Rumeli

You might also like

Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 4

Anadolu, Rumeli ve Balkanlara umumi bir bakış

Göç etmek bazı toplumlar için zorunlu olsada Türkler coğrafi şartlar ve bası sebepler hasebiyle göçebe
bir yaşam tarzı benimsemişlerdir. İlk Kavimler göçü ile başlayan Avrupa ve Küçük Asya topraklarına
yapılan göç sayesinde tarih sahnesinde pek çok olay gerçekleşmiş dünya’nın seyri değişmiştir. Orta
Asya’dan İran ve Mezapotamya bölgelerine kalıcı muhaceret Selçuklular döneminde başlamış ve bu
muhaceret Viyana kapılarına kadar dayanmıştır. (1)

Tuğrul ve Çağrı Bey’ler Anadolu’ya yaptıkları ilk akınlar sırasında Anadolu’da Siyasi ve iktisadi
mekanizma çökmüş ve yerel Ermeni halk Uzun saçlı Türklerin gelişine şahit olmuşlardı. (2) (3)
Anadolu’da İmparator Basıleios ve halefleri siyasi ve mezhepsel ayrılıklar sebebiyle Ermenileri çeşitli
bölgelere sürmüştü. Bu hareket dönüşü olmayacak bir yola giden basiretsiz siyasetin bir
göstergesiydi. (4) (5) Dışlanan Ermeni ve Rum halk yer yer Selçuklular ile birleşerek Bizans’a karşı
mücadele ettiği bile oluyordu. (6) İmparator Basıleios’un siyaseti geri tepmiş görünüyordu.

Anadolu fethi müslüman dünyasında sevinç ile karşılanmış İznik artık yeni kurulan yarı-bağımsız
Anadolu Selçuklularının başkenti olmuştu. Selçuklular mütemadiyen Batıya doğru ilerliyor bu hareket
dört bir yandan destekçi elde ediyordu. Haçlıların saldırısı ve ardından Moğol tahakkümüne karşı
zayıf düşen Selçuklu artık eskisi kadar güçlü değildi ve İznik ise Hristiyanların eline geçmişti. Selçuk
devleti Moğollardan kaçan Türkmen ve göçebeleri Anadolu’nun batı uçlarına yönlendiriyordu.
Selçukluların Moğol tahakkümü altına girdiği sıralarda merkezi idarenin azami derecede hissedildiği
uc bölgelerinde yei siyasi oluşumlar meydana gelmekteydi.(7)

Osmanlıların siyasi olarak parlamaya başladığı ilk safhada Batı Anadolu’da en gözde lider hiç kuşkusuz
Haçlıların korkulu rüyası Gazi Umur Bey’di. Bizans iktisadi manada sıkıntılı olduğu dönemlerde Batı
Anadolu’da bulunan limanlarını ve gemici kadroyu saf dışı bırakmıştı. Türkler ise bu gemicileri ve
limanları tekrar istihdam ederek gemicilik faaliyeti ile Ege adaları ve Yunanistan kıyılarına akınlarda
bulunmaya başlamışlardı. Öyle ki Haçlılar artık Bu beylikler için önlemler alarak büyük donanmalar
hazırlamaya girişmişti. Bu akınlar din uğruna verilen gaza yerine geçse de bunun kadar önemli bir
etken daha olan yağma ve maddi çıkar’da gözetiliyordu. (8)

Anadolu ve çevresi bu vaziyette iken Kocaeli havzasında yavaş yavaş istikrar kazanan Osmanoğulları
siyasi arenada yeni bir düzen oluşturacaklardı. Bulundukları mevki itibariyle kısa sürede nam salmayı
başarmışlardı. İznik ve Bursa, Osmanlıların yükselmesinde en mühim iki şehir olmuştu. Biri Selçuklu
mirasını taşıyordu, diğeri ise Bitinya’da bulunan en önemli Şehirlerden biriydi. Hey Hat ! Osman Gazi
iki Şehri’de kuşatmış ancak fethetmek ancak Orhan Gazi’ye nasip olmuştu (9)

Bu iki mühim sınavdan sonra Osmanlıları daha mühim bir mücadele bekliyordu. Sürekli dinamik bir
ordu ile yeni fetihler ile kaleler fethedip hoşgörü ile varlığını kazıması gerekiyordu. Osmanlı Bosna’da
hoşgörü köprüleri inşa etti Sırp bombalarının yıkamayacağı. Yunanistan’da sarsılmaz minareler inşa
etti kin dolu düşmanların yıkamayacağı. Kısacası Osmanlı Balkanlarda unutulmayacak izler bıraktı. Her
daim hedefi olan bir devlet cennet gibi balkan topraklarını fethederek gereken ilgiyi gösterdi. Tüm
fethettiği toprakları vatan bildi, Kanı pahasına müdafaa etti. (10)

İç savaş sebebiyle güçsüz düşen Bizans’ın karşısında bu defa genç ve dinamik Osmanlı bulunuyordu.
(11) Kantakuzenos iktidar olabilmek için Osmanlılardan yardım istemiş ve bu olay sayesinde Rumeliye
geçen Osmanlılar Balkanlarda kalıcı olarak kalmaya gelmişti. Sultan Orhan ve halefleri Balkanlarda
süren fütühat’ta başarılı bir siyaset izlemişler bu dönemlerde Akıncı beylerinin Rolü inkar edilemez
derece büyüktü. Üç koldan Balkanlarda ilerleyen Osmanlı Akıncı beyleri fethettiği bölgeleri imar
ederek Balkanlarda mühim yaşam noktaları oluşturmuşlardı. Balkan ticaret ve tarımı Osmanlı siyaseti
sayesinde yüksek oranda artmış mühim uc noktaları haline gelmişti. (12) (13)

İstanbul’un fethi hiç süphesiz balkan ve Avrupa tarihini çok derinden etkilemiştir. (14)Osmanlı
hükümdarları her zaman bir kızıl elma peşinde koşmuş bu hedef onları her zaman başarıya itmiştir.
Roma’yı fethederek Kayser-i Rum unvanı ile Konstantiniyye’de İmparatorluk tahtına oturmuş tüm
cihanı titreten bir imparator olmayı başarmıştı. Gözünü Roma’ya diken Fatih’i ancak ölüm
durdurabilmişti. (15) Fatih Otranto seferinde ise Papa’yı tahtından edecek kadar korkutmuş
görünüyordu.(16)

Fatihten kalan Roma hayali Kanuni ile tekrar vucüda gelmeyi başarmıştı. Bir yandan Balkanlarda
ilerleyen ordu bir yandan Akdeniz’de en büyük Haçlı donanmasını bozguna uğratan Kapudan-ı Derya
Barbaros Hayreddin Paşa tüm Avrupa’yı tehtid edecek hale gelmişti. Sürekli ‘’Roma’ya Roma’ya
demekteydi.’’(17)

Kanuni Sultan Süleyman Avrupa’da yaşanan siyasi istikrarsızlığı ustaca kullanarak Avrupa siyasetinde
önemli bir isim haline gelmeyi başarmış ve Avrupa devletleri artık siyasi denge olarak birinci
dereceden Osmanlıları görmeye başlamışlardı. Artık Osmanlı’da bir Avrupa ülkesi’ydi. Rumeli,
Balkanlar ve nihayet tüm Avrupa, Osmanlı bu topraklarda mahirane bir siyaset izlemiş bu sayede bir
cihan imparatorluğu olmayı başarmıştır.
Kaynakça

1) Abdullah Kaya – Başlangıcından 1071’e kadar Türklerin Anadolu’ya akınları hakkında bir
değerlendirme EKAV AKADEMİ DER. 2018 sayı: 59

2) Matheos vekayi-namesi (952-1136) sf 48-49-50

3) Chronique de Michael le Grand

4) P. Charanis - The Armenians in the Byzatıne Empıre

5) Ernst Werner - Büyük Bir devletin doğuşu sf 37

6) Osman Turan – Selçuklular zamanında Türkiye

7) Fuad Köprülü – Les Orıgenes de L’Empıre Ottoman / Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşu

8) Halil İnalcık – Batı Anadolu’da Gazi Beylikler, Bizans ve Haçlılar

9) Sencer Divitçioğlu – Osmanlı Beyliğinin Kuruluşu

10) Erhan Afyoncu – Osmanlı Vatan bildi Avrupa sömürdü

11) Prof. Dr. Şerif Baştav – Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşu esnasında Bizans ve Avrupa

12) Ayşegül Kılıç – Akıncılık teşkilatı ve ünlü Akıncı ailelerinin Balkan tarihine katkıları

Yeni Türkiye -66 Rumeli-Balkanlar özel sayısı 1 / 553-565

13) Halil İnalcık – Osmanlılar / 11-67

14) M. Fuad Köprülü – Bizans Müesseselerinin Osmanlı Müesseselerine tesiri

15) Franz Babinger / çev: Bekir Sıtkı Baykal - Fatih Sultan Mehmed ve İtalya /Belleten, Ocak
1953, Cilt XVII - Sayı 65

16) Halil İnalcık – Makaleler II. Sf 29

17) A.g.e. sf 30

18) Halil İnalcık – Rönesans Avrupası, Türkiye’nin Batı medeniyetiyle özdeşleşme süreci

19) Kullandığım diğer kaynaklar :


20) Donald M. Nicol / çev: Bilge Umar Bizans’ın son yüzyılları

21) Ayşegül Kılıç –Sultan I. Murad’ın (Merkezi Hükümetin) gözüyle Balkanların ‘’uc beyi ‘’ nasıl
olmalı ?

22) Osman Turan – TüRK Cihan hakimiyeti Mefkuresi tarihi

23) Prof. Dr. Şerif Baştav – Bizans İmparatorluğu Tarihi, Son devir

24) İlber Ortaylı – Avrupa ve Biz

You might also like