Professional Documents
Culture Documents
Rayli Si̇stemler Üstyapisi
Rayli Si̇stemler Üstyapisi
Rayli Si̇stemler Üstyapisi
KARABÜK ÜNİVERSİTESİ
MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ
RAYLI SİSTEMLER MÜHENDİSLİĞİ PROGRAMI
BÖLÜMLER / chapters
Hattın oturduğu zeminde olan bütün elemanlar “demiryolu hattı” olarak kabul edilir. Bu
elemanlar; balast tabakası, ray-travers sistemi, drenaj kanalları, yanal takviye
duvarları, hattı çevreleyen ihata sistemi (parmaklıklı çerçeve, duvar, fence) şeklinde
sıralanabilir.
Şekil 1.1. Demiryolu üstyapısı elemanları
EST sistemi elemanları hattın üzerinde direklere takılmış olarak yer almaktadır.
Bunlar Elektrifikasyon sisteminin elemanlarını taşıyan direkler ve onlara takılmış katener
(havai hat, catenary, overhead line) parçalarında oluşmaktadır.
• Telefon şebekesi enerji kablosu: bu kablo da fiber optik özellikli olup, TCDD’nin
telefon şebekesini çalıştırmaktadır. Kurumun ulusal PTT veya Türk Telekom
sisteminden bağımsız telefon ağı vardır ve ülkenin her yerindeki birimlerle
buradan haberleşilir.
Tren trafiğinin sinyallerle yönetildiği TSİ sisteminde, istasyonların her iki ucunda Yüksek
sinyaller bulunur. Kırmızı, sarı ve yeşil lambalarla trenleri yönetirler. Yüksek trenler
genellikle istasyonların 3ncü yolun karşısında bulunur. Çünkü bu yollar istasyonun en
uzun hattına sahiptir ve transit trenler bu hattan geçerler.
Teşkilat garlarda faydalı yol uzunluğu yüksek değerdedir. Çünkü buralarda uzun yük
trenleri hazırlanmakta ve dağıtılmaktadır.
Videolar
Controlling
Trains - Network Rail engineering education (3 of 15)
https://www.youtube.com/watch?v=b4q3i5aw6XQ
An Introduction to Switches & Crossings - Network Rail engineering education (12 of
15)
https://www.youtube.com/watch?v=ZuR5QTlfOzk
How RAILWAY SIGNALLING Evolved from Flags to 4G Network
https://www.youtube.com/watch?v=ABVT8MOYb1g
Hat üzerinde raylardan hat tabanına kadar elemanlar üzerinden yük dağılımı Şekil
1.4a’da gösterilmiştir.
İşletme şartlarından devamlı olarak, yolun bakımı yapılarak, hattın aliyman, nivelman
ve ekartman değerleri sürekli olarak belirli düzgünlükte korunmalıdır.
Hat üzerinde miktar olarak yük dağılımı Şekil 1.4b’de gösterilmiştir. Şimdi Şekil 1.4’de
verilen hattaki yük dağılımını inceleyelim.
a. Üzerinde 10 t yük bulunan tekerleğin 1,3 cm2 alanıyla raya yaptığı kuvvet, rayda
7.700 kg/cm2 değerinde basınç doğurmaktadır. Raya gelen bu kuvvet, rayın
düşük karbonlu “Perlitik çelik” bileşimi sayesinde absorbe edilmektedir.
b. Ray ise, altında bulunan 200 cm2 alanlı selet yüzeyinde 20 kg/ cm2 yük
oluşturmaktadır.
c. Selet traversteki 2000 cm2 toplam alandaki 500 cm2 oturma yüzeyinde 8
kg/ cm2yük doğurmaktadır.
d. Traversin oturduğu balast yüzeyi 10.000 cm2 olduğundan, balasta gelen yük 0,4
kg/ cm2 değerine düşmektedir.
Videolar
How It’s Made Train Rails
https://www.youtube.com/watch?v=M3NSg2p3BOg
Videolar
What are the Purpose and Elements of the Railway Track?
https://www.youtube.com/watch?v=FA3zb4dubPE
How It’s Made Train Rails
https://www.youtube.com/watch?v=M3NSg2p3BOg
Hemzemin geçitlerde ve makaslarda ray ile birleşik ray arasındaki açıklık 45 mm’den,
derinlik 38 mm’den az olmamalıdır. Köprülerde (uzunluğu 50 m’den büyük), tünellerde
ve yüksek dolgularda kullanılan birleşik rayların raya mesafesi 200 mm olmalıdır. Köprü,
tünel veya yüksek imlayı çıktıktan sonra doğru yolda en az 6 m, kurp hâlinde ise en az
12 m devam ederek birleşik rayların uçları birleştirilir.
Bu sistemde contalar da dirsek (fleş hatası) çokça görülür. Karşılıklı contada ray başı
gönye farkı 70 mm’den fazla olmamalıdır.
b. Şaşırtma Conta
Kısa raylı contalardaki dirsekleri önlemek için bir ray dizisinde teşkil edilen conta diğer
dizideki rayın ortasında ya da orta noktanın 55 cm ilerisine, gerisine gelecek şekilde
conta oluşturulmasına şaşırtma conta denir.
Şaşırtma conta sistemi uygulanan yollarda, contalarda meydana gelecek çapraz
düşüklükler nedeniyle, üzerinde seyreden araçlarda lase (yalpalama) hareketlerine yol
açar.
Contalar, rayların travers üzerine oturmalarına göre mesnetli, konsol ve sakin conta
uygulamaları vardır.
a. Mesnetli Conta
Mesnetli contalarda travers conta altında mesnet teşkil ettiğinden trenlerin geçişi
esnasında meydana gelen vuruntular sebebiyle, ray başlarında ezilmeler, traverslerde
çatlama ve kırılma, balastta yıpranma ve toz hâline gelme, yolda daha çabuk bozulma
meydana gelir.
Ayrıca esneklik çok az olduğundan tekerlere intikal eden dinamik kuvvetlerde artış
meydana gelir.
Bu nedenlerle uygulanması doğru olmayan bir bağlantı şeklidir.
b. Sakin Conta
Contalarda iki traversin yan yana getirilip birleştirilmesine denir. Birleştirilen bu
traverslerin yükseklikleri birbirine eşit olmalıdır.
Konsol contaların tek sakıncası ise, cebirelerde eğilme ve kırılmalar meydana gelmesidir.
Ancak cebire, ray ve traverse göre daha düşük maliyetli olduğundan bu durum göz ardı
edilmektedir.
Videolar
SKL Clip Fastening System, Fa-type Fastening Systems
https://www.youtube.com/watch?v=Z52MVUF1PAo
Rail Fasteners Explain | e-type clip | KPO Clip | Nabla Clip | W-type clip
https://www.youtube.com/watch?v=-D_a8EKYVJg
Zaman içerisinde ise, çelik seletlerin üzerinde önce ahşap sonraları plastik seletler
kullanılmış olup sonucunda çelik seletlerin yerine kullanılabilecek plastik seletler
üretilmiştir.
Çifte elastik bağlantı sistemleri elastik bağlantıların en başarılı olanıdır. Bu bağlantılar
ray pateni altına konulan kauçuk sömel ve magnezyumlu çelikten yapılmış esnek iki
katlı krapolar ile karakterize edilebilir.
Şekil 1.19’da verilen HM bağlantıda olduğu gibi kauçuk sömeller (plakalar) raydan gelen
bütün titreşimleri emdikleri için özellikle betonarme traverste çok başarılı olmuştur.
Ayrıca bu bağlantı sisteminde “rayların şöminmanı” olayı da önlenmekte veya en aza
indirilmektedir.
Elastik açıdan birbiri ile uyumlu olan bağlantı malzemeleri ve plastik seletler
kullanılmalıdır.
1.3.5. Rayları Birleştiren Malzemeler / rail connectors
Raylar birbirlerine; cebire (fishplate), cebire blonu (fishplate bolt) ve rondela (spring
washer) yardımıyla birleştirilirler.
a. Cebire (fishplate)
Rayları iki ucundan birbirlerine bağlamak için kullanılan demir çubuklara cebire denir.
Cebireler haddelenmiş, yumuşak çelikten yapılır. Yol içinde ve dışında kalan kısımları
aynı veya farklı şekilde olabilir. Delik sayısı, ray başlarındaki delik sayısına göre 4 veya
6 olur.
Şekil 1.23. Üç farklı rondela (fishplate bolt) ve rondela (3 different spring washers)
Rondela, hem ray ile rayın bağlantılarında hem de rayla traversin bağlantısında
kullanılır. Tek katlı, çift katlı, üç katlı tipleri vardır. Cebire ile cebire bulonu somunu
arasına konulur. Bağlantının sürekli gergin ve sıkı olmasını sağlar.
“K” tipi ve blon-tirfon tipi bağlantılar rondela, ray altı ve selet altı plastik seletleri ile
yumuşatılarak elastik bağlantı hâline getirilmiştir. Bu bağlantılarda plastik seletler
kullanılmazsa rijit bağlantı durumuna geçer.
d. “HM” Tipi Bağlantı
Gergi kıskacı, açı kılavuzu, ara plastik selet, tirfon ve besleme rondelasından oluşan,
sadece beton traverslerde kullanılan, tek elastik sistemdir.
Diğer sistemlerdeki olumsuzlukların tamamı bu sistemde giderilmiştir. Kurplardaki
merkezkaç kuvvetleri beton traverslerin inşası esnasında oluşturulan omuzlar
vasıtasıyla karşılandığından malzeme kırılmaları ve laçkalıkları görülmemektedir.
Merkezkaç kuvvetinin oluşturduğu 10-12 tonluk fazla yükte, malzemenin yatay ve düşey
eksendeki, elastikiyetinden kaynaklanan 10 mm’lik yol açıklığı oluşmakta, büyük
kuvvetlerde ise yol açıklığı sabit kalmakta daha fazla açıklık oluşturmamaktadır.
Bu sistemde tirfonlar, tirfonöz motoru ile tork ayarına uygun olarak sıkıldığı takdirde
traverslerin ömrü uzun ve bakım masrafları az olmaktadır.
Bağlantı malzemeleri ne kadar fazla elastik olursa traverslerdeki yük dağılımı
dengesizliği doğru orantılı olarak ortadan kalkar. Elastik olmayan bir yolda yükleri iki
veya üç travers karşılarken yoldaki elastik arttıkça yola gelen yükleri karşılayan travers
sayısı da artar. Mevcut yük daha geniş alana yayıldığı için altyapı ve üstyapı elemanları
daha uzun ömürlü olur.
“HM” bağlantıların tirfonları, tirfonöz motoru ile ve 200 KN (~20 kg’a denktir.) basınçla
sıkılmalıdır. Bu esnada gergi kıskacının altı ile açı kılavuzu arasında 0,5 mm’lik boşluk
kalmalıdır. Belirtilen basınçla sıkım yapıldığında bu boşluk kalır.
Rail inclination
f you've ever squinted at the track and thought to yourself - those rails look wonky -
read on you probably aren't wrong.
This is part of a series of articles aiming to demistify some aspects of our rail industry
listed with the #Rail101 tag. Follow it for more similar articles - or better still if you
are in the industry then contribute your own to educate and hopefully inspire others.
For reasons that I'll try to cover in a separate article, railway wheels are not cylinders
(like a car tyre), they are conical to allow the vehicle to steer around curves. The shape
is a little more complex than just being a cone that but for simplicity (and my limited
drawing skills) lets assume they are a cone for the moment - Green in the picture below
(exaggerated drawings for clarity).
If the coned wheels were to sit directly onto rails laid perpendicular then because of
their shape the wheel contact would try to spread the rails apart. This would therefore
require the rail fastening system to work harder on one side of the rail than the other
to restrain the rails from rolling over.
Şekil 16d. Eğim verilmiş/ inclination, Wheel vs Rail as parallel
To minimise this rail spreading effect rails are often laid so they are ilted (inclined)
slightly inward towards the centre of the track. This equalises the load through the
fasteners and avoids the rails being spread apart in use.
The angle of inclination is not universal around the globe and several different rail
inclinations are common. 1:20 is used within the UK for example whereas in the USA
1:40 is used. The rail sections are usually designed with this in mind too. As the rail
wears away you ideally do not want its gauge (the distance between the two rails) to
change. To avoid this rail profiles are designed with the head shaped so that as it wears
the gauge does not change, i.e. it has a corresponding taper on the gauge face of the
rail.
Tekerlek koniklikleriyle paralel olarak, ray yüzeylerinde de buna göre eğim olmalıdır.
Tekerlek ray ilişkisini düzeltmek için raylar yol içerisine doğru 1/40 eğimli olarak
döşenmektedir. Ayrıca verilen eğimle rayların yanal kuvvetler nedeniyle devrilmeleri de
güçleştirilmiş olur.
Bu eğimlerin verilme yöntemleri şu şekildedir: inclination in different positions
Makaslarda/in switches: Makaslarda eğim verilmez. Makaslara giriş ve çıkış
contalarını takip eden komşu ilk çerçevede bağlı yol 1/20 eğimli ise, 1/40 eğim
verilerek ağızlık sağlanır. Şayet bağlı yol 1/40 eğimli ise ilk çerçevelerde eğim
verilmez.
Demir traversli yollarda / in steel sleepers: Seletsiz tiplerde 1/20 eğim
travers üst yüzeyine imalat esnasında verilmiştir. Seletli tiplerde ise travers üst
yüzeyi düz olup seletlerin üst yüzeyine verilen eğimle verilmiştir.
Ahşap traversli yollarda / in wooden sleepers: Ray tabanına gelen kısmın
önceden 1/20 eğimde yontularak “sabotesi” yapılır, veya seletli tip ve “K” tipi
bağlantılarda (selet eğimli olduğundan) seletin üst yüzeyi ile verilmiştir.
Beton traversli yollarda / in concrete sleepers:: Tekerlek eğimleri 1/20 ise,
beton traverslerde ray oturma yüzeyi 1/40 eğimli olarak imal edilmektedir. Bu
eğim düz selet kullanılarak, imalat esnasında beton travers üst yüzeyine verilir.
Beton traversli yollardaki contalarda ahşap travers kullanıldığında travers üzerine
1/40 eğim verilmelidir.
6 april 2023
1.4. TRAVERSLER / sleepers
1.4.1. Travers Nedir?
Demir yolu yük aktarımı modeline uygun şekilde raydan kendisine etkiyen kuvvetleri
daha geniş bir yüzeyde karşılayıp yayarak balast tabakasına aktaran, yolun açıklığını
saptayıp koruyan ve yolu yan etkilere karşı ekseninde tutan, raylara dik yönde belirli
aralıklarla döşenmiş üstyapı elemanlarına travers denir.
1.4.2. Traversin Görevleri Bir demir yolu üstyapısında traverslerin görevleri şunlardır:
Raylardan gelen yükleri yayarak balasta vermek,
İki ray dizisinin oluşturduğu yol genişliğini (ekartmanı) korumak,
Raylara içe doğru eğim vermek,
Yolun ekseninden kaçmasını önlemektir.
Bazı ülkelerde çok sert, yanmaya ve hava etkilerine dayanıklı ve bünyesine “kimyasal
enjekteye ihtiyaç göstermeyen” okaliptus ve azobe ağaçlarından traversler
yapılmaktadır. Ülkemizdeki orman azlığı nedeniyle, ahşap travers kullanım alanı
daralmıştır. Bu yüzden sadece makaslar, çelik köprüler, yolun özellik arz eden
bölümlerinde (heyelanlı bölgelerde ve çok dar yarıçaplı kurplarda ve tünellerde
kullanılmaktadır.
a. Ahşap traverslerin özellikleri
Bu travers malzemesi aşağıda sıralanan pozitif ve negatif özelliklere sahiptir.
Olumlu yönleri
• Ahşabın doğal yapısındaki esneklik nedeniyle, raydan gelen kuvvetleri esneyerek
karşıladığından darbe etkisini önler.
• Bakım masrafı azdır. Sürtünme de az olduğundan balasta zarar vermez.
• Yol stabilizesini bozmayacak kadar ağır, taşınabilecek kadar hafiftir.
• Gürültüsüz bir yolculuk sağlar ve yalıtkandır.
Olumsuz yönleri
• Rutubetten çok etkilenir, bu nedenle bünyesine “kreozot emdirilerek” korunmalıdır.
Not: Kreozot demir çelik işletmelerinde maden kömüründen kok kömürü elde edilmesi
esnasında çıkan bir kimyasaldır. Özel fırınlarda traverse emdirilir.
• Yanma ihtimali yüksektir.
• Dresaja dayanıksızdır, yol genellikle kurplarda dışa kayar.
• Ekartmanın korunması zordur ve Şöminmana (rayların yürüme eğilimi) dayanıksızdır.
• Servis ömürleri kısadır (15–30 yıl).
Videolar
Wood Preservation | Railway Wooden Sleepers
https://www.youtube.com/watch?v=CmU8XzjeWn4
b. Ahşap traverslerin ölçüleri
Ahşap traversler kullanım yerlerine göre Tablo 1.1’de gösterilen ebatlarda yapılırlar.
Çemberleme: 4–5 cm eninde 1–2 mm kalınlığındaki tokalı çember özel bir aletle
traverslerin başlarına bağlanır.
“S” demiri ile takviye: “S” şeklindeki demir parçası imalat anında traversin her iki
başına çakılmak suretiyle yapılır. Ayrıca yeni kullanılmaya başlanılan dikdörtgen
şeklinde delikli ve dişli saç parçası da travers başlarına çakılmaktadır.
Blonla takviye: 10–12 mm çapında bu iş için özel olarak yapılmış blonlarla çatlayan
kısım delinip çatlak bağlanır.
“K” ve “HM” tipi bağlantı elemanı (fasteners) kullanılan demiryolu hatlarında, B.55 ve
B.58 olmak üzere iki çeşit beton travers kullanılır. Ancak B.55 tipinin üretimi ülkemizde
yapılmayıp hâlen konvansiyonel hatlar için B.58 tipi üretilmektedir. Hızlı tren hatlarında
(Ankara-Eskişehir arasında) B.70 tipi tek bloklu beton travers kullanılmaktadır.
Videolar
Betonschwellenproduktion/Concrete Sleeper Production Leonhard Moll
https://www.youtube.com/watch?v=hoXnjwvyc7M
Traversler kullanım yerlerine göre, hat traversleri ve makas bölgesi traversi olarak ikiye
ayrılırlar.
Sonneville tipi traverslerde ikiz blokların ayrı yapılmasındaki amaç, balast tabakasındaki
değişimlere kolay uyum sağlamak ve hattın doğrusallığını korumaktır.
Sağlamlığın ve tutuculuğun daha da artması için, her traversin içerisine 4 adet çelik
çubuk konulmaktadır. Esnek yapıya sahip olmalarının yanı sıra, yüksek ve çok düşük
ısıya, güneşin yaydığı UV ışımalara dayanıklı olması da önemli bir etkendir. 30 ton dingil
basıncı altında yapılan zorlu denemelerde sağlamlığını kanıtlamıştır. Ayrıca beton
traversler gibi nakliyesi de zor değildir. Nakliye sırasında oluşan sarsıntı ve
çarpmalardan dolayı bazı beton traversler kırılabilmektedir. Plastik ya da benzeri
malzemelerle, poliüretan traverslerde bu sorun büyük ölçüde ortadan kalkmaktadır.
Testler sonucu yapılan hesaplamalarda, ömürlerinin en az 40 yıl olduğu hesaplanmıştır.
Alman Demiryollarında, bazı hatların belirli kesimlerinde bu traversler kullanılmaktadır
Termo-plastik bazlı kompozit traversler, çevre dostu olarak kabul edilebilir. Bu tür
traverslerin, kullanımının yaygınlaşmasıyla, dünyada demiryolları için “nispeten daha az
ağaç kesilecek” demektir. Kompozit traversler çoğunlukla geri dönüşümlü malzemeden
yapılmış olması, ek bir avantaj sağlamaktadır.
Şekil 1.36. Kompozit traversler
20 nisan 2023
1.5. BALASTLI ÜSTYAPI / ballasted superstructure
Bu sistemde hattı taşıyan eleman, balast tabakası olarak isimlendirilmektedir. Balast
tabakası hattın altına serilir ve ray-travers birleşimi olan hattı taşır.
Videolar
Making Railroad Ballast!
https://www.youtube.com/watch?v=Gs7eNpzOr0E
TRRS 479: CSX MOW Ballast Dumping Train in Action!
https://www.youtube.com/watch?v=Vj5jEM-9RzQ
plasser & theurer ballast lying and regulation machine USP 2005
https://www.youtube.com/watch?v=5tTOk9QuFt8&list=PLTVCYWAMR95IPGg9eFExE5
UU-ns5d-T9J
Videolar
World's Worst Railroad Track
https://www.youtube.com/watch?v=tzNc57PYTeE
~ Hat geometrisi tren ağırlıkları ve hızların etkisi ile bozulduğunda düzeltilme imkânı
tanır.
1.5.3. Balast / ballast
Lokomotif, makine ve vagonların ağırlıklarının ray vasıtasıyla traverse intikal eden
tesirlerini altyapıya dağıtan ve platform üzerine serilen; kırma taş, toplama taş veya
çakıl gibi malzemeye “balast” denir.
Altyapıda meydana gelecek gerilmelerin gerek şiddeti, gerekse üniform (değişmez
şekilde olan, hepsi bir şekilde) olmasını temin bakımından balastın önemi büyüktür.
Basıncı en iyi dağıtan bir malzeme olması bakımından, demiryollarının ilk dönemlerinde,
bu maksatla kum, çakıl kullanılmıştır. Kumla travers arasındaki sürtünme direncinin az
olması, gerekse rüzgâr ve su tesiri ile kumun zor muhafaza edilmesi sebebiyle elverişli
olmadığı anlaşılınca, çakıl kullanılmaya başlanmış, ancak bununla yeterli derecede
sürtünme direnci elde edilememiştir. Günümüzde bütün demiryolu idareleri kırma
taştan yapılmış balast kullanmaktadırlar. Kırma taş balastlar, mümkün olduğu kadar,
kullanılacağı bölgeden temin edilmeli ve nakliye ihtiyacı en az olmalıdır.
~ Suların altyapıya varmadan akmasını, hava cereyanını sağlayarak yolun kuru olmasını
sağlamak,
~ Yolun düşük ve gizli düşüklerinde tatbik edilen rölevaj ve buraj işlemlerinde dolgu
malzemesi olarak kullanıldığı için yolun nivelmanı’na getirilmesini sağlamak,
~ Şiddetli soğuklarda platformun donmasını önlemek,
~ Yolda ot yetişmesine engel olmak.
1.5.6. Balast Yapılacak Taşta Aranan Özellikler
Balast yapılacak taşlarda aşağıdaki özellikler bulunmalıdır:
~ El ve makinalı buraj darbelerine dayanacak kadar homojen ve kâfi derecede sert
olmalıdır. Aksi halde, sıcaklık değişikliklerinde ve yük altında kendiliğinden kırılıp
dağılabilir.
~ Büyüklüğü 3-6 cm arasında ve kübik yapıda olmalı,
~ Traverslere, dolayısıyla yola, gerek yanal gerekse boyuna doğrultulardaki hareketlere
karşı etkili olabilmesi için kenarları keskin köşeli olmalı,
~ Temiz, topraksız suyu kolayca süzüp akıtacak durumda bulunmalı,
~ Bileşiminde raylara tesir edecek maddeler olmamalı,
a. Kırma balast
Ocaktan çıkarılan iyi nitelikteki homojen moloz taşlar, balast çekici veya konkasörle
kırılarak elde edilir. Bu tür balast keskin köşeli olduğundan travers altında kâfi derecede
sürtünme direnci sağlar, köşeleri sebebiyle kaynaşma temin ettiğinden traverse
doğrudan doğruya yataklık eder. Bu sayede yolda yapılan tamiratlar uzun ömürlü olur.
Şekil 1.37. Kırılmış balast tabakası
b. Balast malzemeleri
En iyi balast püskürük kayalardan; diyorit, bazalt, porfir, diyabaz, granit gibi sert kayalar
ile sert kalkerden yapılması uygundur. Bütün demiryolu idareleri balast tanesinin belli
sınırlar arasındaki büyüklükte olmasını isterler.
c. Balast Gabarisi
Her tip yolda balast kalınlığı aynı olmadığı gibi, bu kalınlığa tabi olan balast genişliği de
aynı değildir. Bu yüzden yolda döşeli balastın “en kesit boyutları” değişik olunca, bu
balastın beher metre uzunluğunda hacmi de aynı değildir.
Balast kalınlığı kurplarda iç ray hizasında travers altında 30 cm, doğru yollarda hat
ekseninde travers altında 30 cm olarak uygulanır (Şekil 1.38 ve Şekil 1.39).
d. Balast depolama
Üretilen balastın, kullanım bölgeleri yakınında, belirli geometrik düzende yığılarak,
depolanması “Figüre” olarak isimlendirilir. Depolama yapılırken, balastın kirlenmemesi
için üzerine kamyon çıkartılmaz. İyi bir ocakta bazen iyi olmayan taş damarlarına da
rastlanır, bu tür taşların balasta karıştırılmaması gerekir.
Balast yığınları içine fazla iri veya çok mıcırlı balast veya toprak karıştırılmamasına
dikkat edilir. Figüre yapılacak yerler daha evvelce tesviye edilir ve balast üretimi
yapacak olan müteahhide zabıtla teslim edilir.
Balastsız üstyapıdaki inşa prensibi, farklı taşıyıcı tabakaların rijitlik derecelerine göre
üstten alta doğru sıralanmasıdır. Bu sıralama sırasıyla;
1. Ray ve ray sabitleme elemanları
2. Beton taşıyıcı tabaka (BTT), ya da asfalt taşıyıcı tabaka (ATT)
Videolar
Railway Slab Track Construction - Eisenbahn Rheda2000 Betonoberbau Konstruktion
2015
https://www.youtube.com/watch?v=5to17ei4R7I
PORR Österreich: Slab Track Austria | System ÖBB-PORR elastisch gelagerte
Gleistragplatte
https://www.youtube.com/watch?v=bFFU3ZI_m_w
Katzenbergtunnel - Dokumentation Einbau Feste Fahrbahn
PCAT - SMART Slab Track Installation
https://www.youtube.com/watch?v=5dntYY1U-KQ
ITD Trackwork - MRT Purpleline (Concrete Plinth) 2/5
https://www.youtube.com/watch?v=zp53Fg4rIUI
ITD Trackwork - MRT Purpleline (Rail Installation) 3/5
https://www.youtube.com/watch?v=NRWBWN0ZFkA
ITD Trackwork - MRT Purpleline (Turnout Installation) 4/5
https://www.youtube.com/watch?v=LfF4RzTaUzE
Balastsız üstyapının en önemli nitelikleri;
~ Yük iletimi, gevşek bağlantılı balasttan daha rijit bir tabaka ile sağlanmaktadır.
~ Balastlı üstyapıdaki elastik davranış, yol boyunca ray tabanının altına ya da travers
tabanı altına konulan elastik elemanlarla sağlanmaktadır.
18 mayıs 2023
Beton taşıyıcı tabakanın;
a. donatılı-derzsiz,
b. zayıf donatılı-yüzeysel derzli ve
c. donatısız-derzli
olmak üzere 3 farklı uygulaması vardır.
Tipik bir beton taşıyıcı tabakanın kalınlığı 20 cm olmakla birlikte, bu değer kullanılacağı
yere göre değişmektedir.
- Asfalt taşıyıcı tabaka: Asfalt taşıyıcı tabaka, balastsız üstyapı uygulamalarında beton
taşıyıcı tabakaya alternatif olarak kullanılmaktadır.
- Hidrolik bağlayıcı tabaka: Bu tabaka, agrega karışımı ile bağlayıcı özellikte madde
karışımından oluşan bir tabaka olup beton ya da asfalt taşıyıcı tabaka altına
serilmektedir ve tüm sistemin toplam taşıma gücüne önemli ölçüde katkı sağlamaktadır.
- Don koruma tabakası: Don kabarmasına karşı altyapıyı korumak için hidrolik
bağlayıcı tabakanın altına, yoksa beton ya da asfalt taşıyıcı tabaka altına bir koruma
tabakası serilir. Bu tabaka don koruma tabakası olarak adlandırılır. Don koruma
tabakasının yapıyı dona karşı koruması dışında başka bir görevi de farklı tabakalar
sebebiyle oluşan rijitlik farkını dengelemesidir.
Don koruma tabakası için çakıl, cüruf gibi değişik malzemeler kullanılabilir.
The close-up view of the twin-block Rheda superstructure is given in Figure 1.12.
Figure 1.12. Close-up view of Rheda superstructure with twin-sleeper (RHEDA 2000)
The general view of the Züblin type superstructure on the railway line is shown in Figure
1.14, and the Züblin type track with twin block sleepers is given in Figure 1.15.
After horizontal adjustments are made, the space between the ridge, asphalt and
sleeper blocks is filled with elastic synthetic material.
The results showed that asphalt layers have stable and supportive properties suitable
for ballastless pavements.
d. Heitkamp type superstructure
This system was developed by Heitkamp Rail Ltd. and the system was named after the
company. The design of this system is very similar to the classic Rheda pavement
system with concrete corrugations.
The difference from the Rheda system is that instead of concrete, the grooves are filled
with gravel, which does not interfere with the operation of the railway construction
vehicles (Fig. 1.17). After this process, rails and sleepers are placed. During this
process, the geometry of the line is precisely adjusted and the ballast layer is
compressed.
The preparation of the concrete layer of the Stedef system is shown in Figure 1.20, and
the assembly of the superstructure system in Figure 1.21.
Figure 1.20. The preparation of the concrete layer of the Stedef system
.
Figure 1.21. The assembly of Stedef superstructure
1.6. TRACK
The usual track form consists of the two steel rails, secured on sleepers (or crossties,
shortened to ties, in the US) so as to keep the rails at the correct distance apart (the
gauge) and capable of supporting the weight of trains.
1.6.1. What is Broad Gauge, Metre Gauge and Narrow Gauge in Railway?
a. What is Rail Gauge? The gauge of the railway track is a clear minimum vertical
distance between the inner sides of two tracks is called a railway gauge. That is, the
distance between the two tracks on any railway route is known as a railway gauge.
Approximately sixty percent of the world's railway uses a standard gauge of 1,435 mm.
b. Broad Gauge: Broad gauge is also called wide gauge or large line. The distance
between the two tracks in these railway gauges is 1,676 mm. It would not be wrong to
say that any gauge, wider than standard gauge or 1,435 mm, is called broad gauge.
Some broad gauge applications are 1,668 mm in Spain & Portugal, 1,520 mm in Russia
and former Soviet Republics.
Broad gauge railway is also used on ports for cranes etc. This gives better stability and
they are even higher freight and passanger capacity than thinner gauges.
c. Standard Gauge, UIC Gauge: The distance between the two tracks in this railway
gauge is 1435 mm (4 ft 8½ in). All metro lines coming in urban areas will be made only
in the standard gauge because it is easy to get rolling stock for the standard gauge.
d. Metre Gauge: The distance between the two tracks is 1,000 mm (3 ft 3 3/8 in). The
metre gauge lines were made to reduce the cost. There is an metric gauge in Eskişehir’s
ESTRAM, it uses metric gauges due to impact of narrow streets.
e. Narrow Gauge: The small gauge is called a Narrow gauge or a small line. The
narrow-gauge railway is the railway track, in which the distance between two tracks is
762 mm and 610 mm. Narrow gauge is preferred by mining railways.
• If higher speeds are to be achieved then the broad gauge track is given priority
instead of metre gauge or narrow gauge track.
They are easy to cut and drill and used to be cheap and plentiful. Nowadays, they are
becoming more expensive and other types of materials have appeared, notably concrete
and steel.
Concrete is the most popular of the new types nowadays. Concrete sleepers are much
heavier than wooden ones, so they resist movement better. They work well under most
conditions but there are some railways which have found that they do not perform well
under the loads of heavy haul freight trains. They offer less flexibility and are alleged
to crack more easily under heavy loads with stiff ballast. They also have the
disadvantage that they cannot be cut to size for turnouts and special trackwork.
A concrete sleeper can weighs up to 320 kg compared with a wooden sleeper which
weighs about 100 kg. The spacing of concrete sleepers is about 25% greater than
wooden sleepers.
Concrete sleepers are designed with prestressed steel frame installed in it. So this steel
frame can endure more static and dynamic forces.
Another type of steel - concrete sleeper combination is shown in this drawing. This is
the twin-block sleeper.
The design consists of two concrete blocks joined by a steel bar. It is 30% lighter than
a regular concrete sleeper, allowing it to be moved manually.
~ In the use of wooden sleepers, they are made of oak soaked in creosote in order
to protect impregnated with creosote against rotting. They can last up to 20
years. The cost of wooden ties on average between $22 - $29 each.
~ Concrete ties are $42 dollars. They are popular all over the world.
~ Composite ties have come on the market. They are made of something like old
tires and recycled plastic. They can be used and spiked like regular ties, cost
about 50% less and save on trees.
There are various types of sleepers and methods of securing the rails to them. Sleepers
are normally spaced at 650 mm to 760 mm intervals, depending on the particular
railway's standard requirements.
1.8. RAILS
~ direction guiding,
~ outside force transferring (to bear force from wheels and transfer to the
sleepers),
Railroad train track can be divided into different types according to different methods.
~ First, as for rail weight, it can be classified into 43kg/m, 50kg/m, 60kg/m,
75kg/m, etc.
~ Second, as for railroad train track length, it can be classified into Standard rail
and short rail.
~ Third, as for railroad train track material, it can be classified into carbon rail, alloy
rail and heat reatment rail.
~ Fourth, as for railroad train track strength, it can be classified into domestic rail,
import rail and test rail
Railroad train track section is in the shape of “T” which has the best function of bending
resistance. Seen from the section drawing, we can easily recognize that rail consists of
three parts of rail head, railroad train track web and foot.
Rail head is the place of contacting with wheels, which must be so big and thick that it
can bear huge pressure. Rail web shall be thick and high enough to meet the
requirements of bearing, bending resistance and connecting. Rail foot plays an
important role in maintaining stability of rail.
The standard form of rail used around the world is the "flat bottom" rail. It has a wide
base or "foot" and narrower top or "head". The UK introduced a type of rail which was
not used elsewhere apart from a few UK designed railways.
a. Flat Bottom Rails: A flat bottom rail clipped to a baseplate under the rail. Flat
bottom rails can also be "spiked" directly to the sleepers. A wide headed nail is driven
into the sleeper on each side of the rail so that the foot of the rail is held by the heads
of the spikes. Long stretches of track were laid in record times across the US in the
pioneering days of railroad development using this method of securing rails to "ties".
Nowadays, heavier loads and faster trains require more sophisticated systems.
Normally, the rail rests on a cast steel plate which is screwed or bolted to the sleeper.
The rail is attached to the plate by a system of clips or clamps, depending on the design.
There are a number of variations seen around the world. One of the most popular is the
"Pandrol" clip seen above.
b. Grooved Rails: A grooved rail, groove rail, or girder rail is a special rail with
a groove designed for tramway or railway track in pavement or grassed surfaces
(grassed track or track in a lawn). The rail has the railhead on one side and the guard
on the other. The guard provides accommodation for the flange. The guard carries no
weight, but may act as a checkrail.
Grooved rail was invented in 1852 by Alphonse Loubat, a French inventor who
developed improvements in tram and rail equipment, and helped develop tram lines in
New York City and Paris. The invention of grooved rail enabled tramways to be laid
without causing a nuisance to other road users, except unsuspecting cyclists, who could
get their wheels caught in the groove.
The grooves may become filled with gravel and dirt (particularly if infrequently used or
after a period of idleness) and need clearing from time to time, this being done by a
"scrubber" tram.
Figure 1.20. Grooved rail
Failure to clear the grooves can lead to a bumpy ride for the passengers, damage to
either wheel or rail and possibly derailing.
c. Rail pads and Fishplates: A resilient pad will be provided between the rail and the
base plate and around the securing clip, where required to provide insulation for the
track circuits, if installed.
Rails were normally laid in standard lengths bolted together by what are called fishplates
in the UK or splices in the US.
Nowadays, rail is welded into long lengths,which can be up to several hundred metres
long. Expansion is minimised by installing and securing the rails in tension. Provided
the tension is adjusted to the correct level, equivalent to a suitable rail temperature
level, expansion joints are not normally needed.
d. Rail anchors: Rail tends to creep in the main direction of travel so "rail anchors"
("anti-creepers" in the US) are installed at intervals along the track.
~ If C increased, tensile strength, abrasion resistance and hardness of rail steel shall
also increase but toughness decrease.
~ If Mn increased, tensile strength and toughness of rail steel shall also increase. If
removing iron and sulfur, high manganese steel shall have good wear resistance.
~ If Si is combined with O, rail steel shall remove bubbles and increase density. If Si is
increased, rail steel shall have good wear resistance.
~ S does not dissolve in Fe, which exists in form of iron sulfide, it makes rail steel have
hot brittleness.
o Steel rails alloying: When alloying elements of Mn, Si and Cr are added into steel,
the rail shall get overall strengthening with uniform surface hardness and good welding
performance.
o Heat treatment of steel rails: Due to huge impact on rail joint, rail head of rail end at
the range of 30-70mm long shall have the quenching treatment to improve wear
resistance.
Videos
Amazing thermite welding
https://www.youtube.com/watch?v=SqSB5BKVEeI
Flash Butt Welding Rail Ends
https://www.youtube.com/watch?v=vQJy99P6C3g
b. Horizontal curves
In rail track there are many curves in order to pass geographical obstacles by horizontal
curves. Some of the curves makes S turn.
There is also a section of track on either side of a curve known as the transition, where
the track is changing from straight to a curve or from a curve of one radius to one of
another radius.
Of course, there will usually be trains of different types, permitted speeds at different
levels, which travel the same curve. Also, there will be occasions when trains stop on
the curve. This means that the degree of cant has to be fixed at a compromise figure
to allow the safety of stopped trains and the best speeds for all the trains using the
curve.
In practice, faster trains are allowed to travel round the curve at a speed greater than
the equilibrium level offered by the cant setting. Passengers will therefore feel a lateral
acceleration similar to what they would feel if there was no cant and the train was
travelling at a lower speed round the curve. The difference between the equilibrium cant
required by the higher speed and the actual cant is known as the cant deficiency.
Cant is measured either in degrees or in linear dimensions. On standard gauge track
1435 mm 150 mm of cant is equal to 6 degrees. This is the normal maximum in the
UK. The maximum amount of cant deficiency allowed is 110 mm.
Turnouts and crossovers, including switches, frogs, guard rails, stock rails, and closure
rails; rail fastening assemblies unique to turnouts; and miscellaneous components
associated with turnouts, including switch rods and gauge plates. Crossover tracks,
double crossovers including the central crossing frogs or diamond area, and single and
double slip switches are included in this category.
The cross ties to support turnouts and crossovers can also be considered part of special
trackwork, especially concrete switch ties, which require far more design and fabrication
effort than ordinary timber switch ties.
Figure 1.27. Elements of a railway turnout
Track crossings that permit one track to cross another at grade. Such crossings can
be designed as a rigid block or can include movable center points. Refer to
https://railsystem.net/turnouts/
Points (switch rails or point blades) are the movable rails which guide the wheels
towards either the straight or the diverging track. They are tapered on most switches,
but on stub switches they have square ends. In ordinary conversation, it is common to
use the word “switch” when referring to a “turnout,” which is technically incorrect.
Stock rails are the running rails immediately alongside of the switch rails against which
the switch rails lay when in the closed position. The stock rails are otherwise ordinary
rails that are machined, drilled, and bent as required to suit the design of the turnout
switch and the individual switch point rails.
Frog is a component placed where one rail crosses another, refers to the crossing point
of two rails. The rest of the English-speaking world calls such units by the more obvious
term “crossings.”
Closure rails are the straight or curved rails that are positioned in between the heel of
switch and the toe of frog.
Guard rail (check rail) is a short piece of rail placed alongside the main (stock) rail
opposite the frog. These exist to ensure that the wheels follow the appropriate
flangeway through the frog and that the train does not derail.
Heel block assemblies are units placed at the heel of the switch that provide a splice
with the contiguous closure rail and a location for the switch point rail to pivot at a fixed
spread distance from the stock rail.
Switch point rail stops act as spacers between the switch point rail and the stock rail.
Stops laterally support the switch point from flexing laterally under a lateral wheel load
and thereby possibly exposing the open end of switch point rail to head-on contact from
the next wheel.
A switch operating device moves switch rails. Switch rails can be thrown (moved) from
one orientation to another by either a hand-operated (manual) switch stand or a
mechanically or electro-mechanically (power-operated) switch machine. In both cases,
the operating devices are positioned at the beginning of the turnout opposite the switch-
connecting rods near the point of the switch rails.
A single crossover consists of two turnouts positioned in two tracks that allow the
vehicle to go from one track to another. The two tracks are usually, but not always,
parallel, and the turnouts are usually identical.
A pair of single crossovers - one right hand and one left hand - that are
arranged sequentially along the tracks is called a universal crossover.
Figure 1.29. Single switch
b. Douuble Crossover
In addition to the four turnouts involved, a track crossing diamond is needed between
the two main tracks. A double crossover is typically used only when it is necessary to
be able to switch from both tracks to the other in either direction, but there is
insufficient space to install a universal crossover as described above.
Track crossings, as the name implies, permit two tracks to cross each other.
Track crossings are often called either crossing diamonds or simply diamonds, due to
their plan view shape.
Figure 1.31. Diamond crossings
d. Slip Switch
A single slip switch works on the same principle as a double slip but provides for only
one switching possibility. Trains approaching on one of the two crossing tracks can
either continue over the crossing, or switch tracks to the other line.
However, trains from the other track can only continue over the crossing, and cannot
switch tracks. This is normally used to allow access to sidings and improve safety by
avoiding having switch blades facing the usual direction of traffic.
To reach the sidings from what would be a facing direction, trains must continue over
the crossing, then reverse along the curved route (usually onto the other line of a double
track) and can then move forward over the crossing into the siding.
A double slip switch (double slip) is a narrow-angled diagonal flat crossing of two lines
combined with four pairs of points in such a way as to allow vehicles to change from
one straight track to the other, as well as going straight across.
A train approaching the arrangement may leave by either of the two tracks on the
opposite side of the crossing. To reach the third possible exit, the train must change
tracks on the slip and then reverse.
e. Lapped Turnouts
Lapped turnouts can be used to achieve a more compact track layout in constrained
locations. In a lapped turnout, as seen in following picture, the switch rails for a second
turnout will be placed between the switch and the frog of the initial turnout.
Related Standards;
EN 13232-1 Railway applications – Track – Switches and crossings for Vignole rails
Vıdeo
An introduction to switches and crossings, Network Rail Ltd.
To ensure that the path required for the passage of trains is kept clear along the route
of a railway, a “structure gauge” is imposed. This has the effect of forming a limit of
building inside which no structures may intrude. The limit includes not only things like
walls, bridge sand columns but also pipes, cables, brackets and signal posts.
The structure gauge will vary with curvature of the line and maximum speeds allowed
along the section in question. Just as the civil engineer is prevented from allowing his
structure to intrude into the train path, the rolling stock engineer also has limits imposed
on the space his train may occupy. This space is referred to as the “kinematic
envelope“. The area designates the limits within which the train can move laterally and
vertically along the route. Speed and features of train design such as bogie suspension
and special systems such as tilting that it may have will affect the kinematic envelope.
The line route has to be checked from time to time to ensure that the structures are
not interfering with the gauge. A line is always gauged when a new type of rolling stock
is to be introduced. It is important to see that small variations in track position, platform
edge, cable duct location and signal equipment haven’t been allowed to creep inwards
during maintenance and renewal programmes.
Gauging used to be done by hand locally (and still is from time to time in special
circumstances) but nowadays it is mostly done with a special train. The train used
consist of a special car with a wooden frame built almost to the gauge limits. The edges
of the frame were fitted with lead fingers so that, if they hit anything as the train moved
along, they would bend to indicate the location and depth of intrusion.
Modern gauging trains are fitted with optical or laser equipment. The optical system
uses lights to spread beams of light out from the train as it runs along the line. Suitably
mounted cameras record breaks in the light beams to provide the gauging information.
The train can run at up to 80 km/h but, of course, the runs have to be done at night.
Laser beams are also used but, as they rotate round the train and form a “spiral” of
light.
a. Air Gap; To ensure adequate clearances between rolling stock and structures, or
rolling stock on adjacent tracks, monitoring and maintenance of track position is based
on the “air gap”.
b. Structure Gauge Check
In order to ensure trains would be able to run on the new line at full speed without the
risk of getting too close to the infrastructure, a dedicated structure gauge mounted
on a flat wagon.
The gauge represents the dynamic envelope of a train running in the worst case
conditions (speed, cant, etc.). The structure is then circulated at very low speed on
every route and junctions and measurements are taken at each ‘hot spots’ to ensure
no pieces of infrastructure would ever get into contact with a running train.
Related Standards;
İş Treni DE24369 Loko + Yol-Katener Muayene Makinesi + Katener Bakım Aracı *Railway
maintenance work
https://www.youtube.com/watch?v=Ujhby1RezOc
3. Suyun etkisinden koruyucu hidrolik olarak bağlanmış tabaka (HBT)
4. Don Koruma Tabakası (DKT)
Videolar
JD Rail Solutions - Smart-Track™, hattın sel ve taşkından korunması
https://www.youtube.com/watch?v=U3oDVPx_zpc
~ Uygulama yeri,
Demiryolu hat’tındaki Züblin tipi üstyapının genel görünüşü Şekil 1.44’te, ikiz blok
traversli Züblin tipi üstyapı da Şekil 1.45’te gösterilmiştir.
e. Düşük titreşimli hat üstyapı sistemleri [(Stedef, Wallo, Sonneville - LVT (Low
Vibration Track)]
Stedef (Fransız), Wallo (İsviçre) ve Sonneville (İsviçre) üstyapı sistemleri aynı tasarım
özelliklerine sahip sistemlerdir. Bu uygulamada, elastik ped, traversin altına
yerleştirilmiş, onların altına da sistemi içine alacak şekilde kauçuk kılıf konmuştur. Bu
sistem, titreşim ve gürültüyü çok iyi bir şekilde sönümleme özelliğine sahiptir.
1) Stedef tipi üstyapı
Stedef sistemi Fransa Demiryolu (SNCF) mühendislerinden Roger Sonneville tarafından
geliştirilmiştir. Titreşim ve gürültüyü çok iyi absorbe ettiği için, yaygın olarak tünellerde
kullanılmaktadır. Metro sistemleri en yaygın kullanım alanları olsa da, yüksek hızlı
hatlara da uyumlu bir üstyapı sistemidir. Stedef sisteminin iki versiyonu; klasik ve
Sabeta 312 olarak, Şekil 1.49’da verilmiştir.
.
Şekil 1.51. Stedef üstyapı sisteminin montajı
. 52
BÖLÜM 2
Bunu sağlamak için, tüm elektrik santralleri küçük ya da büyük fark etmeksizin
hepsi birbirine paralel bağlıdır. Örneğin Keban HES'de büyük bir arıza meydana
gelirse, bu durumda Atatürk HES üretimini arttırarak, sistemi dengeler. Çünkü
sistem paralel bağlıdır. Böylelikle üretim ve tüketim her an dengede tutulur.
Şemada A, B ve C noktaları elektrik üreten santralleri (HES, RES, TES, JES türü)
gösterirken, oklar tüketici merkezlerine gitmektedir. Milli şebeke 154 kV olarak
enerjiyi ülke geneline taşımakta olup, sistem devletin şirketi olan Elektrik İletim
AŞ – EİAŞ tarafından işletilmektedir.
Bu şebekenin gerilimi kentlere girerken, voltajı 34,5 kV’a düşürülür. Kentin
değişik noktalarında da başka düşürücü şalt sahaları ve trafolar vardır.
Her şebeke sisteminde olduğu gibi, enterkonnekte şebeke sisteminin de avantaj
ve dezavantajları mevcuttur.
Sistemin en büyük dezavantajı kısa devre akımının fazla olmasıdır. Kısa devre
akımları iyi hesaplanamazsa büyük sorunlara yol açılabilir.
Ülkemizde Enterkonnekte Sistemin merkezi Ankara Gölbaşı'nda bulunan Milli
Yük Tevzi İşletme Müdürlüğü olup, sistemin üretim ve tüketim özellikleri buradan
yönetilir.
4) Kolay katar teşkili / easy train preparation: Elektrikli lokomotifler çift yönlü
markizlere sahip olurlar. Bu nedenle tren teşkil ve manevraları da kolay olur.
Düz çizgi 67,2 ton ağırlığında AC elektrikli lokomotifi ‘‘ED75’’ ve BO-BO 1900 kW
tekerlek gücündeki makinenin performans eğrisini göstermektedir. Grafikten de
anlaşılacağı üzere; örneğin: elektrikli lokomotifin çekiş gücü 40 km/sa hızla
gittiği zaman dizel lokomotifin yaklaşık iki katı olmaktadır.
Eğer lokomotifler aynı çekiş gücü ile işletmeye açılırsa, örneğin 1000 tonluk bir
katar için dizel lokomotifin çekiş gücü ile 40 km/sa hızla gitmesine olanak
verirken, elektrikli lokomotifin aynı çekiş gücü ile daha hızlı yani 67 km/sa hızla
gitmesi mümkündür.
Resimde 1000 ton yük çeken E ile DE lokomotifin düz yol ve eğimli bir kesimde
verimleri karşılaştırılmaktadır. Aliyman kesimde ortalama hız, elektrikli
lokomotifte 78 km/sa olurken, dizel lokomotifte 70 km/sa’dir. Eğer bu trenler %0
10 eğimli bir güzergâhta işletilecek olursa, elektrikli lokomotif için ortalama hız
55 km/sa, (Aliyman kesime göre % 29 daha düşük), dizel lokomotif için ise 29
km/sa hızla (Aliyman kesime göre % 59 daha düşük) olur.
Şekil 2.3. E ile DE lokoların düz yol ve rampada performansları / perfomance
comparison of E and DE locomotives on flat track and ramp condition
Genel olarak bir elektrikli lokomotiflerin yaptığı iş iki adet dizel lokomotifin yaptığı
işe eşit görülmekteyse de, bazı ülkelerde bu oran 2,5 dizele eşittir. Böylece az
tren ile çok yük daha kısa sürede cer edilir.
Videolar
Bu tesisler;
Videolar
Railway Catenary System
https://www.youtube.com/watch?v=TqvTLKEngbI
Videolar
Railway Catenary System
https://www.youtube.com/watch?v=TqvTLKEngbI
Aynı yolun iki rayı kurpta aynı seviyede değildir. Yükseklik farkları “dever”i teşkil
eder. Bu yol üzerinde giden lokomotifin ekseni de düşey değildir. O hâlde
pantograf ekseni ile düşey eksen birbirinden ayrılır. Pantografın sürtünme
yüzeyinin ortası havada yolun kurbuna eşit kurp çizer. Kurpta eksen kaçıklığı
belirli sınırların dışına çıkacak kadar artamaz. Bu sınırlardan sonra seyir telinin
pantografın üzerine gelmemesi tehlikesi vardır. Kurp yarıçapı küçüldükçe direk
açıklıkları da küçülür.
Elektrik sistemi elemanları İstasyonlarda çoklu hatlar için portal veya konsol
sistemi ile taşınmaktadır. uygulanır (Şekil 2.13.).
Şekil 2.13. İstasyonda çoklu portal ve elemanları / console system and its
elements in a station
Tek telli sistem Şekil 2.14’deki gibi direk sistemiyle taşınır. Bu sistemde hattın
yanındaki temele gömülmüş beton direk yapısı bütün elemanları üzerinde taşır.
Bu uygulamaya tekli portal denir.
Katener sistemi elemanları çoklu portal / konsollara Şekil 2.15’de gösterilen Şez
denilen elemanlar yardımıyla bağlanır.
Şekil 2.16. Portala bağlanmış Şezler / Hoban system carrying wires
Kullanılan seyir telleri AC ve BC tipi olarak iki türde yapılmakta olup, ölçü ve
özellikleri aşağıdaki şekil 2.18’de gösterilmiştir
Şekil 2.18. Seyir teli ölçü ve özellikleri / cruise wire dimensions as AC and BC
type wires
Seyir telleri kullanılan şebeke özelliklerine göre; Cu-Ag, Cu-Mg, Cu-Sn ve Cu-Cd
(alloys of cruise wires) alaşımla yapılmaktadır.
Katener eletrik sisteminin son elamanı olup, enerjiyi pantografa transfer eden
elemandır. Enerji telinin rayları üst yüzeyinden olan mesafesi 4,95 ile 5,75 m
arasında değişmektedir. 25 kV gerilim kullanan sistemlerde, tel 90 cm
mesafeden insanları kendine çekebilir. Bu nedenle, E loko ve EMU türü taşıtlarda
KATENER ALTINDA YUKARI ÇIKMA ! uyarısı yazılıdır.
The overhead line is the last component in the power supply system. The
catenary wire, also called the copper conductor, is usually located at a height of
4.95 to 5.75 m above rail level (upper surface of the rails).
In order not to destroy the pantographs, the overhead line is arranged in a gentle
zigzag path, thus it is slid over by a 50 to 75 cm wide area of contact slip surface
of the pantograph.
8 haziran 2023
Katener sisteminin nasıl çalıştığını daha iyi anlamak için, Pantografın yapısını da
incelemekte fayda vardır.
Şekil 2.19’da gösterildiği gibi, Pantograf elektrikle tahrik edilen bir raylı taşıtın
tavanına montajlanmıştır. Bir pantograf; temas çubukları (arşe), pantograf
kolları ve izolatör sistemi olarak üç kısımdan oluşmaktadır.
Some countries have multiple electrification systems, thus requiring dual voltage
engines with several sets of pantograph according to the catenary type.. Turkey
sole electrification systems is 25 kV, however two types of electrical clearance
gauge have been used.
Videolar
The Brilliant Engineering behind Pantographs!
https://www.youtube.com/watch?v=ElsDYKTntU8
2.4. Üçüncü ve Dördüncü Ray Sistemleri / 3rd and 4th rail systems
Kentsel raylı sistemlerin yeraltındaki uygulamalarında katener kullanıldığında,
tünel kesiti büyüdüğünden, katener yerine, 3ncü ve 4ncü raydan elektrik alma
tekniği kullanılmaktadır. Katener sistemi kurmak için, yeraltında daha geniş çaplı
kazı yapmak ve tünel ortamlarında daha büyük gabari inşa etmek gereklidir. Bu
da yatırım giderini arttırır.
Şekil 2.22’de üçüncü ray sistemi gösterilmiştir.
Daha önce de belirtildiği gibi, kentsel raylı sistemde elektrik devresi, tekerlek-
ray etkileşimiyle tamamlanır, yani elektrik akımı devresini tekerlekler üzerinden
tamamlar. Bu elektron akışı zamanla tekerlek yataklarında aşınma
doğurmaktadır. Bunu önlemek için dördüncü ray sistemi geliştirilmiş olup, yapısı
Şekil 2.23’te gösterilmiştir. Taşıt üzerindeki “temas pabucu / current collector”
üçüncü raya temas ile elektrik alır.
Şekil 2.22. Üçüncü ray sistemi / 3rd rail systems
Yeraltında çalışan metro sistemlerinde hem daha verimli elektrik almak hem de
küçük gabarili havai hat uygulaması gündeme gelince, rijit katener teknolojisi
kullanılmaya başlanmıştır.
BÖLÜM 3
Trafiğin emniyetli olarak işletilmesi, durak aralarının yakın ve trenlerin daha sık
olduğu kentiçi raylı sistemlerde de büyük önem taşımaktadır.
Demiryolu taşımasının güvenli yapılması için, taşıtlar, sistem ve insan kaynaklı girdi
ve hareketlerin de güvenli ve doğru yapılması gereklidir. Bu amaçla trafik yönetim
sistemleri kurulup, işletilmektedir.
Bu sistemde trenler istasyonlar arasında telefon talimatı ve izni ile seyir yaparlar. Bu
talimatlara göre, trenler istasyonlarda buluşur, bekler veya öne geçerler. Tek hatlı tren
işletiminin olduğu yerlerde trafik istasyondaki “hareket memurunun” talimatına göre
hareket ederler. Talimatlar istasyonlardaki seyir defterlerine kaydedilir. İstasyonlar
arasında telefon ve telgraf ile haberleşmeler yapılır.
2023 yılı verilerine göre, 13.128 kilometrelik TCDD şebekesinin yaklaşık % 45 lik
kısmından TMİ sistemi kullanılmaktadır. Bu sistemin en önemli zayıflığı, insan hatasına
açık bir sistem olması, trenlerin buluşma ve öne geçmesinin sağlanabilmesi için uzun
bekleme süreleridir.
Halen TCDD şebekesinin % 55’lik kısmında TSİ trafik yönetim sistemi etkindir. Gerek
yolcu, gerekse yük taşımacılığının yoğun olduğu;
~ Sirkeci – Halkalı, Haydarpaşa – Eskişehir - Ankara,
~ Ankara-Boğazköprü-Niğde-Ulukışla-Adana,
~ Enveriye-Kütahya-Balıkesir-Manisa-Basmane hatlarıyla,
Doğu Anadoluya doğru uzanan;
~ Boğazköprü-Kayseri – Sivas – Çetinkaya - Divriği ile,
~ Çetinkaya - Malatya, Malatya – Toprakkale - İskenderun hatlarında TSİ sistemi
önemli bir trafik güvenliği ve seyir hızı sağlamaktadır.
Bu hatlara yakın zamanda tamamlanan, Alsancak-Aydın-Denizli hattı ile, Basmane-
Uşak-Afyonkarahisar hatları da eklenmiştir.
TSİ sistemi makinistin; sarı, kırmızı, yeşil ve beyaz renkli sinyal bildirimlerini görmesi
ve ona göre treni yönetmesi esasına dayanmaktadır. Ancak 160 km/sa hıza kadar etkili
olan bu sistem, daha yüksek hızlarda yetersiz kalmaktadır. Diğer yandan da makinistin
sinyali görmemesi, sinyali yok sayması veya sinyal tecavüzü durumlarında kazaları
doğurmaktadır.
Videolar
TCDD TSİ sistemi ve sinyal https://www.youtube.com/watch?v=oB6BQsU68Sk&ab_ch
bildirileri-1, 18,5 dk. annel=Seyid%C3%96mer
TSİ sistemi ve sinyal bildirileri-2, 19 https://www.youtube.com/watch?v=qNa42sI8TiE&ab_chan
dk nel=Seyid%C3%96mer
Tren Trafiğinin Sinyallerle İdaresi https://www.youtube.com/watch?v=vuZgfu4QkPQ&ab_cha
TSİ (CTC) Sistemi ve Sinyal nnel=HasanBerkeG%C3%BCrlerHasanBerkeG%C3%BCrler
Bildirilerinin Anlamlar, 38 dk
Irmak-Karabük-Zonguldak https://www.youtube.com/watch?v=ivDCjFDUdrg
Demiryolu hattı Rehabilitasyon ve
Sinyalizasyon Projesi
Bu sistem genel olarak trenin hızını kontrol eder ve trenin gitmesi gereken emniyetli
hızla karşılaştırır. Emniyetli hızı oluştururken, kırmızı sinyalden trenin uzaklığı, hattın
durumu (eğimi, hız sınırı, kurp vb.) gibi değerler hesaplanır. Eğer bu hesaplanan hız
kabinde belirlenmiş hızdan fazlaysa, trenin hızını o kesimde belirtilen hıza düşürür veya
treni otomatik olarak durdurur.
Videolar
Automatic Train Protection – 1990, 20 dk.
https://www.youtube.com/watch?v=Q4aWIjbVpcg
3.3.2. ERTMS
Bu formülde, ETCS Avrupa Tren kontrol sistemini, GSM-R da tren işletiminde uydu
haberleşme sistemini temsil etmektedir.
ETCS sisteminde araç üstü ve hat boyu elemanlar olarak iki ana grup donanım vardır ve
sistem elemanları Şekil 3.4’de topluca gösterilmiştir.
Not: Lokolarda, DMU ve EMU taşıtlarında bulunan; yazıcılı veya optik özellikli sürat
kontrol bandı da benzeri görevi Zaman – Yol eğrisi kaydıyla seyir süratini kaydederek
yapmaktadır.
11) Tren Arayüzü: Bilgilerin ilgili ünitelere aktarımını sağlayan bilgisayar birimidir.
Videolar
Seviye 1
Şekil 3.6’da araç üstü ekipmanlar, Şekil 3.7’de ise bütün sistemin etkileşimi
gösterilmiştir.
Şekil 3.6. Araç üstü ekipman ve yol elemanları etkileşimi
Videolar
https://en.wikipedia.org/wiki/Santiago_de_Compostela_derailment
The moment of impact: Terrifying CCTV of Spain train crash near Santiago de
Compostela
https://www.youtube.com/watch?v=QaMMuyn3X9I&ab_channel=OnDemandNewsOnD
emandNews
b. Merkezi ETCS L1
Bu sistemde Baliz gibi yol boyu algılayıcılar yoktur, taşıtın konumu, hızı vd. bilgiler radyo
sinyalleriyle takip edilip, değerlendirilir. Veriler GSM antenleriyle alınır-verilir. Sistem
treni yönlendirir, hız ve fren konusunda müdahaleler yapar.
Seksenli yılların başında Avrupa geneli ülkelerde işleyen farklı türlerde demiryolu
iletişim sistemi bulunmaktaydı ve bu da sınır ötesi trafiğini yavaşlatmakta ve taşımacılık
maliyletini da arttırmakta idi. Avrupa Birliği içinde artan ekonomik entegrasyon ile tren
radyo iletişiminde tek bir standardı benimsemek için bir karar alınmıştı.
Şekil 3.12. ETCS level 2 sisteminde sinyal etkileşimi
Trenlerin seyir güvenliğini tehlikeye düşürebilecek durumlar için Acil durum sistemleri
kurulmuştur. Bunlar Acil durum freni ve Tren kaçmasına karşı tedbirlerdir.
Acil durum freni, makinist tarafından veya yolcularca uygulanan bir fren sistemi olup,
standart tam hizmet freninden çok daha fazla frenleme kuvveti uygulayarak, treni en
kısa mesafede durdurmaya çalışan bir fren sistemidir.
Şekil 3.14’de Makinist mahallindeki Fren uygulama kolunun en üst konumunda Acil fren
pozisyonu görülmektedir.
Şekil 3.15’de Almanya’da bir metro taşıtında Acil durum fren kolu gösterilmektedir.
Kırmızı renkli Fren kolu levhasında, 4 farklı lisanla, frenin nasıl kullanılacağı belirtilmiştir.
Şekil 3.16. Tren veya vagonu raydan çıkarmak için kullanılan deray düzeneği
3.5. KENTİÇİ RAYLI SİSTEMLERDE EMNİYET VE TRAFİK YÖNETİMİ
Cadde tramvayı olarak da anılan bu sistemler, çabuk kurulan ve işletimi kolay olan
sistemler olup, düşük hızları ve taşıma kapasitelerin rağmen, cadde şartlarına uyumlu
taşıma sistemleridir.
Tramvaylar da elektrikli trenler gibi katenerden 750 veya 1500 V DA türü enerji alırlar.
Bataryalı ve şarj edilebilir uygulamaları da vardır. Örneğin Konya’nın Alaaddin – Adliye
tramvayı “Hz Mevlana türbesi” kısmını kateneriz ve şarjlı batarya çalışmasıyla
katetmektedir.
How Do Driverless Trains Work? | Bang Goes The Theory | Earth Lab
https://www.youtube.com/watch?v=a52ZSCIAoRk
Taşkent Metro
https://www.youtube.com/watch?v=I-BHkILRIfA
Bu tür raylı taşıtlar genellikle metropol kentlerin merkezi ile uzak yerleşim alanlarını
birbirine bağlar. Otobüs ve tren türü taşıma modlarına geçiş istasyonların bulunur.
HRS’ler bir sürücü ile sinyalizasyon sistemine uygun olarak yönetilen, her 600 – 1.000
m mesafede özel istasyonlarda yolcu indirip-bindiren, ortalama 60-80 km/sa hızla
kendine ait hatlarda işletilen, raylı toplu taşıma sistemleridir. Kumanda merkezinden
trafik yönetimine sahip sistemdir.
Hafif raylı sistemlerin yolcu kapasiteleri 10.000 - 20.000 kişi/saat arasında değişir.
Bu tür taşıtlar demiryolu şebekesinde de çalışabilirler. Trenler demiryolu şebekesine
geçiş yapılınca, 3ncü ray sistemi yerine havai hattan enerji alırlar. Metro sistemleri tam
otamasyona uygun sistemler olup, sürücüsüz – driverless olarak da tasarlanıp
işletilebilir. Sürücüsüz metroların bazılarında yolcu biniş-inişlerini kontrol eden Peron
ayırıcı kapı sistemi -PAKS bulunur.
Hafif raylı sistemler çalıştıkları şehirlere göre; Başkentray, Marmaray, İzmir metro,
Ankaray, Metro, BURULAŞ, Metro İstanbul, gibi isimler almaktadır.
Şekil 3.18’de Ankara raylı sistem haritası gösterilmiştir. Bu sistemde M1, M2, M3 VE
M4 olarak 4 metro hattı, bir LRT hattı (A1), 2 teleferik sistemi (T1: Yenimahalle-Şentepe
ve T2: Meteoroloji - Keçiören) mevcuttur.
Proje iki aşamalı olup, I. Kısım 290,5 km’lik Irmak – Ülkü arasını, 123,9 km’lik II. Kısım
da Ülkü-Zonguldak arasını kapsamaktadır. Projede 33 istasyon, 25 durak bulunmaktadır.
Hat 414,702 km cari hat ve 61,162 km de istasyon yollarından oluşmaktadır.
Bu projenin bir başka özelliği de “zaman paylaşımlı” bir inşaat ve taşıma faaliyeti
yürütülmüş olmasıdır. Diğer bir ifadeyle, inşaat işleri ve demiryolu çalışmaları birer
haftalık periyotlar halinden dönüşümlü olarak yapılmıştır. Bu uygulama sayesinde
hem taşımacılık devam etmiş hem de hat inşası sürmüştür.