Download as doc, pdf, or txt
Download as doc, pdf, or txt
You are on page 1of 2

Studios Manastırı / Hagios Ioannes Prodromos Kilisesi

M. Sacit PEKAK
1100 yıl boyunca Bizans imparatorluğuna başkentlik yapmış olan İstanbul’da
günümüze gelebilen en eski Bizans dönemi dini yapısı, Kara Surları ile Marmara
Denizi’nin birleştiği yerde, Yedikule semtindeki Studios Manastırı’na ait kilisedir.
Vaftizci Yahya’ya adanan kilise; imparatorluğun yaşamı boyunca, özellikle dini tarih
içinde oldukça önemli bir yere sahiptir. Günümüzde yapının güneyinde bir sarnıç,
doğusunda ise Meryem’e adandığı öne sürülen bir şapel bulunmaktadır; Ayasofya
Müzesine bağlı açık hava müzesi olarak ziyarete açıktır.
Kilise’nin inşa tarihi hakkındaki farklı görüşler söyle özetlenebilir:
A) Patrisyen Studios, konsül ünvanını almadan önce kiliseyi inşa ettirmiştir. 454
yılında konsül olduğunda yapı, 454 yılından kısa bir süre önce inşa edilmiştir.
B) Patrisyen ve konsül Stüdios; I. Leon’un altıncı imparatorluk yılı olan 463’te,
Vaftizci Yahya’ya adadığı bir kilise inşa ettirmiş, daha sonra buraya bir manastır
kurulmasını gerçekleştirmiş ve manastıra Akoimetai keşişlerini yerleştirmiştir.
Kilise’nin inşa tarihi hakkındaki bu görüş ayrılıklarına karşın, hemen hemen tüm
araştırmacılar; yapının önce mahalli bir kilise olup sonradan bir manastırla genişlediği
görüşünde birleşmektedirler.
Kilise’nin tarihçesi:
5. yüzyıl
Studios Manastırı’nın ismi bilinen ilk başrahibi Athenodoros’tur. Aziz Danielis’in
vitasında bu kişinin 475 yılında manastırın başrahibi olduğu belirtilmektedir.
6 & 7. yüzyıl
Bu dönemde manastırla ilgili kaynak verisi oldukça azdır. 6. yüzyıl başında
manastır bir cinayete tanık olur.
7. yüzyılda ise ünlü aristokrat Bonus, manastıra gömülmüştür ve bundan sonra
manastır bir gömü yeri olarak kullanılmıştır.
8 & 9. yüzyıl
8. yüzyıl Bizans tarihinde politik, askeri ve sosyal açıdan bir dönüm noktasıdır.
726’da III. Leon (717-741) ikonoklazm hareketini başlatmış (tasvir kırıcı dönem,
ikonoklast: “ikona kırıcı”) ve bu hareket şehirdeki diğer manastırlar gibi Studios
Manastırı’nı da etkilemiştir. Özellikle İmparator V. Konstantinos döneminde (741-
775) manastırın rahipleri sürgüne gönderilmiş veya baskı altına alınmıştır.
Hristiyanlar arasında meydana gelen ihtilaflar ve gruplaşmalar üzerine M.S. 787’de
II. İznik Konsili toplanmıştır. Bu Konsil’de ikonoklast anlayış yıkılmış ve
Hristiyanlıkta ikonalara saygı gösterme serbestliği getirilmiş, ancak ona tapınılması
veya tapınma aracı yapılması yasaklanmıştır.
813 yılında ikinci tasvir kırıcı dönem başlamış fakat ilki kadar etkili olmamıştır.
843 yılında Ayasofya Kilisesi’nde ikonoklast anlayışı eleştiren bir konuşma yapılmış
ve konuşmanın ardından bugün de Ayasofya’nın apsisinde duran Meryem ve Çocuk
İsa ikonasının açılışı gerçekleşmiştir. Böylece ikona eksenli bunalım dönemi sona
ermiş ve ikonalara eski konumları kazandırılmıştır.
10. yüzyıl
10. yüzyıldan itibaren önemli görevlerde bulunmuş birçok kişi, yaşamlarının son
günlerini Studios Manastırı’nda geçirmişlerdir. Suçu olan çeşitli saray görevlileri,
komutanlar ve bazı soylular cezalandırılmak için Studios’a gönderilmiştir. Bu
yüzyılda manastır tarihinin en önemli olaylarından biri ise, Vaftizci Yahya’nın kutsal
röliklerinin buraya getirilmesidir.
11. yüzyıl
Manastır 11. yüzyılda da bir korunma veya sürgün yeri olarak kullanılmaya devam
etmiştir. Bu yüzyılın başında V. Mikael kayıkla Studios’a kaçarak kendisini
cezalandırmak isteyen halkın öfkesinden kurtulmak istemiştir, yüzyılın sonlarına
doğru ise bir başka İmparator VII. Mikael Dukas, tahttan zorla indirileceği korkusuyla
Studios’ta rahip olmuştur.
12. yüzyıl
Studios Manastırı’nın bir rahibi patrikliğe yükselmiştir. Bu yüzyıla dair manastırla
ilgili en önemli bilgi sanırım budur.
13. yüzyıl
1204 yılında Latinler İstanbul’u ele geçirmiş ve başka manastırlarda olduğu gibi,
rahipleri Studios’u terk etmiştir. 57 yıl sürecek Latin işgali sırasında manastır ve kilise
yağmalanmış, rölikler çalınmış, çatısı çökmüş ve yapıyı otlar bürümüştür. Şehir tekrar
Bizanslıların eline geçtikten sonra, 1293’te onarılmış ve etrafı sağlam bir duvarla
çevrelenmiştir.
14 & 15. yüzyıl
14 ve 15. yüzyılda manastırla ilgili pek kayda değer bir veri yok. Zaten 1453’ten
sonrasını da hocanın kâğıtta görmek isteyeceğini pek sanmıyorum.

You might also like