Professional Documents
Culture Documents
Türkçe Sunumu Son Hali
Türkçe Sunumu Son Hali
Ismet Hocam Madencilik faaliyetleri söz konusu olduğunda, yöre halkı, toplum ya da
halk çevresinde olup biten fiziksel değişimi gözlemleyerek yapılan madencilik faaliyeti
hakkında kabaca bir fikir oluşturup, olumlu ya da olumsuz bir karar veriyor aslında.
Bu noktada madencilere düşen görev nedir sizce?
tarafların birbirini iyi anlaması ve empati kurmasının çok önemli olduğunu belirtirim;
bunun için maden şirketlerinin sadece işin teknik ya da yasal boyutunu merkeze alan
bakış açısının dışına çıkarak konuyu değerlendirmeleri gerekmektedir. Çünkü, yasal
onay ve teknik yetkinlik çoğunlukla sorunun anlaşılmasına ve çözüm bulunmasına tek
başına yeterli olmuyor.
Eğer madencilik faaliyeti gelişigüzel, iletişime kapalı, yasal çerçevede her şeyi yapabilme
temeline yerleştirilirek yapılırsa olumsuz toplumsal tepkiler olur.
Senelerdir akmaya devam eden bir derenin kuruması, bağ bahçelerde bulunan
kuyularda su seviyesinin düşmesi, yöredeki hayvan ölümlerinin artması, dere ve
ırmaklardaki suların renginin değişmesi her ne kadar doğa koşulları gibi madencilik
dışında farklı nedenlerden dolayı oluşsa da tüm bunların suçlusu olarak maden
faaliyetleri görülür, cezası şirketlere kesilir.
Bu nedenle, maden şirketleri ve profesyonellerinin toplumla doğrudan, şeffaf, açık ve
samimi bir iletişim geliştirmesi önemli ve sosyal onay ve rızayı doğru yönetmeleri
gerekiyor.
Genel olarak toplumların ve özellikle madencilik bölgesine komşu toplulukların,
madencilik ile ilgili hafızaları ne yazık ki çok da parlak ve iç açıcı değil. Tarihsel hafıza
da bunu destekler nitelikte. Dünya ölçeğinde birçok olumsuz örnek olduğu gibi
ülkemizden de birkaç ciddi örnek mevcut. Bunları tek tek anlatmaya gerek yok diye
düşünüyorum. Peki Atakan Bey bu soruyu size sorayım. Yeni nesil madencilik
anlayışında bu sorunların üstesinden nasıl gelinmesi planlanıyor ?
Burada Devletin ilgili kurumlarına önemli görevler düşüyor. Denetimler şeffaf ve etkin
olmalı, kanunlar ve yönetmelikler cezalandırıcı değil sektörü düzenleyici nitelikte
olmalı. Uzun vadeli stratejiler kapsamında madencilik uluslararası standartlarda
yapılmalı. Yeraltı kaynakları devlete ait olduğundan, devlet kendini hissettirmeli ve ilgili
kurumlarıyla daha etkin bir liderlik sergilemeli.