1 Girişimcilik Sertifika Programı 2022-2023

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 352

Uygulamalı Girişimcilik

©
niluferpembecioglu©2022

Prof. Dr. Nilüfer Pembecioğlu


İstanbul Üniversitesi
Erdem, Yaratıcılık, Doğallık,
Sorun Çözme, Önyargısız
olma, Gerçeklerin Kabulü,
Yardım Etme, Kendini
Gerçekleştirme.

Toplam Nüfusun %2’si

Kendine Saygı, Güven,


Başarı, Diğerlerinin Saygısını
görme, Başkalarına Saygı

Arkadaşlık, Aile, Cinsel


Yakınlık, Kabul görme

Beden, Barınma, İş, Kaynak,


Etik, Aile, Sağlık, Mülkiyet
Güvenliği

Nefes, Besin, Fiziksel, Uyku,


Denge, Sindirim, Dolaşım
İHTİYAÇ NEDİR?
 Kaynakların sınırlılığı her ekonomi için var olan
genel ve sürekli bir sorundur.
 Bu durumda sınırlı kaynakların kullanımında bir
seçim yapmak hangi malların üretileceğine karar
vermek gerekir.
 Yalnız kâr amacı gütmek değil, üreterek
insanlığa hizmet etme ilkesini de belirlemek
gereklidir.
 Günümüzde Sosyal Girişimcilik diye bir kavram
ortaya çıkmıştır.
İHTİYAÇ NEDİR?
 Kaynakların sınırlılığı
 Belirli bir amaca varmak için
 Sınırlı kaynakların – İsraf edilmeden – En etkili
biçimde
 Hangi malların
 Hangi metotlarla
 Ne pahasına (Alternatiflerini de göz önünde
bulundurarak)
 Kimler için
 Ne zaman, ne sıra ile Üretileceği konusuna açıklık
getirilmesini zorunlu kılar.
İHTİYAÇ NEDİR?
 İktisat Bilimi Üretim ile Tüketim, Arz ve Talep
arasındaki dengenin nasıl oluştuğunu ve üretim
faktörlerinin (toprak, emek, sermaye ve girişimci)
nasıl kullanıldığını inceleyen bir bilim dalı olarak
tanımlanmaktadır.
 Çeştli kullanma mkânlarından en yüksek
tatminiv eya en büyük getiriyi yani ürünü
sağlayan kullanma imkânının seçilmesne
rasyonel davranış veya iktsadi davranış
 denilmektedir.
GİRİŞİM NEDİR?
 Ticari ve iktisadi bir birimdir.
 Mevcut işkollarını yeniden tanımlar ya da yeni
işkolları geliştirir.
 Verimlilik esasına dayanır. Hem maddi hem de
insani kaynakları en verimli şekilde kullanır.
 Etik değerlere, kişisel yetenek ve ölçütler ile
toplumsal beklentilere riayet ederek yeni bir
ahlaki yapı yaratır.
 Yalnız kâr amacı güden değil, insanlığa hizmet
etme ilkesini de belirleyen fikri oluşumdur.
Sosyal Girişimci…
GİRİŞİM NEDİR?
 Girişim işletme ölçeğinde üç aşamada gelişebilir
 İmalat
 Hizmet
 Ticaret
• Yurtiçi
• Yurtdışı
• Yurtiçi - Yurtdışı
GİRİŞİM NEDİR?
 Girişim düşünceniz şunlardan beslenebilir
 Kalkınma ajansları (örneğin BEBKA)
 TÜBİTAK
 AB fonları
 TTGV
 KOBİ AŞ
 KGF (Kredi Garanti Fonu)
 Ekonomi Bakanlığı
GİRİŞİMCİ KİMDİR?
 Ürün ya da hizmet üretmek üzere “ÖZGÜN”
bir fikri, işkolu konusunda bilgi ve tecrübeye
dayalı birikimi ve yapacağı yatırımla doğru
hedefleri sağlayabilmesini olanaklı kılacak
kadar anaparası olan kişidir.
 Şirket kuran ya da esnaflık yapan herkes
girişimci değildir. Olsa olsa yatırımcıdır.
 Herkesin yaptığı ekmeği kimsenin yapmadığı
gibi sunmak ya da herkesin yapmadığı türde
yeni bir ekmek üretmek üzere çalışan
işletmelere yatırım yapan kişi GİRİŞİMCİ’dir.
Kendi İşini Kurmak
Yeni Fikirler
Güzellik Salonu Açmak
Borsa ve Forex
Yatırımcısı Olmak
Kuru Temizleme
Dükkanı Açmak
Evden Eve Taşımacılık
Yapmak
Meyve Suyu Barı Açmak
AVM’lerde Stand Açmak
Balık Üretim Çiftliği
Kurmak
Kozmetik ve Parfüm
Standı Açmak
Çocuklar için Oyun ve
Etkinlik Merkezi Açmak
Oto Yıkama Dükkanı
Açmak
Halı Yıkama
Okul Kantini ve Yemek
Taşımacılığı
Altın Alım Satımı
Spor Salonu Açmak
Aktar Açmak
Yumurta Üretimi
http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/05/160511_ozbek_civciv
Eğitime Bakış

•21. yüzyıldayız
•En az üç mesleğiniz olmalı
•En az üç dil bilmeniz gerekli
•Bu bana lazım değil deme lüksümüz yok
Steve Jobs’un Stanford Üniversitesindeki konuşması
 http://www.youtube.com/watchiv=9Gj-pwYQFKI
http://www.kosgeb.gov.tr/si
te/tr/genel/detay/1231/girisi
mcilik-destek-programi
İşletmeler

• Faaliyet Konuları Bakımından İşletmeler


• Büyüklükleri Bakımından İşletmeler
• Pazar Alanlarına Göre İşletmeler
• Sermaye Sahipliğine Göre İşletmeler
• Üretilen Mal veya Hizmetin Cinsine Göre İşletmeler
• Hukuki Durumuna Göre İşletmeler
• İşletmelerarası Anlaşmalar Bakımından İşletmeler
ORGANİZASYON
PROJE BİLEŞENLERİ İNSAN KAYNAKLARI
TİPLERİ
Fonksiyonel Organizasyon Bütünleşik Yönetim Avukat
Matris Organizasyon Kapsam Yönetimi Boyacı
Proje Tipi Organizasyon Kalite Yönetimi Emlakçı
Maliyet Yönetimi İç Mimar
Zaman Yönetimi İnsan Kaynakları Şirketi
Risk Yönetimi İşçi
İnsan Kaynakları Yönetimi Mimar
İletişim Yönetimi Nakliye Firması
Tedarik Yönetimi Proje Çalışanı
Proje Lideri
Proje Yöneticisi
Reklam Ajansı
Tesisatçı
Usta
İşletme Yönetimi
 Bütüncül Bakış açısı önemlidir
 1950’lerde yönetici, çalışanların
performanslarından sorumluydu, ancak
günümüzde yönetici bilginin
uygulanmasından ve performansından
sorumludur.
Bir Düzen Anlayışı
Ya da Düzenin Kurbanları
Josephine Cochrane

Bulaşık Makinesi
Grace Hopper

Bilgisayarların Annesi

İlk Büyük Ölçekli Bilgisayarı Geliştirdi


Mary Anderson

Araba Cam Sileceği


Hedy Lamarr

2. Dünya Savaşında “Gizli İletişim Sistemi”ni geliştirdi.


Stephanie Kwolek

Çelik Yelek
Dr. Maria Telkes

Güneş Enerjisi İle Ev Isıtma Sistemi


Marion Donovan

Tek Kullanımlık Çocuk Bezi


Ruth Wakefield

Çikolatalı Kurabiye
Marie Curie

Radyoaktiviteyi Keşfetti Ve İki Farklı Alanda Nobel Ödülü


Kazandı
Tabitha Babbitt

Testere
Türkiye’nin Girişimci Kadınları
 NEVAL ÇAM: Henüz 16 yaşında işaret
dilini tercüme eden bir yazılım geliştirdi.
Geliştirdiği proje sayesinde Microsoft
tarafından `Yılın En Başarılı Kadın Yazılım
Girişimcisi` seçildi ve hayali olan Stanford
Üniversitesi mühendislik fakültesi
bilgisayar bilimleri bölümünde 4 yıl tam
burs hakkı kazandı.
Türkiye’nin Girişimci Kadınları
 AYŞE ÖREN: Türkiye’nin ilk ve tek uzay
mimarı. Boğaziçi Üniversitesi
Teknopark`ın kuruluş firması olarak
Teknoparklar dahiline kabul edilen ve
Sanayi Bakanlığı`ndan tekno–girişim alan
ilk tasarımcı. 2015 yılında, Fransa Dış
İşleri Bakanlığı tarafından ‘Geleceğin
Lideri’ seçildi.
Türkiye’nin Girişimci Kadınları
 YASEMİN ADAR: Türkiye`nin dünya
şampiyonu ilk kadın güreşçisi. 2016`da
Riga`da düzenlenen Avrupa Güreş
Şampiyonası kadınlar 75 kiloda da Rus
rakibini 7-0 yenerek Türkiye tarihinde
kadınlarda ilk altın madalyanın sahibi oldu.
Türkiye’nin Girişimci Kadınları
 DİLARA FINDIKOĞLU: İngiliz basınınca
son zamanların en yaratıcı ve ümit vaade
den tasarımcıları arasında seçildi. Fransız
Vogue dergisinin eski genel yayın
yönetmeni Carine Roitfeld’in çıkardığı CR
Fashion Book’ta mezuniyet koleksiyonu
Rihanna tarafından giyildi. Fındıkoğlu`nun
tasarımlarını giyen bir diğer yıldız isim de
Madonna.
Türkiye’nin Girişimci Kadınları
 NEHİR ÖZZENGİN: Müzik yeteneği 4
yaşında keşfedilen Nehir şimdi 7 yaşında.
İtalya`da yapılan `Uluslararası Ischia
Piyano Yarışması`nda dünya ikincisi oldu.
Türkiye’nin Girişimci Kadınları
 DİLEK LİVANELİ: Farklı köy okullarında dört sınıf bir arada tek
öğretmen olarak eğitim-öğretim veren on beş yıllık köy okulu öğretmenidir.
Okulunun hem müdürü hem öğretmeni hem de hizmetlisidir. Öğrenci ve ailelerini
ilk kez sinema, tiyatro, opera ve müzelerle tanıştırmıştır. Köydeki anneleri ve
çocuklarını ilk kez uçağa bindirerek şehirlerarası turlar düzenlemiştir.
 Dünya Vatandaşlığı Projesini hayata geçirip 4 yılda 11 farklı ülkeden köye gelen
eğitmenler ile İngilizce kamplar düzenlemiştir. Ayrıca öğrencilerine yelken, buz
pateni, golf, bowling, at biniciliği sporlarını deneyimledikleri yaz tatili çalışmaları
düzenlemiştir.
 Köyde okuma-yazma bilmeyen kadınlara gönüllü olarak okuma-yazma öğretmiş,
iki yılda köyde okuma-yazma bilmeyen kadın kalmamıştır. Ayrıca Türkiye’de ilk
defa yapılan “Köyde Opera” organizasyonunu gerçekleştirmiştir. 2012 yılında Milli
Eğitim Bakanlığı tarafından ‘Mesleğinde Fark Yaratan Öğretmen’ seçilip
Başbakanlık, TBMM ve Cumhurbaşkanlığı Köşkünde Samsun’u “Yılın Öğretmeni”
unvanı ile temsil etmiştir.
 `Türkiye`nin Rol Model Öğretmeni` ödülünü almıştır.
 Varkey Gems Vakfı Küresel Öğretmen Ödülü Komitesi`nin seçtiği 127 Ülke ve
5000 aday içinde `Dünya’nın en iyi 50 öğretmeni` arasına seçilen ilk ve tek Türk
Öğretmen olmuştur.
GİRİŞİMCİ KİMDİR?
 Ürün ya da hizmet üretmek üzere “ÖZGÜN”
bir fikri, işkolu konusunda bilgi ve tecrübeye
dayalı birikimi ve yapacağı yatırımla doğru
hedefleri sağlayabilmesini olanaklı kılacak
kadar anaparası olan kişidir.
 Şirket kuran ya da esnaflık yapan herkes
girişimci değildir. Olsa olsa yatırımcıdır.
 Herkesin yaptığı ekmeği kimsenin yapmadığı
gibi sunmak ya da herkesin yapmadığı türde
yeni bir ekmek üretmek üzere çalışan
işletmelere yatırım yapan kişi GİRİŞİMCİ’dir.
GİRİŞİMCİ KİMDİR?
 Apple Watch Series 4’e eklenen ‘düşme
algılama’ özelliği Norveç’te banyosunda
düşen 67 yaşındaki bir kişinin hayatını
kurtardı.
 Toralv Østvang baygın ve yaralı halde
bulundu ve akıllı saatinin vaktinde acil
servise haber vermesi sayesinde
kendisine zamanında müdahale edildi.
 https://www.haberturk.com/apple-watch-dusme-
algilama-ozelligi-hayat-kurtardi-2345509-teknoloji
 Günümüzde medyanın ve hızın önemini
 Bilginin nasıl inanılmaz bir hızla katlandığını,
 Bilmenin sınırlarının sürekli genişlediğini
 Bilginin bireyleri ve toplumları nasıl
biçimlendirdiğini ve sürekli evrildiğini
 Yaratıcılığı geliştirmenin ve üretmenin önemini
 Paylaşmanın önemini ve anlamını
Düşünmeden Öğrenmek
Zaman Kaybetmektir

Konfüçyüs
En zor şey,
karanlık bir odada
bir kara kediyi bulmaktır,
özellikle odada bir kedi yoksa!
Horizon Report
•1 yıldan daha az zamanda Elektronik Kitap
• 1 yıldan daha az zamanda Mobile Aksesuarlar
• 2-3 yıldan daha az zamanda Sanal Gerçeklik
• 2-3 yıldan daha az zamanda Oyun Temelli Öğrenme
• 4-5 yıl içinde Hareket Temelli Öğrenme
• 4-5 yıl içinde Analitik Düşünceyi Öğrenme
İş Fikri
"İtalyan marka
likralı ve dikişsiz özel kumaştan
bilgisayarlı tasarım
özel lazer dikim makineleri ile
farklı bedenlerde
günde 100’er adet
kadın
erkek
çocuk mayosu üretmek üzere
250 m2 işyerinde
2 usta işçi, 4 vasıfsız işçi ile Türkiye ve dünya
piyasasına markalı mal üretmek üzere iş kurmak"
GİRİŞİM NEDİRi
 Sizin müşterileriniz nerede?
 Alanınız?
 Pazarınız?
 Pazardaki kateegorileriniz ve segmentiniz
 Bu müşterilerden kaç tanesi sizin sunacağınız ürün / hizmet
için şu anda para harcamakta / harcamaya hazır
 Onların satın aldıkları ve öngördüğünüz ürün ve hizmetleri
halen kimler sağlıyor?
 Müşteriler neden rakiplerinizin ya da şu an var olan
sağlayıcıların ürünlerini değil de sizin ürünlerinizi tercih
etsin?
 Potansiyel satış hacminiz nedir?
İYİ GİRİŞİMCİNİN
TEMEL ÖZELLİKLERİ
 Tecrübeli
 Sosyal ve teknik konulara hâkim
 Gerek kendi işkolu gerek gündelik
gelişmeler gerekse de teknoloji ve bilişim
alanlarındaki gelişmeleri sürekli takip eden
 Çok okuyan, çok gözlemleyen, çok
dinleyen, çok gezen
 Fikirleri, eleştirileri ve tavsiyeleri
önemseyen
İYİ GİRİŞİMCİNİN
TEMEL ÖZELLİKLERİ
 İnsan haklarına, doğaya saygılı
 Kaynakların kıt ve gelecek kuşaklara da ait
olduklarının bilincinde
 Hem kendisine hem de iş çevresine karşı
dürüst
 Sorumluluk alabilen, aldığı sorumluluğu
yerine getirebilen
 Cesur, girişken ama gerçekçi, planlı ve
idealist
TOPLUMSAL KABUL
 Endüstri kavramı, kendi içinde yatırımlar
gerektiren ve sermayeye ihtiyaç duyan bir
noktadadır. Bu nedenle, özellikle bankaların bu
konuda başvuranlara güvenerek kredi vermesi
son derece önemlidir. Bu, ülke politikaları,
ekonomik gidişat ve yeniliklerin toplumsal ve
ekonomik çevrelerde yeterince kabul görmesi ile
bağlantılıdır.
 AJDA PEKKAN ÖRNEĞİ!
YARATICILIK YETERLİ Mİ?
 Ancak, her bir ürünün yalnızca verimliliği değil, toplumsal kabul
görüp görmediği de son derece önemlidir. Örneğin 1976 yılında
gerçekleştirilen bir yaratıcılık arışmasında birinciliği kazanan
ürün, haşlanmış yumurtaların kahvaltı tabağında yuvarlanmasını
engellemek için Stan Pargman tarafından geliştirilen yumurta
haşlama makinesi idi. ‘Egg Cuber’ olarak bilinen bu yeni araç,
haşlanmış yumurtaya bir küp şekli vererek tabaklarda daha
düzgün durmasını, otel gibi toplu yiyeceklerin servis yapıldığı
yerlerde çok işe yarayacak gibi görünüyordu. Günümüzde de
internet üzerinden de satışa sunulan ve örneğin e-bay üzerinden
5 pound gibi bir fiyata alıcı bulabilen bu araç, ne yazık ki
umulduğu kadar çok ilgi ve talep görmedi. Pek çok ülkede halen
tanınmayan ve tutunamayan ürün, küçük, işlevsel ve ucuz
olmasına karşın ne büyük değişimler yaratabildi, ne de yeterince
yaygınlaşmayı başarabildi.
YARATICILIK YETERLİ Mİ?
 Aynı yarışmaya katılan bir başka sıradışı ürün, küçük bir
kutu görünümünde idi ve 1946’da Percy Spencer
tarafından geliştirilen ilk mikrodalga fırının daha gelişmiş bir
modelini hedefliyordu. 40’lı yıllarda yalnızca çalışma
prensipleri ortaya konan bu aracın 340 kg gelmesi ve
yaklaşık 3000 dolara ulaşan maliyeti nedeniyle pek de
pratik bir kullanım alanı bulunmamaktaydı.
 Bu ürün, o yarışmada pek ilgi görmedi, birinciliği de
alamadı.
 Ancak, 1970’lerin ortalarından sonra ürünün gelişimi hız
kazandı, Avrupa, Amerika ve Japonya’daki üreticiler ürünü
geliştirmeye devam etmekten asla vazgeçmediler.
 Percy LeBaron Spencer cebindeki
çikolatalı fıstıklı gofreti erimiş halde
bulunca bunun nedenini araştırmaya
başlar. Sonra, mikrodalga yayan ve
magnetron adı verilen bir aygıtın
önünden geçtiğini anımsar
 1940'ların başlarında, Sir John
Randall ve Dr. H.A.H. Boot uçak
radarlarında kullanılacak bir
mikrodalga üretme aracı olarak
geliştirirler 1947’de patentini alırlar.
YARATICILIK YETERLİ Mİ?
 1970’te yalnızca Şikago’da yılda 40 bin tane satan ürün,
1975’e gelindiğinde yıllık bir milyon adet satmaya
başlamıştı. 1979’da Kanada’da evlerin %5’inde bulunan
bu ürün, 1998’de evlerin %88’ine ulaşmıştı. 2008’e
gelindiğinde, Avustralya’daki evlerin %95’inin mutfağına
girmeyi başaran ve kullanıcıların %83’ünün günlük
kullanılan bir araç olarak nitelendirdiği bir ürün ortaya
çıkmıştı. Fransa’da ise 1994’de %40 olan kullanım
oranı, 2004’e gelindiğinde %65’e ulaşmıştı. Tüm bu
gelişim aşamaları, en donanımlı laboratuarlar ve özel
girişimciler tarafından, elbette, onlara kredi veren yerel,
ulusal ya da uluslararası bankalar tarafından da
desteklenmişti. Buna karşın, her toplumun ürüne farklı
hızda ve farklı bir tepki geliştirdiği ortadaydı.
Jakub Krystof
Rad 1843
Moravia – Çek
Cumhuriyeti
İNOVASYON SİSTEMİ
 İnovasyon, bir ülke için sürdürülebilir büyüme,
toplumsal gönenç ve artan iş olanakları
anlamına geldiğinden, inovasyon için gereken
ortamın oluşturulması devletler için birinci
öncelik olarak kabul edilir. Başarıyla çalışan
bir sistemin kurulması ve etkin politikaların
tasarlanıp uygulanması gereklidir.
 Küresel İnovasyon Endeksi, hem inovasyonu ölçme
yollarını geliştirme hem de inovasyonu anlamaya
odaklanmaktadır.

Teknolojik Bilginin Gelişimi

 Ulusal Laboratuarlar
 Müşeriler
 Danışmanlar
 Satıcılar
 Rekabet Etmeyen İşletmeler
 Rekabet Eden İşletmeler
 Üniversiteler
 Teknolojik Bilgi
İNOVASYON SİSTEMİ
 İnovasyonda sistem yaklaşımı, hem bilginin
üretilmesi hem de yayılarak uygulanması
süreçlerini kapsadığından politikanın odağı,
kurumlar arasındaki etkileşime dayanır.
 ‘Ulusal inovasyon sistemi’ bu kurumlar
bütününü ve aralarındaki bilgi, finansman ve
regülasyon akışını tanımlayan dinamik bir
sistemi ifade eder.
İNOVASYON YÖNETİMİ
 Firmaların inovasyon yeteneklerini ve
başarımlarını belirleyen politikaların
etkinliği, bu politikaların yönetişimiyle
doğrudan ilişkilidir.
 Yönetişim, diğer tüm politika alanlarında
olduğu gibi, inovasyon politikasında da,
tasarlama ve uygulamada şeffaflık ve
açıklığı; ilgili tüm aktörlerin katılımlarını ve
sorumluluk üstlenmelerini ifade eder.
SİZİN İŞ FİKRİNİZ İNOVATİF Mİi
 Teknik ve/veya hizmet birimleri bakımından
etkin bir yenilik içeriyor mu?
 İnovasyon fikriniz artı değer üretecek kadar
işlevsel ama yatırım yapılabilecek kadar
potansiyel mi?
 Seçtiğiniz işkolu üzerindeki ilk inovasyon
sürecini takiben 3 yeni inovatif varyasyon
fikriniz var ve bunlar da potansiyel mi?
 Kişisel motivasyon haricinde, fikrinizi
destekleyen motivasyonlar ve reel veriler var
mı?
ESTETİK
GİRİŞİMCİLİKTE ESTETİK
 Çalışma mekânı tüm fizik koşulları
 Varsa imalar mekânı
 Kullanılan aksesuarlardan renk uyumuna
kadar temel görsel değerler
 Çalışanların giyim kuşamı
 Ergonometrik ölçümle pozitif alanda kalan
fikri tasarım
GİRİŞİM KONUSUNUN
ESTETİĞİ
 ERGONOMİ
 DOĞAL HİSSE UYUM
 HİJYEN, ISIL DUYARLILIK VE RENK
ALGISINDA OLUMLU YAKLAŞIM VE ÖNYARGI
 BOYUT, HACİM VE ŞEKİLDE ESTETİK UYUM
 TAŞIMA, MONTAJ-DEMONTAJ UYUMU,
PAKETLEME, PAKET AÇMADA UYUM VE
KOLAYLIK
 İNSAN VE DOĞA HAKLARINA UYUM VE
ETİKETLERİ
NODAC ARAŞTIRMASI
 Avrupa Birliği İşletme İktisadı ve Yenilikçilik
Araştırma Merkezi 2006 yılı araştırması
 Kapsam: Her meslek dalının, müteşebbisini
başarılı kılacak bilgi ve tecrübe yükünü bir
kitap analojisine oturtup, o işkoluna ait
bilginin en az kaç sayfalık bir kitaba eşdeğer
olduğunu ölçme çalışmasıdır.
 Her kitap, teknik bilgi, işletme bilgisi, iş
yönetimi, tecrübe ve ahlaki-etik değerler
cinsinden veriler içerir.
NODAC ARAŞTIRMASI
 TiyatroGişesi Memuru: 1245 sayfa
 Manav: 3080 sayfa
 Kasap: 7254 sayfa
 Marangoz: 9317 sayfa
 Vatman: 11800 sayfa
 Muhasebeci: 129675 sayfa
 Lise Branş Öğretmeni: 159300 sayfa
NODAC ARAŞTIRMASI
 Kuru temizleme işletmesi: 77.500 sayfa
 Demir Çelik Atölye İşletmesi: 100.300 sayfa
 Cam Fabrikası İşletmesi: 1.578.000 sayfa
 Televizyon Fabrika İşletmesi: 8.734.000 sayfa
 Mikroişlemci Fabrika İşletmesi: 33.956.000 sayfa
 Ticari Uçak Fabrika İşletmesi: 1.956.980.000 sayfa
 Hubble Uzay Teleskobu imalat ve işletme: 8 Milyar
sayfa
INOVASYON - YENİLİK
 OSLO SÖZLEŞMESİ TANIMI:
 “İnovasyon, yeni veya önemli ölçüde
değiştirilmiş ürün (mal ya da hizmet) veya
sürecin; yeni bir pazarlama yönteminin; ya da
iş uygulamalarında, iş yeri organizasyonunda
veya dış ilişkilerde yeni bir organizasyonel
yöntemin uygulanmasıdır.”
 Sürekli
 Kontrollü
 Birikimli ilerleyen bir süreçtir.
•Hareketlilik Çeşitleri

Fiziksel
Ekonomik
Düşünsel
Sosyal
Kültürel
Sanal
İNOVASYON DÖNGÜSÜ
 İnovasyon, yeni fikirleri (ürün, metot veya
hizmet gibi) değer yaratan çıktılara
dönüştürme sürecidir. Bu süreç iki temel
basamaktan oluşur.
 İlk basamak, yeni ve yaratıcı fikirlerin ortaya
çıkmasıdır.
 Emek ve yatırım gerektiren ikinci basamak
ise ortaya çıkartılan yeni ve yaratıcı fikirlerin
ticarileştirilmesi, başka bir deyişle katma
değer yaratan ürün, yöntem veya hizmetlere
dönüştürülmesidir.
İNOVASYON DÖNGÜSÜ
 Yeni bir ürün, hizmet veya süreç keşfeden
(bulan) veya yaratan kişiye mucit (buluşçu)
denir.
 Bir mucidin buluş yapması onun kabul
görmesi anlamına gelmez.
 Bir buluşun kabul görmesi ve uygulamaya
sunulması için girişimciye gerek duyulur.
Örneğin, dikiş makinesini bulan EliasHowe
olduğu halde onu ekonomik değere
dönüştüren Isaac Singer’dir
İNOVASYON DÖNGÜSÜ
 Bir fikir veya ürünün ilk defa ortaya çıkması
buluştur. Bir buluşun uygulama olanağı
bulması, ekonomik bir değere dönüşmesi
veya kendi talebini yaratmasına ise yenilik
(inovasyon) adı verilir.
 Buluş yeni bir ürün iken yenilik (inovasyon)
mevcut ürüne yeni bir değer katarak mevcut
veya yeni pazarlara sunmaktır.
 İnovasyon: Ürün, hizmet, süreç (üretim
yöntemi), örgütsel yapı, pazar(lama), müşteri,
iş modeli…
İNOVASYON DÖNGÜSÜ
 Yenilik (inovasyon) sadece bir buluş değildir.
 Yenilik (inovasyon) ekonomik değer yaratan,
talebi olan, pazarda kârlı biçimde satılabilen,
gelir kazandıran bir buluş veya değişikliktir.
İNOVASYON DÖNGÜSÜ
İnovasyon, bir işletmenin
 Ürün inovasyonu,
 Hizmet inovasyonu,
 Süreç inovasyonu,
 Teknolojik olmayan inovasyon (örgütsel
inovasyon, pazarlama inovasyonu, toplumsal
inovasyon)
İNOVASYON DÖNGÜSÜ
 Toplumsal inovasyon; toplumun tüm
kesimlerine yarar sağlayacak yenilik,
değişiklik ve iyileştirmelerin geliştirilmesi ve
uygulanmasını içerir.
 İstihdamın artırılması, bölgesel gelişmenin
hızlandırılması, gelir adaletinin sağlanması
gibi konularda üretilen ve uygulanan
politikalar, bu başlık altında ele alınırlar.
Sınai mülkiyet hakları:
 Patent ve faydalı model,
 Marka,
 Endüstriyel tasarım,
 Coğrafi işaret,
 Entegre devre topografyası,
 Yeni bitki çeşidi (ıslahı)
GİRİŞİM NEDİRi
 İş fikriniz ne olursa olsun, atmanız gereken bazı adımlar var
 Pazar araştırması yapın
 Hammadde ve diğer malzeme kaynaklarını, arz ve talep
durumunu, fiyat durumunu inceleyin
 Üretim için diğer kaynakları inceleyin: Tesis, makine, işgücü, bilgi,
 Toplam maliyet hesabı yapın: Sabit yatırım sermayesi, işletme
sermayesi,
 Toplam finansman ihtiyacınızı nereden karşılayabileceğinizi
düşünün
 Satış fiyatı konusunda çalışma yapın ve belirleyin
 Satışı nasıl gerçekleştireceğinizi planlayın
 İşinizin yasal çerçevesinin ne olacağına karar verin: Şahıs firması,
şirket, vb
 Sizi etkileyebilecek yasalarla tasarıları inceleyin
 İş planı hazırlayın, pazarlama planı yapın
GİRİŞİM NEDİRi
 Girişim düşünceniz gelecek birkaç yıl içerisinde
nasıl bir değişim gösterecek
 Nasıl iyileştirilebilir ya da değiştirilebilir
 Ne gibi yeni özellikler veya kullanım biçimleri
eklenebilir
 Sunduğunuz ürün ya da hizmetler yelpazesini
nasıl genişletebilirsinizi Tesislerinizi geliştirip
genişletebilecek misinizi
 Ne kadar büyüyebileceğinizi düşünüyorsunuzi
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Çok aktörlü bir çevrede yaşıyoruz.

 Bu çevrede müşteriler, tedarikçiler, rakipler,


yatırımcılar, sponsorlar, finansörler, kamu
birimleri var.

 Bunların her birinin özgün amaçları, kaynakları


ve eylemleri var.

 Sonuçta ortaya karmaşık bir ekosistem çıkıyor.

 Bu ortamda sağlıklı kararlar verebilmek ve doğru


eylemlerde bulunabilmek gerekiyor.
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Gereksiz cesaretten kaçının
 Takımınızı kurun: Girişimcilik Tek Kişilik bir
etkinlik değildir
 Piyasayı iyi araştırın
 En iyi bildiğiniz işi yapın, yanlışlarınızdan ders
alın
 Ölçüsüz büyümeden ve hedefsizlikten kaçının
 Yeterli sermayeyi bulun ve doğru mekan seçimi
yapın
 Nakit Akışını planlayın
 Bilgi, deneyim ve teknolojiyi kullanın
 Müşteri gibi düşünün
 Değişimin gerisinde kalmayın
Girişimcilik Bir Süreçtir
1. Girişimcilik becerilerinin geliştirilmesi,
2. İhtiyaç, talep veya sorunların belirlenmesi ve bunların
tatminine (çözümüne) yönelik fırsatların bulunması,
3. Fırsatların yenilikçi fırsatlara dönüştürülmesi,
4. Fikirlerin değerlendirilerek elemeye tabi tutulması,
5. Uygun kaynakların bulunması ve kullanılması,
6. Ayrıntılı bir planlama yapılması ve girişimin başlatılması.

1. Beceri geliştirme
2. İhtiyaç tespiti
3. Yeni Fikirler Geliştirme
4. Değerlendirme
5. Kaynak Kullanma
6. Planlama ve başlama
Girişimcilik Bir Süreçtir
Girişimcilik, risk ve belirsizlik şartları altında kazanç elde
etme amacı ile yenilikçi bir ekonomik örgütlenmenin
oluşturulmasıdır.

Kalıcılık?
Sürdürülebilirlik?
Büyüyebilirlik?
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Girişimcilik bir fırsatı yakalamak ve değerlendirmek
için kaynakların bir araya getirilmesiyle oluşan bir
değer yaratma sürecidir.
 Girişimcilik niyet, kaynak, sınır ve değişim faktörleriyle
davranışa ve süreç perspektifine yönelik olarak
yeni(likçi) birleşimler yaratmaktır.
 Girişimcilik daha önce fark edilmemiş (daha önceki
sıradan iş süreçlerinde yapılmayan) bir fırsatı
yakalamak (farklı şeyi yapmak) sürecidir.
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Girişimcilik Özellikleri
 İş kurmaya hevesli olma
 Başarısızlığa rağmen vazgeçmeme
 Değişimi fırsat olarak görme
 Belirsizliğe karşı tolerans ve uyanıklık
 Güven
 Kararlılık
 Risk yönetimi
 Yaratıcılık ve/veya yenilikçilik
 Önayak olma ve başarı ihtiyacı
 Ayrıntılara önem verme ve mükemmeliyetçilik
 Yalın düşünebilme
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Girişimcilik Becerileri
 Teknik Beceriler
 Yazma
 Sözlü iletişim
 Çevreyi izleme
 Örgütleme
 Ağ oluşturma
 Yönetsel tarzlar geliştirme
 Teknik yönetim
 Teknoloji
 Dinleme
 Koçluk tipi liderlik
 Takım oyuncusu olma.
 Yönetim Becerileri
 Kişisel Girişim Becerileri
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Girişimcilik Becerileri
 Teknik Beceriler
 Yönetim Becerileri
 Vizyon oluşturma
 Planlama
 Muhasebe
 Yönetim
 Denetim
 Karar verme
 İnsan ilişkileri
 Pazarlama
 Finansman
 Müzakere (görüşme yapma)
 Büyümeyi yönetme
 Kişisel Girişim Becerileri
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Girişimcilik Becerileri
 Teknik Beceriler
 Yönetim Becerileri
 Kişisel Gelişim Becerileri
 İç denetimli olmak
 Disiplinli olmak
 Sabırlı ve azimli olmak
 Vizyon sahibi bir lider olmak
 Risk almak
 Yenilikçi olmak
 Değişime dönük olmak
 Değişimi yönetme yeteneğine sahip olmak
Girişimcilik Bir Süreçtir
 Girişimcilik Becerileri
 İş fırsatlarını görüp değerlendirebilme
 Kaynakları bir fayda yaratmak üzere bir araya
getirme
 Başarıyı sağlayacak uygun eylemleri
başlatabilme.
Girişimcilik Bir Süreçtir
Başarı için
 Girişimcilik iklimi
 Ekonomik istikrar
 Uygun altyapı (ulaşım, iletişim, eğitim, üretim
yeri vb)
 Uygun kurumsal yapı (vergi, finansman, fikri
mülkiyet vb)
 Uygun destekler (teşvik, danışmanlık, ar-ge vb)
gereklidir.
Girişimcilik Bir Süreçtir
Girişimcilik Çağı: İnovasyon, tasarım, ar-ge, ürge,
teknoloji, tedarik zinciri…

Gelişen sektörler ve değişim:


 Küreselleşme,
 Hizmet sektörü,
 Değişen demografi,
 Doğal beslenme,
 Organik tarım,
 Özelleştirme,
 Biyoteknoloji
İktisadi Faaliyetin Çeşitleri
 Üretim
 Dolaşım
 Bölüşüm
 Tüketim

İktisadi Faaliyetlerin Çözümlenmesi


 Mikro Düzeyde analiz: Hatice Teyze, amcamgiller
 Makro Düzeyde analiz: TÜİK
 Statik Analiz / Mukayeseli Statik Analiz
 Dinamik Analiz (Kısa – Uzun Vade)
İktisadi Temel Sorunlar

 Daralma (Resesyon)
 Genişleme (Ekspansiyon)
 İç denge (Yurt içi fiyat düzeyi istikrarının
sürdürülmesi – En çok rastlanan iç dengesizlik hali
enflasyon)
 Dış denge (Örneğin, bir yıl içinde diğer ülkeler
karşısındaki ekonomik ilişkilerini –alacak ve
borçlarını- ödemeler bilançosunu yansıtır.
İktisadi Temel Sorunlar
 Enflasyon: Ekonomide genel arzla (mal) genel talep
(satın alma gücü) arasındaki dengenin bozulması ve
bunun sonucunda fiyatların yükselmesidir. Aşırı talep
halinin meydana gelmesinden doğan bu durum büyük
bir sorundur.
 Deflasyon: Ekonomide genel talebin azalması
yüzünden fiyat seviyesinin ve neticede üretim hacminin
düşmesi demektir.
 Karma ekonomilerde gelir dağılımına devlet müdahalesi
sosyal açıdan zorunludur. Devlet bunu asgari ücret
düzeyini belirlemek, gelire oranlı vergi almak, karşılıksız
ödemelerde bulunmak, geniş kapsamlı sosyal güvenlik
tedbirleri koymak suretiyle gerçekleştirmektedir.
Talep
 Belirli bir sürede bir mala ve bu malın değişik fiyatlarına
karşı bir tüketicinin satın almak istediği mal miktarıdır.
 Satın alma arzusunun talep sayılabilmesi için
tüketicilerin satın alma gücünün de bulunması
gerekmektedir.
 Tüketicinin talep edeceği mal miktarları o malın değişik
fiyatlarının ve görünümlerinin etkisi altındadır.
 Örneğin, tüketici elmanın kilosu 12 TL iken hiç elma
almaz. Elmanın kilosu 4 TL olduğundan 2 kg 3,50 TL
olduğunda ise 3 kg elmayı haftalık ihtiyacı olarak satın
alabilir.
Talep Fonksiyonu

 Diğer Mal Fiyatları


 Gelir Seviyesi
 Zevk ve Tercihler
 Tüketicilerin Sayısı
 Beklentiler
Talep Fonksiyonu
 D: Talep
 PX : Talep Edlen Malın Fyatı
 Pİ : İkâme Mal Fyatı
 PT : Tamamlayıcı Mal fyatı
 Y: Tüketcinin Geliri
 Z: Tüketcinin Zevk ve Terchler
 N: Tüketcinin Sayısı
 B: Tüketcinin Geleceğe Yönelik Beklentiler
 Diğer bütün değişkenlerin (Pİ, PT, Y, Z, N, B)
değişmediği, sabit kaldığı teknik deyimle ceteris
paribus olarak kabul edildiği varsayılmaktadır.
Talep Fonksiyonu
Talep Eğrisinin Negatif Olması
 Talep eğrisinin negatif eğimli alçalan bir eğri durumunda
olmasının iki sebebi bulunmaktadır.
 Gelir Etkisi: Bir malın fiyatındaki düşme tüketicinin satın alma
gücünde bir artış yaratmaktadır. Tüketicinin geliri değişmemiş olmasına
rağmen reel yönden artmış demektir. Bu bakımdan artan gelir, fiyatı
düşen maldan daha fazla satın alınmasına imkân vermektedir.
 İkame Etkisi: Tüketicinin fiyatı düşen bir malı, fiyatı değişmeyen bir
malın yerine tercih etmesi ikame etkisi olarak tanımlanmaktadır. Çünkü
fiyatı düşmeyen mal fiyatı düşen diğer mala göre nispi olarak pahalı
duruma gelmektedir. Fiyatı düşen maldan daha fazla talep edilmektedir.
Bu durum iki sebeple açıklanabilir.
 Ya fiyatı değişmeyen mal yerine fiyatı düşen mal tercih
edilmektedir. Örneğin gazoz fiyatları düştüğünde fiyatı değişmeyen
cola talep edilmemektedir.
 Ya da bir malın fiyatı artınca tüketicinin satın alma gücü
azaldığından fiyatı düşen ikame mallarına yönelmektedir.
Piyasa Talebi
 Bireysel Talep ile Piyasa Talebi arasında fark vardır
ancak birbirine sıkı sıkıya bağlıdır.
 Br malın toplam veya piyasa talebi ise bütün
bireylerin belirli bir zaman süresi içinde değişik
fyatlar karşısında aldıkları alternatf toplam
miktarlardır.
 Piyasadaki Bütün tüketicilerin taleplerinin toplamına
piyasa talebi denilmektedir. Dolayısıyla piyasa talep
eğrisi, bireysel talep eğrilerinin toplamından
oluşmaktadır.
Piyasa Talebi
HANGİ KUŞAĞA SATIŞ YAPMAYI
HEDEFLİYORSUNUZ?

Bebek Patlaması Kuşağı (1946-1964)


X Kuşağı (1965-1979)
Y Kuşağı (1980-1999)
Z Kuşağı (2000 sonrası)
Baby Boomer – Bebek Patlaması Kuşağı
(1946-1964 Arası Doğanlar)

 Bunlara "Sandviç Kuşağı" da deniyor, çünkü aynı evde


önce çocuklarına, sonra yaşlanan ana-babalarına baktılar.
 Dünyanın insan hakları hareketlerini, radyonun altın
çağını, Türkiye'nin ise ihtilali ve çok partili döneme geçiş
sancılarını yaşadığı yıllar.
 Sadakat duyguları yüksekti, kanaatkarlardı; aynı yerde
uzun süre çalıştılar. Teknoloji kimine yakın kimine uzak
oldu, çok benimse(ye)mediler.
 Aslında babaları gibi otoriteye saygılılardı. İçlerinden en
idealistleri toplumsal haksızlıklara isyan edip 68 gençlik
hareketlerinin kahramanı olurken, büyük çoğunluk
hayattan beklediklerini elde ettiğini düşünerek tatmin ve
mutlu oldu.
 İkinci Dünya Savaşı'ndan hemen sonraki "nüfus
patlaması" yıllarında doğan bu 1 milyar bebeğe "Baby
Boomers" deniyor.
 Bu kalabalık bebek nüfusu büyüdükçe, ihtiyaçlarına göre
çeşitli sektörler de her on yılda bir müthiş büyüme
gösterdi.
 1960'lı yıllar televizyon yılları; 70'ler fast food;
 80'ler – bebekler evlenme çağına geldiği için -
gayrimenkul yılları;
 90'lar, artık sıra yaşam kalitesini yükseltmeye geldiği
için, mikrodalga gibi elektronik ev aletleri ve ardından,
iletişim patlamasıyla internet ve cep telefonu yılları oldu.
 2000'lerde artık yaşları 50'yi geçmişti, ceplerinde paraları
vardı, ömrün uzadığını biliyorlardı, "iyi yaşlanmak" hatta
mümkünse yaşlanmamak için sağlık ve güzellik-bakım
sektörlerini de patlattılar.
 Savaş sonrasının yokluklarını, sıkıntılarını unutmadılar,
zenginleşmenin tadını aldılar.
X Kuşağı (1965-1979 Arası Doğanlar)

 Dünyanın petrol krizini, Türkiye'nin ise sağ-sol


çatışmalarını yaşadığı yıllar.
 Dünyaya gözlerini, merdaneli çamaşır makinesi,
transistorlu radyo, bantlı teyp ve pikapla açtılar.
 Sadakat duyguları duruma göre değişir, daha iyi kariyer
imkanları ararlar, çoğu (teknolojik devrime denk
geldiklerinden) teknolojiyi kerhen, zorunluluktan
kullanmaya başladılar.
 (Abilerinin ablalarının aksine a-politik hale getirildiler
ama yine de) Toplumsal sorunlara duyarlılar, iş
motivasyonları yüksek, otoriteye saygılı ve kanaatkarlar.
 Kadınlar iş gücüne katılmaya başladı. Daha (iyi yaşamak
için, daha) az çocuk sahibi oldular.
 (Özellikle gözlerini Özal'lı yıllarda açanlar) Paraya daha
fazla odaklandılar ve bireycilik önem kazandı. Boşanma,
HIV, uyuşturucu gibi kavramlarla tanıştılar.
Y Kuşağı (1980-1999 Arası Doğanlar)

 Sadakat duyguları az. Teknoloji hayatlarında pek çok şeyin


simgesi.
 Narsist, bireyci ve girişimciler. Çalışmaktan hoşlanmıyor,
eğlenceyi, kazanmayı çok seviyorlar.
 Beklentileri yüksek ama bedelini ödemek istemiyorlar. Hızlı
tüketiyorlar.
 Türkiye'de yağ kuyruklarını, benzin sıkıntısını yaşamadıkları için
"her şey her zaman böyleydi ve böyle olacak" sanıyorlar.
 Eş zamanlı olarak birkaç işi birden yapabilirler. Kitlesel olanı değil,
kişiye özel olanı seviyorlar.
 Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 25'i bu kuşaktan.
 Çok önemli bir diğer faktör ise "akran onayı". Sıra arkadaşının,
mesai arkadaşının, internetteki oyun arkadaşının önermediği ve
onaylamadığı bir ürün ile Y'nin buluşması çok zor.
 Standart olanı sevmez, kendine özel olanı ve üstelik "hemen-
şimdi" ister, öyle -cek, -cak'larla işi olmaz.
 Y'nin dikkatini çekmek istiyorsanız, mesajınızı, markanızı,
iletişiminizi sadeleştirmeniz gerekir.
 Girişimcilik en önemli özelliklerindendir, özgüvenleri biraz
abartılıdır.
Z Kuşağı (2000-2012 Arası Doğanlar)

 "İnternet kuşağı" da denen bu çocuklar tam teknoloji


çağı çocukları.
 Taşınabilen, hep yanlarında olan küçük aygıtları,
bilgisayar, MP3 çalar, i-Pod'ları, cep telefonları, DVD
oynatıcıları ayrılmaz parçaları.
 Onlar, ev ödevi yapamadıklarında "elektrikler kesildi,
ondan yapamadım" değil; "internet bağlantım kopuktu"
diyen kuşak.
 Yeni teknolojik olanaklarla iletişim ve ulaşım kolaylıkları
ile hep bir aradalar.
 Uzakta olsalar bile ufak cihazlarıyla her an sözel, hatta
görsel iletişim kurarak, birbirlerine bağlanabiliyorlar.
 Onlar, önceki kuşaklardan farklı olarak, 'network'
gençleri; çeşitli ağların üyeleri oluyorlar.
 Uzaktan da ilişki kurabildikleri için, fiziksel olarak tek
başlarına, yalnız yaşıyorlar ve yaşayacaklar.
Z Kuşağı (2000-2012 Arası Doğanlar)

 Aynı anda birden fazla konuyla ilgilenebilme


becerileri gelişiyor.
 İnsanlık tarihinin, el, göz, kulak vb gibi motor
beceri senkronizasyonu en yüksek nesli.
 Ancak bu avantajlar, dikkat ve konsantrasyon
zorluklarıyla dezavantaja da dönüşebiliyor.
 Sorgusuz yaşayacaklar çünkü, iş yaşamına
atıldıklarında karar vermelerini gerektiren her
şey sistemler tarafından yapılıyor, yapay zeka
tarafında karar veriliyor olacak.
 Çok diplomalı, uzman ve buluşçu olacaklar.
 Yaşamlarında otorite kavramının önemi
kalmayacak.
 Tatminsiz, kararsız ve doğuştan tüketiciler
n sayıdaki tüketicilerin talep eğrileri çizilerek piyasanın toplam
talebi gösterilebilir. Genellikle talep edilen miktar talep edilen
ürürün belli bir fiyattan satın alınmak istenen miktarını belirtir.
Giffen Paradoksu, bir malın fiyatının artması durumunda bile
talebinin yükselmeye devam etmesi anlamına gelmektedir.
Genellikle Lüks Tüketim Mallarında görülen bir durumdur.
Fiyatı yükselen mala ihtiyaçları olsun olmasın taleplerin
artması Snobizm etkisi olarak tanımlanmaktadır.
Talep Değişimi -Talep Kayması
Talep Değişimi -Talep Kayması
 Talep Değişimi: Talep eğrisi boyunca (D ) A
noktasından B noktasına hareket edildiğinde
fiyattaki düşme nedeniyle talep artmakta yani
talep değişmektedir.
 Talep Kayması: Talep eğrsi A noktasından C
noktasına hareket ediyorsa (D ) yani talep eğrisi
artış yönünde sağa kaymışsa fiyat değişmemekte,
fiyat dışı faktörlerden dolayı talep mktarı
artmaktadır.
 Gelir Düzeyindeki Değişme
 Diğer Malların Fiyatları
 Tüketici zevklerindeki değişim
 Tüketicilerin Sayısı
 Beklentiler
 Yay Esnekliği: İki nokta arasındaki esnekliği ifade
etmektedir. Hesaplanmasında miktar ve fiyatların biri değil,
miktar ve fiyatlarım toplamları alınmaktadır.
Arz
 Bir satıcının / üreticinin belli bir zaman süresi içinde
elinde bulundurduğu bir malın, değişik fiyatları
karşısında piyasada bu maldan satmaya razı olduğu
miktardır. Yani satıcının belli bir fiyattan satmak
istediği mal miktarıdır.
 Arz bir üretim olmakla birlikte bir satış arzusudur.
 Satıcının veya üreticinin satmaya razı olacağı mal
miktarları o malın değişik fiyatlarının etkisi altındadır.
Aynı malın alternatif fiyatları karşısında satıcının arzı
da değişmektedir.
 Arz malın fiyatını belirleyecek bir unsur değildir, fiyat
tarafından belirlenmektedir.
Arz
 Üretici / satıcı elindeki malın fiyatı 0.50 TL iken
malını piyasaya sürmez. 1.00TL ise 2 kg, 2.00 TL
oldğundan 3 kg satmaya razı olur. Aksi takdirde
zarar edebilir. Bu yüzden, fiyatlar arttıkça arz
miktarı da artmaktadır.
 Arzı belirleyen etmenler
 Malın Fiyatı
 Diğer Mal Fiyatları
 Üretim Maliyetleri
 Teknoloji
 Zevkler ve Moda
 Üreticilerin Beklentileri
 Vergiler
 Firma Sayısı
Arz Fonksiyonu
Arz Fonksiyonu
 Bir malın fiyatı P1 iken arz miktarı q1 iken,
fiyanının P2’ye çıkması arz miktarını da q2’ye
çıkarmaktadır.
 Bu nedenle malın fiyatı ile arz edilen miktar
arasında aynı yönlü ilişki arz eğrisinin pozitif
eğimli olmasına yol açmaktadır.
 Bir malın toplam veya piyasa arzı ise bütün
üreticilerin belirli bir zaman süresi içinde değişik
fiyatlar karşısında satmaya razı oldukları toplam
miktarlardır. Piyasa veya toplam arz eğrisi
bireysel üreticilerin arz eğrileri yatay toplamıdır.
Piyasa Arzı
Arz Değişimi – Arz Kayması
Arz Değişimi – Arz Kayması
 Arz Değişimi: Arz eğrisi boyunca A noktasından B
noktasına gelindiğinde bu malın fiyatındaki artışın
bir sonucudur.
 Arz Kayması: Talep eğrsi A noktasından C
noktasına hareket ediyorsa arz miktarındaki artış
fiyatın değişmediğini ancak arzın arttığın
göstermektedir. Bu artış fiyat dışı faktörlerden
kaynaklanmaktadır.
 Diğer Mal Fiyatlarındaki Değişme
 Üretim Maliyetleri
 Teknoloji
 Zevkler ve Moda
 Üreticinin Beklentileri
 Vergiler
 Firma Sayısı
Arz ve Talep Değişikliklerinde
Denge Durumları
Denge Durumları
 1. şekilde talebin ve arzın birlikte artmasına karşın
talepteki artış arzdaki artıştan büyükse denge
noktası E1’den E2’ye gelmekte, denge fiyatı P1’den
P2’ye denge miktarı da q1’den q2’ye çıkmaktadır.
 2. şekilde ise tam tersi bir durum görülmekte ve
arzdaki artış talepteki artıştan büyük olmaktadır.
 3. şekilde talep ve art artışları aynı miktarda
gelişmektedir.
Arz Talep Dengesinin Kurulması
Arz Talep Denge Durumları
 Tüketici zevklerindeki bir değişmeden dolayı talep
eğrisi sağa kayarken, arz eğrisi sola kaymaktadır.
Bu etkileşim sonucu piyasanın buna nasıl cevap
verdiğine baktığımızda, talepteki artış oranı arzdaki
azalmadan daha büyük olduğundan hem fiyatın
hem de miktarın artış gösterdiğini ancak, fiyat artış
oranının miktardaki artış oranından çok daha
yüksek olduğu görülmektedir.
 İkinci durumda talep eğrisi artış yönünde sağa, arz
eğrisi de azalış yönünde sola kaymaktadır. Burada
arzdaki azalma talepteki artıştan daha büyük olmuş
ve bu nedenle de denge fiyatı artarken denge
miktarı azalma göstermiştir.
King Kanunu
 Talep esnekliği zayıf tarımsal malların arzındaki
değişmelerin, bu malların fiyatlarını ters yönde
etkilediğini açıklayan yaklaşımdır.
 Tarımsal malların üretimi, sadece üreticilerin
iradelerine bağlı değildir. Hava şartları tarım
üretiminde önemli rol oynamaktadır.
 Örneğin, buğday arzındaki bir azalmanın buğday
fiyatlarını ve üreticilerin gelirini arttırdığını, arzdaki
bir artışın ise fiyatları düşürerek üreticilerin gelirini
azalttığı görüşü hakimdir.
Örümcek Ağı (Cobweb Kuramı)
 Arz miktarını önceki üretim dönemlerindeki fiyatların
belirlediği mal piyasasında görülen dalgalanmaları
açıklayan kuramdır. Bu tür dalgalanmalara üretim
kararının alınmasıyla, ürünün elde edilmesi
arasındaki zaman farkının büyük olduğu tarımsal
mal piyasalarında rastlanılmaktadır. Bu geçen
zaman süreci içinde talepte de değişmeler
meydana gelebilmektedir. Böylece bir dönemden
diğerine ürün miktarı ile fiyatlar arasında büyük
dalgalanmalar olmaktadır.
 Arz talebe oranla esnek değilse
 Arz ve talep esneklilikleri eşitse
 Arz talebe oranla daha esnek değilse
Ben Neredeyim?
PAZAR NEDİR?
 Ben Neredeyim
 Pazarım Nerede
 Karar Vermek Zor İş: İyi Patates Kötü
Patates
PAZAR ARAŞTIRMASI NEDİR?
Talep tahminine yönelik pazar araştırmaları genel
olarak aşağıdaki başlıklarla sıralanabilir:
 Talep miktarının araştırılması
 Yurtiçi üretim ve ithalat durumunun araştırılması
 Cari piyasa fiyatları ve maliyet durumunun araştırılması
 Üretilecek mal ve hizmetlerin özellikleri ve kullanım
alanlarının araştırılması
 Tüketicilerin tip ve özelliklerinin araştırılması
 Rekabet koşullarının araştırılması
 Üretilecek mallar ve ikame mallarının arz kaynaklarının
araştırılması
 Dağıtım kanallarının araştırılması
 Üretilecek mallar konusunda hükümetlerin ekonomik
politikasının araştırılması
İletişim Stratejileri

•Rastlantısal
•Bilinçli
•Seçici
•Yönetici
Pazarlama için Pazar Gereklidir
 Pazar: Alıcı ve Satıcı Buluşması
 Global Pazar: Tüm Dünya
 Toplam Pazar: Ülke pazarı
 Potansiyel Pazar: Alması beklenenler
 Hazır (Gerçek) Pazar: Alıcı olacaklar
 Hedef Pazar: İşletmenin hitap edebileceği
 Girilmiş Pazar: Erişilmiş müşteriler
 ZAMAN = BAŞARI MI? BAŞARI NEDİR?
Köylü bir delikanlı genç dünyanın en büyük alışveriş merkezine İş başvurusu yaptı Dünyanın bu en büyük mağazasında herşey
satılmaktaydı. Personel müdürü gence;
 Daha önce hiç satıcılık yaptın mıi
 Evet, köyümde bu işi yaptım.
Personel müdürünün gözü çocuğu tuttu.
 İyi, yarın başlıyorsun dedi.
 Akşam ilk günü değerlendiririz.
Ertesi akşam Personel müdürü, çocuğu karşısına aldı.
 Evet, bugün kaç satış yaptıni diye sordu.
 Bir.
 Ne bir mii Öteki arkadaşların otuzdan fazla satış yaptılar. Sen nasıl yalnızca bir satış
yapabilirsini Kaç dolar tuttu pekii
 320 bin dolar
Personel müdürü şaşırdı ve bunu nasıl becerebildiğini sordu.
 Adama önce küçük boy bir olta, sonra orta boy bir olta ve daha sonra da büyük bir olta sattım
dedi genç satıcı. Adama nerede balık tutacağını sordum , Kıyıda deyince bir tekneye
gereksinimi olduğunu söyledim. Tekne bölümüne indik ve çift motorlu yelkenli lüks bir yat
sattım. Vosvosuyla bunu çekemeyeceğini belirtince de son model bir 4×4 cip sattım.
Personel müdürü kendinden geçti:
 Ne diyorsun, tüm bunları bir küçük olta almaya gelen adama mı sattıni
Çocuk yanıtladı:
 Yoo, aslında eşinin migreni tutmuş, buraya ilaç almaya gelmişti. Hafta sonunun
mahvolduğunu görünce adama bunu açık açık söyledim ve balığa gitmesini ben önerdim.

191
Yanlış Nerede?
 http://www.hurriyet.com.tr/para-etmeyen-1200-
nar-agacini-kesti-40634642
 http://www.hurriyet.com.tr/civrilde-urunu-para-
etmeyen-elma-ureticileri-a-40258363
 https://www.haberler.com/civril-de-ciftciler-elma-
agaclarini-kesti-8895514-haberi/
 http://www.medyakdeniz.com/gundem/elma-
uretimi-2016-sampiyonu-isparta-h12938.html
PARA ETMEYEN 1200 NAR AĞACINI KESTİ
Kaynağından Tüketiciye Fiyat
 Örneğin Adana’da bahçede 50 kuruş olan ve markette 2.5
liraya satılan bir kilogram limon fiyatına etki eden unsurlar
şöyle.
 Bahçe fiyatı 50 krş
Toplama masrafı 20-30 kuruş
Sepet-ambalaj 15 krş
Nakliyat (Ankara) 15 krş
Nakliyat (İstanbul) 20 krş
Fabrika işçiliği 20 krş
Hal masrafı 20-25 krş
Hal fiyatının üzerine market farkı: Yüzde 50
Marketçinin maliyeti: Yüzde 8 KDV
Reyon kirası: Yüzde 5-10
Zayi oranı: Yüzde 10
Kaynağından Tüketiciye Fiyat
 Ticaret Bakanlığı’nın Ürün İzleme Modeli’nin
işlevsel hale getirilmesi ile ürünün üreticiden
kaç TL’den çıktığı, marketin ne kadar fiyat
eklediği şeffaf biçimde görülebiliyor.
 Bu sistem kuruldu ama düzgün işletilmiyor.
Sistem düzgün işlediğinde ürünlere fahiş zam
yapılmışsa anında müdahale edilebilir.
 Ürünün barkoduna bakarak ürünün nereden
kaça alındığını, nerede ne kadar zam
yapıldığını takip edebilmek mümkün.
Elma Hacmi Nedir?
 Dünyada verimde yaşanan artış oranları ülkemizde
benzer oranlarda yaşanmamıştır. Ülkemizde ağaç
başı ve birim alan verimleri dünya ortalamasının
altındadır. Birim alandan elde edilen elma miktarı
için verimin yaklaşık olarak 1,2-1,7 ton arasında
değişkenlik gösterdiği görülmektedir. Isparta,
Karaman, Antalya, Denizli, Niğde, Çanakkale,
Mersin, Kayseri, Kahramanmaraş ve Konya illeri
elma üretiminin en fazla yapıldığı illerdir. 2014 yılı
verileriyle ülkemiz elma üretiminin %76.3' ü bu on
ilde gerçekleşmiştir. Ağaç başı elde edilen verim
değerleri açısından Isparta 130 kg ile ilk sırada yer
almaktadır.
Elma Hacmi
 Elma pazarlamasında en önemli etkenler çeşit ve çeşit
standardizasyonudur. Ülkemizin elma üretimi yüksek
olmasına karşın dış ticaret performansı arzu edilen
seviyelerde değildir. Örneğin Yeni Zelanda’da %89.
Moldova’da %78. Şili’de %78. Belçika’da %72. Güney
Afrika’da %48. Polonya’da %35. İtalya’da %39 iken
ülkemizde ise sadece %4 dür. Elma üretim alanı açısından
ülkemizin gerisinde kalan ABD, taze elma ihracatında
ülkemizden 26 kat fazla ihraç etmektedir.
 Taze elma, elma kurusu, elma püresi, elma suyu şeklinde
gerçekleşen dış ticaretimizde ihracatımız yaklaşık 143,3
milyon dolar ithalatımız ise yaklaşık 7 milyon dolar
düzeyinde.
GİRİŞİM NEDİR?
 http://www.hurriyet.com.tr/galeri-iste-turkiyenin-
asirlik-sirketleri-40487939#p=1
 http://muraterdor.com/muge-cergel-kadin-
girisimci-hikayeleri/
 http://www.mardinsoz.com/mobilHaberDetay.aspxii
d=14207
 http://m.milliyet.com.tr/girisimci-kadinlar-besi-
tesisi-gundem-2466488/
 http://tr.newsner.com/ailesi-fikrine-guldu-gecti-3-
yil-sonra-11-yasindaki-kiz-milyoner-
oldu/hakkinda/haberler-tr
 http://www.bbc.com/news/business-40281403
ÜRÜNÜN HANGİ AŞAMASINDA
SATIŞ YAPMAYI
HEDEFLİYORSUNUZi

Giriş
Gelişme
Olgunluk
Düşüş
HANGİ GELİR GRUBUNA SATIŞ
YAPMAYI HEDEFLİYORSUNUZ?

Üst Gelir Grubu


Orta Gelir Grubu
Alt Gelir Grubu
HANGİ MENTALİTEYE SATIŞ
YAPMAYI HEDEFLİYORSUNUZ?

 Girişimciler / Yenilikçiler
 İlk Benimseyenler
 İlk Çoğunluk
 Geç Çoğunluk
 Geride Kalanlar
%2,5 %13,5 %34 %34 %16
 Yenilikçiler sistemdeki yeni fikre ilk uyum sağlayanlardır.
Yenileşme kategorisi “risk alanlar” olarak tanımlanır. Bunlar
risk almaktan çekinmeyen, maceracı, cesaretli ve atılgan
bireylerdir. Arzuları en son eğilimleri denemektir. Diğer
kategorilere oranla belirsizliklerle daha üst düzede başa
çıkabilmektedirler. Yenilikçi olmanın gerekleri; yeterli maddi
kaynak, karmaşık teknik bilgileri anlama, uygulama
yeterliği ve zamana uyumun yarattığı yüksek düzeyde
belirsizliği ile başa çıkma yeteneğidir. Yenileşmeciler diğer
kategorideki bireylerinin sahip olmadıkları kaynaklara
(para, bağlantılar veya bilgi) sahiptirler.
İlk benimseyenler yenileşmecilerin kaynaklarına sahip
değildir ama sosyal sistem tarafından saygı görürler.

Sosyal sistemin çoğu üyesi ilk benimseyenlerin yeniliklerle


deneyimlerine güvenir. Düşünce (opinion) liderlikleri ve
uyum sürecinde diğerlerinin kararlarına etki yetenekleri
daha üst derecededir.

İlk benimseyenler yenilik konusunda başarılı olursa, sosyal


sistemin yeniliğe tam uyum olasılığı artar.
İlk çoğunluk üyeleri yeni düşüncelere, sosyal sistemin
ortalama üyelerinden daha önce uyum sağlar.

İlk çoğunluk ağda bağlantı sağlar. Bu üyeler grubun


çoğunluğuyla etkileşim halindedir, ancak lider olamazlar. İlk
çoğunluk üyelerinin yenileşme-karar süreçleri ilk
benimseyenlerden uyum sağlayanlardan daha uzun sürer.
Bu üyeler öncül üyelerin seçim ve kararlarını gözleme
eğilimindedirler ve kendi kararlarını zamanı geldiğinde
biçimlendirirler.
Geç çoğunluk yeni düşüncelere sosyal sistemin
ortalama üyelerinden sonra uyum sağlar. Uyum nedenleri
ağın baskısının veya ekonomik baskılarının artmasıdır.
Geç çoğunluk, sosyal sistemin diğer üyelerinin çoğu
bunu yapana kadar yenileşmeye uyum sağlamaz.

Geride kalanlar gelenekseller kategorisidir. Geride


kalanlar en son uyum sağlayanlardır. Kaynakları sınırlıdır
ve yeni fikrin başarısı kesinleşene kadar uyum
sağlamazlar. Yeniliklere şüphe ile yaklaşırlar.
Başarı nerede?
 Tek başına da olsa koşabilmek mi başarı?
 Ekiple birlikte koşabilmek mi?
 Birinci olabilmek mi başarı?
 Sonuncu da olsa «Ben de katıldım»
diyebilmek, başladığı işi bitirebilmek mi?
Senin Sorunun:
Benim Sorunum:
Onun Sorunu:
Bizim Sorunumuz:
GİRİŞİM NEDİR?

Evde çalışmak
Tesis kiralamak
Tesis satın almak
Tesis inşa etmek
Mobil (hareketli) tesis kullanmak
Tost Patentlenir Mi?

http://www.milliyet.com.tr/uc-
kusaklik-patentli-tostcular-
ekonomi-2491330/
Üretim Faktörleri

Girdi Süreç Çıktı


 Üretim Süreci  Mal Hizmet
 Malzeme
(Değişim Süreci)
 İnsangücü
 Makine, Araç Gereç
 Sermaye
 Yönetim
Üretim Faktörleri
Üretimin Amacı Fayda Yaratmaktır
 Şekil Değişikliği ile fayda yaratma
 Zaman değişikliği ile fayda yaratma
 Yer değişikliği ile fayda yaratma
 Mülkiyet değişikliği ile fayda yaratma
 Girişimcinin Amacı Kar Elde Etmektir.
 Girişimci ekonomik mal ve hizmet üretmek ve/veya
pazarlamak üzere kendi sahip olduğu ya da başka
kaynaklardan edindiği sermayeyi riske atar. Bunun
sonucundaki kar da zarar da ona aittir.
 Yönetici ise kar ve riski başkalarına ait olmak üzere
üretim faktörlerini tedarik ederek onları mal ve/veya
hizmet üretmek için yöneten kişidir. Amaçlarına
başkaları aracılığı ile ulaşır.
 Girişimcinin nitelikleri arasında yöneticilik de
vardır.
İşletmenin Genel Dış Çevresi
 Politik ve Hukuksal - Yasal Çevre
 Ekonomik Çevre
 Demografik Çevre
 Sosyal ve Kültürel Çevre
 Teknolojik Çevre
 Rekabetin Yapısı
 Uluslararası Çevre
Çay Reklamları
Hatice Teyze Hangi Çayı Alacak?
Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) ‘in amaçları
 Rakiplerin taklit edemeyeceği bir farklılık oluşturabilmek: Taklit
edilemez ürün hemen hemen imkansız olduğu için, müşteri
ilişkilerinde fark yaratmak hedeflenir.
 Müşteriyi tanımak ve onunla sağlam ilişkiler kurabilmek:
Müşterinin ne istediğini bilerek, müşterinin kafasında “firmam
beni tanıyor, beni düşünüyor” düşüncesi oluşturulabilirse müşteri
ile doğru ilişki kurma yönünde bir adım atılmış olur.
 En kârlı müşterileri saptamak ve onlara özel teklifler sunarak
kârı artırmak: Firmaya en çok kâr getiren müşteriler doğru şekilde
belirlenir, onların istekleri doğru anlaşılır ve bu istekler
doğrultusunda müşteriye özel teklifler sunulursa, müşteri bu
tekliflerden yararlanacaktır ve müşteriden alınacak kâr
artacaktır.
 Maliyet avantajı sağlamak: Firmalar açısından bakıldığında;
yeni müşteri elde etmenin maliyeti, var olan müşteriyi elde
tutmaktan çok daha fazladır. Düzgün bir CRM uygulaması
ile hem var olan müşterinin bağlılığı arttırılacak hem de bu
müşteri daha kârlı hale getirilebilecektir.
 Müşterilerin isteklerini karşılamak: Günümüz dünyasında
müşteriler firmalardan sadece ürün değil ürün yanında çeşitli
ayrıcalıklar da almak isterler.
 Amaç, müşteriyi en iyi şekilde tanıyabilmek ve onu elde
tutabilmektir. Ayrıca en kârlı müşterileri saptamak ve onlara
özel teklifler sunarak; onlardan daha fazla kâr elde
edebilmektir.
Sosyal CRM
 Kısaca; Crm’in sosyal medya ile birleştirilmesine sosyal CRM
adı veriliyor. Bildiğiniz gibi artık her şirketin bir Facebook
ve Twitter adresi mevcut ve buralardan o firmalarla bire bir
iletişime geçebiliyoruz. Şikayetlerimizi memnuniyetlerimizi
veya isteklerimizi sosyal medyadan iletebiliyoruz.
 Bu durum firmaların büyük maliyet kalemlerini yok etmesine
de imkan verdi. Örneğin bir anket yapmak eskiden çok
zahmetliydi veya müşteriden şikayet almak da aynı şekilde,
şimdi sosyal medyada açılan bir soruyla bunlar hem
zahmetsiz hem de maliyetsiz olarak gerçekleştiriliyor.
Üstelik bu verilerin analiz edilmesi de daha kolaylaşmış
oldu.
Büyüklükleri Bakımından İşletmeler
 Mikro - Sıfır Grubu İşletmeler: 3-5 Kişilik cüce işletmeler
 Küçük İşletmeler
 Orta Büyüklükteki İşletmeler
 Üretim
 Dayanıklı Tüketim Malı Üretenler
 Dayanıksız Tüketim Malı Üretenler
 Hizmet
 Ticaret
KOBİ’LERİN AVANTAJLARI
Büyümenin Ölçütleri Niteliksel Büyüme
 Yıllık Satışlar  Sermayedarların sayısı
 Yıllık Kar  Bölgeye yönelik olup
olmama
 Varlıklar
 Endüstri dalındaki görece
 Yatırım Toplamı
durum
 Çalışan sayısı
 Hukuki şekil
İşletmenin Paydaşları
 Stakeholders) terimi 1960’ların başlarında
şirket ortakları (stockholders) terimine karşıt
olarak, özellikle halka açık şirketlerin
kararlarında ortaklardan başka kişilerin de
“çıkar”larının dikkate alınması gereğini
ortaya koyma ihtiyacı üzerine doğmuştur.
Temelleri, 1984 yılında R. Edward
FREEMAN tarafından yayınlanan “Stratejik
Yönetim: Sosyal Paydaşlar Yaklaşımı” adlı
kitapla oluşmuştur.
İşletmenin Paydaşları
 FREEMAN sosyal paydaşı,
 “İşletmenin, kararları, amaçları, faaliyetleri,
uygulamaları ve politikalarını etkileyebilen ve
bunlardan etkilenebilecek olan birey ve
gruplar” şeklinde tanımlamaktadır.
 Sosyal Paydaşlar Teorisi’ne göre, işletme
aralarında pay sahiplerinin de bulunduğu tüm
paydaşlar tarafından kurulmuş ortak bir
girişimdir ve kendisine katkıda bulunan bu
paydaş grupları ile birlikte yaşamaktadır
 Chobani Yoghurt
https://www.youtube.com/watchiv=iytVO0k21uQ

https://www.kickstarter.com/projects/ankacoop/empower
ing-syrian-refugees-with-handcrafted-heirlo
GİRİŞİM NEDİR?

Fiyat = Maliyet + Kar

Kar = Fiyat - Maliyet


Sabit maliyet: 1000 kira
800 işçilik
60 elektrik/su
5 20 Lt su
50 5 Kg limon
12 3 kg şeker
5 130 adet bardak

26 lt limonata 130 bardak 72 TL


1860 TL sabit maliyet – günlük 62 TL
Toplam 134 TL maliyet
1,5 TL bardağı
130 bardak satarsak 195 TL
Günlük 89 bardak satıldığında başabaş noktası yakalanıyor
Sabit maliyet: 1000 kira
800 işçilik
60 elektrik/su
3,5 10 Lt su
7,5 Tl limon
2 1/2 kg şeker
0,5 nane
5 50 adet bardak

18,5 lt 50 bardak limonata


1860 TL sabit maliyet – günlük 62 TL
Toplam 85 TL maliyet
4 TL bardağı
22 bardak satarsak başabaş noktası yakalanıyor
Sabit maliyet: 1000 kira
800 işçilik
60 elektrik/su
0,9 yumurta
1,1 şeker
0,4 süt
1 sıvı yağ
2,25 un
0,2 vanilya
1,25 kakao

Kekin maliyeti 7,1 TL


1860 TL sabit maliyet – günlük 62 TL
Toplam maliyet 69 TL.
1 kalıp kekten 22 dilim
3,22 kekin dilimi
22 dilim – bir tam kek satarsak 69 TL
Günlük 1 kek satıldığında başabaş noktası yakalanıyor
Sabit maliyet: 1000 kira
800 işçilik
60 elektrik/su
0,9 yumurta
1,1 şeker
0,4 süt
1 sıvı yağ
2,25 un
0,2 vanilya
1,25 kakao
Kekin maliyeti 7,1 TL
1860 TL sabit maliyet – günlük 62 TL
Toplam maliyet 69 TL.
1 kalıp kekten 22 dilim
3,22 kekin dilimi
22 dilim – bir tam kek satarsak 69 TL
Günlük 1 kek satıldığında başabaş noktası yakalanıyor
Sorun Çözme

 Sorunu görme
 Sorunu tanımlama
 Sorunu çözümleme / ayrıştırma
 Çözümleri değerlendirmek için bir
ölçüt belirleme
 Soruna çözümler önerme
 En iyi çözümü seçebilme
 Çözümü deneme
 Bir dergi çıkarıyorsunuz. Derginin satış fiyatı 6 TL.
Derginizi 2000 adet basıyorsunuz.
 Dağıtım ve diğer basım giderleri için aylık
ortalama 2000 TL gideriniz ve 1500 TL aylık işyeri
kiranız var.
 Derginiz için çalışan 3 kişi bulunmakta ve her biri
günlük 300TL alıyor.
 Bu bilgiler ışığında derginizi çıkarmaya devam
edebilmek için nasıl bir iş planı yapılabilir, başa
baş noktasını yakalamak için ne yapılması
gereklidir.
KAPASİTE ÇEŞİTLERİ

 Teorik (maksimum) kapasite.


 Normal (pratik) kapasite.
 Optimum kapasite
 Fiili kapasite
 Atıl (boş) kapasite
 Aşırı kapasite
 Bir işletmenin amaçlarına ulaşma derecesi
ETKİNLİK olarak tanımlanmaktadır
 ETKİNLİK = GERÇEKLEŞEN
PERFORMANS/STANDART PERFORMANS
(DEĞER)
 Eğer İşletme istenilen, plânlanan amaçları
gerçekleştirebiliyorsa, bu işletme etkin olarak
çalışıyor denebilir. Bir işletme yönetiminin
etkinliği çıktılar ile arzulanan sonuçların
karşılaştırılmasıyla belirlenir.

 Görünüşte belki işletme kâr elde etmiştir,


ancak bu sonuç işletmenin istediği, planladığı,
amaçladığı bir durum değilse, bu yönetimin
etkin olduğu söylenemez.
 Örgüt etkinliğinin ölçülmesinde finansal
başarının ve kaynakların (hammadde, işgücü)
ne derece değerlendirildiği ön plâna çıkar.

 En az israf ve kaynakla çalışan, personelin


işlerinden tatmin olmasını sağlayan, astların
yetkileri ve sorumlulukları belirlenmiş olan bir
örgüt insanlar açısından etkin bir yapıdır
YETERLİLİK

 Üretim sürecindeki belirli bir işin, normal


çalışma koşullarında bir işçi tarafından normal
bir yapılış süresi bulunmaktadır.
 Bu süre genel olarak aynı işler için aynı
yöntemlerle tüm sanayi kolunda, tüm ülkede,
hatta bütün dünyada neredeyse aynıdır.
Burada sözedilen süre iş standardı olarak
geçmektedir.
 Örneğin; tüm ayakkabıcılar belirli ölçülerdeki
bir ayakkabıyı ortalama olarak 4 saatte
yapıyorlarsa ayakkabı yapma işinde standart
süre 4 saattir denmektedir. Bu arada
işletmede çalışan bir ayakkabı yapım ustası
aynı özellikteki ayakkabıyı 5 saatte üretiyorsa
o ayakkabının gerçek yapma süresi 5 saat
olur.
 Yeterlilik şu şekilde ifade edilir:
 YETERLİLİK = STANDART MİKTAR /
GERÇEK MİKTAR
 Buna göre; Ayakkabıcının Yeterliliği = Standart
Miktar / Gerçek Miktar = 4 / 5 = % 80’dir.
 Yukarıdaki örnekte de görüldüğü gibi standart
ışığında bu ayakkabıcının yeterli çalışmadığı
söylenebilir.
 Normal bir ayakkabıcıya oranla % 20 daha
eksik performans göstermektedir. Eğer
ayakkabıcının ayakkabıyı 2 saatte üretmesi
sağlanırsa, bu durumda ayakkabıcı standart
üretim süresinden % 50 daha kısa sürede
üretimi gerçekleştirmiş ve normal standardın
üzerine çıkmış olacaktır.
 İşletmenin belirli bir döneminde elde ettiği karın o
dönemde işletmede kullanılan sermaye oranına
“karlılık” adı verilmektedir.
KARLILIK = KAR / SERMAYE
KARLILIK = [(ÜRETİM MİKTARI x FİYAT) -
ÜRETİM MALİYETİ ] / SERMAYE
 Karlılık oranının yüksek olması için üretim
maliyeti ve sermaye düşük olmalı, üretim
miktarı ve fiyat yüksek olmalıdır.
 Örneğin; B işletmesinin 6.000 TL harcayarak
3.000 adet mal ürettiğini varsayalım.
 İşletmenin imal ettiği mamüllerin birim satış
fiyatı 3 TL olsun. İşletmenin kullandığı
sermaye miktarı 10.000 TL, mamülün pazar
fiyatının da 4 TL olduğu kabul edilirse Karlılığı
nasıl hesaplanabilir?
KARLILIK = [(ÜRETİM MİKTARI x FİYAT) - ÜRETİM
MALİYETİ ] / SERMAYE

= [(3000 x 3) – 6000] / 10000


= 3000 / 10000
= % 30 olarak bulunur.
Bir işletmenin elde ettiği karın doyurucu, yeterli ve
ölçülü olup olmadığı şu hususlar göz önüne alınarak
değerlendirilir:
a. Genel ekonomik yapıdaki gelişmeler ve dalgalanmalar.
b. Aynı sanayi dalında bulunan benzer işletmelerin kar oranları.
c. İşletmenin kar hedefleri ve geçmiş yıllardaki karlılık oranları.
d. Başka alanlarda kullanıldığında sermayenin işletmeye
sağlayacağı gelir.
 Bir fabrikanın geçen yılki üretim düzeyi
10.000 birim mamul, bu yılki üretim düzeyi
20.000 birim mamuldür. Bu verilere göre bu
işletmenin üretkenlik artışı yüzde kaçtır?

A) % 100
B) % 120
C) %125
D) % 150
E) % 200
 Bir fabrikanın geçen yılki üretim düzeyi
10.000 birim mamul, bu yılki üretim düzeyi
20.000 birim mamuldür. Bu verilere göre bu
işletmenin üretkenlik artışı yüzde kaçtır?

A) % 100
B) % 120
C) %125
D) % 150
E) % 200
 C işletmesi 10.000 TL harcayarak 5.000
adet mal üretmiştir. İşletmenin ürettiği
mamüllerin birim satış fiyatı 4 TL.dir. B
işletmesinin ekonomik verimliliği kaçtır?
A) 0,5
B) 1
C) 1,5
D) 2
E) 2,5
 C işletmesi 10.000 TL harcayarak 5.000
adet mal üretmiştir. İşletmenin ürettiği
mamüllerin birim satış fiyatı 4 TL.dir. B
işletmesinin ekonomik verimliliği kaçtır?
A) 0,5
B) 1
C) 1,5
D) 2
E) 2,5
 D işletmesi 2017 yılında toplam 20.000 TL
maliyetle 4.000 adet mal üretip her birimini
10TL’ye satmıştır. Bu dönemde işletmenin
elde ettiği kar ne kadardır?
A) 1.000 TL
B) 1.500 TL
C) 5.000 TL
D) 10.000 TL
E) 20.000 TL
 D işletmesi 2017 yılında toplam 20.000 TL
maliyetle 4.000 adet mal üretip her birimini
10TL’ye satmıştır. Bu dönemde işletmenin
elde ettiği kar ne kadardır?
A) 1.000 TL
B) 1.500 TL
C) 5.000 TL
D) 10.000 TL
E) 20.000 TL
 A İşletmesi, 5.000 TL maliyetle ürettiği
ürünleri 7.500 TL’ye satmıştır. Bu işletmenin
ekonomik verimlilik değeri aşağıdakilerden
hangisidir?
A) 1.5
B) 1.25
C) 0.66
D) 1
E) 0.50
 A İşletmesi, 5.000 TL maliyetle ürettiği
ürünleri 7.500 TL’ye satmıştır. Bu işletmenin
ekonomik verimlilik değeri aşağıdakilerden
hangisidir?
A) 1.5
B) 1.25
C) 0.66
D) 1
E) 0.50
 X İşletmesinin 2017 yılında maliyetleri
800.000 TL, karı ise 600.000 TL dır. Bu
işletmenin 2017 yılında elde ettiği gelir kaç
liradır?
A) 1.300.000
B) 400.000
C) 1.500.000
D) 600.000
E) 1.400.000
 X İşletmesinin 2017 yılında maliyetleri
800.000 TL, karı ise 600.000 TL dır. Bu
işletmenin 2017 yılında elde ettiği gelir kaç
liradır?
A) 1.300.000
B) 400.000
C) 1.500.000
D) 600.000
E) 1.400.000
Talep Yaklaşımları
 Kardinal Fayda Yaklaşımı
 Fayda, Toplam Fayda: Fayda ölçülebilir – Kullanılan
mal miktarı arttıkça toplam fayda da artmakta ve bu
durum tam doyum noktasına kadar devam
etmektedir.
 Marjinal Fayda – Azalan Marjinal Fayda - Belirli
bir malın tüketici tarafından kullanılan ek biriminin
o malın toplam faydasında yaptığı değişikliktir.
Tüketicinin bir malı sürekli kullanması sonucu o
malın toplam tüketimi artarken faydası gittikçe
azalmaktadır. Çünkü bir malın sürekli olarak
kullanılması sonucu o mala duyulan arzu da gittikçe
azalmaktadır.
Talep Yaklaşımları
 Ordinal Fayda Yaklaşımı
 Tüketici, birbirleri ile ikame edilebilen A ve B malları
karşısında kayıtsızdır, sadece karşılaştırma yaparak
tercih belirlemektedir. Çünkü her iki malın da
tüketiciye sağladığı fayda aynıdır.
 Ordinal fayda yaklaşımında tüketicinin rasyonel
davrandığı varsayılmaktadır. Rasyonel davranan
tüketicinin tercihlerinde tutarlı olması
gerekmektedir.
 Dolayısı ile eğer tüketici geliri, malın fiyatı ve
zevkleri doğrultusunda A malını B malına tercih
ediyorsa, tüketici için A, B’den daha faydalı
demektir.
Kayıtsızlık Eğrileri
 Birbirleri ile ikame edebilen farklı mal bileşimlerinin
tüketiciye aynı toplam faydayı sağladığını gösteren
eğrilerdir. Tüketici aynı tatmin düzeyini koruyabilmek
için malların miktarlarını dengelemelidir.
İki Kayıtsızlık Eğrisi
 A ve B noktaları toplam fayda bakımından eşittir. A ve C noktaları
da birbirine eşittir. Ancak B ve C noktaları birbirine eşit değildir.
C’de B’ye oranla daha fazla fayda ve tatmin bulunmaktadır.
Tam İkame Durumu
 Kayıtsızlık eğrileri düz bir çizgi şeklinde ise, tüketici her bir maldan
ne kadar tükettiğine bakmaksızın bir birim malın yerine diğer
maldan aynı miktarı aynı miktarı ikame etmek isteyecektir. Çizgi
düz ise malların tam ikame oldukları söylenebilir.
Tam İkame Durumu
 Tüketici iki malı aynı oranda tüketme istediğinde mallar tam
tamamlayıcıdır. X ve Y malları birbirlerini tam olarak tamamlıyorsa
kayıtsızlık eğrileri köşeli dik açı şeklini almakta, marjinal ikame
oranı da tanımsız olmaktadır. Çünkü bireyin tercihleri mallar
arasında herhangi bir ikameye izin vermemektedir.
Bütçe Doğrusu
 Bütçe doğrusu, bireyin gelirinin tümünü harcadığında alabileceği tüm
X ve Y mal miktarlarının kombinasyonunu temsil etmektedir.
 Buna göre bütçe doğrusu tüm satın alınabilir tüketim olanakları ile
satın alınamayan tüketim sepetleri arasındaki sınırı yansıtmaktadır.
 Tüketicinin bu doğrunun dışına çıkması beklenemez. Doğrunun içinde
kalan dığında gelirin tamamı kullanılmıyor demektir.
Tüketici Dengesi
 Tüketici sınırlı geliri ile ulaşabileceği maksimum faydayı elde etmeyi
amaçlamaktadır. Tüketicinin alabileceği mal ve hizmet miktarı bütçesi
ile sınırlıdır. Bu yüzden tercih edeceği mal ve hizmet miktarı bütçe
doğrusu üzerindeki noktalardan biri olacaktır. Denge koşulu ile bu
seçimlerinde kendisine en yüksek fayda sağlayacak olanı belirlemesidir.
Gelir Tüketim Eğrisi
Gelir Tüketim Eğrisi
 Bütçe doğruları ile kayıtsızlık eğrilerinin oluşturdukları
denge noktalarının birleştirilmesiyle elde edilen doğruya
Gelir-Tüketim Eğrisi denilmektedir.
 Gelir Tüketim Eğrisi sürekli pozitif ise her iki mal da
normal maldır.
 Gelir Tüketim Eğrisi yatay eksene doğru bükümlü ise X
malı normal mal, Y malı düşük maldır.
 Gelir Tüketim Eğrisi dikey eksene doğru bükümlü ise X
malı düşük mal, Y malı normal maldır.
 Her iki mal da düşük mal ise Gelir – Tüketim Eğrisi
Çizilemez
Gelir Tüketim Eğrisi
Üretim Faktörleri
 İktisat Bilimi, kıt kaynaklar ile sonsuz ihtiyaçlar
arasındaki dengeyi kurmaya çalışmaktadır.
 Bu yüzden ne üretilirse üretilsin, önemli ve faydalı
malların üretimi söz konusu olmalıdır.
 Şekil Faydası
 Mekan Faydası
 Zaman Faydası sağlamalıdır. En az girdinin belirli zaman
aralığında sabit kaldığı döneme kısa dönem, yeteri kadar zaman
aralığı varsa uzun dönem denir.
 Üretim Faktörleri
 Toprak: Değiştirilemediğinden Sabit Girdi
 Emek: Değişken Girdi
 Sermaye
 Girişim
Azalan Verim Kanunu
 Üretim faktörlerinden birinin miktarı değiştirilip diğer
üretim faktörlerinin miktarının sabit tutulması
durumunda miktarı artan üretim faktörünün veriminin
önce artış gösterip maksimum noktasına ulaşması, daha
sonra da azalması azalan verim kanunu olarak
bilinmektedir. Buna değişen oranlı verim kanunu da
denilmektedir.
 Örneğin, değişir faktör miktarı arttırıldığında toplam ürün hızla
artmaktadır. Bunun nedeni her değişik faktörün (Marjinal
ürünün) bir öncekinden fazla olmasıdır. Değişir faktör
arttırıldıkça toplam ürün azalan hızla artar. Bunun nedeni ise
üretime eklenen her değişir faktörün veriminin (marjinal ürün)
bir öncekinden daha az olmasıdır. Belli bir birimden sonra
kullanılan değişir faktör üretime katkısı olmadığından toplam
ürün azalmaya başlar.
Azalan Verim Kanunu
Bütçe Değişim ve Genişleme Yolu
Kısa Dönem Maliyet Eğrileri
 Sabit maliyetler üretim hacminden bağımsız olan
maliyetlerdir. Toplam Sabit Maliyetin Üretim miktarına
bölünmesiyle bulunan maliyete ise Ortalama Sabit
Maliyet denilmektedir.
Kısa Dönem Maliyet Eğrileri
 Değişir maliyetler üretim düzeyi ile birlikte değişen
maliyet türüdür. Firmanın üretimini sürdürebilmesi için
değişir faktörlere yapılan ödemeleri kapsar. Üretim
yapılmadığında bu maliyetler sıfırdır. (Hammadde, emek,
enerji gibi)
Toplam Maliyet
 TM: Toplam Maliyet
 MM: Marjinal Maliyet
 OM: Ortalama Maliyet
 ODM: Ortalama Değişir Maliyet

 Toplam maliyet, firmanın


üretimde kullandığı hem sabit
hem değişir maliyetlerin
toplamıdır. Üretim miktarı
arttıkça toplam maliyet değişir
maliyetlerin seyrine parallelik
gösterir.
 Ortalama toplam maliyet ise
toplam maliyet miktarının üretim
miktarına bölünmesiyle bulunup
üretimin parça başına düşen
toplam maliyet miktarını ifade
eder.
 Üretim miktarında meydana
gelen bir değişimin toplam
maliyette meydana getirdiği
değişimi ifade eden marjinal
maliyet, üretilen son birim
maliyet olarak da tanımlanabilir.
Toplam Maliyet – Toplam Gelir
Yaklaşımı
Rekabet Koşulları
 Sonsuz sayıda alıcı ve satıcı vardır
 Firmaların ürettiği mallar homojen yani birbirinin aynıdır
 Tam rekabette piyasalarında alıcılar ve satıcılar piyasa
hakkında tam bir bilgiye sahiptirler
 Alıcılar ve satıcılar çıkarlarını maksimuma çıkarmak için
rasyonel (akılcı) davranırlar.
 Piyasaya giriş çıkış serbesttir.
 Şekil Farklılaştırması

 Kalite Farklılaştırması

 Bölgesel Farklılaştırma
Emek Talebi
 Sonsuz sayıda alıcı ve satıcı vardır. Emek talebi belirli
piyasada ve çeşitli ücret düzeylerinde firmaların istihdam
etmek üzere talep ettikleri emek miktarıdır. Ekonominin
toplam emek talebi ise, firmaların emek talepleri
toplamından oluşmaktadır. Firmaların emek talebi türev
taleptir, yani mmal piyasasındaki talebe bağlıdır. Mal
talebi artınca firmalar üretimlerini arttırmaya karar
verirler ki bu da emek talebinin de yükselmesine neden
olur.
 Kar maksimizasyonunun sürdürülebilmesi için marjinal
ürün değerindeki azalmaya paralel olarak reel ücretlerin de
düşürülmesi gerekmektedir. Bir de teknolojik yenilikler
emeğin marjinal verimliliğini arttırabilmekte
Piyasa Talep Esneklikleri – Monopolcü Piyasa
Kısa Dönem Firma Dengesi
Kısa Dönem Firma Dengesi Tam Rekabet
Koşullarında Firmanın Faktör Talebinin
Belirlenmesi
Monopson Koşullarında Kar
Karşımızdakini Tanımak
İlkKarşılaşma
Kişiliklerin Ortaya Çıkması
Empati
Sempati
Dostluk / İlişki
İki Kişilik İletişim
1. Kendinizi nasıl gördüğünüz
2. Karşınızdakini nasıl gördüğünüz
3. Karşınızdakinin sizi nasıl gördüğüne ilişkin inancınız
4. Karşınızdakinin kendisini nasıl gördüğü
5. Karşınızdakinin sizi nasıl gördüğü
6. Karşınızdakinin sizin onu nasıl gördüğünüze ilişkin inancı
Nasıl Hissettiriyorsunuz

 Ne dediğiniz değil, nasıl dediğiniz önemli

 Ne dediğiniz ya da nasıl dediğiniz değil,


söylerken nasıl göründüğünüz önemli

 Ne dediğiniz, nasıl dediğiniz ya da


söylerken nasıl göründüğünüz değil
Karşınızdakine ne hissettirdiğiniz önemli
Karşınızdaki Ne Hissediyor
 Özel ya da Sıradan
 Önemli ya da Değersiz
 İlgilenilmiş ya da İhmal Edilmiş
 Saygıdeğer ya da Örselenmiş
İYİ GİRİŞİMCİNİN MOTTOSU
 Her iyi girişimin felsefesini, ruhunu, amacını ve
hedeflerini ifade eden felsefi bir tarafı olmalıdır.
Bu tarafın bir cümle ile ifadesi de o girşimin
mottosudur.
 “Hiç bayatlamayan ekmek yapmak” kötü bir
mottodur. Gerçekçi değildir.
 “Tüm zamanların en iyi leblebisi” kötü bir
mottodur. Felsefi değildir, maksadı belli değildir.
 “Para, para, para” kötü bir mottodur. Etik
değerleri hiçe sayar ve önyargı oluşturur.
ÖRNEK MOTTOLAR
 “İnsanların güvenini kaybetmektense para
kaybetmeyi tercih ederim.” Robert Bosch
 “Biz daha iyisini yapana kadar en iyisi bu.”
Volkswagen Transporter reklam mottosu
 “Zor bir işi yapması için her zaman tembel
bir insanı seçerim; çünkü ancak o, işi
yapmanın kolay bir yolunu bulur.” Bill
Gates
 “Hayat bir yolculuksa, yeriniz önde olmalı.”
Yapı Kredi Yatırım
Toplumsal İlişkiler Sistemi
Olarak İletişim

Kişilerarası İletişim
Grup İletişimi
Örgüt İletişimi
Toplumsal İletişim
Katıştırma
Konuşlandırma
İletişimde Beklentiler
Karşımızdaki insanın
 Bedensel
 Duygusal
 Düşünsel
 Düşgücüne yönelik özellikleri göz ardı
edilmesin
 “Hiçkimse” yerine konmasın
•Uyku Saati: Hormonlar
•Beslenme Düzeni: Ne Tüketiyorsunuz
•Her Gün Açık Büfeye Davetlisiniz
Sıradan İnsanlar Düşünür ve
Bunun Ancak Bir Kısmını Eyleme
Dönüştürebilir

İz Bırakanlar
Düşüncelerini Eyleme ya da Ürüne
Dönüştürebilen İnsanlardır
İletişimin Gerekleri

Ortam
Duygu
Katılım
Yapılmasını x x x x x x x x x X
düşlediğim
Yapılmasını istediğim x x x x x x x x X

Yapmak istediğim x x x x x x x X

Yapılması gereken x x x x x x X

Yapılabilecek olan x x x x x X

Yapabileceğimi x x x x X
düşündüğüm

Yapabileceğim x x x X

Yapılmasına izin x x X
verilen
Yapmama izin verilen x X

Yaptığım X
Beyin Gelişimi

Yenidoğan 400 gram


3 Yaş 1100 gram
Yetişkin 1500 gram
ABD’deki San Diego Üniversitesinde
gerçekleştirilen araştırmalara göre internet,
televizyon ve diğer yayın organları her gün
sıradan bir insana ortalama 100 bin 500
sözcük yüklüyor.

Bu da saniyede 2.3 sözcük demek


İnsanlar dakikada 450 sözcükle düşünür
Bunun ancak 150-175’i konuşmaya –
sözcüğe dökülür

* Normal bir insan içinden düşünürken,


kendi kendiyle, dakikada yaklaşık 300
ile 1000 arasında kelimeyle konuşur.
Günlük Beceri Kullanımları

% 14 Yazma
% 16 Konuşma
 % 17 Okuma
 % 53 Dinleme
Bu demektir ki, kendimizi ifade edecek
ortamlar, olanaklar aslında çok sınırlı
Günlük yaşamda %70 başkalarını dinliyoruz

Giderek hep başkalarını düşünerek, dinleyerek


onlara özenerek ve onlara dönüşerek
yaşıyoruz.

Kendimizi dinleyecek ve ifade edecek paylaşım


ortamları oluşturmazsak iletişimsiz,
etkileşimsiz bireylerle çevreleneceğiz.
Aldığımız her 8 bilginin yalnızca 1’i kalıcı

Karşılaşma Depolama Sonuç

1. Anlaşıldı Daha önceki bilgi ile karşılaştırılıp Daha önceki bilgi kullanılmaya devam
güncellendi ediyor

2. Atlandı

3. Anlaşıldı Öğrenme Kullanılmaya başlandı -


Kullanılıyor

4. Anlaşıldı Öğrenme gerçekleşti Kullanılmaya başlandı -Unutuldu

5. Atlandı

6. Anlaşılmadı

7. Anlaşıldı Gereksiz görüldü Kullanılmıyor

8. Atlandı
Gelişmemiş Nöron Gelişmiş Nöron
Temel Beyin Merkezleri
3 Beyin
* Sadece dış kısım olan
neokorteksde 10 milyar hücre
var.
* Gözler, 2.3 milyon farklı
renk tonunu tespit edebilir ve
uzmanlar, beyne her saniye 72
gigabyte bilgi gönderdiğini
tahmin ediyorlar.
Beyinde Oluşan Hasar
Beyinde Oluşan Hasar

Sağlıklı Beyin Hasarlı Beyin


Temel Beyin Merkezleri

Duygusal Entelektüel Yaratıcı


İlkel Beyin
Beyin Beyin Beyin
•İnsanların Hangi Beynine Hitap Edeceksiniz?
•İlkel Beynine mi?
•Duygusal Beynine mi?
•Düşünsel Beynine mi?
•Yaratıcı Beynine mi?
Beyin Yanlış Güdülenirse
Bizi Yanıltabilir
(Bir minik arkadaşım var)
Arabam vanilyalı dondurma yemek istemiyor!
İLETİŞİM EMEKTİR

TEŞEKKÜRLER

niluferpembecioglu@gmail.com

You might also like