Professional Documents
Culture Documents
TOOLBOX
TOOLBOX
Evde olan kalıcı yaralanmalar işyerinde olanlara göre daha çoktur. Niçin böyledir? Bu
sorulara kendiniz için cevap verin: İşyerinizde uyguladığınız iş güvenliği önlemlerinin
aynısını ya da benzerlerini özel yaşamınızda da uyguluyor musunuz? Evinizdeki
aletler iyi durumda ve muhafazalı mı? Merdivenleriniz kaliteli ve bakımlı mı?
Tehlikeli malzemelerle çalıştığınızda kişisel koruyucu ekipman giyiyor musunuz?
İşyerinizde iş güvenliği kurallarına uymak zorunludur. Evinizde de iş güvenliği
prosedürlerini uygulamanız çok iyi olacaktır.
Şimdiye kadar, umuyoruz ki, hayatınızı daha sağlıklı ve emniyetli hale getirmeye
karar verdiniz. Bu yıl işyerinizde kendiniz, çevrenizdekiler ve işiniz için daha güvenli
nasıl çalışabilirsiniz? Her şey davranış biçimi ile başlar. Emniyetli çalışma tek yoldur.
Yaralanmalar çalışmanın doğasından gelmemektedir. Yaralanmalar bazı şeylerin
yanlış gitmesinin ve yeterli önemlerin zamanında alınmamasının bir sonucudur.
Kazalar sadece olmaz aynı zaman da sebeptirler de. İşinizde olabilecek tehlikelere
karşı tetikte olun.
UNUTMAYIN!
TEK BİR RİSK DAHİ ASLA GERİ ALAMAYACAĞINIZ BİR KAZA
ANLAMINA GELEBİLİR!
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Temel Makine Güvenliği
Çevremizde yoğun çalışan modern toplumu makinelerden ayrı düşünmek
çok zordur. Yeni ve geliştirilmiş makineler verimliliği yükseltmeye, kaliteyi
arttırmaya ve daha düşük maliyetli üretimi sağlamaktadır. Fakat kötü
kullanılan makineler yardımcı oldukları kadar zararlı, tehlikeli de
olabilirler. Metali kesen makineler parmaklarınızı da kesebilir. Çelik
delebilen matkaplar etinizi de delebilir. Bu gibi yaralanmalar acı veren
yaralanmalar olduğu gibi, kariyerinizi bitiren sakatlıklara da yol açabilir.
Bu makinelerde veya çevresinde çalışırken dikkatli olun:
Operasyon noktası: Bu nokta makinede işin yapıldığı yerdir. Pres
baskısının, ütülemenin, kesmenin, delmenin, sıvamanın olduğu yerdir.
Burada herhangi bir uzvumuz bulunmamalıdır. Eğer vücudumuzun
herhangi bir yeri, işlem esnasında burada bulunursa, makinenin gücünden
dolayı çok ciddi yaralanmaya sebep olur. Operasyon noktasında ayrıca
talaş, çapak vb. çevreye fırlayan, sıçrayan parçalar olabilir. Güvenlik
gözlükleri bu gibi işler de çok önemlidir.
Aktarma elemanları: Enerji bu noktadan dişliler, şaftlar, kayışlar, kablolar,
hidrolik ve pnömatik silindirler gibi hareketli kısımlara aktarılır. Buralarda
da asla uzuvlarımız bulunmamalıdır. Bu gibi tezgâhlarda çalışırken her
zaman emniyet prosedürlerine uymalı ve koruyucu donanımları çalışır
vaziyette bulundurmalıyız, işçiler bu tezgâhlarda çalışmaya başlamadan
evvel, herhangi bir koruyucunun eksikliğini kesinlikle ilk amirlerine haber
vermelidir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Güvenlik ve Sağlık İşaretleri
-Güvenlik ve Sağlık İşaretleri Yönetmeliği-
Güvenlik ve Sağlık İşaretleri özel bir amaç, faaliyet veya durumu işaret
eden levha, renk, sesli ve/veya ışıklı sinyal, sözlü iletişim ya da el kol işareti
yoluyla iş sağlığı ve güvenliği hakkında bilgi veren, tehlikelere karşı uyaran
ya da talimat veren işaretlerdir.
Aşağıdaki tabloda yer alan hususlar güvenlik rengi kullanılan tüm işaretlere
uygulanır.
Anlamı veya
Renk Talimat ve Bilgi
Amacı
Tedbirler
• İşçiler el aletlerinin doğru kullanılmasından ve bakımından
sorumludurlar.
• Portatif el aletlerinin kullanımında rastlanabilen tehlikelerden
korunmak için uygun Kişisel Korunma Ekipmanları kullanılmalıdır.
• Tehlikeli durumlardan kaçınmalısınız. Elektrikli aletler nemli, rutubetli
ve/veya patlama tehlikesi olan yerlerde kullanılmamalıdır.
• Yanıcı malzeme bulunan yerlerde el aletlerinden uçan kıvılcımlar
tutuşmaya neden olabilirler. Bu gibi tehlike içeren alanlarda plastik,
alüminyum veya ahşaptan yapılmış olan, kıvılcıma dayanıklı el aletlerini
kullanın.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Göz Koruması
Tedbirler
Her zaman gereken göz korumasını kullanın.
Bununla birlikte yapılan işe bağlı olarak çalışanların yüzüne tam olarak
oturan tam yüz siperliği de denilen koruma ekipmanını kullanması gerekir.
Göz koruması takan çalışanların başına gelen yaralanmaların yaklaşık
%94’üne alttan veya yandan tesir eden obje veya kimyasallar yol açmıştır.
Emniyet gözlüklerinin gerekli bakımı yapılmalıdır. Çizilmiş veya eskimiş
gözlükler görüşü sınırlayacağından dolayı kazalara yol açabilirler.
Standartlara uygun emniyet gözlüğü kullanılmalıdır. Güneş gözlüklerini
çalışma sahasında kullanmak kesinlikle yasaktır.
Siyah gözlükler ışığın zayıf olduğu kapalı yerlerde takılmamalıdırlar.
Yalnız giyilen taşlama maskesi gözü koruyamaz. Emniyet gözlüğü ile
birlikte kullanıldığında ancak gerekli koruma sağlanabilir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Kapalı Alan Çalışmaları
Kayma
Kaymalara neden olan faktörler:
• Islak veya yağ dökülmüş zeminler
• Dökülmüş sıvılar
• Buz, kar veya çamur
• Kaymaya müsait zeminler üzerinde,
• Kaymalar gerçekleşebilir.
Takılmalar
Takılmalar bir şeye çarparak dengeyi kaybedince meydana gelir.
Takılmaya neden olan faktörler:
• Görüşün kısıtlı olduğu durumlar ve yetersiz aydınlatma
• Döküntü veya dağınık malzemeler
• Zemin yüzeyinin düzgün olmaması
• Dağınık haldeki kablolar İş yeri düzeni
• Sıvı döküntülerinin olduğu yerleri işaretleyin ve hemen temizleyin.
• Geçitlerde bulunan engelleyici eşyaları kaldırın ve süpürün.
Ayakkabı
• Kaygan zeminlerde uygun ayakkabılar giymek gerekiyor ve kendi
işinize özel olarak üretilmiş ayakkabı kullanmanız tavsiye edilir.
Gerçek hayatta acı veya zarar teşkil etmeyen kazaların baştan savılması
tehlikeli olabilir. Kazalar olduğunda ya da “kazaya ramak kalma” olarak
belirlendiğinde kırmızı uyarı bayrağını direğe çekmeliyiz. Çünkü
yaralanmasız kazalar bir şeylerin yanlış olduğuna dair önemli bir işarettir.
Bazen “kazaya ramak kalma” durumlarını yanlış teşhis ederiz ya da teşhis
edemeyiz. Çünkü şansın bizden yana olduğunu ve bizi kazalardan
koruyacağını düşünürüz, ihmalkârlığımızdan dolayı bu durumları
görmezden geliriz. Ancak kazaları önlemede şansa güvenilmemesi
gerektiğinin öğrenilmesini umut ediyoruz.
Ne yapabilirsiniz?
Gördüğünüz her olayı derhal amirinize rapor ediniz. Böylece olası kazaları
azaltmak için araştırma yapılıp, olayların takip edilmesi sağlanır. Amirler
her şeyi her an göremedikleri için bu konuda sizin ve iş arkadaşlarınızın
raporlarınıza ihtiyaç duyarlar.
Eğer “ucuz atlatılan” bir olaya tanık olduysanız ya da olay başınıza geldiyse
bir dahaki sefer olay o kadar da ucuz atlatılamaya bilinir. Çalıştığınız
ortamda kendinizin ve çevrenizdekilerin emniyeti için üzerinize düşeni
yapın. “Böyle durumları” derhal amirinize rapor ediniz.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Kazı Emniyeti
1. İlk olarak, kendimiz, bir kazaya maruz kalmamak için önlemler almak
durumundayız.
2. İkinci olarak, ailelerimize karşı sorumluluk taşırız. Yaralandığımızda
onlara yardım edemeyecek hale geliriz.
3. Üçüncü olarak, iş arkadaşlarımıza karşı sorumluluk taşırız. Bizim
hareketlerimiz, birlikte çalıştığımız kişilere tehlike yaratmamalıdır.
4. Son olarak, çalıştığımız şirkete karşı sorumluluk taşırız, işçi
yaralanması, bütün şirketin verimliliğini negatif yönde etkiler.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Kimyasal Tehlikeler
İnşaat alanlarında ve saha çalışmalarında en çok karşılaşılan kimyasal
tehlikeleri barındıran unsurlar kimyasal çözüler ve yanıcı maddelerdir.
Bazı Gerçekler
• Birçok çözücüler kıvılcım, ateş veya statik elektriğin meydana gelmesi
durumunda patlar. Bunların patlama düzeyleri ve ne zaman meydana
gelebileceği hususundaki bilgileri malzeme kullanma talimatlarından
edinebilirsiniz.
• Yanıcı gazlar ve sıvılar oda sıcaklığında yanar. Kıvılcım, ateş veya statik
elektriğin meydana gelmesi durumunda patlar.
• Deriniz, gözleriniz, akciğeriniz ve diğer organlarınız herhangi bir zehirli
çözücüyle temas etmesi halinde tahrip olabilir.
İşverenin Görevleri
• Asit, baz, epoksi ve fenol gibi tehlikeli kimyasalların neden olabileceği
potansiyel tehlikeler konusunda çalışanları bilgilendirmek.
• Çalışanları tehlikeli kimyasallarla çalışma konusunda eğitmek.
• Kullanılmadığı zamanlar yanıcı veya toksik kimyasalları kapalı
konteynerlerde saklamak.
• Kimyasal maddelerin depolandığı konteynerlere, kutulara içeriğini
gösteren etiketler yapıştırmak,
• Çalışanlara Kişisel Korunma Ekipmanları sağlamak ve bunları sürekli
kullanmalarını bildirmek.
Çalışanların Görevleri
• Yanıcı maddeleri alev veya ateşten uzak tutun. Bu maddelerin
yakınında kesim, kaynak işleri yapmayın ve asla sigara içmeyin.
• Kullandığınız kimyasala uygun tipteki yangın söndürücüsünün nerede
olduğunu bilin.
• Kimyasallarla çalışırken gereksiz riskler almayın. Yaptığınız işe uygun
Kişisel Korunma Ekipmanı kullanın. Tüm konteynerlerin etiketlendiğinden
emin olun. Kimyasallarla yapacağınız işe başlamadan önce malzemenin
kullanma talimatını okuyun. Konteynerler iyi durumda olmalıdırlar.
Kapakları, vahaları herhangi bir sızıntıya karşı kontrol edin.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Kişisel Koruyucu Donanım
Tavır: iş güvenliği ile tavrın çok yakın bir ilişkisi vardır. Olumlu tavır,
çalışma esnasında devamlı dikkatli olma, emniyetli çalışma kuralları ve
ilkelerine bağlı kalma, ciddiye almamaktan ve tecrübeye güvenerek
kuralları ihmal etmekten kaçınmak demektir.
Gözlerini işyerinde iken korumanın bir yolu var! Hemen hemen her gün
dünyada üzerindeki iş kazalarında meydana gelen göz yaralanmalarının
%90’ını koruyucu gözlük kullanılarak önlenebilir.
Bu bize ne söylüyor? Pek çok kişinin uygun göz koruması yapmadığını!
Görüşünüz değerli bir hediyedir. Lütfen, duyularınız için çok geç olana
kadar beklemeyiniz. Eğer işiniz gözünüze zarar verecek tehlikeler
içeriyorsa, göz korumanızı takın, işinizi şansa bırakmayın
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Karbon Monoksit (CO)
İlk izlenimi yaratmak için asla ikinci bir şansınız olmayacaktır. Yetersiz
tertip düzenin izlenimi herkes üzerinde uzun bir süre için olumsuz şekilde
etki bırakır. Dağınık düzensiz bir çevre ortamında her gün çalışmak
zorunda kalan kişilerin moralleri bozulur, her ne kadar dağınık bir çevre
ortamının sebep olacağı sonuçların farkında olmasalar bile.
Yapılması gerekenler:
Uyumak için yatağa daima aynı saatte gidin. Vücudunuz ona bir
şans vermezseniz, yeni bir ayar yapamaz.
Yatak odanızın karanlık ve sessiz olmasını sağlayın. Odanızı
paylaştığınız biri varsa onunla gürültü konusunda işbirliği yapın.
Aşırı alkol tüketiminden kaçının. Sigara, kafein kullanımını kısıtlayın.
Özellikle uyku saatinin hemen öncesinde bu maddeleri kullanmayın.
Eğer mümkünse vardiyaları değiştirmemeye çalışın (geceyse gece,
akşamsa akşam olarak kalsın) değişik saatlerde çalışmak vücut saatinizin
ayarlanmasını zorlaştırır.
Düzenli yiyin fakat ağır yiyeceklerden kaçının. Hafif yiyin.
Düzenli egzersiz yapın, bu sizin uyku kalitenizi arttır ve stresi azaltır.
Her şeyden önemlisi, kendi vücudunuzun istediği kadar uyuyun ne
az, ne fazla.
Vardiyanız boyunca uyanık olun ve zamanı ne olursa olsun evinize
güvenli dönün
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Atölyeler için Güvenlik
İş Kazaları Ve Sonuçları
Kazalardan herkes zararlı çıkar. Eğer kazaya uğrarsanız:
• Canınız acıyabilir, yaralanabilirsiniz, elinizi,
kolunuzu, gözünüzü kaybedebilirsiniz, sakat
kalabilirsiniz, ölebilirsiniz.
• Çalışma yeteneğinizi kaybedebilirsiniz ve
dolayısıyla geliriniz azalabilir veya hiç olmayabilir.
Bakmakla yükümlü olduğunuz kişilere bakamaz
durumuna gelebilirsiniz. Siz bakılmaya muhtaç
olabilirsiniz.
İşinizden, normal günlük faaliyetlerinizden, toplumsal olaylardan ve
ailenizden uzak kalabilirsiniz.
Soğuk algınlığı ve grip mevsimi tekrar geldi. Şuan çalışma saatleri sırasında
reçetesiz olarak soğuk algınlığı ve grip ilaçları kullanımı hakkında yıllık
uyarılarımız için iyi bir zaman. Reçetesiz soğuk algınlığı ve nezle ilaçlarının
kullanımının en yaygın yan etkisi kişinin dikkatini ve tepki süresini düşüren
uyuma hissidir. Bu tip ilaçları kullanan kişilerde gün boyu süren uyuma
hissi ve uyuşukluk gözlemlenebilir.
Doktor tarafından tavsiye edilen dozajları takip edin: Tavsiye edilen dozu
aşmak daha hızlı iyileşmeniz için veya daha iyi hissetmeniz için size
yardımcı olmayacaktır. Aslında, uyuma hissi ve uyuşukluk gibi yan etkiler
daha belirgin bir hale gelecektir.
Etiketi okuyun: Etiket, dozaj ve yan etkiler ile ilgili ihtiyacınız olan bilgiyi
bulacağınız yerdir.
İnsan vücudu elektrik direnci çoğu metal gibi düşüktür ve bu onu iyi bir
iletken yapar. Bununla beraber metalden farklı olarak, insan vücudu
üzerinden elektrik geçtiğinde iyi karşılamaz. Fiziksel sonuçlar, termal
yanıkları, normal kalp aktivitesinin bozulmasını ve hatta ölümleri kapsar.
Elektrik akımı, eller ve ayaklar arasında aktığında en bilindik ve ciddi
elektrik yaralanmaları meydana gelir. Elektrik enerjisi toprağa gitmek için
en kısa yolu arar ve ona ulaşmak için vücudunuz üzerinden ayaklara doğru
geçer. Bu olduğunda, genellikle kişinin kalbi ve akciğerleri elektrik enerjisi
dolayısıyla hasar görür.
Bir kaza olduğunda yapılacak ilk şey alanın güvenliğinden emin olmaktır.
Varsa yaralıların tedavi süreçleri başladıktan sonra kaza dikkatli bir şekilde
hemen araştırılmaya başlanmalıdır. Araştırmanın sebebi birilerini
suçlamak değil öncelikle ne olduğunu öğrenmeye çalışarak gelecekte
benzer olay ve kazaları önlemektir.
İşle İlgili Avantaj Yakalama: Buradaki sebep direk olarak işle ilintilidir.
İşverenin tempolu çalışma taleplerini karşılamak, daha yüksek ücret
almak, işi daha çabuk bitirerek daha fazla dinlenmek, daha fazla öğle tatili
yapmak, işi daha az gayret harcayarak yapmak gibi.
1. Fiziksel Tehlikeler:
• Titreşim
• Gürültü
• Yetersiz havalandırma
• Aşırı ısı, nem ve hava hareketleri
•Yetersiz veya aşırı aydınlatma
2. Kimyasal Tehlikeler:
• Toksik gazlar, organik sıvıların buharları, ergimiş haldeki metal gazları
• Radyasyona maruz kalma (X ışınları, doğal ve yapay radyoaktif maddeler,
kızılötesi ve mor ötesi ışınlar)
• Asitler, Bazlar nedeniyle yanma
• İnert tozlar, fibrojenik tozlar, toksik tozlar, kanserojen tozlar, alerjik tozlar
4. Mekanik Tehlikeler:
• Makina ve tezgâhın ezen, delen, kesen, dönen operasyon koruyucusunun
bulunmaması,
• Preslerde çift el kumanda kullanılmaması,
• Preslerde ayak pedalı koruyucusu olmaması,
• Transmisyon kayışlarının koruyucusunun takılmamış olması,
• Makina ve tezgâhı tehlike anında durduracak stop butonun ya da
kesicinin bulunmaması,
• Yetersiz ve uygun olmayan makina ve koruyucu teçhizat,
• Yetersiz uyarı sistemleri,
• Düzensiz ve dağınık işyeri ortamı,
• Makinaların, kaldırma aletlerinin, kazanların, kompresörlerin vb. gerekli
bakım ve periyodik kontrollerinin yapılmaması.
Kimyasal madde, doğal halde bulunan veya üretilen veya herhangi bir
işlem sırasında veya atık olarak ortaya çıkan veya kazara oluşan her türlü
element, bileşik veya karışımlardır.
- Patlayıcı, oksitleyici, çok kolay alevlenir, kolay alevlenir, alevlenir,
toksik, çok toksik, zararlı, aşındırıcı, tahriş edici, alerjik, kanserojen,
mutojen, üreme için toksik ve çevre için tehlikeli özelliklerden bir veya
birkaçına sahip maddeler;
- Sözü edilen sınıflamalara girmemekle beraber kimyasal, fiziko-
kimyasal veya toksikolojik özellikleri ve kullanılma veya işyerinde
bulundurulma şekli nedeni ile işçilerin sağlık ve güvenliği yönünden risk
oluşturabilecek maddeler;
- Mesleki maruziyet sınır değeri belirlenmiş maddeler tehlikeli
kimyasal madde olarak adlandırılır.
Yetişkin bir insanın akciğeri 55-75 m²’lik hava ile temas yüzeyine sahiptir.
Bu büyük değerden dolayı solunan madde çok hızlı bir şekilde
organizmaya etki eder. Sindirim yoluyla etkilenme, yiyecek ve içeceklerin
zararlı ve zehirli maddelerle bulaşması veya kaza sonucu yutulması ile
gerçekleşir. Cilt yoluyla temasta deri maddeyi absorblar veya madde
deriyi tahriş edebilir. Enjeksiyon ise; bir maddenin vücuda doğrudan
derinin delinerek verilmesidir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
M.A K. değeri
Ergonomi Nedir?
(5237/89)’a göre taksirle bir kişinin ölümüne neden olan kişi 3 yıldan 6 yıla
kadar, birden fazla kişinin ölümü veya ölüm yanında yaralanmaya neden
olması durumunda 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
İlk Yardım
Temiz giysiler hijyenin bir parçasıdır, iyi bir kişisel hijyen iş kıyafetlerinizi
de içerir. Yağlı, gresti, zehirli kimyasal bulaşmış giysiler rahatsız edici
döküntülere, çıban veya başka cilt sorunları yaşanmasına sebep olabilir. İş
kıyafetlerinizi her gün değiştirmelisiniz. Her gün duş almak ve temiz
kıyafetler giymek cilt sorunlarınızı azaltacaktır. Unutmayın kirli giysiler ve
cilt, eve kimyasalları taşıyacaktır.
İlk yardım temizlikle başlar. Bir kıymık battığında, bir sıyrıkta ya da bir
kesikte ilkyardım setine gideriz. Bir yara bandı yapıştırır ve işe hızlıca geri
döneriz. Birkaç gün sonra küçücük bir yaranın nasıl enfekte olduğunu ve
iltihaplandığını merak ederiz. Bu gibi küçük yaraları ihmal etmeyin. Yara
bandı yapıştırmadan evvel, yaralı bölgeyi bol su ve sabunla yıkayın.
Mümkünse yaranın üzerine bir antiseptik koymakta iyidir. Annelerimizden
öğrendiğimiz bu basit yol, yaranın mikrop kapmasını engelleyecektir.
Ayrıca küçük kesiğinizin ciddi bir sağlık tehlikesi olmasını engellemek için,
hemen tetanos aşınızı tekrarlatın. Yaptıracağınız küçük bir aşı, sizi
enfeksiyondan korumasına karşı az bir maliyettir.
Kişisel hijyen ortak sağduyumuzdur. Her gün duş almak, temiz giysiler
giymek ve özellikle bir şeyler yiyip içmeden evvel sık sık ellerimizi yıkamak,
sağlıklı ve güvenli bir yolda olmamızı sağlayacaktır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Elle Taşıma
Elle taşıma işi; bir veya daha fazla çalışanın bir yükü kaldırması, indirmesi,
itmesi, çekmesi, taşıması veya hareket ettirmesi gibi işler esnasında, işin
niteliği veya uygun olmayan ergonomik koşullar nedeniyle özellikle bel
veya sırtının incinmesiyle sonuçlanabilecek riskleri kapsayan nakletme
veya destekleme işlerini ifade eder.
Çalışma hayatında çalışanlar sık sık el ile bir yükü hareket ettirme
zorunluluğu ile karşılaşabilir. Örneğin; depodan takımı alıp atölyeye
taşımak, uygun konuma getirmek için belirli bir yüksekliğe kaldırmak,
çevirmek gibi. Herhangi bir ürünün üretilmesi, işlenmesi, paketlenmesi vb.
kademelerde mutlaka bir yükü taşıma işiyle karşılaşılır. Yükü taşımak;
tutma, kaldırma, taşıma, yerine koyuncaya kadar elde tutma, indirme,
bırakma hareketlerinin tümünü kapsar.
Malzemeyi 2 kere taşıyın;
1. İlk taşıma –Zihinsel Taşıma-:
Harekete geçmeden önce düşünün;
• Malzemeyi nasıl taşıyacağım?
Kendi başıma yapabilir miyim yoksa
yardım mı almam gerekir?
• Malzeme ne kadar ağır? Mekanik
yardım kullanmam gerekir mi?
• Taşımaya başladıktan sonra
malzemeyi nereye götüreceğim?
Zor bir yol ya da mesafe mi?
• Yolumun üzerinde hangi
tehlikeler ya da engeller olabilir?
• Malzemeyi taşımaya başlamadan önce bu tehlikeleri en aza indir.
2. İkinci taşıma -Fiziksel Taşıma- : İşte burada planınızı uygularsınız.
• Harekete geçerken düzgün vücut tekniği ve mekaniklerini
kullanın.
• En önemlisi: Yükü mümkün olduğu kadar vücudunuza yakın
tutun.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Gürültü
Çoğumuzun bildiği gibi kazalar sadece iki şeyden meydana gelir. Güvensiz
hareket veya uygulamalar ve güvensiz koşullar. Bazılarımız bilir ki 10
kazanın 9’u bu güvensiz hareketlerin veya “daha iyi biliyorum” diyerek
yaptığımız şeylerin sonucudur. Eğer üzerinde düşünülecek olursa garip bir
durumdur. Çevremizdeki herhangi diğer iş tehlikelerinden çok kendi
hareketlerimizden korkmalıyız.
Tetikte ol!
Kazalar hayatını sonuna kadar etkileyecek yıkıcı sonuçlara neden
olabilir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Kaynak İşleri
Ne kadar sıklıkla herhangi bir şeyi yaptıktan sonra kendi kendinize “Bunu
nasıl yapmış olabilirim” diye düşündünüz?
Aşağıda birçoğumuzun yaşandığını gördüğü pişman olunan şeyler
bulunuyor:
• Daha önce hep böyle yapıyorduk... (Kaza meydana gelmeden önce)
• 0 mesafeden düşen küçük bir cıvatanın bu kadar kanatacağını hiç
düşünmemiştim. (Sanırım baret giymeliydim)
• İlkyardımcıyı çağırsaydım muhtemelen ona yardım edebilirdi. (Ve
şanslıysa, o hala burada olurdu)
• Paslı çivilerin olduğu o tahtaya daha fazla dikkat etmem gerekirdi.
(Şimdi işimi bırakıp, tetanos aşısı olmaya gitmeliyim)
• Vay be! Bir yangının bu kadar çabuk kontrolden çıkabileceğini
bilmiyordum. (Eğer kendim söndürmeye kalkmadan evvel itfaiyeye
haber vermiş olsaydım bütün bina yanmazdı.)
• Her zaman sırt kaslarımız yerine bacak kaslarımızla yükleri
kaldırmamız gerektiğine dair vaazlar dinliyoruz. (Fıtık denen şey de
nedir?)
• Ambardan koruyucu ayakkabı alabilirdim. (Bu derin kesik yeni iş
ayakkabılarımı mahvetti ve kırık ayağım hala acıyor)
• Koruyucu gözlüklerim kutusunda duruyor, fakat sadece küçük bir
parçayı işleyecektim. (Acaba tek göz ile araç kullanmama müsaade edilir
mi?)
• İskeleyi sadece bir gün kullanacaktık. Çekicin düşüp birini
yaralayabileceğini hiç düşünmemiştim. (Platform eteklerini takmam
gerektiği içime doğmuştu)
Herhangi birisi tanıdık geliyor mu? Yaşamak en iyi tecrübedir derler ama
önlem almak olayları, talihsizlikleri ve pişmanlıkları engelleyebilir.
Kamyon veya traktör gibi ağır bir aracın kabinine binerken veya inerken,
denizci merdivenlerinden çıkarken düşmek, ciddi şekilde yaralanmaya
neden olur. Bir araçtan düşmenin en büyük sebebi ÜÇ-NOKTA kuralının
takip edilmemesidir.
Düşmelerden Kaçınmak İçin Ne Yapabilirsiniz?
Kayma veya düşme riskini önemli ölçüde azaltmak için ÜÇ-NOKTA
sistemini kullanın. ÜÇ-NOKTA sistemi; her zaman kol ve bacaklarınızdan
üçünün (iki el ve bir ayak veya iki ayak ve bir el) araçla temas halinde
olması demektir. ÜÇ-NOKTA sistemi; bir kişiye maksimum denge ve
destek sağlar, böylelikle kayma veya düşme olasılığını azaltır. ÜÇ-NOKTA
sistemini uygulayın, kazanan siz olun.
Yapılacaklar:
Ayağınızı iyi şekilde destekleyen bir ayakkabı giyin. Asla terlik, çıplak ayak
veya yüksek ökçeli ayakkabı olmasın.
• Yüzünüz kabine dönük şekilde binin ve inin.
• Kötü hava koşullarında yavaş davranın ve ekstra dikkat sarf edin.
• Ellerinizle tırabzanı veya tutamaçları sımsıkı tutun.
• Araçtan inmeden önce zeminde engel olup olmadığını kontrol edin.
Yapılmayacaklar:
• Araçtan serbest elinizde bir şey tutarak inmeyin. Onu araç kabinine
koyun, araçtan indikten sonra uzanarak alın.
• Uzun bir koşudan sonra araca tırmanmak için acele etmeyin.
Kaslarınızı zorlamamak için yavaşça inin.
• Asla araçtan atlamayın. Dengenizi kaybedip veya düzgün olmayan
bir zemine rastlayıp düşebilirsiniz.
• Tekerlekleri veya jantları basamak olarak kullanmayın.
• Kapı gövdesi veya kenarını tutamaç olarak kullanmayın.
• Yaralanma istatistiklerinin bir parçası olmayın.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Ofis Yaralanmaları
Şirketimizde bir acil durum eylem planı var. Bu planı periyodik olarak
gözden geçirin ve acil durum adımlarının farkında olun. Tesisteki olası acil
durumlar için eylemlerinizi önceden bilin. Bu her durumda güvenlik
bilincinizi de arttıracaktır. Güvenlik bilinci, şirketin düzenli güvenlik
toplantıları, eğitimler ya da şahsi emniyet ve sağlık ilginizle elde edilir.
Acil bir durumla karşı karşıya kaldığınızda bu farkındalık sizin duruma hızlı
cevap verme yeteneğinizi arttıracaktır. Eğer tehlikeli bir işte çalışıyorsanız
bu özellikle önemlidir. Aşağıdakilere cevap verebiliyor olmanız gereklidir:
• Acil bir durumda kimi nasıl haberdar etmelisiniz?
• Sorumlu bir tepki vermeye hazır mısınız?
• Yardım için koşturmalı mısınız yoksa yaralılar ile birlikte mi
kalmalısınız?
• Eğer ilkyardımcı değilseniz, ekibinizde kimin ilkyardımcı olduğunu
biliyor musunuz?
• Acil durum alanının güvenlik çemberine alınması gerekli mi?
• Emir-komuta zincirini biliyor musunuz?
• Acil durumda kimin sorumlu olduğundan haberdar mısınız?
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
İşyeri Tertip ve Düzeni
Örneğin:
• Yürürken yukarıdan tam yanınıza bir parça düşerse,
• Yerde duran bir demir filizine takılıp tökezlerseniz,
• Kaygan zeminde kayıp yere düşmezseniz,
Hemen Haber Verin!
• Eğer Ucuz Atlatmalar, bildirilmezse bu olaylar araştırılmaz ve sorunlar
bilinemez.
• Bunun sonucu olarak, bu olay ve alınması gereken tedbirlerden
haberi olmayan, diğer kişiler hala risk altındadır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Riski Tamamen Ortadan Kaldırmak
Gerçekten kazayı önleyici tüm önlemleri aldı mı sizce? Peki, ertesi gün bir
başka arkadaşınızın aynı yerde bir yağ birikintisine basıp kaydığını ve belini
incittiğini söylenirse?
Evet, yağ birikintisini temizledi, ama “iki” dakikasını daha ayırıp bu yağın
oraya nereden geldiğine bakmadı. Başka bir deyişle, kök nedeni
çözümlemedi ve bu nedenle yerdeki yağ halen bir tehlike olmaya devam
etti. İki dakika bir güvenlik sürecidir ki sizi tehlike hakkında iki dakika
düşünmeye davet eder.
Bunlar her şeyi kapsayan şeyler değildir, işaret etmeye çalıştığımız nokta,
kendinizin ve çalışma alanınızın sorumluluğunu almanız gerektiğidir.
Unutmayın ki, temiz bir çalışma alanı, verimli ve güvenli bir çalışma ortamı
sağlar.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Farkındalık
B SINIFI yanıcı sıvılar, gres veya gazları kapsar. Ortak yangın söndürme
maddesi köpük, karbondioksit veya kuru kimyevi tozdur.
Korkuluklar
Çalışanların Sorumlulukları
Gaz tüpleri kaynak veya kesme işlemlerine yakın ise, tüpler ve bu işlemler
arasına yangına dayanıklı bir kalkan yerleştirin. Bu şekilde kıvılcım, sıcak
çapak veya alevlerin onlara ulaşması mümkün olmayacaktır. Tüplerin dik
durmalarını ve devrilmelerini önlemek için onları zincirle kolonlara veya
diğer ekipmanlara bağlayın.
Bu işlem dolu ve boş olanlar için de geçerlidir. Boş bir gaz tüpü üzerinize
düşerse pek çok hasara neden olabilir. Boş olan gaz tüplerini kullanırken
de dolu olanlarla aynı önlemleri alın. Neden? Sizce boş olan bir tüp dolu
olabilir. “Ben dolu olduğunu bilmiyordum” iyi bir bahane olmaz. Farklı tip
gaz tüplerini kullanırken, onları ayrı tutunuz. Yağlı ve gresli ellerle oksijen
tüplerini tutmayın, yağ oksijenle patlamaya neden olabilir.
Çalışan elinde küçük bir kesik varken bazı makine parçalarını yıkamış ve
parçalara kurutmak için basınçlı hava tutmuştur. Ancak birkaç dakika
sonra vücudunun patlayacakmış gibi olduğunu hissettiğini amirine
bildirmiştir.
Ancak, cam elyafı gözlerin, cildin ve solununum yollarının tahrişi gibi daha
başka problemlere neden olur. Cam liflerinin deriyi mekanik olarak
kazıması, dermatit olarak bilinen rahatsızlıklara neden olabilir. Kendinizi
korumak için, uzun kollu gömlekler ve pantolonlar, her gün temiz giysiler
giyerek cildinizi liflere kapalı tutmanız zorunludur.
Cam elyafına solunum yoluyla maruz kalmamak için her zaman bu gibi
alanlarda bir toz maskesi takınız
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Merdiven Kusurları
Bel İncinmeleri
10 İş Güvenliği Alışkanlığı
Sapanlar
Elektrikle çalışırken de, çelik burunlu veya metal parçaları olan tabanlı
ayakkabılar asla giyilmez. Bunun yerine yalıtkan ayakkabılar giyilmelidir.
Aşındırıcı kimyasallarla çalışırken, kimyasalı sızdırmayan lastik botlar
giyilmelidir.
Eğer çalışma yüzeyleri ıslak veya yağlı ise, ayakkabınız kaymaya karşı
mukavemetli veya yağa karşı mukavemetli tabanlara sahip olmalıdır.
İş yerinizde ayağınıza ağır bir cisim düşme olasılığının yüksek olması veya
zincir testere gibi bir ekipmanın ayağınıza zarar verme olasılığı nedeniyle
işyerinizde koruyucu ayakkabı giymeniz şarttır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Geçici ve Kalıcı Elektrik Tesisatı
Eğer çivi sağlam gözüne çarpsaydı şimdi karanlık bir dünyası olacaktı.
Henüz gözün koruması ihtiyacının değerini bilmektedir. Siz göz koruması
kullanmaya alışmayı zor bulabilirsiniz ama takma göz kullanmak daha mı
kolay olurdu?
KARANLIK
Göz yaralanmaları bir saniye dilimi içinde gerçekleşir. Yani bu toplantıdan
sonra işinize döndüğünüzde göz korumanızı sağlayın. Görüşünüzü koruma
konusunda kör olmayın.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Temel Elektrik Bilgisi
Bilmeniz gereken ilk şey, hayat ve ölüm arasındaki farkı yaratan bir
devredeki elektrik akımının miktarı değildir. Bu farkı yaratan elektrik
akımının vücudunuzun hayati bölgelerinden geçmesidir.
Diğer taraftan, ıslak bir zeminde veya su borusu, radyatör gibi şeylerin
üzerinde iseniz ve ıslak ellerle temas ediyorsanız 220 volt ile çalışan
evinizdeki aydınlatma devresi öldürücüdür.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Kaynak Yangınları
Bir alanda kaynak işi yapılıyorsa kaynakçıların görevi yangına karşı dikkatli
olmaktır. Kaynak yapılacak alan içinde parlayıcı malzemenin
bulunmadığından emin olmaktır. Kâğıt, ahşap ve diğer yanıcı malzemeler
kaynak alanından kaldırılmalıdır.
İyi aydınlatma merdiven inip çıkarken bize yardımcı olur ama gözlerinizi
kullanmazsanız yardımcı olmayacaktır. Tamamen karanlıkta merdivenden
indim ama bu işi son derece yavaş, dikkatli, değerli hayatıma tutunarak
yaptım. Buna rağmen çoğu işçi merdivendeyken gözlerini kullanmayı
unutur ve neredeyse karanlıkta kalır, dolayısıyla ilgilenmesi gereken bir
tehlikenin varlığını kabul etmesi daha iyidir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Hareketli İş Makinaları-1
Yaptığınız işle bağlantılı olarak baret kadar önemli daha başka da kişisel
koruyucu donanımlar vardır, inşaat işi sağlam kişilerle yapılan sağlam bir
iştir. Sıklıkla hatalı güvenlik uygulamaları ile sağlamlık karıştırılır. Ne kadar
iyi bilirsek, koruyucu bir donanım kullanmakta o kadar başarısız oluyoruz
hâlbuki!
Bir yıl boyunca birçok çalışan düşerek yaralandı. Yaralanan her 100 işçinin
20 si düşme sonucu yaralanmıştır. Birçok düşme de yüksekten düşme
olarak meydana gelmiştir.
Eğer yüksekteyseniz:
1. Merdivenlerde koşmayın. Korkulukları kullanın.
2. Kullanmadan önce emniyet kemelerinizi ve halatları kontrol edin.
3. Asla çalışma alanlarında, kamyonetlere ya da yükleme
rampalarında atlamayın.
4. Merdivenleri doğru şekilde kullanın.
Merdiven Kullanımı
1. Çatlak ve gevşek basamaklar için merdiveni inceleyin.
2. En üst basamaklara basmadan işinizi yapabileceğiniz yeterli
uzunlukta merdiven seçin.
3. iki kenarı tutarak tırmanın. Kancalar ve materyaller el hizasındadır.
4. Uzanmayın. Emniyet kemerinizin raylarda çalışırken dengede
olduğundan emin olun.
5. Bir merdivenin emniyet basamağı olmalıdır. Emniyet basamağı için
bir platform kullanın.
6. 4e1 kuralı: Merdiveninizi her 4 basamak yükseklik için 1 basamak
açacak şekilde yerleştirin. Basamaklar 1 er adımlıktır böylece açıyı
rahatça hesaplayabilirsiniz.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Bir Konteynerin Boş Olduğuna Aldanmayın
2. Organizasyon:
- işin yapılabilmesi için gerekli yetkinliklerin belirlenerek gelişim
planlarının oluşturulması ve sürekli güncellenmesi.
- Performans sürekliliğinin sağlanması için motivasyon ve disiplin
uygulamalarının istisnasız uygulanması.
3. Operasyon:
- Etkin bir iletişim eğitim ve kişisel gelişim sürecinin oluşturulması
- Kaza ve yaralanmaların incelenmesi raporlanması bu konuda etkin
denetim ve değerlendirmeler yapılması
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Riskin Değerlendirilmesi
Risk Nedir?
Tehlikeli bir olayın meydana gelme ve tekrar etme olasılıkları ile yol
açabileceği hasar ve olasılığın bileşimini ifade eden bir kavramdır.
Tanımı: İnsan hayatı için tehlike arz eden gaz ve toz kaçaklarının olduğu
yerlerde çalışmak zorunda olanlara filtre edilmiş temiz hava vererek
sağlıklı bir ortamda çalışmasını temin eden bir malzemedir.
Doğrular biraz zalimce gelebilir. Gripten ishal virüsüne kadar bir sürü şey
lavaboda, el kurutucusunda ve tuvalet kapağında geziyor. Eğer düzgün
temizlemezseniz koli basili, hepatit A, menenjit, vb. hastalıklar yüzünden
haftalarca hasta olma riskini taşıyorsunuz demektir.
Yazın ortasında kaptığınız gribi tuvaletten kapmış olmanız yüksek ihtimal.
Tuvalete gittiğiniz her yerde bu bakteriler bulunuyor.
İlk korumanız: Hava ve dokunma yoluyla geçen bakterilerden korunmanın
birçok yolu var ve en güçlüsü de kendi bağışıklık sisteminizin olması.
Öncelikle ellerimizi yıkamalıyız! Önceki taşıyıcıdan kalan mikroplardan
kaçınmak için en önemli yol budur. Sıcak su ve sabunla yaklaşık 20-30
saniye avuç içimizi, elimizin üstünü, parmaklarımızın arasını ve
tırnaklarımızın altını yıkarsak, sağladığımız sürtünme sayesinde
tuvaletlerin en ölümcül bakterisini öldürebiliriz.
Musluğu ve kapıyı açmak için kâğıt havlu kullanın. Yoksa metal yerlere
dokunarak ellerinizi boşa yıkamış oluyorsunuz. Bunlar her insanın yapması
gereken basit ve kolay şeyler.
Kısa İpuçları
• Tuvalette herhangi bir yüzey ile temasa geçmekten kaçının: oturağı
tuvalet kâğıdı ile kaplayın; musluğu ve kapıyı açmak için kâğıt havlu
kullanın.
• Eğer tuvalet kapağı varsa sifonu çekmeden önce hava yoluyla bulaşan
bakterileri önlemek için onu kapatın.
• Ellerinizi iyi bir şekilde sıcak su ve sabunla 30 saniye yıkayın ve
tekrarlayın.
• El dezenfektanınızı kullanmayı unutmayın.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Klima Temizliğinin Önemi
Her sene daha fazla kendini gösteren sıcaklar, yaşamı olumsuz etkiliyor.
Küresel ısınma, çevresel faktörler, bunaltıcı hava, kişiyi çileden çıkartıyor.
Bu sıcaklardan korunmak isteyenler ve ferahlamak isteyenler klima
cihazını tercih etmektedirler. Serinletme gibi rahatlığı ve yararı dokunsa
da, klimanın zararları azımsanmayacak kadar fazladır.
Üretim sürecinde kullanılan her türlü alet, araç ve makina çalışan insanın
yeteneklerine uygun nitelikte değilse, makina ve tezgâhların koruyucuları
bulunmuyorsa, göstergeleri kolay okunur ve anlaşılır özellikler
taşımıyorsa, kumanda mekanizmaları güvenli ve kolay kullanılamıyorsa,
bakım ve kontrolleri zamanında ve gereği gibi yapılmıyorsa, amacı dışında
ve kapasiteleri üzerinde kullanılıyorsa güvensiz koşulların ortaya çıkması
ve iş kazalarının oluşması kaçınılmaz olmaktadır.
Odaklanın
- Sürüş sizin tam dikkatinizi vermenizi gerektirir. Sürüş esnasında, radyo
veya diğer araç donanımlarını ayarlamak, yemek veya içmek ve telefonda
konuşmak gibi dikkat dağıtıcı eylemlerden kaçınınız.
Hızlı reaksiyon göstermeniz gereken durumlara karşı tetikte olmak için,
sürekli olarak sürüş yolunuzu gözlemleyiniz.
- Hızınız arttıkça yolda dikkat ettiğiniz alanın farkında olmadan daraldığını
unutmayınız. Ne kadar yavaş giderseniz o kadar çok geniş açıyla yola
dikkatinizi verirsiniz.
- Ortalama her 2 saatte bir mola veriniz. Araçtan inerek bedeninizi
esnetiniz, biraz yürüyünüz ve ferahlayınız
Tavır
Emniyet konusunun tümünü oluşturmaz. Fakat onunla çok yakın bir ilişkisi
vardır. Olumlu tavır, çalışma esnasında devamlı dikkatli olma ve işe
odaklanma, emniyetli çalışma kuralları ve ilkelerine bağlı kalma vb.
Olumsuz tavır ise; ciddiye almama ve tecrübeye güvenerek kuralları ihmal
etmekten kaçınmak demektir.
Davranış Biçimi
İş yerinde kazaların önlenmesi için sizin hareketleriniz son derece
önemlidir. Emniyet ilkeleri ve kurallarını uygulama, acele etmeden
çalışma, Kişisel Korunma Ekipmanını kullanma, yaptığınız iş hakkında soru
sorma ve bütün bunlar güvenli davranış biçimleri içine girmektedir.
Kontrol
Siz, tehlikeli koşulları tespit ederek onları yok etmek veya azaltmak üzere
sorumlusuna bilgi verme ve gerekli tedbirleri uygulama sorumluluğunu
taşımaktasınız. Bütün günlük işlerinizi dikkatli şekilde planlamalı ve her işi
bu planlara uygun şekilde gerçekleştirmeliyiz. İş yerimizi temiz ve düzenli
şekilde tutmalıyız. Herhangi arızalı donatım, havalandırma veya sizin
sorumluluğunuz altında olmayan potansiyel tehlikeleri tespit ettiğinizde
kendi amirimize haber vermeliyiz.
Hepatit B veya HIV virüsü ile enfekte olmuş kişilerde belirti görülmeyebilir ve bu
kişiler enfekte olduklarını bilemeyebilirler. Bu sebeple, tüm insan kanı ve vücut
sıvıları enfekte olarak düşünülmelidir ve temastan kaçınmak için tüm önlemler
alınmalıdır. Bu basit kural “evrensel tedbirler” olarak bilinir.
Çalışma ortamında, kan yoluyla taşınan hastalıklar mukuslu dokularla (gözleriniz,
burun, ağız); tahrip olmuş deri (kesikler, aşınmalar, yanıklar, pişikler ve kağıt kesikleri
sebebiyle); veya kontamine olmuş malzeme veya yüzeyleri tutma veya dokunmayla
bulaşabilirler. Kan yoluyla taşınan hastalıklar (patojenler), kontamine olmuş keskin
nesne kesiği veya yaraya sebep olan kesikler vasıtasıyla deri altına “enjeksiyon” ile
de bulaşabilirler.
Hepatit B Virüsü HIV’den daha dirençlidir ve çevresel ortamlarda kurumuş kanda bir
haftaya kadar hayatta kalabilir. Bununla beraber, HIV oda sıcaklığındaki bir havaya
maruz kaldığında birkaç dakikadan daha fazla hayatta kalamaz ve genellikle birkaç
saniye içinde ölür. Hepatit B, aşılanma ile önlenebilir. Şu anda, HIV için koruyucu aşı
yoktur ve tedavi edilemiyor.
Eğer çalışma ortamında bir yaralıya ilk yardım uygulayacaksanız ve herhangi bir
vücut sıvısıyla temas etme ihtimali var ise, aşağıdaki “evrensel tedbirler” kurallarına
uymalısınız:
Kan veya vücut sıvılarına maruziyet ihtimali olduğunda geçirimsiz eldivenler giyiniz.
Tüm yüzünüzü korumak için yüz siperliği ve tam göz koruması için iş güvenliği
gözlüğü kullanın.
Tüm Kan yoluyla taşınan patojen maruziyetlerini veya muhtemel maruziyetleri derhal
amirinize rapor ediniz.
Eğer maruz kalınma olduysa, gözlerinize, burnunuza veya diğer mukuslu dokulara su
çarpın.
Vücut sıvılarının temas etmiş olma ihtimali olan yerleri, 10:1 oranında su ve
temizleyici karışımıyla yıkayıp temizleyin.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Kişisel Koruyucu Ekipman – Göz Yaralanmalarını Önleme
Sıvılaştırılmış bir gaz sadece sıkıştırılmış bir gaza nazaran çok daha "yoğundur". LPG den
kaynaklanan ve ilk akla gelen tehlikeleri, yangın / patlama, karbon monoksit zehirlenmesi, boğulma
ve aşırı soğuk nedeniyle donma olarak özetleyebiliriz.
Sıvılaştırılmış bir gaz ısıtılırsa, tüpteki gaz basıncı süratle yükselebilir. Bu ısıtma, güneş gibi
tamamen doğal kaynaklardan da oluşabilir. Normal şartlar altında, silindir üzerinde bulunan bir
tahliye vanası (emniyet subabı) gazı kontrollü bir şekilde salarak, silindirin aşırı basınç nedeniyle
patlamasına engel olur. Ancak, silindir ve vananın kuralına uygun bir şekilde bakımı ve kontrolünün
yapılmamışsa ve/veya silindirik tüpün basıncı, doğrudan ateşe maruz kalması nedeniyle çok süratle
yükselmişse ve / veya tüp hasarlı ise bir infilak oluşabilir.
Bunu önlemenin çeşitli yolları vardır. Sürekli olarak tüp ve tahliye vanasının hiç bir şekilde zarar
görmemiş olduklarından emin olunuz. Hasarlı tüpler asla kullanılmamalıdır. Tüpleri güneş altında
bırakmayınız ve diğer ısı kaynaklarından da uzakta muhafaza ediniz. Kuralına uygun şekilde
doldurulmuş bir tüp boğazına kadar sıvı gaz ile dolu olmayıp, ısınma nedeniyle oluşan gazı
toplayacak bir boşluğa sahiptir. Bu durumda, gaz silindir içinde kalarak atmosfere salınmayacak,
herhangi bir tehlike oluşturamayacaktır. Hatırlanması gereken diğer önemli güvenlik önlemleri
şunlardır:
LPG tüpü kusursuz bir durumda olmalıdır. Genellikle tüpler çarpma nedeniyle hasar görmüş veya
zamanla paslanmış olabilirler. Donanımlarınızı sık sık kontrol ediniz ve kusursuz bir durumda
tutunuz. Sadece bir LPG bayiinin tüpü doldurmuş olması, ekipmanınızın güvenli olması için bir
garanti değildir.
LPG havadan daha ağırdır. Bir sızıntı olması halinde, sızan gaz tabana yayılacaktır. Hatta sis
şeklindeki gazı da görebilirsiniz. Unutulmaması gereken diğer bir husus ise, yanıcı karışımların
görüş alanınız dışına da yayılmış olabilmeleridir. LPG tüplerini asla zemin katlarında ve kapalı
yerlerde değil, iyi havalandırılan alanlarda ve özellikle ateşleme kaynaklarından uzakta muhafaza
ediniz.
LPG sızıntısının tespit edilmesi çok ciddi bir konudur. Koku veya LPG sızıntısı fark ederseniz, hemen
bölgedeki tüm alevleri ve sigaraları söndürünüz. Elektrik şalterlerini, hatta telefonu dahi
kullanmayınız. Alanı boşaltınız, 110 İtfaiye’ ye bilgi veriniz. Telefonu, tehlikeli bölgeden uzakta
güvenli bir mesafeden kullanınız.
Yanmış LPG gazı ölümcül karbon monoksit atıklarına sebep olur. LPG araçları ve aletlerini
havalandırması olmayan kapalı yerlerde asla kullanmayınız.
Unutmayın! LPG tüpleri, dikkatli bir şekilde kullanıldığı ve özenle muhafaza edildiği sürece, popüler
ve güvenli bir enerji türüdür.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Neden Güvenli Bir Benzin Bidonu Kullanılmalıdır?
Benzin son derece kolay alev alabilen, parlayıcı bir sıvı yakıttır. Yangın ve patlama
olasılığını azaltmak için her zaman dikkatle kullanılmalı ve kuralına uygun bir şekilde
depolanmalıdır. Yanlış kullanım ve depolama uygulamaları sonucu oluşan
yaralanmalar birinci derece yanıklardan başlayıp ölüme kadar gidebilir. Benzinin
yanıcı buharlarını kontrol altında bulundurmak, emin bir depolama ve taşıma
sağlamak için güvenli bidonlar tasarlanmıştır. Yetkili kuruluşlarca geliştirilen onaylı
ve güvenli benzin bidonlarıyla 19 litre benzin taşınabilmekte, dağıtımı yapılabilmekte
ve depolanabilmektedir.
Yanıcı ve parlayıcı sıvılar için onaylı metal bidonların kullanılmasındaki hatalar sık sık
denetleyici görevliler tarafından tespit edilmektedir.
Projelerimizde güvenli çalışma ile ilgili birçok konuşma duyup, birçok yazı
okuyoruz.
Sözün kısası, senin geldiğin gibi işten ayrılmanı istiyorum. Yani, senin bir
işi yanlış yolla yaptığını görürsem, sana doğru yolu göstereceğim. Tabi ki,
senin de benim ve sonra tüm ekip için aynı şeyleri yapmanı bekliyorum.
Senelerce çalışıp zorlukla bir seviyeye ulaşmış olabilirsiniz, sonra bir gün
bir düşüş hayatınızı tersine çevirebilir. Düşme sonucu yaralanmalar;
sıyrıklara, kırıklara ve çıkıklara neden olabilir. Bununla beraber, bir
düşüşün en ciddi sonuçlarından biri - ölümden başka - bir baş yaralanması
olabilir. Kırık kemikler genelde iyileşir, fakat baş yaralanmaları hayat
boyu süren ciddi problemlere neden olabilir, şöyle ki;
En son ne zaman herhangi bir şeyi yaptıktan sonra kendi kendinize “Bunu
nasıl yapmış olabilirim” diye sordunuz?
Aşağıda birçoğumuzun yaşayıp pişman olduğu şeyler bulunuyor:
- Daha önce hep böyle yapıyorduk… (Kaza meydana gelmeden önce)
- O mesafeden düşen küçük bir civatanın bu kadar kanatacağını hiç
düşünmemiştim. (Sanırım baret giymeliydim)
- İlkyardım dersi almış olsaydım, muhtemelen ona yardım edebilirdim. (Ve
şanslıysa, o hala burada olurdu)
- Paslı çivilerin olduğu o tahtaya daha fazla dikkat etmem gerekirdi. (Şimdi
işimi bırakıp, tetanos aşısı olmaya gitmeliyim)
- Vay be! Bir yangının bu kadar çabuk kontrolden çıkabileceğini
bilmiyordum. (Eğer kendim söndürmeye kalkmadan önce itfaiyeye haber
vermiş olsaydım, yarın çalışacak bir işim hala olurdu)
- Her zaman sırt kaslarımız yerine bacak kaslarımızla yükleri kaldırmamız
gerektiğine dair vaazlar dinliyoruz. (Fıtık denen şey de nedir?)
- Bana verilen koruyucu ayakkabıyı giyseydim keşke. (Bu derin kesik yeni iş
ayakkabılarımı mahvetti ve kırık ayağım hala acıyor)
- Koruyucu gözlüklerim kirlendiği için silmek yerine kenara koydum, fakat
sadece küçük bir parçayı işleyecektim. (Acaba tek göz ile araç kullanmama
müsaade edilir mi?)
- İskeleyi sadece bir gün kullanacaktık. Çekicin düşüp birini
yaralayabileceğini hiç düşünmemiştim. (Platform eteklerini takmam
gerektiği içime doğmuştu)
- Her zaman koruyucu ile taş arasındaki mesafenin 1/8 inchten fazla
olmaması gerektiği konusunda ısrar ediyorlar. Bir çeyrek inch ne kadar
fark yaratabilir ki? (Keski sıkışıp taş binlerce parçaya patladığında kör
olmadığım için şanslıyım)
Herhangi birisi tanıdık geliyor mu? Yaşamak en iyi tecrübedir derler ama
öngörü; bu olayları, talihsizlikleri ve pişmanlıkları engelleyebilir.
Kamyon veya traktör gibi ağır bir aracın kabinine binerken veya inerken,
hava ve elektrik hatlarını bağlarken, treylerin montaj veya demontajını
yaparken düşmek, ciddi şekilde yaralanmanın garantili yoludur. Bir sigorta
şirketinin çalışmasına göre; araçlardan düşmelerin sebep olduğu
yaralanmaların diğer türlerdeki yaralanmalardan hemen hemen %25 daha
kötü olduğunu göstermiştir.
DÜŞMELERDEN KAÇINMAK İÇİN NE YAPABİLİRSİNİZ?
Aracınızın ne türde erişim sistemine sahip olduğu hiç önemli değildir,
kayma veya düşme riskini önemli ölçüde azaltmak için ÜÇ-NOKTA
sistemini kullanın. ÜÇ-NOKTA sistemi; her zaman kol ve bacaklarınızdan
üçünün (iki el ve bir ayak veya iki ayak ve bir el) araçla temas halinde
olması demektir.
YAPILACAKLAR:
- Ayağınızı iyi şekilde destekleyen bir ayakkabı giyin—Asla terlik, çıplak
ayak veya yüksek ökçeli ayakkabı olmasın.
- Yüzünüz kabine dönük şekilde binin ve inin.
- Kötü hava koşullarında yavaş davranın ve ekstra dikkat sarf edin.
- Araçtan inmeden önce zeminde engel olup olmadığını kontrol edin.
YAPILMAYACAKLAR:
- Araçtan serbest elinizde bir şey tutarak inmeyin. Onu araç kabinine
koyun, araçtan indikten sonra uzanarak alın.
- Asla araçtan atlamayın. Dengenizi kaybedip veya düzgün olmayan bir
zemine rastlayıp düşebilirsiniz.
- Tekerlekleri veya jantları basamak olarak kullanmayın.
- Kapı gövdesi veya kenarını tutamaç olarak kullanmayın.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Ne Kadar Gürültülü
Gözlerin herhangi bir şekilde kazara zarar görmesi, kalıcı görme kaybı ile
sonuçlanabilmektedir.
Gözleri ile ilgili hafif veya ciddi kazalar geçirmiş kişilerde, kişisel koruyucu
donanım kullanma ve gözler için emniyetsiz durumları ortaya çıkarma
konusunda bilinçlenme görülmektedir. Ancak henüz canı yanmamış diğer
çalışanlar tedbirsiz çalışarak bu tehlikeleri maalesef hafife almaktadır. Bu
noktada, görme yetimizi tehlikelerden korumak için alabileceğimiz ve
hatta almamız gereken tedbirlere değinmenin ve bunların üzerinde biraz
düşünmenin hepimize faydası olacaktır.
Gözlerinizin emniyeti için aşağıdaki kurallara uyun :
- Gözün zarar görme riskinin olduğu her işte, tam kapalı gözlük (google),
yüz siperi vb. uygun bir göz koruyucu kullanın.
- Kullanacağınız göz koruyucu kişisel donanımı kullanım öncesi kontrol
edin. Kirlenmiş, yağlanmış, çizilmiş, yıpranmış vb. hasar görmüş donanımı
kullanmayın ya temizleyin ya da daha iyisi veya yenisi ile değiştirin.
- Özellikle asit, kostik, vb. tehlikeli sıvı kimyasalların ambalajlarını açarken
çok dikkatli olun. Kapakların açılması esnasında kimyasal sıçrama /
püskürme tehlikesi ile gözlerin veya yüzün yaralanma riski vardır.
- Kimyasalların (buhar, toz, duman vb.) veya partiküllerin çalışma
havasında bulunduğu işyerlerinde asla kontakt lens kullanmayın. Kontakt
lens, bir iş güvenliği koruyucu donanımı değildir.
- Ufacık bir metal çapağının gözünüzü yaralaması an meselesidir, siz ne
olduğunu anlamadan bir saniyeden de kısa sürede kazaya uğrarsınız.
- Eğer gözünüze bir parçacık isabet ederse, sakın onu çıkarmak için gözünü
ovmaya kalkmayın. Gözü ovma hareketi adeta zımpara etkisi gösterir.
Parçacığı çıkarmak, için temiz ve ılık su çırparak gözünüzü yıkayın.
- Keski, tornavida, çekiç vb. el aletlerinde, aşınmış / yıpranmış başlara
karşı dikkatli olun.
Unutmayın, hep bir seçeneğiniz var ama doğru yola karar vermek sizin
elinizde. Güvenli yol muhtemelen en kısa ya da en hızlı seçenek
olmayacaktır ama bu sizin kararınız…
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
Bel Kemiğinin (Sırtın) Korunması – Fark Yaratabilirsiniz
Bu kadar ağırlığı neden tek başıma kaldırmaya çalışıyorum. Ağır bir şeyi
kaldırdıktan sonra veya uygun olmayan bir pozisyonda ağırlığı kaldırdıktan
sonra bunları düşündüğünüz oldu mu hiç? Bu olaylar belkemiğinizdeki
zorlanmaya neden olan iyi bildiğiniz nedenlerdir ama belkemiğinizde
zedelenmeye yol açan diğer belli başlı faktörleri dikkate almayabilirsiniz.
Belkemiği (sırt) sağlığını birçok koşullar etkiler.
Sabit pozisyonlar-yeterince hareket etmemek de belkemiği problemlerine
neden olabilir.
Kötü vücut yapısı ve kötü kaldırma alışkanlıkları, sırtta yaralanmayı
tetikler, genel fiziksel durum da kötüyse, bunun olması daha da muhtemel
Uygun olmayan yük kaldırma, sırttaki incinmelerin tek nedeni değildir. İyi
bir fiziksel ve ruhsal durumda olmayan kişi de sırt problemleri için yüksek
risk altındadır.
Basınçlı Hava
Tehlikeli atıklar; çevre ve insan için tehlike arz eden yanıcı, yakıcı, kanserojen, patlayıcı,
tahriş edici ve zehirli atıkların tümüne verilen genel bir isimdir. Tehlikeli nitelikli atıklar
özellikle içerdikleri zararlı kimyasallar ve diğer maddeler nedeniyle insan ve çevre
sağlığına kalıcı zararlar verebilmektedir. Bu tür atıkların özel yöntemlerle toplanması,
taşınması, geri kazanılması veya bertaraf ettirilmesi gerekmektedir. Evlerimizden
kaynaklanan deterjan kutularından, pillere, arabalarımızdan kaynaklanan yağlara ve
akülere ve iş yerlerimizden kaynaklanan çeşitli atıklara kadar, günlük hayatımızın içinde
yer alan pek çok atık insan ve çevre sağlığı açısından tehlikeli özellikler taşımaktadır. Bu
atıklara endüstrinin çeşitli kollarından çıkan tehlikeli atıklar da eklendiğinde ortaya
ciddi şekilde yönetimi gereken binlerce ton atık çıkmaktadır.
HANGİ ATIK MADDELERİ TEHLİKELİ ATIK OLARAK NİTELENDİREBİLİRİZ?
ATIK YAĞLAR
BİTKİSEL ATIK YAĞLAR
YAĞ VE KİMYASAL BULAŞMIŞ METAL TALAŞLAR VE METALLER
YAĞ VE KİMYASAL BULAŞMIŞ ELDİVEN, KIYAFET, AYAKKABI VE BEZLER
YAĞ VE KİMYASAL VARİLLERİ VE KUTULARI
BOYA VARİLLERİ VE KUTULARI
DETERJAN KUTULARI
BOYA TOZLARI
FLORESANLAR
PİLLER
FİLTRELER
TIBBİ ATIKLAR
AKÜLER
Tehlikeli atıkların tehlike oluşturmaması için yapılması gerekenler;
Ayrı toplanması, taşınması ve geri kazanılması gerekmektedir.
• Yasalar gereği de tüketiciler tehlikeli atıkları geri toplamak ve doğru şekilde
bertarafını sağlamak zorundadır. Çöpe/doğaya kesinlikle atılmamalıdır.
• Diğer atıklardan ayrı toplanmalıdır.
• Çıplak elle direk temas edilmemelidir.
• Ateşe atılmamalıdır.
Toprağa atılmamalı, yüzeysel sulara ve yeraltı suları ile temas
ettirilmemelidir.
Tüm tehlikeli atıklar cinsine göre ayrı depolanmalı ve birbiri ile etkileşime
uğramayacak şekilde toplanmalıdır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından lisans almış araçlarla geri kazanım veya
bertarafa götürülmeli ve yine lisans almış kuruluşlarda geri kazanım veya
bertarafı sağlanmalıdır.
Toprak veya kaya ile üzerleri kapatılmamalı ayrıştırılmalıdır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
YENİLENEBİLİR ENERJİ
Nedir?
Yenilenebilir enerji gücünü güneşten alan ve hiç tükenmeyecek olarak düşünülen,
çevreye emisyon yaymayan enerji çeşitleridir. Dünyada enerji kaynakları, tükenen ve
tükenmeyen enerji kaynakları olarak ikiye ayrılmaktadır. Tükenmeyen enerji kaynakları
‘’ Yenilenebilir Enerji Kaynakları’’ olarak adlandırılmaktadır. Yenilenebilir Enerji
Kaynakları denilince akla hiç tükenmeyecek ve çevreye neredeyse hiç zararı olmayan
enerji kaynakları gelmektedir.
Neler Yapabiliriz?
• Teknolojik ve endüstriyel ürünlerin çevreye uyumlu hale
getirilmesi,
• Üretim proseslerinin ıslah edilmesi,
• Atık olarak ortaya çıkan maddelerin uygun şekilde geri
kazanılması, bertarafının sağlanması
• Endüstriyel işletmelerin gerekli arıtma tesislerini yaptırmaları
gereklidir.
• Oluşan atık toprağa atılmamalı, yüzeysel sulara ve yeraltı suları
ile temas ettirilmemelidir.
• Proseslerde çevreye daha az zararlı olan kimyasallar tercih
edilmeli
• Güncel gelişmeler takip edilmeli ve atıklar minimize edilmelidir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
EROZYON
Erozyon:
Toprağın bulunduğu yerden; yağışlar, sel suları, rüzgar, çığ vb. etkenlerle taşınması
olayıdır. Erozyon, topraklarımızın yok olmasına sebep olan etkenlerin başında
gelmektedir. Ülkemizdeki erozyon; Avrupa’dan 12, Afrika’dan 17 kat daha fazladır.
Topraklarımızın % 14’ünde hafif, % 20’sinde orta ve % 63’ünde şiddetli ve çok şiddetli
derecede erozyon tehlikesi mevcuttur. Sadece % 3’lük kayalık
alan ise erozyona maruz bulunmamaktadır. Erozyon sebebi ile toprağın verimi
azalmakta, besin maddeleri yok olmakta, sular kirlenmekte, ürünlerde verim ve kalite
düşmektedir. Erozyon, sebeplerine göre şöyle sınıflandırılır:
Su Erozyonu:
Su erozyonu, diğer erozyon çeşitleri içerisinde en yaygın ve en etkili olanıdır.
Eğimli arazilerde, vejetasyonun (bitki örtüsünün) zayıfladığı veya tamamen
yok olduğu bölgelerde; yere düşen yağmur damlaları darbe etkisi ile bir kısım toprak
parçasını yerinden kopararak parçalar. Böylece yüzeysel akışa geçen yağmur suları, bu
toprak parçalarını sürükleyerek aşağılara taşır.
Yüzeysel akış halindeki sular aşağılara indikçe, diğer yüzeysel akış suları ile birleşerek
güçlenir ve giderek taşıma gücü de artar. Böylece akış sularının beraberinde taşıdığı
toprak ve iri materyal miktarı çoğalarak, taşkın şeklinde akan ve büyük zararlara sebep
olan seller meydana gelir. Su erozyonunun ileri boyutlarında büyük derelerin ve
yarıkların oluşumu görülmektedir. Bu olayın diğer bir sonucu da, taban sularının yeteri
kadar beslenememesi ve kuraklığa sebep olmasıdır. Yüzey toprağı besin maddeleri
yönünden çok zengindir. Su erozyonu sonucu yüzey toprağının kaybolması, toprağı
fakirleştirmekte ve toprağın verimini düşürmektedir. Bu erozyon çeşidi bütün ülkelerde
görülmekte olup erozyonla kaybolan toprak verimliliğinin yeniden kazanılması mümkün
değildir. Rüzgar erozyonu ile mücadelede başarı sağlanmasına rağmen, su erozyonu ile
mücadele çalışmalarında henüz yeterli mesafe alınamamıştır.
Rüzgar Erozyonu: Kurak ve yarı kurak iklime sahip bölgelerde yaygın olan rüzgar
erozyonu; yeterli bitki örtüsü bulunmayan oldukça düz ve geniş arazilerde, gevşek
yapıdaki kuru ve ince bünyeli toprağın şiddetli rüzgarların etkisi ile parçacıklar halinde
yerinden oynatılarak, toz bulutları şeklinde yer değiştirmesi olayıdır.
Rüzgar erozyonu ile toprakta yer yer çukurlar oluşur. Bu çukurlardan çıkan toprak,
başka yerlerde toplanarak kum tepeleri meydana getirir. Rüzgar erozyonu; yolları,
binaları ve su yollarını etkileyebilir, ayrıca tarımsal alanlarda hasara sebep olabilir.
Yerçekimi Erozyonu (Kitle Hareketleri): Kitle hareketleri, genellikle ayrışma ürünü olan
ve sağlam kaya üzerine oturmuş bulunan örtünün, esas itibariyle yerçekimi etkisi ile
küçük veya büyük kitleler halinde yamacın aşağısına doğru yer değiştirmesi olayıdır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
ÇÖLLEŞME
Çölleşme:
Kurak, yarı kurak ve az yağışlı alanlarda iklim değişiklikleri ve insan
faaliyetleri de dahil olmak üzere, çeşitli faktörlerden kaynaklanan toprak
bozulmasıdır. Toprağın aşırı kullanımı, aşırı otlatma, sağlıksız sulama
yöntemleri, ormanların tahribi ve özellikle son yıllarda ekolojik dengenin
bozulması sonucunda meydana gelen iklim değişiklikleri çölleşmeyi
meydana getiren en önemli etkenlerdir.
Çölleşme ve kuraklık sorunları küresel bir nitelik taşımakta ve dünyanın
bütün bölgelerini etkilemektedir. Bu sebeple çölleşmeyle mücadele etmek
ve kuraklığın etkilerini hafifletmek için, uluslararası işbirliğine ihtiyaç
duyulmaktadır.
Atık lastiklere “ömrünü tamamlamış lastik”, kısaca “ÖTL” de denir. Büyük bir kısmını
karayollarında kullanılan araçların oluşturduğu atık lastiklerle ilgili problemler önemli
bir çevre sorunu yaratmaktadır. Günümüzde ömrünü tamamlamış taşıt lastikleri,
değersiz bir atık konumundadır. Ayrıca; çevre kirliliğine neden olmakta ve insan sağlığı
ile doğal dengeyi olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Bu sorunları ortadan kaldırmanın
en etkin yollarından biri, atık lastiklerin yeniden işlenerek farklı biçimlerde
değerlendirilmesidir. Farklı boyut ve şekillere dönüştürülerek kullanımı, birçok gelişmiş
ülkede atık lastiklerin yönetimi ile ilgili sorunları büyük ölçüde azaltmıştır.
Atık Lastiklerin İnsan Sağlığı ve Çevre Kirliliği Açısından Yarattığı Sorunlar
Karbondioksit ise normalde çok küçük yer teşkil eden bir bileşendir. İnsan ve
hayvanların teneffüsü ve bitkilerin fotosentez olayı ile atmosferdeki miktarı
dengede tutulur.
Atmosferdeki bu kirleticiler, kirletici kaynaklarından atmosfere doğrudan
verilen kirleticiler ve bu kirleticilerle, atmosferik özellikler arasındaki
kimyasal olaylar sonucu oluşan kirleticiler olmak üzere iki şekilde bulunurlar.
Emisyon kirleticiler, havanın doğal yapısındaki bileşimi değiştiren ve katı,sıvı
ve gaz formlarda bulunabilen kimyasal maddelerdir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
GDO’LU BESİNLER
GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar) kısaca genetik mühendisliği ile bir
canlıya başka bir canlı türünden gen aktarılarak yeni bir canlı organizma
yaratılması olarak tanımlanabilir. Gen aktarılan canlının DNA’sı
değiştirilmekte, kendi türünde olmayan özellikler edinmektedir. Örneğin
mısıra zehir salgılayan bir bakteriden gen transfer edilerek mısırın böcek
öldüren zehir üretmesi sağlanır.
GDO Zararları
• GDO'lar öldürücü alerjilere neden olabilir.
• GDO'lu yemler, hayvanlarda antibiyotik direncini artırır,
antibiyotiklerin etkisini azaltır.
• Çoğu GDO'nun içerdiği böcek öldüren toksinlere hamile
kadınların kanında ve fetüsünde rastlandı.
• İtalya'da yapılan bir bilimsel araştırmada marketlerden alınan her
4 sütten 1'inde GDO geni parçalarına rastlandı.
• GDO’ların salgıladığı böcek zehrinin tamamının insan sindirim
sisteminde parçalanmadığı ortaya çıktı.
• GDO ekim tarlalarında kullanılan yabani ot ilaçları, memeliler için
toksik etki ve insanlarda hormonal dengeyi bozma riski taşıyor.
• Karada 800, denizde 400 yılda yok olan plastik poşetlerden tüm
ülkede yılda 5 milyar adet kullanılıyor,
• Plastik güneşe veya ısıya duyarlı. Işık plastikte kimyasal değişime
yol açıyor. Zaman içinde zehirli petro-polimerler oluşuyor. İçindeki polimer
maddeler yağ ile çözünüp kansorejen maddeye dönüşüyor.
• Bu artıklar zamanla kimyasal değişime uğrayarak doğayı
kirletiyor. Toprağı ve suyu zehirliyor. Dolaylı olarak canlıları zehirliyor.
Çözüm,
Atık Yağlar;
• Denizlere, göllere ve su birikintilerine dökülmemelidir.
• Toprağa dökülmemelidir.
• Akaryakıt ürünleri ile karıştırılmamalıdır.
• Yakılmamalıdır.
Neler yapabiliriz?
•Gürültünün azalması için toplu taşıma araçlarını yaygınlaştırmalıyız.
•Gürültüyü önleyici donanımlar kullanılmalı,
•Çevreyi rahatsız edici sesleri engellemeye özen göstermeli,
•Trafikte araç kornalarını gereksiz ve uzun süreli kullanmamalıyız.
•Daha gürültüsüz makinaları tercih etmeliyiz.
•Makinaların bakımlarını düzenli ve periyodik olarak yapmalı ve rahatsız
edici gürültünün önüne geçmeliyiz.
Gelecek nesillere iyi bir çevre bırakmak için kirlenmeleri mutlaka önleyerek,
yeşil alanları ve hayvanları korumalıyız. Çevreye attığımız plastik ürünlerin
400 yıl kadar çürümeden kalabildiğini düşünürsek karşı karşıya kaldığımız
tehlikenin boyutlarını biraz olsun anlayabiliriz. Çevrenin kirlenmemesi için
üzerimize düşen görevleri mutlaka yapmalıyız. Herkese yaşanabilir temiz bir
çevrede sağlıklı ve mutlu günler dileriz.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
SU TASARRUFU
Suyun İnsan İçin Önemi; İnsan vücudunun %65 ni su oluşturmaktadır. Vücuttan %10 Su
kaybının kurumaya (dehydration), %20 Su kaybının ise ölüme sebep olduğu
bilinmektedir. Her gün milyonlarca karmaşık biyokimyasal reaksiyonların oluştuğu
vücudumuzda Su, bütün metabolizmamızı düzenleyen maddedir.
Suyun Dünyamız İçin Önemi; Su yoksa yaşam (hayat) da yoktur. Su, içinde
bulunduğumuz çeşitli yaşam şartlarının, birbirini etkileyen biyolojik ve çevresel
sistemlerin arkasındaki itici, destekleyici güçtür. Su, meteorolojik hava sistemlerini
düzenleyen unsurdur. Su, dünyamızın sıcaklığını sabit tutar. Suyun diğer maddeleri
temizleme, emme ve taşıma kabiliyeti vardır. Su, fiiliyatta dünyamızda her yerde
mevcut olması nedeniyle, ne kadar önemli olduğunu unuttuğumuz ve bunu doğal
karşıladığımız bir maddedir.
DEĞERİNİ BİLELİM YOKLUĞUNU YAŞAMAYALIM...
•Dünyamız su bunalımı ile karşı karşıya. Çünkü SU kullanımı hızla artıyor. Buna karşılık
kullanılabilir SU kaynakları sınırlı.
•Dünya nüfusunun %40’ını barındıran 80 ülke, şimdiden su sıkıntısı çekiyor.
Peki Ülkemizde Durum Nasıl ?
•Türkiye’nin ortalaması 1000 mm. yıllık yağış ortalaması 640 mm Dünya tatlı su
kaynaklarımız bol değil ancak yetiyor.
•Bilinçli SU kullanımıyla, yaşam kalitemizi bozmadan alacağımız basit önlemlerle SU
kaynaklarımızın kirlenmesini ve tükenmesini önleyebiliriz.
Su kirliliğinin nedenleri
•Endüstriyel ve evsel nitelikli tüm atıkların arıtılmadan kanalizasyonlara verilmesi.
•Nüfus artışı,
•Kentleşme
•Sanayileşme,
•Tarımsal mücadele ilaçları ve kimyasal gübreler.
Tasarruf için neler yapmalıyız?
•Su tesisat arızalarını onarmaya,
•Tuvalet rezervuarlarını küçültmeye,
•Duş alırken süreyi kısaltmaya,
•Çamaşır ve bulaşığı makineyi tam doldurarak yıkamaya,
•Meyve ve sebzeyi kapta yıkayıp, suyunu da kaba temizlikte ve çiçek sulamada,
•Traş olurken, diş fırçalarken, el yıkarken çeşmeyi kapatıp suyun boşa akmasını
önlemeye,
•Duş başlıklarını değiştirmeye ve damlayan çeşmeleri onarmaya,
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
ORMAN YANGINI
Orman yangını; Genel tanımıyla ifade edecek olursak; serbest yayılma
eğiliminde olan ve ormanda yaşama birliğine katılan canlı ve cansız bütün
yanabilir varlıkları yakıp yok edebilen ateşe ‘’orman yangını‘’ denmektedir.
Yanma basit bir kimyasal olaydır.
YANMA NEDİR?
Daha açık bir ifadeyle yanma; kimyasal bir oksidasyon olup, yüksek sıcaklık
derecelerinde meydana gelir ve fotosentez yoluyla depo edilmiş olan ısı
enerjisini açığa çıkarır. Tutuşma sıcaklığı oksijen ve yanıcı madde yeterli
miktarda bir araya gelirse yanma olayı meydana gelir. Yanmayı meydana
getiren bu üç faktörün oluşturduğu üçgene "YANGIN ÜÇGENİ" denir.
Unutulmamalıdır ki;
Neler Yapabiliriz?
• Kontrollü zirai ilaç kullanımını sağlamak,
• Aşırı ve gereksiz gübre kullanımını önlemek,
• Toprağı aşırı sulamaktan kaçınmak, fazla suyun tahliyesini
sağlamak için drenaj kanalları kurmak,
• Bitkisel hormonların kullanımında gerekli denetimi sağlamak
gerekmektedir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
ÇEVRE VE KİMYASALLARIN KONTROLÜ
İnsan yaşamını kolaylaştıran ürünlerin çoğunda kimyasalların kullanılması
(tarımsal üretim, ilaçlar, tekstil, arabalar ve benzeri) kaçınılmazdır. Kimyasal
maddeler, ticaret ve istihdam bazında da kişilerin ekonomik ve sosyal
refahına önemli bir katkı sağlamaktadır. Öte yandan, bazı kimyasal
maddeler doğal yapısından kaynaklanan özelliklerinden dolayı insan
sağlığına ve çevre üzerine olumsuz etkilere neden olabilmektedir.
Kimyasalların sanayide giderek daha yaygın biçimde kullanılması, insan
hayatını belirli ölçüde kolaylaştırmaya hizmet etse de; bütün yaşam
döngüsünde yeterli ölçüde kontrol altında tutulmadıkça, insan sağlığı ve
çevre için tehlikeli olması kaçınılmaz bir gerçektir.
İnsan sağlığını da etkileyen çevre kirliliğine ilişkin sorunların da başlıca
kaynağı olarak görülen kimyasalların olumsuz etkileri ile karşılaşılması
sonrası, bu etkilerin giderilmesi yönünde insan sağlığı ve çevre için yapılan
harcamalar oldukça yüksektir.
Kimyasalların, sağlığımıza ve çevreye olan olumsuz etkilerini engellemek için
önemli ilk aşamalardan biri onlar hakkında bilgi sahibi olmaktır çünkü bir
kimyasalın insana ve çevreye olabilecek etkileri hakkında ne kadar çok bilgi
mevcutsa, o kimyasalı en güvenli şekilde kullanmak ve dolayısıyla sağlığımızı
ve çevreyi korumak da bir o kadar kolaylaşacaktır.
Ancak, birçok kimyasal maddenin insan sağlığı ve çevre üzerine, etkileri
hakkında bilgi yetersizliği mevcuttur. Kimyasalların tehlike özelliklerinin
bilinmesi ve güvenli kullanımları için tedbirlerin belirlenmesi; kimyasalların
üretimi, taşınması, kullanımı ve bertarafında güvenli yönetimi ve insan
sağlığı ve çevrenin korunmasını sağlar.
Günlük yaşantımızda kullandığımız veya farkında olmadan temas halinde
olduğumuz çok sayıda kimyasal vardır. Bunların farkına varmak ve herkesin
uygulayabileceği çok basit önlemlerle, kimyasallardan en üst seviyede
faydalanırken, sağlığımızı ve çevreyi korumak çok basittir.
Örneğin, kimyasalları kullanırken ambalajın üzerinde yer alan etiketteki
güvenli kullanım hakkındaki bilgilerin okunması, kimyasalların tehlikeli
özelliklerinden kaynaklanabilecek kazaları önlemek açısından oldukça
önemlidir. Ayrıca, anne ve babaların kimyasal içeren ürünleri çocukların
ulaşamayacağı yerde muhafaza etmesi ve karışıklığa sebebiyet vermemek
için ambalajlarını değiştirmemeleri de önemli bir husustur.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
YER ALTI SULARI VE KİRLİLİĞİ
Yağmur suyu, yeryüzüne indiği andan itibaren kirlilik oranında ani bir artış
olur. Hayvansal ve bitkisel artıklar, doğal ve suni gübreler, pestisitler ve
mikroorganizmalar, su ile yer altına doğru taşınır. Suyun yüzey kısımlardaki
toprak tabakasından süzülmesi sonucunda; zemin özelliklerine de bağlı
olarak kalitesinde önemli miktarlarda artış olur.
Ayrıca, zirai mücadele ilaçlarının aşırı ve bilinçsiz kullanımı önemli bir kirlilik
sebebidir. Kanalizasyon sisteminin bulunmadığı yerlerde, tuvalet
çukurlarından sızan sular ile tarımsal faaliyetler sonucu toprağa sızan sular
yer altı suyuna karışarak, özellikle yaz aylarında bulaşıcı hastalıklara sebep
olmaktadır.
Yer altı Sularının Kirliliğinin önlenmesi için yapılması gerekenler;
•Kirli su miktarını artırmamak için gereksiz yere su harcanmasından
kaçınılmalıdır.
•Sulara atıklar ve zararlı maddeler karıştırılmamalı, deşarj limitlerine
getirilmeyen atıksular deşarj edilmemelidir.
•Kullanılmış şişe, kâğıt, cam, plastik, metal gibi atıklar, bu maddelerin
yeniden üretiminde sanayi ham maddesi olarak kullanılmalıdır.
•Tarımda; DDT gibi sağlığa zararlı olan mücadele ilaçları kullanılmamalı,
bunun yerine biyolojik kontrol yöntemleri uygulanmalıdır.
•Temizlenmesi zor, sağlığa zararlı sentetik deterjanlar kullanılmamalıdır.
Tüm yerleşim yerlerinde oluşan evsel nitelikli atıksular için uygun altyapı
sistemi kurulmalı ve bu sular arıtıldıktan sonra deşarj edilmelidir.
•Bu önlemleri uygulayabilmek için ve çevreyi korumak için insanlar
eğitilmelidir.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
ÇEVRE NEDİR?
Çevre; insanların ve diğer canlıların hayatları boyunca ilişkilerini
sürdürdükleri ve karşılıklı olarak etkileşim içinde bulundukları fiziki, biyolojik,
sosyal, ekonomik ve kültürel ortamdır. Bir başka ifade ile yeryüzünde ilk
canlı ile birlikte var olan çevre, bir organizmanın var olduğu ortam ya da
şartlardır.
Sağlıklı bir hayatın sürdürülmesi ancak sağlıklı bir çevreyle mümkündür. Bir
ilişkiler sistemi olan çevrenin bozulması ve çevre sorunlarının ortaya
çıkması, genellikle insan kaynaklı etkenlerin doğal dengeyi bozmasıyla
başlamıştır. İnsanın çevresiyle oluşturduğu doğal dengeyi meydana getiren
zincirin halkalarında meydana gelen kopmalar, zincirin tümünü etkileyip, bu
dengenin bozulmasına sebep olmakta ve çevre sorunlarına yol açmaktadır.
İnsanların çevre açısından karşı karşıya kaldığı başlıca problemler şöyle
özetlenebilir:
■ Dünya üzerinde yaşayan nüfusun hızla artması ve buna bağlı doğal kaynak
kullanımının artması, doğal kaynakların yani hava, su ve topraklarımızın her
geçen gün daha fazla kirlenmesi ve önemli bir kısmının kullanılamaz hale
gelmesi.
■ Çevre kirliliğinin her geçen gün giderek artması.
■ Ozon tabakasının incelmesi.
■ Küresel ısınma ve buna bağlı oluşan iklim değişiklikleri.
■ Çevrenin bozulmasına bağlı kanser ve benzeri hastalıkların giderek
artması.
■ Biyoçeşitliliğin giderek azalması.
Yeryüzünde özellikle kutup bölgelerine düşen yağışlar binlerce yıl kalabilecek olan buz
buzulları oluşturur. Ilıman iklim bölgelerinde kış mevsiminde yağan karlar ilkbahar
geldiğinde eriyerek toprak yüzeyinde akışa geçer ve vadilerdeki nehirlere karışır ve
buradan da nehirler vasıtasıyla okyanuslara doğru hareket eder. Yüzey akışları ve
yeraltı menşeli kaynaklar tatlı su olarak göllerde ve nehirlerde toplanır. Bütün yüzey
akışları nehirlere ulaşmaz. Akışın çoğu sızarak yer altına geçer. Bu suyun bir kısmı
yüzeye yakın kalır ve yeraltı suyu boşaltımı olarak tekrar yüzeydeki su kütlelerine (ve
okyanusa) katılır. Bazı yeraltı suları yer yüzeyinde buldukları açıklıklardan tatlı su
kaynakları olarak tekrar ortaya çıkarlar. Sığ yeraltı suyu, bitki kökleri tarafından alınır ve
yaprak yüzeyinden terlemeyle atmosfere geri döner. Yeraltına sızan suyun bir kısmı
daha derinlere gider ve çok uzun zaman süresince büyük miktarda tatlı suyu
depolayabilen akiferleri (suyla doymuş yeraltı materyali) besler. Zamanla bu su da
hareket eder ve bir kısmı su döngüsünün başladığı ve bittiği okyanuslara geri döner.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
ANIZ YANGINLARI
Yurdumuzda hububat hasadından sonra, verimin yüksek olduğu ve saman
sıkıntısı olmayan yıllarda, hububat alanlarının yaklaşık % 30’unun anızı
yakılmaktadır. Anızın yakılması suretiyle yok edilmesinin sebebi: kolay,
çabuk ve masrafsız olmasındandır.
Bununla birlikte böcek ve diğer zararlılar ile çeşitli hastalıkların azaltılması,
toprak işlemede kolaylık sağlaması ve daha yüksek verim beklentisidir. Bazı
yararlar beklenerek anız yakmanın, pek çok olumsuz etkileri de
bulunmaktadır.
Çevreye olan etkileri: Hava kirliliğine sebep olması ve karayolunda görüşün
azalmasıyla trafik kazalarına sebep olmasının yanı sıra; anız yangınları komşu
tarlalardaki ürünlere ve meyve bahçelerine, telefon direklerine, yerleşim
yerlerine, ormanlara ve pek çok yaban hayvanına zarar vermektedir.
Deniz Kaplumbağaları:
Yaklaşık 115 milyon yıldır yerküre üzerinde yaşadığı bilinen deniz
kaplumbağaları, yakın akrabalarından birçok canlı türünün yok olmasına
karşılık, uzun bir zaman periyodu boyunca doğal şartlara üstün bir ekolojik
tolerans göstererek, nesillerinin devamını başarı ile sürdürebilen ender
canlılardan biridir.
Deniz kaplumbağaları göçmen türden olması nedeniyle, hayatlarının önemli
bir bölümünü okyanus ve açık denizlerde geçirirler, ancak yuvalamak
amacıyla kumsal alanlara ihtiyaç duyarlar. Bütün dünyada doğa koruma
açısından bir sembol durumunda olan Deniz Kaplumbağaları, son 40-50 yıllık
zaman zarfında çevre kirliliği, yuvalama kumsallarının turizm ve ikinci konut
gayesiyle kullanımı, balıkçılık faaliyetleri ile kumsallardan kum alımı gibi
faaliyetler sonucu, önemli ölçüde tehlike altına girmiş durumdadırlar.
Günümüzde, yer küre üzerinde 8 tür deniz kaplumbağası yaşamaktadır. Bu
türler içinde 5 tür Akdeniz’de bulunmaktadır. Akdeniz’de bulunan türler
içinde iki tür Caretta Caretta, İribaş Kaplumbağa-Loggerhead turtle ve
Chelonia Mydas (Yeşil Kaplumbağa-Green Turtle) Ülkemiz Akdeniz sahillerini
önemli ölçüde yuvalama alanı olarak kullanmaktadırlar. Ulusal düzeyde
yapılan bilimsel çalışmalar ile Akdeniz kıyılarındaki 21 kumsal önemli
yuvalama alanı olarak tespit edilmiştir.
Bu alanlar;
Ekincik, Dalyan, Dalaman, Fethiye-Çalış kumsalı, Patara, Kale, Kumluca,
Olimpos- Çıralı Tekirova, Belek, Kızılot, Demirtaş, Gazipaşa, Anamur, Göksu
Deltası, Alata, Davultepe Kazanlı, Akyatan, Yumurtalık ve Samandağ
kumsallarıdır.
Ekincik, Dalyan, Dalaman, Fethiye, Patara, Belek, Göksu Deltası kumsalları,
Bakanlar Kurulu Kararı ile Özel Çevre Koruma Statüsüne alınmıştır.
Yumurtalık Kumsalı Tabiatı Koruma Alanı, Akyatan Yaban Hayatı Koruma
Sahası statüsüne alınmış, diğer kumsallardan Demirtaş, Gazipaşa, Anamur,
Alata, Kazanlı, Tekirova ve Kale I. Derece Doğal Sit, Kumluca, Samandağ ve
Kızılot kumsalları, Deniz Kaplumbağaları Koruma Alanı olarak koruma altına
alınmıştır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
NESLİ TEHLİKEDE OLAN HAYVAN TÜRLERİ-2
Akdeniz Foku :
Akdeniz Foku bütün dünyada nesli tehlike altında bulunan türler içinde ilk sıralarda yer
almaktadır. IUCN (Dünya Koruma Birliği) tarafından nesli en fazla tükenme tehlikesi ile
karşı karşıya olan 12 canlı türünden biri olarak kabul edilen Akdeniz Foklarının
dünyadaki sayılarının 600 civarında olduğu, Türkiye sularında ise 100 civarında bireyin
yaşadığı tahmin edilmektedir.
Bu sebeple, bu dünya mirasını korumak hepimizin görevidir. Akdeniz Fokunu
yaşatmak için yapılacak çalışmalar aynı zamanda; balıkçılık, turizm, kıyılarımız ve
denizlerimizi bir bütün olarak koruyacaktır.
Temiz bir çevrenin göstergesi olan Akdeniz Foku; üzerinde yapılaşma olmayan,
insanların kolay ulaşamadığı veya insan etkilerinden uzak kalmış mağara ve kovuklara
sahip, sessiz ve ıssız kayalık sahilleri tercih eder. Bu sebeple Türkiye, Akdeniz Fokları
için eşsiz bir coğrafyaya sahiptir.
Ülkemizde özellikle; Ege’de Foça ve Karaburun Yarımadası, Bodrum Yarımadası, Doğu
Akdeniz’de de Anamur-Taşucu arasında yaşamaktadır.
Birçok Akdeniz ülkesinde yok olan bu türün, ülkemiz sularında hala bulunması da eşsiz
coğrafyanın onlara sunduğu ortam sebebiyledir.
Mersin Balığı :
Mersin balıkları; Avrupa, Asya ve Amerika kıtasının Kuzey Yarımküre’de bulunan deniz
ve tatlı sularda, iki familya ve 27 türle temsil edilen ve biyolojik açıdan modern kemikli
balıklardan farklı özelliklere sahip ilkel balıklardandır. Karadenizde Türkiye sularında 5
Mersin Balığı türü bulunmaktadır.
Çok özel bir yaşama tarzına (genellikle 10- 15 yaş gibi ileri yaşlarda cinsi olgunluğa
ulaşmaları, 2-4 yıllık aralarla yumurtlamaları ve 100 yıla kadar yaşamaları vs.) sahip
olan Mersin balıklarının birçok türünün varlığı tehdit altındadır veya stokları çok
azalmış durumdadır. Örneğin; Orta Avrupa’da Baltık mersininin (Acipenser sturio) nesli
hemen hemen tükenmiş ve Hazar Denizi’nde de Mersin Balığı popülasyonu hızla
azalmaktadır.
Yaklaşık 200 milyon yıldır dünya üzerinde mevcut olan mersin balıkları “yaşayan
fosiller” olarak adlandırılmaktadır. Etinin kalitesi ve çok değerli havyarı dolayısıyla
mersin balıkları, binlerce yıldan beri dünya üzerinde ekonomik açıdan büyük önem
taşımaktadır.
Tarih boyunca büyük önem taşımış olan mersin balıklarının, günümüzde ise nesillerinin
devamı büyük tehdit altındadır. Bunun sebeplerini şöyle özetleyebiliriz:
■ İleri yaşlarda cinsi olgunluğa ulaşan mersin balıklarının bir kez bile yumurtlayamadan,
erken ve aşırı avlanması,
■ Havyar elde etmek için yumurtlama zamanından önce avlanmaları,
■ Nehirlerden kum ve çakıl alınması sebebiyle yumurtlama yerlerinin, yumurtaların ve
larvaların tahrip edilmesi,
■ Endüstri ve tarımsal faaliyetler sebebiyle doğal suların kirlenmesi,
■ Nehirlere inşa edilen barajlar sebebiyle, anaç balıkların yumurtlama bölgelerine
çıkışlarının önlenmesi. Bütün dünyada özellikle mersin balıklarının doğal olarak
bulunduğu ülkelerde, nesillerinin tükenme aşamasında olduğunun yıllar önce farkına
varılmış olup bunu önlemek için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır.
GÜNLÜK İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ ve ÇEVRE SOHBETLERİ
NESLİ TEHLİKEDE OLAN HAYVAN TÜRLERİ-3
Dev Kertenkele
Ülkemizde bulunan en büyük ve nadir kertenkele türü olan Dev Kertenkele,
Uluslararası bazda CITES (Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki
Türlerinin Uluslararası Ticareti İlişkin Sözleşme) Sözleşmesi kapsamında,
ulusal bazda ise Kara Avcılığı Kanunu ile sıkı koruma altına alınmıştır. Dev
kertenkeleler, ülkemizde Suriye ve Irak sınırına yakın sıcak ve kurak
bölgelerde özellikle Şanlıurfa (Ceylanpınar, Birecik) ve Şırnak Silopi civarında
yaşamaktadırlar. Karada yaşamalarına karşılık, suya da girebilme özelliğine
sahiptirler. Yuva olarak mağaralar, kaya yarıkları gibi yerleri tercih ederler.