Professional Documents
Culture Documents
Cum. Dön - Hi̇k (1923-1940)
Cum. Dön - Hi̇k (1923-1940)
Cum. Dön - Hi̇k (1923-1940)
ÜNİTE:HİKÂYE
1923-1940 Yılları Cumhuriyet Dönemi’nde Olay ve Durum
Hikâyeciliği
1940 - 1960 Yılları Cumhuriyet Dönemi’nde Hikâye
1.Bireyin iç dünyasını ele alan hikâyeler
2.Toplumcu-gerçekçi hikâyeler
3.Millî–dinî duyarlılığı yansıtan hikâyeler
4.Cümlenin ögeleri, yazım ve noktalama
Hatırlamamız Gereken Ünite Kavramları
3.Konu,tema, çatışma
4.Anlatım teknikleri
OLAY(VAKA) HİKÂYESİ DURUM HİKÂYESİ (KESİT HİKÂYESİ)
Olay, gerilim ve çatışmaya dayanır. Okuru, heyecana sevk edecek bir olay yoktur. Çatışma zayıftır.
Klasik bir yapıya( serim, düğüm, çözüm) sahiptir. Klasik bir yapı yoktur. Serim ve çözüm bölümleri ihmal edilir.
Okuyucunun hayal gücüne çok fazla bir şey Sezdirme ve izlenim yaratma esastır.
bırakılmaz.
Beklenen ya da beklenmeyen bir sonla biter. Bitmemiş izlenimi uyandırır.
Ömer Seyfettin, Reşat Nuri, Yakup Kadri, Refik Halit… Memduh Şevket Esendal, Sait Faik Abasıyanık, Tarık Buğra…
ANLATICI
ÜÇÜNCÜ KİŞİ
BİRİNCİ KİŞİ
Hikâyedeki Kahramanların
karşıt duygu, çatışmaları
düşünce veya oluşturacak
durum. biçimde yüz
•ÇATIŞMA
yüze gelmesi.
• KARŞILAŞMA
ANLATIM TEKNİKLERİ
ANLATMA
GÖSTERME
(TAHKİYE ETME)
TEKNİĞİ
TEKNİĞİ
1.Diyalog
1.Geriye dönüş
2.İç konuşma
2.Özetleme
(Monolog)
3.İç çözümleme
3.Bilinç akışı
CUMHURİYET DÖNEMİ’NDE HİKÂYE (1923-1940)
1)Bu dönemde Millî Edebiyat Dönemi sanatçıları da eser vermeye devam etmiştir.
2)Klasik hikâye(olay hikâyesi) yazma yöntemi gelişmeye devam etmiş, durum hikâyesi de
yaygınlaşmaya başlamıştır.
3)Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yıllarında daha çok gözlemci gerçekçiliğe dayalı hikâyeler
yazılmıştır.
4)Bu dönemde, sanatın toplum üzerinde bir işlevinin olması gerektiği düşüncesi egemen
olmaya başlamıştır.
SABAHATTİN ALİ
SADRİ ERTEM
REŞAT NURİ GÜNTEKİN
(1889-1956)
İstanbullu idealist bir genç kızın, Feride’nin, öğretmen olarak gittiği Anadolu’ da
yaşadıklarını anlattığı Çalıkuşu’yla sevilmiştir.
ROMAN
GEZİ YAZISI
ROMAN HİKÂYE
ROMAN HİKÂYE
Reşat Nuri Güntekin'in mektubu''
''Conkbayırı'nda düşman kurşununu geriye iten saat, yalnız Atatürk'ün değil, Çanakkale'de ve Kurtuluş
Savaşı'nda bütün Türk yurdunun hayatını kurtarmıştır. Bu saat eğer Türkiye'de ise bir fabrika reklamı olarak
memleket hudutlarından dışarıya atılmak için değil, kendisini Türk'ün yüreğine siper eden bir milli şuur
sembolü olarak müzelerimizde saklanmak için son bahtiyar sahibinin elinde hükümetin bir davetini bekliyor.
Dünyada bu derecesiyle bile hiç şüphesiz pek çok sağlam İsviçre saati vardır. Fakat ebedi hatırası ile bizim
Atatürk’ümüz de ebedi hayatı ile bizim ana yurdumuzda biriciktir. 'O' adamdan bu toprağa yadigar kalan
hatıralar arasından kimseye zırnık yoktur.''
REFİK HALİT KARAY(1888-1965)
Mizah dergilerine Kirpi mahlasıyla yazdığı mizahi hicivleriyle tanınmıştır.
Millî Edebiyat anlayışına uygun eserler vermiştir.
İstanbul Türkçesinin en güzel örneklerini vermiştir.
Eserlerinde realist akıma bağlı kalarak Anadolu'nun kültür ve yaşamını
anlatmıştır.
Kendine özgü üslubu ve üstün gözlem yeteneği vardır.
Yakından tanıdığı Orta Doğu coğrafyasının kültür ve yaşamını da
eserlerinde başarıyla yansıtmıştır.
Roman
DURUM HİKÂYECİLİĞİNDE
HİKÂYELER
ROMAN
SAİT FAİK ABASIYANIK(1906-1954)
İstanbul hikâyecisidir.
Balıkçılar, deniz insanları, toplum dışına itilmişler, işsizler, yoksullar gibi küçük
“Edebî eserler, insanı yeni ve mesut, başka iyi ve güzel bir dünyaya götürmeye
yardım etmiyorlarsa neye yarar?”
Sait Faik