Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 35

‫اعوذ باهلل من الشيطان الرجيم‬

‫بسم اهلل الرحمن الرحيم‬


‫الحمد هلل رب العاملني‬
‫الصالة والسالم على رسول لنا محمد وعلى اله وصحبه اجمعني‬

ORUÇ BAHSİ
📕 1. DERS 📕
✏ 1 ) SORU: hangi oruçlara imsaktan önce niyet edilmesi şart olduğu gibi
TAYİN (belirtmesi) edilmesi de şarttır ❓
CEVAP:
a): Ramazanın kazası
b): kefaret oruçları
c): bozulan nafilenin kazası
d): nezri mutlak ( günü belli olmayan adak orucu)
✏ 2) SORU: hangi oruçlara kaba kuşluk (öğlene yarım saat kala ) vaktine kadar niyet sahihtir ❓
CEVAP : a) Ramazanın edası
b) Nezri muayyen ( günü belli olan adak orucu)
c) nafile oruçlar

✏ 3) SORU: Orucun RÜKNÜ nedir ❓


CEVAP : imsak etmektir
( imsak ile güneş batma arasında orucu bozan şeylerden sakınmak )

✏ 4) SORU: oruca dille niyet etmek şart mıdır❓


CEVAP: asıl olan kalben niyettir
Ancak kalp ile yapılan niyeti dil ile söylemek Müstehaptır...

📕 2. DERS 📕

📌 Sıhhatli ve mukim olan Ramazan’da hangi oruca niyet etse O ramazan yerine geçer
-İTTİFAKLA-
📌 hasta veya yolcu olan Ramazan’da başka oruca niyet ederse İHTİLAFLIDIR
asıl olan “Ramazan yerine geçer” sözüdür

✏ 5) SORU: Sahura kalkmak niyet yerine geçer mi❓


CEVAP: oruç tutmak maksadıyla sahura kalkmak niyet yerine geçer.

✏ 6) SORU: bütün ramazan ayı için bir niyet yeterli midir❓


CEVAP: sahih olmaz
RAMAZANDA her günün orucu için ayrı ayrı niyet şarttır çünkü araya geceler girmektedir ayrıca her
günün orucu başlı başına bir ibadettir.
📌 Bir niyet yeterlidir gürüşü sadece Maliki mezhebine aiddir

📌 Bir kimse imsaktan önce oruca niyet edip imsaktan önce niyetinden dönmesi geçerlidir
FAKAT İmsaktan sonra oruca niyet edenin niyetinden dönmesi geçerli değildir.
📌 Bir kişi oruca niyet edip imsaktan sonra bozmaya niyetlense bilfiil orucu bozan bir hal olmadıkça
mücerret niyeti geçerli olmaz
Aynen bir kişi seferi mesafe ye 15 gün kalmaya niyetlenip sonra işi erken bitip sefere niyet etse bilfiil yola
çıkmadıkça niyeti geçerli olmaz mukimliği devam eder çünkü seferilik bilfiildi
Şöyle ifade etmek gerekirse
Bir fiil - birde Terk vardır
FİİL : İcraat oluşmadıkça bir hüküm ifade etmez , yukarıda ifade ettiğimiz meseleler gibi
TERK: Terk de mücerret niyet yeterlidir

Örneğin : Seferi mesafeye gidip 15 günden az kalmaya niyet etse sonra işi uzayıp mukim olmaya
niyetlense terk olduğu için niyeti geçerlidir dört kılar

📕 3. DERS 📕

📌 İmsak vaktinin bitiminde Şüphe eden kişinin yiyip içmesi caizdir.


Çünkü asıl olan gecenin devam etmesidir yani imsagın bitmediğidir.
Fakat şüphe durumunda yiyip içmekten sakınmak daha güzeldir.

📌 Güneşin batışından şüphe eden kişinin iftar etmesi caiz değildir!


Zira burada asıl olan gündüzün devam etmesidir.
Bu durumda iftar ederse ve araştırma sonunda gerçek vakit anlaşılmazsa iftar eden kişiye kaza gerekir.
Ramazan ise yine kaza gerekir kefaret gerekmez; çünkü KASIT yoktur.

✏ 7) SORU: Ramazan orucunu tutmayan kişiye kefaret gerekirmi❓

CEVAP: Kefaret gerekmez sadece


KAZA gerekir;
Çünkü kefaret oruca başlayıp bozmanın cezasıdır;
Fakat mazeret olmaksızın Ramazan’da oruç tutmamak büyük günahtır
📌 Şaban ayının 30. Günü ramazandanmı yoksa şabandanmı olduğu konusunda havanın kapalı olması
nedeniyle şüphe meydana gelirse ;bugüne ŞEK GÜNÜ denir.
Eger hava açık olursa ve hilalde görülmezse bu gün ŞEK GÜNÜ sayılmaz.
📌 ŞEK GÜNÜNDE Ramazan niyetiyle oruç tutmak TAHRİMEN MEKRUHTUR.
Başka bir vacip oruca niyet etmek ise TENZİHEN MEKRUHTUR.
Kişinin oruç tutmayı adet edinliği güne rastlarsa o taktirde mekruh olmaz.

✏ 8) SORU: Ramazan gelmeden üç gün önceden Ramazan’ı karşılama niyetiyle oruç tutmak doğru
mudur ❓
CEVAP: doğru değildir bu niyetle oruç tutmak mekruhtur.

✏ 9) SORU: Yevmi şekte oruç tutmak mı tutmamakmı faziletidir❓


CEVAP: ihtilaflıdır; oruç tutmayı adet edindiği güne rastlarsa nafile olarak tutmak faziletlidir, aksi taktirde
tutmamak daha faziletlidir.

✏ 10) SORU: Bir kimsenin şek gününde Ramazan ise Ramazan orucuna ; ramazan değilse nafile oruca
niyet etmesinin hükmü nedir❓
CEVAP: Tahrimen mekruhtur
Çünkü niyetin vasfında tereddüt vardır.
✏ 11) SORU: Bir kimse bugün ramazan ise ramazan orucuna değil ise nafileye veya kaza orucuna niyet
etse hükmü nedir❓
CEVAP: vasfında tereddüt lü niyet olduğu için Tahrimen mekruhdur.
Ancak o gün ramazan olduğu sabit olursa tuttuğu oruç ramazan yerine geçer.
Eğer ramazan sabit olmazsa tuttuğu oruç nafile olur

✏ 12) SORU: Bir kimse şek gününde ramazan ise ramazan orucuna niyet ettim Ramazan değil ise
niyetsizim şeklinde yapılan niyetin hükmü nedir❓
CEVAP: O gün ramazan olduğu sabit olsada orucu sahih olmaz bu kişi oruçlu bile olmaz
ÇÜNKÜ Aslında (oruca kesin niyet yok )tereddüt var.

📕 4. DERS 📕

🔺 FİDYE🔺

✏ 1) SORU:Fidye ne demektir❓
CEVAP: şeyhi fani ( oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlı)
Veya iyleşme ümidi olmayan hastaların ;tutamadıkları orucun yerine verilen bir bedeldir.

✏ 2) SORU: İyileşme ümidi olmayan hasta nasıl hareket eder❓


CEVAP: Ölünceye kadar hastalığı devam etmeyip İyileşme ümidi varsa fidye vermez iyileşmesini
bekleyip ;iyileşince kaza eder

İyileşmeyi beklemeden fidye verirse oruç tutabilecek şekilde iyileşince ; fidye geçersiz olur kaza tutması
gerekir❗

✏ 3) SORU: Fidyenin miktarı ne kadardır❓


CEVAP: Fidyenin miktarı FITIR sadakasının miktarı ne ise o dur.

✏ 4) SORU: FİTRE nelerden verilir ve miktarı ne kadardır ❓


CEVAP: FİTRE dört gıda maddelerinin kendileri verilebileceği gibi değerleri de verilebilir.
DÖRT GIDA MADDELERİ ŞUNLARDIR:
Buğdaydan yarım say dır ( 1,5 kg )
Arpa , üzüm ve hurmadan 1 say dır ( 3,5 kg) dır
Hangisi fakirin yararına ise onu vermek eftaldir.
Fakat günümüzde diyanetin belirlediğine göre hüküm veriliyor buna göre bu sene 27 tl eden
belirlenmiştir.

✏ 5) SORU: FİDYE de temlik şartmıdır ❓


CEVAP: FİDYE de temlik ( fakirin mülkü olarak eline vermek) şart değildir
İBAHA ( mübah) olarakta verebilir.
Örneğin: kendi sofrasında sabah ve akşam doyana kadar fakire yemek yedirse fidye geçerli olur

✏ 6) SORU: Fidyede belirtilen miktarı kişi vermek zorundamıdır❓


CEVAP: Her sene belirtilen Fıtır sadakasının miktarı en asgarisidir
bu asgariden azı verilemez
Fakat fazlası verilebilir

✏ 7) SORU: kişi bir aylık ramazan FİDYESİNİ bir fakire verebilir mi❓
CEVAP: Bir fakire verebileceği gibi ayrı ayrı fakirlere de verebilir
✏ 8) SORU: FİDYE ayrı ayrı fakirlere verilirken Bir günlük fidye bölünerek verilebilir mi❓
CEVAP: Bir günlük fidyenin asgarisi; bölünerek iki ayrı fakire verilemez
Fakat fazlası bölünebilir
Örneğin : bu sene fidyenin en asgarisi 27 tl dir kişide fidyesini 35 tl den verecek olsa 30 günlük toplam
1.050 (bin elli ) tl eder.
1.050 tl yi fakire verirken 30 tl den verecek olsa verdiği geçerlidir
FAKAT asgarisinden ( 27 tl ) aşağı bölerek 25 tl den verecek olsa verdiği geçerli olmaz
ÇÜNKÜ Bir günlük fidyenin asgarisi iki ayrı fakire bölünerek verilmez.
Fazlası bölünebilir

✏ 9) SORU: FİDYE Ramazan’dan önce verilebilir mi❓


CEVAP: Ramazan’ın başında verilebileceği gibi Ramazan’ın içinde veya sonunda da verilebilir,
Fakat ramazan girmeden verilmesi caiz değildir.
Çünkü orucun farzıyetinin sebebi Ramazan ayına şahit olmaktır;
Ramazan ayı girmeden orucun farz olmayacağından dolayı FİDYE verilmez ,verilirse de geçerli olmaz.

✏ 10) SORU: FİDYE kimlere verilir❓


CEVAP: ZEKAT ve FİTRE Verilen herkese fidye verilebilir usulüne (anneye babaya büyük babalara ve
büyük annelere) Furua ( evlada , torunlara ) ve zengine
ZEKAT, FİTRE ve FİDYE verilmez
Bakmakla sorumlu olmadığı akrabalarına FİDYE verebilir
Örneğin: kardeşe ( evli veya bekar olsun) halaya , teyzeye, dayı,amca , yeğenlere, geline, damadına,
üvey anne, üvey baba veya üvey toruna ZEKAT , FİTRE ve FİDYE verilebilir.

✏ 11) SORU: kişi kiracısının kira borcunu fidyesine sayarak kirayı ondan düşebilir mi❓
CEVAP: hayır kiracısından kira ayı almayıp fidyesine,zekatına veya fitresine sayamaz!
Bu durumda çare şudur kiracısına zekat verecek miktarı verir ; kiracısıda verilen parayı alınca kira
borcunu ev sahibine öder.

‼ FİTRE‼

📕 5. DERS 📕

✏ 1) SORU: Sadaka-i Fıtır ne zaman vacip olur❓

CEVAP: Hanefi mezhebine göre sadaka-i Fıtır ; bayram sabahı fecrin doğuşu ile vacip olur

✏ 2) SORU: Bayram sabahı fecrin doğuşuna kavuşamayıp ölenlere Fıtır sadakası vacip olurmu❓
CEVAP: Hayır vacip olmaz.
✏ 3) SORU: Fıtır sadakasının verilme süreci varmıdır❓
CEVAP: Hayır; Bu hususta gelen emir geniş zamanlı bir vucubiyet ifade eder bu sebeple sadaka-i fıtrı
Ölmeden önce herhangi bir zamanda vermek yeterli olur. Fakat bayram namazına gitmeden önce
ödemek
müstehaptır.

✏ 4) SORU: Fıtır sadakası Ramazandan önce verilebilirmi❓


CEVAP: Ramazan’ın başında verilebileceği gibi Ramazan’dan bir yıl veya beş yıl sonra da eda olarak
verilebilir.
Fakat Ramazan’dan önce vermekte ihtilaf vardır Ramazan’dan önce verilebilir görüşü olduğu gibi
Ramazan’dan önce vermenin caiz olmaz görüşü de vardır bu yüzden en ihtiyatlısı fitreyi ramazanda
vermektir

✏ 5) SORU: Fitre miktarı ne kadar dır❓


CEVAP: Buğdaydan yarım sağ ,
Arpa, kuru üzüm ve hurmadan bir sağ dır.
Günümüzde diyanetin belirlediği miktara uyulmaktadır en azı 27 tl dir.

✏ 6) SORU: FİTRE kimlere verilir❓

CEVAP: Zekat verilebilen herkese verilir. Zekat verilmeyenlere ( usulune, furua ve zengine ) verilmez.

✏ 7) SORU: ZEKAT , FİTRE, ve FİDYE bu üçü arasında farklılık varmıdır❓

CEVAP: 1- zekat ve fitre de temlik ( fakirin mülkü olarak eline vermek ) Şarttır.
Fidye de ise temlik şart değildir.
İbaha ( mübah) kılmaktır.
Buna binaen kendi sofrasında doyana kadar fakire yemek yedirmekle fidye ödenmiş olur.
Ancak Zekat ve Fitre de ibaha geçersiz olduğu için bu şekilde caiz olmaz.
Fakat Zekat ve Fitre de yiyeceği ,fakire bizzat verirse bu geçerlidir. Çünkü fakirin eline verince fakir ona
malik olur ve kendi mülkünden yemiş olur.

CEVAP 2- FİDYE Ramazan girmeden verilmez.


FİTRE ihtilaflı olsada verilebilir.
Bu üçünde bu iki şeyden başka fark yoktur.

✏ 8) SORU: FİTRE kimlere vacip olur❓

1- müslüman olmak
2-Asıl ihtiyaçlarından fazla nisap miktarı mala sahip olmaktır.
ASIL İHTİYAÇ: kişinin ve bakmakla yükümlü olduğu şahısların, barınma, yazlık, kışlık elbise, araba ve
yiyecekleridir. Müslüman bir kimse bu malların dışında nisap miktarına sahip olur ve bayram sabahına
ulaşırsa fıtır sadakasını vermesi vacip olur.

📌 FİTRE de vacip olan kısmı şöyle ifade etmek gerekirse:

İki türlü Nisap vardır:


1) NİSAB-I GINA (Zenginlik nisabı)
Örneğin evi ve arabasının haricinde 86 veya 96 gram (görüş ayrılığı arpadan dolayı oluşmuştur)
değerinde parası , altını veya bu değerde ticaret malı olandır.
Bu kişi Zekat ve Fıtır sadakası vermeli , kurban kesmeli dir.
Zekat,fitre ve fidye alması HARAMDIR.
2) NİSAB-I İSTİĞNA ( ihtiyaçsız bırakan nisap)
Örneğin: Evi ve arabasının dışında 86 veya 96 gram değerinde ticaret malı olmayan nisabı istiğnaya
girer. Dolayısıyla evi ve arabası olan ve ticaret malı olmayan arsası varsa ayriyeten kenarda nisap miktarı
parası veya altını yoksa bu kişi fıtır sadakası vermekle, kurban kesmekle mükellef dir.
Zekat vermez fakat asla zekat fitre ve fidye de alamaz.

Veya İki evi olup birinde kendi oturuyor diğerini ticaret malı olarak kullanmayıp kira da ise hüküm yine
aynıdır.

FAKAT EVI VAR BASKA BİRŞEYI YOK , veya arabasi var başka birseyi yok veya evi ve arabasi var baska
birseyi olmayip sadece maasi varsa zekat , FIDYE ve fitre alabilir. FITRE VERMESI VACIP OLMAZ.

✏ 9) SORU: Fitre nin vacip olması için akıl ve buluğ şart mıdır❓
CEVAP: Şart değildir; mal sahibi çocuk veya buluğa ermiş deli de olsa velisi veya varisleri onların adına
fitre vermekle sorumludur.

✏ 10) SORU: kişi kimin fitresinin vermekle yükümlüdür❓


CEVAP: kişi kendisinin ve ergenlik çağına gelmemiş çocuklarının ve Buluğa ermiş bile olsa akıl hastası
evladının fitresini vermekle yükümlüdür. Fakat hanımının ve akıl sağlığı yerinde buluğ çağına eren
evlatlarının Ve anne babasının fitresini vermekle yükümlü değildir; Çünkü bunların her biri kendi başına
tasarruf hakkına sahip mükellef kimselerdir.

✏ 11) SORU: Bir özür sebebiyle oruç tutamayan fitre vermekle yükümlü müdür❓
CEVAP: evet; özür sebebiyle oruç tutamayan hasta, yolcu ve çok yaşlı gibi kimselerde fitre vermekle
yükümlüdür.

✏ 12) SORU: Bir kimse İzin almaksızın hanımının veya buluğa ermiş evladının fitresini verebilir mi❓
CEVAP: hanımının veya buluğa ermiş evladının izni ile verebildiği gibi kendi iradesinde ve geçimi altında
bulundukları taktirde izinleri olmaksızın vermesi de caizdir.
Çünkü bu durumda adet bakımından izin vermiş sayılır.
Aile arasında bulunan diğer kişilerin ya gerçek manada veya adet bakımından izni gerekir.
Çünkü fitre de niyet şarttır niyetsiz verilemez.

✏ 13) SORU: fitrenin vacip olmasından sonra malın telef olmasıyla fitre düşer mi❓
CEVAP: hayır; Vacip olduktan sonra telef olmakla fitre düşmez ;
çünkü kişi fitreyi ödeme imkanı nı daha önceden bulmuştu.
✏ 14) SORU: fitreyi fakire verirken söylemek gerekir mi❓
CEVAP: hayır kalbi niyet yeterlidir
Zekat ve FİDYEDE de hüküm aynıdır.

.📕 6.DERS 📕

*Soru: Oruçlu iken iğne yaptırmanın hükmü nedir?*

*Cevap:* 📌 İmamı Azam efendimize göre ağız burun gibi tabi menfez (doğal yol) olsun olmasın vücuda
tamamı ile giren herşey orucu bozar, iğne serum kurşun gibi.

📌 İmameyne ve İmami Şafiye göre ise tabii menfez olmayan damar yoluyla veya kaba ete enjekte
edilerek vucuda giren şeyler orucu bozmaz.

📌 İğne yaptiracak kişilerin imkan var ise iftardan sonra bu iğneyi yaptirmalarini tavsiye ederiz. Lakin
illaki oruç iken iğne olması gerekiyorsa iğnesini yaptırsin ama orucunu bozmasın .
Çünkü imameyne göre oruç bozulmuyor.

❗ Bu şekilde tutulan orucun (Ebu Hanifenin ihtilâfından kaçmak için) ihtiyaten kaza edilmesi tavsiye
edilir.

📌 Fakat daimi iğne yaptirmak zorunda kalan kişiler oruçlarını mecburen bu şekilde tutarlar. İlaç ömri
olduğu için kaza imkanı da bulamayacaklardır.

❗ Bu kişi eğer zenginse ihtilaftan kaçınmak için fidye vermesi tavsiye edilir. Fakirse fidye vermesine bile
gerek yoktur.
📕 7.DERS 📕

✏ 1) SORU:
Ramazanda imsak vaktinde hayızdan temizlenen bir hanım o gün oruç tutabilir mi❓

CEVAP:
Bu soruyu iki başlıkta inceleriz:
*1- 10 günü tamamlayarak temizlenen hanım.*
imsak saatine sadece iftitah tekbiri alacak vakit varken temizlenmiş olan hanıma o günün orucu farz olur.
(Ayrıca gusül aldıktan sonra yatsı namazını da kaza etmesi gerekir)

📌 Mesela imsak saatini 03.30 olarak düşünelim. Bir hanımın hayızının 10. günü saat olarak gece 03.29
da doluyor ve bu vakitten itibaren leke de görmüyorsa bu hanımın o günkü orucu tutması gerekir.
Hemen oruca niyet edebilir.
İmsaktan sonra mazmaza ve istinşakta mübalağa etmeyerek (namaz abdestinde olduğu gibi) gusül alır.
Yatsı namazını kaza eder, sabah namazını vaktinde eda eder. O günkü orucu da sahihtir.

*2- 10 gün tamamlanmadan hayız renklerinin sona ermesiyle temizlenen hanım.*


Böyle bir hanımın orucunun sahih olması için imsak vaktinden en az bir gusül alıp iftitah tekbiri alacak
miktar vakit varken temizlenmiş olması gerekir. Çünkü bu durumda gusül vakti, hayizdan sayilir.

📌 Bu vakit kişiden kişiye değişebilir. Ama günümüzdeki kolaylıklar göz önünde bulundurulduğunda
bunu 5 dakika ile ölçülendirmek en ihtiyatlı olandır.

📌 Buna göre 10 günü dolmamış bir hanım imsak vaktine 5 dakika veya daha fazla bir vakit varken
hayızdan temizlenmiş olduğunu görse, hemen oruca niyet edebilir. Acele olarak guslünü alır. Yatsı
namazına başlar. Namazı kılarken imsak atsa da yatsiyi tamamlar. (Farzı ve vitir namazı)

❗ Ancak;
Bilindiği üzere hayızdan temizlenmek temiz rengin görüldüğü vakitte değil, en son koyu rengin
görüldüğü andan itibarendir. Buna göre bir hanım imsak vaktine 5 dakika kala pamugunu kontrol
ettiğinde hâlâ temizlenmemiş olduğunu görse fakat İmsaktan sonraki ilk baktığında temizlenmiş olsa bu
hanım en son koyu rengin görüldüğü an olan imsak vaktinden 5 dakka öncesinden beri temiz olduğuna
hükmedilir.
Bu durumda *niyet vakti geçmemişse ve imsak vaktinden beri hiç bir şey de yememişse* hemen oruca
niyet eder. Yukarıda olduğu gibi mazmaza ve istinşakta mübalağa etmeyerek gusül abdestini alır. Yatsı
namazını kaza eder. Sabah namazı vaktindeyse eda eder. Geçtikten sonra ise kaza eder. (Zaten en
doğrusu sabah namazı vaktinde bir daha kontrol etmesiydi.)

✏ 2) SORU :
Bu örneklerin hepsinde gusül almadan oruca başlanmış oluyor. Bu durum oruca mani değil midir❓

CEVAP:
Oruca mani olan, hayız halidir. Örneklerin hepsinde hayız hali imsak vaktinden önce sona ermiştir. Bu
yüzden oruca mani bir durum yoktur. Cünüplük hali ise namaza mani olsa da oruca mani degildir.
Buna örnek olarak şunları da ekleyebiliriz.

a) - Oruçlu iken ihtilam olmak gusül gerektirir. Kisi cünüp olur. Ama oruç bozulmaz. Gusül alıp oruca
devam eder.

b)- Gece cinsel ilişkide bulunulup sonra uyunmuş ve imsaktan sonra uyanılmış olsa bu durumda da
oruca cünüp olarak başlanmış olur. Ama oruç sahihtir. Sadece dikkatli bir şekilde gusül alınır.
📌 Not*: Tüm bu örneklerde konunun anlaşılması için şunu ekleyelim. Bu kişiler gün boyu hiç gusül
almasalar yine de oruçları sahih olur. Ancak cünüplük halini namaz kaçıracak şekilde uzattiklari için
günahkâr olurlar.

📕 8. DERS 📕

‼ KEFFARETİ GEREKTİREN
ŞARTLAR‼

1) Buluğa ermiş olmak


2) Akıllı olmak
3) Ramazanın edasına niyet etmek
4) Geceden niyet etmek
5) Kasıtlı oruç bozmak
6) Adet halinde gelen birşey yemesi durumunda orucunu bozmak
7)Sureten ve manen orucu bozmak

🔺 YUKARIDA Kİ MADDELERİN İZAHI ŞÖYLEDİR :🔻

1) Buluğa ermeyen çocuk ramazan orucunu bozarsa;kazası bile gerekmez.

2) akıllı olmayan bozarsa ve bozan kişi aklı gelip giden ise;aklı yerine gelince sadece KAZA gerekir

3) Ramazan’ın kazasını tutarken orucu bozacak olsa ,sadece bozduğu için kazasını tutar
kazanın kazası yoktur.

4) Ramazan orucuna imsaktan sonra niyet etse ve gün içinde bilerek orucunu bozsa sadece kaza
gerekir.
❗ Çünkü İmamı Şafii ye göre Ramazanın edası bile olsa, imsaktan önce niyet etmesi ŞARTTIR.
İmsaktan sonra niyeti geçerli olmayıp oruçlu olmaz.
Bize göre ise Ramazanın edasında öğlen vaktine 45 dakika kalana kadar niyet edebilir.
Dolayısı ile iki mezhep arasında zıt görüş vardır.
Birine göre oruçlu değilken diğerine göre oruçludur. İmamlar arasındaki ihtilaftan dolayı burada tahfiflik
(hafiflik )gerekir ve sadece kaza gerekir kefaret gerekmez.

5) Bir kişi unutarak yese ve sonra “orucum bozuldu”zanlıyla kasten yemeye devam etse sadece KAZA
gerekir
Çünkü yemek yemekle orucunun bozulabileceği zannı olabilir.

6) Adet haline gelen ise; az tuz yemesi, az tuz yemek adettendir.

7) Sureten oruç bozmak


Sureten: ağız, burun , kulak gibi vücuda bir şeyin girmesidir.
Manen oruç bozmak:
Gıdalanmak; Tedavi için olması ve lezzetlenmektir.
Dolayısı ile bir şeyde hem sureten hemde manen oruç bozandan bir tanesi bulunursa KEFARET
GEREKİR.
Eğer sureten olmuş manen olmamışsa veya manen olmuş , sureten olmamışsa o zaman sadece KAZA
GEREKİR.
📌 Şunuda bilmek gerek; orucu bozan eylemde alimler arasında ihtilaf yoksa veya orucu bozan eylem de
şüphe yoksa KEFARET GEREKİR.
Eğer Alimler arasında ihtilaf varsa veya orucu bozan eylemde şüphe varsa o zaman sadece KAZA
GEREKİR.
Âlimler arasındaki ihtilafa örnek 4. madde
Şüphe olması durumuna örnek 5. Madde gibi...

🔺 SURETEN VE MANEN ORUÇ BOZMAYA ÖRNEKLER 🔻

A) Bir kişi kağıt yutsa ; sureten orucunu bozmuştur.


Çünkü ağızdan bir şeye girmiştir peki burada manen bozma varmıdır?
Hayır yoktur; Çünkü ne lezzet, ne tedavi, ne de gıdalanma vardır
Dolayısı ile sadece KAZA GEREKİR.

B) Bir kişi ağızdan ilaç alsa, burada sureten orucu bozma var
Manen ise tedavi amacı var. Dolayısıyla ikisi bir eylem de bulunduğu için KEFARET GEREKİR.
Bazı çamurlar vardır ki insanlar bunu yemeyi adet haline getirmişlerdir ve lezzet alarak yerler.
Peki zevkle yediği bu çamuru yemesi durumunda bakılır:
Burada sureten oruç bozuluyor
Manen de lezzet alma durumu var
Bu durumda KEFARET GEREKİR.

C) Bir kişi sigara içse


Bu durumda bakılır: sureten bilerek sigaranın dumanını içine çekiyor.
Peki burada manen ne vardır?
Lezzet alma var
dolayısıyla hem sureten hem de manen orucu bozanlardan biri olan lezzetlenme olduğu için
KEFARET GEREKİR.

D) Bir kişi az tuz yese bu durumda bakılır:


Sureten yenme var ve az tuz yemek adettendir
Menende lezzet yani tat alma var o zaman KEFARET GEREKİR .
Eğer çok tuz yemiş olsa;
sureten yeme olsa da
manen lezzet alma yok ve hem de çok tuz yemek Âdetten değildir dolayısıyla sadece KAZA GEREKİR.

E) Bir kimse Çiğ pirinç yese bakılır: Adet haline gelen bir halmidir? Değildir !
Sureten bozma varmıdır?
Vardır!
Manen bozanlardan ise hiç biri yok
Bu durumda sadece KAZA GEREKİR.

F) Pamuk, taş, kum, olmamış meyve vb....


Bunlara bakılır:
Adet haline gelme yok
Sureten bozma var
Fakat manen bozanlardan biri yok
Bu durumda sadece KAZA GEREKİR.

G) Sade un yemek
Sadece KAZA GEREKİR
Çünkü, sureten yeme olsada
Manen bozanların hiç biri bulunmamaktadır.
Fakat un yağ ile veya şekerle veya bal gibi şeylerle karıştırılıp yenirse manen bozanlardan -lezzet almaya
- gireceği için KEFARET GEREKİR.
Kadının tenasül uzvuna veya kadın ve erkeğin makadına şırınga yaptırmak ,burnuna ilaç akıtmak veya
kulağına yağ damlatmak
Bunlar da manen bozanlardan tedavi kısmına girer
Fakat sureten yeme olmadığı için
Sadece KAZA GEREKİR.
Kulağa su girme de İhtilaf vardır.
Çoğu âlimler “oruç bozulmaz” görüşünü alırlar
lakin ihtiyaten KAZA GEREKİR.

H) Boğaza istemeyerek kar suyu veya yağmur suyu kaçsa


Burada kasıt olmadığı için sadece KAZA GEREKİR.

İ ) Mazmaza veya istinşak yaparken oruçlu olduğu hatırında iken hataen boğazına su kaçsa sadece
KAZA GEREKİR çünkü kasıt yok.

J) Cimada bulunmak.
Bakılır: imsaktan sonra oruçlu olduğunu hatırladığı halde cimada bulunmuşsa KEFARET GEREKİR.
Oruçlu olduğunu unutarak eylem oldu ise kasıt olmadığı için orucu bozulmaz.
Fakat unutarak cimada bulunup sonra hatırına gelip oruç bozuldu düşüncesiyle kasten cimaya devam
etse veya yemek yese
Sadece KAZA GEREKİR.
Çünkü oruç bozuldu şüphesi vardı

📕 9. DERS 📕
🔺 ( SURETEN VE MANEN ORUÇ BOZMAYA ÖRNEKLER KONUSUNUN DEVAMI )🔻

K) Kefaret gerekmesi için bir özür olmaksızın lafzen ve manen orucunu bozan kişiyede KEFARET
GEREKİR.
📌 ÖRNEĞİN: Bir hasta oruç tuttuğu taktirde hastalığının artmasından korkan Müslüman bir uzman
doktorun demesiyle veya hastanın kendi tecrübesiyle kuvvetli bir zannı galibi olursa oruç tutmayabilir
veya tuttuğu orucu bozabilir. (Aksi taktirde KEFARET GEREKİR.)
Sonra iyileşirse kaza eder. İyileşmeden vefat ederse fidyesi verilir.
Fakat Ramazan’ın ne kadarına şahit oldu ise o kadarının fidyesi verilir.
Bu durumu iki şekilde inceleyelim:
1): Ömür boyu iyileşme ümidi olmayan hasta Ramazan’ın 20 gününe şahit olsa , sonra vefat etse sadece
şahit olduğu gün için fidyesini vasiyet etmelidir.
Eğer vasiyet etmedi ise varisleri vermek zorunda değildir.
Fakat vermeleri daha güzelidir.

2): Ramazan’da rahatsızlığı sebebiyle oruç tutmayıp Ramazan’dan sonra 20 gün iyileştiği halde orucunu
kaza etmeden vefat edecek olsa sadece 20 günün fidyesini verir

Burada kural şudur:


İyileşme ümidi olan hemen fidyesini veremez çünkü iyileşme durumu var; eğer fidyeyi verir ve sonra oruç
tutma sağlığına kavuşursa fidye sadaka olarak geçer. Oruçlarını kaza etmelidir. Fakat İyileştiği halde
kaza etmeyip vefat edecek olsa hasta iken fidye vermiş bile olsa iyileştiği dönemde orucunu tutmadığı
için o verilen fidye geçersiz olup tekrar verilmesi gerekir.

L) Bir kimse lafzen ve manen orucunu kasten bozarsa; KEFARET GEREKİR.


Fakat o gün hayız olursa veya ogün orucunu tutamayacak şekilde hasta olursa kefaret düşer, sadece
KAZA GEREKİR.

M) Bir kimse orucunu bozması için ölümle veya vücuduna bir zarar verilmekle tehdit edilirse bu kişi
orucunu bozarsa sadece KAZA GEREKİR.

N) Oruç tutan bir kimse şiddetli açlık ve susuzluk sebebiyle aklına veya bedenine ciddi bir zarar
geleceğinden emin ise lafzen veya manen orucunu bozabilir bu durumda sadece KAZA GEREKİR.

Ö ) Şeyhi Fani ( oruç tutamayacak kadar yaşlı kişi ) oruç tutmaz; tutamadığı günler için fidye verilmesi
gerekir.
P) Hamile ve emzirme durumunda olan kişiler oruç tuttukları taktirde kendisine veya çocuğuna bir zarar
geleceğinden; korkarsa oruç tutmayabilir.
Şöyle izah etmek gerekirse:
Bir anne, çocuğu ek gıda yediği halde ve anne kendi yemesine Çok dikkat ettiği halde, sütü azalıp
çocuğuna sütü yetmezse bu durumda oruç tutmayabilir.
Çocuğu ek gıda almayan da aynı şekildedir.

R) Fitil kullanmak:
Bu durum manen bozan kısmın TEDAVİ kısmına girer,
Lafzen bozulmadığı için sadece KAZA GEREKİR.

Ş) erkeğin kadının baldırına veya karnına vs sürterek duhul olmaksızın sürtüşmek, öpmek veya zekere
dokunarak veya kadının avretine dokunarak menileri gelirse sadece KAZA GEREKİR;
Çünkü bunlarda tam bir lezzet yoktur.
Aynı şekilde bir kimse ölü insana veya hayvana cimada bulunsa sedece KAZA GEREKİR.
Çünkü bunlarda cinayet noksandır yani tam bir lezzet yoktur.
Fakat cinsel ilişki ise yemek içmek manasındadır; çünkü yemek içmek gibi karın şehvetinden dir.

T) İstimna ( el ile boşalma yani masturbasyon )


Orucu BOZAR

Dokunma olmadan inzal ( meni ) olması orucu BOZMAZ.


Kural:
▪ Dokunma ➕ İnzal (meni gelmesi ) orucu bozar KAZA GEREKİR.
▪ Dokunma var İnzal yok ise Oruç BOZULMAZ

▪ Bakmak ve düşünmek ➕ İnzal olsa bile Oruç BOZULMAZ

Ü ) İmsak vakti geçtiği halde “vakit var “şüphesi ile yiyip içmek bu durumda sadece
KAZA GEREKİR ;çünkü şüphe var.

V ) Güneş batmadığı halde “ güneş battı “ şüphesiyle iftar etmesi ile sadece KAZA GEREKİR.
Fakat zannı galibi güneşin batmadığı olup iftar ederse
KEFARET GEREKİR.
Çünkü şüphe yok
Galip olan bir zan var

📕 10. DERS 📕

❗ ORUÇLA İLGİLİ ÇEŞİTLİ


MESELELER❗

✏ 1) SORU: Bir kadın, kocasının izni olmadan oruç tutabilirmi ❓


CEVAP: farz olan oruç için,ne kocasının,ne de başka birinin kadına engel olması caiz olmaz.
Ancak nafile oruç için kocasının izni gerekir, nafile oruç tutmasına izin vermediği takdirde tutması caiz
olmaz
✏ 2) SORU: Tükürüğe karışıp yutulan KAN orucu bozarmı ❓
CEVAP: Tükürüğe karışan kan tükürükten fazla veya tükürüğe eşit olduğu halde yutulursa orucu bozar.
Tükürükten az ise orucu bozmaz.

📌 Bu genel bir kaidedir, bütün kaynaklarda bu şekilde geçer;


Fakat İBNİ ABİDİN de şu ifade mevcut dur; ayrıca günümüzdeki Alimlerde İBNİ ABİDİN de geçen
hükümlerle hüküm verirler
📌 Hüküm şudur:
Bir kimse diş tedavisinde olan ve devamlı veyahutta sık sık dişleri kanarsa ve bu kan tükürükten fazla
bile olsa, uyurken kasıt olmayıp gayri ihtiyari olarak yutulduğu için ORUCU BOZMAZ.
Ancak uyanıkken bu durum olursa BOZULUR.bunu unutmamak gerekir
Uyanıkken sık sık tükürmeli yutmamalıdır.
aksi taktirde yutulursa ORUCU BOZULUR. Fakat yemesi CAİZ OLMAZ.
Akşama kadar oruçlu gibi davranmalıdır

✏ 3) SORU: kişinin gözyaşı veya yüzündeki teri,ağzına girerse orucu bozulurmu ❓


CEVAP: Eğer bir iki damla kadar az ise orucu bozulmaz,
Eğer çok olursa veya tadını ağzının tamamında hissederse veya bunları ağzında toplayıp yutarsa orucu
bozulur.

✏ 4) SORU: Kendisine kan verilen kişinin orucu bozulurmu❓


CEVAP: imamı Azam’a göre; bir şeyin vücuda girip kaybolması orucun bozulması için yeterlidir.
İmamı Muhammed,Ebu Yusuf ve İmamı Şafii Hazretlerine göre; açık 5 menfezden ( ağız, burun, kulak, ön
ve arka) dan giren herşeyle oruç BOZULUR.
Dolayısı ile bu beş menfezden girenin orucu bozmasında ittifak vardır.
Bunların haricinde vücuda girenin orucu bozmasında ihtilaf vardır,
Dolayısıyla orucu BOZAR diyoruz.

✏ 5) SORU: Diş fırçalamak orucu bozarmı❓


CEVAP: macun kullanmadan diş fırçalamak, misvak gibidir.
Oruç BOZULMAZ
Macun kullanıldığında yutulursa ; Oruç BOZULUR.
Eğer yutulmazsa oruç BOZULMAZ.
Macunun tadının boğazda duyulması oruca zarar vermez.
Fakat uygun olan; boğaza kaçma ihtimali oldugundan dolayı imsak vaktinden önce dişlerin
fırçalanmasıdır

✏ 6) SORU: Oruç tutan bir kimsenin; serinlemek amacıyla ağza ve burna su almasında veya duş
almasında sakınca varmıdır❓
CEVAP: İmamı Azam Hazretlerine göre; serinlemek amacıyla ağza ve burna su almak veya duş almak
MEKRUHTUR.
Çünkü böyle Bir davranış ibadet için bir daralma göstermek demektir.
İmameyne göre mekruh değildir.
Çünkü böyle yapmakla ibadete yardım edilmiş olur
Alınan görüş İmameynin dir,
Fakat ihtilaflı olduğu için bunlardan kaçınmak gerekir.
✏ 7) SORU: kadının veya erkeğin cinsel organına konan su veya ilaç orucu bozarmı❓
CEVAP: Kadının cinsel organına konan su veya ilaç orucunu BOZAR.
Erkek için bu durumda ihtilaf vardır,asıl olan BOZULMAZ
Çünkü mesane ile karın arasında bir menfez yoktur.

✏ 8) SORU: oruçlu olan bir kimse taharet alırken Makadından içeriye su kaçırırsa orucu bozulurmu ❓
CEVAP: Evet BOZULUR
Bunun için oruçlu olanların taharet esnasında Makadını gevşetmeden yani salıvermeden taharet alması
gerekir.

✏ 9) SORU: oruçlu olan bir kimse yemeğin tuzuna bakabilir mi❓


CEVAP: normal halde yemeğin tuzuna bakmak MEKRUHTUR
Ancak eşi huysuz olan kadının veya ücretle çalışan aşçının bakmasında sakınca yoktur

✏ 10) SORU: Gündüz Hayızdan veya lohusalıktan temizlenen kadın iftar vaktine kadar yiyip içmekten
sakınması gerekir mi❓
CEVAP: Evet; İmsak ( Oruçlu gibi durması ) etmesi VACİBDİR.
Eğer yerse TAHRİMEN MEKRUHTUR
Ancak Gün içinde Hayız veya lohusa olursa orucunu bozması gerekir.
İftara kadar oruçlu durması CAİZ DEĞİLDİR.
Çünkü adetli olanın oruç tutması HARAMDIR.
Dolayısıyla haram olan bir fiile benzemesi de HARAMDIR.( yani adetlinin oruç tutması HARAM olduğu
gibi; orucunu açmadan, oruçlu gibi davranmasıda HARAMDIR)

✏ 11) SORU: Kan aldırmak, ( hacamat vs gibi ) veya başkasına kan vermesi veyahutta gıybet etmekle
oruç bozulur mu❓
CEVAP: bunlardan dolayı oruç bozulmaz,
çünkü vücuda giren bir şey yok. Vücuttan çıkan şeyler ise orucu bozmaz.
Hacamat sünnetinin orucu bozmayacağına dair hadisi şerif açık bir şekilde varid olmuştur.

“Gıybet edenin orucu bozulur”


Hadisi şerifi ne gelince
Buradaki kasıt orucun sevabının gideceğidir.
Fakat bunun tevilini ( anlamını ) bilmese bile “orucum bozuldu” diye orucunu bozacak olursa KEFARET
GEREKİR.
Aynı şekilde hacamat ve başkasına kan vermede hüküm aynıdır. Çünkü belirttiğimiz gibi vucuda hiçbir
şey girmeyince orucun bozulmayacağı çok açıktır.

✏ 12 SORU: Ters ilişki ( makattan) kefaret gerektirirmi❓


CEVAP: Bu durum büyük GÜNAHTIR.
Fakat oruçlu kişi ters ilişkide bulunursa İmameyne göre normal ilişkide olduğu gibi KEFARET GEREKİR.
İnzal olmasında veya olmamasında fark yoktur.
Çünkü bu durumda cinayet kamil bir şekilde işlenmiştir, ancak tam doyuma ulaşılmamıştır.
İmamı Azam Hazretlerine göre doyum olmadığı için KEFARET GEREKMEZ.
Alınan görüş İmameynin görüşüdür.

📕 DERS 11 📕

‼ ÇEŞİTLİ MESELELER‼

✏ 1) SORU: Alzheimer hastası ( Alzaymır: unutkanlık hastalıgı)


Oruç tutamadığı için fidye verilmesi gerekirmi ❓

CEVAP:
1/ A) akli dengesini tamamen yitirmiş olması
B) Ramazanın tamamını baygın geçirmesi
Bu iki şart kişide bulunursa, mecnun ( deli ) olana kıyas edilerek FİDYE VERMESİ GEREKMEZ.

2/ B) akli dengesi Ramazan’ın tamamında olmayıp ara ara gidip geliyorsa ve Ramazan’ı tamamen
baygın geçirmiyorsa bu kişinin FİDYE VERMESİ GEREKİR.

Akli dengesinin olmaması ise kitaplarda şöyle izah edilir:


Soğuk su ile sıcak suyu, büyük para ile küçük parayı, alçakla yükseği ayırt edemeyecek şekilde
olmasıdır.
Bunları ayırt edemezse akli dengesi yoktur demektir.

✏ 2) SORU: Dil altı hapı kullanmak orucu bozar mı❓


CEVAP: Bu konu günümüz hocaları arasında ihtilaflıdır örneğin; diyanet hocaları ve bazı hocalar şöyle
ifade ederler
“ boğazdan aşağıya curmu
( bir parça) olan bir şey geçmemektedir.
Dolasıyla nefes borusunda vs kaybolur mideye bir şey gitmez olduğu için orucu bozmaz “derler
Bize göre orucun bozulması için Henefi mezhebinde boğazdan aşağıya curmu olan bir şeyin geçmesi
şart değildir.
Örneğin: buhur dumanını kasıtlı olarak içine çekecek olsa orucu BOZULUR; oysa bir curum yok sadece
bir dumandır.
Veya Bir tane Susam tanesini dışardan alıp iyice çiğneyip boğazda tadı hissedilmeksizin ağızda kaybolsa
orucu BOZULMAZ. Fakat tadını boğazda hissedecek olursa orucu BOZULUR
Dolayısıyla dil altı hapı da bunlara benzetilir çünkü dil altında hap emilir ve boğazda tadı hissedilir.
Eğer mutlaka kullanmak gerekiyorsa kullanılır ve oruç bozmaksızın tutmaya devam edilir, sonra kısa
günlerde kaza yapılma durumu olursa orucunu kaza eder.
Eğer kaza edecek sağlığı olmazsa dil altı hapı kullandığı günlerin
FİDYESİNİ VERİR.
✏ 3) SORU: Krem veya yağ sürmek orucu bozarmı❓

CEVAP:
açık yara olmayan yaraya, ellerine vs krem yağ gibi şeyler sürmek orucu BOZMAZ;
Çünkü vücudun dahiline ( içine ) birşey girmez.
Gözeneklerle deri emmiş olurki buda orucu BOZMAZ.
Fakat ciddi açık yara vücudunun neresinde olursa olsun krem vs sürecek olursa vücudun dahiline bir
şey girdiği için İmamı Azam efendimize göre orucu BOZULUR.
İğne yaptırmak meselesinde olduğu gibi.

✏ 4) SORU: İstifra etmek ( Kusmak) orucu bozar mı ❓


A ) Kişi kendisi kasıtlı olmaksızın ağız dolusundan fazla da kussa ittifakla orucu BOZULMAZ.

B ) kişi kendi iradesi ile ( boğazına parmak salarak vs gibi) kusup ağız dolusu olursa ittifakla orucu
BOZULUR.

C ) kendi isteği olmaksızın ağız dolusu kusup,kendi isteğiyle geri çevirse (yutsa) ağız dolusu olursa
ittifakla orucu BOZULUR.

D) kişi kendi isteğiyle ağız dolusundan az kusarsa ihtilaflıdır,


Kasıtlı olduğu için BOZAR görüşü ile amel etmek daha ihtiyatlıdır.

E) Kendi iradesi ile ağız dolusundan az olan kusmuğu,


Yine kendi iradesi ile geri çevirip
yutarsa ihtilaflıdır, “kasıt olduğu için BOZAR” ile amel etmek daha güzeldir.

F) kendi isteği olmaksızın ağız dolusundan az kussa fakat kendi iradesi ile geri çevirse ihtilaflıdır,
Burada Alınan görüş ORUCU BOZAR olmasıdır.

📌 Ağız dolusunu şöyle anlarız:


Ağız kapatıldığında ağıza sığmayacak şekilde kusmuğun olmasıdır.
Şunu da ifade edelim:
İmamı Ebu Yusuf kusmukta ağız dolusu olmasına göre hüküm vermiştir dolayısıyla ağız dolusu
olmadıkça oruç BOZULMAZ.

İmamı Muhammed ise kasıta bakarak hüküm verir; yani kasıt varsa azda olsa geri çevrilen orucu BOZAR
. Biz de bu görüşle hüküm veririz.
❗ kendi isteği olmadan kussa ve “orucum bozuldu” diye orucunu bozacak olursa şüpheyle olduğu için
sadece KAZA GEREKİR.

✏ 5) SORU: göz damlası orucu bozar mı❓


CEVAP: Bir şeyin orucu bozabilmesi için, açık menfezden girmesi gerekir.
Dolayısıyla gözenekler vasıtasıyla süzülerek veya derinin emmesiyle olursa oruç BOZULMAZ.
Buna binaen göz açık menfez değildir.
İlaç süzülerek boğaz da tat olsada ilacın kendisi değil
Eseridir ve oruç BOZULMAZ.

✏ 6) SORU: Astım hastalarının kullandıgı fısfıs vaya oksijeni azalan hastaların oksijen alması orucu
bozarmı ❓
CEVAP: Diyenet ve bazı hocalara göre ; vücuda giren şeyin az olması Ve vücuda giren şeyin nefes ve
boğaz yolunda kaybolup daha aşağı gitmeyip kalan zerreciklerin, abdest deki kalan nem gibi olup af
olacağı görüşünü savunup orucun bozulmayacağını söylerler .
Fakat bizler ise BOZULUR görüşündeyiz çünkü kişinin çekmiş olduğu buhur dumanı gibidir,
Kasıtlı olarak Çektiği için ve vücuduna çektiği şeyden zerre de olsa bir şeyler vücuda giriyor ki onu
rahatlatıyor
Bu yüzden orucu BOZAR
Hava tüpü, oksijende orucu BOZAR.

📌 içeri bir şeyler girip girmemesini şöyle anlayabiliriz:


Elimize sıkınca veya tutunca elimiz Islanıyorsa o zaman demekki azda olsa vücuda bir şeyler giriyor,
dolayısıyla orucu BOZAR.
Ramazan boyunca kullanmak zorunda olursa kullanır,Orucuna devam eder sonra fidyesini vermeye gücü
olursa fidyesini verir.

✏ 7) SORU: Şeker hastası insülin kullansa orucu bozulurmu❓


CEVAP: Bu durum iğne meselesi gibi ihtilaflıdır;
Ramazan’da eğer birkaç gün kullanması gerekirse kullanır, Ramazan’dan sonra orucunu kaza eder.
Eğer bütün ramazan kullanması gerekirse orucunu tutabilecek durumda olursa kullanır ve orucunu tutar,
İhtilaflı olduğu için sonradan fidye vermesi güzel olur.

✏ 8) Ramazan da gün içinde çocuk buluğa erse,kafir müslüman olsa ne yapar ❓


CEVAP: Ramazan’da gün içinde çocuk buluğa erse, kafir Müslüman olsa o güne hürmeten oruçlulara
benzeyerek oruçlu gibi davranması VACİPTİR.
Örneğin:
Ramazan’ın ikinci haftasında bu durum olsa, o günün geri kalanını oruçlu gibi davranır ve bundan
sonraki günleri artık mükellef olarak tutar.
Fakat geçmişteki günleri kaza etmez ( yani Ramazanın ilk haftasını) Çünkü o günlerde mükellef
değillerdi.

✏ 9) SORU: baygın olan bir kişi oruçlarını kaza eder mi❓


CEVAP: Bir kimse Ramazan’ın tamamını baygın olarak geçirsede
Ramazan’ın tamamını KAZA etmesi gerekir.
zira baygınlık akıl meselesini bozmaz beyin ile sinir sisteminin geçici bir zaman için çalışmasını durduran
bir hastalıktır
dolayısıyla baygınlık ibadetin ertelenmesinde mazeret oluyorsa da onunla ibadetin vücudubiyeti sakıt
olmaz.
Fakat bayıldığı günde veya gecesinde oruç tutmaya niyeti bulunduğu için o günü (bayıldığı günü) kaza
ETMEZ.
Fakat bayıldığı günde orucu bozan haller ile müdahale edilmezse hüküm budur.
aksi taktirde bugünüde kaza eder.
Yoğun bakımda yatan hastalar da aynen baygın kimse gibidir.
Yoğun bakımdan çıkan bir kimsenin orucunu tutabilme gücü varsa tutar, eğer tutamazsa fidyesini verir.

✏ 10) SORU: deli olana nasıl hüküm verilir❓


CEVAP: Ramazan’ın tamamını deli olarak geçirirse kazasının vücubuyeti sakıt olur.
Fakat Ramazan’da aradada olsa deliliği düzelirse Ramazan ayını müşahede ettiği için nefsil vucub
( zimmetine vucubiyet) VACİPTİR

📕 12. DERS 📕

‼ ORUÇLA ALAKALI
SEFERİ HÜKÜMLER‼

✏ 1) SORU: Ramazan ayında seferi olan Misafirin oruç tutması mı tutmaması mı efdaldir ❓
CEVAP: Gücü yetiyorsa oruç tutması eftaldir,
İmamı Şafii hazretlerine göre tutmaması eftaldir.

✏ 2) SORU: Mukim olan


( seferi olmayan) bir kimse oruca niyet ettikten sonra sefere çıksa,
Seferde iken orucunu bozması mübah mıdır ❓

CEVAP: MÜBAH değildir, çünkü sefer oruç tutmamayı MÜBAH kılar, bozmayı mübah kılmaz,
Fakat seferde iken bozacak olsa sadece KAZA gerekir.

✏ 3) SORU: Ramazan ayında bir kişi özürsüz orucunu bozsa,daha sonra sefer gibi oruç tutmamaya
sebep olan bir ruhsatı oluşturmuş olsa üzerinden kefaret düşermi❓

CEVAP: sefere çıkma kastı olmayan bir kişi orucunu bozup sonra sefere çıksa ve o gün içerisinde oruca
mani bir hastalığa yakalanmamışsa veya o gün Hayız olmasa ,sefere çıkmakla KEFARET üzerinden
DÜŞMEZ.
Çünkü kendi fiilidir,
Aynı şekilde orucunu kasten bozduktan sonra,kendisini oruç tutmamaya mani olacak şekilde yaralasa
veya kendisini hasta yapsa sahih olan görüşe göre üzerinden KEFARET DÜŞMEZ.

✏ 4) SORU: Mukim olan bir kimse Ramazan orucuna imsaktan önce niyet etse,gün içinde sefere
çıkacağı için orucunu bozacak olsa kefaret gerekir mi❓

CEVAP: Sefere çıkmadan bozduğu için KEFARET GEREKİR;


Fakat sefere çıkınca bozarsa,bozması mübah olmamakla beraber sadece KAZA gerekir.
Örneğin: mukim olan Ramazan’da imsaktan önce oruca niyet etse,gün içinde acil yola çıkması gereken
bir hal olsa ve yola çıkacağı için evde veya bulunduğu yerin finasını geçmeden ( yani sefer hükümleri
başlamadan) orucunu bozacak olursa bu durumda hem KAZA hemde KEFARET GEREKİR.
Sefer hükümleri başladığında orucunu bozarsa sadece KAZA gerekir.

Şöyle Özetleyecek olursak:


A) Mukim olan bir kimse geceden niyet edip sefere çıkmadan orucunu bozsa, KEFARET gerekir.

B) Mukim olan bir kimse geceden niyet edip sefere çıkınca orucunu bozsa sadece KAZA gerekir.

C) Mukim olan bir kimse imsaktan sonra niyet etse sefere çıkmadan veya sefere çıkıp bozsada
(farketmez) sadece KAZA gerekir.

✏ 5) SORU: Seferi olan bir kimse ramazan orucuna geceden niyet etse,gün içinde mukim olmaya niyet
edip orucunu bozsa kefaret gerekir mi❓

CEVAP: Orucu bozması caiz olmadığı halde orucunu bozacak olsa,sadece kaza gerekir,
çünkü oruç açmayı haram kılan mukimlik ile oruç açmayı mübah kılan yolculuk bir arada bulunmuştur.

✏ 6) SORU: Devamlı yolculuk yapan şoför bir kimse oruç tutmalı mıdır❓

CEVAP: Dinimiz yolculuk yapanlara oruç tutmamaları için ruhsat tanımıştır.


Bu nedenle devamlı yolculuk yapan şoför, bu durumu devam ettiği müddetce oruç tutmayabilir bu hali
bittiğinde orucunu KAZA eder.
📕 13. DERS 📕

‼ ORUCU BOZMAYANLAR‼

✏ 1) Unutarak yemek içmek.


Bir kimse unutarak yiyen ve içen Bir kişiyi görürse şuna bakar:
Eğer zaafa düşmeden orucunu tamamlayacak durumda ise,ona oruçlu olduğunu hatırlatmaması
TAHRİMEN MEKRUHTUR,
Fakat bu kişi oruç sebebiyle zaafa düşecek, yemesiyle diğer ibadetlere takat getirebilecek ise,ona oruçlu
olduğunu hatırlatmayabilir hatta bazı kitaplarda “hatırlatmaması evladır”diye geçer

✏ 2) unutarak cima da bulunmak.


✏ 3) Kendi İsteği olmadan kusmak.
✏ 4) Kendi isteği olmadan kusulan kusmuk, isteği olmadan yine yutulsa oruç bozulmaz.

✏ 5) Temas olmaksızın şehvetle gelen meni,fakat oruçlu iken bu hale kendini getirmesi HARAMDIR.

✏ 6) ihtilam olmak ( rüyalanmak)

✏ 7) Cünüp olarak sabahlamak, hatta gün boyu cünüp kalsa oruca mani olmaz, fakat namaz geçireceği
için günah işlemiş olur

✏ 8) Kulağa su kaçması,
Bu durumda ihtilaf vardır asıl olan BOZMAZ.

✏ 9) Ağıza balgam geldiğinde yutmak.

✏ 10) Dişler arasında kalan şişmemiş nohut tanesinden az olan kırıntıyı yutmak.

✏ 11) Kişi Mazmaza ve İstinşak yaparken oruçlu olduğu hatırında yokken suyun boğazına kaçması

✏ 12) Dudakları ıslanan bir kimsenin dudaklarını emecek olmasıyla veya konuşma esnasında başka bir
sebepten dolayı ıslanan dudağını emmesiyle ,
Çünkü bu durumda zaruret vardır.

✏ 13) Oruçlu bir kimsenin salyası kesilmek sizin ağzının iç kısmından çenesine doğru aksa,
sonra onu ağzına çekip yutmasıyla oruç bozulmaz,
çünkü salyanın çıkışı tamamlanmamıştır. fakat salyanın kesintisi olup dışarı çıkanı tekrar ağzına alıp
yutarsa orucu bozulur KAZA GEREKTİRİR

✏ 14) Oruçlu kimsenin dişlerinden kan çıkıp, tükürüğünden az olup yutarsa

✏ 15) Diş ağrısından dolayı dişine karanfil koysa ve karanfilin tadını boğazında hissederse,
Çünkü boğaza birşey gitmedikçe
ve sadece tat boğazda hissedilmekle
Oruç BOZULMAZ

✏ 16) Oruçlu bir kimse bir- iki damla gözyaşını yutsa,


Fakat iki damladan fazlası çoktur bu durumda orucu BOZULUR.
✏ 17) Hacamat yaptırmak ve kan aldırmak.

✏ 18) Vucuda giren bir şeyin bir kısmı içeride bir kısmı dışarıda kalırsa oruç bozulmaz,
Dolayısıyla alttan muayene olan kadına muayene aletine jel sürülmeden işlem olursa oruç bozulmaz,
fakat jel sürülürse içeri sıvı girdiği için oruç BOZULUR fakat gusül gerekmez.

📌 ( “Alttan muayene olunca gusul gerekirmi “? sorusu çok sorulduğu için burada yer verelim ,
kesinlikle gusul gerekmez
Şunu unutmayalım; şehvetle gelen meniden dolayı gusul gerekir)❗

✏ 19) Ön veya arkadan kuru olan parmağı sokmakla oruç BOZULMAZ,


Fakat parmak ıslak olursa ittifakla oruç BOZULUR.
Veya Bir kimsenin dübürü çıkar,onu yıkarsa ve kurulayıp kalkarsa orucu BOZULMAZ,
aksi taktirde oruç BOZULUR
Veya makadındaki Hemoroid sebebiyle memecikler oluşup onları kuru olarak içeri sokarsa yine orucu
BOZULMAZ.

✏ 20) Kadının tenasül uzvuna koyduğu pamuğun tamamı içeri kaçmadıkça oruç BOZULMAZ,
Fakat erkeğin cinsel uzvuna tıkadığı pamuk içinde kaybolsada ittifakla oruç BOZULMAZ.

✏ 21) Eşlerin birbirlerini ıslaklık gelmeksizin öpmesi ile oruç BOZULMAZ.

✏ 22) Hanımının elbisesinin üstünden tutmakla menisi gelen kimse, hanımının bedeninin hararetini
( sıcaklığını) hissetmiş ise orucu BOZULUR,
Aksi taktirde BOZULMAZ.

✏ 22) Kokulu birşey koklamakla oruç BOZULMAZ

📕 14. DERS 📕

‼ ORUÇ TUTMANIN MEKRUH


OLDUĞU GÜNLER ‼

✏ 1) TAHRİMEN MEKRUH OLANLAR:

A) Ramazan bayramının birinci Günü ile, Kurban bayramının dört gününde tutulan oruçlar.

Cumhura göre bu günlerde oruç tutmak HARAMDIR.

B) Şek gününde, Ramazan veya başka bir farza niyet etmek.

C) Ramazanı karşılamak niyetiyle oruç tutmak, fakat adet edindiği güne denk gelirse mekruh olmaz.

D) Kocasının izni olmadan nafile oruç tutmak,


Fakat kocası oruçlu veya hasta ise veyahutta hac ve umre için ihrama girmişse nafile oruçtan men
edemez,
(Çünkü ihramlıyken cimada bulunması caiz değildir.)
🔹 Şafii mezhebine göre HARAMDIR

✏ 2) TENZİHEN MEKRUH OLANLAR:

A) Yalnız aşure ( Muharremin 10. günü ) tutulan oruç

🔹 Şafii mezhebine göre mekruh değildir.

B) nevruz ve mehrecan ( sonbahar bayramı, eylül ortasına tesadüf eder ve acemlerin bayramıdır)
günlerin de oruç tutmak mecusilere benzeme olacağı için mekruh görülmüştür

🔹 Şafii mezhebine göre mekruh değildir

C) Ücretli çalışan kimse hizmetine noksanlık verecek ise iş verenin rızası olmadan nafile oruç tutamaz,
Fakat böyle bir zarara sebebiyet vermez ise iş verenin izni olmaksızın oruç tutabilir.

D) Visal orucu ( arada iftar etmeyip iki gün peşpeşe tutulan oruç) tutmak.

E) Yıl boyu oruç tutmak

📌 D ve E
şıklarının mekruh olması kişinin bedenini zayıf düşüreceği içindir.

F) zayıf düşeceği taktirde hacıların arefe günü ile terviye ( zilhiccenin 8. )gününde oruç tutmaları

G) Cumartesi ve Cuma günü tek oruç tutmak


🔺 Bu şık çok sorulduğu için geniş bir şekilde izah edelim:

♦ FARZ VE VACİP ORUÇLARI, sadece cuma günü veya cumartesi günü tek gün olarak tutmak
MEKRUH OLMAZ.
Bu nedenle kaza borcu olanların veya adağı bulunanların, haftanın istediği günü oruçlarını tutmalarının
bir sakıncası olmaz.

♦ Ayrıca, arefe veya kandil gibi mübarek günler cuma veya cumartesi gününe denk geldiği takdirde, bu
günlerde oruç tutulması mekruh olmaz.

🌹 _”Sizden biri âdeti olan bir orucu tutuyorsa, bir sakıncası olmaz.”_

ifadesinden, Kandil günleri oruç tutmayı adet edinenler Cuma günü kandile denk gelirse yalnız cuma
günü oruç tutabilir manası çıkar.

📌 Ancak, farz ve vacip oruçları ile kandil ve arefeleri alışkanlık haline getirmeyenlerin, hafta içerisinde
sadece cuma ve cumartesi günü oruç tutmaları tenzihen mekruhtur. Bu meseleye esas teşkil eden
hadis-i şerifler şöyledir:

🌹 _“Cuma günü bir bayram günüdür. Bayram gününüzü oruç günü yapmayın.”_
(Müsned, II/303)

🌹 _“Üzerinize farz olan oruç müstesna, cumartesi günü oruç tutmayınız.”_


(İbni Mâce, Sıyam: 38)
🌹 _“Cumartesi ve pazar günleri müşriklerin bayram günleridir. Ben onlara muhalefet etmek isterim.”_
(Neseî, Cum’a: 1)

🌹 _”Geceler arasında sadece cuma gecesini ibadete tahsis etmeyin; yine günler arasında oruç tutmak
için sadece cuma gününü tahsis etmeyin. Ancak sizden biri âdeti olan bir orucu tutuyorsa bu
müstesnadır.”_
(Neylü’l-Evtar, IV/249; Vehbe Zuhayli, İslam Fıkhı Ansiklopedisi, III/124)

📌 Bu hadis-i şerifler sadece cuma ve cumartesi günleri oruç tutmamayı tavsiye etmektedir.

📌 Ancak bugünlerde oruç tutmanın, yani sadece cuma ve cumartesi oruçlu bulunmanın mekruhluk
derecesi tenzihîdir. Yani harama yakın olan mekruh değildir.

📌 Fakat bugünlerde oruç tutmak için, bir gün öncesini veya bir gün sonrasını oruçlu geçirmekle
mekruhluk ciheti ortadan kalkmış olur.

📌 Cuma günü oruçlu bulunmak isteyen kimse, ya perşembe gününden itibaren oruç tutar veya cuma ile
birlikte cumartesi’ni de oruçlu geçirmesi gerekir.

📌 Yine cumartesiyi oruçlu geçirmek isteyen kişi cumayı veya pazarı o güne eklemesi lâzımdır.

❗ Şuda bilinmelidirki:
Bu günlerde sadece nafile oruca niyet etmek MEKRUHTUR.❗

🔺 KONUYLA İLGİLİ ÇEŞİTLİ


MESELELER🔻

✏ 1) SORU: Ramazanın edasının haricinde farz veya vacip oruçları tutarken bozmak caizmidir❓

CEVAP: Bir özür olmaksızın bozması caiz değildir.


Özürsüz bozarsa TAHRİMEN MEKRUH olur
❗ Şunu unutmayalım ki kaza tutarken oruç bozacak olsa da, sadece o günkü kaza orucu üzerinden
düşmediği için o günü tutar yani kazanın kazası yoktur

✏ 2) SORU: Mazeret olmaksızın nafile orucu bozmak caizmidir


CEVAP: Mazeret olmadan bozmak caiz değildir.
Fakat bir mazeret sebebiyle orucunu bozabilir.
Örneğin: ziyaret ( yemek daveti) hem misafir, hem de ev sahibi için bir mazerettir,
Fakat bunun misafir açısından mazeret olabilmesi için ziyafet sahibinin, misafirin gelip orada oturmasına
razı olmaması ( yani Misafirin yemek yememesinden rahatsızlık duyması gerekmektedir)

Ev sahibi açısından mazeret olabilmesi için ise,


gelen misafirin,ev sahibinin kendisiyle beraber yemek yemesini istemesi ve yemek geldiğinde Misafirin
tek başına yemek yemekten rahatsızlık duyması gerekmektedir
Ayrıca her ikisinin de orucunu yediğinde sonradan bunu kaza etme konusunda kendisine güvenmelidir,
bu ve bunun gibi mazeretlerle orucunu öğleden önce bozması MENDUPTUR.

Öğleden sonrasında ise ihtilaf vardır


ihtiyatlı olan bu sebeplerle de olsa öğleden sonrasında bozulmamasıdır,
öğle vaktinden sonra sadece anne ve babadan biri için bozulabilir,
ikindiden sonra anne baba içinde bozulmaz.
🌹 Hadisi Şerifte Efendimiz SAV. Şöyle buyurmuştur:
Her kim kardeşinin hakkı için orucunu bozarsa ona bin günlük oruç sevabı verilir
daha sonra yediği bu orucu kaza ettiğinde ise iki bin günlük oruç sevabı daha verilir.
Kaynak: İbni Abidin.
Zade el Hediyyetül Aliyye..

✏ 3) SORU: Ramazan bayramının birinci Günü ile Kurban bayramının dört gününde oruç tutulsa, orucu
geçerli olurmu❓

CEVAP: TAHRİMEN MEKRUH olmakla sahih olur,


Fakat bu günlerde oruca niyet edip sonra bozacak olsa kazası vacip olmaz.

✏ 4) SORU: Üzerinde kaza borcu olan, nafile oruç tutabilirmi❓

CEVAP: Evet tutabilir,


Fakat kazaları öne almak daha uygundur.

🔹 Şafii mezhebine göre kazası olan nafile oruç tutamaz.

✏ 5) Bozulan nafile orucun kazası gerekirmi❓

CEVAP: Evet; özürlü, özürsüz bozulan nafile orucun kazası gerekir.


Hatta nafile oruç tutarken hayız olsa yine kazası VACİP OLUR.

🔹 Şafii mezhebine göre bu durumda kazası VACİP OLMAZ

📝 Kaynak: İSLAM İLMİHALİ,


HİDAYE..
Derleyen: Ayşe Yılmaz Doğan
(Kumrulu Medresesi 2020)

📕 15. DERS📕

‼ İTİKAF ‼

İTİKAF: Lügatta BEKLEMEK manasındadır.

İstilah manası: cemaat ile namaz kılınan bir mescitte,oruçlu olarak ibadet niyetiyle kendini hapsetmektir.
İtikaf, Kitap ve sünnet ile sabittir.
İtikaf hakkındaki ayetler:
ARAF SURESİ 138.
ENBİYA SURESİ 52.

Hadisi Şerif: Ubey İbnu Ka'b (radıyallahu anh) dan rivayetle


“Efendimiz SAV Ramazanın son on gününde itikafa girerdi.
Sefere çıktığı sene itikafa girmemişti.
Sonraki sene yirmi gün itikafta bulundu”

İmamı Ez Zühri buyurduki


İnsanlara şaşırmamak elde değil, nasıl oluyor da peygamber efendimizin SAV
ruhu kabz edilinceye kadar terk etmediği itikafı terk ederler.

❗ İTİKAF ÜÇ KISIMDIR❗
1) VACİP OLAN:

Vacip olan itikaf 2 kısımdır:

A) Sözle adanarak vacip olan


Örneğin: “ALLAH CC için Bir gün veya bir ay itikaf üzerime borç olsun”şeklinde mutlak olarak adaması
Veya “falan işim olursa veyahutta hastam iyileşince bir gün vs gün” itikafa girmeyi adamasıdır.

B) Fiille vacip olan:


Örneğin: Nafile bir itikafa başladıktan sonra tamamlamadan bozulmasıyla kişiye vacip olan itikaftır.
Bu konu ihtilaflıdır;
İsteyen bununla amel eder,isteyen kazası gerekmezle amel eder

2) SÜNNETİ MÜEKKEDE OLAN:


Buda Ramazan’ın son on gününde yapılan itikaftır.
İmamı Ez Zühri şöyle buyurdu
“ Peygamber efendimiz SAV bir şeyi yapar ve onu terk ederdi. Medine’ye girdikten sonra vefat edinceye
kadar itikafa girmeyi hiç terk etmedi. Bu itikafın vacip olmasını gerektirir,
fakat sahabeyi kiramdan sonra itikafa girmeyenlere hiçbir müdahalede bulunulmaması sünneti
müekkede olmasını gerektirmiştir.

3 MENDUP OLAN:
Zikredilen iki kısmın dışında, herhangi bir zamanda itikafa girmektir.

❗ İTİKAFIN RUKNÜ ❗
Beklemektir

İTİKAFIN ASGARİ SÜRESİ:


Vacip itikafta:
İttifakla bir gündür.

Nafile itikafta:
İmamı Azam efendimize göre:vacip itikaf gibi bir gündür.

İmamı Ebu Yusuf’a göre:


Bir günün yarısından fazladır.

📌 İmamı Muhammet’e göre:


Bir andır.
Alınan görüş budur.

İmamı Azam efendimizden bir rivayetle


Nafile itikafta da oruç şarttır.

📌 Zahir rivayette oruç şart değildir


Alınan görüş budur.
❗ İTİKAFIN ŞARTLARI ÜÇTÜR❗

A) Niyet :
İtikaf maksut bir ibadettir, niyetsiz sahih olmaz

B) İtikafa girilen yerde beklemek. Erkeklerin mescitte, kadınların ise evlerinde mescit edindikleri yerde
beklemeleri.

🔺 Bu konuda iki görüş vardır:


Bir görüşe göre,
beş vakit namaz kılınan imamı Ve müezzini olan camiler olmalıdır.

ikinci görüş ise:


bir yer camii olarak yapılmışsa özel imamı olsun veya olmasın O camilerde itikafa girmek caizdir ve
bununla amel edilir.

C) oruç tutmak.
Nafile itikafta şart değildir.

❗ İTİKAFA GİRECEK KİŞİDE


ARANAN ŞARTLAR ❗

A) müslüman olmak
B) akıllı olmak
C) hayız, nifas ve cünüplükten temiz olmak.

❗ İTİKAFIN MEKRUHLARI❗

A) İtikafa girdiği yerde ticari maksatla alışveriş yapmak ve dünya işleriyle uğraşmak.

B) konuşmamak:
İtikafa girenin hayır konuşması, zikir etmesi,Kur’an okuması gerekir

C) boş ve manasız işlerle uğraşmak.

❗ İTİKAFI BOZAN ŞEYLER ❗

A) Bir özür olmaksızın veya unutarak mescitten çıkması itikafı bozar.


Abdest ihtiyacını gidermek, ilim meclisinde bulunmak, hasta ziyaretinde bulunmak, cenazede bulunmak,
şahitlik etmek,
ve hasta olmak gibi
Şeriatte İtibara alınan bir özür sebebiyle çıkmak ise itikafı BOZMAZ.

B) Şeriatte İtibara alınan özür son bulduğun da mescide geri dönmemek itikafı bozar

C) cimada bulunmak.

D) hayız ve nifas olması.


E) dinden çıkmak.
❗ İTİKAFLA ALAKALI ÇEŞİTLİ
MESELELER❗

1) yalnız gündüzleri itikafta bulunmaya niyet edilmesi sahihtir,


bu durumda her gün imsaktan önce mescide girilip,
güneş batınca çıkılır.
Peşpeşe olmasına niyet edilmişse ,istenilen günlerde itikaf yapılabilir
ve Bir gün itikafa girmeye niyet edilince gecesi dahil olmaz,
Fakat iki gün veya daha fazla günler aralıksız itikaf adansa gecelerde dahildir.
Bu durumda güneş batınca mescide girilir. Muayyen olan günler ve geceler mescitte kalınır. Son günün
güneşin batışından sonra itikaf son bularak mescitten çıkılır.

2) Tayin etmeksizin bir ay itikâf adamış olan kimse, Ramazan’da bir ay itikafta bulunmakla bu adağını
yerine getirmiş olmaz,
Çünkü itikaf için bir ay oruç tutmayı da bu adak ile gerekli kılmış bulunur.
Ramazan orucu ise kendisine ayrıca farz olan bir ibadettir

3) Bir kimse adadığı bir itikafı yapmadan vefat edecek olsa her günü için bir fidye verilmesini vasiyet
etmiş olması lazımdır,
Çünkü vacip olan itikaf, orucun bir dalıdır, bundan dolayı oruçdaki fidye bunda da geçerli olur,
ancak veremeyecek şekilde fakirse vermez Allahu Taaladan CC.
af ve mağfiret diler.

4) İtikafa girenin cima da bulunması veya buna davet edecek öpme, okşama gibi haller gerek gündüz
gerek gece olsun HARAMDIR .
Cima da bulunmak
ister kasten ister unutarak olsun itikafı bozar.
cimanın haricindeki
cima’ya davet haller ise meni gelmedikçe bozulmaz.
Cünüplük oruca mani olmadığı gibi,itikafıda bozmaz.
İtikafa giren cami içinde iken ihtilam olursa, dışarı çıkarak gusül alıp itikafa devam eder

5)Vacip olan itikaf bozulunca, kazası vacip olur.


Örneğin: belirli bir ay için olan itikaf esnasında itakafı bozan hallerden birini yapsa sadece bir gün kaza
lazım gelir,
fakat belirli olmayan peşpeşe bir ay için adanmış itikaf esnasında itikafı bozan halde bulunsa yeniden
itikafı baştan alması gerekir.

6) Bir kimse Ramazan da son 10 gün için İtikafa girip, itikafını tamamlayamadan Hayız veya lohusa
olursa kazası gerekmez, çünkü semavi bir özürdür.

7) Bir kimse Ramazanın son 10 gününde hastalık, hayız veya lohusalık vs için oruç tutamayıp itikafa
girse, bu SÜNNET olmayıp, NAFİLE İTİKAF olur.

8) Kadının itikafa girebilmesi için, kocasının izni olması şarttır.

📝 Kaynak: İbni Abidin,


İslam İlmihali,
Sorulu cevaplı İslam Fıkhı

Derleyen: Ayşe Yılmaz Doğan


(Kumrulu medresesi 2020)
📕 17. DERS📕

‼ TERAVİH NAMAZI‼

📌 Yirmi rekat olan teravih namazının;


her dört rekatın sonunda bir miktar oturarak istirahat edildiği için;
bu dört rekata teraviha
hepsine de çogul olarak teravih denmiştir.

📌 Teravih namazı hem erkekler hem de kadınlar için müekket sünnettir.


Bu namazın camii de cemaatle kılınması ise sünneti kifayedir.

Bir mahallede veya köyde kimse teravih namazını cemaatle kılmayıp herkes tek başına kılmış olsa
herkes sorumludur., Çünkü teravih namazı İslâmi bir şiardır.

📌 Teravih namazı ramazan ayına mahsus olup yatsı namazından sonra, vitirden önce veya sonra da
kılınır.
Dolayısıyla teravih namazının vakti yatsı namazından sonra başlayıp imsak vaktine kadar devam eder
Yatsı namazından önce kılınan teravih namazı sahih olmaz, çünkü teravih namazı, yatsı namazına tâbidir

📌 Teravih namazı orucun değil vaktin sünnetidir.


Dolayısıyla orucunu herhangi bir sebeple tutamayan kişilere teravih namazını kılmak sünnettir.

📌 Teravih namazı Hanefi, Şafii, Hambeli mezhebine göre 20 rekattır.


Maliki mezhebinden bazılarına göre 20 rekattır,
bazılarına göre ise 36 veya 26 rekattır.

İmamı Malik El Muvatta adlı eserinde Said B. Yezid tarikiyle yapmış olduğu bir rivayete göre bu namaz 8
rekattır.

Hz.Ömer R.A. Dönemine kadar teravih namazı camide cemaat halinde kılınmayıp, evlerde ferdi olarak
kılınıyordu
Hz Ömer in ( R.A.)halifelik döneminde cemaatle teravih namazını 20 rekat kıldırmış olup,
Raşit Halifelerin sünneti olarak devamı gelmiştir.
Hiç şüphesiz sahabenin (R.A)yolu Peygamber (SAV) yoludur.

Peygamber Efendimiz (SAV) teravih namazını cemaatle mescitte kıldırdığı gibi Tekte kılmıştır,
Çünkü devamlı cemaatle kılınca “ümmetime vacip olurda ümmetim bu namazı kılmaktan aciz kalır” diye
düşünürdü

📌 Teravih namazı;
iki rekatta bir selam verilince akşam namazının iki rekat sünneti,
dört rekatta bir selam verilince de yatsı namazının dört rekat sünneti gibi kılınır.

📌 Teravih namazını kılan kişi;


teravih‘e veya vaktin sünnetine niyet edebilir,
mutlak niyet (sadece Allah rızası için )ederek veya nafile namaza niyet edilmesi de caizdir diyen bir çok
Alim vardır.
Teravihe vaya vaktin sünnetine niyet etmek daha ihtiyatlıdır.
📌 teravih namazını İki rekatta bir selamla kılmak faziletlidir.
Dört rekatta bir selamla da kılınır, fakat sekiz rekatta,
on rekatta veya
yirmi rekatta bir selamla kılmak caiz olsada MEKRUHTUR.

Şafii mezhebine göre iki rekatta bir selamla kılınır.


Dört rekatta bir selam vermek CAİZ DEĞİLDİR.
Dolayısıyla dört rekat kıldıran imama uyması caiz olmaz.

📌 Teravih namazının hepsine birden niyet etmek yeterlidir, çünkü 20 rekattan ibaret olan teravih
namazı,bir namaz hükmündedir,
Fakat her namazdan sonra niyetin yenilenmesi efdaldir.

Şafii mezhebine göre Her selamdan sonra yeniden niyet etmek ŞARTTIR.

📌 İmam yatsı namazını kıldırıp teravih’e başladığı sırada camiye giden kimse önce yatsı namazını kendi
başına kılar,
sonra teravih için imama uyar. Noksan kalan rekatları da sonra kendi başına tamamlar.

📌 Bir kimse yatsı namazını kılıp herhangi bir sebeple abdest alıp teravih namazını kılsa
sonra yatsıyı kılarken abdestinin olmadığını hatırlasa,
yatsıyı kılınca,
abdestli kıldığı teravih‘i de tekrar kılması gerekir çünkü teravih namazı yatsı namazına tabiidir.

📌 yatsı namazında cemaati terk etmiş olan kimse,


teravih ve Vitir namazlarında imama uyuyabilirler,
fakat imam da cemaatte yatsı namazını cemaatle kılmamış olurlarsa,
Yalnız teravih namazını cemaatle kılamazlar,
çünkü teravihin cemaati farzın cemaatine tabiidir.

📌 Özür olmaksızın teravih namazını oturarak kılmayı


3 meselede inceleyelim:
A) İmam ayakta kıldırdığı halde cemaatin oturarak kılması

B) İmam ve cemaatin oturarak kılması;


bu iki meselede oturarak kılmak caiz olmaz diyenler olsada sahih olan görüşe göre mekruh olmakla
beraber caizdir.

C) İmam oturarak kıldırdığı halde cemaatin ayakta kılması;


bu konuda ihtilaf vardır sahih olan görüşe göre caizdir,
Zira oturarak kıldıran imama cemaatin oturarak uymaları caiz iken ayakta uymaları evleviyetle caiz olur.

📝 Kaynak: Büyük İslam İlmihali


Sorulu cevaplı İslam Fıkhı
Halebi
Derleyen: Ayşe Yılmaz Doğan
(Kumrulu Medresesi 2020)
📕 18. DERS 📕

‼ ŞEVVAL ORUCU ‼

📌 Ramazan bayramı biter bitmez hemen altı günlük Şevvâl oruçlarının müstehab kılınması, bir taraftan
vücudu kademe kademe normal düzenine alıştırmaya vesîle olurken,
asıl olarak Ramazan’daki oruç rûhâniyetini nâfilelerle devam ettirmenin bir telkinidir.

📌 Ayrıca altı günlük Şevval orucunun faydalarından birisi de;


Ramazan ayında tutulan farz oruçta meydana gelen kusur ve noksanlıkları telâfi etmesidir.

Öyle ki; hiç bir oruçlu orucuna aksi yönde tesir eden kusur ve günah işlemiş olmaktan uzak değildir.

(Bilindiği üzere) kıyâmet günü farz ibâdetlerde meydana gelmiş kusur ve noksanlıklar, nâfile ibâdetlerle
telâfi edilecektir..

📌 ŞEVVAL ORUCU’NUN FAZİLETİ İLE İLGİLİ HADİSİ ŞERİF

🌹 Peygamber Efendimiz(aleyhisselam) buyurdular;

ْ ‫سن َ ِة فَ َل ُه َع‬
‫ش ُر أ َ ْمثَالِ َها { (( [رواه ابن ماجه‬ َ ‫ } َم ْن َجا َء ِبا ْل َح‬:‫السن َ ِة‬ ِ ‫صا َم‬
َّ ‫ست َّ َة أَيَّام ٍ بَ ْع َد ا ْل ِفطْ ِر َكا َن تَ َما َم‬ َ ‫] َم ْن‬

Kim Ramazan (orucunu tutar ve) bayramdan sonra altı gün oruç tutarsa, onun tutmuş olduğu oruç, yılın
tamamının orucu olmuş olur. Kim iyilik işlerse, ona o iyiliğin on misli verilir.” (İbn Mace, Sıyâm, 33)

📌 Şevvâl ayında tutulacak altı günlük oruçla,


bir yıl oruç sevabının nasıl elde edileceği Alimlerce şöyle ifade edilir:
Dinimizde, bir iyilik yapana on sevap verileceği yolundaki hadis esas alındığında,
bir Müslüman otuz günlük ramazan orucuna ilâveten şevvâl ayındaki altı günlük oruçla otuz altı gün
tutmuş olmaktadır.
Bu 36 rakamı, hadiste ifade edilen on sevap ile çarpıldığı zaman 360 gün elde edilir. Böylece kamer ay
hesabıyla bütün bir yıl oruçla geçirilmiş gibi olur.

✏ ŞEVVAL ORUCU NASIL TUTULUR?

📌 *Hanefî mezhebine* göre; Bayramın birinci gününden sonra şevval ayında ayrı ayrı günlerde, haftada
iki gün olmak üzere altı gün oruç tutmak müstehaptır.

Bununla beraber arka arkaya altı gün oruç tutulmasında da, tercih edilen görüşe göre bir sakınca yoktur.

📌 Müteahhirîn ulemanın ekserisi de bunda bir beis görmemiş; yalnız şevval orucunu aralıklı mı, yoksa
aralıksız mı tutulmasının efdal olduğu hususunda ihtilâf etmişlerdir.

📝 Kaynak: {İbn-i Abidin - Reddü'l Muhtâr,Ömer Nasûhi Bilmen}

📌 Bir ibadette tek bir niyet esastır.


Mesela hem kaza hem nafileye niyet edilse, sadece kaza niyeti geçerli olur. (Meraki'l Felah)
❗ Kaza borcu olan kimse, altı günleri tutmak için kaza niyeti yapmış olsa; altı günleri de tutmuş olmaz.

❗ Bu yüzden bir yıllık oruç sevabına nail olmak için nafileye niyet edilmelidir.

📌 Şevval ayında nafile olarak tutulan oruç, Ramazan’da tutulmayan oruçların yerine de geçmez; yani
Ramazan’da tutulmayan oruçların ayrıca kaza edilmesi farzdır.
Efendi hz. 'nin: "Kazalarınızdan 1 yada 2 gün tutun sonra altı günü tutun" dediği nakledilir.

‼ ŞAFİ MEZHEBINDE ŞEVVAL ORUCU‼

📌 *Şafî mezhebine göre* bayramın birinci gününden sonra şevval ayında altı gün oruç tutmak sünnettir.
Bunların peşpeşe tutulması daha faziletlidir.

📌 Çünkü ibadet konusunda acele etmenin iyi olduğunu ve böylelikle geciktirme durumunda kaçırma
ihtimalinin bulunmasından dolayı daha faziletli görülmüştür.

📌 Bununla beraber şevvaldeki altı günü ayrı ayrı tutmakla da bu sünnet yerine gelmiş olur.

❗ Hatta kazası olan kişi hem kaza hem de şevval'e niyet ederse her ikisi de hasıl olur.

{Muğni'l Muhtâc

❗ Aksi halde neye niyet etmişse o hasıl olur, diğerinin sevabı hasıl olmaz.

📌 Her ne kadar Şafî mezhebinde İmam-ı Nevevi buna karşı çıksa da, İbn-i Hacer El-Heytemi ve Şeyhi
bunu böyle söylemiştir. Fetva da buna göre verilir.

📌 Şafi mezhebindeki bu mesele; farz namaz kılan kişinin tahiyyatül mescid ile birlikte sevabının hasıl
olmasına veya akrabaya sadaka veripte iki sevap hasıl edene benzer.
📕 19. DERS 📕

‼ ORUÇ BAHSİNDEN
SORU VE CEVAPLAR‼

📚 1) SORU: Ramazan’ın edasına hangi vakte kadar niyet edilebilir❓

CEVAP: Ramazan’ın edasına,


öğle vaktine yarım saat kalana kadar niyet edilebilir.

📚 2) SORU: Günü belirli adak orucunu


gününde tutmayı unutursa ne yapar❓

CEVAP: Herhangi bir gün tutabilir.

📚 3) SORU: Orucun rüknü nedir❓

CEVAP: İmsak etmektir.

📚 4) SORU: Sıhhatli ve mukim kimse, Ramazan da Ramazanın kazasına niyet etse, niyetindekini
tutmuş olurmu❓

CEVAP: Hayır! Ramazanın edası yerine geçer.

📚 5) SORU: Neden Ramazanın edası yerine geçer❓

CEVAP: Çünkü Ramazan’da sıhhatli ve mukim


Kişi hangi oruca niyet etse ramazan edası yerine geçer.

📚 6) SORU: hasta olan veya seferde olan Ramazan’da başka oruca niyet etse ne yerine geçer❓

CEVAP: İhtilaflıdır,
Fakat asıl olan “oruç tutmaya gücü varsa ve tutarsa Ramazanın edası yerine geçer” sözüdür.

📚 7) SORU: Bir kimse güneş batınca herhangi bir oruca niyet etse, sabah olunca bu niyetinden
vazgeçebilir mi❓

CEVAP: Niyetinden vazgeçemez,


ancak orucu bozma eylemi ile oruçlu olmaktan çıkabilir.

📚 8) SORU: Bir kimse akşam ezanı okundu zannıyla orucunu açsa, sonra ezan okunmadığını fark etse,
bu kişiye ne gerekir❓

CEVAP: Ezan okundu zannıyla orucunu açtığı için sadece kaza gerekir.

📚 9) SORU: Fidyede ibaha caizmidir ❓


CEVAP: Evet caizdir.
Temlik yapabildiği gibi, ibaha yoluylada ödeyebilir
📚 10) SORU: İBAHA dan anlamamız gereken nedir ❓

CEVAP: Sadece fidyede ibaha caizdir❗


Bu konuyu şöyle anlayalım:
Yemeği bizzat fakirin eline değilde, fidye verecek kişi evinde yemek yapıp fakirleri çağırıp yedirse olur.

Fakat İbaha sadece bu konuda geçerlidir,


yoksa kendisine borcu olandan borcu almayıp fidyeye sayamaz çünkü burada ibaha değil ıskat olur ki
buda caiz olmaz.
Böyle yapmış olanlar fidyesini ödemiş olmaz.

📚 11) SORU: Fidye neden Ramazan girmeden verilmez❓

CEVAP: Çünkü Ramazana şahit olmadan hüküm gerçekleşmez.

📚 12) SORU: Fidyenin aynı sene içinde verilmesi şartmıdır❓

CEVAP: Hayır şart değildir gücü yoksa senelere bölebilir

📚 13) SORU: neden bir günlük fidye iki fakire bölünemez❓

CEVAP: sabahlı akşamlı bir fakire verilmeli


İki fakire verilince bir fakirin hakkını başkasına vermiş olur ki bu caiz değildir.

📚 14) SORU: Bir fakirin bir günlük yiyeceğini bölecek olsa ve sonra bunun yanlış olduğunu öğrense ne
yapar❓

CEVAP: Hesaplayarak tekrar verilmelidir

📚 15) SORU: Fidye kimlere verilir❓

CEVAP: Zekat ve fitre kimlere verilebiliyorsa onlara verilir

📚 16) SORU: Anne evladına veya torununa fitre, zekat, fidye verebilir mi❓

CEVAP: Hayır veremez.

📚 17) SORU: Bir kimse damadına veya gelinine fitre, zekat, fidye verebilir mi❓

CEVAP: Evet; verebilir.

📚 18) SORU: Üvey dedeye veya üvey toruna fitre, zekat ve fidye verilebilir mi❓

CEVAP : Evet; verilebilir,


Çünkü hiçbir bağ yoktur.

📚 19) SORU: Bir kimse üvey evladına zekat, fitre ve fidye verebilir mi❓

CEVAP : Evet; verilebilir,


Çünkü hiçbir bağ yoktur
📚 20) SORU:
Yurt dışında yaşayan kişi , fıtır sadakasını bulunduğu ülke şartlarına göre mi, yoksa Türkiye şartlarına
göre mi verir❓

CEVAP: Hayır; her ülke farklı olabilir


Dolayısıyla yaşadığı ülkede asgari fiyatla sabahlı akşamlı
kişinin doyacağı miktardır, Çünkü her ülkenin ekonomik şartlarına göre fitre değeri değişime uğrar.

📚 21) SORU: Bayram sabahı imsak atmadan bir kişi vefat etse fitresi verilmeli mi❓

CEVAP: Hayır verilmez, çünkü imsak atımına kavuşan kişiye fitre vacip olur.

📚 22) SORU: Bayram sabahı dünyaya gelen çocuk için fitre vacip olur mu❓

CEVAP: Hayır.
Çünkü imsaktan önce doğmayana fitre vacip olmaz.

📚 23) SORU: Büluğ çağındaki evladının fitresi ni velisi vermelimidir❓

CEVAP: Hayır verilmez.


Buluğ çağına ermiş olan Mükellef ve saglıklı olan evladının fitresini vermek zorunda değil nisap miktarı
malı olmayıp velisi verirse sadaka yerine geçer
Nisap miktarı malı varsa kendisi verir.
Kendisi vermeyip velisi vermek isterse verebilir

📚 24) SORU: Baba, kimlerin fitresini vermeli❓

CEVAP: Buluğa ermeyen evladının ve buluğa ermiş bile olsa ,


akli dengesi yerinde olmayan çocuğunun fitresini vermelidir.

📚 25) SORU: Fitre veren, fitre alabilir mi❓

CEVAP: Fitreyi gerçekten verme şartını taşıyan


veriyorsa alamaz, fakat fitre vermesi vacip olmayanlarda genelde verdiği için o zaman böyle kişi fitre
alabilir.
( bu konu ayrıntılı şekilde FİTRE DERSİNDE işlenmişti)

📚 26) SORU: Bir kimse oruçluyken


kulağına yağ damlatsa, ne gerekir❓

CEVAP: Sadece KAZA gerekir.

📚 27) SORU: Bir kimse oruçluyken ağız yoluyla ilaç alsa,ne gerekir ❓

CEVAP: Hem sureten, hem manen ikisi bir arada bulunduğu için, KAZA ve KEFFARET gerekir.

📚 28) SORU: Bir kimse oruçluyken rahatsızlanınca,


ağızdan ilaç alabilir mi❓

CEVAP: Oruçlu iken hastalık hangi aşamada olursa olsun önce iğne yoluyla çare aranmalıdır,çünkü
iğnede ihtilaf vardır.
İğne vurulduğu halde rahatsızlığı geçmiyorsa ve orucunu bozmasa
Hastalığın ciddi bir hal almasını kendisi tecrübe etmişse veya müslüman bir doktorun önermesiyle
orucunu bozabilir,
Fakat bunların haricinde oruç bozulmamalıdır
Bozulursa KEFFARET gerekir.

❗ Ramazan orucunu sıkıntılı tutan veya Rahatsızlığı olup “acaba tutabilirmiyim” endişesi olan kişiler
kesinlikle imsaktan sonra niyet etmelidirler,
Çünkü imsaktan sonra niyet edilip bozulursa sadece KAZA gerekir.

📚 29) SORU: Ramazan orucunu tutamayan kişi hemen fidyesini vermelimi❓

CEVAP: Ramazan orucunu tutamama hali ömür boyu devam edecekse fidyesini verir,
İyileşme ümidi varsa vermez.

📚 30) SORU: Bir kimse fidyesini verip, sonra orucunu tutabilicek sıhhati bulsa ne yapar❓

CEVAP: Verdiği fidye nafile yerine geçer ve kazalarını kısa günlerde de olsa tutar.

📚 31) SORU: Ramazan orucunu tutamayıp birkaç sene sonra iyileşme ümidi olan fidye vermez,
peki ozamana kadar ölürse ne yapılır❓

CEVAP: varislerine
“şu kadar oruç borcum var iyileşirsem tutacağım,
eğer iyileşmeden ölürsem fidyelerimi verin”
diye vasiyet etmesi vaciptir.

📚 32) SORU: Cünüplük orucu bozarmı❓

CEVAP: Cünüplük orucu bozmaz.

📚 33) SORU: İmsak atımında, hayızlı kadın hayızdan kesilse oruç tutabilirmi❓

CEVAP: imsaktan beş dakika öncesi hayızdan kesilmedikçe


oruca niyet etmesi sahih olmaz,
Fakat akşama kadar imsak etmelidir.

📚 34) SORU: İmsak etmesi gereken haller nelerdir❓

CEVAP:
A) İmsak vakti ile veya imsaktan sonra hayızdan temizlenen kişinin imsak etmesi,

B) Gün içinde çocuk büluğa erse,akşama kadar imsak etmesi,

C) Gün içinde kafir Müslüman olsa,kalan vakitte imsak etmesi,

D) Gün içinde orucunu bozacak bir fiil işleyen kişinin imsak etmesi,
Bu kişi “orucum bozuldu” diye yemek yiyemez.

E) bir kimsenin oruçlu olduğu hatırında iken boğazına su kaçmakla orucu bozulsa da imsak etmesi

📚 35) Bu hallerde imsak etmemesinin hükmü nedir❓

CEVAP: Tahrimen mekruhtur.( Harama yakın mekruh)

Şafii mezhebine göre ise Haramdır.


📚 36: SORU: vacip olan itikafta kalben niyet alması yeterlimidir❓

CEVAP: Vacip olan itikaf,


şarta bağlı veya mutlak adayarak vacip olacağı için, sadece kalben niyet etmek yeterli olmayıp
lisanende niyet etmelidir.
Lisanen edilmeyen adak olmaz.

📚 37) SORU: vacip olan itikafta kadın itikafa girdiği odadan özürsüz evin içerisindeki herhangi bir yere
çıksa itikafı bozulurmu❓

CEVAP: Evet bozulur.

📚 38) SORU: itikafa giren kişi


hastayı ziyaret etmek, cenazeyi ziyaret etmek veya şahitlik için dışarı çıksa itikaf bozulurmu❓

CEVAP: vacip olan itikafa bunlar manidir.


Çıkarsa itikaf bozulur, fakat nafile olan itikafa mani olmadığı için bozulmaz.

📚 39) SORU: İtikafa giren kişinin hastalığı için doktora gitmesi itikafa manimidir ❓

CEVAP: vacip olan itikafsa bir saatten fazla hastalık için çıkarsa itikafı bozulur.

📚 40) SORU: Vacip olan itikafa hayızlı iken girilebilirmi❓

CEVAP: Hayır girilmez, çünkü vacip olan itikafta oruç şarttır,


dolayısıyla hayız da oruca manidir

📚 41) SORU: vacip olan itikafta yanılarak orucunu bozacak olsa itikafı bozulurmu❓

CEVAP : Hayır bozulmaz


Örneğin: oruçlu olduğu hatırında iken boğaza su kaçmakla oruç bozulsa da itikaf bozulmaz

📚 42) SORU: Bir kimse itikaf için hanımına izin verse,


Sonra izin vermemesi halinde kadın ne yapar❓

CEVAP: İzin verdikten sonra artık men etmesi sahih olmaz

📝 Kaynak: Büyük İslam İlmihali,


Mülteka
Derleyen: Ayşe Yılmaz Doğan
(Kumrulu medresesi)

You might also like