Professional Documents
Culture Documents
Tefvizname
Tefvizname
Tefvizname
Zannetme ki ğayreyler
Sabreyle ve razı ol
Hak’tandır o reddetme
O hikmetini işler
Birbirine lâyıktır
Neylerse muvâfıktır
Yerincedir ol öyle
Takdîr kefîlimdir
Allah ki vekîlimdir
Az ye, az uyu, az iç
Ol söyleteni anla
Bir önceki mısrada “Her anda o bir şânda” denilmişti. Şân (Şe’n) işler demektir. O
işleri zikrediyor…
mu’tî: rızık/nimet vermek
mâni’: vermemek engellemek
dârr: zarar görür bırakmak
nâfi’: faydalandırmak
hâfız: korumak
râfi’: korumayı kaldırmak
Bazen nimet verir, bazen vermez
Bazen zarar gördürür, bazen faydalandırır
Bazen her afetten korur, bazen de korumaz
——————————————————-
Hep remz-ü işârettir
Hep ğamz-ü beşârettir
Hep ayn-ı inâyettir
——————————————————-
Kâh sâde-ü kâh rengîn
Kâh tab’ın eder sengîn
Kâh hırem-ü kâh ğamgîn
——————————————————-
Bil elsine-i halkı
Aklâm-ı Hakk ey Hakkı
elsine-i halk: mahlukatın dilleri
aklâm-ı hakk: Hakkın kalemleri
Ey Hakkı, hakkın takdirlerini yaradılanların dillerinden (onlardan ibret alarak)
bilip/keşfederek edep ve ahlakını geliştir/öğren.
Ben de bir tefviznâme şerhi ya da osmanlıca baskı duymadım. Bahar Yayınlarının 4 Ciltlik 1974
sadeleşmiş baskısından faydalanıyorum.
Size katılıyorum, tüm ilimlerde olduğu gibi tercüme, sadeleştirme veya latinize yapılan eserlerde
bilerek/bilmeyerek anlam kayıpları kaçınılmaz olarak vardır.
Verdiğiniz örnekte “ ”اولkelimesi, üçüncü tekil şahıs anlamında “o” zamiridir, başka bir anlamı yok
ancak şair o derken siyak-sibaktan kimi kastetmiş diye bakmak gerek.
Benzer şekilde “ ”آنيkelimesi sadece “onu” demektir ancak şair onu derken kimi kastetmektedir…
Bu sebeple kelimelerden ziyade şairin yüklediği anlamlar önemli zannımca. “Ma’ne’ş-şi’ri fî batni’ş-
şâ’ir” yani şiirin asıl manası kelimedeki değil şairin kalbindekidir.