarak değeri birbirine
eşittir. Külçe halindeki gümüş, altın, bakır gibi metaller, para olarak kullanılmıştır.
Bunları ister metal olarak satın, isterseniz satın aldığınız bir mal veya hizmete karşılık
verin aynı değerdedir. Germen kanunları cezaları sürü hayvanları cinsinden tespit et-
mekteydi.
Eski çağlarda balık, deniz taşları, keçi boynuzu, zeytinyağı, kumaş, çivi, kolye,
değerli taşlar veya elmaslar da mal para olarak kullanılmıştır.
Daha sonraları, altın, gümüş ve bakır gibi değerli metallerden, günümüzdeki
bozuk paralar gibi paralar yapılmış, bunlara sikke adı verilmişti. İster para olarak kulla-
nılsın, ister altın olarak kuyumcuya satılsın aynı değere sahiptiler.
Bir malın para olarak kabul edilebilmesi için, herkes tarafından talep edilmesi,
dayanıklı, bölünebilir ve saklanabilir olması gerekir.

b)Temsili Para
Temsili para, genellikle taklit edilmesi zor kağıtlara yazılmak suretiyle ortaya
çıkmıştır. Altın ve gümüş gibi mal paraların taşıma zorluğu, aşınması, hile kaldırması,
çalınma riski, basımının pahalı olması gibi nedenlerle, bunları ellerinde bulunduranlar, o
zamanki adıyla sarraflar, şimdiki adıyla kuyumculara bu paralarını emanet bırakmaya
başladılar. Sarraflar da onlara, emanete aldığına dair bir makbuz vermekte idi. Makbuzu
elinde bulunduranlar üzerinde yazılı olan miktardaki altın veya gümüşü sarraflardan
geri alırdı. Her alışveriş için, emanetteki madenleri geri almak yerine, eldeki makbuzları
vermek daha zahmetsiz bir işti ve öyle yapılmaya başlandı. Böylece emanetteki altın ve
96 MAKRO İKTİSADA GİRİŞ

gümüşleri temsil eden makbuzlar, temsili para haline geldi. Bunlara altın veya gümüş
sertifikaları denilirdi.
Sonraları sarrafların karşılıksız makbuz vermesi, elinde makbuzu olanlara altını
verememesi gibi yolsuzluklar ortaya çıktı. Bunun üzerine o zamanki devlet yöneticileri
duruma el koydu. Kağıt parayı kendileri çıkardı. Her kağıt paranın üzerinde yazan bir
altın karşılığı vardı. Kağıt paralar alışverişte kullanılmakta, istendiğinde de kağıt para
verilip karşılığı olan değerli maden alınmakta idi. Önce çıkarılan kağıt paraların karşılı-
ğı olan metaller tam miktarında verilirdi. Sonraları yarı karşılık sistemi çıktı. Paranın
satın alma gücünün tam karşılığı metal değil de, daha azının geri verilmesi garanti edil-
di. 16. yüzyıldan 1914 yılına kadar aralıksız böyle bir sistem uygulandı. Buna altın para
sistemi denilir.
Günümüzde ise temsili paraların böyle bir özelliği yoktur. Kağıt paralar, mer-
kez bankaları tarafından basılmakta olup altına çevrilme zorunluluğu yoktur. Mal değeri
yoktur, sadece satın alma gücü vardır.
Sadece kağıt paralar değil, metal paralar da aynı özelliğe sahiptir. Metal parala-
rın satın alma gücü, metal değerinden daha yüksektir.

c)Kaydi Para (Banka Parası)


Kaydi para, bankalardaki vadesiz mevduata denilir. Günümüzde harcama ama-
cıyla bir miktar para bankada tutulur. Bu paraların hepsi nakit olarak çekilmez. Bankada
bu şekilde tutulan vadesiz mevduat, kredi isteyenlere kredi olarak verilebilir. Kredi
sahipleri de hepsini nakit olarak almazlar. Günümüzde genellikle çekler veya plastik
kartlarla ödemeler yapılır. Ama vadesiz mevduat karşılığı nakitler bankanın dışına çık-
maz. Banka bu paraları tekrar kredi olarak verebilir. Böylece bankada sanal olarak para
yaratılmış olmaktadır.
Bankalar topladıkları mevduatın hepsini kredi olarak veremez. Yasal karşılık
oranını ayırdıktan sonra geri kalanını kredi verebilir. Yasal karşılık oranlarını merkez
bankası belirler. Ekonominin mevcut durumu veya gelecekteki gelişmeleri göz önüne
alınarak, yasal karşılık oranları değiştirilebilir. Bankaların yarattığı kaydi parayı hesap-
larken yasal karşılık oranlarını çıkarmak gerekir.
Yasal karşılık kesilmesinin nedeni, bir kriz durumunda mevduat sahiplerinin
paralarının geriye ödenmesini garanti altına almaktır.
Bir bankada kaydi para şöyle yaratılır: İlk olarak, bankaya 1000 TL’lik vadesiz
mevduat yatırılsın. Yasal karşılık oranı %10 olsun. Banka aldığı mevduatın %10’unu
yani 100 TL’sini yasal karşılık oranı olarak merkez bankasına yatırır. Banka, geriye
kalan 900 TL’yi müşterilerine kredi olarak verebilir.
PARA 97

Kredi olarak verilen 900 TL bankadan çekilmezse ve vadesiz mevduat olarak


tutulursa, bu yeniden yatırılmış bir mevduat gibidir. Banka, bu 900 TL’nin de %10’unu
yani 90 TL’yi merkez bankasına kanuni karşılık oranı olarak yatıracak ve geriye kalan
810 TL’yi bir başka müşterisine kredi olarak verebilecektir. Böylece 810 TL kaydi para
banka tarafından yaratılmış olur. Vadesiz mevduat banka sisteminin dışına çıkmadan,
çekle veya plastik kartlarla hesaptan hesaba aktarıldığı sürece, kredi verilebilecek mev-
duat sıfıra inene kadar bu süreç devam edecektir. Böylece de kaydi para veya banka
parası yaratılmış olacaktır.
Bir miktar mevduat yatırıldığında, sonuçta ne kadar kaydi para yaratılacağını
hesaplamak üzere bir formül vardır:

1−r
K = A⋅ K : Yaratılan kaydi para
r A : Mevduat olarak yatırılan ana para
r : Yasal karşılık oranı

Örnek: Bankaya yatırılan mevduat 1000 TL ve yasal karşılık oranı %10 olsun.
Bu bilgiler formülde yerine konulursa;

1 − 0.10 0.90
K = 1000 ⋅ = 1000. = 1000 ⋅ 9 = 9000TL
0.10 0.10

Yani bankaya yatırılan 1000 TL, 9000 TL’lik kaydi para yaratmaktadır.
Kaydi parayı kaybetmek ve çaldırmak tehlikesi yoktur. Borç ve alacakların ta-
kibini kolaylaştırır ve sahtesini yapmayı imkansız kılar.

d)Para Benzerleri
Para benzerleri, değer saklama amacıyla muhafaza edilen ve arzu edildiğinde
kolayca kağıt paraya veya vadesiz banka mevduatına çevrilebilen varlıklardır. Vadeli
banka mevduatları, devlet tahvilleri, hazine bonoları ve bankaların yatırım fonları para
benzerlerine örnektir. Bu varlıklar son derece likittir. Üstelik, vadesiz mevduattan faiz
geliri elde edilmez ama para benzerlerinden gelir elde edilir. Örneğin, bir yatırım fonu
aldığınızda, yatırım fonunun değerindeki değişmelere göre kazancınız olur. Nakit para-
ya ihtiyacınız olduğunda da anında satabilir ve nakit elde edebilirsiniz. Günümüzde
nakitler vadesiz mevduat hesaplarında tutulmak yerine, yatırım fonlarında tutulmakta-
dır. Bazı bankalar vadesiz mevduatları sizin adınıza otomatik olarak yatırım fonlarına
yatırmaktadır.
98 MAKRO İKTİSADA GİRİŞ

e)Plastik Paralar
Bunlara kredi kartları, banka kartları örnek olarak verilebilir. Bir banka tarafın-
dan bireylere verilirler. Para gibi satın alma işlemlerinde kullanılırlar. Bankanın tanıdığı
genellikle bir aylık süreler içinde de yapılan harcamanın karşılığı bankaya ödenir.
Toplumların gelişmesine paralel olarak, plastik paralar da yaygın olarak kulla-
nılmaktadır.

f)Konvertibl Döviz
Konvertibl döviz, kolayca diğer ülke paralarına çevrilebilen paralar demektir.
Günümüzde, dolar, euro, sterlin, Japon Yeni gibi paralar konvertibl olarak kabul edilir.
Türk Lirası da konvertibl bir paradır. En azından Türkiye’de birçok ülke parasına dö-
nüştürülebilmektedir. Uluslararası ticarette kullanılmamasının nedeni, talep görmemesi-
dir.
Özellikle enflasyon oranının yüksek olduğu az gelişmiş ülkelerde, bireyler ta-
sarruflarını, enflasyondan dolayı satın alma gücünü yitirmesin diye, konvertibl paralara
çevirirler. Örneğin, maaşını alan bir memur hemen gidip döviz büfesinden 100 dolar
alır. Eğer Türk Lirasını cebinde tutsaydı, malların fiyatı yükseldikçe, cebindeki para
satın alma gücünü kaybedecekti. Ama son yıllarda Türkiye’de enflasyon oranının düşük
olması ve dövizin değer kazanmaması nedeniyle, bu amaçla dövize olan talep azalmış-
tır.
Elinde dolar olanlar, bunu önce bozdurup sonra alışverişlerinde kullanmak ye-
rine, doğrudan satıcıya da verebilmektedir. Böylece, konvertibl yabancı paralar da bir
ülkede para olarak kullanılmaktadır.
Bu olaya para ikamesi ve dolarizasyon adları da verilmektedir.

4. Para Sistemleri

Para sistemi, para biriminin neye bağlı olduğunu belirleyen düzenlemelerin


tamamına denir. Bu, aynı zamanda emisyon rejimi olarak da adlandırılır. İki türlü para
sistemi vardır. Bunlar; maden para sistemi ve kağıt para sistemidir.

a)Maden Para Sistemi


Bir birim paranın değerini, değerli madenlere bağlayan para sistemine maden
para sistemi denir. Paranın birim değerini belirlemede altın ve gümüş gibi iki değerli
maden kullanılmıştır. Eğer bir birim paranın değeri sadece altına veya sadece gümüşe
bağlanmışsa, buna tek maden sistemi denir. Örneğin, 1 TL’nin değeri 2 gram altın ola-
rak belirlenmiş ise tek maden sistemi uygulanmış demektir.
PARA 99

Tek maden sistemine altın para standardı da denilmekteydi. Böyle denilmesi-


nin nedeni, paraların genellikle altından yapılmasıydı. Elinde altın olanlar darphanelere
giderek orada, bir bedel karşılığı altın sikke yaptırabilmekteydi. Alışverişlerde bu altın
sikkeler kullanılıyordu. Bu sistemde altın olmadan para arzını aşırı artırmak mümkün
değildi. Ancak, altının yetersiz olduğu ülkelerde piyasada para kıtlığı çekilmiştir. Böyle
bir sistem altın sikke standardı olarak adlandırılmıştır.
Ancak altın sikkelerin kullanım zorlukları ve piyasadaki sikke kıtlığından do-
layı bir süre sonra kağıt paralar da piyasaya çıkarılmıştır. Bu kağıt paraların altın karşı-
lığı vardı. Bu karşılıklar külçe altın şeklinde muhafaza ediliyordu. Elinde kağıt parası
olan istediği anda bunu merkez bankasına vererek karşılığı olan külçe altını alabilmek-
teydi. Buna da altın külçe standardı denilmiştir.
Tek maden sisteminde, tarihsel süreçte bazı değişmeler olmuştur.
Bir süre sonra, kağıt paralar üzerinde yazılı altın miktarının yarısı veya daha
azı verilmeye ve altın karşılığı olmadan da kağıt paralar basılmaya başlanmıştır.
IMF (Uluslararası Para Fonu) ilk kurulduğunda, dolar anahtar para olarak ka-
bul edilmişti. Altının onsu 38 dolara eşitlenmişti. Elinde 38 doları olanlar bunu ABD
merkez bankasına vererek, bir ons ağırlığında altın alabilmekteydi. IMF üyesi diğer
ülkeler de paralarını, sabit bir parite üzerinden dolara bağlamaktaydılar. Böylece dolaylı
bir altın standardı doğmuş oluyordu. Buna altın döviz standardı da denilmektedir.
Çift maden sisteminde altının yanı sıra gümüş sikkelerin basılmasına da izin
verilmektedir. Diğer bir ifadeyle, piyasada iki ayrı madenden yapılmış sikkeler vardır.
Bu sistemin uygulanmasının en önemli nedeni, altın madeni miktarının yetersiz kalması
ve piyasaya yeterli miktarda para çıkarılamamasıdır. Alışverişlerde ve borç-alacak iliş-
kilerinde her iki madenden yapılmış sikkelerin sınırsız bir satın alma ve borç ödeme
gücü vardır. İki metal arasındaki değişim oranı da sistem içinde belirlenmektedir. 1
TL’nin değerinin 1 gram altın veya 10 gram gümüş olarak belirlenmesi çift metal siste-
mine örnektir. Bu durumda 1 altın sikke, 10 gümüş sikkeye eşittir. Her ikisinin değeri
de 1 TL’dir.

b)Kağıt Para Sistemi


Günümüzde kağıt para sistemleri kullanılmaktadır. Devlet adına para basma
yetkileri merkez bankalarına verilmiştir. Kağıt paraların üzerinde nominal değeri yazar.
Altın karşılığı yoktur. Değeri altına göre belirlenen kağıt paralar olsa bile, karşılığı
altınlar ödenmemektedir.
Kağıt paralar, sınırsız satın alma ve borç-alacak ödeme gücüne sahiptir. Gücü-
nü metal karşılığından değil, siyasi iktidarın itibarından ve ekonominin yapısal gücün-
100 MAKRO İKTİSADA GİRİŞ

den almaktadır. Kağıt paraların basılması hukuki bir durumdur. Çünkü, siyasi iktidarla-
rın çıkardıkları kanunla basılmaktadır.
Hükümetler, istedikleri kadar para basamazlar. Piyasa ihtiyacından fazla para
basıldığında, faizler düşer, tasarruflar azalır, enflasyon ortaya çıkar. Talep edilen para-
dan daha az basıldığında ise ekonomideki faaliyetler sürdürülemez ve deflasyon ortaya
çıkar. O yüzden, merkez bankaları piyasadaki para arzını sürekli kontrol altında tutarlar.

SORULAR

A. Çoktan Seçmeli Sorular

1. Mal ve hizmetlerin değerlerini fiyat olarak ölçen, hesap birimi, tasarruf, ödünç
verme-alma ve değişim aracına ne ad verilir?
a) Nakit b) Para c) Kredi d) Gelir e) Mevduat

2. Aşağıdakilerden hangisi paranın fonksiyonlarından değildir?


a) Değişim aracı b) Ölçü birimi c) Fiyatları ayarlamak
d) Ekonomiyi yönlendirme e) Değer biriktirme

3. Paranın ileride harcanmak üzere saklanabilmesi paranın hangi fonksiyonunu


ifade eder?
a) Değişim aracı b) Ölçü birimi c) Enflasyonu önleme
d) Ekonomiyi yönlendirme e) Değer biriktirme

4. Enflasyonla mücadele için para arzının kısılması paranın hangi fonksiyonunu


ortaya çıkarır?
a) Değişim aracı b) Ölçü birimi c) Değer biriktirme
d) Ekonomiyi yönlendirme e) Hiçbiri

5. Eski dönemlerde kumaşın ödeme aracı olarak kullanılması hangi para türüne
örnektir?
a) Temsili para b) Kaydi para c) Mal Para
d) Para benzeri e) Hiçbiri

6. Hazine bonosu hangi para türüne örnek olarak verilebilir?


a) Temsili para b) Kaydi para c) Mal para d) Para benzeri e) Hiçbiri
PARA 101

7. Bir birim paranın değerinin sadece altına veya sadece gümüşe bağlandığı para
sistemine ne ad verilir?
a) Tek maden sistemi b) Çift maden sistemi c) Altın külçe standardı
d) Çift maden sistemi e) Tek para sistemi

8. Aşağıdakilerden hangisi para benzerlerine örnek olarak verilemez?


a) Vadeli banka mevduatları b) Devlet tahvilleri c) Hazine bonoları
d) Bankaların yatırım fonları e) Vadesiz banka mevduatları

B. Boşluk Doldurma Soruları

1. Varlıkların ileride harcanmak üzere saklanabilmesi, paranın………………………


fonksiyonunu ifade eder.
2. Piyasada para bollaştığında faizler………...., kıtlaştığında ise faizler……………….
3. Ekonomiyi canlandırmak için para arzı ……………. ve böylece faizler ……………..
4. ……………………genellikle taklit edilmesi zor kağıtlara yazılmak suretiyle ortaya
çıkmıştır.
5. ……………………… bankalardaki vadesiz mevduata denilir.
6. Değer saklama amacıyla muhafaza edilen ve arzu edildiğinde kolayca kağıt paraya
veya vadesiz banka mevduatına çevrilebilen varlıklara………………………….…denir.
7. Para biriminin neye bağlı olduğunu belirleyen düzenlemelerin tamamına
…………….denir.
8. Bir birim paranın değerinin sadece altına veya sadece gümüşe bağlanması-
na………………………..denir.
9.Altının yanı sıra gümüş sikkelerin basılmasına da izin verildiği siste-
me………………..………..denir.
10. ……………………………….piyasadaki para arzını sürekli kontrol altında tutarlar.
11. Kolayca diğer ülke paralarına çevrilebilen paralara ………………………..…denir.
12. Bankaların yarattığı kaydi parayı hesaplarken ………………………………………
nın çıkarılması gerekir.
102 MAKRO İKTİSADA GİRİŞ

You might also like