Dünyadaki Tuhaf Ağaçlar

Hazırlayan: Feriha Özbek

 İçindekiler:
1- Tuhaf Bir Özelliği Olanlar

Mesela, ağacın dış görünüşünde dikenler vardır ve bu dikenleri fırlatabiliyordur.

Sınav haftasına girecek olduğum ve

2- Görünüşü Güzel Olanlar (YETİŞMEDİ) ben de her şeyi son güne (pazar..)
bıraktığım için bu iki kategoriyi
▪
yetiştiremedim, eğer isterseniz 2
Mesela, bir ağacın yaprakları mor, kırmızı, sarı, vs. renklerdir. hafta sonra bu iki ek kategoriyi de
teslim edebilirim.

3- İçinde Bir Şeyler Oluşmuş Ağaçlar (YETİŞMEDİ)

Mesela, bir ağacın içine bar açılmıştır.

Not: Üstteki örneklerin hepsi slaytta var.

1- Belirli Bir Özelliği Olanlar
 1- Sekoya Ağaçları

Hyperion ↑
Ana vatanı Kuzey Amerika olan devasa bir ağaç türü. Yılın her dönemi yeşil ve
koca yapılı ağaçlardır. Oldukça kalın kabukları vardır. Genç sürgünleri önce kırmızı,
sonra kahverengidir.
120 metre boy, 7 metre çap yapabilirler.
2 tip yaprakları vardır: Pul ve iğne yapraklar.
Hyperion: Dünyanın en uzun ağacı olan Hyperion bir sahil sekoyasıdır. Bu
ağaç Kaliforniya'da bulunan Redwood Ulusal ve Eyalet Parkı'nda bulunmaktadır.
 2- Jabuticaba
Bu ağacın dikkat çekici özelliği
meyvelerinin gövdesinde
yetişiyor olması. Yaprak
dökmez. Mirtaceas ailesinden
ve dikildikten 20 yıl sonra
meyve verir. 1828 yılında
açıklanmış, kaynağı
bilinmiyor. Jabuticaba’nın en sık
bulunduğu yerler Goias, Minas
Gerais ve Sao Paulo, Brezilya.
Jabuticaba Meyvesi ↑
En fazla 10 metre boyuna ulaşır, gövdesinin
çapı 40 cm, açık renkli ve lekelidir. İlk baharda
ve yazın, çiçek ile çok miktar meyve verir.
Çiçekleri ve meyveleri gövdesinde ve
dallarında aglomerat (toplu olarak) olarak
büyümektedir. Siyah kabuğu bir meyve, onun
tek tohum beyaz posasını yapışmaktadır.
Doğal, reçel, meyve suyu, likör, cachaça
(Brezilya’nın milli içkisi), şarap ve sirke olarak
tüketilmektedir.
 3- Aşure ağacı

40 Meyve Ağacı Meyveleri ↑

2008 Syracuse Üniversitesi Sanat Profesörlerinden Sam Van Aken; değişik ağaç
türlerini tek bir ağaç gövdesine aşılamak üzere çalışmaya başlamış ve yaklaşık 5 yıl
sonra ilk ‘‘40 meyve ağacı’’nı (İlker Öztop’un çevirisiyle “Aşure Ağacı”) tamamlamış.
Van Aken bugüne kadar tam on altı ‘aşure ağacı’ yetiştirmiş. Ağaçlar şu an
A.B.D.’nin müzelerinde, toplum merkezlerinde ve kişisel sanat koleksiyonlarında
yaşıyor.
Aynı ağaçta elma, armut, kiraz, limon gibi tamamen farklı bir aileye mensup 40 farklı
meyve yetişmiyor, aynı familyadan olan birkaç meyvenin 40 farklı varyasyonu (Aynı
türdeki canlılar arasında mutasyon ya da çevresel etkiler sonucunda oluşan
farklılıklar) yetişiyor. (Örn: Turunçgiller veya gülgiller)
 4- Ejderha Kanı Ağacı

Özellikle Kuzey Atlantik okyanusundaki Kanarya adalarında yetişen, her mevsim yeşil
kalabilen bir ağaç türüdür. Ejderha Kanı ağacı darbe aldığından ya da gövdesi zarar
gördüğünde kırmızı kana benzeyen bir sıvı akıtıyor. Bu özelliği sayesinde ismini
almıştır, ağaç hakkında bazı efsaneler bile var.

Ağaçtan süzülen bu kanlı sıvı ise, pek çok hastalığa ve derde deva oluyor. Bu sıvının
bir damlası bile 3 adet elmadan daha fazla antioksidan içeriyor. Bu sıvı, cilt için en etkili
bitkisel madde olarak kabul ediliyor ve pek çok alanda da sıkça kullanılıyor. Yapılan
klinik araştırmalar sonucunda bu ilginç sıvının cilt sorunlarının tedavisine iyi geldiği
tespit edilmiş. Endüstriyel, kozmatik, boya-cila ve tıp alanlarında sıkça kullanılıyor.
 5- Örümcek Ağaçları

2010 Haziran’ında 10 yıllık yağış resmen bir haftada yere inmiş ve 20 milyondan
fazla insan ile örümcekleri etkilemiş. Pakistan'ın güneydoğusundaki Sindh
bölgesinde selden kaçmak isteyen milyonlarca örümcek, sulardan kaçarken
ağaçlara tırmanmış. Örümcekler zirilyarlarca ağ örmüşler, ağaçlar bu yüzden
böyle gözüküyor.
 İspanyolca ↓
6- Manchineel Ağacı (Arbol de la Muerte - Ölüm Ağacı)

Güney Amerika'nın tropik bölgelerinin yanı sıra Orta Amerika, Karayipler ve

Amerika'nın bazı bölgelerine özgüdür. Guinness Dünya Rekorlar Kitabı’na giren
Manchineel Ağacı, dünyanın en tehlikeli ağacıdır.
Ağaç kabuğu, yaprağı ve hatta meyvelerinden sızan kalın ve sütlü bir özsu üretiyor ve
cilde temas ederse ciltte ciddi, yanık benzeri kabarcıklara neden oluyor. Çünkü
ağacın özsuyu toksin içeriyor ve ciddi cilt reaksiyonlarına neden olabiliyor. Ağacın
içeriğinde bulunan phorbol yüksek oranda suda çözünür olduğu için, yağmur
yağarken bu ağacın altında durmak bile ölümcül.
Yanan manchineel odunun dumanının neden olduğu ciddi göz iltihabı vakaları ve
hatta geçici körlük raporları da bulunuyor.
Kanama, şok, bakteriyel süper-enfeksiyonlar ve gastroenterite neden olan meyveleri,
sindirim sisteminde ve boğazda yanıklara neden olarak oluşturduğu ödem sonucu
hava yollarının tıkanması ile ölüme neden olabilir.
 7- Porsuk Ağacı

Türkiye'de Porsuk ağacının nesli tehlikede olup, tohumdan porsuk ağacı yetiştirme
oldukça zordur. Porsuğun turuncu-kırmızı-yeşil renkli özgün meyvesi az etli olması
ve ticari değer taşımamasına karşın oldukça tatlıdır.
Meyve, içindeki çekirdeğinin çıkarılması şartıyla yenilebilir. Bitkinin bütün diğer
kısımları zehirli, hele hele meyve çekirdeği aşırı derecede zehirlidir, zira kuşların
aksine insan midesi meyve çekirdeğini parçalayabilme yeteneğini haiz olup,
çekirdeğin yenmesi halinde mide asidiyle birlikte parçalanan zehirli alkoloidler ölüme
kadar varan zehirlenmelere neden olmaktadır. Çimlenme engeli, kuşların zehirsiz
olan meyveyi yiyip, insanlar için zehirli olan meyve çekirdeğini dışkılamasıyla
ortadan kalkıyor.
Ancak, ağacın bitkisinden elde edilen taksol, anti-kanserojen etkiye sahip bir
maddedir ve günümüzde etkili olarak kanser tedavilerinde kullanılmakta, eskiden
pek çok savaşın kazanılmasına vesile olmuş.
 8- Kargabüken Ağacı

Kargabüken, ana vatanı güneydoğu Asya olan her dem yeşil bir ağaç ve bu ağacın
çok zehirli bir alkaloid olan striknin eldesinde (?) kullanılan tohumlarının ortak adıdır.
Striknin ağacı ya da Nux Vomica olarak da bilinen kargabükenin kabuğunda
da brusin gibi başka zehirli bileşikler bulunur.
Bunlardan başka biraz daha bilgi buldum ancak onlar İngilizce ve bilmediğim bilimsel
terimler var, önceki yazılarda sildim onları ama bu ağaç hakkında bulduğum paragaraf
çok karmaşık geldi, kısaca zehirli bir ağaç.
 9- Cannonball Ağacı

→ →

Anavatanı Güney Amerika olan ve 3000 yıldır Hindistan'da yetiştirilen Cannonball

ağacı, top güllesi gibi meyvesiyle tanınıyor. Bu ağaçların altında çoğu yerde
levhalar bulunur geçmeyiniz diye, ancak yine de levhaya inat edip geçenlerin ağır
ve sert meyveler başlarına düştüğü için beyin sarsıntısı geçirmesi mümkün, çok
ağır yaralanmaların görüldüğü bir çok vaka bulunuyor.
Ağacın yaprakları ve bir kaynakta kötü koktuğu yazan çiçekleri tıp alanında
kullanılıyor. Kabuğu soğuk algınlığını, yaprakları da cilt rahatsızlıkları ve ağız
yaralarını tedavi ediyormuş. Başka bir kaynakta karın ağrısına iyi geldiği ve
yapraklarından yapılan suyunun sıtma tedavisinde de kullanıldığı, meyvenin iç
kısımlarının ise yaraların dezenfekte edilmesinde kullanıldığı yazıyor.
 10- Sandbox (Kumhavuzu) Ağacı

Güney Amerika'nın tropik bölgelerine ve Amazon Yağmur Ormanlarına özgü, ancak

bazen Kuzey Amerika'nın tropik bölgelerinde bulunur. Buna ek olarak, Doğu Afrika'da,
Tanzanya'ya tanıtılmış.
27 ile 39 metre arasında büyüyor. Koni şeklindeki sivri uçlarla kaplı gri kabuğu ile ağacı
kolayca tanınabilir. Ağacın belirgin şekilde farklı erkek ve dişi çiçekleri var. Döllendikten
sonra dişi çiçekler, sandbox ağacının patlayan tohumlarını içeren baklaları üretiyor.
Sandbox ağacı meyvesi küçük balkabağına benziyor, ancak tohum kapsüllerine
kuruduktan sonra zaman bombaları oluyorlar. Tamamen olgunlaştıklarında, yüksek bir
patlama ile patlıyorlar ve sert, düzleştirilmiş tohumlarını saatte 150 mil hıza ve 18
metrenin üzerindeki mesafelere gönderirken havaya zehir dağıtır. Şarapneller,
yolundaki herhangi bir kişiyi veya hayvanı ciddi şekilde yaralayabilir. Meyvesi de tabii
zehirli, yutulursa kusma, ishal ve kramplara sebep olur.