Download as txt, pdf, or txt
Download as txt, pdf, or txt
You are on page 1of 2

erken hıristiyan ve bizans tarihi

Aziz Paulus Yunanistan ve Anadolu’daki Hellen kentlerinde ve Roma'da yaşayan


Musevilere ve diğer dinlere mensup insanlara İncil'i tanıtmış, Hıristiyanlığın
yayılmasına önemli katkıları olmuştur.

250’li yıllara gelindiğinde, Anadolu’nun 60%’ı Hıristiyan olmuştu. Roma'daki


Hıristiyan cemaati yaklaşık otuz ila elli bin arasındaydı. Kuzey Afrika'da yüzlerce
küçük şehir cemaati vardı. II. yüzyılın son yarısı ile III. yüzyılın ilk yarısında
Afrika'da Tertullian ve Cyprian, Roma'da Hippolytus, İskenderiye’de Clemens ve
Origen gibi ilk büyük kilise babaları yaşadı. 230 yıllarda cemaatlere mensup
olanların arasına yüksek devlet memurları ve saray adamları da katıldı, böylece
Hıristiyanlar şehir konsillerine, saraya, senatoya ve foruma nüfuz ettiler.
Hıristiyanların piskopos idaresinde yönetilmesi, baştanbaşa bütün imparatorlukta
geçerli oldu. 220'de Roma, Kartaca, İskenderiye , Efes ve Antakya gibi büyük kent
merkezlerinin, piskoposları kendi bölgelerinde asıl liderliğe sahip oldular.

II. y.y’da idarecileri zaman zaman harekete geçmeye zorlasa da resmi otoriteler,
genellikle Hıristiyanların zararsız tarikatçılar olduklarını düşünüyorlardı.
Hıristiyanlara karşı yapılan zulümler ilk zamanlarda münferit olaylar halinde ve
yerel olarak kaldı

250 yıllarına gelindiğinde durum değişti. İlk kez İmparator Decius ile
birlikte, nüfusun Hıristiyan kesimi merkezi ve acımasız bir takibe
uğradı. Diocletianus, 303 yılında çıkardığı fermanla Hıristiyan ibadethanelerinin
kapanmasını, kutsalyazıların teslim edilmesini ve din adamlarının ve tüm
inanlarının Pagan törenlerine katılmalarını buyurdu

******** 313 yılında Konstantin ve Licinius tarafından çıkarılan Milano Fermanı ile
Hıristiyanlara diğer inaçlar gibi ibadetlerini serbestçe
gerçekleştirme hakkı tanındı. ********

Kuzey Suriye’deki -Fırat nehrinin kıyısında, Salihiye yakınlarında#Dura-Europos


kentinde bulunan bir konut, orijinal planını koruyabilmiş, erken Hristiyanlık
dönemine ait tanınan az sayıdaki ev ibadethanelerinden biridir.
256/257 yılındaki Pers saldırılarında tahrip olmuştur.
Gerek İsa’nın vaftiz sahnesinin ve inananların yakarışlarının tasvir edildiği
freskolar gerek üzeri kemerli bir düzenleme ile vurgulanan vaftiz teknesi, bu
mekanın vaftizhane olarak kullanıldığını açık bir şekilde ortaya koymaktadır.

İmparatorluk Başkenti Roma’da, bu ev kiliseleri dışında, erken Hıristiyanlar


hakkında önemli bilgiler sunan bir diğer oluşum -Katakomb- adı verilen yeraltı
mezarlarıdır.yeraltı mezarlıkları genellikle kullanılmayan eski taş ve maden
ocakları veya sarnıçlardan başlamaktaydı.

Bu katakomplar içinde en geniş alana yayılanı; iki, üç, bazen


dört katlı olan ve birbirine dar rampa veya merdivenlerle bağlanan Roma
katakomplarıdır. Roma’daki katakombların en büyüğü, adını önemli dini bir şahsiyet
olan Callisto’dan alan ve 217 öncesinde kullanılmaya başlanan Callistus
Katakompu'dur. Yaklaşık 800 civarında mezar içeren bu katakomp, III. y.y. ve Erken
IV. y.y.'a kadar genişletilerek kullanılmaya devam etmiştir. Roma ’ daki diğer
önemli katakomplar arasında Priscilla, Domitilla, Commodilla ve Maius sayılabilir

**********
Arkosolium: Kayaya oyulmuş üzeri kemerle sonlanan niş biçimli mezarlar
Loculi: Galeri duvarına oyulmuş dikdörtgen biçimli mezarlar.
Forma: Krypta, cubiculum veya galeri zeminine kazılan mezar.
Cubicula: (yatakodası)==Birden çok loculiden oluşan aile mezarları.
Fossores: Bir loncaya bağlı mezar kazıyıcıları.
Lucemaria: Havalandırma bacaları.
**********

You might also like