Tefvizname

You might also like

Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 8

Tefvizname

Hak şerleri hayreyler

Zannetme ki ğayreyler

Ârif A’nı seyreyler

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Sen Hakk’a tevekkül kıl

Tefviz et ve rahat bul

Sabreyle ve razı ol

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Kalbin ona berk eyle

Tedbîrini terk eyle

Takdîrini derk eyle

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Hallâk-ı Rahîm o’dur

Rezzâk-ı Kerîm o’dur

Fa’âl-ı Hakîm o’dur

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Bil kâdıy-ı hâcâtı

Kıl A’na münâcâtı

Terk eyle murâdâtı

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler


Bir işi murâd etme

Olduysa inâd etme

Hak’tandır o reddetme

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Hakk’ın olacak işler

Boştur ğâm-u teşvîşler

O hikmetini işler

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Hep işleri fâiktir

Birbirine lâyıktır

Neylerse muvâfıktır

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Dilden ğâmı dûr eyle

Rabbinle huzûr eyle

Tefvîz-i umûr eyle

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Sen adli zulüm sanma

Teslim ol oda yanma

Sabret sakın usanma

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler


Deme şu niçin şöyle

Yerincedir ol öyle

Bak sonuna sabreyle

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Hiç kimseye hor bakma

İncitme, gönül yıkma

Sen nefsine yan çıkma

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Mü’min işi renk olmaz

Âkil huyu cenk olmaz

Ârif dili tenk olmaz

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Hoş sabr-ı cemîlimdir

Takdîr kefîlimdir

Allah ki vekîlimdir

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Her dilde A’nın âdı

Her canda A’nın yâdı

Her kuladır imdâdı

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Naçâr kalacak yerde


Nagâh açar o perde

Dermân eder ol derde

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Her kuluna her ânda

Kâh kahr-u kâh ihsânda

Her anda o bir şânda

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Kâh mu’tî-u kâh mâni’

Kâh dârr-u kâh nâfi’

Kâh hâfız-u kâh râfi’

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Kâh abdin eder ârif

Kâh eymen-ü kâh hâif

Her kalbi o’dur sârif

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Kâh kalbini boş eyler

Kâh halkini hoş eyler

Kâh aşkina dûş eyler

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Kâh sâde-ü kâh rengîn

Kâh tab’ın eder sengîn


Kâh hırem-ü kâh ğamgîn

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Az ye, az uyu, az iç

Ten mezbelesinden geç

Dil gülşenine gel göç

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Bu nâs ile yorulma

Nefsinle dahî kalma

Kalbinden ırâk olma

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Geçmişle geri kalma

Müstakbele hem dalma

Hâl ile dahî olma

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Her daim A’nı zikreyle

Zeyrekliği koy şöyle

Hayrân-ı Hakk ol şöyle

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Gel hayrete dal bir yol

Kendin unut A’nı bul

Koy ğafleti hâzır ol


Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Her sözde nasihat var

Her nesnede zinet var

Her işte ğanimet var

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Hep remz-ü işârettir

Hep ğamz-ü beşârettir

Hep ayn-ı inâyettir

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Her söyleyeni dinle

Ol söyleteni anla

Hoş eyle kabul canla

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Bil elsine-i halkı

Aklâm-ı Hakk ey Hakkı

Öğren edeb ve hulku

Mevlâ görelim neyler

Neylerse güzel eyler

Vallahi güzel etmiş

Billahi güzel etmiş

Tallahi güzel etmiş


Allah görelim netmiş

Netmişse güzel etmiş

Tefvizname (Erzurumlu İbrahim Hakkı)

Kâh mu’tî-u kâh mâni’


Kâh dârr-u kâh nâfi’
Kâh hâfız-u kâh râfi’

Bir önceki mısrada “Her anda o bir şânda” denilmişti. Şân (Şe’n) işler demektir. O
işleri zikrediyor…
mu’tî: rızık/nimet vermek
mâni’: vermemek engellemek
dârr: zarar görür bırakmak
nâfi’: faydalandırmak
hâfız: korumak
râfi’: korumayı kaldırmak
Bazen nimet verir, bazen vermez
Bazen zarar gördürür, bazen faydalandırır
Bazen her afetten korur, bazen de korumaz

——————————————————-
Hep remz-ü işârettir
Hep ğamz-ü beşârettir
Hep ayn-ı inâyettir

Yani bu sayılanlar anlayanlar için


remz-ü işâret: şifreli uyarıdır
ğamz-ü beşâret: müjde işaretidir
ayn-ı inâyet: apaçık yardımdır

——————————————————-
Kâh sâde-ü kâh rengîn
Kâh tab’ın eder sengîn
Kâh hırem-ü kâh ğamgîn

Yine yukardaki mısralarla alakalı


Başa gelenler ya sıradan(sâde) veya karmaşık(rengîn) olur
Fakirlik(tab’ın) veya zenginlik(sengîn) olur
Böylece bazen sevinç(hırem) bazen hüzün(ğamgîn) olur

——————————————————-
Bil elsine-i halkı
Aklâm-ı Hakk ey Hakkı
elsine-i halk: mahlukatın dilleri
aklâm-ı hakk: Hakkın kalemleri
Ey Hakkı, hakkın takdirlerini yaradılanların dillerinden (onlardan ibret alarak)
bilip/keşfederek edep ve ahlakını geliştir/öğren.

Ben de bir tefviznâme şerhi ya da osmanlıca baskı duymadım. Bahar Yayınlarının 4 Ciltlik 1974
sadeleşmiş baskısından faydalanıyorum.

Size katılıyorum, tüm ilimlerde olduğu gibi tercüme, sadeleştirme veya latinize yapılan eserlerde
bilerek/bilmeyerek anlam kayıpları kaçınılmaz olarak vardır.

Verdiğiniz örnekte “‫ ”اول‬kelimesi, üçüncü tekil şahıs anlamında “o” zamiridir, başka bir anlamı yok
ancak şair o derken siyak-sibaktan kimi kastetmiş diye bakmak gerek.

Benzer şekilde “‫ ”آني‬kelimesi sadece “onu” demektir ancak şair onu derken kimi kastetmektedir…

Bu sebeple kelimelerden ziyade şairin yüklediği anlamlar önemli zannımca. “Ma’ne’ş-şi’ri fî batni’ş-
şâ’ir” yani şiirin asıl manası kelimedeki değil şairin kalbindekidir.

You might also like