KADER VE KAZA İNANCI Fiziksel Yasalarla İlgili Ayetler:
• Kader sözlükte ölçü, düzen, yasa, kanun, miktar, • “Güneş ve ay bir hesaba göre hareket etmektedir.” plan, program, biçimlendirmek gibi anlamlara gelir. (Rahmân suresi, 5. ayet) Terim olarak da Allah’ın (c.c.) sınırsız ilmi, iradesi, kudreti ile evrendeki her şeyi planlamasıdır. • “Denizde dağlar gibi yüzen gemiler, O’nun varlığının delillerindendir.” • Kaza sözlükte hükmetmek, emretmek, yaratmak ve gerçekleştirmek gibi anlamlara gelmektedir. Terim (Şûrâ suresi, 32. ayet) olarak da takdir edilen her şeyin Allah (c.c.) tarafın- Biyolojik Yasalarla İlgili Ayetler: dan yaratılmasıdır. • “O, gökten su indirendir. İşte biz onunla her türlü • Kader ve kaza, Allah’ın ilim, irade, kudret ve tekvin bitkiyi çıkarıp onlardan yeşillik meydana getiririz…” (yaratma) sıfatları ile ilgilidir. (En’âm suresi, 99. ayet) Örnek: Yerçekimi kanunu kader, yüksekten bırakılan bir cismin yer- • “Allah, sizi önce topraktan, sonra da az bir sudan çekimi etkisi ile yere düşmesi ise (meniden) yarattı. Sonra sizi (erkekli dişili) eşler kazadır. yaptı…” (Fâtır suresi, 11. ayet) Kader ve Evrendeki Yasalar Toplumsal Yasalarla İlgili Ayetler: • Evrendeki planlanan olaylar fiziksel, biyolojik ve top- lumsal olarak üç kısımda incelenmektedir. • “Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini Fiziksel Yasalar hatırlayın…” • Madde ve enerjinin oluşumu, yapısı, hare- (Âl-i İmrân suresi, 103. ayet) keti, değişimi ve maddeler arası ilişkilerle il- gili yasalardır. Deney ve gözleme dayanır. • “Ey iman edenler! Kendiniz, ana babanız ve en ya- kınlarınızın aleyhine de olsa, Allah için şahitlik yapa- • Yerçekimi kanunu, yağmurun yağması, gece-gün- rak adaleti titizlikle ayakta tutan kimseler olun…” düz oluşumu, suyun buharlaşması gibi… (Nisâ suresi, 135. ayet) Biyolojik Yasalar • Canlıların doğması, gelişmesi ve üremesi İNSAN İRADESİ VE KADER gibi olaylarla ilgili yasalardır. Deney ve göz- • İrade sözlükte dileme, tercih etme ve karar verme leme dayanır. gibi anlamlara gelmektedir. • Fotosentez, hücre bölünmesi, sindirim sistemi, kan • Cüz-i irade, Allah (c.c.) tarafından insana verilen dolaşımı gibi… sınırlı özgürlük ve insanın tercih etme kabiliyetidir. Toplumsal Yasalar • Külli irade ise Allah’ın (c.c) mutlak ve sınırsız olan, • İnsanların sağlıklı bir şekilde varlığını sür- her şeye hâkim olan ve her şeyi içine alan iradedir. dürebilmesi için uyması gereken sosyolojik • İnsan kendisine verilen akıl ile doğruyu ve yanlışı yasalardır. ayırt eder, sınırlı iradesi ile de doğruyu veya yanlışı • İnsanların mutlu ve huzurlu olması için sevgi, kar- tercih eder. deşlik adalet gibi ilkelere uymaları gerekliliği gibi… Not: İnsana verilen akıl ve irade onun yaptığı Not: Allah’ın (c.c.) evrendeki uyumu seçimlerden sorumlu olmasına neden olur. Fa- sağlamak için koyduğu bu yasalara kat bu seçimlerin sorumluluk oluşturması için sünnetullah veya âdetullah denir. baskı altında olmadan özgürce gerçekleşmesi gerekir. Tevekkül • Sözlükte güvenmek, dayanmak teslim ol- Cüz-i İrade Külli İrade mak gibi anlamlara gelmektedir. Terim ola- rak da kişinin gereken sorumluluklarını ge- tirdikten sonra işlerin sonucunu Allah’a (c.c.) bırakması anlamına gelmektedir. • Yazı yazmak • Kalbimizin çalışması • Bir öğrencinin gerekli çalışmalarını yaptıktan sonra • Oturmak, kalkmak • Nefes alıp vermemiz sınav sonucu için Allah’a (c.c.) güvenmesi ve Allah’ın • Din seçiminde bulunmak • Evrenin işleyişi (c.c.) verdiği karara teslimiyet göstermesi gibi… • İyi veya kötü davranış- • Rengimiz, ırkımız ve • “…Bir kere de karar verip azmettin mi, artık Allah’a larda bulunmak cinsiyetimiz tevekkül et, (ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah, te- vekkül edenleri sever…” KADERLE İLGİLİ KAVRAMLAR (Âl-i İmrân suresi, 159. ayet) • Kader, terim olarak ecel, ömür, sağlık, hastalık, rı- zık, başarı, başarısızlık, tevekkül gibi kavramlarla doğrudan ilişkilidir. Başarı ve Başarısızlık Ömür ve Ecel • İnsan, kendisine verilen akıl ile başarıya giden yolları öğrenir ve özgür iradesi ile se- • Bütün canlıların doğumundan ölümüne çimlerde bulunur. Yaptığı tercihler sonu- kadar geçen zaman dilimine ömür, Allah’ın cunda da başarılı veya başarısız olur. (c.c.) takdir ettiği bu ömrün bittiği, hayatın sona erdiği âna da ecel denir. • “Allah, kendisine karşı gelmekten sakınanları ba- şarıları sebebiyle kurtarır. Onlara kötülük dokunmaz. • “Nerede olursanız olun, sağlam ve tahkim edilmiş Onlar üzülmezler de.” kaleler içinde bulunsanız bile ölüm size ulaşacaktır.” (Zümer suresi, 61. ayet) (Nisâ suresi, 78. ayet) Emek ve Rızık Hastalık ve Sağlık • Allah’ın (c.c.) canlılara yeme içme ve başka hususlarda yararlanmak üzere ver- • Kişi, kaliteli beslenmesi ve helal olan yi- diği maddi ve manevi tüm nimetlere rızık yecekleri tüketerek haram olan yiyecekler- denilmektedir. den uzak durması ile sağlıklı olur. • Allah’ın varlıklar için sunduğu rızka sahip olmak is- • Kişi bunlara dikkat etse de hastalıkla karşı karşıya teyen bütün canlıların çaba harcaması gerekmekte- kalabilir. Bu durumda hastalık sebebiyle isyan etme- dir. meli, tedavi olmanın yollarını aramalıdır. • Allah’ın (c.c.) Rezzak ismi “Mahlûkâtına maddî ve • “Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helâl ve temiz mânevî her türlü rızkı bol bol ihsan eden” anlamına olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin…” gelir. (Bakara suresi, 168. ayet) • “Yeryüzünde hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allah’a ait • "Ey insanlar tedavi olunuz. Çünkü yüce Allah şifa- olmasın.” sını vermediği hiç bir hastalık yaratmamıştır." (Hûd suresi, 6. ayet) (Hadis-i Şerif) • İnsan için ancak çalıştığı vardır. Şüphesiz onun ça- lışması ileride görülecektir. (Necm suresi, 39 ve 40. ayetler) BİR PEYGAMBER TANIYORUM: HZ. MUSA (A.S.) • Mısır’da kral olan Firavun gördüğü bir rüya sebe- • Hz. Musa bu mucizelerle Firavun’un karşısına çıktı- biyle İsrâîloğulları'ndan doğacak olan bütün erkek ço- ğında Firavun öncelikle zindana atmak isterken daha cukların öldürülmesini emreder. sonra çevredeki en iyi sihirbazları çağırarak Hz. Musa’yı mağlup etmeye çalışır. • Bunun üzerine Hz. Musa’nın annesi de Allah’ın (c.c.) bildirmesi ile Hz. Musa’yı • Sihirbazlar ellerindeki ipleri yere atınca yılana dö- bir sandığa koyarak Nil Nehri’ne bırakır. nüşmesi üzerine Hz. Musa da elindeki âsâyı yere atar Ablasına da onu takip etmesini söyler. ve sihirbazların yılanlarının tümünü yutar. • Firavun’un karısı sandığı fark eder ve çocuğun ev- • Büyük şaşkınlık yaşayan sihirbazlar bunun bir sihir latlık olarak saraya alınmasını ister. Firavun da iste- olamayacağını anlayıp hemen Hz. Musa’ya iman meden de olsa kabul eder. ederler. • Hz. Musa kendisi için ne kadar sütannesi getirilse • Firavun, sihirbazları ölümle tehdit etse de sihirbaz- de Hz. Musa hiçbirini kabul etmez. Hz. Musa’nın ab- lar Müslüman olduklarını belirterek böyle ölümün on- lası orada bulunanlara onu emzirecek birisini bildiğini lara şeref olacağını söylerler. söyler. • Firavun’un her geçen gün zulmünü arttırması sebe- • Hz. Musa’nın annesini sarayda bulunanlar tanıma- biyle Hz. Musa kendisine inanan insanları yanına ala- dığı için onu kendi kucağında emniyet içinde sarayda rak şehirden çıkarlar. büyütür. • Kızıldeniz’e geldiklerinde Hz. • Büyüyüp olgunluk çağına ulaşınca gece vakti kavga Musa âsâsıyla vurarak denizi eden biri Mısırlı diğeri İsrailoğulları’ndan olan iki kişi- ikiye ayırır. Hz. Musa ve inananlar nin kavga ettiğini görür. denizden geçerken Firavun ve as- kerleri boğularak can verirler. • İsrailoğulları’ndan olan kişinin yardım isteği üzerine kavgayı ayırmaya çalışan Hz. Musa, yanlışlıkla Mı- • Hz. Musa inanan insanları kurtardıktan sonra Al- sırlının ölümüne sebep olur. lah’ın emri ile Tur dağına giderek Allah ile konuştu. Bu sebeple Hz. Musa’ya Kelimullah denilmektedir. • Sarayda hakkında yakalanıp öldürülme kararı çıkan Hz. Musa Medyen şehrine gider. Oraya vardığında iki • Tur Dağı’ndan kırk gün sonra kızın sürüsünü sulamasına yardım eder. kendisine verilen Tevrat ile geri gelen Hz. Musa Samiri isimli biri- • Kızların babası olan Hz. Şuayb, onu ödüllendirmek nin ayartması ile ziynet eşyalarını için yanına çağırır ve ondan on yıl ücretli çobanlık eriterek buzağıya benzeyen bir yapmasını ister. Bu sürenin sonunda onu kızlarından put yaptığını görür. biri ile evlendirir. • Samiri yaptığı puttan dolayı sürgün eden Hz. Musa • Süre tamamlanınca ailesi ile birlikte Mısır’a doğru onun yaptığı putu da parçalayarak denize atar. yola çıkan Hz. Musa’ya Tûr Dağı’ında (Sina Dağı) peygamberlik görevi verilir. • Hz. Musa kardeşi, Hz. Harun’a buna müsaade ettiği için kızdığında kardeşi engel olmaya çalıştığını ama • Asasının yılana dönüşmesi ve başarılı olamadığını belirtir. elini koynuna soktuğunda beyaz- laması mucizesi ile desteklenen • Hz. Musa ve Hz. Harun bundan sonraki süreçte Hz. Musa’ya yardımcı olması için halkı ile birçok sorunlar yaşadı. Fakat o yılmadan kardeşi Hz. Harun da peygamber halkını doğru yola ulaştırmak için hayatı boyunca olarak görevlendirilir. çaba gösterdi. • Hz. Musa, inkârcılara karşı vermiş olduğu mücadele ve sabrı ile tanınan ülü’l-azm peygamberden biridir. BİR AYET TANIYORUM: AYET EL-KÜRSİ VE ANLAMI • Ayet el-Kürsi, Bakara suresinin 255. ayetidir. Adını da içerisinde geçen “kürsi” sözcüğünden alır. • Tevhit inancı üzerinde durulan bu ayette Allah’ın (c.c.) eşsiz sıfatlarından, gücünden ve güzel isimle- rinden (esmâ-i hüsnâ) bahsedilir. • Hz. Muhammed (s.a.v.) de bu sureyi okumuş, biz- lere de okumayı tavsiye etmiştir. • “Bir farz namazın ardından Ayet el-Kürsi’yi okuyan Okunuşu kimse, sonraki namaza kadar Allah’ın himayesi altın- dadır.” Allâhu lâ ilâhe illâ huve-lhayyu-lkayyûm. lâ te/ḣużuhu sinetun velâ nevm. lehu mâ fî-ssemâvâti vemâ fi-l- (Hadis-i Şerif) ard. Men że-lleżî yeşfe’u ‘indehu illâ bi-iżnih. ya’lemu Allah’ın (c.c.) Ayet el-Kürsi’de Geçen Güzel İsim- mâ beyne eydîhim vemâ ḣalfehum. velâ yuhîtûne bi- leri ve Anlamları şey-in min ‘ilmihi illâ bimâ şâ’. vesi’a kursiyyuhu- ssemâvâti vel-ard. velâ yeûduhu hifzuhumâ vehuve- Allah: Kâinatı yaratan ve idare eden en yüce l’aliyyu-l’azîm. varlık. Varlığı zorunlu olan ve bütün övgülere layık bulunan Allah’ın (c.c.) özel ve en kapsamlı adı. Anlamı el-Hayy: “Varlığı devamlı olan, hayat sahibi, öl- Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayandır. Diri- meyen diri, her şeyin varlığı onun var- dir, kayyumdur. O’nu ne bir uyuklama tutabilir, ne de lığına bağlı olan.” demektir. bir uyku. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nun- dur. İzni olmaksızın O’nun katında şefaatte buluna- el-Kayyum: “Varlığı kendinden, kendi kendine ye- cak kimdir? O, kulların önlerindekileri ve arkalarında- terli, yarattıklarına hâkim ve onları ko- kileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar O’nun ruyup gözeten” demektir. ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey el-Aliyy: “İzzet, şeref ve hükümranlık bakımın- kavrayamazlar. O’nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri dan en yüce, aşkın olan.” demektir. kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyup gözetmek el-Azîm: “Zatının ve sıfatlarının mahiyeti anlaşı- O’na güç gelmez. O, yücedir, büyüktür. lamayacak kadar ulu olan.” demektir.